İSTANBUL (İGFA) – Ebru Gündeş ve Reza Zarrab cephesinde yeni gelişmeler yaşanıyor.
Birbirleri hakkında davalar açan ünlü çift adeta davadan davaya koşuyor. Gündeş’in dava hamlesi ise miras şoku yaşamasına sebep oldu.
Geçtiğimiz sene kızı Alara’nın soyadını Gündeş yapmak için Ebru Gündeş’in mahkemeye başvurduğunu duyuran ses sanatçısı ve magazin yazarı Onur Akay, Instagram adresinden yaptığı paylaşımda Gündeş’in davayı kazandığını ve Alara’nın soyadının artık Zarrab değil Gündeş olduğunu duyurdu. Akay, Alara’nın açılan mahkeme sonucunda Gündeş soyadını alınca babası Reza Zarrab’ın mirasından men edildiğini de iddia etti.
Ayrıca gizlilik kararı olan Beykoz Adliyesi 2. Aile Mahkemesi’nde görülen velayet davasından da geçtiğimiz Cuma günü karar çıkmış, Alara’nın velayeti annesi Ebru Gündeş’e verilmiş ve Reza Zarrab’ın artık 12 yaşındaki kızı Alara’yı göremeyeceği karara bağlanmıştı.
Erdoğan DEMİR / EDİRNE (İGFA) – Geçtiğimiz hafta sonu etkili olan ve Erikli’de büyük zarara neden olan sel taşkınları sonucu bir çok yazlıkçı zarar gördü.
İGFA Muhabiri Demir, Erikli’ye giderek yaşanan sel felaketinin izlerini yerinde gözlemledi ve vatandaşlarla görüştü.
Erikli’nin birçok cadde ve sokağı çamur içinde insanların yürümekte bile zorluk çekmesine rağmen Keşan Belediye Başkanı Mustafa Helvacıoğlu’nun Erikli’deki evinin önünün sıcak asfalt ile kaplanması da dikkatleri çekerken, vatandaşlar da, “Biz yaşadığımız sıkıntılar nedeniyle sesimizi kendisine duyurmaya çalıştığımız ve bu sorunlarımıza rağmen bizim aramıza gelip bizleri dinlemeyen ve bir geçmiş olsun bile demeyen başkanımızın kendi evinin önünü sıcak asfalt ile kaplatması ne kadar doğru bir karardır bunu kendisinin yorumuna bırakıyoruz” diyerek duruma isyan ettiler.
PERŞEMBE PAZARI KURULAN ALAN HALA SULAR ALTINDA
Erikli’de Perşembe günü kurulan Pazar alanı da halen su içinde bulunması ve burada herhangi bir çalışma yapılmaması da dikkatlerden kaçmadı.
Bir zamanlar “Erikli’yi Bodrum yapacağım” diye açıklama yapan Belediye Başkanı Mustafa Helvacıoğlu’nun, bu açıklamasına rağmen, çöp bidonlarının tamamen dolu olması, çöplerin günlerden beri alınmaması ve yol kenarındaki otların biçilmediğine de vurgu yapan vatandaşlar, “Sayın Başkan Bodrum sözünü unuttu herhalde. Biz Bodrum olmak değil, en azından çöpü alınan, otarlı biçilen ve yolları çamur olmayan ve rahat rahat yürüyebileceğimiz bir Erikli istiyoruz. Bu bile bize yeter.” dediler.
EVLERİMİZİ SU BASTI
Işık Sitesi’nde yaşayan Ayşenur Ataseven evlerini su bastığını belirterek yaşananları ve içinde bulundukları durumu şöyle anlattı:
“Sitede Denetleme Kurulu üyesiyim. 3-4 gün önce çamur ile birlikte bizim sitemizin içine doldu. Önden üç arkadaşımızın arkadan da üç arkadaşımızın evlerini su bastı ve giderlerimiz çamur ve mille tıkandı. Yağmurdan dolayı çıkamıyoruz da, çamuru kova kova dışarıya atmaya çalışıyoruz. Diğer yerde de kanalizasyon patlamış, onun pis suları bizim evimizin önünden geçiyor ve o kadar çok yoğun şey oldu ki bir türlü önleyemedik. İçeri giriyorsun içerde su dışarı giriyorsun dışarı da çıkamıyorsun. 153’ü arıyoruz sadece tamam diyor, yapılacak diyor bırakıyorlar. muhatap da bulamıyoruz, yukarda dere yatağı varmış onun yönünü değiştirmişler, tam bir önlem almadan evet orayı açtığı için o çamurla birlikte Işık Sitesinin içine girmiş. Biz çok mağduruz, hala giderlerimiz akmıyor, sitemizin içinde su birikiyor ve inanın üç gündür ben kova kova su atıyorum dışarıya. Hala yolumuzun önü çamur içinde, arkadaşlarımızın evi selden zarar gördü. Ben yazdım 153’ü mi aradım. WhatsApp’ta görüntü gönderdim mağduruz dedim. Dün mesela dün biz site olarak Işık Sitesinin içindeki milleri, çamurları temizledik, kurutsun iki gün daha diye, ama inanın o kadar zor ki bütün siteyi kim varsa hep beraber kovalarla küreklerle temizlemeye çalıştık. Bahçemizin işleri mil dolu, gördünüz değil mi? İnanın o kadar kötü durumdayız, bizim giderlerimiz açılsın, başta çok sorun yaşıyoruz. Belediye bunu ücret karşılığı mı yapıyor? Çünkü yan taraftaki sitede ücret verdiler, geldiler onu yaptılar, bizi burada bıraktılar, bize de gelecekti ama gelmediler.”
“BU KADAR KÖTÜLÜK YAPILMAZ…”
Yine ismini açıklamayan bir vatandaş da bir şehre bu kadar kötülük yapılamayacağını belirterek, “Keşan Belediye Başkanı sanki bu şehri yok etmek için gelmiş. Bir sene, iki sene, bir şehre bu kadar kötülük yapılmaz. Sen sonbaharda niye iş yapmıyorsun. Hiç mi ekipmanın yoktu. Getirdiler çakılları kocaman kocaman Yalı caddesinin ortasına. Ufak çakıl dökülmesi lazımdı. Hiç mi iş bilmiyorsun? 15 senedir buradayım. Yazık günah. Paraysa veriyoruz. Abone olun dediniz en önce biz abone olduk. Olmayanlara zor koştu. Abone olduğum halde 2. aboneliği aldı benden. Öbür param da gitti. 2. aboneliğim gasptır. Beklentimiz temiz bir şehir. Ben çok bir şey istemiyorum. Beni bu rezillikten kurtarsın başka bir şey istemiyorum.” diye konuştu.
ANKARA (İGFA) – Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) tarafından önemli bir proje daha hayata geçirildi. Avrupa Birliği finansmanıyla Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) paydaşlığında uygulanacak.
“Bugünün Gençleri, Geleceğin Meslekleri” adlı projenin açılış toplantısı Ankara’daki bir otelde gerçekleştirildi.
Programa, TBB ve Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz’ın yanı sıra Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Lütfihak Alpkan, UNDP Türkiye Mukim Temsilcisi Louisa Vinton, AB Türkiye Delegasyonu İşbirliği Başkan Vekili Angel Gutierrez Hidalgo ve AB Başkanlığı Mali İşbirliği ve Proje Uygulama Genel Müdürü Bülent Özcan ile kurum ve kuruluşlardan temsilciler katıldı.
Belediyelerin destekleriyle, gençleri bilişim, robotik kodlama, e-dönüşüm, dijital pazarlama, sosyal inovasyon ve tasarım gibi geleceğin önemli mesleklerine hazırlayacak bir dizi eğitimi ve 45 şehre “Dijital Gençlik Merkezleri” kurulmasını kapsayan projenin toplam bedeli 7,9 milyon Euro olarak belirlendi. Proje ile gençlerin Endüstri 4.0 kapsamındaki becerilerini güçlendirmeleri ve akıllı şehir çözümlerine katkıda bulunmaları için teknoloji pazarında katma değerli ürünler yaratmalarının teşvik edilmesi hedefleniyor.
Kurulması planlanan merkezler ile 200’den fazla eğitimle 20-29 yaş arası gençler ve 10-19 yaş arası öğrencilerden oluşan 4 bin kişiye ulaşılacak. Ayrıca, dijital bir e-öğrenme platformu ile gençler için harmanlanmış çevrimiçi öğrenme ve eğitim fırsatları sunulacak. 400 genç mentorlük programlarıyla, 95 genç ise staj imkânlarıyla desteklenecek ve istihdam edilmeleri sağlanacak. Ayrıca, TBB bünyesinde bir mükemmeliyet merkezi kurularak belediye personellerine dijital beceri geliştirme konusunda düzenli eğitimler verilecek.
Başkan Yücel Yılmaz, “Gençlik merkezleri, oyun merkezleri gibi görünse de aslında Türkiye’nin pilotlarını ve yazılımcılarını yetiştirecek önemli kurumlardır. Mücadeleye hazırlanmak genellikle oyunlarla başlar.” ifadeleriyle gençlerin inovasyon ve teknolojiyle buluşturulmasının istihdam seçeneklerini artıracağına dikkat çekti. Konuşmasında, “Evrilmeyen devrilir.” ifadesine yer veren Başkan Yılmaz, TBB bünyesinde kurulacak “Mükemmeliyet Merkezi” ve afet bölgesindeki şehirler ile büyükşehirlere kurulacak Dijital Gençlik Merkezleri’nin ilk etapta 4 bin genç için yeni kariyer fırsatları oluşturacağına dikkat çekti.
Bu arada Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Lütfihak Alpkan ise konuşmasında yerel yönetimlerin yerel istihdama katkı sağlamada önemli bir rol üstlendiğini vurguladı.
AB Türkiye Delegasyonu İşbirliği Başkan Vekili Angel Gutierrez Hidalgo da konuşmasında, “Dijital meslekler için, gelecek geldi. Geleceği an itibariyle yaşıyoruz. Karşımızda küresel bazı zorluklar var. Çalışma ve işgücü alanında gençlerin sahip olması gereken beceriler var. Pandemi döneminde değişim hızlandı. Çalışma ve öğrenme biçimlerini değiştirdi.” dedi.
Daha sonra katılımcılara proje tanıtım filmi gösterimi gerçekleştirilen etkinlik, Kariyer.net Strateji ve İş Geliştirme Genel Müdür Yardımcısı Barış Karadenizli’nin konuşmalarıyla devam etti.
Program; TBB Genel Sekreteri Dr. Hayri Baraçlı’nın moderatörlüğünde, Doç. Dr. Şebnem Özdemir, Simay Dinç ve Nuray Başar’ın yer aldığı panel oturumuyla noktalandı.
Fed Lideri Jerome Powell ABD Kongresi’nde ABD iktisadının uzun vadede sağlıklı işleyişi için yüzde 2’lik enflasyon maksadına dönülmesinin değerine vurgu yaparak bu sene daha fazla faiz artışı olacağı iletisi verdi.
Powell enflasyondan en çok ve en süratli etkilenen kısmın çalışan aileler olduğunu söyledi.
Powell “Fed yetkilileri iktisadın beklendiği üzere performans göstermesi durumunda bu sene 1 yahut tahminen 2 sefer daha faiz artırmanın uygun olduğunu düşünüyor.” formunda konuştu. Powell enflasyonu denetim altına almak konusunda kararlı olduklarını vurgularken “faiz artışında gidilecek biraz daha yol var” değerlendirmesini yaptı.
Fed Lideri Powell, dün de ABD Temsilciler Meclisi’nin Finansal Hizmetler Komitesi’nde yaptığı sunumda enflasyonu yüzde 2 maksadına indirme sürecinde katedilmesi gereken uzun bir yol olduğunu belirterek, faiz oranlarının yıl sonuna kadar biraz daha yükseltilmesinin uygun olacağının düşünüldüğünü tabir etmişti.
Bugün farklı bir aktiflikte konuşan Fed Yöneticilerinden Michelle Bowman ise Powell’ın şahin telaffuzuna emsal olarak kabul edilemez derecede yüksek seyreden enflasyonu dizginlemek için ek faiz artırımlarının gerekli olduğu bildirisi verdi.
Gözaltı morlukları, birçok insanın karşılaştığı yaygın bir cilt sıkıntısıdır.
Uykusuzluk, gerilim, genetik faktörler, beslenme alışkanlıkları ve yaşlanma üzere birçok etken gözaltı bölgesindeki deri tonunda değişikliklere neden olabilir.
Gözaltı morlukları, yorgun ve cansız bir görünüm yaratarak kişinin genel görünümünü olumsuz etkileyebilir. Neyse ki, meskende doğal usullerle gözaltı morluklarından kurtulmak mümkündür.
Bu yazıda, gözaltı morluklarını hafifletmek için kullanabileceğiniz doğal usullerden bahsedeceğiz.
Bu prosedürler, cildinizi rahatlatırken gözaltı bölgesindeki morlukların azalmasına yardımcı olabilir.
Soğuk kompres: Gözaltı bölgesine soğuk kompres uygulamak, kan damarlarını daraltarak morlukların görünümünü azaltabilir. Buzlu su dolu bir pak bez yahut buz torbasını gözaltı bölgenize yavaşça uygulayın. Yaklaşık 10-15 dakika boyunca uygulamayı tekrarlayabilirsiniz.
Çay poşetleri yahut yeşil çay: Antioksidan özellikleriyle bilinen çay poşetleri yahut yeşil çay, gözaltı morluklarının görünümünü azaltmaya yardımcı olabilir. Soğutulmuş çay poşetlerini gözaltı bölgesine yerleştirin ve yaklaşık 15 dakika bekletin. Yeşil çay poşetleri yahut demlenmiş yeşil çayı da tıpkı formda kullanabilirsiniz.
Salatalık dilimleri: Salatalık, doğal bir sakinleştirici ve anti-inflamatuar özelliğe sahiptir. İnce dilimler halinde doğradığınız salatalık dilimlerini gözaltı bölgesine yerleştirin ve 15-20 dakika bekletin. Salatalığın ferahlatıcı tesiri gözaltı morluklarının görünümünü hafifletebilir.
Patates dilimleri yahut patates suyu: Patates, ciltteki koyu renkli alanları aydınlatmada yardımcı olabilir. İnce dilimler halinde doğradığınız patates dilimlerini gözaltı bölgesine yerleştirin ve yaklaşık 15-20 dakika bekletin. Alternatif olarak, patatesi rendeleyin ve elde ettiğiniz suyu bir pamuk yardımıyla gözaltı bölgesine uygulayın. Yaklaşık 15 dakika beklettikten sonra durulayın.
Uyku tertibi ve beslenme: Kâfi uyku almak ve istikrarlı bir beslenme nizamına sahip olmak gözaltı morluklarının azalmasına yardımcı olabilir. Uyku eksikliği ve sıhhatsiz beslenme gözaltı morluklarının belirginleşmesine neden olabilir, bu nedenle sistemli uyku ve sağlıklı beslenme değerlidir.
Aloe vera jeli: Aloe vera bitkisi, cilt üzerinde rahatlatıcı ve aydınlatıcı tesirlere sahiptir. Bir aloe vera yaprağını kesip içerisindeki jel kısmını gözaltı bölgesine uygulayabilirsiniz. Jeli yavaşça masaj yaparak emilmesini sağlayın ve yaklaşık 15 dakika bekletin. Akabinde ılık suyla durulayın. Aloe vera jeli, gözaltı morluklarının azalmasına yardımcı olabilir ve cildinizi nemlendirirken ferahlık sağlar.
Not: Rastgele bir alerjiniz yahut cilt hassasiyetiniz varsa, doğal materyalleri kullanmadan evvel bir cilt testi yapmanız kıymetlidir. Ayrıyeten, gözaltı morluklarının kalıcı yahut şiddetli olduğunu düşünüyorsanız bir uzmana danışmanız önerilir.
Kısa bir mühlet evvel, Nothing, yeni modeli Phone (2)’nin 11 Temmuz saat 16:00 BST’de tanıtılacağını resmi olarak duyurdu. Bu duyurudan evvel, aygıtın çeşitli bölgesel sertifikasyonlardan muvaffakiyetle geçtiği ve en son olarak NBTC sertifikasyonunu alarak Tayland’da piyasaya sürüleceği belirtildi.
NBTC sertifikasyonu, Nothing Phone (2)’nin varlığını A065 model numarasıyla doğruladı. Sertifika, aygıtın özelliklerine dair muhakkak detayları sunmadı, lakin daha evvel de belirtildiği üzere, aygıtın Tayland’da piyasaya sürülmesini mümkün kıldığını teyit etti. Artık, aygıt hakkında şimdiye dek bilinenlere göz atalım.
Nothing, yaklaşıklıkla çıkacak olan amiral gemisi aygıtlarından Nothing Phone (2) hakkında resmi detayları paylaştı ve çarpıcı özelliklerini belirtti. Bu akıllı telefon, büyük bir 6.7 inçlik AMOLED ekranla gelecek ve kullanıcılara yüksek çözünürlük ve süratli 120Hz yenileme süratiyle etkileyici bir görsel tecrübe sunması bekleniyor.
Nothing Phone (2)’nin çıkış tarihi de dahil tüm ayrıntıları ortaya çıktı
Nothing Phone (2), Snapdragon 8 Plus Gen 1 yonga setiyle donatıldı ve bu da kullanıcılara harika bir performans sunacak. Sızan Geekbench benchmark sonuçları, aygıtın 12 GB RAM’e sahip olacağını belirtiyor. Dahası, bu aygıtın kutudan çıkarken en son Android 13 işletim sistemine sahip olması bekleniyor.
Nothing, kullanıcılarına akıcı ve verimli bir kullanıcı tecrübesi sunmak hedefiyle özelleştirilmiş Nothing OS2.0’ı Android işletim sistemine entegre etti. Nothing, ayrıyeten üç büyük Android işletim sistemi güncellemesi ve üç yıl boyunca güvenlik güncellemesi sunacaklarını taahhüt ederek, kullanıcılara uzun vadeli yazılım takviyesi sağlayacağını belirtti. Bununla birlikte, Nothing Phone (2), uzun müddetli kullanım için kâfi güç sağlamak emeliyle büyük bir 4.700mAh batarya ile donatıldı.
Yüksek sesli Bitcoin destekçisi Crypto Rover, yeni açıklamalarında altcoin piyasasının SEC karşısında zafer kazanacağını kestirim etti. Kripto fenomeni, bu muvaffakiyetin yatırımcıları belli altcoin’lere yönlendireceğini söylüyor.
Crypto Rover, zafer beklediği altcoin için satın alma daveti yaptı
Ünlü kripto fenomeni ve Bitcoin maksimalisti Crypto Rover, SEC-Ripple davasında mutlak bir kripto zeferi öngörüyor. Yeni açıklamalarında, XRP’nin yatırım portföyünde olmazsa olmaz bir altcoin olduğunu söyledi. Bunu, Ripple’ın yasal savaşına duyduğu itimadına dayandırdı. Crypto Rover, galip gelen bir Ripple’ın akabinde XRP etrafında ağır bir FOMO oluşacağını söylüyor. Bu da XRP fiyatının güçlü bir atılım yapmasına yardımcı olacak.
Ripple will win the case, and the $XRP FOMO will be insane.
I have bought $250,000 worth of #XRP in the past few weeks.
I don't have a lot of #Altcoins in my portfolio now.
Bu ortada, Crypto Rover kısa mühlet evvel XRP’ye 250.000 dolarlık kıymetli bir yatırım yaptığını açıkladı. Bitcoin’e olan kararlı takviyesine karşın, XRP’nin bir sonraki boğa koşusu için kritik bir altcoin olma potansiyelinin altını çizdi.
Rover’ın twitleri kısa müddet sonra XRP topluluğundan karşılık buldu. Bir yorumcu, XRP’nin sunduğu fırsattan ve daha geniş kripto topluluğundan gördüğü ilgi eksikliğinden duyduğu heyecanı lisana getirdi. Hassaslık, bu evrede XRP’ye yatırım yapmanın kıymetli çıkarlar için hayatta bir sefer karşılaşılabilecek bir baht olabileceği inancını yineledi.
I’m bout to buy as much XRP as I can😭 I can’t believe niggas aren’t paying attention to this lol. Opportunity of a lifetime. https://t.co/b0ovsg16hS
Bu ortada, Crypto Rover’ın beklentisi, Ripple’ın SEC’e karşı açtığı davayı çevreleyen artan optimistlikle uyumluydu. Kriptokoin.com olarak aktardığımız üzere Ripple, geçen hafta Hinman evrakları ile kıymetli bir üstünlük elde etti. Bununla birlikte XRP, yeni borsa iştirakleriyle taze yatırımcılarını ağırlamaya hazırlanıyor.
Bitrue, XRP yatırımcılarına özel %50 APR paketini tanıttı
Singapur merkezli kripto borsası Bitrue, XRP yatırımcıları için özel bir Kazanma Aktifliği duyurdu. Bu aktiflik, %50’ye varan yararlı bir yıllık yüzde oranı (APR) vaat ederek yatırımcılara karlarını maksimize etmeleri için âlâ bir fırsat sunuyor.
🚀Exclusive Earn Event! Join Bitrue and earn $USDT, $BTC, $ETH, $XRP and $SUI up to 50% APR.
Bitrue üzere, önde gelen BitMart kripto borsası da XRP için %50 indirim sunan bir flaş satış duyurdu. Bugün başlayan satış 22 Haziran 2023’te sona erecek. XRP meraklılarının flaş satışa katılabilmeleri için BitMart Launchpad aracılığıyla bir bilet almaları gerekiyor.
Benzer bir gelişmede, XRP Ledger tabanlı bir Blockchain oyunu, Xumm cüzdanlarına XRP kazanmalarına imkan tanıyan tam sürümünü piyasaya sürdü. Bu teşebbüsler yatırımcılar için yeni kar fırsatları sağlıyor. Yeniden de, yatırım yapmadan evvel kendi araştırmanızı yapın.
Kripto para piyasası ne durumda?
Kripto para piyasası bugün üst taraflı ivmesini birebir süratle sürdürdü. CMC bilgilerine nazaran şu anda mevcut fiyat düzeyleri şu biçimde:
ANKARA (İGFA) – Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, deprem felaketinden etkilenen iller arasındaki Adıyaman’da düzenlenen Afet Bölgesi Eğitim Öğretim Faaliyetleri Değerlendirme Toplantısı’na başkanlık yaptı.
Yaz aylarında tedbirleri sağlayacak şekilde hummalı çalışmaların yapılacağını söyleyen Bakan Tekin, betonarme yapıların tamamlanmasıyla birlikte deprem öncesi derslik sayısının en az yüzde 10 üzerinde dersliğe sahip olunacağını kaydetti.
Bakan Tekin, “Dolayısıyla belki önümüzdeki eğitim öğretim yılında, bu rakamlarla birlikte 7 bin derslik ile eğitim öğretime devam ediyor olacağız.” diye konuştu. Bakan Tekin, daha sonra Altınşehir Konteyner Kenti ziyaret ederek burada Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü Koordinasyon Merkezindeki kurslara katılan öğrenci ve vatandaşlarla sohbet etti.
Daha sonra Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, 6 Şubat’ta meydana gelen deprem felaketinin ardından yürütülen çalışmaları yerinde görmek üzere Malatya’da incelemelerde bulundu.
Burada da ilk olarak Malatya Afet Koordinasyon Merkezinde düzenlenen toplantıya başkanlık eden Bakan Tekin, Vali Hulusi Şahin, milletvekilleri ile kurum amirlerinin katıldığı toplantıda ilin ihtiyaç duyduğu konularda görüş alışverişinde bulundu.
Bakan Tekin, ortaya çıkan tabloda Malatya’da depremden önceki derslik sayısının 6 bin 177 olduğunu, bunların 855’inin deprem nedeniyle kullanılamaz hâle geldiğini ancak Eylül ayında eğitim öğretim yılı tekrar başladığında Millî Eğitim Bakanlığı olarak bütün okullarda eğitim öğretimin sorunsuz bir şekilde başlatılacağını ve bu anlamda endişe edilmesine gerek olmadığını vurguladı.
MALATYA’DA DOLULUK ORANI YÜZDE 105’E ULAŞMIŞ DURUMDA
Malatya’da planlanan yatırımların tamamlanmasıyla toplam derslik sayısının deprem öncesi duruma göre yaklaşık yüzde 15 oranında artacağını kaydeden Bakan Tekin, sözlerine şöyle devam etti:
“Dersliklerle ilgili ihtiyaçların içinde atölye, laboratuvar gibi ekipmanlar da var, onları da hazırlıyoruz. Olayın ikinci boyutu; bu dersliklerde, okullarda ders verecek öğretmen kardeşlerimiz, arkadaşlarımız. Onlar açısından da Malatya’nın bütün ihtiyaçları karşılanmış durumda. Son atamalarla birlikte Malatya’da doluluk oranı yüzde 105’e ulaşmış durumda, yani norm fazlası öğretmenimiz oluşmuş durumda. Bu da gerekli bütün tedbirlerin alındığını gösteriyor. Öğretmen sayısı itibarıyla da problemimiz yok. Öğretmen arkadaşlarımızla ilgili konaklama ve barınma hizmetleriyle ilgili de biz Bakanlık olarak bölgedeki on bir ilin müdürü arkadaşımıza rica etmiştik. “Tek tek öğretmen arkadaşlarımızın konaklamayla ilgili durumlarını, barınmayla ilgili durumlarını öğrenin.” diye. Arkadaşlarımız bizlere rakamlar verdiler. Kendi evinde kalan, evi hasarsız olan, konaklayacak yer arayan bütün arkadaşlarımızın bu şekilde dökümü yapıldı. Biz de Bakanlık olarak konaklama ihtiyacı olan öğretmen arkadaşlarımızın bu ihtiyaçlarını giderebilecek tedbirler alıyoruz”
MAWI United takımı Unreal Engine 5 için şu anda indirebileceğiniz ve deneyimleyebileceğiniz yeni kuşak teknoloji demosu yayınladı. Bu teknoloji demosuyla bir arada gerçekçi imajlara ulaşabilir, 140’tan fazla ağaç ve bitki çeşidiyle karşılaşabilirsiniz. Demoda temelde her bir içerik 8K dokulara sahip lakin bu demoda 4K olarak sonlandırılmış durumda.
Gerçekçi bir orman yürüyüş deneyimi
Orman içerisine dalış yapabileceğimiz ve yürüyebileceğimiz demo içerisinde teknolojinin ne kadar gelişmiş olduğunu görebilecek ve bu da tahminen beklentilerimizi yükseltecek. Elbette bu teknoloji demoları oyun motorlarının gerçek gücünü ortaya çıkarmak için yayınlanıyor. Demo ayrıyeten bitkilerle dinamik olarak oyuncu etkileşimine imkan tanıyor ve içerisinde özel bir rüzgar sistemi de yer alıyor.
Yağmur ormanına adım atacağımız demoda ormanın derinlikleri, çayır alanları, bataklıklar ve kayalık yamaçlar üzere farklı kısımlar bulunuyor. Böylelikle demoda çok çeşitli ortamlarla bir arada karşılaşabiliyoruz.
Tropikal yağmur ormanı demosnunu iki farklı sürümü bulunuyor. Birinci sürüm gündüz ve aydınlık bir havayı bizlere sunarken öteki sürüm ise şiddetli yağmuru, şimşeği ve ağaçların ve yaprakların döküldüğü fırtınalı bir havayı içeriyor.
Özyeğin Üniversitesi, Alp Alkaş Perakende ve Gayrimenkul Merkezi’nin önderliğinde düzenlenen Erişilebilir Konut Çalıştayı 21 Haziran 2023 tarihinde gerçekleşti.
Alp Alkaş Perakende ve Gayrimenkul Merkezi’nin Akademik Direktörü Prof. Dr. Işıl Erol’un “Küresel Konut Piyasaları” açılış sunumu ile başlayan çalıştayda, Türkiye ve İstanbul konut piyasasını etkileyen birçok konuya değinildi. Konut sektöründeki belirsizlikleri ele alan oturumlar esnasında Güneydoğu depreminin etkileri, Covid-19 pandemi dönemi, Ukrayna-Rusya politik riskleri, küresel ölçekte ekonomik resesyon ortamı ve göç konuları da ele alındı. Ayrıca yine konut sektöründe riskler ve belirsizlikler, yeni trendler, projeler, konut yatırımları ve konut finansmanı sorunları, erişilebilir konut projelerine yatırım, uluslararası kurumsal yatırımcıların rolü gibi konular da tartışıldı. Son oturumda ise Alkaş & HAN Spaces Yönetim Kurulu Başkanı Avi Alkaş, 24 Gayrimenkul Başkanı Aziz Yeniay, SİNPAŞ Başkanı Avni Çelik, Artaş Başkanı Süleyman Çetinsaya ile ‘Yatırımcı Bakış Açışıyla Türkiye ve İstanbul konut Piyasası’ isimli oturumu gerçekleştirdiler.
Çalıştayda akademisyenler, kamu görevlileri, sivil toplum aktörleri ve emlak sektörü yatırımcıları ve profesyonelleri İstanbul, Türkiye odaklı olmak üzere dünyada gelişen konut krizine ilişkin deneyimlerini, araştırmalarını ve bakış açılarını kapsamlı bir şekilde işleyebilmek üzere bir aradaydı.
Fenerbahçe Kulübü, Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) İdare Heyetine seçilen yönetici Agah Ruşen Çetin’in statü gereği misyonundan istifa ettiğini açıkladı.
Sarı-lacivertli kulüpten yapılan açıklamada şu tabirler kullanıldı:
“Kulübümüzün İdare Şurası Üyesi Agah Ruşen Çetin, bugün yapılan Türkiye Futbol Federasyonu Olağan Seçimli Genel Şura Toplantısı’nda TFF İdare Konseyine seçilmiştir. Statü gereği Sayın Agah Ruşen Çetin kulübümüzün idare heyeti üyeliğinden istifa etmiştir. Agah Ruşen Çetin’e 2 yıllık süreç boyunca kulübümüz ismine ortaya koyduğu emekleri ve kıymetli katkıları için teşekkür ederiz. Yeni vazifesinde kendisine muvaffakiyetler diler, Türk futbolu ismine güzel uğurlu olmasını temenni ederiz.”
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, piyasalarda sansasyon yaratan faiz kararını saat 14:00’da açıkladı. Piyasaların genel olarak beklentisi faizlerin 1150 baz puanlık bir artışla yüzde 8,5’ten yüzde 20 düzeyine yükseltileceği istikametindeyken, karar beklenin bilakis daha alçak bir çerçevede geldi. Piyasaları şaşırtan karar ise 650 baz puanlık bir artışla faizlerin yüzde 15 düzeyine çıkmasıydı.
Kararın akabinde dolar/TL’de yüzde 3’ten fazla bir artış gözlemlenirken, borsada sert hareketlerle dolar/TL’deki yükselişe eşlik etti.
Özellikle yatırımcıların ilgisi ise dolar/TL üzerindeydi. Kararın açıklanmasının akabinde birinci dakikalarda beklentinin altında kalan faiz kararına pek de bir reaksiyon vermeyen dolar/TL paritesi kararın açıklanmasından 25 dakika sonra süratle yükselmeye başladı.
Kamu Bankaları PPK Öncesi Dolar Aldı İddiası
Dolar/TL cephesinde yaşanan bu değişik gelişmenin öncesinde ise sabah saatlerinde kamu bankalarının 23,55 düzeyinden dolar satın aldığına yönelik savlar ortaya çıktı. İsmini vermek istemeyen bahse yakın kaynakların Bloomberg’e verdiği bilgilere nazaran kamu bankaları PPK toplantısı öncesi 23,55 düzeyinden dolar satın aldı.
Haberde kamu bankalarının piyasadan dolar talep etmesinin, uzun müddettir piyasaya dolar satan “kamu” anlayışında bir değişiklik olduğuna dair işaretler barındırabileceğine dikkat çekilirken, kamunun kritik PPK öncesi bu türlü bir süreç gerçekleştirmesi ise akıllarda soru işareti bıraktı.
Kullanıcı sayıları, süreçler ve gelir artışı açısından çok sayıda Arbitrum projesi önemli bir büyüme yaşıyor. Bu yazıda, DeFi analistlerinin listesinden, Arbitrum ağının öne çıkan projelerine göz atalım…
İşte Arbitrum ağından en yeterli 7 altcoin projesi
Arbitrum, Katman-2 Blockchain kesimindeki rekabeti göz önünde bulundurarak sağlam bir ekosistem geliştiriyor. Bununla birlikte, Solidity ve Vyper dahil olmak üzere geniş EVM uyumluluğu, onu en umut verici EVM uyumlu rollup teknolojilerinden biri haline getirdi. Ayrıca, çok çeşitli Ethereum merkezi olmayan uygulamaları (dApps) ve altyapı projeleri ile zati iştirak kurdu. Bunlar Uniswap, Sushi, DODO ve öbür devleri içeriyor.
Peki en düzgün Arbitrum projeleri hangileri. Yazının devamında, Altcoinbuzz analistlerinin listesinden, bu soruyu nasıl çalıştıklarını ve Arbitrum ekosisteminin bundan sonra nereye gideceğini irdeleyerek cevaplayalım.
GMX (GMX)
GMX, sıfır fiyat tesirli alım satımları, limit buyrukları, düşük takas fiyatları ve tasfiyelere karşı inançlı durumları ile DeFi’de başkan kalıcı borsa haline geldi. Değerli sayıda faal kullanıcıyı kendine çekiyor ve kripto para ünitesi alanında güçlü iştirakler kuruyor. DEX borsası, trader’lara spot takaslar ve 50x’e kadar daima kaldıraç üzere özellikler sağlar. Yaklaşık 500 milyon dolarlık bir TVL ile Arbitrum ağındaki en büyük protokoldür:
Sıfır fiyat tesirli süreçlere ve düşük takas fiyatlarına odaklanır.
Alım satımlar, likidite sağlayıcılarına hizmetleri için ödeme yapan GLP isimli çoklu varlık havuzu aracılığıyla kolaylaştırılır.
Dinamik fiyatlandırma sağlamak için Chainlink Oracles’ı kullanır.
GMX, yatırımcılarının teklifler üzerinde oylamaya katılmasına müsaade verir. Şu anda Binance, KuCoin ve OKX üzere borsalarda süreç görüyor. Bu nedenle, ikili takas modeli ve topluluk tarafından oluşturulmuş araçları nedeniyle Arbitrum’a giren daha fazla likidite ile genişlemek için elverişli bir pozisyona sahip. Bu birebir vakitte bir LPers oyun alanı olarak da fonksiyon görür.
Radiant (RXD)
Radiant, kullanıcıların rastgele bir büyük varlığı rastgele bir Blockchain’e yatırmasına ve birden çok ağda desteklenen varlıkları ödünç almasına imkan tanıyan multi-chain bir DeFi platformudur. Misyonu en uygun Katman 1 ve Katman 2 protokollerinde likiditeyi konsolide etmektir.
Böylece, borç verenler mahallî token RDNT aracılığıyla kıymet kazanabilirler. Radiant DAO’nun birincil amacı, şu anda birinci on alternatif katmana dağılmış 22 milyar dolarlık modüllü likiditeyi konsolide etmektir.
Gains Network (GNS)
Gains Network, Arbitrum’da kriptolarda 150x’e, forexte 1000x’e, pay senetlerinde 100x’e, endekslerde 35x’e ve emtialarda 250x’e varan yüksek kaldıraçlarla çeşitli varlıkların alım satımına müsaade veren merkezi olmayan bir borsadır. Başlangıcından bu yana 29 milyar dolarlık süreç hacmiyle 100.000’den fazla kullanıcıya ulaştı. Kimi özellikleri:
Her çift için buyruk defteri yahut likidite yok, lakin listelenen tüm ticaret çiftleri için tek bir gDAI kasası var.
Sentetik kaldıraç kullanılır ve DAI kasası ve GNS, kaldıracı geri alır.
Her süreç buyruğu için medyan fiyatı almak için özel bir gerçek vakitli Chainlink merkezi olmayan Oracle ağını kullanır.
TreasureDAO
Treasure, Arbitrum ağındaki metaverse projeleri için oluşturulmuş merkezi olmayan bir NFT ekosistemidir. NFT pazarı Trove, bugüne kadar toplam pazar hacminde 250 milyon doların üzerinde artış sağladı. Treasure NFT pazarının kripto para ünitesi MAGIC’dir. Ayrıyeten ekosistem içinde gelecekteki projeler için köprü para ünitesi olarak hizmet eder.
Treasure’nın temel özelliklerinden kimileri şu formda:
Treasure, NFT’ler ve başka koleksiyon öğeleri üzere kripto paraların ticareti için bir pazar yeridir.
NFT’lerini MAGIC üzere başka kripto varlıklarına dönüştürmek isteyenler için anında likidite erişimi sağlar.
Pazar, kıtlık, kullanım ve menşe unvanı üzere hayati datalar içeren çeşitli oyun koleksiyonları, avatarlar ve varlıklar sunar.
Ayrıca, piyasadaki varlığın kıymetine katkıda bulunabilecek teklif verme aktifliğini ve sahiplik geçmişini de gösterir.
Sperax (SPA)
USDs, mahallî olarak otomatik getiri sağlayan ve Arbitrum’da dağıtılan bir stablecoin’dir. Tıpkı vakitte Ethereum’un en büyük Layer-2 Ekosistemidir. Lansmanından bu yana birinci 2 ayda 20 milyon dolarlık TVL elde etti.
SPA, Sperax ekosisteminin idare ve paha tahakkuk token’idir. SPA sahipleri, veSPA almak için SPA stake edebilirler.
Zyberswap (ZYB)
Bu platform, Arbitrum tabanlı merkezi olmayan bir borsadır (DEX). Otomatik bir piyasa yapan (AMM) ve kripto varlıklarını takas etmek için düşük fiyatlar sunar. Ayrıyeten, idare oylamasıyla karar verilen tüm büyük değişikliklerle birlikte, tüm Arbitrum ağında staking ve yield farming için mükafatlar sağlar.
Ayrıca, platform kapsamlı bir güvenlik kontrolünden geçti. Yeni projeler için fiyatsız kontrol ve KYC süreçleri sağlayan Solidproof tarafından kuluçkalanmıştır.
Jones DAO (JONES)
Jones DAO, kasaları aracılığıyla kurumsal seviyede stratejiler sunarak likiditeyi ve getiriyi optimize etmek için özel bir protokoldür. Getiri getiren tokenler kullanarak, her strateji sadece likiditeyi ve verimliliği artırmakla kalmaz, tıpkı vakitte DeFi için sermayenin kilidini açar. Bu hayati özellik, Jones DAO’yu başka protokollerden ayırır ve kullanıcıları için yararlı getiriler sağlayabilir.
Protokol üç farklı kümeye hitap eder:
Stratejilerini faal olarak yönetmeyi tercih etmeyenler. Bunlar kasalar tarafından sunulan evvelden belirlenen stratejilerden istifade etmek isteyen kullanıcılardır.
Likiditeye öncelik veren ve tokenlarını kilitlemek yerine likit tutmayı tercih eden kullanıcılar.
Hazine durumlarında ek getiri elde etmek isteyen kullanıcılar.
Son sözler
Arbitrum, TVL, kullanıcı benimseme ve çeşitli dApps ekosistemi ile birinci sınıf bir Ethereum ölçeklendirme tahlilidir. Şubat 2023’te Arbitrum, tarihte birinci defa günlük süreç hacminde Ethereum’u geçti. Bu harika muvaffakiyet, Arbitrum’un kripto topluluğu içinde artan popülaritesinin bir ispatı olarak hizmet ediyor.
Kriptokoin.com’dan takip ettiğiniz üzere, son zamanlardaki yükselişini, büyük yatırımcıların dayanağı ile sürdürüyor.
National Association of Realtors (NAR), Mayıs ayına ait ikinci el konut satış datalarını açıkladı.
Buna nazaran, ülkede ikinci el konut satışları, Mayıs’ta mevsim tesirlerinden arındırılmış olarak aylık bazda yüzde 0,2 artışla 4,3 milyona yükseldi. İkinci el konut satışlarının bu devirde 4,25 milyon düzeyinde gerçekleşmesi öngörülüyordu.
İkinci el konut satışları, Nisan’da yüzde 3,2 azalışla 4,29 milyon olarak gerçekleşmişti.
Ülkede ikinci el konut satışları, Mayıs’ta geçen yılın tıpkı ayına nazaran ise yüzde 20,4 geriledi.
ABD’de ikinci el piyasasında medyan konut fiyatları da mayısta yıllık bazda yüzde 3,1 düşerek 396 bin 100 dolara indi.
Açıklamada görüşlerine yer verilen NAR Başekonomisti Lawrence Yun, konut kredisi faizi (mortgage) oranlarının, konut satışlarının tarafını büyük ölçüde etkilediğine dikkati çekerek, nispeten sabit oranların arka arda birkaç ay dengeli mesken satışlarına yol açtığını belirtti.
Mevcut envanterin de konut satışlarını güçlü bir halde etkilediğine işaret eden Yun, arzın 2019’un kabaca yarısı düzeyinde olması nedeniyle ikinci el konut satış faaliyetinin epey düştüğünü kaydetti.
Sera Group Ceo’su Ozan Şener yurtiçi ve yurtdışındaki gelişmelere nazaran şekillenip hem ayakta kalıp hem de büyümeye çalıştıklarını söz etti.
Katıldığı Bloomeberg HT yayınında Şener “Sera Group, TAV Havalimanları Holding ve TAV İnşaat’ın kurucu ortağı olan bir müteahhitlik firması. Müteahhitlik dışında turizm, otelcilik, yurtdışı gayrimenkul yatırımları üzere öbür projelerde bünyemizde bulunuyor. Havalimanı inşaatımız çoğunlukta. Artık Covid’te çok büyük bir duraksama periyodu geçirdik, tedarik zincirinde çok büyük bozulmalar oldu. Bizim tedarik zincirindeki aksaklıklar Avrupa tarafında hala devam ediyor ve bu bizim maliyet artışlarına çok büyük tesir ediyor. Covid sonrası Devlet’in yatırım yapmasıyla biz de çok önemli Devlet işlerine yöneldik. Şu anda Antalya, Esenboğa ve Kayseri Havalimanları devam eden şantiyelerimiz ortasında. Hasebiyle kendimizi Sera olarak önemli konumlandırabildik” tabirlerini kullandı.
Maliyet artışlarında en kıymetli bahsin öngörebilmek olduğunu tabir eden Şener “Öngörebilmek şu anda çok mümkün olmayabilir lakin bunu planlayabilmek en değerli şey. Covid sonrası inşaatın duraksamasıyla birlikte bankaların inşaat bölümüne likiditesi önemli azaldı. Bizim için bankalar nezdinde likiditeye ulaşmak pek mümkün değil artık. Biz ödeme vadelerinde ayarlama yaptık, artık nakit akışını yönetmeye çalışıyoruz. Avrupa evvelce yüzde 10 avanslı eser satarken artık artık yüzde 40 ile talep etmeye başladı; zira talep çok. Avrupa birebir vakitte hem temin müddetlerini artırdı, hem avans beklentilerini artırdı, hem de Avrupa enflasyonuyla eserlerin de fiyatları arttı. Tabi biz de bütün bunlara nazaran şekillenip ayakta kalıp bir de büyümeye çalışıyoruz” diye konuştu.
İnşaat bölümü için kredi tarafında azalma olduğunu, öte yandan teminat mektupları tarafında önemli takviyeler aldıklarını tabir eden Şener “Türk Bankaları katiyen yurtdışında aldığımız işlerde counter garanti ile bizi desteklemeliler. Bizim bankalardan krediden evvel talebimiz teminat oluyor. Buradan da bütün Bankalara biz müteahhitleri destekleyin iletisi vermek istiyorum” dedi.
Havalimanları inşaatları ile ilgili ise Şener “Covid sonrası Antalya Havalimanı turist yoğunluğundan yetersiz olmaya başladı. Şu anda çok önemli halde hem yeni terminal yapılıyor hem de apron büyümesi oluyor. En önemolisi de apron büyümesi zira uçak parkında önemli meşakkat vardı” dedi.
Şener “Biz zelzeleden sonra Hatay ve Malatya Havalimanları için de acil tamirat yaptık ki yardım uçakları inebilsin. Daha ticari uçuşlara açılmadı” diye ekledi.
Şener “Biz 10 milyar dolarlık proje toplamda yurtdışında tamamladık, devam eden de yaklaşık 2 milyar dolar üstü projemiz var. Katar Havalimanı başta olmak üzere, Doha Havalimanı fazlarıyla bir arada işlerimiz var. Tıpkı vakitte Sera olarak da hem Karadağ’da ortaklarımla birlikte 5 yıldızlı Hotel ve Rezidance yatırımımız var. Bunların dışında Rusya pazarını da takip ediyoruz. Ukrayna-Rusya savaşının bitmesiyle birlikte Rusya’da önemli bir açılım olacağını düşünüyorum. Suudi Arabistan’nın bu Neom City projesi herkesin ilgisini çekiyor yani Kızıl Deniz’in orada büyük bir turizm projesi olacak. Şu anda oraya birçok müteahhitimiz de gitmeye başladı” halinde konuştu.
Karıncalar konutlarda sıkça karşılaşılan istenmeyen konuklardır ve vakit zaman başımızı ağrıtabilirler.
Ancak doğal yollarla karıncalardan kurtulmak mümkündür.
İşte meskende kullanabileceğiniz doğal tekniklerle karıncalardan tesirli bir formda korunmanızı sağlayacak ipuçları.
Limon suyu yahut sirke kullanın: Karıncalar asidik ortamlardan hoşlanmazlar. Limon suyu yahut sirke ile suyu karıştırarak bir sprey hazırlayın ve karıncaların izlendiği bölgelere sıkın. Bu, karıncaların o bölgeyi terk etmelerini sağlayacaktır.
Karıncaların takip ettiği izleri silin: Karıncalar iz bırakarak birbirleriyle bağlantı kurarlar. Bu izleri temizleyerek karıncaların yolunu kaybetmelerini sağlayabilirsiniz. Bunu yapmak için su ve deterjan karışımı yahut sirke ile paklık yapabilirsiniz.
Nane yağı kullanın: Karıncalar nane kokusunu sevmezler. Bir pamuk yahut bez modülüne birkaç damla nane yağı damlatarak karıncaların ağır olduğu bölgelere yerleştirin. Bu, karıncaları uzak tutmaya yardımcı olabilir.
Tarçın kullanın: Karıncalar tarçın kokusunu sevmezler. Karıncaların izlendiği bölgelere tarçın tozu serpiştirebilir yahut tarçın yağı ile suyu karıştırarak bir sprey hazırlayabilirsiniz. Bu, karıncaların uzaklaşmasını sağlayacaktır.
Lavanta yağı: Lavanta yağı karıncaları uzak tutan güçlü bir doğal koku kaynağıdır. Lavanta yağını bir pamuk yahut bez modülüne damlatarak karıncaların izlendiği bölgelere yerleştirin yahut lavanta yağını su ile karıştırarak sprey yapın ve karıncaların uğrak yerlerine sıkın.
Buhar banyosu: Karıncaları öldürmek için tesirli bir formül, karıncaların ağır olduğu alanlara sıcak su dolu bir kaba yahut buhar makinesine sahip olmaktır. Bu buhar, karıncaları öldürerek ve yuvalarını tahrip ederek karıncalardan kurtulmanıza yardımcı olacaktır.
Doğal yollar, etraf dostu ve kimyasal kullanımını azaltmanızı sağlar. Lakin karıncaların denetim edilemez hale geldiği durumlarda yahut sıhhatinizi tehlikeye atacak ziyanlı çeşitlerle karşılaştığınızda, bir böcek ilaçlama uzmanından yardım almanız kıymetlidir.
Şimdi ise şirket, Bloomberg’e nazaran, en kıymetli katmanı olacak yüksek kaliteli bir plan (dahili olarak “Supremium” olarak adlandırılır) başlatmaya nihayet hazır olabilir.
Amaç, daha fazla gelir elde etmek ve yatırımcının fiyatlarını yükseltmesi tarafındaki taleplerini karşılamak. Spotify’ın, birincil rakiplerinden ikisi olan Apple Music ve Amazon Music’in özelliği standart planlarına fiyatsız olarak dahil etmeye başlaması nedeniyle planı 2021’de getirmeyi ertelediği bildirildi.
Buna ek olarak Spotify, aylık belli sayıda fiyatsız saat yahut makul sayıda kitap (daha fazla satın alma seçeneğiyle birlikte) aracılığıyla genişletilmiş sesli kitap erişimiyle olağan Premium teklifini de geliştirebilir. Sesli kitaplar şu anda sadece ferdî satın alımlar yoluyla mevcut.
Spotify müzik kalitesini değerli oranda arttırıyor!
Apple Music ve Amazon Music’te olduğu üzere, sesin 24 bit ve 192 kHz’e kadar kayıpsız olup olmayacağına dair bir açıklama yok. Kayıpsız ses, yüksek bant genişliği nedeniyle ekseriyetle Bluetooth hoparlörlerde yahut kulaklıklarda (Apple’ın AirPods ve AirPods Max dahil) çalışmıyor, bu nedenle kullanıcıların bir kablolu yahut WiFi kurulumuna muhtaçlığı oluyor.
Fiyatlandırma da şimdi açıklanmış değil. Spotify, fiyatlarını 10,99 ABD dolarına yükselten Apple ve Amazon’un tersine, ABD’de Premium planını ayda 9,99 ABD dolarında tuttu. CEO Daniel Ek, yakın tarihli bir açıklamada, şirketin abone büyümesini gelirle dengelemeye çalıştığını, bu nedenle fiyatlandırmanın hangisini artırmaya çalıştığına bağlı olarak bölgeye nazaran değiştiğini söyledi. Bu ayın başlarında şirket, ocak ayında işgücünün %6’sını işten çıkardıktan sonra çalışanını %2 daha azaltacağını duyurdu.
Spor Toto 2.Lig’e düşen Altınordu’da Lider Mehmet Seyit Özkan, kulübün satılığa çıkarıldığını duyurmuştu. Lider Özkan, mevzuya dair açıklamalarda bulundu.
Kulüp kanalına açıklamalarda bulunan Lider Seyit Mehmet Özkan, A kadronun yarışmacı haklarının devranı konusunda stratejik ortak arayışlarının sürdüğünü tabir etti. “Altınordu’yu devraldığımız günden beri üstüne koyarak yolumuza devam ettik” diyen Özkan, “Özellikle tüm dünyada yaşanan pandemi sürecinde tüm kadrolar bu salgınla uğraşırken biz Kuşadası’ndaki Beytullah Baliç Yerleşkemiz’de bu süreci âlâ yönettik. Maçların seyircisiz oynanması da bizim ismimize büyük avantaj oldu. Muhteşem Lig’e yükselmek için final maçı oynadık ve bu maçı kaybedince lige çıkamadık. Bu süreçten Altınordu olarak ziyan gördük” dedi.
Geçen dönemi istedikleri üzere tamamlayamadıklarını anlatan Özkan, “Şu anda A grup yarışmacı haklarımızın dönemi konusunda stratejik ortakla iş birliği yapmak istiyoruz. Ortak bulamazsak da dünyanın sonu değil. Bizim tesislerimiz her tarafıyla hazır. Kuşadası Beytullah Baliç Yerleşkesi’ni tasarruf önlemleri kapsamında kapatacağız. Kadromuz Torbalı Metin Oktay Yerleşkesi’ne gelecek. Yanımıza alacağımız ortakla her şeyi husus madde dökerek bariz hale getirip onlarla bir stratejik iş birliği yapmak istiyoruz” formunda konuştu.
Özkan, stratejik ortaktan beklentilerini de şöyle açıkladı:
“Stratejik ortaktan da istediğim ekibi bir an evvel Muhteşem Lig’e çıkarmasıdır. Yani benim yapamadığımı yapacak ortak arıyorum. Aldığımız ortak, Altınordu’yu evvel 1’inci Lig’e akabinde Harika Lig’e çıkartacak, sonrasında da hem A ekibi hem de akademisi ile Avrupa’yı hedefleyen, kurumsal yapı içinde bir grup olmak istiyoruz. Avrupa’da zati bu işler bu türlü gidiyor.”
“AKADEMİYE İHTİMAM GÖSTERİLECEK”
Stratejik ortakların akademiye de gereken ihtimamı göstermesi gerektiğini belirten Seyit Mehmet Özkan, “Böyle olunca da herkesin motivasyonu yükselecek akademimizden daha canlı oyuncular yetişecek. Biz biraz A ekibe biraz akademiye bakınca bu işler olmuyor. Benim aradığım Altınordu armasını dünya kulübü yapabilmek stratejik ortak lazım, olağan ortak değil. A grubumuzun yarışmacı haklarının periyodu konusunda almış oluğumuz kararın akabinde bugüne kadar birçok kişi bize ulaştı lakin ulaşanların hepsi olağan ortak idi. Benim şu ana kadar beklediğim iştirak yapısı çıkmadı” diye konuştu.
“GÖNLÜMDEN SADETTİN SARAN GEÇİYORDU”
Başkan Seyit Mehmet Özkan, Türkiye’den stratejik iş birliği yapmayı planladığı isimler konusunda da şunları söz etti:
“Gönlümden geçen Saran Kümesi ile bu işi yapmaktı. Sadettin Saran ile stratejik iştirake girmeyi istiyordum. Kendisini de çok âlâ tanıyorum. Şu anda kendisi Fenerbahçe başkanlığına hazırlanıyor, sırasını bekliyor. Yeniden bir diğer stratejik iş birliği yapmak istediğim kişi Fikret Öztürk idi. Fikret Öztürk’ün hem Antalyaspor hem de Bodrumspor ile paydaşlığı var. Şu anda müsaitliği yok. Fikret ağabey ile iş birliği yapmak isterdik. Üçüncü kişi ide Nevzat Aydın idi. Nevzat Aydın da futbol dalına girmek istiyor. Lakin kendisi İstanbul’da yaşadığı için İstanbul’dan kulüp arıyor. Kendisi İstanbul dışına çıkmak istemediği için stratejik paydaşlık olmadı. Benim aradığım beşerler bu şekil bireylerdi. Bize gelen bütün talepler stratejik ortak yerine olağan iştirak teklifleri üzere oldu. Ben kulübün yarışmacı haklarını devrettiğim vakit benim gözümün artta kalmaması lazım. Rasyonel adımlarla önemli örgütlenme ile yapmak lazımdı ancak şu an bunlar olmadı” diye konuştu.
YABANCI ORTAKLAR DA GÜNDEMDE
Başkan Seyit Mehmet Özkan, yurt dışındaki yatırımcılarla yapılan görüşmeler hakkında ise “Türklerle istediğimizi bulamayınca yabancı ortak arayışlarına döndük. Şu anda görüştüğümüz üç küme var. Bunun avantajlarının olduğu kadarıyla dezavantajları da var. Olma ihtimaline karşılık olmama ihtimali de var. Görüştüğümüz şahıslar 6-7 ay öncesine kadar kadrosu Üstün Lig’e çıkar ortak olalım diyorlardı artık ise keşke düşmeseydiniz demeye başladılar. Bu manada süreç bu türlü geçiyor. Bu dönem istediğimiz ortağı bulur muyuz bulamaz mıyız bilemiyorum. Ben gelecek kişi yahut kümelerden evvel para değil, ortağın bu işi yapabilirliği ve benim çizdiğim çerçeveyi görmek istiyorum” sözlerini kullandı.
“YABANCI KURALINI DİRETEMEM”
Prensip gereği A grupta yabancı futbolcu oynatmayan Altınordu’da Mehmet Özkan son olarak, “Yabancı ortak olursa ve buraya yatırım yapacaksa o denli, ‘Yabancı oyuncu oynatmayacaksın’ diye kısıtlayıcı unsur koyamam. Ben burayı yönetirken A ekip maçlarında birinci 11’de 4 öz kaynak sistemi oyuncusu oynayacak diye kural koyabiliyordum. Yabancı ortak gelirse bunları kullanacaktır. Biz 1’inci Lig’de gayret ettiğimiz sürece kendi öz kaynak sisteminden yetiştirdiğimiz oyuncularımızla, yabancı oyuncu oynatmadan gayret ettik. İnsanlara heyecan vermişiz, farkındalık oluşturduk. Altınordu’yu bir adım ileriye oynatmak için stratejik ortak yapacağız” cümlelerini kullandı.
Türkiye Voleybol Federasyonu ve Balıkesir Büyükşehir Belediyesi iş birliğiyle 2023 BVA Balkan Plaj Voleybolu Şampiyonası, cuma günü Balıkeser’in Burhaniye ilçesinde başlayacak.
Türkiye Voleybol Federasyonu’ndan yapılan açıklamaya nazaran, tertip Ören Plajı’nda başlayıp 25 Haziran Pazar günü sona erecek.
Şampiyonaya 7 ülkeden toplam 24 kadro katılacak. Tertipte Türkiye’yi bayanlarda 7, erkeklerde de 4 grup temsil edecek.
Haziran ayının birinci günlerinde, en ağır Outlook kullanım devri boyunca, Twitter’da 18.000 kullanıcının hesaplarının çöktüğüne dair şikayetler lisana getirildi. Associated Press (AP) tarafından bu duruma dikkat çeken bir haber yayınlandı. Microsoft, bu saldırıyı bir blog yazısında kabul etti ve gelecekte benzeri taarruzlara karşı korunma teklifleri ve birtakım teknik ayrıntıları paylaştı.
Microsoft’un blog yazısında, durumun denetim altına alınıp alınmadığı yahut hücumun kendi kendine sona erip ermediği hakkında bilgi verilmedi. Fakat, Microsoft 365 Durum hesabı, 5 Haziran’da yaşanan kesinti hakkında Twitter üzerinden bilgilendirme yaptı ve sonraki sabah durumu denetim altına almış üzere göründü.
AP’nin makalesine nazaran, bir sözcü (muhtemelen Microsoft ismine konuşan, lakin makalede açıkça belirtilmemiş) saldırgan kümenin Anonim Sudan olduğunu doğruladı. Cybernews’de bir makalede saldırıyı rapor eden küme, en azından Ocak ayından beri faal olan bir küme olduğunu belirtti. Taarruzun bu küme tarafından bir buçuk saat sürdüğü belirtildi.
Microsoft tarihin en büyük siber akınlarından birine maruz kaldı
Eski Ulusal Güvenlik Ajansı saldırgan hackerı Jake Williams’a nazaran, Microsoft’un rastgele bir bilgi vermediği sürece tesirin nasıl ölçüleceği “hiçbir biçimde ölçülemez”. Ayrıyeten, Outlook’un daha evvel bu kadar ağır bir hücuma maruz kaldığına dair bilgisi yok.
2021 yılında Microsoft, 10 dakikadan fazla süren ve saniyede 2,4 terabit trafikle doruğa ulaşan tarihin en büyük DDoS saldırılarından birini engelledi. 2022’de gerçekleşen bir diğer akın ise 3,47 terabit trafik hacmine ulaştı. Haziran ayındaki hücumda, trafik patlamalarının boyutu belgisiz.
Microsoft’un blog yazısına nazaran, DDoS faaliyeti OSI’nin 7. katmanına yönelikti, yani uygulamaların ağ hizmetlerine erişim sağladığı katman. Bu, e-posta üzere uygulamalarınızın data talep ettiği yer. Microsoft, saldırganların “Storm-1359” ismini verdikleri bu hücumun “çoklu bulut hizmetlerinden ve açık proxy altyapılarından” başlatıldığını ve genel olarak kesinti ve tanıtım odaklı olduğunu düşünüyor.
Hong Kong merkezli varlık idare şirketi T. Rowe Price Group’ta 1.3 trilyon dolarlık bir fonun yöneticisi olarak misyon yapan Leonard Kwan, Türk Lirası’nda uzun müddettir gözlemlenen volatil seyrin akabinde, iktisat siyasetlerinin klâsik tabana geri dönemsiyle birlikte radarına TL’yi tekrar aldığını söyledi.
Kwan, “Lira tekrar gerçekçi bir yatırım yeri haline geri gelmeye başladı” dedi ve “Birçok açıdan klasik para siyasetine dönüş yaptılar. Şu anda bizim için kıymetli olan klâsik siyasetlerin ne ölçüde uygulanacağıdır” biçiminde konuştu.
Kwan, iktisat siyasetinde gelenekçi yaklaşamın kalıcı olacağına dair daha fazla ispat olduğunda liraya yatırım yapmayı düşündüğünü belirtti. TL cinsinden Türk tahvilleri için ise “faiz artışlarının ne ölçüde gerçekleştirileceğine” ve getirilerin enflasyon riski düzeylerini daha âlâ yansıtması durumunda yatırım yapmayı düşündüğünü söz etti.
Bir Twitter kullanıcısı, Tesla’nın web sitesinden hangi altcoin’ler ile nelerin satın alınabileceğini listeledi. Elon Musk’un favori kripto paraları ile ilgili değişik detaylar ortaya çıktı…
Tesla’nın web sitesinde bu altcoin’e özel bir sayfa ortaya çıktı
Elektrikli otomobil üreticisi Tesla’nın web sitesine bakış, 2021’in sonuna hakikat ödeme metodu olarak eklediği Dogecoin’e özel bir sayfa olduğunu gösteriyor. Bu sayfa, ziyaretçilerin Dogecoin (DOGE) ile satın alabileceği eserlerle dolu. Ayrıyeten, Dogecoin ile nasıl alış veriş yapabileceğini anlatan bir Sıkça Sorulan Sorular sayfası da bulunuyor.
Özetle, Dogecoin’e ayrılan bu sayfa, Tesla’nın Dogecoin’i resmi bir ödeme aracı olarak gördüğünü gösteriyor. Tesla, 2022 Ocak ayında eserleri için Dogecoin ödemelerini kabul etmeye başladı. Lakin firma, o vakitler DOGE’de yapılan alımlar için para iadesi yapmayacağını belirtiyor.
Ayrıca, DOGE ile satın alınan eserler “iade edilemez, değiştirilemez yahut iptal edilemez.” Tesla, DOGE aracılığıyla yapılan tüm satışları sonuncu olarak kabul eder ve nakit ile değiştirilemez. Bu kural şu anda da devam ediyor.
Tesla’nın Dogecoin’e SSS sayfasının yanında, altcoin fiyat açısından büyük bir toparlanma sürecinde. Son kripto çöküşü, Dogecoin’in neredeyse 12 ayın en yüksek düzeyine ulaşmasına neden oldu. Daha sonra ölçü düzgünleşme sağladı. 22 Haziran ile birlikte doruk noktasına ulaştı.
Bazı aylar, kripto fiyatları kelam konusu olduğunda tarihi bir kıymete sahiptir. Haziran ayıda bu aylardan biri olabilir. Perspektif olarak, Dogecoin Nisan başında 0,10 dolardan süreç gördü. 10 Haziran’da 0,053 dolara kadar düştü. O vakitten beri güzelleşme yoluna girdi. 0.06663 dolarlık mevcut fiyatı, aylık en düşük düzeyinden %22’lik bir ralliyi temsil ediyordu.
İlk bakışta, DOGE’nin son fiyat hareketi, bir çöküşten sonra sıradan bir toparlanma üzere görünüyordu. Bununla birlikte, Dogecoin’in son üç yıldaki her Haziran tarihi fiyat hareketinin tahlili farklı bir şeyi ortaya çıkardı. DOGE, Haziran ayında ve evvelki haftalarda aşağı taraflı bir performans sergiledi. Lakin Haziran ayının sonunda güçlü bir ralli başlattı. 2020’den beri benzeri hareketleri sergiliyor.
Tarihsel bilgiler DOGE hakkında neler söylüyor?
Tarihi performansına bakılırsa, Dogecoin öteki bir ralliye yanlışsız gidiyor olabilir. Aslında son birkaç haftada aşağı istikametli bir performans sergiledi ve şimdiden bir toparlanma sürecine girdi. On-chain datalar de yükseliş beklentilerini destekliyor. Örneğin, Dogecoin’in ortalama kripto para yaşı, son üç ayın en yüksek düzeyinde. Bu da birçok DOGE yatırımcısının hala uzun vadeli bir odaklanma ile biriktirdiğinin bir teyitti.
Ayrıca, son iki gün içinde on-chain hacimler de hakim yükseliş hissiyatı ve talep doğrultusunda yükseldi. DOGE’nin MVRV oranı, Haziran ortasından bu yana sağlıklı bir artış gösteriyor. Bu, o vakitten beri satın alan yatırımcıların birçoklarının kârda olduğunun bir göstergesiydi.
Kriptokoin.com olarak Elon Musk’ın DOGE ile piyasa manipülasyonu davasından merak edilen son gelişmelere bu yazıda yer verdik.
Ubisoft tarafından oyunculara sunulan aksiyon macera oyunu Assassin’s Creed Unity için yeni bir mod yayınlandı. Problemli çıkış yapmasıyla bilinen oyun şu anda oyuncular tarafından oynanmaya devam ediliyor ve yeni modlarla beraberr geri dönüş yapılıyor. Yayınlanan yeni mod oyundaki kıyafetin / kumaşın fiziklerini düzeltiyor ve yanına rüzgar efektlerini ekliyor.
Karşılaştırma görüntüsü yayınlandı
Mod geliştiricisi ‘Halzoid’ tarafından oyunculara sunulan bu mod içerisinde geliştirilmiş kumaş fiziği yer alıyor. Bu fiziklerin nasıl olduğunu göstermek emeliyle karşılaştırma görüntüsü yayınlayan geliştirici ek olarak rüzgar efektlerini de görebileceğimizi belirtiyor. Bu modun sırf kumaş fiziğine odaklandığını belirtelim.
Bu modu yüklemek için AnvilToolkit’i kullanmanız gerekiyor. Heyetim kılavuzuyla bir arada karşımıza çıkan modun linklerine aşağıdan ulaşabilirsiniz.
– AnvilToolkit (modun kurulması için gerekli program)
– Physics Patch and Other Improvements
Karşılaştırma görüntüsüne baktığımız vakit karakterimizin atlarken ve hareket ederken daha gerçekçi bir kumaş fiziğiyle birlikte karşımıza çıktığını görebiliyoruz.
Atlantic Council and Rhodium Group’un hazırladığı raporda, muhtemel Çin-Tayvan çatışmasında Çin’e yönelik yaptırımların, dünya iktisadında 3 trilyon dolar ziyana yol açabileceği belirtildi.
Hong Kong menşeli South China Morning Post gazetesinin haberine nazaran, raporda, Çin ile Tayvan ortasında savaş çıkması durumunda, G7 ülkelerinden Pekin’e uygulanacak yaptırımların global iktisatta 3 trilyon dolar ziyana yol açabileceği, bunun da neredeyse İngiltere’nin 2022 yılı gayri safi yurt içi hasılasına (GSYH) tekabül ettiği tespitine yer verildi.
Atlantic Council and Rhodium Group’un “Tayvan Krizinde Çin’e Muhtemel Yaptırım: Senaryo ve Riskler” raporunda, Çin’in Tayvan’ı güç kullanarak ele geçirme teşebbüsüne karşı yapılabilecekler, maliyetleri ve seçenekler incelendi.
Rapor hazırlanırken, Çin iktisadının neredeyse 10’da 1’i düzeyinde bulunan ve dünya iktisadına daha az entegre olan Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısından çıkarılan derslerden faydalanıldı.
Rhodium Group Yönetici Yardımcısı Charlie Vest, “Tayvan Boğazı’ndaki bir gerginliğin herkese yüksek maliyeti olur. Biz bunu Ukrayna örneğinde net biçimde gördük. İnsanların bunu düşünmesi ve sonuçlarını anlaması çok önemli” tabirini kullandı.
Raporda, Çin’in Tayvan’ı güç kullanarak ele geçirme teşebbüsünde, G7 ülkelerinin Çin’in finans bölümüne, savunma endüstrisine, askeri ve politik liderliği ile ilgi içinde olan şahıs ve firmalara uygulanabilecek yaptırımların incelendiği kaydedildi.
G7’nin muhtemelen Çin’i daha fazla etkileyecek mali yaptırımlar ve ihracat denetimleri üzere seçenekleri önceleyeceği belirtilen raporda, yaptırımların uzaması halinde amaç firma ve ülkelerin, Rusya örneğindeki üzere durumu daha kolay adapte olabileceği, ticari yönelimlerini değiştirerek yaptırımların etrafından dolaşabileceği değerlendirmesi yer aldı.
Orta alana transfer yapma karar Galatasaray’da çalışmalar sürat kazanmış durumda. Yeni transferlerini kamp devrine ve Şampiyonlar Ligi ön elemesine yetiştirmek isteyen Galatasaray’dan yeni bir atılım geldi.
YENİ ADAY RABIOT
Bir müddettir Leandro Paredes’i gündeminde tutan Galatasaray, bu sefer Adrien Rabiot’a yöneldi. Sarı-kırmızılılar, Juventus ile kontratı biten Fransız futbolcunun transferi için temsilcisiyle bir görüşme gerçekleştirdi ve oyuncunun durumu hakkında bilgi aldı.
Juventus’ta geçen dönem 48 maça çıkan Fransız yıldız, 11 gol attı ve 5 asist yaptı.
Citi stratejistleri Luis E Costa ve Bhumika Gupta, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın faiz artırım kararı sonrasında yayımladıkları bir notta, “Model portföyümüzde uzun Dolar/TL konumuna geri dönüyoruz” tabirini kullandı. Kurum, 30 amaç ve 22 ziyan kes düzeyleriyle 3 aylık forward dolar/TL alımını önerdi.
Stratejistler, dolar talebini artırabilecek potansiyel adımların atılmasını öngörerek, Kur Muhafazalı Mevduat’ın (KKM) yüksek ihtimalle gelecekte yavaş yavaş kaldırılacak olmasını örnek olarak gösterdi.
Citi stratejistleri, tekliflerine ait olarak iktisadın daha yüksek dolar/TL ve faiz şokuna reaksiyon vermesiyle birlikte regülatörlerin statükoya geri dönebileceği riskini belirtti.
9 günlük Kurban Bayramı tatiline sayılı günler kaldı. Tatili sağlıklı geçirmek için alınabilecek önlemlerin olduğunu hatırlatan Anadolu Sağlık Merkezi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Elif Hakko, “Tatillerde birçok insan turist ishali gibi sağlık sorunlarıyla karşı karşıya kalabiliyor. Bu nedenle sıtma, sarı humma, kolera, hepatit A ve B, tifo, zatürre ve grip gibi hastalıklara dikkat etmek gerekiyor. Turist ishalinin yanı sıra tatilcilerin bu enfeksiyonlara yakalanmamak için tedbirli olmaları önemli” açıklamasında bulundu.
Kronik hastalığı bulunanlara ve alerjisi olanlara özellikle uyarılarda bulunan Doç. Dr. Elif Hakko, tatilde alınabilecek 8 önlemi şu şekilde sıraladı:
Diyabet, kalp, kanser gibi kronik hastalığı olan kişiler riskli grup içerisinde yer alır. Aynı şekilde hamileler de diğer kişilere göre daha fazla risk taşırlar. Seyahate çıkacak kişinin düzenli kullandığı ilaçlar varsa seyahatten önce bu ilaçlar mutlaka kontrol edilmeli.
Akla gelen en sık enfeksiyonlar turist ishali, sıtma, sarı humma, kolera, hepatit A ve B, tifo, zatürre, griptir. Gidilecek lokasyona göre gerekli aşılar yaptırılmalı. Aşıların seçilmesi seyahat edilecek ülkeye, kişinin bağışıklık durumuna, daha önce yapılmış aşılarına, eğer enfeksiyon edinilirse ciddiyetine, aşının kendisinin yapacağı yan etkilere göre yapılır.
Tatile gidecek kişinin varsa alerjisi olan ilaçları bir liste haline getirilerek yanında bulundurmalı.
İshalden korunmak için eller sıkça yıkanmalı, kapalı şişelerdeki sular tercih edilmeli. Musluk suyu ve musluk suyundan yapılmış buzlu içecekler içilmemeli ve paketsiz açıkta yiyecekler ve deniz ürünleri, pişmemiş etler, soyulmamış meyveleri soslar, salatalar gibi riskli olabilecek yiyeceklerden uzak durulmalı.
Güvenli olmayan yerlerde dövme, akupunktur ve piercing yaptırmak Hepatit B, C, AIDS gibi kanla bulaşan hastalıkların görülme oranını arttırır. İğnelerin tek kullanımlık olmasına dikkat edilmeli.
Gebeler için en uygun seyahat gebeliğin 3-6 ayı arasıdır. Gebelerin kayak, dalma, su kayağı gibi sporları yapmaları sakıncalıdır. Gebeler ve emziren kadınlar her ilacı rahatlıkla kullanamayacakları için ilaç seçiminde dikkatli olmak gerekir.
Uzun yolculuklarda uzun süreli hareketsizliğe bağlı bacaklarda pıhtılaşma yaygın görülen bir sorundur. Özellikle yaşlı, kalp veya şeker hastası kişilerde bu duruma rastlanır ve bu kişilere de pıhtılaşmayı önleyen ilaçlar verilir.
Araç tutması ve jet lag de sıklıkla görülen ve seyahat kalitesini azaltan sorunlardır. Araç tutması olan kişiler için yolculuk öncesi alabilecekleri ilaçlar mevcuttur.
Akla hayale gelmez güce sahip bir darkin olan Naafiri’nin kaderinde soydaşlarına liderlik etmek vardı. Fakat bir hançere hapsedilip Shurima çölünün derinliklerindeki bir yeraltı mezarına hapsedildiğine hevesi kursağında kaldı. Naafiri, yüzyıllar sonra kaderini değiştiren bir günde serbest kalarak yeni bir bedene, daha doğrusu çöl tazılarının bedenlerine bağlandı.
“Biz binlerce yıl iz sürebiliriz. Ama kimse o kadar kaçamaz.”
Başlarda yeni haline öfkelenen Naafiri, daha sonra sürünün ortak bilincinin planlarına paha biçilemez bir katkı sağlayabileceğini fark etti. Diğer darkinler yalnız savaştığı için kaybetmişti fakat Naafiri’nin gücü sürüsünün birliğinde, bağlılığında ve ortak gücünde yatıyor. Artık Naafiri, darkin kardeşlerini bir araya getirmeyi ve yoluna çıkanların üstüne sürüsünü salarak onları acımadan parçalamayı amaçlıyor.
YETENEKLER:
Pasif – Tazılar Sofrası
Naafiri belli aralıklarla bir tazı çağırır. Tazı, Naafiri’nin hedefine saldırarak fiziksel hasar verir. Naafiri yetenek kullandığında tazının verdiği hasar artar. Şampiyonlara yetenek isabet ettirmek ve rakipleri katletmek bu yeteneğin bekleme süresini kısaltır.
Q – Darkin Hançeri
Naafiri darkin dokunuşuna maruz kalmış hançerler fırlatarak fiziksel hasar verir ve birkaç saniyeliğine kanamaya neden olur. Bu yetenek yeniden kullanılabilir. İsabet alan rakipler zaten kanama etkisindeyse hançerler kalan kanama hasarına ek olarak ilave fiziksel hasar ve eksik cana bağlı olarak fiziksel hasar verir. Hedef bir şampiyonsa Naafiri bir miktar can yeniler. Tazılar şampiyonlara öncelik vererek isabet alan ilk hedefe atılır ve birkaç saniye boyunca ona saldırır.
W – Tazıların İzinden
Naafiri kısa bir gecikmenin ardından bir rakibe atılarak fiziksel hasar verir ve hedefini veya temas ettiği ilk şampiyonu kısa süreliğine yavaşlatır. Bu yeteneğin menzili ultinin seviyesine bağlı olarak artar. Tazılar da hedef alınamaz hale gelerek Naafiri’yle birlikte hedefe atılır. Her tazı başına ilave hasar verirler.
E – Karnını Deş
Naafiri ileri hücum ederek deşip geçtiği rakiplere fiziksel hasar verir. Ardından patlayarak çevresine ilave fiziksel hasar verir. Tazılar Naafiri’nin yanına gelip tamamen iyileşir.
R – Sürünün Çağrısı
Naafiri avlanmak için hazırlık yaparak tazıları güçlendirir ve kısa süreliğine ilave tazılar çağırır. Ardından çatışma dışındaki hareket hızı artar ve görüş alanı genişler. Bir rakip şampiyona ilk temas edişinde kalkan kazanır. İlk kez bir şampiyon alt ettiğinde tüm ulti etkileri yenilenir.
İklim, insan ve inovasyon başlıklarında sürdürülebilirlik çalışmalarını yürüten Borusan Holding, insan odağında yer verdiği toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda yeni bir projeye imza attı. Eşitliğe adanmış 10 yılda kazandıkları tecrübeyi Eşitliğe Adanmış 10 Yıl kitabında toplayan Borusan, kitapta Holding ve Grup şirketleri çalışanlarının yanında eşitlik odaklı projelerde yer almış 18 kişinin ilham veren hikayelerine yer verdi.
Sürdürülebilirlik odak alanları olan iklim, insan ve inovasyon başlıklarında kapsayıcı çalışmalara imza atan Borusan Holding, insan odağında toplumsal cinsiyet eşitliği alanındaki projelerine devam ediyor.
Eşitlik odaklı ilk projesini bundan 10 yıl önce hayata geçiren Borusan, eşitliğe adanmış 10 yılda edindiği tecrübeleri ve uygulamaları Eşitliğe Adanmış 10 Yıl isimli kitapta topladı. Kitapta Borusan’ın toplumsal cinsiyet eşitliği konusundaki çalışmalarına, hayatına dokunulan insanların ilham verici hikayelerine değinilirken hayata geçirilen eşitlik odaklı çalışmalara kronolojik olarak yer veriliyor.
Öğretim görevlisi Esen Özdemir tarafından kaleme alınan kitapta Borusan Holding ve Grup şirketleri çalışanlarının yanında eşitlik odaklı projelerde yer almış 18 kişiyle görüşmeler yapıldı. Bu görüşmeler sonucunda birbirinden ufuk açıcı hikayeler ortaya çıkarken Borusan’ın 10 yıllık yolculuğu da ölümsüzleştirildi.
Eşitlik yaklaşımını anlatan hikayeler
Borusan’da toplumsal cinsiyet eşitliğinin kurumsal ve bireysel düzeyde benimsenmesi ve içselleştirilmesi gerektiği inancıyla kurulan Borusan Eşittir Platformu’nun değerlerine de hitap eden kitapta işe alım, eğitim ve gelişim süreçlerinde fırsat eşitliği, kariyer, ücret ve performans yönetiminde eşit yaklaşım anlayışını vurgulayan hikayeler yer alıyor.
Eşitliğe adanmış 10 yılı böyle değerli bir kitapta bir araya getirmekten mutluluk duyduklarını belirten Borusan Grup CEO’su Erkan Kafadar: “Toplumsal cinsiyet eşitliği her geçen gün ulaşmakta daha da güçlük çektiğimiz ama yaşanabilir bir gelecek için olmazsa olmaz bir hedef. Bu alandaki uçurumu kapatmak için büyük çaba sarf etmemiz, yılmadan çalışmamız ve fayda odaklı projelerle ilham olmamız gerekiyor. Borusan olarak eşitliğe adanmış 10 yılımızı, başarılarımızı, kat ettiğimiz yolu bir kitapla taçlandırarak bu alanda adım atmak isteyen herkese yol göstermeyi amaçladık” dedi.
Borusan Holding İnsan, İletişim ve Sürdürülebilirlik Grup Başkanı Nursel Ölmez Ateş ise Borusan’da toplumsal cinsiyet konusunda 10 yıldır farklı projeler hayata geçirdiklerini belirterek “Bizlerle bu yolda yürüyen ve hayatına dokunduğumuz insanların hikayelerini Eşitliğe Adanmış 10 Yıl kitabımızda ölümsüzleştirirken önemli bir motivasyon da sağladık. Eşitlik için, daha yaşanabilir bir dünya için katkı sağlayan tüm Borusanlılara teşekkür ediyorum” dedi.
Borusan’ın her ay düzenlediği sürdürülebilirlik odaklı Geleceğe İlham Buluşmaları’nda Eşitliğe Adanmış 10 Yıl kitabına da yer verildi. EKOIQ Genel Yayın Yönetmeni Barış Doğru moderatörlüğündeki buluşmada Borusan Holding İnsan, İletişim ve Sürdürülebilirlik Grup Başkanı Nursel Ölmez Ateş ve Eşitliğe Adanmış 10 Yıl kitabını kaleme alan öğretim görevlisi Esen Özdemir konuk olurken Türkiye’nin toplumsal cinsiyet eşitliğinde nerede olduğu, kitabın ortaya çıkış hikayesi ve Borusan’ın eşitliğe adanmış 10 yılı konuşuldu.
ANKARA (İGFA) – CHP’den bir yıl süreyle ihraç edilen ve 10 gün önce cezası biten Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan bu kez kesin ihraç istemiyle disipline sevk edildi.
Hatırlanacağı gibi Başkan Özcan, son günlerde CHP yönetimine yönelik ‘değişim’ mesajları veriyordu.
Bugün CHP’li il başkanlarının ortak açıklaması ardından da değerlendirmelerde bulunarak, “Canan Kaftancıoğlu’nun 55’i atama olarak göreve gelen CHP İl Başkanları ortak açıklamasını okudum. ‘Çevir kazı yanmasın’ gibi bir açıklama olmuş. Neredeyse hiç suçu olmayan, listeler için fikri dahi sorulmayan örgütlere; “Suç birazda bizim” anlamına gelecek sözler söyletilmiş. Kabul etmiyorum!!! Örgütlerin bu seçim sebebiyle suçlanması haksızlıktır. “KRAL ÇIPLAK. Seçimi kaybeden Sayın Genel Başkan, onu bunu değiştirerek günü kurtarmaya çalışacağına, derhal kendi değişiminin önünü açacak kurultay zamanını açıklamalıdır. Seçimi kaybeden Sayın Genel Başkan, onu bunu değiştirerek günü kurtarmaya çalışacağına, derhal kendi değişiminin önünü açacak kurultay zamanını açıklamalıdır” ifadelerini kullanmıştı.
Canan Kaftancıoğlu’nun 55’i atama olarak göreve gelen CHP İl Başkanları ortak açıklamasını okudum.
‘Çevir kazı yanmasın’ gibi bir açıklama olmuş. Neredeyse hiç suçu olmayan, listeler için fikri dahi sorulmayan örgütlere; “Suç birazda bizim” anlamına gelecek sözler söyletilmiş.… pic.twitter.com/pS8ZGOBDxS
Erdoğan DEMİR / EDİRNE (İGFA) – Yapılan açıklamalarda, artan hayat pahalılığı karşısında maaşların temel ihtiyaçları karşılamaktan uzak kaldığı ifade edilerek, yılın ikinci yarısında gerçek enflasyon rakamları üzerinden zam yapılmasının şart olduğu ifade edildi.
Başkan Kesimoğlu, vatandaşların, büyük sıkıntılarla mücadele ettiğine dikkat çekerek, “Bizler de, bu haklı mücadelenin yanında olarak, emeklilerimizin sesini ilgililere duyurmak için alandayız. Birlikte mücadele etmek, haklarımızı savunmak, sıkıntıları hep beraber haykırmak zorundayız” dedi.
Basın açıklaması, Emekli Sen Kırklareli Şube Başkanı Hüseyin Budak ve TMMOB Kırklareli İl Koordinasyon Kurulu adına Dr. Erol Özkan tarafından yapıldı.
Barclays analistleri, Türkiye’nin ana faiz oranının Ekim ayında yüzde 35’e ulaşmasını beklediklerini, fakat risklerin “açıkça aşağı yönlü” olduğunu açıkladı.
Barclays’ın müşterilere gönderdiği bir notta Ercan Ergüzel, “TCMB, Temmuz sonunda üç aylık enflasyon raporunu yayınlayacak ve Lider Erkan, bu aktiflik sırasında bir basın toplantısı düzenleyecek” dedi ve raporun akabinde yapılan toplantının faiz artışı ve kolaylaştırma planları hakkında daha fazla bilgi sunabileceğini ekledi.
Faizlerin ulaşacağı düzeye yönelik beklentilerini de lisana getiren Ergüzel müşterilere yollanan notta, “Faiz artırım devriyle ilgili olarak, Ekim 2023’e kadar olan siyaset faizi iddiamızı hala yüzde 35 olarak koruyoruz” sözlerini kullandı.
Kripto para piyasası hafta başından bu yana büyük bir yükseliş gözlemliyor. Bilhassa birçok trader ve analist, çeşitli altcoinlerin büyük potansiyele sahip olduğundan bahsetti. Bu hususta tanınmış bir kripto yatırımcısı olan Bluntz, Solana’yı (SOL) bilhassa beğendiğini söz ediyor. Analist, 2020’de çöküşleri evvelce bilmesiyle nam salmıştı.
En son tahlillerinde, Solana’nın büyük bir takviye düzeyine güçlü bir reaksiyon verdiğini ve daha uzun vakit dilimlerinde pak üç dalga aşağıya yanlışsız hareket ettiğini belirtiyor. Elliot Dalga Teorisi’ne dayanarak, bu düzeltme hareketinin tamamlandığını ve SOL’un şu anda potansiyel olarak %100’lük bir olumlu harekete sahip olduğunu söylüyor. Bu cins fırsatlar nadiren ortaya çıkar. Bu yüzden analist, SOL üzere altcoinlerin dikkate alınması gerektiğini vurguluyor.
Bluntz daha sonra Bitcoin’in en son fiyat hareketlerini kıymetlendirdi. Analiste nazaran Bitcoin, günlük grafikte boğa bayrağı formasyonunu kırıyor. Bu formasyon çoklukla, fiyat düşüşü öncesi süren bir yükseliş trendinin devam edeceğini işaret eder. Bu durumda, analist BTC’nin yükseliş trendine geri döndüğünü ve biraz daha risk almanın vaktinin geldiğini görüyor.
BTC şu anda 30,200 dolar bölgesine süreç görüyor. Blackrock ETF haberi ve Fed faiz üzere faktörlerin ortasında bu hafta bariz bir yükseliş ivmesi kazandı. Teknik analist Bluntz, bu ortamda aşağıdaki formasyonu takip edeceğini söylüyor.
Solana NFT’leri tekrar merkez sahneye çıkıyor
Son kısımda, NFT alanında öne çıkan bir Blockchain olan Solana’nın rekabette ne durumda olduğuna bakalım. CRYPTOSLAM’ın dataları, son yedi günde NFT alıcı sayısının %125’in üzerinde, satıcı sayısının ise %81 arttığını ortaya koydu. Bu sayede Solana NFT’nin toplam süreç ve satış hacmi de sırasıyla %36 ve %5 arttı.
Santiment’in grafiği de benzeri bir büyüme modeline işaret etti. Solana’nın NFT süreç sayısı ve USD cinsinden toplam NFT süreç hacmi yürek verici görünen geçen hafta kıymetli ölçüde arttı.
Dune’un bilgileri ayrıyeten, SOL NFT’lerin artan kullanımı ve benimsenmesini yansıtan faal cüzdan sayısının da arttığını ortaya koydu.
Haber akışı
Solana Da, Solana ekosistemiyle ilgili güncellemeleri paylaşan tanınan Twitter hesabıdır. Geçtiğimiz günlerde paylaştığı tweet ile önümüzdeki günler için umut verdi. Solana’da epey yeni koleksiyon yayınlandı. Tweet’e nazaran koleksiyonlar ortasında yer alan NFT’ler:
Yeni lanse edilen koleksiyonlar, Solana NFT’lerinin yeni müşteriler çekebildikleri için büyümelerine daha fazla yardımcı olabilir. Kriptokoin.com‘dan takip ettiğiniz üzere SOL, hafta başında bu ivmeyi kazanmaya başladı.
Kurban Bayramı’na sayılı günler kala, Bayrampaşa’daki küçükbaş kurban satış ve kesim yerleri Bayrampaşa Belediyesi Zabıta ve Sağlık İşleri müdürlüklerine bağlı ekipler tarafından bir bir denetlendi. Bayramın sonuna kadar devam edecek olan denetimlerle vatandaşların kurban ibadetlerini sorunsuz bir şekilde yerine getirmeleri amaçlanıyor.
İslam âleminin en önemli günleri arasında yer alan Kurban Bayramı yaklaşırken Bayrampaşa Belediyesi Zabıta ve Sağlık İşleri müdürlüklerine bağlı ekipler de ilçedeki küçükbaş kurban satış ve kesim merkezlerinde denetimlerini yoğunlaştırdı. Denetimlerde kesim bıçakları, et parçalama tahtaları, asma kancaları, hava kompresörleri ile resmi evraklar ve alan temizliği tek tek kontrol edildi. Ayrıca kurban satış ve kesim alanlarında çalışan personelin sağlık taraması yapıldı ve kıyafetleri antibakteriyel kıyafetler ile değiştirildi. Bone, eldiven ve ilk yardım malzemelerinin temin edilmesi sağlandı. Bayramın sonuna kadar devam edecek olan denetimlerle vatandaşların kurban ibadetlerini sorunsuz bir şekilde yerine getirmeleri amaçlanıyor.
Merve ÖZDEMİR ÇEVİK – Onur POLAT / Herkes Duysun BURSA (İGFA) – NOSAB Yönetim Kurulu Başkanı Erol Gülmez, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in ortodoks ekonomi modeline geçiş süreci ile yeni dönemde Bursa’nın, ülkenin üretim politikasına yönelik katkılarını değerlendirdi.
NOSAB Başkanı Erol Gülmez, ekonomide yeni şeylerin denenmesinin faturasının ağır olduğunu, bundan sonraki süreçte daha önceden yapılan hataların tekrarlanmamasını istediklerini söylerken, “Biz ülke olarak yeni bir şey icat etmeye kalktık ve bunun faturasını gördük. Merkez Bankası rezervlerimizi yitirdik, ekonomide dengeleri bozduk. Artık iş sürdürülemez bir duruma geldi. Yeni kabine ile daha önceden tanıdığımız bir ekibe ekonomiyi teslim ettiler. Umarım ki daha önce yapılan hatalar yapılmaz. Gerçekten sözde değil özde ortodoks ekonomi politikaları uygulanır. Uygulanırsa da hızla düzelme olacağını düşünüyoruz. Olmaması için bir sebep yok ama bu kolay değil. Bütün rezervinizi tüketmişsiniz, hatta altınlarınızın bir kısmını bozdurmuşsunuz, eliniz çok zayıf, uzun zamandır politika faizini tek haneli rakamlarda tutmuşsunuz ama gerçek reel faizler öyle değil. Hatta bu dengeyi sağlamak için TÜİK’in enflasyonu düşük gösterme çabası devam etmiş. Bunların hepsinden vazgeçilmesi lazım. Gerçek faiz ne ise o olmalı, döviz baskılanmamalı” diye konuştu.
“ASGARİ ÜCRETİN ARTIŞINI BU ORANDA BEKLEMİYORDUK”
Özellikle ihracatçı firmaların dövizin baskılanması ve diğer girdilerimizin artmasından dolayı uzun süreden beri faaliyetlerini zor devam ettirdiklerini belirten Başkan Gülmez, “Seçim sonrası döviz kuru biraz yükselmeye başlayınca umutlanmıştı bu firmalar fakat asgari ücretin artışını bu oranda beklemiyorduk. Yüzde 20 civarında bekliyorduk. Beklentimizin üzerinde bir artış oldu. Eğer doları 23-24 bandında sürdürmeyi devam ettirirlerse bu kez yine umutlarımız boşa çıkmış olacak. O nedenle dövizin biraz daha yükselmesine müsaade edilmesi, müdahale edilmemesi lazım geldiğini düşünüyorum. Merkez Bankası Para Kurulu’nun alacağı karar çok önemli. Onların işi de çok zor. Aslında faiz beklentisi yüzde 25’in de üstünde. Bankaların beklentisi yüzde 40’lar seviyesinde. Faiz yüzde 40’lara çıktığında bu kez dövizin geri gelme olasılığı söz konusu” diye konuştu.
“OTOMOTİV SEKTÖRÜ BURSA SANAYİSİNİ DE BÜYÜTECEK”
Bursa’nın üretim politikasına katkılarını da değerlendiren NOSAB Başkanı Erol Gülmez, Bursa’da 4 tane otomobil fabrikası olduğunu hatta birkaç yerde ufak elektrikli araç üreten yerlerin de olduğunu söylerken, “Bursa otomotiv sektöründe merkez üs ve hatta Avrupa’da bilinen iddialı bir üs. O nedenle otomotiv sektörü de büyümeye başladı. Dolayısıyla Bursa sanayisini de büyütecek ve aynı paralelde geliştirecek. Bu ivmeyi daha da arttırabilmek için biz üreticilere hükümetin destek olması lazım. Üzüldüğüm şey; maalesef parasını ranta yatıranlar, her zaman bizden daha fazla para kazanıyorlar. Biz devletten diğer gelişmiş ülkelerin veya yeni gelişmekte olan Doğu Avrupa ülkelerinin yaptığını yapmasını istiyoruz. Çeşitli zamanlarda destekler veriliyor ama bunlar yeterli değil. Bir de bu ülkede rant ekonomisinden devlet mutlaka vergi almalı. İnsanlar ranttan o kadar para kazanıyor ve hiç vergiye tâbi değiller.” dedi.
GAZİANTEP (İGFA) – Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Fatma Şahin, İslahiye’de Eyüpsultan Belediyesi tarafından yapılan kalıcı deprem konutlarının anahtar teslim törenine katıldı.
İslahiye’de gerçekleşen törene Gaziantep Vali Vekili Muhammet Önder, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin ve Eyüp Sultan Belediye Başkanı Deniz Köken ve İl protokolü katıldı.
Kalıcı deprem konutlarının anahtar teslim töreninde açılış konuşması yapan Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, depremin ardından Eyüpsultan Belediyesi’nin desteğinin her zaman olduğunu vurgulayarak, “Sağına bakıyorsun Eyüpsultan orada, bir şeyler yapmaya çalışıyor. Neyi varsa vermeye çalışıyor. Bu çok kıymetli bir şey. Bu sebeple Eyüpsultan Belediye Başkanı Deniz Köken’e teşekkür ediyorum. Büyük millet olmanın gereği yapıldı. Herkes buraya koştu. Bütün dünya buraya koştu. Şimdi karşımızda kalıcı konutlarla Eyüpsultan başkanımızın, ilçe başkanımızın şahitliğiyle bugün açılışını yapıyoruz.” dedi.
“BİZ DEPREM YAŞAMADIK, KÜÇÜK KIYAMET YAŞADIK”
Yaşanan deprem felaketinin ardından çalışma detayları hakkında bilgi veren Şahin şu sözlerle devam etti:
“İnsan ömründe belli tarihler vardır hiç unutulmaz. 6 şubatta o gün bir tarih oldu hepimiz için. Biz deprem yaşamadık, küçük kıyamet yaşadık. O kadar ağır bir sınava girdik ki. Öncesi, sırası, sonrası diye deprem master planı yapmıştık. Hiçbir master planının uygulaması mümkün değildi. 15 milyon insan, 11 şehir çok büyük bir alan. Herkes kendi canı derdine düştü. Biz sizin emrinizdeyiz. Türkiye yüzyılı dedik. Biz bu dünyayı birlikte cennete dönüştüreceğiz. Türkiye yüzyılı depremden zarar gören, canı yanan, Allah’ına şükredip, liderine inanan ve bunun için gayret gösteren İslahiye’nin Yüzyılı olacak.”
AFETZEDELERİN YARALARI BİR BİR SARILIYOR
Gaziantep Vali Vekili Muhammet Önder, 6 Şubat depreminde vefat eden vatandaşlara rahmet dileyerek, “Depremin ilk gününden beri Cumhurbaşkanımız, bakanlarımız, Koordinatör valilerimiz, mülki idare amirlerimiz, belediye başkanlarımız ve her birimiz elimizde olan imkanları sonuna kadar kullanarak bölgeye hizmet etmeye çalıştık. Yaraların sarılmasına çalıştık. Bu yara sarma faaliyetlerinden bir tanesi de Eyüpsultan Belediye Başkanımızın hediye etmiş olduğu konutların açılışı için buradayız” diye konuştu.
Eyüpsultan Belediye Başkanı Deniz Köken, depremin ardından İslahiye ilçesi için gereken her çalışmaya destek verdiklerini belirterek, “Afetler her zaman her tarihte olmuştur. Bu dönem biraz daha farklı oldu. Bu bölgenin ölçüsü biraz daha büyük oldu. Bu süreçten sonra biz hem aşevi çalışması hem yaşam alanı derken burayı kurduk. Bize uzun vadede kullanılacak evler lazım dediler. Sonucunda bu çalışma ortaya çıktı. Yapılınca güzel şeyler olabiliyor. Yeter ki gayret edelim. 55 günde 50 metrekare bahçesi olmak üzere toplamda 100 metrekare kullanım alanı gibi oldu.” diye konuştu.
Konuşmaların ardından depremzedelere yönelik kalıcı konutların anahtar teslim törenine geçildi. Protokol üyeleriyle ve çocuklarla kurdele kesim töreni yapıldı. Programın sonunda konut hak sahipleri ile protokol üyeleri günün anısına fotoğraf çektirdi. Programın ardından protokol üyeleri yapılan konutları incelemede bulundu.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, kira düzenlemesi ve taşınmaz satış kontratlarının noterliklerde yapılmasına yönelik uygulamaya ait AA’ya açıklamalarda bulundu.
Kiralara yüzde 25 artış sonu getiren düzenlemenin geçen yıl yapıldığını ve bir yıllık müddetinin olduğunu hatırlatan Bakan Tunç, 1 Temmuz prestijiyle bu müddetin dolacağını belirtti.
Tunç, kira düzenlemesiyle ilgili talepler doğrultusunda yeni bir karar almanın gerektiğini, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da bu düzenlemeyi dün partisinin TBMM Küme Toplantısı’nda açıkladığını tabir ederek, “Geçen yılki müddete 1 Temmuz dahildi. 2 Temmuz 2023’ten itibaren 2 Temmuz 2024 tarihine kadar bir yıl müddetle konut kiralarında kira artışı yüzde 25 üst hudut olarak uygulanacak” dedi.
Adalet Bakanlığı olarak kira düzenlemesine yönelik teknik çalışmayı tamamladıklarını kaydeden Tunç, düzenlemenin Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin gündemine geleceğini söyledi.
Bakan Tunç, bayramdan sonra bu mevzunun Meclisin birinci işlerinden olacağını, sunulacak torba kanunla düzenlemenin yasalaşacağını bildirdi.
Fahiş kiralarla ilgili vatandaşlardan birtakım şikayetlerin geldiğini ve bunlara duyarsız kalınamayacağını aktaran Tunç, Ticaret Bakanlığının fahiş fiyatlarla ilgili kimi önlemler aldığını anlattı. Yılmaz Tunç, fahiş fiyatla ilgili ceza düzenlemelerinin daha evvel yapıldığını anımsattı.
Kira uyuşmazlıklarında orta buluculuğun eylülden itibaren dava koşulu haline geleceğini bildiren Adalet Bakanı Tunç, bu uyuşmazlıkların mahkemelere gitmeden barışçıl biçimde tahlile kavuşturulacağını belirtti. Bakan Tunç, konut sahibi ile kiracı ortasındaki uyuşmazlıkların derinleşmemesini istediklerini lisana getirdi.
“Hafta sonlarında da taşınmaz satışı gerçekleşmiş olacak”
Taşınmaz satış kontratlarının noterliklerde yapılmasına yönelik uygulamaya ait de açıklamalarda bulunan Tunç, bu bahiste yasal düzenleme yapıldığını hatırlattı.
Yeni uygulamanın tapu müdürlüklerindeki yoğunluğu azaltacağını, vatandaşların süreçlerini daha kısa ve süratli müddette tamamlamasını sağlayacağını belirten Tunç, şöyle devam etti:
“4 Temmuz’dan itibaren noterlerimizde gayrimenkul satışı, taşınmaz satışı yapılabilecek. Bu değerli. Noterlerimiz, nöbetçi noter uygulamasıyla hafta sonunda da açık oluyorlar. Münasebetiyle taşınmaz satışı, tapu dairelerinde yalnızca hafta içi yapılabilirken artık noterlerde de bu imkan getirildiği için hafta sonlarında da taşınmaz satışı gerçekleşmiş olacak.”
Gelecek döneme argümanlı bir takım ile girmek isteyen Galatasaray’da transfer listesinin üst sıralarında yer alan ABD’li orta saha oyuncusu Weston McKennie’den cevap geldi.
TEKLİFİ REDDETTİ
İtalyan basınından Corriere dello Sport’un haberine nazaran; bonservisi Juventus’ta bulunan ABD’li oyuncu, Galatasaray’ın ilgisine olumsuz yanıt verdi.
JUVENTUS SATMAK İSTİYOR
Haberde; McKennie’nin, Juventus’tan ayrılması halinde mesleğine Premier Lig yahut Bundesliga’da devam etmek istediğine yer verildi. Juventus tarafının ise McKennie’yi elden çıkarmak istediği ve 30 milyon euro civarında bir bonservis bedeli talep ettiği kaydedildi.
Geçtiğimiz dönemin birinci devresini Juventus, ikinci devresini Leeds United’ta olmak üzere 41 resmi maça çıkan 26 yaşındaki oyuncu bu maçlarda 3 gol 3 asist kaydetti.
Ulusal yelkenci Nazlı Çağla Dönertaş, Almanya’da düzenlenen Kieler Woche 2023 Yarışları’nda ILCA 6 kategorisinde birinci sırayı aldı.
Türkiye Yelken Federasyonundan yapılan açıklamaya nazaran, 11-22 Haziran tarihlerinde Almanya’da gerçekleştirilen ve 21 ülkeden toplam 43 atletin uğraş ettiği Kieler Woche 2023 Yarışları’nda ay-yıldızlı yelkenci Nazlı Çağla Dönertaş, ILCA 6 kategorisinde tepeye çıktı.
Google, ilgili uygulamaya geçmeden Harita adreslerini görme, Takvim aktiflikleri oluşturma ve muhakkak metinleri çevirme seçeneğiyle iOS için Chrome’u güncelliyor. Bir restoranın yerini bulabilir, kendinize o restoranı ziyaret etmeyi hatırlatabilir ve menüyü tek bir yerden inceleyebilirsiniz.
Gelecekteki bir güncelleme ayrıyeten Google Lens’i de kıymetli ölçüde daha kullanışlı hale getirecek. Yeni fotoğraflar çekmek yahut sinema rulonuzdan çizim yapmak için kameranızla arama yapma seçeneğine sahip olacaksınız. Android’de olduğu üzere, bir çiçek yahut olmazsa olmaz bir ceket görür ve onu çabucak bulmak isterseniz özellik size yardımcı olacak. İşlevsellik “önümüzdeki aylarda” kullanıma sunulacak.
Chrome’un iOS sürümü değerli bir güncelleme aldı
Haritalar’da yol tanımı almak yahut seyahat planınızı yönetmek üzere daha gelişmiş fonksiyonlar için yeniden de Google’ın özel uygulamalarını kullanmanız gerekecek. Bununla birlikte, güncellemeler, Chrome’u birebir anda birden fazla uygulama çalıştırmaya kıyasla vakitten (ve pil ömründen) tasarruf sağlayan her şeyi yapabilen bir uygulama haline getirmeli. Bu da Chrome’u iPhone’unuzun varsayılan tarayıcısı olarak Safari’den daha alımlı hale getirebilir.
Güncelleme, Google’ın Chrome Hareketlerini yahut göz atma bilgilerinizi temizleme ve ayarları denetim etme üzere tanınan tarayıcı vazifeleri için metin tabanlı kısayolları sunmasından kısa bir müddet sonra geldi. Kısaca söylemek gerekirse, şirket Chrome’u daha güçlü bir kullanıcı aracı haline getirmeye çalışıyor.
Önde gelen kripto para borsası Coinbase ve kripto araştırma şirketi The Block Research ortaklaşa yürüttüğü çalışmada Fortune 100 şirketlerinin blockchaine olan bakışını gözler önüne serdi.
Fortune 100 listesindeki şirketlere ulaşan bilgi uzmanları, dünya devlerine çeşitli sorular sordu. “The State of Crypto: Corporate Adoption” başlığıyla yayınlanan rapor, şirketlerin kripto para konusunda hayli istekli olduğunu gösteriyor.
Verilere nazaran 100 büyük şirketin %52’si, 2020’den bu yana kripto para ve blockchain alanında yatırım yapıyor.
2023 yılının ikinci çeyreğinden itibaren yatırım yapan şirketlerin %70’i projesini hayata geçirmeyi başardı. Bilgilerin birinci toplandığı 2020 yılında bu sayının %10 ile hudutlu olması, şirketlerin genelinin ortaya koyduğu projeleri ihmal etmediğini gösteriyor. 2023 sayılarına nazaran test basamağında olan kripto teşebbüsleri %20 düzeyinde. Teşebbüslerin %10’u ise geliştirme yapmaya devam ediyor.
“Küresel Finans Sistemi Değişecek”
Şirket dataları akabinde hazırladıkları raporda not düşen uzmanlar gelecek beklentilerini ortaya koydu. Dünya’nın en büyük işletmelerinin neden blockchain üzere emekleyen bir alana yatırım yaptığını tahlil eden uzmanlar değişim beklentisini işaret etti.
Rapor yayınlayan Coinbase uzmanları, Fortune 100 şirketlerinin geleceği odağına koyduğu vurgusunu yaptı. Araştırmacılar klasik finans sisteminin önümüzdeki yıllarda değişeceğini, bu nedenle şirketlerin kripto para bölümünde yeni yatırımlar aradığını düşünüyor.
NFT Yatırımı Yapan Dünya Devleri!
2021 yazından itibaren büyük popülerlik kazanan dijital sanat yapıtları de şirketlerin radarına girdi. Bilhassa giysi bölümü fizikî eserlerinin eşsiz NFT’lerini satarak bu alanda var olmaya çalışıyor. Coinbase araştırmacıları en çok NFT koleksiyonu çıkartan giysi devlerini raporunda paylaştı.
Spor giysi üreticisi Nike, 14 farklı NFT koleksiyonu ile açık orta tepeyi kapan marka oldu. Nike’ın akabinde ikinci sırayı yayın organı TIME’ın alması herkesin dikkatini çekti. Üçüncü koltuğu lüks giysi markası Dolce&Gabbana kaptı. Nike’ın en büyük rakibi olmasına rağmen Adidas yalnızca 3 koleksiyona sahip.
Gölcük Belediyesi Yalıdayız kültür-sanat etkinlikleri, “Alaturkadan Alafrangaya: Adab-ı Muaşeret” konulu söyleşi ile devam edecek.
Gölcük Belediyesi kültür-sanat etkinlikleri, Anadolu kültürünün izlerini geçmişten geleceğe taşıyor. Bu kapsamda düzenlenen Yalıdayız kültür-sanat etkinlikleri, “Alaturkadan Alafrangaya: Adab-ı Muaşeret” konulu söyleşi ile devam edecek. Osmanlı dönemindeki nezaket kurallarını içeren bir kavram olan “Adab-ı Muaşeret” konulu söyleşi; 23 Haziran Cuma günü saat 19.30’da Değirmendere Yalı Evleri Seramik Evi’nde düzenlenecek. Söyleşide Türk toplumunda geleneksel değerleri korumanın ve güncel toplumsal konulara uyum sağlamanın önemini vurgulanacak.
NEZAKET KURALLARI GELECEK KUŞAKLARA AKTARILACAK
Moderatörlüğünü Dr. Oğuz Polatel’in yapacağı söyleşide Doç.Dr. Fatma Tunç Yaşar’ın anlatımları katılımcılara; Osmanlı dönemindeki nezaket kurallarını içeren Adab-ı Muaşeret değerlerini hatırlatılarak, günlük yaşamlarında uygulamaları teşvik edilecek. Etkinlik ile ayrıca Anadolu kültürünün zenginliklerini gelecek nesillere aktarılacak.
ETKİNLİK ÜCRETSİZ OLARAK DÜZENLENECEK
Gölcük Belediye Başkanı Ali Yıldırım Sezer, ücretsiz olarak düzenlenecek etkinliğe hemşehrilerini davet etti. Etkinliklere katılmak isteyenler 0262 412 88 47 numaralı telefondan bilgi alabilecekler.
Dağ Holding, İstanbul Ispartakule bulunan Tual Comfort ve Konya’nın en gelişmiş lokasyonunda yer alan Tual Mabeyin projelerine özel satış kampanyası başlattı. Kısa süre devam edecek olan kampanya kapsamında banka kredisi olmaksızın ilk 1 yıl ödemesiz, 72 ay vadeli ödemelerle konut sahibi olmak mümkün.
Dağ Holding tarafından hayata geçirilen, prestijli yaşamın merkezi olmaya aday Tual Comfort ve yeşil alanlarıyla şehir hayatında rahat bir nefes aldıran Tual Mabeyin projelerinde avantajlı kampanya satışları başladı. Her iki projede de banka kredisi olmaksızın, vade farksız, ilk 12 ay ödemesiz ve 72 ay taksitle satış imkanıyla daire satışları başladı.
İstanbul ve Konya’nın günden güne güçlenen lokasyanlarında yer alan, Tual Comfort ve Tual Mabeyin projelerinin karlı yatırım olanağı sunduğunu belirten Dağ Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Dağ, hazırladıkları yeni kampanyanın konut almak isteyenler için önemli fırsat olduğunun altını çizdi. Mehmet Dağ “Gayrimenkul her zaman en önemli yatırım araçları arasında yer alıyor. Biz de ülkemiz ekonomisinin lokomotifi olan gayrimenkul sektöründe bulunmanın verdiği sorumlulukla hem yatırım yapmak hem de ev sahibi olmak isteyenler için özel satış kampanyası hazırladık. Dağ Holding olarak kendi finansal gücümüzü iki önemli projemizden konut almak isteyenlere sunduk. Banka kredisi olmaksızın, bir yıl geri ödemesiz, vade farksız, 6 yıllık ödeme planı oluşturabiliyoruz. Özellikle kredi kullanacaklar için değerli bir fırsat olacağına inanıyoruz.” dedi.
Dağ Holding’in İmzası İki Özel Tual Projesi
Tual Comfort; Modern mimari ve düzenli kentleşme modeliyle günden güne değer kazanan Ispartakule’nin en özel yaşam projelerinden biri olarak hayata geçiyor. Manzara bakımından avantajı ve konumuyla fark yaratan proje, 20 bin metrekare alan üzerine kurulu 480 farklı daire tipinden oluşuyor. Yepyeni bir yaşam vadeden Tual Comfort; yüksek standartlı malzemelerin kullanıldığı daireleri, kapalı otoparkları, aktivite zenginliği sunan sosyal tesisi, çevreci yaklaşımla dizayn edilmiş geniş peyzaj alanı, yüksek yoğunluklu ve yangın güvenlikli dış cephe yalıtımı gibi modern yapı teknolojileri ile yarının dünyası düşünülerek hazırlanıyor.
Konya’nın en gelişmiş ve en önemli lokasyonunda yer alan Tual Mabeyin projesi ise az katlı yatay mimarisiyle Konya’nın şehir hayatına yeni bir soluk getiriyor. 3+1, 4+1 ve 5+1 lüks daire seçenekleri ile doğayla iç içe bir yaşam sunan Tual Mabeyin; hastanelere, okullara, spor merkezlerine, alışveriş merkezlerine ve birçok parka yakın konumuyla fark yaratıyor.
Mehmet Dağ Hakkında:
Dağ Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Dağ, 1970 Konya doğumlu. İlköğrenim ve lise hayatını Konya’da tamamladı. Ardından İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği bölümünden mezun oldu.
1992 yılında kardeşleri Osman Dağ ve Mehmet Dağ ile Konya’da Dağ Holding’i kurdu. Tamamen yerli sermaye ile kurulan şirket Konya’da konut, ticari ünite ve AVM projelerine imza attı. İstanbul ve konya2da hayata geçen birçok proje ile sektörün prestijli ödüllerinin sahibi oldu.
Globalleşme stratejisinin ilk adımı olarak 2013 yılında şirketin merkezini İstanbul’a taşıdı.
Gayrimenkul sektöründen edindiği tecrübeyi yenilikçi ve gelişim vizyonu ile birleştiren Mehmet Dağ; enerji, sanayi, turizm ve perakende alanındaki grup şirketlerini hayata geçirdi.
Dağ Holding’in imzasını taşıyan başlıca projeler arasında Tual gölyaka, Tual Asya, Tual Comfort, Tual Bahçekent, Tual Adalar, Bahçekent Flora, Doğaşehir, Floraşehir ve Novaland Outlet yer alıyor
Beylikdüzü Belediyesi Bilgi İşlem Müdürlüğü, coğrafi bilgi sistemlerinin önemini vurgulamak amacıyla bu yıl ilk kez düzenlenen 1.Coğrafya Mesleki Kariyer Planlama Çalıştayı’na katıldı. Birçok akademisyen ve kamu çalışanlarının da katılım sağladığı çalıştayda, geliştirdikleri projeleri paylaşan belediye yetkilileri, sektördeki yenilikler üzerine de fikir alışverişinde bulundu.
1.Coğrafya Mesleki Kariyer Planlama Çalıştayı, bu yıl ilk kez Balıkesir’in Sındırgı ilçesinde gerçekleşti. Coğrafi Bilgi Sistemleri’nin geniş kapsamda ele alındığı çalıştaya sektör yetkililerinin yanı sıra çok sayıda akademisyen ve kamu çalışanı da katılım sağladı. Beklenti, ihtiyaç ve taleplerin değerlendirildiği çalıştayda, bugünün koşullarında coğrafi bilgi sistemlerinin gerekliliği ve önemine vurgu yapıldı. Çalıştayda, Beylikdüzü Belediyesi tarafından geliştirilen ve kullanıma alınan Kent Rehberi, E-imar, Kışla Mücadele, Afet Bilgi Sistemi, Veterinerlik ve Konteyner uygulamaları hakkında, Beylikdüzü Belediyesi Bilgi İşlem Müdürlüğü Coğrafi Bilgi Sistemleri personeli Adem Yüksel tarafından sunum yapılarak çalışmalar ve yenilikler üzerine bilgi paylaşıldı. “Şehrin geleceğini şekillendirmeyi hedefliyoruz”
Coğrafi verilerle beslenen kamu kurumlarının, Coğrafi Bilgi Sistemleri uygulamalarında diğer kamu kurumlarıyla entegre bir şekilde çalışmasının önemli olduğunu dile getiren Beylikdüzü Belediyesi Bilgi İşlem Müdürü Tuğçe Ceylan, “Daha güncel ve işlenebilir bir sistemi beraberinde getireceği için bu gibi çalıştaylara katılım sağlamak oldukça faydalı ve önemli. Bu yıl ilki düzenlenen 1.Coğrafya Mesleki Kariyer Planlama Çalıştayı da kurumlar ile güncel verilerin temini ve uygulamalar konusunda doğrudan bilgi aktarımında bulunulan verimli bir çalıştay oldu” dedi. Ceylan, ayrıca Coğrafya bilimini belediyecilik projelerinde aktif bir şekilde kullanarak şehrin geleceğini şekillendirmeyi hedeflediklerini ve bunun öneminin farkında olduklarına da dikkat çekti.
Merkez Bankası’nın haftalardır merakla beklenen faiz kararı 22 Haziran’da açıklandı. Merkez Bankası, siyaset faizini 27 ay sonra birinci kere yükselterek 6,5 puan artışla %15 olarak belirledi.
Yeni belirlenen oran, memleketler arası piyasalardaki %20-25’lik beklentinin altında kalınca döviz ve altında süratli yükseliş yaşandı. Öte yandan kararın akabinde Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’ten de kıymetli bir açıklama geldi.
“Fiyat istikrarına odaklanan ve finansal istikrarı gözeten kurala dayalı para politikası…”
Faiz kararının akabinde Twitter’dan açıklama paylaşan Mehmet Şimşek, istikrar, itimat ve sürdürülebilirliğin, hükûmetin Türkiye Yüzyılı vizyonunu somutlaştıran üç kavram olduğunu söz etti. Şimşek, Merkez Bankası’nın aldığı kararın da kıymetlendirilmesi gereken çerçeveyi şu formda paylaştı, dolarizasyonu bir bela olarak kıymetlendirdi:
“Önümüzdeki devirde izleyeceğimiz iktisat siyasetimiz da bu kavramlar ekseninde şekillenecek, 85 milyon vatandaşımızın ve gelecek kuşaklarımızın huzur ve inanç içinde daha müreffeh yaşamasını sağlamayı, bireylerin ve bir bütün olarak toplumun mutluluğa ulaşmasına imkan tanıyacak ekonomik çevreyi inşa etmeyi temel vizyon edinecektir.
Refah ve kalkınma için sürdürülebilir büyüme vazgeçilmez önkoşuldur. Sürdürülebilir büyüme bir yandan yatırımlar ve istihdam artışı başka yandan da verimlilik artışı ile sağlanır. Yatırım ve istihdam kararları için en değerli belirleyici etken öngörülebilirliktir. Finansman şartları çok elverişli de olsa, karlılık çok cazip de görünse öngörülebilirlik olmadan kalıcı yatırım ve istihdam artışı sağlamak mümkün değildir. Öngörülebilirliği sağlayacak olan ise inançtır. İtimat, lakin kurala nazaran siyasetler uygulanarak temin edilebilir.
– Fiyat istikrarına odaklanan ve finansal istikrarı gözeten kurala dayalı para siyaseti,
– Kamu bölümü mali istikrarında istikrarlı bir yapıyı ve sürdürülebilir bütçe finansmanını hedefleyen kurala dayalı öngörülebilir maliye siyaseti,
– Piyasa iktisadı, özgür kambiyo rejimi, dışa açık iktisat unsurlarına dayalı siyaset çerçevesi
Türkiye’ye çok önemli ölçüde sermaye akımı sağlayacaktır. Bu ise yatırımların ve üretimin finansmanını çok daha kolay hale getirecek, Türk lirasının tekrar istikrar kazanmasını, sağlam bir para ünitesi haline gelmesini sağlayacaktır.
Paramızın istikrarlı ve inançlı olması, dolarizasyon belasından kurtulmak için en tesirli tahlildir.
2002 yılından beri iktidarda olan hükümetlerimizin hükümet programlarındaki iktisat siyasetlerinde yer aldığı ve en son seçim beyannamemizde de tabir edildiği üzere iktisat ideolojimizin temeli; teşebbüs hürriyeti, piyasa iktisadı, dışa açık özgür kambiyo rejimi, dalgalı kur sistemi ve enflasyon hedeflemesi modeli prensipleri tarafından belirlenen çerçeveye dayanmaktadır.
Bugün Merkez Bankası’nın aldığı kararı bu çerçevede kıymetlendirmek gerek.”
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) İzmir Şubesi, Çeşme Temsilciliği dün ve bugün iki ayrı eylem gerçekleştirerek memurun barınma ve geçim sıkıntısına dikkat çekti. SES Çeşme İlçe Temsilciliği ve SES İzmir Şubesi, Çeşme Alper Çizgekanat Devlet Hastanesi önünde ‘Barınamıyoruz’, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Poliklinik Girişinde de ‘Geçinemiyoruz’ eylemi gerçekleştirdi. SES İzmir, Çeşme’de, “Barınma Sorununa Çözüm Lojmandır’ Ege Üniversitesi’nde de ‘Sefalet Ücretini kabul etmiyoruz. Yoksulluk sınırının üzerinde temel ücret istiyoruz” diye seslendi.
Bilim Sağlık Haber Ajansı (BSHA), Mayıs ayının sonunda ‘Çeşme’de ‘Kriz’ Patladı: Sağlıkçılar Barınamıyor, Mecburi İstikamet Köyler!’ başlıklı haberinde sağlık emekçilerinin sahil beldelerindeki yüksek kiralar nedeniyle geçinememesi konusunu gündeme getirmişti. SES İzmir Şubesi Eş Başkanı Nursel Yücesoy, BSHA’ya yaptığı açıklamada lojman taleplerini iletmişti.
SES İzmir: Kamu Emekçileri Barınamıyor, Geçinemiyor…!
Sağlık emekçilerinin birincil sorunu ‘geçim derdi’ oldu. 2023 yılı temmuz ayı asgari ücretinin 11 bin 402 lira olarak açıklanmasının ardından sıra seçim sonrasına bırakılan memur zammına geldi. En düşük memur maaşının net 22 bin TL olacağı seçim öncesinde açıklanmıştı. Seçimlerin sona ermesiyle artan enflasyon nedeniyle memurlar 22 bin TL değil, yoksulluk sınırının üzerinde bir zam talebiyle meydanlardan sesini hükümete duyurmak için eylemlilik süreci başlattı.
Gelen Doktor ve Sağlık Emekçileri Barınamadığı İçin Gidiyor!
SES İzmir Şubesi Çeşme Alper Çizgekanat Devlet Hastanesi önünde gerçekleştirdikleri eylemde sağlık çalışanlarının sahil beldelerindeki kira fiyatları nedeniyle ‘barınamama’ sorununa dikkat çekti. Basın açıklamasında, Çeşme Devlet Hastanesi’nde yıllardır tüm sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin beldeye atanıp sonra hızla geri dönme çabaları ile sonuçlanan değişim sirkülasyonu yaşandığına dikkat çekilerek, “Gelen doktor zorunlu hizmet süresini doldurup 1 yıl sonra gitmekte, sözleşmeli sağlık personeli mecburi hizmetini doldurup geri gitmektedir. Hastaneye atanan insanlar korkunç kira ücretleri ve hayat pahalılığından dolayı buraya gelmemeyi tercih ediyor ve maalesef bugün olan hizmet yarın olmayacak seviyeye geliyor. Bunun temel sebebi barınma sıkıntısından kaynaklanmaktadır. Aldığı maaşından fazlasını kiraya veren bir sağlık çalışanını burada tutamazsınız. Bir ay boyunca çalışmanın karşılığından fazlasını kiraya veren öğretmeni burada tutamazsınız. Aramızda uzun zamandır İzmir’de kirada oturup her gün 140 kilometreden fazla yol yapan sağlık ve sosyal hizmet emekçileri var. Yeni gelenlerden yıllık kira bedelini peşin ödemeye maruz kalmış arkadaşlarımız var. Çalışma koşullarımızın kötülüğü, yetersiz gelirimiz, işyerlerinde yaşanan mobbing ve baskı nedeniyle zaten gün geçtikçe bozulan fiziksel ve ruhsal sağlığımız yaşadığımız barınma sorunu nedeniyle katlanılamaz bir hal almıştır. Geçinme baskısı, mobbing, uzun ve yorucu çalışma saatleri nedeniyle özellikle işkolumuzda intihar olaylarında ya da kalp krizi vakalarında artış olduğunu hepimiz gözlemliyoruz. Üstüne birde barınma sorunu nedeniyle yaşanacak olumsuzlukları bile düşünmek istemiyoruz” denildi.
Çeşme’de Barınamayan Sağlıkçıların Bedeli Halka Yansıyor!
Basın açıklamasında, “Çeşme’ye atanan fakat ekonomik sıkıntıdan tutamadığınız çalışanların bedelini tüm Çeşme halkına personel eksikliği sonucu hizmet aksaması olarak yansımaktadır. Personel eksikliği hizmet yoksunluğu demektir. Hastanemizde Fizik tedavi polikliniğinin görevlendirme ile geçiştirilmesinin temel sebebi barınma sorunudur. 3 yıldır olmayan dermatoloji polikliniğinin sebebi maalesef yine barınma sorunu ile alakalıdır. Şunu çok iyi biliyoruz ki bu problem çözülürse eksik polikliniklerimizin tekrardan hizmete geçeceğidir. Ayrıca boş olan kadroların dolacağı istihdamın artacağıdır” cümlelerine yer verildi.
Sağlık Bakanı Koca’ya Seslendiler: Lojman İstiyoruz!
Çeşme Devlet Hastanesi önünde gerçekleştirilen basın açıklamasında SES İzmir Şubesi, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya seslenerek şunları söyledi: “Tatil beldelerinde fahiş kira ücretlerini karşılayamıyoruz. Burada tatil değil hizmet için geldik. Talebimiz açık ve nettir. Barınma sorunumuzun çözülmesi için turistik bölgeler ile büyükşehirler başta olmak üzere sosyal konut projelerine ve lojman yapımlarına hız verilmelidir. Yeterli konut ve lojman yapılıncaya kadar barınma sorununu çözmek için kira yardımı güncel fiyatlar oranında verilmelidir. Elbette bunlarda kalıcı çözüm değildir. Nihai çözüm olarak; Temel ücretlerimizin yoksulluk sınırı üzerine çıkarılması gerekmektedir. Yoksulluk sınırı üzerine yapılan işin niteliği ve riski, eğitim durumu, hizmet yılı gibi kriterler ile temel ücret belirlenmelidir. Bunu elde edinceye kadar mücadeleye devam edeceğiz.”
Kamu Emekçilerinin Maaş Talebi 35 Bin TL!
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan dün en düşük memur maaşının net 22 bin TL olacağını açıkladı. Kamuda görevli sağlık emekçilerinin memur zammının yoksulluk sınırı olan 33 bin 752 TL’yi aştığını, en düşük memur maaşının 35-40 bin TL bandında olmasına yönelik taleplerini dile getiriyor. SES İzmir Şubesi bugün saat 12.30’da Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi önünde ‘Sefalet Ücretini Kabul Etmiyoruz Yoksulluk Sınırının Üzerinde Temel Ücret İstiyoruz’ konulu bir basın açıklaması gerçekleştirdi. En düşük memur maaşının 35 bin TL ve üzerinde olması çağrısında bulunuldu.
Artık Bıçak Eti Çoktan Geçti Kemiğe Dayandı: 22 Bin TL Eridi!
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi önündeki eylemde sağlık emekçileri, “14 Mayıs ve 28 Mayıs seçimleri geride kaldı. Seçim sürecinde farklı gündemlerle perdelenmek istense de geçim derdimiz sürüyor. Zamlar, hayat pahalılığı, eriyen ücretlerimiz, maaşlarımız temel gündemimiz olmaya devam ediyor. Bilindiği üzere seçim yarışını kazanan mevcut iktidar seçim öncesinde bize çeşitli vaatlerde bulundu, sözler verdi. Yılın başında maaşlarımıza enflasyon farkı, toplu sözleşme zammı ve refah payı toplamı olarak yapılan %30’luk artış çoktan eridi. Diğer taraftan “en düşük memur maaşı 22 bin TL’yi bulacak” vaadi döviz kurunda son bir haftada yaşanan rekor atış ile daha şimdiden dolar cinsinden 200 dolar (%20) erimiştir. Döviz kurunun önümüzdeki günlerde daha da artacağını, dolayısıyla vaat edilen maaşların daha cebimize girmeden yeni zamlarla, enflasyonla eriyeceğini söylemek için kâhin olmaya gerek yoktur. Buradan yüksek sesle bir kez ifade ediyoruz. Temel tüketim maddelerine gelen zamlar katlanılabilir olmanın ötesine geçti. Doların yükselmesiyle tetiklenen zamlar, âdete iğneden ipliğe sağanağa dönüştü. Canımızı yakıyor. Ev kiraları kontrolsüz bir hızla yükseliyor. Ulusal basında da görüldüğü gibi Sağlık emekçileri aldığı ücretin üç birini hatta bazen yarısını kiraya veriyor. Oysa elimize geçen ücretler her gün değersizleşiyor. Artık bıçak eti çoktan geçti kemiğe dayandı. Patronların ve sermayenin yarattığı krizi hayatımızı aç geçirerek ödemek istemiyoruz” şeklinde tepkilerini dile getirdi.
Taleplerimiz Gerçekleşinceye Kadar Mücadele Edeceğiz!
Basın açıklamasında sağlıkçılar, “Türkiye’nin bir asgari ücretliler ülkesine dönüştürüldüğü, her iki kişiden birine açlık sınırının 2 bin 500 TL altında kalan bir asgari ücretin reva görüldüğü koşullar değiştirilemeden maaşlarımızın sadece seçim dönemlerinde artırılması çözüm değildir. Kalıcı çözüm en düşük kamu emekçisi maaşını hemen eş ve çocuk yardımı kalemlerinde kira yardımı, yakacak yardımı gibi sosyal yardımlarda yapılacak artışlarla 35 bin TL’ye ulaşan yoksulluk sınırının üzerine çıkarmaktan, zam görüşmeleri yeni başlayan asgari ücreti de açlık sınırının altından insanca yaşamaya yetecek bir seviyeye çıkarmaktan geçmektedir. Öte yandan onlarca yandaş ve etkisiz sendikanın ortasında kafası karışan sağlık emekçilerine sesleniyoruz. Bu kadar büyük bir krizde bile hala istikrar diyerek bu tabloya ortak olan sözde sendikaları, yapay ayrımlar yaratarak emekçileri bölen tüm sendikamsı yapılara yol vermenin ve SES’te birleşmenin zamanı. Gelin hep birlikte insanca yaşamanın ve çalışmanın mücadelesini verelim. Artık gerçek anlamda bir mücadeleden ve birleşmekten başka yolumuz yok. Yine seçimden önce “bedava doğalgaz” müjdesi verildi. Ama daha on gün önce bu müjdenin enflasyonu düşük göstermek için TÜİK’in sepet oyununa meze edilmesi, faturanın ücretlilere kesilmesi gibi bir hileye tanık olduk. Bu nedenle seçim öncesi verilen sözlerin yerine getirilmesine ilişkin süreç iktidarın tek taraflı belirlemelerine, insafına bırakılamayacak kadar önemli bir süreçtir. SES ve KESK olarak taleplerimiz gerçekleşinceye kadar için mücadele edeceğimizi ve sürecin yakın takipçisi olacağımızı buradan sağlık ve sosyal hizmet emekçilerine ilan ediyoruz” diyerek taleplerini sıraladı.
Sağlık Emekçilerinin Acil Talepleri Şöyle Sıralandı:
Yoksulluk sınırının üstünde emekliliğe yansıyan temel ücret
3600 ek göstergenin birinci dereceye yükselen tüm kamu emekçilerini ayrımsız kapsamasının sağlanması,
Mülakatın kamuya alımda ve görevde yükselmede tamamen kaldırılması,
Kiracı olan veya hali hazırda ev kredisi ödemekte olan tüm kamu emekçilerine kira yardımı verilmesidir. (BSHA-Bilim Ve Sağlık Haber Ajansı)
Demokratik Sağlık-Sen Genel Başkanı Togan Demircan, memur zammı konusunda Bilim Sağlık Haber Ajansı’na açıklamada bulundu. Demircan, “Seçim dönemlerinin meşhur vaatlerinden işçi ve memur ile emekli dul yetim aylıklarına zam oranları. Geçtiğimiz günlerde asgari ücret belirlendi hayırlı olsun. Şimdi merakla memur ve emekli için Sn. Cumhurbaşkanı tarafından seçim öncesi, ‘En düşük memur maaşını, en düşük kamu işçisi maaşından aşağı kalmayacak şekilde düzenleyeceğiz. Kamu işçilerinde olduğu gibi en düşük maaşı yine 15 bin liraya çıkararak üzerine de enflasyon ve refah payı olarak benzer bir artış yapacağız.” demişti. Bugün memur ve emeklilerimiz bir an evvel bu rakamın açıklanmasını bekliyor. Umarız geçmiş dönemlerden çok daha iyi bir oran belirlenir. Malum 14 Mayıs ve öncesi ile bugünün alım gücü arasında bir kayıp var” dedi.
Memur-Sen ve Kamu-Sen’e Eleştiri!
Demircan sözlerine şöyle devam etti: “Ben biraz Memur-Sen ve Kamu-Sen konfederasyonlarını eleştirmek ve bu yanlış tutumlarından dönmelerine vesile olmak istiyorum. Şöyle ki biz sendikalar emeği temsil ediyoruz. Emekçinin çok daha iyi şartlarda çalışarak, refah düzeyinin daha iyi olması için gayret sarf ediyoruz. Bir talepte bulunurken veya dillendirilen rakamlar değerlendirildiğinde ülkemizin ekonomik durumunu da göz önünde bulundurmak gerekir ancak kamu görevlilerinin de durumlarını göz önünde bulundurmak, empati yapmak gerekir. Yukarıda Sn. Cumhurbaşkanımızın ifadesini paylaştım, en düşük memur maaşını, en düşük kamu işçisi maaşından aşağı kalmayacak şekilde düzenleyeceğiz diyor. Ama bir sendika başkanı da çıkıp diyor ki “22 bin lira talep ettik.” Yarın da diyecek ki “talebimiz karşılık buldu.” Peki kıymetli başkanım sizin bir yıldır yaptırmadığınız, diğer konfederasyonun her ay yaptırdığı açlık ve yoksulluk sınırı kaç lira, neden yoksulluk sınırı altın da bir oranı talep ediyorsunuz? Siz kamu emekçilerini temsil etmiyor musunuz? Yeni kabine üyelerini dönüşümlü olarak her gün ziyaret ediyorsunuz, bu ziyaretlerin konusu nedir? Sayın Bakanlarımıza kamu görevlilerinin geçim zorluklarından bahsediyor musunuz? Yoksa biriniz Elif Vav diğeriniz şanlı bayrağımızı mı hediye ediyorsunuz. İnanın bunlar sizi bağlar. Biz ülkemizi ve milletimizi hepinizden çok seviyoruz. Zaten ülkesini ve milletini çok seven herkes doğruları söylemekle mükellef. Lütfen bu ziyaretlerinizde kamu çalışanlarının sorunlarını, yaşadıkları geçim sıkıntılarını Sn. Cumhurbaşkanı’mıza dosdoğru iletin, biz iletiyoruz. Siz de iletin.”
“Aylığın Asgari Ücretin Altında Kalırsa, Sendikanı Sorgulamalısın”
“Bir diğer taraftan kamu işçisi arkadaşlarımızın zam oranları açıklandığı günden beri kendisini onunla kıyaslayan, şimdi de asgari ücret tespit komisyonu tarafından beyan edilen rakam sonrası “memur maaşı asgari ücretin altında kaldı” diye feryat figan eden değerli arkadaşım az sakin olalım” diyerek sözlerine devam eden Togan Demircan, “Memur maaşı asgari ücretin altında kalmaz. Sorgulaman gerekenin bu olmadığını aslında sende biliyorsun. Velev ki aylığın asgari ücretin altında kaldı, sendikanı sorgulamalısın” dedi. Demircan, “Toplu sözleşme ikramiyesi adı altında seni nasıl köşeye sıkıştırdıklarını anımsamalısın. Seni 170 lira uğruna nasıl zorla üye yaptıklarını hatırlamalısın. Altıncı dönem toplu sözleşme masasında % 5 ve ikinci dönem için % 7, 2023 yılı için toplamda % 14’e nasıl imza attıklarını ve bunu nasıl tarihi kazanım olarak duyurduklarını hafızanda canlandırmalısın. Seyyanen zam teklifini ellerinin tersi ile nasıl ittiklerini unutmamalısın. Senin altı ay boyunca finanse etmek durumunda kaldığın enflasyon farkını sana nasıl zam gibi algılattıklarını anlamalısın. Tüm bunları anlamak istemez ve kendilerini hükümetin sendikasıyız diye nitelendiren ve buna karşılık “hükümetin sendikası mı olurmuş” demez ve üye olarak desteğini bu sendikalara verirsen bu oranlarla da yaşamaya ve hatta yaşamaya çalışmaya devam edersin. Bir silkelenip kendimize gelmeliyiz. Devlet hepimizin, siyasi erk, milletin iradesi hepsine saygımız sonsuz. Lakin aş, iş senin. Senin yetkiyi verdiğin temsil kabiliyetini kaybetmiş sendika maalesef beni de temsil ediyor. Bu yüzden kamu işçisinin maaşını, tediyesini, fazla mesai ücretini ve diğer gelirlerini eleştirirken veya asgari ücretin, aylığının üstünde olduğunu eleştirirken sendikanı, sendika başkanının aylığının on katı maaşını ve beraberindeki sendikaların taleplerini ve sizi nasıl temsil ettiğini de lütfen gözden kaçırma” şeklinde açıklamasına son verdi. (BSHA-Bilim Ve Sağlık Haber Ajansı)
Citi stratejistleri Luis E Costa Ve Bhumika Gupta, TCMB faiz artırım kararı sonrası yayımladıkları notta “Model portföyümüzde uzun Dolar/TL durumuna geri dönüyoruz” sözlerini kullandı.
Kurum 30 gayesi ve 22 ziyan kes düzeyleriyle 3 aylık forward dolar/TL alımı önerdi.
Stratejistler, dolar talebini artırabilecek KKM’nin kısmi olarak kaldırılması üzere potansiyel adımların atılmasını öngörüyor.
Citi stratejistleri, tavsiyelerine yönelik riskin iktisadın daha yüksek dolar/TL ve faiz şokuna reaksiyon vermesiyle birlikte regülatörlerin statükoya geri dönüşü olduğunu bildirdi.
TCMB’nin faiz kararı sonrası Dolar/TL üst taraflı hareket etti
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Perşembe günü yapılan Para Siyaseti Konseyi toplantısında siyaset faizini yüzde 8,5’ten yüzde 15’e çıkarma kararı almıştı.
Faiz artışı sonrası dolar/TL kuru üst taraflı hareket ederek 24,5 düzeyinin üzerine çıkmıştı.
Cihaz bilgilerini depolamak ve/veya bunlara erişmek için çerezler gibi teknolojiler kullanıyoruz. Bunu, göz atma deneyimini geliştirmek ve kişiselleştirilmiş reklamlar göstermek için yapıyoruz. Bu teknolojilere izin vermek, bu sitedeki tarama davranışı veya benzersiz kimlikler gibi verileri işlememize izin verecektir. Rıza vermemek veya rızayı geri çekmek, belirli özellikleri ve işlevleri olumsuz etkileyebilir.
fonksiyonel Always active
Teknik depolama veya erişim, abone veya kullanıcı tarafından açıkça talep edilen belirli bir hizmetin kullanımını sağlamak veya yalnızca bir elektronik iletişim ağı üzerinden bir iletişimin iletimini gerçekleştirmek gibi meşru bir amaç için kesinlikle gereklidir.
Preferences
The technical storage or access is necessary for the legitimate purpose of storing preferences that are not requested by the subscriber or user.
İstatistik
Yalnızca istatistiksel amaçlar için kullanılan teknik depolama veya erişim.The technical storage or access that is used exclusively for anonymous statistical purposes. Without a subpoena, voluntary compliance on the part of your Internet Service Provider, or additional records from a third party, information stored or retrieved for this purpose alone cannot usually be used to identify you.
Reklam
Teknik depolama veya erişim, reklam göndermek için kullanıcı profilleri oluşturmak veya benzer pazarlama amaçlarıyla bir web sitesinde veya birkaç web sitesinde kullanıcıyı izlemek için gereklidir.
