Ay: Mayıs 2023

  • SAHİM-SEN’den Memur Maaş Zammı Değerlendirmesi: ”Taban Aylığı Arasındaki Uçurum Aynı Kurumda Hizmet Verenleri Ayrıştıracak!”

    En düşük memur maaşının 22.500 TL olması ile ilgili çalışmalar sürerken memur maaşları hakkında çarpıcı açıklamalarda bulunan Sağlık Hizmetleri Sendikası (SAHİM-SEN) Genel Başkanı Özlem Akarken, ‘En yüksek Memurun bile taban aylığı 6.787 TL iken, En düşük kamu işçisinin taban aylığı ise 15.000 TL olacak. Maalesef bu taban aylığı arasındaki uçurum, aynı kurumda hizmet verenleri ayrıştıracak. Yapılacak bu memur zam oranının taban aylık artışı temelinde yapılması gerekmektedir. Taban aylığa yapılmadığı takdirde mağduriyetlerin oluşması kaçınılmaz olacaktır” değerlendirmesinde bulundu.

    Temmuz ayı itibarıyla en düşük memur maaşın 22.500 TL olacak.  Çalışmaların bu yönde devam ettiğinin kulislere düşmesi, beraberinde tartışmaları ve soru işaretlerini de getirdi. En yüksek memurun bile taban aylığı 6.787 TL iken, en düşük kamu işçisinin taban aylığı ise 15.000 TL olacak. Maalesef bu taban aylığı arasındaki uçurum, aynı kurumda hizmet verenleri ayrıştıracak.

    ZAM, TABAN AYLIK TEMELİNDE YAPILMADIĞI TAKDİRDE MAĞDURİYET OLUŞTURACAK 

    Yapılacak memur zam oranının taban aylık temelinde yapılmadığı takdirde mağduriyetlerin oluşmasının kaçınılmaz olacağının özenle altını çizen Sağlık Hizmetleri Sendikası (SAHİM-SEN) Başkanı Özlem Akarken, “Memurluk statüsü devleti temsil ettiği gibi yaptığı hizmet devletin işleyişini gösterir. Memurluğun eğitim düzeyi, liyakatli atanmaları, statülerine uygun hizmet vermesi, hizmet alanların düzgünlüğü devletin iskelet sağlamlığını gösterir. Ancak gelinen noktada memurluk; maddi, sosyal ve psikolojik olarak yıpratılmıştır. Seçim dolasıyla vaatler de maalesef sınıfta kalmıştır” yorumunda bulundu.

    ANA HEDEF HALKIMIZIN GELİŞMİŞLİĞİ VE REFAHI OLMALI

    “Memurluk statüsünün korunması, geliştirilmesi ve tercih edilebilirliğinin artırılması ile birlikte, kalitenin ve üretkenliğin artırılması, ülkemiz ve halkımızın gelişmişliği ve refahı ana hedef olmalıdır” diyen SAHİM-SEN Başkanı Akarken, “Ülkemiz bürokrasi sistemindeki, devletin ve halkın doğrudan etkilendiği düzenlemelerin, resen ve talepler doğrultusunda olgunlaştığı kurumlarda görev yapan kişi ve kişilerin çoğunlukla devlet memuru statüsünde olması, gelişmişliğin önemli bir parçası olan memurluk statüsünün önemini açıkça göstermektedir. Ayrıca uluslararası platformlarda ülkemizi temsil görevi de üstlenen memurlarımızın üst düzey liyakati ve gelişmişliğinin önemi de tartışmasızdır. Memurluk statüsünün, vurguladığımız gerekçeli önemi dikkate alındığında, memurlarımızın maddi ve sosyal yönden desteklenmesi kaçınılmazdır.” dedi ve ekledi: “ Bu noktada 375 sayılı KHK’nın 1. maddesi ile memuriyet taban aylığı gösterge rakamı (1000) ve kıdem aylık gösterge rakamı (20) nı üç katına kadar artırmaya yönelik yetkilendirilen Sayın Cumhurbaşkanımızın, 1000 olan memuriyet taban aylık gösterge rakamını 3000, kıdem aylık gösterge rakamını ise 45 şeklinde ivedi olarak güncellemesi; emekli keseneğine ve kurum karşılığına tabi tutulan ve 7417 sayılı kanunun 2’nci maddesi ile düzenlenen en yüksek devlet memuru aylığına uygulanacak yüzdelik oranlarına esas teşkil eden ek göstergelerin, ana ve ara ek gösterge şeklinde düzenlenerek, oranların hakkaniyet ve ölçülülük ilkelerine göre yeniden belirlenmesi noktasında, kanunun Sayın Cumhurbaşkanımıza verdiği artırma, değiştirme ve yeniden düzenleme yetkisi kapsamında ivedilikle yapılması gereklidir. Bu durum, gerek ülkemizin ve halkımızın gelişmişliği, gerekse de görevdeki ve emekli memurlarımızın refahı, aidiyet duygularının güçlendirilmesi ve çalışma barışının sağlanması açısından kaçınılmaz hale gelmiştir.”  

    DEVLET VARSA ÇALIŞAN, ÇALIŞAN VARSA DEVLET VAR 

    Son olarak SAHİM-SEN Başkanı Özlem Akarken şunları söyledi: “Taban aylıktaki artışa ilaveten, kamu düzeninde eşitlik ve adaletin sağlanması, refahın artırılması, enflasyona memurun yenik düşmemesi, yıllara göre memur maaşlarının değerini yitirmesi nedeniyle, alım gücünün artırılmasına yönelik alınacak tedbir ve takdir kapsamında; memur maaş hesaplamalarında dikkate alınan kat sayıların en az % 40 oranında artırılması (Temmuz ayında yapılacak olan enflasyon farkı ve maaş artış oranları hariç); gelir vergisi dilimleri ve oranlarının, bir kısmının devlet tarafından sübvanse edilecek şekilde gelir vergisi adaletinin sağlanarak yeniden düzenlenmesi; devlet kurumlarının kendi içlerinde, iş güçlüğü, iş riski ve eleman temininde güçlük şartlarını dikkate alarak, yan ödeme puanlarına hakkaniyet ve ölçülülük ilkesi kapsamında artış yapılması gereklilik haline gelmiştir. 

    SİYASET AMAÇ DEĞİL, ARAÇ OLMALIDIR

    Yukarıda gerekçeli haklı taleplerimize ek olarak; ülkemizdeki sendikal anlayışın görev ve sorumluluk bilinci içinde; kişisel menfaatlerden uzaklaşmış; “Devlet varsa çalışan, çalışan varsa devlet var.” bakışıyla; ülkemizin ve çalışanların refahı ve gelişmişliğine yönelik çalışmalarda, siyaseti amaç olarak değil, araç olarak gören bir anlayışla; demokratik ve hür sendikal sistemin tesis edilmesi, sendikalaşma oranlarının artırılmasında ve sendikal anlayışın sürdürülebilirliği açısından büyük önem arz etmektedir. 

    SAHİM-SEN’İN ÇÖZÜM ÖNERİLERİ GÖRMEZDEN GELİNMEMELİ

    Bu noktada; SAHİM SEN olarak diyoruz ki; menfaat sendikacılığının egemen olduğu değil, hukuku ve liyakati ön planda tutan sendikacılığın egemen olduğu; toplu sözleşme ikramiyesi gibi orantısız düzenlemelerle, tabir yerindeyse, devlet kaynaklarının üyeleri aracılığı ile sendika ve yöneticilerine aktarıldığı değil, bütünlük çerçevesinde her bir vatandaşın hakkının korunduğu, devletin ve çalışanın kazanacağı; sendika üye/istifa işlemlerinin, yöneticilerin mobbingine maruz bırakılacak şekilde değil, çalışanların demokratik haklarını özgürce e-devlet üzerinden yapabileceği; sendikalı yöneticilerin değil, liyakatli yöneticilerin yöneteceği şekilde yapılacak olan düzenlemelerin, ülke ve çalışan çıkarları, sendikal sistemin etkin ve kaliteli şekilde sürdürülebilirliği, sendikalaşma oranlarının artırılması, memurların mali ve sosyal haklarının korunup, sendikal anlayışın ve memurların mali ve sosyal haklarının geliştirilmesine katkı sağlayacak şekilde, memurların grev haklarının hukuki düzenlemeyle tesis edilmesi gerekmektedir. Bizlerin çözüm önerileri ve tespitleri kamu personellerinin mali ve diğer özlük haklarının    geliştirilmesi açısından görmezden gelinmemelidir.”

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Borusan Contemporary Çocuk Atölyeleri her yaştan çocukları sanatla buluşturmaya devam ediyor!

    Borusan Contemporary’nin, Perili Köşk’te gerçekleştirdiği birbirinden keyifli çocuk atölyeleri devam ediyor! 27 Mayıs’ta gerçekleşecek olan iki yeni atölyede farklı yaş gruplarından çocuklar, Borusan Contemporary’nin güncel sergilerinde yer alan   eserlerden aldıkları ilhamı hayal güçleriyle birleştirerek özgün çalışmalar üretiyor.

    Katılımcılar 27 Mayıs günü gerçekleşecek olan “Göğe Doğru” atölyesinde mimarlık ve tasarım dünyasını keşfederken, “Noktalar Hareket Ediyor” başlıklı atölyede çeşitli malzemelerle kendi kumaş posterlerini hazırlayacaklar.

    Borusan Contemporary’nin farklı yaş gruplarındaki çocuklara yönelik atölyeleri, küçük sanatseverlere hem eğlenebilecekleri hem de öğrenebilecekleri bir ortam sunuyor. 27 Mayıs Cumartesi günü gerçekleşecek iki atölyede 8-11 ve 6-8 yaş aralığındaki çocuklar, Hibrit Mekanlar ve Kaosun Eşiği sergilerini gezdikten sonra yaratıcı çalışmalara imza atacak.

    Mimariden ilham alan heykeller 

    27 Mayıs Cumartesi günü saat 11.00-13.00 arasında Perili Köşk’te 6-8 yaş arası çocuklar için düzenlenecek olan “Göğe Doğru” başlıklı atölye çalışması Hibrit Mekanlar sergi turu ile başlıyor. Sergi turunun ardından mimaride form, strüktür ve malzeme kavramları üzerine sohbet edecek olan çocuklar, tek bir geometrik parça ile kendi renkli heykellerini üretecekler.

    Çocuklar kendi kumaş postlerlerini tasarlayacak

    27 Mayıs Cumartesi günü saat 13.00-15.00 arasında ise Perili Köşk’te 6-8 yaş arasındaki çocuklar için düzenlenecek “Noktalar Hareket Ediyor” isimli atölye çalışması, Hibrit Mekanlar sergi turuyla başlayacak. Katılımcılar sergide yer alan İspanyol sanatçı Teo González’in su damlalarından oluşan dünyasını yakından keşfedecekler . Farklı damlatma teknikleri ile boyanın kumaşa sabitleneceği bu keyifli atölyede her çocuk  bir poster tasarlayacak.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Ege Üniversitesi 68’inci yaşını coşkuyla kutladı

    Türkiye’nin en köklü yükseköğretim kurumlarından olan Ege Üniversitesi, 68’inci kuruluş yıl dönümünü kutladı. Kutlama etkinlikleri, Rektörlük Bahçesinde Atatürk Anıtına üniversite üst yönetimi tarafından çelenk sunulmasıyla başladı. Çelenk sunma töreninde kısa bir konuşma gerçekleştiren Rektör Prof. Dr. Necdet Budak, “Kuruluşumuzdan bu yana üniversitemizin gelişimine emek veren ve gayretleriyle başarılarımıza katkı sağlayan tüm mensuplarımıza şahsım ve Ege Üniversitesi adına sonsuz teşekkürlerimi sunuyor; Üniversitemizin 68’inci kuruluş yıl dönümünü büyük bir coşku ve gururla kutluyorum” diye konuştu.

    Rektörlük bahçesindeki çelenk sunumunun ardından Prof. Dr. Yusuf Vardar MÖTBE Kültür Merkezinde “Ege Üniversitesi 68. Kuruluş Yıl Dönümü ve Akademik Yükselme Töreni” gerçekleştirildi. Törene, Rektör Prof. Dr. Necdet Budak, üniversite üst yönetimi, senato üyeleri, akademik-idari personel ile öğrenciler katıldı.

    “Üniversitemizde büyük bir değişime imza attık”

    Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasının ardından söz alan Rektör Prof. Dr. Necdet Budak, “Köklü geçmişiyle üniversitemiz, gerek ulusal gerekse uluslararası arenada saygın bir konuma sahip, öncü bir üniversitedir. Mezun olduğum bu güzide Üniversitenin Rektörü olarak üniversitemize kazandırdığımız bu saygın konumdan dolayı büyük bir kıvanç ve gurur duyuyorum. Bizler, göreve geldiğimiz ilk günden bu yana dek, sayısız başarılarla dolu saygın üniversitemizi, ülkemizin ve dünyanın en önemli bilim üreten markası haline getirmek için gece gündüz demeden çalıştık. Ege Üniversitesinin köklü tarihine yakışır bir gelecek inşa etmek için üstün gayret sarf ettik ve tüm gücümüzle ve inancımızla çalışmaya devam ediyoruz. Biliyoruz ki bilimsel ilerlemenin merkezi olan üniversitelerin başarılarını geleceğe taşıması, çağın değişen dinamiklerine uyum sağlanması ile mümkündür. Bizler de bu bilinçle hareket ediyor, Üniversitemizin gelişimine katkı sunmak için tüm imkânlarımızı seferber ediyoruz. Üniversitemizi, yükseköğretim camiasında layık olduğu noktaya taşımak için büyük bir değişim dönüşüm hareketi başlattık ve önemli başarılara hep birlikte imza attık” dedi.

    Gerçekleştirilen başarıları anlatan Rektör Prof. Dr. Budak, “Bugün gururla belirtmeliyim ki; geldiğimiz noktada Ege Üniversitesi, Araştırma Üniversitesi unvanına sahip, Türkiye’nin ilk Kurumsal Tam Akreditasyon Belgesini almış, Öğrenci Memnuniyetinde A Plus olmuş, Türk yükseköğretim sistemimize örnek olan öncü bir üniversitedir. Ayrıca Üniversitemiz, uluslararasılaşma hedefleri doğrultusunda kardeş ülke Azerbaycan ile Cumhuriyet tarihinde bir ilk olan çift diploma projesini hayata geçirerek tarihe önemli bir not düşmüştür. Bunun yanında Özbekistan’daki üniversiteler ile yapılan anlaşmalar ile hem öğrenci değişim programları ve hem de akademik personel değişim programı bir o kadar başarılı bir şekilde işlemektedir. Yürüttüğümüz bu bilimsel çalışmalar, iki ülke arasındaki ilişkilere de katkı sunmaktadır. Bu başarılar elbette ki tesadüf değil, ortak akılla belirlenmiş hedefler doğrultusunda tek yürek olan Ege Üniversitesi ailesinin yoğun mesaisinin karşılığıdır” diye konuştu.

    “Ege Üniversitesi tarihindeki en yüksek akademik kadro desteğini sağladık”

    Ege Üniversitesinde son 5 yıl içerisinde idari ve akademik pek çok soruna çözüm bulduklarını ifade eden Prof. Dr. Budak, “Bugün üniversitemizin 68. Kuruluş yıldönümünü, son bir yılda yeni akademik kadrolarına atanan öğretim üyelerimizle birlikte kutluyoruz. Üniversitemizin, Araştırma Üniversitesi başarısına kavuşması ile birlikte önemli kazanımlarından biri norm kadro uygulamasının kaldırılması oldu. Böylece yılların birikimi olan kadro sorununa köklü çözümler ürettik. Bugün, tüm akademik birimlerimizde kadro sorunu artık ortadan kalkmış durumda. Son beş yıla baktığımızda 2018’de 183, 2019’da 152, 2020’de 172, 2021’de 230 ve 2022’de 350 olmak üzere toplam bin 400 akademik kadro tahsis ettik. Ege Üniversitesi tarihindeki en yüksek akademik kadro desteğini sağladık. Cumhuriyetin 100. yılında da sağlamaya devam edeceğiz. Bu süreçte, akademik performansa dayalı olarak ÜNİSİS sistemini hayata geçirdik. Artık üniversitemizde eğitim, öğretim, araştırma ve döner sermayeye katkı açısından tüm akademik birimlerimizde; üniversite, fakülte, bölüm ve kişi bazlı olarak performansı net bir şekilde analiz edebilmekteyiz. Bundan böyle kadro tahsislerimizi yaparken, ÜNİSİS sisteminden aldığımız veriler ışığında performansa dayalı kadro tahsisleri yapacağız.  Üniversitemizde bilimsel altyapıyı daha da yükseltmemiz ve uluslararası alanda giderek artan çetin koşullarda rekabet edebilmemiz için Cumhuriyetimizin 100. Yılında atama kriterlerimizde değişikliklere gittik. Detaylarını daha önce duyurduğumuz yeni kriterlerle üniversitemizin ivmesinin daha da yükseleceğini öngörüyorum” dedi.

    “Nihai amacımız Ege Üniversitesi markasının gücüne güç katmak”

    İdari ve akademik personele seslenen Prof. Dr. Budak, “Çatısı altında görev yaptığımız köklü üniversitemizi ulusal ve uluslararası arenada hak ettiği noktaya taşıma hedefiyle attığımız tüm adımlar, sizlerle daha da güçlenmektedir. Hedeflerimiz doğrultusunda gösterdiğiniz yüksek motivasyon ve kararlılık için senato üyelerimiz ve akademisyenlerimizin her birine ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Nihai amacımız Ege Üniversitesi markasının gücüne güç katmaktır. İnşallah bundan sonra da tüm Ege Üniversitesi ailesi olarak bilime ve ülkemize aynı adanmışlıkla çalışacak yeni hedeflerimiz doğrultusunda yeni başarılara hep birlikte imza atacağız. Üniversitemizin bulunduğu noktaya gelmesinde emeği olan bütün mensuplarımıza minnet ve şükranlarımı sunuyorum. Ebediyete uğurladığımız tüm hocalarımızı rahmet, minnet ve saygıyla anıyorum. Başarılarımızın artarak devam edeceğine duyduğum inançla, üniversitemizin kuruluş yıl dönümünü kutluyor, kurulduğu ilk andan itibaren üniversitemizin gelişimine katkı sunan emektarlarımıza; bugün yine aynı heyecan ve adanmışlıkla çalışan tüm mensuplarımıza şahsım ve Ege Üniversitesi adına sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum” diyerek sözlerini noktaladı.

    Rektör Budak, yükselme kaydeden akademisyenlere belgelerini verdi

    Rektör Budak’ın konuşmasının ardından Ege Üniversitesi Medya Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından hazırlanan “68. Kuruluş Yıl Dönümü” videosu izletildi.  EÜ Devlet Türk Musikisi Konservatuvarı tarafından icra edilen konser, dinleyicilerden beğeni topladı. Konser sonrası akademik yükselme kaydeden akademisyenlere belgeleri, Rektör Prof. Dr. Necdet Budak tarafından takdim edildi.

    Etkinlik, pasta kesimi ve toplu fotoğraf çekiminin ardından sona erdi.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Türk mobilya ihracatçıları Suudi Arabistan ve Fas ile masaya oturdu

    10 milyar dolar ihracat ile dünyanın ilk 5 ihracatçısı içinde yer almayı hedefleyen Türk mobilya sektörü Uluslararası Mobilya Fuarı MODEKO’da ithalatçılara yeni nesil mobilyalarını tanıttı.  

    Türkiye’de katma değeri yüksek projeleriyle sektörün bölgedeki merkezi konumunda olan Ege Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği, fuar ile eş zamanlı Ticaret Bakanlığı kanalıyla Suudi Arabistan ve Fas’tan Alım Heyeti Organizasyonu düzenledi.

    Ege Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Başkanı Ali Fuat Gürle, “2023’ün ilk 4 ayında Türkiye geneli mobilya ihracatımız 1,4 milyar dolara ulaştı. 2022 yılında Fas’a yüzde 16 artışla 92 milyon dolar, Suudi Arabistan’a yüzde 720 artışla 41 milyon dolarlık ihracat yaptık. Suudi Arabistan ile ülkemiz arasında başlayan yeni dönem ihracatımıza da olumlu olarak yansıyor. 17 Mayıs’ta (fuarın ilk günü) Suudi Arabistan ve Fas’tan 7 yabancı firma ile 40’a yakın Türk mobilya ihracatçısı firmamız 200’den fazla ikili iş görüşmesi gerçekleştirdi. Yoğun ilgi ve aldığımız geribildirimler doğrultusunda iki ülkeye toplam ihracatımızı kısa vadede 250 milyon dolara çıkaracağımızı öngörüyoruz. Diğer günlerde ise fuar ziyareti ve firma/tesis ziyaretleri gerçekleştirildi. Fuar süresi boyunca EİB info standında Birliğimiz ve faaliyetlerimiz hakkında bilgilendirmeler yapıldı.” dedi.   

    Başkan Gürle, “Mobilya sektöründe Türkiye geneli 2,8 dolar olan ortalama ihraç fiyatını 6 dolara çıkarmayı hedefliyoruz. Bu yüzden Ege Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliğimiz MODEKO’da “Alım Heyeti Organizasyonu” yanında, “Tasarım Buluşma Noktası” programını gerçekleştirdi. MODEKO Fuarı’nda bu sene 3’üncüsü düzenlenecek Ezber Bozan Tasarım Yarışması tanıtımı yapıldı, geçmiş senenin dereceye giren tasarımları sergilendi. Birliğimiz Türkiye’de sektörümüzdeki bütün projelerin yürütüldüğü bir merkez konumunda. Biz Ege Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği olarak hem ihracata yönelik uluslararası hem de yurtiçindeki sorunları çözmek için yoğun emek harcıyoruz. Projelerimizle, etkinliklerimizle, alım heyetleri, sektörel ticaret heyetleri, ulusal/uluslararası fuar katılımlarıyla bütün koordinasyonu sağlıyoruz. Ayrıca, MODEKO Fuarı bölgemizin en önemli fuarları arasında, fuarımızın önümüzdeki yıllarda başarılarının ve katılımcılarının memnuniyetinin artması için çalışmaya devam ediyoruz.” diye konuştu.

    Fuara Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Kasapoğlu, İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, TİM Başkan Vekili Ahmet Güleç, milletvekilleri, odalar ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Nevşehir Sutopu Takımı 1. Lig’e Yükseldi

    Kadınlar Sutopu 2. Lig’de mücadele eden Nevşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü Sutopu Takımı, 2022-2023 sezonunu 3. sırada tamamlayarak 1. Lig’e yükseldi.

    Çocukların ve gençlerin en az bir spor dalıyla meşgul olması ve boş vakitlerini spor yaparak geçirebilmeleri adına projeler geliştiren Nevşehir Belediyesi, bir yandan kente yeni spor sahaları kazandırırken bir yandan da Nevşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Hizmetleri Müdürlüğü bünyesinde faaliyetlerini sürdüren Nevşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü ile Türk sporuna yeni yetenekler kazandırmayı sürdürüyor.

    Çok sayıda branşta yüzlerce lisanslı sporcuya ulaşan Nevşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü, bu branşlarda oluşturduğu takımlarla bölgesel ve ulusal liglerde Nevşehir’i temsil ediyor. Son olarak geçtiğimiz yıllarda kurulan Kadın Sutopu Takımı, 2 yılda üst üste aldığı derecelerle 1. Lig’e yükselmeyi başardı.

    Kuruluşunun ardından ilk olarak Bölgesel Lig’de mücadele eden ve buradan 2. Lig’e yükselen Nevşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü Sutopu Takımı, 2022-2023 sezonunu 3. sırada tamamlayarak 1. Lig’e yükseldi.

    Nevşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Savran, Nevşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Hizmetleri Müdürlüğü bünyesindeki Nevşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü çatısı altında spor hayatını sürdüren Kadın Sutopu Takımı sporcularını ve Antrenörleri Oğuzhan Yazıcı’yı tebrik etti.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Altına ABD borç tavanı dayanağı

    Altın, ABD’nin temerrüde düşme tehdidinin inançlı liman talebini desteklemesiyle yükselişini ikinci güne taşıdı.

    Spot altın ons başına 1.980 dolar düzeyini test etti. Ons altın ve bankalar ortası Dolar/TL kuru uygulanarak yapılan hesaplamalara nazaran gram altın ise 1.260 TL civarında.

    Çeyrek altın 2.070 lira, Cumhuriyet altını ise 8.370 liradan satılıyor.

    Altın, geçtiğimiz hafta Nisan başından bu yana en düşük düzeyine gerilemesi sonrası, yatırımcıların borç tavanı krizi ve Fed’in faiz patikası hakkında daha fazla netlik beklemesiyle dar bir aralıkta süreç gördü.

    Temsilciler Meclisi Lideri Kevin McCarthy, Salı günü geç saatlerde iki tarafın borç limiti konusunda şimdi bir mutabakata varamadığını söylerken müddetin daralması finansal piyasalarda telaşların artmasına neden oluyor.

    Oanda Kıdemli Piyasa Analisti Ed Moya, “Altın 2.000 dolar düzeyini tekrar yakalama teşebbüsünde bulunuyor ve bu borç tavanı krizi büyüdükçe devam edecektir. Görünümde artan risklerin yatırımcıları inançlı varlıklara yönlendirmesini ve bu durumun altını desteklemesini bekliyoruz” değerlendirmesinde bulundu.

    Politik bir çıkmaza ait telaşlar, temerrüt senaryosunun gerçekleşmemesi durumunda ödenmeme riski en yüksek olan kısa vadeli Hazine bonolarının getirilerinin artmasına neden oluyor.

    Bu durum yakın vadeli faizlerin Çarşamba günü düşüş yaşayan 10 yıllık gösterge tahvil getirisinin epey üzerine çıkmasını sağladı. Daha uzun vadeli tahvillerin daha düşük getiriye sahip olması çoklukla faiz getirisi olmayan spot altın için olumlu olarak kıymetlendirilir.

  • İtalyanlar Torreira’dan vazgeçmiyor!

    Sezon başında 6 milyon euro bonservisle Galatasaray’a gelen Uruguaylı Lucas Torreira için sıkça transfer haberi çıkıyor. Son haberde İtalyan basınından geldi.

    İtalya basını, Lazio’nun Marcos Antonio’yu satması halinde listesindeki 1 numaralı ismin Galatasaray’ın Atom Karınca’sı Torreira olduğunu belirtti. Orta alandaki savaşçı kimliğiyle Galatasaray tribünlerinin sevgilisi haline gelen Lucas Torreira’nın birçok talibi bulunuyor. Lazio’da Marcos Antonio’nun bu yaz satılması bekleniyor. İtalyan grubu bu bahiste başarılı olursa, önceliğini Lucas Torreira’ya verecek.

    Vilayet Messaggero’nun haberine nazaran; bu bölge için Torreira haricinde Nicolo Rovella, Jordy Clasie ve Jerdy Schouten üzere alternatifler de mevcut. Galatasaray İdaresi ise Torreira’yı yüksek bir bonservis bedeli gelmezse satmayacak. Teknik Yönetici Sarri de bundan kısa mühlet evvel idareyle yaptığı görüşmede Torreira’nın transferi konusunda görüş alışverişinde bulunmuştu. İtalyan basını, Sarri’nin sistemi için Uruguaylı orta saha oyuncusunun biçilmiş kaftan olduğunu ve bu sebeple bilhassa Torreira’nın istendiğini belirtti.

    Yıldız futbolcu, daha evvel transfer durumuyla ilgili bir açıklama yapmamıştı. Torreira, son haftalarda yükselen formunun yanı sıra tribünlerle de bütünleşti. Şu anda Galatasaray memnun gözüküyor.

  • Suns’ın koç adayları ortasına Doc Rivers da katıldı!

    Philadelphia 76ers’ın eski koçu Doc Rivers’ın, Phoenix Suns’ın başantrenörlük misyonu için son dört aday ortasında yer aldığı bildirildi.

    76ers’ı arka arda üçüncü yılda playoffların ikinci tipinden öteye taşıyamaması sonrası vazifeden alınmış olan Rivers, bir müddettir başka kadroların ilgisini çekiyordu ve artık bu kadrolar ortasına Suns da katılmış oldu.

    ESPN’den Adrian Wojnarowski’ye nazaran Rivers, iş için aday olarak düşünülen eski Toronto Raptors başantrenörü Nick Nurse, Suns’ın yardımcı baş antrenörü Kevin Young ve Sacramento Kings’in yardımcı koçu Jordi Fernandez ortasına katıldı.

    Nurse tıpkı vakitte Milwaukee Bucks’ın başantrenörlük işi için Mike Budenholzer’in yerini alacak adaylar ortasında da yer alıyordu ve burada Rivers da adaylardan biri olarak gösteriliyordu.

    Mesleğine 1999’da Orlando Magic’te başantrenör olarak başladığından beri Rivers, benchte geçirdiği 24 dönemin 19’unda çalıştırdığı ekipleri playofflara taşımış, 2008’de ise Boston Celtics ile şampiyonluğa ulaşmıştı.

  • Kızamık Salgını Riski Artıyor !

    Türk Tabipleri Birliği (TTB),  “Kızamık Salgınına Dikkat!” başlıklı çevrimiçi bir panel düzenledi. Panel, TTB’nin sosyal medya hesaplarından canlı yayımlandı. Panelde Türkiye’de kızamık hastalığına karşı toplum bağışıklığının sağlanamadığı, özellikle son 1 yılda insidans oranının hızla arttığına dikkat çekilerek veri paylaşımları yapıldı. 

    TTB Merkez Konseyi üyesi Dr. Adalet Çıbık’ın moderatör olduğu panelde ilk olarak TTB Aşı Çalışma Grubu’ndan Prof. Dr. Muzaffer Eskiocak bir sunum yaptı. Kızamık hastalığının klinik tanımlamasını, epidemiyolojik özelliklerini ve komplikasyonlarını anlatarak sunumuna başlayan Eskiocak, aşı öncesi dönemde kızamık hastalığına bağlı ölüm verilerini paylaştı. Türkiye’de kızamık hastalığına karşı toplum bağışıklığının sağlanamadığını kaydeden Eskiocak, özellikle son bir yılda insidans oranının hızla arttığına dikkat çekti. Komplike olan ve olmayan kızamığın tespiti sonrası il sağlık müdürlükleri bulaşıcı hastalıklar birimlerinin ve ilçe sağlık müdürlükleri toplum sağlığı merkezlerinin bilgilendirilmesi gerektiğini belirten Eskiocak, daha sonra komplike olan ve olmayan kızamığın tedavi süreçlerini ayrıntılarıyla aktardı. Sunumunun son bölümünde kızamıktan korunmak için aşılama ve temaslı yönetiminin nasıl yürütülmesi gerektiğini ifade eden Eskiocak, kızamık aşısının yapılabileceği ve yapılamayacağı kişiler ile istenmeyen yan etkilerini dile getirdi.

    Deprem Bölgelerinde Salgın Hastalık Riskine Dikkat Çekildi

    Deprem bölgesinde halk sağlığını olumsuz etkileyen koşullardan, sağlık hizmetlerinin sunumundaki eksikliklerden ve hekimlerin ve sağlık emekçilerinin kötü barınma ve çalışma koşullarının aktarıldığı konuşmalarda, tüm bu yönetememe haline bağlı olarak salgın hastalık riskinin yükseldiği ve özellikle kızamık hastalığının büyük bir risk oluşturduğu vurgulandı.  Etkinlikte; Aile Hekimliği Kolu’ndan Dr. Emrah Kırımlı, Pratisyen Hekimler Kolu’ndan Dr. Naciye Demirel, Olağandışı Durumlarda Sağlık Hizmetleri Kolu’ndan Dr. Seçkin Kara, Halk Sağlığı Kolu’ndan Dr. Ahmet Soysal, Hatay Tabip Odası Başkanı Dr. Sevdar Yılmaz, TTB Hatay Deprem Koordinasyon Merkezi’nden Dr. Ali Kanatlı, Adıyaman Tabip Odası Başkanı Dr. İsmail Tosun, TTB Kahramanmaraş Deprem Koordinasyon Merkezi’nden Dr. Nihat Şahbaz ile deprem bölgesinde bulunan TTB Merkez Konseyi üyeleri Dr. Aydın Şirin ve Dr. Lütfi Tiyekli söz aldı.  (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı) 

  • Gülben Ergen konser diyetinde!

    İSTANBUL (İGFA) – Son çıkardığı şarkısı “En Güzel Misafir” ile müzik severlerden tam not alan Gülben konserden konsere koşuyor. Hayranlarıyla sahnelerde buluşan Ergen bu maratona ara vermeden devam ediyor.

    Yaz konserleri öncesi geleneksel diyet programına giren Gülben Ergen hayvansal gıdaları hayatından çıkardı. Bir süre bitkisel ağırlıklı beslenecek Ergen’in diyet listesinde sadece sebze ve meyveler var.

    Haziran sonu okulların kapanmasıyla çocuklarıyla Bodrum’daki yazlığına çekilecek olan sanatçı ailesine vakit ayıracak. Ardından yaz sezonu konser serisine Gürcistan, Batum’da start verecek.

  • Tarih de Verildi: Çin Coinleri Fırladı! İşte 25 Tanesi!

    Hong Kong Menkul Değerler ve Vadeli Süreçler Komitesi (SFC), kripto para borsalarının düzenlenmesine ait istişaresini sonuçlandırarak bölgede kapsamlı kripto para düzenlemesine yönelik kıymetli bir adım attı. Yatırımcıların korunması ve risk idaresine odaklanan yeni düzenlemeler 1 Haziran’dan itibaren yürürlüğe girecek. Bu gelişmeyle birlikte, çeşitli Çin coinleri sıçrama yaşadı. İşte detaylar…

    Hong Kong’dan kripto paralar için atak geldi

    Bir ay süren müracaat süreci boyunca SFC, önerilen düzenleyici kurallar hakkında toplam 152 kamu yorumu aldı. Tabir edilen görüşlerin çoğunluğu, ferdî yatırımcılara hizmet sunan lisanslı borsalar lehine oldu. Bu durum, Hong Kong’daki ferdi yatırımcılar ortasında kripto para ünitelerine yönelik artan ilgi ve kabulü göstermekte. Yeni düzenlemelerin değerli bir tarafı, borsalardaki kripto para üniteleri için listeleme gereklilikleriyle ilgilidir. SFC, listelenen pay senetlerinin yüksek bir piyasa bedeline sahip olmasını ve en az iki bağımsız endekse dahil edilmesini mecburî kılıyor. Sonuç olarak, hem Nasdaq hem de Bitwise endekslerine dahil olarak bu kriterleri karşılayan Bitcoin (BTC) ve Ethereum (ETH) üzere kripto para üniteleri Hong Kong borsalarında listelenebilir.

    Yatırımcıların korunmasını sağlamak için SFC, 2023 ve 2024 yılları ortasında beklenen stablecoin düzenlemeleri yürürlüğe girene kadar stablecoin kullanımına da kısıtlamalar getirdi. Bu ihtiyati önlem, yatırımcıları stabilcoinlerin bedelindeki potansiyel istikrarsızlıktan müdafaayı amaçlıyor. Bu da onları kullanma yeteneklerini engelleyebilir. Ayrıyeten SFC, lisanslı borsaların faiz oranı yahut borç verme hizmetleri sunmasını yasaklıyor. Bu sınırlama, kripto para piyasasında kaldıraç ve borç verme ile alakalı riskleri azaltmayı amaçlıyor. Ayrıyeten, yeni düzenlemeler kapsamında, airdroplar da dahil olmak üzere makul pay senetlerinin alım satımıyla ilgili “hediyeler” sunulmasına da müsaade verilmemekte.

    Hong Kong, kripto paralar için çalışmalarını hızlandırıyor

    SFC CEO’su Julia Leung, Hong Kong’daki kapsamlı kripto para düzenlemelerinin yatırımcıları müdafaayı ve riskleri işletmeler ve bölümler ortasında dengeli bir formda yönetmeyi amaçladığını vurguladı. SFC’nin gayesi, kripto para bölümünde yeniliği desteklerken sürdürülebilir sanayi gelişimini teşvik ediyor. Uzmanlar, Hong Kong’un yeni kripto para ünitesi düzenlemelerinin Çin’in kripto para üniteleri konusundaki gelecekteki duruşu için bir test hadisesi olarak hizmet edebileceğine inanmakta. Hong Kong kendisini potansiyel bir kripto para merkezi olarak konumlandırıyor.

    Yakın vakitte yaşanan FTX iflası üzere kripto para bölümünün karşılaştığı zorluklara karşın Hong Kong, bu alandaki fırsatları keşfetme konusundaki istekliliğini göstermeye devam ediyor.Hong Kong, kripto para ünitesinin benimsenmesini kolaylaştırmak için şimdiden adımlar attı. Bir evvelki yılın Aralık ayında, Bitcoin ve Ethereum Borsa Yatırım Fonları (ETF’ler) Hong Kong Menkul Değerler Borsası’nda listelenerek yatırımcıların bu dijital varlıklara düzenlenmiş bir formda maruz kalmasını sağladı.

    Ayrıca son raporlar, Çin devletine ilişkin Greenland Holdings şirketinin bir yan kuruluşu olan Greenland Financial Technology Group’un Hong Kong’da bir kripto para ünitesi ticareti işi yürütmek için lisans müracaatında bulunmayı planladığını gösteriyor. Yeni kripto para düzenlemelerinin yürürlüğe girmesiyle birlikte Hong Kong, yatırımcıların çıkarlarını korurken ve bölümde sorumlu büyümeyi teşvik ederken, kripto para ünitelerinin geleceğini şekillendirmede kıymetli bir rol oynamaya hazırlanıyor.

    Çin coinleri sıçrama yaşadı: İşte en popülerleri

    Peki, Hong Kong’un bu atılımı kripto alanını nasıl etkileyebilir? Ülkedeki kripto para düzenlemelerinin kripto kullanımını teşvik etmesi ve şirketlerin rahat bir halde kripto hizmeti sunması, Çin coinleri için de olumlu bir gelişmeye işaret eder. Pekala, bu Çin coinleri hangileri? Aşağıdaki listede, tanınan Çin coinlerini ve ülkeyle alakalı coinleri görebilirsiniz:

    • Neo (NEO)
    • Cocos-BCX (COCOS)
    • Vechain (VET)
    • Conflux (CFX)
    • Alchemy Hisse (ACH)
    • Filecoin (FIL)
    • IRISnet (IRIS)
    • Flamingo Finance (FLM)
    • Highstreet (HIGH)
    • Measurable Veri Token (MDT)
    • SelfKey (KEY)
    • Linear Finance (LINA)
    • dForce (DF)
    • Arpa (ARPA)
    • Phoenix (PHB)
    • Ontology (ONT)
    • IOST (IOST)
    • Tron (TRX)
    • Eos (EOS)
    • LeverFi (LEVER)
    • Sui Network (SUI)
    • The Sandbox (SAND)
    • OKx (OKB)
    • BitDAO & Mantle (BIT)
  • Besin Alerjisi Tedavisinde Erken Tanışma Dönemi

    15-21 Mayıs Dünya Besin Alerjisi Farkındalık Haftası’nda Besin Alerjisi Tedavisinde Yeni Yaklaşımlar Konuşuldu

    Besin alerjileri, günümüzde giderek artan bir sağlık sorunu haline gelmeye başladı. Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği, Alerji ile Yaşam Derneği ortaklığıyla düzenlediği ve 3 gün süren “Besin Alerjisi Farkındalık Haftası” online seminerlerinde uzmanlarla birlikte besin alerjilerine yönelik yeni tedavileri masaya yatırdı. Prof. Dr. Ayşen Bingöl, besin alerjilerini önlemek için bebekleri besinlerle erken tanıştırmanın önemine dikkat çekti. 

    Besin alerjileri, günümüzde giderek artan bir sağlık sorunu haline gelmeye başladı ve özellikle çocukların hayatını önemli ölçüde etkileyen bir tehdide dönüştü. Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği, Alerji ile Yaşam Derneği ortaklığıyla 15-21 Mayıs “Besin Alerjisi Farkındalık Haftası” kapsamında alerji uzmanlarıyla birlikte 3 gün süren Youtube canlı yayınları yaparak alerjiye dair en güncel bilgileri paylaştı.

    Bu yıl ülkemizde 15-21 Mayıs tarihlerinde gerçekleşen Dünya Besin Alerjisi Farkındalık Haftası kapsamında besin alerjisi farkındalığı oluşturmak amacıyla her yıl bir dizi etkinliği hayata geçiren Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği (AİD), bu yıl da bu özel haftaya dikkat çekmek için pek çok proje yaptı.  “Az Çok Fark Etmez Besin Alerjisi Affetmez” sloganı ile bestesi ve yorumu Dr. İskender Türsen’e ait olan bir şarkıyı hayata geçirdi. Ayrıca, 16-17-18 Mayıs 2023 tarihlerinde 3 gün süren Youtube canlı yayın seminerlerini Alerji ile Yaşam Derneği ortaklığıyla düzenleyen AİD, gerçekleştirdiği online programla besin alerjisi konusunu psikolog, alerji uzmanları ve aileler ile derinlemesine konuşup bu konudaki yeni araştırmaları ve tedavi yöntemlerini katılımcılarla paylaştı.

    “HER BESİN ÖDÜL DEĞİLDİR, EN İYİ ÖDÜL FARKINDALIKTIR!..”

    Online seminerlerin açılış programında konuşan AİD Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Dilşad Mungan: “Az çok fark etmez, besin alerjisi affetmez” sloganı, aslında besin alerjisi olan çocuklar ve ebeveynlerin topluma bir haykırışı…Bu haykırış daha çok farkındalık sağlamak, daha çok anlaşılabilmek için. Kimi zaman paylaşımın, kimi zamansa ödüllendirmenin bir ifadesi olan besin ikramının, bu çocuklar için doğru olmadığını anlatabilmek için… Hazırladığımız bu şarkıyla ve seminer serisiyle onların sesi olmak istedik. Çünkü biliyoruz ki “her besin ödül değildir, en iyi ödül farkındalıktır!..” diye konuştu.

    3 gün boyunca Montero Firması’nın koşulsuz destekleriyle canlı gerçekleştirilen Youtube yayınlarının ilk gününde besin ilişkili anafilaksi yaşamış çocuklarla başa çıkmada ebeveynlerin karşılaştığı sorunlar araştırması» ve ebeveynlerin sorunlarla baş etme yöntemleri konusunda Prof. Dr. Emine Dibek Mısırlıoğlu ve Alerji ile Yaşam Derneği Başkanı Özlem Ceylan katılımcılara bilgiler verdi. Çocukla oyunun bir parçası olarak alerji konusunda ise çocuğa ve ebeveyne alerjiyi anlatırken kolaylaştırıcı bilgileri paylaşan Oyun Terapisti, Klinik Psikolog Çağla Tuğba Selveroğlu da bu konuda izleyenlerin sorularını yanıtladı.

    ALERJİK ŞOKTA ADRENALİN KALEMİ YERİNE NAZAL SPREYLER

    İkinci günde ise Besin Alerjisi Tedavisinde Yeni Yaklaşımlar konusunda dikkat çeken bilgiler veren AİD Üyesi Prof. Dr. Ayşen Bingöl akıllı ilaçların artık besin alerjilerinin tedavisinde kullanıldığını söyleyerek, “Yurtdışında besin alerjisine bağlı alerjik şok (anafilaksi) tedavisi için adrenalin kalemi (otoenjektör) yerine nazal spreyler kullanılmaya başlandı. Yakın zamanda ülkemize de gelmesini bekliyoruz” diye konuştu.

    AZ ÇOK FARK ETMEZ BESİN ALERJİSİ AFFETMEZ”

    “Hiçbir zaman yarım diyet önermiyoruz. Bunun azı çoğu yok” diyen Bingöl, hazır gıda tüketen ve alerjisi olan kişilere gıdalardaki etiketleri dikkatli okumalarını önerdi, ancak hastaları gereksiz diyet yapmaktan da kaçınmaları konusunda uyardı. AİD Besin Alerjisi Çalışma Grubu Başkanı Ayşen Bingöl, Türkiye’de bebek ve çocuklarda en sık süt, yumurta ve kuruyemiş alerjisine rastlandığını belirtti. Süt ve yumurtaya yönelik alerjinin çabuk iyileşme gösterdiğini ancak fıstık, fındık gibi kuruyemişler ve balık gibi gıdalara olan alerjinin yavaş iyileştiğini ya da iyileşmediğini söyledi. Besin alerjisi olan bebekler için ebeveynlere ek gıda olarak önce sebze ve meyve, daha sonra ise tahıl önerdiğini ifade eden Bingöl ayrıca, bebek ve çocukların tek tip yerine besin çeşitliliğine dikkat edilerek dengeli beslenmelerinin önemini vurguladı. Küçük bebeklerin anne sütü sayesinde besinlerle erken tanıştığını bu durumun besin alerjisinde korunmada etkili olduğunu, anne sütü alırken düzenli olarak alerjik besinlerle erken karşılaşmanın iyileşmeyi hızlandıracağını da sözlerine ekledi.

    AKADEMİK BAŞARI VE SOSYALLEŞME

    İkinci oturumda ise besin alerjili çocuklarda akademik başarı ve sosyalleşme konusunda merak edilenleri anlatan Prof. Dr. Demet Can ve Psikoterapist Yasemin Meriç Kazdal daha sonra izleyenlerden gelen soruları yanıtladı. Psikoterapist Yasemin Meriç Kazdal, “Besin alerjili çocuklarda akademik başarı ve sosyalleşme” başlıklı konuşmasında tedavi ve terapi süresinin çocukların gereksinimlerine göre değiştiğini belirtti. Terapinin yalnızca sonuç odaklı olmadığını kaydeden Kazdal, düzenli yapılan üç ila altı aylık terapilerin çocuklarda davranışsal ve akademik olarak olumlu sonuçlandığını aktardı. Çocuklarda duygularını fark etme ve ifade etmeye ilişkin ilerleme kat ettiklerini gözlemlediğini aktardı. Kazdal, “Çocukta duygularını fark etme ve ifade etme konusunda ciddi bir ilerleme olduğunu görüyoruz. Süreci kabullenme, bu süreç içinde karşılaştığı zorluklarla başa çıkabilme psikolojik sağlamlık ve iyileşmenin temelini teşkil ediyor” dedi. Terapinin “canlı bir süreç” olduğuna değinen Kazdal, terapisi biten çocukların ergenlik döneminde yeniden terapiye ihtiyaç duyabileceklerini söyledi.

    PSİKOLOGDAN AKRAN ZORBALIĞI UYARISI

    Seminerin moderatörlüğünü üstlenen AİD Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Demet Can, okullarda alerjiye karşı farkındalığın artması ile bu konuda akran zorbalığı doğurabileceğine işaret etti. Kazdal ise bu konuda hem devletin hem ebeveynlerin hem de eğitimcilerin çalışma yapması gerektiğini vurguladı. Akran zorbalığının günümüzde bütün çocuklar için geçerli olmasına karşın özel durumu olan çocukların bununla karşılaşma ihtimalinin yüksek olduğunu belirtti. Kazdal, bu konuda bilinçlenmenin önemini şu sözlerle ifade etti: “Burada farkındalık yaratmak, bilinçlenmek çok önemli. Bunun bir oyun olmadığı gerçeğinin hem en alttan en küçük çocuklardan hem de daha eğitimcilere okul yöneticilerine kadar herkesin bu konuda bilinçlenmesi, farkındalığa ulaşması çok önemli. Bunun için de çok daha ciddi çalışmalar yapılması gerekiyor.” Kazdal, bilinçlenme konusunda en önemli görevin ise ebeveynlere düştüğüne dikkat çekti. Çocukların yetişkinlerden daha yaratıcı çözüm yöntemleri olduğunu ve çocukların birbirlerinden destek alabileceklerini söyleyerek, ailelere bunları dikkate almalarını önerdi.  Seminerlerin son gününde konuklar ise Çocuk Alerji ve İmmünoloji Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Derya Ufuk Altıntaş’la alerji sözcüsü Nazlı Gözdem Çınga Bektaş oldu. Seminerin moderatörlüğünü AİD Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Özge Soyer üstlendi.

    “ÇOCUĞUN ALERJİSİNDEN KENDİNİZİ SUÇLAMAYIN”

    Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Pediatri Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Derya Ufuk Altıntaş, annenin beslenme şekli, virüsler, annenin maruz kaldığı sigara dumanı gibi faktörlerin anne karnındaki bebeklerde besin alerjisi oluşturduğunu, besin alerjisinde genetik yatkınlıkların etkili olduğunu söyledi. Altıntaş, zamanla hafif alerjilerin bile şiddetli alerjiye dönüştüğüne dikkat çekti. Besin alerjisinin oluşumuna ilişkin “Sadece genetik yatkınlık olsa bile kişi 90 yıl yaşayıp hiç alerji görmeden hayatı sonlanabilir, genetik yatkınlığı olan kişileri alerjik yapan çevre faktörleridir. Vücudumuzdaki hücreler aralarında birtakım maddeler salgılıyorlar. Bunlar aralarında konuşuyorlar, komşuluk yapıyorlar. Birine bir şey olduğu zaman denge bozuluyor. Bu komşuların hangisinin bunu kaldırabileceği, hangisinin depresyona girebileceği, hangisinin hasta olacağını ve öleceğini önceden tahmin etmek mümkün değil. Çünkü bu bir zamanlama ve denge meselesi. O yüzden ailelere sesleniyorum, kendinizi suçlamayın” diye konuştu. 

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Dünyaya İlham Verin: HUAWEI 2023 Global Xmage Yarışması Başladı

    Huawei tarafından düzenlenen HUAWEI Xmage Yarışması’nı 2023’ü resmen başlattı. Huawei’nin akıllı telefon fotoğrafçılığında mükemmellik için açık platformu olan yıllık yarışma, dünyanın dört bir yanından Huawei cihazlarıyla çekilen harika fotoğraf ve videolarla yakalanan ilham ve yaratıcılığı kutluyor.

    2017’den bu yana, 170’ten fazla ülke ve bölgeden kullanıcılar yıllık yarışmaya katıldı ve bugüne kadar yaklaşık 4 milyon başvuru yapıldı. Huawei XMAGE Ödülleri, dünyanın dört bir yanındaki insanların bakış açılarından insanlık tarihinin bir parçasını içeren kendi başına bir kültürel rezerv haline geliyor.

    Yakala ve İlham Ver: XMAGE Ödülleri için Yeni Bir Yön

    Bu yılki XMAGE Ödülleri, sıradan veya profesyonel, her yerdeki fotoğrafçıların fotoğraflarında ilham aramalarını istiyor. Tüm fotoğraf ve fotoğrafçılık meraklılarına, fotoğrafçılık tarzlarına öncülük etmeleri ve ilham patlamalarını yakalamaları için kendi başlarına birer yaratıcı olma şansı veriyor.

    Adının arkasındaki vizyon gibi, XMAGE Ödülleri de fotoğraf sanatında ilham ve yeniliği yeniden merkeze alıyor. Huawei’nin tescilli Görüntüleme Araştırma ve Geliştirme kolu XMAGE’in adını taşıyan ödül, Huawei’nin mobil görüntüleme alanındaki sürekli atılımlarını ve taahhütlerini temsil ederek küresel tüketiciler için benzersiz, olağanüstü ve keyifli bir mobil fotoğrafçılık deneyimi sunuyor.

    2022 yılında piyasaya sürülen XMAGE markası, fotoğrafçılıkta optik sistem, mekanik yapı, görüntüleme teknolojisi ve görüntü işleme üzerine odaklanıyor. XMAGE’in dört ayağı da artık katılımcıların deneyimleyebileceği ve test edebileceği en yeni HUAWEI Mate 50 Pro’nun Ultra Diyafram Kamerası ve HUAWEI P60 Pro’nun Ultra Aydınlatma Telefoto Kamerası gibi Huawei’nin en yeni akıllı telefon kamera teknolojisinin temellerini oluşturuyor.

    Karanlıktaki Harikaları Yakalamak için Yeni Gece Yürüyüşü Kategorisi

    Bu yılki yarışma, aşağıdaki kategorilerle tonu belirlemeyi ve yaratıcılığa ilham vermeyi vurguluyor: Gece Yürüyüşü, Portre, Sanat ve Moda, Dış Mekan, Merhaba Hayat, Storyboard, Aksiyon ve Hikaye Anlatımı. Bunlardan en yeni kategori olan Gece Yürüyüşü, kullanıcıları Huawei’nin sektör lideri kamera özelliklerini kullanarak gece hayatının gizli harikalarını fotoğraflamaya teşvik ediyor.

    Cazip Ödüller, Yeni Jüri Kadrosu ve Diğer Yarışma Bilgileri

    Bu yıl, yarışmanın Türkiye kolunda 3 Genel Ödül sahibi seçilecek ve  her kategori başına 6 ödülden toplam 48 ödül sahiplerini bulacak. Genel klasman birincisine Huawei P60 Pro 12+512 model akıllı telefon, ikinciye Huawei nova 10 Pro model akıllı telefon, üçüncüye ise Huawei nova 10 akıllı telefon ödülleri verilecek.

    Yarışmanın global kolunda ise öne çıkan başvurular 3 Büyük Ödül, 24 Kategori Birincisi, 27 İkincilik ödülü ve 5 Mansiyon ödülü verilecek. Kazananlar 10.000 ABD dolarına kadar para ödülü alabilir.

    Yarışmaya katılmak üzere yeni bir jüri üyesi kadrosu da ilan edildi. Bu kadroda farklı profesyonel bakış açılarına ve geçmişlere sahip beş tanınmış profesyonel jüri üyesi yer alıyor: Çin Fotoğrafçılar Birliği Başkan Yardımcısı Chen Xiaobo; Çinli moda fotoğrafçısı Pei Tongtong; Portekizli manzara fotoğrafçısı Jose Ramos; Avustralyalı portre fotoğrafçısı Jessica Hromas; ve HUAWEI Tüketici İş Grubu Tüketici Stratejisi Pazarlama Bölümü Başkan Yardımcısı Li Changzhu.

    XMAGE Ödülleri Başvuruları 15 Ağustos 2023 tarihinde saat 23:59’da (GMT+8) sona erecek. 4 Eylül 2023 tarihinde yerel ülke kazananları açıklanacak. 30 Eylül 2023 tarihinde de global kazananlar açıklanacak.

    Kullanıcılar, başvuruları için XMAGE Ödülleri 2023 üzerinden birleşik küresel başvuru kanalını ziyaret edebilir ve HUAWEI Topluluğu üzerinden girişlerini gönderebilirler. 18 yaşını doldurmuş, HUAWEI Topluluğu hesabı olan herkes yarışmaya katılıp, fotoğraf ve videolarını gönderebilir.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Razer Blade 16 ve Blade 18 Yeni Mercury Edition!

    Blade 16 için Dual-Mode Mini LED ekran ve NVIDIA GeForce® RTX™ 4080’in yeni kombinasyonu. 

    Razer Blade 16 ve Razer Blade 18, bu yılın başlarında CES’teki büyük lansmanlarından bu yana, 25’in üzerinde ödül ve Editörün Seçimi takdirleri de dahil olmak üzere sayısız övgü toplayarak, “akıllı çalış, sağlam oyna” yaşam tarzını yeniden tanımlayan oyuncular ve içerik oluşturucular için tercih edilen dizüstü bilgisayar haline geldi. Şimdi Razer, Blade 16 ve18’i sofistike yeni bir Mercury sürümü renk grubuyla ortaya çıkarmaktan heyecan duyuyor. Bu tasarım, Razer’ın en güçlü oyun dizüstü bilgisayarlarının rafine performansından yararlanırken modern bir estetiği takdir edenler için Mercury cilalı anodize alüminyuma sahiptir.

    Blade 16 Mercury sürümü, NVIDIA GeForce® RTX™ 4080 Dizüstü Bilgisayar GPU’su ve Razer’ın yenilikçi Çift Modlu Mini LED ekranının özel bir eşleşmesini sunarak oyun performansı ve taşınabilirlikte yeni bir çığır açıyor ve inç küp hacim başına grafik gücü açısından rakiplerini geride bırakıyor. Uyarlanabilir Çift Modlu Mini LED panel, sürükleyici oyun deneyimi için 120 Hz’de UHD+ ve 240 Hz’de çok akıcı FHD+ ile iki doğal çözünürlük ve yenileme hızı arasında geçiş yapar. 

    Öte yandan Blade 18 Mercury sürümü, her ikisi de maksimum 175 W TGP’de çalışan NVIDIA GeForce® RTX™ 4080 ve NVIDIA GeForce® RTX™ 4090 Dizüstü Bilgisayar GPU seçenekleri ile mevcuttur. En üst düzey masaüstü alternatifi konumunu güçlendiren Blade 18, DCI-P3 renk gamının %100’üne kadarını kapsayan bir QHD+ ekrana, yükseltilebilir depolamaya/RAM’e, 5 MP web kamerasına ve UHS-II SD kart okuyucuya sahiptir.

    Güç kadar incelik de yaymak için tasarlanan Blade 16 ve Blade 18, hem stilin hem de performansın zirvesini temsil ederken en iyisini isteyen içerik oluşturucular için bir ölçüt belirliyor. 

    Million Dollar Snare’in Kurucusu ve Mastering Baş Mühendisi Nicolas de Porcel, “Razer Blade 16’mı aldığımdan beri özel olarak topladığım masaüstü PC’mi ihmal ettim” dedi. “İlk açtığım andan itibaren, lüks bir araba kapısı gibi yüksek kaliteli Razer yapısını hissettiriyor. Magix Sequoia ile çalışıyorum ve şu ana kadar sahip olduğum en taşınabilir cihazda, büyük kayıtları dondurmadan veya parçaları dışa aktarmadan işliyorum. Razer Blade’imle seyahat edebilir, atölye çalışmaları yürütebilir, canlı demolar kaydedebilir ve RTX 4080 dizüstü bilgisayar GPU’sunu kullanarak vites değiştirerek oyun tarafına geçebilirim. Razer Blade bir dizüstü bilgisayardan daha fazlasıdır; bu benim sonik neşterim.”

    Tüm Razer Blade 16 ve 18 oyun dizüstü bilgisayarları, yaratıcı iş akışlarını hızlandırmak ve üstün performans sunmak için tasarlanmış ve NVIDIA Studio tarafından onaylanmıştır. Studio Drivers tarafından desteklenen NVIDIA Omniverse gibi özel yazılımlarla Razer Blade, hayal gücü hızında sorunsuz içerik oluşturmak için 100’den fazla RTX hızlandırmalı yaratıcı uygulamayla sorunsuz bir şekilde eşleşir.

    Tüm Blade dizüstü bilgisayarlar, Razer’ın ödüllü müşteri desteğiyle 1 yıllık üretim garantisi ve 2 yıllık pil garantisi sunmaktadır. RazerCare’e isteğe bağlı kayıt ise bu süreyi artırır.

    Blade cihazlarını Thunderbolt™ 4 Bağlantı İstasyonu, USB-C 130W GaN Şarj Cihazı ve Dizüstü Bilgisayar Sehpası gibi, Mercury renk grubu aksesuarlarıyla tamamlamak her kullanıcının deneyimini veya iş akışını kolaylaştıracaktır.

    Daha fazla bilgi için lütfen Razer Blade 16 Mercury Edition ve Razer Blade 18 Mercury Edition sayfalarını ziyaret edin.

    NE ZAMAN:      Şu an satışta 

    SATIŞ YERİ:       Razer.com, RazerStores ve dünya çapında seçkin perakendeciler.

    FİYAT:                  Razer Blade 16 Mercury Edition: 3,799.99$ / 4,399.99€ 
     Razer Blade 18 Mercury Edition: 3,799.99$ / 4,399.99€ başlayan fiyatlarda

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Pera Film’de Eye Film Müzesi’nden Bir Seçki: “Sinematografik Hazlar”

    Pera Film’in Eye Film Müzesi iş birliğiyle gösterime sunduğu seçki, izleyiciyi sinemanın 128 yıllık tarihine ışık tutan bir yolculuğa çıkarıyor. Avrupa sinemasının en eski örneklerinin yer aldığı “Sinematografik Hazlar: Eye Film Müzesi’nden Bir Seçki” başlıklı program 4 Haziran’a kadar Pera Müzesi oditoryumunda izlenebilir. 

    Suna ve İnan Kıraç Vakfı Pera Müzesi Film ve Video Programları“Sinematografik Hazlar: Eye Film Müzesi’nden Bir Seçki” başlıklı yeni programını Uluslararası Müzeler Günü kapsamında sinemaseverlerle buluşturuyor. Eye Film Müzesi iş birliğiyle düzenlenen, küratörlüğünü Elif Rongen-Kaynakçi’nin üstlendiği program 4 Haziran’a kadar Pera Müzesi Oditoryumu’nda izleyicisini bekliyor.

    Avrupa’nın önde gelen film müzeleri arasında yer alan Eye Film Müzesi, Hollanda film mirasını ve sinema kültürünü korumak ve dünyaya tanıtmak üzere 1946’dan bu yana faaliyet gösteriyor. 1897-1902 dönemine ait yaklaşık 200 filmden oluşan Mutoscope ve Biyograf Koleksiyonu, Pera Film iş birliğinde düzenlenen “Sinematografik Hazlar: Eye Film Müzesi’nden Bir Seçki” programı kapsamında İstanbul’da ilk kez izleyiciyle buluşuyor. Programda ayrıca, 2011 yılında UNESCO tarafından dünya mirası olarak kabul edilen Desmet Koleksiyonu’ndan beş filmlik bir seçki, Eye Film Müzesi’nin eski sanat yönetmeni Peter Delpeut imzalı Yasak Arayış, Hollanda tarihinin en büyük yapım şirketi Filmfabriek Hollandia’nın en önemli filmi Kuzeyli Carmen ve erken dönem komedisi Kârlı Bir Takas yer alıyor. 

    Avrupa sinemasından nadir örnekler 
    Göz Alıcı Biyograf: Avrupa Sinemasının En Eski Örnekleri (1897-1902), Eye Film Müzesi’nde saklanan en eski filmlerin yer aldığı Mutoscope ve Biyograf Koleksiyonu’ndan bir seçkiyi beyazperdeye taşıyor. Orijinal 68 mm filme çekilmiş 200’den fazla filmi bir araya getiren seçkide; farklı içerik ve ritimlere sahip bu çok kısa ve birbiriyle bağlantısı olmayan filmlere, Daan van den Hurk’un piyanoyla bestelediği film müziği eşlik ediyor. Eye ve İngiliz Film Enstitüsü koleksiyonlarından seçilen 50 filmin yüksek kalitede taranarak restore edilmesini sağlayan proje, Avrupa Komisyonu’nun Avrupa’dan Film Mirasına Övgü programı tarafından finanse ediliyor. 

    İlk dönem film endüstrisinde kadın egemenliği
    2011 yılında UNESCO tarafından dünya mirası olarak kabul edilen Desmet Koleksiyonu, beş filmlik bir seçkiyle Pera Film programında yer alıyor. Le Acque miracolose (1914), Fleurs des champs (1912), Anna Karenina (1911), Das Geheimschloss (1914) ve A Lady and Her Maid (1913) filmlerinden oluşan Desmet Koleksiyonu: Önce Kadınlar! seçkisi, bugün sinemada kadınların yetersiz temsiline baktığımızda aklımıza gelebileceklerin aksine, kadınların film endüstrisinin ilk döneminin önemli bir parçasını oluşturduğunu gözler önüne seriyor. Yönetmen, senarist, yapımcı gibi yönetici kademelerde çok sayıda kadının olmasının yanı sıra, ekranda canlandırılan kadınlar da çoğu zaman cesur ve modern karakterlerdi. Desmet Koleksiyonu: Önce Kadınlar! seçkisi, 1910’ların başında hakim olan sinema izleme deneyiminden hareketle hazırlandı: Bu geleneğe göre, bir komediyle başlayıp ardından kurmaca türünde veya kurmaca olmayan kısa filmlerin ve uzun metrajlı bir filmin gösterildiği program, genellikle kısa bir komediyle sona ererdi. 

    Gerilim, komedi, sessiz film 
    Eye Film Müzesi’nin eski sanat yönetmeni Peter Delpeut’un yönetmenliğini üstlendiği, Güney Kutbu’na yapılan bir keşif gezisinden hayatta kalan tek kişinin hayali hikâyesini anlatan Yasak Arayış, arşiv görüntülerini kullanarak Amundsen, Scott ve Shackleton’ın döneminden öncü kaşiflerin kaderlerini işleyen gerilim benzeri bir hikâye yaratıyor. Frank Hurley, Odd Dahl ve Herbert Ponting gibi cesur kameramanların gerçek keşif gezileri sırasında çektiği görüntüler, izleyiciye neyin gerçek neyin sahte olduğunu sürekli sorgulatan yapısıyla, sahte belgesel türünün önemli örnekleri arasına girmeyi başarıyor.

    Hollanda tarihinin en büyük yapım şirketi Filmfabriek Hollandia’dan çıkan en önemli film olan Kuzeyli Carmen, Fransız besteci Georges Bizet’nin aynı adlı operasıyla bilinen ve Prosper Mérimée’nin kaleminden çıkan Carmen novellasının bir uyarlaması. Hollanda sinemasının dönüm noktası olarak nitelenen, yönetmenliğini Maurits H. Binger ve Hans Nesna’nın üstlendiği, başrolünde 1910’lar Hollanda sinemasının en büyük yıldızı Annie Bos’un yer aldığı film, ünlü film müziği bestecisi Donald Sosin’in yeni bestesiyle sinemaseverlere sunuluyor.

    Gösterim programında Kuzeyli Carmen ile birlikte yer alan erken dönem komedisi Kârlı Bir Takas ise, günlük hayatın spontane anlarının yer aldığı kareleriyle izleyicide zaman zaman bir belgesel hissi yaratıyor. 1913 yapımı sessiz film, Louis H. Chrispijn Senior’ın imzasını taşıyor.

    Sinematografik Hazlar: Eye Film Müzesi’nden Bir Seçki film programı 4 Haziran’a kadar Pera Müzesi oditoryumunda izlenebilir.    

    Gösterim Programı:

    26 Mayıs Cuma 
    19.00 Desmet Koleksiyonu: Önce Kadınlar!
    Le Acque miracolose (9’)
    Fleurs des champs (3’)
    Anna Karenina (10’)
    Das Geheimschloss (54’)
    A Lady and Her Maid (13’)

    21.00 Yasak Arayış (71’)

    31 Mayıs Çarşamba
    19.00 Göz Alıcı Biyograf: Avrupa Sinemasının En Eski Örnekleri (1897-1902) (52’)

    2 Haziran Cuma
    19.30 Desmet Koleksiyonu: Önce Kadınlar!

    4 Haziran Pazar 
    15.00 Kuzeyli Carmen (57’)
    Kârlı Bir Takas (15’)

     

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Zengin e-eğitim platformu içeriğiyle tüm paydaşlara değer katılıyor

    Çalışanlarına ve müşterilerine değer katmayı ve uçtan uca bir deneyim yaşatmayı hedefleyen Tepe Savunma ve Güvenlik, eğitim konusunda da sürdürülebilir faaliyetlerine devam etmektedir. Bu kapsamda 2016 yılında Tepe Akademi Online Eğitim Platformu’nu hayata geçirerek zengin bir eğitim içeriğini tüm paydaşlarının erişimine açtıklarını ifade eden Tepe Savunma ve Güvenlik Genel Müdürü Ünal Bay, “Tepe Akademi, 1804 farklı e-eğitim ve 30 farklı video içeriğiyle hizmet veren çok zengin bir portaldır. Paydaşlarımız bu içeriklerle sadece sektörel değil ihtiyaç ve ilgi alanlarına yönelik tüm eğitimlere ulaşabiliyor, kişisel ve mesleki gelişimlerine fayda sağlayabiliyor” dedi.

    Bilkent Holding’ten aldığı kurumsal mirası gelecek nesillere de taşımayı hedefleyen Tepe Savunma ve Güvenlik, eğitime verdiği önem kapsamında 1 Mart 2016 tarihinde Tepe Akademi Online Eğitim Portalı’nı hayata geçirdi. Faaliyete başladığı günden itibaren istihdam sağladığı ve hizmet verdiği tüm paydaşlarının eğitimli ve nitelikli olmasına önem gösteren Tepe Savunma ve Güvenlik, e-eğitim platformu aracılığıyla iç ve dış paydaşlarının sadece sektörel değil güncel konularda da bilgi edinmesine destek oluyor.

    Tepe Akademi aracılığıyla daha çok kişiye, hızlı bir şekilde erişim ulaşabiliyor ve çeşitli alanlarda eğitim hizmeti sunuyor. Ayrıca, kişilerin iş yaşamı dışındaki konularda da gelişimlerine katkı sağlıyor. Ünal Bay, “Şirket olarak, kurulduğumuz günden bu yana yenilikçi, eğitime önem veren, disiplinli ve etik değerlere bağlı bir şekilde faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Eğitim anlayışımızı sürekli geliştirerek, ulusal ve uluslararası kalite standartlarının devamlılığını sağlamaya özen gösteriyoruz. Bu kapsamda hizmet vermeye başlayan Tepe Akademi Online Eğitim Portalı’ndan sadece şirket çalışanlarımız değil, Bilkent Holding grup şirket çalışanları ve hizmet verdiğimiz müşterilerimiz de yararlanabiliyor. Platform içerisinde yer alan eğitimler, kişilerin günlük hayatlarında, aile yaşantısında ve kişisel gelişimlerine destek sunabilecek içerikleri de kapsıyor” diye konuştu.

    TEPE AKADEMİ’YE MOBİL CİHAZLARDAN ERİŞİLEBİLİYOR

    Online eğitim platformu sayesinde eğitime ulaşma konusunda zamandan ve mekândan tasarruf elde edildiğinin de altını çizen Bay, “Çalışanlarımız zamanlarını daha efektif kullanabiliyor. Tepe Akademi kullanıcıları için eğitim konularını önceden belirliyoruz. Kullanıcılar veya çalışanlar, internet erişimi olan her yerden, mobil cihazlar da dâhil olmak üzere, kendilerine atanan eğitimlere erişebiliyor. Eğitim amacıyla bir araya gelme zorunluluğunun da ortadan kalkmasıyla çok daha fazla kişiye ulaşabiliyoruz” dedi.

    1804 FARKLI E-EĞİTİM VE 30 FARKLI VİDEO

    Tepe Akademi üzerinde yer alan eğitim içeriklerinin müşteri ve çalışan paydaş grubu için sürekli geliştiğini ve güncellendiğini belirten Tepe Savunma ve Güvenlik Genel Müdürü Ünal Bay, 2022 yılında atanan eğitimlerin tamamlanma oranının, yüzde 90 olarak gerçekleştiği bilgisini verdi. Tepe Akademi’nin müşteriler tarafından, ‘Teşekkür Belgeleri’ ile de ödüllendirildiğini söyleyen Bay, “E-eğitim portalının içeriğini hem ihtiyaçlar hem de paydaşlarımızdan gelen öneriler doğrultusunda sürekli güncelliyoruz. Bu kapsamda 2020 yılında 850 olan e-eğitim sayısını 2022 yılında 1804’e çıkarttık. 2016 ve 2022 yılları arasında atanan 613 bin 121 eğitimin 541 bin 153’ü tamamlandı. Yıllık takvime göre eğitimlerin planlamasının yapıldığı Tepe Akademi üzerinden yılda zorunlu olarak 12 ile 25 arası eğitim ataması yapılıyor. Bizlerde personellerimize atadığımız eğitimlerin tamamlanma oranlarını takip ediyoruz. Mavi yakalı çalışanlarımız için açtığımız ‘Sahadan Ofise’ programında terfi almaya hak kazananları belirleme aşamasında, bu eğitimlerin tamamlanma durumlarını kontrol ediyoruz ve değerlendirmelerimizi bu kriterlere göre gerçekleştiriyoruz. Bu bizim fazlasıyla önem verdiğimiz bir konu. Çünkü eğitimlerini tamamlayanların verisi bize, çalışanlarımızın birtakım bireysel yetkinliklerini artırmaya özen gösterdiğini, öğrenmeye açık olduğunu, kendini geliştirme konusuna önem verdiğini ve sorumluluk bilincinin yüksek olduğunu kanıtlıyor.  Tepe Akademi, 1804 farklı e-eğitim ve 30 farklı video içeriğiyle hizmet veriyor. Eğitimin kategorisine, tamamlanma oranına, başarısına göre raporlar hazırlıyoruz ve müşterilerimiz Tepe Süreç Yönetim Sistemi üzerinden bu raporlama sonuçlarını online görüntüleyebiliyor. Böylece projelerinde çalışan özel güvenlik görevlilerinin hangi eğitimleri aldığı konusunda bilgi sahibi olabiliyorlar” diye konuştu.

    Eğitimlerin yanı sıra, İnsan Kaynakları tarafından, çalışanlara ulaştırılması gereken bilgilendirmeler ve duyuruların Tepe Akademi üzerinden, tüm personele iletildiğini belirten Bay, “Tedarik yönetimine katkı sağlamak amacıyla personelin beden ölçüleri, Tepe Akademi’de sürekli aktif tutuluyor ve hata payı düşürülüyor. Operasyon birimlerine katkı sunma konusunda ise özel güvenlik görevlisi kimlik kartlarının yenilenme tarihi takibinde SMS ve e-postalarla hatırlatmalar yapılıyor. Tüm bu iş süreç destekleriyle de eğitim hizmeti desteği sağlamasının yanı sıra, Tepe Savunma paydaşları için sürekli faaliyet gösteren aktif bir platform olan Tepe Akademi, geleceğe dönük iyileştirmeler için de büyük önem taşıyan anket çalışmaları konusunda mevcut altyapısıyla destek sunuyor. Bu platform içinde, olası afet durumlarında çalışanlarımızın acil durum bilgilerini aktif bir şekilde tuttuğumuz bir alana da sahibiz. Tepe Akademi, bizler için eğitimin yanında gelişen ve değişen ihtiyaçlarımızı karşılama konusunda da yardımcı olarak, çeviklik kazandırıyor” dedi.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Sektörel itimat perakende ve inşaatta arttı, hizmette azaldı

    Türkiye İstatistik Kurumu, Mayıs ayına ait hizmet, perakende ticaret ve inşaat inanç endekslerini açıkladı.

    Buna nazaran, mevsim tesirlerinden arındırılmış inanç endeksi Mayıs’ta aylık bazda hizmet bölümünde yüzde 0,6 azaldı. Endeks, perakende ticaret kesiminde yüzde 0,4 ve inşaat kesiminde yüzde 4,3 arttı.

    Mevsim tesirlerinden arındırılmış hizmet bölümü inanç endeksi nisanda 118,1 iken Mayıs’ta 117,4 bedeline geriledi.

    Hizmet bölümünde geçen aya nazaran, son üç aylık devirde iş durumu yüzde 0,8, son üç aylık periyotta hizmetlere olan talep yüzde 1,2 artarken, gelecek üç aylık devirde hizmetlere olan talep beklentisi yüzde 3,6 azaldı.

    Perakende ticaret kesimi inanç endeksi

    Mevsim tesirlerinden arındırılmış perakende ticaret kesimi inanç endeksi nisanda 116,2 iken bu ay 116,7’ye yükseldi.

    Perakende ticaret kesiminde, son üç aylık devirde iş hacmi-satışlar yüzde 0,2 ve gelecek üç aylık periyotta iş hacmi-satışlar beklentisi yüzde 3 artarken, mevcut mal stok düzeyi yüzde 2,4 azalış gösterdi.

    Mevsim tesirlerinden arındırılmış inşaat bölümü itimat endeksi ise geçen ay 88,4 iken bu ay 92,2’ye çıktı.

    İnşaat dalında geçen aya nazaran alınan kayıtlı siparişlerin mevcut seviyesinde yüzde 2,9 ve gelecek üç aylık devirde toplam çalışan sayısı beklentisi alt endeksinde yüzde 5,5 artış oldu.

  • Kenan İmirzalıoğlu’ndan yıllar sonra gelen itiraf! “Üniversiteyi kazanamadığımda babam…”

    Kim Milyoner Olmak İster yarışının sevilen sunucusu Kenan İmirzalıoğlu katıldığı programda babasıyla ilgili dikkat çeken itirafta bulundu.

    Deli Yürek sinemasıyla yıllar evvel büyük bir çıkış yakalayan güzel oyuncu Kenan İmirzalıoğlu Ahmet Mümtaz Taylan’ın sunduğu, Empati programına konuk oldu. İmirzalıoğlu, yıllar öncesine dair çocukluğunda babasıyla ilgili kimi itiraflarda bulundu.

    Ankara’ya bağlı Üçem Köyü’nde büyüyen Kenan İmirzalıoğlu, Ahmet Mümtaz Taylan’ın sorusuyla o yılları, çocukluğunu anlattı.

    “ÜNİVERSİTEYİ KAZANAMADIĞIMDA BABAM ÇİFTÇİLİK EĞİTİMİ VERDİ”

    Usta ismin babası, üniversiteyi kazanamayan oğlunu tarlada çalıştırarak, bir manada hayatın zorluklarını göstermişti. İmirzalıoğlu, latifeyle karışık “Bu omuzları orada geliştirdim, babam bana yeterli bir workshop verdi” derken şu açıklamayı yaptı.

    “Babamla aram düzgündür. İlkokulda en azından derslerim düzgündü, babam okumaya çok kıymet verirdi, aman oğlum bu köyde kalmayacaksın di mi, okuyacaksın ve kendi hayatını kuracaksın, buradaki toprağa güvenme sakın derdi. Hatta bu bahiste çok âlâ bir workshop aldım, bu omuzları orada geliştirdim. Babam çiftçiliğin bütün ince kurallarını bana anlattı.

    Kenan imirzalıoğludan babasıyla ilgii şaşırtan açıklama

    Lisedeyken arkadaşlarım ODTÜ’yü kazanırsam babam bana şu arabayı alacak, İTÜ’yü kazanırsam babam bana motor alacak, ben de diyordum ki ben hiçbir yeri kazanamazsam babam bana yeni traktör alacak…”

    İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK GÖRÜNTÜ;

    ABD’ye yerleşen Tolga Karel’in yeni mesleği şaşırttı! Yeni işine servet döktü

  • Acun Ilıcalı’dan engelli çocuklara 500 milyon eğitim adımı!

    Ünlü televizyoncu Acun Ilıcalı, Help Steps uygulaması ile Çocuk Eğitim Derneği’nde eğitim gören çocuklara dayanak oldu.

    Bugüne dek “Var Mısın Yok Musun”, “Survivor”, “Yetenek Sizsiniz” ve “MasterChef Türkiye” üzere unutulmaz projelere imza atan ünlü televizyoncu Acun Ilıcalı, sadece meslek hayatındaki başarısı değil yardımseverliğiyle de sık sık gündeme geliyor. 2022 yılında Çocuk Eğitim Derneği ve Help Steps ile birlikte başlattıkları “Adımlarını Uygunluğa Dönüştür” kampanyası aracılığıyla engelli çocuklara ışık olan Ilıcalı’dan sevindiren bir haber geldi. 

    Acun Ilıcalı

    Ilıcalı ve kampanyaya takviye verenler, 6 ayda 500 milyondan fazla adım atarak işitme engelli çocukların eğitimine büyük katkı sağladı. Bu projede atılan tüm adımlar Çocuk Eğitim Derneği’nin 0-6 yaş aralığında yaşıtlarıyla eşit kurallarda eğitim almaları için “Sessizliğime Kulak Ver” projesi ile işitme engelli çocukların eğitimi için kullanılacak. 

    Sessizliğime Kulak Ver projesi

    İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK GÖRÜNTÜ:

    Gaziantep’te “mini muhteşem hücre” tesirli oldu! Kısa mühlet içerisinde hayatı etkiledi

  • Asist ondan sorulur: Ryan Kent

    Fenerbahçe’ye transfer olacağı argümanları gündemi meşgul eden Ryan Kent için İskoçya’dan hoş haber geldi. Rangers kulübü, Kent ile birlikte 4 oyuncunun daha kadrodan ayrılacağını resmen duyurdu. 1 milyon Euro kazanan sol kanat için sarı-lacivertliler 1.7 milyon Euro’ya kadar çıkmış, 3+1 yıllık mukavele teklifinde bulunmuştu.

    5 HUSUSTA KENT

    1- Ana bölgesi sol kanat olan futbolcu; forvet, 10 numara ve sağ kanat olmak üzere hamlenin joker oyuncusu olarak öne çıkıyor.
    2- Rangers’ta dolu dolu 5 dönem geçiren 26 yaşındaki oyuncu, 57 gol pasıyla İskoç kadrosunun en çok asist yapan 6. ismi oldu.
    3- İki ayağını güzel kullanabilen oyuncu, dribbling özelliğiyle güzel istikrar bozarken kilit pas ve top saklamasıyla fark yaratıyor.
    4- İskoç kadrosunda 2 şampiyonluk yaşayan Kent, meslek totalinde 7 sakatlık yaşarken grubunu 29 maçta yalnız bıraktı.
    5- Steven Gerrard ile Rangers’ta mesleğinin tepesine çıktı. 138 maçta 28 gol atıp, 33 asistle oynadı.

  • Trezeguet, tek başına ekibi sırtlıyor

    Trabzonspor’da Trezeguet, en çok eleştirilen isimler ortasında olmasına karşın skora en fazla katkı yapan oyuncu oldu.

    10’u lig, 2’si Avrupa olmak üzere 12 gol atma başarısı yakalayan Mısırlı sol kanat, 8 de asist yaparak 20 gole katk ı verdi.

    Forvetler Umut ve Gomez, ligde 5’er gol atarken, Trezeguet tek başına iki oyuncunun sayısına ulaştı.

  • Trabzonspor, rövanşları alıyor!

    Süper Lig’e erken havlu atıp taraftarını üzen Trabzonspor, Fatih Karagümrük’ü 4-1 yenip gelecek dönem için umut tazeledi.

    Deplasmanda galibiyeti unutan lakin iç alanda yüzü gülen bordomavililer, ligin birinci yarısında çok gol yiyerek mağlup olduğu rakiplerinden rövanşı da birer birer aldı.

    5-2 yenildiği Antalyaspor’u 2-0, 3-2 mağlup olduğu Adana Demirspor’u 4-1’le geçen Karadeniz takımı, 4-1 kaybettiği Fatih Karagümrük’ü birebir skorla yendi. Artık gözler 37. haftadaki Alanyaspor maçına çevrildi. Trabzonspor dönemin birinci yarısında rakibine 5-0 kaybederek bu sezonki en farklı hezimetini almıştı.

  • Bu Kripto Para Platformuna Dikkat: CEO Fonlarla Kaçtı!

    Kripto para platformu Morgan DF Fintoch’un yatırımcıları, platformun gerisindeki takımın bir “exit dolandırıcılığı” yaptığından şüpheleniyor. Bu nedenle platformun müşterileri potansiyel bir kabusla karşı karşıya ve fonlarını çekemiyorlar. BNB Chain üzerinde kaybolduğu argüman edilen 31,6 milyon USDT, yatırım planının meşruiyeti konusunda kaygılar ortaya çıktı.  İşte detaylar…

    Kripto para platformunda “exit scam”

    Kendini Blockchain finans platformu olarak tanıtan Morgan DF Fintoch’un gerisindeki grubun bir çıkış dolandırıcılığı düzenlediğinden ve yatırımcıları badire içinde bıraktığından şüpheleniliyor. Son raporlara nazaran, takım BNB Chain üzerinde 31,6 milyon USDT üzere şaşırtan bir meblağ ile kaçmış olabilir. Fonların Tron ve Ethereum üzerinde birden fazla adrese aktarıldığı ve yatırımcıların paralarını geri almalarını neredeyse imkansız hale getirdiği argüman ediliyor.

    Kripto para meraklısı ve kendini “Blockchain Dedektifi” ilan eden ZachXBT, potansiyel çıkış dolandırıcılığını ifşa etmek için bir tweet attığında alarm zilleri çalmaya başladı. ZachXBT, günlük yüzde 1’lik şaşırtan bir yatırım getirisi (ROI) vaat eden ve ünlü finans kuruluşu Morgan Stanley ile bağları olduğu sav edilen bu yatırım planı olan Fintoch hakkındaki telaşlarını lisana getirdi.

    Morgan DF Fintoch’u çevreleyen birinci ihtar bayraklardan biri, güvenilirlik kazanmak için yeterli bilinen bir marka isminin kullanımıydı. Fintoch’un web sitesinde CEO olarak “Bobby Lambert” gösteriliyordu. Lakin daha fazla araştırma yapıldığında bu kişinin fiyatlı bir aktör olduğu ortaya çıktı. Bu ifşaat, kimi potansiyel yatırımcılara bir ihtar işareti olarak hizmet etti.

    Morgan Stanley de uyardı

    Ayrıca hem Singapur hükümetinin hem de Morgan Stanley’in daha evvel bu yatırım planının kuşkulu tabiatına ait ihtarlarda bulunduğunu belirtmek değerli. Morgan Stanley, yaptığı resmi açıklamada, Fintoch’un ticari ismini ve ticari markasını müsaadesiz olarak yanlış bir formda kullandığını açıkladı. Saygın finans kurumu, platformdan kaynaklanan rastgele bir süreç için hiçbir sorumluluk taşımadıklarını açıkça belirtti. Morgan Stanley’in açıklamalarında aşağıdaki tabirler yer aldı:

    Morgan Stanley‘nin bu platformlarla rastgele bir irtibatı yahut bağlantısı yoktur. Fintoch’un Morgan Stanley’in ticari ismini ve/veya Morgan Stanley’in ticari markasını yahut bunların bir varyasyonunu müsaadesiz olarak kullandığını belirtmek gerekir. Kelam konusu platformlardan kaynaklanabilecek rastgele bir süreç yahut sonuç için rastgele bir sorumluluk kabul etmediğimizi lütfen unutmayın.

    Kriptokoin.com olarak her vakit belirttiğimiz üzere yatırımcılar, bilhassa gerçek olamayacak kadar âlâ görünen yatırım fırsatlarıyla karşılaştıklarında dikkatli olmalı. Durum tespiti yapmak, dolandırıcılık planlarının kurbanı olma riskini azaltmaya yardımcı olabilir.

  • Kayseri Talas’ta ‘Olay Yeri’ çalışıyor

    Mehmet UZEL (KAYSERİ İGFA)
    Kayseri’nin Talas Belediye Başkanı Mustafa Yalçın’ın sabahın ilk ışıklarıyla başlattığı ve başkan yardımcıları ile birim müdürlerinin de yer aldığı Olay Yeri İnceleme gezileri, Talas’ın birçok noktasındaki eksiklikleri 3 koldan tespit ediyor.

    Günlük olarak belirlenen bu eksiklikler, geçen yıl kurulan ‘Onarım Timi’ ile anında çözüme kavuşturuluyor.

    Bir yandan Olay Yeri İnceleme gezilerinin tespiti sonucu belirlenen işler ile diğer yandan vatandaşlardan gelen talepler doğrultusunda harekete geçen Onarım Timleri, 3 ekip halinde ilçede birçok noktada gerekli bakım ve onarım işlerini gerçekleştiriyor.

    Çalışmalarını aralıksız sürdüren tim, kurulduğu günden bu yana toplam 1.493 onarım talebini yerine getirdi.

    Talas genelinde çalışmalarını sürdüren Onarım Timi, kilitli parke ve bordür tamiratından engelli rampası düzenlemesine, duvar tamiratından arazi düzenleme ile temizlik ve küçük boyama işlerine kadar çeşitli konularda ortaya çıkan eksiklikleri gideriyor. Böylelikle ilçe sakinleri için güvenli, huzurlu ve konforlu bir ortamın devamı sağlanmış oluyor.

    ERKEN MÜDAHALE, HIZLI ÇÖZÜM

    Ayrıca basit problemlere anında çözüm üretmek amacıyla kurulan onarım timi sayesinde, daha büyük problemlerin oluşmasının önüne geçilerek zamandan ve maliyetten de tasarruf sağlanıyor.

  • Gerçek kesim inancı 1 yılın doruğunda

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Mayıs ayına ait gerçek kesim inanç endeksi ve kapasite kullanım oranlarını yayımladı.

    Mayıs ayında mevsimsellikten arındırılmış Gerçek Kesim İtimat Endeksi bir evvelki aya nazaran değişmeyerek 105,1 düzeyinde gerçekleşirken mevsimsellikten arındırılmamış Gerçek Kesim İtimat Endeksi evvelki aya nazaran 0,3 puan artarak 108,3’e yükseldi.

    Endeksi oluşturan anket sorularına ilişkin yayılma endeksleri incelendiğinde, gelecek üç aydaki ihracat sipariş ölçüsü, gelecek üç aydaki üretim hacmi ve son üç aydaki toplam sipariş ölçüsüne ilişkin
    değerlendirmeler endeksi artış tarafında etkilerken, sabit sermaye yatırım harcaması, genel gidişat, gelecek üç aydaki toplam istihdam, mevcut mamul mal stoku ve mevcut toplam sipariş ölçüsüne ait değerlendirmeler endeksi azalış tarafında etkiledi.

    Kapasite kullanım oranı arttı

    İmalat sanayi genelinde mevsimsel tesirlerden arındırılmış Kapasite Kullanım Oranı bir evvelki aya nazaran 0,7 puan artarak yüzde 76,3 oldu.

    Mevsimsel tesirlerden arındırılmamış Kapasite Kullanım Oranı ise evvelki aya nazaran 0,6 puan artarak yüzde 76’ya yükseldi.

  • Aboubakar: “Gerçek yerim 10 numara”

    Beşiktaş’ın golcü ismi Vincent Aboubakar, Fransız basınına açıklamalarda bulundu.

    Futbolculuk mesleğiyle ilgili kimi bilgiler veren yıldız santrfor, şu sözleri kullandı: “Kalecilikle başladım. Sonra stoper olarak misyon yaptım. Daha sonra savunmanın önünde 6 numara konumunda oynamaya başladım. Daha sonra da 10 numarada forma giydim. Avrupa’ya geldiğimde ise beni forvet sınırına geçirdiler. Aslında benim gerçek durumum 10 numara.”

    EN GÜZEL OYUNCUSU

    Fransız basını ise başarılı golcü için şu tabirlere yer verdi: “Vincent Aboubakar’ın her vakit kolay bir mesleği olmadı. Ancak bugün Kamerun’un bir numaralı oyuncusu. Büyükleri Eto’o yahut Roger Milla’dan çok daha az tanınsa da Avrupa’da mükemmel bir meslek yaptı.”

    Aboubakar, bu dönem Beşiktaş formasıyla çıktığı 14 maçta 12 gol, 1 asistle dikkat çekti. Kamerunlu golcünün kontratı 2025’in Haziran ayında sona eriyor.

  • Sony’nin birinci katlanabilir akıllı telefonu kendini gösterdi

    Katlanabilir telefonlar, 2019’da Samsung’un Z Fold ve Flip modelleriyle popülerlik kazanmış nispeten yeni bir teknoloji. 2023 yılına gelindiğinde, pek çok büyük marka en az bir katlanabilir telefon modelini piyasaya sürmüş durumda ve Google da son olarak bu trende katılanlardan biri oldu. Hemen hemen tüm markaların bu yenilikten geri kalmak istemediği görülüyor. O denli ki, duyumlar Sony’nin de Xperia Compact serisi altında bir katlanabilir telefon geliştirdiğini işaret ediyor.

    Güney Kore merkezli bir forumda dolaşan söylentilere bakılırsa, Sony’nin Xperia Compact serisinde bir katlanabilir telefon modeli geliştirildiği belirtiliyor. Bu argümanlı aygıtın bilgisayar takviyeli tasarım (CAD) çizimleri internete sızdı ve aygıtın katlandığında besbelli bir boşluk oluşturan şık bir dizayna sahip olduğu görülüyor. Bu tasarım, birinci kuşak Samsung Galaxy Z Flip‘i anımsatıyor. Bu benzerlik, aygıtın üzerinde bir kapak ekranının bulunmaması göz önüne alındığında daha da belirginleşiyor. Bu, piyasada bulunan dikey katlanabilir telefonların birçoklarının, bildirimleri ve öteki içerikleri gösteren bir tıp ikincil ekranı olmasından ötürü biraz alışılmışın dışında görünüyor.

    Sony’nin birinci katlanabilir akıllı telefonu kendini gösterdi

    Sony’nin bu katlanabilir telefonu hakkında başka ayrıntılar şimdi bilinmiyor. Bu renderlara dair kesin bir bilgi olmadığı için de onlara fazla bir kıymet atfetmiyoruz. Süreksiz ismi Xperia Fold olan bu aygıtın, yüksek kaliteli bir telefon olması bekleniyor ve bu durumun fiyatının da yüksek olacağı manasına geldiği düşünülüyor.

    Sony’nin akıllı telefon işi son devirde çok karlı olmamıştı. Şirketin portföyü, etkileyici donanıma sahip birtakım amiral gemisi telefonları içermesine karşın, satışları hala hayli düşük düzeyde. Japon şirket, kısa bir müddet evvel amiral gemisi Xperia 1V ve orta düzey Xperia 10V’yi piyasaya sürdü. Her iki modelde de etkileyici kameralar bulunmakta ve Xperia 1V, Exmor T yığın sensörü ile donatıldı.

  • Galatasaray’da aktarmalı transfer operasyonu

    Galatasaray Sportif A.Ş. Lider Vekili Erden Timur, transfer harekâtına başladı.

    Sarı-kırmızılılarda kiralık olarak forma giyen Milot Rashica için birinci olarak İngiltere’ye uçan Timur, Norwich City ile bonservis pazarlığı yapacak.

    İNGİLTERE’DEN SONRA FRANSA

    Kosovalı kanat oyuncusunda basamak kaydettikten sonra Timur’un adresi Fransa olacak.

    Sarı-kırmızılı yönetimci, Mauro Icardi’nin kulübü Paris Saint- Germain ile de görüşüp bu transfere nokta koymak için efor sarf edecek.

    8 MİLYON EURO ÖNERİLECEK

    Fransız kulübüne Arjantinli forvet için 8 milyon Euro civarı bir sayı önerileceği öğrenildi. 

  • Celtics 2. yarıda uçtu, süpürülmekten kurtuldu!

    Boston Celtics, Kaseya Center’da oynanan Doğu Konferansı Finalleri serisinin 4. maçında Miami Heat’i 116-99 mağlup ederek seriyi 3-1’e getirdi ve süpürülmekten kurtuldu.

    Joe Mazzulla’nın takımı birinci kısımda orta sıra öne geçmiş olsa da, devre ortasını Heat’e karşı altı sayı geride tamamladı. Sonrasında Celtics, Miami’ye 38-23 fark attığı baskın bir üçüncü çeyrek sayesinde dönemi kurtarma yolunda kıymetli bir adım atmış oldu.

    Dördüncü çeyrekte de ayağını gazdan çekmeyen Boston, dönem ortasında 12-0’lık bir seri yakalayarak serinin beş maça uzamasını garantilemiş oldu.

    Jayson Tatum 33 sayı, 11 ribaund, 7 asist, 2 blok ve 1 top çalma ile Boston’ın en skorer ismi oldu. Jaylen Brown 17 sayı, 4 ribaund, 3 asist ve 2 top çalma ile oynadı. Derrick White 16 sayı, 2 ribaund, 2 asist, 2 top çalma ve 2 blokla oynarken, Grant Williams 14 sayı, 6 ribaund, 2 asist, 1 top çalma ve 1 blok kaydetti. Al Horford 12 sayı, 7 ribaund, 4 asist ve 1 blokla, Marcus Smart ise 11 sayı, 6 asist, 3 ribaund ve 2 top çalma ile maçı tamamladı.

    Heat tarafında Jimmy Butler 29 sayı, 9 ribaund, 5 asist, 1 top çalma ve 1 blokla grubun en tesirli ismiydi. Gabe Vincent 17 sayı, 4 asist ve 1 ribaund kaydederken, Caleb Martin 16 sayı, 4 ribaund, 1 asist ve 1 blokla, Bam Adebayo ise 10 sayı, 5 ribaund ve 1 top çalma ile gayret etti.

    Serinin 5. maçı, Perşembe gecesi TD Garden’da oynanacak.

  • Özdağ’dan ‘İçişleri’ mesajı!

    ANKARA (İGFA) – Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, “Sadece Suriyeliler değil Türkiye’yi dünyanın lunaparkı zanneden, kadınlarımıza cariye muamelesi yapan, sokaklarımızı uyuşturucu cennetine çeviren, selefi cihatçı örgütlenme yapan ve yılda 11 milyar dolarımızı yiyen herkes gidecek” dedi.

    “İÇİŞLERİ BAKANI OLARAK BEN YOLLAYACAĞIM”

    Özdağ, paylaşımında, “Öncelikle elinize sağlık gençler. Size Zafer Partisi’ndeki şablonları da verelim. Ve söz ben İçişleri Bakanı olarak yollayacağım. Ancak sadece Suriyeliler değil Türkiye’yi dünyanın lunaparkı zanneden, kadınlarımıza cariye muamelesi yapan, sokaklarımızı uyuşturucu cennetine çeviren, selefi cihatçı örgütlenme yapan ve yılda 11 milyar dolarımızı yiyen herkes gidecek. Bugün saat 11.00’i bekleyin” ifadelerini kullandı.

    Özdağ’ın CHP Genel Başkanı ve Millet İttiafakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu ile Cumhurbaşkanı seçimlerinin ikinci turuna ilişkin bugün saat 11’de ortak basın açıklaması yapması bekleniyor.

  • Başarılı Analist, Bu Altcoin İçin Yüzde 500 Artış Bekliyor!

    Popüler analistlerden olan Ben Armstrong, yakın vakitte altcoin Litecoin’e (LTC) dikkat çekti. Bilhassa, kripto para alanında Bitboy olarak tanınan Armstrong’un takımı, LTC’de 500-540 dolarlık bir fiyat belirliyor. İşte detaylar…

    Analist, tanınan altcoin LTC için yükseliş bekliyor

    Ben Armstrong ve piyasa analistleri, yaklaşan boğa piyasasında Litecoin (LTC) için fiyat varsayımlarında bulundu. Bitboy Crypto grubu, piyasa bedeli ve arz tahliline dayanarak Litecoin’in (LTC) yaklaşan boğa piyasasında 500 ila 540 dolara yükselebileceğini öngörüyor.  Bitboy Youtube kanalında bir grup üyesi olan Ajwritescrypto, Litecoin’den bahseden isim oldu. Litecoin’in göğüs coinleri ve kaldıraçlı ticareti keşfeden yeni kripto meraklıları tarafından tercih edilmese de, uzun müddettir yatırımcıların dikkatini çektiğini sav etti.

    Litecoin’in şu anki 91 dolarlık fiyatı ve toplam 84 milyon token’dan 72,9 milyonluk sirkülasyondaki arzı göz önüne alındığında Ajwritescrypto, bir hesaplama yaptı. Kasım 2025’e kadar yaklaşık 76,4 milyon Litecoin’in sirkülasyonda olacağını iddia etti. Analist, Litecoin’in gelecekteki fiyatını varsayım etmek için kolay bir “fiyat=piyasa değeri/dolaşımdaki arz” denklemini kullandı. Akabinde iki senaryo sundu. Birinci senaryoda 48,28 milyar dolarlık bir piyasa kıymeti öngörülmekte. Bunun sonucunda 631 dolarlık bir Litecoin ortaya çıkıyor. Bu da, mevcut fiyattan yüzde 588’lik bir artışa işaret ediyor.

    Fiyat grafiklerini tahlil eden Ajwritescrypto, ikinci senaryoda Litecoin için 517 dolarlık seviyeyi önerdi. Bu da LTC için 39,5 milyar dolarlık bir piyasa kıymeti gerektiriyor. Bu ikinci varsayım, Litecoin’in mevcut bedelinden yüzde 464’lük bir artışı temsil ediyor. Ajwritescrypto, Litecoin’in yeni tepelere ulaşma mümkünlüğünü kabul etti. Öteki yandan, coinin vakit içinde kademeli olarak ivme kaybettiğini de vurguladı. LTC’nin öteki tokenler üzere gündem olmadığını belirtti.

    Litecoin rekor kırabilecek mi?

    Nihayetinde Bitboy kripto grubu, Litecoin’in bir sonraki boğa koşusu sırasında evvelki tüm vakitlerin en yüksek düzeyini aşabileceğine dair optimistliğini lisana getirdi. LTC’nin tepe bedeli için bir iddia olarak 500 ila 540 dolar ortasında fiyat aralığı belirledi. Bu, ortalama olarak yüzde 490’lık bir artışa işaret ediyor.  Bitboy ve takımının bir coin hakkında birinci defa ayrıntılı bir iddiada bulunması dikkat cazibeli.

    Geçtiğimiz hafta, Kriptokoin.com olarak da bildirdiğimiz üzere, kripto analisti Cardano’nun (ADA) gelecekteki fiyatı için üç senaryo öngördüğünü açıklamıştı. Bir yatırımcının ADA milyoneri olmak için kaç Cardano tokenına sahip olması gerektiğini belirtmişti. Bundan evvel Armstrong, kripto yatırımcılarının gelecekte milyoner olmaları için 150.000 XRP’ye sahip olmaları gerektiğini savundu. Bu, XRP fiyat iddiasını gelecekte 6,7 dolar olarak belirledi.

  • Yatağında kocaya yer yok!

    İSTANBUL (İGFA) – Türkiye’de Rap müziğin gelişmesinde önemli katkıları olan ve 20 yılını bu tarza adamış olan ilk kadın Rapçilerden olan Çağla Özdöker, müzik dünyasındaki adıyla rapizm Çağla sahneler yanında DJ kabinine geçti ve dur durak bilmiyor.

    İstanbul dışında birçok şehirde DJ olarak sahne alan Çağla Özdöker, güzelliğiyle de büyülerken neden hayatında biri yok sorusuna şöyle yanıt verdi:

    “3 köpeğim bir kedim ve ben yatakta 5 kişi yatıyoruz; başkasına yer yok” dedi.

  • İzmirli isme Dünya Kupası’nda önemli görev

    İZMİR (İGFA) – 8 Uluslararası Kıck Boks Dünya kupası Yurt içi ve yurt dışından 3.000’e yakın sporcunun katılımı ile yapıldı.

    Tüm kategorilerde yarışmaların yapılıyor olması ve yoğun katılım nedeniyle 12 tatami, 8 Ring te yoğun bir şekilde yapılan müsabakalarda İzmir bölgesi Milli Antenör ve Mili Hakemimiz Ahmet Bereket’te ülkemiz adına hakem olarak görev alarak İzmirlilerin gururu oldu

    Milli Antrenör – Milli Hakem Ahmet Bereket, “Müsabakaların tüm kategorilerde, Dünya kupası olması özelliğinden dolayı yurt içi ve yurt dışından 3.000 yakın sporcu ve 120 yakın hakemin görev aldığı 3 gün boyunca kıran kırana gecen maçlarda bende böylesine önemli bir organizasyonda ülkem adına Hakem olarak görev yapıyor olmanın gururunu yaşıyorum. Öncelerde de defalarca Büyükler mili takımımızla birlikte farklı bir branşta dünya şampiyonası dahil pek çok müsabakaya Milli takım antrenörü olarak katıldım. Ancak Hakem olarak dünya kupası gibi çok büyük ve önemli bir organizasyonda görev yapıyor olmak ve maç yönetmek benim adıma çok büyük bir tecrübe oldu” diye konuştu.

  • Kadınlar Süper Ligi’de Kastamonu ve Konyaaltı finalde

    KASTAMONU (İGFA) – Kastamonu’da oynanan karşılaşmada rakibi Armada Praxis Yalıkavak Spor’u 35-25 mağlup etti. İlk maçta da rakibini 34-30’luk skorla yenen Kastamonu Belediyesi bu sonuçla finale yükseldi.

    Deplasmanda oynadığı ilk maçı İzmir Büyükşehir Belediyesi karşısında 37-31’lik skorla kazanan Konyaaltı Belediyesi, ikinci maçı da 37-29 kazanarak adını finale yazdırdı.

    Kadınlar Süper Ligi’nde üçüncülük karşılaşması üç müsabakalı, iki galibiyet üzerinden oynanacak. Final serisinin birinci maçı Antalya’da, ikinci ve üçüncü maçlar Kastamonu’da, dördüncü maç tekrar Antalya’da, beşinci maç Kastamonu’da oynanacak.

  • Samsun ve Hatay’a yeni gübre fabrikası geliyor

    İSTANBUL (İGFA) – Türkiye’nin en büyük gübre üreticisi İGSAŞ, yeni yatırımlarla birlikte hem Türkiye hem de ihracat pazarlarında büyümeye devam ediyor.

    Samsun’da inşası devam eden yıllık 200 bin ton üretim kapasiteli organominarel kompoze gübre fabrikasının bu yılın son çeyreğinde üretime geçmesi beklenirken, Hatay’daki yıllık 250 bin ton kapasiteli kompoze gübre fabrika yatırımının ise 2024 sonunda devreye alınması hedefleniyor.

    Samsun yatırımıyla birlikte Karadeniz Bölgesi’ne daha iyi hizmet vereceklerini belirten İGSAŞ Genel Müdürü İlkay Ünal, “Bölgenin ihtiyacı olan daha spesifik gübre talebini karşılarken bir yandan da ihracatta ciddi bir değer yaratacağız. Ayrıca Samsun’daki fabrikamızın devreye girmesiyle Karadeniz Bölgesi’ndeki gücümüzü daha da artıracağız” dedi.
    Hatay yatırımı, deprem bölgesine canlılık getirecek

    İGSAŞ, Hatay’da başladığı yatırım kararını,geçtiğimiz şubat ayında Kahramanmaraş merkezli yaşanan depremlerin ardından aldı. Deprem nedeniyle büyük hasar gören bölgenin yeniden yapılandırılmasına destek olmak amacıyla Hatay’a bir fabrika kurma kararı verdiklerini belirten İlkay Ünal, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Hatay’da hayata geçireceğimiz yıllık 250 bin tonluk kompoze gübre fabrikası, bölgenin sanayisine ve tarımına büyük katkı sağlayacak. 60 milyon euroluk yatırımla devreye alacağımız fabrikamızın, 2024 yılının sonunda üretime geçmesini planlıyoruz. Bölgenin yaşanan deprem felaketinden sonra cazibe merkezi ilan edilmesi yatırımcılar için bir avantajı da beraberinde getirdi.”

    İki yatırımın devreye girmesiyle Türkiye çapında geniş bir üretim ağına sahip olacaklarının da altını çizen Ünal, “Kocaeli fabrikamız Marmara ve Ege bölgelerine hizmet ederken, Samsun’daki fabrikamız Karadeniz’e, Hatay’daki tesisimiz ise Doğu Akdeniz, Güney Doğu, Doğu Anadolu havzalarına odaklanacak. Aynı zamanda da Akdeniz çanağından da ihracat yapacağız. Bugün 240 bin tonluk bir kompoze gübre kapasitesine sahip olan İGSAŞ, 2 yıl sonra üç ayrı noktada 700- 750 bin ton kompoze gübre üreterek Türkiye’yi uçtan uca saracak” dedi.

  • Pandemi cezaları geri alınabilecek!

    ANKARA (İGFA) – Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında yayımlanan karara göre, pandemide ödenen maske takma zorunluluğu ve diğer yasaklara ilişkin idari para cezaları geri alınabilecek.

    Kararda idari para cezası düzenlenmesine rağmen henüz tahsil edilmeyen idari para cezalarının tahsilinden vazgeçilirken aynı nedenle tahsil edilmiş olan idari para cezalarının ilgilisine iade edilmemesinin hukuki güvenlik ve öngörülebilirlik ilkelerine aykırı olduğu, aynı nedenden dolayı haklarında idari yaptırım uygulanan kişilerin farklı muameleye tabi tutulması suretiyle eşitlik ilkesinin ihlal edildiği belirtilerek kuralın Anayasa’nın 2. ve 10. maddelerine aykırı olduğu ileri sürüldü.

    Hatırlanacağı gibi, Hazine ve Maliye Bakanlığı Geliş İdaresi Başkanlığı daha önce 11 Mart 2020 ile 9 Kasım 2022 arasında vatandaşa kesilen para cezalarının tahsil edilmemesine karar verilmişti.

    Söz konusu mahkeme kararına ulaşmak için tıklayabilirsiniz.

  • Dokuz Eylül’den Kiraz’a sağlık hizmeti

    İZMİR (İGFA) – Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar, DEÜ’nün örnek projelere imza attığını belirterek, gönüllülük esasına dayanan, milletine destek vermeyi amaç edinen bir yönetim anlayışına sahip olduklarını söyledi.

    Rektör Hotar, kentin DEÜ’ye olan sevgisi ve desteği ile hizmetlerin daha da hızlı tamamlandığını belirterek, “Güzel ilçemizin gönlümüzdeki yeri çok ayrı. Biz, sadece metropolde varlık gösteren bir üniversite değiliz. Biz, aynı zamanda, kentin üniversitesi vizyonunu üstlenen ve iş birliğine açık bir yükseköğretim kurumuyuz. Dolayısıyla İzmir’in ilk Veteriner Fakültesini Kiraz’a kazandıran araştırma üniversitesi olarak, il sağlık müdürlüğümüz ve belediyemiz ile ortak yürüttüğümüz ‘Cana Can Kat Projesi’ ile hayata geçen merkezin de heyecanını birlikte yaşıyoruz. Hem halkımızın öğrencilerimizi, hocalarımızı ve faaliyetlerimizi desteklemesi hem hoca ve öğrencilerimizin gönüllü olması, bu hizmetleri yapmamıza vesile oldu. Bu nedenle çok mutluyuz, çok gururluyuz” dedi.

    Devlet üniversitesi olarak, öğretim ve araştırma faaliyetlerinin yanı sıra nitelikli kamu hizmetlerini vatandaşlara sunmaya özen gösterdiklerini kaydeden Rektör Hotar, “Buradaki hassasiyetimizin temelini, aziz milletimize duyduğumuz bağlılık ve hizmet etme çabası oluşturuyor. Araştırma üniversitesi olarak, kuruluş ilke ve değerlerimizin sınırlarını, sadece akademik çalışmalarla çizmiyoruz. Biz, topluma fayda sağlayacağımız proje ve yatırımlarda geleceğimizi görüyoruz. Ülkemizin en önemli sağlık yatırımlarını bünyesinde barındıran ve bölgesel sağlık hizmeti sunan kurumumuzun kabiliyetini, bu noktada değerlendiriyoruz. Rektörlük olarak vatandaşlarımızın talep ve beklentilerini dikkate alırken; sorunlarını çözecek ve ihtiyaçlarına karşılık verecek adımları atmaya özen gösteriyoruz” diye konuştu.

    KALP HASTALIKLARI RİSKLERİ TESPİT EDİLECEK

    DEÜ Rektörü Prof. Dr. Hotar, “Geçtiğimiz günlerde Veteriner Fakültemiz bünyesinde kurduğumuz hayvan barınağını hizmete açtık. O günkü törende, tarafımıza iletilen bilgiler doğrultusunda, kalp hastalıkları ve hipertansiyon konusunda ilçede sağlık hizmeti ihtiyacı olduğu sonucuna ulaştık. Araştırma Uygulama Hastanemiz, Tıp Fakültemiz ve İl Sağlık Müdürlüğümüz ile iletişime geçerek ön çalışmalara başladık. Kiraz Belediyemizin de katkılarıyla işbirliği protokolünü oluşturduk. Kirazlı hemşerilerimiz için güçlerimizi birleştirerek orta ve ileri yaş grubundakilere yönelik kalp hastalıkları risklerini tespit edecek; tarama, teşhis ve tedavi süreçlerini kapsayan yeni bir işbirliği zemini oluşturduk. Bu gayretlerimizin sonucunda da Kiraz Devlet Hastanesi’nde Anjiyo Tanı Ünitesi hayata geçmiş oldu” ifadelerini kullandı.

    İLK ETAPTA 650 VATANDAŞ FAYDALANACAK

    “Bu merkezde, uzman hekimlerin kontrolünde 40-80 yaş arasındaki vatandaşlarımızın hem kardiyovasküler risk profillerinin belirleyecek hem de hipertansiyon sıklığını saptayacak taramalar yapılacak” diyen Rektör Hotar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Altı hafta sürmesi planlanan ve ilk etapta 650 vatandaşımızın yararlanacağı hizmetleri, gerekli olması halinde uzatacağız. Ülkemizin de yüksek risk bölgesinde olduğu gerçeğini düşündüğümüzde, bu çalışmamızın zorunluluk olduğunu görüyoruz.”

  • Kayseri Büyükşehir’den Güllüce’ye 4 milyonluk yatırım

    Mehmet UZEL (KAYSERİ İGFA)
    Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, AK Parti Kayseri Milletvekili Bayar Özsoy ile birlikte Bünyan’ın Güllüce Mahallesi’nde 4 milyon 400 bin TL maliyetli sıcak asfalt yapım çalışmalarını yerinde inceledi.

    Büyükşehir Belediyesi Fen İşleri Daire Başkanlığı tarafından Bünyan ilçesi Güllüce Mahallesi’nde sıcak asfalt serim çalışmalarına devam edilirken, Başkan Büyükkılıç, toplam bedeli yaklaşık 4 milyon 400 bin TL olan sıcak asfalt yapım çalışmalarını yerinde inceledi. Çalışma tamamlandığında 2,3 kilometre olacak olan yolda toplam 5 bin 500 ton sıcak asfalt serimi yapılmış olacak.

    Başkan Büyükkılıç, ayrıca Güllüce Mahallesi’nde, vatandaşlarla da bir araya geldi. Büyükkılıç, mahalle ziyaretine yerli ve milli otomobil Togg ile giderken, vatandaşların da Kayseri’de ilk ve tek olan Togg’a yoğun ilgisi oldu.

    BÜYÜKKILIÇ’A GÜLLÜCE SAKİNLERİNDEN YOĞUN İLGİ

    Güllüce Mahallesi’nde vatandaşların sıcak ve samimi ilgisiyle karşılaşan Başkan Büyükkılıç, burada yaptığı açıklamada, “Bünyan’ımızın gayretli, çalışkan, tevazu içerisinde çalışan Bünyan Belediye Başkanımız Özkan Altun’a teşekkür ediyoruz. Bizden birisi derler ya, çiçeği burnunda milletvekilimiz Bayar Özsoy’a teşekkür ediyoruz. İnanıyoruz ki taşrayı meclisimizde en güzel şekilde hem takip edip, hem sahiplenecek, bizler de Büyükşehir Belediyesi, milletvekili dayanışması içerisinde bu çalışmaları yapacağız” diye konuştu.

    “BİZ SİZE HİZMET ETMEK İÇİN VARIZ”

    Güllüce sakinlerini ‘yerli ve milli’ olarak nitelendiren Büyükkılıç, “Güllüce’miz gönül insanları, burada gururla söylüyoruz, ay yıldızlı Türk bayrağına, vatanına, milletine, devletine, inancına değerlerine bağlı olan yerli ve milli insanlardan oluşan kardeşlerimizdir. Biz sizlerin hizmetkârıyız, yolları da yaparız, doğalgaz da getiririz, insanların gönlünde yer etmeye çalışırız, bizim felsefemiz budur. Biz size hizmet etmek için varız. Her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyoruz” şeklinde konuştu.

    Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın selamlarını ileten Başkan Büyükkılıç, “Allah hepinizden razı olsun. Sizlere hizmet etmeyi ibadet biliriz. Bizim felsefemizde bu var. Sayın Cumhurbaşkanımızın yol arkadaşları olmak ne güzel bir duygudur, biz sizlere minnet duyuyoruz. Özellikle hanım kardeşlerimiz Allah sizlerden razı olsun. Biz sizleri seviyoruz, sizlerin hizmetkârıyız. Cenab-ı Allah sizlerden razı olsun. Sağ olun, var olun, Allah’a emanet olun” ifadelerini kullandı.

    BAŞKAN BÜYÜKKILIÇ’A TEŞEKKÜR PLAKETİ

    Güllüce sakinleri de Büyükkılıç’a, ‘Köyümüz güzel oldu. Ne istediysek yaptınız, yolumuzu yaptınız başkanım size teşekkür ediyoruz’ diyerek dua ve teşekkür ederken, Güllüce Mahalle Muhtarı Rıfat Odabaşı tarafından Başkan Büyükkılıç’a mahalleye yaptığı hizmetlerden dolayı teşekkür plaketi takdim edildi. Başkan Büyükkılıç’a, Güllüce ziyaretinde AK Parti Kayseri Milletvekili Sayın Bayar Özsoy, Bünyan Belediye Başkanı Özkan Altun, Genel Sekreter Yardımcısı Ali Hasdal ve daire başkanları eşlik etti.

  • TRT’de bu yaz cümbüş var! Birbirinden ünlü isimlerle güldürü üretimleri…

    TRT, bu yaz dizi severleri ekran başına kilitlemeyi amaçlıyor. TRT birbirinden ünlü isimlerin başrolde yer aldığı ‘Eski Yeni’, ‘Kendi Düşen Ağlamaz’ ve ‘Neşeli Günler’ isimli güldürü üretimlerini seyirciyle buluşturacak.

    Başarılı projeleriyle isminden kelam ettiren TRT, bu yaza da damgasını vuracak. 3 güldürü çeşidindeki diziyi ekrana taşımak için hazırlıklara başladı. ‘Eski Yeni’, ‘Neşeli Günler’ ve ‘Kendi Düşen Ağlamaz’ dizileri, başarılı oyuncu takımı ve güldüren kıssalarıyla izleyenlere keyifli dakikalar yaşatacak.

    trt

    3 PROJEDE DE BİRBİRİNDEN ÜNLÜ İSİMLER BAŞROLDE OLACAK

    ‘Once Again’ projesinden uyarlanan ‘Eski Yeni’ isimli dizide Erdal Özyağcılar, Seray Gözler ve Onur Buldu başrol oynuyor. ‘Ak yol’ ailesinin renkli kıssasını ekrana taşıyacak dizinin direktör koltuğunda Sadullah Çelen oturacak.

    ‘Neşeli Günler’de de Şebnem Bozoklu ve Tolga Tekin’i bir ortaya geldi. Direktörlüğünü Şahin Altuğ’un yaptığı dizi, tıp fakültesini yarıda bırakarak evlenip çoluk çocuğa karışan, çocuklar büyüdükten sonra da aftan yararlanıp okuluna geri dönen Sevinç’in uğraşını anlatıyor.

    Üçüncü üretim ise ‘Kendi Düşen Ağlamaz’. NGM imzalı üretimde Hakan Yılmaz ve Selen Soyder başrol oynuyor. Sete çıkan her üç üretimin önümüzdeki ay ekrana gelmesi bekleniyor.

  • Mehmet Yalçınkaya’nın oğlu Emre Yalçınkaya’yı görenler şaştı kaldı!

    MasterChef’in ünlü şefi Mehmet Yalçın Kaya’nın oğlunu görenlerin ağzı açık kaldı. Güzelliği ile herkesi hayran bırakan Emre Yalçınkaya’nın babasına olan benzerliği de dikkatlerden kaçmadı.

    TV8 ekranlarında MasterChef programında jürilik yapan Mehmet Yalçınkaya’nın özel hayatı her geçen gün daha fazla merak ediliyor. Ünlü şefin Sude, Utkan ve Emre isminde 3 çocuğu bulunuyor. 

    Kahramanmaraş merkezde zelzelelerin akabinde bölgede etkin olarak misyon alan Mehmet Yalçınkaya bu defa de oğlu ile gündeme geldi. Mehmet Yalçınkaya’nın oğlu Emre Yalçınkaya’yı görenler şaşkınlığına mani olamadı. İşte Emre Yalçınkaya’nın son hali…

    “MANZARA KADAR GÜZEL”

    Son yılların en çok izlenen TV programları ortasında yer alan MasterChef Türkiye şefleriyle de gündem olmaya devam ediyor. Türkiye’nin yetenekli şefleri ortasında yer alan Mehmet Yalçınkaya’nın lezzetlerine diyecek kelam yok.

  • Seyfi Dursunoğlu’nun mirasıyla ilgili yeğenlerine makus haber! ÇYDD’den açıklama geldi

    2020 yılında hayatını kaybeden Huysuz Virjin karakterinin unutulmaz başkahramanı Seyfi Dursunoğlu mal varlığının büyük bir kısmını Çağdaş Hayatı Destekleme Derneği’ne (ÇYDD) bırakmıştı. Vasiyetin iptali için dava açan iki yeğenine mahkemeden berbat haber geldi.

    Huysuz Virjin karakteriyle tanınan 87 yaşındaki Seyfi Dursunoğlu 2022 temmuz ayında hayatını kaybetmişti. Vefatından yıllar evvel vasiyetnamesini hazırlatan sanatçı, Üsküdar’daki konutuyla bankadaki yüklü ölçüde birikimini Çağdaş Hayatı Destekleme Derneği’ne (ÇYDD) bıraktı. Dursunoğlu’nun vefatının akabinde vasiyetini yasal mirasçılarından birçok onayladı. Fakat yeğenlerinden Cihan Saydan ve Erhan Saydan itiraz ederek dava açmıştı.

    seyfi dursunoğlu akıl raporu

    Bunun üzerine ÇYDD de tereke tespit davası açmıştı. Sanatkarın noterde vasiyetname hazırlattığı sırada yanında olan 60 yıllık dostu Garabet Baltaoğlu davada şahit olarak yer aldı. Fakat yeğenler, Baltaoğlu’nun akli istikrarının yerinde olup olmadığının araştırılmasını talep etti. Son duruşmada mahkeme, Baltaoğlu’nun o devir kullandığı ilaçların ve hastane kayıtlarının incelenmesi için belgeyi İsimli Tıp Kurumu’na gönderdi.

    seyfi dursunoğlu vasiyet

    MAHKEMEDEN YİĞENLERİNE BERBAT HABER!

    Süren mahkemede bugün karar çıktı. Çağdaş Hayatı Destekleme Derneği’nden yapılan açıklamada; İstanbul Anadolu 14. Asliye Hukuk Mahkemesi, iki yeğenin açtığı vasiyetin iptali davasını reddetti.

    MİRAS DERNEĞE KALDI

    Kararın akabinde toplumsal medya hesabından bir açıklama yapan Çağdaş Hayatı Destekleme Derneği, şu tabirler kullanıldı: “Eğitimim ve eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanmasının toplumsal gelişmemizde çok değerli hissesinin olduğu şuuruyla yaptığı bağış ile gelecek jenerasyonların yolunu aydınlatan, Cumhuriyet’in kazanımlarına ve çağdaş hayat bedellerine duyduğu inançla örnek bir sanatçı olan Seyfi Dursunoğlu’nu bir sefer daha sevgi ve hasretle anıyoruz.”

    OLAYIN GEÇMİŞİ

    Çağdaş Hayatı Destekleme Derneği’ne konutu ve bankadaki parasını bağışlayan, şahsi eşyalarını yeğeni Güliz Buyrukbilen’e bırakan Seyfi Dursunoğlu, vefatından evvel Hürriyet’e verdiği röportajda vasiyetiyle ilgili şunları söylemişti:

    “CENAZEMİ BİLE KALDIRMAZLAR”

    “Doktora gittim, akli dengemin yerinde olduğuna dair rapor çıkardım. Noter huzurunda da vasiyetimi yaptım. Yeğenlerim var, hem de 9 tane. ‘Onu ben alayım, bunu sen al’ diye birbirlerine gireceklerine en düzgünü hepsini derneğe bağışlamak. Esasen cenazemi bile kaldıramazlar.”

    Seyfi Dursunoğlu, vasiyeti üzerine Çağdaş Ömrü Destekleme Derneği’ne meskeni, bahçesi ve bankalarda bulunan parası dahil toplamda 15 milyon TL’ye yakın bir meblağ bağışlamıştı. Ünlü sanatçı, yeğeni Güliz Buyrukbilen’e ise konutunda yer alan şahsi eşyalarını miras bırakırken yardımcısı Ümit Yazıcı’ya kullandığı Land Rover marka cipini vasiyet etti. ‘Üçü Bir Yerde’ programında Özgür Aras, usta sanatkarın yeğenlerinin derneğe bağışlanacak olan mirasa karşı çıktığını öne sürdü. Aras, yeğenlerinin derneğe verilecek olan paradan hisse istediğini sav etti. Olayın mahkemeye intikal ettiğini belirten Aras, Huysuz Virjin’in buna isteği olup olmadığıyla ilgili şahitlerin dinleneceğini söyledi.

    Seyfi Dursunoğlu’nun mirasının şimdi derneğe geçmediğini de belirten Durna, şöyle konuşmuştu: “Vasiyet yasal olarak derneğe geçmedi. Yeğenleri 10’da 1 oranında hisse istiyor. Fakat merhum Seyfi Bey’in ‘Yeğenlerim cenazemi bile kaldıramaz, bir şey verilmesin’ halinde açıklamaları var. Sanırım onlar ‘Bu dava uzun sürer, biz de ÇYDD ile masaya oturur bir şeyler alırız’ diye düşünüyor. Ancak ellerinde somut bir iptal nedeni yok. Esasen biz de dernek olarak o denli bir şey yaparsak, Seyfi Dursunoğlu’na ihanet emiş oluruz. Bu süreç tahminen türel olarak 4-5 yıl devam eder lakin yeğenlerinin bir hak durumu olamaz.”

    Seyfi Dursunoğlu’nun avukat olan yeğeni Gizem Özköseoğlu, sanatkarın cenaze merasiminde vasiyetiyle ilgili şöyle demişti: “Biz ailesi olarak tüm dileklerini yerine getireceğiz. Vasiyetine karşı rastgele bir itirazda bulunmayacağız. Bize rastgele bir şey bırakmaması bizi üzmedi, dayımız doğrusunu yaptı. Aile olarak onunla gurur duyuyoruz.”

    Derneğin açıklaması sonrasında Saydan kardeşlerin avukatı Alper Çalkavur, ‘Dernek yöneticileri mirasa çabucak kavuşmak için kamuoyunu yanlış yönlendiriyor. Müvekkillerim Dursunoğlu’nun iradesi sakatlanarak vasiyetname süreçlerini gerçekleştirdiğine inanıyor.’ açıklamasında bulundu.

  • Samet Akaydin: “Görüntü ortada, ona tükürmedim”

    Sezonun en kritik maçlarından birine çıkmaya hazırlanan Fenerbahçe evvelki akşam Samet Akaydin’in PFDK’ya sevk edilmesiyle şoke oldu.

    Samet önlemli olarak şuraya sevk edildi. Münasebet ‘tükürme’ aksiyonuydu. Trabzonspor’un “Bu bir rezilliktir, iğrençliktir” iletisiyle gündeme getirdiği argüman şu: Samet Akaydin, gol sevinci için secdeye yattığı sırada Trabzonsporlu Trezeguet’ye tükürdü…

    “DOĞMA BÜYÜME TRABZONLUYUM”

    Samet, argümanları, toplumsal medyaya düşer düşmez yalanlamıştı, rakibine tükürmediğini söylemişti. Deneyimli futbolcu, PFDK’ya sevk edilmesinin akabinde ise Sözcü’ye şunları söyledi:

    “Kesinlikle kimseye tükürmedim. İmajda de net bir formda tükürmediğim açıkça ortada. Doğma büyüme Trabzonluyum. Maçta hiçbir gerginlik yaşanmadı. Maç sonrası da Trabzonlu oyuncularla dostça alandan ayrıldık. Durum 86. dakikada, maç 3-1’e gelmiş. Neden tüküreyim?”

    4-6 MAÇTI, CEZA ÇIKMADI

    Futbol Disiplin Talimatı 41. unsurdan PFDK’ya sevk edilen Samet Akaydin’e ceza çıkmadı. PFDK, ‘isnat olunan ihlal ögelerinin oluşmadığına’ karar verdi. Kelam konusu 41. husus, 4-6 maç cezayı öngörüyordu.

    “TARİHİ BİR SKANDAL”

    Fenerbahçe futbolcusuna sahip çıktı. Yapılan açıklamada sevk için ‘tarihi bir skandal’ tanımlaması yapıldı, Samet’in, rakibine tükürmediğinin manzaralarla sabit olmasına karşın toplumsal medyadaki algı nedeniyle PFDK’ya sevk edildiğini savunuldu. Tükürme aksiyonunun hiçbir raporda yazmadığı hatırlatıldı ve “Trabzonspor altyapısında yetişmiş bir futbolcunun iftira ile kamuoyu önüne atılması, TFF’nin Fenerbahçe’ye bakış açısının göstergesidir” denildi. 

     
  • İzmirli kadınlardan sandığa davet

    İZMİR (İGFA) – İKKB dönem sözcüsü Gülsen Özkan, bir basın açıklamasıyla Cumhurbaşkanlığı seçimleri konusunda değerlendirmede bulundu, görüşünü açıkladı. Özkan, kadınların var olan haklarının uygulanmaktan kaçınıldığını dile getirdi.

    Cumhur ittifakı ile seçime giren Hüda-Par ve yeniden Refah Partisi’nin kadının insan haklarına aykırı taleplerinin kadınlar açısından endişe verici boyutlara geldiğine dikkat çeken Özkan, bu ittifakla kadın haklarının tamamen yok edileceğini iddia etti.

    Kazanılmış hakların korunması için, sandığa gidip oy vermeleri konusunda kadınlara çağrı yapan Özkan açıklamasında şu görüşlere yer verdi:

    “Çünkü; Yeniden Refah partisi “Kadınları şiddetten koruyan 6284 sayılı kanunun’’ yürürlükten kaldırılmasını, ittifaka katılma şartı olarak öne sürdü. Hüda-Par “Yalnız kadınları sahiplendireceğiz” diyerek kadınları; irade ve hakları olmayan ancak sahiplenilecek sevimli hayvan dostlarımıza benzetti Hüda-Par,”Değiştirilmesi bile teklif edilemez’’ diye anayasal güvence altına alınan Anayasamızın ilk dört maddesini değiştirmek istiyor. “Makyaj yapan kadının kaportası bozuktur” “Bunlar Sürtük, bunlar Çürük” “Kız mıdır, kadın mıdır?” “Kadın çalışmasın, evinde otursun” ve daha onlarcasını çeşitli demeçlerinde biz kadınları aşağıladılar.”

    “Eğitim, sağlık ve beslenme devletin asli görevlerindendir’’ düşüncesinden uzaklaşıldığına dikkat çeken Özkan, şöyle devam etti:

    “Özellikle son 5 yıldır şahlanan enflasyonla eriyen kazançlarımız nedeniyle çocuklarımızı sağlıklı besleyemiyoruz. Paramız olmadığı için çocuklarımızı, özellikle çoğaltılan İmam Hatip Liselerine, içi boşaltılmış eğitim sistemine göndermek zorunda kalıyoruz. Her mahalleye bir market gibi onlarca devlet ve özel üniversiteleri açıldı. Dişimizden, tırnağımızdan arttırarak, yememizden keserek çocuklarımızı meslek edinsinler diye üniversitelere gönderdik. Mezun olan çocuklarımızın önüne parayla girilen KPSS şartı kondu sonra da bu sınavların sorularının çalındığını öğrendik. Yüksek puanlar alan çocuklarımız yerine iktidar yakını düşük puanlı gençler iş sahibi oldu.”

    Kurtuluş Savaşı’nın kadınların desteğiyle kazanıldığını hatırlatan Özkan,“Biz Cumhuriyet’e inanan kadınlar olarak, Atatürk’ün kurduğu laik, demokratik Cumhuriyeti korumaya, geliştirmeye ve kollamaya söz veriyoruz.” dedi.

  • İngiltere’de enflasyonda 30 yılın en sert düşüşü

    İngiltere’de enflasyon Nisan ayında beklentilerin üzerinde gelse de düşüş ivmesine devam etti.

    Ülkede yıllık enflasyon Nisan’da yüzde 8,7 olarak gerçekleşti. Bu, yıllık enflasyon oranında 30 yılı aşkın müddettir görülen en büyük düşüş oldu.

    Bloomberg anketine katılan ekonomistlerin beklentisi enflasyonun yüzde 8,2 olarak kaydedilmesi istikametindeydi. Güç fiyatlarında yaşanan geri çekilmeye rağmen enflasyonun beklentilerin üzerinde gerçekleşmesi dikkat çekti.

    Nisan yıllık TÜFE’de yaşanan düşüşte geçen yıl süratle artan güç fiyatlarının yarattığı baz tesiri tesirli oldu. Öteki taraftan çekirdek enflasyon da beklenmedik bir halde yüzde 6,2’den yüzde 6,8’e yükseldi.

    Enflasyon beklentileri aşsa da Nisan ayında yine tek hanelere dönmüş oldu. Mart ayında ülkede yıllık enflasyon yüzde 10,1 olarak kaydedilmişti.

    Aylık olarak bakıldığında ise İngiltere’de enflasyonun Nisan’da yüzde 1,2 olduğu izlendi. Bu dataya ait beklenti yüzde 0,7 olarak belirlenmişti.

    Beklentiyi aşan bilgi sıkılaşma beklentilerini artırdı

    Verilere ait birinci değerlendirmelere nazaran, beklentiyi aşan TÜFE sayısı İngiltere Merkez Bankası’nın sıkılaştırma döngüsünü yaz aylarına uzatacağını öngören piyasa beklentilerini kuvvetlendirebilir.

    İngiltere Merkez Bankası Lideri Andrew Bailey’in son bildirileri para siyasetinde gerçek vakitli hareket üslubunun kıymetine vurgu yapmıştı.

    İngiliz parlamentosunda vekillerden oluşan komitenin sorularını yanıtlayan Bailey, ülkede enflasyonun yüksek seyretmesine ait olarak, “Çok büyük şoklar karşısında para siyasetini nasıl işlediğimize dair çok büyük dersler olduğunu düşünüyorum” dedi.

    Bailey, merkez bankasının daha evvel Şubat ayında besin enflasyonunda tepeye ulaşıldığı değerlendirmesinde bulunduğunu ama global iklim kaidelerinin kimi mahsulleri etkilemeye devam ettiğini bildirdi.

    Ekonominin daha evvel gibisi görülmemiş şoklarla karşı karşıya kaldığını belirten Bailey, “Gerçek vakitli olarak siyaset yapmak zorundayız. Şoklara meydana geldikleri üzere yanıt vermek zorunda kaldık” dedi.

  • E-ticaretin, 1 trilyon 800 milyar TL’lik süreç hacmine ulaşması bekleniyor

    HANDE BERKTAN

    Türkiye genelinde elektronik ortamda alışverişin cirosunun, enflasyon tesiriyle de yılsonunda 1 trilyon 800milyar TL’ye ulaşması bekleniyor. E-ticaretin perakende içerisinde hissesinin dünya ortalamasına paralel yüzde 20 olmasına rağmen ihracat içerisindeki hissesi ise yüzde 1’in altında kalıyor. Bu oran, dünya ortalaması olan yüzde 5’lerin oldukça altında.

    BloombergHT’nin sorularını yanıtlayan Elektronik Ticaret İşletmecileri Derneği (ETİD) İdare Şurası Lideri Emre Ekmekçi, e-ticaretin büyüme performansına ait “2022 yılının birinci 5 ayını büyüme ile tamamlamıştık. Bu yılın birinci 5 ayında geçen yılın tıpkı periyoduna nazaran tekrar süreç hacimlerinde büyüme görüyoruz. Bu yıl sarsıntı devrinde birbuçuk aylık devirde sakinlik oldu. Reklam yatırımlarının azalması, ticaretin durması üzere etkenlerden ötürü e-ticaret bölümü yavaşladı.

    2022 yılını 800milyar TL. ile kapatmıştık, bu yıl yüksek enflasyon tesiriyle yılsonunda Türkiye genelinde e-ticarette 1 trilyon 800 milyar TL. ciro sayılarına ulaşabiliriz. Ciroda yüzde 120’lere varan artışa rağmen süreç hacimlerindeki artış yüzde 25 ile sonlu kaldı. Fakat adetlere bakmak gerek değerli olan adetlerde hangi sayılara ulaştığımız olacak. Bu yılsonunda amacımız adet bazında, yüzde 40’lık büyüme sağlamak.” konuştu.

    ETİD “KOBİ’lerin e-ticarete girişi yavaşladı”

    E-ticaret yapan işletme sayısı pandemi periyodunda 7 kat artarak işletme sayısı 550binlere ulaşmıştı. ETİD Lideri Ekmekçi, büyük işletmelerin e-ticarete yöneliyor olmasına rağmen KOBİ’lerin e-ticarete girmelerinde duraklama olduğunu belirtiyor. Dalın amacı e-ticarette işletme sayısını 800 binlere çıkarmak.

    “E-ticarette giysi, elektronik ve süpermarket kategorileri süratli büyüdü”

    E-ticarette bilhassa giysi, elektronik, süpermarket, outdoor eserler ve otomotiv bölümündeki büyümenin güçlü olduğunu söyleyen ETİD Lideri “E-ticarette pandemi devrinde kategorisel olarak besin, paklık ve hijyen eserlerine talep vardı. Artık normalleştik, olağan tüketim kümelerine döndük. En fazla büyüyen kategori giysi, dokumacılık kategorisi. Onu elektronik eserleri izliyor. Pandemi sonrası iz bırakan kategori ise süpermarket kategorisi oldu. Pandemide başlayan bu yeni kümeye ait tüketicilerin tercihin devam ettiğini görüyoruz. Süpermarket eserleri, e-ticaretin en fazla ciro yapan birinci üç kategorisine girmeyi başardı ve bu trend devam ediyor. İlginin arttığı bir öteki kategori ise yıllık yüzde 350 büyüme ile outdoor kategorisini söyleyebiliriz. Akabinde yatırım aracı olarak görülen otomotiv kesiminde büyümeler çok süratli gidiyor.” dedi.

    “E-ticaret globalde 5.9 trilyon dolar pazar büyüklüğüne ulaştı”

    Türkiye genelinde e-ticarette gidilecek çok yol olduğunu söyleyen ETİD Lideri Ekmekçi, e-ticaretin ihracat içerisindeki hissesinin yüzde 1’in altında olduğuna dikkat çekti. Sağlıklı büyümede e-ticaretin ihracat içerisindeki hissesinin, yüzde 5’lerde olması gerektiğini söyleyen Ekmekçi “Dünya geneline baktığımızda e-ticaretin toplam hacmi 5.9 trilyon dolar. Düşünecek olursak kendi iç pazarımız çok küçük. E-ticaretin perakende içerisindeki hissesi, 2020 yılında yüzde 15, 2021 yılında yüzde 17 ve 2022 yılında yüzde 20’ye ulaştı. Yani tüketicinin yaptığı her 5 alışverişten biri online taraftan yapılıyor. Perakende içinde e-ticaretin hissesi pek yeterli. Lakin ihracatın içerisindeki hissesi hala yüzde 1’lerin altında. Bunun sağlıklı olanı dünya ortalaması olan yüzde 5’ler düzeyidir. Hasebiyle yurtdışı pazarlarda daha fazla hisse alacak stratejiler geliştirmeliyiz. Yabancı tüketicilere eserleri nasıl satabiliriz konusu önümüzdeki devir gündemimizde olmalı. Tüketiciler artık daha şahsileştirilmiş hizmet bekliyor. Datanın işlenmesi ve yapay zekânın buna nazaran uygulanması önümüzdeki süreçte en fazla katma kıymet sağlayacak öge olacak. Büyük Türk markalarının daha etkin olmaları gerek. E-ihracat dayanakları var bundan girişimcilerimizin yararlanmaları gerek” dedi.

  • Galatasaray’da derbi çılgınlığı!

    Süper Lig’de liderlik koltuğunda oturan Galatasaray, salı günü Ankaragücü’nü yenerek 23. şampiyonluğunu ilan etmek istiyor.

    Sarı-kırmızılılar ligdeki son maçında ezeli rakibi Fenerbahçe ile karşılaşacak. Dev derbiye Galatasaray taraftarının ağır ilgisini olduğu öğrenildi.

    Galatasaray taraftarların Fenerbahçe maçı için 400 bin bilet talebinde bulunduğu belirtildi. Sarı-Kırmızılılar, Ankaragücü’nü yenmesi durumunda Fenerbahçe derbisini karnavala dönüştürmek istiyor.

  • Memduh Büyükkılıç’a ‘Çiçek’ gibi övgü

    Mehmet UZEL (KAYSERİ İGFA)
    Tarihi Kayseri Kalesi Kültür ve Sanat Merkezi’nde Asırlık Tariflerle Türk Mutfağı Haftası programına Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, Vali Gökmen Çiçek ile birlikte katıldı.

    Başkan Büyükkılıç ve Vali Çiçek, 3 gün sürecek ve çeşitli etkinliklerle Türk Mutfağı’nı tanıtacak olan Asırlık Tariflerle Türk Mutfağı Haftası etkinliğinde vatandaşların sıcak ve samimi ilgisiyle karşılaştılar. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kayseri Valiliği ve Kayseri Büyükşehir Belediyesi iş birliği ile düzenlenen etkinlikte stantları gezen Vali Çiçek ile Başkan Büyükkılıç, kadın kooperatiflerinin de hazırladığı ürünleri ilgiyle inceledi.

    DEPREMZEDELERİN SELAMLARINI VE TEŞEKKÜRLERİNİ İLETTİ

    Programda konuşan Vali Gökmen Çiçek, asrın felaketi olarak nitelendirilen deprem sonrası bölgelere yardım seferberliğinin sürdüğünü belirterek, Başkan Büyükkılıç’a deprem bölgesinde yaptıkları çalışmalardan dolayı teşekkür ederek, “Şehrimize deprem bölgesi Adıyaman’dan geldim. Adıyaman’da depremzede özellikle selamlarını ve teşekkürlerini getirdim. Özellikle Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanımıza yaptığı çarşıdan dolayı çok teşekkür ettiler. Başkanım iletiyorum, üzerimde kalmasın. Melikgazi Belediye Başkanımıza, Kocasinan Belediye Başkanımıza, Ticaret Odamıza, MÜSİAD başkanımıza teşekkür ettiler, iletiyorum, sağ olun, var olun” diye konuştu.

    KAYSERİ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ’NİN TURİZM ALANINDAKİ YOĞUN GAYRETLERİ SÜRÜYOR

    Kayseri Büyükşehir Belediyesi’nin turizm alanında önemli çalışmalar yaptığını söyleyen Vali Çiçek, “Kayseri, sanayi, ticaret, savunma sanayi şehri ama Kayseri tam anlamıyla bir turizm şehridir. Sadece Erciyes’iyle değil, koca inanç kültürü, tarih kültürü, vadileri, tarihi alanlarıyla Kayseri turizmde hak ettiği yeri, Kayseri Büyükşehir Belediyesi’nin ve ilçe belediyelerin bu alandaki yoğun gayretleri ile beraber alacak” dedi.

    “KAYSERİ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANIMIZI KADIN KOOPERATİFLERİNE DESTEKLERİNDEN DOLAYI ALKIŞLIYORUM”

    Vali Çiçek, kadın kooperatiflerinin başarısından bahsederek, bu başarıda Kayseri Büyükşehir Belediyesi’nin önemli desteği olduğunu ifade ederek, şunları söyledi: “İlimizde bir başarı hikâyesi daha yazılıyor, kadın kooperatifleri bir başarı hikâyesi yazıyor. Daha kurulalı 1 yıl olmamasına rağmen en ücra ilçemizde olmak üzere yaptıkları ürünler, çalışmalar, emekler ile bir mucizeye ev sahipliği yapıyorlar, bir başarı destanı yazıyorlar. Onları tebrik ediyorum, başarılarının devamını diliyorum. Kadın kooperatiflerinin bu başarısında Kayseri Büyükşehir Belediyesi olmasaydı olmazdı. Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanımızı da kadın kooperatiflerine verdiği destekten dolayı alkışlıyorum. Kadın kooperatiflerimiz ve engelliler kooperatiflerimiz çok güzel işler yapıyorlar, takip edeceğiz.”

    3 gün sürecek Asırlık Tariflerle Türk Mutfağı Haftası’nda 35 kadın kooperatifi ve belediyelerin çadır kurulumunun yanı sıra, KAY-TUR A.Ş., KAYMEK A.Ş., Spor A.Ş. ile Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanlığı tarafından çeşitli etkinlikler düzenlenecek.

  • Intel 1 trilyon parametreli yapay zeka modelini duyurdu

    HANDE BERKTAN

    ABD’de Silikon Vadisi’nde bulunan teknoloji şirketi Intel, yeni bir üretken yapay zeka modeli olan Aurora genAI’ı duyurdu. Aurora genAI modeli, genel metin, bilimsel metinler, bilimsel datalar ve alanla ilgili kodlar üzerinde eğitilecek. Bu model, potansiyel uygulamaları olan büsbütün bilim odaklı üretken bir yapay zeka modeli olacak.

    Aurora genAI’ın odaklanacağı alanlar ise molekül ve materyallerin dizaynından milyonlarca kaynaktan bilgi sentezine, sistem biyolojisi, polimer kimyası ve güç gereçleri, iklim bilimi ve kozmolojide yeni deneyler önermeye kadar birçok uygulamada yer alacak. Model ayrıyeten kanser ve öbür hastalıklarla ilgili biyolojik süreçlerin tanımlanmasını hızlandırmak ve ilaç dizaynına yönelik maksatlar önermek için de kullanılacak.

    Intel Aurora gen AI’dan 1 trilyon parametre hedefi

    Intel Aurora genAI modelinin temelleri Megatron ve DeepSpeed’e dayanmakta. En değerlisi, yeni model için hedeflenen boyut 1 trilyon parametre olacak. Bu ortada, ChatGPT’nin fiyatsız ve herkese açık sürümleri için gaye boyutu yalnızca 175 milyar olduğunu da belirtelim.

  • Ekonomist, Türklerin de Aldığı Altcoin İçin ‘Shitcoin’ Dedi!

    Ünlü ekonomist ve Bitcoin maximalisti Max Keiser, XRP’yi ve XRP topluluğunu sert eleştirdi. Keiser, fonksiyonelliğine ve tokenomik özelliklerine karşın bu altcoin projesini bir ‘sh.tcoin’ olarak nitelendirdi.

    Bitcoin savunucusu Max Keiser’e nazaran bu altcoin bir sh.tcoin

    Tanınmış bir Bitcoin maksimalisti olan Max Keiser, XRP’ye karşı saldırısına devam ediyor. Keiser, dün attığı bir tweet’te, El Salvador’un kripto para üniteleri konusundaki yasal durumunun XRP’yi bir sh.tcoin olarak tanımladığını argüman etti. Bu bağlamda Keiser, “El Salvador’daki yasal durum budur. XRP bir sh.tcoin olarak tanımlanıyor,” dedi.

    Özellikle, bir sh*tcoin, bedeli yahut güvenilirliği olmayan bir kripto parayı tanımlamak için kullanılan bir terim. Ekseriyetle kuşkulu teknolojiye, zayıf geliştirme takımlarına, sonlu yarara yahut hileli niyetlere sahip kripto para ünitelerini tabir ediyor. Keiser’in son açıklamaları, SEC’in kripto varlıklarla ilgili yasal konumu hakkında yorum yapan Ripple CTO’su David Schwartz’ın bir açıklamasına cevap olarak geldi.

    David Schwartz, “SEC’in yasal durumu, Bitcoin dışındaki tüm tokenlerin menkul değer olduğu manasına geliyorsa, o vakit ABD’li şahısların kripto alanındaki öbür her şeye yasal olarak katılıp katılamayacağı kelam hususudur,” diye vurguladı. Bu durum Keiser’in reaksiyonunu tetikledi. Sh*tcoin açıklamasından evvel, Keiser dün erken saatlerde XRP’ye direkt taarruza geçti. Bir tweetinde, Bitcoin olmayan her şeyin El Salvador’da bir menkul değer olarak kabul edildiğini açıkladı. XRP’nin El Salvador’da menkul değer olarak sınıflandırılan kripto varlıkları listesinde yer aldığını da kelamlarına ekledi.

    XRP destekçileri Keiser’in tenkitlerine reaksiyon gösterdi

    Beklenildiği üzere, bu son açıklamalar XRP topluluğundan olumsuz bir reaksiyon aldı. Keiser, David Schwartz’ın yorumlarına atıf yapıyor. Buna karşın, kripto parayı bir menkul değer olarak nitelendiriyor. Bunu eleştiren XRP meraklılarından aldığı karşılıktan duyduğu hoşnutsuzluğu lisana getiriyor.

    El Salvador hükümetinin Bitcoin danışmanı olan Keiser’in, kendisini XRP ve öbür altcoin’lerin kıymetli bir eleştirmeni olarak konumlandırdığını belirtmek gerekiyor. Fakat Keiser son vakitlerde XRP’yi daha fazla odağına almış durumda.

    Kriptokoin.com’dan takip ettiğiniz üzere, geçtiğimiz hafta SEC Lideri Gary Gensler, Bitcoin dışındaki birçok kripto paranın menkul değer olduğunu ileri sürdü. Keiser, bu hususta Gensler’in haklı olduğunu tez ediyor. Ayrıyeten Ripple’ı Amerika Birleşik Devletleri’ndeki şüphelenmeyen yatırımcılara kayıtsız menkul değerler sattığı için “cro.k” olarak isimlendiriyor. Dahası, komitenin ABD menkul değerler maddelerini ihlal ettiği için Ripple’ın peşinden gitmekte haklı olduğunu belirtiyor.

  • Dünyanın en varlıklı insanı servetinden 11 milyar dolar kaybetti

    Dünyanın en güçlü insanı Bernard Arnault’un, ABD iktisadında lüks mallara olan talebi azaltacağı telaşıyla servetinden bir günde 11.2 milyar dolar silindi.

    Louis Vuitton, Moet & Chandon Champagne ve Christian Dior üzere markaları bünyesinde barındıran LVMH’nin kurucusu, Salı günü, karlarının bir kısmını geri verdi. LVMH payları yüzde 5 düştü.

    Bloomberg Milyarderler Endeksi’ne nazaran, satışlara karşın, Fransız milyarderin net serveti hala 191,6 milyar dolar. Bu yıl şimdiye kadar 29,5 milyar dolar ekledi.

    Arnault ile dünyanın en varlıklı ikinci bireyi olan Tesla Inc.’in Elon Musk’ı ortasındaki fark yalnızca 11,4 milyar dolara geriledi.

    LVMH’nin pay fiyatında yıl boyunca hala yüzde 23 artış gösteren uzun bir yükselişin akabinde geldi. MSCI Avrupa Dokuma Giysi ve Lüks Eserler Endeksi yüzde 27 arttı.

Başa dön tuşu