Gün: 11 Haziran 2023

Bisikletliler Derneği üyeleri, Dünya Bisiklet Günü ve Dünya Etraf Günü “kıtalar ortası bisiklet gezisi” aktifliği kapsamında etraf ve sıhhat hususlarında farkındalık oluşturmak için Şişli Mecidiyeköy’den Üsküdar Harem’e pedal bastı.

Mecidiyeköy’deki bir alışveriş merkezinin önünde bir ortaya gelen bisikletliler, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nden geçerek Üsküdar Harem’e ulaştı.

Bisikletliler Derneği Lideri Murat Suyabatmaz, bu aktiflikle etraf ve sıhhat konusunda farkındalık oluşturmak istediklerini söyledi.

“22 YILDIR DEVAM EDİYORUZ”

Dünya Bisiklet Günü ve Dünya Etraf Günü’nü kutlamak için bir ortaya geldiklerini aktaran Suyabatmaz, “22 yıldır olduğu üzere kıtalar ortası bisiklet gezisini bugün kutluyoruz. Bu biçimde farkındalık kelamı vermek istiyoruz Türkiye’ye. Zira bisiklet sıhhatimize, etrafımıza, ülke iktisadına ve dünyada iklim değişikliğine yarar yaratan bir araç. Bunun ne kadar farkında olursak o kadar pahalı olacaktır toplumumuz ve bizim için.” diye konuştu.

Aktifliğe katılan Yusuf Yurttaş, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nden birinci kere bisikletle geçtiği için heyecanlı olduğunu belirterek “Boğaz Köprüsü’nden geçmek üzere bugün bisiklet sürmeye geldik. Aşağı üst 150-200 bisikletçi var. Bu aktiflikte birlik ve beraberliği, toplum olarak spor, aktivite üzere şeyleri hedefliyoruz.” dedi.

Bir bayan bisikletli ise güneşten korumak gayesiyle şemsiye ile tedbir alarak bisikletinin gerisine oturttuğu çocuğu ile pedal çevirdi.

Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, Karamürsel İhsaniye Barajı’nda yapımı devam eden tünel çalışmaları ve içme suyu arıtma tesisinde incelemelerde bulundu. Başkan Büyükakın, “Küresel ısınmanın getirdiği riskleri yaşamamak için ‘2055 projeksiyonu’ kapsamında yatırım çalışmalarımız sürüyor” dedi. Başkan Büyükakın’a Karamürsel Belediye Başkanı İsmail Yıldırım eşlik etti.

Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, Karamürsel İhsaniye bölgesinde inşa çalışmaları 2019 yılında tamamlanan ve 2021 yılı sonu itibariyle su tutmaya başlayan İhsaniye Barajı’nda incelemelerde bulundu. İletim hatları kapsamında yapılan tünel kazısını ve inşa çalışmaları devam eden içme suyu arıtma tesisini inceleyen Başkan Büyükakın, geçtiğimiz kış aylarında yağan yoğun kar yağışı ve yağmurlar ile yüzde 100 kapasiteye ulaşan İhsaniye Barajı’nda yapılan çalışmalarla ilgili açıklamalarda bulundu.

“İHSANİYE VE AVCIDERE BARAJI, 25 MİLYON METREKÜP SU TUTACAK”

Başkan Büyükakın,  “İlimizin içme ve kullanma suyu ihtiyacının sürekli bir şekilde karşılanması amacıyla stratejik planlarımızı yapıp projelerimizi hazırladık. Bu kapsamda yatırımına başladığımız en önemli projelerimizden bir tanesi de İhsaniye Barajı. İhsaniye Barajı’nda yapılan çalışmalar komplike bir proje, tek ayaklı değil. Proje kapsamında, İhsaniye ve Avcıdere Barajı’ndan Karamürsel ve Gölcük ilçelerimizin içme suyu ve kullanma suyu temini sağlanacak. 2 adet içme suyu barajı, 1 adet 100.000 m³/gün kapasiteli içme suyu arıtma tesisi, 2 bin 750 metre tünel ve 16 bin metre uzunluğunda isale hattı yapılacak. Tünel inşaatımız ve içme suyu arıtma tesisi inşaatımız sahada yapılan çalışmalar ile hızla devam ediyor. Tünel inşaatının 360 metresi tamamlandı. İhsaniye Barajı’mızın içme suyu sistemimize dâhil edilebilmesi için 1200 mm çapında 16 bin metre uzunluğunda çelik borular ile isale hattımızın inşasını başlatıyoruz. İçme suyu temininde sürekliliği sağlamak için İhsaniye Barajı’mızın suyunu en kaliteli şekilde halkımızın hizmetine sunacağız. Yine aynı proje kapsamında planladığımız Avcıdere Barajı’yla birlikte içme suyu kapasitemizi toplamda 25,44 milyon metreküp arttırmış olacağız” dedi

“KARAMÜRSEL VE GÖLCÜK İLÇELERİNİN SU İHTİYACI KARŞILANACAK”

Başkan Büyükakın, “Bu yıl içerisinde iletim hatlarının yatırım programı kapsamında ihalesi yapılacak. 100 bin metreküp/gün kapasiteli içme suyu arıtma tesisi inşaatı da devam ediyor. Arıtma tesisi tamamlanınca İhsaniye Barajı ve daha sonra yapılacak olan Avcıdere Barajı’yla toplanan su, isale hatlarıyla içme suyu arıtma tesisine gelerek buradan Karamürsel, Gölcük ve gerek görüldüğünde de Başiskele ilçemizin su ihtiyacını karşılayacak. Böylece ‘2055 yılı projeksiyonunun en önemli ayaklarından biri tamamlanmış olacak” diye konuştu.

“İHSANİYE BARAJI, TARIMSAL SULAMA İLE ÇİFTÇİYE BÜYÜK DESTEK OLACAK”

Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, “Sakarya Mudurnu Çayı üzerinde gövde çalışmaları tamamlanan Ballıkayalar Barajı da ‘2055 projeksiyonu’ kapsamında son derece kıymetli, bütün bunları yapmazsak gelecekte su krizi yaşamamız kaçınılmaz olur. Küresel ısınmanın getirdiği riskler ile birlikte bu konuda çok hassas olmamız gerekiyor” dedi. Başkan Büyükakın, İhsaniye Barajı’nın tarımsal sulama için önemine yönelik, “İhsaniye Barajı, tarımsal sulama alanında da katkı sağlayacak. 20.240 dekar büyüklüğünde tarım alanı da sulama imkânına kavuşmuş olacak. Sadece içme suyu ihtiyacı değil, tarımsal sulama ihtiyacı da baraj ile birlikte sağlanmış olacak. Gıda güvenliği riskinin en büyük problemlerden biri olduğu zamanımızda bunun da gıda arzının sağlanması anlamında çiftçiye büyük bir destek olacağı çok açık” ifadesini kullandı.

BAŞKAN BÜYÜKAKIN: PROJELERİN TOPLAM MALİYETİ 2,5 MİLYAR TL

Başkan Büyükakın, “Çeşmeden içilebilir kalitede su akarken yokluğu fark edilmiyor ama bunun arkasında inanılmaz bir çaba var. Bu açıdan burada yapılan yatırım çok önemli. Bu vizyoner çalışmaları için Tarım ve Orman Bakanlığımıza ve Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğümüze çok teşekkür ediyoruz” dedi. İhsaniye Barajı’na ayrılan bütçe için Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı’na da teşekkür eden Başkan Tahir Büyükakın, “Sayın Cumhurbaşkanımızın öncülüğünde Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı’nın bu projelere yatırım bütçesi ayırması, bizim elimizi son derece rahatlatıyor. Kocaeli Büyükşehir’in yatırım için ayırdığı bütçe 9 milyar TL, bu projenin toplam maliyeti 2,5 milyar TL. Yani bu projenin yatırım bedeli Büyükşehir’in yatırım bütçesinin 3’te biri büyüklüğünde. Ben bu anlamda tüm emeği geçenlere teşekkür ediyorum” diyerek sözlerini tamamladı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Konya Büyükşehir Belediyesi, Türkiye’nin en büyük ihya projelerinden olan Darü’l-Mülk Projesi kapsamında Kılıçarslan Meydanı’ndaki geleneksel Konya evlerini yenileme çalışmalarını ve Velespit Müzesi’nin inşasını sürdürüyor. 

Çalışmaları inceleyen Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, ticari alanların, kafelerin, restoranların yer alacağı, 24 saat yaşayan, şehrin merkezinde bir ticari alan oluşturmayı planladıklarını, ayrıca bir bisiklet müzesi inşa ettiklerini söyledi. Kılıçarslan Meydanı’nda Darü’l-Mülk Sergi Alanı’nın da açılmasıyla bölgenin bir cazibe merkezine dönüşeceğini ifade eden Başkan Altay, “Konyalıların da sıklıkla ziyaret ettiği bir alan oluşturmaya çalışıyoruz. Darü’l-Mülk Projeleri kapsamında inşallah Konya’mız birkaç yıl içinde tarihin çok daha güzel yaşandığı bir şehir olacak” diye konuştu.

Konya Büyükşehir Belediyesi, Meydan Evleri Yenileme ve Velespit Müzesi yapım çalışmalarını sürdürüyor.

Çalışmaları yerinde inceleyen Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Darü’l-Mülk Projesi’ne aralıksız devam ettiklerini belirterek, şehrin kalbinde bulunan Kılıçarslan Meydanı’nda Meydan Evleri olarak tabir edilen 13 evin restorasyon çalışmalarının büyük bir hızla sürdüğünü söyledi.

24 SAAT YAŞAYAN BİR ŞEHİR

Tamamlandığında  şehrin merkezinde özellikle ticari alanların, kafelerin, restoranların olacağı, 24 saat yaşayan bir alan oluşturmayı planladıklarını kaydeden Başkan Altay, “Bununla birlikte Konya bir bisiklet şehri. Geçmişten itibaren ‘velespit’ diye tabir ettiğimiz bisiklet için de ‘Konya Velespit Müzesi’ adı altında bir bisiklet müzesi inşa ediyoruz. Burada özellikle bisikletin tarihsel gelişimiyle birlikte Konya’da bisiklet kullanımını, Konya’da bisiklet yollarının gelişimini de gelen turistlerimize anlatabileceğimiz bir mekan oluşturuyoruz. Burası tamamlandığında Mevlana Müzesi’nden Kılıçarslan Meydanı’na kadar bir yürüyüş aksı oluşturarak turistlerin burada vakit geçirebilecekleri alanlar oluşturmaya çalışıyoruz. Ayrıca Kılıçarslan Meydanı’nda Darü’l-Mülk Sergi Alanı’nın açılmasıyla burası bir cazibe merkezi olacak. Konyalıların da sıklıkla ziyaret ettiği bir alan oluşturmaya çalışıyoruz. Darü’l-Mülk Projeleri kapsamında inşallah Konya’mız birkaç yıl içinde tarihin çok daha güzel yaşandığı bir şehir olacak” ifadelerini kullandı.

BÖLGE YENİ CAZİBE ALANINA DÖNÜŞECEK

Darü’l-Mülk Projesi’nin 20 projeden oluşan projeler demeti olduğunu, bunun başlangıcını da Mevlana Çarşısı ve Altın Çarşı ile yaptıklarını anımsatan Başkan Altay, “Alâeddin Cephe düzenlemesi, Larende, Sahipata, Sırçalı Medrese bunların hepsi adım adım yürüyor. Bu işlerin parçalarından biri de Meydan Evleri Düzenlemesi’ydi. İnşallah bu yılın sonuna yetiştirmek için büyük bir gayret içindeyiz. Baharla birlikte burası cıvıl cıvıl olacak; hem şehirde yaşayan insanlarımızın hem de gelen turistlerin kullandığı bir cazibe alanına dönüşmüş olacak” açıklamasını yaptı.

GELENEKSEL EL SANATLARI ATÖLYELERDE YAŞAYACAK

Çalışmaların tamamlanmasıyla Meydan Evleri bünyesinde Konya’ya has el sanatlarının kuşaklar boyu yaşatılmasına katkı sağlayacak; taş işleri, toprak işleri, kitap sanatları, ağaç işleri ve tespihcilik gibi atölyeler de hizmet verecek.

“KONYA VELESPİT MÜZESİ”

Yine Meydan Evleri bünyesinde hayata geçecek Velespit Müzesi içerisinde ise “Minyatür Bisiklet Sahneleri”, “Bisikletin Tarihi Sergi Odası”, “Bisikletin Mekanizması Sergi Odası”, “Konya’da Bisiklet Temalı Sergi Alanı” gibi; bisikletin sanatla birleştiği ve hikâyesinin anlatıldığı birçok alan yer alacak. Müzede ayrıca Konya’da bisiklet kullanımının tarihsel gelişiminin, bisiklet hafızasının ve kültürünün anlatıldığı; bisiklet yollarının gelişimini gösteren haritaların ve modifiyeli bisikletlerin yer aldığı materyaller de sergilenecek.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Karşıyaka Belediyesi’nin can dostların toplumsal hayattaki yerine ve yaşam hakkının kutsallığına vurgu yapmak üzere geleneksel olarak düzenlediği ‘Karşıyaka Patiyaka Şenliği’ bu yıl da binlerce hayvan severin katılımıyla renkli ve neşeli anlara sahne oldu.

Can dostların ve hayvan severlerin bir araya geldiği şenlikte; yarışmalar, gösteriler ve birbirinden keyifli atölyelerle can dostlar, çocuklar ve aileler doyasıya eğlendi.

Karşıyaka’nın can dostlar konusunda yüksek bir duyarlılığa sahip olduğunu belirten Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, “Can dostlarımızın karşılıksız, saf sevgisine layık olmak ve hak ettikleri onurlu yaşamı sağlamak için çalışıyor; yaşam hakkının kutsallığına inanıyor, can dostlarımızın hak ettiği onurlu yaşamı sağlamak için elimizden geleni yapıyoruz” diye konuştu.

Karşıyaka Belediyesi tarafından Refleks Mama’nın katkılarıyla düzenlenen şenliğe bu yıl da Cordelion Taypark ev sahipliği yaptı. Çocuklar için çeşitli oyun aktiviteleri, dans etkinlikleri ve gösterilerin yer aldığı şenlikte hayvan haklarına da dikkat çekildi. Yaşamı paylaştığımız can dostlara yönelik toplumsal farkındalık yaratma amacı da taşıyan şenlikte özellikle köpekler de kendi cinsleriyle bir araya gelme ve kaynaşma fırsatı buldu.

‘SATIN ALMA SAHİPLEN’
Gün boyu renkli ve eğlenceli dakikaların yaşandığı Patiyaka Şenliği’nde Hera isimli Alman çoban köpeği katılımcılara kendi gösterisini sergiledi. Şenliğin katılımcısı patili dostlar ödüllü komut yarışmasında hünerlerini gösterdi. Ayrıca sivil toplum kuruluşlarının iş birliğiyle açılan sahiplendirme standı aracılığıyla ‘satın alma sahiplen’ çağrısında bulunuldu. Yardıma ihtiyaç duyan can dostlar için çalışmalar gerçekleştirilen Melek Hareketi’nin kurucusu sevilen oyuncu Melek Şahin de kendi standında hayvansever minikler ile birlikte mama kabı boyadı.

YILDA 30 BİNİ AŞKIN CAN DOSTA HİZMET
Karşıyaka Belediyesi olarak ilçe belediyeleri arasında en çok veteriner hekim istihdam eden kurum olduklarını belirten ve hayvan haklarına ilişkin farkındalık oluşturmak amacıyla çalışmalar yürüttüklerini belirten Başkan Dr. Cemil Tugay, “Dünya hepimizin yaşam alanı, onlar bizim can dostlarımız. Karşıyakalıların sahipli ya da sahipsiz tüm can dostlarla ilgili yüksek bir duyarlılığı var. Karşıyaka Belediyesi olarak biz de bu alanda hizmetlerimizi hassasiyetle yürütüyor; onların yaşam koşullarını iyileştirmek için barınma, beslenme ve kısırlaştırma konularında gönüllülerle birlikte çalışmalar gerçekleştiriyoruz. Hem kontrollü üremeyi sağlamak hem de can dostlarımızı birçok hastalıktan korumak için kısırlaştırma çalışmalarını titizlikle ilerletiyoruz. Can dostlarımızın sağlık kontrollerini, kısırlaştırmasını yaptıktan sonra kendi yaşam alanlarına geri bırakıyoruz. Veteriner İşleri Müdürlüğümüzde her yıl 30 bini aşan can dostumuza hizmet veriyoruz. Hayat onlarla güzel ve sevgi, en büyük koruyucudur. Karşıyaka Belediyesi olarak sahiplendirme çalışmalarını da gönüllülerle koordineli olarak yürütüyoruz. Yaptığımız tüm bu çalışmalar, bize saf sevgisini sunan can dostlarımızın yaşam hakkını korumak ve hak ettikleri onurlu yaşamı sağlamak için. Her yıl düzenlediğimiz Patiyaka Şenliği’nde de dostlarımızla bir araya gelerek paylaştığımız hayatın tadını çıkarıyoruz” diye konuştu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İzmir’in eşsiz manzaralarına sahip Bayraklı Belediyesinin sosyal tesisleri, güncellenen yaz sezonu menüleriyle misafirlerini bekliyor. En lezzetli yiyecek ve içeceklerin uygun fiyatlara bulunduğu tesisler, yaz akşamlarında da ilçe sakinlerinin uğrak noktası oluyor. Tek telefon numarasından rezervasyon yaptırılabilen restoran ve kafelerde vegan ile glütensiz menü hizmetleri de sunuluyor. 

MUHTEŞEM KÖRFEZ MANZARASINDA EŞSİZ LEZZETLER

İzmir’in en güzel seyirlik manzaralarına sahip 10 sosyal tesiste BAYBEL AŞ aracılığı ile vatandaşlara restoran ve kafe hizmeti veren Bayraklı Belediyesi,hızlı, güvenilir ve kaliteli hizmet anlayışıyla misafirlerini eşsiz lezzetlerini tatmaya bekliyor. Körfez manzaralı tesislerin yaz sezonu menüleri arasında vegan yiyecekler de bulunuyor. En lezzetli yiyecek ve içeceklerin uygun fiyatlara sunulduğu sosyal tesisler, yaz aylarında da vatandaşın uğrak yeri oluyor. Tüm sosyal tesislerin rezervasyon işlemleri tek telefon numarasından yapılabiliyor. İsteyen herkes 0232 724 98 98 telefon numarasından sosyal tesislere rezervasyon yaptırabiliyor. 

SOSYAL TESİSLERİMİZE BEKLİYORUZ

Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal, “İlçemize yeni sosyal tesisler kazandırmanın yanında birçok sosyal tesisimizi de yeniledik. Sosyal ortamda rahat bir nefes alıp, hoşça vakit geçirmek isteyen herkesi, toplumun tamamına çeşitli lezzetlerle eşsiz manzaralar eşliğinde hizmet sunduğumuz sosyal tesislerimize bekliyoruz” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Selçuklu Sanat Tasarım Atölyesi, eğitim dönemini atölyelerde eğitim alan çocukların el becerilerinden oluşan muhteşem bir sergi ile sonlandırdı. Sergi sonrasında kursa katılım sertifikaları protokol tarafından takdim edildi.

Selçuklu Belediyesi’nin sanat temasıyla kurduğu buradan eğitim alan çocukların el becerilerini geliştirerek yeni ufuklar kazandıkları Selçuklu Sanat Tasarım Atölyesi’nde yıl sonumezuniyet heyecanı yaşandı. Dönem boyunca çini, seramik, kağıt katlama, ahşap, resim atölyelerinde eğitim alan çocuklar hünerlerini hazırladıkları yaz sonu sergisi ile görücüye çıkardılar.  Ahmet Keleşoğlu Sanat Tasarım Atölyesi’ndde 2022-2023 yılında sabah ve öğle grubu iki dönem şeklinde toplam beş atölyede 1078 öğrenci ve yetişkin el becerileri eğitimi yapıldı.  

Selçuklu İlçe Kaymakamı Eflatun Can Tortop, Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı, Selçuklu İlçe Milli Eğitim Müdürü Turan Kayacılar da düzenlenen sergiye katılarak çocukların bu mutlu gününe ortak oldular. 

Başkan Pekyatırmacı: “Öğrencilerimizin burada aldığı eğitimler onlara hayat boyu kazanımlar sunacak”

Okul dışı eğitim ortamlarında ortaya çıkan eserleri görmekten oldukça mutlu olduğunu ifade eden Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı: “Bizim okul dışı öğrenme ortamlarımızda burada eğitim gören öğrencilerimizin, velilerimizin, yetişkinlerimizin böyle güzel ürünleri ortaya çıkartıp ondan sonra da bu benim eserim diye bunları burada  sergilemeleri. Onun için burada görev alan tüm öğretmenlerimize, idarecilerimize, öğrencilerimize, bütün kursiyerlerimize hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum.  Biz çocuklarımızın gelişimi, onların yetişmesi, hayata hazırlanması için mutlaka onlara güzel bir eğitim ortamını hazırlamamız gerekiyor. Onların en iyi şartlarda eğitim görmelerini onlar için bu ortamları sağlamamız gerekiyor ama ben hayata hazırlanmayı sadece okulda akademik yönden çocuklarımızın kendini geliştirmesiyle sağlanacak bir durum olarak görmüyorum, çocuklarımızın hayata hazırlanırken önce kendilerini tanımaları gerekiyor. Önce kendilerini birey olarak keşfetmeleri gerekiyor. Yeteneklerini, kabiliyetlerini, ilgilerini görmeleri ve bunların farkında olmaları gerekiyor. Sonrasında da kendilerini sevdikleri, ilgi duydukları ve yetenekleri olan bir alanda geliştirmeleri gerekiyor. Bu manada bu yaptığımız çalışmanın çok önemli bir çalışma olduğunu düşünüyorum. Çocuklarımıza çok farklı ortamları sunuyoruz. İşte burada Keleşoğlu’nda resimden çiniye ahşap oyuncak üretimine, ahşap işlemeye, robotik kodlamaya varıncaya kadar farklı alanlarda çocuklarımız burada kendilerini keşfediyorlar. Yine aynı şekilde Sille Tabiat Okulu’nda Beyhekim  Teknoloji Akademisinde Kongre Merkezimizde yer alan Sanat Akademisi’nde farklı dallarda, farklı branşlarda gençlerimiz, çocuklarımız ve hatta yetişkinlerimiz kendilerini keşfetme imkanına sahip oluyorlar. Ben arzu ediyorum ki çocuklarımız buradaki becerilerini, buradaki elde ettikleri kazanımlarını hayatları boyunca devam ettirsinler. Burada kendileriyle ilgili oluşan farkındalık, onların hem eğitim hayatında, hem bundan sonraki hayatlarında onlara yol gösterici olsun ve tabii ki hayatın her alanında kendilerine mutlaka yapabilecekleri bir şeyin olduğunu burada görsünler, anlasınlar  ve hayatlarında da ne iş yaparlarsa yapsınlar mutlaka mutlu olsunlar. Kendilerini en güzel şekilde ifade edebilecekleri işleri yapsınlar. Hem kendileri için faydalı olsunlar  hem çevrelerindeki insanlar için faydalı olsunlar istiyoruz. Bu manada buradaki kazanımlarını ben bundan sonra da devam ettirmelerini arzu ediyorum. Neyi seviyorlarsa, neye ilgi duyuyorlarsa, ne olmak istiyorlarsa o olsunlar diyorum.  Tekrar bütün gençlerimize, öğrencilerimize, çocuklarımıza burada oldukları için, bu ortamı en iyi şekilde değerlendirdikleri için, bizlerle birlikte oldukları için teşekkür ediyorum. Değerli ilçe milli eğitim müdürümüze, çok değerli kaymakamımıza bu çalışmalarda hem bizimle birlikte oldukları için sundukları katkılardan dolayı çok çok teşekkür ediyorum. Çünkü bu işleri bizim tek başımıza yapmamız mümkün değil. Milli Eğitim Müdürlüğümüzle çok güzel bir iş birliği içerisindeyiz ve yıllardır bu güzel iş birliğini sürdürüyoruz. Güzel neticeleri, güzel kazanımları elde ediyoruz. Değerli İlçe Milli Eğitim Müdürümüze, Turan hocama huzurlarınızda bu çok değerli katkıları, birlikteliği ve buradaki başarılar için özellikle teşekkür etmek istiyorum. Aynı şekilde değerli hocalarımıza da bu teşekkürümü buradan iletmek istiyorum. Kaymakamımız her zaman bizim yanımızda, her zaman bütün projelerimizde bizim destekçimiz, önümüzü açıyor, destek oluyor, yardımcı oluyor. Bu yüzden de özellikle kendisine, bütün ekibine buradan teşekkür etmek istiyorum. sergimizin hayırlı olmasını temenni ediyorum. Tüm velilerimizi, çocuklarımızı, gençlerimizi tebrik ediyorum.” şeklinde konuştu. 

Selçuklu Kaymakamı Tortop: “ Öğrencilerimizin teorik eğitimlerini pratiğe dökmeleri oldukça değerli”

Öğrencilerin Sanat Tasarım Atölyesi’nde aldıkları eğitimlerin değerli olduğunu ifade eden Selçuklu Kaymakamı Eflatun Can Tortop; ” Biz Sayın Başkanımla birlikte yıl içinde birkaç kere Sanat Tasarım Atölyemizi ziyaret ettik ve buradaki etkinliklere, çalışmalara yerinde baktık, inceledik. Sevgili yavrularımızın okullarında aldığı teorik eğitimi burada pratiğe çevirmeleri de çok değerli ve güzel bir davranış. Ben Anadolu’nun değişik yerlerinde vali yardımcılığı, kaymakamlık yapan bir arkadaşınız olarak şunu söyleyebilirim ki hem Konya Büyükşehir Belediyemiz hem başta Selçuklu olmak üzere ilçe belediyelerimiz vatandaşlarımızın sosyal, siyasal, kültürel, ekonomik, sanatsal alanda birçok eksikliğini gidermek için çok güzel faaliyetlerde bulunuyorlar. Bu noktada vatandaşlarımıza düşen buradaki güzelliklerden maksimum düzeyde faydalanmak ve yeteneklerini geliştirmek. Ben bu güzel etkinliğe destek veren Selçuklu Belediye Başkanımızı ve belediyemizi, öğretmenlerimizi tekrar tebrik ediyorum.” dedi.

 İlçe Milli Eğitim Müdürü Kayacılar: “ Geleceğin sanatçıları bu merkezlerden çıkacak”

Geleceğin sanatçılarının Sanat Tasarım Atölyesi’nde yetiştiğini ifade eden Selçuklu İlçe Milli Eğitim Müdürü Turan Kayacılar; “Böylesine anlamlı, güzel bir ana şahitlik ediyor olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Selçuklu Belediyemizin eğitime tahsis ettiği bu merkezde öğrencilerimiz gerek arkadaşlarıyla gerek velilerimizle birlikte hem keyifli anlar geçiriyorlar, kaliteli zaman geçiriyorlar hem yeteneklerini keşfetme, kendilerini gerçekleştirme, kişisel gelişimleri adına, güzel bir fırsatı değerlendirme imkanı buluyorlar. Ben huzurlarınızda Selçuklu Belediyemize, eğitime verdikleri destek, katkılardan dolayı şükranlarımı arz ediyorum. Öğrencilerimiz burada çok güzel eserler gerçekleştirdiler, hayata geçirdiler. Ben bu eserlerde geleceğin sanatçılarını görüyorum, çok güzel başarılara imza attıklarını görüyorum. Bu fırsatları elde etmiş olmak gerçekten büyük bir şans. Bu şansı bize verdiği için Selçuklu Belediyemize tekrar teşekkür ediyorum.” dedi.

Sergi programı konuşmaların ardından gerçekleşen sertifika takdimi ve protokolün sergi alanını gezmesiyle son buldu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Karabağlar Belediyesi’nin “Özgür Semt Merkezi” baştan sona yenilenerek “Özgür Çocuk Evi” adıyla ve sadece çocuklara yönelik olarak hizmet vermeye başladı. Okul öncesi çocuklar, konularında uzman belediye personeli tarafından 09.00 -12.00 saatleri arasında, yaşlarına ve gelişim düzeylerine göre uygun programlarla becerilerini geliştiriyor.

Karabağlar Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü tarafından yapılan çalışmalar sonunda Özgür Mahallesi’nde bulunan semt merkezi, Özgür Çocuk Evi’ne uygun bir hale getirildi. Merkezde 2 sınıf ve 1 oyun alanı bulunuyor. Çocuklar belirlenen saatler içerisinde uzman belediye personeli tarafından hem eğitici hem de öğretici programlarla keyifli zaman geçiriyor.

Haziran ve temmuz ayı boyunca devam edecek programın ardından ağustos ayında yeni kayıt dönemi başlayacak. Vatandaşlar şahsen veya 0 232 414 77 59 numaralı telefonu arayarak kayıt koşullarıyla ilgili bilgi alabilecekler.

Karabağlar Belediye Başkanı Muhittin Selvitopu, “Bu bölgelerde genellikle, dar gelirli ailelerimiz yaşıyor. Karabağlar Belediyesi olarak biz de olanaklarımız ölçüsünde onların yanında olmaya gayret ediyoruz. Hizmete giren çocuk eviyle, bölgedeki vatandaşlarımızın önemli bir ihtiyacına yanıt verdiğimizi düşünüyoruz. Bu anlayış doğrultusunda çalışmaya devam edeceğiz” dedi.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

15. Sekapark Altınkemer Yağlı Güreşlerinde son 16 turuna kalan başpehlivanlar belli oldu.

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi 15. Sekapark Altın Kemer Yağlı Güreşlerinin, ilk günündeki eleme müsabakaları dün tamamlandı. Kıyasıya rekabetin yaşandığı yağlı güreşlerde son 16 turuna kalan güreşçiler belli oldu.

SON 16 TURUNA KALAN BAŞPEHLİVANLAR

Büyük bir rekabet ve heyecana sahne olan Başpehlivan boyu güreşlerinde, son 16 turuna kalan güreşçilerin isimleri belli oldu. Başpehlivanlarda son 16 turuna ALİ GÜRBÜZ, ALİ İHSAN BATMAZ,  ERTUĞRUL DAĞDEVİREN, FARUK AKKOYUN, FURKAN DURMUŞ ALTIN, HÜSEYİN GÜMÜŞALAN, İSMAİL BALABAN, İSMAİL ERKAL, MUSTAFA BATU, MUSTAFA TAŞ, MUSTAFA DOĞAN ÖZKAYA, NEDİM GÜREL, ORHAN OKULU, RECEP TASLAK, YILDIRAY AKIN ve YUSUF CAN ZEYBEK yükseldi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Azerbaycan’ın Ankara Büyükelçisi Reşad Memmedov, Türkiye ile Azerbaycan’ın güç alanındaki işbirliğine ait değerlendirmelerde bulundu.

Azerbaycan’ın Ankara Büyükelçisi Reşad Memmedov, Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Çizgisi (TANAP) Projesi’nin kapasitesinin arttığına işaret ederek, “Bu yıl Türkiye’ye 10,2 milyar metreküp, Avrupa’ya 12 milyar metreküp olmak üzere 22,2 milyar metreküp gaz ihraç edilmesi bekleniyor” dedi.

Azerbaycan’dan Türkiye ve Avrupa’ya doğal gaz sevkiyatı için inşa edilen ve 12 Haziran 2018’de faaliyete başlayan TANAP’ın, Bakü-Tiflis-Erzurum Doğal Gaz Boru Çizgisi ile entegre edilmesiyle Hazar Denizi’ni Türkiye ile birleştirdiklerini lisana getiren Memmedov, projenin Türkiye’nin güç güvenliğini pekiştirdiğini ve Azerbaycan’ın yurt dışına gaz satışına imkan sağladığını aktardı.

Memmedov, Azerbaycan’dan İtalya’ya kadar uzanan Bakü-Tiflis-Erzurum, TANAP ve Trans Adriyatik Boru Çizgisi’nin (TAP) toplam yatırım bedelinin 40 milyar dolar olduğuna dikkati çekerek, “Türkiye ve Azerbaycan’ın bugüne kadar süregelen başarılı işbirliğinin güç alanındaki en büyük ve değerli adımlarından birisi olan TANAP, Avrupa ve Türkiye’nin doğal gazda kaynak çeşitliliğinin artırmasının yanı sıra Türkiye’nin güç koridoru olması yolunda bugüne kadar atılan en stratejik adımlardan biridir. Bu proje sayesinde kurucu önder Sayın Haydar Aliyev periyodunda başlayan Türkiye-Azerbaycan güç işbirliği yeni bir boyuta taşınmıştır” sözlerini kullandı.

TANAP ile taşınan gaz hacmi büyük ölçüde arttı

TANAP’ın faaliyete başlamasından bu yana Türkiye’ye 22, Avrupa’ya 24 milyar metreküp olmak üzere toplam 46 milyar metreküp gaz taşındığını vurgulayan Memmedov, “Yeni sayılara bakacak olursak hacmin büyük ölçüde arttığını görebiliriz. Bu yıl TANAP ile Türkiye’ye 10,2 milyar metreküp, Avrupa’ya 12 milyar metreküp olmak üzere 22,2 milyar metreküp gaz ihraç edilmesi bekleniyor. TANAP’ın önümüzdeki yıllarda iletim kapasitesinin mevcut 16 milyar metreküpten, iki katına çıkarılması planı, Türkiye’nin bir ‘doğal gaz merkezine dönüşmesine değerli katkı sağlayacaktır” diye konuştu.

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun “Doğal Gaz Piyasası 2022 Yılı Dal Raporu”na nazaran Azerbaycan’ın Türkiye’ye gaz sevkiyatı 2022’de 8 milyar 705 milyon metreküp düzeyinde gerçekleşti. Kelam konusu gaz sevkiyatının bu yıl 10,2 milyar metreküpe çıkarılması yıllık bazda yaklaşık 1,5 milyar metreküp artış manasına geliyor.

Kapasitenin artırılmasıyla iki ülkenin güç güvenliğindeki rolü artar

Memmedov, “Kapasitenin 32 milyar metreküpe çıkarılması hem Azerbaycan’ın hem de farklı devletlerin gazının o boru çizgisiyle Avrupa devletlerine gönderilmesine imkan tanıyacaktır. Bu, hem Azerbaycan ve Türkiye’nin Avrupa’nın güç güvenliğindeki rolünü artırmış olur, hem de iki ülkenin siyasi değerini artırır.” değerlendirmesinde bulundu.

TANAP projesiyle birlikte Türkiye’nin doğu ve batı ortasında güç koridoru olmaktan çıkarak “enerji hub”ı düzeyine ulaştığını belirten Memmedov, “TANAP ile Azerbaycan, sağlam bir partnerle gücünü Batıya ulaştırırken, Türkiye de kendi güç güvenliği için muteber bir partner kazanmış oldu ve Avrupa Birliği’nin güç güvenliği için kritik rol üstlendi. Böylece her iki ülke ve Avrupa bu işbirliğinden çıkarlı çıkmış oldu. Milletlerarası arenadaki gelişmeler TANAP’ın ehemmiyetini daha da artırdı” sözlerini kullandı.

Büyükelçi Memmedov, Azerbaycan’ın Türkiye’nin güç kesimine yönelik yatırımlarına ait, “Bu mega projelerin yanı sıra Azerbaycan’ın devlet şirketi SOCAR’ın Türkiye’de güç bölümüne ikili bazda yaptığı yatırım fiyatı 20 milyar dolar civarındadır. SOCAR, Türkiye’deki petrol, gaz ve petrol eserleri tedarikçilerinden biridir ve Türk firmaları, TPAO ve BOTAŞ ile kapsamlı bir işbirliği bulunmaktadır” diye konuştu.

SOCAR ve TPAO ortasında hidrokarbon yataklarının aranması ve üretimindeki işbirliğine dikkati çeken Memmedov, TPAO’nun Azerbaycan’ın Şafak-Asiman, Karabağ ve başka birtakım projelerle ilgilendiğini söyledi.

Iğdır-Nahçıvan Doğal Gaz Boru Çizgisi için çalışmalar sürüyor

Memmedov, Iğdır ve Azerbaycan’ın Nahçıvan bölgesi ortasında doğal gaz boru sınırı inşa edilmesinin da gelecek projeler ortasında yer aldığına işaret ederek, “2020 yılında imzalanan mutabakat zaptı ile temelleri atılan ve yılda 500 milyon metreküp gaz taşıma hacmine sahip olacak bu projenin uygulanması tarafında gerekli adımlar atılıyor” dedi.

Genel olarak çocuklar oyalansın diye ya da gelişimine yararının olacağını düşündüğümüz yüzlerce oyuncak ile çocukları yalnız bırakırız. Lakin fazla oyuncak ile oynamak gelişim periyodundaki çocukların gelişimini olumsuz tarafta etkilediğini göz arkası ediyoruz. Gelin birlikte bilim insanlarının da araştırmalarının sonucunda fazla oyuncağı çocuk gelişiminde ki tesirlerini inceleyelim.

Fazla oyuncağın çocuk gelişimindeki olumsuz tesirlerini nelerdir?

Amerika Birleşik Devletleri’ndeki Toleda Üniversitesinde araştırmacılar küçük çocukların etraflarında daha az oyuncak bulunmasının onları daha kaliteli oyun oynamaya teşvik edip etmediğini incelemek için bir araştırma yapılmış ve On sekiz – otuz ay ortası yeni yürüme devrindeki çocukla yapılan araştırmada, çocukların oyun davranışları 30’ar dakika boyunca bir oyun odasında 16 oyuncak ve öteki odada 4 oyuncak olacak biçimde incelenmiş.

Araştırma sonucunda ise etrafında daha fazla oyuncak olan çocuklar oyunları sırasında bir oyuncaktan başkasına daha çok geçiş yapmış ve her bir oyuncakla daha kısa mühlet oynamışlar. Çocuklar, etraflarında daha az oyuncak varken ise her bir oyuncakla daha uzun mühlet ve daha fonksiyonel formda oyun oynadığı gözlemlenmiş.

Araştırmacılar, çocuğun etrafında bulunan fazla oyuncakların bu tesirinin, oyun sırasında art planda açık olan televizyonun tesirlerine benzeri bir halde, çocukların dikkatlerini belli bir yere yönlendirmelerini zorlaştırıyor olabileceği ve bu durumun çocukların bu yaşlardan itibaren gelişen dikkat müddetlerini artırma maharetlerinin gelişimi için olumsuz bir ortam yaratabileceği istikametinde çıkarımlarda bulunmuşlar.

Buna araştırmaya nazaran çocuğun oyun oynarken etrafında fazla oyuncak bulunması; dikkat dağınıklığına, hayal dünyasının körelmesine, marifetlerinin gelişmemesine, doyumsuzluğa, değer bilmemesine ve kendini tabir etme yeteneğinin zayıflamasına sebep olabilir.

Bu bulgular gösteriyor ki, küçük çocukların oyun ortamlarını gereğinden fazla oyuncakla doldurmak onların dikkat gelişimleri ismine olumlu bir seçim olmayabilir.

Altcoin piyasası haftanın çift haneli düşüşünü telafi etmekle meşgulken, kripto analistleri sıradaki fırsatlar için XRP, PEPE ve LINK grafiklerine göz atıyor…

Michaël van de Poppe, 2 altcoin için büyük çıkış gördü

XRP

Poppe, 10 Haziran’da yayınladığı YouTube görüntüsünde, kısa vadede izlenecek birincil altcoin’ler olarak XRP ve Litecoin’i (LTC) vurguladı. Kripto analisti, XRP’nin fiyat istikameti konusunda Ripple’ın devam eden SEC davasına işaret ediyor. XRP’nin haftalık grafiğine bakarak, fiyatı için mümkün bir çıkış senaryosu belirliyor. Poppe’ye nazaran XRP, 0,52 dolardaki direnç düzeyini aşarsa 1 dolara kadar yükselebilir. Tahlillerine nazaran:

0,52 dolardaki direnci kırarsak, 0,75 dolara genişlemeye başlayabileceğimizi düşünüyorum, lakin büyük olasılıkla bir dolar yahut daha fazlasına gerçek genişlemeye başlayacağız. Bu direnç bölgesini kırmak için, konum almak isteyeceğiniz yerdir.

Fiyat hareketinin potansiyel vakit çizelgesiyle ilgili olarak Poppe, beklenen senaryonun ortaya çıkmasının birkaç hafta sürebileceğinden bahsetti. Şu anda XRP, gün içi yavaşça toparlandığı 0,49 dolardan süreç görüyor.

Ek olarak analist, XRP ve Dogecoin (DOGE) ortasındaki korelasyonu da vurguladı. XRP öngörüldüğü üzere performans gösterirse, dikkat cazibeli korelasyonu nedeniyle odağın Dogecoin’in de ivme kazanmasını bekliyor.

Litecoin (LTC)

Litecoin kelam konusu olduğunda Poppe, Ağustos ayındaki halving’in fiyat hareketliliğine yol açmasını bekliyor. Ayrıyeten, son fiyat hareketlinin, LTC’nin “klasik bir yükselen üçgen yapısı” sergileyerek konsolidasyon evresinden çıkmaya hazır olduğunu gösterdiğini belirtti. LTC şu anda 100 dolarda dirençle karşı karşıya. Buna nazaran Poppe, bu seviyeyi aşmanın 92 doları geri kazanmaya bağlı olacağından bahsetti. Lakin, piyasadaki potansiyel dalgalanma konusunda uyarıyor:

Klasik bir yükselen üçgen yapıya sahibiz, burada da bu direnci 100-105 dolar ortasında yaşıyoruz. Şayet 92 dolar civarındaki seviyeyi temel alan yukarıyı kıracaksak, bir genişleme yapabiliriz.

Analist ayrıyeten Litecoin’in performansının Bitcoin hareketine yakından bağlı olduğunu da kaydetti. Varsayımlarına nazaran, Bitcoin 26.500 dolara ulaşırsa, potansiyel olarak LTC için güç sağlayacak.

Ek olarak, LTC’nin yatırımcıların kar elde etmeyi düşünebilecekleri bir fiyat düzeyi olan en az 170 dolara yükselme potansiyeline sahip olduğunu varsayım etti. LTC şu anda 77,07 dolardan süreç görürken Poppe, 77,1 dolarlık fiyatın varlığı biriktirmek için bir fırsat sunduğunu öne sürdü.

Altcoin Sherpa, bu 4 coin için short fırsatlarını değerlendirdi

Render (RNDR)

Bir öbür analist Altcoin Sherpa, kimileri yükseliş olmak üzere 4 altcoin kısa vadeli fırsatları kıymetlendirdi. Kripto analisti, Render’ın (RNDR) son yükseliş trendinin şimdilik sona ermiş üzere göründüğünü söylüyor. Tahlillerine nazaran, RNDR’nin son birkaç haftadaki anemik hacmi, yatırımcıların Ethereum ağında yürütülen projeye olan ilgisini kaybettiğini gösteriyor. Sıradaki fiyat gayesi olarak 1 doları belirliyor:

RNDR bence çok daha düşük fiyatlar beklediği için yorgun görünüyor. Short arıyorum… Son bir yorgunluk imtihanını görebilirsiniz. Bence bu çok daha aşağılara iner. Vakit içinde 1 dolar yahut daha düşük.”

BNB Coin (BNB)

Sherpa daha sonra BNB grafiğinde düşüş eğilimi gördüğünü paylaştı. Analist, BNB’nin hala yıllık aralığında süreç gördüğünü söylerken, yatırımcıların çok düşüş eğilimi gösterme konusunda iki defa düşünmeleri gerektiğini söylüyor:

Genel olarak BNB için gerçek bir trend değişikliği görmüyorum. Hala geçen yıl olduğu aralıkta ve bence 220-250 dolar civarında bir test geliyor. Binance’in âlâ durumda olduğunu ve yakın gelecekte önder olacağını düşünüyorum… Bu nedenle short için uygun bir alan olduğunu düşünmüyorum. Sırada 300 dolara kadar bir hareket için beklerdim.

BNB şu anda 236.57 dolardan süreç görüyor. Kriptokoin.com olarak aktardığımız üzere, dün Binance’de 57 dolara kadar düşüş gösterdi.

Chainlink (LINK)

Chainlink’e geçen Sherpa, fiyatın değerli bir dayanak düzeyine ulaşması durumunda kısa vadeli ralliyi ateşleyeceğini söylüyor.

LINK’in 5,50 dolar civarında sıçraması bekleniyor. Bu mevcut alan tıpkı vakitte bir takviye düzeyidir, bu nedenle burada düşük düzeylere kadar olan rastgele bir yer dayanak için uygun görünüyor.

Pepe (PEPE)

Sherpa son olarak Pepe’nin (PEPE) mevcut fiyatından 2 kat yükselmeye hazır olduğunu söyledi. PEPE’nin takviye ve direnç düzeylerini belirlemek için bir teknik tahlil prosedürü olan Fibonacci düzeltme düzeylerini kullanan Sherpa, Pepe’nin 0,00000234 dolarlık bir fiyata, yani 0,50 Fibonacci düzeyine sıçrayacağını kestirim ediyor. Tahlillerine nazaran:

Dün mevcut konumuma daha fazla PEPE ekledim, sanırım bu eninde sonunda .50 fib’e hareket edecek, fakat daha düşük bir zirve yapacak (ve bu ortada kar da alacağım). Hala bunun sonunda çok daha aşağı ineceğini düşünüyorum, lakin daha düşük bir yüksek/çıkış rallisi bana beklenen görünüyor.

Son olarak Sherpa, Bitcoin’in haftalar boyunca 25.000 dolar bölgesinde dalgalanacağını iddia etti. Önder kripto şu anda gün boyunca yatay hareket ettiği 25,769.35 dolardan süreç görüyor.

Ece Seçkin, Türkiye’de satışı olacak bir telefonun reklam mutabakatı için el sıkıştı. Paraya para demeyecek bir fiyata onay veren Ece Seçkin, projeden kazanacağı para hayret ettirdi.

Ünlü müzikçi Ece Seçkin, oynadığı reklam sinemaları ile dikkatleri üzerine çekmeyi başarıyor. Tekrar bir reklam projesi için harekete geçen Seçkin, Türkiye’de satışı olacak yeni bir telefon markasının yüzü olacak.

Posta’dan Kaan Ölker’in haberinde yer alan ayrıntıya nazaran; Ece Seçkin, bir telefon markasıyla muahedede bulundu.

Ünlü müzikçinin, reklam sineması mutabakatı için 1.5 milyon TL alacağı ileri sürüldü.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK GÖRÜNTÜ;

Sinan Akçıl’dan takdir toplayan açıklamalar: “Ülkemizi hoş anlatalım”​

Burhaniye Belediyesi, yaklaşan Kurban Bayramı dolayısıyla ilçede bulunan mezarlıklarda bakım ve düzenleme çalışmalarına hız verdi.

Sağlık İşleri Müdürlüğü ekipleri yıl boyu düzenli olarak yaptıkları mezarlık bakım ve temizlik işlerini Kurban Bayramı öncesi yoğunlaştırdı. İlçe genelindeki mezarlıklarda da programlı bir şekilde bakım çalışması yürütülüyor.

Bayrama özel yapılan çalışmada mezarlıkların içerisindeki yabani otlar temizlenirken, yürüyüş yolları ve ağaçların da bakımları gerçekleştirilip, haşerelere karşı ilaçlama çalışması da yürütülüyor. Boyama çalışmaları ve onarımlarla da bakımları yapılan mezarlıklar bayram ziyaretleri için hazırlanıyor.

Çalışmaların, vatandaşlardan da takdir topladığını dile getiren Sağlık İşleri Müdürlüğü yetkilileri, vatandaşların kabir ziyaretlerini daha temiz ve bakımlı ortamda yapmaları için çalışmalarını hassasiyet ve titizlikle yapıldığını bildirdi

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

2053 Kocaeli Akıllı Ulaşım Sistemleri Eylem Planı kapsamında çalışmalar devam ediyor

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi kent için Akıllı Ulaşım Sistemi bileşenleri içeren şehir içi yol ve yerel trafik kontrolü için gelişmiş bir şehir yönetim sistemi tasarlamak ve uygulamak amacıyla çalışmalarını sürdürüyor. Bu kapsamda 20 Mart 2023 tarihinde sözleşmesi imzalanan ‘2053 Kocaeli Akıllı Ulaşım Sistemleri Eylem Planı’ kapsamında belirlenen stratejik hedefler doğrultusunda ilerleme sağlanıyor.

TOPLANTI YAPILDI

Ulaşım Dairesi Başkanlığı bünyesinde yürütülen, ‘2053 Kocaeli Akıllı Ulaşım Sistemleri Eylem Planı’ kapsamında yüklenici firma ile toplantılar yapılıyor. Toplantıda Kocaeli’de mevcut Akıllı Ulaşım Sistemleri Altyapısının Geliştirilmesi, Ulaşımda Sürdürülebilir Hareketliliğin, Verimliliğin, Güvenliğin sağlanması amacı ile yapılan analizlerin değerlendirilmesi yapıldı.

STRATEJİK AMAÇLAR BELİRLENDİ

Kentin güçlü yönlerinden ve fırsatlarından en üst düzeyde yararlanılması ve tehditlerin ve zayıf alanların etkisinin en aza indirilmesi amacıyla yapılan çalışmanın sonuçları değerlendirildiği toplantıda stratejik amaçların belirlenmesi ve devamında izlenecek yollar planlandı.

AKILLI ULAŞIM SİSTEMİ

Proje sonunda tüm ulaşım modlarına entegre, güncel teknolojileri kullanan, yerli ve milli kaynaklardan yararlanan, verimli, güvenli, etkin, yenilikçi, dinamik, çevreci, katma değer sağlayan ve sürdürülebilir akıllı bir ulaşım sisteminin oluşturulması hedefleniyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Aliağa Belediyesi Sanatevi (ASEV) yıl sonu etkinliklerinin son gününde ‘Unutulmaz Şarkılar’ ile sahne alan Türk Sanat Müziği (TSM) Korosu, musiki tutkunlarına unutulmaz bir gece yaşattı.

ASEV yıl sonu etkinlikleri TSM korosunun ‘Unutulmaz Şarkılar’ konseriyle son buldu. Dört gün süren etkinliklerde kursiyerlerin tiyatrodan dans ve enstrümantal gösterilerine, türkü şöleninden musiki ziyafetine kadar sahnelediği birçok sanatsal etkinlik Aliağalılara sanat dolu saatler yaşattı.  

Verdikleri her konserde sanatseverlerin gönlünde taht kuran TSM Korosu, sahne aldıkları Ulaş Bayam Açık Hava Tiyatrosu’nda dinleyenlerin kulaklarının pasını sildi. Şef Barış Doğan’ın sanat yönetmenliğindeki 60 kişilik dev koro konserine ‘Unutamıyorum’ isimli şarkıyla başladı. Şarkılarıyla dinleyenleri mest eden koronun solistleri, kimi zaman sergiledikleri solo performanslarıyla da alkış aldı.

Başkan Serkan Acar Koristlerle Birlikte Söyledi
Konserde tüm şarkılara musikisever ile birlikte eşlik eden Aliağa Belediye Başkanı Serkan Acar, son bölümde ‘Eski Dostlar’ isimli parçayı sahnede koristlerle yanyana söyledi. Türk sanat müziği sevenlerinin hayranlığını kazanan koristler, iki buçuk saat süren konser sonunda ayakta alkışlandı. Konser, koronun ve seyircilerin İzmir Marşı’nı hep bir birlikte söylemesiyle son buldu.  

Başkan Serkan Acar, “Sanat Günlerimizde Birçok Sürpriz Bizlerle Olacak”
Unutulmaz şarkılarla unutulmaz bir gece yaşadıklarını ifade eden Aliağa Belediye Başkanı Serkan Acar, “Tüm koro üyelerimize, birbirinden değerli saz sanatçılarımıza, teknik ekibe, gecenin mimarı Barış hocamıza ve bizleri hiçbir zaman yalnız bırakmayan çok kıymetli sanatseverlerimize çok teşekkür ediyorum. Yaklaşan kurban bayramı öncesinde tüm vatandaşlarımızın kurban bayramını kutluyorum. Bayramdan hemen sonra Aliağa sanat günlerimiz de başlayacak. Konser, tiyatro gibi birçok sürpriz etkinlik bizlerle olacak” dedi.  

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Gaziemir Belediyesi’nin düzenlediği etkinliğe katılan her yaştan bisiklet sevdalısı, sağlıklı bir yaşam ve doğa için pedal çevirdi, çevre sorunlarına dikkat çekti. 

Gaziemir Belediyesi, Dünya Bisiklet Günü etkinlikleri kapsamında “Sağlık için pedalla” sloganıyla düzenlediği bisiklet turunda, her yaştan bisikletseveri bir araya getirdi. Vatandaşları doğa ve sporla buluşturmak, çevre katliamlarına dikkat çekmek amacıyla düzenlenen bisiklet turu, Gaziemir Belediyesi Ana Hizmet Binası önünden başladı. Tura, Gaziemir Belediyesi Başkanvekili Necati Kırmaz, Gaziemir Aktif Pedal Topluluğu, Gaziemir Doğa Gezerler, Doğa için Bisiklet, Efes Bisiklet Grubu, Dost Pedal, Extrem Yol Grubu, Tire Bisiklet Derneği’ne üye 250 civarında bisiklet sevdalısı katıldı. Bisikletliler, Türkan Saylan Caddesi, Atatürk Bulvarı, Akçay Caddesi, Atatürk Caddesi, Ege Caddesi güzergâhından Sarnıç Piknik Alanı’na ulaştı. Yaklaşık 6 kilometre uzunluğundaki parkurda pedal çevirerek ter döken bisikletçiler, piknik alanında düzenlenen etkinliklerde eğlenerek yorgunluk attı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Antalya Büyükşehir Belediyesi, yaz mevsiminin başlamasıyla birlikte 1450 personel, 19 araç ve 3 tekneyle sinekle yoğun mücadele ediyor. Halk sağlığını korumak amacıyla kent merkezi ve tüm ilçelerde ilaçlama çalışmaları aralıksız sürüyor.

Antalya Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı’na bağlı vektörel mücadele ekipleri vatandaşların rahat bir yaz geçirmesi için 1450 kişilik mücadele ordusu ile karada ve suda gece-gündüz çalışma yapıyor. 

1450 PERSONEL 12 AY SAHADA 

Başta karasinek, sivrisinek ve hamam böceği olmak üzere, sineklerin üreme alanlarına yönelik gerçekleştirilen çalışmalar ilaçlama personeli tarafından 12 ay boyunca kesintisiz sürdürülüyor. Çevre sağlığı ekipleri haşerelerin üreme alanı olan açık alan su birikintisi, durgun akan dereler, bataklık alan, asansör boşluğu, bina altı suları, inşaat sahası, rögar, mazgal, fosseptikler, bahçelerde bulunan depo, kova, küvet, saksı, varil, tekne, bidon, lastik içi gibi alanlarda vektörle mücadele çalışmaları gerçekleştiriyor. 

YAĞIŞLAR İLAÇLARIN ETKİSİNİ AZALTTI 

Büyükşehir Belediyesi Çevre Sağlığı Şube Müdürü Mesut Çınar, son dönemlerde iklim değişikliği nedeniyle yağış rejiminde farklılıklar meydana geldiğine dikkat çekerek; “Özellikle son 1.5 ayda Antalya’da farklı dönem ve saat aralıklarında yağmurlar meydana geldi. Bu yağışlar vektörle mücadele faaliyetinde kullanılan ilaçların otomatik olarak yağmurla beraber yıkanıp gitmesine sebep oldu” dedi. 

VATANDAŞLAR SU BİRİKİNTİSİNE İZİN VERMESİN 

Sivrisinek, karasinek gibi haşerelerle mücadelede özellikle çatı katları, site bahçeleri, bodrumlardaki ve atık durumundaki malzemelerin üzerinde kalan su birikintilerinin bu tür canlıların üremesinde önemli bir faktör oluşturduğuna dikkat çeken Mesut Çınar, “Vatandaşların çatılara ve binaların etraflarına koymuş oldukları boş kaplara dolan yağmur suyuyla beraber sivrisinek ve haşereler buralara yumurtluyor. Sonrasında ani ve kontrolsüz uçkun meydana geliyor. İlaçlama personelimiz bu çatı katları, balkon ve bahçelerindeki su birikintilerine ulaşamaması sebebiyle, vatandaşlar tarafından biriken suların boşaltılması gerekiyor” diye konuştu. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Büyükşehir’e bağlı Beyaz Kalpler Eğitim ve Gelişim Merkezinde eğitim gören öğrenciler depremden etkilenen kardeşlerine destek oldu

6 Şubat’ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerin yaralarını sarmak için tüm gücüyle gayret gösteren Kocaeli Büyükşehir Belediyesinde bu seferki destek öğrencilerden geldi. Büyükşehir’e bağlı Beyaz Kalplerde aşçı yardımcılığı,  pastacılık grubu ve Barista öğrencilerinin organize ettiği Waffle-kahve günü sosyal sorumluluk projesi etkinliğinde ikramların satışı yapılarak elde edilen gelir deprem bölgesine gönderildi.

ELLERİYLE PİŞİRİP SERVİS ETTİLER

Beyaz Kalpler Eğitim ve Gelişim Merkezinde yaklaşık altı aydır eğitim alan tüm öğrencilerin yer aldığı etkinlikte misafirlere çilekli, muzlu ve çikolatalı waffle ve kahve türlerinden de; Türk kahvesi, Cafe latte, Americano, Cappuccino ve çay ikramında bulunuldu. Öğrencilerin siparişlerini alıp masalara servis ettikleri yiyeceklerden elde edilen gelir deprem bölgesinde yaraları sarmak için gönderildi.  

YARALARI SARMAKTAN ONUR DUYUYORUZ

Beyaz Kalpler’in bahçesinde gerçekleşen etkinliğe Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın’ın eşi Figen Büyükakın, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Hasan Aydınlık, Birinci Hukuk Müşavirliği Av. Necmi Özen, daire başkanları, müdürler ve personel katıldı. Figen Büyükakın etkinlik sonunda öğrencilerle hatıra fotoğrafı çektirdi. Ardından “Unutulmaya yüz tutmuş lezzetler” yemek yarışmasında ödül alan öğrencilere de kupalarını verdi. Öğrenciler deprem bölgesindeki kardeşlerine destek olmak istediklerini, bir nebze de olsa bu şekilde yaraları sarmaktan onur duyduklarını belirtti. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İstanbul Devlet Tiyatrosu, Beyoğlu’nda eski bir hanın ve renkli kiracılarının zamana meydan okuyan hikâyelerini Tangopera müzikali ile Atatürk Kültür Merkezinde sanatseverlerin beğenisine sunuyor.

Atatürk Kültür Merkezi, 16-17-18 Haziran tarihlerinde hem görsel hem işitsel bir şölen olan Tangopera müzikaline ev sahipliği yapıyor. İstanbul Devlet Tiyatrosu’nun sahneleyeceği müzikal, Beyoğlu’ndaki eski bir handa dostluk, vefa ve bağlılık üzerine eşsiz bir hikâye sunuyor. Ragıp Ertuğrul ve Gökay Genç’in kaleme aldığı müzikali Elif Erdal yönetiyor. Müziklerine Burhan ve Gökhan Şeşen kardeşlerin imza attığı gösterinin dekor ve kostüm tasarımı Şirin Dağtekin Yenen’e, ışık tasarımı Akın Yılmaz’a, koreografisi Filiz Dursunoğlu’na, dramaturjisi ise Günay Ertekin’e ait.

Müzikalde, Yıldırım Gücük (Turgut Bey), Ahenk Demir (Madam Ani), Kemal Topal (Hüseyin Efendi), Sevinç Erol (Şadıman Hanım), Murat Yatman (Ulvi Paşabey), İrem Alnıaçık (Hale), Evren Akyürek (Kenan), Ferhat Işıktaş (Pedro), Ecem Alpay (Belgin), Kemal Aydın Sezgin (Fikret), Ceren Narinoğlu (Funda Aşkın), Burhan Yıldız (Asım), Mustafa Çirkin (Aloş) ve Ege Sezer (Hakan) güçlü oyunculuklarıyla göz dolduruyor. 20’yi aşkın dansçının da yer aldığı müzikalde, orkestrayı şef Rahim Ozan Demir yönetiyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Erasmus programı kapsamında Kocaeli’ye gelen Hollandalı öğrenciler Maide Kafe ve Restoran’da Türk Mutfağının inceliklerini öğreniyor

Hollandalı öğrenciler Türk Mutfağını Kocaeli’de öğreniyor

Her yıl dünyanın farklı ülkelerinden yüzlerce öğrencinin Türkiye’ye gelmesine olanak sağlayan Erasmus programı Hollandalı öğrencilere Türk Mutfağının kapıları açtı. Hollandalı öğrenciler Kocaeli Büyükşehir Belediyesi iştiraklerinden Antikkapı A.Ş.’ye bağlı üretim tesisi ile Maide Kafe ve Restoran’da Türk Mutfağının önemli yemeklerini öğreniyor.

STAJ İÇİN KOCAELİ’YE GELDİLER

Hollanda’nın Schiedam şehrinde bulunan Lentiz Life College gastronomi öğrencileri Erasmus programıyla Kocaeli’ye geldi. Öğrenciler Kocaeli Büyükşehir Belediyesi iştiraklerinden Antikkapı A.Ş.’ye bağlı Maide Kafe ve Restoran’da staj yapmaya başladı. Hollandalı öğrenciler Türk Mutfağının eşsiz lezzetlerini Antikkapı’da öğreniyor.

TÜRK MUTFAĞININ İNCELİKLERİ

Hollandalı 12 öğrenci iki hafta boyunca Antikkapı A.Ş.’ye bağlı Maide Kafe ve Restoran’da çalışacak. Eğitimleri süresince Hollandalı öğrencilere Türk şefler tarafından Türk Mutfağının eşsiz lezzetleri öğretilecek. Öğrenciler, ilk günden itibaren Maide Kafe ve Restoran mutfağında pide ve kebap yapmayı öğrendi.

