Gün: 23 Haziran 2023

Son vakitlerde İstanbul merkezli bir kripto para vurgunuyla ilgili çarpıcı detaylar ortaya çıktı. ‘By Hünkar’ takma isimli Ahmet D., TikTok fenomeni Arslan Bey’den gebe kalan Çağla Çağlayan’a 13 milyon lira karşılığında zorla ilaç içirerek bebeğini düşürdüğü savlar arasında…

TikTok kripto para vurgunu: İnanılmaz ayrıntılar ortaya çıktı

İstanbul Emniyet Müdürlüğü Siber Hatalarla Uğraş Şube Müdürlüğü grupları, TikTok hesapları üzerinde yaptıkları çalışma sırasında birtakım yayınlardaki konuşmalardan şüphelenerek bir araştırma başlattı. Yapılan incelemeler sonucunda, dolandırıcılığın ve TikTok’un güvenlik açığının kelam konusu olduğu yayınlara dair ipuçları ortaya çıktı.

Polis grupları, incelemeler sırasında 4 binden fazla banka hesabını denetim etti. Bunlardan 1,2 milyar lira meblağında para akışı tespit etti. Araştırmalar sırasında para gönderen bireylerin, TikTok fenomenleriyle mutabakatlı oldukları ortaya çıktı. Ayrıyeten bir birçoklarının dolandırıcılığa karıştıkları göze çarptı.

TikTok’un para ünitesi “jeton” kullanıldı

TikTok’un “jeton” isimli sanal para ünitesinin iade edilebildiğini fark eden kimi bireyler, çalıntı yahut kopya kredi kartlarıyla jeton alarak fenomenlere gönderdiler. Fenomenler, aldıkları jetonu belirlenen hesaplara aktardı. Daha sonra hesaplarındaki jetonları dağıttılar. Fakat TikTok, fenomenlerin dağıttığı jetonları geri istediğinde fenomenlerin hesaplarından ödeme yaparak iade ettiği ortaya çıktı.

Polis, para akışının mutabakatlı şahıslar ortasında gerçekleştiğini tespit etti. TikTok’un 1,2 milyar liralık ziyana uğratıldığını tespit edince ilgili şüphelilere yönelik bir operasyon düzenledi. Operasyon kapsamında fenomenler de dahil olmak üzere 120 kişi gözaltına alındı.

Kripto dolandırıcısı fenomenler ortaya çıktı

Soruşturma sürecinde, tertibin başını ‘Ateşoğlu’ takma ismini kullanan Mustafa Daşdemir’in çektiği tespit edilmiştir. Bununla birlikte fenomenlerle muahede yaptığı ortaya çıktı. Şüpheliler, çoğunluğu yabancı uyruklulara ilişkin çalıntı kredi kartlarıyla fenomenlere jeton ikram etti. Akabinde yüksek ölçülerde ödenen jetonların geri iadesi istendi. Jetonu alan fenomenler, parayı Daşdemir’in yönlendirdiği hesaplara aktardı.

Bebek düşürmek için öteki bir fenomenden 13 milyon TL

İddialara nazaran Ahmet D., TikTok fenomeni Arslan Bey’in partneri olan Çağla Çağlayan’ı silahla tehdit etti. Ayrıyeten zorla ilaç içirmek suretiyle bebeğini düşürmeye zorladı. Bu şok edici olayda, Ahmet D.’nin bebeği düşürmek için TikTok fenomeni Tubakko isimli bir bayandan 13 milyon lira para aldığı ortaya çıktı. Çağla Çağlayan, yaşadığı dehşeti canlı yayında anlattı ve polise başvurarak şüpheliler hakkında şikayette bulunacağını belirtti. Yayında Çağlayan, “By Hünkar, sen benim eli kolu muhakkak olan bebeğimin katilisin. Dilimin altına hap koyarak bebeğimi öldürdün” diyerek Ahmet D.’ye olan öfkesini lisana getirdi.

İçişleri Bakanı kripto para dolandırıcılıklarını raporladı

Kriptokoin.com olarak aktardığımız üzere, içişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın bir TikTok dolandırıcılığı hakkında ayrıntıları aktardı.

Barış Arduç eşi Gupse Özay ile Eda Ece ve Buğrahan Tuncer’in düğününe katıldı. Basın mensuplarıyla ayaküstü sohbet eden çiftten Barış Arduç, kızıyla ilgili yöneltilen “Kime benziyor” sorusuna duygulandıran bir karşılık verdi.

Eda Ece ve Buğrahan Tuncer evvelki gün görkemli bir düğün merasimi ile dünayevine girdi. Davetliler ortasında olan oyuncu Barış Arduç ve eşi Gupse Özay, basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Arduç, kızı Jan Asya hakkında gelen soru üzerine eşi Özay’ı çok sevdiğini belirtti.

CEVABIYLA HERKESİ ŞAŞIRTTI

Jan Asya hakkında yöneltilen “Kime benziyor” sorusuna Arduç’tan şöyle cevap geldi:

“Çok değişiyor. Biri görüp ‘aynı babası’ diyor, birebir gün öteki biri geliyor ‘aynı annesi’ diyor. Karıma aşığım, karıma benzemesi benim için harikulade bir şey. Sıhhati yerinde olsun, bahtları hoş olsun öbür bir şey istemem.”

Bunun üzerine şaşkınlığını gizleyemeyen Özay “Canım çok teşekkür ederim.” dedi.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK GÖRÜNTÜ;

Murat Yıldırım kızı Miray için Fas’ta düğün yaptı! Böylesi daha evvel görülmedi

Diyarbakır’da esnaflık yapan Yusuf adlı esnaf dükkanın önünden geçen nefes alamadığını fark ettiği çocuğa ilk yardım tekniği olan Heimlich Manevrası uygulayarak hayatını kurtardı. İlk yardım bilgisinin önemi bir kez daha anlaşıldı.

Esnafın çocuğa Heimlich Manevrası uyguladığı görüntüleri Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca, twitter hesabında, “MEDYADA GÜNÜN KAHRAMANI OLMAK ONUN HAKKI” başlığıyla paylaştı. Bakan Koca paylaşımında, “2 gün önce Diyarbakır’da yaşanan olayda Yusuf Bey, dükkânının önünden geçen, nefes alamadığını fark ettiği çocuğu ilk yardım tekniği Heimlich manevrasıyla kurtardı. Nefes borusuna şeker kaçtığı anlaşılan yavrumuza geçmiş olsun diyoruz” dedi. (BSHA-Bilim Ve Sağlık Haber Ajansı)

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi’nin görevden alınması talebiyle açılan davanın beşinci duruşması 22 Haziran 2023 günü Ankara Dışkapı Adliyesi’nde görüldü. Duruşma öncesi adliye önünde bir basın açıklaması yapıldı. Açıklamaya TTB Merkez Konseyi ve seçili kurulların üyeleri, tabip odalarının yönetici ve üyeleri ile hekim ve hak örgütlerinin, emek-meslek örgütlerinin, demokratik kitle örgütlerinin, siyasi partilerin temsilcileri ve milletvekilleri katıldı. Dünya Tabipleri Birliği (DTB) Başkanı Dr. Osahon Enabulele ile Avrupa Hekimleri Daimi Komitesi (AHDK) Başkan Yardımcısı Dr. Ole Johan Bakke de TTB’nin davetlisi olarak duruşmayı yerinde takip etti. Ankara 31. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne geçildi. Mahkeme heyeti, reddi hakimin reddi kararına yapılan itiraz henüz sonuçlanmadığı gerekçesiyle davayı 10 Kasım 2023 saat 14.30’a erteledi.

Duruşma öncesi açıklama yapan TTB Merkez Konseyi Başkanı Dr. Şebnem Korur Fincancı, TTB’nin tarihi boyunca hekimlik değerlerini koruduğu için “amaç dışı faaliyet” suçlaması ile karşı karşıya kaldığını hatırlattı. Korur Fincancı, “Oysa biz halk sağlığını koruyup geliştirmek için gerekli adımları atmak, siyasi otoriteyi uyarmak ve halk sağlığına aykırı bir uygulama varsa geri çevirmek için sorumluluk taşıyoruz. 6023 sayılı TTB Kanunu bize tam da bu görevi yüklüyor” dedi. Usule de aykırı olan bu davanın bitmesini umduklarını belirten Korur Fincancı, sonuç her ne olursa olsun TTB’nin sorumluluklarını yerine getirmekten, genç meslektaşlarının iyi hekimlik yapabilmelerini sağlamak için çabalamaktan asla vazgeçmeyeceğini dile getirdi.

Adaletin Gecikmesi Hekimlerin Mücadelesini Engellemektir!

Dr. Osahon Enabulele, 115’ten fazla tabip birliğine üye on milyonlarca hekimin TTB ile dayanışmasını göstermek amacıyla Türkiye’de olduğunu belirterek söze başladı. TTB ve Merkez Konseyi üyelerine yönelik hukuki ve siyasi baskılara tepki gösteren Enabulele, meslek örgütünün özerkliği ve mesleki bağımsızlık için yürütülen mücadele nedeniyle TTB’ye teşekkür etti. Enabulele sözlerini “Dayanışma, dayanışma, dayanışma!” diyerek noktaladı. Dr. Ole Johan Bakke de iki milyona yakın Avrupalı hekimi temsilen TTB ile dayanışma içinde olduklarını ifade etti. TTB Merkez Konseyi üyelerinin yargı eliyle taciz edilmesini ve baskı altına alınmasını kınayan Bakke, “Sonuç ne olursa olsun Avrupalı hekimler olarak yanınızda olacağız, dayanışmayı sürdüreceğiz” diye konuştu.

10 Kasım 2023’te Yine Ankara’da Olacağız!

Dr. Osahon Enabulele, DTB olarak TTB ile dayanışmak amacıyla Türkiye’ye geldiklerini ve davanın devam edeceği 10 Kasım 2023’te de Ankara’da olacaklarını söyledi. Meslek örgütü özerkliğini ve mesleki bağımsızlığı zedeleyici hükümet davranışlarını gözlemleyebildiğini aktaran Enabulele, “Adaletin gecikmesi hem adaletin yok sayılmasıdır hem de TTB’nin, hekimlerin hakları ve halkın sağlık hakkı için yürüttüğü mücadeleyi engellemektir. DTB tüm gücüyle TTB’nin yanında olmayı sürdürecektir. Hakikat mücadelesinin önem kazandığı bu dönemde zafer bizim olacak” diye konuştu.

Dr. Bakke: Türkiye’de Yaşanan Hukuksuzlukları Brüksel’e Taşıyacağız!

Dr. Ole Johan Bakke, Türkiye’de güçler dengesinin yürütme lehine bozulmasına ve gücün kötüye kullanımına bağlı olarak özgürlüklerin kısıtlandığını, bunun da politik çürümeye yol açtığını belirti. TTB’nin tüm bu politik baskıya karşın meslek örgütü özerkliğini ve mesleki bağımsızlığı koruma mücadelesinin büyük önem taşıdığını kaydeden Bakke, AHDK olarak Türkiye’de yaşanan hukuksuzlukları Brüksel’de gündem yapacaklarını sözlerine ekledi. Etkinlikte daha sonra TTB seçili kurullarının üyeleri ile tabip odalarının yönetici ve üyeleri kısa sözler alarak dayanışmanın ve mücadelenin önemini vurguladı.  (BSHA-Bilim Ve Sağlık Haber Ajansı)

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi bünyesindeki Kent Politikaları ve Araştırmaları Merkezi “ŞURA”, bugüne kadar gerçekleştirmiş olduğu çalıştayların ardından çalışmalarını hız kesmeden sürdürüyor. Kocaeli Çevre Master Planı için ilk önemli adım olan “Çevre Şurası ve Çalıştayı”, 02 Kasım 2021 tarihinde Kocaeli Kongre Merkezi’nde yapılmıştı. Geniş katılımla gerçekleştirilen çalıştayın sonuç raporunun çıkmasının ardından ŞURA Çevre ve Şehircilik Politika Kurulu temsilcileri Çevre Master Planını hazırlamak üzere ilk toplantısını gerçekleştirdi.

KOCAELİ ÇEVRE ŞURASI VE ÇALIŞTAYI

Kocaeli Çevre Şurası ve Çalıştayı’nda; “İklim Değişikliği Azaltım”, “İklim Değişikliği Uyum”, “Yerel Ulaşım”, “Sürdürülebilir Arazi Kullanımını Kapsayan Kentsel Yeşil Alanlar”, “Doğa ve Biyoçeşitlilik”, “Hava Kalitesi”, “Çevresel Gürültü ve Titreşim Kalitesi”, “Atık Üretimi ve Yönetimi”, “ Su ve Atıksu Yönetimi”, “Eko Yenilik ve Sürdürülebilir İş”, “Enerji Performansı”, “Entegre Çevre Yönetimi”,  “İzmit Körfezi” olmak üzere 13 ayrı başlıkta odak grup çalışmalarına yer verilmişti.

KOCAELİ ÇEVRE MASTER PLANI

Kocaeli’nin kendi özelinde, sahip olduğu tüm çevresel etkenlerin analiz edildiği ve bu doğrultuda; Sıfır Karbon, Döngüsel Ekonomi, İklim Değişikliği, Dayanıklılık ve Adaptasyon, Sağlık ve Refah alt başlıkları çerçevesinde Kocaeli Çevre ve İklim Değişikliği Aksiyon Planının tüm kapsamıyla ele alındığı Master Plan çalışmasının 6 ay içerisinde tamamlanması planlanıyor. 

 GENİŞ KATILIMLI TOPLANTI 

Toplantıya Kocaeli Üniversitesi, Gebze Teknik Üniversitesi, Kocaeli Sağlık ve Teknoloji Üniversitesi, İSU Genel Müdürlüğü, Kocaeli Sanayi Odası, MARKA, AFAD İl Müdürlüğü, Tarım İl Müdürlüğü, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Muhtarlık İşleri Daire Başkanlığı, İmar İşleri Daire Başkanlığı, Çevre Koruma ve Kontrol Daire Başkanlığı, Ulaşım Daire Başkanlıklarından ve Kent Konseyi’nden temsilciler katıldı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Doğru yapılan her türlü sporun olumlu etkileri var

Bel fıtığının bir hastalık olmadığını, yaş ilerledikçe ortaya çıkan doğal bir sonuç olduğunu belirten uzmanlar, doğru yapılan her türlü sporun genel beden sağlığı ve bel fıtığı üzerinde olumlu etkileri olduğunu söylüyor. Yüzmenin bilinenin aksine, bel fıtığı için zorunlu bir spor olmadığının altını çizen Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Emre Ünal, “Yüzme hem vakit hem de bedensel anlamda talepkâr bir spor. Öte yandan araştırmalara göre, diğer sporlar ile kıyaslandığında da bel fıtığı konusunda fazladan bir fayda sağlamadığı ortaya çıkıyor.” açıklamasını yapıtı.

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Emre Ünal, yüzmenin bel fıtığına iyi gelip gelmediği konusunu değerlendirdi.

Bel fıtığı hastalık değil, yaşlılığın bir sonucu

Bel fıtığının, omurga kemikleri arasında bulunan, disk adı verilen kıkırdak dokularının çeşitli sebeplere bağlı olarak bozulması ve omuriliğe doğru yer değiştirmelerine denildiğini belirterek sözlerine başlayan Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Emre Ünal, “Yaşımız ilerledikçe, vücudumuzda her dokuda yıpranma olduğu gibi, disklerde de yıpranmalar ve bozulmalar olur. Bu sebeple bilinenin aksine, bel fıtığı bir hastalık değil, yaşlanmanın kaçınılmaz ve doğal bir sonucudur. Bel fıtığı, omurilikten çıkan sinirleri ezmeye başladığında veya ağrıya sebebiyet verdiğinde hastalık haline gelir.” dedi.

Her bel ağrısının suçlusunun, bel fıtığı olmadığını belirten Ünal, “Her bel fıtığı da ağrı yapacak diye bir kaide yok. Bu nedenle inatçı bel ağrısı yaşayan bir kimsenin, beyin cerrahisi uzmanı tarafından muayene edilerek, ağrının sebebinin bel fıtığı kaynaklı olup olmadığının araştırılması ve buna göre tedavisinin düzenlenmesi gerekir.” ifadelerini kullandı.

Doğru yapılan her türlü sporun genel beden sağlığı ve bel fıtığı üzerinde olumlu etkileri var

Yüzmenin bel fıtığına iyi gelip gelmediği sorusuna değinen Op. Dr. Emre Ünal, “Sadece yüzme değil, doğru yapılan her türlü sporun genel beden sağlığı ve bel fıtığı üzerinde olumlu etkileri tartışılmaz bir gerçek. Ancak bir noktaya dikkat çekmek lazım, ‘doğru yapılan’ spordan bahsediyoruz. Yüzme, vücudumuzda neredeyse tüm kas gruplarını aynı anda çalıştıran, sadece kas güçlenmesini sağlamakla kalmayarak, kalp-damar sistemimizi de aynı anda çalıştıran komple bir spordur. Ancak yüzmenin zorlukları da vardır. Müstakil ve havuzlu bir evde oturmadığınız sürece, ev şartlarında yapmak mümkün değil. Mutlaka yakında bir tesise gitmeniz gerekir. Bu tesislerde yüzme öncesi ve sonrası duş alma zorunluluğu da olduğu için, bu rutine ayrıca vakit ayırılması gerekir.” şeklinde konuştu.

Yüzme en az 10 dakika, doğru postür ile aralıksız yapıldığında genel sağlık açısından faydalı

Dört mevsimi yaşayan ülkemizde, özellikle soğuk havalarda yapılmasının zor bir spor olduğunun altını çizen Ünal, “Kapalı bir havuza gidilse bile, havuz çıkışında kişinin kendini soğuktan koruyamaması bel ağrısına ve gribal enfeksiyonlara sebebiyet verebilir. Yüzmenin, genel sağlık açısından faydalı olabilmesi için, en az 10 dakika, doğru postür ve ritim ile ara vermeden yapılması gerekir. Toplumun yüzde kaçı doğru postür ile 10 dakika hiç durmadan yüzebilir ki? 2016 yılında Avrupa Omurga Derneği Dergisi’nde yayınlanan bir makalede, yarışmalara katılan yüzücüler ile, hiç spor yapmayan 200 kişi karşılaştırılmış ve iki grup arasında bel fıtığı gelişimi konusunda belirgin fark görülmemiştir. Tüm bunlar göz önüne alındığında, yüzmenin hem vakit hem de bedensel anlamda talepkâr bir spor olduğu görülüyor. Öte yandan diğer sporlar ile kıyaslandığında da bel fıtığı konusunda fazladan bir fayda sağlamadığı ortaya çıkıyor.” açıklamasını yaptı.

Fıtık sorunu olanlar mutlaka spor yapmalı ama bu yüzme olmak zorunda değil

Doğru yapılan her türlü sporun genel beden sağlığına faydalı olduğunu yineleyen Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Emre Ünal, “Yüzme sporu, en az diğer sporlar kadar faydalıdır ancak genel kanının aksine bel fıtığını önleme konusunda farkı yoktur. Kişinin düzenli spor yapması için, bu sporu yaparken zevk alması ve yeterli vakti ayırabilmesi gerekir. Aksi halde süreklilik sağlanamaz.” dedi.

Ünal sözlerini şöyle tamamladı:

“Bel fıtığı olan veya bel fıtığı ameliyatı olmuş bir kişinin hayatında mutlaka spor olmalı. Ancak bu sporun yüzme sporu olma zorunluluğu yok. Hangi sporu yapacağına kişi zamanına, kişisel zevklerine göre karar vermeli.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kripto para saklama hizmeti Prime Trust, dün gece para çekme süreçlerini ansızın askıya aldı. 21 Haziran’da, ABD’li mali düzenleyiciler, platforma karşı bir durdurma buyruğu yayınlamıştı.

BitGo’nun kripto platformu Prime Trust’ı satın alma süreci iptal oldu

BitGo’nun 22 Haziran’da muahededen vazgeçmeden evvel Prime Trust’ı satın alması bekleniyordu. Mutabakat iptal olunca Prime Trust dün gece para çekme süreçlerini askıya aldı. ABD eyaleti Nevada’nın mali düzenleyicileri, Prime Trust’ın bilhassa kullanıcı fonlarını koruyamadığını ve para çekme süreçlerini gerçekleştiremediğini bildirdi.

Durdurma buyruğu, Prime Trust’ın mali durumunun “kritik derecede yetersiz bir seviyeye kötüleştiğini” belirtiyor. Firmanın şu anda “güvensiz ve sıhhatsiz bir durumda” olduğunu ve “önemli bir açıkta olduğunu ve/veya iflas ettiğini” söylüyor. Bu ortada, stablecoin şirketi TrueUSD, Prime Trust’ın karşılaştığı mevcut zorluklardan etkilenmediğini duyurdu…

Son haberler ışığında TrueUSD, Prime Trust’ın “durdurma buyruğundan etkilenmediğini” duyurdu. TrueUSD, iştiraklerini çeşitlendirdiğini ve öteki yerlerde “birden çok USD rayını” sürdürdüğünü vurguladı. Duyuru şöyleydi:

PrimeTrust, tüm fiat para ve kripto para çekme süreçlerini askıya aldı. TrueUSD (TUSD) bu durumdan etkilenmedi. Prime Trust’a maruz değiliz ve basım ve itfa için birden fazla USD rayı bulunduruyoruz. İçiniz rahat olsun, tüm paranız TUSD ile inançta.

TUSD fiyatı dolar sabitliğini kaybetti

Prime Trust, kripto para şirketlerine çeşitli hizmetler sunan, teknoloji odaklı bir saklama hizmeti şirketidir. Teklifleri, token ve fiat saklama, para sürece, Kara Para Aklamayı Tedbire uyumluluğu vb. tahlilleri kapsar. Şirket, özelllikle kripto para ünitesi ekosistemini desteklemede çok değerli bir rol oynuyor.

10 Haziran’ın erken saatlerinde, TUSD’nin teknoloji ortağı Prime Trust tarafından kolaylaştırılan madencilik faaliyetlerinin süreksiz olarak durdurulması nedeniyle TUSD, dolar sabitliğinden sapma yaşadı. Kesinti, TUSD’nin taban noktası olan 0,9964 dolara düşmesine neden oldu.

BitGo, Prime Trust’ı satın alma muahedesinden geri çekildi

Perde gerisinde BitGo, 22 Haziran’da, Prime Trust’ın “satın alımını sonlandırmak için sıkıntı karar verdiğini” söyledi. BitGo, ileriye dönük bir yol için kıymetli uğraş sarf ettiğini ve çalıştığını belirtti. Bir tweet’te, “Bu karar hafife almadık. BitGo, kripto paralara inanç sağlama misyonumuza bağlı kalmaya devam ediyor” yazdı.

Aynı devirde TrueUSD (TUSD), bir sonraki duyuruya kadar Prime Trust’ta basımı durdurdu. Ayrıyeten, o vakitler Prime Trust’ın iflas ettiğine dair spekülasyonlar vardı. Başarısız satın alma hakkında konuşan Bitcoin Magazine CEO’su David Bailey, Prime Trust’ın hizmetini kullanan ve son üç ayda platformundan para aktaran rastgele bir borsanın bir geri alma sürecine tabi tutulabileceğini söyledi.

Banq iflas başvurusu

Kriptokoin.com olarak aktardığımız üzere, Prime Trust’ın bir yan kuruluşu olan Banq’da bu ay iflasını duyurdu.

Altın, önde gelen merkez bankalarının enflasyonu düşürmek maksadıyla daha uzun mühlet şahin duruşlarını müdafaaları gerektiğinin sinyallerini vermesinin akabinde Şubat başından beri en büyük haftalık kaybına hazırlanıyor.

Spot altın ons başına 1.915 dolar düzeyinden süreç görüyor. Gram altın tarafında ise rekor serisi devam ediyor. Ons altın ve bankalararası Dolar/TL kuru üzerinden hesaplanan gram altın, dolar/TL kurunun 25,48 düzeyini görmesiyle 1.567 TL’ye yükselerek yeni tarihi doruğuna ulaştı. Gram altın rekor sonrası geri çekilerek 1.540 TL düzeyinden alıcı buluyor.

Değerli metal bu hafta yüzde 2,2 bedel kaybetmesinin akabinde yatay seyretti. Fed Lideri Jerome Powell Perşembe günü bu yıl bir yahut iki faiz artışına daha muhtaçlık duyulacağı görüşünü yineledi.

Bu açıklamalar sonrası iki yıllık tahvil getirilerini üç ayın en yüksek düzeyine çıkarken bu da faiz getirisi olmayan altın için olumsuz bir faktör olarak bedellendiriliyor.

Avrupa’da ise faiz artış kararları gelmeye devam ediyor. İngiltere Merkez Bankası ve Norveç Merkez Bankası, Perşembe günü yarım puanlık faiz ataklarıyla sıkılaştırmalarını hızlandırdı.

Bu kararlar geçtiğimiz hafta borçlanma maliyetlerini artıran ve Temmuz ayından muhtemelen öbür bir artış daha yapacağının sinyalini veren Avrupa Merkez Bankası’nın akabinde geldi.

Değerli metal, Mayıs sonlarında rekor bir düzey yaklaştığından bu yana yaklaşık yüzde 7 paha kaybetti. Yükselen faizler ve ABD’de bölgesel bankacılık krizinin hafiflemesi altının görünümü için olumsuz olsa da Fed’in kaynaklı bir resesyon ihtimalinin bir ölçü takviye sunabileceği bedellendiriliyor.

Seçimlerin tamamlanmasının akabinde birinci ayda ekonomik inançta gerileme izlendi.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) datalarına nazaran, ekonomik inanç endeksi Mayıs ayında 103,7 iken, Haziran ayında yüzde 2,5 düşüşle 101,1 oldu.

Bir evvelki aya nazaran Haziran ayında Tüketici İnanç Endeksi yüzde 6,5 oranında azalarak 85,1 pahasını, gerçek kesim (imalat sanayi) itimat endeksi yüzde 0,6 oranında artarak 105,7 pahasını, hizmet bölümü itimat endeksi yüzde 0,6 oranında artarak 118,1 bedelini, perakende ticaret bölümü inanç endeksi yüzde 0,9 oranında artarak 117,7 bedelini, inşaat kesimi itimat endeksi yüzde 3,5 oranında azalarak 88,9 bedelini aldı.

Coinbase, yol haritasına eklediği 2 yeni altcoin ile kısa soluklu ralli tetikledi. Son duyuru, ilgili kripto para ünitelerinin çok yakında borsada süreç göreceği manasına geliyor.

Coinbase, 2 tanınan altcoin projesini daha yol haritasına ekledi

Coinbase Assets’den yeni bir duyuruya nazaran, tanınan altcoin projeleri VeChain (VET) ve VeThor (VTHO) çok yakında borsada listelenebilir. ABD merkezli borsa, ikinci bir duyuruya kadar bu projeleri yol haritası kapsamında tutacak. Gerekli gereksinimlerin karşılanması durumunda önümüzdeki günlerde bir listeleme duyurusu görebiliriz.

Altcoin fiyatları habere nasıl reaksiyon verdi?

VeChain (VET)

Coinbase Assets’in duyurusu bu sabah erken saatlerde ortaya çıktı. Bunun öncesinde piyasa geneli son haftaların kayıplarını süratle geri aldığı güçlü bir toparlanma sürecindeydi. VET fiyatı, Coinbase duyurusunun akabinde %8’in üzerinde yükseliyor. Karşılaştırma için, BTC ve ETH birebir vakit diliminde yatay hareket ediyordu.

VeChain (VET), Blockchain teknolojisi üzerine inşa edilmiş bir kripto para ünitesidir. Bilhassa tedarik zinciri idaresi ve iş süreçlerinin optimize edilmesi için geliştirilmiştir. Platform, eserlerin takibi, güvenliği ve sürdürülebilirlik üzere faktörlerin izlenmesini sağlayarak şeffaflık ve güvenilirlik sunar. Ağustos 2022’de Amazon Web Services ile paydaşlık haberiyle ralli yapmıştı.

VeThor (VTHO)

VTHO, VeChain’in Thor Blockchain’i tarafından geliştirilen iki kripto para ünitesinden biridir. Coinbase duyurusunun akabinde %9’un üzerinde paha kazandı.

SEC-Coinbase davasında son durum

Kriptokoin.com olarak aktardığımız üzere SEC, Binance’den bir gün sonra Coinbase’e de emsal münasebetlerle dava açtı. ABD’li düzenleyici, Coinbase’i, “birden fazla alıcı ve satıcının menkul değerler için buyruklarını, bu tıp buyrukların etkileşimde bulunduğu yerleşik, isteğe bağlı olmayan prosedürleri kullanarak bir ortaya getirdiği” için kayıtsız bir borsa, kurulcu ve takas acentesi işletmekle suçladı.

SEC ayrıyeten Coinbase’in, müşterilere Coinbase’in her tıp müşterinin stake edilebilir kripto varlığını bir havuzda topladığı, Blockchain süreç doğrulama hizmetlerini gerçekleştirmek için havuzu stake ettiği argüman edilen bir hizmet olarak staking programı sunarak kayıtsız menkul değerler sunduğunu tez etti.

Davadan son gelişmelerde, Coinbase CEO’su Brian Armstrong, ABD’deki 2024 seçimlerine işaret etti. Perşembe günü New York’ta düzenlenen bir konferansta, seçimlerin daha fazla düzenleyici netlik sağlayabileceğini söyledi.

Armstrong, “Açıkçası 2024 seçimleri de burada bir etken. Şu anda kripto tersi olmak politik olarak tanınan değil. İdarede, partilerde yahut SEC liderinde potansiyel olarak bir değişiklik göreceğiz.” diyor.

Kartepe Belediyesi 9 günlük Kurban Bayramı tatili hazırlıklarını tamamladı. İlçe genelinde bayram süresince belediye ekipleri görev başında olacak ve Kartepelilerin rahat ve huzurlu bir bayram geçirmeleri sağlanacak.

PIRIL PIRIL KARTEPE

Kartepe Belediyesi 9 günlük Kurban Bayramı tatili öncesinde ilçe genelinde hazırlıklarını tamamladı. Bu kapsamda Park ve Bahçeler Müdürlüğü’ne bağlı ekipler ibadethaneler, park ve oyun alanlarındaki temizlik, aydınlatma, bakım ve onarım işlerini yaparak bayrama hazır hale getirdi. Çalışmalar kapsamında 20 tırpancı ve 8 peyzaj bahçıvanı olmak üzere toplamda 28 personelle 32 mahalle geneli, 170 park alanı, 212 cadde, 52 mezarlık alanı, 84 okul alanı, 99 cami bahçesi ve 45 Kur’an-ı Kerim Kursu’nda temizlik, bakım ve peyzaj düzenlemeleri tamamlandı. Ekipler cadde yıkamalarına bayram gününe kadar devam ederek Kartepe’yi  pırıl pırıl yapacaklar.

60 BİN ÇİÇEK DAĞITILACAK

Kabristanlıklardaki bakım ve temizlik çalışmalarını da tamamlayan Kartepe Belediyesi ekipleri Arefe Günü de, tüm mezarlıklarda aile kabristanlarını ziyarete gelecek olan Kartepelilere 60 bin çiçek dağıtacak.

ÇOCUKLARA BAYRAM NEŞESİ KARTEPE’DE

Kurban Bayramı süresince 32 mahallede çocuklara özel etkinlikler düzenlenecek. Mahallelerin meydanlarında yapılacak olan etkinliklerde gösterilerin yanı sıra çocuklara çeşitli hediyeler verilecek. Çocuklar Kartepe’de bayramın neşesini doyasıya yaşayacak.

FEN İŞLERİ GÖREV BAŞINDA

Fen İşleri Müdürlüğü’ne bağlı ekipler bayram öncesi 19 kamyon 11 iş makinası 40 personel ile Arife gününe kader moloz ve iri hacimli atıkları toplayacak. Kurban Bayramı’nın birinci günü saat 14.00 itibariyle kurbanlık hayvan atıklarını toplayıp bertaraf ederek, çevre sağlığı ve temizliğini sağlayacaklar. Ekipler bayram süresince de hizmet vermeye devam edecek.

ARİFE GÜNÜ KURULAN PAZARLAR

Kurban Bayramı münasebetiyle Suadiye Kapalı Pazarı, Ertuğrulgazi Mahallesi (Uzunçiftlik Hürriyet Pazarı), Eşme Pazarı, Atakent Mahallesi (Uzunçiftlik Bahçelievler Pazarı), Sarımeşe Pazarı, Kartepe Kent Çarşısı (Salı Pazarı), Emekevler Mahallesi (Uzunçiftlik Konak Pazarı) ve Derbent Pazarı arife günü hizmet verecek.

KURBAN YAKALAMA TİMİ

Kartepe Belediyesi bünyesinde kaçan kurbanları yakalamak için kurulan ‘Kurban Yakalama Timi ihbarlarla hizmet verecek. Tim içerisinde yer alan ekip üyeleri eğitimlerini tamamlayarak görevlerine başladı. Bir veteriner ile 8 personelin yer aldığı 9 kişilik tim Kurban Bayramı süresince ücretsiz hizmet verecek. Kartepeliler her türlü istek, talep ve bildirimleri için 4443373 ile 0 262 316 68 00 nolu telefon numarasını arayabilirler.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kocaeli Büyükşehir Belediye Konservatuvarı Çocuk Korosu seslendirdiği şarkılarla izleyenleri çocukluğuna götürdü. Koro, yıl sonu etkinliği kapsamında gerçekleştirdiği konserinde, herkesin çocukluğunda söylediği o en güzel şarkıları büyük bir başarı ile söyledi. Koro tüm şarkılarını kendisini izlemeye gelen büyükleriyle birlikte seslendirdi.

ŞEF EKER YÖNETİMİNDEKİ 35 KİŞİLİK KORO

Kocaeli Büyükşehir Belediye Konservatuvarı Dr. Şefik Postalcıoğlu Salonu’nda gerçekleştirilen Çocuk Korosu Yıl Sonu Konserine, eğitmelerin yanı sıra öğrenci velileri katıldı. Şef Selçuk Eker yönetiminde ve 7 ile 14 yaş arasındaki  35 kişiden oluşan Çocuk Korosu’na Büyükşehir Belediye Konservatuvarı Müzik Bölümü eğitmenleri enstrümanlarıyla eşlik etti.

GEL BİZE KATIL BİZE

Koro konserine herkesin ilkokul sıralarında öğrendiği en güzel çocuk şarkılardan biri olan “Gel Bize Katıl Bize” şarkısıyla başladı. Konserde ayrıca “Dağlar gibi dalgaları, Sen de Gel, Annemize Türkü, Sen Gidince, Fıkra, Güzel Anadolu, Hayanları Sevelim, Neler Oluyor Hayatta, Kezban ve Kızılcıklar Oldu Mu?” şarkılarını söyledi. Ayrıca “Bugün Bayram” ve “Arkadaşım Eşşek” gibi çok sevilen Barış Manço şarkıları da icra edildi.

BÜYÜKLER ÇOCUK ŞARKILARINA EŞLİK ETTİ

Çocuklar şarkılarını seslendirirken izleyenleri de bu güzel ana ortak etti. Alkışlarıyla konukları yönlendiren minik koristler, büyüklerinin şarkılara eşlik etmesini sağladı. Bu anlamlı davranış konserde renkli görüntülerin oluşmasına sahne oldu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Ege Üniversitesi Çeşme Turizm Fakültesi 2023-2024 Eğitim ve Öğretim Yılı Mezuniyet Töreni, Fakülte yerleşkesinde  yapılan görkemli ve coşkulu bir programla ile gerçekleştirildi. 2004 yılından itibaren,  Yüksekokul olarak eğitim veren ve 2019 yılında Fakülteye dönüşen EÜ Çeşme Turizm Fakültesi, fakülte olarak ilk mezunlarını verdi.

Törende bir konuşma yapan Çeşme Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bilgehan Gültekin, fakülte olarak ilk mezunları vermenin gururunu yaşadıklarını belirterek, Türkiye Yüzyılı  ve lider ülke Türkiye yolunda, turizm alanında önemli katkılar vermeyi hedeflediklerini ifade etti. 750 bin dolar bağışla kurulan Çeşme Turizm Fakültesi  Gastronomi Akademisi  ile Çeşme’yi gastronominin merkezi haline getirmek üzere önemli bir öncülük yaptıklarını kaydeden Dekan Prof. Dr. Gültekin, Turizm Rehberliği ve Turizm İşletmeciliği alanlarında da  teknolojik dönüşümü yakalamayı hedeflediklerini belirtti. Dekan Prof. Dr.  Gültekin ayrıca, Çeşme Turizm Fakültesi’nin turizm diplomasisi alanında da eğitim modeli geliştireceğini ve bu konudaki çalışmaları hızlandırdıklarını vurguladı.

Törende, Çeşme Turizm Fakültesi Gastronomi Akademisi’nin kuruluş çalışmalarına yaptıkları katkılardan dolayı, ABD’de bulunan Bridge To Türkiye kuruluşu Başkan Yardımcısı Şule Kıvanç Ancieta   ile Çeşme Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Yeşim Tüzün Yüksel’e de plaket takdim edildi. Törene, mezun öğrencilerin aileleri yoğun ilgi gösterirken, Çeşme Devlet Hastanesi Başhekimi  Cihan Aslan  ve Çeşme Esnat ve Sanatkarlar Odası Başkanı Osman Köfüncü’de katılım gösterdi.

Mezuniyet töreninde, Konaklama İşletmeciliği Bölümü’nden 19, Seyahat İşletmeciliği Bölümünden 10 , Turizm Rehberliği Bölümünden 27 olmak üzere, toplamda 56 öğrenci diplomalarını alarak, ilk fakülte mezunları olarak tarihe geçti.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Otomobil sporlarında dünya ortalamasının 5 katı kadın sporcuya sahip Türkiye’de, bu artışla birlikte sporcularımız uluslararası arenada göz doldurmaya devam ediyor.

2023 ACI İtalya Karting Şampiyonası ikinci ayağında yarışan genç kadın sporcu Ayşe Çebi, 8 ülkeden 28 sporcunun yer aldığı junior kategoride 26. sırada başladığı final yarışını 10. sırada tamamladı.  

15 Yaşında Avrupa’da

Bu sezon Motul Türkiye Karting Şampiyonası haricinde, İtalya’da düzenlenen IAME ve ACI serilerini takip eden 15 yaşındaki Çebi, 23-25 Haziran tarihlerinde İtalya’da yer alan Napoli pistinde koşulacak WSK Open Series 4. yarışında start alacak.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Türkiye iktisadı Mayıs ayında 12,5 milyar dolar dış ticaret açığı verdi.

Böylelikle Mart ve Nisan aylarında görülen tek haneli dış ticaret açığının akabinde tekrar çift haneli düzeyler izlendi.

Ocak ayında dış ticaret açığı 14,3 milyar dolarla rekor kırmıştı.

Mayıs ayı için Ticaret Bakanlığı’nın süreksiz dataları 12,7 milyar dolarlık dış ticaret açığına işaret etmişti.

-Veriler anlık olarak güncellenecektir

Menderes Belediye Başkan V. Erkan Özkan, 9 günlük Kurban Bayramı tatiline hazır olduklarını açıkladı. Özkan, herkesi tatilde Menderes’in güzelliklerini keşfetmeye davet etti.

9 günlük Kurban Bayramı tatili öncesi Menderes Belediyesi tarafından ilçedeki tüm hazırlıklar tamamlandı. Tatil boyunca özellikle ilçenin turizme açılan kapısı olan Gümüldür, Özdere ve Ahmetbeyli Mahallelerinde yaşanacak yoğunluk için belediye ekipleri hazır olacak.

Ekipler teyakkuzda

Belediye ekipleri tarafından hummalı bir çalışma gerçekleştirilerek Menderes bayram tatiline hazır hale getirildi. Tatil boyunca da belediyenin Destek Hizmetleri Müdürlüğü, Temizlik İşleri Müdürlüğü, Zabıta Müdürlüğü, Park ve Bahçeler Müdürlüğü ile Fen İşleri Müdürlüğü başta olmak üzere tüm müdürlükleri hazır olacak şekilde çalışma planı yapıldı. Özellikle tatil süresi boyunca 43 kilometrelik sahil şeridinde milyonları ağırlayacak olan Menderes’te belediye ekipleri teyakkuzda olacak.

Bayram mesaisi

Menderes’in her bir noktasında gerekli olan çalışmaların yapıldığını kaydeden Menderes Belediye Başkan V. Erkan Özkan, ‘’ İlçemizde bayram hazırlıklarımızı tamamladık. Tüm ekiplerimiz yoğun bir çalışma ile Kurban Bayramı tatilinin Menderes’imizde rahat, huzurlu ve hijyenik ortamda geçmesi için yoğun bir çalışma gerçekleştirdi. Bayram tatilinde de çalışmalarımız sürecek. Başta hemşehrilerimiz olmak üzere Menderes’imizde ağırlayacağımız misafirlerimiz için ekiplerimiz ile bayram mesaisinde olacağız’’ dedi.

Turizm bölgesine özel hazırlık

Sahil bölgesinde oluşacak yoğunluk için de hazır olduklarını ifade eden Başkan V. Özkan, ‘’ Özellikle ilçemizin sahil bölgesi tatil boyunca milyonları ağırlayacak. Bunun için de gerekli tüm önlemleri aldık. Ekiplerimiz 43 kilometrelik sahil şeridinde 9 gün boyunca görevlerinin başında olacak.  Mavi ve yeşilin bir arada olduğu güzel ilçemizin turizme açılan kapısı Gümüldür, Özdere ve Ahmetbeyli başta olmak üzere Menderes’imizin güzelliklerini keşfetmeye tüm vatandaşlarımızı bekliyoruz’’ diye konuştu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Rektör Prof. Dr. Budak,  “İklim krizinin etkilerini ve kuraklık krizini yaşadığımız dünyamızda atıklardan kaynaklanan etkileri minimuma indirmek amacıyla İklim Dostu Kampüs çalışmalarımızı ve iyi uygulama örneklerimizi Türkiye Yüzyılında artırarak devam ettireceğiz. Ege Üniversitesi olarak Türkiye Yüzyılında da çevre temalı projelere öncelik vererek çalışmalarımızı ara vermeden sürdüreceğiz” dedi.

* Prof. Dr. Armağan Kınal, “Ege Üniversitesinde; çim, sebze, meyve, pişmiş yemek atıkları ile çay ve kahve posaları 24 saatlik işlem sonucunda toprak için iyi bir besleyici olan komposta dönüştürülüyor. Ayrıca bu makinede farklı organik atık içerikleriyle kedi-köpek maması da yapılabiliyor” dedi.

İZMİR (Ege Ajans)-  Ege Üniversitesinde kaynakların verimli kullanılması, atık oluşumunun asgariye indirilmesi ve geri dönüşümüne yönelik önemli çalışmalar yürütülüyor. Yükseköğretim Kurulu’nun Sürdürülebilir ve İklim Dostu Kampüs Projesinde “Sürdürülebilir ve İklim Dostu Kampüs”  etiketine sahip 10 üniversiteden bir olan Ege Üniversitesi, sürdürülebilir bir gelecek için atık yönetimi konusunda önemli bir adım daha attı.  Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak’ın destekleriyle kampüste oluşan organik atıkların geri dönüştürülmesi için kompost makinesi faaliyete geçirildi. Günlük olarak çalıştırılan kompost makinesi; çim atıkları, çiğ sebze ve meyve atıkları, pişmiş yemek atıkları ile çay ve kahve posaları 24 saatlik işlem sonucunda toprak için iyi bir besleyici olan komposta dönüştürüyor.

Ege Üniversitesi olarak, yeşil kampüs ve sürdürülebilir üniversite konsepti için yoğun çalışmalar yürüttüklerini ifade eden Rektör Prof. Dr. Budak, “Göreve geldiğimiz ilk günden beri sürdürülebilir, yeşil, çevre dostu bir kampüs olmak için tüm birimlerimizle çok yoğun çalışmalar yürüttük. Bu kapsamda ‘Yaya Öncelikli, Yeşil ve Sürdürülebilir Kampüs’ projesini hayata geçirdik. Bununla birlikte tüm dünyadan saygın üniversitelerin katıldığı bir platform olan Greenmetric’te  önemli bir yükseliş gösterdik. Kampüsümüzde yer alan   araç trafiğini minimuma indirerek karbon salınımını asgari düzeye çektik. Bisiklet ve yaya yollarımızın alanlarını genişlettik. Tüm bu çalışmalarımız neticesinde Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı arasında imzalanan ‘Sürdürülebilir ve İklim Dostu Kampüs Oluşturulması Alanında İş Birliği Protokolü’ kapsamında 10 pilot üniversiteden birisi olduk. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın doğa dostu üniversiteler vizyonu ve değerli eşi Emine Erdoğan Hanımefendi’nin himayesinde yürütülen ‘Sıfır Atık Projesi’ kapsamında üniversitemizde sürdürdüğümüz çalışmaların sonucu olarak İzmir’de ‘Sıfır Atık Belgesi’ almaya hak kazanan ilk eğitim kurumu olduk” dedi.

“Doğa dostu kampüs”

Rektör Prof. Dr. Budak, “Daha önceleri sıfır atık proje kapsamında yürüttüğümüz çalışmalar içinde olan ‘Mobil Atık Getirme Merkezini’  kampüs metro girişi, Diş Hekimliği Fakültesi ve Tıp Fakültesine yerleştirdik. Atık merkezlerinde kağıt, cam, plastik, metal, elektronik atık, atık yağ ve atık pil ünitelerinde bu atıkların geri dönüşmelerini sağlıyoruz. Şimdi de kampüsümüzde yer alan organik artıkların çöpe gitmesini engellemek ve değerli bir ürün olan komposta dönüşümünü sağlamak amacıyla kampüsümüzde kompost makinesini faaliyete geçirdik. İklim krizinin etkilerini ve kuraklık krizini yaşadığımız dünyamızda atıklardan kaynaklanan etkileri minimuma indirmek amacıyla İklim Dostu Kampüs çalışmalarımızı ve iyi uygulama örneklerimizi Türkiye Yüzyılında artırarak devam ettireceğiz.  Ege Üniversitesi olarak Türkiye Yüzyılında da çevre temalı projelere öncelik vererek çalışmalarımızı ara vermeden sürdüreceğiz” dedi.

Çevre Sorunları Uygulama ve Araştırma Merkezi (ÇEVMER) Müdürü Prof. Dr. Armağan Kınal ise, “Organik atıklar da kampüsümüzün önemli bir atık kaynağıdır. Yeşil alanlardan gelen dallar ve çim biçme atıkları ile yemekhane atıkları kampüsümüzden çıkan organik atıkları oluşturuyor. Bu atıkların geri dönüşüme kazandırılması için Rektörümüz Prof. Dr. Necdet Budak’ın destekleri kampüsümüzde kompost makinesi faaliyete geçirildi. Günlük olarak çalıştırılan kompost makinesinde çim atıkları, çiğ sebze ve meyve atıkları, pişmiş yemek atıkları ile çay ve kahve posaları 24 saatlik işlem sonucunda toprak için iyi bir besleyici olan komposta dönüşüyor. Ayrıca bu makinede farklı organik atık içerikleriyle kedi-köpek maması da yapılabiliyor. Makineden elde edilen ürünler ise Sıfır Atık prensibi ile tekrar toprak besleyici ya da kedi köpek maması olarak kullanılıyor” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kurban Bayramı ile birlikte; sevdiklerimizle buluşmanın ve paylaşmanın yanı sıra kaçınılmaz olarak artış gösteren kırmızı et tüketimi beslenme dengenizi bozmasın.

Bayram sofraları tüm sevdiklerimizle bir araya geldiğimiz, neşe, mutluluk ve huzur bulduğumuz sofralardır. Peki, birbirinden lezzetli yemeklerin yer aldığı bu sofralarda nasıl beslenmeliyiz, nelere dikkat etmeliyiz?

Yeni Yüzyıl Üniversitesi Gaziosmanpaşa Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümünden Dyt. Benan Koç, yılın en çok et tüketilen zamanı olan kurban bayramında beslenmeyle ilgili dikkat edilmesi gerekenleri anlattı. 

Kurban keserek yaptığımız bu ibadet ile birlikte sofraların baş tacı olan kırmızı et tüketiminin miktarı artmaktadır ve bununla birlikte de kronik hastalığa sahip olan bireyler et tüketiminde daha dikkatli olmalıdır. Bu durumda dikkat edilmesi gereken en önemli husus; porsiyon kontrolü uygulamak, bunun yanında tabaktaki besin gruplarının yeterli ve dengeli olmasına özen göstermektir.

 İbadetlerin yapıldığı, güzel sofralarda sevdiklerimizle buluştuğumuz bu bayramda nelere dikkat etmeliyiz?

Özellikle mide rahatsızlığı olan bireyler kurbanda kesilen etleri hemen değil, en az 24 saat dinlendirdikten sonra tüketmelidir.

Etlerin pişirilmesinde haşlama, ızgara, fırınlama gibi pişirme yöntemleri kullanılmalıdır. Kızartma tercih edilmemelidir.

Eti kendi yağıyla pişirmeli, ilave yağ eklenmemelidir.

Eti mangalda pişirmeyi düşünüyorsanız, etin ateşten 15 cm uzakta olmasına dikkat edilmelidir.

Demir emilimini artırmak için mutlaka C vitamininden zengin sebze ve salata gibi besinler etin yanında tercih edilmelidir.

Et tüketimi öğle öğününde yapılmalı, akşam öğününde mutlaka sebze veya kuru baklagil yemeği tercih edilmelidir.

Kesilen kurban etlerini saklamak isterseniz, eti küçük parçalara ayırdıktan sonra buzdolabı poşetine yerleştirerek -18 °C’de derin dondurucuda 3-4 ay saklayabilirsiniz. Derin dondurucuda sakladığınız eti kullanmak isterseniz de mutlaka 0-4 °C’de buzdolabında çözdürmeli ve çözdürülen et tekrar derin dondurucuda dondurulmamalıdır.

Bayram ziyaretlerinde tüketilen çay ve kahve miktarına dikkat edilmelidir. Çay ve kahve fincanlarına şeker ilave edilmemeli, ikram edilen çikolata, tatlı ve şeker tüketimi sınırlandırılmalıdır.

Günde en az 2-2,5 litre su tüketilmesine dikkat edilmelidir.

Bütün günün yorgunluğunun ardından, gün sonu hafif tempoda yürümek hem hareketinizi artıracak hem de tüm gün yediğiniz yemeklerin sindirimini kolaylaştıracaktır.

 Bayramda yaptığımız kaçamakları bayram sonrası beslenmede nasıl telafi edebiliriz?

Bayramlarda yediklerimize ne kadar dikkat etmeye çalışsak da, sevdiklerimizle bir araya gelmenin vermiş olduğu heyecan ve coşkuyla bazı kaçamaklar yapabiliyor, sağlıksız beslenmeye yönelebiliyoruz. Özellikle de kronik rahatsızlıkları olan veya yaşı büyük olan kişiler bu durumdan olumsuz etkilenebiliyorlar. Bu kaçamakların olumsuz etkilerini gidermek amacıyla, bayram sonrası beslenmede bazı noktalara özellikle dikkat etmeliyiz.

Kendinizi aç bırakmamalı, öğünlerinizi düzenli ve saatinde yapmaya özen göstermelisiniz.

Öğünlerinizde salata ve sebze ağırlıklı beslenmelisiniz.

Bayram sonrasındaki hafta kaçamak yapmamaya dikkat etmelisiniz.

Düşük kalorili beslenme programları uygulamamalı, kendinizi aç bırakarak cezalandırmamalısınız.

Yeterli miktarda su içmelisiniz.

Bol bol hareket etmelisiniz.

Bayramın birinci günü çok yediğiniz için bir sonraki gün sınırsız yeme davranışınızı devam ettirmeyin veya suçluluk duyup kendinizi aç bırakmayın. Sağlıklı beslenme rutininize geri dönün ve yemek odaklı olmak yerine sevdiklerinizle yaptığınız sohbetlerin keyfini çıkarın.

Bayram sonrası sağlıklı beslenme programı 

 Kahvaltı: 1 fincan yeşil çay + sotelenmiş sebze ile yapılmış omlet + 2 adet ceviz + mevsim yeşillikleri + 1 ince dilim ananas + 1 ince dilim organik çavdar ekmeği

Ara öğün: 1 fincan filtre kahve

Öğle: 3 yemek kaşığı yulaf ile yapılmış yulaf lapası (çilekli)

Ara öğün: 1 fincan yeşil çay + 3 adet kepekli diyet bisküvi

Akşam: 120 gram yağsız ton balığı + çilekli semizotu salata (semizotu + 6-7 adet çilek + 1 adet kapya biber + ceviz + 1 tatlı kaşığı zeytinyağı) + 1 su bardağı soda (limon dilimi ilaveli)

Ara öğün: Metabolizma suyu (1 litre su + 1 adet limon + 1 adet yeşil elma + 1 adet çubuk tarçın + 1 tutam maydanoz: bütün malzemeleri 1 litre suyun içinde bekletip gün içinde tüketelim.)

Not: Bu beslenme programı herhangi bir sağlık problemi olmayan bireyler için hazırlanmıştır. Lütfen 3 günden fazla uygulamayın ve herhangi bir sağlık probleminiz varsa mutlaka hekiminize danışın.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İL MÜDÜRÜ ÖZEN “TARSİM ÖNEMLİ BİR GÜVENCEDİR”

İklim değişikliği ve buna bağlı olarak son zamanlarda daha sık yaşanan ani hava olayları, yaşamın birçok alanını etkiliyor. Bu durum dış koşullara bağlı üretime dayanan tarım arazilerinde de gözlemleniyor. Etkili olan sağanak ve dolu yağışları tarım arazilerinde zarara ve ürün kayıplarına neden olabilmektedir.

İzmir’de de yaşanan ani sağanak ve dolu olayları nedeniyle tarım alanlarında bölgesel olarak zararlar tespit edildiğini bildiren ve konuyla ilgili açıklama yapan İzmir Tarım ve Orman İl Müdürü Mustafa Özen “Artık iklimsel vakalara karşı tedbirli olmalıyız. Bolluk ve bereket dediğimiz yağışlar bizleri tarımın verimi anlamında sevindirirken bazen bu olayların olumsuz şekilde kendini göstermesi ne yazık ki çiftçilerimizin bin bir emek ve özveriyle yetiştirdikleri tarım ürünlerinde zarara neden olabilmektedir. Bu doğanın içinde dünyanın genel bir döngüsü olup, tedbir her zaman yeterli olmayabilir. Bu yüzden üretici aynı zamanda sigorta bilinci ile de ürününü korumalıdır” dedi.

TARSİM Önemli Bir Güvence

Tarım ürünlerinin gıda noktasında yaşamın devamlılığı ve geleceği noktasında büyük önem arz ettiğini belirten Özen, özellikle salgın döneminde gıdanın ve beslenmenin ne kadar önemli olduğunu tüm dünyanın anladığını söyledi. Özen “Tarım Geleceğimiz. Bunu her platformda dile getiriyoruz. İzmir bir tarım kenti ve bu ülkede tarımsal üretime en çok katkı sağlayan illerin başında geliyor. Bu şehirde tarım ürünlerinin korunmasının ne denli önemli olduğunu da yaptığımız her çiftçi toplantısında, her eğitimde, gece gündüz üreticilerimizle her buluşmamızda dile getiriyoruz. İzmir Tarım teşkilatı olarak düzenlediğimiz her çiftçi eğitimi ve toplantısına Tarım Sigorta Havuzu’nun önemini anlatan bir bölüm ekledik. TARSİM önemli bir güvence. Yaşanan bir felaketle %80’e varan kayıp ve zarar yaşanabiliyor. Bunu son yaşanan dolu olaylarında Kemalpaşa’da, Bayındır’da, Torbalı’da münferit olarak gördük” dedi.

Tarım Sigortaları Poliçe Sayısı Artıyor

İzmir’de TARSİM’e olan ilginin yıllar içinde artış eğiliminde olduğunu da belirten Özen “2020 yılında 37 bin 138 olan poliçe sayısı, 2021 yılında %9,8 oranında artarak 40 bin 788’e, 2022 yılında ise % 19,2 artışla 48 bin 612 âdete ulaştı. TARSİM sigortasının yaygınlaşmasını sağlamak için, Devlet tarafından sigorta primlerinin %50’si karşılanıyor. Yani üreticimiz aslında sigorta yaptırdıklarında çıkan prim miktarının yarısını ödüyor. Biz tüm eğitimlerimizde bu bilinci sağlamak ve üreticimizi TARSİM’e yönlendirmek için çalışıyoruz, Devletimizde gereken desteği veriyor. Üreticilerimiz Tarım Sigortalarını yaptırmak için artık daha fazla beklememeliler. Onların emekleri bizim için çok önemli. Yaşanabilecek olumsuzluklarla emeklerinin zayi olmasını istemiyoruz” dedi.

TARSİM Neleri Kapsar?

TARSİM ile bitkisel üretim, örtü altı üretim, büyükbaş, küçükbaş, kümes hayvanları hayat sigortası, su ürünleri hayvan hayat ve arıcılık sigortası olmak üzere bitkisel ve hayvansal üretim branşlarında sigorta yapılmaktadır.

Dolu, fırtına,  hortum, yangın, heyelan, deprem, sel ve su baskını ve kara, hava, deniz taşıtının çarpması riskleri ile tarla ürünlerinde, sebzelerde ve çilek ürününde yaban domuzu zararı, pamuk ürününde hasat döneminde miktar kaybına yol açan yağmur zararı, ayçiçeği ürününde kuş zararı ek riskleri dolu paketi halinde verilmiştir. Ayrıca kar ağırlığı (ağaç ve fidanlarda) gibi doğal afetlerin yanı sıra yangın gibi doğal yoldan veya kaza ile oluşan durumlar, zararlılar ve hayvanlarda meydana gelebilen salgın hastalık ve zehirlenmeler sonucu oluşan zararlar TARSİM kapsamındadır. Bunun yanı sıra kuru tarım ürünlerinde (arpa, buğday, çavdar ve bakliyat) ilçe bazlı kuraklık verim sigortası yapılır. İsteğe bağlı ürüne ve üretim yapılan alanın koşullarına göre ek teminatlar talep edilebilir. Yaban domuzu, taşıt çarpması, don ve yağmur riskine bağlı ürün veriminde azalma, hayvanlarda hırsızlık ve terör riskleri gibi üreticinin isteğine göre kapsam genişlemesi yapılabilir. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Bitcoin 30.000 dolara dokundu ve herkesin radarına geri döndü. Geçen hafta kritik dayanakları kaybeden birçok altcoin de son toparlanmayla birlikte tekrar canlandı. Teknik tahliller, XRP, MATIC ve ADA için güçlü bir başlangıca işaret ediyor.

Son toparlanmanın akabinde bu 3 altcoin’e dikkat

XRP (XRP)

Son düzeltme basamağında, XRP fiyatı aylık en düşük düzey olan 0,4558 dolara geriledi. Böylelikle uzun müddettir devam eden bir takviye trend çizgisini tekrar test etti. Bu trend çizgisi son 100 gündür kıymetli bir toparlanma gösteriyor. Tıpkı vakitte alıcılara vakit zaman taban fiyattan alım fırsatı sağlıyordu.

Son durumda XRP, kritik 0,50 dolar dayanağının çabucak altında süreç görüyor. Satıcıların 0,4558 dolar için hala düşüş planları kelam konusu. Bu türlü bir durumda, alıcılar muhtemelen üst istikametli ivmeyi geri kazanmak için tekrar baskı yapacaklar. Birinci maksatları, 0,50 doların üzerindeki çok aylı direnç düzeyi 0,55 dolar olacak.

Polygon (MATIC)

Haziran boyunca düşüş gösteren MATIC, 0,52 dolar takviyesinde yataya döndü. Son yükseliş ile birlikte tekrar 0,6 doların üzerinde süreç görüyor. Ayılar 0,52 dolar dayanağı için baskı yapmaya devam ediyor. Bu düzey alıcıların tekrar devreye gireceği, trend değişim noktası.

Teknik analist Brian Bollinger, çok boğa durumunda MATIC fiyatının 1 dolar amacına yükseleceğini varsayım ediyor. Bu bir büyün olarak piyasa ve bilhassa Bitcoin’e bağlı olacak.

Cardano (ADA)

ADA fiyatı yaklaşık bir haftadır 0,24 dolar takviye bölgesinde yatay hareket etti. Günlük mumların uzun fitilleri boğalar ve ayılar ortasındaki sert uğraşa işaret ediyor. Artık, boğaların birinci amacı 0,3 dolardaki ruhsal direnç olacak. Bu kırılma, ADA fiyatını 0,35 doların üzerine çıkarmak için sağlam bir fırlatma rampası sunacak.

Bitcoin tekrar ilgi odağı halinde

Bitcoin fiyatı birkaç hafta boyunca 28.000 doların altında kaldı. Bu da madencilerin gelirini direkt etkileyen bir faktör. Son tahlile nazaran, madenciler geçimlerini sağlamak için BTC varlıklarını satmak zorunda kaldılar. Kriptokoin.com olarak aktardığımız CryptoQuant analisti SignalQuant’ın raporu, madencilerin son satışını gözler önüne serdi.

Ancak, 21 Haziran prestijiyle senaryo, BTC bir fiyat artışına şahit olduğu için değişiyordu. Tahlile nazaran, bunun öncesine kadar madenciler borsalara BTC girişlerini artırıyordu. Bu durum, son haftalarda BTC’nin fiyatındaki düşüş nedeniyle ortaya çıktı. Bitcoin’in fiyatının düşmesi, madencilik maliyetlerinin artmasına neden oldu. Bu nedenle, madenciler operasyonlarını sürdürmek için BTC varlıklarını satmak zorunda kaldılar.

Madenciler BTC üzerindeki satış baskısını artırırken, önder kripto son vakitlerde yarar kaydederek öbür tarafa gitti. On-chain metrikler, BTC’nin kısa vadeli geleceğinin nasıl görünebileceği hakkında olumlu sinyaller veriyor. Örneğin, BTC’nin döviz rezervi azalıyordu. Bu da kripto paranın satış baskısı altında olmadığını gösteriyor.

Deprem bölgesinde yaşayan ve depremden etkilenen çocuklara yönelik yapılan psiko-sosyal destek
çalışmalara Duygu Dostu Oyun Merkezleri ile katkıda bulunan Türkiye Emotion Coaching Enstitüsü,  bölgede faaliyet gösteren çeşitli resmi kurum ve sivil toplum örgütlerinin çalışma
yürüttükleri Oyun Çadırları’nda ve/veya okullarda bu merkezleri kurarak binlerce depremzede çocuğa ulaşmayı hedefliyorlar.

Duygu Dostu Oyun Merkezi, duygu koçluğu yaklaşımını esas alan bir okul öncesi eğitim programı
olan Duygu Dostu Çocuk (Emotion Friendly Kids) programı içinde geliştirilen ve çocukların kendi yoğun duygularını anlama, sakinleşme, güvende hissetme gibi temel ihtiyaçlarını karşılamalarına destek olduğu bilimsel olarak kanıtlanmış, eğitsel materyallerin bulunduğu, duygu düzenlememerkezi işlevi gören oyun alanlarında çocuklar, böylelikle duygularını yönetme, sosyal ve duygusal becerilerini
geliştirme ve duygu düzenlemeleri konusunda destek almış oluyorlar.

Çocukların kendilerini iyi hissetmedikleri, yoğun duygular yaşadığı ve/veya odaklanmada sorun
yaşadığı anlarda çocukların oyun oynayarak, duygularını bastırmadan yaşadığı duruma odaklanabilmesi bu projenin ana amacı olarak görülüyor. Duygu Dostu Oyun Merkezleri içinde bulunan materyaller ile oynayan çocuklar, duygulara odaklanarak olumsuz duygular ile baş edebilmenin yollarını bulabilmeye çalışacaklar.

Bu proje ile, Adıyaman, Hatay, Kahramanmaraş, Şanlıurfa ve Gaziantep illerinde yirmi okula ve yüzlerce çocuğa ulaşmak hedefleniyor. Yıl sonuna kadar devam edecek olan projeye deprem bölgesindeki her okulun başvurması mümkün. Duygu Dostu Eğitim Araştırma Danışmanlık ve Emotion Coaching Çalışmaları Derneği Adına YK Başkanı Doç.Dr.Nalan Kuru’ya okullar  @emotioncoachingturkiyeadreslerinden ulaşabilirler.

Dernek Hakkında:
Duygu Dostu Eğitim Araştırma Danışmanlık ve Emotion Coaching Çalışmaları Derneği, eğitim
bilimleri alanında çeşitli konularda çalışmalarda bulunmak, sosyal duygusal öğrenme konusundaki
farkındalığı artırmak, bu konularda kamuoyunu bilgilendirmeye yönelik eğitim programları
düzenlemek, belirlenen alanlarda akademik çalışmalar yapacak birimler oluşturmak, proje üretmek ve
Emotion Coaching (Duygu Koçluğu) yaklaşımının kamuoyuna tanıtılması, araştırılması, geliştirilmesi
ve yaygınlaşması için çalışmalar yapmak yoluyla bilim ve eğitim aracılığıyla faaliyet gösteren kişi,
kuruluş, okul, sivil toplum örgütlerine destek olmak ve tüm bu konularda danışmanlık yapmak
amacıyla çalışmalar yapan, kâr amacı gütmeyen bir sivil toplum kuruluşudur. Kurucusu ve Yönetim
Kurulu Başkanı Bursa Uludağ Üniversitesi Eğitim Fakültesi Temel Eğitim Bölümü Okul Öncesi
Eğitimi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nalan Kuru olan dernek, 2021’den beri faaliyet göstermektedir.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

“Vatandaş Buluşması”nda konuşan Urla Belediye Başkan V. Kaymakam Murtaza Dayanç, kendisine iletilen sorunların çözümü için birim amirlerine gerekli talimatları verdi. En çok merak edilen sivrisinek ve böcek ilaçlaması konusunda Büyükşehir’in iki araç tahsis ettiğini ve bu araçların ilaçlama yapmaya başladıklarını söyledi

Urla Belediyesi Meclis Salonunda; vatandaşlar, muhtarlar ve belediyenin ilgili birim amirlerinin katılımıyla “Vatandaş Buluşması” gerçekleştirildi. Toplantının açılışında konuşan Urla Belediye Başkan V. Kaymakam Murtaza Dayanç, “Vatandaş Buluşması” adı altında vatandaşlar ile bir araya gelerek taleplerini, önerilerini sıkıntılarını birinci ağızdan dinleyip, birim amirlerinin gerekli notları almasıyla  sorunlara hızlı bir şekilde çözüm üretmek istediklerini belirterek, “Toplantının amacı ve gayesi budur. Faydalı olursak periyodik olarak devam ettireceğiz. Tamamen interaktif bir toplantı olacak. Bugün de olduğu gibi bizzat vatandaşlarımız belediye meclisinde kendi sorunlarını dile getirecek. Vatandaşların daha güzel bir Urla’da yaşamaları için belediyenin ilgili birim amirleri ve personellerimiz var gücüyle çalışmaya devam edecek” dedi. 

BİRİMLERE TALİMATLAR VERİLDİ

Toplantıda vatandaşlardan gelen talep ve önerileri dinleyerek ilgili birimlere sorunların çözüme kavuşturulması talimatını veren Belediye Başkan V. Dayanç, Urlalı hemşehrilerimizin merak ettiği konularda şu açıklamaları yaptı: “Kalabak sahilinde daha doğal ama halkın kullanımına da açık bir çalışma yapacağız. Gülbahçe-Gümüşkoy’da şu anda düzenleme yapılan yerde park yapıyoruz. Orada tenis kortu, basketbol, futbol, voleybol  sahaları olacak. Kamelyalar, yürüyüş yolları, fitness aletleri ile deniz kenarında güzel muntazam bir park olacak. Sanat Sokağına alternatif olarak yeni bir sanat aksı oluşturacağız. Park ve bahçelerde sokak hayvanları için mama ve su kaplarının bakımı, onarımı ve sayısının artırılması sağlanacak. Çeşmealtı Mavi Plaj’da 7-8 metre bir bant açılacak. Evlerin sahili işgal eden duvarları kalmayacak.”

İLAÇLAMA BAŞLADI

En çok merak edilen sivrisinek ve böcek ilaçlaması hakkında da açıklamalarda bulunan Belediye Başkan V. Kaymakam Dayanç, “Biz halkın şikayetlerini sürekli İzmir Büyükşehir Belediyesinin ilgili birimlerine ilettik. Şikayetlerin artması üzerine Büyükşehir Belediyesi tarafından ilk defa iki tane araç ayarlanmış Urla için. Çeşmealtı-Güvendik’te ilaçlamanın başladığını teyit ettim. Bataklık ve sinek yoğunluklu Atatürk, İskele, İçmeler başta olmak üzere bütün mahallelerimizde rutin periyodik ilaçlamanın devam edeceği bilgisi verildi. Halkın isteği doğrultusunda hareket ederek inşallah bundan sonra iletişim merkezinden gelen bildirimlere göre araçları bölgeye yönlendireceğiz. İki araç bundan sonra durmadan çalışacak” diye konuştu.

KAPALI YÜZME HAVUZU YAPILABİLİR

Bu arada toplantıda vatandaşlardan gelen talep üzerine Belediye Başkan V. Kaymakam Dayanç, Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından yapılacak olan yeni kapalı spor salonu ve gençlik merkezi projesine ilaveten talep edilen kapalı yüzme havuzu talebi için çalışma yapabileceklerini halkın istekleri doğrultusunda projenin revize edilebileceğini belirtti.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Tekstil ve hazırgiyim sektörleri enflasyon-kur-faiz sarmalının altından kalkamıyor. Türkiye’nin lokomotif ve emek yoğun sektörlerinin başında yer alan hazırgiyim ve tekstil sektöründe yaklaşık bir yıldır yaşanan gerileme devam ediyor. Firmalar gün geçtikçe üretim ve istihdam kapasitesini düşürüyor.

Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Ege Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği Başkanı Jak Eskinazi, Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Burak Sertbaş, Moda ve Hazırgiyim Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Öztürk ve sektör temsilcileri asgari ücrete zam sonrası Türkiye’nin ekonomisini değerlendirdi, ihracatçının taleplerini konuştu.

Depolar ağzına kadar pamuk dolu 

Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Ege Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği Başkanı Jak Eskinazi, döviz kurunun yükselmesinin ihracatçılara biraz motivasyon verdiğini ancak zararları karşılayabilecek boyutta olmadığını söyledi.  

“Çünkü enflasyon, maliyet, asgari ücret hesaplarımızı altüst etti. Asgari ücretin açıklanmasıyla eskisinden de kötü duruma geldik. Beklemediğimiz bir durumdu. Asgari ücretin artırılmasına karşı değiliz ama kurlardaki duruş bizi eski karamsarlığımıza götürdü, tekrar fiyat tutturamaz duruma geldik. Tekstil için geçtiğimiz yıl en kötü yıllardan biriydi. Türkiye pamuk ithal ederken, üretimi kadar pamuğu devreder duruma geldi. Talep olmayınca stoklarda şişmeler var. Depolar ağzına kadar pamuk dolu. Eylül ayından sonra yeni hasat çıkacak, yeni hasatla ne yapılabileceğine dair bir fikrimiz yok. Ege’nin ihracatı pamuk nedeniyle artıyor. Dünyanın en ucuz pamuğu bizde kurlardan dolayı ancak talep yok. Bu da bizi karamsarlığa götürüyor. Deprem bölgesi de üretim üssümüzdü ve ciddi zararlar aldık, şu an fabrikalarımız toparlanmış durumda.”

Bizde ücretler net 480 dolar brüt 800 dolar bandındayken rakip ülkelerde 200 dolar civarında

Rusya-Ukrayna savaşından sonra dünyada enerji fiyatlarının üç misline çıktığını ama bir buçuk sene sonra geriye geldiğini hatırlatan Başkan Eskinazi, “Biz yüzde 15-20’lik dilimler halinde bu fiyatları düşürdük. Rekabetçiliğimizi maliyetlerden dolayı kaybettik. Biz emek yoğun bir sektörüz. Bizde ücretler net 480 dolar brüt 800 dolar bandındayken rakip ülkelerde 200 dolar civarında. Bizim dünya ile rekabet edebilme şansımızın azaldığı buradan belli. Hazine ve Maliye Bakanımız Mehmet Şimşek’in göreve geldikten hemen sonra ifade ettiği Türk ekonomisi rasyonel bir zemine oturacak söylemi vardı. En büyük ümidimiz Türk ekonomisinin rasyonel bir zemine oturması.” dedi.

Türkiye’nin sıcak paradan çok yatırıma ihtiyacı var, sadece Ortadoğu’dan gelen döviz ülkenin yaralarına merhem olmaz

Asgari ücretin yıllık yüzde 107,3 artmış durumda olduğunu açıklayan Jak Eskinazi TÜİK’in enflasyonuna baktığınızda arada 67 puanlık fark olduğunun altını çizdi.

“Döviz kurlarının enflasyonla ve ücretlerle paralel gitmesi lazım. Kurban Bayramı nedeniyle bu ay 5 iş günü ihracat yapılamayacak o nedenle ihracatta aylık yüzde 4 mertebesinde olan kayıp yüzde 15-20’ye çıkacak. Yılın ilk yarısını ekside kapatacağız. Türkiye ekonomisi böyle bir duruma dayanamaz. Türkiye’nin dövize ihtiyacı var. Sadece Ortadoğu’dan gelen döviz Türkiye’nin yaralarına merhem olmaz. Hukuk sisteminin revize edilmesi gerekiyor. Bu şekilde yabancılar yatırım yapamaz. Türkiye’nin sıcak paradan çok yatırıma ihtiyacı var. İstihdamı sağlayacak ortama ihtiyacımız var. Tek derdimiz kur değil çok farklı sorunlar var. Rekabetçiliğimiz kalktı. Ülkelerdeki asgari ücretler belli.”

Tekstil istihdam ağırlıklı bir sektör, darbe üzerine darbe yedik

Eskinazi, tekstil sektörünün yüzde 50’nin altında kapasiteyle çalıştığını anlatarak, “Sıkıntılı bir döneme giriyoruz. Bayramdan sonra ihracatçının Merkez Bankasına bozdurduğu döviz kuruna verilen fark yüzde 2’den 15’e çıkarılmalı. Bu da enflasyona tesir etmeyecek ve ihracatçıya pozitif ayrımcılık olacaktır. İhracatçıya can suyu verilmesi lazım. İhracatçının kurunun artırılması enflasyonu tetiklemez. İhracatçının işlere devam etmesi için şevk sağlar. Makul seviyelerde tabana yayılmış bir kredilendirme yapılırsa hareketlenme sağlayabiliriz. Sadece kurun artmasını beklemek yerine diğer teşviklerle baskı yapıp elde edersek hayatımızı devam ettirebiliriz. Kurla enflasyon doğru orantılı olmalı. Bizim ülkemizin en büyük belası enflasyon. Türkiye 20 senedir aynı malları ihraç ediyor. İhracatçının kendini yenilemesi gerekiyor. Dünyada rekabetçi olmak için ücretlerin 350-400 dolar bandında olması gerekiyor. Ülkemize 30 milyar doları aşan döviz getiren hazırgiyim ve tekstil sektörlerimiz ihmal edilecek bir durumda değil. EYT dalgası geçirdik, sermayeleri erittik. Tekstil istihdam ağırlıklı bir sektör, darbe üzerine darbe yedik.” diyerek sözlerini noktaladı.  

500 dolarlık işçiliğin olduğu ülkede hazırgiyim yapılamayacak

Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Burak Sertbaş, “Rekabet adına asgari ücret makul seviyelerde olmalı. Bu koşullarda artık rekabet bile olmayacak. Diğer ülkeler, Türkiye’de asgari ücretin 500 dolar bandında olduğunu duyunca artık ülkemize sipariş bile sorulmayacak. 500 dolarlık işçiliğin olduğu ülkede hazırgiyim yapılamayacak demektir. Biz sektör olarak çok etkileniyoruz. En katma değerli üretim yapan üretici bile zarar eder durumda. Türkiye ekonomisi rasyonel zemine oturtulmalı söyleminin içinde asgari ücret artışı var mıydı? Herkes zamdan sonra şoka girdi. Asgari ücret artıyorsa bile desteklerle desteklenmesi, zararın aza indirilmesi gerekiyordu. Biz istihdam ve kalifiye elemana odaklanmış bir sektörüz ve mesleki eğitime yönelik birçok projemiz var. Ekonomik politikalar bizi esas gündemimizden uzaklaştırıyor. Sektör olarak artık umutlu değiliz.” dedi.

Kurların artmasıyla 2024’de eski hale geliriz diye düşünüyorduk ancak şu an mümkün değil

Başkan Sertbaş, “Kalifiye eleman bulamıyoruz. Bugün çalışanlarımıza yüzde 35 zam yapmamız gerekiyor ve bunu katma değerli üretimle karşılama şansımız yok. En büyük pazarımız Avrupa’da resesyonun etkisi azalıyor. Kurların artmasıyla 2024’de eski hale geliriz diye düşünüyorduk ancak şu an mümkün değil. İhracatçıyı destekleyecek üretimi destekleyecek kararlar alınmasını istiyoruz. Bizim ekonomi politikamızı bu yönde yapmamız lazım. Döviz baskısıyla, asgari ücret artışlarıyla seçim yatırımı yapmamamız lazım. Bayramdan sonra hükümetin yeni kararlar alıp ihracatçının önünü açması gerekiyor. Dünyanın dolayısıyla Türkiye’nin sürdürülebilirlik diye bir gündemi var. Avrupa Birliği ile ihracat yapacaksak bunları çözüyor olmamız lazım. Üyelerimize yönelik çok yoğun çalışmalarımız var. Bir yandan firmalarımızı Avrupa Birliği Yeşil Mutabakat’a hazırlamaya çalışıyoruz, bir yandan ekonomik kriz ile mücadele ediyoruz. Kendimizi önümüzdeki senelere hazırlıyor olmamız gerek.” dedi.

Müşterilerimizin çoğu Uzakdoğu’ya gitti

Moda ve Hazır giyim Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Öztürk, “Üretim her geçen gün zora giriyor. İhracat sıkıntılı durumda. Faiz enflasyon kur üçgeninden çıkıp üretim politikamızı oturtmalıyız. Aksi halde Türkiye’nin kazanımlarından vazgeçmesi gerekiyor. Sektörde yaşam mücadelesi var. 12 bine yakın üretici üyemiz var, 36 dernek var. Üreticinin düştüğü tuzağı fırsata çevirdiler, ranta çevirdiler. Ülkenin üreticisi yıllarca markamız olsun diye çabaladı. Geçen yıl Haziran sonrası hazırgiyimcinin düştüğü nokta çok üzücüydü. İplik ve kumaşçılar Covid sonrası gereksiz bir zamla hazırgiyimcileri sıkıştırdı. Kuzey Afrika’ya verdikleri fiyatla Türkiye’ye verdikleri fiyat arasında fark vardı. Müşterilerimizin çoğu Uzakdoğu’ya gitti. Deprem bölgesinde iplik fabrikaları kurduk, yatırımlar yapıldı. Biz kendi dalımızı kestik, biz kendi içimizde çözüm ortaklığı değil fırsat ortaklığı kurduk.” dedi.  

Böyle bir pozisyon dünyanın hiçbir yerinde yok

Öztürk, “Hammaddeci fiyat yükseltiyor hazırgiyimci her türlü zorlanıyor. Hazırgiyim sektörü ihracat sıralamasında üç dört kademe aşağı indi. Geçtiğimiz aylarda hazırgiyim sektörünün dördüncü beşinci sıraya gerilediği oldu. Türkiye’ye 80’ler sonrası büyük bir fırsat doğdu, ülkemiz hem üretici hem ihracatçı oldu. Toprağı çok verimli, turizmi mükemmel, insanı kalifiye çalışıyor. Ancak elimizi attığımız her ürün can yakıyor. Yoksullukla mücadele eden bir ülke olduk. Günlük çözümler geliştiriyoruz, böyle bir pozisyon dünyanın hiçbir yerinde yok. Türkiye’den yurtdışına ne götürseniz dünyada bir değerdir, hem fırsatları kapatıyoruz hem avantajları. Bu aydan sonra birçok firmamız daha da zorluk yaşayacak. Çözüm geliştirilmesi lazım. Biz STK’lar olarak yanlışları nasıl düzelteceğiz, kamunun asli görevine dönmesi gerekiyor. Biz kamunun işlerini yapamayız STK’ların esas görevi bu değil.” diye konuştu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Serbest piyasada 25,2130 liradan alınan dolar 25,2150 liradan satılıyor. 27,5640 liradan alınan euronun satış fiyatı ise 27,5660 lira olarak belirlendi.

Dün doların satış fiyatı 24,4090 lira, euronun satış fiyatı da 26,7800 lira olmuştu.

Arçelik tarafından yapılan açıklamada Whirlpool’un BAE ve Fas’ta heyeti iki iştirakinin Beko tarafından satın alınması için kontrat imzalandığı duyuruldu.

Açıklamada satın alma için toplam 20 milyon euro ödenmesinin öngörüldüğü bildirildi.

İki şirket MENA bölgesinde beyaz eşya eser satış ve pazarlaması alanında faaliyet gösteriyor.

İşlemin tamamlanmasının Whirlpool Corporation ve Arçelik’in Avrupa faaliyetleri için Arçelik denetiminde, Whirlpool’un azınlık hissesine sahip olduğu paydaşlığın kurulması süreciyle birlikte 2023 yılının ikinci yarısında gerçekleşmesi bekleniyor.

Kemer’in sevilen simalarından hayırsever iş insanı turizmci merhum Kazım Gül anısına yaptırılan Kazım Gül Parkı’nın açılışı yapıldı.

Yeni Mahalle’de yer alan parkın açılışına, Kemer Kaymakamı Hüseyin Çam, Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu, Kemer Emniyet Müdürü Harun Mere, Kemer Belediye Başkan Yardımcısı Emin Gül, Kemer Belediyesi Meclis Üyeleri Mustafa Tıraş, Ferhan Fidan, Hakan Tuncer, Kemer Belediyesi birim müdürleri, Yeni Mahalle Muhtarı Münevver Erkal, Kazım Gül’ün çocukları ile davetliler katıldı.

Kemersporu’un “efsane başkanı” ve Kemer’in tanınan eski turizmcilerinden olan iş insanı Kazım Gül’ün eşi Remziye Gül, çocukları turizmci Tayyar Gül, Antalya Tanıtım Vakfı (ATAV) Başkanı Yeliz Gül Ege, babalarının anısını yaşatmak için park yaptırdı.

Kemer Belediyesi’nin destekleriyle yapılan parkın açılış kurdelesini, Kaymakam Çam, Belediye Başkanı Topaloğlu, Remziye Gül, Tayyar Gül ve Yeliz Gül Ege gerçekleştirdi.

Kaymakam Çam, açılışta yaptığı konuşmasında, daha önce Kemer Merkez İlkokulu’nda Kazım Gül anısına açılan kütüphanenin ardından parkın açılışında bulunmaktan dolayı mutluluk duyduklarını söyledi.

Çocukların yararına yapılan kütüphane ve park açılışında emeği geçen Gül ailesine teşekkür ettiğini belirten Kaymakam Çam, “Bir insanın öldükten sonra adının nasıl yaşatılacağına en iyi örneklerinden birini gerçekleştiriyorsunuz. Çocukların parkta oyun oynarken mutlulukları ve heyecanlarını rahmetli Kazım Gül muhakkak hissedecektir. Hayırlı evlat yetiştirdiği için Kazım Gül’e Allah’tan rahmet diliyorum.” dedi.

Kazım Gül’ün kızı ATAV Başkanı Yeliz Gül Ege ise babasının adını yaşatacak olan bir parkı yaptırmalarından dolayı gururlu olduğunu söyledi.

Babalarının adını yaşatmak için Kemer’e daha çok hizmet edeceklerini ifade eden Ege, parkın yapılmasında emeği geçen Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu ve belediye personeline teşekkür ettiğini kaydetti.

Ege, babasının Kemer için çok çalıştığına değinerek, “Babam her şeyini Kemer için adadı. Kemersporun efsane başkanıydı. Göynük Belediye Başkanlığı döneminde Necati Topaloğlu başkanımla da çok anıları vardı. Herkese çok teşekkür ediyorum.” dedi.

Kazım Gül’ün oğlu Tayyar Gül ise babaları Kazım Gül’ün anısını yaşatmak için yaptırdıkları parkın açılışında olmaktan dolayı çok gururlu ve mutlu olduklarını söyledi.

Babaları Kazım Gül’ün kendilerine öğrettikleriyle Kemer’e yakışan projelere devam etmek istediklerine işaret ederek, “İnşallah bu parkta çocuklarımız aileleriyle mutlu şekilde eğlenir. Emeklerinden ve desteklerinden dolayı Başkan Topaloğlu ve belediye personeline teşekkür ediyorum.” ifadelerini kullandı.

Başkan Topaloğlu ise Kemer’in hayırsever iş insanlarından olan rahmetli Kazım Gül’ün anısını yaşatmak için Kemer’e park kazandıran Kazım Gül’ün eşi Remziye Gül, çocukları Tayyar Gül ile Yeliz Gül Ege’ye teşekkür ettiğini söyledi

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kurban Bayramı için geri sayım başladı. Sevdiklerini ziyaret etmek isteyenlerin ya da bayramı tatil olarak değerlendirmek isteyenlerin çoğu yolculuklarında karayolu ulaşımını tercih ediyor. Uzmanlar, bayramda güvenli ve keyifli bir yolculuk için araç bakımı ve doğru lastik seçiminin önemine dikkat çekiyor.

Bayram tatilinin yaklaşmasıyla yolculuk hazırlıkları da başladı. Yola çıkacak sürücüleri özellikle bayram döneminde dikkatli sürüş konusunda uyaran Güvenli Sürüş Uzmanı Erhan Arıkan, uzun yolda otoyol hipnozu konusuna dikkat çekiyor ve tüm sürücülere önemli tavsiyelerde bulunuyor.

Otoyol hipnozuna girmeyin!

İnsan zihni sürekli devam eden bir uyarıcıya maruz kalırsa, bir süre sonra o uyarıcıyı dikkat alanının dışında bırakır ve o unsura karşı dalgınlaşır. Otoyol hipnozu, yolun monotonluğu sebebiyle beynin transa benzer bir duruma geçmesi ve sürüş esnasında uyuma benzeri dalgınlaşmadır.

Güvenli Sürüş Uzmanı Erhan Arıkan, uzun Kurban Bayramı tatilinde yola çıkacak sürücüleri otoyol hipnozuna karşı önlem almaları için de uyardı. Arıkan; “Gözler açıkken uyumak gibi bir etkisi olan otoyol hipnozunda, sürücünün yol farkındalığı azalarak riskli durumlara neden olabiliyor.  Güvenli sürüş için özellikle uzun saatler araç kullanacak olan sürücülerin yola çıkmadan önce uykularını iyi almalarını tavsiye ediyorum. Uzun yolculuklarda farklı müzik türlerini dinlemek de sürücülerin konsantrasyonunu artırmaya yardımcı oluyor. 2 saatte bir mutlaka çay veya kahve molası verin. Arada camı veya sunroofu açarak içeri aracın içine temiz hava alın ve sürüş esnasında sakız çiğneyin.” dedi.

Kış lastiklerini rafa kaldırın

Havaların iyice ısınmaya başladığı yaz mevsimine denk gelen bayram tatilinde aracın dört lastiğinin de yaz lastiği olması kritik önem taşıyor. Yaz lastikleriyle virajlara daha güvenli giriliyor, üstelik yakıt tüketiminde de önemli ölçüde tasarruf sağlanıyor. Sürüş güvenliği için 10 yıldan daha eski lastiklerin de değiştirilmesi tavsiye ediliyor.

Lastiklerin hava basıncını ve dış derinliğini kontrol edin

Yol ve hava koşulları nasıl olursa olsun, ilk olarak henüz yol yapmamış ya da çok az yol yapmış soğuk lastiklerin hava basıncını ve dış derinliğini kontrol etmek gerekiyor.

Uzun yolculuk için uykunuzu almış olun

Sürücüler uzun bayram yolculuklarına çıkmadan önce uyku düzenlerini de dikkat etmesi gerekiyor. Güvenli Sürüş Uzmanı Erhan Arıkan, uzun yolculuklara dinlenmiş bir şekilde başlamanın trafik ve sürücü güvenliği için hayati öneme sahip olduğunun bir kez daha altını çiziyor. Aynı zamanda rahat kıyafet seçimi, mola vermek ve yediklerimize dikkat etmek de odaklanma ve konforlu bir seyir için alabileceğiniz önlemlerden bazıları.

Hız sınırlarına dikkat edin, emniyet kemerinizi asla çıkarmayın

Güvenli Sürüş Uzmanı Erhan Arıkan bunlara ek olarak, emniyet kemeri kullanmanın hayat kurtarıcı olduğunu uzun yola çıkacak araç sahiplerine bir kez daha önemle hatırlatıyor. Uzun bir yolculukta, uzun süre otobanda monoton bir biçimde araç kullanmanın yaratabileceği dalgınlıkla hız sınırları aşılabilir. Arıkan, buna karşı mutlaka dikkatli olunmasını ve trafikteki araç yoğunluğunun ortalamanın çok üzerine çıktığı bayram döneminde trafik kurallarına da kesinlikle uyulmasını tavsiye ediyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı