Gün: 10 Ağustos 2023

“Kurtlar Vadisi”, “Söz”, “Ramo” üzere üretimlerde rol olan ünlü oyuncu Görkem Sevindik, Kocaeli Kent Hastanesi’nin kantininde satış yaparken görüntülendi. Çıkan haberlerden sonra kendisini görmek için hastaneye gelenlerin olduğunu söyleyen Görkem Sevindik, “Bir satış yapıyorum bir fotoğraf çektiriyorum” dedi.

HABERE İLİŞKİN GÖRÜNTÜ İÇİN TIKLAYIN İZLE

Bir devir yayınlanan Kurtlar Vadisi isimli diziyle ismini milyonlarca şahsa duyuran akabinde farklı başarılı projelerde yer alan Görkem Sevindik şimdilerde ulusal bir kanalda yayınlanan dizide rol alıyor. Son olarak Görkem Sevindik’in Kocaeli’nde bulunan bir hastanenin kantinde satış yaparken görüldüğü tez edilmişti.

Sevindik’in bir hastane kantininde satış yaptığı anlar toplumsal medyanın gündemine oturdu. 36 yaşındaki Sevindik’in Kocaeli Kent Hastanesi’nin kantininin işletmesini aldığı öne sürüldü.

İŞTE ŞAŞKINA ÇEVİREN O ANLAR;

SESSİZLİĞİNİ BOZDU!

Oyuncu, nisan ayında açılan hastanenin kantinini işlettiğini açıkladı:

Hürriyet’in haberine nazaran; “Bir ortağımla kantinin işletmesini aldık. O fotoğrafın çekildiği gün kantinde çalışıyordum. Daha evvel de oto yıkama işi yaptım. Oyunculuk dışında işlerle uğraşmayı seviyorum.”

Çıkan haberlerin akabinde hastaneye kendisini görmeye gelenlerin olduğunu anlatan oyuncu, “Sırf beni görmeye gelenler oluyor. Bir tost satıyorum, bir fotoğraf çektiriyorum” diye konuştu.

Investing.com – Alibaba ADR (NYSE: BABA) raporuna göre ikinci çeyrek hisse başına kârı 17,37¥ ile analistlerin 14,59¥ olan beklentilerine göre 2,78¥ daha iyi.

Bu çeyrek için yayımlanan kâr 234,16B¥ olarak belirlendi. Analist beklentileri ise 224,39B¥ şeklindeydi.

Alibaba ADR hissesi, günü 94,85¥ seviyesinden kapattı. Bu seviye, şirketin üç ayda 11,14% değer kazandığını gösteriyor. Hissenin son 12 ayda ise -0,02% değer kaybettiğini gösteriyor.

Alibaba ADR son 90 gün içinde 5 pozitif hisse başına kâr görürken 6 negatif hisse başına kâr gördü.

Alibaba ADR hisse fiyatının geçmiş kazanç raporlarına ne tepki verdiğini buradan inceleyin.

InvestingPro’ya göre Alibaba ADR şirketinin finansal sağlık puanı “Oldukça İyi performans”.

Alibaba ADR şirketine ait son kazanç raporlarını ve şirketin tüm finansal bilgilerini buradan inceleyin.

Investing.com Kazanç Takvimini ziyaret ederek bilançolar ile ilgili tüm gelişmelerden haberdar olun.

Aptos (APT) token’ları, ağın Microsoft ile bir ortaklık kurduğunu duyurmasının ardından yüzde 15 yükseldi. Veriler, ani yükselişin satış baskısı ekleme ihtimali olan supply unlock (arz kilidinin açılması) öncesinde gerçekleştiğini gösteriyor.

Türkiye saatiyle 12 Ağustos sabah 05.30’da APT arzının yüzde 2’sinden biraz fazlasının kilidi açılacak, bu da mevcut fiyatlarla 33 milyon dolara denk geliyor. Böylece toplam arzdaki kilitli token oranı yüzde 80’e düşecek.

Kilitlerin açılması, açık piyasadaki herhangi bir token’ın dolaşımdaki arzını artırmak amacıyla gerçekleştirilir. Eğer sahipler token’larını satmayı tercih ederse ve talep buna ayak uyduramazsa fiyatlar hızlı bir şekilde düşer.

Aptos daha önce kripto topluluğu tarafından aşırı maliyetli olması ve token dağıtımı konusunda endişelere mahal vermesi dolayısıyla eleştirilmişti. 1 milyar token’ın neredeyse yarısı katkı sağlayanlar, yatırımcılar ve Aptos Vakfı tarafından sahiplenilmişti.

Buna karşılık Ethereum, 2015’te kurucu ekibe ve Ethereum Vakfı’na Ether (ETH) arzının yalnızca yüzde 9,9’luk kısımlarını tahsis etmişti.

Çarşamba günü yaşanan fiyat artışı, eski Meta Inc. çalışanları tarafından geliştirilen Aptos Labs’in Microsoft’un yapay zeka teknolojisini kullanarak araçlarını ve hizmetlerini genişleteceğini açıklaması sonucu yaşandı. Planlanan ürünler arasında “Aptos Assistant” adlı bir chatbot ve akıllı sözleşme programlamaya yönelik AI araçları bulunuyor.

Yazının yazılması sırasında APT, yüzde 9,1’lik artışla 7,34 dolardan işlem görüyor.

Bu makale ilk olarak CoinDesk Türkiye üzerinde yayımlanmıştır.

Kocaeli’nin prestijli konut projelerinden biri olan ve sağlık personeli için yapılan Sağlık Kent Konutları’nda ilerleme yüzde 90’ı aştı

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafında pandemi döneminde büyük özveriyle çalışan sağlık çalışanları için projelendirilen Sağlık Kent Konutları’nda ilerleme yüzde 90’ları aştı. Ekim ayında hak sahiplerine dairelerinin teslim edileceği proje, kentin prestijli konut projeleri arasında yer alıyor.

GÜNDOĞDU MÜJDELİ HABERİ VERDİ

Sağlık Kent Konutlarını inceleyerek değerlendirmelerde bulunan Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Balamir Gündoğdu, sağlık çalışanlarının merakla beklediği müjdeli haberi verdi. Genel Sekreter Gündoğdu’ya Kaynak Geliştirme ve İştirakler Dairesi Başkanı Kemal Altunel, Kent Konut Genel Müdürü Erhan Coşan, İZAYDAŞ Genel Müdürü Muhammet Saraç, firma yetkilileri ve proje koordinatörleri eşlik etti.

DAİRELER TESLİM EDİLEBİLİR DURUMDA

Sağlık Kent Konutları hakkında değerlendirmelerde bulunan Genel Sekreter Gündoğdu, inşaat seviyesinin fiziki olarak yüzde 90’lara geldiğini vurguladı. Ekim ayı içerisinde dairelerin hak sahiplerine tesliminin başlayacağını söyleyen Gündoğdu, “Binaları ve dairelerin içini inceledik. Daireler teslim edilebilir duruma gelmiş. Mutfak dolapları takılmış. Kartonpiyerler yapılmış. Gayet güzel, butik dairelerimiz var, 3+1 dairelerimiz var. Dairelerimizin hak sahipleri zaten belli. Dairelerine bir an önce kavuşmak için onlar da heyecanlanıyordur. Daireleri teslim ettiğimizde biz de mutlu olacağız.

BAŞKAN BÜYÜKAKIN’IN TALİMATIYLA

Pandemi döneminde Tahir Büyükakın başkanımızın talimatıyla sağlıkçılarımız için böyle bir proje gündeme geldi. Kent Konut şirketimiz tarafından yürütüldü bu proje. Şimdiden sağlık çalışanlarımıza ve diğer hak sahiplerine hayırlı olsun” ifadelerini kullandı.

PROJE DETAYLARI

36 bin 093 m² alanda hayata geçirilen projede 69,86 m²‘lik 1+1, 88,05-98 m²’lik 2+1, 132,05-135,13 m²‘lik 3+1 daire tipleri bulunuyor. Projenin 7 bin 550 m²’si yeşil alan, 915 m²’si çocuk oyun alanı ve spor alanı, 15 bin 036 metrekaresi ise yol ve otopark olarak kullanılacak. İnşaatı hızla devam eden projenin ekim ayında teslim edilmesi planlanıyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kırışıklıkların giderilmesinde en çok tercih edilen uygulamaların başında gelen botoks, kırışıklıkların dışında diş sıkma, migren ve aşırı terleme gibi pek çok farklı hastalığın tedavisinde de tercih ediliyor. Anadolu Sağlık Merkezi Dermatoloji Uzmanı Dr. Hazal Sönmezler Selek, botoks ile ilgili doğru bilinen 9 yanlışı paylaştı.

Yanlış: Botoks bir yılan zehridir.

Doğru: Botulinum toksini, clostridium botulinum isimli bakteriden elde edilen protein yapıda bir ilaçtır.

Yanlış: Botoks yaptırırsam yüzüm şişer.

Doğru: Botoks, nöromüsküler kavşakta etki ederek kasların çalışmasını geçici olarak bloke eden bir toksindir. Kas içine uygulanır. Hyalüronik asit içerikli dolgular gibi hacim verici etkisi bulunmaz.

Yanlış: Botoksu bir kere yaptırırsam hep yaptırmak zorunda kalırım. Yaptırmazsam daha kötü olurum.

Doğru: Botoks geçici olarak kasları bloke ederek etkili olduğu süre boyunca mimik ile oluşan çizgilerin yok edilmesi/hafiflemesini sağlar. 4-6 ay sonra etkisi tamamen ortadan kalkar. Etki ortadan kalktığında eskisi ile aynı veya daha iyi bir görünüm ortaya çıkar çünkü sadece 4-6 ay mimik çizgilerinin oluşumu engellemiş olduğundan çizgi hafiflemiş olabilir. Daha kötü olmaz. Sürekli tekrar etmek zaruri değil ancak tekrar edilirse kırışıklıkların açılması ve oluşmaması sağlanır.

Yanlış: Botoks yaptırırsam sürekli donuk bir ifade ile dolaşırım.

Doğru: Eskiden çok daha donuk ifadeler yaratan uygulamalar nedeniyle oluşan bu algının aksine artık hekimin değerlendirmesi, görüşü ve hastanın da isteğiyle beraber çok daha doğal görüntüler elde ediliyor.

Yanlış: Çizgilerim oluşunca botoks yaptırmam gerekir.

Doğru: Botoks kasların çalışmasını engelleyerek mimik çizgilerini ortadan kaldırır. O nedenle ideali çizgiler mimik yapılmadığı halde görünecek hale gelmeden, mimikle oluşan çizgiler belirginse yapılmasıdır.

Yanlış: Botoks yaptırmak için yaşın çok erken.

Doğru: Botoks 18 yaşından büyük, ihtiyacı olan herkese yapılabilir. Burada işlem için uygunluk ve gereklilik kişinin ihtiyacına göre belirlenir. Çok mimik yapan kişilerde bu nedenle uygulama yaşı düşmektedir.

Yanlış: Botoks sadece kırışıklık için uygulanır.

Doğru: Botoks diş sıkma tedavisinde masseter kasına, aşırı terleme şikâyeti için yüz, saçlı deri, koltuk altı, el ve ayaklara da uygulanmaktadır. Bunun dışında güldüğümüzde diş etlerimiz görünüyorsa bu bölge için de gummy smile botoks uygulaması yapılabiliyor.

Yanlış: Dudaklarıma botoks yaptırınca dudaklarım şişer.

Doğru: Botoks hacim veren bir işlem değildir. Dudağa dolgunluğu veren hyalüronik asit içerikli dolgulardır. Botoks bu bölgede dudak üzerinde oluşan çizgiler için uygun hastalarda kullanılmaktadır.

Yanlış: Botoksla ilgili korkutan haberler duydum, botoks güvenli değil, yaptırmayayım.

Doğru: Botoks, 20 yılı aşkın süredir uygulanan güvenli FDA onaylı, çokça bilimsel çalışması olan bir ilaçtır. FDA onaylı ve ülkemizde 3 adet marka bulunuyor. Hepsi de güvenlidir. 

Ancak son zamanlarda Uzak Doğu ve İran menşeili onaysız, standardizasyonu ve güvenilirliği olmayan ve sahte ürünlerle yapılan uygulamalar sonrası bazı olumsuz durumlar görülebiliyor. 

Güvenli ürünleri kullanan uzman hekimler tarafından uygulanan botoks işlemi yıllardır güvenli bir şekilde yapılıyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Ege Üniversitesinde, Rektör Prof. Dr. Necdet Budak’ın öncülüğünde gerçekleştirilen yatırımlar ile yenilenen ve düzenli olarak bakımları yapılan spor tesisleri, sporseverlere hizmet vermeye devam ediyor. Ege Üniversitesi; yüzmeden koşuya, basketboldan bisiklete, tenisten hadoya kadar birçok branşa yönelik spor tesisini, aktif spor yapmak isteyen öğrencilerin ve personelin hizmetine sunuyor.

Sporun hem beden hem de zihin sağlığı açısından önemli olduğunu söyleyen Rektör Prof. Dr. Necdet Budak, “Göreve başladığımız ilk günden itibaren üniversitemizde sporun bir kültüre dönüşmesi adına çalışmalar yürüttük. Çünkü sporun sadece fiziksel gelişime değil, ruh sağlığına da iyi geldiği gerçeğinin bilincindeyiz. Üniversitemize kazandırdığımız yeni spor tesislerinin yanında var olan tesislerimizi de günümüz koşullarına uygun hale getiriyoruz. Yaptığımız yatırımlarla öğrencilerimize ve personelimize iyi koşullarda spor yapma imkanı sunmakla kalmıyor aynı zamanda ulusal ve uluslararası turnuvalarda ülkemizi ve üniversitemizi başarıyla temsil eden milli sporcular yetiştiriyoruz”  diye konuştu.

Sporun her alanına yönelik tesisler

Ege Üniversitesi Kampüsünde; Prof. Dr. Sermed Akgün Kapalı Olimpik Yüzme Havuzu, Açık Yüzme Havuzu, Büyük Spor Salonu, Tenis Kortları, 20 Mayıs Spor Tesisleri, 50.Yıl Spor Salonu, Küçük Spor Salonu, Futbol Sahaları, 1-2 Nolu Çim Sahalar ve Açık Spor Alanları tam donanımlı fiziksel imkânlarıyla öğrenciler başta olmak üzere; üniversite takımlarına ve sporculara profesyonel bir faaliyet alanı sunuyor.  Ayrıca Spor Bilimleri Fakültesi bünyesinde hizmet veren Sağlıklı Yaşam Salonu, 6 ayrı fitness aleti ve 8 yeni spor cihazıyla kapalı alanda spor yapmak isteyen sporculara hizmet veriyor.

Doğa ile iç içe yürüyüş ve koşu yapma olanağı

Yaya Öncelikli Yeşil Kampüs projesi kapsamında 5 bin 500 metre bisiklet yolu ile 2 bin 770 metre tartan pistle sporcular, her daim yeşil olan Ege Üniversitesi Kampüsünde doğa ile iç içe yürüyüş ve koşu yapma olanağı buluyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Çukurova Belediye Başkanı Soner Çetin, yaz kursları kapsamında devam eden tiyatro-drama eğitim alan öğrencileri ziyaret etti ve gösterilerini büyük beğeniyle izledi.

Bülent Ecevit Kültür Sanat Parkında bulunan Ceren Özdemir Müzik Atölyesindeki kurstaki eğitimi bir süre izleyen Başkan Soner Çetin, kurs eğitmeni Dilek Kont’tan çalışmalarla ilgili bilgi aldı. Bu arada 9 yıldır kursa devam eden ve halen Çukurova Üniversitesi Konservatuvarında öğrenci olan Kutluay Akıl, Başkan Soner Çetin’e teşekkür etti. 8 yıldır kursa devam eden Alya Sevtekin de 6 yaşında başladığı kursa halen devam ettiğini söyledi. Ayla Sevtekin sergilediği danslı jimnastik gösterisi ile de izleyenleri büyüledi.

Başkan Soner Çetin, kurslardaki amacın çocukların içinde cevheri ortaya çıkarmak olduğunu belirterek, “Adana çok büyük sanatçılar çıkarmıştır. Sanatın her dalında çok değerli insanlar çıkarmıştır. Neden sizlerin arasından da her branştan sanatçılar çıkmasın? Bugün burada sizlerle birlikte olmaktan çok mutlu oldum. Ama bu işi bırakmayacaksınız. Hem yeteneğiniz olacak hem de çok çalışacaksınız. İyi eğitimlerden geçip bunu yeteneğinizle birleştirip iyi sanatçılar olabilirsiniz. Hepinize başarılar diliyorum. Bizden isteyin biz size imkanlar sunalım” dedi.

Başkan Soner Çetin, kurs ziyareti sonrası öğrencilerle birlikte hatıra fotoğrafı çektirdi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Son periyotların tanınan isimlerinden Gülsim Ali İlhan, annesiyle bir arada Kuruluş Osman setine gitti.

HABERE İLİŞKİN GÖRÜNTÜ İÇİN TIKLAYIN İZLE

Sosyal medyayı epey etkin kullanan Gülsim Ali İlhan, Instagram’da yayınladığı son pozlarla tüm dikkatleri üzerine topladı. ATV’nin sevilen dizisi Kuruluş Osman’ın setini ailecek ziyaret eden oyuncu, annesi ile verdiği pozlarla Instagram’ı salladı.

Bozdağ Sinema Platoları’ndan paylaşımda bulunan İlhan’ın annesini görenler hayran kaldı. Oyuncunun annesi için “Kızını gölgede bırakmış” yorumu yapıldı.

Çok sayıda toplumsal medya kullanıcısı tarafından ilgi gören paylaşım, kısa mühlet içinde Instagram’da gündem oldu.

İŞTE GÜLSİM ALİ’NİN ANNESİ;

Servier Grup, Şubat ayında meydana gelen yıkıcı depremler sonrası bölgenin yaralarını sarmak için, İhtiyaç Haritası ile işbirliği içinde Kahramanmaraş’ta 434 metrekarelik bir toplum merkezi kuruyor

Kar amacı gütmeyen bir vakıf tarafından yönetilen ve merkezi Fransa’da bulunan uluslararası bağımsız ilaç şirketi Servier, deprem bölgesine yaptığı desteklere bir yenisini ekleyerek, İhtiyaç Haritası ile işbirliği içinde Kahramanmaraş’ta 434 metrekarelik bir toplum merkezi kurmak için harekete geçti.

Ağustos ayı sonunda faaliyete geçmesi planlanan toplum merkezi için Servier 500.000 Euroluk bir bütçe ayırdı.

Depremden doğrudan ve dolaylı olarak etkilenen aileler için sürdürülebilir bir çözüm sağlamayı hedefleyen toplum merkezi, yemekhanesi, kültürel etkinliklerin gerçekleştirileceği çok amaçlı salonları ile ailelere huzurlu bir yaşam alanı yaratmayı amaçlıyor. Merkezden, sadece konteyner kentlerde yaşayan aileler değil, çevre halkı da yararlanabilecek. 

Servier Türkiye Genel Müdür’ü Guillaume Recorbet, “Depremin gerçekleştiği günden bugüne devam eden İhtiyaç Haritası ile olan iş birliğimizi, depremin etkilediği bölgede 500’den fazla aileye fayda sağlayacak bir toplum merkezi inşa ederek ortak bir projeye dönüştürüyoruz” dedi. Depremden etkilenen ailelerin hayatlarını yeniden inşa etmelerine yardımcı olmak amacı ile yola çıktıklarını belirten Recorbet, “Servier Grub’un iştiraki olan Mécénat Servier grubun tüm yardım organizasyonlarını merkezileştiren bir yardım kuruluşudur. Mecenat Servier sayesinde bölge halkına yönelik eşsiz birlik ve dayanışma oluşumuna destek veren bu Grubun parçası olmaktan gurur duymaktayız. Bu benzeri görülmemiş zamanlarda, Mécénat Servier ihtiyacı olanlarla dayanışma içinde olmaya devam edecektir’’ diye konuştu.

Deprem bölgesinde Mécénat Servier ile birlikte olumlu bir sosyal etki yaratmak için yola çıktıklarını belirten İhtiyaç Haritası Yönetim Kurulu Üyesi Esra Arslan ise şunları söyledi:

“6 Şubat’ta ülkemizde 50.000’den fazla insan vefat etti ve 1.5 milyonu aşkın evsiz vatandaşımız zor koşullarda yaşadı. Milyonlarca insan aile üyelerini, işlerini ve birikimlerini kaybetti, umutları söndü. Bu zorlukların boyutları anlayışın ötesindedir.

Acil durumlara destek sağlarken, aynı zamanda bölgede gündelik yaşamın yeniden kurulması için gereken tüm destekleri de dört gözle bekliyoruz. Çocukların iyileşmesi için öğrenme ve günlük rutinin önemini, herkes için ise refahın ve sosyalleşmenin değerini çok iyi biliyoruz. Bu toplum merkezinin amacı, eğitim, öğretim ve sosyal programları uygulamak için birçok Sosyal Toplum Kuruluşuna ev sahipliği yaparak barınak kentte bir yapı sağlamaktır. Merkez, mahalle topluluklarının onurlu koşullarda hayatlarını yeniden inşa etme fırsatı ve mekanı bulacağı tek yer olacaktır. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Hafif bir tadı bulunan ve Meksika mutfağı ile anılan “Barbunya” Türk mutfağının da aranan lezzetleri ortasındadır. Bilhassa taze barbunya tanımı ise en çok aratılan tarifler listesinde yer alıyor. Pekala Barbunya pilaki nasıl yapılır? İşte taze barbunya pilaki tanımı.

Yaz aylarının hafif ve doyurucu lezzeti olan barbunya pilaki, en sık tüketilen mezeler ortasında yer alıyor. Epey lezzetli olan ve üretiminin da bir o kadar kolay olduğu barbunya pilaki, Türk mutfağının sevilen mezeleri ortasına giriyor. Yalnızca lezzetli ve üretimi kolay olmasıyla kalmıyor bedene yarar da sağlıyor.

Folik asit, karbonhidrat, kalsiyum, protein, lif üzere organik bileşenleri içerdiği için birçok hastalıklara kalkan misyonu görüyor. Kan şekerini düzenleyen ve kanser tiplerini önleyen barbunyanın bu tanımına bayılacaksınız! İşte taze barbunya pilakinin adım adım nasıl yapıldığı yazımızın ayrıntılarında yer alıyor.

TAZE BARBUNYA PİLAKİ TANIMI:

MALZEMELER

1 orta uzunluk soğan
1,5 yemek kaşığı domates salçası
1 tane havuç
1 tane patates
3 diş sarımsak
1 tane büyük domates
500 gram taze barbunya
Tuz ve karabiber
1 yemek kaşığı toz şeker
1 adet defne yaprağı
2-3 su bardağı su
Yarım su bardağı zeytinyağı
Maydanoz

YAPILIŞI

İlk olarak soğanları rendeleyin.

Tencerenin içine soğanları alın ve soteleyin.

Ardından üzerine salça ek edin ve kavurmaya devam edin.

Havuç ve patatesleri küp küp doğrayın ve birebir tencerede kavurun.

Sarımsağı ince olacak halde dilimleyin ve tencereye atın.

Domatesleri yemeklik olacak formda ince bir halde doğrayın ve tencereye ek ederek güzelce karıştırın.

Karışım uygunca yoğunlaşmaya başladığı esnada barbunyaları ek edin.

Daha sonra tuz karabiber şekeri ve suyu ekleyin.

Üzeri için defne yaprağı koyun ve tencerenin kapağını kapatın.

Yaklaşık 30-40 dakika pişmeye bırakın.

Bu müddet zarfında barbunyaları denetim etmeyi ihmal etmeyin ve orta da bir karıştırın.

Yemek piştikten sonra tencerenin kapağını açın ve üzerine yarım su bardağı zeytinyağını ekleyerek kapağını kapatın ve soğumaya bırakın.

Ardından maydanozları ince ince kıyın ve soğuyan barbunyaları servis tabağına alınca üzerine maydanozları ekleyin.

Afiyet olsun…

Temmuz 2022’de Fransa ve İngiltere’yi birbirine bağlayan Manş Denizi’ni 16 saatte yüzerek geçen Aysu Türkoğlu, bugün yeni bir muvaffakiyete daha imza attı. Yüzücü, Kuzey İrlanda ve İskoçya ortasındaki Kuzey Kanalı’nı yüzerek geçti.

22 yaşındaki Türkoğlu, 9 Ağustos sabahı lokal saat ile 05.45’te İrlanda’nın Bangor kentinden yüzmeye başladı. 11 saat 48 dakikalık mühletin ardından İskoçya’nın Portpatrick kıyısından karaya çıktı. Kuzey Kanalı’nı yüzerek geçen birinci Türk bayan oldu.

Kuzey Kanalı’nı yüzerek geçen 112. kişi oldu:

Aysu Türkoğlu, bugüne kadar Kuzey Kanalı’nı geçen 112. yüzücü oldu. Kanalı geçen birinci Türk olmanın yanı sıra tıpkı vakitte buradan geçen en genç Türk sportmen olarak da tarihe geçti. Kuzey Kanalı’nda yaklaşık 40 kilometre boyunca yüzdü.

Kuzey Kanalı’nı geçen birinci Türk sporu ise Kamil Alsaran idi. Alsaran, Türkoğlu’nun geçişi sırasında tekneden kendisine eşlik etti.

Bir sonraki maksadı dünya rekoru:

Türkoğlu, Manş Denizi ve Kuzey Kanalı’nın akabinde bir sonraki hedefini “7 Oceans” kanallarını tamamlamak olarak belirledi. Yüzücü, bu kanalları 5 yıl içinde tamamlarsa dünya rekoru kırmış olacak.

DİSK-AR, COVID-19 pandemisi sonrası geniş tanımlı işsizlik oranının 5,1 puan, geniş tanımlı işsiz sayısının ise 5 milyon 897 bin kişi arttığını bildirdi.

DİSK-AR tarafından TÜİK verilerinden yararlanarak yapılan hesaplamaya göre mevsim etkisinden arındırılmış geniş tanımlı işsiz sayısı ise Haziran 2023’te 9 milyon 234 bin kişi olarak gerçekleşti. TÜİK’e göre pandemi öncesinde, 2019 Haziran’da yüzde 13,7 olan dar tanımlı işsizlik, Haziran 2023’te yüzde 9,6 olarak gerçekleşti. Ancak aynı yıllarda geniş tanımlı işsizlik, yüzde 19,1’den yüzde 24,2’ye yükseldi. Böylece COVID-19 pandemisi sonrası geniş tanımlı işsizlik oranı 5,1 puan, geniş tanımlı işsiz sayısı ise 5 milyon 897 bin kişi arttı.

DİSK’ten yapılan açıklamada şu bilgiler verildi:

Foreks Haber Merkezi

Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar MerkeziBETAM, işsizlik oranlarındaki toplumsal cinsiyet farkının Haziran ayında artarak 5,3 puandan 5,4 puana yükseldiğini bildirdi.

BETAM’ın “İşgücü Piyasası Görünümü” raporunda, istihdamda 363 binlik azalış ile işsiz sayısında 2 binlik artışın iş gücünü yaklaşık 360 bin kişi azalttığı, genel işsizlik oranının Mayıs’tan Haziran’a 0,1 puan artarak yüzde 9,6 olduğu hatırlatıldı.

Raporda, “Mevsim etkilerinden arındırılmış kadın işsizlik oranı Mayıs’tan Haziran’a istihdamda görülen 169 binlik azalış ve işsiz sayısında görülen bin kişilik artış sonucu 0,2 puanlık artışla yüzde 13,20’ye yükselmiştir. Erkek işsizlik oranı ise Haziran’da istihdamda 193 binlik azalış, işsizlikte 2 bin kişilik artış sonucu 0,1 yüzde puanlık artışla yüzde 7,8’e yükselmiştir. Kadın işgücü seviyesi 168 bin azalırken erkek işgücü seviyesi 192 bin azalmıştır. Bu gelişmeler sonucunda işsizlik oranlarındaki toplumsal cinsiyet farkı Haziran ayında artarak 5,3 puandan 5,4 puana yükselmiştir.” denildi.

Foreks Haber Merkezi

‘‘Beşkapılarda 5 Gece Phokaia Bağımsız Film Günleri’’ 21-25 Ağustos tarihlerinde Foça Beşkapılar Kalesi’nde. Sinemaseverler Foça’da yaz akşamları bağımsız filmler seçkisini seyredecek.

Foça Belediyesi’nin destekleri, Yönetmen Hüseyin Karabey ile sinema ve dizi oyuncusu Gizem Erman Soysaldı’nın Sanat Yönetmenliğini yaptıkları “Beşkapılarda 5 Gece” Phokaia Bağımsız Film Günleri, bu yıl da çok özel bir seçki ile sinemaseverlerle buluşacak.

Film Günleri’nde bu yıl, yönetmen Özcan Alper’in imzasını taşıyan ‘Karanlık Gece’, Sevinç Baloğlu’nun çektiği belgesel türündeki ‘Tohum’, Nazlı Elif Durlu’nun yönettiği ‘Zuhal’, yönetmenliğini Hüseyin Karabey’in yaptığı ‘Gitmek’ ve Belmin Söylemez’in senaryosunu Haşmet Topaloğlu ile birlikte yazıp yönettiği ‘Ayna Ayna’ isimli filmler gösterilecek.

Sanatın birleştirici gücünün tarihin eşsiz dokusunda beyaz perdeye yansıyacağı Sinema Günleri’nde, tarihi atmosferiyle Beşkapılar Kalesi 5 gece boyunca 5 filme kapılarını açacak.

Beşkapılar Kalesi’ndeki film gösterimleri sonrasındaki söyleşilerde filmlerin yönetmenleri ve oyuncuları seyircilerle bir araya gelecek.

Foça’nın, eşsiz doğası ve tarihi dokusuyla sanata ev sahipliği yapacağı etkinlik kapsamında ‘Çocuklarla Film Okuma Atölyesi’ de yapılacak. Sinema Günleri, Foça halkıyla birlikte; işbirliği yapılan üniversitelerin öğrencilerine, turistlere ve gezgin sinemaseverlere açık havada muhteşem bir sinema şöleni sunacak.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İnşaat maliyet endeksi, 2023 yılı Haziran ayında bir önceki aya göre %4,43, bir önceki yılın aynı ayına göre %49,32 arttı. Bir önceki aya göre malzeme endeksi %5,81, işçilik endeksi %0,86 arttı. Ayrıca bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi %35,67, işçilik endeksi %105,11 arttı.

Bina inşaatı maliyet endeksi yıllık %51,80, aylık %3,83 arttı

Bina inşaatı maliyet endeksi, bir önceki aya göre %3,83, bir önceki yılın aynı ayına göre %51,80 arttı. Bir önceki aya göre malzeme endeksi %5,04, işçilik endeksi %0,80 arttı. Ayrıca bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi %37,95, işçilik endeksi %105,53 arttı.

Bina dışı yapılar için inşaat maliyet endeksi yıllık %41,69, aylık %6,45 arttı

Bina dışı yapılar için inşaat maliyet endeksi, bir önceki aya göre %6,45, bir önceki yılın aynı ayına göre %41,69 arttı. Bir önceki aya göre malzeme endeksi %8,33, işçilik endeksi %1,05 arttı. Ayrıca bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi %28,91, işçilik endeksi %103,57 arttı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Fona ihtiyaç duyan girişim ve projeleri yatırımcılarla buluşturan dijital platform Startup Burada, OtoKonfor ile 7. kitle fonlama kampanyasını gerçekleştiriyor. Araç sahiplerinin satış sonrası tüm ihtiyaçlarına tek bir uygulamayla cevap veren ve yüzde yüz yerli ve milli sermayeyle geliştirilen OtoKonfor, 30 günlük yatırım turuna başladı. 

Türkiye’nin finans ve teknoloji alanında öncü “doğru zamanda doğru şirketlere yatırım yapma” vizyonuyla hareket eden yatırım grubu Hedef Holding’in grup şirketlerinden İnfo Yatırım, fona ihtiyaç duyan girişim ve projeleri yatırımcılarla buluşturan dijital platformu Startup Burada ile sektördeki deneyimini yeni finansman yöntemlerinden biri olan “Kitle Fonlaması” alanına yansıtarak, girişim ve projelere gelişim fırsatı yaratıyor. 

Geniş yetkili aracı kurum olarak Sermaye Piyasası Kurulu’ndan Kitle Fonlaması için lisans alan banka dışı ilk aracı kurum olan İnfo Yatırım’ın çeyrek asırlık tecrübesi ile yönettiği “Startup Burada” platformunda girişimlere proje aşamasında kendilerini tanıtma ve fon bulma zemini oluşturulurken, yatırımcılara da erken aşamada gelecek vadeden, yenilikçi ve özgün projelere güvenle ortak olma imkânı sağlıyor.

Kampanyada hedef ek fonlama dahil 9,6 milyon TL’lik fon

Araç sahiplerinin satış sonrası tüm ihtiyaçlarına tek bir uygulamayla cevap veren OtoKonfor uygulaması, Startup Burada ile çıktığı yatırım turunda 8 milyon TL fon toplamayı hedefliyor. Yüzde 20 ek satış ile kampanyayı 9,6 milyon TL ile tamamlama hedefinde olan OtoKonfor, bu fon karşılığında şirket paylarının yüzde 5,05’ini yatırımcılarına arz ediyor. Bununla birlikte kampanyaya 200.000 tl altı yatırım yapan her yatırımcıya yaptıkları toplam yatırım tutarının %10’u kadar ilave bedelsiz pay ve kampanyaya 200.000 TL üzerinde yatırım yapan yatırımcılara yaptıkları toplam yatırım tutarının %20’si kadar ilave bedelsiz pay imkânı sunacak olan OtoKonfor, 7 Ağustos’tan itibaren 30 günlük kampanya sürecine başladı.

190 Milyon TL değerleme üzerinden azami 9,6 Milyon TL’lik yatırım turuna çıktıklarını ifade eden OtoKonfor Marka Başkanı Özgün Yalın, Hali hazırda Startup Burada Girişim Sermayesi Yatırım Fonu’ndan 4 Milyon TL ve Tur Assist Yardım ve Servis Ltd. Şti’den 1.250.000 TL yatırım taahhüdü aldıklarını belirtirken; yatırım turuyla ilgili detaylı bilgilere Startup Burada Platformu’ndan erişilebiliyor. Elde edeceğimiz yatırım ile hizmet sağlayıcı ekibimizi geliştirilmeyi hedefliyoruz. Ayrıca reklam ve pazarlama çalışmalarına ağırlık verirken, uygulamamızın altyapı iyileştirmelerine de süreklilik kazandıracağız. Aldığımız yatırımla birlikte, kullandıkça öde kategorisinde yer alacak olan lastik değişim, lastik saklama hizmetlerinin ve ücretsiz hizmetlerde bulunan otopark durumu, akaryakıt avantajları, aracını bul gibi hizmetlerin açılmasını planlıyoruz’’ şeklinde konuştu.

“Platformlarda çıkan girişimlerin bir sonraki turlardaki değerlemeleri ve uzun dönemde yarattıkları katma değer ayırt edici olacak’’

Son birkaç yıl içinde, yalnızca Girişim Sermayesi Fonları aracılığıyla yatırım alamayan şirketlerin Paya Dayalı Kitle Fonlaması ile yatırım aldığı algısı değişmeye başladı. Özellikle Oculus VR, Peloton, Allbirds, Popsocket, Brooklinen vb. global çapta başarıya ulaşan girişimlerin, Paya Dayalı Kitle Fonlama yöntemi ile fonlanan şirketlerin başarıya ulaşabileceğine dair alt yapıyı hazırladığını belirten Startup Burada Yatırım Komitesi Üyesi Kerem Özten, ‘’ Platformlarda çıkan girişimlerin bir sonraki turlardaki değerlemelerinin ve uzun dönemde yarattıkları katma değerin ayırt edici olacağını düşünüyoruz. Bu noktada Startup Burada’da kitle fonlaması kampanyasına çıktığımız her girişime inanıyor, Startup Burada GSYF üzerinden yatırım gerçekleştiriyor ve fonlama sonrasında da Hedef Holding’in mevcut ekosistemi ile yanlarında oluyoruz. Şu zamana kadar yayınladığımız altı kampanya da başarıyla sonuçlandı ve bu başarı serisinin OtoKonfor girişimi ile devam etmesini bekliyoruz.‘’ ifadelerinde bulundu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

“Innovation in advance” sloganıyla Innovance, dijital dönüşüm çözümlerinde 2023 yılı sonuna kadar yüzde 400 büyümeyi hedefliyor. Kuruluşundan bu yana, Innovance en hızlı büyüyen yazılım firması oldu. Önümüzdeki 5 ay içinde kurumsal müşteri portföyünü genişletmeyi ve 100 yetenekli yazılımcıyı daha işe almayı planlıyor. 

“Innovation in advance” sloganıyla 2017 yılında kurulan Innovance, çeşitli sektörlerdeki büyük ve orta ölçekli işletmelere dijital dönüşüm çözümleri sunmaya devam ediyor. Fon yönetimi, portföy yönetimi ve kurumsal portföy yönetimi hizmetleri sunan, yatırımları ile inovasyonu teşvik eden OYAK Portföy Yönetimi A.Ş.’nin yatırımını da alan Innovance, şirketlere uçtan uca teknoloji danışmanlığı ve dijital dönüşüm hizmeti sağlıyor. Yurtdışı operasyonları sayesinde teknoloji ihracatı da yapan Innovance, 2023 yılını yüzde 400 büyüme ile kapatmaya hazırlanıyor. 

‘Avrupa’daki operasyonumuzu büyütmeyi hedefliyoruz’

Innovance Kurucu Ortağı ve CEO’su Yusuf Ürey, “2022, bizim için çığır açan bir yıldı. Birçok başarılı projeye imza attık, yeni ve heyecan verici girişimler başlattık. Yurt dışı operasyonlarımızı genişleterek beklentilerimizin üzerinde bir başarı elde ettik. Almanya ve Romanya’daki ofislerimize ek olarak, İngiltere’de yeni bir ofis açarak genişledik ve daha fazla ülkede faaliyet göstermeye başladık. Bu başarılarla, yurt dışı hedeflerini başarıyla sürdüren Türkiye’deki ender firmalardan biri olduk. OYAK Portföy Yönetimi A.Ş.’den yatırım almış olmaktan da gurur duyuyoruz. Bu noktada kısa vadede hedefimiz, sürekli üreten bir şirket olduğumuz için sorumluluk aldığımız projeleri başarıyla tamamlamak ve yılı yüzde 400 büyüme ile tamamlamak olacak. Avrupa’daki operasyonlarımızı genişletmeyi planlıyoruz. Ek olarak, EMEA (Europe, the Middle East and Africa) bölgesinin hareketli bir pazar olacağını düşünüyoruz, buraları da hedefliyoruz. Orta vadede, başarılı Avrupa operasyonlarımızın ardından farklı coğrafyalara yayılmayı ve Türkiye’ye yakın bölgelere hizmet sunmayı hedefliyoruz.” dedi. 

Kripto çözümünü yakında devreye alacak

Innovance’i sadece bir yazılım firması değil, aynı zaman kurumların yazılım alanında teknolojik bütün ihtiyaçlarını karşılayan bir şirket olarak tanımladıklarını belirten Yusuf Ürey, büyüme hedeflerine ulaşmada rol oynayacak stratejilerini şöyle açıkladı: “Ürünlerimizdeki uzmanlığımızı sürdürürken, bu ürünlerin global çapta yayılmasına odaklanıyoruz. Son dönemde Blockchain ve AI gibi ileri teknolojiler üzerinde Ar-Ge çalışmalarını yoğunlaştırıyor ve bu alanlara yatırım yapıyoruz. Ürün yelpazemizi ve müşteri tabanımızı çeşitlendirmeyi hedefliyoruz. Önümüzdeki dönemde, kripto çözümümüzü piyasaya sürerek bu alanda da etkin bir rol oynamayı planlıyoruz. Şu anda 500 kişilik bir ekibimiz var ve genişleyen müşteri portföyümüz için yıl sonuna kadar bu sayıyı 100 kişi daha artırmayı hedefliyoruz.”   

İnternet ve Mobil Bankacılık hizmetini yaygınlaştıracak

Yusuf Ürey, markalara sundukları yenilikçi teknolojik çözümler hakkında da şunları söyledi: “Dijital bankacılık, açık bankacılık platformu, dijital cüzdan ve ‘şimdi al, sonra öde’ çözümlerimizle sektörde önemli bir rol oynuyoruz. Küresel bir firmanın Türkiye operasyonunda, ihtiyaç duyulan tüm yazılım ihtiyaçları için uçtan uca destek verdik ve vermeye devam ediyoruz. Birçok bankanın İnternet ve Mobil Bankacılık kanallarını geliştirmiş olmanın gururunu yaşıyoruz ve bu hizmeti yaygınlaştırmayı sürdürüyoruz. Yurtdışında yine 2 büyük bankanın dijital dönüşümünü Innovance olarak biz yönetiyoruz. Ayrıca, Türkiye’nin önde gelen bankalarından birinin ATM’lerinin ön yüz geliştirme projesini de başarıyla tamamladık.” 

“Finans ve telekomünikasyonda öncü ülkelerden biriyiz”

Türkiye’deki dijital dönüşüm çalışmaları ile ilgili de değerlendirmelerde bulunan Yusuf Ürey, “Hızla gelişen ve değişen bir dünyada ülkemiz bu noktada iyi diyebileceğimiz bir konumda ve gelişiyor ancak elbette önümüzde uzun yollar var. Öncelikle Türkiye’de dijital dönüşüme çok önem veriliyor. Sektöre baktığımız zaman finans ve telekomünikasyonda Türkiye dijital dönüşümde çok iyi noktada. Dünyanın öncü ülkelerinden diyebiliriz çok rahatlıkla. Kamu tarafında da başarılı gittiğini görüyoruz. Mesela dijital bankacılık alanında Türkiye zaten önde, dijital olmayan banka hemen hemen yok ama Almanya’ya gittiğiniz noktada birçok bankanın hala bırakın süreçlerinin dijitalleşmesini, daha dijital kanalları yok. Bu bile basit bir örnek” diye konuştu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

“Yeniden Düşünmek: Afet Sonrası Geçici Yaşam Alanlarının İyileştirilmesi”

Mimarlık Araştırmaları Derneği (MİMARDER) tarafından hayata geçirilen öğrenciler arası mimari projeler yarışması başlıyor. Afet sonrası kurulan geçici yaşam alanlarının iyileştirilmesi amacıyla SANKO Holding iş birliğinde hayata geçen yarışma ile geçici yaşam alanlarında mekânsal ve sosyal ihtiyaçlara yönelik iyileştirmelerin yapılması hedefleniyor. 

MİMARDER tarafından SANKO Holding iş birliği ile düzenlenen “Afet Sonrası Geçici Yaşam Alanlarının İyileştirilmesi” Öğrenci Fikir Yarışması, depremlerden dolayı oluşan olağan dışı durumun oluşturduğu geçici düzene ilişkin kurulan mekânsal bileşenlerin incelenmesini ve bu geçici yaşam alanlarındaki gündelik yaşam ilişkileri ve fiziksel unsurlar üzerine düşünülmesini teşvik etmeyi amaçlıyor.

Yarışmacılardan afet sonrası kurulan geçici yaşam alanlarının mevcut mekânsal potansiyellerinin yeniden değerlendirilmesi amacıyla tasarım önerileri geliştirmelerinin beklendiği yarışmada mekânsal unsurların geliştirilmesi yoluyla değişen yaşam akışı ve gündelik yaşam ilişkilerinin ‘iyileştirilmesine’ yönelik çözüm önerileri geliştiren öğrencilerin fikirleri yarışıyor. Kazananlar Eylül ayında düzenlenecek törende ödüllendirilecek. 

Öğrenciler, yaşam alanlarının iyileştirilme ihtiyacına çözüm arayacak 

Yarışma ile depremden etkilenen vatandaşların geçici yaşam alanlarında yeniden hayata bağlanmalarını sağlamak için mekânsal ve sosyal ihtiyaçlara yönelik iyileştirmelerin yapılmasını hedeflediklerini söyleyen MİMARDER Kurucu Üyesi İTÜ Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Ahmet Gün, “6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli oluşan depremlerin ardından halen yüzbinlerce insan çadır kent, konteyner kent gibi geçici yaşam alanlarında yaşamlarını sürdürmeye çalışıyor. MİMARDER olarak deprem bölgesine yaptığımız ziyaretler ve araştırmalar sonucunda mevcut geçici yaşam alanlarının pek çok iyileştirmeye, düzenlemeye ve yeniden düşünmeye açık olduğunu tespit ettik. Bu yarışmanın bölgenin bu sorunlarına çok önemli katkılar sağlayacağına inanıyoruz” diye konuştu.  

Konukoğlu: “Vatandaşlarımızın yeniden hayata bağlanmaları için sosyal ve psikolojik desteğin öneminin bilincindeyiz”

Projenin ana destekçisi SANKO Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı Adil Sani Konukoğlu ise yarışma ile ilgili şunları söyledi: “Gaziantep’te kurulmuş ve 119 yıldır bu topraklarda çalışan, üreten bir grup olarak deprem felaketi sonrasında bölgenin yeniden ayağa kalkması için var gücümüzle çalışıyoruz. Geçici yaşam alanlarında yaşayan vatandaşlarımızın yeniden hayata bağlanmaları için sosyal ve psikolojik desteğin öneminin bilincindeyiz. Bu bakış açısıyla ilk günden itibaren geçici yaşam alanlarının iyileştirilmesine yönelik çalışmalarımızı yürütüyoruz. Şimdiye dek Adıyaman, Narlı ve Gaziantep’te yaklaşık 1.500 konteynerden oluşan yaşam kentleri inşa ettik. Bu süreçte, mimari camiadaki gençlerimizin katkılarını alma hedefiyle MİMARDER’in hayata geçirdiği bu yarışmaya destek olmaktan mutluluk duyuyoruz.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Sanayinin alt sektörleri (2015=100 referans yıllı) incelendiğinde, 2023 yılı Haziran ayında madencilik ve taş ocakçılığı sektörü endeksi bir önceki yılın aynı ayına göre %11,6 azaldı, imalat sanayi sektörü endeksi %2,1 arttı ve elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi %3,4 azaldı.

Sanayi üretimi aylık %1,6 arttı

Sanayinin alt sektörleri incelendiğinde, 2023 yılı Haziran ayında madencilik ve taş ocakçılığı sektörü endeksi bir önceki aya göre %4,2 azaldı, imalat sanayi sektörü endeksi %2,3 arttı ve elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi %2,1 azaldı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Hanehalkı İşgücü Araştırması sonuçlarına göre; 15 ve daha yukarı yaştaki kişilerde işsiz sayısı 2023 yılı Haziran ayında bir önceki aya göre 2 bin kişi artarak 3 milyon 337 bin kişi oldu. İşsizlik oranı ise 0,1 puan artarak %9,6 seviyesinde gerçekleşti. İşsizlik oranı erkeklerde %7,8 iken kadınlarda %13,2 olarak tahmin edildi.
 

Mevsim etkisinden arındırılmış istihdam oranı %47,8 oldu
 

İstihdam edilenlerin sayısı 2023 yılı Haziran ayında bir önceki aya göre 363 bin kişi azalarak 31 milyon 291 bin kişi, istihdam oranı ise 0,6 puan azalarak %47,8 oldu. Bu oran erkeklerde %65,2 iken kadınlarda %30,8 olarak gerçekleşti.

Mevsim etkisinden arındırılmış işgücüne katılma oranı %52,9 olarak gerçekleşti

İşgücü 2023 yılı Haziran ayında bir önceki aya göre 359 bin kişi azalarak 34 milyon 629 bin kişi, işgücüne katılma oranı ise 0,6 puan azalarak %52,9 olarak gerçekleşti. İşgücüne katılma oranı erkeklerde %70,7 iken kadınlarda %35,5 oldu.

Genç nüfusta mevsim etkisinden arındırılmış işsizlik oranı %18,6 oldu

15-24 yaş grubunu kapsayan genç nüfusta işsizlik oranı bir önceki aya göre 1,2 puanlık artış ile %18,6 oldu. Bu yaş grubunda işsizlik oranı; erkeklerde %15,4, kadınlarda ise %24,2 olarak tahmin edildi.

Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış haftalık ortalama fiili çalışma süresi 44,6 saat oldu

İstihdam edilenlerden referans döneminde işbaşında olanların, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış haftalık ortalama fiili çalışma süresi 2023 yılı Haziran ayında bir önceki aya göre 0,7 saat artarak 44,6 saat olarak gerçekleşti.

Mevsim etkisinden arındırılmış atıl işgücü oranı %24,2 oldu

Zamana bağlı eksik istihdam, potansiyel işgücü ve işsizlerden oluşan atıl işgücü oranı 2023 yılı Haziran ayında bir önceki aya göre 1,7 puanlık artış ile %24,2 oldu. Zamana bağlı eksik istihdam ve işsizlerin bütünleşik oranı %16,6 iken işsiz ve potansiyel işgücünün bütünleşik oranı %17,9 olarak tahmin edildi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Büyükşehir’in ‘’Sporda Ben de Varım‘’ projesiyle Boccia sporuyla tanışan ve Türkiye üçüncülüğünü elde eden Ayşe, Kocaeli’nin gururu oldu

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin özel gereksinimli bireylere yönelik başlattığı ‘Sporda Ben De Varım’ projesinde bireyler yetenekler göz dolduruyor. Serebral Palsi hastası Ayşe Gençbay engellilik durumuna göre kendisine uygun olan Boccia sporu ile tanıştı. 3 ay önce ‘Sporda Ben De Varım’ projesiyle keşfedilen Ayşe, yoğun antrenmanların ardından Türkiye Şampiyonası BC1 kadınlar kategorisinde 3. olarak Kocaeli’ni gururlandırdı.

GÖZLE GÖRÜLÜR İYİLEŞMELER OLDU

Büyükşehir Belediyesi’nin ‘Sporda Ben De Varım’ projesiyle antrenmanlara başlandığını ifade eden Ayşe’nin annesi Hacer Hanım, ‘’Kızım Ayşe serebral palsi hastası. Arkadaşının tavsiyesi üzerine Boccia sporu ile tanıştı. Bu spor sayesinde gözle görülür iyileşmeler oldu. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Kağıtspor bünyesinde lisans çıkararak Türkiye Şampiyonası BC1 kadınlar kategorisinde 3. olarak bizi gururlandırdı’’ dedi.

MEDİKAL VE FONKSİYONEL DEĞERLENDİRME

Büyükşehir Belediyesi tarafından yürütülmekte olan “Sporda Ben de Varım” projesi kapsamında bireylere geçen sene Gazi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü akademisyenleri tarafından medikal ve fonksiyonel değerlendirmeler yapılmıştı.

HEDEF AVRUPA’DA MADALYA

Hedeflerinin daha sıkı çalışmalar ile Türkiye 1.’si olmak ve olimpiyatlara katılmak olduğunu belirten Hacer Hanım, ‘‘Avrupa’da istiklal marşımızı okutmak, göndere bayrağımızı çekmek ve gururla madalyamızı alıp Türkiye’ye ülkemize dönmek istiyoruz. Kızım Boccia oynarken çok mutlu’’ ifadesine yer verdi.

KISA BİR SÜREDE BAŞARIYA ULAŞTIK

Ayşe’nin antrenörü Yavuz Acar da, Ayşe ile 3 ay önce tanıştıklarını ve Ayşe’nin spora başladığında kasılmaları olan bir sporcu olduğunu belirtti, ‘’Bu üç ay içerisinde kendisinin fiziki durumunu gözlemleyerek, ona uygun atışlar yaptırarak, atışlarının nasıl olması gerektiğini gözlemleyerek, uygun atışlarla antrenmanlara devam ettik. Ayşe’yi Türkiye Şampiyonasına hazırladık. Kısa bir sürede başarıya ulaştık. Biz bu kadar kısa sürede ‘Sporda Ben De Varım’ projesinde bu başarıya ulaştık’’ açıklamasını yaptı. 

14 FARKLI SPOR BRANŞI

Sporda Ben de Varım projesinde; her birey için uzman antrenörler tarafından değerlendirme yapılıyor, bireyler engellilik durumuna göre spor branşlarından birine yönlendiriliyor. Yaklaşık 250 özel engelli bireyin sporla tanıştırıldığı projede 14 farklı spor branşı yer alıyor. Bu branşlar; Atletizm, Masa tenisi, Okçuluk, Curling, Buzda Curling, Boccia, Parayelken, Basketbol, Bilek Güreşi, Yüzme, Jimnastik, Fiziksel Aktivite, Buz Pateni, Badmington. Konuyla ilgili Büyükşehir Belediyesinin 153 Çağrı Merkezinden engelli hizmetleriyle bağlantı kurulup detaylı bilgi alınabiliyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

ABD’nin halka açık en büyük kripto borsası Coinbase, Base blokzincirini hayata geçirdiğini ve bunun kendi dağıtık ağlarını işleten halka açık şirketler için yeni bir dönemin başlangıcı olduğunu duyurdu.

Base daha önce geliştiriciler tarafından test edilmek üzere zaten yayındaydı ancak Coinbase yetkilileri, Türkiye saatine göre dün akşam altı itibarıyla blokzincirin halka açık olacağını bildirdi.

Yöneticilerin söylediğine göre Coinbase’in bu girişimi, blokzincir üzerinden para kazanmasını sağlayabilir. Bunun yanı sıra şirket, zincir üzerine inşa edilen uygulamalardan da kârlı bir gelir akışına sahip olabilir.

Coinbase’in CEO’su Brian Armstrong, 2016 yılında şirketin gelişiminin dördüncü aşamasının merkeziyetsiz uygulamalar, yani dApp’ler aracılığıyla olacağını belirtmişti. Şirket, Nisan 2021’de hisselerini Nasdaq‘da doğrudan listeleyerek halka arz etti.

Coinbase’in protokol başkanı ve Base’in denetleyicisi Jesse Pollak, salı günkü röportajında zincire halihazırda 100 dApp’in deploy edildiğini söyledi ve ekledi:

Ayrıca Coinbase lansman sırasında Coca-Cola (KO) gibi ortaklarla giriştiği “Onchain Summer” planını da anlattı.

Base’in layer-2 sıralamasıYeni Base ağı, diğer bir popüler layer-2 ağı olan Optimism’in OP Stack yazılımı kullanılarak Ethereum blokzinciri üzerine inşa edilmiş bir layer-2 blokzincirdir.

Kripto analiz firması L2Beat’e göre Base ağı, halka açılmadan önce bile uygulamalara ve protokollere kilitlenmiş 139 milyon dolarlık mevduata sahipti.

Bu “kilitli toplam değer” veya TVL, blokzincirleri ve protokolleri değerlendirmeye yönelik bir ölçümdür ve Base’in beşinci en büyük layer-2 blokzincir olduğunu söylememiz için yeterlidir. Arbitrum One yaklaşık 6 milyar dolarlık bir değerle ilk sırada yer alırken, OP Mainnet 2,9 milyar dolarla ikinci, zkSync Era 430 milyon dolarla üçüncü ve dYdX 336 milyon dolarla dördüncü sıradadır.

Bu makale ilk olarak CoinDesk Türkiye üzerinde yayımlanmıştır.

Dark and Darker, hayatının birinci periyotlarında büsbütün fiyatsız bir oyun olarak planlanmıştı. Ancak Ironmace ve oyunun başına gelenlerden sonra bu fikir rafa kaldırıldı. 35 ve 50 dolarlık iki paket ile satışta olan oyunun, içerisinde bulundurduğu mikro ödemeler ise oyuncuların yansısını çekmiş durumda.

Oyunun pazarında kozmetik içerikler dışında yeni seçenekler bulunuyor. Oyuncular da bu karara epeyce kızgın. Şu anda satın alabileceğiniz iki sınıf ve iki ırk mevcut. Bu sınıf ve ırkları Bluestone Shard ya da Redstone Shard ile alabiliyorsunuz. 10 adet Bluestone Shard, oyunu satın aldığınızda hesabınıza tanımlanıyor. Ancak tüm ırk ve sınıfları almak isterseniz Redstone Shard’a gereksiniminiz olacak. Bu para ünitesinden 10 adet almak için ise 20 doları gözden çıkartmak gerekiyor.

Bana sorarsanız, Dark and Darker fiyatsız olsaydı oyuncular bu duruma pek de reaksiyon göstermezdi. Yeniden de Dark and Darker’ın, tam bir oyun fiyatı sunmadığı da ortada.

Yalnız ne olursa olsun geliştirici grup oyuncular ile güzel geçinmek istiyor. Discord sunucusundan gelen reaksiyonların akabinde Ironmace bir geri adım atacak üzere. Dün sunucuda birtakım sorulara karşılık veren Terence Park, oyunculara ellerindeki Bluestone Shard’ları harcamamalarını söyledi. Park, “her oyuncunun mutlu olacağı” biçimde bir güncelleme yapılacağını paylaştı. Yani sınıflar için paralarını harcamış olanlara da bir orta yol bulunacak üzere.

 Egeli bilim insanı Prof. Dr. İlgen Ertam Sağduyu, güneşlenmenin faydalarını ve zararlarını anlattı

Yaz mevsiminin en sıcak döneminin yaşandığı bu günlerde, güneş ışınları ve akut etkileri, ışınlardan korunma yöntemleri ile ilgili bilgi veren Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri Bölümü Deri ve Zührevi Hastalıklar Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlgen Ertam Sağduyu, “Güneşten korunma fiziksel ve kimyasal yöntemlerle sağlanabilir. Fiziksel korunma; güneş gözlüğü, geniş şapkalar, kalın kumaşlı ve uzun kollu kıyafetler, şemsiye gibi araçlarla sağlanabilir. Güneş ışınlarının deriye daha dik ulaştığı 11.00-15.00 saatleri arasında güneşten kaçınmak önemlidir” dedi.

Prof. Dr. İlgen Ertam Sağduyu, “Güneş, farklı dalga boylarına sahip ışınlar yayar. Bu ışınlar, dalga boyları ve enerjilerine göre sıralanır. Güneş ışınlarının büyük bir kısmı atmosfer tarafından absorbe edilir.  Yeryüzüne ulaşan ultraviyole ışınlarının yüzde 95’ini UVA, yüzde 5’lik kısmını ise UVB oluşturmaktadır. Dalga boyu uzadıkça, derinin alt tabakalarına ulaşan enerji miktarı artar, ancak kızarıklık yapıcı etki azalır. UVA 320-400 nanometre (nm) arası olup derin dermis tabakasına kadar ulaşır. UVB’nin aksine camlardan da geçebilen, güneş ışınlarına bağlı deri yaşlanması, fototoksik ve fotoallerjik reaksiyonlardan sorumlu olan dalga boyudur. Serbest radikal oluşumu ile DNA’ya etki ederek kanserojen etki gösterebilir. UVB, 290-320 nm dalga boyuna sahip olup bronzlaşma, güneş yanıkları ve deri kanserlerinden en sık sorumlu olan dalga boyudur. Yalnızca yüzde 15’lik kısmı derinin dermis tabakasına ulaşır. Ultraviyole C (UVC) 200-290 nm dalga boyuna sahip olup, en kısa dalga boyuna sahiptir. Atmosfer tarafından emilmektedir” diye konuştu.

Sun Protection Factor (SPF) ile Protection Factor of UVA (PFA) hakkında da bilgiler veren Prof. Dr. İlgen Ertam Sağduyu, “SPF, güneş kreminizin UVB ışınlarından ne kadar koruduğunu gösterir. Kişide güneşe maruziyet sonrası kızarıklık oluşma süresinin kaç kat uzadığını ifade eder.  Örneğin, güneş koruyucu kullanmadan güneşe maruz kaldığında 10 dakika içinde kızarıklık oluşan kişide SPF 15 değerinde ürün kullanıldığında bu süre 150 dakikaya uzamaktadır. SPF 2-12 olan ürünler minimal, SPF 12-30 olan ürünler orta derecede, SPF30’un üstündeki ürünler yüksek koruma sağlar. SPF 15, UVB’yi yüzde 93 oranında bloke ederken, SPF 30 yüzde 97, SPF 50 yüzde 98 oranında bloke eder. SPF seçimi kişinin deri tipi ve mevsime göre yapılmalıdır. Protection Factor of UVA (PFA), Güneş kreminin UVA’ya karşı koruyuculuğunu gösterir” dedi.

“Ultraviyole ışınların DNA üzerine zararlı etkileri mevcuttur”

Güneş ışınlarının olumlu ve olumsuz etkilerinden bahseden Prof. Dr. İlgen Ertam Sağduyu, “Güneş ışınları, D vitamini sentezi için önemli olmakla birlikte sadece yüz ve el sırtlarının güneşe günde 10-20 dakikalık maruziyeti yeterli vitamin D üretimini sağlar. Fotoyaşlanma, derin kırışıklıklar, telenjiektaziler siyah nokta ve sivilce benzeri lezyonlarda artma ile kendini gösterebilir. Güneş maruziyeti sonrası gözlerde hasar ve özellikle koyu tenli kişilerde, yüz bölgesinde melazma denilen koyu renkli lekeler de ortaya çıkabilir.  Ultraviyole ışınların DNA üzerine zararlı etkileri mevcuttur. DNA hasarı ile çeşitli mutasyonlar gelişebilir. UV maruziyeti sonrası; kansere dönüşebilen aktinik keratoz; yassı hücreli kanser, bazal hücreli kanser ve melanom gibi deri kanseri türlerinde artış olabilir. Özellikle çocukluk ve ergenlik dönemindeki güneş yanıkları, ileride oluşabilecek deri kanserleri açısından risk taşır. Güneş ilişkili bazı dermatolojik hastalıklar da bulunmaktadır. Güneş gören yerlerde su toplamayla birlikte kızarıklık, egzama, kaşıntılı, deriden kabarık kurdeşen lezyonları veya telenjiektaziler izlenebilir. Özellikle ense bölgesinde deride uzun süreli kaşıntı sonrası belirgin kalınlaşma ve deri çizgilerinde artış meydana gelebilir. Gül hastalığı ve bazı romatolojik hastalıklarda güneş maruziyeti sonrası hastalıkta şiddetlenme meydana gelebilir. Doğum kontrol hapları, izotretinoin, bazı tansiyon ilaçları, psikiyatrik ilaçlar, bazı antibiyotikler ve kemoterapötik ajanlar gibi ilaçların alınmasından sonra güneş gören alanlarda güneşe duyarlılığın artmasına bağlı belirgin kızarıklık, hassasiyet meydana gelebilir” dedi.

“UVA ve  UVB koruması olan suya dayanıklı kremler kullanılmalı”

Prof. Dr. İlgen Ertam Sağduyu, “Özellikle güneş ışınlarının daha dik geldiği saatlerde güneş koruyucu sürmeden denize girilmesi veya uzun süreli yürüyüşler sonrasında açıkta kalan alanlarda kızarıklık, su toplama, yanma, batma şeklinde kendini gösteren güneş yanığı meydana gelebilir. Tedavide ıslak pansuman, kısa süreli topikal kortikosteroidler, deri yenilenmesini hızlandırıcı topikal ilaçlar kullanılabilir. Bol su içilmeli, bol kıyafetler giyilmeli ve güneşten korunulmalıdır. Şikayetler geçmediği takdirde doktora başvurulmalıdır. Güneşten korunma fiziksel ve kimyasal yöntemlerle sağlanabilir. Fiziksel korunma; güneş gözlüğü, geniş şapkalar, kalın kumaşlı ve uzun kollu kıyafetler, şemsiye gibi araçlarla sağlanabilir. Güneş ışınlarının deriye daha dik ulaştığı 11.00-15.00 saatleri arasında güneşten kaçınmak önemlidir.  Güneş koruyucular içerdikleri etken maddelere göre fiziksel ve/veya kimyasal korunma sağlar. Fiziksel etkili koruyucular, bariyer oluşturarak ışınları deriden yansıtarak etki eder. Tahriş edici ve alerjik olmamaları nedeniyle daha güvenilirdirler. Kimyasal etkili koruyucular ise UVA ya da UVB’yi absorbe ederek deriye geçişi azaltırlar.  Etkili bir güneşten korunma için; hem UVA hem UVB koruması olan, mümkünse suya dayanıklı, en az SPF 15 güneş koruyucular tercih edilmeli, güneşe çıkmadan en az yarım saat önce güneş gören bütün bölgelere yeterli ve eşit miktarda güneş kremi sürülmeli, bulutlu havalarda da güneş koruyucu kullanılmalı, 2-4 saatte bir ve yüzme veya aşırı terleme sonrası güneş koruyucu yenilenmelidir” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Chrome, Brave ve Opera tarayıcıları için hazırlanmış kötü amaçlı bir uzantı, Kaspersky tarafından keşfedilen yeni Satacom kampanyasının bir parçası olarak bulaştığı sistemlerden kripto para çalmak için kullanılıyor. Nisan Mayıs aylarında yaklaşık 30 bin kullanıcı bu uzantı tarafından hedef alınma riskiyle karşı karşıya kaldı. Saldırganlar, kullanıcıların Coinbase ve Binance dahil olmak üzere hedeflenen kripto para borsalarının web sitelerinde gezinirken uzantının tespit edilmemesini sağlayacak bir dizi önlem de aldı. Uzantı, tehdit aktörlerinin söz konusu web siteleri tarafından kişilere gönderilen işlem bildirimlerini gizleyerek gizlice kripto paralarını çalmalarını sağlıyor. Kampanyayla ilgili ayrıntılı bir rapor Securelist web sitesinde paylaşıldı.

Yeni kampanyanın 2019’dan beri aktif olan ve çoğunlukla üçüncü parti web sitelerine yerleştirilmiş kötü amaçlı reklamlar aracılığıyla sunulan ünlü kötü amaçlı yazılım ailesi Satacom Downloader ile bağlantısı olduğu belirtiliyor. Bu amaçla kurgulanan bağlantılar veya reklamlar, kullanıcıları Satacom Downloader içeren bir arşiv dosyasını indirmeyi teklif eden sahte dosya paylaşım hizmetlerine ve diğer kötü amaçlı sayfalara yönlendiriyor. Bu son kampanyada, indirilen şey kötü amaçlı tarayıcı uzantısı oluyor. 

Son kampanya, kripto paraları çalan ve faaliyetlerini gizleyen bir tarayıcı uzantısı yüklüyor

Kampanyanın öncelikli amacı, hedeflenen kripto para borsası web sitelerine yönelik web enjeksiyonları gerçekleştirerek kurbanların hesaplarından Bitcoin (BTC) çalmak. Bununla birlikte kötü amaçlı yazılım diğer kripto para birimlerini hedef alacak şekilde kolayca değiştirilebiliyor. Yazılım, Chrome, Brave ve Opera gibi Chromium tabanlı tarayıcılara bir uzantı yükleyerek dünya genelinde kripto para yatırımcısı olan bireysel kullanıcıları hedeflemeye ve amacına ulaşmaya çalışıyor. Kaspersky telemetri verileri, Nisan ve Mayıs aylarında yaklaşık 30 bin kişinin kampanya tarafından hedef alınma riski altında olduğunu ortaya koydu. Son iki ayda bu tehditten en çok etkilenen ülkeler Brezilya, Meksika, Cezayir, Türkiye, Hindistan, Vietnam ve Endonezya oldu.

Saldırıya uğrayan kullanıcı sayısına göre başta gelen ülkeler, Nisan-Mayıs 2023

Kötü amaçlı uzantı, kullanıcı hedeflenen kripto para birimi web sitelerinde gezinirken tarayıcı manipülasyonları gerçekleştiriyor. Kampanya Coinbase, Bybit, Kucoin, Huobi ve Binance kullanıcılarını hedef alıyor. Uzantı kripto para çalmanın yanı sıra birincil faaliyetini gizlemek için ek eylemler gerçekleştiriyor. Örneğin, işlemlerin e-posta onaylarını gizliyor ve kripto para web sitelerinden gelen mevcut e-posta dizilerini değiştirerek gerçek olanlara benzeyen sahte diziler oluşturuyor.

PowerShell betiği gözlemlendi

Bu kampanyada tehdit aktörleri teslimat için Satacom indiricisini kullandıklarından, resmi uzantı mağazalarına gizlice girmenin yollarını bulmaya ihtiyaç duymuyor. İlk bulaşma, kullanıcının indirmek istediği yazılımları (genellikle kırılmış sürümlerini) ücretsiz olarak indirmesine izin veren yazılım portallarını taklit eden bir web sitesinden indirilen ZIP arşiv dosyası ile başlıyor. Satacom genellikle kişinin makinesine çeşitli ikili dosyalar indiriyor. Kaspersky araştırmacıları, son kampanyada bunlar arasında zararlı tarayıcı uzantısının kurulumunu gerçekleştiren bir PowerShell betiği gözlemledi.

Sonrasında bir dizi kötü niyetli eylem, kullanıcı internette gezinirken uzantının gizlice çalışmasını sağlıyor. Sonuç olarak tehdit aktörleri web enjeksiyonlarını kullanarak Bitcoin’i kurbanın cüzdanından kendi cüzdanlarına aktarabilir hale geliyor.

Kaspersky Kötü Amaçlı Yazılım Analisti Haim Zigel, şunları söylüyor: “Siber suçlular, uzantıyı komut dosyası değişiklikleri yoluyla kontrol etme yeteneği ekleyerek geliştirdiler. Bu, diğer kripto para birimlerini de kolayca hedeflemeye başlayabilecekleri anlamına geliyor. Üstelik uzantı tarayıcı tabanlı olduğu için Windows, Linux ve macOS platformlarını hedef alabiliyor. Önlem olarak, kullanıcıların çevrimiçi hesaplarını herhangi bir şüpheli etkinliğe karşı düzenli olarak kontrol etmelerini ve kendilerini bu gibi tehditlerden korumak için güvenilir güvenlik çözümleri kullanmalarını öneriyoruz.”

Kötü amaçlı yazılımın ayrıntılı teknik analizini Securelist adresinde bulabilirsiniz.

Kaspersky uzmanları, kripto para birimlerini çaldırmadan güvenli bir şekilde işlem yapabilmeniz için şunları öneriyor:

• Kimlik avı dolandırıcılığına karşı dikkatli olun. Dolandırıcılar genellikle kimlik avı e-postalarını veya sahte web sitelerini kullanarak insanları giriş bilgilerini veya özel anahtarlarını ifşa etmeleri amacıyla kandırma yoluna gider. Web sitesinin adresini her zaman iki kez kontrol edin ve şüpheli bağlantıları açmayın. 
• Özel anahtarlarınızı paylaşmayın. Özel anahtarlarınız kripto para cüzdanınızın kilidini açar. Bunları gizli tutun ve asla kimseye vermeyin. 
• Kendinizi eğitin. Kripto paranızı güvende tutmak için en son siber tehditler ve en iyi uygulamalar hakkında bilgi sahibi olun. Kendinizi koruma konusunda ne kadar çok şey öğrenirseniz, siber saldırıları önlemek için o kadar donanımlı olursunuz.
• Yatırım yapmadan önce araştırma yapın. Herhangi bir kripto para birimine yatırım yapmadan önce projeyi ve arkasındaki ekibi iyice araştırın. Projenin yasal olduğundan emin olmak için projenin web sitesini, teknik incelemesini ve sosyal medya kanallarını kontrol edin. 
• Güvenilir güvenlik çözümleri kullanın: Güvenilir bir güvenlik çözümü, cihazlarınızı çeşitli tehdit türlerinden koruyacaktır. Kaspersky Premium, bilinen ve bilinmeyen tüm kripto para dolandırıcılığının yanı sıra bilgisayarınızın işlem gücünün kripto para madenciliği yapmak için yetkisiz kişilerce kullanımını önler.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Fanta Fest, geçen senenin ardından gençlere müzik ve eğlence dolu renkli bir dünya sunmaya devam ediyor. Heyecanla beklenen Fanta Fest’in ilk konseri 16 Ağustos’ta Bursa Yunuseli Havaalanı’nda gerçekleşecek.

Fanta Fest, aynı zamanda Türk Eğitim Vakfı (TEV) aracılığı ile depremden etkilenen 200 lise ve üniversite öğrencisine burs desteği de sağlayacak.

Geçtiğimiz yıl 10 ilde 275 bin izleyici ile buluşan Fanta Fest, bu yaz “Bize Bunlarla Gel sloganıyla”  müzik ve eğlenceyi Türkiye’nin dört bir yanına Edis, Güneş ve Ceza ile taşıyacak.  Ünlü sanatçılar Edis, Ceza ve Güneş’in sahne alacağı Fanta Fest’in ilk durağı 16 Ağustos Çarşamba günü Bursa olacak.

16 Ağustos-6 Eylül tarihleri arasında toplam 10 şehirde yüz binlerce müzikseverin katılımıyla gerçekleşecek olan Fanta Fest, müzik ve eğlenceyle dolu programı ile gençleri eşsiz bir festival deneyimi altında buluşturacak. 

Türkiye’nin sevilen sanatçıları Edis, Güneş ve Ceza’nın festival katılımcılarını şarkılarıyla müziğe doyuracağı Fanta Fest, Bursa sonrasında sırasıyla İzmir (19 Ağustos), Denizli (21 Ağustos), Antalya (23 Ağustos), Adana (26 Ağustos), Gaziantep (29 Ağustos), Kayseri (31 Ağustos), Samsun (2 Eylül), Ankara (4 Eylül) ve Kocaeli (6 Eylül) illeriyle devam edecek.   

Fanta Fest bileti Daha Daha’da 

Daha Daha uygulamasında biriken 2.000 Fanta puanla bilet kazanma fırsatını yakalayan herkese açık olacak Fanta Fest; müzik, eğlence ve atıştırmalık dünyasını gençlerle interaktif şekilde buluşturacak.

Fanta Fest, bu sene ayrıca Türk Eğitim Vakfı (TEV) iş birliğiyle depremden etkilenen 200 lise ve üniversite öğrencisine burs desteği sağlayacak. 

İller

Festival Alanı

Tarih 

BURSA

Yunuseli Havaalanı

16 Ağustos

İZMİR

Gündoğdu Meydanı

19 Ağustos

DENİZLİ

Pamukkale Üniversitesi Kınıklı Yerleşkesi

21 Ağustos

ANTALYA

AntalyaSpor Stadyumu Otoparkı

23 Ağustos

ADANA

M1 AVM Otoparkı

26 Ağustos

GAZİANTEP

Gaziantep Üniversitesi Stadyumu

29 Ağustos

KAYSERİ

Kadir Has Stadyumu Otoparkı

31 Ağustos

SAMSUN

Batıpark

2 Eylül

ANKARA

Cer Modern Otoparkı

4 Eylül

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Her hafta bağımsız ve ödüllü filmleri sinemaseverlerle buluşturan AKM Yeşilçam Sinemasında, 17 Ağustos’a kadar göçmen sorunları üzerinden aile ve iletişim konularına değinen ödüllü film Çatlak gösterimde olacak.

Yönetmenliğini ve senaristliğini Fikret Reyhan’ın üstlendiği, 2020 yılında vizyona giren ve 2021 yılında İstanbul Film Festivali’nde; En İyi Yönetmen, En İyi Senaryo ödüllerini kucaklayan Çatlak filmi, sinemaseverlere hayatın içerisinden, samimi, gerçekçi bir kesit sunuyor. İngiltere’de göçmen işçi olarak çalışan Fatih Ayhan isimli karakterin Türkiye’deki ailesine para göndermek için büyük miktarda borç almasıyla başlayan ve zamanında ödenemeyen bu borç yüzünden aile üyeleri arasında yaşanan çatışmaları aktaran film, aynı zamanda travmatik baba sorunlarına değiniyor.

Ataerkil yapıya, aile hayatına, aile baskılarına ve çıkar savaşlarına ayna tutan Çatlak filmi, 2020 yılında 57. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde En iyi Kadın Oyuncu ve Dr. Avni Tolunay Jüri Özel Ödülü’ne de layık görüldü. 2021 yılında gerçekleştirilen 32. Ankara Film Festivali’nde SİYAD En İyi Film ve En İyi Yönetmen Ödülü’nü de kucaklayan Çatlak filmi, aynı yıl Başka Sinema Ayvalık Film Festivali’nden de KAV Yılın En İyi Yönetmeni ödülüyle döndü.

Başrollerini ; Giray Altınok, Hakan Salınmış, Hakan Emre Ünal, Süleyman Karaahmet, Süreyya Kilimci, Görkem Mertsöz, Canan Atalay, Gülçin Kültür Şahin ve Cihat Süvarioğlu’nun paylaştığı Çatlak, Türk sinemasının en başarılı dram filmlerinin arasında yer alıyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Daha evvel krizlere yol açtığı bilinen Barbie sineması adeta bir akım haline geldi. Tüm dünyada tesirini gösteren “Barbie” akımı artık de bebek isimlerinde tesirini gösterdi.

Nisan ayında yayınlanan birinci fragmanla birlikte gündem olan ve yapılan reklam çalışmalarıyla birlikte sık sık konuşulan Barbie sineması adeta bir furya haline geldi. Kıyafet ve aksesuarlardan yiyeceklere, hoşluk eserlerine hatta protesto şovlarına kadar birçok alanda tesirini gösteren Barbie çılgınlığı, son olarak cenazeleri etkilemesiyle gündem olmuştu. El Salvador‘da bir cenaze meskeni, Barbie fotoğraflarıyla süslenmiş pembe tabutlar üretmeye başlamıştı. Farklı pazarlama çalışmaları yapılan Barbie akımının son olarak bebek isimlerini de etkilediği görüldü.

ŞİMDİ DE BEBEK İSİMLERİNİ ETKİLEDİ!

Tam olarak bir çılgınlık haline gelen Barbie akımı tüm dünyada tesirini göstermeye devam ediyor. ABD’de bir bebek ismi sitesi olarak bilinen Nameberry, Barbie ismini araştıranların sayısında adeta bir patlama yaşandığını açıkladı. Sitenin datalarına, nazaran “Barbie” isminin aranması, sinemanın nisan ayında gösterilen birinci fragmanından bu yana yüzde 603oranında artış gösterdi. “Ken” isminin aranması da yüzde 293 daha çok oldu. Nameberry Yayın Direktörü Sophie Kihm konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada “Barbie ve Ken üzere eski isimler pek kullanılmıyordu lakin sinema nedeniyle 2023’te patlama yaşanarak çok tercih edilebilir ve yılın en çok kullanılan isimleri olacak üzere görünüyor” tabirlerini kullandı.

Menderes Tekstil Sanayi ve Ticaret A.Ş., tahsisli ve nakdi sermaye artırımı işlemleriyle ilgili Borsa İstanbul A.Ş’ye başvurdu.

Kamuyu Aydınlatma Platformuna (KAP) yapılan açıklamada şunlar ifade edildi:

Hibya Haber Ajansı

Genç öğrenciler üniversite tercih döneminin sona ermesiyle birlikte tercih sonuçlarını bekliyor. Uzmanlar, özellikle bu yıl yapılan tercihlerde gelecek potansiyeli bulunan alanlara dikkat çekiyor. Peki Web3, blokzincir, ürün geliştirme ve yazılım gibi alanlar gençlerin kariyer yönetiminde nasıl bir rol oynayabilir? Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan GAMI Teknoloji CEO’su Gökhan Altın görüşlerini kamuoyuyla paylaştı.

Üniversite tercih dönemi her yıl olduğu gibi bu yılda da önemli tartışmalara neden oluyor. Gençlerin geleceği için kritik bir periyot olan böylesi bir dönemde, kariyer uzmanlarının görüşleri ilgiyle takip ediliyor. Kamuoyunda konuya dair çeşitli tartışmalar devam ederken, uzmanlar, geleceğe dönük potansiyel barındıran Web3, blockzincir, ürün geliştirme ve yazılım gibi alanlara dikkat çekiyor. Peki henüz yeterli okuryazarlığın oluşmadığı bu alanlar, gençler için ne gibi kariyer fırsatları barındırıyor? GAMI Teknoloji CEO’su Gökhan Altın yaptığı açıklamada, Web3 ekosistemine hâkim gençlerin kariyer olanaklarına dair görüşlerini paylaştı.

“Öncelikle üniversite tercihlerinin gençlerin kendi geleceklerini inşa etme süreçlerinde önemli bir basamak olduğunun altını çizmeliyiz. Bu sebeple yapılacak tercihlerde yalnızca fırsatları değil, aynı zamanda beklentiler ve eğilimler gibi farklı değişkenleri de göz önünde bulundurmalıyız diye düşünüyorum.

“Geleceğe ışık tutan bir yaklaşım benimsememiz gerekiyor”

Hepimiz için üniversite tercihlerinin geleceğe yatırım olduğu aşikâr. Bu sebeple mevcut trendlerin çok daha ötesinde, veriler ışığında geleceğe ışık tutan bir yaklaşım benimsememiz gerekiyor. Bu noktada, Web3 alanında faaliyet gösteren yerli Venture Builder GAMI Teknoloji’nin yöneticisi olarak, tercih dönemindeki genç öğrencilerin faydalanması amacıyla Web3 ekosisteminin gelecek vizyonuna ve muhtemel konumuna dair birkaç söz söylemek isterim.

Web3 ekosisteminin gelecek vizyonu, Web2 modellemesindeki çeşitli sınırlılıkların ve zorlukların üstesinden gelme hedefi taşıyan; aynı zamanda merkeziyetsizliğin ön planda olduğu, kullanıcı merkezli ve birbirine entegre dijital ortam yaratan bir anlayışı ifade ediyor. Bu yaklaşımla mevcut Web2’nin birçok sınırlamanın ve zorlukların aşılması amaçlanıyor.

Web3 ile daha konforlu bir atmosfer inşa ediliyor

Web3 ekosisteminde şahsi verileri ve dijital varlıkları üzerinde daha fazla kontrole sahip olan kullanıcılar, blokzincir tabanlı teknolojiler sayesinde veri güvenliği konusunda bir adım öne geçiyor. Böylelikle aracılara duyulan ihtiyaçların ortadan katmasıyla daha konforlu bir atmosfer inşa ediliyor.

Web3 ekosistemi, dijital dünyadaki aksiyonlarda hem şeffaflığı hem de güvenilirliği destekliyor. Bu doğrultuda, Web3 dünyasının özellikle geleneksel finans ve teknoloji altyapısı eksik olan bölgelerde, yerel halkın hem dijital hizmetlere hem de ekonomik fırsatlara erişim sağlama potansiyeli de orta ve uzun vadede yeni fırsatların oluşmasına neden olabilir.

Yatırımların artmasıyla yeni istihdam fırsatları ortaya çıkacaktır

Faaliyet yürüttüğümüz Web3 ekosistemi sahip olduğu yenilikçi yapıyla tüm dünyadaki yatırımcı ağının dikkatini çekiyor. Özellikle girişim sermayesi yatırım fonlarının, geleceğin teknolojilerine yatırım yapma eğilimi de bu ilginin temelini oluşturuyor. Bu sebeple, önümüzdeki dönemde birçok girişimin dünya çapında etkin aktörlere dönüştüğünü göreceğiz.

Böylelikle, üniversite eğitimleri sırasında Web3 ekosisteminin dinamiklerini öğrenen yeni nesil için yatırımların artmasıyla yeni istihdam fırsatları ortaya çıkacaktır.”

İZMİR Sağlık Müdürlüğü, haklarını aramak için eylem yapan sağlık personeli hakkında inceleme başlattı. Eyleme katılanlara, kınama ve uyarı cezaları verildiği bildirildi.

Biz de Susacağız Öyle Mi ?

Hakkını arayan sağlık personeli hakkında inceleme başlatılmasına sert tepki gösteren Demokratik Sağlık Sen Genel Başkanı Togan Demircan “Kamu görevlilerine aba altından sopa göstererek ceza vereceksiniz, bizde susacağız öyle mi? Basın açıklamalarına katılan kişiler hakkında tutanak tutacaksınız. Eminim ki Yüce Türk Mahkemeleri kanun nizam tanımaz bu hareketlerinize karşı sizlere hukuk dersi verecektir” dedi.

Macera Olsun Diye İş Bırakıyoruz !

Demircan şöyle devam etti, “Son zamanların popüler hareketi; sendikaların basın açıklamalarını engelleme, iş bırakma eylemlerini baltalama, disiplin soruşturmaları açma, açtıkları disiplin soruşturmalarında adam kayırma v.s. Sendikalar neden eylem yapar, neden basın açıklaması yapar, neden iş bırakır bunu kimse merak etmez. Her şey güllük gülistanlık, bizler macera (!) olsun diye iş bırakıyoruz. Geçtiğimiz Ocak ayında “mali ve sosyal hak kayıpları, sağlıkta şiddet, mobbing uygulamaları” konularına dikkat çekmek ve kamuoyu oluşturmak üzere bir günlük iş bırakma eylem kararı aldık ve uyguladık. Akabinde bu eyleme katılan bazı sağlık çalışanlarından Anayasal hakkı olan bir fiili yerine getirdiği için görüş istenilerek inceleme başlatılıyorsunuz. Bu soruşturmaya incelemeci olarak atadığınız kişi ……….”greve katıldığınız için” diyor. Memurun grev hakkı var da bizim mi haberimiz yok. Daha kanunu bilmiyor ama ceza veriyor. Cezayı verirken de meslektaşlarına uyarı, diğer meslek mensuplarına da kınama cezası veriyor. Elini vicdanına koymuyor. Kanun tanımıyor, onca mahkeme kararını umursamıyor. Ve bu disiplin cezalarını verirken gerekçe olarak da Anayasanın “Sağlık Hizmeti Alma Hakkına” atıfta bulunuyor. Yani cezayı verirken Anayasanın 34. Maddesini görmüyor ama soruşturmayı sonuçlandırırken Anayasal hak diyor. Anayasal haklar ne zamandır kişiye özel hale geldi eyyy doktorum? Bir kişiye kınama cezası verirken bir diğerine uyarı cezası vermek Anayasanın eşitlik ilkelerinden birisi midir?

Hastaneleri Tahta kuruları Bastı

“Hastaneleri tahtakuruları basacak, pislikten içeri giremeyeceksiniz, yemeklerden böcekler çıkacak, bir klinik neredeyse altı yedi ayrı branşta hizmet verecek, tuvaletlerde sıvı sabun dahi bulamayacaksınız, asansörleriniz çalışmayacak, çalışanlarınız mutsuz demorolize işe gelip gidecek, bir kişi beş kişilik iş yapacak, ameliyat salonlarınız temizlenmeden ikinci vakayı alacak kurumlar çiftliğe dönmüş, dayısı olana gıkınız çıkmayacak siz tüm bu ve benzeri konulara dikkat çekmek isteyen kamu görevlilerine aba altından sopa göstererek ceza vereceksiniz, bizde susacağız öyle mi? Basın açıklamalarına katılan kişiler hakkında tutanak tutacaksınız. Eminim ki Yüce Türk Mahkemeleri kanun nizam tanımaz bu hareketlerinize karşı sizlere hukuk dersi verecektir. Diğer taraftan Türkiye’nin en büyük üniversite hastanelerinden bir tanesi, onun da diğer sağlık kurumlarından çok farkı yok. Ali kıran baş kesen bir yönetim anlayışı, ben yaptım oldu mantığı. Üç beş gün sonra bu görevleriniz biter zulmettiğiniz arkadaşlarınızla aynı ortamda mesai arkadaşı olarak çalışmak durumunda kalırsınız ve yüzlerine bakacak yüzünüz olmaz”

Liyakat diyoruz neden? İdareci olmuş, kanun maddesini okuyor, anlamıyor. Ama devasa bir hastaneyi yönetiyor (!)

“4688 Sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu 18. Maddesi çok açık. Diyor ki bir il’de 100 ve üzeri üyesi olan sendikanın il temsilcisi ve 50 ve üzeri üyesi olan ilçe temsilcisi haftada dört saat idari izinli sayılır. Bitti bu kadar. Sana yorum hakkı tanımıyor, sana bu izini hak edene ver diyor. Ama bu arkadaşlar o kanun metinlerini düzenleyen kişilerin referansı ile o koltuklarda oturuyor, fakat onların çıkardıkları ne kanunlara ne genelgelere sadık kalmıyorlar. Yani görevlerini kötüye kullanıyorlar, suç işliyorlar. Devletin makamlarında oturup kanuna aykırı bir şekilde iş yapmanızı sizden kim istiyor, bunun da hesabını Cumhuriyet Başsavcılığına vereceksiniz”

Yonhap’ın haberine nazaran, Bakanlıktan yapılan açıklamada, “Yasak, gelecekteki yatırımlara uygulanacak ve sırf ABD vatandaşlarını ve kuruluşlarını kapsayacak.” tabirlerine yer verildi.

Açıklamada, kısıtlama ve yasaklamaların mahallî şirketler üzerinde hudutlu tesiri olacağı belirtilerek, iktisada olumsuz tesir beklenmediği kaydedildi.

Kararnamenin Güney Kore iktisadı üzerindeki tesirinin yakından değerlendirileceği vurgulanan açıklamada, “gerektiği takdirde” hükümet ve mahallî şirketlerin görüşlerinin Washington’a iletileceğinin altı çizildi.

ABD, Çin’e teknoloji yatırımına sınırlama getirdi

Biden, Hazine Bakanlığına “ulusal güvenlik için kritik kıymete sahip yarı iletkenler ve mikroelektronik, kuantum bilgi teknolojileri ve yapay zeka kesimlerinde ‘endişe konusu ülke’ olarak nitelenen yerlerdeki ABD yatırımlarını düzenleme yetkisi veren” başkanlık kararnamesini imzalamıştı.

Kararnamede Hong Kong Özel İdari Bölgesi ve Makao Özel İdari Bölgesi dahil olmak üzere Çin, “endişe konusu ülke” olarak nitelendirilmişti.

Kararname kapsamında, ABD’lilerin belli süreçleri Hazine’ye bildirme kaidesi getirilmiş ve tanımlanan 3 ileri teknoloji alanının dar alt kümeleriyle ilgili faaliyetlerde bulunan şirketleri içeren kimi öteki süreçleri üstlenmesi yasaklanmıştı.

Beyaz Saray tarafından yapılan açıklamada, kararnamenin “endişe konusu ülke” olarak nitelenen yabancı ülkelerin ulusal güvenliği “riske atan” askeri, istihbarat, gözetleme ve siber teknoloji bölümündeki ABD yatırımlarını “istismar etmesini” önlemeye çalışacağına işaret edilmişti.

Dış ticaret verilerinde son dönemde tüketim malı ithalatındaki büyük sıçrama dikkat çekti.

Önceki yıllarda genel eğilimlere yakın olarak artış veya azalış gösteren tüketim malları ithalatında, bu kez genelden ayrılarak hızlı bir artış dikkati çekti. Hem tutar hem de miktar bazında artış diğer kalemlerden ayrıldı.

Ticaret Bakanlığı verilerine göre Ocak-Temmuz döneminde genel ithalat yüzde 5,1 oranında artarken sermaye malları ithalatı yüzde 37, diğer sınıflamasındaki ithalat yüzde 38,2 arttı. Ham madde ithalatı ise yüzde 4,8 oranında geriledi.

Buna karşılık tüketim malları ithalatı Ocak-Temmuz döneminde yüzde 67,94 oranında arttı. Sadece Temmuz ayındaki artış ise yüzde 99,7 oldu.

Geniş Ekonomik Grupların sınıflanmasına göre bazı detay kalemlere bakıldığında, binek otomobillerindeki Ocak-Temmuz dönemi artış yüzde 126,98’e ulaştı. Bu grubu dayanıklı tüketim malları yüzde 58,03 ile izledi.

Dış ticaret miktarını gösteren endeksler gecikmeli olarak yayımlanıyor. 2015=100 temelli endekste Geniş Ekonomik Grupların sınıflamasına göre endeks değeri, sırasıyla 2016 sonunda 98,62’ye geriledi ve 2017’deki 101,99’luk değeri hariç hep 100’ün altında kaldı.

Buna karşılık 2022 1. çeyrekte 74,24 olan endeks değeri 2023 1. çeyrekte 109,76 değerine ulaştı. Aralık 2022’de 112,61 olan endeks, Ocak ayı hariç sürekli yükselerek Mayıs ayı sonu itibariyle 131,76’ya ulaştı. Dönemlik endekse bakıldığında, ithalat miktarındaki artış yüzde 47,84 oldu.

Bu makale ilk olarak Ekonomim üzerinde yayımlanmıştır.

CoD tarihinin en acayip kötülerinden biri geri döndü. Çağdaş Warfare 3’ün yeni fragmanında, Makarov’un bir defa daha hayatımıza girişini izliyoruz. Serinin en tartışmalı vazifelerinden biri olan “No Russian’ın” gerisindeki isim olan Makarov, Çağdaş Warfare 3’te de tehlikesinden hiçbir şey kaybetmeyecek.

Fragmanda Makarov’un bir hapisanede ilerlediğini görüyoruz. Hapisane içerisinde yaşanan olayları da gösteren fragman, Makarov’un ne kadar tehlikeli olduğunu ise Captain Price’ın sesiyle anlatıyor. Makarov ilerlerken tıpkı süratte hapishaneye de bir küme askerin gizlice giriş yaptığı görülebiliyor.

Hatırlarsanız MW2’nin sonunda, Makarov’a ve No Russian misyonuna bir gönderme vardı. Sinematikte Makarov’un ismini duymuş ve bir küme teröristin uçak saldırısına başladığını görmüştük. Bu manzaraların, fragmandan evvel mi sonra mı gerçekleştiğini ise net olarak bilmiyoruz.

Modern Warfare 3, 17 Ağustos’ta resmen tanıtılacak.