Orta Doğu ve Afrika bölgesinin lider finansal kuruluşu ve Katar’ın en büyük bankası Qatar National Bank Q.P.S.C.’nin Türkiye’deki iştiraki QNB Finansbank, 2023 yılının ilk üç aylık dönemine ilişkin mali tablolarını açıkladı. QNB Finansbank Genel Müdürü Ömür Tan, banka olarak yılın ilk çeyreğinde öncelikle deprem bölgesindeki yaraların sarılması için çalıştıklarını ve destek verdiklerini söyledi. Tan, QNB Finansbank’ın önümüzdeki dönemde de reel sektörün güçlenmesi için desteklerine devam edeceklerini sözlerine ekledi.
Ömür Tan, şu bilgileri verdi; “Banka olarak biz de yalnızca finansçılarımız için değil tüm depremzedeler için büyük bir yardım çalışması yürüttük. Bölgeye hızla malzeme gönderdik. Çadırkent ve konteynerlerde kalan depremzede vatandaşlarımıza destek olmaya devam ediyoruz. Bölgede özellikle Hatay, Adıyaman, Kahramanmaraş, Osmaniye ve Malatya gibi depremden en çok etkilenen şehirlerde bankacılık hizmetlerini kesintisiz sunmak amacıyla çalışmalarımızı hızlandırarak konteyner banka şubelerimizi devreye aldık. Banka olarak 3 yıl önce başlattığımız, şubelerimizin depreme dayanıklılığını kontrol ettiğimiz proje sayesinde, deprem bölgesindeki 50 şubemizde can kaybına neden olacak bir yıkım meydana gelmedi.
Bankacılık; deprem bölgesindeki yaşamın, ticaretin, sosyal hayatın sürmesi için çok önemli bir sorumluluğu bize yüklüyor. Deprem bölgesindeki müşterilerimizin tüketici kredisi ve kredi kartı borçlarını faizsiz olarak erteledik. QNB Finansbank olarak depremzedeler için 350 milyon TL tutarında bir destek fonu ayırdık. Bu kapsamda AFAD’a deprem bölgesinin yeniden yapılanmasına destek vermek üzere 300 milyon TL nakdi bağış yaparken, 50 milyon TL’lik kısmını da depremden etkilenen çocuklarımız ve gençlerimiz için ayırdık. Bu fonun 36 milyon TL’sini çocuklarımızın eğitimlerini kesintisiz sürdürebilmeleri için bursa dönüştürdük. Oluşturduğumuz ‘QNB Finansbank Minik Eller Büyük Hayaller Eğitim Bursu’ ile Türk Eğitim Vakfı ve Türk Eğitim Derneği aracılığı ile depremzede 350 öğrenciye tüm eğitim hayatları boyunca desteği sağlanacak.”
Tan, sözlerine şöyle devam etti: “QNB Finansbank olarak doğru stratejiler belirleyerek karlılığımızı sürdürmeye devam ettik. Türk ekonomisine katkımızı 2023 yılının ilk çeyreğinde de hız kesmeden devam ettirdik. 31 Mart 2023 itibarıyla, net krediler 2022 yıl sonuna kıyasla özel bankalar ortalamasının üzerinde bir büyüme kaydederek yüzde 9 artışla 377 milyar 449 milyon TL’ye ulaşırken, aktif toplamı aynı dönemde yüzde 6 artışla 638 milyar 294 milyon TL’ye ulaştı. 31 Mart 2023 itibarıyla, müşteri mevduatı 2022 yıl sonuna kıyasla yüzde 10 büyüme kaydederek 421 milyar 793 milyon TL’ye yükseldi, 2022 yılı sonunda yüzde 60 seviyesinin üzerinde olan TL mevduatın toplam mevduat içindeki payı, 2023 yılının ilk üç aylık döneminin sonunda da yüzde 60 seviyesinin üzerinde gerçekleşti. 2023 yılının ilk üç aylık döneminde, net dönem kârımız ise 6 milyar 633 milyon TL seviyesinde gerçekleşti.“
Türkiye’nin organik ürün ihracatının yüzde 75’ini gerçekleştiren sürdürülebilirlikte öncü Ege İhracatçı Birlikleri bünyesindeki 7 Tarım Birliği, gıda güvenliği ve pestisitlerle ilgili çalışmalarına bir yenisini daha ekledi.
Saruhanlı ve Sarıgöl İlçesi Bağ Alanlarında Salkım Güvesi Zararlısına Karşı Biyoteknik Mücadele Yönteminin Uygulanması Projesi imza töreni gerçekleştirildi.
İhracatçı yılın 365 günü sahada üreticiyle bir arada
Manisa İl Tarım ve Orman Müdürü Metin Öztürk, “2 milyon 16 bin lira bütçeye sahip proje 4 bin 200 dekar alanda uygulanacaktır. Bu proje ile Salkım Güvesi mücadelesinde kimyasal tarım ilaçlarına gerek kalmadan, çevre dostu çiftleşmeyi engelleme metodunu uygulayarak aktif madde sayısını azaltmak ve gerek duyulmadıkça tarım ilacı kullanımını önlemek hedeflenmiştir. EİB ile gerçekleştirdiğimiz projelerle ihracatçılar ve üreticilerimiz ortak noktada buluşuyor. İhracatçı ve üreticinin kopukluğu giderilmiş oluyor. EİB ile uzun yıllardır iş birliği içindeyiz. Tüm Birlik Başkanlarımıza, Yönetim Kurulu üyelerimize, ihracatçılarımıza teşekkür ediyorum. Sahada yılın 365 günü bizimle bir aradalar. Bu özveri ve yakınlık sahada işimizi kolay kılıyor.” dedi.
Kaliteli ürün katma değeri de beraberinde getiriyor
Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, “Türkiye 2022 yılında yüzde 15 artışla 34, 2 milyar dolarlık tarım ürünleri ihraç ederken, Ege İhracatçı Birlikleri yüzde 17 artışla 6 milyar 727 milyon dolarlık ihracatla Türkiye’nin tarım ürünleri ihracatının yüzde 19’unu tek başına gerçekleştirerek Türkiye şampiyonu oldu. 10 milyar dolara ulaşmak için İyi Tarım Uygulamaları ve Organik Üretimde devlet teşviklerine, tüm paydaşlarla iş birliğine ihtiyacımız var. Kaliteli ürün katma değeri de beraberinde getiriyor. Ürünlerimizin kalitesini, katma değerini, müşteri memnuniyetini artırmak, şeffaflık, izlenebilirlik için tarım ve dijitalleşmeyi birleştirip bütün paydaşlarımızla ülke menfaatlerini korumalıyız. En büyük ihraç pazarımız Avrupa Birliği’nde konumumuzu korumak, sürdürülebilir ve çevreci üretim yapabilmek için bu ekosistemi tüm sektörlerimizde kuruyoruz. Sürdürülebilir ihracat bu şekilde sağlanır. İl Tarım ve Orman Müdürlüklerimizin, üreticilerimizin gayreti bizi daha çok teşvik ediyor. Böylelikle hem müstahsil hem ihracatçı hem ülkemiz kazanıyor.” diye konuştu.
Ürünlerimizin katma değeri ne kadar yüksek olursa o kadar talep görüyor
Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkan Yardımcısı ve Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Hayrettin Uçak, “Türkiye’de tarım ürünleri ihracatında Ege Bölgesi lider konumda. Tarım ürünleri ihracatımız son 1 yıllık dönemde 7 milyar 98 milyon dolara ulaştı. Türkiye 34, 5 milyar dolar ihracat yaparken, Egeli ihracatçılarımız Türkiye’nin tarım ürünleri ihracatının yüzde 21’ine imza attı. İhracat artışımızda organik ve katma değerli ürünlerin rolü büyük. Son 5 senedir kalıntı ile mücadele, gıda kayıpları ve eğitim faaliyetleri üzerine birçok proje gerçekleştirdik. Üreticilerimizin emeğini katma değerini yükseltmek bizim görevimiz. Ürünlerimizin katma değeri ne kadar yüksek olursa o kadar talep görüyor. Omuz omuza vererek tedarik zincirinin bütün aşamalarında istihdam yaratıyoruz.” yorumunda bulundu.
Organik üretim ilk kuru meyve sektörümüzde başladı
Ege İhracatçı Birlikleri Organik Ürünler ve Sürdürülebilirlik Koordinatörü ve Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Mehmet Ali Işık, “Türkiye’nin Ege sayesinde organik sektöründe 35 yıllık büyük bir deneyimi var. Ege’nin tarıma ve gıdaya bakışı tamamen sürdürülebilirlik üzerine kurulu. Organik üretim ilk kuru meyve sektörümüzde başladı. Kuru meyvede dünya lideri olmamızın nedeni 30-40 yıldır üniversitelerimizde, araştırma enstitülerimizle, ihracatçılarımızla, üreticilerimizle hep birlikte oluşturduğumuz altyapıdan kaynaklanıyor. Türkiye’deki sürdürülebilirlik ve organik tarımda koordinasyonu EİB yönetiyor. Bütün paydaşlarımızla işbirliği ile organik ihracatımızı 1 milyar dolara yükselteceğiz.” dedi.
Tarım ürünleri arasında en çok ihraç edilen üzüm ve mamulleri ihracatında hedef 1 milyar dolar
Çekirdeksiz kuru üzüm, taze üzüm, şarap, pekmez, asma yaprağı, şıra, üzüm suyu ile yaklaşık 750 milyon dolar döviz getirisi sağlayan üzüm ve mamulleri ihracatının ortak projelerle 1 milyar dolara çıkması hedefleniyor.
İmza törenine Manisa İl Tarım ve Orman Müdürü Metin Öztürk, Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkan Yardımcısı ve Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Hayrettin Uçak, Ege İhracatçı Birlikleri Organik Ürünler ve Sürdürülebilirlik Koordinatörü ve Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Mehmet Ali Işık, Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkan Yardımcısı Cengiz Balık, Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Sadık Demircan katıldı.
Turizm geliri Ocak, Şubat ve Mart aylarından oluşan I. çeyrekte bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %32,3 artarak 8 milyar 690 milyon 505 bin dolar oldu. Turizm gelirinin %20,8’i ülkemizi ziyaret eden yurt dışı ikametli vatandaşlardan elde edildi.
Ziyaretçiler, seyahatlerini kişisel veya paket tur ile organize etmektedirler. Bu çeyrekte yapılan harcamaların 7 milyar 503 milyon 255 bin dolarını kişisel harcamalar, 1 milyar 187 milyon 249 bin dolarını ise paket tur harcamaları oluşturdu.
Ziyaretçi sayısı geçen yılın aynı çeyreğine göre %26,8 arttı
Ülkemizden çıkış yapan ziyaretçi sayısı 2023 yılı I. çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %26,8 artarak 8 milyon 181 bin 566 kişi oldu. Ziyaretçilerin %20,4’ünü 1 milyon 672 bin 332 kişi ile yurt dışında ikamet eden vatandaşlar oluşturdu.
Bu çeyrekte ülkemizden çıkış yapan ziyaretçilerin gecelik ortalama harcaması 84 dolar oldu. Yurt dışında ikamet eden vatandaşların gecelik ortalama harcaması ise 69 dolar oldu. Bu çeyrekte geçen yılın aynı çeyreğine göre spor, eğitim, kültür harcaması %116,5, paket tur harcamaları (ülkemize kalan pay) %83,4, tur hizmetleri harcaması %82,1 arttı.
Bu çeyrekte ziyaretçiler ülkemizi %46,6 ile en çok “gezi, eğlence, sportif ve kültürel faaliyetler” amacıyla ziyaret etti
İkinci sırada %32,4 ile “akraba ve arkadaş ziyareti”, üçüncü sırada ise ile %8,5 ile “alışveriş” yer aldı. Yurt dışı ikametli vatandaşlar ise ülkemize %72,1 ile en çok “akraba ve arkadaş ziyareti” amacıyla geldi.
Turizm gideri geçen yılın aynı çeyreğine göre %110,5 arttı
Yurt içinde ikamet edip başka ülkeleri ziyaret eden vatandaşlarımızın harcamalarından oluşan turizm gideri, geçen yılın aynı çeyreğine göre %110,5 artarak 1 milyar 400 milyon 108 bin dolar oldu. Bunun 1 milyar 149 milyon 53 bin dolarını kişisel, 251 milyon 55 bin dolarını ise paket tur harcamaları oluşturdu.
Yurt dışını ziyaret eden vatandaşlar 2022 yılı I. çeyreğine göre %99 arttı
Bu çeyrekte yurt dışını ziyaret eden vatandaş sayısı bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %99 artarak 2 milyon 69 bin 229 kişi oldu. Bunların kişi başı ortalama harcaması 677 dolar olarak gerçekleşti.
Uluslararası para transferi uygulaması UPTION ilk çeyrekte başarılı bir grafik ortaya koydu. Yılın ilk üç ayında işlem adetlerini geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 706 artıran UPTION, kullanıcı sayısında da yüzde 65’lik bir büyüme yakaladı. Uygulama, kullanıcıların hayatına getirdiği kolaylıklar ve ödeme tarafında kazandığı yeni özelliklerle bu büyüme rakamlarını çok daha ileriye taşıyacağının işaretlerini veriyor.
Türkiye’nin en büyük yatırım bankası Aktif Bank çatısı altında yer alan ve dünya genelinde 176 ülkede, 400 bin işlem noktasında hizmet veren lider para transfer şirketi UPT’nin mobil uygulaması UPTION, her geçen gün daha fazla kişi tarafından kullanılıyor ve yaygınlık kazanıyor. 2023 yılının ilk çeyreğinde 291 bin 700 adet işlemin gerçekleştirildiği uygulama adet bazında bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 706 büyüme gerçekleştirdi. UPTION söz konusu dönemde işlem hacminde de önemli bir artış kaydetti. Geçtiğimiz yılın ilk çeyreğinde yapılan işlemlerin hacmi 263 milyon TL iken, 2023 ilk çeyreğinde bu tutar 1,5 milyar TL’ye ulaşarak yüzde 474’lük bir büyüme yakaladı.
Kullanıcı sayısı yüzde 65 arttı
UPTION’ın SWIFT sisteminin dışına çıkarak para transferinde kendi teknolojisini kullanması ve bu yolla kullanıcılarına zaman ve maliyet avantajı sağlaması bu büyümedeki en önemli etken. Bu avantajlar uygulamanın sürekli olarak yeni kullanıcılar kazanmasını sağlıyor. 2023’ün ilk çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 65 daha fazla kullanıcı UPTION’a üye oldu.
Uygulama üzerinden tüm faturaları ödemek mümkün
Uygulamaya olan ilginin artmasında kolay ve uygun maliyetli para transferi imkânının yanı sıra UPTION’ın kullanıcıların hayatını kolaylaştıran özellikler de önemli rol oynuyor. UPTION kullanıcıları elektrikten internete, doğalgazdan suya kadar Türkiye’deki tüm faturalarını uygulama aracılığı ile hiçbir ek ücretle karşılaşmadan ödeyebiliyor. UPTION’ın yakaladığı büyüme yeni anlaşmalarla da destekleniyor. Üstelik sadece para transferi alanında değil. UPTION kazandığı yeni özelliklerle ödeme dünyasında da varlık göstermeye başlıyor.
UPT Genel Müdürü Hakan Özat, “Müşterilerimiz için sürekli UPTION kartla yapılan harcamalarda kazanabilecekleri cashback hediyeleri veriyoruz. UPTION Kart ile dijital platformlarda yüzde 100’lere varan cashback’ler verirken, ayrıca artık müşterilerimiz Metropol kart üye noktalarında UPTION QR okuma özelliği ile ödeme yaparak cashback kazanabilecek. Bu sayede UPTION, ilk kez restoran, kafe ve marketlerde QR ile ödeme yapma imkânı sağlamış oluyor” diyor.
Avrupa hesabı ilgi görüyor
Yakın zamanda hizmete sunulan ve kullanıcılara Avrupa SEPA bölgesinde geçerli bir IBAN tahsis eden “Avrupa hesabı” özelliği 2023 yılında oldukça ilgi gördü. 11.000’den fazla kullanıcının Avrupa hesabı bulunurken, bu hesaplar ile en çok tahsilat yapılan ve para gönderilen Avrupa ülkesi Almanya oldu.
Filipinler ilk, Azerbaycan ikinci sırada
Bugün için 176 ülkeye yani; dünya nüfusunun yüzde 95’ine, düşük maliyetlerle para gönderilebilmeyi sağlayan UPTION, faaliyet gösterdiği her coğrafyada önemli büyüme rakamları yakalıyor. Türkiye’den yurt dışına giden transferlerde yılın ilk üç ayında en çok işlem gerçekleştirilen ülke ise Filipinler. Filipinler’i sırasıyla Azerbaycan, Almanya, Özbekistan, Belçika, Polonya, Rusya, Gürcistan, Hollanda ve Ukrayna takip ediyor.
Sadece belirli bölgelerde öne çıkmayı değil UPTION’ı tüm dünyada yaygınlaştırmayı hedefleyen UPT, bu hedefi gerçekleştirmek için de adımlar atıyor. UPT Genel Müdürü Hakan Özat, “Türkiye dışındaki bölgelerden de lisans sürecimizi devam ettiriyoruz. 2023’ün ilk aylarında bu konuya yoğunlaştık. Dubai’de lisans sürecimizin sonuna geldik, Berlin’de ise ofisimizi açtık. Çok yakında Türkiye dışındaki ülkelerden de müşteri edinimine başlayacağız” diyor.
Türkiye İstatistik Kurumu ile Ticaret Bakanlığı iş birliğiyle genel ticaret sistemi kapsamında üretilen geçici dış ticaret verilerine göre; ihracat 2023 yılı Mart ayında, bir önceki yılın aynı ayına göre %4,4 artarak 23 milyar 595 milyon dolar, ithalat %3,4 artarak 31 milyar 936 milyon dolar olarak gerçekleşti.
Ocak-Mart döneminde ihracat %2,5, ithalat %11,1 arttı
Genel ticaret sistemine göre ihracat 2023 yılı Ocak-Mart döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre %2,5 artarak 61 milyar 558 milyon dolar, ithalat %11,1 artarak 96 milyar 250 milyon dolar olarak gerçekleşti.
Mart ayında enerji ürünleri ve altın hariç ihracat %3,7, ithalat %14,2 arttı
Enerji ürünleri ve parasal olmayan altın hariç ihracat, 2023 Mart ayında %3,7 artarak 21 milyar 201 milyon dolardan, 21 milyar 977 milyon dolara yükseldi.
Mart ayında enerji ürünleri ve parasal olmayan altın hariç ithalat %14,2 artarak 21 milyar 427 milyon dolardan, 24 milyar 462 milyon dolara yükseldi.
Enerji ürünleri ve parasal olmayan altın hariç dış ticaret açığı Mart ayında 2 milyar 485 milyon dolar olarak gerçekleşti. Dış ticaret hacmi %8,9 artarak 46 milyar 439 milyon dolar olarak gerçekleşti. Söz konusu ayda enerji ve altın hariç ihracatın ithalatı karşılama oranı %89,8 oldu.
Dış ticaret açığı Mart ayında %0,9 arttı
Mart ayında dış ticaret açığı bir önceki yılın aynı ayına göre %0,9 artarak 8 milyar 267 milyon dolardan, 8 milyar 341 milyon dolara yükseldi. İhracatın ithalatı karşılama oranı 2022 Mart ayında %73,2 iken, 2023 Mart ayında %73,9’a yükseldi.
Dış ticaret açığı Ocak-Mart döneminde %30,7 arttı
Ocak-Mart döneminde dış ticaret açığı %30,7 artarak 26 milyar 537 milyon dolardan, 34 milyar 692 milyon dolara yükseldi. İhracatın ithalatı karşılama oranı 2022 Ocak-Mart döneminde %69,4 iken, 2023 yılının aynı döneminde %64,0’a geriledi.
Mart ayında imalat sanayinin toplam ihracattaki payı %94,9 oldu
Ekonomik faaliyetlere göre ihracatta, 2023 Mart ayında imalat sanayinin payı %94,9, tarım, ormancılık ve balıkçılık sektörünün payı %3,3, madencilik ve taşocakçılığı sektörünün payı %1,3 oldu.
Ocak-Mart döneminde ekonomik faaliyetlere göre ihracatta imalat sanayinin payı %94,4, tarım, ormancılık ve balıkçılık sektörünün payı %3,7, madencilik ve taşocakçılığı sektörünün payı %1,4 oldu.
Mart ayında ara mallarının toplam ithalattaki payı %72,8 oldu
Geniş ekonomik gruplar sınıflamasına göre ithalatta, 2023 Mart ayında ara mallarının payı %72,8, sermaye mallarının payı %14,9 ve tüketim mallarının payı %12,2 oldu.
İthalatta, 2023 Ocak-Mart döneminde ara mallarının payı %76,8, sermaye mallarının payı %12,5 ve tüketim mallarının payı %10,6 oldu.
Mart ayında en fazla ihracat yapılan ülke Almanya oldu
Mart ayında ihracatta ilk sırayı Almanya aldı. Almanya’ya yapılan ihracat 2 milyar 6 milyon dolar olurken, bu ülkeyi sırasıyla; 1 milyar 384 milyon dolar ile ABD, 1 milyar 191 milyon dolar ile İtalya, 1 milyar 130 milyon dolar ile Birleşik Krallık, 1 milyar 112 milyon dolar ile Irak takip etti. İlk 5 ülkeye yapılan ihracat, toplam ihracatın %28,9’unu oluşturdu.
Ocak-Mart döneminde ihracatta ilk sırayı Almanya aldı. Almanya’ya yapılan ihracat 5 milyar 528 milyon dolar olurken, bu ülkeyi sırasıyla; 3 milyar 656 milyon dolar ile ABD, 3 milyar 223 milyon dolar ile İtalya, 3 milyar 102 milyon dolar ile Rusya Federasyonu ve 2 milyar 933 milyon dolar ile Birleşik Krallık takip etti. İlk 5 ülkeye yapılan ihracat, toplam ihracatın %30,0’ını oluşturdu.
İthalatta ilk sırayı Rusya Federasyonu aldı
İthalatta Rusya Federasyonu ilk sırayı aldı. Mart ayında Rusya Federasyonu’ndan yapılan ithalat 3 milyar 863 milyon dolar olurken, bu ülkeyi sırasıyla; 3 milyar 787 milyon dolar ile Çin, 2 milyar 694 milyon dolar ile Almanya, 1 milyar 408 milyon dolar ile ABD, 1 milyar 393 milyon dolar ile İtalya izledi. İlk 5 ülkeden yapılan ithalat, toplam ithalatın %41,2’sini oluşturdu.
Ocak-Mart döneminde ithalatta ilk sırayı Rusya Federasyonu aldı. Rusya Federasyonu’ndan yapılan ithalat 13 milyar 77 milyon dolar olurken, bu ülkeyi sırasıyla; 10 milyar 444 milyon dolar ile Çin, 9 milyar 164 milyon dolar ile İsviçre, 6 milyar 582 milyon dolar ile Almanya, 3 milyar 702 milyon dolar ile ABD izledi. İlk 5 ülkeden yapılan ithalat, toplam ithalatın %44,6’sını oluşturdu.
Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre; 2023 Mart ayında bir önceki aya göre ihracat %12,5 artarken, ithalat %7,0 azaldı. Takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ise; 2023 yılı Mart ayında bir önceki yılın aynı ayına göre ihracat %4,7, ithalat %3,7 arttı.
Yüksek teknolojili ürünlerin imalat sanayi ihracatı içindeki payı %4,0 oldu
Teknoloji yoğunluğuna göre dış ticaret verileri, ISIC Rev.4 sınıflaması içinde yer alan imalat sanayi ürünlerini kapsamaktadır. Mart ayında ISIC Rev.4’e göre imalat sanayi ürünlerinin toplam ihracattaki payı %94,9’dur. Yüksek teknoloji ürünlerinin imalat sanayi ürünleri ihracatı içindeki payı %4,0’dır. Ocak-Mart döneminde ISIC Rev.4’e göre imalat sanayi ürünlerinin toplam ihracattaki payı %94,4’tür. Ocak-Mart döneminde yüksek teknoloji ürünlerinin imalat sanayi ürünleri ihracatı içindeki payı %3,6’dır.
Mart ayında imalat sanayi ürünlerinin toplam ithalattaki payı %79,5’tir. Yüksek teknoloji ürünlerinin imalat sanayi ürünleri ithalatı içindeki payı %10,8’dir. Ocak-Mart döneminde imalat sanayi ürünlerinin toplam ithalattaki payı %76,6’dır. Ocak-Mart döneminde yüksek teknoloji ürünlerinin imalat sanayi ürünleri ithalatı içindeki payı %10,2’dir.
Özel ticaret sistemine göre ihracat 2023 yılı Mart ayında 21 milyar 586 milyon dolar oldu
Özel ticaret sistemine göre, 2023 yılı Mart ayında, ihracat bir önceki yılın aynı ayına göre %1,7 artarak 21 milyar 586 milyon dolar, ithalat %2,2 artarak 30 milyar 318 milyon dolar olarak gerçekleşti.
Mart ayında dış ticaret açığı %3,3 artarak 8 milyar 452 milyon dolardan, 8 milyar 732 milyon dolara yükseldi. İhracatın ithalatı karşılama oranı 2022 Mart ayında %71,5 iken, 2023 Mart ayında %71,2’ye geriledi.
İhracat 2023 yılı Ocak-Mart döneminde 56 milyar 142 milyon dolar oldu
Özel ticaret sistemine göre ihracat, 2023 yılı Ocak-Mart döneminde, bir önceki yılın aynı dönemine göre %0,8 azalarak 56 milyar 142 milyon dolar, ithalat %9,8 artarak 91 milyar 60 milyon dolar olarak gerçekleşti.
Ocak-Mart döneminde dış ticaret açığı %32,5 artarak 26 milyar 345 milyon dolardan, 34 milyar 918 milyon dolara yükseldi. İhracatın ithalatı karşılama oranı 2022 Ocak-Mart döneminde %68,2 iken, 2023 yılının aynı döneminde %61,7’ye geriledi.
Türkiye’nin Şubat ve Mart aylarında içerisinden geçtiği zorlu koşullar, sosyal ve ekonomik statüsü ne olursa olsun, ülke çapında büyük bir yardım ve gönüllülük hareketine dönüştü. Depremzedelere yardımlar bireysel kadar kurumsal olarak da çığ gibi büyüdü. Böylece Türkiye’nin yardımlaşma ve gönüllülükteki toplumsal duyarlılığı bir kez daha dünyaya örnek oldu.
Great Place To Work® ve Özel Sektör Gönüllüleri Derneği (ÖSGD), 2023 yılında da, sosyal sorumluluk ve gönüllülük alanlarında örnek teşkil eden kurumları ödüllendirmek üzere iş birliklerini sürdürüyor. 25 Mayıs’ta açıklanacak olan En İyi İşverenler™ Sosyal Sorumluluk & Gönüllülük Listesi’nde ÖSGD kriterleri de yer alacak. Çeşitli sivil toplum kuruluşları ile iş birliği yaparak özel sektör çalışanlarının sivil toplum kuruluşlarında gönüllü olmasını destekleyen ÖSGD, kurumların gerçekleştirdikleri çalışmaları sürdürülebilirlik, etki ve fark yaratma, yaratıcılık ve yenilikçilik yaklaşımları doğrultusunda değerlendiriyor. Great Place To Work® En İyi İşverenler™ Sosyal Sorumluluk & Gönüllülük Listesi, 10 Mart 2023 tarihine kadar Great Place To Work® Sertifikası™ almış organizasyonların değerlendirilmesiyle oluşturulacak.
Eyüp Toprak: “6 Şubat sonrasında insanların daha iyi bir dünya için nasıl birleştiğine şahit olduk”
Meydana gelen depremlerin eşi benzeri görülmemiş toplumsal dayanışmaya dönüştüğünü belirten Great Place To Work® Türkiye CEO’su Eyüp Toprak, “Yaşanan deprem felaketi sadece Türkiye değil, tüm dünyada büyük üzüntüye neden oldu. Dünya insanları ellerinden gelen desteği verirken ülkemiz insanının gösterdiği duyarlılık ise dünyaya örnek oldu. Türkiye’nin dört bir yanından yağan yardımlar ve gönüllülük hareketi, depremzedelerin acılarına az da olsa merhem olduğuna inanıyorum. Görülüyor ki insan kavramı asla ama asla vaz geçilmezimiz olacak. Great Place To Work® olarak bizler de toplumdaki bu duyarlılığa bir nebze katkıda bulunmak üzere En İyi İşverenler™ Sosyal Sorumluluk & Gönüllülük Listesi’ni açıklayacağız ve fark yaratan organizasyonları duyuracağız. İşbirliği ve destekleri için ÖSGD’ye teşekkür eder, listeye girecek organizasyonları da şimdiden kutlarız” dedi.
Pınar Ilgaz: “Birlikte yaşadığımız toplum ve çevreden sorumluyuz!”
Bireyler olarak sadece kendimizden sorumlu olmanın ötesinde, birlikte yaşadığımız ve içinde bulunduğumuz toplumdan ve çevreden de sorumlu olduğumuzu belirten ÖSGD Yönetim Kurulu Başkanı Pınar Ilgaz, “Toplum ihtiyaçlarına ve sorunlarına kalıcı çözümler sağlayabilmek, gönüllü desteğinin sürdürülebilirliği ile mümkün. Gönüllüğün gücü ile sürdürülebilir bir yaşamın nasıl tasarlanacağı ve bunu yaparken de sürdürülebilir bir gönüllülük anlayışının nasıl sağlanacağı, kurumsal gönüllüğü içselleştirmiş toplulukların sorumluluğunda. Bundan hareketle gönüllülüğü uzun soluklu olacak şekilde bir yaşam biçimi haline getirmemiz gerekiyor. Bireysel mutluluk, kurumsal sorumluluk, dünyanın sürdürülebilirliği ve yaşam kalitesinin geliştirilmesi için her birimize önemli sorumluluklar düşüyor. Çalışan gönüllülüğü kapsamında hepimiz ortak akıl ve birlikte çalışarak bunu gerçekleştirebiliriz. ÖSGD olarak görevimiz, bireyleri gönüllülüğe, şirketleri ise çalışan gönüllüğü için gerekli ortamı geliştirmeye yönlendirmek ve teşvik etmek. Derneğimizin Gönüllülük Ödülleri de buna hizmet ediyor. 2022 yılından bu yana da Great Place To Work® Türkiye ile olan iş birliğimizle, bu yaklaşımımızın etki alanı ve farkındalığını artırıyoruz. En İyi İşverenler™ Sosyal Sorumluluk & Gönüllülük Listesi’nde yer alacak olan organizasyonları şimdiden kutlarız” dedi.
H-ÜFE 2023 yılı Mart ayında bir önceki aya göre %2,30, bir önceki yılın Aralık ayına göre %20,15, bir önceki yılın aynı ayına göre %73,55 ve on iki aylık ortalamalara göre %88,55 artış gösterdi.
Ulaştırma ve depolama hizmetleri yıllık %62,06 arttı
Bir önceki yılın aynı ayına göre, ulaştırma ve depolama hizmetlerinde %62,06, konaklama ve yiyecek hizmetlerinde %89,25, bilgi ve iletişim hizmetlerinde %72,31, gayrimenkul hizmetlerinde %79,50, mesleki, bilimsel ve teknik hizmetlerde %93,87, idari ve destek hizmetlerde %85,55 artış gerçekleşti.
Ulaştırma ve depolama hizmetleri aylık %1,69 arttı
Bir önceki aya göre, ulaştırma ve depolama hizmetlerinde %1,69, konaklama ve yiyecek hizmetlerinde %3,64, bilgi ve iletişim hizmetlerinde %0,81, gayrimenkul hizmetlerinde %6,47, mesleki, bilimsel ve teknik hizmetlerde %1,45, idari ve destek hizmetlerde %2,91 artış gerçekleşti.
Yıllık H-ÜFE’ye göre 8 alt sektör daha düşük, 19 alt sektör daha yüksek değişim gösterdi
H-ÜFE sektörlerinden su yolu taşımacılığı hizmetleri %15,21, hava yolu taşımacılığı hizmetleri %51,54, telekomünikasyon hizmetleri %53,45 ile endekslerin en az arttığı alt sektörler oldu. Buna karşılık programcılık ve yayıncılık hizmetleri %128,96, istihdam hizmetleri %123,21, reklamcılık ve piyasa araştırması hizmetleri %121,63 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler oldu.
Aylık H-ÜFE’ye göre 14 alt sektör daha düşük, 13 alt sektör daha yüksek değişim gösterdi
H-ÜFE sektörlerinden istihdam hizmetleri %2,12, mimarlık ve mühendislik hizmetleri; teknik test ve analiz hizmetleri %1,94, bina ve çevre düzenleme (peyzaj) hizmetleri %1,44 ile endekslerin en fazla azalış gösterdiği alt sektörler oldu. Buna karşılık programcılık ve yayıncılık hizmetleri %10,88, bilimsel araştırma ve geliştirme hizmetleri %10,35, seyahat acentesi, tur operatörü, diğer rezervasyon hizmetleri ve ilgili hizmetler %7,32 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler oldu.
Squid Game, son yıllarda Netflix’i adeta ayağa kaldıran işlerden biri oldu. 2021 yılına damga vuran projenin akabinde gözlerini Kore pazarına diken Netflix, yeni yatırımlar ile daha fazla Kore içeriği üretecek. Tezlere nazaran bu muvaffakiyet, Netflix’in Kore’ye tam 2.5 milyar dolar yatırım yapmasına yardımcı oldu.
Netflix’in yöneticilerinden Ted Sarandos, Washington’da bir ortaya geldiği Güney Kore Lideri Yoon Suk Yeol ile kıymetli açıklamalarda bulundu. Kore’nin “anlatacağı yeni hikayeler” olduğunun altını çizen Sarandos, yatırım kararını vermelerinin kendileri için güç olmadığının altını çizdi.
Sarandos, Suk Yeol’un Kore’nin cümbüş topluluğuna verdiği takviye ve değerin de kendileri için itici bir güç olduğunu tabir etti. Kore içeriklerine olan ilginin günden güne arttığını söyleyen yönetici, bu içerikler için saatlerini harcayan Koreli içerik üreticilerine de teşekkür etti.
BURSA (İGFA) – Osmangazi Belediyesi Sosyal Destek Hizmetleri Müdürü Dr. Sevcan Yaman ve sağlık ekibi Gaziantep’in depremden en çok etkilenen ilçelerinden biri olan İslahiye’de sağlık taramalarına başladı.
Günlük ortalama 100 depremzedenin sağlık taramaları ve muayenelerini yapmayı hedefleyen sağlık ekibine vatandaşlar da ilgi gösterdi. Geçici konaklama merkezleri ve çadır kentlerde kalan çocuklar başta olmak üzere deprem mağduru vatandaşlar, genel sağlık kontrolünden geçiriliyor.
Asrın felaketinde belediye olarak ilk günden beri yardım çalışmalarına destek verdiklerini belirten Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, “Depremin ilk gününden itibaren enkaz altından hayat kurtarma ile başlayan çalışmalarımız, enkaz kaldırma, temizlik, ilaçlama, hasar tespiti, aşevi ve psikolojik destek hizmetleri ile devam etti. Bunun yanında İslahiye’de 100 hanelik Osmangazi Mahallesi kurma çalışmalarımız tüm hızıyla devam ediyor. Belediyemizin uzman sağlık ekibi de deprem bölgesinde sağlık taraması gerçekleştiriyor. Depremzede vatandaşlarımızın saralarını sarmak için ihtiyaca göre çalışmalarımızı sürdüreceğiz.” dedi.
Avrupa İstatistik Ofisi (Eurostat), Avrupa Birliği (AB) ve Euro Bölgesi’nin 2023 yılı birinci çeyrek büyüme oranlarına ait öncü dataları yayımladı.
Buna nazaran, 20 üyeli Euro Bölgesi’nde mevsimsellikten arındırılmış GSYH, 1. çeyrekte dönemsel bazda yüzde 0,1 büyüdü. Bloomberg tarafından gerçekleştirilen ankette ekonomistlerin beklentisi büyümenin yüzde 0,2 açıklaması tarafındaydı.
Böylelikle Euro Bölgesi, enflasyonun hala bir tehdit olarak kalmasına karşın 2023’ün başında büyüyerek resesyona girmedi.
Bu ay Fransa ve İspanya’da tüketici fiyatlarındaki artışların hızlanmasıyla birlikte enflasyon cephesinde berbat haberler geldi.
Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Merkez Hakem Konseyi’nin (MHK) hakem fiyatlarında ödül/ceza sistemini getireceği uzun müddettir dillendirilen bir mevzuydu. Son olarak yardımcı hakemlere de gönderilen tarifeyle trafikteki EDS (Elektronik Denetleme Sistemi) üzere hakemlikte de GÜZEL (Hakem Ödül Sistemi) devreye girdi.
Hürriyet Gezatesi’nden Murat Fevzi Tanırlı’nın haberine nazaran; Hakemliği “bir şirket” üzere yönetme mantalitesine geçiş yapan TFF, dünyada gibisi olmayan bir unsur daha imza attı. Hakemler ve yardımcı hakemler maç performanslarına nazaran ya prim kazanacak ya da ceza ödeyecek!
95-100 PUANA 26 BİN TL
Maaşları dışında hakemler maç başına 20 bin, yardımcı hakemler ise 8 bin 800 TL alıyordu. GÜZEL sistemiyle maç başına fiyatlar değişkenlik göstermiş olacak. Kusursuz maç yöneten ve 95-100 ortası puan alan bir hakem (20 bin + 6 bin) olmak üzere bir maçtan 26 bin TL kazanabilecek. Yalnız bu noktada gözlemciler çok kritik. Zira mevcut sistemde gözlemciler yalnızca maç raporunu yazıyor. Puanı ise gözlemcilerin yazdığı rapora nazaran art planda puanlandıran bir algoritma sistemi var. Hasebiyle yeni para cezası sisteminde içerideki algoritmanın vereceği puan epey değer kazanacak.
Hafta sonu dışarıda eğlenceli vakit geçirmek istiyor lakin bir yandan da kendinizde o enerjiyi bulamıyorsanız, patlatın mısırları bu hafta sonu konutta sinema keyfinin tadını çıkarın! İzlerken nefesinizi kesecek birbirinden hoş aksiyon sinemalarını sizler için derledik.
1. JOHN WICK 4 (IMDb- 8.2)
4 sinemadan oluşan bu seriyi kesinlikle izlemesiniz. Sinemanın 4. serisinde John Wick, High Table olarak bilinen cürüm örgütünü yenmenin bir yolunu keşfeder. Lakin özgürlüğünü kazanmadan evvel, dünya çapında güçlü ittifaklar kuran ve John‘un eski arkadaşlarını düşmana çeviren yeni düşmanı The Marquis’le yüzleşmesi gerekiyor. Aksiyona doyamayacağınız bu sinemaya bayılacaksınız!
2. EXTRACTION (IMDb- 6.7)
Bir uyuşturucu baronunun kaçırılan oğlunu kurtarmak için Bangladeş’e gönderilen sert kiralık katil, kendisini iç hesaplaşmalarla dolu bir ömür uğraşının içinde bulur. Aksiyon, tempo, kovalamacanın bir an bile düşmediği inanılmaz sürükleyici bir sinema. Kesinlikle izlemeniz gereken sinemaların başında geliyor.
3. NOBODY (IMDb- 7.4)
John Wick serisinin senaristi Derek Kolstad’ın senaryosuna imza attığı Nobody, meskenlerine giren hırsızlara karşı koymaması ailesi ve etrafında hayal kırıklığı yaratan Hutch’ın, bu olay sonrası bastırdığı içgüdü ve yeteneklerini özgür bırakmasıyla gelişenleri husus ediniyor. Oyuncu bakımından hayli güçlü bir takıma sahip olan Nobady sineması John Wick şeklinde sinemaları sevenlerin hayli keyif alacağı bir sinema olacaktır.
Binance ağı tarafından desteklenen merkeziyetsiz borsa (DEX) projesi için son vakitlerde olumsuz gelişmeler var. PancakeSwap’in CAKE tokenı, token iktisadında önerilen değişikliklerin akabinde yüzde 20’nin üzerinde düştü. Böylelikle son günlerde değerli bir kıymet kaybı yaşadı. İşte detaylar…
Binance takviyeli PancakeSwap’te kriz var
Son günlerde, PancakeSwap’in tokenı CAKE, topluluk tarafından âlâ karşılanmayan token iktisadından etkilenmekte. CAKE fiyatı önerilen değişikliklerin akabinde bedelinde yüzde 20’nin üzerinde kıymetli bir düşüş gördü. BNB Chain’deki önder DEX olan PancakeSwap, enflasyonu yüzde 20’den sadece yüzde 3-5’e düşürmek için CAKE token arzını ayarlamayı önermişti.
Bununla birlikte, bu teklif tıpkı vakitte traderlara ve stakerlara verilen ödüllerde yüzde 68’e varan bir azalmayı da içeriyor. Bu atılım, birçok kullanıcının DEX’i terk etmesine neden oldu. Bu da şu anda 2,66 dolardan süreç gören CAKE token fiyatında değerli bir düşüşe yol açtı. Teklife ait oylamada yüzde 41,63’e yüzde 56,42’lik bir bölünme görüldü.
PancakeSwap’e nazaran, proje, planı sırf kullanıcıların yüzde 50’sinden fazlasının kabul etmesi halinde uygulayacak. 1,5 milyondan fazla kullanıcısı olan PancakeSwap, BNB Chain’in önde gelen DEX’idir. Kriptokoin.com olarak da bildirdiğimiz üzere kısa mühlet evvel yeni eşsiz özelliklere sahip V3 sürümünü piyasaya sürdü. Mayıs 2022’de platform, CAKE token arzını sınırsız arz yerine 750 milyon ile sonlandırmayı önermişti.
CAKE arzı azalacak mı?
Şu anda sirkülasyonda yaklaşık 193 milyon CAKE token bulunmakta. Yeni teklif kabul edilirse, CAKE token arzının gelecekte kıymetli ölçüde azalması bekleniyor. Bu teklif, enflasyonu denetim altına alma ve CAKE token’ın bedelini dengeleme uğraşıdır. Fakat traderlar ve staker’lar için ödüllerdeki azalma nedeniyle topluluk tarafından uygun karşılanmamıştır.
Sonuç olarak BNB Chain’deki önder DEX, CAKE token arzını ayarlayarak enflasyonu yüzde 20’den yüzde 3-5’e düşürmeyi teklif etmişti. Lakin, bu birebir vakitte traderlara ve stakerlara verilen mükafatların yüzde 68’e kadar azaltılmasına neden olacaktı. Bu da birçok kullanıcının DEX’i terk etmesine neden oldu. Teklife ait oylama bölündü. PancakeSwap, planı sırf kullanıcıların yüzde 50’sinden fazlasının kabul etmesi halinde uygulayacaklarını belirtti. Bu gerilemeye karşın, PancakeSwap 1,5 milyondan fazla kullanıcısıyla BNB Chain’de önder DEX olmaya devam ediyor. Kısa mühlet evvel yeni özelliklerle V3 sürümünü piyasaya sürdü.
PancakeSwap, teklif için bir sonraki adımları şimdi açıklamadı. Lakin kimilerine nazaran muhtemelen topluluğun kaygılarını gideren ve birebir vakitte enflasyonu azaltma ve CAKE tokeninin pahasını dengeleme gayelerine ulaşan bir tahlil üzerinde çalışmaya devam edecekler. Bu teklifin PancakeSwap’in geleceğini ve CAKE token’ın bedelini nasıl etkileyeceğini göreceğiz.
Büyükşehir Belediyesi Zabıta ekipleri tramvay hattında araç kullanan ve park eden araçlara izin vermiyor
Tramvay hattını kullanan veya hat üzerine araç parkeden araçlar tramvay seferlerinin aksamasına neden oluyor. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Zabıta Dairesi Başkanlığına bağlı ekipler düzenli olarak bu alanlarda çalışma yapıyor. Büyükşehir Zabıta ekipleri park yasağına uymayan araçları tespit etmek için her gün tramvay güzergahında düzenli denetimlerine devam ediyor. Denetimler kapsamında park eden araçlara zabıta ekipleri müdahale ederken tramvay hattını kullanarak yol alan araçlar hakkında ise polis ekipleri yasal işlem gerçekleştiriyor. Park edilen araçlar Zabıta ekiplerince çekiliyor.
Hem kişisel hem de profesyonel tüm verilerimizin çevrimiçi olarak depolandığı dijital öncelikli bir dünyada, veri koruması göz ardı edilemeyecek kadar önemli. Siber sigorta yoluyla işletmelerin veri korumayı önceliklendirmelerini teşvik etme çabalarına rağmen, birçok küçük ve orta ölçekli işletme (KOBİ) hala sigortasız durumda. Maalesef, KOBİ’lerin hedef alınmadıklarına ve tehditlere karşı güvende olduklarına dair yaygın kanı da tamamen yanlıştır.
Markel tarafından yapılan bir araştırmaya göre, KOBİ katılımcılarının yarısından fazlası 2021’in sonlarında bir siber güvenlik ihlalinin kurbanı oldu. Hibrit çalışmanın artması ve kurum içi uzmanlığın sınırlı olması, KOBİ’leri siber saldırılara karşı daha da savunmasız hale getiriyor. Temmuz 2022’de, Genel Yönetici Acentesi CFC Underwriting tarafından rapor edildiği üzere, ‘BazarCall’ adı verilen yeni bir tür fidye yazılımı saldırısı KOBİ’leri hedef aldı. Bu tür saldırılar ajansın üç aylık bir dönemde portföyünde yer alan kötü amaçlı yazılım vakalarının yüzde 10’unu oluşturdu.
Veeam Veri Koruma Trendleri Raporu 2023, siber saldırıların 2020, 2021 ve 2022’de kurumlar için en etkili kesintilere neden olduğunu ve kurumların yüzde 85’inin son 12 ayda en az bir kez saldırıya uğradığını ortaya koydu. Bu da gelişmiş dijitalleşmeye, artan farkındalığa ve hazırlıklı olmaya rağmen fidye yazılımlarının hala başarılı olduğunu gösteriyor.
Bu noktada akıllara gelen “KOBİ’leri siber saldırılara karşı savunmasız kılan nedir?” sorusuna yanıt veren Veeam Kurumsal Stratejilerden Sorumlu Başkan Yardımcısı Dave Russell ve Veeam Ürün Stratejilerinden Sorumlu Kıdemli Direktör Rick Vanover şunları aktardı:
Her ölçekten işletme siber saldırılara karşı savunmasız olsa da, KOBİ’ler yetersiz veri güvenliği önlemleri nedeniyle bilhassa saldırılara açık durumda. KOBİ’lerin siber koruma için ayırdıkları bütçe çoğu zaman oldukça sınırlı kalıyor. CyberPeace Vakfının hazırladığı bir rapor, KOBİ’lerde yüksek teknolojili izleme sistemleri olmaması nedeniyle eylemleri tespit edilemeyen siber suçlular için bu şirketlerin sistemlerine girmenin daha cazip hale geldiğini ortaya koydu. Raporda ayrıca önemli verilerin yedeklenmemesi ve yetersiz siber güvenlik politikaları gibi güvenlik açıklarının nasıl siber saldırılara yol açabileceğine de değinildi.
KOBİ’ler, iş ölçekleri nedeniyle genellikle sektör devleriyle rekabet edebilmek için iş stratejilerini güçlendirmeye daha fazla odaklanıyorlar. Sadece büyük ölçekli kuruluşların daha büyük siber saldırı riski altında olduğuna inandıkları için KOBİ’ler veri yedekleme ve sigorta gibi uygun siber güvenlik çözümlerine yatırım yapmaktan kaçınabiliyorlar. Sonuç olarak, siber güvenlik planlaması çoğu zaman arka planda kalabiliyor.
KOBİ’lerin siber sigortaya yatırım yapmamalarının bir diğer önemli nedeni de gerekli güvenlik önlemlerini entegre edecek teknik uzmanların olmaması ve poliçe satın alma maliyetlerinin yükselmesidir. Global Data’nın 2021 yılında yaptığı bir araştırma, KOBİ’lerin yaklaşık yüzde 29’unun maliyetleri düşürmek için siber sigortalarını iptal ettiğini ortaya koydu.
Siber güvenlik bütçelerine önem vermeleri için KOBİ’ler teşvik ediliyor, çünkü işleri gereği teknolojiye bağımlı oldukça, işletmeleri siber tehditlere karşı daha savunmasız hale geliyor. Deloitte’un Siber Sigorta Raporu, 2018’de %36 olan orta ölçekli şirketlerin siber saldırıya uğrama oranının 2019’da %63 seviyesine çıktığını ortaya koydu. Bütçenin küçük olması nedeniyle sigortalama yapılamıyorsa, siber güvenlik çözümleri satın almak ve verileri yedeklemek gibi başka önlemler almak yardımcı olabilir.
KOBİ’ler için çıkış yolu
Kuruluşların temel dijital hijyen yöntemlerini uygulamaları hayati önem taşıyor. Bütün işletmeler, işletme yöneticilerine doğrudan ulaşabilen ve güvenlik çalışmalarını yönetme yetkisine sahip özel bir BT güvenlik yöneticisine ihtiyaç duyar. Ayrıca küçük işletmelerin de kurum içi ya da dış kaynaklı olması fark etmeksizin siber güvenlikten sorumlu ve veri korumada uzmanlaşmış kaynakları bünyelerinde bulundurmaları gerekir. Ek olarak, antivirüs yazılımı, güçlü bir güvenlik duvarı gibi diğer önemli siber güvenlik önlemlerinin hayata geçirilmesi ve çalışanların şüpheli bağlantıları tespit ederek fidye yazılım e-postalarına tıklamaktan kaçınmaları konusunda eğitilmesi de bu noktada oldukça önemli.
Son olarak, KOBİ’lerin dikkate alması gereken önemli bir siber güvenlik öğesi ise tüm sistemlerden izole edilmiş bir veri yedeklemesine sahip olmaktır. Kurumlar tüm veri depolama alanlarında Backup and Data Recovery kullanarak veri sistemlerinin tam olarak korunmasını sağlayabilir. Ek olarak Veeam’in önerdiği 3-2-1-1-0 yedekleme kuralı da uygulanabilir. Bu kural, önemli verilerin her zaman en az iki farklı medya ortamında, en az biri iş yeri dışında ve biri çevrimdışı olmak üzere en az üç kopyasının bulundurulmasını ve sıfır doğrulanmamış yedeklerin ya da hatalı yedeklerin bulundurulmasını önerir.
Veeam Veri Koruma Trendleri Raporu 2023 kurumların Modern Veri Koruma çözümlerinde aradıkları en önemli özelliğin “veri korumanın siber hazırlık stratejisine entegre edilmesi” olduğunu ortaya çıkarmıştı, bu da yedeklerin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha vurguluyor.
Sistemin güvenliğini değerlendirmek için yapılan düzenli risk değerlendirmeleri ve sızma testleri gibi basit egzersizler bile siber tehlikeleri önlemeye yardımcı olabilir. Dolayısıyla, pahalı siber sigortaları karşılayamayan KOBİ’ler, kuruluşlarının verilerini korumak için bu uygun maliyetli uygulamaları hayata geçirebilirler. KOBİ’ler iyi bir dijital hijyen ihtiyacını ne kadar benimserlerse saldırılara karşı o kadar tetikte olabilirler. Dolayısıyla verilerin korunmasının yanı sıra siber politikaların düzenlenmesi de zorunlu hale getirilmelidir. Siber saldırılar gerçektir ve işletmenizin ölçeği ne olursa olsun bunları önlemeye yönelik tedbirler ihmal edilmemelidir.
Türkiye’nin ilk cam elyafı üreticisi olan Şişecam, cam elyaf alanında 25-27 Nisan tarihleri arasında düzenlenen JEC Fuarı’na katıldı. Paris’te gerçekleşen fuarda Şişecam, kompozit alanında en üstün kalitedeki ürünlerini ziyaretçilerine tanıttı.
Camın tüm temel alanlarında faaliyet gösteren tek küresel şirket olan Şişecam, kompozit sektörünün yüksek nitelikli ürün ihtiyacına, üstün kalitede cam elyaf ürünleriyle cevap vermeyi sürdürüyor. Şişecam, 25-27 Nisan tarihleri arasında Paris Nord Villepinte Merkezi’nde düzenlenen JEC Fuarı’nda yerini aldı. 112 ülkeden 33.000’i aşkın sektör profesyonelinin katıldığı fuarda Şişecam; kimyasallar, laboratuvar ve teknoloji alanında faaliyet gösteren sektör profesyonelleriyle de bir araya geldi.
Cam elyaf alanındaki 45 yılı aşkın tecrübesiyle sektöre girdi sağlayan ve çözüm ortaklığı sunan Şişecam ayrıca rüzgâr enerjisi, elektronik, otomotiv, inşaat, savunma sanayi ve mühendislik plastiklerine yönelik olarak ürettiği keçe, çok uçlu fitil, tek uçlu fitil ve kırpma tipi cam elyafı ürün gamını fuarda sergileyerek ziyaretçileri bilgilendirdi.
ANKARA (İGFA) – Haberi Milli Savunma Bakanlığı, sosyal medya hesabından açıkladı.
Bakanlık çatışmaların sürdüğü Sudan’daki Türk vatandaşlarını tahliye için ülkeye giden bir uçağa hafif silahla ateş açıldığını duyurdu.
Yapılan açıklamada, “Çatışmaların devam ettiği Sudan’da mahsur kalan vatandaşlarımızı tahliye görevi için Wadi Sayidna’ya giden C-130 tahliye uçağımıza hafif silahla ateş açılmıştır. Uçağımız emniyetle inişini gerçekleştirmiştir. Personelimizde yaralanan olmamakla birlikte uçağımızda da gerekli kontroller yapılmaktadır” ifadeleri yer aldı.
Çatışmaların devam ettiği Sudan’da mahsur kalan vatandaşlarımızı tahliye görevi için Wadi Sayidna’ya giden C-130 tahliye uçağımıza hafif silahla ateş açılmıştır. Uçağımız emniyetle inişini gerçekleştirmiştir. Personelimizde yaralanan olmamakla birlikte uçağımızda da gerekli…
— T.C. Millî Savunma Bakanlığı (@tcsavunma) April 28, 2023
Öte yandan halen tahliye ihtiyacı olan yerlere yönelik de faaliyetlerin devam ettiğini belirten Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, “Bu yerlere yönelik çalışmalarımız sürüyor. Kalan vatandaşlarımızın Türkiye’ye tahliyesi için 5 uçağımızı tahsis ettik. Bu uçaklarımızın emniyetli şekilde görevlerini yapabilmesi için gerekli planlama ve koordinasyon yapıldı. Süreci yakından takip ediyoruz. C-130 tipi üç uçağımızın, Hartum’un kuzeyindeki Wadi Sayidna’dan 210 vatandaşımızın tahliye etmesine yönelik çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Diğer taraftan da A400M tipi iki uçağımızı da Port Sudan’a indirdik. Orada 250 vatandaşımızın olduğu yönünde bilgimiz var. Bu uçaklarımızdan biri birazdan vatandaşlarımızı yurda getirmek için Port Sudan’dan havalanacak” dedi.
Uçakların intikallerini yakından takip ettiklerini vurgulayan Bakan Akar, Bugün akşama kadar vatandaşların Türkiye’ye tahliyesi tamamlanmış olacağını, hem bölge, hem de Dışişleri Bakanlığımız ile temasları sürdürdüklerini kaydetti.
Yayıncı Koei Tecmo ve geliştirici Team NINJA tarafından oyunculara sunulan aksiyon rol yapma oyunu Wo Long: Fallen Dynasty’nin yeni satış sayıları açıklandı. Oyun bu kapsamda dünya çapında bir milyon satış sayısını aştı.
Oyunun öbür istatistikleri de açıklandı
Aksiyon rol yapma oyunu Wo Long: Fallen Dynasty’nin 1 milyon satış sayısına ulaşmasına ek olarak takımlar, 3,8 milyondan fazla kullanıcının oyunu oynadığını duyurdu. Bu kullanıcı sayısı kestirim edilene nazaran Xbox Game Pass’teki oyuncular da yer alıyor.
Öte yandan Koei Tecmo, Team NINJA takımının şu anda yeni güncellemelerin yanı sıra oyunculara sunulacak üç indirilebilir DLC üzerinde sıkı bir formda çalıştığını belirtiyor.
Wo Long: Fallen Dynasty, dünya çapında 3 Mart’ta PlayStation 5, Xbox Series, PlayStation 4, Xbox One ve Steam ve Microsoft Store üzerinden PC için piyasaya sürüldü. Oyun ayrıyeten Xbox Game Pass hizmetinde de mevcut.
Militia warriors, #WoLongFallenDynasty has sold over 1 million units & has reached over 3.8 million players!
Thank you for the tremendous support! The team is hard at work with future updates as well as the upcoming 3 DLCs.
Moda müsabakasının aranan isimlerinden biri olan İvana Sert, geçtiğimiz günlerde Seda Sayan’ın giysisi hakkında yorumlarda bulundu. Seda Sayan’ın ayakkabılarına dikkat çeken Ivana Sert, daima tıpkı giyindiğini belirterek fiyasko yorumunda bulundu.
Bugün Ne Giysem, İşte Benim Tarzım üzere moda müsabakalarında heyet üyeliği yaparak tanınan İvana Sert, katıldığı bir programda çarpıcı açıklamalarda bulundu. 21 yaşında Türkiye’ye geldiğini belirten Sert, “Sırbistan annem ise Türkiye babamdır, her şeyi burada öğrendim, gayret etmeyi bana Türkiye öğretti. Buradan asla gitmeyi düşünmüyorum” formunda yorumda bulundu.
İvana Sert
Aynı vakitte programda ünlülerin sahne kıyafetlerini yorumladı. Sıra Seda Sayan’a gelince ünlü modacı İvana Sert, Sayan’ın stiline yaptığı yorumlarla gündeme geldi. Ünlü sunucunun giyindiği ayakkabılara dikkat çeken Sert, dikkat çeken yorumlarda bulundu.
AYAKKABILARI FİYASKO
43 yaşındaki ünlü isim, kadırgalı olarak anılana Seda Sayan’ın giysisinin daima birebir stil kıyafetler olduğunu, biraz farklı tip ayakkabılar seçmesi gerektiğini söyledi. Sert, “Seda Sayan çok hoş bir bayan, proporsiyonu da çok hoş lakin ayakkabı seçimleri daima çok yanlış, fiyasko, daima birebir ayakkabıyı giyiyor. Yanlışsız ayakkabıları giyse aslında proporsiyonu çok hoş.” dedi.
İLGİNİZİ ÇEKIEBİLECEK GÖRÜNTÜ;
İbrahim Tatlıses İzmir’deki büyük yangından kıl hissesi kurtuldu! Ünlü sanatkardan birinci paylaşım…
Ünlü müzikçi Deniz Seki toplumsal medya hesabında sık sık yüzüne yaptığı filtrelerle gündem olmaya devam ediyor. Seki son olarak yaptığı paylaşımda photoshopu abarttı ve bu haliyle müzikçi Hadise’ye benzetildi.
Son günlerde fazla olan kilolarından kurtulan Deniz Seki yeni haliyle toplumsal medyadan Photoshop’lu paylaşım yapmaya devam ediyor. Geçtiğimiz günlerde Photoshop’lu karelerini paylaşan Seki, bu sefer daha da abartarak tenkit oklarının maksadı oldu.
52 yaşındaki Deniz Seki’nin toplumsal medya hesabından kırmızı elbiseli bir karesini paylaştı. Seki’nin bu hali herkesi şoke etti.
Deniz Seki
Birçok toplumsal medya kullanıcısı; “Hadise Sandım”, “Hadise Akalın Seki”, “Deniz Seki’yi gören var mı”, “Başkasının fotoğrafını paylaşmış”, “Hadise sandım, bu ne yaman çelişki” yorumlarında bulundu.
DAHA EVVEL YÜZÜNDE Kİ ŞİŞLİK DİKKAT ÇEKMİŞTİ!
Basın mensuplarıyla konuşarak İzmir’deki sahnesinden döndüğünü söyleyen Seki, “Sahnem vardı, süper geçti. Konserlerim ağır bir halde devam ediyor, ben sahnelerde çok memnunum. Yeni projeler de yolda” cümlelerini kurduktan sonra çıkış kapısına yanlışsız yürümeye devam etti.
Deniz Seki
YÜZÜNE NE OLDU?
Konser fotoğraflarına photoshop yaptığı savlarına karşılık vermeyen müzikçinin makyajsız olduğu için gözlük taktığı görüldü. Ünlü ismin yüzünün şiş olması da dikkatlerden kaçmadı. Seki’nin yüzündeki şişlik sanki estetik mi yaptırdı sorularının sorulmasına neden oldu.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK GÖRÜNTÜ;
İbrahim Tatlıses İzmir’deki büyük yangından kıl hissesi kurtuldu! Ünlü sanatkardan birinci paylaşım…
Özel bir bankanın şube müdürü olan Seçil Erzan’ın, ortalarında futbol dünyasının tanınmış isimlerinin de bulunduğu çok sayıda varlıklı kişiyi 80 milyon dolar dolandırdığı savıyla yürütülen soruşturmada müştekilerin tabirleri ortaya çıktı.
Milliyet’ten Elif Altın’ın haberine nazaran; Müştekilerden Galatasaraylı eski ulusal futbolcu Selçuk İnan, Seçil Erzan’ın altı ay boyunca telefonlara çıkmadığını söyleyerek, “Bütün taleplerimize karşın bugün yarın diyerek bizi oyaladıktan sonra ödedikleri paraları zimmetine geçirdiğini öğrendik. Banka yöneticileri, Erzan’ı almış ve üç gün yanında tutmuş, elinden bütün belgeleri almış ve müfettiş raporuna kendilerini sorumluluktan kurtarmak için tek taraflı beyanda bulundurtmuşlar, sonra savcılığa teslim etmişler. Burada banka müfettişlerine verdirdikleri sözlerinde kendilerini ve bankayı sorumluluktan kurtarmak maksadıyla tek taraflı beyan verdirmişlerdir. Buna ait elimizde ses kayıtları mevcuttur. Banka bu suretle sorumluluktan kurtulmaya çalışmaktadır” dedi.
‘GÜVEN BAĞI VAR’
Selçuk İnan, soruşturmayı yürüten İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na verdiği tabirinde, mesleğinin teknik adamlık olduğunu, kuşkulu Seçil Erzan’ı 2011 yılında özel bir bankanın şube müdürü olduğu tarihten beri tanıdığını belirterek, şunları söyledi: “Süreç içerisinde banka süreçlerimizi yapıyor olması hasebiyle ortamızda bir inanç alakası oluştu. Kuşkulu bana özel bankanın bir kurumsal fonunun olduğu ve fonun başında da banka yöneticileri Hakan Ateş ve Mehmet Aydoğdu’nun olduğunu tabir etti. Bu fona para yatırılması durumunda kar hissesi alacağımızı tabir etti. Kendisiyle birlikte fonu Hakan Ateş ve Mehmet Aydoğdu’nun yönettiğini ve bütün süreçleri onların yaptığını söyledi. Bunun üzerine ben toplamda 3 milyon 685 bin dolar üç seferde yatırdım. Bu paraları banka şube müdürü Seçil Erzan’ın odasında kendisine verdim. Büsbütün bankanın içerisinde teslim ettim. 2 milyon 150 bin doları süreç içerisinde fonun elde ettiği asıl alacak ve kar hissesi diye bana bankada iade etti. Geriye yatırdığım ana paradan 1 milyon 535 bin dolar alacağım kaldı. Bankaya duyduğum itimat ve fonu yöneten Hakan Ateş ve Mehmet Aydoğdu’ya duyulan inanç nedeniyle bu paraları ödedim. Buna karşılık bana bankaya bu paraların yatırıldığına dair ıslak imzalı ve kaşeli resmi dokümanlar Seçil Erzan tarafından verilmiştir.”
TEK TARAFLI BEYANAT
Sonrasında Erzan’ın altı ay boyunca telefonlara çıkmadığını söyleyen İnan, “Bugün yarın diyerek bizi oyaladıktan sonra ödedikleri paraları zimmetine geçirdiğini öğrendik. Bu ortada banka yöneticileri Hakan Ateş ve Mehmet Aydoğdu ve başkaları, Erzan’ın kuzeninden aldığımız bilgilere nazaran, Seçil Erzan’ı almış ve üç gün yanında tutmuş, elinden bütün belgeleri almış ve müfettiş raporuna kendilerini sorumluluktan kurtarmak için tek taraflı beyanda bulundurtmuşlar, sonra da savcılığa teslim etmişler. Burada banka müfettişlerine verdirdikleri tabirlerinde kendilerini ve bankayı sorumluluktan kurtarmak maksadıyla tek taraflı beyan verdirmişler. Buna ait elimizde ses kayıtları mevcuttur. Banka bu suretle sorumluluktan kurtulmaya çalışmaktadır. Hakan Ateş ve Mehmet Aydoğdu da sorumluluktan kurtulmaya çalışmaktadır. Ben Hakan Ateş’in, Mehmet Aydoğdu’nun ve Seçil Erzan’ın daima birlikte bu paraları zimmetlerine geçirdiklerini düşünüyorum. Şikayetçiyim” dedi.
3.2 MİLYON DOLAR
Mesleği tercümanlık olan müşteki Musa Mert Çetin ise tabirinde başka müşteki Selçuk İnan ile birebir mahiyette tabir vererek, fona toplamda 75 bin dolar yatırdığını söyledi. Başka müşteki futbolcu Emrah Çolak da sözünde, “Ben İspanya’da futbol oynayan ulusal futbolcu Emre Çolak’ın kardeşiyim. Ağabeyim Emre beni arayarak fona para yatırmamı söyledi. Seçil Erzan’a toplamda 3 milyon 212 bin dolar Seçil Erzan’ın odasında Ali isimli şahsa verdim. Lakin paraları zimmetine geçirmiş” dedi.
SORUMLULUKTAN KURTULMAYA YÖNELİK AÇIKLAMA
Belgede birtakım müştekilerin avukatı olan avukat Dr. Rezan Epözdemir, “Bankanın yaptığı kamuoyu açıklaması, evrak münderecatı, kanıtlar, olayın gerçekleşme biçimi ve tabirlerle örtüşmemektedir. Maddi gerçeklerle örtüşmeyen kelam konusu açıklama, banka yöneticilerinin türel ve cezai sorumluluktan, bankayı ise hukuksal kişilik olarak tüzel sorumluluktan kurtarmak gayesiyle yapılmıştır. Tarafımızca türel ve cezai yolların yanı sıra BDDK nezninde gerekli idari yollara da başvurulmuştur. Özel banka tarafından yapılan meşkûr açıklamaya istinaden bu açıklamanın yapılması gerekmiştir” diye konuştu.
Süper Lig’de tüm gözler hafta sonunda oynanacak Beşiktaş-G.Saray maçına çevrilmiş durumda. Tepe yarışını yakından etkileyecek karşılaşmada 3. sıradaki Beşiktaş, 30 Nisan pazar günü Vodafone Park’ta başkan G.Saray’ı konuk edecek. Beşiktaş’ta birinci gaye galibiyet serisini devam ettirmek. Siyah-beyazlılar derbide ezeli rakibini yenerek son 9 lig maçında 8’inci galibiyetini almak istiyor. Beşiktaş, dönemin geride kalan kısmında rakip fileleri tam 57 sefer havalandırmayı başardı. Mesken sahibi siyah-beyazlılar için Cenk Tosun, Aboubakar ve Redmond ön plana çıkan isimler olarak dikkati çekiyor.
ÜST ÜSTE 3 SEFER GOL ATACAK
Beşiktaş’ta Cenk Tosun, bu dönem ekibinin en golcü oyuncusu pozisyonunda. Harika Lig’de bu dönem 27 karşılaşmada forma giyen ulusal futbolcu, 12 sefer fileleri havalandırdı. Cenk mesleğinde Galatasaray’a karşı 9. kere siyah-beyazlı forma ile alana çıkacak. Ezeli rakibe karşı oynadığı son 4 müsabakanın 3’ünde gol atan deneyimli futbolcu bu serisini pazar günü da sürdürmek istiyor. Cenk seyircisi önünde gol atması durumunda üst üste 3. kere G.Saray ağlarını havalandırmayı başarmış olacak. Cenk’i orta transfer periyodunda takıma katılan ve 11 müsabakaya çıkan Kamerunlu Aboubakar, 7 golle izliyor.
Beşiktaş’ta Cenk Tosun bu dönem derbilerde kadrosunu sırtladı. Siyahbeyazlılar, geride kalan kısımda F.Bahçe ile iki defa oynadığı maçlarda, bir beraberlik bir de galibiyet aldı; G.Saray’a ise yenildi. Siyah-beyazlıların, üç müsabakada bulduğu 5 golün 3’üne Cenk Tosun imzasını attı.
Tosun Paşa, profesyonel kulüp mesleğinde kadar 368 resmi maçta 143 gol atmayı başardı.
SİFTAH PEŞİNDE
Beşiktaş’ın Kamerunlu forveti Vincent Aboubakar, sarı-kırmızılılara karşı 3. derbisine çıkacak. Evvelki 2 maçta golü bulunmayan yıldız futbolcu 3. müsabakada şanssızlığını kırmak istiyor. Aboubakar bu dönem ise 11 maçta 7 gol attı, 1 de asist yaptı.
Güney Koreli teknoloji devi Samsung, 2023’ün birinci çeyrek mali raporlarını açıkladı. Rapora nazaran, şirketin akıllı telefon satışlarındaki kârı arttırmış olsa da, genel mali performansı bir evvelki yıla kıyasla hayli düşük kaldı. Kârlılık düzeyi yüzde 95 oranında azalan şirket, birinci çeyrekte 478 milyon dolarlık kârdan ziyan etti.
Samsung’un birinci çeyrek mali raporu, bilhassa yüksek teknoloji bölümündeki yatırımcılar tarafından yakından takip ediliyordu. Samsung, bu periyotta elde ettiği kârla birlikte, bilhassa akıllı telefon kesimindeki kârlılık düzeyini yüzde 3 arttırmış oldu. Fakat genel mali performansı, bir evvelki yılın tıpkı devrine kıyasla hayli düşük kaldı. Şirketin maliyetleri artarken, gelirleri ise düşüş gösterdi.
Samsung 2023 mali raporlarını açıkladı! Durum hiç uygun değil!
Samsung’un düşük mali performansı, birtakım uzmanlar tarafından global ekonomik sakinlik ve tedarik zinciri problemlerine bağlanıyor. Bilhassa global çapta yaşanan mikroçip kıtlığı ve tedarik zincirindeki zorluklar, Samsung gibi teknoloji devlerini olumsuz etkiledi. Fakat Samsung, bu zorluklarla başa çıkabilme ismine üretim süreçlerindeki verimliliği arttırmak için çalışmalar yaptığını açıkladı.
Samsung, ayrıyeten, yeni kuşak teknolojilerde liderliğini korumak ismine önemli yatırımlar yapmayı sürdürüyor. Şirket, bilhassa yapay zeka ve katlanabilir ekran teknolojilerinde kıymetli çalışmalar yürütüyor. Samsung’un bu yatırımları, gelecekte şirketin mali performansını olumlu tarafta etkileyecek üzere görünüyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığının ev sahipliğinde gerçekleşen Dünya Koro Müziği Sempozyumunda (WSCM), Orhan Veli Kanık’ın çok bilinen ve sevilen şiirlerinden “İstanbul’u Dinliyorum”; Özkan Manav’ın bestesiyle Andrea Bocelli, Sarah Brightman ve Michael Bublé gibi ünlü isimlerle sahne alan Georgia Eyalet Üniversitesi Korosu tarafından dünyada ilk kez seslendirildi.
Uluslararası Koro Müziği Federasyonu (IFCM) tarafından 3 yılda bir düzenlenen dünyanın en büyük koro etkinliği olan Dünya Koro Müziği Sempozyumu (WSCM), 25 Nisan’dan bu yana başta Atatürk Kültür Merkezi olmak üzere Beyoğlu’nun tarihi mekanlarında tüm coşkusuyla sürerken, ilkleri de müzikseverlerle buluşturmaya devam ediyor.
Sempozyumun İstanbul’dan ilham alan “Değişen Ufuklar” temasına uygun olarak, ilk kez seslendirilmek üzere siparişi verilen 6 eser arasında yer alan, Özkan Manav’ın Orhan Veli Kanık’ın çok bilinen ve sevilen “İstanbul’u Dinliyorum” şiirinden bestelediği eser, şef Deanna Joseph yönetiminde Georgia Eyalet Üniversitesi Korosunun yorumuyla AKM Türk Telekom Opera Salonunda ilk kez dinleyicilerle buluştu. Eserde sesler sözcüklerle iç içe geçerek İstanbul’un ruhunu sahneye taşıdı. Türkiye’nin yanı sıra Venezuela, Singapur, ABD, Almanya ve Malezyalı bestecilerin sempozyum için besteledikleri eserler de dünya prömiyerlerini AKM’deki gala konserleriyle yapmaya devam ediyor.
30 Nisan’a kadar 11 ayrı mekânda 44 konser
5 kıtayı temsil eden 30 farklı ülkeden konuşmacıyı, 55 koro ve 2500 koristi İstanbul’da buluşturan sempozyum kapsamında etkinlikler Atatürk Kültür Merkezi başta olmak üzere Akbank Sanat, Grand Pera Emek Sahnesi, Borusan Müzik Evi, İstanbul Atlas 1948 Sineması, St. Antuan Kilisesi, Santa Maria Draperis Kilisesi, Garibaldi Sahnesi ve Taksim Camii Kültür Merkezi gibi Beyoğlu’nun tarihi mekânlarında sürüyor. Öğrenciler tüm sempozyum boyunca %50 indirimden yararlanabiliyor.
Türkiye’nin ilk dijital cüzdanı fastPay ve akıllı şehir teknolojileri markası Asis Elektronik, toplu ulaşımda kullanılan temassız özellikli kartları, EMV tabanlı açık platform şehir kartına dönüştüren Ön Ödemeli Şehir Kartı ve Mobil Cüzdan Uygulamasını hayata geçiriyor.
Toplu ulaşım kartlarının indirim ve aktarma gibi özelliklerini taşıyacak Ön Ödemeli Şehir Kartı ve Mobil Cüzdan Uygulaması sayesinde şehre yönelik tüm hizmetler tek noktadan verilebilecek.
DenizBank’ın iştiraki fastPay Elektronik Para ve Ödeme Hizmetleri A.Ş. ile Asis Elektronik’in hayata geçireceği proje ile başta yerel idareler olmak üzere esnaf ve tüccarların şehirlilerle daha yakın etkileşime girebileceği, sosyal yardımların ve tüm yerel hizmetlerin ödemesine aracılık eden Şehir Hizmetleri Platformu’nun hayata geçirilmesi hedefleniyor.
Kullanıcılar, Ön Ödemeli Şehir Kartı ile yurt içi ve yurt dışında tüm işyerleri ve ATM’lerde işlem yapabilecek, Mobil Cüzdan Uygulaması ile alışveriş/para çekme, para transferi, kurum ödemesi gibi finansal ihtiyaçlarını karşılayabilecekler. Bununla birlikte, birçok finansal ürüne de uygulama içinden kolayca başvuru yapabilecekler.
“Ekosisteme katkı sağlayacak finansal teknoloji çözümleri geliştirmekten mutluyuz”
DenizBank Perakende Bankacılık Grubu Genel Müdür Yardımcısı ve fastPay A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Ayşenur Hıçkıran, konuyla ilgili yaptığı değerlendirmede, “2012 yılında bir banka tarafından hayata geçirilen ilk mobil cüzdan olan fastPay, bugün Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası lisanslı bir elektronik para ve ödeme kuruluşu olan fastPay A.Ş. çatısı altında faaliyetlerine devam ediyor. DenizBank’ın, iş birliği kültürü ile yenilikçi iş modelleri üretmek ve ekosisteme katkı sağlayacak finansal teknoloji çözümlerini hayata geçirmek hedefiyle kurulmuş yeni nesil iştiraki NEOHUB’ın da projeye sağlayacağı katkılarla, ulaşım başta olmak üzere şehirli hayata yönelik tüm hizmetlerde finansal teknolojilere erişimi kolaylaştıran bu iş birliğinin parçası olmaktan son derece mutluyuz” dedi.
fastPay A.Ş. Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi Serkan Turan, yaptığı değerlendirmede, “Biz, hizmet modelimizi ilk günden bu yana, herhangi bir bankanın müşterisi olmasanız dahi finansal ürün ve hizmetlere erişiminizi sağlamayı hedefleyen bir vizyonla hayata geçirdik. Sahip olduğumuz bilgi birikimi, lisans ve alt yapımızı Servis Modeli Cüzdan modeliyle iş birliği içine girdiğimiz, ekosistemi birlikte büyüteceğimiz kurumlarla paylaşmaktan mutluluk duyuyoruz. Asis Elektronik ile yaptığımız iş birliğiyle arayüz sağlayıcı olarak DenizBank ürün ve hizmetlerine erişimini de kolaylaştıracağız. Bu sayede; Asis Elektronik’in hizmet verdiği şehirlerde dünyanın en kapsamlı şehir kartı ve mobil cüzdan uygulamasını hayata geçirmeyi hedefliyoruz” dedi.
“Ulaşım sektörüne entegre çözümler sunuyoruz”
Asis Elektronik Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi Hakan Özyürek, elektronik ücret toplama sistemleri ve akıllı şehirler için geliştirdikleri teknolojilerle ulaşım sektörüne paydaşlarıyla birlikte entegre çözümler sunduklarını aktararak, “DenizBank ve fastPay A.Ş. ile yaptığımız iş birliği ile toplu ulaşım kartlarımızı kullanan vatandaşlarımıza özel, toplu ulaşımın tüm avantajlarının yanında yurt içi ve yurt dışında kullanabilecekleri bir şehir kartı ve mobil cüzdan uygulamasını hayata geçirecek olmanın heyecanı içerisindeyiz” ifadelerini kullandı.
Asis Elektronik Yönetim Kurulu Üyesi Levent Uğurlu, “Asis Elektronik gibi finansal olmayan hizmet sağlayıcıların müşterilerine finansal ürünleri sunabilme yeteneği sağlayan Gömülü Finans uygulamalarının fintek ekosisteminde hızla yaygınlaştığı bu dönemde, Servis Modeli Cüzdan ve Çok Fonksiyonlu Şehir Kartı projesini DenizBank ve fastPay altyapısı ile öncelikle hizmet verdiğimiz şehirlerden başlayarak kullanıcılarımıza sunacağız. Böylece Asis Elektronik’i bir finansal teknoloji şirketine dönüştürme vizyonumuzda çok önemli bir adım atmış olacağız. Ayrıca başlattığımız verimli iş birliğini Servis Modeli Bankacılığı çerçevesinde farklı platformlara taşımayı da hedefliyoruz” dedi.
Epic Games Store, 2022 yılında vermiş olduğu fiyatsız oyunlara dair ilgi cazip bir ayrıntı paylaştı.
Epic Games, 2022 yılı içerisinde tam 70 oyun vermiş fiyatsız olarak. Bunlardan kimileri daha evvel de verilenlerden seçilmişti fakat genele baktığımızda her hafta 1 yahut 2 yeni oyunu kütüphanelerimize eklemiş olduk.
Epic Games’in bu işten ne kadar kar edilebildiği her vakit merak konusu olmuştu. Sonuçta bu oyunları fiyatsız vermek için üretimci ve yayıncılarına hatırı sayılır ölçüde paralar ödüyorlar. Lakin 2022 yılı bu bakımdan Epic Games için hayli başarılı olmuş olacak ki fiyatsız oyun alan her üç şahıstan biri Epic Games Store’da para harcamaya başlamış.
Epic ile Apple ortasında dava sırasında sunulan evraklardan 2019 yılında bu “dönüşüm oranının” yalnızca %7 olduğunu ve fiyatsız oyunlar sayesinde Epic Games’e gelen kullanıcıların ortalama harcama ölçüsünü 40$ olduğunu biliyoruz. Üç yıl içerisinde bu oran %7’den %30’a çıkmış durumda, bu da Epic Games’in büyük ihtimalle artık kara geçtiğini düşündürüyor.
Epic’in 2019 yılında fiyatsız oyun dağıtmak için harcadığı para 80 milyon dolar civarındaydı, 2022’den itibaren ise bu bütçenin 20 milyon dolar civarında olmasını planladıklarını açıklamışlardı. 80 milyon dolar harcamaya %7 dönüşüm oranını bile başarılı bulduklarına nazaran, 20 milyon dolar harcamaya %30 dönüşüm oranı idare konseyinin yüzünü güldürmüş olsa gerek.
Epic Games Store fiyatsız oyun dağıtmaya 2023 yılı boyunca da devam edecek.
ANTALYA (İGFA) – Muratpaşa Belediyesi’nin bu yıl 5’incisini düzenleyeceği yağlı pehlivan güreşleri, 30 Nisan Pazar günü Konuksever Er Meydanı’nda gerçekleştirilecek.
Tüm boylarda bin 500 pehlivanın katılması beklenen güreşlerde aralarında ‘geri vitesi olmayan pehlivan’Orhan Okulu, ‘Sarı Fırtına’ İsmail Balaban, Ali Gürbüz Tanju Gemici, Ertuğrul Dağdeviren, Fatih Atlı, Serhat Gökmen gibi 54 başpehlivan kol bağlayacak.
Tarihi Kırkpınar Güreşlerinin 16 kişilik davul-zurna ekibinin de er meydanında olacağı güreşler saat 08.00’de alt boylarda başlayacak. Başpehlivanlar ise 12.00’de kol bağlayacak. 1 ton yağın kullanılacağı güreşlerde 10 bin kişilik yemek de verilecek. Konuksever Er Meydanına gelemeyen güreş severler için 5. Muratpaşa Belediyesi Yağlı Pehlivan Güreşleri, Kanal V, Kanal 15, Koza TV, Lider TV ve World Türk’ten canlı yayınlanacak.
Türkiye Geleneksel Güreşler Federasyonu (TGGF) Başkanı İbrahim Türkiş, TGGF bünyesinde 20-21 Mayıs’ta başlayacak Türkiye Yağlı Güreş Ligi’nde uygulamaya alınacak VAR sisteminin ilk kez Muratpaşa’da uygulanacağını açıkladı.
Başkan Türkiş, “Yağlı Güreş Ligi’nde puanlama esası söz konusu olduğu için derecelerin önemi çok daha arttı. Derecelerin ve puanlamanın öneminin daha fazla artması etkin bir hakem performansını da mecburiyet haline getiriyor. Bunun için etkili bir VAR sisteminin oluşturulmasına karar verdik. Ve VAR sistemini ligde uygulamadan önce, ilk olarak 5. MuratpaşaBelediyesi Yağlı Pehlivan Güreşleri’nde başlatacağız. Muratpaşa güreşleriyle VAR sistemini devreye sokacağız. Bu bizim için hem bir test hem de başlangıç olacak” diye konuştu.
İSTANBUL (İGFA) – Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz’ın “Kültürle, sanatla ve sporla bezenmiş bir nesil” vizyonu doğrultusunda çalışmalarını aralıksız sürdüren Silivri Belediyesi, ilçede yaşayan çocukların sportif yeteneklerini bilimsel yöntemlerle keşfetmeye ve çocukları, analitik veriler doğrultusunda kendilerine uygun olan spor branşlarına yönlendirmeye devam ediyor.
Silivri Belediyesi, Silivri Gençlik ve Spor İlçe Müdürlüğü ve Silivri İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü iş birliğiyle 3-14 Nisan tarihlerinde Sportif Yetenek Taraması gerçekleştirildi.
Alibey Kapalı Spor Salonunda, ilçedeki 39 okulun katılımıyla gerçekleştirilen tarama kapsamında hedef olarak belirlenen yüzde 70’lik orana, İstanbul’daki 39 ilçe arasında ulaşan ilk ilçe Silivri oldu.
Boy kilo, esneklik, pençe kuvveti, dikey sıçrama, sağlık topu ölçümü, 20 metre sürat koşusu, zikzak testi ve kol boyu uzunluğu ölçümü olmak üzere, 8 farklı parametrede gerçekleştirilen Sportif Yetenek Taraması projesinde, Silivri’de toplam 1.886 3. sınıf öğrencisine ulaşıldı.
Proje kapsamında günlük rekor katılım sayısı da 331 öğrenci ile Silivri’de gerçekleşti. Çalışma, Silivri’de bugüne kadar yapılan en kapsamlı ve en başarılı Sportif Yetenek Taraması oldu.
BURSA (İGFA) – Türkiye Sigorta Basketbol Süper Ligi 27. haftasında TOFAŞ, Aliağa Petkimspor’a konuk oluyor.
Ligde 11 galibiyet-15 mağlubiyet ile play-off mücadelesini sürdüren ve 7. sıradaki Galatasaray NEF ile aynı galibiyet sayısına sahip olan Mavi Yeşilliler, son haftalardaki çıkışını İzmir deplasmanında da sürdürmeyi hedeflerken, Bursa ekibi Başantrenör Orhun Ene idaresinde ligde oynadığı son 5 maçta 4 galibiyet alarak üst sıralara tırmanışa geçmişti.
Ev sahibi Petkimspor’un da geride kalan 26 haftada 11 galibiyet-15 mağlubiyeti bulunurken, İzmir temsilcisi son 2 maçında evinde Pınar Karşıyaka’yı deplasmanda ise Beşiktaş Emlakjet’i mağlup etmeyi başardı.
İki takım arasında ligin ilk yarısında oynanan mücadeleyi TOFAŞ Basketbol Takımı, evinde 78-65 kazanmayı başarmıştı.
29 Nisan Cumartesi günü Enka Spor Salonu’nda oynanacak mücadele saat 13.00’de başlayacak.
BeIN SPORTS 5’den canlı yayınlanacak karşılaşmayı Ali Şakacı, Tolga Edis, Batuhan Söylemezoğlu hakem üçlüsü yönetecek.
Gürhan ADANA – Yenişehir Memleket / BURSA (İGFA) – 14 Mayıs’ta yapılacak Cumhurbaşkanı ve Milletvekili Seçimleri öncesi siyasi partiler, seçim gününe yönelik hazırlıklarına devam ediyorlar.
Siyasi partilerin liderleri başta olmak üzere kamuoyunda da sık sık tartışılan konuların başında sandık güvenliği geliyor.
Bursa’nın Yenişehir ilçesinde bu yönde eğitim çalışmaları yaparak sandık güvenliği konusunda duyarlılığını gösteren CHP’de bu konu tüm yönleriyle ele alındı. Parti binasında önceki gün gerçekleştirilen toplantıda CHP Parti Okulu Eğitmeni Erkan Erdem, sandık görevlileriyle bir araya geldi.
Eğitim toplantısının açış konuşmasını yapan CHP Yenişehir İlçe Başkanı Ahmet Köse, “‘Sandıklara neden sahip çıkmalıyız?’ şeklindeki sorunun yanıtını, düzenlediğimiz bu gibi eğitim toplantılarında bulacaksınız. Seçim güvenliğine ilişkin son derece yararlı bilgilere sahip olacaksınız” dedi.
Eğitim toplantılarının tüm sandık görevlileri için tekrarlanacağını ifade eden Köse, “Elini taşın altına koyarak ve vakit ayırarak sandık görevi kabul eden ve bugün eğitime gelen bütün gönüllülerimize ve CHP Parti Okulu’na canı gönülden teşekkür ederiz” diye konuştu.
Parti Lokali’ndeki eğitim toplantısında, CHP Parti Okulu Eğitmeni Erkan Erdem ayrıca, partinin sandık ve seçim görevlilerine ayrıntılı bilgiler verdi.
Performansıyla Beşiktaş derbisine damgasını vurmak isteyen Kerem Aktürkoğlu, Florya’da egzersizlerden sonra ekstra duran top çalışmaları yapıyor.
Alanyaspor deplasmanında olağanüstü bir frikik golüne imza atan genç yetenek, idmanlarda da hür vuruşlar üzerine ağırlaşarak kendisini geliştirmeye çalışıyor.
ÖNCELİK KEREM’İN
Oliveira ile birlikte duran topları değişmeli olarak kullanan Kerem, Beşiktaş karşısında tehlikeli bölgede kazanılacak frikikte meşin yuvarlağın başına geçen isim olmaya kararlı. Okan Buruk’un da önceliği bu defa Kerem’e tanıyacağı öğrenildi.
Beşiktaş ile derbide karşılaşacak olan Galatasaray’da son antrenmanın epey yüksek tempoda geçtiği öğrenildi.
OKAN BURUK MEMNUN
Grupta maç havasını şimdiden yaratmak isteyen Okan Buruk’un, bu kere çalışmayı hiç durdurmadığı ve ortaya çıkan sertlikle gayretten şad kaldığı belirtildi.
Beşiktaş’ta teknik yönetici Şenol Güneş, Galatasaray’ın son 5 maçını inceleyip röntgenini çekti. Siyah-beyazlılar sabah 11.00’de yaptığı idmanın akabinde tesislerde birlikte yemek yedi. Sonrasında ise teknik yönetici Şenol Güneş, Aboubakar, Cenk, Redmond ile birlikte Gedson’u yanına çağırdı. Güneş bu toplantıda oyuncularına bilhassa rakiplerinin öne çıktığında savunma ardında derin boşluk bırakarak bek ve stoperlerinin yanılgı yaptığını anlattı. Bu boşlukları Cenk, Aboubakar ve Redmond’un güzel değerlendirmesini isteyen Güneş, Gedson’dan ise ileri hatta arkadaşlarına yakın oynayıp 4. atak oyuncusu üzere hareket etmesini istedi.
“YALNIZ BIRAKMAYIN”
Teknik heyet, Redmond’a Galatasaray’ın sol bek zaafından faydalanması gerektiğini belirtti. Cenk’ten ise Aboubakar’ı, Nelsson ve Abdülkerim ortasında ceza alanında yalnız bırakmaması istendi.
“GEDSON’UN AKLI ASLAN’DA”
Beşiktaş’ın Portekizli futbolcusu Gedson Fernandes, bu dönem kadrosuna ligde 4 asist katkısı sağlarken şimdi golle tanışamadı. Ümraniyespor maçının akabinde yaptığı paylaşımda, “Sıra gelecek haftada” tabirlerini kullanan 24 yaşındaki oyuncu, eski ekibine karşı siftah peşinde olacak. Kara Kartal’ın yıldızı Galatasaray maçında golle tanışarak, hem hocasının atakta kendisinden beklediklerini artık yerine getirmek hem de eski ekibine karşı zafer elde etmek istiyor.
İSTANBUL (İGFA) – İFAT Fuarı’nda İSU Genel Müdürü Ali Sağlık, gerçekleştirdiği sunumda Kocaeli’de su yönetimiyle ilgili yaşanabilecek problemlere karşı alınan tedbir ve önlemleri anlattı.
Panelde çağın en önemli gündem maddesi olan su yönetimi tema olarak belirlendi.
İSU Genel Müdürü Ali Sağlık, gerçekleştirdiği sunumda Kocaeli genelinde suyun korunması için kent genelinde gerçekleştirilen altyapı yatırımları, teknolojik yatırımlar ile kuraklığa karşı verilen mücadeleyle ilgili tecrübelerini paylaştı.
SU KAYNAKLARINDA KURAKLIK RİSKİNE KARŞI ÖNLEM
Yuvacık Barajında su seviyesinin eylül-ekim ayları itibariyle düştüğünü ifade eden İSU Genel Müdürü Ali Sağlık, susuzluk riskine karşı Sapanca-Yuvacık terfi hattının B planı olarak hazır tutulduğunu ifade etti.
Genel Müdür Ali Sağlık ayrıca Namazgâh Barajı, derin su kuyuları, Denizli ve Cumaköy Göletleri ile DSİ’nin yapımını gerçekleştirdiği ve önümüzde ki yıllarda devreye alınması planlanan İhsaniye ile birlikte Mudurnu Çayı üzerinde inşa edilen Ballıkaya Barajı’yla önümüzdeki yıllarda oluşabilecek kuraklık riskine karşı tüm tedbirlerin alındığını söyledi. Ali Sağlık, geri kazanım suyuna da vurgu yaparak sanayide gri su kullanımıyla birlikte tatlı su kaynaklarında baskının önemli oranda azaldığını ifade etti.
KAYIP-KAÇAK İLE MÜCADELE
Kayıp-kaçak ile ilgili önemli yatırımlar gerçekleştirdiklerini ifade eden İSU Genel Müdürü Ali Sağlık, kent genelinde 2004 yılında %72 olan kayıp-kaçak oranının büyük bir emek sarf edilerek %25 seviyelerine indirildiğini söyledi. Ayrıca birçok altyapı yatırımı, teknolojik yatırımlar ve yeni projelerin hayata geçirildiğini söyleyen Genel Müdür Ali Sağlık, basınç yönetimi, izole bölgeler, gece dinleme çalışmaları, su işletme sistemi (SUİS), yüksek tüketimli abonelerin takibi, ortak abonelik sayaç değişimi gibi projelerin hayata geçirildiğini söyledi.
KOCAELİ (İGFA)- Gerçekleştirdiği çalışmalarla kültürel ve sosyal birçok projeyi hayata geçiren Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, ülkemizin geleceği çocuklar ve gençler için de eğitim kurumlarına desteklerini sürdürüyor. Bu kapsamda Büyükşehir tarafından Derince Çınarlı Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesine Örtü Altı Topraksız Tarım için sera kurulumu ve birçok doğal ürünün üretileceği üretim atölyesinin inşasına malzeme desteği sağlandı. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Hasan Aydınlık, okuldaki sera ve üretim atölyelerini ziyaret ederek, yetkililerden proje hakkında bilgi aldı.
ÜRETİM ATÖLYELERİNİ İNCELEDİ
Derince Çınarlı Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesini ziyaret eden Genel Sekreter Yardımcısı Aydınlık, Elektrik-Elektronik Deneysel Setleri Üretim Atölyesi ile Kimya Ürünleri Üretim Atölyesinde incelemelerde bulundu. Büyükşehir Belediyesinin malzeme desteğiyle inşa edilen Kimya Ürünleri Üretim Atölyesini detaylı bir şekilde inceleyen Aydınlık, okul müdürü Selman Utkan ve atölyeden sorumlu öğretmenlerden yapılacak çalışmalar hakkında bilgi aldı. Büyükşehir Belediyesinin hayata geçirdiği önemli projelerinde olan “Tıbbi ve Aromatik Bitki Yetiştiriciliği Projesi” (TABİP) kapsamında inşa edilen Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Distilasyon Tesisinden elde edilen malzemelerle bu okuldaki Kimya Ürünleri Üretim Atölyesinde çeşitli ürünler öğrenciler tarafından üretilecek.
750 M2’LİK SERANIN KURULUMU YAPILDI
Eğitime ve eğitimcilere her zaman desteğini arttırarak sunan Büyükşehir Belediyesi, Tarım Eğitimi için bölüm açma başvurusu kabul edilen Derince Çınarlı Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesine bu alanda önemli bir destek sağladı. Destek çerçevesinde 750 metrekarelik kapalı alan içerisinde Örtü Altı Topraksız Tarım konusunda AR-GE çalışmalarının yapılabileceği seranın kurulumu gerçekleştirildi. Modern ve son sistem teknolojiye sahip serada, sulama sistemi ve diğer ekipmanlar da bulunacak.
Sony, çip kısmı ve amiral gemisi PlayStation 5 oyun konsolu satışlarının yardımıyla rekor düzeyde yıllık faaliyet kârı açıkladı.
Şirket Mart ayı ile biten çeyrekte 2,92 trilyon yen beklentisine rağmen 3,06 trilyon yen (22,7 milyar dolar) gelir açıkladı. Bu sayı, bir evvelki yılın tıpkı devrine nazaran yüzde 35’lik bir artışa işaret etti. Faaliyet kârı ise 124,34 milyar yen beklenirken 128,5 milyar yen olarak gerçekleşti ve birebir periyot için yüzde 7’lik bir düşüş oldu.
Sony, Mart ayında sona eren mali yılı için daha evvel 1,18 trilyon yen faaliyet kârı ve 11,5 trilyon yen gelir iddia etmişti. Şirket, rekor olan 1,21 trilyon yen faaliyet kârı ile kendi kestirimini aştı.
PlayStation 5 satışları rekor kırdı
Sony tarafından yapılan açıklamada, mali yıl içerisinde 19,1 milyon PlayStation 5 konsolu satıldığı açıklanırken şirketin kendi beklentisi 18 milyonluk bir satış olacağı tarafındaydı. Bu sayı, Sony’nin tedarik zinciri sıkıntılarıyla karşı karşıya kaldığı bir evvelki mali yılda satılan 11,5 milyon PS5 unitesinden daha yüksekti.
Japon devinin oyun kısmı, yıllık yıl 27’lik düşüşe karşın 250 milyar faaliyet kârı ile yıl boyunca en büyük kâr etmenlerinden biri oldu.
Petrol, ABD ve Asya’daki yavaşlama kaygılarının görünüm üzerinde baskı yaratması sebebiyle Nisan ayını da düşüşle kapatıyor.
Yatırımcılar, ABD’de enflasyonun hızlanmaya devam ettiğini ve Fed’in faiz oranlarını yükseltmeye devam etmek zorunda kalacağına dair beklentileri destekleyerek, güç tüketimini azaltacak bir sakinliği daha muhtemel hale getirdiğini düşünüyor.
Cuma günü varil başına 75 doların üzerine çıkan ABD ham petrolü, ikinci haftalık kaybına hazırlanıyor.
Asya’daki rafineriler için düşen kar marjları, en büyük petrol ithal eden bölgede talep zayıflığının sinyalini veriyor. Çinli petrol şirketi Sinopec, Çin’in toparlanmasının bu yıl rafine petrol eserlerine yönelik talep artışını yüzde 10’dan fazla artıracağını açıkladı.
Ham petrol, OPEC+’nın üretim kesintisi açıklamasının akabinde sert yükselmesine karşın görünüm berbatlaşması ile tüm kazanımlarını geri verdi.
Analistler, yaptırımlara ve fiyat sınırlamasına karşın Rusya’dan gelen petrol arzının şaşırtan bir biçimde dirençli kaldığını belirtirken, Çin’in pandemi sonrası toparlanmasının kestirim edilenden daha yavaş olduğunu kaydetti.
Türkiye’yi ziyaret eden yabancı ziyaretçilerin sayısı Mart ayında bir evvelki yılın tıpkı ayına nazaran yüzde 12,32 artışla 2,34 milyona yükseldi.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın açıkladığı datalara nazaran, Ocak-Mart devrinde girişler yıllık bazda yüzde 27 artış kaydetti.
Yabancı ziyaretçilerin milliyetlerine nazaran dağılımı dikkate alındığında, giriş yapanların yüzde 11,35’ini Rusya, yüzde 10,53’ünü İran, yüzde 9,28’ini Almanya vatandaşları oluşturdu.
Neo 8 serisi akıllı telefon üzerinde çalıştığı argüman edilen Çinli telefon üreticisi iQOO, son vakitlerde bu çalışmalarına sürat vermiş üzere görünüyor. Gelen son bilgilere nazaran yeni serinin standart ve pro varyantlarını içereceği varsayım ediliyor. Son vakitlerde, AnTuTu benchmark’ta V2302A model numarasına sahip Neo 8 Pro ortaya çıktı. Artık birebir aygıt Geekbench veritabanında da görüldü.
En son benchmark listesine nazaran, iQOO Neo8, k6985v1_64 kod isimli bir anakarta sahiptir ve bu ünite 2GHz’de dört çekirdek, 3GHz’de üç çekirdek ve 3.35GHz’de birincil bir çekirdek içerir. İşlemci konseyimi ve kod ismi, MediaTek’in Dimensity 9200+ ile eşleşiyor. Liste ayrıyeten, entegre bir Mali G715 Immortalis MC11 GPU ve 16GB RAM bulunan bir aygıt olduğunu belirtiyor. Aygıt, kutusundan Android 13 işletim sistemiyle çalışacak. Üstteki bilgiler, aygıtın AnTuTu benchmark listesiyle uyumludur. Ek olarak, AnTuTu listesi 512GB depolama da ortaya çıkardı.
Neo 8 serisine ilişkin yeni bilgiler gelmeye devam ediyor
Geekbench’in tek çekirdekli ve çok çekirdekli test sonuçlarına nazaran, iQOO Neo 8 Pro, 2034 ve 5245 puan alıyor. Geçmiş raporlar, iQOO Neo8‘in 1.5K olarak isimlendirilen 2.800 x 1.260 piksel çözünürlüğe sahip 6,78 inçlik bir ekrana sahip olacağını öne sürüyor. Aygıt, 120W süratli şarj dayanağı ile desteklenen 5.000mAh batarya ünitesine sahip olacak. Akıllı telefonun 1/1.5 inç 50MP kamera sensörüne sahip olacağı söyleniyor.
iQOO Neo8 serisinin önümüzdeki ay Çin’de piyasaya sürülmesi bekleniyor. Yakın gelecekte akıllı telefonlar hakkında daha fazla ayrıntı öğrenmeyi bekliyoruz.
LunarCrush, kullanıcıları tarafından en çok aranan birinci on kripto para ünitesinin bir listesini paylaştı. Listede BTC, VRA, RNDR, LUNR, INJ, ALU, ETH, MATIC, UTK ve SOL yer alıyor. Mevcut piyasa volatilitesine karşın, LunarCrush’ın kullanıcıları birkaç önde gelen kripto para ünitesiyle ilgilenmekte. İşte detaylar…
LunarCrush, ilgi çeken coin’leri paylaştı: INJ de listede
Sosyal tahlil platformu LunarCrush kullanıcıları tarafından en çok aranan birinci on kriptonun listesini paylaştı. Listede BTC, VRA, RNDR, LUNR, INJ, ALU, ETH, MATIC, UTK ve SOL yer alıyor. Mevcut piyasa volatilitesine karşın, öne çıkan kripto para üniteleri toplumsal medya platformlarında tanınan olmaya devam ediyor. LunarCrush’a nazaran, bu kripto para üniteleri kullanıcılarının ilgisini çekti. Böylelikle platformda en çok aranan birinci 10 ortasında yer almalarını sağladı.
Piyasa kıymetine nazaran dünyanın en büyük kripto para olan Bitcoin (BTC), yüksek bir puan aldı. Böylelikle BTC, 49 Galaxy Puanı ve 18,85 milyar toplumsal etkileşimle LunarCrush’ın listesinde en üst sırada. Bu ortada, çevrimiçi görüntü sanayisine yenilik getirmeyi amaçlayan Blockchain tabanlı bir platformun tokeni olan Verasity (VRA), 47 Galaxy Puanı ve 108,74 milyon toplumsal etkileşim ile ikinci sırada yer aldı.
Kullanıcıların bilgi süreç güçlerini kiralamalarına imkan tanıyan merkezi olmayan bir ağ olan Render Network’ün hizmet tokenı olan Render Token (RNDR), 50 Galaxy Puanı ve 171,62 milyon toplumsal etkileşimle üçüncü sırada yer aldı. Kalan yediyi tamamlayan bir öbür kripto para ünitesi ise LUNR oldu. LUNR’ın Galaxy Puanı 37, toplumsal etkileşimi 10,53 milyon oldu. Akabinde 46,5’lik Galaxy Puanı ve 201.26 milyonluk toplumsal etkileşimi ile INJ geldi.
Listede diğer hangi kripto paralar yer alıyor?
Diğer yandan 44,5 Galaxy Puanı ve 3339.337 toplumsal etkileşim ile ALU dikkat çekti. 51,5’lik Galaxy Puanı ve 7.36 milyar toplumsal etkileşimi ile başkan altcoin Ethereum (ETH) da listedeydi. Bunların dışında 45,5’lik Galaxy Puanı ve 954.51 milyonluk toplumsal etkileşimi ile Polygon (MATIC) dikkat çekti. Galaxy Puanı sırasıyla 44 ve 48,5 olan UTK ve Solana da listede yer aldı. Bu son iki coin’in toplumsal etkileşim sayıları ise sırasıyla 22.02 milyon ve 3 milyar oldu.
Galaxy Score, LunarCrush tarafından oluşturulan bir ölçüt olarak karşımıza çıkıyor. Piyasa aktifliği, toplumsal medya varlığı ve geliştirici davranışı üzere faktörleri tahlil eder. Böylelikle bir kripto paranın genel sıhhatini ve performansını pahalandıran bir metriktir. Kriptokoin.com olarak da bildirdiğimiz üzere toplumsal etkileşimler ise bir kripto paranın toplumsal medyada aldığı toplam etkileşim sayısını (beğeniler, yorumlar, paylaşımlar vb.) söz etmektedir.
Büyükşehir Genel Sekreteri Gündoğdu, Ulaşım Dairesi Başkanlığı’nın ek yönetim binası ve depolama alanını inceledi
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi vatandaşlara daha kaliteli ve hızlı hizmet verebilmek için çalışmalarını sürdürüyor. Bu kapsamda 6 Ekim tarihinde ihalesi yapılan Ulaşım Dairesi Başkanlığı Ek Yönetim Binası ve Depolama Alanı Yapım İşi kapsamında çalışmalar sürüyor. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Balamir Gündoğdu, çalışmaları yerinde inceledi.
GÜNDOĞDU ÇALIŞMALARI İNCELEDİ
Kocaeli Büyükşehir Belediyesince 6 Ekim tarihinde ihalesi yapılan Ulaşım Dairesi Başkanlığı Ek Yönetim Binası ve Depolama Alanı Yapım İşi kapsamında çalışmalar devam ediyor. % 60’ı tamamlanan Cumhuriyet Mahallesindeki 6 bin 313 m2 arazi içinde; 661 m² yönetim binası, bin 24 m² depo binası ve 289 m² açık depo sahası yer alıyor. Genel Sekreter Gündoğdu, çalışmaları yerinde inceleyerek teknik ekipten bilgi aldı. Genel Sekreter Gündoğdu’ya Ulaşım Dairesi Başkanı Ahmet Çelebi de eşlik etti.
EK YÖNETİM BİNASI
Bina tamamlandığında Ulaşım Dairesi Başkanlığı bünyesindeki Akıllı ve Sürdürülebilir Ulaşım Sistemleri Şube Müdürlüğü ile Trafik Hizmetleri Şube Müdürlüğü faaliyetlerine bu binadan devam edecek. Ayrıca imalatların tamamlanması ile birlikte yönetim binasında yaklaşık 50 kişilik ofis, depo binasında ise 10 kişilik ofis yer alıyor. Saha ve atölye personellerinin çalışacağı atölyeler ve akıllı ulaşım sistemleri, sinyalizasyon, yatay ve düşey işaretleme birimlerine ait kapalı depolar yer alacak.
KAPSAMLI DEPOLAMA ALANLARI
Kapalı ve açık deponun hizmete açılması sonrasında trafik levha imalatlarının, sinyalizasyon donanımları tamiratının ve bakım onarımının yapılacağı atölyeler ile akıllı ulaşım sistemlerinin elektronik cihazlarının, yol çizgi ekipmanlarının ve malzemelerinin yer aldığı, sivil araç otoparkı, iş makinesi, kamyon ve kamyonet park alanları ve araç yıkama alanının bulunduğu, Kobis sistemlerinin malzemelerinin kapalı korunaklı depolandığı bir alana sahip olunacak.
3 MÜDÜRLÜK HİZMET VERECEK
Otobüs İşletmesi Şube Müdürlüğü için 520 m2 kademe binası imalatına da başlandı. Bu imalat sonrasında aynı anda üç otobüse bakım yapılabilecek, yedek malzemelerin güvenle stoklandığı bir ambarı olan, yıkama ve otobüs depolama alanını da içinde barındıran bir bina olacak. Daire Başkanlığı bünyesindeki üç müdürlüğün hizmetine sunulacak bu kampüsün imalatının 240 takvim günü sürmesi planlanıyor.
Gaziemir Belediye Başkanı Halil Arda, 2 milyon 800 bin lira bedelle kamulaştırdıkları ilçenin en eski binasının restorasyon çalışmasının başlaması için inşaat ruhsatını imzaladı. Tarihi yapı Kültür Evi olarak hizmete sunulacak.
Kentin en eski yapılarından birini 2 milyon 800 bin lira bedelle kamulaştıran Gaziemir Belediyesi, binayı geleceğe taşımak için restorasyon projesi hazırladı. Belediye Başkanı Halil Arda, ilçenin tarihine ışık tutan, Gaziemirlilerin hatıralarında önemli bir yer edinen tarihi yapının restorasyon çalışmalarını başlatacak inşaat ruhsatını imzaladı. “Gaziemir’i geleceğe taşıyacak imzalar atmaya, projeler hayata geçirmeye devam ediyorum” diyen Başkan Arda, “2 milyon 800 bin lira bedelle kamulaştırdığımız ilçemizin ayakta kalan en eski yapısı için hazırladığımız restorasyon projesinin başlaması için inşaat ruhsatını imzaladım. Yenileme çalışmamızla, tarihi yapıyı geleceğe taşıyacağız. Kentimizin geçmişine tanıklık eden binayı, aslına uygun olarak yeniledikten sonra Kültür Evi olarak hizmete sunacağız. İlçemize hayırlı olmasını diliyorum” diye konuştu.
Belediyenin hazırladığı proje kapsamında eski yapı, tarihi belgelerde yer alan ve binada yapılan incelemeler sonucu ortaya çıkan bilgiler ışığında inşa edildiği dönemdeki malzemeler kullanılarak yenilenecek. Tarihi koşullara uygun olarak yenilenecek binada, günümüz teknolojisi de kullanılacak. Taş binaya bugünün teknolojik imkânlarıyla havalandırma ve ısıtma sistemleri kurulacak. Binanın elektrik tesisatı da teknolojiye uygun olarak yenilenecek. Rum Haniotis Ailesi tarafından 1870’li yıllarda inşa edilen, kentin tarihine tanıklık eden bina, restore edildikten sonra Kültür Evi olarak hizmet verecek. Projenin tamamlanmasıyla tarihi binada kültür sanat etkinlikleri, edebiyat söyleşileri, şiir dinletileri düzenlenecek.
Pek çok insan daha iyi hissetmek, toplumda kendine yer edinebilmek için fiziksel görünümünü değiştirmek istiyor. Burun estetiği de erkeklerde sık tercih edilen estetik operasyonlar arasında yer alıyor. Ancak burun estetiğinin yüz görüntüsünü başlı başına etkilediğinin unutulmaması gerekiyor. Kişiye göre güzelin değil, sanatsal açıdan bakılınca güzel görüntünün yakalanması ve sağlıklı bir şekilde nefes alınabilmesi büyük önem taşıyor. Memorial Antalya Hastanesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Bölümü’nden Doç. Dr. İsmail Önder Uysal, erkeklerde burun estetiği hakkında bilinmesi gerekenleri anlattı.
Kadın ile erkek burun estetiği arasında farklar bulunuyor
Erkekler ve kadınlar arasında estetik görünüm açısından bazı farklar vardır. Erkekler genellikle ameliyat olduklarının anlaşılmasını istemez, estetik sonrasında dışarıdan bakıldığında doğuştan burunlarının şekliymiş gibi anlaşılmasını tercih eder. Kadınlardan farklı olarak erkekliğin maskülen yapısına uygun bir şekil isterler. Kadınlar daha dar, daha küçük bir burun isterken, erkekler daha iri ve daha düz inen bir burun ister. Ayrıca kadınlara göre burun uçları daha geniş ve burun kenarları daha yapılı olur. Erkekler estetik burun ameliyatı olduğunun anlaşılmasını istemedikleri için burun sırtının tam düzgün olmasındansa hafif çıkıntılı kalması tercih edilebilir.
Erkeklerde de ideal yaş 22
Günümüzde pek çok hasta 18 yaşını doldurur doldurmaz burun estetiği için başvurmaktadır ancak yüz kemiklerinin tamamen oturması 22 yaşı bulmaktadır. Bu nedenle erkeklerde veya kadınlarda burun estetiği ya da tüm estetik operasyonlar için 22 yaş idealdir. Ameliyat öncesinde hastanın tam olarak ne istediğinin anlaşılması, tüm açıların belirlenmesi, belirli formatlarda hazırlanması ve fotoğraflanması önemlidir. Tüm bunlar kayıt altında olmalı ve hastanın imzası alınmalıdır.
Ameliyattan sonra 6 ay dikkatli olmak gerekiyor
Burun estetiği ameliyatından sonra kadın ve erkek hastaların dikkat etmesi gerekenler aynıdır. İlk geceden sonra hastanın 3 aylık dikkat etmesi gereken bir dönem başlar. İki hafta boyunca burun alçılarla desteklenir bu sayede oluşabilecek travmalardan korunur. Bunun için içeriden ve dışarıdan buruna koyulan malzemelerle burun desteklenir. 6 ay kadar hastanın gözlük takmaması, güneşten korunması, yüze gelebilecek en ufak travmalardan bile korunması istenir. Burnun tamamen iyileşmesi 6 ayı bulmaktadır ve 6 aydan sonra normal hayata geçilir.
Burun estetiğinden sonra bunlara dikkat edin;
Crossfit ve koşu gibi yorucu aktivitelerden kaçının.
Burnunuzda bandaj varken duş almak yerine banyo yapın.
Burnunuzu sümkürmeyin.
Kabızlığı önlemek için meyve ve sebzeler gibi yüksek lifli yiyecekler yiyin. Kabızlık, ödem yapabileceğinden ameliyat bölgesinde basınca neden olabilir.
Çok gülümseme veya kahkaha atmak gibi aşırı yüz ifadelerinden kaçının.
Üst dudağınızın hareketini sınırlamak için dişlerinizi nazikçe fırçalayın.
Önden bağlanan giysiler giyin. Gömlek veya kazak gibi giysileri başınızın üzerine çekmeyin.
Gastrointestinal enfeksiyonların mide ve bağırsakları içeren gastrointestinal sistemi etkileyen bir grup tıbbi durum olduğunu söyleyen uzmanlar, en büyük nedeninin virüsler, bakteriler parazitler ve mantarlar olabileceğini söylüyor. Gastroenteritin karın ağrıları, bulantı, kusma ve ishal ile kendini belli ettiğini söyleyen Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Aytaç Atamer, hastalığın genellikle kendiliğinden geçtiğini ancak kişi yaşlıysa, immün sistemi zayıfsa ve fazla yorulmuşsa hastalığın biraz daha ağır seyredebileceğini söylüyor. Atamer, gastroenteritten korunabilmek için özellikle hijyen koşullarına dikkat edilmesi gerektiğinin altını çiziyor.
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Aytaç Atamer son dönemde gündemde olan gastroenterit hakkında bilgi verdi.
“En çok görülen gastroenterit nedeni viral olanlardır”
Gastrointestinal enfeksiyonların mide ve bağırsakları içeren gastrointestinal sistemi etkileyen bir grup tıbbi durum olduğunu söyleyen Prof. Dr. Aytaç Atamer, “Bunun en büyük nedeni genelde virüsler, bakteriler parazitler ve mantarlar olabilir. En çok görülen gastroenterit nedeni viral olanlardır. Viral olanlar içerisinde en çok çocuklarda rota virüsü, büyüklerde norovirüsü enfeksiyonlarına bağlı olabilir. Bunun dışında bakteriler olabilir. Nadir olarak mantarlar da gastroenterite neden olabilir.” dedi.
Karın ağrısı, bulantı, kusma ve ishal ile kendini belli eder
Gastroenterit oluşmasının en büyük nedeninin kirli gıda ve sıvı tüketilmesi olduğuna dikkat çeken Atamer, “Gastroenterite yakalanmış kişilerle yakın temas sonucunda da gastroenterit tablosu oluşabilmektedir. Gastroenterit dediğimiz durumda genelde karın ağrıları, bulantı, kusma ve ishal ile kendini belli eder. Eğer klinik tablo ağırsa sıvı kaybına bağlı olarak da halsizlik, yorgunluk, baş dönmeleri, kas ağrıları, ateş gibi ek bulgular olabilir.” uyarısında bulundu.
Yaşlı ve bağışıklığı zayıf kişilerde ağır seyredebilir
Gastroenteritin genellikle kendiliğinden geçebilen bir hastalık olduğunu kaydeden Prof. Dr. Aytaç Atamer, “Özellikle sıvı kaybı ne kadar fazla olursa şikâyet o kadar artmaktadır. Genellikle kendini sınırlayan 24-48 saat içinde giderek azalan bir durumdur. Ancak kişi yaşlıysa, immün sistemi zayıfsa, fazla yorulmuşsa ve yorgunsa hastalık biraz daha ağır seyredebilir. Genel olarak tedavisinde ishal engelleyici ilaçlar, antibiyotikler yer almakla birlikte en önemlisi ağızdan yeteri kadar sıvı almak klinik durumu ağırsa damardan sıvı tedavisi ile hastalık şikayetleri azalabilmektedir.” şeklinde konuştu.
Korunmak için hijyen koşullarına dikkat edilmeli
Gastroenteritten korunabilmek için özellikle hijyen koşullarına dikkat edilmesi gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Aytaç Atamer sözlerini şöyle tamamladı:
“Temiz gıda alınmasına dikkat edilmeli, vücut direncini düşürecek durumlardan kaçınılmalı. Aşırı yorgunluk ve dikkatsizlik sonucunda hijyen koşulları yetersiz olunca da oluşabilir. Özellikle fazla gezen, fazla yerlere giden yedikleri gıdalara özen göstermeyen ve yorgunluk nedeniyle zayıflayan kişilerde daha fazla oluşmaktadır. Genellikle hastanede yatışa gerek kalmaz ancak çok ilerleyen vakalarda damarlardan sıvı vererek ilaç tedavisiyle tedavisi mümkün olan bir hastalıktır.”
Çalıştayda; ülkemizdeki süt hayvancılığının geleceğine dair kısa ve uzun vadeli riskler, bu risklerin nasıl yönetilebileceği, süt hayvancılığının güvenliği ve sürdürülebilirliği için yapılması gereken teknolojik dönüşümler, atılması
gereken adımlar ele alındı.
Türkiye İş Bankası ile Alman finans kuruluşu Finance in Motion ve danışmanlık firması Frankfurt School arasında tarım alanındaki faaliyetler için imzalanan sponsorluk anlaşması kapsamında gerçekleştirilen “İmece Çalıştayları”nın üçüncüsü, “Süt Hayvancılığı” temasıyla Bursa’da düzenlendi.
“Süt Hayvancılığının Geleceği” başlığı altında, “Geleceğimize Umut, Sürümüze Bereket” sloganı ile düzenlenen Çalıştay, süt ve damızlık hayvan birliklerini, sanayicileri, ilgili sivil toplum kuruluşlarını, kamu temsilcilerini, akademisyenleri ve girişimcileri bir araya getirdi.
Ülkemizdeki süt hayvancılığının geleceğine dair kısa ve uzun vadeli riskler ile bu risklerin nasıl yönetilebileceği, süt hayvancılığının güvenliği ve sürdürülebilirliği için neler yapılması gerektiği, bu alanda ihtiyaç duyulan teknolojik dönüşümler ve atılması gereken adımların ele alındığı Çalıştayın sonuçları, bir rapor haline getirilerek kamuoyuna duyurulacak.
“Çiğ süt arz ve talebinin güvenliği, sürdürülebilirliği kritik”
İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı İzlem Erdem, Çalıştayın açılışında yaptığı konuşmada, süt fiyat trendleri, artan yem ve işletme maliyetleri, Türkiye’nin süt hayvanı varlığı, tarım politikaları açısından çiğ süt arz ve talebinin güvenliği ve sürdürülebilirliğinin son yıllarda kritik konu başlıklarından biri haline geldiğini söyledi. Erdem, beslenme ve toplum sağlığı açısından önemli bir gıda ürünü olan sütün çevresel, ekonomik, hijyenik koşulların yanı sıra teknolojik gelişimler, toplumsal tercihler başta olmak üzere pek çok farklı alanda risklere maruz kaldığının altını çizdi.
Süt endüstrisinin özellikle 1970’lerden sonra büyük işletmelerin de sektöre dâhil olmasıyla gittikçe gelişen ürünlerini artık dünyaya da ihraç edebilen büyük ve çok katmanlı bir sektöre dönüştüğünü belirten Erdem, 1 milyon civarında süt işletmesi bulunan Türkiye’nin dünyanın en büyük 8’inci, Avrupa’nın en büyük 3’üncü süt üreticisi olduğunu, 110’dan fazla ülkeye süt ve süt ürünleri ihraç ettiğini aktardı.
Sektördeki temel sorunlar…
Sektörde karşılaşılan temel sorunlara işaret eden Erdem, bunların başta yem olmak üzere girdi fiyatlarındaki hızlı artışlar, çiğ süt fiyatlarındaki belirsizlikler, desteklemelerdeki çeşitli aksaklıklar, finansmana dair yaşanan sıkıntılar, özellikle aile işletmelerinin hem modernizasyon hem rekabet edebilme anlamında yeterli seviyede olmamaları, teknolojinin yetersiz kullanımı, hayvan sağlığına ve hayvan refahına dair hatalı uygulamalar olduğunu söyledi.
İzlem Erdem, “Biz tarım bankacılığı alanında her geçen yıl öze dokunan katkılar sunmak için büyük bir gayretle çalışıyoruz. Tarım, finans ve teknolojinin birlikte etkin kullanımı ile sadece uygun finansman koşulları sunmakla yetinmiyor, teknolojiyi merkeze alarak daha az girdi kullanımı, daha yüksek verim ve daha sürdürülebilir tarımsal üretimi teşvik ediyoruz. Geleneksel tarım bankacılığının yanı sıra dijitalleşme, inovatif bakış açısıyla tarım ve teknolojiyi buluşturma, tarım ve teknolojinin buluştuğu noktada ortaya çıkan finans ihtiyacını en doğru kanallarla ve yöntemlerle desteklemeye yönelik çalışmalar yürütüyoruz” diye konuştu.
“Çözüm için tüm paydaşlar birlikte hareket etmeli, ortak zeminde buluşmalı”
Kurum olarak insana, hayvana, toprağa saygılı ve doğayla uyumlu üretim süreçlerini desteklemeyi önemsediklerini vurgulayan Erdem, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bu hassasiyetimiz çerçevesinde Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları ve Göstergeleri ile uyumlu konvansiyonel bankacılık işlerimizin yanı sıra tarımın teknoloji ve finansla çok daha fazla kesiştiği sektöre özgü yenilikçi çözümler üretme yönündeki çalışmalarımıza devam edeceğiz. Kesin ve sürdürülebilir çözümlerin bulunarak uygulanabilmesi, daha büyük adımlar atılabilmesi ve tarım sektörüne önemli çıktılar sağlanabilmesi için tüm paydaşların birlikte hareket etmesini, ortak zeminde buluşmasını gerekli görüyoruz. Bu konuda sadece bir banka olarak değil, tarımsal değer zincirinin bir halkası ve ilgili tüm kesimlerin iş ortağı olarak sektörü iyi tanıyan, dinamiklerini çok yakından bilenlerle birlikte bilgimizi artırmayı, Türkiye’nin tarım ve hayvancılık alanındaki üretim hikâyesinde yeni ve ümit verici sayfalar açmayı istiyoruz.”
“Süt hayvancılığının sürdürülebilirliğinin tek yolu topraktan sofraya bütünleşik bir yaklaşım”
Çalıştaya sunumu ile katılan Frankfurt School of Business and Management Tarımsal Saha Araştırmaları Grup Müdürü İbrahim Oğuz, süt hayvancılığını sürdürülebilir kılmanın tek yolunun topraktan sofraya bütünleşik bir yaklaşım ve kırmızı et sektörünü de kapsayacak şekilde dinamik planlama olduğuna işaret etti. Büyükbaş süt hayvancılığı konusunda başarılı devletlerin ortak özelliklerine de değinen Oğuz, dünyadaki ve ülkemizdeki mevcut sorunların doğru politikalar ve uygulamalarla çözülebileceğine, sektörün tüm değer zinciri paydaşlarının üretim odaklı “kazan – kazan” modeli ile konumlandırılmasının önemine vurgu yaptı.
“Her fikir tarımın geleceğine dair umut ışığıdır”
Finance in Motion Yatırım Yöneticisi Oğuz Bardak da dünyada faaliyet gösterdikleri ülkelerde verdikleri hizmetleri aktararak, “Ortaya konulan her fikir, tarımın geleceğine dair umut ışığıdır. Tarım alanında özellikle küçük işletmelerin sürdürülebilirliğine katkıda bulunmak ayrıca çok kıymetli. Gerek Türkiye’de gerekse aktif olduğumuz diğer ülkelerde tarım alanında özellikle kırsal kesimi önceliklendiriyor, küçük işletmeleri destekleyerek finansmana erişimlerini kolaylaştırmayı amaçlıyoruz” dedi.
Türkiye’den giden TIR’lar için başta Almanya olmak üzere AB ülkeleriyle ticarette kıymetli darboğaz haline gelen Çekya ile transit geçiş kotası evvelki gün varılan mutabakatla kaldırıldı.
Böylece Türkiye’den giden TIR’lar 1 Temmuz’dan itibaren geçiş dokümanı gerekmeden Çekya’yı transit geçebilecekler.
İhracatçılar için AB’ye erişimde değerli bir geçiş noktası olan Çekya ile iki ülkenin ulaştırma bakanlıkları ortasında varılan mutabakatla TIR’ların transit kota pürüzüne takılmadan geçişine imkan sağlanmış oldu.
Türkiye ile Çekya ortasında TIR’lar için yıllık 10 bin geçiş kotası bulunuyordu.
Özellikle Almanya ile ticarette değerli bir mahzurun böylelikle kalktığını belirten Milletlerarası Nakliyeciler Derneği Lideri Fatih Şener, “TIR’larımız Çekya’ya varmadan öncesinde Slovakya’da kota mahzuru yaşamıyordu. Macaristan’da ise yıllık 130 bin geçişlik kota bulunuyordu. Çekya’ya gelindiğinde kotanın 10 bine düşmesi darboğaza neden oluyordu” diye konuştu.
TIR’ların Çekya pürüzü nedeniyle 5-6 saatlik fazla yol katederek Polonya üzerinden Almanya’ya varmak zorunda kaldığına dikkat çeken Fatih Şener, Çekya’dan kotanın kalkmasıyla hem vakit hem de güç maliyeti açısından önemli avantaj sağlanmış olacağını söyledi.
2021 yılında Avrupa’ya giriş çıkış yapan TIR sayısı 1 milyon 425 binden, 2022 yılında yüzde 15’lik artışla 1 milyon 638 bine yükseldi.
Edirne’den Avrupa’ya açılan hudut kapılarından 2021’de günlük ortalama geçiş yapan TIR sayısı bin 929 iken yüzde 14 artışla 2022 yılında günlük ortalama 2 bin 198’e çıktı.
İstanbulspor beraberliğiyle sarsılan Fenerbahçe’de gözler Sivasspor maçına çevrildi. Sarı-lacivertliler, deplasmanda alacağı galibiyetle hem şampiyonluk yarışına tutunmak hem de taraftarına kendini affettirmek istiyor.
Eleştirilerin odağında yer alan Teknik Yönetici Jorge Jesus da oyuncularıyla yaptığı toplantıda tezli konuştu. Portekizli hoca, “Umutsuzluğa kapılmayın, biten bir şey yok. Kazanarak yarışta kalacağız” dedi.
ÖRNEK GÖSTERDİ
Oyuncularının uğraşına övgü yağdıran Jorge Jesus, bu dönem asla pes etmediklerini hatırlattı. Ekibin yapısında bunun olmadığını lisana getiren deneyimli hoca, “Bu dönem geri düştüğümüz birçok maçı çevirdik ve puanlar topladık. İstanbulspor maçından evvel de bunu tekraren kanıtladık. Bu örnek maçlardaki uğraşı son haftalarda da görmek istiyorum. Sonuna kadar savaşacağız. Rakibimiz de puan kaybedecek” diye konuştu.
Bu listemizde Mayıs ayı içerisinde çıkış yapacak lakin tam günü muhakkak olmayan PC oyunları yer alıyor.
– Arran: The Book of Heroes (Mayıs ayı içerisinde: aksiyon, hack and slash, rol yapma)
Pal’Sur Studios tarafından geliştirilen ve birebir takım tarafından yayınlanacak olan aksiyon, hack and slash, rol yapma oyunu Arran: The Book of Heroes, Mayıs ayı içerisinde geliyor. Zindan temelli bu üretim içerisinde kendimizi daima olarak zindanlara atılmış bir biçimde bulacak ve bu oyunu hem tek oyunculu hem de çevrimiçi eşli oyunculu olarak deneyimleyebileceğiz. Oyun içerisinde tek oyunculu bir yapı dışında kendi grubumuzu toplayabileceğimiz ve arkadaşlarımızla bir arada ilerleyeceğimiz bir yapı bizlere sunulacak. Münasebetiyle oyun içerisinde grubumuzu toplayabilecek, grubumuzla birlikte bu zindanları temizleyebilecek ve yeni ganimetlerin kilidini açabileceğiz.
Rol yapma ögelerine da bünyesinde barındıran bu aksiyon macera oyunu içerisinde daima olarak kendimizi çeşitli düşmanlar keserken bulabilecek, farklı farklı düşman tipleri de karşımıza çıkacak. Oyun içerisinde cüsseli düşmanlardan menzilli taarruz yapan düşmanlara kılıç kalkan kullanan düşmanlardan elinde mızrağı olan ve uzaktan bu mızrağı savurabilen düşmanlara kadar birçok cins karşımıza çıkacak. Bunları alt etmek için de doğal ki biz de elimize çeşitli kılıçlar ve silahlar alabilecek ve onları alt etmeye çalışacağız.
Oyun içerisinde kendimizi karanlık zindanlarda bulabilecek, bu karanlık zindanlarda kendi takımımızı kurabilecek ve yanımızda arkadaşlarımızı çağırabileceğiz. Oyunda düşmanlara ve düşman ordularına karşı kendimizi kollamak için elimizdeki silahlara ve kalkanlara davranabilecek, onlara karşı çeşitli atak ataklar gerçekleştirebilecek ve onların hücumlarından kaçmak için de çeşitli kaçma mekaniklerini kullanabileceğiz.
Oyunda hem saldırma hem savunma hem de kaçma mekanikleri bulunacak Hasebiyle karşımıza çıkan düşmanlardan hasar görmemek için onların taarruzlarını gerçek vakitte tutturmak onlara hücumlarından kaçırmak ve hakikat vakitte hakikat yerde atılım yapmamız gerekecek oyunda savunma ve akın mekanikleri daima olarak kullanabileceğimiz kombinasyonlar ortasında yer alacak Hasebiyle üzerinde daima rahat Düşmanlar gelecek ve bu düşmanları alt etmek için de çeşitli ataklar yapabileceğiz.
Oyunda gerek fragmanlardan gerekse oyun içi oynanış imajlarından baz alarak şunu söyleyebiliriz. Oyunda güya vuruş hissiyatı yok üzere bir durum. Oyun içerisinde düşmanlara saldırdığımızda yalnızca üzerinde yanıp sönen bir ışık beliriyor ve düşmanların rastgele bir yansısı ne yazık ki bu duruma karşı bulunmuyor. Oyunda doğal ki son atılımda bitirici vuruşlar yapabiliyor ve bitirici vuruşlar pek hoş animasyonlarla birlikte karşımıza çıkıyor. Bu bitirici vuruşlar sayesinde düşmanların uzuvlarını koparabiliyor ve onları tek vuruşta alt edebiliyoruz.
Rol yapma ve aksiyon ögelerini bünyesinde barındıran bu üretim içerisinde en fazla yanımıza 4 arkadaşımıza çağırabiliyor ve alabiliyoruz. Oyunda toplamda 5 oyunculu bir formda ilerleyebiliyor ve bu takımla birlikte güçlü düşmanları kolaylıkla alt edebiliyoruz. Natürel ki oyunda kadroyla birlikte koordineli bir biçimde ilerlemek, ekiple bir arada düşmanları ablukaya almak hayli hoş bir tecrübesi bizlere aktarabiliyor. Hasebiyle bu biçim oyunları arkadaşlarla birlikte oynamak daha keyifli bir tecrübe elde etmemizi sağlayabiliyor.
Oyun içerisinde ister tek oyunculu istersek de grubumuzu birlikte toplayarak çevrimiçi eşli olarak yer alabiliyoruz lakin üstte da bahsettiğim üzere bu şekil oyunları arkadaşlarla bir arada oynamak daha keyifli. Hasebiyle bu oyunu tek başınıza oynamak yerine arkadaşlarla bir arada oynamanızı ben de tavsiye ediyorum. Bu oyundan azamî tecrübe elde etmek için arkadaşlarla bir arada ilerleyebilecek, zindanları düşmanlardan arındırabilecek ve sonunda da çeşitli hazineleri sahibi olabileceğiz. Oyun içerisinde hem kendimizi geliştirmek hem de elimize daha güçlü silahlar almak için ekiple bir arada koordineli bir biçimde ilerlemek epey değer arz ediyor.
Oyun içerisinde bizlere çeşitli vazifeler sunuluyor ve bu misyonların zorluk derecesi elbette ilerleyen süreçte daha da artış gösteriyor. Hasebiyle oyunda kolaydan zora hakikat bir zorluk sisteminin olduğunu söyleyebiliriz. Oyun içerisinde elbette her bir karakterin kendine has özellikleri ve marifetleri bulunuyor. Bu maharetleri geliştirmek karakterimizi yükseltmek ve elimize daha güçlü silahları almak için gayret gösteriyoruz. Oyunda ne kadar çok zindan temizlersek ve kadar vazife yaparsak o kadar çok yeni öğenin kilidini açabiliyor ve sahibi olabiliyoruz.
Benzersiz ekipmanlara sahip olabileceğimiz ve kendimizi geliştirebileceğimiz bu üretim içerisinde farklı farklı düşmanlara karşı gelebiliyor ve karakterin yeteneklerini kullanabiliyoruz. Oyunda kullandığımız bu yeteneklerle birlikte düşmanları bir anda indirebiliyor, onlara bitirici vuruşlar yapabiliyor ve farklı farklı skillerle bu düşmanlara vurabiliyoruz. Oyun içerisinde kullanabileceğimiz çeşitli skiller ortasında düşmanların üzerine dash atma, ağır darbe indirme ve daha fazlası yer alıyor. Oyunda kullandığımız bu yeteneklerle birlikte düşmanları bir anda indirebiliyor ve bizden iri yarı olan düşmanları da kolaylıkla bu biçimde alt edebiliyoruz.
Elbette oyunda karşımıza iri cüsseli düşmanlar da çıkabiliyor ve bunları alt etmek alışılmış ki başka düşmanlara karşı biraz daha güç olabiliyor. Münasebetiyle grupla bir arada bu düşmanları ablukaya alabiliyor ve onları çevreleyen düşmanları da temizledikten sonra tüm odağımızı o iri cüsseli düşmana verebiliyoruz. Ardından o düşmanı indirmek için kadroyla birlikte koordineli çalışmak bu oyun içerisinde çok kıymet arz ediyor.
Oyun içerisinde bu düşmanları alt ederek elde ettiğimiz vazifeleri tamamlayabiliyor ve onlardan çıkan hazinelerde yağmalayabiliyoruz. Hem vazifeleri tamamlayarak hem de zindanları temizleyerek çeşitli mükafatların sahibi olabiliyoruz. Esasen oyunun temel hedefi bu. Zindanları temizle, vazifeleri yap ve karakteri güçlendir.
Hem tek oyuncu hem de çevrimiçi eşli oyuncu dayanağının yer aldığı bu üretim içerisinde arkadaşlarımızla bir arada ilerleyebiliyor ve kendi silah setimizi oyun içerisinde tamamlayabiliyoruz. Oyunda silah setlerinden yeni hünerlere dövüş tarzlarından yeni skillere kadar birçok öge bizleri bekliyor. Tüm bu ögelerle birlikte farklı bir tecrübe elde etmeye çalışacak ve bu yeni özelliklerle birlikte oyun içerisinde farklı farklı dövüş tarzlarını düşmanlara karşı uygulayabileceğiz.
Oyun içerisinde elbette düşük hasar veren silahlardan yüksek hasar veren silahlara kadar farklı farklı silah tipleri ve çeşitleri bulunacak. Hasebiyle en güçlü silahı elde etmek için destansı silahlarla birlikte kendimize ilişkin bir set oluşturmamız gerekecek. Oyun içerisinde bu setlerle birlikte kendimizi daha güçlü hissedebilecek ve böylelikle düşmanlara karşı daha tesirli bir formda gelebileceğiz.
Aksiyon ve rol yapma ögelerini bünyesinde barındıran bu zindan temelli oyun mayıs ayı içerisinde biz oyun severlerin karşısına çıkmaya hazırlanıyor. Oyunun şu anda tam çıkış tarihi aşikâr değil fakat mayıs ayı içerisinde çıkış yapması bekleniyor. Siz de bu şekil oyunlardan hoşlanıyorsanız bu üretime bir göz atabilir ve bir talih verebilirsiniz. Oyunun şu anda Steam sayfası açık durumda ve dilerseniz Steam sayfası üzerinden istek listenize ekleyebilir ve çıkış yaptığı gün haberdar olabilirsiniz.
Oyunun ayrıyeten Steam sayfası üzerinde bir demo sürümü bulunuyor. Bu demo sürümü sayesinde oyunun bir kısmını deneyimleyebilir ve oyunun temelini bu demo sürümü sayesinde öğrenebilirsiniz. Ayrıyeten bu demo sayesinde oyunu satın alıp almayacağınıza da karar verebilirsiniz.
– The Baby in Yellow (Mayıs ayı içerisinde: endişe, gizem, macera, bulmaca)
Team Terrible tarafından geliştirilen ve tıpkı grup tarafından yayınlanacak olan kaygı, gizem, macera, bulmaca oyunu The Baby in Yellow, Mayıs ayı içerisinde çıkış yapmaya hazırlanıyor. Kaygı ögelerini bünyesinde barındıran bu imal içerisinde bir bebek bakıcısı olarak yer alıyor, bu bebek bakıcılığı işini de büsbütün üstlenmeye koyuluyoruz. Oyun içerisinde bebek üzerinde yapabileceğimiz epey fazla etkileşim bulunuyor ve bu etkileşim sayesinde çeşitli ataklar gerçekleştirebiliyoruz. Bu oyun için bir bebek bakıcılığı simülasyonu diyebiliriz fakat işler doğal ki bu kısımda farklı gösterebiliyor.
Oyunda tekrar geniş ve büyük bir meskende yer alıyor, bu geniş ve büyük konutu hem keşfedebiliyor hem odalarını gezebiliyor hem de burada bulunan bebeğe bakabiliyoruz. Oyunda tekrar küçük bir bebeğe bakma sırasında ona çeşitli mamalar ve yiyecekler hazırlayabiliyor, onunla direkt olarak ilgilenebiliyor, altını ve üstüne değiştirebiliyoruz. Gerçek hayatta ne kadar zorsa oyun içerisinde de bir bebeğe bakmak hayli güç bir halde karşımıza çıkıyor ve bu bebeği daima olarak mutlu etmek gerekiyor.
The Baby in Yellow’da yeniden bu bebeğe çeşitli masallar okuyabiliyor, ağladığı vakit onu susturmaya çalışabiliyor, çeşitli mamalar hazırlayabiliyor, biberon verebiliyor ve daha fazlasını yapabiliyoruz. Fakat oyun içerisinde yer aldığımız bu esnada bebeğin tuhaf halleri de dikkatimizi çekiyor. Alışılmış ki art planda dehşet ögeleri da yer aldığı için bu bebeğin değişimlerini göz önünde bulundurarak ona çok düzgün bakmalı. Şayet bakım noktasında gecikirsek ve makûs bir bakıcı olursak bebeğin bize bakış açısı da değişkenlik gösteriyor ve bu anda da korkunçlukları karşımıza çıkabiliyor.
Oyun içerisinde bu bebek aslında çeşitli güçlere sahip olarak karşımıza çıkıyor. Hasebiyle bu bebeği hem denetim altında tutmak hem de onu uygun beslemek gerekiyor. Bunu dışında oyun içerisinde bir yandan kısım bölüm ilerleyeceğimiz bir yapı bizlere aktarılıyor ve her kısım içerisinde farklı ve şiddetli kısımlar bizlere aktarılıyor. Münasebetiyle oyun içerisinde her kısımda yapmamız gerekenler değişkenlik gösteriyor ve biz de bu yapmamız gerekenleri oyun içerisinde o kısımda yapmaya koyuluyoruz.
Oyunda yeniden farklı bir yapı bizleri bekliyor. Oyunda bakıcılığını üstlendiğimiz bebeğin natürel ki farklı hallerde yeteneği bulunuyor, bebek uyuduğu vakit ve hayal gördüğü vakit onun düşlerine yanlışsız düşme sekanslar yer alıyor. Şayet onun hayallerine düşersek ve ona düşlerine geçiş yaparsak biz de bu durumdan berbat etkileniyor ve hayatta kalmamız zorlaşabiliyor. Münasebetiyle oyun içerisinde farklı endişe ögeleri yer alıyor. Farklı mekanikler de bu oyun içerisinde bizlere aktarılıyor.
Oyun içerisinde doğal ki bu bebeği çok âlâ bir halde beslememiz, yatmadan evvel ona kıssalar okumamız ve uyuduğu vakit da onun hayallerini girmememiz gerekiyor. Oyunda yer alan bu bebeğim çeşitli karanlık güçleri bulunuyor ve bu bebeği de kesinlikle denetim altında tutmak gerekiyor. Münasebetiyle oyunda bir yandan sağ çıkmamız gereken bir yapı bizlere aktarılıyor öbür yandan ise bu bebeği denetim altında tutarak sakinleştirmeye çalışıyoruz. Şayet sakinleştiremezsek ve bebeğin hareketlerini tertibe sokamazsak dehşet ögeleri karşımıza çıkıyor ve bebeğin değiştiğini ve artık bize karşı geldiğini görebiliyoruz. Münasebetiyle oyunda bu bebeği ne kadar çok denetim altında tutabilirsek o kadar süratli bir formda başka kısma geçiş yapabiliyor ve öykünün sonunda varabiliyoruz.
Bu bebek bizi ele geçirmek için çeşitli atılımlarda bulunuyor. Bir yandan ürpertici bir yapının bizlere aktarıldığı ve bir yandan da elimizdeki bebeğin değişimlerini görebildiğimiz oyun içerisinde elbette bizim de tüylerimiz diken diken olabiliyor. Hasebiyle oyun içerisinde bu bebeği uygunca beslemeli, paklığını ihmal etmemeli, çeşitli öyküler okumalı ve daima olarak onu tatmin etmemiz lazım. Oyunda öteki taraftan bebeği elimize alabiliyor, sağa sola yanlışsız savurabiliyor ve hatta fırlatabiliyoruz. Lakin bu durumdan doğal ki bebek etkileniyor ve ardından onu denetim altına almamız güçleşiyor.
Oyun içerisinde daima olarak dikkatli davranmamız gerekiyor ve yapacağımız günlük rutinler ise şu biçimde karşımıza çıkıyor. Öncelikle bebek bakıcılığını üstlendiğimiz bu oyunda bebeği beslemek gerekiyor akabinde doğal ki gerektiği vakit altını temizlememiz lazım. Tekrar ardından uykusu geldiğini görecek ve onu uykuya daldırmak için çeşitli kıssalar ve masallar okumamız gerek. Olağan ki bebek gün içerisinde daima olarak acıkabilecek ve ona farklı farklı yiyecekler sunabileceğiz. Örneğini oyun içerisinde ona bir tost hazırlayabilecek ve tostla birlikte onun karnını doyurabileceğiz. Oyunda bebeği istediğimiz yere hakikat koyabilecek ve istediğimiz yere gerçek fırlatabileceğiz. Lakin bebeğe berbat davranırsak alışılmış ki bize karşı halleri değişebilecek ve bu evrede kaygı ögeleri karşımıza çıkacak.
Oyunda bebeği elimize aldığımız ve uyutmaya götürdüğümüz esnada hız sözündeki değişimi görebilecek ve münasebetiyle onun düşlerine geçiş yapmamaya çalışacağız. Oyun içerisinde her ne kadar sempatik bir bebek karşımıza çıksa da oyunda bizi korkutacak olan da aslında bu bebek. Hasebiyle hem akıl sıhhatimizi kaybetmemek için oyun içerisinde çeşitli ataklar yapacak hem de karşımıza çıkan bulmacaları çözmeye başlayacağız. Elbette bulmacalar karşımıza hileli olarak çıkacak ve bulmacaları aklımıza değil o hileye nazaran çözmemiz gerekecek.
Oyun içerisinde çeşitli kovalamaca sekansları da yer alacak ve daima olarak kendimizi bir şeylerin kovaladığını görebileceğiz. Hasebiyle oyunda hem hayatta kalmak için bir yerlere saklanma durumunda kalacak hem de daima olarak kendimizi sağa sola gerçek kaçtığımızı görebileceğiz. Oyunda yeniden farklı farklı öykü kırıntıları bulunacak ve bu kırıntıları sağı solu keşfederek öğrenebileceğiz. Oyunda öbür taraftan çözmek için çeşitli bulmacalar yer alacak ve bu bulmacaları çözerken de bir oldukça uğraşacağız.
İlk olarak taşınabilir aygıtları çıkış yapan The Baby in Yellow 140 milyondan fazla oyuncu tarafından indirildi ve oyun artık ise PC platformuna geliyor ve oyun birinci etapta erken erişim sürümü olarak yayınlanacak. Hasebiyle erken erişim sürümü içerisinde çeşitli yanlışlarla karşılaşabilecek ve bu yanlışların alışılmış ki ilerleyen süreçte giderildiğini görebileceğiz. Oyuna bu süreçte tekrar çeşitli güncellemeler ve içerikler eklenebilecek. Hasebiyle süreç aslında bir geçiş evresi karşımıza çıkacak. Şayet erken erişim oyunlarından hoşlanmıyorsunuz tam sürümü bekliyorsanız oyunu Steam sayfası üzerinden istek listenize ekleyebilir ve tam sürüm çıkış yaptığı vakit haberdar olabilirsiniz.
Bebek bakıcısı rolünü üstlendiğimiz bu yapın içerisinde bir bebeğe nasıl bakılması gerekiyorsa onu yapacağız ve onu yaparken de olağan ki art planda dikkat etmemiz gereken ögeler bulunacak. Şayet bebeğe çok dikkatli ve ihtimamlı bir formda bakmazsak olağan ki bebeğim bize karşı tavrı olumsuz olacak. Bir yandan endişe ögelerini bünyesinde barındıran bir yandan da çeşitli bulmaca içeriği bizlere aktaran The Baby in Yellow’da farklı bir tecrübe elde etmeye çalışacak ve bu konutun içerisinden çıkmanın yolunu aramaya koyulacağız.
– BRIGHT TRACER (Mayıs ayı içerisinde: platform, aksiyon, nişancı)
HEXADRIVE Inc. tarafından geliştirilen ve birebir takım tarafından yayınlanacak olan platform, aksiyon, nişancı oyunu BRIGHT TRACER, Mayıs ayı içerisinde geliyor. Neon ışıklarının altında ilerleyebileceğimiz bu parkur oyunu içerisinde daima olarak kendimizi süratli bir formda giderken bulabilecek ve reflekslerimize güvenerek bu zorlukları aşmaya çalışacağız. Oyun içerisinde farklı farklı platform zorlukları bulunacak ve bu zorluklarını aşmak için de daima olarak süratli hareket etmek durumunda kalacağız. Oyunda kolaydan zora gerçek bir zorluk düzeyi bulunacak ve kendimize oyuna adapte olduğumuz sürece de rastgele bir zorluk yaşamayacağız.
Gelecek temasını işleyen bu üretim içerisinde daima olarak bir koşu içerisinde kendimizi bulabilecek ve bu koşu ortasında da çeşitli zorluklar karşımıza çıkacak. Oyunda ardımızda resmen bir Nitro takmış üzere koşabilecek, süratli bir formda düşmanların üzerine varabilecek ve çeşitli zorlukları bu süratimizle birlikte aşmaya çalışacağız. Oyunda tekrar bir karakteri denetim edecek ve bu karakterle birlikte sağa sola gerçek atlayabilecek, zıplayabilecek ve birçok zorluğu bu karakterle birlikte açmaya çalışacağız.
Oyun içerisinde çok farklı platform zorlukları bulunacak ve bu platform zorluklarını aşmak için de elbette üstte bahsettiğim üzere reflekslerimizi kullanmamız gerekecek. Oyunda çok ani tuşlara basmamız gereken durumlar bulunacak. Bu durumlar ortasında sağa sola yanlışsız atladığımız duvarlar, süratli bir halde zıplamamız gereken anlar ve daha fazlası yer alacak. Hasebiyle oyun içerisinde farklı farklı platform zorluklarıyla birlikte bizleri güçlü bir yapı bekliyor olacak.
Oyunda bir yandan koşup zıplarken öteki yandan ise çeşitli düşmanlarla karşılaşabileceğiz. Oyunda yalnızca uğraşmamız gereken platform zorlukları olmayacak, karşımıza çıkacak olan düşmanları da alt etmeye çalışacağız. Münasebetiyle oyun içerisinde farklı farklı işveren savaşları bulunacak ve bu işveren savaşlarını da kendi süratimizle ve marifetlerinizle birlikte aşmaya başlayacağız. Oyunda farklı farklı kısımlar ve kısımlar bulunacak. Bu kısımlar içerisinde de her birinin kendine ilişkin teması yapısı ve zorluğu yer alacak. Münasebetiyle oyunda çok farklı kısımlar bizlere aktarılacak.
Oyun içerisinde bir virüs tarafından işgal edilen bir dünyada yer alacağız. Bu virüsü natürel ki ortadan kaldırmak için biz de kendimizi aslında antivirüs olarak nitelendirebiliriz. Hasebiyle oyun içerisinde bu virüsü alt etmek için çeşitli kısımları geçmeye çalışacak, bu kısımları geçmek için kendi reflekslerimizi güçlendirebilecek ve denetim ettiğimiz karakterle birlikte kıssanın sonuna gerçek ilerlemeye başlayacağız. Oyun içerisinde karakterimizle birlikte sağa sola gerçek koşabilecek, üstlere yanlışsız zıplayabilecek, düşmanların hücumlarından kaçabilecek ve işveren savaşlarını geçmeye çalışacağız.
Farklı farklı zorlukların yer aldığı bu üretimin içerisinde bilim kurgu teması ve gelecek teması bizlere aktarılacak. Oyun içerisinde yeniden yapabileceğimiz hareketler ortasında duvarlardan koşma, sağa sola hakikat kayma, kanca sistemini kullanma, platformlar ortası yüksek zıplama ve daha fazlası yer alacak. Oyun içerisinde çok farklı formlarda çeşitli aksiyonlara girebilecek ve kullandığımız karakterle bir arada farklı zorlukların içerisinden geçebileceğiz.
Hızlı bir biçimde koşuya katıldığımız ve hiç duraksamadan daima olarak koştuğumuz bu imal içerisinde karşımıza kısım sonlarında virüs işverenler çıkacak. Bu virüs işverenleri alt etmek için olağan ki öncelikle onların hangi akın tarzlarına sahip olduğunu öğrenmemiz gerekecek ve akın tarzlarını öğrendikten sonra da kendimize ilişkin bir plan ve strateji oluşturmamız gerekecek. Bu etaptan sonra koşumuzu süratli bir biçimde sürdürebilecek, işverenlerin taarruzlarından kaçınabilecek ve hücum atakları bittikten sonra sıra bize geçecek ve onları yavaş yavaş ortadan kaldırabileceğiz ve yeni kısma hakikat yol alabileceğiz.
Oyun içerisinde ne kadar çok işvereni alt edersek o kadar çok süratli bir formda finale ulaşacağız. Münasebetiyle daima olarak kendimizi hem işverenlerle hem de platform zorluklarıyla uğraşırken görebileceğiz. Oyun içerisinde farklı farklı zorluklar bulunacak ve bu zorlukları aşmak için de oyunda farklı atılımlar yapmamız gerekecek. Münasebetiyle oyunun ilerleyen kısımlarında farklı farklı mekaniklerin karşımıza çıktığını görebilecek ve bu mekaniklere de alışmak için doğal ki oyunda bir müddet vakit geçirmemiz lazım.
Işık suratında ilerleyebileceğimiz ve koşabileceğimiz bu imal içerisinde karşımıza farklı farklı düşman cinsleri de karşımıza çıkacak. Bu düşman taarruzlarından kaçmak için de natürel ki karakterimizle birlikte zıplayabilecek, sağa sola yanlışsız kayabilecek ve daha fazlasını yapabileceğiz. Oyunda sıyrılma ve karşı hücum tuşu bulunacak. Bu tuş epeyce kıymet arz edecek. Münasebetiyle bu kombinasyonu yapmak oyundaki düşmanları alt etmenin anahtarı olacak.
Oyun içerisinde karakterimizin sahip olduğu birçok marifet bulunacak ve bu marifetleri doğal ki birbirine harmanlayabileceğiz. Yani oyun içerisinde bir kombo sistemi bulunacak, bu sayede birçok beceriyi bir anda kullanabilecek ve sırayla onları zincirleme bir halde düşmanlara gerçek sunabileceğiz. Oyun içerisinde natürel ki bu komboları yapmak için reflekslerimizi canlı tutmamız gerekecek. Münasebetiyle karşımıza çıkan düşmanları bu hünerlerimizle ve yeteneklerimizle alt edebileceğiz.
BRIGHT TRACER içerisinde çok süratli bir yapı bizleri bekliyor olacak. Hasebiyle her oyuncuya hitap etmeyen bir yapıyla bir arada karşımıza çıkacak diyebiliriz. Oyun içerisinde yüksek süratli animasyonlar, aksiyonlar ve ne olup bittiğini anlayamadığımız çeşitli düşman atakları yer alacak. Hasebiyle oyun içerisinde tüm bunları bir anda süratli bir formda görebileceğiz ve oyunda bu cins yapılara alışmak için de olağan ki bir mühlet oynamamız gerekecek. Hasebiyle oyun bizlere kuvvetli bir tecrübe sunacak.
Oyunda bir de skor tablosu bulunacak ve bu skor tablosu içerisinde kendi rekorumuzu kırmaya çalışacağız. Oyun içerisinde farklı farklı kısımlar bulunacak ve her kısmın kendi teması ve zorluğu yer alacak. Hasebiyle oyundaki her kısmı bitirmek bizlere farklı bir skoru kilidini açacak. Oyunda her bir kısmı tekrar tekrar oynayabilecek ve o kısmı yüksek skor alana kadar oynayabileceğiz. Münasebetiyle yüksek skor yapmak istiyorsanız kısımları tekrardan oynayabilirsiniz.
Hızlı tempolu bir aksiyon macera tecrübesini bizlere aktaracak olan bu imal Mayıs ayı içerisinde çıkış yapmayı bekliyor. Oyunun hangi gün çıkış yapacağı belirli değil lakin Steam sayfası üzerinde Mayıs ayı içerisinde çıkış yapacak ibaresi yer alıyor. Hasebiyle biz de oyunun Mayıs ayı içerisinde çıkış yapmasına bekliyoruz. Oyun doğal ki süratli bir yapıyı bizlere sergilediğinden ötürü her oyuncuya hitap etmeyebilir. Hasebiyle bu stil oyunlardan hoşlanıyorsanız bu imale bir göz atabilir ve bir baht verebilirsiniz. Oyunun şu anda Steam sayfası açık durumda ve dilerseniz Steam sayfası üzerinden istek listenize ekleyebilir ve çıkış yaptığı gün bir bildirim alabilirsiniz.
– The Cold White (Mayıs ayı içerisinde: açık dünya, hayatta kalma, macera)
Engin Ulukurtlar tarafından geliştirilen ve 2MEDYA tarafından yayınlanacak olan çık dünya, hayatta kalma, macera oyunu The Cold White, Mayıs ayı içerisinde biz oyun severlerin karşısına çıkmaya hazırlanıyor. Klasik bir hayatta kalma tecrübesi yaşayabileceğimiz bu üretim büsbütün Türkçe bir biçimde karşımıza çıkacak. Oyun Türkçe geliştiriciler tarafından bizlere aktarılacak ve biz de bu oyunu büsbütün mahallî bir halde deneyimleyebileceğiz. Türkçe dışında 11 farklı lisan takviyesinin yer aldığı bu üretim içerisinde soğuk diyarlara hakikat adım atabilecek ve bizlere art planda bir kıssa aktarılacak. Münasebetiyle oyun içerisinde kıssa temelli bir hayatta kalma macera tecrübesi bizleri bekliyor.
Oyunun art planında yer alan kıssa kısaca göz atacak olursak: Oyunda bir arkeolog olarak yer alıyoruz ve kendi misyonumuzu icra etmek için çeşitli bölgelere yanlışsız adım atabiliyor ve bu bölgeleri araştırmaya koyulabiliyoruz. Oyunda Alaska bölgesinde yer alıyor ve bu Alaska’nın soğuk bölgelerini deneyimleyebiliyor ve o soğuk havanın hissiyatını içimizde hissedebiliyoruz. Elbette bu soğuk diyarlarda hayatta kalmak için en değerli şey ısınmak ve barınmak oluyor. Hasebiyle oyun içerisinde kendimizi daima olarak bir yerleri bulmaya odaklıyor ve bu sayede hem ısınmaya hem de kendi hayatımızı idame etmeye çalışıyoruz.
Oyun içerisinde bir arkeolog olarak bulunacağımızdan bahsettim. Mesleğimiz gereği çeşitli araştırmalara katılabiliyor ve bu araştırmaları sonuca erdirmeye çalışıyoruz. Oyunda bir de nişanlımız yer alıyor. Nişanlımız bir gün kaza geçiriyor ve bu kaza sonrası her şeyin değiştiğini ve olayların çok farklı bir hal almaya başladığını görüyoruz. Oyun içerisinde nişanlımızın yaptığı kazayla birlikte tüm gidişat değişiyor ve ortaya çok gizemli bir yapı çıkmaya başlıyor. Biz de bu gizemi araştırmak için soğuk diyarlara hakikat adım atıyoruz.
Bu hayatta kalma macera oyunu içerisinde elbette öteki oyunlarda olduğu üzere acıkma, susama ve ısınma üzere temel gereksinimlerimiz bulunuyor. Bu temel gereksinimlerimizi gidermek için oyun içerisinde daima olarak gezinebiliyor, sağı solu keşfedebiliyor ve etraftan bulduğumuz yiyecekler ve besinlerle bir arada kendimizi hayatta tutmak için zorluyoruz. Oyun içerisinde elbette çeşitli aletler ve araçlar yapabiliyor, bunları çok kritik anlarda kullanabiliyor ve hayatta kalmak için aslında tüm çabayı sarf edebiliyoruz.
Oyunda acıktığımız vakit etraftan çeşitli yiyecekler bulmaya koyuluyor, bu kapsamda avcılık yapabiliyor ve sağı solu keşfederek buraları yağmalayabiliyoruz. Öteki taraftan avladığımız hayvanların derisinden ve etinden faydalanabiliyor ve onların derilerinden tekrar kendimize giyecek yapabiliyoruz. Münasebetiyle oyun içerisinde öteki hayatta kalma oyunlarında olduğu üzere ayrıntılı hayatta kalma ögeleri bizlere aktarılıyor.
Oyunda bir yandan art plandaki gizemi ortaya çıkarmak için çeşitli ataklar yapabiliyor ve gideceğimiz yere yanlışsız yol almaya başlıyoruz. Üstte da bahsettiğim üzere nişanlımız bir kaza geçiriyor ve bu kaza ardından bizlere son kelamlarını söylüyor. Lakin bu son kelamları büsbütün büyük bir gizemi içerisinde barındırıyor ve biz de bu sırrı açığa çıkarmak ve nişanlımızın bize hangi bahisten bahsettiğini öğrenmek için büyük bir maceraya atılıyoruz. Hem nişanlımızın kelamlarını öğrenmek hem de bu kazanın ardından ortaya çıkan sırrı çözmek büsbütün bizim işimiz.
The Cold White içerisinde elbette klasik hayatta kalma oyunlarında olduğu üzere etrafı keşfedebiliyor, çeşitli barakalara ve yapılara giriş yapabiliyor ve buralarda yer alan kaynakları toplayabiliyoruz ve envanterimize atabiliyoruz. Envanterimize attığımız eşyaları olağan ki istediğimiz halde kullanabiliyor ve birtakım öğeleri de birleştirerek yeni araçların kilidini açabiliyoruz. Oyunda daima olarak yeni aletler ve araçlar üretmek ve başka taraftan da kendimizi yiyecek stoklamamız gerekiyor. Hayatta kalmanın temel ögelerini yani yeme içme ve barınma üzere olaylara dikkat ediyor, bu kapsamda oyunda hayatta kalmaya çalışıyor ve ortada bulunan öyküyü sona erdirmeye başlıyoruz.
Oyun içerisinde soğuk diyarlara hakikat adam atabiliyor ve o soğuğun hissiyatını aslında hissedebiliyoruz ve bu soğuk yerlerde hayatta kalmak için elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Oyunda alışılmış ki yeni silahlar üretebiliyor ve bu silahlarla birlikte ilerlemeye başlıyoruz. Ne kadar çok yiyecek ve içecek stoğumuz olursa o kadar çok hayatta kalma başarımız ve talihimiz artış gösteriyor. Münasebetiyle bu mevzulara ihtimam göstermemiz lazım.
The Cold White içerisinde tekrar kendimize ilişkin bir kamp ateşi yakabiliyor, bu kamp ateşi ile bir arada ısınabiliyor ve soğukluğu bir nebze olsun dindirebiliyoruz. Elbette karakterimizin donması oyunda ölmemiz manasına geliyor. Münasebetiyle oyunda karakterimizin donmaması için ve hayatta kalmamız için ısınma da epeyce kıymet arz ediyor.
Oyunda kendimizi daima olarak etrafı keşfederken bulabiliyor ve bu keşif sırasında da enteresan olaylarla da karşılaşabiliyoruz. Öte yandan oyun birinci etapta bizlere erken erişim sürümü olarak sunuluyor. Münasebetiyle oyunun bu sürümünde birtakım eksiklikler ve yanılgılar bulunabilir. Bu eksiklikleri ve kusurları geliştirici takıma geri bildirim biçiminde iletirseniz bu geri bildirimler de tam sürüme kavuşmadan evvel önemsenir ve bu sayede tam ve eksiksiz bir tam sürüm tecrübesi elde edebiliriz. Münasebetiyle bu geri bildirimler geliştirici gruplarca önemsenen ayrıntılar ortasında yer alıyor.
Elbette bu usul hayatta kalma oyunları karşımıza daima olarak çıkış yapıyor ve her bir oyun aslında birbirine benzerlik gösteriyor. Bu çok olağan bir durum. Bu usul oyunları birbirine elbette kıyaslayabiliriz. Lakin her oyun nihayetinde kendine mahsus mekanikleri ve içerikleri bünyesinde barındırabiliyor ve biz de bu içerikleri deneyimleyerek eğlenebiliyoruz.
Klasik bir hayatta kalma tecrübesini elde edebileceğimiz bu imal mayıs ayı içerisinde çıkış yapmaya hazırlanıyor. Bu oyunun mayıs ayı içerisinde çıkış yapacağını biliyoruz lakin hangi günde çıkış yapacağı aşikâr değil. Oyunun ayrıyeten şu anda Steam sayfası açık durumda ve dilerseniz Steam sayfası üzerinden istek listenize ekleyebil.ir ve çıkış yaptığı gün bir bildirim alabilirsiniz. Bu sayede oyunu unutmamış olursunuz.
Bu stil hayatta kalma oyunlarından hoşlanıyorsanız bu oyuna bir göz atabilir ve bir talih verebilirsiniz. Hem hayatta kalmanın temel noktalarını öğrenmek hem de soğuk bir bölgede yer alarak buranın gizemini ortaya çıkarmak ilginizi çektiyse bu oyuna kesinlikle bir bakın derim.
FromSoftware, yeni oyunu Armored Core 6: Fires of Rubicon’un yeni fragmanını yayınladı. Fragmanın yanı sıra oyunun çıkış tarihi de netleşti. Devasa mekalarla dolu aksiyon oyunu 25 Ağustos’ta PC, PlayStation 4, PS5, Xbox One ve Xbox Series X/S üzerinde çıkış yapacak.
Oyunun ana temasında, Rubicon 3 isimli uzak bir gezegende bulunan gizemli bir husus bulunuyor. Coral isimli bu husus, insanlığın gelişmesinde büyük rol oynayabileceği üzere, yeni bir güç kaynağı olarak da vazife görebiliyor. Natürel bu unsurun, beraberinde getirdiği vahim tehlikeler de var.
Armored Core 6: Fires of Rubicon’da misyonumuz, bir paralı asker olarak Rubicon 3’ü ziyaret etmek. Bölgede bulunan ve Coral’ı kendisi için isteyen öteki uygarlıklar ile savaşa girecek, kendimizi bu husus için tehlikeye atacağız.
Oyunun, Steam’de 899 TL’ye ön siparişe açıldığını da hatırlatalım.
Sermaye Piyasası Şurası (SPK), BigChefs ve NumNum üzere zincir restoranların sahibi Büyük Şefler Gıda’nın halka arzına müsaade verdi.
SPK’nın dün akşam yayımlanan bültenine nazaran Taxim Capital’in de hissedar olduğu şirkette halka arz sermaye artırımı ve ortak satışı metoduyla yapılacak.
Sermayenin 107 milyon liraya yükseltilmesi kapsamında ihraç edilecek 7 milyon lira nominal pahalı pay ve mevcut ortaklardan LuxChefs Sarl, Gamze Hatice Cizreli ve Fethi Saruhan Tan’ın sahip olduğu 27 milyon lira nominal pahalı pay halka arz edilecek. Ek talep olursa ortaklar 3 milyon liralık daha pay satacak.
Halka arz fiyatı pay başına 22,5 lira olarak belirlenirken, ek satış dahil payların tamamının satılması halinde halka arz büyüklüğü 832,5 milyon lira, halka açıklık oranı yüzde 34,6 olacak.
Cihaz bilgilerini depolamak ve/veya bunlara erişmek için çerezler gibi teknolojiler kullanıyoruz. Bunu, göz atma deneyimini geliştirmek ve kişiselleştirilmiş reklamlar göstermek için yapıyoruz. Bu teknolojilere izin vermek, bu sitedeki tarama davranışı veya benzersiz kimlikler gibi verileri işlememize izin verecektir. Rıza vermemek veya rızayı geri çekmek, belirli özellikleri ve işlevleri olumsuz etkileyebilir.
fonksiyonel Always active
Teknik depolama veya erişim, abone veya kullanıcı tarafından açıkça talep edilen belirli bir hizmetin kullanımını sağlamak veya yalnızca bir elektronik iletişim ağı üzerinden bir iletişimin iletimini gerçekleştirmek gibi meşru bir amaç için kesinlikle gereklidir.
Preferences
The technical storage or access is necessary for the legitimate purpose of storing preferences that are not requested by the subscriber or user.
İstatistik
Yalnızca istatistiksel amaçlar için kullanılan teknik depolama veya erişim.The technical storage or access that is used exclusively for anonymous statistical purposes. Without a subpoena, voluntary compliance on the part of your Internet Service Provider, or additional records from a third party, information stored or retrieved for this purpose alone cannot usually be used to identify you.
Reklam
Teknik depolama veya erişim, reklam göndermek için kullanıcı profilleri oluşturmak veya benzer pazarlama amaçlarıyla bir web sitesinde veya birkaç web sitesinde kullanıcıyı izlemek için gereklidir.