FAVORİSİ SÜTLAÇ VE BAKLACA

Türk Mutfağını çok sevdiğini söyleyen öğrencilerden Manouck van der Plaat,  “Türkiye’de staj programı olacağını duyduğumda hemen başvurdum. Çünkü kolay kolay elde edemeyeceğim bir deneyim olacağını düşündüm. Burada ortam çok güzel.  En çok küçük kâselerdeki fıstıklı sütlacı ve baklavayı seviyorum” dedi. Öğrenciler, bu imkânı sağlayan Büyükşehir Belediyesi ve Antikkapı’ya teşekkür etti.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Konak Belediyesi Sivil Savunma Uzmanlığı Birimi bünyesinde kurulan Konak Arama Kurtarma Merkezi’nin (KAM) 46 kişilik ekibi acil yardım ve arama kurtarma eğitimlerine başladı. Eğitimlerin ardından ulusal kurtarma ekiplerinden biri olacak KAM timi, doğal afetlerde hızla sahaya inerek can kurtarmak için canla başla çalışacak. Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, “Sadece ekibimizi eğitmekle kalmıyor, ekipman ve araçlarımızı da hazırlıyoruz. Konak en kısa sürede olası doğal afetlere hazır hale gelecek” dedi.

Konak Belediyesi, Sivil Savunma Uzmanlığı Birimi bünyesinde kurduğu Konak Arama Kurtarma Merkezi’nde (KAM) arama, kurtarma ve ilkyardım çalışmalarına hız verdi. Merkezin 46 gönüllü belediye çalışanından oluşan ekibi,

doğal afetlerde hızla sahaya ulaşıp can kurtarmak için acil yardım ve arama kurtarma eğitimleri almaya başladı.

Konak Belediye Başkanı Abdül Batur’un öncülüğünde kurulan KAM timine eğitimler, İzmir İl Afet ve Acil Durum Arama ve Kurtarma Birlik Müdürü Atilla Altunulak, AKUT İzmir Ekip Lideri Ramazan Ergut, Konak Sivil Savunma Uzmanı Şebnem Elçi tarafından teorik ve uygulamalı olarak, AFAD ve AKUT’un yerleşkelerinde veriliyor. Eğitimlere özel eğitimli arama kurtarma köpeği Mişa da belirlenen zamanlarda eşlik ediyor.

Önce eğitim, sonra sınav

Eğitimler için iki ayrı grubu ayrılan timin 27 kişiden oluşan ilk ekibi koordinat bulma, GPS eğitimi, temel kampçılık çalışmalarına katıldı. Ekip daha sonra ‘hafif arama kurtarma’ eğitimine başladı. Bu süreçte afet alanında nasıl davranılacağını, nasıl kurtarma yapılacağını, personel araç ve alan güvenliğinin nasıl sağlanacağını öğrenen ekip, telsiz, ilk yardım, enkaza girme ve enkaz kaldırma eğitimlerini de alacak. KAM tipi eğitimlerin sonunda sınava girecek ve İçişleri Bakanlığı’nın akreditasyon sertifikasını alacak. Sertifika KAM timini ulusal kurtarma ekiplerinden biri haline getirecek. Tim, doğal afetlerde arama kurtarma ve ilk yardım çalışmalarına profesyonel ekiplerle birlikte katılabilecek. KAM timinin eğitimlerine de ara verilmeden devam edilecek.

Başkan Batur: Bu gerçekten kaçamayız

KAM timiyle ilgili bilgi veren Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, 6 Şubat Kahramanmaraş depremlerini hatırlatarak, “Hepimizin yüreğini yakan o dönemde acil yardımın, arama kurtarma çalışmalarının ne kadar hayati bir öneme sahip olduğunu hep birlikte gördük. Bu nedenle biz de can kurtaran timimizi hazırlıyoruz. Özellikle depremlerde, enkaz altında kalan vatandaşlarımıza hızla ulaşmak çok önemli. Biz bunu 6 Şubat depremlerinde yapabilseydik eğer, nice canımızı daha kurtarmış olacaktık. En çok da enkaz altındaki canlarımızın o çaresiz bekleyişleri bizi yıktı. Biz Konak Belediyesi olarak ekibimizi hazırlıyoruz. Türkiye bir deprem bölgesi, İzmir’de de risk büyük. Bu gerçekten kaçamayız. Bu nedenle hazırlıklarımızı hızla tamamlamalıyız” diye konuştu. KAM timinin sadece İzmir’de değil, ulusal çapta doğal afetlerde sahada olacağını belirten Batur, şöyle devam etti:

“6 Şubat depremleri bize bir şeyi daha gösterdi: Hızla organize olabilmek, ilk yardım malzemelerini, temel ihtiyaç malzemelerini hızla afet bölgesine ulaştırmak da hayati öneme sahip. Mobil mutfak, mobil duş ve diğer ekipmanlara da çok büyük gereksinim duyuluyor. Belediye olarak afet merkezimizi kurduk. Sadece ekibimizi eğitmekle kalmıyor, ekipman ve araçlarımızı da hazırlıyoruz. Kentsel dönüşüm çalışmalarımıza biz zaten çok önce başlamıştık. Konak’ta bu dönüşümün şart olduğunu göreve geldiğimizden beri söylüyor ve gerekli çalışmaları yapıyoruz.  Konak en kısa sürede olası doğal afetlere hazır hale gelecek.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Türkiye’nin önde gelen üniversitelerinden Marmara Üniversitesi’nin AstraZeneca Türkiye’nin koşulsuz desteği ile başlattığı “PROHEART-AI” Projesi kapsamında, kalp yetersizliğinin yapay zekâ ve giyilebilir teknoloji kullanılarak erkenden tespit edilmesi hedefleniyor.
 Epidemiyolojik verilere göre; hastaneye başvuran her iki kalp yetersizliği hastasından biri sonraki 5 yıl içinde yaşamını yitiriyor ve kalp yetersizliği hastalığı aynı zamanda 65 yaş üstü kişilerde en sık hastaneye yatış nedeni olarak saptanıyor. Bu durum, bu hastalığın erken teşhis ve tedavisini daha da önemli hale getiriyor. Bu veriden yola çıkan Marmara Üniversitesi, giyilebilir teknoloji kullanılarak kalp yetersizliğinin yapay zekâ ile daha erken tespit edilmesini sağlayacak PROHEART-AI projesine başladı. AstraZeneca Türkiye’nin koşulsuz destek verdiği projeye Marmara Üniversitesi ile birlikte Eskişehir Osmangazi Üniversitesi, Eskişehir Sağlık Bilimleri Üniversitesi Şehir Hastanesi, Kütahya Sağlık Bilimleri Üniversitesi Şehir Hastanesi ve Elazığ Fırat Üniversitesi de katkıda bulunacak. Projenin detayları Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ümit Süleyman Şehirli, Marmara Üniversitesi Hipertansiyon ve Ateroskleroz Araştırma Merkezi (HİPAM) Müdürü Prof. Dr. Ali Serdar Fak, AstraZeneca Orta Doğu, Afrika ve Türkiye Bölgesi’nden Sorumlu Başkan Dr. Pelin Eriştiren İncesu ve AstraZeneca Orta Doğu ve Afrika Bölgesi Medikal Direktörü Dr. Viraj Rajadhyaksha’nın katılımı ile gerçekleştirilen toplantıda kamuoyu ile paylaşıldı.

Giyilebilir Tekonoloji Kullanılacak

Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin yanı sıra Mühendislik Fakültesi’nin de dahil olduğu çok disiplinli “PROHEART-AI” projesinde, üzerindeki sensörler aracılığıyla kalbe ait bazı biyolojik verileri anlık izleyebilen ve aynı zamanda bu ölçümleri kaydedebilen giyilebilir teknoloji kullanılacak ve elde edilen biyolojik veriler ve klinik takip verileri ile yapay zeka temelinde algoritma geliştirilecek. Proje, klinik açıdan bu teknolojilerin kullanılarak kalp yetersizliğinin erken tespit edilmesini sağlayacak az sayıdaki çalışmadan biri olarak dikkat çekiyor.

 
Dijital Dönüşümle Bilişim Çağına Uygun Çözümler

Proje hakkında bilgi veren Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ümit Süleyman Şehirli, “Marmara Üniversitesi köklü geçmişinden gelen deneyimi ile toplumsal değerleri ön planda tutarak tüm paydaşları için bilim, kültür, sanat ve sporda değer üreten, yaşam boyu öğrenmeye verdiği önemle sürdürülebilirliği hedefleyen, çok dilli eğitimiyle öncü, uluslararası ve çağdaş bir üniversitedir. Eğitim ve araştırmaların öncülerinden biri olarak toplumsal gelişime yön veren uluslararası bir üniversite olma vizyonu ile çalışırken tıp fakültesi olarak üniversitemizin bu vizyonunu medikal dünyaya da taşıma hedefiyle ilerliyoruz. Yaptığımız çalışmalarda paydaşlarımız ile yol almak bizim için çok değerli. İnovatif teknolojilerden faydalanarak geliştirdiğimiz bu çözüm de paydaşlarımızdan biri olan AstraZeneca Türkiye ile yaptığımız güçlü iş birliğinin bir sonucu. Bu çalışmamız hipertansiyon başta olmak üzere, kalp ve damar hastalıkları konusunda ileri düzeyde multidisipliner araştırma anlayışının yerleştiği bir Türkiye hedefimize de çok önemli katkılarda bulunacak. Erişkinlerde en sık görülen ve en sık ölümlere sebep olan kalp ve damar hastalıkları alanında multidisipliner bir yaklaşım ile böylesine önemli bir projeyi hayata geçirmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Dijital dönüşümün tüm olanaklarından yararlanarak bilişim çağına uygun çözümler sunmak için çalışmalarımıza kesintisiz bir şekilde devam edeceğiz.” dedi.
 
Kalp Yetersizliği, Dünyanın Sorunu!

Marmara Üniversitesi HİPAM Müdürü Prof. Dr. Ali Serdar Fak ise açıklamasında şunları söyledi: “Kalbin kasılma veya gevşeme performansının azalması nedeniyle doku ve organlara gerekli ve yeterli kanı gönderememesi sonucu ortaya çıkan kalp yetersizliği, Türkiye’de ve dünyada en sık görülen kronik sağlık sorunlarından biridir.[2] Hipertansiyon, şeker hastalığı, obezite, kalp damar hastalığı, kronik akciğer hastalığı, kronik böbrek yetersizliği, kalp kapak hastalığı, kalp ritim bozuklukları, kalp kası hastalığı veya doğumsal kalp hastalığı kalp yetersizliği sebepleri arasındadır.[3] Kronik kalp yetersizliğinin seyrinde klinik kötüleşmeler yaşanabilir; hastalar artan şikayetlerle sık olarak acile başvurur. Acil başvuru ve yatışlar hastalığın seyrini olumsuz etkiler ve risk daha da artar. Bu nedenle takipte olası kötüleşmenin erken fark edilmesi çok önemlidir. Erken fark edilmesi ve tedavinin zamanında düzenlenmesi hastalığın seyrini iyileştirebilir. Geçtiğimiz yıl HİPAM olarak M.Ü. Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı ve M.Ü. Mühendislik Fakültesi ile birlikte biyolojik verilerden kalp yetersizliğini tespit edebilen bir yazılım geliştirdik. Yakında bilimsel bir dergide yayınlanacak. Bu projemizde ise kronik kalp yetersizliği hastalarında klinik kötüleşmeyi daha erken fark edecek bir yazılım geliştirme amacındayız. Beş klinik merkezle birlikte hastaları takip edeceğiz ve giyilebilir teknoloji ile elde ettiğimiz verileri kullanacağız. Gerçek verileri önceden planlanmış şekilde kullanacağımız için değerli sonuçlara ulaşacağımıza inanıyoruz. Çok disiplinli bir yaklaşımla hayata geçirdiğimiz bu projede giyilebilir cihazlar ve yapay zekâ gibi yenilikçi teknolojiler sayesinde kronik kalp yetersizliği hastalarının takibinde ‘karar destek sistemi’ oluşturmayı hedefliyoruz. Kalp yetersizliği gelişimini engellemek, gelişmişse ilerlemesini yavaşlatmak, yaşam süresini uzatıp yaşam kalitesini yükseltmek için üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmeye devam edeceğiz.”
 
“Bu Proje Bir İlki Gerçekleştirme Potansiyeline Sahip”
Konuşmasında tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de inovasyonu, iş birlikleri yaparak mümkün hale getirdiklerini söyleyen AstraZeneca Orta Doğu, Afrika ve Türkiye Bölgesi’nden Sorumlu Başkan Dr. Pelin Eriştiren İncesu, “Ar-Ge ve inovasyon çalışmalarımıza devam ederken iyileştirilmiş hasta sonuçlarına odaklı, entegre ve kişiselleştirilmiş sağlık hizmetleri çözümlerine sahip bir gelecek hedefiyle de çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Teknoloji firmalarıyla ve akademik dünya ile iş birliği yaparak, hastalıkların tanı ve teşhisinde sağlık çalışanlarına destek oluyoruz. Marmara Üniversitesi ile kalp yetersizliği konusunda yaptığımız bu iş birliği de yapay zekâ destekli uygulamalar geliştirerek hastalıkların tanı ve teşhisinde sağlık çalışanlarına destek verme konusundaki kararlılığımızın bir yansıması. Pek çok kanser türünden daha ölümcül seyredebilen kalp yetersizliğinde de erken tanı, kanser kadar önem arz ediyor. Bu bağlamda Marmara Üniversitesi’ne yeni nesil teknolojilerle sağlık uzmanlığını buluşturan bu projede koşulsuz destek sağlayacağız. Projede ortaya çıkacak sonuçlar ise sadece Türkiye’de değil dünyada da bir ilki gerçekleştirme potansiyeline sahip. Kalp yetersizliği alanında Türkiye’yi bölgemizdeki bir ana merkez haline getirmeyi amaçlıyoruz. Türkiye’nin akademik gücü ve sağlık sektöründeki potansiyeliyle birlikte, kalp yetersizliği hastalarının yaşam kalitesini artıracak çözümler sunmaya devam edeceğiz.” dedi.
 
Yapay Zekâ İle Hastaların Yaşam Kalitesini Artırmayı Hedefliyoruz
AstraZeneca Orta Doğu ve Afrika Bölgesi Medikal Direktörü Dr. Viraj Rajadhyaksha ise “AstraZeneca olarak değerlerimizden ve bilimden aldığımız ilham ile yaşam değiştiren ilaçların sağlığın hizmetine sunulmasını hızlandırmaya odaklanıyoruz. Ancak yaşam değiştiren ilaçları hastalara ulaştırma misyonumuzu tek başımıza başaramayacağımızı da biliyoruz. Hastaların ve faaliyet gösterdiğimiz toplumların faydası için iş birliklerinin öneminin de farkındayız.  Marmara Üniversitesi ile bilimin öncülüğünde, inovatif ve yeni teknolojileri benimseme vizyonumuz doğrultusunda hastalıkları daha iyi tespit edebilmek ve sağlık sonuçlarını iyileştirmek hedefiyle bu projeyi hayata geçirmenin gururunu yaşıyoruz. “PROHEART-AI” projesi ile giyilebilir teknoloji ve yapay zekâyı kullanarak kalp yetersizliği olan hastalarının yaşam kalitesini artıracak çözümler sunmayı hedefliyoruz. Bu yeni girişimimizin kalp yetersizliği alanına yenilik getirmesini ve gelecekteki iş birliklerinin önünü açmasını diliyoruz” diye konuştu. (BSHA-Bilim Ve Sağlık Haber Ajansı)

Milli Eğitim Bakanlığı, Diyanet İşleri Başkanlığı ve Gençlik ve Spor Bakanlığı arasında gerçekleştirilen Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum Projesi’nin (ÇEDES) hayata geçirilmesinin ardından ve seçimler sonrasında Eskişehir başta olmak üzere İzmir’deki 842 okulda da ‘manevi danışman’ adıyla okullarda imam, vaiz ve müezzin görevlendirilmesi uygulanmasına tepkiler devam ediyor. İzmir İl Eğitim Müdürlüğü ve İl Müftülüğü arasında imzalanan protokolle ildeki 2 bin 496 okulun 3’te 1’ine; yani 842 okula imam görevlendirmesi yapıldı. Eğitim-Sen İzmir Şubeleri konuyla ilgili İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile temasta bulundu. Bilim Sağlık Haber Ajansı’nın edindiği bilgiye göre; projede ve görevlendirmelerde il milli eğitim ve müftülük ölçeğinde geri adım atılması ile ilgili bir durumun söz konusu olmadığı öğrenildi. 

İzmir’deki Protestolara Geniş Kapsamlı Katılım

İzmir’deki okullara ‘manevi danışman’ adı altında imam, vaiz ve müezzin görevlendirmesi ile ilgili Eğitim-Sen İzmir Şubeleri Konak’ta bir eylem gerçekleştirdi. ‘Laik Bilimsel Eğitime Aykırı Uygulamaları Reddediyoruz’ konulu basın açıklamasına; Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen), Tüm Öğrenci Velileri Dayanışma Derneği (Öv-Der), Öğrenci Veli Derneği (Veli-Der), Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği, Halkevleri Sosyal Haklar Derneği, Alevi Bektaşi Federasyonu, Demokratik Alevi Dernekleri, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği, Alevi Kültür Dernekleri, Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı da katılım gerçekleştirdi. Konak’ta gerçekleştirilen eylemde yapılan basın açıklamasında, Türkiye’de siyasi iktidarın eğitim sistemini siyasal-ideolojik hedefleri doğrultusunda, dini kural ve referanslara göre biçimlendirme isteği vurgulanıp, yetkili konumlardaki kişiler tarafından sıklıkla ifade edildiği vurgulanarak, “Laik Bilimsel Eğitime Aykırı Uygulamaları Reddediyoruz” sloganları atıldı. Laik eğitim vurgusunda bulunan Eğitim-Sen ve diğer katılımcılar, “Dini ve manevi değerleri merkeze alan ÇEDES Projesi, etkin bileşeni din referanslı kurumlar olması nedeniyle laik-bilimsel eğitim anlayışına ve eğitim bilimlerine aykırı bir çerçevede hazırlanmış ve uygulanmaya başlamıştır. Bu proje kapsamında, Milli Eğitim Bakanlığı ve Gençlik ve Spor Bakanlığı hem programa katkı sağlayan hem de “temsilci öğretmen” kanalıyla öğrencileri bulan ve kamu mekânlarını kullandıran kurumlar olarak işlev görmektedir. “Öğrencilere milli, manevi, ahlaki, insani ve kültürel değerlerimizin benimsetilmesi amacıyla tüm lise, ortaokul, ilkokul ve anaokulları ile il merkezi ve ilçelerde bulunan tüm cami ve Kur’an kursları”nı kapsayan proje, Milli Eğitim Müdürlükleri ve Diyanet İşleri Başkanlığı’na bağlı il müftülükleri aracılığıyla okullara öğrencilerin sözde ‘manevi gelişimini desteklemek’ amacıyla ‘manevi danışman’ görevlendirmelerinin önünü açmaktadır. Bu bağlamda pedagojik eğitimi bulunmayan vaiz, imam hatip, Kur’an kursu öğreticileri, İzmir ve Eskişehir başta olmak üzere çeşitli illerde görevlendirilmeye başlanmıştır. Protokolde ifade edildiği biçimiyle, “öğrencilerin moral ve motivasyonlarını artırıcı rehberlik hizmetlerinde bulunan” ‘manevi danışman’lara atfedilen kimi işlevler dört yıllık eğitim fakültesi mezunu psikolojik danışmanlarla, zaten yıllardır sürdürülmektedir” denildi. 

“MEB Yürütme ve Denetim Görevini İhlal Etmektedir”

Ortak basın açıklamasında 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu’nun 56. Maddesine göre “Eğitim ve öğretim hizmetinin, bu kanun hükümlerine göre Devlet adına yürütülmesinden, gözetim ve denetiminden Milli Eğitim Bakanlığı sorumludur” ibaresi hatırlatılarak ÇEDES Projesi, 1739 sayılı kanuna aykırı olarak eğitim hizmetinin yürütülmesini, gözetilmesini ve denetlenmesini Diyanet İşleri Başkanlığı ve Gençlik ve Spor Bakanlığı ile paylaşarak gözetim, yürütme ve denetim görevini ihlal etmektedir. MEB, böylece okulların çocuğun üstün yararı ve kamu yararına işlev görme niteliğini sekteye uğratmaktadır” cümleleri kuruldu.

“Öğrenciler ve Okullar Dini Eğitim Anlayışıyla Siyasallaştırılmaktadır”

ÇEDES Projesi kapsamında öğrencilerin hem okulda hem de okul dışı ve yaz tatillerinde geçirdiği zamanların ele geçirilerek, okul ve öğrenciler dini referanslı eğitim anlayışı ile siyasallaştırılmaktadır açıklaması yapan Eğitim-Sen İzmir Şubeleri, “Sorumlu kurumlarca yeterince denetlenmeyen, kamusal alana açık olmayan bu alanlarda çocuğa yönelik yaşam hakkı ihlali, fiziksel şiddet, ekonomik şiddet ve çocuk ihmali ve istismarı olaylarını kamuoyu yakından gözlemlemiştir. Eğitimin bütün kademelerinde eğitimin niteliğini yükseltmek, çocukların özgür ve sağlıklı bireyler olarak yetiştirilmesi için somut adımlar atılması gerekmektedir. Ancak MEB, bugüne kadar yaptığı gibi, din ve inanç alanı gibi son derece hassas bir konuda “tek din, tek mezhep” yaklaşımıyla hareket ederek okullarda öğrencilere dini ve manevi değerleri aktarmayı kendisine görev edinmiştir. ÇEDES Projesi iktidarın eğitim sistemini siyasal-ideolojik çizgisi ve dini-kültürel ihtiyaçları doğrultusunda biçimlendirme hedefinin son örneği olarak karşımıza çıkmaktadır. Hiçbir toplum birbirinin aynı ve tamamen aynı düşünen, aynı inancı paylaşan, aynı ‘manevi değerleri’ benimsemiş insanlardan oluşmamaktadır” vurgusu yaptı.

“Laiklik Anlayışın Gerekleri İhlal Edilmektedir”

Laiklik anlayış gereği farklı, inanç, düşünce ve değerler karşısında tarafsız olması gereken bir devletin, sadece bir dinin ve mezhebin öğretilerini, sadece belli bir inancın benimsediği manevi değerleri tüm okullarda ‘tek doğru’ olarak öğretmeye çalışmasının doğru olmadığına dikkat çekilen açıklamada şu cümleler yer aldı: “Doğru bir uygulama olmadığı gibi, farklı inançtan öğrencilere yönelik açık bir dayatma ve ayrımcılıktır. Eğitim kurumlarının herhangi bir şekilde dini içerikli proje ve etkinliklerin mekânı haline getirilmesinin okullara ve eğitim sistemine olumlu anlamda en küçük bir katkısının olmadığı açıktır. Okullarımız, farklı inanç gruplarının her birinin eşit değerde görülmesi gereken, hiçbir öğrencinin inancı ya da felsefi düşüncesi nedeniyle ayrımcılığa uğramadığı kurumlar olmak zorundadır. Öğrencilerin inancı ya da kimliği nedeniyle ötekileştirilmesine ve ayrımcı uygulamalarla karşı karşıya kalmasına neden olacak her türlü girişime son verilmelidir. Laikliğin varlığı, din ve mezhep farklılıkları üzerinden farklı inançtan ve mezhepten insanların birbiriyle çatışmalarına son vermek, her inancın kendisiyle ve diğer inançlarla eşit haklar temelinde ilişki kurmasını güvence altına almak açısından önemlidir. Değişik din, mezhep, inanç ve dünya görüşünden insanların gerçek anlamda “eşit yurttaş” olarak kabul edilmesi, devletin bütün inançlara eşit mesafede ve tarafsız yaklaşmasına, günlük yaşamın her alanında okulda, üniversitede, işyerinde, sokakta, farklı kimlik, inanç ve dünya görüşleri arasında ayırım yapılmamasına bağlıdır. ÇEDES projesi bu yönüyle hem laikliğe hem de laik eğitim anlayışına temelden aykırılıklar içeren bir düzenlemedir.”

“Mücadelemizi Kararlılıkla Sürdüreceğiz”

Eğitim-Sen İzmir Şubeleri ve diğer bileşenler, Türkiye’de eğitim politikalarının merkezinde yer alan “tek din, tek mezhep” anlayışının, farklı kimlik ve inançlara karşı önyargıları diri tutan ve milliyetçilik temelinde yükselen resmî ideolojiyi besleyen ‘manevi değerler eğitimi’ uygulamasının okullardan başlayarak ülkede yaratılan kutuplaştırmayı derinleştirmesinin kaçınılmaz olduğuna işaret etti. Basın açıklamasında, “Böylesi bir uygulama hem çocukların sağlıklı gelişiminin hem de eğitim sisteminde eşit, özgür ve bilimsel düşüncenin ilerlemesinin önünde önemli bir engeldir. Milli Eğitim bakanlığı, Diyanet İşleri Başkanlığı ve Gençlik ve Spor Bakanlığı, bizzat iktidar eliyle hayata geçirilen ve birbirinden ayrı olması gereken eğitim alanı ile inanç alanlarının birbirine karıştırılmasına yönelik ÇEDES ve benzeri uygulamalardan derhal vazgeçmelidir. Çocuklarımız, ÇEDES ve benzeri projelerle siyasi iktidarın siyasal-ideolojik hedeflerinin parçası haline getirilemez! Bu konuda eğitim emekçileri başta olmak üzere, öğrencilerimizi, velilerimizi ve demokratik kamuoyunu birlikte tavır almaya ve ortak mücadeleye davet ediyoruz. Aşağıda isimlerini belirttiğimiz kurumlarımız olarak okulları dini referanslı faaliyet ve etkinliklerin değil, laik ve bilimsel eğitimin mekânları olması için yürüttüğümüz mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğimizin bilinmesini istiyoruz” ifadeleri yer aldı. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı) 

Dönem başında ralli yarışlarına geri dönen ulusal atlet Burcu Çetinkaya, 7. Türkiye şampiyonluğunu hedefliyor.

Petrol Ofisi Maxima 2023 Türkiye Ralli Şampiyonası’nın 3. ayağı Eskişehir Rallisi’ne katılan bayanlar ralli şampiyonu Çetinkaya, AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

“ELİMDEN NE GELİRSE YAPMAK İSTERİM”

Çetinkaya, bir bayan olarak araba sporları için çok şey yapmaya çalıştığını, en büyük hayalini gerçekleştirdiğini söyledi. Türkiye’yi yaklaşık 15 yıl memleketler arası yarışlarda, Avrupa ve dünya ralli şampiyonalarında temsil ettiğini belirten Çetinkaya, kelamlarını şöyle sürdürdü:

“Anne olduktan sonra tekrar yarıştım daha sonra bir orta verdim. Uzun bir ortadan sonra artık tekrar geri dönmek ve insanlardan o hoş dilekleri, yorumları duymak doğal ki çok keyifli. Ancak tıpkı vakitte da yeniden genç bayan atletlerimizin yetiştiğini görüyorum, bu da hoş. Bu manada şayet çok daha fazla bayan atlete sahip bir ülke olabilirsek ne memnun bize. Dünyada da bayan şoförler, bayan pilotlar artmaya başladı. Bilhassa süratli giden savlı bayan pilotlar kimi ülkelerde çok güzel muvaffakiyet gösterdi. Fransa, İtalya, İspanya bunlara dahil. Tıpkı halde İsveç, Norveç. Türkiye de onların ortasında olmalı. Milletlerarası şampiyonalarda Türkiye’yi temsil eden bayan pilotlarımızın olması dileği benim için çok büyük bir memnunluk olur. Bu yolda giden bayanlar olduğunda yapabileceğim bir şey varsa da elimden ne gelirse yapmak isterim.”

EN BÜYÜK DESTEKÇİSİ OĞLU

Burcu Çetinkaya, 7 yaşındaki oğlu Mehmet Celal’in yarışlara kendisiyle, çabucak hemen tüm tertiplerde yanında olduğunu lisana getirdi.

Anne-oğul hayatı paylaştıklarını anlatan Çetinkaya, “Çoğu vakit o bana arkadaş oluyor, mesela görüntülerimi o çekiyor. Bazen ben ona dayanak oluyorum.” dedi.

Çetinkaya bazen oğlunun ödevlerini servis alanlarında yaptığını, kendisinin de ona yardımcı olduğunu aktardı.

Anne ile çocuğu daima bir ortada olunca hayatın daha keyifli geçtiğini vurgulayan Çetinkaya, “Hem atlet mesleği hem de işle ilgili olan mesleği bir ortada yürütmek… Bu manada çok zorlandığım yerler oldu lakin bence sevgi bunun karşılığı. Bir işi çok severek yaptığınızda hem vakit bereketleniyor hem de tahminen de o yoğunluklar beşere sıkıntı gelmiyor.” sözünü kullandı.

“REKORUMU GELİŞTİRMEK İSTİYORUM”

Rallideki gayelerine değinen Çetinkaya, şöyle konuştu:

“Türkiye bayanlar ralli şampiyonluğunu 6 sefer kazandım. Türkiye tarihinde bayanlarda rekoru elimde bulunduruyorum. Bunu 7’ye çıkarmak üzere bir hayalim var. Bu yıl copilotum Murat Yılmaz’la yarışıyorum. Bayan pilotlar şampiyonasında şu anda 12 puan farkla birinci sıradayım. Bu yarışta o farkı biraz daha açmak öncelikli gayem. Sonrasında da şayet bayanlarla ilgili puanlamayı garantiye alabilirsek o vakit genel klasmana gidebilecek daha süratli, daha mücadeleci bir arabayla tahminen bir iki yarış yapmak üzere bir hayalimiz var.”

Edirneli pehlivanlar, Türkiye Klâsik Güreşler Federasyonu (TGGF) bünyesinde gerçekleştirilen CW Güç Türkiye Yağlı Güreş Ligi’nin karşılaşmalardaki kaliteyi ve seyir zevkini artıracağını düşünüyor.

Edirne’de 7-9 Temmuz tarihlerinde düzenlenecek 662. Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri için hazırlıklarını Tunca Spor Tesislerinde sürdüren pehlivanlar, “yağlı güreşlerin olimpiyatı” sayılan Kırkpınar için haftanın 6 günü idman yapıyor.

ARALIKSIZ HAZIRLANIYORLAR

Edirne Belediyesi Güreş Grubu Antrenörü Tansel Umut, AA muhabirine, Edirneli güreşçiler olarak hazırlıklarını aralıksız sürdürdüklerini söyledi.

TGGF’nin belirlediği 7 büyük lig güreşi ve Kırkpınar güreşlerinde Edirne’yi en güzel biçimde temsil etmek için çalıştıklarını belirten Umut, “Verimli bir biçimde çalışıyoruz. Altyapıdan kardeşlerimiz de Edirne’nin öbür kulüplerinden güreşçiler de bizimle. Ayrım yok daima birlikte çalışıyoruz.” dedi.

Yağlı Güreş Ligi’nin pehlivanlar için yeterli olduğunu, güreşçileri daha sıkı hazırlanacağını söz eden Umut, “Lig bence harika oldu. Bu yıl lig karşılaşmalarında pehlivanlar, 2024 Kırkpınar’da son 64’te güreşebilmek için gayret edecek.” diye konuştu.

“DAHA MANALI HALE GELDİ”

Küçük orta büyük uzunlukta güreşen Yiğit Masraf de Lig Güreşleri ve Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri için çalışmalarını sürdürdüklerini belirtti.

2024 yılı Kırkpınar güreşleri için olimpiyat sistemi üzere çalışan Lig Güreşleri puanlama sisteminin getirildiğini anımsatan Sarfiyat, “Bu da Kırkpınar’ı bizim için daha manalı hale getirmeye başladı. Lig Güreşleri de daha çekişmeli geçecek. 2 hafta evvel Antalya Manavgat’taydık. Oradaki çaba kendini aşikâr etti.” dedi.

Sarfiyat, Kırkpınar’da kürsüye çıkıp büyük orta uzunluğuna yükselmeyi hedeflediğini lisana getirdi.

“ARTIK SEÇKİNLER GÜREŞECEK”

Birebir uzunlukta güreşen Engin Kırbiç de ustaları eşliğinde idmanlara aralıksız devam ettiklerini belirtti.

Ligde çok sıkı güreşlerin olduğunu, favorilerin birbiriyle eşleştiğini söz eden Kırbiç, “Kimin nerede kaçıncı olacağı, final yapacağı hiç aşikâr olmuyor. Mesela birinci tiplerde favoriler sıkı rakipler birbirleriyle eşleşiyor. Kimin birinci, kimin ikinci olacağı hiç muhakkak olmuyor. Birazcık kuraya bağlı ancak âlâ oldu bu türlü olması.” dedi.

Kırbiç, başpehlivan olup altın kemeri kazanmayı hedeflediğini belirtti.

“BU UYGULAMA UYGUN OLDU”

Büyük orta uzunlukta gayret eden Atakan Makas da bu yılki gayesinin baş altı uzunluğuna yükselmek olduğunu söyledi.

Lig karşılaşmalarının, fark yaratacağını lisana getiren Makas, “Kırkpınar’da bizim tabirimizle artık ‘elit güreşçiler’ güreş yapacak. Çalışmayan güreşemeyecek. Kırkpınar’da önüne gelen güreş yapamayacak. Bir hafta kala idmanlara başlayıp zevk için Kırkpınar’da güreşenler var. Bence bu uygulama yeterli oldu. Pehlivanlar idmanlarını hiç aksatmayacak. Güreşseverler de sıkı maçlar izleyecek.” diye konuştu.

İstanbul’un en hoş yerlerinden biri olan Büyük Ada her yeriyle gitmeye, görmeye, gezmeye kıymet. Her mevsimde başka hoş olan Büyük ada, bilhassa yazın bir öbür atmosfere sahip oluyor. O vakit Büyük Adaya gittiğinizde kesinlikle yapmanız gerekenleri listenize eklemeyi unutmayın.

AYA YORGİ TEPESİ

Çıkması ne kadar meziyet gerektirse de sonunda inanılmaz bir görüntü sizi bekliyor olacak. Kiliseyi ziyaret ettikten sonra, görünümün keyfini çıkarmayı unutmayın. Çayınızı, kahvenizi denize karşı yudumlayacağınız dorukta hoş bir seyir keyfi sizleri bekliyor. Anı biriktirmek kıymetli fakat aman dikkat fotoğraf çekilirken anın tadını çıkarmayı unutmayın!

ADA DONDURMASI

Mutlaka denemeniz gerekenler listesine adanın süslü dondurmalarını eklemelisiniz. Enfes lezzeti, göz dolduran imajı ve renkleri tatmaya bedel. Yazın içinizi ferahlatacak, renkleri ve süslemesiyle gözlerinizi dolduracak bu dondurmayı yemeden adadan dönmeyin derim.

BİSİKLET TURU

Bisiklet çeşitsiz asla dönmemenizi öneririm. Adanın yolları daima yokuşlu olduğunu hatırlatayım fakat tekrar de kısa bir bisiklet tipinden ziyan gelmez diyebilirim. Sepetinize yiyeceklerinizi atın ve adadın keşfedilmemiş hoşluklarını bisiklet ile görün!

Kripto para piyasasında kazanmanın yollarından biri, VC takviyeli projeleri takip etmektir. Bu yazıda, Binance Labs tarafından desteklenen 3 düşük hacimli kripto projesine göz attık.

İşte Binance Labs takviyeli yüksek potansiyelli 3 kripto projesi

Seascape

Binance Labs takviyeli Seascape, yeni kuşak bir Web3 oyun platformudur. Oyuncular, platform üzerinden çeşitli vazifelerle ödül toplayabilirler. Bu da oyuncu tecrübesini geliştiren ve onları teşvik eden tanınan sistemlerden biri. Bunun dışında Seascape, platformunda geliştirmeyi kolaylaştırmaya çalışıyor. Kripto projesi şu anda oyunlarını şu platformlarda başlatmayı planlıyor:

• Ethereum
• Binance Chain
• Polygon
• Immutable X
• Moonbeam

Oyunlarından bahsetmişken, Seascape ekosistemi altında toplam 8 proje var. Bu oyunlar geliştirme kademelerinde ilerliyor. Oyun cinsleri stratejiden küçük oyunlara kadar uzanmaktadır. Oyunların yanı sıra, Seascape’in öteki teklifleri de var. Bunlar şunları içerir:

• NFT pazarı: Scape Mağazası, NFT meraklılarının NFT alıp satmasına imkan tanır.
• Launchpad: Seascape, yatırımcıların erken basamaktaki projeleri desteklemesi için bir rampa misyonu görüyor.
• DAO: Merkezi Olmayan Otonom Organizasyon’lar, Seascape’in gelişimini ve gelecek planlarını yönetir. CWS sahipleri, Seascape’in ileriye dönük yoluna karar vermek için toplu olarak tekliflere oy verebilirler.

Neden CWS’nin patlama yapması bekleniyor

Altcoinbuzz analistlerine nazaran, CWS fiyatının artacağının yükselişini destekleyen birkaç faktör var:

• Ekip projeyi büyütüyor. Bu ayı piyasasında birçok proje zayıfladığı için bu özelliği övgüye paha. Seascape için kimi yeni etkinlikler şunlardan oluşur:
  • Mini Miners (Seascape’te bir oyun) Sui Network’te başlıyor.
  • Blocklords (başka bir oyunu) yakında açık beta sürümünü başlatıyor.
• Seascape başarılı olmak için tüm araçlara sahiptir. Binance Labs’ın takviyesinin yanı sıra Seascape, kullanıcılarının ne istediğini biliyor. Oyunları için bir NFT pazarına, launchpad’e ve cross-chain stratejisine sahip. Bu nedenle, gelecekte daha fazla oyuncu çekmek için yanlışsız yolda.

CWS fiyatı ne durumda?

CWS şu anda 0.2584 dolardan süreç görüyor. Son 24 saate nazaran %5’in üzerinde kıymet kazandı. Token, azamî 10 milyon arzı ile 1,24 milyon dolarlık piyasa pahasına sahip. Şu anda bunun 4,8 milyon CWS’si sirkülasyonda.

Melos Studio

Binance Labs tarafından desteklenen projelerden sırada Melos Studio var. Kendi tabiriyle “Web 3.0 için Merkezi Olmayan Müzik Stüdyosu”dur. Melos Studio’nun maksadı, âlâ bir müzik uygulaması oluşturmak için Blockchain kullanmaktır. Bu uygulama ile bir müzisyenin yapıtı NFT’ler aracılığıyla temsil edilebilir. Şu an itibariyle Melos Studio, Ethereum, Binance ve Flow ağlarında faal.

Daha fazla detay için Melos Studio’in öne çıkan özellikleri şu biçimde:

• Pazar yeri: Melos Studio, müzisyenleri ve NFT alıcılarını bir ortaya getirmek için bir müzik NFT pazarına sahiptir.
• Sonus: Sonus ile favori mevcut NFT’lerinizi “yükseltmek” için müzik ekleyebilirsiniz.
• Metis: Herkesin kendi müzik NFT’sini oluşturmasına müsaade veren bir AI müzik oluşturma aracı.
• Virtual Band: Çevrimiçi bir işbirliği aracı. Müzisyenlerin birlikte müzik oluşturmasını sağlar.

Yukarıdaki şahane özelliklerin yanı sıra, Melos Studio bir DAO tarafından yönetilmektedir. Bu istikametiyle Seascape’e hayli benziyor. Ek olarak, kendi kripto para ünitesi MELOS’a sahip. MELOS’u stake eden yatırımcılar, DAO içindeki teklifler üzerinde oy kullanabilirler. Ayrıyeten, MELOS’un öteki kullanım durumları da vardır. Buna müzisyenlere özel avantajlar için bahşiş verme, müzisyenler için bağış toplama vb. dahildir.

MELOS nasıl yükselecek?

Altcoinbuzz analistleri, bu soruya birkaç unsur ile karşılık veriyor:

• Rakiplerine nazaran sanatkarlara daha fazla kullanım durumu ve araç sunuyor.
• Müzisyenler için aracıları ortadan kaldırıyor. Diğer bir deyişle, satışlarından daha büyük bir hisse alıyorlar. Hasılı dolar üzerinden 0,80 doların üzerinde maaş alıyorlar. Klâsik müzikte 0,20 almak talihtir. Daha fazla müzisyeni dahil ederek, daha fazla platform kullanıcısı Melos Studio’ya katılacak.

MELOS fiyatı ne durumda?

MELOS şu anda gün içi %7 düşüle 0,00289863 dolardan süreç görüyor. Azamî 1 milyar arzı ile 1 milyon dolarlık kendi bildirdiği bir piyasa bedeline sahip. Bunun 327 milyon MELOS’u sirkülasyonda.

OpenLeverage

Binance Labs tarafından desteklenen 3 küçük ölçekli projeden sonuncusu OpenLeverage. OpenLeverage, borç verme marjı ticaret protokolüdür. Basitçe söylemek gerekirse, kullanıcıların ve uygulamaların rastgele bir kripto çiftini uzun yahut kısa devre yapmasına imkan tanır. Bugün platformuna Ethereum, Binance Chain, Kucoin Chain ve Arbitrum üzerinden erişebilirsiniz.

Dolayısıyla OpenLeverage, bir marj ticareti piyasası oluşturmak isteyen herkesi güçlendirmek istiyor. Platform üzerinden yapabilecekleriniz şu biçimde:

• Ödünç verme havuzları
• Ödüller: Bunu, varlıklarınızı borç verme havuzlarına yatırarak yapabilirsiniz. Mükafatlar, yatırılan varlıklar yahut lokal OLE token biçiminde gelir.
• Yüzlerce kripto çiftinde kaldıraçlı işlemler

OLE fiyatını destekleyen faktörler

OpenLeverage üzere bir DeFi projesi için her şey, daha fazla TVL toplamakla ilgilidir. Daha yüksek bir TVL, daha fazla kullanıcının platforma dahil edildiğini gösterir. Analistler, OpenLeverage’ın daha yüksek TVL düzeylerine ulaşacağını öngörüyor. Projeyi bu yolda destekleyecek esas özellikleri:

1. Kendini yanlışsız Blockchain’lerde konumlandırıyor. OpenLeverage, Arbitrum’da lansman yaparak TVL’yi çekmeye hazırlanıyor. Arbitrum’un hala DeFi için bir yuva olduğunu unutmayın.
2. TVL’si yıldan bugüne istikrarlı bir formda artıyor. Doruğundan büyük bir düşüşe karşın TVL, 2023’te yavaş bir formda artıyor. Analistler, yenilikçi özellikleriyle OpenLeverage’ın daha fazla TVL çekmeye devam etmesini bekliyor.

Altcoinbuzz analistlerinin bu projelerde gelecek görmesinin neden, Binance Labs tarafından desteklenmeleridir. Kriptokoin.com olarak aktardığımız, Binance Labs’in son yıllarda yatırım yaptığı projelere bu sayfadan göz atabilirsiniz.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Türk Boğazlarından rastgele bir limana uğramaksızın geçen gemilerden alınan fiyatların tekrar düzenlendiğini açıkladı. Bakan Uraloğlu, “Geçtiğimiz yıl, 39 yıl sonra birinci kere yaptığımız Boğazlardan ülkeye Döviz girişini artıracak fiyat artışına 1 Temmuz itibariyle yeni bir artış daha getiriyoruz. Yeni fiyat güncellemesiyle birlikte memleketler arası gemiler Türk Boğazlarını geçerken yeni belirlenen sayılar üzerinden artırılmış fiyatlardan geçecek” dedi.

İlk güncelleme 39 yıl ortadan sonra 2022’de yapıldı

Bakan Uraloğlu, Boğaz geçiş fiyatlarında Montrö Kontratı ile belirlenen kuralların uygulandığını belirterek “1983 yılından 7 Ekim 2022 yılına kadar Boğazlardan geçen milletlerarası gemilerden gemilerin net tonu başına 0,8063 dolar alınıyordu. 39 yılın akabinde 7 Ekim 2022 yılında Cumhurbaşkanlığı Kararı ile bu fiyatlarda güncelleme yaparak gemilerden net ton başına alınan fiyatı 4,08 dolara çıkardık. Bu fiyatı 1 Temmuz 2023 tarihinden itibaren 4,42 dolar olarak yine güncelliyoruz” sözlerini kullandı.

Fiyatlar her sene güncellenecek

Montrö Mukavelesine nazaran Türk Boğaz’larından uğraksız geçecek gemilerden sıhhat kontrolü hizmeti, fener hizmeti ve tahlisiye hizmeti olmak üzere 3 kalem üzerinden fiyat alındığını aktaran Bakan Uraloğlu, “Ücretlerin hesaplanmasında, gemilerin net tonajı (NRT) baz alınırken, ünite olarak da “Altın Frank” temel alınıyor. Geçen yıla kadar bu fiyatlar sabit kalıyordu. Cumhurbaşkanlığı Kararı ile artık bu fiyatları her sene güncelleyeceğiz” açıklamasını yaptı.

“Boğazlarımızdan sağladığımız gelir artacak”

Son fiyat güncellemesine ait bir örnek paylaşan Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, ”10 bin net tonajlı bir gemiyi düşündüğümüzde; 7 Ekim 2022 yılından evvel fener, tahlisiye ve sıhhat hizmetleri kalemlerinden bir gemi toplam 3 bin 240 dolar fiyat ödüyordu. Bu fiyat birinci fiyat düzenlemesi yapılan 2022 Ekim ayında 16 bin 393 dolara yükselmiş oldu. 1 Temmuz’da geçilecek yeni tarife ile ise 10 bin ton net tonajlı bir gemi 17 bin 760 dolar ödemek zorunda kalacak. Yapılan bu artışla ülkeye döviz girişini artıracak tarihi bir adım atıyoruz” dedi.

Dini kıymetlere karşı saygısız ve skandal açıklamalarıyla gündemden düşmeyen TELE 1’in Yayın Direktörü Merdan Yanardağ, son olarak başörtüsüne anayasal garanti getiren Anayasa değişikliği süreciyle ilgili algı operasyonu yaptı. Başörtülü bayanlara nefret kusan Yanardağ’ın açıklamaları toplumsal medyayı ayağa kaldırdı.

Her fırsatta dini pahalara yönelik aşağılayıcı sözler kullanan ve nefret telaffuzunu benimseyen TELE 1’in Yayın Direktörü Merdan Yanardağ, muharrir Emre Kongar ile sunduğu programda başörtüsüne anayasal teminat getiren Anayasa değişikliği süreciyle ilgili skandal kelamlara imza attı. 

“Gerici Anayasa Girişimi” KJ’sinin göze çarptığı programda Türkiye’nin Afganistanlaşma sürecine gireceği algısını vatandaşa aşılamaya uğraşan Yanardağ, çarşaf ve peçe örnekleri vererek berbat ve kabul edilemez bir yorumda bulundu. Başörtülü bayanların kamu kurum ve kuruluşlarında çalışmaması gerektiğini söyleyerek sığ bir fikir yapısına bürünen Yanardağ, Yeni Anayasa sürecini “Çarşaf ve peçeli devlet memurluğuna giden kapı” olarak tanımladı. 

BAŞÖRTÜSÜNÜ AMAÇ ALDI

Sosyal medya kullanıcılarını ayağa kaldıran açıklamalarda bulunan Yanardağ, şöyle konuştu:

“İnsanlar peçe takma isteyebilirler ya da çarşaf giymek isteyebilirler özel hayatlarında fakat bir devlet tüm yurttaşlarına bir kamu hizmete veriyor ve biz onu görmek durumundayız. Bana hizmeti sunan kim ben kimle muhatabım nasıl kimlik tespiti yapacaksınız. Ya bu işte biz Afganistanlaşma sürecine giriliyor derken bunu anlatmaya çalıştık. Diyecekler ki isteyen o denli giyinir isteyen bu türlü giyinir. Başı açık memur da olur bu türlü memur da olur. Ya bir devletin kuralları olur. Bir giysi kıyafet yönetmeliği olur. Siz bir özel harekât birliğini yüz metre koşucusu kıyafetiyle vazife alamazsınız yahut sırt çantalarıyla vs insanları maraton koşturamazsınız. Kuralları vardır bunun. Bir kulübün kuralları forması vardır.”

“KAOSA KARIŞIKLIĞA FELAKETE SÜRÜKLÜYORSUNUZ”

Daha evvel yaptığı bir açıklamada da vali ve kaymakam eşlerinin başörtülü olmasından rahatsızlık duyarak “Valilerin kıymetli bir kısmının bayan eli sıkmadığı, kiminin eşinin başının kapalı olduğu birçoklarının muhakkak bir eğitimden geçtiği tez ediliyor.” diyen Yanardağ, kelamlarının devamında “Bir kamu kuruluşunun bir kıyafet yönetmeliği vardır. O vakit herkes istediği üzere giyinecek. Başkası de diyecek ki ben bir tane kırmızı bant çekeceğim başıma benim inancımın gereği bu… Nasıl belirleyeceksiniz bunu. Bir kaosa karışıklığa felakete sürüklüyorsunuz bu ülkeyi farkında değilsiniz. İnsanların inanç ve ibadet özgürlüğünün sağlanması ve garanti edilmesi özel alana bırakılarak bunun gerçekleştirilmesi öbür bir şey bir kamu hizmetinin dini bir anlayışla, dinin bir mezhebinin onun bir yorumunun onun bir meşrebinin bir topluma dayatılması öteki bir şey.” dedi. 

Yanardağ’ın başörtülü bayanlar hakkındaki saygısız ve nahoş açıklamaları toplumsal medya kullanıcılarını zahmetten çıkardı. Birçok kişi Yanardağ’ın daha evvel yaptığı açıklamaları da hatırlatarak “Saygı duymaktan yoksunsunuz”, “İnsanların dini kıymetlerini bu kadar kolaya alamazsınız!” diyerek reaksiyon gösterdi.

7,5 aylık gebe olan Aslı Enver’in son hali herkesi şaşırttı. Karnı burnunda olan Enver, hamilelik hakkında itirafta bulundu. Birinci çocuğunu kucağına almanın heyacanını anlatan Enver, ‘Her şey yolunda’ dedi.

İstanbullu Gelin dizisi ile akıllarda yer edinen ünlü oyuncu Aslı Enver,  Berkin Gökbudak ile 12 Kasım 2022’de dünya konutuna girmişti. Memnunluğu Gökbudak da bulan ünlü oyuncu, kısa müddet sonra birinci çocuğuna gebe kalmanın heyecanını sevenlerine duyurdu.

Dijital bir platforma çektiği ‘Arayış’ın özel gecesine katılan Aslı Enver, son haliyle dikkat çekti. Hamilelik hakkında muhabirlerin sorularını yanıtlamayı da ihmal etmedi.

“HERŞEY YOLUNDA”

Giyindiği bol kıyafetle dikkat çeken Aslı Enver, hamilelik süreci ve nasıl geçtiği konusunda muhabirlerin sorularını yanıtladı. “Her şey yolunda. Süreç pek hoş gidiyor.” demekle yetindi.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK GÖRÜNTÜ;

Sinan Akçıl’dan takdir toplayan açıklamalar: “Ülkemizi hoş anlatalım”

Trabzonlu 21 yaşındaki ulusal boksör Buyruk Büyükdağ, günde çift idmanla hazırlandığı 2023 Avrupa Boks Şampiyonası için gün sayıyor.

Çocukken gönül verdiği boksu sıhhat problemleri nedeniyle bırakmak zorunda kalan babası Kamil Büyükdağ’ın hayalini gerçekleştirmek için ringe çıkan Büyükdağ, 8 yaşında adım attığı salonda yıllardır ter döküyor.

HEDEF ALTIN MADALYA

Bir müddet sonra ulusal formayı giyme başarısı gösteren Büyükdağ, yaklaşık 13 yılda farklı kategorilerde 12 Türkiye şampiyonluğu, Avrupa ikinci ve üçüncülüğü ile Üniversitelerarası Dünya Boks Şampiyonası’nda üçüncülük üzere değerli dereceler elde etti. Başarılarıyla isminden kelam ettiren ulusal boksör, başarılarına yenilerini eklemek için de ağır gayret sarf ediyor.

Büyükdağ, kasım ayında yapılması planlanan 2023 Avrupa Boks Şampiyonası’nda altın madalya alarak muvaffakiyetlerini taçlandırmak istiyor.

“14 YAŞINDA ULUSAL FORMAYI GİYDİM”

Bursa Bahram Muzaffer Spor Kulübü sportmeni Buyruk Büyükdağ, AA muhabirine, 14 yaşındayken ulusal formayı giymenin gururunu yaşadığını söyledi.

Büyükdağ, sporun hayata bakış açısını değiştirdiğini belirterek, “Hem sıhhatime yatırım yapıyorum hem de bu biçimde ülkemin bayrağını göndere çektirme fırsatı buluyorum. Bu yüzden çok gururluyum. Herkese de spor yapmalarını öneriyorum.” dedi.

“OLİMPİYAT ŞAMPİYONLUĞUNU HEDEFLİYORUM”

Avrupa Boks Şampiyonası’nın Azerbaycan’da yapılmasının planlandığını anlatan Büyükdağ, şöyle devam etti:

“Çalışmalarım ağır formda devam ediyor. Daha evvel 22 Yaş Altı Avrupa Boks Şampiyonası’nda üçüncülük nasip olmuştu. Artık amacım altın madalya alarak İstiklal Marşı’mızı bütün Avrupa’ya dinletmek. Sonrasında da 2024 Paris Olimpiyatlarına katılmak istiyorum.”

Büyükdağ, babasının yarım kalan hayalini gerçekleştirmenin de gururunu yaşadığını lisana getirerek, “Her vakit bir üstünü hedefliyorum. Ülkemize boksta erkeklerde olmayan olimpiyat şampiyonluğunu getirmek istiyorum. Bu doğrultuda çalışıyoruz, inşallah nasip olur.” tabirlerini kullandı.

Pazar günlerine yakışır hoş bir kahvaltı için kesinlikle bu pancakeleri deneyin! Yediden yetmişe tüm konut ahalisinin bayılacağı bu pancakeler her pazarın gözdesi olacak!

PANCAKE 

Malzemeler:

• 2 adet yumurta
• 1 yemek kaşığı sıvıyağ
• 1 su bardağı süt
• 1 yemek kaşığı şeker
• 1 paket vanilya
• 1 paket kabartma tozu
• Yarım çay kaşığı tuz
• 1 buçuk su bardağı un
• 1 adet limon kabuğu
• 1 adet portakal kabuğu

 Yapılışı:

1. Derin kabın içerisinde yumurta ve şekeri uygunca kabartıyoruz.
2. Sıvıyağ ve sütü ekleyip tekrar çırpıyoruz. Daha sonra portakal, limon kabuklarını ve kuru gereçleri eleyerek karışıma ekliyoruz ve çırpmaya devam ediyoruz.
3. Unu denetimli bir formda ekleyelim ne çok cıvık olmalı ne çok ağır.
4. Tavayı yağlamadan küçük bir kepçe ile nokta halinde dökün ve kendi kendine yayılmasını bekleyin.
5. Kısık ateşte altı altın rengini alana kadar pişirip çeviriyoruz öteki tarafını da tıpkı biçimde pişiriyoruz.

   Şimdiden afiyet olsun, tekrar görüşene dek hoşça kalın.  

Türkiye’nin gelmiş geçmiş en güzel keman virtüözlerinden birisi olarak isminden kelam ettiren Suna Kan, 86 yaşında yaşama gözlerini yumdu. Acı haberi Suna Kan’ın yakın dostu bir diğer devlet sanatkarımız Gülsin Onay, toplumsal medya hesabından yaptığı paylaşımla duyurdu.

Uzun yıllar Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’nda solist ve başkemancı olarak vazife yapan Suna Kan, bir müddettir sıhhat problemleriyle uğraş ediyordu. 2017 yılından beri konser vermeyen usta sanatçı, “Kemanın kutusunu şimdilik, bu dünyadan gidinceye kadar kapattım” diyerek hayranlarına veda etmişti. Başarılarıyla isminden kelam ettiren usta sanatkardan acı haber geldi. Türkiye’nin en güzel keman virtüözlerinden birisi olarak tanınan Kan, 86 yaşında hayatını kaybetti.

Sanat dünyasını yasa boğan acı haberi toplumsal medya hesabından yaptığı paylaşımla duyuran Devlet sanatkarı piyanist Gülsin Onay, “Suna Kan’ı kaybetmişiz.. Allah rahmet eylesin.. Yeri cennet olsun.. Oğlu Ömer Üstel başta olmak üzere tüm yakınlarına, sevenlerine, müzik topluluğumuza baş sıhhati ve sabırlar dilerim.. Büyük bir müzisyenimizi, yakın dostumu ve yeri doldurulamaz bedelli kemancımızı kaybetmenin ıstırabı içerisindeyim.. Kalbimizde daima yaşayacak eşsiz anıları ve kayıtlarıyla..” sözleriyle hüznünü lisana getirdi.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK GÖRÜNTÜ:

Sinan Akçıl’dan takdir toplayan açıklamalar: “Ülkemizi hoş anlatalım”

Yasak Elma ile herkesin hafızasına kazınan Eda Ece, toplumsal medya hesabı üzerinden kazandığı para dudak uçuklattı. 15 saniyelik reklam için aldığı para ile gündem oldu.

6 yıldız “Yasak Elma” dizisi ile televizyon ekranlarında yer alan Eda Ece, tıpkı vakitte toplumsal medya hesabı üzerinden paylaşımlarda bulunuyor. 7,5 milyon takipçisi bulunan ünlü oyuncu, 15 saniyede aldığı fiyatla herkesin dudağını uçuklattı.

SANİYE BAŞINA ALDIĞI FİYAT ŞAŞIRTTI!

Rotasını toplumsal medya hesabına çeviren ve oradan gelir kazanmaya başlayan ünlü oyuncu Eda Ece, kazandığı fiyatla birçok meslektaşını geride bıraktı. 

15 saniyelik reklam görüntüleri çeken Ece, 300 bin lira kazanmasıyla herkesi hayrete düşürdü.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK GÖRÜNTÜ;

‘Erdoğan kazanırsa Türkiye’yi terk edeceğim’ demişti! Gülşen ezberleri bozdu​

Ethereum kurucusu Vitalik Buterin, ETH ağının muvaffakiyetini en üst seviyeye çıkarmak için üç adımlı bir geçiş planı sundu. Bu esnada, ETH fiyatı satış baskısı altında kritik teknik düzeylerini test ediyor.

Vitalik Buterin, Ethereum’un gelişimi için üç kıymetli geçiş anahtarını vurguladı

Buterin, Ethereum için ETH kullanıcıları ve cüzdan adresleri ortasındaki bağlantıyı değiştirmesi beklenen olan büyük bir geçiş önerdi. Buterin’in önerisi, ölçeklenebilirlik ve yüksek süreç maliyetleri problemini ele alıyor. Ana çizgiler şu formda:

• İlk geçiş, Ethereum ağının karşılaştığı en değerli zorluklardan biri olan ‘ölçeklenebilir’ üzerine. Buterin, bu sınırlamayı çözmek için rollup’lara ve L2 ölçeklendirme tahlillerine geçmeyi savunuyor.
• İkinci geçiş, kullanıcıların dikkatini cüzdan güvenliğine çekerek daha inançlı akıllı mukavele cüzdanları öneriyor. Buterin, bu noktada, güvensizliğin muhtemelen kullanıcıları merkezsiz tahliller yerine merkezi tahlillere yönlendireceğini belirtti.
• Üçüncü geçiş, saklılık üzerindeydi. Buterin, bilhassa süreçlere dikkat çekerek, toplumsal güzelleşme, kimlik ve prestij sistemleri üzere gerekli araçların geliştirilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Buterin’in sunduğu bu gelişlerin Ethereum’un yararını ve kullanıcılar ortasında benimsenmesini artırması beklenmektedir. Bu da ETH fiyatı için yükseliş tezini besliyor. Ayrıyeten, uzun vadede ETH fiyatının toparlanmasını katalize edecek faktörler sunuyor.

Fakat, ETH fiyatı haftanın SEC davalarıyla düşüşe geçti. Başkan altcoin, Binance’teki ETH/USD günlük grafiğinden alınan bilgilere nazaran 4 Haziran’dan bu yana yaklaşık %4 düşerek 1.916,67 dolardan 11 Haziran’da 1,752.99 dolara geriledi. Haftalık bedel kaybı %5’i aştı.

ETH satış baskısı altında çöküyor

Ethereum fiyatı, bilhassa SEC’in düzenleyici baskısından kaynaklanan ağır satış baskısıyla uğraş ediyor. Kriptokoin.com olarak aktardığımız üzere, dava haberleri yatırımcıları piyasadan uzaklaştırıyor.

Altcoin, bu hafta kilit dayanak düzeyi 1.800 dolar düzeyinin altına düştü. IntoTheBlock’tan alınan datalara nazaran, 1.500 dolar düzeyi Ether için bir sonraki kıymetli dayanak. Burada 1.91 milyon cüzdan adresi, 1.509.38 dolar ile 1.566.68 dolar ortasında birikim yaptı. Mevcut fiyatta, şu anda Ethereum tutan cüzdan adreslerinin %40,11’i karlı durumda.

Ethereum üzerindeki satış baskısı ağırlaşırsa, ayılar sıradaki amaç olarak 1.500 dolara yönelecekler. Kritik takviyenin altına düşüş, ETH için uzun vadeli bir düşüş eğilimine işaret edecek. Ayrıyeten, ETH fiyatının düşmesi, DeFi piyasası içinde kimi problemler teşkil ediyor.

Düşen Ethereum DeFi bölümünü de riske atıyor

Yazım sırasında sırada datalar, farklı DeFi ağlarında toplam tasfiye riski taşıyan varlıkların 1,7 milyar dolar olduğunu gösteriyor. Bu metrik, piyasa tarafına bağlı olarak kayıplara maruz kalacak açık vadeli süreçlere yahut mukavele konumlarına sahip DeFi varlıklarının genel bedelini açıklar.

DefiLlamas’ın datalarına nazaran, son 24 saatteki tasfiyenin birçok MakerDAO (MKR) protokolü aracılığıyla gerçekleşti. Lakin, birebir mukadderatı paylaşma riski taşıyan birkaç açık Ether (stETH) ve Wrapped-Bitcoin (WBTC) durumu vardı.

Dolayısıyla bu, piyasa iştirakçilerini hisleriyle ilgili riskleri dikkatli bir formda değerlendirmeye sevk edecek. Ek olarak, toplam pahada %20’lik bir düşüşün piyasadan 161 milyon dolar daha çekme riski var. Yüzde 20 çok üzere görünse de, yazım sırasına piyasanın durumu mümkünlüğü ortadan kaldırmaz. Bunun nedeni, en büyük altcoin’lerin yarısından fazlasının haftalık ölçekte çift haneli düşüşler yaşamış olması.