Gün: 9 Ağustos 2023

Kütahya Şeker Fabrikası A.Ş‘nin güneş enerji santrali (GES) yatırımına ilişkin bildirim yapıldı.

Kamuyu Aydınlatma Platformuna (KAP) yapılan açıklamada, ”Kütahya Şeker Fabrikası A.Ş’ye ait 437 ada 18 parsel nolu 115.201,49 metrekare alan üzerinde 3600 kWe AC /4349.7 kWp DC kurulu güce sahip GES kurulumu için yapı ruhsatı alınmıştır. Volta Grup Enerji San. Tic. A.Ş montaj çalışmalarına başlamıştır.” denildi.

Hibya Haber Ajansı

Papilon Savunma-Güvenlik Sistemleri Bilişim Mühendislik Hizmetleri İthalat İhracat Sanayi ve Ticaret A.Ş. (PAPIL) ve Kimteks Poliüretan Sanayi ve Ticaret A.Ş. (KMPUR) hisselerinin fiyatlarında yapılacak olan düzeltme hakkında şu açıklamalar yapıldı:

Papilon Savunma-Güvenlik (PAPIL) Faaliyeti Nedir?

PAPIL, Türkiye merkezli bir teknoloji şirketidir. Şirketin faaliyet alanı, biyometrik tanımlama sistemleri ve ilgili hizmetlerdir. Biyometrik tanımlama sistemleri, insanların parmak izi, yüz, iris, damar, ses gibi fiziksel veya davranışsal özelliklerini kullanarak kimliklerini doğrulamak için kullanılan sistemlerdir.

PAPIL, bu sistemleri geliştiren, üreten ve satan bir şirkettir. Şirketin ürünleri arasında parmak izi tarayıcılar, yüz tanıma cihazları, iris tanıma cihazları, damar tanıma cihazları, ses tanıma cihazları ve bunların entegre edildiği çözümler bulunmaktadır. Şirketin müşterileri arasında devlet kurumları, güvenlik güçleri, bankalar, hastaneler ve özel sektör yer almaktadır.

Kimteks Poliüretan Sanayi (KMPUR) Faaliyeti Nedir?

KMPUR, 1983 yılında kurulan ve poliüretan sistemleri üreten bir şirkettir. Poliüretan sistemleri, suni deri, ayakkabı tabanı, kauçuk, yapıştırıcı, boya, otomotiv, mobilya, ısıtma ve soğutma, yalıtım-inşaat ve savunma sanayii gibi farklı sektörlere hammadde sağlamaktadır.

KMPUR, Türkiye’nin ilk yüzde yüz yerli poliüretan sistem üreticisi olup, teknoloji ve Ar-Ge yatırımları ile müşterilere özel çözümler sunmaktadır. KMPUR, Türkiye’nin En Büyük 500 Sanayi Kuruluşu içerisinde yer almakta ve 5 kıtada 50’den fazla ülkeye ihracat yapmaktadır.

Bu makale ilk olarak halkaarz.net üzerinde yayımlanmıştır.

Investing.com – İşlem hacmine göre dünyanın en büyük borsası ünvanına sahip Binance, Bitcoin ülkesi El Salvador’da faaliyet göstermek için lisans aldı.

Binance, böylece Bitcoin’in yasal olduğu ilk ülkede tam lisanslı ilk kripto para borsası ünvanına sahip oldu. 

Kripto borsası tarafından yapılan açıklamaya göre El Salvador Merkez Bankası Binance’e Bitcoin Hizmetleri Sağlayıcısı lisansı (BSP) verdi. Bununla birlikte El Salvador Ulusal Dijital Varlıklar Komisyonu Binance’e kalıcı Dijital Varlık Hizmetleri Sağlayıcısı lisansı (DASP) verdi. Alınan bu iki lisansla birlikte Binance, ülkedeki operasyonları için tam bir düzenleyici desteği almış oldu.

Binance, son zamanlarda bazı ülkelerde düzenleyici engeline takılsa da Avrupa ve Orta Doğu ülkelerinde toplamda 18 yargı bölgesinde lisans sahibi olarak diğer borsaların önünde yer alıyor. 

Binance Latin Amerika Operasyonları Sorumlusu Min Lin lisanslama süreci hakkında konuşurken kripto borsasının dünya genelindeli düzenleyici kuruluşlarla uyumlu çalışma taahhüdünü öne çıkardı. Min Lin, ayrıca Salvador düzenleyicileriyle de lisanslama sürecinde titiz bir çalışma yürüttüklerini söyledi.

Binance, El Salvador’da elde ettiği lisanslarla ürün yelpazesini genişletmeyi planlıyor. Bu anlamda Binance yetkilileri, Salvador’da kripto para benimsemesini artırmak ve Salvador halkına daha güvenli bir ticaret ortamı sunmak için yerel yetkililerle uyum içinde çalışacaklarını söyledi.

El Salvador, 2021 yılında Bitcoin’i yasal ödeme aracı olarak kabul eden ilk ülke olarak tarihe geçti. O dönemden beri Bitcoin’e yönelik ekonomi politikaları geliştiren ülke, uluslararası kuruluşların baskısına ve eleştirilerine rağmen Bitcoin yatırımlarına hız kesmeden devam ediyor.

Investing.com – Hedef Holding A.Ş. (HEDEF) iştiraklerinden Hedef Yatırım Bankası, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’ndan faaliyet izni aldı.

Resmi Gazete’de yayımlanan karara göre Hedef Yatırım Bankası’na Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun 3 Ağustos 2023 tarih ve 10641 sayılı kararı ile faaliyet izni verildi.

Şirket tarafından yapılan açıklamada Hedef Yatırım Bankası’nın bankacılık entegrasyon süreci kapsamında gerekli hazırlıkların tamamlanmasının ardından kısa bir süre içinde fiilen faaliyetlerine başlayacağı bildirildi.

Hedef Yatırım Bankası, 500 milyon TL sermaye ile kuruldu. Bankanın grup şirketlerinin desteği ve Hedef Holding’in finansal hizmetler alanında 26 yıllık deneyimiyle tüm paydaşlarına sürdürülebilir katma değer yaratmayı hedeflediği aktarıldı.

Hedef Yatırım Bankası’nda yerli sermaye yapısı vurgusu

Hedef Holding, finans, teknoloji ve sağlık sektörlerinde yatırımları olan bünyesinde doğrudan ve dolaylı olarak 4 halka açık şirket barındıran bir kuruluş. Hedef Holding bünyesindeki Hedef Yatırım Bankası ise 30 Nisan tarihinde BDDK’den kuruluş izni almıştı. 

Kuruluş tarafından yapılan basın açıklamasında Hedef Yatırım Bankası’nın kurumsal ve ticari bankacılık müşterilerine kurumsal krediler, ticaret finansmanı, proje finansmanı, leasing, kamu özel sektör iş birliği projeleri, satın alma ve birleşmeler, kurumsal finansman, işletme sermayesi finansmanı, altın bankacılığı, satın alma finansmanı ile sermaye piyasaları ürünleri konularında hizmet sunacağı bildirildi.

%100 yerli sermaye ile kurulan Hedef Yatırım Bankası, Türkiye’de büyümek isteyen, faaliyetleri ile gelecek vaat eden kuruluşlara yeni nesil bankacılık vizyonu ile alternatif finansal çözümler sunmayı hedefliyor.

Tedarikçi finansmanına aracılık etmenin yanında geliştirdiği tahlillerle KOBİ’lerin, işletmelerin finansmana süratli erişimini sağlayan yeni kuşak alacak finansmanı platformu Figopara, KOBİ Finansmanı ve Tedarikçi Finansmanı hizmetleriyle süratle büyümeye devam ediyor. Türkiye’de finansman şirketlerinin büyüme suratlarında düşüş yaşanan 2023 yılının birinci yarısında bir evvelki yıla kıyasla 7 kat büyüyen Figopara, süreç büyüklüğünü KOBİ Finansmanı’nda yaklaşık 7.5 kat, Tedarikçi Finansmanı’nda ise 6 kat artırdı. KOBİ Finansmanı’nda yılın birinci yarısında süreç hacmi geçen yıla kıyasla 4 kat büyürken, Tedarikçi Finansmanı’nda süreç hacmi ise 2 katın üzerinde artış gösterdi. Figopara’nın aracılık ettiği finansman kelam konusu periyotta 2 katına çıkarken, platform aracılığıyla en çok finansmana erişen kesimler ise sırasıyla perakende, imalat ve nakliyat oldu.

Yılın birinci 6 ayına ait bilgileri kıymetlendiren Figopara Kurucu Ortağı ve CEO’su Koray Bahar, “Şirketler için tahsilat sorunu ve finansmana erişim temel sorun olmaya devam ediyor. Alternatif finansman modelleri tam da bu noktada daha kıymetli hale gelirken, FinTek’ler kıymetli bir muhtaçlığa tahlil sunuyor. Figopara dataları de bunu gösteriyor. 2023 yılının birinci 6 ayında KOBİ Finansmanı’nda yeni müşteri sayımızda yüzde 76 artış olurken, Tedarikçi Finansmanı’nda yeni alıcı sayımız ise 3 kat arttı” dedi.

‘Sözleşme süreçleri ıslak imza yerine dijital onay ile kolaylaştırıldı’

Figopara olarak müşterilerinin kayıt sürecinde sadece firma ve kullanıcı bilgilerini alarak bu kademeyi çok daha kolaylaştırdıklarını vurgulayan Koray Bahar, “Tamamen dijital olarak düzenlenen firma kayıt akışı, müşterilerimizin portalımıza süratlice girişini sağlıyor. Böylelikle klasik formda doküman onaylarının beklendiği akışın yerine uçtan uca dijitalize edilmiş bir süreçle, süratlice erişimler sağlanabiliyor ve süreçler başlatılabiliyor. Portal altyapımızdaki en değerli yenilik ise ıslak imzalar üzerinden ilerleyen kontrat sürecinin dijital onayla kolaylaştırılmış olması. Güçlü teknik altyapımız sayesinde hem Figopara hem de firmalarımız nezdinde inançlı formda iş yapar pozisyona süratlice geçebiliyoruz” değerlendirmesinde bulundu.

‘Dubai operasyonuyla birlikte yurt dışı pazarlarda büyümemiz hızlanacak’

Figopara’nın yurt dışı faaliyetlerine de değinen Bahar, yılın birinci yarasında Dubai operasyonunda kontratları tamamladıklarını ve bu ülkede birinci süreçlerin yılın ikinci yarısında gerçekleşmeye başlayacağını söyledi. Koray Bahar, “Dubai operasyonuyla birlikte yurt dışında büyümemiz hızlanacak” dedi. Figopara’nın organik büyümenin yanı sıra inorganik olarak da büyümeye devam edeceğini vurgulayan Bahar, “Yurt içi ve yurt dışı stratejimiz ve büyüme gayelerimiz doğrultusunda önümüzdeki periyotta Figopara’yı daha da ileriye taşıyacak satın alımlar gerçekleştiriyoruz. Vizyonumuz doğrultusunda planladığımız birinci satın almanın imzasını tamamladık. Bir başka satın alma için de imza basamağındayız. Yıl sonuna kadar gerçekleştirdiğimiz 2 satın almayı KOBİ’lerin Muhteşem App’i olma seyahatimizde platformumuza eklenen yeni özelliklerle birlikte kamuoyu ile paylaşacağız. değerlendirmesinde bulundu.

Erzurum’un Olur ilçesinde anne ve kızı Türkiye’de birinci olabilecek bir işe imza atarak cağ kebap salonu işletiyor.

HABERE İLİŞKİN GÖRÜNTÜ İÇİN TIKLAYIN İZLE

Murat Ünlü (45) Olur ilçesinde 4 yıl evvel Cağ Kebabı salonu açtı. Eşine dayanak olmak için kebap salonuna giden Leyla Ünlü (42) kısa müddette cağ kebabı ustası olarak tek başına cağ kebabı yapmaya başladı. Anne Leyla Ünlü kızının dayanağı ile Olurlulara hizmet veriyor.

ANNE KIZ CAĞ KEBAP SALONU İŞLETİYOR

Leyla Ünlü, Türkiye daha evvel cağ kebabı ustası bayan duymadığını ve kendisinin bu işte birinci olabileceğini söyledi. Evli iki çocuk annesi olan Leyla Ünlü, “Öncelikle köyde babamlar yaparlardı benimde ilgimi çekerdi, babamla birlikte hazırlardık. Daha sonra eşimle cağ kebap solunu açma niyetimiz oldu. Eşime dükkanda dayanak olmak için geldim. Evvelce onun eline bakarak çocukluktan bilgilerimle, eşimle birlikte çalışmaya başladık. Koyunların bakımı olduğundan, eşim dükkanda fazla kalamıyordu. Bende ona yardımcı olabilmek için kendimce neden yapmayayım diye düşündüm. Şişi dizmeye, sonra cağ kesmeye başladım, el alışkanlığımda oldu. İşimi düzgünce ilerlettim. Kızım yaz tatillerinde yardımcı oluyor, kışında arkadaşlarımdan dayanak alıyorum. Ben cağ kesiyorum onlar servisleri açıyorlar. Ben Türkiye’de bayan cağ kebapçısı duymadım, bir birincisi başarmanın mutluğunu da yaşıyorum. İş yerine gelen beni bilmeyen müşterilerimizin, bayandan cağ kebapçısı olur mu diye reaksiyonları oluyor. Birinci evvel garipsiyorlar sonra kebabın tadına bakınca beni tebrik ediyorlar” dedi.

Annesine takviye olan 18 yaşındaki Melike Ünlü annesinin çok lezzetli cağ kebabı yaptığını belirterek “Herkes cağ kebabı yapabilir ana annem üzere yapanı asla bulamazlar” dedi.

Ankara’da yaşayan Olurlu Cihan Düzgün, “Bu yere birinci geldiğimizde şaşırmıştık genelde erkekler yaptığı için bir bayan yapıyor mu yoksa emaneten mi bakıyor diye tereddüt ettik. Sonrasında hem lezzetiyle hem de sunumu ile bayanlarında layığı ile yaptığını görmüş olduk. Her geldiğimizde bu ablamızın yerine kesinlikle uğrar cağ kebabı yeriz” dedi.

Müşterilerden Öner Elibol “Burası Erzurum’un Olur ilçesinde bölgemizin tescilli yemeği olan cağ kebabını hanım ablamızın elinden yedik. İnanılmaz lezzetli idi kendisine çok teşekkür ediyorum, eline sıhhat. Şunu da demeden geçemeyeceğim fırsat verildiğinde bayanlarımızın en az erkekler kadar başarılı olabileceğine şahit olduk iş yerleri güzel olsun” dedi.

Ukrayna – Rusya savaşı öncesinde halihazırda artışa geçen akaryakıt fiyatları, savaşın tesiriyle bir anda fırlamış, yalnızca bir yıldaki artış 3 katı aşmıştı. Fakat bu artış ne yazık ki günümüzde de bilhassa dövizin artışıyla devam ediyor. Özellikle motorinde.

Peki, 2023 yılının başında ve bugün aracınıza 500 TL’lik yakıt eklediğinizde ortalama ne kadar menzil gidebiliyordunuz? Bu ve diğer soruların karşılığını ve kilometre başına maliyetin yalnızca birkaç ayda nasıl arttığını sizlere gösteriyoruz.

Aracınızın (ve cüzdanınızın) Ocak 2023’ten Ağustos 2023’e motorinle gayreti:

• Hesabımızda ortalama 6 litre yakıt tüketimi olan bir aracın maliyetini göz önüne aldık. Bu aracın yakıt deposunun ise 45 litre hacme sahip olduğunu varsaydık. Aracımız ise motorin tüketiyor.

Tabloya baktığımızda aslında yıl içinde 500 TL karşılığında alabildiğimiz motorin ölçüsünde haziran ayına kadar artış olduğunu görebiliyoruz. Ama temmuz ayındaki taban fiyat güzelleştirmesi ve bunu takip eden başka tüm artırımlarla durum değişti.

1 Haziran’da 500 TL’ye 25 litre motorin alabiliyorken bundan yalnızca 61 gün sonra bu sayı 13,4 litreye geriledi. 1 Haziran’da 45 litrelik bir depoyu doldurmanın maliyeti 894 TL iken iki ay sonra bu sayı 1.671 TL’ye yükseldi.

Kilometre başına maliyet de tıpkı periyot içinde 1,2 TL/km’den 2,2 TL/km’ye yükseldi. Neredeyse %100, yalnızca iki ayda!

Hesabı kendiniz de yapabilirsiniz!

Aracınızın kilometre başına maliyetini öğrenmek için:

İstediğiniz ölçüde yakıt ile kat edebileceğiniz yolu hesaplamak için:

Yabancı yatırımcılar Borsa İstanbul’da hangi hisselerle ilgileniyor? Hangilerini alıp satıyorlar? Gedik Yatırım analistlerinin hazırladığı rapora göre, yabancıların alım satım yaptığı hisseleri sizin için listeledik.

Günlük olarak en çok alınan hisse KOZAA olurken, en çok satılan hisse ise SMRTG olarak kayıtlara geçti.

Yabancılar Günlük Olarak En Çok Hangi Hisselerde Alım Yaptı?

1. KOZAA
2. KRDMD
3. KMPUR
4. PENTA
5. ENKAI
6. TKFEN)
7. DOAS
8. KCAER
9. EGEEN
10. ISCTR

Yabancılar Günlük Olarak En Çok Hangi Hisselerde Satış Yaptı?

1. SMRTG
2. TTKOM
3. KONTR
4. EKGYO
5. AHGAZ
6. GUBRF
7. GSDHO
8. AEFES
9. ALFAS
10. KZBGY

Bu makale ilk olarak halkaarz.net üzerinde yayımlanmıştır

İsveç Ulusal Ekonomik Araştırma Enstitüsü (NIER), İsveç ekonomisinin bu yıl durgunluğa gireceğini öngörüyor.

NIER’in “Ekonominin Durumu” raporuna göre yüksek enflasyon ve artan faiz oranları, faize duyarlı İsveç hanehalkını ve şu anda hızla gerileyen konut inşaatlarını sert bir şekilde vurdu. Bu görünüm, ihracattaki yavaşlamayla birlikte GSYİH‘nin bu yıl yüzde 0,9 daralacağını gösteriyor. NIER’in önceki GSYİH beklentisi yüzde -0,4 seviyesindeydi.

NIER, gelecek yıl için GSYİH beklentisini yüzde 1,4’ten yüzde 1,2’ye çekti.

NIER, enflasyon beklentilerinde ise bir değişikliğe gitmedi. Bu yıl yüzde 8,7, gelecek yıl yüzde 2,7 olan tüketici fiyatları beklentisi aynı seviyede kaldı.

Durgunluğun iş gücü piyasasını henüz vurmadığını ancak istihdam edilen kişi sayısı önümüzdeki birkaç çeyrekte azalacağını öngören NIER, işsizlik oranının bu yıl yüzde 7,7 olarak gerçekleştikten sonra gelecek yıl yüzde 8,4’e çıkacağını düşünüyor.

Faiz maliyetli enflasyonun (CPIF) ileriye doğru düşmeye devam edeceğini ve 2024’ün ikinci yarısında İsveç Merkez Bankasının (Riksbank) enflasyon hedefinin açıkça altında olacağını belirten NIER, “Bu nedenle Riksbank, gelecek yılın yazında bir dizi faiz indirimine başlayacaktır. Aynı zamanda gelecek yıl maliye politikası yaklaşık olarak nötr olacak şekilde yürütülecektir.” görüşünü savundu.

Araştırma kuruluşu, Riksbank’ın bu yıl sonunda faizi yüzde 4, gelecek yıl sonunda yüzde 2,75 yapacağını öngördü.

Foreks Haber Merkezi

Büyük bir izleyici kitlesine sahip olan Müge Anlı’nın sunduğu Müge Anlı ile Tatlı Sert programının yayın tarihi belirli oldu. Herkesin heyecanla beklediği program Ağustos ayında izleyicilerle buluşmaya hazırlanıyor.

Atv ekranlarında gündüz jenerasyonunda en çok izlenen program olan Müge Anlı ile Tatlı Sert programı yeni dönemde izleyicisiyle buluşmaya hazırlanıyor. Gazeteci Müge Anlı’nın sunumuyla ekranlara gelen programın yayın tarihiyle ilgili haber herkesi heyecanlandırdı.

YAYIN TARİHİ BELİRLİ OLDU

17 yıldır atv ekranlarının vazgeçilmezi haline gelen Müge Anlı ile Tatlı Sert program 28 Ağustos Pazartesi günü yeni yayın periyodunu başlatmış olacak.

Müge Anlı dönem finali kısmında şu kelamlara yer vererek veda etmişti:

“Her vakit söylüyorum ne yaptıysak birlikte yaptık. Düzgün ki varsınız. Biz kocaman bir aileyiz. Tanıdığım tanımadığım birçok insan bir karşılık beklemeden yalnızca güzellik yapmak için bu dönemde da birbirine sarıldı. Nelerin üstesinden gelmedik ki daima birlikte. Olayların çözülmesinde ufak ya da büyük katkısı olan herkese minnettarım. Her birinize teşekkür ediyorum. İki ay sonra azalmadan çoğalarak tekrar ekran başında daima birlikte olalım.”

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK GÖRÜNTÜ;

56 yaşında vefat eden Şüheda Davitt İslami asıllarla toprağa verildi!

TÜSAD Astım ve Alerji Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Kurtuluş Aksu, Türkiye’de ve dünyada artmaya devam eden hava kirliliği ve bu hava kirliliğinin getirdiği problemleri anlattı.

Kendisine yöneltilmiş olan Türkiye’de ve dünyada hava kirliğinin artış gösterip göstermediği, nereden nereye gelindiğine ilişkin soruyu cevaplayan Prof. Dr. Kurtuluş Aksu, “Hava kirliliği insanlar için zararlı maddelerin havadaki varlığı olarak tanımlanabilir. Orman yangınları ve benzeri birçok doğal hava kirliliği kaynağı olmasına rağmen; hava kirliliğini gerçek bir küresel sorun haline getiren sanayi devrimi ve beraberinde hızla artan kentleşme olmuştur. Sanayi devriminin başlangıcından bu yana batı ülkeleri çevresel riskleri önemli ölçüde etkileyen yoğun bir kentleşme süreci yaşadılar. Şu anda 3,5 milyarın üzerinde olan dünya çapındaki kentsel nüfusun 2050 yılına kadar 6 buçuk milyara çıkacağı tahmin edilmektedir. İnsan sağlığı üzerinde en büyük etkiye sahip kirleticiler genellikle hava kalitesinin bir ölçüsü olarak kullanılan partikül maddedir. Kentsel alanlarda partikül madde hava kirliliği önemli bir halk sağlığı sorunudur. Batı ülkelerindeki bu eğilimi takiben günümüzde düşük ve orta gelirli birçok ülke benzer süreçlerden geçmektedir. Sonuç olarak dünya nüfusunun %90’ından fazlası hava kalitesinin dünya sağlık örgütünün tavsiyelerini karşılamadığı yerlerde yaşıyor. Avrupa çevre ajansı, Avrupalı şehir sakinlerinin çoğunun Dünya Sağlık Örgütü tavsiyelerinin üzerinde ince partikül madde ve çapı 10 milim ve altında olan partikül madde konsantrasyonlarına maruz kaldığını bildirmiştir. İnsan sağlığı üzerinde en büyük etkiye sahip partikül madde açısından zengin, karmaşık bir karışım olan trafikle ilgili hava kirliliği solunum sisteminin işlevi üzerinde özellikle zararlı bir etki göstermektedir. Ancak şu hususu da belirtmem gerekir ki. Gelişmiş ülkelerde hava kalitesi iyileşirken, gelişmekte olan ülkelerde hava kirliliği giderek artmaktadır. Ayrıca yaklaşık 3 milyar insan yemek pişirmek ve evlerini ısıtmak için biyokütle gaz yağı ve kömür kullanılması nedeniyle yüksek düzeyde ev içi hava kirliliğine maruz kalmakta ve yüksek oranda solunum bozukluklarına neden olmaktadır. Hâlihazırda Dünya Sağlık Örgütü’nün verileri her 10 kişiden dokuzunun yüksek düzeyde kirletici içeren hava soluduğunu göstermektedir.” dedi.

Prof. Dr. Kurtuluş Aksu: “Çeşitli Çalışmalar, Hava Kirliliğine Uzun Süre Maruz Kalmanın Solunum Sağlığını Olumsuz Etkilediğini Göstermiştir.”

Hava kirliliğinin tehlikeli boyutlara ulaşmasının başta solunum sistemi olmak üzere vücudumuzda ne gibi sorunlara, ne gibi problemlere yol açabileceği üstünde duran Prof. Dr. Kurtuluş Aksu, “Hava kirliliği; astım, koah, alt solunum yolu enfeksiyonları gibi hastalıklar nedeniyle artmış bir erken ölüm riskiyle ilişkilidir. Gelişmekte olan ve aşırı nüfuslu ülkelerde yaşayan insanlar 2016 yılında; Güneydoğu, Asya, Afrika ve Batı Pasifik gibi düşük ve orta gelirli ülkelerde meydana gelen 4.2 Milyon erken ölümün %91 ile orantısız bir şekilde dış hava kirliliğinin yükünü yaşamaktadır. Çeşitli epidemiyolojik çalışmalar, trafik yoğunluğunun ve endüstrinin neden olduğu dış hava kirliliğine uzun süre maruz kalmanın, solunum sağlığını olumsuz etkilediğini göstermiştir. Avrupa doğum portlarını inceleyen çok merkezli bir çalışma; partikül madde ve nitrojen oksitlere maruz kalmanın okul çağındaki çocuklarda zayıf akciğer fonksiyonu ile ilişkili olduğunu göstermiştir. 1999 ve 2016 yılları arasında yayınlanan gözlemsel epidemiyolojik çalışmaların yakın tarihli bir meta analizi analiz edilen kirletici türüne bağlı olarak trafik kirliliğiyle çocukluk çağı astım arasında bir ilişki olduğunu ortaya koymuştur. Yine çocuklardaki verilere benzer şekilde yetişkin kortları da trafikten nitrojen monoksit, nitrojen dioksit ve partikül maddiyat daha fazla maruz kalmanın yetişkinlik döneminde azalmış akciğer fonksiyonu ile ilişkili olduğunu bulmuştur. Hava kirliliğinin tüm astım alevlenmelerinin %15’inden sorumlu olduğunu göstermiştir. Hava kirliliğindeki artış ile solunum hastalıklarına bağlı poliklinik vizitlerindeki artış koronedir nedir? Diğer bir husus ise dış ortam hava kirliliği bitkiler tarafından üretilen polen taneciklerinin miktarını ve polen tanesi başına hem alerjenlerin, hem de polenle ilişkili lipid aracı miktarını artırır. Ayrıca solunum yolu alerjenleri, nitrojen oksitler gibi dış ortam kirleticileri tarafından kimyasal olarak modifiye edilebilir. Küresel ısınma, alerjik bitkilerin vejetasyon dönemlerinin uzamasına ve atmosfere büyük miktarlarda alerjenlerin aniden salınmasına neden olan gök gürültülü fırtınalar gibi aşırı iklim olaylarına neden olur. Tüm bu etkiler, solunum yolu alerjenlerin daha yüksek mevcudiyetine neden olur ve alerjenler ile hava yolu mukozası arasındaki etkileşim şansını arttırır. Sonuçta polen alerjisi olan hastalarda astım alevlenmelerinin başlanmasına neden olabilir.” diye konuştu.

Halka Açık Yerlerde Tütün İçilmesine İlişkin Kısıtlama Hava Kirliliğine Bağlı Hastalıkların Yükünü Azalttı!

Giderek artan hava kirliliğine nasıl önlemler alınabileceğine değinen Prof. Dr. Kurtuluş Aksu şunları söyledi, “Biz göğüs hastalıkları uzmanları şunu çok iyi biliyoruz ki, bazı politika önlemlerinin örneğin halka açık yerlerde tütün içilmesine ilişkin kısıtlamalar gibi hava kirliliğine bağlı hastalıkların yükünü azaltmada etkili olduğu kanıtlanmıştır. Bu bağlamda çeşitli politika değişiklikleri ile alınacak önlemler; maruziyetin zararlı bileşenlerini azaltmaya ve bunların solunum sağlığı üzerindeki etkilerini en aza indirmeye yardımcı olabilir.” (BSHA- Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)

Kaynak: Hava Kirliliği ve Sağlığımız – Solunum Güncel

Investing.com – BIST 100 endeksi güne %0,15 oranında kısmi değer artışıyla 7.412,2 puandan yatay bir başlangıç yaptı.

Açılış sonrası ilk işlemlerde piyasaya satıcılı seyir hakim olurken BIST 100 endeksi, 7.370 puan bandına kadar kaydıktan sonra yeniden 7.400 puana doğru hareket etti. Borsa İstanbul açılışında faktöring %4’e varan değer artışıyla en hızlı yükselen sektör oldu. Ardından bankalar, %1,5’e yakın değer artışıyla geldi. Ulaştırma, bilgi teknolojileri ve tekstil güne ekside başlayan sektörlerin başında yer aldı.

BIST 100’de güne hızlı başlayan hisseler

BIST 100 endeksine dahil hisseler arasında ISMEN %8 bandında değer artışıyla öne çıkan hisse oldu. Ardından BRSAN ve KONTR %5 bandında değer artışıyla hızlı yükselen diğer hisseler oldu.

AKSA, ASUZU ve KONYA hisseleri ise ilk saatte satıcılı hareket eden hisselerin başında yer aldı.

Borsa İstanbul geneline baktığımızda ise EDIP, ULUFA, ONCSM, SEKFK ile birlikte so halka arz olan şirketlerden KLSER ve ASGYO açılışta tavan fiyatına yükselerek en çok kazandıran hisseler konumunda görülüyor.

GOODY ve ALCTL payları ise ilk saatte taban fiyatına çekilirken en çok kaybettiren hisseler olarak yerini aldı.

Güne yüksek işlem hacmiyle başlayan hisseler ise EREGL, KOZAL, KLSER, ASTOR ve THYAO oldu.

Hisse senetlerinin borsa verileri, adil değeri, sağlık durumu ve profesyonel grafikler başta olmak üzere yatırımlarınızdan kazançlı çıkmanıza yardımcı olacak tüm araçlar InvestingPro’da. Katılmak için tıklayın.

Moody’s, küçük ve orta ölçekli 10 Amerikan bankasının notunu düşürdü ve birtakım şirketlerin de notunu düşürebileceğini belirtti. Derecelendirme kuruluşunun bu kararı tipik olarak külçe altının aykırısı tarafında hareket eden doların güçlenmesine yardımcı oldu.

Piyasalar ABD faiz oranlarının tepe düzeye ulaşmasına hazırlanırken, Salı günü Çin’de berbatlaşan ticaret sayıları da doları destekledi. ABD dolarında yaklaşık beş ayın en süratli artışı gerçekleşti.

Yatırımcılar, Çin’den gelen TÜFE ve ÜFE datalarına de odaklandı. Gelen datalar dünyanın en büyük ikinci iktisadında süregelen zayıflığı gösterirken ve bu durumun ülkedeki altın satışlarını etkileyebileceği belirtiliyor.

Spot altın, Salı günü yüzde 0,6 düştükten sonra ons başına bin 925 dolar civarında yatay seyretti. Gümüş sabit kalırken, paladyum ve platin düştü.

Madencilik sektörünün ocak-temmuz dönemi ihracat verileri açıklandı. 2023 yılı ilk 7 aylık dönemde madencilik sektörü 3 milyar 277 milyon dolar olarak gerçekleşti. Geçen yılın aynı dönemine göre karşılaştırma yapıldığında sektörün ihracatında yüzde 14,72’lik düşüş yaşandı. 2022 ocak-temmuz döneminde madencilik sektörünün ihracatı 3 milyar 843 milyon dolardı. Üst gruplar incelendiğinde metalik cevherler ihracatı, 2022’nin aynı dönemine göre yüzde 17,66 düşüşle 1 milyar 380 milyon dolardan, 1 milyar 136 milyon dolara geriledi. Doğal taşlar ihracatı 2023 ocak-temmuz döneminde 1 milyar 75 milyon dolar olurken, geçen yılın ilk 7 ayında yapılan ihracat 1 milyar 207 milyon dolardı. Geçen yıla göre düşüş ise yüzde 10,98 oldu. Endüstriyel mineraller ihracatındaki düşüş yüzde 17,35 olarak gerçekleşti. 2022’nin ilk 7 aylık döneminde 803 milyon 974 bin dolar olan endüstriyel mineraller ihracatı, 2023’ün aynı döneminde 664 milyon 485 bin dolara geriledi. 2023 temmuz ayına bakıldığında ise geçen yılın aynı dönemine göre yaşanan düşüş yüzde 5,08 seviyesindeydi. Temmuz ayı ihracatı 487 milyon 995 bin dolardan, 463 milyon 227 bin dolar seviyesine geriledi. 

Birlik Faaliyetlerinin İhracata Katkısı Büyük

İlk 7 aylık maden ihracatını değerlendiren İstanbul Maden İhracatçıları Birliği (İMİB) Yönetim Kurulu Üyesi Ayhan Söğüt şunları söyledi: “Maden sektörünün bu dönem ihracatını geçen yıla göre değerlendirdiğimizde tüm maden gruplarında yaşanan düşüş devam ediyor. Ülkemizde ihracatçı firmalarımız için süre gelen kur ve enflasyon sorunları, ABD piyasasında resesyon belirsizliği ve Çin’in son açıklanan büyüme verisinin beklentilerin altında kalması maden ihracatımızı da zor bir döneme sürükledi. Fakat ülke bazında baktığımızda ise özellikle büyük alıcı konumundaki bazı ülkelerdeki ihracat artışımız, yıl sonu maden ihracatı hedefimize olan inancımızı ayakta tutuyor. Özellikle Suudi Arabistan ihracatındaki yükseliş, dikkat çekici. İMİB olarak Suudi Arabistan’a 2023 yılında iki ayrı Sektörel Ticaret Heyeti ve Alım Heyeti organizasyonu gerçekleştirdik. Bu çalışmaların ihracat rakamlarına bir katkısı olduğunu görmek memnuniyet verici. Emeği geçen tüm firmalarımıza ve çalışma arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum.”

Suudi Arabistan’a İhracat Yüzde 585 Arttı

Türkiye’nin en çok maden ihracatı gerçekleştirdiği ülkeler sıralamasında ilk sırada 867 milyon 405 bin dolarla Çin yer aldı. Çin’e yapılan ihracat geçen yıla göre yüzde 4,85 artış gösterdi. Geçen yılın ilk 7 ayında yapılan ihracat 827 milyon 274 bin dolar seviyesindeydi. İlk 10 ülke arasında Çin dışında 1 ülkeye daha yapılan ihracatta artış görüldü. Beşinci sırada yer alan Hindistan’a yapılan ihracat, söz konusu dönemde geçen yıla göre yüzde 15,98 artışla, 109 milyon 548 bin dolardan, 127 milyon 51 bin dolara yükseldi. Maden ihracatında ilk 20 ülkeye bakıldığında ise en dikkat çeken artış Suudi Arabistan’da yaşandı. Listede 13’üncü sırada yer alan Suudi Arabistan’a yapılan ihracat, yüzde 585,33 artış gösterdi. Suudi Arabistan’a yapılan ihracat ilk 7 ayda 9 milyon 936 bin dolar seviyesinden, 68 milyon 99 bin dolara çıktı. Suudi Arabistan’a yapılan ihracatta yaşanan artışın en büyük nedenleri arasında iki ülke arasındaki ilişkilerin iyileşmesi yer aldı. 

Foreks Haber Merkezi

Sinead O’Connor ismiyle anılan ve daha sonra Müslüman olmayı seçen Connor, Müslüman odluktan sonra Şüheda Davitt ismini kullanmaya başladı. 56 yaşında vefat eden İrlandalı müzikçi Şüheda Davitt sevenlerini yasa boğarken son seyahatine İslami temellerle toprağa verildi.

HABERE İLİŞKİN GÖRÜNTÜ İÇİN TIKLAYIN İZLE

26 Temmuz’da Londra’daki konutunda meyyit bulunan ve 56 yaşında yaşama gözlerini yuman İrlandalı şarkıcı Sinead O’Connor, sevenlerini yasa boğmuştu. Otopsi için morga kaldırılan ünlü müzikçi 13 gün sonra gözyaşları içinde son seyahatine uğurlandı. Sonradan Müslüman olmayı tercih eden ünlü müzikçinin cenaze merasimi de İslami asıllara nazaran yapıldı.

HAYRANLARI GÖZYAŞLARINA BOĞULDU

Sabah saatlerinde binlerce hayranı O’Connor’ın Bray’deki cenaze merasimine katılmak için toplandı. Pankart, çiçek ve mumlarla cenaze merasimine eşlik eden şahıslar, gözyaşları içinde kaldı. O’Connor’ın ailesi, başarılı müzikçi için İslami metotlara uygun bir cenaze merasimi düzenledi. 

“ONUNLA BÜYÜDÜK”

Birçok hayranının yer aldığı cenaze merasiminde şahıslar pankartlara şu yazıları yazdılar; “Ne söyleyebilirim? Teşekkürler Sinead” , “Onunla büyüdük. Hissettiklerimizi söyleme hamaseti olmayanlar için söyledi. Bu yüzden de zorluklardan çekti.”, “Bir bayan olarak yaşamanın nasıl olduğu hakkında bana yol gösterdi. Sahiden duygusal hissediyorum.” notlarını düştüler.

NE OLMUŞTU?

“İSLAM BAŞKA KUTSAL KİTAPLARI GEREKSİZ KILIYOR”

2018 yılında Müslüman olduğunu duyuran Şüheda, “Tüm kutsal yazıtlar bizi İslam’a götürüyor. İslam tüm başka kutsal kitapları gereksiz kılıyor.” demişti. Bu kelamlarıyla hatırlanan dünyaca ünlü yıldızın vefatından sonra yer alan açıklamalarda ailesinin ve arkadaşlarının acı haberden ötürü derin ıstırap duyduğu belirtildi.

Demokratik Sağlık Sen Genel Başkanı Togan Demircan, hastanelerde uzman olarak çalışan sağlık personellerinin sorunlarını anlattı.

Sağlık Bakanlığının yayınlamış olduğu Hemşirelik Yönetmeliği içerisinde yer alan Uzman Hemşire tanımı “Mesleğiyle ilgili lisansüstü eğitim alarak uzmanlaşan ve Bakanlıkça tescil edilen hemşireler” olarak belirtilmekte ve bu uzmanlık unvanı verilmektedir. Ebeler ile ilgili olarak da Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun, Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe sokulmuştu. 1219 sayılı Tababet ve Şuabatı San’atlarının Tarzı İcrasına Dair Kanunun 47’nci maddesine eklenen yeni fıkra dolayısı ile; lisans mezunu ebeler, meslekleriyle ilgili lisansüstü eğitim alarak uzmanlaştıktan ve diplomaları Sağlık Bakanlığınca tescil edildikten sonra “uzman ebe” unvanını alabiliyor.

Demokratik Sağlık Sen Genel Başkanı Togan Demircan: “Sağlık Çalışanları Bu Sendikalar Gitmeden Hak Ettiğini Alamaz”

Uzman Hemşire ve Ebelerin; özlük hakları ile ilgili olarak belirgin bir iyileştirme henüz gerçekleşmemiş durumda. Bu konuya dikkat çeken Demokratik Sağlık Sen Genel Başkanı Togan Demircan, “Örnek olarak MEB, lisans mezunu öğretmenlere yönelik bir sınav düzenledi. Uzman ve başöğretmen unvanı vererek maaşlarına 3.000₺ ve 5.000₺ arasında artış sağladı.” dedi. Uzman Hemşire yahut Uzman Ebelerin maaş farkına dikkat çeken Demokratik Sağlık Sen Genel Başkanı Demircan, “Fark 300 yahut 500 lira. Şaka gibi. Malum yetkili sendikalar çıkmış bizim sayemizde uzman hemşireler fazla maaş alıyor diyorlar. Bakıyoruz milli eğitime. Bakıyoruz malum yetkili sendikalara. Üzülüyoruz sağlık çalışanlarına. Sağlık çalışanları bu sendikalar gitmeden hak ettiğini alamaz. Alamadı. Alamayacak. Tüm personelin takdirine sunuyoruz.” diye konuştu. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı) 

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Memleketler arası Fransız Radyosuna (RFI) verdiği röportajda Rusya’nın Karadeniz Tahıl Teşebbüsünden çekilmesini ve mevcut durumu kıymetlendirdi.

Rusya’nın muahedeye geri dönmek için istediği koşullar konusunda ABD’nin müzakereye hazır olup olmadığının sorulması üzerine Blinken, Türkiye ve BM’nin teşebbüsüyle geçen yıl imzalanan mutabakat dahilinde 30 milyon ton tahılın Ukrayna’dan çıkarıldığını anımsattı.

Rusya’nın talepleri konusunda Blinken, “Buradaki problem taviz problemi değil. Mesela Rusya kendi tahılını ihraç etmede sorun yaşadığını argüman ediyor ki bu yanlış. Rusya’nın tahıl ihracatı, Ukrayna işgalinden evvelki yılların sayılarını aştı. Dahası Rusya’nın ihracat sayıları rekor düzeye ulaştı.” sözünü kullandı.

Bakan Blinken, Rusya’nın bankacılık ve ulaşım konusundaki taleplerine de işaret ederek, şunları kaydetti:

“Bu mevzudaki problemlerin çözülmesi için elimizden gelen her şeyi yaptık. Örneğin, bankalarımıza Rus tahılının ihracatını büsbütün desteklediğimize ve Rusya tahılı, ulaşımı, sigortası vs hususlarda yaptırımlardan korkmalarına gerek olmadığını belirten bir mektup gönderdim. Şu anda da BM’nin Rusya’nın kaygılarına işaret eden bir önerisi masada. Rusya buna bir karşılık vermedi. Aslında Rusya’nın karşılığı vardı bu da Odessa Limanı’na saldırmak ve 220 bin ton tahılı yok etmekti.”

Karadeniz Tahıl Koridoru Anlaşması

Ukrayna-Rusya Savaşı’nın global besin fiyatları üzerindeki tesirini azaltmak için Birleşmiş Milletler (BM), Rusya, Türkiye ve Ukrayna, 22 Temmuz 2022’de İstanbul’da düzenlenen merasimde Karadeniz Tahıl Koridoru Muahedesi’ni imzalamıştı.

Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, müddeti dolan muahedeye ait 17 Temmuz’da yaptığı açıklamada, “Tahıl koridoru mutabakatı fiilen son buldu, durduruldu. Rusya, ilgili kurallar uygulanır uygulanmaz derhal tahıl muahedesine geri dönecek. Mutabakatın Rusya ile ilgili kısmı yerine getirilmedi.” sözlerini kullanmıştı.

Arçelik Pazarlama AŞ’nin tekrar satış fiyatı tespitinde bulunmak suretiyle rekabeti ihlal ettiği argümanına yönelik olarak yürütülen soruşturma tamamlandı.

Soruşturma sonucunda Arçelik Pazarlama AŞ’nin tekrar satış fiyatı tespitinde bulunmak suretiyle 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un 4. unsurunu ihlal ettiğine, şirkete 365,37 milyon TL’lik idari para cezası verilmesine karar verildi.

Samsung Electronics, LG Electronics Ticaret AŞ ile SVS Sağlam Tüketim Malları Pazarlama ve Ticaret Limited Şirketi’nin tekrar satış fiyatı tespitinde bulunmak suretiyle rekabeti ihlal ettiği savına yönelik olarak yürütülen soruşturmadan idari para cezası çıktı.

Buna nazaran, Samsung’a yıllık safi gelirleri üzerinden takdiren 227,16 milyon TL idari para cezası kesildi. LG’nin cezası 33,87 milyon TL olurken, SVS için de 1,98 milyon TL’lik para cezasına karar verildi.

Investing.com – Asya ticaretinde petrol fiyatları, ABD stoklarında beklenenden fazla olan artış ve Çin’den gelen zayıf ekonomi verileriyle hafifçe geriledi.

Çin’in Salı günü açıklanan ticaret verileri, piyasaları hayal kırıklığına uğrattı. Çarşamba günü sonuçlanan verilere göre Çin’in tüketici enflasyonu, neredeyse iki yıldır ilk kez düştü. Bu durum, dünya genelinde en çok petrol ithal eden ülke olan Çin’in ekonomik sorunlarının artabileceğine işaret ediyor.

Brent petrol vadeli işlemleri, %0,2 düşüşle 86,03 dolara gerilerken WTI ham petrol vadeli işlemleri de %0,2 düşüşle 82,76 dolara indi.

ABD’nin sağlam ekonomik görünümünün, Çin’in yavaşlayan ekonomisi ve petrol talebindeki belirsizlikler karşısında dengelenme sağladığı gözlemlendi. Suudi Arabistan ve Rusya’nın arz kesintilerinin ardından petrol arzının daralacağı tahmin ediliyordu ve bu durum fiyatları son dört ayın en yüksek seviyelerine taşıdı.

Fakat ABD stoklarındaki beklenmedik artış, yakın gelecekte arzın ne kadar sıklaşacağına dair soruları gündeme getirdi. Perşembe günü açıklanacak önemli enflasyon verileri öncesinde ABD dolarındaki kuvvetlenme de petrol fiyatları üzerinde baskı oluşturdu.

Çarşamba günü elde edilen verilere göre Çin tüketici fiyat endeksi (TÜFE), Eylül 2021’den beri ilk kez negatif bölgeye geriledi. Ülkedeki ekonomik şartların kötüleşmesiyle birlikte Üretici Fiyat Endeksi de 10 ay üst üste düştü.

Aylık TÜFE enflasyonunda bazı iyileşme belirtileri görülse de bu durum hâlâ ideal seviyelerin altında ve dünyanın en büyük petrol ithalatçısı olan Çin’de ekonomideki zayıflığın yakın zamanda iyileşmeyeceğini ortaya koyuyor.

Salı günü açıklanan ve Çin’in petrol ithalatının Temmuz ayında da düştüğünü gösteren veriler, bu durumu pekiştiriyor ve Çin’in petrol talebinin bu yıl tekrar canlanacağına dair şüpheleri artırıyor.

Amerikan Petrol Enstitüsü (API) tarafından Salı günü yayımlanan verilere göre ABD ham petrol stokları, 28 Temmuz haftasında 4 milyon varilden fazla arttı. Bu artış, 0,2 milyon varillik düşüş beklentisinin çok üzerindeydi.

21 Temmuz haftasında stoklarda 17 milyon varil üzerinde bir artış yaşandı ve bu durum tarihi bir düşüş olarak kaydedildi. Ancak geçen hafta yaşanan beklenmedik artış, yaz sezonunun sonuna yaklaşıldıkça ABD yakıt talebinin azalmaya başladığını gösteriyor.

Günün ilerleyen saatlerinde Enerji Bilgi Dairesi tarafından açıklanacak olan resmi stok verileri, 0,2 milyon varillik bir düşüş gösterebilir.

Geçtiğimiz günlerde birinci sefer anne olmanın memnunluğunu yaşayan hoş oyuncu Aslı Enver kızı Elay’ı paylaştı. Ünlü oyuncunun kızını paylaştığı gönderi çok beğenildi.

Aslı Enver ve Berkin Gökbudak çifti geçtiğimiz günlerde büyük bir heyecanla bekledikleri kızları Elay bebek dünyaya geldi. Birinci sefer anne olmanın heyecanını yaşayan oyuncu Aslı Enver kızı Elay’ı paylaştı.

“SAÇLARIM BİÇİM ÖNÜMDEN ÇEKİL”

Bütün vaktini bebeğini büyütmek için kullanan taze anne Aslı Enver son paylaşımıyla herkesi güldürdü. Anne olmanın heyecanının yaşayan hoş oyuncu kızı Elay’ın saçlarını paylaşarak “Saçlarım form önümden çekil” notunu düştü. 

Enver, hem eşi Berkin Gökbudak’la hem de kızı ile yaptığı bu paylaşım mest etti. İşte ünlü oyuncunun günler sonra birinci sefer Elay bebeği gösterdiği o kare…

39 yaşındaki Aslı Enver’in eşi ve kızıyla olan bu tarafı çok beğenildi. 

ELAY NE DEMEK?

Elay ismi yükselme, yükseliş manasına gelir.  Ayrıyeten yüksek ve yükselen olarak da geçer. Türkçe kökenli bir söz olan Elay ismi genel olarak kız bebeklere verilirken tercihe bağlı erkek bebekler için de kullanılabilir.

SON HALİNİ PAYLAŞMIŞTI!

8 aylık gebe olan Aslı Enver’in son haline birçok toplumsal medya kullanıcısı “en hoş anne adayı” yorumunda bulundu. İşte siyahlar içinde poz veren hoş oyuncunun son hali… 

Anne olmak için gün sayan ünlü oyuncu heyecanlı bekleyişini toplumsal medya hesabından paylaştı. Enver’in, kırmızı bebek ayakkabısıyla verdiği poz toplumsal medyada çok beğenildi. 

PEMBE ELBİSELİ 7 BUÇUK AY POZU!

Disney Plus’ta yayınlanacak olan yeni dizisi ‘Arayış’ın galasına katılan hoş oyuncu pembe elbisesiyle göz kamaştırdı. Enver’in “Çok heyecanlı” notuyla yaptığı karnı burnunda pozu çok beğenildi.

ASLI ENVER’DEN KARNI BURNUNDA POZ!

Karnını her fırsatta gizleyen ünlü oyuncu Aslı Enver doğum gününe özel bir paylaşımda bulunarak birinci kez karnını gösterdi. 

Enver yaptığı paylaşımda “Hayatımdaki her şey ve herkes için teşekkür ederim” tabirleri yer verdi.

7 aylık gebe olan ünlü oyuncunun saçlarındaki beyazlar dikkatlerden kaçmadı. 

38 yaşındaki Enver’in bu kareleri toplumsal medya hesabından yayınladığı kareler çok beğenildi.

ASLI ENVER’DEN BEBEKLE İLGİLİ BİRİNCİ AÇIKLAMA!

Ünlü oyuncu bebeğini İngiltere’nin Londra kentinde doğurmaya yönelik çıkan haberlere son noktayı koydu. 7 aylık gebe olan Enver’in eşiyle birlikte Londra’dan döndüğü sırada havaalanında görüntülendi. Kız bebek bekleyen ünlü oyuncu bebekle ilgili sorulan soruları birinci sefer cevapladı. Sevilen oyuncu bebeğini Türkiye’de doğurmak istediği ve ‘Londra’ya yalnızca gezmeye gittiğini açıkladı.

İlk defa annelik heyecanı yaşayan Enver, ‘Doğum için hekim hangi metodu uygun görürse o olacak. İnşallah olağan doğum olur’ dedi.

BEBEĞİNİN CİNSİYETİ MUHAKKAK OLDU!

Ayaklıgazete’nin haberine nazaran; Aslı Enver’in bebeğinin cinsiyetinin kız olduğu öğrenildi.

AŞERME VAR MI DİYE SORULMUŞTU

Enver, gazetecilerin “Hamilelik nasıl gidiyor? Bebeğin cinsiyeti aşikâr oldu mu? Aşerme durumları arttı mı?” sorularına, “Hamilelik hoş gidiyor. Her şey yolunda. Cinsiyeti muhakkak değil daha çocuğumuzun. Aşerme durumum olmadı, hoş geçiyor” karşılığını verdi.

Alınan bilgilere göre ünlü oyuncunun yakın etrafı de şimdiden bebek heyecanı ve telaşına giriş yapmış durumda.

OYUNCULUĞA ORTA VERDİ

Anne olacak olmanın heyecanını yaşayan Enver’in, hamilelik sürecinde oyunculuk mesleğine orta verdiği öğrenildi. Enver, gebe olduğunu öğrenince sıhhatini riske atmamak için anlaştığı dizi projesinden ayrılarak rekor tazminat ödemek zorunda kaldı.

REKOR TAZMİNAT

Enver, projeden çekildiği için argümana nazaran 15 bin dolar (280 Bin TL) tazminat ödediği öğrenildi.

Regülasyonel ve finansal teknolojiler alanlarında yapılandırılmış finansal eserler ihraç etme imkanı sunan TeamSec, 42 milyon dolar değerleme üzerinden birinci yatırım tipini tamamladı.

TeamSec’in yatırım cinsine birbirinden farklı kesimlerden melek yatırımcılar katıldı.

TeamSec tarafından geliştirilen SaaS (Securitization as a Service) eseri menkul kıymetleştirme süreçlerini uçtan uca dijitalleştiriyor.

SaaS, finansal kuruluşların risk yüklü varlıklarının bilançodan çıkarılması ve sermaye yeterlilik oranının yükseltilmesine imkan tanıyor.

Finansal olmayan kuruluşların ise işletme sermayesi muhtaçlıkları ve borçluluk oranlarının azaltılmasına imkan sağlıyor.

Aldığı yatırımla Teamsec, seküritizasyon pazarının güçlü olduğu Amerika, Çin, Avrupa, Kanada ve Körfez Bölgesi’nde ölçeklenmek için takımını genişletmeyi ve pazarlama aksiyonlarını güçlendirmeyi hedefliyor.

TeamSec’in Kurucusu ve CEO’su Esad Erkam Köroğlu yatırım tipiyle ilgili şunları söyledi:

Türkiye menkul kıymetleştirme pazarı için yüksek potansiyeli olan bir ülke olarak konumlanıyor. Ülkemizde başta bankalar olmak üzere finansal kuruluşlar şimdi yeni yeni canlı yaşayan kredilerini satabileceklerine dair stratejiler geliştirmeye başladı. Ayrıyeten rastgele bir özel dal şirketi işletme sermayesi gereksinimini yüklü olarak kredi, leasing ve faktöring ile karşılarken artık daha ucuz ve süratli bir biçimde alacağını menkul kıymetleştirebileceğine dair bir altyapı olduğunu fark ediyor. Türkiye menkul kıymetleştirme pazarının bu kadar muvaffakiyete hazır olması, küresel pazara giriş sürecimizde muvaffakiyet öykülerimiz için yol açmakta. Bu yatırım tipiyle birlikte küresel pazarlara açılmayı, alanında uzman grubumuzla memleketler arası pazardaki müşterilerimizin seküritizasyon hizmetlerini uçtan uca dijitalleştirmeyi amaçlıyoruz. Dijital dönüşümün her geçen gün daha da artması ve mecburî bir hale gelmesi global pazarlara açılmanın, misyonumuzu daha da ileri götüreceğini düşünüyoruz.” dedi.

Köroğlu, Teamsec olarak halihazırda 1 milyar TL’den fazla 130 bini aşkın kişisel kredi seküritizasyonu yaptıklarını ve ihracatçılara özel işletme sermayesi tahlili sunmak için milletlerarası bankalarla altyapı kurulmaya başlandığını belirtti. Ayrıyeten ihracatçılara yabancı para ihracat alacaklarını seküritize etme yoluyla finansman sağlanmaya başlayacağını da duyurdu.

Investing.com – Altın fiyatları, yatırımcıların dolara yönelmesine sebep olan, piyasa hassasiyetindeki düşüş ve Fed’den artan faiz artırımı beklentisi karşısında son bir ayın en düşük seviyesine geriledi. Bakır fiyatları da hayal kırıklığına uğratan ticaret verilerinin ardından kayıplarını genişletti. Veriler, kırmızı metale olan talebin azaldığını gösterdi.

Doların güç kazanmasının nedeni, yatırımcıların ABD’nin yeni ekonomi verilerini beklemesi ve geniş metal piyasalarına baskı yapması oldu. Enflasyon verileri (TÜFE) Perşembe günü yayımlanacak.

Moody’s’in bazı ABD bankalarının notunu düşürmesi ve Çin ticaret verilerinin hayal kırıklığı yaratması sonucu küresel risk algısı bozuldu. Bu faktörler, yatırımcıları dolara yönlendirdi.

Altın ve diğer değerli metaller gibi getirisi olmayan varlıklar, bu hafta büyük kayıplar yaşadı. Spot altın, 1.926,20 dolarda değişmezken Aralık ayında vadesi dolan altın vadeli işlemleri, 1.960,05 dolarda stabil kaldı. Her iki enstrüman da haftalık bazda yaklaşık %1 düşüş gösterdi.

TÜFE ve Fed yetkililerinin konuşmalarından daha fazla bilgi bekleniyor. Dünyanın en büyük ekonomisi ABD’nin, para politikası hakkında daha fazla bilgi almak için gözler TÜFE verilerine çevrildi.

Enflasyonun, Temmuz ayında bir önceki aya göre hafif bir artış göstermesi bekleniyor. Fed, daha fazla faiz artırımına gitmesine rağmen faizlerin uzun süre daha yüksek kalacağı sinyalini de veriyor. Bu da altın gibi getirisi olmayan varlıklar için kötü bir haber çünkü yükselen faiz oranları bu tür varlıkları elinde bulundurmanın fırsat maliyetini artırıyor.

Bakır vadeli işlemleri %0,1 azalışla 3,7743 dolara düştü ve yaklaşık bir ayın en zayıf seviyesine yaklaştı. Ayrıca bu hafta şimdiye kadar %2,4 daha düşük işlem gördü.

Salı günü yayımlanan Çin ticaret verileri, bakır üzerinde baskı oluşturdu. Hem ithalat hem de ihracatın Temmuz ayında düştüğünü gösteren raporlar, Çin’in bakır ithalatını azalttığını ve kırmızı metale olan talebinin azaldığını ortaya koydu.

Çin, COVID-19 sonrasında ekonomik toparlanmayı hızlandırma mücadelesi verirken önümüzdeki aylarda yeni teşvik önlemleri alacağına dair sinyaller veriyor. Piyasalar da Çarşamba günü açıklanacak olan enflasyon verilerinden, Çin hakkında daha fazla bilgi almayı umuyor.

Investing.com – Temmuz ayı tüketici fiyat endeksi raporu öncesinde hisse senetleri, kısmen düşüş yaşadı.

Öncesinde ise banka hisseleri, Salı günü Moody’s tarafından notu düşürülen birkaç bankanın baskısı altında kaldı. Investors Service, artan faiz oranlarının aktif-pasif yönetimi üzerinde baskı oluşturduğunu ifade etti. Yatırımcılar, bankacılık sektöründeki olumsuz görünümün kredilerde düşüşe yol açarak ekonomik yavaşlamayı tetikleyebileceği konusunda endişeli.

Bir ay daha toplanmayacak olan Fed’in, faiz politikası konusunda vadeli işlem yatırımcıları, merkez bankasının Temmuz’da çeyrek puan artırdığı faiz oranlarını sabit tutacağını öngörüyor. Ancak vadeli işlem piyasalarında bankanın, bu yıl faizleri bir kez daha artırıp artırmayacağı konusunda görüş ayrılıkları bulunuyor.

Perşembe günü açıklanacak enflasyon raporu, Fed’in düşüncelerini büyük ölçüde etkileyebilir. Analistler, enerji ve gıda dışındaki çekirdek fiyatların, aylık bazda Haziran rakamlarına ulaşmasını beklerken manşet rakamın yıl bazında Haziran’ın üzerine çıkmasını öngörüyor.

Cuma günü açıklanacak üretici fiyatlarına ilişkin veriler, enflasyon hakkında daha fazla bilgi sağlayabilir.

Bugün piyasaları etkileyebilecek üç gelişme ise şöyle:

1. Disney kazanç raporu

Eğlence sektörünün devi olan Walt Disney’in, 22,5 milyar dolar gelir ve hisse başına 98 sent kazanç açıklaması yapması bekleniyor. Analistler, ESPN spor kanalının geleceği ve film stüdyosunun, Hollywood’da devam eden yazar ve oyuncu grevini nasıl yöneteceği konusundaki güncellemeleri takip edecek.

2. Honda kazanç kazanç raporu

Otomobil üreticisi Honda, 32,8 milyar dolar gelir ve hisse başına 1,08 dolar kazanç paylaşabilir.

3. Wendy’s kazanç raporu

Fast-food zinciri The Wendy’s Co için ise beklentiler, 566,4 milyon dolar gelir ve hisse başına 27 sent kazanç bildirmesi yönünde.

Ticaret Bakanı Ömer Bolat, melek yatırımcılar ile yeni iş fikirlerine sahip girişimcileri bir araya getirmek amacıyla web tabanlı Melek Yatırımcı Ağı Platformu oluşturduklarını, altyapısı tamamlanan bu platformun yakın zamanda tanıtımını yapacaklarını bildirdi.

Bolat, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Merkezi’nde düzenlenen Altın Konteyner İhracat Ödülleri’nde yaptığı konuşmada, kurulmasına öncülük ettiği Genç MÜSİAD’ın çok büyük atılımlar gerçekleştirdiğini ifade ederek, 20 bin kadar gencin bu ocakta görev alarak, iş dünyasına örnek olduğunu dile getirdi.

Bolat, 2022’de ihracatın 36 milyar dolara, hizmet ihracatının 4,5 milyar dolara, ihracatçı sayısının 12 bin kişiye anca ulaştığını belirterek, 2022’de ise ihracatçı firma sayısının 14 bine ve toplam ihracatın 254 milyar dolara yükseldiğine dikkati çekti.

Türkiye’de ihracatın milli gelire oranının yüzde 30’a yaklaştığını belirten Bolat, “Bu Türkiye’nin dışa açık bir ekonomiye sahip olduğunu gösteriyor. İthalatı da buna eklediğimizde yılda 620 milyar dolarlık dış ticaret yapıyoruz. Transit ticareti de eklediğimizde gümrüklerimizden 700 milyar dolarlık mal girip çıkıyor.” dedi.

Melek yatırımcı ağı platformu

Üniversitelerle iş birliği içerisinde, 3. ve 4. sınıflarda eğitim almakta olan öğrencilerin girişimcilik ve ihracat konusunda yeni projeler hazırladıklarını bildiren Bolat, “Önemli bir projemiz de Melek Yatırımcı Ağı Platformu. Melek yatırımcılar ile yeni iş fikirlerine sahip girişimcileri bir araya getirmek amacıyla web tabanlı bir platform oluşturduk. Altyapısını tamamladık, yakın zamanda tanıtımını yapacağız. Melek Yatırımcı Ağı Platformu’nun genç girişimcileri ve genç ihracatçıları motive edici bir proje olmasını diliyorum.” diye konuştu.

Bolat, ihracata hazırlık aşamasından pazarlamaya, tasarımdan küresel firmalara tedarikçi olmaya, e-ihracattan yurt dışı fuar katılımlarına, yurt dışı dağıtım kanalları oluşturmaktan küresel marka olmaya kadar ihracatın her aşamasına, her adımına destek verdiklerini ifade etti.

Genç girişimcilere özel destek

Genç girişimcilerin de şirketleşmeleri halinde bütün bu desteklerden öncelikle yararlanabileceğini vurgulayan Bolat, şöyle devam etti:

Müşavire danışın portalı

Bolat, ticaret müşavirlerinin ve ataşelerinin gençlerin destekçileri olduğunu belirterek, “Dünyanın dört bir yanında görev yapan ticaret müşaviri ve ataşelerimiz; 38 binin üzerinde firmaya ulaşan kullanıcı sayısı ve 10 üzerinden 9’luk memnuniyet oranıyla başarılı uygularımızdan biri olan ‘Müşavire Danışın’ portalı üzerinden 2022 yılında, ağırlıklı olarak ithalatçı/distribütör bilgisinin sorulduğu 295 bin 870 firma talebini cevapladı. Bu bağlamda, ‘Müşavire Danışın’ portalı üzerinden ticaret müşaviri ve ataşelerimize bulundukları ülkelerin pazarları ile ilgili her türlü soruyu sorabilir, kendilerinden bilgi alabilirsiniz.” şeklinde konuştu.

Bu makale ilk olarak Ekonomim üzerinde yayımlanmıştır

İşletme sermayesi eriyen, finansmana erişimi de giderek kısıtlanan şirketlerin ekonomik koşulların zorlaşması karşısında sürdürülebilirlikleri riske girdi. Yılın ilk 6 ayında tasfiye kararı alan şirket sayısı, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 16 arttı. Tasfiye kararı alan şirket sayılarına yıllık olarak bakıldığında artış eğilimi daha da belirgin olarak ortaya çıkıyor. Haziran 2020 itibarıyla yaklaşık 13 bin olan yıllık tasfiye kararı sayısı Haziran 2021’de 15 bin 476’ya, Haziran 2022’de 19 bin 755’e ve Haziran 2023’te ise 23 bin 689’a yükseliyor.

Bu yılın ilk altı aylık döneminde kapanan şirket sayısı yüzde 4,7 azalsa da tasfiye kararlarındaki bu artış, ‘önümüzdeki süreçte bir şirket kapanma dalgası mı gelecek’ endişelerini artırıyor. Yanı sıra şahıs şirketlerinde kapanışların ocak-haziran döneminde yüzde 16,2 yükselmesi küçük firmaların kırılganlıklarının arttığına da işaret ediyor.

TOBB’un her ay açıkladığı kurulan ve kapanan şirket istatistikleri ekonomik görünüme ilişkin önemli sinyaller veriyor. Buna göre, yılın ilk 6 ayında kurulan şirket sayısı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 3,6 azalırken, söz konusu dönemde kapanan şirket sayısı da yüzde 4,7 azaldı. Gerçek kişi ticari işletmelerinde son duruma bakıldığında, kurulan şahıs şirketi sayısı aynı dönemde yüzde 16 oranında azalırken, kapanan şahıs şirketi sayısı da ilgili dönemde yüzde 16,2 arttı.

Girişimcilerin iştahı azaldı

Yılın ilk 6 ayda kurulan şirket sayısındaki yüzde 3,6 oranında azalma, girişimcilerin tedirginliğinin arttığını ve iştahının azaldığını ortaya koyarken, bu eğilim orta ve uzun vadede istihdam kayıplarına da sebep olabilir. Kapanan şirket sayısında ocak-haziran döneminde yaşanan yüzde 4,7 oranındaki azalmaya karşın verilerin detayında paylaşılan tasfiye kararı alanların sayısı ekonomik görünüme ilişkin önemli bir detayı da saklıyor. Türkiye’de KOBİ’lerin büyük kesiminin ticari faaliyetlerini dış kaynakla sürdürdüğü dikkate alındığında, finansmana erişim noktasında yaşanan sıkıntılar şirketlerin tasfiyeye girme süreçlerine katkı yaptı. Geçen yılın ilk 6 ayında tasfiye kararı sayısı 10 bin 291 iken, bu sayı 2023’ün ilk 6 ayında yüzde 15,7 artarak 11 bin 905’e ulaştı. Finansmandaki sıkıntılar işletme sermayesi zayıflayan şirketlerin sürdürülebilirliğini olumsuz yönde etkilerken, tasfiye kararlarındaki artış önümüzdeki dönemde şirket kapanışlarının daha da hızlanacağı mesajını veriyor. Zira bir süredir piyasada ‘kepenkleri indirme furyasının’ yaşanacağı endişeleri söz konusu.

En fazla tasfiye İstanbul’da

Tasfiyelerin illere göre dağılımına bakıldığında, tasfiye başvuru sayılarının şehirlerin ekonomik büyüklükleriyle paralel olduğu görülüyor. İlk 6 ayda en fazla tasfiye kararı 5 bin 632 ile İstanbul’da alınırken, bu sayı geçen yılın aynı döneminde 5 bin 35 idi. Tasfiyelerde İstanbul’u 1045 başvuru ile Ankara takip etti. Ankara’da da geçen yıla göre tasfiyelerin yüzde 8 arttığı görülüyor. Bu iki ile sırasıyla İzmir, Bursa ve Kocaeli izliyor.

Küçükler daha da kırılganlaştı

Şahıs şirketleri ile özellikle çalışan sayısı 1-10 arasındaki küçük işletmelerin kırılganlıklarının son 2 yılda ciddi anlamda arttığı biliniyor. Finansman yükünü kaldıramayan şahıs şirketlerinde kurulan işletme sayısı Ocak-Haziran 2023 döneminde geçen yılın aynı döneminde yüzde 16 oranında azalarak 10 bin 651’e düştü. İlgili şirket türünde kapanan işletme sayısı da arttı. İlk 6 ayda kapanan şahıs şirketi sayısı yüzde 16,2 artarak 13 bin 151’e çıktı.

En fazla kapanan şirket inşaat sektöründe

Kapanan şirketlerin faaliyet alanlarına mercek tutulduğunda, tüm şirket türlerinde kapananların en fazla faaliyet gösterdiği alanın ‘ikamet amaçlı olan veya ikamet amaçlı olmayan binaların inşaatı’ olduğu görülüyor. Bunu anonim şirketlerde elektrik enerjisi üretimi, limited şirketlerde lokantalar ve seyyar yemek hizmeti, şahıs şirketlerinde de belirli bir mala tahsis edilmemiş mağazalarda gıda, içecek veya tütün ağırlıklı perakende ticaret faaliyeti izledi. En çok kapanış yaşanan üçüncü faaliyet alanı ise anonimlerde bilgisayar programlama olurken, limitedlerde belirli bir mala tahsis edilmemiş mağazalardaki toptan ticaret, şahıs şirketlerinde de posta yoluyla veya internet üzerinden yapılan perakende ticaret oldu.

Bu makale ilk olarak Ekonomim üzerinde yayımlanmıştır

Investing.com – ABD Fed, kripto para piyasasıyla ve sabit kripto para birimleriyle faaliyette bulunan bankalara yönelik denetimlerini artırmak adına yeni önlemler duyurdu. 

Fed, dün yayımladığı bildirimde bankaların sabit kripto para faaliyetlerinde bulunmadan önce Fed’in denetiminden geçeceklerini bildirdi. Merkez Bankası, bu bağlamda denetim sürecini yürütmek ve teknoloji odaklı faaliyetlerin gözetimini artırmak amacıyla bankaların ilgili faaliyetlerini denetlemek için yeni bir denetim programı oluşturulduğunu aktardı.

Fed’in hamlesi PayPal’ın sabit kripto ihracının ardından geldi

Fed tarafından alınan bu karar, ödeme devi PayPal’ın ABD dolarına sabitli kripto para birimini ihraç ettiğini duyurmasının ardından geldi. Daha önce benzer bir girişimde bulunan Meta şirket, düzenleyici engeline takıldıktan sonra sabit kripto para projesini sonlandırmak zorunda kalmıştı. Düzenleyiciler, o dönem geleneksel finans şirketlerinin bu tür projelerle küresel finansal istikrarı bozabilme potansiyeline sahip olabileceği endişesini paylaştı.

Fed, kendine bağlı olan bankaların sabit kripto para işlemlerinin engellenmemesi için potansiyel risklere yönelik önlemleri alması gerektiğini vurgularken ayrıca siber güvenlik ve yasadışı finansal tehditler gibi risklerin tanımlanmasının ve rutin olarak izlenmesinin önemli olduğu üzerinde durdu. ABD Fed, bundan sonraki süreçte yasal bir engel olmadığı sürece dolara sabitli kripto para işlemleri yapacak olan üye bankaları denetleyeceğini ve faaliyetleri yakından takip edeceğini söyledi.