Ay: Mayıs 2023

İstinye Üniversitesi (İSÜ), İletişim Fakültesi tarafından bu yıl 3’üncüsü düzenlenen Uluslararası Medya ve Toplum Sempozyumu (MASS) 24, 25 ve 26 Mayıs tarihlerinde İstinye Üniversitesi’nde gerçekleştirilecek. Farklı disiplinlerden önde gelen uzmanları ve paydaşları bir araya getiren sempozyumun bu yılki teması “Dijital Kültür” olarak belirlendi.

İstinye Üniversitesi (İSÜ) İletişim Fakültesi tarafından düzenlenen, medya, iletişim ve teknoloji alanındaki güncel konuları keşfetmeye adanmış yıllık bir etkinlik olan, bu yıl 3’üncüsü yapılacak. Uluslararası Medya ve Toplum Sempozyumu (MASS) 24-26 Mayıs tarihleri arasında İstinye Üniversitesi’nde gerçekleştirilecek. Farklı disiplinlerden önde gelen uzmanları ve paydaşları bir araya getiren sempozyum, sürekli değişen medya ve iletişim ortamında bilgi paylaşımı, trendlerin tartışılması ve iş birliğinin geliştirilmesi için bir platform görevi görüyor.

Sempozyumun teması “Dijital Kültür”

Merakla beklenen bu etkinlik, dünyanın dört bir yanından akademisyenleri, profesyonelleri ve araştırmacıları tartışmalara katılmak, içgörüleri paylaşmak ve dijital kültürün toplum üzerindeki etkilerini keşfetmek için bir araya getirecek. “Dijital Kültür” temalı sempozyum, dijital kültürün küresel olarak iletişimi, medya üretimini, tüketim kalıplarını ve kültürel uygulamaları nasıl etkilediğine dair bir anlayış geliştirmeyi amaçlıyor. Etkileşim kurma, düşünme ve yaratma şeklimizi sürekli olarak şekillendiren teknoloji ile etkinlik, dijital çağdan kaynaklanan en son trendleri, zorlukları ve fırsatları analiz etmek için bir platform görevi görecek.

Dijital kültür ve medya alanında emeğin tarihi konuşulacak

24 Mayıs Çarşamba günü saat 10.00’de başlayacak olan açılış oturumu, Vadi Kampüs Konferans Salonu’nda ve çevrimiçi olarak Zoom platformu üzerinden gerçekleştirilecek. Prof. Dr. Nezih Erdoğan’ın moderatörlüğündeki bu oturumda; Kent Üniversitesi, Sosyoloji ve Kültürel Çalışmalar Bölümü’nden Prof. Dr. Vincent Miller, İstanbul Üniversitesi, Enformatik Bölümü’nden Prof. Dr. Sevinç Gülseçen, Bergen Üniversitesi, Dilbilim, Edebiyat ve Estetik Çalışmaları Bölümü’nden Prof. Dr. Scott R. Rettberg ve Hacettepe Üniversitesi, İletişim Fakültesi, Radyo, Televizyon ve Sinema Bölümü’nden Prof. Dr. F. Mutlu Binark konuşmacı olarak yer alacak. Konuşmacılar, dijital kültür ve medya alanında emeğin tarihi, akıllı vatandaşlık, siborg yazarlık ve film festivallerinin dijitalleşme süreci gibi çeşitli konuları ele alacaklar.

Son günde tasarım ve yapay zekâ konuları ele alınacak

Etkinlikler dizisi, 26 Mayıs Cuma günü saat 16.00’da Dr. Sadi Kerim Dündar’ın moderatörlüğünde gerçekleşecek olan kapanış oturumuyla son bulacak. Bu oturumda, American Cinematographer Magazine’nin Sanal Prodüksiyon Editörü ve VirtualProducer.io’nun Kurucusu Noah Kadner, Microsoft’un Tasarım ve Yapay Zekâ Bölümü’nde Başkan Yardımcısı ve teknoloji uzmanı Dr. John Maeda ve HFF Universitesi, Sinema ve Televizyon Bölümü’nden, yönetmen ve yapımcı Prof. Dr. Philip Gassmann gibi öne çıkan konuşmacılar yer alacak. Oturumda ele alınacak konular arasında sanal prodüksiyon, tasarım ve yapay zekâ, yeşil film yapımı gibi konular yer alacak. Kapanış oturumu canlı olarak Zoom üzerinden izlenebilir. Açılış ve kapanış oturumlarında Türkçe ve İngilizce simultane hizmeti sunulacak olup, İSÜ Youtube kanalından canlı yayın takip edilebilecek.

22-23 Mayıs tarihlerinde farklı uygulama alanlarındaki online çalıştaylar ile başlayan sempozyum kapsamında davetli konuşmacılar ile birlikte 11 ülkeden 187 katılımcı 157 bildiriyi 33 oturumda sunacaklar. Sempozyum süresince “Kitlesizleşme” adlı online görsel sanatlar sergisi https://www.artsteps.com/view/6462a0f625c2029f3abd9afe ve İstinye Üniversitesi’nin 5. Uluslararası Ekslibris Yarışması Sergisi sunulacak. Bu sergi, 22-29 Mayıs tarihleri arasında Vadi İstanbul AVM’de halka açık olacak. Vadi Kampüs’te ayrıca, Dr. Sadi Kerim Dündar ve Dr. Onur Toprak’ın kişisel sergileri görülebilecek. 

Sempozyum detaylı programına https://mass.istinye.edu.tr/tr/sempozyum-programi adresinden erişilebilir. 

Sempozyumun açılış oturumu https://us06web.zoom.us/j/83491314791 adresinden izlenebilir. Kapanış oturumu ise canlı olarak https://us06web.zoom.us/j/89501530550 adresinden izlenebilir.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Pierre Fabre Türkiye Dermokozmetik İş Birimi Direktörlüğü’ne Sercan Özen Yıldırım getirildi. 

Fransa’nın en büyük firmaları arasında yer alan ve dünyada 43 ülkede faaliyet gösteren onkoloji, ilaç, aile sağlığı ve dermokozmetik alanında öncü Pierre Fabre’nin Türkiye Dermokozmetik İş Birimi Direktörü Sercan Özen Yıldırım oldu. İlaç sektöründeki 60 yıllık deneyiminin yanı sıra, dermokozmetik tabirinin mucidi olan Pierre Fabre 1996 yılından bu yana Türkiye’de yolculuğunu sürdürüyor. Kariyeri boyunca pazarlama, marka yönetimi, ürün portföy planlama, iş geliştirme ve satış alanlarında uzmanlaşan Sercan Özen Yıldırım, Pierre Fabre Türkiye’nin Avene, Ducray ve Klorane markalarının yer aldığı dermokozmetik alanındaki pazarlama, satış ve iş geliştirme operasyonlarının sorumluluğunu üstleniyor.

Boğaziçi Üniversitesi Endüstri Mühendisliği bölümündeki lisans eğitiminin ardından yüksek lisansını Sabancı Üniversitesi’nde tamamlayan Sercan Özen Yıldırım, dünyanın en prestijli eğitim kurumları arasında yer alan Columbia İşletme Okulu’nda yönetici eğitimi aldı. Yıldırım, NIVEA Beiersdorf Türkiye, Eczacıbaşı  ve Nobel İlaç gibi hızlı tüketim kişisel bakım ve sağlık alanında önemli bir çok kurumda üst düzey yönetici pozisyonlarında görev yaptı. Sercan Özen Yıldırım, Ekim 2022 yılında Pierre Fabre Türkiye’nin İş Birimi – Dermokozmetik Direktörü olarak atandı. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Edremit Belediyesi tarafından yaz ayları öncesi, vatandaşların rahat bir sezon geçirmesi için hız verilen, 47 mahallede sinek ve haşere ile mücadele devam ediyor.

Edremit Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü’ne bağlı ilaçlama ekipleri, larva dönemindeki sivrisinek ve karasinek ile etkin mücadeleyi sürdürüyor. Şubat ayından itibaren başlayan larvasit mücadelesi yaz sezonu öncesinde de devam ediyor. Havaların ısınmasıyla üremeyi kontrol altına almak için belediye ekipleri gece ilaçlamasını da çalışmalara ekliyor.

İlçedeki sazlık ve sulak alanlarda, derelerde, fosseptik, çöp konteynerleri ve yağmur suyu kanalları gibi üreme alanlarında yapılan ilaçlamalarda sineklerin üremesini engellemek için çalışma yapılıyor. Edremit’in rahat bir yaz sezonu geçirmesi için görev yapan belediye ekipleri periyodik olarak yılın 12 ayı ilaçlama uygulamasının tüm mahallelerde devam edeceğini belirtti.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS)’ye hazırlanan gençlerin son düzlükte yardımına Zeytinburnu Gençlik Merkezi (ZEYGEM) yetişiyor. Konusunda uzman üniversite hocaları sınava girecek gençlerle buluşarak, kafalara takılan tüm soruları cevaplıyorlar.

Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS)’na günler kala öğrencilerdeki artan stres, endişe ve yanlış yapma kaygısının önüne geçmek adına uzmanlar eşliğinde ‘Sınavları Birlikte Kazanalım’ adlı bir program düzenleyen Zeytinburnu Gençlik Merkezi (ZEYGEM), gençlerin akıllarına takılan sorulara cevaplar buluyor. ‘Sınavları Birlikte Kazanalım’ programı konunun uzmanı üniversite hocalarıyla birlikte, Zeytinburnu Kültür ve Sanat Merkezi’nde, 31 Mayıs Çarşamba günü saat 13.30’da gerçekleşecek. Hasan Kalyoncu Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nden Dr. Mehmet Dinç’in konuk olarak katılacağı programın moderatörlüğünü ise İstanbul Teknik Üniversitesi’nden Dr. Mehmet Ali Doğan üstlenecek.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kriptokoin.com olarak aktardığımız üzere geçtiğimiz yıldan bu yana kripto projelerinin iştirakleri sanayide büyük bir tesir oluşturdu. Günden güne büyüyen kripto para piyasasında yeni paydaşlıklar ise gelmeye devam ediyor. Son olarak MATIC ve bu 5 altcoin projesi, yeni iştiraklerini duyurdu! İşte detaylar…

Polygon (MATIC) ve De.Fi, ekosisteme Web3 Antivirüs ekleyecek!

Kripto para piyasası geçtiğimiz yıldan bu yana birçok bilgisayar korsanının gayesinde yer aldı. Kripto para piyasası yeni dolandırıcılık olayları ve fon hırsızlıkları ile uzun bir müddettir karşı karşıya kalmışken, Polygon’dan (MATIC) gelen bu yeni haber, yatırımcıları heyecanlandırıyor. Polygon ve De.Fi, Polygon ekosistemine bir Web3 antivirüs eklemek için iştirak kurdu. Crystal’ın verilerine nazaran, 2011’den bu yana kripto ve DeFi dolandırıcılıklarında yaklaşık 17 milyar dolar çalındı. Bununla birlikte birçok firma harekete geçiyor.

Aktarılan bilgilere nazaran iştirak dahilindeki bu antivirüs, iki başka araç kullanacak. Bunlardan biri indirilen evrakları ve akıllı mukavele onaylarını tarayan De.Fi Shield üzere araçları içeriyor. Bununla bir arada De.Fi Tarayıcı, kullanıcıların NFT’lerin, coinlerinin yahut staking kasalarının güvenliğini onlarla etkileşim kurmadan evvel değerlendirmesine imkan tanıyacak. Yeni iştirakle ilgili De.Fi’de yazılım mimarı olan Artem Bondarenko, Web3 antivirüs konseptinin nispeten yeni olduğunu söylüyor ve  “Web2, olgun güvenlik uygulamalarının ve standartlarının oluşturulmasına müsaade veren daha uzun bir geliştirme ve dağıtım geçmişine sahiptir” kelamlarını kullanıyor. Bu yeni iştirakle bir arada birçok MATIC kullanıcısı DeFi ve Web3 ortamına daha sıcak bakarken, MATIC fiyatı yüzde 1.1 yükseliş yaşadı ve anlık olarak 0.882308 dolardan süreç görüyor.

Bemo, DWF Labs ile ortaklaşa olarak TON’da birinci likit staking protokolünü başlattı

Bemo, DWF Labs ile işbirliği içinde TON blockchain üzerinde birinci likit staking protokolünü muvaffakiyetle başlattığını duyurdu. Bemo’nun aktardığı bilgilere nazaran TON karşılığında Bemo kullanıcısı, Bemo uygulaması kullanılarak stake edilen TON coin havuzunun bir kısmını temsil eden stTON tokenleri alıyor. Aktarılan bilgiler ışığında Bemo, doğrulama sürecini büsbütün yönetecek; bu da teknik gereklilikler yahut evvelki stake etme tecrübeleriyle ilgili tasaları ortadan kaldıracak. Ayrıyeten uygulamayı kullanmak için gereken asgarî TON token ölçüsü da bulunmuyor.

En büyük dijital varlık yatırım şirketlerinden biri olan ve Bemo uygulaması aracılığıyla TON’u stake eden birinci likidite sağlayıcısı olan DWF Labs ile paydaşlık, DeFi’de kıymetli bir trend olarak likit stake hizmetlerinin rolünü doğrular nitelikte. DWF Labs’ın takviyesiyle Bemo’nun piyasaya sürülmesi, hem TON ekosistemini geliştirme taahhüdünü hem de The Open Network’ün muazzam yatırım potansiyelini ortaya koyuyor.

Cardano (ADA), İsviçreli finansal teknoloji firması Acredius ile paydaşlık kurdu!

Cardano Foundation, Zürih merkezli finansal teknoloji firması Acredius ile yeni bir iştirak muahedesi imzaladı. İsviçreli şirket, bağış toplamayı kolaylaştırması ve müşterileri için yenilikçi teknolojilerle borç verme ve borç alma hizmetleri sunmasıyla tanınıyor. Cardano ile Acredius, bu yeni iştirakle bir arada blockchain entegrasyonu gerçekleştirecek. Bu iştirak Acredius için finansal iştiraki teşvik etme ve ileri teknolojiyi benimseme stratejisi olarak açıklanıyor.

Cardano ve Acredius ortasındaki paydaşlık, daha âlâ yatırım portföyü şeffaflığını teşvik edecek, yenilikçi tahlillere erişim sağlayacak ve güvenliği artıracak. Bu durum İsviçreli borç verme şirketi için bir formda yararlı olsa da, Cardano için de öteki bir gerçek dünya kullanım durumunu keşfettiği ve hasebiyle kullanım stratejisini artırdığı için kıymetli bir ilerleme olarak karşımıza çıkıyor. Acredius’un kurucu ortağı ve İcra Şurası Lideri (CEO) Ghassan Benhadjsalah, işbirliğinin her iki kuruluş için de nasıl yararlı olduğunu açıkladı:

Blockchain alanında bir önder olan Cardano ile güçlerimizi birleştirmekten heyecan duyuyoruz. Bu işbirliği her iki tarafa da yarar sağlayacak ve kredilere erişimi kolaylaştıracak.

Delta Airlines, dev kripto para borsası Crypto.com ile iştirakini uzatma kararı aldı!

Amerikan havayolu markası Delta Air Lines, Los Angeles merkezli buz hokeyi ve basketbol gruplarının mesken sahibi stadyumu Crypto.com Arena ile iştirakini uzattığını duyurdu. Uzatmaya nazaran, havayolu şirketi Crypto.Com Arena’nın kurucu ortağı olarak hizmet vermeye devam edecek. Yenilemeyle birlikte Atlanta merkezli şirket, Ulusal Hokey Ligi (NHL) grubu Los Angeles Kings’in (LA Kings) yanı sıra stadyumun da resmi havayolu taşıyıcısı olma unvanını koruyacak.

Dev borsa ile ile yapılan muahede birinci olarak 2011 yılında yürürlüğe girmişti. Crypto.com Arena stadyumu şu anda NHL ekibi LA Kings, Ulusal Basketbol Birliği (NBA) ekibi Los Angeles Lakers ve Bayanlar Ulusal Basketbol Birliği (WNBA) ekibi Los Angeles Sparks’a mesken sahipliği yapmaktadır.

Namada, kullanıcı saklılığı için Osmosis Labs ile iştirak kuruyor!

Gizlilik odaklı bir layer-1 blockchain projesi olan Namada, her iki platformu geliştirmek ve topluluklarını büyütmek için Osmosis Labs ile işbirliği yapmak üzere bir teklif başlattı. Teklif başarılı olursa, iki layer-1 blockchain’i, işbirliğine dayalı hibeler başlatmak, gelişmeleri ve yararları kullanıcılarıyla paylaşmak da dahil olmak üzere çeşitli alanlarda işbirliği yaptığını görecek.

Ekipten yapılan açıklamaya nazaran, teklif bu Pazartesi günü Namada kurucu ortağı Christopher Goes tarafından Osmosis yönetişim forumunda yapıldı. Oylama açıldığında, Osmosis kullanıcıları, kullanıcıları için birden fazla blockchain’de gelişmiş saklılık sağlama maksadı de dahil olmak üzere, iki şirketin halihazırda sahip olduğu yakın bağları güçlendirmek için iştiraki oylama fırsatına sahip olacaklar. Husus ile ilgili Namada kurucu ortağı Goes, şu kelamları aktardı:

Bu teklifle Namada, teşekkür etmeyi ve gelecekteki işbirliği için taban hazırlamayı amaçlıyor. Namada ve Osmosis ekosistemleri ortasında ortak hibe finansmanı, muhafazalı hareketler, Ferveo ve daha fazlası dahil olmak üzere müspet işbirliği için birçok fırsat bekliyorum.

Türkiye Bedensel Engelliler Spor Federasyonundan yapılan açıklamaya nazaran, başşehir Manama’da gerçekleştirilen tertibe 42 ülkeden 264 sportmen katıldı.

Ulusal sportmen Emine Seçkin ve Hint partneri Prem Kumar Ale, tertibin son gününde finalde Hong Kong’dan Ho Yuen Chan ve Belçikalı Man-Kei To ikilisine 2-0 yenilerek gümüş madalya elde etti.

Dün de ulusal atlet İlker Tuzcu ve Polonyalı partneri Bartlomiej Mroz, Hint rakipleri Chirag Baretha ve Raj Kumar’ı 2-1 yenerek bronz madalya elde etmişti.

Ulusallar, tertibi iki madalyayla tamamladı.

Kriptokoin.com olarak aktardığımız üzere düzenleyici kurumların kripto paralar üzerindeki baskıları devam ederken, Hong Kong Menkul Değerler ve Vadeli Süreçler Komitesi (SFC) Salı günü kişisel süreçlere dahil edilecek varlıklar için genel bir çerçeve yayınladı! Uzmanlar bu yeni düzenleme ile birlikte, AVAX ve bu 8 coin için yükselişe işaret ediyor! İşte detaylar…

Hong Kong’dan ferdi kripto süreçlerinde AVAX ve bu 8 coin için onay!

Kripto para sanayisine karşı birçok ülkeden yaptırımlar ve baskılar gelmeye devam ederken Hong Kong, öteki ülkelerin tam aksi istikametinde hareket ederek yatırımcılar için inançlı liman olma yolunda ilerliyor. 23 Mayıs Salı günü yapılan açıklamalarda Hong Kong Menkul Değerler ve Vadeli Süreçler Kurulu (SFC), ferdî süreçlere dahil edilecek varlıklar için genel bir çerçeve yayınladı. Hong Kong, kişisel yatırımcıların yeni kural kitabı kapsamında Bitcoin (BTC) ve Ethereum (ETH) üzere kripto varlık yatırımlarına imkan tanıyacak. Bitcoin ve Ethereum’un yanı sıra Cardano, Solana, Avalanche, Polygon ve Chainlink üzere birkaç Ethereum alternatifi de listede yer aldı. Bununla bir arada uzmanlara nazaran bu coinlerin Hong Kong’daki perakende yatırımcılara sunulması, Ethereum alternatifleri ortasındaki rekabeti ağırlaştırabilir.

Hong Kong SFC, bugün erken saatlerde borsalar ve kripto varlıklar için düzenleyici gereklilikler öneren yeni raporlar yayınladı. Aktarılan bilgilere nazaran Hong Kong’da 12 aylık berbat sicili olmayan güvenlik dışı coinler kişisel ticarete açık. Ama hala stablecoin’lere müsaade verilmiyor. Bununla bir arada Hong Kong SFC tarafından yayımlanan raporu pahalandıran analistler, genel çerçevenin bir evvelkinden çok farklı olmadığını ve perakende süreçler için varlığın minimum olarak iki kripto para endeksine dahil edilmesini gerektirdiğini açıkladı. Kriterlere nazaran, Bitcoin (BTC), Ethereum (ETH), Litecoin (LTC), Bitcoin Cash (BCH), Polkadot (DOT), Solana (SOL), Cardano (ADA), Avalanche (AVAX), Polygon (MATIC) ve Chainlink’in (LINK) direkt ferdi süreçlere dahil edilme mümkünlüğü epeyce yüksek görülüyor.

25 Mayıs’ta SFC, borsalar ve ilgili lisanslara başvuran kuruluşlar için kılavuzlar yayınlayacak. Bilgilere nazaran düzenleyici kurum, 1 Haziran 2023’ten itibaren borsalar için müracaatları kabul edecek.

Uzmanlar açıkladı: “Ethereum alternatifleri ortasındaki rekabet yoğunlaşacak!”

Bildiğiniz üzere Çin ve Amerika Birleşik Devletleri üzere büyük ülkeler, kripto para ünitelerine yönelik yeni düzenlemeler üzerinde sıkı bir biçimde çalışıyor. Bununla bir arada kripto para ünitelerine yönelik baskı, yatırımcıları korkutasa da Hong Kong, aldığı yeni kararla bir arada öteki ülkelerin aksine hareket ediyor ve kripto paraları destekliyor. Bununla bir arada son duyuru ile büyük piyasa bedeline sahip Bitcoin ve Ethereum’un yanı sıra ADA, SOL, AVAX, DOT, MATIC ve LINK üzere çeşitli alternatifler de Hong Kong’da kişisel süreçlere açık olmaya hak kazandı.

Uzmanlara nazaran bu durum, blockchain ağlarına sermaye, yeni yatırımcılar ve chain üzerinde faaliyet akışı ile muadil tutulabilir. Ethereum alternatiflerinin daha yüksek bir pazar hissesi, kullanıcı kazanımı ve yatırımcılara daha düşük süreç maliyetleriyle fırsatlar sunmak için rekabet etmesi mümkün gözüküyor.

Citibank, Türkiye’de kur ve enflasyon geçişkenliğinin perakendeciler üzerindeki tesirini incelediği “Türk Süpermarket Şirketleri” tahlil raporunu yayımladı.

Raporda, ülkede döviz kurunun Tüketici Fiyat Endeksi’ne (TÜFE) geçişkenliğinin iki yılda gözle görülür biçimde artmasına rağmen Türk perakendecilerin enflasyondan etkilenmeyerek satışlarını ve karlarını artırmaya devam ettiği kaydedildi.

Türkiye’de kur ve enflasyon geçişkenliğinin perakendeciler üzerindeki tesirine işaret edilen raporda, Türkiye’deki büyük perakendecilerin eserlerdeki fiyat artışlarını direkt tüketiciye yansıttığı belirtildi.

Borsada payları süreç gören 3 süpermarketin faaliyet karının dolar bazında 2018’den beri yüzde 150 artış gösterdiği aktarılan raporda, büyük perakendecilerin klasik kanallardan hisse alarak büyümeye devam edeceğinin öngörüldüğü kaydedildi.

Fitch’ten yapılan açıklamada, nominal fiyat artışları hariç gerçek gelir artışının nispeten zayıf olmaya devam ettiği belirtildi.

Tüketicilerin Temmuz 2022’den bu yana aylık ortalama 88 milyar dolar yahut yıllık tüketici harcamalarının yüzde 0,5’i oranında daha fazla tasarruf yapmaya devam ettiği aktarılan açıklamada, fakat varsayımı fazla tasarrufun Ağustos 2021’deki 2,2 trilyon dolarlık tepesinden yüzde 52 azalışla Mart prestijiyle 1 trilyon dolara gerilediği kaydedildi.

Açıklamada, fazla tasarruflardan sağlanan dayanağın artık harcama kapasitesindeki artışın yaklaşık yüzde 20’si kadar olduğu tabir edildi.

Tasarruflardan sağlanan tüketici harcama dayanağının muhtemelen bu yılın son çeyreğine kadar sona ereceğine dikkat çekilen açıklamada, enflasyon nedeniyle zayıflayan Tüketici İnancıyla bölgesel bankalardaki gerilimden kaynaklı sıkı kredi standartlarının tüketici harcamalarındaki yavaşlamaya katkıda bulunmasının beklendiğine işaret edildi.

Türkiye Voleybol Federasyonundan yapılan açıklamaya nazaran, başantrenör Alberto Giuliani idaresindeki A Ulusal Kadro’nun takımı şu halde:

Kaan Gürbüz, Burak Güngör, Arda Bostan, Bedirhan Bülbül, Mirza Lagumdzija, Arslan Ekşi, Yiğit Gülmezoğlu, Adis Lagumdzija, Faik Samed Güneş, Mert Matiç, Berkay Bayraktar, Efe Bayram, Ahmet Tümer, Volkan Döne.

Ay-yıldızlılar, tertipteki birinci maçında 27 Mayıs Cumartesi günü deplasmanda Danimarka ile karşılaşacak.

Dev kripto para borsası Binance, Vadeli Süreçler platformuna yeni altcoin projeleri eklemeye devam ediyor. Son olarak yaptığı duyuru ile birçok yatırımcının dikkatini çeken Binance, tanınan altcoin SelfKey (KEY) için 20 kata kadar marjlı vadeli süreç başlatacağını duyurdu! İşte detaylar…

Dev kripto para borsası Binance, tanınan altcoin SelfKey (KEY) için kaldıraçlı süreçleri başlatıyor!

Kriptokoin.com olarak daha evvel birçok defa aktardığımız üzere tanınan kripto para borsası Binance, yeni duyuruları ile yatırımcıların dikkatini çekmeye devam ediyor. 2022’den bu yana birçok altcoin projesini vadeli süreçlere ekleyerek yatırımcılara ek fırsatlar sunan dev kripto para borsası, yeni bir altcoin’e takviye vereceğini açıkladı.

Son olarak SelfKey (KEY) için 20x’e kadar USDT marjlı vadeli süreç başlatacağını duyuran borsa, 24 Mayıs 2023 TSİ 15.00 itibariyle bu planını hayata geçirecek. Borsa yaptığı duyurularda yatırımcıların bu kritik noktalara dikkat etmesi gerektiğini açıkladı:

• Binance Futures, 24 Mayıs 2023 TSİ 15:00 itibariyle USDT-KEY kalıcı kontratını 20 kata kadar kaldıraçla başlatacak.
• Binance, piyasa riski şartlarına bağlı olarak vakit zaman KEYUSDT Daima Sözleşmesi’nin onay boyutu, azamî kaldıraç, başlangıç ​​marjı ve/veya sürdürme marjı gerekliliklerini içeren özelliklerini ayarlayabilir.
• Çoklu Varlık Modu etkinleştirildiğinde, kullanıcılar KEYUSDT Daima Mukavelesini alıp satarken BTC’yi teminat olarak kullanabilirler.

Bununla bir arada dev kripto para borsası Binance, duyurusunda süreç limitleri, fonlama oranı ve azamî kaldıraç oranı üzere ayrıntıları da aktardı. Ayrıntılar şu formda:

Duyurunun akabinde KEY süratle yükselişe geçti!

Kripto para borsası, yaptığı açıklamalarla birlikte birçok yatırımcının dikkatini çekti. Tanınan altcoin SelfKey (KEY) süratle yükselişe geçti. Duyuru ile bir arada fiyatında patlama gören tanınan altcoin, gün içerisinde yüzde 22’lere kadar yükseliş yaşasa da biraz gerileyerek anlık düzeyi olan 0,00722870 dolara kadar geriledi. Son 24 saatlik süreç içerisinde KEY, yüzde 17 bir çıkarla ön plana çıktı. Piyasa kıymeti 43 milyon dolar düzeylerinde bulunuyor. Süreç hacmi ise anlık olarak 63 milyon dolar kıymetinde.

KEY 24 saatlik fiyat grafiği

SelfKey (KEY) nedir?

Selfkey (KEY), kullanıcıların kendi kimlik dataları üzerinde tam denetime sahip olmalarını sağlayan, merkeziyetsiz bir kimlik idaresi platformu olarak karşımıza çıkıyor. Platform, kendi kendini yöneten bir kimlik sistemi olarak çalışıyor. Bununla bir arada SelfKey, kullanıcıların kendi bilgilerini yönetmesine imkân tanır. Bunlara ek olarak, kullanıcılar bir kripto portföyünü inançlı bir formda yönetmek ve taşımak için de Selfkey’i kullanabilir. Bankalar, yatırımcılar, şirketler ve borsalar, platform aracılığıyla varlıklarını inançlı bir biçimde saklayabilir. Kimlik dataları, bilgi sahibi tarafından depolanabilir. Proje birçok kripto para borsasının listelemesinin akabinde yatırımcılar tarafından büyük ilgi görüyor.

Kripto para piyasasının efsane analistlerinden biri olan Michael van de Poppe, 23 Mayıs’ta yaptığı bir açıklama ile birlikte dijital varlık yatırımcılarına tekliflerde bulundu! Önde gelen kripto para analisti, yatırımcılara bu 5 varlığın portföylerde olması gerektiğini aktarıyor! İşte detaylar…

Yakından takip edilen kripto para analisti açıkladı: “Bu 5 varlık her yatırımcının portföyünde olmalı!”

Kripto para piyasasının yakından takip ettiği efsanevi kripto para analisti Michael van de Poppe, piyasa belirsizliklerine yönelik tehlikeye işaret ederek her yatırımcının portföyünde bulunması gereken kripto paraların bir listesini tweetledi. Uzman isme nazaran süratle büyüyen dijital varlık piyasasında yatırımcıların ekseriyetle kuvvetli vakitler için dayanıklılık göstermesini beklediği 5 varlığa işaret eden isim, yatırımcıların yatırım portföylerini çeşitlendirmesini öneriyor.

Bunlar ortasında gayrimenkul ve pay senetleri, altın, gümüş ve uranyum üzere emtialar, nakit para, Bitcoin (BTC) ve Ethereum (ETH) üzere kripto para üniteleri yer alıyor. Piyasa uzmanı ayrıyeten yatırımcıların portföylerini dengeli bir formda tekrar dengelemelerinin ve böylelikle her türlü piyasa durumuna hazırlıklı olmalarının değerini vurguluyor.

Gayrimenkul ve pay senetleri

GYO’lar ve pay senetleri üzere gayrimenkul varlıkları, uzun vadeli büyüme ve servet biriktirme potansiyelleri nedeniyle bir yatırımcının portföyünde temel varlıklar olarak kabul ediliyor. Buna yönelik açıklamalarda bulunan uzmanlar gayrimenkul piyasasının, kira geliri ve vergi avantajları sunarak ekonomik döngüler sırasında emniyetli bir uzun vadeli yatırım olduğunu öne sürüyor. Bununla birlikte bu varlıklar enflasyona karşı bir müdafaa misyonu de görebiliyor. Öte yandan, pay senetleri yatırımcıların şirketlere sahip olmalarını, büyüme ve karlılıklarına katılma fırsatını yakalamalarını sağlıyor. Bununla birlikte uzmanlara nazaran borsa tartışmasız en tanınan varlık sınıfıdır zira tarihi getiri oranı açısından en âlâ yatırım olarak kabul ediliyor.

Emtia Piyasası

Kripto para üniteleri üzere emtialar da yani altın gümüş üzere varlıklar da uzmanlara nazaran enflasyonist bir ortamda yatırımcıların sahip olması gereken en değerli inançlı liman varlığı olarak görülüyor. Bunun nedeni, emtiaların ekseriyetle enflasyonla zıt bir alaka içinde olması, yani prestiji para ünitelerinin pahası düştüğünde, emtiaların bedellerini muhafaza ve hatta paha kazanma eğiliminde olması ve yükselen fiyatlara karşı bir müdafaa vazifesi görmesidir. Kriptokoin.com olarak aktardığımız üzere bu ayın başlarında altın, kısmen Federal Rezerv’in son faiz artırımının da tesiriyle, tüm vakitlerin en yüksek düzeyi olan ons başına 2.052 dolara kadar yükseldi. Bu ortada uranyum da yıl başından bu yana %9,6’dan fazla artış gösterdi.

Nakit Para

Nakit para, yatırımcılar tarafından öncelikle likidite sağlamak için tutulur ve değerli bir kıymet kaybı olmadan varlıkları süratle nakde dönüştürmenin bir yolu olarak görülüyor. Buna ek olarak, yatırımcılara ortaya çıkan beklenmedik yatırım fırsatlarından yararlanmak için kıymetli bir esneklik sunuyor. Örneğin, varlık fiyatlarının düşüş yaşadığı piyasa düşüşleri sırasında, mevcut nakde sahip olmak yatırımcıların cazip fiyatlarla varlık satın almalarına imkan tanır.

Lider kripto para üniteleri: Bitcoin (BTC) ve Ethereum (ETH)

Son olarak efsanevi kripto para analisti van de Poppe, BTC ve ETH’den her yatırımcının portföyüne dahil etmesi gereken varlıklar olarak bahsetti. Bildiğiniz üzere en büyük iki kripto para ünitesi geçmişte kıymetli fiyat artışlarına şahit olmuş ve erken yatırımcılar için kıymetli getirilere yol açmıştır. Bunun dışında, Bitcoin ve Ethereum, pay senetleri ve tahviller üzere klâsik varlık sınıflarıyla olan düşük korelasyonları nedeniyle portföyleri çeşitlendirmeye yardımcı olabilecek varlıklar olarak giderek daha fazla kabul görülüyor.

Bununla birlikte kripto para üniteleri için 2022 yılında gerçekleşen büyük çöküşler ve çalkantılı devir, Bitcoin ve Ethereum için büyük düşüşlere yol açtı. Ancak 2023 başında sırasıyla Bitcoin (BTC) yüzde 64 paha kazanırken, Ethereum (ETH) yüzde 53’den fazla kıymet kazanmayı başardı. Bu yüzden uzman isim van de Poppe, BTC ve ETH için “güvenli liman” kelamlarını kullanıyor.

Altcoin projeleri, uzun periyodik yatay hareketin akabinde yeni günde yükselişe geçti. Şimdiki bilgiler, balinaların yaklaşan kıymetli haberler öncesinde birikim modunda olduğunu gösteriyor.

Altcoin balinaları Cardano’nun peşine düştü

IntoTheBlock’un en son raporuna nazaran, Cardano ağında artan balina hareketliliği dikkat çekiyor. Bilgiler ile birlikte ağ üzerindeki hareketliliğin incelendiği rapor, balinaların son periyotta birikimlerini artırdığını vurguladı.

Buna nazaran son 30 gün içerisinde bu cüzdanlara girişlerde %1.500’lük bir artış kelam konusu. Büyük balina süreçlerinin yanında küçük yatırımcılarının ağ üzerinde süreçleri de son 3 ayın doruğunda. 10-100 dolar aralığında süreç yapan geniş yatırımcı kümesi, toplam süreçlerin %28’ini temsil ediyor.

Tüm bu ağ üzerindeki hareketliliğe karşın ADA yatırımcılarının büyük bir kısmı ziyanda bekliyor. IntoTheBlock’a nazaran tüm yatırımcıların yalnızca %22,2’si aktüel kıymetlerde kârlı konumlarda. %73,2’si ziyanda beklemeye devam ediyor.

On-chain ölçümleri LTC fiyatı için yükseliş resmi çiziyor

Santiment’in varsayımlarına nazaran, LTC20 halving aktifliği 10 Ağustos’a denk gelecek. Halving’e 80 gün kala Litecoin ağı, on-chain aktivitede değerli bir artış kaydetti. Santiment’e nazaran halving aktifliğinin 2.140.000 blokta gerçekleşmesi planlanıyor. Bu tarihte madencilik mükafatı 12.5 LTC’den 6.25’e düşecek.

Halving aktiflikleri çoklukla yükseliş katalizörü olarak kabul edilmektedir. Aktifliğin öncesinde, üç metrik, LTC için muhtemel bir ralli mümkünlüğü hakkında ipuçları veriyor:

• Sosyal medya platformlarında Litecoin’in toplumsal hacmi yahut bahsedilme sayısı.
• İşlem hacmi yahut Litecoin ağında taşınan bedel.
• Balina aktifliği yahut büyük cüzdanlı yatırımcıların süreç sayısı.

Artan toplumsal hacim

Santiment’in datalarına dayanarak, LTC20 hakkındaki tartışmalar artıyor. Böylelikle Litecoin’i yatırımcıların artan ilgi gösterdiği bir “kalabalık keşfi” etabına itiyor.

On-chain süreç hacmi istikrarlı bir biçimde artıyor

Kalabalık iştiraki ve yatırımcılar ortasındaki ilgi arttıkça Litecoin ağında taşınan kıymette arttı. 8 Mayıs’tan bu yana Litecoin’in süreç hacminde istikrarlı bir artış oldu.

Santiment’in pazarlama yöneticisi ve on-chain uzmanı Brian Quinlivan’a nazaran, süreç hacmi artmaya devam ederse, büyük cüzdan yatırımcılarının yahut ekosistemdeki “büyük oyuncuların” artan ilgisinin bir işareti olacak.

Ağ aktifliği ve eşsiz adreslerdeki artış

Litecoin ağında etkileşime giren eşsiz adreslerin hacmi son vakitlerde fırlayarak Mayıs ayının ikinci haftasında bir yıllık doruğa ulaştı. LTC fiyatı tabana vururken, adresler halving aktifliği öncesinde altcoini indirimli olarak alıyordu.

Aktif adres sayısı geçen hafta azaldı, lakin uzmanlar LTC20 halving aktifliği yaklaştıkça bir toparlanma bekliyor.

Altcoin balinaları LTC fiyatında 100 doları hedefliyor

Quinlivan, Blockchain üzerindeki yükseliş metriklerini ve yaklaşan yarılanma olayını çevreleyen artan beklentinin, muhtemelen kısa ve orta vadede ortalama ticaret getirilerinin bir toparlanmadan evvel soğuyabileceği manasına geldiğini söylüyor.

Quinlivan, halving etkinliğinden sonraki iki ay içinde, Haziran ortası civarında, yatırımcıların LTC ile ilgili beklentilerinde bir artış bekliyor ve balinaların, fiyatta son bir düşüş yahut düzeltmeden evvel fiyatını 100 dolarlık bir yükseliş amacına taşıyabileceğini savunuyor.

Bitcoin fiyatı 27,500 dolara ilerlediği son atağında ABD’deki ekonomik gelişmeleri fiyatlandırıyor. 7 profesyonel analisin sıradaki fiyat maksatları beklentinin üzerinde bir görünüm sunuyor.

Glassnode kurucu ortağına nazaran Bitcoin fiyatı yükselmeye hazır

On-chain tahlil firması Glassnode’un kurucu ortağı Yann Allemann, Bitcoin’in toplanmaya hazır olabileceğini belirtti. Bir tweet’te Allemann, değerli bir dayanak düzeyi olan 200 günlük SMA’da başarısız olan ayıların akabinde Bitcoin’in short durumlarının tükendiğini vurguladı.

Ayrıca, 50 günlük SMA’nın 200 günlük SMA üzerinden yükseliş geçişi, bir Bitcoin fiyat artışının ufukta olduğuna işaret edecek.

Borç tavanı tartışması sürerken Bitcoin fiyatı 27,500 doları hedefliyor

Kitco kıdemli teknik analisti Jim Wyckoff’a nazaran, Haziran ayı Bitcoin vadeli fiyatları Pazartesi günü erken saatlerde istikrarlı bir formda süreç görüyordu. Bununla birlikte, “Fiyatlar günlük grafikte hala düşüş eğiliminde.”

Wyckoff, “Ayılar genel olarak kısa vadeli teknik avantaja sahip,” diye uyarıyor. Bu da “fiyatlar için en az direnç yolunun yataydan aşağıya hakikat devam ettiği manasına geliyor.”

Başka bir yerde, Eight Global’deki analistler için, Nisan ayının ortasından bu yana görülen fiyat hareketi, bu noktada “teknik olarak BTC için tamamlanabilecek” bir ABC modeline ulaştı.

Eight Küresel, C dalgasının birinci A dalgasından daha düşük olmasına karşın, fiyat düşüşü açısından ikisinin yaklaşık olarak tıpkı uzunlukta olduğunu belirtti. Ayrıyeten, bu noktada “C dalgasının tabanının olabileceğini” düşünmeye bedel olduğunu söyledi.

Eight Küresel, “Fiyat beklendiği üzere konsolidasyona girmiş üzere görünüyor. Yalnızca biraz daha yüksek. Öteki bir düşüş daha olacaksa, bu haftanın birinci yarısında olmalı. Fiyat 27.700 doların üzerine çıkarsa yahut hatta alçalan trend çizgisini bilakis çevirirse, bu konsolidasyonun sona erdiğinin erken işaretleri olacak. Analistlere nazaran, “Bitcoin fiyatı üst devam etmeye hazır.”

Analistler Bitcoin fiyatında bu seviyeyi bekliyor

Analistler, üst tarafta hangi düzeylere dikkat edilmesi konusunda 29.000 dolara işaret ettiler. Bununla birlikte “RSI’nin 50’nin üzerine çıkması” da kritik olacak.

Eight Global’den bir analist, “Öte yandan, günlük 26,7 bin doların altında bir mum yakalarsak, öbür bir ayak daha muhtemel hale gelir. Bunun için gayem hala 24 – 25,3 bin dolar. Short durumlarımın birçoklarını her iki başabaş noktasında da ziyanda durdurdum. BTC için 27,8 bin dolar ve 29,1 bin dolar ile garanti altına aldım.”

Hangi senaryo gerçekleşirse gerçekleşsin, Eight Küresel, “Bitcoin fiyatı düşmediği ve daima bir halde 22.000 doların altında kaldığı sürece” her ikisinin de orta vadede yükselişe yol açacağını söylüyor.

Dave the Wave, yıl sonu için 40.000 doları belirledi

Kripto analisti, Bitcoin’in şu anda logaritmik büyüme eğrisinin “satın alma bölgesi” içinde konsolide olduğunu söylüyor.

Dave the Wave’in büyüme eğrisi (LGC) tahlilleri, kısa vadeli volatiliteyi göz gerisi etti. Böylelikle, Bitcoin’in kullanım ömrü boyunca uzun vadeli yüksek ve düşük düzeylerini iddia etmeyi amaçlıyor. Analistin “satın alma bölgesine” nazaran, kabaca 31.000 doların altı hala çok kıymetli.

Yakından takip edilen analist, mevcut piyasa yapısına dayanarak, BTC için konsolidasyon kanalından bir çıkış sinyali verebilecek bir sonraki değerli kilometre taşının 32.000 dolar olduğunu söylüyor.

Dave the Wave, fiyat tıpkı dayanak düzeyinde yükselmeye devam ederse, yıl sonuna kadar amacının kabaca 40.000 dolar olacağını söylüyor.

Bitcoin fiyatı bu hafta sonundan evvel 30.000 dolara ulaşabilir mi?

Bitcoin fiyatı yükselirken kritik dirençler için güç topluyor. Fiyat şu anda 27.300 dolar bölgesine yaklaştı. Lakin 27.500 dolardaki kritik direncin üzerine çıkmak için küçük bir takviye gerekiyor. Önder kripto, bilinmeyen hareketler sergilese de, son yükselişten sonra yükseliş kırılması mümkünlüğü hayli yüksek görünüyor.

Hareketli ortalama düzeyleri, kıymetli direnç yahut dayanak düzeylerinden biri olarak kabul edilmektedir. Saatlik yahut günlük MA düzeyleri, uzun bir düşüş eğilimi olması durumunda taban sunar. Bu nedenle bu düzeylerin üzerine çıkmak, kısa vadede kripto için yükseliş sinyalleri verir. Bununla birlikte, fiyat haftalık MA’nın üzerine çıkarsa, rallinin kısa vadede düşüş tesiri altında olup olmadığına bakılmaksızın, uzun vadede yükseliş olarak kabul edilebilir.

Şu anda, BTC fiyatı, boğalar ortasında birikmiş gücü gösteren 200 haftalık MA düzeylerinden sıçramaya çalışıyor. Boğalar, ayılar için dingin bir eğilim üzere görünen fiyatı yavaşça yükseltiyor. Bu nedenle, fiyatın direncin üzerine çıkmadan yahut dayanak düzeylerinin altına düşmeden bölge içinde sıkışıp kalmasının nedeni bu olabilir.

Sonuç olarak, Bitcoin (BTC) fiyatının 27.000 doların üzerinde kalması ve başlangıçta 27.500 dolar ve daha sonra 28.000 dolar olan kritik direncin ötesine geçmeye çalışması artık değerlidir. Bununla birlikte, fiyatın her nasılsa 29.000 doların üzerine çıkması gerekiyor. Bu da 30.000 doları test etmek için sağlıklı bir yükselişi tetikleyebilir. Ayılar süratle ralliyi domine etmeye çalışsa da, boğalar fiyatı dayanak düzeylerinin üzerinde tutabilir ve ileride yeterli bir yükselişi tetikleyebilir. 

Bank of America, volatilitenin kısa vadede eksik kalacağını söyledi

Banka, kripto para piyasasının, ferdi yatırımcıların kenarda kalmasıyla birlikte, baskı altında kalmasını bekliyor. Cuma günü bir araştırma raporunda, kısa vadede kripto para piyasaları için sonlu bir artış olduğunu söyledi. Analistler Alkesh Shah ve Andrew Moss’un çıkarımlarına nazaran:

Düşük inanç, hudutlu katalizörler ve yılbaşından bugüne kadarki yüksek performans, kripto para kesimini güçlü bir makro tabanla bir ticaret aralığında sıkışmış durumda bırakıyor.

Banka, müşterilerle yaptığı görüşmelerde, hedge fonlarının token ticaretine geri döndüğünü tespit etti. Ayrıyeten, “ivme stratejilerinin, muhtemelen azalan hacimleri nedeniyle artan volatiliteden bir dereceye kadar yararlandığını” söylüyor.

Glassnode’a nazaran, Bitcoin Temmuz 2020 fiyatlarını anımsatan en dar ticaret aralığına girerken altcoin piyasası temkinli ilerliyor. Yaklaşan kıymetli haberle yeşil ışık yakan 5 altcoin’i bu yazıda bulabilirsiniz.

Bitcoin’in hareketi yaklaşan değerli bir değişime işaret ediyor

Glassnode, Bitcoin Temmuz 2020 fiyatlarını tekrarlarken altcoin piyasasındaki fırsatları vurguladı. Başkan kripto şu anda en dar yedi günlük aralığında konsolide oluyor. Bu da önümüzdeki günlerde baş gösterecek kıymetli bir değişime işaret ediyor.

Analizlere nazaran, düşüşe neden olan yakın tarihli ABD ekonomik gelişmeleri akabinde daha geniş finansal piyasadaki temkinli havanın ortasında, Bitcoin’i etkileyen düşüş eğiliminin orta ve uzun vadede piyasa geneline yayılma mümkünlüğü var. Bununla birlikte, yazının devamındaki 5 altcoin, kıymetli haber akışı eşliliğinde güç belirtileri veriyor.

Önümüzdeki günlerde büyük ataklar tapması beklenen 5 altcoin

Kava (KAVA)

Kava (KAVA), Kava 13 mainnet’in başarılı bir formda piyasaya sürülmesiyle etkileyici istatistikler elde etti. CoinGecko’ya nazaran, altcoin son iki hafta içinde %50 paha kazandı. Yeni kullanıma sunulan mainnet’in artan kullanışlılığı ve ölçeklenebilirliği, KAVA’nın gelecekteki performansına katkı sağlıyor.

Şu anda KAVA’nın kilit destsek düzeyi 0,8465 dolarda. Bu düzey kırılırsa ayılar daha düşük düzeyler için baskı yapacak. Boğaların kırması gereken kilit direnç düzeyi de 1,4 dolarda. KAVA şu anda bu iki düzeyinin ortasında gün içi %10 yükselişle 1.22 dolardan süreç görüyor.

Synthetix (SNX)

SNX, piyasa trendlerine karşı çıkmaya devam ediyor. Dün %15’lik değerli bir ralliyi tamamladı. Sıradaki haberde, yeni bir opsiyon piyasası yapıcısı olan Lyra, Synthetix’e daha fazla dikkat çekecek olan Newport yükseltmesine Synthetix perpetuals’ı da entegre edecek.

Tron (TRX)

Tron’un HackaTron Dönem 4’ünün son sonucu, DeFi ve kriptoyu bir bütün olarak geliştirmeye yardımcı olacak kazananları ortaya çıkardı. TRX’i piyasanın mevcut kaymasından uzaklaştırdı. Coingecko bilgileri, token bedelinin geçen haftadan bu yana %11 arttığını ortaya koyuyor.

TRX’in mevcut yörüngesi, ayılar için birincil gaye haline getiriyor. Yaklaşık bir aylık daima karın akabinde, yatırımcılar kısa vadede 0,06544 dolara gerçek bir düşüşe hazır olmalı. Buna karşın, piyasa düşüş eğilimini soğuduğunda, boğalar uzun vadede 0,08092 doları hedefleyebilmeli.

Conflux (CFX)

Conflux, başka ağlarda çoklu entegrasyonlarla mevcut olan piyasa şartlarına karşın gelişmeye devam edebildi. Bu gelişmeler, CFX’in fiyatını olumlu etkiledi ve token son iki haftada yaklaşık %30 arttı ve onu piyasadaki en çok kazananlardan biri haline getirdi.

Yazım itibariyle, boğalar 0,3128 doları kurtarmaya çalışıyor. Bu düzeydeki bir dönüş, CFX’in önümüzdeki günlerde yahut aylarda 0,4215 doların üzerine çıkması için sağlam bir takviye düzeyi sağlayacak. Bununla birlikte, iki varlık tarihi olarak birbiriyle bağlantılı olduğundan, yatırımcılar ve tüccarlar Bitcoin’in gelecekteki fiyat hareketlerini izlemelidir.

Litecoin (LTC)

Listedeki en eski kripto olan Litecoin, kendisini listelenen başkalarından daha üstte tutuyor. Çok yüksek hashrate’e sahip olan LTC, günlük ömürde süreç yapmanın emniyetli bir yolu olduğunu kanıtlıyor. Bu faktörler nedeniyle, LTC geçen haftadan bu yana yaklaşık %17 arttı.

Kriptokoin.com’dan takip ettiğiniz üzere sıradaki Litecoin’e halving’e haftalar kaldı.

Bitcoin’in dar bir ticaret aralığına hakikat hareketi, LTC’nin gelecekteki performansını etkiliyor. LTC şu anda 90 doların üzerinde süreç görüyor. Bu da boğaları harekete geçiren değerli bir düzey. Uzun vadede, yatırımcılar daha büyük bir yükselişi garanti altına almak için 100 doları hedefleyebilmelidir.

İzmir Bayraklı Şehir Hastanesi’nin Haziran ayı sonunda açılacağı kamuoyuyla paylaşıldı. AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım dün gerçekleştirdiği İzmir ziyaretinde İl Sağlık Müdürü Dr. M. Emre Erkuş ve çok sayıda yöneticiyle birlikte hastanede incelemede bulunarak hastanede bulunan  tıbbi cihazların testlerinin tamamlanmasının ardından Haziran ayı sonunda açılacağını belirtti.

‘İzmir’e Hayırlı Uğurlu Olsun’ diyen Yıldırım’ın, “Hastanenin içinde 6 tane hastane var” cümlesi soru işaretleri doğurdu. İzmir Tabip Odası Başkanı Dr. Süleyman Kaynak,  ‘6 hastane’ vurgusuna dikkat çekerek, şehirdeki 5 hastane hakkında kapatılma ve kadrolarının şehir hastanesine aktarılacağına ilişkin emareler olduğunu, duyumlar aldıklarını söyledi. Kaynak, hastanelerin isimlerini Bilim Sağlık Haber Ajansı’na (BSHA) tek tek açıkladı. 

Deprem Gerekçe Gösterilerek Hareket Edilmemeli!

Ak Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım’ın dünkü ziyarette şehir hastanesinin tek bir hastane gibi düşünülmemesi gerektiği, içinde 6 tane hastane var sözleri akılları karıştırdı. 628 bin metrekare kapalı alanı olan, 5 bine yakın kapasiteli açık kapalı otoparkı bulunan 2 bin 60 yataklı hastanenin personel ihtiyacının nasıl karşılanacağı merak edilirken, İzmir kent merkezinde bulunan diğer hastanelerden sağlık personellerinin şehir hastanesine kaydırılıp kaydırılmayacağı soruları gündeme geldi. BSHA’ya açıklamada bulunan İzmir Tabip Odası Başkanı Dr. Süleyman Kaynak, Binali Yıldırım’ın ‘İzmir Şehir Hastanesi’nin içinde 6 hastane var’ sözlerini değerlendirdi. Kaynak, “Umarım bu ‘6 hastane’ yorumu, hastanelerimizin şehir hastanesine kaydırılacağının sinyali değildir. Ayrıca İzmir’de hastaneler deprem gerekçe gösterilerek kapatılacaksa, buna ilişkin yapılan testler kamoyuyla acilen paylaşılmalıdır. İzmir Tabip Odası’na bu konuda net bir cevap verilmedi. Kamuoyuna hastanelerimiz depreme dayanıklı mı konusunda açıklama yapılmalıdır” dedi. 

İzmir Şehir Merkezi’ndeki Hastaneler Kapatılacak Mı?

İzmir Tabip Odası Başkanı Kaynak, “İzmir Bayraklı’da yapımı gerçekleştirilen şehir hastanesi için 2018 yılından bu yana farklı açılış tarihleri verilmiş ancak beklenen açılış bir türlü gerçekleştirilememiştir. Binali Yıldırım’ın ziyaretiyle yeni bir açılış tarihi daha verilerek Haziran ayı sonunda hastanenin açılacağı kamuoyuyla paylaşılmıştır. Umarız ki açılır ama bu açılışın sadece bir resmi açılış töreniyle kalacağı kanaatindeyiz. Çünkü 2 bin 60 yataklı olan Bayraklı Şehir Hastanesi için en az 2 bin 500 civarında değişik kademelerde hekim ihtiyacı var. İkincisi yine böyle bir hastanenin tam fonksiyonel olabilmesi için yaklaşık 3 bin 500 civarında hemşireye ihtiyaç var. Umarız ki ‘içinde 6 hastane var’ cümlesi tesadüfi bir cümledir. Çünkü biz şehirdeki hastanelerin kapatılacağı ve kadrolarının şehir hastanesine kaydırılacağı duyumları alıyoruz” dedi.

Kaynak, 5 Hastanenin İsmini Verdi!

Tabip Odası Başkanı Kaynak, İzmir’de şehrin içerisinde oturmuş çok uzun yıllardır hem hasta bakımı hem de eğitim araştırma bakımından fonksiyonları olan hastanelerin bazılarının kapatılacağı, bazılarının da kadrolarının bir kısmının şehir hastanesine kaydırılacağına ilişkin emareler olduğunu söyledi.  Kaynak sözlerine şöyle devam etti: “Bu hastanelerden bazılarının kapatılacağı, kapatılmasa bile içerisinin boşaltılarak sadece isminin bırakılacağı şeklinde bazı düzenlemelerin yapılacağına ilişkin duyumlarımız var. Bunların başında yeni bir hastane diyebileceğimiz Bozyaka Eğitim Araştırma Hastanesi var. Bozyaka Hastanesi’nin, Bayraklı Şehir Hastanesi’ne taşınacağına ilişkin zaten çok kuvvetli emareler var. Hekimlerin ve diğer sağlık çalışanlarının aktarılacağı duyumları var. Tepecik Eğitim Araştırma Hastanesi, İzmir S.B.Ü. Dr. Behçet Uz Çocuk Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Suat Seren Göğüs Hastalıkları Hastanesi, Yeşilyurt’taki İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim Araştırma Hastanesi’nin bir kısmının şehir hastanesine aktarılacağına ilişkin bazı duyumlarımız mevcuttur. Şu anda resmi olarak görevlendirilme anlamında bir duyumumuz yok ama bu konuda yazışmalar olduğunu biliyoruz. Ve gitmeye hazırlık yapılması yönünde de bazı yazışmaların veya talimatların olduğu duyumunu alıyoruz. Buradaki mesele şudur, açılış denilen şeyin ben sadece bir tören olacağını düşünüyorum”

“Bayraklı Şehir Hastanesi’nin Tam Kapasiteyle Çalıştırılmasının Zamana Yayılacağı Kanaatindeyim”

“Hastanenin tam kapasiteyle çalıştırılabilmesinin ise zamana yayılacağı kanaatindeyi” diyen Kaynak, “O nedenle böyle çok hızlı bir insan gücünün aktarımının olabileceğini düşünmüyorum. Yerleşik hastanelerin hekimleri, hemşireleri ve sağlık personelleri zaman içerisinde birbirleriyle belirli bir uyum, belirli bir iletişim ve belirli bir işgücü içerisinde spontan çalışırlar. Ve bu tür merkezleri kapatıp başka yere aktardığınızda veya başka yerlerin personelleriyle birleştirdiğinizde çok ciddi uyumsuzluklar ortaya çıkar. Bunun böyle olduğunu daha evvel Ankara, Bursa, Mersin’de açılan şehir hastanelerinde gördük. Örneğin Ankara’da bildiğimiz kadarıyla 11 tane daha evvel hizmet vermekte olan kamu kuruluşu hem Bilkent hem de Etlik gibi şehir hastanelerinin açılması amacıyla kapatıldı. Bu kapatılan hastanelerin de binaları ve alt yapıları da olduğu gibi duruyor. Başka bir amaçla da değerlendirilmiş değil. İstanbul’da da Şişli Etfal Hastanesi, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nin bir bölümü deprem gerekçe gösterilerek kapatıldı. Çapa Tıp Fakültesi de aynı şekilde oldu. Buradaki mesele eski hastanelerin kapatılmaması lazım ama bu hastanelerin binalarının depreme dayanıklılığı hususunun araştırılarak veya araştırıldıysa bu konudaki bilginin kamuoyuyla paylaşılması gerekiyor.” 

Net Bir Cevap Alamadık!

Türkiye’de 6 Şubat’ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerde 11 ilde 100’ü aşkın sağlık kuruluşun zarar gördüğünü belirten İzmir Tabip Odası Başkanı Kaynak, İzmir özelinde bulunan birinci basamak, tam teşekküllü hastane ve özel hastanelere yönelik depreme dayanıklılık konusunda sorularımıza net bir cevap alınamadığını ifade etti. Kaynak, kentteki hastanelere ilişkin depreme dayanıklılık durumlarının tespiti yapıldıysa acilen kamuoyuyla paylaşılması gerektiğini vurgulayarak, deprem gerekçe gösterilerek ve ortaya herhangi bir resmi araştırma konulmadan, şehir hastanesi açılıyor denilerek, kent merkezindeki hastanelerin kadrolarının kaydırılması işleminin yapılmamasına dikkat çekti. Kaynak, “6 Şubat Depremleri’nin ardından İstanbul ve Ankara’da bazı sağlık kuruluşlarının depreme dayanıksız olduğu yapılan çalışmalarla belirlenerek bazı taşınma işlemleri yapıldı. ancak İzmir’de böyle bir çalışma yapıldı mı yapılmadı mı diye sorduğumuzda ve bilgi talep ettiğimizde bize tatmin edici bir yanıt kurumlar tarafından verilmedi. Eğer ki böyle bir araştırma binalarda yapıldıysa bunun kamuoyuyla acil olarak paylaşılması çağrısında bulunuyoruz. Aynı bilgi talebimizi Bayraklı Şehir Hastanesi için de bildirdik. Sayın Binali Yıldırım, ‘Bayraklı Şehir Hastanesi ziyaretinde bina bittikten sonra bütün deprem testlerini yaptık. Binanın mimari ve mühendislik özellikleri konusunda da değerlendirme yapıldı. Bu konuda sivil toplum kuruluşları ve meslek odalarıyla beraber çalıştık. Görüldü ki şehir hastanesi çok büyük depremlere dayanıklıdır. Bütün kamuoyunun içi rahat etsin’ demeliydi. Ama demedi. Şehrin içerisindeki diğer hastaneleri deprem bahanesiyle kapatmak doğru değil.  Eğer kapatılacaksa da hangi binaların dayanıklı, hangi binaların dayanıksız olduğu kamuoyuyla paylaşılmalıdır. Ondan sonra dayanıksız olanları kapatıp ama aynı tüzel kişilikle aynı isimler hatta orada çalışan özlük haklarını da korumak suretiyle depreme dayanıklı yeni bir hastane binası inşa edilmelidir. Burada yapılacak iş budur. Burası depreme dayanıksız deyip hastaneleri boşaltmak doğru bir adım asla olamaz. Kabul edilemez” diye konuştu. 

Bayraklı Şehir Hastanesi Ulaşım Sorunu Çözüldü Mü?

Kaynak, Bayraklı Şehir Hastanesi’ne günlük hasta ve hasta yakını sirkülasyonu olarak en az  75 bin civarında insan trafiği olacağının yüklenici firmaya taahhüt edildiğini belirterek, “Bu son derece yüksek debili bir trafik demektir. Biz şu anda bu yüksek debili trafiği kaldıracak bir alt yapı göremiyoruz. Sadece biz de değil bu konuda şehir plancıları odasından mimarlar odasına kadar teknik meslek odalarının da bu konuda daha önce açıklanmış görüşleri var. Burada hastanenin yer seçimini ve ulaşım planlarının yapılmış kapasiteyle çok bağdaşacak şekilde projelendirilmediği yönünde görüşler mevcuttur. Bu noktada da bir sorun yaşanacağına ilişkin bir sorun var” diye konuştu. 

Bayraklı Şehir Hastanesi’nin Tam Fonksiyonları İle Çalışabilmesi İçin 60 Farklı Meslek Grubundan İstihdam Gerekiyor

İzmir Tabip Odası Başkanı Kaynak son olarak, “Hekim ve hemşire ihtiyacı dışında Bayraklı Şehir Hastanesi gibi bir hastanenin tam fonksiyonla çalışabilmesi için yaklaşık olarak 55-60 farklı meslek grubundan istihdam gerekiyor. Farklı tıbbi alanlardaki teknisyenlerden tutun, şoförüne, temizlik personeline, morg görevlisine kadar gibi. Bunlar yapılamaz mı evet yapılabilir. Tıbbi alan dışından istihdam yapılabilir. Hastaneyi 2 bin 500 hekim, 3 bin 500 hemşire tıbbi personel ile birlikte tam kapasiteyle çalıştırabilmek için bunun çok kısa bir süre içerisinde bu hastaneye istihdam edilmesinin güçlüğünü görüyoruz. Sadece hekim veya hemşire diyerek bunu geçemeyiz böyle büyük hastanelerde çok farklı branşlarda son derece ileri düzeyde uzmanlaşmış birimlerin olması, farklı kademelerde yoğun bakım servislerinin olması gibi faktörler var. sadece olaya sayı olarak bakmak doğru değil bu sayının içerisindeki hekim ve hemşirelerin de ileri düzeyde uzmanlaşmış olması gereklidir. Bu hastanenin iç personel yapılanması ile ilgili zorluklar zaman içerisinde aşılabilir. Ben burayı açtım dediğiniz zaman buranın tam kapasiteyle çalışacağı anlamını çıkartmak doğru değildir. Bir açılış töreni yapılabilir” dedi. 

İzmir’de ‘Deprem Çalıştayı’ Hazırlığı

İzmir Tabip Odası Başkanı Süleyman Kaynak, 10 Haziran Cumartesi günü İzmir’de sağlık alanında depreme ilişkin ‘Deprem Deneyimimiz ve Depreme Karşı Almamız Gereken Önlemler’ konulu, bir gün sürecek çalıştaya hazırlandıklarını BSHA aracılığıyla kamuoyuyla paylaştı. Başkan Kaynak, Türk Tabipleri Birliği, İzmir Tabip Odası, İzmir Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere Ege Bölgesi’ndeki 11 tabip odası ve TMMOB’un ilgili birimlerinin yer alacağı bir çalıştay hazırlığında olduklarını söyledi. (BSHA-Bilim Ve Sağlık Haber Ajansı)

AB Kurulu, üye ülkeler ve Avrupa Parlamentosu (AP) ortasında müzakere edilen, yatırımcıların kurumsal bilgilere kolay erişim sağlayacak “Avrupa Tek Erişim Noktası” kurulmasını içeren düzenlemelerde muahede sağlandığını duyurdu.

Buna nazaran, sermaye piyasaları birliği hareket planı kapsamında, Avrupa Tek Erişim Noktası (ESAP) oluşturulacak.

Bu platform, sürdürülebilir ve finansal geleceği parlak yatırım eserleri ile şirketleri bulmayı ve karşılaştırmayı kolaylaştıracak.

Böylece, Avrupalı işletmelerin yatırımcılar için cazip hale gelmesi sağlanacak.

Yeni platform, 2027 yazından itibaren kademeli biçimde kullanıma sunulacak.

Söz konusu düzenleme AP ve üye ülkelerin resmi onayının akabinde AB Resmi Gazetesi’nde yayımlandıktan sonra yürürlüğe girecek.

Guterres, BM Güvenlik Kurulu’nda, çatışmada sivillerin korunmasına ait oturumda konuştu.

Dünyanın sivilleri muhafazaya yönelik yükümlülüklerini yerine getirmediğine dikkati çeken Guterres, bu yükümlülüklerin memleketler arası insancıl hukukta açık biçimde belirtildiğine işaret etti.

Guterres, “Uluslararası insancıl hukukun manası ve gayesini hiçbir vakit göz gerisi etmemeliyiz. Memleketler arası insancıl hukuk, hayat ve vefat, itidal ve anarşi ortasındaki farkı teşkil ediyor.” sözünü kullandı.

İnsani yardım çalışanlarına inançlı erişimin değerini vurgulayan Guterres, kelam konusu bireylere yönelik akınların son bulması ve işlerinin kolaylaştırılması gerektiğinin altını çizdi.

Guterres, beşerler ölürken pürüzler nedeniyle hayati insani yardımların limanlar ve depolarda çürümesinin kabul edilemez olduğunu kaydederek, BM Güvenlik Kurulu’nun üye ülkelerin savaş kurallarına uymalarını sağlama bağlamında değerli rolü olduğunu söyledi.

BM Genel Sekreteri, “Siviller, silahlı çatışmanın ölümcül tesirlerinden ziyadesiyle acı çekti. Artık onları korumak için kelamımızı tutmamız gerekiyor.” değerlendirmesinde bulundu.

Tahıl Girişimi’ndeki meseleleri gidermek için taraflar görüşmeye devam edecek

Çatışmada sivilleri muhafaza bağlamında Karadeniz Tahıl Teşebbüsü ve BM ile Rusya ortasındaki Mutabakat Zaptı’nın besin krizinin tesirlerini azaltmak ismine kıymetli bir örnek teşkil ettiğini söyleyen Guterres, bu teşebbüs sayesinde pazarın daha istikrarlı hale geldiğini ve besin fiyatlarının düştüğünü anımsattı.

Guterres, Rusya’nın teşebbüse 60 gün daha katılmaya devam edeceğini teyit etmesini memnuniyetle karşıladığını belirterek, “Bazı değerli problemler devam ediyor. Lakin Rusya, Ukrayna, Türkiye ve BM temsilcileri bu sıkıntıları görüşmeye devam edecek.” diye konuştu.

Rusya ve Ukrayna’dan besin ve gübre ihracatlarının global tedarik zincirlerine ulaşımının ileride de devam edeceğini umduklarını belirten Guterres, teşebbüsün bunu amaçladığını, BM’nin de teşebbüse tam takviye vermeyi sürdüreceğini kelamlarına ekledi.

Hünerli bir kripto yatırımcısı son zamanlardaki tüm göğüs coin rallilerini evvelden satın almayı başardı. Bu kişinin kimlerle ne tıp temaslara sahip olduğu gizemini koruyor. Açtığı konumların her birinde 4-5x çıkar sağlaması ayrıyeten dikkat çekiyor.

1 ayda 1 milyon dolar kazandı

Blockchain dedektifi Lookonchain son vakitlerin en başarılı kripto trade’ının son 1 ayda yaptığı süreçleri paylaştı. Bu yatırımcı aylık vakit diliminde 562,64 ETH (1,06 milyon dolara eşdeğer) kâr elde etmeyi başardı.

Lookonchain raporu, göğüs coin avcısının iki belli token üzerinde elde ettiği harika kazanımları vurguluyor. Trader, RFD aracılığıyla etkileyici bir 189,5 ETH (yaklaşık 345.306 dolar) kazandı. Bu da kısa müddette bakiyesini 4’e katladığı manasına geliyor.

Bir öteki durumda, PEPE aracılığıyla, 32 kat getiri sağladı. Kripto yatırımcısı yalnızca PEPE durumundan 127 ETH (248.697 dolara eşdeğer) kar elde etti.

Trader’ın alım satım alışkanlıklarını daha derinlemesine inceleyen Lookonchain’in raporu, geçen ay etkin olarak toplam 104 token alım satımı yaptığını ortaya koyuyor. Dikkat alımlı bir formda, durumlarının 66’sını karla kapattı. Böylelikle, toplamda %63,5’lik bir kazanma oranı yakaladı.

Lookonchain, göğüs coin yatırımcısının üstün yeteneklerini vurguluyor

Böylesine dengeli bir muvaffakiyet, üstün göğüs coin avcısını yeni yatırımcılar için bir ilham kaynağı haline getirdi. Lakin, muvaffakiyetleri sadece kazanan ticaretlerinde yatmıyor. Lookonchain’in raporu, yatırımcının kayıpları tesirli bir formda yönetme konusundaki fevkalâde marifetini de vurguluyor.

Meme coin avcısının uğradığı en büyük kayıp, RIBBIT’te sadece 6 ETH (yaklaşık 11.306 dolar) oldu. Bu, riskleri en aza indirme ve değerli finansal aksilikleri tedbire maharetini öne çıkartıyor.

Ayrıca, yatırımcının satın alma modellerini tahlil eden Lookonchain’in raporu, potansiyel token’leri belirleme ve değerli ölçülerde yatırım yapma konusundaki uzmanlığını vurguluyor.

Örneğin, 74,5 milyar RFD almak için 45 ETH (yaklaşık 81,5 bin dolar) tahsis etti. Daha sonra, 234.5 ETH (yaklaşık 427.000 dolar) karşılığında 71.3 milyar RFD sattıktan sonra stratejik satış yoluyla 189.5 ETH (345.000 dolara eşdeğer) üzere etkileyici bir kâr elde etti.

Başarılı yatırımcının birtakım tercihleri kırmızı listede

Lookonchain’in raporuna nazaran, yatırımcıyı milyoner yapan en önemli göğüs coin konumları GÖĞÜS, PEPE ve RFD üzerindeydi. Farklı raporlar, bu projelerden kimilerinin rug pull niyetli olduğunu gösteriyor.

Bugün PeckShield’in bildirdiğine nazaran, son 10 içinde 24 göğüs coin havuzlardaki tüm likiditeyi boşaltıp kaçtı. GÖĞÜS token, başarılı trader’ın listesinde olan ve PeckShield’in tehlikeli olarak işaretlediği projelerden biriydi. Kriptokoin.com olarak raporun detaylarına bu yazıda yer verdik.

İngiliz parlamentosunda vekillerden oluşan kurulun sorularını yanıtlayan Bailey, ülkede enflasyonun yüksek seyretmesine ait olarak, “Çok büyük şoklar karşısında para siyasetini nasıl işlediğimize dair çok büyük dersler olduğunu düşünüyorum.” dedi.

Bailey, merkez bankasının daha evvel Şubat ayında besin enflasyonunda doruğa ulaşıldığı değerlendirmesinde bulunduğunu lakin global iklim kaidelerinin birtakım mahsulleri etkilemeye devam ettiğini bildirdi.

Ekonominin daha evvel gibisi görülmemiş şoklarla karşı karşıya kaldığını belirten Bailey, “Gerçek vakitli olarak siyaset yapmak zorundayız. Şoklara meydana geldikleri üzere yanıt vermek zorunda kaldık.” dedi.

İngiltere Merkez Bankası Lideri Andrew Bailey geçen hafta bankanın bilançosunun 2008 finans krizinden evvelki düzeyine dönmesinin beklenmediğini belirtmişti.

İngiltere’de enflasyon Mart’ta yüzde 10,1 olarak kaydedilirken besin enflasyonu yüzde 19,1 ile 46 yılın en yüksek düzeyini görmüştü.

İngiltere Merkez Bankası 11 Mayıs’ta enflasyonun yüzde 2 amaç düzeyine düşürülebilmesi maksadıyla siyaset faizini üst üste 12’nci kere artırarak, yüzde 4,25’ten 4,50’ye yükseltmişti.

6 Ekim Yönetmeliği mağduru muayenehanesi bulunan serbest hekimler yurt dışında çalışma koşullarını araştırıyor. Samsun’da 6 plastik cerrah 3 aydır ameliyat yapamıyor. Hekimlerden biri yurt dışında çalışma kararını kesinleştirdi. BSHA’nın ulaştığı, 30 yıldır Samsun’da görev yapan, Estetik Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Lütfi Eroğlu, en son ameliyatını 3 Mart 2023 tarihinde gerçekleştirdiğini, Samsun serüveninin bittiğini, yurt dışında çalışma kararı aldığını ifade etti. 

Yönetmelikler ve Düzenlemeler Mağduriyetleri Gideremedi!

Serbest hekimlerin ‘Özel Hastaneler Kanunu’nda değişiklik yapılmasına dair çıkarılan 6 Ekim Yönetmeliği ile yürürlüğe giren serbest hekimlere özel hastanelerde ameliyat yapmaları konusunda  kota uygulanmasıyla başlayan süreç ve meslek örgütlerinden gelen tepkiler üzerine, 7 Ocak’ta yeni bir düzenleme yapıldı. Yapılan düzenlemede 60 yaş üstü muayenehane hekimlerinin kotanın dışında tutulması, kota uygulamasının devam etmesi, bu tarihten sonra hekimlerin muayenehane açamayacak olması gibi maddeler yer aldı. 13 Mayıs’ta yönetmelikte yeni bir düzenleme yapıldı, serbest hekimlerin bulundukları illerde ameliyat yapamaması durumunda başka illerdeki hastanelerde Sağlık Bakanlığı’ndan izin alarak ameliyat yapabilecekleri yer aldı. Tüm bu düzenlemeler de serbest hekimlerin mağduriyetini gideremedi. Ülke genelinde büyükşehirler de dahil olmak üzere serbest hekimler ameliyat yapacak hastane bulmakta zorlanıyor. Samsun da bu şehirlerden biri…

Samsun’dan Ayrılmaya, Yurt Dışında Çalışmaya Karar Verdi

Samsun’da plastik cerrahi alanında görev yapan 6 hekim 3 aydır ameliyat gerçekleştiremiyor. Bilim Sağlık Haber Ajansı (BSHA) Muayenehaneler Derneği Yönetim Kurulu Üyesi, Estetik Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Halit Urgan ile görüşmüş, ‘Serbest Hekim Urgan: 3 Aydır Ameliyat Yapamıyoruz, Yönetmelikler Kaldırılmalıdır” haberiyle gündeme getirmişti. Urgan, Samsun’da ameliyat yapamayan hekimlerin yurt dışı alternatiflerini araştırdıklarını söylemişti.  Samsun’da en son ameliyatını 3 Mart’ta yapan Estetik Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Lütfi Eroğlu, yurt dışında çalışmak, ameliyat gerçekleştirmek üzere kararının kesinleştiğini, buna yönelik adımlar attığını söyledi. 

“Samsun’daki 30 Yıllık Serüvenim Bitiyor”

BSHA’nın ulaştığı Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde Öğretim Üyesi olan Prof. Dr. Lütfi Eroğlu, emekli olacağı sinyallerini vererek çalışma hayatına yurt dışında devam etme kararı aldığını ifade etti. 12 yıldır muayenehanesi olduğunu söyleyen Eroğlu, “Sağlık Bakanlığı tarafından çıkarılan 6 Ekim Yönetmeliği ile muayenehane sahibi serbest hekimlerin çalışma esaslarına ciddi kısıtlamalar getirildi. Samsun’da 7 tane özel hastane var. Kimisinde geçici kadro, kimisinde kalıcı kadro ile ameliyatlarımızı yapıyorduk. Fakat pandemi dönemi ile birlikte özel hastanelerde kartelleşme süreci başladı. Bir anda ücretlerde fahiş artışlar gerçekleşti. Geçici kadrolara getirilen kota uygulaması ile zincir hastaneler dışındaki hastanelerde, ameliyat yapamaz hale geldik. Ben en son 3 Mart 2023 tarihinde ameliyat yapabildim. 30 yıllık cerrahım. Ne yazık ki Samsun’da artık ameliyat yapabileceğim bir hastane yok. Alternatif düşünmek durumunda kaldım. Ameliyat da yapabileceğim yeni, sorunsuz bir düzen için yurt dışını çalışma alanı olarak tercih etmek zorunda kaldım. Samsun’daki 30 yıllık serüvenim çok yakında bitiyor” dedi. 

Doğum Anomalilerinde Aranan Cerrah

Estetik ameliyatlar dışında yarık dudak ve yarık damak gibi doğum anomalileri alanında da uzman olan Prof. Dr. Eroğlu’na Tanzanya’dan bile hasta geliyor. Samsun dışından Antalya, Trabzon, Hakkari, Malatya gibi çok sayıda ilden hastalarının ameliyat için beklediklerinin altını çizen Lütfi Eroğlu, “Çalışma yerimi değiştirmeme hastalarım da üzülüyorlar. Onlar da karar vericilere seslerini duyurmaya çalışıyor. Bizlerin Samsun’da ameliyat yapamamamızı sorguluyorlar. 30 yıllık hekimim, bugüne kadar hiç yurt dışında çalışmayı hiç düşünmemiştim. Ama başka çarem kalmadı” diye konuştu. 

“Serbest Çalışma Hekimliğin Kalesidir”

Prof. Dr. Lütfi Eroğlu, hekim bağımsızlığına vurguda bulunarak şunları söyledi: “Serbest çalışma, hekimliğin kalesidir. Eğer bugün devlet hastanesindeki bir hekim nispeten emeğinin karşılığını alabiliyorsa, maaşına bir artış yapılıyorsa bilinmelidir ki, bu serbest hekimliğin olması, hekimin özgür olmasının sonucudur. Bu olmadığı takdirde ya devlet ya özel hastanenin olduğu iki yönlü sistem hekimleri istediği gibi çalıştırmaya mecbur eder. Hipokrat’tan beri hekim serbestliği vardır. Sadece hastane, hasta ve hekim vardır. Arada bir kurum yoktur. Serbest hekimliğin, hekim özgürlüğünün bugün geldiği durum çok üzücüdür. Serbest hekimler, terazinin diğer kefesi, özel sektörü tamponize eden bir konumdadırlar.” (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)