Gün: 17 Temmuz 2023

Kartepe Belediye Başkanı Av.M.Mustafa Kocaman’ın vizyon projelerinden olan Kartepe Genç Akademi’nin ikincisinin hizmete sunulması için protokol imzalandı.

Kartepe Belediye Başkanı Av.M.Mustafa Kocaman’ın vizyon gençlik projelerinden olan Kartepe Genç Akademi kurulmasından bu yana Kartepeli gençlerin vazgeçilmez adresi oldu. Bir çok alanda eğitim verilen akademi de özellikle özel eğitim standartlarındaki ücretsiz İngilizce eğitimi gençlerden büyük ilgi görüyor.

PROTOKOL İMZALANDI

Yoğun ilgi gören Kartepe Genç Akademi’nin ikincisinin açılması için çalışmaları hızlandıran Kartepe Belediye Başkanı Av.M.Mustafa Kocaman, İl Gençlik ve Spor Müdürü Gökhan Yavaşer ile protokol imzaladı. Kartepe Genç Akademi 2 Ataşehir Mahallesi’nde Kartepeli gençlere hizmet vermeye başlayacak.

KURSLAR YER ALACAK

Kartepe Genç Akademi 2 bünyesinde; Gitar, Keman, Bağlama, Ney, Resim kursları, Tezhip atölyesi, Ahşap atölyesi, Drama, Halk Oyunları, Filografi, Akıl oyunları, 3D yazıcı, Masal atölyesi, Ebru atölyesi, Robotik kodlama, FETEM atölyesi, İngilizce dil kursu, Çocuk oyun evi yer alacak.

YENİ UFUKLAR KEŞFEDİLECEK

Ayrıca yeni Gençlik Merkezi ile sosyal alanlar, Planetaryum (Gökev), Kütüphane, E- spor sınıfı da yer alacak. “Çocuk Oyun Evi” ile 3- 12 yaş grubu çocuklara ücretsiz oyun ve masal terapisi sunulurken, Planetaryum sınıfın da çocuklar gök bilimi ile tanışacak. Genç Akademi 2 çatısı altında da Kartepe Dil Merkezi (KADİM) tarafından orta ve lise öğrencilerine ücretsiz yabancı dil eğitimi verilecek.

HERŞEY SİZİN İÇİN

Kartepe Belediye Başkanı Av.M.Mustafa Kocaman “Kartepe Genç Akademi’yi hizmete sunmamızdan bu yana gençlerimizin büyük ilgisini gördü. Buna kayıtsız kalmayarak hemen ikinci akademiyi açmak için hazırlıkları başlattık. İl Gençlik ve Spor Müdürlüğümüz ile protokolümüz de tamam. En çok seveceğiniz yeni adresiniz olacak Genç Akademi 2 çok yakında, Ataşehir Mahallesi’nde hizmet sunulacak” açıklamasında bulundu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Nevşehir’in Bakanlar Kurulu kararı ile il oluşunun 69. yıl dönümü düzenlenecek muhteşem bir konser programı ile kutlanacak.

Nevşehir’in il oluşunun 69. yıl dönümü nedeniyle Nevşehir Belediyesi tarafından düzenlenen program 20 Temmuz 2023 Perşembe günü Kapadokya Kültür ve Sanat Merkezi önünde gerçekleştirilecek.

İl protokolü ve vatandaşların katılımı ile Nevşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü’nce gerçekleştirilecek olan program saat 20.30’da Borsa Kavşağı’ndan başlayacak. Dostlar Konağı Grup Dostlar eşliğinde gerçekleştirilecek olan kortej yürüyüşü Kapadokya Kültür ve Sanat Merkezi’ne kadar sürecek.

Burada protokol konuşmaları ile başlayacak olan programda ünlü sanatçı Sevcan Orhan Nevşehirliler için muhteşem bir konser verecek.

Konser programının ardından ise havai fişek gösterisi gerçekleştirilecek.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Türk Sağlık Sen Kocaeli Şube Başkanı Ömer Çeker, sağlık çalışanlarının maaş zamlarının fazlası ile geri alındığını belirtti.

2023 yılının ikinci yarıyılının ilk ayı temmuz ayında sağlık çalışanları zamlı maaşlarını almadan akaryakıta ve Özel Tüketim Vergilerine (ÖTV) yüksek miktarda artış yapılması nedeniyle verilen maaş zamlarının fazlası ile geri alınması hakkında yazılı açıklamada bulundu.

Yapılan zamların iğneden ipliğe her şeye zam geleceğinin, enflasyonun da yükseleceğinin habercisi olduğunu ifade eden Başkan Ömer Çeker, “Sağlık çalışanları ve emekliler henüz temmuz ayına ilişkin zamlı maaşlarını almadan, akaryakıta %25, doğalgazdan alınan ÖTV’ye ise %224 artış yapıldı. Uzun bir süreden beri enflasyona endeksli maaş artışları nedeniyle çalışanlarımızın alım gücünün düştüğünden, maaşların zorunlu harcama kalemleri karşısında sürekli eridiğinden hareketle, kamu çalışanlarının ve emeklilerin maaşlarının reel olarak yükseltilmesi talepleriyle Türkiye Kamu Sen ve Türk Sağlık Sen Genel Başkanımız Önder Kahveci ve Genel Merkez yöneticilerimiz girişimlerde bulunuyorlar.” şeklinde konuştu.

Maaş Zamları ÖTV ve Akaryakıt Zammıyla Geri Alındı!

Gelen Zamlar Maaş Zamlarını Alıp Götürdü!

Geçtiğimiz günlerde memurlara yapılan ancak emeklilerden esirgenen 8 bin TL’lik ilave ödeme ile sağlık çalışanlarının alım gücünde kısmi bir iyileşme yaşanacağı konusunda Sağlık çalışanları ve emekliler umutlandığını dile getiren Başkan Çeker, “Ne var ki, daha verilen 8 bin TL’lik ilave ek ödemeyi içeren kanunun mürekkebi kurumadan ve iyileştirme ile ilgili ödeme, maaşlara yansıtılmadan akaryakıta ve ÖTV gelen zamlar, verilecek artışı alıp götürmüştür. Önümüzdeki 6 aylık süre için fazla mesailer ve diğer ödemeler %17,5 artarken ailenin zorunlu harcamalarının bu süreçte çok daha hızlı artacağı yapılan bu zamlarla kesinleşmiştir.” kaydetti.

Maaş Zamları ÖTV ve Akaryakıt Zammıyla Geri Alındı!

Aile Bütçesini Derinden Sarsacak

Başkan Çeker, “Geniş toplum kesimlerinin alım gücü yükseltilmeden, bütçede ortaya çıkan olumsuzluklar, vergiler ve zamlar yoluyla çalışanlara, özellikle de sağlık çalışanları ile kamu çalışanlarının omuzlarına yükleyerek gidermeye çalışmak, doğru bir yaklaşım olmayacaktır. Çalışanların aldığı maaş daha cebine girmeden karşı karşıya kaldığı sağanak zamlar, aile bütçesini derinden sarsacak, alım gücünü iyiden iyiye düşürecektir. 1 Ağustos’ta kamu görevlileri ile sağlık çalışanlarının 2024-2025 yıllarına ilişkin maaş artışlarının belirleneceği Toplu Sözleşme görüşmeleri başlayacaktır. Toplu sözleşme süreci, sağlık çalışanları, memurlar ve emekliler aleyhine gelişen bu durumun telafisi için son fırsat olacaktır.” belirtti.

Bir taraftan yapılan maaş artışlarının diğer taraftan zam ve vergiler yoluyla fazlasıyla geri alınmasına son verilmesi gerektiğini vurgulayan Çeker, “Türkiye Kamu-Sen ve Türk Sağlık Sen olarak memur ve emeklilerin 6 ay bekleyecek durumunun olmadığının bilinmesini istiyoruz. Sağlık çalışanlarının ve memurların alım gücü yükseltilmeden, kamu çalışanları ekonomik olarak rahatlatılmadan, ekonominin düzelmesinin imkânsız olduğunu bir kere daha yetkililere hatırlatıyor, bütçenin yükünün memurların omuzlarına bindirilmesine karşı olduğumuzu ifade ediyoruz.” açıklamasında bulundu. (BSHA-Bilim Ve Sağlık Haber Ajansı)

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, kamu harcamalarını da rasyonelleştireceklerini açıkladı.

Bakan Şimşek, Twitter’dan yaptığı açıklamada, kamu kurumlarına “tasarruf” genelgesi ile ilgili habere ilişkin olarak “Kamu harcamalarını da rasyonelleştireceğiz.” dedi.

Şimşek’in gönderdiği genelgede, deprem kaynaklı maliyetler haricinde tüm kamu harcamalarında tasarrufa gidileceği ve taşıt edinimi, bina yapımı, temsil, tören, tanıtım giderleri gibi bir çok harcamanın azaltılacağı belirtiliyor.

Foreks Haber Merkezi

Kuzeybatı Çin’in Uygur Özerk Bölgesindeki Xinjiang’ın (Sincan) yenilenebilir enerji yerleşik kapasitesi, geçen hafta 500 bin kilovatlık güneş panellerinin şebekeye bağlanmasının ardından 50,26 milyon kilovata ulaşmış oldu.

State Grid Xinjiang Electric Power Co., Ltd. verilerine göre adı geçen bölgede toplam yerleşik enerjinin yüzde 41 kadarını yenilenebilir enerji oluşturuyor.

Şirketin verileri, Xinjiang’daki yenilenebilir enerji teminine ve bununla bağlantılı elektrik şebekesine yönelik yatırım tutarının, içinde bulunduğumuz yılın ilk yarısında 36,36 milyar yuana (yaklaşık 5,08 milyar ABD dolarına) ulaştığını gösterdi. Söz konusu yatırım, bölgenin ekonomik büyüme hızını yüzde 1,85 oranında artırdı ve 2 bin 700 çalışan için yeni istihdam olanağı yarattı.

Şu anda söz konusu enerjiden temin edilen 750 kilovoltluk elektrik akımı ağı, Xinjiang’da yer alan il düzeyindeki 14 yerleşim birimini kapsıyor. Böylelikle, doğu Çin kentlerine de nakledilecek yenilenebilir enerji kullanımı için esaslı bir temel oluşturuyor. Xinjiang rüzgar ve güneş enerjisi kaynakları bakımından çok zengin bir bölge olup ülkenin, yenilenebilir enerji imkanlarından yana başta gelen bölgelerinden biri konumunda.

Kaynak: Çin Uluslararası Radyosu

Hibya Haber Ajansı

KÜÇÜKÇEKMECE’DE ÇOCUKLARI VE GENÇLERİ SANATLA DOPDOLU BİR YAZ BEKLİYOR

GÜZEL SANATLAR AKADEMİSİ YAZ SANAT ATÖLYELERİ BAŞLIYOR

Akademik sanat anlayışıyla her yaştan yeteneğe kapılarını aralayan Küçükçekmece Belediyesi Güzel Sanatlar Akademisi’nin ücretsiz yaz sanat atölyeleri başlıyor. Yaratıcı sanat çalışmalarını sürdüren Güzel Sanatlar Akademisi, yaz boyunca sanat atölyeleriyle, 6-19 yaş aralığındaki gençlere ve çocuklara ilgi duydukları branşlarda kendi becerilerini ve yeteneklerini keşfetme olanağı sunacak.

1 Eylül’e dek sürecek

4 kategoride gerçekleştirilecek atölyeler, 1 Eylül’e dek devam edecek. Çocukların yaz dönemini keyifli bir şekilde geçirmeleri için eğlendiren ve öğreten atölyeler düzenleyen GSA’da ; Ebru, Özel Gereksinimli Resim Atölyesi, Kaligrafi, Maket Tasarımı, Seramik Atölyesi, Güzel Sanatlara Hazırlık, Sanat Tarihi, Resimde Ritim Atölyesi, Sanat Tarihinde Akımlar, Perspektif Atölyesi, Storyboard Atölyesi, Stop Motion  Atölyesi başlıklarında atölyeler gerçekleştirilecek.

Güzel Sanatlar Akademisi, özel eğitime ihtiyaç duyan çocukları da sanatla kucaklıyor. Özel gereksinimli çocukların hayata aktif katılımına ve sosyalleşmesine katkı sağlamak amacıyla, 7-14 yaş aralığındaki çocuklara özel resim atölyesi düzenliyor.

Alanında uzman, usta öğreticilerin eşlik edeceği, her branş için 2 hafta sürecek sanat eğitimleri, Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi işbirliğiyle gerçekleştiriliyor.

Başvurular yüz yüze yapılıyor

Toplumun tüm kesimine sanatı ulaşılabilir kılmayı hedefleyen yeni nesil kamusal sanat okulu olma özelliği taşıyan Akademinin yaz sanat atölyelerine başvurular yüz yüze yapılıyor. Atölyelere kayıt yaptırmak isteyenler, Tevfikbey Mahallesi’ndeki Güzel Sanatlar Akademisi’nden başvurularını gerçekleştirerek, 444 4 360/8850 numaralı telefondan ayrıntılı bilgi edinebilirler. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Eski müderrislerden Hacı Ahmet Hilmi Efendi’ye ait olan ve “Kortel Konağı” olarak tanınan tarihi yapı mülk sahipleri tarafından, “Kamu Yararına” kullanılmak üzere 2019 yılında Kocaeli Büyükşehir Belediyesine bağışlandı. Tescilli Taşınmaz Kültür Varlığı sınıfındaki Kortel Konağı, Büyükşehir Belediyesi tarafından aslına uygun olarak rekonstrüksiyon çalışması yapılarak yeniden inşa ediliyor.

YANGINDA HASAR ALDI

İzmit Hacı Hasan Mahallesi’nde bulunan ve Tescilli Taşınmaz Kültür Varlığı sınıfındaki Kortel Konağı, sahibi olan aile mensupları Av. Zehra Nuran Kortel ve Zehra Kuteyla Kortel tarafından 2019 yılında Büyükşehir Belediyesi’ne bağışlandı. Osmanlı Dönemi’nin önemli şahsiyetlerinden Müderris Hacı Ahmet Hilmi Efendi’ye ev sahipliği yapmış olan tarihi konak, 2014 yılında büyük bir yangın geçirmiş ağır bir hasar almıştı.

REKONSTRÜKSİYON ÇALIŞMASI

Büyükşehir Belediyesince projelendirme çalışmaları tamamlanan tarihi yapı yeniden gün yüzüne çıkıyor. Yapı Kontrol Dairesi Başkanlığınca aslına uygun bir şekilde rekonstrüksiyon çalışması başlatıldı. Tarihi yapının ahşap konstrüksiyon imalatı yapılıyor. Ardından çatı imalatları yapılacak. Yangından dolayı harap olan 270 metrekarelik Kortel Konağı, küllerinden yeniden doğarak vatandaşların hizmetine sunulacak.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kentin kıyılarını, koylarını, doğal karakteristik yapısını korumak ve bu güzelliklerinin yaşatılması için mücadelesini sürdüren Bodrum Belediyesi, son olarak deniz kenarına yerleştirilen 22 adet konteyneri kaldırdı.

Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras’ın öncülüğünde 2019 yılından bu yana kararlılıkla devam eden kaçak yapılaşma ile mücadele çalışmaları kapsamında, İmar ve Kıyı Kanunu başta olmak üzere yasal mevzuatlar çerçevesinde çalışmalar devam ediyor.

Son olarak, Bardakçı Koyu yakınlarında bir otelin sahile 22 adet konteyner koyduğunu tespit eden Bodrum Belediyesi ekipleri harekete geçti. Yapı Kontrol ve Zabıta Müdürlüğü ekiplerinin yaptıkları incelemeler sonunda gerekli tutanaklar tanzim edilerek konteynerlerin kaldırılması için çalışma başlatıldı. Bölgedeki çalışmaları Belediye Başkan Vekili Emel Çakaloğlu da yerinde inceledi.

Bölgedeki bir otel tarafından konteynerlerin sahile yerleştirildiğinin belirlenmesinin ardından Zabıta ekipleri nezaretinde, Destek Hizmetleri Müdürlüğü tarafından kıyı şeridi boşaltıldı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Hem çocukların rahatça oyun oynayabileceği hem de her yaştan insanın keyifli vakit geçirebileceği dinlenme alanlarını kentin dört bir yanına kazandıran Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, dur durak demeden vatandaşa hizmet etmeye devam ediyor. Bu kapsamda kent genelinde park ve yeşil alan olarak ayrılan noktaları hayata geçirip vatandaşın hizmetine sunan Büyükşehir, çocuk oyun parkı ve yeşil alan çalışmalarına bir yenisini daha Dilovası’nda ekledi.

DİLOVALILAR BU PARKTA HUZUR BULACAK

Büyükşehir, Dilovası’nın yeni parkını Diliskelesi Mahallesi 734. Sokak’ta inşa etti. Dilovası Semt Konağı ve Taziye Evi’nin hemen yanındaki alanda yapılan parkta vatandaşlar, çocukları ile huzur içinde zaman geçirebilecek. 2 bin 450 metrekare alanda inşa edilen parkın etrafını taş duvar ile ören ve bunun üzerine de ferforje demir korkuluk monte ederek parkı güvenli hale getiren Büyükşehir, Dilovası halkına yeni bir yaşam alanı daha oluşturdu.

PARKIN 1.200 M2’Sİ YEŞİL ALAN

Parkın bin 200 metrekaresini yeşil alan olarak ayıran ekipler, ağaçlandırma çalışmaları kapsamında ise farklı türlerden 56 ağacın dikimini yaparak parkın çevresini yeşile büründürdü. Vatandaşların dinlenebileceği 1 adet japon çatılı kamelya ile 12 adet oturma bankını park alanına monte eden ekipler, çocukların ellerini yüzlerini yıkayabileceği döküm çeşmesini de parka kazandırdı.

TAZİYE EVİNİN BAHÇESİNE PARKE DÖŞEMESİ

Büyükşehir, parkın hemen yanında bulunan Dilovası Semt Konağı ve Taziye Evi’nin bahçesini de düzenleyerek buraya modern bir görünüm kazandırdı.  Buna göre 376 metrekareden oluşan alanı mineral yüzeyli parke ile döşeyen ekipler buraya vatandaşların oturma ve dinlenmesi için 2 adet japon çatılı kamelya koydu.

ÇOCUKLAR ÇOK MUTLU

178 metrekareden oluşan çocuk oyun alanını çeşitli oyun grupları ile donatan Büyükşehir, yetişkinleri de düşündü. Bu bağlamda vatandaşları sağlıklı yaşama teşvik etmek amacıyla fitness alanı oluşturuldu. Parka kurulumu yapılan egzersiz ve fitness aletlerini mahalle sakinleri aktif bir şekilde kullanacak.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Gaziemir Belediyesi’nin Zabıta Müdürlüğü ekipleri, pazarda bulduğu ve içinde oğlunun düğünü için hazırladığı 9 bin lira nakit para, kredi kartları ve kimlik kartları bulunan çantayı sahibi Hayrettin Varlı’ya teslim etti.
Gaziemir Belediye Zabıta Müdürlüğü’nde görev yapan zabıta ekipleri, Sarnıç Pazaryeri’nde denetim yaparken çanta buldu. Ekipler, çantayı kontrol ettiklerinde içinde 9 bin lira nakit para, kredi kartları ve kimlik kartları olduğunu tespit etti. Zabıtalar yaptıkları araştırma sonucunda çantanın, oğlunun düğünü için hazırlık yapan Hayrettin Varlı’ya ait olduğunu tespit etti. Hayrettin Varlı’ya ulaşan ekipler, güvenlik sorularının ardından tutanak tutarak çantayı sahibine teslim etti.
Kaybettiği çantasının bulunup kendisine ulaştırıldığı için çok mutlu olduğunu ifade eden Hayrettin Varlı, “Çantayı kaybettiğim günün akşamında oğlumun düğünü vardı. Düğün için hazırlık yaparken o telaşla çantamı kaybettim. Durumu fark edince kafamdan aşağı kaynar sular döküldü. Çantamda düğün masrafları için ayırdığım 40 lira nakit para ve kredi kartlarım vardı. Çantamı bulan Gaziemir Belediyesi’nin zabıta ekipleri beni aradı ve çantamı teslim etti. Belediye personeli bu çantayı bulmasaydı oğlumuzun en mutlu gününde çok büyük zorluklar yaşayacaktım. Zabıta ekiplerimize çok teşekkür ediyorum” diye konuştu.
 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yaz mevsimi yaşamaya başladığımız şu günlerde Medicana Sağlık Grubu İç Hastalıkları Uzmanlarından, Uzm. Dr. Hayriye Belma Siber, düzenli ve yeterli su tüketimi için uyarılarda bulundu. Yaz aylarında sıcaklığın artması ile birlikte vücudun çok fazla sıvı kaybedebileceğini, bu durumun bulantı, baş dönmesi gibi belirtilere neden olacağını söyleyen Uzm. Dr. Siber, “Düzenli ve yeterli su tüketiminin yanı sıra ayran, süt, taze sıkılmış meyve suları, soğuk bitki ve meyve çayları ile de vücudun sıvı ihtiyacının mutlaka dengelenmesi gerekiyor.” dedi.

 Dünya Sağlık Örgütü özellikle kadınların günde en az 14 bardak su içmelerini önerdiğine dikkat çeken; yeterli ve düzenli miktarda su tüketiminin bağışıklık, böbrekler, kalp ve karaciğer başta olmak üzere bütün organlar için hayati önem taşıdığını vurgulayan Medicana Çamlıca İç Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Hayriye Belma Siber, “Az su içilmesinin ciddi birçok hastalıktan ise kilo alımına kadar pek çok olumsuz tabloya neden olabilir. Ayrıca bebek ve çocuklar sıvı ihtiyaçlarını kendileri göremeyecekleri için, aileler bu konuda dikkatli olması gerekir.” dedi ve birkaç ana başlıkta su tüketiminin önemi hakkında bilgi verdi. 

Yaşamın En Lezzetli Kaynağı; Yaşam için hayati öneme sahip olan suyun, bütün biyolojik yaşamı ve faaliyetleri ayakta tutuğunu, belirten Uzm. Dr. Hayriye Belma Siber, biyolojik bir çözücü olan suyun vitamin ve minerallerin vücutta taşınmasını ve çözülmesini sağladığını söylediler. Düzenli ve yeterli su tüketilmemesinin başta böbrekler olmak üzere, kalp, karaciğer gibi organlarda hayati olumsuzluklara yol açabileceğini, vücut ısısında dengesizlikler, ciltte kuruluk, hazımsızlık, baş ağrısı ve unutkanlığa neden olabileceğini vurguladı.  

Başka içecek “su” ile Eşdeğer Değildir;Hayati fonksiyonların sağlıklı bir şekilde devam edebilmesi için yeterli miktarda yani, günde 2-2,5 litre su tüketmenin vücudun su ihtiyacını karşılayacağını söyleyen İç Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Hayriye Belma Siber, suyun tadını sevmeyenler ya da mide bulantısı yaşayanlar; dilimlenmiş meyve dilimleri, salatalık, elma, tarçın veya havuç, kereviz gibi sebzelerde suyu tatlandırabileceğini belirtti. Ayrıca çay, kahve gibi içeceklerin vücuttan su atımını artırdığı için suyun yerine konmaması gerektiğinin altını çizdi. Susama hissi yanında, idrar rengi de su dengemiz hakkında bilgi verdiğini söyleyen Uzm. Dr. Siber, “idrar miktarı azalıp, rengi koyulaştıkça su içmek gerektiğini, susama hissi beklenmeden su tüketmeli, uyanınca 1 bardak, her idrar sonrası 1 bardak su içmeli, egzersiz yaparken, sıcakta çalışırken, uzun-hareketsiz yolculuklarda su tüketimi arttırılmalıdır.” Dedi

Sağlıklı Böbrekler İçin Olmazsa Olmaz; Yeterli su tüketmemenin en önemli etkisinin böbrekler üzerinde görüldüğünü ifade eden Uzm. Dr. Siber, vücutta oluşan üre, kreatin, ürik asit gibi zararlı maddelerin seyreltilip vücuttan atılabilmesi için su tüketiminin hayati önem taşıdığını belirtti. Ayrıca yeterli su miktarının olmaması idrar akımını yavaşlattığı için idrar yolu iltihapları ve böbrek taşları ilerleyen durumlarda ise böbrek yetmezlikleri oluşabildiğini söyledi. 

Kalp Hastalıklarına Karşı Su Kalkanı; Kalp hastalıklarının özellikle de kalp krizlerinin su ile yakından ilişkisi bulunduğunu belirten Medicana Çamlıca Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Hayriye Belma Siber, yapılan araştırmalarda; günlük su tüketimine dikkat edenlerle etmeyenler arasında kalp krizi bakımından belirgin bir fark olduğunun ortaya çıktığını söyledi. Susuz kalan vücutta kanın koyulaştığı ve pıhtılaşma eğilimini artığının, buna bağlı olarak tansiyon dengesizlikleri, çarpıntı, ritim bozukluğu ve kalp yetersizlikleri görülebildiğini ifade etti. Ayrıca kalbin fonksiyonlarını yeterince yerine getirememesinin karaciğer ve akciğerde de olumsuz sonuçlar doğurabildiğinin altını çizdi. 

Bulaşıcı Hastalıklara Karşı Su Tüketimini Önemseyin; Günlük olarak vücut, besin hijyeni bakımından da su hayatımızda önemli bir yer tutmaktadır. Sadece elleri su ve sabunla temizlemek bile birçok bulaşıcı hastalığa karşı kalkan oluşturmaktadır. Su tüketiminin ve su kaynaklarının kısıtlı olduğu ülkelerde, ishal, tifo grip gibi birçok bulaşıcı görülmekte ve ölümcül sonuçlar doğurabilmektedir.

Bunların yanı sıra yeterli su tüketilmemesi;

• Unutkanlık ve konsantrasyon bozukluğu

• Baş ağrısı

• Kabızlık

• Saç dökülmesi ve kepeklenme

• Emziren kadınlarda süt azlığı

• Kas krampları gibi sorunlara neden olabilmektedir.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

En son ne zaman bir sağlık kontrolünden geçtiniz? Rutin taramalarınızı yaptırdınız mı? Check-up konusunda her yıl kendinizi disipline edebiliyor musunuz? Daha yaşım var diye kendinizi erteliyorsanız eğer değişen dünyayı, iklimi, yaşam tarzını sizlere hatırlatmak isteriz. Genetik risk faktörlerinin varlığında kanserlerin, kalp ve metabolik hastalıkların daha genç yaşlarda görüldüğünün altını çizen Liv Hospital, Aile Hekimliği Uzman Dr. Didem Altay Gazi konu hakkında şunları aktarıyor.

Taramaları alışkanlık haline getirin
 Hangi yaşta olursak olalım daha sağlıklı bir hayat sürmek, daha uzun ve kaliteli yaşamak için kendimize bakmalıyız. Düzenli olarak sağlık taramalarını da yine kendimize alışkanlık haline getirmeliyiz. Her yaş aralığında özellikle sık görülen belli başlı hastalıklar için daha ayrıntılı sağlık taramalarının yapılması gerekiyor. Mesela kalp hastalıkları ya da şeker hastalığı için, sıklıkla 40 yaşından sonra görüldüğü için 40 yaşından itibaren sağlık taramaları önem kazanır. Ya da meme kanseri, akciğer kanseri, prostat kanseri gibi kanserler, çoğunlukla 40 yaş sonrası bulgu verdiğinden bu kanserlere özel tarama testleri mutlaka yapılmalıdır. 

40 yaş bir dönüm noktasıdır, ancak…
 Check-up yaptırmak için 40 yaş bir dönüm noktasıdır. Ancak son yıllarda giderek zorlaşan yaşam koşulları, artan iş stresi, iklim değişiklikleri, kişilerin yaşam tarzı, pandemi gibi pek çok nedenle çoğu hastalığa yakalanma yaşı düşmüştür. Genetik risk faktörlerinin de varlığında kanserler, kalp hastalıkları, metabolik hastalıklar daha genç yaşlarda görülmeye başlanmıştır.

Erken dönem tanısı için önemli
 Gelişen tıp dünyası, medikal teknoloji de çoğu hastalığa çok daha erken dönemde tanı koymamızı, hatta hastalıkların bulgusu daha ortaya çıkmadan riskin varlığını göstermemizi kolaylaştırmıştır. Böylelikle daha sağlıklı ve kaliteli bir yaşam için yapmamız gerekenleri anlamamızı sağlamıştır. 

Yapılması gereken check-up’lar farklıdır
 Tıp alanında yapılan çalışmalar, araştırmalar ve istatistikler artık her yaş için özellikli olan sık görülen hastalıklar için check-up yaptırmamız gerektiğini göstermekte. Bebeklik, çocukluk çağından başlayıp ergenlik, genç erişkinlik, erişkinlik ve yaşlılık döneminde her iki cins için de yapılması gereken check-up farklıdır. 

Bedeninizde ters giden bir şeylerin varlığından şüphe duyuyorsanız…
 Yaşınız ne olursa olsun ailenizde yakın akrabalarınızda sık gördüğünüz birtakım hastalıklar varsa, kendinizi önceki yıllara göre daha yorgun, daha sağlıksız hissediyorsanız, bedeninizde ters giden bir şeylerin varlığından şüphe duyuyorsanız mutlaka check-up alanında uzman bir hekime başvurmalısınız. Sizin sağlık durumunuz, yaşınız, cinsiyetiniz, günlük alışkanlıklarınız, yaşam tarzınız ve genetik risklerinize göre hangi taramaların yapılacağını planlayacaktır.  Yapılan bütün tetkikler sonucunda sonraki yıllarda hangi sıklıkta check up yaptıracağınızı, hangi tetkikleri yaptırmanız gerektiğini size bildirecektir. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Bayer Tarım Ürünleri ekibinin Manisa Alaşehir Delemenler Köyü’nde 12-13 Temmuz tarihlerinde gerçekleştirdiği Agro Arena Bağ etkinliğine binden fazla üretici katıldı. 

Bayer Tarım Ürünleri ekibi, iki gün boyunca katılımcılara bağ yetiştiriciliğinde dikkat edilmesi gereken hususları ve bu alandaki yenilikleri aktardı. Bağ mücadele programı hakkında kapsamlı bilgiler veren ekip, kaliteli ve yüksek verimli üzümler elde etmek için güçlü portfolyosu ile entegre çözümlerini üreticilerle paylaştı. Standları ve bağları gezen üreticiler, Bayer’in bağ bitki koruma çözümleri, dijital teknolojileri, ürünlerinin güvenli kullanımı ile ilgili bilgi edinirken sahtecilikle mücadelede sunulan çözümleri tanıma fırsatı buldu. 

Bayer ürünlerinin ve ilaçlama programının performansını gözlemleme şansı yakalayan katılımcıların hastalık, zararlı ve yabancı ot mücadelesine dair sorularını Bayer uzmanları yanıtladı. Etkinlikte aynı zamanda Bayer’in hayata geçirmeye hazırlandığı yeni sadakat programı “Kazananlar Kulübü” de tanıtıldı. 

4Mevsim Kazananlar Kulübü

Bitki koruma hakkında geniş kapsamlı bilgiler sağlayan 4Mevsim uygulamasına üye olan çiftçiler, “Bitki koruma nasıl sağlanır?”, “Zirai ilaçlama ne zaman yapılır?”, “Hastalık, zararlı ve yabancı otlarla nasıl mücadele edilir?” gibi soruların doğru ve faydalı cevaplarını bulabiliyor. Bunun yanı sıra dijital hava durumu özelliğinden faydalanarak ekim yaptıkları bölgeye özel bitki bakım programı oluşturabiliyor. Tarım borsasında sebze ve meyvelerin en düşük ve en yüksek fiyatlarını takip ederek ekonomik planlama yapabiliyor. Ayrıca Kazananlar Kulübü’ne üye olmaları halinde, Bayer ürünlerini kullanarak puan topluyor ve hediye kazanabiliyor.

Tarım Ürünleri Pazarlama Operasyonları Müdürü İlker Ercan, “Dijital tarım uygulamalarımız ve sahada aktif bulunan uzman ziraat mühendislerimizin desteğiyle üreticilerin doğru zamanda, doğru çözümü uygulamalarına, sürdürülebilir üretim yapmalarına ve sağlıklı, yüksek verimli ürünler yetiştirmelerine destek oluyoruz. ‘Herkes için Sağlık, Sıfır Açlık’ vizyonumuz doğrultusunda, üreticilerin daha az girdiyle daha çok üretim yapmalarına yardımcı olacak çözümler sunuyoruz. Agro Arena etkinliklerimizle iyi uygulamaları ve yenilikleri paylaşıyor, ülkemizin en önemli gündemlerinden bir olan tarımda sürdürülebilirliği destekliyoruz” dedi. 

Bayer’in üreticilere sunduğu çözümlerden bazıları şöyle: 

• Climate FieldView: Üreticilerin; uydu haritaları üzerinden tarla sağlığını, bitki gelişimini ve ürün su kullanımını istedikleri anda bilgisayar veya mobil cihazlarıyla uzaktan takip etmelerine, dolayısıyla maksimum verim almalarına yardımcı oluyor, karşılaştıkları riskleri yönetebilmelerine olanak sağlıyor. Bu sistem ile üreticiler, tarlalarındaki gelişimi az olan noktaları kolayca gözlemleyebiliyor, yakından takip ederek zamanında müdahaleyle verim kayıplarının önüne geçebiliyor, zaman ve iş gücünden de tasarruf edebiliyor. Tüm bunlara ek olarak, üreticiler Climate Fieldview’da yer alan tarlalarını Bayer temsilcileriyle paylaşabiliyor ve bu özellik sayesinde uzaktan da destek alabiliyorlar.
• MagicScout: Üreticiler, arazilerde teşhis edilen hastalık ve yabancı otları Google Play ile App Store gibi dijital marketlerden ücretsiz olarak indirilebilen MagicScout mobil uygulaması ile internet bağlantısına gerek duymadan saniyeler içerisinde tespit edebiliyor.
• Safety Seal: Ücretsiz bir şekilde indirilebilen Safety Seal uygulaması ile üreticiler, satın aldıkları Bayer bitki koruma ürünlerinin orijinalliğini teyit etme fırsatı yakalıyor.

Bayer Hakkında

Bayer, sağlık ve beslenme ile ilgili yaşam bilimleri alanlarında uzmanlaşmış küresel bir şirkettir. Ürün ve hizmetleri; artan ve yaşlanan küresel nüfus nedeniyle çağımızın önemli sorunlarına çözüm bulmaya katkıda bulunarak insanlara ve yaşadığımız gezegene destek olmayı amaçlamaktadır. Sürdürülebilir kalkınma ilkelerine bağlı olan şirket; faaliyet gösterdiği alanlarda olumlu etki yaratma konusunda kararlıdır. Bayer Grup, aynı zamanda inovasyon ve büyüme yoluyla değer yaratmayı ve kâr etme gücünü artırmayı hedeflemektedir. Bayer markası tüm dünyada güveni, kaliteyi ve güvenilirliği temsil etmektedir. 2022 mali yılı itibarıyla 101.000’e yakın çalışana ve 50,7 milyar Avro satış cirosuna sahip olan Bayer’in Ar-Ge harcaması ise 6,2 milyar Avro düzeyindedir.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Günümüzde Game Pass çok baskın bir hale gelmiş olsa da bundan yalnızca birkaç yıl evvel Xbox kullanıcıları için abonelik denildiğinde akla gelen şey Xbox Live idi. Ancak artık Xbox Live Gold için son günlere girilmiş üzere görünüyor.

Kore merkezli bir forumda paylaşılan savlara nazaran (-ki bu argümanların kaynağının da Windows Central olduğu söyleniyor, kaynak olarak verilen ilişkideki sayfa kaldırılmış durumda); 21 yılın akabinde “Xbox Live” sonlandırılıyor; 1 Eylül’den itibaren Xbox Live Gold’un yerini Xbox Game Pass Core alacak.

Live Gold’da olduğu üzere Xbox oyuncularının online oyunlara girmek için Core’a abone olmaları gerekecek. Fiyatlandırma da zati Live Gold ile tıpkı formda belirlenmiş.

Core’da 25’ten fazla Game Pass oyununun yer alacağı da belirtiliyor. Listede yer alacak oyunlar Among Us, Descenders, Dishonored 2, DOOM Eternal, Fable Anniversary, Fallout 4, Fallout 76, Forza Horizon 4, Gears 5, Grounded, Halo 5: Guardians, Halo Wars 2, Hellblade: Senua’s Sacrifice, Human Fall Flat, INSIDE, Ori and the Will of the Wisps, Psychonauts 2, State of Decay 2, The Elder Scrolls Online: Tamriel Unlimited halinde sıralanırken önümüzdeki aylarda bunlara yenilerinin de ekleneceği not edilmiş.

Live Gold ile fiyatsız oyun uygulamasına da 1 Eylül itibariyle son verilecek. Daha evvel Live Gold ile fiyatsız olarak alınan oyunlar, kullanıcıların hesabında yer almaya devam edecek.

Aslında bu gelişme çok da sürpriz sayılmaz, aslında ne vakittir bu türlü bir şey olabileceği konuşuluyordu. Görülen o ki, Live Gold’un önünde yaklaşık 1,5 aylık bir mühlet kalmış artık.

Türkiye’deki tüm işletmelerin yüzde 99.8’ini oluşturan 3.2 milyon KOBİ’nin henüz çok ufak bir yüzdesinin Devlet Destekli Alacak Sigortası’nın sunduğu imkânlardan yararlandığına dikkat çeken Steel Sigorta ve Brokerlık CEO’su Abdullah Özcan, bu ürünün KOBİ’lerin varlıklarını kesintisiz ve sağlam bir mali yapıda sürdürmelerini sağlayan bir hayat sigortası gibi görülmesi gerektiğini söyledi.

Devlet Destekli Ticari Alacak Sigortası’nın, kaynakları son derece kısıtlı olan KOBİ segmentindeki firmalara destek olmak ve risklerini en aza indirmek amacıyla uygulamaya konulduğunu kaydeden Steel Sigorta ve Brokerlık CEO’su Abdullah Özcan, “Aslında o kadar hayati bir ürün ki, şirketlerin ‘Hayat Sigortası’ olarak ifade ediliyor. Temelde üç fonksiyonlu bir ürün alacak sigortası; alacağı güvence kapsamına alıyor, riski önceden öngörüp önlemeye çalışıyor ve riskin gerçekleşmesi durumunda ise tazminat ödüyor. Prim fiyatları son derece düşük olduğu gibi, vadeler de çok uzun. Ayrıca ürünü kullanan işletmeler risklerini ölçme konusunda uygun bir maliyet ve profesyonel destek alma şansına sahip oluyorlar. İşlerini büyüterek bankalar ve finansal kuruluşlar nezdinde kredibilitelerini de yükseltiyorlar” diye konuştu.

2019 yılında küçük ölçekli KOBİ’ler için devreye sokulan Devlet Destekli Alacak Sigortası’nda 2020 yılında COVİD19’a karşı alınan tedbirler çerçevesinde, KOBİ’ler lehine bir genişlemeye gidildiğini de belirten Özcan” Yeni düzenleme yalnızca küçüklerin değil, orta ölçekli KOBİ’lerin de sigortalanmasının önü açılmış oldu” dedi.

Devlet Destekli Alacak Sigortası’yla 14 milyar TL’lik ticaret sigortalandı

Bugüne kadar Devlet Destekli Alacak Sigortası’nın sunduğu avantajlardan yaklaşık 50 bin KOBİ’nin yararlandığını kaydeden Özcan, bu yolla 14 milyar TL’lik bir ticaretin de sigortalanmış olduğunu belirtti. 

Özcan sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye’deki tüm işletmelerin yüzde 99.8’ini KOBİ’ler oluşturuyor. Bu işletmeler toplam istihdamın da yüzde 76.7’sini sağlıyorlar. TOBB (Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği) verilerine göre kayıtlı 3.2 milyon KOBİ bulunuyor. Türkiye’deki işletmelerin toplam cirosunun yaklaşık yüzde 64.5’ini KOBİ segmentindeki firmalar gerçekleştiriyor. Avrupa ülkelerinde alacak sigortalarının toplam sigorta portföyünden aldığı pay yüzde 15-20’ler arasında. Türkiye’ de ise bu oran çok düşük. Dolayısıyla bu üründe büyük bir büyüme potansiyeli de var” dedi.

Ticari borçların, bir şirketin varlıklarının yaklaşık yüzde 40’ını oluşturduğunun altını çizen Özcan, KOBİ segmentindeki firmalarının finansal dayanıklılıklarının düşük olduğunu ve zamanında yapılamayan bir tahsilatın bile faturasının çok yüksek olabileceğini kaydetti. 

Devlet Destekli Alacak Sigortası tebliğinde yakın zamanda düzenlemeler yapıldığını ve KOBİ’lerin sağlaması gereken ciro şartının 250 milyon TL’den,500 milyon TL’ye yükseltildiğini kaydeden Özcan, prim tutarının ödenmesindeki taksit sayısında da bazı iyileştirmeler yapılarak ürün kullanımının daha avantajlı hale getirildiğini belirtti. Devlet Destekli Alacak Sigortası sisteminde sıkıntı yaşanmaksızın, hasarın teminat altına alınabilmesi için bazı noktalara dikkat edilmesi gerektiğinin önemine de değinen Özcan, öncelikle düzenlenen faturalarda vade bilgisinin yer almasının ve fatura vadelerinin azami ödeme süresinden daha uzun vadeli düzenlenmemesi gerektiğini söyledi.

Alacak Sigortası ihracatçı KOBİ’lerin en büyük desteği

KOBİ’lerin ihracat tarafında da hem işlerini büyütmek hem de oluşabilecek risklere karşı kendilerini korumak için mutlaka alacak sigortası ürününe sahip olmaları gerektiğine de değinen Özcan, “Ekonomide ihracata dayalı bir büyüme modelinden söz ediyoruz. Alacak sigortası gibi bir ürünle dünyanın her yerine güvenle ihracat yapabilir, cironuzu katlayabilirsiniz. Türkiye’de alacak sigortası ürününün satışını yapan uluslararası çok güçlü firmalar var. Bu firmalar ihracatçı KOBİ’lerin yeni pazarlar bulmalarından sektörel ve firma bazlı bilgilere kadar çok geniş bir hizmet sunuyorlar” diye konuştu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Prof. Dr. Mehmet Uğur Özbaydar yazın spor yaparken dikkat edilmesi gereken kuralları anlatarak önemli uyarılarda bulundu.

Yaz sıcakları ve yoğun nemin iyice bunalttığı bu günlerde açık havada yürüyüş ve egzersiz yapmak da güçleşti. Üstelik kurallarına uygun yapılmadığında sağlığı ciddi şekilde tehdit de edebiliyor. Acıbadem Kozyatağı Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Uğur Özbaydar, “Yazın spor ve sıcak birleştiğinde vücut ısısı yükselir, kan sirkülasyonu artar, kalp daha hızlı atar. Daha fazla terlediğimizden dolayı sıvı ve elektrolit kaybı meydana gelerek bayılmadan çarpıntıya, kusmadan bilinç kaybına dek ciddi sorunlara yol açabilir. Yaşlı, çocuk, hamile ve sağlık problemleri olan insanlarda risk daha yüksektir ancak sağlıklı ve aktif insanların da dikkatli olması gerekir. diye konuştu.

Su İçmek İçin Susamayı Beklemeyin

Egzersize başlamadan önce vücudunuza yeterince sıvı yüklemiş olduğunuzdan emin olmanız gerekir. Bunun için ağız ve cilt kuruluğu, halsizlik ve susuzluk hissinizin olup olmadığına dikkat edin. Susuzluk hissetmemeniz, vücudunuzda yeterli sıvı bulunduğu anlamına gelmediğinden su içmek için susamayı beklemek gibi bir hataya düşmeyin. Vücudunuzda yeterli sıvının olduğunu anlamak için idrarınızın açık sarı renkte olup olmadığını kontrol edin. Açık sarı idrar, yeterli sıvı alındığına işaret etmekte. Egzersiz sırasında az az ve sık olarak içinde minerallerin de bulunduğu sıvı tüketmek gerekiyor.

Yazın Spor Yaparken Dikkat Etmeniz Gereken 5 Kural

Vücudunuzu Dinlemeyi İhmal Etmeyin

Özellikle yaz aylarında spor yapmaya başlamadan önce mutlaka tıbbi kontrollerinizi yaptırın. Spor yapmanızda sakınca oluşturabilecek medikal durumunuz hakkında bilgi sahibi olun. Spor yapmaya başlarken vücudunuzun ne oranda fit olduğunu bilmek önemlidir. Bu sizi hızlı ve aşırı yüklemelerden korur. Egzersizler arasına istirahat dönemleri koymak vücudun kendini yenilemesine yardımcı olur ve sakatlanmaları azaltır. Yaz sıcağında ve yoğun nemli havada egzersiz daha yorucu olacağından vücut ısınızı ve kalp hızınızı dikkatli takip edin, gerekirse durmayı bilin.

Güneşten Sakının

Güneşin yakıcı olduğu gün ortasında kesinlikle egzersiz yapmayın. Hava durumunu takip edin. Serin yerleri ve havanın serin olduğu saatleri tercih edin. Sıcak havalarda spor yaparken şapka, güneş gözlüğü, açık renkli ve terlemeyi engellemeyecek giysiler kullanın. Dışarı çıkmadan önce mutlaka en az 30 faktör güneşten koruyucu krem sürün.

Dikkat Etmeniz Gereken 5 Kural

Ağır Sporlardan Kaçının

Aşırı sıcaklarda bilinçsiz yapılan egzersiz; sıcak çarpmasına neden olarak halsizlik, baş ağrısı, bulantı, kusma, bayılma, koyu idrar, kuru ve sıcak cilt, çarpıntı ve bilinç kaybı gibi şikâyetlere yol açabilir. Bu durumda acil tıbbi yardım gereklidir. Bu nedenle yazın uygun şartları sağlamadan özellikle de ağır sporlardan kaçının. Mümkünse uzun mesafeli koşular yerine yüzme gibi yaz sporlarını tercih edin. Bisiklet yaralanmaları da yaz aylarında sık görüldüğü için dizlerde hasar ya da olası bir düşme sonrasında kırıklara karşı dikkatli olun ve bir şikâyetiniz olursa doktora görünmeyi ihmal etmeyin. Geç kalınması durumunda sorun daha da ilerleyerek daha ağır bir tedavi gerektirebilir.

Spor Yaralanmalarına Dikkat

Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Uğur Özbaydar “Uzun süredir hareketsiz bir yaşam tarzınız olup da yeni spora başlıyorsanız vücudunuza yüklenmeyin. Özellikle açık havada uzun süreli tempolu yürüyüş ya da hızlı koşu aşırı yüklenmeye bağlı olarak kıkırdak hasarı, bağ yaralanmaları, burkulma ve stres kırıkları gibi ciddi sorunlara neden olabilir. Bu nedenle hem yaza özel kurallara hem de temponuzu yavaş yavaş artırmaya dikkat edin.” ifadelerine yer verdi. (BSHA-Bilim Ve Sağlık Haber Ajansı) 

Yazın Spor Yaparken Dikkat Etmeniz Gereken 5 Kural

DHL Express Türkiye Operasyondan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Volkan Demiroğlu, DHL Express Türkiye’nin CEO’su olarak atandı. Uzun yıllardır şirket bünyesinde farklı pek çok birimde çalışan Demiroğlu, yeni görevini 17 Temmuz 2023 tarihi itibarıyla üstlendi. 

DHL Express’teki kariyerine 22 yıl önce Müşteri Hizmetleri’nde başlayan Volkan Demiroğlu, sırasıyla müşteri temsilciliği, takım liderliği ve süpervizörlük görevlerini yürüttü ve 2007 yılında Gümrük Müdürü olarak Operasyon bölümüne geçti. 2009’da İstanbul Gateway Müdürü, 2018 yılında da Türkiye Üst Yönetim Ekibine Müşteri Hizmetleri Direktörü olarak atanan Demiroğlu, 2021 yılından bu yana DHL Express Türkiye’nin Operasyondan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yapıyordu. Demiroğlu, DHL Express Türkiye CEO’luğu görevini DHL Express Almanya CEO’su olarak atanan Mustafa Tonguç’tan devraldı.

Ege adında 14 yaşında bir oğlu olan Demiroğlu’nun kişisel ilgi alanları arasında basketbol oynamak, bisiklete binmek ve yemek yapmak yer alıyor. 

DHL Hakkında 

1969 yılında kurulan DHL, lojistik sektörünün lider global markasıdır. DHL bünyesinde yer alan birimler, ulusal ve uluslararası paket teslimatından e-ticaret gönderi ve taşımacılık çözümlerine, uluslararası ekspres kara, hava ve deniz yolu taşımacılığından endüstriyel tedarik zinciri yönetimine uzanan benzersiz bir lojistik hizmet portföyü sunar. Dünya çapında 220’yi aşkın ülke ve bölgede yaklaşık 395 bin çalışanıyla DHL, müşterilerinin sınırları aşmasına, yeni pazarlara ulaşmasına, işlerini büyütmesine ve gönderilerini sevdiklerine ulaştırmasına yardımcı olur. 

Teknoloji, yaşam bilimleri, sağlık, mühendislik, üretim & enerji, perakende ve otomotivin de aralarında bulunduğu pek çok büyümekte olan pazar ve sektöre özel çözümleriyle “Dünyanın lojistik şirketi” olarak konumlanan DHL, DHL Group’un bir parçasıdır. Grup, 2022 yılında 94 milyar euro gelir elde etmiştir. Gerek sürdürülebilir ticaret uygulamaları gerekse topluma ve çevreye karşı duyduğu sorumlulukla, dünyaya pozitif katkı sağlayan DHL Group, 2050 itibarıyla sıfır emisyon hedefine ulaşmayı amaçlamaktadır. DHL Express, DHL Group’un uluslararası ekspres hava taşımacılığı alanında faaliyet gösteren global lider firmasıdır. 

DHL Express Türkiye Hakkında 

1981 yılında kurulan DHL Express Türkiye, geniş müşteri kitlesiyle Türkiye’de hızlı hava taşımacılığı sektörünün lideri konumundadır. İstanbul ve Sabiha Gökçen Havalimanlarından günde toplam 4 uçuş gerçekleştiren DHL Express, İstanbul’un iki yakasından uçak kaldıran “Ekspres Hava Taşımacılığı” firmasıdır. DHL Group bünyesinde yer alan DHL Express, yakın zamanda 135 milyon Euro yatırımla İstanbul Havalimanı’nda hayata geçirilen yeni Gateway binasında hizmet vermeye başlamıştır.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Japonya, gelecekteki kıtlıkların önlenmesine ve fiyatların dengelenmesine yardımcı olmak için petrol bölümündeki acil durum rezervine misal halde global bir doğalgaz stoku önermeyi planlıyor.

Bilgi sahibi kaynaklara nazaran hükümet, Memleketler arası Güç Ajansı (UEA) üye ülkeler için bir gaz stoklama çerçevesi oluşturulmasını önerecek. Kaynak, teklifin Salı günü Tokyo’da düzenlenecek bir konferansta açıklanacağını söyledi.

Japonya sunacağı gaz stoku teklifinin Şubat ayında yapılacak bir UEA bakanlar toplantısının gündemine dahil edilmesini hedefliyor.

UEA halihazırda ABD ve Japonya üzere üye ülkelerin acil durumlarda en az 90 günlük net ithalata muadil bir acil durum petrol rezervine sahip olmasını kaide koşuyor ve Japonya’nın önerisi gaz için misal bir strateji oluşturmayı hedefliyor.

Rusya’nın geçtiğimiz yıl Ukrayna’yı işgali dünya çağında gaz piyasalarını alt üst ederek rekor yüksek fiyatların görülmesine sebep olmuş ve yakıt arzının güvenliğine ait telaşları tetiklemişti.

Bu yılın başlarında yapılan G-7 tepesinde Japonya ve Almanya gaza kamu yatırımı için kapıyı açık bırakan bir lisan kullanılması istikametinde baskı yapmıştı.

Avrupa Birliği üye devletlerinin halihazırda doğalgaz depolama gayeleri olsa da şimdi global bir çerçeve oluşturulmuş değil.

Öte yandan yakıtı ekseriyetle vakitle buharlaşan sıvılaştırılmış doğalgaz formunda tutan Japonya ve Güney Kore üzere Asya ülkeleri için LNG’yi uzun müddetli biçimde depolamasının güç olacağı bedellendiriliyor.

Ünlü risk sermayesi yatırımcısı Chris Burniske, büyüklük açısından evvelki döngüleri geride bırakacak yaklaşan bir kripto boğa piyasası öngörüyor. Şu anda Placeholder Capital’in ortağı ve daha evvel ARK Invest’te analist olan Burniske, yeni bir proje ve katalizör dalgasının bu önümüzdeki boğa döngüsünü yönlendireceğine inanmakta. Burniske ayrıyeten, bu açıdan dikkat edilesi iki altcoin projesine dikkat çekti. İşte detaylar…

Piyasada döngü dikkat çekiyor

Kriptokoin.com olarak da bildirdiğimiz üzere ünlü risk sermayedarı Burniske, açıklamalar yaptı. Geçmişi pahalandıran Burniske, “17’yi görene kadar ’13’ün çılgınca olduğunu düşünüyorduk. ’17’nin çılgınca olduğunu düşündük, ta ki ’21’i görene kadar. ’21’in çılgınca olduğunu düşündük, ta ki ’25’i görene kadar.” Bu bir sonraki dalgalanmanın potansiyelini değişen düzenleyici akımlara, internet finans sisteminin (IFS) olgunlaşmasına, non-fungible tokenların (NFT’ler) yaygınlaşmasına ve BlackRock CEO’su Larry Fink üzere tesirli isimlerin iyimserliğine bağlıyor. Ayrıyeten, faiz oranlarının düşerek vaktin ve tüm risk varlıklarının tekrar fiyatlandırılmasına yol açmasını bekliyor.

Burniske, birçok kripto projesinin binlerce Blockchain için güvenlik sağlayan makul sayıda layer-1’de birleştiği bir gelecek öngörüyor. Bu konsolidasyonun altyapı katmanındaki kazananları sağlamlaştıracağına ve daha az bilinen altyapı projelerinin pahasını aşındıracağına inanıyor. Ona nazaran, sırf altyapıya odaklanan risk sermayedarları sonuç olarak kayıplarla karşılaşacak. Lakin bu konsolidasyon, blok alanı-hizmet sağlama maliyetini azaltacak ve uygulama katmanında genişleme ve deneyselliği teşvik edecektir. Burniske, bu eğilimlerin besbelli hale gelmesinin tam bir pazar döngüsü alabileceğini öne sürüyor.

Altcoin projeleri için süratli at göndermesi

Bu yılın başlarında Burniske, Solana’yı (SOL) bir sonraki boğa piyasası için en umut verici fırsatlardan biri olarak tanımladı. Burniske’nin şirketi Placeholder Capital, ayı piyasaları sırasında bir “uçak gemisi stratejisi” benimsedi. Böylelikle uzmanlık oluşturmak ve stratejik yatırımlar yapmak için birkaç ekosisteme odaklanmakta. Bir evvelki ayı piyasasında, stratejileri ölçekleri ve likiditeleri nedeniyle Ethereum ve Bitcoin etrafında ağırlaşmıştı. Şu anda Placeholder Capital, Cosmos ve Solana etrafında misal bir strateji uyguluyor. Bilhassa bu ekosistemler içindeki çeşitli grupları ve projeleri keşfedip desteklerken temel varlıklara yatırım yapıyor.

Burniske’nin optimist bakış açısı, teknolojik gelişmeler, yasal düzenlemelerdeki ilerlemeler ve artan kurumsal ilginin inovasyonu ve benimsenmeyi teşvik etmeye devam etmesi nedeniyle kripto sanayisindeki daha geniş hassaslıkla uyumlu. Piyasa geliştikçe, yatırımcılar ve meraklılar, kıymetli karlar elde etme ve kripto para üniteleri ile Blockchain teknolojisinin dönüştürücü gücüne şahit olma umuduyla, bir diğer değerli boğa piyasası potansiyelini hevesle beklemektedir.

İnegöl Belediye Spor Kulübü dağcılık ve atletizm branşı sporcuları, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Gününde Uludağ zirve tırmanışı gerçekleştirerek şehitlerimizi burada yaptıkları dualarla andılar.

İnegöl Belediye Spor Kulübü dağcılık ve atletizm branşı sporcuları, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü etkinlikleri kapsamında Uludağ zirve faaliyeti gerçekleştirdi. Zorlu tırmanışta zirvede yapılan dualarla şehitlerimiz anıldı. Aynı zamanda Kastamonu’da 15 Temmuz etkinlikleri kapsamında yapılan yol bisikleti yarışında da İnegöl Belediye Spor Kulübü DOSTUM sporcusu Cüneyt Özendik 3’üncü oldu.

DAĞCILAR YÜRÜYEREK, ATLETİZMCİLER KOŞARAK ZİRVEYE ÇIKTI

16 Temmuz Pazar günü gerçekleştirilen etkinlik, sabah 09.00’da Uludağ Oteller Bölgesinden başladı. Saatlerde 12.30’u gösterdiğinde sporcular zirveyi gördü. Atletizm sporcuları koşarak, dağcı sporcular ise yürüyerek performans sergilediler. Bursa’dan farklı dağcılık kulüplerinin de katıldığı faaliyette zirve töreni sonrasında saat 17.15’te faaliyet oteller bölgesine dönüşle sonlandı.

YOL BİSİKLETİ YARIŞMASINDA TÜRKİYE 3’ÜNCÜSÜ İNEGÖL’DEN

Öte yandan, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü kutlamaları kapsamında Kastamonu’da “15 Temmuz Şehitlerini Anma Yol Bisikleti Yarışı” gerçekleştirildi. Yarışmaya İnegöl’ü temsilen katılan İnegöl Belediye Spor Kulübü Master sporcusu Cüneyt Özendik, 3’üncü olmayı başardı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

400 çiftçi ailesinin faydalanacağı sistemde sona gelindi

Antalya Büyükşehir Belediyesi, Döşemealtı ilçesine bağlı Kovanlık Mahallesi’nde 400 çiftçi ailesinin faydalanabileceği kapalı devre sulama sistemi yapıyor. 3 bin 150 dekar alana hizmet verecek sistem yüzde 90 oranında tamamlandı.

Antalya Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı, üreticileri her alanda desteklemeye devam ediyor. Döşemealtı ilçesine bağlı Kovanlık Mahallesi’nde yapımı süren kapalı devre sulama sisteminin yüzde 90’ı tamamlandı. Sistem sayesinde 5 adet sondajdan alınan su 500 tonluk su toplama havuzuna aktarılacak ve kapalı havuz sistemi ile isale hatlarına dağıtılacak. Yaklaşık 25 kilometrelik kapalı sistem ağı sayesinde su israfı son bulurken, çiftçilerin hem dekar başına maliyetleri azalacak hem de üretim çeşitliliğinde artış sağlanacak.

BÖLGENİN REFAH SEVİYESİNİ ARTIRACAK PROJE

Antalya Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanı Seda Özel yapımı süren kapalı devre sulama sisteminin bölge halkı için önemli bir proje olacağını söyledi. Özel şöyle konuştu: “Döşemealtı’nın merkeze yakın kırsal mahalleri tarımın yoğun yapıldığı bu nedenle terk edilmemesi gereken iklim açısından da önemli bir bölge. Kovanlık Mahallesi sulamada sıkıntı yaşanan bir bölge olarak karşımıza çıkıyordu. Bir yıl önce başlattığımız sulama tesisi projesinde sona yaklaşıyoruz. Çalışma tamamlandığı zaman bölgede su sorunu yaşayan üreticilerimize yönelik daha büyük bir alanı sulamaya açacağız. Bu sayede ekonomik olarak daha yüksek üretim yapılabilecek. Bölgenin refah seviyesini de arttıracak bu sulama sistemi ile gençlerin tarıma yönlendirilmesi için de önemsediğimiz bir proje gerçekleştiriyoruz.”

SU İSRAFININ ÖNÜNE GEÇİLECEK

Antalya Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı Jeoloji Mühendisi Ali Yoğurtçuoğlu yapılan kapalı devre sulama sisteminin çiftçilerin verimini artıracağını ve sulamada büyük kolaylık sağlayacağını belirtti. Yoğurtçuoğlu, ”Daha önceki yıllarda burada bir tesis yapılmış. Sondajlardan alınan sular eski beton kanallara veriliyordu ve böylelikle salma sulama sistemi şeklinde bir ağ mevcuttu. Ancak zaman içerisinde kanallarda meydana gelen ufak çatlama ve çökmelerden dolayı su israfı oluşuyordu” dedi.

3 BİN 150 DEKAR ALAN SULANABİLECEK

Hayata geçirilen proje ile tüm sistemi kapalı devre sulama sistemine çevirdiklerini söyleyen Yoğutçuoğlu , “5 adet pompamızdan alınan suyu havuza aktaracağız. Havuza aktardıktan sonra tüm isale hattımızı kapalı sistem şekline dönüştüreceğiz. 3 bin 150 dekar bir sulama sahamız var. Tesis sayesinde sulanan alan daha da artacaktır. Daha verimli daha düzenli sulama ile ürün çeşitliliği de artacaktır. Dekar başına düşen gelir yükselecektir” diye konuştu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Oyunun iyileştirici gücüne olan inancıyla OMO Çocuk Parkları projesini depremden etkilenen yerleşimlere yönlendiren OMO, çocukların duygusal sağlığına daha geniş bir noktadan değer yaratmak için Paylaşmak Güzeldir projesini hayata geçirdi. Çocuk ve Ergen Psikiyatrı Dr. Yankı Yazgan ve paylasbuyusun.com platformu uzmanlarıyla başlatılan Paylaşmak Güzeldir rehberlik programıyla deprem sonrasında yetişkinlerin çocukların duygusal ihtiyaçlarını daha iyi anlamaları ve destek olabilmeleri için bir kaynak oluşturuldu. Ortak sorunlara ortak çözümler sunabilmek, ebeveynlerin ve eğitimcilerin akıllarındaki sorulara yanıtlar verebilmek için ilk vaka örneği ve uzman görüşleri paylasbuyusun.com’dan herkesin erişimine sunuldu.

OMO, 2022 yılında başlattığı ve 6 Şubat Depremleri’nden sonra bölgeye yönlendirdiği OMO Çocuk Parkları projesinin ikinci ayağını hayata geçirdi. Oyunun iyileştirme gücüyle yeni oyun parklarını çocuklarla buluşturan marka, çocukların duygusal sağlığına daha geniş bir noktadan değer yaratmak için Çocuk ve Ergen Psikiyatrı Dr. Yankı Yazgan ve paylasbuyusun.com uzmanlarıyla iş birliği yaptı: Paylaşmak Güzeldir rehberlik programı başlatıldı.

Depremden etkilenen çocukların kaygı, korku gibi duygu durumlarını daha iyi anlamaları, gözlemler yapabilmeleri, doğru yaklaşımlar geliştirebilmeleri için eğitmen ve ebeveynlere uzmanlarca geliştirilen bir kaynak oluşturuldu. Bu hassas süreçte yetişkinlere destek olan ve, çocukların doğru desteği alabilmesine odaklanan projenin ilk içerikleri yayınlandı. Örnek vakalar üzerinden uzmanların görüş ve önerilerini paylaştığı, ebeveynlerin akıllarındaki sorulara yanıtlar verdiği bu içeriklere paylasbuyusun.com adresinden ulaşılabiliyor.

Ortak sorunlara ortak çözümler için Paylaşmak Güzeldir

Dr. Yankı Yazgan öncülüğünde hazırlanan içerikler, internet sitesinde ve sosyal medya hesaplarında yayınlanmaya başlandı. İlk vaka örneğinde Hatay’da yaşayan 11 yaşındaki bir çocuğun, 6 Şubat Depremleri sonrasında iç dünyasında ilişkin çalkantıları, geleceğe yönelik endişeleri, dikkat eksikliği ve bu büyük travmadan nasıl etkilendiği değerlendiriliyor. Babasını kaybeden çocuğun içerisinde tuttuğu, dışarıya yansıtmamaya çalıştığı duyguların nasıl ele alınması gerektiğine dair uzman görüşleri paylaşılıyor. 

Ebeveynlerin yanıt aradığı sorular, video içeriklerle örnek vaka üzerinden cevaplanıyor. İlk rehberlik programında “Yas sürecini herkes farklı mı yaşar”, “Yas süreci ebeveyn-çocuk açısından nasıl tamamlanabilir”, “Sahip olunan dikkat eksikliği sorunu, travmalardan nasıl etkilenebilir”, “Bu durum nasıl yönetilmeli”, “Öğretmene ve aileye ne gibi sorumluluklar düşüyor”, “Çocukların sağlıklı gelişiminde ‘güvenlik’ duygusunun yeri nedir”, “Barınma sorunu, deprem endişeleri bu durumu nasıl etkiler” gibi sorular uzmanlar tarafından yanıtlanıyor. 

Rehberlik programında öncelikli olarak depremden doğrudan veya dolaylı olarak etkilenen durumlar odağa alınıyor. Türkiye’nin her yerinde farklı desteklere ihtiyaç duyan ebeveynlerine de seslenen projede “rehber” gündeme bağlı değişimlerle güncelleniyor, örnekler düzenli olarak çeşitlendiriliyor.

OMO Marka Müdürü Elif Yıldırımcan, “Gerçekleşen depremler hem bölgedeki hem de ülkemizdeki çocukların hayatına yeni bir kaygı ve korku getirdi. Oyun parklarımızı bölgeye yönlendirirken çocukların duygusal ihtiyaçlarına daha geniş bir noktadan destek olmak istedik. Değerli Yankı Yazgan’ın yönlendirme ve katkıları ve PaylaşBüyüsün platformu ile iş birliği içinde ‘Paylaşmak Güzeldir’ projesini başlattık. Yetişkinler için de oldukça zor geçen bu süreçte onların da çocuklar için aradıkları cevaplar olduğunu biliyoruz. Paylaşmak Güzeldir bu konuda destek olmayı amaçlayan bir rehberlik projesi ve Türkiye’deki herkesin kullanımına açık bir kaynak.” dedi. 

Çocuk ve Ergen Psikiyatrı Dr. Yankı Yazgan, “Paylaşmak Güzeldir ile iki katmanlı bir değer yaratıyoruz. Önceliğimiz ülkemizin yaşadığı 6 Şubat Depremleri’nden doğrudan veya dolaylı olarak etkilenen çocuklar ve ailelerine yardımcı olmak. Diğer amacımız ise olağan dışı durumlarda, doğal afetlerde, şu anda deneyimlediğimiz zor süreçlerde hepimiz için dersler çıkarmak.   OMO iş birliğiyle PaylaşBüyüsün platformunda “Paylaşmak Güzeldir” başlığı altında can alıcı konularda sorulara uzmanlardan anlaşılır, deneyime dayalı cevaplar alıyoruz. Durum ve vaka örneklerini, uzman görüşü içeren kısa video çalışmalarını, yazılı içerikleri anne babalara, eğitimcilere ve çocuklara destek olabilecek herkese sunuyoruz.” dedi. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Deri kanseri, cilt hücrelerinin kontrolsüz bir şekilde büyümesi ve çoğalması sonucunda ortaya çıkıyor. Nedenleri arasında güneş ışığına uzun süre maruz kalma, genetik faktörler, yaşlanma, açık ten rengi, yanık öyküsü, bağışıklık sistemi zayıflığı gibi çeşitli faktörler bulunuyor.

Sağlık Bakanlığı ve Türkiye Kanser İstatistikleri verilerine göre, Türkiye’de cilt kanseri insidansı (yeni vaka sayısı) her yıl artış gösteriyor. Memorial Ataşehir ve Şişli Hastaneleri Dermatoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Necmettin Akdeniz, deri kanseri hakkında bilgi verdi.   

Akdeniz bölgesinde cilt kanseri daha sık görülüyor

Deri kanseri, dünya genelinde oldukça sık görülen bir kanser türüdür. Ülkeler arasında görülme sıklığı farklılık göstermekle birlikte, güneşe maruz kalma düzeyi yüksek olan bölgelerde daha sık görülür. Cilt kanseri, güneşin zararlı UV ışınlarına uzun süre maruz kalmak gibi faktörlerle ilişkilendirilen bir kanser türüdür. Türkiye’nin güneşli iklimi nedeniyle cilt kanseri riski de artabilmektedir. Türkiye’de cilt kanseri sıklığı hakkında en güncel veriler 2021 yılına dayanmaktadır ve şu anda bu konuda daha yeni bir epidemiyolojik çalışma mevcut değildir. Ancak, genel olarak cilt kanseri vakalarının dünya genelinde artış gösterdiği bilinmektedir. Türkiye’de de deri kanseri vakaları artmaktadır, özellikle Akdeniz bölgesinde daha yüksek bir sıklık görülmektedir.

Güneşten korunma büyük önem taşıyor

Cilt kanserinden korunmak için güneş ışığından korunma, güneş koruyucu kullanma, gölgede kalma gibi önlemler almak önemlidir. Ayrıca düzenli cilt muayeneleri yaptırmak da erken tanı ve tedavi açısından önemlidir. Deri kanseri risk faktörleri arasında en önemlisi güneş ışığına uzun süreli maruz kalma ve sık güneş yanıklarının geçmişteki öyküsüdür. Diğer faktörler arasında genetik yatkınlık, açık ten rengi, yaşlanma, bağışıklık sistemi baskılanması ve bazı kimyasal maddelere maruz kalma yer alabilir.

Deri kanserinden korunmak için bu önlemleri alın

• Güneşten korunun. Güneşin en yoğun olduğu saatlerde güneşe maruz kalmamak, geniş kenarlı şapka ve güneş gözlüğü kullanmak, koruyucu giysiler giymek ve güneş koruyucu ürünler kullanmak önemlidir.
• Yara ve lezyonları takibini yaptırın. Ciltteki yara, leke veya benlerin değişimlerini takip etmek ve düzenli cilt muayeneleri yaptırmak önemlidir.
• Sigara ve alkolden uzak durun. Sigara ve aşırı alkol tüketimi deri kanseri riskini artırabilir, bu nedenle bu alışkanlıklardan kaçınılmalıdır.
• Düzenli (yılda bir) cilt muayenesi yaptırın.

Tedavi dermatoloji ve onkoloji uzmanları ile kişiye özel planlanıyor

Deri kanseri tedavisi, kanserin tipine, yayılma derecesine ve hastanın genel sağlık durumuna bağlı olarak değişir. Tedavi seçenekleri arasında cerrahi müdahale, radyoterapi, kemoterapi, immünoterapi ve hedefe yönelik tedaviler bulunur. Tedavi dermatolog (deri hastalıkları uzmanı) tarafından belirlenir, ileri vakalarda onkoloji hekimleriyle birlikte yapılır.  

Deri kanseri hakkında yanlış bilgilere sık rastlanıyor

 Deri kanseri ile ilgili bazı yaygın yanlışlar şunlardır;

Yanlış: “Sadece güneş yanıkları deri kanserine neden olur”
Doğru: Güneş yanıkları deri kanseri riskini artırabilir, ancak deri kanseri sadece güneş yanıklarından kaynaklanmaz. Genetik faktörler, yaşlanma, açık ten rengi, bağışıklık sistemi zayıflığı gibi diğer faktörler de rol oynar.
 

Yanlış: “Sadece benler kansere dönüşebilir”

Doğru: Bazı melanomlar (cilt kanserinin en tehlikeli tipi) benlerden kaynaklanabilir. Ancak deri kanseri herhangi bir cilt lezyonundan kaynaklanabilir, yani benlerin yanı sıra yaralar, lezyonlar veya normal cilt bölgeleri de kansere dönüşebilir.

Yanlış: “Solaryum kullanımı deri kanseri riskini azaltır”
 Doğru: Tam tersine, solaryum veya solaryum kullanımı (solaryum cihazlarıyla yapay bronzlaşma) deri kanseri riskini artırır. Bu cihazlar UV radyasyonu yaydığından, cilt kanseri riskini artırır.

 Yanlış: “Deri kanseri sadece yaşlı insanlarda görülür”
Doğru: Yaşlılık deri kanseri riskini artırır, ancak genç insanlar da deri kanseri geliştirebilir. Özellikle melanom, genç yetişkinlerde ve hatta çocuklarda bile görülebilir.
 

Yanlış: “Güneş koruyucu kullanımı deri kanserini tamamen engeller”
Doğru: Güneş koruyucular güneşin zararlı UV ışınlarından korunmada yardımcı olabilir, ancak tamamen kanseri engellemez. Diğer korunma yöntemleriyle birlikte kullanılması önemlidir.

Yanlış: “ Kanserli bölgeye bıçak değdirmek, aldırmak, ameliyat olmak yayılmasına neden olur” 

Doğru: Bu düşünce çok yanlış ve tehlikelidir. Cilt kanserinin erken tedavisi hayat kurtarır. Geç kalındığında yayılım yani metastaz meydana gelir. Tedavi daha da zorlaşır.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Diablo Immortal’ın en yeni sınıfı Kan Şövalyesi artık oynanabiliyor! Yedinci özel sınıf Diablo Immortal’a özel olarak çıktı ve beraberinde, Korunak’ı bir kez daha kurtarmak için gölgelerin arkasında gizlenmiş canavarı ortaya çıkarıyor. Tüm Kan Şövalyeleri, Gea Kul’daki tarikatlarının ustası olduğu kadim bir mızrak dövüşü stilinde eğitilir. Birbirleriyle ruhani bir bağlantıya sahip olan Kan Şövalyeleri, metanetli kalmalı ve güçlerini korumak için özel bir ayin yaparak içlerindeki karanlıkla savaşmalıdır. Ancak bunun sayesinde Korunak’ı tehdit eden güçlere karşı savaşabilirler.

“Kan Şövalyesi’ni Korunak’a getirmekten büyük heyecan duyuyoruz,” diyen Baş Yapımcı Peiwen Yao. “Vampir temalı bu sınıfın dinamik, hibrit yakın dövüş konusundaki hünerleri, oyuncuların agresif fiziksel saldırılar, kan sihri kullanma veya ikisinin de harmanlandığı oynanış arasından seçim yapmasına fırsat tanıyor! Oyuncuların bu yeni yetenek setiyle neler yapabileceğini görmek için sabırsızlanıyoruz.” şeklinde konuştu. 

“Tür tanımlayan bu oyun serisini mobil platformlara taşımak için kolları sıvadık ve Diablo Immortal ilk senesinde nelerin mümkün olduğuna dair çıtayı belirledi,“ diyen Diablo Genel Müdürü Rod Fergusson ise “Şimdiyse çıtayı daha bile ilerlettik; yaklaşık 10 yılın ardından Diablo’ya gelen ilk yeni sınıf ruhani Kan Şövalyesi, Korunak topraklarına karanlığın savaşçısı olmasıyla ayrışarak adım atıyor. Diablo Immortal’da nerede olursa olsun herkesi iblis avlamamızın birinci yılını kutlamaya davet ediyoruz” dedi. 

KAN ŞÖVALYESİ DETAYLARI

• Kan Şövalyesi Nasıl Oynanır: Kan Şövalyesi sınıfı, bugünden itibaren ücretsiz olarak tüm oyuncular tarafından oynanabilir!
• Huzursuzluk Serüveni: Yeni hikâye bazlı seçkin görev ile Kan Şövalyelerinin ortaya çıkış öyküsünü öğren ve içlerindeki laneti kullanmak ve akılsız kölelere dönüşmemek için yaşadıkları acıları deneyimle.
• Kendilerine Özgü Yetenekleri: Kan Şövalyesi; düşmanlarının canını emen, onları çağırdığı gölgelerle tuzağa düşüren ve şövalyelere layık gönderli silahıyla karşısına çıkan her şeyi biçen hibrit bir yakın dövüş sınıfıdır.
  1. Gölgenin Avantajı: Silahla savurma yapan veya hançer fırlatan bir birincil saldırı.
  2. Yarasa Sürüsü: Hasar veren ve emirle hareket eden bir yarasa bulutu çağırır.
  3. Kan Çek: Etrafındaki tüm düşmanlardan can çalar.
  4. Garabet: Düşmanları öldürüp kanlarını soğurarak güçlenir, Kan Hücumu ve Parçalanan Yumruklar yeteneklerini ekler.
  5. Şiş: Bir düşmanı deler ve yakındaki düşmanları sersemletir.
  6. Pis Kokulu Bulut: Gölge bulutları düşmanlarının görüşlerini bulanıklaştırır. 
• Yeni Çarpışma Mekanikleri: Her silah seti bir duruş sağlar ve oyuncular çarpışma esnasında silah değiştirerek farklı duruş etkileri elde edebilirler. Duruş etkileri, oyuncular duruş değiştirdiğinde geçici bir güçlendirme sağlayan ve 15-20 saniyelik bir bekleme süresine sahip nitelik bonuslarıdır. Duruşlar her sınıf için mevcuttur. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Çankaya Belediyesi Açık Hava Sinema Günleri 21 Temmuz’da başlıyor. 6 hafta sürecek etkinlikte, 15 farklı noktada birbirinden güzel 4 film Çankayalılara nostalji dolu günler yaşatacak.

Çankaya’nın nostaljik geleneği “Açık Hava Sinema Günleri” temmuz ayı ile birlikte yeniden başlıyor. 21 Temmuz’da Dikmen Keklikpınarı Pazaryeri’nde ilk gösterim yapılacak Sinema Günleri, 15 farklı noktada gösterilecek film Çankayalılara nostalji dolu günler yaşatacak. Sezon filmleriyle açık havada sinema keyfi yaşatan Çankaya Belediyesi, bu yıl Müstakbel Damat, Barış Akarsu, Kim Bu Aile? ve The Batman filmlerini Başkentlilerle buluşturacak. Etkinliklere katılan Çankayalılara, sıcak ve taze patlamış mısır ile su ikramı da yapılacak.

ÇOCUKLAR İÇİN 10D SİNEMA
Bu yılki sinema günlerinde çocukları da unutmayan Çankaya Belediyesi, yeri uygun gösterim alanlarında 10D sinema gezici otobüsünü de hizmete sunacak. Minik Çankayalılar film gösterimleri öncesi ve sırasında hareketli ve özel ses sistemli eğlenceli 10 boyutlu filmleri de ücretsiz olarak deneyimleme fırsatı bulacak.

10D Sinema gezici otobüsleri, Keklik, Esat, Aşık Veysel Yaşam Merkezi, Bademlidere ve İlker’de Çankayalı çocukların hizmetinde olacak.

MAHALLE KÜLTÜRÜNÜ YAŞATIYORUZ
Nostalji dolu günler adına mahalle kültürünü yeniden canlandıran etkinliklerle Başkent Ankara’da farklı bir atmosfer oluşturduklarını söyleyen Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen, “Mahalle halkını bir arada hoşça vakit geçirebilecekleri etkinliklerde buluşturmaya özen gösteriyoruz. Bu yüzden yaz ayları boyunca parklarımız ve kent meydanına dönüştürdüğümüz pazar yerlerinde birbirinden güzel etkinliklerde Çankayalılarla bir araya gelmeye devam edeceğiz” dedi.

SİNEMA GÜNLERİ TAKVİMİ
21 Temmuz’da başlayıp 17 Eylül’e kadar sürecek Çankaya Belediyesi Açık Hava Sinema gösterim takvimi ise şöyle:

21 Temmuz Cuma – 21.00
Keklik Pazar Yeri/Dikmen – Müstakbel Damat
Ve 10 D Sinema

22 Temmuz Cumartesi – 21.00
Özgürlük Meydanı/Esat Pazar Yeri Üstü – Kim Bu Aile?
Ve 10 D Sinema

23 Temmuz Pazar – 21.00
Âşık Veysel Engelsiz Yaşam Merkezi Arkası – Barış Akarsu “Merhaba”
Ve 10 D Sinema

28 Temmuz Cuma – 21.00
Aşıkpaşa Pazar Yeri/Bademlidere – Müstakbel Damat
Ve 10 D Sinema
 

29 Temmuz Cumartesi – 21.00
Mürsel Uluç Pazar Yeri/İlker – Kim Bu Aile?
Ve 10 D Sinema

30 Temmuz Pazar – 21.00
Ahlatlıbel Atatürk Parkı – The Batman

3 Ağustos Perşembe – 20.30
Ayrancı Pazar Yeri – Barış Akarsu “Merhaba”

4 Ağustos Cuma – 20.30
Kurtuluş Parkı – Kim Bu Aile?

5 Ağustos Cumartesi – 20.30
Cebeci Camii Önü – Kim Bu Aile?

11 Ağustos Cuma – 20.30
Emek Pazar Yeri – Barış Akarsu “Merhaba”

12 Ağustos Cumartesi – 20.30
Ümitköy Çankaya Evi Arkası – The Batman

13 Ağustos Pazar – 21.00
Cebeci Camii Önü – Müstakbel Damat

18 Ağustos Cuma – 20.30
Aşıkpaşa Pazar Yeri/Bademlidere – Kim Bu Aile?
Ve 10 D Sinema

19 Ağustos Cumartesi – 20.30
İsmet İnönü Parkı (365 Avm Arkası) – The Batman

20 Ağustos Pazar – 20.30
Mürsel Uluç Pazar Yeri/İlker – Barış Akarsu “Merhaba”
Ve 10 D Sinema

25 Ağustos Cuma – 20.30
Keklik Pazar Yeri/Dikmen – Kim Bu Aile?
Ve 10 D Sinema

26 Ağustos Cumartesi – 20.30
Ahlatlıbel Atatürk Parkı – Barış Akarsu “Merhaba”

27 Ağustos Pazar – 20.30
Özgürlük Meydanı/Esat Pazar Yeri Üstü – Müstakbel Damat
Ve 10 D Sinema

1 Eylül Cuma – 20.00
100. Yıl Pazar Yeri – The Batman

2 Eylül Cumartesi – 20.00
İsmet İnönü Parkı (365 Avm Arkası) – Müstakbel Damat

3 Eylül Pazar – 20.00
Huzur Pazar Yeri – Müstakbel Damat

8 Eylül Cuma – 20.00
Âşık Veysel Engelsiz Yaşam Merkezi Arkası – Müstakbel Damat
Ve 10 D Sinema

9 Eylül Cumartesi – 20.00
Emek Pazar Yeri  – Kim Bu Aile?

10 Eylül Pazar – 20.00
Kurtuluş Parkı – Barış Akarsu “Merhaba”

15 Eylül Cuma – 20.00
100. Yıl Pazar Yeri – Müstakbel Damat

16 Eylül Cumartesi – 20.00
Ümitköy Çankaya Evi Arkası – Barış Akarsu “Merhaba”

17 Eylül Pazar – 20.00
Ahlatlıbel Atatürk Parkı – Kim Bu Aile?

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Narlıdere Belediyesi’nin açtığı yaz hobi kurslarına katılan vatandaşlar hobilerini ve becerilerini geliştirme fırsatı yakalıyor. Narlıdere Belediye Başkanı Ali Engin, kültür ve sanatın merkezi olan Narlıdere’de açtıkları hobi kurslarına tüm vatandaşları beklediklerini ifade etti. 

Narlıdere Belediyesi’nin her yaştan yurttaşları kültür ve sanat etkinliklerine yönlendirmek amacıyla hayata geçirdiği hobi kursları yazın da devam ediyor. Tiyatro, gitar, keman, piyano, yoga ve pilates, çocuk resim ve dans (çocuk modern dans-yetişkin zumba) branşlarında açılan kurslara vatandaşlar yazın da büyük ilgi gösteriyor. Narlıdere Belediyesi Atatürk Kültür Merkezi’nde verilen kurslara katılanlar, kültür ve sanat alanında kendini geliştirme fırsatı ve eğlenceli vakit geçirme imkânı yakalıyor. Narlıdere Belediyesi’nin yaz kursları hakkında Narlıdere Belediyesi AKM’den ve 0232 238 30 01 – 1111/1118 numaralı telefondan bilgi alınabiliyor.

VATANDAŞLARIMIZI BEKLİYORUZ

Narlıdere Belediye Başkanı Ali Engin, sosyal ve ekonomik olarak gelişmiş bir kent inşa etmek için kültür-sanat çalışmalarına da büyük önem verdiklerini ifade ederek, “Atatürk Kültür Merkezi’mizde açtığımız kurslara yazın da ara vermiyoruz. İlçemizde ikamet eden yurttaşlarımızın kaynaklara ve fırsatlara eşit bir şekilde ulaşması için hayata geçirdiğimiz kültür-sanat kurslarımızda vatandaşlarımız hobilerini ve becerilerini geliştirme fırsatı yakalıyor. Kültür ve sanatın merkezi olan Narlıdere’mizde açtığımız hobi kurslarına tüm vatandaşlarımızı bekliyoruz” diye konuştu. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Akbank, temmuz ayında Axess ve Wings sahiplerine özel,
 5.800 TL’yi aşan chip-para, 250.000’i aşan Mil Puan, %65’e varan indirim fırsatları ve taksit kampanyalarını Juzdan uygulamasından sunuyor.
 Üstelik Axess veya Wings kartı olmayanlar Akbank Mobil’den hemen başvurup, kartlarını anında kullanabiliyorlar.

Akbank, sektörde fark yaratan yeniliklere ve ürünlere imza atan Axess ve Wings kampanyalarıyla temmuzda da müşterilerine kazandırmaya devam ediyor.  31 Temmuz’a kadar sürecek taksit kampanyası ile Axess ve Wings sahipleri 750 – 15.000 TL arası peşin harcamalarına faizsiz, ücretsiz 2 taksit imkanından yararlanıyor. Bu fırsattan yararlanmak için Juzdan uygulamasından kampanyaya hemen katılmak yeterli.

Juzdan’da ayrıca Axess, Wings ve Akbank Kart sahiplerine özel yüzlerce markada geçerli chip-para, Mil Puan, indirim ve taksit kampanyaları da bulunuyor.  

Temmuz ayının öne çıkan kampanyaları:

• 500 TL – 20.000 TL arası peşin ve taksitli işlemlerde faizsiz ve ücretsiz 1 ay erteleme
• Wings ile yapılacak 300 TL – 200.000 TL arası peşin MTV ödemelerinde 3 taksit
• Axess ile yapılacak toplam 15.000 TL yurt dışı harcamalarına 500 TL indirim 
• Market ve gıda sektörlerindeki 600 TL ve üzeri ilk ve sonraki her ikinci harcamada 30 TL, toplamda 150 TL chip-para
• Market ve gıda sektörlerindeki 900 TL ve üzeri ilk ve sonraki her ikinci harcamada 5.000, toplamda 25.000 Mil Puan
• 1.500 TL ve üzeri her giyim ve aksesuar harcamasında 6.000, toplamda 24.000 Mil Puan
• 10.000 TL ve üzeri elektronik, mobilya/dekorasyon ve yapı sektörlerinde yapılacak her işlemde 20.000, toplamda 100.000 Mil Puan
• Eğitim kurumlarında 1.000 TL ve üzeri peşin harcamalarda faizsiz ve ücretsiz 6 taksit
• Akbank Kart ile market, manav, kasap ve şarküteri sektörlerinde tek seferde yapılan ikinci ve sonraki 400 TL ve üzeri harcamada 20 TL, toplamda 100 TL chip-para
• Yemeksepeti’nden 200 TL harcamalarda 20 TL, toplamda 100 TL chip-para
• CarrefourSA mağazalarında 1.500 TL harcamada 50, 2.000 TL harcamada 100 TL chip-para
• Bizimtoptan.com.tr’de 1.500 TL harcamada 75 TL, 2.500 TL harcamada 150 TL chip-para
• A101.com.tr’de 1.500 TL harcamada 100 TL chip-para
• Rossmann mağazalarında 250 TL ve üzeri ilk harcamada 30 TL chip-para
• Taç ve Linens’te 1.500 TL harcamada 150 TL chip-para
• Evidea’da 600 TL harcamada 75 TL chip-para
• Vivense’de 4.000 TL harcamada 250 TL chip-para
• Trendyol’da peşin fiyatına 3 ve 6 taksit
• Hepsiburada’da şimdi taksitle al 3 ay sonra öde ve 2-9 taksitli alışverişlerinizde 3 ay erteleme
• Tatilsepeti’nde Juzdan ile Öde’ye özel Akbank bireysel kartlara 1.000 TL’ye varan chip-para ve yurt içi rezervasyonlarında 12, yurt dışı rezervasyonlarında 3 taksit
• Vestel’de 9 aya varan taksit 
• BP’de anlaşmalı istasyonlarda 400 TL ve üzeri 4. akaryakıt veya otogaz alımına yine anlaşmalı BP istasyonlarında akaryakıt veya otogaz alışverişlerinde geçerli 100 TL’ye varan chip-para
• Gezinomi.com internet sitesi veya Gezinomi mobil uygulaması üzerinden Juzdan ile Öde’ye özel, tek seferde yapılan ilk 10.000 TL – 19.999 TL ve üzeri peşin veya taksitli harcamada 500 TL veya 20.000 TL ve üzeri ilk harcamada 1.000 TL chip-para 
• Touristica’da tek seferde yapılan 10.000 TL – 19.999 TL arası ilk harcamada 500 TL chip-para veya 20.000 TL ve üzeri ilk harcamada 1.000 TL chip-para ve 12 aya varan taksit ile 7 ay taksitte 4 ay erteleme
• adL’de 2.500 TL ve üzeri ilk harcamada 200 TL chip-para
• Love My Body’de 2.500 TL ve üzeri ilk harcamada 200 TL chip-para
• Enuygun.com’da 6 aya varan taksit
• Gürgençler mağazalarında 12 aya varan taksit
• Koçtaş mağazalarında vade farksız 2- 8 taksitli alışverişlere +4 taksit ayrıcalığı
• Demirdöküm’de vade farksız 2-8 taksitli alışverişlere +4 taksit ayrıcalığı
• Daikin’de vade farksız 2-8 taksitli alışverişlere +4 taksit ayrıcalığı
• Koton’da peşin fiyatına 6 taksit

Henüz Axessli olmayanlar için ayrıca yüksek kazançlı bir kampanya da bulunuyor. 31 Temmuz’a kadar ilk kez Axess sahibi olacaklar, her 1.500 TL ve üzeri market, akaryakıt ve elektronik sektörlerindeki alışverişinde 250 TL chip-para, toplamda 1.250 TL’ye varan chip-para kazanabiliyor. Üstelik, cebe inen Axess’e başvuranlar, kartlarını anında internet alışverişlerinde ve mobil ödemelerde kullanmaya başlayabiliyorlar. Kampanyadan yararlanmak için Axess’e başvurduktan sonra, Juzdan uygulamasından ilgili kampanyaya katılım yeterli oluyor.

İlk kez Wings sahibi olacaklar için de özel bir kampanya sunuluyor. 31 Temmuz’a kadar ilk kez Wings sahibi olacaklar; 15 Ağustos’a kadar yapacakları her 2.000 TL ve üzeri harcamaya 10.000 Mil Puan, toplamda yurt içinde 1.000 TL, yurt dışında 2.000 TL uçak bileti değerinde kullanılabilecek 100.000’e varan Mil Puan kazanıyorlar. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

GESK’İN FORVETİNDEN MAÇ SONU EVLENME TEKLİFİ

Çankaya Belediyesi Görme Engelliler Spor Kulübü geçtiğimiz hafta sonu, Anadolu Görme Engelliler Spor Kulübü ile çıktığı karşılaşmada 8-0 galibiyet sevincinin yanı sıra yeşil sahada evlilik teklifi heyecanına da şahit oldu. Takımın golcüsü Ömür Mercan, kız arkadaşı evlilik teklifinde bulundu.

Çankaya Belediyesi Görme Engelliler Spor Kulübü (ÇBGESK) futbol takımı Türkiye Sesi Görenler B1 (Hiç Görmeyenler) futbol deplasmanlı Süper 1. Liginde Anadolu Görme Engelliler Spor Kulübü ile geçtiğimiz hafta sonu karşı karşıya geldi. Çankaya GESK karşılaşmada 8-0 galip geldi.

Yeşil sahada bir kez daha galibiyet sevinci yaşayan Çankaya Belediyesi Görme Engelliler Spor Kulübü’nün golcüsü Ömür Mercan, hayatını birleştirmek istediği Havva Ayşe Yüksel’e maç sonrası evlenme teklifinde bulundu. Ömür Mercan’dan unutulmaz bir evlenme teklifi alan Yüksel, yüzüğü takarak takımın huzurunda teklifi kabul etti. İki mutluluğu bir arada yaşayan kulüp sporcuları arkadaşlarının unutulmaz gününe tanık oldu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Bütçe Haziran’da tarihi açık kaydetti.

Hazine ve Maliye Bakanlığı bilgilerine nazaran merkezi idare bütçesi Haziran’da 219,6 milyar TL açık verdi.

Bütçe istikrarı mayıs ayında 118,9 milyar TL fazla vermişti.

Hazine ve Maliye Bakanlığı datalarına nazaran Haziran’da faiz dışı istikrar 182,3 milyar TL açık verdi. Mayıs ayında faiz dışı fazla 221,6 milyar TL olmuştu.

Bütçe harcamaları 487,9 milyar TL oldu, mayıs ayında 549,4 milyar TL olan bütçe gelirleri ise haziranda 268,2 milyar TL’ye geriledi.

Bütçe istikrarı birinci yarıda ise 483,2 milyar TL açık verirken, faiz dışı açık bu devirde 208 milyar TL olarak gerçekleşti.

Rabobank Research’in Döviz Stratejisi Başkanı Jane Foley, Fed‘in Temmuz sonrasında faiz artırımlarına devam edip etmeyeceği belirsizliğinin, kısa vadede ABD dolarını zayıf tutabileceğini ancak yılın ilerleyen döneminde toparlanma beklediklerini söyledi.

“Eğer yıl sonuna doğru ABD’de resesyon endişeleri artarsa güvenli liman olarak kabul edilen dolar, bundan fayda sağlayabilir.” değerlendirmesini yapan Foley, ECB‘nin faiz artırma döngüsünün “tepe noktaya doğru ilerlediğine dair işaretler” nedeniyle euro’nun yaz sonrasında zorlanabileceğini vurguladı.

Rabobank, Euro/dolar paritesinin üç ayda 1,08’e, altı ayda ise 1,06’ya düşmesini bekliyor; şu anda parite 1.1240 seviyesinde bulunuyor.

Foreks Haber Merkezi

2023 yılı Haziran ayında merkezi yönetim bütçe giderleri 487,9 milyar TL, bütçe gelirleri 268,2 milyar TL ve bütçe açığı 219,6 milyar TL oldu.

Aynı ayda faiz dışı bütçe giderleri 450,5 milyar TL ve faiz dışı açık ise 182,3 milyar TL olarak gerçekleşti.

Hazine’den yapılan açıklamada şöyle denildi:

Haziran ayında bütçe gideri, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 130 oranında arttı

Bütçe gelirleri yaklaşık yarı yarıya artarak 268 milyar TL’ye yükseldi; vergi gelirlerindeki artış oranı %51’in üzerinde

Foreks Haber Merkezi

Hafize Gaye Erkan Başkanlığında ikinci faiz kararı Perşembe günü saat 14.00’de açıklanacak.

Erkan liderliğinde ilk faiz kararında, piyasa beklentilerinin altında bizim beklentilerimize paralel 650 baz puanlık artış gerçekleşmişti. (%15) Karar metnine baktığımızda ise rasyonel içeriklerle Mayıs ayından tamamen farklı bir metin olması, ileriye dönük projeksiyonlarda ekonomik aktiviteler açısından olumlu bir görünüm sergiliyor.

Gerek Hazine ve Maliye Bakanlığı gerekse de TCMB mesajlarının rasyonalite çerçevesinde olması, risk iştahını da desteklerken yabancı yatırımcı ilgisini de kısmen çekmiş durumda.

Son metinde “Kademeli parasal sıkılaşma” mottosuyla bu ayki faiz kararından 300 baz puan artış bekliyoruz. Yıl sonu beklentimiz ise politika faizinin %25 olacağı yönünde.

Bankalarla yapılan görüşmelerin ardından sadeleşme adımları çerçevesinde, bankaların yükümlülüklerinde rahatlamalar beklenirken hızlı bir sıkılaşma ile bankaların fonlama maliyetleri ve ellerindeki tahviller nedeniyle piyasa beklentisinin altında bir faiz artışı beklemekteyiz.

Konsensüs beklenti ise 500 baz puan artış yönünde.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın körfez turu başlıyor

Cumhurbaşkanı Erdoğan 17 – 19 Temmuz tarihleri arasında BAE, Arabistan, Katar ve KKTC ziyaretlerini gerçekleştirecek.

Seçim zaferi ardından balkon konuşmasında “uluslararası itibara sahip finans yönetimi” vurgusu yapan Erdoğan, yabancı ilgisinin Türkiye’ye gelmesini bekliyor.

NATO Liderler Zirvesi ardından Erdoğan’ın ziyaret haberlerinin, fiyatlamalar içine girdiğini düşünüyoruz. Ayrıca yapılacak görüşmelerin yapılacak anlaşmalarla fon girişi açısından pozitif olacağı kanaatindeyiz.

Olası bir para girişi ve turizm gelirleri, dolar kurundaki baskıyı hafifletecek olsa da Türkiye’nin dış borç ödemelerinin yaklaşması, bu durumu sınırlayıcı unsurlar arasında yer alıyor. Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ve Bakan Mehmet Şimşek, BAE Devlet Başkanı Al Nahyan ile iki ülke arasındaki ekonomik iş birliği olanaklarını görüşmüştü.

Kaynak: İnfo Yatırım

Hibya Haber Ajansı

Investing.com – Kripto para piyasalarının en yüksek işlem hacmine sahip borsası Binance, Bitcoin Lightning Network entegrasyonunu tamamladığını duyurdu.

Bugün yapılan duyuruda Binance, BTC işlemlerinde verimliliği artırmak adına önemli bir adım atıldığını ve artık kullanıcıların BTC yatırma ve çekme işlemlerinde Lightning Network’ten yararlanabileceklerini aktardı.

Binance, daha önce Lightning Network ağının platforma entegrasyonu için çalışmalara başladığını duyurmuştu. Kripto borsası özellikle geçtiğimiz aylarda işlemleri durma noktasına getiren Bitcoin ağındaki tıkanıklıktan sonra bu çözümü kullanma kararı aldı. Mayıs ayında ağ tıkanıklığına neden olan durum ise büyük ölçüde Bitcoin ağının yeni bir standardı olarak ortaya çıkan BRC-20 varlıklarının kullanımına bağlandı.

Entegrasyonun tamamlanmasıyla artık Binance kullanıcıları Bitcoin’de yatırma ve çekim işlemi yaparken seçenekler arasında ağ seçiminde BTC-Lightning seçeneğini de görecek. Böylece LN seçeneği, Bitcoin işlemleri için geçerli olan diğer ağlar; Bitcoin, BTC (SegWit), BNB Smart Chain (BEP-20), BNB Beacon Chain (BEP2) ve Ethereum ERC-20 gibi diğer seçeneklerin arasına eklendi.

Binance, Lightning Network’ü kullanan ilk borsa değil

Lightning Network, halihazırda Bitfinex, OKX, Kraken gibi büyük kripto para borsaları tarafından kullanılıyor. Böylece Binance, Bitcoin katman-2 çözümünü kullanacak olan son borsa olurken Coinbase’in de Bitcoin işlemleri için Lightning Network’ü entegre etme planları olduğu biliniyor.

Lightning Network, Bitcoin ağındaki katman-2 çözümü olarak kişiler arası işlemlerin daha hızlı ve daha düşük maliyetle gerçekleştirilmesine olanak tanır. LN, her ne kadar Bitcoin ile özdeşleştirilse de katman-2 ağı, Litecoin başta olmak üzere birkaç kripto para birimini de destekler.

Yazar: Günay Caymaz

Geçtiğimiz haftanın son günlerinde Ripple haberi ve XRP fiyatının uçmasıyla olumlu etkilenen Bitcoin ve altcoinler Temmuz ayının ikinci yarısına sakin bir başlangıç yaptı. Bu yazımızda sizlerle kıymetli kripto para ünitelerinin teknik görünümüne göz atacağız.

Bitcoin (BTC)

Haziran ayının son haftasında 30 bin doları geçen Bitcoin, ruhsal düzey üzerinde kalmaya devam ediyor. Önder kripto para ünitesi 3 haftadır yatay kanalda yoluna devam ederken haftasonu volatilite kıymetli ölçüde azaldı.

BTC grafiği.

Tüccarlar, 29.800-31.300$ aralığında yatay seyreden Bitcoin’in hangi istikamette yoluna devam edeceğini merakle bekliyor. Yatay kanal üst istikametli kırıldığı takdirde BTC fiyatı 36.400$’a kadar yükselebilir. Fakat ayıların baskın geldiği senaryoda ise 28.000$’ın biraz üzerinde bir dayanak alanı göze çarpıyor.

Geçtiğimiz hafta Twitter üzerinden paylaşım yapan Robert Kiyosaki, Bitcoin fiyatı için kıymetli bir varsayım yaptı.

Bitcoin an itibariyle 30.270$ düzeyinde süreç görüyor.

Ripple (XRP)

Cuma günü Amerikan yargısından gelen olumlu haber ile Ripple, fiyat hareketi ile tüm dikkatleri üzerine çekti. SEC ve Ripple ortasındaki davayla ilgilenen bir yargıcın kripto teşebbüsünü haklı bulması, XRP fiyatının uçmasına neden oldu.

Haberden evvel 0,47 dolar civarında seyreden XRP, dava kararının akabinde dakikalar içinde 0,93$ düzeyine ulaştı. Haftasonu bir ölçü kâr satışı Ripple’ın tokeni yeni güne 0,75$’dan başladı.

XRP grafiği

Roketleri takan kripto para ünitesi için gözler görülür takviye noktası 0,56$’da bulunuyor. Saatler içinde neredeyse ikiye katlayan XRP yatırımcıları al-sat yaparken ihtiyatlı davranmalı.

Ethereum (ETH)

Stablecoinler hariç piyasa bedeli en büyük altcoin Ethereum, geçtiğimiz Cuma XRP ile zıt tarafta hareket etti. Ripple’ın yükseldiği saatlerde ETH 2.000$’dan 1.900$ takviyesine kadar satış yedi. Deneyimsiz Ethereum yatırımcıları, XRP haberinin akabinde satış yaparak yükselen coine akın etmiş olabilir.

ETH grafiği.

Önde gelen altcoin haftasonunu 1.900$ düzeyini test ederek geçirdi. Takviye düzeyi aşağı taraflı kırıldığı takdirde ETH fiyatı 1.770$’a kadar düşmeye devam edebilir.

Ethereum, yeni haftaya ise 1.930$ civarında sakin bir başlangıç yapıyor.

Bu hafta kripto para piyasalarında seyir değiştirebilecek olan gelişmelere buradan ulaşabilirsiniz.

Tugay: “Temizlik ve ulaşım hizmetlerinde kullanılan yakıt tüketiminden bu kadar yüksek vergi alınmamalı”

Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, akaryakıta yapılan büyük ÖTV zammının, yerel hizmetlerin önemli kısmında yakıt kullanmak zorunda olan belediyelere ağır bir yük getireceğine dikkat çekti.

Tugay, hizmette sürekliliğin esas olduğunu vurgulayarak, “Yerel yönetimlerin kullandığı akaryakıtta ÖTV muafiyeti sağlanmasını bekliyoruz” dedi.

Başkan Tugay’ın konuya ilişkin açıklaması şöyle:

“Belediyelerin yakıt tüketimi büyük oranda temizlik, alt yapı hizmetleri, sosyal hizmetler ve ulaşım hizmetlerinde kullanılıyor. Bu hizmetlerde kullanılan araçların yakıtlarından yüksek vergiler almak haksızlıktır.

Uzun süredir maruz kalınan yüksek enflasyon ve artan maliyetlerin üzerine, önceki gece gelen ÖTV zammı; Temizlik, ulaşım ve altyapı hizmetleri araçlarında akaryakıtı enerji kaynağı olarak kullanan belediyelerin elini kolunu daha da fazla bağlayacaktır.

Karşıyaka Belediyesi olarak kentimizde karbon ayak izimizi azaltmak için bu kalemde azami oranda tasarruf sağlıyoruz. Fakat yapılan ÖTV artışıyla gelen zam karşısında tasarruf önlemi alma gibi bir şansımız ne yazık ki yok.

Belediyelerin akaryakıtı yerel hizmetlerde kullandığı göz önünde bulundurularak, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanımız Yılmaz Büyükerşen’in de altını çizdiği gibi; yerel yönetimlerin kullandığı akaryakıtta ÖTV muafiyeti sağlanmasını bekliyoruz. Bir kamu kurumu olan ve şehirlerde halkın en temel ihtiyaçlarını karşılamak için çalışan belediyeler açısından hizmette sürekliliğin esas olduğu unutulmamalı ve hükümet bu çağrımızı mutlaka değerlendirmelidir.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İzmir Büyükşehir Belediyesi şirketlerinden İzDoğa’nın yeniden düzenlediği Şaşal Su Fabrikası’ndaki çalışmalar son aşamaya geldi. Fabrikada cam ve pet şişe Şaşal suyu şişelenerek İzmirlilere sunulacak.

İzmir, Türkiye’nin en eski su markalarından Şaşal ile yeniden buluşuyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi şirketlerinden İzDoğa’nın yeniden düzenlediği Şaşal Su Fabrikası’ndaki çalışmalarda sona yaklaşıldı. Tesis yeniden İzmir’in sağlıklı içme suyu ihtiyacını karşılamak üzere hizmete açılmak için gün sayıyor.

2011’den beri kapalıydı

Menderes’in Şaşal Köyü’ndeki kaynaktan sağlanan suyun kullanılacağı fabrika, 2011 yılından beri kapalı durumdaydı. İzDoğa’nın İZSU’dan Ekim 2022’de kiraladığı ve tadilatlarında sona yaklaşılan tesiste cam ve pet şişe Şaşal suyu şişelere doldurularak İzmirlilerle buluşturulacak.

Saniyede 4 litre

Şaşal suyu kaynağının saniyede 4 litrelik su kapasitesi bulunuyor. Şaşal Su Fabrikası’nda ilk etapta ayda 750 ml ve 330 ml cam şişe üretimi yapılacak. Fabrikada ayda 750 ml’lik 291 bin 198 cam şişe, 330 ml’lik ise 436 bin 800 cam şişe dolumu olacak. Pet şişe hattında ise yapım çalışmaları sürüyor. Pet şişeleme ünitesinde 0,5 litre, 1,5 litre ve 5 litrelik pet şişe dolumu yapılacak.

Yüksek teknolojiye sahip makineler

Şaşal Su Fabrikası’nda cam şişeleme ve pet şişeleme üniteleri bulunuyor. Kapsamlı bir restorasyonun yapıldığı tesiste el değmeden üretim yapılmasını sağlayacak yüksek teknolojiye sahip makineler yer alıyor. Tesisin içinde bulunan laboratuvarda ise kalite standartlarına uygun aralıklarla sudan numune alınarak düzenli olarak testler yapılacak.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Gölcük Değirmendere’de kayık-çekek yeri inşasına devam ediyor. Bin 250 metrekare alana sahip kayık-çekek yeri için kazık çakma işlemleri tamamlandı. İlerleme oranının %86’ya ulaştığı proje için toplam 100 kazık çakıldı. Kazık çakma işlemlerinin ardından ekipler 1 no’lu iskelenin kazık içi betonu ve kiriş betonu dökümünü gerçekleştirdi. 3 no’lu iskelenin kazık içi demir donatı montajı tamamlandı. Ayrıca 3 no’lu iskelenin kazık içi betonu döküldü

4 SABİT, 3 YÜZER İSKELE
Büyükşehir’in 23.512.406 TL yatırımla hayata geçirdiği kayık-çekek projesi kapsamında 4 adet kazıklı sabit iskele ve 3 adet alüminyum çerçeveli yüzer iskele kurulacak. Sabit iskelelerin genişliği 4 metre, yüzer iskelelerin genişliği 2 ve 3,5 metre olacak. Kıyıda tahkimat yapılırken sahil bağlantısı beton yüzey ile kaplanacak. Ayrıca kıyıda tekne bağlama yerleri ve tekne bakım rampası da olacak.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yaz aylarında tasarruflu klima kullanımı hem enerji maliyetlerinin düşürülmesi hem de çevresel etkinin azaltılması bakımından fayda sağlıyor. Bu faydanın, sürdürülebilir bir yaşam açısından da değerli olduğunu vurgulayan Toshiba Ürün Yöneticisi Caner Doğan, yazın tasarruflu klima kullanımı için gerekli olan püf noktaları açıkladı.  

Enerji tasarrufunun giderek daha önemli hale geldiği günümüzde, evlerde kullanılan klimalarda enerji tasarrufuna gitmenin hem ay sonundaki elektrik faturalarına hem de uzun vadede çevreye katkı sağladığını vurgulayan Toshiba Ürün Yöneticisi Caner Doğan yazın tasarruflu klima kullanımı için yapılması gerekenleri anlattı. 

Oda büyüklüğüne uygun klima seçilmeli

Henüz klima almayanlar için tasarruf açısından dikkat edilmesi gereken ilk kriterin, oda büyüklüğü ile klima büyüklüğü eşleşmesi olduğunu belirten Doğan; “Ortam için gereğinden büyük ya da küçük klimalar enerji tasarrufu yapılmasına engel olabilir. Özellikle yeni nesil klimaların pek çoğu, enerji tasarruf modu ile de birlikte geliyor. Gereksiz enerji sarfiyatının önüne geçebilen bu mod, özellikle uzun süre klima çalıştırılacak ortamlarda değer kazanıyor. Klimanın odada en nitelikli şekilde çalışacağı yere montajının yapılması da önemli. Örneğin, salondaki oturma grubuna ya da yemek masasına uzak bir noktaya monte edilen klima istenen iklimlendirmeyi sağlamayabilir. Bunun için de cihazın daha yüksek hızlarda ve uzun süre çalıştırılması gerekebilir. Bu nedenle cihazın montajı için ideal bir nokta belirlenmeli” dedi. 

Klima filtreleri periodik olarak temizlenmeli

Klimayı en uygun sıcaklığa getirmenin enerji tasarrufunu destekleyen bir uygulama olduğunun altını çizen Doğan; “Klimanın tasarruflu kullanımının yollarından biri de ilgili sıcaklık ayarını yapabilmekten geçiyor. Genellikle yaz aylarında 24 ila 26 derece arasında bir sıcaklığı tercih etmek mümkün. Düşük sıcaklıklar enerji tüketimini artırabilir. Programlanabilen klima termostatları, ortam sıcaklığını kullanıcının ayarladığı derecede sabit tutabilir. Isı seviyesinin kontrolü sayesinde enerji tüketimini azaltmak ve gereksiz çalışmayı önlemek mümkün. Klimanın filtreleri cihazın verimine önemli ölçüde etki eden parçalardır. Özellikle temizliği yapılmayan, kirli filtreler klimanın verimini düşürebilir. Bu da daha çok klima kullanımı ve daha fazla enerji sarfiyatı anlamına geliyor. Periyodik olarak filtre temizliği yaparak enerji tasarrufu sağlanabilir” şeklinde bilgi verdi. 

Klima gereksiz yere açılıp kapatılmamalı 

Gereğinden fazla aç – kapa yapılan klimalarda enerji sarfiyatının da birkaç kat artış gösterebileceğine dikkat çeken Caner Doğan şu eklemeleri yaptı: “Ayrıca klimanın periyodik zaman aralıklarında bakıma sokulması da verimliliği artıracaktır. Dış ünitenin temizliği ya da filtre değişimi buna örnek gösterilebilir. Hatta yaklaşık 10 yıldan eski klimaların da yenilenmesi gerekebilir.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Çocuk şenliği ve konserler yoğun ilgi görüyor

Büyükşehir Belediyesi, Antalyalıların keyifli bir yaz geçirmesi için kentin farklı noktalarında çeşitli etkinlikler düzenleniyor. Antalya Büyükşehir Belediyesi Bando ve Kent Orkestrası “Müzik Şehrin Kalbinde” konserlerine devam ederken, ilçelerde de çocuk şenliği düzenleniyor. İsmail Baha Sürelsan Konservatuvarı da ilçelerde konserler veriyor.

Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin yaz etkinleri son hızıyla devam ediyor.

Antalya Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı tarafından düzenlenen etkinliklerle turizm şehri Antalya’da yaz ayları dolu dolu geçiyor. Antalya Büyükşehir Belediyesi Bando ve Kent Orkestrası’nın “Müzik Şehrin Kalbinde” konserlerinin bu seferki durağı Kemer Liman Caddesi oldu. Birbirinden güzel şarkıların seslendirildiği Konsere Kemerlilerin yanı sıra turistler de yoğun ilgi gösterdi. Orkestranın çaldığı şarkılara danslarıyla ve alkışlarıyla eşlik eden Kemerliler keyifli görüntüler oluşturdu. Yerli ve yabancı turistler de konseri ilgiyle izledi. Bandonun çaldığı şarkılara danslarıyla eşlik eden turistler gönüllerince eğlendi.

ÇOCUKLAR DOYASIYA EĞLENDİ

Büyükşehir Belediyesi, Korkuteli’nde çocuk şenliği düzenledi. Korkuteli Şehitler Anıtı Meydanı’nda kurulan şenlik alanında şişme oyun parkları, çizgi karakterler, transformers, tahta bacak, dev maskotlar, palyaço gösterileri, yüz boyama ve balon şov gibi birbirinden güzel aktivitelerle çocuklar gün boyunca eğlenip şenliğin tadını çıkardı. Korkutelili çocuklar ve aileleri yaz tatilinde kendilerine armağan edilen bu güzel şenlik için Başkan Muhitin Böcek’e teşekkür etti.

İLÇE KONSERLERİ DEVAM EDİYOR

Yaz aylarının vazgeçilmez açık hava etkinliklerinden birisi olan ilçe konserleri de sürüyor.

Antalya Büyükşehir Belediyesi İsmail Baha Sürelsan Konservatuvarı Orkestrası tarafından gerçekleştirilen “İlçe Konserleri” bu yaz ilk konserini Korkuteli Şehitler Anıtı Meydanı’nda gerçekleştirdi. Şef Yiğit Aktı yönetimindeki orkestra, Aslıhan Günay, Egemen Balhan, Burcu Yamaner, Dilara Şahin ve Merve Kalay’ın seslendirdiği birbirinden güzel şarkılarla meydanı dolduran vatandaşları coşturdu. Konseri izlemeye gelenler alkışları ve oyunlarıyla şarkılara eşlik etti.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Sporcu kişiliği ile bilinen, müziğe yatkınlığı, halk oyunlarındaki ustalığı takdir edilen, mesleğini icra ettiği dönemde başarılı bir avukat olan Çukurova’nın başarılı belediye başkanı Soner Çetin, seramik ve cam altı resim sanatında da becerisini gösterdi. Kursiyerleri ziyaret eden Başkan Soner Çetin, oturup seramik kase yaptı, cam altı resmi boyadı.

Çukurova’nın başarılı belediye başkanı Soner Çetin, el attığı her işin üstesinden gelirken, kendisi için “Maşallah! On parmağında o marifet” dedirtiyor.

Çukurova Belediye Başkanı Soner Çetin, Atatürk Kadın Yaşam Köyünde devam eden seramik ve cam altı resim sanatı kurslarını ziyaretti. Burada kursiyerlerin el emeği göz nuru eserlerini inceleyen, uzman eğiticilerle sohbet edip, yetkililerden çalışmalar hakkında bilgi alan Başkan Soner Çetin, ısrarlara dayanamayıp seramik atölyesinde tezgahın başına geçti. Başkan Soner Çetin kısa sürede neredeyse kusursuz bir kase yapmayı başardı ve becerisiyle izleyenleri etkilemeyi başardı.

Aynı başarılı cam altı resim kursu atölyesinde gösteren Başkan Soner Çetin, kendisine “Maşallah! On parmağında on marifet” dedirtti.

NAZAR BONCUĞU TAKMASINI İSTEDİLER

Gençliğinde voleybol oynayan ve halen teniste adından söz ettiren, halk oyunları hocalığı yapan, söylediği türkülerle beğeni toplayan, mesleğini yaptığı dönemde başarılı bir avukat olarak tanınan Başkan Soner Çetin’in belediye başkanlığındaki başarısı da takdir topluyor. El attığı her işin üstesinden gelen Başkan Soner Çetin, nazar boncuğu takmasını önerenlere ise tebessüm ederek karşılık veriyor.

Atatürk Kadın Yaşam Köyünden kursiyerlere başarılar dileyip, eğiticilere teşekkür ederek ayrılan Başkan Soner Çetin, birçok noktada açtıkları kurslara vatandaşları davet etti. Hemşehrilerinin bu kurslarda hem hobilerini geliştirdiklerini hem de meslek sahibi olduklarını belirten Başkan Soner Çetin, Çukurova Halk Eğitim Merkezi işbirliği ile açtıkları kursları tamamlayan kursiyerlerin sertifika sahibi olduklarını da hatırlattı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Ege Üniversitesi (EÜ) Fen Fakültesi Biyokimya Bölümü Biyokimya Anabilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Alper Akkaya sorumluluğunda, Biyoloji Bölümü Moleküler Biyoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Savaş İzzetoğlu ve Fen Bilimler Enstitüsü Biyokimya Anabilim Dalı yüksek lisans öğrencisi bursiyer Ceyda Özen tarafından yürütülen “Laktik Asit Bakterilerinden Antimikrobiyal Peptid Üretimi ve Prostat Kanserine Karşı Antikanserojenik Etkilerinin Belirlenmesi” konulu proje, Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) tarafından desteklemeye hak kazandı. Bilimsel çalışmaları Fen Fakültesi Biyoteknoloji Araştırma Laboratuvarında sürdürülen proje ile kanser tedavisi için alternatif bir yaklaşım bulma ihtiyacından hareketle, tedavi gören hastaların yaşadıkları olumsuzları azaltmak ve nükseden kanser vakalarının önüne geçmek hedefleniyor.

Kanser hastalığına karşı yeni tedavi molekülleri geliştirmeye çalıştıklarını ifade eden Doç. Dr. Alper Akkaya, “Türkiye İstatistik Kurumu  verilerine göre en yüksek ölüm oranına sahip olan hastalıkların ikincisi kanserdir. Kanserin sebep olduğu ölümler yalnızca kanser sebebiyle değil, organlardaki yetmezlik ya da immün sistemin, yani bağışıklık sisteminin çökmesi sonucuyla ortaya çıkan enfeksiyon nedeniyle de gerçekleşir. Kanser konusunda birçok tedavi yöntemi mevcut. Ancak bu tedavi yöntemlerinden özellikle kemoterapide hastalar yan etkiler nedeniyle çok yıpranıyorlar. Vücut, sağlıklı hücrelerin de etkilenmesi sebebiyle kanserle savaşacak gücünü yitirmeye başlıyor. Bu noktadan sonra iyileşme grafiği düşüyor. Dolayısıyla kanser tedavisinde yeni moleküllere ihtiyaç olduğu ortaya çıkıyor. Biz, biyoteknoloji çerçevesinde yeni tedavi molekülleri geliştirmeye çalışıyoruz. Üzerinde çalıştığımız moleküllere de ‘Antimikrobiyal Peptid (AMP)’ adı veriliyor” diye konuştu.

“Peptidler, hücrenin içinden dışına doğru bir tünel oluşturuyorlar”

Proje ile antimikrobiyal ya da antikanser özellikli yeni peptidler ortaya çıkarmak istediklerini dile getiren Doç. Dr. Alper Akkaya, “Her canlıda bulunan peptidler, proteinlerin biraz daha küçük yapılı halleridir ve kısa zincirli olmalarına karşın vücutta pek çok görevleri bulunur. Hasta olduğumuzda bağışıklık sistemimiz, sistemin proteinleri olan ‘İmmünoglobulin E’ sentezleyerek vücudu korumaya çalışır. Bununla birlikte büyük oranda AMP de sentezler. Çalışmalarımızda mikroorganizmayla, özellikle bakterilerle kanser hücrelerinin bazı benzerlikleri olduğunu gördük. Bu benzerlik yoğun olarak hücre zarı üzerinde birbirleriyle eşleşiyor. Hem bakterilerin hem de kanser hücrelerinde zarın dışarıya bakan üst kısmı yüksek oranda eksi yük içeriyor. Bizim çalıştığımız AMP’lerin iki etki mekanizması var. Birincisi; AMP hücre içerisine giriyor ve hücre içerisindeki yaşamsal faaliyeti durduracak bir etkide bulunuyor. İkincisi ise; AMP, hücre zarına geliyor ve zarın kararlılığını bozuyor. Peptidler, hücrenin üzerinde dizilerek hücre zarında tüneller oluşturuyorlar. Böylece içeride hücrelerin iç dengesi bozuluyor. Çünkü hem dışardan içeriye hem de içeriden dışarıya kontrolsüz su, iyon ve küçük moleküllerin giriş-çıkışı gerçekleşiyor. Bu durumda hücre, yaşamına devam edemiyor. Biz, aradaki benzerliği fark ettiğimiz için antimikrobiyal özellik gösteren bir peptidin, antikanser özellik de gösterebileceğini düşündük. Antikanser peptidler, çok düşük konsantrasyonlarda oldukça etkili olabiliyorlar. Çalışmalarımız neticesinde yeni bir peptid ortaya çıkarmaya çalışıyoruz. Bunu yaparken mikroorganizmaları belirli şartlarda büyüterek bu antimikrobiyal ya da antikanser özellikli peptidleri üretmeye çalışacağız. Elde ettiğimiz sonuçların kaç tanesinin bilinip bilinmediğini inceleyeceğiz. Ardından peptidlerden hangilerinin antikanser özelliği gösterdiği Biyoloji Bölümü Hücre Kültürü Laboratuvarında araştırılacak” dedi.

Doç. Dr. Akkaya, “TÜSEB’den destek alan bu projemiz, aslında ana projemizin bir dalıdır. Oldukça geniş bir proje olmasını sağlayan unsur, AMP’leri çeşitli koşullara göre sınıflandırabilmemizdir. Her özelliğini göz önünde bulundurarak belirlediğimiz AMP’leri çalışmamızın içine yaydık. Çalışacağımız bu grup sadece bir taneyken; büyük projede 20 tane ve üçer adet alternatifleri bulunan AMP’ler var. Elimizde 120’ye yakın AMP potansiyeli var. Bunları sadece bir kanser türüne etkisi üzerinde kullanıp bırakamayız. Ürünlerimizin hiçbirini heba etmeden, büyük projemizde TÜBİTAK ve EÜ Bilimsel Araştırma Projeleri Koordinatörlüğü  tarafından desteklenebilecek farklı kanser türlerine etkileri üzerine de çalışacağız. Potansiyel bir antikanser peptid grubu ortaya çıkaracağız. Ardından etki mekanizmaları belirleyerek, karakterizasyon yapacağız. Son olarak ürüne doğru ilerleyeceğiz” diye konuştu.

“Bilim insanlarından hedef molekül bulmalarını isteniyor”

Kanserin bilim dünyasında henüz bilinmeyen proteinleri kullandığını vurgulayan Moleküler Biyoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Savaş İzzetoğlu, “Kanser, tedavisi bir türlü gerçekleştirilemeyen bir hastalık. Çünkü kanser hücresi, bizim kendi hücremiz. Biz, kendi hücremizin biyolojisini,  biyokimyasını hala bilmiyoruz. Bir hücrenin çalışması için gereken protein sayısı yaklaşık 10 milyar civarında. Bilim dünyası şu anda yaklaşık 1000-1500 proteini biliyor. Geri kalanlar ise hala bilinmiyor. Kanser de bu bilinmeyen proteinleri kullandığı için tedavisi gerçekleştirilemiyor. Tedavilerde istediğimiz sonuçları kolay elde edemiyoruz. Çünkü kanser hücreleri de boş durmuyor. Sürekli olarak tedaviye alternatif kendini kurtaracak yollara başvuruyor. Tedavinin kendisini etkilemesini engelliyor. Kanser araştırmaları yapan Dünya Kanser Enstitüsü, bilim insanlarından hedef molekül bulmalarını istiyor. Bu hedef moleküllere karşı ilaç geliştirilmesi gerektiğini söylüyor. Bir kanser hücresi çoğalmak için hücre zarındaki molekülleri kullanıyor. Bir hücre çoğalırken mutlaka sinyal alması gerekiyor. Sinyali de hücre zarı alıyor. Hücre zarı sinyal almadan içeriye mitojenik etkenleri aktaramaz.  Burada hücre zarına etki edecek moleküller, çok etkili hedefler olurlar” dedi.

“Nükseden kanser vakalarını önlemeye çalışıyoruz”

Hastalığın tedavi sürecinin önemine dikkat çeken Doç. Dr. Savaş İzzetoğlu, “Bizim çalıştığımız AMP’lerde hedefleme sistemi var. Bağlandıkları kanser hücresini bir daha bırakmıyorlar. Bağışıklık sistemimiz de dışarıdan gelen her türlü molekülü ortadan kaldırmak için harekete geçiyor. Biz, AMP’leri vücuda verdiğimizde, kan hücrelerinin ve diğer hücrelerin tepkilerine de bakacağız. Antikanser peptidlerinin bir özelliği var: Kanser hücresinde oluşturdukları holler, kemoterapide kullanılan moleküllerin içeriye girmesini kolaylaştırıyor. Biz, buna sinerjik etki diyoruz. Böylece direkt kanserli hücreye giden spesifik bir mekanizma açmış oluyoruz. Bu da kemoterapik ajanların daha düşük miktarda kullanılmasını sağlıyor. Ayrıca bu sistem, radyoterapi ışınlarının da kanserli hücrelere girmelerini kolaylaştırıyor. Böylece ‘Sekonder Kanser’ dediğimiz nükseden vakaların da bir miktar önüne geçmeyi hedefliyoruz. Kanser tedavisi, çok zor olan bir tedavi. Kanserleşmeden sonra insanların aldıkları tedavi olanakları çok acılı bir süreç. Kanser hücreleri dışarıdan verilen her tedavi yöntemlerinden kaçma yolunu buluyorlar. Ayrıca radyoterapi, kemoterapi gibi tedaviler, insanların sağlıklı hücrelerini de etkiliyor. Şu anda uygulanan kanser tedavilerinde en büyük sorun bu. O yüzden tedavi sürecinde nokta atışı yapılması gerekiyor. Kanser hücresi belli bir miktar çoğaldıktan sonra, sağlıklı bağışıklık sistemi hücrelerini de kendi tarafına çekmeye başlıyor. Kanserli hastalar kanserden dolayı değil, sağlıklı hücrelerin yetersizliğinden dolayı hayatlarını kaybediyorlar. O yüzden kanseri, bağışıklık hücrelerini kendi tarafında çevirmeden evvel tespit edilebilmesi gerekiyor” diye konuştu.

“Multidisipliner olarak çalışıyoruz”

Biyokimya Anabilim Dalı Yüksek Lisans öğrencisi bursiyer Ceyda Özen ise, “Projemiz birçok bilim dalını barındırıyor. Örneğin biyoproses çalışmaları, enstrümantal analiz çalışmaları, mikrobiyolojik çalışmalar, hücre kültürü deneyleri gibi pek çok alanla birlikte multidisipliner olarak çalışıyoruz. Bu zenginlik proje ekibimize ve çalışmalarımıza büyük bir heyecan katıyor. Toplumda çoğu kişinin karşı karşıya kalarak, acı ya da kayıp yaşadığı bir hastalık için bir çözüm yolu arayışındayız. Bu çözüm yolunun bir parçası olmak ve topluma hizmet etmek bizim için çok değerli ve gurur verici” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yaz sıcakları ve yoğun nemin iyice bunalttığı bugünlerde açık havada yürüyüş ve spor yapmak da güçleşti. Üstelik kurallarına uygun yapılmadığında sağlığı ciddi şekilde tehdit de edebiliyor! Acıbadem Kozyatağı Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Uğur Özbaydar “Yazın spor ve sıcak birleştiğinde vücut ısısı yükselir, kan sirkülasyonu artar, kalp daha hızlı atar. Daha fazla terlediğimizden dolayı sıvı ve elektrolit kaybı meydana gelerek bayılmadan çarpıntıya, kusmadan bilinç kaybına dek ciddi sorunlara yol açabilir. Yaşlı, çocuk, hamile ve sağlık problemleri olan insanlarda risk daha yüksektir ancak sağlıklı ve aktif insanların da dikkatli olması gerekir. Peki yazın spor yapmayalım mı? Tabi ki yazın spor yapalım ancak bazı kurallara uymak şartıyla!” diyor. Prof. Dr. Mehmet Uğur Özbaydar yazın spor yaparken dikkat edilmesi gereken kuralları anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu. 

Susuz kalmayın

Egzersize başlamadan önce vücudumuza yeterince sıvı yüklemiş olduğumuzdan emin olmamız gerekir. Bunun için ağız ve cilt kuruluğu, halsizlik ve susuzluk hissinizin olup olmadığına dikkat edin. Susuzluk hissetmemeniz, vücudunuzda yeterli sıvı bulunduğu anlamına gelmediğinden su içmek için susamayı beklemek gibi bir hataya düşmeyin.  Vücudunuzda yeterli sıvının olduğunu anlamak için idrarınızın açık sarı renkte olup olmadığını kontrol edin. Açık sarı idrar yeterli sıvı alındığını işaret eder. Egzersiz sırasında az az ve sık olarak içinde minerallerin de bulunduğu sıvı tüketmemiz gerekir. 

Vücudunuzu dinleyin

Özellikle yaz aylarında spor yapmaya başlamadan önce mutlaka tıbbi kontrollerinizi yaptırın. Spor yapmanızda sakınca oluşturabilecek medikal durumunuz hakkında bilgi sahibi olun. Spor yapmaya başlarken vücudunuzun ne oranda fit olduğunu bilmek önemlidir. Bu sizi hızlı ve aşırı yüklemelerden korur. Egzersizler arasına istirahat dönemleri koymak vücudun kendini yenilemesine yardımcı olur ve sakatlanmaları azaltır. Yaz sıcağında ve yoğun nemli havada egzersiz daha yorucu olacağından vücut ısınızı ve kalp hızınızı dikkatli takip edin, gerekirse durmayı bilin. 

Güneşten sakının

Güneşin yakıcı olduğu gün ortasında kesinlikle egzersiz yapmayın. Hava durumunu takip edin. Serin yerleri ve havanın serin olduğu saatleri tercih edin. Sıcak havalarda spor yaparken şapka, güneş gözlüğü, açık renkli ve terlemeyi engellemeyecek giysiler kullanın. Dışarı çıkmadan önce mutlaka en az 30 faktör güneşten koruyucu krem sürün.

Ağır sporlardan kaçının

Aşırı sıcaklarda bilinçsiz yapılan spor sıcak çarpmasına neden olarak halsizlik, baş ağrısı, bulantı, kusma, bayılma, koyu idrar, kuru ve sıcak cilt, çarpıntı ve bilinç kaybı gibi şikayetlere yol açabilir. Bu durumda acil tıbbi yardım gereklidir. Bu nedenle yazın uygun şartları sağlamadan özellikle de ağır sporlardan kaçının. Mümkünse uzun mesafeli koşular yerine yüzme gibi yaz sporlarını tercih edin. Bisiklet yaralanmaları da yaz aylarında sık görüldüğü için dizlerde hasar ya da olası bir düşme sonrasında kırıklara karşı dikkatli olun ve bir şikayetiniz olursa doktora görünmeyi ihmal etmeyin. Geç kalınması durumunda sorun daha da ilerleyerek daha ağır bir tedavi gerekebilir. 

Spor yaralanmalarına dikkat edin

Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Uğur Özbaydar “Uzun süredir hareketsiz bir yaşam tarzınız olup da yeni spora başlıyorsanız vücudunuza yüklenmeyin. Özellikle açık havada uzun süreli tempolu yürüyüş ya da hızlı koşu aşırı yüklenmeye bağlı olarak kıkırdak hasarı, bağ yaralanmaları, burkulma ve stres kırıkları gibi ciddi sorunlara neden olabilir. Bu nedenle hem yaza özel kurallara hem de temponuzu yavaş yavaş artırmaya dikkat edin” diyor. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

7-14 Ekim tarihleri arasında Antalya Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde düzenlenecek 60. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin Ulusal Uzun Metraj, Ulusal Kısa Metraj ve Ulusal Belgesel Film Yarışmaları ile Edebiyat Uyarlaması Uzun Metraj Senaryo Yarışması için başvurular bugün (17 Temmuz) başlıyor.

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı ve Festival Başkanı Muhittin Böcek yaptığı açıklamada, “Antalya Altın Portakal Film Festivalimizin Ulusal Yarışmaları ve Edebiyat Uyarlaması Senaryo Yarışması için heyecanla beklenen başvuru süreci bugün başlıyor. Göreve geldiğimiz ilk yıl festivalimize geri döndürdüğümüz Ulusal Yarışmalar’a başvuracak filmler arasından seçilen yapımların Türkiye galalarını yapacağımız için çok heyecanlıyız. 60. yılın Altın Portakalları için yarışacak tüm filmlerimize şimdiden başarılar diliyorum. Ulusal Uzun Metraj Film Yarışma jürisine bu yıl değerli sanatçımız Demet Akbağ başkanlık edecek. Ulusal Yarışmaların diğer çok değerli jüri üyelerini ise önümüzdeki günlerde açıklayacağız. Geçen yıl ilk kez düzenlenen Edebiyat Uyarlaması Senaryo Yarışması ile de zengin edebiyat dünyamızın başarılı örneklerinin beyazperdeye taşınması için destek vermeye devam edeceğiz,” dedi.

Ulusal Yarışmalar’a, 59. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin son başvuru tarihi olan 4 Ağustos 2022’den sonra tamamlanmış ve 60. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nden önce Türkiye’de halka açık ticari veya özel gösterimi yapılmamış ve yurt içinde bir festivale katılmamış Türkiye yapımı filmler başvurabilecek. Festivalin internet sitesinden yapılacak başvurular için son tarih 01 Ağustos 2023, Salı, saat 18.00 olarak belirlendi.

Edebiyat Uyarlaması Senaryo Yarışması 2. Yılında!

Sinemamıza güçlü senaryolar kazandırmayı amaçlayan ve Türkiye’de ilk kez geçen yıl Antalya Altın Portakal Film Festivali tarafından düzenlenen Edebiyat Uyarlaması Senaryo Yarışması’na başvuracak senaryoların Türkiye’de basılmış bir eserden uyarlanmış olması ve her iki eserin sahibinin de Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olması gerekiyor. Daha önce sinema ya da televizyona uyarlanmış eserler yarışmaya kabul edilmezken, katılımcı kendi eserinden yola çıkıp bir senaryo yazarak yarışmaya başvurabilecek. Eğer başka bir yazarın eserinden faydalanacak ise mutlaka eserin yazarından ya da yasal temsilcilerinden yazılı bir onay alması ve bu onayı başvuru ile birlikte yollaması gerekiyor. Festivalin internet sitesinden yapılacak başvurular 14 Ağustos 2023, Pazartesi günü saat 18.00’dasona erecek.

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in başkanlığını yaptığı 60. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin idari direktörlüğünü Av. Cansel Tuncer, yönetmenliğini Dr. Ahmet Boyacıoğlu üstlenirken, sanat yönetmenliğini Başak Emre, Antalya Film Forum direktörlüğünü ise Armağan Lale ve Pınar Evrenosoğlu yürütecek.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı