Gün: 2 Mayıs 2023

  • Elon Musk DOGE Değil: Bu Altcoini Tek Tweetle Uçurdu!

    Milyarder Elon Musk, attığı tweet’leriyle kripto para piyasasını hareketlendirmeye devam ediyor. İşte detaylar…

    Elon Musk tweet’i CULT tokenını yükseltti

    Elon Musk’ın kripto para piyasası üzerindeki tesiri hissedilmeye devam ediyor, çünkü son tweet’i Cult DAO token’ının bedelinde bir artışa neden oldu. “The DOGE Father” olarak bilinen Musk, “Cult / Culture” sözünü içeren bir tweet attı. Bu da son 24 saat içinde CULT tokeninin kıymetinde yüzde 100’lük bir artışa neden oldu. Akabinde coinin fiyatını 0,000008625 dolara çıkardı. DAO tokenı bir göğüs coin olarak kabul edilmemekte. Lakin şu an, kıymeti değişken olduğu için benzeri formda davranıyor. Cult DAO topluluğu Musk’ın tweetini kendi avantajlarına kullandı. Akabinde, tokenin bedeli için bir yükseliş baskısı yarattı.

    Musk’ın Dogecoin ve Shiba Inu fiyatlarını etkileyen evvelki tweet’lerinden farklı olarak, Musk ile Cult DAO grubu ortasında görünür bir temas yok. Bu da mevcut rallinin sürdürülebilir olmayabileceği ve nihayetinde varlığın performansını etkileyebileceği manasına geliyor. Buna karşın, CULT, ani kıymet artışının akabinde 30 günün en yüksek düzeyinden süreç görüyor.

    Meme coin’ler son vakitlerde altcoin momentumunun önderi olarak ön plana çıkmakta. PEPE bu mevzuda başkan pozisyonunda bulunmaktadır. Büyük fiyat artışı, onu piyasa pahasına nazaran birinci 100 kripto para listesine itti. Akabinde, kısa mühlet evvel Dogecoin’in süreç hacmini aştı. Bununla birlikte, BONK üzere kimi göğüs coinlerin kısa geçmişlerinde sürdürülemez bir hype yarattığı bilindiğinden dikkatli olunması tavsiye edilmekte..

    Musk, kripto para piyasaını etkiliyor

    Cult DAO, kurucuları aracılara gereksinim duymadan yatırımcılarla buluşturarak klasik teşebbüs sermayesi modellerini bozmayı hedefler. Merkezi olmayan bir teşebbüs sermayesi platformudur. Mahallî tokenı CULT, Musk’ın tweet’inden sonra yükselse de yazım sırasında yüzde 61’lik bir bedel artışı ile 0.00000808 dolardan el değiştiriyor.

    Bu, Musk’ın tweet’leriyle, bilhassa göğüs coin’lerle kripto para piyasası üzerinde kıymetli tesire sahip olduğu birinci sefer değil. Musk geçtiğimiz yıllarda evvel evcil hayvanı Shiba Inu Floki’nin bir fotoğrafını “yeni CEO” başlığıyla paylaşmıştı. Bu da piyasada heyecan yaratmış ve çeşitli göğüs coin’lerin fiyatlarını etkilemişti. Musk ayrıyeten başka bir tweetinde Floki’nin “sayılarla ortası iyi” ve “stil sahibi” olduğunu belirtti. Böylelikle tweetlerinin etrafındaki çılgınlığı daha da körükledi.

    Kriptokoin.com olarak da bildirdiğimiz üzere Musk’ın tweetleri belli kripto paraların pahasında ani artışlara neden olabilirken, rastgele bir kripto paraya, bilhassa de dalgalanmalarıyla bilinen göğüs paralara yatırım yapmadan evvel dikkatli olmak ve kapsamlı bir araştırma yapmak değerlidir.

  • Sivaslılar Hızlı Treni Çok Sevdi…

    Sivas Belediye Başkanı Hilmi Bilgin, geçtiğimiz günlerde hizmete açılan hızlı tren ile Sivas’tan Ankara’ya seyahat etti. Yolcular ile selamlaşarak sohbet eden Başkan Bilgin, hayırlı yolcuklar temennisinde bulundu.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından 31 Mayıs’a kadar ücretsiz olacağı duyurulan hızlı trende ücretsiz seferler için tahsis edilen yaklaşık 101 bin biletin tamamı tükendi. Hızlı, güvenli ve konforlu bir seyahat imkânı sunan hızlı tren hattında Sivas ve Ankara arası her gün saat 08.00, 13.00 ve 18.10’da karşılıklı üçer sefer düzenleniyor.

    Hizmete açılan hızlı treni çok beğendiklerini söyleyen vatandaşlar, çok kısa sürede Ankara’ya konforlu bir şekilde ulaştıklarını ifade ederek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere projede emeği geçen herkese teşekkür etti.

    Sivas’ın hızlı tren ile Cumhuriyet döneminin en büyük yatırımlarından birini kazandığını kaydeden Belediye Başkanı Hilmi Bilgin ise “Ankara-Sivas arası artık çok daha yakın. Bu hizmeti şehrimize ve ülkemize kazandıran Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın şahsında emek veren, katkı sağlayan herkese teşekkür ediyorum. Bu hizmet, Sivas’ın daha hızlı gelişmesine, daha hızlı kalkınmasına ciddi anlamda katkı sağlayacak. Bu noktadan sonra görev bizlere, Sivaslılara düşüyor. Sivas’a bu hizmetin en iyi şekilde yansıması adın hep birlikte çalışmalarımızı yürüteceğiz. Hayırlı, uğurlu olsun” şekilde konuştu.

    Sivaslıların yoğun ilgi gösterdiği hızlı tren, Ankara-Sivas arası 12 saat süren tren yolculuğunu 2 saate düşürüyor. 405 kilometre uzunluğundaki hatta 66 kilometre uzunluğunda 49 tünel, 27 kilometre uzunluğunda 49 viyadük bulunuyor.

    Türkiye’nin en yüksek ayağa sahip demir yolu viyadüğü 89 metre yükseklikle Elmadağ’da yapıldı. Hızlı tren hattında ilk defa yerli ray kullanıldı. 138 kilometre beton yol ile tünellerde ilk balastsız yol yani beton yol uygulaması gerçekleştirildi.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Şehirlerimizi demir ağlarla birbirine bağlıyoruz

    AK Parti Kocaeli Milletvekili Cemil Yaman Gebze’de karış karış gezerek vatandaşlarla buluştu. Yaman, “2028 yılına kadar Adapazarı-Gebze-YSS-Halkalı Hızlı Tren projesini hayata geçireceğiz. Ayrıca, İstanbul-Ankara Süper Hızlı Tren açılışını 2028 yılına kadar yapacağız.” dedi.

    14 Mayıs’ta gerçekleştirilecek olan Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği Genel Seçimleri çalışmalarını sürdüren AK Parti Kocaeli Milletvekili Cemil Yaman, Gebze’yi karış karış gezerek vatandaşlarla bir araya geldi. AK Parti Gebze İlçe Başkanı Recep Kaya ve teşkilat yöneticileriyle birlikte Gebze’de esnaf ziyareti gerçekleştiren Milletvekili Yaman, Türk Metal Sendikası Gebze Şubesi,  Gebze Giresun Derelililer Derneği, Gebze Dostlar Avcılar Kulübü ve Gebze Duraklı Köyü’nü ziyaretinde vatandaşlara Türkiye Yüzyılı projelerini anlatarak destek istedi.

    ŞEHİRLERİMİZİ DEMİR AĞLARLA BİRBİRİNE BAĞLIYORUZ

    AK Parti Kocaeli Milletvekili ve 28. Dönem Milletvekili Adayı Cemil Yaman, “Geçtiğimiz 20 yıllık dönemde gerçekleştirdiğimiz otoyollar, bölünmüş yollar, hava limanları, hızlı tren hatları, limanlar ve tersaneler, akıllı iletişim sistemleri gibi yatırımlarımızla devasa ulaşım projelerini hayata geçirdik, oluşturduğumuz ulaşım akslarıyla kuzey ile güneyi, doğu ile batıyı birleştirdik. 2028 yılına kadar Adapazarı-Gebze-YSS-Halkalı Hızlı Tren projesini hayata geçireceğiz. Ayrıca, İstanbul-Ankara Süper Hızlı Tren açılışını 2028 yılına kadar yapacağız. Türkiye’yi yeni nesil elektrikli otomobil üssü hâline getirme hedefimiz doğrultusunda, yerli otomobilimiz Togg’un seri üretimini yıllar içinde artırarak 2030 yılına kadar 1 milyon araca ulaşacağız” dedi.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Star Wars Jedi: Survivor’a birçok düzeltme getiren yama notları açıklandı

    28 Nisan’da PC ve konsol sistemleri için piyasaya çıkan Star Wars Jedi: Survivor, dün PC versiyonu için, çeşitli hataları düzelten bir yama almıştı. Bugün ise PlayStation 5 ve Xbox Series X|S için aynı güncellemeler geliyor.

    Çıkışıyla birlikte eleştirmenlerin beğenisini toplayan Star Wars Jedi: Survivor, 1 Mayıs itibarıyla PC için birçok problemi ortadan kaldıran bir yama aldı. Bugün ise aynı yama konsol sistemleri için geliyor.

    Yayınlanan yama notları şu şekilde:

    1 Mayıs – PC Yaması

    • Ray-trace özelliği açık olmadan işlenen grafiklerde performans iyileştirmesi yapıldı.
       

    2 Mayıs – PS5 & Xbox Series X|S Yamaları

    • Konsol sistemlerinde, oyunun farklı yerlerinde yaşanan kilitlenmeler düzeltildi.

    • Sinematikleri geçerken yaşanan kilitlenmeler onarıldı.

    • Konsol sistemlerinde performans iyileştirmeleri yapıldı.

    • Mantis’in içerisinde yaşanan dinamik kumaş sorunu çözüldü.

    • Çeşitli grafik problemleri düzeltildi.

    • Kayıtlı Nekko renklerinin kayıt olmaması problemi çözüldü.

    • Kayıtlı Nekko’nun ahırdan kaybolması sorunu çözüldü.

    • Sinematiklerde yaşanan, üst üste binen diyalog sorunu çözüldü.

    • Bazen meydana gelen çarpışma (nesnelerin birbiriyle olan etkileşimi) sorunu giderildi.

    • Fotoğraf modunda bazı düşman yapay zeka karakterlerin T Pozunda (karakter modellemesi yaparken varsayılan olarak atanmış, kollar açık poz) kalma problemi çözüldü.

    • Doma ile konuşurken yaşanan donma sorunu çözüldü.

    • BD-oil görsel efektinde yaşanan bir hata düzeltildi.

    • Chamber of Duality’den çıktıktan sonra oyunu kaydetmeyip öldüğünüzde bu mekanda kısılı kalma problemi giderildi.

    Bu güncellemelerin PC sistemleri için 1 Mayıs itibarıyla yayınlandığını hatırlatırız. Tüm platformlar için yeni güncellemeler hazırlık aşamasında ve Electronic Arts bunların ne zaman yayınlanacağı hakkında yakında bilgi vermeyi hedefliyor.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Paribu’nun sergi partneri olduğu Contemporary İstanbul Vakfı’nın yeni sergisi “Metabilgi: Algoritma’nın Ritmi” başlıyor

    Paribu’nun sergi partneri olduğu Contemporary İstanbul Vakfı’nın gerçekleştireceği karma sergi ‘Metabilgi: Algoritma’nın Ritmi’ 2 Mayıs – 2 Temmuz 2023 tarihleri arasında Fişekhane Cocoon’da sanatseverlerle buluşuyor.

    Kültür sanat alanında verdiği desteklerle dikkat çeken Paribu, sergi partneri olduğu Contemporary İstanbul Vakfı’nın yeni sergisi Metabilgi: Algoritma’nın Ritmi başlıklı karma etkinliğine destek veriyor. 2 Mayıs – 2 Temmuz tarihleri arasında Fişekhane Cocoon’da yer alacak sergi, pazartesileri hariç her gün 11.00-18.00 saatleri arasında Paribu’nun desteğiyle ücretsiz olarak ziyaret edilebilecek.

    Küratör- algoritma – sanatçı ilişkisi

    Teknoloji ve sanatı bir araya getirerek hem güncel hem de dijital sanat üzerinden bir bakış sunmayı amaçlayan eserlerden oluşan serginin küratörlüğünü Esra Özkan üstleniyor. “Bilgi ve Teknoloji”, “İnsan Dışı / İkili Olmayan” başlıkları üzerine eğilerek serginin kavramsal çerçevesini algoritmaya sorduğu sorularla şekillendiren Özkan, derin öğrenme metoduyla öz bağımlı bir dil modeli kullanıyor. Küratörün algoritmaya, sorduğu soru ve aldığı cevapları sanatçılara yöneltmesiyle sanatçıların yorumlarına da yer vererek kolektif diyalogla geliştirilen anlatıyı çok sesli bir görsel dile çeviriyor. Sergi, algoritma ile kurulan diyalog aracılığıyla “metabilgi” başlığı altında, algoritmanın bize sunduğu verilerin ve medya sanatı özelinde sanatçıların yorumları ile veri arama yolları ve veriye dönüşen bilgileri sunuyor. Bu kolektif diyalog ve araştırma “Bilgi ve Teknoloji”, “İnsan Dışı / İkili Olmayan” olmak üzere iki farklı ana başlığın organik bağını sunuyor.

    Sergide yer alan sanatçı ve sanatçı grupları Ahmet Rüstem Ekici & Hakan Sorar, Ahmet Zahit Dönmez (BUG Game Lab.), Exonemo, Hamza Kırbaş, Levent Özruh, Özge Topçu, Robertina Šebjanič, So Kanno & Takahiro Yamaguchi, Solimán López, Studio Above and Below, Uğur Acil, VR Future, ::vtol:: dijital sanat, enstalasyon gibi disiplinlerle kavramları anlama ve sunma kurgusuyla sanatseverlere farklı bir bakış açısı sunacak. ,

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Ytong’dan devrim niteliğinde yenilik: Ytong 0,08

    Türk Ytong, yeni ürünü Ytong 0,08 ile yapı malzemeleri sektöründe devrim niteliğinde bir yeniliğe daha imza attı. Ytong 0,08 duvar blokları, sağlamlık ve hafifliği benzersiz ısı yalıtım gücü ile birleştirdi. Ytong 0,08, standart gazbeton duvar blokları ile aynı dayanımda olmasına karşın yüzde 20 daha hafif ve yüzde 40 daha fazla ısı yalıtımı özelliğine sahip.

    Ytong‘un yeni ürünü hafifliği ile yapılara daha az yük binmesini sağlayarak deprem güvenliğini artırıyor. Yüksek ısı yalıtımı performansı ile duvarlarda ilave ısı yalıtım uygulaması gerekmeksizin binaların A sınıfı enerji verimliliğine ulaşmasını kolaylaştırıyor.

    Türkiye’nin lider gazbeton üreticisi Türk Ytong, yeni ürünü Ytong 0,08 ile yapı malzemesi sektöründe devrim niteliğinde bir gelişmeye imza atarak, yüzde 20 daha hafif ve ısı yalıtım performansı yüzde 40 artırılmış bir duvar malzemesini satışa sundu. Ytong 0,08, hafifliği sayesinde binalara daha az yük binmesini sağlayarak depreme karşı yapı güvenliğini artırıyor. İlave ısı yalıtımı ihtiyacını ortadan kaldırarak enerji tüketimi ve inşaat maliyetlerinden tasarruf sağlıyor.

    Gazbeton sektöründe devrim 

    Türk Ytong Genel Müdürü Tolga Öztoprak, 60’ıncı yılını kutlayan Türk Ytong’un rakipsiz ürün ve hizmetleriyle yapı sektörüne yön veren bir şirket olduğuna dikkat çekerek “Yapı sektöründe fark yaratan ürünler geliştirmek ve ürünlerimizin performansını artırmak için inovasyon çalışmalarımızı aralıksız sürdürüyoruz. 60’ıncı yılımızda sektörü yeni ve benzersiz ürünler ile buluşturmak bizim için önemliydi. Yeni ürünümüz Ytong 0,08 ile bir kez daha sektörümüzde devrim niteliğinde bir gelişmeye imza attık.” dedi.

    Tolga Öztoprak, Türkiye yapı sektörünün en önemli iki sorununa odaklandıklarını sözlerine ekleyerek şöyle konuştu: “Ülkemizde en önemli iki sorun, depreme karşı yapı güvenliğinin sağlanması ve enerji tüketiminin azaltılmasıdır. Yeni duvar ürünümüz Ytong 0,08’in, ülkemizin ihtiyacı olan hızlı, güvenli, enerji verimli kentsel dönüşüme önemli bir katkı sağlayacağını düşünüyorum.

    Ytong 0,08 ile blok ürünlerimizin basınç dayanımından ödün vermeden ısı yalıtım performansını daha da ileriye taşıdık ve hafiflettik. Standart gazbeton bloklardan yüzde 20 daha hafif olan Ytong 0,08, binaya daha az yük binmesini sağlayarak depremde yapı güvenliğinin artmasına yardımcı oluyor. Bunun yanında 0,08 W/mK ısıl iletkenlik hesap değeri ile %40 daha fazla ısı yalıtımı sağlıyor. Ytong duvarların yapılarda sağladığı enerji tasarrufunu da aynı oranda artırıyor. 

    60 yıldır olduğu gibi Türkiye’yi daha hafif, daha yalıtımlı, daha sağlıklı duvar malzemeleri ile tanıştırmaktan ve sektöre öncülük etmekten mutluyuz.”

    Mantolamaya gerek yok

    Tolga Öztoprak ayrıca, Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği’nde yapılan değişiklikle birlikte 1 Ocak 2023 tarihinden itibaren 5 bin metrekareden büyük olan tüm binaların enerji performans sınıfının en az “B” olacak şekilde inşa edilmesinin zorunlu hale getirildiğini hatırlatarak, yeni yapılacak konutlarda ısıtma ve soğutma için daha az enerji kullanımını sağlayacak yapı malzemelerinin kullanılmasının gerektiğini söyledi. Öztoprak, “Ytong 0,08 bloklar, duvarlarda mantolama veya ilave bir ısı yalıtım katmanı gerekmeden yapıların ekonomik bir şekilde A sınıfı enerji verimliğine ulaşmasını kolaylaştırıyor. Bu sayede hem yatırım hem de enerji giderlerinden tasarruf sağlıyor.” dedi.

    Türkiye’de 60 yıl boyunca binalarda ısı yalıtımı yoluyla 10 milyar doları aşkın enerji tasarrufu sağlayan Türk Ytong, yapı sektörüne ve ülke ekonomisine çok daha önemli katkılar sunmaya devam edecek. 

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Rüzgar Günü Zirvesi: Enerjimiz Rüzgarla, Geleceğimiz Seninle! Enerjisa Üretim’in Öncülüğünde Yenilenebilir Enerji Konuşulacak

    İklim krizi ile mücadelede önemli bir rol oynayan enerji sektörünün sürdürülebilir geleceği hakkında farkındalık yaratmak ve gençlerin sektöre olan ilgisi artırmak amacıyla Enerjisa Üretim’in her sene düzenlediği Rüzgar Günü etkinliği başlıyor. Bu sene Harvard Business Review Türkiye stratejik ortaklığı ve “Enerjimiz Rüzgarla, Geleceğimiz Seninle” temasıyla düzenlenecek olan zirve, enerji sektörü başta olmak üzere önemli isimlerin katılımıyla 4 Mayıs Perşembe günü online olarak gerçekleşiyor. 

    Yaşama saygı duyarak daha güzel bir gelecek için enerji üreten Enerjisa Üretim, her sene Dünya Rüzgar Günü’nde hayata geçirdiği Rüzgar Zirvesi’ni bu sene Harvard Business Review Türkiye stratejik ortaklığı ile düzenliyor. “Enerjimiz Rüzgarla, Geleceğimiz Seninle” temasıyla düzenlenecek olan Rüzgar Günü Zirvesi’nde, rüzgar enerjisinin sürdürülebilir geleceğimizdeki rolü farklı perspektiflerden incelenecek ve enerji teknolojilerindeki en son gelişmeler ele alınacak. Rüzgar enerjisinin gücünü kullanmanın zorlukları ve fırsatları etkinlikte tartışılırken, gençlerin bu alandaki potansiyelleri konusunda da farkındalık yaratılacak ve sektörün önemli isimleri öğrencilerin sorularını yanıtlayacak.

    Sürdürülebilir bir enerji sistemi inşasında rüzgar enerjisinin önemli bir yere sahip olduğunu vurgulayan Enerjisa Üretim, gençlerin bu alana dair bilgi sahibi olmaları, bu alanda kariyer yapma konusunda ilham almaları ve gelecekteki enerji ihtiyaçlarımızı karşılamak için rüzgar enerjisi teknolojilerinin kullanımını yaygınlaştırmak için farkındalık yaratmayı hedefliyor. 4 Mayıs Perşembe günü online olarak gerçekleştirilecek Rüzgar Günü Zirvesin’ne katılım ise tamamen ücretsiz.

    Program:

    10:00 – 10:10 HBR Perspektifi

    • Serdar Turan – HBR Türkiye, Genel Yayın Yönetmeni

    10:10 – 10:30 İklim Krizinde Ne Durumdayız?

    • Prof. Dr. Murat Türkeş – Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetim Kurulu ve TEMA Vakfı Bilim Kurulu Üyesi

    10:30 – 10:50 Yenilenebilir Enerjinin Geleceği: Fırsatlar ve Aksiyonlar

    • İhsan Erbil Bayçöl – Enerjisa Üretim, CEO
    •  Moderatör: Serdar Turan – HBR Türkiye, Genel Yayın Yönetmeni

    10:50 – 11:20 Sürdürülebilir Dönüşümde Yol Haritasını Belirlemek

    • Yılmaz Argüden – ARGE Danışmanlık, Kurucu
    • Murat Eröz – Enerjisa Üretim, Varlık Yönetimi ve Sürdürülebilirlik Lideri
    • Moderatör: Serdar Turan – HBR Türkiye, Genel Yayın Yönetmeni 

    11:20 – 11:40 Yenilenebilir Enerji ve Gelecek

    • Serdar Kuzuloğlu  Teknoloji Yazarı / MserdarK İletişim Danışmanlığı, Kurucu

    11:40 – 12:30 ARA 

    12:30 – 12:50 Enerjinin Dönüşümü

    • Eren Çetinkaya – McKinsey & Company Türkiye, Ortak

    12:50 – 13:05 Enerji Dönüşümünde Jeopolitik RisklerEnerji Üzerine

    •  Barış Şanlı – Enerji Danışmanı 

    13:05 – 13:35 – Enerjiyi Merkeze Koyan Yeni Nesil Meslekler

    • Ayşegül Gürkale – Enerjisa Üretim, İnsan ve Kültür Genel Müdür Yardımcısı
    • Burak Gündüz – Enerjisa Üretim, Dijital Yolculuk Mentoru
    • Moderatör: Beliz Kudat – HBR Türkiye, Yazı İşleri Müdürü

    13:35 – 14:05 Enerji Dönüşümünde Girişimin Gücü

    • Kerem Deveci – Deveci Tech – ENLIL, Kurucu
    • Ufuk Yaman – uSens Energy Solutions, Yönetici Direktör
    •  Moderatör: Beliz Kudat – HBR Türkiye, Yazı İşleri Müdürü

    14:05 – 14:15 ARA

    14:15 – 14:45 Rüzgar Santrallerinin Uçtan Uca Yolculuğu

    • Ezgi Deniz Katmer – Enerjisa Üretim, Rüzgar Santralleri Yatırımları Direktörü 
    • Ebru Arıcı – ARI-ES Enerji, Genel Müdür
    • Özge Durukan – Nartus Enerji ve Çevre Yatırımları, Genel Müdür
    • Moderatör: Serdar Turan – HBR Türkiye, Genel Yayın Yönetmeni

    14:45 – 15:05 Yenilenebilir Enerji ve Teknoloji

    • Nihat Arı – Enerjisa Üretim, Rüzgar ve Güneş İşletme ve Bakım Müdürü
    • Moderatör: Beliz Kudat – HBR Türkiye, Yazı İşleri Müdürü

    15:05 – 15:15 Kapanış

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Aman Dikkat: Zelda: Tears of the Kingdom Sızdırıldı!

    Legend of the Zelda: Tears of the Kingdom’ı bekleyen okuyucularımızı önümüzdeki 11 gün boyunca dikkatli olmaları için uyaralım! Bu haberde rastgele bir spoiler olmayacak lakin görünüşe bakılırsa oyun şu anda pek çok kişi tarafından oynanıyor. Hatta satırları yazdığım esnada Twitch’te birkaç yayıncıyı oyunu oynarken bulabildim.

    Kotaku’nun haberine nazaran 12 Mayıs’ta çıkış yapacak oyunun fizikî kopyalarının bir kısmı izinsizce satışa çıkmış durumda. Haliyle oyunun evrakları da internete sızdırılmış halde. Oyuna ilişkin imajların Discord kanallarında ve Twitter üzerinde paylaşıldığını belirtelim. Spoiler yememek için bir mühlet Twitter’a girmemek ya da birtakım sözleri sessize almak hakikat bir atılım olabilir.

    • Nintendo, Zelda: Tears of the Kingdom’dan Sızıntı Yapan Şahsın Peşine Düştü

    Yukarıda da belirttiğim üzere halihazırda Twitch üzerinde yeni oyunun yayınını yapan isimler bulunuyor. Bu usul durumlara karşı çok hassas olan Nintendo’nun önümüzdeki 10 gün boyunca neler yapacağını biz de en az sizin kadar merak ediyoruz. Hatırlarsanız Nintendo daha evvel sızıntı yapan bir kişi ile davalık olmuştu.

  • Fallout 3 için tüm dokuları elden geçiren yeni HD doku paketi yayınlandı

     
    Fallout 3: Game of the Year Edition’ın tüm dokularını geliştiren ve uygunlaştıran yeni bir HD doku paketi yayınlandı. Mod geliştiricisi ‘ilamalamer’ tarafından yayınlanan bu doku paketi, yapay zeka teknikleriyle uygunlaştırılmış ve geliştirilmiş birçok dokuyu içeriyor. Ek olarak birçok düzenlenmiş ve ince ayar yapılmış dokuları da oyuna dahil ediyor.
     
    Yeni paket tüm dokuları elden geçiriyor
     
     
     
    Her bir dokuyu elden geçiren ve düzgünleştiren HD Doku Paketi yaklaşık olarak 10 GB boyutunda. Bu gelişmiş dokuları içeren mod için birtakım ekran imgelerini aşağıdan bulabilirsiniz. Ne yazık ki bu modun karşılaştırma ekran imgeleri yahut görüntüsü yer almıyor.
     
    Yeni paylaşılan bu mod, oyunun tüm dokularını elden geçirdiğinden ötürü öbür modlarla uyumlu değil. Hasebiyle diğer bir doku paketi kurduysanız oyunda çeşitli sıkıntılar ortaya çıkabilir ve modlar çakışabilir. 
     
    Doku paketini aşağıdan indirebilirsiniz:
     
    – Lipstick texture pack
     
    Doku paketinden görüntüler 
     
     
     
     
     
     
     
     

  • Jorge Jesus: “Artık daha çok inanın”

    Lider Galatasaray’ın Beşiktaş’a 3-1 yenilmesi sonrası Fenerbahçe’de umutlar ikinci kere yeşerdi… Galatasaray’ın Karagümrük beraberliğinde Fenerbahçe de İstanbulspor’a puan kaybedince ayağına gelen fırsatı sarı-lacivertliler tepmiş, artık şampiyonluk umutları düzgünce azalmıştı.

    Bu sefer derbi haftasında Fenerbahçe kusur yapmayarak Galatasaray ile puan farkını 3’e indirmeyi başardı. Fenerbahçe idaresi, teknik heyeti, oyuncu takımı bu yeni haftaya tam bir kenetlenme ile başladı. Birinci olarak kupada Sivasspor karşısıda avantaj yakalamak isteyen sarı-lacivertliler, sonrasında Giresunspor deplasmanını kazasız bir formda geçmeyi hedefliyor.

    Teknik yönetici Jorge Jesus, oyuncularına öz itimat aşılarken, şampiyonluğa inançlı olmaları konusunda sık sık ikazlarda bulunuyor. Portekizli teknik adam, “Artık zafere daha çok inanın” kelamları ile ekibini motive ediyor.

  • Arda Turan’dan büyük neşter kararı!

    Geçtiğimiz haftalarda Eyüpspor’un başına gelen Arda Turan, ekip ile ilgili uzun vadeli planlar yapıyor ve Ryan Babel üzere yıldızlar ile yolları ayırma ihtimalini düşünüyor.

    Eyüpspor ile Muhteşem Lig ihtimalini kovalayan Arda Turan, süreçten bağımsız olarak kadronun yine yapılanması gerektiğine inanıyor ve birtakım futbolcular ile yolları ayırmayı planlıyor!

    Ryan Babel üzere yıldız isimler hakkında hala net bir karar veremeyen genç çalıştırıcı, Eyüpspor’un daha tempolu bir grup haline gelmesi gerektiğini düşünüyor ve bu beklenti doğrultusunda da yıldız isimler özelinde revizelere gitmeyi istiyor…

    Ayrıyeten mali ayrıntıları da düşünen Turan, önümüzdeki yaz Babel üzere isimler ile yolların ayrılmasını ve kulübün beklentilerine nazaran yeni ataklar yapılmasını tasarlıyor.

    GALİBİYET YOK

    Eyüpspor’un Muhteşem Lig maksadı ile birlikte vazifeye gelen Arda Turan, şu ana kadar 3 maça çıktı ve 2 beraberlik ile 1 yenilgi aldı.

    Son olarak ise genç çalıştırıcı, Üstün Lig’e çıkılmasına bakmaksızın, Eyüpspor’un geleceğine dair önemli projeler hazırlığında.

  • Depremzede çocukların okula alışma sürecini kolaylaştırmanın 5 yolu

    Deprem, sadece fiziksel hasar değil, aynı zamanda psikolojik kalıcı etkiler de yarattı. Depremzede çocukların yeniden normal yaşama dönmelerinin oldukça zor ve uzun bir süreç olduğunu belirten Anadolu Sağlık Merkezi’nden Uzman Psikolog Ezgi Dokuzlu, “Sevdikleri, arkadaşları, akrabaları, aileleri, her gün yürüdükleri yol, iş, okul, gibi yaşamlarının temel alışkanlıklarını kaybettiler. Evlerini kaybeden ve başka şehirlere, bölgelere yerleşmek zorunda kalan depremzedeler için yaşadıkları travmanın üzerine bu zorlu süreç yıpratıcı olabilir. Özellikle çocuklar için yeni arkadaş ve yeni çevreye adaptasyon bu aşamada daha zor olabilir. Sınıfa yeni katılan depremzede çocukların diğer çocuklar ve öğretmenler tarafından dikkatli bir tutumla desteklenmesi, anlayışla karşılanması mücadeleleri için büyük önem taşıyor” açıklamasında bulundu.

    Okullarda depremzede çocuklar için dikkatli bir tutum sergilenmesinin, diğer çocuklar ve ailelerinin bilinçlendirilmesinin ve depremzede öğrencilerin uyum sağlaması için özel bir çaba gösterilmesi gerektiğinin altını çizen Anadolu Sağlık Merkezi’nden Uzman Psikolog Ezgi Dokuzlu, “Bu, sınıf arkadaşları için de önemli. Çünkü yeni öğrencilerin sınıfa uyum sağlaması sınıf dinamiğini büyük ölçüde etkileyebilir. Çocuklara bilgilendirme yapmak, okul rehberlik birimi, öğretmenler ve hatta tüm velilerin çabası önemli” diyerek depremzede çocukların okula alışma süreci için tavsiyelerde bulundu.

    Hoşgörülü davranış ve kabul: Sınıfa yeni gelen depremzede bir öğrenci olduğunda, diğer öğrencilerin onu sıcak bir şekilde karşılaması, aralarına kabul etmeleri önemli. Bu süreci doğru yönetmek için yaş düzeyine göre öğretmen tarafından yeni katılan öğrencilerin yaşadığı travmatik durumdan diğer çocuklara kısaca bahsedilmeli.

    Rutinlere alışmaları için yardımcı olmak ve paylaşım: Yeni başlayan depremzede öğrenciler okula ve arkadaşlarına alışmakta zorluk çekebilirler. Sınıftaki öğrenciler, yeni katılan arkadaşlarına okulda nesnelerin nerede olduğu, okulun kuralları ve dersler, günlük rutinler gibi konularda yardımcı olmalılar. Bu düzene alışmaları için öğretmenler tarafından planlanan grup çalışmaları oldukça verimli olacaktır. Çocuklar arasındaki duygusal ve somut paylaşımlara destek olmak aralarındaki bağların kuvvetlenmesini hızlandırır.

    Uzman yardımı: Okul rehber öğretmeni okula yeni katılan depremzede çocuklar için özel uyum çalışmaları planlamalı. Eğer okulun rehberlik biriminin yetersiz kaldığı bir durum varsa, uyumla ilgili problemler gittikçe azalmıyorsa, çocukların yaşadıkları stres ve kaygı çok şiddetli ise her bir çocuğun özel durumuna göre profesyonel yardıma başvurmak faydalı olacaktır. Çocukların aileleriyle iletişime geçerek, çocuk psikologları veya çocuk psikiyatri uzmanları tarafından profesyonel yardım almalarını sağlamak çocukların hayatlarının devam eden süreçlerinde daha iyi bir ruh sağlığına sahip olmaları için hayati önem taşır.

    İş birliği ve aile desteği: Her bir çocuk kendi ailesi ile bu konu hakkında konuşmalı. Velilerin çocuklarına bu durumu uygun bir dil ve seviye ile açıklaması uyum sağlamaya çalışan depremzede çocukların rutinlere alışmasını ve sosyal desteği arttırır. Bu nedenle anne ve babalar çocuklarıyla yeni katılan depremzede çocukların durumu hakkında kısaca konuşmalı, anlayışlı olmaları, dikkatli kelimeler seçmeleri için destek olmalılar.

    Depremi gündemde tutmamak: Diğer çocukların depremzede çocuklara yaşadıkları travmatik felaketi sık sık hatırlatmaları veya onlara üzgün olduklarını söylemeleri sınıfa yeni dahil olan çocuklar için alışma sürecini daha da zorlaştırabilir. Bu nedenle öğretmen çocukların özel durumunu açıkladıktan sonra sık sık deprem konusunu açmamak gerekir.

    Çocukların yaş düzeylerine göre depremi farklı şekillerde algıladığını ve yaşlarına uygun şekilde tepki verdiklerini paylaşan Uzman Psikolog Ezgi Dokuzlu, “Bu nedenle her bir yaş düzeyine özel davranış stili benimsenmeli.  Depremzede çocukların,  yaşlarına uygun şekilde desteklenmeleri ve rehberlik edilmeleri sonraki yaşam süreçlerinin kalitesi için önemli. Yetişkinlerin, öğretmen ve velilerin çocukların yaşlarına göre tepkilerine uygun şekilde hareket etmeleri verilen desteğin verimli olması adına çok önemli. Onların yaşadığı korku ve stresi anlamaya çalışmak, doğru tutum ve davranışlarla daha etkilidir” diye konuştu.

    3-5 yaş arası çocuklar

    Bu yaş grubundaki çocuklar depremi doğrudan hissetse bile, ne olduğunu anlamazlar. Çocuklar, yetişkinlerin tepkilerine karşı tepki verirler ve onların korku ve stresini yansıtabilirler.

    Olayın nedenini anlamaya çalışırlar ve yetişkinlerin tepkilerine karşı tepki verirler. Bu yaş grubundaki çocuklar depremin yıkıcı etkilerini anlamakta zorlanırlar. Yenilikler, uyum sağlamaları gereken durum ve ortamlar çocuk için kaygılandırıcı olabilir. Oyunlar yolu ve örneklerle gerçekler anlatılmalı. Okul öncesi dönemde yeni bir sınıf, yeni bir düzene alışmak ailelerin sandığından kolay olabilir fakat depremden etkilenen, ailesini evini kaybeden çocuklar için akranlarıyla birlikte olmak yaraları ve olumsuz anıları daha hızlı sarabilir.

    6-11 yaş arası çocuklar

    Bu yaş grubundaki çocuklar depremi ve depremin yarattığı fiziksel sonuçları daha iyi anlamaya başlarlar ve genellikle etkilerini ve ailelerini etkileyen koşulları, onların duygularını daha iyi gözlemlerler. Diğer aileler ve okula yeni katılan çocukların aileleri mutlaka yeni alışma süreci ve düzeniyle ilgili açıklamalar yaparken kendi duygularını da ifade etmeli. Bu da çocukların duygularını ifade etmeleri için destek yaratacaktır.

    12-18 yaş arası

    Bu yaş grubu çocuklar alıştıkları rutin düzen ve sosyal düzenin yıkılmasıyla yalnızlık hissi, karamsarlık, umutsuzluk, şiddetli kaybetme ve değersizlik duygusu yaşayabilir. Dikkatle dinlemek, çözüm sunmaya çalışmak, anlamaya çalışmak ve arkadaşça yaklaşım faydalı olacaktır. Kendini sosyal anlamda fazlaca izole eden, iletişim kurmak istemeyen, öfke ve kaygı atakları varsa mutlaka bir uzmandan destek almak gerekir.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Ayça Ayşin Turan “Soğuk ve Mesafeli İmajımı Değiştirmek İstiyorum”

    Yalnızca oyunculuk yeteneğiyle değil, aynı zamanda güzelliğiyle de dikkatleri üzerine çeken Ayça Ayşin Turan, MAG Mayıs sayısına kapak oldu.

    Gülmeyi çok seviyorum. Mutsuzlukların kenarından köşesinden kaçmaya özen gösteriyorum. Çocukken de böyleydi.”

    Oyunculuk benim en özgürleştiğim alanım ve dönüm noktam diyebilirim.”

    Genelde iş seçerken farklı karakterler olmasına özen gösteriyorum.

    İçinde bulunduğum her işin yeri bende ayrı ama sanırım bambaşka bir yeri olan işim “Meryem”.”

    Dışardan, soğuk ve mesafeli bir insan imajı veriyorum. Sanırım bunu değiştirmek isterdim.”

    Hem dijital platformda hem TV’de canlandırdığı başrollerle izleyenleri büyüleyen başarılı oyuncu Ayça Ayşin Turan, Meryem dizisinin kendisinde çok ayrı bir yere sahip olduğunu söylüyor. Canlandırdığı karakterin ve hikâyenin kendisine dokunmasının önemli olduğunu belirten Ayça Ayşin Turan, çocukluğundan paralel evrendeki haline, MAG Okurları için pek çok konuya değiniyor… Kamera arkasından kamera önüne geçişinin hayatında dönüm noktası olduğunu ifade eden Ayça Ayşin Turan “Yani oyuncu olmam diyebilirim. Normalde çok sakin ve utangaç bir yapım var; ama oyunculuk öyle değil. Kendi sınırlarının ötesine geçip başka karakterlere hayat vermen ve onlarla empati kurman gerekiyor. Oyunculuk benim en özgürleştiğim alanım ve dönüm noktam diyebilirim” açıklamasında bulundu. 

    “Dışardan, soğuk ve mesafeli bir insan imajı veriyorum” ifadelerini de kullanan Turan sözlerine şunları ekledi: “Sanırım bunu değiştirmek isterdim. Bir de bu kadar sabırlı ve alttan alan bir insan olmak istemezdim. Bazen karşımdakini kırmamak için birçok şeyi içime atıyorum ve bu daha sonra bende keskin kopuşlara sebep oluyor. Bunu da değiştirmek isterdim.”

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Dijital üretim teknolojileri, üreticilerin global engellerin üstesinden gelmesine yardımcı oluyor

    Son birkaç yılda benzeri görülmemiş zorluklarla karşı karşıya kalmaları, global üretim sektöründe faaliyet gösteren şirketleri rekabet avantajlarını sürdürebilmek ve kârlılıklarını en üst düzeye çıkarabilmek için yapmaları gerekenleri yeniden düşünmeye itiyor. Mitsubishi Electric Fabrika Otomasyon Sistemleri EMEA Başkanı Hartmut Pütz; üreticilere zorlu zamanlarda müşteri taleplerini karşılamak, pazarda bugün ve gelecekte başarılı olmak için operasyonlarını nasıl dönüştürebileceklerine dair önemli ipuçları verdi. 

    Dünyanın dört bir yanında son zamanlarda olağanüstü sayıda operasyonel zorlukla karşı karşıya kalan üreticiler; müşteri taleplerini karşılamak, bugünün ve yarının pazarında başarılı olmak için operasyonlarını nasıl dönüştürebileceklerini her geçen gün daha fazla sorguluyor. Mitsubishi Electric Fabrika Otomasyon Sistemleri EMEA Başkanı Hartmut Pütz, “Zorluk zamanlarında dijital üretim” adlı video röportajında mevcut dinamik ortama rağmen daha hızlı tepki vermeyi, esneklik ve kârlılığı destekleyen temel otomasyon çözümlerini benimseyen işletmelerin zorlu dönemlerde de çalkantılı ve belirsiz pazarlarda gezinerek başarılı bir şekilde büyümeyi sürdürebileceğine dikkat çekti.

    Pütz, şirketlere geleceğe yönelik etkili iş stratejilerinin merkezinde yer alan veri analitiği, yapay zekâ (AI) ve dijital ikizler gibi veriye dayalı teknolojilerin uygulanmasında proaktif olmalarını tavsiye etti. Bu teknolojilerin dijital dönüşüm stratejilerini desteklediklerini ve iş zekâsı oluşturmak için önemli fırsatların kilidini açtıklarını vurgulayan Pütz; üretim bölümünden veri toplayarak, analiz ederek ve paylaşarak süreçlerin nasıl iyileştirilebileceğini belirlemenin, üretkenliği, verimliliği ve çalışma süresini artırmanın mümkün olduğunu ifade ediyor.

    Pütz’ün verdiği bilgilere göre, sermaye yatırımlarını optimize ederken operasyonları hızlı bir şekilde geliştirmek için işletmelere akıllı üretime yönelik yenilikçi teknolojileri aşamalı olarak benimsemeleri öneriliyor. Bunun için de en uygun ve en büyük kazancı sağlayabilecek teknolojinin belirlenmesi büyük önem taşıyor. Gerçek dünyada hızla artan sayıda örnek, şirketlerin dayanıklılıklarını ve rekabet güçlerini artırmak için geliştirebilecekleri dayanıklı ve çevik stratejileri şimdiden gösteriyor.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Vodafone Her Şey Yanımda’ya Odtü’den Ödül

    Dijital pazaryeri Vodafone Her Şey Yanımda, ODTÜ’lü öğrencilerin oylarıyla belirlenen ve yılın en başarılı girişimlerinin ödüllendirildiği Kristal Ağaç Ödülleri’nde “Yılın Yenilikçi Online Alışveriş Platformu” kategorisinde ödül aldı. 

    Türkiye’nin dijitalleşmesine liderlik etme vizyonuyla faaliyet gösteren Vodafone, ulusal ve uluslararası düzeydeki başarılarına yenilerini eklemeye devam ediyor. Vodafone, ODTÜ Genç Girişimciler Topluluğu tarafından bu yıl sekizincisi düzenlenen ve yılın en başarılı girişimlerinin ödüllendirildiği Kristal Ağaç Ödülleri’nde dijital pazaryeri Vodafone Her Şey Yanımda ile “Yılın Yenilikçi Online Alışveriş Platformu” kategorisinde ödüle layık görüldü. Vodafone Her Şey Yanımda, ODTÜ’lü öğrencilerin oylarıyla belirlenen Kristal Ağaç Ödülleri’nde oyların %50’den fazlasını kazanarak önemli bir başarıya imza attı.

    Vodafone Her Şey Yanımda Genel Yusuf Aysal, şunları söyledi:

    “Türkiye’nin en hızlı büyüyen yeni nesil bağlantı ve dijital servisler şirketi olma hedefiyle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu anlayışla hayata geçirdiğimiz Her Şey Yanımda platformumuzla müşterilerimize online alışverişlerini uygun fiyatlarla, rahat, hızlı ve kolay bir şekilde yapma imkânı sunuyoruz. Her gün yenilenen kampanyalarımızla müşterilerimizin hayatını kolaylaştırıyoruz. Platformumuzun yenilikçi özellikleriyle Kristal Ağaç Ödülleri’nde ödüle layık görülmesinden mutluluk duyduk. Müşterilerimize en iyi dijital alışveriş deneyimini sunmak için çalışmaya devam edeceğiz.”  

    4 milyonu aşkın ürün 

    Vodafone Her Şey Yanımda’da Cep Telefonları, Elektronik, Dijital Servisler ve Oyun, Moda, Hobi-Ofis-Kırtasiye, Kozmetik ve Kişisel Bakım, Ayakkabı-Çanta-Aksesuar, Spor ve Outdoor, Anne-Bebek, Ev-Yaşam, Süpermarket, Pet Shop, Medikal Ürünler ve Oto Aksesuar olmak üzere farklı kategorilerde 4 milyonu aşkın ürün sunuluyor. Toplam bin aktif mağazanın faaliyet gösterdiği Her Şey Yanımda, Vodafone’lu olsun olmasın, Vodafone Yanımda uygulamasını indiren tüm kullanıcılara avantajlı fiyatları, birbirinden farklı kampanyaları ve kullanım kolaylığı ile yepyeni bir deneyim yaşatıyor. 

    15 sektörden 45 aday yarıştı

    ODTÜ Genç Girişimciler Topluluğu tarafından ODTÜ Bilim Ağacı’ndan ilham alınarak hayata geçirilen Kristal Ağaç Ödülleri, yıl içinde girişimcilik alanında inovatif çözümler üreten başarılı girişim ve girişimcilere takdim ediliyor. Kristal Ağaç, o yıl içinde fark yaratmış, yenilikçi düşünen ve düşündüğünü uygulamakta başarılı olmuş girişimcileri ödüllendirerek girişimcilik ruhlarını takdir etmeyi amaçlıyor. Bu yıl sekizincisi düzenlenen etkinlikte 15 sektörden 45 aday ODTÜ’lü öğrencilerin oylarına sunuldu.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • EQUAL’ın 2’nci yılı! Türkiye’de yerli kadın sanatçıların dinlenme oranları yüzde 50’den fazla arttı

    Spotify bu ay dünya genelinde, kadın sanatçıların çalışmalarını güçlendirerek müzikte cinsiyet eşitliğini teşvik etmek için tasarlanan global girişimi EQUAL programının ikinci yılını kutluyor. 

    Kadınların sesini müzik sektöründe artırmak amacıyla EQUAL, kadınların gücünü artırırken, dünya genelinde tüm EQUAL çalma listeleri 144 milyondan fazla dinlenmeye ulaştı. 

    EQUAL programının 2021’de hayata geçmesinden bu yana Türkiye’de 23 sanatçı, EQUAL elçisi oldu. Spotify, dünya çapında bugüne kadar EQUAL programı kapsamında yaklaşık 800 kadın sanatçıyı destekledi. 

    2022’de Türkiye’de kadın sanatçıların Spotify’daki dinlenme verileri 2021’e kıyasla aşağıdaki artış oranlarına ulaştı: 

    • Yerli kadın sanatçıların dinlenmeleri her zamankinden daha da popüler hale geldi: Türkiye’deki yerel kadın sanatçıların şarkılarının dinlenme oranı 2021’e kıyasla 2022’de yüzde 50’nin üzerinde arttı.
    • Türkiye’de editoryal çalma listelerine yüzde 46 oranında daha fazla kadın sanatçı eklendi.
    • Yerli kadın sanatçıların Türkiye dışındaki dinlenme sayısı yüzde 30 arttı. Bu da, Türkiye’den kadın sanatçıların yurt dışında artan bir ilgi gördüğünü gösteriyor.
    • Kadın sanatçılar kullanıcılar arasında da daha popüler. Türkiye’de kullanıcıların kendi oluşturdukları çalma listelerine eklenen kadın sanatçıların sayısı yüzde 50’nin üzerinde artarken, Türkiye’deki kadın sanatçılar Türkiye dışındaki kullanıcıların çalma listelerine neredeyse yüzde 50 oranında daha fazla eklendi. 
    • 2022’de Türkiye Top 100 şarkı listesi içinde yerli kadın sanatçılara ait şarkılar yüzde 75 oranında daha fazla listelendi. 

    EQUAL sadece bir programı değil bir misyonu temsil ediyor 

    EQUAL’ın Küresel Başkanı Bel Aztiria, “EQUAL’ın ilk iki yılında ulaştığı başarıyla gurur duyuyoruz. Editoryel, pazarlama ve iş ortaklıkları gibi alanlarda sergilediğimiz başarı sayesinde, Spotify’da ve platform dışında binlerce kadın sanatçının sesini güçlendirdik ve onurlandık. EQUAL programımız kapsamında 50’den fazla ülkeden yaklaşık 800 kadın sanatçıyı destekledik. 

    EQUAL bizim için müzikte eşitliği sağlamak için hep birlikte sesleri yükseltmenin ve sınırları olmayan ortak bir amaç için her beraber mücadele etmenin gücü; aynı zamanda zorlukları kabullenmek ve birbirimizi kutlamak demek. Aslında EQUAL bir programdan çok daha fazlası; bir misyonu ve ortak bir amaç için bir arada duran bir topluluğu temsil ediyor. 

    Müzik sektöründe tam eşitliği sağlamak için tüm tarafların yapması gereken daha çok şey olduğunu ve bunun toplumsal bir sorun olduğunu biliyoruz ama toplumsal değişim için müziğin gücüne inanıyorum ve EQUAL’ın, kadın seslerinin tüm yıl boyunca eşit olarak temsil edildiği, dahil edildiği ve onurlandırıldığı bir sektör inşa etmeye katkı sağlayacağına dair umutluyum” dedi.   

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Anneler Günü hediyeniz Darüşşafakalı öğrencilerin nitelikli eğitimine destek olsun

    Darüşşafaka Cemiyeti, 160 yıldır “Eğitimde Fırsat Eşitliği” misyonu ve verdiği nitelikli eğitimle çocuklarımızın hayallerini gerçeğe dönüştürüyor. Annesi veya babası hayatta olmayan, maddi olanakları yetersiz öğrencilere 8 yıl boyunca yatılı, ücretsiz kolej eğitimi sağlayan Darüşşafaka Cemiyeti; Anneler Günü Sertifikalarıyla, bu misyona katkıda bulunmak isteyen hayırseverleri desteğe davet ediyor.

    Osmanlı’dan günümüze uzanan 160 yıllık tarihinde, binlerce öğrencinin hayatını “Eğitimde Fırsat Eşitliği” misyonuyla, ücretsiz ve yatılı eğitim fırsatı tanıyarak değiştiren Darüşşafaka Cemiyeti, 14 Mayıs Pazar, Anneler Günü’ne özel hazırladığı sertifikalarla eğitim sevdalılarının bağışlarını bekliyor.

    Kurulduğu günden bugüne, bağışlarla ayakta kalan ve nitelikli eğitim anlayışından vazgeçmeyen, öğrencilere şefkat yuvalığı yapan Darüşşafaka Cemiyeti; daha çok hayata dokunmak, daha çok çocuğu hayallerine kavuşturmak amacıyla hazırladığı basılı ve e-sertifika seçenekleri ile annesini mutlu etmek isteyenlere anlamlı bir hediye alternatifi sunuyor.

    Anneler günü için hediye arayışınızı Darüşşafaka Cemiyeti’nin https://www.darussafaka.org/bagis?c=ozel-gun-bagislari adresine tıklayarak en güzel hediyeyi seçebilirsiniz. 

    Bağışlarınızla çocuklarımızın geleceklerini aydınlatmamıza destek olun…

    Darüşşafaka Cemiyeti, özel günler için hazırladığı sertifika ve hediye seçenekleriyle yüzlerce öğrencinin geleceğine katkı sağlıyor. Yardımlaşma ve dayanışmanın en güzel kurumlarından biri olan Darüşşafaka Cemiyeti’nin, bağışçıların destekleriyle 160 yıldır çocuklara eğitim verdiğini hatırlatan Darüşşafaka Cemiyeti Başkanı Oğuz Güleç, “Anneler Günü’nün bizim ve öğrencilerimiz için anlamı çok farklı. Annelerimize sevildiğini daha çok hissettirmek, duygularımızı göstermek için en anlamlı hediyelerden birini, bir çocuğun eğitim hayatına katkıda bulunarak sunabilirsiniz. Darüşşafaka olarak, yapılan tüm bağışları öğrencilerimizin eğitim, beslenme, barınma, kıyafet ve sağlık gibi ihtiyaçlarının karşılanması için kullanıyoruz. Sadece özel günlerde değil, tüm yıl boyunca bizlere ulaştırılan bağışları, hamiyetperver milletimizden aldığımız kaynakları nerelerde kullandığımızı da şeffaflık ilkemiz gereği paylaştığımızı bu vesileyle tekrar hatırlatmak istiyorum. Bu Anneler Günü’nde de öğrencilerimizin nitelikli eğitimleri için hayırseverlerimizin bağışlarını bekliyoruz.” dedi. 

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Euro Bölgesi’nde çekirdek enflasyon yavaşladı

    Euro Bölgesi’nde manşet enflasyon hizmet fiyatları ve güç maliyetlerinde yaşanan olumsuz baz tesiriyle yükseldi.

    Eurostat bilgilerine nazaran manşet enflasyon yıllık yüzde 6,9’dan yüzde 7’ye yükselerek yüzde 2’lik gayenin epeyce üzerindeki seyrini sürdürdü. Beklenti yüzde 6,9’du. Enflasyon aylık bazda ise beklentiye paralel yüzde 0,7 arttı.

    Çekirdek enflasyon geriledi

    Euro Bölgesi’nde besin ve güç fiyatlarını içermeyen çekirdek enflasyon da Nisan’da yıllık bazda beklentilere paralel yüzde 5,6 oldu. Mart’ta artış yüzde 5,7 olmuştu. Böylelikle çekirdek enflasyonda Haziran’dan beri birinci gerileme kaydedildi.

    Çekirdek enflasyondaki düşüş, AMB’nin faiz artış suratını düşürme senaryosunu da güçlendirdi.

    Ekonomistler ve yatırımcılar AMB’den 2 sefer daha ufak montanlı faiz artışı bekliyor. Banka enflasyonla çaba kapsamında geçen yazdan bu yana toplam 350 baz puanlık faiz artışı yaptı.

    Bloomberg’in geçen haftaki anketine nazaran şu an yüzde 3 düzeyindeki mevduat faizinin Temmuz’da 3,75’le tepe yapması bekleniyor.

  • Yalı Çapkını dizisi 31. kısım fragmanı yayınlandı! Bu işin dönüşü olmaz

    Yayınlandığı her kısımla izleyiciden tam not alan ‘Yalı Çapkını’ dizisinin 31. kısım fragmanı yayınlandı. Halis Korhan’ın boşanma davasını açmasıyla Ferit ile Seyran’ın sıkıntı duruma düşmesi ve dedesinden Ferit’e “Bu işin dönüşü olmaz” uyarısı yeni kısma damga vuracak. İşte Yalı Çapkını dizisinin 31. kısım fragmanı…

    HABERE İLİŞKİN GÖRÜNTÜ İÇİN TIKLAYIN İZLE

    İlk kısım itibariyle izleyiciden tam not alan Yalı Çapkını, çarpıcı kıssası ve başarılı oyuncu takımıyla her Cuma meskenlere konuk oluyor.

    Yalı Çapkını dizisinin 5 Mayıs Cuma günü Star TV ekranlarında yayınlanacak olan 28. kısım fragmanı yayınlandı. İşte Yalı Çapkını’nın 31. kısım fragmanı…

    Mert Ramazan Demir

    YALI ÇAPKINI DİZİSİ 31. KISIM FRAGMANI

    Afra Saraçoğlu

    YALI ÇAPKINI 30. KISMINDA NELER OLMUŞTU?

    Seyran ve Ferit boşanma kağıtlarını imzalar ve Halis Ağa Seyran’ı kovmaktan beter eder. Saffet Ağa, Kazım ve Tarık yalıdan Seyran’ı alırlar. Tarık’ı gören ve onun durumdan istifade geldiğini anlayan Ferit çılgına döner ve Tarık’la arbede eder. Seyran gittikten sonra öfkesini içinde tutamayan Ferit, hem Halis Ağa hem de Orhan’la tartışır. Kafasını dağıtmak için kendini dışarı atan Ferit’in halini gören İfakat, Zerrin’e haber vermekte gecikmez. Zerrin ise Pelin’i Ferit’in peşine düşmesi için ikna eder. Kazım ise Seyran’ın muvafakatname imzaladığını duyunca hıncını yeniden ondan çıkarır. Saffet’le Suna nikah hazırlıkları yaparken Suna beklemediği bir görüntüyle karşılaşır. Ferit’in gece çıkması başına keder olurken, Seyran’ı görmek için yaptığı son atılımda de beklemediği bir karşılık alır.

    ‘YALI ÇAPKINI’ DİZİSİNİN OYUNCU TAKIMINDA KİMLER VAR?

    Yönetmen koltuğunda Burcu Alptekin’in oturduğu Yalı Çapkını’nın senaryosunu Mehmet Barış Günger kaleme alıyor. Yapımını OGM Pictures’ın üstlendiği dizinin oyuncu takımında, başrollerin yanı sıra Şerif Sezer, Gülçin Şantırcıoğlu, Emre Altuğ, Beğenilen Kansu, Ersin Arıcı, Beril Pozam, Doğukan Polat, İrem Altuğ, Öznur Serçeler, Hülya Duyar, Diren Polatoğulları, Sezin Bozacı, Yiğit Tuncay, Buçe Buse Kahraman, Cansu Fırıncı, Selen Özbayrak üzere isimler de yer alıyor.

    Çetin Tekindor

    ‘YALI ÇAPKINI’ DİZİSİNİN KONUSU NE?

    Varlıklı Korhan Ailesi’nin reisi Halis Korhan’ın (Çetin Tekindor) çapkınlıklarıyla ünlü torunu Ferit’i (Mert Ramazan Demir) uslandırmak için evlenmesini koşul koşması ile olaylar başlar. Uygun bir gelin adayı bulunması için Korhan ailesi ile Ferit Antep’e masraf. Antep’te yollarının Seyran ( Afra Saraçoğlu) ile kesişmesi ile ikisi için de olaylar gelişir.

    İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK GÖRÜNTÜ;

    Acun Ilıcalı hastaneden taburcu oldu! Birinci açıklamayı yaptı​

  • Deplasmanların hükümdarı Fenerbahçe

    Ligde son olarak Sivasspor’u deplasmanda yenen sarı lacivertli kadro, bu dönem dış alanda daha başarılı bir performans ortaya koydu.

    Fenerbahçe, 32. haftası geride kalan Harika Lig’de deplasman maçlarında 11 galibiyet, 2 beraberlik ve 2 hezimet alarak 35 puan topladı. Dış alanda alınan puanlarda ligin başkanı durumuna geldi. Yeniden dış saha maçlarında toplam 33 gol atıp 14 gol yiyerek +19 averaj elde etti. Kanarya kendi alanında ise 32 puan topladı. Bu alanda Beşiktaş 39 puanla dorukta yer aldı.

    Sarı lacivertliler ise Galatasaray (38) ve Adana Demir’in (37) akabinde 4. sıraya yerleşti. Fenerbahçe ayrıyeten iç saha maçlarında 42 gol atıp kalesinde 23 gol gördü.

     
  • Bileği “beyzbol topu kadar” şişen Butler’ın, bu geceki durumu belirsiz!

    Miami Heat yıldızı Jimmy Butler’ın ayak bileğinin, sakatlığının akabinde ‘beyzbol topu büyüklüğünde’ şişmiş olduğu bildirildi.

    New York Daily News’dan Kristian Winfield, Butler’ın ayak bileğinin sakatlandıktan sonra “bir beyzbol topu kadar şiştiğini” bildirdi.

    Butler, 43 dakika oynayıp 25 sayı, 11 ribaund, 4 asist ve 2 top çalma kaydettiği New York Knicks’e karşı playoff ikinci cinsinin 1. maçındaki son çeyrekte, Josh Hart ile çarpışıp sağ ayak bileğini burkmuştu.

    Bir mühlet acı içinde yerde kalmış olan Heat yıldızı, buna karşın iki özgür atışı kullanmak için faul çizgisine yürüyebilmiş ve maçın kalan mühletini atağa dahil olmayarak geçirmişti.

    Maç sonrasında Heat başantrenörü Erik Spolestra, Butler’ın durumunun bu geceki 2. maç için hala bilinmeyen olduğunu söylerken, Heat yıldızının “24 saat” tedavi gördüğünü ve oynayıp oynamayacağının muhtemelen müsabakanın çabucak öncesinde belirleneceğini ekledi.

    Butler şu ana kadar playofflarda 35.5 sayı, 6.8 ribaund, 4.7 asist ve 1.8 top çalma ortalamaları yakalıyor.

  • Bu Altcoin Hacklendi: Coinler Çalındı, Fiyat Çakıldı!

    Yakın vakitte, tanınan bir altcoin projesi için hack saldırısı yaşandı. BNB Chain tabanlı Level Finance’in bugün taarruza uğraması sonucunda LVL fiyatı çakıldı. İşte detaylar…

    Bir altcoin daha hacklendi

    Kriptokoin.com olarak da bildirdiğimiz üzere BNB Chain tabanlı Level Finance, 2 Mayıs’ta bir taarruza uğradı. Saldırgan, LVL tokenlerinden 1.1 milyon dolar çalmayı başardı. DeFi piyasası, BNB Chain tabanlı merkeziyetsiz piyasa Level Finance’in bir sonraki kurban olmasıyla bir öbür akına daha maruz kaldı. Grup, 2 Mayıs’ta Twitter’da yaptığı açıklamada, istismar edilen kişinin fonları hortumlamak için akıllı kontratlarını gaye aldığını duyurdu.

    Saldırgan bilhassa “Yönlendirme Denetleyicisi Sözleşmesini” maksat alarak 214.000 LVL tokenini boşalttı. Daha sonra bu tokenları BNB tokenları ile takas ettiler. Öbür akıllı mukaveleler, bu istismardan etkilenmedi. Gelişme sonrası LVL fiyatı yüzde 13’lük bir düşüş ile 7.52 dolardan el değiştiriyor.

    Level Finance nedir?

    Ekip ayrıyeten likidite havuzlarının ve DAO hazinesinin etkilenmediğini ortaya koyarak kullanıcılara hafif bir rahatlık sağladı. Ayrıyeten 12 saat içinde hayli süratli bir biçimde bir yama dağıttı. Takım ayrıyeten, daha sonra akına dair kimi bilgiler sunacağını umduğunu belirtti. DeFi atakları piyasayı rahatsız etmeye devam ediyor ve kimi durumlarda kontroller bile bunların gerçekleşmesini engellemeye yetmiyor.

    Level finance, merkeziyetsiz ve gözetimsiz bir perpetual piyasadır. BNB Chain üzerine inşa edilen platformun şu anda 32,5 milyon dolarlık bir TVL’si var. Ataktan evvel, yaklaşık 41 milyon dolarlık bir TVL’ye sahipti.  Level Finance’in sağladığını belirttiği özellikler ortasında programatik likidite havuzları, sermayenin verimli bir halde riskten korunması ve risk idaresi bulunmaktadır. LVL token, ekosistem genelinde kullanımı teşvik eden ağın yardımcı token’ıdır.

    2023’te DeFi hackleri artışta

    Son haftalarda gerçekleşen öteki ataklarla birlikte 2023’teki hack sayısı artıyor. Hala 2022’deki kadar makus değil, lakin bu durum tek bir büyük hack ile süratle değişebilir. Örneğin, hackerlar Şubat ayında 20 milyon dolar çaldı ve bu, 2022’yle kıyaslandığında epey düşük kalıyor. Kriptokoin.com oalrak da bildirdiğimiz üzere yılın en değerli hack akınları ortasında Euler Finance ve Sentiment yer alıyor. Birincisinde 197 milyon dolar çalınırken, ikincisinde bu sayı 1 milyon dolardı. Değişik bir halde, takımlar her iki durumda da fonların birçoklarını iade etmek için bilgisayar korsanlarıyla pazarlık yaptı.

  • Erguvan Evleri Projesi, Hak Sahiplerine Teslim Edildi

    Üsküdar’da “Büyük Dönüşüm” sloganıyla hız kesmeden yürütülen ve depreme dayanıksız binaların yıkımıyla gerçekleştirilen kentsel dönüşüm faaliyetleri, meyvelerini vermeye başladı. Üsküdar Belediyesi tarafından başlatılan kentsel dönüşüm seferberliği ile Mehmet Akif Ersoy Mahallesi’nde geliştirilen ve kısa sürede tamamlanan Erguvan Evleri projesinde teslim aşamasına geçildi. Tamamlanan projenin hak sahipleri tapularına kavuştu.

    Erguvan Evleri’ndeki hak sahiplerine tapuları teslim edildiği programda konuşan Türkmen, Kahramanmaraş merkezli depremlerde yaşanan acı kayıpları anımsatarak, kentsel dönüşüm çalışmalarında bir gün bile kaybedilmemesi gerektiğini söyledi.

    Kentsel dönüşümün devlet ve millet olarak el birliğiyle çözülebilecek bir konu olduğunu belirten Türkmen, “Gerçekten de insanoğlu bu geçici dünyada sağlıklı ortamlarda, güvenli huzurlu binalarda oturmak ister. Bunun için elbette belirli bir gayret belirli bir imkan gerekir. Söz konusu ilçe Üsküdar gibi bir dünya şehri, tarih ve kültür şehri olunca tabi ki herkes bu güzel semtte ikamet etmek ister. Gerçekten de İstanbul’un taşı toprağı altın ama Üsküdar’ın ki yakut. İstanbul’un 39 ilçesi içerisinde kiminle görüşsem bana hep derler ‘başkanım ne güzel bir şehriniz var, ne güzel bir beldeniz var’ diyorlar.” dedi.

    Türkmen, Erguvan Evleri’nin bölgedeki en güzel kentsel dönüşüm çalışmalarından biri olduğunu dile getirerek, alandaki hukuki sıkıntıların belediye ve hak sahipleri arasında kurulan işbirliğiyle çözüme ulaştığını kaydetti.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Ödemiş Et Entegre Tesisi küllerinden doğdu “Hem üreticiye hem tüketiciye umut oldu”

    İzmir Büyükşehir Belediyesi, Ödemiş Et Entegre Tesisi’ni 30 milyon liralık yatırımla yenileyerek hem üreticiye hem tüketiciye umut oldu. 84 milyon lira tutarında canlı hayvan alan Büyükşehir, üreticinin nefes almasını sağlarken İzmirlileri de sağlıklı ve uygun fiyatlı etle buluşturdu.

    İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in yurttaşlara sağlıklı ve uygun fiyatlı et sunma ve küçük üreticiyi destekleme hedefiyle yenilenen Ödemiş Et Entegre Tesisi, 2022 ve 2023’te 3 bin 780 hayvan kesimi yaparak 218 üreticiye destek sağladı. Tesis 2022 yılında 26 milyon liralık, 2023 yılının günümüze kadar olan sürede ise 58 milyon lira olmak üzere toplam 84 milyon liralık canlı hayvan aldı. Tesiste işlenen etler ise Halkın Kasabı aracılığıyla ucuz, güvenilir ve sağlıklı bir şekilde sofralardaki yerini aldı.

    “Günde 10 ton et işliyoruz”
    Tesiste yürütülen çalışmalar hakkında bilgi veren İzTarım Genel Müdürü Murat Onkardeşler, “Ödemiş Et Entegre Tesisi’ni İzTarım olarak devraldıktan sonra yaklaşık 30 milyon TL’lik bir ileri işlem tesisi kurduk. Alttaki kesimhanemizi ve soğuk hava depolarını revize ettik. Bu tesise bir arıtma sistemi kazandırdık. İzmirli markasının et grubu ürünlerinin tüm proseslerini bu tesiste yapıyoruz. Sucuk, kavurma, pastırma, köfte, antrkot, külbastı, bonfile, hazır ürünler ve tüm paketlenmiş ürünlerimizi bu tesisimizde hazırlıyoruz. 100’ün üzerinde çalışanımız var. Bunlardan 15’i kadın. Günde yaklaşık 10 ton et işliyoruz. Buradaki üreticilerimize, köylerimize çok sağlıklı ortamda kesim hizmeti veriyoruz. Kesim sayılarımızı iki üç katına çıkardık. ISO 9001 belgesi, HACCP Belgesi, Helal Belgesi aldık. Tüm ulusal ve uluslararası kalite sertifikalarımız mevcut. Güvenle Türkiye’nin önde gelen kuruluşları burada kesimlerini yaptırabiliyor” diye konuştu.

    “Doğal yöntemlerle katkısız, koruyucusuz üretim”
    İleri işlem tesisi yatırımıyla İzmir’in lezzetlerini markalaştırarak dünyaya açmayı hedeflediklerini ifade eden Murat Onkardeşler, “İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak sütte yaptığımız şeyi ette de yapmaya çalışıyoruz. Biz sucuğumuzun, kavurmamızın içerisine piyasanın hiçbir yerinde olmayan yüzde 30 oranında kuzu eti koyuyoruz. Bir taraftan bu lezzetleri yeniden yaygınlaştırmaya çalışıyoruz. Doğal yöntemlerle katkısız, koruyucusuz üretmeye çalışıyoruz. Sucukları doğal bağırsakla, yerli hayvanlarla ve gerçek anlamda sadece et kullanarak hazırlıyoruz. Üreticimize güvenli gıda ulaştırmaya çalışıyoruz. Aynı zamanda Halkın Bakkalı sucuğunu da yapıyoruz. Ekonomik, güvenli, sağlıklı gıdayı üretiyoruz. Ürünlerimiz geldiği gün Halkın Bakkalı/Halkın Kasabı şubelerinde hemen tükeniyor” dedi.

    İzmirli markalı ürünler nerelerde satılıyor?
    İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin İzTarım bünyesinde ürettiği İzmirli markalı ürünler market raflarında yerini aldı. Yurttaşlar, sağlıklı ve güvenilir İzmirli ürünlerini Halkın Bakkalı/Halkın Kasabı şubeleri, İzmirliden.com ve Trendyol’daki İzmirliden sayfası üzerinden alabiliyor. İzmirli markalı ürünlerin ilerleyen süreçte belirlenen zincir market raflarında olması için çalışmalar devam ediyor.
    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Son 3 Kiloyu Veremiyorum! Diyorsanız…

    Ne yapsanız bir türlü gitmiyor, gitse de geri geliyor, kalıcı olmuyor! Oysa bu uğurda diyet ve spor yaparak çok büyük emekler verdiniz, epey de yol aldınız ama gelin görün ki o inatçı son 3 kiloya takıldınız! Yine de moralinizi bozmayın. Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Deniz Uzunoğlu Korkmaz “Herkesin  vücudunda direnç gösteren son kilolar farklı olmakla birlikte aslında tavsiyelere uyarak, düzenli ve disiplinli ilerlendiğinde bu son 3 kiloyu, haftada 0.5-1 kilo vererek, 3 ile 6 hafta arasında sağlıklı bir şekilde vermek mümkün” diyor. Peki bu kilolar neden direniyor? İdeal kiloya ulaşmak için nelere dikkat etmek, hangi yanlışlardan kaçınmak gerekiyor? Beslenme ve Diyet Uzmanı Deniz Uzunoğlu Korkmaz inatçı kilolardan kurtulmanın 9 püf noktasını anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu. 

    Düzenli egzersiz yapın

    Son 3 kiloyu verebilmek için egzersizi ihmal etmeyin. Diyabet ve tansiyonunuz etkilenmiyorsa aç karnına egzersiz yaparak daha çok yağ yakabilirsiniz. Kilo vermek için en etkili egzersizler; yürüyüş yapmak, yüzmek ve bisiklete binmek gibi aerobik egzersizlerdir. 1 saat orta tempolu yürüyüş 300 kalori, 1 saat yüzme 600 kalori ve 1 saat bisiklet 600 kalori yakmanızı sağlar. Haftada en az üç gün ve en az 45 dakika yapacağınız orta tempolu düzenli egzersiz metabolizmayı hızlandırır, kalori yakımı sağlar, vücuttaki stresi azaltır ve yağ yakımını artırır. Böylece ideal kiloya ulaşılmasını ve kalıcı olmasını mümkün kılar. 

    Yeterli su içmeye dikkat edin

    Yetersiz su tüketmek vücudun ödem tutmasına yol açarak kilonuza yansır. Her gün düzenli ve yeterince su için. Günlük tüketmeniz gereken su miktarını kilonuzu 30 ml ile çarparak bulabilirsiniz. Su tüketimini tek seferde değil, gün içerisine yayarak yapın. Yeterli su içmek metabolizmayı hızlandırır, açlık krizlerini önler, kilo vermeye yardım eder. Şekerli içeceklerden kaçının. Çay ve kahve su yerine geçmezken, vücudun ödem tutmasına sebep olabileceğinden çay ve kahve tükettiğiniz kadar ek su için. Özellikle son 3 kiloyu vermek için güne mutlaka büyük bir bardak su ile başlayın ve öğünlerden önce mutlaka bir iki bardak su tüketin.  

    Uykunuza özen gösterin

    Beslenme ve Diyet Uzmanı Deniz Uzunoğlu Korkmaz “Yapılan çalışmalar; yetersiz uykunun vücutta açlık sinyali oluşturan hormonların daha çok salınmasına sebep olduğunu gösteriyor. Böylelikle açlık seviyesini artırarak, bireylerin daha çok şeker ve yağ içeren gıdalar tüketmesine yol açıyor. Erken uyumaksa gece atıştırmalarını önlüyor. Ayrıca uykudan önce besin alımı ne kadar erken bitirilirse uyku kalitesi bir o kadar artıyor. Yeterli ve kaliteli uyku, vücuttaki stresin azalmasını sağlayarak kilo vermenizi kolaylaştıracaktır. Son 3 kiloyu verebilmek için yeterli uyku alımına özen gösterin” diyor. 

    Diyetinizde yeşil çaya yer verin

    Antioksidanlardan zengin yapısıyla yeşil çay, metabolizmanızı hızlandırır. Hızlı bir metabolizma daha çok ve daha iyi çalışarak, daha çok enerji harcar ve yağların yakılmasını sağlar. Yeşil çayın içerisinde bulunan epigallokateşin antioksidanı, vücutta yağ yakan hormonların salgılanmasına destek sağlar. Her gün 1 bardak sade yeşil çayı diyetinize ekleyin ve içerdiği epigallokateşinler sayesinde dinlenirken bile kalori harcayın. Böbrek ve tansiyon gibi sağlık problemlerinizi varsa yeşil çay tüketiminden kaçının. Yeşil çay satın alırken güvendiğiniz markaları tercih edin. Açıkta satılan çayları tercih etmeyin.

    Proteinden zengin beslenin 

    Proteinlerin sindirimi vücuda diğer besin gruplarından daha fazla enerji harcatır. Böylelikle metabolizmanızı ve kilo vermenizi hızlandırır. Her öğüne ekleyeceğiniz et, tavuk, balık, kurubaklagil, peynir, yoğurt gibi yüksek protein kaynakları enerji harcanmasını artırır, tokluk süresini uzatır, aşırı kalori alımının önüne geçer ve sürekli atıştırma yapmanızı engeller. Son 3 kilonuz var ise mutlaka proteinden zengin beslenin ve proteinleri özellikle çiğ sebzeler gibi liften zengin besinlerle destekleyin.

    Öğün atlamayın

    Bilinenin aksine öğün atlamak, uzun süre aç kalmak kilo vermeyi hızlandırmaz. Tam tersine  metabolizmayı yavaşlatır ve inatçı son 3 kiloyu vermenizi engeller. Öğün atlamayın. Yemeğinizi her gün aynı saatlerde yemeye özen gösterin. Ancak sürekli de atıştırmayın çünkü sürekli bir şeyler atıştırmak vücudun yağ yakmasını engeller. Akşam yemeğini erken bitirip sabaha kadar bir şey yememek yağ yakımınıza destek sağlayacaktır. Bu nedenle gün içerisinde aç kalmak yerine gece açlığını takip edin ve akşam yemeğinden sonra atıştırmayın. 

    Mutlaka kahvaltı yapın 

    Güne mutlaka kahvaltıyla başlayın. Kahvaltı öğününü atladığınızda öğleye doğru aşırı düşmüş kan şekeri ile birlikte daha yüksek karbonhidrat, şeker ve yağ içeren gıdalara yönelebilirsiniz. Özellikle kahvaltınıza ekleyeceğiniz yumurta, peynir gibi yüksek proteinli gıdalar uzun saatler tok kalmanıza ve daha hafif bir öğle yemeği tüketmenize destek olacaktır. Ayrıca kahvaltıda yüksek protein ile güne başlamak metabolizmanızı hızlandıracağı için kilo vermenizi kolaylaştıracaktır. Son 3 kiloyu verebilmek için güne yüksek proteinli, basit şeker içermeyen bir kahvaltı ile başlayın. 

    Stresi yönetin

    Stres vücudumuzda kortizol hormonunun salgılanmasına sebep olur. Yüksek kortizol düzeyi kan şekerini yükseltir ve böylelikle vücudun yağ depolamasına yol açar. Ceviz, semizotu, balık gibi omega-3 ve C vitamini yönünden zengin koyu yeşil sebzelerden yeterli beslenmek stres hormonlarını azaltmaya yardımcı olur. Egzersiz ve meditasyon da iyi ruh halini destekleyecektir. Son 3 kiloyu vermeyi kolaylaştırmak için stresi yönetme becerisi edinin ve diyetinizi omega-3 ve C vitamini yönünden zenginleştirin. 

    Umutsuzluğa kapılarak vazgeçmeyin!

    Beslenme ve Diyet Uzmanı Deniz Uzunoğlu Korkmaz, istenen kiloya ulaşmayı engelleyen, dirençli son kiloların nedenini ‘set point’ (ayar noktası) teorisiyle şöyle açıklıyor: “Set point teorisi, vücudun ağırlığını belirli bir aralıkta tutmaya çalıştığını ifade eder. Beslenmenizde daha az kalori almaya başladıktan bir süre sonra vücut bir savunma mekanizması oluşturur ve hormonların salgılanması, açlık, tokluk durumunuz değişmeye başlar. Vücut kaybettiği yağları geri kazanmak için elinden geleni yapmaya çalışır ve belki de diyetinizi sürdüremez hale gelebilirsiniz. Bu noktada umutsuzluğa kapılarak vazgeçmemek aksine kararlı ve disiplinli bir şekilde bu yöntemleri uygulamaya devam etmek gerekir.” 

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • World of Warcraft Dragonflight’ı Keşfetmek İçin Bir Yolculuk Rehberi

    Blizzard Entertainment geçtiğimiz yıl World of Warcraft: Dragonflight’ı piyasaya sürdü: Dragonflight, son derece popüler çok oyunculu çevrimiçi rol yapma oyununun dokuzuncu genişleme paketi oldu. Dragonflight’ta oyuncular yeni bir macera dünyasına giriyor ve ilkel harikalarla dolu bir kıta olan Dragon Isles’ı yeniden yaşama veya keşfetme ve uzun zamandır unutulmuş sırları keşfetme şansına sahip oluyor. 

    Dragonflight için küçük bir rehber hazırladık. Bu rehberde, şimdiye kadarki hikayede geriye doğru yolculuk yapın ve oyun hikayesinden karakterlere ve ortaya çıkarılan yeni alanlara kadar her şeyi keşfedin.

    Legacy of Dragonflight

    Binlerce yıl önce Azeroth, ejderhaların atalarına ev sahipliği yapıyordu – ilkel içgüdülerle yönetilen ilkel canavarlar. Ancak, aralarında zekâ kıvılcımı çakan ve diğerlerinden daha derin düşünen/hisseden beş kişi vardı.

    Galakrond ayaklandığında, bu beşi onu yenmek için bir araya geldi ve cesaretlerinden dolayı Titanlar tarafından kendilerine hediyeler verildi ve ejderha savaşlarının liderleri ve Azeroth’un koruyucuları olan Aspect’lere dönüştüler.

    Yükselişlerinden sonra Aspectler yeni bir dünya yarattılar, Ejderha Adaları, güzel bir yer ve tüm dünya için bir umut ışığı. Ancak Lejyon’un Azeroth’a saldırısı sırasında ejderhalar çağrıldığında ve dünya Büyük Yıkım’da parçalandığında, toprakları Titanlar tarafından mühürlendi ve büyüyü tüketerek toprakları uykuda bıraktı.

    Ancak bir güç dalgası, ejderha krallığının kalbi ve Azeroth Ejderhalarının atalarının evi olan Ejderha Adaları’nın altındaki büyüyü yeniden uyandırdı. Ejderha Adaları uyandığında, tarihle dolu yeni bir kıta keşfedilmeye hazır ama eski düşmanlıklar ve uzun süredir uykuda olan tehditler de öyle. Elemental büyü ve Azeroth’un yaşam enerjileriyle dolup taşan Ejderha Suretleri, Azeroth’un koruyucuları olarak yerlerini geri almak için adalara geri dönüyor.

    Dracthyr’in Kökenleri

    Bu yeni diyarın gizemlerini ortaya çıkardıkça, Dracthyr’in hikayesi de ortaya çıkıyor. Bu kadim insansı ejderha ırkı Neltharion’un, Deathwing’in ve seriye yeni katılanların yarattıklarıdır. Onlar, ejderha uçuşlarının büyüsünü yönlendiren, müttefiklerini iyileştirirken veya düşmanlarına zarar verirken savaş alanlarında manevra yapan şiddetli savaşçılardan oluşan bir ırktır. 

    Kadim bir Titan eseriyle Neltharion’un iradesine bağlanmış askerlerdir ve Primalist isyanın liderlerinden biri olan Fırtına Yiyen Raszageth’e karşı savaşmışlardır. Ancak savaş sırasında Titan eseri yok edildi ve Dracthyr’i birleştiren büyü ortadan kaldırıldı. Neltharion artık Dracthyr’leri kontrol edemeyince onları hapsetti ve zamanda dondurdu.

    Şimdi kadim bir düşman geri dönerken, Dracthyr yeniden uyandı ve hikayeleri ortaya çıktı.

    – 10.1 Neltharion’un Közleri

    10.1’de Primal Enkarne’ler Ejderha Suretleri’ne karşı yürüttükleri mücadelede üstünlük sağlamaya çalışırken, Neltharion’un gizli laboratuvarına giden yol Ejderha Adaları’nın derinliklerinde ortaya çıkar. Primal Incarnates, Neltharion’un sırlarını açığa çıkarma arayışıyla mağarayı ortaya çıkarmak için yeryüzüne devasa tüneller açtılar.

    Yeni ortaya çıkan bu alanda, yüzeyin derinliklerine, Zaralek Mağarası’na, ölümcül bir sırrı olan bir yere – Neltharion’un uzun süredir kayıp olan laboratuvarı Aberrus Approach’a dalıyoruz. Bu yeni bölgeyi keşfetmek için aşağı inerken, farklı yaratıklarla çeşitli biyomlara ayrılıyor. 

    Bu yerde Neltharion ve kökenleri hakkında daha fazla şey öğreneceğiz, aynı zamanda Dracthyr’in yaratılmasıyla neyin planlandığını da öğreneceğiz. İlerledikçe, Dracthyr’in binlerce yıldır içinde bulundukları durgunluktan uyandıkları için hala devam eden hikayeleri hakkında daha fazla şey öğreniyoruz.

    Dragonflight hakkında daha fazla bilgi edinmek istiyorsanız, World of Warcraft web sitesine göz atın veya gerçek zamanlı güncellemeler için resmi Twitter’ı takip edin.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Bankacılık Sektörünün Dijital Yolculuğu

    Dünya analitik lideri SAS tarafından düzenlenen Bankacılık Zirvesi, “Bankacılıkta Dijital Ekosistem Yolculuğu” konseptiyle 25 Nisan tarihinde Raffles İstanbul’da gerçekleşti.  Zirvede bankacılık sektöründeki dijital dönüşümün boyutu, geliştirilen sürdürülebilir sistemler ve iş modelleri, sektördeki son trendler,  gelecek öngörüleri konuşuldu. Zirvede, SAS’ın Economist Impact ile iş birliğinde hazırlanan “2035’te Bankacılık: Üç Olası Gelecek Senaryosu” raporu paylaşıldı. 

     

    Dünya analitik lideri SAS, 25 Nisan’da Raffles İstanbul’da düzenlediği Bankacılık Zirvesi’nde bu yıl “Bankacılıkta Dijital Ekosistem Yolculuğu” konsepti ile bankacılık sektöründe dijital dönüşüm sürecine ışık tuttu. Bankacılık sektörü liderlerinin, teknoloji uzmanlarının bir araya geldiği zirvede uzmanlar sektördeki dijital dönüşümün boyutu, geliştirilen sürdürülebilir sistemler ve iş modelleri, sektördeki son trendler ve gelecek öngörülerini konuştu. Zirvede sürekli değişen dijital dönüşüm döngüsünün etkin yönetimini sağlayan son dönem araçları ve yaklaşımları hakkında bilgiler aktarıldı. Veri analitiği ve yapay zeka gibi teknolojilerin bankacılık sektöründeki kullanımına da odaklanılan zirvede katılımcılar ayrıca müşteri deneyimlerinin iyileştirilmesi, iş modellerinin yeniden tasarlanması ve müşteri beklentilerinin karşılanması konularında fikir alışverişinde bulundu. 

     

    SAS Bankacılıkta Dijital Ekosistem Yolculuğu konsepti altında düzenlenen Bankacılık Zirvesi’nin açılış konuşmasında sektördeki dijital dönüşümün hızlandırılması için önemli bir fırsat sunduğunu belirten SAS Türkiye ve Orta Asya Genel Müdürü Rasim Eğri, “İklim krizi, jeopolitik belirsizlikler, pandemi gibi faktörlerin etkilerinin derinden hissedildiği dinamik bir ortamda, bankaların, değişen teknoloji trendleri, müşteri ihtiyaçları ve hassasiyetleri doğrultusunda çevresel faktörleri gözeten yeni iş modelleri geliştirerek sistemlerine entegre etmeleri gerekiyor. Bu değişken koşullar altında hızlı bir şekilde hareket edilerek, doğru zamanda ve doğru kararların alınması daha da önem kazanıyor. Bu noktada SAS Türkiye olarak düzenlediğimiz bu zirvede ülkemizin bankacılık sektöründeki dijital dönüşüm süreci, sürdürülebilir sistemler ve iş modelleri, dijital dönüşümün etkin yönetimi ve son dönem araçları ve yaklaşımlar gibi konuları masaya yatırıyoruz.  Düzenlenen bu ve bu gibi zirvelerin bankacılık sektöründeki dijital dönüşüm sürecine katkı sağlaması ve sektörün geleceğini şekillendirmesi noktasında ayrı bir öneme sahip olduğunu düşünüyorum” dedi. 

    Oturumlarda Bankacılık Ekosistemi Konuşuldu!

    SAS Türkiye ve Orta Asya Çözüm Satış ve Müşteri Danışmanlığı Genel Müdür Yardımcısı Kurtuluş Demirel’in gerçekleştirdiği SAS Bankacılık Sektörü Vizyonu sunumunda SAS’ın bankacılık ve finans sektörüne ilişkin planları ve gelecek vizyonu konuşuldu.  Moderatörlüğünü yine Demirel’in yaptığı Dijital Ekosistemin Etkin Yönetimi paneli gerçekleşti. Demirel, süreçlerin yalınlaşma, ölçekleme ve farklı iş birliktelikleri içinde kurgulanmaya başlandığını ve Türkiye’de bu konunun öncüsü olmak istediklerini belirtti. Tekil platformdan yalın analitik fabrikasına geçişi ve analitik yeteneklerin yetiştirilmesinin kolay olmadığını ve bu konuda  SAS olarak çok büyük sorumluluk duyduklarını da belirtti. 

    Panel konuşmacılarından Akbank Bireysel Bankacılık ve Dijital Çözümler GMY Burcu Civelek Yüce, “Bugün sektörümüzde; uzaktan müşteri olma hizmeti, Açık Bankacılık, dijital banka lisansları, e-para lisansları ve KOBİ’lerin dijitalleştirilmesi gibi uluslararası çapta öncü uygulamalar hayata geçiriliyor. Artan çeşitlilik ve rekabette ise müşterilerin ihtiyaçlarını en iyi anlayan ve bu beklentilere en hızlı ve doğru şekilde yanıt veren kurumlar öne geçiyor. Bu önemli dijitalleşme yolculuğunda, 75 yıldır sektörümüze öncülük eden Akbank olarak biz güçlü altyapımız, yetkin ekibimiz ve müşteri odaklı yaklaşımımızla pek çok ilki hayata geçiriyoruz” paylaşımında bulunurken Garanti BBVA Müşteri Çözümleri ve Dijital Bankacılık GMY Işıl Akdemir Evlioğlu,  “Bankacılığın sadece kendi kanalları içinde sınırlı kalmadığı, platformların iç içe geçtiği, tüm oyuncuların kendi aralarında etkileşime ve iş birliğine girdiği dinamik bir dönemdeyiz. Banka olarak dijital ekosisteme evriliyoruz; dijital bankacılık, evrildiğimiz bu ekosistem içinde yapacağı işbirlikleriyle daha da büyüyecek, birlikte iş yapma ve birlikte değer üretme ekonomisine geçmek önemli olacak.” sözlerini ifade etti. Türkiye İş Bankası Dijital Bankacılık, Ödeme Sistemleri ve Müşteri Deneyiminden sorumlu GMY Sezgin Lüle ise ödeme sistemleri tarafında oyuncuların arttığını, bu konuda platform bankacılığı alanında yatırım yapmaya devam ettiklerini belirtti. Dijital ekosistem işbirliklerinin yanı sıra yeni nesil girişimler ile Workup altında hızlandırma programları yaptıklarını, bir yandan bu girişimlere yatırım yaparken diğer yandan da kendi platformlarını oluşturduklarını belirtti. Bankacılık olarak dijital ekosistem için sektörün güçlü kasları olduğunu vurgulayan Lüle, yapay zekayı da gözeterek hareket ettikleri yeni iş süreçlerini aktardı ve bu kapsamda ihtiyaç duyulan nitelikli elemanların geliştirilmesi noktasında önemli adımların atıldığının altını çizdi. 

    İlham Veren Analitik Projeleri

    Vakıf Katılım Kredi Risk Analitiği Müdürü Fatih İnan SAS Türkiye, Linktera, Detera iş birliğiyle 2023 yılında hayata geçirilen ve başarıyla devam eden “Kredi Yaşam Döngüsü Projesi” detaylarını paylaştı. Referans kurum olma mottosuyla hareket eden Vakıf Katılım Bankası analitiği SAS Viya Platformu vasıtasıyla süreçlerine entegre ediyor. Vakıf Katılım Bankasının SAS Viya Platformunu bütüncül olarak kullanmaya başlayan Türkiye’deki ilk banka olma özelliği taşıdığının altını çizen İnan, “Bu durum bizim için bir avantaj taşıyor diyebilirim. Bu bütüncül yaklaşımla birlikte çok daha hızlı ve kolay bir şekilde yeni teknolojilerin geliştirilmesi, verinin analitikle entegre edilmesi olanaklı hale geldi” dedi.  

    QNB Finansbank Güvenlik Yönetimi Team Leader Gökhan Dumrul SAS Türkiye iş birliğiyle geçekleştirilen “Gerçek Zamanlı Suistimal Yönetimi” projesine ilişkin elde edilen başarılı çıktıları sundu. 2022 yılında hayata geçirilen proje ile QNB Finansbank Türkiye’de “SAS Fraud Management” çözümünü kullanmaya başlayan ilk bankadır. Bankacılık ödeme suistimalinde uçtan uca suistimale karşı gerekli önlemler SAS çözümleriyle alınıyor. Temel suistimal yaklaşımının ötesinde analitik yaklaşımlar ile suistimalin sızması daha hızlı bir şekilde engellenmesini destekliyor. Bank Pekao, CRM Başkanı Bartosz Witorzeńć hiper kişiselleştirme ve adaptif müşteri analitiği odağında çevirim içi olarak katılım gösterdi ve bu başlıklarda SAS ile geliştirdikleri projelerini sunduğu konuşmasını gerçekleştirdi.

    2035’te Bankacılık Sektörüne 3 Olası Senaryo: Dijitalleşme, iklim krizi ve jeopolitik belirsizlikler

    SAS’ın Economist Impact ile iş birliğinde hazırladığı “2035’te Bankacılık: Üç Olası Gelecek Senaryosu” raporunun da masaya yatırıldığı zirvende Economist Impact, Kıdemli Ekip Lideri Katherine Stewart hazırladıkları rapora ilişkin detaylar paylaştı. Senaryolar dijitalleşme, iklim krizi ve jeopolitik belirsizlikler etrafında şekilleniyor.

    Rapora göre uzun yıllar süren dijital dönüşüm faaliyetlerinin ardından, küresel bankacılık sektörü kökten değişiyor. Bir zamanlar rakip olarak kabul edilen fintech ve büyük teknoloji şirketleri, finansal hizmetler sektörünün önde gelen oyuncuları olarak faaliyet gösteriyor. Geleneksel bankalar, bu koşullar altında hayatta kalmak için platform bankacılığı gibi farklı iş modellerini benimseyerek savunma stratejilerini artırıyor. Bankalar, müşterilerine hassas verileri koruma ve yenilikçi ürünler sunma konusunda güvenilebileceklerini kanıtlayarak itibarlarını iyileştirmeye odaklanıyor. 

    Rapor bankaların hem insanlar hem de gezegen için sürdürülebilir bir geleceğe katkıda bulunma misyonlarını nasıl geliştirebileceklerini de araştırıyor.  Bu senaryoya göre dünya genelinde, küresel ısınmanın sınırlandırılması ve iklim değişikliğinin en yıkıcı etkilerini önleme yolunda kritik adımlar atıyor. Elektrikli araçlar hayatın içerisine daha da entegre olmuş durumda. Tüketici ve yatırımcı baskısı, işletmeleri ESG konularını temel stratejilerine entegre etmeye zorlarken hükümetler bir karbon vergisi getirerek iklim ve sürdürülebilirlikle ilgili açıklamaları zorunlu kılıyor. Güçlendirilmiş kamu-özel sektör ortaklıkları, iklim teknolojilerindeki atılımları hızlandırıyor. Sıfır karbon izi politikalarını finanse etmek, iklim teknolojilerinin geliştirilmesini ve ticarileştirilmesini teşvik ediyor.

    Economist Impact’in insan merkezli politika oluşturmaya odaklanan yeni küreselleşme programlarını denetlemekten sorumlu olan Stewart, teknoloji ve göçten eğitime ve güvenliğe kadar konular için politika analizi, kıyaslama ve stratejiler geliştiriyor. Stewart, bankaların misyonlarını ve iş modellerini müşterilere, hissedarlara, topluluklara ve doğal çevreye değer katmak için nasıl geliştirebileceklerine ışık tutmak amacıyla hazırlanan bu araştırmanın bankaları etkileyen ana güçlerin bugün ile 2035 yılları arasında nasıl gelişebileceğini, üç olası senaryo merceğinden incelediklerini açıkladı.  

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Türkiye’nin üretim ve ihracat üssü Kocaeli’deki tepe için geri sayım başladı

    EKONOMİ Gazetesi öncülüğünde Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ve Kocaeli Sanayi Odası’nın konut sahipliğinde düzenlenecek doruğun, ana sponsorluğunu Yıldızlar Yatırım Holding, medya partnerliğini ise Bloomberg HT üstleniyor.

    Açılış konuşmalarını İKTİSAT Gazetesi İdare Şurası Lideri Hakan Güldağ, Bloomberg HT Genel Yayın Direktörü Açıl Sezen, Yıldızlar Yatırım Holding İdare Heyeti Üyesi Hakkı Yıldız, Kocaeli Sanayi Odası Lideri Ayhan Zeytinoğlu ve Kocaeli Büyükşehir Belediye Lideri Tahir Büyükakın’ın yapacağı tepeye Kocaeli Valisi Seddar Yavuz da katılacak, aktiflik kapsamında üç değerli panel de düzenlenecek.

    “Sanayiyi Yeni Yüzyıla Taşımak” bahisli birinci panelin moderatörlüğünü Açıl Sezen yapacak. Panelde Yıldızlar Yatırım Holding İdare Konseyi Üyesi Hakkı Yıldız, Ford Otosan Genel Müdürü İtimat Özyurt, Gedik Holding İdare Heyeti Lideri Hülya Gedik ve GYODER Lider Yardımcısı Sertaç Karaağaoğlu konuşmacı olarak yer alacak.

    Zirvenin ikinci kısmında ise İKTİSAT Gazetesi Yayın Heyeti Lideri Gurur Oğuz’un moderatörlüğünde; İGSAŞ Genel Müdürü İlkay Ünal, Tat Besin Genel Müdürü Cihan Albaş, İstanbul Vilayet Tarım Müdürü Ahmet Yavuz Karaca ve Bloomberg HT Tarım Editörü İrfan Donat “Sürdürülebilir-Akıllı Tarım Uygulamaları” panelinde görüşlerini paylaşacak.

    Kocaeli’ne kıymet katanlar ödüllendirilecek

    Zirve kapsamında düzenlenecek son panelin konusu ise “Dönüşen Dünyada Afete Güçlü Kentler Tasarlamak” olacak. İKTİSAT Gazetesi Genel Koordinatörü Vahap Munyar’ın moderatörlüğünde yapılacak son panel, iki farklı oturumdan oluşacak. Birinci oturumda İmar ve Kalkınma Bankası-EBRD Türkiye Yöneticisi Şule Kılıç, Gebze Teknoloji Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali Hacı Mantar, Körfez Belediye Lideri Şener Söğüt yer alacak. İkinci oturumda ise Doğu Marmara Kalkınma Ajansı (MARKA) Genel Sekreteri Mustafa Çöpoğlu, Körfez Ticaret Odası Lideri Recep Öztürk, İMES OSB Bölge Müdürü, Kocaeli Makine İmalatçıları Derneği İdare Heyeti Üyesi ve Genel Sekreteri Onur Kesici olacak.

    Zirvenin kapanışında ise “Kocaeli’ye Bedel Katanlar Ödülleri” sahiplerini bulacak.

    Zirve Bloomberg HT’nin canlı ilişkileriyle ekranlara da taşınacak.

  • Almanya’da perakende satışlar Mart’ta beklentinin altında kaldı

    Almanya Federal İstatistik Ofisi (Destatis), perakende satışlara ait Mart ayı süreksiz bilgilerini açıkladı.

    Buna nazaran, mevsim ve takvim tesirlerinden arındırılmış gerçek perakende satışlar, Mart’ta bir evvelki aya kıyasla yüzde 2,4 düşüş gösterdi. Satışlar, bir evvelki yılın tıpkı periyoduna nazaran ise yüzde 8,1 gerileyerek beklentilerin altında kaldı.

    Ülkede perakendeciler birçok müşterinin satın alma gücünü azaltan yüksek enflasyondan muzdarip olurken, piyasalarda beklenti kelam konusu satışların Mart’ta aylık yüzde 0,4 artması istikametindeydi.

    Destatis, Mart ayında besin eserlerine talebin düşük olduğunu bildirirken bu eserlerde perakende satışlar Mart 2022’ye nazaran gerçek olarak yüzde 10,3 düştü.

    Destatis açıklamasında “Söz konusu durum 1994’te kayıtların tutulmaya başlamasında bu yıllık satışlardaki en güçlü düşüş” denildi.

    İstatistik kurumu, Mart’ta besin fiyatlarının bir evvelki yıla nazaran yüzde 22,3 daha değerli olan değerli olmasını buna bir neden olarak gösterdi.

    Mart’ta besin enflasyonu genelin üç katı yüksek

    Destatis’e nazaran, “Mart ayında besin enflasyonu, genel enflasyon oranından üç kat daha yüksekti”

    Bu ortada, martta besin dışı perakende (tekstil, giysi, ayakkabı ve deri ürünleri) satışlarında ise yıllık yüzde 7,2 düşüş görüldü.

    Almanya’da perakende bölümü, alışılmışın dışında yüksek enflasyon ile düşük tüketici hassaslığının tesirlerini hissederken, ekonomistler fiyatların yine çalışan fiyatlarından daha süratli artacağını kestirim ediyor. Böylelikle, çalışanlar arka arda 4 yıldır gerçek fiyat kayıplarıyla tehdit ediliyor.

    Mağazalar kapanacak endişesi

    Hauck Aufhauser Lampe Privatbank Başekonomisti Alexander Krüger, mevzuya ilişlin değerlendirmesinde, Almanay’da perakende satışların açıkça düşüş eğiliminde olduğunu belirterek, “Yüksek enflasyon nedeniyle perakende güç günler geçirmeye devam edecek” sözünü kullandı.

    Öte yandan, Almanya Perakendeciler Birliği (HDE), yüksek enflasyon nedeniyle maliyetler arttığı için mağazaların kapanacağından endişeleniyor. HDE, bu yıl yaklaşık 9 bin perakende işletmesinin kapanacağını öngörüyor.

  • Hasan Can Kaya’ya TEKNOFES’ten “Abaküslü” cevap! Birincilik elde eden Fırat Üniversitesi…

    Konuşanlar isimli programın sunuculuğunu üstlenen komedyen Hasan Can Kaya’nın Fırat Üniversitesi üzerinden yaptığı espri büyük reaksiyon toplamış, mevzu yargıya taşınmıştı. Hususla ilgili olarak TEKNOFES’te birincilik elde eden Fırat Üniversitesi öğrencilere Kaya’ya abaküslü göndermede bulundu.

    HABERE İLİŞKİN GÖRÜNTÜ İÇİN TIKLAYIN İZLE

    Dijital medya platformu olan Exxen üzerinden yayınlanan talk-show programı Konuşanlar‘ın sunucusu komedyen Hasan Can Kaya, konuklarından birine sorduğu “Ne mezunusun?” sorusuna aldığı “Elazığ, Bilgisayar Mühendisliği mezunuyum” karşılığına verdiği reaksiyon yüzünden yargılık olmuştu. Kaya’nın, konuğun yanıtına karşılık olarak “Elazığ Bilgisayar Mühendisliği… Bilgisayar yok lakin. Bu çocukların abaküsü var ya, onunla yapıyorlar” demesinin üzerine bahisle ilgili olarak Elazığ Belediye Lideri Şahin Şerifoğulları‘ndan reaksiyon gelmişti. Komedyene bir reaksiyon de Fırat Üniversitesi öğrencilerinden geldi.

    Hasan Can Kaya

    TEKNOFES’TEN ABAKÜSLÜ CEVAP!

    Tepkilerin çığ üzere büyüdüğü komedyen Hasan Can Kaya’ya en uygun karşılık Elazığ Fırat Üniversitesi öğrencilerinden geldi. Tarım Teknolojileri alanında birincilik, ‘TÜBA Doktora Bilim Ödülleri’ alanında ise üçüncülük elde eden Fırat Üniversitesi öğrencileri TEKNOFEST‘te çekildikleri karede stantlarına abaküs koyarak Kaya’ya göndermede bulundu.

    Fırat Üniversite öğrencilerinden abaküslü gönderme

    “SEVGİLİ ÖĞRENCİLERİMİZİ TEBRİK EDİYORUM”

    Fırat Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fahrettin Göktaş, toplumsal medya hesabından yaptığı açıklamada “Üniversitemiz öğrencileri TEKNOFEST yarışlarında Tarım Teknolojileri alanında birincilik ve TÜBA TEKNOFEST Doktora Bilim Mükafatları alanında da üçüncülük elde etme muvaffakiyetini göstermiştir. Danışman hocalarımızı ve sevgili öğrencilerimizi tebrik ediyorum” tabirlerini kullanarak tebrik iletisini yayınladı.

    HASAN CAN KAYA’NIN REAKSİYON TOPLAYAN O KELAMLARI:

  • Oyuncu Necip Memili kızıyla süper bir gün geçirdi!

    Fox TV’de yayımlanan Darmaduman’da rol alan Necip Memili, Bebek sokaklarında kızıyla görüntülendi. Basın mensuplarıyla ayaküstü sohbet eden ünlü oyuncu, “Kız çocuğu diğer mıdır” sorusuna samimi bir karşılık verdi.

    ‘Kanunsuz Topraklar’, ‘Dila Hanım’, ‘Üç Kuruş’ üzere üretimlerde yer alan Necip Memili, 2020 yılında Didem Dayıcıoğlu ile dünyaevine girdi. Melili 3 yaşındaki kızı Asya ile Bebek sokaklarında kameralara yansıdı. Basın mensuplarının karşısında gören Memili, “Baba-kız günü yapıyorum” dedi.

    Necip Memili ve kızı Asya

    “KIZ ÇOCUKLARI BAŞKADIR”

    Kızıyla memnun vakitler geçiren Memili, basın mensuplarından gelen “Kız çocuk başkadır’ kelamı yanlışsız mu sizce?” sorusuna rağmen, “Bakışlarım size her şeyi anlatıyordur” sözlerini kullandı. Daha sonra oyuncu ve kızı simitçiden simit aldıktan sonra muhabirlerin yanından ayrıldı.

    İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK GÖRÜNTÜ;

    Hakan Ural’dan çarpıcı konuşma: Çağdaş özgürlükçü bir ırk var, kimseyi beğenmiyorlar!

  • Beşiktaş derbilerde büyük üstünlük kurdu

    Türk futbolunun üç dev grubu ortasındaki rekabette son periyotta Beşiktaş önde. Bilhassa de Şenol Güneş’in siyah-beyazlıları devraldığı 2015-16 döneminden bu yana üç büyükler ortasında oynanan lig derbilerinde… Kara Kartal kelam konusu periyotta oynadığı 32 derbide 14 galibiyet aldı; yüzde 44’lük muvaffakiyet oranı tutturdu. 52 puan toplayan siyah-beyazlılara, ezeli rakiplerinden yaklaşan bile olmadı.

    G.SARAY YÜZDE 42 YENİLİYOR!

    Puan tablosunda 37 ile ikinci sırayı alan Fenerbahçe derbi galibiyetlerinde üç büyükler ortasında en gerideki ekip. Kanarya’nın 7 galibiyeti yani yüzde 22’lik kazanma oranı var. Bununla birlikte Fenerbahçe 16 beraberlik yaşadı. Galatasaray’ın oynadığı 31 derbide 8 galibiyetine karşı tam 13 yenilgisi bulunuyor; Sarı-kırmızılılar oynadığı derbilerin yüzde 42’sini kaybetti. Galatasaray, üçlü rekabette 34 puanla son sıradaki grup.

    VODAFONE PARK’TA ÇOK ÜSTÜN

    Beşiktaş, 2016’da hizmete giren Vodafone Park’ta Fenerbahçe ve Galatasaray’a karşı 14 lig derbisi oynadı. Bunların sekizini kazanan Kara Kartal altı da beraberlik yaşadı, hezimet yüzü görmedi. Siyah-beyazlıların yeni stadında bir derbi mağlubiyeti var o da Türkiye Kupası’nda Fenerbahçe’ye 1-0 kaybedilen maç…

    GÜNEŞ AÇTIRDI

    Beşiktaş, Şenol Güneş idaresinde maç başına 2.26 puan ortalaması tutturdu. Siyah-beyazlılar kurt hoca idaresinde iki ezeli rakibini de yendi. Kartal, Güneş ile maç başına 1.9 gol ortalaması yakaladı.

     
  • “Lakers, bu yaz Kyrie’yi kovalamakla ilgilenmiyor” tezi

    Los Angeles Lakers’ın, bu yaz Dallas Mavericks yıldızı Kyrie Irving’i kovalamakla ‘ilgilenmediği’ tez edildi.

    The Athletic’ten Tim Cato, Lakers’ın dönemde ivme kazanmasına yardımcı olan kıymetli modüllerini büsbütün bırakmasını gerektirebileceğinden dolayı, bu yaz Irving’i kovalama konusunda “ilgisiz” olduğunu belirtti.

    Irving’in, Lakers’ın Memphis Grizzlies’e karşı birinci tıp playoff serisinin 6. maçına izleyici olarak katıldığı görülmüş, bu da birkaç ay öncesinden doğan spekülasyonları daha da güçlendirmişti.

    “An itibariyle dönemi sona ermiş bir basketbolcunun, ligin yazlık meskeni olarak görülen kentte bir basketbol maçına gitmesinin elbette kayda paha bir tarafı yok. Lig kaynakları, Irving’in James’e ne kadar yakın olursa olsun, Lakers’ın özgür oyuncu periyodunda onun peşine düşmekle ilgilenmediğini söylüyorlar.”

    30 yaşındaki Irving, bu yaz sınırsız bir özgür oyuncu olarak piyasada yer alacak. Geçtiğimiz dönem ortasında Brooklyn Nets ile büsbütün ayrılma niyetine bağlı olarak, Kyrie’nin bir sonraki kontratı için yüksek bir meblağ peşinde olduğu iddia ediliyor.

  • Yeni Çalışmalar Kalitesiz Uykunun Astım Gelişme Riskini Artırdığını Gösteriyor

    Kaliteli uykunun güçlü bağışıklık sisteminden kilo kontrolüne kadar sağlımız için çok değerli bir etken olduğu biliniyor. Son yapılan araştırmalarda kötü uykunun çok önemli kronik bir sağlık sorunu olan astım geliştirme açısından da risk oluşturduğunu gösterdi. Göğüs Hastalıkları uzmanı Dr. Öğr. Ü. Seha Akduman, bu yeni bilgi eşliğinde astım görülme sıklığının azaltılması için uyku hastalıklarının tanısının erken konulması ve erken tedavi edilmesinin önemi ve gerekliliğine işaret etti. 

     

    Türkiye’de her 10 erişkinden birinde görülen ve son yıllarda hem yetişkinler hem de çocuklarda görülme sıklığı giderek artan astım en önemli kronik hastalıkların başında yer alıyor. Göğüs Hastalıkları uzmanı Dr. Öğr. Ü. Seha Akduman, stres, obezite, kimyasal ve çevresel faktörlere maruziyetin artması gibi birçok faktörün bu tablonun ortaya çıkmasında etkili olduğuna dikkat çekti. Bununla birlikte yeni yayınlanan bir çalışmada kalitesiz uykunun astım riskini artırdığına dair yeni verileri ortaya koyduğunu söyleyen Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi Göğüs Hastalıkları uzmanı Dr. Seha Akduman, “Shandong Üniversitesi’nde İngiltere verileri ile yeni yayınlanan bir çalışmada yarım milyon insan on yıl boyunca izlenmiş ve uyku kalitesi bozuk olan insanlarda astım görülme sıklığının arttığı belirtilmiştir.Bu yeni bilgi eşliğinde astım görülme sıklığının azaltılması için uyku hastalıklarının tanısının erken konulması ve erken tedavi edilmesi önerilmektedir” diye konuştu. 

    UYKU APNESİ ASTIMIN ALEVLENMESİNE NEDEN OLABİLİYOR

    Birçok kronik hastalıkta olduğu gibi astımın da obezite, KOAH gibi farklı kronik hastalıklarla bağlantılı olduğunun bilindiğini hatırlatan Dr. Seha Akduman, “uyku apnesinin birçok hastalık ve sistem ile ilişkisinin bilinmesine rağmen son çalışmalarda obeziteden bağımsız olarak da astım için risk faktörü olduğu, astımın görülme sıklığı ve alevlenmelerini tetikleyebileceği gösterilmiştir” diye konuştu. 

    TEDAVİ EDİLMEYEN ASTIM AKCİĞER FONKSİYONLARINDA HASARA NEDEN OLUYOR

    Astımın hava yollarında, aşırı duyarlılıkla karakterize kronik bir hastalık olduğunu anlatan Dr. Öğr. Ü. Seha Akduman, en önemli belirtiler konusunda şunları anlattı: “Bronş yani hava yollarındaki aşırı duyarlılık, inflamasyon dediğimiz yangı artışının sonucunda hava yollarında daralma, artmış balgam üretimi, inatçı öksürüğe neden olur. Öksürükler sabaha karşı, inatçı ataklar halinde, bazen hırıltı ile ortaya çıkar. Nefes açlığı olarak da tariflenen, alınan nefesin yetmediği hissi de hastalar arasında çok yaygındır. Tanı almamış ve takipsiz hastalarda yıllar içerisinde akciğer fonksiyonlarında ciddi kayba sebep olur. Sigara içen ve tedavisiz kalan Astım hastaları KOAH (Kronik Obstruktif Akciğer Hastalığı) özellikleri gösterir.”

    KISIR DÖNGÜDEN ÇIKMAK İÇİN ERKEN TANI ÖNEMLİ

    Astımda genetik yatkınlık, obezite, alerjik bünyeye sahip olma, mesleki zararlı partiküllere maruziyet gibi birçok risk faktörünün bulunduğunu hatırlatan Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi Göğüs Hastalıkları uzmanı Dr. Öğr. Ü. Seha Akduman, “Vücudumuzda tüm sistemler birbirleri ile etkileşerek çalışmaktadır. Obezite, astım ve uyku apnesi gibi iç içe geçmiş hastalıklarda, bu kısır döngüden çıkmak için uyku problemli hastaların erken tanı ve tedavisinin yapılması önerilmektedir.” Dedi. 

    ORTAK RİSK FAKTÖRLERİ BİRLİKTE AZALTILMALI

    “Bununla birlikte uyku bozuklukları ve astımın ortak risk faktörleri olan obezite alkol kullanımı, kirli hava solunması gibi risk faktörlerinin de birlikte azaltılması önemlidir” diye konuşan Dr. Öğ. Ü. Akduman sözlerine şöyle devam etti:

    “Obezite tüm dünya ve ülkemizde sıklığı giderek artmaktadır.  Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre Türkiye’de erkeklerde %30’u, kadınların %40’ı obezdir. Obez kişilerin de ortalama % 60 ‘ında uyku apnesi görülür. Aynı zamanda ciddi bir halk sağlığı problemi olan uyku apnesinin kalp hastalıkları ve felç gibi sağlık sorunlarına yol açtığı bilinmektedir. Obstrüktif (tıkayıcı) uyku apnesi, uykuda solunum durmaları, oksijen seviyesinde düşüklükler ile giden riskli bir hastalıktır. Sağlıklı bir uyku düzeni olarak gece 7 ila 9 saat uyumak , gündüz uykusuzluk çekmemek,  horlamanın ya da apne dediğimiz nefes durmasının olmamasıdır. Horlaması olan, uykuda nefessiz kalarak sıçramalarla uyuyan ya da uykusu sırasında nefesinin durduğu söylenen hastaların polisomnografi dediğimiz uyku testleri ile değerlendirilmeli ve gerekiyorsa tedavi edilmelidir.”

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Vefatının 44. Yılında Ustamız Muhsin Ertuğrul, “Ev”inde Anıldı

    İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, ustamız, hocamız Muhsin Ertuğrul’u 29 Nisan Cumartesi günü önce kabri başında sonra da Darülbedayi yani Güzellikler Evi’nde, özel ve ödenekli tiyatroların yanı sıra akademisyenlerin katılımıyla düzenlenen özel bir programla andı. İBB Yayınları arasında yayımlanan Muhsin Ertuğrul Kitabı da yazarlarının katılımıyla bu özel akşamda tanıtıldı.

     

    Muhsin Ertuğrul Kabri Başında Anıldı

     

    İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Şehir Tiyatroları, ülkemizde tiyatro ve sinemanın öncü ismi, Darülbedayi’den İstanbul Şehir Tiyatrosu’na uzanan sanat serüveninin kaptanı, ustası Muhsin Ertuğrul’u vefatının 44. Yılında, her yıl olduğu gibi önce kabri başında andı.

     

    Anma törenine,  Müdür Yardımcısı Mehmet Karaosmanoğlu, Genel Sanat Yönetmeni Yardımcıları Emrah Özertem, Can Başak ve Başdramaturg Hilmi Zafer Şahin’in yanı sıra Şehir Tiyatroları sanatçıları Zihni Göktay, Uğurtan Atakan, Hüseyin Köroğlu ve Onur Demircan, yazarlar Ümit Denizer, Turgut Denizer katıldı.

    Törende, sırasıyla Zihni Göktay, Uğurtan Atakan ve Ümit Denizer birer konuşma yaptı. Söz alanlar Muhsin Ertuğrul’un ve Şehir Tiyatroları’nın Türk Tiyatrosu için önemini anlattılar.

     

    Tören, Muhsin Ertuğrul’un sevenlerinin mezara karanfil bırakmasıyla sona erdi.

     

    Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde Özel Program

     

    Muhsin Ertuğrul, bu yıl ilk kez özel bir programla Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde anıldı. Bu programa özel ve ödenekli tiyatroların yanı sıra akademisyenler ve tiyatro seyircisi de katıldı. Aynı zamanda İBB Yayınları arasında çıkan Muhsin Ertuğrul Kitabı’nın tanıtımının da yapıldığı program, her biri artık aramızda olmayan ustalarımızı temsil eden mumların yandığı sahne düzeninde, Yılmaz Atadeniz’in yaptığı Muhsin Ertuğrul belgeselinden kısa bir bölümün gösterimiyle başladı.

     

    “Bizler Muhsin Ertuğrul’un Koltuğu’nda Vekâleten Oturuyoruz”

     

    Programda İBB Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Aşyegül İşsever bir konuşma yaptı. Konuşmasında Muhsin Ertuğrul Kitabı yazarlarını ve böylesine güzel bir çalışmadan dolayı İBB Yayınlar Koordinatörü Cengiz Özkarabekir’e teşekkür eden İşsever, “Ben ve benden önceki genel sanat yönetmeni arkadaşlarım, Muhsin Ertuğrul’un koltuğunda vekâleten oturuyoruz. Bunun bilinciyle hareket ediyoruz. Biz, bugün Muhsin Hoca’nın koltuğunda otururken, bu koltukta oturmanın anlamını biliyor ve attığımız her adımdan önce “Muhsin Ertuğrul nasıl davranırdı? Bizden önceki ustalarımız nasıl karar verirdi” diye düşünüyor ve öyle adım atıyoruz” dedi.

     

    “Sanatçı yılkı atına benzer” diyen İşsever, “Ustalarımız tiyatroya “temaşa” demişler; “seyirlik” demektir. Aslında tiyatronun bizdeki adıdır. Çok manidar bir isimlendirme diye düşünürüm. Şundan dolayı. Sanat ve bizim mesleğimiz tiyatro, seyirliktir. Sanatçı da tıpkı, doğada özgür koşan yılkı atları gibidir… Ne yazık ki insan, tuhaf bir mülkiyet duygusuyla, yılkı atının “heves”ini söndürür; ehlileştirmek ister, sırtına eyer ağzına gem vurmak ister. Ve atın “özgürlük koşu”suna son verir. Artık “hayalleri” elinden alınmış bir “yük” atından, yılkı atının koşusu beklenemez. Tarihin her dönemi, sanatın eyerle, dizginle, kırbaç ve mahmuzla mücadelesine tanık olmuştur. Bugün tiyatroda sorumluluk alan bizler, onlardan aldığımız sanat bayrağını yere düşürmeden, bir yılkı atı gibi özgür ve ödünsüz bir koşuyla, insanlığın esenliği ve iyiliği için, güzellikle ileriye taşımanın gayretindeyiz. Bu koltuğun sorumluluğu budur!..

     

    “Ekrem Başkan Bu Kitabı Çok İstedi”

     

    İBB Yayınlar Koordinatörü Cengiz Özkarabekir de yaptığı konuşmada, belgeselci ve yönetmen olarak sinema alanının Muhsin Ertuğrul’a çok şey borçlu olduğunu söyledi. İBB Yayınları olarak yakında çıkacak olan Cemal Reşit Rey Kitabı’nın da müjdesini veren Özkarabekir, “Başkanımız Ekrem İmamoğlu, çıkardığımız bütün kitaplarla yakından ilgileniyor. Özellikle Muhsin Ertuğrul Kitabı’nın ve yakında çıkacak olan Cemal Reşit Rey Kitabı’nın hazırlanmasını çok istedi. Muhsin Ertuğrul Kitabı’nı Gökhan Akçura’nın editörlüğünde, alanında uzman yazarların metinlerinden oluşan bir çalışma olarak planladık. Yaklaşık bir yıllık bir hazırlık evresinden sonra bugün sizlerle buluşturuyoruz” dedi.

     

    Kitabın yazarları arasında olan ve aynı zamanda İBB Şehir Tiyatroları başdramaturgu Hilmi Zafer Şahin de yaptığı konuşmada, Gökhan Akçura’nın yazma daveti üzerine kitapta yer aldığını ve Muhsin Ertuğrul’un anıları üzerinden bir yazı hazırladığını söyledi. Şahin, Muhsin Ertuğrul’un kurumsal kimlik üzerinde duruşundan, Şehir Tiyatroları’nın Türk Tiyatrosu’nun kurucu merkezi oluşundan bahsetti, 1979’da vefat ettiğinde onlarca kişi, kural ve yazarı arkasında bıraktığını söyledi.

    “Beni Darülbedayi’ye Muhsin Hoca Davet Etti”

    Ustamız Zihni Göktay da bu anlamlı programda bir konuşma yaptı. Tiyatro sahnelerine İBB Şehir Tiyatroları İstanbul Klasiklerle Buluşuyor repertuvarı dahilinde Gidiş Dönüş Moskova (Retro) oyunuyla dönen Zihni Göktay, “Muhsin hoca, ben bir oyunda oynarken, bilet alıp gerilerden seyretmiş. Ertesi gün bana bir davet geldi. Darülbedayi’ye geldiğimde, beni fuayede karşıladı. Sahnede seyredip beğendiğini ifade etti. Ve elimde tiyatroya alınacak 15 kişinin listesi var. Sen de 16. Kişi olacaksın, dedi. Muhsin Ertuğrul’un davetiyle İstanbul Şehir Tiyatrosu’na katıldım” dedi.

    Anma toplantısına Şehir Tiyatroları Müdürü İlyas Ceran, Genel Sanat Yönetmeni Ayşegül İşsever, Müdür Yardımcısı Oytun Askeroğlu, Genel Sanat Yönetmeni Yardımcıları Can Başak ve Emrah Özertem, Başdramaturg Hilmi Zafer Şahin’in yanı sıra Zihni Göktay, Aslan Altın, Suna Keskin, Betül Arım, Filiz Kutlar, Emin And, Ersin Sanver, Hüseyin Köroğlu, Mahperi Mertoğlu, Orhan Kurtuldu, Hülya Aslan Soğukçay, Caner Çandarlı, Selçuk Yüksel’in de aralarında olduğu Şehir Tiyatroları sanatçıları katıldı.

    Hazırlanan kitapta yazıları olan Ali Sekmeç, İrfan Dağdelen, Metin Balay, Nesim Ovadya İzrail, Oya Kasap Ortaklan, Sündüz Haşar, Elif Kaynakçı etkinliğin konukları arasındaydı.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Canon, sinema serisini yeni Flex Zoom lensleri ve Cinema EOS fotoğraf makinesi güncellemeleriyle güçlendiriyor

    Görüntüleme teknolojileri lideri Canon, üst düzey 4K, 8K ve HDR sinema prodüksiyonlarına yönelik, Flex Zoom serisini genişleten iki yeni Super 35mm lensini kullanıma sunuyor. Super 35mm sensörün popülerliğini devam ettiren CN-E14-35mm T1.7 L S / SP ve CN-E31.5-95mm T1.7 L S / SP modelleri, pazardaki geniş odak uzaklıkları sunan en hızlı Super 35mm lensleri olarak öne çıkıyor.

    Geniş açılı bir 14-35 mm zum lensi olan CN-E14-35mm T1.7 L ve 31,5-95 mm zum aralığına sahip bir geniş açı lensi olan CN-E31.5-95mm T1.7 L olağanüstü optik performans sergileyerek çok çeşitli kullanım ve çekim senaryolarını destekliyor. 

    Güçlü sinematografik görseller 

    Canon’un Flex Zoom serisini güçlendiren yeni lensleri, olağanüstü ölçüde sığ bir alan derinliği yarattığı gibi hızlı sabit lenslerle kullanıldığında uyumluluğu da artırıyor. Sinema prodüksiyonunda en sık kullanılan odak uzunluklarını kapsayan bu modeller, 4K ve 8K çekim için net ve tutarlı görüntüler oluşturmak üzere yüksek optik performans sunuyor. Bu, 11 diyafram yaprağının da desteğiyle, güzel bir bokeh efekti ve yumuşak bir şekilde dağılmış ışık üretiyor. Canon’un mirası ve renk bilimi temel alınarak üretilen yeni lensler, nefes kesici görüntü kalitesiyle sıcak renkler ve gerçekçi cilt tonları sunuyor. 

    Çok yönlü esnek tasarım

    CN-E14-35mm T1.7 L ve CN-E31.5-95mm T1.7 L modelleri, serinin adına yarışır şekilde, birçok farklı çekim senaryosuna uygun bir esneklik sağlıyor. Canon’un sinema serisinde değiştirilebilir mount kitinin kullanıldığı ilk lensler olup, herhangi bir Canon yetkili servisinde Süper 35 mm’den full frame’e çevrilmesine imkân tanıyor. Ayrıca çok yönlü çekimler veya dar çekim ortamları için ideal kompakt ve hafif tasarımıyla da tercih edilen lensler, farklı ortamlara karşı dayanıklılığıyla saha çekimleri için de ideal.

    Sinema EOS ürün yazılımı güncellemesi

    Canon ayrıca EOS R5 C, EOS C70, EOS C300 Mark III ve EOS C500 Mark II kameralarının becerilerini daha da geliştirmek ve genişletmek için yeni ürün yazılım güncellemeleri de sunuyor. Bu güncellemeler ile sanal prodüksiyonlarda LED ekranların çekiminde daha fazla senkronizasyon desteği sağlayan ve 50-250 Hz arasında daha net bir aralık sunan yüksek çözünürlüklü Clear Scan işlevi kullanıma sunuluyor. Ayrıca, arayüz içinde waveform monitör boyutunu değiştirme seçeneği ve en yeni Canon lensleri için daha fazla meta veri desteği ekleniyor.

    EOS R5 C’deki iyileştirmeler arasında EF-EOS R 0.71x Montaj Adaptörü desteği, fotoğraf ve video modları arasında daha hızlı geçiş süresi, güç tasarrufu modu, 8K MP4 kayıt sırasında 2 kat büyütme ve kullanılan lensin telefoto kapasitesini artırmak için hızlı bir seçenek sunarak esnekliği en üst düzeye çıkaran dijital tele dönüştürücü seçeneği yer alıyor.

    CN-E14-35mm T1.7 L – Temel özellikler:

    • Odak uzaklığının tamamında sabit T1,7 diyafram
    • 14-35 mm geniş açı zum aralığı
    • Super 35mm ve Tam Kare arasında kolay geçiş için Canon mount değişim yuvası ile uyumlu 
    • Cooke /i Technology™ ve ZEISS eXtended Data™ lens iletişimi
    • Güzel bokeh efekti için 11 yapraklı diyafram
    • Değiştirilebilir EF/PL yuvası seçenekleri
    • 3,3 kg ağırlık

     

    CN-E31.5-95mm T1.7 L – Temel özellikler:

    • Odak uzaklığının tamamında sabit T1,7 diyafram
    • 31,5-95 mm orta odak uzaklığı zum aralığı 
    • Super 35mm ve Tam Kare arasında kolay geçiş için Canon mount değişim yuvası ile uyumlu
    • Cooke /i Technology™ ve ZEISS eXtended Data™ lens iletişimi
    • Güzel bokeh efekti için 11 yapraklı diyafram
    • Değiştirilebilir EF/PL yuvası seçenekleri
    • 3,5 kg ağırlık

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Palo Alto Networks kurumları fidye saldırganlarına karşı uyarıyor

    Palo Alto Networks Türkiye, Rusya CIS Direktörü Vedat Tüfekçi, fidye yazılımı saldırılarının 2022’de keskin bir şekilde arttığına dikkat çekerek “Ciddi araştırmalara göre fidye yazılımı saldırıları, küresel ölçekte tüm veri güvenliği ihlallerinin yüzde 25’ini oluşturuyor. Fidye yazılım saldırılarının yüzde 70’inde ise veri hırsızlığı gerçekleşti. En çok hedef alınan sektör ise üretim oldu. Dark Web bağlantılı taciz vakalarının hedefinde ise şirketlerin üst düzey yönetimi yer alıyor. Kurumlar, bu saldırılar sonrasında ciddi itibar ve maddi kayıplarla karşılaşıyor” dedi.

    İstanbul – Siber güvenlik riskleri arasında önemli bir yer tutan fidye yazılımları, yaygınlıkları ve yol açtığı zararlar nedeniyle güvenlik uzmanlarının ilgisini çekmeye devam ediyor. Siber güvenliği destekleyen yenilikçi çözümleri ile dijital dönüşümü hızlandıran Palo Alto Networks, iş dünyasının profesyonellerini, fidye yazılımlarındaki artışa ve kurumların için yarattığı risklere karşı bir kez daha uyardı. Palo Alto Networks Türkiye, Rusya, CIS Direktörü Vedat Tüfekçi, sağlık hizmetlerinden, enerji şebekesine ve güvenlik sektörüne kadar tüm kamu hizmetlerine sızabilme potansiyeli itibarıyla kurumların fidye yazılım tehdidine karşı hazırlıklı olması gerektiğini bildirdi.

    Palo Alto Networks’ün seçkin güvenlik uzmanlarından oluşturduğu ve küresel düzeydeki siber güvenlik ihlallerini 7/24 izleyen Unit 42 takımının hazırlamış olduğu 2022 Fidye Yazılım Tehdit Raporu’na göre 2021 yılında olay bazında saldırganların talep ettiği fidye miktarı ortalama yüzde 144 artışla 2,2 milyon dolara çıkarken, ödenen miktarlar da yüzde 78 artışla 541 bin doları aştı. Fidye yazılımlar, siber saldırganların sık kullandığı bir yöntem olarak 2020’den bu yana ortaya çıkan 130’dan fazla türevi ile kurumların bilgi güvenliğini tehdit ediyor.

    Vedat Tüfekçi, fidye yazılımı saldırılarının 2022’de keskin bir şekilde arttığına dikkat çekerek “Ciddi araştırmalara göre fidye yazılımı saldırıları, küresel ölçekte tüm veri güvenliği ihlallerinin yüzde 25’ini oluşturuyor. Kurumlar, bu saldırılarla ciddi itibar ve maddi kayıplarla karşılaşıyor” dedi.

    Veri hırsızlarının hedefinde “üretim sektörü” var

    Dünyada siber riskleri 7/24 izleyen Palo Alto Networks takımı Unit 42’nin fidye yazılımlarla ilgili paylaştığı 2023 tarihli en son raporuna göre ise (2023 Unit 42 Ransomware Threat Report) 2022 sonu itibarıyla fidye yazılım saldırılarının yüzde 70’inde veri hırsızlığı gerçekleşti. Bu tür saldırıların sonuca ulaşma düzeyi daha bir yıl önce yüzde 40 düzeyinde idi.

    Unit 42’nin Dark Web sızıntı sitelerine ilişkin analizi 2022’de 447 kuruluş ile en çok hedef alınan sektörün üretim olduğunu ortaya koyuyor. Unit 42 takımı, bu durumun, sektör tarafından kullanılan ve çeşitli nedenlerle güncellenmeyen yazılımlardan kaynaklandığına inanıyor. Saldırıların karakter değişikliğine dikkat çeken Unit 42 uzmanları, elde edilen verilerin özellikle Dark Web’de satışa çıkarılması ya da yayılmasıyla bağlantılı taciz vakalarının artışına vurgu yapıyor. Özellikle bu tacizler şirketlerin üst düzey yönetimini hedef alıyor. Taciz oranı 2021 yılında yüzde 1 seviyesindeyken geçen yıl yüzde 20 gibi çok yüksek bir orana erişti.

    Bulutta “organize işler”de ciddi artış

    Dünyadaki siber güvenlik risklerini yakından izlediklerini ifade eden Vedat Tüfekçi, fidye yazılımlarındaki artışın nedenleri hakkında şunları söyledi:

    “Pandemiyle birlikte küresel ölçekte uzaktan çalışma ve online ticaretin yükseldiği bir döneme girdik. Kritik sektörlerde üretimden tedarik zincirlerine kadar tüm iş süreçleri bulut üzerinden ve uzaktan yönetiliyor. Fidye yazılım girişimcileri, özellikle böyle bir dönemi fırsat olarak gördüler. Çoklu gasp gibi tekniklerle ve bulut üzerinden fidye yazılım kullanımını sunan ‘RaaS’ (ransomware as a service) gibi bulut hizmetleriyle artık çok daha organize ataklarda bulunabiliyorlar. Açığı keşfettikleri anda büyük maddi taleplerde bulunan saldırganlar, istekleri karşılanmadığında, hizmet durdurmaya yönelik DDoS saldırılarıyla markaların ve kurumların itibarlarını ciddi anlamda tehdit edebiliyor. Palo Alto Networks’ün seçkin Unit 42 takımı bu alandaki tüm gelişmeleri kesintisiz izleyerek ortaya çıkan yeni riskler karşısında siber güvenlik çözümlerimizin anında güncellenmesini sağlıyor. İş dünyasının bu ciddi güvenlik riskine karşı her an hazırlıklı olması için gerekli uyarıları düzenli olarak yapıyoruz.”

    Palo Alto Networks, mobil cihazlarla genişleyen kurumsal ağ altyapısında sınır güvenliğini gelişmiş, proaktif ve yapay zeka destekli güvenlik teknolojisi ile koruyan zengin bir çözüm setiyle öne çıkıyor. Kurumlara Cortex xDR, Wildfire, Next Generation Firewall, Bulut ve Yazılım Güvenliği gibi üst düzey çözümleri ve Unit 42’nin derin siber güvenlik birikimini sunan Palo Alto Networks, fidye riski karşısında yöneticileri uyarıyor.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • “Bilişim 500 Araştırması” Başvuruları 26 Mayıs’a Kadar Uzatıldı

    Türkiye’nin en büyük 500 bilişim firmasının hem genel bazda hem de faaliyet gösterdikleri kategorilere göre sıralanacağı “Bilişim 500 – Türkiye’nin İlk 500 Bilişim Şirketi Araştırması” başvuruları 26 Mayıs 2023 Cuma tarihine kadar uzatıldı.

    M2S Araştırma şirketinin düzenlediği, ülkemiz bilişim sektörünün en önemli referans kaynağı kabul edilen “Türkiye’nin İlk 500 Bilişim Şirketi Araştırması-Bilişim 500” için 28 Nisan’a kadar belirlenen başvuru süreci, gördüğü yoğun talep nedeniyle 26 Mayıs’a kadar uzatıldı. Bu sene 24’üncüsünün gerçekleştirileceği ve 2023 sloganının “Yeni Yüzyılımızda Daha da İleri – Further”  olarak belirlendiği araştırmada 4 ana kategori ve alt kategorileri bazında Türkiye’nin en büyük 500 bilişim şirketi sıralanacak. Sektörün yüksek bir heyecanla beklediği araştırma sonuçları ise 9 Ağustos 2023’teki ödül töreninde duyurulacak.  

    Türkiye’nin en büyük 500 bilişim firmasının hem genel bazda hem de faaliyet gösterdikleri kategorilere göre sıralanacağı “Bilişim 500 – Türkiye’nin İlk 500 Bilişim Şirketi Araştırması” başvuruları 26 Mayıs 2023 Cuma tarihine kadar uzatıldı. Sektörün bugün ve geleceğinin masaya yatırıldığı, bilişim sektörünün nabzını tutan araştırma kapsamında bu sene girişimciler ile yatırımcılar “Yeni Yüzyılımızda Daha da İleri – Further” mottosu etrafında bir araya gelecek. Cumhuriyetin 100’üncü yılını kutlayacağımız bu sene, Bilişim 500’ün gündeminde bilişim özelinde Türkiye’nin her yerinden yapılan teknoloji atılımları olacak. 

    “Bilişim şirketlerimizin Bilişim 500’e gösterdiği ilgiden çok memnunuz”

    Bilişim 500 araştırmasının ülkemizin teknoloji gündemi ile kısa ve uzun vadedeki planlarına büyük katkı sunacak şekilde 24 yıldır kesintisiz veri aktardığını dile getiren BTHABER Şirketler Grubu Başkanı Murat Göçe; “Şirketlerin tablolara girmek için gösterdiği yoğun ilgiden çok memnunuz. Bu ülkemizdeki teknoloji yatırımlarının her geçen gün arttığının bir göstergesi. Küresel rekabetin yoğunluğuna baktığımızda, bilişim sektöründe teknolojilerin sürekli geliştirilmesi ve tüm alanlarda pek çok açıdan kullanımı ülkemizi rekabette kuşkusuz ki ileriye götürecektir. Geçtiğimiz senelerde bilişim ihracatlarını incelediğimizde Türkiye’nin yol almış olduğunu görebiliyoruz. Bu ilerleme, bilişim şirketlerinin inovatif ve kararlı bir şekilde doğru girişimlerde bulunmuş olmasının kritik önemini bizlere kanıtlıyor” dedi.

    Başvuru için bilgilerini sunan şirketler, rakiplerine kıyasla kendilerinin ve pazarın gelişimini izleyerek önlerindeki stratejileri ve planları Bilişim 500 sayesinde ulaştıkları verilere göre güncelleyebilecek. Tüm başvuru sahipleri, geçtiğimiz sene olduğu gibi yine Bilişim 500 kataloğunda yerini alacak ve törene davet edilecek. Ayrıca törende bu sene de sektörde 35 yılını geride bırakan yetkin isimler onurlandırılacak.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Nilüfer Belediyesi Kütüphane Müdürü Şafak Baba Pala, Nilüfer Kütüphanelerinde yaptığı çalışmalarla “Yaşama Değer Katanlar Ödülü”ne değer görüldü

     B2B-Prestige Uluslararası İlişkileri Geliştirme Platformu’nun bu yıl 17. kez düzenlediği “Yaşama Değer Katanlar” ödülleri İstanbul’da düzenlenen törende sahiplerine verildi.

    Akademisyen, gazeteciler, sivil toplum kuruluşu yöneticileri, diplomatlar, sanatçılar ve iş insanlarından oluşan 34 jüri üyesinin oylarıyla bu yıl 25 kişi ve kurum ödüle değer bulundu.
    Yaşama Değer Katanlar Ödülleri ve B2B-Prestige Uluslararası İlişkileri Geliştirme Platformu Başkanı Mehmet Gözcü, bu yıl ödüllere 6 Şubat’ta yaşanan büyük depremin damgasını vurduğunu belirterek, ”Pandemi, ardından yaşadığımız ekonomik kriz ve son olarak 6 Şubat depremi, ülkemiz için işleri biraz daha zora soktu. Yaşanan büyük felaket bizleri daha duyarlı olmaya zorluyor. Özellikle kentleşme ve sürdürülebilirlik bundan sonra hayatımızda daha çok yer almak zorunda. Ayrıca ekonomiyi sadece büyüme ve kar ekseninde düşünmemeliyiz.  Şirketlerimiz topluma daha fazla dokunmalı, sorumluluk almalı. Kente, çevreye, insana, hayvana daha fazla duyarlı olmalı. Bu yıl 17.’sini düzenlediğimiz ödül törenimiz tam da bu hassas dönemde tüm toplum kesimlerine bir mesaj verecektir. Bu nedenlerle kentin kültürüne, sanatına, mimarisine, ekonomisine katkı sağlayan iş insanı, yerel yönetici, sanatçı, edebiyatçı, bilim insanı ve çevreye duyarlı kişi ve kurumları ödüllendirmek, bizleri de onurlandırıyor. Toplumsal duyarlılığı yüksek, itibarı yüksek, çok değerli jüri üyelerimizin oylarıyla belirlenen bu ödülleri kazananları tek tek kutluyorum” dedi.

    Konuşmaların ardından Hassas Ekonomi Ödülü, Bilim ve Teknoloji Ödülü, Sürdürülebilir Çevre ve Doğa Ödülü, Yılın Diplomatı Ödülü, Yurtdışı Girişimcilik Ödülü, Engelli Hakları Ödülü, Hayvan Hakları Ödülü, Kadın ve Çocuk Hakları Ödülü, Sanat ve Edebiyat Ödülü, Sivil Toplum Örgütü Ödülü, Kültür Turizmi Ödülü, Yerel yönetim Ödülü, Yaşatanlar Ödülü Jüri Özel Ödülü ile Cumhuriyetimizin 100. Yıl Özel Ödülü, değer görülen isim ve kurumlara verildi.  Nilüfer Belediyesi Kütüphane Müdürü Şafak Baba Pala da İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ile birlikte Yerel Yönetim Ödülü aldı.  

    Nilüfer Belediyesi kütüphaneleriyle ve kenti okuma kültürü yüksek bir sanat kenti haline getirmeyi amaçlayan çalışmalarıyla dikkat çeken Pala, kentin kültür-sanat hayatının gelişimine katkıları nedeniyle “Yaşama Değer Katanlar Ödülü”ne değer görüldü.

    Üye sayısı 50 bine yaklaşan Nilüfer Kütüphanelerinden yıllık yararlanıcı sayısının ilçe nüfusundan daha fazla olması, kadın dernekleriyle yapılan çalışmaların kitaba ilgiyi artırması, yılda 500’ün üzerinde etkinlik yaparak Nilüfer’de kütüphanelerin yaşayan yerler haline getirilmesi ödüle zemin hazırlayan çalışmalar olarak ifade edildi. Pala’ya ödülünü iş insanı Aydın Özcan verdi.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Bayer Tüketici Sağlığı Türkiye Pazarlama Direktörü Tuna Demiralp Oldu

    • Bayer Tüketici Sağlığı Türkiye Pazarlama Direktörlüğü görevine 1 Mayıs 2023 itibarıyla Tuna Demiralp atandı. 

    Bayer Tüketici Sağlığı Pazarlama Direktörlüğü rolünü Eylül 2022’den bu yana 9 aydır vekaleten yürüten Tuna Demiralp, 1 Mayıs 2023 itibarıyla Bayer Tüketici Sağlığı Türkiye Pazarlama Direktörü olarak atandı. 

    2003’te Marmara Üniversitesi’nde lisans eğitiminden sonra işletme yüksek lisansını da 2008 yılında aynı üniversitede tamamlayan Demiralp, 2011 yılında Bayer’e katıldı ve Bayer Tüketici Sağlığı’nın ürün portföy dönüşümünde önemli bir adım olan “OTC Geçiş Projesi”nin liderliğini üstlendi. Tuna Demiralp, Dermatoloji kategorisi başta olmak üzere yurt içi ve yurt dışında pazarlama alanında bir çok farklı kategoride görev aldı ve markaların başarıyla büyümelerine katkı sağladı. İsviçre’de “Global Marka Liderliği”, Güney Afrika’da “Pazarlama Direktörlüğü” görevlerinin yanı sıra, “Güney Avrupa – Komite Liderliği” ve “Afrika – Inovasyon Proje Liderliği” gibi önemli global ve bölgesel roller üstlendi. Demiralp, kariyeri boyunca farklı pazarlarda edindiği tecrübeyle, pazarlama alanında saygı duyulan yarışmalar tarafından ödüllendirilmiş pek çok projede yer aldı.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Final Fantasy Pixel Remaster satışları 2 milyona ulaştı!

     
    Square Enix, Final Fantasy Pixel Remaster serisinin toplam satışlarının dünya çapında iki milyonu aştığını duyurdu. Final Fantasy Pixel Remaster sürümü Final Fantasy I, Final Fantasy II, Final Fantasy III, Final Fantasy IV, Final Fantasy V ve Final Fantasy VI oyunlarını içeren bir koleksiyon olarak karşımıza çıkıyor.
     
    Final Fantasy Pixel Remaster satmaya devam ediyor
     
     
     
    Final Fantasy Pixel Remaster içerisinde yer alan Final Fantasy I, Final Fantasy II, Final Fantasy III, 28 Temmuz 2021’de iOS, Android ve Steam üzerinden PC için piyasaya sürüldü. Akabinde 8 Eylül 2021’de Final Fantasy IV, 10 Kasım 2021’de Final Fantasy V ve 23 Şubat 2022’de Final Fantasy VI çıkış yaptı. Altı oyunun tamamı 19 Nisan 2023’te PlayStation 4 ve Switch için yayınlandı.
     
    Final Fantasy Pixel Remaster, bir jenerasyona ilham veren oyunları içeriyor. Bu oyunlar 2D piksel remaster tarzıyla birlikte karşımıza çıkıyor. Bu oyunlar orjinal üretimleri temel alıyor ve geliştirilmiş bir sürümü bizlere aktarıyor.

  • Euro Bölgesi kredilerinde beklentilerin üzerinde sıkılaşma

    Euro Bölgesi’ndeki bankalar, borçlanma maliyetlerinin artması ve mali dalı saran krizin Avrupa Merkez Bankası’na (AMB) faiz artış suratını yavaşlatma davetlerini güçlendirmesinin akabinde, kredileri beklentilerin üstünde kıstı.

    AMB’nin Banka Kredileri Anketi’ne nazaran, kredi standartları birinci çeyrekte değerli ölçüde daha da sıkılaştı. Ankette yapılan değerlendirmede “Konut alımı ve firmalar için verilen kredilerde gözlenen sıkılaşma, evvelki çeyrekte bankaların beklediğinden daha güçlüydü ve kredi dinamiklerinde kalıcı bir zayıflamaya işaret ediyor” sözüne yer verildi.

    Firmaların net talebindeki düşüşün, son üç ayda bankalar tarafından öngörülenden daha fazla ve global mali krizden bu yana en büyük düşüş olduğu belirtildi.

    Anket, Silicon Valley Bank’ın Mart ayında iflas etmesi ve Credit Suisse Group AG’nin daha sonra UBS Group AG tarafından devralınmasının zincirleme tesirlerine dair somut göstergeler sunan birinci anket oldu.

    Sıkılaşma AMB’yi daha küçük faiz artışına yönlendirebilir

    AMB yetkilileri bankacılık geriliminden kaynaklanan mali şartlarda yaşanan sıkılaşma delilinin İdare Konseyi’nin çeyrek ya da yarım puan ortasında seçim yapmasının beklendiği Perşembe günkü toplantısında daha küçük ölçüde artış kararına ikna edebileceğini öne sürmüştü.

    Raporda sıkılaşan kredi verme şartlarının bankaların risk algısı ve toleransı tarafından yönlendirildiği fakat AMB’nin faiz artışlarının da rol oynadığı belirtildi. Bankalar, ikinci çeyrekte daha ölçülü da olsa bir sıkılaştırma beklediği kaydedildi.

    Banka Mart ayında finans dalındaki tansiyonların Euro Bölgesi’ndeki dalı etkilediğine dair bir işaret olarak, ankete katılanların “perakende ve toplan finansmana erişimlerinin kötüleştiğini” bildirdi.

    Ekonomik büyüme dataları sistemsiz bir gidişata işaret ediyor

    Cuma günü yayımlanan ekonomik büyümeye ait datalar, Euro Bölgesi’nde sistemsiz bir gidişata işaret etti. Fransa ve İtalya’nın büyümeye dönmesi ve İspanya’nın ivme kazanmasıyla bölge güç kaynaklı bir kış resesyonundan kaçınırken, Almanya birinci çeyrekteki sakinlikle bir gerilemeden kıl hissesi kurtuldu.

    S&P Küresel tarafından yapılan anketler iktisadın ikinci çeyreğin başında daha süratli büyüdüğünü lakin bu güzelleşmenin sadece hizmet kesiminden kaynaklandığını gösterdi.

    Bazı banka yetkilileri de bu kadar güçlü talebin enflasyonu yüzde 2 maksadına döndürmek için faiz artışlarının devam etmesi gerektiğinin bir işaret olarak alınabileceğini kaydetti.

  • Real Madrid’den Euroleague’e başvuru!

    İspanya’da oynanan Real Madrid-Partizan, EuroLeague Play-Off serisi 2. maçında saha karışmış lig idaresi iki taraftan oyunculara adeta ceza yağdırmıştı.

    Belgrad’da oynanacak 3. maç öncesi İspanyol grubun güvenlik talepleri herkesi şaşırttı.

    NELER OLMUŞTU?

    Serigo Llull’un Punter’a yaptığı sert faulün akabinde Punter rakibine reaksiyon gösterince Deck, tartışmayı ayıran Exum’a vurdu. Akabinde Yabusele, Exum’ı yere serdi. İki kadronun benchleri de parkeye girince arbede büyüdü.

    Yabusele, tribünde olan kız arkadaşı tarafından soyunma odasına götürülürken iki ekip da sakinleşince hakemlerin ortak kararıyla maç 95-80 Partizan’ın üstünlüğüyle bitime 1 dakika 40 saniye varken erken bitirildi.

    CİDDİ GÜVENLİK TEDBİRLERİ İSTENDİ

    Walla Sport’tan Arale Weisberg’in haberine nazaran İspanyol devi pazartesi ulaşacağı Sırbistan’a adım attığı andan itibaren önemli güvenlik tedbirleri talep etti. Konaklayacakları otele 24 saat yakın güvenlik isteyen grup maç günü salondaki önlemlerin de arttırılmasını istedi.

    İşte talep edilen tedbirler:

    – Havaalanındaki iniş yerinden bir araç kafileyi direkt olarak alacak, böylelikle havaalanının içine girilmeyecek ve toplumla rastgele bir temas kurulmayacak.

    – Grubun hareketleri sırasında polis yakın bir takipte bulunacak; havaalanından otele, otelden salona, salondan otele, hem idmanlar hem maçlar için, hem otelden havaalanına her türlü lojistik hareketinde…

    – Günün her saati otelin etrafında güvenlik olacak.

    – Kadronun güvenliği salonun içindeyken ekstra arttırılacak, bilhassa maç sırasında bençin yakınları korunacak.

     

  • Uygun fiyatı ile dikkat çeken Vivo Y78 sahneye çıkıyor

    Çinli akıllı telefon üreticisi Vivo’nun yeni telefonu, V2278A model numarasıyla Google Play Desteklenen Aygıtlar listesinde bu ayın başlarında Vivo Y78 ismiyle görüldü. Birebir aygıt, Çin düzenleyici kurumu TENAA tarafından da onay aldı. Bu ayın başlarında aygıt, Çin’in 3C sertifikasyon platformunda da görülmüştü. Listeleme, aygıtın birtakım temel özelliklerini ortaya çıkardı ve bu aygıttan ne beklenmesi gerektiğine dair bir fikir verdi.

    Vivo Y78, 2388 x 1080 piksel çözünürlüğe sahip 6,64 inç LCD FHD+ ekrana sahip olacak. Aygıt, muhtemelen Snapdragon 695 yonga seti olabilecek 2,2 GHz sekiz çekirdekli bir yonga seti ile güçlendirilecek.

    Vivo Y78 TENAA fotoğrafları Vivo Y78 TENAA fotoğrafları Vivo Y78, 6 GB, 8 GB, 12 GB ve 16 GB RAM seçenekleri ve 128 GB, 256 GB ve 512 GB depolama seçenekleriyle dört farklı konfigürasyonda sunulacak. Ayrıyeten, telefonun depolama kapasitesini genişletme seçeneği sunan bir microSD kart yuvası da bulunacak.

    Uygun fiyatı ile dikkat çeken Vivo Y78 sahneye çıkıyor

    Optikler açısından, telefonun ön yüzünde 8 megapiksel kamera ve art kamera modülünde 50 megapiksel birincil sensör ve 2 megapiksel ikincil sensör bulunacak. Y78, kutudan çıktığında Android 13 işletim sistemiyle çalışacak ve üzerinde Origin OS arayüzü olacak.

    Cihazın boyutları 164,05 x 76,17 x 7,98 mm olarak ölçülüyor ve yaklaşık 190 gram tartısında. Şu anda Y78A’nın fiyatı ve piyasaya çıkış tarihi hakkında rastgele bir bilgi bulunmuyor. Fakat, Vivo’nun yakında resmi bir açıklama yapması ve aygıtın Mayıs ayında Çin’de satışa sunulması bekleniyor. Muhtemelen, Vivo Y78+’nın altında konumlandırılacak ve geçen hafta en gelişmiş Y serisi Vivo telefonu olarak piyasaya sürülen Y78+’dan daha düşük bir fiyata sahip olacak. Şu anda fiyatı 1.599 Yuan (~231$) olarak belirlendi.

  • Binance’den Bu 5 Altcoin İçin Değerli Duyuru: 20X!

    Günlük süreç hacmi ile en büyük Bitcoin ve altcoin borsası olan Binance, yeni duyurularla gündeme geldi. İşte son vakitlerde dikkat çeken gelişmeler…

    Binance 20x kaldıraçla IDEXUSDT mukavelesini listeleyecek

    Binance Vadeli Süreçler, 3 Mayıs 2023, 15:00’te 20x’e kadar kaldıraçla USDⓈ-M IDEX kalıcı kontratının piyasaya sürüldüğünü duyurdu. Lakin, piyasa riski şartlarına bağlı olarak Binance, tik boyutu, azamî kaldıraç, başlangıç teminatı ve/veya sürdürme teminatı gereklilikleri dahil olmak üzere kontrat özelliklerini ayarlayabiliyor. Ek olarak, Çoklu Varlık Modu, kullanıcıların çeşitli marjin varlıkları kullanarak IDEXUSDT kalıcı vadeli süreç kontratında süreç yapmasına imkan tanıyacaktır.

    Binance, altcoin EDU’yu Binance Convert’e ekledi

    Diğer yandan borsa, EDU’nun Binance Convert’e eklendiğini duyurdu. Duyurudan itibaren kullanıcılar artık EDU’yu BTC, USDT ve Binance Convert tarafından desteklenen başka tokenlarla sıfır fiyat karşılığında takas edebilecek. Kullanıcılar Binance’in web sitesi üzerinden gösterge niteliğindeki fiyatları denetim eder. Ayrıyeten tercih ettikleri varlığa dönüşüm yapar. Başlamak için kullanıcıların “Alım Satım”a tıklayıp menüden “Binance Convert “ü seçmesi gerekiyor.

    Binance, XRPUP/USDT ve XRPDOWN/USDT altcoin çiftlerinde aboneliği durdurdu

    Binance, XRPUP/USDT ve XRPDOWN/USDT kaldıraçlı token alım satım çiftlerinin alım satımını ve aboneliğini 12 Mayıs 2023 tarihinde 06:00’da durduracak. Kullanıcılara, planlanan durdurmadan evvel XRPUP ve XRPDOWN kaldıraçlı tokenlarını öteki tokenlarla takas etmeleri tavsiye edilmekte. Ayrıyeten, itfa hizmeti bir sonraki duyuruya kadar mevcut olacaktır. Alım satım durdurulduktan sonra kullanıcılar hala XRPUP ve XRPDOWN kaldıraçlı tokenlara sahipse, tokenları cüzdan fonksiyonu yahut Kaldıraç Tokenları sayfası aracılığıyla kullanabilir.

    Borsa, yeni seri Range Bound eserlerini piyasaya sürüyor

    Son olarak Binance, yeni fiyat aralıkları ve tarihler ile kullanıcıların düşük piyasa volatilitesi periyotlarında potansiyel olarak daha yüksek mükafatlar kazanmasına imkan tanıyan yeni bir Range Bound eser kümesinin piyasaya sürüldüğünü duyurdu. Range Bound eserleri için abonelik 2 Mayıs 2023, TSİ 13:00’te başlayacak. Range Bound, kullanıcıların seçtikleri kripto varlığın Referans Fiyatı tüm Abonelik Devri boyunca seçilen Fiyat Aralığı içinde kaldığında ödül kazanmalarını sağlar. Kullanıcılar, Referans Fiyatın Abonelik Devri boyunca seçilen Fiyat Aralığının Üst/Alt Aralığına dokunması yahut bu aralığı aşması durumunda Abonelik Fiyatlarının ne kadarının kaybedileceğine (yani Risk Altındaki Abonelik Tutarı) karar verebilirler.  Mevcut durumda Range Bound eserleri BTC, ETH ve BNB’den oluşuyor.

    Binance, neredeyse her hafta birçok duyuru ile gündeme geliyor. Borsa, kullanıcı tecrübesini güzelleştirme konusunda kıymetli ölçüde efor harcıyor. En son, Kriptokoin.com olarak da bildirdiğimiz üzere, yedi altcoin çiftini delist etti.

  • Uzman Diyetisyen Taylan Kümeli, Dünya Ton Balığı Günü’nde sağlıklı beslenmenin temel noktalarına değindi Ton balığı sağlıklı yaşamı destekliyor

    Türkiye’yi ton balığı ile tanıştıran Dardanel, 2 Mayıs Dünya Ton Balığı Günü’nü kutluyor. Deniz ürünlerinin ülkemiz sofralarında daha fazla yer alması için çalışan Dardanel, bu özel günde ton balığının sağlıklı beslenmedeki yeri ve önemine dikkat çekiyor. Ton balığı doğal ve pratik protein kaynağı olmasının yanı sıra düzenli tüketildiğinde kalp ve beyin sağlığına olumlu etkide bulunurken hastalıklardan korunmaya yardımcı oluyor.

    Ton balığının hem insan sağlığına olan katkısına hem de üretimini ve tüketimini sürdürülebilir hale getirme ihtiyacına dikkat çeken Dardanel, Dünya Ton Balığı Günü’nü kutluyor. Türkiye’yi ton balığıyla tanıştıran Dardanel; sağlıklı beslenmeye özen gösterenleri Atlantik ve Hint okyanuslarının tertemiz sularında yetişen balıklardan seçtiği ürünleriyle buluşturuyor. 

    Dünyanın en çok sevilen ve tüketilen balığı olan ton balığının biyolojik ve ekonomik önemi ile sürdürülebilir denizciliğe dikkat çekmek amacıyla her yıl 2 Mayıs Dünya Ton Balığı Günü olarak kutlanıyor. Ülkemizde 39 yıldır Dardanel kalitesi ve güvencesiyle sofralara ulaşan ton balığı; lezzetinin yanı sıra yüksek besin değeri ve sağlığa sunduğu faydalar sebebiyle de tercih ediliyor. Kalorisi düşük, besin değeri yüksek bir gıda olan ton balığı, sadece okyanusların tertemiz sularında yetişen ve doğal avcılık ile yakalanan balıklarda bulunan selenyum minerali ile kompleks yağ asitleri içeriyor. 

    Günlük protein ihtiyacının %47’sini karşılıyor

    Doğal bir protein ve Omega 3 kaynağı olan Dardanel ton balığı, 100 gram tüketildiğinde günlük protein ihtiyacının %47’sini karşılıyor. Ton balığı aynı zamanda bağışıklık sistemi ile beden ve zihin sağlığını destekleyen mineraller, yüksek miktarda Omega-3 ve selenyum içeriyor. Bir kutu Zeytinyağlı Dardanel ton balığında 101 mg Omega-3 bulunuyor. Hiçbir koruyucu ve katkı maddesi içermeyen, %100 doğal olan Dardanel ton balığının içerisinde sadece ton balığı, çeşidine göre yağ, su ve az miktarda tuz bulunuyor. 

    Kümeli; “Ton balığının sağlıklı yaşam listemizde önemli bir yeri var”

    Düzenli uyku, bol egzersiz ve bol su tüketiminin sağlıklı yaşamın olmazsa olmazları arasında sayan Uzman Diyetisyen Taylan Kümeli, “Bağışıklığa katkı sunan, doğal protein, Omega 3, vitamin ve minerallerden zengin zeytinyağlı ton balığı da bu listede çok önemli bir yer tutuyor” diyor. 

    Özellikle zeytinyağlı ton balığının çok değerli bir besin grubu olduğunu söyleyen Kümeli, sözlerine şöyle devam ediyor: “Dünya Sağlık Örgütü’nün bağışıklığı güçlendirici yiyecekler arasında sıraladığı zeytinyağlı ton balığının içerisindeki yüksek Omega 3, protein ve mineraller, özellikle selenyum minerali, D ve B vitaminleri sağlıklı beslenmenin mihenk taşlarının başında yer alıyor. Ton balığı aynı zamanda kolay ulaşılabilir ve hazır pişmiş bir ürün olması bakımından da çok pratik bir protein kaynağıdır. Ayrıca günlük 100 ila 300 gram zeytinyağlı ton balığı tükettiğimiz zaman neredeyse almamız gereken Omega 3 miktarının çoğunu alırız. Yapılan bilimsel çalışmalar zeytinyağlı ton balığının kalp ve beyin sağlığını desteklediği, kemikleri güçlendirdiği ve daha pek çok faydası bulunduğunu da ortaya koyuyor. Sağlıklı beslenme için bu kadar zengin bir içeriğe sahip olan zeytinyağlı ton balığını sofralarımızdan eksik etmemeyi önemle vurgulamak istiyorum. Herkese sağlıklı bir Dünya Ton Balığı Günü diliyorum.” 

    Doğal yaşam alanlarına sahip çıkıyor

    Friend of the Sea ve Dolphin Safe gibi çevre dostu belgelere sahip olan Dardanel, Dünya Ton Balığı Günü’nde sürdürülebilir üretim ve tüketimin önemine de dikkat çekiyor. Dardanel, deniz ürünlerinin sağlığa katkısını sürdürülebilir hale getirme sorumluluğunun bilinciyle çalışmalarını sürdürüyor. ‘Balığını Sorgula’ uygulaması ile tüketicilerde farkındalık yaratarak balıkların doğal yaşam alanlarının korunmasının desteklenmesini de mümkün kılıyor. Uygulama sayesinde balığın avlanma aşamasını, cinsini ve hangi gemilerle taşındığını tüketicilerin takip edebilmesini sağlıyor. Dardanel kutularının üzerinde yer alan ve her kutuya özel olan kodu internet sitesindeki “Balığını Sorgula” bölümüne girerek balığın nerede tutulduğu bilgisine ulaşılabiliyor. 

    Taylan Kümeli’den Dünya Ton Balığı Günü’ne özel tarif “Ton Balıklı Avokado Sandalı”

    Malzemeler:

    •1 paket Dardanel Zeytinyağlı Ton Balığı 

    •1 olgun avokado

    •2-3 dal buharlanmış kuşkonmaz

    •2 kaşık haşlanmış kinoa

    •Yeşillik

    •limon, tuz, karabiber 

    Yapılışı:

    Avokadoyu ortadan ikiye bölün ve kaşık yardımıyla içini çıkarın. (*kabuklarını atmayın, kâse olarak kullanacağız) Bir kâsenin içinde avokado, ton balığı, haşlanmış kinoa ve yeşillikleri karıştırın. Limon, tuz ve karabiber ekleyin. Avokado kabuklarının kâse olarak kullanarak hazırladığınız karışımı içine doldurun. Üzerini buharda pişmiş kuşkonmazlar ile süsleyin. Afiyet olsun.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Prof. Dr. Şule Akçay ve Prof. Dr. Akın Kaya açıkladı: “Astım tedavisinde devamlılık ve tedaviye uyum büyük önem taşıyor”

    Türkiye’de 10 astım hastasından 6’sı, hastalığının kontrol altında olduğunu düşünüyor

    Türkiye Solunum Araştırmaları Derneği Başkanı Prof. Dr. Şule Akçay ve Akciğer Sağlığı ve Yoğun Bakım Derneği Yönetim Kurulu üyesi Prof. Dr. Akın Kaya, Dünya Astım Günü özelinde ülkemizde görülme sıklığı her geçen gün artan astım hastalığına yönelik açıklamalarda bulundu. Alanında uzman iki hekim de astım tedavisinde tedavi sürekliliği ve uyumun önemini vurguladı.

    Astım ülkemizde ve dünya genelinde önemli bir sağlık sorunu olarak karşımıza çıkıyor. Güncel araştırmalar Türkiye’de 4 milyonun üzerinde astım hastası bulunduğuna, yani hastalığın her 100 kişiden 5’inde görüldüğüne işaret ediyor. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göreyse tüm dünyada 339 milyon kişinin astımı olduğu tahmin ediliyor ve her yıl 400 binden fazla insan astım sebebiyle hayatını kaybediyor. Ülkemizde bulaşıcı olmayan hastalıklar kategorisinde en yaygın olarak görülen hastalıklardan olan astımın görülme sıklığı ise giderek artıyor. 

    Dünya Astım Günü özelinde açıklamalarda bulunan Türkiye Solunum Araştırmaları Derneği Başkanı Prof. Dr. Şule Akçay astım alanında yapılan çalışmanın sonuçlarından bahsetti: “Astım alanında yapılan güncel bir araştırma astım hastalarının hastalıklarının kontrol altında olmasına dair algıları ve astım tedavileri hakkında bize oldukça bilgilendirici veriler sunuyor. Yapılan araştırma sonucu 10 astım hastasından 6’sının hastalığının kontrol altında olduğunu düşündüğünü görüyoruz. Ancak hastaların yaklaşık yarısı nefes darlığı ve gece şikayetleriyle uyanma ile karşı karşıyayken, bu hastaların yarısından fazlasının kurtarıcı ilaç kullanması gerekiyor. Bu sonuçlar gösteriyor ki astım hastalarının hastalıklarının kontrol altında olduğu düşüncesi yüzde yüz gerçeği yansıtmıyor. Ancak unutmamamız gerekiyor ki, astım düzenli tedavi ile kontrol edilebilir bir hastalık. Hastalarımız için bu konudaki en önemli uyarımız tedavi edici ilaçlara düzenli olarak devam etmeleri, yalnızca astım atakları sırasında kullanıp sonra bırakmamaları olacaktır.” 

    Astımın kontrol altına alınmasında hekimlerin inisiyatif alarak, hastaları sürdürülebilir bir kontrollü tedaviye yönlendirmesinin önemini vurgulayan Akciğer Sağlığı ve Yoğun Bakım Derneği Yönetim Kurulu üyesi Prof. Dr. Akın Kaya şunları söyledi: “Kronik bir hastalık olması sebebiyle astımın tedavisinin olmadığı düşüncesi yanlıştır. Evet, astım kronik bir hastalıktır fakat tedaviye uyumunun sağlanması ile belirtiler kontrol altına alınabilir ve hastalar yaşamlarını normale en yakın şekilde sürdürebilir. Bazı hastalarımızın hastalığının kontrol altında olduğunu düşünerek düzenli tedavilerine devam etmediklerini görüyoruz. Burada hekimlerimizin inisiyatif alarak hastalarını kontrollü ve sürdürülebilir bir tedaviye yönlendirmesi, doğru ilaç ve cihaz kullanımının önemini vurgulaması gerekiyor. Artık günümüzde ağır astım dahil tüm astım hastaları için uygun tedavi seçenekleri mevcut.”

    Sağlık sorunlarınızla ilgili daha fazla bilgi için hekiminize başvurunuz.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Şevket Akıncı özel bir programla Borusan Müzik Evi’nde

    Borusan Sanat, Mayıs ayını coşkuyla karşılıyor. 5 Mayıs Cuma günü Şevket Akıncı Borusan Müzik Evi’nin konuk oluyor. Çevrimiçi video platformu borusansanat üzerinden sunulan konser kayıtları ise dinleyicileri müzikle buluşturmaya devam ediyor.

    Şevket Akıncı özel bir programla Borusan Müzik Evi’nde

    Bu yıl 50. yaşını ve sanatta 30. yılını kutlayan gitarist ve besteci Şevket Akıncı, 5 Mayıs Cuma günü saat 21.00’de Borusan Müzik Evi’ne konuk oluyor. Yıllar içerisinde çalıştığı önemli isimlerin de kendisine eşlik edeceği bu konserde, 2021’de Tarla Records tarafından yayınlanan Dünyada Saat Kaç ve 2017 yılında A.K. Müzik tarafından yayınlanan Escher Chronicles albümlerinden seçmeler izleyici ile buluşacak.

    ŞEVKET AKINCI “DÜNYADA SAAT KAÇ”

    5 MAYIS 2023 Cuma 21.00

    BORUSAN MÜZİK EVİ

    ŞEVKET AKINCI elektrik gitar & bazı parçalarda orkestra şefi

    TAMER TEMEL tenor & soprano saksofon

    HAZAL GÖKSU flüt, vokal

    FURKAN AKATAY trombon

    AMY SALSGIVER marimba & vibrafon

    MÜGE HENDEKLİ synth

    MEHMET KORKMAZ elektrik gitar

    DEMİRHAN BAYLAN elektrik bas

    KEREM ÖKTEM davul

    Konuklar:

    AYŞEGÜL GİRAY keman

    ASLIHAN ADLİN keman

    BARIŞ ERTÜRK tenor saksofon

    ULAŞ İSKENDEROĞLU trompet

    KIVILCIM KONCA trompet

    DIANA DEGENER, DURU ÖZCAN, SERRAPHINA SAKIZLI, BAHAR VURUŞKANER, ARMITA SAMADHI ELEONORA LESPAGNOL alto vokal grubu

    borusansanat’de konser yayınları devam ediyor

    Borusan Sanat, konser deneyimini dijitale taşıyan platformu borusansanat ile birbirinden değerli sanatçıların yer aldığı konserleri izleyenlere ulaştırmaya devam ediyor. Her hafta müzikseverlere keyifli bir program sunan platformda, 29 Nisan Cumartesi günü saat 20.00’de Christian Benning’in, İstanbul’un perküsyon grubu SA.NE.NA ile Borusan Müzik Evi’nde verdiği konserin kaydı yayınlanacak. İki hafta boyunca yayında kalacak bu konserin ardından, 30 Nisan Pazar günü saat 11.30’da “YENİ YIL KONSERİ” sizlerle buluşacak. Konserlerin öncesinde, konser öncesi yapılan söyleşi ve röportajlar ekranlarınızda olacak. 

    ÇEVRİMİÇİ GÖSTERİM / borusansanat

    SA.NE.NA FEAT. CHRISTIAN BENNING WITH MIAM PERCUSSION

    29 Nisan 2023 Cumartesi 20.00 

    SA.NE.NA 

    Amy Salsgiver 

    Kerem Öktem

    Ali Can Öztan 

    Christian Benning

    MİAM PERCUSSION 

    Ayberk Garagon

    İrem Dinçer 

    Danae Palaka

    Nihal Saruhanlı 

    Back on Stage (BoS) ile konser öncesi söyleşi

    19.30-20.00

    Alman perküsyoncu Christian Benning’in perküsyon grubu SA.NE.NA ve MİAM Percussion’la bir araya geldiği konserin kaydı, dinleyicilerle buluşuyor. Konserde, Xenakis, Cangelosi, Salsgiver ve Lansky’nin yapıtları seslendiriliyor. Konserin özel yanlarından biri de Cangelosi’nin Bad Touch yapıtının Türkiye prömiyeri ve Salsgiver’ın Istanbul Running yapıtının Dünya prömiyerinin izleyicilerle buluşması. 

    YENİ YIL KONSERİ 

    30 Nisan 2023 Pazar 11.30

    Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası 

    Carolyn Kuan şef 

    Romain Leleu trompet 

    Aydın Büke ve Serhan Bali ile konser öncesi söyleşi

    11.00-11.30

    BİFO’nun, bu sezon dünyanın dört bir yanından sesleri kapsayan çok renkli bir programdan oluşan geleneksel yeni yıl konserinin kaydı, sizlerle buluşuyor. Konserde BİFO’yu köklü kurum ve orkestralarla konserler veren şef Carolyn Kuan yönetiyor. Konserin solisti ise kendi kuşağının önde gelen trompet sanatçılarından biri olarak kabul edilen Romain Leleu.  

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • OtoAsistanım, 3000 Kurumsal Üyeye Ulaştı

    PETRONAS Türkiye’nin özel servislerin hizmet kalitesini artırmak amacıyla kullanıma sunduğu OtoAsistanım Dijital Platformu, 2800 servis ve 200 yedek parçacı olmak üzere 3000 kurumsal üyeye ulaşarak yeni bir başarı yakaladı. Üyelerine binlerce PETRONAS ürünü kazandıran Bedelsiz Ürün Kampanyası ise yeniden başladı. Kampanya, Mayıs 2023 sonuna kadar devam edecek.

    PETRONAS Türkiye’nin kullanıma sunduğu, özel servislerin iş planı ve takibini kolaylaştıran dijital müşteri hizmetleri yönetim platformu olan OtoAsistanım’a olan ilgi her geçen gün büyüyor. OtoAsistanım Platformu 65 ilde 2800 servis ve 200 yedek parçacı olmak üzere toplamda 3000 kurumsal üyeye ulaştı.  

    PETRONAS’ın kullanıma sunduğu OtoAsistanım yoğun talep üzerine üye servislerine yönelik yeni bir kampanyasını daha duyurdu. Mayıs 2023 sonuna kadar platform üyesi servisler yaptıkları PETRONAS markalı ürün alımlarıyla topladıkları puanları kullanarak yine bedelsiz olarak PETRONAS madeni yağları alıyorlar.

    Araç sahipleri de üye olabiliyor 

    Özel servislerin hizmet kalitesini artırmak amacıyla PETRONAS Türkiye tarafından kullanıma sunulan ve yedek parçacıların da dahil olmayı sürdürdüğü OtoAsistanım, servise gelen müşterilerin araçlarına özgü dijital bakım kartı oluşturarak geçmişe yönelik tüm bakım ve yağ değişim işlemlerinin kayıt altına alınmasını sağlıyor. 

    OtoAsistanım aynı zamanda araç sahiplerinin de üye olabileceği bir platform. Araç sahipleri, OtoAsistanım sayesinde ücretsiz üye olarak otomobil ya da hafif ticari araçlarının bakım ve yağ değişim zamanı için hatırlatma kurabiliyor, araç muayene tarihi, trafik ve kasko poliçelerinin yenileme tarihlerini de yine hatırlatma kurarak unutma riskini ortadan kaldırabiliyor. Eğer araçlarını götürdüğü servis de OtoAsistanım üyesi ise tüm araç bakımları araç sahiplerinin de erişimine açık hale geliyor.

    Sektörde bir ilk olma özelliği taşıyan OtoAsistanım kullanıcı sayısı gün geçtikçe artmaya devam ediyor. OtoAsistanım’a dair detaylı bilgilere websitesi ve Instagram hesabı üzerinden erişilebiliyor.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • “Hyperloop konseptinin ülkemizde bilinmesi ve gelişmesi için çalışıyoruz”

    Türkiye’nin önemli yatırım gruplarından Erciyas Holding, 25-29 Nisan tarihleri arasında TÜBİTAK Gebze Yerleşkesi’nde ikincisi düzenlenen TEKNOFEST- ‘Hyperloop Geliştirme Yarışması’nda Hyperloop Boru Hattı ile bu yıl da yarışmacı takımlara altyapı desteği sağlıyor.

    Erciyas, TÜBİTAK RUTE- Raylı Ulaşım Teknolojileri Enstitüsü için farklı üniversitelerden 17 takımın yarıştığı organizasyonda öğrencilerin prototip araçlarını yarıştırabilmeleri için 208 metre uzunluğunda ve 1.2 metre çapındaki Hyperloop Boru Hattı’nı üretti. TEKNOFEST alanına kurulan Avrupa’nın en uzun prototip Hyperloop Yarışma Hattı, genç bilim meraklılarından ve ziyaretçilerden büyük ilgi görüyor. 

    Erciyas Holding İcra Kurulu Başkanı Emre Erciyas, ikinci kez yarının konsepti Hyperloop ile TEKNOFEST’te yer almaktan mutlu olduklarını belirterek, “Hyperloop konseptinin ülkemizde daha fazla tanınması, bilinmesi, gelişmesi ve gençlerimizin bu teknolojiye olan ilgilerinin artması adına üzerimize düşeni yapmaya çalışıyoruz. Bilim zaten merak etmekle, araştırmakla başlar gelişir. Dolayısıyla bilim meraklısı gençlerimizin bu teknolojiye olan ilgilerinin her geçen gün artması ülkemiz adına çok sevindirici. Çünkü, onların bu merakı bizlerin gelecek umutlarımızı güçlendiriyor” dedi.

     

    Türkiye’nin ilk Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali TEKNOFEST, 2023 yılında da yine Türkiye’nin farklı illerinde bilim ve teknoloji meraklıları ile buluşmaya devam ediyor. TEKNOFEST Teknoloji Yarışmaları kapsamında bu yıl ikinci kez düzenlenen ‘Hyperloop Geliştirme Yarışması’, 25-29 Nisan tarihlerinde TÜBİTAK Gebze yerleşkesinde gerçekleştiriliyor. Lisans ve lisansüstü öğrencilerinde manyetik askılama teknolojileri alanında farkındalık oluşturulmasını; sürtünme faktörünün etkisinin azaltıldığı yenilikçi ulaşım araçlarının geliştirilmesini ve öğrencilere yeni nesil ulaşım teknolojileri konusunda bilgi birikimi kazandırılmasını amaçlayan teknoloji odaklı bir yarışma olarak tasarlanan ‘Hyperloop Geliştirme Yarışması’ bu yılda da ziyaretçilerden ve bilim meraklılarından büyük ilgi görüyor.  

    Erciyas Holding’in de destekçileri arasında yer aldığı ve etkinliğe özel ürettiği 208 metre uzunluğunda ve 1.2 metre çapında Hyperloop Boru Hattı’nın kullanıldığı yarışmada, bu yıl 26 farklı üniversiteden 17 ayrı takım kıyasıya mücadele ediyor. Hyperloop konsepti üzerine hazırladıkları prototipler ile bilgi ve yeteneklerini sınayan takımlar; yarışma öncesinde Teknik Tasarım esaslarına göre değerlendirildiler. Yarışmada ise takımlar; Haberleşme, İtki Sistemi Tasarımı, Levitasyon (Askılama) Sistemi Tasarımı, Frenleme Sistemi ve Yarış Güvenliği alanlarında puanları toplamaya çalışıyorlar. Yarışma kapsamında en yüksek puanı toplayıp dereceye giren takımlar ödüllerini, Atatürk Havaalanı’nda 28 Nisan-1 Mayıs 2023 tarihlerinde Atatürk Havaalanında düzenlenenk TEKNOFEST Festivali’nde alacaklar.

    “HyperloopTT ile Hyperloop konseptine uygun boruları geliştiriyoruz”

    TEKNOFEST kapsamında ikinci kez Gebze’de prototip Hyperloop Boru Hattı ile destek sağladıklarını vurgulayan Erciyas Holding İcra Kurulu Başkanı Emre Erciyas, şunları söyledi:

    “Erciyas Holding olarak, inovasyon ve sürdürülebilirlik odağı ile geleceğin teknolojilerine yatırım yaparak, büyüyoruz. Bunlardan bir tanesi de geleceğin ulaşım teknolojisine kapı aralayan dünyaca ünlü Hyperloop Projesi’dir. Hyperloop konsepti, sürtünmesizlik ve vakum ortamı yaratılan boru hatları içerisinde ses hızına yani, saatte 1.200 kilometreye kadar yükselen hızlarda yük ve yolcu taşımayı öngören bir proje. Bu yeni ulaşım konsepti; Kara, deniz, hava ve demiryolundan sonra ‘5’inci Mod’ ulaşım yöntemi olarak adlandırılıyor. 

     Erciyas Holding olarak, iştirak şirketimiz Erciyas Çelik Boru ile 2017’den bu yana projenin yürütücüsü HyperloopTT şirketi ile iş birliği içinde çalışıyoruz. 2022’nin başında ise 5 kilometrelik gerçek boyutlu operasyonel Hyperloop hattı prototip projesinin yatırımcısı ve tedarikçisi olarak anlaşma imzaladık. Projede kullanılacak 4 metre çapındaki boruların teknolojisi, tasarımı ve geliştirme süreciyle ilgili yaklaşık 5-6 yıldır HyperloopTT şirketi ile beraber çalışıyoruz. Bu iş birliği kapsamında HyperloopTT ile boruların uygun ray hattı ile teçhiz edilmesine yönelik AR-GE çalışmalarımız var. Bu çalışmaların sonucunda ise, Hyperloop konseptine uygun boruları geliştiriyoruz. 

    “Hyperloop’un ülkemizde ve bölgemizde geliştirilmesinde öncü bir rol oynuyoruz”

    Erciyas olarak, Hyperloop ekosisteminin ülkemizde ve bölgemizde geliştirilmesinde öncü bir rol oynuyoruz. Sürdürülebilir geleceğe giden yolda projenin önemi her geçen gün artıyor. Bizim bu konuda potansiyelimiz ve uzmanlığımız var. Hyperloop, yarının teknolojisi ve Türkiye olarak, bizim de bu pazarda şimdiden yerimizi almamız gerektiğine inanıyoruz. Gençlerimizin son iki yılda düzenlenen Hyperloop yarışmasına gösterdikleri ilgi bizleri fazlasıyla mutlu ediyor. 

    En başından beri bu konseptin içinde olan Hyperloop Yöneticimiz Mehmet Örgen, Hyperloop üzerine çalışan dünyadaki hemen hemen tüm üniversiteler, yarışmalar ve Hyperloop şirketleri ile irtibatta olup Türkiye’deki kurumlar ve üniversiteler arasında  iletişimi ve ilişkiyi sağlıyor. Bu vesileyle ilk defa Polonya’dan Transpeed Hyperloop takımı da yarışmaya gözlemci olarak katıldı. Mehmet Örgen, ayrıca yarışmacı takımlara da eğitim ve mentörlük desteği veriyor.

    Hyperloop Teknolojisi ve ekosistemi geliştikçe, toplumda tanındıkça ve bilindikçe bu ilginin artarak devam edeceğini düşünüyoruz. Erciyas olarak, biz bu konuda gençlerimize destek olmanın yanında, ülkemizin de bu alanda daha etkin bir rol alması için üzerimize düşeni yapmaya gayret ediyoruz.” 

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Başa dön tuşu