Gün: 12 Nisan 2023

Yeşilçam’ın hoş oyuncusu Bahar Öztan şimdilerde 5. sefer kanser tedavisi gören Bahar Öztan hastanede tabipleriyle verdiği poz ile “her şey yolunda” bildirisi verdi.

Yeşilçam’ın gamzeli hoşu Bahar Öztan’dan üzen haber gelmişti. Daha evvel 3 sefer kanseri yenen Öztan’ın hastalığı nüksetmişti.Bahar Öztan, hususla ilgili “Kan sonuçlarından sonra tekrar kanserin nüksettiği ortaya çıktı. Tekrar kansere yakalandım. İnşallah yeniden atlatacağım. 10 gündür hastanedeyim. Kemoterapiler olacak. Moralim yerinde… Sevenlerimden dua istiyorum” açıklamasını yapmıştı.

DOKTORLARIYLA OBJEKTİF KARŞISINDA!

Kolon kanserine yakalanan 61 yaşındaki Öztan, son paylaşımıyla “her şey yolunda” mesajı verdi.

Otizmli çocuklar için manalı bir harekete imza atan oyuncu Caner Cindoruk, doğum gününde kalplere dokunan bir kampanya başlattı.

“Sadakatsiz” dizisindeki başarılı performansıyla isminden kelam ettiren oyuncu Caner Cindoruk, doğum günü için manalı bir hareket başlattı. Toplumsal medya hesabından yaptığı paylaşım ile hayranlarına davette bulunan ünlü oyuncu, otizm farkındalığına dikkat çekti.

“EL ELE VERELİM OTİZMLİ ÇOCUKLARIN FARKINDA OLALIM”

Başlattığı kampanya kapsamında otizmli çocuklara yardım eli uzatmak isteyen ünlü oyuncu, paylaşımında şu sözlere yer verdi:

“Sevgili ailem, dostlarım 2 Nisan Otizm Farkındalık Ayı’na özel ben de düzgünlük dolu hareketlere dahil olmak istedim. 17 Nisan tarihindeki doğum günümü TODEV’den takviye alan çocuklar ile paylaşmaya karar verdim. Bu doğum günümde bana verebileceğiniz en hoş armağan otizmli çocuklar için yapacağınız bağışlar olacak. El ele verelim otizmli çocukları farkında olalım. Dayanaklarınız için teşekkür ederim.”

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK GÖRÜNTÜ:

Ağızları açık bırakan balık yakalama yöntemi! Asyalılar’ın coca cola, yumurta ve mentos ile…

Uluslararası Para Fonu (IMF), Mali İzleme Raporu’nun nisan sayısını “Politika Olağanlaşması Yolunda” başlığıyla yayımladı.

Raporda, Kovid-19 salgınının ortaya çıkmasından bu yana geçen üç yılda maliye siyasetinin olağana döndüğü kaydedildi.

Eş vakitli olarak 2020’de sağlanan fevkalâde dayanakların akabinde 2022’de hem para hem de maliye siyasetlerinin ülkelerin yaklaşık dörtte üçünde yüksek enflasyon ve salgınla ilgili harcama tedbirlerinin mühletinin dolması nedeniyle sıkılaştığı belirtilen raporda, bu değişimin epey değişken bir ortamda meydana geldiği aktarıldı.

Raporda, “Ekonomiler, mali alanda devam eden tansiyonlarla Kovid-19 ile ilgili derin bir sakinlikten süratle toparlanırken, hükümetler hayat maliyeti krizi, Rusya’nın Ukrayna’yı işgali ve finans dalındaki istikrarsızlıkla karşı karşıya kaldı” değerlendirmesinde bulunuldu.

ABD ve Çin global kamu borcu eğilimlerini şekillendiriyor

Kamu maliyesinin, gibisi görülmemiş şokları ve hükümet hareketlerini yansıtan büyük dalgalanmalar yaşadığına işaret edilen raporda, ekonomik daralma ve büyük hükümet dayanaklarının bir sonucu olarak 2020’de GSYH’nin yaklaşık yüzde 100’üne ulaşan kamu borcundaki tarihi artışın akabinde istisnai tedbirlerin sona ermesinden bu yana mali açıkların azaldığı kaydedildi.

Raporda, 2021-2022’deki güçlü nominal GSYH büyümesiyle global borcun 70 yılın en sert düşüşünü kaydettiği ve 2022’nin sonunda GSYH’nın yüzde 92,1’ine gerilediği, lakin hala 2019’un sonundaki düzeyin yaklaşık 8 puan üzerinde olduğu bildirildi.

Küresel kamu borcunu ABD ve Çin ekonomisindeki gelişmeler şekillendiriyor

Raporda, global kamu borcunun GSYH’ya oranının bu yıl yüzde 93,3’e, 2024’te ise yüzde 94,6’ya yükselmesinin beklendiği aktarıldı.

Kamu borcunun GSYH’ya oranının 2028’de ise yüzde 99,6’ya çıkacağının iddia edildiği belirtilen raporda, ABD ve Çin ekonomisindeki gelişmelerin global kamu borcu eğilimlerini şekillendirdiği tabir edildi.

ABD’nin kamu borcunun GSYH’ya oranının 2028’e kadar yüzde 136,2’ye çıkmasının beklendiği kaydedilen raporda, Çin’in kamu borcunun GSYH’ya oranın ise birebir periyotta yüzde 104,9’a yükseleceğinin kestirim edildiği aktarıldı.

Raporda, Türkiye’nin kamu borcunun GSYH’ya oranın ise 2023’te yüzde 35, 2024’te yüzde 36,7, 2025’te yüzde 37,7, 2026’ta yüzde 38,8, 2027’de yüzde 40,4 ve 2028’de yüzde 42,3 olmasının beklendiği kaydedildi.

Yakın vadeli mali görünüm karmaşık olmaya devam ediyor

IMF’nin raporunda, “Yakın vadeli mali görünüm karmaşık olmaya devam ediyor, maliye ve para siyasetlerinin, fiyat ve finansal istikrarı sağlarken meçhul bir ekonomik ortama ve süratle değişen finansal şartlara cevap verecek formda yakından uyumlu hale getirilmesi çok kıymetli.” değerlendirmesinde bulunuldu.

Raporda, hükümetler daha yüksek faiz faturalarıyla ve kamu harcamalarını artırma baskılarıyla karşı karşıya kaldıkça, 2023’te genel mali açıkların GSYH’ye oranının yüzde 5’e çıkmasının beklendiği kaydedildi.

Risklerin aşağı istikametli olduğu vurgulanan raporda, “Finans dalındaki istikrarsızlık şiddetlenirse, hükümetler yardıma çağrılabileceği için kamu kesimi bilançoları üzerinde de baskı oluşturabilir” değerlendirmesinde bulunuldu.

Raporda, “Orta vadede, mali açıkların gelecek birkaç yıl içinde pandemi öncesi düzeylerin üzerinde kalacağı kestirim ediliyor” sözü kullanıldı.

IMF raporunda, hükümetlerin mali tamponların tekrar inşasına daha fazla öncelik vermesinin gerekeceği, ülkelerin dengeli makroekonomik siyasetleri teşvik eden, borç kırılganlıklarını vakit içinde azaltan ve gelecekteki şoklarla başa çıkmak için gerekli alanı oluşturan emniyetli, riske dayalı mali çerçeveler geliştirmesi gerektiği vurgulandı.

Ünlü aktör Bruce Willis’in geçtiğimiz aylarda davranış ve kişilik değişikliği, düşünme, lisan ve harekette bozulma semptomları gösteren frontotemporal demans hastalığına yakalandığı ortaya çıkmıştı. Sıhhat sorunları nedeniyle oyunculuğu bırakan ve herkesten uzaklaşan Willis’in jübile sineması büyük bir hayal kırıklığına sebep oldu.

“Kanun Namına”, “Zor Ölüm”, “Altıncı His” ve “Ölümsüz” üzere birbirinden başarılı üretimlerle hafızalara kazınan dünyaca ünlü yıldız Bruce Willis, geçtiğimiz aylarda yaptığı açıklamalarla hayranlarını üzmüştü. Ünlü aktöre beynin muhakkak bölgelerinde meydana gelen fonksiyon bozukluğu sonucu ortaya çıkan konuşma, konuşulanı manaya ve okuma-yazma üzere marifetleri etkileyen ‘afazi’ (söz yitimi) hastalığı teşhisi konulmuş ve oyunculuğu bırakma kararı almıştı. Tüm vaktini ailesi ve hayranlarına ayıran ünlü aktörün afazi teşhisinden sonra davranış ve kişilik değişikliği, düşünme, lisan ve harekette bozulma semptomları gösteren frontotemporal demans hastalığına yakalandığı ortaya çıktı.

Bu süreçte sakin ve huzurlu vakit geçirmeye ihtimam gösteren Willis, hayranlarının karşısına son sefer “Hayalet Suikastçi” ile sineması ile çıkarak hoş bir veda etmek istedi. Direktör koltuğunda Jesse Atlas’ın oturduğu imale ilginin ağır olması beklenirken büyük bir hüsran yaşandı. Sinemanın açılışı yalnızca 4.553 şahısla gerçekleşti. Ünlü aktörün jübile sinemasının global hasılatı şimdi açıklanmamış olsa da beklenen ‘ilgi’ yakalanamadı. 

DAHA EVVEL NELER OLDU?

Bruce Willis, 68’inci yaş gününde ailesiyle bir ortaya geldi. Eski eşi Demi Moore’un da iştirak sağladığı doğum günü partisinde tüm çocuklarını bir ortada gören Willis, duygusal anlar yaşadı. Demi Moore’un Instagram hesabından paylaştığı videoda “Mutlu Yıllar” şarkısına eşlik eden Willis’in doğum günü pastasının üzerindeki mumları üflerken zorlandığı dikkatlerden kaçmadı. Elleriyle kement atma hareketi yaparak dans eden usta aktörün sevinci hayranlarının da telaşını azalttı.

ESKİ EŞİ TOPLUMSAL MEDYA HESABINDAN DAVETTE BULUNDU!

Hastalık sürecinde hem basın hem de hayranları tarafından merak edilen ünlü yıldızın eşi Emma Heming, evvelki gün toplumsal medya hesabından davette bulundu. Paparazzilerin aktörün etrafını sarması ve ona seslenip konuşmak istemesinin ünlü yıldızı gerilim ettiğini söyleyen Heming, “Bu yaptığınızın sizin işiniz olduğunu biliyorum lakin lütfen alanınızı koruyun, yerinizi bilin.” formunda reaksiyon gösterdi. Hayranlardan da ricada bulunan Hemming, “Lütfen kocama bağırarak nasılsın diye sormayın, hakikaten yapmayın. Ona rahat verin. O anda yanında ailemizden kim varsa onu bir yerden öbür bir yere inanç içinde götürmesine müsaade verin.” derken sesi titredi.

TEŞHİS SONRASI BİRİNCİ DEFA GÖRÜNTÜLENDİ

Zor vakitler geçiren usta aktör, bu mühlet zarfında kameralardan uzak kalmayı tercih ediyordu. Hayranları tarafından merak edilen ünlü yıldız, demans teşhisinin akabinde birinci kere geçtiğimiz gün objektiflere takıldı. Kaliforniya’da yanında iki arkadaşıyla birlikte yürüyüşün tadını çıkaran Willis’in yorgun imajı hayranlarını üzdü.

EŞİ BİR AN OLSUN YALNIZ BIRAKMIYOR!

Oyunculuğa veda eden usta oyuncu Bruce Willis, hastalığını açıklamasının akabinde birinci sefer hayranlarının karşısına çıktı. Ailesiyle ormanda gezintiye çıkan Willis’in eşi Emma Hemming, o anları toplumsal medya hesabından paylaşmayı ihmal etmedi. Hemming çocuklarından Mabel Ray Willis‘in çektiği fotoğrafa, “Anne ile baba en sevdikleri ortamda” formunda bir not düştü. Hastalığı sebebiyle sıkıntı günler geçiren Willis’e eşinin tam takviye vermesi hayranlardan takdir topladı. 

BRUCE WİLLİS OYUNCULUĞU BIRAKMA KARARI ALDI!

Hayranları kahreden haberin akabinde Willis’in ailesi yaptıkları ortak açıklamada ünlü yıldızın hastalık sebebiyle oyunculuk mesleğini bırakacağını duyurdu. “Bruce’un olağanüstü hayranlarına” şeklinde başlayan açıklamada usta aktörün son vakitlerde sıhhat sıkıntılarıyla uğraş ettiği ve afazi teşhisi nedeniyle bilişsel kabiliyetlerinin de etkilendiği tabir edildi. 

Ünlü yıldızın kızı Rumer Willis toplumsal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, kelamlarını şöyle tamamladı:

“Bu, ailemiz için nitekim kuvvetli bir vakit ve aralıksız sevgi, merhamet ve dayanağınız karşısında minnettarız. Güçlü bir aile birliğiyle bu süreçten geçiyoruz ve hayranlarının da bunu bilmesini istedik, zira onun sizler için ve sizlerin onun için ne demek olduğunu biliyoruz. Bruce’un her vakit söylediği üzere “Gününü gün et” ve birlikte bunu yapmayı planlıyoruz. Sevgiler.”

BRUCE WİLLİS HAFIZA KAYBI YAŞIYOR!

Hollywood yıldızı Bruce Willis, 29 Nisan’da yeni sineması Fortress: Sniper’s Eye‘ın çıkmasına hazırlanırken, hakkında çıkan bir argüman hayranlarını hüzne boğdu. 

67 yaşındaki ünlü yıldızın demans hastalığı sebebiyle hafıza kaybı meseleleriyle boğuştuğu ve bundan ötürü yer aldığı işlerde sert bir formda eleştirildiği söyleniyor. Savlara nazaran; Willis hala şuuru açıkken olabildiğince para kazanmaya çalıştığı için her teklife olumlu bakıyor. 

Sosyal medyanın gündemine bomba üzere düşen söylentilerin akabinde ünlü oyuncudan şimdi bir açıklama gelmedi. Fakat gazeteci Dan Przygoda toplumsal medya hesabından paylaşımda bulunarak “Willis’in replikleri ezberlemekte zorlandığı için kulaklık kullandığını birlikte tıpkı sinemada rol almış pek çok arkadaşımdan duydum.” sözlerini kullandı.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK GÖRÜNTÜ;

Ağızları açık bırakan balık yakalama yöntemi! Asyalılar’ın coca cola, yumurta ve mentos ile…

ABD Güç Enformasyon Yönetimi’nin (EIA) “Nisan 2023 Kısa Devir Güç Görünümü Raporu”nda, bu yıl için Brent çeşidi ham petrolün ortalama varil fiyatının 85,01 dolar olacağı kestirim edildi. Bu sayı Mart ayı raporunda 82,95 dolardı.

Raporda, Batı Teksas tipi (WTI) ham petrolün varil fiyatının da bu yıl için 79,24 dolar olacağı öngörüldü. WTI’nın varil fiyatı martta 77,10 dolar olarak iddia edilmişti.

Gelecek yıl ise Brent çeşidi ham petrolün varil fiyatının 81,21 dolar, WTI çeşidi ham petrolün varil fiyatının ise 75,21 dolar olması bekleniyor.

EIA, fiyatlardaki üst taraflı revizyonun global petrol üretiminde beklenen azalmaya rağmen global petrol tüketiminin değişmemesinden kaynakladığını açıkladı.

ABD’nin ham petrol üretiminde yükseliş bekleniyor

Rapora nazaran, ABD’de günlük ortalama ham petrol üretiminin bu yıl yaklaşık 12 milyon 540 bin varil olması bekleniyor. Geçen yıl bu sayı yaklaşık 11 milyon 880 bin varil olarak kayıtlara geçmişti. Üretimin 2024’te 12 milyon 750 bin varile çıkacağı hesaplanıyor.

Küresel petrol arzının bu yıl günlük 101 milyon 310 bin varil, gelecek yıl da 103 milyon 250 bin varil olacağı iddia ediliyor.

Raporda, OPEC’in petrol ve petrol eserleri üretiminin bu yıl günlük 33 milyon 690 bin varile, gelecek yıl günlük 34 milyon 650 bin varile ulaşacağı belirtildi. Kümenin ham petrol üretiminin ise bu yıl 28 milyon 260 bin varil, gelecek yıl 29 milyon 190 bin varil olacağı kestirim ediliyor.

Küresel petrol talebinin ise bu yıl günlük 100 milyon 870 bin varil, gelecek yıl 102 milyon 720 bin varil olacağı öngörülüyor.

Swap piyasalarında enflasyon verisi açıklanmadan evvel ABD Merkez Bankası’nın Mayıs’ta 25 baz puanlık faiz artırım beklentisi yüzde 80’den yüzde 70 civarına geriledi.

Bu beklentiyle birlikte Hazine tahvilleri ralli yaptı, siyaset faizine hassas olan 2 yıllık tahvilin getirisi 15 baz puan düşerek yüzde 3,87 oldu.

TD Securities Faiz Stratejisti Priya Misra enflasyonun hala çok yüksek olduğunu belirterek “Enflasyonda tepe görüldü bu nedenle Fed üzerindeki faiz artırım baskısı azalacaktır. Faiz piyasası da zayıf gelen manşet enflasyon verisine reaksiyon gösteriyor.” değerlendirmesini yaptı.

Bugün açıklanan bilgilere nazaran yıllık enflasyon yüzde 6’dan yüzde 5’e geriledi. Beklenti yüzde 5,1’di. Besin ve güç fiyatlarını içermeyen çekirdek enflasyon ise yüzde 5,5’ten yüzde 5,6’ya yükseldi.

New York’taki Lazard’da Stratejist olan Ronald Temple “Ilımlılaşan fiyat baskıları ve istihdam piyasasındaki soğuma, piyasalarda süreksiz rahatlamaya neden olacak. Bu düzgün bir haber olsa da sıkılaşma şimdi bitmiş değil” tabirini kullandı.

Wells Fargo Kıdemli Ekonomisti Jay Bryson ise iktisat yalnızca kademeli biçimde yavaşlarsa 2023’te faiz indirimlerinin mümkün olmayacağını belirtti. Bryson “Eğer yumuşak iniş gerçekleşirse enflasyon yüzde 3 – 3,5 civarında kalabilir. Fed enflasyonu yüzde 2’lik amaca indirmek istiyorsa yıl sonuna kadar faiz indirimi görmeyebiliriz.” halinde konuştu.

Birleşmiş Markalar Derneği Lideri Sinan Öncel perakende satışlarda Şubat’ta aylık bazda iki yılın en sert düşüşünün yaşanmasına dair “Deprem tesiri var, bu durumu olağan karşılıyoruz. Yaptığımız anketlerde biz de yüzde 20 üzere ciro ve ziyaretçi kaybını tespit ettik; hasebiyle çok olağan. Mart ayında toparlanma başladı. Bayram alışverişleri ve dönem alışverişleri ile bir arada bu açığı kapatacağımızı kestirim ediyoruz” halinde konuştu.

Bloomberg HT’ye konuk olan Öncel “İlk üç aylık ihracata baktığımız vakit Türkiye ihracatı son yılların en yüksek birinci çeyreğini açıkladı. 61,6 milyar dolarlık bir ihracat verisi var. Düşük kura karşın bu muvaffakiyettir diye düşünüyorum; zira kur tesiri ihracatçıyı çok olumsuz etkiliyor. Yabancının toplam harcama içindeki hissesi yüzde 10. Şubat ayında zelzeleye karşın turist sayısında artış vardı. Varsayım ediyoruz ki 2023’de düzgün bir turist dönemi yaşayacağız” tabirlerini kullandı.

Öncel “Geldiğimiz noktada yıllık TÜFE oranı yüzde 50, kira artışı yüzde 70. 20 puanlık fark çok bariz bir biçimde enflasyon olarak bize geri dönüyor” dedi.

Voleybol Bayanlar CEV Şampiyonlar Ligi yarı final rövanşında perşembe günü Fenerbahçe Opet’e konuk olacak VakıfBank’ta başantrenör Giovanni Guidetti ve kadronun Brezilyalı kaptanı Gabi Guimaraes, sarı-lacivertli rakipleri karşısında nasıl oynamaları gerektiğini bildiklerini ve yeni bir tarih yazmak istediklerini belirtti.

Sarı-siyahlı kulüpten yapılan açıklamada, yarın Burhan Felek Voleybol Salonu’nda saat 19.00’da oynanacak Fenerbahçe Opet çabası öncesinde teknik grup ve oyuncuların finale inandıkları söz edildi.

VakıfBank’ın CEV Şampiyonlar Ligi’ni 5 kere kazandığı, turnuva tarihinin en çok maç kazanan ekibi olduğu ve 11. defa üst üste yarı final oynadığının hatırlatıldığı açıklamada, maksadın deplasmanda kazanarak kulüp tarihinde 9. defa Şampiyonlar Ligi finali oynamak olduğu vurgulandı.

Giovanni Guidetti: “Maçın başından itibaren âlâ oynamalıyız”

Fenerbahçe Opet karşısında kendilerini kuvvetli bir maçın beklediğini belirten başantrenör Giovanni Guidetti, açıklamasında şu tabirleri kullandı:

“Son 2 ayda fırtına üzere esen bir gruba karşı kazanıp akabinde da altın seti almamız gerekiyor. Fenerbahçe şu anda çok formda ve eminim ki taraftarlarının önünde daha da düzgün oynayacaklardır. Biz de birinci maç üzerine çok çalıştık. Onları ezaya soktuğumuz anlar olmuştu. Bu defa ikinci setle birlikte değil maç başından itibaren yeterli oynamalıyız. Mükemmel bir maç bizi bekliyor. Tahminen de tarihimizin en kuvvetli maçlarından biri olacak fakat yeni bir tarih yazmaya çalışacağız.”

VakıfBank’ın Brezilyalı kadro kaptanı Gabi Guimaraes de 3-0 kaybedilen birinci maçta yeterli oynamadıklarının altını çizerek, şunları kaydetti:

“İlk maçta kalitemizi gösteremediğimizi biliyoruz. İkinci maç elbette ki güç olacak lakin hafta boyunca çok çalıştık ve neyi değiştirmemiz gerektiğini biliyoruz. İnanıyoruz ve motiveyiz. Evvel altın sete sonra da finale gitmek istiyoruz.”

AXA Sigorta Erkekler Kupa Voley yarı final ve final maçlarının başlama saatinde değişiklik yapıldı.

Türkiye Voleybol Federasyonundan (TVF) yapılan açıklamada, Erkekler Kupa Voley yarı finalinde 17 Nisan Pazartesi günü Bursa TVF Cengiz Göllü Voleybol Salonu’nda oynanacak Ziraat Bankkart-Fenerbahçe HDI Sigorta çabasının saat 20.30’dan 21.00’e alındığı söz edildi.

Ayrıyeten, 18 Nisan Salı günü Bursa TVF Cengiz Göllü Voleybol Salonu’nda gerçekleştirilecek Erkekler Kupa Voley final müsabakasının saatinin ise 16.00’dan 17.00’ye alındığını bildirildi.

Bolu’da kamp yapan Grekoromen Güreş Ulusal Grubu, Hırvatistan’ın başşehri Zagreb’de düzenlenecek Avrupa Şampiyonası için çalışmalarını sürdürüyor.

Teknik yönetici Erdoğan Karaali ile yardımcı antrenörler Şaban Donat, Cenk İldem, Atakan Yüksel ve Bayram Özdemir nezaretinde 2 Nisan’dan bu yana form tutan ulusallar, Aladağ Kamp Eğitim Merkezi’nde 17-23 Nisan’da yapılacak tertibe hazırlanıyor.

Mindere çıkacak ulusallar ortasında, 55 kiloda Adem Burak Uzun, 60 kiloda Kerem Kamal, 63 kiloda Mehmet Çeker, 67 kiloda Murat Fırat, 72 kiloda Selçuk Can, 77 kiloda Yunus Emre Başar, 82 kiloda Burhan Akbudak, 87 kiloda Ali Cengiz, 97 kiloda Metehan Başar ve 130 kiloda İstek Kayaalp yer alıyor.

“Milletimize bayram ikramı sunmak istiyoruz”

Karaali, gazetecilere, şampiyona öncesi üçüncü hazırlık kampına girdikleri Bolu’da verimli bir süreç geçirdiklerini belirtti.

Sportmenlerin uygun durumda olduğunu anlatan Karaali, “Artık milletimize bayram ikramı sunmak istiyoruz. Şu anda kampta 32 atlet var. Kadroya giren 10 kişi. Hepsi de deneyimli çocuklarımız. Çalışmamızı yaptık. Madalya kazanacağımızdan eminiz.” diye konuştu.

Karaali, Avrupa’nın akabinde katılacakları Dünya Şampiyonası’nın kendileri için daha kıymetli olduğunu vurguladı.

Dünya Şampiyonası’nda kota almanın değerine değinen Karaali, “2024’te olimpiyatlar var. Dünya Şampiyonası’nda aldığımız kotaya nazaran olimpiyatlara katılma hakkımız oluyor. Bizim için en kıymetli imtihan, önümüzdeki Dünya Şampiyonası. İnşallah orada da kotaları alacağımızı düşünüyoruz.” halinde konuştu.

Karaali, güreşin, Türk milletiyle özdeşleşen spor kısmı olduğunu lisana getirerek, şunları kaydetti:

“Gönül ister ki, herkes 10 sıklette şampiyon olsun. Lakin bu türlü bir şey yok. Türk milleti güreşi sevdiği için, cet sporu olduğu için beklenti yüksek oluyor. Avrupa, dünya, olimpiyat yarışlarına baktığımızda güreş, en çok madalya alan, en çok istiklal marşını okutan branşımız. Federasyon seçiminden sonra Erdem Eroğlu idaresiyle de âlâ ivme yakaladı. İnşallah olimpiyata kadar bu türlü devam eder.”

MotoGP ekiplerinden Repsol Honda’nın İspanyol pilotu Marc Marquez, elindeki sakatlık nedeniyle Arjantin’den sonra Amerika Grand Prix’sine katılamayacak.

Repsol Honda Kadrosu’ndan yapılan açıklamada, Marquez’in el baş parmağındaki kırıkla ilgili gerçekleştirilen tetkikler sonucu düzgünleşme sürecinin devam ettiği, bu sebeple 30 yaşındaki atletin ABD’deki yarışta riske edilmeyeceği belirtildi.

MotoGP’de 6 şampiyonluğu bulunan Marquez ile CryptoDATA RNF grubundan Miguel Oliveira, dönemin birinci ayağı Portekiz Grand Prix’sinde yaşadıkları çarpışma sonucu sakatlanarak Arjantin’de piste çıkamamıştı.

Öte yandan Ducati Lenovo kadrosu da şoförleri Enea Bastianini’nin Amerika Grand Prix’sine katılamayacağını duyurdu.

Geçen dönem şampiyonayı 3. sırada bitiren İtalyan motosikletçi Bastianini, Portekiz Grand Prix’sindeki sprint yarışında meydana gelen kazada sağ köprücük kemiği kırıldığından beri yarışamıyor.

MotoGP Amerika Grand Prix’si, 16 Nisan Pazar günü TSİ 22.00’de ABD’nin Austin kentinde yapılacak.

Türkiye’nin en büyük, Dünyanın ise 5’inci büyük turizm fuarı olma özelliğini taşıyan Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı (EMITT), İstanbul TÜYAP Fuar alanında gerçekleştirilen açılış töreni ile başladı.

İstanbul’da bu yıl 26’ncısı düzenlenen Dünyanın en büyük turizm fuarlarından birisi olan Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı (EMITT) ziyaretçilerine kapısını açtı. Fuar açılışına, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, İstanbul Valisi Ali Yerlikaya,  İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu,  Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Turizm ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu ve birçok il ve ilçe Belediye Başkanları ile Turizm alanında faaliyet gösteren STK’lar katıldı.  Tüm dünyadan katılımcılar, alım grupları ve sektörün uzmanları turizm sektörünün küresel ve yerel gündem konularını tartışırken 50’den fazla ülke, dünyanın önemli turist çekim noktaları, turistik tesisler ve Türkiye’den 100’ün üzerinde belediye tanıtılacak.

 BURHANİYE EMITT FUARINDA İLGİ ODAĞI OLDU

İlçenin tanıtımının yapıldığı fuarda, ziyaretçiler büyük ilgi gösteriyor. EMITT Fuarında, yerli ve yabancı turistlere ilçenin değerlerini tanıtan Burhaniye Belediyesi, hazırladığı stantla da göz doldurmayı ihmal etmiyor. 50 Ülkeden binlerce kişinin katılımı ile gerçekleşen Fuar, Burhaniye Belediyesinin,  7.Salon 7421 nolu alanda misafirlerine ilçenin marka ürünü zeytinyağı, zeytin sabunu, kültürel yemeklerinden örnekler tanıtırken bunun yanı sıra ise ilçenin son zamanlarda yaşadığı gelişim ve değişim ile artan turistik cazibesini de tanıtan broşürler ve filmler ile fuara gelen misafirlere hizmet sunuyor.

İMAMOĞLU STANDIN İLK ZİYARETÇİLERİNDEN OLDU

Açılış törenine katılan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, açılış sonrası fuar alanında yaptığı gezide Burhaniye Belediyesi’nin standını da es geçmedi. Burhaniye Belediye Başkanı Ali Kemal Deveciler, İBB Başkanı İmamoğlu’na yöresel ürünlerden oluşan hediyeyi takdim etti.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İBB Başkanı ve Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Yardımcısı adayı Ekrem İmamoğlu, 26. EMITT İstanbul Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı’nın resmi açılış töreninde konuştu.

Yerel yönetimlerin içinde olmadığı turizmin eksik kalacağını vurgulayan İmamoğlu, yaptıkları çalışmalarla, İstanbul’un yıllık 17 milyon olan turist ziyaret sayısını 30 milyona çıkarmayı hedeflediklerinin altını çizdi. Ülke olarak zor bir bölgede olduğumuza dikkat çeken İmamoğlu, “Ama aynı zamanda fırsatlarla dolu bir bölgede olduğumuzu da bunun hakkını vermekle yükümlü olduğumuzu da unutmamalıyız.

En çok ihtiyaç duyduğumuz şey ise, memleketimizin içerisindeki uzlaşma, memleketimizin içerisindeki barış, huzur iklimi, güçlü demokrasi, hak, hukuk, adalet unsurlarının en anlamlı şekliyle işletilmesi. 2023’ün artık bizlere acı değil; huzur, bolluk, bereket ve kazanç getiren bir yıl olmasını, her şeyin çok güzel olacağı dönemi birlikte yaşamayı diliyorum” ifadelerini kullandı.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı ve Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Yardımcısı adayı Ekrem İmamoğlu, 26. EMITT İstanbul Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı’nın resmi açılış törenine katıldı. Büyükçekmece TÜYAP’ta gerçekleştirilen törende, sırasıyla; EMITT Fuar Direktörü Hacer Aydın, TTYD Yönetim Kurulu Başkanı Oya Narin, TÜROFED Yönetim Kurulu Başkanı Sururi Çorabatır, TÜRSAB Yönetim Kurulu Başkanı Firuz Bağlıkaya, THY Genel Müdürü Bilal Ekşi, İmamoğlu, İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, BM Dünya Turizm Örgütü Genel Sekreteri Zurab Pololikashvili, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Başbakanı Ünal Üstel ve Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy birer konuşma yaptı. 

“YEREL YÖNETİMLERİN İÇİNDE OLMADIĞI TURİZM EKSİK KALIR”

İstanbul özelinde yaptıkları çalışmalar ve devreye alacakları projelerle ilgili detaylı bilgilendirmelerde bulunan İmamoğlu, turizm sektörünü ortak akılda buluşturmak amacıyla “İstanbul Turizm Platformu”nu kurduklarını hatırlattı. İstanbul’un yıllık 17 milyon olan turist ziyaret sayısını 30 milyona çıkaracak hamleleri yaptıklarını belirten İmamoğlu, “Bu amaçla, uluslararası platformda kentimizin tanıtımına katkıda bulunmayı, çok ama çok önemsiyoruz. Yerel yönetimlerin içinde olmadığı turizmin eksik kalacağı gerçeğinden hareketle, belirlediğimiz hedefler çerçevesinde, her alanda etkin ve yoğun çalışmalar yürütüyoruz. Tabii ki bakanlığımız var, tabii ki etkin saha aktörleri ve sivil toplum kuruluşları var, meslek örgütleri var. Ama en önemli aktörün ve masanın en önemli paydaşı, bakanlık kadar yerel yönetimlerdir. Dünyada, yerelden güçlenen demokrasilerin turizme daha interaktif daha verimli bir saha oluşturduğunu buradan belirtmek isterim. Bu bağlamda hem gelir paylaşımında hem yatırım sorumluluğunda eşdeğer bir sorumluluk alınmasını, merkezi idareyle yerel idarenin eş güdümlü bir biçimde çalışması gerektiğini buradan bütün sektör temsilcilerine de duyurmak isterim” dedi. 

“ÜLKEMİZ BARIŞLA, HUZURLA ANILDIĞI SÜRECE, DÜNYANIN HER YERİNDEN AKIN AKIN TURİSTİN GELECEĞİ BİR ODAK NOKTASIDIR”

Tüm bu gerçeklerin İstanbul’un dışındaki turist çeken kentler için de geçerli olduğunu vurgulayan İmamoğlu, “Bu bir modele dönüşmeli ve dayanışma içerisinde sağlıklı bir alana sahip bir sektörün, Türkiye’mize daha büyük katma değerleri sağlaması şarttır. Turizm sektörü, memleketimizin en önde duran vitrinidir. Bizi gösteren, bizi hissettiren, bize anlatan, doğamızı, medeniyetimizi, geçmişimizi ve hatta geleceğe dair insanımızın vizyonunu hissettiren bir sektör olduğunu unutmamamız şart. Bu bağlamda, Cumhuriyet’in 100’ncü yılında, Atatürk’ün ifadesiyle, ‘Yurtta Sulh Cihanda Sulh’ kavramı, ülkemizin turizmdeki şiarı da olabilir ve olmalıdır. Ülkemiz barışla, huzurla anıldığı sürece dünyanın her yerinden akın akın turistin geleceği bir odak noktasıdır” diye konuştu. 

“EN ÇOK İHTİYAÇ DUYDUĞUMUZ ŞEY; UZLAŞMA, BARIŞ VE GÜÇLÜ DEMOKRASİ”

“Zor bir bölgedeyiz; doğru. Ama aynı zamanda fırsatlarla dolu bir bölgede olduğumuzu da bunun hakkını vermekle yükümlü olduğumuzu da unutmamalıyız” diyen İmamoğlu, konuşmasını şu sözlerle tamamladı: 

“En çok ihtiyaç duyduğumuz şey ise, memleketimizin içerisindeki uzlaşma, memleketimizin içerisindeki barış, huzur iklimi, güçlü demokrasi, hak, hukuk, adalet unsurlarının en anlamlı şekliyle işletilmesi. Bu tür sektörlere de kalıcı faydalar sağlayacağını hepimizin bilmesi şart. Sizleri çok önemsediğimizi, sizlerin İstanbul ve Türkiye turizmine yaptığınız katkının bizim için çok değerli olduğunu ve bu işi bilen insanların aslında sizler olduğunu, bizlerle birlikte entegre çalışmanın, sizlerin bilgisi ve deneyimiyle kalkınacak bir stratejinin çok faydalı olacağının altı çizilmesi şart. Bu vesileyle hem sizlere hem bu değerli organizasyonun hayata geçmesine emeği olan herkese teşekkürlerimi sunuyor, 2023’ün artık bizlere acı değil; huzur, bolluk, bereket ve kazanç getiren bir yıl olmasını diliyorum. Her şeyin çok güzel olacağı dönemi birlikte yaşamayı diliyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum.”

İMAMOĞLU’NA EMITT’TE BÜYÜK İLGİ

İmamoğlu, konuşmaların ardından, fuar için kurulan il ve ilçe stantlarının bir bölümünü, ziyaretçilerin yoğun ilgisi altında ve Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek eşliğinde gezdi. Sektörle ilgili meslek kuruluşlarını da ziyaret eden İmamoğlu, İBB ve iştirak şirketleri stantlarında da incelemelerde bulundu. İmamoğlu’nun EMITT turu, vatandaşların yoğun ilgisi altında sona erdi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Dünyanın en büyük 5 turizm fuarı arasında yer alan ve turizme yön veren sektör temsilcilerinin buluşma platformu EMITT’te yer alan İnegöl Belediyesi, şehrin değerlerini yerli ve yabancı turistlere tanıtıyor.

Turizm alanında yaptığı girişimlerle şehre yerli ve yabancı turist çekmek, kazan kazan politikasıyla gelen her misafirin şehir ekonomisi ile esnafına kazanç sağlayacak tanıtım organizasyonlarına önem veren İnegöl Belediyesi, 12-15 Nisan tarihlerinde İstanbul TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen EMITT Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı’nda İnegöl’ün değerlerini tüm dünyaya tanıtıyor. 

İNEGÖL’ÜN TURİZM POTANSİYELİ DÜNYAYA YAYILIYOR

Turizmde Doğu Akdeniz ve Avrasya’nın en büyük buluşması olan EMITT, 26. Kez kapılarını açtı. İnegöl Belediyesi de 7. HOL 7441’nci stant içerisinde İnegöl Doğa Sporları ve Turizm Merkezi (DOSTUM), Oylat Kaplıcaları, ilk İlçe Kent Müzesi ile Ağaç Sanayi Müzesi, Ortaköy Kervansarayı ve şehrin doğal güzelliklerinin tanıtılmasının yanı sıra stant ziyaretçilerine İnegöl’ü tanıtan broşür ve bilgilendirme kitapçıklarının yer aldığı çantalar hediye ediliyor.

İNEGÖL TÜM GÜZELLİKLERİ İLE SİZİ BEKLİYOR

İnegöl’ün her alanda en iyi şekilde tanıtılması adına fuar organizasyonlarında yer aldıklarını belirten İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban, şehrin tüm güzellikleri ile dünyanın dört bir yanından misafir ağırlamak üzere hazır olduklarını ileterek doğa ve tarih severlere davette bulundu. Başkan Alper Taban, “İnegöl pek çok medeniyete ev sahipliği yapmış tarihi ile köklü bir şehir. Doğal güzelliklerinin yanı sıra sahip olduğu değerleri ile turizm alanında iddialı bir konuma sahip. Oylat Kaplıcalarımız kış turizminin yanı sıra her derde şifa olmasıyla yaz aylarında da en çok tercih edilen mekânlarımızdan biri. Başta İnegöl Köftesi olmak üzere damak tadındaki tüm lezzetleri ‘Gastro İnegöl’ çatısı altında toplayarak gastronomi alanında da çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Sanayisi, tarımı ve üretim potansiyeli ile farkını ortaya koyan İnegöl’ümüz tüm güzellikleri ile sizleri bekliyor” dedi.

TURİZM 52 SEKTÖRE KAZANÇ SAĞLIYOR

Turizmin şehirdeki sektörleri de hareketlendirdiğini ileten Başkan Alper Taban, “Turizm alanı beraberindeki birçok sektörü hareketlendiriyor. Şehrimize gelen misafirlerimiz aynı zamanda esnafımızdan aldığı ürünleri de beraberinde götürüyor. Böylelikle hem şehir adına hem de esnafımız adına kazan kazan politikası uygulanmış oluyor. Sektör temsilcilerinin de ifade ettiği gibi turizm alanı 52 sektöre direkt kazanç sağlıyor. Bizim de amacımız yerli ve yabancı turistleri İnegöl’de ağırlayarak topyekûn şehrimizin kazanması. Bu doğrultuda gereken tüm adımları İnegöl Belediyesi olarak yapıyoruz” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Zeytinburnu Belediyesi Gençlik Merkezi (ZEYGEM) tarafından farklı branşlarda ücretsiz olarak verilen atölye çalışmalarını tamamlayan Zeytinburnulu gençler sertifikalarını almaya hak kazandılar. 

Zeytinburnu Belediyesi Gençlik Merkezi’nin 14 – 25 yaş arası Zeytinburnulu gençlere ücretsiz olarak verdiği; 3 Boyutlu Tasarım ve Yazıcı Atölyesi, Web – Grafik Tasarım Atölyesi ve İHA-1 Ticari Pilot Eğitimi’ni tamamlayan öğrenciler sertifikalarını almaya hak kazandılar.

Zeytinburnu Belediyesi Hizmet Binası’nda gerçekleştirilen sertifika törenine katılan öğrencilere sertifikalarını Zeytinburnu Belediye Başkanı Ömer Arısoy, İstanbul Aydın Üniversitesi Gelişim Merkezleri Direktörü Özlem Zini ve Zeytinburnu Halk Eğitim Merkezi Müdürü Serdar Karataş takdim etti.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Uluslararası karayolu taşımacılığı alanında öncü şirketlerden olan Evolog, Goodyear ile iş birliği anlaşması imzaladı. İş birliği kapsamında Evolog’un yıllık 8,12 milyon TL tasarruf sağlaması öngörülüyor.

Tüm Avrupa’yı kapsayan çalışma haritasıyla uluslararası karayolu taşımacılığı alanında önemli bir konumda bulunan Evolog Lojistik, dünyanın lider lastik markalarından olan Goodyear ile bir işbirliği anlaşması imzaladı. Yıllık anlaşma kapsamında, Goodyear’ın Checkpoint sistemi ve ürünlerini kullanacak olan Evolog’un, yıllık bazda akaryakıtta 3,15 milyon TL, yol yardımı ve arızalarda 1 milyon TL, kilometre başı lastik maliyetinde 3,35 milyon TL ve lastik bakım maliyetinde 616 bin TL olmak üzere toplam 8,12 milyon TL tasarruf sağlaması öngörülüyor.

Checkpoint filolar için avantaj

Goodyear’ın Checkpoint çözüm sistemi, maliyetlerini düşürmek ve lastik bakım operasyonlarını iyileştirmek isteyen filolara büyük avantajlar sağlıyor. Bu ekipman, lastiklerin hava basıncı ve diş derinliklerini araçların durmasına gerek olmadan ve manuel herhangi bir ölçüm yapılmadan sensörler yardımıyla ölçen garaj içi bir yüksek teknoloji çözümü olarak öne çıkıyor. Sistem sayesinde dingil başına düşen yük ve iki aksın ayrı ayrı ağırlık sonuçları tespit edilebiliyor. Böylece araçlarda yük dağılımındaki dengesizlik sebebiyle oluşan düzensiz aşınmaları ve buna bağlı oluşabilecek olumsuzlukları (lastik ömrünün kısalması, sürüş konfor ve güvenliğinde azalma vb.) minimize ediyor.

Doğanay: “Filoların en önemli sorununa çözüm sunuyoruz”

Evolog ile imzaladıkları iş birliği ile ilgili olarak bir açıklama yapan Goodyear Ticari Lastikler Satış Direktörü Temel Doğanay “Goodyear olarak, bugüne dek yaptığımız saha incelemelerinde filolarda karşılaştığımız sorunların başında düşük hava basınçlı lastik sorunuyla karşılaştık.  Düşük hava basınçlı lastik kullanımı akaryakıt tüketimini yüzde 4’e kadar artırıp; lastiğin kilometre ömrünü de yüzde 15’e kadar düşürebiliyor. Checkpoint çözümümüzle büyük filolarımızın bu maliyetlerini düşürüp ve lastik bakım süreçlerini iyileştirebiliyoruz. Evolog ile imzaladığımız anlaşma sayesinde Evolog’a yılda yaklaşık 8,12 milyon TL’lik bir tasarruf sağlayacağız. Goodyear’ın yüksek teknolojisi ve yetkin ekipleri sayesinde hayata geçecek bu çalışmanın sektöründe öncü, yenilikçi diğer şirketlere de ilham olacağını düşünüyoruz” diye konuştu.

Çalışkan: Bu iş birliği ile çok büyük tasarrufa imza atacağız

Evolog Genel Müdür Yardımcısı Birol Çalışkan ise “Sektördeki iddiamızı alanımızdaki yeniliklerle taçlandırıyoruz. Goodyear gibi önemli bir marka ile hayata geçirdiğimiz bu iş birliği sayesinde çok büyük bir tasarrufa imza atarken aynı zamanda yeniye, yeniliklere, inovasyona verdiğimiz önemi vurgulamış olduk. Bu projede emeği geçen tüm Goodyear ekibine çok teşekkür ederiz” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Orijinal Resident Evil 4 ile Resident Evil 4 Remake ortasında irili ufaklı çok sayıda fark var aslında. İki oyunu da oynamamış olanlar için sürpriz bozan birtakım bilgilerle karşılaşabileceğiniz ikazını yapıp çabucak listemize geçelim.

> Köy meydanında çanı şahsen kendimiz, ona ateş ederek çalabiliyoruz, meydandaki köylü akınını erken sonlandırabiliyoruz. Ayrıyeten burada ve öteki yerlerde, Ashley’i(veya Louis’i) omzumuza alıp pencereden girmesini sağlayarak kilidini geriden açtığımız kapılar da bulunuyor.

> Bitores Mendez’in Leon’u gafil avlayıp bayıltarak esir aldığı ve sonra bedenine parazit yerleştirdiği kısım var ya hani? Leon bağlarından kurtulduktan sonra bütün silahı, alet edevatı envanterinde yerli yerinde duruyor oluyordu ve bu çok saçmaydı? Bu sefer ekipmanımızın elimizden alındığını fark ediyor ve köylülerin canına ot tıkamaya devam etmeden evvel bunları geri temin ediyoruz.

> Ashley ile oynadığımız kısımda plaka kaydırarak çözdüğümüz ve insanı çok uğraştıran, oyunun temposunun da içine eden bela bir bulmaca vardı ya? Artık yok. En az onun kadar hudut bozucu bir öteki bulmaca Regenerador’lar ile karşılaştığımız laboratuvarda var lakin. Bak bu olmadı CAPCOM.

> Su canavarı ile kapıştığımız göl sekansı, artık bir kısım sonu dövüşünden ibaret değil, başlı başına bir kısım. Çünkü botu şahsen denetim ederek göl kıyısındaki yerlere uğrayarak keşif yapıyoruz.

> Bitores Mendez ile dövüşmeden evvel teleferiğe binip tüfekle karşıdan gelenleri avladığımız kısım artık oyunda yok. Gözlerim burayı biraz aramadı desem palavra olur.

> Konak vücudu olmadan, örümcek misali ortalıkta dolaşan parazitler artık öteki düşmanların sırtına yapışıp onları kudurtabiliyorlar. Flaş bombası da hala en büyük ilaçları.

> Kale surlarında üzerimize kaya fırlatan ve zırhlı olduğu için silahla hasar veremediğimiz bir El Gigante ile uğraşmak durumunda kalıyoruz. Bir yandan yolumuzu bulmaya çalışıp bir yandan düşman pataklıyor, nihayetinde surların sonunda bir top bulup kendisini o biçim indiriyoruz.

> Artık şatoda devasa bir Salazar heykelinden kaçmıyoruz. Bunun yerine saat kulesinin içinde bir Salazar heykeli var ve merdivenleri tırmanırken bize ağzından alev üflemekle meşgul.

> Oyunda uçuruma biz ilerledikçe uçuma düşen kafeslerde köşe kapmaca oynayıp ardından sert yere çıkınca kurşunu vere vere öldürdüğümüz U-3 isimli hilkat garibesi, ana senaryodan kesilen tek kısım sonu canavarı. Lakin etraftaki notları okuduğunuzda devamlılıktan silinmediğini ve Salazar’ın Verdugo’nun yanındaki başka hizmetkarı olarak kurgulandığını görüyorsunuz. Bir yerden sonra sessiz sedasız ortadan kayboluyor. Ada’nın başından geçenleri husus alan Seperate Ways eklentisinin oyunda olmadığı ve muhtemelen sonradan geleceği düşünüldüğünde, Remake devamlılığında biletini Ada rolünde keseceğimizi düşünmemek elde değil.

> Oyundan kesilen tek kısım sonu canavarı U-3 ise, sıfırdan tasarlanan tek kısım sonu canavarı da Salazar. Orjinal hali ziyadesiyle kolaydı, olduğu yerde sabit durup üzerimize bir yandan tükürüp bir yandan ufak parazitlerden yolluyordu, çok da süratli ölüyordu. Artık ziyadesiyle hareketli ve çok daha dişli bir rakip, inanmıyorsanız Leon’u tek atılımda kapıp o dişlerin ortasında ikiye ayırdığı hareketini bir görün hele. Salazar’ın yeni hali aşmış animasyonlara sahip ayrıyeten.

> Bu ortada üstte yanlış okumadınız, Louis artık kulübede Ganado akınına karşı Ashley’i savunduğumuz sekansın dışında diğer kısımlarda de bize eşlik ediyor. Buna maden kısmı de dahil! Raylardaki çılgın seyahatimizde hem çatışıyoruz, hem de yalnız değiliz! Duble El Gigante savaşında da en büyük yardımcımız Louis. Ayrıyeten artık daha terbiyeli, Ashley’ye ayıp ayıp şeyler söylemiyor.

> İki El Gigante ile birden savaştığımız kısımda kapağı açarak bir adedini aşağıdaki lavlara düşürebiliyorduk ya hani? Artık bu iş eskisi kadar kolay değil, çünkü yabanî devlerimiz akıllanmışlar, kapağı açmaya kalktığımız anda kenara kaçıyorlar, kendilerini sersemletip sonra kapağı açmamız gerekiyor. Dahası devlerden bir tanesi zırhlı ve hızındaki ufak bir açıklıktan vurmadığınız sürece hasar almıyor. Âlâ haber ise artık ikisini birden aşağı düşürebilmemiz.

> Regenerador’lar ile birinci karşılaştığımız laboratuvar kısımlarında işin tansiyonunu katlayan bir durum da, kapıları açmak için bir giriş kartına muhtaçlığımız olması. Lakin bu kartın bir yetki düzeyi var, kimi yerlerde düzeyini yükseltecek bir bilgisayar bulup o olanca yavaşlığı ile işi hallederken olağan düşmanlar yahut daha da berbatı Regenerador’lar ile baş başa kalıyoruz. Regenerador’lar da eskisi kadar yavaş ve kaçması kolay değil, hem artık elleri kolları uzuyor, hem de uzuvlarını kopardığınızda çok daha agresif bir halde göbek üstü hoplayıp zıplıyorlar. Aman ki ne aman…

> Adaya taze ayak basıp asker parazitliler ile birinci karşılaştığımız kısımda ve sonrasındaki aşikâr bölgelerde otomatik taretler var artık. Baktıkları taraftan itimatla geçebilmek için kendilerini farklı tarafa çevirmemiz gerekiyor.

> Ashley’nin iri ve yavaş bir inşaat makinesi kullandığı, bizim de aracın üzerinden arttan kovalayanları vurduğumuz garip gurup takip sahnesi, kızımızın yıkım güllesi ile ardına geçmek istediğimiz bir duvarı kırmaya uğraştığı ve bizim onu koruduğumuz bir savunma sekansı ile değiştirilmiş. Âlâ de olmuş açıkçası.

> Bıçakla savunma yapmak, havada parende atarak yahut son anda eğilerek kaçınmak üzere birtakım hareketler oyun içine yedirilmiş. Bu durum orjinal oyundaki “doğru vakitte gerçek tuşa bas” sekanslarından kurtulurken oyunu eksiltmemek tarafında atılmış bir adım. Buna bağlı olarak Krauser ile yaptığımız bıçak düellosu artık büsbütün oyun içi. Üzerimize yuvarlanan kayadan kaçtığımız yahut lazerlerden akrobasi ile kurtulduğumuz kısımlar ise artık yok.

Lüleburgaz Belediyesi dünyanın en büyük 5 fuarından biri olan 26. Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı EMITT’te yerini aldı.

Lüleburgaz Belediyesi bu yıl 26’ncısına ev sahipliği yapılan Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı EMITT’te Kırklareli ve Vize Belediyeleriyle birlikte yerini aldı. TÜYAP 4. Salon 4431 numaralı stantta turizm profesyonellerine kenti tanıtan belediye personelini Lüleburgaz Belediye Başkan Yardımcısı Kemal Pektaş ziyaret etti. Pektaş stantta incelemelerde bulunup fuar hakkında bilgi aldı.

Bilgeç ile eğlenceli tanıtım

Öte yandan fuarda Lüleburgaz’ın maskotu Bilgeç de yer aldı. Katılımcılar Lüleburgaz Belediyesi’nin Çocuk Hakları Birimi ve akademileri hakkında Bilgeç’ten eğlenceli bir şekilde bilgi aldı. Bilgeç fuarda yoğun ilgi gördü.

Fuar 15 Nisan’a kadar açık

Lüleburgaz Belediyesi’nin yerini aldığı EMITT 12-15 Nisan tarihleri arasında İstanbul TÜYAP’ta düzenleniyor. Fuara bu yıl 100’den fazla ülke katılırken 40 bine yakın ziyaretçinin gelmesi bekleniyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Serbest Telekomünikasyon İşletmecileri Derneği (TELKODER), elektronik haberleşme sektöründe rekabetin sağlanmasına ilişkin çözüm bekleyen önemli alanlarından olan Sabit Telefon Hizmetleri (STH) konusunda önemli bir yargı kararı alındığını açıkladı.

Sabit telefon hizmetlerinde, Türk Telekom, grup şirketi TTNET ile birlikte etkin piyasa gücüne sahiptir, ancak Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) bu maddi gerçeğe aykırı bir yaklaşımla, yıllardır grup şirketlerinin pazar paylarını ayrı ayrı hesaplamakta ve sektörde etkin rekabeti imkansız hale getirmektedir.

Rekabet Kurumu yaklaşımının tersi bu yaklaşım için hiçbir maddi ve hukuki dayanak söz konusu olmasa da BTK yıllardan bu yana şirketlerin pazar paylarını bu şekilde ortaya koyarak sektörün gelişiminin önüne geçmiştir.

Son olarak 2021 yılında Sabit Telefon Şebekesine Erişim Pazar Analizi Nihai Dokümanı’nın onaylanmasına dair BTK Kurul Kararı alınması üzerine TELKODER tarafından dava açılmak zorunda kalınmış olup, bu davada Ankara 5.İdare Mahkemesi tarafından verilen 12.01.2023 tarihli karar ile BTK Kurul kararı hukuka aykırı bulunarak iptal edilmiştir.

Kararın gerekçesinde; çoğunluğu TELKODER üyesi olan STH işletmecilerinin pazardaki abone sayısı ve pazar payı hesaplanırken, TTNET’in pazardaki payının ve abone sayısının Türk Telekom’un pazar payına eklenilmesi ve ekonomik bütünlük olarak dikkate alınmak üzere bir değerlendirme yapılması gerektiği, vurgulanmıştır.

Karar gereğinin yerine getirilmesi, Türk Telekom grup şirketlerinin tek bir ekonomik bütün olarak ele alınması ve ilgili pazarda rekabetin sağlanması için Türk Telekom grubunun etkin piyasa gücü (EPG) olarak kabul edilmesi ve 2021 yılına kadar uygulandığı gibi bir dizi yükümlülüğe (erişim sağlama, toptan hat kiralama, taşıyıcı seçimi (TS) ve taşıyıcı ön seçimi (TÖS), ayrım gözetmeme, şeffaflık, referans erişim teklisi hazırlama ve yayımlama, tarife kontrolüne tabi olma (maliyet esaslı tarife belirleme)) tabi kılınması anlamına gelecektir.

Doğru Hesap ile Rekabeti Sağlayabiliriz

Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan ve “Doğru hesap ile rekabeti sağlayabiliriz” diyen TELKODER Yönetim Kurulu Başkanı Halil Nadir Teberci, “TTNET’in Türk Telekom’un iştiraki olduğu ülkemizdeki çoğu kişi tarafından bilinmektedir. Dolayısıyla bir Pazar payı ve gelir analizi yapılırken bu bilgiyi baz almak durumundayız. Rekabet Kurumu tarafından “ekonomik bütünlük” kavramı kabul edilip değerlendirmeler buna göre yapılırken, BTK’nın ısrarla bu kavramı kullanmaktan kaçınması hatalı kararların alınmasına ve rekabetin sağlanamamasına sebep olmaktadır. Bu çerçevede, Mahkeme’nin gerekçesi, alternatif işletmeciler açısından uzun vadede ciddi bir yarar sağlayabilecek niteliktedir” açıklamasında bulundu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Teknoloji devi Samsung, İstanbul Büyükşehir Belediyesi iştiraki Spor İstanbul, İstanbulluları yürüyüş yapmaya teşvik edecek bir yarışmayı hayata geçirdi. 16 Nisan’a kadar sürecek ‘Yürü be İstanbul’ yarışması kapsamında, en çok yürüyüş yapan katılımcılar Samsung’dan hediye çeki ve indirim kuponu kazanacak.

Samsung ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi iştiraki Spor İstanbul tarafından hayata geçirilen ve 16 Nisan tarihine kadar devam edecek ‘Yürü be İstanbul’ yarışması iş birliği, İstanbullulara yürüdükçe ödül kazandırıyor.

İstanbulluları yürüyüş yapmaya teşvik eden proje kapsamında, ‘Yürü Be İstanbul’ uygulamasını cep telefonlarına indiren kullanıcılar, günün 4 farklı saat diliminde yarışma şansı buluyor, diledikleri saatte yürüyüp ödül kazanma şanslarını arttırıyorlar.

İlk 10’a giren toplam 40 kişi hediye çeki ve indirim kuponu kazanacak

Yarışma kapsamında, her saat diliminden ilk 10’a giren toplam 40 kişi Samsung’dan hediye çeki ve indirim kuponu kazanıyor. Kullanıcıların, yarışmaya katılım sağlamaları için ‘Galaxy Yürüyüşü’ adıyla belirtilen göreve katılmaları gerekiyor. Ardından kullanıcılar, günün farklı saat dilimlerinde attıkları adım sayıları ile 4 farklı saat diliminde liderlik tablosunda sıralamalarını görebiliyorlar. 16 Nisan (23:59) gün sonuna kadar, her bir liderlik tablosunda en çok adım atan ilk 5 kullanıcı hediye çeki, sonraki 5 kullanıcı ise indirim çeki kazanma hakkında sahip oluyor. 

Kullanıcılar, ‘Yürü be İstanbul’ mobil uygulamasını Google Play veya App Store’dan indirebiliyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Gemlik Kaymakamlığı, Gemlik Belediyesi, Gemlik Ticaret ve Sanayi Odası işbirliğiyle Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depreminin yaralarını sarmaya devam ediyor.

Depremden sonra Türkiye’nin ilk kurulan konteyner kentlerinden biri olma özelliği taşıyan Gemlik Konteyner kentte yaşamını sürdüren çocuklara  gönüllü eğiticiler tarafından üç gün sürecek proje kapsamında hem eğlenceli hem de eğitici atölye çalışmaları yapılacak.

Tübitak 4007 bilim her yerde projesi ile 12,13 ve 14 Nisan tarihlerinde çocuklara e-twinninng projesi kapsamında Gemlik’ten gönüllü olarak bölgeye giden öğretmenler tarafından İskenderun konteyner kentte; Planetaryum, bilim insanları ile söyleşiler, tematik oyunlar, sahne gösterileri ve daha pek çok etkinlikte İskenderun konteyner kent ve civardaki çocuklar, bir yandan eğlenceli oyunlara katılırken, diğer yandan da eğitici faaliyetler bulunuyor.

Konteyner kentteki atölye faaliyetlerini Gemlik Belediyesi Özel Kalem Müdürü Kemal Atan ile Gemlik Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Hasan Hamaloğlu’da takip etti. Yapılan açıklamada, “Bu projeyle İskenderun halkıyla bilimsel, kültürel bir paylaşım sağlamayı, afet sonrası yalnız olmadıklarını, bilimle ve sevgiyle yaralarımızı birlikte saracağımızı hissettirmeyi hedefliyoruz” ifadelerini kullandılar.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Resmin caz ustası ressam Reyhan Abacıoğlu. Yalnızca doğaçlama ritimleri yansıttığı için değil, metaforlaştırdığı şeyleri cazın hüznüyle büyülediği için de… Hani, Eskimolar karı elli sözcükle tanımlarmış ya, Reyhan da hüznü bin bir sesle tanımlıyor; resminin caz halleriyle.

Ve Abacıoğlu’nun “Resmin Caz Halleri” sergisi, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu tarafından, Büyükşehir Belediyesi Tekstil Park Sanat Galerisi’nde, çok kalabalık bir sanatçı ve sanatseverin katılımıyla açıldı. Küratörlüğünü sanat yazarı İbrahim Karaoğlu’nun yaptığı etkinlik 11 Nisan-11 Mayıs tarihleri arasında her gün izlenebilecek.

Ressam Abacıoğlu, “Bana benziyor resimlerim. Çığlıkları içlerinde saklı… Yaşadığım çağın tüm çirkinliklerini görüp duyumsadığımda, yaratma sancısı başlıyor. Kişi yaşamın her formuna, her boyutuna merakla, sakınımsız yaklaştığında daha bir yoğun hissediyor yaşadıklarını. Yaşama dair çok şey birikiyor içinde. Öz dışavurum kaçınılmaz oluyor. Yaratma itisi resme dönüştürüyor biriktirdiklerimi. Hiç doyuma ulaşmayan bir iti yaratma. Bildiğim tek yaratma biçimi de resim benim için… Yaşamla aramdaki dengeyi korumak için, çıldırmamak için, yaşama karşı sorumluluğumu ve biriken yükümü dışa vurmak için, yaşamı çoğaltmak ve savunmak için…” diyerek tanımlıyor sanat evrenini. Küratör Karaoğlu da “Yıllarca sayısız sergiler açtı. Ulusal ve uluslararası çok özel projelerde birlikte olduk çoğu kez. Delacroix’dan Rodin’e, Picasso’dan Dali’ye, Beuys’dan Le Corbusier’e kadar dünya ustalarının yapıtlarının bulunduğu, küratörlüğünü yaptığım ‘Ellerin Büyüsü’ sergisinde yer alan resmi Alman Koleksiyonerler Prof. Hans Zilch koleksiyonunda şimdi. Ve on iki yıl önce küratörlüğünü yaptığım ‘Bavulum Dolu Sanatla’ sergisinden bir resmi de Goslarer Museum koleksiyonunda. Yurt içi ve yurt dışında pek çok saygın koleksiyonda resimleri var Abacıoğlu’nun. İçi caz dolu resimleri” diye tanımlıyor sanatçıyı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Türkiye Kürek Milli Takımı, 15-16 Nisan tarihlerinde 39. kez düzenlenecek 2023 Uluslararası Zagreb Yarışlarında (Croatia Open) sahne alacak.     

1984 yılından bu yana düzenlenmekte olan Uluslararası Zagreb Yarışları’na (Croatia Open), 15-16 Nisan tarihlerinde Hırvatistan’ın başkenti Zagreb kentinde start verilecek. Türkiye Kürek Milli Takımı, Zagreb’deki yarışlarda U19, U23 ve Büyükler kategorilerinde 12 sporcu ve 16 ekip ile mücadele edecek.

Bu yıl 39.su düzenlenen yarışlarda Türkiye Kürek Milli Takımı, Baş Antrenör Nebojsa İlic önderliğinde Milli Takım Antrenörleri Sonat Doğan, Ali Yiğit Saygılıgil, Baha Er ve Nadir Şahin ile yarışlarda yer alacak. Türkiye Kürek Federasyonu tarafından yapılan açıklamada Uluslararası Zagreb Yarışları’nda yarışacak Milli sporcuların ekipleri se şu şekilde yer aldı:

U19 Milli TAKIM
HALİL KAAN KÖROĞLU – TEK ÇİFTE (JMA1X)                                                     

AYTİMUR SELÇUK / ENES BİBER – İKİ TEK (JMA2-)

U23 MİLLİ TAKIM

CEVDET EGE MUTLU – TEK ÇİFTE (SMB1X)

BÜYÜKLER MİLLİ TAKIM

ELİS ÖZBAY –TEK ÇİFTE (SWA1X)

DENİZNUR SERRA BAYKARA – HAFİF KİLO TEK ÇİFTE (SWL1X)     

AHMET ALİ KABADAYI – HAFİF KİLO TEK ÇİFTE (SML1X)  

ŞEFİK ÇAKMAK – HAFİF KİLO TEK ÇİFTE (SML1X)

ENES GÖK – HAFİF KİLO TEK ÇİFTE (SML1X)        

ENES YENİPAZARLI – HAFİF KİLO TEK ÇİFTE (SML1X)       

AYDIN İNANÇ ŞAHİN / KAAN YILMAZ AYDIN – İKİ TEK (SMA2-)

ENES BİBER / AYTİMUR SELÇUK – İKİ TEK (SMA2-)

CEVDET EGE MUTLU – TEK ÇİFTE (SMA1X)

ENES YENİPAZARLI – TEK ÇİFTE (SMA1X)

ENES GÖK / HALİL KAAN KÖROĞLU – HAFİF KİLO İKİ ÇİFTE (SML2X)

ŞEFİK ÇAKMAK / AHMET ALİ KABADAYI – HAFİF KİLO İKİ ÇİFTE (SML2X)

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Güzide ülkemiz, pek çok araştırma ve ankete nazaran dünyanın en gerilimli, hudutlu ve mutsuz ülkelerinden biri. Bu stres iş yaşantısında da epey yüksek. Artık adeta günlük rutinimizin bir kesimi olduğundan ayrımına varamasak da, gerilim pek çok sıhhat problemine sebep oluyor ve daima gerilimli olmak bizi hasta ediyor.

Stresin tespit edilmesinin ve önlenmesinin gerekliliğinin farkında olan İsviçre Federal Teknoloji Enstitüsü ise bu bahiste değerli bir adım atmış. Her üç şahıstan birinin iş yerinde gerilimli hissettiğini belirttiği İsviçre’de, gerilimin belirlenmesi ve önlenebilmesi için yeni bir model geliştirilmiş.

Model gerilimi başladığı yerde, yani iş yerinde tespit ediyor;

Psikoloji ve bilişim teknolojilerinin farklı alanlarından sekiz araştırmacının yer aldığı çalışmada makine tahsili kullanılarak bir model geliştirildi. Model geliştirilirken takım 90 iştirakçinin yer aldığı bir kümesi inceleyerek bilgileri tahlil etti.

Katılımcıların bir kısmına rahat çalışabildikleri, bölünmedikleri ve rastgele bir müdahaleye maruz kalmadıkları bir çalışma ortamı sunulurken bir kısmına ise toplantılarla, sorularla ve iletilerle bölündükleri ‘daha gerçekçi’ bir çalışma ortamı sağlandı. 90 iştirakçinin fare ve klavye hareketleri ile birlikte kalp atış suratları da takip edildi.

Çalışmanın müelliflerinden Mara Nägelin, gerilim altında çalışan bireylerin klavye ve fare kullanma davranışlarının gerilimsiz bir çalışana nazaran farklı olduğunu söylüyor. Ayrıyeten takıma nazaran klavye ve fare kullanma davranışları, stres düzeyini kalp atış suratından daha iyi belirliyor.

Peki gerilimli beşerler klavye ve fareyi nasıl kullanıyor?

Nägelin bu hareketleri “Stresli beşerler fare imlecini daha sık ve daha az hassas hareket ettiriyor ve ekranda daha uzun aralar kat ediyor. Öte yandan rahat beşerler, amaçlarına ulaşmak için daha kısa, daha direkt yolları kullanıyorlar ve bunu yapmak için daha fazla vakit harcıyorlar” halinde özetliyor.

İyi de gerilim neden klavye ve fare hareketlerimizi etkiliyor? diyorsanız;

Ekibe nazaran artan gerilim düzeyi beynimizin bilgi sürece yeteneğini olumsuz etkiliyor. Bu da birebir vakitte motor becerilerimizin de olumsuz etkilenmesine neden oluyor. Haliyle klavye ve fareyi nasıl kullandığımız da gerilimli olup olmamamıza nazaran değişiyor.

Çalışma ile geliştirilen model şu an hala müsaade veren iştirakçilerin bilgilerini iş yerlerindeyken takip ediyor ve test ediliyor;

Ekibin maksadı, bu bilgilerin zımnî tutularak sadece çalışanların stres düzeylerini belirlemek ve kuralları iyileştirmek için kullanılmasını sağlamak. Fakat ortaya bir saklılık sorunu çıkıyor.

Bu sebeple takım birebir vakitte çalışanların ve etik uzmanlarının yer aldığı bir öbür çalışma kümesiyle bilgilerin anonim kalması ve çalışanların ziyanına olacak biçimde kullanılamaması için ne yapılması gerektiğine dair araştırmalar yürütüyor.

EBRU USTA/BLOOMBERG HT PARA VE SERMAYE PİYASALARI MÜDÜRÜ

2022 yılında global piyasaların tersine Borsa İstanbul, negatif gerçek faizler ve yüksek enflasyon ortamında getiri arayışının merkezi haline gelmişti. 2022 yılının tamamında yüzde 200’e yakın artış kaydeden BIST-100 endeksinin piyasa pahası de 2021 yılı sonundaki 2,18 trilyon TL’den 6,21 trilyon TL’ye yükselmişti.

Geçen yıl piyasa bedelindeki sert artışın akabinde 2023 yılı başından itibaren yaşanan geri çekilmelerle birlikte 12 Nisan prestijiyle Borsa İstanbul’un toplam piyasa kıymeti 5,7 trilyon TL’ye geriledi.

Dünyadaki borsaların piyasa kıymetleriyle karşılaştırıldığında, bu yılın Ocak ayı sonu prestijiyle 291 milyar dolara sahip Borsa İstanbul, dünya borsaları sıralamasında 28. Sırada yer aldı.

Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği datalarına nazaran dünyada ABD borsaları piyasa bedelinde birinci sıralarda yerini alırken New York Stock Exchange 25,2 trilyon dolar ile birinci, Nasdaq OMX ise 17,9 trilyon dolar ile ikinci sırada yer aldı. Üçüncü sırada yer alan Çin Şanghay borsası; 6,65 trilyon dolarlık piyasa bedeliyle ABD borsalarının akabinde geldi.

Pay senedi süreç hacmi sıralamasında ise Borsa İstanbul, 2021 sonundaki 794 milyar dolarlık hacimle dünyada 20. Sırada yer aldı.

ABD borsaları, piyasa bedelinde olduğu üzere süreç hacminde de birinci sıralarda bulunurken süreç hacminde birinci sırada yer alan Nasdaq OMX borsasında toplam süreç hacmi 73,3 trilyon dolar oldu. Onu izleyen New York Stock Exchange’de ise süreç hacmi 30 trilyon dolara yaklaşmıştı.

BIST, yüzde 574 bölüm suratı ile dünyada birinci sırada yer alırken, hisseyi elde tutma müddeti de 30 günün altına geriledi

Borsa İstanbul yüzde 574 dönem suratı ile bir evvelki yılda olduğu üzere 2021’de de dünyada birinci sırada yer almıştı. Yüzde 355 dönem suratı ile Çinli Şenzhen Borsası en süratli ikinci borsa olurken, yüzde 346 evre süratiyle Tayvanlı Taipei üçüncü, yüzde 298 periyot süratiyle ABD’li Nasdaq ise dünyanın en süratli dördüncü borsası olmuştu.

Devir suratındaki yüksek seyrin yanı sıra Borsa İstanbul’da yabancıların hisseyi elde tutma müddeti 2022’de 45 günden 29 güne gerilerken yerli yatırımcılarda tıpkı devirde müddet 27 günde sabit kaldı.

Kote olan şirket sayısında Borsa İstanbul dünyada 28. sırada

Geçtiğimiz yıl 40 adet yeni halka arzın gerçekleştiği Borsa İstanbul’da bu yıl da toplam 12 halka arz gerçekleşti.

2023 yılının Ocak sonu prestijiyle Borsa İstanbul’da toplam şirket sayısı 468 olurken şirket sayısı sıralamasında Borsa İstanbul, dünyada 28. Sırada yer aldı.

Dünya borsaları ortasında 6 bin 608 adet şirketle en fazla şirketin kote olduğu borsa Çin NEEQ (Çin Ulusal Pay Takas ve Kotasyon) borsası oldu. Çin borsasını 3.852 şirketle Japonya Tokyo Borsası ve 3.852 şirketle ABD Nasdaq OMX borsası izledi.