1990’lı yıllarda Türkiye, pek çok açıdan yeniliklere sahne oluyordu. Bunlardan biri de atari salonlarıydı. Meşhur konsoldan ismini alan, İngilizce konuşan toplumlarda Arcade olarak bilinen bu aygıtlar jetonla çalışırdı. Oyunlara dökülen jetonlar birçok çocuğun harçlığının sonu olurdu.
O devri konuştuğumuzda herkesin aklına gelen kimi oyunlar var. Bugünlerde nostalji hissiyle anılan bütçe düşmanı bu oyunları sizler için derlerken, bir yandan da emülatör kurup kapışsak mı diye düşündük. Listemizde yer alan oyunlar Türkiye’de erişilebilmiş üretimlerden, global fenomen olabilmiş yapıtlardan ve benim oynayıp çok beğendiğim oyunlardan seçildi.
Herkese ve her şeye sıktığımız oyun: Metal Slug
Gerçek bir jeton katili olan Metal Slug, durduk yere ölüvermemizle birlikte bir jeton daha cet ata ilerlediğimiz bir oyundu. Tankı güzel kullanamayan şahısların yediği lafın haddi hesabı yoktu. Çok dostluklar bitirmişti.
Final Fight ya da bildiğimiz ismiyle Hagar
Final Fight oyunu ülkemizde Hagar adıyla anılıyordu. Çünkü oyunun oynanış formu şuydu: Hagar’ı al, herkesi döv. Kaslı maslı, üstü çıplak Hagar ağabeyimizin ruhu bugün Can Yaman dizilerinde yaşamaya devam ediyor.
King of Fighters 97 ya da bildiğimiz ismiyle KOF
İori Yagami alanın kral olduğu, her karakterin farklı bir kombo gösterisi sergilediği, jeton yeme düzeyi düşük olan hoş bir oyundu. Birtakım atari salonlarında oyunun demomsu, kısa versiyonunu açan salonlarda iki üç dövüşle oyun biterdi.
Cadillac and Dinasorus ya da bildiğimiz ismiyle Mustafa (Mustafalı oyun)
Oyundaki en güçlü karakter Mustapha olduğu için oyunun ismi Mustafa ya da Mustafalı oyun olarak geçiyordu. Oyunda dinozor ve birtakım serseriler döverdik. Üretimde ismi geçen Cadillac ise yalnızca oyunun başında gözükürdü ancak çocuk aklımızla bize yeterdi.
Mortal Kombat ya da Sub-Zero’lu oyun
Dünya tarihinde ismi Noob olan karizmatik bir karakter içeren tek imal Mortal Kombat, meşhur bir dövüş oyunu serisiydi. Bir sürü versiyonu vardı ve bir salondaki versiyon öbür salondaki versiyonu tutmazdı. Tekrar de “Finish Him” sesi kulaklarımızda yer etmişti.
The Punisher – Nick Fury Arcade ya da Punisher & Nick Fury
Spider-Man serilerine kadar tutmuş olan tahminen de tek Marvel oyunuydu. İki karakterimiz bir ortaya gelip bir sürü düşmanı pataklıyor, grafik şiddetin tabanını ekmekle sıyırıyor, hareket eden her şeyi vuruyoruz.
Aduket demeyi öğrendiğimiz oyun Street Fighter
Fenomen olmayı başarmış bir üretim olan Street Fighter, dövüş oyunları furyasının başlangıcını sağlamıştır. 1989 yılında çıkan birinci oyunun oynaması zordu, bu yüzden pek çok kişi için bu oyunun temel efsane versiyonu Street Fighter 2 olmuştu. Aduket üzere hareket isimleri hayatımıza bu oyunla girmişti.
Basketbol oyunlarının hükümdarı Street Hoop
Basketbol oyunlarının en popüleriydi. Birkaç sene evvel NBA’de çok tanınan hale gelen Pace and Space oyunu bu oyunun bug’ıydı, bu türlü de ileri görüşlü bir üretimdi. Üstün şutu kimisi smaçla gösteri yapmak için kullanırken, 3’lük atanlara laf edilirdi.
3 boyutlu karakterleri dövüştürebildiğimiz birinci oyun olan Tekken
İlk çıktığında hepimizi delirten bir dövüş oyunu olmuştu. Oynanış açısından biraz daha farklı bir dövüş oyunu olsa da temel dikkat çeken kısmı birinci kere 3 boyutlu grafikler görmemizi sağlamasıydı.
Boulder Dash ya da Boldur Taş
Taşları yuvarlayalım, sağı solu kazalım da elmasları kapalım temalı bu oyunun daha sonra 758794 tane kopyası çıktı lakin kendisi bir ikondur. Birinci oyunlardan biridir ve Commodore 64’e çıkmıştır. Atari salonlarına ismini bu oyunun oynandığı makineler vermiştir.
Düşmanlarımızı kartopuna çevirdiğimiz Snowbros
İki tane Tipitip ile düşmanları yuvarlayıp kartopu yapar, oradan oraya atardık. Eşli batak öncesi partnerimize güvenmemiz gereken birinci oyunlardan biriydi. Çünkü en makul teknik, iki kişinin en doruktaki düşmanları top yapıp çapraz atarak daha aşağıdaki düşmanları da yenmesiydi. Yeterli bir ikili bu oyunu birer jetonla paket eder, “40 dakikadır tek jetonla oynuyorlar” diyen salon sahibinin sonlanmasına neden olurdu.
Göklerin hakimi olduğumuz River Raid
Bu oyunda bir ırmak uzunluğu uçarmış üzere yapan bir uçağı kontrol eder ve yol uzunluğu diğer uçakları, helikopterleri, köprülerdeki düşmanları vururduk. Pekala neden uçak için uçarmış üzere dedim? Çünkü uçak sabit durur, ekrandaki başka her şey dikey olarak akardı. Uçak sayısını da arttırabilirdik.
Pek çok kişi için birinci FRP olan Golden Axe
Oyuna başlarken cüce, barbar ya da büyücü kadını seçip sonrasında envai çeşit yaratıkla, değişik bir dünyada takıldığımız bir maceraydı. Karakterler farklı güçler kazanırken, dövdüğümüz düşmanların da bineklerini alıp kullanırdık. Uçamayan ejderhayla, baş atan canavarlarıyla akıllarda kaldı.
Volfied ya da ekran yemece
Adeta bilakis Snake oynadığımız bu oyunda maksadımız, ekranda yaratıkların hareket alanlarını kısıtlayarak ortadan kaldırılmalarını sağlamaktı. Kendisinin daha yetişkin kümeye hitap eden klonları da çıkmıştı.
