Gün: 12 Haziran 2023

  • Osmangazi’de Öğrenciler Çevre İçin Yarıştı

    Atıkların doğru yöntemle toplanmasıyla ilgili çeşitli projeler hayata geçiren Osmangazi Belediyesi’ninİlçe Milli Eğitim Müdürlüğü işbirliğiyle düzenlediği ‘Okullar Yarışıyor Çevre Kazanıyor’ isimli geri dönüşüm yarışması kapsamında 1 ayda toplam 38 ton ambalaj atığı toplandı.

    Osmangazi Belediyesi’nin İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü işbirliğiyle düzenlediği ‘Okullar Yarışıyor Çevre Kazanıyor’ yarışmasında kazananlar belli oldu. Sukaypark Tesisleri’nde gerçekleşen ödül törenine Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar’ın yanı sıra Osmangazi İlçe Milli Eğitim Müdürü Gürhan Çokgezer, Osmangazi İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü Kemalettin Gençer, Osmangazi Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürü Dilek Yosun, öğretmenler ile öğrenciler katıldı.

    ‘Yeniden Yeşil Bursa’ hedefiyle bugüne kadar 31 çevre projesini hayata geçirdiklerini ifade eden Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, “Bizler, yeşili ve çevreyi koruyan, sağlıklı, temiz bir Bursa için ülkemizin en kapsamlı çevre projelerini ortaya koyuyoruz. Özellikle Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın himayesinde yürütülen Sıfır Atık Projesi’ne destek olmak adına geri dönüşüm seferberliği ilan ediyoruz. Atık Getirme Merkezi tebliğine göre Bursa’nın ilk 1’nci Sınıf Atık Getirme Merkezi’ni Demirtaş bölgesinde kurduk. İlk mobil atık getirme aracını 2013, ikinci mobil atık getirme aracını ise 2020 yılında hizmete aldık. Belediyemiz temizlik işleri filomuza, çevre dostu elektrikli araçlar kattık. Bu küçük ve işlevsel araçlar sayesinde hem doğanın korunmasına destek olup yakıt tasarrufu sağladık, hem de trafiğin yoğun olduğu çarşı bölgesinde çöp toplama hizmetini sorun olmaktan çıkardık. Yeni yerli ve milli aracımız TOGG, yine çevreyi düşünerek yapıldı” dedi.

    “GELECEK SİZLERİN”

    Çevre bilincinin okullarda aşılandığının altını çizen Başkan Dündar, “Tüm dünyada giderek büyük bir çevre sorunu haline gelen ve E-Atık olarak nitelenen elektronik atıklar konusunda 2008 yılından bu yana başarılı çalışmalar yürüten tek belediye olduk. Böylece belediyemiz, İstanbul Elektrikli ve Elektronik Atık Zirvesinde ‘E-Atık Kahramanı’ ödülüne layık görüldü. Ayrıca 2020 yılında 5’nci grup (Aydınlatma ekipmanları) kategorisinde Türkiye ikinciliği başarısı elde ettik. Belediyemiz, İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile işbirliği yaparak Okullar Arası Bitkisel Atık Yağ ve Atık Pil Toplama Yarışmaları’nıhayata geçirdi. Bu kapsamda 2021 yılında 2 bin 850 kilogram atık pil toplayarak Türkiye birincisi olduk. Bugüne kadar yaklaşık 132 bin 310 ton ambalaj atığı toplayarak 1 milyondan fazla yetişkin ağacı kesilmekten kurtardık. Gelecek, sizlerin. Geleceğe sizler sahip çıkacaksınız. Bizler de, çalışmalarımıza aralıksız devam edeceğiz” diye konuştu.

    Osmangazi İlçe Milli Eğitim Müdürü Gürhan Çokgezer ise yarışmaya katılan tüm öğrencileri yürekten kutlayarak, bu seferberliğin gelecek yıllarda da devam edeceğini belirtti.

    Konuşmaların ardından Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, ‘Okullar Yarışıyor Çevre Kazanıyor’ yarışmasında dereceye giren Başaran İlkokulu’na birincilik, Nursel Çağlar Anadolu Lisesi’ne ikincilik, Türk Eğitim Vakfı Hayri Tokaman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’ne üçüncülük ödüllerini takdim etti. Aynı zamanda Başkan Dündar, yarışma kapsamında Osmangazi Belediyesi Meslek Edindirme Kursları (OSMEK) ile Fatih Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi

    öğrencilerinin geri dönüşüm malzemelerinden hazırladıkları sergiyi tek tek inceledi.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Muğla Büyükşehir Tıbbi Atıkları Kendi Tesisinde Bertaraf Ediyor

    Muğla Büyükşehir Belediyesi tarafından kurulan Tıbbi Atık Sterilizasyon ve Bertaraf Tesisi bugüne kadar 7 bin ton atığın sterilizasyon ve bertaraf işlemini gerçekleştirirken çevreyi koruyor.

    2017 yılında Büyükşehir Belediyesi tarafından kurulan ve Muğla’da ilk olan Tıbbi Atık Sterilizasyon ve Bertaraf Tesisi 13 ilçede yer alan sağlık kuruluşlarından toplanan tıbbi atıkları modern ve donanımlı tesislerinde bertaraf ediyor. Tıbbi Atık Sterilizasyon ve Bertaraf Tesisi 500 kg/sa kapasiteye sahip ve her ay ortalama 125 ton tıbbi atık yüksek basınçlı buhara maruz bırakılarak sterilize ediliyor.

    Atıklar Çevreye Zarar Vermeden Bertaraf Ediliyor

    Çevreci yatırımları ile dikkat çeken Muğla Büyükşehir Belediyesi tıbbi atıkların çevre ve insan sağlığına zarar vermesinin önüne geçmek için 2017 yılında kurduğu Tıbbi Atık Sterilizasyon ve Bertaraf Tesisi ile 13 ilçedeki sağlık kuruluşlarına hizmet veriyor. Muğla’nın 13 İlçesinde yer alan sağlık kuruluşlarından modern taşıma yöntemleri kullanılarak 3 Adet lisanslı araçlarla her ay ortalama 125 ton tıbbi atık Muğla Büyükşehir Belediyesi Tıbbi Atık Sterilizasyon Tesisimizde yüksek basınçlı buhara maruz bırakılarak sterilize ediliyor. Tıbbi atıkların zararsız hale getirilip getirilmediği kimyasal ve biyolojik indikatörler kullanılarak test ediliyor. Steril edilen atıklar parçalanarak hacmi küçültülüyor ve evsel çöp niteliği kazanarak Menteşe Düzenli Katı Atık Depolama Tesisi’nde bertaraf ediliyor. Tıbbi Atık Sterilizasyon ve Bertaraf Tesisi kurulduğu günden bu yana yaklaşık 7 bin Ton tıbbi atığın sterilizasyon ve bertaraf işlemini gerçekleştirdi.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Hasta Ve Yaşlı Bakım Personelleri Alınacak

    İnegöl Belediyesi iş arayan vatandaşlar ve işverenleri buluşturabilmek adına çalışmalarını sürdürdüğü İstihdam Merkezi aracılığıyla İnegöl’ün istihdamına katkı sağlamaya devam ediyor.

    Bu kapsamda bir yandan iş arayan vatandaşları havuzunda toplayıp bir yandan da eleman arayan firmalarla iletişimini sürdürerek doğru işe doğru kişiyi yönlendirme görevi üstlenen İstihdam Merkezi, Özel Mimar Sinan Bakım Merkezi’ne personel alınacağı ile ilgili yeni bir iş duyurusu daha paylaştı.

    YAŞ ŞARTI ARANMIYOR

    İnegöl Belediyesi İstihdam Merkezinden yapılan açıklamada, hasta ve yaşlı bakım işinde çalışmak üzere personel alımı yapılacağı duyuruldu. İstihdam Merkezimi ile iş birliği yapan Özel Mimar Sinan Bakım Merkezi yaş şartı aranmaksızın kadın ve erkek personel alımı yapacak.

    BAŞVURU 15 HAZİRAN

    Yaş sınırı bulunmayan personel alımının başvuruları 15Haziran Perşembe günü 14.00’da Sani Konukoğlu Konferans Salonunda alınacak. Yapılacak alımla ilgili detaylı bilgi almak isteyen vatandaşlar 153 hatları üzerinden ve 0 224 715 10 10 Nolu telefondan İnegöl Belediyesi İstihdam Merkezine ulaşabilirler.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Ford, İlk Karbon Nötr Üretim Tesisi Olan Köln Elektrikli Araç Merkezi’ni Açtı

    Ford’un ‘Daha İyiye Giden Yol’ (Road To Better) vizyonunda önemli bir kilometre taşı olan ve küresel çaptaki ilk karbon nötr araç üretim tesisi unvanına sahip Köln Elektrikli Araç Merkezi açıldı. 1930 yılında kurulan tarihi fabrikayı dönüştürmek için yapılan 2 milyar dolarlık yatırımın ardından kapılarını açan Ford Köln Elektrikli Araç Merkezi, Ford’un 2026 yılı sonuna kadar yılda iki milyon elektrikli araç üretim hedefine ulaşma yönündeki küresel planlarını destekliyor. Yıllık 250.000 elektrikli araç üretim kapasitesine sahip bu yüksek teknoloji merkezi, Avrupa pazarları için yeni nesil elektrikli binek araçlar üretecek ve Almanya’nın imalat sektöründeki nitelikli işgücüne istihdam sağlayacak.

    Ford, yeni nesil elektrikli binek araçlarını üretecek olan yüksek teknolojili üretim tesisi Köln Elektrikli Araç Merkezi’ni açtı.

    Ford, ilk olarak 1930 yılında kurulan tarihi fabrikasını, Almanya’nın imalat sektöründeki nitelikli işgücüne ve otomotiv üretiminin Avrupa’daki geleceğine verilmiş büyük bir güven oyu anlamına gelen 2 milyar dolarlık yatırım ile dönüştürdü. 

    Yüksek verimlilik amacıyla tasarlanan, yıllık 250.000’den fazla elektrikli araç üretme kapasitesine sahip, 125 hektar üzerine kurulu tesis; yeni bir üretim hattı, pil montaj hattı, son teknoloji araçlar ve otomasyon sistemleri ile donatıldı.  

    Mustang Mach-E, E-Transit ve F-150 Lightning’in başarılarının ardından Ford’un kısa süre önce tanıttığı dördüncü elektrikli aracı Explorer, markanın Köln’de üreteceği ilk elektrikli aracı olacak ve bunu elektrikli bir spor crossover izleyecek.

    Köln Elektrikli Araç Merkezi, Ford’un küresel çapta açtığı ilk karbon nötr üretim tesisi olarak şirketin 2035 yılına kadar Avrupa’daki tüm tesis, lojistik operasyonları ve doğrudan tedarikçi ayak izinde karbon nötr taahhüdünü destekleyecek.

    “Köln Elektrikli Araç Merkezi’nin açılması Avrupa’da yeni nesil temiz üretim ve elektrikli araçların başlangıcı” diyen Ford “Executive Chair” Bill Ford, “Bu tesis, tüm sektördeki en verimli ve çevreye en duyarlı tesislerden biri olacak. Çocuklarımıza ve torunlarımıza sıfır emisyonlu bir gelecek hazırlamak için çalışmaktan heyecan duyuyorum” diye ekledi.

    Model A’dan yeni elektrikli Explorer’a: Ford için Avrupa’da yeni bir dönem

    Köln Elektrikli Araç Merkezi’nin hizmete girmesi, 1930’dan bu yana Avrupa otomotiv endüstrisinin kalbinde yer alan Ford Köln fabrikasının köklü tarihinde yeni bir dönem anlamına geliyor. Burada üretilen ikonik araçlar arasında Ford Model A, Taunus, Capri, Granada ve Fiesta yer alıyor.

    90 yılı aşkın sürede 18 milyondan fazla otomobil üreten Köln’deki fabrika, Ford’un dünya çapındaki en verimli tesislerinden biri olarak nesiller boyunca milyonlarca Avrupalıya hareket özgürlüğü sağlamasıyla biliniyor. 

    “Köln Elektrikli Araç Merkezi, Ford için Avrupa’da yeni bir dönemin başlangıcına işaret ediyor,” diyen Ford Model e Avrupa Genel Müdürü Martin Sander, “Müşterilerimizin sıfır emisyonlu mobilite talebini karşılayan, tamamen bağlantılı, yazılım tanımlı araçlar üretmek için gelişmiş teknolojileri kullanarak otomobil üretimini bir kez daha yeniden tanımlıyoruz.” 

    Karbon nötr oluşuyla fark yaratan Köln Elektrikli Araç Merkezi’nin, elektrikli araç üretimine geçişte otomotiv sektörünün önde gelen vitrinlerinden biri olduğunu söyleyen Sander, sözlerini şöyle tamamladı: “Tesisler ve süreçler mühendislerimiz tarafından verimliliği en üst düzeye çıkarmak ve çevresel etkiyi en aza indirmek üzere tasarlandı ve Ford’un Avrupa’da karbon nötr olmasına yardımcı olurken küresel karbon nötr planımızı da destekliyor.”

    Köln Elektrikli Araç Merkezi’nin temelinde makineleri, araçları ve çalışanları birbirine bağlayan dijital alandaki gelişmeler yer alıyor. Kendi kendine öğrenen makinelerin, otonom taşıma sistemlerinin ve büyük veri yönetiminin gerçek zamanlı olarak uygulanması, üretim süreçlerinin verimliliğini artırmanın ve zaman içinde daha iyi hale gelerek yüksek kaliteyi güvence altına almanın ayrılmaz bir parçasını oluşturuyor.

    Ford ayrıca insan mükemmelliğinin yerini almak değil, onu desteklemek için bir adım daha ileri gidiyor. Yeni bilişsel ve birlikte çalışmaya uygun robotlar ile artırılmış gerçeklik çözümleri çalışanları desteklerken gerçek zamanlı deneyim paylaşımı için verimliliği ve diğer fabrikalarla veri alışverişini artırıyor.

    Karbon nötr elektrikli araç merkeziyle Ford, Daha İyiye Giden Yol planını gerçeğe dönüştürüyor

    Ford, karbon nötrlüğe ulaşmak için yeni süreçler, makineler ve teknolojilerin devreye alınmasıyla tesisteki enerji kullanımını ve emisyonları azaltıyor. Tesisi çalıştırmak için gereken tüm elektrik ve doğal gaz da karbon nötr yüzde 100 yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlanıyor. 

    Üretim tesisinin yarattığı emisyonlar yerel enerji tedarikçisi tarafından Ford adına telafi edileceğinden, tesisin ısıtılmasında ve süreçlerde kullanılacak ısı da karbon nötr oluyor. Harici bir enerji santrali ve atık yakma tesisi tarafından üretilen ısı, Ford’a özel bir buhar şebekesi üzerinden iletiliyor.

    Yerel enerji sağlayıcısı, bu ısı dağıtımı için işletme emisyonlarını 2026 yılında yaklaşık yüzde 60 oranında azaltmayı, 2035 yılına kadar da bu emisyonları tamamen ortadan kaldırmayı planlıyor. 

    Ford Köln Elektrikli Araç Merkezi tam olarak faaliyete geçtiğinde bağımsız olarak karbon nötr sertifikasına sahip olacak. Bu bağımsız sertifika düzenli olarak denetlenecek ve kalan emisyonlar yüksek kaliteli karbon dengeleme programları ile telafi edilecek.

    Ford Köln Elektrikli Araç Merkezi’ndeki teknolojik güncellemeye, biyolojik çeşitliliğin ve mevcut fabrika yeşil alanının ekolojik dengesinin iyileştirilmesi de eşlik ediyor. Alınan önlemler arasında yeni uzun ömürlü bitki örtüsünün yerleştirilmesi, ekolojik açıdan zayıf çim alanların yabani çimlere dönüştürülmesi ve böcek, yarasa ve kuş habitatları oluşturulması yer alıyor.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Fire Flux ESports, 3.5 Milyon TL ödüllü PMPL Avrupa Turnuvası’nda Şampiyon oldu

     Infinix sponsorluğunda düzenlenen PUBG MOBILE Pro League (PMPL) şampiyonasına Türk takımları damga vurdu. Temsilcimiz Fire Flux Esports geçtiğimiz yıl olduğu gibi önemli bir başarı yakalayarak 3.5 milyon TL ödül havuzuna sahip turnuvanın şampiyonu oldu.

    Dünyanın en popüler mobil oyunlarından biri olan PUBG MOBILE’ın 8 – 11 Haziran tarihleri arasında Infinix sponsorluğunda düzenlenen PUBG MOBILE Pro League Avrupa bahar sezonuna Türk takımları damga vurdu. Temsilcimiz Fire Flux Esports büyük bir başarıya daha imza atarak Avrupa şampiyonu oldu.

    3.5 milyon TL ödül havuzu

    Ülkemizden sekiz takımın katıldığı ve 16 takımın mücadele ettiği turnuva kıran kırana maçlara sahne oldu. 3.5 milyon TL ödül havuzuna sahip ve dört gün boyunca süren turnuvada 188 puan toplamayı başaran Fire Flux Esports, şampiyonluk kupasını bir kez daha Türkiye’ye getirdi.

    Kazandığı bu başarı ile Temmuz ayında düzenlenecek olan PUBG MOBILE World Invitational’a (PMWI) katılım hakkı kazanan temsilcimiz ayrıca 25 bin dolarlık ödülü de kasasına koymuş oldu. 

    Soulless, Kecth, Lutz ve Solkay’dan oluşan kadrosuyla turnuvada harika bir performans sergileyen Fire Flux Esports, geçtiğimiz yıl düzenlenen Avrupa Şampiyonası’nda da şampiyonluk yaşamış ve göğsümüzü kabartmıştı. Geçtiğimiz yıl Dünya Şampiyonası’na giderek ülkemizi de temsil eden ekip, güz sezonunda ise ikinci olmayı başarmıştı.

    Türk takımları turnuvaya damga vurdu

    Turnuvada ülkemizi temsil eden espor takımları yakaladıkları başarıların yanı sıra önemli ödüller de kazandı. 157 puan toplayarak şampiyonayı 5. sırada tamamlayan Next Rüya, 11 bin 500 dolarlık ödülü kazandı. Bir diğer Türk temsilcimiz olan Regnum Carya Esports ise 153 puan toplayarak 7. sırada şampiyonayı bitirdi ve 7 bin 700 dolarlık ödülü elde etti. 

    Temsilcilerimizden FUT Esports 10. sırada yer alarak 6 bin dolar, Ozarox Esports 11. sırada yer alarak 5 bin 500 dolar, Beşiktaş Esports 12. sırada yer alarak 5 bin dolar, Melise Esports 15. sırada yer alarak 3 bin 500 dolar ve BRA Esports ise 16. sırada yer alarak turnuvadan 3 bin dolar para ödülü ile ayrıldı.

    PMPL Avrupa Şampiyonası’ndaki genel sıralama ve alınan puanlar ise şu şekilde;

    1. Fire Flux Esports                    188 Puan
    2. Nexus Gaming                       169 Puan
    3. Gaimin Gladiators                  160 Puan
    4. MadBulls                                158 Puan
    5. Next Rüya                              157 Puan
    6. Excuse Me                             154 Puan
    7. Regnum Carya Esports         153 Puan
    8. ARR eSports                          135 Puan
    9. Major Pride                            134 Puan
    10. FUT Esports                           133 Puan
    11. Ozarox Esports                      131 Puan
    12. Beşiktaş Esports                    122 Puan
    13. SLY Europe                           112 Puan
    14. SBG                                       108 Puan
    15. Melise Esports                       95 Puan
    16. BRA Esports                          75 Puan

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Enflasyon Oyun Satışlarını Etkilemeye Devam Ediyor

    Oyun alışverişlerinin bir numaralı adresi oyunfor’un açıkladığı verilere göre 2023’ün Mayıs ayında oyun satışları geçen yılın aynı ayına göre düşüş gösterdi.

    Uluslararası 85’i aşkın oyun firmasının Türkiye yetkili satıcısı olan dijital oyun mağazası oyunfor’un yayınladığı verilere göre, 2023 Mayıs ayında oyun alışverişlerindeki düşüş devam etti. 2023 Nisan ayına göre %6’lık bir gerileme yaşanırken, 2022 yılı Mayıs ayına göre de %2’lik bir düşüş gözlemlendi. 2022 yılı ile beraber artışa geçen oyun alışverişleri 2023 Ocak ayında artış trendini korurken, 2023 Şubat ayında enflasyonla birlikte yaşanan negatif yöndeki ivme oyun alışverişlerini olumsuz yönde etkilemeye başlamıştı.

    Mayıs ayında oyuncuların en çok ilgi gösterdiği oyun CS:GO oldu. Son iki yıldır, ilk defa en çok oynanan oyunlarda mobil oyunlardan sadece üç oyun yer alabildi ve mayıs ayı mobil oyunların en düşük satış yaptığı ay oldu.

    En çok oyun içi satış yapılan 10 oyun

    1.      CS:GO

    2.      Valorant

    3.      Call of Duty: Warzone 2.0

    4.      League of Legends

    5.      Tom Clancy’s Rainbow Six: Siege

    6.      PUBG Mobile

    7.      Knight Online

    8.      Metin 2

    9.      Garena Free Fire

    10.    Roblox

    İllere göre dağılım

    Oyun alışverişlerinde, Mays ayında en çok alışveriş İstanbul’dan yapıldı. İstanbul’u, Antalya, Ankara, İzmir ve Bursa takip etti.

    Yaş aralığına göre dağılım

    Mayıs ayında toplam oyun alışverişlerinin önemli bir kısmı 30 yaşın üzerindeki oyuncular tarafından yapıldı.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Borusan Sanat’ta Bu Hafta

    Borusan Sanat, sezon boyunca yıldız şef ve solistleri ağırladığı konserlerine kısa bir ara verirken, çevrimiçi video platformu borusansanat üzerinden sunduğu konser kayıtları ile dinleyicileri müzikle buluşturmaya tüm hızıyla devam ediyor.

    borusansanat.tv’de konser yayınları tüm hızıyla devam ediyor

    Birbirinden farklı müzik türlerini ve yepyeni yorumlarla çevrili performansları çevrimiçi platformu borusansanat’de buluşturan Borusan Sanat, konser yayınlarını müzikseverlere ulaştırmaya devam ediyor. Borusan Müzik Evi’nde gerçekleşen, besteci Şevket Akıncı’nın sanatçı dostlarıyla birlikte Dünyada Saat Kaç ve Escher Chronicles albümlerinden bir seçki sunduğu konser, borusansanat’de yayınlanmaya devam ediyor. Ayrıca 18 Haziran Pazar günü saat 11.30’da Patrick Hahn’ın BİFO’yu yönettiği konserin kaydı borusansanat’de yayında olacak.

    BİFO & PATRICK HAHN 

    18 Haziran 2023 Pazar 11.30 

    BORUSAN İSTANBUL FİLARMONİ ORKESTRASI

    PATRICK HAHN şef

    F. SCHMITT Salome Trajedisi, op.50 (1910)

    A. BRUCKNER Senfoni No.4 (Romantik), Mi bemol Majör (1878/80 vers.)

    Serhan Bali ile konser öncesi söyleşi

    11.00-11.30

    Kendi kuşağının adından en çok söz ettiren şeflerinden biri olarak kabul edilen Patrick Hahn, iki sezon boyunca sürekli konuk şefi olduğu BİFO ile yeniden sizlerle. Hahn yönetimindeki BİFO, bu konserde Schmitt’in Salome Trajedisi’ni ve Romantik dönemin ustalarından Bruckner’in, “Romantik” lakaplı 4. Senfoni’sini yorumluyor. 

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Ayvalık Belediye Tiyatrosu’na İki Ödül Daha Geldi…

    23. Direklerarası Ege Bölgesi Tiyatro Ödülleri, Ayvalık Belediyesi Nejat Uygur Sahnesi’nde, sahiplerini buldu. Çok sayıda tiyatro emekçisinin katılım sağladığı ödül töreninde konuşan Ayvalık Belediye Başkanı Mesut Ergin, ödül töreninin Ayvalık’ta yapılmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

    Ayvalık’ın kültür sanat kenti olarak tiyatro sanatçılarının buluşmasına ev sahipliği yapmasının mutluluğunu yaşadıklarını belirten Başkan Ergin, kültür sanat adına atılan tüm adımlara olanakları ölçüsünde destek vermeye çalıştıklarını söyledi. Ergin, belediye tiyatrosunun yeni kurulmasına karşın kısa sürede dokuz ödül sahibi olduğunu ve bundan büyük bir gurur duyduklarını ifade etti.

    Direklerarası Seyircileri Derneği kurucusu ve ödül komitesi başkanı Ömer Şahinbaş da konuşmasında, amaçlarının, mesleki çaba içinde olan tiyatro insanlarını teşvik etmek ve onların mücadelesinde yalnız olmadıklarını hissettirip, onlara cesaret katmak olduğunu söyledi. 28 ödülün dağıtıldığı gecede Ayvalık Belediye Tiyatrosu iki ödüle layık görüldü. “Sabah Olmadan” adlı oyunun yazarı Hayrettin Filiz’e Yılın Oyun Yazarı Ödülü, “Seni Alırsa Fırtına” adlı oyunun yönetmeni Erkan Cılak’a da, yazdığı ve yönettiği oyun için, Yılın En Başarılı Yönetmeni Ödülü verildi.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • ROSATOM’un Kuzminskaya Rüzgâr Çiftliği Şebekeye Elektrik Vermeye Başladı

    Rusya Devlet Nükleer Enerji Kuruluşu Rosatom’un Stavropol Bölgesi’nde inşa ettiği Kuzminskaya Rüzgâr Çiftliği, ulusal elektrik şebekesine elektrik vermeye başladı.

    Kurulu gücü 160 MW olan rüzgâr çiftliği, 64 rüzgâr türbininden oluşuyor. Rusya Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nın da onayıyla, rüzgâr santralinin ekipmanlarının %68’i ülke içinden tedarik ediliyor.

    Rusya Devlet Atom Enerjisi Kurumu Rosatom’un rüzgâr enerjisi bölümü NovaWind’in CEO’su Grigoriy Nazarov, konuya ilişkin olarak şunları söyledi: “Kuzminskaya, Rusya’nın güneyinde sekizinci ve Stavropol Bölgesi’ndeki altıncı rüzgâr çiftliğimiz. Yaptırımlara rağmen inşaatı askıya almadık. Kuzminskaya, ulusal elektrik şebekesine şimdiye dek 100 MW elektrik verdi. İşletmeden çekilen teknolojiyi Rus know-how’ı ile değiştirerek ve üretim tesislerimize gerekli parça ve bileşenleri tedarik ederek tedarik zincirlerimizi kısa sürede yeniden düzenlemeyi başardık. Kuzminskaya, tamamen, rüzgâr enerjisi sektörünün teknolojik egemenliğini güçlendiren yeni tedarik zinciri ile inşa edilen ilk rüzgâr çiftliğimizdir.”

    Stavropol Bölge Valisi Vladimir Vladimirov de konuyla ilgili olarak, “Stavropol Bölgesi’nde son birkaç yıl içinde kurulan altıncı rüzgâr çiftliği olan Kuzminskaya’nın devreye alınması, Stavropol’ün Rosatom ile yeşil enerji geliştirme yolunda attığı bir başka adımdır. 2023’ün sonlarına doğru Stavropol’ün enerji karışımında rüzgâr, güneş ve hidroelektriğin payı %12’yi aşacak. Devreye alınan yeni çiftlik, Rusya’nın teknolojik egemenliğine ve ekonominin karbonsuzlaştırılmasına ortak katkımızdır. Yeşil enerji ile Stavropol Bölgesi, geleneksel enerji kaynaklarından vazgeçerek karbon ayak izini yılda 900 bin ton sera gazı azaltıyor. Stavropol, 2025 yılına kadar yıllık karbondioksit emisyonlarının 1,3 milyon ton azaltılmasını sağlayacak” dedi.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • FET, ADA, PEPE ve BNB: Bu Sayılara Hazır Olun!

    Kripto para üniteleri içerisinde FET, ADA, PEPE ve BNB’ye bakıyoruz. Bilhassa son SEC atılımı sonrası düşen bir piyasa var. Bakalım hangi sayılar öne çıkmaya başlamış.

    FET düşüş eğilimi gösterdi

    Altcoin FET evvelki 7 gün boyunca düşüş eğilimi gösterdi. Boğalar hafta içi FET’in en yüksek düzeyi olan 0,2513 doların üzerine çıkamadı. 24 saatin en yüksek düzeyi olan 0,1878 dolardaki direnç bir düşüşe neden oldu. Sonunda 90 günün en düşük düzeyi olan 0,178 dolar düzeyi geldi. Negatif vurgulu düşüş hala devam ediyor. Evvelki kapanışına nazaran %1,14’lük bir düşüşle FET 0,1824 dolara geriledi. Boğa ayı çekişmesi devam ediyor. Buna nazaran boğalar piyasa denetimini tekrar ele geçirir ve 0,1878 dolar direnç düzeyini aşarsa, FET için bir sonraki gaye olan 0,1925 dolar düzeyine gelecek. Lakin ayılar baskın olmaya devam ederse, 0,1775 dolarlık dayanak düzeyinin testi kelam konusu.

    FET için bu durum kelam konusu iken Cardano çok bir satışa bahis oldu. Fakat Cardano’nun teknik dataları ileride muhtemel bir toparlanmaya işaret ediyor. Örneğin, devam eden token toparlanması, günlük nispi güç endeksinin (RSI) Mart 2020’den bu yana en çok satım olan 20’ye düşmesinden bir gün sonra gerçekleşti. 12 Haziran’da ADA fiyatı %2,25 artışla 0,28 dolara yükseldi. Geçen haftaki altı ayın en düşük düzeyi olan 0,22 dolardan yaklaşık %27 artış gösterdi. Yükseliş, kripto piyasasının öteki yerlerindeki yararlarla birlikte ortaya çıktı. Ayrıyeten yatırımcıların taban seviyeyi satın aldığına işaret etti.

    Aşırı satım

    Aşırı satım RSI okumaları tipik olarak konsolide edici yahut toparlayıcı bir fiyat hareketinden evvel gelir. Örneğin, ADA fiyatı Mart 2020’deki çok satım okumalarından dört ay sonra %900 artmıştı. Bu tıpkı vakitte, riskli piyasalarda üst istikametli hisleri artıran Federal Rezerv’in niceliksel genişleme siyaseti nedeniyle de gerçekleşti. Fakat Fed, enflasyon devam ettikçe faiz oranlarını artırmaya devam etmeye hazırlanıyor. Buna nazaran bu durum piyasadaki fazla nakdi ortadan kaldıracak. Buna ek olarak, SEC’in kripto baskısı ABD’de ADA üzere kripto varlıkları için elverişsiz piyasa şartları yarattı. Bu nedenle, çok satılmış bir toparlanma, şayet gerçekleşirse, Mart 2020’den sonra piyasanın şahit olduğundan daha zayıf olabilir. Üç günlük grafikte ADA, aşağıda gösterildiği üzere Ocak 2021 ve Ocak 2023’teki fiyat trendlerine emsal biçimde 0,247-0,382 dolar aralığında görünüyor.

    Bu nedenle, 0,247 dolar takviyesinden bir toparlanma, Ekim 2023’e kadar ADA’da 0,382 dolara yanlışsız bir yükseliş trendi başlatabilir. Mevcut düzeylere nazaran %40 artış gösteren 0,382 dolarlık direnç tıpkı vakitte 200-3D EMA (kırmızı dalga) ile çakışıyor.

    PEPE sağlam dayanaktan yoksun

    FET ve Cardano dışında bir de PEPE’ye bakalım. 6 Haziran’da PEPE 0,0000001 dolar düzeyinde değerli bir dayanak buldu. Bu durum alım baskısında bir artışa işaret etti. Lakin, token 0,00000122 dolarda dirençle karşılaştı. Sonuçta fiyatta keskin bir düşüşe yol açtı. 4 saatlik grafiğe nazaran, PEPE tekraren yeni takviye düzeylerini test etti. Lakin bir istikrar bulamadı. Bunun kısa mühletler içinde gerçekleşmesi, ayıların baskıyı sürdürdüğünü gösteriyor. Fakat, mevcut trendine nazaran PEPE için uygun bir giriş noktası bulmak güç. Aşağı eğimli hareketinin yanı sıra, 20 günlük EMA (turuncu) 9 günlük EMA’nın (mavi) üzerindeydi. Ekseriyetle bu, fiyatın kısa vadede düşüş eğiliminde kalabileceğini gösterir. Fakat 9 ve 20 EMA’lar yakın olduğu için, yakında bir bilakis dönüş oluşturma mümkünlüğü ile potansiyel bir geçiş ortaya çıkabilir.

    Dahası, Göreli Güç Endeksi’nin (RSI) 34,96’daki düşüş eğilimi ve negatif bölgeye yakınlığı daha fazla düşüş denetimi gösterdi. Hasebiyle, boğalar fiyatta bir öteki değerli düşüşü önlemek istiyorsa, PEPE’nin fiyatı daha da düşmedikçe 0,00000088 dolardan çok daha fazla alım baskısı kelam konusu olacak. Sonuç olarak, bu durum sağlam bir long konum bulmayı zorlaştırıyor. Bu ortada, bir ralli hakkında görüş bildiren tek analist van de Poppe değil. 9 Haziran’da YouTuber Altcoin Sherpa, PEPE’nin üst gerçek hareket edebileceğini tweetledi. Lakin bunun 0,5 Fibonacci geri çekilme düzeyinin durumuna bağlı olduğunu da ekledi. Yazıyı yazarken PEPE’nin gün içi fiyatı 0,000000875 dolar idi. Ayrıyeten, 24 saatlik süreç hacmi %30,38 azalarak 114,15 milyon dolara düştü. Bu nedenle PEPE de tıpkı FET üzere hareket ediyor.

    BNB için yükselen üçgen formasyonu

    BNB (BNB) fiyatı Mayıs 2022’den bu yana yükselen üçgen formasyonu içinde süreç görüyor. Bu, birçok durumda bir kırılmaya yol açan bir yükseliş formasyonudur. Fakat, BNB’nin fiyatı o vakitten beri iki kere kırılamadı (yeşil elips). Bu durum, daha yüksek düzeylerde alım baskısı olmadığını gösteriyor. Hakikaten de, iki başarısız denemeden sonra, BNB fiyatı nihayet geçen hafta büyük bir düşüş mumuyla üçgenden aşağı kırıldı. Bir boğa formasyonunun geçersiz kılınmasını çoklukla değerli bir düşüş takip eder. Zira bu bir boğa tuzağı olarak kabul edilir. Kırılma noktasından ölçüldüğünde formasyonun yüksekliğine eşit bir aşağı taraflı hareket, BNB’nin fiyatını 104 dolara düşürecek. Bu durum mevcut düzeyden %50’nin üzerinde bir düşüşe karşılık geliyor. Haftalık RSI göstergesi, 50 düzeyinin altına keskin bir biçimde düştü. Bu nedenle aşağı hakikat eğimli olduğu için daha fazla düşüş mümkünlüğünü destekliyor.

    Kriptokoin.com olarak baktığımızda 4 saatlik RSI göstergesi çok satım bölgesinde değerli bir yükseliş sapması oluşturdu. Direnç çizgisinin üzerine çıktı. Bu, potansiyel bir kısa vadeli toparlanmaya işaret ediyor. Bu türlü bir durumda, BNB’nin fiyatı 265 dolarlık evvelki yatay dayanak düzeyine yükselebilir. Bununla birlikte, 4 saatlik vakit dilimindeki mum çubukları yüklü olarak yüksek hacimli yutan mumlardır. Bu da ayıların piyasayı denetim ettiğini gösteriyor. Bu nedenle, bu bir meyyit kedi sıçraması olarak görülebilir. Ayrıyeten BNB’nin fiyatı 240 dolar ve 254 dolarlık küçük direnç düzeylerinde bilakis dönebilir.

  • Aston Villa, Sevilla’nın başarılı hocasına talip

    Yeni bir yapılanmaya giden Aston Villa, Sportif Yöneticilik misyonu için Sevilla’da vazife yapan İspanyol teknik adam Monchi için devreye girdi.

    SkySports’un haberine nazaran Premier Lig grubu Aston Villa, İspanyol teknik adam Monchi için teklifte bulundu. 

    İngiliz takımının deneyimli teknik adamı misyona getirmeye yakın olduğu belirtildi. 

    Uzun yıllardır Sevilla’da Sportif Yönetici olarak vazife alan Monchi, daha evvel Roma’da da çalışmıştı.

  • Borusan, 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nde karasal ve su altı yaşama yönelik farkındalık yarattı

    Borusan, 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nde farkındalık yaratan etkinlikler düzenledi. Deniz temizliği eğitimi gerçekleştiren, Orman Dostu Yaşam Rehberi’ni yayınlayan ve Gemlik’te kıyı temizliği etkinliği düzenleyen Borusan, geleceğe yaşanabilir bir dünya bırakmak için çalışmalarını sürdürüyor.

    Sürdürülebilirlik odak alanları olan iklim, insan ve inovasyon başlıklarında kapsayıcı ve etki odaklı çalışmalar yürüten Borusan, 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nü Okyanus Gönüllü Borusanlılarla birlikte farklı etkinlikler düzenleyerek kutladı. 30 Mayıs Salı günü Borusanlılara Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sarı tarafından deniz temizliği odaklı online bir eğitim düzenlenirken eğitimde denizlerin nasıl temiz tutulacağına dair bilgiler verildi.

    Orman Dostu Yaşam Rehberi yayınlandı

    Borusan’ın iklim, insan ve inovasyon odak alanlarında konumlandırdığı sürdürülebilirlik stratejisinin iklim ve insan başlıklarını kapsayan, 2022 yılında Yuvam Dünya Derneği ile başlattığı Orman Kahramanları projesi, orman farkındalığı oluşturma ve orman ekosisteminin sağlıklı gelişmesine yönelik etkinlikler ile Orman Dostu Yaşam Rehberi’nin yaygınlaştırılmasını kapsıyor. Özel Sektör Gönüllüleri Derneği (ÖSGD) tarafından 2022 yılında en başarılı gönüllülük projesi seçilen Orman Kahramanları projesi Borusan EnBW Enerji öncülüğünde ve Yuvam Dünya Derneği iş birliğiyle yürütülüyor.

    5 Haziran Dünya Çevre Günü’nde Yuvam Dünya Derneği iş birliği ile Orman Dostu Yaşam Rehberi’ni yayınlayan Borusan Grubu, ormanlar ekosistemi ve orman yangılarıları ile ilgili bilgiler verirken ormanı korumak için bireysel olarak yapılabilecek değişikliklere de dikkat çekti. Rehberde ormanlar ve iklim krizi arasındaki bağlantıdan yangınların nedenlerine, sektörlere göre küresel sera gazı emisyonlarından dünya ormanlarının güncel durumuna kadar pek çok farklı bilgiye yer verildi. Ormanda geçirilen zaman, giyim, beslenme, ulaşım, enerji ve dekorasyon başlıklarında kişisel alışkanlıkların ormanı koruyacak şekilde nasıl değiştirilebileceğine ilişkin ipuçları da veren Rehber orman yangınlarına karşı alınacak önlemler ve orman yangınlarından sonra yapılması gerekenlere de değiniyor. Orman Dostu Yaşam Rehberi’ne borusan adresinden ulaşılabilir. 

    8 Haziran Marmara Denizi Günü’nde kıyılar temizlendi

    Borusan Limanı tarafından yılda iki kez düzenli olarak gerçekleştirilen kıyı temizliği, 2022’den bu yana tüm Okyanus Gönüllü Borusanlıların katılımına açık olarak düzenleniyor.

    Kıyıların ve suların temizliğine verdikleri önemi vurgulamak ve bu alandaki farkındalığı artırmak amacı ile ikinci kez kıyı temizliği gerçekleştiren Borusan, Bursa Büyükşehir Belediyesi işbirliği ile 8 Haziran Marmara Denizi Günü’nde Okyanus Gönüllü Borusanlılar ile bir araya geldi. Borusan Limanı öncülüğünde gerçekleştirilen etkinlikte Prof. Dr. Mustafa Sarı ile su ve kıyı temizliği konusunda yapılması gerekenler, Marmara Denizi’ndeki müsilaj sorunu ve bireysel olarak yapılabilecekler konulu eğitimin ardından Gemsaz Sahili’nde kıyı temizliği yapan Borusan, Borusan İlkokulu öğrencilerinin de katılımıyla geniş çaplı bir etkinlik gerçekleştirdi. Gemlik Dalgıçlar Birliği’nin gönüllü dalgıçları da dalış gerçekleştirirken, deniz dibinden çıkardıkları atıklarla kirliliği gözler önüne serdi. Dalgıçların topladıkları plastik, cam ve metal atıklar, çevre bilinci konusunda farkındalık oluşturulması amacıyla sergi alanında yer aldı. Borusan Limanı aynı zamanda Marmara Denizi’nde müsilajın önlenmesi konusunda farkındalığın artırılması ve müsilajın önlenmesine yönelik projelerin desteklenmesi için faaliyetler yürütüyor.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Altınkum ve İkizçay’da yollar düzenleniyor

    Edremit Belediyesi tarafından yaz sezonu öncesi Altınkum ve İkizçay Mahallesi’nde doğalgaz çalışması başta olmak üzere yıpranan ve zarar gören yollar yeniden düzenleniyor.

    Edremit Belediyesi’ne bağlı Fen İşleri Müdürlüğü’ne bağlı ekipler tarafından Altınkum Mahallesi 2. köprü olarak bilinen mevkiden sonra İkizçay Mahallesi’ndeki 1. köprü yolu ile beraber Atatürk Caddesi başta olmak üzere, Hasan Ali Yücel Caddesi, Mehmet Akif Ersoy Caddesi ile bağlantılı sokaklar yenileniyor. Gerçekleştirilen çalışmalarda yağmur suyu hatlarından, üst yapıda ki kaldırım ve parke taş döşeme ve peyzaj düzenlemelerine kadar yollar yepyeni bir görünüme kavuşturuluyor. 

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Başkan Sandıkçı: “Heyelanları ve heyelan risklerini ortadan kaldırıyoruz”

    Canik Belediyesi, ilçede sağanak yağışların etkili olduğu bölgelerde oluşan heyelan etkilerini ve risklerini ortadan kaldırıyor.

    Canik Belediyesi, şehirde etkisini gösteren şiddetli yağışlar nedeniyle ilçenin farklı noktalarında oluşan heyelanları tek tek ortadan kaldırıyor. Vatandaşların ulaşımda herhangi bir aksaklık yaşamaması için büyük bir özveriyle çalışan Canik Belediyesi ekipleri, heyelanların kaldırıldığı bölgelerde yol temizlik, yol bakım ve onarım çalışmalarını süratle tamamlıyor. Canik Belediyesi tarafından ilçede başlatılan geniş çaplı çalışma kapsamında ilçede heyelan tehlikesi bulunan alanları tesviye etmeye devam eden ekipler, olası heyelan riskinin önüne set çekmeyi sürdürüyor.

    Canik Belediyesi’nden Hummalı Çalışma

    Canik Belediyesi, geçtiğimiz günlerde şehri etkisi altına alan sağanak yağışların başladığı ilk andan itibaren ilçede çalışmalarını yoğun bir şekilde sürdürüyor. İlçede şiddetli yağışlardan etkilenen bölgelere anında müdahale eden Canik Belediyesi ekipleri, sağanak yağmur nedeniyle ilçede oluşan heyelanları ortadan kaldırıyor. İlçede sağanak yağmurlardan etkilenen bölgelerde çalışmalarına hummalı bir şekilde devam eden ekipler, oluşan heyelanları kaldırdığı noktalarda yol temizlik, yol bakım ve onarım çalışmalarını gerçekleştiriyor. Canik Belediyesi, ilçe genelinde heyelan tehlikesi bulunan alanları tesviye ederek, olası heyelan riskini önüne geçiyor.

    “Heyelanları ve heyelan risklerini ortadan kaldırıyoruz”

    İlçede şiddetli yağışlardan etkilenen bölgelerde heyelan kaldırma işlemlerinin devam ettiğini dile getiren Canik Belediye Başkanı İbrahim Sandıkçı, “ Geçtiğimiz günlerde şehrimizde etkisini gösteren şiddetli yağışlar nedeniyle ilçemizde meydana gelen heyelanları kaldırma işlemlerimizi sürdürüyoruz. Kırsal mahallerimizde belirli noktalarda oluşan heyelanları süratle kaldırıp, vatandaşlarımızın ulaşımda herhangi bir aksaklık yaşamaması için heyelan nedeniyle hasar oluşan yollarımızın onarımını yapıyoruz. Ekiplerimizle birlikte heyelan riski taşıyan bölgelere müdahale ediyor, tesviye işlemlerini gerçekleştiriyoruz. Heyelanları ve heyelan risklerini ortadan kaldırıyoruz. Şiddetli yağışların etkilerini silmek adına ekiplerimizle birlikte canla başla çalışıyoruz” dedi.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Puff cihazlarının oyuncak gibi görünmesi ‘zararsız’ algısı oluşturuyor

    Puff’lar sigarayı bırakmak isteyenler için yeni bir bağımlılığa geçişe neden olabilir

    Önümüzdeki yıllarda bizleri bekleyen tehlikelerin farkında değiliz

    Her geçen gün gençler arasında yaygınlaşan puff adı verilen elektronik sigaraların, masum görünmesine rağmen bağımlılık yapıcı etkisi olduğunu belirten uzmanlar birçok nedenden dolayı popüler hale geldiğine dikkat çekiyor. Puff cihazının kullanımının artmasına neden olan faktörlere değinen Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Onur Noyan, “Renkli, oyuncak gibi görünen, küçük boyutlu, az duman çıkaran ve zararsız olduğu düşünülen bir cihaz. Bazı sanatçılar ve sosyal medya fenomenlerinin puff cihazlarını kullanırken görünmesi de popülerliğini etkiliyor.” diyor ve sigaraya geçişi kolaylaştırabileceği veya sigarayı bırakmak isteyenlerin yeni bir bağımlılığa geçiş yapmasına neden olabileceği konusunda uyarıyor.

    Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Onur Noyan, son dönemlerde özellikle gençler arasında yaygınlaşan puff olarak adlandırılan elektronik sigara kullanımına dair açıklamalarda bulundu.

    Bağımlılık yapıcı etkisi sigaradan farklı değil

    Son dönemde popüler olan puff olarak adlandırılan elektronik cihazlar ve sigaraların farklı içeriklere sahip olduğunu söyleyerek sözlerine başlayan Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Onur Noyan, “Sigara, tütünden yapılan ve yakılarak kullanıldığında nikotin ve çeşitli zararlı kimyasallar açığa çıkaran bir ürün. Puff cihazları ise genellikle tütün içermeyen elektronik sigaralardır. Puff cihazları, sıvı nikotin, aroma ve diğer kimyasalların ısıtılarak buharlaştırılmasıyla nikotin benzeri etki sağlar. Sigara ve diğer tütün ürünleri, nikotin içeren katı veya sıvı formda bulunur. Dolayısıyla, renkli ve masum görünen puff cihazlarının bağımlılık yapıcı etkisi sigaradan farklı değildir.” dedi.

    Ünlülerin kullanırken görülmeleri cihazların popülerliğini etkiliyor 

    Puff cihazlarının popülerlik kazanmasında birçok faktörün etkili olduğuna değinen Noyan, “Özellikle gençler arasında puff cihazlarının ‘masum’ olarak görülmesi, popüler kültürün etkisiyle daha fazla kullanılmasına neden oluyor. Renkli, oyuncak gibi görünen, küçük boyutlu, az duman çıkaran ve zararsız olduğu düşünülen bir cihaz. Üzerinde sigaranın zararlarının gösterildiği paketlerle karşılaştırıldığında daha cazip görünebilir. Ayrıca, bazı sanatçılar ve sosyal medya fenomenlerinin puff cihazlarını kullanırken görünmesi de popülerliğini etkiliyor. Sigara içmenin yasak olduğu yerlerde bile puff cihazları kullanılabiliyor. Daha az zararlı olduğunun veya hiç zararlı olmadığının düşünülmesi, bağımlılık yapmayacağına inanılması, ‘sigara içmiyorum ki’ düşüncesiyle daha fazla tercih edilmesi ve farklı aromalara sahip olması gibi sebepler, puff cihazlarının kullanımının artmasına yol açan faktörler arasında.” diye konuştu.

    Yeni bir bağımlılığa geçiş yapılmasına neden olabilir

    Puff cihazlarının kullanımının birçok riski beraberinde getirdiğinin altını çizen Prof. Dr. Onur Noyan, “Gençler arasında arkadaş etkisi, popülerlik beklentisi, özenme, merak gibi faktörler ve bahsettiğim diğer nedenlerle bu cihazları kullanmaya başlamak daha kolay olabilir.” uyarısında bulundu ve bu cihazların potansiyel risklerini açıklayarak sözlerini şöyle tamamladı:

    “Bu cihazların içerdikleri kimyasalların, uzun vadeli etkileri hakkında yeterli bilgi bulunmasa da akciğer enfeksiyonlarına ve solunum güçlüklerine sebep olabileceği bildiriliyor. Ayrıca, puff cihazları, sigaraya geçişi kolaylaştırabilir ve sigarayı bırakmak isteyenlerin yeni bir bağımlılığa geçiş yapmasına neden olabilir. Önümüzdeki yıllarda bizleri bekleyen tehlikelerin birçoğunun henüz farkında değiliz. Bu nedenle her türlü tütün ve tütün ürünlerinin kullanımından uzak durmanın bağımlılığa giden yolu kapatacağı umuduyla, tütün ve tütün ürünlerine hiç temas etmemek çok önemli.”

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Anadolu Isuzu’nun otonom elektrikli otobüsü, sürüş testlerini başarıyla geçti

    Türkiye’nin ticari araç markası Anadolu Isuzu’nun, otonom sürüş teknolojileri geliştirme ve araçlarına entegre etme hedefi ile sürdürdüğü çalışmalar yeni bir aşamaya ulaştı. Açık kaynak teknolojilerle geliştirilen çözümler, Anadolu Isuzu’nun ürettiği yeni nesil midibüs ve otobüsleri tamamen otonom sürüşe hazır hale getiriyor. 

     

    Türkiye’nin ticari araç markası Anadolu Isuzu otomotiv endüstrisini etkileyen en yeni trend ve teknolojilere öncülük eder nitelikteki Ar-Ge çalışmalarını emin adımlarla sürdürüyor. Otonom sürüş teknolojileri alanındaki çalışmalarını sürdüren Anadolu Isuzu, ekosistemle işbirliğine verdiği önem doğrultusunda Leo Drive girişimi ile işbirliği yapıyor. Proje kapsamında Anadolu Isuzu Ar-Ge ekibi, otonom sürüş teknolojileri özelinde ölçeklenebilir ve güvenilir yazılım, donanım ve algoritma çözümleri geliştiren bir girişim olan Leo Drive uzmanları ile işbirliği yapıyor.

    Anadolu Isuzu, Leo Drive ile yaptığı işbirliği kapsamında, 8 metrelik tam elektrikli otobüsü Novociti Volt’u bir sürücüsüz araç platformuna dönüştürdü. Proje kapsamında birçok ileri teknolojili LiDAR kameralar, sensörler, özel işlemci ve kontrolörler ve bağlantılı sürüş sistemleri ile donatılan NovoCiti Volt test aracı yolculu ve yolcusuz birçok farklı senaryoda test edildi.  

    Gebze Teknik Üniversitesi kampüsünde gerçekleştirilen test sürüşlerinde elde edilen veriler geliştirilen otonom sürüş çözümünün en iyi hale getirilmesinde kullanıldı. 3. seviye otonom araç olarak kabul edilen NovoCiti Volt otonom test aracı, farklı trafik koşullarında yol üzerindeki işaretlere ve trafik ışıklarına uygun olarak, karşıdan karşıya geçen yayalarla ya da hareket halinde veya durmakta olan araçlarla uyumlu, güvenli bir sürüş yeteneği sergiledi. 

    Proje, herkes için otonom sürüş teknolojisi sağlamayı hedefleyen ve bunun için açık kaynak tabanlı çözümleri destekleyen kar amacı gütmeyen bir organizasyon olan Autoware Foundation işbirliği ile yürütülüyor.

    2015 yılında kurulan ve faaliyetlerini YTÜ Yıldız Teknopark bünyesinde sürdüren Leo Drive girişimi, kısa süre önce Japonya merkezli otonom araç teknoloji şirketi Tier IV’ten yatırım aldı. 

    Leo Drive’a yatırım yapan Japonya merkezli TIER IV şirketi de, güvenli otonom sürüş sistemleri geliştirmek amacıyla açık kaynak olarak geliştirdiği dijital ikiz çözümü tabanlı otonom sürüş simülatörünü   (Scene Simulator for Autoware – AWSIM) bu projede etkin biçimde kullandı. 

    Otonom sürüş ekosisteminin en büyük açık kaynak topluluğu tarafından desteklenen Autoware.AI, 20’den fazla ülkede 100’den fazla şirket tarafından kullanılıyor. Autoware, 2017 yılından bu yana Japonya’da kamuya açık yollarda sürücüsüz araçlar için lisans almış durumda.

    Anadolu Isuzu ve Leo Drive’ın başarıyla uyguladığı Autoware tabanlı otonom sürüş çözümünün test ve geliştirme aşamalarındaki tüm yüksek tanımlı haritalar, veri kümeleri, dijital ikiz simülasyon kayıtları ve sistem mimarileri açık kaynak olarak bu alandaki geliştiriciler ekosistemi ile paylaşılacak. 

    Anadolu Isuzu Genel Müdürü Tuğrul Arıkan konuyla ilgili şunları söyledi: 

    “Türkiye’nin ticari araç markası Anadolu Isuzu olarak, otomotiv endüstrisini dönüştüren trendleri izlemekle kalmıyor, bu trendlerde aktif bir oyuncu olarak yer alıyoruz. Gücümüzü ticari araçlar alanında 40 yılı aşkın uzmanlığımızdan, yenilikçi ve çevreci karakterimizden ve nitelikli Ar-Ge yeteneğimizden alıyoruz. Anadolu Isuzu olarak sürekli gelişen elektrikli araç portföyümüzle birlikte biyogaz ve hidrojen yakıtlı araçlar gibi çevreci araçlarımızın yanı sıra otonom sürüş teknolojileri alanındaki çalışmalarımızla da sektörümüze öncülük ediyoruz. Otonom 3. seviyede dünyanın en ileri açık kaynak teknolojilerini etkin biçimde kullanarak başarıyla sürdürdüğümüz bu proje bizim yenilikçi, sürdürülebilir, güvenli, konforlu araçlar üretmeye yönelik vizyonumuzun çok önemli bir bileşenini oluşturuyor. Üretim altyapımızla, teknoloji ve uzmanlığımızla hem yurt içinde hem de yurt dışında yer aldığımız pazarlardaki müşterilerimizin ihtiyaçlarını karşılamaya hazırız.” 

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • McDonalds’ın Milli Takımlara Olan Desteği 4 Yıl Daha Devam Edecek!

    McDonald’s, cumhuriyetin 100. yılında da milli takımlara olan desteğini sürdürmeye devam ediyor. Bu kapsamda McDonald’s, Türkiye Futbol Federasyonu ile Milli takımları kapsayan sponsorluk anlaşmasını yeniledi. Artarak güçlenen iş birliği doğrultusunda McDonalds’ın erkek ve kadın A Milli Takımlar ile eMilli takım sponsorluğu 2026 yılına kadar uzadı. Konuyu değerlendiren McDonald’s Türkiye CEO’su Mwaffak Kanjee, “Milli Takımlar ile olan sponsorluk anlaşmamızı 4 yıl daha uzatmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Şimdiye dek olduğu gibi, önümüzdeki 4 yıl boyunca da, hem erkek hem de kadın Milli Takımlarımızı ve eMilli Takımımızı eşit derecede desteklemeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

     

    Hızlı servis sektörünün dünyadaki en değerli markası McDonald’s, Türkiye Futbol Federasyonu ile Milli takımları kapsayan sponsorluk anlaşmasını yeniledi. Artarak güçlenen iş birliği kapsamında McDonald’s, erkek ve kadın A Milli Takımlar ile eMilli takım sponsorluğunu 2026 yılına kadar uzattı. Konuyla ilgili düzenlenen imza törenine Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Büyükekşi, McDonald’s Türkiye CEO’su Mwaffak Kanjee, TFF Başkan Vekili ve Sponsorluklar ve Pazarlamadan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Alkın Kalkavan, Erkek Milli Takım Teknik Direktörü Stefan Kuntz, Kadın Milli Takım Teknik Direktörü Necla Güngör Kıragası ve eMilli Takım Teknik Direktörü Tolga Atalay katılım gösterdi. 

    Konuyla ilgili değerlendirmesinde milli takımlara sponsorlukla verdikleri desteğin gururunu taşıdıklarını belirten McDonald’s Türkiye CEO’su Mwaffak Kanjee “Sponsorluk anlaşmamızı 4 yıl daha uzatmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Şimdiye dek olduğu gibi, önümüzdeki 4 yıl boyunca da, hem erkek hem de kadın Milli Takımlarımızı ve eMilli takımımızı eşit derecede desteklemeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı. Kanjee özellikle kadınların hayatın her alanında olduğu gibi spordaki gelişimlerine de katkı sunmaya devam edeceklerini belirterek, “Hem kadın futbolundaki önyargıları yıkmayı hem de hayatın her alanında var olma mücadelesi veren tüm kadınları cesaretlendirmeyi hedefliyoruz. Çalışanlarımızın yüzde 46’sı kadınlardan oluşuyor. McDonald’s Türkiye bünyesinde de kadın istihdamını çok önemsiyoruz” dedi.

    Geleceğin restoran deneyimine ve spora yatırım!

    Geleceğin restoran deneyimini ürün ve hizmetleriyle şimdiden tüketicilere sunduklarını ifade eden Kanjee, bu değerin oluşmasında sundukları lezzet kadar sosyal duyarlılıkla hareket etmelerinin de payı olduğunu vurguladı. Kanjee, “Türkiye’de 7000 kişinin istihdam edildiği, ürünlerinin yüzde 98’ini yerli kaynaklardan tedarik ederek hazırlayan, yenilikleri takip eden ve geleceğin restoran deneyimine yatırım yapan lider bir marka olarak, ülkemize verdiğimiz katma değeri artırarak devam ettireceğiz. 7’den 70’e herkesin tercih ettiği lezzetin en büyük temsilcisi kimliğimizle, milli takımlarımızın lezzet sponsoru olarak spora gönül vermeyi sürdüreceğiz” açıklamalarında bulundu. 

    Türk sporuna McDonald’s katkısı

    Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Büyükekşi de açıklamasında “İş birliğimizin ilk döneminde Mcdonald’s, A Milli Kadın Futbolunun gelişimine inandı. Yatırımları ile federasyonumuza büyük destek oldu. Yine 2020’de, hem Erkek hem Kadın Milli Takım Futbolcularımızın yer aldığı bir reklam filmi yayınlayarak sporun kapsayıcılığına vurgu yaptılar. Euro 2020’de, A Milli Futbol Takımımız için turnuvaya özel olarak Milli Burger Menüsü’nü hazırlayarak Milli Takımımıza destek oldular. 2021 yılında iş birliğimizi genişleterek eMilli Takımımıza Ana Sponsor oldular. Biz de McDonald’s ile olan güzel birlikteliğimizi sürdürerek, sponsorluk anlaşmamızı 4 yıllığına yeniledik” ifadelerini kullandı.

    TFF Başkan Vekili ve Sponsorluklar ve Pazarlamadan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Alkın Kalkavan ise McDonalds’ın, Türk futboluna olan desteğine ve bağlılıklarına vurgu yaptı. Kalkavan kadın milli furbol takımı yanında, Mcdonalds’ın gençleri de desteklediğinin altını çizerek; “McDonald’s, sadece kadın futboluna değil, aynı zamanda eMilli Takımlarımıza da destek vererek Türk gençlerinin e-spor alanındaki yeteneklerini ortaya çıkarmaya yardımcı oldu. Bu iş birliğiyle, e-sporun popülerliğini artırmak ve gençlerimizin yeteneklerini geliştirmelerine olanak sağlamayı hedefledik” dedi. 

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • İnegöllü Sporcular Dünya Şampiyonası’nda

    ‘’İnegöl Spor Şehri’’ diyerek gençlere verdiği önemle birlikte sporcu yetiştirmeye devam eden İnegöl Belediyesi, 55 ilden 800 sporcunun katıldığı U14 Oryantiring Türkiye Şampiyonasında İnegöl Belediyespor DOSTUM Oryantiring Takımı Türkiye Şampiyonu oldu.

     İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban’ın göreve geldiği günden bu yana gençlerin spor alanında kendilerini daha da geliştirmesi adına sağladığı imkânlar, şehre önemli kazanımlar getirmeye devam ediyor. 9-11 Haziran tarihinde Amasya’da düzenlenen 55 ilden 800 sporcunun katıldığı U14 Oryantiring Türkiye Şampiyonasında 5 kupa ve 18 Madalyayla yarışmaya damgasını vuran İnegöl Belediyespor DOSTUM Oryantiring Takımı Türkiye Şampiyonu oldu.

    İNEGÖL’DEN 4 SPORCU AVRUPA VE DÜNYA ŞAMPİYONASINDA ÜLKEMİZİ TEMSİL EDECEK

    İnegöl Belediyespor DOSTUM Oryantiring Takımı sporcularından Aleyna Minden, Azra Coşkun, Gürhan Horasanlı ve Sudenaz Külah 2022-2023 sezonu Milli Takımına seçilerek 13-20 Haziran tarihleri arasında Bolu’da katılacakları milli takım hazırlık kampından sonra Avrupa ve Dünya Şampiyonalarında hem ülkemizi hem de şehrimizi temsil edecek.

    ‘’EN ÖNEMLİ YATIRIM; GELECEĞİMİZİN TEMİNATI GENÇLERİMİZE YAPILAN YATIRIMDIR’’

    İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban, İnegöl Belediyespor DOSTUM Oryantiring Takımı sporcularını tebrik ederek, ‘’Oryantiring takımımızı elde ettikleri başarıdan dolayı tebrik ediyorum. Antrenörleri ile birlikte şehir şehir yarışmalara katılarak her gittikleri yerden başarılarla dönüyorlar. İlk günden bu yana en önemli yatırımın geleceğimizin teminatı gençlerimize yapılacak yatırımlar olduğunu vurguluyorduk. Bugün bu yatırımların meyvesini verdiğini daha da çok görmüş olduk. Bir yandan belediyecilik çalışmalarımızı sürdürürken diğer yandan da çocuklarımızı ve gençlerimizi kötü alışkanlıklardan uzak tutacak spor aktivitelerimize yoğunlaştırıyoruz. Çocuklarımız spor eğitimlerini temelden alarak işte gördüğümüz başarılara imza atıyorlar. Antrenörlerimiz ve sporcularımızı elde ettikleri başarılardan dolayı kutluyorum. Milli Takıma seçilen Aleyna Minden, Azra Coşkun, Gürhan Horasanlı ve Sudenaz Külah isimli sporcularımızı da ayrıca tebrik ediyorum. Avrupa’da ve Dünya’da hem ülkemizi hem de şehrimizi temsil edecekler. Kendilerine katılacakları şampiyonalarda başarılar diliyorum. Takımımızla her zaman gurur duyuyorum.’ ’dedi.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • 35. Uluslararası Sigortacılar Tenis Turnuvası Gerçekleşti

    Millî Reasürans tarafından düzenlenen geleneksel “Uluslararası Sigortacılar Tenis Turnuvası’nın 35’incisi 9-11 Haziran tarihlerinde Miltaş Spor Tesisleri’nde gerçekleşti. Türkiye’nin en köklü kurumsal spor etkinlikleri arasında yer alan ve 3 gün süren turnuva, bu yıl da yerli ve yabancı 64 oyuncunun kıyasıya mücadelesine sahne oldu.

    Türkiye’nin en köklü, sektörün en uzun soluklu spor organizasyonlarından biri olan “Uluslararası Sigortacılar Tenis Turnuvası’nın 35’incisi bu yıl 9-11 Haziran tarihlerinde Miltaş – Suadiye Spor Tesisleri’nde gerçekleşti. 3 gün süren turnuvaya, 48 şirketten 27’si yerli ve 21’i yabancı piyasadan olmak üzere toplam 64 oyuncu katılım gösterdi. 

    Millî Reasürans Genel Müdürü Fikret Utku Özdemir, “Millî Reasürans olarak sigorta sektörüne ve ülke ekonomisine yaptığımız katkıların yanı sıra toplumsal ve kültürel alanda da kalkınmaya destek veriyoruz. Bu kapsamda kültür, sanat ve spor alanlarında projeler gerçekleştiriyoruz. Attığımız her adımda odağımıza aldığımız sürdürülebilir bakış açısı bu tür projelerimizin de temelini oluşturuyor. 35 yıldır düzenlediğimiz tenis turnuvası bunun en güzel örneklerinden biri. Yurt içinde ve yurt dışında büyük ilgi gören turnuvamızı bu yıl da başarıyla tamamladık. Sektörün en uzun soluklu etkinliği olan turnuva sayesinde Türkiye sigorta piyasası ile yurt dışı piyasalardan reasürör, broker ve sigorta şirketleri bir araya geldi. Bu vesileyle turnuvaya katılan tüm takımları kutlarken turnuvamıza destek veren şirketlere teşekkürlerimi sunuyorum” dedi.

    200’e yakın yerli ve yabancı seyirci tarafından izlenen turnuvanın yarı final ve final maçları sonrasında; Türkiye Hayat Emeklilik’ten Hüseyin Şahin – Sigortamnet’ten Volkan Yüksel çifti birinci, Bupa Acıbadem’den Ayşe Özkul ve İsmail Çelikçifti ikinci, Alwen Hough Johson’dan Edmond Wodehouse, Howden Re’den Batu Altıngöz çifti ile Aksigorta’dan Uğur Gülen- Mapfre Sigorta’dan Müge Güzelbey çifti ise yarı finalist oldu. 3’üncü gün “Sürpriz Turnuva” olarak düzenlenen maçlarda ise Sompo Sigorta’dan Murat Özgür– Mapfre Re’den Manuel Palomo Nier çifti birinci, Gulf Sigorta’dan Mahmut Bakır– Integra Insurance Broker’den Berna Bedirhan çifti ise ikinciliğe hak kazandı.

    Turnuvanın ilk gününün tamamlanmasının ardından Cuma akşamı Miltaş Suadiye Spor Tesisleri’nde kokteyl prolonge, Cumartesi akşamı ise Gallagher Re’nin ev sahipliğinde Moda Deniz Kulübü’nde bir akşam yemeği düzenlendi. Turnuva, pazar günü düzenlenen ödül ve kapanış töreni ile sona erdi.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Bakan Kacır açıkladı… 450 milyon dolarlık dev bütçe

    ANKARA (İGFA) – Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, KOSGEB eliyle KOBİ’lerin yenilenebilir enerji, yeşil dönüşüm yatırımlarını, TÜBİTAK eliyle de döngüsel ekonomiye ve karbon salınımını azaltmaya yönelik AR-GE projelerini destekleyeceklerini söyledi.

    Kacır, projenin Dünya Bankası ile ortaklaşa hayata geçirildiğini kaydetti.

    Bakan Kacır, Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB) aracılığıyla, KOBİ’lerin yenilenebilir enerji yatırımlarını; Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) aracılığıyla da karbon salınımını azaltmaya yönelik araştırma geliştirme projelerini destekleyeceklerini kaydetti.

    BİNLERCE FİRMA YARARLANACAK

    Bakanlığın resmi internet sitrsinde yer alan açıklamaya göre de proje kapsamında 250 milyon dolarlık kaynak, KOSGEB himayesinde kullandırılacak.

    TÜBİTAK’ın kullanımına 175 milyon dolarlık kaynak tahsis edildi. 25 milyon dolarlık kaynak ise proje faaliyetlerinin koordine edilmesi ve ulusal yeşil sanayi dönüşüm ajandasının uygulamaya konulabilmesi için kurumsal temellerin atılması amacıyla kullanılacak.

    Binlerce sanayi firmasının yararlanmasının hedeflendiği proje ile işletmelerin karbon salınımı, kendi tüketimleri için yenilenebilir enerjilere yatırım yapılarak azaltılacak, kaynak verimlilikleri iyileştirilerek yeşil dönüşüm planları geliştirip uygulanabilecek. Bu sayede firmalar, Avrupa Yeşil Mutabakatı’na (AYM) kolaylıkla uyum sağlayacak.

    KOSGEB tarafından KOBİ’lerin yeşil dönüşüm faaliyetlerine yönelik destek kullandırılacak. Söz konusu destekle yenilenebilir enerji, kaynak verimliliği, atık yönetimi, döngüsel ekonomi gibi tematik alanlarda endüstriyel işletmeler tarafından gerçekleştirilecek faaliyetler desteklenecek.

    TÜBİTAK İLE YENİ GİRİŞİMLERİN ÖNÜ AÇILIYOR

    TÜBİTAK tarafından da Türkiye’de veya diğer pazarlarda yeni yeşil teknolojilerin, ürünlerin veya süreçlerin geliştirilmesini içeren yeşil inovasyon faaliyetlerinde bulunan firmalar hedeflenecek. Yeşil Start-Up’lar, KOBİ’ler, büyük firmaların başvurabileceği destekler; yeşil üretime, daha yüksek enerji ve kaynak verimliliğine katkıda bulunan

    AR-GE, prototip geliştirme, standart geliştirme ile yeni ürün veya süreç geliştirmeyi içerecek.

  • Gaziantep ‘Avrupa Sosyal Ekonomi Bölgeleri’ne üye oluyor

    GAZİANTEP (İGFA) – Gaziantep Büyükşehir Belediye Meclisi’nin Haziran Ayı Dönem Toplantısı’nın 1’inci birleşimi Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Osman Toprak başkanlığında yapıldı.

    Yapılan Meclis Toplantısında, Gaziantep Büyükşehir Avrupa Sosyal Ekonomi Bölgeleri’ne üye olması gündeme geldi.

    Gaziantep Büyükşehir Belediyesi’nin iş birliği projelerinin geliştirmesi, ortak çalışma grupları oluşturması ve sosyal ekonominin sürdürülebilir potansiyelini artırmak için “Avrupa Sosyal Ekonomi Bölgeleri” (ESER) ağına üye olunması teklife sunularak meclis tarafından oy birliği ile geçti.

    Haziran ayı dönem toplantısında toplamda 75 madde görüşüldü.

    Görüşmede maddeler ilgili komisyonlara sevk edildi.

  • Malkara’da çevre dostu elektrik zabıta hizmette

    Erdoğan DEMİR / EDİRNE (İGFA) – Malkara’da Hürriyet Caddesi, Şadırvan Önünde vatandaşların görücüsüne sunulan çevre dostu elektrikli zabıta devriye aracını inceleyen Malkara Belediye Başkanı Ulaş Yurdakul; “Tüm yenilikleri ve hizmet çeşitliliğini Malkara’da hemşehrilerimizle buluşturmaktan büyük bir mutluluk duyuyoruz. Yönetmeliğe uygun olarak hizmete sunduğumuz çevre dostu elektrikli RKS Marka aracımız hemşehrilerimize hizmet edecek. İşlerin hızlı bir şekilde yapılması konusunda bu araç ekiplerimize yardımcı olacak. Malkara Belediyesi olarak her zaman hemşehrilerimizin yanındayız.” dedi.

    Çevre dostu elektrikli aracı incelemeleri esnasında Başkan Yurdakul, araca ilgi gösteren vatandaşlarla da sohbet edip, bilgilendirmelerde bulundu.

    Araca ilgi gösteren vatandaşlar, hizmetten ötürü Başkan Yurdakul’a teşekkür ettiler.

  • ABD’de kısa vadeli enflasyon beklentisi iki yılın en düşüğünde

    New York Fed, Mayıs ayına ilişkin Tüketici Beklentileri Anketi’nin sonuçlarını yayımladı.

    Yaklaşık bin 300 hane halkının iştirakiyle gerçekleştirilen anketin sonuçlarına nazaran, gelecek 12 ayı kapsayan kısa vadeli medyan enflasyon beklentisi, Mayıs’ta 0,3 puan azalarak, yüzde 4,1’e gerilerken, bu oran Mayıs 2021’den bu yana kaydedilen en düşük düzey olarak dikkati çekti.

    Gelecek 3 yıllık süreci kapsayan orta vadeli enflasyon beklentisi ise Mayıs’ta 0,1 puan artışla yüzde 3’e yükseldi.

    Aynı devirde, gelecek 5 yıllık süreci kapsayan uzun vadeli enflasyon beklentisi de 0,1 puan artarak yüzde 2,7’ye ulaştı.

    Hane halkı harcamalardaki artışa ait beklenti Mayıs’ta yüzde 5,2’den yüzde 5,6’ya çıktı. Hane halkı gelirindeki artışa ait beklenti de Mayıs ayında 0,2 puan yükselerek yüzde 3,3 oldu.

    Bu devirde konut fiyatlarında beklenen artış 0,1 puan artarak yüzde 2,6’ya çıkarken, geçen yıl Temmuz’dan bu yana en yüksek kıymete ulaşıldı. Maliyetlerdeki artışa ait beklenti, üniversite eğitimi, besin, sıhhat ve kira maliyetlerinde azalırken, güç maliyetlerindeki artışa ait beklenti ise değişmedi.

    ABD enflasyonu yarın açıklanacak

    ABD’de geçen ay açıklanan datalara nazaran, Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), nisanda yüzde 0,4 ile beklentiler dahilinde, yıllık bazda ise yüzde 4,9 ile piyasa beklentilerinin altında artmıştı.

    Ülkede yarın açıklanacak mayıs enflasyonuna ait piyasa beklentisi ise aylık yüzde 0,2 ve yıllık yüzde 4,1 artış istikametinde.

  • Vivo’nun yeni akıllı telefonu birinci değerli güncellemesini aldı

    Vivo’nun orta segmentte yer alan V27 Pro akıllı telefonu, Mart ayında Hindistan’da tüketicilere sunulmuştu. Aygıt, performansı ve şık dizaynıyla göz dolduruyordu. Kısa bir mühlet evvel, bu akıllı telefon için heyecan verici bir yazılım güncellemesi yayınlandı. Bu güncelleme, kullanıcı tecrübesini zenginleştirmeyi ve aygıtın yazılım istikametlerini en düzgün biçimde optimize etmeyi hedefliyor.

    Son yayınlanan güncelleme, Haziran 2023 tarihli Android güvenlik yamasını içeriyor. Geliştirilmiş sistem optimizasyonları sayesinde, aygıtın fonksiyonlarının çeşitli alanlarında iyileştirmeler yapıldı ve çeşitli sıkıntılar çözüldü. Üçüncü parti uygulamalarla daha âlâ ahenk sağlama, uygulama çökme meselelerini ortadan kaldırma, daha düzgün bir akıcılık ve kararlılık için ağ performansını optimize etme, genel kamera fonksiyonlarını güzelleştirme ve karanlık mod tecrübesini geliştirme üzere iyileştirmeler göze çarpıyor. Güncelleme ayrıyeten, daima açık ekran özelliğiyle ilgili bir sorunu da düzeltti. Ayrıntılı değişikliklerin listesi aşağıdadır.

    – Haziran 2023 tarihli Google güvenlik yaması ile sistem güvenliği güzelleştirildi. Üçüncü parti uygulamalarla uyumluluk arttırıldı ve uygulamanın çökme sorunu kimi durumlardan sonra çözüldü.

    – Ağ akıcılığı ve kararlılığı, kullanıcıların web tecrübesini güzelleştirmek için optimize edildi.

    Kamera işlevinin genel akıcılığı, kullanıcılara daha düzgün bir çekim tecrübesi sunmak için optimize edildi.

    – Kimi arayüzlerdeki olağandışı görüntüleme sorunu, Karanlık Mod’un optimizasyonu ile düzeltildi.

    – Daima Açık Ekran’da vakit zaman karşılaşılan imaj kusuru sorunu düzeltildi.

    V27 Pro’nun duyumcu kullanıcıları, güncellemenin aygıtlarına sunulduğunu bildirecek bir bildirim alacaklar. Alternatif olarak, kullanıcılar “Ayarlar” menüsüne gidip “Sistem Güncellemeleri” kısmını açarak güncellemenin kullanıma sunulup sunulmadığını manuel olarak denetim edebilirler.

  • Başkan Büyükakın hizmete giren üst geçitlerde incelemelerde bulundu

    İl Emniyet Müdürlüğü ve Ormanya yaya üst geçidini inceleyen Başkan Büyükakın, modern yaya üst geçidi inşaatlarının devam edeceğini söyledi

    Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, vatandaşın hayatını kolaylaştıracak, yaşam standardını artıracak projeleri hayata geçirmeye devam ediyor. Bu kapsamda Büyükşehir, Başiskele D-100 Karayolu Yeni Gölcük Yolu üzerindeki İl Emniyet Müdürlüğü hizmet binasına ulaşımı sağlayacak yaya üst geçidini ve doğal yaşam parkı Ormanya’ya yayaların daha kolay ve güvenli ulaşmasını amaçlayan üst geçit projelerini tamamladı. Hizmete açılan yaya üst geçitlerini Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın yerinde inceledi. Başkan Büyükakın, asansörlü, modern yaya üst geçidi inşaatlarının devam edeceğini söyledi.

    EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ ÜST GEÇİDİ

    Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Başiskele D-130 Karayolu Yeni Gölcük Yolu üzerindeki Kocaeli İl Emniyet Müdürlüğü hizmet binasına ulaşımı sağlayacak yaya üstgeçidi ve toplu taşıma araçlarının durup kalkabileceği durak cebi yapımını tamamladı. Hizmete giren yaya üst geçidi 44 metre uzunlukta 3 metre genişlikte çelik konstrüksiyon olarak yapıldı. 2 adet asansörü olan çelik konstrüksiyon yaya üstgeçidi ve durak cebi ile vatandaşların yeni emniyet müdürlüğüne ulaşımı kolaylaştırılmış oldu. Başkan Büyükakın, İl Emniyet Müdürlüğü üst geçidini inceledi. Başkan Büyükakın’a Başiskele Belediye Başkanı Yasin Özlü, AK Parti Başiskele İlçe Başkanı Mustafa Koral, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Gökmen Mengüç eşlik etti.

    DOĞA TEMALI ÜST GEÇİT

    Büyükşehir, Avrupa’nın en büyük doğal yaşam parkı Ormanya’ya da yayaların güvenli şekilde ulaşımını sağlayacak doğa temalı üst geçit inşa etti. Dört mevsim doğaseverleri ağırlayan Ormanya’ya yapılan üst geçidin ayakları ağaç şeklinde, gövdesi ise çiçek uygulamalarıyla kaplandı. 45 metre uzunluğunda ve 4 metre genişliğinde olan üst geçit, D-100 Karayolu üzerinden Ormanya’ya güvenli ulaşımı sağlarken, tasarımıyla da model ve örnek oluyor. Başkan Büyükakın, Ormanya üst geçidini inceledi. Başkan Büyükakın’a Kartepe Belediye Başkanı Mustafa Kocaman ve AK Parti Kartepe İlçe Başkanı Sadık Yılmaz da eşlik etti.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • İletişim Profesyonelleri ve Akademisyenler, Afet Yönetiminde Halkla İlişkilerin Rolü ve İşlevi Çalıştayı’nda Bir Araya Geldi

    Türkiye Halkla İlişkiler Derneği (TÜHİD), İstanbul Aydın Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü ve İstanbul Aydın Üniversitesi Afet Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi (AFAM) iş birliğiyle düzenlenen “Afet Yönetiminde Halkla İlişkilerin Rolü ve İşlevi” başlıklı çalıştay; 9 Haziran 2023 Cuma günü İstanbul Aydın Üniversitesi Halit Aydın Kampüsü’nde gerçekleşti. Çalıştaya, TÜHİD Yönetim Kurulu Başkanı İpek Özgüden Özen ve Kurumsal İletişimciler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Murat Göllü başta olmak üzere, iş dünyası, sivil toplum kuruluşları ve akademik dünyadan önemli isimler katkıda bulundu. 

    Çalıştayda halkla ilişkilerin afet yönetimindeki rolü, halkla ilişkiler profesyonellerinin sorumlulukları ve kuruluşların karşılaması gereken kriterler, meslek örgütlerinin halkla ilişkiler uygulamalarına yönelik kural ve standartları ve halkla ilişkiler öğrencilerinin bu konuda edinmesi gereken yetkinlikler gibi konular masaya yatırıldı.

    Beş oturumdan oluşan ve gün boyu süren çalıştaya, afet bölgesinde yer alan iletişim fakültesi akademisyenleri de zoom aracılığıyla katıldıHalkla İlişkiler Uygulamaları Afet Yönetiminin Hangi Alanlarında Kullanılabilir?” başlıklı birinci oturum Marka Danışmanı Bülent Fidan’ın yönetiminde gerçekleşti. İkinci oturumun moderatörü, “Halkla İlişkiler Eğitiminde Afet Yönetimi Nasıl Yer Almalı?” konu başlığıyla Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ebru Özgen oldu. Bahçeşehir Üniversitesi İletişim Fakültesi’nden Prof. Dr. Haluk Gürgen ve Prof. Dr. İdil Karademirlidağ Suher ise “Meslek Örgütlerinin Uygulamaya Yönelik Kural ve Standartları Neler Olmalı?” ve “Halkla İlişkiler Profesyonellerinin Sorumlulukları Nelerdir?” başlıklarıyla sırasıyla üçüncü ve dördüncü oturumların moderatörlüğünü gerçekleştirdi. Son oturum ise “Afet Yönetiminde Halkla İlişkiler Profesyonellerinden Etkin Olarak Yararlanmak İçin Kurum/Kuruluşlar Neler Yapmalı?” başlığı ile İstanbul Aydın Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölüm Başkanı Doç. Dr. Deniz Akbulut moderatörlüğünde gerçekleşti. Çalıştay sonucunda hazırlanacak rapor, önümüzdeki günlerde TÜHİD tarafından kamuoyu ile paylaşılacak. 

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Cyber Security girişimi Kuantum Siber Güvenlik kitle fonlama sahnesinde

    Uçtan uca 360 derece siber güvenlik hizmetleri sunan  teknoloji şirketi Cyber Security girişimi Kuantum Siber Güvenlik 10 milyon TL fon talebiyle yatırım turuna çıktı. Mikro işletmeler ve KOBİ’ler için özel olarak tasarlanmış, buluş patenti ile tescillenmiş yerli ve milli güvenlik duvarı yazılımını 2021 yılında tamamlayan  girişim, fonbulucu platformunda 11 Ağustos’a kadar devam edecek yatırım turunda şirket paylarının %10’unu yatırımcılara arz edecek. Yazılım; tak-çalıştır teknolojisi sayesinde otonom çalışan, Türkçe dahil yedi farklı dilde kullanılabilen, kullanıcı dostu arayüzü ile uzmana ihtiyaç duyulmadan kolaylıkla yönetilebilen yeni nesil donanımıyla dikkat çekiyor.

    Cyber Security girişimi Kuantum Siber Güvenlik Türkiye’nin ilk ve tek buluş patentine sahip güvenlik duvarı yazılımı projesiyle yatırım turuna çıktı. Ülkemizde yerli ve milli siber güvenlik çözümlerinin geliştirilmesi ve ticarileştirilmesi noktasında önemli bir birikime sahip olan girişim, kuruluş tarihi olan 2019 yılından bu yana toplamda 2,5 milyon TL değerinde devlet teşviklerinden yararlandı. Bu kapsamda KOSGEB AR-GE İnovasyon, TÜBİTAK TEYDEB 1501 Sanayi AR-GE, KOSGEB ÜR-GE projelerini başarılı bir şekilde tamamlayan Kuantum Siber Güvenlik, fonbulucu platformundaki yatırım turunda şirket paylarının %10’nun arzıyla yatırımcılardan 10 milyon TL fon talep ediyor. 

    Şirketin bilançosunda sermaye yedekleri ve özel fonlar kaleminde bulunan toplam 1,9 milyon TL, yatırım turu sonunda toplanan fon ile birlikte 101 bin TL’lik mevcut sermayeye ilave edilecek. Girişim şirketinin temettü dağıtım politikası dahilinde, yurt dışı satış hedeflerinin yakalanmasının ardından büyüme hedefleri için kullanılmak üzere ayrılacak kaynak sonrası yatırımcılara düzenli temettü ödemesi gerçekleştirilecek.

    İlk 20 günde %20 bedelsiz pay 

    Girişim şirketinden gelen bilgiye göre, yatırım turunun   başlama tarihi olan 12 Haziran Pazartesi günü saat 10.00 itibari ile 20 iş günü içerisinde EFT veya kredi kartı ile yapılan yatırımlarda yatırımcılara %20 fazladan pay verilecek. Şirket, Quantum Pi güvenlik duvarı ve yakında satışa çıkacak olan KidsWall ürününü sipariş vermek isteyen yatırımcılara özel indirimler de uygulayacak. Bu kapsamda 20 bin TL üzeri yatırım yapan yatırımcılara %10, 30 bin TL üzeri yatırım yapan yatırımcılara %20, 40 bin TL üzeri yatırım yapan yatırımcılara %30 indirim sağlanacak. Yatırım turuna katılım için son tarih 11 Ağustos 2023.

    Beş yıllık kümülatif toplamda  2 milyar TL toplam gelir elde etmeyi öngörüyor

    6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’nun (KVKK) 12. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen veri güvenliğinin sağlanması kurum ve kuruluşlar için kanunen zorunlu. Fakat bu alanda kullanılabilecek mikro işletmeler ve KOBİ’ler için tasarlanmış tak-çalıştır teknolojisine sahip, kurulum ve yönetim için teknik destek gerektirmeyen 360 derece tüm güvenlik mekanizmalarını bünyesinde barındıran bir ürün bulunmuyor. Bu ihtiyaç doğrultusunda ilgili kanunla uyumlu olarak geliştirilen Quantum Pi yazılımı, Türkçe dahil 7 farklı dilde kullanılabilen, teknik terimlerden arındırılmış ve kolay kullanıcı arayüzü ile uzmana ihtiyaç duyulmadan kolaylıkla yönetilebiliyor. Eczaneler, avukat büroları, mali müşavirler, diş klinikleri, aile hekimleri, belediyeler gibi mikro ve orta ölçekli işletmeler için geliştirilen yazılım; güvenlik duvarı, port yönlendirmesi, site yasaklaması, zaman kısıtlaması, internet hız kısıtlaması, reklam engelleme, antivirüs gateway, VPN, saldırı tespit ve önleme sistemi, DEBSec (DLP, email security, backup ve uç nokta güvenliği sağlayan antivirüs) log kayıt – zaman damgası ve cloud yönetim paneli özelliklerini üzerinde bulunduran 360 derece güvenlik alt yapısını tek bir cihaz üzerinde barındıran bir güvenlik duvarı. Yazılımı ABD, Orta Doğu, Asya ve Avrupa ülkelerindeki kanuni regülasyonlara uyumlu geliştiren girişim şirketi,  Quantum Pi’nin son iki yıldaki satışı ile birlikte  yaklaşık 1,3 milyon TL ciroya ulaştı ve elde etilen cironun %54’ü kayıtlara kâr olarak geçti. Şirket, alınacak yatırım ile beraber sadece Quantum Pi’nin ürününün satışından beşinci yılında yaklaşık 2 milyar TL toplam kâr hedefliyor.

    Hedef; dünyanın lider siber güvenlik firmalarına exit 

    Kendini sürekli geliştiren dinamik ve genç bir kadro ile geleceğe yön verme vizyonuyla yol çıktıklarını belirten Kuantum Siber Güvenlik Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Tuncay Karaman, siber güvenlik sektöründe ithalat noktasında olan ürünleri tespit edip bunları yerli ve milli ürün haline dönüştürme noktasında stratejik planlar hazırladıklarını söyledi. Tuncay Karaman, “Bu kapsamda şirketimizi ülkemiz çapında Bilişim 500 şirketleri arasında ilk 50 şirket arasında yerleştirmeyi hedefliyoruz. Global pazar planlaması, distribütörlük ve satış kanallarının oluşturulmasının ardından önümüzdeki süreçte Önce Amerika ardından siber güvenlik alanında ihtiyacın en yüksek olduğu Hindistan ve Endonezya pazarlarına giriş yapacağız. Gerekli anlaşmaların sağlanması ile dünyanın en büyük siber güvenlik firmalarına exit ya da daha erken süreçte borsaya kote olmak da başlıca planlarımız arasında” ifadelerini kullandı. 

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Vişne Bahçesi, İstanbul AKM’den tam not aldı

    Kocaeli Şehir Tiyatrolarının ödüllü oyunu Vişne Bahçesi, İstanbul Atatürk Kültür Merkezi’nde sahne aldı

    Rus Oyun Yazarı Anton Çehov’un kaleme aldığı Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrolarının sahneye taşıdığı ‘Vişne Bahçesi’ bu kez İstanbul Atatürk Kültür Merkezi’nde (AKM) sahnelendi. Kocaeli Şehir Tiyatrolarının ödüllü oyununu her yaştan insan, tiyatro ve sinema oyuncuları ilgiyle takip etti. Muhteşem konusu ve oyuncu performansıyla Vişne Bahçesi, tiyatro severlerden tam not aldı.

     

    VİŞNE BAHÇESİ, AKM TİYATRO SALONUNDA SAHNE ALDI

    24. Yapıkredi Afife Tiyatro Ödülleri’nde Yılın En Başarılı Oyunu, Yılın En Başarılı Dekor Tasarımı ve Yılın En Başarılı Hareket Düzeni ödüllerine layık görülen Vişne Bahçesi, bu kez de İstanbul Taksim’de bulunan AKM’de sahne aldı. Oyunu, tiyatro ve sinema camiasından İştar Gökseven, Ülkü Duru, Serhat Tutumluer, Lerzan Pamir, Saim Güveloğlu gibi oyuncular da izledi.

     

    OYUNCULAR VİŞNE BAHÇESİNİ BEĞENDİ

    İstanbul AKM tiyatro salonunda sahne alan Vişne Bahçesi oyununu birçok sinema ve tiyatro oyuncusu da ilgiyle takip etti. Oyuncu Lerzan Pamir oyundan çok etkilendiğini ifade ederken Serhat Tutumluer, “Beni özellikle oyunun altını çizdiği değerler ve duygular çok etkiledi” dedi. Yönetmen ve oyuncu Saim Güveloğlu, “Oyunu çok beğendim, özellikle ikinci perde de oyunun merkezine konumlandırılan dans sahnelerinin eylemsizliklerinin vurgulanmasını çok beğendim. Oyunun lopahin karakterinden çok etkilendim” şeklinde konuştu. Eşi İştar Gökseven ile oyunu izlemeye gelen Ülkü Duru, “O kadar güzel bir gece geçirdim ki, çok keyifli bir oyun seyrettim, başta Esra Bezen Bilgin olmak üzere ki kendisini izlemekten her zaman keyif alırım, tüm arkadaşların performansı çok güzeldi” dedi.

     

    ONUR ATİLLA: AKM’DE İZLEDİĞİM İLK OYUN VİŞNE BAHÇESİ

    Güldür Güldür komedi programının ünlü oyuncularından Onur Atilla, oyunu en sonunda izleme fırsatını bulduğunu belirtti. Atilla, “AKM’de izlediğim ilk oyun Vişne Bahçesi oldu, gözümü kırpmadan izledim, Kocaeli Şehir Tiyatrolarının emeğine sağlık” dedi. Güzel bir oyun izlediği için çok mutlu olduğunu ifade eden oyuncu Esra Ronabar, “Vişne Bahçesi eskimeyen bir temaya sahip, Kocaeli Şehir Tiyatrosu bana ışık olmuş bir kadro, mesleğin ilk yıllarında burada sahne aldım, o dönemde meslektaşlarından çok şey öğrendim” şeklinde konuştu. Uzun zamandır Vişne Bahçesi oyununu merak ettiğini ifade eden oyuncu Onur Büyüktopçu, şimdiye kadar izlediği en iyi oyunlar arasında Vişne Bahçesinin olduğunu belirtip oyunda emeği geçen herkesi teşekkür etti. Oyuncu Çağla Özsavaşçı, “Çok kıymetli bir yazar olan Çehov’un yazdığı Vişne Bahçesi oyununu yine çok kıymetli Mehmet Birkiye rejisiyle izlemek benim için çok kıymetliydi” dedi.

     

    OYUNUN KONUSU

    Vişne Bahçesi, 19. yüzyılın ortalarında toprak köleliğinin kaldırılması ve burjuvazinin yükselişe geçmesiyle ülkenin değişen toplumsal, politik ve ekonomik düzenine uyum sağlayamayan aristokrat bir ailenin dokunaklı portresidir. İçinde büyük bir vişne bahçesinin bulunduğu aile çiftliğinin borçlar nedeniyle satılması söz konusudur. Yeni düzen karşısında kararlı davranamayan aile, mülkünü elinde tutmaktan acizdir. Çiftlik sahiplerinin çocukluk anılarıyla birlikte vişne bahçeleri de geçmişte kalmıştır artık.

     

    EKİP VE OYUNCU KADROSU

    Yazan: Anton Pavloviç Çehov, Yönetmen: Mehmet Birkiye, Yönetmen Yardımcısı: Arzu Bigat Baril, Çeviren: Belgi Paksoy, Dramaturg: Melih Korukçu, Dekor Tasarımcısı: Efter Tunç, Işık Tasarımcısı: Cem Yılmazer, Kostüm Tasarımcısı: Ayşegül Alev, Koreograf: Tuğçe Tuna, Müzik: Fırat Akarcalı, Kukla: Ayten Öğütçü, Oyuncular: Esra Bezen Bilgin, Sezen Düzakar Çetindaş, Ezgi Özbalı, Nuri Karadeniz, H. Fatih Sevdi, Başar Alemdar, Bülent Baytar, Seda Güven Şahin, Emre Işık, Zeynep Özan, Cüneyt Gürbüz, İlker Bağlam, Semih Eraslan, Duygu Mine Özcan, Tunç Efe, Sarper Saydam, Nursel Çeliktürk.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Canon, TOÇEV iş birliğiyle hayata geçirdiği Gençlik Programı’nın eserlerini bir sergiye dönüştürüyor

    Görüntüleme teknolojileri lideri Canon, Gençlik Programı aracılığıyla hikayelerini anlatmalarına fırsat sunduğu genç yeteneklerin eserlerini sergiye dönüştürüyor. Türkiye’de ilk kez TOÇEV iş birliği ile hayata geçirilen Gençlik Programı (Young People Programme) kapsamında fotoğrafçılık eğitimi alan genç yeteneklerin eserleri 10-17 Haziran tarihleri arasında Ankara Karum Alışveriş ve İş Merkezi sergi alanında sergilenecek.

    Canon; genç yetenekleri fotoğrafçılık eğitimi ile destekleyerek hikâyelerini anlatmalarına fırsat sunduğu ‘Gençlik Programı’nı (Young People Programme) Avrupa, Orta Doğu ve Afrika’dan sonra Türkiye’de ilk kez geçtiğimiz Kasım ayında TOÇEV (Tüvana Okuma İstekli Çocuk Eğitim Vakfı) iş birliği ile hayata geçirdi.

    14-20 Kasım 2022 tarihleri arasında, Canon Marka Elçisi Onur Çam* tarafından temel fotoğrafçılık eğitimi kapsamında kamera, lens, flaş ve aksesuarların yetkin kullanımına ilişkin teorik ve uygulamalı dersler alan, sonrasında eğitimlerine 1,5 ay boyunca çevrimiçi olarak devam eden öğrencilerin yaratıcı çalışmaları çok özel bir sergiye dönüştü! 

    Genç yetenekler; eğitimde gösterdikleri yüksek performansın karşılığında aldıkları sertifikanın yanı sıra Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri kapsamında seçtikleri ‘Sürdürülebilir Şehirler ve Topluluklar’ temasındaki eşsiz hikayelerin bu sergiyle ölümsüz birer esere dönüşmesine tanıklık ediyor. 14 TOÇEV öğrencisi, 10-17 Haziran tarihleri arasında Ankara Karum Alışveriş Merkezi’nde gerçekleşen sergiyle yaratıcı görsel hikâye anlatımı ve eleştirel düşünmenin gücüyle kendileri için önemli olan ve seslerini duyurmak istedikleri konuları dünyaya duyurmanın da heyecanını yaşıyor. 

    2015’ten bu yana gerçekleştirdiği “Gençlik Programı” aracılığıyla genç yeteneklerin hikâyelerine ortak olan Canon, onların bu yoldaki öğrenme ve büyümeleri için gerekli eğitim ve donanımı sağlıyor. Canon; Gençlik Programı, (Young People Programme) ile 8 yılda Avrupa, Orta Doğu ve Afrika’da 50’den fazla sivil toplum kuruluşu ile 4500’den fazla gence sınırsız yaratıcılık imkânı sundu. 

    Canon Eurasia Ülke Direktörü Alexandre Emeryk sergiyi; “2015’ten beri dünyanın çeşitli bölgelerinde sürdürülebilir bir proje olarak yürütülen Canon Gençlik Programı’nı Türkiye’de de aynı değerlerle hayata geçirmekten büyük mutluluk duyuyoruz. Canon; Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri çerçevesinde görsel hikâye anlatıcılığıyla gençlerin seslerini dünyaya duyurmalarına destek oluyor. Sağladığımız eğitim, saha gezileri ve teknik ekipman desteğiyle gençlerin kendilerini fotoğraf yoluyla ifade etmelerine keyifli bir yol açtığımızı görmek de ayrıca gurur verici. Daha önce hiç fotoğrafçılık deneyimleri olmadan başladıkları Canon Gençlik Programı yolculuğunun sonunda gençlerimizin bu sergide yer alan her bir eserinde hikayelerini kendi bakış açılarından yansıttığına tanıklık ediyoruz. Fotoğrafçılık dünyası ve Canon ailesinin değerli bir parçası olan Canon Elçisi Onur Çam’ı bu yolda verdiği emekler için saygı ve sevgiyle anmak istiyoruz” sözleriyle değerlendirdi.

    Canon EMEA Elçilik Programı Yöneticisi Laura Auguet; “Canon EMEA Elçi Programı, özel olarak seçilmiş, değişime öncülük eden, Canon’un görsel hikaye anlatımı tutkusunu paylaşan görüntü yapımcılarını bir araya getiren girişimimizdir. Canon Elçileri’nden mükemmel bir tekniğe, benzersiz bir stile sahip olmaları bekleniyor. En önemli ortak paydanın ise Canon’un görsel hikaye anlatımı tutkusunu paylaşmaları olması amaçlanıyor. 2020 yılından bu yana ünlü spor fotoğrafçısı ve sektör uzmanı Onur Çam, Canon Marka Elçisi olarak programımızda yer almaktaydı. Görsel hikaye anlatımına olan tutkusu, görüntü yakalamanın ötesindeydi. Aynı zamanda bilgisini gelecek vadeden fotoğrafçılarla paylaşma konusunda da tutkuluydu. Onur Çam’ı büyük bir Canon Elçisi, tutkulu bir akıl hocası, eşsiz bir görsel hikaye anlatıcısı ve en önemlisi örnek kişiliği ve profesyonelliğiyle dokunduğu herkesin hayatına neşe katan büyük bir ruh olarak her zaman anacağız.” sözleriyle Onur Çam’ın programa olan değerli katkısının Canon için öneminden bahsetti.

    TOÇEV Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı, Betül Mermertaş; “Çocuklarımızın her biri kendine has özelliklerle hikayesini ortaya koyuyor. Eğitim programının başından bu yana heyecandan yerinde duramayan öğrencilerimizin Canon Gençlik Programı (Young People Programme) aracılığıyla ortaya çıkardıkları yeteneklerini görmek bizim için eşsiz bir duygu. Bugün gerçekleşen bu özel serginin onların hayatında bir dönüm noktası olmasını ve ileride başaracaklarının teminatı olmasını diliyoruz. Bu sergiyi anlamlı kılan en büyük faktörlerden biri ise çok sevdiğimiz eğitmenimiz Canon Marka Elçisi Onur Çam’ın vefatı öncelikle bizleri ve öğrencilerimizi derinden üzmüştür. Öğrencilerimize vermiş olduğu emeklerden dolayı kendisini sevgi ve saygıyla anıyoruz.” sözleriyle program hakkındaki duygularını dile getirdi. Canon Gençlik Programı’nın (Young People Programme) Türkiye’deki hikayesine öğrencileriyle değer katan TOÇEV (Tüvana Okuma İstekli Çocuk Eğitim Vakfı), 29 yıldır Türkiye’nin farklı bölgelerinde eğitime erişimde güçlük çeken gençlerin eğitimine destek vererek onları topluma kazandırıyor.

    Canon, uzun yıllardır dünya çapında sürdürdüğü Gençlik Programı’nı (Young People Programme) Türkiye’de de sürdürülebilir bir hale getirerek görünmeyen, duyulmayan ve keşfedilmeyen genç yeteneklere hikâye anlatıcılığı yolunda her zaman destek vermeye devam etmeyi hedefliyor.  

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Lise Medeniyet Akademileri’nden Üniversite Adaylarına YKS Provası

    Konya Büyükşehir Belediyesi bünyesinde faaliyetlerini sürdüren Lise Medeniyet Akademileri bünyesinde üniversite sınavına hazırlanan öğrencilere yönelik bu hafta sonu yapılacak YKS öncesinde sınav provası gerçekleştirildi. İlk kez yapılan uygulama ile üniversite adaylarının sınav atmosferini yaşamaları sağlanırken sınavda ÖSYM kuralları bire bir uygulandı.

    Konya Büyükşehir Belediyesi Lise Medeniyet Akademileri’nde (LİMA) Yüksek Öğretim Kurumları Sınavı’na (YKS) hazırlanan 12. sınıf ve mezun öğrencilere yönelik sınav provası gerçekleştirildi.

    Necmettin Erbakan Üniversitesi (NEÜ) Eğitim Fakültesi’nde gerçekleştirilen TYT ve AYT sınavlarına LİMA’lı gençler yoğun katılım gösterdi. Üniversite sınavına hazırlanan gençlerin sınav atmosferini birebir deneyimlemelerini sağlamak amacıyla yapılan uygulamada ÖSYM kuralları aynen uygulandı.

    YKS provasında öğrencilere daha önce verilen başvuru formları ve kimliklerle beraber sınava girişler sağlanırken; kimliğini unutan ve geç kalan öğrenciler sınava alınmadı. Öğrenciler bu sayede mevcut bilgilerini ölçerken aynı zamanda NEÜ Eğitim Fakültesi’ni de yakından tanıma fırsatı buldu.

    Konya Büyükşehir Belediyesi Başkanı Uğur İbrahim Altay, “İlk kez yaptığımız uygulama ile üniversite adayı gençlerimiz hem kendilerini deneme imkanı buldu hem bu atmosferi yaşayarak sınava daha hazır hale geldi. Ben sınava girecek tüm gençlerimize başarılar diliyorum” dedi.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Küçük Ölçekli İşletmelerin Metro Türkiye Desteği ile Yetiştirdiği Alabalıklar, Artık Raflarda!

    Metro Türkiye’nin sürdürülebilir balıkçılık vizyonu doğrultusunda küçük ölçekli geleneksel aile balıkçılığını desteklemek amacıyla Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ve Muğla Alabalık Yetiştiricileri Birliği iş birliği ile “Ölçekte Küçük, Değerde Büyük’’ sloganıyla hayata geçirdiği proje kapsamında verilen eğitimler ve teknik desteğin ardından yetiştirilen alabalıklar, raflarda yerini almaya başladı.

    Küçük ölçekli üreticilerden tedarik ettikleri alabalıkları raflarına taşıdıklarını ifade eden Metro Türkiye Satın Almadan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Deniz Alkaç, “İlk yılını geride bırakan projemiz sayesinde hem ticari motivasyonu sağlayarak üreticilerimizin desteklenmesine hem de sürdürülebilirliğe katkı sağladık. Mart ayından bu yana küçük ölçekli üreticilerden temin ettiğimiz 30 tona yakın alabalığı tüketicilerle buluşturduk. Şimdi ise raflara taşıdığımız alabalıkların profesyonel mutfaklarla buluşturulmasına ve böylece restoran işletmeciliği ekosisteminde de tüketiminin  artmasına odaklandık” dedi.

    1990’dan bu yana gerçekleştirdiği tüm faaliyetlerinin merkezine sürdürülebilirliği koyan Metro Türkiye, sürdürülebilir balıkçılığı destekleme ve balık tüketimini artırmak adına önemli çalışmalara imza atıyor. Sürdürülebilir balıkçılığı mümkün kılmak amacıyla küçük ve geleneksel aile balıkçılığını destekleyen Metro Türkiye, bu kapsamda geçen yıl “Ölçekte Küçük, Değerde Büyük’’ sloganıyla yeni bir projeyi hayata geçirdi. Bileşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 2022 yılını “Uluslararası Geleneksel Balıkçılık ve Su Ürünleri Yetiştiriciliği Yılı (IYAFA)” ilan etmesinin ardından BM Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ve Muğla Alabalık Yetiştiricileri Birliği iş birliğinde gerçekleştirilen proje ile küçük üreticilere eğitimler verilirken, teknik destek ve danışmanlık desteği de sağlandı. Mart ayında ilk mahsullerini vermeye başlayan proje kapsamında yetiştirilen alabalıklar, Metro Türkiye mağazalarında yerini alırken üç ay gibi kısa bir sürede 30 tona yakın balık restoranlarla ve tüketicilerle buluştu.

    Metro Türkiye olarak 33 yıldır tüm çalışmalarını sürdürülebilirlik odağıyla gerçekleştirdiklerini ifade eden Metro Türkiye Satın Almadan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Deniz Alkaç, “Biz Metro Türkiye olarak, izlenebilirlikten hayvan refahına, gıda atıklarının önlenmesinden sürdürülebilir balıkçılığa ve yerel üreticilerin ve ürünlerin desteklenmesine kadar birçok alanda sektörümüze öncülük eden çalışmalar yürütüyoruz. Balığı yalnızca ticari bir ürün değil, gelecek nesillere bırakılması gereken bir değer olarak görüyoruz. Denizlerimizdeki balıkların sürdürülebilir olması için kültür balıkçılığının da önemli bir başlık olarak ele alınması gerekiyor. Bu nedenle balıkçılıkta sürdürülebilirliğin sağlanması adına hem denizlerimizdeki hem de çiftliklerdeki balıklara yönelik imza attığımız birçok önemli projemiz var. ‘Kızına Bak Anasını Al’, ‘Palamutlar Nerede?’, ‘Bugünün Balığını Yarına da Bırakalım’ ve ‘Yediği Önünde Yemediği Yarında’ projelerimiz ile denizlerdeki balık stoklarının ve türlerinin korunması amacıyla sürdürülebilir balıkçılığı 2010 yılından beri satın alma politikamızın odağında tutuyoruz” diye konuştu.

    Küçük ve Geleneksel Aile Balıkçılığı Destekleniyor

    Şimdiyse, geçen yıl ilk adımı atılan projenin sonuçlarını almaya başladıklarını vurgulayan Alkaç, “Üretime yönelik projelerde üretici birlikleri ve kooperatiflerle birlikte yol alındığında çok daha fazla verim sağlandığına inanan bir şirket olarak bu projemizi de FAO ve Muğla Alabalık Yetiştiricileri Birliği ile iş birliği ile hayata geçirdik. IYAFA 2022 kapsamında başlattığımız bu ortak projemiz ile küçük ve geleneksel aile balıkçılığını, balıkçılık ve su ürünleri kaynaklarını sorumlu ve sürdürülebilir kullanımı yoluyla daha sağlıklı gıda sistemlerinin kurulmasına yönelik katkılarını sürdürmek için destekliyor ve korunmasına katkı sağlıyoruz. Küçük ölçekli geleneksel balıkçılık ve su ürünleri yetiştiriciliği, iklim değişikliği, çevresel bozulma gibi faktörlerden olumsuz etkilenirken ticari açıdan da daha fazla motivasyona ihtiyaç duyuyor. IYAFA 2022 kapsamında gerçekleştirdiğimiz bu proje ile onlara bu konularda destek olmaktan ve bu vesileyle farkındalık yaratmaktan mutluluk duyuyoruz” dedi.

    Gıda Güvenliği ve Sosyal uygunluk eğitimleri verildi

    Eğitimler ve saha gezileri ile başlatılan proje kapsamında gerçekleştirilen çalışmalar hakkında bilgi veren Alkaç, şöyle devam etti:

    “Küçük ve geleneksel aile balıkçılığını korumak ve alabalığa sektörde hak ettiği değeri vermek amacıyla oluşturulan proje kapsamında öncelikle bölgedeki 25 küçük ölçekli alabalık üreticisine bir gün boyunca  eğitimler verdik. ‘Balık ve Balıkçılık Ürünlerinde Gıda Güvenliği ve Kalite’ eğitimi kapsamında; güvenli gıda tanımı, su ürünlerinin önemi, iyi kültür balıkçılığı uygulamaları, personel hijyeni, temizlik ve sanitasyon, zararlı kontrolü, ağ kontrolleri, biyogüvenlik önlemleri, yem yönetimi, tesis ve ekipman bakımı, tedavi, balık sağlığı ve refahı, hasat, paketleme, ürün işleme ve atık yönetimi gibi konularda eğitim verildi. ‘Alabalık Değer Zincirinde Sosyal Uygunluk’ eğitimi kapsamında ise başlıklarımız; işletmelerde çalışanların dahil edilmesi ve korunması, örgütlenme özgürlüğü ve toplu sözleşme hakları, ayrımcılık yapılmaması, adil ücret, insana yakışır çalışma saatleri, iş sağlığı ve güvenliği, çocuk işçiliğinin önlenmesi, güvencesiz çalışmanın önlenmesi, çevrenin korunması ve etik iş davranışı gibi temel sosyal uygunluk prensipleri oldu. Tüm bu eğitimlerinin üreticilerimize önemli katkılar sağladığına inanıyoruz. Bununla birlikte yetiştiriciliğe yönelik teknik destek ve danışmanlık desteği de sağlandı. Direkt satın alımlar ve alım garantisi ile üreticilere katkıda bulunmayı, geleneksel yöntemlerle yapılan yetiştiriciliğe kalite standartları getirerek geleneksel balıkçılığın sürdürülebilirliğine destek olmayı hedefledik.”

    Proje 5 geleneksel işletme ile devam ediyor 

    İlk etapta pilot olarak 4 üretici ve 1 paketleme tesisi olmak üzere 5 küçük işletme ile devam ettiklerini kaydeden Deniz Alkaç, “Bu işletmelerin gıda güvenliği ve sosyal uygunluk seviyelerini belirlemek amacıyla ön denetimler düzenlendi. Ön denetimlerde belirlenen eksiklerin giderilmesi amacıyla işletmelere 5 gün boyunca birebir yerinde ve sahada Metro Türkiye kalite güvence yetkili yöneticileri tarafından eğitimler ve teknik bilgi desteği sağlandı. Bununla birlikte adil çalışma koşullarının sağlanması ve iş sağlığı ve güvenliği uygulamalarının yerine getirilmesi amacıyla da alınması gereken önlemler belirlendi ve işletmelerde uygulamaya geçirildi. Ardından gıda güvenliği ve sosyal uygunluk olmak üzere takip denetimleri organize edilerek, işletmelerin denetimlerden başarı ile geçmesi sağlandı. Ayrıca ürünler raf ömrü ve yasal gıda güvenliği kriterlerine uygunluk açısından Metro Türkiye tarafından bağımsız akredite laboratuvarlarda analiz ettirildi” bilgisini verdi.

    İşletmelerin, mevcut sistemlerini ileriye taşıyarak Metro tedarikçisi olabilmek için gerekli kalite, hijyen, gıda güvenliği ve çalışma koşulları kurallarını karşılamış olduklarını vurgulayan Alkaç, “Verdiğimiz bu destekler sonucu seçilen üreticilerden alabalığı Muğla Alabalık Yetiştiricileri Birliği üzerinden tedarik etmeye başladık. Gıda güvenliği ve sosyal uygunluk denetimleri ile uygunluğu garanti altına alınan alabalıklar, Metro Türkiye mağazalarında yerini almaya başladı. Mart ayından bu yana tüketicilerimize 30 tona yakın alabalık lezzeti sunduk. Bu koşulları sağlayan işletmelerin sadece Metro değil iç piyasada ve ihracatta yer alabilmesinin önü açılmış oldu. Böylelikle hem ticari motivasyon sağlayarak üreticilerimizin desteklenmesine hem de sürdürülebilirliğe katkı sağladık. Üretici Birliği ile gerçekleştirdiğimiz bu çalışma ile aslında sadece 4 üreticinin değil, Birliğe bağlı her üreticinin standardını yükseltmiş oluyoruz. İlerleyen dönemde talebe bağlı olarak daha fazla üretici ile çalışmaya da açığız” dedi.

    Profesyonel mutfaklarda alabalık tüketimi artırılacak

    En büyük hedeflerinin küçük ölçekli üretimin sürdürülebilirliğinin sağlanması olduğunu ifade eden Alkaç, “Gelecek nesillere bırakmamız gereken değerlerden biri de alabalık. Gastronomi sektörünün en yakın iş ortaklarından biri olarak, şimdi de küçük üreticiden temin ederek raflara taşıdığımız alabalıkların profesyonel mutfaklara da daha fazla girmesine ve böylece ekosistemde bilinirliğinin ve kullanılırlığının artmasına odaklandık. Türkiye’nin ilk gastronomi keşif platformu olarak bünyemizde 8 yıl önce hayata geçirdiğimiz Gastronometro’da şeflerimiz, yeme – içme sektörüne bu konuda yol göstermek amacıyla alabalık kullanarak özel tarifler hazırlıyorlar. Profesyonel mutfaklarda geleneksel tariflerin yanı sıra modern tariflerin kullanımının artması, alabalık yetiştiriciliğine önemli bir katkı sağlayacaktır. Alabalığın en leziz tariflerle kısa sürede daha fazla profesyonel mutfakta yer bulacağına eminiz” dedi.

    FAO’dan alabalık yetiştiricilerine tam destek

    Metro Türkiye ile proje paydaşlıklarına değinen FAO Kıdemli Program Koordinatörü Özcan Türkoğlu ise, “IYAFA 2022’nin lider kuruluşu FAO olarak geçtiğimiz yıl birçok farklı etkinliğe imza attık. Bu kapsamda Muğla ilinde alabalık alanında küçük ölçekli balıkçıların desteklenmesi ve alabalık yetiştiriciliğinin potansiyelini ortaya çıkarmak için Metro Türkiye ile bir araya geldik. Küçük ölçekli balıkçılık ve su ürünleri yetiştiriciliği, küresel ve yerel gıda sistemlerinin bir parçası olarak sağlıklı, güvenli, uygun fiyatlı ve besleyici su ürünleri tüketimine önemli bir katkıda bulunuyor. Bu çerçevede, FAO olarak küçük ölçekli balıkçılık ve su ürünleri yetiştiriciliğinde yakın ve uzak pazarlara erişim, üretim ve lojistik altyapısı ve kapsayıcı değer zincirlerinin oluşturulması gibi sektörel konuları önemsiyoruz. Buradan hareketle balıkçıların, balık avcılarının ve işçilerinin uygun fiyatlı yüksek kaliteli balık ürünlerini tedarik ederek yerel ekonomik kalkınmayı teşvik etmelerini ve ilave istihdam yaratmalarını değerli buluyoruz. FAO ve Metro Türkiye ile geçen yaz burada alabalık üreticilerine verdiğimiz “Küçük Ölçekli Alabalık Yetiştiriciliğinde Gıda Güvenliği ve Sosyal Uygunluk Eğitimi” ile küçük ölçekli alabalık çiftliklerinin sürdürülebilirliğine destek sağladık. Proje kapsamında aile işletmelerine ait küçük ölçekli alabalık çiftliklerinin bu konuda bilgilerini artırarak sürdürülebilirlik konusundaki farkındalıklarını artırdık. FAO olarak Türkiye’nin en önemli su ürünlerinden biri olan alabalığın hak ettiği ilgiyi görmesi ve her kesimden tüketicinin tercih sebebi olmasına katkı sağladığımız için mutluyuz’’ açıklamasında bulundu.

    Muğla Alabalık Yetiştiricileri Birliği Başkanı Hüseyin Yıldırım ise şunları söyledi: “Bu proje üreticiden tüketiciye uzayıp giden gıda arz zincirinde küçük ölçekli aile işletmelerinin geleneksel üretimlerinin pazara uygun hale getirilmesi anlamında oldukça faydalı oldu. Metro Türkiye ve FAO ile birlikte gerçekleştirdiğimiz ve küçük aile işletmelerini kapsayan “Ölçekte Küçük, Değerde Büyük” sloganıyla hayata geçirdiğimiz projemiz, ilerleyen süreçte de küçük işletmelerin sosyo-ekonomik ve teknik kapasitelerinin iyileştirilmesini sağlayacaktır. Uzun vadede ise; proje, ülkemiz alabalık yetiştiriciliğinin genişlemesine yol açacağı gibi su ürünleri üretiminin çevre, insan ve toplum odaklı dönüşümüne üretici organizasyonları penceresinden katkı sağlayacaktır.’’

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Atışta Zengin Ama Sluggers’ı Eksik Bir Subway Serisi

    Subway Series’in son baskısı şimdiden biraz cansız görünüyordu: Mets (31-35), Yankees (38-29) kadar iyi bir sezon geçirmiyor. Ancak daha sonra seride büyük bir elektrik kesintisi yaşandı: İç saha koşularında kendi liglerine liderlik eden Aaron Judge (ayak parmağı) ve Pete Alonso (bilek) sakatlıklarla seriyi kaçıracaklar.

    Bununla birlikte, bu takımlar birbirlerine karşı duruma yükselme eğilimindedir – her iki maçın da ulusal olarak yayınlanmasının bir nedeni vardır – ve son sonuçları beklediğiniz gibi olmasa bile, atış eşleşmelerinin bazı büyük isimleri vardır.

    Salı

    Severino, Scherzer’e Karşı

    Yankees’ten Luis Severino, son iki başlangıcında toplam 11 kazanılmış koşuya izin verdi. Kredi… Wendell Cruz/USA Today Sports, Reuters aracılığıyla
    Mets’ten Max Scherzer, bu sezon şu ana kadar tutarlılık bulmakta zorlandı. Kredi… Brad Penner/USA Today Sports, Reuters aracılığıyla

    Luis Severino (0-1, 5.75 ERA), sezona sakatlıklar listesinde başladıktan sonra Yankees için dört başlama yaptı. İlk ikide harika görünüyordu, 11⅓ vuruşta 10 vurucu atarken sadece iki kazanılmış koşuya izin verdi. Ancak son iki startında mücadele etti.

    Sonuçlar ayrıca, bir veya sıfır kazanılmış koşuya izin verirken en az altı devre attığı üç start ve beş veya daha fazlasına izin verdiği diğer üç starta sahip olan Max Scherzer (5-2, 3.71 ERA) için de karıştırıldı. kazanılan koşular Ayrıca Major League Baseball’un yapışkan maddelere karşı kurallarını ihlal ettiği için 10 maçlık bir uzaklaştırma ile zamanı kaçırdı.

    Çarşamba

    Cole, Verlander’a Karşı

    Gerrit Cole, son iki sezonda 286⅓ vuruşta 3.30 ERA ile MLB liderliğindeki 47 maça başlayan bir beygir. Kredi… John Jones/USA Today Sports, Reuters aracılığıyla
    Justin Verlander üst düzey bir as gibi para alıyor, ancak bu sezon şimdiye kadar kendisi gibi görünmüyordu. Kredi… Matthew Stockman/Getty Images

    Gerrit Cole (7-1, 2.84 ERA) her bakımdan harika bir yıl geçirdi, ancak bir Yankees mağlubiyetinden sonra başlarken özellikle etkileyiciydi. Takımının önceki maçı kaybettiği bu yıl yaptığı altı başlangıçta, Cole 2.00 ERA’ya sahip ve Yankees altı kez de kazandı. Severino Salı günü Mets’i dizginleyemezse, Cole her zaman olduğu gibi çöküşü bastırmak için sıraya girecekti.

    Cole’un yolunda, oyunun en yüksek ücretli atıcısı olarak Scherzer ile berabere kalmasına neden olan azim ve yeteneğinin bir kısmını sergileyen, ancak aynı zamanda yedi başlangıcından üçünde aydınlanan Justin Verlander (2-3, 4.85 ERA) olacaktır. . 40 yaşında, ondan beklentilerin ileride değişip değişmeyeceğini düşünmek mantıklı – gerçi Verlander geçmişte bu tür şüphelerin yanlış olduğunu birçok kez kanıtladı.

  • Danimarka ekibi Cemal Kütahya anısını formalarında yaşattı

    ANTALYA (İGFA) – Formalarının arkasına Cemal Kütahya, oğlu Çınar Kütahya ve eşi Pelin Kütahya’nın aile fotoğrafı ve Türk Bayrağı koyan Danimarka ekibi, hentbol severlerin büyük takdirini topladı. Danimarka ekibi turnuvanın son günü düzenlenen seremonide, Cemal Kütahya ve ailesinin resmi bulunan formayı, Cemal Kütahya’nın kardeşi Gözde Kütahya’ya verdi.

    Cemal Kütahya hakkında konuşan ve “Belki de gelmiş geçmiş en iyi golcü O” diyerek duygularını ifade eden HEI Beach Handball oyuncusu Martin Vilstrup Andersen, soruları yanıtladı.

    • Cemal Kütahya ve ailesi anısına formalarla maçlara çıkma fikrinin nasıl ortaya çıktığını bize anlatır mısınız?

    Martin Vilstrup Andersen: Plaj hentbolu topluluğunda olduğu gibi biz küçük bir plaj hentbolu ailesiyiz. Cemal ile bir kaç kez Avrupa Şampiyonası’nda görüştüm. 2 kez gol kralı olmuştu. Onlara karşı oynamıştık. Türkiye’deki depremle ilgili üzücü durumu öğrendiğimizde sadece onun kaybını değil; ailesinin, oğlunun ve eşinin de kaybını öğrendik. Sonra takımıma sormak için bu fikirle geldim. Bu üzücü kaybımız için saygımızı nasıl gösteririz diye düşündüm. Sonrasında formalarımızı yapan şirketle iletişime geçtim. Sonunda resmi koymak istediğimiz bu tasarım ile geldik .

    Bunu nasıl yapmamız gerektiğiyle ilgili çok konuştuk. Saygımızı göstermek için arkamıza adını ve Türk bayrağını koyarak yaptık.

    • Bu özel formalarla oynamak nasıl bir duyguydu? Oyun sırasındaki duyguları ve atmosferi tarif edebilir misiniz?

    Martin Vilstrup Andersen: Öncelikle Türkiye’de hava çok sıcak, özellikle İskandinavya’dan gelenler için. Ama şu ana kadar harika bir etkinlik oldu. Özellikle birkaç oyun kazandığımız için. Plaj hentbolu çok yoğun, çok fazla duygu var.

    Daha kişisel bir soru soracak olursak; Cemal ile aranda gol krallığında bir rekabetiniz vardı. Siz ikiniz arasındaki bu dostça rekabet hakkında ne düşünüyorsun?
    Martin Vilstrup Andersen: Son birkaç sefer Cemal kazandı. Belki de gelmiş geçmiş en iyi golcü O. Ama bunda genel olarak bir şey söylemek istersem, O harika bir oyuncu ve aynı zamanda çok iyi bir golcüydü. Harika tekniği ve bitiriciliği vardı.

    Tekrar söylüyorum harika bir insanı kaybetmenin üzüntüsünü yaşıyoruz ve ayrıca gerçekten harika bir plaj hentbolu oyuncusunun kaybı. Evet, gol atmak plaj hentbolunun bir parçası ve o bunda kesinlikle ve kesinlikle iyiydi. Bu yüzden ona hayrandım.

    • Son olarak, bu jestinizin geniş hentbol camiasına ve ötesine nasıl bir mesaj göndermesini umuyorsunuz?
    • Genel olarak söylemek istediğim, plaj hentbolu topluluğu gerçekten birbirine yakın ve umarım önümüzdeki yıllarda da bu şekilde kalabiliriz. Gelişen sporla birlikte hala bir plaj hentbolu ailesi olacağız. Birbirimize yakın olacağız ve temel değerimiz adil oyunu hatırlayacağız. Bu yüzden insanlar sporumuzu izliyorlar. Bu çok harika
  • RUMELİSİAD’dan Sırbistan’da ‘Uluslararası Balkan Ekonomi Zirvesi’ atağı

    BURSA (İGFA) – RUMELİSİAD Uluslararası Balkan Ekonomi Zirvesi, bu yıl Sırbistan’ın Sancak Bölgesinde gerçekleştirildi. Programda; Sırbistan ile ekonomik iş birliği ve yatırım imkanları ele alınırken, çok sayıda B2B görüşme gerçekleştirildi.

    RUMELİSİAD, Sırbistan temasları kapsamında ilk olarak Prijepolje Belediye Başkanı Drago Popadić ve Belediye Başkan Yardımcısı Samira Ćosović ile bir araya geldi. Ardından RUMELİSİAD Başkanı Zarif Alp’in kendi doğup büyüdüğü Sancak bölgesinde yer alan ve kendi okuduğu okul olan ve RUMELİSİAD’ın destekleriyle yeniden inşa edilen Duşan Tomaşeviç Çirko İlköğretim Okulu ziyaret edildi. Prijepolje’de gerçekleşen ziyarette heyet, Okul Müdürü Belkisa Beganović ile görüştü.

    Burada 40’tan fazla iş insanıyla bir araya gelindi. Tarım makineleri ve turizm konusunda iş birlikleri anlamında protokoller yapıldı ve B2B görüşmeler gerçekleştirildi.

    RUMELİSİAD heyeti daha sonra Sjenica Belediye Başkanı Munib Mujagić veakabinde de Novi Pazar Belediye Başkanı Nihat Biševac’ı ziyaret ederken,burada iş adamlarıylada görüşmeler gerçekleştirdi. Burada 100’e yakın iş insanıyla B2B toplantılar yapıldı. Heyet daha sonrasında ise Türkiye’nin Novi Pazar Başkonsolosu Başar Başol ile bir araya geldi.

    Heyet daha sonra Belgrad’a geçti. Burada Türkiye’nin Belgrad Büyükelçisi Hami Aksoy’u da ziyaret eden heyet daha sonra TİKA Sırbistan Başkanı Mehmet Mete Anaç ile bir araya geldi.

  • Modric’ten 80 milyon euro’luk teklife ret!

    Real Madrid ile kontratı sona eren ve şimdi yeni mukavele konusunda kulübü ile anlaşamayan Luka Modric’e teklifler gelmeye devam ediyor.

    Son olarak Suudi Arabistan takımı Al Ahli, Modric için devreye girdi. 

    İspanyol Gazetesi Marca’nın haberine nazaran, Al Ahli kulübü Luka Modric için yıllık 80 milyon euro maaşı gözden çıkardı. 

    Arap takımının Modric için 2 yıllık mukavele teklifinde bulunduğu belirtildi. 

    HEDEFİ MADRID’DE EMEKLİ OLMAK

    Öte yandan Modric’in teklife sıcak bakmadığı ve Al Ahli kulübünün teklifini reddettiği belirtildi.

    Hırvat oyuncunun birinci amacının Real Madrid’de kalıp, futbolu Madrid’de bırakmak olduğu vurgulandı.

    Real Madrid formasıyla bu dönem 52 müsabakaya çıkan 37 yaşındaki yıldız oyuncu 6 gol, 6 asistlik performans sergiledi.

  • Şehrin kalbinde müzik keyfi

    Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin Tophane Çay Bahçesi’nde düzenlediği “Müzik Şehrin Kalbinde” konseri izleyenlere müzik ziyafeti çekti. 

    Antalya Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı’na bağlı Bando ve Kent Orkestrası tarafından ilki Hadrian Kapısında gerçekleştirilen ‘Müzik Şehrin Kalbinde’ konserleri tüm hızıyla devam ediyor. Tophane Çay Bahçesi’nde gerçekleştirilen konser, vatandaşlara keyifli dakikalar yaşattı. Birbirinden güzel şarkıların seslendirildiği konserde vatandaşlar ve turistler hem dans edip hem de şarkılara hep bir ağızdan eşlik etti. 

    Konserler, 16 Haziran Cuma 18.30’da Finike Yat Limanı, 17 Haziran Cumartesi 18.30’da Kumluca Karatepe Etkinlik alanında, 21 Haziran Çarşamba 18.30’da Antalya Sahil Yaşam Parkı Olbia Kent Meydanı’nda Sanatseverlerle buluşacak.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Yapı Kredi bomontiada Avluda Caz serisi bu hafta gypsy caz grubu “Manuş-u Âlâ”yı ağırlıyor

    Yapı Kredi bomontiada “Avluda Caz” konser serisi 15 Haziran Perşembe akşamı saat 21.00’de“Manuş-u Âlâ” konserine ev sahipliği yapacak. 

    2015 yılında Django Reinhardt’ın yarattığı müzik tarzından esinlenilerek kurulan, Manuş-u Âlâ zaman içinde swing döneminin diğer sanatçılarının da etkisinde kalarak müziğini bugünkü haline getirmiştir. 

    Repertuarlarında “Fly Me To The Moon”, “L-O-V-E” gibi popüler caz eserlerine, “Padam Padam”, “La Vie En Rose” gibi Fransız chansonlarına, kendi tarzlarında yorumladıkları “Bir Günah Gibi”, “Med Cezir”, “Careless Whisper”, “Nah Neh Nah” gibi 80’ler ve 90’ların yerli ve yabancı hit parçalarına, ilk single’ları “Bazı Günler” ve “Yola Devam Et” albümündeki özgün bestelerine yer veren Manuş-u Âlâ grubu; dinleyicilerine Yapı Kredi bomontiada Avlu’da eğlenceli ve nostaljik bir atmosfer yaşatacak. 

    Yapı Kredi bomontiada “Avuda Caz” serisi konserlerine katılım ücretsizdir.

    Yapı Kredi bomontiada Adres: Merkez Mah, Silahşör Cad, Birahane Sok. Tarihi Bomonti Bira Fabrikası No:1, Şişli

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Antalya Büyükşehir kreşlerinde mezuniyet heyecanı

    Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin 6 yaş grubu kreş ve gündüz bakım evi öğrencileri mezuniyet heyecanı yaşadı. Minikler hazırladıkları gösteriler ile ailelerini gururlandırırken,  keplerini atarak, mezuniyeti kutladı. 

    Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin Cam Piramit ve Yenigün Çocuk Kreşi ve Gündüz Bakımevi öğrencilerinin yılsonu gösterisi Atatürk Kültür Merkezi (AKM) Aspendos Salonu’nda gerçekleştirildi. Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Büşra Özdemir’in de katıldığı yılsonu gösterisi saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Törende kısa bir konuşma yapan Özdemir, “Bizlere emanet ettiğiniz gözünüz nuru evlatlarınıza, öğretmenlerimiz ve tüm çalışma arkadaşlarımızla birlikte özgüveni yüksek, ne istediğini bilen, hedefleri için cesaretle hareket edebilen, bilgili, ülkesi, insanları ve tüm canlıları seven bireyler yetiştirmeyi hedefliyoruz” dedi. 

    AİLELER BÜYÜK BİR GURUR YAŞADI

    Daha sonra kreş öğrencileri yıl içinde yaptıkları etkinliklerin yer aldığı slayt gösterileri yer alırken, salonu dolduran minik öğrencilerin aileleri büyük bir heyecanla öğrencilerin hazırladıkları gösterileri izledi. Kreş öğrencileri halk oyunları, dans ve müzik gösterileriyle ailelerine büyük bir mutluluk yaşattı. Öğrencilerin yıl boyunca büyük bir emekle hazırladıkları birbirinden renkli gösteriler, sahnede onları izleyen ailelerini hem duygulandırdı hem de gururlandırdı. Kreş öğrencilerin Türk Bayraklı kostümleri ile Atatürk portresi açarak tamamladıkları yılsonu gösterisi büyük beğeni topladı. 

    MEZUNİYET KEPLERİNİ ATTILAR

    Daha sonra ise tek tek isimleri okunarak sahneye çıkan öğrencilere, Antalya Büyükşehir Belediyesi Çocuk ve Gençlik Hizmetleri Şube Müdürü Ahmet Oğuz Dağlı mezuniyet belgesini verdi. Yenigün Çocuk Kreşi’nden 42, Cam Piramit Kreşi’nden 33 öğrenci olmak üzere toplam 75 öğrenci sahnede keplerini fırlatarak mezuniyeti coşkuyla kutladı. Minik öğrenciler 3 yıl boyunca eğitim aldıkları kreşlerinden mezun olarak yeni bir eğitim hayatına atılmanın mutluluğunu yaşadı. 

    95 ÖĞRENCİ MEZUN OLDU

    Büyükşehir Belediyesi Gençlik ve Çocuk Hizmetleri Şube Müdürü Ahmet Oğuz Dağlı, Muhittin Başkan’ın her ilçeye kreş sözü kapsamında çalışmalarını sürdürdüklerini belirterek, Gazipaşa’dan Kaş’a kadar toplam eğitim verdikleri 11 kreş de eğitim alan 650 öğrenciden 95 öğrenciyi mezun ettiklerini söyledi. 

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan: Somut öneriler hâlâ masada

    KKTC (İGFA) – Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda, baş başa ve heyetler arası görüşmelerin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.

    Cumhurbaşkanı ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimleri’nin yüzde 86 katılımla gerçekleştiğini, bunun dünyada “istisna” denilecek bir demokrasi şöleni olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçimlerin Türkiye ve Türk milletine yakışır bir şekilde gerçekleştiğini belirtti.

    KKTC Cumhurbaşkanı Tatar’ın şahsında 3 Haziran’da düzenlenen Göreve Başlama Töreni’ne katılanlara teşekkür eden Tatar çiftinin, Cumhuriyet Meclisi Başkanı Zorlu Töre’nin, Başbakan Ünal Üstel’in törende yer almasından duyduğu mutluluğu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün de şahsına, eşi Emine Erdoğan’a ve Türkiye heyetine gösterilen hüsnükabulden ötürü KKTC makamlarına şükranlarını sundu.

    Ersin Tatar ile yaptıkları görüşmelerde, gündemlerindeki tüm konuları ayrıntılarıyla ele aldıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

    “Bunların içerisinde şüphesiz ki elektrik sorunuyla ilgili Türkiye’den kablo yoluyla Kuzey Kıbrıs’a elektrik naklinin sağlanması en önemli adımımız olacaktır. Bununla artık Kuzey Kıbrıs’ta elektrik kesintileri gibi bir sorun kalmayacaktır. Kıbrıs meselesi ve Doğu Akdeniz’e ilişkin mevcut durumu değerlendirdik. Kıbrıs meselesinde Türk tarafı her zaman yapıcı ve sonuç odaklı tutum benimsemiştir. Ada’nın kadim ve asli unsuru Kıbrıs Türkleri’nin haklı talepleri açık ve nettir. Kıbrıs Türkü asla azınlık olmamıştır, olmayacaktır.

    Bu gerçekleri görmezden gelenler, Ada’nın tek egemeni olma hayalleriyle avunmayı sürdürüyor. Bu kesimlere, artık saplantılarını bir kenara bırakmalarını ve Ada’nın gerçekleriyle yüzleşmelerini tavsiye ediyorum.

    Kıbrıs Türkleri’nin gayretlerine rağmen yarım asırdan fazla bir süre, Rum tarafının uzlaşmaz ve maksimalist yaklaşımları nedeniyle heba edildi. Kimsenin bir 50 sene daha kaybetmeye tahammülü yoktur. Kıbrıs Türkleri’nin müktesep hakları olan egemen eşitlikleri ve eşit uluslararası statülerinin teyidi, bizler için olmazsa olmazdır.

    Müzakere masasına geri dönülecekse bunun yolu Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin tanınmasından geçmektedir. Cumhurbaşkanı Sayın Tatar’ın Cenevre’deki son gayriresmi toplantıda ortaya koyduğu, bizim de desteklediğimiz gerçekçi ve sonuç odaklı vizyon esasen bundan ibarettir.”

    “KIBRIS TÜRK TARAFININ SUNDUĞU SOMUT ÖNERİLER HÂLÂ MASADA”

    KKTC Cumhurbaşkanı Tatar ile Kıbrıs meselesinin Doğu Akdeniz boyutunu da ele aldıklarını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’nin ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin hak ve çıkarlarını kararlılıkla savunmaya devam edeceğiz. Bu vesileyle Kıbrıs Adası ve etrafındaki hidrokarbon kaynaklarının hakça paylaşımı için Kıbrıs Türk tarafının sunduğu somut önerilerin hâlâ masada olduğunu hatırlatmak istiyorum. Doğu Akdeniz’i ilgilendiren konularda bölgesel konferans düzenlenmesi yönünde yaptığım öneri de maalesef karşılık bulmadı.” ifadelerini kullandı.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, atılan vizyoner adımların karşılıksız bırakıldığını belirtti.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ı, havalimanındaki eksikliklerin süratle giderilmesi için KKTC’ye göndereceğini de bildirerek “20 Temmuz’da buraya inmeyi planlıyorum. 20 Temmuz’da görüşmek üzere sizlere iyi günler diliyorum.” dedi.

  • Bingöl’de uyuşturucu operasyonu

    Bingöl Güncel TV / BİNGÖL (İGFA) – Bingöl Valiliği’nden yapılan açıklamaya göre, Bingöl İl Jandarma Komutanlığı ekiplerince uyuşturucu üretimi ve kaçakçılığının önlenmesine yönelik istihbarat operasyonları gerçekleştirildi.

    Yapılan bu operasyonlar sonucunda Genç ilçesi kırsalında gizlenmiş 2 çuval içinde 45,2 kilo toz kenevir maddesinin ele geçirildiği ve olayla ilgili adli işlemlere başlandığı kaydedildi.

  • Breathedge 2 Resmi Olarak Duyuruldu: Türkçe Lisan Dayanağıyla Geliyor

     
    Yayıncılığını HypeTrain Digital’in geliştiriciliğini RedRuins Softworks’ün üstlendiği uzay temalı hayatta kalma oyunu Breathedge 2 duyuruldu. Retro-fütüristik hayatta kalma oyunu Steam üzerinden PC için mevcut olacak. Türkçe lisan dayanağıyla karşımıza çıkacak oyunun bir çıkış tarihi açıklanmadı.
     
    Gelecek temalı devam oyunu geliyor
     
     
     
    Breathedge 2, galaksiler ortası sorunlarla karşı karşıya kalan Adam’ın öyküsünü devam ettiriyor. Bir yandan ironik içerikleri karşımıza çıkaran üretimde başka yandan hayatta kalma öğeleri bulunuyor. Devam oyunuyla birlikte yeni yoldaşlar karşımıza çıkıyor ve Breathedge Corporation’ın ataklarına son vermeye çalışıyoruz.
     
    Breathedge 2 dünyası, her biri kendi kurallarına, kaynaklarına ve keşfetme imkanlarına sahip çok sayıda farklı bölgeden oluşuyor. Kendine has görsel özelliklere sahip farklı yıldız sistemlerinin yanı sıra art planda ilgi cazibeli gezegenler ve daha fazlası yer alıyor. Çok sayıda gezegen ve çok sayıda düşmana konut sahipliği yapan üretimde şiddetli bir uğraşa atılıyoruz.
     
    Breathedge 2’de birebir vakitte kendi uzay gemimizi yönetebiliyor ve yükseltebiliyoruz. Bunun yanı sıra yeteneklerimizi geliştirebiliyor ve daha güçlü pozisyona gelebiliyoruz. Gezegenlere iniş yaparak gemiden inebiliyor ve buraları keşfe çıkabiliyoruz. 
     
    Breathedge 2 duyuru fragmanı 
     
     

  • MrBeast Nasıl YouTube’un Willy Wonka’sı Oldu?

    Jeremiah Howard 5 yaşlarındayken ona katarakt olduğu söylendi – sağ gözünün şeffaf merceğinde görüşünü ciddi şekilde bozan bulanıklık. “Büyürken hep berbat bir amacım vardı,” diyor ve okula ayak uydurmakta zorlanıyordu. Lisenin üçüncü yılının sonunda katarakt ameliyatı olmak istediğini biliyordu ama bunu nasıl karşılayacağından emin değildi. “17 yaşındaydım ve nasıl ödeyeceğim konusunda aşırı derecede stresliydim” diyor. Annesi resimde yoktu ve geçimini sağlamak için alarm sistemleri kuran babası, Howard ve kız kardeşini Florida’da üç yatak odalı bir mobil evde tutmaya yetecek kadar kazandı. Cepten birkaç bin dolara mal olan prosedür uzak bir ihtimal gibi görünüyordu.

    Bu Makaleyi Dinle

    Daha fazla sesli gazetecilik ve hikaye anlatımı için, New York Times Audio’yu indirin, haber abonelerinin kullanımına sunulan yeni bir iOS uygulaması.

    Howard, “yardımcı olabilecek bir grup farklı kuruluşa” e-posta gönderdi, ancak bir daha yanıt alamadı. Ailesinin ev sahibinin tavsiyesi üzerine, görme engelliler için Sosyal Güvenlik yardımına baktı, ancak bir sonuca varamadı. Bu yüzden arkadaşı, imkansız bir tıbbi-bürokratik durumla karşı karşıya kalan herhangi bir genç Amerikalının tam olarak önereceği şeyi önerdi: Bir GoFundMe kurun. Yaptı ve 50 dolardan az kazandı. Ancak o yılın Ağustos ayında Howard, Snapchat’te o GoFundMe’yi bulan bir yabancıdan bir mesaj aldı. Ona ameliyatının parasını ödemenin bir yolu olduğunu söyledi – sadece onunla röportaj yapması ve patronuyla netleştirmesi gerekiyordu.

    Birkaç hafta sonra Howard, Jacksonville, Fla.’da Jeffrey Levenson adlı bir göz doktoru ile Snapchat velinimetinin patronu, Jimmy Donaldson adlı 25 yaşındaki Kuzey Karolina’lı – ancak Howard ve milyonlarca YouTube izleyicisi tarafından daha iyi tanınan – arasında oturuyordu. MrBeast olarak. Howard, Donaldson’ın katarakt ameliyatı ayarladığı 1000 kişiden biriydi ve 150 milyondan fazla abonesiyle sitedeki en büyük üçüncü kanal olan YouTube kanalı için ücretsiz olarak içerik oluşturdu. Nihai ürün, “1.000 Kör Kişinin İlk Kez Gördüğü” adlı sekiz dakikalık bir videoydu.

    Videoda Donaldson ile tanıştırıldığında Howard, gözyaşlarını tutmak için gergin bir şekilde gülüyor. Donaldson’a “11 yıldır sana aboneyim” diyor. Howard’ı bir daha gördüğümüzde, Dr. Levenson gözlerindeki bandajları çıkarıyor. Howard, ameliyatın sonuçlarına hayran kalarak odanın etrafına bakarken, Donaldson dev bir yenilik çeki alır. Howard’a, “Üniversiteye yatırman için sana 50.000 dolar vermek istedik,” dedi. Howard, “Bunun gerçek olduğunu düşünmemiştim bile” diyor. “Uyanmayı bekliyor gibiyim.” Yüzünü avuçlarının arasına alıyor ve kız kardeşi onu kucaklamak için eğiliyor. Video, Donaldson’ın Howard’la aynı yaştaki başka bir hastaya bir Tesla verdiği yeni bir bölüme geçiyor.

    Kredi Kredi… MrBeast, YouTube aracılığıyla

    MrBeast standartlarına göre, “1.000 Kör Kişi İlk Kez Görüyor” mega hit değildi. Platform, videoyu 144 milyon izlenme ile kredilendiriyor ve videoyu “Köpek Barınağında HER Köpeği Sahiplendim” (195 milyon görüntüleme), “Kardeşimin Evini Balçıkla Doldurdum ve Ona Yeni Bir Köpek Aldım” (181 milyon) gibi MrBeast klasiklerinin arkasına yerleştiriyor. izlenme sayısı) ve Donaldson’ın tüm zamanların en büyük videosu, 434 milyon kez izlenen “456.000 Dolarlık Mürekkep Balığı Oyunu Gerçek Hayatta!”. Ancak Donaldson’ın en büyük videolarından bile farklı olarak, “İlk Kez Görülen 1.000 Kör Kişi” Ocak ayında piyasaya sürüldüğünde YouTube üzerindeki kısıtlamayı kırmış gibiydi. Bugünlerde çoğu YouTube fenomeni, platformun izleyicileri arasında son derece popüler olsalar bile, medya bilincinin diğer alanlarına nadiren giriyorlar; “1,000 Blind People” ise aksine, neredeyse anında Twitter tartışmalarının ve saplantılı medya kapsamının girdabına kapıldı.

    Kredi Kredi… MrBeast, YouTube aracılığıyla

    LolOverruled adı altında YouTube ve TikTok videoları yapan bir kamu savunucusu olan Alex Clavering, videonun küçük resminin – esrarengiz bir Photoshopped görüntüsü – yanında, “Bunda çok şeytani bir şey var ve bunun ne olduğunu ifade bile edemiyorum” diye tweet attı. düşük bütçeli bir korku filminin posterini andıran ve Donaldson’ın ameliyat için ameliyata girdiğini düşündüren, ameliyat sonrası sersemlemiş bir çocuğun omzunu kavrayan sırıtan Donaldson’ın görüntüsü. Clavering’in tweet’i ona 2.700 yanıt kazandırdı, çoğu hüsrana uğramış MrBeast savunucularından geldi: “İnsanlar, onun insanlara yardım etmeye devam edebilmesi için hayır kurumlarını içeriğe çevirmesi gerektiğini yoksa para kazanamayacağını anlamıyor gibi görünüyor. insanlara yardım etmeye devam etmesi gerekiyor.”

    MrBeast hayranları ve kendilerini tüm gösteriden tuhaf bulan izleyiciler arasındaki aynı anlaşmazlığın versiyonları, sonraki birkaç gün boyunca Twitter’da kendilerini yeniden üretti. Twitter, ihtilafları kolayca çözmesiyle tanınan bir yer değil, ancak videoyla ilgili bir şeyler alışılmadık şekilde bölücüydü. Clavering bana o tweet yüzünden “haftalarca” taciz edildiğini söyledi. Ama aynı zamanda MrBeast’e daha az aşina olanların videoya verdiği ortak tepkiyi de dile getiriyordu. Şikâyetleri tek bir suçlamaya indirgeyecekseniz, bu, Donaldson’ın operasyonlar için yalnızca ilgi için para ödediğiydi – tüm uygulama alaycı ve sömürücüydü. (Donaldson bu makale için yorum yapmaktan kaçındı.)

    Şaşırtıcı olmayan bir şekilde, eleştiri yalnızca daha fazla dikkat çekti. CNN, BBC, Today şovu ve People dergisi gösteriyi (ve beraberindeki tartışmayı) haber yaptı ve yerel TV haber kanalları videoda yer alan kişilerin izini sürdü ve onlarla röportaj yaptı. Genellikle, popüler YouTuber’lar bu tür bir ilgiyi yalnızca, örneğin, PewDiePie tarafından yüklenen gerçek bir video olan “TÜM YAHUDİLERE ÖLÜM” yazan bir tabelayı tutarken kendilerini filme almaları için Hintli işçileri işe aldıklarında alıyorlar. vlog takma adı MrBeast’in geçen yılın sonlarında YouTube sıralamasında geçtiği İsveçli yayıncı Felix Kjellberg’in. Donaldson burada, fahiş, düşüncesiz bir hayırseverlik eylemi için internetin dikkatini kendi kanalına yöneltmişti.

    Donaldson, sürpriz nakit eşantiyonlar (“Rastgele Evsiz Bir Adama 10.000 Dolar Vermek”), pahalı ödüllü yarışmalar (“En Son Ayrılan 800.000 Dolar Adada Kalır”) ve diğer konularda gösteriler yaptığı bu tür yarı hayırseverlik üzerine bir YouTube imparatorluğu kurdu. çok mantıklı olmasa da cömert hediyeler (“Garsonlara Gerçek Altın Külçelerle Bahşiş Verme”). Bu videoların olağanüstü popülaritesi, onu her açıdan bir süperstar yaptı ve YouTube sadıkları arasında laik bir aziz olarak ününü pekiştirdi, ancak aynı zamanda cömertliğinin samimi olmaktan çok hesaplı olduğu yönündeki eleştirilere de açık bıraktı – başka bir izleyici gelişimi gösterişli küçük resimlerin ve ince ayarlı video başlıklarının yanında strateji.

    Ancak fenomeni YouTube’un teşvik yapılarının çarpıtma alanından gören Donaldson hayranları için bu eleştiri temelde anlaşılmaz görünüyor. YouTube dünyasında, en “şeytani” içerik genellikle en başarılı olanıdır ve Donaldson’ı öne çıkaran şey, videolarının sizi “iğrenç” hissettirmesi değil (başka bir yayıncının ifadesiyle), ama bu huysuzluğu iş.

    “Bunu sadece kâr için yapmıyor; Howard, yardım etmeyi planladığı bir sonraki kişi için yapıyor, dedi bana. “Hangi, bunun hakkında gerçekten düşünmeye başladığınızda, bu inanılmaz.” Ve bunu gerçekten bu şekilde düşündüğünüzde, bu inanılmaz. Ama bu iyi türden bir şaşırtıcı mı yoksa kötü türden bir şaşırtıcı mı?

    ile karşılaştırıldığında YouTube’un herhangi bir yerinde sergilenen tuhaf ve çekici yaratıklar, MrBeast’in neyin çekici olduğunu tam olarak anlamak zor olabilir. Donaldson’ın rahat bir tavrı ve büyüleyici, şapşal bir coşkusu var, ancak hemen bir televizyon karizması yok. Özellikle komik, iyi konuşan ya da fiziksel olarak çarpıcı biri değil: 25 yaşındaki tüm beyaz Kuzey Carolinalıların yüzlerinin ortalamasını oluştursaydınız, muhtemelen Donaldson’ınki gibi bir şey elde ederdiniz. Yine de Donaldson, platformdaki en popüler kanallardan birini oluşturmak için neredeyse tüm rakiplerini geride bıraktı, yalnızca bir Hintli plak şirketi ve bu yıl neredeyse kesin olarak geçeceği yürümeye başlayan hipnoz ezici Cocomelon tarafından zirveye ulaştı. MrBeast, 40 milyondan fazla aboneyle PewDiePie’nin heybetli rakamını geride bırakarak, “YouTuber” olarak adlandırılabilecek bir kişiye ait en büyük kanaldır.

    Oldukça düzenli bir adam olmak, kendi başına bir karizma taşır ve Donaldson’ın görece normalliği ve yaklaşılabilirliği, büyük platformları yapılandıran geniş ve gizli sıralama ve önerme algoritmalarının dalgalanmalarını ve kırbaçlarını okuma becerisiyle desteklenir – ve muhtemelen de teşvik edilir. YouTube gibi. Platformdaki uygun içerik oluşturucular, gelirin yaklaşık yarısını YouTube’un kendi videoları karşılığında sattığı reklamlardan elde eder. Şirket, 2022’de yaklaşık 30 milyar dolarlık reklam geliri elde etti; yeterince geniş bir izleyici kitlesini bir araya getiren herkes için çok para var. Ancak bu kitleyi bulmak ve elde tutmak çok daha karmaşık bir iştir ve bir anlamda her YouTuber’ın ikinci işidir.

    Bu bağlamda bile Donaldson, YouTube’un nasıl çalıştığını anlamaya olan bağlılığıyla öne çıkıyor. Donaldson bir keresinde Bloomberg’e gençlik yıllarının çoğunda “Uyandım, YouTube çalıştım, videolar çalıştım, film yapımı okudum, yattım ve bu benim hayatımdı” dedi. Geçen yıl “The Joe Rogan Experience” programında “YouTube’a çok takıntılı olduğum için neredeyse hiç arkadaşım yoktu” dedi. Liseden sonra, benzer şekilde takıntılı “delilerden” oluşan bir çeteyle ilişki kurdu ve bir çalışma programı planladı. O ve arkadaşları, “neyin iyi bir video, neyin iyi bir küçük resim, neyin iyi ilerleme olduğu, nasıl viral olunacağı üzerine aşırı çalışmadan başka bir şey yapmadılar” dedi Rogan’a. “Binlerce küçük resim alıp küçük resmin parlaklığı ile kaç kez görüntülendiği arasında bir korelasyon olup olmadığına bakmak gibi şeyler yapardık. 10 milyondan fazla izlenen videolar, ne sıklıkla kamera açılarını kesiyorlar? Bunun gibi şeyler.”

    Donaldson’ın viral başarıyı inceleme ve anlama becerisi YouTube ile sınırlı değil: Ayrıca, MrBeast Burger adında son derece başarılı bir işletme kurmuş olması nedeniyle Seamless’de ustalaştığını iddia edebilir. kalabalık çarşıda. Bazen girişimciliği ve internetin iyi adamlarından biri olarak ünü rahatsız edici bir şekilde birbirine karışıyor. Feastables adında bir çikolata markası satıyor ve aylardır, Donaldson’ın isteği üzerine hayranlar gönüllü marka temsilcileri olarak hareket ediyor, süpermarket vitrinlerini düzenliyor ve hizmet eylemlerinin fotoğraflarını sosyal medyaya ve MrBeast alt dizinine gönderiyor. (Donaldson’ın kendisinde olduğu gibi, bunun ne kadar çarpık olursa olsun hayırseverlik ruhuyla mı yoksa Reddit’te bir avuç olumlu oyu alma arzusuyla mı, hatta Donaldson’ın minnettarlığıyla mı yapıldığını söylemek imkansız, ancak bunu nasıl ifade etmeyi seçerse seçsin.)

    YouTube ekonomisinde kazanılan para miktarı sayesinde, YouTube’da kendisini YouTuber olma konusunda tavsiyeler vermeye adamış büyük bir küçük ev endüstrisi ve Donaldson’ın algoritma hakkındaki gözlemlerini ve başarılı çalışma stratejilerini tartıştığı röportajlarının klipleri var. YouTube yıldızları kitlesi tarafından, Berkshire Hathaway’in yıllık toplantılarında Warren Buffett’in açıklamalarına koltuk yatırımcıları tarafından davranıldığı gibi davranılıyor. (Tamamen sebepsiz değil: 2022’de Forbes, Donaldson’ın yılda 54 milyon dolar kazandığını tahmin ediyor.) Ve sık sık tekrarladığı temel ders, YouTube izleyicilerinin – ve onları site boyunca yönlendiren algoritmaların – görünür harcamaları ödüllendirdiği ve çaba.

    Uygulamada, Donaldson için bu, video başlıklarında çok sayıda büyük sayı anlamına gelme eğilimindedir. Özünde, çoğu MrBeast videosunun önermesi, çok sayıda sıfır içeren sayıların etkileyici olmasıdır. Bir körün ilk kez görmesi hiç hoş değil. Harika olan ne biliyor musun? İlk kez gören bin kör. Veya Antarktika’da 50 Saat; veya Bir Çemberde 100 Gün; veya 70.000 Dolarlık Altın Pizza; 500.000 Dolarlık Etiket Oyunu; 1.000.000 $ Saklambaç; 1.000.000.000 Noel Işığı. İlk viral hitlerinden biri, 40 saat boyunca 100.000’e kadar saydığı bir dublördü. Başarısı bir plan haline geldi ve “It’s Everyday Bro” (YouTube yıldızı Jake Paul’ün iğrenç rap videosu) 10 saat aralıksız izlemek gibi benzer şekilde çaba gerektiren acı ve dayanıklılık becerileriyle bunu takip etti.

    Kitlesi büyüdükçe Donaldson, videoları için rutin olarak abartılı satın almalara geri döndüğü sponsorluklardan para kazanmaya başladı ve bir arkadaşının arka bahçesine milyonlarca kuruş koyarak 10 yaşındaki erkeklerin en çılgın hayallerini gerçekleştirdi. bir “üzerinde gezinme alanı” oluşturmak için yüzlerce yaprak üfleyici satın almak. Bunun gibi videolar o kadar etkiliydi ki, ürettikleri tüm israfa rağmen hurdalık içeriği olarak bilinen eksiksiz bir YouTube türü başlattılar. Ancak Donaldson’ın MrBeast’in gidişatını değiştirdiğini söylediği video ne gösterişli bir para kaybı ne de ayrıntılı bir dayanıklılık mücadelesiydi. 10.000 doları nakit olarak sardı ve 2017’de bir yol refüjünde dilencilik yapan evsiz bir adama verdi.

    Kredi Kredi… MrBeast, YouTube aracılığıyla

    Video amatörce hazırlanmış ve MrBeast’in titiz standartlarına göre düzenlenmemiş. Yine de, önceki başarılarına kıyasla bile büyük bir hit oldu. Birkaç ay sonra, annesine nakit olarak 100.000 dolar verdiği bir video yayınladı. İlk başta reddediyor. “Sana vermezsem viral bir videom olmaz” diyor ona. “İzlenmek için beni mi kullanıyorsun?” annesi şaka yapıyor. Donaldson, “Evet, ama sen de para alıyorsun, yani ikimiz de mutluyuz,” diye yanıtlıyor.

    Junklord hileleri ve dayanıklılık gösterileri, MrBeast’in geçim kaynağı olmaya devam ediyor — “1.000 Blind People”dan sonra sonraki iki videosu “1$’a karşı 500.000$ Uçak Bileti!” idi. ve “Beni Öldürmesi İçin Gerçek Bir Suikastçıya Ödedim” – ancak Donaldson’ın diğer hurda lordlarından farklı olduğu nokta, çoğu zaman harcamaların başka birinin eline geçmesidir. En iyi bilinen MrBeast yapımları, muazzam nakit ödülleri olan muhteşem, dolambaçlı yarışmalardır: “Çemberden En Son Ayrılan 500.000 Dolar Kazandı” veya daha yakın zamanda, “1-100 Yaş Arası 500.000 Dolar için Dövüşün” veya en ünlüsü, “Gerçek Hayatta 456.000 Dolarlık Mürekkep Balığı Oyunu! Donaldson’ın 3,5 milyon dolarlık bir üretim olarak tanımladığı ”.

    Ama aynı sıklıkla, Donaldson sadece bir şeyler veriyor, yarışmaya gerek yok. Bazen, katarakt ameliyatı videosunda olduğu gibi veya Donaldson’ın alt kanalı Beast Philanthropy örneğinde olduğu gibi, bu cömertlik açıkça muhtaç durumda olanlara yardım etmeye yöneliktir. Bazen, gelişigüzel seçilen izleyicilere veya yoldan geçenlere karşı saçma, keyfi bir cömertlik: rastgele seçilen bir Uber sürücüsüne teslim edilen bir Lamborghini, hiçbir şeyden şüphelenmeyen bir Domino’s teslimat görevlisine tüm bir evin tapusu. Bir videoda Donaldson, bir şarküteri kasiyerine işini hemen bırakması için 100.000 dolar teklif ediyor; bir başkasında, Twitch’te sıfır izleyiciye canlı yayın yapan insanları bulur ve onlara binlerce dolar verir. MrBeast’in hayatınızın bir noktasında ortaya çıkıp size keyfi olarak bir yığın para vermesi fikri internette o kadar yaygın ki, MrBeast alt dizinindeki ilk kural “Para Dilenmek Yok”: “Mr Beast aracılığıyla para vermeyecektir. reddit.

    Donaldson’ın “İlk Kez Gördüğü 1.000 Kör Kişi”, yararlanıcılarının büyük kısmının MrBeast abonesi olmaması bakımından belki biraz farklıdır. Ancak onu bu kadar net bir şekilde bir MrBeast videosu yapan şey, ölçeğe olan ilgisidir. Video boyunca, videonun alt kısmında her bir ameliyatı saymak için yukarı doğru ilerleyen bir sayım grafiği görünür. Chyron, dışarıdan bakanlara -sanki Donaldson körleri iyileştiren bir video oyunu oynuyormuş gibi- hafiflik olarak okur, ancak insanların MrBeast’te sevdiği önemli bir bileşeni yansıtır: kendisi için belirlediği görevlerin uçsuz bucaksızlığı. Videonun son dakikasında Donaldson, kanalının sadece Amerika Birleşik Devletleri’nde değil, tüm dünyada ameliyat için ödeme yaptığını açıklıyor. Orkestra müziği, Jamaika, Endonezya ve Honduras’ta ameliyat için repliklerin görüntüleri üzerinde ipucu veriyor; sayaç 1.000’e çıkar. (Video, önlenebilir körlüğü sona erdirmeyi amaçlayan hayır kurumlarıyla işbirliği içinde hazırlanmıştır.) Video, tanık olduğunuz şeyin sadece bir iyilik değil, MrBeast abonelerinin aktif olarak yer aldığı devam eden bir hareketin küçük bir parçası olduğunu öne sürüyor.

    Birçoğu öyle olduğuna inanıyor. YouTube’da kitlenizin boyutu, gelirinizle doğrudan bağlantılıdır ve Donaldson kanalına abone olmayı bir hayır işi olarak, bazen kelimenin tam anlamıyla söylüyor: “Şu andan itibaren yılın sonuna kadar, her biri abone olduğunda, Şubat 2021 tarihli bir videoda şöyle diyor: “Kelimenin tam anlamıyla abone ol düğmesine basarak, cebimden 10 sent çıkarıp videoda yaptığımız gibi insanlara veriyorsunuz.” Daha da iyisi, aboneler genellikle onun yarışmalarına katılanlar ve onun lütfundan yararlananlar olarak seçilir. 2022’de 100 milyon aboneyi geçmesi vesilesiyle Donaldson, 100 MrBeast abonesini özel bir adaya uçurdu ve adanın mülkiyeti için “Survivor” tarzı mücadelelerde onları karşı karşıya getirdi. (Yarışmada ayrıca, eski abonelere oyunlarda avantajlar sağlanan kaba bir sosyal kredi sistemi de yer alıyordu.)

    Donaldson, amacın kâr olmadığını açıkça belirtiyor; genişleme Etki, bir tür durdurulamaz hayırseverlik, gösteri ve büyüme çarkı – Greenville, NC’den Willy Wonka tarafından yönetilen bir piyango, çekiliş, oyun şovu ve teleton kombinasyonu. Ancak momentumun nereden geldiğini ve ne olduğunu söylemek zor olabilir. hizmet: Hayırseverlik adına büyüme ve gösteri mi, yoksa büyüme ve gösteri uğruna yardım mı? Bu anlamda, “1.000 Kör İnsan İlk Kez Görüyor”, MrBeast’in gözleri paraya, parayı hayır kurumuna, hayırseverliği içeriğe ve içeriği daha fazla gözbebeğine dönüştürme sistemini tam anlamıyla ifade ettiği için MrBeast markasının apotheosis’i gibi bir şey. . Videonun sonundaki şakacı bir alt başlıkta belirtildiği gibi: “LOL’u iyileştirdiğimiz insanlardan 1.000 izlenme daha alacak mıyız merak ediyorum.”

    MrBeast videolarının küçük resimleri: “İlk Kez 1.000 Kör İnsan Görüyor”, “Beni Öldürmesi İçin Gerçek Bir Suikastçıya Para Ödedim”, “Bir Uçak Kazasından Kurtuldum”, “100.000 Dolara Köpekbalıklarıyla Yüzer Miydiniz?” “1 Dolara Karşı 500.000 Dolarlık Uçak Bileti”, “Gerçek Hayatta 456.00 Dolarlık Mürekkep Balığı Oyunu.” Donaldson, izleyici sayısını en üst düzeye çıkarmak için bu tanıtım görsellerinde ince ayar yapmayı tartıştı. Kredi… MrBeast, YouTube aracılığıyla

    geçmişin üzerinde YouTube, gençlerin beyinlerini ve kültürlerini fethettikçe on yıl boyunca, sıklıkla ve haklı olarak şaşırtıcı, yeni ve tamamen yabancı bir şey olarak lanse edildi. Ürkütücü şeyler yapan popüler çizgi film karakterlerinin esrarengiz, anonim olarak oluşturulmuş kaçak videolarının çoğalması, bir tür insanlık dışı güçlerin iş başında olduğunu gösteriyor gibiydi; aşırı sağcı içeriğin görünen popülaritesi, tehlikeli tavşan delikleri ve algoritmik radikalleşme hayaletini gündeme getirdi. Daha az tartışmalı biçimler ve içerikler bile, YouTube’un gelenekleri içinde yetişmemiş bizler için tuhaf ve itici görünebilir: Başkalarının video oyunları oynamasını mı izliyorsun? Diğer insanların oyuncak kutularını açmasını mı izliyorsun? Diğer insanların YouTube videolarını izlemesini mi izliyorsunuz?

    Bu bağlamda “1.000 Kör İlk Defa Görüyor”un en tuhaf yanı ne kadar tanıdık olduğu. YouTube’un sunduğu diğer her şeyle birlikte bakıldığında, şeytani olarak algılanmaz. Aksine, özlü, ciddi ve profesyonel olarak verimli. İlk 30 saniyede amacını ve çıkarlarını belirler, gereken her duygusal ritmi vurur ve gerekenden bir milisaniye daha uzun sürmez. Biçim olarak olmasa da içerik olarak televizyondur. Yapışkan chyron ve ürkütücü küçük resim bir yana, PewDiePie veya Paul Brothers gibi YouTube’da yerleşik benzerlerinin çalışmalarından çok, bir kablolu kanal makyaj şovuna veya yaşamı onaylayan bir yerel haber bölümüne çok daha yakın geliyor.

    Donaldson’ı yayın medyası seleflerinden ayıran şey, konusu veya düzenleme tarzı değil, izleyicileriyle olan ilişkisidir. İngiltere’deki Kent Üniversitesi’nde medya çalışmaları bölümünde bir akademisyen olan Vincent Miller, yakın zamanda bana MrBeast ile “muhtemelen 50 küsur yaşındaki herhangi bir akademisyenin yapacağı gibi – çocuğum videolarını izliyordu” ile ilk kez karşılaştığını söyledi. Kanalın yukarıda belirtilen üretim değerlerinin yanı sıra satış konuşmasının da ilgisini çektiğini fark etti (Donaldson bilmekten mutluluk duyacaktır): “Yaptığı ilginç şey, ‘Hiçbir şeyden vazgeçmek zorunda değilsin’ demekti. Tek yapman gereken izlemek. Ve bu şeylere bakan her birinizden çok para kazanıyorum.’”

    Miller’ın MrBeast’e olan ilgisi, Eddy Hogg ile birlikte yazdığı yeni bir akademik makaleyle sonuçlandı; insanlar, daha sonra reklamverenlere satılan değerli bir meta – bir izleyici kitlesi – oluşturmak için zaman harcıyor. Medya hakkında bu şekilde düşünmeye yönelik standart bir itiraz, izleyicilerin bir işçinin patronuyla bir anlaşmaya varma şekli gibi emek satmak için bilinçli olarak bir pazar yerine girmediğidir; gerçekten de, neredeyse kesinlikle yaptıkları şeyi boş zaman olarak düşünürler. Miller, çoğu durumda “bir mal ürettiklerinin farkında bile olmayabileceklerini” söylüyor.

    Belki de MrBeast’i izlemiyorlarsa. Miller için Donaldson’ı dikkate değer kılan şey, özünde sorar izleyicilerin kendilerini bir meta olarak görmelerini ve bu nedenle görüşlerini, beğenilerini ve paylaşımlarını iyilik için bir güç olarak görmelerini istiyor: “MrBeast, ‘Bunu izlerseniz, bu Bu kadar paraya değer, şu kadar para toplayabilirim ve bunu iyi amaçlar için harcayabilirim.’” Donaldson’ın hayırseverlik alt kanalı için bir videosunda söylediği gibi: “Canavar Hayırseverliği kelimenin tam anlamıyla gözbebekleriniz tarafından finanse ediliyor. Şaka bile değil.” MrBeast videolarını izlemek geleneksel anlamda “iş” olmayabilir, ancak Donaldson ve izleyicisi arasında izleyicilerin satılacak bir mal yarattığına dair bir yanılsama olmadığı sürece, bu, genel olarak anlaşılan pasif kanal deneyiminden daha karmaşıktır. TELEVİZYON.

    Daha yaşlı izleyiciler için, belki de kendilerini diğer insanların elektronik tablolarında bu kadar açık bir şekilde sayılar olarak görmeye daha az alışkın, düğün hayırseverliği stratejisinin izleyici büyümesiyle bu kadar yakından ilgilenmesi, pekala, iğrenç görünebilir. Ancak Donaldson’ın genç hayranları çoğunlukla YouTube’da büyüdü; Jeremiah Howard gibi bazıları ergenlik öncesi dönemden beri onun videolarını izliyor. Platformun iş ve gelir yapılarına yakından aşinadırlar, çünkü hem YouTube’daki içeriğin çoğu bu konularla ilgilidir, hem de birçoğu amatör YouTuber’ların çabası içindedir. (Howard’a Donaldson’ın verdiği 50.000 dolarlık çekle ne yapacağını sorduğumda, bana bunu ailesinin YouTube kanalı FLBOYRHINO’yu başlatmak için kullanmayı düşündüğünü söyledi.) Howard’ın konumunda, internetin bitişiğindeki insanlar için. Zenginlik ve ticaretin devasa yeni motorları olan ancak yalnızca marjlarda yer alabilen MrBeast, hem rollerine bir amaç duygusu aşılıyor hem de Howard’ın öğrendiği gibi başka türlü gerçekleşemeyecek bir yeniden dağıtım kanalı sunuyor. Onlara göre, etik açıdan tavizsiz değil, dahice görünüyor.

    Mayıs ayında, “1.000 Kör Kişi İlk Kez Görüyor”dan birkaç ay sonra Donaldson, “1.000 Sağır Kişi İlk Kez Duyuyor” adlı yeni bir video yayınladı. “1,000 Blind People”ı izlediyseniz, izlemenize gerek kalmadan devamını ve video küçük resmini hayal edebilirsiniz. Görevli tartışmayı da hayal edebilirsiniz: coşkulu MrBeast hayranları ile videoyu akıcı, sığ, iğrenç ve şeytani bulan huysuz eleştirmenler arasındaki tartışma.

    Bu eleştirmenlerden bazılarına katılıyorum, en azından Donaldson’ın platformuna ve kaynaklarına (ve insanlara yardım etme arzusuna) sahip bir kişinin yapısal sorunlara daha yakından bakmasının iyi olacağını düşündüğüm ölçüde. Amerikan sağlık sistemi ve engelli insanlara uygulanan günlük adaletsizlikler üzerine. Ancak bu tür eleştirilerin MrBeast kanalının ne olduğunu ve nasıl çalıştığını nasıl yanlış anladığını da görebiliyorum. Volanını harekete geçiren Donaldson, buradan yalnızca gerçekten dönmesini sağlayabilir. Herhangi bir sapma, büyüme makinesinin sürekli hareketini tehdit edebilir. (12 yaşında olduğunuzu hayal edin: Birinci basamak uygulamalarının özel sermaye özetleri hakkında bir açıklayıcı izlemek ister misiniz?)

    Videolarını izlerken, bazen Donaldson’ın YouTube trafiği konusundaki yeteneğinin, sitenin çekmiş gibi göründüğü tiksintili gericiler ve hoşnutsuzlar yerine temelde dürüst ve ahlaklı bir kişi tarafından elde edilmiş olmasına sevindiğim düşüncesi beni şaşırtıyordu. Ancak Donaldson’ın YouTube başarısı üzerine yaptığı araştırma, muhtemelen ona, uygun şekilde ayarlanan edep, ahlak ve cömertliğin bir YouTuber’da son derece başarılı özellikler olabileceğini, oysa küskünlük ve ihlalin, platformun mevcut kurallarına göre sizi yalnızca bir yere kadar götürebileceğini göstermişti. Donaldson, YouTube’u en az herhangi bir kişinin yapabileceği kadar kendi yararına kullanabilir, ancak bu aynı zamanda projesinin sınırlarının, özünde YouTube’un kendisinin sınırları olduğu anlamına gelir.

    Belki de bu, bir yandan narsist bir şöhret veya servet arzusuyla, diğer yandan tamamen hayırsever bir dürtüyle değil, videolarını şekillendiren aynı ergen dürtüleriyle zorlanan görünen Donaldson için iyidir: Bu nereye kadar? Gitmek? Bu şey ne kadar büyüyebilir? Kaç tane sıfır var?


    Max Read, çalışmaları New York dergisi, The New York Times Magazine ve Bookforum’da yer alan bir gazeteci ve senaristtir. Bülteni ve geleceğe yönelik rehberi “Maksimum Oku”.

  • Ford birinci karbon nötr üretim tesisini açtı

    Ford’dan yapılan açıklamaya nazaran, Ford, birinci olarak 1930 yılında kurulan tarihi fabrikasını, Almanya’nın imalat dalındaki nitelikli iş gücüne ve otomotiv üretiminin Avrupa’daki geleceğine verilmiş büyük bir güvenoyu manasına gelen 2 milyar dolarlık yatırım ile dönüştürdü.

    Yüksek verimlilik emeliyle tasarlanan, yıllık 250 binden fazla elektrikli araç üretme kapasitesine sahip, 125 hektar üzerine şurası tesis; yeni bir üretim çizgisi, pil montaj çizgisi, son teknoloji araçlar ve otomasyon sistemleri ile donatıldı.

    Mustang Mach-E, E-Transit ve F-150 Lightning’in muvaffakiyetlerinin akabinde Ford’un kısa mühlet evvel tanıttığı dördüncü elektrikli aracı Explorer, markanın Köln’de üreteceği birinci elektrikli aracı olacak ve bunu elektrikli bir spor crossover izleyecek.

    Köln Elektrikli Araç Merkezi, Ford’un global çapta açtığı birinci karbon nötr üretim tesisi olarak şirketin 2035 yılına kadar Avrupa’daki tüm tesis, lojistik operasyonları ve direkt tedarikçi ayak izinde karbon nötr taahhüdünü destekleyecek.

    Ford Model e Avrupa Genel Müdürü Martin Sander de Köln Elektrikli Araç Merkezi’nin, Ford için Avrupa’da yeni bir devrin başlangıcına işaret ettiğini aktararak, “Müşterilerimizin sıfır emisyonlu mobilite talebini karşılayan, büsbütün irtibatlı, yazılım tarifli araçlar üretmek için gelişmiş teknolojileri kullanarak araba üretimini bir kere daha tekrar tanımlıyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

    Karbon nötr oluşuyla fark yaratan Köln Elektrikli Araç Merkezi’nin, elektrikli araç üretimine geçişte otomotiv bölümünün önde gelen vitrinlerinden biri olduğunu aktaran Sander, “Tesisler ve süreçler mühendislerimiz tarafından verimliliği en üst seviyeye çıkarmak ve çevresel etkiyi en aza indirmek üzere tasarlandı ve Ford’un Avrupa’da karbon nötr olmasına yardımcı olurken, global karbon nötr planımızı da destekliyor.” formunda konuştu.

    ‘Daha Düzgüne Giden Yol’ planını gerçeğe dönüştürecek

    Ford, karbon nötrlüğe ulaşmak için yeni süreçler, makineler ve teknolojilerin devreye alınmasıyla tesisteki güç kullanımını ve emisyonları azaltıyor. Tesisi çalıştırmak için gereken tüm elektrik ve doğalgazda karbon nötr yüzde 100 yenilenebilir güç kaynaklarından sağlanıyor. Üretim tesisinin yarattığı emisyonlar mahallî güç tedarikçisi tarafından Ford ismine telafi edileceğinden tesisin ısıtılmasında ve süreçlerde kullanılacak ısı da karbon nötr oluyor. Harici bir güç santrali ve atık yakma tesisi tarafından üretilen ısı, Ford’a özel bir buhar şebekesi üzerinden iletiliyor.

    Yerel güç sağlayıcısı, bu ısı dağıtımı için işletme emisyonlarını 2026 yılında yaklaşık yüzde 60 oranında azaltmayı, 2035 yılına kadar da bu emisyonları büsbütün ortadan kaldırmayı planlıyor. Ford Köln Elektrikli Araç Merkezi, tam olarak faaliyete geçtiğinde bağımsız olarak karbon nötr sertifikasına sahip olacak. Bu bağımsız sertifika nizamlı olarak denetlenecek ve kalan emisyonlar yüksek kaliteli karbon dengeleme programları ile telafi edilecek.

    Ford Köln Elektrikli Araç Merkezi’ndeki teknolojik güncellemeye, biyolojik çeşitliliğin ve mevcut fabrika yeşil alanının ekolojik istikrarının güzelleştirilmesi de eşlik ediyor. Alınan tedbirler ortasında yeni uzun ömürlü bitki örtüsünün yerleştirilmesi, ekolojik açıdan zayıf çim alanların yabani çimlere dönüştürülmesi ve böcek, yarasa ve kuş habitatları oluşturulması yer alıyor.

  • Göksel Gümüşdağ: “Mehmet Büyükekşi devam edecek gibi”

    Kulüpler Birliği Vakfı, Türkiye Futbol Federasyonu’nda yapılacak seçim için bir ortaya geldi.

    Toplantının akabinde Başakşehir Lideri Göksel Gümüşdağ, açıklamalarda bulundu. Gümüşdağ, adaylık konusunda bir kararı olmadığını ve şu anda tek adayın Mehmet Büyükekşi olduğunu söyledi.

    Göksel Gümüşdağ, “TFF Başkanlığı için şu an tek aday Mehmet Büyükekşi gözüküyor. Kulüplerin farklı talepleri var. Benim adım da adaylık için geçmişti fakat bu türlü bir kararım yok. Mehmet Büyükekşi devam edecek üzere duruyor” kelamlarını sarf etti.

  • Sizi entelektüel gösterecek sanatsal bilgiler

    Sanatsever arkadaşlarınızın yanında kendinizi makûs hissetmemeniz için kimi ipuçları var.

    Bu bilgilerle sanat hakkında çok bilgi sahibi olmasanız da hangi ressama ilişkin olduğunu kestirim edebilirsiniz.

    Az yanılma hissesiyle muhtemelen yapıtı hangi ressamın yaptığını gerçek bileceksiniz.

    Belli başlı ressamların yapıtlarını anlamanız için tek yapmanız gereken bu yazıyı okumak.

    1. Bütün figürler Yunan heykelleri üzere kusursuzsa, bu kişi Michelangelo‘dur.

    Adem’in Yaratılışı

    Son Yargı

    2. Şayet fotoğraflarda daima tıpkı sarışın bayanı görüyorsanız bu ressam Botticelli‘dir.

    Venüs’ün Doğuşu

           

    İdeal Bir Bayan Portresi                                              Madonna Kitap Başında

    3. İntikam alan öfkeli bayanlar görüyorsanız Artemisia.

    Yudit Holofernes’i Katlederken

    Jael ve Sisera

    4. Hoş eşyaların olduğu pencereli odada bayanlar günlük işlerini yapıyorsa Vermeer.

       

                   Süt Boşaltan Kadın                                    Hizmetçisiyle Mektup Yazan Kadın    

    5. Küçük küçük çok sayıda insan çılgınca şeyler yapıyorsa ve fotoğraftaki her ayrıntı size çok tuhaf geliyorsa bu ressam Bosch‘dur.

    Dünyevi Zevkler Bahçesi 

    Haywain Triptiği

    6. Şayet çok ayrıntılı fotoğraftaki insan figürleri olağan davranıyorsa Bruegel.

    Köy Düğünü

    Hollanda Atasözleri

  • Fenerbahçe’de veda üzere paylaşım!

    Fenerbahçe forması giyen İrfan Can Kahveci için sürpriz bir paylaşım geldi.

    Ulusal futbolcunun eşi Beğenilen Kahveci, Türkiye Kupası’nın kazanılmasının akabinde seremoniden imgeler paylaştı ve “Tüm zaferler için teşekkürler, hatırlanacaksın Fenerbahçe” tabirlerini yazdı. Beğenilen Kahveci, bu paylaşımında sarı-lacivertli kulübü de etiketledi.

    Beğenilen Kahveci’nin bu paylaşımı, taraftarlar arasında “veda” olarak yorumlandı.

    Fenerbahçe’de geride kalan dönemde 42 maça çıkan 27 yaşındaki İrfan Can Kahveci, 7 gol attı ve 4 asist yaptı.

    Tecrübeli futbolcunun sarı-lacivertliler ile mukavelesi 2025 yılına kadar devam ediyor. 

  • Açık Dünya Hayatta Kalma Oyunu SAND Duyuruldu: PvPvE Tecrübesi

     
    Yayıncı tinyBuild ve geliştiriciler Hologryph ve TowerHaus, düşmüş bir gezegeni temel alan açık dünya hayatta kalma oyunu SAND’i duyurdu. Oyun içerisinde hem PvP hem de PvE içeriği yer alıyor ve Steam üzerinden PC için çıkış yapmayı hedefliyor. Oyunun bir çıkış tarihi açıklanmadı.
     
    Düşmüş bir gezegende geçen açık dünya hayatta kalma tecrübesi geliyor
     
     
     
    SAND, düşmüş Sophie gezegenini keşfedebildiğimiz geniş bir açık dünya hayatta kalma tecrübesini bizlere aktarmayı hedefliyor. Oyun içerisinde hem oyuncuya karşı hem de etraftaki tehlikelere karşı gayret edebiliyoruz. PvP ve PvE içeriğini bünyesinde barındıran oyunda anomaliler, anıtlar ve başka oyuncularla dolu bu tehlikeli bir ortam bulunuyor.
     
    Birinci şahıs kamera bakış açısına sahip oyunda bir vakitler Avusturya-Macaristan İmparatorluğu tarafından yönetilen bölgeye atılıyor ve burada neler olup bittiğini öğrenmeye çalışıyoruz. 
     
    SAND oyununda oyuncular çevreyi yeterlice araştırabiliyor böylelikle kaynakları ve hazineleri ortaya çıkarabiliyor. Tehlikeli macera içerisinde her bir oyuncu kendi rolünü oynuyor. Bu güçlü macerada hayatta kalmak için farklı bölgelere gerçek adım atıyor, yer altındaki harabelerden enteresan tapınaklara kadar çok çeşitli yerlere görebiliyorsunuz.
     
    SAND duyuru fragmanı
     
     

  • Senato, Suudi Finansmanlı LIV Golf ile PGA Tur Anlaşması İçin Soruşturma Açtı

    PGA Tour ve LIV Golf, henüz geçen hafta açıklanan çarpıcı bir ortaklık anlaşmasını henüz tamamlamadı, ancak Washington’dan anlaşmayı yavaşlatma veya durdurma – ya da en azından golf yöneticileri için rahatsız etme – Pazartesi günü Senato’nun bir soruşturma açmasıyla netleşti. düzenlemenin içine.

    Connecticut Demokratı ve odanın Soruşturma Daimi Alt Komitesi başkanı Senatör Richard Blumenthal Pazartesi günü yaptığı açıklamada, hem PGA Tour’un hem de Suudi Arabistan tarafından finanse edilen LIV’in anlaşmaya bağlı çok çeşitli belge ve iletişimden vazgeçmesini talep ettiğini söyledi. Blumenthal ayrıca, PGA Tour’un kar amacı gütmeyen statüsüyle ilgili kayıtları istedi ve turun vergiden muaf statüsüne meydan okuma iştahını öne sürdü.

    ABD Açık’ın Los Angeles’ta başlamasından üç gün önce yayınlanan bir bildiride Blumenthal, Suudi Arabistan’ın “ülke içinde ve dışında son derece rahatsız edici insan hakları sicilini” kınadı ve anlaşmanın “Suudi hükümetinin bu çabayı etkilemedeki rolü ve çok sevilen bir Amerikan kurumu üzerinde kontrol sahibi olan yabancı bir devlet kuruluşunun yarattığı riskler.”

    LIV Pazartesi günü yorum yapmayı reddetti ve PGA Turu bir soruşturmaya hemen yanıt vermedi. Ancak yöneticiler, anlaşmalarının federal hükümetin sürekli ilgisini çekmesini beklediklerinin sinyallerini vermişlerdi.

    Kongre, yalnızca bir soruşturma açarak anlaşmayı engelleyemez ve anlaşmayı rayından çıkaracak herhangi bir yasa, büyük olasılıkla bir mahkeme itirazına neden olur. Ancak kongre incelemesi ve belki de kamuya açık oturumların hayaleti, anlaşmayı lekeleyebilir ve profesyonel golfün liderleri için önümüzdeki ayları daha da tatsız hale getirebilir.

    Blumenthal, spor liderleriyle tartışmaya istekli olduğunu gösterdi. Son zamanlarda, spor bahisleri ortaklıkları hakkında bilgi almak için Amerikan üniversitelerine baskı yaptı ve kolej sporcularının koşulları konusunda yıllarca NCAA liderliğini eleştirdi.

    Planlanan anlaşma, Capitol Hill’de bazı mide ekşimesine ve kılıç atışlarına neden olsa da, Kongre, golf liderlerine bu konuda nutuk çekmeye oybirliğiyle ilgi göstermedi. Blumenthal’in başkanlık ettiği panelin en önde gelen azınlık üyesi olan Wisconsin Cumhuriyetçi Senatörü Ron Johnson, geçen hafta Kongre’nin spordan uzak durması gerektiğini söyledi.

    PGA Tour’un, LIV devresi geçen yıl piyasaya sürülen Suudi Kamu Yatırım Fonu ile yaptığı anlaşma, rakip turların iş anlaşmalarını yeni bir şirket haline getirecek. PGA Tour komiseri Jay Monahan, genel müdür olarak görev yapacak ve varlık fonunun başkanı Yasir al-Rumayyan başkan olacak.

    Anlaşma şartlarına göre, Suudi servet fonu yeni şirkete yatırım yapmak için münhasır haklara sahip olacak ve bu da onu golfün finansal geleceği üzerinde önemli bir etkiye sahip olacak şekilde konumlandıracak. PGA Tour yetkilileri, yaygın şüphelere rağmen, nihai karar vericilerin kendileri olacağı konusunda ısrar ettiler çünkü müttefikleri yeni şirketin yönetim kurulu koltuklarının çoğunu elinde tutacak.

    Profesyonel golf, geçen haftaki duyurudan önce Washington düzenleyicilerinin dikkatini çekti. Adalet Departmanından antitröst müfettişleri, turun LIV’e olan oyuncu kaçışlarını caydırma çabaları hakkında sorular sorarak ve turun üst düzey liderlerinin Masters Tournament’ın organizatörü Augusta National Golf Club gibi diğer önde gelen golf organizasyonlarıyla çok yakın olup olmadığını incelemek için aylar harcadılar.

    Bakanlık, kamuya açık herhangi bir suç duyurusunda bulunmadı ve geçen hafta yapılan bir anlaşma duyurusu hakkında yorum yapmadı. Ancak antitröst uzmanları, departmanın konuyu yakından inceleyeceği ve hatta engellemeye çalışabileceği konusunda uyardı.

    Tur yöneticileri, anlaşmanın her türlü yasal zorluğa dayanacağına dair güvenlerini ifade ettiler.

  • İSİG Meclisi’nden ’12 Haziran’ Raporu: 22 Yılda 888 Çocuk İşçi Hayatını Kaybetti!

    İş Sağlığı ve Güvenliği’nin yetişkinler açısından dahi hala tartışıldığı günümüzde ‘çocuk işçiliği’nde yaşanan kayıplar da dikkat çekiyor. Bugünün ILO tarafından ‘12 Haziran 2002 yılında Çocuk İşçiliği ile Mücadele Günü’ ilan edilmesi nedeniyle meslek örgütleri ve kurumlar çocuk işçiliğinde gelinen noktaya ve acı kayıplara dikkat çekerek uyarılarda bulunuyor. 

    Çocuk işçiliğinde dünyada çalışan yüz milyonlarca çocuğun içinde bulunduğu haksız duruma ve ağır koşullara dikkat çekmek amacıyla Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) tarafından 12 Haziran 2002 yılında Çocuk İşçiliği ile Mücadele Günü olarak ilan edildi. Bundan tam 21 yıl önce ilan edilen önemli gün ve haftalar arasında yer alan Çocuk İşçiliği İle Mücadele Günü’nde istatistikler acı kayıpları işaret ediyor. İzmir Tabip Odası 12 Haziran nedeniyle İş Sağlığı ve Güvenliği Meclisi (İSİG) tarafından hazırlanan raporun verilerini paylaşarak çocuk işçiliğine dikkat çekti.

    “Çocuk İşçiliği Yokmuş Gibi Bir Hava Veriliyor”

    İSİG Meclisi, 12 Haziran Çocuk İşçiliği İle Mücadele Günü nedeniyle yaptığı açıklamada, AKP Hükümetinin hayata geçirdiği tarım, sanayi, eğitim ve sosyal politikaların her geçen gün daha fazla çocuğun işçileşmesini beraberinde getirdiğini, diğer yandan ise sanki ‘çocuk işçilik’ yokmuş gibi bir hava verilerek bu sorun görünmez kılınmaya çalışıldığına vurguda bulundu. 

    “Çıraklarımız Çocuk İşçi Değildir” Diyen Palandöken’e Tepki!

    Bugün, Çocuk işçiliği ile mücadele gününde, “TESK olarak UNICEF ve IMEP ile mücadelemize devam edeceğiz” mesajında bulunan Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfedarasyonu (TESK) Başkanı Bendevi Palandöken’in geçtiğimiz günlerde, “Bizim çıraklarımız çocuk işçi değildir, onlar ustalarından meslek öğrenen öğrencilerdir” açıklamasına İSİG Meclisi’nden cevap geldi. İSİG Meclisi, “Çocuk işçiliğe devlet ve sermaye politikası olarak meşruluk kazandırma girişimleri yasaklanması gereken bir olgunun yasallaştırılmasını kolaylaştırıyor. Eski Milli Eğitim Bakanlarından Ziya Selçuk’un mevsimlik tarım işçisi çocuklarla çektirdiği ve tepki toplayan fotoğraflarından sonra TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken’in “Bizim çıraklarımız çocuk işçi değildir, onlar ustalarından meslek öğrenen öğrencilerdir” sözlerine uzanan kılıf bulma anlayışı çocuk işçiliği meşrulaştırmanın uğraklarındandır. Asgari düzeyde dahi olsa ‘kamu yararı’ gözetmesi gereken politika yapım aşamalarının çocuk işçiliği olağanlaştırması ve kanıksatması, çocuk işçi iş cinayetlerinin artışında pay sahibidir” açıklamasında bulundu. 

    Son 22 Yılda 888 Çocuk İşçi Hayatını Kaybetti

    İSİG Meclisi çalışırken hayatını kaybeden çocukların bilgilerini 2013 yılından itibaren kayıt altına alıyor. Hazırlanan raporda ‘çocuk işçi ölümleri’ni gösteren grafiği hazırlarken 2013 yılı evvelinde devletin açıkladığı en yüksek verileri esas aldıklarını belirten İSİG Meclisi açıklamasında; AKP’li yıllarda ‘en az’ 888 çocuk işçinin çalışırken hayatını kaybettiği bilgisini paylaştı. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı) 

  • Amatör maçta saha karıştı!

    Manisa 1. Amatör kümede Horozköyspor-Koldere FK müsabakasının bitiş düdüğüyle birlikte saha karıştı. 8 Eylül Stadı’nda oynanıp 2-2 biten maçın akabinde Horozköysporlu oyuncular, rakip Koldere FK oyuncularına tekme tokat saldırırken, bedeninin çeşitli bölgelerinden yaralanan 2 oyuncu hastanelik oldu.

    Manisa 1’inci Amatör Küme Hüseyin Gazi Kılınç Dönemi Yaz Ligi Merkez Kümesi’nde tepe açısından kıymetli bir değerli bir karşılaşma oynandı. Bitime 5 hafta kala 1 maç eksiği olmasına karşın 28 puanı olan Koldere FK, tekrar 28 puanı bulunan bir diğer şampiyonluk favorilerinden Horozköyspor ile karşı karşıya geldi. 

    Şehzadeler ilçesindeki 8 Eylül Stadı’nda oynanan maç 2-2 tamamlanıp iki ekip da 29’ar puana ulaşırken, Hakem Özkan Ceylan’ın bitiş düdüğü akabinde saha bir anda karıştı.

    Horozköysporlu oyuncular, Koldere oyuncularına fiziki akında bulundu. Tekme ve yumrukların isabet ettiği Koldere FK forması giyen Mücahit Coşkun ve Tarık Doğan bedeninin çeşitli yerlerinden yaralanarak hastanelik oldu. Çevik kuvvet grupları saha içindeki arbedeyi zahmetle yatıştırdı. Darp raporu alan oyuncular, rakip oyuncular hakkında şikayetçi oldu.

    Kavgaya karışan oyuncuların olayların akabinde alacağı cezalar gözlemci raporu akabinde muhakkak olacak.

Başa dön tuşu