Vivo ve OnePlus ile birebir holding çatısı altında yer alan Oppo yeni modeller üretmeye devam ediyor. Çin merkezli teknoloji devi Oppo, Reno 10 serisi premium orta segment akıllı telefonlarını piyasaya sürmeye hazırlanıyor. 24 Mayıs’ta yapılacak olan lansmanla bu yeni serinin yanı sıra, bütçe dostu bir aygıt olan Oppo K11x’in de duyurusu yapılacak. Bu yeni aygıt, Oppo K10x modelinin halefi olarak tanıtılacak.
Lansman tarihi ve özellikleri hakkında şimdi resmi bir açıklama yapılmasa da, tanınmış duyumcu Evan Blass, son tweet’inde aygıtın dizaynına dair bir görsel paylaştı. Blass’ın paylaşımına nazaran, K11x modeli düz bir art yüzeye ve yanlara sahip olacak. Üç kamera lensini barındıran iki yükseltilmiş kısım, art yüzeyde yer alacak. Ayrıyeten aygıtın yan tarafında bir parmak izi tarayıcısı bulunacak. Paylaşılan görsel, aygıtın mavi ve yeşil renk seçenekleri ile sunulacağını da gözler önüne seriyor. K11x’in teknik özellikleri hakkında bir fikir edinmek için, halefi olan Oppo K10x’e bakabiliriz.
Oppo artık de bütçe dostu bir akıllı telefon modeliyle öne çıkıyor
Oppo K10x, 6.59 inç IPS LCD ekran sunan ve üst sol köşesinde bir hap halinde kesik bulunan şık bir dizayna sahip. 120Hz yenileme suratı, 240Hz dokunmatik örnekleme suratı ve DCI-P3 renk gamı, bu aygıtın öne çıkan özellikleri ortasında. Aygıt, Android 12 tabanlı ColorOS 12.1 ile çalışıyor ve kullanıcı dostu bir arayüz sunuyor. Ayrıyeten, yan tarafa monte edilmiş bir parmak izi tarayıcısı ile kolay ve inançlı bir kilidini açma özelliği bulunuyor.
Ön kamera, 16 megapiksel çözünürlükle özçekim ve görüntü görüşmeleri için hizmet verirken, art tarafta ise ana kamera olarak 64 megapiksel çözünürlüğünde bir lens bulunuyor. Derinlik ve makro çekimler için iki adet 2 megapiksel kamera ile fotoğrafçılıkta çok taraflılık sunuyor.
K10x’in kalbinde yer alan Snapdragon 695 yonga seti, emniyetli bir performans vaat ediyor. Aygıt, 8 GB yahut 12 GB LPDDR4X RAM seçenekleri ve 128 GB yahut 256 GB UFS 2.2 depolama seçenekleriyle birlikte sunuluyor.
Tablet pazarında bir hareketlilik yaşanıyor. Son olarak Vivo ve Realme’nin tabletleri su yüzüne çıkmıştı. Artık ise sıra Redmi’de.
Son periyotta gelen raporlar, Redmi’nin yeni bir tablet üzerinde çalıştığını gösterdi. Bu bilgi, EEC sertifikasyon veritabanında 23073RPBFG model numarası altında görünen bir kayıttan elde edildi. Kayıt, tabletin ismini ve özelliklerini belirtmemiş olsa da, bu yeni aygıtın beklenen Redmi Pad 2 olabileceği düşünülüyor.
Duyum hesabı sahibi ve Twitter kullanıcısı Kacper Skrzypek, Redmi Pad 2 hakkındaki ayrıntıları paylaştı. Skrzypek, muteber bir kaynak olarak kabul ediliyor ve duyduklarına nazaran, RedmiPad 2‘nin Snapdragon 680 yonga seti tarafından destekleneceği öngörülüyor. Bu durum, aygıtın evvelki modeli olan Redmi Pad’deki Helio G99 SOC’ten bir geçiş yaptığını belirtiyor.
Redmi Pad 2’nin yeni özellikleri sızdırıldı
Ancak, Redmi Pad 2’de Snapdragon 680 yonga setinin kullanılması, Redmi Pad’deki Helio G99 SOC’ye kıyasla genel performansta bir düşüşü işaret edebilir. Ortalama olarak, Helio G99, GPU performansında yaklaşık %16 ve AnTuTu testlerinde Snapdragon 680’e nazaran yaklaşık %35 daha üstün performans sunar. Redmi Pad 2’nin fiyatlandırma stratejisi, bu performans düşüşünün maliyetini haklı çıkarıp çıkaramayacağını belirleyecektir. Markanın, bu tabletin konumlandırmasını ve fiyatlandırmasını nasıl yapacağını görmek epey enteresan olacak.
Ekran özellikleri ile ilgili duyumlara nazaran, Redmi Pad2, 1200×1920 piksel çözünürlüğe sahip 10,95 inç LCD panelle donatıldı. Bilhassa, ekranın 90Hz yenileme suratını destekleyeceği ve böylelikle genel görsel tecrübesi geliştireceği söyleniyor.
Redmi Pad2′nin kamera yetenekleri ile ilgili olarak, aygıtın art tarafında 8 megapiksel ana kamera ile donatılması ve bu sayede uygun bir görüntüleme yeteneği sunması bekleniyor. Özçekimler ve görüntü görüşmeler için de 5 megapiksel ön kamera olacağı düşünülüyor.
Tabletin, kutudan çıktığı andan itibaren Android 13 işletim sistemiyle geleceği ve Xiaomi’nin kullanıcı dostu MIUI 14 arayüzüyle sunulacağı kestirim ediliyor. Öbür ayrıntılar şimdi belirtilmiş değil.
Jinekolojik Hastalıklar hakkında önerilerde bulunan Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Jinekolog Op. Dr. Mehmet Bekir Şen, jinekolojik problemlerin yaz aylarında arttığını belirterek, yaklaşan yaz aylarında dikkat edilmesi gereken noktalar konusunda bilgiler verdi.
Yaz aylarına girmemize az zaman kala hemen herkes sıcak havaların tadını çıkarmak istediği için tatil programlarını çoktan yapmaya başladı.Yalnız kadınlar yazın aşırı sıcak havalar,fazla terleme ve hijyen koşullarındaki olumsuzlukları nedeniyle birçok noktaya dikkat etmeliler.Op. Dr. Mehmet Bekir Şen, “İdrar yapma esnasından ve sonrasında yanma hissi ile kendini gösteren bu rahatsızlık, aynı zamanda sık idrara çıkma, karın alt bölgesinde ağrı ile şişlik ve bulanık idrar şeklinde de ortaya çıkmaktadır. Yaz aylarında bu kadar sık rastlanmasının nedeni ise havuza ve denize girildiğinde bakterilerle daha fazla temas halinde olunmasıdır. Bu hastalıktan korunmanın ilk adımı ise bol bol su içmek ve hijyenik havuzları tercih etmektir. Mantar enfeksiyonunun nemli, sıcak ve kapalı vücut bölgelerini sevmesinden kaynaklıdır” diye konuştu.
Kaşıntı ve Yanma Sorunları
Ayrıca yaz aylarında sıkça girilen havuzlarda bulunan klor maddesinin vajina bölgesinde bulunan yararlı bakterilerin yok olmasına neden olduğunu ifade eden Op. Dr. Mehmet Bekir Şen, “Kaşıntı ve yanma gibi sorunlarla kendini gösteren bu enfeksiyondan kurtulmanın en önemli yolu, ıslak kıyafetlerle uzun süre kalmamaktır. Ayrıca havuz yerine deniz tercih edilmeli, dar kıyafetlerden kaçınılmalı, iç çamaşırları sık sık değiştirilmeli, pH dengesini bozan sabunlardan uzak durulmalı, sadece su ile temizliğin yeterli olduğu unutulmamalı ve günlük ped kullanımından uzak durulmalıdır.”dedi.
Kötü Kokulu Akıntı Varsa
Op.Dr.Şen,”Umumi tuvaletlerden ‘gardneralle vajinalis’ ismiyle anılan mikrop sonucunda oluşabildiği gibi havuzlarda bulunan klorun asidik ortamı yok etmesi sonrası da kendini gösterebilmektedir. Kaşıntı ve kötü kokulu akıntılı şeklinde belirti veren bu rahatsızlıktan korunmak için havuz öncesi idrar yapmalı ve havuzdan sonra hemen duş alınmalıdır. Ayrıca tuvaletler kullanılmadan önce sifon çekilmelidir. Ortak kullanılan dış ortamlardan çeşitli parazitler bulaşabilir. Özellikle yaz aylarında çıkılan tatil süreçlerinde hijyene daha fazla dikkat edilmelidir. Kıyafet tercihlerinin pamuklu kumaşlardan yana kullanılması faydalı olur. Yaşanılan jinekolojik problemler tedavi edilmediğinde zaman içinde kronik hale dönüşebilir. Böyle hususlarda mutlaka bir uzmandan yardım alınması gerekmektedir” şeklinde konuştu. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)
Sağlık çalışanları yıllardır kreş, eğitim, görev için gittikleri illerde otel sorunu yaşıyor. Sağlık Sen, üyelerine özel bir otel açacağını resmi internet sitesinden duyurdu.
Sağlık-Sen tarafından yapılan açıklamada, “Sağlık Sen’in üyelerine özel hizmet verecek olan Sağlık-Sen Otel, Ankara’nın en merkezi yerlerinden biri olan Ulus’ta yakın zamanda açılacak. Sağlık-Sen Otel, 12 katlı, 87 odalı ve 190 yatak kapasitesi, konferans salonu ve yemekhanesiyle Ankara’nın en merkezi noktalarından olan Ulus’ta Haziran ayında hizmet vermeye başlayacak” denildi.
Teşkilat Mensuplarımızın Artık Ankara’da Bir Evi Var
Konuyla ilgili bilgilendirmelerde bulunan Sağlık-Sen Genel Başkanı Mahmut Faruk Doğan, şunları ifade etti., “Sağlık-Sen geleceğe yatırım yapan, emanet bilinciyle hareket eden, imkân ve kaynaklarını üyeleri için seferber eden hizmet sendikacılığının temsilcisidir. 7.Olağan Genel Kurulumuzda üyelerimizin ve ailelerinin konaklama ihtiyaçlarını karşılayacak misafirhaneler açacağımızı dile getirmiştik. Çok şükür Ankara’da merkezi bir konumda yer alan otelimizin mülkiyetini satın alarak üyelerimizin ve ailelerinin hizmetine sunuyoruz. Teşkilat mensuplarımızın artık Ankara’da bir evi var. Tüm teşkilatımıza, üyelerimize, ailelerine hayırlı olsun Göreve geldiğimiz günden bugüne imkân ve kaynaklarımızı üyelerimiz için kullanmak için her türlü adımı atıyoruz. Bu yolda emek veriyoruz, eser bırakmaya çalışıyoruz. İnsanı ve emeği merkeze alarak, Sağlık-Sen’i geleceğe daha güçlü bir biçimde taşımak için durmaksızın çalışıyoruz. Sağlık ve sosyal hizmet çalışanını mali, sosyal ve özlük hakları yönünden refaha kavuşturmak için kararlılıkla mücadele ediyoruz” (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)
Ağız ve diş sağlığı günümüzde ileri teknolojinin ilerlemesiyle hem hastalıkların tedavi süreçlerinde hem de diş estetiği alanında önemli gelişmeleri de beraberinde getiriyor. Sağlık turizmi alanında da önemli bir potansiyele sahip olan ağız ve diş sağlığı branşı alanında uzman Diş Hekimi Saliha Binici, Bilim Sağlık Haber Ajansı’nın sorularını yanıtlayarak, toplumda diş sağlığı konusunda farkındalık katmak için çabaladıklarını, bir İzmirli olarak sağlık turizmi konusunda profesyonel adımlar atıp şehrine hizmet etmenin gururu verici olduğunu söyledi.
BSHA: Kliniği kurma süreciniz hakkında bilgi verir misiniz?
S.B: 2007 yılında mezun olduktan sonra özel çalışmaya karar verdim ve sahibi olduğumuz tıp merkezinde çalışmaya başladım. Daha sonra artık aileden özgürleşme zamanı geldiğini düşünerek muayenehanemi açtım ve 13 yıl boyunca muayenehanemde tek hekim olarak yoğun bir tempoda çalıştım. Ama daha önceden aile olarak tıp merkezi ve hastane işlettiğimiz için hep aklımda büyümek vardı. Covid-19 pandemisi dönemi aslında beni biraz bu plana hazırladı. Öncelikle projelendirme ve planlama bu dönemde gerçekleşti. 2022 yılı da harekete geçme zamanı oldu benim için ve teknolojik gelişmeler eşliğinde poliklinik kurma sürecimiz başladı . Bu hazırlık süreci sağlık turizmini tanımama ve bu alanda adım atma planları yapmama da vesile oldu.
BSHA: Sağlık turizmi ülkemiz açısından çok önemli bir konumda. Klinik olarak bu konuda yaptığınız ve planladığınız çalışmalardan bahseder misiniz?
S.B: Öncelikle sağlık turizmi dediğimiz alanın çok kolay hadi ben yaparım bu işi diyebileceğiniz bir alan olmadığını düşünüyorum. Ben poliklinik açmaya karar verdiğimde ilk yaptığım iş sağlık turizmi nedir diye araştırma yapmak oldu. Sağlık turizmi yapabilmek için ne anlama geldiğini anlamak lazım. Daha sonra bu işi profesyonel olarak yapan firmalarla görüşme sağladım ve diş hekimlerinin sağlık turizminde ki yerini öğrendim. Sağlık turizminde Türkiye‘nin ne kadar çok tercih edildiğini gördüm. Daha sonra kliniği bu alana hizmet edebileceğim şekilde projelendirmeye önem verdim. Klinikte tasarım ve cihaz seçimlerimiz gelen hastanın hem konforunu sağlamak hem de tedavi süresini kısaltmak amacına hizmet ediyor. Ben İzmirliyim ve bu alanda bu şehre hizmet ediyor olmak benim için gurur verici.
BSHA: Ülkemizde dişi ağrıdığında diş hekimine giden bir toplumuz, hem çocuklar hem yetişkinler için bu anlamda önerilerinizi alabilir miyiz?
S.B: Maalesef diş sağlığı konusunda toplum olarak yeterince bilinçli olduğumuzu düşünmüyorum. Tabi bu bilinci kazandırmak da bizim görevimiz haline gelmektedir. Evet dişimiz ağrımadan diş hekimine gitmiyoruz ama bazen bu ağrı artık bazı şeylerin çok geç olduğunun habercisi olabiliyor. Evet çok bilinçli olmadığımız için de diş kaybı bizim için sorun olmaktan çıkıyor bazen. Ama bir dişin kaybı bir çok açıdan etkiliyor insanları. Her şeyden önce sindirim ağızda başlıyor çiğneme ile bir diş kaybı ya da dişte oluşan herhangi başka problemler çürük gibi örneğin bu süreci sekteye uğratıyor ve sonrasında uzun soluklu mide problemleri ve bağırsak problemleriyle yüzleşmek zorunda kalıyoruz. Bağırsak problemleri arkasından kronik rahatsızlıklar ya da otoimmün hastalıklar da yaşanabiliyor. Gördüğünüz gibi zincirleme reaksiyon şeklinde devam ediyor ve her organ ki diş de buna dahil vücudun bütününü etkiliyor. Ayrıca hasta açısından yapılacak işlemler büyüdüğü için maddi yükü de artıyor. 6 ayda bir muayene olmak inanın bir çok problemin önüne geçiyor. Rahatsızlık büyümeden yapılan tedavi kişiyi koruyucu oluyor. Gelelim çocuklara, süt dişlerine; çoğumuz süt dişleri düşecek nasıl olsa inanışına sahibiz. Ama ne yazık ki biz diş hekimleri nasıl olsa düşer diyemiyoruz çünkü süt dişlerinin erken kayıplarında neler olabileceğini biliyoruz. Erken kaybedilen süt dişleri nedeniyle çocuk sindirim problemi yaşayabilir, ayrıca süt dişleri daimi dişler için yer tutucu görevi yapar yani daimi dişlere yer kazandırırlar. Erken kayıplarında daimi dişler yer kaybı yaşar ve gömülü kalabilir ya da sürmesi gereken yerin dışında bir yerden sürebilirler bu da ortodontik olarak tedaviyi gerektirir. Yani yine görüyoruz ki süt dişleri de vücudun bütününü etkiliyor ve zincirleme reaksiyon başlatıyor. Evet şimdi gelelim ne yapalım kısmına… Aslında bunun cevabı çok kolay, diş hekimine düzenli muayene olmak ve ağız sağlığımıza dikkat etmek, günde en az 2 kere diş fırçalamak ve diş hekimimizin önerilerine kulak vermek.
BSHA: Klinik hakkında bilgi alabilir miyiz? Hangi tedaviler uygulanıyor ?
S.B: Kliniğimizde gülüş tasarımı işlemi yapıyoruz. Bu tedavileri genellikle lamina venerlerle ya da zirkon kaplamalarla yapıyoruz. Bir diş hekimi olarak bu işlemleri çok keyif alarak yapıyorum. Bir kişinin dişlerini güzelleştirmek o kişinin hem görünümünde büyük değişikliklere neden oluyor hem de bir diş hekimi olarak bizleri mutlu ediyor. Aslında hem estetik bir tedavi yapıyorsunuz hem de fonksiyonel hastanın kapanış ilişkisini normale taşıyarak düzgün kesme, koparma ve çiğneme yapmasına olanak tanıyoruz. İmplant ve implant üstü protezler yapıyoruz. Biliyorsunuz implant uygulamaları son dönemde çok yaygınlaştı. Bence iyi ki yaygınlaştı çünkü eskiden yapılan köprü tedavilerinde eksik diş bölgesini tolere edebilmek için boşluk olan bölgenin sağındaki ve solundaki dişleri de feda etmek zorunda kalıyorduk. İmplant ile bu zorunluluk ortadan kalktı. Tam dişsiz hastalara ya da diş eksikliği fazla olan hastalara damak içeren protezler kullandırıyorduk ki kullananlar bilir çok zordur ağızda bu protezlerin stabilizasyonunu sağlamak. İmplant bu tarz protezlerden uzaklaşmış olduk ki bu da hastalara konfor oluşturdu. Ortodonti yani halk arasında bilinen adıyla tel tedavisi yapıyoruz.
BSHA: Buriksizm diş sıkma da büyük bir sorun günümüzde. Bu tedaviden biraz bahsedebilir misniz?
S.B: Evet Buriksizm rahatsızlığında eğer gerekli ise botox ve dermal dolgu uygulaması yapıyoruz. Buriksizm yani diş sıkma tedavisinde botoxun yeri yadsınamaz. Dermal dolgu da estetik uygulamalarda herhangi bir simetri varlığında kullanılıyor. Pedodonti yani çocuk ağız ve diş sağlığı alanında hizmet veriyoruz. Endodonti yani kanal tedavisi alanında hizmet veriyoruz. Ağız, diş ve çene cerrahisi alanında hizmet veriyoruz. Periodontoloji yani diş eti tedavisi alanında hizmet veriyoruz ve bilinen diğer işlemlerin (dolgu, çekim .. vs.) hepsi. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)
Dijitalleşme her alanda olduğu gibi sağlık alanında da fayda sağlarken kişisel bilgilerin dijital alana aktarımı, hasta hakları, hasta mahremiyeti ve daha birçok konuda ihlallerin yaşanması da kaçınılmaz oluyor. Bilim Sağlık Haber Ajansı (BSHA) Türk Tabipleri Birliği (TTB) Özel Hekimlik Kolu’nun çalışma alanına giren ‘sağlıkta dijitalleşme ve ihlaller’ başlığında TTB Merkez Konseyi Başkanı Dr. Şebnem Korur Fincancı ile görüştü. TTB Başkanı Fincancı, yaklaşık bir ay önce ülkemizdeki vatandaşların hasta bilgilerinin yer aldığı bir dijital platformun başka bir ülkeye satışı haberiyle sarsıldığımızı, dijitalleşmenin çok hızlı bir değişim yarattığını, her alanda olduğu gibi sağlık alanında da dijitalleşmenin insanı bir hak öznesi olmaktan uzaklaştırdığını ifade etti.
TTB’nin Sorumluluğu Zayıflatılmaya Çalışıyor
Fincancı, TTB’nin sağlıkta dijital alan ihlalleri ile ilgili sorumluluğunun; dijital alanı denetlemek, konuyla ilgili hak ihlalleri, hasta mahremiyeti tespitleri doğrultusunda şikayetçi olmak, soruşturma talebinde bulunmak olduğunu ancak mahkemelere intikal eden bazı durumlarda ‘ifade özgürlüğü’ denildiğini söyledi. İfade özgürlüğü denilmesiyle de meslek örgütlerinin denetim yetkilerinin zayıflatıldığına vurguda bulunan Fincancı, “Bu denetimi biz TTB ve Tabip Odaları olarak yapmaya çalışırken bir yandan da Yüksek Onur Kurulu’nun aldığı kararlar bazen mahkemeler tarafından bozulabiliyor. İfade özgürlüğü olarak tanımlanıyor ya da suç niteliği taşımadığı, yetkimizin olmadığı gibi bir takım kararlar çıkabiliyor. Bu da meslek örgütünün denetim yetkisini zayıflatıyor. Bu tür kararlar meslek örgütlerinin değersizleştirilmesine neden oluyor” diye konuştu.
Dijitalleşme, İnsanın Hak Öznesi Olması Gerçeğini Aşındırıyor!
Türkiye’de ve dünya genelinde dijitalleşme, sosyal medya kullanımı, verilerin dijital ortamda paylaşılması, dijital pazarlama gibi pek çok konunun çok hızlı bir değişim yarattığına dikkat çeken TTB Başkanı Fincancı, sağlık alanında dijitalleşmenin olumlu ve olumsuz etkileri üzerine değerlendirmelerde bulundu. Fincancı, “Dijitalleşme sürecindeki gelişmelerden de çok öncesinden itibaren de genel olarak değerlerimizi, moral değerlerimizi toplum olarak ülkemizde ve tüm dünya genelinde de yitirmeye başladık. Değerler birbirine bağlıdır. Ve siz bazı değerleri koruyup, bazı değerleri sürdürme olanağına sahip değilsiniz. Neoliberal kapitalist sistemin bizim yaşam biçimimizi belirleyen postmodernizmi hayatlarımıza sokmasıyla birlikte hem dijitalleşme hem de diğer teknolojik değişimlerle biz bu değerlerin ciddi anlamda alt üst oluşunu yaşıyoruz. Hekimin hastasıyla iletişiminde, hastasının mahremiyetine gösterdiği özen de, bir insan olmaktan doğan saygınlığını tanımasında olması beklenen değerler ne yazık ki bu sistem içinde kaçınılmaz olarak ciddi anlamda aşınıyor” dedi.
İnsan Hak Öznesi Olarak Görülmemeye Başlandı
1970’li yıllar ve sonrasına yönelik çıkarımlarda bulunan TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı, “Haklar manzumesi içerisinde haklarımızla var olduğumuz bir sistem içerisinde olduğumuzu zannederken, o sistemin de bir taraftan çözülmesinin parçası olduk. İnsan bir hak öznesi olarak görülmemeye başlandı. Aslında toplum da birbirini bir hak öznesi olarak tanımlamaktan vazgeçti. Ve vazgeçtikçe de onun haklarını ihlal etmekte herhangi bir behis görülmemeye başlandı. Bu sadece sağlık alanında değil hukuk, mühendislik ve daha birçok alanda yaşanıyor. Dijitalleşmenin bir başka yönü de reklam tanıtım alanında kullanımıdır. Örneğin; sağlık alanında reklam asla kabul edilebilir bir durum değildir. Reklam konusunda katı kurallarımız vardır. Ama bunun da esnetilmeye çalışıldığına şahit oluyoruz. Özellikle son dönemde görsellik önemli denerek, hasta görüntülerinin paylaşıldığını, üstelik o hasta görüntülerinin paylaşılırken herhangi bir kimlik gizleme gibi yöntemlerin uygulanmadığı durumlarla karşılaşıyoruz. Türk Tabipleri Birliği’nin buradaki sorumluluğu bu değerleri korumak ve geliştirilmesini sağlamaktır” diye konuştu.
Özel Hekimlik Kolumuz İle İhlallerin Takipçisiyiz!
Dijitalleşme ile ilgili gerçekleştirilen çalışmalardan bahseden TTB Başkanı Fincancı şunları söyledi: “Özel hekimlik kolumuz bu konuda çalışmalar yapıyor çünkü daha çok özel hekimlik alanında ihmaller, ihlaller daha fazla gerçekleşiyor. Meslektaşlarımız, rekabetçi bir sistemde uygun olmayan bir takım görüntülerle karşı karşıya kalabiliyorlar. Bunların sınırları ne olmalı, dijital araçlar nasıl kullanılmalı, bunun tartışmaları da yürütülüyor. Bunun yanında bir denetim görevimiz de var. Bu tür durumları tarıyoruz. Tespit edildikçe Reklam Rekabet Kurumu’na bildiriliyor. Bir diğer yandan da soruşturma talebiyle, hekimlerin bağlı bulunduğu tabip odalarına bildiriliyor. Bununla ilgili sonrasında onur kurullarından ve yüksek onur kurulundan ceza almış meslektaşlarımız var.”
İfade Özgürlüğü Denilerek Meslek Örgütleri Zayıflatılıyor!
TTB olarak özel hekimlik alanındaki dijital platform aracılığıyla yaşanan ihlallere yönelik denetimler gerçekleştirdiklerinin altını çizen Fincancı, “Bu denetimi biz yapmaya çalışırken bir yandan da Yüksek Onur Kurulu’nun aldığı kararlar bazen mahkeme tarafından bozulabiliyor. İfade özgürlüğü olarak tanımlanıyor ya da suç niteliği taşımadığı yetkimizin olmadığı gibi bir takım kararlar çıkabiliyor. Bu da meslek örgütünün denetim yetkisini zayıflatıyor. Bu tür kararlar meslek örgütlerinin değersizleştirilmesine neden oluyor. Dijital alan ve dijital araçlar mutlaka denetlenmesi ve sınırları olması gereken bir alandır. Tabi ki dijital araçlar kullanılabilir, işlevsel olabildiği alanlar mutlaka söz konusudur. Hastaların kendi bilgilerine dijital ortamda ulaşabilmesi çok kıymetlidir. Ama yakın zamanda ülkemizdeki hasta bilgilerinin yer aldığı bir dijital platformun yabancı bir ülkeye satışıyla sarsıldık. Dolayısıyla bu kayıtların güvenliği de dahil olmak üzere, denetimin de çok güçlü olması gerekiyor. Ve hiçbir şekilde insan mahremiyetinin, insan haklarını ihlal edecek hiçbir bilgi ve görüntüyü ortamda bulundurmamak gerekiyor” diyerek açıklamasına son verdi. (BSHA-Bilim Ve Sağlık Haber Ajansı)
Anjiyodan Ölüme Çifte Soruşturma…İzmir’de zincir hastanelerine bağlı bir özel hastanede kalp anjiyosu ardından gerçekleşen şüpheli ölüm soruşturmasında yeni gelişme. Sağlık Bakanlığı tarafından açılan soruşturmanın ardından Türk Tabipler Birliği de soruşturma açıldı.
Öte yandan Sağlık Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığı, Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca imzalı raporunda Hastane Mesul Müdürü Dr. M.U.Ü., Nöroloji Uzmanı Doç.Dr.Y.A., ve Radyoloji Uzmanı H.B. hakkında ön inceleme yapılmasına, dosyanın ‘Mesleki Sorumluluk Kuruluna’ iletilmesine karar verdi.
Sağlık Bakanlığı Teftiş Kurulu Raporu : “Hastaya Hızlı Müdahale Edilmedi, Hastanede Organizasyon Bozukluğu Var”
Sağlık Bakanlığı Teftiş Kurulu raporunda, “Genel olarak hastanenin organizasyon bozukluğundan kaynaklanan eksiklikler neticesinde hastaya tanı koyma sürecinin uzaması, hızlı bir şekilde müdahale edilmemesine sebebiyet verildiği, bu durumun tedavi sürecinin olumsuz yönde etkilediği ve sürecinin hastanın ölümüne sebebiyet verdiği sonucuna ulaşıldığından, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık sebebiyle Özel …International İzmir Hastanesinde Görev yapan Mesul Müdür Dr. M.U.Ü., Nöroloji Uzmanı Doç.Dr.Y.A., ve Radyoloji Uzmanı H.B. hakkında 3359 sayılı kanunun ek 18’nci maddesine istinaden ön inceleme yaptırılmasına teminen raporun bir örneğinin Sağlık Bakanlığı ‘Mesleki Sorumluluk Kuruluna’ iletilmesi gerekmektedir” ifadelerine yer verildi.
İzmir İl Sağlık Müdürlüğü Ne Dedi ?
Sağlık Bakanlığı İzmir İl Sağlık Müdürlüğü yetkilileri ise, İzmir Medicana Hastanesi’nde yaşanan olayla ilgili Bilim ve Sağlık Haber Ajansı’na (BSHA) yaptığı açıklamada, dosyanın Sağlık Bakanlığı Mesleki Sorumluluk Kurulu’na iletileceğini kurulun ‘tıbbi hata vardır’ kararı vermesi durumunda davalıların rücu davaları açmaya hak kazanacağını bildirdi.
Anjiyodan Sonra Ölüm ! Ne Yaşanmıştı !
24 Haziran’da Medicana İzmir hastanesinde tetkik için yapılan anjiyo sonrası fenalaşan Abidin Karataş’ın 1 gün sonra beyin ölümü gerçekleşmişti. Anjiyo işlemi sonrası şiddetli baş ağrısı ve kusma şikayeti yaşayan hastaya doğru tetkik ve müdahalenin yapılmadığını belirten Karataş’ın kızı ve avukatı Gülşah Karataş hastane ve doktorlardan şikayetçi olmuş, savcılık da “şüpheli ölüm” gerekçesiyle soruşturma başlatmıştı.
Karataş’ın Avukat Kızı Bilim ve Sağlık Haber Ajansı’na Anlattı
Hastanenin Savunması Tam, Etkin ve Eksiksiz Hizmet
“Hastamızın tedavi sürecinde tüm çağdaş tıbbi ve deontolojik kurallar uygulanmış olup, tam, etkin ve eksiksiz hizmet verilmiştir. İddiaların hiçbir mesnedi bulunmamaktadır. Hastamızın vefatı sonrasında konu savcılığa intikal etmiş, İzmir Cumhuriyet Başsavcılık makamınca gerekli soruşturma başlatılmıştır. Soruşturma neticesi kamuoyu ile tüm açıklığı ile paylaşılacaktır. Önemle belirtmek isteriz ki; 30 yılı aşan süredir, hastalarına güvenle sağlık hizmeti sunan Medicana Sağlık Grubu, bundan sonra da tüm hasta ve hasta yakınlarının sağlık sorunlarında yanında olacak ve destek olmaya devam edecektir. Bu olay özelinde de İddiaların aksine ilgili tüm hekimlerimiz görevlerinin başında olup, İddiaların tamamı mesnetsizdir. Kamuoyuna saygılarımızla” (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)
Aile Sosyal Hizmet Bakanlığına (ASHB) bağlı faaliyet gösteren kurumlarda görev yapan kamu çalışanlarını ziyaret eden Türk Sağlık-Sen Kocaeli Şube Başkanı Ömer Çeker sözleşmeli personel olarak görev yapan kamu görevlilerinin kadroya geçişlerinde hak kayıpları yaşadıklarını, bu mağduriyetin en kısa zamanda düzeltilmesi gerektiğini ifade etti.
Kadroya Geçişte Ekonomik Kayıp Yaşandı
Türk Sağlık-Sen Kocaeli Şube Başkanı Ömer Çeker, Aile Sosyal Hizmet Bakanlığına (ASHB) Bağlı faaliyet gösteren kurumlarda görev yapan kamu çalışanlarını ziyaret etti. ASHB’na bağlı faaliyet gösteren kurumlarda sözleşmeli personel olarak görev yapan Aile ve Sosyal Destek Uzmanlarının kadroya geçmeleri esnasında atandıkları kadrolar, sözleşmeli olarak işe başladıklarındaki kadrolarının karşılığı olmadığı için mağduriyet yaşadıklarını ifade eden Çeker, bu nedenle de ekonomik kayıplarının olduklarını, görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavını kazananların mülakat sınavlarının 30 Kasım 2022 tarihinde yapılmasına rağmen kazananların isimleri altı aydır açıklamadığını ifade etti.
Maaşlar Düşük Kaldı!
Şube Başkanı Çeker yapmış olduğu açıklamada, ”26 Ocak 2023 Tarih ve 32085 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan karar gereği kurumlarda görev yapan sözleşmeli personelin kadroya geçme hakkı tanınmıştır. ASHB’na bağlı faaliyet gösteren kurumlardasözleşmeli personel olarak Sağlık hizmetleri sınıfında görev yapan kamu görevlilerinden kadroya geçenler adeta şok yaşamışlardır. Sağlık Hizmet Sınıfları da görev yapanlar, kadroya geçişlerde sınıfları Genel İdari Hizmetler sınıfı olarak belirlendiği, mali ve özlük haklar yönünden de iş ve meslek danışmanının hakları üzerinden eşleştirme yapıldığı görülmüştür. Yaşanan sorun nedeniyle kadroya geçenlerin maaşlarının önceki maaşlarına göre çok düşük kaldığı, görev tanımları yönünden de muğlaklık bulunduğu, Kendileri ile aynı işi yapan meslektaşlarından mali, sosyal ve özlük hakları yönünden dezavantajlı duruma düşmüştürler” dedi.
Emsal Kadrolar Arasında Adaletsizlik Vurgusu
Ülke genelinde Aile ve Sosyal Destek Uzmanları İçin ihdas edilen kadro ile mevzuatta yer alan emsal kadrolar arasında adaletsizlik olduğuna dikkat çeken Türk Sağlık-Sen Kocaeli Şube Başkanı Ömer Çeker, “Türk Anayasa’mızdaki temel ilkelerden olan eşitlik ilkesi de göz ardı edilmiştir. Yaşanan mağduriyetlerin düzeltilmesi temsilde adaletin sağlanması Aile Sosyal Destek Uzmanı unvanı ilk kez ihdas edilen bir kadro olduğundan, İhdas edilen kadro ile mevzuatta yer alan emsal kadrolar arasında oluşan adaletsizliğin giderilmesi, mali ve sosyal hak ve yardımlar ile diğer özlük hakları bakımından gerekli düzenlemelerin yapılması, ilgili personelin lisans eğitimlerine uygun kadrolar ihdas edilerek hizmet sınıfı yönünden sağlık hizmetleri sınıfına alınmaları için Türk Sağlık-Sen Genel Merkezi 11.05.2023 tarihinde Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na başvuruda bulundu” şeklinde açıklama yaptı.
Bakanlığa Başvuru Yapıldı
ASHB’da görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavının 24 Eylül 2022 tarihinde yapıldığını, yazılı sınavda başarılı olanları için sözlü mülakat sınavının 30 Kasım 2022 tarihinde yapıldığı halde aradan altı ay gibi uzun bir zaman geçmesine rağmen mülakat sonuçları açıklanmadığını belirten Çeker şunları söyledi: “ASHB’de Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Sınavı Yönetmeliği 17. Madde yazılı sınav sonuçlarının en geç otuz gün içerisinde sözlü sınav sonuçlarının ise sınavın yapıldığı tarihten itibaren en geç on iş günü içinde ilan edileceği ifade edilmesine rağmen mülakat sınavını kazananların Bakanlık tarafından halen ilan edilmemesi hak ihlalidir. Mülakat sınav sonuçlarının da açıklanması için Tür Sağlık Sen Genel Merkezi, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına başvuruda bulunmuştur.” (BSHA-Bilim Ve Sağlık Haber Ajansı)
Bilim Sağlık Haber Ajansı’nın (BSHA) ‘Türkiye’den Göç Eden Hekimler Anlatıyor’ haber dizisindeki röportajlarında bu hafta, Türkiye’den 1988 yılında Almanya’ya göç eden Psikiyatri Uzmanı Dr. Fikret Zengin konuk oldu. ‘Hekim Göçü’ ülkemizde bugün olduğu gibi geçmişte de yaşanıyordu. Bugün hikayesini paylaştığımız Dr. Zengin, Türkiye’den 35 yıl önce Avrupa’ya göç eden bir hekim… Dr. Fikret Zengin, Tıpta Uzmanlık Sınavı’nda (TUS) Türkiye 6’ncısı olduktan sonra güvenlik soruşturması sonucunda Sağlık Bakanlığı tarafından uzmanlığı verilmemiş bir hekim… 35 yıl önceki Avrupa’ya göç hikayesini bizlerle paylaştı. 2017 yılına kadar Almanya’da bulunan, artık İsviçre’nin Zürih şehrinde hekimlik görevini başarıyla yapan 66 yaşındaki Psikiyatri Uzmanı Dr. Zengin, hekim göçü ile ilgili şunları söyledi: “Türkiye’de hekim göçü hala devam ediyor. Kişiler gelecek kaygısıyla hekim ihtiyacı olan, değer görebilecekleri başka ülkelere gidiyorlar. Tıpkı 35 yıl önce bizim gittiğimiz gibi.”
Neden Gitti?
Dr. Fikret Zengin, Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden 1984 yılında mezun oldu. Mezun olduktan sonra 4 yıl süresince Elazığ merkez ve Maden ilçesinde görev yaptığını, TUS’ta Türkiye 6’ncısı olduğunu ama güvenlik soruşturması sonucunda uzmanlığa başlatılmadığını söyledi. Neden uzmanlığa başlatılmadığını sorduğumuz Dr. Zengin, aslında tıp fakültesi okumaya ilk olarak Erzurum’da kayıt oluyor. Sene 1977… Ülkedeki siyasi koşullar, öğrenci olayları derken sol görüşlü bir öğrenci olarak Erzurum’da kalma koşulları kalmıyor. O dönemde oluşan koşullarda da kaydını İzmir’e aldırıyor. Tıp eğitimini İzmir’de tamamlıyor. Mezun oluyor, atanıyor ardından uzmanlık sınavında büyük başarı sağlıyor. Ancak bu kez de ‘solcu’luktan uzmanlığı kendisine verilmiyor. Hal böyle olunca da Almanya’ya göç etmeye karar veriyor. Dr. Zengin, “Türkiye’de TUS’ta 6’ncı olmama rağmen uzmanlığım verilmeyince, 1988 yılında Almanya’ya göç ettim. Göç ettikten sonra Sağlık Bakanlığı’na uzmanlığımın verilmemesi üzerine dava açtım. 5 yıl süren yargı sürecinin sonunda mahkeme hakkımdaki uygulamayı, uzmanlığa başlatılmamamı hukuka aykırı buldu. Davayı kazandım. Geriye dönüp baktığımda şu an içinde bulunduğum mesleki konumum nedeniyle pişman değilim. Türkiye’ye gidip geliyorum. Benim 3 ülkem var artık. Hiçbirinden vazgeçemem” şeklinde konuştu.
Bir İnsan Ülkesinde Gelecek Görmüyorsa Göç Eder
35 yıl önce Almanya’ya giden bir hekim olarak bugünün Türkiye’sinde giderek artan hekim göçüne ilişkin fikirlerini sorduğumuz Dr. Zengin, “Türkiye’deki meslektaşlarım hayatlarından memnun değillerdir. Avrupa’nın da hekim ihtiyacı var. Bu da göçü tercih etmelerine sebep oluyor. Kişiler yaşadığı yerlerde geleceğini göremiyorsa, kendilerini değersiz hissederlerse göç eder. Geleceği göç etmekte görür” dedi.
2017’den Beri İsviçre’de Yaşıyor
1988 yılından 2017 yılına kadar Almanya’da yaşayan, çalışan, bilimsel çalışmalara imza atan Dr. Zengin, Almanya’da Bielefeld Üniversitesi’nde Nöroanatomi bölümde beynin çalışması ve fonksiyonları üzerine iki yıl çalıştığını belirterek şunları söyledi: “Bu süre içerisinde geceleri de interdisiplinler sosyal dalında halk sağlığı (Public of Health) mastır gerçekleştirdim. 1998’de psikiyatri ve psikoterapi alanında uzman oldum. Almanya`nın Solingen Şehri’nde 20 yıl kendi özel muayenemde çalıştım. Bunun yanında Almanya’da emekli sandığında ve sosyal mahkemelerinde bilirkişi olarak görev yaptım.”
Bingöl Dağları İle Alp Dağları’nı Kardeş İlan Ettim!
2017 yılında Almanya’dan İsviçre’ye gidiyor. Bu karara ‘Alp Dağları’ sebep oldu diye de ekliyor Dr. Zengin. çalışmalarını Zürih’deki özel psikiyatri ve psikoterapi muayenesinde sürdürmeye devam eden Psikiyatri Uzmanı Dr. Zengin, “26 Eylül 2019 tarihinde Bingöl dağlarının tepesi olan Koğ’a gittim. Alp dağlarından getirdiğim taşları Bingöl dağlarına, Bingöl dağlarından getirdiği taşları ise Alp dağlarına bırakarak iki dağı kardeş ilan ettim. 2017’den beri İsviçre’nin Zürih Şehri’nde yaşıyorum ve çalışıyorum. Almanya ve İsviçre’de bulunmaktan genel olarak memnunum. Kendi dalımda iyi eğitim gördüm ve kendimi yetiştirdim. Ekonomik bir sıkıntım yok. Avrupa’nın her yerini gördüm. Beş kitap yazdım. Sağlığım yerinde. Çocuklarıma iyi bir gelecek sağladım, iyi okullara gittiler, başarılı oldular. Avrupa’nın her yerini gördüm. Beş kitap yazdım. ” diyor.
“Türkiye’deki Hekimler Geleceği Göçte Görüyorlar”
“Şimdi geriye dönüp baktığımda,iyi ki gelmişim diyorum” diyen Dr. Zengin, “Ekonomik anlamda bir sıkıntım yok. Mesleki olarak motivasyonum var. Türkiye’deki meslektaşlarımın hayatlarından memnun olmadığını görüyoruz. Avrupa’da da hekim ihtiyacı olması buraya göç etmelerine neden oluyor. Kişiler yaşadığı yerlerde gelecek göremiyorlarsa göç ederler. Geleceği de göçte görürler. Türkiye’ye gelip gidiyorum. Benim üç ülkem var. Bunların hiçbirinden vazgeçmek istemiyorum” dedi.
Ödüller, Projeler ve Eğitimleri
Dr. Fikret Zengin, 2021 Yılında İsviçre’nin Zug Kantonu’nda SİMED (Sağlık, İletişim, Motivasyon, Eğitim ve Danışmanlık) Akademisi’ni kurdu. Bu akademi 2022 yılında Avrupa’nın en Başarılı Projesi olarak ödülünü aldı. 30 Mayıs 2022- 05 Haziran 2022 Bingöl’ün Karlıova İlçesi’nin Mikal Köyü’nde “Doğaya Dön Kendine Dön” Sağlık Programı’nı uygulandı. Programı bu yıl 10-16 Haziran’da aynı yerde uygulayacak.
Koçluk eğitimi: Personal Coaching Berlin de “Bay Olaf Georg Klein” yanında Berlin’de, (Bay Klein Mercedes, Simens, Porsche, Audi ve WV`nin Koçu) 2004’ten beri “personal koç” olarak olarak çalışıyor. Sağlık sisteminde “Kalite Managementi” ( Akademie für Fortbildung und Weiterbildung der Ärztekammer Nordrhein Almanya), dinamik psikoterapi eğitimi, EMDR eğitimi, travma psikoterapi eğitimi, Almanya‘nın Hamburg Üniversitesi’nde eş ve seks terapisi, otojen eğitimi (autoenes training), hipnoz, imaginasiyon teknikleri, strese karşı koyma eğitimi (coping with stress), beslenme uzmanlığı (nutrition medicine) ve koruyucu tıp (preventive medicine) gibi birçok alanda uzmanlaştı.
Almanca İki Kitap Yazdı
Dr. Zengin, Almanca olarak kaleme aldığı iki kitabı anlattı: “Kulak çınlamasının psikolojik yönü ve dünyada ilk defa EMDR ile tedavi yöntemini tarafımdan; EMDR terapisi olarak kulak çınlamasında uygulandı. Almanya’da “in eigenem Rhytmus” 2006 kitabında yayınlandı. Geleceğin Umudu Göç: Almanya’da göçün nedenleri, göçün sosyolojik, psikolojik, tıbbı ve kültürel etkileri ve sonuçları kitabı kaleme aldım.”
Türkçe İki Kitap Yazdı
Dr. Zengin kitap ve diğer çalışmalarından bahsetti: “2022 yılında, 100 soruyla: Nasıl Süper Beyne sahip olunur? kitabım çıktı. Bu Kitaptan dolayı Avrupa’nın en ‘Başarılı Kitap Yazarı’ ödülünü aldım. Bu ay ‘Aşk ve Sevginin Gücü’ adlı kitabım yayınlanacak. 2008 yılında ise “İç huzurunu ve İç Gücünü Keşfet Meditasyon” konulu CD çalışmam oldu. 2000–2017 yıllarında Almanya’da doktor ve psikologlara psikiyatri ve psikoterapi eğitimi verdim. Çeşitli konularda birçok makale yayınlayarak, televizyonlarda sağlık üzerine programlar sundum.” (BSHA-Bilim Ve Sağlık Haber Ajansı)
Genellikle şiddetli karın ağrısı ile kendini gösteren safra kesesi ve safra yolu hastalıkları toplumda sık olarak izleniyor. Kadınlarda erkeklerden daha çok görülen safra kesesi hastalıklarının nedenleri arasında; aile öyküsü, ileri yaş ve obezite gibi etkenler yer alıyor. Cerrahi yöntemlerin kullanıldığı bu hastalıklar, ERCP olarak bilinen “Endoskopik Retrograd Kolanjiyo Pankreaticografi” yöntemi ile girişimsel yolla tedavi edilebiliyor. ERCP yönteminin hastaya sağladığı avantajlar arasında ise hastanın organ ve bağırsak kaybı yaşamaması, işlemin daha hızlı ve kolay uygulanması, hastanın günlük hayatına daha kısa sürede dönmesi gibi durumlar bulunuyor. Uz. Dr. Ömer Kurt, safra kesesi ve safra yolları hastalıklarında ERCP yöntemi kullanılması ile ilgili bilgi verdi.
Hamilelerde Ve Doğum Kontrol Hapı Kullananlarda Daha Sık İzleniyor
Karaciğerde üretilen safranın depolandığı yer olan safra kesesi, mide ile iletişim halinde olup, tüketilen besinlerin sindirilmesine yardımcı olmak için bu safrayı oniki parmak bağırsağına boşaltır. Safra kesesinde veya safra yolunda zaman zaman farklı rahatsızlıklar ortaya çıkabilir. Kadınlarda erkeklere oranla daha sık görülen safra kesesi hastalıkları, hamilelerde ya da doğum kontrol hapı kullananlarda daha sık izlenmektedir.
Öğretmenlerin Ek Ders Ücreti Ödenmedi !
Bununla birlikte ailesel geçiş, ileri yaş ve obezite gibi etkenler hastalığın görülme oranının artmasına neden olmaktadır.
Taş, Çamur Ve Tümör Tıkanıklık İle Daralmaya Neden Olabilir
Safra kesesinde oluşan rahatsızlıklardan biri safra kesesinde oluşan çamur ve taşlardır. Çamur ve taşlar, bazı durumlarda safra kesesinin çıkışını tıkayabilir. Bu tıkanıklık kesenin içini boşaltamaması nedeniyle şiddetli ağrıya neden olabilmektedir. Safra kesesinde oluşan basınç, kesenin çıkışını tıkayan taş ve çamuru oniki parmak bağırsağına yani safra yoluna kadar iterek, safranın bağırsağa akışını engeller.
Safra ile ilgili ortaya çıkabilecek bir diğer rahatsızlık da tümörlerdir. Safra yolunun kendi tümörleri kanal şeklindeki bölümde gelişip yolu tıkayabilmektedir. Bununla birlikte komşu organlarda ortaya çıkan tümörler ve lenf bezesi büyümeleri dışardan baskı uygulayarak safra kanalını daraltıp, safra akışını engelleyebilmektedir.
Sancılı Karın Ağrısı En Sık Belirtidir
Taş, çamur veya tümör sebepli oluşan darlık ve tıkanmalarda şikayetler, safra akışının engellenmesine bağlı olarak meydana gelmektedir. Safra içeriğinde bulunan ve dışkıya rengini veren bilirübin maddesinin bağırsağa ulaşmaması nedeniyle oluşan açık renk dışkı, kanda bilirübin yükselmesi nedeniyle gözde ve ciltte sarılık oluşması, idrar renginin koyu çay rengine dönmesi, safra kanalında basınç artışı ile ortaya çıkan sancılı karın ağrısı, oluşabilecek enfeksiyona bağlı ateş ve titreme safra ve safra yolu hastalıklarının belirtileri arasında yer almaktadır.
İleri Görüntüleme Yöntemleri Teşhise Yardımcı Olur
Belirtilere yönelik şikayeti olan hastalara uygulanacak kan tahlilleri ve görüntüleme yöntemleri ile tanı konulabilir. Görüntüleme metotlarından ultrason ile tanı konulabileceği gibi, birçok hastada safra yolu değerlendirmesi için Endoskopik Ultrason (EUS) veya safra yolu MR (MRCP) yöntemi gerekebilmektedir.
ERCP İşlemi Gerektiğinde Tekrarlanabilir
Safra yolunda oluşan taş, çamur ve tümör nedenli tıkanıklık ve darlıklar ERCP olarak bilinen Endoskopik Retrograd Kolanjiyo Pankreaticografi yöntemi ile tedavi edilebilmektedir. Endoskopide kullanılan cihaza benzer bir cihazla, anestezi altında uygulanan ERCP yönteminde ağız yolundan hastanın oniki parmak bağırsağına ulaşılır. Kılavuz bir tel ve işlem esnasında anlık çekilen röntgenler ile girilen yerin doğruluğu teyit edildikten sonra, darlığın ve tıkanıklığın seviyesi ve yeri tespit edilir. Giriş yeri içeriden yapılan bir kesi veya balon ile genişletilir. İşlem sebebi taş ve çamur ise cihazın kanalından çeşitli aletler ilerletilerek taş ve çamur dışarı çıkarılır. İşlemin yapılma nedeni darlık olduğunda ise yolu genişletmek için plastik veya metalik stent takılır. Gerektiği durumlarda bu işlem tekrarlanabilmektedir.
ERCP İle Bu Hastalıklardan Daha Konforlu Bir Şekilde Kurtulabilirsiniz
ERCP hem tanı hem tedavi için kullanılır
Büyük ve zorlu ameliyatlara gerek kalmadan girişimsel yolla safra kesesi ve safra yolu hastalıkları tedavi edilir
Hasta organ ve bağırsak kaybından korunmuş olur
Diğer alternatif tedavilere göre daha hızlı ve daha kolay uygulanır
Hastaların iyileşme ve hastanede kalış süreleri kısalır
Hastada herhangi bir kesi olmadığı için yara iyileşmesi, enfeksiyon, ağrı, kanama gibi komplikasyonlar daha düşük olur
Genel anestezi kullanılmadığı için hasta daha konforlu bir süreç geçirir
Güvenli bir işle olan ERCP, gerekli durumlarda öncelikle denenen rutin pratik haline gelmiştir.
Zerdeçalın inflamasyonu önleyici, antiinflamatuar özelliği, ağrı azaltma ve dindirme özelliği, batı tıbbında da tedavi olarak kullanılmaktadır.Sindirim ve karaciğer rahatsızlıkları, deri enfeksiyonları ve tahrişleri, artirit tedavisinde , kemik hastalıklarında kullanılmakta olan zerdeçalı bol bol tüketmeniz ve ağrılara iyi geleceğini bilmeniz gerekmektedir.
Kafatasının Üçte Biri Yok !
Bitki uzmanlarının hazımsızlık ve ishalin yanı sıra Crohn ve ülseratif kolitis gibi enflamatuar bağırsak hastalıkları için tavsiye ettikleri zerdeçalı, bizlerde artrit ve osteoartritte, ağrı tedavilerinde kanıtlanmış etkisinde dolayı kullanıyoruz.
Tedavi Amaçlı Kullanımı
-Enflamatuar bağırsak hastalığı
-Eklem iltihabı
Sporcular Kas Ağrılarınız Zerdeçalla Azalabilir !
Şimdi sporcular bu bölüm sizler için geliyor, ekstrim spor yapanlar, farklı kas gruplarını çalıştıranlar, spor sonrası kasları ağrıyanlar, sürekli sakatlananlar spor sonrası ağrıyı azaltmak mümkün.
Peki nasıl mı ?
Muhtemelen daha önce hiç duymadığınız bir şeyden bahsedeceğim sizlere.Japonya da son yapılan ağrı tedavisi çalışmalarının sonuçlarına baktığımızda ;
Özellikle sporcularda egzersiz sonrası kaslarda gördüğümüz ağrıları , egzersiz sonrasında alacağınız curcumin yani zerdeçal ekstralarıyla uzun dönemde azaltıp geçirebilmeniz mümkün.
Spor sonrası alacağınız zerdeçal takviyesi ;
Sakatlanmalara neden olabilen kaslardaki ağrıların sebeplerinden biri olan kreatin kinaz (CK) miktarlarının dengede kalmasını sağlayıp , ağrıları , inflamasyonları , iltihaplanmaları azaltıp, sakatlanma riskinizi azaltır. (BSHA-Bilim Ve Sağlık Haber Ajansı)
Konya’da kamuda görevli olan Uzman Hemşire Canan Güngör, sistematik olarak çeşitli yollarla mobbinge uğradığı gerekçesiyle 32 davanın tarafı oldu. Temsilcisi olduğu sendika uzman hemşire adına hukuki mücadele başlatarak, hemşirenin peş peşe uğradığı haksız uygulama ve işlemlere yönelik yargıya başvurdu.
Bilim Sağlık Haber Ajansı (BSHA) Şubat ayında ‘Mobbing’ davasını Anayasa Mahkemesi’ne taşıyan 52 yaşındaki Uzman Hemşire Canan Güngör’ün hukuk mücadelesini ‘‘Mobbinge Uğradığını Öne Süren Hemşire AYM’ye Başvurdu’ başlığıyla kamuoyuna duyurmuş, yaşadığı süreci haber yapmıştı. Güngör adına açılan 32 davanın 5’i lehte sonuçlandı. Aleyhte sonuçlananlar da istinaf mahkemelerine ve Danıştay’a taşınırken henüz karara çıkmayan birçok davası da bulunmakta. Son olarak Uzman Hemşire Güngör hakkında hastane başhekimliği tarafından ‘kınama’ cezası istemiyle açılan davada Konya 3. İdare Mahkemesi, “kınama cezası verilmesinin teklif edildiği ancak davacının işlediği iddia edilen eyleme açıkça yer verilmediği, dolayısıyla hangi tarihteki hangi eylem nedeniyle disiplin cezası ile cezalandırıldığının da anlaşılmadığı haliyle davacının kınama cezası ile cezalandırılmasına ilişkin işlemi, bu işleme karşı yapılan itirazın reddine ilişkin dava konusu işlemi yönleriyle hukuka aykırı olduğu sonucuna varıldı” şeklinde karar verildi. İç hastalıkları hemşireliği, evde bakım hemşireliği ve psikiyatri hemşireliği ana bilim dallarında uzman, acil ve yoğun bakım gibi çok sayıda alanda sertifika sahibi, iç hastalıkları hemşireliğinde doktora eğitimine devam eden, felsefe eğitimi gören evli ve bir çocuk annesi Uzman Hemşire Canan Güngör’ün adalet arayışı devam ediyor. Uzman Hemşirenin davacı olduğu konularda mahkemelerin lehte aldıkları kararların, kamuda yaşanan ve yargıya yansıyan ‘mobbing’ davasında da emsal teşkil etmesi umut ediliyor.
Sistematik Mobbing İddiası!
Konya Şehir Hastanesi’nde Covid-19 Pandemisi döneminde 2020 yılında çalışmaya başlayan, çalışmaya başladıktan sonra iki yıl süresince hastanede sistematik olarak mobbinge uğradığı gerekçesiyle hastaneye 32 dava açan uzman hemşirenin adalet arayışı devam ediyor.
Türk Hemşireler Derneği ve Hemşireler ve Tüm Sağlık Profesyonelleri Sendikası (HEP-SEN) Konya İl Temsilcisi olan Uzman Hemşire Canan Güngör, hastaneye açtığı mobbing davalarından lehte sonuçlar alınıyor.
BSHA, Şubat ayında Uzman Hemşire Canan Güngör adına mobbinge uğradığı iddiasıyla HEP-SEN Genel Merkezi’nin Anayasa Mahkemesi’ne 22.12.2022 tarihli başvurusunu, ‘Mobbinge Uğradığını Öne Süren Hemşire AYM’ye Başvurdu’ haberiyle kamuoyuyla paylaşmıştı. HEP-SEN Genel Merkezi, Hemşire Güngör’ün Konya Şehir Hastanesi’nde hakkında açılan soruşturmalar neticesinde aldığı kınama, uyarı cezaları, haksız görevlendirmeler, habersiz tayin, sürgünler ve maaş kesinti cezalarına karşı açtığı mobbing iddialarını içeren dava dosyalarını AYM’ye sunmuştu.
Başhekimlik ve Valiliğin Disiplin Cezası Olarak Verdiği Uyarma ve Kınama Cezası İstemi Hukuka Aykırı Bulundu!
Uzman Hemşire Güngör adına HEP-SEN tarafından Konya 3. İdare Mahkemesi’ne açılan davada, Selçuklu İlçe Sağlık Müdürlüğü’nde hemşire olarak görev yaptığı döneme ilişkin hakkında yapılan soruşturma neticesinde 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125/B maddesi uyarınca verilen kınama cezasının iptaline karşı açtığı davada mahkeme sonuçlandı. Mahkeme, Uzman Hemşire Canan Güngör’e Başhekimlik tarafından verilen kınama ve disiplin cezasına ilişkin mahkeme kararında, “disiplin cezası verilebilmesi için kusurlu halin tespitinden sonra yasal süreler içerisinde ilgili memur hakkında tarafsız bir soruşturmacı görevlendirilerek disiplin soruşturması açılması, söz konusu soruşturmada memurun lehe ve aleyhine olan tüm delillerin toplanarak ekleriyle birlikte bir soruşturma raporunun oluşturulması ve böylece memurun hangi fiili nerede, ne zaman, nasıl, ne şekilde işlediğinin somut hukuken kabul edilebilir delillerle şüpheye yer verilmeyecek şekilde ortaya konularak yetkili disiplin amiri ve disiplin kurulu tarafından bir disiplin cezası verilmesi gerekmektedir” cümleleri yer aldı. Söz konusu hastane tarafından Uzman Hemşire Canan Güngör’e kınama cezası verilmesine ilişkin mahkeme, ‘muhakkın tarafından hazırlanan soruşturma raporu sonrasında disiplin amirince davacıdan istenen savunma istem yazısında, davacı Güngör’e kınama cezası verilmesinin teklif edildiği ancak davacının işlediği iddia edilen eyleme açıkça yer verilmediği, dolayısıyla hangi tarihteki hangi eylem nedeniyle disiplin cezası ile cezalandırıldığının da anlaşılmadığı haliyle davacının kınama cezası ile cezalandırılmasına ilişkin işlemi bu işleme karşı yapılan itirazın reddine ilişkin dava konusu işlemi yönleriyle hukuka aykırı olduğu sonucuna varıldı.
Fenerbahçe Teknik Yöneticisi Jorge Jesus, toplumsal medya hesabından dikkat çeken bir paylaşıma imza attı.
Ziraat Türkiye Kupası’nda oynayacakları Sivassp-or müsabakası için taraftara davette bulunan Portekizli teknik adam, “Yarın herkes Kadıköy’e” sözlerini yazdı.
Fenerbahçeli taraftarlar, Jesus’un bu paylaşımına çok sayıda beğenide bulundu ve yorum yaptı.
Fenerbahçe, Ziraat Türkiye Kupası yarı final rövanş müsabakasında çarşamba günü saat 20.30’da alanında Sivasspor ile karşı karşıya gelecek.
Güneydoğu Asya Oyunları’nda final maçı sırasında arbede çıkaran iki Taylandlı futbolcuya 6 ay men cezası verildi.
Tayland Futbol Federasyonundan yapılan açıklamada, Endonezya ile oynadıkları maç sırasında hengame çıkardığı tespit edilen ulusal kadronun kalecisi Soponwit Rakyart ve yedek kulübesinde yer alan Teerapak Pruengna’ya bir yıl men cezası verildiği, yaşlarının küçük olması ve final baskısını kaldıramadıklarını itiraf ederek özür dilemeleri nedeniyle cezalarının 6 aya indirildiği belirtildi.
Kaleci antrenörü Prasadchok Chokmoh ile teknik takımda yer alan Mayid Madadada ile Phatrawut Wongsripuek’e ise bir yıl men cezası verildi.
Kamboçya’nın konut sahipliği yaptığı oyunların geçen hafta oynanan erkekler futbol kategorisi final karşılaşmasında, Endonezya, olağan müddeti 2-2 sona eren çabanın uzatmalarında bulduğu gollerle Tayland’ı 5-2 mağlup etmişti.
Endonezya’nın üçüncü golünün akabinde Tayland ve Endonezya’nın yedek kulübesindeki oyuncular ve teknik grup ortasında arbede yaşanmıştı. Çıkan olaylar, güvenlik güçlerinin ortaya girmesiyle zorlukla sonlandırılmıştı. Dört oyuncunun kırmızı kartla cezalandırıldığı müsabakayı Tayland, 8 kişi tamamlamıştı.
Asya Futbol Konfederasyonu (AFC), final maçı hakkında soruşturma başlattığını duyurmuştu.
Spor Toto 1’inci Lig takımlarından Altay’da 29 Mayıs’ta çoğunluk sağlanamazsa 5 Haziran’da yapılacak olağan genel konsey öncesi Lider Ayhan Dündar, yine aday olup olmama konusunda kararını vermedi.
Sıkıntı bir dönemi geride bıraktıklarını ve 1 adım atarken 5 kere düşünmeleri gerektiğini tabir eden Lider Dündar, “Birileri bu işe soyunur mu diye bekliyorum. Başkanlığa talip varsa gelsin anlatsın, biz de kulübün durumunu anlatalım. Birebirde bana, ‘Bu vazifeye talibiz’ diyen insan olmadı. Aday çıkacak mı çıkmayacak mı belgisiz. Varsa talipler süreci değerlendireceğiz. Altay hiçbir vakit sahipsiz kalmaz” dedi.
Altay için sıkıntı bir süreçte misyona geldiklerini ve birinci adımda geri gidişi durdurmaya çalıştıklarını söyleyen Lider Ayhan Dündar, “Altay uzun vadeli planlamalarla yavaş yavaş ayağa kalkar. Kimse çabucak çıkış beklemesin. Bir anda her şey güllük gülistanlık olmaz. Bunu söylemek gerçekçilikten uzak olur. Toparlanana kadar öz kaynaklarını kullanarak bu liglerde kulübün kalıcı olması temel amaç olmalı. Elimizden gelen neyse yaparız, sonuçta biz Altaylı’yız. Taraftar karamsarlığa kapılmasın ancak harikulade beklentiler içerisine de girmesin. En minimal ziyanla süreç nasıl atlatılır, ona bakmalıyız” diye konuştu.
Binance, birisi 8 milyon dolarlık Tinder davası olan iki sıcak gelişmeyle gündemde. Reuters ise borsanın ABD maddelerini ihlal ettiğini raporluyor.
Binance, 8 milyon dolarlık Tinder davasında aklandı
Lider borsa, geçtiğimiz sene arkadaşlık uygulaması Tinder’da gerçekleşen bir kripto dolandırıcılığı davasında amaç olan şirket ortasındaydı. 8 milyon dolar dolarlık dolandırıcılık davasında dün Binance lehine karar çıktı.
22 Mayıs’ta ABD Bölge Yargıcı Amos Mazzant, sav edilen hırsızlık olayıyla Binance ortasında temas kuran hiçbir ispat olmadığını belirterek davayı reddetti. Dolandırıcılık, Tinder’da tanıştığı “Jerry Bulasa” isimli bir adam tarafından aldatıldıktan sonra 8 milyon dolardan fazla kaybettiğini argüman eden Teksaslı Divya Gadasalli ile ilgiliydi.
Mağdur Divya Gadasalli, Binance’in dolandırıcıya borsa hizmeti sağladığı için bu olaya dahil olduğunu tez ediyordu. Binance ve Binance.US’in tıpkı kuruluş olduğunu ve insanların borsaya erişmek için VPN kullandığını savundu. Lakin mahkeme, borsasının dolandırıcılık davasıyla hiçbir ilgisi olmadığına kanaat getirdi.
Reuters, Binance hakkında yeni savlar ortaya attı
Bir öteki gelişmede, Reuters’a konuşan 3 bilir kişi, Binance’in 2020 ve 2021’deki geliriyle milyarlarca kullanıcı fonunu bir ortaya getirdiğini sav ediyor. Borsa daha evvel ezkaza tüketici fonlarını B-token rezervleriyle karıştırdığını kabul etmişti. Bir öteki olayda, Avustralyalı kullanıcıların türev durumlarını ezkaza kapattı.
Bilir şahısların savlarına nazaran Binance, kullanıcı fonlarını usulsüzce kullanıyor. Bilhassa, 2020 ve 2021 periyotlarında başka tutulması gereken müşteri fonlarını şirket gelirleriyle birleştirdiği tez ediliyor. Şayet bu gerçekse, Binance ABD mali kullarını çiğneme gerekçesiyle dava edilecek.
Reuters raporunda, Binance’in Şubat 2021 tarihli bir banka kaydını inceledi. Borsanın 20 milyon dolarlık müşteri fonunu 15 milyon dolarlık kurumsal fonla karıştırdığını buldu.
Borsa sözcüsü Brad Jaffe, borsa hakkındaki bu tezleri reddetti.
ABD’li düzenleyiciler devreye giriyor
Kriptokoin.com olarak aktardığımız üzere CFTC, Mart sonunda Binance’e dava açtı. CFTC davası, Binance CEO’su Changpeng “CZ” Zhao’un borsaya ilgili süreç ihlalleri olduğunu münasebet gösterdi.
Ayrıca, ABD Adalet Bakanlığı (DOJ), Binance’i Rusya’ya yönelik yaptırımları ihlal etmek de dahil olmak üzere çeşitli bahislerde soruşturuyor.
SEC Lideri Gary Gensler daha evvel birçok kripto para borsasının, kurallara uymadığını belirtti. Düzenleyiciler, borsaların müşteri fonlarını kurumsal fonlardan ayırmalarını zarurî yor. Bu nedenle SEC, daha evvel birçok kripto firmasına ve borsaya karşı yaptırım davası açtı. Lakin, Binance şu anda kadar bu kapsam rastgele bir uygulamaya tabi olmadı.
The Muhteşem Mario Bros. Movie, bu haftanın gişe güncellemesiyle birlikte The Incredibles 2 animasyon sinemasını de geride bırakarak tüm vakitlerin en yüksek hasılat yapan üçüncü animasyon sineması olmayı başardı.
Illumination ve Nintendo işbirliğiyle hazırlanan bu uyarlama şu an için 1.248 milyar dolar hasılat elde etmiş durumda.
Animasyon kısmındaki hasılatlara bakıldığında The Harika Mario Bros. Movie’nin önünde sırf iki isim kaldı ve ikisi de Frozen.
Frozen 1.284 milyar dolar, Frozen 2 ise 1.453 milyar dolar hasılat elde etmişti. The Üstün Mario Bros. Movie şimdiden ikinciliğe ziyadesiyle yaklaşmış durumda, liderliği ele geçirip geçiremeyeceğini ise önümüzdeki günlerdeki performansı belirleyecek.
Zayıflama metotları ortasında en tanınan ve zahmetsiz olan yoğurt diyeti ile kilo verebilirsiniz. Protein bakımından hayli güçlü olan yoğurdu sade olarak tüketerek yağ yakımını hızlandırmanız mümkün. Hiç yorulmadan 5 gün boyunca aralıksız tüketeceğiniz yoğurt diyetiyle yaza fit girebilirsiniz. Pekala, yoğurt diyeti nasıl yapılır? Yoğurt diyeti zayıflatır mı? İşte tüm merak edilenler…
Bağırsakların düzgün çalışmasını sağlamak ve kilo vermek isteyenlerin imdadına yoğurt diyeti yetişiyor. Kilolu olan insanların en çok zorlandığı ve bölgesel inatçı yağlardan kurtulmak için tok tutucu özelliğiyle kilo vermeye yardımcı ülkü besinlerden biri olan yoğurdu tercih edebilirsiniz. Günlük beslenme rutininize alacağınız yoğurt ile hem sağlıklı hem kolay bir halde kilo vermek için kesinlikle 5 gün boyunca aralıksız olarak yoğurt tüketmeniz tavsiye edilir. Diyetisyenlerinde hem orta öğün hem de ana yemeklerinin yanında bas bas önerdiği yoğurt diyetini uygularken bilmeniz gerekenleri sizler için derledik.
YOĞURT KİLO VERDİRİR Mİ?
Yoğurt, tokluk hissini artırabilir ve metabolizmayı destekleyebilir. Uzmanlar kâfi ölçüde protein tüketmenin, kilo verme sürecinde kas kütlesini müdafaaya yardımcı olacağı konusuna dikkat çekiyor.
Kişinin metabolizmasına ve beden yapısına bağlı biraz değişkenlik gösterse de yoğurt diyeti ile 5 günde 3 kilo verebilirsiniz. Ayrıyeten spor ile desteklediğiniz takdirde daha süratli olumlu sonuçlar elde edebilirsiniz.
yoğurt diyeti nasıl yapılır
YOĞURT DİYETİ NASIL YAPILIR?
5 günlük yoğurt diyeti listesi
1. gün:
Sabah uyanır uyanmaz: 1 su bardağı limonlu ılık su
Kahvaltı: 1 porsiyon yağsız yoğurt, 1 bardak şekersiz çay
Yatmadan evvel: 3 tane kuru incir, 1 bardak şekersiz bitki çayı
YOĞURDUN YARARLARI NELERDİR?
– Yoğurt içeriğinde yer alan probiyotik bakteriler sayesinde sindirim sistemi sıhhatini destekleyerek sindirim sürecini düzenleyebilir. Ayrıyeten, bağırsak florasını dengelemeye yardımcı olabilir ve sindirim meseleleri, kabızlık yahut ishal üzere sorunları büyük ölçüde azaltır.
– Yoğurt, bağışıklık sistemini destekleyen değerli besin unsurları içerir. Ayrıyeten yoğurt B vitaminleri, çinko ve selenyum üzere bağışıklık sistemini destekleyen öteki besin unsurlarını de içerir.
– Yoğurt, kalsiyum açısından varlıklı bir kaynaktır. Kalsiyum, sağlıklı kemiklerin ve dişlerin oluşumu için değerlidir.
– Kas işlevlerini düzenlemeye, hudut iletimini sağlamaya ve kan basıncını denetim etmeye yardımcı olabilir.
Yoğurt diyeti zayıflatır mı
– Yoğurt, yüksek kaliteli protein içeren bir besindir.
– Tıpkı vakitte tokluk hissi sağlayarak, kilo denetimini destekleyebilir.
– Yoğurt, çeşitli besin unsurları içeren istikrarlı bir atıştırmalıktır. Protein, kalsiyum, B vitaminleri ve öbür mineraller üzere birçok besin öğesini içerir. Bu nedenle, sağlıklı bir atıştırmalık seçeneği olarak tercih edilebilir.
– Yoğurt, laktaz enzimi içerir ve laktaz eksikliği olan bireylerde laktoz sindirimine yardımcı olabilir.
1 KASE YOĞURT KAÇ KALORİ?
1 kase yoğurt kaç kalori
EDİTÖR NOTU: BU İÇERİK SIRF BİLGİLENDİRME HEDEFLİDİR. KESİN ZAYIFLAMAK İÇİN KESİNLİKLE BİR UZMAN GÖRÜŞÜ ALINMALI VE BİR SIHHAT KURULUŞUNA BAŞVURULMALIDIR.
TFF 2’nci Lig Kırmızı Küme’de dönemi 81 puanla 2’nci sırada tamamlayan ve Play-Off’larda küme finaline kalıp rakibini beklemeye başlayan Bucaspor 1928’de hamle oyuncuları ekibe değerli katkılar sağladı. Sarı-lacivertlilerin deneyimli kanat oyuncusu Erhan Çelenk, bu dönem attığı 15 golle hem kümenin hem de grubun en skorer oyuncularından birisi oldu. Bucaspor 1928’in santrforu Mehmet Fuat da kritik gollere imzasını attı. Tecrübeli oyuncu toplamda 11 defa ağları sarsıp başarıda hisse sahibi oldu. Kadronun öbür ileri uç futbolcusu Berke Bıyık da 9 defa sevinç yaşadı.
Toplamda 63 kere fileleri sarsan Bucaspor 1928’de bu üç oyuncu 35 gole katkı sundu. Teknik yönetici Sait Karafırtınalar, şampiyonluğu kılpayı kaçırdıklarını söyledi. Dönemi tepede bitiren Kocaelispor’un 3 puan gerisinde yer aldıklarını söz eden Karafırtınalar, “Artık geçmişe dönemeyiz. Kocaelispor’u tebrik ediyoruz. Küme finalinde rakibimizi bekleyeceğiz. Bu süreçte ise tam gaz çalışacağız. Ben ekibime inanıyorum. Play-Off’lardan memnun sona ulaşacak gücümüz var” dedi.
Bu dönem Mercedes’te işlerin istediği üzere gitmemesi ekipteki tansiyonu yükseltmeye devam ediyor. Son olarak 38 yaşındaki İngiliz şoför Lewis Hamilton’ın kadrodan ayrılmak istediği argüman edildi. Lewis Hamilton için bir diğer tez’de gelecek dönem için Scuderia Ferrari’de yarışacağı söylendi.
40 MİLYON DOLAR
Bu dönemin bir başka hayal kırıklığı olan Scuderia Ferrari gelecek dönem için İspanyol şoför Carlos Sainz ile yollarını ayırmak istediği argüman edildi. Gelecek dönem için şoför adaylarını araştıran İtalyan grubu ekipten ayrılacağı argüman edilen Lewis Hamilton için 40 milyon dolar ödemeye hazır gelen bilgiler ortasında.
7 KERE DÜNYA ŞAMPİYONU
Formula 1’de en çok şampiyon olan unvanını Michael Schumacher ile paylaşan Lewis Hamilton mesleğini noktalamadan en çok şampiyon olan şoför olmak istiyor.
ANKARA (İGFA) – TSK Spor Gücü Kick Boks Takımı; 17-21 Mayıs 2023 tarihleri arasında İstanbul’da icra edilen 46 ülkeden 4 bin sporcunun katıldığı Uluslararası Kick Boks Dünya Kupası’na katılarak 5 birincilik, 9 ikincilik ve 9 üçüncülük elde etti.
Analistlere nazaran, Federal Reserve’in Haziran ayında duraklayıp durmayacağına büyük kıymete sahip. Bununla birlikte, muhtemelen borç tavanı tartışması, altın fiyatı için birincil yakın vadeli katalizör.
Altın fiyatı için potansiyel katalizör borç tavanı tartışmasında yatıyor
RBC Capital Markets kıdemli ortağı Allison Enck bir notta, “Altın için orta ve uzun vadeli fiyat sonuçlarını belirleyecek olan sahiden de para siyaseti ve Fed’in izleyeceği yol. Lakin borç tavanına ait artan kaygı, izlenmesi gereken yakın vadeli katalizör,” diyor. Borç tavanı sıkıntısının yanı sıra, altının menzile bağlı kalması olası. Enck, şu yorumu yapıyor:
Daha yüksek bir hareket için ana yakın vadeli potansiyel katalizör borç tavanı tartışmasında yatıyor. Sonunda bir mutabakata varıldığını varsaysak bile, son tarih yaklaştıkça artan potansiyel finansal tasayı göz gerisi etmeyiz.
Allison Enck’e nazaran, altın yükselecek. Zira yatırımcılar bir muhafaza aradıkça ek akışlar görecek birkaç varlıktan biri. Bu bağlamda Enck, şu açıklamayı yapıyor:
Nihai bir tahlil, bu çeşit akışların kısa ömürlü olacağı manasına geliyor. Bununla birlikte, yakın vadede altının en uygun korunma aracı olduğuna inanıyoruz. Ayrıyeten, sonunda en azından yüksek senaryomuza yakın bir halde normalleşebilir.
ABD borç tavanı krizi devam ediyor!
Kriptokoin.com’dan takip ettiğiniz üzere, altın piyasası Mayıs ayı başında rekor düzeyleri test etti. O vakitten bu yana 100 dolardan fazla bedel kaybetti. Fiyatı aşağı çeken etken, ABD makro bilgilerinin daha dirençli olması, doların yükselmesi ve yılsonu faiz indirimi beklentilerinin azalması oldu. ABD’nin faturalarını ödemek için parasının tükenebileceği ve X tarihi olarak isimlendirilen 1 Haziran tarihine yalnızca on gün kaldı.
Ancak hafta başında duruma biraz optimistlik katan, ABD Lideri Joe Biden ile Temsilciler Meclisi Lideri Kevin McCarthy ortasında 31,4 trilyon dolarlık borç limitinin yükseltilmesini görüşmek üzere Pazartesi günü yapılacak toplantı oldu. Son birkaç gündür, Cuma günü duraklayan lakin Pazar günü başkanların seçtiği müzakereciler ortasında tekrar başlayan görüşmeler nedeniyle bir belirsizlik kelam konusuydu. Hafta sonu Biden, McCarthy’yi Air Force One’dan aradı. McCarthy gazetecilere görüşmenin “verimli” geçtiğini söylerken Biden da “iyi geçti” dedi.
ABD Hazine Bakanı Janet Yellen Pazar günü yaptığı açıklamada, borç tavanının yükseltilmemesi halinde ABD’nin Haziran ortasına kadar faturalarını ödeyebilmesinin mümkün olmadığını belirterek, durumun aciliyetini daha da arttırdı. Bu hafta, Demokratların ve Cumhuriyetçilerin bir mutabakata varma ve bunu 1 Haziran’dan evvel Senato ve Meclisten geçirmek için son tam hafta.
TD Securities, altın fiyatı için yeni döngü zirveleri bekliyor
Stratejistlere nazaran, ihtiyari yatırımcılar sermaye birikimlerini giderek daha fazla altında kıymetlendiriyor. Stratejistler, borç tavanı iyimserliği ve dirençli datalar üçlü zirve oluşumuna yardımcı olurken, para yöneticilerinin bir ölçü altın konumunu tasfiye ettiğini ve short durumlar eklediğini söylüyor. Tekrar de, durum alma tahlillerinin satışların tükenmesinin yakın olduğunu gösterdiğini kaydediyorlar. Buradan hareketle stratejistler, şu değerlendirmeyi yapıyor:
Sonraki CTA trend takipçisi likidasyonları için yüksek bir çıta iddia ediyoruz. Lakin isteğe bağlı traderlar yetersiz yatırım yapmaya devam ediyor. Ayrıyeten, Şangay traderları bir sefer daha durumlarına eklemeye başladı. Fed’in daha derin bir kesinti döngüsüne gireceği beklentileri arttıkça, ihtiyari yatırımcılar sermaye birikimlerini giderek daha fazla altında kıymetlendirerek, yılsonundan evvel yeni döngü tepelerini destekleyecek.
ABD’nin borçlanma tavanı yükseltilmezse ne olur?
ABD hükümetinin borçlanma limitine ulaşmasına yalnızca haftalar kaldı. Ayrıyeten, Kongre’de şimdi bir uzlaşma sağlanmış değil. UBS ekonomistleri mutabakat sağlanamaması durumunda piyasanın nasıl etkileneceğini tahlil ediyor. Sonuç olarak ekonomistler, şu açıklamayı yapıyor:
Piyasa tesiri açısından, piyasaların büyüme görünümünü ve artan sistemik riskleri yine fiyatlandırması nedeniyle S&P 500’ün bu senaryoda süratli bir formda %10’dan fazla düşebileceğini varsayım ediyoruz. Lakin piyasa karışıklığı Kongre’yi muahedeye varmaya zorlarsa bu kaybın manalı bir kısmını geri kazanabilir.
Ekonomistler, daha uzun vadeli Hazine tahvillerinin rastgele bir temerrüde reaksiyon olarak başlangıçta satılacağını kestirim ediyor. Lakin ekonomistler, daha sonra piyasaların artan sakinlik mümkünlüğünü fiyatlamasıyla geri dönmesini de bekliyor. Buradan hareketler ekonomistler, “Temerrüt ve akabinde Fed’in müdahalesi muhtemelen ABD Dolarının kıymetini düşürecek. Evvelki borç tavanı çıkmazlarında olduğu üzere altının piyasa tarafından tercih edilmesini bekliyoruz,” sonucuna varıyor.
ANKARA (İGFA) – Kahraman Mehmetçik’in Pençe Operasyonu bölgesindeki çalışması sürüyor.
Milli Savunma Bakanlığı, teröristler tarafından kullanılan mağara, sığınak ve barınaklara tek tek girmeye devam edildiğini duyurarak, Mehmetçiklerin son olarak bu bölgedeki arama-tarama faaliyetlerinde teröristlere ait 98 adet PG-9 73 mm ve 4 adet OG-9 73 mm tanksavar mühimmatını ele geçirildiğini açıkladı.
Tarık ŞEKER / BURSA (İGFA) – Bursa’nın Ulus Mahallesi’nde oturan vatandaşların çocuklarıyla vakit geçirdikleri park bir gecede inşaat alanına çevrilmesi sakinleri isyan ettirdi. .
Ulus Mahallesi Hüma Hatun kentsel dönüşümden ev alan site sakinleri; “Ben site sakiniyim 4 yıl oldu buradan ev aldım. Bu alan 15 yıldır çocuk parkı ve konutlar yapıldıktan sonra deprem toplama levhası getirilip takılarak çocuk parkı ve deprem toplama merkezi ilan edildi. Şimdi hiçbir bilgilendirme yapılmadan burası da kentsel dönüşüm projesine dahil edildi. Bir günde çocuk parkı söküldü. Deprem toplama alanı levhası kaldırıldı. Etrafı özel şirket personelleri tarafından kapatıldı” yorumunda bulundu.
Konu ile ilgili encümenlerden ve belediyeden bilgi istediklerini ” O iş bitmiştir” sözüyle karşı karşıya kaldıklarını ifade eden vatandaşlar, “Hepsini bir tarafa bırakalım, geçen depremde bizim toplama alanı olarak gösterilen yer bugün yok! 2 bin 500’e yakın sitede deprem anında nerede, nasıl toplanacaklar ve uygulamadan nasıl böyle bir proje imza atmışlar? Akla mantığa uygun bir şey görmüyorum. Bunun kim tarafından, ne için yapıldığını resmi kurumlardan açıklama yapmalarını ve müdahale etmeleri konusunda rica ediyoruz” diyerek dert yandılar.
JPMorgan Stratejisti Marko Kolanovic, Fed’in faiz patikası nedeniyle pay senedi ve tahvil piyasaları ortasında yaşanan kopukluk, artan resesyon riski ve temelsiz değerlemeler nedeniyle bankanın pay senedi ve özel kesim tahvillerini nakit lehine azalttığını tabir etti.
Banka, hem pay senetleri ve hem de şirket tahvillerinin tartısını yüzde 1 oranında azaltırken nakit dağılımını ise yüzde 2 artırdı.
Kolanovic, banka müşterilerine geçtiği bilgi notunda, borç tavanı çıkmazına ek olarak, pay senetlerinin, resesyon riskleri, olağanın üstünde değerlemeler ve yüksek faizler nedeniyle zayıf risk-ödül oranına sahip olduğuna dikkat çekti.
Stratejist, “Fed’in bu yıl indirim yapmasını bekleyen tahvil piyasaları ve bu mümkün faiz indirimlerini risk almak için olumlu olarak yorumlayan pay senedi piyasaları ile Fed’in şahin telaffuzları ortasındaki ayrışma varlığını sürdürüyor. Faiz indirimleri büyük olasılıkla riskten kaçış hareketinden kaynaklanacağından bu fark büyük olasılıkla pay senetleri kıymetine kapanacak ve faizlerin yüksek kalmaya devam etmesi durumunda ise bu durum ekonomik aktivite ve şirketlerin mukayeseli değerlemeleri üzerinde baskı kuracaktır” tabirlerini kullandı.
Banka güç emtialarından altına geçiş yaptı
Banka, Çin’deki resesyon riskini ve yavaşlayan büyümeyi münasebet göstererek güç emtialarında da karar değişikliğine giderek son satış dalgası ve borç tavanı tartışmaları sonrası altına geçiş yaptı.
Kolanovic müşterilere borç tavanı optimistliğini azaltmaları tavsiyesinde bulunurken pay senetlerinin direnç noktalarını aşmakta zorlandıklarına vurgu yaptı. JPMorgan’ın model portföyü, son dört ayın üçünde ziyan etti.
Kolanovic, 2022’de yaşanan pay senedi satış dalgası sırasında Wall Street’in en büyük iyimserlerinden biriydi, lakin bu yıl berbatlaşan ekonomik görünüm nedeniyle Aralık ortasından başlayarak, Ocak ve Mart’ta pay tahsisini keserek görüşünü bilakis çevirdi.
Spor Toto 1’inci Lig’de küme düşme kederi yaşayan, 11 yıldır idarede olan lider Seyit Mehmet Özkan’ın da şok bir biçimde kulübü devretme kararı aldığı Altınordu’da mukavelesi sona eren 13 futbolcu hür kalma hakkı kazanacak. Eyüpspor’dan kiralanan Fazilet Gökçe ve Metehan Mimaroğlu, Çaykur Rizespor’dan kiralanan Selim Ay ve Hatayspor’dan kiralanan Kerim Alıcı’nın yanı sıra Ahmet Dereli, Ali Dere, Emirhan Aydoğan, Hüsamettin Yener, Kürşad Sürmeli, Rıdvan Koçak, Onur Özcan, Volkan Fındıklı ve Yusuf Yalçın Arslan’ın kontratları ay sonunda sona erecek.
Yeni dönemde yer alacağı 2’nci Lig’de 9 yıl sonra uğraş edecek Altınordu, takımında da kıymetli bir değişim yaşayacak. Misyona geldiği devir şirketleştirdiği kulübün yarışmacı haklarını devretme kararı alan lider Seyit Mehmet Özkan’ın muahedeye varacağı yeni yatırımcı oluşturulacak takımda kelam sahibi olacak. Evre için kulübün misyon ve vizyonuna uygun yatırımcılarla görüşüleceği açıklanırken, Altınordu’nun 2’nci Lig’de altyapıdan yetişen genç oyuncularına daha fazla forma talihi vermesi bekleniyor.
Türkiye Boks Federasyonu tarafından okul sporları kapsamında düzenlenen Gençler A Türkiye Boks Şampiyonası, Karabük’te sürüyor.
Yeni Mahalle Spor Salonu’nda 46 vilayetten 170 erkek, 97 bayan olmak üzere 267 atletin iştirakiyle gerçekleştirilen şampiyonada, üçüncü gün maçları yapıldı.
Gençlik ve Spor Vilayet Müdürü Coşkun İtimat, AA muhabirine, Karabük’ün birçok ulusal spor karşılaşmasına mesken sahipliği yaptığını söyledi.
Karabük’teki spor altyapısı ve tesislerin milletlerarası maçların da yapılması için kâfi olduğunu belirten İnanç, Türkiye’nin her vilayetindeki fiziki altyapının çok uygun olduğunu tabir etti.
İtimat, gençleri sporla buluşturmak için çalışmalarının devam ettiğini lisana getirdi.
Şampiyona kapsamında 25 Mayıs Perşembe günü bayanlar, 26 Mayıs Cuma günü ise erkekler final karşılaşmaları yapılacak.
Vivo ve Huawei’den sonra Samsung da tarayıcı uygulamasını güncelleme kararı aldı. Samsung İnternet uygulamasının beta sürümü, kısa bir müddet evvel güncelleme aldı. Bu güncelleme, büyük ekranlı aygıtlarda ve tabletlerde URL, yer imi ve sekme çubuklarına daha süratli erişim imkanı sağlayan yeni özelleştirme özelliklerini beraberinde getirdi. Bu özellikler, artık kararlı Samsung İnternet uygulamasına da dahil edildi.
Samsung İnternet uygulamasının 21.0.0.41 sürümü, şimdilik Galaxy Store’da mevcut durumda. Bu sürümün Google Play Store‘da da yakın vakitte yer alması bekleniyor. Burada dikkat çeken en büyük değişiklik, tablet kullanıcılarına yönelik oldu. Samsung İnternet uygulaması, kullanıcıların daha kolay erişim sağlaması ismine URL/adres çubuğunu ekranın altına taşıma seçeneği sunuyordu. İşte bu seçenek, artık tabletler için de geçerli.
Samsung’un tanınan uygulaması kıymetli bir güncelleme aldı
Samsung, nedensiz bir halde, bu özelliği uzun bir mühlet boyunca yalnızca telefonlar için kullanılabilir kılmıştı, fakat durum nihayet değişti. Son güncellemeyle birlikte, adres çubuğunun yanında yer imi ve sekme çubukları da artık telefonlarda ve tabletlerde ekranın altına taşınabiliyor. Bu güncelleme öncesinde, yer imi ve sekme çubukları sadece ekranın üst kısmına yerleştirilebilirken, adres çubuğu alt kısma taşındığında büsbütün devre dışı kalıyordu.
Ancak, son Samsung İnternet ve Samsung İnternet beta sürümlerinde, yer imi ve sekme çubukları adres çubuğunun pozisyonuna nazaran üst yahut alt kısıma taşınabiliyor. Keşke yer imi ve sekme çubuklarını başka ayrı taşıma yeteneği, adres çubuğunun pozisyonundan bağımsız olarak kullanabilseydik. Samsung’un bunu, ilerideki güncellemelerde düşüneceğini umuyoruz.
Günler içinde güçlü olan PEPE yatırımcıları, cüzdanlarını boşaltmaya başlıyor. Göğüs token’in fiyatı iki haftada %65’den fazla düşerken, teknik tahlillere nazaran bu 5 altcoin yeşil sinyal yakıyor.
PEPE düşmeye devam ederken AVAX ve LINK yeşil sinyal veriyor
Mayıs ayının başlarında Pepe’nin (PEPE) piyasa pahası 1,8 milyar dolara yükseldi. İki hafta sonra %65 düşüşle yaklaşık 665 milyon dolara geriledi. Tanınan analistlerden biri olan Michael van de Poppe, bu esnada yeşil sinyaller veren birkaç altcoin’i listeliyor.
Örneğin Chainlink (LINK), kritik direnç ve takviye düzeylerinde süreç görüyor. Son vakitlerde ortalama düzeylerin reddedilmesinin akabinde fiyat, daha düşük dayanağa gerçek ilerliyor. Düzeyler sakin bir trendi sürdürürken, boğalar ayın başından beri harekete geçti. Bu da bir yükseliş sinyali olarak yorumlanıyor.
Analist, uzun müddetli düşüş eğilimi durumunda fiyatı sıkıca tutacak iki kıymetli dayanak bölgesini işaret ediyor. Bununla birlikte, boğaların yükseliş için sahne alması da mümkün. Bu türlü bir durumda 6,8 doların üzerinde bölgeler kırılımın birinci gayesi olacak.
Poppe’nin LINK tahlillerine nazaran, “Bu noktada fazla bir şey göstermiyor. Gün içi hafif bir sıçrama lakin 6,85 doları kırarak devam etmesi gerekiyor. Bu gerçekleşirse, tekrar yüksek düzeylere yanlışsız bir ralli görmeye başlayabiliriz. O vakte kadar, potansiyel dayanak alanları için 6 ve 5.5 dolara odaklanın.”
Avalanche (AVAX)
Avalanche fiyatı, birebir vakitte çift zirve modelinin boyun çizgisi olan 14 doların altındaki kritik dayanak düzeylerine yaklaşıyor. Lakin, fiyat bir toparlanmayı tetikledi lakin şimdi onaylanmadı. Daha sonra ziyan etme bölgesinin üzerine çıktı ve önümüzdeki günlerde değerli karlar elde etmesi bekleniyor.
Fiyat, büyük düşüş baskısına dayandıktan sonra, evvelki teşebbüsüne benzeri biçimde artık yükseliş toparlanması teşebbüsünde bulunuyor. AVAX daha evvel devasa bir biçimde yükseldi. Bu nedenle benzeri bir aksiyonun bu sefer tekrarlanacağı beklenmekte. Birebir eğilim gerçekleşirse, AVAX fiyatı başlangıçta 17 doların üzerindeki kayıp düzeyleri geri alacak. Çok boğa varsayımları, daha sonra 20 dolara gideceği istikametinde.
Poppe’nin AVAX tahlillerine nazaran, “AVAX, daha yüksek vakit çerçevesi takviyesinde yükseliş eğilimi gösteriyor. Her şey BTC’ye bağlı olduğu için hiçbir şey doğrulanmadı. Lakin 14,80 doların geri alınması Avalanche için yükseliş sapması konusunda güçlü bir onayı tetikleyecektir.”
Ripple (XRP) boğalara göz kırptı
Tıpkı PEPE üzere XRP’de son günlerde kripto oyuncuları ortasında yük kazandı. Fiyatı geçtiğimiz hafta %8’lik bir artış kaydetti. Raporlar, Ripple’in bu esnada Bitcoin ve Ethereum’u geride bırakarak Güney Kore’de tartışmasız en faal süreç gören altcoin olduğunu gösteriyor.
Teknik açıdan, bu yükseliş görünümünün ortasında XRP fiyatı, %5 yükselerek 0,49 dolar direnç düzeyine ulaştı. Bu yükseliş tezi, 0,45, 0,44 ve 0,43 dolardan satın alma baskısı nedeniyle güçlü bir aşağı istikametli takviyeye sahip olduğu gerçeğinden dayanak alıyor.
Ayrıca RSI, 53’te müspet bölgedeydi ve kuzeye yöneldi. Bu da sahneye daha fazla alıcı akın etse bile, üst istikametli hareket için daha fazla alan olduğunu gösteriyor. Ek olarak, Awesome Osilatörler (AO) yeşil renkte yanıp sönüyor. Böylelikle yükseliş denetimi ağırlaştıkça müspet bölgeye gerçek çekiyordu.
Tersine, yatırımcılar ortasındaki açgözlülükten ilham alan erken kar elde etme, boğa eğilimine müdahale edebilir. Böylelikle Ripple fiyatının mümkün bir trend dönüşünden evvel 0,40 dolar dayanak düzeyi civarında dayanak bulması için üç EMA’nın altına düşmesine neden olabilir.
Binance Coin fiyatı toparlanma yolunda
Öte yandan, birinci 10 oyuncularından Binance Coin (BNB) fiyat da yükselişte. Hafta sonu ağır gayret gösterdiler ve birkaç defa başarısız oldular. Pazartesi sabahı reddedilen fiyat hareketi, kısa bir mühlet için 304 dolar bölgesinin altında ulaştı.
BNB, sıradaki ayı atılımına yeniş düşerse, 310 dolar dayanağı tehlike altında. Ama, boğalar bu düzeyden piyasa devralırsa, teknik analist FilipL.’ye nazaran 320 dolara kırılma kelam konusu. Ek olarak, çok bir düşüş durumunda, 304 doların kırılması kaçınılmaz olarak 300 dolara süratli bir düşüş meydana getirecek.
Ethereum fiyatı 1,900 dolara oynuyor
Teknik analistlere nazaran Ethereum (ETH), potansiyel bir bilakis dönüşün eşiğinde ilerliyor. Tahliller, Ethereum’un potansiyel olarak 1.900 dolar işaretine gerçek geri dönüşü için zorlayıcı bir durum gösteriyor.
Fakat, müspet fiyat ivmesinin nispeten düşüşte olduğunu belirtelim. Bununla birlikte, CryptoQuant’tan gelen son bilgiler staking girişlerinde de düşüş olduğunu ortaya koyuyor. Pazar günü staking girişleri 93.952 ETH iken Pazartesi günü 71.648 ETH’ye düştü. Son zamanlardaki düşüşlere kıyasla hala yüksek olmasına karşın, staking girişlerindeki düşüş, yatırımcı davranışında potansiyel bir değişime işaret ediyor.
Öte yandan, TVL’de artmaya devam ediyor. Bu, artış suratı yavaşlamış olsa da, potansiyel olarak staking mükafatları yoluyla pasif gelir elde etme ihtimalinden kaynaklanan Ethereum staking’e olan ilginin devam ettiğini gösteriyor. Kriptokoin.com‘dan takip ettiğiniz üzere ETH fiyatı 1,855 dolar bölgesine süreç görüyor.
Muğla Büyükşehir Belediyesi Gençlik ve Spor kulübü sporcuları 19 Mayıs haftasında düzenlenen farklı turnuvalarda Güreş, Atletizm ve İzcilikte Muğla’yı başarıyla temsil ettiler.
19 Mayıs Atatürk’ü Anma ve Gençlik Spor Bayramı kapsamında farklı illerde düzenlenen müsabakalarda Büyükşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü Atletizm, Güreş ve İzcilikte Muğla’yı başarıyla temsil ettiler.
19-21 Mayıs 2023 tarihleri arasında Antalya Manavgat’da gerçekleştirilen Türkiye Yağlı Güreş Ligi Manavgat 10. Yağlı Pehlivan Güreş müsabakasında mücadele eden Büyükşehir Gençlik ve Spor Kulübü sporcusu Eymen Efe Çeşte minik 1 kategorisinde üçüncü oldu. 19-21 Mayıs 2023 tarihleri arasında İzmir’de gerçekleştirilen “Turkcell U-16 / U-18 Türkiye Şampiyonası Bölgesel Seçme Yarışması’nda Atletizm branşında Muğla’yı Büyükşehir sporcusu Özge Türkmen temsil etti. Özge Türkmen turnuvada başarılı olarak 05-06 Ağustos 2023 tarihlerinde Konya’da gerçekleştirilecek olan U-16 Türkiye Şampiyonası’na gitmeye hak kazandı. Özge Türkmen 200 Metrede;26.62 koşarak İzmir Bölge üçüncüsü, 4 Bölgede genel sıralaması Türkiye dördüncüsü, 4 Bölgede kendi yaş Grubu sıralaması Türkiye birincisi oldu. Ayrıca Muğla Büyükşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü bünyesinde faaliyet gösteren İzci ve Liderleri 16-20 Mayıs 2023 tarihleri arasında Samsun’ da gerçekleştirilen Kurtuluşa İlk Adım Milli Kampı’na katıldı. Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ ün Kurtuluş için ilk adımını attığı yerde düzenlenen törenlere katılan izciler 1919 metrelik bayrağımızı gururla taşıdılar.
Final Fantasy 16’nın imalcisi Naoki Yoshida, GQ röportajında serinin isimlerindeki sayılar hakkında da konuştu ve Square Enix’in bu numaralandırmayı bırakmayı düşündüğünü belirtti.
Yoshida, ana seri oyunlarında daima olarak bu sayıları kullanmanın yeni oyuncuları seriye karşı aralıklı tuttuğunu, zira oyuncuların yeni bir oyundan keyif almak için evvelki oyunları oynamak gerektiğini düşünüyor olabileceklerini söylüyor.
“Bir çok oyuncu gelecek ve buna neler olup bittiğini anlamak için baştan okumanız gereken bir çizgi romanmış üzere bakacak. Bu pazarlama açısından da sorun zira seride yayınladığımız her numaralandırılmış oyun için “sorun değil, başkalarını oynamış olmanız gerekmiyor” demek zorunda kalıyoruz.” diyor Yoshida.
Yoshida’ya, Square Enix’in bu numaralandırma işinden vazgeçip vazgeçmeyeceği de sorulmuş.
“Yöneticilerle konuştuğum bir şey bu. Tahminen de artık isimlerden sayıları bırakmamızın vakti gelmiştir. Örneğin elimizde Final Fantasy 14 var. Yeni bir oyuncu geliyor ve diyor ki “durun bir dakika, şayet 16 çıktıysa neden Final Fantasy 14 oynayayım ki?”. Neden oyuna Final Fantasy Online demiyoruz – sayılardan büsbütün kurtulsak her şeyi anlamak daha kolay olurdu.
Final Fantasy 17 yahut Final Fantasy 18’de sayı olup olmamasına gelince – bu artık o oyunu geliştirenlerin ve markanın sorumluluğu kimdeyse onun sorunu olacak, bizim değil.”
Final Fantasy 16, PlayStation 5 için 22 Haziran’da çıkacak.
Uluslararası Para Fonu IMF, İngiltere’nin 2023’te resesyona girmekten kaçınmasını ve olumlu büyümeyi sürdürmesini beklediğini söyledi.
Geçtiğimiz ay İngiltere iktisadının 2023 yılında yüzde 0,3 daralacağını iddia eden IMF, bu beklentisini yüzde 0,4 büyüme olarak değiştirdi. IMF, İngiltere GSYİH’sının 2024’te muhtemelen yüzde 1 ve akabinde hem 2025 hem de 2026’da yüzde 2 büyüyeceğini varsayım ediyor.
IMF’den yapılan açıklamada, düşen güç fiyatları münasebetiyle esnek talebin, “bastırılmış” olsa da olumlu görünümü teşvik ettiği belirtildi.
İngiltere Maliye Bakanı Jeremy Hunt, enflasyonla çaba ve İngiltere’nin büyüme beklentilerini uygunlaştırma konusunda “işin şimdi bitmediğini” söyledi. Yüksek enflasyon ve yüksek güç maliyetlerinin İngiltere ve milletlerarası seviyede zorluklar olduğunun altını çizdi.
IMF raporunda, Credit Suisse’in son çöküşü ve ABD’de yaşanan çalkantı ima edilerek İngiltere’nin son global bankacılık gerilimlerini güzel atlattığı belirtildi.
CEV Şampiyonlar Ligi’nde kupanın sahibi olan VakıfBank oyuncuları Giovanni Guidetti, Paola Egonu, Zehra Güneş, Cansu Özbay, Alexia Carutasu hisli anlar yaşattı. Yeni dönemde grupta bulunmayacak olan Paola Egonu’nun gidişi grup arkadaşlarını üzdü.
CEV Şampiyonlar Ligi’nde üst üste 2’nci, toplamda da 6’ncı defa kazanarak tarihi bir muvaffakiyete imza atan VakıfBank Spor Kulübü, kupa zaferinin akabinde basın mensuplarıyla bir ortaya geldi. VakıfBank Spor Sarayı’nda CEV Şampiyonlar Ligi’nde kazandığı 6 kupanın sergilendiği bir merasim gerçekleştirildi. Törene; VakıfBank Genel Müdürü ve Spor Kulübü Lideri Abdi Serdar Üstünsalih, kulüp yöneticileri, teknik takım ve kadronun oyuncuları katıldı.
Paola Egonu
Gelecek dönem sarı-siyahlı gruplar yollarını ayıran Paola Egonu ile birlikte Zehra Güneş, Cansu Özbay, Alexia Carutasu ve Başantrenör Giovanni Guidetti Spor Arena’ya özel açıklamalarda bulundu.
Paola Egonunun duygusal anları
“TÜRKİYE’Yİ ÇOK ÖZLEYECEĞİM”
VakıfBank’ın kupayı kaldırmasında büyük katkısı olan Nijerya asıllı İtalyan voleybolcu Paola Egonu, diğer bir ülkeye gideceği için üzgün olduğunu belirtti. Başarılı oyuncu “Türkiye’yi özleyecek misin?” sorusuna “Özleyeceğim. Çok çok özleyeceğim.” sözleriyle karşılık verdi.
Buzdolabına su şişesi koymayı unutma periyodunu ve sıcak su için çaydanlık ya da kettle kullanmayı rafa kaldıran su sebilleri, hem pratik hem de kullanışlı bir tahlil olarak her meskenin mutfağının gözdesi haline geldi. Sıcak yahut soğuk su akıtan su sebillerini alırken birtakım ayrıntıları göz önünde bulundurarak seçim yapabilirsiniz. Pekala su sebili alırken nelere dikkat edilmeli? Su sebili modelleri nedir? İşte karşılıklar…
Geçmiş yıllarda sadece ofis ve okul üzere toplumsal alanlarda bulunan su sebilleri, şu sıralar neredeyse her konutun mutfağında yer alıyor. Suyu istenilen sıcaklıkta ve ölçüde bardağa otomatik doldurma imkanı sunan su sebilleri, bilhassa yaz aylarında buz üzere bir bardak suyu yudumlamanın vazgeçilmez yollarından biri olarak karşımıza çıkıyor. Birçok model, marka, tasarım ve fiyatta bulunabilen su sebilleri ortasından hem meskeninize hem de tercihlerinize uygun bir seçim yapmakta zorlanıyorsanız tavsiyelerimize kulak vermeye hazır olun. Gelin, su sebili alırken kesinlikle göz önünde bulundurulması gereken ayrıntıları birlikte inceleyelim.
SU SEBİLİ ALIRKEN NELERE DİKKAT ETMEK GEREKİYOR?
Eğer küçük yaşlarda çocuklarınız varsa su sebili alırken ‘çocuk kilidi’ özelliğine sahip olmasına ihtimam gösterebilirsiniz. Böylelikle küçük çocukların ‘kaynar/sıcak’ su düğmesine basmasının önüne geçebilir ve suyun daima akıtmamasını sağlayabilirsiniz.
Su sebili
Su sebili satın almadan evvel meskendeki birey sayısına nazaran su tankı kapasitesini belirleyebilirsiniz. Şayet konutunuzda kişi sayısı az ise daha küçük tanklar ülkü olacaktır.
Su sebili alırken dikkat edilmesi gerekenler
Su sebilleri, sıcak su ve soğuk su için elektrik gücü kullandığı için güç tasarrufu bulunan seçimlere yönelebilirsiniz. Böylelikle hem güç hem de maliyet açısından tasarruf sağlayabilirsiniz.
Su sebili özellikleri
Su sebili satın alırken belirlediğiniz markanın ulaşılabilirliğine de dikkat etmenizde yarar var. Arıza, yedek kesim üzere sorunlarla karşılaştığınızda markanın takviye ağının geniş olduğundan emin olmaya çalışın.
Su sebillerinin farkı
Birçok farklı model ve dizaynda üretilen su sebillerini seçerken mutfağınızın da dekorasyonuyla ahenk sağlaması epeyce değerli. Renk seçimi, görünür olmayan bilinmeyen damacanalı dizaynlar ve boyut bu noktada dikkat çekmektedir.
Su sebili çeşitleri
Damacana sularını kullanmaktan yana değilseniz arıtma sistemli su sebillerine baht verebilirsiniz.
Su sebilinde değerli detaylar
SU SEBİLİ MODELLERİ NELERDİR? SU SEBİLİ ÇEŞİTLERİ
GİZLİ DAMACANALI SU SEBİLLERİ
Dolaplı su sebili ve bâtın bölmeli su sebili olarak da isimlendirilen bu model, bilhassa mutfağının dekorasyonunda göz yorucu bir görünüm istemeyenler için ülküdür. Sebilin alt kısmında yer alan kapaklı dolaba yerleştirilen damacana sayesinde imajlı kirliliğini engelleyen bu model, şık bir dizayna sahiptir.
Gizli damacanalı su sebili
ÜSTTEN DAMACANALI SU SEBİLLERİ
Su sebili denildiğinde akla gelen birinci model olan üstten damacanalı su sebillerinde damacana aygıtın üst kısmında yer almaktadır. Damacananın aykırı bir formda üst kısma yerleştirildiği bu modelde aygıtın içerisindeki sıcak ve soğuk su hazneleri boşaldıkça otomatik olarak su sebilinden su eklenmektedir.
Üstten damacanalı su sebili
Aynı vakitte tezgah üstü su sebilleri ve arıtmalı su sebilleri gibi seçeneklerde bulunmaktadır.
Barcelona’ya büyük umutlarla gelen 22 yaşındaki Fransız Jules Kounde için kadrodan ayrılmak istediğine dair idialar ortaya atılmaya başladı. Barcelona’ya stoper gereksinimi olduğu için transfer edilen lakin dönemin birçoklarını sağ bek durumunda oynayan ve bu durumdan mutsuz olan Kounde ekipten ayrılmak istediğini söyledi.
ADA’DAN TALİBİ VAR
22 yaşındaki Kounde için İngiltere’den talip var. Fransız stoper için Newcastle United’ın, Barcelona’ya teklif yapmaya hazırlandığı gelen bilgiler ortasında.
60 MİLYON EURO’YA GELMİŞTİ
Barcelona’nın bu yaz en fazla bonservis ödediği isim olan Jules Kounde çıktığı 38 maçta 1 gol 6 asistlik performans sergiledi.
Süper Lig’de şampiyonluk için gün sayan Galatasaray’a transferde beklemediği bir karşılık geldi.
İtalyan basınında yer alan habere nazaran; Lecce forması giyen Morten Hjulmand ile birçok Avrupa kadrosu ilgileniyor.
İlgili olan ekiplerden birinin de Galatasaray olduğu belirtilirken, sarı kırmızılıların ısrarına karşın oyuncunun Türkiye’ye transfer olmayı düşünmediği belirtildi.
10 KULÜP İLGİLENİYOR
23 yaşındaki orta saha ile Dortmund, West Ham, Newcastle, Brighton, Tottenham, Everton, Ateletico Madrid, Sevilla, Getafe, Valencia ve Villarreal’in ilgilendiği aktarıldı.
Serie A takımı Lecce’de 33 maça çıkan Danimarkalı oyuncu 4 asist yaptı.
ZONGULDAK (İGFA)-AK Parti Kdz.Ereğli İlçe Başkanı İbrahim Sezer, AK Parti İl Başkanı Yardımcısı Baki Tura, AK Parti İl Genel Meclis üyesi Ali Kemal Karaca ve AK Parti Kdz.Ereğli Kadın Kolları Başkanı Fatma Doğru’nun da hazır bulunduğu ziyarette konuşan BATİYAC Başkanı Sina Çıladır, seçim öncesi işbirliğinin seçim sonrasında da Zonguldak’ın ve Kdz.Ereğli’nin sorunları ve çözüm noktasında devam edeceğinin altını çizdi.
“İŞBİRLİĞİMİZ ARTARAK DEVAM EDECEK”
Çıladır’ın ardından söz alan Milletvekili Saffet Bozkurt, seçim dönemindeki desteklerinden ötürü BATİYAC üyelerine teşekkür etti.
Türkiye’nin ilk vilayeti olan Zonguldak’ın birçok sorununa vakıf olduklarını belirten Milletvekili Bozkurt, “Ekip arkadaşlarımızla birlikte çalışmalarımıza hız kesmeden devam ediyoruz. Öncelikli hedefimiz Sayın Cumhurbaşkanımız ve partimizin genel başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı çok güçlü bir şekilde göreve getirmektir. Ardından da ülkemiz için süregelen projelerin devamlılığını sağlamaktır. Bunun için siz gazeteci arkadaşlara da çok büyük görevler düşüyor. İştişaremiz ve işbirliğimizin artarak devam etmesi arzusundayız” dedi.
Kadıköy Belediyesi’nin doğal afetlerde ve acil durumlarda kullanılmak üzere hazırladığı mobil fırın aracı hizmete girdi. Günde ortalama 35 bin ekmek üretme kapasitesine sahip mobil fırın, bugün sabahın erken saatlerinde üretime başlayarak Kadıköylülere poğaça ikram etti.
Kadıköy Belediyesi, doğal afetlere karşı hazırlıklarına ara vermeden devam ediyor. Daha önce afet bölgelerinde sıcak yemek hazırlamak ve dağıtmak için gezici aşevini hizmete alan Kadıköy Belediyesi, şimdi de ekmek üretimi için mobil fırın aracı hazırladı. Kadıköy Belediyesi Gezici Aşevi, Kahramanmaraş merkezli depremin hemen ardından birçok ilde afetzedelere günlerce sıcak yemek hizmeti vermişti. Türkiye’yi sarsan deprem sonrası hazırlıklarını hızlandıran Kadıköy Belediyesi, mobil fırın aracını hizmete aldı. Kadıköy Belediyesi’nin mobil fırını ile doğal afetlerde ve acil durumlarda günde ortalama 35 bin ekmek üretilebilecek. Kadıköylülerin hizmetine giren mobil fırın ilk üretimlerini de gerçekleştirdi. Sabahın erken saatlerinde işlerine giden Kadıköylülere mobil fırında hazırlanan ve pişirilen poğaçalar ikram edildi. Kadıköy Belediye Başkanı Av. Şerdil Dara Odabaşı da üretime başlayan mobil fırını inceledi ve vatandaşlara poğaça ikramında bulundu.
Acil durumlarda 2 saatte 2 bin ekmek
13 metre uzunluğunda 2,5 metre genişliğinde treyler üzerine kurulu mobil fırın, hem hareket hem de park halinde üretim yapabiliyor. Bünyesindeki jeneratörler sayesinde elektriğin olmadığı durumlarda da hizmet verebilen mobil fırın, olası bir acil durum anında ise 2 saat içinde yaklaşık 2 bin ekmek üretme kapasitesine sahip. Mobil fırında unlu mamuller üretim makineleri haricinde iklimlendirme cihazı, buzdolapları, personel için temizlik alanları da yer alıyor.
SpaceX’in Falcon 9 roketi, “Ax-2 Görevi” için Dragon uzay aracıyla Memleketler arası Uzay İstasyonu’na (ISS) fırlatıldı. Takımda yer alan Rayyanah Barnawi, uzaya giden birinci Suudi bayan oldu.
Elon Musk’ın sahibi olduğu uzay nakliyatı şirketi SpaceX, ABD’nin Florida eyaletinde bulunan Kennedy Uzay Merkezi’nden Ax-2 misyonu kapsamında 4 astronotu Milletlerarası Uzay İstasyonu’na (ISS) gönderdi.
Uzaya giden birinci Suudi bayan Rayyanah Barnawi oldu
UZAYA GİDEN BİRİNCİ SUUDİ BAYAN OLDU!
4 kişilik mürettebat ortasında Suudi Yüksek Uzay Konseyi’nden Ali Alqarni ve uzaya gidecek birinci Suudi bayan olan Rayyanah Barnawi’de yer aldı.
Uzaya giden birinci Suudi bayan Rayyanah Barnawi
Suudi astronotların uzayda 20 deney gerçekleştirmesi bekleniyor, bunlardan biri de kök hücrelerin yerçekimsiz ortamdaki davranışlarını incelemek. Kanser kök hücre araştırmalarında uzmanlaşmış bir bilim bayanı da olan Barnawi, Suudi Arabistan’ın göğüs kanseri araştırmalarına ilerletmeye odaklanacak.
Pelin Karahan eşi Bedri Güntay’dan değerli armağanlar almasıyla gündeme geliyor. Eşinden yeniden dudak uçuklatan bir armağan alan Pelin Karahan, magazin gündemine bomba üzere düştü.
Birçok ünlü aldıkları lüks ikram seçimleriyle gündeme geliyor. Onlardan biride Pelin Karahan ve eşi Bedri Güntay. Geçtiğimiz gün eşinin doğum günü için lüks bir markanın saatini ikram alan Bedri Güntay kendisine de tıpkı saatin kırmızısını almıştı. O saatlerin toplam fiyatları ise dudak uçuklattı.
SAATİN FİYATI DUDAK UÇUKLATTI
Galatasaray’a olan düşkünlüğü ile bilinen Güntay, birebir saat markasının sarı rengini eşi Pelin Karahan’a aldı. 300 bin Tl fiyatında olan saatın fiyatını duyanlar ise “Bu kadarı da pes” dedi. Ünlü çift, Galatasaray’ın son maçını isi toplam kıymeti 600 bin TL olan uyumlu saatlerle izledi.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK GÖRÜNTÜ;
Hüseyin Altın’ın kızı Hilal Altın’dan “Dargınım” yorumu! Usta sanatçını lisanlara pelesenk müziğini…
Spor Toto 1’inci Lig’i 68 puanla 2’nci sırada tamlayarak, 1 yıllık orta sonrası Üstün Lig’e direkt ismini yazdıran Çaykur Rizespor’un teknik yöneticisi Bülent Korkmaz, Mehmet Cengiz Tesisleri’nde Demirören Haber Ajansı’na (DHA) özel açıklamalarda bulundu.
Sözleşmesinin bittiğini söyleyen Korkmaz, “Benim amacım, ben buraya gelirken son 10 hafta kala, ‘bir inanılmazı yaparız’ diye geldik. Lakin olmadı. Bu süreçte de neyin olması neyin olmaması gerektiğin öğrendik. Bizim düşündüğümüz biçimde başlarsak biteceğini düşündük. Düşmemizin birçok nedeni var; ne kadar yetenekli oyuncunuz olursa olsun, aile olmadan hiç bir şey olmuyor. Geçen sene bu ortam oluşmadı. Yapabilirdik lakin grubu geç devralmamız, birtakım şeyleri sonradan fark etmememiz ve o süreci uygulayamamamız bizi bu durumlar getirmişti. Benim de kontratım bitti. Ben olurum yahut olmam ancak Rizespor Üstün Lig’de inşallah devamlı olur. Benim tavsiyem; neyin yanlış yapıldığını geçmişten örnek alarak, doğruların uygulanmasıdır. Benim anlaşmamda ‘düşerse devam etmek’ vardı. Biz düşer demedik fakat yüzdeye vurduğumuzda düşmesi çok yüksek ihtimal olan bir ekipti. Bunu Karabük’te büyük bir muvaffakiyet ile yaptık ancak olmadı. Ben düştüğü vakit da ekiple devam edeceğimi ve Muhteşem Lig’e çıkaracağımı söylemiştim. Çok şükür bizim dediğimiz halde oldu ve artık Muhteşem Lig’deyiz” diye konuştu.
‘SABIR ACIDIR ANCAK YEMESİ TATLIDIR’ BİZ BUNU YAŞADIK
Sezon başında amaçlarının Harika Lig olduğunu kaydeden Korkmaz, “1’inci Lig’in çok güç olduğunu biliyordum. Yaşayarak da öğrendim. Uğraşı üst düzeylerde olan bir lig, fakat hakikat teknik, transfer planlaması ve kulübün kurumsal yapısı olduğundan ben bu muvaffakiyetin olacağını düşünüyordum. Döneme İbrahim liderle birlikte Üstün Lig’e çıkma maksadı ile başlamıştık. Bunun nasıl olacağını belirledik. Bir aile ortamı olmadan bu işin olmayacağını, o ailenin bir modülü olanlarla devam edip, bunu hissetmeyenlerle yollarımızı ayırdık. Bu istikamette de çok gerçek bir karar verdik. Sıkıntı anları olan çok güç süreçti. Bu anları kendi lehimize çevirmeyi becerebildik. Tabi hiçbir muvaffakiyet öyküsü kolay olmuyor. Her maçın bir öyküsü var. Kıymetli olan sonunu düzgün bitirebilmekti. Hoş bir kelam olan, ‘sabır acıdır lakin yemesi tatlıdır’ı yaşadık. Son maçımız bile çok dertli geçti. Sonunda grup olarak, bir bütün olarak, kent olarak başardık” dedi.
Londra merkezli kripto para ticaret şirketi ve likidite sağlayıcısı Wintermute, portföyünde şaşırtan bir değişikliğe gitti. Bugüne kadar Shiba Inu’ya (SHIB) yük veren şirket, son satın alımlarıyla istikrarları değiştiriyor.
Shiba Inu (SHIB) artık Wintermute portföyünde ikinci sırada
En son raporlar, Wintermute’ın büyük bir Lido (LDO) hayranı olduğunu gösteriyor. Şirket portföyünün en büyük kısmını %17 ile LDO’ya ayırmış durumda. Gala (GALA), dydx (DYDX) ve Polygon (MATIC), başka en önemli yatırımları.
Bu ortada, Wintermute’ın son vakitlerde Pepe (PEPE) üzerinde ağırlaştığını belirtelim. Birebir vakitte likidite sağlayıcısı olan şirket, son ralli esnasında portföyünde büyük ölçüde Pepe’ye de yer verdi.
Tanınan bir kripto yorumcusu olan Jason Cline, bu birikim şu anda Shiba Inu’yu geride bıraktığını söylüyor.
Wintermute Pepe’ye yük veriyor
Kripto analisti olan Jason Cline, Wintermute’un Shiba Inu’dan (SHIB) daha fazla PEPE’ye sahip olduğunu bildiriyor. Wintermute son günlerde etkin olarak PEPE ticareti yapıyordu. Firma yaklaşık 227.000 dolar pahasında PEPE sattı. Fakat kısa bir müddet sonra bunların bir kısmını geri toplamaya başladı.
Bu hareketler, göğüs coin piyasasında gelişen bir dinamiği yansıtıyor. Önde gelen yatırımcıların göğüs token’lerin volatilitesine tesirli bir biçimde katıldığını gösteriyor. Wintermute’un stratejisindeki bu değişiklik, PEPE’nin Bitfinex üzere gelişmiş borsalarda listelenmesiyle paraleldi. Kısa mühlet sonra Binance’de listesini açınca ralli durdurulamaz hale geldi.
Pepe Coin etkisi
20 Mayıs tarihli Messari raporuna nazaran, Pepe’nin son eşsiz rallisi, yatırımcıların tekrar göğüs token’lere yönelmesini teşvik etti. Lakin, histeki bu değişikliğin nedenleri vardı. Raporlara nazaran PEPE, piyasadaki en süratli büyüyen ERC-20 tokeni oldu.
Bu yalnızca 1 milyar dolarlık piyasa kapitalizasyonuna giden süratli koşu ile hudutlu değildi. Bunun yerine, yatırımcı sayısının 100.000 kilometre taşını aşması sadece 22 gün sürdü. Pepe, bu türlü bir başarıyı yine yaratmak için Shiba Inu’dan çok daha kısa bir mühlet aldı.
Bu nedenle, piyasadaki iştirakçilerin, başlangıçtaki kuşkulara karşın, PEPE potansiyelinden başka tüm memlerden daha erken haberdar oldukları açıktı.
Messari, birebir raporda, Dogecoin’in ve SHIB’in 2021’deki yükselişinden bu yana kripto piyasasındaki iştirakçilerin aşinalığının da süratli tutucu ilavesinde oynadığını kaydetti. Bu, PEPE’nin popülaritesini artırdığı üzere, SHIB’e benzeri biçimde sahip başına piyasa kıymetinde de bir büyümeye yol açtı. Birebir ilgi, Ethereum’un gaz fiyatlarını 2023’te yeni tepelere çıkardı.
PEPE, SHIB ve DOGE’in yerini alabilir mi?
Pepe şu anda piyasa bedeline nazaran 72.sırada süreç görüyor. Mevcut pozisyonuyla, son vakitlerin en üstün çıkışlarından birini tamamladı. Pekala bu ivme Dogecoin ve SHIB’i geçmesi için kâfi olabilir mi? Kriptokoin.com olarak aktardığımız üzere Santiment datalarla mümkün olmadığını ispatlıyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan Hanımefendi öncülüğünde bu yıl ikincisi gerçekleştirilen “Türk Mutfağı Haftası” İznik’te göl kenarında düzenlenen etkinlikle kutlandı.
İznik Belediyesi’nin ev sahipliğinde gerçekleşen etkinliğe Bursa İl Kültür ve Turizm Müdürü Dr. Kamil Özer, İznik Belediye Başkan Vekili Zeliha Peşte, Bursa Büyükşehir Belediyesi Dış İlişkiler Dairesi Başkanı Abdülkerim Baştürk, İznik Müze Müdürü Ahmet Türkmenoğlu, İznik Yerel Eylem Grubu Derneği Başkanı Ahmet Kaya ve yönetimi, TKDK Temsilcileri, İznik Belediyesi yetkilileri, Basın mensupları ve davetliler katıldı.
İznik’te yerel halkın mutfağında pişirilen yemeklerden oluşan Bursa İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü katkılarıyla İznik Belediyesi tarafından hazırlanan “İznik Yemek Kültürü Kitabı’nın” da tanıtıldığı etkinlikte ilçenin coğrafi işaretli ürünleri de sunuldu. 21 – 27 Mayıs 2023 tarihleri arasında kutlanan “Türk Mutfağı Haftası” başladı. “Türk Mutfağı Haftası”nın bu yıl 2’ncisi düzenleniyor. Tema “Sürdürülebilir Türk Mutfağı: Atıksız, geleneksel, sağlıklı“ olarak belirlendi.
İznik Sahilinde gerçekleştirilen etkinlikte Coğrafi İşretli Müşküle İğne Oyası ve İznik Çinisi, yine Coğrafi İşaret süreci devam eden Derbent Dokumaları eşliğinde sunumlar gerçekleşti. Coğrafi İşaretli İznik Müşküle Üzümü yapraklarından sarılan yaprak sarmalar, İznik’in Göllüce Mahallesi’nde yetişen eşsiz enginarlar, İznik’in maharetli hanımlarının ellerinden çıkan Ekmek Köftesi, Nohutlu Tepsi Mantısı ve Cevizli Baklava damaklarda unutulmaz lezzetler bıraktı.
Türk Mutfağı Haftasıyla ilgili açıklamada bulunan Bursa İl Kültür ve Turizm Müdürü Dr. Kamil Özer konuşmasında “Bu hafta, Kültür ve Turizm Bakanlığımız tarafından Cumhurbaşkanlığımızın himayelerinde Asırlık tariflerle Türk Mutfağı Haftası” olarak ilan edildi. Artık her yıl 21 – 27 Mayıs tarihlerinde kutlanacak. Bizler bu haftanın bir gününü İznik’te bu eşsiz lezzetler ve görüntüler huzurunda sunuyoruz” dedi.
İznik Belediye Başkan Vekili Zeliha Peşte de konuşmasında “Bursa İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü katkılarıyla İznik Belediyemiz tarafından hazırlanan şehrimizin mutfak hafızasına bir nebzede olsa kayıt altına alma çabasıydı bu. Turizm iddiasında olan kadim bir şehirde evlerde neler pişiyor sorusunun cevabı bu kitabımızda. Bunun da bu anlamlı haftada tanıtımını sizlerle gerçekleştiriyoruz” dedi.
Organizasyonun ortağı olan İznik Yerel Eylem Grubu Derneği Başkanı Ahmet Kaya da konuşmasında “İznik’te yerel değerlerimizi geliştirmek, kayıt altına almak ve tanıtımını yapmak amacıyla TKDK desteğiyle kurduğumuz Derneğimiz ile çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bugünde ilçemizin gastronomi anlamında eksiklerini tamamlamak, bu alanda da varlığını hissettirmek için Türk Mutfağı Haftası’nı kutluyoruz. İznik Belediye Başkanımız Kağan Mehmet Usta’nın desteği ve vizyonuyla gerçekleştirdiğimiz çalışmalarımızın hayırlara vesile olmasını diliyorum” diye konuştu.
Bursa Büyükşehir Belediyesi Dış İlişkiler Dairesi Başkanı Abdülkerim Baştürk ise konuşmasında “Bursa endüstri ve sanayi şehri olmasının yanında aynı zamanda bir turizm şehridir. Bütün turistik değerleriyle ilgili de çalışmalarımızı bütün paydaş olan kurumlarımızla sürdürüyoruz. Teşekkür ediyoruz. Hayırlı olsun” dedi.
Etkinlikte davetlilere “İznik Yemek Kültürü” kitabı dağıtılırken ulaşmak isteyenler için de İznik Belediye Resmi Web Sitesinde link oluşturuldu.
Zeytinburnu Kültür ve Sanat Merkezi’nde Zeytinburnulu gençlerle bir araya gelen Belediye Başkanı Ömer Arısoy, bol sohbet ve eğlencenin tadını çıkardı.
Zeytinburnu Belediyesi Gençlik Merkezi (ZEYGEM) üyeleri, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı nedeniyle Zeytinburnu Kültür ve Sanat Merkezi’nde düzenlenen özel bir programda Belediye Başkanı Ömer Arısoy’la bir araya geldiler. Başkan Ömer Arısoy’la bol bol sohbet etme fırsatı bulan gençler, ikramlar eşliğinde birlikte müzik dinleyip eğlendiler.
Program sonunda gençlerle hatıra fotoğrafı çektirmeyi ihmal etmeyen Başkan Arısoy, günün anlam ve önemine binaen buluşmaya gelen gençlerin hepsine 10 GB internet paketi hediye etti.
Zorlu PSM YouTube kanalında Zeynep Ocak’ın Zorlu PSM’nin sahne arkasında sorular sorduğu, her bölümü kendine özgü kahkaha dolu program ‘Kuliste Röveşata’nın yeni bölüm konuğu; Büyük Ev Ablukada oldu.
Büyük Ev Ablukada, Zeynep Ocak’ın sunduğu grup dağılsaydı hangi gruba dahil olurdunuz? Birbirinizin en sevdiğiniz ve sevmediğiniz özellikleri neler? Aranızdaki en iyi insan kim?, En çok beste yapmak istediğiniz dizi hangisi? İsim hakkınızı verecek olsaydınız kime verirdiniz? gibi eğlenceli sorularla mücadele ettikten sonra Büyük Ev Ablukada’nın doğaçlama şarkı performansıyla programda samimi dakikalar geçirildi.
Zorlu PSM sahne arkasında doyasıya muhabbetle eğlenceli dakikalar yaşandığı ‘Kuliste Röveşata’ programının yeni bölümü, Zorlu PSM YouTube kanalında yayınlandı. Editörlüğünü Kutsal Motor ekibinin yapıp Zeynep Ocak’ın sunduğu ‘Kuliste Röveşata’nın yeni bölüm konuğu ise Büyük Ev Ablukada oldu.
“Büyük Ev Ablukada Kapatılsaydı hangi gruba dahil olurdunuz?”
Gülin Kılıçay (Gülinler), Cem Yılmazer (Afordisman Salihins) ve Bartu Küçükçağlayan (Canavar Banavar), Zeynep Ocak’ın ‘Büyük Ev Ablukada kapatılsaydı hangi gruba dahil olurdunuz?’’ sorusuna birbirinden eğlenceli yanıtlar verdi. Duman’dan Björk’e, Gülinler’den Dua Lipa’ya kadar birçok isim söyleyen grup, kendilerine has yorumlarıyla da eğlenceli anlar yaratarak en son hep beraber Gülinler ile devam etme kararı aldı.
Zeynep Ocak, koridorlardan sahneye yürürken sorularına devam ederken sahneye gelen Büyük Ev Ablukada grubunun “Grup haklarınızı satsanız kaça satardınız?” sorusuna Bartu Küçükçağlayan, “Alsınlar artık ya, alsınlar da hiç önemli değil!” esprili yanıtını verdi. Ardından Zeynep Ocak “Satın alacaklar ancak filminizi de yapacaklar, sizleri oyuncular canlandıracak.” sorusunu sorunca grup peş peşe kendilerini kimlerin oynayacağı konusunda eğlenceli tahminlerde bulundular.
Doğaçlama Büyük Ev Ablukada Şarkısı!
Hangi dizilere şarkı bestelemek istediklerini sırayla anlattıktan programın sonundaki sürpriz doğaçlama şarkı performansının sergilendiği eğlenceli bölümde grup, o anda aklına gelen kelimelerle ve enstrümanlarıyla bir şarkı bestelemeye başladı. “Pazartesi” kelimesiyle eğlenceli bir şekilde çalmaya başlayan grup git gide coşarak şahane bir şarkıyla programa damga vurdular.
Kemerburgaz Kent Ormanı’nda, gökyüzünün altında, birçok kültür sanat ve eğlence deneyimlerine imza atmaya devam eden YBY Woods, haziran ayında konser ve gösteri şölenine hazırlanıyor. 2 Haziran’da Mark Eliyahu, 3 Haziran’da Fatma Turgut, 4 Haziran’da Evrencan Gündüz ve Yüksek Sadakat, 16 Haziran’da Cem Adrian, 17 Haziran’da Kaan Sekban ve 18 Haziran’da Suat Suna İstanbul’un en büyük sahnesi YBY Woods’ta müzikseverlerle buluşacak.
3 Haziran’daki Gençlik Festivali kapsamında ilk kez açık hava sinema formatında izleyicisiyle buluşacak olan Cem Yılmaz ise Pek Yakında filmini yorumlayacak. Yıldızların ardı ardına sahne alacağı konser ve Gençlik Festivali’nin biletleri Biletix, biletinial ile bubilet platformlarından satışa sunuldu.
Şehir yaşam kültürünün zenginleşmesine odaklanan YBY Woods, dünya standartlarında deneyimleri Kemerburgaz Kent Ormanı’nda sanatseverlerle buluşturmaya tüm hızıyla devam ediyor. Şehir yaşam kültürünün zenginleşmesine odaklanan YBY Woods, haziran ayında konserler şölenine ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor.
Mark Eliyahu, Fatma Turgut, Yaşlı Amca, Yüksek Sadakat, Evrencan Gündüz, Cem Adrian ve Suat Suna’nın İstanbul’un en büyük sahnesinde sevenleriyle buluşacağı haziran konserleri için biletler Biletix ve biletinial platformlarında satışta. Gençlik Festivali kapsamında 3 Haziran’da ilk kez açık hava sinema formatında izleyicisiyle buluşacak olan Cem Yılmaz ile 17 Haziran’da müzikal gösteri sunacak Kaan Sekban’ın biletlerine de aynı platformlardan ulaşılabiliyor.
Yaşadıkları deneyimin insanları ve insanların içinde bulundukları toplulukları pozitif biçimde dönüştürdüğüne inanan YBY Woods; gökyüzünün altında, ormanın içinde eşsiz konser deneyimleri yaratmaya devam ediyor.
Sağlıklı yaşam, spor, eğlence ve iyiliği bir araya getiren Eker I Run, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı Sanal Gençlik Koşusu etkinliğiyle kutladı. Bandırma Vapuru’nun Samsun’a ulaştığı mesafenin adımlarla tamamlandığı sanal koşuya katılan 228 kişi, 19 Mayıs 1919’un anısını tekrar yaşattı.
Eker I Run, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun dönüm noktalarından 19 Mayıs 1919’un temsil ettiği değerleri genç nesillere aktarmak amacıyla anlamlı bir etkinliğe imza attı. 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı kutlamak için Sanal Gençlik Koşusu düzenleyen Eker I Run,Türkiye’nin farklı bölgelerindenkoşu severleribir araya getirdi.
750 km’lik mesafeye 2 kez ulaşıldı
“19 Mayıs’ta Sanal Gençlik Koşusu’nda #OnaKoşuyoruz” söylemiyle yapılan etkinlik, Bandırma Vapuru’nun Samsun’a olan seferindeki yaklaşık 750 km’lik mesafenin adımlarla katedilmesiyle gerçekleşti. Gençliğin enerjisiyle etkinliğe katılan 228 kişi, 750 km’lik mesafeye 2 kez ulaşarak hedeflenen uzaklıktan daha uzun bir yol katetti. 19 Mayıs Sanal Gençlik Koşusu’nda toplam koşulan mesafe 1.505 km oldu.
Koşuya, 3 ülkeden ve 27 ilden katılım sağlandı
Koşuya; Türkiye’nin yanı sıra İrlanda ve Almanya ile birlikte toplam 3 ülkeden ve 27 ilden katılım sağlandı. En çok katılım sağlanan 5 şehir; İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Antalya olarak sıralandı. Adım Adım Ankara ve Bursa ekipleri de etkinlik kapsamında bir araya gelerek, 19 Mayıs’ın ve Atatürk’ün anısına birlikte koştu.
Farklı mesafe seçenekleri belirlendi
Katılımcılar, 16-21 Mayıs tarihleri arasında yapılan sanal koşuya istedikleri yerden istedikleri zamanda katılabildi. Belli bir mesafede yaptıkları koşu ya da yürüyüşü GPS özelliği olan bir spor saati veya cep telefonu uygulaması yardımıyla ölçen katılımcılar, bu verileri Eker I Run sitesine yükledi. Koşu veya yürüyüş mesafesi için 3 farklı seçenek belirlendi. Katılımcılar; 1.9K, 19K seçeneklerinin yanı sıra “Limitsiz Parkur” seçeneği ile hafta boyunca yaptıkları koşu ve yürüyüşleri de sisteme kaydedebildi.
Her koşucunun katkısıyla bir bayrak yarışına dönüşen Sanal Gençlik Koşusu, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’na farklı bir renk kattı.
Her yeni Mortal Kombat sineması duyurusuyla heyecan yapıyor olsam da şu ana kadar beyaz perdede beni tatmin eden bir işe rastlayamadım. Büyük övgü alan 2021 imali Mortal Kombat uyarlaması da buna dahil. Pek çok eksiği olan üretimin devam sineması ise benim fikirlerimi (!) umursamadan yoluna devam ediyor.
The Hollywood Reporter’ın savlarına nazaran Tati Gabrielle, yeni sinemanın takımına katılmaya hazırlanıyor. Gabrielle, Kotal Kahn’ın biricik yavuklusu ve Kitana’nın arkadaşı Jade’i canlandıracak. Birinci sinemada yüzünü göremediğimiz Jade, Mortal Kombat cihanına ikinci oyun ile giriş yapmıştı. Bunu da not etmiş olalım…
Gabrielle, Netflix’in Chilling Adventures of Sabrina üretiminde ün yaptı. Ancak oyuncunun The Owl House ve You üzere kıymetli üretimlerde da rol aldığını hatırlatmakta yarar var. Gabrielle birebir vakitte Uncharted’ın sinema uyarlamasında Jo Braddock rolünü üstlenmişti.
Mortal Kombat’ın devam sinemasında Johnny Cage rolünde ise Karl Urban’ı göreceğiz.
TFF 3. Lig’de play-off 1. cins çabaları 24 Mayıs Çarşamba günü oynanacak maçlarla başlayacak.
Türkiye Futbol Federasyonundan yapılan açıklamaya nazaran, tek maç üzerinden oynanacak bu çeşitte, kümelerini 3. sırada tamamlayan gruplar, konut sahibi olarak kümesi 6. sırada tamamlayan gruplarla karşılaşacak. Ligi 4. sırada bitiren ekipler da, puan durumunda 5. sırayı alan takımları konuk edecek.
1. Küme’de Belediye Derincespor, 2. Küme’de Alanya Kestelspor ve 3. Küme’de da Kepez Belediyespor, dönemi 2. sırada tamamladıkları için direkt play-off finaline yükseldi.
TFF 3. Lig play-off programı şu biçimde:
24 Mayıs Çarşamba
1. Grup
16.00 Belediye Kütahyaspor-Karabel Karaköprü Belediyespor (Kütahya Dumlupınar)
Cihaz bilgilerini depolamak ve/veya bunlara erişmek için çerezler gibi teknolojiler kullanıyoruz. Bunu, göz atma deneyimini geliştirmek ve kişiselleştirilmiş reklamlar göstermek için yapıyoruz. Bu teknolojilere izin vermek, bu sitedeki tarama davranışı veya benzersiz kimlikler gibi verileri işlememize izin verecektir. Rıza vermemek veya rızayı geri çekmek, belirli özellikleri ve işlevleri olumsuz etkileyebilir.
fonksiyonel Always active
Teknik depolama veya erişim, abone veya kullanıcı tarafından açıkça talep edilen belirli bir hizmetin kullanımını sağlamak veya yalnızca bir elektronik iletişim ağı üzerinden bir iletişimin iletimini gerçekleştirmek gibi meşru bir amaç için kesinlikle gereklidir.
Preferences
The technical storage or access is necessary for the legitimate purpose of storing preferences that are not requested by the subscriber or user.
İstatistik
Yalnızca istatistiksel amaçlar için kullanılan teknik depolama veya erişim.The technical storage or access that is used exclusively for anonymous statistical purposes. Without a subpoena, voluntary compliance on the part of your Internet Service Provider, or additional records from a third party, information stored or retrieved for this purpose alone cannot usually be used to identify you.
Reklam
Teknik depolama veya erişim, reklam göndermek için kullanıcı profilleri oluşturmak veya benzer pazarlama amaçlarıyla bir web sitesinde veya birkaç web sitesinde kullanıcıyı izlemek için gereklidir.