Gün: 11 Mayıs 2023

Türkiye’nin en hızlı büyüyen teknoloji şirketi Bulutistan; Türkiye bilişim sektörü için hep daha iyisini başarma hedefiyle çalışmayı sürdürürken, bu yolda paydaşları ile kurduğu güçlü iş birliğini “Bulutistan Customer Summit 2023” etkinliğinde ortaya koydu. Türkiye’nin bilişim sektörüne hizmet veren yaklaşık 400 sektör temsilcisinin katılımıyla gerçekleşen zirvede, ülkemizin cumhuriyetin 100’üncü yaşındaki dijitalleşme atağı masaya yatırıldı. Bulutistan’ın da yakın dönem hedeflerinin açıklandığı etkinlikte açılış konuşmasını üstlenen Bulutistan Türkiye Genel Müdürü Gökhan Gençtürk unicorn olma yolunda adım adım ilerlediklerini belirtirken; Bulutistan CEO’su Begim Başlıgil, 2023 yılı sonuna kadar 7 ülkede, 22 şehirde olmayı hedeflediklerini dile getirdi.

Kendi yazılımlarını ve çözümlerini üreten, güçlü Ar-Ge donanımına sahip bir Türk şirketi olarak büyüyen Bulutistan; cumhuriyetin 100. yaşını kutlarken başlattığı ve geleneksel hale gelecek “Bulutistan Customer Summit 2023” ile Türkiye bilişim sektörünü bir araya getirdi. Wyndham Grand İstanbul Kalamış Marina’da 400’e yakın sektör temsilcisinin katılımıyla gerçekleştirilen ve bilişim sektörünün yarınının konuşulduğu etkinlikte; Bulutistan CEO’su Begim Başlıgil, Bulutistan Türkiye Genel Müdürü Gökhan Gençtürk, İstanbul Topkapı Üniversitesi Rektörü ve ekonomist Prof. Dr. Emre Alkin ve Bilişim Sanayicileri Derneği (TUBİSAD) Başkanı Levent Kızıltan konuşmacı olarak yer aldı. Bulutistan’ın da yakın dönem hedeflerinin açıklandığı etkinlikte konuşmacı olarak yer alan Bulutistan CEO’su Begim Başlıgil, 2023 yılı sonuna kadar 7 ülkede 22 şehirde olmayı hedeflediklerini dile getirirken; Bulutistan Türkiye Genel Müdürü Gökhan Gençtürk ise unicorn olma yolunda adım adım ilerlediklerini belirtti. 

Bulutistan Customer Summit 2023, Bulutistan’ın geleneksel hale getireceği ve bu yıl 9 kategoride verilen müşteri ödülleri töreni ile son buldu.

“Bulutistan olarak geçen yıla göre 3 kat büyüdük”

Etkinliğin açılış konuşmasını üstlenen Bulutistan Türkiye Genel Müdürü Gökhan Gençtürk, Bulutistan’ın 8 yıl önceki kuruluşundan bu yana nasıl bir gelişim gösterdiğini aktardı. 2022 yılının kendileri için bir mihenk taşı olduğunu ve birçok önemli başarıya imza attıklarını belirten Gençtürk, “Türkiye’nin en hızlı büyüyen teknoloji şirketi, Avrupa’nın da en hızlı büyüyen 20 şirketinden biri olarak 2022 yılında dolar bazında tam 3 katına çıkmayı, finans sektörüne özel finans topluluk bulutu alt yapısını hayata geçirmeyi, çalışan sayımızı yüzde 120 arttırmayı, iş ortağı sayımızı ise yüzde 350 oranında arttırmayı ve sunduğumuz altyapı yatırımlarını tam 3 kat arttırmayı başardık. Bunlara ek olarak operasyon ekibimizin yeni yerleşkesini Bilişim Vadisi’nde kurduk. Gerek yurt içinde gerekse yurt dışında hedeflerimiz çok yüksek. Bu güzel senenin sonunda Mart ayı itibariyle sevgili CEO’muz Begim Başlıgil’den bayrağı devralmak bana kısmet oldu. Bu anlamda çok mutlu ve gururluyum. Çünkü 8 yıl önce fikir aşamasında olduğum Bulutistan’da bugün bu görevi icra etmek benim için çok önemli” açıklamasında bulundu. 

“En büyük hayalimiz unicorn olmak”

En büyük hedeflerinin unicorn olmak olduğunu da belirten Gençtürk, “Unicorn olmak isteyen bir yerli sermaye firmasıyız ve bu bizim hedeflerimizin başında geliyor. Bu başarıyı elde ederek sektörümüzde Türkiye’nin gururu olmak istiyoruz. Bunu tek başımıza yapamayız, bu başarıyı iş ortaklarımızla birlikte gerçekleştireceğiz. Bugün 125 kişilik uzman kadromuz ile 3 farklı coğrafyada, 6 farklı veri merkezi üzerinden Türkiye’nin en büyük 1000 şirketinin 500’üne hizmet veriyoruz ve Türkiye’nin en büyük 20 holdingi bizimle çalışıyor” dedi.

Bulutistan’ın Türkiye’nin verisinin Türkiye’de kalması hedefini dünya devi servis sağlayıcı firmaların altyapısıyla sunabildiklerine dikkat çeken Gençtürk; “Bulutistan ilk kurulduğu günden farklı bir yere evrimleşti. Artık sadece bir bulut platformu değil, Türkiye’nin yerelleştirilmiş hibrit bulut platformu, yani bulut ekosistemi diyebiliriz. Bu ekosistemin içinde; iş ortaklarımızın bulut altyapısı üzerinden sunduğu hizmetlerimiz var. Misyon olarak sadece hiper ölçekli, bir yandan rakibimiz bir yandan iş ortağımız olan markalarla iş birlikleri yapıyoruz. Sektörümüzün en önemli handikaplarından biri Türkiye’nin verisinin Türkiye’de kalması sorunsalı. Müşterilerimiz verilerini burada tutmak isterken bir yandan da hiper ölçekli bulut hizmet sağlayıcıların da servislerine ulaşmak istiyor. Bunu mümkün kılan Bulutistan olarak yapmış olduğumuz iş birlikleri ve yatırımlar” açıklamasında bulundu. IBM ile yaptıkları iş birliğinin buna önemli bir örnek olduğuna dikkat çeken Gençtürk, IBM Cloud üzerinden müşterilerine, verileri Türkiye’de kalacak şekilde bir altyapı sunduklarını belirtti. 

“Farklı sektörlerin dinamiklerine ve beklentilerine yönelik farklı hizmetler üretiyoruz”

Gençtürk ekosistemin diğer parçalarını da şöyle açıkladı: “Finans sektörü ve oyuncuları için de Türkiye’de ilk defa finans topluluk bulutu altyapı yatırımı yaptık. Burada önemli olan BDDK ve Merkez Bankası’na uyumluluktu. Bu konuda gerekli tüm onayları aldık. Ekosistem içinde sunduğumuz bir diğer hizmet de SAP Cloud platformumuz. Son 5 yılda bu platformdan yararlanan müşteri sayımız yüzde 70’e yükseldi. Türkiye’de yüzde 50’nin üzerinde bir pazar payı ile şu anda bu alanda lider olarak hizmetlerimize devam ediyoruz. Oluşturduğumuz bir diğer topluluk bulutu da perakende sektörü özelinde yatırımını yaptığımız perakende topluluk bulutu. Bulutistan olarak gördük ki; sektörlerin ihtiyaçları ve dinamikleri birbirinden çok farklı. Regülasyonların dışında performans beklentileri de çok farklı. Biz de bunu gözeterek yatırımlar yapıyor ve kendimizi sürekli geliştiriyoruz.”

“Önceliğimiz her zaman müşterilerimizin ihtiyaçları oldu”

Bulutistan’ın kuruluş gününden beri önceliklerinin her zaman müşterilerinin ihtiyaçları olduğunun altını çizen Bulutistan CEO’su Begim Başlıgil ise, “Kendimize sorduğumuz ilk soru şu oldu; ‘Neyi farklı yapacağız ve müşterilerimiz neden Bulutistan’ı tercih etsin?’ Bunun yanıtını ararken tersten bir yöntem izledik ve biz ‘Ne yapmalıyız?’ sorusuna değil ‘Ne yapmamalıyız?’ sorusuna odaklandık” dedi ve sözlerine şöyle devam etti: “İlk olarak müşterilerimizden asla taahhüt istememeliyiz, onları sözleşmelerle bağlamamalıyız, dedik.  İkinci olarak kapalı olmamalıyız; müşterimiz bize verisini emanet ederken şeffaf olmalıyız, bilgiyi hemen paylaşmalıyız, dedik. Üçüncü olarak ise sorumluluk almaktan kaçmamalıyız, dedik; problem bizden kaynaklansa da kaynaklanmasa da bizden değil deyip bırakmamalı, gerçek bir çözüm ortağı olmalıyız, diye düşündük. Ve son olarak tahmin edilemez olmamalıyız; son dakika manevralar yapmamalı, müşterilerimizi fiyat konusunda korkutmamalıyız, dedik. 8 yıldır da bu sözümüzü tutmaya devam ediyoruz.” 

“2023 yıl sonu hedefimiz 7 ülkede 22 şehirde olmak”

Başlıgil, Bulutistan’ın küresel açılımından da söz ederek; “2022 yılında CIS bölgemizi açtık ve küreselleşme yolculuğumuza çok büyük bir güçle başladık. Bugün Azerbaycan’daki her 10 holdingden biri bizimle çalışıyor. Buna ek olarak MENA genel müdürlüğümüzü de Dubai’de açıyoruz. Bu yıl İngiltere de geliyor. 2023 yıl sonu hedefimiz; 7 ülkede 22 şehirde var olmak. Göreceğiniz gibi, uluslararası bir Türk markası kurma hayalimiz çok büyük ve güçlü” açıklamasında bulundu.

“Bilişim ve birçok farklı sektörü yapay zeka domine edecek”

Türkiye’deki bilişim sektörüyle ilgili açıklamalarda bulunan Türkiye Bilişim Sanayicileri Derneği (TUBİSAD) Başkanı Levent Kızıltan, bilişim dünyasında çok büyük bir değişim olduğunu belirterek, “Türkiye’de bilişim sektöründe 2021 yılının verilerine baktığımızda rakamların şöyle olduğunu görüyoruz; her şey çok hızlı gelişti ve pazar yaklaşık 26 milyar dolar, yani geçen seneki kurla 260 milyar TL olarak kapandı. 2022 yılında ise Türk lirası olarak pazarın 400 milyar TL civarında olduğunu tahmin ediyoruz. Enflasyon ve döviz kurları nedeniyle bilişim teknolojileri pazarı bir miktar geriledi; ancak bu sadece Türkiye’ye özgü bir şey değil, bu ölçekleme dünyadaki diğer ülkelerle kıyaslanarak yapılıyor. Bundan sonra inanılmaz bir değişimle karşı karşıyayız ve bu değişim yapay zekâ. Yapay zekâ ile çok sayıda şeyin değiştiğini, günlük hayattaki sürecin farklı bir yöne gittiğini göreceğiz. Endüstride çalışan karar vericilere teknolojileri anlatmak yerine iş çözümlerini göstersek sanayinin de endüstrinin de değişimi çok daha hızlı olabilir” dedi. 

“Dijitalleşme aynı zamanda demokrasi demektir”

İstanbul Topkapı Üniversitesi Rektörü ve ekonomist Prof. Dr. Emre Alkin ise dijitalleşmenin ülkemiz açısından çok önemli olduğuna dikkat çekerek, “Bulutistan çok büyük bir sorumluluğun altına giriyor, çünkü dijitalleşme aynı zamanda demokrasi demektir. Dijitalleşme finans gibi konularda fırsat eşitliği sağlar, bu nedenle burada son derece demokratik bir iş yapılıyor” açıklamasında bulundu.

Deprem bölgesindeki illerin deprem öncesi gelir durumu araştırmasına bakıldığında Türkiye ortalamasına bile yakın olmadıklarını, bu bölgelerin kalkınması için bina yapmaktan çok daha fazlasının gerekli olduğunu da vurgulayan Prof. Dr. Alkin, sözlerini şöyle tamamladı: “Bu bölgelere 500 bin tane ev dikerek, otoyol yaparak bu bölgeleri kalkındıramayız; dijitalleşme lazım, dijital altyapılar kurmak lazım, spor, sağlık, eğitim, sanat, kültür lazım. Bunları yapmazsak beyin göçü kaçınılmaz.” 

Türkiye’nin önemli teknoloji firmalarının paydaşı olduğu Bulutistan Customer Summit 2023’te; Arista/Network Exclusive, Veritas, İnspur, Norm Digital ve Atlas Space Platinum; Tecron Gold, Netsmart, ICT Teknoloji Gold; Rigosis Bilgi Sistemleri, Rasyona, Equinix ve Easy-IT firmaları ise Silver Sponsor olarak yer aldı. 

Etkinliğin sonunda gerçekleştirilen ödül töreninde; Zorlu Holding, Boyner, Turkon Holding, Çalık Holding, Demirören Holding, Futurence, Kale Holding, İste Gelsin, Kale Clamp Mavi, Bizim Toptan, Flo, Agesa, Ulusal Faktoring, HDI Sigorta, Abdi İbrahim, Global Yatırım Holding, Kale Kilit, Endeksa, Ay Yapım, SabancıDx, Arabam.com, Eren Perakende, Uludağ İçecek, AGEAS ve Yıldız Holding’e 9 farklı kategoride ödülleri takdim edildi. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Devolver Digital, bu Haziran ayında yeni bir Devolver Direct düzenleyeceğini duyurdu. Şimdilik yalnızca elimizde bu aktifliğin gerçekleşeceği bilgisi var, neler gösterilecek, nasıl bir gösteri bekleyeceğiz, bunlar şu an için merak konusu. Lakin Devolver etkinliklerini takip ediyorsanız bizi tekrar çılgın bir şeylerin beklediğini söylemek mümkün.

2022 yılında düzenlenen Devolver Direct, Summer Game Fest bünyesindeydi ve Cult of the Lamb, Anger Foot, Card Shark, The Plucky Squire, Skate Story üzere oyunlar gösterilmişti.

Devolver Digital son yıllarda birbirinden başarılı indie hitler yayınlayarak bağımsız oyunlara gönül veren oyuncuları sevindirmeye devam ediyor. Geçen sene gösterilen oyunlar ortasında şimdi yayınlanmamış olanlar var, tahminen bu yeni aktiflikte onlara dair de bir şeyler görürüz.

Geçtiğimiz günlerde objektiflere takılan ünlü oyuncu Hande Ataizi, yeni sineması “Bihter” hakkında açıklamalarda bulundu. Sinemada Firdevs Yöreoğlu karakteri olarak yer alacak olan ünlü oyuncu yeni projesinin nasıl gittiğinden bahsetti.

2008-2010 yılları ortasında Kanal D ekranlarında yayınlanan, Halid Ziya Uşaklıgil’in birebir isimli ölümsüz yapıtından uyarlanan Aşk-ı Memnu, “Bihter” ismiyle tekrar seyircisiyle buluşmaya hazırlanıyor. Final yapmasının akabinde 13 yıl geçmesine karşın hala büyük ilgiyle takip edilen dizinin yine çekilecek olan sineması de büyük yankı uyandırdı. Geçtiğimiz günlerde Nişantaşı‘nda hoşluk merkezinden çıkarken objektiflere yakalanan dizinin yeni “Firdevs”i ünlü oyuncu Hande Ataizi film hakkında merak edilenleri yanıtladı.

“FİRDEVS’İ OYNAMAK ÇOK ZOR”

Nişantaşı‘nda görüntülenen ve muhabirlerin sorularını yanıtlayan Ataizi, sinemanın çekimlerinin tamamlandığını belirtirken “İzleyici bu sinemada nasıl bir Firdevs Hanım görecek?” sorunu şu sözleri kullanarak yanıtladı:

“Farklı bir karakter oldu. Benim için keyifli bir projeydi. Elimden gelenin en düzgününü yapmaya çalıştım. Nebahat Hanım benim için çok hoş kelamlar söylemişti. Kendisine teşekkürlerimi iletiyorum. ‘Aşk-ı Memnu’ deyince dizi zannedenler var. Alışılmış o kült bir iş olmuştu. Oyuncu takımıyla kalplerde yer eden bir işti. Bu yüzden Firdevs’i oynamak çok sıkıntı bir şey. Kalıplaşmış bir iş. Kendime nazaran hoş bir iş çıkarmaya çalıştım. Sinema sinemasında çok versiyonlu bir karakteri karşı tarafa sevdirmek sıkıntı bir iş. 3-4 yıl süren bir dizide kendilerini daha kolay özdeşleştiriyorlar. Burada da sinema kısmından hoş bir Firdevs oluşturduğumu düşünüyorum.”

 ZİHİNSEL YORGUNLUK VAR

Haziran ayında final yapacak olan sevilen dizi Camdaki Kız‘da Cana karakteri ile yer alan Ataizi, uzun süren dizi seyahatinin akabinde bir de Aşk-ı Memnu projesi ile birlikte yorulduğunu lisana getirdi. Bu yazı Bodrum‘da geçirmeyi düşündüğünü söyleyen ünlü oyuncu “Biraz nefesli bir tatili hak ettim. Zihinsel bir yorgunluk var. Yeni döneme kadar dinleneceğim.” dedi.

YENİ FİRDEVS’E BİR YORUM DA ONDAN GELDİ!

Posta gazetesinden Suna Ayıldız‘a konuşan dizinin akıllara kazınan Firdevs Yöreoğlu’su Nebahat Çehre ise yine çekilecek olan proje için “Hande biraz genç güya lakin muhakkak olur. Giysi, kuşam ve oyunculuk açısından rolün hakkını çok güzel verir. Gerçek bir karar. Farah’ı da başarılı buluyorum. Şayet dizi yapsalardı, kusur ederlerdi. Bizimkinin tekrarları bile hâlâ reyting alıyor. Geçen çekimlerin yapıldığı köşkün önünden otomobille geçiyordum, beşerler fotoğraf çekiyorlardı. Beni fark edince, gaza basıp kaçtım” sözlerini kullanmıştı.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK GÖRÜNTÜ:

Hande Soral oğlu Ali’yi paylaştı! Görenler “aynı dayısı” yorumunu yaptı

En büyük göğüs coin projesi olan Dogecoin (DOGE)’in mucidinin en son açıklamaları, topluluktaki birçok kişinin dikkatini çekti. Billy Markus, piyasaya yeni giren BEN göğüs coin’i hakkında birkaç açıklama yaptı. İşte detaylar…

Dogecoin mucidi, BEN için uyardı

Dogecoin (DOGE) topluluğu üyeleri ve yeni başlatılan BEN göğüs coin’in savunucuları, en değerli göğüs coin olan DOGE’nin kurucularından yazılım geliştiricisi Billy Markus’un açıklamasının akabinde karşı karşıya gelebilir.  Geçtiğimiz günlerde Markus, Bitboy olarak bilinen tanınan bir kripto influencer’ı olan Ben Armstrong’un bir atılımını yorumladı. Armstrong’un BEN coin projesiyle ilgili yaptığı bir duyurudan duyduğu hayal kırıklığını lisana getirdi. Markus, Armstrong’un BEN coin takımına resmen katıldığını açıklamasının akabinde attığı bir tweet’te güncellemeyi “oldukça ezik” olarak nitelendirdi.

DOGE kurucusunun karşılık tweet’i kripto topluluğundan çok sayıda reaksiyon aldı ve kimi şahıslar BEN coin’in sonunda sıfıra inmesi halinde Armstrong’a dava açılmasını istedi. Buna ek olarak Armstrong, kendisinin ve ben.eth kullanıcı ismine sahip bir kişinin, yakında açıklanacak üçüncü bir üyeyle birlikte, göğüs coin projesini yönetmek için “Üç Bilge Ben” grubunu oluşturacağını argüman etti.

Armstrong, BEN için argümanlı: Birinci 50’ye girebilir

Armstrong, BEN’in yalnızca bir göğüs coin olmayacağını, birebir vakitte bir dikkat iktisadı coinine dönüştürüleceğini açıkladı. Armstrong’a nazaran BEN’in öncelikli amacı, kripto para ünitelerinin benimsenmesini ve kullanımını desteklemek. Bunun için de olumlu bir farkındalık yaratmak olacak. BEN’in birinci 20 ila 50 kripto ortasında yer alabilecek bir canavar coin haline gelebileceğini de kelamlarına ekledi. Ayrıyeten BEN’in etrafındaki topluluğun zati şaşırtan olduğunu ve daha olumlu değişiklikler getirmek için çalışacaklarını belirtti.

Bazıları BEN’i öbür bir göğüs coin olarak görmese de, dikkat iktisadı coin konsepti kripto sanayisinde ilgi görmeye devam ediyor. Dikkat iktisadı coinleri, kullanıcıları dikkatleri ve iştirakleri için ödüllendirmeyi ve nihayetinde kendi kendini idame ettiren bir ekosistem yaratmayı amaçlamaktadır. Ayrıyeten, kripto influencer’ı BEN’in “Be Everywhere Now” manasına geldiğini ve bunun önerilen dikkat iktisadı için temsili bir tabir olduğunu belirtti.

DOGE bir menkul değer mi?

Geçtiğimiz ay Dogecoin kurucusu, DOGE’un en tanınan kripto olan Bitcoin (BTC) ile neredeyse yüzde yüz tıpkı kod tabanını paylaştığını savundu. Münasebetiyle, DOGE bir menkul değer olarak kategorize edilecekse, Bitcoin’in de bir menkul değer olduğu sonucuna vardı. Kriptokoin.com bilgilerine nazaran DOGE, piyasa pahası 10 milyar doların üzerinde piyasa bedeline sahip. Böylelikle birinci on kripto para ortasında yer alıyor.

Kripto para analistleri, yakın vakitli teknik tahlillerinde Polygon (MATIC), Solana (SOL), Bitcoin (BTC) ve bu 6 coin için kritik al-sat düzeylerini açıkladı! İşte detaylar…

Uzmanlar MATIC, DOT, SOL, BTC ve bu 6 coin için kritik al-sat düzeylerini açıkladı!

Amerika Birleşik Devletleri tüketici fiyat endeksi (TÜFE) yıllık bazda %4,9 artarak %5’lik artış varsayımlarının biraz altında kaldı. TÜFE’nin Nisan ayında aylık bazda %0,4 artması, beklentiler doğrultusunda gerçekleşti. Uzmanlar enflasyon, Federal Rezerv’in %2’lik gayesinin inatçı bir biçimde üzerinde kalmaya devam etse de, yatırımcılar daha yavaş artış suratından rahatlayacağını öngörüyor. Bu da Fed’in faiz artırımlarının tesirli olduğunu ve daha fazla faiz artırımının gerekli olmayabileceğini gösteriyor. FedWatch Tool’un öngördüğü üzere Fed faiz oranlarını düşürmeye başlarsa, bu durum pay senetleri ve kripto paralar üzere riskli varlıklar için olumlu olabilir. Bununla bir arada Bitcoin TÜFE datalarına olumlu cevap verdi ve 10 Mayıs’ta 28.000 doların üzerine çıktı.

Aşağı taraf sonlu görünse de, yüksek resesyon riski ve bankacılık krizinin tekrar patlak verme mümkünlüğü nedeniyle boğaların işi daha yüksek düzeylerde kolay olmayabilir. Bu durum, fiyatın bir aralıkta sıkışıp kalmasına neden olabilir ve bu da şayet gerçekleşirse ya da gerçekleştiğinde rallinin bir sonraki ayağı için bir taban vazifesi görebilir.

Bitcoin (BTC) fiyat analizi

Bitcoin 7 Mayıs’ta hareketli ortalamaların altına indi ve 8 Mayıs’ta simetrik üçgen formasyonunun takviye çizgisine kadar geriledi. Boğalar bu seviyeyi güçlü bir formda savunmaya çalışıyor, lakin toparlanma daha yüksek düzeylerde zorluklarla karşılaşabilir.

Uzmanlara nazaran ayılar, hareketli ortalamalar ile direnç çizgisi ortasındaki bölgeyi agresif bir biçimde savunmaya çalışacak. Fiyat düşer ve dayanak çizgisinin altına inerse, BTC/USDT çifti 25.250 dolarlık kırılma düzeyine inebilir. Bu göz önünde bulundurulması gereken kıymetli bir düzey zira şayet kırılırsa, satışlar ağırlaşabilir ve BTC fiyatı ruhsal olarak kıymetli olan 20.000 dolar düzeyine düşebilir. Bilakis, boğalar fiyatı direnç çizgisinin üzerine çıkarırsa, düzeltici kademenin bitmiş olabileceğini gösterecektir. Parite evvel 30.000 dolara yükselebilir ve akabinde 32.400 dolara çıkmaya çalışabilir.

Ethereum (ETH) fiyat analizi

Ethereum son iki gündür 1.887 dolardaki 20 günlük üssel hareketli ortalama (EMA) ile dayanak çizgisi ortasında sıkışmış durumda, lakin bu dar aralıktaki süreçlerin uzun mühlet devam etmesi pek mümkün değil.

Fiyat hareketli ortalamalardaki pürüzü aşarsa, daha düşük düzeylerde güçlü alımlara işaret edecektir. ETH/USDT çifti daha sonra 2.000 dolarlık ruhsal dirence tırmanmaya çalışacak. Ayıların bu seviyeyi şiddetle savunması bekleniyor, lakin boğalar bu manisi aşarsa ETH fiyatı 2.200 dolara yükselebilir. Tersine, fiyat hareketli ortalamaların üzerinde kalmayı başaramazsa, ayıların her küçük ralliye saldırdığını gösterecektir. Dayanak çizgisinin altında bir kırılma, %61,8 Fibonacci geri çekilme düzeyi olan 1.663 dolara ulaşabilecek bir aşağı hareket başlatabilir.

Binance Coin (BNB) fiyat analizi

Binance Coin (BNB) fiyatı 7 Mayıs’ta üçgenin altına inerek belirsizliğin ayılar lehine çözüldüğüne işaret etti.

Satışlar 8 Mayıs’ta ağırlaştı ve BNB/USDT çifti 300 dolarlık ruhsal takviyeye hakikat seyahatine başladı. Bu düzey alımları çekebilir ve bu da 20 günlük EMA’ya (322 dolar) yanlışsız bir toparlanma başlatabilir. Fiyat bu düzeyden aşağı dönerse, 300 doların altına inme mümkünlüğünü artıracaktır. Bir sonraki dayanak düzeyi 280 dolar. Boğalar düşüşü önlemek istiyorsa, BNB fiyatını 20 günlük EMA’nın üzerine çıkarmak zorunda kalacaklar. Şayet başarılı olurlarsa, parite 338 dolarlık genel dirence ulaşabilir.

Ripple (XRP) fiyat analizi

Ripple (XRP) 8 Mayıs’ta 0,43 dolarlık takviye düzeyinin altına düştü, fakat mum çubuğundaki uzun kuyruk daha düşük düzeylerde güçlü alım olduğunu gösteriyor.

XRP/USDT çifti 0,43 dolarlık arıza düzeyinin yakınında güçlü bir gayret veriyor. Ayılar bu seviyeyi dirence çevirmeye çalışırken boğalar da fiyatı bu düzeyin üzerine çekmeye çalışıyor. XRP fiyatı mevcut düzeyden aşağı döner ve 0,40 doların altına düşerse, düşüş ivmesi artabilir ve parite 0,36 dolara düşebilir. Boğaların fiyatı direnç çizgisinin üzerine çıkarması halinde bu olumsuz görüş kısa vadede geçersiz kılınacaktır.

Cardano (ADA) fiyat analizi

Cardano (ADA) 8 Mayıs’ta 0,37 dolarlık dayanak düzeyinin altına düşerek ayıların denetimi ele geçirmeye çalıştığını gösterdi.

Boğalar yükseliş trendi çizgisinin yakınındaki düşüşü durdurmaya çalışıyor, lakin muhtemelen 0,37 dolarlık kırılma düzeyinde sert bir dirençle karşılaşacaklar. Fiyat bu düzeyden aşağı dönerse, ayıların 0,37 doları dirence çevirdiğini gösterecektir. Bu da yükseliş trendi çizgisinin altında bir kırılma mümkünlüğünü artıracaktır. ADA/USDT çifti daha sonra 0,33 dolara ve daha sonra 0,30 dolara düşmeye başlayabilir. Birinci güç işareti, hareketli ortalamaların üzerinde bir kırılma ve kapanış olacaktır. Bu da 0,42 dolarlık bir ralli için kapıları açacaktır.

Dogecoin (DOGE) fiyat analizi

Dogecoin (DOGE) aşağı istikametli seyahatine devam etti ve 8 Mayıs’ta 0,07 dolarlık sağlam takviye düzeyine dokundu. Boğalar bu düzeyden bir sıçrama gerçekleştirmeye çalışıyor.

Rahatlama rallisinin, ayıların güçlü bir savunma yapması beklenen düşüş trendi çizgisine ulaşması mümkündür. Fiyat bu düzeyden aşağı dönerse, ayılar yeniden DOGE/USDT çiftini 0,07 dolarlık takviye düzeyinin altına çekmeye çalışacaktır. Başarılı olurlarsa, parite büyük bir dayanak olmayan 0,06 dolara düşebilir. Bu düzey de aşılırsa parite 0,05 dolara kadar düşebilir. Aksine, alıcılar fiyatı düşüş trendi çizgisinin üzerine çıkarırsa, daha güçlü bir toparlanmanın başlangıcını işaret edecektir. DOGE’nin fiyatı daha sonra 0,10 ila 0,11 dolarlık genel direnç bölgesine yükselebilir.

Polygon (MATIC) fiyat analizi

Polygon (MATIC) 8 Mayıs’ta 0,94 dolarlık hayati dayanak düzeyinin altına düşerek ayıların denetiminde olduğunu gösterdi.

Son birkaç gündeki keskin düşüş, izafî güç endeksini (RSI) çok satım bölgesine çekerek bir toparlanmanın mümkün olduğunu gösteriyor. Satıcılar rastgele bir rahatlama rallisine atlamaya ve fiyatı 0,94 dolar düzeyinin altında tutmaya çalışacaklar. Bunu yaparlarsa, MATIC/USDT çifti 0,69 dolarlık güçlü dayanak düzeyine yanlışsız seyahatine başlayabilir. Tersine, 20 günlük EMA’nın (0,98 dolar) üzerinde bir kırılma ve kapanış, daha düşük düzeylerin sağlam alımları çektiğini gösterecektir. Bu, birkaç agresif ayıyı tuzağa düşürebilir ve MATIC fiyatını direnç çizgisine hakikat itebilir.

Solana (SOL) fiyat analizi

Solana (SOL) 6 Mayıs’ta düşüş trendi çizgisinden döndü ve 8 Mayıs’ta güçlü takviye düzeyi olan 19,85 dolara geriledi.

Boğalar bir toparlanma başlatmaya çalışıyor, lakin toparlanma inandırıcılıktan mahrum. Solana’nın fiyatı mevcut düzeyden düşer ve 19,85 doların altına inerse SOL/USDT çifti 18,70 dolara kadar gerileyebilir. Bu düzey yeniden güçlü bir takviye olarak hareket edebilir. Boğalar düşüşü önlemek istiyorsa, fiyatı süratli bir halde düşüş trendi çizgisinin üzerine çıkarmak zorunda kalacaklar. Bunu başarırlarsa, SOL’un fiyatı 24 dolara ve akabinde 27,12 dolarlık genel direnç düzeyine yükselebilir.

Polkadot (DOT) fiyat analizi

Boğalar, Polkadot’un 8 Mayıs mum çubuğundaki uzun kuyruktan görüldüğü üzere 5,15 dolarlık güçlü dayanak düzeyini muhafazaya çalışıyor.

Ayılar bu seviyeyi güçlü bir halde koruduğu için toparlanmanın 20 günlük EMA’da (5,77 dolar) sert bir dirençle müsabakası olasıdır. Fiyat mevcut düzeyden yahut 20 günlük EMA’dan aşağı dönerse, ayılar DOT/USDT çiftini 5,15 doların altına düşürmek için bir teşebbüste daha bulunacaktır. Şayet bunu başarabilirlerse, Polkadot’un fiyatı 4,50 dolara kadar düşme riski taşıyor. Tersine, rahatlama rallisi 20 günlük EMA’yı delerse, DOT’un fiyatı 6,10 dolardan 50 günlük kolay hareketli ortalamaya (SMA) yükselebilir ve daha sonra düşüş trendi çizgisine ulaşabilir. Bu düzeyin üzerinde bir kırılma ve kapanış, boğaların geri dönüşte olduğunu gösterecektir.

Litecoin (LTC) fiyat analizi

Litecoin (LTC) 8 Mayıs’ta 75 dolarlık kıymetli dayanak düzeyinden toparlanarak boğaların bu düzeydeki düşüşü durdurmaya çalıştığını gösterdi.

Düşen 20 günlük EMA (86 dolar) ve negatif bölgedeki RSI, ayıların denetimde olduğunu gösteriyor. Rastgele bir toparlanma teşebbüsünün 20 günlük EMA’da satışla müsabakası olasıdır. Litecoin’in fiyatı bu düzeyden aşağı dönerse, 75 doların altına inme mümkünlüğü artacaktır. Bu gerçekleşirse, LTC/USDT çifti 65 dolara kadar düşebilir. Bu varsayımın bilakis, boğalar LTC’nin fiyatını 20 günlük EMA’nın üzerine çıkarırsa, düşüş baskısının azaldığını gösterecektir. Parite evvel 50 günlük SMA’ya (90 dolar) kadar toparlanabilir ve akabinde 96 dolara yanlışsız yükselebilir.

Hayatımızın iyi ya da kötü her önemli anında ve dönüm noktalarında her daim yanımızda olan biricik annelerimiz için mükemmel hediyeyi düşünme vakti geldi. Teknoloji devi HONOR birbirinden teknolojik ürünleriyle annelerin yüzünü güldürecek ve onları çok mutlu edecek hediye seçenekleri sunuyor. 

En güzel hediyenin bizlerin mutluluğu, sağlığı ve huzuru olduğunu gönülden hissettiren annelerimizi bu özel günde üstün teknolojiyle sevindirmek isteyenlere HONOR, birbirinden güzel öneriler ve seçenekler sunuyor. Günün yoğunluğunda gerçekleşleşebilecek minik kazalara karşı dirençli ve en mutlu anların ölümsüzleştirilmesine yardımcı olan kaliteli kameraya sahip telefonlar, gündemin takip edilebileceği ve en güzel filmlerin yüksek ekran kalitesinden seyredilebileceği tabletlerle annenizin yüzünü güldürün.

Annelerimize güvenimiz kadar sağlam

HONOR’un en yeni modeli X9a; ekran ve kamera kalitesi, zarif ve ince tasarımı, güçlü bataryası ve dünya çapında beğeni toplayan ekran sağlamlığı ile öne çıkıyor. Ultra sağlam kavisli OLED ekrana sahip, 1 milyarı aşkın renk paletiyle gerçek tonların görülmesine olanak tanıyan X9a, düşmeye bağlı hasarları en aza indirgiyor. HONOR’un kalitesiyle ünlü Xi’an laboratuvarında, ekran presleme testi, düşürme testi, yazılım kararlılık testi gibi onlarca kalite testinden geçen X9a, tüm hatalarımızda yanımızda olan annelerimizin minik kazalarını bertaraf ediyor. 

175g gibi oldukça hafif bir ağırlığa sahip olan HONOR X9a, ince ve zarif gövde tasarımıyla annelerin estetik beklentilerini de karşılıyor. 5100 mAh bataryası ile 24 saat video oynatma süresi sunmasıyla annenizden gelecek yoğun sosyal medya içeriklerine kendinizi hazırlayın. 64 MP ultra net, 5 MP geniş açı ve 2 MP makro kamerasıyla en güzel aile anlarının ölümsüzleştirilmesine olanak tanıyor. Artık annenizin sosyal medyada sizi paylaşmasından korkmanıza gerek yok…

Ayrıca 31 Mayıs tarihine kadar satın alınan tüm HONOR X9a’lar 180 gün geçerli ücretsiz ekran değişim kampanyasıyla birlikte geliyor. 

IMX800 sensör ile en güzel anlar artık ölümsüz

HONOR’un görüntü alanında çığır açan bir diğer modeli HONOR 70, dünyada ilk kez bir telefonda kullanılan IMX800 görüntü sensörü ile annelerin yaratıcılığını en iyi şekilde yansıtmasına yardımcı oluyor.  54MP IMX800 Süper Algılamalı Ana Kamera, 50MP Ultra Geniş ve Makro Ana Kamera, 2 MP Derinlik Kamerası ve 32MP Süper Net Selfie Kamerasına sahip model, ister yoğun ışık,ister karanlık ortamda her zaman en net ve doğru çekilmiş görsellerin keyfinin sürülmesini sağlıyor.  

Fullview ekran ve surround hoparlörler ile maksimum film/dizi keyfi

Teknoloji devi HONOR’un ince ve şık tasarıma sahip tabletleri HONOR Pad 8 ve HONOR Pad X8, yüzde 80’i aşan ekran-gövde oranları, surround ses sistemleri, çoklu ekran iş birliği özelliği ve ultra tam göz koruması özellikleriyle öne çıkıyor. Tüm bu özelliklerin yanı sıra uzun şarj süreleriyle annenizin film/dizi ve e-kitap keyfinin hem kaliteli hem de uzun süreli olmasına olanak tanıyor.

HONOR Month’u kaçırmayın

HONOR’un ekosisteminde yer alan tüm ürünlerde yüzde 20’ye varan indirimler 14 Mayıs tarihine kadar sizleri bekliyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kızılay Başkanı Kerem Kınık’ı istifaya davet edenler arasına Sağlık Bakanı Fahrettin Koca da katıldı. Bakan Koca, “Bir vatandaşımızın bile kan vermesini etkileyebilecek bir algıya sebep olabiliyorsak, biz orada durmamalıyız” dedi. 

Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca, Üsküdar’da gençlerle buluştuğu bir toplantıda gazetecinin Kızılay’ın 6 Şubat Depremleri’nde çadır satışı gerçekleştirmesinin ardından, sosyal medyada Kızılay’ın kan satışı da yaptığına ilişkin gündemlerin oluştuğuna dair sorusuna cevap verdi. Sözcü Gazetesi’nin haberine göre, deprem sonrasında Kızılay Başkanı Kınık’ı istifaya davet edenler arasına Sağlık Bakanı Fahrettin Koca da katıldı. Bakan Koca gazetecinin sorusuna şöyle yanıt verdi: “Kızılay hizmet ediyor. Eyvallah bunda hiç şüphe yok. Gerçekten çok çalışan fedakar, cefakar kardeşlerimizin olduğunu biliyoruz. Memleketin bütün hastalarının sadece kan sorununu organize etmiş olması bile çok önemli bir ihtiyaçtır. Ama bazen algılar olguların önüne geçiyor. Ve biz bu algıya sebep veriyor isek gereğini yapmalıyız. Bir vatandaşımızın bile kan vermesini etkileyebilecek bir algıya sebep olabiliyorsak biz orada durmamalıyız. Kanaatim bu.” (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)

İzmir Bakırçay Üniversitesi Çiğli Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde Tekerlekli Sandalye Skandalı patlak verdi. Sağlık Muhabiri Erkan Doğan, bir yakını için gittiği hastanenin Acil Servisinde dakikalarca tek başına tekerlekli sandalye aradı. Bazı hasta yakınlarıyla da sedye tartışması yaşadı. 

Deneyimli Sağlık Muhabiri ve Bilim ve Sağlık Haber Ajansı (BSHA) Genel Yayın Yönetmeni Erkan Doğan, İzmir Bakırçay Üniversitesi Çiğli Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yaşadığı skandalı anlattı. Acil Servise kaldırılan babaannesinin yanına giden Doğan, “Yoldayken acil servis doktoru beni aradı, ‘Yakınınız için medikalciden bandaj alınması gerekiyor, sizi bekliyoruz’ dedi. Hızla hastaneye ulaştım. Ancak niye para verip biz bandaj alıyoruz, anlamış değilim” dedi. 

Tekerlekli Sandalye Bulun !

Hastanenin Acil Servisinde tedavi gören yakınının yanına giden Doğan, doktordan durumu hakkında bilgi aldığını söyledi. Daha sonra acil servisteki bir hemşire, ‘yakınınızın tuvalete gitmesi gerekiyor tekerlekli sandalye bulun’ dedi. Ben de acil serviste sedye aramaya başladım. Ne bir hasta bakıcı, ne de bir güvenlik görevlisi bana yardımcı olmadı. Hastanede tek başıma tekerlekli sandalye aradım. Gördüğüm manzara karşısında çok şaşkınım. Çünkü bulduğum bir sedyeyi iki hasta yakını daha sahiplenmek istedi. Aramızdaki tartışmanın ardından kısa bir süre içerisinde sedyeyi getireceğimi söyleyerek hastamın yanına geçtim” dedi. 

Burası Devlet Hastanesi, Hastalarımız Bu Sorunları Yaşamamalı 

Hastanenin acil servisinin bir düzen sorunu yaşadığını öne süren Sağlık Muhabiri Doğan, “Hastanenin acil servisinde düzen sorunu var. Hastanın bandajını kendin alıyorsun. Tekerlekli Sandalyeyi kendin buluyorsun. Bize bakan hemşire, hastamızı tuvalete götürmek istemedi. ‘Evde kendiniz halledersiniz’ dedi. Burası devlet hastanesi. Lütfen yetkililer önlemlerini alsın. Bu sorunları halkımız, hastalarımız yaşamamalı” diye isyan etti. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı) 

Agatha Christie romanları, bugüne kadar milyonlarca okuru kendisine çekmeyi başardı hiç elbet. Sonrasında beyaz perde uyarlamaları da geldi, alışılmış kaçınılmaz olarak oyun uyarlamaları da. Artık bu oyunlar kümesine bir yenisinin daha ekleneceğini öğrenmiş olduk.

Microids; Agatha Christie’nin klasik romanı Doğu Expresinde Cinayet’in oyun uyarlamasını geliştirmekte olduklarını duyurdu. Microids Studio Lyon tarafından geliştirilmekte olan Agatha Christie – Murder on the Orient Express, orjinal kıssayı temel almakla birlikte onun modernize edilmiş ve güncellenmiş bir halini anlatacak. 2023 yılında geçen kıssa, eklenen yeni kısımlar ve yeni karakterlerle oyuncuları şaşırtmayı hedefliyor.

Agatha Christie – Doğu Ekspresinde Cinayet, bir erteleme görmezse bu yılın son çeyreğinde PC, PS4, PS5, Xbox One, Xbox Series ve Switch için çıkış yapacak. Takip listemize aldık, merakla bekliyoruz.

Tesla ve SpaceX’in tanınmış CEO’su Elon Musk, Twitter’da bir paylaşım yaparak kripto para dünyasını hareketlendirdi. Musk, bir NFT koleksiyonunun manzarasını paylaştı. Bu proje ile alakalı altcoin ise 120 kat artış yaşadı. İşte detaylar…

Elon Musk, paylaşımıyla bu altcoin’i uçurdu

Twitter’da “Milady”nin NFT imajını paylaşarak kripto para dünyasında bir sefer daha heyecan yarattı. Milady NFT, 2000’li yıllarda Japon sokak modasından esinlenen bir görseldir. Musk’ın tweetinden bu yana süratle popülerlik kazandı. Milady NFT fotoğrafının ve “mem yok, seni seviyorum” tabirinin yer aldığı tweet kısa müddette pek çok kripto meraklısının dikkatini çekti. Musk’ın tweetinden kısa bir mühlet sonra Milady NFT satış hacmi ve taban fiyatı yükseldi ve yalnızca 24 saat içinde OpenSea’de en çok süreç gören koleksiyonlardan biri haline geldi.

NFT datalarına nazaran Milady’nin NFT satış ölçüsü 1.538’e ulaştı ve bir günde yüzde 1.230’luk şaşırtan bir artışı temsil etti. En düşük fiyat 24 saat içinde yüzde 50 artışla 5,05 ETH (yaklaşık 9.350 dolar) oldu. Coingecko tarafından bildirildiği üzere, Milady Göğüs Coin (LADYS) çarpıcı bir büyüme göstererek yalnızca 24 saat içinde yüzde 12.000’in üzerinde gibisi görülmemiş bir artış yaşadı. Şu anda piyasa pahası 137.166.956 dolar ve süreç hacmi 135 milyon doları aşmış durumda.

Milady NFT koleksiyonu büyük bir popülerlik kazanmakla kalmadı. Birebir vakitte Milady NFT’yi yaratan sanatçı kümesi Remilia Creative’in öteki projelerinin satışlarında da artış görüldü. Remilio Babies NFT’lerin satışları yalnızca bir günde yüzde  660 oranında arttı.

Musk’ın açıklamaları kripto para alanını etkiliyor

Elon Musk’ın açıklamaları son aylarda kripto para dünyası üzerinde değerli bir tesir yarattı. Musk, Twitter aracılığıyla Dogecoin’e birkaç kere ilgi gösterdi. Bu da, DOGE’un, Kriptokoin.com olarak da bildirdiğimiz üzere piyasa pahasına nazaran en büyük 8. coin olmasına yardımcı oldu. Hatta geçtiğimiz ay Twitter logosu bir “Shiba Inu” cinsi köpek fotoğrafıyla değiştirildi ve Dogecoin’in fiyatı yükseldi.

Genel olarak, Elon Musk’ın Milady hakkındaki tweet’i koleksiyonun popülaritesinde ve süreç hacminde kıymetli bir artışa neden oldu. Musk’ın kripto dünyasındaki tesiriyle, tweet’inin bu kadar kıymetli bir tesire sahip olması şaşırtan değil. Milady ve öbür NFT koleksiyonlarının önümüzdeki günlerde ve haftalarda nasıl bir performans göstermeye devam edeceğini görmek enteresan olacak.

Musk’ın tweet’inden evvelki satın alımlar dikkat çekti

Bu sırada, Lookonchain’e nazaran Musk’ın tweet’inden evvel Elon_Musk takma isimli bir adres 25.000 dolarlık süreç yaptı. Cüzdan, Musk tweet’inden saatler evvel 45.000 dolarlık 25 ETH karşılığında 8 trilyon LADYS satın aldı. Öteki yandan, bir kripto para yatırım şirketi olan DWF Labs de geçtiğimiz gün 15 milyar LADYS satın aldı. Bugün ise 73 bin dolar karşılığında 879 milyar LADYS satın aldı.

Japon oyun devi Capcom, dün yaptığı finansal yıl değerlendirmesinde tarihinin en yeterli yılını geride bıraktığını açıkladı. 31 Mart 2023 prestiji ile biten mali yılda Capcom toplamda 41.7 milyon adetlik oyun satışı gerçekleştirdi. Geçtiğimiz yıl 32.6 milyon adetlik satış gerçekleştiren stüdyo, böylelikle rekor tazelemiş oldu.

Üst üste 10. yılında da kar marjını yükselten Capcom, birebir toplantıda en çok satan oyunlarını da kıymetlendirdi. Birinci sıra 5.45 milyon ünite ile Monster Hunter Rise: Sunbreak’e gitse de, Resident Evil 4 Remake yalnızca 1 haftalık satış sayısı olan 3.75 milyon adet ile ikinci sırayı aldı.

• Capcom, Street Fighter 6’nın 10 Milyon Satmasını Bekliyor

Stüdyonun açıklamasına nazaran Monster Hunter, Resident Evil ve Devil May Cry serileri toplamda 29.3 milyon adet satış gerçekleştirmiş durumda. Resident Evil 2 ve 3, 2 milyon ünite bandında geziyor. Satış toplamının 12.4 milyonu da Capcom’un yeni oyunları tarafından oluşturulmuş. Buna ek olarak satışların yüzde 90’ının yalnızca dijital olduğu da açıklandı.

Bize de Capcom’u tebrik etmek düşer.

Dora Magazin’in ev sahipliğinde Doç. Dr. İlker Kiriş’in konuşmacı olduğu yemek İzmir’in seçkin mekanlarından Alliance Restoran’da gerçekleşti. Zafer Canbaz, Volkan Sintaç, Erdal Taşkıran ve Pınar Aylin gibi özel konukların katıldığı 20 kişilik seçkin bir grup keyifli zaman geçirdi.

Alliance Restoran, leziz yemekleri ve güler yüzlü personeliyle misafirlerin beğenisini kazandı. Gece boyunca sohbetlerin devam ettiği etkinlikte sektörün önde gelen isimleri ve sosyal medya fenomenleri bir araya geldi.

İzmir’de gerçekleşen etkinlikte Doç. Dr. İlker Kiriş yapmış olduğu küçük bir bilgilendirmede varisin oluşma nedenlerini ve risk faktörlerini açıklarken, korunma yöntemlerine de değindi. Sağlıklı bir beslenme

alışkanlığı, egzersiz yapmak, uzun süre ayakta durmak yerine aralıklarla yürüyüşler yapmak, dar giysiler yerine rahat kıyafetler tercih etmek, düzenli aralıklarla bacaklara masaj yapmak, uygun ayakkabılar giymek gibi basit ama etkili önlemlerle varisten korunmak mümkün olduğunu belirtti.

Gece sonunda tüm konuklar Doç. Dr. İlker Kiriş’e ve Dora Magazine böyle özel bir etkinlikten dolayı teşekkür ederek ayrıldı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Betül Fırat ve İnci Yılmaz Şimşek tarafından derlenen “Cumhuriyetin 100. Yılında İz Bırakan Kalemler” Edebiyat Antolojisi adlı kitap Gülnar Yayınları etiketi ile raflardaki yerini aldı.  

İçinde ülkenin sayılı yazar ve şairleri ile birlikte genç kalemlerin de yer aldığı “Cumhuriyetin 100. Yılında İz Bırakan Kalemler Edebiyat Antolojisi” adlı kitap Gülnar Yayınları tarafından basılarak raflardaki yerini aldı. Eğitimci Yazar İnci Yılmaz Şimşek ve Gazeteci Yazar Betül Fırat tarafından derlenen antoloji kitabi Cumhuriyet’in 100. Yılını edebiyatla kutlamak amacıyla yazar ve şairlerin eserleri bir araya getirilerek oluşturuldu. Birbirinden güçlü kalemlerle edebiyat dünyası bir eser daha kazandı. Daha önce de derleme kitap düzenleyen Fırat ve Şimşek’ten bu sefer dev bir eser okuyucuyla buluştu. Ön sözü polisiye yazarı olan Ayşe Erbulak tarafından yazılan “Cumhuriyetin 100. Yılında İz Bırakan Kalemler Edebiyat Antolojisi” adlı antoloji kitabının son sözü ise Aşk Yazarı olarak bilinen Mustafa Çifci tarafından kaleme alındı.  
 Ödüllü Yazar Fırat, “Edebiyata gönül veren değerli kalemlerimizle birlikte aynı eserde yer aldık. Büyük gurur verici birlikteliğimizi perçinlediğimiz ortak bir eser derlemek. Cumhuriyetimizin 100. Yılında kalıcı bir eserle okurun karşısında olmak da ayrı mutluluk. Katılan herkese çok teşekkür ederim.” dedi.

 Ödüllü Yazar Şimşek, “Edebiyat hayatımıza bir eser daha kazandırmak büyük mutluluk. Birbirinden değerli kalemlerle birlikte aynı eserde yer almak çok güzel bir duygu. Cumhuriyetimizin 100. Yılına özel derlediğimiz antolojiye katılan herkese çok teşekkür ederim. Kalemleri daim olsun.” dedi.

Ali Yurtseven, Asya Nur Şener, Ayşe Baran Zenginoğlu, Ayşe Nur Deniz, Banu Katırcıoğlu, Dr. Barbaros İrdelmen, Bayhan Bakdur, Betül Fırat, Buket Akbulut, Canan Yaşar, Casim Babaoğlu, Cavide Topçu, Çiğdem Dengiz, Çiğdem Güvendi Hasekioğlu, Dilaver Karagöz, Elena Mantu, Emel Başer, Emine Gürtoprak Özdilek, Enver Karahan, Eslem Demir, Faik Bozkurt, Fikret Onay, Filiz Ergün, Fuat Yüksel, Gülten Doğruyol İncesu, Güner Bıldırcın, Güray Gökkaya, Gürsel İleri, Halide Halid, Hatice Opak Bilgin, Hüseyin Mert Turan, İbrahim Koser, İnanç Özgen, İnci Yılmaz Şimşek, İsmail Akşit, İzzet Özpolat, Kadir Cangal, Medine Dinçer, Mehmet Yetek, Mehmet Zeki Erkozan, Melis Bektaş, Meltem Şen Ferhat, Mert Can, Murat Kılıç, Mustafa Çelebi Çetinkaya, Mustafa Çifci, Mustafa Söğüt, Necile İçmeli, Nefise Serra, Nermin Güday Kaçar, Nuray Karadağ, Orhan Özer, Osman Kurt, Recai Küllü, Recep Fırat, Remzi Özkan, Serdar Sarıoğlu, Sevda Ceylan, Sevgi Karanfiler, Sevil Sevil, Dr. Sibel Çelikel, Sibel Karagöz, Sinan Alataş, Sinan Sürmeli, Songül Güngör, Şahap Adıgüzel, Şermin Erkal, Şükran Demirhan, Tuğçe Yerdelen, Turan Ekinci, Yakup Silay, Yasemin Talaz Bayraktaroğlu, Yaşar Aydınlık, Yılmaz Taşdelen ve Zehra Sayın adlı yazar ve şairlerin eserleri yer almaktadır. 

Arka Kapak Yazısı da Eğitimci Yazar İnci YILMAZ ŞİMŞEK, Yazar ve Şair Betül FIRAT tarafından yazıldı;

 
“Edebiyat gönül sazıdır. Beşinci sanattır. İçinizin kâğıda yansımasıdır. Nasıl ki yaşamaktan, mutluluktan ve çalışmaktan vazgeçemiyorsak edebiyat da vazgeçilmezdir. Gönüller arası köprü kurmaktır. Sohbetin belki de en tatlısıdır. Hiç tanımadığınız insanların kalbine dokunmaktır. ‘Cumhuriyetimizin 100. Yılında İz Bırakan Kalemler Antolojisine’ katkı sunan ‘Ön Söz’ yazısı için Değerli Yazar Ayşe ERBULAK’a, ‘Son Söz’ yazısı için Değerli Aşk Yazarı Mustafa ÇİFCİ’ye ve eserleriyle yer alan değerli şair ve yazarlarımıza çok teşekkür ederiz.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Türkiye’nin birinci insansız savaş uçağı olan Bayraktar KIZILELMA’nın geliştirme kademeleri ve Baykar’ın insansız hava aracı geliştirme seyahatini anlatan “Hedef KIZILELMA” belgeselinin birinci kısmı yayınladı. Belgeselde, Baykar Genel Müdürü Haluk Bayraktar, Baykar İdare Heyeti Lideri Selçuk Bayraktar KIZILELMA’yı ve Baykar’ı çocukluklarından başlayarak bugüne kadar perde gerisinde kalanlar yansıtıldı.

HABERE İLİŞKİN GÖRÜNTÜ İÇİN TIKLAYIN İZLE

İnsansız savaş uçağı ‘Hedef KIZILELMA’ Türk ordusunun ve milletinin hizmetine girdi. Baykar İdare Şurası Lideri Selçuk Bayraktar ve takımı son yıllarda yerli ve ulusal üretimleriyle tüm dünyada yankı uyandırdı. Yapılan sıkı çalışmalar Türkiye’yi, savunma sanayi alanında Cumhuriyet tarihinde en ileri düzeye ulaştırdı. Bu noktada kullanılan zeka ve teknolojiyle dünya listesinde birinci sıralara yerleşti.

‘HEDEF KIZILELMA’ BELGESELİ FRAGMANI

Türkiye, Selçuk Bayraktar ve takımıyla insansız savaş uçağı ‘Hedef KIZILELMA’ya da kavuştu. KIZILELMA’nın geliştirme basamakları ve Baykar’ın insansız hava aracı geliştirme seyahatini anlatan “Hedef KIZILELMA” belgeselinin birinci kısmı, 10 Mayıs Çarşamba günü, saat 21.00’da Baykar’ın YouTube kanalında izleyiciyle buluştu.

ABD merkezli teknoloji devi Google, Haritalar uygulamasına gelecek yeni bir özelliği duyurdu. Google I/O 2023 aktiflikleri kapsamında duyurulan bu yeni özellik, Google Haritalar tecrübesini farklı bir noktaya taşıyacak. O denli ki kullanıcılar, en azından birtakım kentlerde trafik durumunun simüle edilmiş versiyonlarıyla karşılaşacaklar. Pekala bu nasıl olacak?

“Sürükleyici Görünüm” olarak isimlendirilen yeni özellik, bir lokasyonun üç boyutlu imajlarının oluşturulmasını kapsayacak. Üstelik bu manzaralara hareket de eklenecek. Diyelim ki bir A noktasından B noktasına rota oluşturdunuz. Sürükleyici Görünüm, A noktasından B noktasına kadar olan rotadaki trafik ve hava durumu ile bölgedeki yoğunluğu size gösterecek. Bu özellik, külliyen yapay zekadan güç alıyor.

Google Haritalar’ın Sürükleyici Görünüm özelliği işte bu türlü çalışacak:

Yukarıdaki imajlarda de görebileceğiniz üzere; Google Haritalar’ın yeni özelliği sayesinde kullanıcılar, gidecekleri bir yer ile ilgili önceden bilgi sahibi olma imkanı yakalamış olacaklar. Fakat bu özellik şu an için dünya genelinde yaygın değil. Google tarafından yapılan açıklamalarda, Sürükleyici Görünüm özelliğinin kullanılabileceği ilk 15 kentin şunlar olacağı belirtildi:

 Amsterdam, Berlin, Dublin, Floransa, Las Vegas, Londra, Los Angeles, New York, Miami, Paris, Seattle, San Francisco, San Jose, Tokyo ve Venedik.

Geliştiriciler için de kimi yenilikler var

Google yalnızca kullanıcı için değil, geliştiriciler için de kimi avantajlar sağladı. Bu bağlamda; Google Earth’e ilişkin yüksek çözünürlüklü üç boyutlu görüntüler, artık bir API aracılığıyla geliştiricilere sunulacak. Geliştiriciler de bu API ile gerçekçi manzaralar kullanabilecekler. Google, bu imkan sayesinde ultra gerçekçi uygulamalar oluşturulabileceğini söz ediyor. 

Bunu hayali bir örnekle anlatalım: Tanınan satış ve kiralama platformu düşünün. Bir mesken ile ilgilendiğinizde Google Haritalar aracılığıyla çevreyi inceleyebiliyorsunuz. Platformun geliştiricileri yeni API’yi uygulamaya entegre ederlerse, incelediğiniz bir konutun etrafını tıpkı üstteki GIF’teki üzere üç boyutlu olarak görebileceksiniz.

Popüler kripto para borsası Coinbase, kullanıcılarına göğüs coin’lerin yükselişi hakkında bir e-posta bülteni gönderdi. Akabinde, topluluktaki birçok şahıstan reaksiyon çekti. İşte detaylar…

Coinbase, PEPE yorumuyla reaksiyon çekti

Ünlü kripto para borsası Coinbase bilhassa Pepe Coin’den (PEPE) bahsettikten sonra kendisini tartışmaların içinde buldu. Haber bülteninde PEPE’den “anın memecoin’i” olarak bahsedilirken,  İftira ve İnkârla Uğraş Birliği’ne (Anti-Defamation League) nazaran token’ın esinlendiği “Kurbağa Pepe” meme’inin çok sağ kümeler tarafından bir nefret sembolü olarak benimsendiği de belirtildi. Bu durum, PEPE göğüs coin’ini destekleyen toplulukta reaksiyona neden oldu. Birçok kişi Coinbase’in özür dilemesini ve PEPE hakkındaki olumsuz kelamları bültenden kaldırmasını istedi.

Tartışma, Twitter’da #DELETECOINBASE hashtaginin trend olmasına yol açtı. Kullanıcılar Coinbase hesaplarını silecekleri konusunda ikaz yaptı. Buna karşılık, bir başka kripto para borsası olan Binance, geçen hafta listeledikten sonra PEPE ve FLOKI için takviyesini genişletti. Bununla birlikte, PEPE’nin fiyatı son 24 saatte yüzde 9 düşerek 0,0000017 dolardan süreç gördü ve süreç hacmi biraz arttı.

Borsa, göğüs coin’i listeler mi?

Tartışmalar Coinbase’in PEPE’yi listeleyip listelemeyeceğine dair soruları da beraberinde getirmişti. Fakat borsanın ABD Menkul Değerler ve Borsa Komitesi (SEC) ile menkul değerleri listeleme konusundaki uyuşmazlıklar nedeniyle bunu yapmaktan kaçınması olası. Coinbase’in haber bülteni, devam eden göğüs coin çılgınlığının, Nisan ortasındaki ihracından bu yana yaklaşık yüzde 55.000 büyüyen ve üç haftadan kısa bir mühlet içinde 1,8 milyar dolarlık piyasa pahasına ulaşarak tüm vakitlerin en süratli büyüyen tokenlerinden biri haline gelen PEPE’nin yükselişine öncülük ettiğini belirtti. Haber bülteni ayrıyeten, geliştiricilerin direkt Bitcoin Blockchain’i üzerinde token ihraç etmesine imkan tanıyan BRC-20 token standardının yürürlüğe girmesinin akabinde Bitcoin tabanlı göğüs coinlerin büyümesini de takip etti.

Coinbase’in e-posta bültenini çevreleyen tartışmalar, bilhassa nefret söylemi ve aşırıcılığa karşı hassaslığın arttığı mevcut iklimde, kripto para ünitesi ve siyasetin kesiştiği noktada gezinmenin zorluklarının altını çiziyor. Kripto para topluluğundaki pek çok kişi göğüs coin’leri zararsız bir cümbüş biçimi olarak görürken, öbürleri bunları nefret ve ayrımcılığı yaymanın bir yolu olarak görüyor. Kripto para ünitesi genel kabul görmeye devam ettikçe, bu bahislerin giderek daha değerli ve tartışmalı hale gelmesi mümkün duruyor.

Tartışmalar tıpkı vakitte kripto para topluluğunun değişim yaratma ve borsaları sorumlu tutma gücünün de altını çiziyor. DELETECOINBASE hashtag’i, topluluğun sesini duyurmak için toplumsal medyayı nasıl kullanabileceğinin yalnızca bir örneğidir. Bununla birlikte, tartışmanın Coinbase’in işi yahut prestiji üzerinde uzun vadeli bir tesiri olup olmayacağı şimdi aşikâr değil.

Bodrum Belediyesi Tarımsal Hizmetler Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilen dağıtımda tespit edilen ihtiyaç sahibi kişilere pastörize edilmiş 1 litrelik sütler koliler halinde teslim ediliyor.

Proje kapsamında dağıtım geçtiğimiz gün Yokuşbaşı, Yeniköy, Türkkuyusu, Tepecik, Turgutreis, Bahçelievler ve Karabağ mahallerinde gerçekleşti.

Vatandaşların memnuniyetle karşıladığı dağıtımda 2023 nisan ve mayıs ayı içinde Bodrum’un tüm mahallelerinde toplam bin 239 çocuğa dağıtım yapıldı. Nisan 2022 ile Mayıs 2023 arasında ise 6 bin 397 çocuğa ulaşıldı.

Tarımsal Hizmetler Müdürlüğü yıl boyunca planlanan takvime göre süt dağıtımlarına devam ederken ihtiyaç sahibi ailelere ve çocuklarına destek olacak. İki ayda bir olacak şekilde yapılan dağıtımlar, vatandaşların muhtarlıklar aracılığıyla başvuruları alındıktan sonra belirli periyodlarla sürecek.

Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, göreve geldikten hemen sonra bu projenin hayata geçtiğini belirtirken, “Bodrum Belediyesi olarak önceliğimiz her zaman çocuklar oldu. Eğitimden servise, gıdadan kırtasiye malzemelerine kadar çocuklarımızın tüm ihtiyaçlarında ailelerimizin yanında olmaya gayret ediyoruz. Belirli periyodlarla gerçekleştirmiş olduğumuz dağıtımlarda önemli bir sayıya ulaştık. Bodrum Halk Süt Projesi, program çerçevesinde tüm mahallelerimizde devam edecek.” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Millet İttifakı’nın 13. Cumhurbaşkanı Adayı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun miting için geldiği Aydın Atatürk Kent Meydanı’na on binlerce Aydınlı akın etti.

Başkan Çerçioğlu, “Her zaman söylüyorum; iki kırmızı çizgimiz var: Bayrak ve vatan”

Mitingin açılış konuşmasını yapan Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, “14 yılda Aydın’da hiçbir çocuk karnı aç yatağa girmedi, hiç kimse soğuktan üşümedi; çünkü bizler varız. Türkiye’nin en başarılı belediye başkanları bizim başkanlarımız. Her zaman vatandaşımızın yanında olduk, olmaya da devam edeceğiz” dedi.
 
Bugüne kadar hep çiftçinin ve köylünün yanında olduklarını kaydeden Başkan Çerçioğlu, “Özellikle kadın kooperatiflerimize tam destek verdik. Kadın kooperatiflerimizin ürettiği ürünleri, kentimizdeki 13 Halk Ege Et şubesinde sizlerle buluşturduk. Kadınlarımız da elde ettikleri bu gelirleri çocuklarının eğitiminde; özellikle de kız çocuklarının eğitiminde kullandı. Daha bunun gibi birçok sosyal belediyecilik uygulamasını gerçekleştirdik. Her zaman söylüyorum; iki kırmızı çizgimiz var: Bayrak ve vatan” diye konuştu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kaspersky, nükleer enerji santrallerini korumak için tasarımdan itibaren güvenli bir yaklaşım geliştirdi

Endüstriyel kontrol sistemleri (ICS), enerji istasyonları ve nükleer santraller de dahil olmak üzere modern kritik altyapıları çalıştırmak için kullanılıyor. Bu nesneler sürekli siber saldırı riski altında çalışıyor. Kaspersky ICS CERT’in Cyber Security Weekend – META 2023’te açıkladığı istatistiklere göre, 2023’ün ilk çeyreğinde Türkiye’de ICS bilgisayarlarının %35,7’sinde saldırı tespit edildi ki bu, 2022’nin ilk çeyreğine göre %7,6 daha fazla. Nükleer enerji santrallerini siber tehditlerden korumak için Kaspersky, altyapıyı etkileyen siber saldırıların olasılığını ortadan kaldıran benzersiz bir güvenli tasarım yaklaşımı geliştirdi.

Kaspersky’nin güvenli tasarım yaklaşımı, nükleer enerji santrallerinde ağ güvenlik duvarları, veri diyotları, izleme çözümleri, saldırı tespit sistemleri, uç nokta koruması, operasyonel teknoloji ve IoT siber güvenliği, ağlar ve düğümler için siber güvenlik dahil olmak üzere farklı türde siber güvenlik çözümlerinin kullanılmasını gerektiriyor.

Güvenli tasarım yaklaşımı, BT destekli bir sistemin (veya tesisin) kötü niyetli siber saldırganların cihazlara, verilere ve bağlı altyapıya erişimine karşı koruma sağlayacak şekilde sıfırdan inşa edilmesi anlamına geliyor. Bu yaklaşım sistemin içsel güvenliğine dayanıyor. Zira sistem kullanım ömrü boyunca güvenli ve emniyetli bir durumda kalmak ve yüksek kaliteli koruma maliyetini azaltmak zorunda.

Kaspersky, nükleer enerji santrallerinde tasarımdan itibaren güvenli BT altyapısının uygulanması için eksiksiz bir dokümantasyon seti geliştirdi. Kaspersky’nin risk yönetimi yaklaşımı, yüklenici, ekipman, donanım ve yazılım seçimini kapsıyor ve yeni bilgisayar tehditlerinin yanı sıra mevcut saldırı taktik ve tekniklerini de dikkate alıyor. Dokümantasyon, bir nükleer enerji santrali BT mimarisinin tanımını, ilgili önerileri ve nükleer enerji santrallerinin uzun yaşam döngüleri boyunca siber güvenlik ve bilgi güvenliğini sağlamayı içeriyor.

Nükleer Enerji Santrallerinin Korunmasına Yönelik Yaklaşım 

Kaspersky ICS CERT Güvenlik Analizi Grup Lideri Ekaterina Rudina, şunları söyledi: “Evdeki ya da ofisteki bilgisayarımızda geleneksel olarak ‘üstte’ ya da ‘eklenti’ olarak yer alan koruma çözümlerini kullanıyoruz. Bunlar bizi bu düzeydeki saldırılardan korumak adına iyi iş çıkarıyor. Ancak nükleer enerji santralleri söz konusu olduğunda, bunların korunmasına yönelik yaklaşım farklı olmalıdır. Nükleer ve radyolojik güvenlik, tesisin kullanılabilirliği, güvenilir elektrik tedariği, diğer faktörlerin yanı sıra siber güvenlik tarafından belirlenir. Nükleer enerji santralinin korunması, tesis tasarımının ilk aşamalarında kapsamlı bir şekilde planlanmalıdır. Kaspersky’nin nükleer enerji santrali siber güvenliğine yaklaşımı, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (IAEA) dahil olmak üzere uluslararası kuruluşların tüm standartları ve önerileriyle uyumludur.”

Kaspersky uzmanları, enerji santrallerini ve diğer kritik altyapıları çeşitli tehditlere karşı korumak için (güvenliği düşünülerek tasarlanmamış olsalar bile) şunları öneriyor:

• Olası siber güvenlik sorunlarını belirlemek ve ortadan kaldırmak için operasyonel teknoloji sistemlerinin düzenli güvenlik değerlendirmelerini gerçekleştirin.
• OT ağının temel bileşenleri için güncellemeleri zamanında yapın. Güvenlik güncellemelerini ve yamalarını uygulamak veya telafi edici önlemleri teknik olarak mümkün olan en kısa sürede hayata geçirmek, üretim sürecinin kesintiye uğraması nedeniyle milyonlara mal olabilecek büyük olayları önlemek adına çok önemlidir 
• Etkili güvenlik açığı yönetimi süreci için bir temel oluşturması için sürekli güvenlik açığı değerlendirmesi ve triyaj oluşturun. Kaspersky ICS CERT’in kapsamlı ve zamanında bilgi içeren benzersiz ICS Güvenlik Açığı Veri Akışları ile bu konuda güncel kalabilirsiniz.
• Endüstriyel Otomasyon ve Kontrol Sistemlerini özel, sertifikalı ve yerel olarak entegre edilmiş ürünler ve kapsamlı hizmetlerden oluşan bir ekosistem eşliğinde koruyun. Kaspersky Industrial CyberSecurity gibi özelleşmiş çözümler, endüstriyel ortamlara yönelik siber saldırıları olgun bir şekilde tespit etmek ve bunlara yanıt vermek için etkili bir araç haline gelebilir. 
• Güvenlik operasyon merkeziniz için ek bilgi almak üzere Kaspersky Threat Intelligence Portal’da yer alan ICS tehditleri ve tehdit beslemeleri hakkındaki Analitik Raporları göz önünde bulundurun 
• Ekiplerinizin olay önleme, tespit ve müdahale becerilerini geliştirip güçlendirerek yeni ve gelişmiş kötü amaçlı tehditlere karşı müdahaleyi iyileştirin. BT güvenlik ekipleri ve OT personeli için özel OT güvenlik eğitimleri, bunu başarmaya yardımcı olan temel önlemlerden biridir.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

“DNA’da ameliyat yapabilen teknoloji” olarak bilinen Crispr uygulamaları ile ilgili her geçen gün yeni yollar kat ediliyor. Üsküdar Üniversitesi’nde düzenlenen Crispr Circle başlıklı etkinlikte konuşan Üsküdar Dr. Öğretim Üyesi Cihan Taştan, “Hem gen silinmesi hem gen tamiri sayesinde tarih boyunca 7 bine yakın hastalıktan mustarip olan insanlık artık hastalıklarını tedavi ederek sağlıklı 2. versiyonlarına ulaşacak. Hatta insanların doğmadan reçeteleri yazılabilecek” dedi. Etkinliğe çevrimiçi olarak katılan TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal ise Crispr Circle uygulamalarının sadece insan sağlığına değil, tarım ve hayvancılık gibi gelecekteki birçok sorunun çözümüne katkıda bulunabilecek bir konu olduğunu söyledi. Mandal, “Üniversite öğrencileri araştırma projeleri destek programımız kapsamında 34 tane Crispr teknoloji odaklı projemiz bulunuyor. Bunlardan 10 tanesi Üsküdar Üniversitesi öğrencilerine ait. Öğrencilerimizi tebrik ediyorum. ” dedi.  

Crispr alanındaki çalışmalarını sürdüren Üsküdar Üniversitesi, bu alanda yeni bir etkinliğe imza attı.  Üsküdar Üniversitesi Öğrenci Kolu Kulübü tarafından Crispr Circle yani genetik düzenleme ve tedavi etkinliği gerçekleştirildi. Organizasyon Komitesi Başkanı İrem Köhserli’nin Crispr Circle organizasyon ekibine teşekkür etmesiyle başlayan etkinliğe birçok akademisyen ve öğrenci katıldı.

Dr. Cihan Taştan: “Crispr bir genetik mühendislik aracı olarak hayatımıza girdi, pandoranın kutusu açıldı.”

“İnsandaki binlerce hastalığın genetik tamirini yapabileceğimiz Crispr uygulamalarından bahsedeceğiz.” sözleriyle konuşmasına başlayan Üsküdar Üniversitesi Transgenik Hücre Teknolojileri ve Epigenetik Uygulama ve Araştırma Merkezi (TRGENMER) Direktörü, Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Cihan Taştan, “Crispr sistemi 2020 yılında Nobel ödülü kazanan, geçtiğimiz yıl içerisinde özellikle bütün canlıların genetiğini değiştirebilen bir genetik mühendislik aracı olarak hayatımıza girdi, pandoranın kutusu açıldı. Yüzlerce canlının genetik modifikasyonu, genetik geliştirilmesi bu sistemle yapıldı. Böylelikle hem gen silinmesi hem gen tamiri sayesinde yüzlerce yıllık insanlık tarihi boyunca 7 bine yakın hastalıktan mustarip olan insanlık toplumu artık hastalıklarını tedavi edebilecek. Hatta insanlar doğmadan önce reçeteleri yazılabilecek. Kişiselleştirilmiş ve hedefselleştirilmiş tedavilerin son doruk noktasına ulaşmış durumdayız.” açıklamasında bulundu.

Dr. Taştan: “Hastalıkların çoğunun tedavi edildiği yeni bir döneme yaklaşmak üzereyiz”

Crispr sistemiyle geçtiğimiz Covid-19 pandemisinde olduğu gibi yeni nesil aşı ve antiviral ajanların da üretilebileceğine değinen Dr. Öğretim Üyesi Cihan Taştan, “Dolayısıyla transhümanizim dediğimiz insanların ikinci versiyonunda hastalıkların çoğunun tedavi edildiği yeni bir döneme yaklaşmak üzereyiz. Bu dönemin önemini ve değerini ve tüm gençlerimizin bu yöntemleri bilmesinin ne kadar katma değerli bir şey olduğunu düşünerek Crispr Circle akımını ve etkinliğini başlattık.” dedi.

Taştan, düzenlenen etkinlikle öğrencilerin ‘Crispr nedir? Sistemler nasıl tasarlanır? Uygulamalar nelerdir? Projeler nasıl tasarlanır? RNA tasarımları ve Crispr tasarımları nasıl yapılır? Genetik modifiye hücrelerinin nasıl çalıştığı nasıl kanıtlanır?’ Hukuksal ve etik yaklaşımı nasıl tanımlanmalıdır?…  gibi sorulara cevap bulabileceklerini söyleyerek konuşmasını tamamladı.

“Önemli bir teknolojiyi konuşuyoruz”

Üsküdar Üniversitesi’nin ev sahipliğini yaptığı etkinliğe çevrimiçi katılan TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal etkinliğin düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür ederek sözlerine başladı. Mandal, “Özellikle öğrenci arkadaşlarımızın başlatmış oldukları girişimleri Türkiye’nin neresinde olursa olsun, hangi düzeyde olursa olsun her aşamada desteklemeye ve katkı vermeye çalışıyoruz. Önemli bir teknolojiyi konuşuyoruz. 2020 yılında Nobel ödülüyle birlikte bilinen bir hale geldi ama çok daha önemli bir geçmişi olan bir konu. Bilimsel derinlikli bir hipotez ve varsayımlardan öte, artık gerçek ortamda kullanılabilirliği noktasında da insanlık için büyük bir potansiyel taşımasını önemli görüyorum.” dedi.

“Sadece insan sağlığı değil, birçok sorunun çözümüne katkıda bulunabilecek bir konu”

Crispr teknolojilerinin yaşam kodunun yeniden yazılması için yeni bir araç olduğunu belirten Mandal, “Birden fazla alanı etkileme potansiyeli çok yüksek. Sadece insan sağlığı değil, gelecekteki birçok sorunun çözümüne katkıda bulunabilecek bir konu. Alan itibariyle bakıldığı zaman dünyada ilk 10 alan arasında yer alıyor Crispr teknolojileri. Gelecekte çok daha gündemde olabilecek bir başlık.” ifadelerini kullandı.

Üsküdar Üniversitesi öğrencilerinin büyük başarısı

Üsküdar Üniversitesi’ndeki öğrencileri tebrik ederek konuşmasını sürdüren Prof. Dr. Hasan Mandal, “Bizim şu an 5 bin 500 tane star bursiyerimiz var, bunların 29 tanesi Crispr teknolojileri alanında. 3 tanesi de Üsküdar Üniversitesi öğrencilerinin dahil olduğu star bursiyerlilik projeleri. Üniversite öğrencileri araştırma projeleri destek programımız kapsamında da desteklemiş olduğumuz 34 tane Crispr teknoloji odaklı proje var. Bunlardan 10 tanesi Üsküdar Üniversitesi’ne ait. Yürütücüsü ve yöneticisi öğrenciler olan projeler… Geleceğimize baktığımız zaman elimizdeki en önemli kaynağımız gençlerimiz. Bu etkinliği düzenliyor olmaları da bunun güzel bir kanıtı. Tebrik ediyorum öğrenci arkadaşlarımı.” diyerek konuşmasını tamamladı.

“Bu çalışmalar bizlere değer katacak”

Etkinliğe katılan Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nazife Güngör ise üniversitenin, akademisyenlerin ve öğrencilerin bilimsel çalışmalarda, araştırmalarda ve evrensel düzlemde çıkış yaparak ortaya koydukları girişimlerin gurur verici olduğunu belirterek, “Hemen hemen TÜBİTAK projelerinin bütün kategorilerinde hocalarımızın ve öğrencilerimizin projelerini imzalıyor olmanın gururu içerisindeyim. Hocalarımızın ve öğrencilerimizin laboratuvardan çıkmadan bu organizasyon ve bu bilimsel etkinlik üzerinde bir süredir çalıştıklarını gururla ve övünçle izliyoruz. Bu şekilde dünyayla yarışacağız, evrensel bir üniversite olacağız. Bu çalışmalar bizlere değer katacak. Üniversite böyle bir şeydir. TÜBİTAK da yanımızda olduğu sürece biz bu ivmeyi hızlandırarak devam edeceğiz, çünkü yüksek nitelikli bir bilim kadromuz var.” değerlendirmesinde bulundu.

Etkinlikte uzmanlar Crispr uygulamaları hakkında bilgiler verdi 

Crispr Circle etkinliği kapsamında; Dr. Öğr. Üyesi Cihan Aydın “Genom Düzenlemede Crispr/Cas Enzimleri”, Doç. Dr. Ozan Kocadağlı “Crispr’da Yeni Bir Çağ: Yapay Zeka”, Doç. Dr. Musa Kavas “Bitki Islahında Crispr/Cas9 Uygulamaları”, Av. Yıldız Tuğçe Erduran “Crispr ve Etik”, Elif Akçay “Transhümanizm” ve Prof. Dr. Sevim Işık “Crispr ve Kök Hücre Teknolojileri” konularında sunumlarını gerçekleştirdi. Etkinlik teorik ve pratik Crispr Workshop’u ile sona erdi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Türk girişimci Batuhan Okur tarafından 2011 yılında Singapur’da kurulan Rapsodo, Türkiye yapılanmasını büyütüyor.  Dünyaya Türkiye’den yazılım ihraç eden ve Amerika’da pazar dinamiklerini değiştiren Rapsodo, istihdamda tersine göç ve yatırımda ulusal kalkınma modeli ile dikkat çekiyor.

İzmir’den sonra Ankara ofisini açtıklarını belirten Rapsodo Global Teknoloji Direktörü ve Türkiye Ülke Müdürü Burak Savak “Ankara ofisimiz, Türkiye’ye ve Türk Mühendislere verdiğimiz önemin bir göstergesi,  küresel spor teknolojileri pazarındaki know-how’ımıza yaptığımız çok önemli bir yatırımdır” dedi. 

Savak “Dünyaya yazılım ihracatımızda en büyük gücümüzü Türk mühendislerden alıyoruz”

Türkiye’den dünyaya yazılım ihraç eden Rapsodo’nun 2023 yılında istihdamda %30 büyüme hedeflediğinin altını çizen Rapsodo Global Teknoloji Direktörü ve Türkiye Ülke Müdürü Burak Savak “Rapsodo’nun İzmir’de yer alan Ar-Ge üssünden, küresel spor teknolojileri pazarına yön veriyoruz. Dünyaya yazılım ihracatımızda en büyük gücümüzü ise Türk mühendislerden alıyoruz. Göç etmesinin önündeki nedenleri kaldırmamız gereken çok değerli mühendislerimiz var. Ankara ofisimiz Türkiye’ye ve Türk Mühendislere verdiğimiz önemin önemli bir göstergesi. Yakın gelecekte ulusal ve uluslararası düzeyde büyük başarılara birlikte şahit olacağız” dedi. 

Rapsodo, dört farklı kıtada, dört farklı ülkede 13 farklı ulustan çalışana sahip

Rapsodo, yüksek teknolojiyi erişilebilir kılma vizyonuyla Amerika’da golf ve beyzbol alanında önemli pazar verileri elde edince;  Rapsodo Kurucusu ve CEO’su Batuhan Okur, kuruluşunun  7. yılında Ar-Ge üssünü Türkiye’de kurma kararı alıyor. Spor performansı ölçüm ve analitiği pazarında, veri bilimi odaklı yazılımlar geliştiren Rapsodo, kamera ve radar kombinasyonundan oluşan donanımıyla bir sporcunun “Ben daha iyi nasıl olabilirim” sorusuna yanıt buluyor. Sporcu ürünü kullandıkça AI (yapay zeka) motoru, sporcuyu daha iyi anlıyor, artı ve eksileri karşılaştırmalı olarak sunuyor. Veri bazlı geliştirme üzerine kurulu sistem sayesinde bugün dünyaca ünlü kulüpler, sporcular ve antrenörler, pazar değerini artırma konusunda önemli adımlar atıyorlar. Spor teknolojileri pazarına yön veren bu verilerin üretimi ve analizi ise Rapsodo’nun  dünyaya Türkiye’den ihraç ettiği yazılımlarla gerçekleşiyor. Merkezi Singapur’da, Ar-Ge Ofisi Türkiye’de yer alan Rapsodo, dört farklı kıtada, dört farklı ülkede 13 farklı ulustan çalışana sahip.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Dünyanın önde gelen mobilite şirketlerinden biri olan Michelin’in Türkiye operasyonu Michelin Türkiye, Great Place to Work Enstitüsü tarafından sertifikalı yerel ve uluslararası işverenlerin dahil olduğu araştırmada ‘Türkiye’nin En İyi İşverenleri’ listesine girdi. 

Dünyanın önde gelen mobilite şirketlerinden biri olan Michelin’nin Türkiye operasyonu Michelin Türkiye’nin kurum kültürü ve çalışan memnuniyeti konusunda sürdürdüğü çalışmalar, yerel ve uluslararası birçok kurum ve kuruluş tarafından taçlanmaya devam ediyor. Michelin Türkiye, Great Place to Work sertifikalı yerel ve uluslararası işverenlerin dahil olduğu araştırmada ‘Türkiye’nin En İyi İşverenleri’ listesine girdi. 

Great Place to Work Enstitüsü’nün yürüttüğü program kapsamında kurum kültürü ve çalışan memnuniyeti ölçümleme amacıyla gerçekleştirilen anket araştırmaları sonrasında Michelin Türkiye, geçtiğimiz yıl “Great Place To Work” yani “Harika İşyeri” sertifikası almaya hak kazanmıştı. Bu yıl Great Place To Work Enstitüsü tarafından gerçekleştirilen ve sertifikalı yerel ve uluslararası işverenlerin dahil olduğu Türkiye’nin en iyi işverenleri 2023 araştırmasında Türkiye’nin En İyi İşverenleri listesi açıklandı ve Michelin Türkiye Türkiye’nin En İyi İşverenleri’ listesine dahil oldu.

Michelin Grubu insanlar, kârlılık ve gezegen arasında en iyi dengeyi sağlayarak sürdürülebilir büyüme hedeflerken, insana saygı Michelin’in temel ilkelerinden birini oluşturuyor. Çeşitliliğe saygının bireysel mutluluğa ve kolektif performansa katkıda bulunduğu bir kurum kültürünü teşvik eden Michelin Grubu, tüm çalışanlar için eşit fırsatlar ve eşit muamele ilkesinin yanı sıra her türlü ayırımcılıkla mücadele taahhüdünü güçlü bir şekilde ortaya koyuyor.  

Michelin Türkiye İnsan Kaynakları Direktörü Pınar Erçal konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada; “Türkiye’nin En İyi İşverenleri” listesine girdiğimiz için çok mutluyuz. İnsana saygı ve harika bir kurum kültürü oluşturmak, Michelin’de tüm aksiyonlarımızın merkezinde yer alıyor. Michelin Türkiye olarak mükemmel çalışan deneyimini tüm süreçlerimizde odakta tutmaya devam ederek, yakaladığımız bu ivmeyi sürdürmeye kararlıyız” dedi. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Otomotiv odaklı akılllı kamera sistemleri geliştiren Büyütech, APY Ventures tarafından yönetilmekte olan Bilişim Vadisi ve OSTİM Girişim Sermayesi Yatırım Fonları’ndan 600 bin dolar yatırım aldı.

Büyütech 2011 yılında Ömer Orkun Düztaş ve Alparslan Işıklı tarafından kurulmuştur. Endüstriyel görüntü işleme ve savunma sanayiine yönelik uygulamalar gibi pek çok alanda kamera tabanlı çözümler geliştirmiş olan firmanın 90.000 ürünü halihazırda 120 ülkede aktif olarak kullanılmaktadır.

2020 yılında kamera ve kamera tabanlı teknolojiler alanındaki deneyimi ile otomotiv sektörüne odaklanmaya karar vermiş olan Büyütech, yolları daha güvenli hale getirmek misyonuyla otomotivin geleceği için kritik öneme sahip ileri seviye sürüş destek sistemleri alanında çözümler geliştirmektedir.

Türkiye’nin İlk Otomotiv Sınıfı Kamera Fabrikası

2021 yılında Farplas A.Ş. tarafından ilk yatırımını almış olan firma, teknoloji alanındaki deneyimini, üretim altyapısı ile desteklemek amacıyla 2022 yılında Türkiye’nin ilk otomotiv sınıfı kamera fabrikasını Bilişim Vadisi’nde kurmuştur.

Büyütech kurucu ortağı ve COO’su Alparslan Işıklı fabrika ile ilgili şu bilgileri paylaştı: “Fabrikamızın kurulumunu 2022 yılı içinde gerçekleştirdik ve otomotiv alanında üretim için kritik öneme sahip IATF sertifikasyon sürecini tamamladık. 2023 yılı ilk çeyreğinde üretime başladığımız fabrikamız için planladığımız genişleme planını yeni yatırım turumuzun tamamlanması ile uygulamaya başlayacağız.”

Otomotive Yönelik Geniş Ürün Ailesi

Son yıllarda hızla gelişen ileri sürücü destek sistemleri ve geleceği şekillendirecek en önemli gelişmelerden biri olarak adlandırılan otonom sürüş, pek çok yeni teknolojinin otomotive entegrasyonunu gerektirmektedir. 

Büyütech, teknolojiye hakimiyeti, 12 yıllık tecrübesi ve üretim tesisi ile, teknolojik yenilik arayan otomotiv firmalarına hem hazır ürünler hem de kamera odaklı ihtiyaçlarına yönelik çözümler sunmaktadır. Firmanın ürünleri ve projeleri arasında Ön ve Arka ADAS (İleri Seviye Sürücü Destek Sistemi) Kamerası, Yan Ayna Kamera Sistemi, Arka ve Çevre Görüş Kameraları ile Sürücü/Yolcu Takip Sistemi yer alıyor.

University of Michigan ile Ortak Teknoloji Geliştirme Çalışmaları

Araçların dünyayı algılamasında yenilikçi teknolojiler geliştirerek, otonominin herkes için ulaşılabilir olmasını sağlamak vizyonuyla çalışan Büyütech, otonom araçların gözü olmak için yenilikçi projeler üzerinde çalışıyor. 

Büyütech, otonom sürüş için geliştirdiği projesi ile University of Michigan tarafından yürütülmekte olan TechLab at MCity 2023 programına dünya çapında kabul alan iki girişimden biri olmaya hak kazanmıştır. Teknolojinin geliştirilmesi süreci Michigan’da 2 yıllık, akademik destekli bir geliştirme programı olan TechLab at MCity’de sürdürülecektir. 

Hedef Uluslararası Otomotiv Pazarı

Büyütech’in üç otomotiv firması ile ürün sağlama ve Ar-Ge süreçlerini sürdürmekte olduğunu belirten Büyütech kurucu ortağı ve CEO’su Ömer Orkun Düztaş yeni yatırım turunu ve Büyütech’in hedeflerini şu şekilde ifade etti: 

“2020 yılında bir startup olarak otomotiv sektörü gibi regüle ve büyük bir pazara odaklanmak bizim için çok büyük bir karardı. Zaman içinde sektörün yenilikçi fikirlere, bizim gibi hem donanım hem yazılıma hakim ve çevik bir firmaya ihtiyaç duyduğunu birinci elden deneyimledik. Türkiye’de birlikte çalıştığımız otomotiv firmalarından çok şey öğrenme fırsatımız oldu. APY Ventures bu yatırım turundaki ilk yatırımcımız oldu. Bu yatırım turunda 4 milyon dolar yatırımı tamamlayarak Türkiye’de edindiğimiz bilgi birikiminin de katkısı ile uluslararası otomotiv firmaları ile ilişkilerimizi geliştirmek için çalışmaya devam edeceğiz.”

Büyütech’e yaptıkları yatırıma ilişkin açıklamalarda bulunan APY Ventures Fon yöneticisi Mustafa Keçeli, “Mobilite dikeyinde faaliyet gösteren girişimleri odak alanına alan Bilişim Vadisi GSYF ve Türkiye Girşim Ekosistemineönemli katkı sağlayacağını düşündüğümüz Ostim GSYF ile, Büyütech’e yatırım yapmaktan dolayı oldukça mutluyuz. Büyütech, Ostim GSYF’nin ilk yatırımı oldu, umuyoruz ki geleneksel üretimin dijital dönüşümüne öncülük edecek birçok firmaya da bu fonumuz ile yatırım gerçekleştireceğiz. Büyütech’in hem üretim kabiliyeti hem de görüntü işleme teknolojisi üzerine geliştirdikleri AR-GE çalışmaları ile araçların dünyayı algılama şeklini kökten değiştireceğini ve bu alanda global bir oyuncu olacağını düşünüyoruz.” dedi

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

6 yıl evvel geçirdiği beyin kanaması sonucu hayatını kaybeden müzisyen İbrahim Erkal, mevt yıl dönümünde anılıyor. Duygusal bir yazı kaleme alan Erkal’ın eşi Filiz Akgün, “Yine sensiz bir yıl daha geçti. Sözlerle tabir edemeyeceğim en büyük hasretim ve hasretim olarak kalacaksın” sözlerini kullandı.

‘Yalnızım’, ‘Sırılsıklam’ ve ‘Canısı’ üzere unutulmaz müziklere imza atan İbrahim Erkal, 12 Nisan 2017’de geçirdiği beyin kanaması sonucu 50 yaşında hayata veda etmişti. Filiz Akgün, 2003’te evlendiği eşi İbrahim Erkal’ı vefatının 6’ncı yıl dönümünde andı. 

“KIYMETLİM”

Filiz Akgün, yıllar evvel İbrahim Erkal ile çekilen fotoğrafını yayımladı. Gönderisine duygusal bir ileti yazan Akgün, eşine duyduğu hasreti ise şu sözlerle tabir etti: Yine sensiz bir yıl daha geçti. Sözlerle ifade edemeyeceğim en büyük hasretim ve hasretim olarak kalacaksın. Yerin cennet olsun değerlim.

Dünyanın önde gelen kripto para borsası Binance, süreç çiftleri, “tick” boyutları  ve ETH Staking çekme talepleriyle ilgili birkaç değerli duyuru yaptı. Buna ek olarak Binance, Conflux Network (CFX) ana ağının entegrasyonunu tamamladı.  İşte borsanın en son duyuruları…

Binance, yeni alım satım çifti ekliyor

Binance, 12 Mayıs’tan itibaren CVC/USDT ve WBETH/ETH olmak üzere iki yeni alım satım çifti için alım satımı mümkün kılacak. Buna ek olarak, alım satım başlangıç saatinden sonraki 48 saat içinde Binance Spot Grid, CVC/USDT ve WBETH/ETH alım satım çiftleri için faal hale gelecek. WBETH, 1 ETH’yi, staking mükafatlarını temsil eden yeni bir likit staking varlığıdır. Bu yeni varlık, kullanıcıların Binance dışındaki DeFi projelerine katılmasına ve ETH Staking mükafatlarını almaya devam etmesine imkan tanır.

Bazı varlıkların tick boyutu ayarlanıyor

Diğer yandan piyasa likiditesini artırmak ve alım satım tecrübesini uygunlaştırmak maksadıyla Binance, belli spot alım satım çiftlerinin tik büyüklüğüne yönelik ayarlamaları 18 Mayıs’a kadar tamamlayacak. Tik boyutu, bir alım satım çiftinin ünite fiyatındaki asgarî değişikliği tabir eder. Tik boyutu değişen 20 ticaret çiftini aşağıdaki tabloda görebilirsiniz

ETH staking talepleri için süreç mühleti 5 güne indi

Binance ayrıyeten ETH Staking çekim talepleri için süreç müddetini 15 günden 5 güne indirdi. Bu karar, topluluktan geri bildirim alındıktan sonra alınmıştır ve iştirakçiler ve Ethereum ağı tarafından talep edilen toplam ETH çekim ölçüsüne bağlı olarak değişebilir. Binance, kullanıcıların muhtaçlıklarını daha yeterli karşılamak hedefiyle ETH Staking çekim taleplerinin sürece alınma mühletini daha da kısaltmak için faal olarak çalışacaktır. Kullanıcılar ETH çekim taleplerini gönderdikten sonra iptal edemez ve bekleyen ETH çekim taleplerinde kilitli olan BETH tokenları rastgele bir ETH Staking mükafatı oluşturmaz.

Liquidity Farming için yeni aktiflik duyurusu

Binance ayrıyeten Liquidity Farming programı için yeni bir aktiflik başlattı. Tüm kullanıcılar, 11 Mayıs – 10 Haziran tarihleri ortasındaki aktiflik periyodu boyunca WBTC/BTC ve WBTC/ETH likidite havuzlarına likidite eklerken BNB Mükafatları ve Havuz Mükafatlarına ek olarak WBTC Combo Mükafatları de alacak. Aktiflik periyodu sona erdikten sonra, WBTC Combo Mükafatları artık kullanılamayacak.

Binance, CFX mainnet entegrasyonunu tamamladı

Son olarak Binance, Conflux Network (CFX) ana ağının entegrasyonunu tamamlayarak CFX tokenlarının yatırılmasına ve çekilmesine imkan sağladı. Bu yeni entegrasyon, Binance’te bulunan token sayısını artıracak ve kullanıcılara alım satım için daha fazla fırsat sunacak.

Narlıdere Belediye Başkanı Ali Engin, kısa süre önce yeni yerine taşınan 2.İnönü Mahalle Muhtarlığını meclis üyeleri ve birim müdürleriyle birlikte ziyaret etti. Başkan Engin, “Muhtarlarımızın ne kadar önemli bir görev yaptığını bir belediye başkanı olarak her gün görüyorum. Muhtarlarımız her zaman sağlıklı ve doğru işbirliğinin ilk adımı oluyorlar” diye konuştu.

Narlıdere Belediye Başkanı Ali Engin, meclis üyeleri ve birim müdürleriyle birlikte kısa süre önce Narlıdere Belediyesi’nin katkılarıyla yeni yerine taşınan 2.İnönü Mahalle Muhtarlığını ziyaret etti. Kent sakinlerine daha modern ve çağdaş koşullarda hizmet vermesi için Musa Anter Sokak’a taşınan 2.İnönü Mahalle Muhtarlığı, Narlıdere Belediyesi’nin destekleriyle mahalleye kazandırılmıştı.

MUHTARLARIMIZ DAHA RAHAT ÇALIŞACAK

Başkan Engin, 2.İnönü Mahalle Muhtarı Altan Tüfekçi’ye hayırlı olsun ziyaretinde bulunduklarını belirterek, “Muhtarlarımızın ne kadar önemli bir görev yaptığını bir belediye başkanı olarak her gün görüyorum. Muhtarlarımız, yurttaşlarımızın hakkını gözetiyor, hizmet kalitemizi artıyor ve bizim halkla olan bağımızı güçlendiriyor. Örneğin pandemi gibi büyük bir krizde muhtarların ne kadar önemli bir organizasyon olduğunu hepimiz görmüş olduk. Muhtarlarımız her zaman sağlıklı ve doğru işbirliğinin ilk adımı oluyorlar. Biliyorsunuz ki 2012 yılında Büyükşehir Yasası ile bütün köy muhtarlıkları kapandı. Dolayısıyla beldeler de kapandı. İl Başkanı olduğum süreçte beldelere, beldelere, köy muhtarlarına yeniden kurumsal kimliğini kazandıracağız demiştik. Bu konuyu zaman zaman yetkililere hatırlatıyorum. İnanıyoruz ki seçimlerden sonra muhtarlarımız daha rahat çalışma ortamı yakalayacakları imkânlara sahip olacak Her zaman birlikte çalıştığımız 2.İnönü Mahalle Muhtarımıza ve bu güzel binayı ilçe halkına kazandıran belediye personelimize çok teşekkür ediyorum” dedi.  Başkan Engin, Narlıdere Metrosu’nda yolculu test sürüşünün ilk kez yapıldığını da hatırlatarak, “İstasyonların tamamını gezdik, test sürüşünü gerçekleştirdik. Artık finale yaklaşıyoruz, ilçemize hayırlı olsun” diye konuştu.

2.İnönü Mahalle Muhtarı Altan Tüfekçi de Başkan Engin’e teşekkür ederek, “Muhtarların halen 1944 yılındaki mevzuatla görev yapıyor. Bizler maaş dışında bir destek almıyoruz. Eğer belediyelerimiz olmasaydı biz bu hizmetleri veremezdik. Belediye Başkanımız Ali Engin’e yer talebimi iletmiştim, o da sağolsun yer seçimini bana bıraktı ve kısa süre önce böyle güzel bir binaya kavuşmuş olduk. Belediye Başkanımıza, belediye çalışanlarına, gönüllü vatandaşlarımıza teşekkür ediyoruz” açıklamasında bulundu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Darıca Nenehatun Deresi’ni ıslah eden Büyükşehir, bölgeyi sosyal donatılarının da yer aldığı modern bir yaşam alanına kavuşturdu

‘Mutlu şehir Kocaeli’ vizyonu doğrultusunda insana dokunan hizmetler üreten Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, kente kazandırdığı yaşam alanlarına bir yenisini Darıca’da ekledi. Bu bağlamda Büyükşehir, Nenehatun Deresi’nin ıslah edilmesiyle start verilen “Sırasöğütler Nenehatun Yürüyüş Yolu ve Parkı” yapım işini tamamlayarak, Darıca’ya yeni bir yaşam alanı kazandırdı. Spor ve yaşam alanına dönüştürülen Darıca Nenehatun Deresi, son imalatların tamamlanmasının ardından cazibe merkezi haline geldi. Darıca’nın yaşam kalitesini yükselten proje, bölge sakinlerinden tam not aldı.

5 BİN 218 METREKARE YÜRÜYÜŞ YOLU

Toplam 45 bin 580 metrekare alanda hayata geçen “Sırasöğütler Nenehatun Yürüyüş Yolu ve Parkı”, 7’den 70’e herkesin spor yapıp, hoşça vakit geçirebileceği yeni yaşam alanına dönüştü. Proje kapsamında 5 bin 218 metrekare yürüyüş yolu ile 4 bin metrekare bisiklet yolu inşa edildi. ‘Spor kenti Kocaeli’ vizyonuna uygun bir adet futbol sahası, 2 adet basketbol sahası ve 3 potalı basketbol sahasını gençlerin hizmetine sunan Büyükşehir, biri engelsiz olmak üzere 3 farklı çocuk oyun alanı ve bunların yanında bir de trambolin alanı oluşturdu. Yetişkin insanları da düşünen Büyükşehir, bu bağlamda sağlıklı yaşam için fitness aletleri monte etti.

600 AĞAÇ DİKİMİ YAPILDI
Yeşile ve çevreye büyük önem veren Büyükşehir, ağaçlandırma çalışmaları kapsamında Darıca Nenehatun yürüyüş yolunu yeşil bir kuşağa dönüştürdü. Buna göre 151 adet Süs Elması, 74 adet Süs Armudu ve Ova Akçaağaç, 72 adet Goldrider, 55 adet Pembe Çiçekli Akasya, 35 adet Süs Kirazı, 25 adet Şeker Akçaağaç ve Leylandi, 20 adet Çınar, 16 adet Manolya ve Süs Eriği, 15 adet Alıç, 13 adet Ihlamur, 6 adet Meşe ve 2 adet Zeytin olmak üzere 600 ağaç dikimi yapılarak, Darıca Nenehatun yürüyüş yolunun çevresi yeşile büründürüldü.  Proje kapsamında 23 bin metrekare alan çimlendirildi.

HUZURLU VE GÜVENLİ

Ayrıca dinlenme yerleri oluşturan Büyükşehir ekipleri, yürüyüş yolu boyunca 16 adet kamelya ile 35 adet bankın montajını yaptı. Böylelikle Darıcalı vatandaşlar, Büyükşehir’in çalışmasıyla eski görüntüsünden uzak, huzur ve güven içinde yaşayabilecekleri yeni bir sosyal alana kavuşmuş oldu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Boğazınızda yanma, ses kısıklığı, öksürük veya sinüzit sorunlarından mı yakınıyorsunuz? Dikkat! Bu şikayetlerinizin nedeni gribal enfeksiyon değil, bahar mevsiminde görülme sıklığı artan ‘reflü’ hastalığı olabilir! Reflü, normal olarak mideden bağırsaklarımıza doğru gitmesi gereken asit, safra ve mukustan oluşan mide salgılarının yemek borusu veya ağıza kadar yer değiştirmesi olarak tanımlanıyor. Bu geriye doğru kaçışın esas nedeni alt yemek borusu kapakçığının gevşemiş yapıda olmasından kaynaklanıyor. Yapılan araştırmalara göre; ülkemizde reflünün görülme sıklığı yüzde 25’i buluyor. Bir başka deyişle ülkemizde her 4 kişiden biri reflü hastası! Bahar aylarında havaların ısınmasıyla birlikte yemek yeme alışkanlıklarımızdaki değişikliklerin reflü yakınmalarını tetikleyebildiğini belirten Acıbadem Dr. Şinasi Can (Kadıköy) Hastanesi Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Cem Aygün, bu nedenle reflü şikayeti olan kişilerin bahar aylarında beslenme alışkanlıklarına çok daha fazla dikkat etmeleri gerektiğini vurguluyor. 

Baharda bu belirtilere dikkat!

Reflü kendini genellikle tipik belirtilerle kendini gösteriyor. Ağıza kadar gelen acı tat, yenilen besinlerin ağıza gelmesi, göğüs bölgesinde yanma ve ağrı ile midede ekşime, en yaygın görülen belirtilerini oluşturuyor. Yemek borusunda iltihaba yol açan reflüde ise gelişen ülser veya ödem sonrasında göğüs kemiği arkasında şiddetli ağrı, bazen de boğazda bir yumru hissi gelişebiliyor. Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Cem Aygün, bahar aylarında boğazda yanma, ses kısıklığı, öksürük ve sinüzit gibi sık görülen sorunların reflü kaynaklı olabileceğine dikkat çekiyor. 

Kızartmalar ve yağlı yiyeceklerden kaçının

Reflü hastalığında yakınmalar mevsimsel dalgalanmalar gösteriyor. Bu durum değişen diyet tarzı ve farklı gıdaların tüketimiyle ilişkili olabiliyor. Prof. Dr. Cem Aygün, reflü hastalarının bahar aylarında dikkat etmeleri gereken beslenme kurallarını şöyle anlatıyor: “Bahar aylarında değişen gıda tüketimi, özellikle yağlı yiyecekler ve sebze türü kızartmalar mide asidinin artmasına neden oluyor. Artan mide asidi de reflüyü tetikleyebiliyor. Dolayısıyla bu dönemde margarin gibi trans yağlardan, kaymak, krema ile mayonez gibi yağlı ürünler ile yiyeceklerden uzak durmak büyük önem taşıyor. Ayrıca yine bahar aylarında daha fazla tüketilen çiğ sebze ve meyveler, asitli ve gazlı içecekler, buzlu meyve suları, soğuk içecekler ile dondurma, reflü için zararlı gıdalar arasında yer alıyor.” 

Tedaviyle yakınmalar son bulabiliyor! 

Reflü kronik, yani uzun süren ve hastaların çoğunda aralıklarla tekrar eden bir hastalık. Reflü tedavisinde amaç, şikayetleri ortadan kaldırmak, yemek borusunda görülen iltihaplanmayı iyileştirmek ve kanama, darlık, ülser ile kanser gelişimi gibi komplikasyonları önlemek. Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Cem Aygün, doğru tedavilerin seçimiyle reflü hastalarının yakınmalarından kurtulabildiklerini belirterek, sözlerine şöyle devam ediyor: “Medikal tedavilerde öncelikli olarak semptom ve komplikasyon oluşumunda suçlanan en önemli etken olan mide asidinin azaltılması hedefleniyor. Proton pompası blokajı yapan ilaçlar (PPİ),  aside bağlı ülserde etkin ve güvenli bir yöntem olarak sık kullanılıyor. İhtiyaç halinde midede bariyer oluşturan şuruplar, yemek borusu hareketini düzenleyen ilaçlar ve kapakçık basıncını artıran tedavilere başvuruluyor. Yaşam tarzı değişiklikleri de önemli bir hasta grubunda fayda sağlıyor. Tedaviye dirençli hastalarda endoskopik reflü prosedürleri uygulanabiliyor. Seçilmiş hastalarda cerrahi yöntemden de faydalanılıyor. Günümüzde cerrahi tedaviler içerisinde en sık laparoskopik fundoplikasyon yöntemine başvuruluyor”

Reflü şikayetlerine karşı 6 etkili öneri! 

• Mide hacminizi tam olarak doldurmaktan kaçının. Dolayısıyla yemeklerinizi iyi çiğneyerek, az miktarda ve sık sık tüketmeyi alışkanlık edinin. 
• Son yemeğinizi gece yatmadan en az üç saat önce bitirin. Zira yatmadan önce tüketilen yemekler mide basıncını arttırarak reflü yakınmalarını şiddetlendirebiliyor. 
• Boynunuzda bir rahatsızlık hissetmiyorsanız, yastığınızın mümkünse 10-15 cm yüksekliğinde olmasına dikkat edin. 
• Bel ve karın bölgenizi sıkmayan kıyafetleri tercih edin.
• Gerekli olmadıkça ağrı kesici ilaçlar kullanmayın.
• Beslenme alışkanlıklarınıza dikkat edin; mide asidini artıran besinlerin tüketiminden kaçının. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı