Gün: 1 Ağustos 2023

Dünyanın dört bir yanındaki ev ve işyeri sahipleri her gün hırsızlık, mekanik arıza veya doğa olayı gibi sayısız nedenden dolayı kaybedilen verileri kurtarmak için zaman harcıyor. Çevrimiçi sabit disk kurtarma ve yedekleme teknolojisindeki gelişmeler, bilgisayarı olan herkesin verilerini hızlı ve kolay bir şekilde koruyabilmesini mümkün kılıyor. Siber koruma alanında küresel bir lider olan Acronis, kuruluşların neden çevrimiçi veri kurtarma yazılımı kullanması gerektiğine yönelik 7 temel unsuru sıralıyor.

Veriye bağımlı bir dünyada temel verilerin korunması kuruluşlar için kritik önem taşıyor. Koruma önlemleri arttıkça yöntemlerini geliştiren siber saldırganlar, kötü amaçlı yazılımlar, fidye yazılımları ve virüsler ile veri güvenliğini tehdit edebiliyor. Ayrıca yanlışlıkla silinen ve kaybolan dosyalar, bozulan veriler veya uyumsuz üçüncü taraf çözümleri gibi daha yaygın tehditler de veri kaybına neden olan etkenler arasına giriyor. Çevrimiçi veri kurtarma, web siteleri ve yazılım aracılığıyla dosyaların çevrimiçi olarak geri yüklenmesini ifade ediyor. Çevrimiçi veri kurtarma araçları ve hizmetleri kullanıcıların kaybolan, erişilemeyen, bozulan, hasar gören veya silinen dosyalarını kolayca geri yüklemesini sağlıyor. Uzmanlar, güvenilir bir yedekleme sistemi kullanılmadığında, kalıcı olarak silinen ya da saldırıya uğrayan verilerin kurtarılamayacağını belirtiyor. Siber koruma alanında küresel bir lider olan Acronis, çevrimiçi veri kurtarma yazılımı kullanmanın 7 temel avantajını sıralıyor.

1. Veri Güvenliği: Sağlam bir veri kurtarma hizmeti, gelişmiş veri güvenliğini garanti ediyor. Kapsamlı bir yedekleme ve geri yükleme aracı, doğal afet, siber saldırı, beklenmedik sistem çökmesi, yazılım arızası veya insan hatası durumunda dosyaların kurtarılmasını sağlıyor.

2. Veri Replikasyonu: İşletmelerin operasyonel dosyalarının gerçek zamanlı anlık görüntüler oluşturmalarına ve kaydetmelerine olanak tanıyan veri replikasyonu, bir felaket durumunda sadece kaybolan verileri değil, tüm sistemi zaman içinde bir noktaya geri yükleyebiliyor. 

3. Daha Kolay Veri Yönetimi: Ücretsiz veri kurtarma yazılımları, genellikle kullanıcıların veri kurtarma sürecini yönetmesini gerektirirken, özel veri kurtarma çözümleri bunu kolay bir şekilde gerçekleştiriyor. Veri kurtarma özellikle işletmeler açısından zahmetli bir işlem gerektirdiği için kapsamlı bir çevrimiçi veri kurtarma aracı, iş gücü ve zaman tasarrufu sağlıyor. 

4. Maliyet Kontrolü: Ücretsiz araçlar sıradan kullanıcılar için uygun olsa da işletmeler daha sağlam bir korumaya ihtiyaç duyuyor. Önemli şirket verilerinin kaybedilmesi, uzun süreli kesintilere, müşteri güveninin kaybolmasına ve marka imajının zarar görmesine neden olabiliyor. Modern veri kurtarma yazılımları, mevcut ihtiyaçlara göre özelleştirilerek, KOBİ’ler ve daha büyük şirketler için kullandıkça öde yapısına olanak sağlıyor. 

5. Optimum Performans: Manuel yedekleme ve kurtarma, şirketlerdeki veri kaybı senaryolarına karşı koymak için özel bir ekip, kapsamlı bir kurtarma planı ve 7/24 hazır olan çalışanlar gerektirebiliyor. Veri kurtarma yazılımları ise ağ hızını artırıyor, depolama cihazı masraflarını azaltıyor ve veri kurtarmayı kolaylaştırıyor. Ayrıca, ekiplerin diğer kritik görevlere odaklanmaları için zaman kazandırarak, gelir akışını iyileştiriyor.

6. Geliştirilmiş Rekabet Avantajı: Veri kurtarma hizmetleri sadece silinen dosyaları kurtarmak için kullanılmıyor. İşlevleri kayıp verileri kurtarmak olsa da güvenilir bir çözüme sahip olmak rekabet avantajı sağlıyor. Şirketler verileri kurtarmak için ne kadar az zaman harcarsa, işlerini büyütmek ve en iyi performans gösteren kurum olarak marka imajını sağlamlaştırmak için daha fazla zamana sahip oluyor. Dahası, özel veri kurtarma hizmetleri tüm müşteri verilerini koruyarak müşteri tabanının memnun olmasını ve büyümesini sağlıyor.

7. Daha Kolay Uyumluluk Bakımı: Çoğu modern veri gizliliği mevzuatı, kuruluş verilerinin uygun şekilde saklanmasını bir zorunluluk haline getiriyor. Yasal yönergelere uyulmaması para cezalarına ve başka yasal sonuçlara neden olabiliyor. Güvenilir bir veri kurtarma hizmeti, kişisel müşteri verileri ve proje kopyalarıyla ilgili tüm uyumluluk süreçlerini kapsıyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

MediaMarkt, Samsung’un Galaxy Z Flip5 ve Galaxy Z Fold5 model katlanabilir telefonlarını avantajlı teklif ve kampanyalarla kullanıcılara sunuyor. Kampanya 16 Ağustos tarihine kadar devam edecek.

Geniş ürün yelpazesiyle teknolojiseverlere konforlu alışverişin keyfini sunan, Türkiye’nin en geniş satış alanına sahip elektronik perakendecisi MediaMarkt, Samsung’un katlanabilir akıllı telefon modelleri Galaxy Z Flip5 ve Galaxy Z Fold5’e sahip olmak isteyenler için ön satış dönemine özel avantajlı teklifler sunuyor. Kullanıcılar, Samsung’un en yeni katlanabilir akıllı telefon modelleri Samsung Galaxy Z Flip5 ve Galaxy Z Fold5’e MediaMarkt güvencesiyle sahip olmak için 16 Ağustos’a kadar sürecek değişim ve hafıza kampanyalarından faydalanabilecekler. 

Kampanya kapsamında, eski Samsung cep telefonunu getiren kullanıcılara Galaxy Z Flip5 için 4.500 TL, Galaxy Z Fold5 içinse 6.500 TL indirim sağlanıyor. Ayrıca, hafıza yükseltme kampanyasına katılan kullanıcılar, her iki model için geçerli olacak 512 GB hafıza seçeneğini 256 GB fiyatına alabiliyor. Hafıza yükseltme kampanyasıyla, Galaxy Z Flip5’in tavsiye edilen satış fiyatı 512GB ve 256GB seçenekleri için 44.999 TL olurken, Galaxy Z Fold5’in tavsiye edilen satış fiyatı ise 512GB ve 256GB için 64.999 TL olarak belirlendi.

Merakla beklenen Samsung Galaxy Z Flip5 ve Galaxy Fold5’in MediaMarkt mağazalarındaki tavsiye edilen satış fiyatları da belli oldu. Buna göre Galaxy Z Flip5 256GB modeli 44.999 TL, Galaxy Z Flip5 512GB modeli 47.999 TL, Galaxy Z Fold5 256GB modeli 64.999 TL, Galaxy Z Fold5 512GB modeli ise 67.999 TL’den satışa sunulacak.  

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

12.000 marketi ile her hafta hesaplı teknolojik ürünleri tüketicilerle buluşturan A101, bu hafta da birbirinden avantajlı teknolojik ürünleri beğenilere sunacak.

Her Bütçeye Uygun Yeni Nesil Televizyonlar A101’de

3 Ağustos günü A101 marketlerinde TOSHIBA 58UA2263DT 58” Ultra HD Android TV satışa sunuluyor. 4K Ultra HD özelliğiyle dikkatlerini üzerine çeken televizyon, 2 adet USB girişi, 3 adet HDMI girişi, Chromecast ve Bluetooth özelliklerine sahip. Dahili Wi-Fi özelliğiyle de Google Play, Google Play Movies & TV, YouTube, Netflix ve Prime Video uygulamalarına kolay erişim imkânı sunuyor. 12.999 TL ve 3 yıllık Vestel garantisiyle birlikte alıcılarını bekliyor. 

9.399 TL olan hesaplı fiyatı ve 4K Ultra HD görüntü kalitesiyle dikkatleri üzerine çeken TOSHIBA 55UL2163DT/2 55″ Ultra HD Smart TV bu hafta satışa çıkıyor. 3 adet HDMI ve 2 adet USB girişlerine sahip bu yeni nesil televizyon, Wireless Display ve dahili Wi-Fi özelliğiyle de kullanıcılarına Exxen, YouTube, Netflix ve Prime Video uygulamalarına kolay erişim imkânını sağlıyor. Kaçırılmaması gereken ürün 3 yıllık Vestel garantisiyle A101 mağazalarında ve a101.com.tr’de yerini alıyor.

4K Ultra HD özelliğiyle öne çıkan bir diğer televizyon olan PHILIPS 50PUS7607 TV 50” UHD Smart LED TV’de alıcılara sunuluyor. 2 adet USB girişi, 3 adet HDMI girişi, 20W ses çıkış gücü, ekran yansıtma, Dolby Vision ve Dolby Atmos özelliklerinin yanı sıra, dahili Wi-Fi özelliğiyle de kullanıcılarına Prime Video, Netflix ve YouTube uygulamalarına kolayca erişim olanağı sağlıyor. 11.499 TL fiyatındaki bu televizyon, 2 yıl Philips Türkiye garantisiyle ve ücretsiz montaj avantajıyla A101 marketlerinde sizleri bekliyor.

Bu hafta alıcılarla buluşan bir başka kaliteli televizyon ONVO OV50350 50’’ Ultra HD Android Smart LED TV. 4K Ultra HD görüntü kalitesi, Android 11, dahili UHD uydu alıcısı, 4 çekirdekli işlemci, 8 GB dahili hafıza, 2 adet USB girişi, 3 adet HDMI girişi, dahili Wi-Fi, HDR 10, 1.5 GB RAM, kablosuz görüntü aktarma, Bluetooth ve 1000 Hz özelliklerine sahip bu ürün, ücretsiz kurulum imkanıyla, 2 yıllık ONVO garantisiyle ve 8.399 TL olan uygun fiyatıyla satışa sunuluyor. 

A101 Marketlerinde SEG Markalı Beyaz Eşya Rüzgârı Esiyor

3 Ağustos’tan itibaren A101 marketlerinde satışa çıkarılacak olan kaçırılmayacak beyaz eşya SEG NF 483 No-Frost Buzdolabı. 451 litre net hacim, çift kapılı, 312 kWh olan düşük seviyedeki yıllık enerji tüketimi, 353 L soğutucu net hacim, 98 L dondurucu net hacim, 7 kg/24 saat dondurma kapasitesi, 41 dB (A) ses seviyesi ve daha nice kullanışlı özellikleri bulunan bu buzdolabı, 2 yıl Vestel garantisi ile 10.599 TL olan fiyatıyla A101 marketlerinde.

15 program, 9 kg yıkama kapasitesi, 1000 devir ve zaman geciktirme özellikleriyle A101 marketlerinde ve a101.com.tr’de bu hafta satışa sunulan SEG CM 910 9 kg Çamaşır Makinesi ile hayatınız kolaylaşıyor. Günlük 60 dk./60 °C, çocuk kilidi, 15 dk. hızlı yıkama, ön yıkama, LED gösterge ve sıcaklık ayar ek fonksiyonu avantajlarına da sahip bu çamaşır makinesi, 2 yıllık Vestel garantisi ve 7.699 TL fiyatıyla haftanın kaçırılmayacak beyaz eşyalar arasında yerini alıyor. 

Haftanın kaçırılmayacak bir başka beyaz eşyası ise SEG Mekanik Silindirik Termosifon 65 L. Mekanik kontrol, 0-75oC termostat çalışma aralığı, 2000 W güç, 220-240 V nominal besleme voltajı, 100oC güvenlik termostatı atım sıcaklığı, 10 bar emniyet ventili maksimum çalışma basıncı, 20/22 kg ağrılık ve 426×744 mm boyut özelliklerini içerisinde bulunduruyor. Silindirik şekli ve kar beyaz alt ve üst kapak rengi bulunan bu ürün, 2 yıllık Vestel garantisi ve 3.299 TL’lik fiyatıyla alıcılara sunuluyor.

12 kişilik yıkama kapasiteli SEG BM 4001 4 Programlı Bulaşık Makinesi ile yüzler gülüyor. 12 L su tüketimi, su taşma emniyeti, eko programı, zaman erteleme fonksiyonu, tuz ve parlatıcı göstergesi, az bulaşık seçeneği, yıkama adımları göstergeleri, hızlı 30 dk./40 °C, eko 50 °C (standart program), süper 50 dk./65 °C ve yoğun 70 °C özellikleriyle bu ürün, 2 yıllık Vestel garantisiyle ve 6.399 TL’lik fiyatıyla A101 mağazalarında ve a101.com.tr’de tüketicilerle buluşuyor. 

A101’in Teknolojik Ürün Rafları Yine Çok Çeşitli 

A101, 6.7 ekrana, 8 GB RAM’e ve 128 GB dahili hafızaya sahip REEDER S19 Max Pro S Cep Telefonu’nu bu hafta müşterileriyle buluşturuyor. 64 MP arka ve 16 MP ön kamerasıyla en güzel anılarınızı biriktirebileceğiniz bu telefon, yüz tanıma ve 4.000 mAh batarya özelliklerini de içerisinde bulunduruyor. Birbirinden farklı renk seçenekleriyle satışa sunulan ürün, 2 yıl garanti kapsamında ve 5.799 TL fiyatında bulunuyor.

MAC/iOS, Windows ve Android uyumlu PIRANHA Bluetooth Klavye, 10 metre çalışma mesafesi özelliğinin yanında, ince ve şık tasarıma sahip. 2 yıl garanti kapsamındaki ürün, sadece 239 TL fiyatıyla satışta.

Önemli dosyaları, fotoğrafları ve müzikleri WD 2 TB Harici Hard Disk ile güvenle saklamak artık çok kolay. 2,5” ebadında, USB 3.0 performans gücüne sahip bu ürün, 2 yıl garantisiyle birlikte A101 marketlerinin teknoloji reyonlarında 1.499 TL’ye satışa çıkıyor.

Spor yapmayı daha keyifli hale getirecek diğer bir ürün ise PIRANHA Bluetooth Spor Kulaklık. Ensede kalan ergonomik tasarımı sayesinde müzik dinlemenin yanı sıra telefonla da konuşulabiliyor. 2 yıl garanti kapsamındaki bu ürün 3 Ağustos itibarıyla tüm A101 marketlerinde 109 TL’den satışa sunuluyor. 

Bir TP-Link markası olan ve 269 TL fiyatıyla satışa çıkan MERCUSYS Kablosuz Ağ Genişletici ile pürüzsüz bir internet deneyimi yaşayın. Tüm modem ve routerlar ile uyumlu olmasıyla alıcılarına pratik bir hizmet sunan ürün, 300 Mbps özelliğinde bulunmaktadır. Mevcut internet ağınızı tek tuşla genişletmenizi sağlayacak bu ağ genişletici sayesinde harici 3 anten ile internetinizi her yere dağıtın. 

Spor yaparken telefonla konuşmayı ve müzik dinlemeyi keyifli hale getiren PIRANHA Bluetooth Kulaklık ise tere dayanıklı yapısı, 3 saate varan şarj kullanımı ve 2 yıl garantisiyle sadece 109 TL. 

Küçük Ev Aletlerinde Kaçırılmayacak Fırsatlar A101 Mağazalarında

XIAOMI Air Fryer Yağsız Fritöz ile sağlıklı yemek yapmak artık çok kolay hale geliyor. 6 litre hacim, 40-200 °C geniş sıcaklık aralığı, 40-80 °C düşük sıcaklık aralığı ile buz çözme, fermantasyon özelliği, yüksekliği ayarlanabilir tepsiyle 6 L’den 3 L’ye geçiş imkânı, dokunmatik kontrol paneli ve sallama hatırlatıcısıyla dikkat çeken bu ürün, 2 yıl Xiaomi Türkiye garantisiyle birlikte yalnızca 4.499 TL’ye A101 market raflarında ve a101.com.tr’de müşterilere sunuluyor.

Pratik kullanımı, şık tasarımı ve cazip fiyatı ile kaçırılmaması gereken FANTOM Carbon DC1000 Dik Süpürge, 500W emiş gücü, 1 L toz haznesi ve toz torbasız kullanımıyla son derece fonksiyonel. 3 yıl garantisi bulunan ürün 799 TL’den A101 marketlerinde.

Çay tiryakilerini unutmayan A101’de bu hafta FLAVEL FLV140 Çay Makinesi satışta. 1650 W güç, cam demlik, 0,8 L demlik kapasitesi, 1,7 L su ısıtıcı kapasitesi, kablosuz kullanım, otomatik kapanma ve sürekli sıcak su fonksiyonu özelliklerinin yanı sıra su ısıtıcısı veya çay makinesi olarak da kullanılabilen bu makine, 2 yıl Flavel garantisi ve 749 TL fiyatıyla çay tutkunlarını bekliyor.

A101 satışa çıkardığı FLAVEL FLV300 Türk Kahvesi Makinesi ile kahvesiz güne başlayamam diyenleri de unutmuyor. 4 fincan pişirme kapasitesi, kolay tek tuşlu kontrol, sesli ve ışıklı uyarı, susuz çalışma önleme, damlatma önleyici çift taraflı cezve ucu çıkışı ve taşma önleyici özellikleriyle bu ürün, 2 yıllık garantisi ve 699 TL’lik uygun fiyatıyla kahveseverlerin yüzünü güldürüyor.

KIWI KK 3304 Su Isıtıcı, 1,7 litre su kapasitesi, susuz çalışmayı önleyen emniyet sistemi ve 2000 W gibi çeşitli özelliklerinin yanında, 189 TL fiyatı, 2 yıllık garantisi ve mor renk imkanıyla satışa sunuluyor.

260 ml kapasiteli ışıklı su tankını ve 2400 W motor gücünü içerisinde bulunduran ARZUM AR695 Peta Seramik Tabanlı Ütü, giysilerinizdeki kırışıklıkları tamamıyla ortadan kaldırıyor. 35 g/dk sürekli buhar gücünün yanında, ayarlanabilir buhar gücü ve 120 g/dk şok buhar özelliği de bulunan ürün, çizilmeye karşı yüksek dirençli seramik tabanı sayesinde uzun ömürlü kullanım imkânı sunuyor. Oldukça kullanışlı olan ütü, 4 yıl Arzum garantisi ve 549 TL fiyatıyla tüketicileri bekliyor.

Kişisel Bakımına Önem Verenlerin Tercihi Bu Hafta Da A101 Oluyor

APRILLA ATR 7013 Şarjlı Saç ve Sakal Düzeltme Makinesi de haftanın pratik hizmet veren aletleri arasında bulunuyor. 45 dakikalık kullanım süresine sahip bu ürün, 169 TL fiyatı ile öne çıkıyor. Ayarlanabilir kılavuz tarak, paslanmaz çelik bıçaklar, temizlik fırçası, yağ, USB şarj kablosu ve 2 yıl garantisiyle bakımına önem veren erkeklerle buluşuyor.

Tüyleri kökünden alan 18 cımbızlı sisteme sahip ARZUM AR 5040 Violet Epilasyon Aleti, 2 hız ayarı, temizleme fırçası, saklama kılıfı ve daha nice özellikleri ile oldukça kullanışlı. 4 yıllık Arzum garantisi kapsamında yer alan ürün, 329 TL’den A101 marketlerinde sizleri bekliyor. 

A101 ve a101.com.tr’de İki Tekerlekli Elektrikli Moped Alıcılarını Bekliyor

A101 Ağustos ayını VOLTA VS1 İki Tekerlekli Elektrikli Moped ile karşılıyor. U: 1862 mm, G: 685 mm, Y: 1145 mm Dingil M: 1280 mm ve Sele Y: 820 mm boyutlarındaki moped, 45 km/h azami hız, 1500 W motor gücü, 60V 20Ah batarya kapasitesi, 50 km menzil, 7-8 saat şarj süresi, 89 kg (batarya dahil) ağırlık, LED ön farlar, USB ile şarj imkanı, ön 180 mm hidrolik disk fren, yüksek kalite arka hub motor, uzun menzil sağlayan jel aküler, çift pistonlu ön kaliper, teleskobik süspansiyon sistemi, arka çift helezon amortisör, yüksek kontrastlı ve renkli gösterge, rahat iki kişilik oturma konumu, geniş koltuk altı bagaj kapasitesi, derin ön ceplikler, Euro 5 çevre performansı, L1e-B Kategori AB Tip Onay belgeli ve B sınıfı ehliyet ile kullanma imkânı gibi kaliteli özellikleri içerisinde bulunduruyor. Alıcıların hayatını kolaylaştıracak bu ürün 2 yıl garantisiyle ve 22.990 TL olan fiyatıyla A101 mağazalarında ve a101.com.tr’de dikkatleri çekiyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

• Schneider Electric, İstanbul’da kurduğu İnovasyon Merkezi ile yapay zeka, Nesnelerin İnterneti, büyük veri gibi teknolojileri gerçek zamanlı olarak deneyimlemeyi ve inovatif projeler ve çözümler geliştirmeyi mümkün kılıyor.
• Yeni nesil teknolojilerin keşfi için uluslararası çapta bir ‘laboratuvar’ görevi gören merkez, endüstri, binalar, veri merkezleri ve altyapı başta olmak üzere çok farklı sektörlerin geleceğine ışık tutuyor.
• Schneider Electric İnovasyon Merkezi İstanbul, profesyonellerden akademisyenlere, öğrencilerden girişimcilere her yıl 1500’ü aşkın ziyaretçiyi ağırlıyor.
• Merkezi hem fiziki hem de dijital olarak gezmek mümkün. 

Enerji yönetimi ve otomasyonun dijital dönüşümüne liderlik eden Schneider Electric, dünya çapında 40’ı aşkın lokasyonda kurduğu İnovasyon Merkezleri ile son teknolojileri deneyimlemeyi ve projeye özel uygulamalar geliştirmeyi mümkün kılıyor. Bu kapsamda 2021 yılında kurulan Schneider Electric İnovasyon Merkezi İstanbul, şirketin en son teknoloji ürünlerini, çözümlerini ve yazılımlarını fiziki ve dijital ziyaretlerle birlikte deneyimleme imkanı sunuyor. Schneider Electric uzmanlarının eşlik ettiği bu ziyaretler, profesyonellerden akademisyenlere, girişimcilerden öğrencilere herkesin katılımına açık.

İnovasyon Merkezi İstanbul, en son yenilikleri keşfetmek ve böylece geleceği şekillendirmek üzere kuruldu ve tüm ziyaretçileri için bir ‘laboratuvar’ görevi görüyor. Nesnelerin İnterneti, yapay zeka, büyük veri gibi yeni nesil teknolojileri deneyimlemeyi ve kişi ve kuruma özel projeler geliştirmeyi ve tasarlamayı mümkün kılıyor.

Bu kapsamda Schneider Electric İnovasyon Merkezi İstanbul’da bağlantılı ürünleri deneyimlemek üzere endüstri, altyapı, binalar ve veri merkezlerine özel demo alanları bulunuyor. Yenilikçi teknolojileri ve çözümleri bire bir deneyimlemek isteyenler sürdürülebilirlik, orta voltaj, veri merkezi ve elektrikli araçlara özel deneyim alanlarından faydalanabiliyor. 10 farklı pazarın spesifik ihtiyaçlarına yönelik tasarlanmış bu alanda ziyaretçiler, bina otomasyonu, güvenli güç, endüstriyel otomasyon ve güç dağıtımı çözümleri gibi farklı alanlarda, her seviyede inovasyonu gerçek zamanlı olarak deneyimliyor. Merkez ayrıca Sürdürülebilirlik ve İnovasyon olmak üzere iki kontrol merkezinde, 60’tan fazla yazılım çözümü sunuyor. Böylece ticari ve endüstriyel binalar, hastane, otel, üretim tesisleri, petrol ve gaz, bulut ve hizmet sağlayıcılar, bankacılık ve finans, kamu hizmetleri gibi çeşitli sektörlerde enerji verimliliği optimizasyonu, uzaktan izleme, yapay zeka ve dijital ikiz teknolojilerini de temel alan eşsiz çözümleri mümkün kılıyor. Ayrıca uluslararası çapta en kapsamlı İnovasyon Merkezi olan bu alan, içerisinde 30’dan fazla yapay zeka teknolojilerine sahip yazılım bulunduran, bölgenin en büyük kontrol merkezi ekranına da sahip. Böylece ziyaretçiler, haberleşen cihazlar ve yazılımlarla kurulmuş geleceğin teknolojilerini bugünden tecrübe edebiliyor ve çalışmalarına entegre edebiliyor.

Her yıl 1500’ü aşkın ziyaretçiyi ağırlayan bu merkezi, fiziki olduğu gibi metaverse üzerinden dijital olarak da ziyaret etmek mümkün.

Schneider Electric Hakkında

Schneider’in amacı herkesin enerji ve kaynaklardan en iyi şekilde faydalanmasına yardımcı olmak, süreçleri ve sürdürülebilirliği ilişkilendirmektir. Schneider Electric’te biz buna Life Is On diyoruz.

Misyonumuz Sürdürülebilirlik ve Verimlilikte dijital iş ortağınız olmaktır.

Dijital dönüşümü teşvik etmek amacıyla kullanım döngüsünün tamamında dünya lideri süreç ve enerji teknolojilerini, uç nokta – bulut bağlantı ürünlerini, kontrolleri, yazılım ve hizmetleri entegre ediyor; evler, binalar, veri merkezleri, altyapı ve sektörlerde entegre şirket yönetimini mümkün kılıyoruz.

Global şirketler arasında en yerel olanıyız. Anlamlı Hedeflerimizi, Kapsayıcı ve Güçlendirilmiş değerlerimizi paylaşanlarla iş birliği içinde açık standartları ve ortaklık ekosistemlerini savunuyoruz. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Osmangazi Belediyesi tarafından Panorama 1326 Bursa Fetih Müzesi’nde açılan atölyelerde öğrenciler becerilerini geliştirip tatillerini hem eğlenceli hem de öğrenerek geçirdi.

Panorama 1326 Bursa Fetih Müzesi’nde öğrencilere yönelik kazı, keşif, maket tasarım, ekolojik stil çanta yapım ve kum boyama atölyeleri açıldı. Açılan atölyelerde müzeyi ziyaret eden öğrenciler kazı atölyesinde, arkeolojik kazı çalışmalarını deneyimleme ve arkeologların kazı çalışmalarının inceliklerini öğrenme fırsatı buldu. Bursa kalesi maket tasarım atölyesinde öğrenciler Bursa’nın kalelerini hayal gücü ve becerileriyle yeniden inşa etti. Panorama keşif atölyesinde Osmanlı tarihini, tablo ve eserlerini inceleyerek Osmanlı İmparatorluğu’nun zengin kültürel mirasını ve çevresindeki tarihi yapıları öğrendi. Ekolojik stil çanta yapım atölyesinde, çevre dostu malzemelerle çevreye duyarlı çantalar tasarlamasını öğrendi. Kum boyama atölyesinde ise kumları kullanarak kendi sanatsal eserlerini ortaya çıkartmanın keyfini yaşadı.  

Panorama 1326 Bursa Fetih Müzesi’nde 21-30 Temmuz tarihlerinde açılan atölyelerde müzeyi ziyaret eden öğrenciler tatillerini keyifli bir şekilde geçirmenin mutluluğunu yaşadı. Atölyelerde keyifli vakit geçiren öğrenciler kendilerine bu imkânı sunan Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar’a teşekkür etti.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Merkezi yönetim bütçesi verileri kullanılarak yapılan hesaplamalara göre; 2022 yılında Ar-Ge faaliyetleri için gerçekleştirilen harcama 53 milyar 844 milyon TL oldu. Bu sonuca göre, 2022 yılında merkezi yönetim bütçesinden yapılan Ar-Ge harcamalarının merkezi yönetim bütçesi içerisindeki oranı %1,66 oldu. Merkezi yönetim bütçesinden yapılan Ar-Ge harcamalarının 15 trilyon 6 milyar 574 milyon TL olan Gayrisafi Yurt İçi Hasıla (GSYH) içerisindeki oranı ise %0,36 oldu.

Bütçe başlangıç ödenekleri esas alınarak hesaplanan tahmini sonuçlara göre; 2023 yılı merkezi yönetim bütçesinden Ar-Ge faaliyetleri için 76 milyar 101 milyon TL tahsis edildi. 

Dolaylı Ar-Ge desteği 25 milyar 722 milyon TL oldu

Ar-Ge faaliyetlerine yönelik vergi indirimi ve istisnalarının toplamı 2022 yılında 25 milyar 722 milyon TL oldu.

En fazla fonlama genel bilgi gelişimi için üniversitelere yapıldı

Ar-Ge için merkezi yönetim bütçesinden yapılan harcamalar sosyo-ekonomik hedeflere göre sınıflandırıldığında 2022 yılında en fazla Ar-Ge fonlaması %63,3 ile genel bilgi gelişimi için üniversitelere yapıldı. Bu sosyo-ekonomik hedefi; sırasıyla %10,9 ile savunma, %6,1 ile endüstriyel üretim ve teknoloji, %4,9 ile genel bilgi gelişimi Ar-Ge (diğer kaynaklardan finanse edilen) ve %3,7 ile eğitim takip etti.

Bütçe başlangıç ödenekleri esas alınarak yapılan hesaplamalara göre, 2023 yılında Ar-Ge için en fazla ödeneğin %65,5 ile genel bilgi gelişimi için üniversitelere ayrılacağı tahmin edildi. Savunma %13,0 ile sosyo-ekonomik hedefler arasında ikinci sırada yer aldı. Bu hedefleri %4,6 ile endüstriyel üretim ve teknoloji, %4,3 ile genel bilgi gelişimi (diğer kaynaklardan finanse edilen) ve %3,5 ile tarım izledi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Albaraka Türk Startup Hızlandırma Merkezi Albaraka Garaj, 6. dönem mezunlarını verdi. Katılım bankacılığı alanında dünyanın ilk start-up hızlandırma merkezi Albaraka Garaj, hızlandırma programına dahil olan girişimlere hibe, mentorlük, eğitim ve ofis desteği sunuyor. 

Albaraka Türk’ün müşterilerine yenilikçi, teknolojik ürünler sunmak ve girişimcileri desteklemek amacıyla kurduğu Albaraka Garaj, 6. döneminde ağırlıklı olarak SaaS, Sosyal Girişim, AI, Edutech ve Fintech alanlarından yüzlerce başvuru ile ses getirdi.    

Banka stratejik hedeflerine uygunluk, ekip tecrübesi, girişimin pazarı ve olgunluk seviyesi gibi pek çok kriter ile değerlendirmeye tâbi tutulan 14 girişim ile ön hızlandırma sürecini tamamlayarak, hızlandırma programına alınan 7 girişimin mezuniyetini kutlayan Albaraka Garaj, süreç içerisinde girişimlerle iş birlikleri, ihtiyaçlarına göre düzenlenmiş eğitim paketleri, mentörlükler, hibe, network, API ve ofis desteği gibi imkanlar sunmayı sürdürüyor.

Start-up yaşam döngüsü boyunca yönlendirme sunmayı hedefleyen Albaraka Garaj; Albaraka Türk çatısı altında AlbarakaTech Global, Albaraka API, APY Ventures, Albaraka Portföy Yönetimi, Insha Ventures gibi güçlü bir finansal ekosistemle girişimcilere destek olurken; tüm bunların yanı sıra Amazon Web Services, Microsoft, Hubspot, Notion, Twilio gibi global araçları da girişimlerin kullanımına sunmasıyla dikkat çekiyor. 

Albaraka Türk, inovasyon kültürünü yaygınlaştırmayı ve fikrine güvenen girişimleri dünyaya kazandırmayı sürdürecek.

Albaraka Türk’ün, ilklerin bankası olarak yenilikçi vizyonuyla hayata bütüncül bir değer vadeden girişimlerin arkasında durduğunu belirten Albaraka Türk Genel Müdür Yardımcısı Dr. Ömer Emeç, “Ülkemiz başta olmak üzere dünyamıza dair yeniliklerin öncüsü olmak ve en büyük destekçisi konumunu teşkil etmek, Albaraka’nın yenilenen vizyon, misyon ve değerlerinin de en önemli hususlarından biridir. Her geçen gün değişimin hızının arttığını fazlasıyla hissediyor, biz insanların ve dünyamızın dinamik ihtiyaçlarını da aynı ölçüde gözlemliyoruz. Bu değişken ve sürekli bir uyumu gerektiren gidişata ayak uyduracak çözümleri desteklemeyi sürdüreceğiz. Girişimler ve girişimciler başta olmak üzere finansal yenilik ekosistemi bu yönüyle bizler için derin bir anlam taşıyor. Bu yıl, 7 girişimimizi mezun ederek 6. dönemi geride bıraktık. Mezun olan girişimlerimize başarıları diliyor, heyecanlarından ve cesaretlerinden dolayı girişimcilerimizi tebrik ediyorum.” ifadelerini kullandı.

Albaraka Garaj hızlandırma programından bu yıl mezun olan girişimler ise öne çıkan yönleriyle şu şekilde;

– CatchPad: Işık ve ses bildirimli kablosuz Pad’ler ve mobil uygulaması ile insanları harekete geçmeye teşvik eden, oyunlaştırılmış interaktif aktiviteler yardımıyla fiziksel ve zihinsel gelişimi destekleyen yeni nesil aktivite platformudur.

– Coredinat: Yapay zekâ desteği ve konum doğrulama ile satış performansını ölçülebilir seviyelerde artıran ve firmaların satış faaliyetlerinin maksimum verimlilikle yönetilmesini sağlayan yeni nesil satış personeli takip yazılımıdır.

– Egaranti: Tüketicilerin garanti süreçlerini tek bir ekran üzerinden kontrol edebilmeleri, firmaların ise satış sonrası hizmetlerini hızlandırmaları ve müşteri memnuniyetini arttırmaları için bulut tabanlı çözümler sunan bir web uygulamasıdır.

– Helorobo: E-ticaret sitelerine entegre olarak ürün seçme aşamasından ödemeye kadar tüm süreçleri Whatsapp, Instagram DM ve Facebook Messenger gibi popüler kanallar içerisinde kullanıcı dostu bir kolaylıkla sağlayan sosyal medya ticaret platformudur.

– Oniki.net: Yapay zekâ destekli B2B matchmaking özelliğiyle -hem çevrimiçi hem de fiziksel- etkinliğe katılan katılımcıların, etkileşimini ve katılımcı deneyimini artıran yeni nesil hibrit event teknolojisidir.

– Postuby: Mikro işletmelerin sosyal medya içerikleri oluşturma ve paylaşma problemini ortadan kaldıran yapay zekâ destekli pratik bir sosyal medya içerik üretim platformudur.

– TalentoSound: Dikkat eksikliği, hiperaktivite bozukluğu, disleksi, otizm ve öğrenme güçlükleri gibi rahatsızlıklara sahip çocuklara, kişiye özel hazırlanan dinletilerin kemik iletimli kulaklık yardımıyla sunulduğu alternatif bir terapi yöntemidir.

7. dönem ön hızlandırma ve hızlandırma programına hazırlanan Albaraka Garaj, işine güvenen tüm girişimcileri ilan edilecek yeni çağrı döneminde başvuru yapmaya davet ediyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Samsung Electronics, oyun konusunda uzmanlaşmış bir çevrimiçi mağaza olan Samsung Game Portal‘ı ABD, İngiltere, Almanya, Fransa, İtalya, İspanya ve Brezilya’dan başlayarak dünya çapında 30’dan fazla ülkede Samsung.com’da kullanıma sundu. Samsung Game Portal; oyuncular için akıllı telefonlar, TV’ler, oyun monitörleri ve yüksek performanslı SSD’ler üzere eserlere göz atma ve satın alma kolaylığını kıymetli ölçüde artırmak üzere tasarlanan, pek çok oyunu bir ortada sunan bir çevrimiçi mağaza. Ayrıyeten müşterilere, tercihlerine ve tecrübelerine nazaran özelleştirilen oyunla ilgili çeşitli içerikleri de tek bir yerde sunuyor.

2021 yılında, global çapta profesyonel hizmetler sunan Accenture şirketi, oyunlarla ilgili aydınlatıcı bir çalışma yayımlamıştı. Bu çalışma, oyun oynayan bireylerin yarısının oyun oynamak için birden fazla aygıt kullanan, çapraz platform oyuncuları olduğunu ve haftada ortalama 16 saat oyun oynamanın yanı sıra haftada 8 saat oyunla ilgili görüntü içeriği izlediklerini ve haftada 6 saat de oyunla ilgili topluluklara katıldıklarını ortaya koyuyordu.

Samsung da tüketicilerin eğilimlerine cevap olarak Game Portal’ı oyun bilgileri, lokal ve milletlerarası uzman incelemeleri, eser satın alma avantajları ve teklifleri, kullanıcıların oyunlardan daha fazla keyif almasına yardımcı olan eser kullanım fikirleri ve oyunla ilgili haberler üzere etkileyici bir içerik çeşitliliği sağlayacak biçimde tasarladı.

“Oyun, bilhassa Y jenerasyonu ve Z nesli için yalnızca cümbüş değil, tüketicilerin hayat biçiminin kıymetli bir kesimi haline geldi” diye belirten Samsung Electronics D2C Merkezi Lider Yardımcısı Evelyn Kim, şöyle ekliyor: “Oyunla ilgili eserleri satın almayı keyifli ve kolay hale getiren bir ortam sağlayarak müşterilere satın almadan kullanıma kadar üstün bir oyun tecrübesi sunmak için çeşitli teşebbüsler uygulayacağız.”

Portalda yer alacak kıymetli eserler ortasında, yüksek performanslı Galaxy Snapdragon® 8 2. Kuşak Taşınabilir Platformu ve 5000mAh bataryasıyla taşınabilir oyunlar için optimize edilmiş Galaxy S23 Ultra; Samsung Gaming Hub aracılığıyla kullanıcıların farklı bir konsol olmadan bulut oyunlarının keyfini çıkarmasını sağlayan Neo QLED TV (erişim ülkelere nazaran değişiklik göstermektedir) ve 49 inç kavisli OLED ekranıyla etkileyici bir oyun tecrübesi sunan Odyssey OLED G9 monitör yer alıyor. Bir öteki etkileyici eser ise PlayStation ve DirectStorage PC oyunlarının daha süratli yüklenmesi için 7.450 ve 6.900 MB/s’ye varan sıralı okuma ve yazma suratları sunan 990 PRO SSD.

Oyun kesimi büyümeye devam eden birkaç daldan biri. Bu trendi dikkate alan Samsung, oyunla ilgili eser ve hizmetlerinin rekabet gücünü artırmak da dahil olmak üzere daldaki liderliğini güçlendirmek için çeşitli faaliyetlerde bulunuyor. Bu istikamette atılmış değerli bir adım olan Samsung Game Portal’ın açılışı, önümüzdeki günlerde bu alandaki yeniliklerin habercisi niteliğinde.

Türkiye’den kullanıcıların da erişimine açık olan Samsung Game Portal’a //www.samsung.com/tr/gaming-portal/ adresinden ulaşmak mümkün.

Dünya Altın Konseyi’nin (WGC) raporuna nazaran merkez bankalarının altın talebi, Türkiye’nin büyük çaplı satışlarının öbür bölgelerdeki alımları gölgede bırakması sonrası arka arda üçüncü çeyrekte geriledi.

Rapora nazaran merkez bankalarının net alımları ikinci çeyrekte yüzde 64 düşüşle 103 tona geriledi. Bu durum talebi bir yıldan fazla bir müddetin en düşük düzeyine çekti.

Bunun temel nedeni olarak ithalatın kısıtlanması sonrası lokal piyasasına 132 ton altın sağlayan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın büyük satışları gösteriliyor.

Dünya Altın Konseyi’nin raporunda, ülkedeki yüksek enflasyon ve seçimler nedeniyle oluşan istikrarsızlık telaşlarının bu yıl altın için tüketici talebinin tırmanmasına neden olduğu belirtildi.

Bu yıl gerçekleşen merkez bankası alımları, sıkı para siyasetinin baskısı altında kalan altın fiyatlarına takviye sağlamıştı.

2022’nin ikinci yarısında kurumların rekor alımları, büyük yatırımcıların satışlarının tesirlerinin sönümlenmesini sağlamış ve kıymetli metalin birçok fiyatlama modeline nazaran primli fiyatlardan süreç görmesine neden olmuştu.

Konseyin raporuna nazaran bu alımın devam etmesi, bu yıl altının görünümünü belirleyecek anahtar faktör olacak. İkinci çeyrekte Türkiye’nin yanında Çin, Singapur ve Polonya merkez bankalarının gerçekleştirdiği büyük alımların fiyatların üst taraflı dayanak görmesinde tesirli olmuştu.

WGC, bu yıl merkez bankası talebinin 2022’deki rekorun kabaca yarısı olmasını bekliyor. Rapora nazaran bu, tekrar de 500 tondan fazla satın alım manasına geliyor.

WGC Stratejisti John Reade, “TCMB’nin ticari bankalara likidite sağlamak için altın satmasının tekrarını göreceğimizi sanmıyorum. Münasebetiyle daha düzgün bir üçüncü çeyrek sayısı görmeyi bekliyoruz” değerlendirmesinde bulundu.

Rapordan öne çıkan öteki noktalar ortasında Çin’in mücevher, külçe ve madeni para alımlarında bir evvelki çeyreğe nazaran yüzde 31’lik düşüş yer aldı. Ülkede bir yıllık kısıtlamaların akabinde bastırılmış talep zayıfladığından altın tüketimi yavaşlamıştı.

Ermenistan Merkez Bankası (CBA), politika faiz oranlarında 25 baz puan indirime gitti.

CBA’dan yapılan açıklamaya göre, refinansman gösterge faiz oranı yüzde 10,50’den yüzde 10,25’e çekildi.

Foreks Haber Merkezi

İflas yöneticileri, FTX.com platformunun yeniden başlatılmasına yönelik bir plan hazırladı.Yeniden başlatılması durumunda borsa yalnızca denizaşırı müşteriler tarafından kullanılabilecek. Plan kapsamında FTT token sahipleri hiçbir şey almayacak.

İflas eden kripto borsası FTX, alacaklılarını farklı sınıflara ayırmayı önerdi. Kabul etmeleri halinde bu sınıflardan birine üçüncü taraf yatırımcılarla birlikte FTX borsasını yeniden başlatma imkanı verilecek.

ABD saatiyle pazartesi akşamı yayımlanan başvuru dosyası, alacaklıları gruplara bölüyor. İlk grup, FTX.com’un denizaşırı borsasının alacaklılarından oluşuyor ve “dotcom müşteriler” olarak adlandırılıyor. Dosyada bu grup dışında “ABD alacaklıları”, NFT alacaklıları, genel temerrüt alacaklıları, teminatlı alacaklılar gibi gruplar bulunuyor.

Bu taleplerin önceliği “şelale yaklaşımına göre” belirleniyor ve her sınıfa, bir önceki sınıfın ödemesi bittikten sonra ödeme yapılıyor.

FTX.com’un eski müşterileri olan dotcom alacaklıları kategorisindeki üyelere, varlıklarını denizaşırı borsa planına yatırarak paydaş olabilme seçeneği sunuluyor.

FTX’in yeniden başlatılmasına dair ipuçları, geçici CEO John Ray III‘ün mayıs ayında yayımladığı dosyalarda zaten yer alıyordu. Dosyalarda “FTX 2.0” ifadeleri kullanılmıştı.

Twitter’da Wassielawyer adlı kullanıcı, önerilen yeniden yapılandırma planının FTT sahiplerine yönelik bir düzenleme içermediğine dikkat çekti.

Token, SEC’in aralık ayında FTX’in kurucu ortağı Gary Wang ve Alameda Research’ün eski CEO’su Caroline Ellison’a karşı oluşturduğu şikayet dosyasında “menkul kıymet” olarak adlandırılmıştı.

CoinDesk’in piyasa verilerine göre FTT şu anda yüzde 7,95’lik bir artışla 1,46 dolardan işlem görüyor.

Bu makale ilk olarak CoinDesk Türkiye üzerinde yayımlanmıştır.

Ünlü kripto analisti Benjamin Cowen, tarihî datalar üzerinde yaptığı tahlile dayanarak Ethereum (ETH)’un yakın gelecekteki beklentileri konusunda merak uyandırdı. Cowen’a nazaran, Ethereum’un ortalama aylık yatırım getirisi (ROI), yaz aylarının, bilhassa de üçüncü çeyreğin (Q3), yatırımcıların ETH biriktirmesi yahut tutması için en âlâ vakit olmayabileceğini gösteriyor. Bunun yerine, tarihi olarak daha uygun devirler olarak 4. çeyreğin sonlarına yahut 1. çeyreğin başlarına işaret ediyor. İşte detaylar…

Cowen’ın Ethereum tahlili dikkat çekti

Kriptokoin.com olarak da bildirdiğimiz üzere önder altcoin olan ETH hakkında yeni tahliller var. Yakın tarihli bir görüntü güncellemesinde Cowen, Ethereum’un tarihi performansını inceleyerek kripto para ünitesiyle bağlı mevsimselliği vurguluyor. Bulguları, Aralık ve Ocak aylarına denk gelen aylarda ETH satın alan yatırımcıların tarihî olarak en uygun getirileri elde ettiklerini gösteriyor. Cowen, “Bir yıllık vakit dilimine baktığınızda, Aralık ve Ocak ayları tarihî olarak en yeterli periyotlar olmuştur,” diye açıklıyor. En berbat performans gösteren ayın Temmuz olduğuna dikkat çeken Cowen, ETH’nin mevcut fiyatının bir evvelki yılın Temmuz ayındakinden değerli ölçüde farklı olmadığını belirtiyor. Bu durum, Nisan-Temmuz periyodunda yatırım getirisinde bir sakinlik yaşandığı ve piyasa 4. çeyreğe girerken yatırım getirisinin artma eğiliminde olduğu kanısıyla uyumludur.

Analizini iki yıllık ROI’ye genişleten Cowen, Haziran ve Temmuz aylarının en az elverişli aylar olduğu, Ocak ve Aralık aylarının ise Ethereum biriktirmek için en yeterli devirler olarak öne çıkmaya devam ettiği tıpkı modeli gözlemliyor. Ethereum’un kripto para piyasasındaki mevcut ehemmiyetine karşın Cowen, geçmiş bilgilerin performansıyla bağlı net bir mevsimselliğe işaret ettiği konusunda uyarıyor. ETH getirilerini en üst seviyeye çıkarmak isteyen yatırımcılar, yatırımlarının zamanlamasını dikkatle kıymetlendirmeli, yıl sonuna ve bir sonraki yılın başlangıcına odaklanmalıdır.

Lider altcoin, temkinli hareket ediyor

Bu yazının yazıldığı sırada Ethereum 1.833 dolardan süreç görüyor ve istikrarlı fakat temkinli bir gidişat sergiliyor. Yatırımcıların kararlarını verirken Cowen’ın tahlilinin ortaya koyduğu tarihi kalıpları dikkate almaları tavsiye edilmekte.  Cowen’ın görüşleri pahalı bir tarihi bağlam sunarken, kripto para piyasasının tabiatı gereği değişken olduğunu ve çok sayıda faktörden etkilendiğini unutmamak değerlidir. Piyasa hassaslığı, düzenleyici değişiklikler, teknolojik gelişmeler ve makroekonomik trendlerin tümü kripto paraların gelecekteki performansını şekillendirmede kıymetli bir rol oynayabilir. Kripto alanı gelişmeye devam ettikçe, analistler ve yatırımcılar da tetikte olmalı ve stratejilerini gerçek vakitli gelişmelere nazaran uyarlamaya açık olmalıdır. Geçmiş datalar bedelli rehberlik sağlayabilirken, yatırım kararlarının tek belirleyicisi olmamalıdır.

İhtiyatlı yatırımcıların, kripto paraların değişken dünyasında kıymetli bir atak yapmadan evvel kapsamlı araştırmalar yapmaları ve finans uzmanlarına müracaatları tavsiye edilmekte. Sonuç olarak, Ethereum’un öne çıkma seyahati, Benjamin Cowen tarafından tahlil edildiği üzere, yatırım getirisinde açık bir mevsimsellik ile işaretlenmiştir. Geçmiş datalar, yıl sonu ve Ocak ayı başlarında ETH biriktiren yatırımcıların tarihî olarak daha âlâ getiri elde ettiğini göstermektedir. Bununla birlikte, kripto para piyasası öngörülemez olmaya devam etmektedir ve yatırımcılar bu dinamik ortamda gezinirken dikkatli ve ihtiyatlı davranmalıdır.

İzmir Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü, yüzülebilir Körfez hedefiyle çalışmalarına devam ediyor. Körfez’deki sualtı canlılarındaki değişimi belgelemek üzere kapsamlı bir izleme çalışması başlatan İZSU, bu sayede canlı türlerinin dağılım ve nüfusundaki değişimi kayıt altına alabilecek.

İZSU Genel Müdürlüğü tarafından yüzülebilir Körfez hedefiyle yürütülen çalışmalar aralıksız sürüyor. İzmir Planlama Ajansı (İZPA) tarafından Körfez’deki sualtı canlılarındaki değişimi belgelemek üzere kapsamlı bir izleme çalışması başlatıldı. Bu çalışmayla Körfez’de yaşayan canlı türlerinin dağılım ve nüfusundaki değişim izlenerek iyileşmenin ekolojik göstergeleri belgelenecek.

Çeşitlilik kayıt altına alınacak

Körfez sualtı araştırma ve izleme çalışmaları çerçevesinde İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından kurulan İZPA, İzmir Körfezi’nde düzenli olarak sualtı araştırmaları yapacak ve Körfez’de bulunan sualtı biyolojik çeşitliliğin kaydını tutacak. Dalışlar sayesinde Körfez’de hangi türlerin bulunduğu, yeni eklenen veya sayısını artıran türler gibi birçok konuda veri toplanacak.

Kirlilik ve koku sorununu ortadan kaldırıyor

Körfez seferberliği, İzmir Körfezi’ni atık arıtma sistemleri gibi birçok unsurla temizlemeyi amaçlıyor. Seferberlik, İzmir Körfezi’ndeki geçmişten günümüze taşınmış kirliliği 3 aşamada kuşatıyor ve kalıcı çözümler üretiyor. İZSU, karada, kıyıda ve denizde yapılan ve birbirini tamamlayan 10 uygulama projesiyle 50 yıldır süren kirlilik ve koku sorununu ortadan kaldırıyor, İzmir Körfezi’ni sağlığına kavuşturuyor ve yüzülebilir Körfez hedefine ulaştırıyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İzmir Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü, yüzülebilir Körfez hedefiyle çalışmalarına devam ediyor. Körfez’deki sualtı canlılarındaki değişimi belgelemek üzere kapsamlı bir izleme çalışması başlatan İZSU, bu sayede canlı türlerinin dağılım ve nüfusundaki değişimi kayıt altına alabilecek.

İZSU Genel Müdürlüğü tarafından yüzülebilir Körfez hedefiyle yürütülen çalışmalar aralıksız sürüyor. İzmir Planlama Ajansı (İZPA) tarafından Körfez’deki sualtı canlılarındaki değişimi belgelemek üzere kapsamlı bir izleme çalışması başlatıldı. Bu çalışmayla Körfez’de yaşayan canlı türlerinin dağılım ve nüfusundaki değişim izlenerek iyileşmenin ekolojik göstergeleri belgelenecek.

Çeşitlilik kayıt altına alınacak

Körfez sualtı araştırma ve izleme çalışmaları çerçevesinde İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından kurulan İZPA, İzmir Körfezi’nde düzenli olarak sualtı araştırmaları yapacak ve Körfez’de bulunan sualtı biyolojik çeşitliliğin kaydını tutacak. Dalışlar sayesinde Körfez’de hangi türlerin bulunduğu, yeni eklenen veya sayısını artıran türler gibi birçok konuda veri toplanacak.

Kirlilik ve koku sorununu ortadan kaldırıyor

Körfez seferberliği, İzmir Körfezi’ni atık arıtma sistemleri gibi birçok unsurla temizlemeyi amaçlıyor. Seferberlik, İzmir Körfezi’ndeki geçmişten günümüze taşınmış kirliliği 3 aşamada kuşatıyor ve kalıcı çözümler üretiyor. İZSU, karada, kıyıda ve denizde yapılan ve birbirini tamamlayan 10 uygulama projesiyle 50 yıldır süren kirlilik ve koku sorununu ortadan kaldırıyor, İzmir Körfezi’ni sağlığına kavuşturuyor ve yüzülebilir Körfez hedefine ulaştırıyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Karabağlar Belediyesi, kente kazandırdığı ve modern mimarisiyle dikkat çeken Kibar Belediye Hizmet Kompleksi’ne renkli bir dokunuş gerçekleştirdi. Kompleksinin duvarları, daha estetik görünmesi için “mural” adı verilen resimlerle süslendi. Pazaryerinin ön cephesinde 4 farklı desenden oluşan 5 mural çalışma yer aldı. Resim Öğretmeni ve Ressam Fırat Karapınar’ın eserleri, görenlerin beğenisini kazandı.

Karabağlar Belediye Başkanı Muhittin Selvitopu, bölgeye değer katan Kibar Belediye Hizmet Kompleksi’nin açıldığı günden bu yana yoğun ilgiyle karşılaştığını vurguladı. Özellikle kentin ihtiyaç duyduğu çok amaçlı büyük bir salonun bu merkezde yer aldığını hatırlatan Başkan Selvitopu, geniş kapsamlı toplantıların, nikahların bu salonda gerçekleştirildiğini söyledi.

Son olarak kompleksin üst bölümünde yer alan pazaryerinin duvarlarının mural adı verilen resimlerle süslendiğini belirten Başkan Selvitopu, “Kibar’a renkli ve estetik bir dokunuş oldu. Bölgedeki esnafımız ve vatandaşlarımız beğenilerini iletiyorlar. Uygun noktalarda benzer çalışmalar yapacağız” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Karabağlar Belediyesi, kente kazandırdığı ve modern mimarisiyle dikkat çeken Kibar Belediye Hizmet Kompleksi’ne renkli bir dokunuş gerçekleştirdi. Kompleksinin duvarları, daha estetik görünmesi için “mural” adı verilen resimlerle süslendi. Pazaryerinin ön cephesinde 4 farklı desenden oluşan 5 mural çalışma yer aldı. Resim Öğretmeni ve Ressam Fırat Karapınar’ın eserleri, görenlerin beğenisini kazandı.

Karabağlar Belediye Başkanı Muhittin Selvitopu, bölgeye değer katan Kibar Belediye Hizmet Kompleksi’nin açıldığı günden bu yana yoğun ilgiyle karşılaştığını vurguladı. Özellikle kentin ihtiyaç duyduğu çok amaçlı büyük bir salonun bu merkezde yer aldığını hatırlatan Başkan Selvitopu, geniş kapsamlı toplantıların, nikahların bu salonda gerçekleştirildiğini söyledi.

Son olarak kompleksin üst bölümünde yer alan pazaryerinin duvarlarının mural adı verilen resimlerle süslendiğini belirten Başkan Selvitopu, “Kibar’a renkli ve estetik bir dokunuş oldu. Bölgedeki esnafımız ve vatandaşlarımız beğenilerini iletiyorlar. Uygun noktalarda benzer çalışmalar yapacağız” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Büyükşehir tarafından Gebze OSB’ye giren ve çıkan ağır tonajlı araçlar ve servislerin trafiği aksatmamaları için kavşak düzenlemesi yapıldı

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından hayata geçirilen trafik dolaşım planı kapsamında Gebze Organize Sanayi Bölgesine (OSB) giriş ve çıkışı rahatlatacak, trafik sıkışıklığına son verecek kavşak düzenlemesi yapıldı. Dönel kavşakla Gebze OSB’ye giren ve çıkan ağır tonajlı araçlar ve servislerin rahat bir şekilde manevra yapmaları ve trafiği aksatmamaları için kavşak düzenlemesi ve trafik yönü değişikliği yapıldı. Bölgede kuzey güney yönü tek yöne çevrilirken yapılan dönel kavşak ile trafik rahatladı.

DÖNEL KAVŞAK YAPILDI

Gebze TEM Köprüleri Bağlantı Yolları 1. Etap Projesi ile OSB’ler arasındaki ulaşımın rahatlamasını sağlayan Büyükşehir Belediyesi, Gebze’de hayata geçirdiği trafik dolaşım planıyla 19 ayrı noktada kavşak düzenlemesi yapacak. Gebze OSB’ye rahat ve trafik sıkışıklığına sebep olmadan giriş ve çıkışın sağlanacağı kavşak düzenlemesi için bitümlü ve binder asfalt serimleri yapıldı. Aşınma asfalt seriminin de yapılacağı bölgede geniş bir dönel kavşak ile ağır tonajlı araçların düzenli ve rahat bir şekilde OSB’ye girişleri sağlanmış olacak.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, Kocaeli Erzurumlular Kültür ve Dayanışma Vakfı Başkanı Ahmet Önal ve yönetiminin misafiri oldu. Sıcaklığı ve misafirperverliği için Dadaşlara teşekkür eden Başkan Büyükakın, “Erzurumlu hemşerilerimizle birlik ve beraberlik içinde şehrimize değer katmaya devam edeceğiz. Bugün bir kez daha bizlere gösterdikleri ilgi ve alaka için vakıf yönetimimizin kıymetli mensuplarına ayrı ayrı teşekkür ediyorum” dedi. Vakıf binasında gerçekleşen birlikte, yerel, ulusal ve uluslararası meseleler ele alınırken, “Yerel yönetimler yani bu makamlar birer emanettir. Yani kadim milletimizin bize emanetidir. Biz vatandaşımızın emanetine sahip çıkıyoruz. Bu kentin eski anlamıyla şehremini yani belediye başkanı olarak bu emanete kutsal bir görev olarak bakıyoruz” ifadesini kullandı.

“KENTE NE LAZIMSA ONU YAPIYORUZ”

Milletin emanetinin ne kadar kıymetli olduğuna vurgu yapılan buluşmada, “İnsanımızın parasını doğru ve yerli yerinde harcayarak çalışıyoruz. Bunun böyle olması gerektiğini de çok iyi biliyor ve inanıyoruz. Büyükşehir Belediyesi olarak önceliklerimizi tespit ederek yerli yerinde iş yapmaya çalışıyoruz. Kente ne lazımsa onu yapıyoruz. Mesela pandemi olduğunda gerekirse yatırımları durdurur, bütçemizi insanımızın ihtiyaçlarına aktarırız dedik. Bu yaklaşım insan merkezli bir belediyenin bakış açısı ve hizmet etme şeklidir. Hizmetlerimizi ortaya koyarken tüm dinamikleri dinliyor, vatandaşımıza kulak kesiliyor ve bundan sonra harekete geçiyoruz” açıklamasını yaptı.

“KOCAELİ’NİN HER KARIŞINA HİZMET GÖTÜRÜYORUZ”

Darıca‘nın, Körfez’in, Derince’nin tamamının neredeyse altı yapısının değiştiğine de dikkat çeken Başkan Büyükakın, “Küresel iklim kriziyle birlikte hava değişimleri inanılmaz bir şekilde değişkenlik gösteriyor. Bir anda bardaktan boşanırca yağmurlar yağıyor. Bir tarafta bunları düşünürken diğer bir taraftan da projelerimize devam ediyoruz. Kocaeli’nin her karışına hizmet götürüyoruz. Gençlikten tarıma, eğitimden sağlık ve sosyal hizmetlere, spordan alt ve üst yapıya kadar binlerce eseri vatandaşımızla buluşturduk. Bakınız 31 Mart 2019 yerel seçimlerden bu yana geçen 4 yılda kente kazandırılan eser ve hizmetlerimiz 18 milyar 760 milyon TL tutarında 1.297 eser ve hizmeti hayata geçirdik” şeklinde konuştu. Birliktelik yapılan görüş alışverişinin ardından sona erdi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yalıtım sektörünü ve şirketin ilk yarıdaki çalışmalarını değerlendiren Baumit Türkiye Genel Müdürü Atalay Özdayı, 2023 yılının ikinci yarısı için öngörülerini açıkladı

Baumit yeni ürünler ve yeni iş ortaklarıyla büyümeye devam edecek 

İnşaat sektöründe inovatif ürünler ve çözümler geliştiren “Avrupa’nın mantolama devi” Baumit, Türkiye operasyonundaki başarılı faaliyetleriyle 2023 yılının ilk yarısını hedeflediği şekilde kapattı. Şirket, yılın ilk 6 ayına etki eden deprem felaketi, seçim ekonomisi ve kurdaki dalgalanmalara rağmen hem iç hem de dış pazarda beklentilerin üzerine çıktı. 2023’ün ikinci yarısının daha hareketli geçmesini beklediklerini ifade eden Baumit Türkiye Genel Müdürü Atalay Özdayı, yapılmasını umdukları düzenlemelerde inşaat ve yalıtım sektöründe olumlu gelişmeler olacağını vurguladı. 

2023 yılının başında yaşanan deprem felaketi ve seçim ekonomisi, tüm sektörleri derinden etkilerken daralmaları da beraberinde getirdi. Olumsuz tabloya karşın da güçlü finansal yapısı, öz sermayesi, değişen koşullara adapte ettiği yapısıyla başarılı bir yarı yılı geride bırakan Baumit, hem piyasaya çıkardığı yeni ürünler hem de portföyüne eklediği güçlü iş ortaklarıyla sektördeki etkinliğini artırmaya devam ediyor. En az ilk yarı yıl kadar başarılı bir ikinci yarı yıl hedeflediklerinin altını çizen Baumit Türkiye Genel Müdürü Atalay Özdayı, yılın ilk 6 ayını değerlendirirken yeni döneme dair öngörülerini paylaştı. 

2023 yılının ilk 6 ay hedeflerine ulaştı

Baumit Türkiye olarak hedefledikleriyle çok paralel bir yarı yıl geçirdiklerini belirten Atalay Özdayı, yılın ilk 6 ayını şu şekilde değerlendirdi: “Gerek tonaj gerek ciro gerekse karlılık olarak geçtiğimiz yılın sonunda belirlemiş olduğumuz 2023 yılının ilk 6 ay hedeflerine ulaşmış durumdayız. Şimdi ise en az ilk yarı yıl kadar başarılı bir ikinci yarı yıl hedefliyoruz. Seçim belirsizliğinin ortadan kalkmasıyla daha canlı bir görüntü veren pazarda planladığımız hedeflere ulaşacağımıza inanıyoruz. Bu başarının katlanarak devam edeceğini öngörüyoruz. Şu an için kurdaki dalgalanmalar olumsuz bir tablo yaratsa da güçlü finansal yapımız, öz sermayemiz, değişen koşullara adapte ettiğimiz yapılanmamızla enflasyondan arındırılmış bir büyüme hedefliyoruz.”

Piyasaya sunduğu ürünler ve yeni iş ortaklarıyla başarısını hızlandıracak

2023 yılı itibariyle portföylerine yeni ürünler ekleyerek seneye hızlı bir giriş yaptıklarını ifade eden Özdayı; “En son yenilenen Baumit Premium Contact mantolama harçlarını piyasaya sunduk. Baumit open Sistem, Star Sistem ve Pro Sistem dış cephe ısı yalıtım sistemlerinin bileşenleri olan Baumit openContact, Baumit StarContact White, Baumit ProContact ürünlerimizi benzersiz ve patentli Jel teknolojimiz ile de farklı bir boyuta taşımanın gururunu yaşıyoruz. Bunlara ek olarak yapı malzemeleri sektöründe dünyada bir ilke imza attık ve harç içinde çözünen torba teknolojisine sahip Baumit ALL IN Beton hazır kuru beton harcını piyasaya sunduk. Yeni ürünlerimizle ilgili geri dönüşlerden ve aldığımız taleplerden oldukça memnunuz.  Üstelik iç ve dış pazarda hali hazırda oldukça güçlü olan müşteri portföyümüze, Türkiye pazarından ve ihracat tarafından önemli paydaşlar dahil ettik. Yeni iş ortaklarımızın da katkılarıyla artık daha güçlüyüz. Yeni yatırımlarımızın odağında ise öncelikle mevcut üretim tesisimiz var. Sektörün en önemli üretim merkezlerinden birisi olan Gebze fabrikamızda daha hızlı, daha kaliteli üretim yapabilmek için gereken tüm yatırımları çok önemsiyor ve hayata geçiriyoruz. Aslına bakılırsa tüm adımlarımızı daha güçlü bir Baumit Türkiye için atıyoruz. Bu doğrultuda ülkemizdeki faaliyetleri güçlendirmek adına global yönetimimizle birlikte hareket etmeye devam edeceğiz” dedi.

Artan inşaat maliyetleri ve konut fiyatları için düzenleme şart

Yılın ilk döneminde belirlenen yol haritasında revizeye gitmek durumunda kaldıklarını söyleyen Atalay Özdayı; “2023 yılının ilk yarısında tüm sektörlerde olduğu gibi inşaat sektöründe de işlerimizin yanı sıra odaklanmamız gereken başka konular gündeme geldi. Öncelikle şunu söyleyebilirim ki, ilk 6 altı ay deprem felaketinin ve seçim ekonomisinin etkisinde geçti. Yılın hemen başında tüm planlarımızı seçim öncesi ve sonrası olarak kurgulamışken şubat ayının ikinci yarısıyla birlikte planlarımıza deprem sonrası yaşanan gelişmeleri de dahil ettik. Kurda yaşanan türbülans da doğrudan etki etti. Artan döviz kuru, malzeme ve inşaat maliyetlerini hızlı bir şekilde yukarı çekti. Son 2 yılda inşaat maliyetlerinde artış yüzde 200’lere yaklaştı.  Bu durum yeni konut fiyatları üzerinde ciddi bir baskı oluşturdu. Üstüne kredi olanaklarının daralmasıyla talep olmasına karşı konut satışlarında önemli bir kayıp yaşandı. Bu noktada sektörü canlandıracak önlemlerin bir an önce hayata geçmesi çok önemli” diye konuştu.

Yapılacak düzenlemelerle sektör 2024 yılında daha da büyüyecek

İnşaat ve yalıtım sektörünü kendine getirecek ilk hamlenin konut kredilerinde düzenlemeye gidilmesi olduğunu belirten Özdayı; “İnşaat sektöründe hem üretici hem tüketici konut kredilerinde düşük faiz ve uzun vade bekliyor. Bu konuda yapılacağına inandığımız düzenlemelerle yılın ikinci yarısının ve 2024 yılının sektörümüz açısından çok daha olumlu geçeceğini düşünüyoruz. Bunlara ek olarak güzel gelişmelerin yaşandığını görüyoruz. Özellikle de yalıtım kredisinin sektörümüze can suyu olacağını düşünüyoruz. Devlet eliyle düşük faizlerle sunulan ısı yalıtım kredilerini, mantolamanın ve enerji verimliliği için çeşitli uygulamaların yaygınlaşması adına çok değerli bir hamle olarak görüyoruz. Aynı şekilde Türkiye’deki binaların performansını artırmak amacıyla yürürlüğe giren ‘’Neredeyse Sıfır Enerjili Bina’’ düzenlemesinin de sektöre büyük bir hareketlilik getireceğine inanıyoruz” şeklinde konuştu. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Bursa’nın hizmet alanı en büyük bölgelerinin başında gelen Mustafakemalpaşa Belediyesi, 142. Yılını kutladı.

Türkiye’nin ilk taşra belediyelerinden biri olan Mustafakemalpaşa Belediyesi 142. Yaşını cumhurluk alanında gerçekleştirilen tören ile kutladı. Törende konuşma yapan Mustafakemalpaşa Belediye Başkanı Mehmet Kanar ‘’ Mustafakemalpaşa Belediyesinin 142. Yıl dönümünde doğduğum büyüdüğüm şehrin kutlu tarihinin bir parçası olarak belediye başkanlığı yapmanın gururu içerisindeyim. Mustafakemalpaşa bizlerin ortak sevdası, bu sevdaya dâhil olan tüm yenilikleri ilçemize kazandırmak için canla başla gece gündüz demeden mesai arkadaşlarımız ile birlikte çalışıyoruz. ‘’ifadelerine yer verdi.

Göreve geldiği günden bu yana tarihi hizmetlerle, tarih yazan Başkan Kanar, altyapıdan üst yapıya, ilçenin 32 yıllık özlemi olan Gençlik Merkezinden, ilçeye nefes aldıran proje Millet Bahçesine, Güneş Enerji Sistemi (GES) projesinden, Lalaşahin Köprüsü, Veteriner İşleri Müdürlüğü, Hayvan Barınağı, Muradiye Sarnıç Sosyal Tesisleri, Aş Evi, Gıda, Giysi Bankası gibi sayısız projelerle ilçede 100 yıllık projelerle ilçeye yüzlerce hizmet getirdi. Başkan Kanar ‘’ Mustafakemalpaşa bizim sevdamız, mesai arkadaşlarımla birlikte gayretle ilçemiz için çalışmaya devam edeceğiz.’’ Dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Gölcük Değirmendere Çınarlık Meydanında bulunan Atatürk heykelinin bakımını tamamladı. Mevsimsel şartlar nedeniyle deforme olan heykel, Park ve Bahçeler Daire Başkanlığındaki uzman ekipler tarafından aslına uygun bir şekilde bakıma aldı. Uzman ekipler tarafından bakıma alınan heykelin, bozuk alanları onarıldı. Vernikleme işlemi yapılırken havuz temizlenerek çalışır hale getirildi. Büyükşehir, kentteki pek çok yapının bakım ve onarımını gerçekleştiriyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Son zamanlarda özellikle pandemiyle birlikte kişilerin kendi başına spor yapmaya çalıştığını hatırlatan Ortopedi ve Travmatoloji uzmanı Doç. Dr. Budak Akman, bilinçsizce yapılan sporun kalça ağrılarına ve kalça bölgesindeki bazı sorunlara yol açabileceğine işaret etti. 

Sık karşılaşılan ortopedik sorunlardan olan kalça ağrısı 18-60 yaş arası genç ve erişkin nüfusun hayat kalitesini etkileyen önemli bir sorun. Avrupa’da yıllık kalça ağrısı sebebiyle hastaneye başvuranların oranının ülke nüfuslarına göre yüzde 1-2 civarında olduğunu söyleyen Yeditepe Üniversitesi Kozyatağı Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji uzmanı Doç. Dr. Budak Akman, “80 milyonluk Türkiye’yi düşünürsek yaklaşık 800 bin kişiyi etkilediğini söylemek mümkün” diye konuştu. 

Yaşa göre farklı nedenlerle ortaya çıkabilen bu sorunun özellikle pandemi ve sonrasında bilinçsizce yapılan spora bağlı artışa neden olduğunu söyleyen Doç. Dr. Akman, kalça bölgesindeki ağrıların kaynaklandığı sorunlar ve tedavisine yönelik bilgi verdi. 

“AĞRI FARKLI NEDENLERDEN KAYNAKLANABİLİR”

Hem gençlerde hem de yaşlılarda kalça ve kalça çevresi ağrılarının nedenlerinin bulunmasının zor olabileceğini belirten Ortopedi ve Travmatoloji uzmanı Doç. Dr. Budak Akman, iyi ve kapsamlı bir uzman muayenesinin şart olduğunu ifade etti.

Doç. Dr. Akman, konuyla ilgili şu bilgileri verdi: “Bu ağrılar kalça ekleminden, kemiklerden, kalçanın çevresindeki kas ve tendonlardan kaynaklanabilir. Aynı zamanda yansıyan ağrılar olabilir. Kalça eklemini direkt ilgilendirmeyen ama bel bölgesinden yansıyan bir ağrı da kalçaya vurabilir. Bununla birlikte idrar yolları, kadınlarda jinekolojik problemler de kalça çevresinde ağrı yaratabilir. Bu nedenle ağrıyı değerlendirmek için öncelikle travmatik mi yoksa travmadan bağımsız bir ağrı mı, buna bakmak gerekir.”

“20-60 YAŞ ARASINDA DAHA ÇOK SPOR VE AKTİVİTEYLE İLGİLİ AĞRILAR ÖN PLANDA” 

Gençlerde, çocuklarda ve yaşlılarda görülen kalça ağrılarının farklılık gösterebileceğini söyleyen Doç. Dr. Akman, şunları ekledi: “Genç popülasyonda yapılan birçok çalışmada kalça ağrısı ile başvuran hastalarda ilk sırada Femoraasetabuler impingement dediğimiz kalça sıkışma hastalığı ve kas-tendon zorlanmaları gözleniyor.  60 yaş üzeri kişilerde ise kalça ağrısının sebeplerine baktığımızda gençlerden farklı olarak osteoartrit yani kireçlenme ilk sırada yer alıyor. Tabi ki kas-tendon ağrıları, yansıyan ağrılar da görülebilmektedir. Artroz dünya genelinde sakatlık bırakan hastalıklar arasında dördüncü sırada yer alan önemli bir sorundur. Dünyada yıllık 240 milyon kişinin, Amerika Birleşik Devletlerinde 32 milyon kişinin muzdarip olduğu bildirilmektedir.”

AĞRI HAREKETLE ARTIYORSA SORUN ORTOPEDİK KAYNAKLI OLABİLİR

Kalçanın ön bölgesinde yer alan ve hareketle birlikte artış gösteren kalça ağrısının sorunun ortopedik nedenlerden kaynaklandığının göstergesi olduğunu söyleyen Doç. Dr. Akman, “Ancak ortopedik sorunlarda da sorun ilerlediyse istirahat sırasında da ağrı devam edebilir” dedi. 

“KALÇANIN ARKA TARAFINDAKİ AĞRILAR DAHA ÇOK BEL KAYNAKLIDIR” 

Kalça ekleminden kaynaklanan sorunlarda kalçanın ön kısmında ağrı yapabileceğini söyleyen Ortopedi Uzmanı Doç. Dr. Budak Akman, “Bu durumda kalçanın yanı ve arkasında ağrı yapmasını beklemeyiz. Hasta geldiği zaman kalçanın arka tarafını da kalça bölgesi olarak adlandırabiliyor. Ancak kalçanın arka tarafındaki ağrılar daha çok bel kaynaklıdır. 

Bizim kalça hastasında beklediğimiz şikâyet aslında şudur; C bulgusu (C sign) denen bir şey vardır. Hasta eliyle C şeklini yapıp ön ve yana doğru bir yer gösterir. Hasta ağrısını C işaretinin içerisinde kalan bir bölgede hissediyorsa büyük olasılıkla kalçadan kaynaklanır. Daha çok yan arka veya tamamen arka bölgedeyse aslında kalça patolojisinden biraz uzaklaşırız. Daha farklı hastalıklar düşünmemiz gerekir. Yansıyan ağrıdan dolayı bel sorunları, bel fıtıkları, romatizmaya bağlı patolojilerde kalça çevresinde ağrı yaratabilir” dedi. 

 “ÇOK NADİR GÖRMEKLE BİRLİKTE BAZI KÖTÜ HUYLU HASTALIKLARIN DA BELİRTİSİ OLABİLİR” 

Kalça ve kalça çevresindeki ağrıların çok nadir olmakla birlikte bazı kötü huylu hastalıkların da belirtisi olabileceğine dikkat çeken Doç. Dr. Akman, “Hastalığın tanısında fizik muayene bu nedenle çok değerli. İlk değerlendirme sonrasında tanıyı büyük oranda yaklaşıyoruz. Ancak kesin tanı için ek tanı yöntemlerini mutlaka istiyoruz. Özellikle gençlerde röntgen ile birlikte mutlaka MR gerekir.”

“GÜNÜMÜZDE KALÇA ARTOSKOPİSİNİ ÇOK SIK KULLANIYORUZ”

Hastalığın tedavi süreçlerinden bahseden Doç. Dr. Akman şu bilgileri verdi, “Gençlerde kalça sıkışma hastalığı, kıkırdak sorunları ve labrum yırtıkları ile karşılaşırsak cerrahi tedaviler ile başarılı sonuçlar alıyoruz. Burada da açık minimal invaziv bir yöntem olan kalça artroskopisini günümüzde çok sık kullanıyoruz. Artık dünyada da altın standart haline geldi. Kalça artroskopisi her yaşta yapılabilir ama tabi ki kalça ekleminde bozukluk ilerlediği osteoartrit geliştiği zaman çok fazla da işe yaramıyor. Daha çok genç hastalarda ve bu olayların ilk evresinde başvurduğumuz bir yöntem olduğunu söyleyebilirim. Gençler ve sporcular, kalça yaralanmaları- labrum yırtıkları ve kalça sıkışması ameliyatlarından sonra spora dönebilirler. Belli bir iyileşme döneminden sonra aktivitelerine kaldıkları yerden devam edebilirler. “

“TEDAVİLERLE HAYAT KALİTELERİNİ YÜKSELTEBİLİYORUZ” 

Tedavi edilmediği taktirde hastaların bir süre sonra kalça kireçlenmesiyle karşımıza gelmesi kaçınılmaz olacaktır” diyen Yeditepe Üniversitesi Kozyatağı Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji uzmanı Doç. Dr. Budak Akman, şu önerilerde bulundu: 

“Öncelikle sosyal medya üzerinden görülen hareketlerle bilinçsizce spor yapılmamalı. Bununla birlikte sporla birlikte ya da hareketlerin hızını artırdıkları zaman ağrı varsa ‘bir daha spora gideyim, ağrılarım geçer’ diye düşünüp üstüne gidilmemeli. Çünkü bu durumda ağrıların kronikleşmesine ve basit bir tedaviyle geçebilecekken daha kompleks hale gelebilir. O yüzden sporla ilgili bir yaralanma, zorlanma özellikle o bölgede şişlik, morarma gibi bir bulgu oluşursa hemen ortopedi uzmanına başvurmalarında yarar var. İleri yaştaki kalça kireçlenmesi olan hastalarımız da yaşadıkları kalça ağrıları ile devam etmek zorunda değiller. Günümüzdeki tedavi şekilleriyle hayat kalitelerini yükseltebiliyoruz. Ağrılarını azaltıp konforlu bir şekilde yaşamlarına devam edebileceklerini unutmamalılar.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Seri üretime hazır hale getirdiği 8 farklı araç modeliyle, elektrikli otobüs alanında dünyanın sayılı üreticilerinden biri haline gelen TEMSA, hafif kamyon segmentinin simge modellerinden Fuso Canter’in de elektrikli versiyonunu da Türkiye’de satışa sunacak.

30 yılı aşkın süredir TEMSA distribütörlüğünde Türkiye pazarında önemli başarılara imza atan Fuso Canter, şimdi de elektrikli versiyonuyla yurt içinde yollara çıkmaya hazırlanıyor. Geçtiğimiz yıl yenilenen yüzüyle dikkatleri üzerine çeken Fuso Canter ailesinin yeni elektrikli üyesi Fuso eCanter’in Türkiye’deki satış ve pazarlama faaliyetlerine ilişkin imza töreni TEMSA’nın İstanbul Altunizade merkezinde gerçekleştirildi. 

Daimler Truck Asya Yönetim Kurulu Üyesi Andreas Deuschle ve TEMSA CEO’su Tolga Kaan Doğancıoğlu arasında imzalanan lisans anlaşması kapsamında, Fuso eCanter’in Türkiye’deki satış ve pazarlama faaliyetleri TEMSA tarafından yürütülecek. İlk aşamada 2 farklı modelde müşterilerin beğenisine sunulacak Fuso eCanter’in, 2024 yılının başından itibaren yurt içinde satışa sunulması planlanıyor. 

Bugün itibarıyla, Fuso Canter’in kamyon ve kamyonet segmentlerinde toplam 8 farklı modeli bulunuyor. Fuso eCanter’in de ürün gamına dahil olmasıyla birlikte model sayısı da 10’a ulaşacak. 

“BÜYÜME ADIMLARIMIZA BİR YENİSİNİ EKLİYORUZ”

Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan TEMSA CEO’su Tolga Kaan Doğancıoğlu, sürdürülebilirlik konusunun TEMSA’nın gelecek vizyonunun en önemli unsuru olduğunun altını çizerken, “Bugün itibarıyla otobüs segmentimizde, hem model sayısı hem de teknolojik yetkinlik anlamında dünyanın sayılı üreticileri arasında yer alıyoruz. Elektrifikasyon ve alternatif yakıtlı araçlar alanındaki tecrübemizi, şimdi de Fuso ile birlikte hafif kamyon segmentine taşımaktan dolayı çok mutluyuz. Bundan yaklaşık bir yıl önce yenilenen Fuso Canter araçlarımızın Türkiye’deki lansmanını yapmıştık. Şimdi de Fuso eCanter ile, hafif kamyon alanındaki büyüme adımlarımıza bir yenisini ekliyoruz. Fuso Canter araçlarımızla, uzun yıllar boyunca müşterilerimize taşıma kapasitesi ve yakıt tasarrufu anlamında büyük avantajlar sağladık. Şimdi de, sektörümüzün ve şehirlerimizin yeşil dönüşümüne büyük katkıda bulunacak Fuso eCanter ile müşterilerimizin sahip olma maliyetini ciddi şekilde düşürerek, onlara yeni bir maliyet avantajı imkanı sunacağız” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

4 FİRMAYA LİON’S COACH VE NEOPLAN TOURLİNER TESLİMATLARI YAPILDI

MAN, otobüs teslimatlarına devam ediyor

MAN, Ödüllü otobüsü Lion’s Coach ve NEOPLAN Tourliner ile işletmelerin gözdesi olmaya devam ediyor. Teslimatlarına aralıksız devam eden MAN Kamyon ve Otobüs Ticaret A.Ş., seyahat sektörünün 4 güçlü firmasına peş peşe 5 adet otobüs teslimatı yaptı. Yeni otobüs yatırımları kapsamında Özlem Seyahat 2, LLP Lojistik 1, Topçam Turizm 1 ve Ağaçlı Motorlu Araçlar 1 adet; MAN Lion’s Coach ve NEOPLAN Tourliner ile filolarını büyüttü. 

MAN’ın; güvenlik, konfor, üstün teknoloji, ekonomik ve sürdürülebilir özellikleri ile son olarak Sustainable Bus Award (Sby Award) 2022 – Sürdürülebilir Otobüs Ödülü’nü alan otobüsü Lions Coach ve yine bol ödüllü NEOPLAN Tourliner seyahat sektöründe yoğun talep görmeye devam ediyor. Talepler doğrultusunda teslimatlarına hız kesmeden devam eden MAN Kamyon ve Otobüs Ticaret A.Ş., birbiri ardına düzenlediği törenlerle 4 seyahat firmasına 3 adet Lion’s Coach ve 2 adet NEOPLAN Tourliner’ı teslim etti. Yolcularına eşsiz bir seyahat keyfi yaşatmak amacıyla filolarını MAN Lion’s Coach ve NEOPLAN Tourliner ile güçlendiren firmalar, düzenlenen ayrı ayrı törenlerle MAN Kamyon ve Otobüs Ticaret A.Ş. Otobüs Satış Direktörü Can Cansu ve Otobüs Satış Bölge Yöneticisi Ufuk Demirer tarafından yeni otobüsleri firma sahiplerine sembolik MAN anahtarı ile beraber teslim edildi.

“Yolcu, şoför, işletme ve çevre dostu çözümler sunuyoruz”

MAN ve NEOPLAN otobüslerinin birçok niteliği ile bireysel ve kurumsal yatırımcıların ilk tercihleri olmaya devam ettiğine vurgu yapan MAN Kamyon ve Otobüs Ticaret A.Ş. Otobüs Satış Direktörü Can Cansu, teslimatlarla ilgili; “MAN ve NEOPLAN otobüsleri, tasarımdan konfora, sürüş teknolojilerinden güvenliğe, sürdürülebilirlikten, yakıt tasarrufu ve düşük işletme giderlerine kadar birçok konuda fark yaratıyor. Otobüslerimizin bu nitelikleri ile yolcu, şoför, işletme ve çevre dostu çözümler sunuyoruz. Nitekim bu nitelikleri ile gerek MAN gerekse NEOPLAN otobüslerimiz, başta Lion’s Coach ve Tourliner olmak üzere birçok farklı alanda prestijli ödüller kazandı. Saha tecrübeleri ile de kendini gösteren otobüslerimizin üstün nitelikleri, satış ve satış sonrası hizmetler aşamalarında yarattığımız memnuniyet ile birleşince, sektörde MAN ve NEOPLAN otobüslerimize yoğun talep oluşuyor.   Gösterilen bu ilgi, bizler için en büyük ödül ve motivasyon kaynağı” açıklamasında bulundu.

Özlem Seyahat, otobüs yatırımlarında yine ‘MAN’ı seçti.

Türkiye’de yolcu taşımacılığı alanında 20 yılı aşkın bilgi, birikim ve tecrübesiyle sektörünün öncü firmalarından biri olan Özlem Seyahat, 2010 yılında başladığı MAN seyahat otobüsü yatırımlarına 2023 yılında da devam etti. Firma düzenlenen törenle filosuna 2 adet, MAN Lion’s Coach kattı. 

Satın aldıkları otobüsleri yolcu taşımacılığında kullanacaklarını belirten Özlem Seyahat firması yetkilisi Hakan Aslan, “Sustainable Bus Award (Sby Award) ‘’Sürdürülebilir Otobüs Ödülü’’ kazanmış 2 adet 2023 model MAN Lion’s Coach otobüsü kattık. Ayrıca, modern tasarımları, konforlu, geniş ve rahat yolcu koltukları, yüksek güvenlik standartları, ekonomik yakıtı, işletme maliyetleri ve tesislerde görünümüyle MAN Lion’s Coach otobüsleri almak tercih nedenimiz olmuştur” açıklamasında bulundu.

Topçam Turizm 1 yeni Lion’s Coach ile filosunu güçlendirdi

Tokat’ın 62 yıllık güçlü firmalarından Topçam Turizm, filosunu gençleştirme amacıyla 1 adet MAN Lion’s Coach yatırımı yaptı. 1961 yılında 2 otobüs ile yola çıkan Topçam Turizm güvenli, konforlu, ekonomik, standart hizmetler üretmeyi ve kalite sistemini sürekli iyileştirmeyi bir görev olarak benimsemsiyor ve Tokat halkının ve yolcularının güveni ve tercihi ile, zirvenin bilincinde filosunu genç tutmaya devam ediyor. MAN Kamyon ve Otobüs Tic. A.Ş. nin Ankara Akyurt’taki Tesislerinde, şirket genel müdürü Ömer Kesman ve şirket yetkilileri Aziz Yılmaz, Fatih Sahlep’e otobüsler teslim edildi.

LLP Lojistik otobüs filosuna Neoplan Tourliner’ı kattı

Yıllardır birçok firmanın personel tedariğini sağlayan sektörünün güçlü firması LLP Lojistik de 2023 otobüs yatırımları kapsamında filosunu Neoplan Tourliner ile güçlendirdi. Yeni otobüsleri ve kaliteden ödün vermeyen müşteri memnuniyeti temelli hizmet anlayışı ile LLP Lojistik yetkilisi Yusuf Bilgin, “‘önce insan’ anlayışı ile hareket eden, sektörde örnek ve öncü olma hedefini taşıyan Efe Tur‘da sefer yapacak. Neoplan Tourliner Otobüsü tercih nedenlerinden bazılarının aracın, modern tasarımı, konforlu, geniş ve rahat yolcu koltukları, yüksek güvenlik standartları, peronlarda, tesislerde, görünümü ile ilgi haline gelmiş standartları yüksek, ekonomik işletme maliyetli ve yollardaki modern görünümü, yolcu memnuniyeti ve müşteri hizmetleri nedeniyle tercih ettik” şeklinde konuştu.

Ağaçlı Motorlu Araçlar, MAN ile yatırımlarına devam ediyor

Filosunu MAN Neoplan Tourliner ile güçlendiren başka bir firma ise Aksaray merkezli AĞAÇLI Motorlu Araçlar oldu. 2023 yılı seyahat otobüsü yatırımlarına MAN ile devam etme kararı alan firmanın, 1 adetlik NEOPLAN Tourliner otobüsünü törenle araç kaptanları teslim aldı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yaşamı kolaylaştıran teknolojilere öncülük eden Anker, kullanıcılarına keyifli bir yaz tatili vadediyor. Kusursuz ses kalitesine sahip ses sistemleri ile geliştirdiği Soundcore kategori markası altında piyasaya sunduğu son teknoloji kulaklık ve hoparlörleri ile Anker plajlarda modunuzu en üst seviyeye çıkarıyor.

Bütün bir yıl çalıştınız ve özlemle beklediğiniz o tatil günleri geldi. Yoğun tempolu iş günlerinin ardından artık yaz tatilinin, denizin tadını dilediğinizce çıkarmak istiyorsunuz. Hayatı kolaylaştıran teknolojilere öncülük eden Anker, sıcak yaz günlerini daha da keyifli hale getiriyor. Soundcore kategori markası altında geliştirdiği son teknoloji kulaklıklarıyla size eşlik ederek plajda modunuzu daha yükseltiyor. Her bütçeye uygun seçenekler; Anker Soundcore Liberty 4 TWS Kablosuz Bluetooth Kulaklık, Life P3 Bluetooth Kulaklık ve R50i TWS Bluetooth Kulaklık ile gittiğiniz her yerde müziğin keyfini çıkarabilirsiniz. Anker Rave Neo 2 80W Kablosuz Bluetooth Hoparlör ve Anker Soundcore Motion B Bluetooth Hoparlör ile de müziğin sesini daha da açarak, plajda arkadaşlarınızla birlikte kendinizi dansın ritmine kaptırabilirsiniz. 

R50i ile 30 saat kesintisiz müzik 

Anker’in üstün ses kalitesi vadeden Soundcore kategori markası kulaklık ve hoparlörleri kendinizi müziğin ritmine bırakmanıza yardımcı oluyor. Anker Soundcore R50i TWS Bluetooth Kulaklık ile 10mm sürücülerden gelen derin bas ile ayrıntılı ve zengin sesleri duymak mümkün. Kişiselleştirme için var olan uygulama ile önceden ayarlanmış EQ’lar ve kontrollerle sesinizi özelleştirebilirsiniz. Tam şarjla 10 saate varan dinleme süresi ve şarj kutusu ile toplam 30 saate varan dinleme süresi sunan R50i TWS Bluetooth Kulaklık ile ekstra 2 saatlik dinleme süresi için sadece 10 dakika şarj etmek yeterli. Suya karşı korunaklı olan Soundcore R50i kulaklıklar ile denizden çıktığınız gibi, kurumayı beklemeden müzik dinleyebilirsiniz.

Liberty 4 sizi her zaman sesin merkezinde tutuyor

Anker Soundcore Liberty 4 TWS Kablosuz Bluetooth Kulaklık, yazın sıcağında müzik dinleme keyfinizi taçlandırıyor. Kulaklıkta bulunan çift dinamik sürücülerinden gelen derin, etkili bas, doğru orta ve net sesleri dinleyebilmenizi sağlıyor. Liberty 4 TWS Kablosuz Bluetooth Kulaklık’ta bulunan 360° Sürükleyici Uzamsal Ses algoritması, müzik dinlerken ve film izlerken, baş hareketlerinizi takip ederek sizi her zaman sesin merkezinde tutuyor. Ayrıca kulak içi kalp hızı sensörü sayesinde, gün içinde siz bir şeyler dinlerken kalp hızınızı izleyebiliyor. Anker Soundcore Life P3 Bluetooth Kulaklık ise gürültü önleyici özelliği ve her beğeniye hitap edebilen 5 farklı renkte sunuluyor. Ultra kompakt kasa ile küçük çantalara veya ceplere zahmetsizce sığan Soundcore Life P3 Bluetooth Kulaklık, yaz akşamlarında sahilde gezerken de kulağınızdan müziği eksik etmemenize yardımcı oluyor.

Suya dayanıklı hoparlörlerle müziği havuza taşıyın 

Anker Rave Neo 2 80W Kablosuz Bluetooth Hoparlör’de BassUp™ Teknolojisi ile bas yoğunluğunu gerçek zamanlı olarak yükseltebilir, dans hareketlerinin giderek çılgınlaşmasını izleyebilirsiniz. 18 saat çalma süresiyle uzun süre tek şarjla gidebilen kulaklık IPX7 suya dayanıklı kasa özelliğiyle müziğinizi gerçek anlamda havuza taşıyabilirsiniz. Deniz tatilinin vazgeçilmezlerinden biri olan Rave Neo 2, suyun üzerinde yüzer ve biri hoparlörü suya batırmaya kalkışsa bile su geçirmez kasa, elektronik parçaları sudan korur.  Soundcore Motion B Bluetooth Hoparlör ise 12W yoğun ses gücü sağlar. Motion B’nin dahili bileşenleri, IPX7 suya dayanıklı kasa ile tamamen korunur. 30 dakika boyunca 1 metreye kadar suya tam daldırmaya dayanır; plaj ve havuzun karşısına çıkabilecek her şeye hazırdır. Yaz  gecelerinde dans etmeye devam etmek istiyorsanız, Motion B çalmaya devam eder; tek bir şarjla 12 saatten fazla kesintisiz müzik dinleyebilirsiniz. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Pandemi dönemi, çalışma alanlarında kökten değişikliklere neden oldu. Birçok kişi için evden çalışmak normal hale geldi. Büyük bir istifa dalgası yaşandı. İnsanlar işlerinden ayrılıp evden çalışarak kendilerine para kazandıracak yeni işler arıyorlar. Bazıları ek gelir için yeni iş modelleri ya da iş fırsatları peşindeler. Bugün birçok çalışan işverenlerinden uzaktan çalışma seçeneğini sunmasını bekliyor. Diğer yandan uzaktan çalışma modeli ile birlikte dolandırıcılık vakaları da artmaya başladı. 

Evden çalışma ile ilgili dolandırıcılıklar genelde internette, sosyal medya veya iş arayanların yeni fırsatlar aradığı LinkedIn gibi yasal kariyer siteleri ve diğer platformlarda görülen bir ilanla başlar. Siber güvenlik şirketi ESET dikkat edilmesi gereken tehlikeli durumları yedi başlık altında topladı. 

Yeniden yollama

Kurban ile paket alma, potansiyel olarak malzeme ‘inceleme’ ve ardından başka bir varış noktasına göndermesi için anlaşılır. Bunlar “paket işleyici”, “paket işleme asistanı” veya hatta “depo dağıtım koordinatörü” olarak ilana çıkabilir.  Gerçekte kurban, ele geçirilmiş mali bilgilerle satın alınan çalıntı malları teslim alıyor ve asıl suçu gizlemek için suçlunun izlerini örtmesine etkin olarak yardım ediyor.

Sahte gizemli müşteri

Kurban, ürünleri satın alması ve alışveriş deneyimi hakkında rapor vermesi için işe alınır. Ancak satın almalar veya ön eğitim ve diğer masraflar için kendilerine verilen çek karşılıksızdır. 

Sahte kişisel asistan

Kurban, kişisel asistan olarak işe alınır ve masrafları karşılamak için bir çek gönderen işvereni için bazı satın almalar yapması istenir. Paranın bir kısmının banka havalesi veya dijital uygulama yoluyla iade edilmesini isteyebilirler. Orijinal çek karşılıksız çıkacaktır ve kurban zarar edecektir.

Kendi işinizi kurun 

Bir dolandırıcılık şirketi, kurbanın girişimci olmasına yardımcı olacak kaynaklar sunduğunu iddia eder. Bunlar genellikle, işe yaramaz kurs materyalleri için para isterler. 

Sahte iş ilanları

Bazen dolandırıcılar, mevcut olmayan işler için ilan çıkabilir. Asıl amaç, başvuru sahibinin sosyal güvenlik numarası gibi kişisel bilgileri ve daha sonra kendi adına kimlik sahtekarlığı yapmak için kullanılabilecek diğer ayrıntıları göndermesini sağlamaktır.

Evde montaj işi

Mağdurlara oyuncakları veya el işi ürünleri bir araya getirmeleri ve işverenlerine geri göndermeleri için para ödeneceği söylenir. Ancak başlangıç kiti için bir miktar para ödemeleri gerekir. Ödeme yaptıktan sonra, ortada herhangi bir iş olmadığı anlaşılır. 

MLM dolandırıcılığı

Bazı çok katmanlı pazarlama (MLM) fırsatları, sahte şirketlerin kayıt yaptıran kişilere başkalarını işe almaları için güzel bir komisyon ödeneceğine söz verdiği dolandırıcılıklardan başka bir şey değildir. Ayrıca potansiyel müşterilere satmak için “işveren”den ürün almaya zorlanacaklardır.

Nasıl güvende kalabiliriz?

ESET uzmanları evden çalışma ile ilgili dolandırıcılık tehditlerinden korunmak için aşağıdaki konulara dikkat edilmesi gerektiğini paylaştı:

• Olumsuz çevrimiçi eleştirileri kontrol etmek için iş teklifi yapan şirket hakkında araştırma yapın. 
• İşverene programın toplam maliyetinin ne kadar olduğu, ne zaman ödeme yapılacağı, kim tarafından ve nasıl ödeme yapılacağı gibi pek çok soru sorun.
• Meşru bir sitede yayımlandığı için iş ilanının meşru olduğunu düşünmeyin.
• Kazanılacak paranın, şirkete bir başka kişiyi üye yapmaktan geçtiği işlere başvurmayın.
• Diğer işe alınanların referansları da dahil olmak üzere şirketin internet sitesinde verdiği bilgilere inanmayın çünkü bunların tümü sahte olabilir.
• İstemediğiniz herhangi bir kişiye yanıt vermeyin veya e-posta ya da kısa mesaj gibi istenmeyen iletilerdeki bağlantılara tıklamayın.
• Beklenmedik bir iş teklifini takip etmek istiyorsanız, ilk e-postayı yanıtlamak yerine şirket hakkında biraz arka plan araştırması yapın.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Çevik Yazılım Geliştirme Manifestosu’nun ortaya çıkışı, çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık anlayışını doğurdu. Özüne insanı alması nedeniyle çeviklikle ortak noktada buluşan DEI’nin yani çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık anlayışının bir iş önceliği olması gerekiyor. Çalışan bağlılığı, finansal performans, pozitif işveren markası olmak gibi olumlu gelişmeler sağlayan bu anlayışın tüm yönleriyle iş akışına entegre edilmesi ideal hale geliyor. Teknoloji sektörüne inovatif bir bakış açısı getirmeyi hedefleyen TesterYou’nun Kurucusu Barış Sarıalioğlu, “Artık sadece çevikliği benimsemek yeterli değil. Çevik dönüşüm yolculuğunda başarı arayan kuruluşların kapsayıcı ve eşitlikçi bir bakış açısını vizyon edinmesi gerekiyor.’’ açıklamasında bulunuyor. 

Çevik yazılım geliştirmenin iş dünyasında ortaya çıkması, kurum kültürü üzerinde birtakım yenilenmelere yol açıyor. Kurumlar, çevikliğin yanı sıra çalışan ve müşteri memnuniyeti, iş performansının artması gibi konulara daha çok ihtiyaç duyuyor. Tüm bu ihtiyaçları karşılayan DEI’nin bir diğer adıyla çeşitlilik, eşitlik ve kapsaycılık (Diversity, Equity and Inclusion) anlayışının iş önceliği olması gerekiyor. Pozitif işveren markası olmak, finansal performans artışı ve çalışan bağlılığı gibi avantajlar sunan DEI yaklaşımı, özüne insanı alması nedeniyle çeviklikle ortak noktada buluşuyor. Teknoloji sektörüne inovatif bir bakış açısı getirmeyi hedefleyen TesterYou’nun Kurucusu Barış Sarıalioğlu, “Kuruluşların bir an önce DEI anlayışını kucaklaması gerekiyor. Çünkü sadece iş çevikliği yeterli olmuyor. Çevik dönüşüm yolculuğunda DEI yaklaşımını vizyon edinen kurumların, gözle görülür bir başarıya ulaşacaklarını düşünüyorum. ‘’ ifadelerini kullanıyor.

“Kurumların Kapsayıcı ve Eşitlikçi Yaklaşımı Deneyimlemesi İçin Bilinçli Bir Çaba Gerekiyor.”

Çeşitlilik, Eşitlik ve Kapsayıcılık yaklaşımını temel alan kurumlar, DEI anlayışının sunduğu tüm fırsatlardan yararlanıyor. Bu anlayış, olumlu çalışan ve müşteri deneyimi, daha iyi finansal performans, üretkenliğin artması, pozitif işveren markası gibi avantajları açıkça ortaya koyuyor. Yazılım sürecinden yüksek verim elde etme yolunun DEI anlayışı olduğunu söyleyen TesterYou’nun Kurucusu Barış Sarıalioğlu, “Yazılım geliştirme ekibine ve sürecine DEI yaklaşımını aşılamak gittikçe kritik bir ihtiyaç haline geliyor. Ekiple beraber kurumların da kapsayıcı ve eşitlikçi yaklaşımı deneyimlemesi için bilinçli bir çaba gerekiyor.‘’ yorumunda bulunuyor. 

İş Çevikliği DEI Yaklaşımından Besleniyor

İş çevikliğinde önemli fırsatlar sunan eşitlik ve kapsayıcılık ilkeleri, sürekli gelişmeyi ve liderliği temsil ediyor. DEI anlayışının gerçek değerinin günlük iş rutinleriyle birleştiği takdirde ortaya çıkacağını vurgulayan TesterYou’nun Kurucusu Barış Sarıalioğlu, “Şirketlerin başarılı olmayı, yetenekleri elde tutmayı ve en önemlisi insan ihtiyaçlarını öncelik edinmeyi ciddiye alığı zaman DEI yaklaşımından tam anlamıyla fayda göreceğine inanıyorum.” sözlerini kullanıyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Tam akredite bir araştırma üniversitesi olarak faaliyetlerini sürdüren Ege Üniversitesinde; deniz ve içsu bilimleri, balıkçılık, su ürünleri yetiştiriciliği, avcılık ve işleme alanlarında teknolojik bilgilere sahip teknik eleman ve araştırıcı insan gücü, Su Ürünleri Fakültesi bünyesinde yetiştiriliyor. Fakülte; Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı, Ar-Ge birikimini toplumun yararına sunan, mesleki ve evrensel değerlere bağlı,  gelişime açık, bilimsel düşünceyi özümsemiş su ürünleri mühendislerini sektöre kazandırıyor.

Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesinde Temel Bilimler Bölümü, Avlama ve İşleme Teknolojisi Bölümü ve Yetiştiricilik Bölümü ile bu üç bölüm altında 7 Anabilim Dalında eğitim veriliyor. Fakülte mezunları, Tarım ve Orman Bakanlığının çeşitli birimleri başta olmak üzere, diğer kamu ve kuruluşlarda, özel balıkçılık su üretim ve işleme tesislerinde istihdam edilme fırsatı buluyor.

Su ürünlerine sektörüne yönelik geniş uygulama alanları

         Uygulamalı eğitime oldukça önem veren Su Ürünleri Fakültesi, bu anlamda çok geniş uygulama alanlarına sahip. Su Ürünleri Fakültesinin Bornova Kampüsü dışındaki diğer bir uygulama ve araştırma birimi ise, HOMA (SÜFA) Araştırma Eğitim ve Uygulama Dalyanı. Bu dalyan, 18 bin dekarlık alanıyla Ege Üniversitesinin en büyük alana sahip eğitim sahası olma özelliği taşıyor. Fakültenin diğer bir eğitim, araştırma ve uygulama birimi Urla’da yer alıyor. Bu birimde; Larval Üretim Tesisi, Yem Araştırma ve Üretim Birimi, Balık Hastalıkları Laboratuvarı, Alg Üretim Tesisleri ve bölümlere ait laboratuvarlar bulunuyor. Ayrıca söz konusu tesiste öğrencilere yönelik uygulamalı eğitimin yanı sıra, çeşitli konularda araştırma-geliştirme çalışmaları yürütülürken aynı zamanda üretim yapılıyor. 27 metre boyunda ve 110 gross tonluk, trol avcılığının yanı sıra bir çok uygulamaya imkan tanıyan ilk balıkçılık araştırma gemisi EGESÜF, 1994 yılından bu yana fakülte tarafından her türlü uygulama ve araştırmalarda kullanılıyor.

Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi bünyesinde bilimsel Ar-Ge çalışmalarının yanında; Türkiye’nin su ürünleri tüketim miktarlarının artırılması ve sağlıklı beslenme alışkanlığının yayılması amacı ile alternatif su ürünleri üzerine çalışmalar ve tüketici için yeni ürünler geliştiriliyor. Bu kapsamda 2018 yılı itibari ile devreye alınan “Su Ürünleri Uygulama ve Satış Birimi”, öğrenciler için bir uygulama ve araştırma alanı olmasının yanında “Topluma Hizmet” misyonu kapsamında halkın sağlıklı beslenmesine katkı veren bir ünite olarak hizmet vermeye devam ediyor. Diğer yandan “Su Ürünleri Gastronomisi Mutfağı”  ile topluma ve öğrencilere uygulama imkânı sunuluyor.

Su Ürünleri Fakültesindeki 4 yıllık eğitim süresince öğrencilere su ortamı tüm yönleriyle tanıtılırken, hem bilgilendirici hem de eğlenceli bir eğitim programı uygulanarak sektörle uyumlu ve donanımlı, dünyayla rekabet edebilen genç su ürünleri mühendisleri yetiştiriliyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Türkiye’de savunma sanayiinin en büyük buluşması IDEF’23 16. Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı tamamlandı. TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde 689 yerli, 772 yabancı katılımcı olmak üzere toplam 1.461 firmaya ev sahipliği yapan fuarda, Savunma ve Havacılık alanında ileri kompozit çözümleri sunan CES de yer aldı.

IDEF’23’te personel ve platform koruma çözümlerini sergileyen CES standını yurt içinden ve yurt dışından birçok katılımcı ziyaret etti. Ziyaretçileri arasında Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Musa AVSEVER, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Ercüment TATLIOĞLU, Hava Kuvvetleri Komutanı Hava Orgeneral Atilla GÜLAN, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Arif ÇETİN, MSB Bakan Yardımcısı Şuay ALPAY, SSB Başkan Yardımcıları Mustafa ŞEKER ve Hüseyin AVŞAR, SSB Silah ve Mühimmat Daire Başkanı Mehmet Emin DALFESOĞLU başta olmak üzere üst düzey pek çok askeri yetkilinin de olduğu CES, yüksek mühendislik ve ileri teknoloji içeren ürünleriyle sivil ve askeri profesyonellerden tam not aldı.

Küresel Pazarda Rekabetçi Çözümler Sunuyor

İleri kompozit alanında Türkiye’de en büyük üretim kapasitesine sahip şirketlerden biri olan CES’in, kara, deniz ve hava araçlarında kullanılan kompozit ürünleri de katılımcılar tarafından detaylıca incelendi. Airbus, Sikorsky gibi havacılık devlerinin kalifikasyonlarından başarıyla geçen CES, IDEF’23’ün öne çıkan şirketlerinden biri olarak katılımcıların yoğun ilgi ve beğenisi ile karşılaştı.

CES, Türkiye ve Avrupa’nın savunma ve havacılık alanında önde gelen şirketlerinden biri olarak konumlanıyor ve bu alanlardaki gelişim ve inovasyonu gösteren başarılı çalışmalarıyla küresel pazarda rekabetçi çözümler sunuyor.

Savunma sanayii alanında önemli atılımlar ve yatırımlarıyla uluslararası arenada büyümeye devam eden CES, bölgede önemli bir fuar olan IDEF’23 fuarını başarıyla sonlandırmanın gururunu yaşıyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Türkiye Sigorta Birliği deprem bölgesine yaptığı yardımları, Türk Eğitim Vakfı çatısı altında üniversite öğrencileri için oluşturduğu ‘Türkiye Sigorta Birliği Burs Fonu” ile sürdürüyor.  TSB Başkanı Atilla Benli: “Depremzede kardeşlerimizi bu mücadelede yalnız bırakmıyoruz. Üye şirketlerimizle birlikte Cumhuriyet’imizin 100. yılında, ülkemizin Yeni Yüzyılı’nda, gençlerimizin yanında olmanın heyecanıyla geleceğe umutla bakıyoruz.”

Sigorta sektörünün rehber kuruluşu Türkiye Sigorta Birliği (TSB), 6 Şubat depremlerinin ardından bölgedeki hayatın olağan akışına dönmesi için desteklerini sürdürüyor. TSB, Türk Eğitim Vakfı (TEV) iş birliğiyle ‘Burs Fonu’nu hayata geçirerek Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen 100 depremzede üniversite öğrencisine 4 yıllık öğrenim hayatları boyunca eğitim bursu desteği sağlayacak. 

Yüzyılın felaketi olarak nitelendirilen depremlerin izlerini silmek için tüm Türkiye’nin seferber olduğunu hatırlatan TSB Başkanı Atilla Benli şunları söyledi: “Türkiye Sigorta Birliği olarak ilk günden itibaren ‘tek yürek’ olduk ve bu seferberlikte yerimizi aldık. Üye şirketlerimizin destekleriyle bölgeye ulaştırdığımız yardımların yanı sıra SEDDK ve DASK başta olmak üzere devletimizin ilgili kurumlarıyla güç birliği ile çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Zararların bir an önce giderilebilmesi ve hasar tazmin sürecinin hızla işletilebilmesi için sigorta şirketleri olarak hasar süreçlerinin hızlandırılmasından, çağrı merkezlerinde depremden zarar görenlere yönelik ayrı hatların açılmasına ve bölgede hasar iletişim merkezlerinin kurulmasına kadar bir dizi önlem aldık ve almaya devam ediyoruz.”

Bölge ziyaretlerinde sigorta sektöründeki meslektaşlarıyla, sanayicilerle ve depremzedelerle  pek çok kez bir araya geldiklerini hatırlatan Benli: “6 Şubat depremiyle zarar gören bölgeye gerek sektörel çözümlerimizle gerek insani yardımlarımızla destek olmaya devam ediyoruz. Yıkımın büyüklüğü ortaya çıktığı andan itibaren TSB olarak bu mücadelede depremzede kardeşlerimizin yanında olduk ve bunun uzun soluklu bir mücadele olduğu bilinciyle çalışmalarımızı sürdürüyoruz.”

Çalışmalarını “Sigorta Kıymet Bilmektir” anlayışıyla yürüttüklerini belirten TSB Başkanı şöyle devam etti: “Biz sigortacılar, hayatın, sağlığın, sevdiklerimize güvenli bir gelecek sunabilmenin, büyük emeklerle elde ettiğimiz varlıkların ne denli kıymetli olduğunu çok iyi biliyor ve tüm bunları korumanın yollarını geliştirmek için canla başla çalışıyoruz. Öte yandan bizim kültürümüzde en kıymetli varlığımız ailemizdir. Gençlerimiz ise hepimizin evlatları, ülkemizin aydınlık yarınlarının teminatıdır. O nedenle üniversite öğrencisi geçlerimize yönelik başlattığımız bu projeyi çok önemsiyoruz. TEV iş birliği ve üye şirketlerimizle birlikte hayata geçirdiğimiz ‘Burs Fonu’ ile gençlerimizin yanında olmanın heyecanını duyuyor ve Cumhuriyet’imizin 100. Yılında   gençlerimizle geleceğe umutla bakıyoruz.”

Türk Eğitim Vakfı Genel Müdürü Banu Taşkın ise, afetin getirdiği kayıpların herkesi derinden sarstığına dikkat çekerek şu ifadelerde bulundu: “Bunun etkisini en çok hissettiğimiz alanlardan biri de eğitim oldu. Türk Eğitim Vakfı olarak afetin öğrencilerimiz açısından getirdiği zorluklara ve ihtiyaçlara cevap verebilmek için ilk günden bu yana gayretle çalışıyoruz. Türkiye Sigorta Birliği Burs Fonu ile gençlerimizin eğitimleri yarıda kalmayacak ve onları yalnız bırakmayacağız. Türkiye Sigorta Birliği ve üye şirketlerine, öğrencilerimizin hayat yolunu aydınlatacak bu katkıları için şükranlarımızı sunarız.” 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Dolar/TL: ABD’de piyasalar bugün açıklanacak ISM imalat sektörü endeksi, istihdam piyasası verilerinden haziran ayı JOLTS açılan iş sayısı ve inşaat harcamaları gibi verilere odaklanırken dün piyasalarda yatay bir görünüm vardı.

ABD 10 Yıllık tahvili sakin bir görüntü çizerek %3,96 seviyesinden günü tamamladı. Dolar endeksi (DXY) ise arka arkaya üçüncü günde de yükselişini sürdürdü.

Bu sabaha bakıldığında vadeli piyasalar yataya yakın seyrediyor. Dolar endeksi ise hafif yükselişte.

Yurt içi tarafa bakıldığında ülke risk primimizde devam eden iyileşme izlenirken BDDK’nın akşam, bankaların sermaye yeterliliğinde kredi risk ağırlıklarını yükselten ve kredi kartına sınırlama getiren kararı TL için destekleyici.

Bu kapsamda, 27 seviyesinin altında hareket eden Dolar/TL’de mevcut bant hareketinin devam etmesini bekliyoruz.

Euro/Dolar: ABD’de  öne çıkan ISM verisi dışında para politikasına yön vermesi açısından takip edilecek olan istihdam piyasası verilerinden JOLTS açılan iş sayısı bugün açıklanacak. Veriler öncesinde risk iştahında bir bozulma yok.

Diğer taraftan Fed üyelerinden resesyona girilmeyeceği konusunda iyimser açıklamalar geliyor. ABD 10 yıllık tahvil faiz ise %4’ün altında seyrediyor.

Avrupa tarafına bakıldığında; ECB’den Lagarde tarafından enflasyonla mücadele için çok mesafe kat edildiği ve hedefe yaklaşıldığı, açıklanacak finansal verilerin analizine göre hareket edileceği açıklamaları geldi.

Ayrıca Euro Bölgesi’nde temmuz ayı öncü TÜFE verileri dün takip edildi. Euro Bölgesi’nde manşet TÜFE yıllık bazda beklentilerle uyumlu olarak %5,5 seviyesinden %5,3 seviyesine geriledi.

Son olarak hafif baskı altında olan paritede teknik seviyelere bakıldığında, 1,1030 bölgesinin aşılması durumunda 1,1070 seviyesi direnç olarak takip edilebilir. Aşağıda ise 1,0945 ve 1,09 seviyeleri sıralı destekler konumunda.

Ons Altın/Dolar: Haftaya yükselişle başlayan değerli maden de günü %0,3 primle 1.965 seviyesinden tamamladı.

Diğer yandan teknik olarak net bir yöne işaret eden bir kırılma gerçekleşmedi. Veriye bağlı hareketlerin ön plana çıktığı ortamda da bugün ABD’de – başta ISM olmak üzere –  açıklanacak veriler oynaklık yaratabilir.

İyi rakamlar değerli madende 1.940 seviyesini gündeme getirebilir. Ana destek de 1.932 civarında. Yukarıda ise 1.980/84 bölgesi güçlü direnç konumunda.

Kaynak: Ziraat Yatırım

Hibya Haber Ajansı

Dolar/TL paritesi dengeli fiyat hareketini sürdürüyor.

Yurt içinde dün turizm istatistikleri takip edildi. Buna göre yılın ilk altı ayında gelen ziyaretçi sayısı geçen yıla göre %17,5 artış gösterdi.

Cari denge turizm gelirleriyle desteklenirken gözler bu hafta perşembe günü açıklanacak enflasyon verisinde olacak. Son haftalarda artırılan vergi oranları, ara maaş zamları, akaryakıt zamları ve TL’nin değer kaybıyla enflasyonun bu ay artış göstermesi bekleniyor.

Geçen hafta düzenlenen yılın üçüncü enflasyon raporunda yıl sonu enflasyon beklentisi %22,3’ten %58’e revize edilmişti.

ABD’de ise Fed‘in faiz kararlarında verilere bağlı olacağını bildirmesi ve PCE verisinin beklenti altı gelmesiyle risk iştahı yüksek seyrini koruyor.

Bugün İmalat PMI verileri yakından takip edilecek.

Destekler: 26,72 – 26,50 – 26,30

Dirençler: 26,95 – 27,25 – 27,54

Kaynak: İnfo Yatırım

Hibya Haber Ajansı

Brent petrol yükseliş hareketini sürdürüyor.

OPEC+ üyelerinden Suudi Arabistan ve Rusya’nın uyguladığı ihracat kısıtlarının Eylül’de de devam edeceği beklentisi petrolü yükseltiyor.

Diğer yandan bu sabah Çin’de açıklananan Caixin İmalat PMI verisi, 50,5’ten 50,3 beklentisinin altına 49,2’ye gerileyerek daralma bölgesinde kaldı. Çin’de son aylarda yaşanan ekonomik daralma endüstriyel metaller, altın ve petrol gibi emtialarda düşük talep nedeniyle değer kaybına yol açıyor. Çin ekonomisinin toparlanması ve devletin teşvikleri petrol fiyatlarını destekleyebilir.

Bugün de ABD’de PMI verileri takip edilecek. Geçen ay daralma gösteren verilerin, bu ay da daralma seviyesinde kalması öngörülüyor. Ayrıca bugün açıklanacak API haftalık ham petrol stokları verisi de talep görünümüne ilişkin ipucu sunabilir.

Destekler: 84,98 – 84,01 – 83,22

Dirençler: 85,78 – 86,55 – 87,25

Kaynak: İnfo Yatırım

Hibya Haber Ajansı

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), “Merkezi İdare Bütçesinden Araştırma Geliştirme Faaliyetleri İçin Ayrılan Ödenek ve Harcamalar-2023” bültenini yayımladı. Buna nazaran, 2022 yılında Türkiye’nin merkezi idare bütçesinden 53 milyar 844 milyon TL meblağında AR-GE harcaması gerçekleştirildi.

Geçen yıl yapılan AR-GE harcamalarının merkezi idare bütçesi içindeki oranı yüzde 1,66 olarak kaydedildi. Ayrıyeten, AR-GE harcamalarının gayrisafi yurt içi hasıla içindeki oranı ise yüzde 0,36 olarak hesaplandı.

2023 yılı için yapılan varsayımlara nazaran, merkezi idare bütçesinden AR-GE için ayrılan ödenek 76 milyar 101 milyon TL olarak belirlendi.

AR-GE faaliyetlerine yönelik vergi indirimleri ve istisnaları ise geçen yıl toplamda 25 milyar 722 milyon TL fiyatında gerçekleşti.

AR-GE harcamalarının sosyoekonomik amaçlara nazaran sınıflandırıldığında, 2022 yılında en fazla harcama yüzde 63,3 oranıyla genel bilgi gelişimi için üniversitelere yapıldı. Bunu sırasıyla yüzde 10,9 ile savunma, yüzde 6,1 ile endüstriyel üretim ve teknoloji, yüzde 4,9 ile genel bilgi gelişimi AR-GE (diğer kaynaklardan finanse edilen) ve yüzde 3,7 ile eğitim takip etti.

2023 için yapılan varsayımlara nazaran ise bu yıl en yüksek ödeneğin yüzde 65,5 oranıyla genel bilgi gelişimi için üniversitelere ayrılması öngörüldü. Savunma ise yüzde 13 ile sosyoekonomik amaçlar ortasında ikinci sırada yer aldı. Bu amaçları yüzde 4,6 ile endüstriyel üretim ve teknoloji, yüzde 4,3 ile genel bilgi gelişimi (diğer kaynaklardan finanse edilen) ve yüzde 3,5 ile tarım izledi.

Bitcoin üzerinde işletme seviyesinde ödeme tahlilleri geliştiren Lightspark’ın CEO’su David Marcus, ağ işleyişi hakkında basına konuştu. Marcus, Bitcoin (BTC) Lightning Network üzerinde çalışmanın dezavantajlarına değindi. Kripto uzmanı, bu protokolün üzerine yazılım oluşturmanın klasik katman-1 protokollerine nazaran en az beş kat daha güç olduğunu söz etti.

Daha evvel Paypal ve Meta’da kıymetli misyonlar alan Marcus, BTC Lightning ağının meselelerini ele aldı. Bitcoin, merkezi olmayan ve inançlı bir ödeme ağı olarak kıymetli bir potansiyele sahip olsa da pek çok dezavantajı bulunuyor. BTC, bu faktörerlerin yanında düşük süreç suratları ve yüksek süreç fiyatları üzere kısıtlamaları da beraberinde getiriyor. Lightning Network ise ödemeleri hızlandırmak ve süreç maliyetlerini düşürmek için Bitcoin ağında bir alternatif sunuyor.

Bitcoin Lightning Ağının Sorunu Ne?

Lightspark kurucusu, Lightning’in en büyük dezavantajının protokol üzerinde bir proje üretmenin zorluğuyla açıkladı. Kripto uzmanı, bu durumu ise Bitcoin ağının katı yapısına bağlıyor:

“Katman-1 Bitcoin ağı inanılmaz katı bir yapıda. Ana ağ üzerinde yeni bir kod eklemenin neredeyse imkanı yok.”

Bu zorluğa karşın Lightspark grubu, Lightning Network’ün ödeme tahlilleri konusundaki potansiyeline inanıyor. Marcus, şirketin bundan 100 yıl sonra bile geçerli olacak bir ödeme tahlili oluşturmayı hedeflediklerini belirtti. Kripto uzmanına nazaran dünyanın ödemeler için üniversal bir açık protokole gereksinimi var. BTC Lightning ağı ise bu talebi karşılamak için en büyük aday.

Karşıyaka’da esnaf ziyaretlerine aralıksız devam eden; sağlık, çevre ve temizlik konularında çalışmalarını tüm hızıyla sürdüren Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, belediye ekipleriyle birlikte saha çalışmalarına katılıyor, Karşıyakalıların taleplerini birinci ağızdan dinliyor. 

Karşıyaka’da sağlıklı, erişilebilir bir kent yaşamı için yoğun şekilde çalıştıklarını ifade eden Başkan Tugay, “Ekiplerimiz 7 gün 24 saat sokaklarımızda hizmet veriyor. Komşularımızın da duyarlılığı ile daha sağlıklı ve sürdürülebilir bir kent yaşamına ulaşmak için çalışıyoruz” diye konuştu.

Temizlik İşleri Müdürü, Park ve Bahçeler Müdürü ve Zabıta Müdürü ile hafta içi her gün 11:00 ila 15:00 saatleri arasında saha çalışmalarına katılan Başkan Tugay, mahallelerdeki ağaç sağlığından, örtücü bitki durumuna, oturma gruplarından, otoparkların durumuna kadar tüm detayları yerinde inceliyor, mahalle sakinlerinin taleplerini birinci ağızdan dinliyor.

“YURTTAŞLARIMIZIN ÖNERİ VE TALEPLERİNİ DİNLİYORUZ”

Göreve geldikleri günden bu tarafa vatandaşlarla birlikte Karşıyaka’yı daha yaşanabilir bir kent yapmak için çalıştıklarını ifade eden Tugay, “Her gün belediye ekiplerimizle birlikte sahaya iniyor, yurttaşlarımızın öneri ve taleplerini dinliyoruz. Esnafımızın beklentilerini alıyor, hizmet üretmelerinin önündeki engelleri kaldırıyoruz. Karşıyaka’mızın her bölgesine eşit hizmet götürmek için kuyumcu hassasiyetiyle çalışıyoruz. Şehrimizin ürettiği refahı, kentimizin tüm kılcal damarlarına ulaştırmak, hizmetin erişilebilirliğini arttırmak için çaba sarf ediyoruz. Hoşgörüden ve sevgiden güç alarak dayanışma kültürünü her gün büyütüyor, Karşıyakalı yurttaşlarımızla 4 yıldır; hüzünde, kederde, sevinçte ve kıvançta bir ve beraber olmanın gururunu yaşıyoruz” dedi.

KOMŞULARIMIZIN DESTEĞİ İLE DAHA SAĞLIKLI BİR KENT YAŞAMINA ERİŞEBİLİRİZ

Çalışmalar sırasında Karşıyakalılarla sohbet eden Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, “Karşıyaka’mızı adım adım geziyor; yurttaşlarımızla birlikte daha temiz, daha sağlıklı bir şehir ve daha yaşanabilir bir kent için çalışıyoruz. Ekiplerimiz Karşıyaka için 7 gün 24 saat sahada. Karşıyaka’mızın caddelerinde ve ara sokaklarında devam eden çalışmalar kapsamında evlerin bahçeleri, inşaat alanları, çöp konteynerleri ve rögarlarda haşerelere karşı ilaçlama ve temizlik çalışmalarına aralıksız devam ediyoruz. Mesai arkadaşlarımız her gün tonlarca evsel atık topluyor, yüzlerce kilometre alan süpürüyor. Özellikle konteyner dışına bırakılan evsel atıklar noktasında hassas davranıyoruz. Komşularımızın göstereceği duyarlılık ve çalışmalarımıza sunacağı katkı ile daha sağlıklı bir kent yaşamına erişebiliriz. Kentimize katılımcı bir yönetim anlayışıyla hizmet üretmeye devam edeceğiz” diye konuştu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Samsung Electronics’in kişiselleştirilmiş sağlık rehberliği, amaca yönelik tasarımlar ve gelişmiş mobil deneyim sunan yeni Galaxy Watch6 Serisi ürünleri birbirinden avantajlı kampanyalarla farklı kanallardan satışa sunuldu. Satış kanalına bağlı olarak sunulan avantajlar arasında eski ürünü 1.500 TL’ye varan ek takas desteği, 500 TL hediye çeki, tarife desteği ve hediyeler yer alıyor.

Samsung Electronics tarafından tasarlanan ve üretilen Galaxy Watch6 Serisi Türkiye’de satışa sunuldu. Galaxy Watch6 ile Galaxy Watch6 Classic ürünlerinden oluşan ve teknoloji ile hayatını kolaylaştırmak, sağlıklı ve kaliteli bir yaşam sürmek isteyen tüketicilere hitap eden yeni seriyi farklı satış kanallarından çeşitli avantajlarla temin etmek mümkün. Ürünler, zincir teknoloji mağazaları, e-ticaret platformları ve telekom operatörleri tarafından satılıyor. 

Zincir mağaza kanalından yapılan satışlarda getirilecek eski ürüne 1.500 TL’ye varan ek takas desteği olanağı veriliyor. Bununla beraber aynı zamanda hediye kumaş kordon da sunuluyor. Online satış kanallarında ise seriden ürün alımı durumunda, 500 TL hediye çeki kazanılıyor ve kumaş kordon hediye ediliyor. Galaxy Watch6 Serisi’ni telekom operatörlerinden satın almak da mümkün. Operatörlerden yapılan alımlarda tarife desteği sunuluyor. Bu kanalda da diğer kumaş kordon hediyesi bulunuyor. 

Daha ince bir çerçeve, daha kompakt bir tasarımla sunulan Galaxy Watch6 Serisi; daha büyük ve canlı bir ekranla birlikte geliyor. Aynı zamanda daha etkileşimli bir kullanıcı arayüzüne sahip olan; rafine ve şık bir tasarımda bütünsel sağlık tekliflerini ve güçlü performansı bir araya getiren Galaxy Watch6 Serisi artık teknoloji tüketicisiyle buluşmaya hazır. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Üniversite Araştırma Laboratuvarı (ÜniAr) tarafından hazırlanan  “Popüler Programların Mezun Memnuniyeti” 2023 verilerine göre  Ege Üniversitesi, 25 programın 10’unda devlet üniversiteleri arasında ilk üçe girdi. Verilere göre; Diş Hekimliği Fakültesi, Eczacılık Fakültesi, Görsel İletişim Tasarımı bölümü, İngiliz Dili ve Edebiyatı bölümü ve Turizm Rehberliği bölümü birinci sırada; Radyo, Televizyon ve Sinema bölümü ile Fizyoterapi ve Rehabilitasyon bölümü ikinci sırada; Elektrik Elektronik Mühendisliği bölümü, Türk Dili ve Edebiyatı bölümü ile Turizm İşletmeciliği bölümü ise üçüncü sırada yer aldı.

Ege Üniversitesi olarak öğrencilerin mezuniyet sonrasında da yanlarında olduklarını ifade eden Rektör Prof. Dr. Necdet Budak, “Tam akredite, öğrenci odaklı bir araştırma üniversitesi olarak, mezunlarımızın memnuniyetini sağlamak için kararlılıkla çalışmaya devam ediyoruz. ÜniAr tarafından hazırlanan Popüler Programların Mezun Memnuniyeti araştırmasında 25 programın 10’unda üniversitemiz ilk üç içerisinde yer aldı. Kariyer Planlama ve Başarı Koordinatörlüğümüze bağlı Mezunlarla İlişkiler Ofisimiz aktif olarak çalışmaya devam ediyor. Şu ana kadar 60 bine yakın kişiyi Mezun Sistemi’ne kaydettik. Mezunlarımıza, hem üniversite içinde hem de üniversite dışında anlaşmalı olduğumuz kurumlardan indirimli olarak faydalanma hakkı veren, kampüsümüze giriş çıkış kolaylığı sağlayan; sosyal tesislerimizden, kütüphanemizden faydalanmalarını sağlayan Mezun Kart uygulamasını hayata geçirdik. Öğrencilerin Kariyer Gelişimini En Etkin Şekilde Destekleyen Üniversite  ödülünü alan ilk ve tek üniversiteyiz. Mezunlarımızın iş hayatlarındaki başarılarıyla gurur duyuyoruz. Onların memnuniyetinin bu tür raporlara yansıması bizleri ziyadesiyle mutlu ediyor. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kahramanmaraş merkezli 11 ili etkileyen depremlerin ardından bölgeye entegre olarak, destek ve yardımlarını aralıksız sürdüren Uludağ Enerji, depremin sosyal etkilerini hafifleterek günlük hayata adaptasyonu desteklemek için Hatay’da hazırlanan “Yaşam ve Gelişim Kampüsü Projesi’ni hizmete açtı. Bursa Uludağ Üniversitesi ile Panoffect’in destek sağlayacağı ve 2 yıl sürecek projeden, 40 binden fazla kişinin yararlanması planlanıyor. Proje alanının yer aldığı kampüste sanat, oyun ve meslek atölyeleri ile psikolojik danışmanlık hizmetinin yer alacağı 9 konteyner bulunuyor.  

Uludağ Enerji’nin “Yaşam ve Gelişim Kampüsü” Projesi’yle, depremzedelere sosyal, duygusal ve psikolojik danışmanlık hizmetleri verilmesi hedeflenirken; depremzedelerin bütçelerine katkı sağlayacak mesleki gelişimlerinin desteklenmesi de amaçlanıyor. Oluşturulan kampüsle; okul öncesi ve ilkokul çağındaki çocukların keyifli vakit geçirebilecekleri şekilde dizayn edilen oyun atölyesinde düzenlenecek etkinliklerle çocukların sosyal, duygusal, bilişsel ve fiziksel gelişimlerine katkıda bulunulması hedefleniyor. Şirket aynı zamanda çocuk ve gençlerin müzik, dans, tiyatro ve resim okulu olarak kurgulanan sanat atölyeleriyle ilgilenmelerini ve yeteneklerini geliştirmelerini sağlamayı hedefliyor. Antakya Halk Eğitim Merkezi ve TOÇEV ile iş birliği yapılarak kurgulanan kadınlara yönelik meslek atölyelerinde ise deprem sonrası ailesini kaybeden ya da farklı sebeplerle çalışmak zorunda olacak bireylere meslek edindirmek, mesleki becerilerini geliştirmek isteyenler içinse istihdam edilebilirliğini artırmak için eğitimler düzenleniyor. Katılımcılar, eğitimler sonunda istihdama yönlendirme ve üretilen ürünlerden gelir elde etme konusunda da desteklenecek. 

“Bölgeye Uzun Vadede Destek Olacağız” 

 Projeyle ilgili açıklamalarda bulunan Uludağ Enerji CEO’su İsmail Ergüneş, “Şirket olarak ilk günden itibaren deprem bölgesinde bulunmaya ve insanların yaralarını sarmaya çaba gösterdik. Arama kurtarma ekibimiz depremlerin ilk saatlerinde arama kurtarma çalışmalarına destek için Bursa’dan afet bölgesine giderek çalışmalara katıldı. Kesinti yaşanan yerlerde şebekenin tekrar ayağa kaldırılması için görevli arkadaşlarımız bölgeye intikal ettiler ve gerekli onarım işlemlerini gerçekleştirdiler. Temel ihtiyaçların karşılanması adına yardım tırlarımızı da depremzedelere ulaştırdık. Acil ihtiyaçların giderilmesinden sonra ise bölgede kalıcı bir proje geliştirmek adına Yaşam ve Gelişim Kampüsü Projemizi devreye aldık. Bu proje sadece bir başlangıç değil, aynı zamanda bölge için sürdürülebilir bir çalışma modelini de temsil ediyor. 2 yıl sürecek olan projemizden 40 bin kişinin yararlanmasını planlıyoruz. Projenin gerçekleşmesine katkı sağlayan Bursa Uludağ Üniversitesi ve Panoffect şirketine teşekkür etmek istiyorum.” ifadelerini kullandı.

Uludağ Enerji’yle proje kapsamında yaptıkları iş birliğine de değinen Bursa Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, “Yaşam ve Gelişim Kampüsü Projesi’nin açılışıyla birlikte, üniversitemiz olarak sadece eğitimde değil, toplumun her alanında var olduğumuzu ve katkı sağlamaya hazır olduğumuzu bir kez daha gösteriyoruz. Toplumun ihtiyaçlarına duyarlılıkla yaklaşan ve onların hayatlarında pozitif izler bırakmayı amaçlayan bir üniversite olarak bu projeye destek vermekten mutluluk duyuyoruz. Alanında uzman hocalarımızla her detayında yer aldığımız bu projeye sürdürülebilir bir katkı sağlamayı hedefliyoruz. İlgili atölyelerde, üniversite öğrencilerimizin uzmanlığı ve sevgi dolu rehberliğiyle çocuklarımızın hayal güçlerini beslemek ve yeteneklerini keşfetmelerine destek olmayı hedefliyoruz.” dedi.

Projenin bir diğer partneri olan Panoffect CEO’su Salih Subaşı ise, “Panoffect olarak, böylesine anlamlı bir projenin destekçileri arasında yer alıyor olmaktan büyük gurur duyuyoruz. Bu projenin temelinde yatan sevgi ve dayanışma unsurları, bizim için çok değerli. Deprem felaketinden etkilenen çocuk, genç ve yetişkinlerin sosyal hayata uyumlarını hızlandırmak amacıyla kurulan ve destekçileri arasında yer aldığımız kampüsün açılışını gerçekleştirdik. Depremin yaralarını birlikte sarmak için çalışmaya, yardımlaşmaya ve birlikte olmaya devam ediyoruz” şeklinde konuştu. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Konak Belediyesi’nin özellikle çocukların ve gençlerin spora yönelmesini ve sağlıklı nesillerin yetişmesini teşvik etmek için, ilçenin 5 ayrı noktasında, 7 ayrı branşta açtığı spor kurslarına yoğun katılım var.

Konak Belediyesi’nin ilçenin 5 ayrı noktasında, 7 ayrı branşta açtığı spor kurslarına ilgi büyük. Futbol, basketbol, voleybol, temel jimnastik ve satranç alanlarında devam eden kurslara çocuklar ve gençler; pilates, cardio kurslarına ise kadınlar yoğun ilgi gösteriyor. Belediyenin sadece Konaklıların değil, tüm İzmirlilerin katılımına açık olarak düzenlediği kurslardan 1000’i aşkın çocuk, genç ve kadın yararlanıyor.

Konak Belediyesi’nin Başkan Abdül Batur döneminde hizmete açtığı Gültepe Atatürk Spor Tesisi’nde haftanın iki günü voleybol, basketbol, futbol, pilates, dört günü de cardio kursları veriliyor. Hatay Semt Merkezi ile Güzelyalı Spor Merkezi’nde ise haftanın dört günü pilates var. Sağdettin Yağdıran Spor Tesisi’nde hafta içi futbol kursları düzenlenirken, Zeytinlik Semt Merkezi’nde haftanın üç günü jimnastik, dört günü ise pilates kursları takip edilebiliyor. Zeytinlik Semt Merkezi’nde haftanın iki günü satranç kursları da düzenleniyor.

Ücret sembolik

Gültepe Atatürk Spor Tesisi, spor okullarının en faal olduğu tesisler arasında öne çıkıyor. 2021 yılında açılan tesis sadece Gültepe bölgesine değil, kolay ulaşım imkânlarıyla tüm İzmirlilere hizmet sunuyor.

Konak Belediyesi’nin yoğun ilgi gören spor kurslarına vatandaşlar 50 TL gibi sembolik bir ücret ödeyerek katılabiliyor. Pilates ve cardio kurslarından ise ücret alınmıyor. Uzman eğitmenler eşliğinde spor yapan vatandaşlar sosyalleşme fırsatı da yakalıyor.

Gültepe Atatürk Spor Tesisi, Hatay Semt Merkezi, Güzelyalı Spor Merkezi, Sağdettin Yağdıran Spor Tesisi ve Zeytinlik Semt Merkezi’nde devam eden spor kurslarına katılmak isteyen vatandaşlar, Konak Belediyesi Spor İşleri Müdürlüğü’nün 0 232 482 10 39 (Dahili: 2134) numaralı telefonunu arayarak kayıt için ayrıntılı bilgi alabilir. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı