Gün: 12 Mayıs 2023

Konya Büyükşehir Belediyesi’nin arsa devrini yaptığı; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından şehre kazandırılacak Yeni Sanayi Sitesinde hak sahibi olan Eski Sanayi ve Karatay Sanayi’den esnaflar yapımı süren iş yerlerinde incelemelerde bulundu.

Yeni yerlerine kavuşmak için sabırsızlanan esnaflar desteklerinden dolayı Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum ile Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay’a Konya teşekkür etti.

Eski Sanayi ve Karatay Sanayi esnafı, Konya Büyükşehir Belediyesi’nin arsa tahsisini yaptığı, Toplu Konut İdaresi (TOKİ) tarafından Aslım Caddesi bölgesinde inşaatı süren Yeni Sanayi Sitesini inceledi.

Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Konya tarihine iz bırakacak önemli projelerden birini daha şehre kazandırmanın gururunu yaşadıklarını ifade ederek, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile birlikte Türkiye’nin en büyük kentsel dönüşümlerden birine imza attıklarını söyledi.

Proje tamamlandığında Konya esnafının altyapısı ve üstyapısıyla şehre yakışır modern bir sanayi sitesinde hizmet üreteceğini vurgulayan Başkan Altay, “Türkiye’nin ilk Sıfır Atık özelliği bulunan yeni sanayi sitemizin tüm etaplarını inşallah 2024 yılı yaz aylarına kadar tamamlamayı hedefliyoruz. Projenin Konya’ya kazandırılmasında büyük katkısı bulunan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanımız Sayın Murat Kurum’a ve TOKİ Başkanımız Ömer Bulut’a bir kez daha teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.

Konya Yeni Motorlu Sanayi Sitesinde hak sahibi olan esnaflar da yeni iş yerlerini ziyaret ederek, yapımı süren sanayi sitesinde incelemelerde bulundu. Yeni iş yerlerine taşınmak için sabırsızlanan sanayi esnafı, iş yerlerini çok beğendiklerini belirterek, hiçbir zaman kendilerinden desteğini esirgemeyen Bakan Kurum’a ve Başkan Altay’a teşekkür etti.

Proje dört etapta 2 bin 690 sanayi ve 134 ticari dükkandan oluşuyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Bugüne kadar 7 milyardan fazla dinleme sayısına ulaşan ve iki kez BRIT Ödülü sahibi olan Becky Hill, 2023’ün ilk yeni teklisi ‘Side Effects’ ile kariyerinde heyecan verici yeni bir döneme giriyor.

Becky’nin güçlü ve duygulu vokalleri, anında bağımlılık yaratan pop hook’larını heyecan verici dans elektroniği ile birleştirme konusundaki büyük yeteneğini ortaya çıkaran şarkı, Becky’nin yıldız kalitesini tamamı ile gösteriyor. Şarkının sözleri, tek istediğiniz hayatınıza devam etmek iken, eski bir ilişkinin hayaletleri tarafından geride bırakılmanın ‘yan etkilerini’ anlattığı için şarkının dinlenebilirliğine katkıda bulunuyor.

‘Side Effects’e KC Locke (Stormzy, Ed Sheeran, David Guetta) tarafından yönetilen çarpıcı bir video eşlik ediyor. Video Becky’nin zehirli bir ilişkinin kalıcı yan etkilerinden kaçmak için çıktığı epik yolculuğu anlatıyor.

Becky şöyle diyor: “Bir yılı aşkın bir süredir solo şarkı yayınlamamıştım, bu yüzden ikinci BRIT zaferinden sonra tekrar ortaya çıkmak heyecan verici! Bu yıl İngiltere’nin en iyi festivallerinde çalacağım ve insanların benimle birlikte söyleyecekleri yeni bir şarkıya sahip olmaları için sabırsızlanıyorum. ‘Side Effects’ sektördeki en sevdiğim insanlarla birlikte hazırlandı ve bu şarkı gerçekten sanatımda yeni bir dönemin başlangıcı gibi hissettiriyor. İşte ikinci albüm geliyor.”

Balmorhea: “New Conditions”

Balmorhea’nın hazırlıklarını sürdürdüğü ikinci albümünden önemli bir beste olan “New Conditions”, 10 Mayıs 2023’te Universal Music etiketiyle yayınlandı. Balmorhea’nın kurucu ortakları Rob Lowe ve Michael A. Muller tarafından yaratılan, 16 Haziran’da çıkacak olan ve on üç parçadan oluşan “Pendant World”’ albümünün müziğinden karşı konulmaz bir tat sunuyor. Grubun kısa süre önce yayınlanan teklisi “Step Step Step” gibi “New Conditions “a da etkileyici bir video eşlik ediyor. Tanıdık ama bir o kadar da tuhaf olan monokrom görseller, sürekli akış halinde olan, her zaman değişen, asla katı olmayan bir evreni akla getiriyor.

Rob Lowe, “New Conditions “ın, Balmorhea’nın temel tarzından ayrıldığı en uzak nokta olduğunu belirtiyor. “Bunu nasıl tanımlayacağımdan emin değilim” diyor. “Bu parça, albümün tamamıyla ve Balmorhea’nın daha geniş dünyasıyla ilgili olsa da bizim için kesinlikle yeni bir alan. 

Adını Shakespeare’in ‘Measure for Measure’ oyunundan bir dizeden alan Pendant World, Lowe ve Muller’in uzun bir aradan sonra arkadaşlarıyla yeniden bir araya gelme ve benzer düşünen müzisyenlerle performans sergileme arzusundan doğdu. Yeni albümde Balmorhea’ya düzenli olarak birlikte çalıştıkları seçkin bir konuk sanatçı kadrosu eşlik ediyor. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Engelliler Haftası’nda Türkiye’de ilk kez Kılıçarslan oyunu tüm engel gruplarının izleyebileceği şekilde özel olarak sahnelendi

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları ve Sağlık ve Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığı, Engelliler Haftası’nda “Sanatta engel yok” diyerek örnek bir çalışmaya imza attı. Şehir Tiyatroları’nın en beğenilen oyunlarından Kılıçarslan, Engelliler Haftası nedeniyle tüm engel gruplarına uygun olarak sahnelendi. Türkiye’ye örnek olması ve farkındalık oluşturmanın amaçlandığı oyuna Doç. Dr. Figen Büyükakın, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Hasan Aydınlık, oyunun yazarı İskender Pala, STK’lar, 443 özel gereksinimli birey ve aileleri katıldı. Kendileri için özel olarak hazırlanan SDKM Büyük Sahnede yerlerini alan özel gereksinimli bireyler Kılıçarslan oyununu büyük bir ilgiyle takip etti. Oyun sonunda özel gereksinimli bireyler oyunculara sevgilerini sundu. Engellilerin mutluluğu görülmeye değerdi.

TÜM ENGEL GRUPLARI İÇİN SAHNELENDİ

Dezavantajlı bireylerin hayatını kolaylaştırmak, onların tüm imkânlardan eşit yararlanmasını sağlamak için yaptığı çalışmalarla Türkiye’ye rol model olmaya devam eden Büyükşehir, bu kez de sanatın iyileştirici gücünü kullandı. Türkiye’de ilk kez bir tiyatro oyununu tüm engelli gruplarına yönelik olarak sahneleyen Büyükşehir Şehir Tiyatroları, SDKM Büyük Salonu özel gereksinimli bireyler için hazırladı. Engelli rampalarının kurulduğu salonda ayrıca duyma engelliler için işaret diliyle, görme engelliler için ise özel bir betimleme sistemiyle tüm engel gruplarının oyunu takip etmesi sağlandı.

İSKENDER PALA: SANAT BÜTÜN ENGELLERİ AŞAR

Engelliler Haftası dolayısıyla Şehir Tiyatrolarınca özel gereksinimli bireyler için sahnelenen Kılıçarslan oyununu, engellilerle birlikte izlemeye gelen sevilen yazar İskender Pala duygularını şu sözlerle ifade etti: “Ben engelli arkadaşlarımıza bu oyunun sergileneceğini duyunca İstanbul’dan kalkıp geldim. Bir tiyatro, bir sanat eseri bütün engelleri aşar. Biz gönüllere dokunmak için sanatın bütün dallarıyla onlara koşmalıyız. Görmesi olmayan arkadaşlarımıza göstermek için, işitmesi olmayan arkadaşlarımıza duyurmak için, hareket kabiliyeti olmayan arkadaşlarımıza hareket verebilmek için sanatı kullanabiliriz. Bugün bu salon pek çok tasarımıyla bütün engelli arkadaşlarımız için hazırlandı. Tiyatroda bir ilk. Bütün dünyaya da yaygınlaşmasını dileriz. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin böyle bir etkinliği gerçekleştirmesi takdire şayan. Buradan ayrılan insanların mutluluğunu görmek de beni çok sevindirdi.”

“BAŞKANIMIZ ENGELLİLERE ÇOK YARDIMCI OLUYOR”

Doğuştan görme engelli Eren Aladağ da kendileri için özel sahnelenen oyundan çok memnun kaldığını dile getirdi. Aladağ, “Bize kulaklık takarak sesli betimleme ile canlandırma yaptılar. Çok memnun kaldık. Büyükşehir’e sunduğu hizmetlerden dolayı teşekkür ederim” dedi. Bir diğer görme engelli katılımcı Erhan Özyapı ise betimlemeli kulaklık eşliğinde Kılıçarslan oyununu izlediğini anlattı. Özyapı, oyunun tarihi açıdan görme engellileri bilgilendirdiğini söyledi. Özel gereksinimli bireylerden olan Ahmet Tarık Karagül de duygularını şu sözlerle dile getirdi: “Başkanımız Tahir Büyükakın engellilere çok yardımcı oluyor. Allah ondan razı olsun. Engelsiz taksiler, rampalar, asansörler, görme engelliler ve işitme engelliler için özel çalışmalarla belediyemiz bize çok yardımcı oluyor. Çok teşekkür ederiz.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

“Bilfen Okulları 7. Sınıf öğrencileri “BilTalks” etkinliği kapsamında Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri temasıyla İngilizce olarak etkileyici sunumlar yaptılar.”

Bilfen Okulları Ortaokul İngilizce Bölümü’nün 7. Sınıf öğrencilerinin sunumlarıyla ve katılımlarıyla düzenlediği geleneksel Biltalks etkinliği, bu yıl P&G Türkiye, Kafkasya ve Orta Asya Yönetim Kurulu Başkanı Tankut Turnaoğlu ve Migros AŞ.’de Sürdürebilirlik Yöneticisi Murat Birsin’in de katılımıyla gerçekleşti. Öğrencilere, kendilerini ve fikirlerini sahnede ifade etme şansı sunan BilTalks etkinliğinin teması daha “İyi bir gelecek ve dünya için “Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’’ oldu. Öğrenciler, Birleşmiş Milletler’ in belirlediği sürdürülebilirlik hedefleri içerisinden kendi seçtikleri konuyla ilgili çözüm önerilerini konuklar, okul yöneticileri, veliler ve öğretmenleri ile paylaşma fırsatı buldular.  

Sunum hazırlama sürecinde öğrenciler detaylı bir şekilde araştırmalarını yaparak hem seçtikleri konu hakkında daha detaylı bilgi sahibi oldular, hem de kendi çözümlerini üreterek gelecekleri için önemli bir farkındalık kazanmış oldular. Etkinlik kapsamında öğrenciler İngilizce sunum becerilerinin yanı sıra 21. yy becerilerini de geliştirme şansı buldular.

Her birimiz birer iklim elçisiyiz!

P&G Türkiye, Kafkasya ve Orta Asya Yönetim Kurulu Başkanı Tankut Turnaoğlu konuşmasında “Sürdürülebilirlik tüm ekosistemi ilgilendiren bir konu. Bu nedenle P&G olarak bizler hem kendi iş süreçlerimizi daha sürdürülebilir hale getirmeye çalışıyoruz. Ürünlerimizle de soğuk suda, kısa programda dahi etkili olan ürünlerimiz sayesinde tüketicilerimizin de çevre dostu alışkanlıklar edinmesini amaçlıyoruz ve onların da evlerinde birer iklim elçisi olmasını istiyoruz. Bu konuda BilTaks’ta dinlediğim sunumlardan, gençlerin bu konudaki enerjilerinden oldukça etkilendim. Eminim ki, yeni gelen nesille birlikte evlerde karbon ayakizimiz her geçen sene daha da azalacak.”dedi.

Migros Sürdürülebilirlik Yöneticisi Murat Birsin ise BilTalks etkinliğinde Bilfenli öğrencilerin başarılı projelerini İngilizce olarak dinlemekten ve konuyu içselleştirmelerinden heyecan duyduğunu belirterek “Geleceği miras bırakacağımız gençlerimizin çevresel ve sosyal konularda farkındalığının gün geçtikçe arttığını görüyoruz. Daha iyi bir gelecek için bugünü iyileştirmemiz gerekiyor. Sürdürülebilirlik çalışmalarımızı iş yapış biçimlerimizin odağına alarak Migros İyi Gelecek Planımız çerçevesinde yürütüyoruz. Migros olarak; tüm ekosistemimiz için bugünden başlayarak geleceğe dönük fayda yaratmak amacıyla çalışmalarımıza kesintisiz olarak devam edeceğiz.” dedi.

Gelenekselleşen BilTalks etkinliğinin gelecek senelerde de değerli konukların, velilerin ve öğrencilerin katılımıyla gerçekleşmesi planlanıyor.  

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Mimimi Games, Shadow Gambit: The Cursed Crew’dan birinci “Island Spotlight” görüntüsünü paylaştı. Oyunda gezeceğimiz adaları tanıtacak olan görüntülerden biri bu ve görüntüde gördüğümüz de Kayıp Karayipler’in en büyük adalarından biri olan Iron Bay. Bir vakitlerin perili mercan adası, Engizisyon tarafından yanan bir fırına dönüştürülmüş.

Oyundaki tüm oynanabilir adalar için bu formda tanıtım videoalrı yer alacakmış ve bu görüntüler hem adadaki bölgelerin tonu hakkında bize fikir verecek, hem de adanın öyküsünü ve bizi nasıl bir saklılık macerası beklediğini gösterecek.

Mimimi Games’in bu görüntülerdeki esin kaynağı Hitman’deki misyon brifingleri. Bu “Island Spotlight” görüntülerinin tümü de konuşan hayalet gemimiz Red Marley tarafından seslendirilmiş.

Pepe Coin ile 14,5 milyon dolar kar elde eden bir balina, artık trend bir altcoin’in peşine düştü. On-chain bilgiler, balinanın bilhassa taban fiyatları beklediğini gösteriyor.

PEPE Coin milyoneri artık bu altcoin’in peşinde

Lookonchain’in raporuna nazaran, Pepe Coin ile 14,5 milyon dolar kar elde eden bu balina, artık taban fiyattan TURBO topluyor. 0x9e03 isimli adres, 50.000 USDC harcayarak bugün tekrar yüklü ölçüde TURBO satın aldı. Yakın tarihli bir süreçte, 50.000 USDC ile 94 milyon TURBO biriktirdi.

Balina şu anda 1,47 milyar TURBO tutuyor. Bu ölçü, fiat bazında 1 milyon doların üzerinde. Balina milyonluk yatırımı için TURBO fiyatının taban düzeylerini bekledi. 0.0006993 dolardan yaklaşık 1 milyon dolar pahasında satın alım yaptı.

Neden Turbo?

ChatGPT 4 kullanılarak büsbütün sıfırdan oluşturulan bir göğüs coin olan Turbo, lansmanından sonraki 10 gün içinde 100 milyon dolara ulaşan piyasa kıymetiyle büyük bir ivme kazandı. Göğüs coin, ChatGPT’nin lisan modeli kullanılarak sadece 69 dolar maliyetle kuruldu. Lookonchain tarafından sağlanan bilgilere nazaran, üstteki balina birinci olarak Şubat ayında TURBO satın almaya başladı.

Pepecoin rallisi, ChatGPT tabanlı bu projeye yönelik ilgisinin gerisindeki ana katalizör. Fakat, bu tıp projelerin alım satımı son derece risklidir. Uniswap da yatırımcıları bu mevzuda uyarıyor. Turbo fiyatı geçtiğimiz hafta sonu 0,003007 dolara yükseldi. Güçlü ralli, Pepe Coin’de olduğu üzere artık tıpkı süratle aşağı istikamette ilerliyor.

Turbo, ChatGPT-4 ile sıfırdan oluşturulmuş bir projedir. Geliştirici tarafından piyasaya sürüldüğünden bu yana yalnızca 12 gün geçti. Projenin, toplam 69 milyar token arzı var. Göğüs coin’in maksadı, “basitlik, adalet ve topluluk iştirakine odaklanan eşsiz bir kimliğe sahip bir önder göğüs coin olarak kendisini kurmak” formunda açıklanıyor.

Turbo (TURBO) nedir?

TURBO, Ethereum tabanlı göğüs projelerinden biridir. Öbür token’ler üzere, TURBO da ERC-20 token standardını takip eder. Hasebiyle, devam eden 2023 göğüs coin döneminde Turbo özel bir yeteneğe sahip değil. Son fiyat rallisi, Pepe Coin ile barizleşen göğüs coin rallisiyle ilişkiliydi. CMC bilgilerine nazaran, fiyatı şu anda gün içi %33 düşüşle 0.0006819 dolardan süreç görüyor. 6 Mayıs ATH’si 0.003049 dolardan %80 uzaklaştı.

Bununla birlikte, projenin toplumsal medya hesapları da dikkate bedel. Görünüşe nazaran, Turbo Toad Token epeyce etkileyici bir topluluğa sahip. Projenin Twitter hesabında 30.000’den fazla takipçi ve Discord kanalında 8.000’den fazla üye var. Kriptokoin.com olarak aktardığımız üzere, balina yeterlisi TURBO’nun en değerli kozlarından biri.

Batıgöz Balçova Cerrahi Tıp Merkezi Tanısal Radyoloji Uzmanı Dr. Aresh Soudmand böbrek kistlerinin yol açabileceği risk faktörlerini anlattı. Böbrek kistlerinin türüne bağlı olarak hiçbir belirti vermeden de oluşabileceğini ileten Uzm. Dr. Aresh Soudmand, “Her insanda görüldüğü belirtilse de böbrek kistleri gözden kaçırılmaması ve doktor kontrolünde takibi gerekebilen kistlerdir” diye konuştu. 

DOKTOR KONTROLÜNDE TAKİP EDİLMELİ

Böbrek kistleri böbreğin dış katmanında oluşan ve içi sıvı dolu keseciklerdir. Genellikle basit kistler olarak karşımıza çıkmaktadırlar. Çok nadir de olsa kanserleşme ihtimalleri mevcuttur. Böbrek kistlerinin nedeni tam olarak bilinmemektedir. Böbreğin yüzey tabakasının incelmesi sonucu bir kese oluştuğu görüşü ileri sürülmektedir. Bir insanın hayatında yaptığı, böbrek kistlerine neden olabilecek hiçbir şey yoktur. Hiçbir yaşam tarzı davranışı, çevresel maruziyet veya diyet böbrek kistleri ile ilişkilendirilmemiştir. Basit kistler hem erişkin hem de çocuklarda görülebilen lezyonlardır. Genellikle tek böbrekte bir adet oluşur ancak bazen polikistik böbrek hastalığı gibi durumlarda her iki böbrekte çok sayıda lezyon olarak da görülebilir.

50 YAŞIN ÜZERİNDE GÖRÜLME SIKLIĞI YÜKSEK

Basit böbrek kistleri polikistik böbrek hastalığında görülen kistlerden farklıdır. Çoğu zaman hastada hiçbir şikâyete neden olmazlar ve hiçbir belirti vermezler. İlerleyen yaşlarda daha sık görülen basit kistler, ultrasonografi ve radyolojik değerlendirmeler neticesinde fark edilebilir. Hastalar kistlerinin varlığından bilgisayarlı tomografi veya MR sonrasında da tesadüfi olarak haberdar olabilirler. Genellikle kansere dönüşmediğinden ve içleri sıvı dolu olduğundan dolayı bu kistler “basit böbrek kistleri” olarak bilinirler. Az sayıda ve iyi huylu olan kistler toplumda sıklıkla rastlanan bir durum iken her iki böbrekte ve çok sayıda karşılaşılan kistler böbrek yetmezliğine kadar sonuçları olan kistlerdir. Böbrek kistlerinin görülme oranları yaşlanma ile birlikte giderek artmaktadır. Bu lezyonlar 50 yaş üstü erkek ve kadınlarda %50 oranında görülmektedir.

ERKEKLERDE DAHA SIK RASTLANIYOR

Ortaya çıkma nedeni tam olarak bilinmese de böbrek kistlerine daha sık rastlanmasına neden olan bazı risk faktörleri bulunmaktadır. Yaşlanmaya bağlı olarak daha sık görülebildiği bilinen böbrek kistleri ayrıca hipertansiyon hastalarında, böbrek fonksiyon bozukluğu hastalarında ve böbrek taşı hastalarında diğer bireylere oranla daha sık görülür. Cinsiyete bağlı risk faktörleri ele alındığında erkeklerde görülme sıklığı kadınlara oranla daha yüksektir.

 Böbrek kistlerinin 2 tipi vardır: 

• Basit böbrek kistleri: Basit böbrek kistleri insan böbreğinde bulunan en yaygın lezyonlardır. Yaşla birlikte görülme oranları giderek artmaktadır. Genellikle hiçbir belirti vermezler. Böbreğe ciddi bir zarar vermezler, ancak büyük boyutlu lezyonlarda tedavi gerekebilmektedir.  Genellikle tek bir böbrekte görülürler, bazen her iki böbrekte birden fazla sayıda da görülebilirler. Basit kistlerin tanısı radyolojik incelemeler sırasında rastlantısal olarak konulmaktadır. Kistler daha çok ultrasonografi ile tespit edilir.
•  
• Polikistik böbrek hastalığı: Genetik geçişlidir. Her iki böbrekte yer alan çok sayıda kistle kendini gösteren, karaciğer, pankreas gibi diğer organlarda da kistlere neden olabilecek genetik geçişli bir hastalıktır. 

Böbrek kistleri küçük boyutlarda iken herhangi bir belirtiye neden olmazlar, ancak büyüdükleri zaman hastalarda bazı şikayetlere neden olabilirler. Bunlar:

• Karında elle hissedilen kitle
• Yan ve sırtta ağrı 
• Böbrek ağrısı (genellikle baskıya ve kanamaya bağlı oluşmaktadır)
• Tansiyon yüksekliği
• İdrarda kanama
• Ateş
• Sık idrara çıkma
• İdrarda koyulaşma

RADYOLOJİK TETKİKLERLE KANSER ERKEN EVREDE SAPTANABİLİR

Böbrek kistlerinde tedavi yöntemine kistin sayısı, boyutu ve hastada hangi şikayetlere neden olduğu değerlendirilerek karar verilmektedir. Kistin içinin iğne ile boşaltılması, kist duvarını yapıştıracak maddenin ultrason eşliğinde kist içerisine enjekte edilmesi yoluyla kistin inaktif edilmesi ve cerrahi yöntem ile kistin vücuttan alınması gibi yöntemler uygulanabilmektedir. Sizin için hangi tedavi yönteminin uygun olduğuna karar vermesi gereken kişi takibinizi yapan hekiminizdir. Böbrek kistleri her zaman zararlı değildir.  Ancak radyolojik tetkiklerde kanserleşme riski açısından şüpheli bulgular mevcut ise hastanın kanser ihtimali mutlaka araştırılmalıdır. Rutin kontrol ve radyolojik tetkikler kanser ihtimalinde erken evrede tedaviye başlanması açısından büyük önem taşımaktadır.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Prostat hastalıkları erkeklerde idrar yollarını etkileyen ve cinsel işlev bozukluklarına yol açan ve özellikle ileri yaşlarda yaygın karşılaşılan sağlık sorunlarındandır. Batıgöz Balçova Cerrahi Tıp Merkezi Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Cem Güler prostat hastalıklarını anlattı. Prostat sağlığının erkeklerin cinsel işlevlerinin ve idrar yollarının düzgün çalışması için son derece önemli olduğunu ileten Prof. Dr. Cem Güler “Prostat hastalıkları, erkeklerin yaşam kalitesini olumsuz etkileyen ve yaygın karşılaşılan sağlık sorunlarıdır, ne kadar erken teşhis edilirse etkin tedavi şansı da o kadar artar” diye konuştu.

Prostat, erkeklerde bulunan bir organdır ve idrar yolunun başlangıcında bulunur. İdrar ve meni boşaltımı için önemlidir. Prostat sağlığının bozulması durumunda çeşitli hastalıklar ortaya çıkabilmektedir. Prostat kanseri, benign prostat hiperplazisi (BPH), prostatit gibi hastalıklar arasında yer almaktadır.

PROSTAT KANSERİNE DİKKAT EDİLMELİ

Prostat büyümesi, prostat bezinin yaşlanmasına bağlı olarak gelişmektedir. Bu durum, benign prostat hiperplazisi (BPH) olarak da bilinir. Prostat büyümesi, mesane çıkışını bloke ederek idrara çıkma güçlüğüne, prostat ağrısına ve prostat iltihabına neden olabilir. Prostat iltihabı (prostatit), prostatın iltihaplanması sonucu oluşan bir durumdur ve prostat ağrısına neden olabilir. Prostat ağrısı, üretradan geçen idrar yolunun prostat bezine yakın kısmında hissedilen ağrıdır, testisler, penis, alt karın ve bel bölgesinde de hissedilebilir.

Prostat tedavisi, tanıya göre değişmektedir. Prostat büyümesi ve prostat iltihabı tedavisi antibiyotikler ve ağrı kesiciler gibi ilaçlarla yapılabilir. Prostat büyümesinde hekiminiz gerek gördüğü takdirde cerrahi müdahalelere de başvurulabilmektedir. 

Prostat kanseri, prostat hücrelerindeki anormal büyümenin neden olduğu bir kanser türüdür. Prostat kanseri erken teşhis edilirse tedavisi mümkündür. Ancak, belirtileri diğer prostat hastalıklarıyla benzer olduğundan teşhis edilmesi zor olabilir.

Prostat kanseri söz konusuysa ilaç tedavisine radyoterapi, kemoterapi veya hormon terapisi gibi yöntemlerin kombinesi ve cerrahi yöntemler kullanılabilmektedir. Prostat kanseri ve diğer prostat sorunları, erken teşhis edildiğinde daha başarılı bir şekilde tedavi edilebilir. Prostat kanseri için önerilen tarama testi, PSA (prostat spesifik antijen) testidir. Bu test, erkeklerin kanındaki PSA seviyelerini ölçer. Yüksek PSA seviyeleri, prostat kanseri olasılığını gösterir ve erken dönemde müdahale şansı ile etkin bir tedavi planı kurgulanabilir.

CİNSEL İŞLEV BOZUKLUĞU BELİRTİ OLABİLİR

Prostat hastalıklarının erken dönemde tedavisi için belirtileri iyi gözlemlemek ve rutin sağlık muayenelerini ihmal etmemek önem taşımaktadır. Yaygın gözlenen prostat hastalıkları belirtileri şunlardır:

•    Sık idrara çıkma

•    İdrar yaparken zorlanma

•    İdrarda kan görülmesi

•    İdrar yapma sonrası damlama veya sızıntı

•    İdrar yapamama veya idrar yaparken acı hissi

•    Sertleşme sorunları

•    Düşük cinsel istek

Prostat hastalıklarına karşı önlem alabilmek adına düzenli olarak egzersiz yapmak, sağlıklı bir diyet uygulamak, sigara ve alkol kullanımından kaçınmak, sağlıklı bir yaşam tarzını tercih etmek önem taşımaktadır. Rutin doktor kontrolleri ve doktorunuz tarafından önerilen tarama testleri, prostat sorunlarının erken teşhis edilmesinde en önemli önlemdir.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

37. Genç Günler kapsamında Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde 10 Mayıs akşamı gençlerle buluşan sinema ve tiyatromuzun usta ismi Zafer Algöz, gençlere “Oyuncu adayı arkadaşlarıma şunu sormak isterim. Oyuncu mu olmak istiyorum, şöhret mi olmak istiyorum. Birisini televizyonda gördüğünde ben de yaparım, diyor haklı. Formayı giydiğin zaman bırakmaman lazım. Bir tane dizide oynayıp bırakmaman lazım.” dedi.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Şehir Tiyatroları’nın düzenlediği 37. Genç Günler’in söyleşi konuğu olan sinema ve tiyatromuzun usta ismi Zafer Algöz, sanatçımız Nihat Alpteki’nin moderatörlüğünde düzenlenen söyleşide gençlerle buluştu. Algöz, anılarından, meddah geleneğine, genç oyunculara tavsiyelere birçok konuda gençlerin sorularını cevapladı.

İstanbul’un aralıksız düzenlenen tek gençlik festivali olan Genç Günler’in 37.’si, üniversite gruplarının oyunları, söyleşi ve atölyelerle devam ediyor. Türk Sineması ve Tiyatrosu’nun usta ismi Zafer Algöz, 10 Mayıs Çarşamba günü 18.00’de Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde  moderatörlüğünü Nihat Alpteki’nin yaptığı söyleşide Şehir Tiyatroları’nın konuğu oldu. Söyleşi moderatör ve gençlerin sorularıyla yaklaşık iki saat sürdü.

“On beş buçuk yaşından itibaren Devlet Tiyatrosu Ailesindeyim”

“Ben 15 buçuk yaşından beri Devlet Tiyatroları ailesindeyim. Çocuk ve gençlik tiyatrosu kurslarıyla başladım. Sonra Devlet Konservatuvar’ı Tiyatro Bölümü’ne girdim. 1981-85 yılları arasında parasız yatılı okudum. 1986-88 yılları arasında Bursa Devlet Tiyatroları’nda zorunlu staj yaptıktan sonra İstanbul Devlet Tiyatroları’na geldim. İstanbul Devlet Tiyatroları’nda oyuncu ve yönetmen olarak çalışmaya devam ediyorum. Devlet Tiyatroları’nın kuruluşunu düşününce iki büyük insanı buradan rahmetle anıyorum. Birincisi Mustafa Kemal Atatürk. Mustafa Kemal Paşa 57 yaşında vefat etmiş biliyorsunuz ama yaptıklarına baktığınızda sanki çok genç yaşta öleceğini hissetmiş gibi yapılabilecek her şeyi 15 yıllık Cumhurbaşkanlığı dönemine 100 yıllık işleri sığdırmış bir devlet adamı.

1935-36’lı yıllarda İsmet Paşa’yla Batı standartlarında konservatuvarlar oluşturmaya karar vermişler. O zamanki adı Musiki Muallim Mektebi’ymiş Ankara’daki binanın. O dönem Alman faşizminden kaçmak isteyen Carl Ebert, Türk büyükelçiliği ile temasa geçmiş. Mustafa Kemal de haberdar olduğunda Carl Ebert ve tüm sanat ekibini Türkiye’ye davet etmiş. “Bizde Batı standartlarında bir konservatuvar kurun. Tiyatrocular, operacılar, bale, orkestralar, korolar bütün o yapıyı kurun” demiş. Carl Ebert tüm Batı sanatlarının yerleşmesinde ve eleman yetişmesinde çok etkili olan bir insan. Çünkü konservatuvar demek fabrika demek. Burada Türk Tiyatrosu’nun kurulmasında da emeği geçen çok önemli insanlar var. Daha sonra Muhsin Ertuğrul, Cüneyt Gökçer, Müşfik Kenter ve Yıldız Kenter.

Ondan sonraki aşamada Haldun Taner’in çok büyük katkıları olmuş. Gelenekselden esinlenerek bizim kendi komedimizi yaratmış, Türk Tiyatrosu’na yeni eserler yazmış. Haldun abiden de bayrağı Ferhan Şensoy devralmış”

“Kafa TV’de meddahlığı deniyorum”

“Candaş Tolga Işık, yıllar önce Kafa diye bir dergi çıkardı. Bize de yaşadıklarını yazar mısın? dedi. Başka kimler var dedim. Ataol Behramoğlu var, İlber Hoca var, bayağı bir A takımı var. Ben orda 3-4 sene yazdım ve oradaki misyonumu tamamladım. Kafa Radyo’da birkaç program yaptım. Kafa TV yapıyoruz gel bu hikâyeleri anlat dediler. 16 tane yaptım. Kafa TV’de yaptığım şeyler bir meddahlık denemesi sayılır. Çoğunu kendi yazmış olduğum kitaplarda anlattım. İstedim ki gençler o insanlar hakkında da bilgi sahibi olsun. Öztürk Serengil’le 3 aylık bir süre birlikte olduk. Benim için 3 yıllık bir eğitim gibiydi. Çok renkli bir karakterdi.

Benim tiyatro mesleğini seçmemdeki sebeplerden biri taklit yeteneğimdi. Önce akrabalarımın taklitlerini yaparak başladım. Evde dadaşların bayramlaşmasını canlandırırdım. Bu ortaokulda devam etti. Sonra öğretmenlerimin taklitlerini yaptım. İki öğretmenim bendeki yeteneği fark ettikleri için ailem çok baskı yaptılar. Tiyatro oyuncusu olsun diye. Gençlik tiyatrosu kurslarında buldum kendimi. Erkan Can da vardı arkadaşım. Kenan Işık sağ olsun o da komisyondaydı. Onun sayesinde bizi kurslara aldılar”

“Bence Türkiye’de tek meddah Cem Yılmaz”

“Meddahlık sadece bizim ortaoyununda bildiğimiz meddahlık değil. Meddahlık Orta Asya’daki Hun Türkleri’nden gelir. Onların ömrü seferle geçtiği için içlerinde anlatım gücü en yüksek kişi kimse, yaşadıkları serüveni, bu seferde neler gördük neler yaşadık nelere güldük, nerde üzüldük anlatırlarmış. Sonra bizim ortaoyununda Kel Hasanlar, İsmail Dümbüllüler, oradan buraya gele gele ilk stand up gösteriyi bizde Orhan Boran yaptı. Sonra Ferhan Şensoy, Uğur Yücel, Cem Yılmaz. Bence Türkiye’de tek meddah Cem Yılmaz”

Günümüzde Türkçeyi güzel konuşan iki kurum var:

Devlet ve İstanbul Şehir Tiyatrosu

“Darülbedayi kurumu ve Devlet Tiyatroları’nın kardeş kurumlar. Bu iki kurumun çok önemli hizmetleri var. Ülkenin dışında da Türkiye’yi temsil eden çok önemli rejisörler yetiştirmiş. Standart olarak baktığımız Türkçe’yi konuşan iki kurum var. Birisi Devlet Tiyatroları, birisi Şehir Tiyatroları. Çünkü bir dili güzel anlatmak bizim görevimiz”

“Tiyatro herkesin yapabileceği bir meslek değil”

“Bizim ülkemizde oyuncuları sinema oyuncusu ve tiyatro oyuncusu olarak ayırırlar. Dünya’nın hiçbir yerinde böyle bir şey yok. Oyunculuk mesleği o kadar kolay bir meslek değil. Buradan rastgele 8-10 kişiyi seçip bir sinema filmi çekebilirsiniz ama tiyatro öyle değil. Tiyatro sahnesi hakikaten er meydanı. Buraya çıktığınız zaman kimse sizin gözünüzün yaşınıza bakmaz. Tiyatro oyunculuğu her akşam yeniden imtihana girmek demek. Herkesin yapabileceği bir meslek değil tiyatro.

“Oyuncu mu şöhret mi olmak istiyorsunuz?”

“Oyunculukla ilgilenen gençlere vereceğim ilk tavsiye bu işi meslek olarak seçmemeniz. Hobi olarak seçmeniz lazım. Başka bir işiniz olsun hayatınızda. Oyunculukta yeteneğiniz varsa ikinci bir iş olarak yapmanızı tavsiye ederim.

Oyuncu adayı arkadaşlarıma şunu sormak isterim. Oyuncu mu olmak istiyorum, şöhret mi olmak istiyorum. Birisini televizyonda gördüğünde ben de yaparım, diyor haklı. Formayı giydiğin zaman bırakmaman lazım. Bir tane dizide oynayıp bırakmaman lazım.

Eski ustalarımız bizim dublaj yapmamızı istemezlerdi. Sizin işiniz tiyatro yapmak derlerdi. Bizim figüranlık yapmamızı istemezlerdi.

Kendini eğitmek çok önemli. Kendini gösterebilmen için kendini eğitmen lazım. 10 Üniversite İstanbul’da oyunculuk eğitimi veriyor. 500 tane casting var. Bunun her birinde 100’er kişi olduğunu düşünün. 50000 kişi ekmek bekliyor”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Çankaya Belediyesi Aşık Veysel Engelsiz Yaşam Merkezinde eğitim gören bireyler, her yıl 10-16 Mayıs tarihleri arasında farkındalık sağlamak amacıyla düzenlenen Dünya Engelliler Haftası kapsamındaki renkli etkinliklere imza attı. 

Çankaya Belediyesi Doğan Taşdelen Çağdaş Sanatlar Merkezinde gerçekleşen etkinlikte gençler sergiden tiyatroya dans gösterisinden konsere kadar hünerlerini sergilerken salonu dolduran engelli yakınları da alkışları ile onlara eşlik etti. 

Engelli bireylerin sorunlarına dikkat çekmek için çeşitli etkinliklerle kutlanan Engelliler Haftasında Canberk Demirel’in mandala, ahşap, çivi ve ebrudan oluşan karma sergisi büyük ilgi gördü. 

Aşık Veysel Engelsiz Yaşam Merkezinde eğitim gören bireylerin tiyatro, dans ve müzik performansları ile 90’lar müzik korosunun şarkılarına salondakiler büyük coşkuyla eşlik etti.  

FARKLI RENKLER FARKLI SESLER  

Özel gereksinimli bireylerden oluşan Farklı Renkler Farklı Sesler Korosu da önceki gün verdiği konserle dinleyenlere keyifli bir gece yaşattı. 2019 yılında Çankaya Belediyesi bünyesinde kurulan Farklı Renkler Farklı Sesler Korosu, karma yaş gruplarından özel gereksinimli bireyleri bir araya getirdi. Koro Engelliler Haftası etkinlikleri kapsamında verdiği dördüncü konseriyle dinleyicilere müzik ziyafeti sundu.  

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Türkiye’de bankacılık payları 21 yılın en güzel haftalık performansına hazırlanırken banka dışındaki paylarda sert düşüşler dikkat çekti.

Haftanın son süreç gününde bilhassa Turkcell paylarındaki düşüş öne çıktı. Şirketin payları yüzde 5’i aşan gerileme kaydetti. Şirketin payları gün ortasında en çok kıymet kaybeden pay oldu.

Turkcell, 12-15 Mayıs’ta İstanbul’daki merkez çalışanlarına bildiri gönderdi. Bildiride ‘teknik altyapı çalışmaları’ münasebet gösterilerek çalışanların, ofis ve plazalara giriş yapamayacağı belirtildi.

Turkcell’den mevzuyla ilgili şu açıklama geldi:

Özellikle irtibat yoğunluğunun arttığı seçim üzere devirlerde sağlıklı irtibat sağlanması ve irtibat altyapısının sürdürülebilirliği gayesiyle tedbirler alınması gerektiği hepimizin bildiği bir konudur.

Sosyal medyaya yansıyan iletinin kaynağı, Turkcell çalışanlarına yönelik olarak yapılan şirket içi bilgilendirme notundan ibarettir.

Geçmiş yıllarda her seçim devrinde rutin olarak yapıldığı üzere bahsi geçen çalışma, Turkcell’in seçim günü tüm ülkeye sağlıklı ve kesintisiz irtibat hizmeti verebilmesi için teknik altyapının güçlendirilmesini, makûs niyetli erişimlerin engellemesini ve bilişim altyapılarına yönelik güvenlik önlemlerini alınması gerekliliği hedefiyle yapılmıştır.

Seçim gecesi misyonlu ve yetkili olmayan Turkcell çalışanlarının rastgele bir aksaklığa yahut aksiliğe neden olmaması hedeflenmektedir.

Anneler günü yaklaşıyor, annenize onu en özel hissettirecek hediyeyi seçmekten zorlanıyorsanız tahlili burada olabilir. Armağanlarınızı çok değerli ya da çok büyük seçmenize aslında hiçte gerek yok. Onları küçük ancak düşünülmüş, uğraş gösterilmiş ikramlarla de çok memnun edebilirsiniz. O vakit gelin Anneler Günü’nde annenize en hoş ve özel hediyeyi seçelim.

TAZE ÇİÇEK BUKETİ

Taze çiçeklerden oluşturulmuş bir çiçek buketiyle kim keyifli olmaz ki? Rengarenk, mis üzere kokan, sevdiği çiçeklerle bezenmiş bir çiçek buketi özel bir armağan olabilir. Küçük ve düşünülmüş bir notla armağanınızı çok daha kıymetli hale getirebilirsiniz.

EL İMALİ SERAMİK FİNCANLAR

Kendi ellerinizle itinayla hazırladığınız bir fincan ya da kupa kadar memnun edebilecek çok az ikram vardır eminim ki. Rastgele bir seramik worhshopuna katılıp hoş bir fincan, kupa, vazo, kase ya da istediğiniz dekoratif bir ikram hazırlayabilirsiniz.

KİŞİYE ÖZEL KUTULAR

Anneniniz, eşinizin, anne adayı olacak bir arkadaşınıza ihtimamla hazırladığınız bu kutular çok güzellerine gidecektir. İçerisine ilgilendiği, sevdiği ya da gördüğünüzde onu hatırladığınız birkaç armağanla hoş bir kutu hazırlayabilirsiniz.

Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin Kaş’ın Kınık Mahallesi’nde 320 bin metrekare alan üzerinde yapımı devam eden Toptancı Hal Kompleksi inşaatı hızla devam ediyor. 120 dükkanın yer alacağı komisyoncu bloklarında çalışmalar tamamlanmış, tüccar blokları ve çeşitli sektörlere hizmet veren işyerleri ile tesise ait alt yapı çalışmaları sürüyor. 

Yaş sebze meyve üretiminin merkezi konumundaki Antalya’ya modern hal kompleksleri kazandırmaya devam eden Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin Kaş Kınık Toptancı Hali Projesi hızla ilerliyor. Kaş’ın Kınık, Ova ve Yeşilköy hallerini tek çatı altında toplayacak olan Kınık Toptancı Hali 320 bin metrekare alan üzerinde inşa ediliyor.

İNŞAAT ÇALIŞMALARI HIZLA SÜRÜYOR

10 bloktan ve 120 adet dükkandan oluşan komisyoncu bloklarında kaba inşaat, duvar sıva ve boyası, PVC doğrama, cam, çatı yalıtımları tamamlanmış olup çatı kaplama işlemleri  %95 seviyesine gelindi. Tüccar bloklarından 80 adet dükkanın bulunduğu B2 blokta kaba inşaata dair kalıp, demir ve beton imalatları hızla devam etmekte olup ,%70 seviyesine ulaşıldı. Yine tüccar bloklarından 40 adet dükkanın bulunmuş olduğu B3 blokta da temel imalatlarına başlanmış ve süratle devam ediyor. 

MODERN HAL PROJESİ

Batı Akdeniz’in en modern hal projesinin tamamlanmasıyla Kınık, Ova ve Yeşilköy toptancı hallerinin buraya taşınması planlanıyor. Üretici ve komisyoncuların her türlü ihtiyacının düşünüldüğü projede, 120 adet komisyoncu dükkanı, 136 adet tüccar ardiyesi ve 72 adet çeşitli sektörlere hizmet edecek ticari dükkan bulunuyor. Proje kapsamında yönetim ofislerinin ve toplantı odalarının bulunduğu idari bina yer alıyor. Hal kompleksi içerisinde 1200 kişilik cami ve şadırvan, 20 bin metreküp kapasiteli soğuk hava deposu, 54 bin metrekare büyüklüğünde komisyoncu meydanı da olacak. Sosyal donatı alanları kapsamında ise halı saha, soyunma odaları ve duş üniteleri de bulunuyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Alan Kadıköy, ikinci sezonunda iki önemli sergiye ev sahipliği yapıyor. Ali Teoman Germaner’in Aloş isimli heykel sergisi ile Ercan Arslan’ın Göz Dinler isimli resim sergisi, Mayıs ve Haziran ayları boyunca Alan Kadıköy’de sanatseverlerle buluşacak. 

Sanatseverleri görsel sanatların en nitelikli yaratıcıları ve yapıtlarıyla buluşturmak için yola çıkan Kadıköy Belediyesi Alan Kadıköy, ikinci sezonunu iki yeni sergiyle açtı. Tiyatro sahnesinin yanı sıra 650 metrekare genişliğindeki galeri mekânı ile İstanbul Anadolu yakasının en büyük sergileme alanına sahip Alan Kadıköy, ilk sezonunda açılışını Papko / Öner Kocabeyoğlu Koleksiyonu’ndan bir seçki olan “20. Yüzyılın Yirmi Modern Türk Sanatçısı II ” sergisiyle gerçekleştirmişti. Açıldığı günden itibaren kısa sürede İstanbullu sanatseverlerin dikkatini çekmeyi başaran Alan Kadıköy, ikinci sezonuna iki önemli sergiyle giriş yaptı. 

“Aloş” vefatından sonra ilk kez sanatseverlerle buluşuyor

Bu sergilerden ilki Ali Teoman Germaner’in Aloş isimli heykel sergisi. Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Temel Sanat Eğitimi Bölümü kurucularından olan Prof. Dr. Ali Teoman Germaner, -kendi taktığı, bilinen adıyla Aloş- 20. yüzyıl Modern Türk Sanatı’nın en önemli heykeltıraşlarından biri. 2018 yılında hayatını kaybeden Germaner, aramızdan ayrıldıktan sonra ilk defa bu kadar kapsamlı ve nitelikli bir sergiyle sanatseverlerle buluştu. Germaner’in 1950’li yılların ikinci yarısından vefatına kadar geçen yaklaşık 60 yıllık sanat hayatında ürettiği 140 yapıttan oluşan seçki, Metin Deniz’in tasarımı ve küratörlüğünde bir araya getirildi. Usta sanatçı Ali Teoman Germaner’in Aloş isimli sergisi, 25 Haziran 2023 tarihine kadar Alan Kadıköy’de sanatseverlerin ziyaretine açık olacak. 

Ercan Arslan’ın Göz Dinler sergisi Türkiye’de ilk defa

Alan Kadıköy’ün bu yıl ev sahipliğini yaptığı ikinci sergi ise Ercan Arslan’ın 25 yıllık çalışmalarından bir seçkiyi kapsayan Göz Dinler adlı resim sergisi. Sergide büyük boy yağlı boya ve akrilik tabloların, mürekkep ve lavy desenlerin yanı sıra Arslan’ın Gezi Direnişi sırasında çizdiği resimler de yer alıyor. Arslan’ın resimlerinin Türkiye’deki sanatseverlerle ilk kez buluştuğu bu sergide, sanatçıya ait videoları ve onunla yapılmış söyleşileri de izlemek mümkün. Sanatseverler, Göz Dinler sergisini 1 Temmuz 2023 tarihine kadar ziyaret edebilecek. 

“Bu yıl iki yeni sergiyle sanatseverlerin karşısındayız”

Kadıköy Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Alişan Çapan da bu yıl ev sahipliğini yaptıkları iki yeni sergiyle ilgili açıklamalarda bulundu. Çapan, “Bu yıl iki yeni sergiyle sanatseverlerin karşısındayız. Bunlardan ilki Ali Teoman Germener’in Aloş’u; heykel ve desen sergisi. Bu sergiyi çok önemsiyoruz çünkü bu sergi aslında başından beri Alan Kadıköy’e biçtiğimiz misyona da hizmet ediyor. Cumhuriyetimizin 20. yüzyıl boyunca çıkardığı önemli sanatçıları başta Kadıköylülerle olmak üzere tüm İstanbullularla buluşturmak gibi bir misyonumuz var. Aloş da bu misyona doğrudan doğruya hizmet eden çok önemli bir usta. Ölümünden sonra yapılan ilk sergi. Kataloguyla gayet kapsamlı bu sergi şu an Alan Kadıköy’de sanatseverlerimizin ziyaretine açık. 

İkinci sergimiz Ercan Arslan’ın sergisi. Bir taraftan cumhuriyet döneminin önemli modern ustalarını sanatseverlerle buluştururken bir yandan da güncel sanatçılara alan açmak gibi ikinci bir ayağı olsun istedik galerimizin. Bu anlamda Ercan Arslan da güçlü bir örnek. Haziran ayının sonuna kadar sürecek sergilerde süreç içinde çeşitli söyleşiler de gerçekleştireceğiz” diye konuştu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Antalya Büyükşehir Belediyesi Anneler Günü’ne özel olarak anne ve çocukları kitap okuma etkinliğinde buluşturdu. 

Antalya Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı Anneler Günü dolayısıyla anlamlı bir etkinlik düzenledi. Doğan Hızlan Kütüphanesi’ndeki renkli etkinlikte anne ve çocukları birlikte kitap okuyup boyama aktivitesi gerçekleştirdi. 

ANNE ÇOCUK KİTAP OKUDU 

Çocuklarıyla kaliteli vakit geçirmeyi ve onlara kitap sevgisi aşılamayı önemseyen anneler ve çocuklar Doğan Hızlan Kütüphanesi’nde buluştu. Renkli etkinlikte çocuklar sevdikleri bir kitabı anneleriyle birlikte okumanın keyfini yaşadı. Ayrıca çocuklar, annelerine hediye etmek üzere yine anneleri ile birlikte cam boyaması yaparak istedikleri bir resmi çizdiler. Çalışan annelerin anaokullarında okuyan çocukları ise öğretmenleri eşliğinde gruplar halinde kütüphaneye gelerek etkinliğe katıldı. 

ANNELERE ÇİÇEK VE SERTİFİKA 

Etkinliğin sonunda ise çocuklarının kütüphaneye gelmesini destekleyerek erken yaşta kitap sevgisi aşılayan annelere “En İyi Anne Sertifikası”; çocuklara ise annelerine sunmaları için Antalya Büyükşehir Belediyesi seralarında yetiştirilen petunya çiçekleri verildi. Etkinliğe oğlu Mehmet Can ile katılan Çiğdem Acet, “Bu kadar keyifli bir etkinlik geçireceğimi tahmin etmiyordum. Kütüphanede bizi çok güzel ağırladılar, ilgilendiler. Oğlumla birlikte kitap okuduk, resim yaptık hediyeler aldık. Çok güzel bir Anneler Günü hediyesi oldu. Büyükşehir Belediyesi’ne çok teşekkür ederim” diye konuştu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Ankara Üniversitesi Bala Meslek Yüksekokulu, Yükseköğretim Kurulu’nun (YÖK) onayıyla resmen kuruldu. Şehrin farklı ilçelerinde 11 meslek yüksekokulu bulunan Ankara Üniversitesi, bunlara bir yenisini daha ekledi.

28 Ekim 2022 tarihinde toplanan Ankara Üniversitesi Senatosu, son dönemde süt ve besi hayvancılığı yatırımlarıyla öne çıkan Bala’da tematik bir meslek yüksekokulu kurulmasına ilişkin teklifi görüşerek, oybirliğiyle kabul etti.

Ankara Üniversitesi Senatosunun aldığı “Bala Meslek Yüksekokulu Kurulması Kararı” daha sonra YÖK’ün onayına sunuldu. YÖK’ün aldığı kararla Ankara Üniversitesi Bala Meslek Yüksekokulu resmen kurulmuş oldu.

Kararı duyuran Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Ünüvar, Bala Meslek Yüksekokulu’nun hayırlı olması temennisinde bulunarak, süreçteki destekleri için YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, YÖK Yürütme ve Yönetim Kurulu üyeleri ile Ankara Üniversitesi Senato üyeleri ve yöneticilerine teşekkür etti.

“Bala’ya bir meslek yüksekokulu kurulabilir mi?” diye talep geldiğinde, veteriner ve ziraat fakültesi dekanları ile birlikte Bala’da tarım ve hayvancılık alanında yapılan yatırımları inceleme fırsatı bulduklarını belirten Ünüvar, ilçede süt ve besi hayvancılığı anlamında çok önemli birikim ve potansiyelin bulunduğunu, Bala Meslek Yüksekokulunun bu çerçevede bölgede önemli bir fonksiyona sahip olacağını söyledi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Ülkemizde yaşanan deprem felaketinden etkilenen vatandaşlarımız yararına oynanacak karşılaşmada Azerbaycan ekibi Sabah FC ile Süper Lig ekibimiz Beşiktaş kozlarını paylaşacak.

Tüm gelirinin depremzedeler için yapılan okul projesine aktarılacağı Sabah FC – Beşiktaş kardeşlik maçı 13 Mayıs Cumartesi saat 17.00’de Kanal D ekranlarından canlı yayınlanırken, kaçıranlar için tekrarı aynı akşam 19.00’da D-Smart 82. Kanal Spor Smart 2’de

Beşiktaş, deprem bölgesindeki yaraların sarılması ve bölgeye okullar yapılması amacıyla başlattığı ‘Bırakmam Seni Türkiyem’ kampanyası dahilinde kardeş ülke Azerbaycan Premier Lig takımlarından Sabah FC ile Bakü’de kardeşlik maçı oynayacak. Azerbaycan Premier Lig’de harika bir sezon geçiren Sabah FC, lider Karabağ’ın ardından ligde ikinci sırada bulunurken, Beşiktaş ise Süper Lig’de şampiyonluk yarışının içinde yer alıyor. Tevfik Behramov Stadyumu’nda cumartesi akşamı saat 17.00’de oynanacak karşılaşma canlı yayınla Kanal D’de ekrana gelecek.

Karşılaşmayı D-Smart Spor Müdürü Aykut Aydın anlatırken, CNN Türk Spor Direktörü Cem Yılmaz yorumlarıyla maça renk katacak. Kaçıranlar için maçın tekrarı ise saat 19.00’dan itibaren D-Smart 82. Kanal Spor Smart 2 ve D-Smart GO’dan ekrana gelecek.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Dağıtımcı Raw Fury ve geliştirici Brainwash Gang; Friends vs Friends’in PC için çıkış tarihini bir fragman eşliğinde ilan etti:

Friends vs Friends; bir çevrimiçi PvP nişancı oyunu. Bir yandan çatışıyor, bir yandan da bu çatışmalar için desteler kuruyor; kartlarla ekipmanlarınızı özelleştirip geliştirebiliyorsunuz.

Oyunun renkli görsel şekli ilgi çekebilir. Bunun yanında benim bilhassa ilgimi çeken bir ayrıntı da müziklerinin Beicoli tarafından yapılmış olması. Kendisini The Longest Road on Earth ve Hold A to Drift üzere oyunlar için yaptığı müziklerden tanıyoruz, ayrıyeten takip listemdeki bir öteki oyun olan Laika: Aged Through Blood’ın da müziklerini hazırlıyor. Bence çok güzel işlere imza atıyor, bu oyunda da benzeri bir performans bekliyorum kendisinden.

Friends vs Friends’in PC için çıkış tarihi 30 Mayıs. Konsollara ise ilerleyen tarihlerde geleceği açıklanmış durumda.

ABD’li teknoloji araştırma ve danışmanlık şirketi Gartner’ın Teknoloji Eğilimleri Raporu Sonuçlarına nazaran 2026 yılında şirketlerin yüzde 80’ni, gereksinim duydukları yazılımları, düşük kodlu platformlarda gerçekleştirecek. Bu platformların, 2025 yılında 47 milyar dolarlık pazar oluşturması bekleniyor.

BloombergHT’nin sorularını yanıtlayan Kuika İdare Konseyi Lideri Süreyya Ciliv, “Yapay zeka tabanlı düşük kod platformu, dijital dönüşüm sürecindeki şirketler için çok değerli ve güçlü bir araç. Şirketlerdeki bireyler, küçük departmanlar, iş üniteleri her yazılımı, merkezi bilgi süreç departmanlarından beklemek yerine, düşük kod platformuyla inovatif yazılımları kendileri yapabiliyor. Bizim geliştirdiğimiz, yapay zeka tabanlı düşük kod platformla, gereksinim duyulan yazılımlar, bugüne göre 10 kat süratle yapılabiliniyor” dedi.

Süreyya Ciliv, platformun şirket çalışanlarının yetkinliklerini artırması konusundaki kıymetini “Şirketlerin süratle ve yürekle, küçük projelerle başlayarak, çalışanlarına bu yeni ve kıymetli yetenekleri kazandırması en büyük rekabet avantajı olacak. Süratle dijitalleşen, akıllı, eş vakitli, makine öğrenmesi, yapay zeka ve optimizasyon yazılımları ile müşterilerine en uygun tecrübesi ve pahası sunan şirketler kazanacak” formunda paylaştı.

Düşük kod geliştirme platformları, kodlamayı bilmeyen yahut süratli geliştirme yapmak isteyen şahıslar için geliştirilen yapay zeka tabanlı yazılım araçları. Bu platformlar, puzzle modüllerinin birleştirilmesi üzere yazılım geliştirmeye imkan tanıyor.

“Sanayi şirketleri, düşük kodlu yazılım platformlarını talep ediyor”

Ciliv “Yazılım geliştirme süreçleri uzun ve kıymetli, başka yandan yazılımcı sayısı yetersiz. Yazılım geliştirmedeki uzun süreçler, tekrarlanan gayretler, kaynak israfı ve müşterilerde kullanılmayan yazılımlara neden oluyor. Bu platformla şirketlerde, bir departmanı kod yazabilir hale getiriliyor. Bu yazılım platformu, iş süreçlerine entegre edilince şirket yöneticileri bilgi süreç departmanlarını daha katma bedelli işlere yönlendirebiliyor. Yüklü olarak sanayi şirketlerinde mevcut takımlara yazılım yetkinliği sağlıyor, start-up’ları, yazılım tahlillerimizle destekliyoruz” dedi.

“Şirketleri dijital dönüşümü sağlayan ekonomiler kazanacak”

Kuika İdare Konseyi Lideri Süreyya Ciliv teknoloji dünyasındaki gelişmelerin iş dünyası üzerindeki tesirlerine dair görüşlerini “Global iktisatta muvaffakiyet için en kıymetli strateji, dijitalleşmeyi ve inovasyonu şirketlerinizin dört bir yanına yayarak, müşterilerinize daha çok odaklanıp, yakınlaşıp, onlara daha fazla bedel katmak ve rekabete karşı fark yaratmaktır. Bunu süratle yapanlar ekonomiler, şirketler kazanacak” biçiminde açıkladı.

Üniversitelerin müfredatlarında ve akademilerde sertifika programlarında yapay zeka tabanlı yazılım derslerinin olması gerektiğini değerle vurgulayan Süreyya Ciliv “düşük kodlu ve kodsuz yazılımların, üniversitelerin eğitim müfredatlarına girip, ders olarak görülmesi, genç girişimcilere, şirketlere, iş süreçlerinde standartizasyon ve rekabet üstünlüğü sağlayacaktır” dedi.

Worldcoin, Floki ve MultiversX’den yeni iştirak haberleri var. Altcoin piyasasından 12 Mayıs’ın sıcak gelişmeleri şu şekilde…

Worldcoin ve Optimism Collective ortağı

Worldcoin Foundation ve Tools for Humanity (TFH), OP Stack üzerine inşa edilmiş ölçeklenebilir bir Blockchain ekosistemi geliştirmek için Optimism Collective ile iştirak kurduğunu duyurdu.

Ortaklık, bilhassa Superchain vizyonunu hayata geçirmeyi amaçlıyor. Birinci adım, OP Mainnet üzerinde merkezi olmayan, saklılığa öncelik veren bir kimlik protokolü olan World ID’nin konuşlandırılması olacak. Hareketin erişimi genişletmesi ve Worldcoin’in daha geniş geliştirici ve kullanıcı ekosistemine ulaşmasına yardımcı olması bekleniyor.

Worldcoin’in Optimism işbirliği, L2 fiyatlarını 10 kat azaltmayı amaçlayan EIP-4844 ile bir yıl evvel başladı. İkili artık, Superchain ve rastgele bir uygulama tarafından kullanılabilecek kapsayıcı ve açık kimlik ilkelleri oluşturmak için birlikte çalışıyor. Paydaşlık, kriptonun tüm potansiyelini ortaya çıkaran ve Blockchain’de kimliğin gelişimini ilerleten, kapsayıcı bir gelecek gerçekleştirmeyi amaçlıyor.

Spielworks, bu Web3 odaklı altcoin ile iştirakini duyurdu

Şifreleme teşebbüsü Spielworks, Web3 oyun hızlandırıcısı “Wombat X”in lansmanını duyurdu. Hızlandırıcının ortakları ortasında Cronos, Web3 altyapı hizmeti sağlayıcısı Newcoin ve EOS Network yer alıyor. Avicenne, Lifty ve Beamable başka yatırımcılar ortasında.

Wombat X Accelerator için seçilen Web3 oyun projeleri, oyuncularla finansman, eğitim ve topluluk iştiraki alacak. Merkezi Berlin’de bulunan Spielworks, 2018 yılında Swen E. Hallasch ve Adrian Krion tarafından kurulmuştur.

Bu altcoin, ITTF ile paydaşlık kurdu

Floki kısa bir mühlet evvel ITTF Dünya Masa Tenisi (WTT) ile stratejik iştirak duyurdu. İşbirliği, Floki markasını 500 milyondan fazla bireyden oluşan şaşırtan bir kullanıcı tabanına sunmayı amaçlıyor. Ayrıyeten, kripto para ünitesini yeni tanınma ve popülerlik düzeylerine fırlatmayı hedefliyor.

Yenilikçi FlokiFi tahlili ve Valhalla GameFi ile Floki, nispeten kısa bir mühlet içinde kripto para piyasasında büyük ilgi gördü. ITTF WTT ile paydaşlık kuran Floki, potansiyelini daha da geniş bir kitleye yaymaya hazırlanıyor.

Floki ve ITTF ortasındaki iştirak, her iki taraf için de heyecan verici kısmı işaret ediyor. Floki’nin 500 milyon masa tenisi kullanıcı tabanına ulaşması, büyüme için dikkate paha bir fırsat sunmaktadır.

JewelSwap, MultiversX’e çeşitli eserler yüklüyor

MultiversX, JewelSwap (P2P bir NFT borç verme likidite platformu) ile paydaşlık başlattı. Duyuruya nazaran JewelSwap, platformda birkaç eserin konuşlandırılmasında tesirli olmaya devam etti. Platform, ilgili hareketin emelini tartışırken, bunun NFT pahasını ve faydayı artırmak için yapıldığından bahsetti.

MultiversX ayrıyeten, bu gelişmenin DeFi bölümüyle ilgili fırsatların genişlemesinde kıymetli rol oynayacağını kaydetti. Bunun dışında şirket, bunun JewelSwap tarafından yalnızca sonlu bir mühlet içinde yapıldığını açıkladı. JewelSwap tarafından MultiversX’e yapılan kıymetli eklemelerin süratle değerli bir ilgi kazandığını da kelamlarına ekledi.

Kriptokoin.com olarak aktardığımız üzere Optimism (OP), Mayıs sonunda 324 milyon doların kilidini açacak.

Hak İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun(HAK-İŞ) 15’inci Olağan Genel Kurulu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla Ankara’da düzenlendi. HAK-İŞ Yönetim Kurulu’nun önerisi ve delegelerin seçimi üzerine toplantının Divan Başkanlığı’nı üstlenen Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar, açılış konuşmasında emek kavramına dikkat çekti. Rektör Hotar, “Yerli ve milli üretim anlayışının ön plana çıktığı; nitelikli insan gücünün önem kazandığı ekonomimizde, işçi kardeşlerimizin refahtan aldığı payı artıracak iradeyi ortaya koyan Sayın Cumhurbaşkanımıza teşekkür ediyor ve kendisinin her zaman yanında olacağımızı vurgulamak istiyoruz” diye konuştu.

Türkiye’nin köklü işçi konfederasyonlarından birisi olan Hak İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun(HAK-İŞ) 15’inci Olağan Genel Kurul Toplantısı, Ankara’da gerçekleştirildi. ‘Emeğin Evrensel Gücü’ sloganıyla düzenlenen ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın en düşük memur maaşının 22 bin TL olacağını müjdelediği genel kurulda, HAK-İŞ Yönetim Kurulunun önerisi ve delegelerin seçimi üzerine genel kurulun Divan Başkanlığı’nı Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar üstlendi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, sendika yönetimleri, delegeler ve çok sayıda davetlinin katıldığı programda konuşan Rektör Hotar, emek kavramına, işçi haklarına ve Türkiye’nin son yıllardaki kazanımlarına dikkat çekti.

Akademisyen kimliği ile uzun yıllar çalışma hayatına, sendikal faaliyetlere ve işçi haklarına yönelik bilimsel çalışmalar yürüttüğünü hatırlatan Rektör Hotar, “Yıllarca saha araştırması yapan ve sendikalarla yakın iletişim kuran bir bilim insanı olarak, bu toplantının mahiyetini biliyorum. Muhterem Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile yürüttüğüm Rektörlük vazifesini de, buradaki bilgi ve tecrübemin kamuya aktarıldığı bir icra makamı olarak görüyorum” diye konuştu.

Konuşmasında milletvekili olarak yürüttüğü çalışmaları da paylaşan Rektör Hotar, “Ülkemize milletvekili olarak hizmet ettiğim yıllarda, sendikal faaliyetleri geliştirecek adımlara atmaya ve çalışma hayatını zenginleştirecek mevzuata katkı sunmaya özen gösterdim. Bu süreçte Sayın Cumhurbaşkanımızla çalışma fırsatı yakalayan arkadaşlarımızla hem elimizden gelen gayreti gösterdik hem de işçi sendikalarımızla iç içe olduk. Şu bir gerçek ki, Sayın Cumhurbaşkanımızın kul hakkına verdiğin önem; emeğe ve işçi kardeşlerimize bakışı; çalışanların hak ve menfaatlerini korumaya yönelik iradesi, bizim gibi ülkemizin kalkınmasını arzulayan birçok insana örnek teşkil etti. Dolayısıyla kendilerinin milletimiz adına yaptıklarının ve bundan sonra da yapacaklarının teminatı olduğunu; o yıllardan bu yana gayet iyi biliyoruz” dedi.

MİLLİ ÜRETİM ANLAYIŞI

Küresel güç olma yolunda kararlılıkla ilerleyen Türkiye’nin sosyal ve iktisadi hayatta elde ettiği başarıların altını çizen Rektör Hotar, “Yerli ve milli üretim anlayışının ön plana çıktığı; nitelikli insan gücünün önem kazandığı ekonomimizde, işçi kardeşlerimizin refahtan aldığı payı daha da artıracak iradenin Sayın Cumhurbaşkanımız tarafınızdan ortaya koyulduğunu görüyoruz. Ekonomimizdeki istikrarın devam edeceğine ve işçilerimizin şartlarının iyileşeceğine yönelik duruşunu da biliyoruz. Bu noktada biz de, kendilerinin emeğe bakışını ve milli duruşunu her zaman gönülden destekliyoruz” ifadesinde bulundu.

HAK-İŞ’İN GİRİŞİMLERİ ÖNEMLİ

HAK-İŞ Konfederasyonu’nun milli ve manevi değerlere bağlı kalarak yürüttüğü çalışmaları yakından takip ettiklerini belirten Rektör Hotar, “Sendikal faaliyetler kapsamında; HAK-İŞ’in ve bağlı sendikaların girişimlerini, son derece değerli buluyoruz. Ekonomimize güç veren işçilerimizin hak ve menfaatlerini koruyacak buradaki gayretlerin; onların bilgilerini, kabiliyetlerini, verimlerini ve azimlerini daha da artıracağına inanıyoruz. Demokratik toplum düzeni içinde gerekli olan konfederasyona bağlı sendikaların; kendi iştigal alanlarındaki faaliyetlerini de geliştirmelerini temenni ediyoruz” dedi.

ROTAMIZ VE DURUŞUMUZ BELLİDİR

Emeğin karşılığının lütfa tabi olmadığının altını çizen Rektör Hotar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz bu gerçekliği, hem inancımız hem de yaşayışımız gereği biliyoruz. Dolayısıyla ülkemizin içinden geçtiği şu hassas günlerde; işinin ve aşının peşinde olan insanlara, birilerinin gerçeklerle bağdaşmayan ve bu toprakların değerini taşımayan hayalleri sunmasının fayda sağlamayacağını biliyoruz. Bugünkü mesele, milli bir davadır; işçilerimiz için el ele vermektir; doğru olanı ve daha fazlasını yapabilmektir. Bugünkü mesele, ömrünü ülkemize ve işçi kardeşlerimize vakfeden sizin gibi büyüklerimizin yanında durabilmektir. Bu noktada rotamız ve duruşumuz da bellidir. Bu düşüncelerle HAK-İŞ’in 15’nci Olağan Genel Kurul Toplantısı’nın ülkemize ve devletimize hayırlara vesile olmasını diliyorum. Kıymetli Cumhurbaşkanımıza şükranlarımızı sunuyor; sayın bakanımıza, HAK-İş yönetimine, sendika temsilcilerine ve delegelere teşekkür ediyorum.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Göz kusurları, günümüzde birçok kişinin karşı karşıya kaldığı yaygın bir sorundur. Görme bozukluklarından muzdarip olanlar, günlük hayatlarında pek çok sorunla karşılaşabilir.

Günümüzde refraktif göz cerrahisi yöntemleri sayesinde bu göz kusurları düzeltilebilmektedir.  Batıgöz Sağlık Grubu Manisa şubesi Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Firas Şimşek refraktif cerrahi yöntemleri arasında etkili bir seçenek olarak öne çıkan ReLex SMILE yöntemini anlattı.

İşlemin lokal anestezi ile yapıldığını ve komplikasyonları en aza indirgediğini belirten Op. Dr. Firas Şimşek, “ReLEx SMILE yöntemi, diğer göz cerrahi yöntemlerine göre daha az ağrılı ve rahatsızlık verici bir işlemdir ve göz kuruluğuna bağlı komplikasyonuları en aza indirger” diye konuştu.

18 YAŞINDAN BÜYÜK HASTALARA UYGUN

ReLEx SMILE, gözlük ya da lens kullanımını engelleyen miyop ve astigmatizma gibi göz kusurlarının tedavisinde kullanılan, Carl Zeiss Meditec’in patentli teknolojisi olan VisuMax femtosaniye lazer kullanılarak gerçekleştirilen FDA tarafından onaylı bir  göz  lazer cerrahi yöntemidir. ReLEx SMILE yönteminin temel prensibi, korneanın içine bir kesi açarak lentikül adı verilen bir doku parçası oluşturmak ve bu parçayı çıkararak korneayı şekillendirmektir. İşlem sırasında, öncelikle bir mikroskop eşliğinde göz korneasının iç kısmına birkaç milimetrelik kesi açılır. Daha sonra kesi aracılığıyla korneanın iç tabakaları ayrılır ve lazer cihazı kırma kusuru düzeltilir. Son olarak, kornea tabakaları tekrar birleştirilir ve işlem tamamlanır. Bu şekilde, göz kusurları düzeltilir ve hastaların görme keskinliği artar. 

Ancak, ReLEx SMILE yöntemi herkes için uygun değildir. Göz doktorunuz durumunuzun uygun olup olmadığını belirlemek için sizi muayene eder, ardından işleme uygun olmamanız halinde başka bir tedavi seçeneği önerebilir. ReLEx SMILE yöntemi, 18 yaşından büyük, stabil bir göz numarası olan ve genel sağlık durumu iyi olan hastalar için genellikle uygundur. Ancak, hamile ve emziren kadınlar, kronik bir hastalığı olanlar, göz enfeksiyonu veya inflamasyonu olanlar, keratokonus gibi diğer göz hastalıkları olanlar ve göz derecesi işlem için gereken aralıkta olmayanlar ReLEx SMILE işlemi için uygun olmayabilir. 

ReLEx SMILE öncesinde hastaların uyması gereken bazı öneriler bulunmaktadır.  Hasta, son bir yıl içinde göz numarasının sabit olduğundan emin olmalı, göz enfeksiyonu gibi problemleri varsa, bunların tedavi edilmesini beklemeli, işlemi etkileyebilecek bir kullanım olmaması açısından kullanmakta olduğu ilaçları hekimine bildirmeli ve göz doktorunun verdiği tüm talimatlara uygun şekilde hareket etmelidir.

YÜKSEK MİYOPİLERDE ETKİLİ

ReLEx SMILE, diğer lazer tabanlı göz cerrahisi yöntemlerine göre bazı avantajlara sahiptir. Ancak sizin için en avantajlı işleme muayenenizi gerçekleştiren hekim karar vermelidir. ReLEx SMILE, korneanın iç kısmına bir kesi açılarak gerçekleştirildiği için kornea tabakası daha az tahrip olur, bu da iyileşme süresini oldukça kısaltır. İşlem sırasında sadece bir lazer kesisi yapıldığı için, operasyon süresi daha kısadır, yaklaşık olarak 30 dakikada tamamlanır. Lokal anestezi ile yapılan işleme bağlı komplikasyon ihtimali oldukça düşüktür. ReLEx SMILE yöntemi, korneanın kalınlığını azaltmadığından, gelecekte başka bir göz cerrahisi ihtiyacı duyulması durumunda daha fazla opsiyon sağlar. Yöntem sayesinde yüksek miyop vakalarında bile görüş kalitesi daha iyi korunabilir.

ReLEx SMILE Lazer ile korneal flep oluşturmak için büyük bir kesi oluşturulmadığı için flep dokusuna ait komplikasyonlar beklenmez. Aynı şekilde uzun vadede göz üzerine olabilecek herhangi bir travmada kapakçığın yerinden oynaması gibi riskler de ortadan kaldırılmış olur. Daha küçük bir kornea kesisi oluşturulduğundan, kesilen sinir sayısı daha az ve his kaybına bağlı ortaya çıkan göz kuruluğu minimal seviyelere indirgenir. Yapılan işlem neticesinde hasta görme konforuna tekrar kavuşmuş olur.  ReLEx SMILE işleminden hemen sonra görüş bulanık olabilir. Ancak, genellikle birkaç saat içinde görüş kendiliğinden düzelir. Açılan küçük kornea kesisi dikişsiz olarak birkaç gün içinde iyileşir ve hastalar günlük aktivitelerine kolaylıkla dönebilir.

DOKTOR ÖNERİLERİ DİKKATE ALINMALI

ReLEx SMILE işlemi sonrasında gözlük veya lens kullanma ihtiyacı ortadan kalkar ve hastaların hayatı daha konforlu hale gelir. Ancak, işlem sonrasında belirli bir süre gözlerinizi çok iyi dinlendirmeniz ve doktorunuzun önerilerine uyma konusunda dikkatli olmanız gerekmektedir. ReLEx SMILE işlemi sonrası, gözlerinizi dinlendirmek ve iyileşme sürecini hızlandırmak için birkaç şeye dikkat etmeniz gerekmektedir:

• İlk birkaç gün, gözlerinizi mümkün olduğunca dinlendirin ve efor sarf etmekten kaçının.
• Gözlerinize dokunmaktan kaçının ve gözlerinizi aşırı ışık ve rüzgârdan koruyun.
• İlk birkaç gün duş alırken ve yüzünüzü yıkarken dikkatli olun ve gözlerinize su kaçmasına izin vermeyin.
• Göz doktorunuzun önerilerine uyarak göz damlalarınızı ve ilaçlarınızı düzenli olarak kullanın.
• İlk birkaç hafta ağır egzersizlerden kaçının.
• Durumunuza en uygun önerileri yapacak olan operasyonunuzu gerçekleştiren hekimdir. Hekiminizin önerilerini takip edin.

ReLEx SMILE işlemi, modern bir göz cerrahi yöntemi olarak, birçok avantajı ve etkili sonuçları ile sıklıkla tercih edilmektedir. Diğer lazer tabanlı göz cerrahisi yöntemlerine kıyasla daha az invaziv ve daha güvenli bir işlem olarak kabul edilir. Ancak, herkes için uygun olmayabilir ve işlem sonrası dikkatli bir iyileşme süreci gerektirir. Bu nedenle, ReLEx SMILE işlemi hakkında daha fazla bilgi almak ve işlem için uy

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Batıgöz Balçova Cerrahi Tıp Merkezi Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Sinan Emre, yakın, orta ve uzak mesafelerde odak sağlayabilen akıllı göz içi mercekleri anlattı. Katarakt hastalarının akıllı mercekler sayesinde ömür boyu canlı renklere kavuşabileceğini belirten Prof. Dr. Sinan Emre, “Akıllı mercekler hastanın gözüne göre özelleştirilebilir, gözde renk, kontrast ve görüntü kalitesinde artış sağlar” diye konuştu.

 KATARAKT TEDAVİSİ MÜMKÜN

Akıllı mercekler, yalnızca yakın ve uzak mesafelerde görüş sağlayabilen iki odaklı lenslerin son teknoloji bir alternatifi olan ve üç farklı odak noktasına sahip göz içi merceklerdir. Yakın, orta ve uzak odak noktaları, merceğin farklı bölgelerinde yer alır. Göz kasları, merceği hareket ettirerek farklı odak noktalarına geçiş yapar ve kişinin yakın, orta ve uzak mesafelerde net görmesini sağlar. Akıllı mercek tedavisi katarakt cerrahisinde sıklıkla kullanılmaktadır.

Katarakt, göz merceğinin saydamlığını kaybetmesi sonucu oluşan bir hastalıktır ve görme bozukluğuna yol açabilir. Katarakt cerrahisi ile saydamlığını yitiren göz merceği çıkartılarak yerine akıllı mercek yerleştirilebilmektedir. Akıllı mercek tedavisiyle katarakta bağlı görme kusurlarını ortadan kaldırmak ve net görüşe kavuşmak mümkündür.

ETKİLERİ ÖMÜR BOYU SÜRÜYOR

Akıllı mercek tedavisi, mikrocerrahi teknikler kullanılarak gerçekleştirilir. Hangi katarakt cerrahisinin size uygun olduğuna dair kararı hekiminiz verir. Öncelikle lokal anestezi ile uyuşturulan gözde küçük bir kesi açılır ve kataraktlı lens uygulanan cerrahi yönteme göre ultrasonik dalgalar ya da kazerle parçalanır. Ardından parçalanan lens çıkarılır ve açılan boşluk içine akıllı mercek yerleştirilir.

Ameliyat sonrası iyileşme süreci oldukça hızlı olan akıllı mercek tedavilerinin ardından hasta aynı gün taburcu olabilir. İşlem ağrısız, iyileşme süresi kısadır. Akıllı mercekler göz içine minimal invaziv yöntemlerle, lokal anestezi altında yerleştirilir ve etkileri ömür boyu sürer.

KİŞİYE ÖZEL MERCEK SEÇİMİ

Akıllı lenslerin birçok avantajı vardır.

• Birden fazla odak noktasına sahip olmaları sayesinde yakın, orta ve uzak mesafelerde net görüntü sağlanabilir.
• Gözde renk, kontrast ve görüntü kalitesinde artış sağlar.
• Cerrahi işlem sonrasında iyileşme süresi çok kısadır.
• Cerrahi işlem minimal invaziv teknikler sayesinde ağrısızdır.
• Ömür boyu dayanıklılığı ve kalıcılığı ile hastaların uzun vadede görme sorunlarından kurtulmasını sağlayabilir.

• Mercek seçimi göz doktoru tarafından hastanın gözünün şekline, büyüklüğüne, kırma kusuruna, yaşına ve yaşam tarzına bağlı olarak belirlenir. Kişiye uygun özelleştirilebilir.

Akıllı mercek ameliyatları sonrasında gözleri ovuşturmamak, gözlerin belirli bir süre ile su ile temasından kaçınmak, gözleri güneş ışınlarından korumak, doktorunuzun reçete ettiği ilaçları kullanmak ve rutin kontrolleri düzenli olarak takip ederek doktorunuzun önerilerine uymak önem taşımaktadır.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Çözüm platformu Şikayetvar, otomotiv sektörüyle ilgili verilerini paylaştı. Platformun 50 bini aşkın kullanıcıyla gerçekleştirdiği “Ürün İnceleme” anketlerine göre popülerliği her geçen gün artan hibrit ve elektrikli araçlar, kullanıcıların en çok memnun olduğu otomobil tipi olurken panelvan ve pick up tipi araçlar en az memnuniyet skoruna sahip türler olarak belirlendi.

Tüketicilerle markalar arasında köprü görevi üstlenen sikayetvar.com, son günlerin en çok konuşulan sektörlerinden biri olan otomotiv sektörünü inceledi. Platformun 50 bini aşkın kullanıcıyla gerçekleştirdiği “Ürün İnceleme” anketlerinin baz alındığı çalışmada; Türkiye’nin otomotiv sektörüne bakışı, araç ve yakıt tiplerine göre memnuniyet düzeyleri, sektörle ilgili en çok şikayet edilen konular gibi birçok başlık masaya yatırıldı. 

Toplam 51 bin 245 anket verisiyle gerçekleştirilen araştırmada 43 marka ve 995 otomobil modeli kullanıcılar tarafından değerlendirildi. Çalışma, Ürün İnceleme anketlerinin son 6 ayı baz alınarak oluşturuldu. 

Araştırmada, otomotiv sektörü “Otomobil Kategorisi” ve “Yakıt Tüketimi Kategorisi” olarak iki ana başlıkta değerlendirildi. Her bir başlıkta; genel memnuniyet, fiyat ve performans, tasarım, konfor, aksesuar ve elektronik, performans ve tüketim, yetkisi servis hizmeti, memnuniyet ve tavsiye, yakıt tüketimi, ikinci el satış ve ikinci el değeri kriterlerle kullanıcıların deneyimlerini 0-10 arasında puanlaması istendi. 

Otomobil kategorisinde; hatchback-compact, hibrid-elektrikli, panelvan, pick-up, sedan, sedan lüks, spor otomobil, spor otomobil lüks, station wagon-minivan, suv-crossover ve suv-crossover lüks araç tipleri yer alırken, yakıt tüketimi kategorisinde; benzin, dizel, LPG & benzin, hibrit ve elektrikli araçlar kullanıcıların değerlendirilmesine sunuldu.  

En çok memnun eden elektrikli ve hibrit araçlar oldu

Verilere göre, tüm araç tipleri göz önünde bulundurulduğunda 8.6 skorla elektrikli ve hibrit araçlar en çok memnun kalınan araç tipi oldu. 8.59 skorla lüks spor otomobiller ikinci sırada yer alırken, onu sedan lüks ve suv-crossover lüks araç tipleri izledi. 

En az memnuniyet skoru panelvana ait

Araştırma sonuçlarına göre genellikle ticari amaçla kullanılan panelvanların genel memnuniyet oranının diğer araç tiplerine göre geride kaldığı gözlemleniyor. Veriler 7.06 skorla genel memnuniyet oranının en düşük araç tipinin panelvan olduğunu gösteriyor. Pick-up ve spor otomobil türleri 7.9’luk skoru paylaşarak memnuniyet oranı en az olan araç tipleri olarak sıralanıyor. 

Fiyat / performansta birincilik elektrikli ve hibrit araçlarda 

50 bini aşkın kullanıcı deneyiminin yer aldığı  araştırma sonuçlarına göre, elektrikli ve hibrit araçlar fiyat / performans kriterinde birinciliği kimseye kaptırmadı ve 8.6 memnuniyet skoruyla ilk sırada yer aldı. Lüks spor otomobiller bu kriterde öne çıkan bir diğer tür oldu. Geniş bagaj alanı sayesinde oldukça yüksek bir yükleme hacmi sunan ve ticari amaçla da kullanılan pick-up’ların fiyat performans açısından 6.68 skorla en düşük memnuniyet oranına sahip olduğu görülüyor. 

Tasarım ve konforda kullanıcılar “sedan lüks” dedi

Tasarımda 8.6; konforda 9 memnuniyet skoruna sahip sedan lüks, kullanıcıların bu kriterlerde en çok memnun kalınan araç tipi oldu. Tasarımıyla kullanıcıları en memnun eden diğer araç tipleri lüks spor otomobiller, elektrikli ve hibrit araçlar olurken; konforda öne çıkan türler şöyle sıralandı: Lüks spor otomobiller, elektrikli-hibrit araçlar ve station wagon-minivanlar… Verilere göre 7.16 memnuniyet skoruyla panelvan tipi araçlar konfor alanında en düşük memnuniyet skoruna sahip olurken, tasarımda hatchback-compact en az memnuniyet skoruna sahip olan otomobil tipi olarak öne çıktı.

Aksesuar – elektronik ve performans-tüketimde ipi elektrikli ve hibrit araçlar göğüsledi

Aksesuar – elektronik kriterinde 8.73; performans – tüketim kriterinde 8.67 memnuniyet skoruyla  memnuniyetin zirve yaptığı otomobil tipi açık  ara farkla elektrikli ve hibrit araçlar oldu. Aksesuar & elektronik kriterinde en düşük memnuniyet skoru panelvana aitken, pick-up performans ve tüketim kategorisinin en düşük memnuniyet skorunun sahibi olan araç tipi olarak öne çıktı. Verilere göre yetkili servis hizmetinde kullanıcıları en çok memnun eden araç tipi lüks spor otomobil kategorisi iken, panelvan tipi araçlar yine bu kriterde sınıfta kaldı. 

En çok tavsiye skoru lüks spor otomobillere! 

Verilere göre otomobil sektöründe en çok tavsiye edilen araç tipinin lüks spor otomobil olduğu gözlemlendi. Lüks sedanlar ikinci, spor otomobiller üçüncü, elektrikli ve hibrit araçlar ise dördüncü sırada kendine yer buldu. Memnuniyet ve tavsiye kriterinde panelvanlar, 7.2 memnuniyet skoruyla en az tavsiye edilen otomobil tipi olarak değerlendirildi. 

Yakıt tüketiminde elektrikli ve hibrit araçlardan vazgeçilmedi

Geleceğin otomobil tipi olarak tarif edilen ve her geçen gün yükselişini sürdüren hibrit ve elektrikli araçlar, yakıt tüketimi konusunda da 8.64’lük memnuniyet skoruyla kullanıcıları en çok mutlu eden araç tipi oldu. 5.99’luk memnuniyet skoru ile bu kriterde en düşük memnuniyet skoru ise pick-up’lara ait. 

Yatırım aracı olarak elektrikli ve hibrit araçlar! 

İkinci el satış ve ikinci el değeri kriterlerinin memnuniyet lideri yine elektrikli ve hibrit araçlar olurken pick-up tipi otomobillerin bu kriterlerde de en düşük memnuniyet skoruna sahip olduğu gözlemlendi. 

Yakıt türüne göre hibrit araçlar memnuniyette zirvede!

Araştırmanın bir başka ayağını oluşturan yakıt tüketimi kategorisine göre “genel memnuniyet” skorunda zirveye adını yazdıran araç tipi 8.1’lik memnuniyet skoruyla hibrit otomobiller oldu. Benzinli araçlar, genel memnuniyet skalasında 7.7 ile ikinci sırada kendine yer bulurken, elektrikli ve dizel araç türleri 7.5’lik skorla üçüncülüğü paylaştı. 

Yakıt türüne göre en yüksek memnuniyet skoru hibrit araçlarda

Yakıt türüne göre; fiyat & performans, tasarım, konfor, aksesuar & elektronik, performans & tüketim, yetkili servis hizmeti, memnuniyet & tavsiye ve yakıt tüketimi kriterlerinde, hibrit tipi araçlar memnuniyet skorunda en yüksek puanı aldı. 

Kullanıcılar LPG’li araçlardan eskisi kadar memnun değil

Tasarım, konfor, performans & tüketim, yetkili servis hizmeti, memnuniyet & tavsiye ve yakıt tüketimi kriterlerinde en düşük memnuniyet skoruna sahip olan araç tipi, bu değerlendirme türünde, LPG ve benzini aynı anda kullanan araç sahiplerinden geldi. Veriler geçmiş yıllarda oldukça popüler olan LPG’li araç kullanımındaki memnuniyet oranının giderek düştüğünü gösteriyor.   

Otomobillerle ilgili en çok nelerden şikayet ediliyor?

Araştırmada otomotiv sektörüyle ilgili en çok şikayet edilen konular da incelendi. Verilere göre araçların pahalı olması en çok çözüm bekleyen konu olurken, personel davranışı, ayıplı ürün ve aracın arızalanması-çalışmaması öne çıkan diğer şikayet başlıkları olarak bildirildi. Otomotiv markalarla ilgili gelen şikayet başlıklarında öne çıkan konu ürünün arızalanması ya da çalışmaması ilk sırada yer aldı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Profesyonel kullanıcıların ve oyun tutkunlarının vazgeçilmez markası Monster Notebook, Anneler Günü’nde teknolojik hediye alternatifleri sunuyor. Annesine unutulmaz bir hediye almak isteyenler, üstün performans ve eğlenceyi bir araya getiren sunan Huma serisiyle bu özel güne anlam katıyor. Monster Huma serisinin seçili modelleri online alışverişlerde sepette 1000 TL indirimle temin edilebiliyor.

Üstün teknolojiye sahip bilgisayarlarıyla dikkat çeken Monster Notebook’tan, Anneler Günü için  farklı ve teknolojik bir hediye alternatifi… Yeni nesil donanım bileşenlerine sahip, kolay taşınabilen Monster Huma serisi cihazlar, annesine özel bir hediye almak isteyenlerin tercihi oluyor. Monster Notebook yüksek performans ve mobiliteyi birleştiren Huma serisiyle yeni nesil bir çözüm sunuyor. 

Mobilite ve performansı buluşturuyor

Güçlü ve ince kasa yapısı, klavyeye eğim sağlayan ergonomik kasa tasarımı, beyaz arka aydınlatmalı ve su sıçramalarına karşı dayanıklı klavyesi, kişisel verilerinizin daha güvende olmasını sağlayan gizlenebilir kamera ve parmak izi okuyucusu ile öne çıkan Huma serisi, günlük kullanıma uygun bir bilgisayarından beklenen tüm özellikleri bir araya getiriyor. 19,3 mm inceliği ve 1,6 kg ağırlığındaki hafif yapısıyla kolay taşınabilen notebook, zaman ve mekân sınırlarını ortadan kaldırarak yalnızca işinize odaklanmanızı sağlıyor. 

Yüzde 100 sRGB destekli IPS ekranlı notebooklar, ekrana yansıyan her bir pikseli olması gerektiği renkte ve doygunlukta görüntülüyor. Seri; HDMI, DisplayPort özellikli USB-C gibi bağlantı noktalarıyla harici monitör ve televizyon gibi birimlerin de sisteme bağlanmasına imkan tanıyor. 

Huma serisi; 60W adaptörle uzun süreli şarj desteği, 1 saatte yüzde 75 şarj dolumu, 500 kez şarjdan sonra yüzde 80 pil sağlığı ve Type-C ile şarj edebilme avantajı ile sizi yarı yolda bırakmadan sadık bir eşlikçi oluyor.

İnovatif teknoloji güçlü performans sunuyor

Monster Huma serisi cihazlar Intel’in 10 nm üretim teknolojili ‘yeni nesil’ Intel® Alder Lake Core™ i5 ve i7 işlemcisi ile 12. nesil Alder Lake işlemci mimarisine sahip. Dört çekirdekli ve sekiz iş parçacıklı işlemci, çalışma frekansını dinamik olarak değiştirip 4,7 GHz düzeyine kadar taşıyabiliyor. 64 GB’a kadar kapasiteli RAM ve 2 TB’a varan M.2 SSD ile güçlendirilen bilgisayarlar, Windows 10 Pro gibi kurumsal süreçte de ihtiyaçlarınıza yanıt veren işletim sistemlerini beraberinde getiriyor. Intel® Iris® Xe Graphics ekran kartı, 14,1” FHD 1920X1080 IPS Mat LED ekranı, 2x 2W hoparlörü ve HD kamerasıyla kendi sınıfının yükselen yıldızı olan  Monster Huma, 16GB (2x8GB) DDR4 1.2V 3200MHz SODIMM belleğiyle gereksinimleri tam anlamıyla karşılıyor. 

Ömür boyu bakım garantisi sayesinde daha uzun ömürlü performans 

Monster Notebook, ömür boyu bakım garantisi kapsamında kullanıcılara bilgisayarlarını ömür boyu en iyi performansla kullanabilme imkânı sunuyor. Kullanıcılar cihazın garantisi bitse bile, ömür boyu ücretsiz olarak bu hizmetten faydalanabiliyor. Ömür boyu bakım garantisi kapsamında sunulan hizmetler arasında fan, toz, klavye, ekran temizliği ve termal macun yenilemesi gibi işlemler yer alıyor.

Monster çiçek desenli askılı notebook çantası ile birlikte gönderilen ürünün seçili modelleri online alışverişlerde sepette 1000 TL indirimle temin edilebiliyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İsabetli varsayımlarıyla tanınan kripto analisti DonAlt, aktüel tahlillerinde takipçilerini sert düşüş beklediği bir altcoin hakkında uyarıyor.

“Bu altcoin çökecek ve fiyatı 0’a dönecek”

500 bin takipçili kripto analisti DonAlt, Dogecoin ve Shiba Inu’ya rakip olan göğüs coin Pepe’nin (PEPE) büsbütün çöküşe gerçek ilerlediğini söyledi. Tanınan analist, göğüs coin’in sonunda hiçbir pahasının kalmayacağı konusunda uyarıyor. Bununla birlikte, Pepe’nin spekülatif bir token olduğunu ve yatırımcıların dikkatli olmaları gerektiğini belirtti.

İsabetli analist, Pepe’nin son birkaç hafta içinde %2400 artmasına karşın, önümüzdeki üç ila beş yıl içinde sıfıra ulaşacağı konusunda uyarıyor. DonAlt’a nazaran, göğüs coin’in sert bir düşüş yaşaması mümkün. Hasebiyle, birinci yatırımlar için geriye hiçbir şey kalmayacak.

Analistin isabetli iddiaları için Kriptokoin.com’un bu makalesine göz atabilirsiniz.

PEPE fiyatı neden düşüyor?

Benzer hisleri paylaşan öbürleri da PEPE üzere göğüs coin’lerin yalnızca abartı olduğu görüşünde. Birden fazla analist, bu coin’lerin global krizlere dayanıksız olmaları nedeniyle sonunda “sıfıra” düşeceğine inanıyor. Birçoğu da onları Bitcoin’den bir dikkat dağıtıcı olarak görüyor.

PEPE, erken yatırımcılara %5807,64’e varan kâr sağlamasına karşın, uzun vade için rastgele bir temel taşımıyor. Göğüs coin, tüm rallisini borsa listeleriyle elde etti. Binance’in listelenmesinin akabinde Pepe’nin coşkusu çok değerlenmeye yol açtı. Lakin birçoğu ikna olmadı ve terk edildi. Şu anda PEPE, son iki gündür %30’un üzerinde düzeltme kaydediyor.

Bitcoin’in düşüşü altcoin piyasasını daha fazla baskılıyor

DonAlt’ın gözünü diktiği tek altcoin Pepe Coin değildi. Analist ayrıyeten, Bitcoin’in kısa vadede düşmeye devam edeceğini iddia ediyor. Şimdiki tahlillerinde, Bitcoin’in gelecekteki fiyatına da tartı verdi. DonAlt, ABD hükümetinin piyasa üzerindeki baskısını BTC bedelini etkileyen ana faktörlerden biri olarak yorumluyor.

Ayrıca, Bitcoin’in potansiyeli konusunda hâlâ optimist. Bununla birlikte, kripto aksisi baskı sona erdiğinde tekrar yatırım yapmayı planlıyor. Yeni tweet’te, “16.000 dolarda o kadar derindik ki kıyamet kopabilirdi ve gözümüzü bile kırpmazdık. Lakin, 30.000 dolarda işler değişir” diye yazdı.

DonAlt’ın ikazları ortasında, Pepe’nin fiyatı son 24 saate nazaran %22 düşüşte. Fiyatı şu anda 0.00000127 dolar bölgesinde süreç görüyor. Bu ortada, Bitcoin birebir devirde %3,85 düşüşle 26,425.57 dolardan süreç görüyor. Misal bir duyguyu yansıtan BTC de sert düşüşte.

Bitcoin 27,000 doları kaybetti: Sert düşüşte

Bitcoin 12 Mayıs’ta evvel 26.160 dolara düştü. Aşağı istikametli ivmeyle 17 Mart’tan bu yana en düşük düzeye ulaştı. Fiyatlar, Nasdaq üzere klasik riskli varlıklardaki artıştan ayrılarak 6 Mayıs’tan bu yana %12’nin üzerinde düştü.

Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu ve eşi Fikriye Topaloğlu, Ahmet Erkal Destek Eğitim Kursu’nda ücretsiz olarak üniversiteye hazırlanan öğrencileri ziyaret ederek yemek ikramında bulundu.

“Eğitim varsa gelecek var” sloganıyla çıktığı yolda öğrencilere ve eğitimin her kademesine destek olmaya devam eden Belediye Başkanı Topaloğlu, üniversite sınavlarına az bir zaman kala motivasyon amacıyla öğrencileri ziyaret ederek sohbet etti.

Başkan Topaloğlu, haftalardır soru çözüm kampında alanında uzmanlaşmış 11 öğretmen eşliğinde soru çözen ve konu tekrarı yapan öğrencilere başarılar dileyerek, yemek ikramında bulundu.

Öğrencilerin sınav stresinden bir nebze olsun rahatlamaları amacıyla her türlü desteği vermeye devam eden Başkan Topaloğlu, sınıfları tek tek dolaşarak öğrencilerin üniversite ve bölüm hedeflerini de sordu.

Topaloğlu, yaptığı açıklamada, Kemer Belediyesi olarak öğrencilerin her zaman yanlarında olduklarını ve olmaya devam edeceklerini söyledi.

Öğrencilerin hafta içi her gün 09.00’dan 20.30’a kadar soru çözerek konu tekrarı yaptığına işaret eden Topaloğlu, “Çocuklarımız kendi gelecekleri için akşam geç saatlere kadar soru çözüyor. Onların yanında olmak amacıyla ve motivasyonlarını artırmak için yemek ikramında bulunduk. Tüm öğrencilerimize üniversite sınavında başarılar diliyorum. Hepsinin istedikleri üniversitelerini kazanmalarını temenni ediyorum. Çocuklarımız için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz.” dedi.

Kurs Müdürü Suat Göv ise öğrencilere ve eğitime yaptığı tüm katkılardan dolayı Belediye Başkanı Necati Topaloğlu’na teşekkür ettiğini söyledi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

TürkTraktör’ün “Geleceğe Hazırlar” podcast serisinin dördüncü bölümü yayınlandı. Yeni bölümde Belentepe Çiftliği Sahibi, Permakültür Uzmanı, Çiftçi Taner Aksel ile ülkemizi derinden etkileyen deprem felaketi sonrası yeniden kurulacak olan şehirlerimizde tarımın nasıl sürdürülebilir kılınabileceği, şehirlerin dönüşümünde tarımın konumlandırılması, sürdürülebilir şehirlerin toplumsal ve kültürel hayatımıza etkileri gibi geleceği şekillendirecek pek çok konu konuşuldu.

Türkiye’nin otomotiv sektöründeki ilk üretici kuruluşu ve tarım mekanizasyonundaki lider firması TürkTraktör’ün deneyimli gazeteci Aslı Şafak’ın moderatörlüğünde gerçekleştirdiği Geleceğe Hazırlar podcast serisinin dördüncü bölümü platformlarda yerini aldı. Tarımı ve şehirleri dönüştürüp geleceğe hazırlama amacını podcast dünyasına da taşıyan TürkTraktör, yılın ikinci programında “Doğayla Uyum İçinde Sürdürülebilir Yaşama Dönüşüm”ü konuştu.

Belentepe Çiftliği Sahibi, Permakültür Uzmanı, Çiftçi Taner Aksel’in konuk olduğu yayında; deprem felaketi sonrası yeniden kurulacak şehirlerimiz ele alınarak, tarımın nasıl sürdürülebilir kılınabileceği, şehirlerin dönüşümünde tarımın konumlandırılması ve sürdürülebilir şehirlerin toplumsal ve kültürel hayatımıza etkileri gibi geleceği şekillendirecek birçok konu değerlendirildi. Eğer sürdürülebilir tarımı başaramazsak neler yaşayabileceğimizin de öngörülerini paylaşan Aksel ile keyifli ve öğretici bir yayın gerçekleştirildi. 

“Geleceğe Hazırlar” her yeni bölümde, birbirinden değerli konukların katılımıyla tarım teknolojisinden çevik dönüşüme, toprağın ekonomisinden ilham veren girişim hikayelerine, verimli tarım uygulamalarından sürdürülebilir şehirlere kadar ilgi çekici ve ufuk açan birçok konuyu dinleyicilerle buluşturuyor. “Geleceğe Hazırlar” podcast serisine Spotify, Apple Podcasts, Google Podcasts ve YouTube platformlarından erişilebiliyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yaz mevsiminde güneşin tadını çıkarmak keyifli olsa da zararlı UV ışınlarına maruz kalmanın risklerine karşı koruyucu önlemler almak şart. benlerin dönemsel olarak büyümeleri ya da renk değiştirmelerinin çeşitli rahatsızlıkların habercisi olabileceğini biliyor muydunuz?

Batıgöz Balçova Cerrahi Tıp Merkezi Dermatoloji Uzmanı Dr. Rahime Kaşıkaralar güneşin dermatolojik zararlarına karşı uyardı. Güneş maruziyetinin en yaygın risklerinden birinin, cilt kanseri olduğunu ifade eden Uzm. Dr. Rahime Kaşıkaralar “Benlerinizi kontrol ettirmek, kanserli benlerin erken evrede tespit edilmesine yardımcı olabilir ve hayat kurtarabilir” diye konuştu.

ÇOCUKLUK DÖNEMİ GÜNEŞ YANIKLARINA DİKKAT!

Nevüs, birçok insanda bulunan ve halk arasında “ben” olarak adlandırılan deri lezyonudur. Çok farklı yapı ve görünümde olanları da bulunmakla birlikte, ağırlıklı olarak 3-5 mm büyüklüğünde, deriden hafif dışarıya doğru çıkacak biçimde, kahverengi ya da siyah renkte ve zararsız oluşumlardır. Bir kısmı doğuştan gelebilmek ile beraber, sonradan da  oluşabilir.Nevüs , deriye renk veren pigmentlerin bir araya gelmesi ile oluşa bildiği gibi renksiz de olabilir.Oluşma sıklıkları genellikle ergenlik, hamilelik v.b hormonal değişim dönemlerinde artmaktadır.  Çocukluk dönemindeki yoğun güneş yanığı ileri yaşlarda cilt kanseri riskini artırır. Benlerin dönemsel olarak büyümeleri ya da renk değiştirmeleri olağan olabilse de istenmeyen rahatsızlıkların habercisi de olabilmektedir. Aynı şekilde kanayan kaşınan,veya yaraya dönüştüğü gözlenen benler de bazı rahatsızlıkların belirtisi olabilir. Bu değişiklikleri kişisel olarak yeterli düzeyde saptamak mümkün olamayacağından uzman bir dermatolog tarafından yapılacak dermatoskopik ben takibi çok önemlidir.

Bunun haricinde, orta yaş sonrasında yeni ben oluşumu yaşayan, elliden fazla sayıda beni olan, özellikle çocukluk döneminde çok şiddetli güneş yanığı öyküsü olan, ailesinde cilt kanseri öyküsü olan, bağışıklık hastalığına sahip veya bağışıklık sistemini etkileyen ilaçlar kullanan insanlara da ben takibi yapılması gerekmektedir.

BEN DEĞİŞİMLERİNDE DOKTORA MUAYENE OLUN!

Ben takibi ile cilt kanseri veya diğer cilt problemleri erken dönemde teşhis edilerek tedavi daha etkin yürütülebilir.

Güneş ışınları, BCC, SCC gibi cilt kanserlerinin yanı sıra Melanom adı verilen cilt kanseri riskini de artırabilir. Melanom, cildin melanosit adı verilen pigment hücrelerinden kaynaklanır ve en ölümcül kanser türlerinden biridir. Güneşe maruz kalmak, benlerin büyümesine ve değişmesine neden olabilir.

Yaz aylarında güneşe çıkmadan önce koruyucu kıyafetler giyerek, şapka takarak,güneş kremi kullanarak ve gölgelik alanlarda kalmak gibi önlemler alarak güneşin zararlı etkilerini azaltabilirsiniz. Benlerin göz kapağı, eklem bölgesi vb. hassas olabilecek bölgelerde bulunması halinde tahriş oluşabilmektedir. Bu gibi durumların önlenebilmesi adına bu bölgelerdeki benlerin alınması tavsiye edilmektedir. Bunun haricinde kişi sadece benini estetik bulmadığı gerekçesi ile de aldırmak isteyebilir.

Sayılanlar dışında herhangi bir beninizde olağan dışı bir durum fark ettiğinizde de bir cildiye uzmanınıza görünmeniz tavsiye edilmektedir. Muayenenin sıklığı veya ben aldırma kararı konusunda en doğru karar ve yönlendirmeyi muayene olduğunuz hekim sağlayabilmektedir.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Özel Batıgöz Sağlık Grubu Balçova – İzmir şubesinde Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Hüseyin Dundar güneşin yaydığı zararlı UV ışınlarının, göz sağlığına etkilerine dikkat çekti.

Gözlerimizi güneşin zararlı ışınlarından korumanın önemli olduğunun, aksi takdirde çeşitli göz hastalıklarının ortaya çıkabileceğinin altını çizen Op. Dr. Hüseyin Dundar, gözleri güneşten korumak için alınabilecek önlemleri aktardı.

Ultraviyole Işınları Kaynaklı Ortaya Çıkabilen Göz Hastalıkları

Güneşin yaydığı zararlı UV ışınları kaynaklı göz hastalıklarının başlıcaları şöyle sıralanabilmektedir:

– Piterjium, ailevi yatkınlık önemli olmakla beraber en önemli oluşma sebebi UV ışınlarıdır. Gözde kızarıklık, batma, sulanma şikayetlerinin yanı sıra görme azlığı da yapabilmektedir.

– Alerjik Konjonktivit, daha yaygın bilinen adıyla göz alerjisi, gözde yanma, batma, kaşıntı, sulanma gibi belirtilerle ortaya çıkan ve tekrarlayabilen bir hastalık olup bahar ve yaz aylarında görülür. Hastanın bünyesi alerjik olduğunda, astım ve alerjik rinit de eşlik edebilir.

Korneal Yanık, güneşin zararlı ışınlarının oluşturduğu ve gözde yanma, kızarıklık gözde sulanma ve ağrı ile seyreden korneanın hasar alması sonucu ortaya çıkan göz hastalığıdır.

– Makula dejenerasyonu, halk arasında sarı nokta hastalığı olarak da bilinmektedir. UV ışınlarının sebep olabildiği ve kalıcı görme hasarına yol açan bir hastalıktır. Ailevi yatkınlığı olan hastaların muhakkak güneşten korunmaları önemlidir.

– Katarakt, gözün içindeki lensin opaklaşması sonucu ortaya çıkan ve görmeyi azaltan bir hastalıktır. Yaşın yanında çevresel faktörler oluşumunda önemli olup UV maruziyetinin katarakt sıklığını attırdığı bilinmektedir.

Gözlerimizi Güneşten Korumak İçin Alınabilecek Önlemler

– Gözlük ve siperli şapka kullanımı, güneşin zararlı etkenlerinden gözü korumak için önemlidir.

– Güneş gözlüğü seçerken CE sertifikalı ve %100 UV korumalı olasına özen gösterilmelidir.  

– Güneş gözlüğünün polarize olması ve çok koyu renklerdense, daha kahverengi kehribar renkte olması görme konforu artırmaktadır. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Steve McCurry’nin hiç yayımlanmamış İstanbul karelerinin ve Ara Güler portresinin de bulunduğu serginin açılışı İstanbul Sinema Müzesi’nde gerçekleştirildi. Sergi kapsamında Orhan Cem Çetin moderatörlüğünde, Laleper Aytek ve Ercan Arslan’ın konukluğunda iş ve sanat dünyasını da buluşturan fotoğraf, sanat ve gazeteciliğin ele alındığı bir sempozyum düzenlendi. Sergi, 31 Temmuz tarihine dek görülebilecek.

Afgan Kızı: Şarbat Gula’nın belleklerde yer eden karesiyle tanınan fotoğraf sanatçısı Steve McCurry’nin 51 çalışmasının bulunduğu sergi Istanbul Sinema Müzesi’nde kapılarını açtı. Sanatçının son 30 yılda dünyanın farklı birçok bölgesinde çektiği ve 2011 yılında İstanbul seyahatinde fotoğrafladığı çalışmaların yanı sıra daha önce hiç yayınlanmamış ve içlerinde Ara Güler’in de bulunduğu 6 kare sanatseverlerle buluştu. Sergi kapsamında, Orhan Cem Çetin’in moderatörlüğü ve Laleper Aytek ve Ercan Arslan’ın konukluğunda fotoğraf, sanat ve gazetecilik ilişkisini irdeleyen bir sempozyum düzenlendi. 

İstanbul Sinema Müzesi Genel Müdürü Ceyhun Tuzcu’nun ev sahipliğindeki davete; Danimarka Başkonsolosu Thierry Hoppe, Taro Emir Tekin, Ebru Uygun, Itır Erhart gibi isimler katıldı. Davetliler Steve McCurry Sergisi hakkında bilgi aldı ve sergiyi gezdi. Ceyhun Tuzcu, İstanbul Sinema Müzesi’nin tarihinden bahsederek eski filmlerin yeni teknolojiler ile tekrar sinemaya kazandırılması için yapay zeka kullanarak yapılan film restorasyon çalışmalarını anlattı. İstanbul Sinema Müzesi’nde geçtiğimiz aylarda düzenlenen Stanley Kubrick sergisinden de söz eden Ceyhun Tuzcu, Steve McCurry sergisine ev sahipliği yapmaktan dolayı çok mutlu olduklarını söyledi. 

National Geographic Dergisi’nin 1985 Haziran sayısında “Afghan Girl” (Afgan Kızı: Şarbat Gula) başlığıyla yayınladığı fotoğrafla dünya çapında bir üne kavuşan Steve McCurry, sergisiyle zeki bir gözle ortaya koyduğu form ve renkler, şekil ve simetrilerle başka dünyaların içine açtığı pencereler sunuyor. Gücünü dünya üzerinde yaşayan her varlığa karşı duyduğu büyük meraktan alan sanatçının benzersiz bir kabiliyetle dilin ve kültürel sınırların ötesine geçerek insani deneyimlerin kısacık anlarına odaklandığı eserleri, sergi kapsamında gösteriliyor. 

Sempozyuma bir video röportajıyla katılan Steve McCurry, “Fotoğraflarımın çoğunun temeli insan. İnsanın çevresine kurduğu tüm duvarların yıkıldığı, gerçek benliğin belirdiği anın, insanın yüzüne kazınmış yaşanmışlığın peşindeyim. O insanın yerinde olmanın nasıl bir şey olduğunu aktarmaya çalışıyorum” dedi. Steve McCurry söyleşi sırasında sinema ve fotoğrafın ortak diline de dikkati çekti ve her iki sanatın ortak noktasının kadraj olduğunun altını çizdi.

Birbirinden prestijli sayısız ödüle ve uluslararası platformda yayımlanmış 13 adet kitabın da sahibi Steve McCurry’nin sıra dışı eserlerinin görülebileceği sergi, İstanbul Sinema Müzesi’nde 31 Temmuz tarihine kadar devam edecek. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Rekabetçi oyunlarda konsol ve PC oyuncularının farklı kulvarlarda müsabakası hayli doğal. Her ne olursa olsun mouse ve klavye kullanıcılarının, gamepad kullanıcılarına önemli bir üstünlük sağladığı ortada. Bu nedenle bu iki tarafın karşı karşıya gelmesi, epeyce enteresan sonuçlar doğuruyor.

Son haftalarda Rainbow Six Siege oyuncuları da bu enteresan meseleler ile karşı karşıya kalmış durumda. Görünüşe nazaran birtakım PC oyuncuları, istemsiz biçimde konsol lobilerine katılmaya başladı. Şimdi sorunun nereden kaynaklandığı bilinmiyor olsa da 11 Nisan’da gelen güncellemenin sorun ile ilgisi olduğu öne sürülüyor.

• Rainbow Six Siege’in Yeni Anti Hile Yazılımı Devreye Girdi, Forumlar Karıştı!

Oyunun subreddit’inde de değişik gönderiler oluşturulmuş durumda. Kimi PC oyuncuları evvel oyunların neden bu kadar kolay olduğunu anlamadıklarını belirtiyor. Oyuncular daha sonradan konsol kullanıcılarına karşı oynadıklarını fark etmiş.

Ubisoft’tan şimdi bahis ile ilgili bir açıklama gelmedi. Bununla birlikte Rainbow Six Siege’in PC ve konsollar ortasında çapraz platform dayanağı sunmadığını hatırlatalım. Bu bilgi işleri çok daha karmaşık hale getiriyor…

BAŞKAN KOCAMAN CEMİYETLERDE

Kartepe Belediye Başkanı Av.M.Mustafa Kocaman, hemşehrilerinin mutlu günlerinde yanlarında olmaya devam ediyor.

İDRİS DELİKANLI OLDU

Kartepe Belediye Başkanı Av.M.Mustafa Kocaman, Ateş Ailesi’nin sünnet cemiyetine katıldı. Delikanlılığa adım atan İdris Ali Ateş ve ailesini tebrik eden Başkan Kocaman, hediyesini verdi.  

HACER İLE İBRAHİM NİŞANLANDI

Kartepe Belediye Başkanı Av.M.Mustafa Kocaman, Hacer Topal ile İbrahim Ok çiftinin nişan törenine katıldı. Genç çiftin yüzüklerini takan Başkan Kocaman, çıktıkları evlilik yolunda mutluluklar dileyerek hediyesini verdi.

SAMET İLE MELİKE EVET DEDİ

Kartepe Belediye Başkanı Av.M.Mustafa Kocaman, Samet Şengül ile Melike Erdem çiftinin nikahını kıydı. Genç çifti tebrik eden Başkan Kocaman hediyesini verdi. 

KUBİLAY İLE İREM DÜNYA EVİNE GİRDİ

Kartepe Belediye Başkanı Av.M.Mustafa Kocaman, Kubilay Ocak ile İrem Bilgin çiftinin düzenlenen törenle nikahlarını kıydı. Genç çifti tebrik eden Başkan Kocaman hediyesini verdi.

MUSA İLE YASEMİN ÇOK MUTLU

Kartepe Belediye Başkanı Av.M.Mustafa Kocaman, Musa Büyükada ile Yasemin Bayraktar çiftinin nikahını kıydı. Genç çifti tebrik eden Başkan Kocaman hediyesini verdi.

ŞEYDA İLE MURAT EVET DEDİ

Kartepe Belediye Başkanı Av.M.Mustafa Kocaman, Şeyda Altunbaş ile Murat Kargün çiftinin nikah törenine katıldı. Genç çifti tebrik eden Başkan Kocaman hediyesini verdi.

SÜLEYMAN İLE ELİF DÜNYA EVİNE GİRDİ

Kartepe Belediye Başkanı Av.M.Mustafa Kocaman, Süleyman Koç ile Elif Satır çiftinin nikahını kıydı. Genç çifti tebrik eden Başkan Kocaman hediyesini verdi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İzmir Büyükşehir Belediyesi, Karabağlar Uzundere Kentsel Dönüşüm projesinin üçüncü etabı için çalışmaları başlattı. Kooperatif modeliyle hız kazanan proje kapsamında 33 ayda bin 422 konutun teslim edileceğini belirten Başkan Tunç Soyer, “Hem çok gururluyuz hem çok heyecanlıyız. Diliyorum ki Türkiye’de kentsel dönüşüm bu modelin hayata geçirilmesiyle daha büyük ivme kazanacak” dedi.

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yüzde yüz uzlaşı, belediye garantörlüğü ve yerinde dönüşüm ilkeleriyle kentsel dönüşüm çalışmalarını sürdürüyor. Uzundere Kentsel Dönüşüm Alanı’nın birinci ve ikinci etabını tamamlayan Büyükşehir Belediyesi, üçüncü etap için çalışmaları başlattı. Alanda incelemelerde bulunan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’e, İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Suphi Şahin, İzmir Büyükşehir Belediyesi Kentsel Dönüşüm Dairesi Başkanı Arzu Özçelik, İZBETON A.Ş. Genel Müdürü Heval Savaş Kaya, Sınırlı Sorumlu İş Alemi Yeni Yaşam Yapı Konut Kooperatifi Başkanı Hüseyin Cengiz, Uzundere Kentsel Dönüşüm Platform Sözcüsü Eray Uslu ve yetkililer eşlik etti.

“Hem çok gururluyuz hem çok heyecanlıyız”
Uzundere 3’üncü etap kapsamında 7 imar adasında yapılacak bin 422 bağımsız birimin inşaatının başlatılmasını değerlendiren Başkan Tunç Soyer, “Arkadaşlarımız büyük bir heyecanla çalışmayı sürdürüyorlar. 33 ayda bin 422 konutun teslimini gerçekleştireceğiz. Diğer etabın yıkımlarını tamamlamış olacağız. Biz Türkiye’ye İzmir modeli, kentsel dönüşümde yeni bir model sunuyoruz. Bunun başarısı da o modelin uygulanabilirliğinin güçlenmesi anlamına geliyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin kamusal gücüyle, vatandaşların talepleriyle, kooperatifin buluşmasıyla ortaya çıkan bir model. Böyle olduğu için ne kimse için rant yaratıyoruz ne kimse için ekstra bir kaynak yaratmış oluyoruz. Aksine vatandaşın ihtiyacını en düşük, en uygun maliyetlerle, en uygun koşullarla, en hızlı şekilde yerine getirecek bir kentsel d&ou ml;nüşüm modeli sunmuş oluyoruz. Hem çok gururluyuz hem çok heyecanlıyız. Diliyorum ki Türkiye’de kentsel dönüşüm, bu modelin hayata geçirilmesiyle daha büyük ivme kazanacak” dedi.

“Hak sahiplerine söz”
Sınırlı Sorumlu İş Alemi Yeni Yaşam Yapı Konut Kooperatifi Başkanı Hüseyin Cengiz de kentsel dönüşümde kooperatifçilik modelinin önemine dikkat çekerek “Bu uygulama, Türkiye’ye model olacak. Başladı. Örnekköy’de ilk kaba inşaatlar bitmek üzere. Biz de bugünden sonra hak sahiplerine ‘sana söz’ diyelim. Üyelerimize 33 ay sonra anahtar teslimini yine başkanımızla beraber yaparız” diye konuştu.

“Yıllardır beklemiş olduğumuz anı yaşıyoruz”
Uzundere Kentsel Dönüşüm Platform Sözcüsü Eray Uslu ise “Yıllardır beklemiş olduğumuz anı yaşıyoruz. Sesimize kulak verdiği için Tunç Başkanımıza mahalle halkı adına teşekkür ediyorum. Verilen sözler tutulacağı için ayrıca teşekkür ediyorum. Bu model Türkiye’ye örnek olacak” ifadelerini kullandı.

Uzundere’de şu ana kadar neler yapıldı?
Uzundere’de birinci ve ikinci etabı tamamlayan Büyükşehir Belediyesi, 744 konut ve 73 işyeri olmak üzere 817 bağımsız birimi hak sahiplerine teslim etti. Üçüncü etapta yaklaşık bin 422 bağımsız birimin yapımı için hak sahiplerinin tahliyesi tamamlandı. Konutların yıkımı ve zemin etüt çalışmalarının bittiği bölgede uygulama projesi çalışmaları devam ediyor. İlk defa Uzundere kentsel dönüşüm alanında sosyal donatı inşaatı kapsamında yapılacak, içinde kreş, etüt merkezi, kütüphanenin bulunduğu Belediye Hizmet Binası’nın ihalesi de tamamlanarak yapım çalışmalarına başlandı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Siber  güvenlik şirketi ESET, Ekim 2022’den Mart 2023 sonuna kadar ESET araştırmacıları tarafından izlenen, araştırılan ve analiz edilen gelişmiş kalıcı  tehdit (APT) gruplarının etkinliklerini özetleyen APT Faaliyet Raporunu yayımladı.

6 aylık dönemler halinde yayımlanan rapor bu dönemde, Ke3chang ve Mustang Panda gibi Çin bağlantılı tehdit aktörleri Avrupa şirketlerine odaklandı. İsrail’de, İran bağlantılı grup, OilRig, yeni bir özel arka kapı dağıttı. Kuzey Kore ile bağlantılı gruplar, Güney Kore’deki ve Güney Kore ile ilgili şirketlere odaklanmaya devam etti. Rusya ile bağlantılı APT grupları özellikle Ukrayna ve AB ülkelerinde aktifti. Sandworm, siliciler yerleştirdi.

ESET APT Faaliyet Raporunda belirtilen kötü amaçlı faaliyetler, ESET teknolojisi tarafından algılanıyor. ESET Tehdit Araştırma Yöneticisi Jean-Ian Boutin bu konuda şunları söyledi: “ESET ürünleri, müşterilerimizin sistemlerini bu raporda belirtilen kötü amaçlı faaliyetlere karşı koruyor. Burada paylaşılan istihbarat çoğunlukla tescilli ESET telemetrisine dayanıyor ve ESET Research tarafından doğrulanmıştır.”

Çin bağlantılı Ke3chang, yeni bir Ketrican varyantının dağıtılması gibi yöntemlere başvururken Mustang Panda iki yeni arka kapı kullandı. MirrorFace, Japonyayı hedef aldı ve yeni kötü amaçlı yazılım dağıtım yaklaşımları uygularken, ChattyGoblin Operasyonu destek temsilcilerini hedef alarak Filipinler’deki bir kumar şirketini ele geçirdi. Hindistan’a bağlı gruplar SideWinder ve Donot Team, Güney Asya’daki hükumet kurumlarını hedef almaya devam ederken, SideWinder Çin’deki eğitim sektörünü hedef aldı ve Donot Team, kötü üne sahip yty çerçevesini geliştirmeye devam etti ancak aynı zamanda piyasadaki Remcos RAT’ı da devreye aldı. Ayrıca ESET, Güney Asya’da çok sayıda Zimbra web postası kimlik avı girişimi tespit etti. 

Kuzey Kore bağlantılı bir grup olan Lazarus, Boeing içeriğine sahip sahte bir iş teklifiyle Polonya’daki bir savunma şirketinin çalışanlarını hedeflemenin yanı sıra, Accenture içerikli bir yem kullanarak her zamanki hedeflerinden farklı olarak Hindistan’daki bir veri yönetimi şirketine odaklandı. Ayrıca ESET, kampanyalarından birinde kullandıkları bir Linux kötü amaçlı yazılımını da belirledi. Bu yeni keşfedilen kötü amaçlı yazılımıyla benzerlikler, 3CX tedarik zinciri saldırısının arkasında kötü bir üne sahip Kuzey Kore bağlantılı grubun olduğu teorisini destekliyor.

Rusya ile bağlantılı APT grupları özellikle Ukrayna ve AB ülkelerinde aktifti. Bu gruplar, silici yerleştiren Sandworm’un (SwiftSlicer olarak ESET’in adlandırdığı yeni bir tane daha) yanı sıra Gamaredon, Sednit ve hedefe yönelik kimlik avı e-postaları gönderen Dukes kullandı. Bunun bir örneğine Dukes’da olduğu gibi Brute Ratel olarak bilinen kırmızı ekip implantının uygulanmasında rastlıyoruz. Son olarak, ESET daha önce bahsettiğimiz Zimbra e-posta platformunun özellikle Avrupa’da aktif bir grup olan Winter Vivern tarafından da suistimal edildiğini tespit etti ve hedefe yönelik kimlik avı e-postaları ile Orta Asya ülkelerinin hükumet üyelerini hedef alan SturgeonPhisher grubunun faaliyetlerinde önemli bir azalma kaydetti. Bu tespitten sonra ESET, grubun kendini yenileme durumuna geçtiğini düşünüyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Red Bull’un 2004 yılından beri gerçekleştirdiği ve küresel anlamda en prestijli breaking yarışması olarak bilinen Red Bull BC One Cypher geri dönüyor. Dünyanın en iyi B-Boy ve B-Girl’lerini belirlemek için düzenlenen etkinliğin Türkiye ayağı, 10 – 11 Haziran tarihleri arasında İstanbul Alan Kadıköy’de gerçekleştirilecek. 

Bu dansa gönül verenler başvurularını RedBull adresi üzerinden yapabilecek. Kazananlar ise Paris’te dünya finalinde yarışmaya hak kazanacak.

Her yıl dünyanın en iyi B-Boy ve B-Girl’lerini belirlemek için düzenlenen ve küresel anlamda en prestijli breaking yarışması olarak bilinen Red Bull BC One Cypher’ın Türkiye finali Alan Kadıköy, İstanbul’da gerçekleşecek. RedBull üzerinden başvuru almaya başlayan yarışma kapsamında, 10 Haziran’da ön elemeler ve atölyeler gerçekleştirilirken, 11 Haziran’da ise kazananlar görkemli bir kapışma ile belirlenecek. Jüri üyeleri arasında B-Boy Fero, B-Girl AT ve B-Boy Menno’nun da bulunduğu yarışma, Türkiye’nin her noktasından yeteneğine güvenen dansçıların başvurusuna açık.

Dünya Finali Ekim’de Paris’te

Türkiye’nin de dahil olduğu 30’u aşkın ülkede düzenlenen yarışma kapsamında, her ülkenin kazananları bu yıl Ekim ayında Paris’te gerçekleştirilecek dünya finaline katılmaya hak kazanacak.

2024 Olimpiyat Oyunları’na Hazırlık

Tüm dünyada hip-hop sokak kültürünün önemli unsurlarından sayılan dinamik ve akrobatik bir dans türü olan breaking, 1970’li yılların başında ABD’de başlayarak kısa zamanda tüm dünyada gençliği etkisi altına almasıyla biliniyor. Son yıllarda hem bir dans hem de bir spor dalı olarak öne çıkan breaking, şimdi de Uluslararası Olimpiyat Komitesi’nin onayıyla 2024 Paris Olimpiyat Oyunları’nda yeni bir kategori olarak yerini almaya hazırlanıyor. Bu zamana kadar sokak dansı olarak değerlendirilen breaking, 2018 yılında Arjantin’de düzenlenen Gençlik Olimpiyatları’nda yoğun ilgi görmesinin ardından Olimpiyat branşı olarak değerlendirmeye alınmıştı. 

 Biyografi

B-Boy Fero

Ferhat Düz, dans etmeye televizyonda gördüğü bir reklam filminden ilham alarak başladı. 2008 yılında Beden Eğitim ve Spor Yüksek Okulu’ndan mezun oldu ve 2012 yılında Danimarka’da kraliyet ailesine sunulan bir dans performansında yer aldı. Hem Türkiye’de hem de Avrupa’da uzman antrenör olarak gençlere ve üniversite öğrencilerine teori ve pratik dans performansı eğitimleri verdi. 2015 ve 2016 yıllarında Red Bull Anadolu Break turnesinde yer alan ana dansçılardan biriydi. Danimarka’da, İsveç’te ve Norveç’teki devlet okullarında breaking workshop’ları, hip-hop kültürü için dans ve kariyer seminerleri veriyor. İsveç’te “Dansare” ismiyle yayınlanan ve kariyer ile hobi farkını anlatan eğitici bir kitabı mevcut.

B-Girl AT 

Finlandiya’lı B-Girl Anniina ya da herkesin onu bildiği adıyla B-Girl AT, Avustralya’da She Got Game, İngiltere’de World Championships, Almanya’da We B-Girls ve Portekiz’de gerçekleşen Eurobattle gibi yarışmalardan birincilikle ayrıldı. Kendine has tarzıyla Avrupa’nın ve Finlandiya’nın breaking dünyasına kazandırdığı en önemli B-Girl’leri arasında gösterilen B-Girl AT aynı zamanda Red Bull BC One Finlandiya’da ve dünya finallerinde de yarışmaya hak kazandı. Flow Mo Crew’ün bir üyesi olan B-Girl AT şimdi Red Bull BC One Cypher Türkiye’de jüri olarak yer alacak. 

B-Boy Menno

Menno van Gorp, en başarılı ve rekabetçi b-boy’lardan biri. Neredeyse tüm büyük solo unvanları kazanan Menno, eşsiz tarzı ile sayısız başarı kazanmış ve binlerce hayran kazanmıştır. Üç kez Red Bull BC One şampiyonu olan Menno bu unvanlara 2014’te Paris’te, 2017’de anavatanı Hollanda’nın Amsterdam şehrinde ve 2019’da Mumbai’de ulaştı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı