Gün: 4 Eylül 2023

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a Rusya ziyaretinde eşlik eden Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Karma Ekonomik Kurul Eşbaşkanı ve Rusya Federasyonu Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak ile görüştü.

Görüşmede ticaret alanındaki beklentilerin karşılıklı olarak lisana getirildiğini tabir eden Bakan Bolat, toplumsal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “İkili ticaret hacmimizin istikrarlı bir halde sürdürülmesine ait önceliklerimizi, lojistik, gümrükler ve ticaret alanındaki beklentilerimizi karşılıklı olarak lisana getirdik” dedi.

Borsada yatırımcı sayısı yeni halka arzların da kıymetli katkısıyla yeni tarihi tepesine ulaştı. Merkezi Kayıt Kuruluşu’nun bilgilerine nazaran Borsada yatırımcı sayısı 31 Ağustos prestijiyle 6 milyon 257 bin 415 düzeyine ulaşarak rekor kırdı.

Merkezi Kayıt Kuruluşu (MMK) tarafından yayımlanan bilgilere nazaran 15 günde yatırımcı sayısındaki artış 627 bin olurken, 1 ayda borsaya giren hisse senedi bakiyeli yatırımcı sayısı 1 milyon 158 bin 333 kişi oldu.

31 Aralıkta 3 milyon 794 bin 409 olan yatırımcısı sayısı 31 Ağustos itiariyla 2 milyon 462 bin 6 kişi artarak 6 milyon 257 bin 415 kişi olarak kaydedildi.

Borsaya giren hisse senedi bakiyeli yatırımcı sayısı da sekiz aylık devirde 2,5 milyona yakın artış gösterdi.

Yılbaşından beri e – bebek dahil 31 şirketin halka arzının yapıldığı Borsa İstanbul’da Gıpta Ofis Kırtasiye ve Tarkim Bitki Muhafaza olmak üzere iki şirketin halka arzı için de talep toplanacak.

İtalya, Bulgaristan, Kuzey Makedonya ve İsrail’in mesken sahipliği yaptığı CEV Avrupa Erkekler Voleybol Şampiyonası’nda, Türkiye 4. maçında Portekiz ile karşılaştı.

Filenin Efeleri 5 set oynanan maçta Portekiz’e 3-2 mağlup oldu ve turnuvadaki 3. yenilgisini yaşadı.

Filenin Efeleri, 5. müsabakada İsrail ile karşılaşacak.

Ulusal sportmen Cansu Bektaş, Suudi Arabistan’da düzenlenen Dünya Halter Şampiyonası’nın birinci gününde bayanlar 45 kiloda 3 bronz madalya kazanarak dünya üçüncüsü oldu.

Türkiye Halter Federasyonundan yapılan açıklamaya nazaran, başşehir Riyad’da gerçekleştirilen tertip bugün başladı.

Şampiyonada bayanlar 45 kiloda ulusal sportmen Cansu Bektaş, koparmada 75, silkmede 87 ve toplamda da 162 kiloyla 3 bronz madalya elde etti.

Türkiye’yi 7’si bayan 12 atletin temsil ettiği tertip, 16 Eylül’de sona erecek.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Zabıta Teşkilatı’nın 197’nci kuruluş yıl dönümü nedeniyle Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen törene katıldı. Merkezi idareden 100 zabıta personelinin ataması için onay istediklerini ancak 40 personel atanabileceği yanıtını aldıklarını açıklayan Soyer, “Değerli kardeşlerimin omuzlarındaki yükün bu kararla bir nebze hafifleyeceğine inanıyorum. Zabıta sayımızın artması için gerekli çalışmaları yapmaya devam edeceğiz” dedi.

İzmir’de Zabıta Teşkilatı’nın 197’nci kuruluş yıl dönümü nedeniyle Cumhuriyet Meydanı’nda tören düzenlendi. Törene İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Barış Karcı, İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Şükran Nurlu, İzmir Büyükşehir Belediyesi Zabıta Dairesi Başkanı Gökhan Daca ile sendika temsilcileri ve zabıta personeli katıldı. Başkan Soyer, zabıta memurlarından Ramazan Öztürk’ün kızı 7 yaşındaki Ayşe Öykü Öztürk ve yine zabıta memuru Deniz Karabacak’ın oğlu 4 yaşındaki Ali Karabacak ile Atatürk Anıtı’na çelenk bıraktı.

“Zabıta teşkilatımız sokaklarının gözü ve kulağı”

Kentin huzurunu sağlamak için zabıta teşkilatına önemli görevler düştüğünü ifade eden Başkan Tunç Soyer, “İzmirlilere bir sözümüz var. İzmir’i her açıdan içinde güvenle yaşanan bir şehir haline getirmek. Bu doğrultuda alt yapıdan üst yapıya ve şehrimizdeki kamu düzeninin sağlanmasına kadar her alanda var gücümüzle çalışıyoruz. Sizler olmasanız şüphesiz ki bu hedefimize ulaşmamız asla mümkün değil. Biliyorum ki zabıta teşkilatımız İzmir’in sokaklarının, caddelerinin ve meydanlarının gözü, kulağı. Şehrimizin huzurunu bozabilecek her şeyi sizler sayesinde görüyor, işitiyoruz” dedi. 

“Çok kapsamlı bir tesis kurma çalışmalarımız sürüyor”

Zabıtanın başarısının arkasında, bu teşkilatı oluşturan her bir personelin muazzam özveri ve gayretinin yattığını çok iyi bildiğini vurgulayan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, şunları söyledi: “Ben de İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı olduğum ilk günden bu yana zabıta teşkilatımızı güçlendirmeye ve gerekli adımları atmaya devam ediyorum. Zabıta merkezlerimizin sayısını artırmak ve daha modern tesisler inşa etmek için çok önemli adımlar attık. Bornova Ergene Mahallesi’nde, 15’inci zabıta merkezi olarak faaliyet gösterecek yerleşkemizin inşaatı yakında başlayacak. Bunun yanında Zabıta Dairesi Başkanlığımıza yakışır çok kapsamlı bir tesis kurma çalışmalarımız sürüyor. Konak Güney Mahallesi’nde yapılacak bu kompleksin proje çalışmaları 2024’te tamamlanacak. Burada komuta kontrol ve izleme merkezleri, denge ve mukavemeti arttırmak için çok amaçlı spor salonları gibi pek çok fonksiyon yer alacak.”

“Biz büyük bir aileyiz”

Zabıta teşkilatını güçlendirmek ve personel sayısını arttırmak adına gerekli çalışmaları başlattıklarının müjdesini de veren Tunç Soyer, “Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’ndan 100 zabıta atama izni istedik. Geçtiğimiz günlerde 40 zabıta atayabileceğimiz yanıtını aldık. Siz değerli kardeşlerimin omuzlarındaki yükün bu kararla bir nebze hafifleyeceğine inanıyorum. Zabıta sayımızın artması için gerekli çalışmaları yapmaya devam edeceğiz. Büyükşehir zabıtamızın ilçe zabıtalarıyla birlikte hareket etmesine büyük önem veriyorum. Zabıta hizmetlerinin bütünlük ve ahenk içinde gerçekleşmesini sağlayan bu dayanışmayı daha da geliştireceğiz. Biz büyük bir aileyiz. Biliyorum ki çalışma koşullarınız iyileştikçe İzmir’de güven içinde yaşamaya devam edeceğiz. Bu zorlu yolda ortaya koyduğunuz büyük emekler için her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum” diye konuştu.

“Zabıta teşkilatı bilgili, kararlı ve güçlü olmalıdır”

İzmir Büyükşehir Belediyesi Zabıta Dairesi Başkanı Gökhan Daca da her geçen gün hizmet kalitesini arttırarak çalıştıklarını belirterek, şunları söyledi: “Yerel yönetimlerimizin dışarıya yansıyan bir yüzü, halk ile belediyemiz arasında köprü olarak, kanunların ve yönetmeliklerin bize verdiği yetki çerçevesinde, çevresel değerlere, eğitime, bilinçli bir toplum oluşturmaya ve kent yaşamına empati kurarak bakıyoruz. Tüm zorluklara rağmen, görevimizi en iyi şekilde yerine getirmek için çabalıyoruz.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Audi, Holoride sanal gerçeklik eğlencesini seri üretim modellerinde uygulayan dünyadaki ilk otomobil üreticisi olan Audi, IAA Münih Mobility 2023’te bu teknolojiye sahip modellerinden Q8 e-tron’u ve Q8 e-tron Sportback modelini sergiliyor. 

Fuarda ayrıca, Audi’nin mevcut elektrikli model ailesi e-tron’un Q4 ve A6 ile ailenin en dinamik üyesi olan RS e-tron GT de yer alıyor. Audi, Q6 e-tron modelinin, ön üretim halini de sergiliyor. 

Audi, IAA Münih Mobility 2023’te ziyaretçilerine geleceğin mobilitesini deneyimleyebilme imkanı sunuyor. Audi markasının e-mobilite yolculuğundaki bağlantılı, sürdürülebilir, elektrikli, otonom sürüşe yönelik teknolojik atılımı fuarda en güzel örnekleriyle yer alıyor. 

Q8 e-tron ile Holoride yolculuk

Audi’nin fuarda öne çıkan modellerinden ilki, üçüncü nesil modüler bilgi-eğlence araç seti (MIB 3) ve en yeni yazılım kümesi holoride özellikli olan Q8 e-tron ve Q8 e-tron Sportback.

Yeni Audi Q8 e-tron, öncü Audi e-tron’un başarı öyküsünü yeni bir isim altında ileriye taşıyor. Geniş lüks sınıf konforu, optimize edilmiş sürüş konsepti, geliştirilmiş aerodinamiği, daha iyi şarj performansı ve batarya kapasitesi ile Audi Q8 e-tron, Audi’nin elektrikli SUV portföyündeki en üst düzey modeldir. Farklı ön tampon için yeni bir tasarım, Q8 e-tron’a taze bir görünüm kazandırıyor.

Audi’nin elektrikli SUV ve crossover modellerinin en üst modeli olan Audi Q8 e-tron optimize edilmiş sürüş konsepti, geliştirilmiş aerodinamik özellikleri ve menzili 600 kilometreye kadar çıkaran (WLTP’ye göre) daha yüksek şarj performansı ve batarya kapasitesiyle tam anlamıyla bir amiral gemisi.

PPE tabanlı ilk Audi olan Q6 e-tron, kamuflajla gösteriliyor

Audi’nin fuarda sergilediği bir başka model, yeni Premium Platform Electric (PPE) tabanlı ilk modeli olan Q6 e-tron. Ingolstadt’ta üretilen ilk tamamen elektrikli model olan Q6 e-tron Audi’nin tarihindeki en büyük model girişiminin başlangıcına işaret ediyor. Marka, modelin ilk üretim halini kamuflaj giydirmeyle ve tamamen yeni iç tasarımı ile sergiliyor.  İç mekanı kullanıcıların ihtiyaçlarına göre yeniden tasarlanan Yeni Audi Q6 e-tron model serisinde teknoloji, estetik ve sürdürülebilirlik mükemmel bir denge içinde.

Aracın iç mekanında bazıları geri dönüştürülmüş materyallerden üretilen yüksek kaliteli malzemeler kullanılmış. Örneğin, S serisinde yüzde 100 geri dönüştürülmüş polyesterden üretilen kumaş Elastic Melange kullanılıyor. Gösterge panelindeki yüzeyler standart olarak, bir kısmı yenilenebilir hammaddelerden üretilen volkan grisi ince boya ile kaplanmış. Audi Q6 e-tron’un paspasları Econyl’den yapılmış. Bu malzeme eski balık ağları, halılar ve endüstriyel atıklar geri dönüştürülerek oluşturuluyor.

Audi Q6 e-tron, elektrikli mobilite için özel olarak geliştirilen yeni PPE platformu sayesinde en az kendisi kadar görkemli hissettiren geniş bir iç mekana sahip. Bagaj 526 litre saklama alanı sunarken arka koltuklar katlandığında bu alan 1.529 litreye kadar çıkıyor. Ön bagaj olarak adlandırılan bölümde 64 litrelik bir saklama alanına sahip. Bu alanda mobil şarj kablosu veya küçük seyahat çantaları rahatça saklanabiliyor.

İç mekana Audi MMI panoramik ekranı ve MMI ön yolcu ekranı ile “dijital sahne” hakim. Ekranlar tasarım konseptine mükemmel şekilde entegre edilmiş ve iç mekana ferah bir his katıyor. Kavisli bir tasarıma ve OLED teknolojisine sahip Audi MMI, 11,9″ Audi sanal kokpit ve 14,5″ MMI dokunmatik  ekrandan oluşuyor. 

Özel ambians aydınlatması, kavisli ekranın geceleri havada süzülüyormuş gibi görünmesini sağlıyor. Ön yolcu için tasarıma mükemmel bir şekilde entegre edilen 10,9 inçlik MMI ön yolcu ekranı yer alıyor. Deklanşör teknolojisine sahip aktif gizlilik modu, sürücünün dikkatini dağıtmadan yolcunun film izlemesine bile olanak tanıyor. 

Sınıfının ötesinde Q4 e-tron 

Fuardaki Audi e-tron ailesi üyelerinden bir diğeri Audi Q4 e-tron. Genişliği mevcut sınıf sınırlarının üzerinde olan model, ekran konseptiyle de üst sınıf modellerin rakibi. Artırılmış gerçeklik head up display ekranı gerçek ve sanal dünyaları birleştiriyor. MMI ekran ve dokunmatik kontrollere sahip yeni nesil direksiyon, modelin geleceğe yönelik rotasını da vurguluyor.

 A6 Avant e-tron konspet 

Audi fuar ziyaretçilerine lüks sınıftaki temsilcisi A6’nın elektrikli modeli A6 e-tron’un Avant versiyonunun konseptini de tanıtıyor. 

İlk olarak 2021 yılında Şangay Otomobil Fuarı’nda tanıtılan Audi A6 Sportback e-tron konsept gibi, A6 Avant e-tron konsept de Audi’nin liderliğinde geliştirilen PPE platformuna dayanan tamamen elektrikli bir tahrik sistemine sahip.

A6 Sportback e-tron ile aynı boyutlara sahip yeni bir tasarım konseptini temsil eden A6 Avant e-tron 4,96 metre uzunluğunda, 1,96 metre genişliğinde ve 1,44 metre yüksekliğindeki gövdesiyle lüks sınıfın bir üyesi olduğunu belli ediyor.

Dinamik ve büyüleyici: RS e-tron GT

Audi, fuarın Open Space’de kurulu alanında sergilediği RS e-tron GT ile, elektrikli mobilitenin dinamizminde ulaştığı noktayı gösteriyor. Dört kapılı coupé, klasik gran turismo fikrini yeniden yorumluyor. İki güçlü elektrikli motor, elektrikli dört tekerlekten çekiş ve çarpıcı bir sürüş performansı sağlıyor. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Dell Technologies, uç operasyon yazılım platformu Dell NativeEdge ile müşterilerin uç altyapılarını ve uygulamalarını dağıtma, yönetme ve güvence altına alma yöntemlerini kolaylaştırıyor 

Dell Technologies, müşterilerin uç altyapılarını ve uygulamalarını dağıtma, yönetme ve güvence altına alma yöntemlerini kolaylaştıran uç operasyon yazılım platformu Dell NativeEdge’in dünya çapında kullanıma sunulduğunu duyurdu. Dell ayrıca, kuruluşların uç ortamlarının düzenlenmesi ve genişletilmesini kolaylaştıran Dell NativeEdge’in kullanımına yardımcı olmak için iş ortağı ve OEM müşteri ekosistemini büyütüyor.

Dell Technologies Uç Çözümler Kıdemli Başkan Yardımcısı Gil Shneorson, konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “Dell NativeEdge yazılımı, süreçleri basitleştiren ve uçta gerçek zamanlı karar alma süreçlerini destekleyen çözümler geliştirme konusundaki uzmanlığımızı ortaya koyuyor. İş ortaklarımız, müşterilerimizin başarılarında önemli bir rol oynuyor. Hep birlikte, altyapı ve uygulamaların dağıtımını ve yönetimini daha basitleştirerek uç noktayı, çeşitli sektörlerdeki işletmeler için stratejik bir destekçi hâline getirebiliriz.” 

Dell NativeEdge ile standart uç dağıtımlarını karşılaştıran yakın tarihli analizler, platformun uç uygulamalarını kolaylaştırma ve hızlandırma potansiyeline sahip olduğunu, büyük ölçekli cihaz kurulumu ve uygulama yönetimi gibi rutin ve tekrarlayan görevleri otomatikleştirerek standart yöntemlere kıyasla 22 kata kadar daha hızlı yaşam döngüsü yönetimi1 sağlayabildiğini gösteriyor. Örneğin, kurulumu ve dağıtımı 100 saat sürebilen büyük ölçekli bir uç uygulaması, Dell NativeEdge kullanıldığında beş saatin altına düşebiliyor.

Dell NativeEdge için iş ortaklığı fırsatları 

 Uç kullanımının çeşitli sektörlerde giderek yaygınlaşmasıyla birlikte Dell’in iş ortağı topluluğu, müşterilere uç yolculuklarında yardımcı olma konusunda önemli bir rol üstleniyor. Dell NativeEdge, işletmelerin uç ortam karmaşıklığını azaltmalarına yardımcı olmak üzere her tür iş ortağı için yeni bir operasyon aracı sağlıyor.

Dell Edge İş Ortağı Sertifikasyon Programı aracılığıyla Bağımsız Yazılım Sağlayıcıları (ISV) ve diğer kanal ortakları, Dell NativeEdge uygulama kataloğundaki yazılımlarını müşterilere sunmadan önce test etmek ve optimize etmek için özel bir laboratuvar ortamında doğrudan Dell mühendisleriyle birlikte çalışıyor. OEM müşterileri ve sistem entegratörleri için Dell NativeEdge yazılımı, müşterilerin kendi ortamları için uç çözümleri tasarlama ve dağıtma şeklini standart hâle getirme fırsatı sunuyor.

İş ortakları, yazılımlarını Dell NativeEdge uygulama kataloğuna dâhil etmek için Dell ile hâlihazırda çalışıyorlar:

• Atos, Dell ile ortaklaşa geliştirdiği Business Outcomes-as-a-service (BOaaS) çözümünü sunacak. BOaaS; perakende, üretim ve tema parkları gibi sektörlerde faaliyet gösteren müşterilerin gerçek zamanlı deneyimler sunan uç dağıtımları yönetmesine ve izlemesine yardımcı olmak için Dell Streaming Data Platform ve Dell PowerEdge sunucuları ile entegre Atos AI ve ML modellerini kullanıyor.
• Bosch Global Software Technologies, üretim alanındaki makine ve süreç verilerinin toplanması ve yönetiminde karşılaşılan zorlukları ele alan ve Endüstri 4.0 çözümü olan DeviceBridge’i sunacak. Bosch ayrıca, yapay zekâ ve makine öğrenimi varlıklarını tehditlere ve fikri mülkiyet hırsızlığına karşı koruyan ve bir yapay zekâ güvenlik çözümü olan AIShield’i de sunacak. 
• Eaton, akıllı güç yönetimi için Brightlayer™ Veri Merkezleri paketinden bir yazılım sağlayacak. Bu yazılım, güç sorunlarını ortaya çıkmadan önce tespit etmek ve azaltmak için algoritmalar ve politika odaklı otomasyonlar kullanarak cihazları sistem arızalarına ve kesinti sürelerine yol açabilecek felaketlerden ve beklenmedik olaylardan koruyor.

Dell’in küresel uç ekosistemi; Infront Systems, Involta, Telit Cinterion, World Wide Technology ve diğer iş ortakları da dâhil olmak üzere Dell NativeEdge ile iş birliği yapan şirketlerle büyüyor. Dell NativeEdge ile birlikte Dell, iş yüklerinin ve verilerin en uygun şekilde yerleştirilmesinde müşterilere yardımcı olmak için uç portföyünü genişletmeye devam ediyor. Şirket ayrıca, BT’nin gelişen ihtiyaçlarını karşılamak için daha fazla uç çözümünü hizmet olarak (as a service) sunmayı planlıyor.

Enterprise Strategy Group Uygulama Direktörü Scott Sinclair ise konuya ilişkin şunları söylüyor: “Rekabet etmeye ve Gen AI gibi yeni kabiliyetleri uygulamaya devam eden birçok sektör için uç konumlarda bilgi toplamak, analiz etmek ve hızlı bir şekilde içgörü elde etmek giderek daha kritik hâle geliyor. Dell NativeEdge gibi yazılım platformları, uygulama düzenleme ve yönetimini kolaylaştırabiliyor.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

3 Eylül Pazar günü gerçekleşen Festivale, AK Parti İzmir Milletvekili Yaşar Kırkpınar, İzmir İl Tarım ve Orman Müdürü Mustafa Özen, Bayındır Kaymakamı Emin Kaymak ve Bayındır Belediye Başkanı Uğur Demirezen’in yanı sıra ilçenin daire müdürleri, belediye meclis üyeleri, siyasi parti temsilcileri, STK temsilcileri, muhtarlar, üreticiler ve vatandaşlar katıldı.

Festival, Lütuflar Mahallesi girişinde kurulan festival takında yapılan açılış töreni ile başladı. Protokol, girişte yapılan kurdele kesme töreninden sonra festival alanını gezdi ve üreticilerden bilgi aldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından Lütuflar Mahalle Muhtarı Yusuf Akçalı, Bayındır Belediye Başkanı Uğur Demirezen, İzmir İl Tarım ve Orman Müdürü Mustafa Özen, Bayındır Kaymakamı Emin Kaymak ve AK Parti İzmir Milletvekili Yaşar Kırkpınar birer konuşma yaptı.

Bayındır Belediye Başkanı Uğur Demirezen konuşmasında; “İlçemizdeki tüm incir üreticilerimize, mahallerimize bol ve bereketli bir sezon dilerim. İkinci kez Lütuflar Mahallemizde incir festivali gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Öncelikle Lütuflar mahallesi sakinlerimize, tüm hemşehrilerimize, tüm misafirlerimize, emeği geçen tüm çalışma arkadaşlarıma canı gönülden teşekkür ederim.” dedi.

Festival,  Buca Yasin Börü Gençlik Merkezi Halk Oyunları ekibi folklor gösterisi sundu.Festival kapsamında düzenlenen En Güzel İncir ve İncir Güzeli yarışmalarında dereceye girenlere ödülleri verildi. Festivalde son olarak Halk Müziği sanatçısı Ayşe Dinçer festival ziyaretçilerini söylediği eserlerle çoşturdu.

Bayındır merkeze 30 km uzaklıkta bulunan Lütuflar mahallesinin en önemli geçim kaynakları arasında kuru incir üretimi yer alıyor. Yıllık 100 ton rekolte elde edilen kuru incir sarılop cinsi incir ağaçlarından sağlanıyor. 25 Ağustos-Ekim ayının ilk haftası arasında kuruma düzeyine yaklaşmış incirler ağaçlardan toplanarak sergiler üzerinde 3 günlük kurutma işlemi uygulanıyor. 600 metre rakımda yetişen incirlerin kaliteli olmasını mahallenin sahip olduğu toprak yapısı ve iklim sağlıyor. Aydın, Ödemiş, Tire’den mahalleye gelen tüccarlar üretilen rekoltenin tamamının alımını gerçekleştiriyor. Mahallede yerli tohum meyve ve sebze üretimiyle birlikte ceviz, kestane, zeytin üretimi de gerçekleştiriliyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yıl boyu öğrencilerin moral ve motivasyonunu yükseltecek çok sayıda etkinliğe imza atan Osmangazi Belediyesi, başarılı öğrencileri Uludağ kampında misafir ediyor. 

Osmangazi Belediyesi, Osmangazi İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ile yaptığı protokol çerçevesinde ilçe sınırlarında eğitim gören 10 bin 500 lise öğrencisini sınava tabi tuttu. Dereceye giren öğrenciler, Osmangazi Belediyesi’nin Uludağ’da bulunan Sarıalan Gençlik Tesisi U-KAMP’ta 2 gece 3 gün misafir oldu. Kampa katılan öğrenciler Uludağ Bakacak yürüyüşü yaparak doğal güzelliklerin tadına çıkarırken, kamp merkezinde müzik, langırt, masa tenisi, voleybol gibi aktivitelerle unutamayacakları zaman geçirdi. 

Öğrenciler Temmuz ayında başlayan kamplarda 30’lu gruplar halinde Uludağ Sarıalan bölgesinde Osmangazi Belediyesi’ne ait tesiste ağırlandı. 3 aylık süreçte 246 öğrenci bu kamplara katılırken, Osmangazi Belediyesi’nin Uludağ’da düzenlediği kamplar yıl boyunca farklı etkinliklerle devam edecek. Bu etkinliklerden birinde Uludağ Sarıalan’daki kamp merkezinde Osmangazi İlçe Milli Eğitim Müdürü Gürhan Çokgezer ile birlikte öğrencilerle bir araya gelen Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, burada öğrencilerle müzik dinleyip hep beraber yemek yedi. Öğrenciler böyle keyifli etkinliği yapma imkânını kendilerine sunan Başkan Dündar’a teşekkür etti.

Eğitime ve öğrencilere her zaman destek olduklarını belirten Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, “Çok güzel bir şehirde yaşıyoruz. Bu bizim için bir nimet. Uludağ, ayrı değer, yaz ve kış ayrı bir güzelliği var. Uludağ’ın bu güzelliklerini Osmangazi’de eğitim gören öğrenciler de yaşasın istedik ve öğrencilerimizi belediyemizin Uludağ Sarıalan’da bulunan U-KAMP Gençlik Tesisi’nde ağırladık. Biz bu kampları İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve okullarımızla birlikte ortak hareket ederek düzenliyoruz. Osmangazi’de 350 okulumuzda 170 bin öğrenci, 11 bin de öğretmenimiz var. Bu okulların hepsinin buraya gelme imkânı yok. Bunun için İlçe Milli Eğitim Müdürlüğümüz deneme sınavı düzenledi. Bu sınavlarda başarılı olan öğrencileri burada ağırlıyoruz. Öğrencilerimizi burada ağırlamaktan çok memnun olduk, öğrencilerimizin de memnun olacağını düşünüyoruz. Yaz boyunca su bu tesiste kamplar düzenledik. İnşallah, bundan sonra da kış kampları olacak ve burada yıl boyunca öğrencilerimizi misafir edeceğiz” dedi. 

Kamptaki öğrencilerle uzun uzun sohbet eden Başkan Dündar, öğrenci ve öğretmenlere yeni eğitim öğretim döneminde başarılar diledi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yemeksepeti’nde, Chief Marketing Officer (CMO) görevine Selin Süzer’in ataması gerçekleştirildi. 4 Eylül 2023 tarihi itibarıyla bu görevi üstlenen Süzer, Yemeksepeti’ndeki pazarlama stratejilerinin oluşturulması ve uygulanmasından sorumlu olacak.

Türkiye’de hızlı ticaretin öncüsü Yemeksepeti’nde yeni bir üst düzey yönetici görevlendirmesi gerçekleştirildi. Selin Süzer, Yemeksepeti Chief Marketing Officer (CMO) olarak atandı.

Yemeksepeti CEO’su Mert Baki’ye bağlı çalışacak olan Selin Süzer, markanın pazarlama vizyonunun ve stratejisinin belirlenmesi, uygulanması ve sürekli yenilenmesi konularında liderlik edecek.

Orta Doğu Teknik Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü ve Northwestern Üniversitesi Kellogg School of Management MBA mezunu olan Selin Süzer, çalışma hayatına P&G’de Assistant Brand Manager olarak başladı ve burada kozmetik markaları, alışverişçi pazarlama, Pantene, Head & Shoulders ve tüm saç bakım kategorisinde Türkiye, Kafkaslar ve İsrail Bölgesi sorumlusu olarak görev aldı. 

Daha sonra Danone’da ve McDonald’s’ta Marketing Manager, BBVA Amerika’da Marketing Director olarak çalışmış olan Süzer, Türkiye’ye dönüşü sonrası önce Oriflame’de Türkiye ve Afrika bölgesinden sorumlu Regional Chief Marketing Officer olarak görev aldı ve daha sonra ise Letgo’da Chief Marketing Officer görevini üstlenerek Türkiye ve İspanya ekiplerini yöneterek Türkiye’de Otoplus markasının lansmanını gerçekleştirdi.

Selin Süzer, Yemeksepeti’nde CMO görevine 4 Eylül 2023 itibarıyla başladı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Çeşme Belediyesi son dönemlerde nedensiz şekilde üst üste 7 kez yanan ve imara açılmaya çalışıldığı düşünülen Musalla Mahallesi’ndeki Karadağ’a talip oldu. Başkan Oran, “Söz konusu alanda içerisine 300-400 bin sakız fidanı dikeceğimiz, yürüyüş yolları ve dinlenme alanları yapabileceğimiz Sakız Ormanı yapmak istiyoruz. Burada inşaat yapılmasına izin vermeyeceğiz” dedi.

Çevre Düzeni Planında Orman Alanı’nda kalan, Nitelikli Doğal Koruma Alanı olarak geçen Karadağ Bölgesi’nde inşaat izni olmadığını, ancak tıbbi ve aromatik bitki yetiştiriciliği yapılabileceğini belirten Çeşme Belediye Başkanı M. Ekrem Oran, bölgenin Çeşme Belediyesi’ne tahsis edilmesi konusunda gerekli çalışmaları başlattıklarını söyledi.

Hazine Bakanlığı’na ait olan ormanlık alanı alarak “Sakız Ağacı Geliştirme Bölgesi” ilan etmek isteyen Oran, bu alanlarda mülkiyet durumuna bağlı olarak sadece endemik bitki yetiştirilebileceğinin altını çizdi.

“300-400 bin sakız ağacı dikeceğiz”

Toplam 1.453 km alanı “Sakız Geliştirme Bölgesi” yapmak istediklerini ifade eden Oran,  “Söz konusu alanda dev bir Sakız Ormanı kurarak yaklaşık 300-400 bin sakız ağacı dikimi yapabiliriz. İçerisinde yürüyüş yolları, bisiklet yolları ve dinlenme alanları ile birlikte ağaç parkı arboterum yaparak, ilk ve orta öğretimden üniversite düzeyine kadar tüm öğrencilere ve çevre halkına sakız ağacı hakkında bilgi verebileceğimiz yepyeni bir yaşam alanı yaratmak istiyoruz. Konuyla ilgili gerekli hazırlıklarımızı tamamlayarak Hazine Bakanlığı’na başvurumuzu yapıyoruz” dedi.

“Burada inşaat yapılmasına izin vermeyeceğiz”

Oran, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Göreve geldiğimiz andan itibaren Ege toprağının sağlık iksiri, Osmanlı’nın tarımsal mirası ölümsüz sakız ağacını anavatanına döndürmek için 40 yıl aradan sonra yeniden sakız üretimine başladık. Dünya’da damla sakızı üretilen tek yer olan Sakız Adası’nın tekelini yıkmak ve asıl anavatanı olan Çeşme’de üretimini arttırmak için 30 binden fazla sakız fidanı diktik, dikmeye de devam ediyoruz. Yüksek katma değeri olan, sağlıktan kozmetiğe, farmakolojiden gastronomiye birçok alanda kullanılan sakızı geliştirmemiz için yeni alanlara ihtiyacımız var. Karadağ Mevkii’nde kimliği belirsiz kişiler tarafından yakılan ve imara açılmaya çalışılan bu ormanlık alana talip olduk. Burada inşaat yapılmasına izin vermeyeceğiz. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

A Milli Kadın Voleybol Takımımızın CEV Avrupa Şampiyonası final maçını Lüleburgaz’da binlerce vatandaş meydanda izledi. Lüleburgaz Belediyesinin Kongre Meydanı’na kurduğu dev ekrandan maçı izleyen binlerce Lüleburgazlı unutulmaz zafere ortak oldu. Ortaya çıkan renkli görüntüler ise Türkiye’nin bir kez daha voleybol ülkesi olduğunu gösterdi. 

Filenin Sultanları’nın CEV Avrupa Şampiyonası’nda kupayı kaldırdığı final maçı Kongre Meydanı’nda Lüleburgaz Belediyesi tarafından dev ekranda verildi. Filenin Sultanları’nın Sırbistan’la son ana kadar başa baş geçen mücadelesini binlerce Lüleburgazlı heyecan içinde izledi. Müthiş bir heyecana sahne olan final maçında kupaya uzanan taraf Filenin Sultanları olurken Lüleburgazlılar bu muhteşem zaferi Türk Bayrakları ve meşalelerle kutladı.  

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Sinemaya eşit koşullarda erişim sağlamak amacıyla on birinci kez gerçekleşecek olan Engelsiz Filmler Festivali, bu yıl Ankara’nın ardından 4-5 Kasım’da Eskişehir’de izleyicilerle buluşacak.

Puruli Kültür Sanat tarafından düzenlenen Engelsiz Filmler Festivali, 20-26 Ekim tarihleri arasında Ankara’da sinema salonlarında ve tüm Türkiye’de çevrim içi olarak gerçekleşecek 

Programında yer verdiği tüm filmleri sesli betimleme ve ayrıntılı altyazı ile sinemaseverlerle buluşturan Engelsiz Filmler Festivali, yan etkinliklerini de erişilebilir olarak gerçekleştiriyor.

Engelsiz Filmler Festivali 2023’ün destekçileri arasında Amerika Birleşik Devletleri Büyükelçiliği, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu, Avrupa Birliği CultureCIVIC: Kültür Sanat Destek Programı ve Eskişehir Büyükşehir Belediyesi yer alıyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Keçiören’de hafta sonunu tiyatro keyfi yaşayarak geçirmek isteyen aliler çocuklarıyla birlikte ilçedeki Necip Fazıl Kısakürek Tiyatro Salonu’na akın ederek tek perdelik “Hayaller Ülkesi” isimli oyunu seyretme fırsatı buldu. Keçiören Belediyesi Genç Tiyatro Akademisi oyuncuları tarafından sahnelenen oyun minik çocuklara da keyifli anlar yaşattı.

Tiyatro oyununa gösterilen ilgiden memnuniyet duyduklarını söyleyen Keçiören Belediye Başkanı Turgut Altınok, “Çocuklarımızı, okullar açılmadan önce tek perdelik keyifli bir çocuk tiyatrosuyla buluşturduk. Yaz tatili boyunca da birçok tiyatro oyunuyla çocuklarımıza sanatla iç içe keyifli anlar sunduk. Binlerce seyirciye ulaşan oyunlarımız Belediyemiz bünyesinde kurulan Genç Tiyatro Akademisi oyuncuları tarafından sergileniyor. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. ​

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Üçüncü yaşlarını kutlayan sigorta ve emeklilik sektörünün lider şirketleri Türkiye Sigorta ve Türkiye Hayat Emeklilik’in Genel Müdürü Sayın Taha Çakmak, etkin kanal ve saha yönetimi stratejisiyle finansal kârlılığı sürdürülebilir şekilde artırmaya odaklanacaklarını vurguladı.

Müşteri memnuniyetini artırmayı, kanal ve saha yönetimini daha da etkinleştirmeyi öncelediklerini belirten Sayın Taha Çakmak, Türkiye Sigorta’yı 85 milyonun güvencesi yapmaya devam edeceklerinin altını çizdi. Sayın Çakmak, mevcut 3.800’den fazla acente ve 5.000’e yakın banka şubesi ile sigortalı sayısının 14 milyona ulaştığını belirterek, yenilikçi ve güçlü satış kanal yönetimi stratejisi ile daha aktif ve yaygın satış ağı için çalıştıklarını belirtti. Satış kanallarının çapraz satışlarla daha da güçlendirileceğini vurgulayan Sayın Çakmak; “Satış stratejimizin özünde çok yönlü kanal kullanımı ve müşterilerimiz yer alıyor. Önümüzdeki günlerde adımlarımızı bu yönde sıklaştıracağız.” dedi.

Türkiye Sigorta ve Türkiye Hayat Emeklilik‘in finansal kârlılığını sürdürülebilir şekilde artıracaklarını belirten Sayın Taha Çakmak, ulaşılabilirlik ve müşteri deneyimi konusundaki çalışmalarını da sürdüreceklerini vurgulayarak; “Sigortalılarımıza ve katılımcılarımıza 7/24 hızlı ve efektif çözümler sunmaya devam ederek, Türkiye Sigorta’yı bu alanda örnek bir konuma getirecek ve tüm müşterilerimiz için “müşteri çözüm ortağı” olacağız.” dedi. Sayın Çakmak sözlerine şöyle devam etti: “Türkiye’nin lider sigorta ve emeklilik şirketleri olarak müşterilerimizin ihtiyacına yönelik özel ürünleri; uygun teknoloji, dağıtım kanalı ve fiyatla sunmaya devam edeceğiz.  Müşteriyi değer zincirindeki en önemli halka olarak kabul eden anlayışımız ve satış sonrasında da devam edecek desteğimizle müşteri memnuniyetindeki başarımızı artıracağız.”

Türkiye Sigorta 3 Yaşında

Türkiye Sigorta’nın kuruluş yıl dönümüne ilişkin değerlendirmelerde bulunan Sayın Çakmak; “Türkiye’nin sigorta şirketi olarak adımızdan aldığımız güçle ilerlemeye ve 3. yılımızda da liderliğimizi sürdürerek, Türkiye’nin en büyük sigorta şirketi olmaya devam edeceğiz. İmza attığımız başarılı çalışmalar ve gerçekleştirdiğimiz büyük işler için tüm paydaşlarımıza teşekkür ediyorum. Türkiye’nin 100. yılında, sürdürülebilir finansal kârlılığımızı daha da artırarak, ülke ekonomimize ve sektörümüze değer katma odaklı yaklaşımımızla yeni yüzyılda da hizmet etmeye devam edeceğiz.” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

DEPSAŞ Enerji Spor Kulübü sporcuları, Kazakistan’ın Almatı şehrinde düzenlenen Dünya Bilek Güreşi Şampiyonası’ndan, üçüncülük kürsüsüne oturarak 4’ü altın, 3’ü gümüş ve 2’si bronz olmak üzere toplam 9 madalya ile döndü. Turnuvaya katılan 6 sporcudan 4’ü paralimpik kategoride yarıştı. DEPSAŞ Enerji Spor Kulübü sporcularını tebrik eden DEPSAŞ Enerji Genel Müdürü Murat Karagüzel, “Faaliyet gösterdiğimiz bölgelerde spora olan ilgiyi artırmak adına çabalarımızı yoğunlaştıracağız. Kulübümüzün başarı seviyesini yükseltmek için desteklerimizi kesintisiz olarak sürdüreceğiz. Müsabakalarda mücadele eden sporcularımızı tebrik ediyorum.” dedi.

Hizmet bölgesine değer katmayı hedefleyen çalışmalarının yanı sıra sosyal sorumluluk projeleri ile de gündeme gelen DEPSAŞ Enerji, sportif faaliyetleri desteklemeyi sürdürüyor. DEPSAŞ Enerji’nin spor alanındaki temsilcisi olan DEPSAŞ Enerji Spor Kulübü ise başarılarıyla adından sıkça söz ettiriyor. Kulüp, 24 Ağustos – 1 Eylül 2023 tarihleri arasında Kazakistan’ın Almatı şehrinde düzenlenen Dünya Bilek Güreşi Şampiyonası’ndan üçüncü sıraya oturarak toplam 9 madalya ile ülkemize döndü. Kulüp sporcularından Gökhan Seven, Mustafa Dinleyici, Murat Çırık, Abdülsamet Ocakoğlu, ve Fatih Kamuz paralimpik kategoride yarıştı.

Kazakistan’ın Almatı şehrinde, 51 ülkenin katılımıyla gerçekleştirilen Dünya Bilek Güreşi Şampiyonası, zorlu müsabakalara sahne oldu. DEPSAŞ Enerji Spor Kulübü, bu zorlu atmosferde ülkemizi en iyi şekilde temsil eden sporcularıyla adından söz ettirdi. Şampiyonada Gökhan Seven 75 kg’da 2 altın madalya ile Dünya Şampiyonu olurken, Mustafa Dinleyici 100 kg’da ve Murat Çırık ise 90 kg’da altın madalya kazanarak dünya şampiyonları listesine adını yazdıran isimler oldu. Abdulsamet Ocakoğlu 65 kg’da mücadele ettiği yarışmada dünya ikinciliği ile gümüş madalyayı kazandı. Sağlık Bilimleri Üniversitesi Hamidiye Tıp Fakültesi öğrencisi Nisa Camadan 70 kg bir gümüş ve bir bronz madalya ile Dünya İkincisi ünvanını kazanırken, kulübün bir diğer sporcusu Fatih Kamuz ise 60 kg da bir gümüş ve bir bronz madalyayla Dünya İkincisi olarak ülkemize döndü.

“Başarılarla Gururlandık, Yenilerine Odaklandık”

Ülkemizi uluslararası arenada temsil eden DEPSAŞ Enerji Spor Kulübü sporcularını tebrik eden DEPSAŞ Enerji Genel Müdürü Murat Karagüzel, “Sportif direktörümüzü ve değerli sporcularımızı gösterdikleri üstün performanslar nedeniyle kutluyorum. Kazakistan’da düzenlenen uluslararası şampiyonada bayrağımızı gururla taşıdıkları için onlarla ayrıca iftihar ediyorum. Kıymetli sporcularımızın başarıları ile gururlandık, yeni başarılar için odaklandık. Üç dünya şampiyonundan bahsediyoruz, gurur duymamak mümkün mü?” ifadelerini kullandı. Karagüzel sözlerine ek olarak, “Faaliyet gösterdiğimiz bölgelerde spora olan ilgiyi artırmak adına çabalarımızı yoğunlaştıracağız. Kulübümüzün başarı seviyesini yükseltmek için desteklerimizi kesintisiz olarak sürdüreceğiz.” diye konuştu. 

Altı Sporcudan Dokuz Madalya

Şampiyonada elde edilen başarılar hakkında açıklamada bulunan DEPSAŞ Enerji Sportif Direktörü Mehmet İpek, “Sporcularımızı ve başarılarında büyük katkıları olan ailelerini ayrı ayrı tebrik ediyorum. Altı sporcumuz ile toplam dokuz madalya kazanarak ülkemize döndük. Sporcularımla gurur duyuyor ve yeni başarılar için hazırlıklarımıza devam ettiğimizin müjdesini de buradan paylaşıyorum. Disiplinli ve başarı odaklı çalışmalarımıza yeni dönemde de devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.

DEPSAŞ Enerji Hakkında:

DEPSAŞ Enerji görevli tedarik şirketi statüsü ile Şanlıurfa, Diyarbakır, Mardin, Batman, Siirt ve Şırnak’ta bulunan 69 hizmet lokasyonuyla 2.2 milyon aboneye elektrik perakende satış hizmeti veriyor. Şirket, ayrıca görevli tedarik şirketi lisansı uyarınca ülke çapındaki serbest tüketicilere de toptan ve perakende elektrik satışı yapabiliyor. Müşterileri ile olan iletişimini geliştirmek ve müşteri talep ve beklentilerini daha iyi anlayabilmek için 444 69 96 nolu çağrı merkezinde Türkçe, Kürtçe, Arapça ve Zazaca olmak üzere 4 dilde hizmet veren DEPSAŞ Enerji, mobil uygulamalarıyla da abonelerin fiziki kanallara gelmeden başvuru yapabilmelerine, bilgi alabilmelerine ve şirket hizmetlerine kolayca erişebilmelerine olanak tanıyor. DEPSAŞ Enerji müşterilerine karşı sorumluluklarının bilincinde bir şirket olarak; müşteri memnuniyetini yükseltmek ve bölgenin en büyük şirketi olmasından dolayı bölgenin gelişen ihtiyaçlarını dikkate alarak hayata geçirdiği sosyal sorumluluk projeleri ve dinamik yatırım planlarıyla gelişime katkı sağlamak için faaliyetlerini sürdürüyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Zabıta Teşkilatı’nın 197’nci kuruluş yıldönümünde Zabıta Müdürlüğü’nü ziyaret eden Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, müdürlük çalışanlarını hizmetlerinden dolayı kutladı.

Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, Zabıta Teşkilatı’nın 197’nci kuruluş yıldönümü nedeniyle Nilüfer Belediyesi Zabıta Müdürlüğü personeliyle biraraya geldi. Nilüfer Belediyesi Zabıta Müdürü Mehmet Eğe ve birim çalışanlarının hazır bulunduğu ziyarette Başkan Erdem, müdürlük çalışanları ile mesleki sorunları üzerine sohbet etti.
Zabıta Teşkilatı’nın Cumhuriyet’ten önce kurulmuş bir teşkilat olduğuna dikkat çeken Başkan Erdem, görevlerini layıkıyla yerine getiren personele teşekkür etti. Müdürlük çalışanlarının belediyenin dışarıdaki gözü ve kulağı olduğunu söyleyen Başkan Erdem, “Görevlerimiz ağır, kolay değil. Vatandaşla direk birebir ilişki içerisindesiniz. Yasalara ve yönetmeliklere uyma konusunda yapmış olduğunuz uyarılarda bazen tepkilerle de karşılaşıyoruz doğal olarak. Biz yasa ve yönetmelikleri uygulamakla sorumluyuz. Dolayısıyla bu konuda hiçbir zaman taviz vermek yok. Üslubumuzu asla bozmuyoruz. Nilüfer’e ve Nilüferliler’e yakışır bir biçimde herkesle iletişim kuruyoruz. Görevlerinizde başarılar diliyorum” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Dünya Sağlık Örgütü her yıl dünyada yaklaşık 1 buçuk milyon erkeğe prostat kanseri tanısı konduğunu belirtiyor. Türkiye’de ise bu rakamın ortalama olarak 20 bin olduğunu ve akciğer kanserinden sonra erkeklerde en sık görülen kanserin prostat kanseri olduğunu paylaşan Anadolu Sağlık Merkezi Üroonkoloji Merkezi Direktörü Prof. Dr. İlker Tinay, “Prostat kanseri düzenli muayene ve erken tanı ile önlenebilen bir kanser türü. Genetik yatkınlık prostat kanserinde önemli. Ailesinde prostat kanseri öyküsü olanlar 2-3 kat daha fazla risk altında. Ayrıca ailede meme kanseri varlığı da prostat kanseri açısından bir risk. Bu nedenle ailesinde meme veya prostat kanseri olanlar prostat taramalarına daha erken başlamalı” hatırlatmasında bulundu.

Kadınlarda meme kanserine neden olan BRCA1 ve BRCA2 genlerindeki mutasyonların (değişikliklerin), erkeklerde de prostat kanserine neden olduğunu vurgulayan Anadolu Sağlık Merkezi Üroonkoloji Merkezi Direktörü Prof. Dr. İlker Tinay, “Dolayısıyla annesinde meme kanseri öyküsü olanlar, prostat kanseri açısından da risk altında. Sağlıklı erkekler 50 yaşından sonra, ailesinde prostat kanseri veya meme kanseri öyküsü olanlar ise 40 yaşından itibaren yıllık muayene ve PSA tahlili yaptırmalı” dedi. 

Erkekler muayeneden kaçıyor

Pek çok erkeğin elle yapılan üroloji muayenesinden çekindiğini ve sadece kan tahlili yaptırmayı tercih ettiğini söyleyen Prof. Dr. İlker Tinay, “Hiçbir teknoloji muayenenin yerini tutmaz. Görüntüleme yöntemleriyle ortaya çıkmayan pek çok sorun sadece elle muayene esnasında tespit edilebiliyor” diye konuştu. 

Prostat kanseri belirti vermeyebilir

Erken tanının daha başarılı tedavi anlamına geldiğini hatırlatan Prof. Dr. İlker Tinay, “İnsanların bilinçli olması ve düzenli kontrollere gelerek taramalarını yaptırması çok önemli. Yeni gelişmeler sayesinde ileri evre prostat kanserinde bile tedavide yüz güldürücü sonuçlar elde etmek mümkün olsa da erken tanı alan kişilerin sonuçları da daha başarılı oluyor” dedi. Prostat kanserinin hiçbir belirti vermeyebildiğine dikkat çeken Prof. Dr. İlker Tinay, “İleri evre prostat kanserinde idrarda kan görülebilir. Prostat kanseri ilk olarak bel omurlarına ve omurgaya sıçrama yaptığı için bel ve sırt ağrıları olabilir. İdrarın kesik kesik yapılması ise kansere değil, iyi huylu prostat büyümesine de bağlı olabilir. Ancak net tanı koymak için bir üroloji uzmanına başvurmak önemli” uyarısında bulundu.

Ameliyatsız tedavi mümkün

Prostat kanserinin çoğu zaman tedavisinin ameliyat olduğunu ancak özellikle Radyasyon Onkolojisi alanındaki teknolojik gelişmeler sayesinde pek çok prostat kanseri hastasının ameliyat olmadan, sadece ışın tedavisiyle de sağlığına kavuşabildiğini belirten Prof. Dr. İlker Tinay, “Sadece tümörü hedef alan, çevre dokulara zarar vermeyen yeni radyoterapi cihazları yaşam kalitesini daha çok koruyor. Günümüzdeki gelişmeler sayesinde artık çok daha etkili ve çok daha az yan etkili tedaviler söz konusu. Nükleer Tıp alanındaki yeni radyonüklid tedaviler, medikal taraftaki akıllı ilaçlar ve bağışıklık sistemini harekete geçiren immünoterapiler de prostat kanseri tedavisinde cerrahiye giderek daha sık ek veya alternatif olan yöntemler arasında yer alıyor” şeklinde konuştu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

“Türkiye’nin En Büyük Özel Portföy Yönetimi Şirketi” unvanını elinde tutan Ak Portföy, 2020 yılından bu yana IPE Top 500 listesinde açıklanan dünyanın en büyük 500 portföy yönetim şirketi arasında yer alıyor. 

Türkiye’nin en büyük özel portföy yönetimi şirketi Ak Portföy, yönettiği 350 milyar TL üzerinde varlık büyüklüğüyle, dünyada ilk 500 portföy yönetimi şirketi arasında bir kez daha yerini aldı.

IPE Top 500 listesindeki bu başarıdan duydukları memnuniyeti ifade eden Ak Portföy Genel Müdürü Mehmet Ali Ersarı; “Türkiye’nin en büyük özel portföy yönetimi şirketi olarak, odağımıza her zaman tasarruf sahiplerimizin ihtiyaç ve beklentilerini alıyoruz. Sektörün en geniş yatırım evreni ile yatırımcılarımıza dünya standartlarında yeni nesil ürün ve hizmetler sunuyor, ürünlerimizi geleceğe odaklanarak tasarlıyoruz. Art arda gelen başarılarımız, kurum olarak doğru yolda olduğumuzun en net göstergesidir. Bu anlayışımızın uluslararası arenada da karşılık buluyor olmasından gurur duyuyoruz” dedi.

Kurulduğu günden bu yana ana misyonunu ‘tasarruf sahiplerinin birikim ve yatırımlarına değer katmak’ olarak belirleyen ve sermaye piyasalarının gelişimini ve derinleşmesini odağına alan Ak Portföy, IPE Top 500 listesinde bu yıl da yerini alarak başarısını bir kez daha kanıtlamış oldu. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Dünyanın en büyük sağlık şirketlerinden biri olan Johnson & Johnson’ın ilaç şirketi Janssen Türkiye, global bir atamaya daha imza attı. Janssen Türkiye ve Ukrayna’nın Onkoloji – Hematoloji ve Pulmoner Hipertansiyon İş Birimi Direktörü Berkin Gökbudak, Nörobilim ve Pulmoner Hipertansiyon alanlarında EMEA Bölgesi Ticari Strateji Lideri olarak atandı. 

135 yıllık bilimsel mirası, yenilikçi bakış açısı ve global vizyonundan beslenen hasta odaklı yaklaşımıyla Johnson & Johnson’ın çeyrek asra yakın süredir Türkiye’de faaliyet gösteren ilaç şirketi Janssen, organizasyonundaki yetenekleri global alanlarda yeni sorumluluklar ile geliştirmeye devam ediyor. Janssen Türkiye ve Ukrayna’da Onkoloji – Hematoloji ve Pulmoner Hipertansiyon İş Birimi Direktörü olarak görev alan Berkin Gökbudak, Nörobilim ve Pulmoner Hipertansiyon birimlerinde EMEA Bölgesi Ticari Strateji Lideri olarak atandı. Gökbudak yeni görevinde, Nörobilim ve Pulmoner Hipertansiyon terapötik alanlarında EMEA bölgesi (Avrupa, Orta Doğru ve Afrika) ticari stratejisinin geliştirilmesi ve yürütülmesinden sorumlu olacak.

Eylül 2021 itibarıyla Onkoloji-Hematoloji İş Birim Lideri olarak göreve başlayan Gökbudak, 2022 yılında İş Birimi Direktörlüğü’ne atandı. Pulmoner Hipertansiyon ve Ukrayna’daki sorumluluklarıyla görev alanı genişleyen Gökbudak ve ekibinin çalışmalarıyla Janssen Türkiye, IQVIA’ya göre 2022 yılında Kardiyoloji ve Hematoloji alanlarında en yüksek performans gösteren şirket oldu. Gökbudak ve Türkiye ekibi, 2022 yılında yüzde 80’lik bir hacim büyümesi elde ederek Janssen Türkiye’yi EMEA bölgesinde en hızlı büyüyen pazar haline getirdi. 

Berkin Gökbudak, eğitimini Sabancı Üniversitesi Endüstri Mühendisliği bölümünde tamamladı. Gökbudak, Galatasaray Üniversitesi’nde de Pazarlama İletişim Yönetimi üzerine yüksek lisansını yaptı. 

Johnson & Johnson Hakkında:

Johnson & Johnson olarak, mutlu hayatların, gelişen toplumların ve ilerlemenin temelinin toplum sağlığı olduğuna inanıyoruz. 130 yıldan fazla bir süredir her yaşta ve yaşamın her aşamasında insanların iyi ve sağlıklı olmasını hedefliyoruz. Bugün, dünyanın en büyük ve çeşitli sağlık şirketlerinden biri olarak, erişimimizi ve gücümüzü toplum sağlığı için kullanmayı taahhüt ediyoruz. Sağlığa erişimi geliştirmeye, daha sağlıklı toplumlar oluşturmaya, herkes için her yerde sağlıklı bir zihin, beden ve çevre sağlamak için çalışıyoruz. Toplum sağlığını geliştirmek için kalbimizi, bilimselliğimizi ve zekamızı ortaya koyuyoruz. 

Johnson & Johnson’ın İlaç Şirketi Janssen Hakkında:

Janssen’de, hastalıkların geçmişte kaldığı bir gelecek yaratıyoruz. Johnson & Johnson’ın ilaç şirketi olarak, hayal ettiğimiz bu geleceğin hastalar için gerçeğe dönüşmesi amacıyla durmaksızın çalışıyoruz. Bu yolda hastalıklarla mücadelede bilimin, hastaların tedaviye erişimini artırmada zekamızın ve umutsuzluğu iyileştirmek için kalbimizin gücüyle hareket ediyoruz. En büyük farkı yaratabileceğimizi düşündüğümüz tedavi alanlarına odaklanıyoruz. Aktif faaliyet gösterdiğimiz alanlar: Onkoloji-Hematoloji, İmmünoloji, Merkezi Sinir Sistemi, Bulaşıcı Hastalıklar, Pulmoner Hipertansiyon ve Kalp-damar ve Metabolizma Hastalıklarıdır.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yaz sezonuyla Kocaeli sahillerinde görev yapan KOSKEM ekipleri, denize giren vatandaşların güvenliği için büyük bir özveriyle çalışıyor. Mavi bayraklı sahiller başta olmak üzere KOSKEM’in görev alanlarındaki plajlarda her yıl binlerce insan boğulmaktan kurtarılıyor. Bu kapsamda Kocaeli Sahilleri Su Kazaları Engelleme Merkezi, 21 Ağustos-03 Eylül tarihleri arasında 402 kişiyi boğulmaktan son anda kurtardı.

402 KİŞİ HAYATA TUTUNDU

İtfaiye Daire Başkanlığı Müdahale Şube Müdürlüğü’ne bağlı hizmet veren KOSKEM, sahillerde cankurtaranlık hizmeti veriyor. Hafta sonu da dahil olmak üzere her gün sahillerde canla başla çalışan ekipler, Cebeci’de 175, Kovanağzı’nda 9, Kumcağız’da 106, Miço Plajı’nda 3, Kerpe’de 18, Sarısu’da 10, Seyrek’te 14, Bağırganlı’da 24, Karamürsel’de 10, Darıca’da 22, Bayramoğlu sahilinde ise 11 kişi olmak üzere toplam 402 vatandaşı boğulmaktan son anda kurtardı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Bu yıl 92. kez kapılarını açan İzmir Enternasyonal Fuarı’nda Buca rüzgârı esti.  Buca’nın eşsiz tarihi ve kültürel dokusunun tanıtıldığı stant ziyaretçilerden büyük ilgi görürken Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç, “İEF’ye gelen herkesi standımıza bekliyoruz” dedi.

Ticaret, kültür, sanat ve eğlencenin merkezi olan 92. İEF, Kültürpark’ta dünyayı bir araya getirdi. 10 Eylül Pazar gününe kadar açık kalacak fuarda, Buca Belediyesi de Lozan Kapısı girişi Uzun Havuz Belediyeler Sokağı’nda yerini aldı. Buca’nın ünlü Levanten köşklerinden biri olan ve günümüzde Buca Belediyesi Kültür Sanat Merkezi olarak hizmet veren Hacı Davut Fargoh köşkünün maketinin de yer aldığı stantta, kentin eşsiz tarihi ve kültürel dokusu ziyaretçilere tanıtılıyor.

BİRBİRİNDEN RENKLİ ETKİNLİKLER

Işılay Saygın Güzel Sanatlar Lisesi öğrencileri de stantta, piyano, keman ve çello dinletileri ile konuklara eşsiz bir müzik ziyafeti sunuyor. Çocuklar için düzenlenen atölyeler ve yüz boyama etkinlikleri ise minik ziyaretçilere keyifli dakikalar yaşatıyor. Birbirinden renkli etkinliklerin yer aldığı stantta 6 ve 9 Eylül tarihlerinde FOMGED Halk Oyunları Ekibi’nin Türkiye’nin renklerinden kesitler sunduğu gösterisi yer alacak.

BUCAKUT FARKINDALIK YARATIYOR

Öte yandan, Kahramanmaraş depremindeki özverili çalışmalarından dolayı “Türkiye Cumhuriyeti Devlet Üstün Fedakârlık Madalyası”na layık görülen Buca Belediyesi Arama Kurtarma Ekibi (BUCAKUT) de stantta deprem konusunda farkındalık yaratıyor. Arama kurtarma çalışmalarında kullanılan araç ve teçhizatların yer aldığı stantta, vatandaşlara bilgilendirici broşürler dağıtılıyor.

HERKESİ BEKLİYORUZ

Buca’yı İzmir’in cazibe merkezi haline getirmeyi hedeflediklerini belirten Başkan Erhan Kılıç, kentin tüm güzellikleriyle tanıtıldığı standa herkesi beklediklerini söyledi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in müjdesini verdiği “İkinci Yüzyılın Köy Enstitüsü – Başka Bir Tarım Okulu” 92. İzmir Enternasyonal Fuarı’nda ilk kez tanıtıldı. Gençlere ücretsiz yatılı eğitim sağlayacak projeyi gençler VR gözlüklerle keşfetti.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in “Başka Bir Tarım Mümkün” vizyonu doğrultusunda hazırlanan “İkinci Yüzyılın Köy Enstitüsü – Başka Bir Tarım Okulu” 92. İzmir Enternasyonal Fuarı’nda ilk kez görücüye çıktı. Türkiye’nin aydınlanmasının en büyük atılımı köy enstitülerinden ilham alan dev proje, fuarın gençlik alanında İzTarım A.Ş. tarafından kurulan stantla tanıtıldı. Urla’nın Bademler Köyü’nde kurulması planlanan tarım lisesinin maket ve proje görselleri stantta yer aldı. Çocuklara parasız yatılı eğitim verilecek tarihi projeyi incelemeye gelen gençler sanal gerçeklik (VR) gözlükleriyle tarım lisesini keşfetti.

“İzmirli markası İzmirli çocukları okutacak”

İzTarım A.Ş. Genel Müdürü Murat Onkardeşler projeyi fuarda gençlere tanıtmaktan büyük mutluluk duyduklarını belirterek, “Bu yıl çok heyecanlıyız. Başka Bir Tarım Okulu İkinci Yüzyılın Köy Enstitüsü Sayın Başkanımız Tunç Soyer’in yeni bir vizyonu. Başka bir tarım okulunun hem maketini sergiliyoruz hem de VR gözlüklerle 3 boyutlu olarak içinde gezebileceğimiz bir standımız var gençlik alanının içerisinde. Bu hikâyenin sonu aslında Başka Bir Tarım Okulu’na bağlanıyor. İzmirlinin ürettiğini İzmirli işçiler mamule dönüştürüyor. İzmirliler tüketiyor ve oradan elde ettiğimiz gelirlerle İzmir’in çocuklarını okutacağız. İkinci Yüzyılın Köy Enstitüsü Başka Bir Tarım Okulu’nun da temelini çok yakında Urla Bademler’de atacağız. Bu okul yüzde yüz burslu, parasız yatılı bir okul olacak” şeklinde konuştu.  

45 bin metrekare üzerine tam teşekküllü kampüs

Hem aile tarımını güçlendireceklerini hem de tarımda nitelikli ara eleman sorununu çözecek İkinci Yüzyılın Köy Enstitüsü – Başka Bir Tarım Okulu, Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim Kurumları Yönetmeliği’ne göre kurularak Özel Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi unvanıyla hizmet verecek. 45 bin metrekarelik alana kurulacak okul, tarım alanları, seralar, resim ve müzik atölyeleri, bilim ve teknoloji atölyeleri, ahşap ve metal atölyeleri, basketbol, voleybol ve futbol sahaları, amfi tiyatrosu, gıda laboratuvarı, kalite kontrol laboratuvarı gibi teknik anlamda güçlü bir donanıma sahip çok işlevli ve kampüs atmosferinde planlandı. Okulda bağcılıktan mantar yetiştiriciliğine, seracılıktan bahçıvanlığa, hayvan yetiştiriciliği ve sağlığından evcil hayvan kuaförlüğüne, gıda teknolojisinden bitkisel yağ üretimine hububat işlemeden şekerleme ve çikolata üretimine kadar birçok branşta eğitim verilecek.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Seferihisar Belediyesi’nin Ürkmez Kültür Sanat Merkezi’ndeki ücretsiz kurslarına, 4 yılda 7’den 77’ye yüzlerce kursiyer katıldı. Belediye Başkanı İsmail Yetişkin, “Her yaş grubundan vatandaşlarımız, bu kurslarla eğlenceli vakit geçirirken, öğrenmenin de keyfini yaşıyor” dedi. 

Türkiye’nin sakin şehirlerinden Seferihisar ilçesi, ücretsiz kültür ve sanat kurslarıyla da dikkat çekiyor. Ürkmez Kültür ve Sanat Merkezi bünyesinde açılan cam süslemeden dikişe, piyanodan gitara, bağlamadan resim atölyesine, tiyatrodan çini atölyesine ondan fazla ücretsiz kursta, son 4 yılda yüzlerce kursiyere eğitim verildi. Uzman eğitmenler tarafından verilen eğitimlere katılan her yaş grubundan Seferihisarlı, hem öğrenip, hem eğlenirken sergiler açıp, konserler de sahne aldılar.    

KONSERLERE KATILIP, SERGİ AÇTILAR 

Son 4 yılda cam süsleme ve işleme atölyesi kurslarına 328 kursiyer katılırken, 30 bini aşkın cam işleme desen kalıbı ve 5 bine yakın cam obje tasarımı yapıldı. Dikiş ve el sanatları atölyesine 130 kursiyer katılım sağlarken, binden fazla ürün yapılıp, sergilendi. Gitar ve piyano kurslarında 230 kişi eğitim aldı. 40 kişilik 80’ler ve 90’lar korosu oluşturulup, festival ve konserlere katılım sağlandı. Bağlama ve Türk Halk Müziği korosunda 100 kişi eğitim aldı. THM korosu birçok konserde sahne aldı. Resim atölyesine katılan 180 öğrenci, yaptıkları resimlerle sergilere katıldı. 100 kişinin eğitim aldığı tiyatro atölyesi bünyesinde 10 yaşından, 60 yaşına kadar tiyatro grupları oluşturuldu. Çini atölyesinin 100 kursiyeri de, sergilere katılım sağladı.   

Seferihisar Belediye Başkanı İsmail Yetişkin, Seferihisar’da sanatın binlerce yıl öncesine dayanan bir geçmişi olduğunun altını çizerek, “Teos Antik Kenti dünyadaki ilk Sanatçılar Birliği’nin kurulduğu yer. Biz de belediye olarak düzenlediğimiz bu ücretsiz kurslarla, 7’den, 77’ye her yaş grubundan hemşehrimizi sanatla buluşturuyoruz. Vatandaşlarımız bu kurslarla eğlenceli vakit geçirirken, öğrenmenin de keyfini yaşıyor” diye konuştu.  

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

36. Çanakkale Boğazı Wilusa Rotary Yüzme Yarışları gerçekleşti, organizasyonun temelleri, 1986-87 yıllarında Çanakkale Rotary Kulübü dönem başkanlığını yürüten merhum Özer Öner tarafından atıldı. 36. Çanakkale Boğazı Wilusa Rotary Yüzme Yarışları 30 Ağustos Çarşamba günü saat 08:30’da Eceabat Sahili’nden start aldı ve Çanakkale Deniz Müzesi Sahili’nde son buldu.  

Avrupa ve Asya kıtaları arasından süzülen ve bu özel konumu ve güzelliği ile sadece Türkiye’nin değil dünyanın da incisi konumunda olan Çanakkale Boğazı’nda gerçekleşen yarışa 19 Farklı ülkeden 881 yüzücü kayıt yaptırdı (680 Yurtiçi,201 Yurtdışı), 830 kişi çipini teslim aldı, 804 kişi denize girdi, 8 kişi diskalifiye oldu, 796 kişi yarışı başarıyla tamamladı. Yüzücüler Genel Klasman ,Genel Klasman Kadın, Genel Klasman Erkek, Paralimpik ve yaş kategorileri olmak üzere 28 farklı kategoride yarıştı.

Genel Klasmanda ve Kadınlar Genel Klasmanda Ceri EDWARDS 00:48:44.42’lik derecesiyle birinci oldu. Erkekler Genel Klasmanda Mertcan YILDIRIM 00:48:48.20’lik derecesi ile birinci oldu. Bu yıl yarışmaya 2 özel sporcu (yüzücü) ve 6 engelli yüzücü katıldı. Paralimpik sporcu kategorisinde 01:04:25.62’lik derecesi ile Recep TULA birinci geldi. Devlet eski Bakanı Kürşat Tüzmen de bu yıl yüzücüler arasında yer aldı. Çanakkale Boğazı Wilusa Rotary Yüzme Yarışları’nda bu yılda genel klasmanda bir kadın yüzücü birinci oldu.

Aynı zamanda bu yıl, 82 yaşındaki bir yüzücü de kendi yaş kategorisinde birinci gelerek sporun ve sporcu ruhunun her yaşta canlı kalabildiğini gözler önüne serdi.

Organizasyonda kamu ve özel kurumlardan:  5 sahil güvenlik, 4 deniz polisi, 1 AFAD botu, 1ambulans bot, 10 hızlı bot, 1 hızlı tekne, 65 balıkçı teknesi, 40 kano olmak üzere toplamda 127 deniz aracı yüzücülere eşlik etti, ayrıca 400 personel aktif, 20 gönüllü, Çanakkale Rotary Kulübü üye, eş ve çocukları, Wilusa Tur çalışanları ve görevlileri yer aldı. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Seferihisar Belediyesi, 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı düzenlediği satranç turnuvasıyla taçlandırdı. Yaza satrançla merhaba diyen Seferihisar, yaz sezonunu bu anlamlı turnuvayla kapattı. İki gün süren turnuvaya 40 sporcu katıldı. 

Seferihisar Belediyesi Teos Yaratıcı Yazarlar Evi’nde gerçekleşen ve 2 gün süren “30 Ağustos Zafer Bayramı Satranç Turnuvası”na, Türkiye’nin birçok yerinden 40 sporcu katıldı. Hem çocuk, hem de gençlerin büyük ilgi gösterdiği turnuvada yaş grubu ayrılmadan oynayan tüm sporculara anı madalyası verilirken, kupalar da sahiplerini buldu. Turnuvayı Ali Arda Eracar kazanırken, ikinciliği ve üçüncülüğü Mehmet Berat Asri ile Emir Kemal Ateş paylaştı. “Yaza satrançla merhaba demiştik. Sezonu da çok anlamlı bir turnuvayla, 30 Ağustos Zafer Kupası ile kapatıyoruz” diyen Seferihisar Belediye Başkanı İsmail Yetişkin, “Katılan tüm sporcularımızı kutluyorum. Kışın turnuva ve etkinliklerimiz devam edecek” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İzmir Büyükşehir Belediyesi ve bağlı kuruluşları da 92. İzmir Enternasyonal Fuarı’nda yerini aldı. Türkiye’nin ikinci yüzyılına ilham olan ve kentin geleceğini inşa eden projelerin tanıtıldığı stantta ziyaretçiler İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni yakından tanıdı.

İzmir Büyükşehir Belediyesi, 92. İzmir Enternasyonal Fuarı’nda bu yıl Gençliğin 100’ü Cumhuriyet temasıyla kurulan Belediyeler Sokağı’nda ziyaretçilerle buluştu. İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne ait alanın içerisinde Türkiye’nin ikinci yüzyılına ışık tutan tarihi yatırımlar tanıtıldı.

Şaşal Su tanıtıldı

Fuarda İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin şirketleri kurdukları özel konseptli stantlarda projeleri ziyaretçilere tanıttı. İzDoğa tarafından yeniden hayata döndürülen Şaşal Su’dan İZSU’nun yüzülebilir körfez hedefli projelerine, ESHOT’un geçmişten günümüze gelişimini sergileyen otobüs maketlerinden İzmirim Kart’a, İzmir Metro’nun tarihi raylı sistem projelerinden İzEnerji’nin sürdürülebilir enerji projelerine kadar İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı tüm kuruluşlar kentin sürdürülebilir, daha güzel ve daha konforlu hale gelmesi için hayata geçirilen projelere stantlarında yer verdi. Yeni projeleri çeşitli görsel materyaller ve uzman anlatımlarıyla dinleyen ziyaretçiler İzmir Büyükşehir Belediyesi standına ilgi gösterdi.

Büyükşehir’in birimleri alanda

Büyükşehir şirketlerinin yanı sıra alanda İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin birimleri de kendi stantlarında ziyaretçilerin ilgisini gördü. Ziyaretçiler, stantlarda kültür sanat projeleri, Eşrefpaşa Hastanesi, Sosyal Yaşam Kampüsü, PAKO Sokak Hayvanları Yaşam Kampüsü, Sosyal Hizmetler Dairesi, Gençlik ve Spor Dairesi, Sosyal Projeler Dairesi, Tarımsal Hizmetler gibi A’dan Z’ye İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin birimleri hakkında bilgi aldı.

Belediyeler Sokağı’nda ayrıca ilçe belediyeleri de kendi stantlarında ilçelerine özgü turistik yerler, ilçelere özgü ürünler ve verdikleri hizmetleri tanıttı.

Çocuklar çok sevdi

Ziyaretçiler projeler hakkında bilgi alırken stantlarda keyifli zamanlar da geçirdi. Yaz günlerinin sıcaklığını hafifletmek için İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Mobil Mutfak Aracı’nda tatlı ve limonata ikramı yapıldı. İZSU standına çocuklar da büyük ilgi gösterdi. Kendilerine ayrılan özel bölümde çeşitli etkinliklerle zaman geçiren minikler, #BenimCumhuriyetim alanında faydalı bilgiler edindiler.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Şişli Belediyesi ve Kanyon bugüne kadar sürdürülebilirlik alanında attığı öncü adımlara bir yenisini daha eklemeye hazırlanıyor. Yeni bir konsept ile açılışı gerçekleşecek olan Büyükdere projesi ve dopdolu etkinlik programı için 7-10 Eylül tarihlerinde Kanyon’da buluşuyoruz.

Sürdürülebilirlik ile ilgili çalışmalarıyla ön plana çıkan Şişli Belediyesi, imzaladığı Başkanlar Sözleşmesiyle (Covenant of Mayors) 2030 yılına kadar Şişli’deki sera gazı emisyonunu %40 oranında azaltmayı taahhüt ederek; asbest denetimi, gürültü denetimi, koku denetimi, atık ilaç bertarafı ve atık toplama projeleri ile tüm İstanbulluları bilinçlendirmeye devam ediyor. Şişli Belediyesi 2020 yılında başlattığı Komşu Kart projesiyle evlerden topladığı ambalaj atıklarıyla sürdürülebilir bir dünyaya büyük katkı sağlıyor. Belediye, 2021 yılından bu yana evlerden topladığı 1.460 ton atık sayesinde 2 bin 271 ton eşdeğer karbon salınımını engelleyerek, 2 bin 207 aracın eksiltilmesini sağladı. Toplanan 532 ton kağıt atığını ise geri dönüşüme kazandırarak 9 bin 44 adet ağacı kesilmekten kurtardı.

2013 yılında “Yeşil Bina” derecelendirme sistemi “Breeam” tarafından “Olağanüstü (Outstanding)” seviyesinde belgelendirilen ve sürdürülebilirlik alanındaki yatırımlarıyla öncü olan Kanyon, Şişli Belediyesi iş birliğiyle misafirlere eğlenceli deneyimler yaşatırken, sürdürülebilir yaşam bilinci oluşturmanın altını bir kez daha çiziyor.

Bu etkinlik ile Büyükdere proje alanının yeşil dokusunu artırmak için bu alana özel hazırlanan peyzaj tasarımı, bitkilendirme çalışmaları, Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin’in katılımıyla 7 Eylül’de Kanyon misafirlerinin ve tüm İstanbulluların kullanımına açılacak. 

Sürdürülebilir yaşam atölyeleri ile öğrenmeye ve değişime davetlisiniz!

Sürdürebilirlik ve özgünlük ilkesiyle kendini multi disipliner yöntemlerle ifade eden İstanbul merkezli bir marka olan Alt Üst ile Redesign Atölyesi, alışveriş yöntemiyle eğitim, sağlık, sokak hayvanları gibi konuların iyileştirilmesine destek olan ve sürdürülebilir tekstil tüketimi anlayışını benimseyen Givin ile İleri Dönüşüm Atölyesi,  Japon felsefesinin yalınlığını ve israfın yerine dönüşümü vurgulayan Kintsugi felsefesi üzerine atölyeler düzenleyen Gülbin Tanır ile Kintsugi Atölyesi, Kafa Dergisi’ndeki karikatürleri ile tanınan genç ve yetenekli sanatçı Cem Güventürk ile Yaratıcı Geri Dönüşüm Atölyesi, 2012 yılında, Aslı Bilgin tarafından on senelik bir tutku, eğitim ve emeğin sonucunda kurulmuş olan lokal marka Homemade Aromaterapi ile Sürdürülebilir Kozmetik Atölyesi, eğitici ve öğretici kitaplarıyla 6-9 yaş çocuklara ilham olan Tırtıl Kids ile Oyun Tabanlı Sürdürülebilirlik Atölyesi: Dünyanın Geleceği ve çok daha fazlası 7 Eylül’de Kanyon’da!

Müzik ve Eğlence Dolu Bir Gün!

Evrencan Gündüz ve Uzaylılar adlı beş şarkılık ilk EP’sini 2017 yılında yayınlayan alternatif sahnenin en yetenekli ve genç isimlerinden Evrencan Gündüz Kanyon ziyaretçilerine müzik dolu bir gün yaşatacak.

Minik Kanyon severlere geri dönüşüm karnavalı sürprizi!

Kanyon, uzun bir tatil dönemini geride bırakan, öğrenmeye ve yeni bilgilere heyecanlı olan çocukları 9-10 Eylül tarihlerinde benzersiz bir yolculuğa çıkarmaya hazırlanıyor. Kanyon’un minik misafirleri geri dönüşüm, sürdürülebilir yaşam, atık gibi kavramları birbirinden farklı ve renkli deneyim alanlarında keşfedecekler. Üstelik her deneyimin sonunda onları sürpriz bir hediye bekliyor olacak!

Siz de 3 gün boyunca eğlenceli ve öğretici etkinliklere katılmak isterseniz 7-10 Eylül tarihlerini ajandanıza not etmeyi unutmayın!

Tüm etkinlikler ücretsizdir.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Dünya Tiroid Haftası’nda açıklanan verilere göre dünyada ve Türkiye’de tiroid kanseri vakaları hızla artıyor. Tiroid kanserinin özellikle kadınlarda meme kanserinden sonra ikinci sırayı aldığı göze çarpıyor.  Dünya çapında 300 milyondan fazla kişi tiroid hastalıklarından etkileniyor. Tiroide bağlı hastalıkların ortaya çıkmasında; kadın cinsiyeti, yaş, genetik öykü ve hamilelik faktörleri önem sırasında yer alıyor. Memorial Ataşehir ve Hizmet Hastaneleri Meme ve Endokrin Cerrahisi Bölümü’nden Prof. Dr. Bülent Çitgez, tiroid hastalıkları hakkında bilgi verdi.

Tiroide bağlı hastalıkların Türkiye’de görülme sıklığı nedir?

Tiroid; soluk borusunun önünde, boynun ortasında bulunan, hormon salgılayan bir bezdir. Vücut metabolizmasında önemli fonksiyonları bulunmaktadır. Çok hormon salgılamasına hipertiroidi, az salgılanmasınaysa hipotiroidi denmektedir. Guatr ise organın normalden büyük olmasıdır. Cerrahi bölümünü ilgilendirense tiroid bezinde gelişen nodüllerdir. Nodüller çok büyük boyutlara ulaşabilir, bunların özellikleri ultrason ve gerekirse biyopsiyle yapılabilmektedir.

Tiroid nodülleri nasıl karakterlere sahip?

Nodüllerin çoğu selim karakterdedir. Ancak yüzde 5-10 oranındaki bölümü kanserli hücreler içerebilmektedir. Nodüllerin çoğu hormon salgılamaz, ama bazıları aşırı hormon salgılayarak hipertiroidi gelişmesine yol açmaktadır. Bu bezle ilgili hastalıklar, Türk toplumunun yüzde 35-40’ını etkilemektedir ve özellikle kadınlarda ortaya çıkmaktadır. Guatr ise ülkemizde endemik olarak görülmektedir.

Nodüller çoğunlukla tedaviye olumlu cevap veriyor mu?

Her nodül kansere sebep olmaz. Yapıları kistik ve katı olabilir. Bazı hastaların boynunda nodülün, tümörün büyüklüğüne göre ya da lenf bezlerinin tutulumuna bağlı olarak şişlik ortaya çıkabilir. Kitlenin yaptığı basıya bağlı olarak boğazda rahatsızlık hissi ve nefes alıp vermede sıkıntı yaşanabilir. Özellikle seste kısılma, nefes darlığı, iştahsızlık ve boyunda lenf bezlerinin şişmesi, ilerlemiş tiroid kanseri habercisi olabilir. Her kanser kötüdür, ancak tiroid kanseri yavaş seyreden ve cerrahiyle iyi cevap alınabilen bir türdür.

Bu kanserin dört alt grubu vardır. En sık görülen papiller ve folliküler tiroit kanserlerinin seyri yavaştır. Her ameliyat gibi tiroid ameliyatının da riskleri bulunmaktadır. Ses siniri hasarı, kanama ve paratiroit zedelenmesi sonucu kalsiyum metabolizmasında bozulma yaşanabilmektedir.

Tiroid hastalıklarından nasıl korunmalıyız?

Beslenmemize dikkat ederek bazı tiplerinden korunmak mümkün, ancak vücudun kendi yaptığı hücrelerin tiroide harap vermesine neden olan durumları durdurmak mümkün değildir. Hashimato tiroidi kadınlarda çok sık görülen, bezin hasara uğramasına yol açan antikorların gelişimiyle ilgili bir hastalıktır ve semptomlarına göre tedavi edilmektedir. Graves hastalığındaysa tiroidin çok çalışmasına sebep olan antikorlar gelişir ve operasyon gerekebilmektedir.

 Hastalarda hangi şikayetler görülüyor?

 Hipotiroidide halsizlik, çabuk yorulma, ciltte kuruluk ve kalınlaşma, soğuğa dayanıksızlık, dikkat dağınıklığı, saç ve kaşlarda dökülme, seste kalınlaşma, kalp hızının yavaşlaması, kabızlık, yüz ve göz kapaklarında şişkinlik, adet düzensizlikleri görülebilmektedir.  

Hipertiroidide ise, iştah artışına rağmen kilo kaybı, çarpıntı, sinirlilik, çabuk yorulma, sıcağa tahammülsüzlük, aşırı terleme, ishal veya sık dışkılama, âdet düzensizliği, kas güçsüzlüğü, göz sorunları vardır. Uzun vadede kemik erimesi de meydana gelebilmektedir.

Beslenme ve günlük yaşamda nelere dikkat edilmesi için önerileriniz neler?

Tiroid hormon sentezi için şart olan iyot, besinlerle yeterince alınmalıdır. İyot eksikliğiyle beraber selenyum eksikliği de guatra neden olabilmektedir. Bu hastalarda B12 vitamini ve demir eksikliği de sık görüldüğünden, yerleri gıdalarla doldurulmalıdır. Hashimato hastalarındaysa D vitamini eksikliği vardır. Bu gruptakiler soya, kırmızı lahana, brokoli, brüksel lahanasını dikkatli tüketmesi önerilmektedir.

Hastalar tanı ve tedavide hangi süreçlerden geçiyor?

Bezin normal çalışıp çalışmadığı, tiroid hormonlarının test edilmesiyle anlaşılmaktadır. Kanda TSH, T3 ve T4 ölçülür; seviyesi azsa hipotiroidi, çoksa hipertiroididen bahsedilmektedir. Bezin fonksiyonu için sintigrafi yapılabilmektedir. Nodüller hakkında bilgi almak içinse ultrason önerilmektedir. Nodüllerde şüphe saptanırsa, hasta biyopsiye yönlendirilir ve sonucuna göre ameliyat kararı verilebilir. Ameliyat olan hastaların ömür boyunca tiroid bezinin yerini tutan hormon ilacı alması gerekmektedir. Kanserin patolojik tipine ve özelliklerine göre radyoaktif iyot tedavisi de uygulanabilmektedir.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kadın girişimcilerin güçlenmesine ve işlerini geliştirmelerine destek olmak amacıyla Boyner Grup ve Türkiye Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER) iş birliğiyle gerçekleştirilen “İyi İşler” projesinin yedinci dönemi başlıyor. Projenin ilk yılından itibaren 119 kadın girişimci eğitimlerini tamamlayarak “İyi İşler’den mezun oldu. Bu yıl kapılarını deprem bölgesindeki kadın girişimcilere de açan “İyi İşler” projesi için başvurular 4 Ekim tarihine kadar KAGİDER’in web sitesi üzerinden yapılabilecek.

Boyner Grup’un 2015 yılında başladığı, 2018 yılından bu yana da KAGİDER iş birliği ile devam eden “İyi İşler: Gıda ve Elektronik Dışı Perakendede Kadın Girişimcileri Güçlendirme Programı”nın yedinci dönemi için başvurular 4 Eylül’de başlıyor. “İyi İşler” projesi ile tekstil, hazır giyim, ayakkabı, çanta ve aksesuar sektörlerinde çalışan kadın girişimcilerin ve tedarikçilerin sürdürülebilir iş modelleri ile işletme kapasitelerini artırmaları amaçlanıyor. Her yıl ortalama 30 başvuru kabul edilen projede bu yıl deprem bölgesinden 10 kadın girişimci veya kooperatif doğrudan “İyi İşler”e dahil olabilecek. 

Kadın girişimciler güçleniyor

“İyi İşler” projesine katılan kadın girişimcilere iletişim, stratejik planlama, büyüme ve yeni yatırımlar için finans kaynakları, sözleşme ve iş hukuku, borçlar ve vergi hukuku gibi 21 farklı konuda 9 haftalık kapsamlı bir eğitim sunularak güçlenmeleri sağlanıyor. Eğitimleri başarıyla tamamlayan kadın girişimciler “İyi İşler” sertifikalarını almaya hak kazanıyor. 

Kadın girişimcilerin farklı alanlarda gelişmesi ve rekabette farklılaşarak pazara erişimlerine destek olunan “İyi İşler” projesinden mezun olan kadın girişimciler Boyner Grup’un online kanallarından da faydalanıyor. İyi İşler girişimcileri Boyner Grup’un milyonlarca müşterisine ulaşıyor, pazara erişim ve tanıtım faaliyetlerinden de yararlanabiliyor.

Boyner Grup Yönetim Kurulu Üyesi Ümit Boyner: “Yarattığımız kız kardeşlik bağı deprem bölgesindeki kadınlara da ulaşacak” 

Türkiye’de toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanabilmesinin en önemli koşullarından birinin kadınların ekonomik bağımsızlığını kazanabilmesi olduğuna vurgu yapan Boyner Grup Yönetim Kurulu Üyesi Ümit Boyner, “Şu ana kadar 119 mezun verdiğimiz “İyi İşler” projemizde yarattığımız etki çok daha geniş. Mesela, mezun olan girişimcilerimizin kadın istihdam oranı yüzde 66 ile Türkiye ortalamasının oldukça üstünde. “İyi İşler”i sadece bir eğitim programı olarak görmüyoruz. Burada geliştirdiğimiz uzun soluklu ilişki müthiş bir dayanışma ortamı yarattı, tam anlamıyla bir kız kardeşlik bağı oluşturduk. Bu yıl deprem bölgesinden kadın girişimcilerin programa katılması projeyi daha da anlamlı kılacak. Aramızdaki bu güçlü bağ, deprem bölgesindeki kadın girişimcilerin işlerini iyileştirmekle kalmayacak, bölgedeki kadınların da kalkınmasına destek olacak.” dedi. 

KAGİDER Başkanı Esra Bezircioğlu da “İyi İşler” programının kadın girişimciler için çok önemli bir fırsat olduğunu belirterek bu projenin bir parçası olmaktan dolayı çok mutlu olduklarını belirtti. Bezircioğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “İyi İşler programı bugüne kadar Türkiye’nin farklı şehirlerinden 119 kadının işlerini büyütmelerine destek oldu.  Kadın girişimciler aldıkları eğitim ve mentorluk desteği sayesinde önlerindeki birçok engeli aşmanın yollarını öğrendi. Programdan mezun olan girişimcilerin başarıları aynı zamanda işe yeni başlayan kadınlara da ilham oldu. Bu sene depremden etkilenen illerimizdeki kadın girişimcilerin de bu programdan yararlanmasını arzu ettik ve onlar için ön elemesiz bir kontenjan açtık. Gıda ve teknoloji sektörleri dışında çalışan ve en az 2 yıldır faaliyette olan 10 kadın girişimci ya da kooperatif programa doğrudan dahil olabilecek. Böylece yeni pazarlara erişmenin yanı sıra alacakları eğitimlerle rekabette fark yaratacaklar. Bu kriterleri sağlayan kadın girişimci ya da kooperatiflere programa başvurmaları için çağrıda bulunuyorum: Gelin işinizi hep birlikte büyütelim.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Birleşmiş Milletler (BM) İnsani İşler Uyum Ofisi (OCHA) Sözcüsü Jens Laerke Karadeniz Tahıl Teşebbüsü dışında alternatif seçeneklere ait, “Karadeniz Teşebbüsü’ne geri dönüşün, hem Rusya Federasyonu’ndan hem de Ukrayna’dan milyonlarca ton tahıl ve gübre ihracatını kolaylaştıracağına, pazarları rahatlatacağına ve Karadeniz’deki deniz güvenliğini artıracağına inanıyoruz” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bugün Soçi’de Rusya Devlet Lideri Vladimir Putin düzenlediği basın toplantısında, “Eksiklerin giderilerek teşebbüsün devam ettirilmesi gerektiğine inanıyoruz. Bu mevzudaki görüşlerimizi pahalı dostumla da içtenlikle ikili görüşmemizde paylaştım” sözlerini kullanmıştı.

Putin de, “Tahıl koridorunu canlandırmak istiyoruz, bunu yapacağız. Bir koşulla yapacağız. Tarım eserlerimizin de manisiz halde denize çıkmasını istiyoruz” değerlendirmesinde bulunmuştu.

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, 31 Ağustos’ta yaptığı açıklamada, Rusya’nın teşebbüse ait şikayet ve taleplerini de göz önünde bulundurduklarını kaydederek, “Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’a bir mektup göndererek Karadeniz Tahıl Teşebbüsü’nün yenilenmesi için somut teklifler sundum” demişti.

Karadeniz Tahıl Girişimi

Ukrayna-Rusya Savaşı’nın global besin fiyatları üzerindeki tesirini azaltmak için BM, Rusya, Türkiye ve Ukrayna, 22 Temmuz 2022’de İstanbul’da düzenlenen merasimde Karadeniz Tahıl Teşebbüsü muahedesini imzalamıştı.

Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, mühleti dolan muahedeye ait 17 Temmuz’da yaptığı açıklamada, “Tahıl koridoru muahedesi fiilen son buldu, durduruldu. Rusya, ilgili kaideler uygulanır uygulanmaz derhal tahıl muahedesine geri dönecek. Muahedenin Rusya ile ilgili kısmı yerine getirilmedi.” sözlerini kullanmıştı.

Hindistan Ulusal Güvenlik Muhafızları’nın güvenliği sağlama konusunda polis kuvvetlerine takviye vereceği bildirildi.

The Press Trust of India (PTI) haber ajansına nazaran, Hindistan Hava Kuvvetleri, Yeni Delhi ve etrafının güvenliğini sağlamak için savaş uçakları, radar ve anti-drone sistemlerinin yanı sıra karadan havaya füze sistemleri konuşlandırdı.

Yetkililer, başkentte rastgele bir sokağa çıkma yasağının uygulanmayacağını lakin 8-10 Eylül’de birtakım bölgelerde seyahat kısıtlamaları uygulanacağını açıklamıştı.

Yeni Delhi tepe heyecanı yaşıyor

Delhi Eyalet Bakanı Saurabh Bhardwaj, yaptığı açıklamada, başşehrin tüm ana yollarının ziyaretçileri karşılayacak biçimde donatıldığını söyledi.

Bhardwaj, X toplumsal medya platformundan yaptığı paylaşımda, “Delhi, G-20 konuklarını ağırlayacak olmanın heyecanını yaşıyor” tabirini kullandı.

G20 Önderler Doruğu’na ait tanıtım ve duyuru afişlerinin havalimanı, otobüs durakları dahil olmak üzere başşehrin pek çok noktasına asıldığı aktarıldı.

AA muhabirine konuşan güvenlik mevzularında uzman Samir Patil de doruğun, Hindistan’a kalkınma gündeminde ilerleme kaydetmesine imkan sunduğunu söz etti.

“G-20’nin global ekonomik yönetişime odaklanması, Yeni Delhi’nin öteki üye ülkelerle ticari bağları da güçlendirebileceği manasına geliyor” diyen Patil, Hindistan’ın, G-20’nin kelam konusu sıkıntılara odaklanmasını temin etmek için “Küresel Güney’i” esasen harekete geçirdiğini belirtti.

Hindistan, G20 periyot başkanlığını Aralık 2022’de Endonezya’dan devralmıştı.

3 Aylık Yaz Tatili Sonrası Okullarına Kavuştular

Uyum Haftası

Ortaokullara yönelik rehberlik uygulamaları 11-15 Eylül’de