Gün: 17 Temmuz 2023

BNB tokenına bağlı kalıcı vadeli süreçler piyasasındaki traderlar, sıkıntı durumdaki altcoin projesinin birden fazla cephede güçlü bir ortamla karşı karşıya kalması nedeniyle düşüş eğiliminde. İşte detaylar…

Binance’in altcoini için kaygılı veriler

Coinglass tarafından takip edilen datalar, kalıcı vadeli süreçlerde açık faiz ve hacim yüklü fonlama oranlarının Nisan sonundan bu yana en düşük düzey olan -%0,18’e gerilediğini gösteriyor. Bu durum, short durumların (açığa satış) ya da fiyat düşüşünden kâr eden durumların baskın olduğunu ve düşüş bahislerini açık tutmak için uzun konumlara ödeme yapmaya istekli olduklarını gösteriyor. Fonlama oranları her sekiz saatte bir tahsil edilmekte. Pear Protocol’ün kurucu ortağı Huff Haus, son derece negatif fonlama oranlarına atıfta bulunarak, “altcoin BNB büyük ölçüde açığa satılıyor,” dedi. Haus ayrıyeten şunları ekledi:

Son vakitlerde yaşanan yüksek çıkışlar, Binance.US’den BCH çekimleriyle ilgili tutarsızlıklar ve Binance’in CEO’su Changpeng “CZ” Zhao’ya karşı devam eden Adalet Bakanlığı davası nedeniyle daha da berbatlaştı.

Kriptokoin.com olarak da bildirdiğimiz üzere BNB, Binance tarafından oluşturulan BNB ekosisteminin token’ıdır ve kripto traderları çoklukla token’ı borsanın servetiyle ilişkilendirir. Dünya çapında düzenleyici baskılarla karşı karşıya kalan Binance, geçtiğimiz haftalarda 1.000 yahut daha fazla çalışanını işten çıkardı. Bu ayın başlarında, üç üst seviye yetkili, CZ’nin mümkün kara para aklama konusunda DOJ soruşturmasını ele almasını çıkışlarının nedeni olarak göstererek misyonlarından ayrıldı. Hafta sonu CZ, son işten çıkarmaları FUD (korku, belirsizlik ve şüphe) olarak isimlendirdi ve yatıştırmaya çalıştı. CZ Cumartesi günü attığı bir tweet’te “Hâlâ işe alım yapıyoruz” dedi.

Piyasada gerginlik srüyor

Yine de, son derece negatif fonlama oranlarından da anlaşılacağı üzere piyasa gerginliğini koruyor ve birtakım gözlemciler ileride daha makûs haberlerin geleceğinden korkuyor. Skew, “24 saatlik APR -%92. Tipik olarak, bu bilgiler Binance için birtakım berbat haberlerden evvel gelir Sanki ne geliyor?” dedi. Negatif fonlama oranı, traderların ABD mahkemesinin Ripple lehine verdiği son kararın Binance’e ABD Menkul Değerler ve Borsa Komisyonu’na karşı gayretinde yardımcı olup olmayacağını hala belirlediğini de gösteriyor.

Geçtiğimiz hafta, SEC’in Ripple Labs’a karşı XRP satışları yoluyla menkul değerler yasasını ihlal ettiği gerekçesiyle açtığı davada merakla beklenen bir karara imza atan New York Güney Bölgesi Bölge Mahkemesi, XRP’nin merkezi borsalar aracılığıyla bireylere sunulduğunda bir menkul değer olmadığına hükmetti ve kurumsal yatırımcılara sunulduğunda bir menkul değer olarak değerlendirileceğini ekledi. Haziran ayı başında SEC, Binance ve Coinbase’i platformları üzerinden kayıtsız menkul değerler sunmakla suçladı.

Short squeeze potansiyeli var

Short squeeze sıkıştırması, ayıların düşüş bahislerini terk etmesiyle gerçekleşen süratli bir yükseliştir. Short konum sıkıştırmasının gerçekleşmesi için, BNB daima vadeli süreçlerinde olduğu üzere, piyasada olağandan daha yüksek bir düşüş aktivitesi olması gerekir. Bu üzere durumlarda, küçük bir fiyat artışı ayıları ya da açığa satış yapanları konumlarını kapatmak için koşturabilir ve bu da fiyatları daha da üst çeker. Skew’e nazaran, 265 doların üzerine çıkılması short konumların kapatılmasını sağlayabilir. Skew, şunları söyledi:

Fiyat 265 doların altında süreç gördüğü sürece BNB bunun üzerine çıktığında, likit olmayan bir ölçü short konum kapatma rallisi görebilirim. Aksi takdirde, aylık aralığın en düşük düzeyi olan 218 doların altında kalabilir.

Muğla Büyükşehir Belediyesi tarafından Datça ilçesinde Mesudiye, Yaka, Sındı, Yazı ve Cumalı Mahallelerini kapsayan 6 km. uzunluğundaki yolun 2. Kat sathi kaplanması tamamlanarak hizmete sunuldu.

Muğla Büyükşehir Belediyesi il genelinde sorumluluk alanı içerisinde ki yollarda asfaltlama çalışmalarını sürdürüyor. 2023 yılı yatırım programı dâhilinde asfalt kaplama çalışmalarını sürdüren Muğla Büyükşehir Selediyesi ekipleri, il genelinde 40 Mahallede toplam 202 km’lik bir asfalt programı çalışmalarına devam ediyor. Muğla’nın Yatağan, Menteşe, Milas, Ortaca, Köyceğiz, Datça, Fethiye, Marmaris, Kavaklıdere ve Seydikemer ilçelerindeki yollarda çalışmalara başladı. 2023 yılı yatırım programı dahilinde 10 ilçede 40 mahallede 202 km’lik 1. ve 2. kat sathi kaplama çalışması yapılacak.

16 Mahallede Yol Çalışmaları Tamamlandı

Muğla Büyükşehir Belediyesi tarafından il genelinde 40 mahallede başlatılan 202 km’lik yol çalışmasının 38 km’si tamamlandı. Çalışmalar kapsamında Milas ilçesinin Kapıkırı, Gölkaya, Karşıyaka, Yatağan’ın Nebiler, Kapubağ, Bağyaka, Kozağaç, Seydikemer’in Hacıosmanlar, Yayla Gökben, Fethiye’nin Gökben Karaağaç, Ortaca’nın Mengenli, Gölbaşı ve Datça’nın Mesudiye mahallelerinde yol çalışmaları tamamlandı.

Mesudiye Yolu Tamamlandı

Muğla Büyükşehir Belediyesi 45 Milyon TL yatırımla geçtiğimiz günlerde Betçe İçme Suyu projesini hayata geçirmiş Cumalı, Yaka, Mesudiye, Sındı ve Yazı Mahallelerine içme suyunu kavuşturmuştu. Büyükşehir Belediyesi aynı mahalleleri kapsayan 6 km uzunluğundaki Mesudiye yolunun 2. kat sathi kaplamasını tamamlayarak hizmete sundu. 

Aydemir: Başkanımız Gürün’e Teşekkür Ederiz

Mesudiye Mahalle Muhtarı Cüneyt Aydemir “Büyükşehir Belediyemiz bölgenin içme suyu sorunu geçtiğimiz günlerde çözüme kavuşturdu. Şimdi de Cumalı, Yaka, Mesudiye, Sındı ve Yazı Mahallelerinin ortak kullanım yolu olan Mesudiye yolunu tamamladı. Mahallem ve bölge halkım adına Başkanımız Dr. Osman Gürün’e teşekkür ediyorum” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü, Bayrampaşa’da belediyenin düzenlediği coşkulu bir programla kutlandı. Şehitlerin dua ile anıldığı programda konuşan Bayrampaşa Belediye Başkanı Atila Aydıner, “7 yıl önceki hain kalkışmayı unutmadık, unutturmayacağız. Biz, FETÖ’nün ihanetini, milletimizin kahramanlığını kuşaktan kuşağa aktaracağız. Unutulmasın ki, bedeniyle tankın önünde duran, vatanı için ölüme her an hazır olan kahramanların ülkesidir Türkiye” dedi.

Bayrampaşa Belediyesi, 15 Temmuz hain darbe girişiminin 7. yılı münasebetiyle Atatürk Parkı’nda coşkulu bir program düzenledi. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan program, Kur’an tilaveti, mehter gösterisi, protokol konuşmaları ve Türkücü Kürşat konseri ile sürdü. Başkan Aydıner ve Kaymakam Şenel şehit annelerine çiçek takdim etti. Belediye Başkanı Atila Aydıner’in ev sahipliği yaptığı programa Bayrampaşa Kaymakamı Dr. Soner Şenel, Garnizon Komutanı Muhabere Albay Coşkun Çelik, Bayrampaşa İlçe Milli Eğitim Müdürü Suat Mamur, Bayrampaşa Müftüsü Recep Eren, Bayrampaşa AK Parti İlçe Başkanı Ersin Saçlı, Bayrampaşa MHP İlçe Başkanı İsmail Aslan, şehit Ümit Yolcu’nun anne-babası Müzeyyen ve Sadık Yolcu, şehit Halil İbrahim Yıldırım’ın anne-babası Gazal ve Bahaddin Yıldırım, gaziler ve mahalle muhtarları ile vatandaşlar katıldı.

“TARUMAR OLDULAR”

FETÖ’nün darbe teşebbüsü ile tarumar olduğunu belirten Başkan Aydıner, “FETÖ, 15 Temmuz 2016 akşamı büyük bir operasyona imza atmak istedi. Ancak hesaba katmadıkları çok önemli bir şey vardı… O da, Bayrampaşa halkının, İstanbul halkının ve aziz milletimizin kahramanlığıydı. Bu kahramanlık, bu feraset, bu cesaret karşısında tarumar oldular. Unutulmasın ki, bedeniyle tankın önünde duran, vatanı için ölüme her an hazır olan kahramanların ülkesidir Türkiye. 7 yıl önceki hain kalkışmayı unutmadık, unutturmayacağız. Biz, FETÖ’nün ihanetini, milletimizin kahramanlığını kuşaktan kuşağa aktaracağız. Bu vesileyle, vatanımız ve bayrağımız uğuruna 15 Temmuz gecesi şehadet şerbetini içen aziz şehitlerimizi bir kez daha rahmet, minnet ve saygıyla anıyor; kahraman gazilerimize de şükranlarımı sunuyorum. Allah onlardan, onları yetiştiren analardan ve babalardan razı olsun.  Rabbim, aziz milletimize bir daha böyle kötü bir gece, kötü bir kâbus yaşatmasın. Birlik ve beraberliğimiz daim olsun” dedi.

Programda Kaymakam Şenel de bir konuşma yaptı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Antalya’nın ilk kadın orta oyunu tiyatro topluluğu olma özelliğini taşıyan Al Yazma Tiyatro Topluluğu’nun Kemer Belediyesi Kültür Salonu’nda sergilediği tek perdelik “Ters Evlenme” oyunu büyük alkış topladı

Kemer Belediyesi’nin destekleri ile Kemer Belediyesi Kültür Salonu’nda ücretsiz olarak sahnelenen “Ter Evlenme” adlı tiyatro oyunu büyük ilgi gördü. Hasan Hüseyin Karabağ’ın yazdığı oyunda alkol yasağı üzerine bir komedi olan tek perdelik oyun, izlemeye gelenler tarafından uzun süre alkışlandı.

Kemer Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Mehmet Derya Baytekin, tiyatro oyununu beğendiğini belirterek, tiyatroda emeği geçen yönetmen ve oyuncuları tebrik ettiğini ve Başkan Topaloğlu’nun selamını iletti.

Kemer Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Mehmet Derya Baytekin, tiyatro sonunda tiyatro ekibine çiçek vererek hatıra fotoğrafı çektirdi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Toplumsal, çevresel ve kültürel meselelere çözüm üretmek üzere bireyleri ve kurumları bir araya getiren, ATÖLYE, S360 ve Zorlu Holding’in kurucu ortaklığında 2016 yılında kurulan sosyal inovasyon platformu imece, kurulduğu ilk günden bu yana sivil toplum, iş dünyası ve akademi iş birliğiyle gerçekleştirdiği çalışmalardan örnekleri ve etki yolculuğunda edindiği içgörüleri ortaya koyan ‘Öğrenimler Raporu’nu yayımladı. imece, Öğrenimler Raporu’nda, birlikte çalıştığı birçok paydaşının, görüş ve geri bildirimlerine yer vererek ekosisteminin gelişimine katkı sağlamayı amaçlıyor.

Toplumsal konularda, bilinen rekabet anlayışının da ötesinde birlikte değer yaratarak ilerleyen şirketlerin daha güçlü etki yaratabileceğini ve küresel meselelerin çözümünü hızlandırabileceğini dile getiren Zorlu Holding Kurumsal İletişim ve Sürdürülebilirlik Genel Müdür Yardımcısı Şahika Özcan Ortaç, “Zorlu Holding olarak, Akıllı Hayat 2030 vizyonumuz doğrultusunda belirlediğimiz sürdürülebilirlik odaklı hedeflere paydaş temelli, kapsayıcı bir yaklaşımla ulaşabileceğimizi düşünüyoruz. Bu amaçla daha iyi bir gelecek için çalışırken radikal işbirlikleri kurarak etki alanımızı genişletmeye odaklanıyoruz. Bu yaklaşımın en değerli örneklerinden biri olan, kurucuları arasında yer aldığımız sosyal inovasyon platformu imece ile 2016 yılından bu yana değer yaratan bir işbirliği içindeyiz. imece, geçen zaman içinde kayda değer bir olgunlaşma süreci yaşadı. Farklı disiplinlerden bireyler ve farklı yapıdaki birçok kurum imece çatısı altında bir araya gelerek daha iyi bir gelecek adına birlikte çalışma fırsatı yakaladı. imece’nin bu işbirliklerinden edindiği deneyimleri ekosistemle paylaşabilmek üzere, kurulduğu 2016 yılından bu yana gerçekleştirdiği programlar ve yürütülen projelere dair içgörülerinden oluşan Öğrenimler Raporu’nun, sosyal inovasyon ekosisteminin gelişimine önemli katkılar sağlayacağına inanıyor, bu sürece katkı sunan herkese teşekkür ediyoruz.” dedi.

imece olarak bugüne kadar gerçekleştirdikleri tüm çalışmaları konu alan, aynı zamanda geçirdikleri tüm süreçlerin öğrenimlerini de kapsayan bir raporu paylaşmaktan mutluluk duyduklarını ifade eden imece Yöneticisi Zeynep Erdoğan, “imece kurulduğu günden bu yana, mesele edindiği alanlarda farklı yapılardaki güçlü potansiyellere sahip işbirliklerinin ortaya çıkmasını tetikliyor. Bu işbirliklerinden aldığı güçle, ülkemizde sosyal inovasyon ve sosyal girişimciliğin de ötesinde etki girişimciliğinin gelişmesi için çalışıyor. imece’nin edindiği öğrenimlerin, karmaşık ve iç içe girmiş küresel meselelerde, insanı ve doğayı merkezine alan çözümleri desteklemek isteyen gençler, girişimciler ve etki odaklı aktörler için ilham verici olmasını umuyoruz. imece olarak bundan sonra da, daha adil ve sürdürülebilir bir gelecek amacıyla yaptığımız çalışmaları çoklayarak kurum ve kuruluşların gündeminde yeni mesele ve çözümleriyle yer almayı sürdüreceğiz. Bu doğrultuda; iş dünyasının, girişimcilerin, değişim öncüsü gençlerin, akademinin, kamunun, sivil toplumun, aracı kurumların ve uluslararası kuruluşların iş birliğine dayalı benzer çabalarının da karşılık bulacağına inanıyor ve her bir yapıya kolektif etkiyi büyütme davetinde bulunuyoruz.” dedi. 

43 sosyal, 7 etki girişimine destek

imece, mevcut problemlerin çözümü ve daha sürdürülebilir bir gelecek için sistemsel dönüşümü tetikleyen en önemli aktörlerin “sosyal girişimciler” olduğunu savunuyor. 2016-2020 yılları arasında Zorlu Holding’in ana partnerliğinde yürütülen “Nitelikli Eğitim”, “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği” ve “Eşitsizliklerin Azaltılması” temalarına odaklanan Destek Programı kapsamında 43 sosyal girişimin fikir aşamasından ürün haline gelmesine kadarki süreçte destek sağlandı. 

Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’na ulaşma yolunda artan hızlanma ihtiyacı doğrultusunda ise imece, Kasım 2020’de büyüme aşamasındaki etki girişimcilerinin ihtiyaçlarına yanıt verecek şekilde destek programını bir “etki hızlandırıcı” programına dönüştürdü. imece impact adı verilen program kapsamında, sosyal girişimcilerin etkilerini kanıtlamaları ve ürettikleri  etkileri görünür kılmaları amaçlandı. 3’ü Döngüsel Ekonomi, 4’ü Nitelikli Eğitim alanına odaklanan 7 girişime etki modellemeleri ve raporlamalarının yanı sıra mentorluk, iletişim, hukuk gibi alanlarda da destekler sunuldu. Programa dahil olan tüm girişimlerin etki raporları yayımlandı.

imeceLAB: Gençler için değil gençlerle birlikte…

imece ayrıca “gençler için değil, gençlerle beraber” yaklaşımıyla hayata geçirdiği açık inovasyon laboratuvarı imeceLAB ile gençlere yönelik birçok program gerçekleştirdi. imeceLAB, lise ve üniversite öğrencilerinin toplumsal, ekolojik ve kültürel dinamikler hakkında yetkinlikler kazanması ve ilgili meselelere kolektif bir şekilde çözüm önerileri sunması için onları destekleyen açık bir sosyal inovasyon laboratuvarı olarak tasarlandı. Sivil toplum, akademi, özel sektör ve kamu kurumlarından birçok paydaşın kaynaklarının ve uzmanlık alanının bir araya getirildiği çok paydaşlı bir yaklaşım üzerine kurgulanan imeceLAB programları, bir kurumun ana partnerliğinde ve Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları arasından belirlenen bir tema etrafında şekilleniyor. imeceLAB komünitesinde Türkiye’nin farklı bölgelerinden 4000’e yakın genç yer alıyor. Bu komüniteye dahil olan ve programlara katılan gençler, ele alınan toplumsal meselelerin çözümü için geliştirilen yenilikçi fikir ve projeleri yaparak keşfedecekleri bir deney alanında çözümün parçası oluyor.

imece etki ekosisteminin gelişmesi için alan yaratıyor…

2021 yılında gerçekleştirilen imece summit “Geleceğe Etki Zirvesi”; Türkiye ve dünyadan farklı alanlara odaklanan 3000’in üzerinde bireyi bir araya getirdi. Daha kapsayıcı ve sürdürülebilir bir dönüşüm ihtiyacının altını çizen Zirve, Zorlu Holding’in ev sahipliğinde, imece’nin yürütücülüğünde, ATÖLYE, BMW Foundation, B Lab Europe, S360 ve SIX’in içerik ve ağ partnerliğinde gerçekleştirildi. “Etki yaratan topluluklar”, “etki yaratan finans”, “etki yaratan iş dünyası”, “etki yaratan liderlik” ve “etki yaratan organizasyonlar” temaları etrafında, 135 dönüşüm öncüsü konuşmacının katılımıyla 40’a yakın oturum gerçekleştirildi. Zirve’de mevcut sistemi insanlara, çevreye ve gezegene hizmet edecek şekilde dönüştürmenin artık bir zorunluluk olduğunun altı çizildi. Daha inovatif ve sürdürülebilir bir dönüşüme ihtiyaç olduğu, bu dönüşümün kurumlardan bireylere, iş dünyasından sivil topluma kadar topyekûn bir işbirliğinden geçtiği vurgulandı.

imece’de yeni gündem: Daha proaktif, progresif ve anlam odaklı bir yaklaşım keşfi

imece Öğrenimler Raporu’nda geleceğe yönelik yaklaşımlar da yer alıyor. imece önümüzdeki dönemde; toplumsal kaygıların, belirsizliklerin, iklim krizinin ve artan eşitsizliklerin yoğun bir şekilde gündemde yer aldığı 2020’li yıllarda daha proaktif, progresif ve anlam odaklı bir yaklaşımın nasıl yaratılabileceğini keşfetmeye odaklanacak. Bunun için topluluklar, gençler ve girişimcilerle etkiyi odağına alan programlar üzerinden ilişkiler kurmak ve bu ilişkilerden çıkan deneyimleri paylaşılabilir hale getirmek imece’nin temel yol haritası olacak.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Türkiye’nin dört bir yanından rahvan at yarışçılarının katılacağı, Gölcük Belediyesi Geleneksel Rahvan At Yarışları Değirmendere Koşusu 23 Temmuz Pazar günü başlıyor.

Türkiye Geleneksel Spor Dalları Federasyonu, Gölcük Belediyesi ve Gölcük Değirmendere Rahvan Atçılar Kulübü işbirliğiyle düzenlenen, Gölcük Belediyesi Geleneksel Rahvan At Yarışları Değirmendere Koşusu heyecanı, 23 Temmuz Pazar günü yaşanacak. Gölcük Rahvan At Bakım ve Konaklama Tesisi Koşu pistinde saat 10.00’da başlayacak yarışlara, bu yıl da Türkiye’nin dört bir yanından rahvan at yarışçıları katılacak.

10 KATEGORİDE YARIŞLAR YAPILACAK

Gölcük Belediyesi Rahvan At Bakım ve Konaklama Tesisi Koşu Pisti’nde yapılacak ödüllü yarışlar; Baş, Baş Altı, Büyük Orta, Küçük Orta, Deste, Dörtlü Tay, Üçlü Tay, İkili Tay, İthal Atlar(A) ve İthal Atlar(B) kategorilerinde büyük heyecana sahne olacak.

BAŞKAN SEZER DAVET ETTİ

Gölcük Belediye Başkanı Ali Yıldırım Sezer yaptığı açıklamada: “Gölcük Belediyesi olarak ata sporcularımızdan olan rahvan atçılığa destek olmayı sürdürüyoruz. Hemşehrilerimizi yarışları ve gösterileri izlemeye davet ediyorum” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Çin’in Gayri Safi Yurt İçi Hasılası (GSYİH), yılın ilk yarısında geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 5,5 artarak 59 trilyon 303 milyar 400 milyon yuana ulaştı.

Çin Ulusal İstatistik Bürosu tarafından bugün açıklanan verilere göre birincil, ikincil ve üçüncül endüstrilerin katma değerleri, ilk altı ayda sırasıyla yüzde 3,7, yüzde 4,3 ve yüzde 6,4 arttı.

Veriler, Çin’in GSYİH’sının birinci çeyrekte geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 4,5, ikinci çeyrekte yüzde 6,3 arttığını gösteriyor.

Kaynak: Çin Uluslararası Radyosu

Hibya Haber Ajansı

Çin’in Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), yılın ilk yarısında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 0,7 arttı.

Çin Ulusal İstatistik Bürosu’ndan alınan verilere göre Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) yılın ilk yarısında yüzde 3,1 düştü.

Üretici alım fiyatları ise yılın ilk yarısında yüzde 3’lük bir düşüş kaydetti.

Kaynak: Çin Uluslararası Radyosu

Hibya Haber Ajansı

Çin’de yılın ilk yarısında büyük ölçekli sanayi işletmelerinin katma değerinin yıllık bazda yüzde 3,8 yükseldiği bildirildi.

Çin Ulusal İstatistik Bürosundan açıklanan verilere göre Ocak-Haziran döneminde ülkedeki büyük ölçekli sanayi işletmelerinin katma değeri, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 3,8 arttı. Bu işletmeler arasında ekipman imalat sanayisinin katma değeri, yüzde 6,5 artışla tüm büyük ölçekli sanayi işletmelerinin katma değerindeki büyümeyi 2,7 puan aştı.

Veriler, Haziran ayında büyük ölçekli sanayi işletmelerinin katma değerinin yıllık bazda yüzde 4,4 arttığını gösterdi.

Çin’de büyük ölçekli sanayi işletmeleri, yıllık geliri 20 milyon yuan üzerindeki endüstriyel işletmeleri ifade eder.

Kaynak: Çin Uluslararası Radyosu

Hibya Haber Ajansı

Kremlin Sözcüsü Dmitry Peskov, Rusya’nın Karadeniz Tahıl Anlaşması’na katılımının bugün itibariyle sona erdirildiğini duyurdu.

Rusya Dışişleri Bakanlığı, Tahıl Anlaşması’nın uzatılmayacağı konusunda Türkiye, Ukrayna ve Birleşmiş Milletler’i bilgilendirdi.

BM ve Türkiye’nin öncülüğünde 2022 Temmuz ayında uygulamaya giren Tahıl Anlaşması, Ukrayna’daki savaşın bir küresel gıda krizi yaratmasının önüne geçmeyi hedeflemişti.

Kremlin, Rusya’nın anlaşmanın uzatılması için ortaya koyduğu şartların aylardır karşılanmadığını belirtirken anlaşmanın sona ermesinin, Kırım Köprüsü’ne düzenlenen saldırı ile ilişkili olmadığını vurguladı.

Açıklamada, Tahıl Anlaşması’nın sona erdirilmesi kararının Putin tarafından Kırım Köprüsü saldırısından önce alındığını hatırlattı.

Foreks Haber Merkezi

Uluslararası standart belirleyiciler, kripto alanında yaşanan son karışıklıkların ardından müşterilerin kripto varlıklarını koruyabilmesi ve çıkar çatışmalarından kaçınılması konusunda daha sıkı kurallar getirilmesini istedi.

Amerika Birleşik Devletleri, Avrupa Birliği, Çin ve Birleşik Krallık gibi birçok yargı bölgesinden düzenleyicileri bir araya getiren Finansal İstikrar Kurulu (FSB), sektörün “tutarlı ve kapsamlı” bir şekilde düzenlenmesini sağlamaya yönelik öneriler sundu. Bu öneriler, daha önce Ekim ayında öne sürülen tekliflere dayanıyor ve özellikle FTX ve Celsius gibi şirketler tarafından gerçekleştirildiği iddia edilen davranışları önlemeye odaklanıyor.

“Geçtiğimiz yılın olayları bize kripto varlıkların ve ilgili oyuncuların yapısal hassasiyetini gösteriyor.” ifadelerinin yer aldığı belge, büyük kripto holdinglerinin bazı faaliyetlerini ve işlevlerini ayrıştırmasını gerektirebilecek yeni normlar ortaya koyuyor.

Kasım ayında iflas başvurusunda bulunan FTX, kayıt tutmadaki başarısızlığı ve müşteri fonlarının kötüye kullanımı iddialarıyla karşı karşıya kalmıştı. Celsius’un kurucu ortağı ve eski CEO’su Alex Mashinsky ise geçtiğimiz Perşembe günü tutuklandı.

Ancak Mashinsky, kişisel kazancı için yatırımcıları yanlış yönlendirdiği ve token fiyatlarını manipüle ettiği yönündeki suçlamaları kabul etmiyor.

Aynı zamanda FSB, daha sıkı küresel kuralların gerekçelerini açıklarken iki ay önce Circle’a ait USDC stabilcoin’inin dolar sabitini geçici olarak kaybetmesine, kripto bankalarının çöküşüne ve 2022’nin Mayıs ayında aniden düşen terraUSD’ye atıfta bulunuyor.

Farklı küresel yaklaşımlar

Küresel olarak kripto para birimlerini düzenlemeye yönelik farklı yaklaşımlar benimseniyor.

Örneğin Avrupa Birliği, Kripto Varlık Piyasaları (MiCA) düzenlemesi olarak bilinen özel bir yasa hazırlarken ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC), aslen geleneksel finansal araçlar için tasarlanmış, yüz yıl öncesine dayanan mevcut kuralların kripto varlıklara da uygulanabileceğini savunuyor.

Teoride, FSB’nin prensipleri her iki yaklaşımı da mümkün kılacak kadar esnek ancak yetkililer sürekliliğin sağlanması gerektiğini de belirtiyor.

FSB Genel Sekreteri John Schindler, gazetecilere yaptığı açıklamada, “Uygulanmasını istediğimiz kurallar, kripto varlıklar için tamamen yeni bir düzenleyici kılavuz oluşturmuyor. Kripto varlık faaliyetleri, iddia edilenin aksine geleneksel finansal faaliyetlerden çok farklı değil ve benzer kuralların uygulanması gayet uygun.” dedi.

Bu makale ilk olarak CoinDesk Türkiye üzerinde yayımlanmıştır.

Geçtiğimiz günlerde Yıl Ortası Piyasa Görünümü raporunu yayımlayan JPMorgan, yayımladığı raporda global iktisattaki gidişata dair kritik birtakım değerlendirmelerde bulundu.

Küresel Çekirdek Enflasyon 2024’e Kadar Yüzde 3’ün Üstünde Kalacak

Uluslararası finans kuruluşu JPMorgan’ın yayımladığı rapora nazaran, global çekirdek enflasyonun 2024 yılına kadar yüzde 3’ün üzerinde seyretmesi bekleniyor. Baş Global Ekonomist Bruce Kasman, enflasyonun merkez bankalarının konfor alanlarına zaten gerilemesini beklemenin gerçekçi olmadığını belirtti. Arzın ziyan gördüğü ve enflasyon psikolojisinin değiştiği bir noktada, çekirdek enflasyonun Avrupa ve ABD için yüzde 3’ün altına düşmesinin beklendiği tabir edilmedi.

Yapışkan çekirdek enflasyonun merkez bankaları üzerindeki baskıyı devam ettireceğini söyleyen JPMorgan ekonomistleri, bu durumun merkez bankalarının siyaset duruşlarında daha fazla sıkılaşmaya gitmelerine yol açabileceğini yazdı.

Küresel Ekonomik Büyüme Hızlanıyor, Lakin 2024’ten Evvel Global Resesyon Tehlikesi Var

Rapora nazaran, global ekonomik büyüme 2023’ün birinci yarısında hızlanarak yüzde 2,8’e ulaştı. Fakat, enflasyonu denetim altına almak hedefiyle gelişmiş piyasalarda 2023’ün sonundan evvel yeni bir nakdî sıkılaşma bekleniyor. Bu durumda, özel kesimin sıhhatini olumsuz etkileyebileceği ve eşzamanlı bir global sakinliğe yol açabileceği belirtiliyor. Raporda, 2024’ün sonundan evvel global bir resesyonun gerçekleşme muhtemelliğine da dikkat çekiliyor.

Asya Ekonomileri Güçlü Büyümeyi Sürdürüyor, Lakin Çin Ekonomik Bilgileri Hayal Kırıklığı Yaratıyor

Yılın birinci yarısında Asya ekonomilerinin potansiyellerinin üzerinde ortalama yüzde 5,2 büyüdüğüne dikkat çeken raporda, durumun Çin için biraz farklı olduğunu notu paylaşıldı.

Nisan ayından beri paylaşılan ekonomik datalarda Çin’in çoklukla beklenti altında kaldığına ve bu durumun Çin’in toparlanma beklentilerine ziyan verdiği sözü raporda belirtilirken, bu durumun beklentileri de karmaşık hale getirmeye başladığı söz edildi.

Özellikle global yüksek enflasyonun akabinde süratle artan faiz oranları sonucu yavaşlayacak iktisatların, Çin’de görülen süratli büyüme ile dengeleneceği ve global bir resesyondan böylelikle kurtulunabileceği görüşü piyasalarda 2022 sonu ve 2023 başı prestijiyle epey yaygındı. Fakat Çin’de açıklanan ekonomik bilgilerin piyasa beklentilerinin altında gerçekleşmesi, resesyon kaygılarını tekrar alevlendirmişe benziyor.

ABD’de Kuvvetli Piyasa Şartları Bekleniyor, Borsalar Gerçekleri Yansıtmıyor

Raporda, ABD iktisadında 2023’ün son çeyreği yahut 2024’ün birinci çeyreğinde bir sakinliğe girilmesi bekleniyor. JPMorgan analistleri, borsaların bu gerçeği yansıtmayan fiyatlamalarla süreç gördüğüne dikkat çekiyor. Güçlü tasarruf ve kar marjları üzere büyümeyi destekleyici faktörlerin ortadan kalkmaya başladığına vurgu yapılıyor.

Dünyanın diğer yerlerindeki pay senedi piyasalarının da pek farklı bir durumda olmadığını söyleyen analistler, kasvetli piyasaların global olarak yaygın olduğunu söyledi. Bahis hakkında JP Morgan Global Sermaye Stratejisi Lideri Mislav Matejka  “Tarihsel olarak mali sıkılaştırmanın tesirinin gecikmeli olarak işlemesi nedeniyle, baskıların en kötüsünün geride kaldığı görüşünün yanlış olduğuna inanıyoruz. Ayrıca, çok tasarruf ve güçlü marjlar üzere makul büyüme dayanakları de azalıyor,” yorumunu yaptı.

Varlık Sınıfları Ortasında Aykırı Rüzgar Beklentisi

JPMorgan Baş Cross-Asset Stratejisti Thomas Salopek’e nazaran, pay senedi piyasasında uzun ve kısa vadeli manzaralarda çelişki bulunuyor. Önümüzdeki 3 ila 5 yıl içinde pay senedi piyasasında karşıt rüzgarların tesirli olabileceği ve tahviller ile kredilerde cazip kar fırsatlarının ortaya çıkabileceği tabir ediliyor.

Bu haber, JPMorgan’ın global piyasa görünümü raporuna dayanarak hazırlanmıştır. Raporda global çekirdek enflasyon, nakdî sıkılaşma ve global resesyon beklentileri ön plana çıkmaktadır. ABD iktisadında kuvvetli piyasa şartları ve borsaların gerçekleri yansıtmayan fiyatlamaları da raporda vurgulanmaktadır.

Çanakkale’de çıkan orman yangınlarına müdahale ve çalışmalara destek vermek adına İnegöl Belediyesi 1 su tankeri ve 2 personeli bölgeye sevk etti.

Çanakkale’de Pazar günü başlayan orman yangınına havadan ve karadan müdahale devam ediyor. Çanakkale merkeze bağlı Kızılkeçili köyü yakınlarında çıkan orman yangınlarını biran evvel kontrol altına almak adına bölgeye farklı şehitlerden takviye ekipler de gidiyor. Bu kapsamda İnegöl Belediyesi de 1 su tankeri ve 2 personeli bölgeye sevk etti.

Yangın haberinin ardından harekete geçen İnegöl Belediyesi, Park Bahçeler Müdürlüğünde görevli 2 personel ile su tankerini Pazar akşamı bölgeye sevk gönderdi. Sabah erken saatlerde Çanakkale’de koordinasyon merkezine ulaşan ekipler, yangına müdahale noktasında yapılacak görevlendirme sonrası sahaya inerek çalışmalara katılacak. Belediye Başkanı Alper Taban da sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: “Karınca kararınca… Çanakkale’de çıkan orman yangınına müdahale için su tankeri ve iki çalışma arkadaşımız yola çıktı. Kazasız belasız yangını söndürerek dönün inşallah.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kemer Belediyesi Ahmet Erkal Destek Eğitim Kursu’nda 2023 – 2024 eğitim öğretim dönemi başladı. Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu, Kemer’de yaşayan öğrencilerin ücretsiz olarak üniversite sınavına hazırlandığı kursun ders zilini bizzat çalarken öğretmen ve öğrencilere yeni eğitim öğretim döneminde başarı dileklerinde bulundu

Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu’nun “Eğitim varsa Gelecek var” sloganı ile gazinodan eğitim yuvası haline getirdiği Kemer Belediyesi Ahmet Erkal Destek Eğitim Kursu’nda 2023 – 2024 eğitim öğretim dönemi başladı.

Kursun ders zilini bizzat çalan Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu bu sene 400 öğrencinin eğitim gördüğü kursta sınıfları tek tek dolaşarak öğrencilere başarı dileklerinde bulundu.

“Eğitim varsa gelecek var”

Başkan Topaloğlu öğrencilere yaptığı konuşmada kendisinin de emekli bir öğretmen olduğunu hatırlatarak, “Her belediye başkanının özel bir ilgi alanı vardır. Ben emekli bir öğretmen olarak eğitime son derece büyük bir önem veriyorum. Hayat pahalılığını ve zor durumda eğitim görmenin önemini çok iyi bilirim. Sürekli gelen zam haberlerini hepimiz görüyoruz. Bu zor günlerde sizlerin ve ailelerinizin bir Necati Hocası var. Anaokulundan sekizinci sınıfa kadar olan öğrencilerimizin kırtasiyesini ücretsiz olarak karşılıyoruz. Şimdiden öğrencilerimizin kırtasiye malzemelerini hazırladık. Lise öğrencilerimizi ücretsiz olarak evlerinden alıp okullarına, okullarından alıp evlerine bırakıyoruz. Üniversite öğrencilerimize bu yıl ödediğimiz burs miktarını 1.000 TL’ye çıkardık. Sizleri de ücretsiz olarak üniversite sınavına hazırlıyoruz. Gözlerinizdeki ışıltıyı görüyorum. Çalışmadan hiçbir şey başarılamıyor. Sizlerin her birinin üniversite sınavında başarıya ulaşacağına inancımız tam. Sizlerle motivasyon aktivitelerimizde sık sık bir araya geleceğiz. Hepinize başarılar diliyorum” dedi.

Ücretsiz üniversite tercih danışmanlığı

Kurs Müdürü Suat Göv ise yaptığı açıklamada bu sene 12 sınıfta 400 öğrenci bulunduğunu belirterek, “Okullar açılana kadar kursumuz sabahçı ve öğlenci şeklinde çalışacak. Okullar açıldıktan sonra akşam ve hafta sonları hizmet vermeye devam edeceğiz. Üniversite sınav sonuçlarımız açıklandıktan sonra Kemer’de yaşayan tüm öğrencilerimize ücretsiz olarak üniversite tercih danışmanlığı hizmeti vermeye bu yıl da devam edeceğiz” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Konya Büyükşehir Belediyesi tarafından merkez dışındaki 28 ilçede 6-16 yaş arası öğrencilerin yaz tatilini spor yaparak geçirmesi için düzenlenen Yaz Spor Okulları, 26 branşta yaklaşık 8 bin öğrenciyle başladı. Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, “Amacımız çocuklarımızın yaz tatilini hem eğlenceli hale getirmek hem de spor yapmalarını sağlayarak sağlıklı ve zinde bireyler olarak yetişmesini sağlamak. Yaz Spor Okulu eğitimlerimize katılan tüm öğrencilerimize başarılar diliyorum” dedi.

Konya Büyükşehir Belediyesi’nin ilçelerde düzenlediği Yaz Spor Okulları eğitimlerine başladı.

Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Büyükşehir Belediyesi olarak merkez dışındaki 28 ilçede 6-16 yaş aralığındaki çocukların ve gençlerin yaz tatilini en verimli şekilde geçirmesi için başlattıkları yaz spor okullarının ilgi görmesinden büyük memnuniyet duyduğunu ifade etti.

Konya’nın bir spor şehri olduğunu ve 2023 Dünya Spor Başkenti unvanı alarak bunun tescillendiğini kaydeden Başkan Altay, “Yarınlarımızın teminatı yavrularımızın tatil döneminde sporla iç içe olması noktasında ilçelerde açtığımız Yaz Spor Okulları büyük bir coşkuyla başladı. Amacımız çocuklarımızın yaz tatilini hem eğlenceli hale getirmek hem de spor yapmalarını sağlayarak sağlıklı ve zinde bireyler olarak yetişmesini sağlamak. Ayrıca çocuklarımızın sporu hayatlarının bir parçası haline getirmesi noktasında spor okullarımız çok önemli bir misyonu da yerine getirmiş oluyor. Yaz Spor Okulu eğitimlerine katılan tüm öğrencilerimize başarılar diliyorum” ifadelerini kullandı. 

YAKLAŞIK 8 BİN ÖĞRENCİ, 26 BRANŞ

Konya Valiliği, Konya Büyükşehir Belediyesi, İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Gençlik Spor İl Müdürlüğü ve ilçe belediyeleriyle birlikte merkez dışındaki 28 ilçede 6-16 yaş aralığındaki öğrenciler için düzenlenen yaz spor okulları yaklaşık 8 bin öğrenciyle eğitimlerine başladı.

Konya Büyükşehir Belediyesi Yaz Spor Okulları 40 spor tesisinde, alanında uzman 140 spor eğitmeniyle; futbol, basketbol, badminton, hentbol, satranç, taekwondo, yüzme, kick boks, masa tenisi, okçuluk, voleybol, wushu, jimnastik, futsal, oryantiring, kort tenisi, dart, boks, halk oyunları, halter, kano, güreş, karate, bocce, judo, muaythai olmak üzere 26 branşta hizmet veriyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Reddit’te düzenlenen LAKİN etkinliğinde Assassin’s Creed: Mirage’ın mümkün çıkış sonrası içerikleri ve DLC’leriyle ilgili bir soruya oyunun kreatif yöneticisi Stéphane Boudon tarafından çok net bir yanıt verildi. Boudon, Assassin’s Creed: Mirage için rastgele bir DLC yahut kapsamlı çıkış sonrası içeriği düşünmediklerini belirtti.

Bu yanıt kimi oyuncuları şad ederken kimileriyse kuşkuyla yaklaştı diyebiliriz. Sonuçta Assassin’s Creed: Mirage küçük ölçekli bir oyun olacak, uzunluk ve büyüklük olarak Unity ve Syndicate ile kıyaslanıyor. Her iki oyun da çıkış sonrası içerikler ve DLC’lerle desteklenerek büyümüşlerdi. Lakin görünüşe nazaran Mirage’ın çıkış sonrası içerikleri hayli kısıtlı düzeyde kalacak ve rastgele bir genişleme paketi de olmayacak.

Ubisoft son olarak yayınladığı Assassin’s Creed Valhalla’da şimdiye kadar AC serisinde gördüğümüz en kapsamlı çıkış sonrası içeriklerine imza atmıştı. Bu sayede de serinin en argümanlı oyunlarından biri haline geldi diyebiliriz.

Ancak Ubisoft artık Assassin’s Creed serisini kökenlerine döndürmek, son yıllardaki o devasa RYO kimliğinden sıyrılmak istiyor.

Assassin’s Creed: Mirage hakkında bildiğimiz her şey için sizi şuraya alalım.

Assassin’s Creed: Mirage, 12 Ekim 2023 tarihinde çıkacak.

Son vakitlerde 4’üncü kere nikah masasına oturacağı ileri sürülen Acun Ilıcalı, Hull City taraftarını büyük jest yaptı. Ilıcalı taraftarları, özel uçakla İstanbul’a getirerek kebapçıya götürdü.

Ünlü iş insanı Acun Ilıcalı sahip olduğu  futbol kulübü Hull City’nin taraftarını İstanbul’da ağırladı. Ilıcalı, konuklara yaptığı jestle gündeme geldi. İngiltere’den özel bir uçak ile getirip konuk ettiği grubu Hull City’nin taraftarlarını Etiler’de ağırladı.

TARAFTARLARA BÜYÜK JEST

Acun Ilıcalı hiç bir masraftan kaçmadı. Sahip olduğu futbol kulübü taraftarlarını İstanbul Etiler’de kebap ziyafeti verdi. 

Tribünde dayanaklarını esirgemeyen Hull City taraftarları, yemek çıkışında marşları ile Etiler sokaklarını adeta inlettiler.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK GÖRÜNTÜ;

Özcan Deniz ile Demet Akalın’dan yıllar sonra “Nasip Değilmiş” düeti! Akalın eşi Okan Kurt ile…

Geçtiğimiz Cuma günü Ripple davasında çıkan kararın akabinde XRP coin yükselişiyle herkesin dikkatini çekti. Toplumsal medya fenomenleri ve kriptoseverlerin birçok Ripple’ı konuşurken bir diğer altcoin sahneyi çaldı. Önde gelen DeFi projesi 1INCH, haftanın birinci gününde büyük oranda yatırımcısına kâr getirdi.

1INCH Herkesi Şaşırttı!

Ripple davasında yargıç kararının ortaya çıktığı saatlerde sakin seyreden kripto para ünitesi, haftasonu üst taraflı hareketine başladı. Geçtiğimiz Cuma günü %4 paha kaybeden 1INCH; Cumartesi, Pazar ve bu haftanın birinci günü toplam %60 yükseldi.

1INCH altcoin grafiği.

DeFi projesinin kripto para ünitesi, Bitcoin ve altcoinler sakin seyrederken haftanın birinci iş gününde %26 kıymet kazandı. Sabah saatlerinde 0,60$ düzeyine göz kırpan 1INCH an itibariyle 0,54$ civarında süreç görüyor.

Ripple’dan sahneyi çalan altcoin günlük doruğunun üstünde kalıcı olduğu takdirde bir sonraki direnç düzeyi olan 0,68’e hareket edebilir.

Adam Cochran, Binance borsasının maliyet düşürücü tedbirler aldığını gösteren dahili bir e-posta yayınladı. Kimileri, yöneticiler tarafından kamuya yapılan açıklamalarla çelişen son işten çıkarmaların ardındaki nedenin bu olduğunu sav ediyor. İşte detaylar…

Binance, maliyeti düşüren tedbirler alıyor

Cinneamhain Ventures’tan Adam Cochran 17 Temmuz’da bir Twitter başlığı paylaşarak Binance’ten gelen dahili bir e-postayı ifşa etti. E-posta, CEO Changpeng Zhao tarafından gerçek yetenekleri aramakla ilgili olduğu tez edilen Binance’in işten çıkarmaların ardındaki gerçek nedenleri gösteriyor.  Cochran’ın yazısı Zhao’ya neden işten çıkarmaların maliyet azaltma ve e-postada belirtildiği üzere “kârdaki düşüş” nedeniyle yapıldığını açıklamadıklarını soruyor. E-postada ayrıyeten “mevcut piyasa ortamı ve düzenleyici iklime” atıfta bulunulmakta. Bunun sonucunda “maalesef kârda düşüşe yol açıldığı” belirtilen bir kısım de var.

Bu nedenle, e-postada açıklandığı üzere, cep telefonu geri ödemesi ve 8 yıllık çocuk ödeneği üzere genişletilmiş yararlar kesilecek. Binance, masrafları azaltmak için daha fazla tedbir almaya devam edebileceğini söylemeye devam ediyor. E-posta, Binance’in Adalet Bakanlığı (DOJ) tarafından soruşturulduğu sırada geldi. Ayrıyeten Amerika Birleşik Devletleri Menkul Değerler ve Borsa Komitesi (SEC) ve Emtia ve Vadeli Süreçler Ticaret Kurulu (CFTC) tarafından çeşitli nedenlerle suçlandı.

Zhao, işten çıkarma tezlerine “FUD” demişti

Yine kesin, resmi bir açıklama olmasa da, kimi raporlar dikkat çekti. Kriptokoin.com olarak da bildirdiğimiz üzere, bunlara nazaran Binance, geçtiğimiz hafta altıncı yıldönümünü kutlarken 1000 çalışanını işten çıkardı. En çok etkilenen müşteri takviye grubu oldu. Bir sözcü bunun nedeninin “kritik rollerde hakikat yetenek ve uzmanlığı” sürdürme dileği olduğunu söyledi.

Zhao, “Şirkete uygun olmayan bireylerle daima olarak vedalaşıyoruz. Birçoğu mükemmel beşerler, lakin yüksek performanslı, eşsiz kültürümüze uymayabilir,” dedi. Ayrıyeten borsanın hala işe alım yaptığını da belirtti. Medyanın sayılarının FUD olduğunu ve her şirkette istem dışı fesihlerin gerçekleştiğini sav etti. Zhao ayrıyeten kimi üst seviye yöneticilerin ayrılmasının da FUD olduğunu tez etti. Binance ve SEC ortasındaki davayla ilgili gelişmeler de yaşandı.

Binance müşterilerini temsil eden Eeon isimli bir kuruluş, Binance ve SEC’den tazminat talep ediyor. Eeon, SEC ve Binance’in avukatlarının müşterilerin çıkarlarını gereğince temsil edemediğini argüman ediyor.  Kuruluş, müşteri başına alıkonulan fonların günlük bedelinin %20’sini, yani günlük 1.000 doları talep ediyor. Ceza, Binance ve SEC ortasında her biri 500 dolar olmak üzere eşit olarak paylaştırılacaktır. Binance, dava açıldıktan sonra 8 milyar dolarlık çıkış gördü.

Kuduz virüsünün merkezi sinir sisteminde enfeksiyon gelişimine neden olan bir hastalık olduğunu söyleyen uzmanlar, tüm memeli hayvanlarda kuduz gelişebileceğine dikkat çekiyor. Kuduzun sükûnet, saldırgan ve felç olmak üzere farklı hastalık dönemleri ile seyredebildiğini belirten Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Dilek Leyla Mamçu, kuduz virüsünün enfekte bir hayvanın tükürük, ısırık ve çizikleri yoluyla bulaştığının altını çiziyor. Kuduz için yüksek riskli temas olasılığı bulunan ve kuduz riski taşıyan teması olan kişilerin aşı ile korunabileceğine vurgu yapan Mamçu, tüm yaralanmalarda yara yerinin en kısa sürede akan bol basınçlı suyun altında ve sabunla iyice yıkanmasını öneriyor.

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Dilek Leyla Mamçu, kuduz virüsünün bulaşma yolları ve virüsten korunma hakkında bilgi verdi.

Kuduz, ülkemizde hala ciddi bir halk sağlığı sorunu

Kuduz virüsünün merkezi sinir sisteminde enfeksiyon gelişimine neden olan bir hastalık olduğunu belirten Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Dilek Leyla Mamçu, “Ölüm oranı yüzde yüzdür.  Korunmada etkili bir aşısı vardır. Kuduz hastalığını korunma ve bütüncül sağlık yaklaşımı ile tamamen ortadan kaldırmış ülkeler mevcuttur. Ülkemizde yılda 250 bin civarında kuduz şüpheli ısırık vakası sağlık kurumlarına başvurmakta ve aşı uygulanmaktadır. Kuduz ülkemizde halen ciddi bir Halk Sağlığı sorunudur.” dedi.

Kuduz vakaları büyük oranda evcil hayvanlarda görülüyor

Tüm memeli hayvanlarda kuduz gelişebileceğine dikkat çeken Mamçu, “Kuşlar, sürüngenler ve balıklar gibi memeli olmayan hayvanlarda kuduz görülmez. Çoğunlukla kurt, tilki, çakal, sansar, gelincik, yarasa gibi yabani hayvanları etkiler. Enfekte yabani hayvanlardan insanlara veya evcil hayvanlara yayılabilir. Köpek, kedi, sığır, keçi, at, eşek gibi evcil hayvanlarda kuduz gelişebilir. Ülkemizde son yıllardaki hayvan kuduzlarının yaklaşık yüzde 90’ı evcil hayvanlarda saptanmıştır. Evcil hayvanlar içerisinde en sık köpekler (%43), sığırlar (%37) ve kedilerde (%3.9) kuduz tespit edilmiştir. Fare, sıçan, sincap, hamster, tavşan ve yabani tavşan ısırıklarından insana kuduz geçişi görülmemiştir.” bilgilerini paylaştı.

İnsanlara tükürük, ısırık ve çizikler yoluyla bulaşıyor

Kuduzun sükûnet, saldırgan ve felç olmak üzere farklı hastalık dönemleri ile seyredebildiğini hatırlatan Mamçu, “Hayvanlarda aşırı halsizlik, korkaklık, yutma ve çiğneme güçlükleri, aşırı salya-tükürük salınımı, huzursuzluk, sinirlilik, ısırma arzusu, hareketsizlik, yüz, gövde ve ayak kaslarında felç gelişmesi gibi bulgular saptanabilmekte ve ölüm ile sonuçlanmaktadır.” dedi.

Kuduz virüsünün enfekte bir hayvanın tükürük veya sinir sistemi dokusu teması ile bulaştığını sözlerine ekleyen Mamçu, “İnsanlara genellikle tükürük, ısırık ve çizikler yoluyla bulaşır. Dünya genelinde kuduz virüsünün bulaşmasından genellikle (%99) evcil köpekler ile gerçekleşen riskli temaslar sorumludur. Kuduz bir hayvanı sevmek veya kuduz bir hayvanın kanı, idrarı veya dışkısı ile temas gibi diğer temas türleri kuduz için riskli temas olarak kabul edilmez.” açıklamasını yaptı.

İnsandan insana da kuduz bulaşabilir

İnsandan insana kuduz virüsünün bulaşmasını, yalnızca enfekte doku veya organ nakli gibi istisnai durumlarda doğrulandığının altını çizen Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Dilek Leyla Mamçu, “Enfekte bir kişiden gelen ısırık ve ısırık dışı temaslarda kuduz bulaşma riski vardır, ancak böyle bir vaka bildirilmemiştir. Kuduzlu bir kişiye dokunma veya enfekte kabul edilmeyen idrar, kan, dışkı gibi vücut sıvıları ve dokuları ile temas sonucunda kuduz bulaşması bildirilmemiştir.” şeklinde konuştu.

Kuduz, şikayetler başlamadan önce tıbbi bakım ile önlenebilir

“Kuduz, yabani hayvan temasının azaltılması, evcil hayvanların aşılanması ve riskli temas sonrası kuduz ilişkili şikayetler başlamadan önce tıbbi bakım ile önlenebilecek bir hastalıktır.” diyen Mamçu, hayvanlarda kuduz gelişiminin önlenmesi için etkin aşılama çalışmalarının yapılması gerektiğine vurgu yaptı. Ülkemizde yabani hayvanlarda aşı çalışmalarının T.C. Tarım ve Ormancılık Bakanlığı’nın kontrolünde yürütüldüğünü hatırlatan Mamçu, “Evcil hayvanlarda kuduzun gelişiminin önlenmesi için yabani hayvan temasının önlenmesi ve her yıl kuduza karşı aşı uygulanması gerekir. Toplumda yayılımının engellenmesi için en fazla yayılıma neden olan evcil köpeklerin en az yüzde 70’inin aşılanması gerektiği belirtiliyor.” uyarısında bulundu.

Temas olasılığı bulunanlar ve riskli teması olanlar aşı olmalı

Kuduz için yüksek riskli temas olasılığı bulunan kişilere temas öncesinde, kuduz riski taşıyan teması olan kişilere ise temas sonrasında yara temizliği, aşı veya antikor ile koruma sağlanabildiğini belirten Dr. Dilek Leyla Mamçu, “Kuduza yakalanma ihtimali olan tüm sıcakkanlı memeli vahşi hayvanların, aşısız kedi-köpek gibi evcil hayvanların, sığırlar, koyun, at, eşek gibi hayvanların, dünyanın bazı bölgelerinde yarasaların ısırıkları, yeri ne olursa olsun kuduz için risk oluşturur. Açık yara, kesi, mukozal yüzeylerin tükürük, salya ve sinir dokusu içeren materyalle teması ve tırmalama da kuduz için riskli temas olarak kabul edilir.” dedi.

Mamçu, temas öncesi ve temas sonrası koruma uygulanması gereken kişilere değinerek şöyle devam etti:

“Kuduz araştırma laboratuvarı çalışanları, kuduz için biyolojik ürün üretiminde çalışanlar gibi virüsle doğrudan temas etme riski yüksek olanlar, veterinerler, veterinerlik öğrencileri, veterinerlik teknisyenleri, hayvan bakıcıları, mağara çalışanları gibi mesleki olarak ya da seyahat nedeni ile kuduz hayvanlarla temas etme riski yüksek olan kişilere temas öncesi koruma önerilir. Riskli temas sonrası öncelikle temas eden hayvanın, temas tipinin, kişinin bağışıklık durumunun ve daha önce aşılanıp aşılanmadığının değerlendirilmesi gerekir. Temas sonrası en kısa sürede aşı uygulanması önerilir. Ancak kuduz bulaşmasından enfeksiyon gelişimine kadar geçen süre uzun olduğu için riskli temasın üzerinden ne kadar süre geçerse geçsin temas sonrası korunma uygulanmalıdır.”

Bu temas türleri tıbbi müdahale gerektirmiyor

Mamçu, temas sonrası korunma için tıbbi müdahale gerektirmeyen durumları ise söyle sıraladı:

-Fare, sıçan, sincap, hamster, kobay, gerbil, tavşan, yabani tavşan ısırıkları

-Eve giren yarasaların ısırığı veya evde yarasa bulunması (doğal ortamdaki mağaralarda olan yarasa teması vaka temelli değerlendirilmeli)

-Yılan, kertenkele, kaplumbağa gibi soğukkanlı hayvan ısırıkları

-Kümes hayvanları ısırıkları

-Sağlam derinin yalanması, hayvana dokunma veya besleme

-Bilinen ve halen sağlam bir kedi veya köpek tarafından 10 günden daha önce ısırılma

-Daha sonra kuduz olduğu anlaşılan bir hayvanı beslemiş̧ olmak, sağlam derinin hayvanın kan, süt, idrar veya dışkısıyla temas etmiş̧ olması, pişmiş̧ etini yemek, kaynatılmış̧ veya pastörize edilmiş̧ sütünü̈ içmek veya bu sütle yapılan süt ürünlerini tüketmek

-Kedi temaslarında; çıplak derinin hafifçe sıyrılması (deri altına geçmeyen yaralanmalar), kanama olmadan küçük tırmalama veya zedeleme şeklinde yaralanmaya sebep olan, provokasyon ile olmuş̧ ısırılma dışı kedi temasları

-Son 6 ay içinde tam doz olarak kuduz temas sonrası kuduz aşışı uygulanmış̧ kişiler

Tüm yaralanmalarda yara bol su ve sabunla yıkanmalı

Tüm yaralanmalarda yara yerinin yaralanma zamanına bakılmaksızın, virüsün mekanik olarak uzaklaştırılması için en kısa sürede akan bol basınçlı suyun altında ve sabunla iyice yıkanması gerektiğine vurgu yapan Dr. Dilek Leyla Mamçu, sözlerinin şöyle tamamladı:

“Yıkama işlemi bittikten sonra alkol veya cilt antiseptiklerinden biri uygulanmalı. Antibiyotik kullanımına; hasta özellikleri (savunma sistemi baskılanmış hastalar, şeker hastaları vb.), yaralanma yeri (yüz bölgesi, el bölgesi, genital bölge, proteze veya ekleme yakın bölge), yara özellikleri (derin ve kemiğe ulaşan yaralanmalar, kapatma gerektiren yaralanmalar) ve yaralanma üzerinden geçen süre dikkate alınarak hekim tarafından karar verilmesi gerekir.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

MAN Truck & Bus tarafından düzenlenen ‘Avrupa’nın En Güzel MAN Kamyonu’ yarışması sonuçlandı.  Avrupa yollarının en güzel aslan kamyonu yarışmasına, 18 ülkeden 200 civarında girişimci ve sürücü katıldı. Halk oylaması sonucunda Polonya’dan yarışmaya katılan Pawet Pabich’in ‘Beyaz Aslan- MAN TGX’i ‘MAN Truck Champions Europe 2023- Avrupa Kamyon Şampiyonu’ yarışmasında birinciliği kazandı. Polonya’dan Avrupa birincisi ile birlikte Almanya, İtalya, Türkiye ve İngiltere’den gelen diğer dört finalist ödüllerini MAN Trucknology Festivali 2023’te, MAN Truck & Bus SE Satış ve Pazarlama’dan sorumlu Yürütme Kurulu Üyesi Friedrich Baumann’dan aldı.

Münih’teki ana fabrika yerleşkesinde gerçekleştirilen ve 200’den fazla kamyon ile 40’ın üzerinde üstyapı imalatçısı standının yer aldığı, büyük endüstri etkinliğine yaklaşık 7.000 kişi katıldı. Etkinlikte sergilenen ve 800 kilometreye varan günlük menziliyle fark yaratan yeni MAN eTruck, sürücüler ve lojistik uzmanları arasında büyük ilgi uyandırdı. MAN eTruck daha pazara sunulmadan 500’den fazla sipariş talebi aldı.

MAN Truck & Bus, “MAN Truck Champions 2023” yarışmasını kazanan belli oldu. Mayıs ayında duyurulan ve brüt araç ağırlığı 18 tondan fazla olan, içi veya dışı dekore edilmiş, kişiselleştirilmiş MAN kamyonlarının sahipleri ve sürücüleri; Avrupa’nın en güzel MAN kamyonu unvanı için yarıştı. 18 ülkeden 260 katılımcı arasında kazanan halk oylaması ile belli oldu. Facebook ve Instagram sosyal ağlarının yanı sıra ‘Trucker’s World by MAN’ kanallarında ve web sitelerinde 31 Mayıs- 11 Haziran tarihleri arasında yapılan oylamanın sonucunda, her ülkenin en güzel kamyonları seçildi. 15-25 Haziran tarihlerinde aynı kanallarda yapılan halk oylamasıyla da Avrupa düzeyinde kazanan da dahil olmak üzere ilk 5’e giren yarışmacılar belirlendi.

‘MAN Kamyon Şampiyonu’ finalinde beyaz MAN TGX kamyonu ile Polonya’dan yarışmaya katılan Pawel Pabich’in aracı, ‘Avrupa’nın En Güzel MAN’ı ödülüne layık görüldü. Kazananlar, 8 Temmuz 2023’te MAN Trucknology Festivali çerçevesinde düzenlenen törende ödüllerini aldı.  Polonya’dan Avrupa birincisi ile birlikte Almanya, İtalya, Türkiye ve İngiltere’den gelen dört finalist, ödüllerini MAN Truck & Bus SE Satış ve Pazarlama’dan sorumlu Yürütme Kurulu Üyesi Friedrich Baumann’dan aldı. Yarışmadan duyduğu memnuniyeti dile getiren Friedrich Baumann, ödül törenine müşterilerini de davet ettiğini belirterek, şunları söyledi:

“Şampiyonlar, sadece bugün burada onurlandırdığımız olağanüstü güzellikteki kamyonlar değil. Gerçek şampiyonlar; her şeyden önce malların, ticareti yapılan ürünlerin her gün onlara ihtiyaç duyduğumuz yerlere ulaşmasını gece gündüz demeden sağlayan sürücülerdir. Bunu, bugün MAN Truck Champion 2023 ve ayrıca MAN Trucknology Festivali ile kutluyoruz. Çünkü nakliye endüstrisinde, her şeyden önce lojistiği mümkün kılan pratik çözümler ve fikirler için önemli olan şey, hala insanlar arasındaki kişisel alışveriştir. Bugün burada sürücüler, nakliye şirketleri, üstyapı uzmanları ve tedarikçiler ile bunu kutluyoruz.”

Avrupa şampiyonu olan Pawel Pabich ise, ‘Beyaz Aslan’ı için; “İç kısımdaki öğeler kendi tasarımım ve ölçüye göre yapıldı. Güzel kar beyazı, aydınlatma ve çok uzaktan görülebilen tüm yenilikçi eklemeler, kamyonumu benzersiz ve orijinal kıldı” diyerek, sevincini dile getirdi.

MAN Trucknology Festivali 2023: Lojistik takım oyuncuları için bir festival

MAN Truck & Bus’ın ‘Truck Forum’unda ve test pistinde 6-8 Temmuz tarihleri arasında gerçekleştirilen MAN Trucknology Festivali, en çok oyu alan üç katılımcının ödüllü kamyonlarıyla katıldığı büyük bir final havasında geçti. MAN; müşterilerini, üstyapı imalatçılarını ve ‘Trucker’s World by MAN’ sürücü topluluğunun üyelerini; yaklaşık 220 kamyon, kamyonet ve üstyapı çözümlerinin yer aldığı özel etkinliğe tüm bunları ilk elden tecrübe edebilmeleri amacıyla davet etti. Etkinlikte, 3,5 ila 250 ton arasındaki tüm tonajlarda, dağıtım ve uzun mesafe taşımacılığı, inşaat, gıda ve ağır nakliyeden belediye ve itfaiye hizmetlerine kadar tüm segmentler temsil edildi.

Ziyaretçiler, MAN Truck & Bus ile Continental, Fliegl Trailer, Humbaur, Kogel, Krone, Liebherr, Schmitz Cargobull ve Wurth dahil olmak üzere yaklaşık 75 iş ortağının sürdürülebilir ve akıllı ulaşım çözümlerini yerinde gördüler. MAN Services & Solutions ve nakliye endüstrisindeki güncel trendler- dijitalleşme, otomasyon ve sıfır emisyon- hakkında ilk elden ayrıntılı bilgi aldılar. Düzenlenen gösteriler ve dinamik araç sunumları; yenilikçi teknolojileri heyecan verici, canlı bir deneyime dönüştürdü. Etkinlikte ziyaretçilerin direksiyona geçip, MAN test pistinde ve yolda bazı modelleri test etmelerine de izin verildi. Etkinlikte ayrıca tüm uygulamalar için üretilen ve şimdiden 500 sipariş alınan yeni yüksek menzilli MAN elektrikli kamyonu MAN eTruck da ilk kez yerini aldı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Akıllı Hayat 2030 stratejisi doğrultusunda, sürdürülebilir bir yaşam için yenilenebilir enerji kaynaklarına ve geleceğin teknolojilerine odaklanan Zorlu Enerji’nin yeni nesil teknoloji markası ZES; destekçisi olduğu İTÜ ZES Güneş Arabası Ekibi, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Mavera Teknoloji Takımı, Eskişehir Teknik Üniversitesi Hidroana Takımı’nı Eskişehir’de buluşturdu.

Geçtiğimiz yıl Belçika’da düzenlenen iLumen European Solar Challenge’da (iESC 2022) 24 saatlik parkuru üçüncülükle tamamlayarak önemli bir başarıya imza atan İTÜ ZES Güneş Arabası Ekibi, bu yıl 22-29 Ekim tarihleri arasında Avustralya’da düzenlenecek “Bridgestone World Solar Challenge 2023 – BWSC 2023” öncesi Türkiye turuna çıktı. ZES’in destekçileri arasında yer aldığı diğer iki üniversite takımı Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Mavera Teknoloji Takımı ve Eskişehir Teknik Üniversitesi Hidroana Takımı ile Eskişehir’de bir araya gelen İTÜ ZES Güneş Arabası Ekibi, güneş enerjili araçlar kategorisinde en prestijli ve en büyük organizasyon olan Bridgestone World Solar Challenge yarışı öncesi moral ve motivasyonunu yükseltirken, aynı zamanda 3 takım birbirleriyle deneyimlerini paylaştı.

Zorlu Enerji, “Akıllı Hayat 2030” sürdürülebilirlik yaklaşımı doğrultusunda tamamen yenilenebilir ve temiz kaynaklara dayalı, yeni nesil akıllı teknolojilerle şekillenen faaliyetleriyle gelecek nesillere daha iyi bir dünya bırakmak için sürdürülebilirlik odağında iş modelleri geliştirmeye devam ediyor. Küresel bir organizasyon olarak sürdürülebilirlik yaklaşımını tüm değer zincirine entegre eden Zorlu Enerji, üniversite-sanayi iş birliği kapsamında geleceğin mimarı gençlerin deneyim kazanma yolculuğunu önceleyen bir yaklaşımla bilim temelli ilerlemeyi desteklemeyi sürdürüyor.

ZES gençlere mentorluk desteği sağlıyor

İTÜ ZES Güneş Arabası Ekibi (İTÜ ZES GAE), Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Mavera Teknoloji Takımı ve Eskişehir Teknik Üniversitesi Hidroana Takımı’nın sürdürülebilirlik odaklı yenilikçi çalışmalarına katkı sunmayı amaçlayan ZES, bir yandan da gençlerin deneyim kazandıkları bu yolculuklarında mentorluk yaparak gençlerin yanında yer alıyor.

Üniversite-sanayi iş birliklerimizi daha da güçlendirerek sürdürülebilir kılmayı amaçlıyoruz

Takımlar arasında ortak bir sinerji yaratılan etkinlikte gençlerle bir araya gelerek inovasyon ve Ar-Ge odağında söyleşi gerçekleştiren Zorlu Enerji Ar-Ge Müdürü Ural Halaçoğlu, üniversite–sanayi iş birliğinin güçlendirilmesine vurgu yaparak, şunları dile getirdi: “Elektrik üretiminin tamamını yenilenebilir enerjiden sağlayan ve ürettiği enerjinin yönetimine aday olan, dönüşümüne yön veren bir şirket olarak; sürdürülebilirliği bir iş yapış biçimine dönüştürmüş ve tamamen yeni nesil akıllı enerji sistemlerine odaklanmış durumdayız. İklim krizi ile mücadele, karbon emisyonlarının azaltılması, kaynakların sürdürülebilir şekilde kullanılması, enerji verimliliği ve enerji arz güvenliği, temiz teknolojiler, su kullanımı ve suyun korunması, insan ve çalışan hakları, fırsat eşitliği ve kurumsal yönetişim gibi birçok konuyu özenle ele alıyoruz. Özellikle genç yeteneklerin yaratıcı ve yenilikçi yönlerini desteklemeyi; gençlerin öğrenme temelli bilimsel projeleri ortaya koymaları için kolaylaştırıcı olmayı son derece önemli görüyoruz. Daha iyi bir gelecek için böylesine değer yaratan projeleri ZES markamızla desteklemekten gençlerimizin yanında ZES markamızla yer alarak, sürdürülebilir toplumsal değişim ve dönüşümün desteklenmesine katkı sağlamaktan büyük bir memnuniyet duyuyoruz.” 

İTÜ ZES Güneş Arabası Ekibi (İTÜ ZES GAE) Hakkında:

İTÜ ZES Güneş Arabası Ekibi 2004 yılında İTÜ mühendislik öğrencileri tarafından kuruldu. Yarış simülasyonu için çıktığı Türkiye turunda sürdürülebilir bir yaşam için doğaya zarar vermeden de araç kullanmanın mümkün olduğunu göstererek, toplumda bu yönde bir farkındalık oluşturmayı hedefleyen İTÜ ZES GAE; imalat yolculuğuna güneş enerjisiyle çalışan arabalar ile başlamış ve bugüne kadar 10 güneş arabası ve iki otonom araç imal etmiş oldukça başarılı bir ekip. Otomotiv, enerji ve bilişim sektörleri başta olmak üzere ülkemizin kalkınmasına katkı sunan projelere mühendisler yetiştirmeyi amaçlayan İTÜ ZES GAE güneş paneli, elektrikli motor, batarya paketleme, batarya yönetim sistemi (BMS), kompozit şasi gibi çeşitli mühendislik alanlarını ilgilendiren birçok konuda çalışıyor.

Bridgestone World Solar Challenge 2023 yarışında Türkiye’yi ve İTÜ’yü en iyi şekilde temsil etme hedefi

İTÜ ZES Güneş Arabası Ekibi’nin en büyük hedeflerinden biri ise; güneş enerjili araçlar kategorisinde en prestijli organizasyon olan ve 22 – 29 Ekim tarihleri arasında Avustralya’da düzenlenecek “Bridgestone World Solar Challenge 2023”e katılıp Türkiye’yi ve İTÜ’yü en iyi şekilde temsil ederek, başarılı sonuçlara imza atmak. 36 yıllık köklü bir geçmişe sahip, dünyanın en önemli ve zorlu öğrenci proje yarışması sayılabilecek Bridgestone World Solar Challenge’dan 2009 yılında “The Best Newcomer” ödülü ile dönen ilk ve tek Türk ekibi olan İTÜ ZES GAE, Avrupa’daki başarısını Bridgestone World Solar Challenge 2023 ile taçlandırmayı hedefliyor. 

İTÜ ZES GAE’nin bugüne kadar ürettiği en iyi güneş arabası ARIBA ZES XE 

ZES ile yapılan iş birliği ile “İTÜ ZES Güneş Arabası Ekibi” adını alan ekip, 10. nesil güneş arabası “ ARIBA ZES XE” ve ikinci otonom aracı “ARIBA Autonomous 2’’ ile yola devam ediyor.  ARIBA ZES XE; İTÜ ZES Güneş Arabası Ekibi’nin bugüne kadar imal ettiği 10 güneş arabası arasında enerji tüketimi bakımından en verimli ve teknik açıdan en başarılı araç. Pandeminin zorlu koşullarında, mekanik sistemi ve laminasyonuna kadar özenle tasarlanan ARIBA ZES XE hafif, verimli, güçlü dizaynı ve güneş arabası kültürünü en iyi şekilde yansıtan özellikleriyle dikkat çekiyor. Ekip; 2004 yılından bu yana imal ettiği 10 adet güneş enerjisiyle çalışan elektrikli araba ile 3 kıtada 24’ten fazla ödülün sahibi oldu.

Mavera Teknoloji Takımı Hakkında:

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi bünyesinde kurulan Mavera Teknoloji Takımı; 2019 yılında Devrim26 Elektromobil Takımı, 2020 ve 2021 yıllarında Mavera Teknoloji Takımı adıyla TEKNOFEST kapsamında düzenlenen TÜBİTAK Uluslararası Efficiency Challenge Elektrikli Araç Yarışlarına katılım sağladı. 2023 Uluslararası Efficiency Challenge Elektrikli Araç Yarışlarında, ivmelenme yarışını Türkiye 3’üncüsü olarak tamamladı. Takım, bu yıl Ağustos ayında düzenlenecek olan Teknofest Orta İrtifa Roket yarışlarında da boy gösterecek. Mavera Teknoloji Takımı; yenilikçi, akılcı, ilkeli ve sorumlu yaklaşımıyla “MAVERA”yı ulusal ve uluslararası platformda bilinen bir marka haline getirmeye çalışıyor.

Başarıya ulaşmak için var güçleriyle çalışıyorlar

Buluşma esnasında deneyimlerini paylaşan Mavera Teknoloji Takımı, Zorlu Enerji’nin 2022 ve 2023 senelerinde ZES markası ile gerçekleştirdiği altın sponsorluğu sayesinde projelerini ve kendilerini geliştirme yönünde önemli adımlar attıklarını ve Mavera Teknoloji Takımı’nın markalaşma sürecinde Türkiye çapında daha tanınır bir kulüp olma yolunda ilerlediklerini ifade etti. Zorlu Enerji’yi her zaman yanlarında hissediyor olmanın verdiği güçle başarıya ulaşmak için var güçleriyle çalıştıklarını ifade ettiler. 

Hidroana Takımı Shell Eco-Marathon Europe 2023 yarışında Avrupa dördüncüsü oldu

17 yıldan bu yana faaliyetlerini sürdüren Hidrojen enerjili araç takımı “HİDROANA” her yıl düzenli olarak Shell-Eco Marathon Europe/Türkiye ve Tübitak Efficiency Challenge (TEKNOFEST kapsamında) yarışlarına katılıyor. ZES’in destekçisi olduğu takım bu yıl Fransa Nogaro’da Circuit Paul Armagnac’ın ev sahipliği yaptığı Shell Eco-Marathon Europe 2023 yarışında Avrupa dördüncüsü oldu.

Çevreci hidrojen enerjisinin yaygınlığına ve tanınırlığına katkı sağlıyor

Shell Eco-Marathon Europe 2023’e “MİDAS” isimli araçlarıyla katılan takım, 1m3 yakıtla 440 km yol katederek; Hollanda, Almanya, İtalya gibi Avrupa kıtasından katılan rakipleriyle yarıştı. Zorlu Enerji’nin ZES markası ile sağladığı katkının yanı sıra, manevi desteğinin kendilerini onore ettiğini belirten ekip, sürdürülebilir ve çevreci hidrojen enerjisinin yaygınlığını ve tanınırlığını artıracak projelere imza atmayı hedefliyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İnsan ve teknolojiyi odağına alarak daha akıllı ve yeşil bir dünyaya katkı sunmak için projeler üreten Türkiye’nin lider elektrik dağıtım, perakende satış ve müşteri çözümleri şirketi Enerjisa Enerji, müşterilerinin hayatlarına dokunmaya devam ediyor. Enerjisa Enerji, müşteri hizmet kanallarından olan Enerjisa Mobil uygulaması ve Enerjisa Online Hizmetler Merkezinin tasarım ve altyapısını tamamen yenileyerek müşterilerinin hizmetine yeniden sundu.  Bu sayede online işlemlerin çok daha hızlı ve kolay hale gelmesi ile aktif kullanıcı sayısının iki katına çıkması hedefleniyor.

Türkiye’nin lider elektrik dağıtım, perakende satış ve müşteri çözümleri şirketi olan Enerjisa Enerji, dijital dönüşüm ve teknoloji yatırımı konusunda da sektöre örnek uygulamalar geliştirmeye devam ediyor. Enerjisa Enerji’nin 3 milyonun üzerinde indirilme sektördeki rekoru elinde bulunduran mobil uygulamasını titizlikle çalışarak yeni uygulama geliştirirken, online işlemlerin gerçekleştirilebildiği websitesini de yeni yüzüyle müşterilerinin kullanımına sunuyor. Enerjisa Enerji müşterileri yeni abonelik, abonelik iptali dahil tüm elektrik işlemlerini, Online Hizmetler Merkezi ve uygulama mağazalarından ücretsiz olarak indirilebilen Enerjisa Mobil üzerinden tamamlayabiliyor.

Online Hizmetler Merkezi ve Enerjisa Mobil uygulaması ile Enerjisa Enerji müşterileri zamandan tasarruf ederek diledikleri zaman diledikleri yerden birçok işlemi gerçekleştirebiliyor. Bu uygulama kullanıcılara tek tıkla üye olabilme, abonelikten fatura ödemeye randevudan başvuruya kadar tüm işlemlerini kolaylıkla tamamlayabilme olanağı sunuyor. 

Yenilenen uygulama ve Online Hizmetler Merkezi yeni özellikleri de beraberinde getiriyor. 

Enerjisa müşterileri yeni uygulama ve Online Hizmetler Merkezi aracılığıyla artık anlık elektrik kesintisini bölgesindeki ilgili dağıtım şirketine iletmek üzere ön başvuruda bulunabilecek ve ilgili dağıtım şirketi tarafından yayınlanan planlı kesintileri uygulama üzerinden kolayca takip edebilecek. Abonelik ve tahliye işlemi yaptırmak isteyen müşteriler, yenilenen Enerjisa Mobil ve Online Hizmetler Merkezi’nde bu işlemlerini eski uygulamaya kıyasla yüzde 45 daha hızlı gerçekleştirerek sadece birkaç dakika içinde tamamlayabilecek.Türkiye’nin enerji dönüşümüne öncülük eden Enerjisa, yenilenen dijital kanalları ile müşterilerinin enerji tüketimlerini takip etmelerine de imkan sağlıyor. Müşteriler yenilenen bu kanallar ile fatura bildirimlerini faturalar oluştuğu anda alabilecek; elektrik tüketimlerini grafikler üzerinden inceleyebilecek ve yaşadıkları bölgedeki kullanıcılarla kendi tüketimlerini karşılaştırabilecek. Yenilenen  uygulama ve Online Hizmetler Merkezi aracılığıyla sadece birkaç dakika içinde başvuru oluşturulup sonucu takip edilebilecek. Ayrıca müşterilerin profillerini kişiselleştirebilme ve sözleşme hesap numarası ile yakınlarının faturasını ödeyebilme özellikleri de hizmete sunuluyor. 

Yenilenen dijital kanalları ile ilgili görüşlerini aktaran Enerjisa Perakende Satış Şirketleri Genel Müdürü Ersin Esentürk, “Enerjisa Enerji olarak 14 ilde 22 milyondan fazla kullanıcıyla Türkiye’nin yüzde 25’ine hizmet veriyoruz ve son 10 yılda yaptığımız teknoloji yatırımları sayesinde bugün sektörde öncü konumdayız. Online Hizmetler Merkezi ve Enerjisa Mobil uygulaması ile abonelik yaptırma ve abonelik iptali hizmetlerini dijital ortama taşıyarak, zaman ve kaynakların kullanımı noktasında önemli bir tasarruf sağladık. Ayrıca müşterilerimiz hizmetlerimize yönelik talep ve geri bildirimlerini de online olarak bizimle paylaşabiliyorlar. En önemlisi, müşterilerimiz fiziki kanalları ziyaret etmeden evlerinin konforunda fatura inceleme, ödeme işlemleri, abonelik işlemleri ve diğer taleplerinin yanı sıra ilgili dağıtım şirketi tarafından yayınlanan planlı kesintilerin takibini de kolayca online kanallarımızdan gerçekleştirebiliyor.

Müşteri geribildirimlerinden yola çıkarak büyük özveriyle yazılım sürecini tamamladığımız, tamamen bugünün dünyasına, trendlerine uygun olarak uzman ekiplerle tasarladığımız Online Hizmetler Merkezi ve Enerjisa Mobil uygulamasını müşterilerimizin hizmetine Haziran 2023 tarihinde sunduk. Enerjisa Mobil, her gün gelişen yapısıyla, daha fazla işlem için hizmet vermeye devam ediyor. Müşterilerimizin uçtan uca kusursuz bir deneyim yaşamalarını sağlayarak memnuniyetlerini daha da artıracağımıza ve kullanıcı sayısını iki katına çıkaracağımıza inanıyoruz.” dedi.

Online Hizmetler Merkezi ve Enerjisa Mobil uygulamasının yenilenen yüzü ile kampanyalardan ve yeniliklerden haberdar olmak isteyen kullanıcılar, bu bilgileri ve fatura bilgilendirmelerini almak için uygulama bildirimlerini açık bırakabilir.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Altın, geçtiğimiz hafta enflasyon verisinden sonra güç bularak son üç haftanın tüm kayıplarını geri alarak haftayı tamamladı.

1925 dolar/ons seviyesinden haftaya giriş yapan sarı maden, hafta ortasına kadar yataya yakın bir seyir içerinde hareket etti. Hafta içinde ABD’de açıklanan Tüketici Fiyat Endeksi verisi, piyasaları hareketlendirirken altın da bu hareketlilikten nasibini aldı.

ABD’deTÜFE Haziran ayında yüzde 0,3 beklentisine karşılık, sadece yüzde 0,2 artış göstererek yıllıkta yüzde 3’e gerilemiş oldu. Fed’in faiz konusundaki tutarlı tutumu, enflasyonu kontrol altına aldığına işaret edince faiz artırım döngüsünün sonuna gelindiği beklentisi oluşmuş oldu.

Altın, bu gelişmeler doğrultusunda güçlü seyrederek 1960 dolar/onsun üzerini test etti. Sonraki günde açıklanan ÜFE verisi, yüzde 0,2 beklentilerine karşın yüzde 0,1 olarak açıklanarak yıllıkta yüzde 2,4 gerilemiş oldu. Altın da bu veri sonrası 1963 dolar/onsla haftanın en yüksek seviyesine uzanmış oldu. Haftanın son gününde bu seviyede kalmayı başaramasa da sarı maden, 1955 dolar/onstan haftayı tamamlayarak yüzde 1,5 kazancı hanesine yazmış oldu.

Gümüş, geçtiğimiz hafta elde ettiği yüzde 8’in üzerinde kazançla haftanın en öne çıkan kıymetli madeni olarak öne çıktı. 23,08 dolar/onstan haftaya başlayan beyaz maden, ABD’deki enflasyon verisinden güç bularak üç ayın ardından 25 dolar/onsun üzerini test etti. Haftalık kapanışını 24,94 dolar/onstan yapan beyaz maden yüzde 8 kazancı hanesine yazdı.

Platin, gümüşün ardından haftanın en çok değer kazanan bir diğer kıymetli madeni oldu. 914 dolar/ons seviyesinden haftaya giriş yapan platin, 60 dolar/onsun üzerinde değer kazancı elde ederek son iki ayın en çok değer kazandığı haftayı geride bıraktı. Haftalık kapanışını 977 dolar/onstan yapan platin yüzde 6,9 kazancı hanesine yazdı.

Paladyum da her ne kadar haftayı kazançla tamamlasa da 1300 dolar/onsun altında kalmaya devam etti. 1239 dolar/onstan haftaya giriş yapan paladyum, 1268 dolar/onstan haftayı tamamladı ve yüzde 2,3 kazancı hanesine yazdı.

Kaynak: TROY

Hibya Haber Ajansı

Hazine ve Maliye Bakanlığı, bugün düzenlenecek tahvil ihalesi öncesi piyasa yapıcılara toplam 3 milyar 100 milyon TL rekabetçi olmayan teklif (ROT) satış yaptı.

Hazine ve Maliye Bakanlığı, TL cinsinden 4 Yıl (1.428 gün) vadeli TLREF‘e endeksli tahvil ihalesi gerçekleştirecek.

İhale öncesi piyasa yapıcılarına ROT satış 3 milyar 100 milyon TL yapılırken kamuya satış yapılmadı.

İhalede piyasa yapıcıları 5 milyar 196,3 milyon TL teklif verirken kamunun teklifi gelmedi.

Foreks Haber Merkezi

İstanbul Sabiha Gökçen (İSG) Havalimanı, 14 Temmuz günü 123 bin 449 yolcuyla elde ettiği rekoru, 16 Temmuz Pazar günü gerçekleşen 674 uçuşta, 123 bin 607’ye yükselterek aynı hafta sonu iki büyük rekora imza attı.

Şehrin Havalimanı Sabiha Gökçen’de tüm zamanların en yoğun hafta sonu yaşandı. Kurban Bayramı’nda elde edilen ‘günlük yolcu sayısı’ rekoru 14 Temmuz Cuma günü tekrar kırıldı, bir gün ara ile 16 Temmuz Pazar günü gerçekleştirilen 674 uçuşla 123 bin 607 yolcu sayısına ulaşılarak yeni bir rekor ile taçlandırıldı. 

ISG’de dış hatlarda 198 uçuşla 36 bin 316 gelen yolcu sayısı ve 195 uçuşla 32 bin 381 giden yolcu sayısı ile toplam 393 uçuş ve 68 bin 697 yolcu sayısıyla dış hatlar rekoru da kırılmış oldu. 

İSG CEO’su Berk Albayrak: “Havalimanlarımızda yaşanan ekstra yoğunluk ve yolcu sayılarında tazelenen rekorlar, Türkiye’nin hava ulaşımı sektöründeki potansiyelini bir kez daha ortaya koymakta. Bizler de Şehrin Havalimanı olarak, ‘Avrupa’nın En İyi 15 Şehri’ ödüllerinde birinci olan İstanbul’a maksimum hizmeti sağlamak için buradayız” dedi.

Albayrak “Dünyanın en gözde şehrinde yolcularımızı misafirperverliğimizle karşılayarak e-pasaport bankoları, self check-in kioskları ve fast track hizmetlerimizle terminal içi prosedürlerini kolaylaştırırken gerek metro hattımız gerek şehir içi ve dışı toplu taşıma hizmetlerimizle konuklarımıza havalimanımıza ulaşımlarında da hız ve konfor imkânı sağlayabilmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Teknolojik altyapımız ve 7/24 kesintisiz süren hizmetlerimizle misafirlerimizin seyahat deneyimlerini en kaliteli şekilde gerçekleştirmeleri için aralıksız çalışıyoruz. Seyahatlerinde şehrin havalimanı ISG’yi tercih ederek bu başarıyı elde etmemizi sağlayan tüm yolcularımıza teşekkür ederiz” ifadelerini kullandı.

39 iç hat ve 117 dış hat noktası ile birlikte toplamda 156 noktaya ve 52 ülkeye hizmet veren Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı, haziran ayında Suudi Arabistan El Kasım ve Kazan, Rusya Havalimanlarını destinasyon haritasına eklerken, 19 Temmuz’da Karadağ’ın başkenti Podgorica’ya açılacak yeni yurt dışı rotası için hazırlıklarını tamamladı. 

Havalimanı otoritesi HEAŞ verilerine göre bu yılın ilk 6 ayında toplam 17 milyon yolcu ağırlayan Sabiha Gökçen’de, Ocak-Haziran aylarında 108 bin 60 uçuş gerçekleştirildi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

2015 yılından bu yana Gürok Grubu bünyesinde faaliyetlerini sürdüren ve Türkiye’nin cam ambalaj sektörünün öncülerinden olan GCA’nın Cam Ambalaj Kullanım Araştırmasına göre cam ambalaj kullanımında “sağlık ve güven” algısı belirleyici oluyor. Sonuçlara göre su ve maden suyu tüketicileri; yüzde 77 sağlıklı olması, yüzde 49 gıda maddelerine tat ve koku vermemesi, yüzde 48 güvenilir olması, yüzde 32 daha uzun raf ömrü nedeniyle camı tercih ediyor. 

Cam, ambalaj malzemeleri içerisinde tüketiciler nezdinde sağlıklı bir malzeme olarak her zaman öne çıkıyor. GCA’nın Mayıs 2023 tarihli Cam Ambalaj Kullanım Araştırması da bu yaklaşımı destekliyor. Araştırma sonuçlarında cam ambalaj kullanımında temel motivasyonu sağlık ve güven algısı belirliyor. Kullanıcılar cam ambalajı en çok; içindeki ürüne koku ve tat vermemesi, raf ömrünü uzatması gibi sebeplerle tercih ediyor. Söz konusu istatistikler, camın gelecekte de en sık kullanılacak ambalaj ürünü olacağını gözler önüne seriyor.

“Cam, tüketiciler tarafından en iyi malzeme olarak görülüyor”

Araştırma sonuçlarını değerlendiren GCA Genel Müdürü Dr. Abdullah Gayret, “GCA olarak, farklı inovatif müşteri ilişkileri yaklaşımı ve yönetimini odağımıza alarak müşterilerimizi iş ortaklarımız olarak görüyor, ihtiyaçlarını kendi işimiz gibi analiz ederek çözmeye gayret gösteriyoruz. Müşteri deneyimini merkezimize alarak, geleneksel ölçüm yöntemleri ile değil modern yöntemlerle müşterilerimizin sesini dinliyor, verdikleri geribildirimleri iş modelimize yansıtıyoruz. Bu vizyonla yaptığımız son araştırmamızdan çıkan sonuçlara göre de cam, tüketiciler tarafından insanları ve gezegeni koruyan en iyi malzeme olarak görülüyor. Su ve maden suyu tüketicileri için cam ambalajın en önemli avantajları; yüzde 77 sağlıklı olması, yüzde 49 gıda maddelerine tat ve koku vermemesi, yüzde 48 güvenilir olması, yüzde 32 daha uzun raf ömrü olarak ifade ediliyor.  Camın raftaki dayanıklı nitelikleri, insanların en sevdikleri ürünleri daha uzun süre koruyarak gıda atıklarını da azaltmalarına olanak tanıyor” şeklinde konuştu. 

“Tüm süreçleri otomasyon vasıtasıyla yürütüyoruz”

Tüketicinin en önemli beklentisi olan ürün güvenliği ve hijyenini merkeze koyduklarını ve GCA tesislerinde full otomasyon sistemine yatırım yapmayı sürdürdüklerini kaydeden Abdullah Gayret, konuşmasına şu şekilde devam etti: “Cam damlasının oluşmasından depolama sürecine kadar tüm süreçleri otomasyon vasıtası ile manuel işlem olmadan yürütüyoruz. Her proses noktasında faydalandığımız özel takip sistemleri ve sensörler vasıtası ile hem üretim sürecinin verimliliğini arttırmak hem de kaliteyi maksimize etmek için her türlü veri ve istatistiksel analiz yeteneklerine sahibiz. Fabrikamızın kuruluşundan bu yana en gelişmiş ERP sistemini kullanıyoruz. BT ve depo ekibimiz her yıl yazılım üzerinde geliştirmeler yapıyor. Böylece hem süreçleri hızlandırıyor hem de dijital çağı yakından takip ederek entegrasyonu sağlıyoruz.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Ortopedi ve Travmatoloji uzmanı Prof. Dr. Hasan Bombacı, kıkırdak bozulması sebebiyle orta ve ileri yaşta ortaya çıkan eklem bozukluklarının, ileri teknoloji cerrahi yöntemlerle daha etkili bir şekilde tedavi edilebildiğini belirtti. Eklem bozukluğunun sebep olduğu ağrılardan kurtulmanın mümkün olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Bombacı, ağrı nedeniyle yaşam kalitesi düşen bu hastalarda belli bir aşamadan sonra eklem protez ameliyatları ile yaşam kalitesini yükseltmenin mümkün olduğunu belirtti. 

Özellikle son yıllarda ortopedide kullanım alanı genişleyen ve cerrahi sonrasında hastanın kazanımları ile ön plana çıkan robotik cerrahi konusunda bilgi verdi. “Robotik artroplasti diz, kalça veya omuz gibi eklemlerin protez ile değiştirilmesi ameliyatında robotik teknolojilerin kullanılmasıdır. Bu teknolojiler cerrahların ameliyat esnasında daha hassas, doğru ve tekrarlanabilir işlemler yapmalarına olanak tanır” dedi.

Halk arasında eklem kireçlenmesi olarak da bilinen kıkırdak bozulması sonucu ortaya çıkan rahatsızlıkların, eklem sertleşmesine ve hareket güçlüğüne yol açtığının altını çizen Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Bombacı, protez ameliyatlarında tercih edilen ve günden güne görünürlüğü artan robotik cerrahi ile ilgili bilgi verdi. 

HAREKET KISITLILIĞI GÜNLÜK YAŞAMI ETKİLİYOR

Artrozlu hastaların ilk şikâyetlerinin etkilenen eklemde hareket kısıtlılığı olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Bombacı, bireylerin sıklıkla bacaklarda kalça ve diz eklemlerini rahat hareket ettiremediğini, sonrasında buna istirahatte bile devam eden şiddetli ağrının ilave olabildiğini, ilerleyen zamanla da ağrı ve hareket kısıtlılığının hastanın günlük işlevlerini ve yaşam kalitesini düşürdüğünü anlattı. 

Protez ameliyatı olup beklediği faydayı görememiş, ağrıları tam geçmemiş kişiler olabileceğine değinen, Prof. Dr. Hasan Bombacı, “Bahsi geçen durumlar uygulamaya veya gelişebilecek komplikasyonlara bağlı olarak yaşanabilecek durumlardır. Robotik cerrahi ise bu aksaklıkları en aza indirecek bir cerrahi yöntem olup, planlamayı ve protezin dize yerleştirilmesi sırasında implantların maksimum güvenlikte ve doğrulukta olmasını sağlıyor” dedi. 

“KESİLERİN DAHA HASSAS VE DÜZGÜN OLUŞMASINI SAĞLIYOR” 

Robotik eklem protezi cerrahisinin, ameliyatın daha hassas bir şekilde uygulanmasını sağlayan cerrahi bir teknik olduğunun altını çizen Prof. Dr. Bombacı, “Robotik artroplasti, öncelikle cerrahın ameliyat sırasında daha iyi görüntüleme ve daha doğru kesimler yapmasına yardımcı olan bir planlama süreci ile başlar. Cerrah, önceden tasarlanmış bir prosedüre göre robotik bir kolu yöneterek, protezi doğru bir şekilde yerleştirir ve hastanın doğal eklemlerine en yakın sonuçları elde eder” diye konuştu.

Kalça eklem protez cerrahisinin Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından kabul edilen en başarılı ameliyatlardan biri olduğunun altını çizen Prof. Dr. Bombacı sözlerine şöyle devam etti: “Ülkemizde standart protez cerrahisini de başarıyla uygulayan pek çok meslektaşımız var. Robotik cerrahinin iyi ancak diğer yöntemlerin kötü olduğunu söylemek doğru olmaz. Ancak, hastayla ilgili bazı özel durumlarda, sözgelişi önemli kemiksel deformitelerin olduğu durumlarda hesaplamaların çok daha hassas yapılması gerekiyor. Robotik cerrahi işte bu dizilim bozukluklarının olumsuz etkisini gidermenin yanında normale yakın deformitelerde de daha az hata payı ile protez uygulamasına imkân tanımaktadır. Başka bir deyişle protez bireyin özelliklerine en uygun şekilde uygulanarak bir bakıma “kişiselleştirilmiş” hale gelmektedir.”

 “ROBOT, YUMUŞAK DOKU İLE KEMİK ARASINDAKİ UYUMU SAĞLIYOR”

Robotik cerrahinin ameliyatlarda en önemli etkisi daha düzgün bir kesi ve planlama yapılmasını sağlaması olduğuna işaret eden Prof. Dr. Bombacı, sözlerine şöyle devam etti: “Ameliyat sırasında diz eklemini oluştururken, eklem yüzeylerinde belli açı ve miktarda kesim yaparak eklemin bozuk kısımlarını uzaklaştırırız. Bu bozuk eklem kısımlarını uzaklaştırırken yapılan kesimlerin her bir milimetre ve derecesi önemlidir. Bu dereceler hastanın dizindeki hasara ve hastanın yapısına göre değişiklikler gösterebilir. Protez yapılması gereken ama geç kalan hastalarda zaman içinde dizilim ve basınç bozukluğuna bağlı yumuşak dokularda da hasar meydana gelir. Bu hasarlar protez yapımı esnasında dikkate alınması gereken durumlardır. Bahsi geçen yumuşak doku farklılık ya da problemlerini robottan faydalanarak hesapladığımızda daha hassas bir şekilde değerlendirmek mümkün. Robot burada yumuşak doku ile kemik arasındaki uyumu sağlayarak bize daha hassas bir ölçüm vaat ediyor. Dolayısıyla buna bağlı olarak robotla yapılan ameliyatlarda daha iyi bir yumuşak doku ve kemik dengesi, daha iyi bir dizilim ve sonuç ortaya çıkabiliyor.” 

“HASTALAR 2 YA DA 3’ÜNCÜ GÜNDE AYAKLARININ ÜZERİNE BASARAK DOLAŞABİLİYOR”

Robotik cerrahinin hastaya en büyük katkısının daha az cerrahi kesi yapılması olduğunun altını çizen Prof. Dr. Bombacı, ameliyat sonrası dönemle ilgili şu bilgileri verdi: “Ölçümleri kendi yapan robot, yalnızca gerektiği kadar kesi açıp, işlemlerin gerçekleştirilmesine olanak sağlar. Sağlam dokuların daha az zarar görmesini sağladığı için ameliyat sonrası dönemde hastanın toparlanması ve iyileşmesi daha az ağrı ile sonuçlanır. Aslında, ameliyat sonrası dönemde robotik cerrahi uygulanan bir hasta ile iyi uygulanmış standart protez cerrahisi yapılan bir hasta arasında çok büyük fark görülmez. İkisinde de 1-2 gün sonra hasta yük vermeye başlar fakat robotik cerrahide kan kaybı daha azdır ve hastanın ameliyat sonrası erken dönemde konforu daha fazladır. Böylelikle hasta daha rahat hareket edebilir.  Yerleştirme mükemmele yakın olduğu için daha iyi bir fonksiyonel sonuç elde edilebilir. Yaklaşık 2 hafta sonra dikişler alınır ve hemen hemen 3 hafta sonra hastaların sosyal hayata dönmeleri mümkündür.” 

“CERRAHİ KARARINI HASTANIN DURUMU BELİRLER”

Protez ameliyatlarının yaş açısından zamanlamasının da önemli olduğuna değinen Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Ortopedi ve Travmatoloji uzmanı Prof. Dr. Hasan Bombacı sözlerini şöyle tamamladı: “Protez ameliyatı geri dönüşümsüz bir ameliyattır. Hastanın eklem yüzeyleri tamamen çıkartılıp onun yerine arasında polietilen olan metalden yapılan bir implantla kaplanır ancak, bu implantın da bir ömrü vardır. Bu yüzden eklem protezi ameliyatları erken yaşlarda pek tercih edilmez. Bu ameliyatın sıklığı yaklaşık 60-65 yaşlarından sonra artmaya başlar. Eğer kişinin romatizmal bir hastalığı varsa ya da dizinde kötü bir kırık geçirmiş ve diz eklemi oldukça fazla hasar görmüş ise erken yaşlarda da protez ameliyatının yapılması gerekebilir. Bunlar daha çok son safhaya gelmiş artroz hastalarıdır. Protez ameliyatı bu hastalar için de daha konforlu bir yaşam vaat eden, hastaların hızlı bir şekilde sosyal hayata dönmesini sağlayan çok yüz 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Alternatif rock ve pop rock tarzlarında onlarca albüm ve yüzlerce başarılı eser ile hayranlarının “Türkçe Rock’ın Prensi” olarak nitelediği Teoman 22 Temmuz’da İstanbul’un en büyük sahnesi YBY Woods’ta hayranlarıyla buluşacak. Konser öncesi orman havasının keyfini sınırsızca sunmak üzere kapılarını eğlenceli aktivitelerle 15.00’te açan YBY Woods, misafirlerine unutulmaz bir gün yaşatmaya hazırlanıyor. 

Konserden festivale, tiyatrodan spora birçok kültür, sanat ve eğlence deneyimlerini bir arada yaşatmaya odaklanan YBY Woods’ta müzik tutkunlarını muhteşem bir yaz akşamı bekliyor. 1997’den bugüne çıkardığı albümlerindeki besteleri ve benzersiz yorumu ile her jenerasyonun kalbini kazanan Teoman’ın şarkılarını hayranlarıyla birlikte söyleyeceği konser için geri sayım başlıyor. 

22 Temmuz Cumartesi akşamı Kemerburgaz Kent Ormanı YBY Woods sahnesinde gerçekleşecek Teoman konserinin biletleri Biletix, biletinial ve bubilet platformlarında satışa sunuldu.

YBY Woods ayrıcalıklarıyla misafirlerine eşsiz bir deneyim sunuyor

Teoman konserinden önce insanları keyifli aktivitelerin beklediği YBY Woods her gün kapılarını 15.00’te açıyor; 7’den 70’e herkes için ormanın içinde eğlenceli bir gün sunuyor. Türkiye ilk kez 0-12 yaş arası için girişin ücretsiz olduğu ve can dostu evcil hayvanların da kabul edildiği YBY Woods’a dileyenler kendi sandalyesini ve içeceğini de yanlarında getirebiliyor.  

Yaşadıkları deneyimin insanları ve insanların içinde bulundukları toplulukları pozitif biçimde dönüştürdüğüne inanan YBY Woods; gökyüzünün altında, ormanın içinde eşsiz konser deneyimleri yaratmaya devam ediyor. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Biletleri günler öncesinde tükenen konserde sanatçı konserine hayranlarına teşekkür ederek başladı. 3 saate yakın sahnede kalan sanatçı eşsiz yeteneği, sahne duruşu, sahne enerjisi ile hayranlarında unutulmaz bir deneyim yaşattı.

Mabel Matiz Ankara’da Rekora İmza Attı

Mabel Matiz’in önceki gün Atlantis Yapım organizasyonuyla Ankara IF Armada’da gerçekleşen konserini 11 bin kişi izlemeye geldi. Ankara’da bir rekora imza atan sanatçı, ‘Bugüne kadar Ankara’nın gördüğü en kalabalık konserlerinden biri olduk. Bunun haklı gururunu yaşıyorum. Çok teşekkür ederim tüm sevenlerime dedi.’

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kaspersky bu yıl, tedarik zinciri riskleriyle mücadelede sektörde kıstas oluşturmayı amaçlayan öncü programı Global Şeffaflık Girişimi’nin (Global Transparency Initiative – GTI) beşinci yıl dönümüne kutluyor. Üçüncü parti yazılımların kullanımıyla ilişkili risklere yönelik genel tutumun yaygınlaşmasının yanı sıra şirketlerin ve regülasyon kurumlarının kullandıkları yazılımların ne kadar güvenli olduğunu öğrenmenin önemine bağlı olarak Kaspersky, dünya genelindeki Şeffaflık Merkezleri ağını büyüterek ve kaynak kodu inceleme seçeneklerini genişleterek bu girişimini daha da büyütmeyi planladığını duyurdu.

Dijital egemenliğe yönelik Avrupa Siber Dayanıklılık Yasası önerisi gibi düzenlemelerin ortaya çıkışı gibi önemli kilometre taşlarının belirlenmesiyle, daha fazla dijital güvene yönelik talep de artıyor. Bunların en sonuncusu, dijital ürünlerin kanıta dayalı kriterlerini ve uyumluluklarını doğrulamak için alınan önlemler hakkında bazı soruları gündeme getiriyor. Bu noktada evrensel güven oluşturma çerçeveleri daha önce olmadığı ölçüde talep görüyor. 

Kaspersky çözümlerinin güvenilirliğini vurgulamayı ve siber güvenlik sektöründe şeffaflık standartlarını bir bütün olarak teşvik etmeyi amaçlayan GTI, şirketin projeye yaptığı toplam 7,9 milyon ABD dolarına karşılık gelen yatırımı eşliğinde gelişiyor ve ölçeği genişliyor. GTI bugün verilerin yeniden konumlandırılması, dünya çapında şeffaflık merkezlerinin açılması, düzenli bağımsız denetimler, güvenlik açığı yönetim programı, eğitim amaçlı siber kapasite geliştirme programı ve şeffaflık raporları olmak üzere altı ana ayağı kapsıyor.

GTI’nın ilk eylemlerinden biri, Kaspersky kullanıcılarından alınan siber tehditlere dair verilerin güçlü veri koruması ve tarafsızlığı ile bilinen İsviçre’deki veri merkezlerine taşınması oldu. Bugün Avrupa, Kuzey ve Latin Amerika, Orta Doğu ve Asya-Pasifik bölgesindeki bazı ülkelerdeki Kaspersky kullanıcılarının verileri Zürih’teki iki veri merkezinde depolanıyor ve işleniyor.

Kaspersky’nin Teknolojiden Sorumlu Tepe Yöneticisi Anton Ivanov, şunları söylüyor: “Kaspersky’de kullanıcıların verilerini koruma konusunu her zaman son derece ciddiyetle ele alıyoruz. Müşterilerimizin bize emanet ettiği verilerin güvende olduğundan emin olmak için, veri yönetimi uygulamalarımızı önde gelen endüstri standartlarıyla uyumlu hale getiren entegre bir yaklaşım izliyoruz, Bunu doğrulamak için veri depolama ve işleme için endüstri standartlarına uygun birinci sınıf tesisleri seçtik ve üçüncü taraf denetçileri de davet ettik. Bu bütünsel bakış açısıyla, Kaspersky ürünlerinin kullanıcılarına verilerinin güvenliği ve gizliliği konusunda tam bir gönül rahatlığı sağlamayı umuyoruz.”

Veri relokasyonunun lansmanıyla birlikte Kaspersky, müşterilerin ve iş ortaklarının yanı sıra siber güvenlikten sorumlu kamu düzenleyicilerinin kaynak kodlarını inceleyerek şirketin çözümlerinin bütünlüğünü kontrol edebilecekleri, ayrıca şirketin iç süreçleri hakkında daha fazla bilgi edinebilecekleri tesisler olan küresel Şeffaflık Merkezleri ağını oluşturmaya başladı. Kasım 2018’de Zürih’te açılan ilk Şeffaflık Merkezi’nden bu yana Kaspersky, Avrupa, Kuzey ve Latin Amerika’nın yanı sıra Asya-Pasifik’te sekiz merkez daha açtı. Kaspersky, bugüne kadar dünya çapındaki Şeffaflık Merkezlerinde ulusal düzenleyiciler ve dünyanın dört bir yanından işletmeler de dahil olmak üzere yaklaşık 60 talep sahibine hitaben brifingler düzenledi.

Kaspersky, Asya-Pasifik Bölgesinde İlk Şeffaflık Merkez Açıyor

Kaspersky, 2024 ortasına kadar Şeffaflık Merkezleri ağını Orta Doğu ve Afrika’da genişletmeyi ve bu bölgelerde ilk Şeffaflık Merkezlerini açmanın yanı sıra Asya-Pasifik bölgesinde yeni bir merkez kurmayı planlıyor. Bu üç yeni tesis, şirketin paydaşlarının Kaspersky’nin dahili mühendislik ve veri yönetimi uygulamalarının yanı sıra endüstrideki mevcut geçerli standartları ve en iyi uygulamalar hakkında daha fazla bilgi edinmeleri için brifing merkezleri olarak hizmet verecek.

Buna ek olarak Kaspersky, Şeffaflık Merkezlerinde sunduğu kaynak kodu inceleme teklifinin kapsamını genişletiyor. Daha önce yalnızca öncü kurumsal ve tüketici ürünlerinin kaynak kodunu incelemeye sunan Kaspersky, Temmuz 2023’ten itibaren bu konudaki sınırlamaları kaldırıyor ve tüm şirket içi çözümlerinin kaynak kodunu kurumsal müşterileri ve iş ortakları için erişilebilir hale getiriyor. Bu karar, müşterilerin ek Kaspersky ürünlerinin kaynak kodlarının incelenmesine yönelik artan ilgisinin sonucunda alındı. Kaspersky’nin Şeffaflık Merkezleri’nin sunduğu bir diğer yenilik de Avrupa Siber Dayanıklılık Yasası teklifinde belirtilen önerilerle ilgili tasarım belgeleri ve tehdit modelleri gibi unsurlar da dahil olmak üzere Kaspersky ürünlerinin kendi kendini sertifikalandırması olacak.

Kaspersky Halkla İlişkiler Direktörü Yuliya Shlychkova, şunları kaydetti: “Kaspersky Global Şeffaflık Girişimini başlattığında, dijital güveni geliştirme ve satıcıların müşterilerine karşı hesap verebilirliğini savunma konusunda öncü bir adım atmıştı. Bugün baktığımızda şeffaflığın, siber koruma konusunda daha olgun bir tutum sergileyen ve yazılım satıcılarının güvenilirliğine daha fazla önem veren dünya çapındaki kuruluşlar tarafından giderek daha fazla talep edildiğini görüyoruz. Bu da Kaspersky’nin sektörün gelecekteki gelişim alanlarını ve hakim olacak trendleri öngören vizyoner bir şirket olduğunu kanıtlıyor.”

GTI’ın öne çıkan diğer özellikleri şöyle sıralanıyor:

• Kaspersky çözümlerinin güvenliğini doğrulayan düzenli üçüncü taraf denetimleri. Şirketin veri yönetim sistemleri, 2019’dan bu yana ISO/IEC 27001:2013 standardına uygun olarak düzenli sertifikasyona tabi tutuluyor. Bu da şirketin güçlü bir bilgi güvenliği sağladığını ve veri hizmetinin sektörün önde gelen uygulamalarıyla uyumlu olduğunu doğruluyor. Ayrıca Kaspersky, virüs veritabanlarını geliştirme ve dağıtma sürecini incelemek, bunların güvenliğini ve yetkisiz değişikliklere karşı korunduğunu doğrulamak için bağımsız bir denetçi tarafından düzenli olarak SOC 2 denetimine tabi tutuluyor.
• Güvenlik güçleri ve devlet kamu kurumları tarafından alınan teknik uzmanlık ve kullanıcı verileri taleplerinin sayısına ilişkin istatistikleri ortaya çıkaran Şeffaflık Raporları yayınlandı. Son rapor, 2022’nin ikinci yarısında alınan kullanıcı verileri ve teknik uzmanlık olmak üzere iki kategorideki taleplere ilişkin verileri ortaya koydu. Kaspersky, 2022’nin ikinci yarısında altı ülkedeki hükümetlerden ve kolluk kuvvetlerinden (LEA) 37 talep aldı. Bunların en az yüzde 65’i veri eksikliği veya yasal doğrulama gerekliliklerini karşılamamaları nedeniyle reddedildi.
• Bug Bounty Programı kapsamında herkes sistemlerimizde bulunan kritik güvenlik açıklarını veya hataları bildirebiliyor ve ödül alabiliyor. Kaspersky, GTI’nin bir parçası olarak en kritik güvenlik açıklarını bildiren güvenlik araştırmacıları için ödülleri artırdı ve bu kişiler 100 bin ABD dolarına kadar ödül almaya hak kazandı. Mart 2018’den bu yana küçük güvenlik açıklarıyla ilgili 55 rapor alındı, bunlar yamalandı ve karşılığında 77 toplam 450 ABD doları ödül verildi.
• Siber Kapasite Geliştirme Programı (The Cyber Capacity Building Program – CCBP), kurumların ICT ürünlerinin güvenlik değerlendirmelerine yönelik mekanizmaları ve becerilerini geliştirmelerine yardımcı olmak için tasarlandı. 2020’den bu yana altı devlet kurumu, yazılımların güvenilirliğini değerlendirme becerilerini geliştirmek için Kaspersky Siber Kapasite Geliştirme Programı’nı aldı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Hem yer üstünü hem de yer altını BBC Earth ile keşfedin. “Kuzey Atlantik: Dipsiz Okyanus” ile su altındaki büyüleyici yaşam, “Ben Fogle: Kayıp Diyarlar” ile de ücra yerlerde yaşayan toplulukların hayatları ve manzaları Ağustos ayında BBC Earth ekranlarında. 

“Kuzey Atlantik: Dipsiz Okyanus” (North Atlantic: The Dark Ocean) ile BBC Earth ekranlarında denizdeki olağanüstü yaşam keşfediliyor. İlk kaşiflerin maceracı ruhundan ilham alan İrlandalı su altı kameramanı Ken O’Sullivan, Kuzey Atlantik’in karanlık derinliklerini keşfediyor. Kaşiflerin metinlerinde anlatılan büyük deniz canlılarını aramak için derinlere doğru yolculuğa çıkıyor. Ken, karşılaştığı deniz yaşamını korumak için verilen mücadeleyi konu alıyor ve izleyiciyi deniz yaşamını keşfetmenin büyüleyici dünyasına sürüklüyor. İddialı doğa tarihi programı “Kuzey Atlantik: Dipsiz Okyanus” (North Atlantic: The Dark Ocean) 6 Ağustos Pazar günü saat 18.00’de BBC Earth ekranlarına geliyor. 

Unutulmuş hayatları Ben Fogle ile keşfedin

Macera dolu ruhuyla bilinen Ben Fogle’ın seyahatleri dur durak bilmeden devam ediyor. Dünyanın ücra köşelerine yaptığı seyahatleri ile uzak bölgelere göçlerin sebeplerini arayan Ben, zamanın unuttuğu adaların yeniden canlandırılma çabasına tanıklık ediyor. Uzun zamandır hafızalardan silinmiş manzaraları keşfeden ve ana akımın dışında yaşayan topluluklarla tanışan “Ben Fogle: Kayıp Diyarlar” (Ben Fogle: Lost Worlds) 18 Ağustos Cuma günü saat 22.00’de BBC Earth’te sevenleriyle buluşuyor.  

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Ege Üniversiteli bilim ekibi tarafından “Multidisipliner Bir Anlayışla Geleneksel ve İslami Motiflerin ve Sembollerin Kullanılarak Çağdaş Sanat Yaklaşımına Uygun Ticari Tasarımlar ve İletişim Dilinin Geliştirilmesi” konulu Ar- Ge projesi hazırlandı. Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, proje ekibini tebrik ederek başarılar diledi.

Ege Üniversitesi Rektörlüğü,  EBİLTEM Teknoloji Transfer Ofisi ve ASKON Demir Çelik firması arasında imzalanan sözleşme kapsamında yapılan araştırma, geliştirme, yenilik ve pazarlama çalışmaları projeye dönüştürüldü. Denizli’nin köklü sanayi kuruluşlarından ASKON Demir Çelik firması ile birlikte gerçekleştirilen proje kapsamında saha ziyaretlerinin yanı sıra Egeli bilim ekibi tarafından bir eğitim modülü de geliştirildi. Firma çalışanlarının kurum içi motivasyonlarına, kuramsal altyapı ile tazelenmelerine ve kişisel gelişim süreçlerine katkı sağlamak amacıyla bilim insanları tarafından Temel Tasarım, Tasarımda Göstergebilim, Ürün Tasarımı, Marka Kimliği, Sosyal Medya İçerik Üretimi, Dijital Pazarlama, Marka Konumlandırma, Yeni Nesil Pazarlama Stratejileri başlıklı eğitimler verildi.

Ar-Ge,  yenilik ve pazarlama çalışmaları yürütüldü

Proje kapsamında gerçekleştirilen çalışımalar ile ilgili bilgi veren Güzel Sanatlar, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Alev Fatoş Parsa, “Denizli’de faaliyet sürdüren ASKON Demir Çelik firması ile üniversitemiz arasında yapılan sözleşme kapsamında bir Ar-Ge projesini hayata geçirdik. Ege Üniversitesinin farklı fakültelerinden bilim insanları bu çalışmamızda görev aldı. Proje kapsamında araştırma, geliştirme, yenilik ve pazarlama çalışmaları yaparak; bunun sonucunda bütünleşik pazarlama stratejisi ile ilgili kurumun üretmiş olduğu ürünlere dair satış ve tanınırlığı artırıcı, ürünün yeni pazarlara girişini sağlayacak çalışmalar gerçekleştirildi. Proje ortağı kurumun satış amacı ile ürettiği ürünlerin hedef kitlesi, hedef kitledeki algısı ve beğeni durumu, hedef kitlenin satın alma kararlarına dair bilgilere ulaşılmış; ürünlerin ve üretici kurumun marka değeri, pazardaki yeri ve tanıtım faaliyetleri üzerinde çalışmalar gerçekleştirildi.  Yurt içi ve dışı pazarlarda rakiplerinin analizi sunuldu” diye konuştu.

Farklı konularda eğitimler verildi

Dekanı Prof. Dr. Alev Fatoş Parsa, “ASKON firması ile Ege Üniversitesi Rektörlüğü, EBİLTEM ve öğretim elemanları arasında imzalanan sözleşme ile başlayan Ar-Ge projesi ile  Artepera ve Wall Art İstanbul markalarının dijital alanlarda etkili ve hedef kitleyi memnun edecek biçimde kullanılmasına yönelik görsel tasarımların hazırlanmasını, satın alma davranışında bulunacak olan bireylerin karar verme noktasında tasarımların doğru ve etkin stratejiler ile sunulmasını, markaların akılda kalıcılığını artırmak için görsel tasarımların kurumun menfaatlerine uygun olarak oluşturulması,   marka tanınırlığının artması, imajının geliştirilmesi, potansiyel hedef kitleye yönelik iletişim kanallarının iyileştirilmesi amaçlandı. Bu çerçevede, projenin başlangıç aşamasında üç ana iş paketi tanımlandı. Üniversitemiz bilim ekibi tarafından firmaya fiziki ziyaretler gerçekleştirildi. Şirketin üst yönetimi ve tasarım ekibi ile çeşitli toplantılar düzenlendi. İlgili toplantılar sonrasında fabrika üretim departmanları ziyaret edilerek, üretim sürecine yönelik çalışanlardan detaylı bilgiler alındı. Artepera ve Wall Art İstanbul markalarının yetkilileri ve çalışanlarıyla yapılan çevrimiçi toplantılar neticesinde kendilerinden gelen talepler doğrultusunda bir eğitim modülü geliştirildi. Ege Üniversitesi akademik personeli tarafından çalışanlara yönelik; Temel Tasarım, Tasarımda Göstergebilim, Ürün Tasarımı, Marka Kimliği, Sosyal Medya İçerik Üretimi, Dijital Pazarlama, Marka Konumlandırma, Yeni Nesil Pazarlama Stratejileri başlıklı eğitimler verildi. Bu eğitimler aracılığıyla çalışanların kurum içi motivasyonlarına, kuramsal altyapı ile tazelenmelerine ve kişisel gelişim süreçlerine katkı sağlandı. Denizli sanayisine büyük katkılar sunan ASKON Demir Çelik firması ile üniversitemiz arasında imzalanan Ar-Ge projesinde yer almaktan dolayı oldukça gururluyuz. Bu projeyle EÜ EBİLTEM TTO birçok Fakülteyi bir araya getirerek multidisipliner bir projeye imza attı” dedi.

Multidisipliner ekip

Yürütücülüğünü Ege Üniversitesi Güzel Sanatlar, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Alev Fatoş Parsa’nın yaptığı multidisipliner ekipte,  Güzel Sanatlar, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi öğretim elemanları Öğr. Gör. Dr. Damla İşbilen, Arş. Gör. Dr. Elçin As, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. Elif Tunalı Çalışkan, İletişim Fakültesi Arş. Gör. Dr. Miray Beşbudak,  Birgivi İslami İlimler Fakültesi öğretim üyeleri Doç. Dr. Yılmaz Öksüz ve Dr. Öğr. Üyesi Hüseyin Topal görev aldı.  

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

PlayStation ve Microsoft, haftaya yeterli başlamamızı sağlayacak bir haber ile karşımızda. Daha evvel Call of Duty serisi için birden çok defa bir ortaya gelen ikili sonunda el sıkışmayı başardı. Call of Duty serisi yıllardır en güçlü olduğu platform olan PlayStation’da kalmaya devam edecek.

Duyuruyu yapan Xbox işvereni Phil Spencer, muahede hakkında şu tabirleri kullanıyor:

“Microsoft ve PlayStation’ın, Activision Blizzard’ın satın alımının akabinde, Call of Duty’nin PlayStation’da kalması için anlaştığını duyurmaktan memnuniyet duyuyoruz.”

• Microsoft, Sony’ye Call of Duty İçin 10 Yıllık Mutabakat Teklif Etti

Sizin de bildiğiniz üzere Microsoft’un Activision Blizzard’ı satın alma yolunda pek çok zorluğu aşmış durumda. Hatta stüdyo, satın alım konusunda Türkiye’den bile onay almıştı. Bu muahede da Microsoft’un satın alım konusunda artık çok emin olduğunun göstergesi olarak düşünülebilir.

Anlaşmanın ayrıntıları ise açıklanmış değil. Lakin mevzuya yakın isimler bu muahedenin, Nintendo ve Microsoft ortasındakine bir epey benzediğini öne sürüyor. Yani CoD serisi 10 sene kadar sıkıntısız bir biçimde PlayStation üzerinde oynanmaya devam edecek.

Enflasyonun inatçı olduğunun kanıtlanmasıyla birlikte, ekonomistlerin daha şahin hale geldiklerini ortaya koyan bir ankete göre ECB’nin faiz oranı, Eylül’de yüzde 4 seviyesinde tepe yapacak.

Bu durum, ECB‘nin zaten önceden bildirdiği gibi biri 27 Temmuz’da olmak üzere 2 adet 25 baz puanlık faiz artırımı yapacağı anlamına gelir.

Bloomberg tarafından yapılan ankete katılan analistler, daha önce mevduat faizinin en fazla %3,75’te tepe yapacağını tahmin etmişlerdi.

Beklentilerin değişmesinin arkasında ise enflasyon görünümünün kötüleşmesi yatıyor. Euro Bölgesi’nde fiyat artışları, önümüzdeki aylarda ılımlı bir seyir izleyecek ancak daha önce beklenenden daha yavaş bir şekilde gerçekleşecek. Dahası, 2025 yılındaki enflasyon tahmini şu anda %2,1 olarak görülüyor. Bu, önceki %2’lik tahminin üzerinde bir artışı temsil ediyor.

Foreks Haber Merkezi

Kartepe Belediye Başkanı Av.M.Mustafa Kocaman, Köseköy Mahallesi’nde yapılan asfalt çalışmalarını yerinde inceledi. Belediye ekipleri Köseköy Mahallesi’nde Yamaç, Eda ve Şükür Sokaklarında asfalt serimini tamamladı.

Kartepe Belediye Başkanı Av.M.Mustafa Kocaman, Köseköy Mahallesi’nde Fen İşleri Müdürlüğü tarafından yapılan üst yapı çalışmalarını yerinde inceledi. Ekipler tarafından Köseköy Mahallesi Yamaç, Eda ve Şükür sokaklarında asfalt serimi tamamlandı.

3 SOKAĞA 435 TON ASFALT SERİLDİ

Fen İşleri Müdürlüğü’ne bağlı ekipler Köseköy Mahallesi’nde 90 metre uzunluğunda 7 metre genişliğinde ki Yamaç Sokağa 145, 55 metre uzunluğunda 7 metre genişliğinde ki Eda Sokağa 90 ton ve 125 metre uzunluğunda 7 metre genişliğinde ki Şükür sokağa 200 ton asfalt serdiler.

4 MEVSİM HİZMET

Çalışmaları yerinde inceleyen Kartepe Belediye Başkanı Av.M.Mustafa Kocaman “Kartepemizde üst yapı çalışmalarımız 4 mevsim aralıksız devam ediyor. ilçemiz büyüdükçe, geliştikçe yeni yollar ve diğer yatırımları en kısa zamanda hemşehrilerimize sunuyoruz ” açıklamasında bulundu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı