Ay: Temmuz 2023

Aralarında Alina Slyusarchuk’un da bulunduğu Morgan Stanley ekonomistleri, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın faizleri Ağustos’ta 150 baz puan ve Eylül’de 100 baz puan artırarak siyaset faizini yüzde 20’ye çıkarmasının muhtemel olduğunu belirtti.

Bankanın ekonomistleri bu durumun daha ​​uzun mühlet derinden negatif bir gerçek siyaset faizi manasına geleceğini ve hem mevduat hem de kredi faizlerinin daha yüksek düzeylere çıkması gerektiğini düşündüklerini kaydetti.

Bankanın raporunda, “TCMB’nin revize edilmiş enflasyon görünümü göz önüne alındığında, para siyasetine ait varsayım yolu ve irtibat, siyaset faizinde kısmi olağanlaşma ve alternatif araçlara bağımlılığın devam ettiği istikametindeki görüşlerimizi teyit ediyor” tabirleri kullanıldı.

Erkan’ın birinci enflasyon raporu sunumunun etkileri

TCMB Lideri Hafize Gaye Erkan Perşembe günü birinci enflasyon raporu sunumunu gerçekleştirmişti. Erkan sunumda bankanın yıl sonu enflasyon varsayımlarında kesin bir üst taraflı revizyona gidildiğini açıklamıştı.

Erkan, bir evvelki enflasyon raporunda yüzde 22,3 olarak öngörülen 2023 yılsonu TÜFE iddiasını yüzde 58’e çıkarıldığını belirtmiş, para siyaseti ve miktarsal sıkılaşma tedbirlerinin enflasyon ana trendine tesirinin 2024 ikinci çeyrekte görülmeye başlanacağını söylemişti.

Erkan toplantının soru yanıt kısmında faiz artışında kademeli sürece vurgu yapmış ve Fed’in faiz artış döngüsünde bir anda enflasyonun üzerine çıkmadığını örnek vererek, “Faiz artışının tesirini iktisatta piyasa dinamiklerinde ziyan vermeden, aşırılıklar oluşturmadan, kademeli gitmek bütün merkez bankalarının amacıdır” tabirlerini kullanmıştı.

Mevduat faizlerinde dolarizasyon hassasiyeti

Hafize Gaye Erkan mevduat faizinin dolarizasyonu artırmayacak bir düzeyde olmasını önemsediklerini ve KKM’de çıkış stratejisiyle ilgili TL tasarruf araçlarını çeşitlendireceklerini, bunların vakit için açıklanacağını duyurdu.

Perşembe günü yayımlanan enflasyon raporunda enflasyon dinamiklerine ait ayrıntılı tahlillere yer verilmiş, döviz kuru sepetindeki yüzde 10’luk bir kıymet artışının tüketici fiyatlarına maliyet kaynaklı tesirinin ise bir yıllık bir mühlet zarfında 2,5 puan civarında olduğu belirtilirken, geçişkenliği artıran etkenler ortasında yüksek dolarizasyon, yüksek cari açık, yüksek yabancı para borçluluğu ve yüksek risk primi yer almıştı.

Çin’de bilimsel ve teknik inovasyon için sağlanan finansman desteğinin sürekli olarak arttığı bildirildi. Sanayi ve Bilişim Bakan Yardımcısı Wu Zhaohui, Çin’de bilimsel ve teknik inovasyon için sağlanan finansman desteğinin hem miktarının hem de etkinliğinin sürekli olarak arttığını söyledi.

Sağlanan finansman desteği sayesinde Çin’in küresel inovasyon endeksinde 11. sıraya yükseldiğini belirten Wu, “Haziran ayı itibarıyla Shen Zhen ve Şanghay menkul kıymetler borsalarının bilim ve inovasyon bölümlerinde faaliyet gösteren şirketlerin sayısı 542’ye ulaştı. Toplam borsa değeri ise 6,72 trilyon yuan oldu. Sadece Pekin Menkul Kıymetler Borsasında faaliyet gösteren bilim ve teknoloji şirketlerinin sayısı 204’e ulaştı. Bu şirketlerin toplam borsa değeri ise 266 milyar 800 milyon yuan.” dedi. 

Wu, önümüzdeki dönemde bilim ve teknoloji sistemlerinde reformun derinleştirileceğini, bilim ve teknoloji çalışmalarına sağlanan finansman hizmet sisteminin geliştirileceğini ve bu sayede bilim, teknoloji, endüstri ve finansman arasında olumlu bir döngünün güçlendirileceğini ifade etti.

Kaynak: Çin Uluslararası Radyosu

Hibya Haber Ajansı

ECB Yönetim Konseyi üyesi ve Litvanya Merkez Bankası Başkanı Gediminas Simkus, ECB‘nin bu yıl veya gelecek yılın ilk yarısında faiz oranlarını düşürmesinin olası olmadığını söyledi.

Simkus, ECB’nin mevduat faiz oranının zirvede ya da zirveye yakın olduğunu ve verilerin Eylül ayında ya da daha sonra başka bir faiz hareketine ihtiyaç olup olmadığını belirleyeceğini vurguladı.

Litvanya MB Başkanı konuşmasında, mevcut ortamı resesyon olarak adlandırmayacağını, aksine verilerin ekonomide “yumuşak inişe” işaret ettiğini de belirtti.

Foreks Haber Merkezi

Haziran ayında dış ticaret açığı %37,3 azaldı.

Haziran ayında genel ticaret sistemine göre ihracat %10,5, ithalat %17,5 azaldı

Türkiye İstatistik Kurumu ile Ticaret Bakanlığı iş birliğiyle genel ticaret sistemi kapsamında üretilen geçici dış ticaret verilerine göre ihracat, 2023 yılı Haziran ayında, bir önceki yılın aynı ayına göre %10,5 azalarak 20 milyar 904 milyon dolar, ithalat %17,5 azalarak 26 milyar 64 milyon dolar olarak gerçekleşti.

Ocak-Haziran döneminde ihracat %1,9 azalırken, ithalat %4,1 arttı

Genel ticaret sistemine göre ihracat, 2023 yılı Ocak-Haziran döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre %1,9 azalarak 123 milyar 341 milyon dolar, ithalat %4,1 artarak 184 milyar 576 milyon dolar oldu.

Haziran ayında enerji ürünleri ve altın hariç ihracat %10,4, ithalat %10,9 azaldı

Enerji ürünleri ve parasal olmayan altın hariç ihracat, 2023 Haziran ayında %10,4 azalarak 21 milyar 810 milyon dolardan 19 milyar 547 milyon dolara geriledi.

Haziran ayında enerji ürünleri ve parasal olmayan altın hariç ithalat %10,9 azalarak 22 milyar 272 milyon dolardan, 19 milyar 846 milyon dolara indi.

Enerji ürünleri ve parasal olmayan altın hariç dış ticaret açığı, Haziran ayında 299 milyon dolar olarak gerçekleşti. Dış ticaret hacmi %10,6 azalarak 39 milyar 393 milyon dolar oldu. Söz konusu ayda enerji ve altın hariç ihracatın ithalatı karşılama oranı %98,5 idi.

Dış ticaret açığı Haziran ayında %37,3 azaldı

Haziran ayında dış ticaret açığı, bir önceki yılın aynı ayına göre %37,3 azalarak 8 milyar 236 milyon dolardan, 5 milyar 160 milyon dolara geriledi. İhracatın ithalatı karşılama oranı 2022 Haziran ayında %73,9 iken 2023 Haziran ayında %80,2’ye yükseldi.

Dış ticaret açığı Ocak-Haziran döneminde %18,7 arttı

Ocak-Haziran döneminde dış ticaret açığı %18,7 artarak 51 milyar 577 milyon dolardan, 61 milyar 235 milyon dolara yükseldi. İhracatın ithalatı karşılama oranı 2022 Ocak-Haziran döneminde %70,9 iken 2023 yılının aynı döneminde %66,8’e geriledi.

Haziran ayında imalat sanayinin toplam ihracattaki payı %95,2 oldu

Ekonomik faaliyetlere göre ihracatta, 2023 Haziran ayında imalat sanayinin payı %95,2, tarım, ormancılık ve balıkçılık sektörünün payı %2,8, madencilik ve taşocakçılığı sektörünün payı %1,5 oldu.

Ocak-Haziran döneminde ekonomik faaliyetlere göre ihracatta imalat sanayinin payı %94,7, tarım, ormancılık ve balıkçılık sektörünün payı %3,3, madencilik ve taşocakçılığı sektörünün payı %1,5 puandı.

Haziran ayında ara mallarının toplam ithalattaki payı %71,2 oldu

Geniş ekonomik gruplar sınıflamasına göre ithalatta, 2023 Haziran ayında ara mallarının payı %71,2, sermaye mallarının payı %14,7 ve tüketim mallarının payı %14 oldu.

İthalatta, 2023 Ocak-Haziran döneminde ara mallarının payı %74,9, sermaye mallarının payı %13,3 ve tüketim mallarının payı %11,7 olarak gerçekleşti.

Haziran ayında en fazla ihracat yapılan ülke Almanya oldu

Haziran ayında ihracatta ilk sırayı Almanya aldı.

Almanya’ya yapılan ihracat 1 milyar 784 milyon dolar olurken bu ülkeyi sırasıyla; 1 milyar 331 milyon dolar ile ABD, 1 milyar 65 milyon dolar ile Birleşik Krallık, 1 milyar 12 milyon dolar ile İtalya, 986 milyon dolar ile Irak takip etti. İlk 5 ülkeye yapılan ihracat, toplam ihracatın %29,6’sını oluşturdu.

Ocak-Haziran döneminde ihracatta ilk sırayı Almanya aldı.

Almanya’ya yapılan ihracat 10 milyar 707 milyon dolar olurken bu ülkeyi sırasıyla; 7 milyar 387 milyon dolar ile ABD, 6 milyar 163 milyon dolar ile İtalya, 5 milyar 997 milyon dolar ile Birleşik Krallık ve 5 milyar 815 milyon dolar ile Rusya Federasyonu takip etti.

İlk 5 ülkeye yapılan ihracat, toplam ihracatın %29,2’sini oluşturdu.  

İthalatta ilk sırayı Çin aldı

İthalatta Çin ilk sırayı aldı.

Haziran ayında Çin’den yapılan ithalat 3 milyar 756 milyon dolar olurken bu ülkeyi sırasıyla; 2 milyar 912 milyon dolar ile Rusya Federasyonu, 2 milyar 11 milyon dolar ile Almanya, 1 milyar 313 milyon dolar ile İsviçre, 1 milyar 121 milyon dolar ile İtalya izledi.

İlk 5 ülkeden yapılan ithalat, toplam ithalatın %42,6’sını oluşturdu.

Ocak-Haziran döneminde ithalatta ilk sırayı Rusya Federasyonu aldı.

Rusya Federasyonu’ndan yapılan ithalat 24 milyar 734 milyon dolar olurken, bu ülkeyi sırasıyla; 22 milyar 238 milyon dolar ile Çin, 13 milyar 439 milyon dolar ile Almanya, 11 milyar 791 milyon dolar ile İsviçre, 7 milyar 574 milyon dolar ile ABD izledi.

İlk 5 ülkeden yapılan ithalat, toplam ithalatın %43,2’sini oluşturdu.

Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ihracat %3,8 arttı

Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre; 2023 Haziran ayında bir önceki aya göre ihracat %3,8 artarken ithalat %11,9 azaldı. Takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ise 2023 yılı Haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre ihracat %0,3, ithalat %9,7 azaldı.

Yüksek teknolojili ürünlerin imalat sanayi ihracatı içindeki payı %3,1 oldu

Teknoloji yoğunluğuna göre dış ticaret verileri, ISIC Rev.4 sınıflaması içinde yer alan imalat sanayi ürünlerini kapsamaktadır. Haziran ayında ISIC Rev.4’e göre imalat sanayi ürünlerinin toplam ihracattaki payı %95,2’dir.

Yüksek teknoloji ürünlerinin imalat sanayi ürünleri ihracatı içindeki payı %3,1’dir. Ocak-Haziran döneminde ISIC Rev.4’e göre imalat sanayi ürünlerinin toplam ihracattaki payı %94,7’dir. Ocak-Haziran döneminde yüksek teknoloji ürünlerinin imalat sanayi ürünleri ihracatı içindeki payı %3,6’dır.

Haziran ayında imalat sanayi ürünlerinin toplam ithalattaki payı %82,3’tür. Yüksek teknoloji ürünlerinin imalat sanayi ürünleri ithalatı içindeki payı %10,4’tür. Ocak-Haziran döneminde imalat sanayi ürünlerinin toplam ithalattaki payı %79’dur. Ocak-Haziran döneminde yüksek teknoloji ürünlerinin imalat sanayi ürünleri ithalatı içindeki payı %10,2’dir.

Özel ticaret sistemine göre ihracat, 2023 yılı Haziran ayında 19 milyar 71 milyon dolar oldu

Özel ticaret sistemine göre 2023 yılı Haziran ayında ihracat, bir önceki yılın aynı ayına göre %12,1 azalarak 19 milyar 71 milyon dolar, ithalat %16,1 azalarak 24 milyar 466 milyon dolar olarak gerçekleşti.

Haziran ayında dış ticaret açığı %27,9 azalarak 7 milyar 482 milyon dolardan, 5 milyar 395 milyon dolara geriledi. İhracatın ithalatı karşılama oranı 2022 Haziran ayında %74,4 iken 2023 Haziran ayında %77,9’a yükseldi.

İhracat, 2023 yılı Ocak-Haziran döneminde 112 milyar 404 milyon dolar oldu

Özel ticaret sistemine göre ihracat, 2023 yılı Ocak-Haziran döneminde, bir önceki yılın aynı dönemine göre %4,6 azalarak 112 milyar 404 milyon dolar, ithalat %3 artarak 173 milyar 215 milyon dolar olarak gerçekleşti.

Ocak-Haziran döneminde dış ticaret açığı %21 artarak 50 milyar 260 milyon dolardan, 60 milyar 811 milyon dolara yükseldi. İhracatın ithalatı karşılama oranı 2022 Ocak-Haziran döneminde %70,1 iken, 2023 yılının aynı döneminde %64,9’a geriledi.

Foreks Haber Merkezi

Epic Games Store’un haftalık oyunlar kampanyasında bu hafta Homeworld Remastered Collection ile Severed Steel fiyatsız olarak verilirken, önümüzdeki haftanın oyunları da Loop Hero ve Bloons TD 6 olarak açıklandı.

Bloons TD 6; kule savunma çeşidi oyunlardan birisi. Renkli bir oyun, şirin maymunlarınızla savunmanın kitabını tekrar yazmaya çalışabilirsiniz. Daha evvel de Epic Games tarafından fiyatsız olarak verilmişti. O vakit kaçıranlar için bir talih daha kelam konusu.

Loop Hero; 2 yıl evvel çıkıp geldi ve hoş bir sürpriz yaptı bizlere. Mert’in hazırladığı 2021’in En Yeterli Bağımsız Oyunları listesinde de kendisine yer bulmuştu. Epic Games Store’un daha evvel verdiği bir diğer oyun.

Bu haftanın oyunları Homeworld Remastered Collection ve Severed Steel’i 3 Ağustos akşamına kadar, önümüzdeki haftanın oyunları Bloons TD 6 ve Loop Hero’yu ise; 3-10 Ağustos tarihleri ortasında Epic Games Store oyun kütüphanenize fiyatsız olarak ekleyebilirsiniz.

Güzellik ve girişimcilik dünyasının önde gelen isimlerinden biri olarak tanınan ünlü isim, estetikle ilgili yaptığı son itirafla gündemde yer aldı. Daha evvel dudak dolgusuyla yüzündeki değişimi açıklamış olan ünlü isim, artık de göğüs büyütme ameliyatı hakkında samimi bir açıklama yaptı.

“Dudak dolgusuyla yüzüm değişti” demişti. Geçtiğimiz haftalarda yaptığı açıklamada, yüzündeki değişikliğin nedeninin dudak dolgusu olduğunu tez eden Kylie estetik argümanlarının yalnızca bir algıdan ibaret olduğunu lisana getirmişti. Fakat bu açıklamalarına karşın, toplumsal medya kullanıcılarını ikna edemedi.

“Göğüslerimde estetik var” dedi. Sonunda sessizliğini bozan ünlü isim, göğüslerini kızı Stormi’den evvel yaptırdığını kabul etti. “Çok hoş göğüslerim vardı; tek sözle mükemmel, harika boyutta, her şeyiyle kusursuz. Açıkçası, keşke hiç yaptırmasaydım diye düşündüm.” kelamlarıyla samimi bir halde hislerini lisana getirdi.

Ünlü ismin bu açıklamaları da, estetikle ilgili çıkan söylentileri sonlandırmış oldu. Hoşluk standartları ve estetik müdahaleler hakkında konuşulduğu günümüzde, ünlü ismin itirafı da geniş yankı uyandırdı.

Menderes Belediyesi tarafından sahil bölgesinde denetim geeçekleştirildi. Yapılan denetimlerde kurallara uymayan işletmelerin şezlonglarına el konuldu.

Menderes Belediyesi Zabıta Müdürlüğü tarafından Özdere Çukuraltı Plajı ve 14 Evler Plajında denetim gerçekleştirildi. Fahiş fiyat uygulamasına karşı yapılan denetimlerde kıyı kenar çizgisine uymayan işletmelerin de şemsiye ve şezlonglarına el konuldu.

Denetimlerimiz sürecek
Vatandaşların huzurlu bir ortamda tatillerini geçirmesi için özen gösterdiklerini kaydeden Menderes Belediye Başkan V. Erkan Özkan, ” Zabıta müdürlüğüne bağlı ekiplerimiz tatil bölgemizde ki denetinlerini ara vermeden sürdürüyor. Çukuraltı ve 14 Evler sahilinde ki işletmeleri de denetlediler. Yapılan uygulama kapsamında fahiş fiyat ile vatandaşa yaklaşan işletmelere ceza kesilirken, sahile şemsiye ve şezlong koyma izni bulunan işletmelerin kendilerine izin verilen yasal sınırları aşıp aşmadığı kontrol edildi. Kurallara uymayan işletmelerin şemsiye ve şezlongları toplandı. Vatandaşlarımızın huzurlu bir yaz dönemi geçirmesi, ilçemizi tercih eden turistlerin keyifle zaman geçirmesi adına ekiplerimizin denetimleri sürecek” dedi.
 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

YAZIN HAMİLELİKTE EN SIK KARŞILAŞILAN 6 SORUN

Kavurucu sıcaklar ve yoğun nem 7’den 70’e göz açtırmazken, riskli grup arasında yer alan hamilelerin çok daha dikkatli olması gerekiyor. Acıbadem Dr. Şinasi Can (Kadıköy) Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Filiz Candan Topuz, anne adaylarına mümkünse bugünlerde dışarı çıkmamayı önerirken, çıkmaları durumunda ise olabildiğince gölgede kalmaları, kıyafetten güneş koruyucu sürmeye dek bazı kurallara çok dikkat etmeleri uyarısında bulunuyor. Yaz hamileliğinin sıcak hava dışında da mantar enfeksiyonlarından besin zehirlenmelerine dek yaza özgü mevsimsel bazı hastalık risklerini artırabildiğini belirten Dr. Filiz Candan Topuz yazın hamilelikte en sık karşılaşılan 6 sorunu anlattı, yaz risklerine karşı önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.  

Dehidratasyon (susuz kalma)

Yazın terleme ve sıcaklık artışı ile vücutta su ve mineral kaybı olabiliyor. Dehidratasyon yani vücudun susuz kalmasının en önemli belirtilerinin, halsizlik, baygınlık hissi, baş ağrısı, baş dönmesi, dil kuruluğu, idrarın koyu sarı olması, az idrara çıkma, konstantrasyon eksikliği ve idrar yolu enfeksiyonuna yatkınlığın oluşturduğunu belirten Dr. Filiz Candan Topuz şöyle konuşuyor: “Bulantı, kusma şikayeti olan ve oral beslenemeyen hamilelere damardan sıvı vermek gerekebilir. Özellikle yazın uzun araba yolculukları ve az su içme idrar yolu enfeksiyonuna da eğilimi artırır. Böbrek taşı olan ve enfeksiyona eğilimi olan hamilelerin daha dikkatli olmaları önerilir. İlk üç ayda gebelik kusmaları özellikle yaz aylarında daha kötü seyredebilir ve serum tedavileri gerekebilir. Yaz aylarında hamilelerin günde 10 bardak su içmeleri, tansiyon sorunu yoksa tuzlu ayran içerek kaybettikleri tuzu yerine koymaları önerilir.” 

Varis ve toplardamar yetmezliği (Venöz yetmezlik)

Yaz aylarında dışarıda geçen zamanla birlikte, çalışan hamilelerde sabit ayakta kalma, uzun süre oturarak iş yapma ve uzun süren yolculuklar derken özellikle bacaklarda venöz yetmezlik (toplardamar yetmezliği) artıyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Filiz Candan Topuz “Bu durum varisleri olan hamilelerde bacak ve ayak üstünde ödeme ve ağrıya sebep olurken, hareketsizlik de tromboemboli yani pıhtı atma riskinin artmasına yol açabiliyor. Bu nedenle orta basınçlı varis çorapları giyilmesi önerilir. Yolculuklarda 2-3 saatte bir 15 dakika yürüyüş ile geçen hareketli aralar tavsiye edilir. Serin saatlerde yürüyüş yapmak ve yüzmek toplardamarlardaki kanın kalbe dönmesini kolaylaştırır ve ödemi azaltır” diyor. 

Hormonal etkilerle güneşe bağlı cilt problemleri

Hamilelikte hormonal etkilere bağlı olarak ciltte pigmentasyona (deri renklenmesi) eğilim artarken, cilde rengini veren melanositler gebelik hormonu ve güneşle birlikte daha da uyarılıyor. “Beyaz tenli hamileler bu açıdan risk taşırlar. Yüzde güneşe bağlı kelebek tarzında lekelenmeler-melazma, çillerde artış, genel olarak el ve sırtta artan lekelenmeler görülür” diyen Dr. Filiz Candan Topuz, bu nedenle hamilelerin 11:00-16:00 saatleri arasında güneşe çıkmamaları ve yüksek faktörlü güneş koruyucu kullanmaları gerektiğini söylüyor. 

Besin zehirlenmesi ve gezgin ishali

Yaz aylarında hamilelerle besin zehirlenmesi ve gezgin ishaline sık rastlanıyor. Sıcak havada dışarıda kalan besinler daha çabuk bozuluyor. Bu nedenle özellikle tavuk, dondurma, açık ayran, kremalı yiyecekler vb  süt ürünlerini tüketmemek, kaynağı belli olmayan suları içmemek gerekiyor. Gezgin ishalinin; seyahat sırasında meyve ve sebze gibi iyi yıkanmamış besinlerin tüketilmesi, kaynağı belli olmayan suların içilmesi ve ellerin yeterince temizlenmemesi durumunda ağız yoluyla mikropların bulaşması nedeniyle ortaya çıktığını belirten Dr. Topuz “Gezgin ishali, mikropların ağız yoluyla bulaşması sonucu ishal ve kusma ile seyreden bir durumdur. Özellikle reflü nedeni ile anti-asit kullanan hamileler midenin asidindeki azalmaya bağlı ağızdan geçen mikropların sebep olacağı bu duruma karşı savunmasızdırlar. Gıda zehirlenmesi ve gezgin ishali bir-iki günde geçer ama bazen sıvı ve kaybedilen mineralleri yerine koyma tedavisi ve antibiyotik tedavisi gerekir” diyor. 

Vajinal mantar enfeksiyonları 

Hamilelikte yaz aylarında hormonal etki nedeniyle vajinal mantar enfeksiyonuna eğilim artıyor. Özellikle aşırı sıcaklarda kaçınılmaz terleme başta olmak üzere sık duş almak ve ıslak mayoyla kalmak da mantara bağlı vajinit gelişmesine neden oluyor. Dr. Filiz Candan Topuz, vajinal mantardan korunmak için deniz ve havuzda yarım saatten fazla kalmamak, ıslak mayoyu değiştirmek, pamuklu iç çamaşırı kullanmak ve sık değiştirmek gerektiğini belirtirken, ph değeri düşük ve borik asit içeren intim şampuanlar kullanmanın da fayda sağlayacağını söylüyor. 

Havuzdan geçen enfeksiyonlar

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Filiz Candan Topuz, hamileler için en önemli egzersizlerden birinin yüzmek olduğunu ancak havuzdan geçen enfeksiyonlara karşı dikkatli olmak gerektiğini belirterek şöyle konuşuyor: “Yüzmek hem serinlik hissi verir hem de suyun kaldırma kuvveti ve tüm kasların birlikte koordineli çalışmasıyla hamilelikte oldukça rahatlatıcı ve faydalıdır. Buna karşın havuzun temiz ve hijyenik olduğundan emin olunmalı ve mümkünse kalabalıklaşmadan sabah saatleri tercih edilmelidir. Hijyenik olmayan havuzlardan sıklıkla bulaşan virüs ve bakteriler ile konjonktivit dediğimiz göz iltihapları, ciltte içi su dolu veziküller ile belirti veren bazı viral hastalıklar ve cilt mantarları, üst solunum yolu, idrar yolu enfeksiyonları ve  ishal yapan bazı mikroplar ve hepatit A bulaşabilir. Bu nedenle serinleme ve yüzme amaçlı mümkünse deniz ya da deniz suyu olan havuzlar tercih edilmelidir. Yine   alerjisi olan hamileler havuz dezenfektanlarına karşı gözlük ve bone kullanmalı ve dikkatli olmalıdır.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Zaman zaman gündeme taşınan Türkiye’de ara eleman ihtiyacı sorunu devam ediyor. Şirket CEO’ları ise zaman zaman nitelikli ara eleman bulamamaktan yakınıyor. Ara eleman ihtiyacının karşılanamaması ekonomik açıdan sorunlara yol açtığını belirten İstinye Üniversitesi (İSÜ) Meslek Yüksekokulu (MYO) Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Hilal Çakar Özcan, “Geleceğin ara elemanı olarak yetişecek olan bireylerin üniversitelerde alacakları nitelikli eğitim sektörde nitelikli personel arayışında olan işverenler için büyük bir avantaj olacaktır” diyor.

Türkiye’de lisans mezunlarının sayısı artarken, şirket CEO’ları ise zaman zaman kalifiye ara eleman bulamamaktan yakınıyor. Günümüzde pek çok alanda olduğu gibi iş dünyasında da bilgi ve iletişim teknolojilerinde yaşanan gelişmeler iş gücü piyasasından beklentileri de aynı oranda değiştiriyor. Değişim ve dönüşümün kaçınılmaz olduğunun bilincinde olan iş gücü piyasasında nitelikli ara elemana olan ihtiyaçta giderek artmaya devam ediyor. İŞKUR’un “Türkiye İşgücü piyasasında En Çok Açık İşi Olan 10 Meslek” sıralaması raporunda yer alan garson, makineci (dikiş), satış danışmanı, dokuma konfeksiyon, temizlik görevlisi, gazaltı (mig-mac) kaynakçısı, perakende satış elemanı (gıda), ön muhasebeci, şoför yük taşıma, paketleme işçisi gibi mesleklerin pek çoğunun ön lisans programlarından mezun olan “ara eleman” olarak adlandırabileceğimiz meslekler arasında olduğu görülüyor. Aynı zamanda İŞKUR’un “İşgücü Piyasasında Temininde Güçlük Çekilen Meslekler” raporunda yer alan, makineci (dikiş), garson (servis elemanı), dokuma konfeksiyon makineci, satış danışmanı, inşaat işçisi, kaynakçı (oksijen ve elektrik), soğuk demirci, temizlik görevlisi, konfeksiyon işçisi, düz dikiş makineci gibi mesleklerin nitelikli ara eleman temini ile çözüme kavuşacak meslekler olduğunu ortaya koyuyor. İş gücü piyasasında yaşanan teknoloji kökenli değişimlerin ara eleman ihtiyacının önemini bir kez daha ortaya koyduğunu dile getiren İstinye Üniversitesi (İSÜ) Meslek Yüksekokulu (MYO) Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Hilal Çakar Özcan, ön lisans programlarının sektörde günceli yakalayacak ve bu dijital dönüşüme ayak uyduracak nitelikte ara eleman yetiştirmeyi ilke edinmesi gerektiğini ve eğitim faaliyetlerini bu misyon çerçevesinde sürdürmesi gerektiğini ifade ediyor. 

“Ara eleman ihtiyacının karşılanamaması ekonomik açıdan sorunlara yol açıyor”

Dr. Öğr. Üyesi Özcan, üniversitelerin ön lisans programlarına tüm bu açığı kapatmak ve piyasa beklentilerini karşılamak adına mesleğin gereklerini yerine getirecek, çağın beklentilerine cevap verecek nitelikle elemanı yetiştirme noktasında büyük görev düştüğünü vurguluyor. Özcan, şöyle konuşuyor:

“Dijitalleşme beraberinde iş hayatında pek çok köklü değişimi zorunlu kıldı. Öyle ki endüstri 4.0 kavramının hayatımızda giderek daha fazla yer bulduğu günümüz iş dünyasında iş yapma şekilleri kadar çalışanlardan beklenilen yetkinliklerde aynı ölçüde değişmeye başladı. Tüm bu değişim içerisinde nitelikli iş gücü ihtiyacı giderek daha fazla artmaya başladı. Yine bu süreçte ara elemana olan ihtiyaçta, beklentilerde aynı paralellikte artmaya devam ediyor. İŞKUR’un “Açık İşlerde Aranan Beceriler” sıralaması da burada önemli bir referans oluyor. İŞKUR’dan elde edilen veriye göre; yeterli mesleki teknik bilgi, iş tecrübesi, takım çalışması, iletişim ve ifade yeteneği, fiziki ve bedensel yeterlilik, sorun çözme ve inisiyatif alabilme, analitik düşünebilme, ikna kabiliyeti ve pazarlama, bilgisayar kullanımı, yabancı dil becerileri aranan önemli beceriler arasında yer alıyor. Bu rapor bize gösteriyor ki çağa uyum sağlarken, ara eleman olarak ifade edilen iş gücünün beklentileri karşılayacak nitelikle bir eğitim alması giderek daha fazla önem kazanıyor. Çünkü beklenilen nitelik ve yetkinlikte ara eleman ihtiyacının karşılanamaması uzun vadede ekonomik açıdan makro sorunlara yol açıyor.”

“Üniversiteler sektör beklentilerini takip etmeli”

Üniversitelerin sektör beklentilerini takip etmeleri gerektiğinin altınızı çizen Özcan, “İŞKUR’un bir diğer önemli raporu bize “Yeterli Mesleki/Teknik Bilgi ve Tecrübe Becerisinin Önde Olduğu Sektörlerin”, imalat, toptan ve perakende ticaret, konaklama ve yiyecek hizmeti faaliyetleri, inşaat, ulaştırma ve depolama, idari ve destek hizmeti faaliyetleri, mesleki, bilimsel ve teknik faaliyetler, diğer hizmet faaliyetleri, bilgi ve iletişim, insan sağlığı ve sosyal hizmet faaliyetleri gibi sektörler olduğu bilgisini veriyor. Bu raporlar öncelik ve ihtiyaçların tespit edilmesi ve bu doğrultuda eğitim planlaması yapılmasının önemini bir kez daha ortaya koyuyor. Özellikle üniversitelerin ön lisans programlarının, sektörel beklentileri iyi tespit edip bu beklentileri karşılayacak ölçüde ve düzeyde eğitim faaliyetlerini sürdürmeleri gerekiyor. Özellikle üniversiteler ön lisans kontenjanlarını bilgi ve iletişim teknolojilerinde yaşanan değişimi ve bu doğrultuda sektörün beklentilerini göz önünde bulundurarak belirlemeli. Uzun vadede karşılanamaz hale gelen nitelikli ara eleman ihtiyacı üretim ve hizmet kalitesinde önlenemez düşüşlere sebep olacaktır. Aynı zamanda ekonomik olarak yaşanabilecek sorunlar beraberinde bireysel sorunları ve neticede büyük ölçüde toplumsal sorunları beraberinde getirecektir” diyor.

“Verimin ve kalitenin öncülü nitelikli iş gücüdür”

İSÜ olarak bu doğrultuda çalışmalarına devam ettiklerini belirten Özcan, şöyle konuşuyor:

“Sonuç olarak geleceğin ara elemanı olarak yetişecek olan bireylerin üniversitelerde alacakları nitelikli eğitim sektörde nitelikli personel arayışında olan işverenler için büyük bir avantaj olacaktır.  Bu bakış açısı ile İSÜ Meslek Yüksekokulu olarak günceli takip ederek ihtiyaçları göz önünde bulundurarak planlamalarımızı bu doğrultuda yapıyoruz. Aynı zamanda eğitim öğretim faaliyetlerimizi mezunlarımızın ve iş hayatının beklentileri ile uyumlu olacak bir misyon ve vizyon ile sürdürüyoruz. Çünkü biliyoruz ki verimin ve kalitenin öncülü nitelikli iş gücüdür. Nitelikli iş gücü ise güçlü bir ekonomiyi beraberinde getiriyor. İSÜ Meslek Yüksekokulu olarak Adalet, Aşçılık, Bilgisayar Destekli Tasarım ve Animasyon, Bilişim Güvenliği Teknolojisi, Bilgisayar Programcılığı, Bilgisayar Teknolojisi, E-Ticaret ve Pazarlama Gıda Teknolojisi, Otomotiv Teknolojisi, Sivil Havacılık Kabin Hizmetleri, Uçak Teknolojisi programlarımız ile yine sektörü takip ederek bünyemize yeni kattığımız Dış Ticaret ve Elektronik Teknolojisi programlarımız ile yolumuza başarılı ile devam ediyoruz.  Her geçen gün değişmeye ve gelişmeye devam eden iş dünyası bizim için en önemli referans kaynağı olmaya devam ediyor.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Muğla İkizköy’de kömür ocağı maden sahasının büyütülmesi için Akbelen Ormanı’ndaki ağaç katliamı sürerken, dünya starı Tarkan da, “Akbelen Ormanlarını rahat bırakın” çağrısında bulundu.

Kesim işlemlerine karşı eylemlere başlayan, kesim işleminin durması için harekete geçen köylüler, çevre savunucuları, yaşam alanı aktivistleri tüm dünyanın seslerini duyması için çabalıyor. Doğa katliamına sosyal medyadan tepkiler her geçen gün artarken, dünya starı Tarkan da orman köylülülerine destek verdi. Tarkan sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Doğanın hakları var! Akbelen ormanlarını rahat bırakın! Bu katliama direnen bölgedeki herkesin yanındayım” dedi. 

OGM Personeli Ağaçları Kesiyor !

Gazeteci Timur Soykan ise, Orman Genel Müdürlüğü çalışanlarının, firmaya yol açmak için orman ağaçlarını kestiğini öne sürdü. Soykan, “Akbelen’de jandarma şirket için köylüye saldırırken ağaçları da Orman Genel Müdürlüğü katlediyor. Ormanı korumakla yükümlü OGM’nin personeli, işçisi ağaçları kesip şirkete alan açıyor. Halkın vergisiyle var olan kurumlar şirketlerin kölesi olmuş. Yazıklar olsun” dedi.

Tat Gıda Sanayi A.Ş’nin satış sürecine ilişkin bilgilendirme yapıldı.

Koç Holding A.Ş tarafından Kamuyu Aydınlatma Platformuna (KAP) yapılan açıklama şöyle:

Hibya Haber Ajansı

Gelir İdaresi Başkanlığı, depremlerin yol açtığı ekonomik kayıpların telafisi gerekçesiyle 7456 sayılı yasayla getirilen ek motorlu taşıtlar vergisinin (MTV) tahsiline ilişkin esasları belirledi.

Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında yayımlanan tebliğe göre ilgili yasanın yayımı tarihinde sicilde kayıt ve tescilli bulunan taşıtlar ile 31 Aralık 2023 tarihine kadar ilk defa tescil edilecek olan taşıtlar, bir defaya mahsus olmak üzere, 2023 yılı için tahakkuk ettirilen MTV tutarı kadar ek MTV’ye tabi olacak.

Ek MTV, birinci taksiti ilgili kanunun yayımlandığı ayı izleyen ayın sonuna kadar, ikinci taksiti 2023 yılının Kasım ayı sonuna kadar olmak üzere iki eşit taksitte ödenecek.

İlgili yasanın yayım tarihi ile 31 Aralık 2023 tarihleri arasında sicile ilk defa kayıt edilecek olan taşıtlara ilişkin ek MTV ise bu taşıtların MTV’si ile birlikte peşin olarak tahsil edilecek.

Ödemeyen aracını satamayacak, trafikten çekemeyecek

Ek motorlu taşıtlar vergisi ödenmeden trafikten çekme, hurdaya çıkarma ve yurt dışına çıkarma nedeniyle tescil kaydı kapatma işlemi yapılamayacak. Yasanın yayım tarihinden sonraki bir tarihte taşıtın satış veya devrinin yapılması ek MTV’nin mükellefini değiştirmeyecek.

Mücbir sebep hâli ilan edilen yerlerde; deprem tarihi itibarıyla tescilli olan taşıtlar, deprem nedeniyle yıkılan veya ağır ya da orta hasarlı hâle gelen binaların sahiplerine ait taşıtlar, depremlerde ağır hasar görerek kullanılamaz duruma gelen taşıtlar ile deprem nedeniyle eşi veya birinci derece kan hısımlarından birini kaybeden mükelleflere ait taşıtlar ek motorlu taşıtlar vergisinden istisna tutulacak.

Bu makale ilk olarak Ekonomim üzerinde yayımlanmıştır.

Türkiye İstatistik Kurumu TÜİK, ekonomik inanç endeksi datalarını bu sabah açıkladı. Seçim devrinde 100 puanın üzerinde seyreden endeks, Temmuz itibariyle üst üste ikinci defa düştü. Haziran ayında 101,1 puanda bulunan ekonomik itimat endeksi, Temmuz ayında 99,3 bandına geriledi.

Tüketici İtimadı Sert Düştü!

TÜİK, genel endeks ile birlikte alt başlıkları paylaşarak negatif seyrin kaynağını ortaya koydu. Haziran devrinde gerçek kesim, hizmet ve perakende ticaret bölümlerinde itimat hudutlu artış gösterirken tüketici ve inşaat kesimi metrikleri değerli ölçüde aşağı hareket etti.

Bir evvelki aya ilişkin karışık seyir Temmuz itibariyle son buldu. Yeni bilgiye nazaran bütün ekonomik aktörlere ilişkin endeksler negatif kaydedildi. Bilhassa tüketici endeksine 5 puanlık düşüş dikkat çekiyor.

TÜİK, bu sabah saatlerinde ekonomik inancın yanında dış ticaret datalarını de paylaştı. Son datalara nazaran ihracat ve ithalat sayıları paralel düşüş gösterdi.

Binance ve CEO’su CZ, ABD’li düzenleyici CFTC’nin Mart ayında ortaya attığı suçlamaları reddetti. Perşembe günü birinci karşı somut adım atıldı.

Binance, CFTC’ye meydan okuyor

Binance ve CEO’su CZ, 27 Temmuz Perşembe günü CFTC davasının reddini talep etti. Borsa temsilcileri, kelam konusu ret talebini Chicago mahkemesine sundu. Ters atak, CFTC’ye ek yetkiler veren 26 Temmuz’da geçen tasarının akabinde geldi.

Binance avukatları, CFTC’yi düzenleyici yetkisini aşmakla ve çok müdahale etmekle suçluyor. CFTC’nin ABD dışında faaliyet gösteren yabancı bireyleri ve şirketleri düzenlemeye çalıştığına, bunun yasal yetki hudutlarının ötesine geçtiğine ve yabancı hükümdarlarla yerleşik nezaket unsurlarına müdahale ettiğine dikkat çekiyor.

Başvuruya nazaran, CFTC tarafından sunulan birinci altı suçlama, gerekli yasal standartları karşılamıyor. Ek olarak, Binance’i Emtia Borsası Yasası’ndan (CEA) kaçmakla suçlayan yedinci suçlama, belgede tez edildiği üzere düzenleyicinin kendisi bu türlü bir suçlama için gerekli kaideleri yerine getiremediği için reddedilmeli.

Reddetme önergesi, CFTC’nin hem lokal hem de milletlerarası spot ticaret üzerinde düzenleyici otoriteye sahip olmadığını öne sürüyor. Binance․com’un, 2019’dan sonra ek eserleri piyasaya sürmesine ve potansiyel ABD kullanıcılarına ait evvelki kısıtlamalarına dayanarak, CEA ve CFTC düzenlemelerinin özel kayıt ve düzenleyici uyumluluk kararlarına tabi olup olmayacağını sorguluyor.

Suçlamalar CFTC’nin yargı yetkisini aşıyor

Binance’in karşı atılımda birincil argümanı, ABD’li düzenleyenin yargı yetkisi dışında hareket etmesi. Borsanın savunduğu bir başka değerli nokta, şirketin ABD merkezli olmaması, bu nedenle kanunlara tabi olmaması gerektiğiydi. Reddetme önergesinde CZ’nin ABD’de yaşamadığı da vurgulanmakta.

Mart ayında CFTC, şirketin kayıt dışı türev eserler sunduğunu sav ederek Binance’e karşı dava açtı. Düzenleyici ayrıyeten Binance’i yetersiz kontrol sağlamakla suçluyor. Ayrıyeten, emniyetli bir müşterini teşhis yahut kara para aklamayı tedbire programından mahrum olduğunu öne sürdü. Başkan borsa, CFTC davasına ek olarak ABD’de yasal zorluklarla da karşı karşıya. Kriptokoin.com’dan takip ettiğiniz üzere SEC, 5 Haziran’da borsa yeni suçlamalar yöneltti. Bundan bir gün sonra Coinbase’de sürece dahil oldu.

Son gelişmede Binance, ABD’li kullanıcılara yasa dışı emtia ticareti eserleri sunduğu tezlerini reddetti. Dosyalama CFTC’nin ABD’de faaliyet göstermeyen Binance’e ve CEO’suna açtığı dava ile çoka kaçtığı görüşüne dayanıyor. Perşembe günü ortaya çıkan reddetme önergesinde şu tabirler yer alıyor:

CFTC’nin bırakın yurtdışını, ABD’de bile spot ticaret üzerinde düzenleyici yetkisi olmadığı konusunda hiçbir tartışma yok. CFTC’nin şikayetinin ortaya koyduğu sorun, Binance․com’un 2019’da yahut sonrasında ek eserler sunmaya başladığında -ki bu noktada zati potansiyel ABD kullanıcılarını kısıtlamaya ve devre dışı bırakmaya başlamıştı- belli bir kayda ve yasal uyumluluğa tabi olup olmadığıdır. Ticaret Borsası Yasası (“CEA”) ve CFTC yönetmeliklerinin kararları – sanıkların istekli olarak kapsamlı bilgi sağladığı çok yıllı bir soruşturmanın akabinde gelen 236 paragraflık tezlere karşın – CFTC’nin şikayeti başlangıçta başarısız oluyor.

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, cumartesi ve pazar günü yapılacak Kamu Personeli Seçme Sınavı için 16 hatta ek sefer düzenleyecek

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, 29 Temmuz Cumartesi ve 30 Temmuz Pazar günü yapılacak Kamu Personeli Seçme Sınavı’na (KPSS) girecek adayların ulaşımda sorun yaşamaması için aynı gün ek seferler düzenleyecek. Bu kapsamda 170, 175, 190, 255, 265, 300, 435, 530, 600, 630, 635, 640, 645, 650, 750 ve 755 No’lu hatlar 2 gün ek sefer uygulanacak.

16 HATTA EK SEFER

Ulaşım Dairesi Başkanlığı, 29 Temmuz Cumartesi ve 30 Temmuz Pazar günü gerçekleşecek Kamu Personeli Seçme Sınavı’na (KPSS) özel ek sefer düzenleyecek. Sınava girecek adayların herhangi bir olumsuzluk yaşamaması için bu kapsamda 170, 175, 190, 255, 265, 300, 435, 530, 600, 630, 635, 640, 645, 650, 750 ve 755 No’lu hatlar 2 gün ek sefer uygulanacak. Ayrıca ek sefer yapılacak hatlar saat 17.00’ye kadar Umuttepe’ye çıkacak.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Fransa, 2. çeyrekte yüzde 0,5 büyüdü.

Bloomberg anketinde beklenti yüzde 0,1’lik büyüme istikametindeydi.

Öte yandan tüketici fiyatları ise Temmuz ayında bir yıl öncesine nazaran yüzde 5 arttı. Bu sayı Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinden bu yana en düşük düzey olarak gerçekleşti. Sonuç, analist beklentilerinin bir ölçü altında gerçekleşti.

Rakamlar, Avrupa Merkez Bankası Lideri Christine Lagarde’ın önümüzdeki aylarda Euro Bölgesi için berbatlaşan bir tablo çizmesinin ve Temmuz ayı özel bölüm faaliyetinin daralmaya işaret etmesinin akabinde geldi.

Euro Bölgesi’nin en büyük iktisadı olan Almanya, en büyük zayıf nokta olarak görülüyor.

Pazartesi günü açıklanacak bilgiler, ülkenin kış resesyonundan çıkıp çıkmadığını gösterecek. Bloomberg’in anketine katılan ekonomistler, üretimin ikinci çeyrekte daha yüksek olduğunu iddia etse de IMF, Almanya’nın bu yıl G7 ülkeleri içinde tek daralmayı yaşadığını düşünüyor.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek toplumsal medya hesabından açıklamalarda bulundu.

Şimşek, “Avrupa’nın Geleceği, Zorluklarla Yüzleşme ve Geleceği Şekillendirme” temalı Salzburg Tepesindeyiz. Tepenin global siyaset oturumunda panelist olarak; Türkiye’nin global ve bölgesel siyasetler bakımından belirleyici pozisyonunu ve Avrupa Birliği ile alakaların geliştirilerek derinleştirilmesinin değerini vurguladık. Tepenin marjında Moldova Cumhurbaşkanı Sn. Maia Sandu, AB Bütçe ve İdareden sorumlu Komiseri Sn. Johannes Hahn, Dünya Ekonomik Forumu Lideri Sn. Borge Brende ile verimli ikili görüşmeler gerçekleştirdik” dedi.

Türkiye İstatistik Kurumu TÜİK, dış ticaret bilgilerini geçtiğimiz dakikalarda resmi sitesi üzerinden paylaştı. TÜİK bilgilerine nazaran dış ticaret açığı ortadan geçen 1.5 yılın akabinde birinci kere daraldı. 2023 yılı Haziran ayında ihracat evvelki yılın birebir periyoduna nazaran %10,5 azalarak 20 milyar 904 milyon dolar, ithalat ise %17,5 daralarak 26 milyar 64 milyon dolar oldu. Yıl başından bu yana ise ihracat %1,9 düşerken ithalat %4,1 artış gösterdi.

Bir evvelki periyoda nazaran ihracatın ithalatı karşılama oranı ise değerli ölçüde düzgünleşti. 2022 Haziran ayında ihracat, ithalatın %73,9’unu karşılarken günümüzde bu metrik %80 düzeyini aştı.

Dış Ticaret Açığında Büyük Düşüş!

TÜİK datalarına nazaran dış ticaret açığı bir evvelki Haziran ayına nazaran %37,3 azalarak 5 milyar 160 milyon $ düzeyine geriledi. Yıl başından günümüze kadar olan kısımda ise toplam ticaret açığı 61.2 milyar $ olarak gerçekleşti.

TÜİK, yurt dışına gerçekleşen ihracatın hangi üretim kollarından olduğuna dair bilgileri de paylaştı. 2023 Haziran ayında ihracatta imalat sanayi %95,2 hisse alıdı. Lakin tarım-balıkçılık ve maden bölümlerinin oranı %2,8 – %1,5 ile sonlu kaldı.

İthalatta ise orta malların hissesi yıllık %10,3 düşerken tüketim mallarının oranı %8,4’ten %14 düzeyine yükseldi. Ocak-Haziran devrinde de misal eğilimler karşımıza çıkıyor.

En Çok İthalat ve İhracat Yaptığımız Ülkeler!

Türkiye İstatistik Kurumu TÜİK, ülkemizin en çok ithalat ve ihracat yaptığı ülkeleri sıraladı. İthal kalemde birinci sırayı Çin alırken gerisinden sırasıyla Rusya, Almanya, İsviçre ve İtalya geliyor.

Türkiye’nin en fazla mal ihrac ettiği birinci 5 ülke ise Almanya, ABD, Birleşik Krallık, İtalya ve Irak oldu.

Ordu’dan Japonya’ya çalışmak için Erdal Semerci aşık olduğu Japon kız Mei ile evlilik kararı aldı. Binlerce kilometre uzaklıkta aşkı bulan Erdal Semerci ve Mei çiftinin düğünü Japonya’da yapıldı. İşte Japonya’dan Türkiye’ye uzanan aşk kıssası…

Ordu’nun Çatalpınar ilçesinden olan Erdal Semerci, çalışmak üzere gittiği Japonya’da tanıştığı Mei ile dünyaevine girdi. Para kazanmak için gittiği binlerce kilometre uzaklıkta aradığı aşkı bulan genç, kız arkadaşı Mei ile evlenmeye, düğünlerini de Ordu’da yapmaya karar verdi.

ARADIĞI AŞKI JAPONYA’DA BULDU

Bir müddet evvel düğün hazırlıkları için Ordu’ya gelen ve burada dünya konutuna giren çift, keyifli olduklarını lisana getirdi. Japonya’da Mei ile tanıştıklarını belirten Erdal Semerci, “Önce tanıştık, sonrasında da evlenmeye karar verdik. Türkiye’ye geldik ve burada evlendik. Eşim de Türk düğününü çok beğendiği ve olağanüstü olduğunu söylüyor. Bundan sonra Japonya’da yaşayacağız. Eşim düğünü Japonya’da istemişti lakin ben Türkiye’de olmasını istedim. Eşim Türk yemeklerini de beğendi” dedi.

Düğünde Türk müziği eşliğinde oynayan Japon gelin Mei Semerci ise Türk düğününü çok beğendiğini söyledi.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK GÖRÜNTÜ;

Yunusların mükemmel dansı bu türlü görüntülendi!

Hindistan cevizini çoğumuz tatlılarda toz olarak tüketiyoruz. Lakin Hindistan cevizinin daha evvel kullanmadığınız bir tarafı daha olduğunu Hindistan cevizli kek tanımı ile göstereceğiz. Bağırsakları çalıştıran ve cildi güzelleştiren Hindistan cevizi suyu, birebir vakitte tanımlara lezzet katacak. Pekala Hindistan cevizi suyundan kek nasıl yapılır?

Toz olarak kullandığımız ve yeri geldiğinde ana materyal olarak öne çıkan Hindistan cevizi, şimdilerde bilinmeyen tarafıyla dikkat çekiyor. Son yıllarda sağlıktan hoşluğa, zayıflamadan püf noktalara kadar birçok alanda hayatımıza giren Hindistan cevizi; şimdilerde suyu olarak da önümüze çıkıyor. Gerilimi azaltmasıyla da bilinen Hindistan cevizi suyu, akşam konuta geldikten sonra tatlandırdığınız tanımların içinde verimli hale dönüşüyor. Pekala böylesine yararlı olan Hindistan cevizi suyunu tatlılarınızda kullanmaya ne dersiniz? Sizler için düşündüğümüz Hindistan cevizi suyundan kek tanımı ise çayınızın yanına tüketeceğiniz en verimli tatlı olacak. Haydi gelin birlikte bağırsakları çalıştıran ve güzelleştiren Hindistan cevizi suyundan kek yapımına!

HİNDİSTANCEVİZİ SUYUNDAN KEK TARİFİ

MALZEMELER

3 yumurta
1 su bardağından fazla bal
1 çay bardağı Hindistan cevizi suyu
1, 5 su bardağı kadar un
1 paket kabartma tozu
1 paket vanilya

YAPILIŞI

İlk olarak yumurtayı sarısı ve beyazı olarak ayırın. Beyaz kısmı çırparak kabartın.

Ardından azar azar bal ekleyin ve çırpın.

En son yumurta sarısı ekleyin ve karışana kadar çırpın.

Sonra öbür gereçler olan Hindistan cevizi suyu, un, kabartma tozu ve vanilya ekleyin.

Daha sona karışımı kek kalıbının içerisine dökün.

185 derece fırında 25 dakika kadar pişirin.

Keki dilediğiniz üzere süsleyip, servis yapabilirsiniz.

Afiyet olsun…

Brent petrol dar bantta fiyatlanıyor.

Petrol fiyatları, Rusya ve Suudi Arabistan’ın ihracat kısıtlamalarına ek olarak Çin devletinin ekonomik teşvikleriyle yükselmiş ve 80 dolar seviyesinin üstüne yerleşmişti.

Fed’in faiz kararı ve verilen mesajlar, piyasada sürprize neden olmazken dün gözler ABD’nin ikinci çeyrek öncü büyüme verisindeydi. Buna göre geçen çeyrekte %2 büyüyen ABD ekonomisi, ikinci çeyrekte %2,4 büyüyerek %1,8 beklentisini aştı.

Bugün ise Fed’in de değerlendirmelerinde yakından takip ettiği çekirdek PCE verisi açıklanacak. Çekirdek PCE verisinin yavaşlama göstermesi, enflasyondaki iyimser beklentileri canlı tutabilir ve Fed’in Eylül toplantısında pas geçme ihtimalini kuvvetlendirebilir.

Fed’e ilişkin iyimserlik petrol talebini destekleyebilir.

Destekler: 82,33 – 81,48 – 80,47

Dirençler: 84,01 – 84,98 – 85,78

Kaynak: İnfo Yatırım

Hibya Haber Ajansı

Dünyanın en büyük ikinci varlık yönetim şirketin Vanguard, Fed‘in ya faiz oranlarını piyasanın fiyatladığından daha uzun süre yüksek tutarak ya da parasal koşulları daha da sıkılaştırarak şahin bir duruşunu devam ettirmesini beklediğini bildirdi.

Vanguard’ın Küresel Sabit Getiri Grubu Başkanı Sara Devereux, Fed’in bu yıl yeni bir faiz artırımına gitme olasılığının yüzde 50 olduğunu söyledi. Bunun ötesinde ABD merkez bankasının, faizler konusunda “şahin bir tutumu” sürdürmesi muhtemel olduğunu belirtti.

“Fed’in yapacak çok işi var”

“Ekonomi, banka streslerine ve borç tavanı oynaklığına rağmen beklediğimizden daha fazla dayanıklılık gösterdi.” diye konuşan Devereux, “Yakın zamanda faiz indirimine gideceklerini düşünmüyoruz. Fed’in yapacak daha çok işi olabilir.” dedi.

Devereux, ekonominin beklenenden daha fazla direnç göstermesiyle birlikte yukarı yönlü riskler olduğunu ve bunun, Fed’in faiz oranlarını artırmaya devam etmesine yol açabileceğini ifade ederken daha yüksek faiz oranlarının, beklenen ekonomik yavaşlamayı daha da kötüleştirebileceğini ve hatta finansal istikrarı tehdit edebileceğini de vurguladı. Devereux, “Aşağı yönlü risk, Fed’in aşırıya kaçması ve bizi daha derin bir resesyona sürüklemesi.” diye konuştu.

Bu makale ilk olarak Ekonomim üzerinde yayımlanmıştır.

Investing.com – BIST 100 endeksi haftanın son işlem gününe %1,01 artışla 6.925,41 puandan yeni bir rekor seviyeyle başladı.

BIST 100, dün %1,66 yükseliş kaydederken günü 6.856,11 puandan kapattı. Endeksin işlem hacmi yaklaşık 145 milyar TL olurken bu hacim borsa genelinin %78’ini oluşturdu. Dünkü işlemlerde faktöring %9,54 yükselişle öne çıkan sektör oldu.

Borsa İstanbul’da haftanın ilk yarısı kısmen yatay geçilirken ikinci yarıda ivmenin hızlandığı görüldü. Nihayetinde BIST 100, haftanın son işlem gününe yeni bir rekor seviyesi belirleyerek başladı. Görünüm endeksin 7.000 puan seviyesine doğru hareketini yansıtırken Borsa İstanbul’da güne hızlı başlayan sektörlerin başında yine faktöring bulunurken endeks, ilk işlemlerde %8’e yakın yükselişle 3.000 puan seviyesine yükseldi.

Bankalar, güne pozitif başlayan diğer sektör olurken açılışta %4’e yakın yükseliş kaydetti. Finansallar, holding ve kobi sektörü de güne %1 bandında yükselişle başladı. Güne ekside başlayan endeksler; Bilgi teknolojileri, spor ve metal ürünleri oldu.

BIST 100’de güne hızlı başlayan şirketler

BIST 100 endeksinde güne yükseliş başlayan hisselerin başında GSDHO, TTRAK, ECZYT, TSKB ve IPEKE yer aldı. Güne düşüşle başlayan hisseler ise PENTA, SELEC, SMRTG, FROTO ve ALFAS olarak sıralandı.

Borsa İstanbul’un yeni şirketlerinden KLSER, ATAKP ve FZLGY ile birlikte güne tavan fiyatında başlayan GSDHO ile birlikte VAKFN oldu. AVHOL ve FORTE payı ise PENTA ile birlikte açılışta en çok düşen hisseler olarak görüldü.

Haftanın son iş gününde Asya endeksleri karışık bir seyre sahipti. Japonya Merkez bankası faizde değişikliğe gitmedi. Nikkei 225, yarım puana yakın gerilerken Asya’nın geri kalanında Çin endekslerinin pozitif seyir kaydettiği görüldü. ABD endeksleri, dün günü ekside kapattı. Avrupa borsaları ise güne satıcılı seyirle başladı.

Küresel piyasalarda bugün ABD PCE fiyat endeksi takip edilecek. Yurt içinde ise ekonomik güven endeksi yayımlanacak. Ayrıca bugün TCMB’nin enflasyon raporu ve Merkez Bankası başkan yardımcıları değişikliğinin de piyasa tarafından fiyatlanmaya devam edeceği görülebilir.

Hisse senetlerinin borsa verileri, adil değeri, sağlık durumu ve profesyonel grafikler başta olmak üzere yatırımlarınızdan kazançlı çıkmanıza yardımcı olacak tüm araçlar InvestingPro’da. Katılmak için tıklayın.

Son ayların onaylanmış takviye düzeylerinde süreç gören 5 altcoin, önümüzdeki günlerde bir ‘boğa patlaması’ için yer hazırlıyor. Tarihî datalara göz atan teknik analistler, bilhassa BNB ve XLM grafiklerine dikkat çekiyor…

Binance listeli bu 5 altcoin fırsat bölgesinde süreç görüyor

BNB Coin (BNB)

BNB Coin fiyatı, birkaç durumda son derece güçlü olduğu kanıtlanan bir alanı test ediyor. Fiyat 225 dolar bölgesini her test ettiğinde, bunu yükseliş fiyat hareketi izledi. Bu nedenle, şu anda misal bir fiyat hareketi izlerse, bir sonraki gaye yaklaşık %40 ila %50’lik bir artışla 325 ila 335 doları hedefleyecek. Bu nedenle, long bir konum, aşağıdaki grafikte gösterildiği üzere birinci gaye 258,3 dolar ve akabinde daha yüksek gayeler olmak üzere 232,5 doları hedefliyor. BNB şu anda 240 dolar bölgesine süreç görüyor.

Chainlink (LINK)

Yıl boyunca LINK, 5.5 ile 9 dolar ortasında çok istikrarlı bir formda süreç gördü. Şu anda 8 doların üzerinde güç topluyor. Burada asıl soru, birden fazla başarısız teşebbüsün akabinde fiyatın bu sefer direncin üzerine kalıp kalamayacağıdır. Bu nedenle, 10 doların üzerinde bir günlük kapanış, yükseliş eğilimini netleştirecek. Yaklaşık bir yıldır yatay seyreden LINK fiyatı göz önüne alındığında, patlayıcı hareket beklentileri artıyor.

Stellar Lumens (XLM)

Geçtiğimiz iki ayda XLM, piyasa pahası ve fiyat yararı açısından öne çıktı. Son sekiz haftalık devirde tabandan tepeye %110’luk kayda kıymet bir fiyat artışı kaydetmeyi başardı. Bununla birlikte, son trendler, XLM’nin gerisindeki yükseliş momentumunun zayıfladığını gösteriyor.

Son trendlere karşın, süreç hacimleri aylık düşük düzeyin değerli ölçüde üzerinde kalmaya devam ediyor. Bu da daima piyasa ilgisine işaret ediyor. Ek olarak, Santiment’in bilgilerinden yüklü hassaslıkta hafif bir artış, yükseliş iyimserliğine işaret ediyor. Son günlerde yükselen toplumsal hakimiyet metriği, Stellar’ın yakın vakitte Changera Uygulamasına yaptığı genişleme nedeniyle büyük ilgi görüyor.

Üstelik Stellar, resmi X hesabında duyurulduğu üzere piyasa hakimiyetini genişletmeye devam ediyor. Stellar tabanlı USD Coin (USDC) stablecoin’e artık 322.000 off-rampa pozisyonundan erişilebilir. Bu erişilebilirlik, sadece 30.180 pozisyonda bulunan Ethereum’daki USDC’ninkinden çok daha fazladır.

Teknik açıdan XLM, 50 günlük EMA altına düşerek 0,14 dolardan yatay dayanak çizgisine yaklaştı. Fakat, boğalar bunu dalmak için çıkarlı bir fırsat olarak gördüler. Devreye girerek düşüşü satın aldılar ve fiyatı 50 günlük EMA çizgisinin üzerine çıkardılar. XLM fiyatı birden fazla Fib kanalının üzerine çıkarak yükselmeye devam etti. Fiyat, son vakitlerde 0,16 doları aştığı için daima olarak kritik direnç çizgisine yaklaşıyor.

Alıcılar mevcut yükseliş trendini sürdürmeyi başarır ve XLM fiyatını 0,183 dolardaki kritik direnç çizgisinin üzerine çıkarırsa, muhtemelen daha fazla long durum açılacaktır. Bu da üst istikametli kanal modelini 0,21 – 0,22 dolar ortasında test edecek. Yükselen EMA20 trend çizgisi ve müspet bölgedeki RSI, ileride potansiyel bir kırılma ivmesi olduğunu gösteriyor. Bununla birlikte, XLM fiyatı 0,138 dolar dayanak düzeyinin altına düşerse önemli bir düşüş eğilimi oluşacak. Bu da 0,125 dolar civarında bir konsolidasyona yol açıyor.

XRP (XRP)

Geçtiğimiz iki hafta boyunca XRP , bu ayın başlarındaki makro kırılmanın akabinde yeni bir yükseliş basamağı beklentilerine yol açan bir düzeltme periyodu yaşadı. Bu optimist görünüm, genel likiditesini destekleyen kripto borsalarındaki artan listeleme ve ticaret çiftlerinden kaynaklanmaktadır.

Analist Crypto Tony, XRP boğalarının direnç bölgesini yaklaşık 0,726 dolardan başarılı bir halde takviyeye çevirmesi gerektiğini söylüyor. Bu değişim onaylandıktan sonra, önümüzdeki günlerde ortaya çıkması beklenen bir durum için yer hazırlayacak.

Bu ortada, XRP için görünüm olumlu görünse de, bir dereceye kadar belirsizlik devam ediyor. Bu da yatırımcıların dikkatli olmasını gerektiriyor. Crypto Tony, XRP fiyatı yaklaşık 0,69 dolar dayanak düzeyinin altına düşerse, kelam konusu durumun geçersiz olacağını belirtiyor.

Cardano (ADA)

ADA fiyatı, neredeyse iki aydır yükselen bir trend çizgisinde kalmayı başardı. Olumlu görünüm, 13 Temmuz’un Ripple zaferinden uzun mühlet geçmesine karşın geçerliliğini koruyor.

Fiyat açısından ADA, yükseliş trendi çizgisinde konsolide olmaya devam ederken 10 Haziran’dan bu yana %40 artış gösteriyor. Olumlu tarafı, yatırımcılar kısa rallilerden süratle kar elde ederken, fiyat tutunmayı başardı. Örnek olarak, 13 Temmuz’daki %30’luk artıştan elde edilen kazanımların birden fazla zati rezerve edildi. Alıcılar ve satıcılar trafikle gayret ederken, ADA fiyat hareketi artık bir flama dolduruyor.

Bununla birlikte, Cardano fiyatı için genel görünüm yükselişini sürdürüyor. Santiment bilgileri, ADA’nın geliştirme faaliyetinde üçüncü sırada yer aldığını gösteriyor. Altcoin, piyasa kapitalizasyon metriklerinde en büyük altcoin olan Ethereum’u (ETH) yenerek performans övgüye paha.

Özellikle, Cardano ağının geliştirme faaliyeti, yıl içinde birkaç tepe kaydetti. 14 Nisan’dan bu yana geliştirme faaliyeti %30 arttı. 27 Temmuz prestijiyle 59,01’den 77,21’e yükseldi. Bu metrik, projenin GitHub üzerindeki saf geliştirmeyle ilgili olayların sayısını gösterir.

ADA fiyat tahmini

Günlük grafiğe nazaran, ADA piyasasında yükseliş ivmesi devam ederse Cardano fiyatı teknik formasyondan çıkabilir. 50 günlük EMA’nın 0,30 dolarda başarılı bir formda aşılması, ADA’nın 0,32 dolara ulaşması için önündeki pürüzleri temizleyecek. 0,35 dolara ek bir boğa koşusu, mevcut pozisyondan %15’lik bir tırmanış manasına geliyor.

Öte yandan, ivme azalırsa, Cardano fiyatı aşağı taraflı bir hareketle üçgenin alt sonunu aşabilir. Bu da potansiyel olarak aşağı istikametli hareketleri genişleyerek 7 Temmuz’un tabanlarına 0,27 dolara yol açacak. Bu senaryo mevcut fiyattan %10 düşüş temsil ediyor.

Ekonomik güven endeksi Haziran ayında 101,1 iken Temmuz ayında %1,8 oranında azalarak 99,3 değerini aldı.

Bir önceki aya göre Temmuz ayında tüketici güven endeksi %5,9 oranında azalarak 80,1 değerini, reel kesim (imalat sanayi) güven endeksi %0,8 oranında azalarak 104,9 değerini aldı.

Hizmet sektörü güven endeksi %0,6 oranında azalarak 117,3 puana inerken perakende ticaret sektörü güven endeksi %2,6 oranında azalarak 114,7 oldu.

İnşaat sektörü güven endeksi ise %0,9 oranında azalarak 88,1 puana geriledi.

Hibya Haber Ajansı

• Bugüne kadar daha çok turistik değerleriyle ön plana çıkan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) son yıllarda başta Türkiye olmak üzere dünyanın dört bir köşesinden öğrencilerin gözdesi olmaya başladı. 
• 42 yılda anaokulundan liseye 4.5 milyonu aşkın gencin eğitim gördüğü Final Eğitim Kurumları’nın 2015 yılında açtığı Uluslararası Final Üniversitesi (UFÜ) de KKTC’de öğrenim görmek isteyen gençlerden büyük ilgi görüyor. 

Turizm adası Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Akdeniz iklimi ve doğal güzelliklerinin yanı sıra, büyük uluslararası kuruluşların yatırımlarıyla bölgede bir eğitim merkezi haline geliyor. Hem uluslararası eğitim almak hem de memleketlerinden çok da uzaklaşmak istemeyen gençler KKTC üniversitelerini tercih ediyor. Son dört yıldır 10 bin civarında seyreden toplam Kıbrıs kontenjanı diğer ülke kontenjanlarındaki azalmanın aksine bu sene 12 bine ulaştı.

KKTC’ye artan bu ilginin sebeplerini ve gençleri nasıl bir yaşamın beklediğini Doç. Görkem İldaş’ın hazırlayıp sunduğu Yolun Başındayken programına katılan Final Eğitim Kurumları Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Taşel anlattı. 42 yıldır anaokulundan liseye 4.5 milyondan fazla öğrencinin eğitim gördüğü Final Eğitim Kurumları’nın 2015 yılında DMG-Akgünler Grubu işbirliği ile KKTC’de Uluslararası Final Üniversitesi’ni kurduğunu söyleyen Taşel, kurs ve okullardan sonra kısa sürede dünya çapında bir üniversite yaratma yolunda olmanın gururunu yaşıyor. Taşel, gençlerin neden KKTC’de eğitim görmeyi tercih ettiklerini şöyle anlatıyor:

“En önemli sebeplerden biri bütçe… Kıbrıs’a Türkiye’den gelen öğrenciler ücretlerini TL ile ödüyor. Artışları da Türkiye’deki gibi enflasyon üzerinden gerçekleşiyor. Dolayısıyla öğrenci harcının dövizle hiçbir alakası yok. Türkiye’deki ekonomik gerçekler dikkate alınarak yıllık artışlar gerçekleşiyor. Eğitim ücreti şu anda Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde Türkiye’den çok çok düşük düzeyde. Kıbrıs’ta 100 bin öğrenci var. Bunun yaklaşık 40 – 45 bini Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti öğrencilerinden oluşuyor. Geri kalan daha büyük bölümü yani yüzde 55 – 60’ı da diğer 110 ülkeden gelen öğrenciden oluşuyor. Onlar dövizle ödeme yapıyorlar.”

KKTC’DE YAŞAM DAHA UCUZ

“Yaşam olarak da büyük kentlere göre daha ucuz, küçük kentlere göre biraz daha pahalı kalır. İstanbul’daki ev kiraları ile karşılaştırdığınızda Girne’de, Lefkoşa’daki ev kiraları daha düşüktür. Öğrenci iki kişi kaldığında 5.000-6.000 liraya kalabilir evde. Yurt imkanı da oldukça fazla. Adada KYK yurtları da var. Ancak daha çok özel yurtlar var ve bu yurtların ücretleri de mesela İstanbul’la kıyasladığınızda neredeyse yarı yarıya diyebilirim.” 

BURS OLANAKLARI YÜKSEK

Final Eğitim Kurumları Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Taşel özellikle burs olanaklarının fazla olması nedeniyle de öğrencilerin KKTC’yi tercih ettiğini belirtiyor:

“Türkiye’deki vakıf üniversitelerinin de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki üniversitelerinde yüzde 15 oranında yüzde 100 burslu öğrenci okutma mecburiyeti var. Dolayısıyla her okulun en az yüzde 15 tam burslu öğrenci okuttuğunu söyleyebiliriz. Hatta bazı üniversiteler bu oranı daha da arttırarak yüzde 20’ye çıkarıyor. Mesela bizim öyle bölümlerimiz var ki diyelim 20 kişi alıyorsa 10 kişi tam burslu, 10 kişi yüzde 50 burslu. Dolayısıyla burs imkanı oldukça yüksek, hatta yüzde 50 burslu bölümlerini de dikkate alırsak neredeyse orayı kazanan öğrencinin yüzde 90’ı ya yarı burslu ya tam burslu okumuş oluyor. Burs imkanı kuzey Kıbrıs’ta sadece bizim üniversitemizde değil, bütün üniversitelerde oldukça yüksek düzeyde diyebilirim.” 

İNGİLİZCE AVANTAJI

Uluslararası Final Üniversitesi’nde eğitim dilinin bölümlere göre değiştiğini belirten Taşel, “Hem Türkçe bölümlerimiz var hem de İngilizce öğretim yapan bölümlerimiz var. Türkiye’ye yönelik çalışma yapan bölümler daha çok Türkçe, diğerleri de İngilizce. Mühendisliklerin tamamı, İktisadi İdari Bilimlerin tamamı İngilizce öğretim yapıyor. İngilizce ağırlığı çok fazla ve Türkçe bölümleri okuyanların da İngilizceyi öğrenme ihtimali çok daha yüksek. Çünkü kampusun içerisinde çok farklı dillerde insanlar var ve bunlar genelde İngilizce konuşuyor.” diyor. Taşel, Türkiye’deki bazı bölümlere baraj uygulamasının KKTC için de geçerliği olduğuna dikkat çekiyor:

“Bu konuda bazen çok yanlış değerlendirmeler yapılıyor. Sanki Kıbrıs’taki üniversite daha düşük, daha kalitesiz öğrenci alıyormuş gibi… Türkiye’deki barajlar neyse, orada da aynı barajlar var. Belki bazı üniversitelere göre biraz daha düşük puan olabilir ama Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde olup buradan daha yüksek puanda kalan vakıf üniversitelerinden çok sayıda bölüm var. Bizde var mesela.” 

ÇİFT DİPLOMA ŞANSI

Kıbrıs’ta yerleşik akademisyen sayısının yüzde 70 – 80 oranına ulaştığını, Türkiye’den de karşılıklı akademisyenlerin gidip geldiğini söyleyen İbrahim Taşel, uluslararası işbirliklerinin öğrencilere çift diploma olanağı sunduğunu belirtiyor:

“Daha çok İngiltere, İrlanda ve İskoçya’daki partner üniversitelerle çift diploma programı uyguluyoruz. Üç yıl Kıbrıs’ta bir yıl İngiltere’de okuyarak hem İngiltere diploması hem Kıbrıs’tan bizim okulumuzun diplomasını alabiliyor. Okulumuz YÖK onaylı olduğu için diplomaları da dünyanın her yerinde geçerli. Çift anadal ve yandal olanaklarımız da YÖK’ün kuralları çerçevesinde mevcut.”

KKTC HUZURLU VE GÜVENLİ

İbrahim Taşel Kıbrıs’ı hem çok kültürlülük hem de güven açısından tam bir öğrenci adası olarak tanımlıyor:

“Kıbrıs güvenli bir yer. Çok fazla polisiye vakaya rastlamazsınız. Yurtlar çok disiplinli ve düzenli bir şekilde takip edilir. Bunun dışında Kıbrıs’ta öğrencinin vakit geçireceği, çok sayıda sosyal mekan, kafeterya vardır. Kıbrıs’ta bir öğrencinin kötü bir alışkanlık kazanması aslında hiç de söz konusu değildir. Büyük kentlerin karmaşasına göre orası çok dingin gelir öğrenciye, sakin gelir, doğayla iç içe gelir. Hatta başlangıçta biraz fazla sakin gelir ama okulu bitirdikten sonra her tatilini Kıbrıs’ta geçirmeye başlar. Kıbrıs alışkanlık yapar.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yılbaşından bu yana hedeflediği 2.000 dolara, Fed’in güçlü faiz artışları nedeniyle bir türlü ulaşamayan ons altın için durgunluk sona ermek üzere. Fed’in faiz artışında perdenin inmek üzere olması ve dünyanın en büyük altın tüketicisi Hindistan’da yaklaşan düğün sezonunun, kurumsal yatırımcıları altına davet etmesiyle fiyatlarda yükseliş beklentisi güçlü.

Kısa vadede ise teknik görünümde değişim içinse 1.980 dolar barajının aşılması bekleniyor.

25 puan faiz artışıyla fiyat 1.982 dolara çıktı

Ons altın, Fed Başkanı Jerome Powell‘ın faizin 25 baz puan arttığı FOMC toplantısı sonrasında yaptığı açıklamalarla birlikte doların zayıflamasından destek aldı. Ons altında fiyat, 20 Temmuz’dan bu yana ilk kez 1.982 dolar seviyesinin üzerini test etti.

Fakat teknik açıdan önemli bulunan 1.980 dolar seviyesinin üzerinde kalıcı olmayan sarı metal, buradan satış gördü. Fiyatın 1.950 destek seviyesinin altına inip daha sonra ekonomik sinyallere bakarak yükselişine kaldığı yerden devam etmesi olasılıklar arasında. Anlamlı fiyat yükselişi için 1.987 dolar direncinin aşılması gerekiyor.

Hindistan, fiyatların güçlenmesi için önemli bir faktör olacak

State Street Global Advisors baş altın stratejisti George Milling Stanley, yaz aylarında bekle gör politikası izleyen kurumsal yatırımcının faiz artışlarının durduğuna ikna olması ve Hindistan’da beklenen talep artışı nedeniyle yaz sonunda sarı madene ilgisinin artacağını belirtiyor. Milling-Stanley, “Özellikle Ekim ayı civarında gelen ve yaklaşık altı ay süren Hint düğün sezonuna geçtiğimizde, altında yükseliş yarışına başlayacağımızı düşünüyorum.” diyor.

JPMorgan, 2024 yılında yeni rekorlar bekliyor

Uzun vadede ise rekor beklentisi güçlü.

Amerikan finans kuruluşu JPMorgan, ons altın fiyatının 2024 yılında yeni rekorlar kırmasını bekliyor.

Kuruluş, ABD’de olası bir resesyon öncesinde altın için bir fırsat gördüğünü ve faiz oranlarının düşmeye başlamasıyla, fiyatların yıl sonuna kadar 2.000 dolar/ons seviyesini, 2024’ün son çeyreğinde ortalama 2.175 doları görmesini bekliyor.

Çin’in üretimi 554 tona çıktı

Çin’in altın tüketimi, yılın ilk yarısında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 16,37 artışla 554,88 ton oldu.

Çin devlet televizyonu CCTV’nin verdiği habere göre aynı dönemde üretim, yıllık yüzde 2,24 artışla 178,6 tona ulaştı. China Gold Association, altın işletmelerinin üretiminin 2023’ün ilk yarısında normale döndüğünü ve büyük ölçekli altın işletmelerinin, yüksek kaliteli altın kaynaklarını daha da yoğunlaştıracak olan birleşme ve satın almaları aktif olarak teşvik ettiğini bildirdi.

Bu makale ilk olarak Ekonomim üzerinde yayımlanmıştır.

Investing.com – BIST 100 endeksi haftanın son işlem gününe %1,01 artışla 6.925,41 puandan yeni bir rekor seviyeyle başladı. 

BIST 100, dün %1,66 yükseliş kaydederken günü 6.856,11 puandan kapattı. Endeksin işlem hacmi yaklaşık 145 milyar TL olurken bu hacim borsa genelinin %78’ini oluşturdu. Dünkü işlemlerde faktöring %9,54 yükselişle öne çıkan sektör oldu. 

Borsa İstanbul’da haftanın ilk yarısı kısmen yatay geçilirken ikinci yarıda ivmenin hızlandığı görüldü. Nihayetinde BIST 100, haftanın son işlem gününe yeni bir rekor seviyesi belirleyerek başladı. Görünüm endeksin 7.000 puan seviyesine doğru hareketini yansıtırken Borsa İstanbul’da güne hızlı başlayan sektörlerin başında yine faktöring bulunurken endeks, ilk işlemlerde %8’e yakın yükselişle 3.000 puan seviyesine yükseldi. 

Bankalar, güne pozitif başlayan diğer sektör olurken açılışta %4’e yakın yükseliş kaydetti. Finansallar, holding ve kobi sektörü de güne %1 bandında yükselişle başladı. Güne ekside başlayan endeksler; Bilgi teknolojileri, spor ve metal ürünleri oldu.

BIST 100’de güne hızlı başlayan şirketler

BIST 100 endeksinde güne yükseliş başlayan hisselerin başında GSDHO, TTRAK, ECZYT, TSKB ve IPEKE yer aldı. Güne düşüşle başlayan hisseler ise PENTA, SELEC, SMRTG, FROTO ve ALFAS olarak sıralandı. 

Borsa İstanbul’un yeni şirketlerinden KLSER, ATAKP ve FZLGY ile birlikte güne tavan fiyatında başlayan GSDHO ile birlikte VAKFN oldu. AVHOL ve FORTE payı ise PENTA ile birlikte açılışta en çok düşen hisseler olarak görüldü. 

Haftanın son iş gününde Asya endeksleri karışık bir seyre sahipti. Japonya Merkez bankası faizde değişikliğe gitmedi. Nikkei 225, yarım puana yakın gerilerken Asya’nın geri kalanında Çin endekslerinin pozitif seyir kaydettiği görüldü. ABD endeksleri, dün günü ekside kapattı. Avrupa borsaları ise güne satıcılı seyirle başladı. 

Küresel piyasalarda bugün ABD PCE fiyat endeksi takip edilecek. Yurt içinde ise ekonomik güven endeksi yayımlanacak. Ayrıca bugün TCMB’nin enflasyon raporu ve Merkez Bankası başkan yardımcıları değişikliğinin de piyasa tarafından fiyatlanmaya devam edeceği görülebilir.

Gelir İdaresi Başkanlığı, depremlerin yol açtığı ekonomik kayıpların telafisi gerekçesiyle 7456 sayılı yasayla getirilen ek motorlu taşıtlar vergisinin (MTV) tahsiline ilişkin esasları belirledi.

Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında yayımlanan tebliğe göre ilgili yasanın yayımı tarihinde sicilde kayıt ve tescilli bulunan taşıtlar ile 31 Aralık 2023 tarihine kadar ilk defa tescil edilecek olan taşıtlar, bir defaya mahsus olmak üzere, 2023 yılı için tahakkuk ettirilen MTV tutarı kadar ek MTV’ye tabi olacak.

Ek MTV, birinci taksiti ilgili kanunun yayımlandığı ayı izleyen ayın sonuna kadar, ikinci taksiti 2023 yılının Kasım ayı sonuna kadar olmak üzere iki eşit taksitte ödenecek.

İlgili yasanın yayım tarihi ile 31 Aralık 2023 tarihleri arasında sicile ilk defa kayıt edilecek olan taşıtlara ilişkin ek MTV ise bu taşıtların MTV’si ile birlikte peşin olarak tahsil edilecek.

Ödemeyen aracını satamayacak, trafikten çekemeyecek

Ek motorlu taşıtlar vergisi ödenmeden trafikten çekme, hurdaya çıkarma ve yurt dışına çıkarma nedeniyle tescil kaydı kapatma işlemi yapılamayacak. Yasanın yayım tarihinden sonraki bir tarihte taşıtın satış veya devrinin yapılması ek MTV’nin mükellefini değiştirmeyecek.

Mücbir sebep hâli ilan edilen yerlerde; deprem tarihi itibarıyla tescilli olan taşıtlar, deprem nedeniyle yıkılan veya ağır ya da orta hasarlı hâle gelen binaların sahiplerine ait taşıtlar, depremlerde ağır hasar görerek kullanılamaz duruma gelen taşıtlar ile deprem nedeniyle eşi veya birinci derece kan hısımlarından birini kaybeden mükelleflere ait taşıtlar ek motorlu taşıtlar vergisinden istisna tutulacak.

Bu makale ilk olarak Ekonomim üzerinde yayımlanmıştır.

Şeftalili Crumble Tarifi

Güzel yaz günlerinin lezzetli tatlarından biri olan şeftalili crumble ile sofralarınıza güç ve tat dolu bir seçenek eklemeye ne dersiniz?

Şimdi sizin için adım adım şeftalili crumble tanımını paylaşıyoruz.

Malzemeler:

• 5 adet olgun şeftali
• 3 yemek kaşığı esmer şeker
• Yarım çay kaşığı toz tarçın
• 1 tatlı kaşığı vanilin
• 1 yemek kaşığı nişasta

Krupiye için:

• 8 yemek kaşığı tam buğday unu
• 4 yemek kaşığı soğuk tereyağı
• 2 yemek kaşığı pudra şekeri

Servis için:

• 4 top vanilyalı dondurma

Crumble Tatlısı Nasıl Yapılır?

1. Şeftalileri yıkayıp çekirdeklerini çıkarın ve iri modüller halinde doğrayın. Şeftalileri geniş bir karıştırma kabına alın ve üzerine esmer şeker, tarçın, vanilini ve mısır nişastasını ekleyin. Tüm malzemeyi güzelce karıştırın.
2. Hazırladığınız şeftali karışımını uygun bir fırın kabına dökün ve düzgünce yayın.
3. Crumble için un, soğuk tereyağı ve pudra şekerini bir kaba alın. Parmaklarınızla yavaşça yoğurarak kırıntılı bir kıvam elde edin.
4. Hazırladığınız kırıntı karışımını şeftalilerin üzerine serpiştirin, böylelikle tatlımızın üst katmanını oluşturun.
5. Tatlınızı buzdolabında 8-10 saat dinlendirebilirsiniz. Pişirme öncesinde buzdolabında yaklaşık 1 saat bekletmek, lezzetlerin daha uygun harmanlanmasına yardımcı olur.
6. Önceden ısıtılmış 180 derece fırında, tatlı üzeri kızarana ve içi yavaşça kıvam alana kadar yaklaşık 25-30 dakika pişirin.
7. Fırından çıkan sıcacık krupiye tatlısını, 15 dakika kadar dinlendirin. Servis tabaklarına alıp üzerine vanilyalı dondurma koyarak servis yapın.
8. Şeftalili crumble, soğuk dondurma ile mükemmel bir ahenk sağlayacak ve konuklarınızı büyüleyecektir.

Afiyet olsun!

Kınık ilçesi Musacalı mahallesi ormanlık alanda başlayarak geniş bir alana yayılan orman yangını müdahale ekiplerinin üstün gayret i ile söndürüldü. Yangının başlama anından itibaren alanda ekipler ile mücadele eden Kınık Belediye Başkanı Dr. Sadık Doğruer “İlçemizde yaşanan orman yangınına anında müdahale ederek, can siperhane üstün bir gayret gösteren yangın söndürme ekipleri ve vatandaşlarımıza minnettarım.” dedi.

Kınık Belediye Başkanı Dr. Sadık Doğruer ilçede yaşanan orman yangını hakkında bilgi vererek, olası bir felaketin devlet millet el ele vererek önlendiğini belirtti.

Başkan Doğruer “İlçemiz Musacalı Mahallesi’nde 14:00 civarında balya makinesinin yanması ile ortaya çıktığı düşünülen orman yangını rüzgarın etkisiyle kısa sürede Balabanlı, Sucahlı, Karatekeli ve Çiftlikköy bölgelerindeki ormanlık alana yayıldı. Yangına, İzmir Orman Bölge Müdürlüğümüz 9 helikopter, 12 yangın söndürme uçağı, 39 arazöz, 18 su tanker i; İzmir İtfaiye Daire Başkanlığımız 7 su tankeri ve 5 itfaiye arazözü, Devlet Su İşleri 2 paletli iş makinası, İzmir il Jandarma Komutanlığımız 18 Jandarma Asayiş Timi, 2 trafik Timi olmak üzere 81 personel ve 1 TOMA aracı; İzmir İl Emniyet Müdürlüğümüz 9 TOMA aracı; Karayolları 2.Bölge Müdürlüğümüz 3 iş makinesi ve çevre ilçe belediyeleri 14 iş makinesi ve arazöz ile müdahale etti. Çok sayıda vatandaşımız, belediyelerimiz ve kamu kurumlarımız yangını yakından takip ederek, yardım taleplerini ilettiler. Devletimiz bütün imkanları ile alanda mücadele etti olası bir felaketin önüne geçmiştir. Orman yangınları coğrafyamızın bir gerçeğidir, hem tedbir alma noktasında, hem müdahale noktasında ilçemizde azami bilince sahip olan hemşehrilerimizi konu hakkında daha bilinçli hale getirmek için çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Orman yangınına anında müdahale ederek, can siperhane üstün bir gayret göst eren yangın söndürme ekipleri ve vatandaşlarımıza minnettarım. Yangın nedeniyle herhangi bir can kaybı ve yaralanma olayının yaşanmaması, herhangi bir yerleşim yeri ve meskenin zarar görmemesi bizim için en büyük teselli olmuştur. Ancak ormanda yanan her bir canlının acısını derinden hissetmekteyiz. Ormanda yanan her canlı, canımızı yakmıştır. Dilerim tekrarını yaşamayız. Orman Teşkilatı başta olmak üzere emeği geçenlere gönülden teşekkür ediyorum.” dedi.

Yangın anında tedbiren Balaban, Karatekeli, Çiftlikköy ve Sucahlı mahallelerinde yaşayan toplam 588 vatandaş ve köylerde bulunan canlı hayvanlar tahliye edilerek Kınık’taki Öğretmen Evi’nde misafir edildi.

Gece saat 03.00 sıralarında etrafı çevrilen yangın, sabah saatlerinde tamamen kontrol altına alındı. İzmir Orman Bölge Müdürlüğü v e Kınık ilçe Orman müdürlüğü ekipleri bölgede soğutma çalışmalarına devam ediyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Her zaman kaliteli ve ödüllü yapımları izleyicilerine sunan TOD, ağustos ayında da yeni orijinal içerikleri, sürükleyici dizilerin yeni sezonları ile Türkiye’de ve TV’de ilk kez gösterilecek heyecan dolu filmlerle yaz keyfini sürdürecek!

TOD’un, ağustos ayında hepsi birbirinden sürükleyici ve eğlenceli filmleri arasında; John Carpenter’ın efsanevi 1978 yapımı meşhur “Halloween” filmindeki olayların 40 yıl sonraki devamı niteliğinde çekilen üçlemenin son halkası ve serinin 11. filmi ‘‘Cadılar Bayramı Sona Eriyor (Halloween Ends)”, yakışıklı oyuncu Jonathan Rhys Meyers’in başrolde oynadığı, her anı gerilim yüklü ve heyecan dolu “Huzursuzluk (Disquiet)“, katıldığı farklı festivallerde toplam 9 ödül ve 23 adaylığı bulunan nefes kesen suç ve gerilim filmi “Suçlu Emily (Emily the Criminal)”, 2023 En İyi Animasyon Oscar ve Altın Küre adayı olmayı başaran, eğlence dolu animasyon filmi “Ayakkabılı Deniz Kabuğu Marcel (Marcel the Shell with Shoes On)” TV’de ilk kez TOD ekranlarına gelecek. Guido Maria Brera’nın romanından uyarlanan ve bir Amerikan bankasının İtalya’daki ticari işlemler bölümünün başında bulunan Massimo Ruggero ve bankanın CEO’su Dominic Morgan’ın dünyasını anlatan “Devils” dizisinin beklenen 2. sezonu da Ağustos ayında TOD ekranlarına gelecek diziler arasında yer alıyor. 

Yepyeni TOD ORIGINALS içeriği “Sudaki İzler: Masmavi” 

• Tüm deniz tutkunlarının artık çok iyi bildiği deneyimli dalgıç ve belgeselci Savaş Karakaş tarafından hazırlanan “Sudaki İzler” belgesel kuşağının yepyeni serisi “Masmavi” denizlerimizin geleceği için gösterilen her türlü çabayı ekrana taşıyarak çözümün bir parçası olmayı hedefliyor. Seride istilacı türlerden iklim değişikliğine, mercan ve deniz çayırı rehabilitasyonundan hayalet ağlara kadar, geniş bir konu yelpazesi ele alınıyor.  Mavi dünyanın ve deniz tutkunlarının her bölümünü zevkle izleyeceği sekiz bölümden oluşan ağustos ayının yepyeni TOD ORIGINALS içeriği “Sudaki İzler: Masmavi” serisi, 29 Ağustos’tan itibaren her Salı 1 bölümüyle TOD ekranlarında olacak.

Entrikalarla dolu “Devils” yeni sezon! 

• Guido Maria Brera’nın romanından uyarlanan “Devils”, Amerikan bankasının İtalya’daki ticari işlemler bölümünün başında bulunan Massimo Ruggero ve bankanın CEO’su Dominic Morgan’ın entrika ve sırlar dolu dünyası anlatıyor. Dizinin 2. sezonunda yeni Çinli ortaklar, milyonlarca insanın verilerinin teknolojik kontrolü için Çin ile ABD arasında sessiz bir savaş başlatmak için ihanet etmeye hazırken heyecan dolu bir yolculuk başlıyor. “Devils” 2.sezonu ile 16 Ağustos’tan itibaren her Çarşamba TOD’da yayınlanacak.

Sıra dışı bir kara komedi!

• Kara komedi tarzındaki “The Righteous Gemstones” dizisi ekranda misyonerlik yaparak bağış toplayan dünyaca ünlü Gemstone ailesinin içine girdiği kaosu eğlenceli bir dille anlatıyor. Usta oyuncu John Goodman’ın (Eli Gemstone) ailenin temel taşı olduğu dizinin yapımcısı ve başrol oyuncularından bir diğeri ise Danny McBride (Jesse Gemstone). Dizinin yepyeni 3. sezonunda, uzun süredir kayıp olan kuzenleri ortaya çıkınca, kardeşler Gemstone mirasını korumak için birlikte çalışmak zorunda kalacaklar. “The Righteous Gemstones” 4 Ağustos Cuma gününden itibaren, her Cuma iki yeni bölüm üst üste TOD’da yayınlanacak. 

Ağustos ayında sinema keyfi TOD’da!

• Orijinali 1978 yılına ait John Carpenter imzalı kült korku filmi “Halloween” serilerinin 11. ve son filmi “Cadılar Bayramı Sona Eriyor (Halloween Ends)”, filmin unutulmaz karakteri Laurie Strode (Jamie Lee Curtis) ile efsaneye veda ediyor. David Gordon Green’in çektiği üçlemenin son halkası olan 2022 yapımı “Cadılar Bayramı Sona Eriyor (Halloween Ends)” sinemalardan sonra ilk kez 14 Ağustos Pazartesi; 

• TV’de ilk kez ekrana gelecek ödüllü filmler arasında yer alan, 2023 En İyi Animasyon Oscar ve Altın Küre adayı, “Ayakkabılı Deniz Kabuğu Marcel (Marcel the Shell with Shoes On)” adlı müthiş eğlenceli animasyon filminin yönetmen koltuğunda akademi ödüllü Dean Fleischer Camp var. “Ayakkabılı Deniz Kabuğu Marcel (Marcel the Shell with Shoes On)”, Türkiye’de ilk kez 24 Ağustos Perşembe; 
• Jonathan Rhys Meyers’in başrolde oynadığı ve sürükleyici bir gerilim filmi olan “Huzursuzluk (Disquiet)” Türkiye’de ilk kez TOD ekranlarına geliyor. Klostrofobik bir atmosfere sahip gerilim filminde her sahne heyecan dolu. “Huzursuzluk (Disquiet)”, Türkiye’de ilk kez 1 Ağustos Salı; 
• “The Tudors” dizisinden tanıdığımız Jonathan Rhys Meyers ve Oscar’lı aktör Jon Voight’un başrolde olduğu gerilim filmi “Tehlikeli Oyun: Miras Cinayetleri (Dangerous Game: The Legacy Murders)”, uzak bir malikanede tekrar bir araya gelen bir ailenin bir tuzağın içine düşerek hayatta kalma mücadelesini aktarıyor. “Tehlikeli Oyun: Miras Cinayetleri (Dangerous Game: The Legacy Murders)”, Türkiye’de ilk kez 1 Ağustos Salı;
• Farklı festivallerde toplam 9 ödül ve 23 adaylığı bulunan izlerken soluksuz bırakacak suç ve gerilim filmi “Suçlu Emily (Emily the Criminal)”, ağustos ayının heyecan dolu yapımları arasında yer alıyor. John Patton Ford’un yazıp yönettiği filmin başrolünde Aubrey Plaza var. “Suçlu Emily (Emily the Criminal)”, 12 Ağustos Cumartesi Türkiye’de ilk kez TOD ekranında yayında.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Türk moda endüstrisi, 27 Temmuz – 8 Ağustos tarihleri arasında üniversite tercihlerini yapacak başarılı gençlerin tercihinin tekstil mühendisliği olması için kesenin ağzını açtı. Hazırgiyim ve tekstil sektörleri tekstil mühendisliğini tercih edecek Z kuşağındaki başarılı gençlere asgari ücret tutarında burs, iş garantisi ve başarılı bir kariyer vaat ediyor.

Ticaret Bakanlığı’nın onayıyla, Yüksek Öğretim Kurumu (YÖK), Türkiye İhracatçılar Meclisi ve TİM bünyesindeki sektör kurullarının omuz verdiği burs programının temelleri, Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (EHKİB) tarafından 2018 yılında “Tekstilde Gelecek Var” mottosuyla, “Modanın Mühendisleri” ismini verdiği projeyle atıldı.

EHKİB’in tekstil mühendisliği algısını yükseltmek amacıyla başlattığı proje, 2019 yılında Türk moda endüstrisinin tüm bileşenlerinin güçlerini birleştirmesiyle “Tercihim Tekstil Mühendisliği” isimli burs projesine dönüştü.

Projenin başladığı 2019 yılından bu yana başarılı üniversite öğrencilerinin burs programındaki mühendislikleri tercih tekstil mühendisliğini tercih etmesinde asgari ücret tutarında burs ve iş garantisinin etkili olduğu bilgisini veren Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, geri ödemesiz olan burstan ilk 20 bine giren öğrencilerin asgari ücret tutarında yararlanacağını, ilk 20 bin – 50 arasında yer alan öğrencilerin  yüzde 70, ilk 50 bin – 80 bin aralığındaki öğrencilerin ise yüzde 50 oranında bursa hak kazanacaklarını dile getirdi.

Her yıl 3,5 milyon civarında gencin üniversite sınavına girdiğini ancak emek yoğun sektörlerin nitelikli mühendis bulma konusunda sorunlar yaşadığını dile getiren Eskinazi, “Projenin hayata geçtiği 2019 yılından bu yana tekstil mühendisliği daha çok tercih edilir hale geldi. Yıllık 32 milyar dolar ihracat yapıyoruz. İstihdamda lider sektörüz, Türkiye’nin en büyük üçüncü ihracatçı sektörüyüz. Yaklaşık 20 milyar doların üzerinde dış ticaret fazlası veriyoruz. AB’nin en büyük ikinci tekstil ve hammaddeleri tedarikçisi, en büyük üçüncü hazır giyim tedarikçisiyiz. Dünyada elyaf üretiminden hazır giyim üretimine kadar tekstil ve hazır giyim sektörlerinin tüm üretim aşamalarını gerçekleştirebilen birkaç ülkeden bir tanesiyiz. Sektörümüz, üretim ve istihdamdaki ağırlığıyla, sürekli büyüyen ve pozitif yönde ayrışan, gençlerimizin kendi kabiliyetine göre, isteklerine göre yön seçebilmelerinin mümkün olduğu, çok çeşitli çalışma sahalarına sahip dinamik sektörlerden biri. Örme, dokuma, boyama, iplik, konfeksiyon alanları yanında, ARGE, imalat, satış, pazarlama, tekstil makinalarının hepsi tekstil mühendisliğinin alanına giriyor. Gençlerimizi Tekstil Mühendisliği’ni tercih etmeye davet ediyoruz” şeklinde konuştu.

Sertbaş; “279 genç burslu okuyor”

Türkiye’de istihdamda lider sektör konumunda olduklarına temas eden Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Burak Sertbaş, perakende sektörü dahil 2 milyonu aşkın insana iş olanağı sunduklarını, bu büyük istihdamda en kritik kitlenin tekstil mühendisleri olduğunu, geçtiğimiz dört yıllık süreçte 279 öğrencinin burslu olarak tekstil mühendisliği eğitimi alma hakkı kazandığını kaydetti.

Katma değerli ihracatla öne çıkan bir sektör olduklarının altını çizen Sertbaş, “Türkiye’nin kilogram ortalama ihraç fiyatı 1,5 dolar seviyesindeyken hazırgiyim sektörü olarak Türkiye genelinde 15,7 dolara, Ege Bölgesi’nde 21,5 dolara ulaşıyoruz. Bu rakamları 40 dolar seviyelerine çıkarmak için işini seven, başarılı ve ileri yönelik hedefi olan genç tekstil mühendislerin sektördeki varlıkları çok kritik” tespitinde bulundu.

ilk 20 binde yer alan öğrencilerin ilk beş tercihlerinden birisinin tekstil mühendisliği olursa asgari ücret tutarında bursa hak kazanıyorlar. 20 bin ile 50 bin arasında sıralamada yer bulan öğrenciler tekstil mühendisliğini tercih ettikleri takdirde asgari ücretin yüzde 70’i oranında burs sahibi olurken, 50 bin ile 80 bin arasında yer alan öğrenciler tercihim tekstil mühendisliği derse asgari ücretin yüzde 50’si tutarında bursu 5 yıl boyunca hak ediyorlar.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Tarım zehirleri (pestisitler) sebebiyle 2023 yılının ilk yarısında Avrupa Birliği’nden Türkiye kaynaklı 103 bildirim yapıldı. Bildirimlere göre ülkemizde yasaklanan pestisitlerin kullanımı hâlâ devam ediyor. Gıda güvenliği ve sağlıklı bir gelecek için mücadele eden Zehirsiz Sofralar Platformu, Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan iç pazarda yapılan denetimler ve sonuçlarına dair açıklama bekliyor.

Gıda veya yemde belirlenen ciddi risklere karşı alınan önlemler konusunda bilgi alışverişini sağlayan RASFF (Gıda ve Yemler için Hızlı Alarm Sistemi) 2022 raporunda Türkiye menşeili meyve ve sebzede pestisit kaynaklı 430 bildirim yapmıştı. Bu bildirimlerin sayısı 2023’ün ilk yarısında 103’e ulaştı. Bildirimlerden 80 parti ürün sınırda reddedilerek ülkemize iade edildi ve neredeyse yarısı yasaklı pestisit aktif maddelerini içeriyor. 

Tablo 1: Bildirimi yapılan aktif maddeler

Tarım ve Orman Bakanlığı’nın Resmî Gazete’de yasaklı ilan ettiği aktif maddelerin ülkemizde kullanımının devam etmesi konuya ilişkin gerekli önlemlerin alınmadığını, denetimlerin yeterli ve uygun şekilde yapılmadığını, bu maddelerin piyasadan uygun şekilde toplatılmadığını ve sonuç olarak bir şekilde hâlâ kullanılabildiğini gösteriyor. 

PAN Uluslararası Yüksek Tehlikeli Pestisitler Listesi’nde belirtildiği üzere;

• Fenbutatin Oxide, Aldicarb, Chlorothalonil pestisit aktif maddeleri solunduğunda ölümcül; 

• Butachlor, Chlorothalonil, Ethylen Oxide sırasıyla insan kanserojeni, yüksek olasılıkla kanserojen, bilinen/varsayılan kanserojen; 

• Klorprifos, Klorprifos metil, Methiocarb, Aldicarb bal arılarına karşı yüksek düzeyde toksik; 

• Propikanazol insan üreme sistemine karşı şüpheli toksik; Ethylen Oxide insan üreme hücrelerinde kalıtsal mutasyona yol açtığı bilinen maddelerdir. 

Türkiye’ye en çok iade edilen ürün biber

2023 yılının Ocak – Haziran ayları arasında biber başta olmak üzere limon, mandalina, domates, greyfurt, nar, portakal, kabak, ayva gibi meyve sebzelerde; ayrıca kimyon, kuru nane, sumak gibi baharatlarda ve asma yaprağı, rezene gibi ürünlerde limit üzeri pestisit kalıntısı tespit edildi.

Tablo 2: Ürünlerin bildirim sayısı

Bildirimlerde pestisit kokteylleri dikkat çekiyor

Geçtiğimiz yıllarda nardaki tarım zehri bir çocuğun ölümüne neden olmuştu. Bildirimlere bakıldığında narda Acetamiprid, Imazalil, Sulfozaflor ve yasaklı olan Propiconazole’un aynı anda kullanıldığı görülüyor. Bu sonuç acı sonuçlardan bile ders çıkarılmadığını ortaya koyuyor.

Bildirilen diğer meyve ve sebzede de birden fazla pestisit kullanıldığı dikkat çekiyor. Birden fazla pestisit aktif maddesi birbiriyle etkileşime girerek kokteyl etkisi yaratıyor ve böylece daha zararlı hale gelebiliyor. Yasal düzenlemeler için yapılan toksikolojik çalışmalar yalnızca tek bir toksik kimyasal maddenin yol açtığı sağlık sorunlarına odaklanıyor. Aynı gün içerisinde farklı gıdalardan alınan pestisitleri, aynı gıdadan alınan farklı pestisitleri veya çevresel yolla maruz kalınan diğer kimyasalları hesaba katmıyor.

Dış pazarda itibar kaybı, iç pazarda endişe hakim

Rekor seviyelerle tarım zehiri bildirimleri giderek artan Türkiye’nin tarımsal üretim potansiyeli yüksek olmasına rağmen ticari itibarı zarar görüyor.

Bildirimlerin artması ve yasaklı pestisitlere dair bildirimlerin devam etmesi ise denetimler konusunda tüketicide endişe yaratıyor. Tarım ve Orman Bakanlığı pestisit kalıntıları konusunda iç pazarda denetimler yapsa da denetim sonuçlarının şeffaflıkla paylaşılmaması, ihraç edilen ürünlerde pestisit kaynaklı bildirimlerin artması ve kullanımı sonlandırılan pestisitlerle ilgili bildirimlerin bulunması iç pazara sunulan ürünlerde daha fazla pestisit bulunabileceğine dair endişeleri artırıyor.

Bakanlık yetkilileri tarafından Gıda Güvenliği Bilgi Sistemi’ne (GGBS) ülke genelindeki tüm gıda ve yem işletmeleri, bu işletmelere yönelik denetimler, alınan numuneler, numunelerin analiz sonuçları, işletmelere uygulanan idari cezalar, yaptırımlar, ithalat ve ihracat kayıtları gibi bilgiler giriliyor. Ancak bu bilgiler halkın erişimine açık değil. Avrupa’da olduğu gibi ülkemizde de GGBS verilerinin halkın erişimine açılmasını talep eden Zehirsiz Sofralar Platformu son dönemde rekor seviyeye ulaşan kalıntılı ürünlere ve yasaklı aktif madde kullanımına ilişkin halkın endişelerinin giderilmesi gerektiğini vurguluyor.

Tarım zehirlerine mahkûm değiliz

Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği ve Zehirsiz Sofralar Platformu çatısı altında faaliyet gösteren Pestisit Eylem Ağı’nın tüm canlılara zarar veren pestisitlerin yasaklanması ve doğa dostu yöntemler ile bunları kullanan üreticilerin desteklenmesi için başlattığı Zehirsiz Kampanya’ya (Change.org/ZehirsizSofralar) bugüne kadar 180 bini aşkın kişi imza desteği verdi. Kampanya sayesinde pestisitlerin zararları konusunda kamuoyunda farkındalık yaratıldı.

Tarım ve Orman Bakanlığı AB geçiş sürecinde 200’ün üzerinde, kampanya döneminde ise 27 pestisit aktif maddesinin kullanımını yasakladı. Ancak kampanya talepleri arasında yer alan Dünya Sağlık Örgütü’nün “son derece tehlikeli”, “yüksek seviyede tehlikeli” ve “muhtemel kanserojen” olarak belirlediği 13 aktif maddeden 9’u hâlâ yasaklanmadı. Zehirsiz Sofralar Platformu, ülkemiz tarımında hâlâ kullanılan 9 pestisit aktif madde ile birlikte başta bebeklerin ve çocukların hormon sistemine zarar veren; havayı, suyu ve toprağı kirleten pestisitlerin ivedilikle yasaklanması için tüm vatandaşları gıdasının sorumluluğunu alarak kampanyaya destek olmaya çağırıyor.

Zehirsiz Sofralar Platformu Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan, Pestisit Eylem Ağı tarafından hazırlanan “Zehirsiz Sofralar İçin Yol Haritası”nın dikkate alınmasını talep ediyor. Dünyada ve Türkiye’de pek çok çiftçi zehirsiz gıda üretiyor. Sağlıklı bir gelecek için daha fazla ekolojik, ekonomik kayba ve hastalığa sebep olmadan bir stratejik eylem planı geliştirmeli; doğru politikalar izlenmeli ve böylece pestisitlere dayanan konvansiyonel tarım sisteminin, yerini agroekolojik, organik ve onarıcı tarıma bırakması sağlanmalı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı