Gün: 11 Ağustos 2023

  • Soyer: Halkın başkanı unutulmuyor

    Eski Gültepe Belediye Başkanı Aydın Erten, vefatının 23. yılında Gültepe Toros Mezarlığı’ndaki kabri başında düzenlenen törenle anıldı. Anma törenine katılan Başkan Tunç Soyer, “Belediye başkanlarının yüzlercesi gelmiş geçmiş, kaç tanesi 23 sene sonra anılıyor? Bu, belediye başkanıyla halkın başkanı arasındaki farktan kaynaklanıyor. Belediye başkanı halkın başkanı olduğu zaman, halk asla onu unutmuyor” dedi.

    İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, eski Gültepe Belediye Başkanı Aydın Erten’in vefatının 23’üncü yılı nedeniyle Gültepe Toros Mezarlığı’nda düzenlenen anma görenine katıldı. Merhum Erten’in sevenleri tarafından her yıl yapılan törende Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Parti Meclisi (PM) Üyesi ve İzmir Milletvekili Yüksel Taşkın ile önceki dönem milletvekilleri Atila Sertel, Musa Çam, Tacettin Bayır, CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, CHP Konak İlçe Başkanı Ozan Ali İlgazi, CHP örgütünün temsilcileri ve belediye meclis üyeleri, İzmir 68’liler Kuşağı Platformu Başkanı Ertuğrul Gezenoğlu, platform temsilcileri ile vatandaşlar yer aldı.

    “Aydın Erten halkın başkanı olarak yaşamaya devam edecek”

    Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’yla başlayan törende konuşan Başkan Tunç Soyer, “23 yıl önce vefat etmiş bir insan niye anılır? 23 sene sonra niye insanlar onun başına tekrar toplanır? Belediye başkanlarının yüzlercesi gelmiş geçmiş, kaç tanesi 23 sene sonra anılıyor? Galiba bu, belediye başkanıyla halkın başkanı arasındaki farktan kaynaklanıyor. Belediye başkanı halkın başkanı olduğu zaman, halk asla onu unutmuyor. Ve halkın unutmaması en büyük umut ve en büyük ışık. Fikri Sönmez, Ahmet Piriştina, İhsan Alyanak halkın başkanları, o yüzden anılmaya devam ediyorlar. Aydın Erten gibi isimler halkın başkanları olarak yaşamaya devam edecek. Ve bizler de onlardan ilham alarak halkın başkanı olma gayretini sürdüreceğiz. Gültepe’nin tepelerinde gül bahçeleri açacak. Bunu hep beraber yapacağız. Umudu kaybetmeye hakkımız yok. Beraber o ışığı büyütmek ve yaymak için çalışmaya devam edeceğiz. Rahmetle anıyorum ve anısını hep yaşatmak üzere hep birlikle olmaya devam etmeyi diliyorum” dedi.

    “Devrimci ve insani kişiliğiyle herkesin hafızasında yer etti”

    Konak Belediye Başkanı Abdül Batur ise “Aydın Erten denilince sosyal belediyecilik, halkla birlikte çalışma ve en önemlisi halkına sahip çıkan ve devrimci ruhuyla belediyecilik anlayışını en iyi şekilde birleştiren bir anlayışı görüyoruz. Devrimci ve insani kişiliğiyle herkesin hafızasında yer etti. Bu bölgenin değerli büyüğü Aydın Erten’e sahip çıkmaya devam edeceğiz. Onun ismini hiçbir zaman unutturmayacağız. Gültepe onun için çok önemliydi, bizim için de önemli” diye konuştu.

    “Dönemin ruhuna uygun halkçılık örneğini sergilemiştir”

    CHP Parti Meclisi Üyesi ve İzmir Milletvekili Yüksel Taşkın, toplumsal hareket kuvvetli olduğu zaman böyle liderlerin ortaya çıkabildiğini belirterek “Bugün toplumsal hareketler zayıf ve toplumsal hareketlere ihtiyaç var. Terzi Fikri hikayeleriyle büyümüş bir insanım. Bugün onun ruhu Türkiye’nin her yerinde yaşıyor. Aydın Erten de o dönemin ruhuna uygun halkçılık örneğini sergilemiştir. Aydın Erten’in anısı önünde saygıyla eğiliyorum” ifadelerini kullandı.

    “Bir fani boşuna efsane olmuyor”

    CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu da, “Gencecik bir insan belediye başkanı oluyor. Çaresizlikler içinde nasıl çare olunabileceğini gösteriyor. Bir fani boşuna efsane olmuyor. 23 yıl sonra bile anılmasının sebepleri var. Onun bize gösterdiği yolda ilerleyeceğiz. Bugün de çaresizlikler, yokluklar yaşıyoruz ve çare üretmeye devam edeceğiz” diye konuştu.

    “Halkçı bir belediye başkanıydı”

    CHP Konak İlçe Başkanı Ozan Ali İlgazi ise, “Aydın Erten halkçı bir belediye başkanıydı. 68 kuşağının önderlerinden biriydi. Haksızlığa, sömürüye karşı mücadele eden kavga adamıydı. Hatıraları ve savaşçı ruhu ile kendisini mezarı başında anıyoruz. Aydın Erten’in fikirlerini büyütmek burada bulunan mücadele arkadaşlarımızın görevidir” dedi.

    “Sevgi, mücadele ve inancı temsil ediyor”

    Erten’in ailesinden Harika Derya Yücel, katılan herkese teşekkür ederek “Aydın Erten’i çok büyük bir devrim, değişim ve mücadele ruhunu yaşatmış birisi olarak görüyorum. Büyük bir başarısı var. Aydın Erten sevgi, mücadele ve inancı temsil ediyor” dedi.

    “Efsane bir belediye başkanı ama öncesinde öğrenci lideri”

    İzmir 68’liler Kuşağı Platformu Başkanı Ertuğrul Gezenoğlu, “Aydın Erten anlatıldığı gibi bir efsane belediye başkanı, doğru. Ama bunun öncesi var, efsane bir öğrenci lideri. Boykotlarda, grevlerde, fabrika işgalinde ve birçok eylemde birlikte olduk. Hitabeti, duruşu ile eylemleri başlatır, ateşler, güç verirdi” ifadelerini kullandı.

    Aydın Erten kimdir?

    Aydın Erten Gültepe’nin belediyeyle yönetildiği dönemde başkanlık yaptı. 1973 yerel seçimlerinde seçilip iki dönem görevini sürdürdü. Tariş direnişine destek verdiği, işgal sırasında işçilere kumanya dağıttığı için 12 Eylül yönetimi tarafından gözaltına alındı ve işkence gördü. Ortaokul ve lise yıllarını Karşıyaka’da geçen Erten, Ege Üniversitesi İktisadi ve Ticari Bilimler Fakültesi’nde okudu. 68 kuşağının temsilcileri arasındaki Aydın Erten, CHP İl Gençlik Kolları Başkanlığı yaptı. 12 Mart Muhtırası sırasında CHP İl Yönetim Kurulu Üyesi olan Erten, 31 yaşında başladığı belediye başkanlığı görevinde Türkiye’nin alışık olmadığı bir portre çizdi. Türkiye Elektrik Kurumu’nun elektrik bağlamayı reddettiği Gültepe’de, sabaha kadar işçileriyle birlikte çalışıp elektrik direği dikti. Toros Mahallesi’nde sosyal konut yapılması için halka arsa dağıttı. Kurduğu tesiste belediye aracılığıyla ekmek üretip ve halka ucuz ekmek dağıttırdı.

    Gültepe’yle sınırlı kalmayan Aydın Erten; Söke, Atalan, Kızılcahavlu ve Göllüce’de de köylünün toprak işgali eylemine katıldı. Aliağa’daki işçi eylemlerinde en ön saflarda yer aldı. Adı ve şöhreti Fatsa Belediye Başkanı Fikri Sönmez’le birlikte tüm ülkeye yayıldı.

    1977 yerel seçimlerinde ikinci kez belediye başkanı seçilen Aydın Erten, Tariş Direnişi’ne destek vermesi ve işgal sırasında işçilere kumanya dağıtması nedeniyle 12 Eylül Darbesi ile görevden alındı. 17 yıl siyasi yasaklı kalan Erten, baskı dönemlerinde dahi unvansız biçimde siyaset yaptı. 1998 CHP İzmir İl Kongresi’nde başkan adayı oldu ancak yakın arkadaşı Bülent Baratalı’ya karşı seçimi kaybetti. Kongrede yaptığı konuşma ve açıkladığı düşünceler, CHP’liler tarafından miras olarak kabul edildi. 10 Ağustos 2000’de akciğer kanseri nedeniyle vefat etti.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Logitech’in sol el kullanımına uygun mouse çeşitleri artıyor

    Farklı ihtiyaçlara yönelik ürünler tasarlama konusunda uzmanlaşan Logitech, sol elini kullananlara uygun ürün çeşitlerini artırıyor. Logitech, Uluslararası Solaklar Günü’ne özel olarak, solak kullanıcıların rahatlıkla kullanabileceği mouse modellerini listeledi.  

    Sol elini kullananlar için farkındalık oluşturmak adına her yıl 13 Ağustos günü Uluslararası Solaklar Günü kutlanıyor. Logitech’in kullanıcılarına fayda sağlamak üzere yıllardır kapsayıcılık yaklaşımıyla ele aldığı, Ar-Ge ve inovasyon çalışmalarıyla desteklediği sol el kullanımına uygun ürün gamı hem renkleniyor hem de büyümeye devam ediyor. 

    Signature M650 Mouse ile Kişiselleştirilmiş bir deneyim

    Logitech’in tüm kullanıcılarını düşünerek, küçük-orta ve büyük eli olan kullanıcılar için farklı boyutlarda tasarladığı Signature M650, solak kullanıcılara hitap eden modeliyle de kişiselleştirilmiş bir deneyim sunuyor. Signature M650 mouse, grafit, beyaz ve pudra pembe renk seçenekleriyle kullanıcıların beğenisine sunuluyor. 

    POP Mouse ile masalar renkleniyor

    Logitech POP Mouse, lila, bej, sarı renk seçenekleriyle çalışma ortamını neşelendirirken yumuşak hatlarıyla iki ele de kolayca uyum sağlayıp, gün boyunca rahat bir kullanım sağlıyor. 

    Pebble M350, hem renkli hem işlevsel mouse

    Pebble M350 çalışma ortamını minimalist, renkli ve sessiz hale getirmeye olanak tanıyor. İki elle kullanıma uygun pürüzsüz tasarımı ve pudra pembe, uzay mavisi, bej, beyaz, grafit renk seçenekleriyle de dikkat çekiyor. 

    M240 Sessiz Kablosuz Mouse  daha fazla odaklanma sağlıyor                      

    Verimliliği ve üretkenliği artıran ürünleriyle kullanıcıların her ortamda rahatça çalışmasını sağlayan Logitech, iki elle kullanılabilen M240 Sessiz Kablosuz Mouse ile tıklama sesini ve dikkat dağıtıcı unsurları ortadan kaldırıyor.

    M171 Kablosuz Mouse bulunduğu ortamı canlandırıyor        

     M171 Kablosuz Mouse; yenilenen beyaz, pudra pembe ve açık mavi renkleriyle iki elle kullanıma olanak sağlıyor. Bir çantada taşınabilecek kadar kompakt olan mouse, pürüzsüz kullanım ve kolayca bağlantı fırsatı sunuyor. 

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Mudanya 5. Kitap Fuarı Başlıyor

    Mudanya 5. Kitap Fuarı; Cumhuriyetin ön sözünün yazıldığı Mudanya’da 100. Yıla özel “Cumhuriyet ve Demokrasi” temasıyla başlıyor. 19-27 Ağustos tarihleri arasında Mütareke Meydanı ve İsmet İnönü Parkı’nda düzenlenecek olan kitap fuarı kapsamında 68 yayınevi ile 46 akademisyen, gazeteci-yazar ve siyasetçi Bursalı kitapseverlerle buluşacak.

    Mudanya Belediyesi’nin Yayıncılar Kooperatifi (YAYKOOP) işbirliğiyle düzenlediği Mudanya Kitap Fuarı’nın beşincisi 19 Ağustos’ta Cumhuriyetin ön sözünün yazıldığı Mudanya’da 100. Yıla özel “Cumhuriyet ve Demokrasi” temasıyla başlıyor.

    Fuarın ilk oturumunda, Onur Konuğu Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı Kurucusu, siyasetçi Güldal Mumcu olacak. Mumcu, CHP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Akın, Gazeteci Barış Pehlivan ile birlikte Gazeteci Yüksel Baysal’ın moderatörlüğünde “100. Yılında Cumhuriyet’i Sonsuza Taşımak” söyleşisinde Bursalılarla buluşacak.

    Cumhuriyetin, bir ülkenin yönetim şekli olarak halkın egemenliğine dayalı, demokratik ve laik bir yapıyı ifade ettiğine vurgu yapan Mudanya Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz,  “Basın özgürlüğü ise demokratik bir toplumun olmazsa olmaz unsurlarından biridir ve bireylerin haber alma hakkını ve ifade özgürlüğünü garanti eder. Medyanın toplum üzerindeki denetim ve etkisi nedeniyle ‘dördüncü kuvvet’ olarak anılan basın, üç temel devlet erki yürütme, yasama ve yargıyı tamamlayan bir denge unsuru. Ülkemizin yetiştirdiği en önemli kalemlerden Uğur Mumcu’nun anısını yaşatan Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı adına bu yıl onur konuğumuz Güldal Mumcu olacak. Çünkü Mumcu gazeteciliğine sahip çıkmak, aynı zamanda demokrasiye sahip çıkmaktır. Cumhuriyetin 100. yılında halkı aydınlatmak, Cumhuriyeti ayakta tutmak gibi bir misyonu olan gazetecileri de onurlandıracağımız fuarımızda yine gazeteciliğin bedelini ödeyen Barış Pehlivan’ı da konuk edeceğiz” ifadelerini kullandı.

    NİCE YILLAR “KÜLTÜR, SANAT, EDEBİYAT” DEMEYE DEVAM EDECEĞİZ

    YAYKOOP Başkanı Elif Akkaya ise, “Cumhuriyetimizin 100. yılında gelenekselleşmiş Mudanya Kitap Fuarı’nın beşincisini yapmak büyük mutluluk. Edebiyat, insanlığın ortak hafızasıdır. Kitaplar sayesinde geçmişin izlerini sürer, farklı kültürleri anlar, yeni düşüncelerle tanışırız. Bu fuar, farklı yazarların ve yayınevlerinin eserleriyle zenginleşen geniş bir yelpazede kitapları bir araya getirerek, bu ortak hafızayı beslemeye ve büyütmeye hizmet ediyor. Yerel yönetimlerin kitap günlerini sürdürme kararlılığı ve devamlılığı adına gösterdikleri çabayı kutluyorum. Mudanya Belediyesi iş birliğinde nice yıllar kültür, sanat, edebiyat demeye devam edeceğiz” açıklamasını yaptı.

    MUDANYA KÜLTÜR, SANAT VE EDEBİYATA DOYACAK

    Fuarda Ahmet Telli ve sanatçı Mehtap Meral, Türkiye Komünist Partisi Genel Sekreter Kemal Okuyan, Tunceli Belediye Başkanı Fatih Maçoğlu, SHP eski Genel Başkanı, önceki dönem Başbakan Yardımcısı, Dışişleri Bakanı ve önceki dönem Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Karayalçın, Emekli Büyükelçi Ünal Çeviköz, Gazeteci Murat Yetkin, Yazar Ayşe Kulin, Tarih Vakfı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Öznur Alkan, İstanbul Gedik Üniversitesi İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi, Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Prof. Dr. Süha Atatüre, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, Gazeteci, yazar, insan hakları aktivisti Hacer Foggo ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Yunus Emre,

    Gazeteci İsmail Arı, CHP Ankara Milletvekili Okan Konuralp ve TBMM Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca, Gazeteci Yazarlar Sedef Kabaş, Özlem Gürses, Tuncay Mollaveyisoğlu, toplum bilimci akademisyen Emre Kongar, gazeteci, yazar Zülal Kalkandelen Bursalılarla buluşacak.

    Mudanya 5. Kitap Fuarı kapsamında söyleşilerin yanı sıra atölye etkinlikleri de planlanıyor.  Çocuk ve gençlere yönelik atölye çalışmalarının yer alacağı fuarda Mudanya kültür ve sanata doyacak. Etkinlik kapsamında 26 Ağustos akşamı saat 21.00’de Mayaperest sahne alacak.

    Mudanya 5. Kitap Fuarı “Myrleia’dan Mudanya’ya” oturumuyla 24 Ağustos Perşembe günü 19.00’da Bursa Uludağ Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şahin, Bursa Uludağ Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Derya Şahin ve Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Kültür Varlıklarını Koruma ve Onarım Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Murat Cura’yı ağırlayacak.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • “Kargalar” Efes Selçuk’a Geldi

    Efes Tiyatro Festivali’nin üçüncü gününde “Kargalar”  adlı oyun tiyatro severlerle buluştu. Eskişehir Sui Generis Tiyatro tarafından Efes Selçuk Belediyesi Amfi Tiyatro’da sahnelenen, hiçbir zaman ve hiçbir ülkede geçmeyen ama dünyanın hemen her ülkesinde ve her döneminde yaşanan gerçeklerin tiyatro oyunu olan Kargalar ’da güç dengeleri arasındaki yapıyı mizahi bir açıdan ele alındı. Yaklaşık 90 dakika süren oyun seyirciler tarafından ayakta alkışlandı.

    TİYATRO HEP VAR OLACAK

    Festivaller kenti Efes Selçuk’ta Efes Tiyatro Festivali devam ediyor. Gün boyu çeşitli etkinliklerle renklenen festivalin üçüncü gününde Selçuk Efes Kent Belleği’nde Mustafa Arıkoğlu’nun katılımıyla “Oyun Yazarlığı” konulu söyleşi düzenlendi. Söyleşide yazmaya okuduğu, dinlediği ustalar sayesinde yöneldiğini belirten Arıkoğlu; “Bizler izlediğimiz, dinlediğimiz, okuduğumuz, gönül verdiğimiz, el aldığımız ustaların ortalamasıyız. Hepsinden birer parça taşıyoruz. Amacımız onlardan aldığımız bayrağı en iyi şekilde devredebilmek” dedi. Teknolojinin ve dijitalleşmenin sanat dallarına darbe vurduğunu belirten Arıkoğlu; “Tiyatro 8 bin yıl önce de vardı bu topraklarda bugün de var 8 bin yıl sonra da var olacak” dedi.

    FESTİVALLER VE KENTLERE KATKILARI KONUŞULDU

    Ayasuluk Sanat Kafe’de  “Festivallerin Kentlere Kattıkları” konulu söyleşiye Nazif Uslu, Murat Çubukçu, Metin Güler ve Orçun Masatçı katıldı. Söyleşide konuşmacılar tarafından festivaller, festivallerin bir kente kültürel ve sosyal açıdan katkıları konuşuldu.

     Tiyatro Sanatçısı Nazif Uslu festivallerin sanatın toplumsallaşması, kültürel olarak bir olguya dönüşmesi açısından önemli etkinlikler olduğunu belirterek; “Bu tiyatro festivallerinde tiyatro sanatının kültürleştirilmesine çok ihtiyacımız var. Bir festival yapmak hiç kolay değil. Özellikle bu şartlarda çok maliyetli şeyler. Tüm bu sıkıntılara ve zorluklara, bu tasarruf tedbirlerinin sürekli önümüze sürüldüğü bir ülkede belediyelerin bu festivalleri yapıyor olmuş olması, destekliyor olmuş olması çok kıymetli.  Selçuk’ta daha önce iki yıl önce Türkiye Tiyatro Buluşması düzenlendi. O zaman da geldim, gördüm. Yani bir defa şunu çok açık söylüyorum. Selçuk’ta misyon sahibi ve vizyonu olan çok kıymetli bir belediye başkanı var” dedi.

    Ege Tiyatrolar Birliği Başkanı Metin Güler festivallerin bir kent için marka değeri oluşturduğunu belirterek; “Belediyeler festivallerle tiyatroyu sosyal faaliyetten çıkarıp bir kültüre dönüştürebilir. Festivallerle başka anlamlar yüklemesini sağlamış oluyorsunuz o kente. Selçuk yıllardır Efes’le biliniyordu. Umuyorum ki bu ve bunun gibi festivallerle bu kentte ilk kez gelen ve bundan sonra gelenler sayesinde başka bir anlamda taşımış olur” dedi.

    Yazar ve oyuncu Orçun Masatçı; kültür sanat açısından bir kentin belediye başkanının vizyonunun önemli olduğunu belirterek; “Selçuk Belediyesi İzmir’deki bütün belediyelerin içinde, ilçe belediyelerinin içinde çok da önemli bir yer tutar. Bunu hepiniz biliyorsunuzdur. Çok naif ve çok ileri görüşlü, vizyoner bir başkana sahip” dedi.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Kalekim’in 2023 yılının ilk 6 ayında net dönem karı %86 artışla 344 milyon TL oldu

    Türkiye yapı kimyasalları sektörünün öncüsü markası Kalekim, 2023 yılının ilk dönemine ilişkin finansal sonuçlarını açıkladı. İlk çeyrek rakamları ile bu yıla güçlü bir giriş yapan şirket, bu performansını ikinci çeyrekte de devam ettirdi. Yılın ilk 6 ayında net dönem karını bir önceki yılın aynı dönemine göre %86 oranında artıran Kalekim, 2022’nin ilk yarısında 185,1 milyon TL olan net dönem karını, 2023’ün aynı döneminde 343,7 milyon TL’ye yükseltti. Şirketin bu dönemdeki yurt içi satışları da bir önceki yılın aynı dönemine göre %85, yurt dışı satışları ise %39 oranında arttı. Yılın ilk 6 ayındaki net satışlarımız ise, %69 artışla 1,45 milyar TL’ye ulaştı.  

    Yapı kimyasalları sektörünün öncü markası Kalekim, 2023 yılının ilk çeyreğinde güçlü büyüme performansını yılın ikinci çeyreğinde de devam ettirdi. Kalekim, 2023 yılı ilk 6 aylık finansal sonuçlarını açıkladı. 9 Ağustos 2023’te Kamuoyu Aydınlatma Platformu’na (KAP) yapılan açıklamaya göre Kalekim, 2023 yılının ilk çeyreğinde yakaladığı güçlü büyüme performansını yılın ikinci çeyreğinde de devam ettirdi.

    Yurt içinde ve yurt dışında başarılı yatırım ve iş birlikleri ile finansal yapısını daha da güçlendiren Kalekim, 2022 yılının ilk yarısında 185,1 milyon TL olan net dönem karını, 2023 yılının aynı döneminde %86 oranında artırarak 343,7 milyon TL’ye çıkardı.

    “50’nci yılımızda yeni başarılarla öncü marka konumumuzu daha da güçlendiriyoruz”

    Kalekim’in 2023 yılının ilk çeyreğindeki başarılı performansını yılın ikinci çeyreğinde sürdürdüğünü vurgulayan Kale Holding CFO’su Haluk Alperat, şunları söyledi:

    “Türkiye yapı kimyasalları sektöründeki öncü marka konumumuzu 50’nci yılımızda, yeni başarılarla daha da güçlendirmeye devam ediyoruz. Özellikle halka arz sürecinin ardından koyduğumuz hedefler doğrultusunda attığımız adımların hem üretim gücümüze hem de finansal rakamlarımıza çok olumlu yansımaları oldu. Geçen yılı hedeflerimizin üstünde bir başarı ile kapattıktan sonra bu yıla da finansal açıdan güçlü bir giriş yaptık. 

    Yaptığımız yatırımlar ve iş birliklerinin de katkısıyla yılın ilk çeyreğinde elde ettiğimiz başarıyı ikinci çeyrekte de sürdürdük. 2022 yılının ilk 6 aylık döneminde 185,1 milyon TL olan net dönem karımızı, 2023 yılının aynı döneminde %86 oranında artırarak, 343,7 milyon TL’ye çıkardık. Aynı şekilde yurt içi satışlarımızı bir önceki yılın aynı dönemine göre %85, yurt dışı satışlarımızı da %39 oranında arttı. Yılın ilk yarısındaki FAVÖK marjımız, 2022 yılının aynı döneminde göre 20 baz puan artarak %22,9 olarak gerçekleşti. Brüt kar marjımız da 40 baz puan iyileşerek %39 seviyesine ulaştı. Tüm bunlarla birlikte yılın ilk 6 ayındaki net satışlarımız ise %69 artışla 1,45 milyar TL’ye ulaştı. Böylece ilk çeyrekteki güçlü büyümemizi yılın ikinci çeyreğine de taşımış olduk.”

    “GES yatırımı ile enerji maliyetlerimizi düşürüp, karbon ayak izimizi daha da küçülteceğiz”

    Kalekim’in, Türkiye yapı kimyasalları sektöründe yarım asrı aşan tecrübesiyle yeni başarılara yürüdüğünü belirten Kalekim Genel Müdürü Timur Karaoğlu ise, şunları kaydetti:

    “Şirket olarak, 1973 yılında çıktığımız yolda yarım asrı geride bırakıyoruz. Bu yarım asra sektörümüzde pek çok ilki ve başarıyı sığdırdık. Şimdi ise, yeni ilkler için yeni adımlar atıyoruz. Bunların başında ise, daha iyi bir dünya ve sürdürülebilir bir gelecek adına temiz enerji noktasındaki yatırımımız geliyor. Pandemi ve Rusya-Ukrayna savaşı ile artan ve iç dinamiklerin de etkisiyle ülkemizde rekor fiyatlara ulaşan enerji maliyetlerini düşürmek adına Güneş Enerjisi Santrali (GES) kurma kararı aldık. Yozgat Yerköy’deki Kaleseramik Özel OSB’de yapacağımız toplam 7.19 mWp kapasitesindeki GES yatırımı ile enerji maliyetlerimizi düşürmenin yanında karbon ayak izimizi daha da küçültmeyi hedefliyoruz. 

    Öncelikli olarak, grup içi ihtiyacı karşılamak üzere hayata geçirmeyi planladığımız GES yatırımı için, elektrik-inşaat-mekanik işler dâhil olmak üzere anahtar teslim 6,05 milyon dolar bedel ile sözleşme imzaladık. ÇED uygunluk başvurusu tamamlanan ve 2024 yılının başında faaliyete geçirmeyi planladığımız GES yatırımımızın finansmanının %70’ini uzun vadeli yatırım kredisinden, %30’unu da kendi özkaynaklarımızdan karşılayacağız. GES yatırımımız faaliyete geçtiğinde, üreteceği elektriğin yaklaşık %50’siyle şubelerimizin elektrik tüketimini karşılamayı, diğer %50’yi de şebekeye vermeyi planlıyoruz. Gerek enerji maliyetlerini düşürme gerekse de sürdürülebilirlik hedeflerimiz için büyük önem verdiğimiz bu yatırımın, aynı zamanda ülkemizin sektördeki yeşil dönüşüme de öncü bir yatırım olacağına inanıyoruz.

    Bunun yanında yurt dışı yatırımları noktasındaki çalışmalarımız da tüm hızıyla sürüyor. En büyük ihracat pazarımız olan Irak’ın Duhok kentinde, kuruluş ve tescil işlemleri tamamlanan şubemiz ile hem Irak pazarındaki hem de Orta Doğu pazarındaki etkinliğimizi daha da artırmayı hedefliyoruz.

    “%300 bedelsiz sermaye artırımı için SPK’na başvuru yapıldı”

    Ayrıca güçlü bir Kalekim yaratma hedefimiz doğrultusunda bu yılın ikinci çeyreğinde, şirketimizin sermaye yapısını güçlendirecek önemli bir adım attık. Şirketimizin 115 milyon TL olan çıkarılmış sermayesini, tamamı iç kaynaklardan karşılanmak üzere %300’lük bir artışla 345 milyon TL artırarak 460 milyon TL’ye çıkarmak için 23 Haziran 2023 tarihinde Sermaye Piyasası Kurulu’na başvuru yaptık. SPK’dan gelecek görüş doğrultusunda yatırımcılarımızı konuyla ilgili olarak bilgilendirmeye devam edeceğiz.”

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • CK Enerji Dinamik Hızlandırma Programı Ankara’da girişimcilere tanıtıldı

    Enerji sektörüne yeni girişimcileri kazandırmayı hedefleyen CK Enerji’nin “Dinamik Hızlandırma Programı”, 10 Ağustos Perşembe günü Ankara’da girişimcilerin karşısına çıktı. 23 Ağustos’a kadar başvuruların kabul edileceği Dinamik Hızlandırma Programı’nda ilk 10 projeye toplam 1 milyon TL destek sağlanacak. Projenin paydaşları arasında yer alan BEDAŞ, AEDAŞ ve ÇEDAŞ da “satın alma, ortak üretim ve ilk yatırım” gibi alanlarda söz konusu girişimlerin yanında yer alacak.

    Enerji sektörü büyük bir dönüşüm süreci yaşarken genç girişimleri, start-up’ları, yenilikçi projeleri desteklemek üzere harekete geçen CK Enerji, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100. yılında, “enerji sektörünün 2023 yılı projesi” olmaya aday “Dinamik Hızlandırma Programı”nı Ankara’da girişimcilere tanıttı. 

    Türkiye’nin üç bölgesindeki 7 ilde, 8,4 milyondan fazla aboneye elektrik dağıtım hizmeti sunan Boğaziçi Elektrik Dağıtım A.Ş (BEDAŞ), Akdeniz Elektrik Dağıtım A.Ş (AEDAŞ) ve Çamlıbel Elektrik Dağıtım A.Ş (ÇEDAŞ) ile Viveka İnkübasyon Merkezi’nin işbirliğiyle düzenlenen Dinamik Hızlandırma Programı; “elektrik dağıtım sektörü ve dağıtım teknolojileri” konularında yenilikçi, teknolojik, ekonomik ve çevresel açıdan çözümler üreten akademisyen, öğrenci ve start-up’ların prototip seviyesindeki Ar-Ge projelerini hayata geçirmeyi hedefliyor. 

    İlk tanıtım toplantısı 14 Temmuz 2023’te İstanbul’da gerçekleştirilen Dinamik Hızlandırma Programı için ikinci toplantı 10 Ağustos Perşembe günü Ankara’da yapıldı. 

    “TEKNOLOJİ VE YENİLİKÇİLİK SEKTÖRÜN BAŞARISI İÇİN VAZGEÇİLMEZ”

    CK Enerji Dinamik Hızlandırma Programı’nın tanıtım toplantısının açılışında konuşan BEDAŞ Genel Müdürü Murat Yiğit, “Geleceği şekillendirmek için girişimcilik ruhunu ve teknolojiye olan ilgiyi sektörümüze taşımamız gerekiyor. Teknoloji ve yenilikçiliğin, elektrik dağıtım sektörünün başarısı için vazgeçilmez unsurlar olduğu tartışma götürmez bir gerçek. O nedenle bu konuda çok daha fazla çalışmalı, araştırmalı ve iş birlikleri geliştirmeliyiz. Biz de elektrik dağıtım sektöründe teknoloji ihtiyacının farkındayız. Sadece 2021 yılında, ülkemizdeki 21 dağıtım şirketi toplamda 14,7 milyar TL’lik yatırım gerçekleştirdi. Bu yatırımların büyük çoğunluğu, artan enerji taleplerine yanıt vermek ve ömrünü doldurmuş eski şebekeyi yenilemek amacıyla gerçekleştirilen şebeke yatırımları. Ama unutulmaması gereken bir detay var. Yaklaşık 1,3 milyar TL’lik bir bütçe, 2021 yılında şebeke işletim sistemi yatırımlarına ayrıldı. Bu yatırımlar, SCADA (Supervisory Control and Data Acquisition) ve OSOS (Otomatik Sayaç Okuma Sistemi) gibi teknoloji içeren çözümleri içermekte. Yani, aslında teknolojik altyapıyı oluşturma konusunda ciddi adımlar atıyoruz” değerlendirmesinde bulundu. 

    “Bu teknolojileri daha da geliştirmek ve elektrik dağıtım sektöründe müşteri memnuniyetini artırmak için çok daha fazla çalışmamız gerekiyor. İşte burada, siz değerli girişimcilerin rolü büyük önem taşıyor” diyen Yiğit sözlerine şöyle devam etti: “Birlikte çalışarak, teknoloji ve yenilikçilik alanında öncü bir sektör yaratabiliriz. Bizlerin sektör ve saha bilgisinden faydalanın, yaratıcı çözümlerinizi ortaya koyun, iş birlikleri geliştirin ve gelin hep birlikte sektörümüzü dönüştürelim.”

    DAĞITIM SEKTÖRÜNÜN İHTİYAÇLARINA YÖNELİK UÇTAN UCA BİR PROGRAM

    BEDAŞ Genel Müdürü Yiğit’in konuşmasının ardından BEDAŞ Ar-GE Müdürü Seyit Cem Yılmaz ve Viveka Kurucu Ortağı Barış Okur da Dinamik Hızlandırma Programı hakkında konuklara detaylı bilgi verdi. Tanıtım toplantısında “Dinamik Hızlandırma Programı İnovasyon Alanları” başlığı ile düzenlenen panelde ise BEDAŞ Sistem İşletme Direktörü Emrah Kalkan, AEDAŞ Müşteri Operasyonları Direktörü Pervin Acar, ÇEDAŞ Yatırım Direktörü Özgür Çelik konuşmacı olarak yer aldı. Türkiye adına gurur duyulacak ve elektrik dağıtım sektörünün ihtiyaçlarına yönelik uçtan uca bir program tasarlama amacı ile Dinamik Hızlandırma Programı’nın başladığına işaret edilen panelde operasyonel verimliliği artırmanın, Ar-Ge ve Ür-Ge stratejilerine girdi sağlamanın, bilişim teknolojileri alanında değişim yaratmanın, sürekli gelişime ve şirketin bilgi birikimini ileriye taşımaya hizmet vermenin, kurum içi girişimcilik kapasitesini artırmanın ve start-up’lar aracılığı ile yatırım fırsatı yaratmanın hedeflendiği belirtildi.   

    SON BAŞVURU TARİHİ 23 AĞUSTOS 2023

    CK Enerji Dinamik Hızlandırma Programı’nın tanıtım toplantıları bundan sonra 15 Ağustos Salı günü Sivas’ta Cumhuriyet Teknokent Konferans Salonu’nda, 17 Ağustos Perşembe günü ise Antalya’da Teknokent Büyük Seminer Salonu’nda gerçekleştirilecek. 23 Ağustos tarihinde başvuru sürecinin dolmasının ardından projelerin nihai değerlendirmesi ise Ocak 2024’te Demo Günü final sahnesinde yapılacak. Buradaki sunumlardan sonra projeler arasından seçilecek ilk 10 projenin hayata geçmesi için destek sağlanırken projenin paydaşları arasında yer alan BEDAŞ, AEDAŞ ve ÇEDAŞ, “satın alma, ortak üretim ve ilk yatırım” gibi alanlarda söz konusu girişimlerin yanında olacak. 

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Kemer 2020 Futbol Kulübü’nden Başkan Topaloğlu’na ziyaret

    1. Amatör Lig’de Kemer’i temsil eden Kemer 2020 Futbol Kulübü teknik heyeti ve futbolcuları, Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu’nu makamında ziyaret etti.

    Kemerli gençlerden oluşan ve 1. Amatör Lig’de Kemer’i en iyi şekilde temsil eden Kemer 2020 Futbol Kulübü teknik heyeti ve futbolcuları desteklerinden dolayı Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu’na teşekkür ziyaretinde bulundu.

    Başkan Topaloğlu, ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, Kemer Belediyesi olarak spora ve sporcuya destek olmaya devam edeceklerini söyledi.

    Kemer 2020 Futbol Kulübü teknik heyeti ise takıma ve futbolculara yaptığı malzeme desteği ile diğer katkılardan dolayı Başkan Topaloğlu’na teşekkür ettiğini dile getirdi.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • OMEGA, Paris 2024 Olimpiyat Oyunları için Geri Sayımı Başlattı

    Olimpiyat Oyunları’nın resmi zaman tutucusu İsviçreli saat üreticisi OMEGA, Paris 2024 oyunlarına tam bir yıl kala geri sayımı resmi olarak başlattı.

    Paris’teki Port de la Bourdonnais’de, Eyfel Kulesi’nin hemen altında konumlandırılan OMEGA’nın yeni geri sayım saati, 26 Temmuz 2024 tarihindeki açılış törenine kadar organizasyona kalan süreyi saat, dakika ve saniye kırılımında gösterecek. 

    OMEGA başkanı ve CEO’su Raynald Aeschlimann, OMEGA’nın geri sayım saatinin konumlanması şerefine Uluslararası Olimpiyat Komitesi Başkanı Thomas Bach ve Paris 2024 Başkanı Tony Estanguet’yi ağırladı. Aeschlimann, Bach ve Estanguet geri sayım saatini tanıtarak, geri sayımı başlattı.

    Raynald Aeschlimann düşüncelerini “Olimpiyat Oyunları’na bir yıl kala o enerjiyi ve heyecanı içimizde hissediyoruz. Sporcular hayal kurmaya başlar, zaman tutucularımız ise son hazırlıklarını gerçekleştirir. Paris 2024’ün unutulmaz bir organizasyon olacağından eminim.” diyerek ifade etti. 

    Thomas Bach, OMEGA’nın Olimpiyat Oyunları’ndaki konumunuzu “Doğru ve güvenilir zaman tutuculuğu, Olimpiyat Oyunları için çok önemli. OMEGA, 90 yılı aşkın süredir sporcuların elde ettiği sonuçların doğru bir şekilde kaydedilmesini ve Olimpiyat tarihinin yazılabilmesini sağlıyor. Olimpiyat Oyunları’ndaki değerli ortağımız OMEGA ile birlikte, Paris 2024’e bir yıl kala geri sayım saatimizin açılışını yapmaktan mutluluk duyuyoruz.” diyerek belirtti.

    Tony Estanguet ise şunları söyledi: “Bir sporcu için olimpiyatlardan önceki son bir yıl hazırlık açısından çok önemlidir. O dönemlerimi dün gibi hatırlıyorum. İster sporcu, ister seyirci olun, son bir yılda tüm duygular açığa çıkmaya başlar ve aklınız hep olimpiyatlardadır. Işıklar şehrinin kalbinde düzenlenecek olan Paris 2024 oyunları çarpıcı, ikonik ve unutulmaz olacak ve herkesi kucaklayacak. OMEGA gibi bir ortağa sahip olmak ve bu geri sayım etkinliğinde yer almak muhteşem. Birlikte hayallerimiz daha da büyüyecek!”

    Havanın kararması ile birlikte aydınlatılan geri sayım saati, altın renginde bir halkla ile çevrelenen alev tasarımıyla, ilhamını Paris 2024 logosundan alıyor. Bu organizasyon için özel olarak tasarlanan geri sayım saati, şehirde gerçekleşecek Olimpiyat Oyunları için heyecan uyandırıyor.

    Paris 2024’te OMEGA, 1932’den beri sürdürdüğü resmi zaman tutuculuğu görevini 31. kez üstlenecek. OMEGA, 90 yılı aşkın süredir spor etkinliklerinin ölçümünde önde gelen teknolojileri geliştiriyor ve dünyanın en iyi sporcularının hayallerine ulaşma anlarını kayıt altına alıyor. 

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Botoksla İlgili Yanlışlar

    Kırışıklıkların giderilmesinde en çok tercih edilen uygulamaların başında gelen botoks, kırışıklıkların dışında diş sıkma, migren ve aşırı terleme gibi pek çok farklı hastalığın tedavisinde de tercih ediliyor. Dermatoloji Uzmanı Dr. Hazal Sönmezler Selek, botoks ile ilgili doğru bilinen 9 yanlışı paylaştı.

    Botoksla İlgili Doğru Bilinen Yanlışlar!

    Yanlış: Botoks bir yılan zehridir.

    Doğru: Botulinum toksini, clostridium botulinum isimli bakteriden elde edilen protein yapıda bir ilaçtır.

    Yanlış: Bu işlemi yaptırırsam yüzüm şişer.

    Doğru: Bu işlem; nöromüsküler kavşakta etki ederek kasların çalışmasını geçici olarak bloke eden bir toksindir. Kas içine uygulanır. Hyalüronik asit içerikli dolgular gibi hacim verici etkisi bulunmaz.

    Yanlış: Botoksu bir kere yaptırırsam hep yaptırmak zorunda kalırım. Yaptırmazsam daha kötü olurum.

    Doğru: Botoks geçici olarak kasları bloke ederek etkili olduğu süre boyunca mimik ile oluşan çizgilerin yok edilmesi/hafiflemesini sağlar. 4-6 ay sonra etkisi tamamen ortadan kalkar. Etki ortadan kalktığında eskisi ile aynı veya daha iyi bir görünüm ortaya çıkar çünkü sadece 4-6 ay mimik çizgilerinin oluşumu engellemiş olduğundan çizgi hafiflemiş olabilir. Daha kötü olmaz. Sürekli tekrar etmek zaruri değil ancak tekrar edilirse kırışıklıkların açılması ve oluşmaması sağlanır.

    Yanlış: Bu işlemi yaptırırsam sürekli donuk bir ifade ile dolaşırım.

    Doğru: Eskiden çok daha donuk ifadeler yaratan uygulamalar nedeniyle oluşan bu algının aksine artık hekimin değerlendirmesi, görüşü ve hastanın da isteğiyle beraber çok daha doğal görüntüler elde ediliyor.

    Dermatoloji Uzmanı Dr. Hazal Sönmezler Selek

    Yanlış: Çizgilerim oluşunca bu işlemi yaptırmam gerekir.

    Doğru: Bu işlem; kasların çalışmasını engelleyerek mimik çizgilerini ortadan kaldırır. O nedenle ideali çizgiler mimik yapılmadığı halde görünecek hale gelmeden, mimikle oluşan çizgiler belirginse yapılmasıdır.

    Yanlış: Bu işlemi yaptırmak için yaşın çok erken.

    Doğru: Bu işlem 18 yaşından büyük, ihtiyacı olan herkese yapılabilir. Burada işlem için uygunluk ve gereklilik kişinin ihtiyacına göre belirlenir. Çok mimik yapan kişilerde bu nedenle uygulama yaşı düşmektedir.

    Yanlış: Bu işlem sadece kırışıklık için uygulanır.

    Doğru: Bu işlem; diş sıkma tedavisinde masseter kasına, aşırı terleme şikâyeti için yüz, saçlı deri, koltuk altı, el ve ayaklara da uygulanmaktadır. Bunun dışında güldüğümüzde diş etlerimiz görünüyorsa bu bölge için de gummy smile botoks uygulaması yapılabiliyor.

    Yanlış: Dudaklarıma botoks yaptırınca dudaklarım şişer.

    Doğru: Botoks hacim veren bir işlem değildir. Dudağa dolgunluğu veren hyalüronik asit içerikli dolgulardır. Botoks bu bölgede dudak üzerinde oluşan çizgiler için uygun hastalarda kullanılmaktadır.

    Yanlış: Bu işlemle ilgili korkutan haberler duydum, bu işlem güvenli değil, yaptırmayayım.

    Doğru: Bu işlem; 20 yılı aşkın süredir uygulanan güvenli FDA onaylı, çokça bilimsel çalışması olan bir ilaçtır. FDA onaylı ve ülkemizde 3 adet marka bulunuyor. Hepsi de güvenlidir. Ancak son zamanlarda Uzak Doğu ve İran menşeili onaysız, standardizasyonu ve güvenilirliği olmayan ve sahte ürünlerle yapılan uygulamalar sonrası bazı olumsuz durumlar görülebiliyor. Güvenli ürünleri kullanan uzman hekimler tarafından uygulanan botoks işlemi yıllardır güvenli bir şekilde yapılıyor. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)

  • TBMM, AIPA’ya gözlemci üye oldu

    ANKARA (İGFA) – Türkiye’nin gözlemci üyelik başvurusunun onaylandığı AIPA 44. Genel Kurulunda TBMM’yi İstanbul Milletvekili ve Başkanlık Divanı Kâtip Üyesi Rümeysa Kadak ile Kayseri Milletvekili ve Türkiye-Endonezya Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Kurucular Kurulu Başkanı Ayşe Böhürler’den oluşan heyet temsil etti.

    TBMM heyeti, AIPA Genel Sekreteri başta olmak üzere Genel Kurula katılan parlamento temsilcileri ve Endonezya parlamentosundaki muhataplarıyla da ayrı ayrı görüşmeler gerçekleştirdi.

    Genel Kurul’da yapılan açıklamada Türkiye’nin aynı zamanda ASEAN’ın Sektörel Diyalog Ortağı olması gözlemci üyelik başvurusunun normalden çok daha kısa sürede sonuçlanmasında etkili olduğu ifade edildi.

    2 Eylül 1977’de kurulan ASEAN Parlamentolar Arası Asamblesi (AIPA); Endonezya, Malezya, Filipinler, Singapur, Tayland, Vietnam, Kamboçya, Laos, Brunei Darusselam ve Myanmar olmak üzere on ülke parlamentosundan oluşmaktadır.

    Yürütme alanında faaliyetlerini sürdüren ASEAN’ın yasama boyutu olarak konumlanan AIPA İçtüzüğüne göre, ASEAN üye ülkelerinin tümü tarafından diplomatik olarak tanınan bir ülkenin parlamentosu gözlemci üyelik başvurusu yapabilmektedir.

  • İsveç Kırsalında, Düşünmek İçin Alanı Olan Bir Ev

    İSVEÇ, dünyanın en eşitlikçi toplumları arasındadır, ancak ülkenin Danimarka sınırına yakın, güneydeki Skåne eyaletinin yumuşak inişli çıkışlı manzarasının üzerinde yükselen atalardan kalma mülkleri incelerken bunu hissetmeyebilirsiniz. Bunların arasında, son 300 yıldır tarım arazisini 1705 civarında satın alan bir soylu olan Kont Carl Piper’ın torunlarına ait olan, Ystad kasabasının dışındaki 14. yüzyıldan kalma Högestad da var. 1752, zamanının en başarılı girişimcilerinden ve emlak müteahhitlerinden biriydi.

    Piper’lar toprakta hâlâ pancar ve buğday ekiyor, ancak modern makineler, bir zamanlar orada düzinelerce kulübeyi işgal eden kiracı çiftçileri uzun zaman önce geçersiz kıldı. Geçen yüzyılda, Pipers bu sivri çatılı tuğla konutların çoğunu sattı ve son birkaç on yılda, iki ülkeyi birbirine bağlayan köprünün üzerinden geçen Kopenhag sakinleri de dahil olmak üzere yeni mal sahipleri, bazılarını hafta sonu evleri olarak yeniden tasarladılar. – tarımsal bir geçmişe doğru rahat inzivalar.

    Ancak yıllarca bir bina büyük ölçüde dokunulmadan kaldı. 1920’lerde işçi çocukları için inşa edilen sessiz, çimenli bir şeritte yer alan eski okul binası, uzun süredir yerel yönetim tarafından korunuyordu. Beş odaya bölünmüş 4.300 metrekarelik ışık dolu alan, bir topluluk merkezi ve düğün ve vaftiz için bir mekan olarak hizmet verdi.

    Råman’ın çalışma alanında, süsen ve sardunyalar da dahil olmak üzere bir grup saksı bitkisi ve (soldan) Helena Blomqvist, Robert Whitman ve Andreas Eriksson’un çizimleri. Kredi… Mikael Olsson

    1995’te yetkililer sonunda sattı. Alıcılar, şimdi 80 yaşında olan, efsanevi İsveçli tasarımcı Ingegerd Råman’dı – sınırlı sayıda üretilen 2016 Viktigt rattan ve bambu mobilya ve aksesuar serisi de dahil olmak üzere ikonik Ikea koleksiyonlarının yanı sıra İsveçli cam üreticisi Orrefors için küçültülmüş kristal kaplardan sorumlu. – ve 50 yılı aşkın ortağı Claes Söderquist, 84, aktivist grup Indians of All Tribes tarafından işgalini belgelemek için 1970 yılında California’nın Alcatraz Adası’na girmesine izin verildiği bilinen bir sanatçı ve deneysel film yapımcısı.

    Çift eski okul binasını ilk gördüğünde, iç kısımları sarı ve yeşilin pasaklı tonlarında boyanmıştı, ancak hoş orantıları anında etkiledi: Beyaz kireç harcı kaplı tuğla duvarları ve geleneksel kırmızı kiremitleri olan iki katlı yapı. çatı, mükemmele yakın bir dikdörtgendir. O zamandan beri, Stockholm merkezli mimarlık firması Claesson Koivisto Rune’nin yardımıyla, binayı, Japon estetiğine olduğu kadar modern İskandinav tarzına da bir övgü olarak, bohem tarzlarından gelen eserlerle ısınan, son derece zarif bir minimalizm tapınağına dönüştürdüler. birlikte yaşam ve Råman’ın seramik ve cam örnekleri. Yapıya dik bir açıda, mor-mavi ve kanarya sarısı kır çiçeklerinden oluşan bir arsada, Råman’ın olağanüstü güzellikteki sınırlı sayıda toprak kapları el işçiliği yaptığı ultra çağdaş bir beton küp olan müstakil bir stüdyo var.

    Claus Bonderup ve Torsten Thorup imzalı bir pandantif, Söderquist’in film kurgu masasının üzerinde asılı duruyor. Kredi… Mikael Olsson
    Vola musluklu banyo. Kredi… Mikael Olsson

    TASARIMCI VE film yapımcısı her zaman birbirlerinden belirgin bir şekilde bağımsız olarak çalıştılar. 1969’dan beri, Stockholm’de, yaklaşık 400 mil kuzeyde, hem birlikte hem de ayrı ayrı kullandıkları, bazen ayrı yaşadıkları, eşit derecede sade bir daireye sahipler. Son zamanlarda Japonya’nın tarihi seramik yerleşim bölgesi Arita’daki bir şirketle işbirliği yapan Råman, Moderna’dan pek de uzak olmayan stüdyosunda bir veya iki hafta süren yoğun toplantılar ve tasarım çalışmaları için sık sık yakındaki Malmö havaalanından İsveç’in başkentine uçuyor. Müze; Söderquist de şehirde tek başına vakit geçiriyor ve geçen sonbaharda yayınlanan filmleri hakkında bir kitap hazırlıyor.

    Ancak bir yaz öğleden sonrasında çift, Skåne’deki eski okul binasının 100 yıllık kapılarını birlikte açtı. Råman her zaman olduğu gibi siyah giyinmişlerdi – Råman, Issey Miyake’nin bol dökümlü ve özel dikim kıyafetlerini tercih ediyor. “Rengi sevmiyormuşum gibi değil,” dedi, “ama bunun için doğru zamanlar ve yerler olduğunu düşünüyorum.”

    Råman’ın çalışma alanının köşesindeki masa lambası ve sandalye Arne Jacobsen’e ait. Kredi… Mikael Olsson

    Bu yerler çoğunlukla çiftin evinin içinde olmazdı: Binanın girişine giden üç geniş granit basamağı dörtnala koşan bir okul çocuğu sürüsünü hayal etmek canlı bir hayal gücü gerektirir. Bugün, yuvarlak bir vasistasla taçlandırılmış uzun ahşap kapılar, 40 fit uzunluğundaki yapı boyunca uzanan manastır beyaz sıvalı bir koridora açılıyor. Evin her yerinde olduğu gibi zemin, Råman ve Söderquist burayı satın aldığında hardal muşamba ile kaplanmış olan orijinal çam alt katmanıdır; Söderquist, dar tahtaları ağartmadan önce binlerce çivi çıkardı ve her birini aldığından emin olmak için çoraplı ayaklarla yüzeyde kaydı. Girişin hemen ötesindeki bir rafta, Råman’ın kömür rengi atılmış çömleklerinden birinde bir dizi siyah petunya var. Koridorun bir ucunda, Söderquist’in 16 milimetrelik filmi aktardığı ve kurguladığı iri yarı gri çelik bir makine içeren küçük bir oda var; diğer uçta evin tek banyosu, eski bir Roma buhar odası kadar basit ve sade, beyaz duvarlar ve ortada bir el duşu kolu ile donatılmış bağımsız bir kiremit bölücü. Råman, “Biz her zaman boşlukla yaşadık,” dedi.

    Råman’ın 1998 yılında Claesson Koivisto Rune tarafından tasarlanan ve kır çiçekleriyle dolu bir tarlada yer alan çömlek stüdyosu. Kredi… Mikael Olsson

    Koridorun arkasında, o ve Söderquist evi yerel geleneklere meydan okuyacak, ancak her zaman çalışmaları için yer bulunan ortaklıklarına mükemmel bir şekilde hizmet edecek şekilde yapılandırdılar. 1.300 metrekarelik genişliğin tamamını, büyük ölçekli mobilyalarla düzenlenmiş geniş bir yaşam alanı olarak, bir TriBeCa çatı katı tarzında kullanmak yerine, mutfaklarını, yemeklerini ve oturma odalarını mevcut zemin alanının yarısından biraz daha fazlasıyla sınırladılar. . İsveçli tasarımcı Alice Kunftova imzalı siyah kadife döşemeli bir kanepe ve neredeyse 12 fit yüksekliğindeki tavana ulaşan beyaz boyalı silindirik bir odun sobasının yanında köşeli bir Eero Saarinen sandalye; duvarlardan birinin karşısında, uzun beyaz mutfak dolapları, ilk olarak 1980’lerde yaratılan ve çiftin her gün kullandığı sade, el yapımı Bellman serisinden parçalar da dahil olmak üzere, Råman’ın kendi tasarımı olan mütevazı ama zarif tabak takımlarını ve bardakları tutar. Pencerelerin altında ısmarlama uzun bir meşe yemek masası duruyor, ancak Brezilyalı postmodernist heykeltıraş Saint Clair Cemin tarafından yapılmış 45 cm yüksekliğindeki dökme bronz şamdan için çıplak. Çevreleyen, onlarca yıldır birikmiş altı sade, düz sırtlı ahşap yemek sandalyesidir. Her biri biraz farklıdır, ancak Söderquist hepsini aynı parlak kırmızı tonuna boyamıştır; bu, odanın siyah-beyaz paletini net bir şekilde ortaya çıkaran nadir bir renk sıçramasıdır. Etki ince, ancak duygusal olarak yeniden canlandırıcı. Råman, “Bu şekilde her birinin anılarına sahip olursunuz, ancak görsel uyum da vardır,” dedi.

    Çiftin odasında Söderquist’ten bir meşe yatak, huş ağacından bir Aalto sandalye ve Råman ve diğerlerinden cam kaplar. Kredi… Mikael Olsson

    Ancak bitişikteki 560 metrekarelik odada – büyük bir cam kapıdan ulaşılıyor – çiftin öncelikleri netleşiyor: Råman’ın çalıştığı, yakındaki bir kaleden bir kalıntı olan 19. yüzyıldan kalma meşe masa, neredeyse boş olan odanın ortasında duruyor. uzay. Burada, geçen inekler gibi dikkat dağıtıcı unsurların dersleri kesintiye uğratmaması için duvarda yeterince yükseğe yerleştirilmiş pencerelerden ışık akarken, cam kaplar, şamdanlar ve sürahiler için fikirlerin yanı sıra daha az beklenen siparişler de dahil olmak üzere eskizler çiziyor ve bulmacalar çıkarıyor. İsveç şirketi Okko Design için bir dizi büyük ölçekli turba fiber akustik panel.

    Evin yüzeyleri çoğunlukla nesnelerden arındırılmış olsa da, masa sürekli değişen bir ilham kitaplığı olarak düzenlenmiştir, güzel şekillendirilmiş ve patine edilmiş şeylerle o kadar yoğundur ki, hangilerinin dekoratif, hangilerinin Råman’ın pratiği için araç olduğunu söylemek imkansızdır. Her parçanın bir hikayesi var: “Bu, kuş avı çağrıları için bir Fransız borusu,” dedi, ince oymalı bir tahta kamış alırken. “Bu, ucunda küçük kabarık olan mı? Çinli bir kulak temizleyicisi. Ve işte dedemin sürekli kullandığım kumpasları. O bir mühendisti.” Merkezi bir noktada fildişi renginde küçük bir metal küre bulunur; Råman’ın yan taraftaki stüdyoda tekerleğe kil atmayı öğrettiği Londra merkezli, Kıbrıs doğumlu endüstriyel tasarımcı Michael Anastassiades, onu uzun zaman önce bir kumsalda bulduğu en sevdiği taşı anmak için yaptı. Çoğu zaman, seyahate çıkmadan önce, rahat etmesi için onu veya masadan başka bir şeyi çantasına koyar; böylesine inatçı bir minimalist için beklenmedik bir şekilde Proustvari bir jest, belki, ama ne kadar basit görünürlerse görünsün, onun nesnelerle olan karmaşık ilişkisini yansıtan bir hareket. . “Bana hayatımı hatırlatıyorlar” dedi.

    Claesson Koivisto Rune tarafından tasarlanan bir merdiven evden bahçeye çıkar. Kredi… Mikael Olsson

    İKİNCİ KAT, birinci kat kadar seyrek döşenmiştir. Råman’ın ofisinin düzenini yansıtan, çiftin siyah yün çarşaflarla kaplı ekstra alçak platform yatağı, boş sivri tavanlı odanın ortasında duruyor. “Etrafındaki tüm havayla uyanmak istiyorsun,” dedi. İki büyük kanatlı pencerenin altından duvar boyunca uzanan odanın süslemeye yönelik yegâne selamı: Råman ve diğerleri tarafından tasarlanan, buzlu geometrik oymalı bodur sütunlardan uzun, şeffaf kaplara kadar bir dizi cam parçasını tutan bir ahşap raf. Bazı zanaatkarlar ve tasarımcılar, bu tür üst düzey zanaat ile güzel sanatlar arasındaki çizginin gözenekli olduğunu iddia ediyor, ancak Donald Judd’un ve renk alanı ressamlarının, özellikle Barnett Newman’ın hayranı olan Råman onlardan biri değil. “Yaptığım işi sanat olarak görmüyorum” dedi, “bu iyi olmadığı anlamına gelmez ama ben malzemeye ve amaca ihtiyacı olan biriyim.”

    Råman stüdyosunda iş başında. Kredi… Mikael Olsson

    Söderquist’in koridorun aşağısındaki ofisinde, yanında tarlalara bakan geniş bir misafir odası var, komşunun kömür rengi kedisi, Söderquist tarafından tasarlanan çam ağacından bir divanda uzanıyordu. (“Seyahatlerimizden eve geldiğimizi biliyor ve kendini içeri davet ediyor,” dedi Råman.) Bir duvarda Söderquist’in film için yağlı boyadan vazgeçtiği 1974’te yaptığı son resim asılı. Bir zamanlar yaşadıkları bir evin karşısında, karla kaplı bir tarlanın önünde duran yamuk tuğlalı bir ahırı tasvir ediyor. Söderquist, tuvali bitirdikten hemen sonra bir koleksiyoncuya sattı, ancak çift her zaman onu geri almayı hayal etmişti ve bunu 2011’de yaptı. Aşağıdaki rafta, pişmiş topraktan yapılmış, kabaca yontulmuş, siyah, hayvan biçimli bir düdük grubu duruyor. , çiftin yıllar önce Meksika’nın Yucatán Yarımadası’nda bulduğu. Råman küçük bir inek aldı ve içine yavaşça üfledi. Saf, yüksek ses havayı doldurdu. “Bana hala çok güzel görünüyorlar,” dedi. “Görüyorsun, bir amaçları var. Bir amacın olması, bilirsin, her şeydir.”

  • Kova Çantasına Yer Açın

    Hermes, 8.350 dolar, hermes.com. Kredi… Mari Maeda ve Yuji Oboshi
    Etro, istek üzerine fiyat, etro.com. Kredi… Mari Maeda ve Yuji Oboshi
    Altuzarra, istek üzerine fiyat, benzer modeller altuzarra.com’da. Kredi… Mari Maeda ve Yuji Oboshi
    Il Bisonte, 440 dolar, ilbisonte.com. Kredi… Mari Maeda ve Yuji Oboshi
    Ulla Johnson, 1.090 dolar, ullajohnson.com. Kredi… Mari Maeda ve Yuji Oboshi
    Jenni Kayne, 525 dolar, jennikayne.com. Kredi… Mari Maeda ve Yuji Oboshi
    Satır, 1.450 dolar, therow.com. Kredi… Mari Maeda ve Yuji Oboshi
    kaydet, 1.190 dolar, savette.com. Kredi… Mari Maeda ve Yuji Oboshi
    Bottega Veneta, istek üzerine fiyat, bottegaveneta.com. Kredi… Mari Maeda ve Yuji Oboshi
    loro piana, 2.675 dolar, loropiana.com. Kredi… Mari Maeda ve Yuji Oboshi
  • İkinci el otomobil fiyatları 2 yıl sonra düşüşe geçti

    Hızla yükselen fiyatlar ve krediye erişimde yaşanan zorlukların yanı sıra tedarik sorununun azalmasıyla otomotiv piyasasında gözlenen yavaşlama, rakamlara da yansıdı. Ağustos ayı başından bu yana ikinci el otomobil fiyatları ortalama yüzde 3 düştü.

    Böylece pandemi koşullarının etkili olduğu Eylül 2021’den bu yana ikinci elde fiyatlar ilk kez düşüş kaydetti. Fiyatlardaki geri çekilmede, sıfır kilometre araçların ikinci elde spekülatif fiyatlarla satışına yönelik caydırıcı önlemlerin de etkil olduğu belirtiliyor.

    Otomotiv veri ve analiz şirketi Cardata’nın verilerine göre ikinci el otomobil fiyatları, ağustos ayı itibarıyla düşüşe geçti. EKONOMİ’ye konuşan Cardata CEO’su Hüsamettin Yalçın, fiyatlardaki düşüşün nedenlerini şöyle özetledi:

    EBS Danışmanlık’ın verilerine göre ikinci otomobil satışları, bu yıl ilk kez haziran ayında düştü. Haziran ayında satışlar geçen yılın aynı dönemine göre yaklaşık yüzde 18 düşerek 710 bin adette kaldı. EBS Danışmanlık Genel Müdürü Erol Şahin, ikinci el araç satışlarındaki düşüşe yönelik şu açıklamayı yaptı:

    “Piyasa sıkıştı. Sıkışıklık halen devam ediyor. Baz etkisiyle temmuz ayı satışlarında artış olsa da rakamlar haziran ayı altında olacak. artan fiyatlar vatandaşın alım gücünü aşıyor.” şeklinde konuştu.

    Ekonominin nabzının ikinci elde olduğunu vurgulayan Şahin, “Sıfırı alan yüzde 10’luk belli bir kitle. Alışların yüzde 60’ını 10 yaş üzeri otomobiller oluşturuyor. Türkiye’de ilk 6 ayda satılan sıfır otomobil sayısı 430 bin 372 iken satılan 30 yaş ve üstü otomobil sayısı yaklaşık 448 bin. Türkiye gerçeği bu.” diye konuştu.

    “İkinci elde düşüş yaz boyunca sürer”

    İkinci otomotiv sektörü temsilcilerinden Otomerkezi CEO’su Muhammed Karakaş, Eylül 2021’den bu yana ikinci el otomobil fiyatlarında ilk kez düşüş olduğunu belirterek “İkinci el otomobil fiyatlarında ağustosta başlayan düşüşün 15 Eylül’e kadar süreceğini öngörüyoruz. Bu tarihten sonra ise yaz bitiyor, kur da duracak gibi değil. Kur 1-2 lira yukarı kıpırdar. Öyle olunca düşüş durağanlaşır.” açıklamasını yaptı.

    “Düşüş sezonsallık etkisi”

    Döviz ile ikinci el fiyatlarını kıyasladıkları endeksin, yılın ilk yarısına göre yüzde 140’lara kadar yükseldiğini belirten Carvak CEO’su Mehmet Çelikol, “Öngörümüz bunun yıl sonunda yüzde 120’lere düşmesi yönündeydi. Fiyatların döviz bazlı düşüşü bu beklentimizle paralel gerçekleşti. TL bazında önemli fiyat düşüşü görmüyoruz. Ancak sıfır araç arzının artması, ikinci el fiyatının sıfır araç fiyatını geçememesi yönündeki yasal düzenleme ve sezonsallık etkisi ile yaşanan talep düşüşü sebepli Ağustos ayında bazı segmentlerde küçük düşüş görüyoruz.” diye konuştu.

    Haziran ayında hem bayram öncesi olması hem de fiyat artışı beklentisi sebebiyle ciddi talep artışı gözlendiğini hatırlatan Çelikol, şöyle devam etti:

    Sıfır kilometre araçlarda son çeyrek endişesi

    İkinci el araç piyasasındaki daralmaya karşın, sıfır kilometre araçlarda henüz satışlarda düşüş söz konusu değil. Ancak talepte yavaşlama var. Yüksek enflasyon ve krediye erişimdeki zorluklar nedeniyle sıfır araç pazarında iptaller başlamıştı. Tedarik sorunu nedeniyle pandemiden bu yana birikmiş talep olduğu için sipariş iptalleri henüz satış rakamlarına yansımıyor.

    Temmuz ayında yıllık bazda yüzde 115,4’lük rekor artışla 112 bin adeti aşmıştı. Ağustos ayında da biriken talep nedeniyle satışlarda daralma beklenmese de temmuz ayına göre ivmenin hız kesmesi bekleniyor. Talepteki yavaşlamanın satışlara etkisinin son çeyrekte ise daha net görüleceği öngörülüyor.

    Bu makale ilk olarak Ekonomim üzerinde yayımlanmıştır.

  • Baldur’s Gate 3’ün Transmog Modu, Kozmetik Takıntınızı Çözecek

    Baldur’s Gate 3 şimdiden yılın, hatta tüm vakitlerin en âlâ oyunu tartışmalarının odak noktası olmuş durumda. Tabiri caizse “taş gibi” bir RYO olmasına karşın birtakım oyuncuların gözünde kıymetli bir eksiği var. O da “transmog” sistemi.

    Pek çok RYO’da karşılaştığımız transmog sistemini aslında “kişinin kendine yakışanı giymesi” üzere tanımlamak mümkün. Daha doğrusu, transmog sistemi sayesinde her türlü zırh kesiminizi istediğiniz görünüme kavuşturabiliyorsunuz. Yani sadece çok daha uygun istatistikleri var diye Asterion’a bir elbise giydirmek zorunda kalmıyorsunuz. Doğal tercih sizin…

    • Baldur’s Gate 3, Metacritic’te Yılın En Yüksek Ortalamalı Oyunu Oldu

    İşte o transmog sistemi, mod topluluğunun sihirli parmakları sayesinde oyuna eklendi. Transmog modu sayesinde grubunuza eklediğiniz companion’larınızın özgün kostümlerini koruyabiliyorsunuz. Örneğin oyunun sonuna kadar Asterion’un şık gömleğini muhafazasını sağlayabiliyorsunuz.

    Mod, tıpkı Baldur’s Gate 3 içerisindeki kamp kıyafetini göster/kapat seçeneği üzere çalışıyor.

  • Serdar Ortaç bu kere ayarı üzücü kaçırdı! Kelamları resmen gündeme bomba üzere düştü

    Gündeme sık sık yaptığı açıklamalar ve paylaşımlarla gelen Serdar Ortaç daha evvel konutuna haciz gönderen eski karısı Chloe Loughnan’ı da maksat aldı.

    Bir müddettir toplumsal medya platformlarında açtığı canlı yayınlarda gündeme gelen müzikçi Serdar Ortaç, son yaptığı açıklamalarla herkesi şaşırttı. 53 yaşındaki Ortaç, konuşmalarında olaylı bir formda ayrıldığı eski eşi Chloe Loughnan’ı da maksat aldı.

    “Eşitlik diye diye başımıza çıktınız. İpleri bu kadar vermeyin bayanlara; ayıp, yazık lan erkeklere” diyen Ortaç, şöyle devam etti:

    “Eşitlik diye diye başımıza çıktınız. İpleri bu kadar vermeyin bayanlara… Ayıp, yazık erkeklere. Ben verdim eski karıma tüm ipleri. Ne oldu? İki tane göğsü var diye… Siz erkeksiniz oğlum kozmosu yaratan sizsiniz. Eli nefsinde herifler. Yazıklar olsun size! Bu bayanları bu hale siz getirdiniz. Siz erkeksiniz oğlum, kainatı yaratan sizsiniz. Erkekler, eli nefsinde herifler, yazıklar olsun size. İki kız gördü mü kafayı yiyen herifler. Siz erkeksiniz oğlum kainatı yaratan sizsiniz. Adem’in kaburga kemiğinden çıkan Havva var. Sevdiğim bayan bana diyor ki Bodrum’a gideceğim tatile. Sen beni sevsen 3 gün boşluğumuz var, gitmezsin yanımda kalırsın.”

  • Fiorentina’dan Nelsson’a yakın takip

    Fiorentina, Galatasaray forması giyen Victor Nelsson’un müşahede altında tutmayı sürdürüyor.

    İtalyan basınında yer alan habere nazaran, Danimarkalı savunma oyuncusunun Fiorentina’nın savunma transferi için adaylarından biri olmaya devam ettiği aktarıldı.

    Fiorentina’nın savunma çizgisi için 3-4 isim üzerinde durduğu ve bu oyunculardan birinin de Nelsson olduğu aktarıldı.

    Nelsson’un ismi son periyotta Premier Lig’den de Nottingham Forest ile anılıyor.

    Galatasaray ile mukavelesi 2026 yılına kadar devam eden 24 yaşındaki stoper, sarı-kırmızılı forma altında 83 kere alana çıktı. Nelsson, bu müsabakalarda 2 defa gol sevinci yaşadı.

  • Çaykur Rizespor, iki Senegalli futbolcuyu transfer etti!

    Trendyol Muhteşem Lig takımlarından Çaykur Rizespor, Senegal 20 Yaş Altı Ulusal Kadro oyuncusu Oumar Diouf’u renklerine bağladı.

    Yeşil-mavili kulüpten yapılan yazılı açıklamada, bir mühlet evvel kadronun çalışmalarına katılan 20 yaşındaki oyuncuyla 4 yıllık, 18 yaşındaki Mame For Faye ile de 4 yıllık mukavele imzalandığı belirtilerek, “Oumar Diouf’a ve Mame For Faye’ye kadromuza ‘hoş geldin’ diyor, muvaffakiyetler diliyoruz.” tabirleri kullanıldı.

    Diouf ve Mame Faye ülkelerinde AF Darou Salam forması giyiyordu. 

  • Büyükakın: Yürek yüreğe Hatay’ı ayağa kaldıracağız

    Hatay’da kurulan Kocaeli Kadınları Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi açılışında konuşan Başkan Büyükakın, “Depremin ilk anında koşarak geldik ve hala buradayız” dedi

    Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ile Kocaeli Üreten ve Yöneten Kadınlar Platformu işbirliğinde hayata geçirilen Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Kocaeli Kadınları Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi hizmete açıldı. Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın’ın da katıldığı açılış programında Hatay Valisi Mustafa Masatlı, Kocaeli Milletvekilleri Nail Çiler ve Harun Yıldızlı, AK Parti Kocaeli İl Başkanı Şahin Talus, CHP Kocaeli İl Başkanı Bülent Sarı, Körfez Belediye Başkanı Şener Sögüt, Gölcük Belediye Başkanı Ali Yıldırım Sezer, KOTO Meclis Başkanı Hüseyin Gezer, Kocaeli Üreten ve Yöneten Kadınlar Platformu Başkanı Sevim Pekyörür ve yönetimi, iş insanları ve bağışçılar hazır bulundu. Açılışta konuşan Başkan Büyükakın, ‘’Depremin ilk anında sizi en iyi biz anlarız diye yola çıkmıştık. O gün koşarak geldik ve hala buradayız. Hep birlikte yürek yüreğe Hatay’ı ayağa kaldıracağız” dedi.

     

    “HATAYLI HEMŞERİLERİMİZE HİZMET EDECEK”

    Başkan Tahir Büyükakın’ın eşi Figen Büyükakın’ın da katıldığı programda konuşan Kocaeli Üreten ve Yöneten Kadınlar Platformu Başkanı Sevim Pekyörür, “Tahir Başkanımıza bize verdiği destek için çok teşekkür ediyoruz. Deprem bölgesi için kermes düzenlemek istediğimizde bizi başka bir boyutta çalışma yapmamıza olanak sağladı. Bugün de bu güzel eser Büyükşehir Belediyemizin desteğiyle ortaya çıktı. Tahir Başkanımıza ve buraya gelen gelemeyen tüm bağışçılarımıza teşekkür ediyorum” dedi. Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Onur Koyuncu da, “Tahir Başkanımızın Hatay için ne kadar özveriyle çalıştığını biliyoruz. Kendisi o dönemde buradaydı bizle birlikte Hataylılara büyük hizmetlerde bulundu. O dönem kendisiyle konuşmalarımızda böyle bir projenin gerekli olduğunu ve bunun da üniversitemizle yapılması gerektiğini söylemişti. İşte bugün açılan bu tesis Hataylı hemşerilerimize hizmet edecek. Tüm bağışçılara ve bir kez daha Tahir Başkanımıza teşekkür ediyorum” ifadesini kullandı.

     

    “KADINLARIMIZA ÇOK TEŞEKKÜR EDİYORUM”

    Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Veysel Eren ise “Başta kıymetli kadınlar olmak üzere merkezin yapımında emeği geçen herkese şükranlarımı ifade ediyorum. Büyükşehir Belediye Başkanımızın liderliğinde gerçekleşen bu eser çok önemli hizmetlere vesile olacak” dedi. Programa katılan Kocaeli Milletvekili Nail Çiler, “6 Şubat’tan beri Kocaeli olarak hep buradaydık, hala da buradayız. Her yerde Kocaeli’nin ayak izi var. Biz belediye başkanlarımızla, siyasi temsilcilerimizle, iş insanlarımızla ve tüm Kocaeli olarak Hatay’ın yanında olduk. Büyükşehir Belediye Başkanımız Tahir Bey’in Hatay’da büyük emeği var. Bugün bu organizasyonun mimarlarından kadınlarımıza da ayrıca çok teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.

     

    BÜYÜKAKIN: KİMLİKLERİNİ BIRAKARAK GELDİLER

    “Hatay’ın hep yanında olduk, bundan sonra olmaya devam edeceğiz. Depremin ilk anında sizi en iyi biz anlarız diye yola çıkmıştık. O gün koşarak geldik ve hala buradayız” vurgusuyla bir konuşma gerçekleştiren Başkan Büyükakın, ‘’Sevim Hanım, bir yardım kermesi düzenlemek istediklerinde bende daha kapsamlı bir kampanya yapmalarını önermiştim. İş insanlarımızın da katıldığı büyük bir yardım kampanyası ile kentin tüm dinamiklerinin olduğu bu projede kentin siyasi yelpazesinin tüm renkleri dahil oldu. AK Parti İl Başkanımız aynı zamanda sağlık alanında olan kıymetli Şahin Bey, zaman il başkanı olan değerli vekilimiz Harun Bey, yine Gebze Ticaret Odası Başkanı olan değerli vekilimiz Nail Bey, Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı Bülent bey, iş insanları, bağışçılar o gün oradaydılar. O gün herkes parti kimliklerini bırakarak geldiler ve bugünkü eser ortaya çıktı” açıklamasını yaptı.

     

    “HATAY’I UNUTMAYACAĞIZ DEMİŞTİK”

    Başkan Büyükakın konuşmasını, “Kıymetli rektörüm ve başhekimim, hangi koşullarda görev yaptığınızı çok iyi biliyoruz. Yapılacak çok iş var ama yapılması gerekenlerin de olduğunu biliyoruz. Ülkemizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün şahsi meselemdir dediği bir ilimiz Hatay. Başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere her bir Türk evladının şahsi meselesidir Hatay. Hatay’ı unutmayacağız demiştik o günlerde. Unutmadığımızı onca zaman geçmesine rağmen bir kez daha gösterdik. Sevgili Hataylılar, Kocaelililer tek yürek sizin yanınızdadır. Bu tesis Hatay’ın bir an önce toparlanması için inşallah önemli bir katkı sunacaktır. Hep birlikte yürek yüreğe Hatay’ı ayağa kaldıracağız. Son ana kadar tüm gönlümüzle ve tüm imkanlarımızla yanınızdayız. Bu vesileyle bir kez daha 6-7 Şubat depremlerinde hayatlarına kaybedenlere Allah’tan rahmet, tedavi süreci devam kardeşlerimize de acil şifalar diliyorum” diyerek tamamladı.

     

    MASATLI: “MEDENİYETLER ŞEHRİ HATAY AYAĞA KALKACAKTIR”

    Hatay Valisi Mustafa Masatlı, “Bu coğrafyanın yaşadığı en büyük bir felaketi yaşadık. Bu medeniyetler şehri Hatay, ayağa kalkacaktır. Bu felakette hayatını kaybedenlere bir kez daha Allah’tan rahmet, bugünde ziyaret ettiğimiz tüm yararlılarımıza acil şifalar diliyorum. Biz biliyoruz ki Hatay ve diğer illerimizde olmak üzere tüm Türkiye’nin meselesidir. Bu bölgede göreve başladığımızda okul ve sıra arkadaşım olan Tahir Başkanımızı görünce çok sevinmiştim. Bana o zaman verilen görevlerden çöp, su, kanalizasyon ve ilaçlama gibi konular vardı. Kocaeli’den gelen ilçe belediye başkanlarımızla Ali Bey olsun Zinnur bey olsun, çok büyük emekleri oldu. Belediyecilik hizmetleri açısından Tahir Başkanımıza bir kez daha teşekkür ediyorum. Hep birlikte sizlerle beraber insanımızın sorunlarına çare olmaya çalıştık, bir araya geldik. Bu rehabilitasyon merkezi çok önemli bir eksikliği giderecek. Bu merkezin yapılmasında Büyükşehir Belediye Başkanımız Tahir Beye, eşi Figen Hanıma, Kocaeli Üreten ve Yöneten Kadınlar Platformunun tüm üyelerine teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu. 

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Enerjisa Enerji ve TEMSA’nın Oyungezer Otobüsü Deprem Bölgesinde

    Sürdürülebilirliği stratejisinin merkezine koyarak, insan ve teknoloji odağıyla daha akıllı ve yeşil bir dünyaya katkı sunmak için projeler üreten Enerjisa Enerji ve dünyanın önde gelen otobüs üreticilerinden olan TEMSA, güçlerini Hatay’daki depremzede çocuklar için birleştirdi. Enerjisa Enerji’nin, TEMSA’nın sağladığı otobüsü bir oyun merkezine dönüştürdüğü ‘Oyungezer’, Hataylı çocuklara moral olacak.

    Etki odaklı bir sürdürülebilirlik yaklaşımı ile Türkiye’nin enerji dönüşümüne öncülük eden lider elektrik dağıtım, perakende satış ve müşteri çözümleri şirketi Enerjisa Enerji ve dünyanın önde gelen otobüs üreticilerinden olan TEMSA, depremzede çocuklara moral depolamak için harekete geçti. Enerjisa Enerji ve TEMSA, şubat ayında gerçekleşen ve ağır kayıplara neden olan depremlerin açtığı psikolojik yaraların sarılması için önemli bir sosyal sorumluluk projesine imza atıyor. Oyungezer adını taşıyan oyun merkezi otobüsü Hatay ve İskenderun konteyner kentlerinde 11 Ağustos 2023’te kullanıma açılıyor

    Enerjisa Enerji’nin bölgedeki çocukların konteyner kentlerden uzaklaşarak nefes alabilecekleri, keyifli vakit geçirebilecekleri bir alan hayali ile çıktığı yolda, Sabancı Topluluğu şirketlerinden TEMSA da destekleriyle projenin hayata geçmesine büyük katkı sundu. TEMSA tarafından temin edilen otobüsün dışı ilgi çekici bir şekilde giydirildikten sonra, iç kısmı Enerjisa Enerji’nin tasarladığı bir oyun alanı haline getirildi. Böylelikle bölgede yaşayan çocuklar için boş zamanlarını değerlendirebilecekleri güvenli bir sosyal alan yaratılmış oldu. 

    “Biz burada misafir değiliz, Hatay’a destek olmaya devam edeceğiz.”

    Depremin ve sonuçlarının hiçbir zaman gündemlerinden çıkmayacağının önemle altını çizen Enerjisa Enerji CEO’su Murat Pınar, “Depremin yaşandığı ilk günden beri bölgenin yaralarının sarılması için var gücümüzle çalışıyoruz. Tüm şirketlerin elini taşın altına koymaya çalıştığı bu dönemde bizi diğer şirketlerden ayrıştıran bir unsur var; burası bizim operasyon bölgemiz ve biz burada misafir değiliz, Hatay’a destek olmaya devam edeceğiz. Etkin kaynak kullanımı ile yatırımlar yapıyor ve canla başla bölgenin ihyası için çalışıyoruz. Buradaki çocukların güvenli bir şekilde, keyiflice vakit geçirecekleri bir alanlarının olması psikolojileri açısından çok kritik. Bölgenin önemli ve büyük bir eksikliğini gidermek adına katkıda bulundukları için Enerjisa Enerjisi E-Sport Kulübü’ne ve güçlerimizi birleştirdiğimiz TEMSA’ya çok teşekkür ediyorum. Daha İyi Bir Gelecek diyerek çıktığımız yolda geleceğimizi inşa edecek çocukları bir nebze olsun mutlu etmesini diliyorum.”

    “Oyungezer projemiz ile de bölgedeki çocuklarımızın sosyal ve ruhsal gelişimine destek olmayı amaçlıyoruz.”

    TEMSA CEO’su Tolga Kaan Doğancıoğlu ise şunları söyledi: “Yaşadığımız deprem felaketinin ilk gününden bu yana, tüm yaralar sarılıncaya kadar sahada olmaya devam edeceğimizi ifade etmiştik. Bunda da kararlıyız. Yaptığımız tüm yardımların yanında, deprem bölgesinde hayata geçirdiğimiz projelerle, bölge insanının yanında olduğumuzu onlara hissettirmeye gayret ediyoruz. TEMSA ve Enerjisa Enerji iş birliğinde hayata geçirdiğimiz Oyungezer projemiz ile de bölgedeki çocuklarımızın sosyal ve ruhsal gelişimine destek olmayı amaçlıyoruz. TEMSA olarak bugüne kadar 130 binden fazla araç ürettik.  Bu araçlarımız içerisinde, çocuklar için tasarladığımız bu otobüs, şüphesiz ki bugüne kadar TEMSA imzası taşıyan en özel araçlar arasındaki yerini aldı”.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • İstanbul’un Ortasında Şifa Dolu Bir Bahçe…

    Türkiye’nin ilk Tıbbi Bitki Bahçesi’nde yaz aylarında renk cümbüşü var. 700’ün üzerinde bitki türüne sahip ‘Zeytinburnu Tıbbi Bitkiler Bahçesi’ni ziyaret ederek, şifalı bitkilerin şifrelerini çözerken, huzur ve dinginliğin hâkim olduğu bu ortamda şehrin karmaşasına kısa bir mola verebilirsiniz….

    Türkiye’nin ilk şifa bahçesi, Zeytinburnu Tıbbi Bitkiler Bahçesi’nde tertemiz bir hava ve renk cümbüşü var… 14 dönümlük alan üzerine kurulu olan Zeytinburnu Tıbbi Bitkiler Bahçesi, 700’ün üzerinde bitki türüne ev sahipliği yapıyor. 18 yıldır İstanbulluların hizmetinde olan bahçede, ülkemizdeki bitki çeşitliliğinin korunup geliştirilmesine katkı sağlanırken, tedavilerde alternatif olarak kullanılan tıbbi bitkilerden faydalanma konusunda çalışmalar yürütülüyor. Birçok bitki çeşidinin açık ve sera alanlarında yetiştirilmesi nedeniyle görsel bir şölen de sunan bahçeyi, şehir yaşamının keşmekeşine kısa bir mola vermek isteyen herkes ziyaret edebiliyor. Bahçede aynı zamanda meraklıları için, tıbbi bitkiler üzerine çeşitli eğitim ve etkinlikler de düzenleniyor.

    GELENEKSEL TIBBIN MERKEZİ
    Kurulduğu günden bu yana Zeytinburnu Belediyesi bünyesinde yürüttüğü projelerle gelişmeye devam eden Tıbbi Bitkiler Bahçesi; Tıbbi bitkileri araştırmak, üretmek, tanıtmak, bitki çeşitliliğinin korunup geliştirilmesine katkıda bulunmak, tıbbi bitkilerin etkin ve güvenli kullanımlarını teşvik etmek, tıbbi bitkilerin kültür altına alınmasını özendirmek, çeşitli eğitim programları için çalışma alanı ve materyal sağlamak, tıbbi floradan faydalanma konusundaki çalışmalara zemin oluşturmak için çalışmalarına devam ediyor.

    700’ÜN ÜZERİNDE BİTKİ TÜRÜ
    Haftanın her günü 09.00 – 16.00 saatleri arasında ziyaret edilebilen Zeytinburnu Tıbbi Bitkiler Bahçesi’nde hâlihazırda 700’ü aşkın tıbbi bitki çeşidi bulunuyor. Bitkilerin büyük bölümü etiketlenirken, bazı etiketlerde QR kod vasıtasıyla bitki hakkında geniş ve sesli bilgi almak mümkün. Sentetik gübre ve ilaç kullanılmayan bahçede, bitki atıkları doğal gübre olarak değerlendiriliyor.  Sulama için damlama ve yağmurlama yöntemleri kullanılıyor.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Antalya Büyükşehir Belediyesi Karavan Parkı hizmete girdi

    Antalya Büyükşehir Belediyesi, Konyaaltı’nda yerli ve yabancı karavan tatilcilerinin daha güvenli ve konforlu bir alanda konaklayabilmesi için başlattığı ‘Karavan Park’ projesi tamamlandı. Konyaaltı sahiline 200 metre uzaklıkta 50 karavan kapasiteli Karavan Park’ın ilk ziyaretçileri elektrik, alt yapı ve tüm sosyal donatı alanına sahip, gönüllerince tatil yapabilecekleri bir alana kavuşmalarından dolayı büyük memnuniyet duydu. 

    Antalya’nın dünyaca ünlü Konyaaltı Sahiline son yıllarda karavanla seyahat eden tatilcilerin yoğun ilgi göstermesi sonucu sahile yakın birçok cadde ve sokakta karavan park sıkıntısı yaşandı. Antalya Büyükşehir Belediyesi, karavan tutkunlarının park sorununu gidermek amacıyla Konyaaltı İlçesi Arapsuyu Mahallesi’nde 50 karavan kapasiteli bir Karavan Park alanı yapılması için harekete geçti. Elektrik, alt yapı, WC’ler, duş alanları, mutfak ve çamaşırhane gibi sosyal donatı alanlarına sahip Karavan Park ilk misafirlerini ağırlamaya başladı. 

    KARAVANCILARIN TÜM İHTİYAÇLARI DÜŞÜNÜLDÜ

    Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin iştirakçi şirketi Sosyal A.Ş. tarafından işletilecek Karavan Park’ta en fazla 7 gün konaklamaya izin veriliyor. Günlük 300 TL park ücreti ile karavan tutkunları sosyal alanları ücretsiz bir şekilde kullanabiliyor. Antalya Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Mustafa Gürbüz, sokak aralarına yapılan park yeri sorununu çözüme kavuşturmak amacıyla Karavan Park projesinin hayata geçtiğini belirterek, “Burası 4 bin 114 metrekare bir alana sahip. Bu alanda 50 karavan için park yeri yapıldı. 7 gün süreli olarak misafir edilecek. Bu alanda misafirler için tüm imkanlar sağlandı. Çamaşırhane, WC’ler, mutfak ve duş sistemleri olan donanımlı bir park alanını oldu. Güvenliği, resepsiyonu olan misafirlerin gönül rahatlığı ile karavanlarını park edebileceği bir alan” dedi. 

    İLK MİSAFİRİNİ AĞIRLADI

    Karavan Park’ın ilk misafiri olan Fatmagül Aslan, Büyükşehir Belediyesi’nin karavan park yeri ile ilgili bir çalışması olduğunu öğrendikten sonra mutlu olduğunu belirterek, şöyle konuştu: “Antalya gibi güzel bir şehirde sahile yakın böyle bir planlamanın ve yapılmış olması beni ve tüm karavancıları mutlu etti. Daha hijyenik, insanı koşullarda, karavanı olan insanların ötekileştirilmediği bir alan. Karavancıların ihtiyaçlarının giderilebileceği çamaşırhane, mutfak gibi imkanların sağlaması çok güzel. İlk ziyaretçisi olmaktan mutluyum. 

    Böyle güzel bir yerde ailenizle oturup denize girerek, karavanda kalabilmek çok güzel bir duygu. Daha önce mahalle aralarında güvensiz ortamlarda duruyorduk. 50 tane kilit takıyordum. Burada belediye tarafından güvenli alan oluşturuldu. İnsanların tatile gitme imkanının azaldığı bir dönemde böyle bir alana kavuşmaktan dolayı Büyükşehir Belediyesi’ne teşekkür ederiz.” 

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Depresyondaki kişinin yalnız kalmasına izin verilmemeli

    Bedenin herhangi bir parçası rahatsız olduğunda bunun bir hastalık olarak tanımlandığı gibi depresyonun da bedensel ve ruhsal bir hastalık olduğunu belirten uzmanlar depresyonun maddi ve manevi birçok kayba sebep olabileceğini söylüyor. Depresyonu fark edilen kişinin izole kalmasına izin verilmemesi gerektiğine dikkat çeken Psikiyatri Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Elvan Çiftçi, depresyondaki eşe karşı mümkün olduğunca sabırlı olunması gerektiğine vurgu yapıyor. Çiftçi, eşlerden birinin depresyon yaşaması durumunda profesyonel yardım alınması gerektiğinin zira boşanmalarda tedavi edilmemiş depresyonun etkili olduğunun altını çiziyor.

    Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Elvan Çiftçi, depresyon yaşayan kişilere iş ve özel hayatlarında nasıl davranılması gerektiğiyle ilgili açıklamalarda bulundu.

    Depresyon bir hastalıktır

    Depresyonun bir karakter zayıflığı ve güçsüzlük olmadığını belirten Psikiyatri Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Elvan Çiftçi, “Depresyon psikiyatrik bir rahatsızlıktır. Bedeninizin herhangi bir parçası rahatsız olduğunda bunu bir hastalık olarak tanımlıyorsanız bu da bedensel ve ruhsal bir hastalıktır. Herkes depresyona girebilir. Bazen insanların zor zamanları vardır. Böyle zamanlarda herkes depresyona girmeyebilir ancak kısa süreli de olsa depresif hissedebilir. Eğer bu süre 2 haftayı geçmiş ise o zaman sorunu depresyon olarak adlandırırız.” dedi.

    Depresyonu fark edilen kişinin izole kalmasına izin verilmemeli

    Depresyonun maddi ve manevi anlamda birçok kayba sebep olabileceğine vurgu yapan Dr. Öğr. Üyesi Elvan Çiftçi, “İş yerinde kötü performans sergileyen birinin arka planı incelendiğinde depresyonla karşılaşabilir. Bu durum bazen fark edilmeden devam edebilir. Depresyon ilgi ve enerji kaybı, keyifsizlik, isteksizlik, uyku ve iştah bozuklukları gibi sorunlarla seyreder. Doğal olarak da kişi işine kendini yeterince veremez. Buna bağlı olarak özgüven eksilikleri, sosyal ilişkilerde zayıflıklar ve bazen de öfke problemleriyle karşılaşılabilir. Depresyondaki kişiler için yapılabiliyorsa esnek çalışma saatleri düzenlemek uygun olacaktır. 1980’lerde yapılan çalışma gösteriyor ki, esnek çalışma saatleri kişilerin daha üretken ve daha olumlu ilerleyebilmesini sağlıyor.” dedi.

    Depresyonu fark edilen kişinin izole kalmasına izin verilmemesi gerektiğini sözlerine ekleyen Çiftçi, “Depresyondaki kişiler kendilerini yalnızlaştırabiliyor, insanlarla olan bağlarını kopartabiliyor. Depresyondaki sosyal ilişkiler kişi için koruyucu faktörlerden birisidir. Kişiler yalnız kaldıklarında depresyonları derinleşir. Ayrıca iş kapsamları da basitleştirilebilir. Büyük görevler vermek yerine küçük görevler verilebilir. Depresyonda ödül  mekanizması bozulduğu için kişi yaptığı işlerden yeterince zevk almaz. Kişiyi aralıklarla taktir etmek, yaptığı işlerde başarısını arttırma isteği uyandırarak özgüveninin artmasına yardımcı olur.” diye konuştu.

    “Eşinizin yaşadığı depresyonu kişisel algılamayın”

    Depresyondaki bir eşe nasıl davranılabileceği hakkında tüyolar da paylaşan Psikiyatri Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Elvan Çiftçi, “Depresyon insanların geri çekilmesine, farklı davranmasına ve sinirli hale gelmesine sebep olabilir. Bu yaygın semptomlar arasında uykusuzluk, değersizlik duyguları, faaliyetlere olan ilgi kayıpları da bulunur. Uzun süre depresyon yaşayan kişinin eşi de belirgin bir şekilde etkilenir.” dedi.

    Depresyondaki eşe karşı mümkün olduğunca sabırlı olunması ve akışa uyulmaya çalışılmasının önemine vurgu yapan Çiftçi, sözlerini şöyle tamamladı:

    “Her iki tarafın da zevk aldığı işler birlikte yapılmaya çalışılabilir. Egzersiz yapmak, yürüyüşe çıkmak, sinemaya gitmek ve sohbet etmek olabilir. Depresyondaki kişi için karanlık gözüken şeyler diğer eş için çok daha basit olabilir ve bu olumlu yaklaşım depresyondaki eşi de etkileyecektir. Umudu aşıladığınızda sürecin daha kolay ilerlediğini fark edeceksiniz. Etrafınızdaki olumsuzlukları çok fazla ciddiye almamanızı ve yorulduğunuz zamanda mutlaka molalar vermenizi öneririm. Eşinizin yaşadığı depresyonu kişisel olarak algılamayın çünkü onun yaşadığı bu zorluklar aslında kendi içinde yaşadığı sürecin bir parçası. Kişisel olarak algılamanız daha öfkeli birine dönüşmenize neden olabilir. Eşinizin depresyon yaşadığı durumlarda mutlaka profesyonel destek almanızı öneririm çünkü boşanan çiftlerin bir kısmında tedavi olmamış depresyon hastaları bulunduğunu biliyoruz.”

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Merakla beklenen Nothing Phone (2) artık Türkiye’de

    Nothine Phone (2), Evofone garantisiyle Türkiye’de satışa çıktı. Oldukça beğeni toplayan ilk modelinin ardından orijinal tasarımını koruyarak geliştirilen Phone (2)’nin satış fiyatı 36.999 TL. 512 GB hafıza ve 12 GB RAM’e sahip cihaza tüketiciler Evofone.com internet sitesi üzerinden ulaşabiliyor.

    Tüm dünyada ürünlerinin tasarımlarıyla dikkat çeken Londra merkezli global teknoloji markası Nothing’in yeni akıllı telefon modeli Nothing Phone (2), Evofone distribütörlüğünde Türkiye’de satışa çıktı. İlk modeli olan Phone (1) ile oldukça dikkat çeken markanın son amiral gemisi Phone (2), Evofone internet sitesi üzerinden satın alınabilecek.

    Yeni Glyph Arayüzü ile Phone (2) çok daha farklı

    Türkiye’de şu an sadece siyah renk seçeneğiyle satışa sunulan Nothing Phone (2), orijinal tasarımını koruyan yeniliklerle geliyor. Arka yüzünde benzersiz ışık tasarımlarıyla piyasaya sunulan Phone (2), Yeni Glyph Arayüzü sayesinde her iletişim ve bildirim türü için farklı ışık ve ses dizileri atanmasına imkan tanıyor. Bu özelliği ile kullanıcısına “kiminle iletişim halinde olduğu” bilgisini farklı bir dokunuşla veren Phone (2), aynı zamanda sıradanlaşan akıllı telefon dünyasına sıra dışı tasarımıyla da imzasını atıyor.

    Glyph Arayüzü sayesinde 33 ayrı ayarlanabilir bölgeye sahip olan Phone (2) ile tüketiciler, farklı ışık ve ses kombinasyonları yaparak kendi ritimlerini oluşturabileceği kayıtlar da düzenleyebiliyor. Ayrıca bu uygulama ile bildirimlerin yanı sıra telefonun şarj durumu ve daha birçok özellik hem eğlenceli bir şekilde hem de kolayca takip edilebiliyor.

    Akıcı bir ekran deneyimi 

    Arka yüzündeki benzersiz tasarımının yanı sıra Phone (2)’nin ön yüzü 6,7 inç esnek OLED ekran ve Gorilla Glass korumasıyla geliyor. 120Hz adaptif ekran yenileme hızı ve 240Hz dokunsal dokunmatik motorlar ile akıcı bir ekran deneyimi sunuluyor. Ekran parlaklığı konusunda da Phone (2), dış mekan parlaklığı olarak 1000 nits ve HDR en yüksek piksel parlaklığı olarak da 1600 nits’e sahip.

    Hem arka hem de ön kamerada iyi bir çekim ve video performansı

    Kamera diziliminde de sade ama kaliteli sonuçlara önem veren Nothing, Phone (2)’nin ön yüzünde bir, arka yüzünde ise çift kamera dizilimi kullandı. 50 MP çözünürlüğü bulunan ve Sony IMX980 sensörünü kullanan telefonun ana kamerası, “Gece Modu”nun yanı sıra ƒ/1.88 diyafram açıklığı ile karanlık ortamlarda dahi ayrıntıları yakalamaya olanak tanıyor. 1/1.56 inç sensör boyutu, OIS ve EIS görüntü sabitleme, 24 mm odaklanma özellikleriyle gelen Phone (2)’nin kamera özelliklerinde ise şunlar bulunuyor: Portre Modu, Gece Modu, Hareketli Fotoğraf, Süper Çözünürlüklü Yakınlaştırma, Merceksi (filtre), AI Sahne Algılama, Panorama, Panorama Gece modu ve Belge modu.

    Phone (2)’nin geniş açı kamerasında ise Samsung’un JN1 sensörü kullanırken bu lens, 4 cm’ye kadar makro, 114 derecelik görüş açısı ile de geniş çekimler yapmanıza olanak sağlıyor. EIS görüntü sabitleme, Gelişmiş HDR, Gece Modu, Hareketli Fotoğraf, Merceksi (filtre) ve AI Sahne Algılama özellikleri de Phone (2)’nin Geniş Açı kamerasında bulunan özelliklerden. 

    Phone (2)’nin HDR destekli 1080p ve 30 fps videolar çekilmesini sağlayan ön kamerasında ise 32 MP çözünürlük, Sony OMX615 sensör ve ƒ/2,45 diyafram açıklığı bulunuyor.

    4K video performansı

    Video konusunda da kullanıcısına iyi bir performans sunan Phone (2)’nin 4K’lık kayıt özelliği var. 30 veya 60 fps’de canlı HDR özelliği bulunan cihaz; Ağır Çekim (480 fps), Gece modu (1080pat30fps), Eylem Modu, OIS ve EIS Görüntü Sabitleme ve Zaman Atlama (4K) uygulamaları sunuyor.

    Phone (2) ile Nothing OS 2.0 karşınızda!

    Akıllı telefon kullanımında dikkat dağıtan unsurları azaltma ve daha bilinçli kullanımı teşvik etme arzusuyla hayata geçirilen Nothing OS, bir yandan Nothing’in tasarım estetiğini bünyesinde barındırırken bir yandan da yardımcı programa dayanan hızlı ve sorunsuz bir kullanıcı deneyimi sunuyor. Ana ekran ve kilit ekranı yardımcı programı widgetlarla yeniden tasarlanan Nothing OS 2.0 ile kullanıcılar, uygulamalarını açmak zorunda kalmadan telefonun temel işlevlerine erişebilecekler. Nothing OS 2.0, kullanıcılara yeni klasör düzenleri ve resimli kapaklar sunarken ızgara tasarımını, widget boyutunu ve renk temalarını özelleştirme yetkisi de veriyor. 

    Android güncelleme güvencesi

    3 yıllık Android güncelleme ve 2 ayda bir 4 yıllık güvenlik yama yazılım desteği sunulan Nothing Phone (2)’de parmak izi ve yüz tanıma özellikleri bulunuyor. Telefonun bu güvenlik özellikleri, ayrıca maske gibi yüz kaplamalarıyla da uyum sağlanıyor.

    Tüm benzersiz tasarım ve kullanışlı arayüzünün yanı sıra Phone (2), gücünü Qualcomm® Snapdragon™ 8+ Gen1 yonga setinden alıyor. Ayrıca cihazda 4nm TMSC üretim mimarisi bulunuyor. Adreno 730 grafik birimine sahip Phone (2)’de 2. nesil HTP V69 4xHVX işlemci var. 12 GB RAM’e sahip Phone (2), 512 GB’lık hafıza seçeneğiyle Türkiye’ye geliyor.

    Uzun süreli batarya kullanımı ve hızlı şarj özelliği

    Batarya olarak 4700 mAh pil boyutu bulunan Phone (2), 45W PPS kablolu şarj ile 55 dakikada tam dolum sağlıyor. Aynı şekilde çift şarjlı 15W Qi kablosuz şarj ile Phone (2)’nin şarjını 130 dakikada doldurmak da mümkün. Cihazda tüm bunlara ek 5W ters şarj desteği de bulunuyor. Bu sayede kullanıcılar, kulaklık veya çeşitli aksesuarlarına da güç sağlayabiliyor.

    Öne çıkan diğer detay da sürdürülebilirliğe verilen önem

    Tüm performans ve diğer özelliklerinin yanı sıra tasarımıyla dikkat çeken Phone (2)’nin öne çıkan diğer bir unsuru da markanın üretimden paketlemeye kadar tüm aşamalarda sürdürülebilirliğe verdiği önem oldu. Geri dönüştürülmüş malzemelere, yenilenebilir enerjiye, ambalaja ve uzun ömre odaklanarak tasarlanan Phone (2) piyasada en sürdürülebilir akıllı telefonlardan biri olarak öne çıkıyor. 

    Örneğin atık depolama sahası olmadan gerçekleştirilen üretim – montaj sürecinde hiçbir atık çöp depolama sahasına gönderilmiyor. Tüm üretim aşamaları yenilenebilir enerji kaynaklarıyla destekleniyorken hem son montaj tesisi hem de geri dönüştürülmüş alüminyum üretim tesisleri yüzde 100 yenilenebilir enerji kullanarak çevreye dost bir yaklaşım sergiliyor. 5 KG’lık bir CO2 azaltımı elde eden Phone (2)’de yüzde 100 geri dönüştürülmüş alüminyum orta çerçeve, düğmeler ve SIM tepsisi ucu bulunuyor. Ayrıca:

    • Plastik parçaların yüzde 80’i geri dönüştürülmüş ve biyolojik bazlı malzemelerden yapıldı.
    • 9 devre kartında yüzde 100 geri dönüştürülmüş kalay,
    • Ana kartta yüzde 100 geri dönüştürülmüş bakır folyolar,
    • 28 çelik damgalama parçasının tamamında yüzde 90’ın üzerinde geri dönüştürülmüş çelik kullanıldı.
    • FSC MIX sertifikalı (The Forest Stewardship Council) yüzde 60’ın üzerinde geri dönüştürülmüş elyaf içeren plastik içermeyen ambalaja sahip.

    512 GB’lık modelinin satış fiyatı 36.999 TL

    Siyah renk seçeneğiyle ve Evofone garantisiyle Türkiye’ye gelen Nothing Phone (2), şimdi 512 GB’lık modeli ile 36.999 TL etiket fiyatı ile Evofone sitesinden ve tüm yetkili teknoloji marketlerinin web sitelerinden satışa çıktı.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Emirates kabin ekibi çalışanlarının sayısı 20 bini geçti ve artmaya devam ediyor

    Yolculuğun da varış noktası kadar önemli olduğu söylenir ve Emirates bu görüşe kesinlikle katılıyor. Yolculuğun merkezinde, 38 bin feet yükseklikte havayolunun imza niteliğindeki uçak içi deneyimini sunan istisnai kabin ekibi yer alıyor.

    Emirates kabin ekibi kısa bir süre önce bir aşama daha kaydederek 20 bin çalışana ulaştı. Havayolu planlanan büyüme yolculuğunu hayata geçirmek için dünya çapında kabin ekibi alımına devam ediyor.

    Havayolu, 2022 yılından beri kabin ekibinin ve uçuş noktalarının çeşitliliğinin bir göstergesi olarak 6 kıtaya yayılan 340 şehirde işe alım etkinlikleri gerçekleştiriyor.

    Emirates’in hemen göze çarpan kabin ekibi üniforması 30 yılda dört kez değişti. 1997 yılındaki üniforma efsanevi İspanyol tasarımcı Paco Rabanne’ın imzasını taşıyordu. Havayolu ikonik bej rengini korurken ince modern dokunuşların üniformanın yıllardır temsil ettiği şık ve klasik stile sadık kalmasına dikkat edildi.

    Uçmayı sevmek – Emirates’in uzun yıllardır hizmet veren kabin ekipleri

    Bu üniforma çeşitlerini en çok giyen iki kabin görevlisi arasında, Emirates bünyesine 1987 yılında katılan ve en eski kabin görevlisi olan BAE vatandaşı erkek kabin amiri ve 1994 yılında katılan en eski kadın kabin görevlisi yer alıyor.

    Emirates’in en eski kabin görevlisi olan BAE’li Kabin Amiri Moosa Mubarak şunları söyledi: “Emirates kabin görevlisi olarak çalıştığım 36 yılda 3500’den fazla uçuşta yer aldım. Bunca yıldan sonra hala uçaktaki görevime başlamak için sabırsızlanıyor ve heyecan duyuyorum. Kabin ekibindeki meslektaşlarıma mentorluk yapmaktan ve Emirates ile ülkem adına bir elçi olarak hareket etmekten büyük gurur duyuyorum. Uzun ve başarılı bir kariyerim, olağanüstü tecrübelerim oldu ve tam olarak sevdiğim işi yaparken muazzam anılar biriktirdim.”

    Çeşitli milliyetten kabin ekibi artık 20 bin çalışan gücünde

    130 dilin konuşulduğu 140’tan fazla milliyeti temsil eden bir ekibin 38 bin feet yükseklikte manzaralar sunan bir ofiste ve her hafta farklı şehirlerde görev yaptığı bu işin cazibesi ve sürekli değişen doğası Emirates kabin ekibini besliyor ve tüm potansiyellerini ortaya koymaya teşvik ediyor.

    5 ile 9 yıl görev yapan 4000’in üzerinde çalışan, 10 ile 14 yıl görev yapan yaklaşık 3000 çalışan, 15 ile 19 yıl hizmet veren 1500’den fazla çalışan ve hizmette 20 yılı geride bırakan 400 civarı çalışanın yer aldığı kabin ekibinde birçok kabin görevlisi Emirates’in büyüme hikâyesinin bir parçası oldu. Üç kabin görevlisi ise 30 yılı aşkın süredir görevine devam ediyor.

    Kabin ekibi için kariyer olanakları arasında daha üst sınıf bir kabinde, kabin sorumlusu, eğitmen veya kabin amirliği pozisyonunda görev almak yer alıyor. Bugün havayolunun junior kabin görevlisi pozisyonundan başlayarak zorlu eğitim ve değerlendirme süreçlerini tamamladıktan sonra kabin amirliğine yükselen 1100 çalışanı bulunuyor. Kabin ekibi ayrıca en güncel eğitim programlarına, LinkedIn kurslarına ve Emirates Group bünyesindeki kurum içi açık pozisyonlara başvurma imkânına erişebiliyor.

    Dünya çapında yetenekler aranıyor

    Bir sonraki büyüme aşamasına geçmek için çalışmalarını hızlandıran havayolu, tüm yıl boyunca yüzlerce şehirde global işe alım etkinlikleri gerçekleştirecek.

    Dubai merkezli çalışan Emirates kabin ekibi, gerçek anlamda kozmopolit bir yaşam sürüyor. 200 millete ev sahipliği yapan ve hareketli bir yaşam sunan Dubai, otelleri, restoranları, gastronomi durakları, eğlence aktivitelerinin yanı sıra dünyadaki en güvenli şehirlerden biri olmasıyla ünlü.

    Emirates, kabin ekiplerine rekabetçi vergiden muaf maaş ve uçuş ücretinin yanı sıra, kâr payı hakkı, otel konaklaması, konaklama masrafları, ayrıcalıklı seyahat ve kargo, yıllık izin, yıllık izin bileti, mobilyalı konutlarda konaklama, işyeri servisi, geniş içerikli bir sağlık, hayat ve diş sigortası teminatı, çamaşır hizmetleri ve daha birçok avantaj sunuyor. Emirates kabin ekibi ayrıca aileleri ve arkadaşları için havayolunun yüksek indirimli biletlerinden de faydalanabiliyor. Dubai’nin benzersiz coğrafi konumu ve havayolunun 130’dan fazla varış noktasını içeren uçuş ağı sayesinde, çalışanlar sevdikleriyle tek bir uçak yolculuğu yaparak bir araya gelebiliyorlar.

    Tüm yeni kabin ekipleri, Emirates’in Dubai’deki en son teknoloji tesisinde en yüksek ağırlama, emniyet ve servis sunumu standartlarında 8 haftalık yoğun bir eğitimden geçiyor. Çeşitlilik barındıran bir kabin ekibi topluluğuyla çalışarak Emirates uçuş ağındaki yeni uçuş noktalarını ve kültürlerini deneyimlemenin çok değerli aktarılabilir yaşam becerileri kazandırdığı başka bir artısı.

    Kabin görevlisi adayları Emirates’e katılma fırsatına sahip olmak için bir sonraki işe alım etkinliğine gelebilirler. Şartlar, avantajlar, eğitim programı, global işe alım etkinlik takvimi hakkında daha fazla bilgi almak ve başvuru yapmak için Emirates kabin ekibi kariyer sayfasını ziyaret edebilirsiniz.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • ING Türkiye’den YenidenBiz Derneği’nin “100. Yılda 1000 Kadın” projesine destek

    Toplumsal cinsiyet eşitliğini toplumsal yatırımlarının ana odaklarından biri olarak konumlandıran ve iş hayatında kadının güçlendirilmesine katkıda bulunmayı hedefleyen ING Türkiye, çalışma hayatına ara veren kadınların yeniden iş hayatına dönmelerini sağlayacak çalışmalara imza atan YenidenBiz Derneği’nin “100. Yılda 1000 Kadın” projesine destek verdi. Proje kapsamında yer alan “Yeniden Başla” programı ile depremden etkilenen kadınların doğru iş fırsatları ile buluşturulması ve iş arayış süreçlerinde desteklenmesi de amaçlanıyor.

    Toplumsal cinsiyet eşitliğini toplumsal yatırımlarının ana odaklarından biri olarak konumlandıran ve iş hayatında kadının güçlendirilmesine katkıda bulunmayı hedefleyen ING Türkiye, çalışma hayatına çeşitli sebeplerle ara veren kadınların yeniden iş hayatına dönmelerini sağlayacak çalışmalara imza atan YenidenBiz Derneği’nin “100. Yılda 1000 Kadın” projesine destek verdi. 

    ING’nin program değer ortağı olarak destek sağladığı ve Cumhuriyet’in 100. Yılında 1000 Kadın’ın güçlenmesi ve yetkinliklerini artırmasına destek olmak üzere planlanan proje kapsamında, iş hayatına çeşitli sebeplerle ara vermiş veya vermek zorunda kalmış eğitimli ve deneyimli kadınlar yeniden iş hayatına hazırlanıyor. Proje,  İstihdam Fırsatları, Eğitim ve Gelişim Programları, Mentorluk, Kurumlarla Buluşmalar, Yeniden Staj, Mülakat Koçluğu ve YenidenBiz Flex gibi farklı programlardan oluşuyor.

    “Yeniden Başla” Deprem Destek Programı ile depremden etkilenen kadınlara özel destek

    Proje kapsamında yer alan “Yeniden Başla” programı ile 11 ilimizde yaşanan depremden etkilenen kadınların doğru iş fırsatları ile buluşturulması ve iş arayış süreçlerinde desteklenmesi amaçlanıyor.  Program çerçevesinde depremden etkilenen kadınlara, Mentorluk, Eğitimler, İş Arama Destek Programı, Bölgesel Buluşmalar ve iş birlikleri fırsatları sunuluyor. Toplumsal yatırımlarında ülkemizin yaşadığı deprem felaketi sonrası bölgenin yeniden ayağa kalkmasına odaklanan ING Türkiye, bu kapsamda “100. Yılda 1000 Kadın” projesine sağladığı destek ile aynı zamanda depremden etkilenen kadınların iş bulma süreçlerine de katkıda bulunmayı hedefliyor.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Çin’deki Tianwan NGS’nin 7’nci ünitesine ait reaktör kabı sahaya ulaştı

    Rusya Devlet Nükleer Enerji Kuruluşu Rosatom’un Mühendislik Bölümü ASE A.Ş’nin iştirakiyle Çin’de inşa edilen Tianwan Nükleer Güç Santrali’nin (NGS) 7’nci güç ünitesi için üretilen reaktör kabı santral sahasına ulaştı. Rusya’dan deniz yoluyla gönderilen ekipman, iki aydan kısa bir sürede inşaat sahasına varmış oldu.

    ASE A.Ş’nin Çin’deki Projeler ve Muhtemel Projelerden Sorumlu Başkan Yardımcısı Alexey Bannik konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “Sözleşme yükümlülüklerine uygun olarak, NGS projesinin uygulanması sırasında Rus tarafı nükleer ada için ekipman tedarikini, kurulumunu ve ayar denetimini sağlamaktadır. 7’nci ünite için Rusya’da üretilen reaktör kabı şantiyeye ulaştı. Reaktör kabı, gerekli tüm endüstriyel ve denetim prosedürlerinin ardından tasarım konumuna monte edilecek.”

    Tianwan NGS’nin 7’nci ünitesinde reaktör binası kubbesinin montajı kısa bir süre önce tamamlanmıştı. Bu işlemin öncesinde ise uzmanların reaktör kabını ve diğer büyük boyutlu ekipmanı tasarım konumuna yerleştirebilmeleri için kutup vinci getirildi.

    Ağırlığı 334,2 ton, uzunluğu 12 metre olan VVER-1200 tipi reaktör kabı, kurulumdan önce tüm yasal gerekliliklere uygun olarak giriş için denetimden geçecek. Denetim komisyonunda Çinli temsilcilerin yanı sıra Rosatom’un Mühendislik Bölümü ASE A.Ş’den ve ekipmanın üreticisi Atommash A.Ş’den uzmanlar yer alacak.

    Tianwan NGS, Rusya ve Çin arasındaki en büyük ekonomik iş birliği projesi olma özelliğini taşıyor. Halihazırda VVER-1200 reaktör santraliyle donatılmış iki güç ünitesi Rus tasarımına göre inşa ediliyor. Santralin Rus VVER-1000 tasarımına sahip dört ünitesi ise başarıyla faaliyet gösteriyor ve ulusal elektrik şebekesine milyonlarca kW elektrik sağlıyor. 8 Haziran 2018 tarihinde Pekin’de Hükümetler arası Toplantı Tutanağı ve VVER-1200 tipi reaktöre sahip 7 ve 8’inci Güç ünitelerinim inşasına ilişkin Çerçeve Sözleşme, Rus ve Çin tarafları adına sırasıyla Rosatom Mühendislik Birimi ve Çin Ulusal Nükleer Kurumu (CNNC) şirketleri tarafından imzalandı. Bu belgeler uyarınca, Rus tarafı NGS nükleer adasını tasarladı ve her iki ünite için temel nükleer ada ekipmanlarını tedarik edecek. Ayrıca 7 ve 8’inci üniteler için teknik tasarım sözleşmesi ve 7 ve 8’inci üniteler için genel sözleşme gibi idari sözleşmelere de imza atıldı. Bu sözleşmeler uyarınca, Mühendislik Birimi nükleer ada ekipmanlarının tasarımı ve teslimatı ile dokümantasyon ve tasarımcı gözetimi, montaj gözetimi, ayar gözetimi gibi ilgili hizmetlerin sağlanmasından sorumlu. 7 ve 8’inci ünitelerin inşaatına ilişkin çalışmalar 19 Mayıs 2021 tarihinde başladı.

    Rosatom’un Mühendislik Bölümü, Atomstroyexport A.Ş (Moskova, Nizhny Novgorod, Rusya ve yurtdışındaki şubeler), Ortak Tasarım Enstitüsü- Atomenergoproekt A.Ş (Moskova, Nizhny Novgorod, St. Petersburg şubeleri – tasarım enstitüleri, Rusya ve yurtdışındaki şubeler, Ar-Ge şubeleri) ve yan inşaat organizasyonları olmak üzere nükleer endüstrinin önde gelen şirketlerini bir araya getiriyor.

    Mühendislik Birimi, sipariş portföyü ve dünya çapında aynı anda inşa edilen nükleer santrallerin sayısı açısından dünyada ilk sırada yer alıyor. Birimin gelirlerinin yaklaşık %80’i yabancı projelerden elde ediliyor.

    Mühendislik Birimi, Rusya’da ve dünya genelinde yüksek güçlü nükleer santraller için inşaat projelerini hayata geçiriyor, proje yönetimi ve tasarım faaliyetleri dahil olmak üzere eksiksiz bir Mühendislik, Tedarik ve İnşaat (EPC), EP (Mühendislik ve Tedarik) ve Mühendislik, Tedarik ve İnşaat Yönetimi (EPC(M)) hizmetleri yelpazesi sunuyor ve kompleks mühendislik tesislerinin yönetimi için çok yönlü teknolojiler geliştiriyor. Birim, Rus nükleer endüstrisinin başarılarına ve yenilikçi en son teknolojilere dayanıyor. ASE A.Ş, tüm uluslararası gereklilik ve tavsiyelere uygun, 3+ nesil VVER reaktörleri ile güvenilir ve emniyetli nükleer santraller inşa ediyor.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Yeni Sezonda Şampiyonlar Yine TOD’da Belli Olacak

    Süper Lig, İngiltere Premier Lig ve Fransa Lig 1’de yeni sezon heyecanı bu hafta başlıyor. Kıyasıya bir rekabete sahne olacak liglerin şampiyonları bu sezon da TOD ekranlarında belli olacak. Futbolseverler, hayranı oldukları ligleri diledikleri zaman diledikleri yerde yeni sezonda da TOD’dan takip edecekler.  

    Türkiye ve Avrupa’nın önde gelen liglerinde yeni sezon bu hafta sonu perdelerini açıyor. TOD, birbirinden zengin içerikleri ve büyük çekişmeye sahne olacak liglerin heyecanını bu sezonda da ekranlara taşıyacak. 

    Trendyol Süper Lig’de açılış maçı, 10 Ağustos Cuma (bu akşam) saat 21.00’da Trabzonspor-Antalyaspor arasında oynanacak. Cumartesi akşamı 21.45’te başlayacak maçta ise son şampiyon Galatasaray, Kayserispor’a konuk oluyor. Haftanın öne çıkan maçında Fenerbahçe pazar akşamı saat 21.45’te Gaziantepspor’u konuk ederken, Beşiktaş ise pazartesi akşamı saat 21.00’de haftanın kapanış maçında Vavacars Fatih Karagümrük ile deplasmanda karşılaşacak. Bu dört karşılaşmanın yanı sıra Süper Lig’de haftanın tüm müsabakaları TOD ekranlarında olacak. 

    Sadece Süper Lig değil Avrupa’nın önde gelen ligleri de bu sezon yine TOD’da izleyiciyle buluşacak. Dünyanın en popüler ligi Premier Lig’in açılış maçında 11 Ağustos Cuma saat 22.00’de son şampiyon Manchester City, Burney deplasmanında sahaya çıkacak. İlk haftanın en ilgi çekici karşılaşması ise Chelsea ile Liverpool arasında. Londra’da oynanacak bu heyecan dolu maç 13 Ağustos Pazar saat 18.30’da TOD’da yayınlanacak. 

    Fransa Lig 1’de perde ise cuma akşamı 22.00’da  Nice – Lille maçıyla açılacak. 

    Avrupa liglerinin heyecanına önümüzdeki hafta ise Bundesliga eklenecek. Alman futbolunun en üst ligi Bundesliga’nın ilk haftasında son şampiyon Bayern Münih, 18 Ağustos Cuma akşamı 21.30’da Werder Bremen deplasmanına konuk olacak.

    Tüm bu maçlar ve çok daha fazlası, Türkiye’nin spor ekranı TOD’da sporseverlerle buluşacak. Süper Lig veya Spor Ekstra paketine sahip futbolseverler hayranı oldukları ligleri web, cep, tablet ve televizyonlarından 99 TL’den başlayan fiyatlarla izleyebilecekler. Ayrıca taraftar paketine sahip taraftarlar, tuttukları takımın maçlarına avantajlı şekilde takip etme ayrıcalığını yaşayacak.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Depremzedelerin Durumu İyiye Gidiyor

    Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca, sosyal medya üzerinden Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’nde tedavisi halen devam eden depremzede hastaların durumu hakkında bir paylaşımda bulundu.

    Depremzede Mehmet Şerif Tansal: “Çok Güzel İlgi Alaka Var Biz Depremzedelere”

    6 Şubat’ta gerçekleşmiş olan Kahramanmaraş merkezli depreme Hatay ilinin Antakya ilçesinde depreme yakalandığını belirten Mehmet Şerif Tansal, “Enkazdan 52 saat sonrasında çıkarıldım. Enkazdan çıkarılma sürecimde Adana Balcalı Hastanesi’ne sevk edildim. Balcalı Hastanesi’nde ayağım diz üstü ampüte oldu. Ondan sonra beni Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’ne sevk ettiler. Başakşehir Çam ve Sakura Hastanesi’nde ortopedi bölümünde tedavi gördüm, ameliyatlarımı oldum. Doktorlarıma, hemşirelerime çok teşekkür ederim. Çok güzel ilgi alaka vardı biz depremzedelere.” dedi.

    Yaralarının iyileşmesi için plastik cerrahi servisine nakledildiğini dile getiren Tansal, “Oradaki doktorlara ve hemşirelere çok teşekkür ederim ilgileri, alakaları için. Çok sağ olsunlar, var olsunlar. En son artık Fizik Tedavi Hastanesi’ne sevk edildim. Buradaki tedavilerim devam ediyor.” diye konuştu.

    Depremzede Yakını Emine Arslan: “Hocalarımızla Birlikte Çok Güzel Bir Seviyeye Geldik”

    Yaşanan deprem öncesinde Hatay, Antakya’da yaşadıklarını dile getiren ve oğlu Emre Arslan 4 gün sonrasında enkazdan çıkarılmış olan Emine Arslan, “Pazar gecesi Emre, babaannesinde kalmak istedi. Deprem gecesi orada olduğu için 4 gün boyunca enkazın altındaydı. Dördüncü gün çıkarıp Adana Şehir Hastanesi’ne sevk ettiler. 10 gün sonrasında Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’ne sevk edildik, 19 Şubat günü.” dedi.

    Oğlunun yedi yaşında olduğunu ve birinci sınıfa gittiğini belirten Emine Arslan, “Fizik tedavi görüyor şu an. Çok şükür güzel gidiyor. Önceden ayağının üstüne basamıyordu, sol bacağında kas kısalması var. Hocalarımızla birlikte çok güzel bir seviyeye geldik. Şu an çok şükür yürüyor ama biraz topallayarak yürüyor. Bu süreç de zamanla geçecek inşallah.” diye konuştu.

    Depremzede Batuhan Berke Yanar: “Hemşire Ablalarım ve Abilerim Bize Çok Yakın Davranıyorlar”

    Hatay’ın İskenderun bölgesinden geldiğini ve 20 saate yakın enkaz altında kaldığını söyleyen Batuhan Berke Yanar, “Yani şimdi korkular vardı bacağımla ilgili, durumumla ilgili. Burada içimiz rahat. Yaklaşık iki yahut üç aydır buradayım. Tedavim iyiye gitti. İçimde hiç şüphe kalmadı, korkularım gitti. Zamanla yaralarım sarıldı. Bayağı ilerledim yani fizik olarak. Azimliyim, hızlı gidiyorum.” dedi.

    Hastanenin bir çok şey kattığını ve hiperbarik tedavisi aldığını açıklayan Yanar, “İlk geldiğim zaman aşırı derecede hiperbarik tedavisine ihtiyacım vardı. Doktorlardan çok memnunum. Hemşire ablalarım ve abilerim bize yakın davranıyorlar.” diye konuştu.

    Depremzede İnan Kılıç: “Normale Dönüyorum”

    Adıyaman’dan geldiğini ve yaklaşık 17 saat enkaz altında kaldığını dile getiren İnan Kılıç, “Enkazdan çıkar çıkmaz beni buraya yönlendirdiler. Gelir gelmez de Çocuk Yoğun Bakım biriminde ameliyata alındım. Yaklaşık 2 hafta yoğun bakımdaydım, ondan sonra beni bu birime sevk ettiler. Üç aya yakındır da buradayım, fizik tedavi alıyorum. Durumum daha da iyiye gidiyor, gün geçtikçe daha da hareketlenmeye başlıyorum. Normale dönüyorum.” dedi. Depremzede Kılıç, Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’nde çalışan doktorlardan, hemşirelerden, çalışanlarından, personellerinden, genel olarak hastanenin kendisinden gayet memnun olduklarını söyledi. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)

  • Aksaray Valiliği’ne atanan TBMM Genel Sekreteri’ne veda yemeği

    ANKARA (İGFA) – 1 Ağustos 2016 – 3 Temmuz 2023 tarihleri arasında TBMM Genel Sekreterliği görevini yürüten ve Cumhurbaşkanlığı Kararnamesiyle Aksaray Valiliği görevine atanan Mehmet Ali Kumbuzoğlu için TBMM’de veda yemeği düzenlendi.

    Veda yemeğine, TBMM Genel Sekreteri Talip Uzun, Genel Sekreter Yardımcıları ile TBMM İdari Teşkilatı yöneticileri katıldı. TBMM Genel Sekreteri Talip Uzun, Aksaray Valisi olarak atanan Mehmet Ali Kumbuzoğlu’na hizmetlerinden dolayı teşekkür etti ve yeni görevinde başarılar diledi.

    Program, Kumbuzoğlu’na hediye takdiminin ardından fotoğraf çekimiyle sona erdi.

  • Türkiye’yi 7 ayda 692 bin kruvaziyer yolcusu ziyaret etti

    Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Denizcilik Genel Müdürlüğü, Temmuz ayına ait kruvaziyer istatistiklerini açıkladı.

    Buna nazaran, Temmuz’da Türkiye limanlarına gelen kruvaziyer sayısı geçen yılın tıpkı ayına nazaran yüzde 28,3 artarak 154’e çıktı.

    Kruvaziyer yolcu sayısı da birebir ayda yüzde 72,6 artışla 209 bin 33 oldu.

    Ülke limanlarına gelen kruvaziyer sayısı Ocak-Temmuz periyodunda ise yüzde 31,4 artarak 574’e yükseldi. Bu gemilerle gelen yolcu sayısı ise birebir periyotlar prestijiyle yüzde 83,6 artarak 691 bin 958 olarak kayıtlara geçti.

    En fazla kruvaziyerin geldiği 5 liman

    Yılın 7 ayında en fazla kruvaziyerin geldiği 5 limana bakıldığında ise Kuşadası limanı 264 gemi ve 372 bin 831 yolcuyla birinci sırada yer aldı.

    İstanbul limanlarının 102 gemi ve 169 bin 320 yolcuyla ikinci sırada, Çeşme limanının 47 gemi ve 30 bin 15 yolcuyla üçüncü sırada olduğu görüldü.

    Bodrum Limanı’na 42 gemi ve 39 bin 679 yolcu gelirken, Çanakkale Limanı’na 22 gemi ve 11 bin 276 yolcunun geldiği kaydedildi.

  • TFF açıkladı: Gelecek dönem 5 grup Avrupa’ya gidecek

    Türkiye Futbol Federasyonu, gelecek dönem Avrupa kupalarına 5 Türk kadrosunun iştirak göstereceğini açıkladı.

    TFF’den yapılan açıklama şu formda;

    “UEFA’nın iştirak listesine ait sirküleri uyarınca, 2024-2025 Döneminde Ülkemiz, UEFA Şampiyonlar Ligi’nde 2 kadro, UEFA Avrupa Ligi’nde 2 ekip ve UEFA Avrupa Konferans Ligi’nde 1 kadro olmak üzere toplam 5 kadro ile temsil edilecektir.”

  • Everton genç golcüyü takımına kattı!

    İngiliz ekibi Everton, forvet çizgisini genç yetenek Youssef Chermiti ile güçlendirdi.
    Kulüpten yapılan açıklamada, Chermiti’ye ödenecek bonservis bedeli konusunda Sporting Lisbon ile muahedeye varıldığı ve Portekizli futbolcuyla dört yıllık kontrata imza atıldığı belirtildi.

    İngiltere basınında yer alan haberlere nazaran, Everton, bu transfer için Portekiz temsilcisine 15 milyon sterlin bonservis bedeli ödeyecek.

    Portekiz Ulusal Ekibi’nin alt yaş kategorilerinde vazife alan 1,92 metre uzunluğundaki santrfor, altyapısından yetiştiği Sporting Lisbon formasıyla geçen dönem 16 lig maçında 3 gol, 2 asistlik performans sergiledi.

     

  • Galatasaray’da genç oyuncu Macaristan yolcusu!

    Galatasaray’da transferler devam ederken grupta düşünülmeyen oyuncular ayrılmaya devam ediyor.

    Altyapıdan yetişen 20 yaşındaki orta saha Baran Aksaka geçtiğimiz günlerde Gaziantep FK’ye transfer oluyordu.

    Buna rağmen Gaziantep’e transferi son anda gerçekleşmeyen Baran Aksaka’nın tercihi Avrupa oldu. Genç orta saha oyuncusu bu dönemi Macaristan grubu Mezokövesd Zsory’de kiralık geçirecek.

    Sarı-kırmızılılar, Baran Aksaka’nın kontratına satın alma opsiyonu konulmasını kabul etmediği belirtildi.

     

  • Finansman krizi, iş dünyası ile bankalar arasında gerilimi artırıyor

    İstanbul Ticaret Odasının (İTO) ağustos ayı olağan meclis toplantısı önceki akşam gerçekleştirildi.

    İTO Başkanı Şekib Avdagiç, burada yaptığı konuşmada finansman sorunlarından tarımsal üretimdeki risklere kadar birçok kritik konuda önemli açıklamalarda bulundu. Hafta içinde Ankara’da yeni ekonomi yönetimi ile STK başkanlarının bir araya geldiği toplantıda öne çıkan konuları meclis üyeleri ile paylaşan Avdagiç, yapılan görüşmelerde hükümetin enflasyonla mücadeleyi öne alan, ihracat ve üretimi destekleyen yaklaşımının, reel sektörün beklentileri ile örtüştüğünün görüldüğünü kaydetti.

    Bu iki hususun birlikte götürülmesini arzu ettiklerini dile getiren Avdagiç, “Ayrıca başta finansmana ulaşma olmak üzere acil beklentilerimizi aktardık. Finansmana erişimde hâlâ arzu ettiğimiz noktada değiliz. Ankara’daki toplantıda Hazine ve Maliye Bakanımız 1,5-2 ay içinde finansmana erişim konusunda önemli, olumlu somut adımlar atılacağıyla ilgili bize bilgi verdi, bunu heyecanla ve sabırsızlıkla bekliyoruz. Yeni OVP’nin de gerçekçi hedeflere odaklanmış tutarlı bir dengelenme programı olacağına inanmak istiyoruz, bu beklenti içindeyiz.” diye konuştu.

    Suistimallere karşı caydırıcı tedbir gerekli

    Merkez Bankasının sadeleştirme adımlarıyla, kredi mekanizmasındaki tıkanıklığın ve finansmana erişimdeki zorlukların aşılması yönünde işaretler alınmaya başladığını, bu gelişmeyi de önemli bulduklarını belirten Avdagiç, şöyle devam etti:

    Şok tedbirlere dikkat

    Türkiye ekonomisinin önemli bir dönüm noktasında olduğuna dikkat çeken Avdagiç, bu dönemde enflasyonla mücadeleyi, tüm ülke olarak topyekün şekilde sürdürmek gerektiğine dikkat çekerek “Bu mücadelede kısa dönemli olarak elbette bazı sıkıntılar yaşanacaktır. Ancak kararlı, etkili ve doğru yöntemlerle verilen bir mücadele, başarının temel anahtarı olacaktır.” dedi.

    İçinden geçtiğimiz bu dönemde, fiyat ve finansal istikrar başta olmak üzere ekonomi politikasında rasyonele dönüş için atılan adımların sonuçlarının dikkatle izlenmesi gerektiğini kaydeden Avdagiç, “Şok tedbirler uygularken, -zaman zaman bunlara ihtiyaç olabilir- olası yan etkileri dikkatle izlemeli ve gereken tedbirleri süratle alma yoluna gitmeliyiz.” dedi.

    “Enflasyonla paralel döviz kuru vurgusu”

    Türkiye ekonomisiyle ilgili en önemli konulardan birinin de kurlar olduğuna dikkat çeken Avdagiç, özellikle Ankara’daki toplantılarda bu konuyu da gündeme getirdiklerini belirterek şöyle devam etti:

    “Yabancıya kuyum satışı olumsuz etkilenmesin”

    Konuşmasında fiziki altın talebinin aşağı çekilmesinin, cari dengeye büyük çapta olumlu bir katkı vereceğine değinen Avdagiç, bu kapsamda bazı altın ürünlerinin ithalatına yüzde 20 ek vergi getirildiğini hatırlattı.

    Bu yıl ithalatta gözlenen yüksek oranlı artışta, altın ithalatının önemli bir paya sahip olduğunu söyleyen Avdagiç, ilk 7 aydaki işlenmemiş altın ithalatının 19,4 milyar dolar seviyesinde gerçekleşmesinin de konunun ne derecede önemli olduğunu açıkça ortaya koyduğunu dile getirdi. Ancak alınan bu tedbirlerin özellikle yabancıya kuyum satışını olumsuz etkilememesi gerektiğine inandıklarını vurgulayan Avdagiç, “Türkiye’ye kuyum alışverişi için gelen ciddi anlamda yabancı misafir var. Bu nedenle dengeleri çok iyi gözetmeliyiz.” şeklinde konuştu.

    Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan’ın açıkladığı ve hazırlıkları süren TL cinsinden tasarrufları artıracak yeni enstrümanların çok önemli olduğuna işaret eden Avdagiç, “Özellikle vatandaşın TL cinsinden tasarrufunun makul ve değerli gelir getireceği bir program devreye sokulmalı ki, kişiler çok farklı kaynaklardan başka mekanizmalarla gelir aramıyor olsun.” dedi.

    “Yabancı yatırımlarda hızlanma göreceğiz”

    Avdagiç, Türkiye’nin kredi temerrüt riskini ifade eden CDS puanının Eylül 2021’den bu yana ilk kez 400 seviyesinin altına gelmesinin de önemli bir gösterge olduğunu, CDS’in gerilemesinin yabancı yatırımcıların Türkiye’ye yönelik risk algılarını ve dış borçlanma maliyetini önemli ölçüde aşağı çekeceğini kaydetti. Avdagiç, “Umuyoruz ki, kısa sürede yabancı yatırımcı girişlerinde bir hızlanma göreceğiz.” dedi.

    Türkiye’nin en çok dış ticaret yaptığı Avrupa ülkelerinde durağanlık yaşandığını belirten Avdagiç, “Bu şartlar altında küresel ekonomide ve özellikle Avrupa pazarındaki durgunluk, kuşkusuz Türkiye ekonomisi ve ihracatı için dış koşulların, önümüzdeki dönemde destekleyici olmayacağını gösteriyor. Aynı şekilde turizmde de sezon hareketliliği beklentilerimizin altında seyrediyor. Dolayısıyla bu tablo, toplam döviz gelirlerinde hedeflerimize ulaşabilmek için daha büyük bir gayretin içinde olmamız gerektiğine işaret ediyor.” diye konuştu.

    “Tarımda genç kalmadı, bu sürdürülemez”

    İTO Başkanı Şekib Avdagiç, enflasyonla mücadelede “gıda” başlığının üzerinde özellikle ve hassasiyetle durulması gerektiğine dikkat çekerek dünyanın 10 büyük tarım üreticisinden biri olan Türkiye’nin, bu seviyedeki gıda enflasyonunu hak etmediğini vurguladı. Bu sorunun süratle masaya yatırılması, gıda enflasyonunu besleyen unsurların acilen kaldırılması gerektiğine işaret eden Avdagiç, şu ifadeleri kullandı:

    Gıdanın dünya genelinde “stratejik” sektör olarak tanımlandığını, savunma sanayisinin bile önünde görüldüğünü de kaydeden Avdagiç şöyle devam etti:

    Bu makale ilk olarak Ekonomim üzerinde yayımlanmıştır.

  • Popüler kripto analisti sürpriz Ethereum analizini paylaştı: “Hâlâ rakipsiz bir altcoin”

    Bir kripto analisti olan Mike Deutscher, en büyük altcoin olan Ethereum fiyatının yükselişe geçeceğini düşünüyor. Analistin, öncü altcoin’in yukarı yönlü hareket edeceğini düşünmesi için birkaç tane nedeni var. Ethereum şu anda Paypal Stablecoin ve Worldcoin gibi en büyük yeni projelerin tercihi.

    Ethereum yükselişe geçebilir

    Deutscher’a göre Ethereum’un büyümeye devam etmesinin en önemli nedenlerinden biri, Paypal Stablecoin ve Worldcoin gibi en büyük yeni projelerin tercihi olmasıdır. Yeni DApp geliştirme platformları mevcut olsa da ETH hâlâ büyük projeler için tercih edilen seçimdir.

    Deutscher, ağ gelişmeye devam ederken ikinci katman tezinin popülerlik kazanmaya devam ettiğini belirtiyor. Yüksek TVL ve herhangi bir sektörün en önemli finansmanı olması, Deutscher tarafından tanımlandığı şekliyle Ethereum’u ayıran bazı faktörlerdir. ETH staking oranının yükselişte olduğunu ve Liquid Staking Türevlerinin (LSD’ler) büyümesine yardımcı olduğunu da yorumuna ekledi.

    Analist, ETH toplam ücret gelir seviyesinin Ethereum’u kripto kullanıcıları için çekici kılacak kadar önemli olduğunu düşünüyor. Ona göre ETH için bu endeks, diğer tüm rakip protokollerin toplamından daha yüksek. ETH’nin devam eden deflasyonist akış göstergesinin de fiyatın yükselişine katkıda bulunduğuna inanıyor.

    EIP4844 yükseltmesinin ağa gelişinin de Ethereum’un işlevselliğini iyileştirmesi bekleniyor. Bu, ikinci katman protokollerinde ödenen ücretleri önemli ölçüde azaltacaktır. Bu yüzden Deutscher, bunun ETH için önemli bir yükseltme olduğunu düşünüyor. Ayrıca daha fazla kullanıcı çekeceğine ve gözde altcoin’in benimsenme seviyesini artıracağına inanıyor.

    Deutscher, NFT koleksiyonlarının ETH ağına sürekli olarak taşınmasının altcoin’in yükseliş hissiyatına katkıda bulunduğuna inanıyor. Birçok birinci katman protokolünün ETH’ye doğru döndüğünü belirtti.

    Kripto analisti, gözde altcoin’in SEC için güvenli bir pozisyonda olmasının da önemli bir özellik olduğunu düşünüyor. Emtia Vadeli İşlemler Komisyonu, Ethereum’u bir emtia olarak tanımladı ve düzenleyiciler, son davalarda onu bir menkul kıymet olarak adlandırmadı.

    Bu makale ilk olarak Kripto Para Haber üzerinde yayımlanmıştır.

  • Kemer Belediyesi Kick Boks takımından Başkan Topaloğlu’na ziyaret

    Denizli’de katıldıkları İller Arası Kick Boks Ligi’nin 1. Etap Müsabakaları’nda 7 madalya kazanan Kemer Belediyesi Kick Boks takımı, Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu’nu makamında ziyaret etti.

    Denizli’de 5-6 Ağustos tarihlerinde bu yıl 5’ncisi düzenlenen ve 22 ilden 952 sporcunun katıldığı İller Arası Kick Boks Ligi’nin 1. Etap Müsabakaları’nda 3 birincilik, 2 ikincilik ve 2 üçüncülük elde etme başarısı göstererek Kemer’in gururu olan Kemer Belediyesi Kick Boks takımı, başarılarını Belediye Başkanı Topaloğlu ile paylaştı.

    Kemer Belediyesi ile Kemer Halk Eğitim Merkezi iş birliğince açılan ücretsiz kick boks kursunda Kick Boks Antrenörü Volkan Kaplan ve sporcular Başkan Topaloğlu’na desteklerinden dolayı teşekkür etti.

    Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Başkan Topaloğlu, Kemer Belediyesi olarak spora ve sporcuya her zaman olduğu gibi destek vermeye devam edeceklerini belirterek, Denizli’de düzenlenen organizasyonda Kemer’e büyük gurur yaşatan Kemer Belediyesi Kick Boks takımını tebrik ettiğini söyledi.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Şampiyon Hokeyciler’den Başkan Pekyatırmacı’ya ziyaret

    Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı,  U15 Türkiye Hokey Şampiyonu ve U14 Türkiye ikincisi olan Selçuklu Belediyespor Hokey takımı sporcularını kabul etti.

    Antalya’nın Alanya ilçesinde yapılan ve 54 takımın katıldığı U15 Hokey Türkiye Şampiyonasında şehrimizi temsil ederek Türkiye şampiyonu olan Selçuklu Belediyespor U15 Hokey Takımı sporcu ve antrenörleri ile U14 kategorisinde Türkiye ikincisi olmayı başaran U14 Hokey takımı sporcuları Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı’yı ziyaret etti.

    Selçuklu Belediyesi Meclis Salonu’nda gerçekleşen programda Başkan Pekyatırmacı başarılı sporcuları ve onlara emek veren antrenör ve kulüp yöneticilerini elde edilen başarıdan dolayı kutladı. Pekyatırmacı programda Selçuklu’da spor yatırımlarına dair önemli açıklamalarda da bulundu.    

    Başkan Pekyatırmacı,“ Sporcularımızla her zaman gurur duyuyoruz”

    Sözlerine U15 ve U14 Hokey Takımlarını elde ettikleri başarılardan dolayı kutlayarak başlayan Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı, “Hakikaten büyük bir başarı elde ettiniz. Öncelikle bütün sporcularımızı, antrenörlerimizi tebrik ediyorum. U15 Alanya’daki müsabakalarda Türkiye şampiyonu oldu, U14 takımımızda Türkiye ikincisi oldu. Hepinizden Allah razı olsun. Sporda Selçuklu her zaman öndedir, her zaman öncüdür. Bütün yaptığı çalışmalarda, bütün branşlardaki yapılan müsabakalarda hakikaten çok güzel başarıları elde ediyoruz. Ben hep söylüyorum, biz Selçukluspor’un hızına yetişemiyoruz, takip etmekte zorlanıyoruz. Ben de sporcularımızın başarılarını  arkadaşlarımızdan haber alıyorum ama bazen basından takip ediyorum, sosyal medyadan takip ediyorum. Çünkü her gün çok sayıda müsabaka var, çok sayıda turnuva var. Sporcularımızı hem bireyselde hem takım sporlarında Türkiye’de olsun, Türkiye dışında olsun çok güzel başarılar elde ediyorlar. Biz sizlerle gurur duyuyoruz. Allah razı olsun bütün hocalarımızdan, antrenörlerimizden, kulüp başkanımızdan, idarecilerimizden. Başkan yardımcımız, spor müdürümüz ve bütün arkadaşlarımız bu konuda çok büyük gayret gösteriyorlar. Sporcularımızla her zaman gurur duyuyoruz. Ekibimiz hakikaten çok kabiliyetli, nitelikli, yetkin. Onlara güveniyoruz. Biz ekibimizle birlikte hocalarımızla birlikte inşallah çok daha güzel neticeleri Konya’mızdan, Selçuklu’muzdan hep birlikte elde edeceğiz diyorum” dedi.

    “Selçuklu’da spor bir gelenek”

    Selçuklu’da spora çok büyük önem verdiklerini ve bunu da her platformda dile getirdiklerini belirten   Başkan Pekyatırmacı, “Selçuklu’da aslında spor bir gelenek. İsmail Öksüzler başkan döneminden itibaren ilk spor kulübünün kurulması, daha sonra Adem Esen başkan döneminde kapalı spor salonumuzun inşası, sonrasında Uğur Başkanımızın döneminde çok sayıda spor tesisinin üretilmesi ve spor okullarıyla birlikte bu iş artık çok büyük bir yapıya dönüştü ve bugün Selçuklu Belediyespor Kulübü Türkiye’deki en büyük amatör spor kulübü haline geldi. Şu an yaz döneminde 13 bin 940 öğrencimiz spor okullarında farklı branşlarda eğitim görüyorlar. 200’ün üzerinde milli sporcumuz yine aynı şekilde hem ulusal hem uluslararası müsabakalarda çok güzel neticeler elde ediyorlar. İşte sizler de takım sporu anlamında hem Selçuklu’muzun hem Konya’mızın gururu, başarılar elde ediyorsunuz. Tabi bu imkanlar olmasa bu başarılar olmaz. Bu imkanları biz de geliştirmek için gayret ediyoruz. Yeni tesisler yapıyor, yeni spor alanları oluşturuyoruz. En son sporcu seçmeyle ilgili bir projemiz var, programımız var. Bu programımızı inşallah güçlü bir şekilde başlatıp devam ettireceğiz ve bunun neticesinde de gençlerimiz daha bilinçli spor yapabilecekler. Gençlerimizin belli spor branşlarına yönlendirilebilmeleri ve başarılı gençlerimizin de özel olarak yetiştirilmesi anlamında özel bir programı başlatmış olduk.Şu anda spor okullarımızın ölçme, değerlendirme programları devam ediyor. Bütün spor okullarımızdaki öğrencilerimizin tamamını bu ölçme programına dahil ediyoruz.13 bin 940 sayısı çok büyük bir sayı. Yani sadece bir ilçede bu kadar sayıdaki gencimizin sadece yaz spor okullarında spor yapıyor olması, servislerle, evlerinden alınıp tesislere getiriliyor olması, buralardaki çalışmalar bittikten sonra da tekrar servislerde gidiyor olmaları büyük bir organizasyon. Böyle bir büyük organizasyon Türkiye’de başka bir şehirde başka bir ilçede yok. Burada da çok büyük emekler var. Bu emek ve gayretlerden ötürü de arkadaşlarımıza ben teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.

    “Sporcu Seçme ve Yetiştirme Merkezimizin temelini atıyoruz”

    Selçuklu’da hedeflerinin olimpiyatlara sporcu yetiştirmek olduğunu söyleyen Başkan Pekyatırmacı, kısa süre sonra temeli atılacak dev spor yatırımı olan Sporcu Seçme ve Yetiştirme Merkeziyle ilgili de konuştu. Pekyatırmacı,“ Amacımız bütün gençlerimizin spor yapmasını temin etmek, daha bilinçli bir şekilde branş seçimini temin edebilmek. Bu manada inşallah önümüzdeki günlerde Türkiye’nin en büyük spor tesisinde temelini atacağız. Şu anda hazırlıklarını yapıyoruz. İhalesini tamamladık. 500 milyonun üzerindeki bir yatırımla aynı anda 13 branşta sporcularımızın orada eğitim ve antrenman faaliyetlerini yürütebilecekleri büyük bir sporcu seçme ve yetiştirme merkezi projesini başlattık. 40 bin metrekarelik bir alanda atletizmden güreşe, tekvandoya, satranca, okçuluğa yüzmeye, basketbola, voleybola varıncaya kadar bütün branşların aynı çatı altında yapılabileceği büyük bir tesisin de yapımına başlıyoruz. Önümüzdeki günlerde Spor Bakanımız da programına aldı ve temel atma programına inşallah o da katılacak. Kısa süre içerisinde tamamlayıp hizmete sunmayı planlıyoruz.” İfadelerine yer verdi.

    Selçuklu Belediyespor Kulüp Başkanı Tezcan,“ Başkanımıza destekleri için teşekkür ediyoruz”

    Selçuklu Belediyespor Kulübü Başkanı Mustafa Yavuz Tezcan, da yaptığı konuşmada başarılı sporcuları tebrik etti. Tezcan, “Burada tabii başta Yunus hocam olmak üzere teknik ekibin çok büyük emekleri var. Hokey branşlarının Konya’da gelişmesinde, yaygınlaşmasında bu ekibin çok ciddi gayretleri var. 2 yıl gibi kısa bir sürede bu seviyeye gelmek bizler için çok önemli. Bu önümüzdeki dönem için de A takıma alttan çok ciddi sporcu yetiştirildiğinin göstergesi. Tabii burada belediye başkanımıza da teşekkür etmek lazım. Onun bize desteği olmasa, onun bize sağladığı bu katkıları olmasa bu seviyeye gelemezdik. Başta belediye başkanımız olmak üzere sporcularımıza, teknik ekibimize ve yönetici arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.” dedi.

    Ziyarette söz alan sporcu ve antrenörlerde elde ettikleri başarıdan dolayı duydukları memnuniyeti ifade ederek Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı ve kulüp yöneticilerine sağladıkları katkılardan dolayı teşekkür ettiler.

    Programın sonunda Başkan Pekyatırmacı, başarılı Hokeycilere çeşitli hediyeler takdim etti. Ziyaret toplu fotoğraf çekimi ile son buldu.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Güney Kore’den Malatya’ya 202 konteynerlik mahalle

    MALATYA (İGFA)- Güney Kore Belediyeler Birliği, Malatya’ya 202 konteynerlik bir mahalle kurma kararı aldı.

    Birlik Türkiye Temsilcisi ve Türk-Kore Kültür İletişim Derneği yönetimi Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan’a ziyaret etti.

    Ziyareti esnasında istişarelerde bulunan PCKD Yönetim Kurulu Başkanı SongHongdo, Malatya Kaynarca Mahallesi’ne 202 adet konteynerden oluşan bir mahalle kuracaklarını ve ihtiyaç halinde yardımlarda bulunacaklarını da belirtti.

    Kahramanmaraş merkezli depremlerden ağır bir şekilde etkilenen Malatya’ya Güney Kore Belediyeler Birliği ile Güney Koreli iş insanları tarafından depremin yaralarını sarmak amacıyla Kaynarca Mahallesi’nde ‘Güney Kore Konteyner Kenti’ kurulum çalışmalarının başladığını söyleyen Malatya Büyükşehir Belediye BaşkanıSelahattin Gürkan, Türkiye ve Güney Kore her zaman bir birinin yanında olmuştur. Başkan Gürkan, “Malatya’ya üçüncü gelişiniz. Acımızı paylaştığınızdan dolayı sizlere müteşekkiriz. Biz biliyoruz ki acılar paylaşınca hafifler, sevinçler paylaştıkça çoğalır. Biz acılarımızı da sevinçlerimizi de birlikte yaşayıp, birlikte paylaşacağız. Gelişinizin sebebi ‘depremzedelere hangi başlıklar altında nasıl yardımcı olabiliriz’ bu anlamlı ziyaretinizden dolayı sizlere teşekkür ediyoruz” dedi.

    PCKD Yönetim Kurulu Başkanı Song Hongdo ise, “Bizlerle savaş döneminde canla başla cephelerde çarpıştınız. Türkiye kelimesini duyduğumuzda seve seve bakıyor, düşünüyor ve merak ediyoruz. 6 Şubat tarihinde yaşadığınız sıkıntıyı duyunca sizleri çok düşündük. Biz buraya geldiğimiz için çok mutlu olduk. Depremden ve yaşadığınız acılardan dolayı beraber olduğumuz için çok teşekkür ediyoruz. Bizi misafir ettiğiniz için de çok teşekkür ediyoruz” diye konuştu.

  • Konya’da ‘alışveriş günleri’ başladı

    KONYA (İGFA) – Kapu Camii’nde kılınan Cuma namazının ardından Bedesten içerisinde Konya Büyükşehir Belediyesi Mehter Takımı eşliğinde kortej yürüyüşü gerçekleştirildi. Yürüyüşün ardından Konya İl Müftüsü Ali Öge’nin yaptığı dua ve kesilen kurdeleyle “Tarihi Bedesten Alışveriş Günleri”nin açılışı gerçekleştirildi.

    Açılışta konuşan Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, bir geleneği yaşatmak adına Tarihi Bedesten Alışveriş Günleri’ni gerçekleştirdiklerini söyledi. Bedesten bölgesinin Konya’nın kalbi konumunda olduğuna dikkat çeken Başkan Altay, “Hem ticari hem de sosyal anlamda Konya’nın en önemli merkezlerden birisi burası. Özellikle son dönemde yapılan restorasyon çalışmalarıyla Bedesten’de ve Türbe Önü Çarşılarındaki alışverişi yeniden canlandırmaya gayret ediyoruz. Bu yapmış olduğumuz festival de aslında özellikle Konyalıların tekrar Bedesteni keşfetmeleri, yeniden çocuklarıyla, aileleriyle buradan alışverişin keyfini yaşamaları ve Konya’nın ruhunu yaşamaları adına çok önemli” diye konuştu.

    “ÜÇ GÜN BOYUNCA BURAYI BİR BAYRAM HAVASINA DÖNÜŞTÜRMEYİ ARZU EDİYORUZ”

    Sadece Konya’dan değil, Konya dışından da insanların alışverişe gelmesini arzu ettiklerini kaydeden Başkan Altay, “Sultan Alparslan’ın, Hazreti Mevlana’nın, Şeyh Sadrettin-i Konevi’nin ayak izlerinin bulunduğu yerlerdeyiz. Ahilik geleneğinin başlatıldığı merkezdeyiz ve buranın yeniden canlanması hepimiz için çok kıymetli ve önemli. Esnafımızdan da ricamız, gelenek olduğu üzere akşam ezanından sonra dükkanlarını kapatmamaları. Üç gün boyunca yatsı sonuna kadar burada ticaretin devam etmesini arzu ediyoruz. Bu vesileyle tüm Konyalıları ve civardaki vatandaşlarımızı Bedesten Alışveriş Festivali’ne katılmaya davet ediyorum. Sadece alışveriş için değil, bu bölgeyi tanımak, yeniden anlatmak için bir fırsat olarak değerlendirmenin önemli olduğunu düşünüyorum. Sadece alışverişle ilgili programlar değil, onun haricinde mehteranımızın gösterileri, söyleşiler, konserler de olacak. Üç gün boyunca burayı bir bayram havasına dönüştürmeyi arzu ediyoruz. Tarihi Bedesten Alışveriş Günleri’ni KONESOB ile beraber gerçekleştiriyoruz. Festivalimizin hayırlar getirmesini temenni ediyorum” ifadelerini kullandı.

    AK Parti Konya Milletvekili Mehmet Baykan, “Bedesten’i yaşatmak üzere bu güzel geleneği canlandıran Büyükşehir Belediye Başkanımıza ve ekibine teşekkür ediyorum. Bilmeyenlerin, görmeyenlerin Bedesteni mutlaka bu üç günde de olsa ziyaret etmelerini temenni ediyorum. Hayırlı, bereketli bir üç gün temenni ediyorum. Rabbim esnafımıza bol, bereketli kazançlar nasip etsin. Buraya gelecek, gezecek, görecek vatandaşlarımıza da hayırlı güzel saatler geçirmelerini diliyorum” açıklamasında bulundu.

    “TARİHİMİZE, KÜLTÜRÜMÜZE, GEÇMİŞİMİZE BİR SELAM VERME YÖNÜNDE BEDESTEN’DE OLMAK LAZIM”

    Konya Valisi Vahdettin Özkan, “Hem esnafımızın, eşrafımızın maişetlerini temin etmesi hem de burada tarihimize, kültürümüze, geçmişimize bir selam verme yönünde Bedesten’de olmak lazım. Bedesten denilince, ticari yönü elbette önemli ama aynı zamanda kültürel değerlerimizin yeni nesillere aktarılması yönünden çok önemli bir alandır. Bu kültürel değerlerin yaşatılmasında da hem esnaf odalarımızın hem Büyükşehir Belediye Başkanımızın gıyasetinde ilçe belediyelerimizle beraber esnaflarımıza bu türden festivallerle yapmış olduğu katkıyı, yardımı ben de takdirle karşılıyorum. Büyükşehir Belediye Başkanımız başta olmak üzere herkesi tebrik ediyorum. Hayra, berekete vesile olsun” cümlelerini kullandı.

    Konya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (KONESOB) Başkanı Muharrem Karabacak da ikincisi düzenlenen etkinlik dolayısıyla Başkan Altay’a teşekkür etti.

    AK Parti Konya İl Başkanı Hasan Angı, MHP Konya İl Başkanı Remzi Karaarslan, Karatay Belediye Başkanı Hasan Kılca, Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı, Meram Belediye Başkanı Mustafa Kavuş ile esnafların ve vatandaşların katıldığı açılışın ardından protokol mensupları misafirlere aşure ikram etti.

  • Yakılan SHIB miktarı 4 milyar dolar değerini aştı

    Investing.com – SHIB fiyatındaki yükseliş ivmesinin ardından kripto paranın dolaşımdaki arzını kısmak için yakılan varlıklar 4 milyar dolar gibi ciddi boyutlara ulaştı.

    Buna göre Shiba ağındaki en büyük kripto cüzdanı, kimsenin erişim sağlayamayacağı yakım adresi olarak kalmaya devam ediyor. Kripto para yakımı sınırsız arza sahip kripto varlıkların dolaşımdaki arzını kontrol altında tutmak ve değerini korumak için hayati öneme sahip bir aktivite. Shiba topluluğu ise bu etkinliği uzun zamandır başarılı şekilde gerçekleştiriyor.

    Shibburn sitesinde görüldüğü üzere başlangıçtan bu yana yakılan SHIB miktarı 4,1 milyar dolar değerine ulaştı. Değerdeki bu artış varlığın bu hafta fiyatından bir sıfır atarak yeniden 0,00001 dolara ulaşmasının etkisiyle gerçekleşti.

    SHIB piyasasındaki yukarı yönlü hareketlenme ise yakım aktivitesinden daha çok ekosistemin önemli gelişmelerin arifesinde olmasına bağlanabilir. Zira topluluğun uzun zamandır beklediği katman-2 çözümü Shibarium’un önümüzdeki günlerde piyasaya sürülmesi bekleniyor. Bu beklenti Ağustos ayına girilmesiyle birlikte SHIB fiyatının daha yüksek ivmeyle yükselmesini sağladı.

    SHIB, Ağustos ayındaki volatilite artışıyla %25’i bulan değer artışı kaydetti. Biraz daha geniş açıdan bakıldığında SHIB’in yükselişinin 11 Haziran’da görülen yılın dip seviyesi 0,000005 dolar bölgesine düştükten sonra başladığı görülebilir. O tarihten bu yana SHIB, değerini ikiye katladı.

    Topluluk Shibarium lansmanına odaklandı

    Güncel durumda topluluk Shibarium ana ağa lansmanını beklerken uzmanlar katman-2 çözümünün verimli çalışması durumunda SHIB varlığına yeni bir boyut kazandırabileceğini düşünüyor. Zira ağın devreye alınması ve talep görmesiyle birlikte SHIB yakımına katkı sağlanması yanında kripto para talebinin de artması bekleniyor.

    Analiz firması Santiment de SHIB son performansına mercek tuttu ve kripto paranın haftalık olarak Bitcoin’den daha iyi performans gösterdiğini vurguladı. Blockchain verileri de bunu doğrularken son günlerde büyük yatırımcıların 4 trilyonun üzerinde SHIB taşıdığı görüldü.

    Shiba Inu, şu an 5,8 milyar doların üzerinde bir piyasa değerin sahip ve son 24 saatlik zaman diliminde %2,25 yükselişle 0,00001 dolardan işlem görüyor. Son bir haftada ise SHIB, %16 değer artışıyla ilk 100’de en çok yükselen kripto para konumunda.

    SHIB yatırımcısı henüz zararını çıkaramadı

    Yükseliş eğilimine rağmen IntoTheBlock verileri SHIB sahiplerinin sadece %33’ünün kârlı pozisyonda olduğunu ortaya koyuyor. Verilere göre 800 bine yakın SHIB adresine denk gelen %62,5’lik kesim ise zararda kalmaya devam ediyor.

    SHIB, boğa sezonunun yaşandığı 2021 yılında 0,00009 dolar sınırına kadar yükseldikten sonra piyasa geneliyle birlikte düşerken rekor seviyesinden yaklaşık %90’a yakın oranda düşüşle devam ediyor.

  • Çocuklar Türk kahvesi içmeli mi? Kahve kaç yaş için uygundur?

    Yıllardan beri söylenen “kahve çocuklar için zararlı” kelamını çoğunuz duymuştur. Pekala bu kelam ne kadar gerçek biliyor musunuz? Yıllardır çocuklar için ziyanlı olduğu bilinen kahve çocukların içmesi için uygun mu? Siz de bu soruların karşılığını merak ediyorsanız haberimize göz atabilirsiniz.

    Ülkemizde epeyce fazla tüketilen kahve aynı vakitte kültürümüzde de değerli bir yere sahiptir. Bilhassa kültürümüzün bir kesimi olarak görülen Türk kahvesinin yararları ise saymakla bitmiyor. Her ne kadar yanlış tüketildiğinde çeşitli sıkıntılara yol açabilse de kahve tüketimi sıhhat açısından hayli faydalıdır. Peki yetişkinlerin severek tükettiği kahveyi çocukların tüketmesinde bir sakınca var mıdır? Çocuklarda kahve tüketimi nasıl olmalıdır? İşte karşılıklar…

    Çocuklarda kahve tüketimi

    ÇOCUKLAR TÜRK KAHVESİ İÇMELİ Mİ?

    İç Hastalıkları ve Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Canan Karatay‘ın geçtiğimiz yıllarda yaptığı şekersiz olmak kaydıyla çocukların istedikleri kadar Türk kahvesi içebilecekleri istikametindeki açıklamalar tartışma konusu olmuştu. Prof. Karatay, “Çocuklar, Türk kahvesini şekersiz olmak kuralıyla istedikleri kadar içebilir. Kahve çok güçlü bir antioksidandır. Şeker beyinde tahribat yapar, kahve onu düzeltir, cin üzere yapar” demişti. Çocuk Hastalıkları Uzmanı Sultan Doğan ise “Çocuklara kafeini mutlaka tavsiye etmiyorum. 0 – 13yaş ortası çocuklara muhakkak verilmemesini tavsiye ediyorum. 13-18 yaş kümesi çocuklarda günde en fazla bir fincan kahveyi öneriyorum. Aslında içmemeleri daha düzgün fakat bir fincanla sorun olmaz. Zira esasen günlük yiyeceklerinden kafein alıyorlar” açıklamasında bulunmuştu.

    Çocuklar Türk kahvesi içebilir mi

    Çocukların kahve tüketimine dair yapılan araştırmalara nazaran ise, yetişkinlerde görülen bütün tepkiler, çocuklarda da görülmüş. Ekstra bir sonuç ise gözlemlenmemiştir. Kahve tüketen çocukların sindirim maharetlerinin de epey olağan çalıştığı gözlendiğinden kahvenin çocuklara ziyanlı olduğuna dair rastgele bir sonuç bulunmamaktadır. Ancak çocuklarda kahve tüketiminde dikkat edilmesi gereken nokta kahvenin şekerli içilmesidir. Şekerin bedende bıraktığı hasarlar yetişkin yahut çocuk farketmeksizin her vücuttan hayli fazladır. Bu sebepten ötürü kahveyi şekerli tüketmenin ölçüsü az şekerli ya da büsbütün şekersiz olmalıdır. 

    Çocuklar için kahve

    ÇOCUKLARDA KAHVE TÜKETİMİ NASIL OLMALIDIR?

    Yetişkinlerin de fazla tüketmemesi gereken kahve, çocuklarda da belli ölçülerde tüketilmelidir. Belli yaş aralıklarındaki çocukların tüketmesi önerilen kahve ölçüsü ise şu biçimdedir;

    Çocuklarda yaşlara nazaran kahve tüketimi

    • 4-6 yaş ortası çocuklar için günde 45 miligram, 

    • 7-9 yaş ortası çocuklar için günde 62,5 miligram,

    • 10-12 yaş ortası çocuklar için günde 85 miligram,

    • 12-18 yaş ortası çocuklar için günde 100 miligram

    NOT: Yetişkinlerde günde 2 fincandan fazla kahve tüketimi, birçok hastalığın ortaya çıkmasına sebep olabildiği üzere hiperaktivite sorunu yaşayan çocukların kahve tüketimi sonrasında süreksiz olarak; güç artması, anksiyete, koşuşturma halleri gözlemlenebilir. Bu sebeple hiperaktivite yaşayan çocuklara kahvenin dikkatli verilmesi önerilmektedir.

  • Morutan için transfer açıklaması!

    Konyaspor Lideri Fatih Özgökçen, Galatasaray’dan Olimpiu Morutan için transfer itirafında bulundu.

    Özgökçen, Rumen futbolcu ile ilgilendiklerini fakat daha sonra bu transferden vazgeçtiklerini söyledi.

    Fatih Özgökçen, Morutan transferi için, “Morutan ile çok önemli bir etaba gelmiştik. Lakin daha sonra farklı istekler nedeniyle vazgeçtik.” dedi.

    Galatasaray’ın geçen dönem İtalyan grubu Pisa’ya kiraladığı 24 yaşındaki futbolcunun yeni dönemde da kiralık olarak kadrodan ayrılması bekleniyor.

    İtalyan ve Üstün Lig takımlarıyla ismi geçen Morutan’ın Galatasaray ile kontratı 2026 yılına kadar devam ediyor.

  • Samsunspor’un serüveni Sivasspor’la başlıyor

    Süper Lig’de son olarak 2011-12 döneminde yer alan Samsunspor, dönemin son haftasında Sivasspor ile karşılaşmıştı. Kırmızı-beyazlı grup, 11 yıl sonra çıktığı Muhteşem Lig’de birinci maçını yeniden Sivasspor ile oynayacak.

    Muhteşem Lig’in birinci haftasında Sivasspor deplasmanına konuk olacak Samsunspor’da hazırlıklar devam ediyor. Sasmsun’daki hazırlıklarını bugün tamamlayacak Muhteşem Lig’in yeni grubu yarın karayoluyla Sivas’a geçip, yapacağı idmanla hazırlıklarını tamamlayacak. 11 yıl evvel Muhteşem Lig’in son haftasında Sivasspor’a alanında 2-1 mağlup olup küme düşen Samsunspor, 4 bin 145 gün sonra yine Üstün Lig’deki birinci maçında Sivasspor ile karşılaşacak.

    Yıllar evvel Sivasspor ile biten Üstün Lig serüveninin tekrar Sivasspor ile başlayacağını belirten teknik yönetici Hüseyin Eroğlu, “Samsun’da başladığımız sonra Erzurum ve Bolu kampları bizim için yeterli geçti. İnşallah yıllar evvel Sivasspor ile biten Muhteşem Lig serüveni, bundan sonra Sivasspor ile hoş bir formda başlar. Yalnızca Sivas değil, bütün maçları maksadımız kazanmak ya da puanla dönmek. Zira 1 puan bile burada çok pahalı ve değerli. Birinci maçımız Sivas’la. Onlar da hazırlık sürecini âlâ geçirdiler. Geçen yıldan kalan oyuncuları var. 3 yıldır Avrupa’ya oynayan bir grup. Fakat yalnızca Sivasspor değil, bütün kadroların gücü var. Biz de bu gücü bildiğimiz için en uygun formda hazırlanmak zorundayız. Önümüzdeki haftadan itibaren Sivasspor hazırlıklarına başlayacağız. Gayemiz oradan puan ve puanlarla dönmek” sözlerini.

  • Beşiktaş, Berkay Vardar’ın Sheriff’e kiralandığını açıkladı

    Beşiktaş Kulübü, 20 yaşındaki orta saha oyuncusu Berkay Vardar’ın kadrodan kiralık olarak ayrıldığını açıkladı.

    Kulüpten yapılan açıklama şu formda; 

    “Sözleşmesi 2025-26 dönemi sonuna kadar uzatılan profesyonel futbolcularımızdan Berkay Vardar, 2023-24 dönemi sonuna kadar FC Sheriff Kulübü’ne süreksiz transfer olmuştur.”

  • Kayserispor, Umut Bulut’un açtığı davayı kaybetti

    Süper Lig takımlarından Kayserispor, Umut Bulut’un açtığı alacak davasını kaybetti. Kayseri 6’nci İş Mahkemesi, Kayserispor Kulübü’nün Umut Bulut’a 1 milyon 161 bin Euro ve 545 bin 655 TL ödemesine hükmetti.

    Eski ulusal futbolcu Umut Bulut, 2016 yılında Kayserispor’a transfer oldu. 2019 yılının aralık ayında ise sarı-kırmızılı kulüp ile olan kontratını tek taraflı fesih etti. Umut Bulut, akabinde Kayserispor’dan alacağı olan 1 milyon 161 bin Euro ile 545 bin 655 TL’nin tarafına ödenmesi için avukatı aracılığı ile mahkeme yoluna başvurdu.

    Kayseri 6’ncı İş Mahkemesinde görülen davanın karar duruşmasında davacı Umut Bulut’un avukatı ile davalı Kayserispor’un avukatı hazır bulundu. Umut Bulut, davanın evvelki duruşmasında, “Benim mutabakatım Euro üzerineydi. Kanun değişikliği aleyhime değerlendirildi” dedi. Davanın evvelki duruşmalarında o devir Kayserispor’da kalecilik yapan Muammer Yıldırım da şahit olarak dinlendi. Mahkeme, Umut Bulut’u haklı bularak, Kayserispor’un eski ekip kaptanına 1 milyon 161 bin Euro ve 545 bin 655 TL ödemesine hükmetti. Sarı-kırmızılı kulüp kararı İstinaf Mahkemesine taşıdı.

    Öte yandan Kayserispor’un borçları nedeniyle transfer yasağı sürüyor.

  • Thomas: “İlk beşte olsam, rahat 25 sayı ortalama yakalarım”

    Brooklyn Nets guardı Cam Thomas, grubunda birinci beşte yer alması durumunda “rahatça” 25 sayı ortalama yakalayabileceğini söyledi.

    Yakın vakitte “The SchuZ Show” isimli podcast’ten Zach Schumaker ile yaptığı röportajda Thomas, kadronun “asıl adamı” olarak topun daha çok elinde olması durumunda, sayı ortalamasını yükseltebileceğinden hiç kuşkusu olmadığını açıkladı:

    “Top elimde olsa mı? Net 25 sayı, rahat. Ve bunu yalnızca yeteneğime güvendiğim ve neler yapabileceğimi bildiğim için söylüyorum.”

    Thomas, geçtiğimiz dönem dört maçta (Şubat’ta üst üste üç maç dahil olmak üzere) 40 sayı barajını geçmiş ve Nets tarihinde bir dönemde bunu başaran Kevin Durant, Kyrie Irving, Vince Carter ve John Williamson üzere isimlerin ortasına katılarak, atak potansiyeliyle birçok kişiyi etkilemişti.

    Grubun hem Irving’i hem de Durant’i takas etmesi sonrası daha çok müddet alabilen Thomas, ligdeki ikinci yılında 57 maçta 10.6 sayı, 1.7 ribaund ve 1.4 asist ortalamaları yakalamıştı.

  • Cuphead’i Andıran Yeni Bir Platform Oyunu Geliyor: Enchanted Portals

    O kadar çok oyun çıkıyor ki, büyük bir kısmı radarımıza girmiyor bile. Ancak önümüzdeki ay oyun severlerle buluşmaya hazırlanan Enchanted Portals kendisini bir biçimde göstermeyi başardı. Bunda Cuphead’in kıymetli bir hissesi var bence, bakalım fragmanını izleyince siz de benimle tıpkı fikri paylaşacak mısınız:

    Xixo Games Studio tarafından geliştirilen Enchanted Portals, fragmanda da görüldüğü üzere platform şeklinde bir oyun. Ve yeniden fragmanda görüldüğü üzere Cuphead’den oldukça ilham almışa benziyor. Oyunun görsel stili yanında oynanış da Cuphead’i andırıyor. Tahminen ortadaki farklardan birisi olarak bu oyunun co-op olarak tasarlanmış olmasından bahsedilebilir, ama isterseniz tek kişi de oynayabileceksiniz.

    Oyunun kıssasına gelecek olursak; amatör sihirbazlarımız Bobby ve Penny, boyutlar ortasında sıkışmış halde buluyorlar kendilerini. Sonrasında da boyutlar ortasında seyahat edip çeşitli düşmanlarla savaşacakları, kendi boyutlarına dönüp Sihir Kitabı’ın ele geçirmeye çalışacakları bir maceraya atılıyorlar. Bizim hissemize da onlara bu maceralarında eşlik etmek düşüyor.

    Enchanted Portals, 6 Eylül’de PC, PS5, Xbox Series ve Switch’e çıkıyor. Birkaç hafta sonrasında da PS4 ve Xbox One versiyonları gelecek. Cuphead üzere beğenilen bir oyun olabilece mi, daima bir arada göreceğiz.

  • ABD’de üretici fiyatları, beklentilerin bir miktar üzerine çıktı

    ABD’de üst üste 12 ay artış gösteren ve yaklaşık 2,5 yılın en düşük seviyesine inen üretici fiyatları, Temmuz ayında piyasaların beklentilerinin bir miktar üzerine doğru yükseldi.

    ABD Çalışma Bakanlığı İş Gücü İstatistikleri Bürosu (BLS) verilerine göre Temmuz ayında üretici fiyatlarında yıllık artış, bir önceki ay görülen ve yüzde 0,1’den yüzde 0,8’e çıktı. Analistlerin beklentisi, fiyatlarda yüzde 0,7 artış açıklanacağı yönündeydi.

    Üretici fiyatları 2022 yılının Haziran ayında gördüğü yüzde 11,2 seviyesinden, geçen aya kadar 12 ay boyunca sürekli aşağı yönlü bir seyir izledi.

    Aynı ayda üretici fiyatları bir önceki aya göre yüzde 0,3 arttı. Piyasalar fiyatlarda yüzde 0,2 artış olacağını düşünüyorlardı.

    Gıda ve enerji fiyatları dışarıda bırakılarak hesaplanan çekirdek üretici fiyatları, aylık yüzde 0,3, yıllık yüzde 2,4 yukarı geldi. Analistler aylık yüzde 0,2, yıllık yüzde 2,3 artış olacağı yönünde görüş belirtmişti.

    Bir başka çekirdek olan gıda, enerji ve ticaret hariç üretici fiyatlarında aylık yüzde 0,2, yıllık yüzde 2,7 artış yaşandı.

    Enerji fiyatları aylık bazda değişmezken gıda fiyatları yüzde 0,5 arttı.

    Kişisel tüketim ürünlerinde üretici fiyatları ise yüzde 0,3 artış gösterdi.

    Foreks Haber Merkezi

  • İstanbulspor, Ndao transferini duyurdu

    Trendyol Harika Lig gruplarından İstanbulspor, Senegalli futbolcu Alassane Ndao’yu takımına kattı.

    Sarı-siyahlı kulüpten yapılan açıklamada, hür oyuncu statüsünde bulunan 26 yaşındaki Ndao ile bir yıllık mukavele imzalandığı belirtildi.

    Geçen dönem kiralık olarak Antalyaspor’da forma giyen Alassane Ndao, Üstün Lig’de çıktığı 23 maçta bir gol kaydetti.

    Ndao, Harika Lig’de Antalyaspor’un yanı sıra VavaCars Fatih Karagümrük’te de misyon yaptı.

  • Kayseri stadı dev maça hazır

    Süper Lig’in birinci haftasında Kayserispor, Galatasaray’ı ağırlayacak. Kayseri Rhg Enertürk Güç Stadyumu’nda oynanacak müsabaka saat 21.45’de başlayacak. Son şampiyon Galatasaray ile transfer yasağı olan Kayserispor’u karşı karşıya getirecek olan gayret öncesi stat hazır hale getirildi.

    Çalışmalarla ilgili bilgi veren stadyum müdürü Ali Yılmaz, “Sezonun birinci maçı olması, değerli bir maç olması haricinde birinci maç olması nedeniyle uzun bir şey hazırlık etabı geçirdik. Birinci etapta çimlerle ilgili bir hazırlığımız oldu. Çimlerde yeni orta ekimler yaptık. Berbat olan yerlerimizi düzelttik. Çimimizi hazır hale getirdik. Koltuklarda tekrar numaralandırmalar yaptık. Koltuklarımız yakılarak, rengi eski haline dönüştürülmeye çalıştık. Bu çalışmalar yapıldı. Değerli çalışmalarımızdan biri de localardan birini açık loca halindeydi. Şu anda 11 tane kullanılmaya hazır kapalı loca haline getirdik. Bu çalışmalar yaz boyunca yapıldı” dedi.

    “TÜM İŞÇİLERİMİZ CANLA BAŞLA ÇALIŞTI”

    Galatasaray maçına özel çalışmalar yaptıklarını da belirten Yılmaz, kelamlarını şöyle sürdürdü: “Çizimlerimizi yaptık. Yeniden çim bakımlarımız devam etti. Çizim ölçüleri tekrardan yapıldı. Tüm denetimler, localarımızın paklığı tüm hazırlıklarımız yapıldı. Yani her maça aslında tıpkı hazırlanıyoruz ancak doğal büyük maçların havası da öteki oluyor. Birinci maç olması da bizim için değerli. Şu anda her manada Galatasaray maçına hazırız. Yeri korumak ismine yüksek sıcaklıklardan ötürü çok zorlandık. Bizim gölgeliklerimiz var. Vakit zaman onları kullandık. Sulamayı arttırdık. Havalandırma fanlarımız var. Fanları daima devrede bıraktık. Alttan soğutma sistemini devreye aldık. Alttan aşağı üst 8 dereceyle bir su döndürerek biraz daha serinletmeye çalıştık. Tüm çalışanlarımız canla başla çalıştı. Onlara buradan tekrar teşekkür etmek istiyorum.”

Başa dön tuşu