Gün: 2 Haziran 2023

31 Mayıs – 1 Haziran tarihlerinde Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen “Perakende Günleri”, perakende sektörüne yön veren  derneklerin başkanlarını bir araya getiren basın toplantısı ile açıldı. 

Soysal tarafından 31 Mayıs – 1 Haziran tarihlerinde Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen Perakende Günleri 2023, “Dijital Dünya” ana temasıyla sektörünün geleceğine yön veren pek çok yerli ve yabancı konuşmacıyı ağırlıyor. Benzersiz içeriği ile tüm perakende sektöründen, alt sektörlerden ve hizmet verenlerden 9.500’ü aşkın üst düzey yöneticiyi bir araya getiren bu büyük buluşmanın ilk günü, sektör derneklerinin ortak basın toplantısı ile başladı.  

Toplantıda Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) Başkanı Sinan Öncel, Alışveriş Merkezi Yatırımcıları Derneği (AYD) Başkanı Nuri Şapkacı, Zincir Mağazalar Derneği (ZMD) Başkanı Serhan Tınastepe, Gıda Perakendecileri Derneği (GPD) Başkanı Alp Önder Özpamukçu, Türkiye Alışveriş Merkezleri ve Perakendeciler Federasyonu (TAMPF) Başkanı Hüseyin Altaş, Tüm Restoranlar ve Turizmciler Derneği (TÜRES) Başkanı Ramazan Bingöl, Ev Dışı Tüketim Tedarikçileri Derneği (ETÜDER) Başkanı Melih Şahinöz ile Turizm Restoran Yatırımcıları ve Gastronomi İşletmeleri Derneği (TURYİD) Başkanı Kaya Demirer perakende sektörünün mevcut durumunu, geleceğini ve çözüm önerilerini masaya yatırdı.

Turizm sektörünün ve turist harcamasının perakende sektörü için çok önemli bir konumda olduğunun altını çizen Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) Başkanı Sinan Öncel konuşmasında  “BKM verilerine göre Ocak-Ekim 2022 döneminde ülkemize gelen 40 milyon turistin kredi kartı harcamalarının, bir önceki yıla göre 3 kat arttığını görüyoruz. Bu veri ekonomimize çok önemli katkı sağlayan turizm sektörünün, perakende sektörü için de ne kadar önemli olduğunu doğruluyor. Artık pandemi etkilerinden kurtulmuş ve büyüme yoluna girmiş bir perakende sektörü görüyoruz. Elektrik, Ortak Alan Gider Yönetmeliği ve fahiş kira artış talepleri ile ilgili sektörel sıkıntılarımızı da en kısa sürede çözerek, sektörün büyümesini desteklemeyi hedefliyoruz ” dedi. 

2023 yılının ilk çeyreğine ilişkin rakamların tüketicilerin pandemi sonrası sosyalleşme güdüsü ile alışveriş merkezlerine tekrar gitmeye başlandığının bir kanıtı olduğunu belirten Alışveriş Merkezi Yatırımcıları Derneği (AYD) Başkanı Nuri Şapkacı “Çeyrek bazda yaptığımız değerlendirmeye göre, alışveriş merkezlerinde hem müşteri girişlerinde hem cirolarda hem de metrekare verimliliğinde gözle görülür artışlar var. 2022 yılının ilk çeyreğine göre alışveriş merkezlerinde metrekare verimliliği yüzde 122 oranında artış gösterdi. Bu rakamı, enflasyondan arındırdığımızda, verimliliğin yüzde 72 artış oranıyla enflasyonun oldukça üzerinde bir performans gösterdiğini söyleyebiliriz. Müşteri girişlerinde de yaklaşık yüzde 18 oranında artış görüyoruz” dedi.  

Sektördeki yabancı yatırımcı oranın son 5 yılda yüzde 28’lerden 20’lere gerilediğinin de altını çizen Şapkacı “Yeni yatırımların hayata geçirilebilmesi için tüm tarafların çıkarlarını optimum düzeyde ve uzun vadede koruyacak şekilde kararlar alınması gerekmektedir. Küresel uygulamaların Türkiye’ye uyarlanması, sadece AVM yatırımlarının değil otel, ofis, rezidans ve lojistik gibi diğer ticari gayrimenkul yatırımlarının da gündeme alınmasına olanak sağlayacaktır” dedi. 

Seçim dönemi olmasına rağmen depremin ve makroekonomik bazı belirsizliklerin etkisiyle 2023 yılının ilk yarısının beklentileri karılaşadığının altını çizen Zincir Mağazalar Derneği (ZMD) Başkanı Serhan Tınastepe ise “Tüketicilerin özellikle tüketici elektroniği, beyaz eşya, ev ve yaşam kategorilerinde enflasyondan kaçınmak için taleplerini erkene çektiğini gördük. Bu da bu alanlarda işlerin canlılığını sağladı. Bunun dışında çok ciddi bir turizm etkisi görüyoruz. Sadece İstanbul, Antalya ve Muğla gibi şehirlerde değil, Türkiye’nin pek çok şehrinde bunu görmek bizi memnun ediyor. Özellikle turist alışverişinin hazır giyim ve kozmetik alt kategorilerine etkisinin daha fazla olduğunu gözlemliyoruz” dedi.  

Gıda Perakendecileri Derneği (GPD) Başkanı Alp Önder Özpamukçu perekendenin GSMH’nın büyümesine iki kat daha fazla etki yapan bir sektör olduğunun altını çizerek “Net kar marjlarımız yüzde 2-3 seviyesinde. Bu nedenle gıda perakendecileri olarak maliyetlerimizi bir yandan verimlilikle, tedarik zincilerlerin gelişimi ve üretimin takibi ile azaltmaya çalışırken, diğer taraftan da giderleri kontrol etme noktasında artan enerji maliyetleri başta olmak üzere petrol, doğalgaz, nakliye, lojistik ve işgücü maliyetleri ile mücadele ettiğimizi görüyoruz” dedi. Gelişmiş ülkelerde organize perakendenin payının yüzde 60’lar seviyesinde olduğunu da belirten Özpamukçu “Organize perakendenin pazar payının büyümesi oradaki enflasyonun kontrol altında tutulması ve istihdamın iyi yönetilmesi noktasında da çok etkili. Bu oran bizde henüz yüzde 35’lerde, bu nedenle organize perakendenin gelişimi dernek olarak en öncelikli hedeflerimizden biri” dedi. 

Ülkemizde yaşanan deprem felaketinin ardından, gelecek depremlere hazırlıklı olmak adına dernek bünyesinde deprem eğitim ve kurtarma seferberliği konusunda çalışmalar başlatıldığını söyleyen Türkiye Alışveriş Merkezleri ve Perakendeciler Federasyonu (TAMPF) Başkanı Hüseyin Altaş ise “Özellikle AVM’lerin, enerji ve güvenlik sorununu çözülebildiğinde depremin yaralarını sarmak adına ilk anlarda önemli katkı sağladığını gördük. Marmara Bölgesi’nde böyle bir felaketin tekrarlanması durumunda şimdiden hazır olmayı istiyoruz” dedi. Perakende sektörünün dijilalleşme alanında büyük bir çaba sarf ettiğinin de altını çizen Altaş, AVM’lerin ve hizmetlerin dijitalleşmesi konusunda dernek olarak çalışmalar yürütüldüğünü de sözlerine ekledi. 

Tüm Restoranlar ve Turizmciler Derneği (TÜRES) Başkanı Ramazan Bingöl konuşmasında gastronomi turizminin payının yüzde 30-40 seviyesine çıkartılması gerektiğini belirterek “Otellere gelen turistlerin ne yazık ki kaldıkları şehre, o şehirdeki restoranlara faydası olmuyor. Bizim artık nicelikten çok, niteliğe odaklanarak gurme turizminin sektördeki payını artırmamız gerekiyor” dedi. 

Ev Dışı Tüketim Tedarikçileri Derneği (ETÜDER) Başkanı Melih Şahinöz tüketicilerin sürdürülebilir ürünleri satın almaya yatkınlığının yüzde 34, çevreye duyarlı üretim yapan markaların ürünlerini alma eğiliminin ise yüzde 66 artığına dikkat çekerek “Yeni bir trend olarak ülkemizde yöresel ürünleri almaya özen gösteren işletmelerde de artış görüyoruz. İthal bir peynir yerine iyi üretilmiş, uzun süre fermente edilmiş yöresel peynirler hayatımıza girmeye başladı. Karbon ayak izini de düşünerek, sadece bulunduğu yerden belirli bir  kilometre çapındaki yerel üreticilerden satın alma yapan pek çok işletme görmeye başladık” dedi. 2023 yılında pandemi öncesi dönem rakamlarını yakaladıklarını da ifade eden Şahingöz, turizmin çok önemli bir girdi olduğunun altını çizerek “Bu yıl ilk kez, 60 milyon turistin ülkemize etkilerini göreceğiz” dedi. 

Turizm Restoran Yatırımcıları ve Gastronomi İşletmeleri Derneği (TURYİD) Başkanı Kaya Demirer derneğin turizm ve perakende sektörleri arasında da bir köprü oluşturduğuna dikkat çekerek “Turist sayısı ve turizm gelirleri artıkça, bunun perakendeye etkilerini de net bir şekilde görebiliyoruz. Türkiye’nin turizm geliri içindeki gastronominin gelir payı ise yüzde 8-9 civarında. Oysa bu rakam dünyada yüzde 30’lar mertebesinde. Bu da gösteriyor ki, katedilecek çok yolumuz var” dedi. Demirer, restoranları yurtdışına ihraç edebilmek için sektörün yeniden Turquality kapsamına alınmasını istediklerinin de altını çizdi. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

• Türk Hava Yolları, Boeing ve İstanbul Teknik Üniversitesi, Türkiye’de sürdürülebilir havacılığa geçişi desteklemeye yönelik yeni bir platform için güçlerini birleştirdi. 

Türk Hava Yolları, Boeing ve İstanbul Teknik Üniversitesi iş birliği ile Türkiye’nin ilk sürdürülebilir havacılık platformu kuruldu. Türkiye Sürdürülebilir Havacılık Platformu, Türk havacılık sektörünün karbonsuzlaştırma yolculuğunu ve sürdürülebilirlik dönüşümünü daha ileriye taşıyacak.

Sürdürülebilir havacılığa yönelik iş birliklerini kolaylaştırmak, fikir ve iyi uygulamaları paylaşmak ve ortak projeler geliştirmek amacıyla kurulan platform kapsamında, eğitim programları ve sosyal faaliyetlerle bu alanda bilgi ve farkındalığı artırılması hedefleniyor. Ayrıca, platform ortaklarının Türkiye’de sürdürülebilir havacılık yakıtlarının (SAF) yaygınlaştırılması için öneri niteliğinde bir yol haritası hazırlaması planlanıyor. Türk Hava Yolları, Boeing ve İstanbul Teknik Üniversitesi arasında uzun yıllara dayanan iş birliğinden güç alan platformun yeni katılımlarla büyümesi öngörülüyor. Platform ortakları; havayolları, havalimanları, hava aracı bakım onarım kuruluşları, havacılık alanında faaliyet gösteren sanayi firmaları, eğitim kurumları, sivil toplum örgütleri, ilgili kamu kurum ve kuruluşları başta olmak üzere havacılık sektöründeki tüm paydaşları ortak hedeflere ulaşmak yolunda iş birliğine davet ediyor. 

Türk Hava Yolları, Boeing ve İstanbul Teknik Üniversitesi ev sahipliğindeki Türkiye Sürdürülebilir Havacılık Platformu’nun açılışı, 31 Mayıs 2023 tarihinde Türk havacılık sektöründen çok sayıda davetlinin katılımı ile gerçekleşti.  

Türk Hava Yolları Genel Müdür (Yatırım ve Teknoloji) Yardımcısı Levent Konukcu, açılış etkinliğinde “İş birliği ve disiplinler arası bir yaklaşım sürdürülebilir kalkınmanın olmazsa olmazlarındandır. 2050’de Karbon Nötr Hava Yolu olma idealimize ancak bu perspektifle ulaşabileceğimizi biliyoruz. Ülkemizin de Paris Anlaşmasını onayladığı böyle bir dönemde, Türkiye’nin sürdürülebilir havacılıktaki rolünü güçlendirmeyi amaçlayan bu platformun kurucuları arasında, İTÜ ve Boeing gibi iki kurum ile yer almak çok değerli. Bundan sonraki süreçte de ilgili diğer paydaşlarımızla birlikte genişleyeceğimize ve güzel projelere imza atacağımıza inanıyorum.” açıklamasında bulundu. 

İstanbul Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Koyuncu, “İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ), Türkiye Sürdürülebilir Havacılık Platformu’nun kuruluşunda önemli bir rol üstlenerek, sürdürülebilirlik alanında sorumluluk bilincini ve sözünü bir kez daha yenilemektedir. Bu hedef doğrultusunda İTÜ, 250. yaşına gireceği 2023 yılını “Sürdürülebilirlik Yılı” ilan etmiş ve yeni yaşında sürdürülebilirlik temasına odaklanmıştır. Alanında öncülerle kurulan bu platform ise sürdürülebilirlik temamıza güçlü bir katkı sunacaktır. İTÜ Havacılık ve Uzay Teknolojileri Uygulama ve Araştırma Merkezi (İTÜ ARC), bu kıymetli projenin yöneticisi olarak alacağı görevde havacılık paydaşlarını bir araya getirecek, eğitim içeriği ve kaynaklarının belirlenmesinde öncülük edecektir. Böylelikle havacılıkta sürdürülebilirlik için sektördeki iş birliğini güçlendirmek adına bir köprü rolü üstlenecek, bilgi ve deneyim paylaşımını artıracak ve sosyal farkındalık yaratacaktır.” değerlendirmesinde bulundu.

Boeing Türkiye Genel Müdürü ve Ülke Temsilcisi Ayşem Sargın, “Havacılığın geleceğinde sürdürülebilirliğin büyük öneme sahip olduğunun bilincindeyiz. Ortaklarımız Türk Hava Yolları ve İstanbul Teknik Üniversitesi ile birlikte Türkiye Sürdürülebilir Havacılık Platformu’nu kurmanın gururunu yaşıyoruz. Türk havacılık sektöründe sürdürülebilir uygulamaları ve teknolojileri hayata geçirmek ve sektörün ortak hedeflerine ulaşılmasına katkı sağlamak üzere çalışmaya devam ediyoruz. Türkiye’deki paydaşlarımızla 2017 yılında başlattığımız Boeing Türkiye Milli Havacılık Planı ile, sanayi, teknoloji, servis ve eğitim dahil olmak üzere pek çok alanda sürdürdüğümüz stratejik ortaklığımızın bu platform ile daha da güçleneceğine inanıyorum.” dedi. 

Boeing Küresel Sürdürülebilirlik Politikaları ve Ortaklıklar Başkan Yardımcısı Brian Moran, “Türkiye Sürdürülebilir Havacılık Platformu’nun kurulusu Boeing’in karbonsuzlaşma stratejileriyle uyum içerisindedir. Ticari havacılığın 2050 yılına kadar net sıfır karbon emisyonuna ulaşma hedefini destekleyen bu dört strateji; yenilenebilir enerjiye geçiş, ileri teknolojiler, operasyonel verimlilik ve filo yenilenmesidir. Sürdürülebilir ürün yaşam döngüsünü artırmak amacıyla son 10 yılda inovasyona yaklaşık 55 milyar dolar yatırımda bulunduk ve müşterilerimize yakıt verimliliği yüksek ve karbon emisyonu düşük ürünler sunuyoruz.” dedi. Boeing, ayrıca, ticari uçaklarının 2030 yılına kadar yüzde 100 sürdürülebilir havacılık yakıtıyla uçuşa uyumlu olacağını taahhüt ediyor ve bu yakıtların tedarikini genişletme doğrultusunda sektöre öncülük ediyor.

Açılış konuşmalarının ardından imzalanan niyet belgesi ile Türk Hava Yolları, Boeing ve İTÜ, Türkiye Sürdürülebilir Havacılık Platformu’nu kurduklarını, bu platformu Türkiye’deki diğer havacılık paydaşlarının katılımıyla genişleteceklerini beyan etti. İmza töreninin ardından Türk Hava Yolları, İTÜ, İstanbul Havalimanı ve Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nden temsilcilerin katılımı ile “Havacılıkta Sürdürülebilir Gelecek İçin İş Birliği” başlıklı panel gerçekleştirildi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

JPMorgan Chase & Co. CEO’su Jamie Dimon, bankanın Şanghay’daki yıllık Global Çin Doruğu’nda Bloomberg ile bir röportaj gerçekleştirdi.

Çin Komünist Parti’si tarafından yönetilen ülkede JPMorgan olarak iş yapmaya devam edeceklerini belirten Dimon, Batı ile Çin ortasında bir ayrışma öngörmediklerini söyledi.

2019’dan bu yana Çin’e gelmeyen Dimon’ın gezisi, Çin ile ABD münasebetlerinin on yıllardır en berbat olduğu bir devirde geldi. Tıpkı tarihler içerisinde Çin Dışişleri Bakanı Çın Gang ile Tesla CEO’su milyarder Elon Musk da Pekin’de bir görüşme gerçekleştirdi.

Dimon ziyaretinde, Çin Komünist Partisi (ÇKP) Shanghai Komitesi Sekreteri Chen Jining ile de bir ortaya geldi. Chen yaptıkları görüşmeye ait olarak, JPMorgan’ın Şangay’a daha fazla memleketler arası finans kurumu getirmeye yardımcı olmasını umduğunu söyledi.

Çin’in sakin iktisadı, ABD’nin Çin’e karşı uyguladığı kısıtlamalar ve Pekin’in yabancı işletmelere yönelik baskıları, birçok küresel şirketin iki ülke ortasında iş yapmasını engelleyen faktörler ortasında yer alıyor.

Kocaelispor’un kutlamalarına katılamadığı için duyduğu üzüntüyü lisana getiren ünlü sanatçı Demet Akalın’ı, kulübün bayan lider adayı Evrim Kırmızıtaş Başaran, “Seneye ben şampiyon yaptığımda gelirsin” kelamlarıyla teselli etti. Akalın, ayrıyeten idareye de girmek istedi.

HABERE İLİŞKİN GÖRÜNTÜ İÇİN TIKLAYIN İZLE

Hafta sonu olağan seçimli mali genel heyet yapacak olan Kocaelispor’un sürpriz lider adayı Evrim Kırmızıtaş Başaran’ın idare konseyi lideri olduğu firmasının kutlama gecesinde ünlü sanatçı Demet Akalın ile ortalarında değişik diyaloglar yaşandı.

Nefise Karatay’ın sunuculuk yaptığı, Canan Enderson ve Ahmet Şerif İzgören üzere tanınmış isimlerin de katıldığı gecede Kocaelili Demet Akalın, konser vermek için sahneye çıktı. Kocaelispor topluluğunun tanınmış isimlerinden Mehmet Açık, üzerinde ünlü sanatkarının isminin yazılı olduğu 41 numaralı Kocaelispor forması armağan etti. Kocaelispor’un şampiyonluk kutlamalarına katılamadığı için kederini lisana getiren Akalın, “Şampiyonluk kutlamalarına katılamadım, Avustralya’daydım. Yoksa gelmez miydim?” dedi.

Organizasyonun konut sahibi Evrim Kırmızıtaş Başaran ise ortaya girerek, “Ben Kocaelispor’un lider adayıyım. Seneye ekibi ben şampiyon yapacağım. Ona gelirsin” tabirlerini kullandı. Bunun üzerine Akalın, “Beni de idareye alsana” diye konuştu.

Muğla Büyükşehir Belediyesi Masa tenisi takımı, Muğla’da düzenlenen İl şampiyonasında kadın ve erkek takımı ile şampiyon oldu.

Muğla Büyükşehir Belediyesi il genelinde yaptığı yatırımların yanı sıra kültür ve spor alanlarında ki çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. Bünyesinde bulunan spor takımı ile çeşitli branşlarda ulusal ve uluslararası başarılara imza atan sporcular son olarak Türkiye Masa Tenisi Federasyonu tarafından Muğla’da düzenlenen masa tenisi gençler takım-ferdi il şampiyonasında şampiyonluğa ulaştı. Düzenlenen şampiyonaya İl gelinden 12 erkek, 7 kadın masa tenisi takımı katıldı. Atatürk Spor Salonunda düzenlenen turnuvada Muğla Büyükşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü bünyesinde faaliyet gösteren Masa Tenisi sporcuları büyük bir başarıya imza attı.

Turnuvada, Defne Su Öztürk, Melek Dursun, Defne Çiftçi, Ecrin Şenyüz’den  Büyükşehir Belediyesi kadın masa tenisi takımı il şampiyonu oldu. Aynı turnuvada, Mehmet Erdem Demirtaş, Can Kızılkaya, Sarp Hüseyin Erkoç, Yiğit Fikret ZABİR’ den oluşan erkek takımı il şampiyonluğu elde etti.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Almanya, Mayıs enflasyonunda yavaşlama görülen Euro Bölgesi ülkelerinden bir tanesi oldu.

Alman İstatistik Ofisi Destatis’in datalarına nazaran enflasyon aylık bazda yüzde 0,2 artış beklentisine karşılık yüzde 0,1 düştü. Yıllık bazda artış oranı yüzde 6,1’e geriledi. Beklenti yüzde 6,5’ti. Nisan’da yıllık enflasyon yüzde 7,2 olmuştu.

AB uyumlu TÜFE Mayıs’ta yıllık yüzde 6,3 oldu. Beklenti yüzde 6,7’ydi. Nisan’da AB uyumlu TÜFE yüzde 7,6 olmuştu.

TÜFE aylık bazda ise yüzde 0,2 düştü. Beklenti yüzde 0,2 artıştı.

Yakıt ve besin maliyetlerindeki düşüş enflasyondaki yavaşlamada tesirli oldu.

Enflasyon verisi, Avrupa Merkez Bankası’nın faiz artışlarının sona yaklaştığı tezini de takviyeler nitelikte. Bu hafta açıklanan datalara nazaran İspanya ve Fransa’da da enflasyon iddiaların üzerinde yavaşlama kaydetti.

Euro Bölgesi enflasyon sayısı ise yarın açıklanacak.

AMB Lider Yardımcısı Luis de Guindos bugün Frankfurt’ta yaptığı konuşmada enflasyonda şimdi zafer ilan edemeyeceklerini ve çekirdek enflasyonu yakından takip etmeleri gerektiğini belirtti.

AMB yetkililerinden Madis Muller ise birden daha fazla faiz artışı gerekebileceğini, enflasyonun yavaşladığına dair çok fazla işaret olmadığını söyledi.

Baymak, sürdürülebilirlik gayeleri doğrultusunda 2021 yılında ofis katında başlattığı etraf dostu uygulamaların akabinde, 30 bin metrekarelik üretim tesisi ve ofis katını içeren alanda iç yer hava kalitesini, güç ve su tasarrufunu daha da artıran yeni uygulamaları sayesinde Amerikan Yeşil Bina Kurulu (USGBC) tarafından verilen LEED Altın Sertifika’nın sahibi oldu.

“Attığımız her adım öncesinde, çevresel etkilerimizi düşünüyoruz”

Yeşil bina sertifikasyon sistemlerinin, güç ve suyun daha az tüketilmesi için bir rota çizdiği üzere; insanların daha sağlıklı ortamlarda vakit geçirmeleri için de yol gösterdiğini söz eden Baymak Sürdürülebilirlik İrtibatı Yöneticisi Elif Işık Akıncı, “Amerikan Yeşil Bina Kurulu, yeşil binaların karbon emisyonunun önüne geçtiğini vurguluyor. Binaların güç ve kaynak kullanımının yanında atık ve emisyon üretimindeki hissesi göz önünde bulundurulduğunda, bu tasarruflar son derece değerli ölçülere ulaşıyor. Bizler de Baymak’ın ‘Sürdürülebilir Gelecek’ kıymeti doğrultusunda, güç verimliliği yüksek, tasarruflu iklimlendirme tahlilleri üretmenin yanı sıra attığımız her adım öncesinde, A’dan Z’ye çevresel etkilerimizi kesinlikle göz önünde bulunduruyoruz” dedi.

Akıncı, kelamlarına şöyle devam etti: “Zamanımızın büyük bir kısmını işte geçiriyoruz. Bu vakit diliminde çeşitli gereksinimlerimiz için güç, ısı ve su tüketiyoruz. Ayrıyeten iç yerlerde soluduğumuz hava kalitesi de öncelikle sıhhatimizi ve iş performansımızı etkiliyor. İçinde üretim tesisimiz ve ofisimizin bulunduğu 30 bin metrekarelik Genel Müdürlük binamızla LEED Altın Sertifika almaya hak kazanmaktan ötürü memnun ve gururluyuz. Sürdürülebilirlik, önümüzdeki periyotta de başta etraf olmak üzere tüm boyutlarıyla gündemimizde yer almaya devam edecek. Yaptığımız çalışmaların kapsamını günden güne genişleterek, daha güzel bir gelecek için tahlil üretmeye devam edeceğiz.”

LEED Sertifikası nedir?

Amerikan Yeşil Bina Kurulu tarafından geliştirilen LEED Sertifika sistemi bina ve iç yerlerin etraf dostu ve sürdürülebilirlik kriterlerine nazaran tasarlandığını, inşa edildiğini ve işletildiğini belgelendiren ve küresel ölçekte kabul gören bir sistem. İç yer ömür kalitesi, su verimliliği, aydınlatma sistemleri üzere pek çok başlıkta incelenen yapılar, bu alt başlıklarda topladığı puanlara nazaran Sertifikalı, Gümüş, Altın yahut Platin olmak üzere 4 seviyede ödüllendiriliyor.

67. Hükümet seçiminin akabinde 2. tipe kalan Cumhurbaşkanlığı oylamasını kazanan isim bir sefer daha Recep Tayyip Erdoğan oldu. Ülkemizde seçim gündeminin artta kalmasıyla birlikte gözler aylardır sakin seyreden dolar kuruna döndü.

Geçtiğimiz periyotta TCMB ile hür piyasa kurları ortasındaki fark yatırımcıları tedirginliğe sürükledi. Hafta başından itibaren Kapalıçarşı’da 22.50’lerden gerileyen Dolar/TL kuru an itibariyle TCMB ile paralel seyrediyor.

Ancak belirsizliğin ortadan kalkmasına karşın döviz kurları son ayların en sert üst istikametli hareketine başladı. Kur Muhafazalı Mevduat’ın başlangıcının akabinde haftalık hareketleri incelediğimizde farklı bir durum ortaya çıkmakta. Haftalık bazda, 6 Haziran 2022 tarihinden bu yana Dolar birinci sefer Türk Lirası karşısında %4’ten fazla kıymet kazanıyor.

TCMB bilgilerine nazaran haftaya 19.90’dan başlayan Dolar/TL paritesi gün içinde 20.90 sayısını gördü. Dövizde yine başlayan yükseliş hareketi sonucunda gram altın ise 1300 TL hududunu geçerek tarihi doruğa ulaştı.

Dolar Neden Yükseliyor?

Seçimin akabinde dövizin neden üst taraflı hareket ettiğine dair bir çok argüman göze çarpıyor. Siyasi telaşlar taşıyan iktisat idaresi her ne kıymetine olursa olsun mevcut durumu korumak için büyük efor sarfetti. Hükümet, seçime kadar doların sabit seyretmesi için pek çok önleme başvurdu. Alınan tedbirler sonuç verse de makroekonomik datalarda büyük tahribat göze çarpıyor.

TCMB Rezervleri Eridi

Geçtiğimiz hafta itibariyle TCMB swap dahil net rezervi -0,2 milyar dolara gerileyerek son 20 yılın en düşük düzeyini gördü. Resmi datalara nazaran Merkez bankası kasasından son 2 ay içerisinde 25 milyar dolar döviz çıkışı gerçekleşti.

Hafta içinde açıklanan dış ticaret dataları de seçim iktisadının sonuçlarını ortaya koyuyor.

Dış Ticaret Açığı Büyüyor

TL’nin enflasyona karşın Dolar karşısında kıymetli kalması dış ticaret bilgilerine de yansıdı. TÜİK bilgilerine nazaran Ocak-Nisan periyodunda ihracat %3 azaldı. Lakin ithalat kalemi ise düşük güç fiyatlarına karşın %7 artış gösterdi. İhracatçılar seçim öncesi periyotta kur kaynaklı rekabet meselesinden şikayetlerini lisana getirmişti.

Makroekonomik şartlardan fazla halk memnuniyetinin daha kıymetli olduğu seçim sürecinin akabinde hükümet temel sıkıntılara odaklanabilir. Seçim akşamı konuşan Erdoğan, öncelik olarak enflasyon sıkıntısını işaret etti.

“Türkiye İktisat Modeli” politikasının devam edip etmeyeceği ise hala tartışma konusu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, kampanya boyunca mevcut siyaset ile “yola devam” dese de bu durum değişebilir. Piyasalar; Mehmet Şimşek, Cevdet Yılmaz ve Lütfi Elvan üzere isimler misyona gelir ise daha ortodoks bir iktisat idaresi bekliyor.

Yıl Sonu Dolar Tahminleri

Dünya’da saygınlığı olan bir çok milletlerarası kurum Türkiye’yi yakın takibe devam ediyor. Önde gelen banka ve yatırım şirketleri, seçim sonrası Dolar/TL paritesine dair yakın devirde varsayımlar yaptı:

• Merkez Bankası: 23 TL
• HSBC: 24 TL
• Standard Chartered: 36 TL (mevcut siyaset devam ettiği takdirde)
• Morgan Stanley: 27 TL
• Wells Fargo: 20 TL

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) İzmir Şube Eş Başkanı Nursel Yücesoy, Çeşme Devlet Hastanesi’nde sağlık emekçilerinin barınma krizi yaşadığını, bu krizin nedeninin bu kez çalışma koşullarından çok sahil beldesinde gittikçe artan ev kiralarından kaynaklı olduğunu belirtti. “Çeşme, Urla ve benzeri sahil şeridinde görevli olan sağlık memurları bu beldelerde çalışmak istemiyor. Buralara tayin tercihi yapmazken aynı zamanda bu beldelerden gitmek için emekli oluyorlar. Kalmak zorunda olanlar da köylerde ikamet etmek mecburiyetinde kalıyor. Nedeni sahil beldelerinde her geçen gün daha da yükselen ev kiraları” diyen Nursel Yücesoy’u emlak piyasasından edindiğimiz veriler de doğruluyor.

Bilim Sağlık Haber Ajansı’nın (BSHA) emlak piyasası duayenlerinden edindiği bilgiye göre bugünün güncel fiyat bilgisiyle; Çeşme merkezde 1+1 evlerin kiraları ise 8-10 bin aralığında seyrediyor. Çeşme Reisdere TOKİ’de şu anda 1+1 evlerin kiraları ise 7-8 bin aralığında. Urla’da da kiralık ev fiyatlarının Çeşme piyasasına benzer olduğunu belirtiliyor. “Çeşme Devlet Hastanesi’nde görevli olan sağlık emekçileri büyük bir krizin içindedir” diyen Nursel Yücesoy çözüm önerisi olarak “Sağlık hizmetlerinin sorunsuz yürümesi için bu krizin çözümü kamu eliyle memura lojman sağlanmasıdır” dedi. 

“Mecburen Köylerde Yaşıyorlar, Çeşme’de Barınamıyorlar!”

Gündem artık ‘geçim’ diyerek BSHA’ya açıklamada bulunan SES İzmir Şube Eş Başkanı Nursel Yücesoy, İzmir’de Çeşme Devlet Hastanesi’nde son zamanlarda büyük bir kriz yaşandığını açıkladı. Çeşme Devlet Hastanesi’nde görevli olan sağlık çalışanlarının barınma sorunuyla mücadele ettiklerini söyleyen Yücesoy, “Çeşme’deki sağlık emekçisi arkadaşlarımız yaşadıkları barınma ve geçim sıkıntısı nedeniyle emeklilik yolunu tercih etmeye başladılar” dedi ve şöyle devam etti: “Çeşme Devlet Hastanesi’ne atanan sağlık çalışanları da orada kalmak istemiyor çünkü inanılmaz bir barınma sorunu var. Kiralar çok yüksek. Çeşme haricinde İzmir’deki diğer  tatil beldelerindeki hastanelerde de bu anlamda büyük sorunlar var. Çözüm için yıllardır bir adım atılmıyor. Çözümü de hiç zor değil.”

Barınma Sorununa Lojman Önerisi!

Yaşanan sorunlara ilişkin çözümün çok basit, istenirse yapılabileceğine dikkat çeken Yücesoy, “Bizlerin önerisi bu sorunun lojman marifetiyle çözülmesidir. Kamuda çalışan insanların barınma sorununu çözebilirseniz insanların çalışma motivasyonu olacaktır, bu beldelerde isteyerek çalışacaklardır. Çok az personelle farklı farklı işlerde görevlendirilerek çalışma koşulları zorlayıcı bir hal almıştır. İnsanlar tükenmişlik sendromu yaşıyor. Kimse Çeşme ve benzeri beldelere atanmak istemiyor. Var olanlar da buralardan kaçmanın yolunu arıyor. Hiç kimse bu hastanelere tayin istemiyor. Bunun yanında yaz dönemlerinde bu beldelerdeki hasta potansiyeli yazlıkçıların da gelmesiyle oldukça artıyor. Randevu sorunundan kaynaklı artık İzmir içerisinden de ilçelere bir hasta sirkülasyonu oluşuyor. Bir tane işe bakması gereken bir arkadaşımız 3-5 birimde birden çalıştırıyorlar ki bu kesinlikle yapılmaması gereken bir uygulamadır. Öncelikle barınma sorunun acil çözümü için devlet eliyle barınabilecekleri bir lojman yapılmasıdır. TOKİ marifetiyle sağlık çalışanlarının barınma sorununu çözebilecek konutlar üretilmelidir. Alan var, alan çok istenirse çok kolay ve kısa zamanda yapılabilecek bir şeydir. Çeşme’den her gün İzmir’e gidip gelinemiyor. Önceden beri Çeşme’de olanlar ev bularak yerleşmişlerdir. Sonradan gelenler ise ev bulamıyorlar, uzak köylerinde ikamet ederek her gün hastaneye gidip gelmek durumunda kalıyorlar” şeklinde konuştu. 

Çeşme’de En Düşük Kira 7-8 Bin Aralığında 

Çeşme, Urla ve civarında ev kira fiyatlarına ilişkin BSHA’nın emlak piyasası duayenlerinden edindiği edindiği bilgilere göre; bugün (31 Mayıs) itibariyle Çeşme İlçesi’nde merkezde 1+1 ev fiyatlarının 8-10 bin arasında değiştiği, Çeşme Reisdere TOKİ’de 1+1 kiralık ev fiyatlarının 7-8 bin aralığında olduğu öğrenildi. Çeşme merkezde ev sahiplerinin evlerini sezonluk olarak 3 ay şeklinde kiraya verme eğiliminde oldukları, bu doğrultuda da 3 aylık kiraların 60-70 bin aralığında olduğu belirtiliyor. 

“Kira Fiyatlarında Düşme Olmaz, Sabit Kalma Eğilimi Belki Olabilir”

Ev sahiplerine yönelik Hükümet, Borçlar Kanunu’na eklenen geçici madde ile 1 Temmuz 2023 tarihine kadar yenilenen kira sözleşmelerinde uygulanacak kira bedeline ilişkin bir kısıtlama getirdi. Buna göre; kira anlaşmaları bir önceki dönemin kira bedelinin yüzde 25’ini aşamayacak. Sadece konutlarda geçerli olan kira artış sınırlamasının 1 Temmuz tarihinden sonra da devam ettirilip ettirilmeyeceği merak ediliyor. Emlak uzmanları bir tek ev kira fiyatlarının değil; gıdadan, giyime, akaryakıttan, araç fiyatlarına kadar pek çok kalemde yüksek artışlar yaşandığına dikkat çekti. Ev kira fiyatlarının düşme eğilimine girmesinden çok belki stabil kalması yönünde bir gelişme olabileceğine işaret ediyor. (BSHA-Bilim Ve Sağlık Haber Ajansı)

Bloomberg HT’de yayınlanan Güçte Görünüm programının bu haftaki konuğu Enerjisa Commodities Piyasa Tahlili Müdürü Semih Bucak oldu.

Bucak “Avrupa elektrik piyasasında fiyatların düşüş seyrinin devam ettiği bir haftayı daha geride bıraktık. Almanya ve Fransa’da 6 ila 8 euro megawat saat ortasında haftalık spot fiyatların bir evvelki haftaya nazaran düştüğünü görüyoruz. Öbür Avrupa ülkelerine baktığımızda da benzeri düzeylerde fiyat hareketlerini gözlemliyoruz. Düşüşün temel nedeni olarak, tekrar düşüş trendini devam ettiren doğalgaz fiyatları olarak gösterebiliriz. Avrupa’da hala bir çok ülkede elektrik fiyatları doğalgaz santralleri tarafından belirleniyor. Fransa ve Almanya’da fiyatlar ortalama 60-65 euro bandında; ancak saatlik ayrıntılara baktığımız vakit önemli dalgalanmalar görüyoruz” dedi.

Bucak “Almanya 16 Nisan prestiji ile nükleer santrallerden elektrik üretmiyor. Son kalan reaktörleri de kapattılar. Fransa’da ise bunun tam aykırısı istikamette gelişmeler görüyoruz. Öncelikle Fransa’da yeni nükleer reaktör imalini kolaylaştıracak bir yasa tasarısı onaylandı. Ek olarak da 2035 yılında nükleer gücün üretimdeki hissesini yüzde 50’nin de altına çekmek üzere bir amacı vardı. Bundan da vazgeçmiş görünüyorlar. İklim değişikliği ile çaba kapsamında Avrupa’nın bir ortak gayesi var aslında; lakin bu amaca giderken teknikler ve stratejiler farklılaşabiliyor” diye konuştu.

Doğalgaz piyasası ile ilgili Bucak “Avrupa’da depolar süratle dolmaya devam ediyor. Yüzde 68 düzeyine kadar ulaştı. Bu sayı geçen yılın yüzde 50 üzerinde. Hava sıcaklıkları düşmeye devam ediyor. Bunun tesiriyle talep azalıyor. Doğalgaz fiyatı bu hafta 25 euro megawat saatin altına geldi. Bu da son 2 yılın en düşük doğal gaz fiyatı düzeyine işaret ediyor ” dedi.

Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) dış ticaretten sorumlu bakanı Thani al Zeyoud, Türkiye ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin kapsamlı paydaşlık mutabakatını onayladıklarını açıkladı.

Zeyoud, Twitter’da yaptığı açıklamada, “Bu muahede, uzun müddettir devam eden dostluğumuzda yeni bir iş birliği devrine işaret ediyor ve iki ülkenin petrol dışındaki ticaretini önümüzdeki 5 yıl içinde 40 milyar doların üzerine çıkarmasını sağlayacak” tabirlerini kullandı.

Arksigner Kurucu Ortağı ve Genel Müdürü Yasin Kahramaner, bankaların uzaktan müşteri edinimini tek seferlik bir teknoloji adaptasyonundan öte bir sürece dönüştürdüklerini söyledi. Bloomberg HT televizyonunda Sefer Yüksel’in hazırlayıp sunduğu Finansal Teknoloji programına konuk olan vurgulayan Kahramaner, “Şu anda daima olarak KYC (Know Your Customer) adımlarında kimler, hangi basamakta, nasıl ilerliyor, müşteriler bu manada her hangi bir sorun yaşıyor mu, ne kadar kayıpsız yapılıyor üzere mevzuları anlıyorlar. Evvelden uzaktan müşteri edinimi pek çok kesim için bir projeydi. BDDK’nın burada oturtmuş olduğu periyodik izleme sayesinde, artık bunu bir süreç olarak benimseyen, organizasyonel tarafta bu alana dedike kaynak ve işçi ayıran bankalarımız görmeye başladık” dedi.

‘Lojistik dalı kesinlikle yerinde kimlik doğrulama yapmalı’

Uzaktan kimlik tespiti ve kimlik doğrulamanın yalnızca bankacılık ve finans bölümünün konusu olmadığını belirten Kahramaner, dönüşen dünyada bir çok bölümün bu uygulamaya gereksinim duyduğunu söyledi. Lojistik kesiminin kesinlikle yerinde kimlik doğrulamayı yapması gerektiğini tabir eden Kahramaner, “Sigorta dalında şu anda buna muhtaçlık var. Bunun yanı sıra sıhhat ve eğitim dalında de bu gereksinim kelam konusu” dedi.

‘Ar-Ge’yi çok seven bir şirketiz’

Uzaktan müşteri kazanma konusunda Türkiye’de de son devirde bir mevzuat değişikliği yapıldığını ve artık ferdi değil kurumsal seviyede de dijital kimlik tespiti yapılabildiğini hatırlatan Kahramaner, “Biz Ar-Ge’yi çok seven bir şirketiz. Yerli ve ulusal teknoloji üretmekten de memnuniyet duyuyoruz. Geçen yıl bu çözümlerimize yaptığımız yatırım 30 milyon TL. Bu yıl da 100 milyon TL yatırım öngörüyoruz. Şu anda 110 kişilik takım olduk. Ağır bir Ar-Ge odağımız var” diye konuştu.

Sindirim sistemini düzenlerken tıpkı anda sağlıklı bir formda kilo vermek için öğütülmüş keten tohumunu beslenme programınızın içine ekleyebilirsiniz. Bağırsakları motor üzere çalıştıran bu besin sayesinde bedeninizdeki ödemlerden kurtulup yaza fit girmeniz mümkün. Pekala, tokluk hissi veren keten tohumu nasıl tüketilir? Daha fit olmak için keten tohumu ile ilgili bilinmesi gerekenler:

Keten bitkisinin meyvelerinden elde edilen bir bitki çeşidi olan keten tohumu metabolizmayı hızlandırıcı tesiriyle adeta bağırsakları motor üzere çalıştırıyor. Diyetisyenler bilhassa lif bakımından güçlü olan keten tohumunu öğütülmüş olarak tüketilmesi gerektiğinin altını çiziyor. Kabızlığı anında yok eden öğütülmüş keten tohumunu hakikat tükettiğiniz takdirde şişkinliklerinizden de kurtulabilirsiniz. Diyetisyenlere nazaran öğütülmüş keten tohumunun günlük tüketim 40 gramı aşmamalıdır. Zira 10 yemek kaşığından fazla tüketilmesi toksik tesir gösterir. İşte bağırsakları motor üzere çalıştıran keten tohumunu hakikat tüketimi:

KETEN TOHUMU ZAYIFLATIR MI?

Keten tohumu nizamlı olarak tüketildiği takdirde bağırsakları çalıştırıcı tesirinden ötürü ayda en az – 5 kilo verdirici özelliği bulunuyor. Bilhassa öğütülmüş bir biçimde tüketilmesi tavsiye edilen keten tohumunu sağladığı tokluk hissinden ötürü diyetisyenler tarafından da önerilmektedir.

KETEN TOHUMU NASIL TÜKETİLMELİ?

Diyetisyen Ezgi Mumcu; içinde keten tohumu yer alan zayıflatıcı tesiriyle tanınan hale gelen sağlıklı ve lezzetli bir içecek tanımı verdi.

KETEN TOHUMLU BAĞIRSAKLARI MOTOR ÜZERE ÇALIŞTIRAN SMOOTHİE TARİFİ

İşte o tanım;

Bir muzu soyup dilimledikten sonra, bir buçuk su bardağı laktozsuz süt ile birlikte blendera ekleyin. İçerisine bir yemek kaşığı yoğurt, bir yemek kaşığı Keten tohumu, bir tutam toz zencefil ve tarçın ekledikten sonra blenderdan geçirip, içebilirsiniz.

KETEN TOHUMU FAYDALARI

Uzman isimlerin yapmış oldukları açıklamaya nazaran öğütülmüş keten tohumu: “Yeterli lif alımı, sistemsiz bağırsak hareketleriyle bağlı şişkinliği ve rahatsızlığı azaltabilir.”

Diğer yararlarını da şu formda sıralayabiliriz.

– Kanser tedavisinde nizamlı tüketildiğinde uygunlaştırıcı olumlu sonuçlar ortaya koyar.

– Kabızlığa âlâ gelir, 

– İçerdiği E vitamini sayesinde cildi güzelleştirir, saç dökülmelerine ve tırnak kırılmalarına güzelleştirici tesiri bulunuyor.

– Keten tohumunun metabolizmanın daha süratli çalışmasını sağlamakla birlikte tok tutucu özelliği de bulunmaktadır. 

– Kan şekerini düzenleyici tesiri bulunmaktadır. 

Airdrop haberleriyle Türk kripto topluluğu ortasında ün kazanan Sui Network, konut sahipliği yaptığı bir altcoin projesi nedeniyle ateş altında. Sui tabanlı bir DEX olan Suiswap’in öteki bir projeden ‘kopyalandığı’ tez ediliyor.

Altcoin yatırımcıları, Suiswap’in ‘kopyala yapıştır’ olduğunu öğrendi

Twitter’dan DeFi araştırması @thiccythot_’ın raporuna nazaran Suiswap, Aptos tabanlı bir DEX olan Aptoswap’ın kopyasıydı. DeFi gözlemcisi, iki altcoin projesi ortasında büyük benzerlikler olduğunu bildiriyor.

Raporuna nazaran, “SuiSwap sitesinin meta dataları, AptosSwap’in resmidir. Geliştiriciler, bu düşük eforlu kopyalama ve yapıştırma süreci için meta dataları değiştirme zahmetine bile katlanamadılar.”

Sui Network son vakitlerde büyük oranda VC şirketlerinin denetimi altında olduğu için eleştiriliyordu. Suiswap’ın kopya olduğuna dair argümanlar, öbür bir araştırmacı DeFi Squared’in de yansısını çekti. @DefiSquared, Suiswap’a yönelik savların akabinde Twitter’dan şunları yazdı:

SUI’nin 200 milyon dolarlık amiral gemisi DEX kopyası Suiswap, Aptos’tan o denli bir çalışmış ki, web sitesinin meta bilgilerini bile değiştirmeyi unutmuşlar. Lakin mutlaka 10 milyar dolarlık bir değerlemeyle, SUI yalnızca risk sermayedarlarına bol maaş veren bir buhar yazılımı değil, değil mi?

İlk imtihana yalnızca 3 gün kaldı

Suiswap hakkında üstteki tezler şimdiden binlerce yatırımcıya ulaştı. Bununla birlikte, Sui Network, 3 Haziran’da 61 milyon

Muğla Büyükşehir Belediyesi’nin “Muğla’nın Arkeolojik Mirası” teması ile altıncısını düzenlediği ulusal fotoğraf yarışmasının başvuruları başladı.

4 Mevsim Muğla, Kıyısal değil Kırsal Muğla, Muğla’da Yaşam, Muğla’yı Keşfet, Tarım, Turizm ve Kültür Kenti Muğla temaları ile beş kez düzenlenen Muğla Büyükşehir Belediyesi Ulusal Fotoğraf Yarışması’nın altıncısı “Muğla’nın Arkeolojik Mirası” teması ile organize ediliyor. 30 Mayıs’ta başlayan başvurular 4 Ağustos Cuma günü sona erecek.

Gerçekleştirdiği etkinlikler ile fotoğrafçılar ve fotoğraf severleri bir araya getiren, Muğla’nın fotoğraf arşivini zenginleştiren Muğla Büyükşehir Belediyesi, altıncısını düzenlediği ulusal fotoğraf yarışması ile bu yılda amatör ve profesyonel fotoğrafçıları Muğla’da buluşturacak. Altıncı Ulusal Fotoğraf yarışmasına her katılımcı en fazla 4 adet sayısal renkli veya siyah-beyaz eserle katılabiliyor. Katılımın ücretsiz olduğu yarışmada fotoğrafların Muğla il sınırı içerisinde çekilmiş olması gerekiyor. Birden fazla fotoğrafın montajıyla oluşturulan fotoğraflar (kolaj), cep telefonu ile çekilen fotoğraflar ve HDR (High Dynamic Range) uygulanan fotoğraflar kabul edilmiyor. İnsanlı veya insanız hava aracı (drone) vb çekilen fotoğraflar ise yarışmaya kabul ediliyor.

Altıncı Ulusal Fotoğraf yarışması başvuruları 4 Ağustos Cuma günü sona erecek olup yarışmada ilk üçe girenlerin yanı sıra bir kişi mansiyon ve bir kişi de Nevzat Çakır Özel Ödülü alacak. Fotoğraf yarışmasının jüri üyeliğini Doç. Dr. Beyhan Özdemir, Çerkes Karadağ, İsa Çelik, İzzet Keribar ve Muğla Büyükşehir Belediyesi’nden bir yetkili yapıyor.

Yarışmaya katılmak isteyenler yarışma şartnamesine https://tfsfonayliyarismalar.org/tr/yarisma/detay/mugla-nin-arkeolojik-mirasi-uygarliklarin-kesistigi-yer-mugla-tr adresinden ulaşabilir.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

TOD, yaza girerken yepyeni orijinal içerikleri, soluksuz izlenen dizileri ve Türkiye’de ilk kez gösterilecek müthiş filmlerle haziran ayında dopdolu bir seyir keyfi sunuyor!

TOD, haziran ayında ilk sezonu büyük ilgi gören ve meşhur kült dizi “Star Trek” hayranlarına nostalji yaşatan “Star Trek: Strange New Worlds” dizisinin merakla beklenen 2. sezonunu izleyicilerle buluşturacak. Filmlerde ise, 2022 yılının gişede en çok ses getiren ve eleştirmenlerden tam puan alan korku filmlerinden Parker Finn imzalı “Gülümse (Smile)”, Oscar ödüllü “Kapan (Get Out)” ve “Biz (Us)” filmleriyle korku sinemasına toplumsal mesajlarla örülü fantastik bir tarz getiren Jordan Peele imzalı nefis korku filmi “Hayır (Nope)” filmlerini haziran ayında TV’de ilk kez ekranlara getirecek. TV’de ilk kez yayınlanacak filmler arasında ayrıca denizlerin en cesur kaptanlarından biri olan Kaptan Porsuk ve ekibinin tarihi bir hazineyi bulmak için yaşadıkları büyük macerayı anlatan “Kaptan Porsuk Kayıp Hazinenin Peşinde (Two Buddies and a Badger: The Great Big Beast)” animasyon filmi, TOD izleyicilerine aile boyu ekran keyfi sunacak.

Sedef’e Yemeğe Bekleriz! 

• Sedef İybar evinin kapılarını açarak mutfaktaki maharetini misafirleriyle paylaşıyor. “Sedef’e Yemeğe Bekleriz”de izleyiciler ilk önce İybar’ın mutfağına konuk olup damakta iz bırakan lezzetlerin nasıl ortaya çıktığına şahit olacak ardından yemek masasına geçip birbirinden ünlü konukların yüzleri gülümseten sohbetine eşlik edecek. Yepyeni TOD ORIGINALS içeriği “Sedef’e Yemeğe Bekleriz”, 9 Haziran’dan itibaren her Cuma iki yeni bölümüyle TOD ekranlarında olacak. 

Heyecan, gerilim ve macera dolu diziler

• Kaptan Christopher Pike (Anson Mount), Bilim Subayı Spock (Ethan Peck) ve Genel Subay Bir Numara’nın (Rebecca Romijn) maceralarını anlatan ve meşhur kült dizi Star Trek hayranlarına müthiş bir nostalji keyfi yaşatan “Star Trek: Strange New Worlds” dizisinin, bilimkurgu hayranları tarafından merakla beklenen 2. sezonu haziran ayında TOD ekranlarında olacak. Yapımcılığını Alex Kurtzman ve Henry Alonso Myers üstlendiği bilim kurgu dizisinde, 2. sezonun 60’lardaki orijinal “Star Trek” dizisinin ruhunu daha çok yansıtması bekleniyor. “Star Trek: Strange New Worlds”, Amerika’dan yalnızca 24 saat sonra ve 16 Haziran tarihinden itibaren, her Cuma yeni bölümüyle, 

• Başrolde Michael Dorman’ın rol aldığı, dünya çapında 10 milyondan fazla roman satan Amerikalı yazar C.J.Box’un aynı adlı çok satan roman serisinden uyarlanan ve Wyoming’deki küçük bir kırsal kasabada koruculuk yapan bir adam ile ailesinin başından geçen olayları konu alan “Joe Pickett”, 2. sezonuyla 7 Haziran’dan itibaren, her Çarşamba yeni bölümüyle, 
   
• Stephanie Savage ve Josh Schwartz tarafından yaratılan, fantastik ve sırlarla dolu ünlü dizi “Nancy Drew”, heyecanla beklenen 4. sezonuyla final yapıyor. Hayranlarının Ace ve Nancy aşkındaki yeni gelişmeleri de bekledikleri gizemli drama dizisinde, Kennedy McMann “Nancy Drew” rolünde, Alex Saxon “Ace” rolünde son sezon için ekranlara geri dönecekler. “Nancy Drew” son sezonuyla, 9 Haziran’dan itibaren her Cuma yeni bölümüyle, TOD ekranında olacak.

Büyük ses getiren filmler yine TOD’da!

• 2022 yılında tüm dünyada 217 milyon dolardan fazla hasılat yapan, Parker Finn’in yazıp yönettiği izleyiciyi soluksuz bırakan korku filmi “Gülümse (Smile)”, Dr. Rose Cottter (Sosie Bacon) karakterinin bir hastanın tuhaf ve travmatik deneyimine şahit olduktan sonra yaşamaya başladığı anormal ve ürkütücü deneyimleri, müthiş görsel efektlerle ve tırmanan bir gerilimle sunuyor. “Gülümse (Smile)”, sinemalardan sonra ilk kez 11 Haziran tarihinde,  

• TOD ekranlarında TV’de ilk kez ekrana gelecek animasyon filmi “Kaptan Porsuk Kayıp Hazine’nin Peşinde (Two Buddies and a Badger: The Great Big Beast)”, baş karakter Kaptan Porsuk ve ekibinin, tarihi bir hazineyi bulmak için zorlu bir yolculuğa çıkışını konu alıyor. Kaptan Porsuk ve ekibinin, korsanların engellemelerine rağmen hazineyi bulmak için verdikleri mücadele eğlenceli bir seyirlik yaratıyor. “Kaptan Porsuk Kayıp Hazine’nin Peşinde (Two Buddies and a Badger: The Great Big Beast)”, ilk kez 6 Haziran Salı günü,
   
• Kaliforniya’nın iç kesimlerindeki ıssız bir kanyonda yaşayan, esrarengiz ve tüyler ürpertici bir keşfe tanıklık eden insanların hikâyesini konu eden ve akademi ödüllü senarist- yönetmen Jordan  Peele’nin imzası taşıyan bilimkurgu korku filmi “Hayır (Nope)”, TOD ekranlarında haziran ayının heyecan dolu filmleri arasında yer alıyor. “Kapan (Get Out)” filmiyle “En İyi Senaryo” dalında Oscar alan Peele’nin son korku filmi “Hayır (Nope)”, ünlü Variety dergisi tarafından 2022 yılının en iyi korku filmleri arasında gösterilmişti. “Hayır (Nope)”, sinemalardan sonra TV’de ilk kez 19 Haziran Pazartesi TOD ekranında olacak. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğünün başlatmış olduğu “Geleceğin Yazarları Projesi” kapsamında yapılan etkinlikler devam ediyor. 01 Haziran 2023 tarihinde saat 11.00 de Alsancak Tren Garı’nda başlayacak olan etkinlikte “Geleceğin Yazarları” okuyucuları ile buluşacak ve öğrenciler kendi yazdıkları eserleri sergileyecek.

Geçtiğimiz yıl 180 okuldan 9000 öğrencinin katılımı ile gerçekleştirilen “Geleceğin Yazarları Projesi” kapsamında öğrenciler birbirinden değerli eserlerini Konak Meydanında İzmir halkıyla buluşturmuştu. Bu yıl 345 okuldan 17.000 öğrencinin katılımı gösterdiği projede alanında uzman akademisyenlerle birbirinden faydalı eğitimler gerçekleştirildi ve öğretmenlerin rehberliğinde çocukların hayalleri ve düşünceleri sayfalara bir kez daha döküldü.  Küçük Ellerin Güçlü Kalemleriyle verdikleri özgün eserler kitaplaştırdı. Bu yıl ikincisi düzenlenen “Geleceğin Yazarları Kitap Fuarı” İzmir’le özdeşleşen yapıların başında gelen tarihi Alsancak Garı’nda İzmir halkıyla buluşuyor. İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü, öğrencilerin sayfalara dökülen duygu ve düşünce dünyalarına ortak olmaları için, 1 Haziran 2023 Perşembe saat 11.00 da tüm İzmir halkını Alsancak Tren Garı’na davet ediyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Konya Büyükşehir Belediyesi, Konyaspor’un Kayacık Tesisleri’ne iki adet çim saha kazandırıyor.

Konya’nın en büyük markalarından olan Konyaspor’a katkı sağlamaya devam ettiklerini belirten Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, “Takımımızın daha iyi şartlarda antrenman yapması ve başarılı olması için üzerimize düşen ne varsa yerine getirmeye devam edeceğiz” dedi.

Konya Büyükşehir Belediyesi tarafından Konyaspor’un Kayacık Tesisleri’ne iki adet çim saha yapılıyor.

Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Büyükşehir Belediyesi olarak en çok önem verdikleri konuların başında Konya’nın spor altyapısını daha iyi hale getirmek olduğunu söyledi. Geçtiğimiz yıl İslami Dayanışma Oyunları’na ev sahipliği yapan Konya’nın 2023 Dünya Spor Başkenti olduğunu kaydeden Başkan Altay, her geçen gün güçlenen spor altyapısıyla Konya’nın önemli bir spor şehri haline geldiğini ifade etti.

Konya’nın en büyük markalarından olan Konyaspor’a belediye olarak desteklerinin devam ettiğini vurgulayan Başkan Altay, “Konyaspor’umuzun Kayacık Tesisleri’nde bulunan dört adet saha artık yetersiz kalmaya başlamıştı. Belediye olarak tesislere ilave iki çim saha daha kazandırıyoruz. Sahaların birisi tel çitli, diğerini de rüzgar kırıcılı olacak şekilde yapıyoruz. 4 katman dolgu malzemesi, drenaj kanalları, sulama sistemleri gibi imalatlar devam ediyor. Bunun yanı sıra sahaların sulanması için birer adet 250 tonluk su deposu, her bir saha için 4 adet 20 metre yüksekliğinde aydınlatma direkleri de olacak. Takımımızın daha iyi şartlarda antrenman yapması ve başarılı olması için üzerimize düşen ne varsa yerine getirmeye devam edeceğiz. Takımıza ve şehrimize hayırlı olsun.” diye konuştu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde başlatılan kentsel dönüşüm projesi kampanyası ‘Yarısı Bizden’e bina bazında İstanbul’da en büyük ilgi Bağcılar’dan geldi. Bugün sona eren kampanyaya 8 bin 400 bina için başvuru yapıldı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, kentsel dönüşümde bir ay önce yeni bir seferberlik başlatmıştı. İstanbul’daki 1.5 milyon riskli yapının yenilenmesi için hayata geçirilen ‘Kentsel Dönüşümde Yarısı Bizden’ projesiyle 5 yıl içinde depreme dayanıksız binanın kalmaması hedefleniyor. Riskli alanlarda yer alan ya da kendisi riskli olan yapıların kentsel dönüşümüne ilişkin destekler sağlanarak dönüşümün hızlandırılması ve muhtemel doğal afetlere karşı daha hazırlıklı olunması amacıyla hazırlanan “Yarısı Bizden” kampanyası, ilk günden beri yurt genelinde büyük bir ilgi gördü. Evini dönüştürmek isteyenler hemen başvuruda bulundular.

8 bin 400 bina için başvuru yapıldı

Başvuru süresi bugün sona eren kampanyaya İstanbul’da bina bazında en yoğun ilgi ise Bağcılar’dan geldi. Kampanyanın başladığı 26 Nisan tarihinden şimdiye kadar ilçedeki 8 bin 400 bina için başvuruda bulunuldu.

Kentsel dönüşüm birinci gündemimiz

Vatandaşların kentsel dönüşüme olan yaklaşımından dolayı memnun olduklarını söyleyen Bağcılar Belediye Başkanı Abdullah Özdemir, “Ülkemiz ve bizim birinci gündemimiz kentsel dönüşüm. Kimliği ve vizyonu olan, çocukları geleceğe hazırlayacak bir kent olmasının bilinciyle bir yapı oluşturmak istiyoruz” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Show TV’nin Ay Yapım imzalı dizisi ‘Aile’ dün akşam nefesleri kesen 13. bölümüyle sezon finali yaptı. Heyecan dolu bölümde Aslan’ın Devin’e terapi için gittiğini öğrendiği Cihanla birbirlerine girdiği anlar dikkat çekerken final sahnesinde ise Devin’in silahını Aslan’a doğrultan Cihan’ı vurması izleyicileri şaşırttı. Soykanlar büyük bir yıkımın eşiğine gelirken, gelecek sezonda bu Aile’yi nelerin beklediği şimdiden büyük bir merak konusu oldu. Başladığı günden bu yana reytinglerde bir numara olan dizi heyecan dolu sezon finaliyle de sezonu zirvede kapattı.

AB ve ABC1 20+ kategorilerinde zirveye yerleşen Aile, sezonu zirvede kapattı. AB’de 7.18 izlenme oranı (rating) 19.68 izlenme payı (share), ABC1 20+’da 6.70 izlenme oranı (rating) 17.01 izlenme payı (share) alarak birinci oldu. Total’de ise 4.01 izlenme oranı (rating) 10.93 izlenme payı (share) elde etti. Bölüm, sosyal medyada da trend listesinde yerini aldı. #Aile etiketi Twitter’da yaklaşık 10 saat boyunca TT listesinde kaldı.

Özgün senaryosunu Hakan Bonomo’nun yazdığı, Ahmet Katıksız’ın yönetmen koltuğunda oturduğu, Kıvanç Tatlıtuğ ve Serenay Sarıkaya’nın başrollerinde yer aldığı ‘Aile’de Tatlıtuğ ve Sarıkaya ikilisine Nejat İşler, Canan Ergüder, Ushan Çakır, Umutcan Ütebay, Yüsra Geyik, Mert Denizmen, Ecem Simge Yurdatapan ile usta oyuncular Levent Ülgen, Emel Göksu ve Nur Sürer eşlik ediyor.

SOYKANLAR’IN EVLATLIĞI; CİHAN!

Tuzağa düşen Aslan, İlyas Koruzade ile karşı karşıya geldi ancak her şeyin bir plan olduğu ortaya çıktı. Aslında Soykanlar, İlyas’a tuzak kurmuştu. Cihan’ın ortaya çıkmasıyla silahlı bir çatışma başladı. Soykanlar, İlyas’ı öldürerek fabrikadan galip olarak çıktı. İlyas’ın çatışmadan önce Aslan’a söylediği sözler ise Aslan’ı çözmesi gereken büyük bir soruyla baş başa bıraktı. İlyas, Hülya’ya öz ya da evlatlık olan oğlunu seçmesi gerektiğini söylediğini açıkladı. Aslan bu kuşkunun üzerine gitmeye başladı. Devin, hamile olduğunu Aslan’a söylerken, yaşananlardan dolayı Soykan ailesine bir çocuk getirmemeye karar verdi. Aslan ise Devin’i vazgeçirmek için harekete geçti. Tüm izleyicilerin merak ettiği büyük soru da sezon finalinde yanıt buldu. Gizlice aldığı örneklerle DNA testi yaptıran Aslan, Cihan’ın evlatlık olduğu gerçeğini öğrendi. Yaşadığı şoku atlattıktan sonra, DNA testiyle beraber Cihan’ın yanına gitti. Cihan’a testin sonuçlarını veren Aslan, bütün işleri ona devretmek istediğini söyledi. Duygulanan Cihan teste bakmadı ve iki kardeş kucaklaştı. Ancak daha sonra DNA testiyle baş başa kalan Cihan, dayanamayarak sonuçlara baktı ve gördükleri karşısında büyük bir yıkım yaşadı.

DEVİN, ASLAN’I KORUMAK İÇİN CİHAN’I VURDU!

Bölümün en çarpıcı gelişmesi, İlyas Koruzade’nin hayatta olduğunun ortaya çıkması oldu. Çatışmada yaralanan ve kendini ölmüş gibi gösteren İlyas Koruzade, sağlığına kavuşmak için dinlenirken intikam planlarını gerçekleştirmek için harekete geçti. Bu sırada, Neşe’nin evinde Yağmur’un kız isteme töreni başladı. Ancak Yağmur’un en mutlu günü olması gerekirken her şey ters gitti. Yağmur, Eko’nun ailesinin gelmeyeceğini öğrendi. Hülya tarafından aranıp Yağmur’un geçmişi hakkında bilgilendirilen aile, Yağmur’u onaylamadı. Bu sırada sarhoş olan Ergun herkesin önünde Devin’in hamile olduğunu açıkladı. Ailesinin onayı olmadan evlenemeyeceğini söyleyen Eko, Yağmur’u hayal kırıklığına uğrattı. Cihan ise kendisine Salih tarafından ulaştırılan bilgiler sayesinde ailesinin başına gelenlerle yüzleşti. Öz anne babasının, Yusuf Soykan tarafından katledildiğini öğrenen Cihan, büyük bir sinir krizi geçirdi. Devin’in hamile olduğunu ve Aslan’ın tüm işleri devrederek yeni bir hayat kuracağını öğrenen Hülya, öfkesine yenik düşerek Aslan’a, Devin ve Cihan’ın gizli seanslarını söyledi. İhanete uğradığı hisseden Aslan sinirini Cihan’dan çıkarmak istedi. Bu sırada Cihan, öğrendiklerinden sonra Soykan ailesini yakmak için çiftlik evine çoktan gelmişti. İki kardeş, çiftlik evinde karşı karşıya geldi. Tutuştukları kavga git gide büyüdü ve sonunda Cihan silahını Aslan’a doğrulttu. İntikam planı tıkır tıkır işleyen İlyas ise eve gizlice yerleştirdiği kameralardan olanları an be an izledi. Cihan, Aslan’ı omzundan vurduktan sonra tetiği çekmek üzere hedef almışken Devin, Cihan’ı sırtından vurdu. Her şey bittikten sonra yıkılmış haldeki eve ulaşan Hülya ise iki oğlunu kanlar içinde yerde, Devin’i de elinde silahla buldu.  

AİLE EKİBİ SEZON FİNALİNİ BİRLİKTE KUTLADI!

Sezon boyu reytinglere damgasını vuran Ay Yapım imzalı Aile dizisi ekibi dün akşam yayınlanan sezon finalini birlikte izledi. Sezonun yorgunluğunu atmak için bir araya gelen ekip, başarılı geçen sezonu eğlenceli bir geceyle kutladı. Dizinin oyuncuları, teknik ve yapım ekibinin de dahil olduğu kadro, heyecan ve aksiyonun bir an olsun hız kesmediği sezon finalini birlikte izledikten sonra eğlenceye tüm hızıyla devam etti.  

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Bankacılık dalında düzenlemelerin bilançolar üzerindeki tesiri Nisan’da barizleşti.

Nisan ayında kesimin toplam net kârı yüzde 10,5 artışla 38,6 milyar TL oldu. Bankacılık kesiminin toplam net kârı Ocak-Nisan devrinde ise yıllık yüzde 47,4 oranında artarak 144,7 milyar liraya yükseldi.

BDDK’nın açıkladığı bilgilere nazaran, takipteki alacakların toplam nakdi kredilere oranı nisanda yüzde 1,86 oldu. Geçen yılın tıpkı devrinde bu sayı yüzde 2,75 olarak kaydedilmişti.

Geçen yılın Nisan ayında yüzde 16 olan çekirdek sermaye yeterliliği rasyosu Nisan’da yüzde 14 oldu. Sermaye yeterliliği rasyosu ise Nisan’da yüzde 17 oldu.

Enerji Piyasaları İşletme AŞ datalarına nazaran, spot elektrik piyasasında süreç hacmi bugün düne nazaran yüzde 4,1 azalışla 910 milyon 391 bin 696 lira oldu.

Gün öncesi piyasada 1 megavatsaat elektriğin fiyatı yarın için en yüksek saat 20.00’de 2 bin 600 lira, en düşük 03.00 ve 06.00’da 1348 lira 99 kuruş olarak tespit edildi.

Gün öncesi piyasada 1 megavatsaat elektriğin aritmetik ortalama fiyatı 1875 lira 67 kuruş, yüklü ortalama fiyatı ise 1888 lira 71 kuruş oldu.

Spot piyasada bir megavatsaat elektrik bugün en yüksek 2 bin 600 lira, en düşük 1199 lira 99 kuruş olarak belirlendi.

Umur Bugay’ın eşi Ayşe Bugay, şiddet gördüğünü önere sürerek oğluna geçtiğimiz aylarda dava açmış, uzaklaştırma kararı ile gündeme gelmişti. Artık ise Ayşe Bugay, gelini ile davalık oldu.

Hafızalara kazınan dizilerin senaristliğini üstlenen merhum Umar Bugay’ın eşi Ayşe Bugay, geçtiğimiz aylarda oğlunun bipolar bozukluk hastası olduğunu ileri sürerek uzaklaştırma kararı aldırmıştı. Bu mevzu hakkında açıklama yapan oğlu ise “Babamın müdafaa kalkanı ortadan çekildiğinde müthiş bir şeyle karşı karşıya kaldım.” diyerek gebe eşi ile Lüleburgaz’da bir tanıdığının yanına yerleştiğini söylemişti. Yaşanan bu olaylardan sonra Ayşe Bugay, şimdide gelini ile mahkemelik oldu. 

Oğlu Ömer Bugay’ın eşi Fidan Bugay bir kaç aylık gebe olduğunu söyleyerek; kayınvalidesi ile görümcesinin çocuğu istemediğini ve bu tarafta kendisini tehdit ettiğini ileri sürdü. Hürriyet’te yer alan bilgiye nazaran bu süreçte müdafaa talebi isteyen Fidan Bugay, kayınvalidesi Ayşe Bugay’a dava açtı. Ayşe Bugay, karara itiraz etti. Lakin mahkeme, itirazı reddetti. 

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK GÖRÜNTÜ;

Esat Yontuç’tan Acun Ilıcalı’ya eğlenceli doğum günü kutlaması! “Tutamadım kendimi”

Günlük kullandığımız çarşaf ve nevresimleri nizamlı yıkamak, hijyenik bir hayat sağladığı üzere uyku kalitesinde de, olumlu tesir kazandırıyor. Yastık kılıfı temizleme evresi için, çoklukla pamuk yahut keten yapıların kolay olduğu söylenmektedir. Yastık kılıfı nasıl temizlenir? Çarşaf ve nevresimler ne sıklıkla değiştirilmeli? Yastık kılıfını temizlemenin pratik ve kolay metotları nelerdir? İşte, cevaplar…

Yastık kılıflarını temizlemeden evvel renk testi uygulaması yapabilirsiniz. Yastık kılıfını ütü masasının üzerine düz bir biçimde serdikten sonra nemli bir bez ile küçük bir kısmı kapatınız. Isıtılmış ütüyü bu bölgenin üzerinde gezdiriniz. Yastık kılıfının boyası geçiyorsa yastık kılıfınız derinlemesine bir paklığa elverişli olmayabilir. Çarşaf ve nevresimler ise yastık kılıfları üzere sistemli değiştirilmesi gereken temel mesken eşyalarıdır. Peki, bu değiştirme nizamı nasıl olmalıdır? Çarşaf, nevresim ve yastık kılıfı haftada ortalama kaç sefer değiştirilmelidir? En doğrusu nedir? İşte, usuller…

ÇARŞAF NEVRESİM VE YASTIK KILIFLARI KULLANIMI NASIL OLMALI? KAÇ KERE DEĞİŞTİRİLMELİ?

– Yastık kılıflarını temizlemeden tozlardan kurtulmanız gerekmektedir. Tozlu olduğu vakit temizleme süreci sağlıklı olmayacaktır.

– Nevresim, çarşaf ve yastık kılıfları haftada en az 1 ortalama 2 defa değiştirilmelidir. Nevresim, çarşaf ve yastık kılıfları 60 derece de yıkanmalı ve uygunca kurtulmalıdır. Kurutulan çarşaflar yüksel derece de ütülenmesi daha elverişli ve sağlıklı olmaktadır.

– Yastık kılıfının üzerinde yağ lekeleri olduğu vakit kılıfın üzerine kuru temizleme sıvısı uygulayın. Bu süreç sırasında elinizde yakıcı bir alet olmamasına itina gösterin.

– Deterjanı uygun ölçüde köpürtün. Köpürtme yaptıktan sonra yastık kılıflarının üzerine bırakınız. Evvel kılıfın önünü sonra ardını çevirin. Köpük eridikten sonra yumuşak uçlu fırça ile temizleyin.

– Solmuş yastık kılıflarını parlatmak için bir ölçü sirke ek ederek soğuk su içerisinde bekletin.

– Kılıfta pile var ise ütüleme yaparken dikkatli olun. Ütüleme sürecinden evvel test uygulaması yapmanızı önerir. Kılıfa kola spreyi uygularsanız, kılıf eskisi üzere canlı görünecektir.

Dünyanın en büyük doğal soda külü üreticisi olarak bilinen ve Türk Ciner Grup’a ilişkin olan WE Soda, İngiltere’de halka arz olma hazırlıklarına başladı. Soda külünün cam üretimi ve başka çeşitli kullanımlar için üretildiği bu İngiltere merkezli şirket, Londra Menkul Değerler Borsası’nın (LSE) premium segmentinde süreç görmek için müracaatta bulunmayı planlıyor. Bununla birlikte halka arz olmayı planlayan WE Soda geçen yıl 1.8 milyar dolarlık geliri üzerinden 838 milyon dolarlık bir düzeltilmiş kar elde etmişti.

Basın raporlarına nazaran, halka arzın fiyatı ve büyüklüğü hakkında ayrıntılı bilgi verilmedi. Lakin şirketin CEO’su Alasdari Warren tarafından yapılan açıklamada, Ciner Grup’un şirketteki hisselerinin 3’te 2’sini ellerinde tutmaya devam edeceğini ve şirketin çıkarılmış sermayesinin en az yüzde 10’unun halka arz edilebileceğini söyledi. Şirketin potansiyel değerlemesi ise 8,5 milyar dolara kadar çıkabileceği söz ediliyor.

WE Soda’nın halka arzın akabinde öncelikli maksatları ortasında ise soda külü üretimdeki mevcut liderlik pozisyonu sürdürmeye yönelik yatırımlarına tartı vermek var. Halihazırda iki soda külü üretimi tesisi için çalışmaları sürdüren küme, 5 milyon ton olan yıllık soda külü üretimlerini 2030 yılına kadar 2 katından fazla artırmak için 5 milyar dolar yatırım yapmayı hedefliyor.

Üretim tesilerinin büyük çoğunluğunun Türkiye’de bulunmasına rağmen Londra’da halka açılmalarının sebebine de değinen Warren, ” Londra’yı seçmemizin nedeni Avrupa merkezli bir işletme olmamız ve kurucumuzun burada ikamet ediyor olması. Londra nispeten mütevazi bir gölet ve biz burada büyük bir balık olabiliriz” dedi.

WE Soda’nın halka arz süreci için JPMorgan, BNP Paribas, Goldman Sachs, Morgan Stanley, Deutsche Bank, Liberum, MUFG ve Numis üzere milletlerarası finansal kuruluşlarla çalıştığı belirtiliyor.

Doğal Soda Üretiminde Lider

Şirket’in kendi internet sitesinde yer alan Ekim 2022 tarihli bilgilere nazaran, WE Soda, doğal soda külü üretiminde global bir başkan. Bununla birlikte aktarılan bilgilere nazaran şirketin üretim maliyeti, rakiplerinin hayli altında bulunuyor.

2021 yıl sonuna ilişkin küme tarafından yayımlanan raporlara nazaran, WE Soda’nın toplam doğal soda külü ve sodyum bikarbonat üretimi 4.9 milyon ton düzeyinde bulunuyordu.

Bununla birlikte şirketin 2022 yılı Ekim ayında yayımladığı bir sunumdaki bilgilere nazaran şirketin sahip oldu Eti Soda’nın toplam yıllık üretim kapasitesi 1.7 milyon ton, Kazan Soda’nın 2.7 milyon ton, Şişecam ile birlikte ortak bir teşebbüs içerisinde temellerini attıkları Pacific Soda’nın üretim kapasitesi 5.4 milyon ton ve 2030’dan evvel üretime geçmesi planlanan West Soda’nın üretim kapasitesi ise 3 milyon ton olarak planlanmaktadır.

Bütün bunlar çerçevesinde halka arz olmayı planlayan şirket, 2022 yılında 5 milyon ton olan üretim kapasitesini 2030 yılında, yatırımı yapılmakta olan Pacific Soda ve West Soda’nın da katkılarıyla 11.1 milyon tona ulaştırmayı hedefliyor.

Şişecam’ın En Büyük Rakibi

Borsa İstanbul’da süreç gören ve son yaptığı yatırımlarla birlikte doğal soda külü üretimi konusunda dünyanın 2. en büyük üretici haline gelen Şişecam’ın daldaki en büyük rabiki ise Ciner Grup’a ilişkin WE Soda.

Son yaptığı yatırımlar ve Ciner Küme ile birlikte ortak bir teşebbüs halinde yürüttükleri Pacific Soda’nın yüzde 60’lık payını elinde tutan Şişecam, 2022 yılının son çeyreğin toplam 4.877 milyon ton soda külü üretimi yaparak, rakibi WE Soda’nın çabucak ardında yer aldı. Birebir periyotta WE Soda ise 5 milyon ton soda külü üretimi ile liderliği elinde bulunduruyordu.

Cam imalatından güneş panellerine ve lityum pillere kadar bir çok eserin üretiminde girdi olarak yere alan soda külü, Şişecam için bilhassa kıymetli bir pozisyonda. Şirketin ürettiği düz cam üzere eserlerin ana girdileri ortasında yer alan soda külü, şirket için bir maliyet kalemi olarak öne çıkıyor.

Nvidia pay senedi fiyatlarındaki artış, yapay zeka, klâsik finans (TradFi) ve kripto piyasasındaki karları güçlendirmeye devam ediyor. Şirketin son 24 saat içinde değerli bir dönüm noktasına ulaşmasıyla, yapay zeka coinleri tekrar yükselişin tadını çıkardı.

Nvidia büyük liglere yaklaşıyor

Nvidia’nın pay senedi NVDA, 25 Mayıs’taki tarihi ralliden yaklaşık bir hafta sonra hala yükselişini sürdürüyor. Şirketin pay fiyatı, dün %4’ten fazla yükseldi. Böylelikle Nvidia’nın piyasa pahasının 1 trilyon doları kalıcı olarak aşmasıyla sonuçlandı.

Son rallinin akabinde Nvidia, Apple, Microsoft, Amazon ve Google’ın ana şirketi Alphabet’in akabinde ABD’de trilyon dolarlık piyasa pahasına ulaşan halka açık beşinci şirket oldu.

Nvidia CEO’su, yapay zeka devrinin başladığını söyledi

Nvidia CEO’su Jensen Huang, kısa müddet evvel Tayvan’da katıldığı bir konferansta, artık bilgisayar çağından yapay zeka çağına geçtiğimizi söyledi. CEO ayrıyeten, yapay zekanın ‘yıkıcı’ olmak yerine ‘yapıcı’ olabileceğini vurguladı. Geliştiricilerin ve öğrencilerin artık eskinden daha fazla kaynağa ve bilhassa yapay zekaya sahip olduğunu belirtti.

Huang’a nazaran yapay zeka teknolojisi tüm dallarda esaslı değişikliklere yol açacak.

Kriptokoin.com‘dan takip ettiğiniz üzere Nvidia, 25 Mayıs’taki tarihi ralliden son Blockchain tabanlı AI projelerinde çift haneli ralliyi tetiklemişti. İvme bugünde devam ediyor. Yapay zeka coinleri kripto para trendlerinde kalıcı bir kesim haline geliyor.

NVDA haberiyle bu yapay zeka coinleri

Verilere nazaran, yapay zeka coinlerin piyasa pahası, son 24 saatte yaklaşık 17 milyar dolar büyüdü. Böylelikle kesimin toplam piyasa bedeli %3,19 arttı. Bu esnada, kripto para piyasası geneline kırmızı mum çubukları hakimdi. Nvidia’nin birinci çeyrek raporunda yapay zekaya yönelik talebi vurgulaması, yapay zeka coinleri tekrar sahneye çağırıyor.

The Graph (GRT), Render token (RNDR), SingularityNET (AGIX), Ocean Protocol (OCEAN) vb. yapay zeka coinleri, piyasadaki kazanımların başını çekiyor. En büyük kazanımda OCEAN, son 24 saat içinde %12’lik bir ralli ile öne çıktı. Yapay zeka coin, Mayıs’ın en yüksek düzeyi olan 0,3881 doları gördü.

OCEAN şu anda, 0,132 dolardan süreç görmek için ivmesini sürdürüyor. Lakin, daha yüksek düzeyler için 50-, 100- ve 200-günlük EMA’lardaki üç temel direnci aşması gerekecek. Bu manileri aştığında ve takviyeye çevirdi, boğaların öbür bir ralli için harekete geçmesi beklenen.

Bununla birlikte, bu projelerin harici tetikleyicilere ve AI rallisine bağımlılığı da biraz telaş vericiydi. Bunun nedeni, daha evvel olduğu üzere trendin son ermesiyle azalan ilgi ve düşen fiyatlar. Bu nedenle, yapay zeka coinlerinin bağımsız olarak ralli yapabileceklerini kanıtlaması gerekiyor. Nvidia trilyon dolarlık piyasa pahası kulübüne kesin olarak katılmayı başaramadığı sürece düşüşe karşı savunmasızlar.

İş yerlerinde kira artışı esnafı zorluyor. İş yerlerinde konutlarda olduğu gibi yüzde 25 kira artış sınırı olmadığı için kiralar uçmuş durumda. Geçen yıl 10 bin lira olan bir iş yerinde kiralar bu yıl 50 bin lirayı geçmiş durumda. Esnaf mağdur olurken, esnaf odaları iş yerlerine yönelik kira sınırlaması bekliyor. Sektör temsilcileri ise yüzde 70’e varan kira artışlarının esnafı zorladığını ve bu durumun birçok iş yerinin kapanmasına yol açtığını söylüyor.

ESNAF KİRA SINIRI İSTİYOR

Konutlardaki %25 kira sınırlaması işyerlerinde uygulanmıyor. Yaşanan fahiş artışlar sonrası konut kiracılarının korunması için yüzde 25 zam sınırı getirildi. Ancak işyerleri için herhangi bir düzenleme yapılmadı. Esnaf ise bu süreçte fahiş zamlarla başa çıkmak zorunda kaldı. Ancak yapılan zamlar artık esnafı çok zorlayacak boyutlara gelmiş durumda. Tüm Girişimci Emlak Müşavirleri Derneği (TÜGEM) Başkanı Hakan Akdoğan, esnafın çok zor durumda olduğunu ve bazı işletmelerin kapanmak zorunda kaldığını söylüyor ve devam ediyor: “kira artışları genellikle TÜFE’nin son 12 aylık ortalaması üzerinden artıyor ve bu %70 80 aralığında bu dönem seyrediyor. Örneğin Mayıs ayında artış %67.20 olmuştu. Esnafın kira dışında özellikle maaşlara getirilen düzenlemeler sebebiyle maaş giderleri arttı ısınma doğal gaz elektrik gibi kalemlerde de yaşının artışlar esnafı bir çok noktada zorluyor.” diye konuştu.

ARSA KİRALARINDA DA SORUN BÜYÜYOR

TÜGEM Başkanı Hakan Akdoğan ayrıca kira kontratlarında esnafla mal sahipleri arasında resmi olmayan ödemelerde gittikçe yaygınlaştığını da belirtti. Akdoğan : “Bu çerçevede stopaj nedeniyle düşük gösterilen kiralarda önemli bir problem ve  iş yerlerinde de son dönemde kira tespit ve kira tahliye davaları artmış durumda. Bu çerçevede bazı bölgelerde esnafların taşınmazları devir etmeye çalışması hatta bazı işletmelerin de kapanması söz konusu. İşyerlerinde bazı düzenlemeler getirilebilir özellikle gene iş yeri kontratlarının e-Devlet sistemine aktarılması bu noktalarda takibi kolaylaştırabilir. Hatta bu problem sadece işyerleri değil örneğin arsa kiralarında herhangi bir TÜFE endeksi de yok örneğin kira kontratı %100 artar denirse o madde arsalarda bile uygulanabiliyor” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Devolver’ın kendi ferdî gösterisine dönüştürdüğü Devolver Direct, bu yıl da kendi vaktinde karşımızda olacak. Summer Game Fest’in bir kesimi olacak Devolver Direct, 9 Haziran’da Türkiye saati ile sabah 01:00’da yayında olacak. Aktiflik esnasında Devolver’ın tüm işlerini görebileceğiz.

Yayıncının resmi hesaplarından yaptığı açıklamaya nazaran aktiflikte oynanabilir demo’ların yanı sıra yeni duyurular ve pek çok sürpriz de bulunuyor olacak. Sizin de bildiğiniz üzere Devolver, bu aktiflik esnasında sürprizler yapmayı epeyce seviyor. Geçtiğimiz yıl birebir aktiflikte toplamda 5 yeni oyun duyurulmuştu.

Gunbrella, Pepper Grinder ve Talos Principle 2 üzere oyunların aktiflik esnasında karşımıza çıkması beklenen görünüyor. Buna ek olarak Anger Foot, The Plucky Quire ve Skate Story üzere üretimler da karşımıza çıkabilir.

Summer Game Fest, dördüncü yılında da yaz aylarının birinci günlerini şenlendirmeye geliyor. 8 Haziran’da başlayacak canlı aktiflik, Türkiye saati ile 22:00’da izlenebilecek.

Pepe Coin geçtiğimiz ay kripto piyasasına giriş yaptı. Piyasaya sürülmesinin çabucak akabinde dikkatleri üzerine çekmeyi başardı. Akabinde yatırımcıların süratli çıkar elde etmek için başvurduğu bir coin haline geldi. Buna paralel olarak, yatırımcılar da üstel getiri elde etme beklentisiyle fonlarını bu yeni meme-coin’e yönlendirmeye başladı. Lakin, Pepe Coin furyası artık yavaş yavaş sönmeye başladı. Dogecoin milyoneri Glauber Contessoto geçtiğimiz günlerde Twitter’da Pepe Coin‘in “resmen öldüğünü” argüman etti. İşte Türkiye’de de birçok yatırımcısı olan PEPE hakkında son detaylar…

Dogecoin milyoneri, PEPE’yi meyyit ilan etti

Kriptokoin.com olarak da bildirdiğimiz üzere Glauber Contessoto, Dogecoin milyoneri etiketini 2021 yılında kazanmıştı. O periyotta DOGE’a yaklaşık 250.000 dolarlık yatırım yaptı. Birkaç ay içinde yatırımı balon üzere arttı. Contessoto göğüs coin’i satın aldığında Dogecoin’in fiyatı 4.5 sent civarındaydı. Sonuç olarak, Dogecoin 73 sentle tepeye ulaştığında, sahip olduğu varlıkların pahası 2 milyon doları aştı.

Şimdi, Dogecoin milyonerinin Pepe Coin‘in kaybedilmiş bir dava olduğunu düşünmesinin birkaç nedeni var. Birkaç hafta evvel daima olarak gerçekleşen balina süreçleri artık yavaş yavaş azaldı. Mayıs ayının başlarında, heyecan doruktayken, tek bir günde 100 bin dolar bedelinde yaklaşık 2,72 bin süreç gerçekleşti. Artık ise bu sayı 100 civarında seyrediyor.

Veriler PEPE hakkında iç açıcı olmayan gerçekleri ortaya koyuyor

Ardından, 1,65 milyar dolarlık piyasa bedeli doruğundan, Pepe Coin’in toplam kıymeti şu anda 500-600 milyon dolara düştü. Hatta, aşağıda gösterildiği üzere, piyasa pahası iki hafta boyunca dinginleşti. On-chain datalar dikkate alındığında, iştirakçiler ay başında ağa iştirak sağlıyordu. Lakin artık ayrılıyorlar. ITB’den alınan bilgiler, yeni adreslerin geçtiğimiz hafta yüzde 43,85 oranında azaldığını ortaya koydu.

Aktif adreslerin ise birebir periyotta yüzde 16,66 oranında küçüldüğünü ortaya koydu. Bu bilgiler de anlatıyı haklı çıkarıyor. Buna paralel olarak transfer hacmi de neredeyse sıfıra indi. Aşağıda gösterildiği üzere, on-chain transfer hacmi Nisan ayı ortasında 155 trilyon PEPE’lik bir sayıya ulaşmıştı. Eğri artık neredeyse düz hale geldi. Şu anda, sadece 50 trilyon PEPE kıymetini yansıtıyordu.

PEPE için “oyunun sonu” geldi mi?

Tüm bunlarla birlikte, Pepe Coin için şimdi oyunun sonu gelmiş üzere görünmüyor. Göğüs coinler yükselirken birebir yoğunlukta düşüyor. Hatta, Dogecoin ve Shiba Inu‘nun pump’ları ve düşüşleri birebir şeyi sergiliyor. Birçok metriğin pek de cazip olmayan durumuna karşın, Pepe’nin en büyük üçüncü göğüs coin olmaya devam ettiğini belirtmek gerekir. Ayrıyeten, birçok yatırımcının bu etapta ya kârda ya da başa baş durumda olduğu dikkat çekiyor.  Yatırımcıları sırf 1/5’i ziyanda.

Ayrıca bakiyesi olan adresler şimdi düşmeye başlamadı. Hatta, yavaş yavaş yükseliyorlar. Mayıs ayının başlarında, sırf 104,95 bin civarında adresin Pepe Coin’den oluşan portföyleri vardı. Bu sayı şu anda 115,09 bine ulaşmış durumda.

Dogecoin milyoneri “Jim Cramer” üzere mi oldu?

Bu nedenle, Pepe Coin’in öldüğünü ilan etmek büsbütün adil değil. Topluluktan birkaç kişi Pepe Coin’in bundan sonra parabolik bir biçimde yükselmesini bekliyor. Daha fazla coin satın almak istiyor. Beşerler Contessoto’ya bu noktada “Jim Cramer yatırım seviyelerine” ulaştığını açıkça söylediler.  Jim Cramer yanlış varsayımlarıyla tanınır hale geldi. Artık kripto topluluğundaki pek çok kişi Jim Cramer’ın düşüş eğilimli kripto iddialarının kripto fiyatlarının yükseleceğini söylüyor.

Dogecoin milyoneri savunmasında, piyasa kıymeti 1,5 milyar civarındayken Pepe Coin’in tepesini nasıl yanlışsız bir halde tespit ettiğinin ve yatırımcılardan satış yapmalarını istediğinin altını çizdi. Pepe Coin, tepe argümanının akabinde günden güne kıymet kaybetmeye devam etti.

Canik Özdemir Bayraktar Keşif Kampüsü, Avrupalı öğretmenlerden büyük beğeni aldı.

Türkiye’nin proje ortağı olduğu Robotlarla Geleceğin Erasmusunda Yaşamak (Lıvıng Wıth Robots In The Future Ersmus) KA229 Erasmus Projesi kapsamında Belçika, Portekiz, İspanya ve Romanya’dan Samsun’a gelen öğretmenler Canik Özdemir Baytraktar Keşif Kampüsü’nü ziyaret etti. Canik Keşif Kampüsü’nde oluşturulan atölye, laboratuvar, uygulama ve keşif alanlarını tek tek inceleyen Avrupalı öğretmenler, burada öğrenciler için gerçekleştirilen eğitimler hakkında eğitmenlerden bilgi aldı. Canik Keşif Kampüsü’nü eğitmenler eşliğinde inceleyen Avrupalı öğretmenler, Canik Keşif Kampüsü’ne hayran kaldı.

Avrupalı Öğretmenlerden Büyük Beğeni

Belçika, Portekiz, İspanya ve Romanya’dan Erasmus Projesi kapsamında Samsun’a gelen öğretmenler Canik Özdemir Bayraktar Keşif Kampüsü’nü ziyaret etti. Eğitmenler eşliğinde Canik Keşif Kampüsü’nde oluşturulan atölye, laboratuvar, uygulama ve keşif alanlarında tek tek incelemelerde bulunan, öğrenciler için oluşturulan alanlarda birçok hatıra fotoğrafı çekinen Avrupalı öğretmenler, burada öğrencilere verilen eğitimler ve özel olarak oluşturulan eğitim müfredatı hakkında eğitmenlerden bilgiler aldı. Geleceğin bilim insanlarını yetiştiren Canik Keşif Kampüsü’nde öğrencilere sunulan imkân ve verilen eğitimler Avrupalı öğretmenler tarafından büyük beğeni topladı. Canik Belediyesi, Canik Keşif Kampüsü’nü ziyaret eden öğretmenlere ikramlarda bulundu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, vatandaşların talebi üzerine Derince Sopalı Mahallesine Cemevi yapımı ihalesini gerçekleştirdi. İhaleye 2 firma katıldı

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, alevi vatandaşların talebi değerlendirerek Sopalı Mahallesinde büyük bir cemevi binası için ihaleye çıktı. Büyükşehir ana hizmet binası ihale salonunda gerçekleşen elektronik ihaleye 2 firma teklif verdi. Yapı Kontrol Dairesi tarafından planlanan 4 bin 500 metrekare alan üzerine yapılacak cemevi projesinin yapım ihalesinde en düşük teklif ise 37 milyon 553 bin TL oldu.

ADETA KÜLTÜR MERKEZİ OLACAK

İhaleyi kazanan firma, ihale komisyonu tarafından teklifler değerlendirildikten sonra belli olacak. Derince Sopalı Mahallesinde 4 bin 500m² büyüklüğünde alan üzerine yapılacak proje Yapı Kontrol Dairesi tarafından planlandı. Çok amaçlı hazırlanan proje alevi vatandaşların bütün ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde olacak ve adeta kültür merkezini andıracak. Bina 5 katlı olup bodrum, zemin ve 3 kattan oluşuyor. Projede oturum alanı 799.10 m², toplam inşaat alanı ise 4111,41 m² olarak planlandı.

ÇALIŞMALAR 360 GÜNDE BİTİRİLECEK

Alevi vatandaşların önemli bir ihtiyacını karşılayacak şekilde planlanan 5 katlı cemevi binası şu şekilde; bodrum katta cenaze alanı, cenaze yıkama ve morg ile gerekli tesisat odaları olarak planlanarak cenaze hizmeti için önemli bir alan olacak.  Zemin katta; ana giriş, fuaye alanı, yemekhane, mutfak, satış birimi, tuvalet ve güvenlik, 1. katta; 248 m2 genişliğinde kütüphane, idari odalar, muhasebe ve tuvaletler, 2.katta; 320 m2 genişliğinde konferans salonu, 4 eğitim sınıfı tasarlandı. 3. katta ise bay bayan girişleri, cem salonu ve servis odasının yer alacağı proje 360 takvim gününde bitirilecek.

TEKLİF VEREN FİRMALAR

NRSE İnşaat Gıda Lojistik                              37 milyon 553 bin TL

PEL Yapı İnşaat Sanayi ve Ticaret                44 milyon TL

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Efes Selçuk Belediyesi ile Atölye Deneme Sanat ve Ekoloji Derneği iş birliği ile düzenlenen Efes Selçuk İklim Atölyeleri Mayıs Ayı Takvimi kapsamında Selçuk Efes Kent Belleği’nde “Yetişkinler İçin Ekolojik Yaşam Semineri” düzenlendi.

Kapadokya Üniversitesi Çevreci Beşeri Bilimler Merkezi Öğretim Üyesi ve Atölye Deneme Sanat ve Ekoloji Derneği Üyesi Dr. Ekin Gündüz Özdemirci’nin katılımıyla düzenlenen atölyede Ekolojik Kriz, etkileri ve Ekolojik Krize karşı bireysel olarak alınabilecek önlemler konuşuldu.

EKOLOJİK KRİZ KÜLTÜREL VE SOSYAL BİR MESELEDİR

Ekolojik Krizin büyük bir krizin parçası olduğunu belirten Özdemirci; “Bizim sorunumuz sadece havanın ısınması ya da buzulların erimesi değil. Ekolojik kriz aslında ekonomik, kültürel ve sosyal bir meseledir. Bu krizi yaratan bir sistemdir aslında. Biz bir ekolojik krizin içindeyiz. Bu kriz her şeyden önce bir sistem krizi. Yaptığımız seçimler iklim ve biyoçeşitlilik sonuçlarını şekillendiriyor. Bununla ilgili bütün insanlara bir sorumluluk yükleniyor.  Ancak bu krizin yaratıcısı olmayan toplumlar, bu krizden en çok etkilenen toplumlar oluyor. Bu krizin yaratıcısı gelişmiş sanayi toplumlarıdır. Ekolojik Kriz sistem kaynaklı bir sorun olup bu sistemin köşe başlarını tutanların eylemlerinin sonucudur. Çözüm bireysel olamaz ama bireysel olarak yapacaklarımız sistemde delikler açar” dedi.

BİREYSEL ÇABALARIMIZ DA ÖNEMLİ

Ekolojik Krizin etkilerine karşı büyük ekonomik ve politik dönüşümlerle çözüm sağlanabileceğinin altını çizen Özdemirci, “Ekolojik Krize karşı bireysel çabaları da küçümsememek gerekir. Bu yüzden bizim algı değişimine odaklanmamız gerekiyor. Karbon ayak izi ve ekolojik ayak izini azaltmamız gerekiyor. Bu noktada etik tüketim, adil ticaret, kendi üretebileceğimizi üretmek, sürdürülebilir tarım ürünlerini tercih etmek, mevsimsel beslenme, ikinci el eşya tüketimi, eşya takasları, plastik tüketimini azaltmak, naylon poşet tüketimini azaltmak, evsel atıklardan kompost gübre üretmek, evde kompost gübre yapmak, evde doğal sertifikalı temizlik malzemeleri ya da sirke, arap sabunu gibi doğal temizlik malzemeleri kullanmak bireysel olarak alabileceğimiz önlemler arasında yer alıyor. Ekolojik Krize karşı alınacak önlemler aslında insanın doğayı koruma mücadelesi değil insanın kendi türünü koruma mücadelesidir” dedi. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Borusan Contemporary’nin, Perili Köşk’te gerçekleştirdiği birbirinden keyifli çocuk atölyeleri devam ediyor! 3 Haziran’da gerçekleşecek iki yeni atölyede farklı yaş gruplarından çocuklar Borusan Contemporary’nin güncel sergilerinde yer alan  eserlerden aldıkları ilhamla hayal güçlerini sanatsal çalışmalara dönüştürüyor. 3 Haziran günü düzenlenecek “Rakamların Rengi” atölyesinde çocuklar, rakamlardan renklere uzanarak kendi panolarını oluştururken “Tek Tuval Dört Desen” başlıklı atölyede geometrik formlardan ve canlı renklerden esinlenerek farklı tuval çalışmaları oluşturacaklar.

Borusan Contemporary’nin farklı yaş gruplarındaki çocuklara yönelik atölyeleri, küçük sanatseverlere hem eğlenebilecekleri hem de öğrenebilecekleri bir ortam sunuyor. 3 Haziran Cumartesi günü gerçekleşecek iki atölyede 6-8 ve 8-11 yaş aralığındaki çocuklar, Hibrit Mekanlar ve Kaosun Eşiği sergilerini gezdikten sonra yaratıcı çalışmalara imza atacak.

Rakamlar ve renklerle bütünleşen bir atölye

3 Haziran Cumartesi günü saat 11.00’de 6-8 yaş grubuna yönelik düzenlenecek “Rakamların Rengi” atölyesi UVA: Kaosun Eşiği sergi turu ile başlayacak ve atölyede çocuklara belirli rakamlar verilecek. Atölyenin ilk aşamasında aynı rakamlara sahip olan çocuklar bir grubu temsil edecek ve bu grubun renkleri ile eşleşecekler. Ardından, gruplar üç farklı malzeme ile Akış Resimleri’ne benzeyen renk geçişli panolar tasarlayacaklar.

Tek tuval, dört desen

3 Haziran Cumartesi günü saat 13.00’te 8-11 yaş grubuna yönelik düzenlenecek “Tek Tuval Dört Desen” atölyesi Hibrit Mekanlar sergi turuyla başlayacak. Sanatçı Sol Lewitt’in geometrik formları ve canlı renkleri atölyeye ilham verirken az dokunuş, çok etki prensibi üzerinden ilerlenecek etkinlikte, her çocuk kendisine verilen tuvali dört farklı desen üretmek için kullanacak.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Zorlu PSM’nin tiyatronun sürdürülebilirliğini sağlamak ve tiyatro külliyatının özgün içeriklerle zenginleşmesine katkıda bulunmak amacıyla hayata geçirdiği eğitim programı PSM Atölye’de şekillenen ve Sahne 367’nin prodüksiyonu olan Küçük Bir Rica oyunu Dila Yağcı’nın tek kişilik performansıyla Zorlu PSM’de!

 Sınırların kaybolduğu bir dünyada kendi sınırlarını çizmeye çalışan editör yardımcısı genç bir kadının hikayesinin anlatıldığı Küçük Bir Rica 3 Haziran Cumartesi saat 16.00’da Zorlu PSM’de sahnelenecek.

Zorlu PSM’nin tiyatro alanında sektöre yeni yetenekler kazandırmak hedefiyle, ücretsiz olarak geçen yıl başlattığı tiyatroda yönetmenlik, tiyatro yapımcılığı ve dramatik yazarlık eğitim programlarını içeren PSM Atölye’nin ilk oyunlarından Küçük Bir Rica, bu sezon Sahne 367 yapımcılığında sahnelenmeye başlandı. Turgay Korkmaz’ın yazıp yönettiği ve Dila Yağcı’nın oynadığı oyunda, sınırların kaybolduğu bir dünyada kendi sınırlarını çizmeye çalışan editör yardımcısı genç bir kadının hikayesi anlatılıyor. “Günlük hayatımızda hayır diyebildiğimiz, sınır çizebildiğimiz veya isteyerek mesafe koyabildiğimiz kaç kişi ya da kaç durum var? Bu konuda gerçekten yeterince özgür olabiliyor muyuz yoksa kendimizi kandırdığımız noktalar var mı?” gibi sorulara cevaplar arayan Küçük Bir Rica 3 Haziran Cumartesi saat 16.00’da Zorlu PSM’de.

Bilet Fiyatları:

Genel Satış – ₺165,00

Öğrenci- ₺110,00

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Büyükşehir Belediye Konservatuvarı Güzel Sanatlar Bölümü’nün yıl sonu sergisindeki eserler, konservatuvar eğitiminin kalitesini bir kez daha ortaya koydu

Kocaeli Büyükşehir Belediye Konservatuvarı Güzel Sanatlar Bölümü’nün yıl sonu sergisi İzmit Gar Sanat Galerisi’nde açıldı. Sergide Yetişkin Resim, Çocuk Resim ile Seramik ve Çini branşlarında eğitim gören 75 öğrencinin toplam 134 eseri yer aldı. Öğrencilerin eserlerindeki sanatsal başarı, Büyükşehir Konservatuvar’ndaki eğitimin kalitesini bir kez daha gözler önüne serdi.

SANATSEVERLERDEN SERGİYE YOĞUN İLGİ

Sergi açılışına sanatseverler yoğun ilgi gösterdi. Büyükşehir Belediyesi Kültür Sanat ve Konservatuvar Şube Müdürü Adil Yıldırım, Şehir Tiyatroları Şube Müdürü Lokman Ceyhan ile Kent Politikaları ve Araştırmaları Şube Müdürü Ayhan Varol da açılışta Güzel Sanatlar Bölümü öğrencilerini yalnız bırakmadı.

KONSERVATUVAR KARDEŞLİĞİNİN EN GÜZEL ÖRNEĞİ

Öte yandan bölüm öğrenci ve eğitmenlerinin emeklerinin sergilendiği yıl sonu sergisinde anlamlı bir dayanışma örneği yaşandı. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Konservatuvarı’nın Müzik Bölümü öğrencileri, arkadaşları için mini bir konser verdi. Öğrenciler konuklar için birbirinden önemli klasik müzik eserlerini başarı ile seslendirdi.

GELECEK VAAT EDEN KONSERVATUVAR ÖĞRENCİLERİ

Konservatuvar Güzel Sanatlar Bölümü’nün yıl sonu sergisindeki eserler konuklar tarafından tam not aldı. Eserlerdeki sanatsal başarı Büyükşehir Belediye Koservatuvarının titiz ve kaliteli eğitimini bir kez daha ortaya koydu. Sergiyi gezen konuklar, Konservatuvar Güzel Sanatlar Bölümü öğrencilerinin aldıkları eğitim sayesinde, Devlet Konservatuvarı sınavlarında bu yıl da önemli başarılara imza atacağı yönünde görüş birliğine vardı.

TEŞEKKÜR ÇİÇEĞİ TAKDİM EDİLDİ

Sergide Yetişkin Resim Eğitmeni Firdevs Çalışkan, Çini Eğitmeni Sultan Karaoğlu, Seramik Eğitmeni Büşra Bayram ve  Çocuk Resim Eğitmeni Berrin Bul’a çiçek takdim edilerek, emekleri için teşekkür edildi. Gar Sanat Galerisindeki Büyükşehir Belediye Konservatuvarı Güzel Sanatlar Bölümü’nün yıl sonu sergisi 2 Haziran Cuma gününe kadar izlenebilinir.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Mersin Yenişehir Belediyesi, PEGEM Akademi iş birliğiyle Kamu Personeli Seçme Sınavı (KPSS) adaylarına yönelik ücretsiz genel tekrar programı eğitimleri verecek. Yenişehir Belediyesi Atatürk Kültür Merkezi’nde 3-14 Temmuz tarihleri arasında düzenlenecek eğitim programı için kayıtlar başladı.

Mersin Yenişehir Belediyesi, 23 Temmuz Pazar günü yapılacak KPSS sınavına girecek adayları yalnız bırakmadı. Genel yetenek-genel kültür ve eğitim bilimleri alanlarında verilen Türkçe, tarih, coğrafya, vatandaşlık, gelişim psikolojisi, öğretim yöntem ve teknikleri, ölçme ve değerlendirme ile program geliştirme ve öğrenme stratejisi eğitimi ile adaylar sınav öncesi genel tekrar yapma şansı yakalayacak. Uzman eğitmenler tarafından verilen eğitimlerle adaylar eksikliklerini de giderirken, bilgilerini de tazeleyecek.

Eğitimlere katılmak isteyen adaylar, 0530 832 49 02 veya 0532 328 49 33 telefon numarasını arayarak kayıt oluşturabilecek. Ulaşım imkanı bulunmayan adaylar için PEGEM Akademi önünden eğitimlerin verileceği Yenişehir Belediyesi Atatürk Kültür Merkezi’ne ayrıca servis kaldırılacak.

Başkan Özyiğit “KPSS adaylarımıza genel tekrar programı eğitimleriyle destek vereceğiz.”

Yenişehir Belediye Başkanı Abdullah Özyiğit, “KPSS, gençlerimizin iş ve kariyer hedefi için çok önemli bir adım. Biz de sınava hazırlık sürecinin son etabında KPSS adaylarımıza genel tekrar programı eğitimleriyle destek vereceğiz. Bu eğitimleri geçtiğimiz yıl da vermiştik. Adayların yoğun bir ilgisi olduğunu gördük. PEGEM Akademi’ye de iş birlikleri nedeniyle teşekkür ediyorum. Adaylarımızı eğitimlere katılmaya davet ediyorum. Şimdiden kendilerini tebrik ediyor, başarılar diliyorum.” diye konuştu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı