Gün: 8 Mayıs 2023

  • Başkan Sertaslan, “Sosyal yardımları kesecek dediler, 10 kat arttırdık”

    Gemlik Belediye Başkanı Mehmet Uğur Sertaslan vatandaşlarla buluşmaya devam ediyor. Yaptıkları sosyal projelerle Gemlik’te yaşayan hiçbir çocuğun yatağa aç girmemesi için çaba gösterdiklerini ifade eden Başkan Sertaslan, “Aday olduğumuz günlerde sosyal yardımları kesecekler demişlerdi, biz 10 kat arttırdık.” dedi.

    Başkan Sertaslan’ın son durağı ise Gemlik’in ana arteri olan İstiklal Caddesi oldu. Burada esnafları ziyaret edip vatandaşlarla buluşan Başkan Sertaslan’a Milletvekili Adayları Orhan Sarıbal, Mehmet Atmaca, CHP Gemlik İlçe Başkanı Şükrü Aksu, Saadet Partisi İlçe Başkanı Ahmet Vakkas Yıldız ve CHP Gemlik Kadın Kolları  eşlik etti.

    “1200 haneye halk marketimiz ile destek oluyoruz”

    Gemlik Belediyesi’nin sosyal belediyecilik açısından Türkiye’nin örnek belediyelerinden olduğunu ifade eden Başkan Sertaslan, Türkiye’de yardım anlayışının erzak paketine indirgendiğini ama bu paketlerde vatandaşların ihtiyacı olan ürünlerin bulunmadığını belirtti. Gemlik Belediyesi’nin sosyal yardım işleri kampüsünde 800 metrekarelik kapalı alana sahip halk marketiyle ihtiyaç sahibi vatandaşlara destek olduklarını ve bu sayede Gemlik’te hiçbir çocuğun yatağa aç girmediğini ifade eden Başkan Sertaslan, “Halk Marketimiz kurulduğu günden bu yana yaklaşık 4 milyon kredilik alışveriş imkanı sağladı. Bu marketimizde sadece gıda ürünleri değil, çeşitli hijyen ürünleri ve giyim ürünleri bulunuyor. Sosyologlarımız tarafından tespit edilen ihtiyaç sahiplerine her ay marketimizden evin kadınına verdiğimiz halk kart ile birlikte 300 – 350 ve 400 liralık alışveriş imkânı sağlıyoruz. Bu sayede belediyemizden sosyal yardım alan vatandaşlarımızın onuru ve gururu kırılmadan her ay belirlenen günlerde alışverişlerini marketlerimizden yapabiliyor. Bizim hakkımızda bunlar göreve gelince sosyal yardımları kesecekler denildi ama biz 10 kat arttırarak vatandaşımızın zor gününde yanında olduk” dedi.

    “Halk büfeler vatandaşa derman oldu”

    Gemlik Belediyesi’nin ilçenin beş farklı noktasında kurduğu halk büfelerin vatandaşlara ucuz ve kaliteli gıdayı ulaştırdığına değinen Başkan Sertaslan, “Halk Büfelerimiz kurulduğu günden bu yana vatandaşlarımızın takdirini alıyor. Vatandaşa piyasa fiyatının yüzde otuz altına ürünleri ulaştıran büfelerimiz sayesinde her yıl binlerce lira hemşehrilerimizin cebinde kalıyor. Ülkemizin ekonomik olarak sıkıntılı günlerden geçtiği bu süreçte halk büfelerimiz vatandaşın derdine derman oluyor” diyerek sözlerini tamamladı.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Nilüfer’de hıdırellez coşkusu

    Nilüfer Belediyesi’nin 11’ncisini gerçekleştirdiği Görükle Hıdırellez buluşması keyifli anlara sahne oldu. Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, hıdırellezin, tüm ülkeye bolluk bereket, barış ve huzur getirmesi dileğinde bulundu.

     Nilüfer’de baharın ve bereketin müjdecisi hıdırellez, coşkuyla kutlandı. Nilüfer Belediyesi’nin Bursa Lozan Mübadilleri Kültür ve Dayanışma Derneği, Görükle Sanayici ve İşadamları Derneği (GÖRSİAD) ve Görükle Kadın Dayanışma ve Kalkındırma Kültür Derneği işbirliği ile düzenlenen şenlik, Görükle meydanında gerçekleştirilen kortej yürüyüşü ile başladı. Şenliğe, Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, CHP Bursa Milletvekilleri Nurhayat Altaca Kayışoğlu, Erkan Aydın, Yüksel Özkan, Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı ve Nilüfer Belediyesi geçmiş dönem Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Millet İttifakı Milletvekili adayları, CHP Nilüfer İlçe Başkanı Fırat Yılmaz, İYİ Parti Nilüfer İlçe Başkanı Levent Öncü, muhtarlar ve çok sayıda vatandaş katıldı. Görükle Meydanı’nda toplanan kalabalık grup, davul-zurna eşliğinde Nilüfer Belediyesi Roman Orkestrası ve Nilüfer Halk Dansları Topluluğu’nun müzik ve dansları eşliğinde, Motormeşeler Parkı’na yürüdü. Şenlik ateşinin yakıldığı, dev salıncağın kurulduğu, şenlik alanını renkli anlara sahne oldu. Katılanların keyifli anlar yaşadığı etkinlikte Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem hıdırellez ateşinden atlayıp, salıncakta sallandı.

     Şenliğin açılış konuşmasını yapan Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, Hıdrellez’in inanlar için önemine değindi. “Hıdırellez, mevsimlerin en güzeline merhaba demek” sözleriyle konuşmasına başlayan Başkan Erdem, “Hıdrellez doğanın yeniden uyanışı demek. Baharı kucaklamak demek. Bizim kültürümüzde Hıdırellez’e dair çeşitli rivayetler var. Rengarenk ritüellerin eşlik ettiği Hıdırellez bir bahar bayramıdır aslında. Hıdırellez’in hepimizin hayatına her anlamda bahar getirmesini diliyorum. Artık yüzümüz gülsün, gönüllerimizde yeni başlangıçların umut çiçekleri açsın istiyorum. Hıdırellezin, tüm ülkemize bolluk bereket, barış ve huzur getirmesini diliyorum” dedi.

     CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu da hıdrellez coşkusuna ortak olarak katılanların anlamlı gününü kutladı. Türkiye’nin çok önemli süreçten geçtiğini ifade eden Nurhayat Altaca Kayışoğlu, tüm ülkeye yakın zamanda bahar geleceğine işaret etti.
     Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı ve Nilüfer Belediyesi geçmiş dönem Belediye Başkanı Mustafa Bozbey de tüm dileklerin gerçek olmasını dilerken, “Özgürlük, demokrasi, adalet dileklerimiz gerçek olsun. Türkiye önemli süreçten geçiyor. Kısa bir süre sonra bahar coşkusu tüm ülkeyi saracak” diye konuştu.

     Konuşmaların ardından sahneye çıkan Nilüfer Belediyesi Roman Orkestrası ve Nilüfer Halk Dansları Topluluğu, danslarıyla alanı dolduranları coşturdu. Şenlik kapsamında düzenlenen çanta baskı ve şapka yapımı atölyeleri ile sokak oyunlarına katılanlar keyifli anlar yaşadı. Etkinliğin sonunda Balkanlar’ın sevilen sesi Ceren Toksöz verdiği konserle katılanları coşturdu.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • “Minik Bilim Kahramanları” hayran bıraktı

    Mersin Yenişehir Belediyesi ve Bilim Kahramanları Derneği iş birliğiyle Minik Bilim Kahramanları Buluşuyor / FIRST LEGO League Explore Yenişehir Festivali geleceğin bilim insanlarını bir araya getirdi. Mersin ve Adana’da festivale katılan 18 takım sürdürülebilir enerji alanına odaklanarak, Legolardan yenilikçi projeler yarattı. Yenişehir Belediye Başkanı Abdullah Özyiğit de festivalde çocuklarla buluştu.

    Mersin Yenişehir Belediyesi, Dünyanın en yaygın bilim programlarından biri olan ve Türkiye’de “Minik Bilim Kahramanları Buluşuyor” ismiyle gerçekleştirilen FIRST LEGO League Explore Festivali’ne ev sahipliği yaptı. Yenişehir Belediyesi Atatürk Kültür Merkezi’nde gerçekleşen festivalde takımlar hazırladıkları projeleri katılımcılarla paylaştı. Minik bilim kahramanı çocuklar, enerjinin üretilmesi, depolanması, dağıtılması ve tüketilmesine yönelik yeni bilgiler keşfederek, sürdürülebilir enerji kaynaklarının kullanımı üzerine projeler ve fikirler üretti. Hazırladıkları proje fikirlerini kodlama becerilerini kullanarak hareketli parçalar ile renklendiren minik bilim kahramanları, çalışmalarıyla hayran bıraktı.

    “Çocuklarımıza gereken desteği sağlamak ve onları cesaretlendirmek için elimizden geleni yapacağız.”

    Festivalde takımların Legolardan oluşan çalışmalarını inceleyen Yenişehir Belediye Başkanı Abdullah Özyiğit, “Toplumumuzun geleceğini şekillendirecek olan çocuklarımız, Legoları kullanarak yaratıcılıkların sınırlarını zorluyor ve enerji dönüşümüne dair önemli adımlar atıyorlar. Çocuklarımızın bu projeleriyle, sürdürülebilir enerji kaynaklarının kullanımını teşvik etmek, çevreye duyarlılık bilincini yaymak ve enerji verimliliği konusunda farkındalık yaratmak için önemli festival düzenledik. Bu projeler, sadece eğlence amacı taşımakla kalmıyor, aynı zamanda çevremizdeki enerji ihtiyaçlarını karşılamanın yeni ve yaratıcı yollarını keşfetmemize yardımcı oluyor. Çocuklarımızı bu çalışmalarıyla teşvik ederek, destekleyerek ve önlerinde açık bir yol çizerek toplumumuzun ve geleceğimizin sürdürülebilir enerjiye geçişine katkıda bulunabiliriz. Bu nedenle, Yenişehir Belediyesi olarak, çocuklarımıza gereken desteği sağlamak ve onları cesaretlendirmek için elimizden geleni yapacağız. Sürdürülebilir enerji ve çevre konularında çocuklarımızın fikirlerine değer veriyoruz. Onların yenilikçi yaklaşımlarını görmek, bizi geleceğe yönelik umutlandırıyor ve bu alanda adımlar atmamız gerektiğini bir kez daha hatırlatıyor. Sürdürülebilir bir geleceğe doğru ilerlememiz için hep birlikte çalışmaya devam edeceğiz.”diye konuştu.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • GAZİDEK, öğrencileri hayallerine kavuşturuyor

    Gaziemir Belediyesi’nin eğitimde fırsat eşitliği sağlamak için ücretsiz hizmet verdiği Gaziemir Belediyesi Destek Eğitim Kursu’nda öğrenciler lise ve üniversite giriş sınavlarına hazırlanıyor.

    Gaziemir Belediyesi, eğitim projeleri kapsamında Gaziemir Belediyesi Destek Eğitim Kursu’nda, dar gelirli ve başarılı öğrencilere ücretsiz eğitim hizmeti veriyor. Liselere Geçiş Sistemi Sınavı’na hazırlanan 7. ve 8. sınıf öğrencileri ile üniversiteye giriş sınavlarına hazırlanan 11. ve 12. sınıf öğrencilerine, fırsat eşitliği sağlamak amacıyla ücretsiz eğitim veriliyor. Eğitim gören öğrencilere aynı zamanda rehberlik ve danışmanlık hizmetleri de sunuluyor.
    GAZİDEK, Ana Kurs Merkezi ve Sarnıç Kurs Merkezi’nde olmak üzere iki noktada hizmet veriyor. Yeni dönem için kurs merkezinde eğitim almak isteyen öğrenciler ise Giriş Kabul Sınavı öncesinde 31 Mayıs tarihine kadar ön kayıt başvuruları yapabiliyor.

     

    “Dershanelerden bir farkı yok”
    Yükseköğretim Kurumları Sınavı’na hazırlanan Sıla Köymen, Gaziemir Belediyesi Destek Eğitim Merkezi’nde haftanın dört günü branş derslerine ve kendisi için özel olarak belirlenen bire bir derslere ve etütlere katılıyor. Sıla Köymen “Merkezimizde derslerin yanı sıra Türkiye geneli deneme sınavları oluyor. Bu sınavlarda eksiklerimizi görebiliyoruz. Öğretmenlerimiz her şeyimizle ilgileniyor. Arkadaş ortamımız çok güzel. Bize bu imkânları sağlayan Belediye Başkanımız Halil Arda ve öğretmenlerimize teşekkür ediyorum” diye konuştu.
    Merkezde verilen eğitimlere katılarak üniversite sınavına hazırlanan Nevim Bakan ise “Bir günü bire bir olmak üzere haftanın dört günü eğitim alıyorum. Gaziemir Belediyesi Destek Eğitim Merkezi’nin fahiş fiyatlarla eğitim veren dershanelerden hiçbir farkı yok, hatta daha iyi olduğunu düşünüyorum” ifadesiyle duygularını dile getirdi.

    “Sevmediğim ders kalmadı”
    İstediği üniversiteyi kazanarak hayal ettiği mesleği yapmak için merkezde düzenlenen derslere katılan lise son sınıf öğrencisi Doğa Su Yıldız, “Haftanın dört günü, benim için belirlenen gün ve saatlerde bire bir derslerden ve etütlerden yararlanıyorum. Öğretmenlerimin özverili desteğiyle eğim hayatımı daha üst seviyelere taşımak için buradayım. Her öğrencinin sevdiği ve sevmediği dersler vardır. Ben bu kuruma geldiğimden beri sevmediğim ders kalmadı. Çünkü öğretmenlerimiz çok güler yüzlü ve yardımsever. Hiçbir zaman onlara soru sormaktan çekinmedim, onların olumsuz tepkisiyle karşılaşmadım. Gerçekten çok sıcak bir ortam” dedi.  

    Gaziemir Belediyesi Destek Eğitim Merkezi’nde Liselere Geçiş Sistemi Sınavı’na hazırlanan Burak Köseler, “Haftanın üç günü tüm branşlardan yararlanıyorum. Benim için belirlenen programlar, bire bir dersler ve etütler sayesinde soru çözme tekniklerim gelişti. Okuldaki derslerimizi burada tekrar ederek pekiştiriyoruz, eksiklerimizi tamamlıyoruz. Burada yeni arkadaşlıklar kurarak aynı zamanda sosyalleşiyoruz. Bu kursta aldığım dersler sayesinde okul başarım arttı. Belediye Başkanımız Halil Arda ve öğretmenlerime teşekkür ederim” diye konuştu.  

    “Sanki kolejde eğitim görüyoruz”
    “Bu merkezdeki derslere başlamadan önce hem okulun hem de dershanenin üst üste olmasının yorucu olacağını ve sıkıcı olacağını düşündüm. Ama başlayınca yanıldığımı anladım” diyen Hatice Kübra Çukurgöz, sözlerini şöyle sürdürdü:
    “Öğretmenlerimizin eşliğinde birebir düzenlenen derslere ve etütlere katılıyorum. Burada aldığım eğitim okul başarımda ve soru çözümümde büyük katkı sağlıyor. Öğretmenlerim ve arkadaşlarım çok iyi. Sanki okuldaymışım, kolejde eğitim görüyormuşuz gibi ders işliyoruz ve bu benim için çok iyi.”   

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Geleceği Yakalamak İsteyen Şirketler Müşterilerine Daha İyi Hizmet Anları Sunmalı

    IFS Türkiye CEO’su Ergin Öztürk, IDC CIO Summit 2023 Sahnesindeydi

    IFS Türkiye, IDC tarafından, 4- 5 Mayıs 2023 tarihlerinde 14.sü düzenlenen IDC Türkiye CIO Zirvesi’nde yer aldı. IFS Türkiye CEO’su Ergin Öztürk, tüm endüstriler için servis hizmetinin öneminden bahsetti. Öztürk’e göre, IFS Cloud gibi yeni nesil çözümlerle müşteriler, çalışanlar ve varlıklar tek bir yerden sorunsuz yönetilirken operasyonel maliyetler azalıyor, verimlilik ise artıyor.

    IDC tarafından 4-5 Mayıs 2023 tarihlerinde, “Enabling the Digital Economy’s Leaders” teması ile Sapanca’da düzenlenen 14. IDC Türkiye CIO Summit’inde summit sponsoru olarak yer alan Kurumsal İş Uygulamaları (ERP, EAM, FSM) üreticisi IFS, yeni teknolojileri kullanarak iş süreçlerinin nasıl sadeleştirileceği, buna bağlı olarak operasyonel maliyetlerin nasıl düşürüleceği ve yeni pazar fırsatlarının nasıl yakalanabileceği konusunda bilgiler verdi. 

    “Moment of Service – Hizmet Anları” başlığı altında bir sunum gerçekleştiren IFS Türkiye CEO’su Ergin Öztürk üretimden savunma sanayiine, havacılıktan otomotive kadar çeşitli endüstrilerdeki şirketlerin müşterilerine daha fazla servis hizmeti sunarak müşteri memnuniyetini artırdığından, yeni gelir kaynakları oluşturduğundan ve en önemlisi artan rekabet karşısında ciddi bir avantaj elde ettiklerinden bahsetti. 

    2023 ve sonrasında hızla gelişen iş dünyasında, Saha Servis Yönetimi (FSM) ve Kurumsal Varlık Yönetimi (EAM) çözümleri, şirketlerin büyümeleri ve yeni gelir kaynaklarına ulaşmaları açısından kritik öneme sahip. Şirketler, IFS Cloud gibi tek bir çözümle, müşterilerini, çalışanlarını ve varlıklarını sorunsuz bir şekilde yöneterek, operasyonlarını optimize edebiliyor, müşteri deneyimlerini geliştirebiliyor ve varlık performanslarını en üst düzeye çıkarabiliyorlar. Bu bütünsel yaklaşım, şirketlerin sadece iş süreçlerini yalınlaştırarak operasyonel maliyetleri azaltmalarını değil, aynı zamanda inovasyondan en üst düzeyde faydalanmalarını ve ortaya çıkan pazar fırsatlarından yararlanmalarını da sağlıyor. Konuyla ilgili bilgi veren IFS Türkiye CEO’su Ergin Öztürk “Çözümlerimizle şirketlerin maliyetlerini azaltıyor, zaman tasarrufu sağlıyor, verimliliği artırıyoruz” diyor. 

    ERP, Saha Servis Yönetimi (FSM) ve Kurumsal Varlık Yönetimi (EAM) çözümlerinin gücünden yararlanarak şirketler, dijital dönüşümlerini bir sonraki seviyeye taşıyabiliyor ve tam potansiyellerini ortaya çıkararak rakiplerinin karşısında ciddi bir rekabet avantajı sağlayabiliyorlar. Özellikle, stok planlama, satış planlama gibi tahmin gerektiren noktalarda IFS Cloud bünyesinde çalışan yapay zekâ algoritmaları iş dünyasının hayatını kolaylaştırıyor. 

    IFS Türkiye CEO’su Ergin Öztürk, etkinlikte, IFS’in ödüllü çözümü PSO’dan (Planlama ve Çizelgeleme Optimizasyonu) da bahsetti. Bu çözüm sayesinde şirketlerin gerçek zamanlı olarak tüm saha ekiplerini yönetebileceğinden bahseden Öztürk, şirketlerin başarılı hizmet anları sunabilmeleri için doğru personelin doğru zamanda doğru yerde olmalarının önemini bir kez daha vurguladı. 

    IFS, şirketlerin en kritik anlarda, yani Hizmet Anları’nda, müşterilerine en iyi performansı sergileyebilmeleri için çalışıyor. Sunduğu yenilikler, uçtan uca entegrasyon kolaylığı ve endüstri uzmanlığı ile günümüzde olduğu kadar gelecekte de kullanıcıların her türlü zorluğa göğüs gerecek ve başarıya ulaşacak şirketler haline gelmelerine katkı sağlıyor.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Gemlik Belediyespor Modern Pentatlonda Farkını Ortaya Koyuyor

    Gemlik Belediyespor başarılarını taçlandırmaya devam ediyor. Katıldığı her turnuvada kupalara ambargo koyan Belediyesporlu sporcular, Ankara’da düzenlenen yarışlarda da eli boş dönmedi.

    Türkiye Modern Pentatlon Federasyonu tarafından 5 – 6 Mayıs tarihleri arasında Ankara Eryaman Olimpiyat Hazırlık Merkezi’nde düzenlenen Türkiye Şampiyonası ve Ulusal Sıralama Yarışları’na Gemlik Belediyespor sporcusu Elif Duman U13 kategorisinde birinci olarak yarışmalara damgasını vururken, katıldığı iki yarışta topladığı puanlarla birlikte genel klasman birincisi oldu.

    Gemlik Belediyespor Başkanı Durmuş Uslu, “Sporcularımız her gittikleri müsabakadan Gemlik’e başarıyla dönüyor. Modern Pentatlon çok sayıdaki spor dalını içerisinde barındıran bir organizasyon bütünüdür. Böylesine zor bir sporda ilçemize başarıyla dönen modern pentatlon takımımızı tebrik ediyorum. Pentatlon takımı antrenörümüz Hakan Sarıgül’ü tebrik, bizlere desteğini esirgemeyen Belediye Başkanımız Mehmet Uğur Sertaslan’a teşekkür ederim” dedi.

    Gemlik Belediyesporlu Elif Duman’ın madalyası, TMPF Eğitim Kurulu Başkanı Süha Başer ve TMPF Tekirdağ İl Temsilcisi Sürhan İnanç tarafından verildi.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Karşıyaka umut tüketiyor

    Genel seçimlerin akabinde 16 Mayıs Salı günü Mersin İdmanyurdu’nun 2 puan gerisinde şampiyonluk yarışı veren Belediye Kütahyaspor’u ağırlayacak Karşıyaka, yeniden mağlup olursa havlu atacak.

    Yeşil-kırmızılı grup kazansa dahi Nevşehir Belediyespor deplasmanda Karaköprü Belediyespor’u yenerse bitime 1 hafta kala Play-Off umutlarını da yitirecek. Mersin deplasmanında uzatmalarla 100 dakika boyunca yalnız 1 isabetsiz şut atabilen Karşıyaka’nın performansı taraftarı toplumsal medyada küplere bindirdi.

    DEPLASMAN SIKINTI OLDU

    Karşıyaka kafilesi Mersin deplasmanına çileli seyahatte gidip döndü. Cumartesi günü maç için havayoluyla Adana’ya giderken uçağı Antalya’daki makus hava koşulları nedeniyle 9 saat rötarlı kalkan Kaf-Kaf, gece 11.00’de Mersin’e ulaşabildi. Karşıyaka kafilesi dönüşte de İzmir’e 2 saat rötarlı geldi.

  • Altınordu ateşe düştü

    İzmir temsilcisi, 14 Mayıs’ta yapılacak genel seçimden sonra konutunda kendisi üzere kümede kalma gayreti veren 1 puan gerisindeki Erzurumspor’la hayati kıymete sahip bir müsabakaya çıkacak.

    Ligde 34 puanla 15’inci sırada yer alan kırmızı-lacivertiler, 33 puanla bir basamak altında düşme çizgisinde yer alan Erzurumspor’u yenmesi halinde kümede kalmayı başaracak. Altınordu’nun puan kaybı durumunda küme düşen ekip son hafta aşikâr olacak.

    Dönem sonunda muhtemel puan eşitliğinde 34 puanlı Gençlerbirliği’ni ikili averajda geride bırakacak Altınordu, deplasmanda 2-1 yenildiği Erzurumspor’u yeniden yenemezse averaj ihtimallerinde avantaj kaybedecek. Bodrumspor karşısında final niteliğinde bir maçı kaybettiklerini tabir eden Altınordu Teknik Yöneticisi Hasan Özer, “Bu maçı unutmak zorundayız. Önümüzde çok kıymetli Erzurumspor maçı var. Bu maçı kazandığımız takdirde 37 puanla ligde kalmayı garantiliyoruz. Bütün gücümüzü gelecek haftaki maça harcamak zorundayız” diye konuştu.

    Altınordu, son hafta birinci 2 amacındaki Çaykur Rizespor’a konuk olacak.

  • Bodrumspor avantajı kaptı

    Tarihinde birinci sefer uğraş ettiği ligde Muhteşem Lig yoluna giren yeşil-beyazlılar, 58 puana yükselip 6’ncı sırada yer aldı.

    Sıralamada 8’inci durumda yer alan Bandırmaspor’a 4 puanlık fark atan Bodrumspor, bu hafta deplasmanda Samsunspor’u yendiği takdirde rakiplerin alacağı sonuçlara bakmaksızın Play-Off biletini resmen cebine koyacak.

    Geçen dönem 2’nci Lig’de Bodrumspor’u Play-Off şampiyonu yapan, bu dönem da istikrarlı bir biçimde grubu yöneten teknik yönetici İsmet Taşdemir, çok güç bir maçı kazandıklarını lisana getirdi. Bilhassa ligin son haftalarının çok çekişmeli geçtiğini belirten tecrübeli teknik adam, “Özellikle dönemin birinci yarısında maçları çok daha kolay atlatabiliyorduk fakat bu vakitte bu türlü olmuyor. Sahiden çok güç devir. Zira bir taraf düşmeme sıkıntısında bir taraf Play-Off oynayıp Harika Lig’e çıkma kederinde. Yanlışsız bir oyun oynadık. Maçı da kazandık. Dönem başından beri harikulâde bir halde çaba eden oyuncu grubum var. Bu son devirlerde zorlanıyoruz, bu bir gerçek. İnşallah hakkımız olana Play-Off’a gidip ondan sonraki Muhteşem Lig çabasında olmayı çok istiyoruz” dedi.

    Bodrum grubu, Harika Lig’e çıkmayı garantileyen Samsunspor deplasmanına çıktıktan sonra son hafta konutunda kendisi üzere Play-Off sınırındaki Göztepe’yi ağırlayacak.

  • Göztepe’ye son dakikalar hayat verdi

    Son olarak Manisa Futbol Kulübü karşısında yenik durumdayken 90+7’nci dakikada Loue’nin attığı golle alandan 1-1 berabere ayrılan Göztepe, Play-Off için kıymetli rakibinin kendisiyle ortasındaki farkı eritmesine müsaade vermeyip çok kritik puanı hanesine yazdırdı.

    Evvelki hafta da Altay deplasmanında 90+3’te golü bulup ezeli rakibiyle 1-1 berabere kalan Göztepe, bitime 2 maç kala Bandırmaspor’un 4 puan önünde Play-Off sınırındaki yerini sağlamlaştırdı. Manisa FK karşısında yenilgiden son saniyede kurtulan Göztepe yenilmezlik serisini 12 maça çıkardı.

    En son Ankara’da Gençlerbirliği’ne 1-0 kaybeden Göz-Göz bu dönemde, Altınordu, Tuzlaspor, Yeni Malatyaspor (hükmen), Denizlispor, Samsunspor, Ankara Keçiörengücü, Eyüpspor ve Adanaspor’u (hükmen) yenerken, Boluspor, Pendikspor, Altay ve Manisa FK ile yenişemedi. Göztepe son 12 maçta topladığı 28 puanla 58 puana ulaşmayı başardı. Play-Off’u bir an evvel garantilemek isteyip bu hafta alana Harika Lig’e ismini yazdırma gayesiyle çıkacak 66 puanlı Çaykur Rizespor’u ağırlayacak Göztepe, akabinde deplasmanda kendisiyle tıpkı puanda Bodrumspor’la kozlarını paylaşacak.

    TEKNİK HEYET MEMNUN

    Göztepe’nin Teknik Sorumlusu Şakir Özkayımoğlu çok pahalı bir maçı kaybetmeden bitirdiklerini söyledi. Maçın birinci yarısında oyunun hakimi olduklarını belirten Şakir Özkayımoğlu, “Geriye niyet ataklarımız başladı. Bir topumuz direkten döndü, Yasin’le net fırsatımız oldu. Daha erken golü bulabilirdik. Bizim evlatlarımız asla vazgeçmiyor, yenilgiyi kabul etmiyor. Pes etmeyen bir kadroya sahibiz. Haftalardır oynamayan Loue’nin gol atması da farklı bir memnunluk. Haftaya Çaykur Rizespor maçımız var. Tekrar gerekeni yapacağımızdan taraftarımızın kuşkusu olmasın” dedi.

  • Harden’a son şutunda, Doc’ın yolladığı gospel müziği ilham vermiş!

    Philadelphia 76ers’ın süperstarı James Harden, Boston Celtics’e karşı 4. maçtan evvel koçu Doc Rivers’ın kendisine gönderdiği gospel müziğinin kendisine ilham vermiş olabileceğini söyledi.

    76ers, Celtics’e karşı uzatmanın bitimine sırf 19 saniye kala maç kazandıran üçlüğü de dahil olmak üzere maçı 42 sayı ile bitiren Harden’ın süper performansı sayesinde, Doğu Konferansı yarı final serisini 2-2 eşitlemeyi başardı.

    Harden, maçı kazandıran şutunun ilham kaynağı olabilecek şeyin, maça giderken kendisine Rivers’ın gönderdiği gospel müziğini dinlemek olduğunu belirtti:

    “Maça giderken Doc’tan bir bildiri gelmişti. Bir tane gospel müziği yollamıştı ve kendi kendime ‘Tamam neyse’ demiştim. Arkadaşlara ‘Şarkıyı çalalım’ dedim. Yedi dakikalık bir müzikti ancak sonuna kadar dinlemiştik.

    O sırada ‘Pekala, bu müzikte bir tıp totem üzere bir şey olmalı, zira ona nasıl hissettirmişse, ben de tıpkı formda hissetmek istiyorum’ demiştim. Ve sanırım işe de yaradı.”

    Rivers, mevzuyla ilgili “Ona bir gospel müziği gönderdim. İsmi,da ‘You Know My Name?’ idi.” biçiminde konuştu.

    Harden’ın performansı üzerinde açıkça bir tesiri olduğu görülen müzikle gelen galibiyet sadece seriyi eşitlemekle kalmadı, birebir vakitte 76ers’a 5. maç öncesinde olumlu ivme kazandırmış oldu.

  • İşte Kripto Paralarda Bu Hafta İzlenecek 15 Olay!

    Bu hafta tüm finans piyasalarını etkileyebilecek kıymetli olaylar ve gelişmelerle dolu olacağa benziyor. Teknik tahlile ek olarak, makroekonomik haberlerin izlenmesi kripto para piyasaları için her vakit çok değerli. İşte 8 Mayıs ile 14 Mayıs tarihleri ortasında gerçekleşecek kıymetli finansal gelişmeler.

    Bu hafta kripto para piyasalarını neler etkiliyor?

    10 Mayıs Çarşamba günü, Nisan ayına ait ABD Çekirdek Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) dataları, bir evvelki ayla tıpkı olan %0,4’lük bir beklentiyle açıklanacak. ABD yıllık TÜFE verisinin de bir evvelki ayla tıpkı olan %5 beklentisiyle açıklanması bekleniyor. Tıpkı vakitte, ABD Temsilciler Meclisi “Kripto Piyasalarındaki Düzenleyici Boşluklar” bahisli bir duruşma düzenleyecek. Polygon’un (MATIC) birebir gün bir whitepaper güncellemesi duyurması bekleniyor.

    11 Mayıs Perşembe günü ABD Üretici Fiyat Endeksi’nin (ÜFE) açıklanması beklenirken, bir evvelki %0,5’lik düşüşe kıyasla %0,3’lük bir beklenti kelam konusu. İşsizlik maaşı için başvuran Amerikalıların sayısının bir evvelki hafta ile tıpkı olan 245 bin düzeyinde kalması bekleniyor. İngiltere Faiz Oranı kararının da 25 baz puan artış varsayımıyla açıklanması bekleniyor. 12 Mayıs Cuma günü Aptos, 42 milyon dolar bedelindeki token kilidini açacak.

    Japonya’da Para Siyaseti Toplantısı tutanakları 8 Mayıs Pazartesi günü açıklanacak. ABD İstihdam Trend Endeksi (116,24) saat 17:00’de açıklanacak. ABD Tüketici Enflasyon Beklentileri (%4,7) de saat 18:00’de açıklanacak. 9 Mayıs Salı günü Fed yetkilisi Jefferson 15:30’da, FOMC Lideri Williams ise 19:05’te birer konuşma yapacak. Ayrıyeten 15,6 milyon dolar bedelinde DYDX kilidinin açılışı da yapılacak.

    Bu hafta epey yoğun

    ABD Temsilciler Meclisi’nde “Kripto Piyasalarındaki Düzenleyici Boşluklar” bahisli duruşma ile Chiliz Sports Blockchain Lansmanı da tıpkı gün gerçekleştirilecek. 11 Mayıs Perşembe günü Çin’in Tüketici Fiyat Endeksinin (TÜFE) açıklanması beklenirken, bir evvelki %0,7’lik artışa kıyasla %1’lik bir beklenti kelam konusu. Fed yetkilisi Waller, tıpkı gün saat 17:15’te bir konuşma yapacak. 12 Mayıs Cuma günü Michigan Tüketici Enflasyon Beklentileri (%4,6) açıklanıyor. 13 Mayıs Cumartesi günü de Fed’den Jefferson 2:45’te, Cook ise 17:30’da konuşma yapacak.

    Bu hafta boyunca yaşanacak finansal gelişmelerin kripto para piyasası da dahil olmak üzere tüm finansal piyasalar üzerinde tesirli olması beklenmekte. Bu nedenle yatırımcıların şuurlu yatırım kararları verebilmeleri için haberleri takip etmeleri gerekiyor. Yani son gelişmelerden haberdar olmaları önerilmekte.

  • Konak’ın 5 buçuk milyonluk iki projesi yola çıktı

    Konak Belediyesi’nin Sosyal İklim Derneği paydaşlığında hazırladığı 150.000 Euro hibe destekli “Clocalization – İklim Değişikliğine Uyum İçin Yerelleştirme” projesi ile Almanya’dan Hamm ve İtalya’dan Saluzzo Belediyelerinin de yer aldığı 104.785 Euro hibe destekli “SPACE – Farkındalık, İklim ve Çevre İçin Stratejik Ortaklık” AB projeleri, Konak Belediye Meclisi’nden oybirliğiyle çıkan kararla başladı.

    Konak Belediye Meclisi, mayıs ayı toplantısında tarihi bir karara imza atarak Konak Belediyesi’nin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yürütülen İklim Değişikliğine Uyum Hibe Programı kapsamında yaklaşık 5 buçuk milyon TL hibe almaya hak kazanan iki projenin uygulanmasını oybirliğiyle kabul etti. Projelerin ilki Konak Belediyesi’nin Sosyal İklim Derneğiyle birlikte hazırladığı “Clocalization – İklim Değişikliğine Uyum İçin Yerelleştirme” projesi 150.000 Euro hibe ile yola çıktı. Konak Belediyesi’nin yine Sosyal Sosyal İklim Derneğiyle birlikte proje ortağı olduğu ikinci proje olan,  Almanya’dan Hamm ve İtalya’dan Saluzzo Belediyelerinin de yer aldığı   SPACE – Farkındalık, İklim ve Çevre İçin Stratejik Ortaklık” projesi ise 104.785 Euro hibe desteği ile start aldı.

    İklim değişikliği için uluslararası işbirliği

    İklim değişikliğine uyumda yerel çözümlerin arandığı “Clocalization – İklim Değişikliğine Uyum İçin Yerelleştirme” projesinde, Konak Belediyesi ve Avrupa’dan belediyeler birlikte çalışacak. Uluslararası bir çalışmanın yapılacağı proje kapsamında yapılacak inceleme gezileri ve eğitim seminerlerinin ardından projenin çıktısı, düzenlenen çalıştayla oluşturulacak. Yerel düzeyde iklim değişikliğine uyum planı geliştirmek ve yerelde uygulanacak stratejilere dijital kanallar vasıtasıyla rehberlik etmek amacıyla yürütülecek projede iki Avrupa Birliği ülkesinden dört yerel yönetime çalışma ziyaretleri düzenlenerek iyi uygulamalar yerinde incelenecek. Bu çalışma ziyaretlerinin ardından Konak’ta dezavantajlı gruplara ve sektör temsilcilerine yönelik eğitimler verilerek bir çalıştay düzenlenecek. Çalıştayın sonucunda Konak İklim Değişikliğine Uyum Stratejisi Belgesi oluşturulacak ve bu strateji belgesi dijital bir portal üzerinden benzer çalışmalar yapmak isteyen Belediyelerle paylaşılacak.

    Konak, İklim Zirvesine ev sahipliği yapacak

    “SPACE – Farkındalık, İklim ve Çevre İçin Stratejik Ortaklık” projesinde ise Konak Belediyesi ve Sosyal İklim Derneğinin yanı sıra Almanya Hamm Belediyesi, İtalya Saluzzo Belediyesi de proje ortağı olarak yer alıyor. Proje kapsamında, proje ortağı belediyeler arasında çalışma ziyaretleri düzenlenecek. Konaklı gençlere ve çocuklara yönelik bir İklim Farkındalık Merkezi kurulacak. Bunun yanı sıra, Türkiye ve Avrupa Birliği üyesi ülkelerden toplam 20 yerel yönetimden temsilcilerin katılacağı İklim Zirvesi de Konak’ta gerçekleştirilecek.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Radyo Trafik Genel Yayın Yönetmeni Cezayir Doğan’ın bu haftaki konuğu: Bekir Taner Ateş

    Radyo Trafik, Ticaret Trafiği programında İstanbul ve Türkiye Ticaretine yön veren sektör temsilcilerini ağırlamaya devam ediyor.

    Ticaret Trafiği programında Radyo Trafik Genel Yayın Yönetmeni Cezayir Doğan’ın bu haftaki konuğu, ITO Meclis ve 35 nolu İplik ve Elyaf Ürünleri Komite Üyesi, Bayrampaşa Tekstilci ve İş İnsanları Derneği Başkanı, Gaziosmanpaşa Kentsel Planlama Derneği Başkanı Bekir Taner Ateş oldu. Tekstil Sektörü ile alakalı birçok sorunun yanıtını veren Ateş, İTO seçimlerinde başkan adaylığından neden çekildiğini de Radyo Trafik canlı yayınında açıkladı.

    BEKİR TANER ATEŞ İTO BAŞKAN ADAYLIĞI’NDAN NEDEN ÇEKİLDİ?

    İTO’da yıllardır yaptığı görevlerle belirli bir tecrübeye eriştiği, eksikleri, yapılması gerekenler konusunda tecrübe sahibi olunca 2022 başında İTO Başkanlığı’na aday olduğunu söyleyen, ITO meclis ve 35 nolu İplik ve Elyaf Ürünleri Komite Üyesi Bekir Taner Ateş, amacının ne değiştirebiliriz olduğunu açıkladı. İTO’nun, Ticaret Bakanlığı’na bağlı olduğunun altını çizen Ateş, 2022 9. Ayında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın mevcut başkan ile devam etmek istediğini açıklamasının ardından başkan adaylığından çekildiğini söyledi.  Ateş; “Devletin en başının bir tercihte bulunduğu bir yerle ilgili ısrar etmenin pek de bir anlam ifade etmeyeceğini düşündüğüm için çekildimDevletin bir kurumunda devlet tarafından tercih edilen biri varsa, neticede bir şekilde o sürece biraz geriden bakmak gerektiğini düşündüğüm için çekildim.” İfadelerini kullandı. Ateş ayrıca, önümüzdeki dönemde de sorumluluktan kaçmayacağını belirtti.

    TEKSTİL PİYASASINDA FİYATLAR GERÇEĞİ YANSITMIYOR.

    İTO Meclis üyeliği dışında, Bayrampaşa Tekstilci ve İş İnsanları Derneği Başkanı, Gaziosmanpaşa Kentsel Planlama Derneği Başkanı da olan Bekir Taner Ateş, maliyet artışları göz önüne alındığında tekstildeki fiyatların gerçeği yansıtmadığını söyledi. Ateş sözlerine şu şekilde devam etti: “Şimdi moda sektörü aslında çok yaşayan bir sektör. Şu anda sistemden bağımsız işliyor. Şimdi işte önce bu Amerika’nın FED’in faiz artırımı süreciyle dünyada başlayan sıkıntı Avrupa’ya yansıyan sıkıntı, daha sonra Ukrayna Rusya savaşı ile olan sıkıntılar, özellikle bizim dış pazarlarımızda çok büyük bir sıkıntı oluşturdu yani. Hem bir de pandemi sürecinden geçtik. Arkasından ülkemizde, seçim süreci öyle bir yıpratıcı geçiyor ki yani en sonunda diyorsun ki ya şu seçimler bitse de kurtulsak diyorsunuz yani çünkü sonuçtan bağımsız. Sonuçta bağımsız tabii buralara yansıyınca moral motivasyonları da düşüş oluyor. Moral motivasyonu içinde tam bizim bu sektörü ilgilendiren bir şey. Moral, motivasyon, düşünce, ilk kısılan şey artık, bireylerinin tüketicinin ilk kısıtlı şey maalesef giyim alışverişi, giyim alışverişine kızınca da ister istemez şöyle bir şey oluyor, mesela oradaki enflasyon rakamlarının devletin açıkladığı şeylerdir ama sorun şurada; o ürün o ürün bir sene önceye göre üretimi o ürünün şu anda Türkiye’deki üretimi bir sene önceye göre en az %100 artmış durumda. Nereden %100 artmış durumda? Ham maddeden bağımsız olarak işçilik veriyorsunuz, işçilikteki artış ortada. Bundan 16 ay evvel 2.850 liralık asgari ücretin şu anda 8.500 TL olduğunu söylersek, zaten nereye gittiğini görürsünüz. Elektrikteki artış ortada, genel giderlerdeki artış ortada. Haliyle böyle olunca şimdi niye o şeyde o fiyatlar o kadar da kalmış, alışveriş, düşünce, satışlar, düşünce ne yapacaksınız? Siz bir koleksiyon hazırlamışsınız. Bu sektör koleksiyon hazırlar. Ana olarak 2 tali olarak 4 tane koleksiyonu vardır işte yazlık üstlük, ilkbahar sonbahar ürünü hazırladınız. O andan itibaren artık belirleyicisi siz değilsiniz. Belirleyici piyasa ve tüketici piyasa tüketici koydunuz, piyasa iyi değil, satılmıyor, yapacak hiçbir şey yok, onu bitireceksiniz. Yani o malın maliyeti 1 lira olmuş 100 TL olmuş 500 TL olmuş 1.000 TL olmuş. Hiç önemli değil o mal bitecek. Yani bitmezse hiçbir anlamı yok. Böyle bir süreci yaşıyoruz. O nedenle de fiyatlar gerçeği yansıtmıyor. Fiyatlar şu anda olması gerekenin altında. Şu anda maliyetler çok yukarda.”

    İHRACAT DÜŞTÜ, İŞLER KÖTÜ

    Geçen aya göre tekstil sektöründe ihtacatın %15-20 oranında düştüğünün altını çizen Bekir Taner Ateş, pandemi döneminde Çin’den gelen konteynır maliyetlerinin çok yükselmesi nedeniyle Türkiye’nin bir avantaj elde ettiğini ve özellikle pandemi döneminde ülkemizde üretimin de durmamasının verdiği etkiyle 2021 ve 2022 yılının 6. Ayına kadar her şeyin muhteşem gittiğini söyledi. Çin’in tekrar piyasaya girmesiyle durumun değiştiğine değinen Ateş, Çin’den gelen konteynır fiyatlarının düşmesi, asgari ücretin yükselmesi ve Türkiye’deki maliyet artışları neticesinde işlerin durduğunu açıkladı. Ateş, “Uzak Doğu açıldı. Konteynır fiyatları şu anda 3.000 4.000 dolara düştü. 3.000 – 4.000 dolara düşünce bizim oradaki bizi koruyan, bizim üretimimizi koruyan en büyük şey elimizden gitti.  Sonra ne oldu? Mesela bizim maalesef bazı şeylerde bizim nasıl oluyorsa geriye gelme diye bir şey yok. Yani bugün işte şu anda petrol fiyatları Rusya Ukrayna savaşı’ndan önceki daha aşağı gelmiş 85 dolardan şu anda 70 civarı. Biz mesela Gaziantep’ten 3 sente nakli ile mal getirirken şu anda 3 sent yerine 8 sent 9 sente getiriyorsun, 10 senti getiriyoruz.  Biliyoruz ki hani düştü, değişen bir şey yok. Bu sefer insanlar diyor ki, şu an işte işçilik arttı. Lastiğin fiyat arttı. Otoyolun fiyatı arttı, vesaire vesaire geri hiçbir şey gelmiyor, geri gelmedi.  Emin olun ortalamada şu anda 15.000 liradan aşağı çalışan yok. Yok, çalışan yok. Bütün bu artışlarda bizim elimizde ne var? Özellikle yurt dışı pazarda elimizde bir tek döviz var. Yani sattığınız üründe karşı aldığımız döviz var. O maliyet enflasyonuna göre elimizdeki kurun 25 TL civarında olması lazım. Böyle olmayınca bu sefer Avrupa ile olan ticaretimizde maalesef fiyat tutturamadık. Hızdan dolayı birçok işler kaçmaya başladı. Bir başka şey mesela işte bunu herkes bilmiyor, yani özellikle 6 Şubat depremlerindeki sürecin basın tarafı maalesef iyi idare edilmedi. Yani o günlerce neredeyse gece sabahlara kadar olan yıkıntılar içerisindeki şöyle yaklaşıyor ve ne deniyordu işte sürekli İstanbul’da büyük deprem bekleniyor, şurada da bekleniyor, burada da bekleniyor. Tabii özellikle Avrupa’daki büyük alıcılar, insanlar dedi ki, ya biz size sipariş vereceğiz ama böyle bir sizde deprem bekleniyor. Siz bir malı deprem olsa veremezsiniz. O orada da bir sıkıntı yaşadık.” Dedi.

    15 BİN LİRAYA ÇALIŞACAK KİMSE BULAMIYORUZ

    Tekstil sektöründe en düşük maaşın 15 bin lira olduğuna değinen, ITO Meclis ve 35 nolu İplik ve Elyaf Ürünleri Komite Üyesi, Bekir Taner Ateş bu ücretin 8 saatlik mesai ücreti olduğunu ve kişilerin ustalaştıkça çok daha yüksek maaşlar aldığını belirtti. Özellikle gençlerin masa başı iş olsun düşüncesi ile sektöre girmediklerine de değinen Ateş, gençleri meslek liselerinden itibaren sektörde çalışmaya ikna etmek için neler yaptıklarını anlattı: “Ya hikâyeyi buradan yazabilirsiniz işte küçük bir atölye kurabilirsiniz. Küçük bir tekstil konfeksiyon atölyesini bugün yani en Türkiye’de satılan en ucuz araba arabanın yarı fiyatını kurabilirsiniz ve o atölyeye de o arabayı bir senede satın alabilirsin. Bunun için gerçekten biraz çalışmak lazım. Yani şu maalesef şu telefondan şu sosyal medyadan çıkmak lazım. “

    HANGİ ÜRÜN DAHA KULLANILIŞLI?

    Tekstilde, geçmiş yıllardaki kaliteli ürünlerin olmadığı iddialarına da yanıt veren Bekir Taner Ateş, eskiden insanların tekstil ürünlerine verdikleri değerler bugün verilen değerin aynı olmadığını bu nedenle de ürünlerin çabuk yıprandığını düşündüklerini ifade etti. Ateş, “Ne yazıyor orada yıkama etiketi var yıkama etiketine uyumadınız o etiket, yani onu 30 derecede yıkamak gerekiyor. Dikkatli deterjan koymak lazım deterjanı basarsanız o da şeyin formunu bozuyor, makineyle bozuyorsunuz. Yani insanlarımız da şu var, tekstil ürünü eskilerin tabiriyle ayakkabı gibi tüketmek lazım. Kullanmak lazım. Bir ayakkabıyı nasıl bir gün giyeceksiniz, yarın başka giyeceksiniz, öyle kullanırsanız ayakkabıyı hiç eşsiz gitmezsiniz. Tekstil ürününde, insanlar tabii seviyor alıp giyiyor ya bir hafta olmaz yani yapacak bir şey yok. Yani bir hafta giyerseniz bunu ister istemez, bu lifleri tekstil lifleri, pamuk yani veya sentetik lifler açılmaya başlıyor haliyle de formasyonu bozulmaya başlıyor, işin aslı o yani yoksa eskiye göre şu anda üretim standartları, üretim kontrolleri çok daha ileri safhalarda…” dedi.

    Dinleyici soruları üzerine en dayanıklı tekstil ürünlerinin karışık ürünler olduğunu belirten ITO Meclis ve 35 nolu İplik ve Elyaf Ürünleri Komite Üyesi, Bekir Taner Ateş şu ifadeleri kullandı: “Mesela polyester, değil mi aman, derdik yakar, giyilmez vesaire ama çok gelişti mesela. O kadar gelişti ki bugün en büyük efor sarf eden futbolcuların daha iyi giydiği formalar işte polyesterden. Artık onlar nefes alan bir şekilde geliştirilmiş vaziyette ama nereye geleceğiz? Biz yine de şeye geliyoruz. Doğal ürün doğal ürün. Yine de insan organizması için en faydalı ürün pamuk ve yün şeklinde sırayla söylüyoruz. Peki bunlarda sıkıntı ne oluyor? Bunlarda da sıkıntı şu, sentetik ten bağımsız %100 doğal ürünlerin maalesef dezenformasyon onları çok çabuk bozuyor. Mümkün mertebe doğal ve sentetik karışımlı ürünler en mantıklı ürünler. Yani bir ürünü alırken eğer yün alacaksanız, %50 elli olması veya %30 – %70 olması yani %50 gün %50 akrilik. Veya %50 yün, %50 polyester. Bir pamuk ürün alacaksanız, %50 pamuk, %50 akrilik, %50 viskon, %50 akrilik gibi şeyler almalısınız. Bunlar birbirini sentetik doğalı tuttuğu için tamam birbirini tamamlıyor, birini tamamlar, daha uzun süre kullanılır. Formu bozulmaz. Buna dikkat etmek lazım.”

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Enginarın 5 faydası

    Sağlıklı yaşamın vazgeçilmez besinlerinden biri olan enginar, papatyagiller ailesinden çok yararlı bir bitkidir. Akdeniz bölgesinde yetişen enginarın zengin besin içeriğine sahip olduğunu belirten Anadolu Sağlık Merkezi Beslenme ve Diyet Uzmanı Derya Eren, “Enginar A ve C vitamini, kalsiyum, fosfor, demir, potasyum, magnezyum, çinko ve B1, B2, B6 vitaminlerinden zengindir. Aynı zamanda çok iyi bir lif, yani posa kaynağı olan enginar birçok hastalığa karşı faydalı” dedi. İşte enginarın 5 faydası…

     

    Kolesterolü düşürür

    Enginar içeriğinde bulunan luteolin adlı antioksidan madde kolesterolün düşürülmesinde etkilidir. Enginar yaprağının kan kolesterol seviyelerini düşürdüğünü kanıtlayan birçok bilimsel çalışma mevcuttur.  

    Karaciğeri korur

    Enginarın en bilinen faydası karaciğeri koruyucu etkisidir. Enginar yaprağı özü karaciğeri koruyup yenilemeye fayda sağlarken, safra üretimini artırarak karaciğerden zararlı toksik maddelerin atılmasına yardımcı olur.  

    Kanser riskini düşürür

    Enginar içeriğindeki birçok antioksidan madde, serbest radikallerin vücuttan uzaklaştırılmasını sağlayarak hem bağışıklığı güçlendirir hem de kanserden koruyucu etki sağlar.  

    Kan şekerini dengeler ve kilo kontrolünü sağlar

    Yüksek lif (posa) içeriği sayesinde enginar kan şekerinin hızlı yükselmesini engeller ve  vücudun posa ihtiyacını da karşılayarak kan şekerinin dengelenmesine katkıda bulunur. Yine posa içeriği sayesinde sindirim sisteminin de düzgün çalışmasını sağlayarak kilo kontrolüne yardımcı olur. 

    Kan basıncını dengeler

    İçeriğindeki potasyum sayesinde vücudun sodyum potasyum dengesini sağlayarak kan basıncının, yani tansiyonun dengede kalmasını sağlar.

     Basmati pirinçli enginar tarifi

    Malzemeler: 2 adet enginar, 1 adet limon, ¼ demet dereotu, 1 su bardağı basmati pirinç.

    Yapılışı: Enginarları 1 su bardağı su eklenmiş tencerede yarım limon suyu ekleyerek haşlayın. Ayrı bir tencerede 1 yemek kaşığı zeytinyağı ve basmati pirincini ekledikten sonra enginarın kalan haşlama suyu ile 1 su bardağı sıcak su ekleyin ve pişirin. Pirinç pişmeye yakın küp küp doğranmış enginarları ve doğranmış dereotunu da tencereye ekleyerek karıştırın ve 5-10 dakika dinlenmeye bırakın. Son olarak limonun kabuklarını rendeleyip karışımın üzerine ekleyin ve servis esnasında ise kalan yarım limonu üzerine sıkın.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Baharda Alerjik Rinitin 9 Belirtisine Dikkat!

    Bahar aylarında artış gösteren ve halk arasında saman nezlesi olarak bilinen alerjik rinit sorunu; polenler, ev tozu akarları ve hayvan tüyü kepeği gibi alerjenlerin vücudun bağışıklık sistemini etkilemesiyle ortaya çıkıyor. Başta astım hastaları ve sigara kullanan bireyler olmak üzere her yaştan insanda görülebilen alerjik rinit, halsizlik, boğaz ağrısı, hapşırma, burunda tıkanıklık ve kaşıntı gibi belirtilerle yaşam kalitesini olumsuz etkiliyor. En önemli tedavisi alerjik rinit nedeni ortam ve maddelerden uzaklaşmak olan hastalığın semptomları uygulanan bazı ilaç tedavileriyle ortadan kaldırabiliyor. Memorial Şişli Hastanesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Bölümü’nden Doç. Dr. Ela Araz Server, alerjik rinitin sebepleri ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi.

    Polen, ağaç, ot, küf mantarı ve hayvan tüyü kepeklerinden uzak durun

    Alerjik rinit, burun içerisini örten mukozanın alerjik maddelere olan reaksiyonu ile ortaya çıkmaktadır. Her yaşta ortaya çıkabilen ancak çoğu insanda çocukluk veya genç erişkinlikte başlayan belirtiler diğer yaşlara oranla daha şiddetli olan alerjik rinite alerjen olarak tanımlanan küçük partiküller sebep olmaktadır. Polen, ağaçlar, otlar, küf mantarları, hayvan tüyü kepekleri ve akarların(ev tozu) oluşturduğu gözle görülemeyecek kadar küçük olan partiküller doğanın uyanmaya başladığı ilkbahar aylarında daha fazla görülmektedir. Bu durum da alerjik rinit hastalığının bahar aylarında daha fazla görülmesine neden olmaktadır.   

    Astım ve egzama hastaları daha fazla risk altında  

    Astımı veya egzaması olan hastalar başta olmak üzere ailesinde alerjik rinit öyküsü olan kişilerde bu rahatsızlığın gelişme riski daha yüksektir. Ayrıca anne-babası sigara içen, apartman dairesinde yaşayan ve evcil hayvan besleyen çocuklarda da alerjik rinit görülme sıklığı daha fazladır. 

    Burun ucunda oluşan yatay çizgi alerjik rinitten kaynaklanıyor olabilir

    Polenler, akarlar veya hayvan tüyü kepeği gibi nedenlerle gelişen alerjik rinit ile soğuk algınlığına bağlı olarak oluşan nezlenin burun akıntısı, kaşıntı, hapşırık gibi belirtileri aynıdır. Ancak alerjik rinitte burun akıntısı şeffaf ve bolken, soğuk algınlığına bağlı nezlede daha koyudur. Soğuk algınlığında oluşan ateş, kırgınlık, kas eklem ağrısı, boğaz ağrısı gibi ek semptomalar birkaç gün içerisinde düzelir.  Alerjik rinitte ise belirtiler alerjene maruz kalındığı süre boyunca devam eder. Alerjik rinitin başlıca belirtileri şunlardır;  

    1. Burun tıkanıklığı
    2. Sulu burun akıntısı ve kaşıntısı
    3. Hapşırmak
    4. Gözlerde kaşıntı, kızarıklık, göz altındaki ciltte şişme ve koyu renk değişikliği
    5. Boğaz ve damakta kaşıntı
    6. Kulaklarda kaşıntı, tıkanıklık
    7. Ağızdan nefes alma ve sık uyanma
    8. Sosyal yaşam aktivitelerinde azalma 
    9. Alerjik selam (Kaşıntı nedeniyle sık sık ellerle hastanın burnunu yukarıya doğru itmesi ile burun ucunda yatay çizgi oluşumu)

    Tedaviye alerjiye neden olan ortamdan uzaklaşarak başlayın

    Alerjik rinitin tanı- tedavisinde hastanın hikayesi ve yaşadığı semptomlar çok önemlidir. Hangi durumda neye maruz kaldığında semptomların ortaya çıktığı sorgulanır. Sonrasında yapılan Kulak Burun Boğaz muayenesindeki bazı bulgular sonrası yapılan testlerle kesin tanı konulur. Testlerde hastanın neye karşı alerjisi olduğunun belirlenmesi çok önemlidir. En kolay, hızlı ve ekonomik test ise “Deri Prick” (delme) testidir. Cilde küçük miktarlarda farklı alerjenler damlatılarak yapılır. Oluşan cilt reaksiyonları değerlendirilir. Deri Prick Test ile sonuç alınamayan hastalara kanda “Serum Spesifik IgE Antikor” testi bakılabilir. Alerjik rinitin tedavisinde ise ilk basamak hastada alerjiye sebep olan bölge ve alerjen maddelerden uzaklaşmasıdır. Daha sonra hastanın alerji testlerine göre ilaç tedavilerine başlanır. İlaç tedavisindeki esas amaç alerjik reaksiyonda ortaya çıkan semptomların azaltılmasıdır. İlaç tedavisi ile kontrol altına alınamayan durumlarda ise immünoterapi yani aşı tedavileri uygulanır. Alerjik rinitin cerrahi bir tedavi yöntemi yoktur. Alerji sonrası ikincil gelişen burun etleri şişliğinde burun etlerinin küçültülmesi işlemi yapılabilir.

    Sabah yürüyüşlerinizi ve ev işlerinizi polen olmayan saatlerde yapın

    Alerjik rinit hikayesi olan hastaların yaptırdığı testlere bağlı olarak hangi alerjene karşı savunma mekanizmasının tepki gösterdiğini belirlemesi çok önemlidir. Alerjisi olduğunun bilincinde olan hastanın bu maddelerden olabildiğince uzak durması gerekir. Ev tozu (akar) alerjisi olanların ev ve iş yerlerinde toz tutan halı, peluş oyuncak, yünlü malzemelerden yapılmış eşyaları bulundurmaması, ev ve işyeri zemininin toz tutmayan malzemelerle döşenmesi ve her gün yüksek vakumlu süpürgelerle temizlemesi gerekir. Aynı şekilde yataklarda da antialerjik nevresim takımları, yorgan ve yastık kullanılmalıdır. Polen alerjisi olan hastanın ise; polenizasyon dönemlerinde sabah erken saatlerde yürüyüş yapmaması, ev ve dışarı giysilerini ayırması, ev havalandırmasını polenizasyon olmayan saatlerde yapması gerekir. Hayvan alerjisi olan insanların ise ev ortamında hayvan bulundurmaması, dışarı da ise hayvanlarla yakın temas kurmaması önemlidir.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • QNB Finansinvest TAİDER ile düzenlediği Aile Buluşmaları etkinliğinde sermaye piyasalarını ve halka arz süreçlerini ele aldı

    Türkiye Aile İşletmeleri Derneği (TAİDER)’in Ulusal Aile İşletmeleri Zirvesi’nin ana sponsoru olan QNB Finansinvest, 2 Mayıs Salı günü Cumhuriyet’in 100. yılında sermaye piyasalarını ve halka arz süreçlerini ele alan bir etkinlik düzenledi. Etkinlikte aile şirketi yöneticilerine halka arz karar aşamasından halka arz sonrası desteğe kadar uçtan uca tüm süreçler hakkında detaylı bilgi verildi.

    2022 yılında gerçekleştirdiği 4 halka arz ve 2023 yılı Mayıs ayı itibarıyla gerçekleştirdiği 2 halka arz ile toplamda 6,9 milyar TL büyüklüğünde 6 halka arza imza atan QNB Finansinvest, Türkiye Aile İşletmeleri Derneği (TAİDER)’in Ulusal Aile İşletmeleri Zirvesi’nin ana sponsoru olarak aile şirketi yöneticilerine; aile şirketlerinin kurumsallaşması, devamlılığı, halka arzı, yeni yatırım araçları ve sermaye piyasaları konularında son gelişmeler ve trendler hakkında detaylı sunumlar yaptı. QNB Finansinvest Genel Müdürü Pamir Karagöz’ün açılış konuşmasıyla başlayan etkinlikte, QNB Finansinvest Araştırma Grup Müdürü Can Alagöz, seçim öncesi yatırım dünyasına dair ipuçlarını paylaşırken, QNB Finansinvest Yatırım Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı İpek Hekimoğlu ise alternatif finansman kaynağı olarak halka arz süreçleri hakkında bilgi verdi.

    Halka arzların, firmaların yatırım harcamaları ve işletme sermayesi gibi çeşitli finansman ihtiyaçlarında önemli bir alternatif olduğunu vurgulayan QNB Finansinvest Genel Müdürü Pamir Karagöz, dünya genelinde artan enflasyon, izlenen faiz politikaları, yaşanan jeopolitik gelişmeler, pandemi, finansal piyasalar ve bankacılık sektörünün değişmesine, diğer bir deyişle kartların yeniden dağıtılmasına neden olduğunu belirtti. Bu dönemde ülkelerin ve şirketlerin her zamankinden daha fazla yatırım yapmaya ihtiyaç duyduğuna dikkat çeken ve şirketlerin finansmana erişim koşullarının önem kazandığını, kısa ve orta vadede finansmana erişim koşullarının ideal seviyelerde olmayabileceğini ifade eden Karagöz, “Bu noktada sermaye piyasaları önemli bir görev üstleniyor. Pandemi öncesinde 1 milyon seviyelerinde seyreden bireysel yatırımcı sayısı, şu an yaklaşık 5 milyon seviyelerine ulaştı ve yeni firmaların Borsa İstanbul’da işlem görmesiyle hisse senedi yatırımcılarının farklı yatırım temalarını değerlendirebilmesi önemli bir rol oynuyor” dedi. Karagöz, halka arzların, firmaların yatırım harcamaları ve işletme sermayesi gibi çeşitli finansman ihtiyaçlarında önemli bir alternatif olduğunu vurgularken; QNB Finansinvest olarak, sektörü, bireysel ve kurumsal yatırımcıları ürün ve hizmetleriyle desteklemeye devam edeceklerini belirtti.

    TAİDER Yönetim Kurulu Başkanı Fatma Olten açılış konuşmasında “TAİDER olarak, aile işletmelerini ilgilendiren en önemli konularda 2012 yılından beri etkinlikler düzenliyoruz ve aile işletmelerimizin bu konulardaki gelişimlerini mutlulukla izliyoruz. TAİDER 11. yılına girerken aile işletmelerinin büyümeleri, kurumsallaşmaları, sürdürülebilir büyümenin şartlarından olan şeffaflaşma, profesyonelleşme gibi konuları da ön plana çıkarıyor. Kurumsal yönetimin gelişmesi ile şirketlerin ömrü uzarken, halka arz gibi önemli finansman yöntemleri de aile işletmelerinin tanınması, globalleşmesi ve sürdürülebilir olması açısından önem taşıyor. Bu sürecin hem şirkete hem de aileye etkilerini daha fikir halindeyken öğrenmek, aileler ve şirketleri için büyük fayda sağlıyor. Bu kapsamda da QNB Finansinvest ile gerçekleştirdiğimiz etkinliğimizde aile şirketi yöneticilerine yön göstermek üzere bir araya geldik” dedi.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Binalarda %60’a varan enerji tasarrufu mümkün: ‘Dalmaçyalı ile sıfır enerjili binaların çözüm ortağıyız’

    4. Uluslararası Sıfır Enerji Binalar Zirvesi – ZeroBuild Summit 2023 açılış oturumuna katılan Nippon Paint – Betek Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Arzu Uludağ, “21. yüzyılda insanlık olarak Küresel Isınma ve İklim Değişikliği sorunuyla karşı karşıya kalsak da çözümler bulmaya çalışıyoruz. İnsanlık tarihinde ilk kez karşılaşılan; insan faaliyetlerine bağlı olarak gezegenimizin ısısının artması tüm yaşam biçimimizi yeniden ele almayı gerektiriyor” dedi.

    Sıfır Enerji Binalara dönüşüm konusunda dünyanın dört bir yanından birçok akademisyen, STK, bina profesyonelleri, üreticiler ve tedarikçilerin bir araya geldiği 4. ZeroBuild Summit’23 – Uluslararası Sıfır Enerji Binalar Zirvesi, 26-29 Nisan 2023 tarihleri arasında Yapı Fuarı–TurkeyBuild ev sahipliğinde TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi.

    Zirvenin açılış oturumunda söz alan Nippon Paint-Betek Genel Müdür Yardımcısı Arzu Uludağ, “21. yüzyılı insanlık olarak Küresel Isınma ve İklim Değişikliği sorunu ile yaşıyoruz ve çözümler bulmaya çalışıyoruz. İnsanlık tarihinde ilk kez karşılaşılan; insan faaliyetlerine bağlı olarak gezegenimizin ısısının artması tüm yaşam biçimimizi yeniden ele almayı gerektiriyor. Filli Boya’dan Dalmaçyalı olarak sürdürülebilirliği işimizin merkezinde görüyor, bu nedenle mimari ve şehirciliği hem küresel hem de bireysel ölçekte çözümler için bu yönde desteklemeyi misyonumuz olarak değerlendiriyoruz. Hem enerji verimliliği hem de esenlikli yapılarda yaşamaya katkı sunacak çözümler sunmaya Nippon Paint-Betek Boya bünyesindeki, endüstri lideri Filli Boya’dan Dalmaçyalı markamız ile 20 yılı aşkın süredir emek veriyoruz ve yatırım yapıyoruz” ifadelerini kullandı. 

    Arzu Uludağ sözlerine şu şekilde devam etti: “Avrupa Birliği başta olmak üzere ısı yalıtımı, modern şehircilik ve inşaat düzenlemelerinde zorunlu olmakla kalmıyor, ısı yalıtımı için destek paketleri ve fonlar da kullanıma sunuluyor. Yüzde 70 oranında yalıtımsız binanın bulunduğunu tahmin ettiğimiz ülkemizde de 2000 yılından bu yana yeni yapılan binalarda ısı yalıtımı zorunludur. Devletimizin Haziran 2022 tarihinde duyurduğu ısı yalıtımı destek kredi paketi açıklamasını da olumlu buluyoruz. Enerji verimliliğinin devlet tarafından gündeme getirilmesinin ve desteklenmesinin, tüketicileri ısı yalıtımı yaptırmaları konusunda teşvik edeceğine ve talebi tetikleyeceğine inanıyoruz.”

    Sıfır Enerji Binalar için ZeroBuild’e destek

    Dalmaçyalı, tüm tüketici kitlelerindeki bilinç seviyesini yükselterek enerji verimliliğine vurgu yapmak ve ülkemizin ve dünyamızın karşı karşıya olduğu iklim krizi ile mücadeleye katkıda bulunmak üzere Zero Build Yapı Fuarı’na gün sponsoru olarak da destek verdi. Dalmaçyalı gün sponsorluğu kapsamında Arzu Uludağ’ın moderatörlüğü ile gerçekleştirilen “Sıfır Enerjili Binalar, Isı Yalıtımı ve İnsan Sağlığı’na Etkileri” oturumuna İTÜ Meteoroloji ve Afet Yönetim Üyesi Prof. Dr. Mikdat KADIOĞLU ve Marmara Üniversitesi Tıp Fakultesi Çocuk Göğüs Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Bülent KARADAĞ katılarak ısı yalıtımının insan sağlığına, enerji verimliliğine ve çevreye etkilerini uzun dönemli bir araştırma ile nasıl belgelediklerini anlattılar. 

    Binalarda %60’a varan enerji tasarrufu mümkün

    Dalmaçyalı gün sponsorluğunda düzenlenen diğer bir oturum da “Sıfır Enerjili Binalar ve Mantolama”oldu. Bu oturuma Çevre ve Şehircilik Bakanlığı 2014-2018 dönemi müsteşarı Prof. Dr. Mustafa Öztürk, Yapılarda Enerji Verimliliği Derneği (VERİMDER) Başkanı Çağdaş Korkmaz, Dalmaçyalı Yalıtım Ürün Yöneticisi Sanem Şenler Özbil katıldı. 

    VERİMDER olarak enerji tasarrufu için yasa ve mevzuatların ülkemizde hayata geçirilmesi ve destek faaliyetlerinin yürütülmesi hususunda kamu otoriteleri ve tüketiciler nezdinde çalışmalar yaptıklarını belirten Çağdaş Korkmaz: “Enerjiyi yapılar, sanayi ve ulaşım olmak üzere üç ana alanda harcıyoruz. 2018-2019 yıllarında yapılarda kullanılan enerjinin sanayiyi geçtiğini gördük. Yapılarda ağırlıklı olarak fosil yakıt tükettiğimiz için bunun sera gazı salımına etkisi ile beraber çevrenin korunması açısından enerji tasarrufunun önemi yadsınamaz bir boyutta. Yapılarda %80 oranında ısıtma ve soğutma amaçlı yakıtlar tüketiyoruz. Bu alanda dış cephe ısı yalıtımı uygulamaları ile binalarda %60’a varan enerji tasarrufu mümkün” dedi. 

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Sistem Global Danışmanlık, Teracity Yazılım iş birliğiyle kişisel veri yönetim otomasyonu Wecover’ı duyurdu

    Sistem Global Danışmanlık, Teracity Yazılım iş birliğiyle hayata geçirdiği kişisel veri yönetim otomasyonu Wecover’ı duyurdu. Aydınlatma ve açık rıza yönetimi, KVKK uyumluluk sihirbazı, akıllı kişisel veri işleme envanteri ve kuruma özel süreç yönetimi gibi özellikler sunan Wecover; veri işleyen kurumlara KVKK süreçlerini dinamik olarak yönetme imkanı sağlıyor.

    Sistem Global Danışmanlık ve Teracity Yazılım, yeni iş birlikleri kapsamında Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) uyum süreçlerini otomatize eden Wecover’ı duyurdu. Süreç tabanlı güvenli kişisel veri yönetim otomasyonu Wecover, veri sorumlularına veya veri işleyen nitelikteki her işletmeye KVKK uyum süreçlerini yarı otomatik olarak tek bir kanal üzerinden gerçekleştirme imkanı sunuyor.

    Teracity Yazılım’la gerçekleştirdiği iş birliğiyle KVKK otomasyon platformu Wecover’ı hayata geçiren Sistem Global Danışmanlık; Türkiye’deki 550’den fazla uzmanıyla başta KOBİ’ler ve Ar-Ge, teknoloji, katma değerli üretim ve ihracat alanlarındaki şirketler olmak üzere her büyüklükten şirkete danışmanlık hizmetleri sunuyor. 

    Wecover’ın açık rıza yönetim özelliğiyle KVKK süreçleri kolaylaşıyor

    Wecover, aydınlatma ve açık rıza yönetimi özelliği sayesinde veri işleme şartı bulunmayan durumlarda ilgili kişilerden açık rıza toplayabilme ve rızanın geri çekilmesi gibi işlemlerde başvuruları toplayabilme ve yanıtlayabilme imkânı sunuyor. Aydınlatma bildirimleri oluşturabilme, bu bildirimleri paylaşabilme, kişisel veri aktarılan üçüncü taraflar ve aktarılan kişisel verilerle ilgili detaylı kayıtlar tutabilme gibi konularda da otomasyon sağlayan Wecover; kişisel veri işleme envanteri sayesinde envanterdeki tüm değişiklik ve güncellemelere ilişkin kayıtları da saklıyor.

    “KVKK uyumluluğu, süreklilik gerektiren bir süreç”

    Konuyla ilgili açıklamada bulunan Sistem Global Danışmanlık Yönetici Ortağı Cengiz Aydemir, “Veri toplayan tüm kurumlar KVKK uyum projeleri geliştirdi fakat tablolar Excel’de kaldı. KVKK uyumluluğu bir kez yapılması yeterli olmayan, hukuki ve teknik zorunlulukları süreklilik gerektiren bir süreç. Wecover, tüm bu süreçleri dinamik olarak güncelleyebilme imkanı sunuyor. Örneğin regülatif düzenlemelere paralel olarak aydınlatma metinlerinde yapılması gereken güncellemeler otomatik olarak gerçekleşiyor. Bir diğer önemli nokta ise açık rıza süreçlerinde ispatın önemi. Onlarca çalışanı olan birçok şirket bu süreci kağıt üzerinden yürütüyor ve çeşitli zorluklar yaşıyor. Wecover ile dijital ortamda rıza alıp saklamak mümkün. Ayrıca tüm bu süreçlerde, Wecover ile KVK uzmanlarından danışmanlık hizmeti ve kurum personelleri için animasyonlu eğitimler de alınabiliyor. Son olarak, birçok kurumun hayatını kolaylaştıracağına inandığımız Wecover’ın sunduğu tüm çözümleri lansman dönemine özel bir aylık ücretsiz demo fırsatı ile deneyimlemek mümkün” dedi.

    Teracity Yazılım Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Osman Akın ise “Geliştirdiğimiz bulut tabanlı, kullanımı ve adaptasyonu kolay bu otomasyon ile kişisel veri işleyen tüm kurumların hayatını kolaylaştıracağız. Bir işletmenin Wecover üzerinde açık rıza işlemlerini başlatması için ihtiyaç duyulan süre 1 saatten daha kısa. Bu süreye aboneliği başlatma, veri sorumlusunu tanımlama, açık rıza metnini girme gibi işlemlerin tamamı dahil. Sonrasında belirlenen kişi listesine e-posta veya GSM üzerinden açık rıza işlemini otomatik olarak başlatabiliyoruz. Basılı evraklarla, ıslak imza peşinde koşmak, bu evrakları sonrasında yıllarca arşivde saklamak gibi çok maliyetli süreçlerden işletmeleri kurtarıyoruz. Ayrıca web sayfalarında, e-posta eklerinde, SMS eklerinde yer alan aydınlatma metinlerini tamamen otomatik hale getiriyoruz. Bugün birçok işyeri, kamu kurumu, eğitim kurumu kişisel veriyi yönetemediği için güvenlik zafiyeti oluşturacak şekilde bina giriş kayıtlarını almamayı tercih ediyor.  Wecover, bu problemi de çok pratik bir şekilde çözüyor. Bina girişlerinde tabletler üzerinden ziyaretçi girişi KVKK kurallarına uygun bir şekilde yapılıyor ve kişisel veriler otomatik anonimleştiriliyor” dedi.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Buffett: ABD iktisadında süper devir sona erdi

    Milyarder yatırımcı Warren Buffett Berkshire Hathaway’in birçok işletmesinde 2023’te çıkarların düşmesiyle yeterli vakitlerin sona ermiş olabileceğini öngördü.

    Buffet yatırımcılarına yaptığı açıklamada birinci çeyrek faaliyet kârlarının yüzde 13 ile âlâ geçtiğini lakin ABD ekonomosinin geçirdiği harika devrin sona erdiğini belirtti.

    Berkshire Hathaway CEO’su, denetim ettiği sermayeyi Tayvan yerine Japonya’da konuşlandırmayı tercih ettiğini ve jeopolitik nedenlerin firmasını adanın çip üreticisi devindeki paylarını azaltmaya yönlendirmesine üzüldüğünü belirtti.

    Buffett, Taiwan Semiconductor Manufacturing Co.’nun (TSMC) dünyanın en yeterli yönetilen ve en değerli şirketlerinden biri olduğunu vurgulayarak “Çip sanayisinde onların düzeyinde olan kimse yok” dedi.

    “TSMC’deki paylarını yüzde 86 oranında azalttı”

    Ancak bu açıklamalar, Berkshire’ın Kasım ayında 5 milyar dolarlık bir yatırım yaptığını duyurması sonrası Buffett’ın Çin ile Tayvan ortasında artan tansiyonu neden göstererek dördüncü çeyrekte TSMC’deki payını yüzde 86 oranında azaltmasını engellemedi.

    Buffett, Çin ve ABD’yi rekabetlerini denetim altına almaya çağırdı.

    “Çin ve ABD rekabetçi olurken karşılıklı zenginleşebilir”

    Omaha, Nebraska’da gerçekleştirilen toplantıda “Çin ve ABD’nin oyunun ne olduğunu anlaması ve bu durumu çok fazla zorlamaması koşul. Her iki taraf da rekabetçi olabilir ve her ikisi de zenginleşebilir” tabirlerini kullandı.

    Aynı aktiflikte konuşan Buffett’in uzun müddettir iş ortağı olan Charlie Munger, iki muhteşem güce birbirlerine “karşılıklı nezaket” davetinde bulundu.

    Buffett, yakın vakitte Japonya’daki ticaret şirketlerinde paylarını artırdıktan sonra Japonya’da daha fazla yatırım yapma isteğinin sinyalini vermişti. Berkshire şu anda bu işletmelerin yüzde 7,4’üne sahip, fakat yüzde 9’u geçmeyeceğini söyledi.

    Buffett Japonya yatırımlarına devam edeceğine işaret etti

    Buffett’ın varisi olarak bedellendirilen ve geçtiğimiz ay Japonya’ya yaptığı bir seyahatte kendisine katılan Greg Abel, Buffett’ın atağını “inanılmaz” bir yatırım olarak nitelendirdi.

    Buffett, Abel’ı beş ticaret meskeninin yöneticileriyle tanıştırmak istediğini belirterek orada yatırımların ve ilgilerin devam edeceğini kabul etmiş oldu.

    Japonya’nın ticaret konutları yahut “sogo shosha” olarak isimlendirilen şirketler ülke iktisadında yüzlerce yıl öncesine dayanan derin köklere sahip ve besinden güce her şeyi tedarik etmesiyle biliniyor.

  • The Last Of Us Dizisi, HBO Max’in En Çok İzlenen Üretimlerinden Biri Oldu

    HBO Max’in The Last of Us dizisi epeyce beğenildi. Kaynak gerece hayli sadık kalması ile ön plana çıkan dizi, birinci günlerinde platformun rekorlarını kırmayı başarmıştı. Artık ise dizi, HBO Max’in resmi bilgilerine nazaran yayın platformunun en çok izlenen ikinci dizisi oldu.

    Warner Bros’un daha evvel yaptığı açıklamada dizinin 9. kısmı ile 8.2 milyon seyirciye ulaşılmış ve birinci dönemin rekoru kırılmıştı. Platformun en yüksek açılış haftasını da yaşayan The Last of Us dizisi, şu anda 30 milyon kullanıcı tarafından izlenmiş durumda. Bu da kendisini platformun en çok izlenen ikinci dizisi yapıyor.

    • The Last of Us Dizisi İki Dönemde Bitmeyecek

    Birinci sırada ise Game of Thrones’un son dönemi bulunuyor. Yalnız bu karşılaştırmada ufak bir sapma olduğunu belirtelim. Zira GoT’un son döneminin izleyici sayılarına İngiltere bölgesi dahil edilirken, HBO Max şimdi İngiltere’ye girebilmiş değil. Yani The Last of Us’ın aslında birinci sırada olması beklenen.

  • Valerien Ismael’den Türkiye itirafları!

    Beşiktaş’tan ayrıldıktan sonra öteki bir kulüpte çalışmayan ve vakit zaman ismi öteki kulüpler ile anılan Valerien Ismael, İstanbul günlerini akabinde birinci defa konuştu.

    Almanya’dan merkur’a konuşan Ismael, “Teklif yapan kulüperle görüşmelerim devam ediyor. Danışmanım ve ben şu anda çok meşgulüz. Bu devir, birçok kulübün ekibini tekrar düzenlediği bir periyot. Şunu da itiraf etmeliyim ki, son 3 ay benim için güzel geçti. Bütün hafta ailemle birlikteyim. Lakin, yeni bir kulüp için tüm pillerimi şarj ettim.” dedi.

    Aile konutunun Münih yakınlarındaki Erding’te olduğunu belirten Ismael, “Bir kulüpte çalıştığım periyotta bile 15 günde 1 meskene dönerdim. Bu yüzden Münih’e direkt uçuş teması olan kentlerdeki kulüpleri seçmeyi seviyorum.” açıklamasını yaptı.

    “TÜRKİYE’DE LİDERLERİN FİKİRLERİ VAR”

    “Teknik yöneticiliğin en sevdiğiniz yanı nedir?” sorusuna Ismael, “Bunu söylemek güç, çok farklı bir iş. Alamnay’da açık bir yapı ve sportif gayeyle gayret ediyorsunuz. İngiltere ve Türkiye’de işveren büsbütün tenik yönetici. Bir de fikirleri olan kulüp sahipleri ya da liderler var.” yanıtını verdi.

    “TÜRKİYE’DE CENNET-CEHENNEM ORTASI YOK”

    Beşiktaş periyoduyla ilgili gelen soruyu ise Ismael, “Türkiye’de cennet ile cehennem ortasında bir yer yok, ikisinden biri. Beşiktaş ile şahane bir 7 ay geçirdim lakin baskı çok yüksekti. Her vakit kazanmak zorundaydık. Beraberlikler bile yetmiyordu.” kelamlarıyla cevapladı.

    “İNGİLTERE’DE OLMAK ZORUNDASINIZ!”

    İngiltere tecrübesiyle ilgili de görüşlerini aktaran Ismael, “İngiltere futboluna dahil olmak büyük bir olaydır. Futbolun içindeyseniz bir gün İngiltere’de bulunmak zorundasınız. Sıkıntı para değil, İngiltere futbolun anavatanı. Tamane farklı bir halde yaşanıyor. Örnek olarak Noel’i ele alalım. Almanya’da, Fransa’da tatillerde ailemizle birlikte olmak isteriz. İngilizler ise Noel’i futbol ile birlikte kutlar.” kelamlarıyla konuşmasını noktaladı.

  • Bucaspor 1928’in gözü İskenderun’da

    Bucaspor 1928’in şampiyonluk talihi matematiksel olarak devam etse de kurmaylar direkt Play-Off finali oynamak için ikinci sıraya da odaklandı.

    Kalan iki maçta meskeninde 74 puanla kendisini 1 puan ve tek basamak geriden takip eden İskenderunspor’la oynadıktan sonra, sarsıntı nedeniyle ligden çekilen Diyarbekirspor’dan hükmen 3 puan alacak sarı-lacivertliler bu dönemde 6 puan alıp, Kocaelispor’un iki maçını da kaybetmesini bekleyecek.

    Kocaelispor karşısında ikili averajda üstün pozisyonda olan İzmir temsilcisi lakin rakibinin kalan 2 maçı kaybederek bu senaryonun gerçekleşmesi halinde Play-Off oynamadan 1’inci Lig’e ismini yazdıracak. İzmir grubu kümede ikinci olursa ise statü gereği direkt Play-Off finaline çıkacak.

    Bucaspor, bu hafta 16 Mayıs’ta oynanacak maçta İskenderun’a yenilmezse ikinciliği matematiksel olarak garantileyecek. Teknik yönetici Sait Karafırtınalar, tek gayelerinin bir üst lige yükselmek olduğunu belirterek, “Direkt ya da Play-Off’tan, tek hedefimiz 1’inci Lig. Şampiyonluğu sonuna kadar kovalayacağız, olmazsa ikincilik de önemli” dedi.

  • Manisa BŞB Üstün Lig’de devam

    Son 3 maçı kaybedip yerini riske attıktan sonra meskeninde Onvo Büyükçekmece’yi 87-74 yenen Manisa grubu kurtuluşunu ilan etti.

    Ligde 28 haftada 11 galibiyete ulaşan Manisa BŞB, son 2 maçını kaybetse de şu an 2 galibiyet gerisinde yer alan Gaziantep Basketbol ve Beşiktaş Emlakjet’e mümkün üçlü yahut daha fazla ekibin yer aldığı averaj ihtimallerinde üstünlük sağlayacak.

    Manisa BŞB’nin kalan haftalarda 2’de 2 yaparsa hala Play-Off’a kalma ihtimali de bulunuyor.

  • Çağdaş Bodrum 2 yılda Üstün Lig’e

    Geçen dönem birinci yılında Türkiye Basketbol 2’nci Ligi’ni dorukta tamamlayan Bodrum takımı, Chris Warren, Hakan Yapar, Erkan Veyseloğlu üzere TBL’nin değerli isimlerini dahil ettiği takımıyla dönem boyunca kusur yapmayıp Türkiye Sigorta Basketbol Muhteşem Ligi amacına ulaştı.

    Ligde bu dönem oynadığı 28 maçın 25’ini kazanırken; meskeninde 14’te 14 yapan Bodrum grubu, ilçeyi potada Üstün Lig’de temsil edecek tarihin birinci, Muğla’nın da daha evvel tek dönemliğine lige çıkan Fethiye Belediyespor’dan sonra ikinci temsilcisi oldu.

    Türk basketbolunun en değerli eski yıldızlarından Seçkin Arslan da Çağdaş Bodrum’daki birinci başantrenörlük tecrübesinde kadrosunu şampiyon yaparak Muhteşem Lig’e çıkarma sevincini yaşadı. Bodrum grubunun başında çıktığı 11 maçı da kazanan Arslan, sevinçten hislerini tabir etmekte zorlandığını belirtti.

    Seçkin Arslan, “Oyuncularımın hepsini teker teker tebrik ediyorum. Birinci geldiğim günden bu yana sahiden çok büyük çaba verdiler çok büyük profesyonellik gösterip, özveri de bulundular. Bir şeyleri değiştirmek istiyorduk. Çabucak tepki verdiler. Ben gruba geldiğimde her hafta şampiyonluğa adım adım yaklaştığımızı söylüyordum. Şampiyonluğumuz Çağdaş Bodrum Spor ailesine, Bodrum’a güzel olsun” dedi.

    Ege’nin Harika Lig’deki 5’inci temsilcisi olacak Çağdaş Bodrum, kupasına son hafta konutunda Finalspor maçında kavuşacak.

  • EÜ İletişim Fakültesinden “Kelebek Etkisi” sosyal sorumluluk projeleri

    Ege Üniversitesi (EÜ) İletişim Fakültesi akademisyenleri ve öğrencileri sosyal sorumluluk projelerine hız kesmeden devam ediyor. EÜ İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Didem Özşenler ve Elektrik Üretim Anonim şirketinden Sezer Aksoy’un yürütücülüğünde EÜ Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü 3’üncü sınıf  öğrencileri sürdürülebilir endüstri, temiz enerji, kirlilik önleme iklim değişikliği ile mücadele gibi konularda 20 farklı sosyal sorumluluk projesine imza attılar. Ayrıca Doç. Dr. Özşenler Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) desteğiyle hazırlanan “De6: Sıfır Karbon İçin Kelebek Etkisi” projesinde katılımcı olarak da yer aldı.

    Proje ekibi ile bir araya gelen İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bilgehan Gültekin, “Her bir canlı, yaşamını sürdürmek için doğal çevreye ihtiyaç duyar. Ancak tüm canlılar arasında ne yazık ki sadece bizler, parçası olduğumuz doğayı her geçen gün biraz daha dönüştürüyoruz. Bizlerin, toprağımıza, havamıza ve suyumuza sahip çıkması gerekiyor. Geleceğe iyi bakmak istiyorsak dünyamıza iyi bakmalı, buna da önce çevremizden başlamalıyız Didem hocamız ve öğrencilerimiz bu konuda duyarlılık göstererek birbirinden anlamlı 20 farklı projeye imza attılar. Temiz bir gelecek için projeler üreterek çalışmalar yapan proje ekiplerine teşekkür ediyor, çalışmalarında başarılar diliyorum” dedi.

    “Sıfır karbon için kelebek etkisi hızla büyüyecek”

    Temiz bir geleceğin, farkındalığı yüksek gençlerin çabası ile mümkün olabileceğini ifade eden Doç. Dr. Özşenler, “Dünyamızın sağlıklı bir geleceğe sahip olması, gönüllü ve farkındalığı yüksek gençlerimizin çabası ve motivasyonu ile mümkün olabilir. Bu yolda girişimcilik ve yenilikçilik, sürdürülebilir ve kalkınma derslerimde her öğrenci grubu ile 2 ay boyunca çalışmalarımız sonucunda çok iyi proje fikirleri ortaya atıldı. Bunun neticesinde çalışmalarda sürdürülebilir endüstri, temiz enerji, kirlilik önleme iklim değişikliği ile mücadele gibi konular üzerinde sosyal sorumluluk projeleri tasarladık. İçinde bulunduğumuz dünya için gönüllü ve sürdürülebilir çalışmalar yapan Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü 3’üncü sınıf öğrencilerimizin çabasıyla sıfır karbon için kelebek etkisinin hızla büyüyeceğine inanıyorum” diye konuştu.

           “Sürdürülebilir hedefler için üniversite- sektör iş birliği”

    Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı ve birçok paydaş desteği alan “De6: Sıfır Karbon için Kelebek Etkisi” projesinden de bahseden Doç. Dr. Özşenler, “Araştırmacısı olarak katkı sunduğum De6: Sıfır Karbon için Kelebek Etkisi projesi Paris İklim Anlaşması’nı imzalayan ve karbon emisyon hedeflerini belirleyen Türkiye’nin, bu hedeflerine ulaşması için planlanan süreçlere katkı sağlayacak dijital içeriklerin; azami fayda sağlaması ve farklı hedef kitlelere uygun oluşturulması, bireysel somut davranış değişikliği yaratması ve en önemlisi sürdürülebilirlik hedeflerine uygun genç nesillerle iş birliği içinde devamlı olmayı amaçlayan yayın, üretim ve içerik geliştirme projesidir. Sürdürülebilir hedeflere ulaşmada üniversite, sektör ve öğrenci işbirliği içerisinde nice çalışmalara imza atmayı diliyorum” dedi.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Prof. Dr. Ceylaner: “Türkiye’de Tahmini 2 Milyon Akdeniz Anemisi Taşıyıcısı Bulunuyor”

    Akdeniz anemisi hastalığının belirtileri ve bulguları, hastalığın tipine ve ciddiyetine bağlı olarak değişebileceğini söyleyen Prof. Dr. Serdar Ceylaner, “Bazı Akdeniz anemisi hastaları nispeten daha hafif bulgular gösterebilirken, diğerleri ciddi semptomlar yaşayabilirler. Akdeniz anemisi hastalığının ortak belirtileri, yorgunluk ve halsizlik, soluk cilt ve mukozalar, nefes darlığı, kalp çarpıntısı veya hızlı kalp atışı, baş dönmesi veya baş ağrısı, iştah kaybı ve kilo kaybı, kemik ağrısı ve eklemlerde ağrı, sarılık (cildin ve gözlerin sararması) ve karaciğer ve dalak büyümesidir. Taşıyıcılarda bile hafif düzeyde anemi gözlenebilir” dedi.  

     

    Akdeniz anemisi (Talasemi) hastalığının genetik bir hastalık olduğunu ve anne-babadan kalıtım yoluyla çocuklara geçtiğini belirten İntergen Genetik Hastalıklar Değerlendirme Merkezi Kurucu Doktoru Prof. Dr. Serdar Ceylaner, “Akdeniz anemisi yani Talasemi hastalarında, kan hücreleri normalden daha küçük ve daha soluk renklidir. Bu hastalıkta ayrıca kırmızı kan hücrelerinin sayısı azalır ve bu da kanın oksijen taşıma kapasitesini azaltır. Hemoglobin, kanımızda oksijen taşıyan proteinlerin bir bileşenidir. Akdeniz anemisi, hemoglobin yapısındaki bir mutasyon nedeniyle ortaya çıkar ve hemoglobinin normal şekilde üretilememesine neden olur” dedi.

    Prof. Dr. Serdar Ceylaner, Alfa ve Beta Akdeniz anemisi olmak üzere iki tipinin var olduğunu belirterek şunları ifade etti: “Alfa Akdeniz anemisi, alfa globin zincirlerinin eksikliğinden kaynaklanırken, Beta Akdeniz anemisi, beta globin zincirlerinin eksikliğinden kaynaklanır. Her iki hastalık da kalıtsal bir şekilde aktarılır. Türkiye, Akdeniz anemisi hastalığı ile mücadele etmek için birçok önlem almıştır. Bunlar arasında genetik danışmanlık, erken teşhis ve taşıyıcı taraması gibi programlar yer alır. Ancak, Akdeniz anemisi hala Türkiye’nin birçok bölgesinde yaygın olarak görülen bir hastalıktır. Akdeniz anemisi, Türkiye’de genetik bir hastalık olarak yaygın olmasının nedeni, Türkiye’nin tarih boyunca farklı kültürlerin ve ırkların etkisi altında kalması ve taşıyıcıların sıtmaya dirençli olmasıdır. Bu etkileşimler, Akdeniz anemisi genlerinin yayılmasına neden olmuştur.

    Türkiye’deki Akdeniz anemisi genetik ilişkisi, özellikle akraba evliliklerinin yaygın olduğu bölgelerde daha da belirgin hale gelir. Akraba evlilikleri, genetik hastalıkların yayılmasına neden olabilir, çünkü aynı ailelerdeki insanlar benzer genlere sahip olma olasılığı daha yüksektir. Türkiye’de Akdeniz anemisi sık görülen bir türü olan Beta Akdeniz anemisi nedeniyle yüzlerce çocuk her yıl hayatını kaybediyor. Türkiye’de tahmini 2 milyon taşıyıcı ve yaklaşık 5.000-7.000 Beta Akdeniz anemisi hastası olduğu tahmin edilmektedir. Akdeniz anemisi hastalığı, erken teşhis edilip tedavi edilmediği takdirde ciddi komplikasyonlara neden olabilir. Bu nedenle, Akdeniz anemisi hastalığından şüphelenen kişilerin derhal bir sağlık uzmanına başvurması öneriyorum.”

    Prof. Dr. Serdar Ceylaner, Akdeniz anemisi hastalığının azaltılması için aşağıdaki önlemleri sıraladı: 

    1. Genetik danışmanlık: Akdeniz anemisi hastalığı, genetik bir hastalıktır ve kalıtsal özelliklerle ilgilidir. Bu nedenle, Akdeniz anemisi taşıyıcılığı riskinin değerlendirilmesi ve ailelerin genetik danışmanlık alması önemlidir. Genetik danışmanlık, akraba evliliği gibi risk faktörlerinin belirlenmesi ve hastalığın nasıl önlenebileceği konusunda bilgi verir.
    2. Tarama programları: Akdeniz anemisi hastalığı, bebeklik döneminde tespit edilebilir. Yenidoğan tarama programları, Akdeniz anemisi hastalığının erken teşhis edilmesini sağlar ve tedavi sürecinin daha erken başlatılmasına yardımcı olur.
    3. Düzenli kan bağışı: Akdeniz anemisi hastaları, kan nakli veya transfüzyon yoluyla tedavi edilirler. Bu nedenle, düzenli kan bağışı yapmak, Akdeniz anemisi hastalarının hayatta kalma şansını artırır. Ayrıca, kan bağışı yoluyla Akdeniz anemisi taşıyıcılığı olan bireylerin tespit edilmesi de mümkündür.
    4. Eğitim programları: Akdeniz anemisi hastalığı hakkında bilgi sahibi olmak, hastalığın önlenmesi ve kontrol altına alınması için önemlidir. Toplumda, özellikle akraba evliliği yoluyla Akdeniz anemisi hastalığının yaygın olduğu bölgelerde, eğitim programları düzenlenmeli ve bilgilendirici materyaller hazırlanmalıdır.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Samsung’un One UI 5 Watch güncellemesiyle uyku kalitenizi artırmak mümkün

    Daha kişisel ve sezgisel bir sağlık deneyimi sunmak için tasarlanan yeni One UI 5 Watch yazılımı,
     
    bu yılın sonlarına doğru Galaxy Watch akıllı saatlerde kullanılmaya başlanacak. 
    Genel sağlık üzerinde belirleyici etkisi olan uyku düzenine yönelik iyileştirmeler içeren
     One UI 5 Watch güncellemesi, kullanıcılara uyku kalitesini artırma konusunda yardımcı olacak.
     Böylece Galaxy Watch kullanıcıları her güne zinde ve motive bir şekilde başlayabilecek.

    Samsung Electronics, bu yılın sonlarına doğru Galaxy Watch akıllı saatlerde kullanılmaya başlanacak yeni One UI 5 Watch güncellemesini tanıttı. Daha kişisel ve sezgisel bir sağlık deneyimi sunmak için tasarlanan yeni yazılım, genel uyku düzenini destekleyecek iyileştirmeleri de içeriyor. Genel sağlığa yaklaşımda sıklıkla gözden kaçırılan uyku düzenine yönelik iyileştirmelerin yanında, zindelik ve güvenliğe odaklanan yeni özellikler de One UI 5 Watch ile Galaxy Watch akıllı saatlere geliyor. 

    Samsung Electronics Mobil Deneyim Birimi Dijital Sağlık Ekibi Başkanı Hon Pak şunları söyledi: “Samsung, kullanıcılarını sağlık hedeflerine ulaşma konusunda destekleme ve onlara kapsamlı bir sağlık deneyimi sunma noktasında çalışmalarını kararlılıkla sürdürüyor. Sağlıklı olmanın en önemli koşullarından birinin de kaliteli bir gece uykusu olduğunun farkındalığıyla hareket ediyoruz. Yeni One UI 5 Watch güncellemesi, kullanıcılara uyku kalitesini artırma konusunda yardımcı olacak. Böylece Galaxy Watch kullanıcıları her güne zinde ve hazır bir şekilde başlayabilecek.” 

    Sağlıklı yaşamın temeli daha kaliteli bir uyku düzeni

    Samsung, sağlıklı uyku alanındaki çalışmalarının odağını daha iyi uykunun üç temel bileşenine yoğunlaştırdı. Öncelikle kişisel uyku alışkanlıklarının farkında olmak ve uyku dostu bir ortam oluşturmak gerekiyor. One UI 5 Watch, bu unsurları karşılayarak daha bütünsel bir uyku deneyimi vadediyor. 

    Yeni geliştirilen Sleep Insights (Uyku Tablosu) Arayüzü, kullanıcının uyku puanını oluşturarak bedenin bir önceki gece ne kadar dinlendiğini ölçüyor. Bunun yanında uyku aşamaları, horlama süresi, kandaki oksijen seviyeleri gibi diğer ilgili ölçümlerin de dökümünü sunuyor. Ayrıca sekiz farklı uyku tipinin belirlendiği Uyku Koçluğu özelliğine hem Galaxy Watch akıllı saat hem de eşleştirilmiş bir akıllı telefon üzerinden doğrudan erişilebiliyor. Bu özellik sayesinde kullanıcılar kendilerine uygun uyku kategorilerinden birini tercih ederek, kendi uyku alışkanlıklarını her an ve her yerden kolayca takip edebiliyor. Bu özellik ayrıca kendilerine özgü uyku düzenini devam ettirme konusunda kullanıcılara motivasyon da sağlıyor. 

    Kaliteli uyku için konforlu bir uyku ortamı da son derece belirleyici. En küçük bir ses ya da rahatsızlık, uyku düzeni açısından olumsuz sonuçlar doğurabiliyor. Samsung bu nedenle Galaxy Watch akıllı saatlerin diğer birçok cihazla olan bağlantısını daha da kusursuz hale getirdi. Kullanıcının Galaxy Watch akıllı saati, uyku haline geçildiğini tespit ettiğinde Samsung SmartThings uygulaması, diğer bağlı cihazları sessize alarak, uyku için en elverişli ortamı otomatik olarak oluşturuyor. Uyku Modu, bildirimleri hızlıca sessize alarak kullanıcının telefon ve saat ekranlarını anında karartıyor. Yeni One UI 5 Watch güncellemesi bu özelliği daha da ileriye taşıyarak, yeşil LED ışık yerine kızılötesi sensör kullanıyor. Böylece kullanıcılar uykudayken kendilerini uyandırabilecek en ufak bir rahatsızlık hissetmiyor. 

    Fitness partneriniz artık daha akıllı 

    Kişiselleştirilmiş Kalp Atış Hızı Bölgesi, Galaxy Watch akıllı saatin çeşitli koşu araçlarına eklendi. Bu yeni özellik, gerçek zamanlı koşu analizi ve kişiye özel aralıklı egzersiz programı oluşturuyor. Ayrıca kullanıcının bireysel fiziksel kabiliyetlerini analiz ederek ısınma, yağ yakımı, kardiyo, ağır egzersiz ve maksimum efor olmak üzere beş farklı optimal egzersiz yoğunluğu seviyesi belirliyor. Bu da kullanıcıların yağ yakımından yüksek etkili kardiyoya uzanan yelpazede bireysel olarak yapabildikleri doğrultusunda kendi egzersiz hedeflerini belirleyebilmesini sağlıyor. 

    Outdoor meraklıları içinse Galaxy Watch Pro akıllı saate yeni özellikler eklendi. Genişletilmiş Rota Egzersizi doğa yürüyüşü ve bisiklet rotalarının yanında koşu ve yürüyüş rotalarını da içeriyor. Galaxy Watch Pro kullanıcıları Samsung Health uygulaması üzerinden artık GPX Dosya Veritabanına doğrudan erişebiliyor. Bu sayede kullanıcılar yeni rotalar için konum, süre, puan ve popülerlik gibi tavsiyeleri de burada görüntüleyebiliyor. 

    Güvenliğiniz daima birinci sırada 

    Konu sağlık ve zindelik olduğunda, güvenlik de olmazsa olmaz bir unsur haline geliyor. Yeni One UI 5 Watch güncellemesi güvenlik konusunda içinizin rahat olması için daha gelişmiş araçlar sunuyor. SOS özelliğine gelen güncelleme, bir acil durum telefon numarasıyla doğrudan iletişim kurulabilmesini ve konumun bildirilmesini sağlıyor. Bunun yanı sıra kullanıcıya ait medikal bilgilere de SOS aktifleştirildikten sonra hemen erişilebiliyor. Ayrıca, Düşme Algılama özelliği de ileri yaştaki kullanıcılar için ön tanımlı olarak aktif hale getirildi. Bu sayede ileri yaştaki kullanıcılar için oluşabilecek acil durum riskleri de azaltılmış oldu. Tüm bu yeni özellikler Samsung’un kullanıcılarının güvenliği konusunda devam eden çalışmalarının yalnızca birkaç örneği. 

    One UI 5 Watch, ilk olarak önümüzdeki dönemde piyasaya sunulacak yeni Galaxy Watch akıllı saatlerde bu yılın sonunda kullanılabilecek. Diğer modeller için güncelleme tarihleriyse yakın zamanda duyurulacak. ABD ve Kore’deki Galaxy Watch5 ve Galaxy Watch4 akıllı saat kullanıcıları Samsung Members uygulaması üzerinden beta programı kullanmaya başlamak için Mayıs ayından itibaren kayıt yaptırabilecek. 

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Gençler En Zor Sınavınızda Çankaya Yanınızda

    Üniversite sınavına hazırlanan gençler, Çankaya Belediyesi Yaşar Kemal Kültür Merkezi’nde “Sınava 40 Gün Kala Net Artırmak İçin Neler Yapabiliriz?” söyleşisinde buluştu.

    Çankaya Belediyesinin sınavlara ve eğitim sürecine destek amaçlı ücretsiz olarak hizmet veren “Destek Eğitim Merkezi”, öğrencileri yeni bir çalışmada buluşturdu. Yaklaşan üniversite sınavı dolayısıyla Yaşar Kemal Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen etkinliğe üniversiteye hazırlanan çok sayıda öğrenci katıldı.

    SORULARINA CEVAP BULDULAR

    Eğitim koçu Fatih Akyol’un anlatımıyla akıllarındaki sorulara çözüm yolları bulan öğrenciler, sınava dair her konuda bilgi sahibi oldular. “TYT ve AYT Deneme Teknikleri”, “Deneme Analizi Nasıl Olmalı?”, “Orta Öğretim Başarı Puanı”, “YKS’ye 40 Gün Kala Neler Yapılabilir?” gibi başlıkların anlatıldığı söyleşide öğrenciler akıllarına takılan soruları sorarak cevap bulma imkanı da yakaladılar.

    Çankaya Belediyesinin 9 Çankaya Evi’nde, eğitimde fırsat eşitliği amacıyla öğrencilere, dersleri için tamamlayıcı eğitim, LGS ve YKS sınavları için destek kurslarını ücretsiz olarak verdiği Destek Eğitim Merkezi, sınav dönemlerinde çalışmalarını panel ve söyleşilerle de destekliyor. Destek Eğitim Merkezinde sınavlara hazırlanan gençler, rehberlik ve psikolojik danışmanlık hizmetinden de yararlanabiliyor.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Tezmaksan’ın yeni CFO’su Gökhan Savun oldu

    Türkiye talaşlı imalat sanayinin yurt dışındaki rekabeti yüksek ihracatı için teknoloji yatırımlarını sürdüren Tezmaksan’ın CFO pozisyonuna atama gerçekleştirildi. Kariyerine başladığı 1999 yılından bu yana birçok yöneticilik görevini başarıyla sürdüren Gökhan Savun, Tezmaksan’ın yeni CFO’su oldu.

    Bilkent Üniversitesi’nde işletme alanında lisans eğitiminin üzerine, Alliant Int’l University’de finans ve stratejik yönetim, planlama, dalgalı piyasa koşullarında yönetim becerileri gibi konularda master yapan Gökhan Savun, ardından dokuz ay General Motors’da staj yapıp Türkiye’ye döndü. Askerlik görevini tamamladıktan sonra 1999 yılında Dışbank’ta MT olarak bankacılık kariyerine başlayan Savun, burada çalıştığı süre boyunca Uluslararası Bankacılık, Muhabir Bankacılığı bölümlerinde yönetmen ve ülkelerden sorumlu müdür ve bölge müdürü olarak görev aldı. Dışbank’ın Fortis Bank tarafından satın alınmasıyla birlikte de Kurumsal Bankacılık Birimi’nde Kıdemli Müdür olarak kariyerine devam etti. 2007 yılının ocak ayında Garanti Bank International NV Hollanda’nın İstanbul Temsilciliği’nde Dış Ticaretin Finansmanından Sorumlu Müdür olarak başlayan Savun, görevi boyunca bankanın Kurumsal Bankacılık, Dış Ticaretin Finansmanı, Aktif Pasif Yönetimi, Finansal Kurumlar ve Muhabir Bankacılığı bölümlerinde üst düzey yönetici olarak çalıştı. 

    İngiltere’de Londra Borsası (London Stock Exchange) tarafından düzenlenen Kurumsal Finansman, Şirket Satınalma ve Birleşme eğitimini alan Gökhan Savun, bunlara ek olarak Endüstriyel Mutfak sektöründe faaliyet gösteren iki firmanın yönetim, kurumsallaşma ve mali konularda yapılandırılması anlamında danışmanlık faaliyetlerinde bulundu. ABD’nin New York eyaletinde kurulu inşaat taahhüt sektöründe faaliyet gösteren Agime LLC firmasının Türkiye piyasalarına yönelik pazarlama ve satış faaliyetlerinde yönetim kurulu danışmanı olarak da görev alan Savun, ileri derecede İngilizce yazma, okuma ve konuşma bilgisine sahiptir.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • TÜİK: Aylık en yüksek reel getiri külçe altında oldu

    Aylık en yüksek reel getiri, yurt içi üretici fiyat endeksi (Yİ-ÜFE) ile indirgendiğinde %8,83, tüketici fiyat endeksi (TÜFE) ile indirgendiğinde ise %7,15 oranlarıyla külçe altında gerçekleşti.

    Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde; yatırım araçlarından Euro %3,34, Amerikan Doları %0,92, mevduat faizi (brüt) %0,65 oranlarında yatırımcısına reel getiri sağlarken; BIST 100 endeksi %4,15 ve Devlet İç Borçlanma Senetleri (DİBS) %8,99 oranlarında yatırımcısına kaybettirdi. TÜFE ile indirgendiğinde Euro %1,75 oranında yatırımcısına reel getiri sağlarken; Amerikan Doları %0,63, mevduat faizi (brüt) %0,90, BIST 100 endeksi %5,63 ve DİBS %10,39 oranlarında yatırımcısına kaybettirdi.

    Külçe altın, üç aylık değerlendirmede; Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde %8,89, TÜFE ile indirgendiğinde ise %3,67 oranlarında yatırımcısına en yüksek reel getiri sağlayan yatırım aracı olmuştur. Aynı dönemde DİBS, Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde %13,34, TÜFE ile indirgendiğinde ise %17,50 oranlarında yatırımcısına en çok kaybettiren yatırım aracı oldu.

    Altı aylık değerlendirmeye göre BIST 100 endeksi; Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde %23,60, TÜFE ile indirgendiğinde ise %10,95 oranlarında yatırımcısına en yüksek reel getiri sağlayan yatırım aracı olurken, aynı dönemde DİBS, Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde %8,63, TÜFE ile indirgendiğinde ise %17,99 oranlarında yatırımcısına en çok kaybettiren yatırım aracı oldu.

    Yıllık değerlendirmede en yüksek reel getiri BIST 100 endeksinde gerçekleşti

    Finansal yatırım araçları yıllık olarak değerlendirildiğinde BIST 100 endeksi; Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde %34,32,  TÜFE ile indirgendiğinde ise %42,20 oranlarında yatırımcısına en yüksek reel getiri sağlayan yatırım aracı oldu.

    Yıllık değerlendirmede, Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde; yatırım araçlarından külçe altın %7,26, DİBS %11,95, Euro %12,45, Amerikan Doları %13,57 ve mevduat faizi (brüt) %23,66 oranlarında yatırımcısına kaybettirdi. TÜFE ile indirgendiğinde külçe altın %1,82, DİBS %6,78, Euro %7,31, Amerikan Doları %8,50 ve mevduat faizi (brüt) %19,18 oranlarında yatırımcısına kaybettirdi.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Capcom, Monster Hunter Puzzles: Felyne Isles isim haklarını satın aldı

     
    Capcom, 27 Nisan prestijiyle Amerika Birleşik Devletleri, Avrupa, Avustralya ve Yeni Zelanda’da “Monster Hunter Puzzles: Felyne Isles” için ticari marka müracaatında bulundu. Bu müracaatla bir arada bu isim haklarını büsbütün elinde tutabiliyor ve bu türlü bir oyunun da geleceğinin habercisi olabiliyor. Lakin şu anda bu türlü bir isimle yeni bir oyun duyurulmuş değil.
     
    Monster Hunter Puzzles eski bir üretimin düzenlenmiş sürümü olabilir
     
     
     
    Bu isme sahip yeni bir Monster Hunter oyunu duyurulmamış olsa da 19 Temmuz 2012’de Japonya’da özel olarak PSP için piyasaya sürülen ve Monster Hunter yan oyunu olan “Airu de Puzzle” oyununa çok benziyor. Bu kapsamda Monster Hunter Puzzles: Felyne Isles oyununun Airu de Puzzle’ın yine düzenlenmiş bir sürümü olabileceği öne sürülüyor.
     
    Elbette bunlar şu an için bir söylenti. Capcom bu oyun için rastgele bir resmi açıklamada bulunmadı. İlerleyen süreçte bir duyurunun yapılması bekleniyor.
     
    Bahsi geçen Airu de Puzzle oyun fragmanı 
     
     

  • Kemal Derviş hayatını kaybetti

    2001-2002 yıllarında İktisattan Sorumlu Devlet Bakanlığı vazifesini yürüten Kemal Derviş 74 yaşında hayata gözlerini yumdu.

    Lisans ve lisans üstü eğitimini London School of Economics’te (LSE) alan Derviş doktorasını ise Princeton Üniversitesi’nde yaptı. 1977 yılında Dünya Bankası’nda misyona başlayan Derviş 1996’da kurumun Ortadoğu ve Kuzey Afrika’dan sorumlu lider yardımcılığına yükseldi.

    2001 mali krizinin akabinde Derviş Ecevit Hükümeti tarafından Türkiye’ye davet edildi. İktisattan Sorumlu Devlet Bakanı olarak IMF ile müzakereleri yönetti. Hazırladığı Güçlü İktisada Geçiş Programı kapsamında bilhassa finans sisteminde değerli ıslahatlara imza attı.

    Program kapsamında Türkiye sabit kur rejiminden dalgalı kura geçti.

    2002 Ağustos ayında devrin başbakan yardımcısı Devlet Bahçeli ile görüş ayrılığına düşerek vazifesinden istifa etti.

    3 Kasım 2002 seçimlerinde CHP’den İstanbul milletvekili seçildi.

  • Bayern ile Dortmund ortasındaki tepe yarışı kızışıyor!

    Avrupa’nın en büyük 5 futbol ligi kabul edilen İngiltere (Premier Lig), İspanya (La Liga), İtalya (Serie A), Almanya (Bundesliga) ve Fransa’daki (Ligue 1) maçlara, hafta sonu devam edildi.

    İtalya’da Napoli 33 yıl sonra şampiyonluğa ulaşırken, İngiltere’de Manchester City, İspanya’da Barcelona, Almanya’da Bayern Münih, Fransa’da ise Paris Saint-Germain (PSG), puan tablosunun tepesinde yer aldı.

    Bundesliga’da tepe yarışında heyecan dozajı yükseldi

    Ligde, son haftalardaki performanslarıyla Bayern Münih ile Borussia Dortmund, şampiyonluk yarışında öbür rakiplerinin önüne geçti.

    Ligin 31. haftasında, önder Bayern Münih, Serge Gnabry ve Leroy Sane’nin golleriyle konuk olduğu Werder Bremen’i 2-1 mağlup ederek üst üste 11. defa şampiyonluğa ulaşmak ismine savını gösterdi.

    Geçen hafta Bochum ile berabere kalarak tepedeki yerini kaybeden Borussia Dortmund ise konuk ettiği Wolfsburg’u Karim Adeyemi (2), Jude Bellingham (2), Sebastien Haller ve Donyell Malen’in ağları sarsmasının akabinde 6-0’la geçti ve şampiyonluk gayretini sürdürdü.

    Son 3 haftasına girilen ligde Bayern Münih, sırasıyla Schalke 04 (evinde), Leipzig (evinde) ve Köln (deplasmanda) ile karşılaşacak. Borussia Dortmund ise Borussia Mönchengladbach (evinde), Augsburg (deplasmanda) ve Mainz 05 (evinde) ile maçlara çıkacak.

    Dönemin istikrarlı gruplarından Union Berlin, Augsburg deplasmanında 1-0 kaybetti. Leipzig ise konuk olduğu Freiburg’u birebir skorla yendi.

    Bundesliga’da 65 puanlı Bayern Münih’i, 64 puanlı Borussia Dortmund, 57 puanlı Leipzig ve 56 puanlı gruplar Union Berlin ve Freiburg takip etti.

    Lider Manchester City, bir haftada iki kere kazandı

    İngiltere Premier Lig’de hafta sonu maçlarının yanı sıra ertelenen lig karşılaşmaları, hafta içi oynandı.

    Hafta içi erteleme maçında konuk ettiği West Ham United’ı 3-0’la geçen başkan Manchester City, hafta sonu ise ağırladığı Leeds United’ı İlkay Gündoğan’ın golleriyle 2-1 yenerek peş peşe 3. sefer şampiyonluk yolunda avantajını korudu.

    Son haftalarda yaşadığı puan kayıplarıyla tepedeki yerini kaybeden Arsenal ise konuk olduğu dönemin istikrarlı kadrolarından Newcastle United’ı 2-0 mağlup etti.

    Şampiyonlar Ligi kotası için çaba eden Manchester United, deplasmanda West Ham United’a 1-0 kaybetti. Liverpool ise ağırladığı Brentford’u Muhammed Salah’ın tek golüyle yenerek arka arda 6. lig maçından zaferle ayrıldı.

    Ligin 35. haftasında, bir maçı eksik 82 puanlı Manchester City, doruktaki yerini korudu. Manchester kentinin mavi formalı takımını, 81 puanlı Arsenal, 65 puanlı Newcastle United (bir maçı eksik), 63 puanlı Manchester United (bir maçı eksik) ve 62 puanlı Liverpool izledi.

    Barcelona şampiyonlukta son viraja girdi

    İspanya futbolunda, Kral Kupası finali nedeniyle lig maçları hafta içi oynandı.

    Başkan Barcelona, konuk ettiği Osasuna’yı tek golle yenerek şampiyonluk için geri sayıma başladı.

    Kral Kupası finalinde Osasuna’yı 2-1 mağlup ederek doruğa çıkan Real Madrid, lig maçında deplasmanda Real Sociedad’a 2-0 kaybetti ve şampiyonluk yarışından koptu. Atletico Madrid ise konuk ettiği Cadiz’i 5-1 yenerek ligde 3’te 3 yaptı ve Real Madrid’i geride bırakarak ikinciliğe yükseldi.

    Ligin 34. haftasında, 14 Mayıs’ta oynanacak Katalan derbisinde, deplasmanda Espanyol ile karşılaşacak Barcelona, galip gelmesi halinde şampiyonluğunu ilan edecek. Katalan temsilcisi, rakipleri Atletico Madrid ve Real Madrid’in muhtemel puan kayıplarında tekrar şampiyon olabilecek.

    La Liga’nın 33. haftasının akabinde 82 puanlı Barcelona’yı, Atletico Madrid 13, Real Madrid 14, Real Sociedad ise 21 puan geriden takip etti.

    Serie A’da Napoli, 33 yıl sonra şampiyon oldu

    Lig maçlarına hafta içi ve hafta sonu devam edilen Serie A’da, Napoli, 33 yıl ortanın akabinde şampiyonluğunu ilan etti. Deplasmanda Udinese ile 1-1 berabere kalarak hafta içi şampiyonluğunu ilan eden Napoli, hafta sonu ise ağırladığı Fiorentina’yı tek golle geçti.

    Son haftaların formda grubu Juventus, birinci maçında ağırladığı Lecce’yi 2-1, ikincisinde ise Atalanta’yı deplasmanda 2-0’la geçerek ikincilik koltuğuna oturdu.

    Lazio ise hafta içi Sassuolo’yu 2-0’la geçmesine karşın hafta sonu konuk olduğu Milan’a birebir skorla kaybetti.

    Serie A’nın 34. haftasında, 83 puanla şampiyon Napoli’nin akabinde birinci 4 ortasında 66 puanlı Juventus, 64 puanlı Lazio ve 63 puanlı Inter yer aldı.

    PSG tepeye emin adımlarla gidiyor

    Ligin 34. haftasında, önder PSG, Mbappe, Vitinha ve Fabian Ruiz’in ağları sarsmasıyla Troyes deplasmanından 3-1 galip ayrıldı.

    Şampiyonluk gayreti veren iki kadrodan Lens, konuk ettiği Olimpik Marsilya’yı 2-1’lik skorla yendi ve ikinci sıraya yerleşti.

    78 puanlı PSG, son 4 haftaya en yakın takipçisi Lens’in 6 puan önünde girdi. Olimpik Marsilya 70 ve Monaco 64 puanla birinci 4 içinde kaldı.

  • LeBron, oğlu Bronny ile NBA’de oynama konusunda hala “ciddi”

    Los Angeles Lakers süperstarı LeBron James, oğlu Bronny ile NBA’de oynama konusunda hâlâ “ciddi” olduğunu söyledi.

    Bronny James’in kolej mesleği için Güney Kaliforniya Üniversitesi’nde olmaya karar vermesiyle, LeBron, mesleğinin son dönemini oğluyla birlikte oynamak istemesi hakkında gelen sorulara birebir cevabı verdi:

    “Ciddiydim ve bu mevzuda hala ciddiyim. Aklıma düzgünce yattıktan sonra, bedenimi buna hazır etmem gerekecek.”

    James, kendisi ve ailesi için sahip olduğu gayeleri ne olursa olsun, odağını şimdiki vakitten ayırmamaya çalıştığını da kelamlarına ekledi:

    “Ben bu ligde yapmam gerekeni yaptım. Artık de oğlum kendi seyahatine çıkacak ve bu seyahat nasıl ilerlerse ilerlesin, kendisi için en uygununu yapacak. Biz de ailesi olarak vereceği her kararda onu destekleyeceğiz. Bunun benim arzum yahut gayem olması, onun da olacağı manasına gelmiyor. Ve bu mevzuda içim epey rahat.”

    İnişli çıkışlı bir lise mesleğinin akabinde Bronny James, artık 2024 NBA Draftı’nda birinci 10’dan seçilmesi beklenen oyunculardan biri haline gelmiş durumda.

  • THF Lideri, Konyaaltı Belediyespor tebrik etti!

    Türkiye Hentbol Federasyonu (THF) Lideri Uğur Kılıç, EHF Bayanlar Avrupa Kupası’nda şampiyon olan Konyaaltı Belediyespor’u tebrik etti.

    Kılıç, yaptığı açıklamada, “Türk hentboluna bu büyük başarıyı ikram eden Konyaaltı Belediyespor’u, Belediye Liderimiz Semih Esen’i, katkı sağlayan tüm yöneticileri, yüreklerini alana koyan atletlerimizi ve teknik takımı tebrik ediyorum.” tabirlerini kullandı.

    Antalya seyircisine de teşekkürlerini ileten Kılıç, şunları kaydetti:

    “Bu sıkıntı maçı, lehimize çevirmek için büyük efor sarf ettiler ve başarıda büyük hisse sahibi oldular. Hentbol topluluğumuz bu muvaffakiyet için birlikte hareket etti, hentbolumuza çok yakıştı. Hentbol ikliminin daha da müspet olabilmesi, ülkemizde hentbola olan ilginin daha da süratli bir ivmeyle artması için çalışmaya devam edeceğiz. Tekrar, tebrik ediyor ve bu değerli muvaffakiyetin hentbolumuzu sürdürülebilir başarılara taşıyacağına inanıyorum.”

  • Google sonunda istediğini aldı

    Son birkaç yıldır, komutun başına “Hey Google” denmesine gerek kalmadan Google Asistan’a bir alarmı kapatması için “Durdur” demek mümkün Bu, Google’ın birinci olarak Asistan özellikli akıllı ekranlarda ve hoparlörlerde kullanıma sunduğu kullanışlı bir özellik ve artık üm Pixel akıllı telefonlarda bulunuyor. Lakin yakın vakitte bir kişi, özelliğin The Pixies klasiği olan “Where Is My Mind?” müziğinden etkilenen eğlenceli bir tuhaflığını keşfetti.

    Android Police tarafından tespit edilen bir Reddit gönderisinde, Pixel kullanıcısı “asevarte” sabah alarmlarının nasıl çaldığını ve bazen sebepsiz yere birkaç dakika sonra nasıl kapandığını anlatıyor. Kullanıcı Google Pixel alt dizininde yaptıkları yorumda “Belki iki haftada bir, birincisinin neden kendi kendine kapandığına dair hiçbir belirti olmadan yedek alarmımla 30 dakika sonra uyanırdım” diyor.

    Google sonunda istediğini aldı

    Bu haftanın başlarında “asevarte”, sorunun temeline inmek için erken kalkmaya karar verdir ve hatalıyı bulması uzun sürmedi. Şayet “Where Is My Mind?” müziğini biliyorsanız aslında bunun nereye varacağını anlamış olmalısınız. Müzik basçı ve vokalist Kim Deal’ın “Ooh” kelamlarını söylemesiyle açılıyor, akabinde solist Black Francis “Dur” diyor ve müzik kısa bir ortadan sonra devam ediyor. İşte bu kısım, Google Asistan’ın “asevarte”nin alarmını kapatmasına neden oldu.

    Android Police, bir deneme yaptı ve “Where Is My Mind?” müziğinin hakikaten de alarmı kapattığını gördü. Enteresan bir formda, Queen’den “Don’t Stop Me Now” üzere bariz bir “dur” içeren öbür müzikler, Asistan’ın Kısa Kelamlar özelliğini “Where Is My Mind?” üzere tetiklemiyor. Android Police, bunun nedeninin başka müziklerde “stop” un enstrümanlar tarafından desteklenmesi olabileceğini düşünüyor.

  • Prof. Dr. Meral Sönmezoğlu, “Talesemiden Korunmada En Etkili Yöntem Toplumsal Farkındalığın Artırılması”

    “Talasemide Enfeksiyona Bağlı Yaşam Kayıplarına Karşı Önlem Alınmalı”

    Gerek bireysel gerekse toplumsal maliyeti oldukça yüksek olan talasemi akraba evliliklerinin sıklığı nedeniyle ülkemiz açısından ayrı bir önem taşıyor. Bu durumun hem hastalıkların sıklığını artırttığını hem de maalesef her yıl yüzlerce hastalıklı çocuğun dünyaya gelmesine neden olduğunu söyleyen Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji uzmanı Prof. Dr. Meral Sönmezoğlu, “Dünya Talasemi Günü” nedeniyle önemli açıklamalarda bulundu. Korunma adına alınan önlemleri ve evlilik öncesi evlenecek olan çiftlerin taranmasının önemine işaret eden Prof. Sönmezoğlu, ayrıca hastaları enfeksiyonlardan korunmak için neler yapılması gerektiğini anlattı.

    Dünyada bilinen en yaygın genetik hastalık olan talasemi hastalığı, oksijen taşıma görevi olan hemoglobin sentezinin genetik bozukluğu olarak tanımlanıyor. Bununla birlikte talasemi taşıyıcılarının çoğunun bu hastalığı taşıdıklarını bilmediklerine işaret eden Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji uzmanı Prof. Dr. Meral Sönmezoğlu, ancak talasemi hastası bir çocuk sahibi olduklarında ya da hastalık için özel olan kan testi yaptırdıklarında öğrenebildiklerini söyledi.

    “ÜLKEMİZDE AKDENİZ ANEMİSİ OLARAK BİLİNİYOR”

    “Ülkemizde akraba evliliklerinin fazla olması genetik geçişli bir hastalık olan talaseminin sıklığını arttırmakta, maalesef her yıl yüzlerce hastalıklı çocuk dünyaya gelmektedir” diyen Prof. Dr. Meral Sönmezoğlu hastalığın belirtileriyle ilgili şu bilgileri verdi: “Hemoglobinopati” denilen hastalıklar arasında bulunan Talasemi hastalık grubunda ülkemizde en sık Beta Talasemi görülmektedir. Beta Talasemi ülkemizde “Akdeniz Anemisi” olarak bilinir. Bu hastalık hemoglobin yapımında yetersizlik ve bozukluk nedeniyle kanın doku ve organlara oksijen taşımasında azalmaya neden olur. Bunun sonucu olarak hastalarda solukluk, halsizlik, çabuk yorulma, çarpıntı, gelişme geriliği ortaya çıkar. Kemik iliğinin kan yapımı için aşırı uyarılması ve daha fazla çalışması ile yüz kemiklerinde hastalığa özgü genişleme olur.”

    “TÜRKİYE’DEKİ TALASEMİ TABLOSU”

    Tedavisinin hasta ve ailesi açısından oldukça yıpratıcı olduğu için tarama programlarının son derece önem taşıdığını söyleyen Prof. Sönmezoğlu, ülkemizde bu konuda yapılan çalışmalarla ilgili şu bilgileri verdi:

    Sağlıklı Türk popülasyonunda beta-thalassemi taşıyıcı sıklığı yüzde 2,1 olup, yaklaşık 1.400.000 taşıyıcı ve 4513 civarında hasta bulunmaktadır. Yaklaşık toplam talasemili hasta sayısı 6.000 civarıdır. Sağlık Bakanlığı tarafından 24.10.2002 tarihinde Kalıtsal Kan Hastalıkları Yönetmeliği yayınlanmıştır. Bakanlığın belirlediği 33 ilde talaseminin de içinde bulunduğu kalıtsal kan hastalıklarını önleyebilmek için Hemoglobinopati Kontrol Programı başlatılmıştır. 2013’te 41 ilde tarama yapılırken 2018 den beri 100 günlük eylem planı ile 81 kentte evlenme öncesi tüm çiftlerin bu testi yaptırması zorunlu hale geldi. 01 Kasım 2018 yılından itibaren program 81 ilde Evlilik Öncesi Hemoglobinopati Tarama Programı olarak aile hekimleri tarafından uygulanmaya başlanmıştır. Bu çalışmalarla talasemili doğan çocuk sayısı senede 300’lerden 30’lara düştü.”

    “TEDAVİ HASTALIĞIN BELİRTİLERİNE GÖRE DEĞİŞİYOR”

    Talasemi tedavisinin hastanın yaşadığı şikayetler ve belirtileri göre farklılık gösterdiğini ve bu doğrultuda planlama yapıldığını ifade eden Prof. Dr. Meral Sönmezoğlu, “Kansızlık için en çok uygulanan ve etkili yol kan transfüzyonudur. Talasemi major hastaları sıklıkla her ay bu tedaviyi alır. Yapılan transfüzyonlara bağlı olarak vücutta biriken demir, özel demir bağlama tedavisi (Şelasyon tedavisi) ile uzaklaştırılır. Günümüzde kök hücre ve gen tedavisi, prenatal tanı ve preimplantasyon genetik tanı yöntemleri de kullanılmaktadır” diye konuştu.

    “EN ÖNEMLİ KOMPLİKASYON ENFEKSİYONLAR”

    Talasemi hastaları için tedavi zorluğunun yanısıra enfeksiyonların da önemli bir risk oluşturduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Meral Sönmezoğlu, “Talasemi hastalarında en sık ikinci yaşam kaybı nedeni ve başta gelen morbidite nedenlerinden biri olan enfeksiyonlardır. Talasemi hastalarında hazırlayıcı faktörler arasında derin kansızlık, demir yüklenmesi, dalağın alınması, ve bazı bağışıklık bozuklukları gelir. Bakteri enfeksiyonlarının başlıca etkenleri Asya ülkelerinde Klebsiella spp ve batı ülkelerinde Yersinia enterocolitica’dır” şeklinde konuştu.

    TALESEMİ HASTALARININ ENFEKSİYONDAN KORUNMASI İÇİN NELER YAPILMALI?

    Talasemi major hastalarının hayatları boyunca hemen hemen her ay iki ünite kan transfüzyonu aldıkları için bu tedavinin de enfeksiyon bulaşı için bir risk faktörü olduğuna değinen Prof. Dr. Meral Sönmezoğlu, sözlerine şöyle devam etti: “En sık görülen hastalıklar viral enfeksiyonlardır. Her ne kadar kan bağışçılarına sorgulama ve hastalık taraması yapılsa ve güvenli kan temini sağlansa da dünyanın her ülkesinde olduğu gibi bu risk halen vardır. O nedenle tüm talasemi hastalarının aşı ile korunulabilen hepatit B hastalığına karşı aşılanması gereklidir. Enfeksiyonlardan korunmak için ayrıca: Talasemi hastaları ateşli hastalık geçirdiklerinde hemen tedavi edilmelidir. Sistemik hastalığa dönüşmesi engellenmelidir. Talasemi hastalarının dalağı alınırsa kapsüllü bakterilere karşı aşıları yapılmalıdır. Bununla birlikte. Talasemi hastaları enfeksiyon kaynağı olabilen çiğ et, süt, kabuklu deniz ürünü ve taze peynir tüketmemelidir.”

    “KORUNMADA EN ETKİLİ YÖNTEM TOPLUMSAL FARKINDALIĞIN ARTIRILMASI”

    Günümüzde oldukça zorlu olabilen talasemi tedavisinde, bugünkü verilere göre bir hastanın devlete yıllık maliyeti 10 bin dolar civarında olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Sönmezoğlu, “Talasemi gibi her iki ebeveynden de gelen hatalı genler ile geçiş gösteren kalıtsal hastalıkların kontrolünde en etkili yöntem, hastalık hakkında toplumun bilgilendirilmesi, toplum taramaları ile taşıyıcıların saptanması, onlara genetik danışma verilmesi ve gebelik öncesi tanı metotları kullanılarak yeni hastalıklı bebek doğumlarının önlenmesidir. Talasemi birçok ülkede kontrol altına alınmıştır.” Diye konuştu.

    “RİSKİ BÖLGELERDE YAŞAYANLAR EVLİLİK ÖNCESİ TEST YAPTIRMALI”

    Toplumdaki talasemi taşıyıcıları, normal görünümde olduklarından, özel talasemi testleri yapılmadıkça taşıyıcı olup olmadıklarının anlaşılmasının da mümkün olmayacağını hatırlatan Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Enfeksiyon Hastalıkları ve Tıbbi Mikrobiyoloji uzmanı Prof. Dr. Sönmezoğlu, “Bu sebeple riskli bölgelerde yaşayan gençlerin mutlaka evlilik öncesi talasemi testi yaptırmaları gerekir” dedi.

    Hemoglobinopati kontrol programında; evlilik öncesi evlenecek olan çiftlerin taranması ve hasta veya taşıyıcı çıkan bireylerin diğer aile fertlerinin ve akrabalarının tarandığını belirten Prof. Dr. Sönmezoğlu, “Ayrıca geleceğin ebeveynleri olarak ortaöğretimde okuyan öğrencilere yönelik Hemoglobinopati eğitim ve tarama programları uygulanması da ayrı bir önem arz etmektedir. Bunların dışında hekimin veya kişinin kendi isteği ile Hemoglobinopati testi uygulanabilir. “diye konuştu.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • OilRig, tedarik zinciri şirketlerine sızdı!

    Kaspersky uzmanları, OilRig APT’nin Orta Doğu ve Türkiye’de artan BT tedarik zinciri saldırılarına karşı uyardı!

    Kaspersky araştırmacıları, geçtiğimiz günlerde Kazakistan’ın Almatı kentinde düzenlenen Orta Doğu, Türkiye ve Afrika Siber Güvenlik Hafta Sonu 2023 (CSW23) etkinliğinde, Orta Doğu ve Türkiye’de on yılı aşkın süredir aktif olan OilRig Gelişmiş Kalıcı Tehdit (APT) grubu tarafından geliştirildiği düşünülen yeni bir kötü amaçlı yazılımın bir dizi saldırı gerçekleştirdiğini duyurdu. Grup, Orta Doğu, Türkiye ve Afrika’daki yüksek profilli devlet kurumlarını siber casusluk amacıyla hedef almasıyla tanınıyor.

    OilRig APT,  genellikle sosyal mühendislik taktiklerini kullanarak kurbanlarının yazılım ve teknik konulardaki açıklarından faydalanıyor. Bununla birlikte Kaspersky uzmanları, grubun araç setini güncellediğini ve üçüncü parti BT şirketleri aracılığıyla hedeflerine sızmak için ısrarcı ve daha gizli yollara başvurduğunu fark etti.

    Kaspersky uzmanları, 2022’nin sonlarında başlayan ve devam eden bir araştırma sırasında APT grubunun bölgedeki BT şirketlerinin terminal sunucularına erişmek için PowerShell komut dosyaları çalıştırdığını ve hedefleri hakkında kimlik bilgileri ve hassas veriler topladığını keşfetti. Grup çalınan bilgileri hedeflerine sızmak, Komuta ve Kontrol (C2) iletişimleri gerçekleştirmek ve veri sızdırmak amacıyla Microsoft Exchange Web Hizmetlerine dayanan kötü amaçlı yazılım örneklerini dağıtmak için kullandı. İncelenen kötü amaçlı yazılımın, söz konusu tehdit aktörü tarafından kullanılan eski bir kötü amaçlı yazılımın varyantı olduğu görüldü.

    Grup, sürekli ve gizli erişim sağlamak için yerel etki alanı parola değişikliklerinin engellenmesini sağlayan yeni bir DLL tabanlı parola filtresi kullandı. Bu sayede saldırganlar, hedeflerin e-posta hizmetleri üzerinden saldırganların kontrolündeki Protonmail ve Gmail adreslerine gönderilen mesajlar aracılığıyla hassas verilerle birlikte güncellenmiş şifreleri de çalmayı başardı.

    Kaspersky Kıdemli Güvenlik Araştırmacısı Maher Yamout, şunları söyledi: ” Siber Güvenlik Hafta Sonu 2023 (CSW23) etkinliğinde duyurduğumuz gibi OilRig, üçüncü parti bilişim şirketlerini istismar etmek için kullandığı karmaşık ve büyük ölçüde değiştirilmiş taktik, teknik ve prosedürlerle ‘gizli mod’ kavramını bir üst seviyeye taşıdı. Araştırmalarımız, üçüncü parti saldırılarının diğer taktiklere kıyasla daha gizli, çevik ve tespit edilmeden kaldığını ve bu bölgedeki devlet kurumlarının işleyişi için ciddi risk oluşturduğunu ortaya koyuyor. Tedarik zincirinin bir parçası olan BT şirketlerine sızmaya yönelik bu radikal değişim, bölgesel devlet kurumlarının siber güvenlik oyunlarını hızlandırdığının ve APT gruplarını kalıpların dışında düşünmeye ittiğinin bir göstergesi niteliğinde.”

    Kaspersky araştırmacıları, devletlere ve işletmelere aşağıdaki ipuçlarını takip etmelerini ve kendilerini üçüncü taraf tedarik zinciri saldırılarının kurbanı olmaktan korumalarını öneriyor:

    • Kurumunuzun sınırlarının ötesindeki veri ve varlıklarını da koruyan bütünsel, iyi entegre edilmiş bir siber güvenlik yaklaşımına yatırım yapın. 
    • Tehdit İstihbaratından yararlanmak çok önemlidir. Kaspersky Threat Intelligence Portal gibi çözümleri kullanmak, BT ekiplerinizi gerçek zamanlı veriler ve içgörülerle donatabilir ve güçlü bir savunma oluşturmak için zengin bir uzmanlık kaynağına erişim sağlayabilir. 
    • Kurumunuz içinde bir sızma testi yapın ve üçüncü parti hizmet sağlayıcılarınızı bunun dışında bırakmayın. 
    • Siber savunmanız, ancak ilk savunma hattı olarak kabul edilen çalışanlarınız kadar güçlüdür. Her büyüklükteki şirket için siber farkındalık eğitimini otomatikleştiren Kaspersky Automated Security Awareness Platform gibi çözümlerle onları doğru bilgilerle donatın 
    • Verilerinizi düzenli olarak yedekleyin ve zaman zaman bütünlüğünü kontrol edin.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • EPOS hareket halindeki ofis profesyonelleri için ADAPT 560 kulaklığı sunuyor

    115 yıllık yenilik ve ses deneyimi üzerine inşa edilen Demant Grup’un bir parçası olan EPOS, modern işgücünün ihtiyaçlarını Red Dot 2020 Tasarım Ödülü sahibi ADAPT 560 kulaklık ile karşılıyor. Markanın ADAPT ürün serisinin özelliklerini temel alan ADAPT 560, tarzdan ya da kristal berraklığındaki sesten ödün vermeden, farklı cihazlarda ve farklı mekanlarda çalışıp iş birliği yapmak isteyen hareketli profesyonellerden esinlendi.

     

     

    EPOS, ADAPT serisinin yeni ürünü, ADAPT 560 II Bluetooth® kulaklığını ses tutkunlarıyla buluşturdu. Yoğun ve modern profesyonellerin yaşamlarına sorunsuz bir şekilde entegre olmak üzere tasarlanan ADAPT 560, kullanıcıların ofis içinde ve dışında çalışırken potansiyellerini ortaya çıkarıyor. ADAPT 560’ın benzersiz tasarımı olağanüstü ses kalitesi ve konfor sunarken, kullanıcıların ortama adapte olmalarını sağlıyor.  

    ADAPT 560 ile sesinizi istediğiniz gibi kullanın

    Taşınabilir kablosuz bir tasarıma sahip olan ADAPT 560, kullanıcıların ihtiyaçlarına ve o anki işlevlerine anında adapte olmalarına olanak tanıyan yeni ve gizli katlanabilir bir “boom kol” özelliğine sahip. ADAPT 560, boom koluna yerleştirilen iki gelişmiş mikrofonla, özellikle sesli konuşmalarda kalitenin kristal berraklığında olması için tasarlandı. Evde, havalimanında veya yoğun bir ofiste, kullanıcıların ihtiyaç duydukları sesi tam olarak kontrol etmelerini sağlayan ADAPT 560, profesyonellerin çevrelerine rağmen odaklanmaları ve üretken kalmaları adına geliştirilmiş üst düzey bir kulaklık.  

    Aktif Gürültü Engelleme (ANC) ile ADAPT 560, gelişmiş dört mikrofonlu dizilim sayesinde arka plan gürültüsü parazitini azaltıyor. ADAPT 560, UC optimizasyonu ve eşzamanlı olarak iki Bluetooth® cihazını eşleştirerek kullanıcıların cihazlar arasında kolayca geçiş yapmasına olanak tanıyan çok noktalı bağlantı ile ses performansını daha da iyileştiriyor. Kullanıcılar, kulaklıkta bulunan Microsoft Teams tuşu ile toplantıları yönlendirebiliyor. Aktivasyon, kulaklıktaki özel bir düğme aracılığıyla anında uygulamayı başlatarak daha da kolay hale getiriyor.

    Her zaman çok yönlü iletişim

    Kullanıcılar ADAPT 560 ile bluetooth üzerinden cihazlar arasında zahmetsizce geçiş yapabiliyor ve aynı anda çok noktalı bağlantının keyfini çıkarıyor. Paket içerisinde bulunan BTD 800 USB dongle ile bilgisayara bağlantı yapılabiliyor. 

    Çevrenizle bağlantıda kalın

    ADAPT 560’ın EPOS Voice™ teknolojisi, kulaklık  çıkarılmadan etkileşim kurulabilmesini sağlıyor. 46 saate kadar pil ömrüne sahip olan ADAPT 560, uzun pil ömrüyle nerede ve ne şekilde çalışılırsa çalışılsın güvenilir performans sunuyor. Taşınabilir taşıma çantasıyla kolayca saklanabilen ADAPT 560’ın  kompakt taşıma çantası, USB dongle ve USB-C kablosu içeriyor.

    EPOS ADAPT 560 ile aktif ol, daha fazlasını elde et

    Gürültüyü azaltan EPOS ADAPT 560, açık ofislerde veya hareket halinde çalışan profesyonellerin konsantrasyonunun bozulmasını engelleyerek üretkenliği artırıyor. Kullanıcılar mükemmel konuşma anlaşılırlığı için gizli bom kolu ile daha net çağrılar yapabiliyor ve gürültülü ortamlarda odaklanmak için ANC özelliğinden yararlanabiliyor. Mükemmel konuşma netliği, yüksek verimli iş görüşmelerine olanak tanırken Red Dot 2020 Tasarım Ödülü sahibi ADAPT 560’ın katlanabilen bom kolu mikrofon kullanmadığı zamanlarda kafa bandına katlanarak gizlenebiliyor.  

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Aytemiz ve GastroClub’dan iş birliği

    Aytemiz, avantajlı fiyatlarla seçkin restoranlarda yeme-içme fırsatları sunan GastroClub ile yeni bir iş birliğine imza attı. Bu kapsamda GastroClub üyeleri, Aytemiz istasyonlarında anında yüzde 3’e varan indirimlerle akaryakıt alabilecek.

    Aytemiz, indirimli yeme-içme fırsatları sunan GastroClub ile yeni iş birliğini duyurdu. İş birliği kapsamında 1200’den fazla restoranda indirime sahip GastroClub üyelerini, Aytemiz istasyonlarında da yüzde 3’e varan indirimlerle akaryakıt alma fırsatı bekliyor. Her yakıt alımında geçerli olan kampanya, 30 Ağustos’a dek devam edecek.

    Aytemiz istasyonlarından avantajlı fiyatlarla akaryakıt almak isteyen GastroClub üyeleri, uygulamada yer alan “Yaşam ayrıcalıkları” kategorisinden kampanya kodlarını aldıktan sonra Aytemiz Vaay uygulamasını indirerek “Katılım kodu gir” alanına kampanya kodunu giriyor. Böylelikle Türkiye’nin birçok seçkin restoranında avantajlı fiyatlarla yemek yiyen GastroClub üyeleri, Aytemiz istasyonlarında da yüzde 3’e varan indirimlerle akaryakıt alabiliyor.

    Türkiye’nin en büyük yeme-içme kulüplerinden biri olan GastroClub; 1200’ü aşkın seçkin restoranda sunduğu yüzde 50’ye varan indirimlerin yanı sıra market alışverişlerinden kuru temizlemeye, spor harcamalarından beslenmeye kadar birçok alanda üyelerine özel ek ayrıcalıklar sağlıyor. Tüm bu fırsatlarla beraber artık GastroClub üyeleri, Aytemiz istasyonlarından da avantajlı fiyatlarla yakın alma imkanına sahip oluyor.

    Teknolojiye meraklı ve tasarrufa önem veren sürücülerin tercihi olan Aytemiz Vaay uygulaması; çeşitli kampanyalar, indirimler ve teknolojik kolaylıklar sunuyor. Aytemiz Vaay ile sürücüler; kışın soğukta veya yazın sıcakta araçlarından inmeden, hızlı ve temassız bir şekilde yakıt alabiliyor. Aytemiz’in kendi IT ve pazarlama ekipleriyle geliştirdiği Vaay uygulamasının esnek altyapısı sayesinde Vaay avantajlarına Hepsiburada, İş Bankası (Pazarama), Arabam.com ve Plodsi gibi şirketlerin uygulamalarından da erişilebiliyor. Ayrıca Aytemiz Vaay; GastroClub, Lastikborsasi.com ve Miniyol gibi iş ortaklıklarıyla kullanıcılara özel teklifler sunuyor ve yeni iş birlikleri yaparak Vaay ayrıcalıklarını genişletmeye devam ediyor.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • TÜİK: Göreli yoksulluk oranı %14,4 oldu

    Yoksulluk ve Yaşam Koşulları İstatistiklerinin hesaplandığı Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması 2022 yılı sonuçlarına ilişkin gelir bilgileri, bir önceki takvim yılı olan 2021 yılını referans almaktadır. Gelir ve yoksulluk hesaplamalarında; hanehalkı gelirleri, hanehalkı büyüklüğü ve kompozisyonu dikkate alınarak eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert gelirine dönüştürülmektedir.

    Toplumun genel düzeyine göre belirli bir sınırın altında gelire sahip olan bireyler göreli anlamda yoksul sayılmaktadır. Eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin %50’si dikkate alınarak belirlenen yoksulluk sınırına göre, yoksulluk oranı 2022 yılında aynı düzeyde kalarak %14,4 oldu. Medyan gelirin %60’ı dikkate alınarak belirlenen yoksulluk sınırına göre hesaplanan yoksulluk oranı ise son yılda 0,3 puan artarak %21,6 olarak gerçekleşti.

    Eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin %40’ı dikkate alınarak belirlenen yoksulluk sınırına göre, yoksulluk oranı bir önceki yıla göre 0,9 puanlık azalış ile %7,6 olarak gerçekleşti. Medyan gelirin %70’i dikkate alınarak belirlenen yoksulluk sınırına göre hesaplanan yoksulluk oranı ise bir önceki yıla göre 0,6 puanlık artış ile %29,3 oldu.

    Yoksulluk oranı en düşük haneler tek kişilik haneler oldu

    Hanehalkı tipine göre eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin %50’si dikkate alınarak hesaplanan yoksulluk oranlarına bakıldığında; tek kişilik hanehalklarında yoksulluk oranı bir önceki yıla göre 1,0 puan artarak %7,5, çekirdek aile bulunmayan birden fazla kişiden oluşan hanehalklarında ise 2,6 puan artarak %11,7 olmuştur. En az bir çekirdek aile ve diğer kişilerden oluşan hanehalklarının yoksulluk oranı 1,1 puan artarak %19,6, tek çekirdek aileden oluşan hanehalklarının yoksulluk oranı ise 0,3 puan azalarak %13,9 oldu.

    Okur-yazar olmayanların %27,7’si, yükseköğretim mezunlarının ise %2,6’sı yoksul                                         

    Eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin %50’si dikkate alınarak hesaplanan yoksulluk oranına göre; okur-yazar olmayan fertlerin %27,7’si, bir okul bitirmeyenlerin %24,4’ü, lise altı eğitimlilerin %13,8’i, lise ve dengi okul mezunlarının ise %7,8’i yoksul olarak hesaplandı. Yükseköğretim mezunları ise %2,6 ile en düşük yoksulluk oranına sahip grup oldu.

    Maddi ve sosyal yoksunluk oranı %16,6 oldu

    Geçen yıllarda yayımlanan maddi yoksunluk tanımı Eurostat tarafından revize edilerek tanımın içine sosyal yoksunluk kriterleri de dahil edilmiştir.

    Maddi ve sosyal yoksunluk oranı hesabında hane düzeyinde sorgulanan değişkenler; otomobil sahipliği, ekonomik olarak beklenmedik harcamaları yapabilme, evden uzakta bir haftalık tatil masrafını karşılayabilme, kira, konut kredisi ve faizli borçları ödeyebilme, iki günde bir et, tavuk, balık içeren yemek yiyebilme, evin ısınma ihtiyacını karşılayabilme ve yeni eklenen mobilyaları eskidiğinde değiştirebilme durumudur. Geçen yıllarda maddi yoksunluk tanımına dahil olan çamaşır makinesi, renkli televizyon ve telefon sahipliği yeni tanımdan çıkarılmıştır.

    Bu oran için fert düzeyinde yeni eklenen değişkenler ise; eskimiş giysileri yerine yenisini alabilme, düzgün iki çift ayakkabıya sahip olabilme, ayda en az bir kez tanıdıkları ile toplanabilme, ücretli boş zaman faaliyetlerine katılabilme, kendini iyi hissetmek için bir miktar para harcayabilme ve kişisel amaçlı kullanım için internet sahipliği olarak belirlenmiştir.

    Yukarıda belirtilen on üç maddenin en az yedisini karşılayamayanların oranı olarak tanımlanan maddi ve sosyal yoksunluk oranı; 2021 yılında %18,1 iken 2022 yılı anket sonuçlarında 1,5 puan azalarak %16,6 olarak tahmin edildi.

    Sürekli yoksulluk oranı %14,0 oldu 

    Dört yıllık panel veri kullanılarak hesaplanan sürekli yoksulluk oranı, eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin %60’ına göre son yılda ve aynı zamanda önceki üç yıldan en az ikisinde de yoksul olan fertleri kapsamaktadır. Buna göre, 2022 yılı anket sonuçlarına göre sürekli yoksulluk oranı bir önceki yıla göre 0,2 puan artarak %14,0 oldu.

    Yoksulluk veya sosyal dışlanma riski altında olanların oranı %32,6 oldu 

    Göreli yoksulluk, maddi ve sosyal yoksunluk ve düşük iş yoğunluğu göstergelerinin en az birinden yoksun olma durumu olarak açıklanan yoksulluk veya sosyal dışlanma riski altında olanların oranı ilk kez bu yıl hesaplandı.

    2022 yılı sonuçlarına göre fertlerin %32,6’sı yoksulluk veya sosyal dışlanma riski altında kaldı. Bu oran yaş gruplarına göre incelendiğinde; 0-17 yaş grubunda %42,7, 18-64 yaş grubunda %30,2, 65+ yaş grubunda ise %20,5 olarak tahmin edildi.

    Kendilerine ait bir konutta yaşayanların oranı %56,7 oldu

    Oturulan konuta sahip olanların oranı geçen yıla göre 0,8 puan azalarak 2022 yılında %56,7 olarak hesaplanırken, kirada oturanların oranı %27,2, lojmanda oturanların oranı %1,1, kendi konutunda oturmayıp kira ödemeyenlerin oranı ise %15,1 oldu.

    Konutun izolasyonundan dolayı ısınamama en çok karşılaşılan konut ve çevre problemi oldu

    Kurumsal olmayan nüfusun %33,6’sı konutunda izolasyondan dolayı ısınma sorunu ile sızdıran çatı, nemli duvarlar, çürümüş pencere çerçeveleri vb. problemleri yaşarken, %21,7’si trafik veya endüstrinin neden olduğu hava kirliliği, çevre kirliliği veya diğer çevresel sorunlarla karşılaştı.

    Taksit ödemeleri veya borçları olanların oranı %59,4 oldu

    Geçen yıla göre konut alımı ve konut masrafları dışında borç veya taksit ödemesi olanların oranı 4,3 puan azalarak %59,4 oldu. Nüfusun %6,2’sine bu ödemeler yük getirmezken %17,7’sine çok yük getirdi. Hanelerin %59,6’sı evden uzakta bir haftalık tatil masraflarını, %41,5’i iki günde bir et, tavuk ya da balık içeren yemek masrafını, %31,1’i beklenmedik harcamaları, %20,4’ü evin ısınma ihtiyacını, %65,4’ü eskimiş mobilyaların yenilenmesini ekonomik olarak karşılayamadığını beyan etti.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Fatma Şahin’den Gaziantep’te dünayevine gireceklere müjde!

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan sonra Gaziantep Büyükşehir Belediye Lideri Fatma Şahin’den de yeni evlenecek çiftlere müjde geldi. Şahin, Gaziantep Büyükşehir Belediye (GBB) Lideri Fatma Şahin, bu yıl Gaziantep’te dünya meskenine girecek gençlerin tüm muhtaçlıklarını karşılayacaklarını söyledi.

    Büyükşehir Belediye Lideri Fatma Şahin, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı münasebetiyle hafta içerisinde her gün bir müjde açıklayacak. Bu kapsamda birinci müjde evlilik için hazırlık yapan çiftler için geldi. Gaziantep’te ikamet eden gençlerin sadece yararlanacağı bu dayanaktan, 18-25 yaş aralığındaki her çiftten sadece bir kişi müracaat yapabilecek. 7 Mayıs 2023 tarihinden sonra evlenecek şahısları kapsayacak takviye paketi için müracaatlar, https://kadindostu.gaziantep.bel.tr/genc-basvuru/beyaz-esya?id=2&tc= adresinden alınacak.

    Gaziantep Büyükşehir Belediye Lideri Fatma Şahin

    BAŞKAN ŞAHİN: YUVA KURMAK SİZDEN, TAKVİYE GAZİANTEP BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ’NDEN

    Başkan Şahin, husus hakkında yaptığı açıklamada 2023’te evlenecek her gencin muhtaçlıkları doğrultusunda talebi ne ise karşılayacaklarını belirterek, “Yuva kurmak sizden, takviye Gaziantep Büyükşehir Belediyesi’nden” sözlerini kullandı.

    Konuşmasının devamında bu haftanın gençlerin haftası olduğunu lisana getiren Lider Fatma Şahin, şunları söyledi:

    “Bu hafta Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı. Hasebiyle sizin haftanızda her gün bir müjde açıklayacağız. Biliyoruz ki gençlerimiz evlenmek istiyor. Evlenmek isteyen gençlerimizin muhtaçlıkları var. Çok haklılar. Bizim de evlenmek istediğimiz vakit gereksinimlerimiz çoktu. Kentte evlenecek olan her gencin muhtaçlıkları var. Konuşuyoruz diyor; ‘çamaşır makinam var bulaşık makinam yok. Bulaşık makinam var kanepem yok. Kanepem var oturma grubum yok.’ Kimin neye gereksinimi varsa ve bize talepte bulunurlarsa bu kentte bu yıl evlenecek her gencimizin bir muhtaçlığını biz karşılayacağız.”

  • Alanyaspor’un 75. kuruluş yıl dönümü kutlandı

    Spor Toto Üstün Lig takımlarından Corendon Alanyaspor’un 75. kuruluş yıl dönümü Antalya’nın Alanya ilçesinde kutlandı.

    Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen merasimde Atatürk Anıtı’na çelenk sunuldu, hürmet duruşunda bulunulup İstiklal Marşı okundu.

    Kulüp Lideri Hasan Çavuşoğlu yaptığı konuşmada, 75. yıllık süreç içerisinde, 1. Lig ve Üstün Lig’de en çok uğraş eden ilçe grubu olduklarını söyledi.

    Alanyaspor’un muvaffakiyetlerini sürdürmesi temennisinde bulunan Çavuşoğlu, “Bugüne gelmeyi kentin ve sizlerin dayanağıyla başardık. Alanyaspor’umuza hizmet eden ve emeği geçen atletinden liderine, kulüp çalışanlarından taraftarlara kadar herkese teşekkür ederim. Alanya’mız Harika Lig’de umarım uzun yıllar kalır.” dedi.

    Kaymakam Fatih Ürkmezer ise Alanya’nın tam bir spor kenti olduğunu belirtti. Alanyaspor’un başta futbol olmak üzere çeşitli branşlarda etkinliklerini muvaffakiyetle sürdürdüğünü anlatan Ürkmezer, “Cumhuriyetin 100 yılını kutladığımız bu vakitlerde Alanyaspor da 100. yıla adım adım gitmekte. Birlik ve beraberliği sürdürdükçe Alanya, her alanda muvaffakiyetlerini sürdürecektir.” diye konuştu.

    Alanya Belediye Lideri Adem Murat Yücel de Muhteşem Lig’in kıymetli bir kadrosu olmayı başaran Alanyaspor’un milletlerarası arenada çaba eden bir grup olması temennisinde bulundu.

    Programa Alanyaspor teknik yöneticisi ve futbolcuların yanı sıra kulübün eski ve yeni yöneticileri, üyeleri, taraftarlar, siyasi parti temsilcileri ile kimi milletvekili adayları da katıldı.

  • Beşiktaş’ta Tayfur Bingöl direniyor

    Sezon başında Alanyaspor’dan kiralık olarak takıma dahil edilen ve 1.5 milyon Euro satın alma opsiyonu olan Tayfur Bingöl, çocukluk aşkı olan Beşiktaş’ta kalmak için her yolu deniyor.

    Deneyimli futbolcu, Antalya deplasmanında hocasının kendisine ikinci yarıda tanıdığı bahtın karşılığını, yaptığı asistle verdi. Gelecek dönem da siyah-beyazlı formayı giymek isteyen 30 yaşındaki orta saha için idare ve teknik heyet ekonomik uygunluk koşulu koşuyor. Alanyaspor opsiyonu 500 bin Euro düzeyine düşürürse kıymetlendirme yapılacak. 

     
  • Şenol Güneş’in seri gayesi: Tek rakibi kendisi

    Geriye düştüğü maçta Antalyaspor’u deplasmanda 3-1 mağlup eden Beşiktaş’ta yüzler gülüyor. Siyah-beyazlılar, şampiyonluk ihtimalini sürdürürken teknik yönetici Şenol Güneş idaresinde yenilmezlik serisini de 11 maça çıkardı. Beşiktaş bu süreçte 9 galibiyet alırken 2 de beraberlikle toplam 29 puan toplamış oldu.

    Bu haftayı hükmen Gaziantep FK galibiyetiyle geçirecek olan siyah-beyazlılarda teknik yönetici Şenol Güneş, en fazla puan topladığı seriyi yakalamak için geri sayıma geçti.

    2016-17’DE 14 MAÇLIK SERİDE 32 PUAN ÇIKTI

    Güneş, 2016-17 döneminde Harika Lig’de birinci 14 maçını kaybetmemişti. Güneş 9 galibiyet ve 5 beraberlik alırken 32 puan topladı.

    2018-19’DA 13 MAÇTA 33 PUAN

    2018-19 döneminde ikinci yarıda dayanılmaz bir çıkış yakalayan Beşiktaş, 13 maç kaybetmemişti. Siyah-beyazlılar, 10 galibiyet ve 3 beraberlik alırken 33 puanla Güneş’in en fazla puan topladığı yenilmezlik serisi yaşandı.

    ADANA DEMİR’İ YENERSE…

    Beşiktaş bu dönem ise şu ana kadar 11 maçta mağlup olmadı. 9 galibiyet ve 2 beraberlik alan Beşiktaş, 29 puan toplarken Gaziantep FK maçının da dahil edilmesiyle 13 maçta 32 puana ulaşacak. Siyah-beyazlılar, sonrasında ise güçlü deplasmanda Adana Demirspor’u mağlup etmesi halinde 14 maçta 35 puana ulaşıp en fazla puan topladığı seriyi yakalayacak.

    ADANA DEMİR KONUTUNDA KAYBETMEDİ

    Beşiktaş’ın konuk olacağı Adana Demirspor ise bu dönem iç sahanın en başarılı kadrosu pozisyonunda. Montella’nın öğrencileri bu dönem kaybetmezken 12 galibiyet ve 4 beraberlikle 40 puan topladı ve bu alanda dorukta yer aldı. Beşiktaş, Şenol Güneş idaresinde kritik virajı aşmayı hedefliyor. 

  • Fenerbahçe, Dörtlü Final için son defa Olympiakos deplasmanında

    Fenerbahçe Beko Basketbol Kadrosu, THY Avrupa Ligi play-off çeyrek final serisi beşinci ve son maçında 9 Mayıs Salı günü Yunanistan temsilcisi Olympiakos’a konuk olacak.

    Barış ve Dostluk Salonu’nda oynanacak karşılaşma, saat 21.30’da başlayacak.

    2-2’lik eşitliğin olduğu ve yarınki maçı kazanan tarafın Dörtlü Final’e yükseleceği eşleşmede, Olympiakos’un mesken sahipliğinde Yunanistan’da yapılan birinci iki müsabakada kadrolar, birer galibiyet elde etti.

    Eşleşmedeki birinci maçta Olympiakos 79-68 galip gelirken, ikinci müsabakayı Fenerbahçe Beko, 82-78 kazandı.

    Serinin Ülker Spor ve Aktiflik Salonu’nda oynanan iki maçında da ekipler birer galibiyet elde etti.

    Konuk Yunanistan temsilcisi, İstanbul’daki birinci müsabakadan 72-71 galip ayrılırken, serinin dördüncü maçında mesken sahibi olma avantajını düzgün kullanan sarı-lacivertliler, rakibini 73-69 mağlup etti ve durumu 2-2’ye getirdi.

    Fenerbahçe, yarın serinin son maçını kazanması durumunda, 19-21 Mayıs tarihlerinde Litvanya’nın Kaunas kentinde düzenlenecek THY Avrupa Ligi Dörtlü Finali için bileti alacak ve rakipleriyle Zalgiris Arena’da şampiyonluk gayreti verecek.

    – Genel galibiyetlerde de 15-15 eşitlik var

    Fenerbahçe ile Olympiakos, yarın Avrupa Ligi’nde 31. defa karşı karşıya gelecek.

    İki ekip ortasında daha evvelki 30 uğraşın 15’ini Fenerbahçe, 15’ini de Olympiakos kazandı.

    – Obradovic ile gelen başarılar

    Fenerbahçe, THY Avrupa Ligi’nde Sırp başantrenör Zeljko Obradovic devrinde atılım yaparak, 5 sefer Dörtlü Final oynama başarısı gösterdi.

    Tertipte 2015, 2016, 2017, 2018 ve 2019’da son 4 grup ortasında yer alan sarı-lacivertliler, 2015 ve 2019’da dördüncü, 2016 ve 2018’de ise ikinci oldu.

    Fenerbahçe, 2017’de İstanbul’da düzenlenen Dörtlü Final’de ise birinci evvel İspanya temsilcisi Real Madrid’i sonra da Olympiakos’u yenerek birinci ve tek şampiyonluğunu yaşadı.

    Sarı-lacivertliler, Avrupa Ligi’nde son 2 dönemde ise ismini Dörtlü Final’e yazdıramadı. Tertipte 2019-2020 dönemi, yeni tip koronavirüs salgını nedeniyle şampiyon ilan edilmeden sonlandırıldı.

    Avrupa Ligi şampiyonu olma başarısı gösteren birinci Türk grubu olan Fenerbahçe, Dörtlü Final’e beş defa art geriye iştirak gerçekleştiren tek Türk basketbol ekibi olma unvanına da sahip.

  • Taha Akgül’ün gayesi ikinci olimpiyat altın madalyası!

    Ulusal güreşçi Taha Akgül, ikinci olimpiyat şampiyonluğunu elde edip “minderi öperek” mesleğini tepede noktalamayı hayal ediyor.

    Mesleğinde 10 Avrupa, 3 dünya ve 1 olimpiyat şampiyonluğu bulunan Taha Akgül, AA muhabirine açıklamalarda bulundu.

    Bütün şampiyonluklarının kendisi için başka bir bedelinin bulunduğunu söyleyen ulusal güreşçi, “10. şampiyonluğumun da çok farklı bir kıssası oldu. 10 sayısı lisana kolay, hür güreşte kendime ilişkin rekoru ilerletebilmek kolay değil. İzleyenler yalnızca 6 dakikalık final karşılaşmasını görüyor lakin şampiyonluğa kadar çok büyük uğraş gösteriyoruz.” diye konuştu.

    Çok ağır idmanlar yaptıklarına işaret eden Taha, her vakit şampiyonluk için mindere çıktıklarını, bunun da gerilimini maçlardan evvel ziyadesiyle yaşadıklarını vurguladı.

    Hırvatistan’da kazandığı 10. Avrupa şampiyonluğunda finalde ezeli rakibi Gürcü Geno Petriashvili’yi yendiğini hatırlatan Taha, sakatlanmasına karşın karşılaşmayı bırakmayarak kazandığı altın madalyanın kıssasını şöyle anlattı:

    “Gürcü rakibim Petriashvili de çok âlâ hazırlandı. Günün, hür tarzın son karşılaşmasıydı. Tüm kafileler tribünde bizim maçı bekliyordu. O da altın madalya için geldi lakin hamdolsun 9-4 üzere hoş bir skorla galip gelmek nasip oldu. Son dakikalarda kilit konumda sakatlandım, ayağımdan iki sefer ses geldi. Çok korktum, kesin bir problem oldu dedim. Maç günü ağrıdan uyuyamadım, çok şiddetli ağrım oldu. Ancak Allah’a hamdolsun korktuğum kadar olmadı. Denetimlerde dış yan bağlarda 2. derece yırtık tespit edildi. Tedaviye başladım. Problem değil, altın madalya için her şeyimi vermeye hazırdım. Bacağımı da verebilirdim. Zira benim için çok değerliydi, bu fırsatlar her vakit gelmiyor, kıymetlendirmek lazım. İnşallah fizik tedavi sürecini de en güzel biçimde atlatırım.”

    Başarısının sırrı

    Şampiyonadan döndüğünde sakatlığına karşın çalışmalara orta vermediğini vurgulayan ulusal güreşçi, “Sakat olmama karşın idmanlara başladım. Şampiyonluklarımın sırrı buradan geliyor. Şampiyon olur olmaz çabucak çalışmaya başlıyorum.” dedi.

    Taha, böylelikle rakiplerinin fizikî ve teknik açıdan ortadaki farkı kapatmasına müsaade vermediğini belirterek, “Onlar, Taha’yı daha uygun çalışarak yenebilecekler. Ben de diyorum ki ortadaki farkı korumalıyım, daha da açmalıyım. Şu an ayağım sakat, üst tarafımı çalıştırmak için inanın buraya seke seke geldim. Üst kol, sırt, göğüs idmanı yaptım. İyileşene kadar en azından buralarım güçlensin. Ayağım düzeldiğinde de gücümü oraya verip, onu toparlayacağım. En uygun Taha’ya nasıl ulaşabilirim, onun emelindeyim. İnşallah yeni dönem başladığında da hazır bir halde girip, dünya şampiyonu olacağım.” tabirlerini kullandı.

    Emin adımlarla ilerliyor

    Geçen yıl hem Avrupa hem dünya şampiyonu olan ve yılın en uygun güreşçisi seçilen Taha, “kariyer finali”yle ilgili hayalini paylaştı:

    “Bu yıl da evvel ranking turnuvası akabinde Avrupa Şampiyonası’nda altın madalya kazandım. Dünya Şampiyonası kaldı, orada yeniden altın madalya kazanırsam geçen yıl üzere 3’te 3 yapmış olacağım. Tahminen tekrar dünyada yılın en uygun güreşçisi seçilebilirim. Şu an emin adımlarla ilerliyorum. Önümde 2023 Dünya Şampiyonası, 2024 Avrupa Şampiyonası ve 2024 Paris Olimpiyatları kaldı. Bu şampiyonalarda da altın madalya aldığım vakit Allah’ın müsaadesiyle bizden yeterlisi olmayacak. 2024 Paris Olimpiyatları’nda ikinci altın madalyayı kazanıp, ayakkabıyı kenara koyup minderi öpmeyi hayal ediyorum. Bu mesleğe bu türlü hoş bir veda yakışır. İnşallah Yaradan bana bunu nasip eder.”

    “Yeni Tahalar yetişecektir”

    Deneyimli güreşçi Taha Akgül, genç atletlere da mesleklerinde muvaffakiyetler elde edebilmeleri için tavsiyelerde bulundu.

    “Bizleri örnek alan çok genç kardeşlerimiz var.” diyen Taha, “Minikler Türkiye Şampiyonası’nda inanın çok uzun tartı kuyruğu oluyor. 2-3 bin kişi karşılaşmalara giriyor. Güreşe bizden ötürü yönelen çok insan var. Kulübüm ASKİ Spor’un “300 Çocuk 300 Sporcu” projesi var. Proje, 4 binin üzerinde iştirake ulaştı. İnşallah onların içerisinden yeni Tahalar, İstekler, Sonerler yetişecektir.” biçiminde görüş belirtti.

    Genç atletlere seslenen Taha, “Başarılı olmak için fedakarlık yapacaklar, çalışma, beslenme ve dinlenmeye dikkat edecekler. Bilgisayar oyunları, gezmek cazip gelebilir lakin biraz fedakarlık yapmak gerekiyor. İdmandan sonra dinlenmeleri gerekiyor. Her şeyi vaktinde yaparlarsa inşallah başarılı olacaklardır.” diye konuştu.

  • İşte Ritmik Cimnastik Avrupa Şampiyonası’na katılacak ulusal sportmenler

    Azerbaycan’da düzenlenecek Ritmik Cimnastik Avrupa Şampiyonası’na katılacak ulusal sportmenler belirlendi.

    Türkiye Cimnastik Federasyonundan yapılan açıklamaya nazaran tertip, 17-21 Mayıs tarihlerinde başşehir Bakü’de düzenlenecek.

    Türkiye’yi kümede Yeliz Güneş, Melisa Sert, Işıl Alaş, Neriman Aleyna Kocamaz, İpek Akçakanat, kişiselde ise Viktoria Sidorova ve Irmak Serap Özdemir temsil edecek.

  • Bu Göğüs Coinler Apansız Çöktü! Sebebi Nedir?

    Kripto para dünyasında son yıllarda “meme coinler” ismi verilen yeni kategori ortaya çıktı. İsimlerini internet memlerinden ve toplumsal medya trendlerinden alan bu coinler, yüksek getiri potansiyelleri nedeniyle kripto para yatırımcıları ortasında giderek daha tanınan hale geldi. Bununla birlikte, her yatırımda olduğu üzere, göğüs coin projeleri de, kendi çapında risklerle birlikte geliyor. Bilhassa son günlerde, kıymet kaybını derinden yaşayan birkaç göğüs coin oldu. İşte detaylar…

    Bu göğüs coinler düşüş yaşıyor

    Piyasa datalarına nazaran TURBO, POGAI, HAHA ve AIDOGE son 24 saat içinde değerli paha düşüşleri yaşadı. TURBO, 0,00195163 dolardan süreç görürken yüzde 47’lik büyük bir düşüşle 0,00096985 dolara geriledi. Emsal biçimde, HAHA da yüzde 60’ın üzerinde bir düşüşle 0,00012731 dolardan 0,00003432 dolara geriledi. POGAI, 0,00024994 dolardan süreç görürken yüzde 55 düşüşle 0,00010332 dolara geriledi. Başkalarına kıyasla nispeten istikrarlı olan AIDOGE bile paha kaybetti. Coin, yüzde 30’luk bir düşüşle 0,000000000524 dolardan 0,000000000371 dolara geriledi.

    Keskin düşüşlerin nedeni belirli değil. Fakat uzmanlara nazaran muhtemelen piyasa volatilitesi kıymet taşıyor. Ayrıyeten bu coinlerin uzun vadeli uygulanabilirliğine ait telaşlar de dahil olmak üzere değerli faktörlerin bir kombinasyonu dikkat çekiyor. Göğüs coin’ler son derece spekülatif yapılarıyla bilinmekte. Yatırımcılar çoklukla büyük yarar potansiyeli nedeniyle bu coin’lere yönelir. Bununla birlikte, tıpkı vakitte epey risklidirler ve pahaları yükseldiği kadar süratli bir halde düşebilir.

    Özellikle, en yeni göğüs coin olan PEPE Token, kripto balinalarının dikkatini çektiği için son vakitlerde kripto para dünyasında dalgalar yaratıyor. Bu yüksek net bedele sahip yatırımcılar, büyük ölçülerde PEPE tokenlarını kaptı. Böylelikle göğüs coin’in piyasa bedelini 1,5 milyar dolara yaklaştırarak bir satın alma çılgınlığına başladılar. Bu etkileyici muvaffakiyet, coin’in birinci lansmanından sırf birkaç gün sonra gerçekleşti. Lakin şu anda coin, en yüksek düzeyinin yüzde 50 kadar altında.

    Bu kripto paralara yönelik ihtarlar var

    Memecoinlerin popülaritesi arttıkça, düzenleyicilerin ve klasik yatırımcıların incelemeleri de artıyor. Birçok finans uzmanı, temel bedellerinin olmaması ve dolandırıcılık ve piyasa manipülasyonu potansiyelleri nedeniyle göğüs coinlere yatırım yapılmaması konusunda ihtarda bulunuyor. Buna ek olarak, birçok göğüs coinin merkezi olmayan yapısı, bunların düzenlenmesini yahut izlenmesini zorlaştırarak yatırımcılar için daha da riskli hale getirmektedir.

    Bu tanınan göğüs coinlerin pahasındaki düşüş, yatırımcılar için uyarıcı bir kıssa niteliğindedir. Yüksek getiri potansiyeli cazip olsa da, rastgele bir kripto paraya yatırım yapmadan evvel riskleri dikkatle kıymetlendirmek kıymetlidir. Kriptokoin.com olarak da bildirdiğimiz üzere her vakit olduğu üzere, araştırmanızı yapmanız kritiktir. Ayrıyeten portföyünüzü çeşitlendirmeniz ve sadece kaybetmeyi göze alabileceğiniz kadar yatırım yapmanız çok değerli.

Başa dön tuşu