Gün: 3 Mayıs 2023

Tonsillofarenjit adı verilen hastalık çocuklarda ateş, boğaz ağrısı, baş ağrısı, karın ağrısı ve kusma belirtileri ile ortaya çıkıyor. 5-15 yaşlar arasındaki tonsillofarenjitlerin %15-30 kadarı A Grubu Beta Hemolitik Streptokok (GAS) adı verilen bakteri sebebi ile meydana gelebiliyor. Bu bakteri aynı zamanda kızıl hastalığına da neden olabiliyor. Damlacık ve temas yoluyla kolayca bulaşabilen A Grubu Beta Hemolitik Streptokok bakterisi antibiyotik ile tedavi edilebiliyor. Memorial Şişli Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümünden Uz. Dr. Süeda İş, A Grubu Beta Hemolitik Streptokok bakterisinin neden olduğu tonsillofarenjit ve kızıl hastalığı hakkında bilgi verdi.

Streptokoklar damlacık enfeksiyonu ve yakın temasla bulaşıyor

Tonsillofarenjit çoğunlukla viral bir enfeksiyondan kaynaklanır. Bakteriyel nedenler arasında en yaygın olanları A Grubu Beta Hemolitik Streptokoklarlardır. Streptokoklar kişiden kişiye damlacık enfeksiyonu veya yakın temas yoluyla bulaşır. Bu mikroplar özellikle okullarda, anaokullarında veya bakım evleri gibi çok sayıda insanın bir arada olduğu yerlerde kolayca yayılabilir. Muayene bulguları arasında; bademciklerde iltihaplı görünüm ve şişlik, boyun lenf nodlarında büyüme, damakta küçük kırmızı noktalar, küçük dilde şişme ve vücutta tipik döküntüler görülebilir. Küçük çocuklar bu hastalıkta yutmada oluşan ağrı sebebiyle yemek yemeyi reddedebilmektedir.  

Tedaviden önce hastalığa neyin sebep olduğu kesin olarak belirlenmelidir

Tanıda klinik bulgularla birlikte boğazdan alınan hızlı antijen testi, boğaz kültürü testi kullanılır. ASO (Antistreptolizin O) değerinin yüksekliği tanıyı destekler. Bu değer streptokok enfeksiyonu varlığında yüksek çıkmaktadır. Tanı antibiyotik tedavisi başlanmadan önce konulmalıdır. Bu sebeple ateş ve boğaz ağrısı olan hastalardan sürüntü örneği almak önemlidir. Eğer hızlı antijen testi negatif geldiyse ve klinik şüphe hala devam ediyorsa boğaz kültürü alınması, bu sırada antibiyotik tedavisinin başlanması ve kültür sonucunun takibi önerilir. 

Antibiyotik tedavisi uygun doz ve sürede uygulanmalıdır

GAS tonsillofarenjitinin bazı komplikasyonları olabilir. Bunlar iltihap oluşturan ya da oluşturmayan olarak 2’ye ayrılabilir. Akut romatizmal ateş, poststreptokoksik reaktif artrit, kızıl hastalığı, streptokoksik toksik şok sendromu, akut glomerülonefrit, GAS ilişkili pediatrik otoimmun nöropsikiyatrik hastalık (PANDAS) iltihap oluşturmayan komplikasyonlardır. İltihap oluşturan komplikasyonlar ise; boyun, bademcik çevresinde selülitler ya da apseler, orta kulak iltihabı, sinüzit, deri ve yumuşak doku enfeksiyonları olarak sayılabilir. GAS tonsillofarenjiti vakalarında etkenin pozitif saptanarak antibiyotik tedavisinin uygun dozda ve sürede olması, komplikasyonları en aza indirmek için önemlidir.

Kızıl hastalığında döküntüler çoğunlukla boyunda başlıyor 

Kızıl hastalığı; boğaz ağrısı, yutma güçlüğü, yanaklarda kızarıklık, titreme, kusma, baş ağrısı ve vücut ağrıları, bitkinlik ve genellikle yüksek ateşle aniden başlar. Hastalar sıklıkla şiddetli boğaz ağrısından şikayet ederler. Kızıl hastalığında GAS farenjiti ile birlikte vücutta kırmızı renkli lezyonlar görülür. Bu lezyonlarda zımpara kağıdı görünümü mevcuttur. GAS’ların toksinlerine bağlı olarak gelişir. Ateş, boğaz ağrısı gibi belirtilerin başlamasının ardından genellikle 1-2 gün içerisinde döküntüler başlar. Döküntüler çoğunlukla boyundan başlar, gövde, kol ve bacaklara yayılır. Çocuğun yanaklarında kılcal damarlarda kan toplanmasına bağlı kızarıklık ve ağız çevresinde solukluk da tipiktir. Hastalığın ilk günlerinde beyaz çilek dili ve birkaç gün sonra da kırmızı çilek dili oluşabilir. İlerlemiş vakalarda deride, ellerde ve ayaklarda pullanma ile ardından soyulma görülebilir.

Kızıl hastalığında bulaştırıcılık antibiyotiğe başlandıktan 24 saat sonra sona eriyor

Kızıl hastalığına karşı bir aşı bulunmamaktadır. Tedavi semptomlara bağlıdır. A Grubu Beta Hemolitik Streptokok bakterisinin neden olduğu kızıl hastalığında tedavi penisilin grubu antibiyotiklerle yapılmaktadır. İlacın başlanması ile kısa sürede ateş normale döner. Bulaştırıcılık ise antibiyotiğe başlandıktan 24 saat sonra sona ermektedir. Bu sebeple antibiyotik tedavisine başlandıktan sonra 1 boyunca evde kalınması önerilmektedir. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

17-18 Haziran 2023 tarihinde düzenlenecek olan YKS’ye 2 aydan az bir zaman kaldı. Uzmanlar sınav tarihinin yaklaşmasıyla birlikte baharın da etkilerini göstermesiyle adayların motivasyonunun düşebileceğini söylüyor.  Üsküdar Üniversitesi Tercih ve Kariyer Danışmanı Uzm. Psikolojik Danışman Ece Tözeniş, kalan sürenin daha verimli değerlendirilmesinin önemine vurgu yaparak, adaylara ‘yapamadıklarınıza değil neler yapabileceğinize odaklanın’ uyarısında bulundu. ‘Kendinizle ilgili şikâyet ederseniz mutsuz olursunuz’ ifadelerini kullanan Tözeniş, telefon bildirimlerinin sınırlanmasının ve adayların farklı soru stilleri görmesinin de önemli olduğunu kaydetti.  

Havaların düzelmesi psikolojileri düzeltip taze, kıpır kıpır duygular uyandırıyorken sınava girecek gençler için bu durum zaman zaman tehdit oluşturabiliyor. Ders çalışmak yerine güzel havaların tadını çıkarmak isteyen gençlerde bu dönemde kaygı duygusu da artış gösterebiliyor. Üsküdar Üniversitesi Tercih ve Kariyer Danışmanı Uzm. Psikolojik Danışman Ece Tözeniş sınav kaygısının zihinsel, fiziksel ve duygusal olmak üzere 3 belirtisi olduğunu söylüyor. 

Gençler kaçma ve kaçınma davranışları gösterebiliyor

Kaygının bu dönemde artış gösterdiğini söyleyen Tözeniş; “Kaygı, adaylarda çalışmaya geç başlama, zamanı etkin kullanamamaktan kaynaklı ‘yetiştiremeyeceğim’ endişesi, ‘ya sınavı kazanamazsam, ne kadar çalışırsam çalışayım olmuyor’ gibi düşüncelere yol açabiliyor. Bu düşünceler gerginlik, panik, çaresizlik, heyecan gibi duygusal belirtileri de beraberinde getiriyor. Bu yoğun kaygı içinde de kaçma (ders çalışmayı bırakma) ya da kaçınma (erteleme) davranışlarını gözlemliyoruz.” dedi.

Telefon bildirimlerinizi sınırlayın, farklı soru stilleri görün 

Kaygının orta düzeyde yaşandığında motive edici bir unsur olduğunu sözlerine ekleyen Tözeniş; adayların kalan süreyi verimli geçirmeleri için şu önerilerde bulundu:

-Gün içinde sürekli bildirim aldığınız telefonlarınız odaklanmayı engeller. Bildirimleri kapatarak, telefon kullanımınızı zamanla sınırlayabilirsiniz. Böylece zamanınızı da daha verimli kullanabilirsiniz.

-Konuların tamamlandığı bu dönemde geçmiş konulara dair tekrarlar yapabilirsiniz. Hala konu eksikleriniz varsa onları tamamlayarak ilerleyebilirsiniz.

-Deneme sınavları kendinizi ölçmeniz, eksikliklerinizi tamamlayabilmeniz, sınav heyecanınızı kontrol edebilmeniz için çok iyi fırsatlardır. Gerçek sınavın bir provası olan deneme sınavlarında sınav anındaki kaygı durumunuzu kontrol etme alışkanlığınızı da oluşturabilirsiniz. Denemelerden sonra soruları iyi analiz ederek buradaki yanlışlarınızdan eksikliklerinizi hızlıca tamamlayabilirsiniz.

-Geçmiş yılların sorularını çözmeye başlayabilirsiniz. Zaman planlamanıza göre geriye giderek daha önceki yıllarda çıkmış soruları çözerek daha çok soru stili görmüş olursunuz. Bu da sınavdaki hızınızı ve anlama kapasitenizi arttıracaktır. 

Yarışı bırakmak yerine dinlenmeyi öğrenin 

Tözeniş adaylara yorgunluk anlarını nasıl yönetebileceklerini ilişkin de önerilerde bulundu: “Buradaki püf noktası yorulduğunuz zamanlarda yarışı bırakmak yerine dinlenmeyi öğrenmektir. Kendinize uzun soluklu molalar vermeyi unutmayın. Verimli bir şekilde çalışmanın yolu aynı zamanda sağlıklı bir uyku ve sağlıklı bir bedenden geçiyor. Bu nedenle bu dönemde uykunuza, yeme düzeninize özen gösterin.  Kısa yürüyüşler, temiz hava almak, arkadaşlarla zaman geçirmek size iyi gelecektir.”

Yapamadıklarınıza değil yapabileceklerinize odaklanın

Üsküdar Üniversitesi Tercih ve Kariyer Danışmanı Uzm. Psikolojik Danışman Ece Tözeniş sözlerini şu şekilde tamamladı: 

“Çıktığınız üniversite yolculuğunda artık ilk adımı atmaya yaklaşıyorsunuz. Derin bir nefes alın yapamadıklarınıza değil bundan sonra neler yapabileceğinize odaklanın. Ne zaman kendinizle ilgili şikâyet ederseniz mutsuz olursunuz. Şikâyet etmemek içinde başkalarının size yap ya da yapma demesine izin vermeden kendi yolunuzu kendiniz çizin.”  

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Malumunuz Riot, League of Legends markasını yeni oyunlarla zenginleştirmeye devam ediyor. Önümüzdeki periyotta birçok oyun eklenecek listeye. Bunlardan birisi olan CONVERGENCE: A League of Legends Story için bir öykü fragmanı yayınlandı, fragmanla birlikte oyunun çıkış tarihi de ilan edilmiş oldu:

Double Stallion Games tarafından geliştirilen Convergence; 2 boyutlu bir aksiyon platform oyunu. League of Legends şampiyonlarından Ekko’nun dövüş ve vakit denetim yeteneklerini geliştirip önümüze çıkan türlü düşmanı alt etmeye ve Zaun kentini muhafazaya çalışacağımız bir macera bizleri bekliyor..

Hextech Mayhem, Ruined King ve Mageseeker’dan sonraki dördüncü A League of Legends Story oyunu CONVERGENCE: A League of Legends Story; 23 Mayıs’ta oyun severlerle buluşacak. Bakalım bu da sevilen LoL oyunları ortasına katılabilecek mi, takipteyiz.

İstek Kayaalp-Taha Akgül Spor Kompleksi’nde düzenlenen toplantıya ASKİ Spor Kulübü Lideri Yüksel Aslan, Genel Koordinatör Abdullah Çakmar, kulüp antrenörleri ve madalya kazanan sportmenler katıldı.

YÜKSEL ARSLAN: 4 BİNİN ÜZERİNDE GENCİMİZ SPORDAN FAYDALANIYOR

Avrupa Şampiyonalarında madalya kazanan atletlerle bir ortaya gelmekten dolayı büyük memnunluk duyduğunu söz eden ASKİ Spor Kulübü Lideri Yüksel Arslan, kulüp olarak atletlere dayanak vermek için ‘300 Çocuk Projesi’ni başlattıklarını kaydederek, “Şu anda 4 binin üzerinde gencimiz spordan faydalanıyor. Macunköy’de de Türkiye’de birinci kere yağlı güreş tesisleri bitti, açılışı yapılacak. Mustafa Kemal Atatürk 1938 yılına kadar Ankara’da güreş karşılaşmaları düzenletir ve bundan büyük keyif alırmış. Kulübümüz yarından itibaren federasyona müracaat edecek ve Ankara’da çok görkemli, büyük bir karşılaşma hazırlığı içerisindeyiz. Sağımda solumda oturan her iki sportmen da kendi rekorlarını egale etti. Halterde de büyük muvaffakiyetler elde ettik” dedi.

TAHA AKGÜL: MESLEĞİMİ 3’TE 3 YAPARAK NOKTALAMAK İSTİYORUM

Hür tarzda 10’ncu kere Avrupa Şampiyonu olarak kendi rekorunu kıran ve doruktaki yerini koruyan ulusal güreşçi Taha Akgül, 10 Avrupa Şampiyonluğu’nun özgür güreşte büyük kıymete sahip olduğunu söz ederek, “Hamdolsun Avrupa şampiyonası değerli lakin bizim için büyük gaye olimpiyatlar. Hiç rehavete kapılmıyoruz. Ayağımda bir eza var ona rağmen5 gün sonra burada tartı idmanlarına başladım. Zira rehavete kapılacak bir vakit değil. Bizim için amaç dünya ve olimpiyat. Güzel rakiplerimi yenerek şampiyon oldum. İnşallah 4’üncü sefer Dünya şampiyonu olacağım. 1 Avrupa, 1 Dünya ve 1 Olimpiyat ile mesleğimi 3’te 3 ile en âlâ halde noktalamak istiyorum” diye konuştu.

RIZA KAYAALP: REKORU EGALE ETMEK HEDEFİMDİ

12’nci defa Avrupa Şampiyonu olan ve efsane Rus sportmen Aleksandr Karelin’in rekorunu egale eden ulusal güreşçi İstek Kayaalp, ASKİ Spor Kulübü bünyesinde 600’e yakın atletin bulunduğunu ve ülkesine madalya kazandırdığını tabir etti. Verilen bedeli ve vefayı boşa çıkarmamak için uğraştıklarını belirten Kayaalp, “Bırakana kadar ülkemize yeni muvaffakiyetler kazandırmak gayemiz. Bu Avrupa Şampiyonası benim için değerliydi. 2’nci dakikada çok büyük bir sakatlık geçirmeme karşın o maça devam ettim. Kırılması sıkıntı bir rekor vardı, 12 Avrupa Şampiyonluğu rekoru. O rekoru egale etmek maksadım vardı. Şükürler olsun bunu gerçekleştirdim. O son 4 dakika inanılmaz zorlandım lakin maçı bırakmadım. 12’nci defa Avrupa Şampiyonu olarak önümüzdeki Dünya, Avrupa ve Olimpiyatlara daha moralli bir biçimde hazırlanarak inşallah 2024 Olimpiyatları’nda bu işi bırakmak en büyük hayallerimden biri” tabirlerini kullandı.

ABDULLAH ÇAKMAR: ŞAMPİYONLUKLAR TARİHE GEÇTİ

Avrupa Şampiyonası’nda güreşte tarihe geçtiklerini belirten Genel Koordinatör Abdullah Çakmar, “Taha Akgül ve İstek Kayaalp’in aldığı altın madalyalar çok kıymetliydi. İkisi de tarihe geçti. Bu tarihi muvaffakiyetler 3-5 sözle anlatılabilecek muvaffakiyetler değil zira 100-150 yıllık tarihi muvaffakiyetler. Bu şampiyonluklar tarihe altın harflerle yazıldı ve hiçbir vakit silinemeyecek. İki şampiyonumuz ayağını feda etti. Taha’nın ayağında tendon kopuk, Rıza’da da yırtık var. Ona karşın iki atletimiz sonuna kadar çaba edip altın madalya alarak İstiklal Marşı’mızı okuttular. Halter Avrupa Şampiyonası’nda da atletlerimiz orada çok üst seviye çaba verdiler. Her şeyin üstesinden gelerek altın madalya aldılar. Hepsine çok teşekkür ediyorum” dedi.

Büyükler Avrupa Güreş Şampiyonası’nda madalya kazanan sportmenler şu biçimde: Taha Akgül, İstek Kayaalp, Süleyman Atlı, Ali Cengiz, Meskenin Demirhan Yavuz, Emrah Ormanoğlu, İbrahim Çiftçi, Soner Demirtaş ve Selçuk Can Büyükler Avrupa Halter Şampiyonası’nda madalya kazanan sportmenler: Cansu Bektaş, Yusuf Fehmi Genç, Kaan Kahriman, Ferdi Hardal ve Muammer Şahin.

Binance’in elinde hayli fazla ölçüde bulunan altcoin için yeni bir gelişme gündeme geldi. TrueUSD (TUSD) stablecoin’i birkaç gün evvel Binance borsasında 1,20 dolara yükseldi. Bunun nedeni, Binance’deki bir SUI farming havuzu olarak gösterilmekte. İşte detaylar…

Sabit altcoin, Binance’te 1.20 dolar oldu

TrueUSD (TUSD) stablecoin, Binance de dahil olmak üzere birçok borsada kıymet kaybetti. Alışılmadık bir halde, token borsadaki USDT’ye nazaran 1,20 doların üzerine çıktı. Binance, TrueUSD için en tanınan borsalardan biridir. Ayrıyeten ticaret platformu TUSD’nin süreç fiyatı olmaksızın süreç görmesine imkan tanır. Fiyattaki yaklaşık %20’lik artışın nedeni, tokena olan yüksek talep ve likiditenin buna ayak uyduramaması olabilir. Kaiko, “TUSD likiditesi hacimlerine ayak uyduramadı. Bu da bu türlü bir depeggingi daha mümkün hale getiriyor” diyerek gelişmeyi bildirdi. Kriptokoin.com olarak da bildirdiğimiz üzere “depeg”, bir coinin sabitini kaybetmesi manasına geliyor.

Kaiko ayrıyeten, Aave ve Compound’daki kullanıcıların depegging başladığında büyük ölçülerde token ödünç almaya başladığını belirtti. Kullanılan ticaret stratejisiyle ilgili olarak Kaiko şunları söyledi:

Bu süreçlerin birden fazla bot güdümlü olmaktan fazla organik duruyor. En yaygın strateji, TUSD ödünç almak ve USDC ile takas etmek, böylelikle TUSD’yi yüksek fiyatından faal bir formda açığa satmaktı. Lakin, ne Aave ne de Compound’da büyük ölçüde TUSD arzı bulunmadığından, borçlanma oranları süratle yükseldi ve her iki protokolde de yüzde 100’ün üzerinde getiri oranına ulaştı.

TrueUSD (TUSD) nedir?

TruseUSD (TUSD), ABD dolarına sabitli bir ERC-20 stablecoin’dir. DeFiLlama’ya nazaran, piyasa kıymetindeki son artış ile en büyük beşinci stablecoin haline geldi. Şu anda 2,5 milyar dolarlık bir piyasa pahasına sahip ve geçtiğimiz hafta piyasa kıymetinde yüzde 20’lik bir artış vardı. Artışın nedeni Binance’teki SUI farming havuzları olabilir. Sui bir layer-1 Blockchain ağıdır ve kullanıcılar token’ın ticareti için BNB ve TUSD yatırabiliyor.

Kriptokoin.com olarak da bildirdiğimiz üzere TRON’un kurucusu Justin Sun’ın Binance’e 50 milyon dolarlık TUSD göndermesinin akabinde da kimi tartışmalar yaşandı. Spekülasyonlar, Sun’ın Binance’teki SUI likidite havuzlarından yararlanmaya çalıştığı tarafındaydı. Changpeng Zhao, Binance’in yapılan rastgele bir farming hareketine karşı harekete geçeceğini tweetledi. Sun transferi bilakis çevirdi.

Genel stablecoin arzı azalıyor

Stablecoin piyasası hareketli bir 2023 geçirdi, lakin son günler pek de optimist geçmedi. Glassnode’dan alınan bilgilere nazaran, birinci 5 stablecoin toplam arzı bu yıl yaklaşık yüzde 23 oranında düştü. Tether (USDT), Mart ayında 15 ayın en yüksek düzeyine yükselen pazar hissesi ile stablecoin piyasasına hakim olmaya devam ediyor. Birkaç ay evvel milyarlarca dolar çıkış gören USDC üzere başka stablecoinler de darbe aldı. USDC, Tether’in 82 milyar dolarının epeyce gerisinde, 30 milyar dolar ile ikinci en büyük stablecoin olmaya devam ediyor.

Belediye Başkanı Savaş Kalaycı, Millet bahçesinin içerisinde bulunan bebek ve çocuk kütüphanesinin açılış törenine katıldı. Kalaycı törenin ardından, alanda bulunan çocuk, genç, yaşlı herkesle kucaklaştı ve selamladı.

Küçüğünden büyüğüne her vatandaş Başkan Kalaycı’yı bağrına bastı.  Kalaycı daha sonra park çevresinde bulunan esnafları ziyaret ederek istek ve taleplerini dinledi, bir süre sohbet etti.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Nilüfer Belediyesi, vatandaşların emlak vergilerini kolayca ödeyebilmeleri için belediyedeki veznelerin yanı sıra, akıllı vezne, mobil vezne, internet üzerinden, PTT ve belirli bankalar aracılığıyla da ödeme imkanı sunuyor. 

Emlak vergisi ödemelerinde yeni yılın ilk taksit dönemi başladı. Nilüfer Belediyesi de vatandaşların vergilerini kolayca ödeyebilmeleri için birçok uygulamayı hayata geçirdi.  31 Mayıs’a kadar devam edecek ilk taksit ödemeleri için isteyen vatandaşlar Nilüfer Belediyesi Halk Evi, Alaaddinbey, Çalı, Görükle ve Göçmen Konutları’ndaki veznelerden ödemelerini yapabilecek. 

Gölyazı, Hasanağa, Akçalar ve Kayapa gibi şehir merkezine uzak mahallerde de  vergi döneminde haftada bir gün bölgeye gidecek tahsildar ve veznedarlar, nakit veya kredi kartı ile ödemeleri tahsil edecek. İsteyen vatandaşlar, Nilüfer Belediyesi’nin  www.e-islem.net internet adresi veya e-Devlet Kapısı üzerinden de vergi borcu sorgulama ve kredi kartıyla ödeme seçeneklerini kullanarak, vergilerini kolaylıkla internet aracılığıyla ödeyebilecekler. 

Nilüfer Belediyesi’nin 488666 numaralı posta çeki hesabına, Vakıfbank IBAN TR570001500158007293767737 hesabına veya  Halkbank ve YapıKredi bankoları ve ATM’lerden de nakit olarak ödeme yapabilecek.
Ayrıca vatandaşlar, Tapu Müdürlüğü önünde bulunan akıllı vezne sistemlerini de kullanarak günün her saati nakit veya kredi kartıyla ödeme yapabilecek. 

Nilüfer Belediyesi ayrıca mobil vezne aracılığıyla vatandaşların ayağına giderek ödemeleri kolaylıkla yapmalarını sağlıyor.  3 adet mobil vezne her gün farklı mahallelere giderek isteyen vatandaşların emlak ödemelerini yapmalarına imkan verecek. 
 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Vertiv (NYSE: VRT), Kritik dijital altyapı ve süreklilik çözümlerinin küresel sağlayıcısı Vertiv, veri merkezi yönetimi alanında dünyanın önde gelen markalarının Türkiye distribütörlüğünü yapan Valen ile yaptığı distribütörlük anlaşmasını resmileştirdi. Bu iş ortaklığıyla Vertiv, Türkiye pazarındaki konumunu güçlendirecek, veri merkezleri ve edge uygulamalarına yönelik çözümleriyle Valen’in mevcut portföyünü de geliştirecek. Bu yeni anlaşma ile veri merkezi yönetimi, endüstriyel otomasyon ve akıllı şehirlere odaklanarak bu alanlarda sistem entegratörlerinin ihtiyaç duyduğu donanım ve yazılım çözümlerini tedarik eden Valen,sunucu ve güç yönetimi gibi konulardaki saha tecrübesini Vertiv’in beyaz alan çözümlerine de taşıyacak.

 “Dünyada ve Türkiye’deki veri merkezi altyapısı pazarının en önemli oyuncularından birisi olan Vertiv ile iş ortaklığı yapmaktan dolayı oldukça heyecanlıyız” diyen Valen Pazarlama ve Ürün Müdürü Engin Taşova, “Özellikle finans, telekom gibi dikey pazarlardaki geniş müşteri havuzumuz için bu iş ortaklığı çok önemli. Uzun yıllardır sektörde yer alan müşterilerimizi ve entegratör iş ortaklarımızı desteklemek için bu ortaklığın büyümesini dört gözle bekliyoruz” dedi. 

“Valen ile Türkiye’deki iş birliğimizin çok verimli olacağına inanıyoruz” diyen Vertiv Orta Doğu, Türkiye ve Orta Asya Bölgesi Kanal Satış Direktörü Nassif Yazbeck de sözlerini şöyle sürdürdü: “Birlikte basit kabin çözümlerinden edge çözümlerine kadar olan portföyümüz ile veri yönetimi talebinin en yüksek standartta karşılanmasını sağlamaya odaklanacağız. Ülkedeki farklı sektörlerdeki çok sayıdaki müşterimize en son teknoloji ve çözümleri sunacağız.” 

Bu anlaşma ile Valen, Vertiv’in kesintisiz güç kaynakları (UPS), kabin güç dağıtım üniteleri (rPDU), kabinetler, BT yönetim ve izleme çözümleri dahil olmak üzere kapsamlı kritik BT altyapı teknolojisi portföyüne giriş yaptı ve ödüllü Vertiv İş Ortağı Programı’na (VPP) erişim sahibi oldu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

John Craxton: Işığın Peşinde sergisine ev sahipliği yapan Meşher, çocukları sanatla buluşturmaya devam ediyor. 6 Mayıs Cumartesi günü saat 11.00’de başlayacak “Kitabı Kaplayan Sanat: Şömiz Atölyesi”ne katılacak 7-12 yaş aralığındaki çocuklar, en sevdikleri kitap için şömiz tasarlayacak.

İstiklal Caddesi’nin sanat durakları arasında yer alan Meşher, Britanyalı ressam ve tasarımcı John Craxton’ın (1922-2009) yaşamını ve eserlerini tanıtan Türkiye’deki ilk kişisel sergisini sanatseverlerle buluşturmaya devam ediyor. Sanatçının biyografisinin yazarı ve arkadaşı Ian Collins’in küratörlüğünü üstlendiği John Craxton: Işığın Peşinde sergisi, Craxton’ın uzun kariyerine yayılan çeşitli eserlerinden bir seçki sunuyor. 23 Temmuz 2023 tarihine kadar devam edecek sergi kapsamında düzenlenen atölyeler ile çocuklara sosyal ve kültürel gelişimlerinin önemli bir parçası olan sanatı sevdirmeyi; el becerilerini, hayal güçlerini ve yaratıcılıklarını geliştirmeyi hedefleyen Meşher’de 6 Mayıs Cumartesi günü saat 11.00’de, “Kitabı Kaplayan Sanat: Şömiz Atölyesi” gerçekleştirilecek. 

John Craxton’ın yaptığı şömiz tasarımlarından ilham alan atölyeye katılacak 7-12 yaş aralığındaki çocuklar, şömizin ne olduğunu örneklerle öğrenecek, en sevdikleri kitap için şömiz tasarlayacak ve Craxton’un hayatı ile eserlerini keşfedecek.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Tarımsal üretim ve finansal ihtiyaçlara yönelik çözümleri tek bir platformda toplayan Şekerbank, çiftçilere özel mobil uygulaması “Hasat Mobil”i geliştirerek hizmet kapsamını genişletti. Uygulamaya eklenen; Çiftçi Kayıt Sistemi (ÇKS), Bakanlık Bilgi Havuzu, Tarımsal Finansman İçin Soru Sorma ve Tarım Sigortaları Havuzu (TARSİM) hizmetleri ile çiftçiler işlemlerini daha hızlı gerçekleştirebiliyor.

Dijital bankacılık yatırımlarında da üretimi desteklemeyi önceliklendiren Şekerbank, çiftçi müşterileri için hayata geçirdiği “Hasat Mobil” uygulamasını geliştirerek hizmet kapsamını genişletti. Çiftçilere tarlalarının anlık takibini yaparak, verimli üretim faaliyetleri, hastalık, zarar ve meteorolojik olay risklerine karşı önceden bilgi sahibi olma olanağı sunan uygulama, aynı zamanda kullanıcılarına uygulama üzerinden toplayacakları dijital puanlarla masrafsız ürünlerden, faiz ve sigorta indirimi alma avantajı sağlıyordu. İçeriği geliştirilen Hasat Mobil’e eklenen; Çiftçi Kayıt Sistemi (ÇKS), Bakanlık Bilgi Havuzu, Tarımsal Finansman İçin Soru Sorma ve Tarım Sigortaları Havuzu (TARSİM) hizmetleri sayesinde ise artık çiftçiler, ilgili kurumlara daha kolay ulaşabilecek ve işlemlerini daha da hızlı gerçekleştirebilecek. 

Hasat Mobil uygulaması üzerinden Çiftçi Kayıt Sistemi’ne ulaşarak kayıt yenileme başvurusu, ürün değişikliği, belge sorgulama işlemleri yapabilen kullanıcılar, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın çiftçi bilgi havuzundan üretim ve desteklerle ilgili bilgi alabilecek ve Şekerbank’a tarımsal finansman konusunda merak ettikleri soruları sorabilecekler. TARSİM ekranlarına ise yine uygulama üzerinden ulaşarak, bilgi alıp ürünlerini ve hayvanlarını sigorta ettirebilmek için başvuruda bulunabilecekler. 

Hasat Mobil’i kullanan çiftçiler, mobil uygulamayı kullandıkça dijital puan toplamaya ve topladıkları puanlarla özel kredi teklifi, masraf, faiz, sigorta indirimi ve çeşitli avantajlardan ayrıcalıklı olarak yararlanmaya da devam edecekler.

Tuğbay Kumoğlu: “Hasat Mobil kullanıcı sayımızı 2023 yıl sonuna kadar 100 bine ulaştırmayı hedefliyoruz”

Şekerbank KOBİ, Perakende ve Tarım Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Tuğbay Kumoğlu konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “Şekerbank olarak önemi her geçen gün giderek daha da artan dijital bankacılık ile çiftçilerimizin ihtiyaçlarını çok iyi analiz ediyor ve teknolojinin sağladığı imkânlar doğrultusunda üretimi önceliklendiriyoruz. Saha bankacılığı faaliyetlerimizle, çiftçilerimizi yerinde ziyaret ediyor, ihtiyaçlarını dinlemeye, sorularını cevaplamaya önem veriyoruz. Bu amaçla başlattığımız ‘Üreten Anadolu Çiftçi Buluşmaları’ projemiz kapsamında; çiftçilerimize finansal okuryazarlık eğitimleri veriyor, verimli üretim ve kaynakların etkin kullanımı için tarımda dijitalleşmenin önemi, kooperatifleşme ve sözleşmeli üretim modelleri hakkında üreticilerimizi bilinçlendiriyoruz. Projemiz ile bugüne kadar 280 köyde 20.000 binden fazla üreticiye dokunduk. Diğer yandan geliştirdiğimiz ‘Hasat Mobil’ uygulamamıza eklediğimiz hizmetlerle, çiftçilerimizin en az maliyetle verimli üretim yapmasına katkı sağlıyoruz. 12 bini bulan Hasat Mobil kullanıcı sayımızı 2023 yıl sonuna kadar 100 bine ulaştırmayı, böylelikle özellikle Anadolu’daki üreticilerin verimliliğini artırmayı hedefliyoruz.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Vaillant, üniversiteli gençlerle buluşmaya devam ediyor. Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri ile bir araya gelen Vaillant Group Türkiye Satıştan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Erol Kayaoğlu, öğrencilere iş hayatında başarı için ipuçları verdi.   

Vaillant Group Türkiye Satıştan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Erol Kayaoğlu, Boğaziçi Üniversitesi tarafından düzenlenen Boğaziçi Mühendislik Zirvesi Kariyer Günleri’ne katıldı. Erol Kayaoğlu zirvede yaptığı “30+ Yıllık İş Hayatımda Öğrendiklerim” konulu sunumu ile üniversite öğrencilerine, iş hayatında edindiği tecrübelerden yola çıkarak tavsiyelerde bulundu. 

“İnsanlar hikayelerden hoşlanır, hikayeler anlatın”

Erol Kayaoğlu, öğrencilere yaptığı sunumda soru sormanın önemine değindi. Kayaoğlu, “Meraklı olmak iş hayatının yanı sıra sosyal hayatınızda da size katkı sağlar. Sorular her zaman cevaplardan önemlidir. Soru sormaktan vazgeçmeyin” dedi. Kayaoğlu iş hayatında başarıya giden yol konusunda, “Öğrenme isteğinizi hiç kaybetmeyin. Başkalarının fikirlerini kullanmak yerine kendi fikirlerinizi oluşturmaya gayret edin. Rakamlar bilginin akılda kalmasına yardımcı olur. Her zaman verilerle konuşmak yararlıdır. İnsanlar hikayelerden hoşlanır. İletişim kurarken örnekler verin hikayeler anlatın. İş hayatında güven her şeyden önemlidir. En önemlisi, bir kişisel gelişim planınız ve hedefiniz olmalı. Hayattaki zorluklara meydan okuyun. Başarabileceğinize inanın. Tüm bunları yapabildiğinizde, bir de sevdiğiniz bir işte çalışıyorsanız önünüzde hiçbir engel kalmayacaktır” ifadelerini kullandı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Sürdürülebilirlik faaliyetlerini ve sonuçlarını uluslararası prestijli kurumlardan aldığı değerlendirmelerle ölçümleyen Brisa, uluslararası çevresel raporlama platformu Karbon Saydamlık Projesi (CDP) “İklim Değişikliği” kategorisinde 6 kez Türkiye liderliğinin ardından 2022’de Global Liderler arasında girdiğini duyurmuştu. CDP başarıları devam eden Brisa, şimdi ise “Tedarikçi İlişkileri Derecelendirmesi”nde 4. Kez Global liderler arasına girerken, “Su Güvenliği” kategorisinde 4. kez Türkiye liderleri arasında yer almayı başardı. 

Sabancı Holding ve Bridgestone Corporation iştiraki Brisa, “Brimiz Hepimiz İçin” yaklaşımıyla sürdürülebilirlik alanında oluşturduğu yol haritasında emin adımlarla ilerliyor.  

Dünyanın kar amacı gütmeyen en büyük çevre girişimi olan Karbon Saydamlık Projesi (CDP)’nde liderliğini sürdüren Brisa, 2022 yılında, “İklim Değişikliği” kategorisinde global liderliğinin ardından; “Tedarikçi İlişkileri Derecelendirmesi”nde 4. kez A seviyesinde değerlendirildi. Brisa, yönetişim, hedefler, değer zinciri emisyonları, tedarikçi katılım stratejileri gibi alanlarda yüksek performans göstererek bu yıl da global liderler arasında yer aldı.

Sürdürülebilirliği işinin merkezine alan Brisa, tüm dünyada yaşanan su krizi ile mücadele kapsamında gerçekleştirdiği su tüketimini kontrol altına alma projeleri ile ise CDP “Su Güvenliği” kategorisinde Türkiye’de 4. kez liderler arasında yer almayı başardı. 

Sürdürülebilirlikte somut hedeflere dayanan aksiyon planlarını hayata geçirmeye devam eden Brisa, 2008 yılından bu yana gerçekleştirdiği çalışmalarla İzmit üretim tesisinde kuyu suyu tüketimini yüzde 67 azalttı. Hedefi ise 2025 yılında İzmit tesislerinde yüzde 75 azaltım sağlamak. Brisa, kuyu suyu tüketimini Aksaray fabrikasında ise 2030 yılında yüzde 70 azaltmayı hedefliyor. 

“2050’de Net Sıfır’ı Hedefliyoruz”

Brisa’nın sürdürülebilirlik alanında elde ettiği başarıları değerlendiren Brisa CEO’su Haluk Kürkçü,“Sürdürüleblirlik yol haritamızı, şirketimizin ortakları Bridgestone Corporation ve Sabancı Holding’in vizyonuyla, yönetişim sistemleri temeli üzerinde, çevresel ve toplumsal boyutlarda 2005 yılından bu yana kesintisiz sürdürüyoruz. Bu kapsamda; emisyon azaltım hedeflerimizi 1,5 derece senaryosuna göre hesapladık. CDP inisiyatiflerinden Bilim Temelli Hedefler Girişimi’ne onaylattık. Enerji ve emisyon yönetimi, doğal kaynakların kullanımı, döngüsel ekonomi, çevreci ürün ve hizmetler, sürdürülebilir satınalma alanlarında karbon emisyonumuzu azaltan kapsamlı çalışmalar gerçekleştiriyoruz. Sadece kendi bünyemizde değil tüm değer zincirimizde sürdürülebilir uygulamalara geçişe destek sağlıyoruz. Hem tedarikçilerimizin hem bayilerimizin sürdürülebilir iş yapış şekillerini benimsemeleri için çalışmalar yapıyoruz. Hedefimiz; 2030 yılına kadar doğrudan emisyonlarımızı %56 azaltmak ve 2050’de net sıfıra ulaşmak. Bu hedefimize giderken, uluslararası bağımsız kurumlar tarafından yapılan değerlendirmeler hem yol haritamızı güçlendiriyor hem de bizleri en iyisini yapmak için cesaretlendiriyor. Aldığımız neticeler global iş dünyasında ve lastik endüstrisinde Brisa’yı liderler arenasına taşıdı. Bu başarılı sonuçlarda ve sürdürülebilirlik yolcuğumuzda emeği geçen Brisalıları tebrik ediyorum. Örnek ve öncü şirket konumumuzu devam ettirmek için taahhütlerimizin işaret ettiği yoldan devam edeceğiz” diye konuştu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Ünlü rock kümesi Duman, evvelki gün İzmir’in Çeşme ilçesinde düzenlenen bir şenlikte hayranlarıyla buluştu. Kümenin sahne aldığı sırada konseri daha rahat izleyebilmek için çatıya çıkan 27 yaşındaki Orhan Gemici ismindeki bir vatandaşın düşerek hayatını kaybettiği öğrenildi. Olayla ilgili soruşturma sürüyor.

29 Nisan gecesi İzmir’in Çeşme ilçesinde düzenlenen şenlikler kapsamında İzmirliler ünlü rock kümesi Duman ile bir ortaya geldi. Rıza Kaan Tangöze’nin solistliğini yaptığı konser bir vatandaşın vefatıyla sonuçlandı. Konseri daha rahat izlemek için meskeninin çatısına çıkan 27 yaşındaki Orhan Gemici, canından oldu. Olay hakkında savcılık tarafından soruşturma başlatıldı.

​

METRELERCE YÜKSEKTEN DÜŞÜP CAN VERDİ

Orhan Gemici, bir meskenin çatısına çıktı. Konserin akabinde bulunduğu yerden inmek isteyen Gemici’nin, bir anda istikrarını kaybederek aşağı düştüğü ileri sürüldü. Olayı görenlerin ihbarı üzerine olay yerine polis ve sıhhat grupları sevk edildi. Metrelerce yüksekten aşağı düşen Gemici, sıhhat takımları tarafından hastaneye kaldırıldı. Yapılan tüm müdahalelere karşın genç adam kurtarılamadı.

SORUŞTURMA SÜRÜYOR

Olayla ilgili savcılıkta başlatılan soruşturmanın sürdüğü ortaya çıktı.

İLGİNİZİ ÇELEBİLECEK GÖRÜNTÜ;

Can Yaman hudut tanımıyor! Gördüğü ilgi pes dedirtti

7 Mayıs Pazar günü koşulacak maratona 20 ülkeden 30 seçkin atlet ve Türkiye’nin dört bir yanından gelen sportmenler katılacak. Türkiye’nin en süratli maratonu olan ve World Athletics’te dünyanın en süratli maratonları listesine giren tertipte daha evvel 2021 yılında 2 saat 9 dakika 35 saniyelik derecesiyle birinci rekorun sahibi olan Etiyopyalı Tsegaye Getachew de bu sene yeniden yeni bir rekor için İzmir’e gelecek.

İKİ FARKLI KOŞU VAR

Startı pazar günü saat 07.00’de Şair Eşref Bulvarı’ndaki eski İZFAŞ Genel Müdürlüğü binasının önünden verilecek 42 kilometrelik maratonda atletler Alsancak üzerinden Karşıyaka’ya ulaşacak ve Bostanlı İskelesi’ne gelmeden dönecek. Tıpkı parkurdan bu kere Mustafa Kemal Kıyı Bulvarı üzerinden İnciraltı’na varacak atletler, Marina İzmir’den dönerek başlangıç noktasında yarışı tamamlayacak. Maratonİzmir kapsamında bu yıl 21 Mayıs’ta düzenlenmesi planlanan 10 kilometrelik 19 Mayıs Yol Koşusu, Maratonİzmir 10 kilometre yarışı içerisinde düzenlenecek. Bu yarışın startı da birebir gün ve birebir noktadan saat 09.15’te verilecek. 10 kilometrelik yarışta atletler, Mustafa Kemal Kıyı Bulvarı üzerindeki Köprü Tramvay durağından dönerek, Fuar Kültürpark İZFAŞ binası karşı şeridinde yarışı tamamlayacak.

5 BİN KATILIM

42 kilometrelik maraton ve 10 kilometrelik koşu için 5 bin atlet kayıt yaptırdı. Maratonİzmir, geçtiğimiz yılki üzere tekrar Türkiye’nin atıksız maratonu olacak. Birleşmiş Milletler’in (BM) belirlediği global maksatlar doğrultusunda, “Sürdürülebilir bir dünya” için koşulacak Maratonİzmir’de koşuculara verilecek pet şişeler atık kutularında toplanarak geri dönüştürülecek. Maratonİzmir aktiflik alanındaki tüm materyaller yeniden geri dönüştürülebilir olacak. Parkur üzerinde sponsorlara ve yarışa ilişkin tüm reklam ile yönlendirmeler de yarış bitiminde tek tek toplanarak geri dönüşüme kazandırılacak.

REKOR BAĞIŞ BEKLENİYOR

Maratonİzmir’e rekor bağış da bekleniyor. Tertip, geçen yıl Adım Adım ile yapılan sivil toplum iş birliği kapsamında atletlere sivil toplum kuruluşları için koşup kuruluşlara bağış yapabilme imkanı tanınmıştı. 2022 yılında toplam 4 Milyon TL bağış toplanırken, yetkililer bu yıl yüksek iştirakten ötürü rekor bir bağış beklentisi olduğunu belirtti.

WINGS FOR LIFE BU YIL YOK

Dünya çapında omurilik felcinin tedavisine takviye olmak için yapılan araştırmalara katkı sağlamak hedefiyle her yıl koşulan Wings For Life World Run bu yıl Türkiye’de düzenlenmeyecek. Ülkemizde yıllardır İzmir’in mesken sahipliği yaptığı dev tertip da 7 Mayıs Pazar günü tüm iştirakçi ülkelerde eş vakitli koşulacak.

K33 araştırma lider yardımcısı, Türkiye’de de dikkat çeken birtakım altcoin projelerinin K33 Vinter Kalite Endeksi’nden çıkarıldığını açıkladı. İşte detaylar…

3 altcoin, K33 endeksinden çıkarıldı

K33 Lider Yardımcısı Anders Helseth; Chainlink (LINK), Arbitrum (ARB) ve Binance Coin (BNB) altcoinlerinin, belgisiz kıymet yakalama potansiyeli sundukları için K33’ün Vinter Kalite Endeksi’nden çıkarıldığını savunmakta. Anders Helseth’e nazaran, Mayıs-Temmuz ayları ortasındaki Vinter Kalite Endeksi, FTX sonrası kuşkulu token ekonomileri nedeniyle LINK, ARB ve BNB tokenlerini hariç tuttu. K33’ün kalite filtresi, kalite endeksine dahil etmek için piyasa kıymetine nazaran birinci 10 kripto para ünitesindeki coinleri seçer. BNB, ARB ve LINK kalite filtresi sonucu listeden çıktı.

Binance’in BNB’si, fiyatı merkezi borsanın tokenı geri alma ve yakma vaatlerine dayandığı için endekse giremedi. Rapora nazaran FTX’in çöküşü, tokenlerin merkezi kuruluş dışında daha fazla dayanağa muhtaçlık duyduğu manasına geliyor. Binance, yakın vakitte 2,2 milyon BNB’nin dolanımdan çıkarıldığı Otomatik Yakma sistemi aracılığıyla her çeyrekte BNB’yi yakıyor.

Araştırma firması, Arbitrum’un süreç fiyatları için ETH kullanmasının ve ARB’nin net bir yönetişim aracı olmamasının kıymet yakalama teklifini karıştırdığını söyledi. Token, ARB sahiplerinden oluşan bir DAO ile piyasadadır. ARB, Arbitrum’un ticari kolu Offchain Labs’ı merkezi yönetişimden çıkarmak için piyasaya girdi. K33 ayrıyeten Chainlink’in oracle ağının lokal tokenı olan LINK’i de hariç tuttu.

Kriptokoin.com olarak da bildirdiğimiz üzere Chainlink bilgi sağlayıcıları, Blockchain uygulamaları için sağlam bilgi üretimini teşvik etmek hedefiyle LINK tokenlerini kilitlemektedir. Firma, basitçe kopyalanan oracle bilgilerinin LINK’in bedel teklifini azalttığını savunmakta. Ayrıyeten, bilgi sağlayıcıları ile tüketicilerin fiyatları ortasında çok az temas var. Bu da bilgi sağlamayı fiyatsız hale getiriyor.

Bitcoin ve ETH canlı ekosistemde üstlerde

Endeks, ödemelerde kullanılan coinler ortasında BTC‘nin en güzel ağ tesirlerine sahip olduğunu belirtti. BTC’nin en az düzenleme riskiyle karşı karşıya olduğunu ve en düşük ağırlaşma riskini oluşturduğunu savunmakta. Dünyanın en eski kriptosu birebir vakitte tüm ödeme coinleri ortasında en canlı geliştirici ekosistemine sahip. Öte yandan, Ethereum’un akıllı mukaveleler için önde gelen Blockchainolarak tacını kaybedeceğini gösteren delil yok. Hala en yüksek geliştirici ve ekosistem aktifliğine sahip olan Ethereum’u Polygon ve Solana takip ediyor.

K33 ayrıyeten Ethereum’un uzun ömürlülüğünün ETH sahipliğinde çeşitlilik sağladığını belirtti. Üstelik ETH’nin en düzgün enflasyon düzeylerini yaşadığını tespit etti. Öte yandan Solana, ağır ölçüde sahiplik ve ikinci en uygun enflasyon düzeyine sahip. Genel olarak, akıllı kontrat tokenlarının göreli gençliği, hak ediş programlarının mülkiyeti hala yoğunlaştırabileceği manasına gelir.

Blockchainler ortası protokoller ortasında en yüksek puanı Cosmos (ATOM) alıyor. K33, ATOM’un Cosmos Ekosistemi’nde planlanan yarar genişlemesinin, sahipler için paha yakalama talihini artırdığını söylüyor. Buna karşılık, bir vakitlerin hareketli Polkadot (DOT) ekosistemi sessizleşti. Bir vakitler multi-milyon dolarlık parachain slotları artık hareketsiz. K33’e nazaran, DOT sahiplerinin çok fazla bedel yaratılmasını beklemek için çok az nedeni var. K33’ün Vinter Kalite Endeksi, Uniswap’ın UNI tokenını, Uniswap ticaret fiyatlarını belirlemedeki yararı nedeniyle DeFi tokenları ortasında en üst sırada yer almakta. Yönetişim oyları, UNI ihracını denetim ederek enflasyon beklentilerini olumlu bir ışık altında tutuyor.

Gerçekleştirilen ziyaretlerde; CHP Malkara İlçe Başkanı Hülya Ertan, Belediye Başkan Yardımcısı Hüseyin Vasfi Güner, Belediye Meclis Üyeleri, CHP Malkara İlçe Teşkilatı Üyeleri ve partililer yer aldı.

Yenidibek, Teteköy ve Deveci Mahallelerinde hizmet veren kahvehaneleri ziyaret eden CHP Tekirdağ Milletvekili Adayı İsmail Çelebi, 14 Mayıs Cumhurbaşkanlığı ve 28. Dönem Milletvekilliği seçimleri hakkında bilgilendirmelerde bulundu.

 Vatandaşlar ise, CHP Tekirdağ Milletvekili Adayı İsmail Çelebi, Malkara Belediye Başkanı Ulaş Yurdakul ve beraberindeki protokol üyelerini aralarında görmekten mutluluk duyduklarını belirtip kendilerine çalışmalarında başarılar dilediler.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

10 BİNDEN FAZLA ÖĞRENCİ BAĞIMLILIKLA MÜCADELE FARKINDALIK VE SAĞLIKLI YAŞAM İÇİN YARIŞACAK

Yeşilay’ın T.C. Millî Eğitim Bakanlığı, Münazara ve Hitabet Derneği, Vakıf Katılım Bankası iş birliğinde Türkiye genelinde düzenlediği Yeşilay Liseler Arası Münazara Turnuvası’nın ikincisinde 10 binden fazla öğrenci; bağımlılıklarla mücadelede farkındalık oluşturmak için münazara yeteneklerini sergilerken, 4 bine yakın öğretmen de yarışmada aktif rol alacak. Lise öğrencilerinin bağımlılıklara karşı araştırarak, düşünerek ve aktif hareket ederek; farkındalıklarını artırmayı amaçlayan turnuvanın bölge finalleri 3 Mayıs’ta Diyarbakır’dan başlayacak.

Bağımlılıklarla mücadelede münazara yöntemini gençler arasında yayarak farkındalık oluşturmayı hedefleyen Yeşilay Liseler Arası Münazara Turnuvası’nın ilkine 2022 yılında; 7 bölgeden, 1.625 farklı okuldan yaklaşık 10.000 öğrenci başvurmuş, bölge şampiyonalarına toplam 1.300 öğrenci, İstanbul’da düzenlenen final etabına ise yurt genelindeki bölge şampiyonalarında başarı sağlayan 160 öğrenci (80 takım) katılım sağlamıştır.   

Yeşilay Liseler Arası Münazara Turnuvası’nın ikincisiyle; bu sene de gençler ile her türlü bağımlılık arasına kalın bir duvar örülmesi sağlanacak. Parlamenter münazara sistemine göre gerçekleştirilen turnuvada düzenlenecek münazaralar ile gençlerin; eleştirel düşünme, sorgulama, hızlı karar alma gibi becerileri pekiştirilecek. Turnuvaya katılan öğrenciler, kendilerine karşılaşmadan kısa bir süre önce verilen konuları tartışarak entelektüel birikimlerini, hitabet yeteneklerini ve tartışma kabiliyetlerini geliştirecek. Lise öğrencilerinin münazara sayesinde eğlenerek öğrenmeleri, verimli faaliyetlere katılmaları ve ileride gelişebilecek bağımlılıkların bugünden önlenerek Yeşilay gönüllülüğünün gençler arasında yaygınlaşması, turnuvanın önemli kazanımları arasında gösteriliyor.

Final Etabı 6 Temmuz’da Tamamlanacak

Yeşilay, turnuva kapsamında yurt genelinde münazara tanıtım etkinlikleri, eğitim kampları, öğrenci ve öğretmen eğitimleri düzenledi.  Kamplarda münazara ve hitabet derslerinin yanı sıra uluslararası ilişkiler, ekonomi, hukuk gibi alanlarda turnuvada öğrencilerin karşılarına çıkabilecek konularla ilgili dersler verildi. Yeşilay ders modüllerinde ise genel bağımlılık, sağlıklı yaşam, internetle ilişkili davranışsal bağımlılıklar ve bağımlılığa karşı küresel halk sağlığı politikaları gibi oturumlar düzenlendi. Turnuvanın final etabı 3 Mayıs’ta Diyarbakır’da başlayacak, 6 Temmuz’da tamamlanacak. Final etabı Türkiye’nin 7 bölgesinin ardından Ankara ve İzmir’de ortak olarak düzenlenecek, İstanbul’da son bulacak.

Final maçı Türkiye Yeşilay Cemiyeti Genel Merkezi’nde!

Bölge şampiyonaları final etabına kadar çevrim içi, final etaplarında ise bölgeyi temsilen seçilecek bir ilde yüz yüze gerçekleştirilecek. Bu etaplarda yarı finalist olmaya hak kazanan 80 takımın (160 kişi) ve sorumlu öğretmenlerinin; İstanbul’da gerçekleştirilecek tur karşılaşmaları ve yarı final karşılaşmalarına katılım sağlaması bekleniyor. Final maçının ise Türkiye Yeşilay Cemiyeti Genel Merkezi’nde gerçekleştirilmesi planlanıyor. 

Turnuva Takvimi

Güneydoğu Anadolu Finali (Diyarbakır): 3 Mayıs

Doğu Anadolu Bölge Finali (Erzurum): 5 Mayıs

İç Anadolu Bölge Finali (Konya): 9 Mayıs

Ege Bölge Finali (Manisa): 11 Mayıs

Akdeniz Bölge Finali (Adana): 23 Mayıs

Ankara-İzmir Finali (İzmir): 25 Mayıs

Marmara Bölge Finali (Bursa): 15 Haziran

İstanbul Bölge Şampiyonası ve Finali (İstanbul): 20 Haziran

Türkiye Final Şampiyonası (İstanbul): 5-6 Temmuz

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği, akraba evlilikleri sonucunda doğan çocuklarda öncelikli olmak üzere toplumumuzda her 10 bin kişide 1 görülen Primer İmmün Yetmezlik (PİY) hastalığı için Dünya Primer İmmün Yetmezlik Haftası kapsamında gerçekleştireceği etkinlikleri deprem bölgelerinden biri olan Gaziantep’e taşıdı. Bu kapsamda, 22-29 Nisan Primer İmmün Yetmezlik Haftası için Gaziantep Üniversitesi hastanesinde tedavi gören yaklaşık 50 PİY hastası çocuğun ve ailelerinin katıldığı uçurtma şenliği düzenlendi. Dünyaca ünlü, ödüllü uçurtma sanatçısı Zahit Mungan’ın uçurtmalarını, kampüste bulunan Seyirtepe’de uçurarak depremin stresini atarak moral bulan aileler ve çocukları hekimlerin de katıldığı şenlikte doyasıya eğlendi.

Primer immün yetmezlikler, bağışıklık sistemi hücrelerinin normal işleyişini olumsuz yönde etkileyen, hastanın enfeksiyonla savaşmasını engelleyen geniş bir kalıtsal veya genetik hastalık grubu. Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği (AİD), sıklıkla akraba evlilikleri sonucunda doğan çocuklarda öncelikli olmak üzere, toplumumuzda her 10 bin kişide 1 görülen Primer İmmün Yetmezlik hastalığı (PİY) için farkındalık haftası kapsamında gerçekleştireceği etkinlikleri deprem bölgelerinden biri olan Gaziantep’e taşıdı. Bu kapsamda, 22-29 Nisan Primer İmmün Yetmezlik (PİY) Farkındalık Haftası için Gaziantep Üniversitesi hastanesinde tedavi gören yaklaşık 50 PİY hastası çocuğun ve ailelerinin katıldığı uçurtma şenliği hekimlerin de katılımıyla düzenlendi. Dünyaca ünlü, ödüllü uçurtma sanatçısı Zahit Mungan’ın uçurtmalarını Seyirtepe’de uçurarak depremin stresini atarak moral bulan aileler ve çocukları hekimlerin de katıldığı şenlikte doyasıya eğlendi.

AİD Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Dilşad Mungan, 2. Başkan Prof. Dr. Füsun Kalpaklıoğlu, Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Demet Can, Genel Sekreter Prof. Dr. Emine Dibek Mısırlıoğlu, Dış İlişkiler Sorumlusu Prof. Dr. Özge Soyer, Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Başhekimi Prof. Dr. Hakan Şevki Eren, Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk İmmünolojisi ve Alerji Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Özlem Keskin ve Prof. Dr. Ercan Küçükosmanoğlu’nun katıldığı etkinlikle çocuklar ve aileleriyle hastalık hakkında soru-cevap semineri gerçekleştirildi. Yıllarca bu hastalıkla mücadele etmiş olan ailelerin duygu dolu mücadelelerinin konuşulduğu etkinlikte hekimler hastalık hakkında önemli bilgiler verdi.

“ÜLKEMİZDE 5-10 KAT DAHA FAZLA GÖRÜLÜYOR”

AİD Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Dilşad Mungan, konu hakkında şunları söyledi: “Sanıldığı kadar nadir olmayan bir hastalık bu, aslında çocukluk çağının hastalığı olarak bilinse de tanı almamış önemli sayıda yetişkin hastanın da varlığı söz konusu. Ülkemizde diğer dünya ülkelerine göre 5-10 kat fazla görülüyor nedeni ise ne yazık ki akraba evliliklerinin ülkemizde sık olması. Hastalığın sembolü olan zebra desenli uçurtmayı bizler için tasarlayan Zahit Mungan ile bir uçurtma şenliği düzenleyerek hem bu gerçeğe dikkat çekmek istedik hem de biraz olsun aileleri ve çocukları mutlu etmek istedik.”

“ERKEN TANI ORGAN HASARINI DA ÖNLÜYOR”

Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk İmmünolojisi ve Alerji Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Özlem Keskin zebranın nadir hastalık sembolü olduğunu, her toynak sesi duyduğumuzda bunun at olmayacağını zebra da olabileceğini aksi halde nadir hastalıkların tanısını kaçırabildiklerini söyleyerek, “Doğru tanı koymanın önemine dikkat çekmek için Zebra sembolünde bir uçurtma ile bu haftayı sembolleştirmek istedik. Erken tanı önemli çünkü erken tanıyla hayat kalitesi arttığı gibi organ hasarını da engelliyoruz. Üniversitemizde de az sayıda yatakla da olsa nakil imkânımız var” diye konuştu.

“HASTALIK TANIMLANANA KADAR HAYATINI KAYBEDENLER VAR”

Türkiye’de hastalığın tanımlanmasının epey bir zaman aldığını ve bu süreçte birçok hastanın hayatını kaybettiğini söyleyen Prof. Dr. Ercan Küçükosman, “Ülkemizde bu hastalığın Gaziantep ve çevresinde sıkça olduğunu gördük. Burada akraba evliliği çok fazla. Bizler hastalığın tanı almasıyla biz de burada birçok hastayı tanımlayarak tedavilerine başlamış olduk ama akraba evliliğini bu hastalığı önlemek açısından da durdurmak çok önemli” dedi. Yurtdışında bir erkek donörün kemik iliği bağışıyla hayata tutunan ve 2,5 yaşından beri hastalıkla mücadele eden 16 yaşındaki Suzan, Antalya’da nakil olarak hayata tutunan ve hastalığın semptomlarından kurtulan çocuk yaştaki hastalardan sadece biri. Suzan’ın ablası Pınar, geç tanı nedeniyle hayatını kaybetmişti. “Her şeye rağmen vazgeçmeyin” diyen Suzan şimdi eğitim hayatına sağlıkla devam ediyor. 

Primer immün yetmezlik nasıl anlaşılır?

Primer immün yetmezliği düşündüren en önemli bulgu tekrarlayan enfeksiyonlardır. Ayrıca organ büyümesi (karaciğer, dalak, lenf bezi), kan hücrelerinin sayısında azalma ve romatizmal veya alerjik şikâyetler de bu hastalıklarda görülebilmektedir.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Disney+ orijinal yerli dizileriyle çok konuşulmaya devam ederken oyuncu kadrosu ve farklı hikayesiyle şimdiden dikkatleri üzerine çeken yeni dizisi Arayış’tan ilk tanıtım yayınlandı. Aslı Enver ve Mehmet Günsür’ün başrollerinde yer aldığı dizinin ilk tanıtımı iki oyuncunun karakterlerine ve diziye dair merakı artırıyor.

The Walt Disney Company’nin dijital yayın platformu Disney+ yerli ve yabancı içerikleriyle dikkatleri üstüne çekmeyi sürdürürken Türkiye’deki orijinal yerli dizilerine yenilerini eklemeye devam ediyor.   Yapımcılığını Ay Yapım’ın üstlendiği, özgün hikaye ve senaryosunu Nükhet Bıçakçı ve Özlem Yücel’in kaleme aldığı, yönetmen koltuğunda ödüllü yönetmen Emin Alper’in oturduğu ‘Arayış’ dizisinden sahnelerin yer aldığı ilk tanıtım izleyicilerle paylaşıldı. Aslı Enver’in ve Mehmet Günsür’ün rollerine dair ilk sinyallerin verildiği tanıtımda Tufan (Mehmet Günsür) karakterinin “Mutluluk bir ada, kulaç attıkça uzaklaşan, asla ulaşamadığımız bir ada” sözleri dikkat çekerken, Nisan’ın (Aslı Enver) “Acılarına karşılık vadedilen bir cennet var, kalbine güven, orada bir yerde…” dediği çarpıcı sahneler dikkatleri çekiyor. 

Aslı Enver ve Mehmet Günsür’ün başrollerini paylaştığı, Defne Kayalar, Devin Özgür Çınar, Erol Babaoğlu, İpek Türktan, Erdem Şenocak, Begüm Akkaya, Şeyma Gökçe Cengiz, Onur Ünsal, Eylem Yıldız, Oral Özer, Ali Yoğurtçuoğlu’nun onlara eşlik ettiği Arayış’ta genç bir kadının gizemli bir adadaki kendini arayış hikayesi anlatılıyor.

Metropol hayatına sıkışmış, hasta, mutsuz ve yolunu kaybetmiş bir ruh olan Nisan, beraber katıldıkları bir şifa seansının ardından ortadan kaybolan arkadaşının izini sürerken şaibeli bir tarikata ulaşır. Tüm şüphelerine karşın tarikatın vaadine kayıtsız kalamayan Nisan, gizemli bir adam olan Tufan’ın peşinden bilinmezliklerle dolu bir maceraya atılır. Metafizik, mutluluk, varoluş ve aşk temalarını sorgulatacak orijinal dizi ‘Arayış’ çok yakında sadece Disney+’ta…

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

HUAWEI’nin ustalık eseri olarak adlandırılan premium akıllı saatleri Huawei Watch Ultimate, Türkiye’de satışa çıktığından beri tüm akıllı saat sektöründe amiral gemisi sınıfında en hızlı yükselen saati oldu.

İlk 3 haftalık satış grafiğinde 1.300 adedi çoktan satılan Huawei Watch Ultimate modelinin satış hızı, 10 bin TL üzerindeki premium akıllı saatler klasmanında en yakın rakibine haftalık satış adetlerinde ve ilk 3 haftalık toplam satış adedinde yaklaşık 2 kat fark atarak bu alanda birinci oldu. Huawei, 2023 yılında satışa sunduğu Watch D, Watch Buds gibi inovatif akıllı saatleri ve Watch Ultimate modelleriyle birlikte akıllı saat pazarındaki pazar liderliğini de güçlendirmiş oldu. 

HUAWEI WATCH Ultimate Serisi, bir başyapıt oluşturmak için kullanılan bir dizi özellik, üst düzey tasarım ve malzemelerle pazardaki akıllı saatler için yeni bir çıta belirliyor. Birinci sınıf Zirkonyum bazlı sıvı metal kasa, Nano-Tech seramik çerçeve ve safir saat kadranı gibi dayanıklı malzemelerle tasarlanan saat ister karada ister dağın tepesinde veya denizin dibinde olsun, kullanıcıları her türlü açık hava macerasına veya önemli sosyal etkinliklere hazırlamak için lüks estetik ve akıllı özellikler sunuyor.

Üst düzey lüks saatlerde ve hassas cihazlarda bulunan yenilikçi yeni bir malzeme olan zirkonyum bazlı sıvı metal, HUAWEI WATCH Ultimate ile ilk kez akıllı saatlere giriyor. Eşsiz özellikleri, kayalık arazilerde, sıcak çöllerde, lüks akşam yemeklerinde ve günlük kullanımda yanınızda taşıyabileceğiniz kadar dayanıklı olduğu için ekstrem aktiviteler için uygun hale getiriyor.

Sadece bu da değil, HUAWEI WATCH Ultimate, genellikle sadece geleneksel üst düzey saatlerde bulunan benzersiz üç düğmeli kurulumla ilk kez donatıldı. Saatin işlevselliğinin kapsayıcılığını, işçiliğin karmaşıklığını ve gelişmiş etkileşimli deneyimi temsil ediyor.

Huawei Watch Ultimate Keşif Siyahı modeli 15.999 TL yanında 1.699 TL değerinde FreeBuds 5i ve 1.899 TL değerinde 12 ay uzatılmış garanti hediye ediliyor. Yüzde 90 indirimli ekstra saat kadranları ve 300 TL indirimli FreeBuds 5 de diğer fırsatlar arasında.

Huawei Watch Ultimate Okyanus Mavisi modeli de 18.999 TL fiyatının yanında aynı hediye ve fırsatlarla Huawei Online Mağaza üzerinden tüketicilere sunuluyor. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

 Bilfen İzmir İlköğretim Okulu öğrencilerinden Defne Duman, Deniz Ekici ve Aras Şimşek’in yaptığı proje, TEKNOFEST 2023 “İnsanlık Yararına Teknoloji” kategorisi “Sosyal İnovasyon” Yarışması”nda Türkiye birinciliğe layık görüldü.

27 Nisan – 01 Mayıs tarihlerinde Atatürk Havalimanı’nda gerçekleşen TEKNOFEST Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivalinde Bilfen İzmir Ortaokulu 5.sınıf öğrencilerinden Defne Duman, Deniz Ekici ve Aras Şimşek’in Fen Bilimleri öğretmeni Duygu Dilay Görgülü danışmanlığında hazırladığı “Gıda İsrafının Azaltılmasını Sağlamaya Yönelik Akıllı Buzdolabı Tasarımı” projesi, “İnsanlık Yararına Teknoloji” kategorisi “Sosyal İnovasyon” yarışmasında Türkiye 1.si oldu. Yarışmaya katılan 48.627 proje arasından seçilen öğrenciler okullarına ve ailelerine büyük gurur yaşattılar. 

Tasarladıkları akıllı buzdolabının bir mobil uygulama ile çalıştığını söyleyen öğrenciler bu uygulama ile buzdolabına konulan her ürünün belirtilen son kullanma tarihi yaklaştıkça alarm vermeye başladığını ve böylece ürünlerin tazeliği geçmeden tüketilebileceğini belirttiler. Projeyi yaparken makine öğrenmesi teknolojisinden faydalanan öğrenciler gıda israfını önlemeye yönelik çok büyük bir adım atmış oldular.

Çeşitli kategorilerde yarışların olduğu festivalde, insanların yararı için 48.627 projenin yarıştığı sosyal inovasyon kategorisine Bilfen İzmir İlköğretim Okulu damga vurdu. Bilfenli öğrencilerden oluşan takım TEKNOFEST 2023’te ürettikleri ürün ile proje içeriği ve kullanılma amacıyla da beğenileri üzerinde topladı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Türkiye’nin yıllık ortalama 4 milyon tona ulaşan üzüm üretimini domine ederek birinci sırada yer alan Manisa kalıntısız üretiyor.

Manisa Valiliği, Manisa İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, Manisa Belediyesi ve Ege İhracatçı Birlikleri işbirliğinde Saruhanlı, Sarıgöl, Yunus Emre, Turgutlu ilçelerinde Bağ Alanlarında Salkım Güvesi Zararlısına Karşı Biyoteknik Mücadele Yönteminin Uygulanması Projesi kapsamında üreticilere 50 bin adet biyoteknik mücadele tuzağı dağıtıldı. 

Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkan Yardımcısı Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Hayrettin Uçak, “Dünyada ve Türkiye’de yaş üzüm üretimi denildiğinde ilk akla gelen yer Manisa’dır. Dünyada üretiminde ve ihracatında ilk sıralarda olduğumuz üzümde kalite ve verime yönelik AR-GE faaliyetlerimizle, çiftçilerimizi bilgilendirerek pestisit kullanımının sonlandırılması ve kalıntısız üretim için uzun yıllardır paydaşlarımızla iş birliği içinde titizlikle çalışıyoruz. Hem ülkemiz piyasasında hem uluslararası arenada en değerli şekilde yer bulması ve bütün üreticilerimizin emeğinin karşılığını alması için çabalıyoruz. 2022 yılında Türkiye genelinde 224 bin tonluk sofralık üzüm ihracat ederek ülkemize 176 milyon dolarlık döviz kazandırdık. Çekirdeksiz kuru üzüm, taze üzüm, şarap, pekmez, asma yaprağı, şıra, üzüm suyu ile yaklaşık 750 milyon dolar döviz getirisi sağlayan tarım ürünleri arasında en çok ihraç edilen üzüm ve mamulleri ihracatımızı sürdürülebilirlik eksenli projelerle 1 milyar dolara yükseltmeyi hedefliyoruz.” dedi.  

Manisa topraklarında en nitelikli ürünleri üretiliyor

Manisa İl Tarım ve Orman Müdürü Metin Öztürk, “Hem taze üzüm hem kuru üzümün merkezi Manisa’da daha nitelikli üretim ve dış pazarlara ihracatta istenilen standartları sağlamak için birçok proje gerçekleştiriyoruz. Bu projelerden en önemlilerinden biri pestisitleri azaltmak, biyoteknik mücadele yöntemlerini kullanmak. Manisa’nın bütün ilçelerinde 6 bin 245 dekarlık alanda 3 milyon TL’ye yakın bütçe ile bu projeyi gerçekleştiriyoruz. Birçok paydaşla çiftçimize proje ve kaynak üretmeye çalışıyoruz. Sahada sizlere her anlamda destek vermeye gayret ediyoruz. İlimiz, kimyasal mücadeleye alternatif olan Biyoteknik mücadelede Türkiye’de birinci sıradadır. Bu da Manisa topraklarında en nitelikli ürünlerin üretildiğinin net göstergesidir.” diye konuştu. 

Biyoteknik mücadele tuzağı dağıtımına Ege İhracatçı Birlikleri bünyesindeki 7 Tarım Birliğini temsilen Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkan Yardımcısı Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Hayrettin Uçak, Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyeleri Vural Güleç, Tolga Selim Kağan ve Kenan Unat, Manisa İl Tarım ve Orman Müdürü Metin Öztürk, Sarıgöl Kaymakamı Ali Arıkan, Tarım İlçe Müdürleri ve çiftçiler katıldı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Jeopolitik gelişmeler ve fiyat artışlarıyla tetiklenen enerji krizi, azalan üretim maliyetleri ve net sıfır hedefleri doğrultusunda yeşil hidrojen ekonomisi giderek büyüyor. PwC’nin strateji danışmanlığı grubu Strategy&, küresel düzeydeki artışa paralel olarak Türkiye’deki yeşil hidrojen talebinin 2030’a kadar 1-1,5 milyon tonu, 2050’de ise 2-2,5 milyon tonu geçebileceğini öngörüyor.

PwC’nin strateji danışmanlığı grubu Strategy&; rüzgâr, güneş, hidroelektrik ve biyoenerji gibi yenilenebilir enerjilerle üretilen ve 2050 yılına kadar karbon sıfır hedeflerine ulaşmak için önemli bir enerji kaynağı olarak görülen yeşil hidrojen ile ilgili analizden danışmanlığa kadar kapsamlı çalışmalar yürütüyor. 

Petrol rafinerileri, çelik üretimi ve cam yapımı dahil olmak üzere geniş bir sektör yelpazesinde birçok üretim sürecinde kullanılma potansiyeli olan yeşil hidrojene yönelik talep yakın zamanda gerçekleşen jeopolitik gelişmelerin ve fiyat artışlarının tetiklediği enerji krizinin yanı sıra azalan üretim maliyetlerinin de etkisiyle giderek artıyor. Bu küresel eğilimin özellikle 2030’dan sonra ivme kazanması bekleniyor. Uluslararası Enerji Ajansı (IEA), net sıfır emisyon senaryosunda hidrojen talebinin 2030’da 200 milyon tona (Mt), 2050’de ise 450-500 milyon tona yükseleceğini öngörüyor. Bu miktar, 2021’de sadece 94 Mt düzeyindeydi.  

Türkiye’nin karbonsuzlaşma hedefinde kimya sektörü öncelikli

Raporu değerlendiren Strategy& Türkiye Direktörlerinden Cem Çamlı ve Mehmet Özenbaş şu ifadeleri kullandı: “Türkiye’nin yeşil hidrojen ekonomisi geliştirme konusundaki kararlılığı, daha sürdürülebilir ve düşük karbonlu bir geleceğe doğru atılmış olumlu bir adım. Doğada en çok bulunan element olan hidrojenden yenilenebilir enerjilerle sağlanan yeşil hidrojen önümüzdeki süreçte çelik, kimya, taşımacılık, rafineri ve enerji üretimi gibi sektörlerde giderek daha yüksek oranda kendine yer bulacak. Çünkü küresel emisyonun %41’i doğrudan termal enerji ihtiyacından etkilendiğinden enerji yoğun bu sektörlerin dönüştüğünü göreceğiz. Çelik üreticileri şimdiden bu teknolojiyi pilot projelerde test ediyor. Rafineri ve kimya sektörleri küresel hidrojen talebinin yüzde 80’inden fazlasını oluşturuyor. Özellikle kimya, karbonsuzlaşma hedefleriyle birlikte Türkiye’nin öncelikli sektörlerinden biri. Yeşil hidrojene geçişin 2050’ye kadar son kullanıcı sektörlerindeki durumu değiştirmesi bekleniyor iken bu pazarda kendine alan açmak isteyen oyuncuların yatırım, iş modeli, tedarikçi ağı ve kapasite gibi başlıklarda stratejik kararlarını bir an önce vermeleri gerekiyor”.

Türkiye’nin hidrojen üretim kapasitesi 2053’e kadar 70 GW’a çıkacak

Türkiye de çevresel düzenlemelerin beklentileriyle yeşil hidrojen çalışmalarını ve yatırımlarını hızlandırdı. Özellikle Türkiye Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın Ocak 2023’te yayımladığı Türkiye’nin Ulusal Hidrojen Teknolojileri Stratejisi ve Yol Haritası, Türkiye’yi öncü yeşil hidrojen ekonomilerinden biri olarak küresel arenaya çıkardı. Ulusal hidrojen stratejisine göre, Türkiye 2030’a kadar 2 gigawatt (GW), 2035’e kadar 5 GW ve 2053’e kadar 70 GW hidrojen üretim kapasitesi kurmayı hedefliyor.   

Pazara girecek yeni oyuncular nelere dikkat etmeli

Strategy&, Türkiye’deki yeşil hidrojen talebinin 2030’a kadar 1-1,5 Mt’yi, 2050’de ise 2-2,5 Mt’yi geçebileceğini öngörüyor. Strategy&, Türkiye’nin büyüme potansiyeli yüksek hidrojen pazarına giriş yapmak isteyen oyunculara kapsamlı pazar potansiyeli analizi ve detaylı rekabet değerlendirmesi yapmalarını tavsiye ediyor. Bu kapsamda yeni oyuncular öncelikle şu stratejik soruları yanıtlamalı:

• Türkiye hidrojen pazarına başarıyla girebilmek için stratejik seçenekler nedir?
• Hidrojen değer zincirinin neresinde en çok değeri yaratabiliriz?
• Ulaşılabilir pazarın boyutu ve bu stratejik seçeneklerin beklenen kârlılığı nedir? 
• Ne kadar yatırım yapmalıyız?
• Azaltmamız gereken kilit pazar, rekabet ve düzenleme riskleri neler?
• Hidrojen üretimi halihazırdaki veya gelecekteki becerilerimizle nasıl uyuşuyor? 
• Sinerji fırsatlarından yararlanabilir miyiz? 
• Ortaklıklarla ne tür iş modelleri yaratabiliriz?
• Pazara giriş stratejimizi kilit müşteriler, ürünler, fiyatlandırma seviyeleri, tedarikçi ağı ve gerekli kapasite çevresinde nasıl tasarlamalıyız?

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yayın platformları artık çağımızın gerçeklerinden biri. Amazon’un kendisine ilişkin Prime Görüntü isimli platformu da rekabetin içindeki isimlerden. Lakin Amazon, bir adım daha atarak Prime Görüntü’ye özel kimi tanınan dizilerini fiyatsız olarak yayınlamaya hazırlanıyor.

Platformdan gelen yeni açıklamaya nazaran 100’den fazla Prime Görüntü’ye özel içerik, reklamlı bir platform olacak Freevee üzerinde izlenebilir olacak. Amerika’da ve muhakkak bölgelerde bulunan Freevee uygulaması, sevilen dizileri fiyatsız fakat reklamlı bir halde yayınlayacak.

Mayıs ayı boyunca Reacher, Wheel of Time, A League of their Own, The Summer I Turned Pretty, The Terminal List, Paper Girls, Homecoming ve Upload üzere isimlerin Freevee platformuna ekleneceği açıklandı. Platform halihazırda Bosch, Bosch Legacy, The Grand Tour ve Çağdaş Love üzere içeriklere konut sahipliği yapıyor.

Birleşmiş Markalar Derneği Lideri Sinan Öncel Nisan ayı enflasyon sayılarını kıymetlendirdi.

Öncel, perakende dalını etkileyen birkaç kalemin dalındaki maliyetleri arttırdığını belirterek, yıllık bazda yüzde 13,8’lik artışın piyasa gerçeklerini yansıtmadığını söyledi.

Öncel, “Enflasyon sayılarındaki düşüş kağıt üzerinde memnunluk verici lakin perakende bölümünde baktığımız vakit maliyetlerimizi üst çeken kimi kalemler var. Nakliyat yüzde 10 küsur bir artış göstermiş. Konut kiralarındaki yüzde 25’lik sınırlama büyük bir yarar sağlıyor lakin bilhassa iş yeri kiralarında artış sayısı bu ay için yüzde 67″ dedi.

Ayakkabı ve giysideki artışın sebebinin mevsimsel olduğunu belirten Öncel, yıllık bazda yüzde 13’lük bir artışın piyasa gerçekleriyle örtüşmediğini de kelamlarına ekledi.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Kosova’nın bağımsızlığının 15’inci yıl dönümü resepsiyonunda konuştu. İzmir’in dünyadaki en büyük Balkan şehirlerinden birisi olduğunu söyleyen Başkan Soyer, “Kosova’daki kardeşlerimizin her zaman başımızın üstünde yeri var. Her daim bu kardeşliği yaşatmaya kararlıyız” dedi.

İzmir Büyükşehir Belediyesi, Kosova Cumhuriyeti’nin bağımsızlığının 15’inci yıl dönümü kutlamaları nedeniyle düzenlenen resepsiyona ev sahipliği yaptı. Tarihi Havagazı Fabrikası’nda düzenlenen geceye İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in yanı sıra Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı, CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, CHP İzmir Milletvekilleri Ednan Arslan, Mahir Polat, Sevda Erdan Kılıç, Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, Narlıdere Belediye Başkanı Ali Engin, Bornova Belediye Başkanı Mustafa İduğ, CHP Parti Meclisi Üyesi Rıfat Nalbantoğlu, Millet İttifakı’nın milletvekili adayları, Kosova Başkonsolosu Suzan Novoberdaliu, Kosova Rumeli Derneği Başkanı Uğur Şengöz, siyasi parti temsilcileri, meclis üyeleri, İzmir iş dünyasının temsilcileri ve çok sayıda yurttaş katıldı. Resepsiyonda Kosova Devleti’nin savaş sürecind e ve sonrasında yaşadığı olumlu ve olumsuz tüm süreçlerin hatırlatıldığı ve Kosova Cumhuriyeti’nin kuruluş sürecini anlatan film izlendi. Balkan türküleriyle Kosova’nın 15’inci yaşı kutlandı.

“İzmir’de Kosovalılar için canla başla çalışan belediye başkanları var”
Resepsiyonda konuşan Başkan Tunç Soyer, “Balkanlar belki de dünyanın en büyük acılarının yaşandığı coğrafyadır. En büyük göçlerin yaşandığı, dünyanın en bereketli toprakları olduğu için en fazla bedel ödemiş insanlarının olduğu coğrafyadır. Ne yazık ki bu acılarla yoğrulan insanlar, büyük göçlerle dünyanın dört bir yanına dağılmak zorunda kaldılar. Kosova 15 yıllık bir devlet olsa da en az 500 yıl kardeş olduğumuz, bir arada yaşadığımız bir toplum. Biz İzmir’de belki de dünyanın en büyük Balkan şehirlerinden birisi olarak Kosovalı kardeşlerimize ev sahipliği yapmaktan iftihar ediyoruz. Biliyoruz ki her beden için ekmek, su ne kadar hayatiyse, toplumlar için de barış, kardeşlik o kadar önemli. Bizim kardeşliğimiz ilelebet devam edecek bir kardeşlik. Kosovalı kardeşlerim bilsinler ki, İzmir’de onlar için canla başla çalı şan belediye başkanları var. Kosova’daki kardeşlerimizin de her zaman başımızın üstünde yeri var. Her zaman yanlarında olmak istediğimiz akrabalarımız, kardeşlerimizdir. Her daim bu kardeşliği yaşatmaya kararlıyız” dedi.

“Umarım Atatürk’ün fikirleri sadece Balkanlar’a değil tüm dünyaya yayılır”
Konuşmasında savaş döneminde Priştine’deki anısını anlatan CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı, “Balkanların çok güzel insanları var. O güzel insanlar Türkiye’de çok güzel işlere imza attılar. İmza attıkları işler sayesinde Türkiye’nin gelişimine büyük katkı sağladılar. Biz Kosova’yla kardeşiz. Bu kardeşlik 15 yıl önce bağımsızlıkla başlamadı ama bağımsızlıkla perçinlendi. Bundan sonra da bağımsızlık perçinlendikçe kardeşliğimiz daha da güçlenecek. Biz Türkiye’de kendi inancımızı, bağımsızlığımızı, özgürlüklerimizi yaşayabildiğimiz için bazen yaşadığımız şeylerin kıymetini çok anlamayabiliyoruz. Kaybetme ihtimalimiz çıktığında bunun ne kadar önemli olduğunu anlıyoruz. Kosova’daki minarelerin orada da olmasını, Türkiye’de de olmasını, ezan okunmasını Türkiye’nin bağıms ızlığını ifade etmesini sağlayan kişi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün yolundan yürümeye devam edeceğiz. Umarım Atatürk’ün fikirleri sadece Balkanlar’a değil tüm dünyaya yayılır ve biz de tüm insanlığa hizmet etme fırsatı buluruz” ifadelerini kullandı.

“Zor zamanlarda yan yana olmaya devam edeceğiz”
Kosova Başkonsolosu Suzan Novoberdaliu, “Türkiye’deki depremden çok büyük üzüntü duyduk. Elimizden gelen her şeyi yapmaya çalıştık. Zor zamanlarda her iki ülke halkı her zaman birbirinin yanında olmaya devam edecek. Bir kez daha depremde hayatını kaybedenlere başsağlığı diliyoruz. Kosova’nın bağımsızlığı, çok büyük fedakarlıklarla ve mücadeleyle sağlandı. 17 Şubat 2008’de Kosova parlamentosunda milletvekiliydim. Bağımsızlık bildirgesine imza atmaktan gurur duyuyorum. Kosova devletinin son 15 yılda büyüme ve güçlenmede gösterdiği başarılar hepimizi gururlandırmaktadır. Kardeş ülkemiz Türkiye’ye ve tüm müttefiklere teşekkür ederiz” diye konuştu.

“Priştineli Mustafa Sabri’nin torunuyla hemşehri olmaktan gurur duyuyoruz”
Kosova Rumeli Dernek Başkanı Uğur Şengöz ise, “Kosova, 15 yıl önce 17 Şubat’ta kurulduğunda Türkiye’nin çok desteğini gördü. Aslında biz bu kutlamayı Tunç başkanımızla birlikte 22 Şubat’ta düzenlemeyi planlamıştık ama 6 Şubat depremi nedeniyle bugüne erteledik. Tüm Balkan dernekleri olarak da depremde yaraları sarmak için kenetlendik. Bizim için en büyük Balkan göçmeni Mustafa Kemal Atatürk’tür. Bizler de Ata’mızın izinde olmaya devam edeceğiz. Bizim için canla başla çalışan Priştineli Mustafa Sabri’nin torunu başkanımız Tunç Soyer gibi bir hemşehrimiz olduğu için gurur duyuyoruz” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Momtalks, 6 yıldır binlerce ebeveyn ve eğitimci ile buluşarak, ailenin geleceği şekillendirmedeki rolü ve eğitimdeki kritik önemi konusunda farkındalığı artırmayı hedefliyor. Fikir annesi Dr. Bahar Eriş ve partneri olan iletişim uzmanı, yazar ve eğitmen Zeynep İşman’ın önderliğinde gerçekleşen platform, alanında uzman birçok profesyoneli konuk ediyor. 

Grand Pera’da gerçekleşecek Momtalks, Safiye’nin vereceği konser ile başlayacak. Ardından Dr. Bahar Eriş ve Zeynep İşman açılış konuşmalarını yapacak. Konuşmacılar arasında ise sosyal medyada Kalpten Baba olarak bilinen Serkan Özübek, Konuşmamız Gerek Derneği’nden İlayda Eskitaşçıoğlu ve Bahar Aldanmaz Fidan, Classest kurucuları Tuğba ve Fatih Koca, Teknoloji Uzmanı Ayşegül Liman Kaban, Psikolog Şeniz Pamuk, Aile Danışmanı/Yazar Serhat Yabancı, Psikolog Dr. Gizem Sürenkök, Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Prof. Dr. Yankı Yazgan, Unilever Çamaşır Bakım Pazarlama Direktörü Alper Çapar ve Psikiyatr/Yazar Dr. Alper Hasanoğlu yer alıyor.

İster fiziksel ister online olarak katılımın mümkün olduğu Momtalks’ta bu yıl Dayanışma Bileti kategorisi ile depremden etkilenen kişilere de kontenjan ayrılıyor. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kaspersky, F1 yarış serisinin kadın sürücüleri daha yüksek rekabet seviyelerine ulaşmaları için geliştirmeye ve hazırlamaya yardımcı olan yeni projesi F1 Academy’nin açılış sezonunda Birleşik Arap Emirlikleri’nin profesyonel yarışçıları Amna ve Hamda Al Qubaisi’nin sponsoru oldu. Söz konusu destek, Kaspersky’nin şirketin mükemmelliğe olan sıkı bağlılığını paylaşan genç profesyonellere yardımcı olma konusundaki kararlılığını yansıtıyor.

Kaspersky, 2018 yılından beri Amna ve Hamda Al Qubaisi’ye sponsorluğunu sürdürüyor. Her iki kadın pilot uzun süredir erkek egemen motor sporlarında kadınların başarılı olabileceğini ortaya koyan işler başarıyor ve önemli sonuçlar elde ediyor. Kariyerine 2014 yılında 13 yaşında başlayan ve Formula 4’te yarışan büyük kardeş Amna, Birleşik Arap Emirlikleri’ndeki ilk kadın oldu. Amna aynı zamanda bir F4 yarışını kazanan ilk Arap kadın oluşuyla öne çıktı. Amna ayrıca, 2018’de Formula E testlerinde bir grup kadın sürücüye liderlik etti. Küçük kız kardeşi Hamda ise Formula 4’teki ilk yarışına 2019’da çıktı ve iki yıl sonra F4 şampiyonasında podyuma çıkan ilk kadın oldu.

F1 Academy açılış sezonunun bir parçası olarak Amna ve Hamda, F4, FRECA, F3 ve F2 serilerinde takımları bulunan Hollandalı MP Motorsport için yarışacaklar. BAE’li iki yarışçıya daha önce tek kişilik W Serisi yarış şampiyonasında yarışmış olan Hollandalı yarış pilotu Emely de Heus da eşlik edecek.

Her biri üçer sürücüden oluşan beş takım, hafta sonları gerçekleştirilecek yedi yarış boyunca toplam 21 yarışta mücadele edecekler. Her etkinlik iki sıralama seansı ve üç yarıştan oluşuyor. Seri, katılımcıların önde gelen motor sporları kategorilerine girmelerine yardımcı olmak amacıyla pratik yapmalarını ve becerilerinde ustalaşmaları için yeterli pist süresi kazanmalarını sağlıyor.

Kadın Profesyonellerine Destek!

Amna Al Qubaisi, şunları söylüyor: “Hayallerimin peşinde koşarken beni desteklediği için Kaspersky’ye minnettarım. Kaspersky’nin mükemmelliğe ve profesyonelliğe olan bağlılığı, diğer yarışçılarla rekabet avantajını koruyabilmek için verimliliğinin sınırlarını sürekli olarak zorlamak zorunda olan her profesyonel sürücünün değerleriyle son derece iyi örtüşüyor.”

Hamda Al Qubaisi de şunları ekliyor: “Kaspersky ile birlikte profesyonel gelişimime devam ediyor ve yeni zirvelere ulaşıyorum. Şirketin kadın profesyonelleri destekleme konusundaki kararlılığı bana ilham veriyor ve beni daha da çok çalışmaya, daha büyük başarılar elde etmeye itiyor. İşbirliğimizin yeni tarihi başarılara imza atmama yardımcı olacağını umuyorum.”

Sezonun ilk yarışı 28-29 Nisan tarihlerinde Avusturya’nın Spielberg kentinde gerçekleştirilecek. Bunu İspanya, Hollanda, İtalya, Fransa’daki yarışlar ve Ekim sonunda Amerika Birleşik Devletleri’ndeki final etabı takip edecek.

Kaspersky Global Ortaklıklar ve Sponsorluklar Başkanı Sandro Cisco, düşüncelerini şöyle paylaştı: “Kaspersky’de yeteneğin cinsiyeti olmadığını bilerek uzun süredir kadınların güçlendirilmesi için çalışıyoruz. Tıpkı siber güvenlik sektöründe olduğu gibi, motor sporları da erkek egemen bir dünya. Bu eğilimle başa çıkmayı ve motor sporlarında cinsiyet çeşitliliğini geliştirmeyi amaçlayan girişimleri görmek heyecan verici. Amna ve Hamda’ya F1 Academy’nin açılış sezonunda başarılar diliyor, bunun becerilerini daha da geliştirmelerine ve profesyonel kariyerlerini ilerletmelerine yardımcı olmasını umuyoruz.”

Kaspersky, bireylerin ve özellikle kadınların güçlendirilmesine yönelik girişimleri sürdürülebilir kalkınma stratejisinin temel alanlarından biri olarak görüyor. Şirket kadınları desteklemek ve siber güvenlik alanında kariyer yapmaya teşvik etmek amacıyla çeşitli projeler yürüterek BT alanındaki cinsiyet uçurumunu azaltmaya odaklanıyor. Şirketin kadınlar ve erkekler arasında köprü kurmayı amaçlayan girişimlerinden bir diğeri de daha fazla kadını BT alanında kariyer yapmaya motive etmeyi hedefleyen dijital Empower Women projesi.

Şirketin sürdürülebilir gelişimi hakkında daha fazla ayrıntıyı Kaspersky Sürdürülebilirlik Raporunda bulabilirsiniz.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Üst teneffüs yolu enfeksiyonları ve alerjik hastalıkların semptomlarını tedavi etmekte kullanılan Katarin forte, mevsim geçişlerinde yaşanılan rahatsızlıkların tedavisinde uzman teklifiyle kullanılan bir ilaçtır. Yüksek ateşi düşüren ve ağrı kesici özelliğiyle hastalığı kısa müddette tedavi eden Katarin forte ne için kullanılır? Katarin nasıl kullanılır? Katarin yan tesirleri nelerdir? sorularının cevabı yazımızda.

Etken unsurlarından biri olan parasetamol olan Katarin forte, üst teneffüs yolu enfeksiyonları ve alerjik hastalıkların semptomlarını tedavi etmekte kullanılan kombine bir ilaçtır.  İçerdiği parasetamol, ağrı kesici ve ateş düşürücüdür. Oksolamin sitrat öksürüğü keser, klorfeniramin maleat burun akıntısı, hapşırık üzere alerji semptomlarını azaltır. Psödoefedrin hidroklorür ise daha rahat nefes almayı sağlar. Hem kapsül hem tablet hem de şurup olarak satılan Katarin, ağız kuruluğu, uyku problemleri, kabızlık, mide bulantısı ve hazımsızlık üzere yan tesirleri görülebilir. Tabip denetiminde kullanılması gereken bir ilaçtır.

Kullanmanız gerekenden fazla ilaç aldıysanız derhal hekiminizi arayın ya da en yakın hastanenin acil servisine başvurun. Doz aşımı durumunda en yaygın görülen belirtiler; iştah kaybı, baş dönmesi, mide bulantısı, kusma ve solgunluktur. Daha az görülen ve ağır seyreden yan tesirler olarak; duygudurum bozukluğu, apne, nöbet, bulanık görme, idrar yapamama, kalp atışı anormallikleri sayılabilir.

KATARİN YAN TESİRLERİ NELERDİR?

• Sinirlilik
• Ağız kuruluğu
• Uykusuzluk (insomnia)
• Baş ağrısı yahut baş dönmesi
• Uyuklama hali ya da sersemlik
• Uyuşma hissi
• Hasta hissetme (soğuk algınlığı belirtileri)
• Mide bulantısı yahut kusma
• Hazımsızlık (dispepsi)
• Mide yahut bağırsakta çok gaz ve karın ağrısı
• Kabızlık

KATARİN NASIL KULLANILIR?

Katarin forte kullanırken rastgele bir yiyecek yahut içecek almayınız. Yalnızca su ile yutmanız gerekir. Alacağınız ekstra besinler yahut alkol ile katarin kullanımı sonrası karaciğer toksititesi ortaya çıkabilir.

İlacı kırmadan, çiğnemeden, bol suyla için. Yutmakta zorlanıyorsanız tableti çentikli kısmından ikiye bölerek içebilirsiniz. İlacınızı aç karna için. Yiyecekler ilacın emilim suratını azaltabilir.

KATARİN FİYATI 2023

Katarin forte piyasaya 20 sinema tablet halinde sürülmüştür ve tabletin içerisinde laktoz monohidrat ismi verilen sığır sütünden elde edilen bir unsur bulunur. Beyaz renkli ve bir tarafı çentikli olan tabletlerin yutması bu çentik sayesinde biraz daha kolaylaşmıştır. Katarin tablet satış fiyatı, 2023 tarihi itibariyle 51.43 TL’dir.

Türkiye birincilikleri bulunan Kırıkkaleli 3 kick boks atleti, İstanbul’da düzenlenecek Milletlerarası Turkish Open Dünya Kupası’nda tam puan alarak ulusal forma gayesine ulaşmak istiyor.

Kırıkkale Polis Gücü Başkan Spor Kulübü atletleri 17 yaşındaki Kürşat Ali Topal ve Cihan Aksun ile 12 yaşındaki Ceylin Tuana Güleç, Şanlıurfa’da ocak ayında düzenlenen Türkiye Kick Boks Turnuvası’nda birincilik elde etti.

Üç sportmen, ulusal forma gayelerine ulaşmak için İstanbul’da 17-21 Mayıs’ta gerçekleştirilecek Memleketler arası Turkish Open Dünya Kupası hazırlıklarına ağır tempoda devam ediyor.

Atletlerden Kürşat Ali Topal, AA muhabirine, 5 yıl evvel kick boksa başladığını, geçen yıl Ordu’da, bu yıl da Şanlıurfa’da düzenlenen Türkiye Kick Boks Turnuvası’nda birincilik elde ettiğini söyledi.

Tekrar geçen yıl İstanbul’daki Memleketler arası Turkish Open Dünya Kupası’nda ikinci olduğunu aktaran Topal, “İnşallah bu yıl dünya kupası birinciliğim de olacak. Hazırlıklarımız sürüyor ve ağır bir süreçten geçiyoruz. Maçımıza da az bir mühlet kaldı. Sıkıntı bir turnuva ve ona nazaran idmanlarımızı yapıyoruz. Antrenörlerimizle çalışmalarımıza devam ediyoruz. Maksadımız ulusal atlet olup, ülkemizi ve bayrağımızı en hoş formda temsil etmek. İnşallah Allah nasip eder.” diye konuştu.

Cihan Aksun da 2 yıl evvel başladığı sporda geçen yıl Kocaeli’deki turnuvada Türkiye üçüncüsü, Şanlıurfa’daki turnuvada ise birinci olduğunu anlattı.

Milletlerarası Turkish Open Dünya Kupası’nda maksadının birincilik olduğunu lisana getiren Aksun, “Yoğun bir çalışma devrindeyiz. İdmanlarımıza devam ediyoruz. İnşallah birincilik elde ederek ulusal sportmen olmak ve ülkemizi en yeterli halde temsil etmek istiyoruz.” dedi.

Güleç: “Amacım ulusal atlet olabilmek”

Ceylin Tuana Güleç, antrenörü Adem Ayten’in tavsiyesiyle 5 yaşında kick boksa başladığını belirterek, “Bu yıl Şanlıurfa’da düzenlenen turnuvada birinci oldum. Dünya kupası hazırlıklarım çok uygun gidiyor. Çok emek veriyorum. Hedefim ulusal atlet olabilmek ve bayrağımızı her yerde dalgalandırmak.” tabirlerini kullandı.

Antrenör Adem Ayten de ağır tempoyla güç, kuvvet, hız, teknik ve taktik idmanlarının sürdüğünü vurguladı.

Şanlıurfa’da ocak ayında düzenlenen Türkiye Kick Boks Turnuvası’nda tam puan alarak birinci olan 3 atletinin, Memleketler arası Turkish Open Dünya Kupası’nda da tam puan almaları halinde ulusal kadroya seçileceklerine değinen Ayten, şunları kaydetti:

“İstanbul’da düzenlenecek Memleketler arası Turkish Open Dünya Kupası’ndan umutluyum. Buradan da derecelerle çıkarsak, bu yıl ülkemizde gerçekleştirilecek Gençler Avrupa Kick Boks Şampiyonası’na Allah nasip ederse 3 atletimizi da vereceğiz. Ülkemizi, milletimizi ve devletimizi en hoş formda temsil edeceğiz. Çalışmak bizden, takdir Allah’tan. Elimizden geleni yapıyoruz. Polis teşkilatımızı Avrupa’da en hoş formda temsil edeceğiz.”

Hentbol Bayanlar Muhteşem Lig’de son üç dönemin en skorer oyuncusu Perihan Topaloğlu Acar, gol kraliçeliğine tekrar Görele Belediyespor’da ulaştığı için gururlu olduğunu söyledi.

Ligde 2020-2021 dönemini 218, 2021-2022 dönemini ise 243 golle tepede tamamlayan Acar, 2022-2023 döneminde 172 gole ulaşarak tekrar en skorer isim olmayı başardı.

Perihan Topaloğlu Acar, bu dönem ayrıyeten Türkiye Hentbol Federasyonu tarafından istatistiklerin kıymetlendirilmesi sonucunda, “Ligin en bedelli oyuncusu” seçildi.

“Golü kimin attığının ehemmiyeti yok”

Sol oyun kurucu Perihan Topaloğlu Acar, AA muhabirine, gol kraliçeliğinin, antrenörünün ve grup arkadaşlarının kendine verdiği itimattan kaynaklanan bir durum olduğunu belirtti.

Döneme gol kraliçesi olma amacıyla başlamadığını lisana getiren Acar, “Sezona, yalnızca başarılı olma amacıyla başlıyorum. Gol kraliçeliği sonradan gelişen bir şey. Ekipte golü kimin attığının ehemmiyeti yok. Golü kim atarsa atsın, bizim için muvaffakiyet kıymetli ancak gol kraliçesinin kadromuzdan çıkması ayrıyeten gurur verici.” diye konuştu.

Ligin en âlâ oyuncusu seçildiği için de memnun olduğunu lisana getiren Acar, “Hocamın şut konusunda bana olan inancını boşa çıkartmadım.” sözlerini kullandı.

“Öncelikli maksadımız gençleri kazanmak”

Acar, Görele Belediyespor’un bir proje kadrosu olduğunun altını çizerek, “Bizim öncelikli gayemiz gençleri kazanmak, genç kızlarımızı profesyonel sportmen yapmak. Muvaffakiyet konusunda bu dönem hedeflediğimiz birkaç maçı alamadığımızı düşünüyorum. Ayrıyeten birkaç maçta sürpriz sonuç elde ederdik, bu dönem onu da yapamadığımızı düşünüyorum. Bence istediğimiz başarıyı elde edemedik. İnşallah bir dahaki döneme bunu gerçekleştiririz.” formunda konuştu.

Başarılı atlet, gelecek döneme ait de “Ben burada olurum yahut olmam ancak düzgün bir kadro kurulmasını çok isterim. Zira hocamız, liderimiz çok emek veriyor. Bu emeklerin boşa çıkmasını istemem. Gelecek dönem için burada kalmayı natürel ki istiyorum. Görele’de ben memnunum, çocuğum memnun. Şayet isterlerse yeniden kalmaya hazırım.” değerlendirmesinde bulundu.

Ligi, 12 puanla 8. sırada tamamlayan Görele Belediyespor, play-off etabı birinci cinsinde Kastamonu Belediyespor’a elendi.

Bir kripto para ünitesinin gerisindeki CEO, altcoinler ortasında potansiyeli olanlardan bahsetti. Maple Finance CEO’su Sidney Powell geçtiğimiz günlerde bir podcast için Scott Melker ile bir ortaya geldi. Powell, öbür hususların yanı sıra DeFi piyasasının potansiyeli hakkında konuştu. Powell, DeFi piyasasının 100 kat daha büyük olabileceğini belirtti. İşte detaylar…

Maple Finance CEO’su, DeFi’ın potansiyelini tartıştı

Maple Finance CEO’su Sidney Powell, DeFi piyasasının potansiyelini tartışmak üzere Scott Melker’la bir ortaya geldi. Podcast sırasında ikili, FTX tesiri, yapay zekanın rolü, varlıkların tokenleştirilmesi, kredi veren işletmeler vb. dahil olmak üzere çeşitli bahisler hakkında konuştu. DeFi piyasası hakkında konuşan Powell, bankaların ve öbür finansal oyuncuların algıladıkları şey nedeniyle akıllı kontratlar ve kripto para üniteleri kullanma konusundaki isteksiz tabiatından bahsetti. Powell, bunun düzenleyici meçhullükten kaynaklandığını belirtti.

Ayrıca, bu finans kuruluşlarının DeFi’ı kullanması halinde, önümüzdeki on yıl içinde DeFi’nin kimlerin katıldığı açısından yüz kat daha büyük olduğu bir dünya görmenin güç olmadığını belirtti. Podcast’in sunucusu Melker, DeFi’ın eski sistemlerin yerine gelip gelmeyeceğini sordu. Bir başka soru ise eski sistemlerin evrimleşerek DeFi üzerine çalışıp çalışmayacağı tarafında oldu. Bunun dışında JP Morgan ve Goldman Sachs örneklerinden alıntı yaparak gelecekte DeFi’yi kullanıp kullanmayacaklarını sorguladı.

“Yenilikçi bir dilemma”

Ancak Powell, bunun gerçekleştiğini görmediğini belirtti. “Ben o denli düşünmüyorum. Bence bu araçları kullanmaya başlayacaklar lakin ben bunu bir yenilikçinin ikilemi olarak görüyorum,” dedi. Melker ayrıyeten yapay zekanın bunu nasıl etkileyebileceğini de sorguladı. Powell, yapay zekanın bir maliyet düşürücü üzere olduğu karşılığını verdi. Bir taraftan, geliştiricilerin daha üretken olmalarına yardımcı olabilir. Ayrıyeten kredi konumlandırmasına yardımcı olabilir, bu da maliyeti birçok istikametten düşürmeye yardımcı olabilir.

DeFi alanındaki kıymetli altcoinler

Peki, Powell’ın dikkat çektiği merkeziyetsiz finans alanında öne çıkan altcoinler hangileri? Kriptokoin.com olarak bildirdiğimiz üzere DeFi klâsik finansa bir alternatif sunduğu için son yıllarda büyük bir popülerlik kazanmıştır. DeFi, kullanıcıların aracılara gereksinim duymadan finansal eserlere erişmesine imkan tanıyan Blockchain teknolojisi üzerindedir. Piyasada birçok DeFi coin bulunmaktadır. Bunların başında Ethereum (ETH), Chainlink (LNK), Uniswap (UNI) geliyor. Akabinde AAVE, COMP, MKR, SNX, YFI, CRV dikkat çekiyor. BAL, ZRX, SUSHI, REN, BNT ve KNC de değerli DeFi altcoinler ortasında yer alıyor. Son olarak KNC, REP, LRC, GNO ve MATIC; DeFi alanında öne çıkan büyük kripto paralar ortasında bulunmakta. Bu DeFi coinleri, piyasa bedeli, kullanıcı benimsemesi ve inovasyona dayalı olarak piyasadaki en âlâ coinler ortasındadır.

Microsoft, Mayıs ayında Game Pass’e ekleyeceği oyunların birinci kümesini açıkladı. Bildiğimiz üzere, çıkış gününde Game Pass’te yerini alan Redfall listenin başına yerleşmiş durumda.

Bu sefer kısa bir liste olmuş, 4 oyunumuz var:

• Redfall (XCloud, Xbox ve PC)
• Ravenlok (XCloud, Xbox ve PC) – 4 Mayıs
• Weird West: Definitive Edition (Xbox Series X/S) – 8 Mayıs
• Fuga: Melodies of Steel 2 (XCloud, Xbox ve PC) – 11 Mayıs

Bunların yanında bir de 15 Mayıs itibariyle Game Pass’ten ayrılacak oyunlar var; onlar da şu biçimde:

• Before We Leave (XCloud, Xbox ve PC)
• Danganronpa 2: Goodbye Despair Anniversary Edition (XCloud, Xbox ve PC)
• Hearts of Iron IV (PC)
• Her Story (PC)
• Umurangi Generation: Special Edition (XCloud, Xbox ve PC)

Game Pass, Mayıs ayına kısa bir listeyle başlamış oldu. Ayın ortasında kaç oyunla destekleyecekler bu listeyi bakalım.