Ay: Eylül 2023

Günümüzde özellikle dijital teknoloji kullanımının artması ve açık havada geçirilen zamanın azalması, çocuklarda önemli sağlık sorunlarına neden olabiliyor. Örneğin, çocuklarda en yaygın görülen ve göz sağlığını ciddi şekilde etkileyebilen miyopi, bir başka deyişle uzağı net görememe sorununa yol açması gibi! Üstelik son yıllarda çocuklarda miyopi görülme oranında ciddi artış olduğu belirtiliyor. Yapılan çalışmalar, miyopinin her dört çocuktan birini etkisi altına aldığını gösterse de Dünya Sağlık Örgütü’ne göre 2050 yılında nüfusun yaklaşık yarısının miyop olması bekleniyor. Acıbadem Ataşehir Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Muhsin Eraslan, miyopinin çocukların okul başarısını ve sosyal hayatını olumsuz yönde etkileyebileceğine işaret ederek, “Öyle ki tahtayı göremeyen çocuğun zamanla derslere olan ilgisi azalıyor ve notları düşmeye başlıyor. Oysa erken teşhis ve uygun tedaviyle uzağı görme sorununun ilerlemesi kontrol altında tutulabiliyor, hatta önlenebiliyor. Dolayısıyla çocukların her 6 ayda veya yılda bir, okul çağında ise özellikle okullar açılmadan önce göz muayeneleri olmaları ve sağlıklı yaşam tarzı alışkanlıkları kazanmaları yönünde ebeveynleri tarafından teşvik edilmeleri gerekiyor” diyor. Prof. Dr. Muhsin Eraslan, miyopi riskini azaltmak için çocukların daha fazla açık hava aktivitelerine katılmaları ve ebeveynleri tarafından ekrana bakma sürelerinin kontrol edilmesi gerektiğine de dikkat çekiyor.   

Miyopi için 6 önemli kural!

Tedavi ve takipte önemli olan, miyopinin ilerlemesini kontrol altında tutmak. Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Muhsin Eraslan, miyopi sorununda ebeveynlerin dikkat etmeleri gereken kuralları şöyle sıralıyor: 

• Gün içerisinde, akıllı telefon ve tablet kullanımı gibi yakın aktivitelerini olabildiğince kısıtlayın. 
• Yakın aktivite sürecinde 20 dakikada bir 20 saniye mola vermesini ve 20 metre kadar uzağa bakarak gözünü dinlendirmesini sağlayın.
• Günde en az bir saat açık havada ve gün ışığında, tercihen kalabalık spor aktiviteleriyle zaman geçirmesi için teşvik edin.
• Evde, özelikle çalışma odasının iyi aydınlatılmış olmasına dikkat edin. 
• Üç yaşındaysa akıllı telefon ve tablet kullanmasına izin vermeyin. Dört-altı yaş grubundaysa akıllı telefon ve tablet kullanımının 45 dakikayı aşmamasına özen gösterin. Daha uzun kullanım söz konusuysa iki-üç ayrı zaman diliminde olacak şekilde düzenleyin.
• En önemlisi, 6 ayda bir veya senelik olarak göz muayenesini alışkanlık haline getirin. 

Dijital alışkanlıklar miyopi riskini artırıyor! 

Miyopi, gözün optik sisteminin bozulması sonucunda uzak nesnelerin bulanık, yakın nesnelerin ise daha net göründüğü bir göz problemini ifade ediyor. Gözün en ön tabakası olan kornea yoluyla göze giren ışık ışınları, gözbebeği aracılığıyla göz merceğine ulaşıyor. Kornea ve göz merceği ışık ışınlarını kırıyor, böylece ışık tam olarak retinanın üzerine düşüyor. Normalde, göz ışığı retina üzerinde odaklandığında, net bir görüntü oluşuyor. Uzağı net görememe durumu, yani miyopide ise göze giren ışık ışınları retinanın üzerine değil, bir miktar önüne düşüyor ve bunun sonucunda bulanık görmeye neden oluyor. Çocuklarda miyopinin ana nedeni genellikle genetik yatkınlık oluyor. Dolayısıyla ailesinde miyopi öyküsü olan çocuklar daha yüksek risk altındalar. Prof. Dr. Muhsin Eraslan, ancak modern yaşam tarzının da miyopiyi tetikleyebildiğini vurgulayarak, “Uzun süreli bilgisayar, tablet ile cep telefonu kullanımı ve açık hava aktivitelerinden yoksun bir yaşam tarzı da miyopi riskini artırabilir” diyor. 

Erken dönemde tedavi ilerlemeyi durduruyor!

Miyopi nedeniyle uzağı bulanık görme sorunu genellikle gözlük veya lens kullanımıyla düzeltiliyor ve çocuğun net görmesi sağlanıyor. Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Muhsin Eraslan, net görmeyi mümkün kılan ve miyopinin ilerlemesini durduran tedavi seçeneklerini şöyle sıralıyor:  

• Gözlük ve kontakt lensler: Her iki yöntem, çocukların görüş yeteneğini düzeltmek için yaygın olarak kullanılıyor. Gözlük uygulamasında, merkezde tam numaraya sahip olan ve çevreye doğru numaranın azaldığı yeni gözlük camlarıyla miyopinin ilerlemesi durdurulabiliyor.
• Damla tedavisi: Atropin türevi damlaların çok düşük konsantrasyonlarda kullanımıyla miyopide ilerleme durdurulabiliyor. Ancak bu damlaların kullanılmasına karar verildiğinde çocuğun sistemik hastalık ve yatkınlıklarının mutlaka araştırılması gerekiyor. Zira, kalp hastalıkları ve astım varlığında yan ekiler oluşturabildiği biliniyor. 
• Ortokeratoloji: Gece boyunca takılan özel lensler miyopinin geçici olarak düzelmesini sağlıyor.
• Lazer Cerrahi: Belirli bir yaşa geldiklerinde lazer cerrahisi bazı çocuklar için seçenek olabiliyor, ancak genellikle yetişkinlik dönemine erteleniyor.

Miyopinin 5 önemli sinyali! 

• Uzakta bulunan yazıları okumakta zorlanmak
• Okumak için yazıya yaklaşma ihtiyacı duymak
• Televizyon izlerken veya uzaktaki nesneleri görmeye çalışırken sürekli gözleri kısmak
• Gözleri sık sık kırpma ihtiyacı duymak
• Baş ağrıları veya göz yorgunluğu sorunu yaşamak

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yenilikçi çözümler sunan Yandex Ads, yeniden hedefleme ile Türkiye’de oyuncular tarafından en çok tercih edilen alışveriş sitesi ByNoGame’in gelirlerini 3 ayda %49 artırdı.

Tüm oyun ve oyun ürünleri ihtiyaçlarını karşılayan lider alışveriş sitesi ByNoGame, kurulduğu 2007 yılından bu yana sunduğu hızlı ve güvenli teslimat hizmetleriyle de oyuncular tarafından en çok tercih edilen alışveriş sitesi olarak öne çıkıyor. 

Türkiye’nin en büyük oyuncu dostu e-ticaret sitesi ByNoGame, oyunlara ait dijital kod (epin kodu), item, skin, char gibi envanterleri bulundurmasının yanı sıra oyuncuların oyun envanterlerini kazanca çevirebilmelerine olanak sağlıyor. ByNoGame ayrıca izleyicilerin favori yayıncılarına bağış (donate) gönderebileceği ya da oyuncuların yayıncı olarak başvuru yapıp bağış alabileceği destekle uygulaması ile oyunculara katkı sağlıyor.

Yaklaşık 2 milyon üyesi bulunan ByNoGame, smart banner kullanarak e-ticarete özel dinamik yeniden hedefleme çözümü sunan Yandex Ads ile 8 Mayıs 2023 tarihinden itibaren reklam mecrası olarak iş birliği yapmaya başladı. 

Yandex Ads’in hedef ülkelerdeki etkileyici kitle kapsamı, özel trafik kaynakları, şeffaf sonuçları ve dönüşüm başına öngörülebilir maliyet hesapları ile sunduğu neredeyse rakipsiz olan yeniden hedefleme çözümü, bir ürüne ilgi gösteren ancak satın alma gerçekleştirmeyen potansiyel müşterilere ulaşmak üzere tasarlandı. 

Sektör uzmanlarına göre müşterileri bir alışveriş sitesine geri döndürmek, yeni müşteriler çekmekten daha uygun maliyetli oluyor. İdeal bir araç olarak öne çıkan yeniden hedefleme, kullanıcıların web sitesindeki ve uygulamadaki tercihlerine ve geçmiş eylemlerine bağlı olarak ürün önerilerini özelleştirebilme özelliği nedeniyle de birçok şirket tarafından birincil reklam formatı olarak seçildi.

Yandex Ads Öncü İş Ortağı dijital pazarlama ajansı AnalyticaHouse ise bütünsel bir dijital pazarlama stratejisi geliştirerek kampanyaya destek oldu. Bu kapsamda dinamik içeriğe sahip etkileşimli reklam banner’ları kullanıp, ürünleri görüntüleyerek etkileşime geçmiş olan kullanıcıları hedefledi. AnalyticaHouse, çok boyutlu dijital pazarlama çözümleri ile marka bilinirliğini artırma, edinme başına maliyeti optimize etme ve reklam harcamalarından elde edilen getiriyi artırma konularında önemli bir katkı sağladı.

E-ticaret sitesinde yürüttüğü yeniden hedefleme kampanyasıyla dikkate değer sonuçlar elde eden ByNoGame’in en önemli başarı göstergelerinden biri Reklam Harcamasının Getirisi’nde (ROAS) yaşanan %165’lik artış oldu. Ayrıca ByNoGame, dijital pazarlamada büyümenin önündeki en büyük engel olarak görülen satın alma maliyetini (CPA) %36, tıklama başına maliyetini ise (CPC) %44 oranında azaltmayı başardı. Üç ay içinde maliyetlerini azaltmasına rağmen tıklama sayısını yükselten ByNoGame, bu iş birliği sayesinde gelirlerini %49 oranında artırmayı başardı.

Her geçen gün bir önceki günden daha iyi olmayı amaçladıklarını vurgulayan ByNoGame CEO’su Murat Kömürcü, elde ettikleri sonuçlar ile ilgili açıklamada bulundu: “Mevcut oyun kategorilerimiz ile ürün çeşitliliğimizi artırmak ve müşterilerimizden aldığımız önerilerle birlikte kendimizi sürekli geliştirmek için var gücümüzle çalışıyoruz. Hedeflerimiz doğrultusunda daha fazla kullanıcıya erişebilmek için güvenilir bir iş ortağına ihtiyaç duyduk. Bu kapsamda alanındaki yetkinliği ve tecrübesiyle öne çıkan Yandex Ads ile iş birliği yaparak 3 ay gibi kısa bir sürede çok önemli başarıların altına imza attık.”

Yandex Ads’in e-ticaret verileri üzerinde özel olarak eğitilmiş yapay zekâ algoritmaları sayesinde işletmelerin gelirlerini en üst düzeye çıkarabileceğini vurgulayan Yandex Ads Türkiye, Orta Doğu ve Güney Asya Ajans İş Ortaklıkları Yöneticisi N.Bilge Atila, “Yeniden hedefleme çözümümüzle birlikte, Satın Alma Maliyeti (CPA), Tıklama Başına Maliyet (CPC) ve Reklam Harcamasının Getirisi’nde (ROAS) mükemmel sonuçlar göstererek alanında lider olan değerli müşterimizin beklentilerini karşıladığımız ve ByNoGame için önemli olan tüm hedeflere ulaştığımız için mutluluk duyuyoruz. E-ticaret müşterilerini tanıyan ve anlayan bir teknoloji üzerine kurulu olan yeniden hedefleme çözümümüz; şirketlerin maliyetlerini azaltıp, gelirlerini yükseltmenin yanı sıra marka bilinirliklerini de artırmanın etkili ve uygun maliyetli bir yolu olarak öne çıkıyor” dedi.

Yandex Ads Hakkında

Uluslararası BT şirketi Yandex’in bir parçası olan Yandex Ads, Doğu Avrupa ve BDT’nin lider reklam platformudur. Yandex Ads etkili pazarlama, ürün ve hizmetlerin tanıtımı, web sitelerinin ve uygulamaların reklamlardan para kazanması için eksiksiz bir araç setinin yanı sıra ayrıntılı uygulama analitiği ve yeniden hedefleme çözümleri sunar. Ürünlerimiz, veriye dayalı pazarlama kararlarına olanak sağlar ve reklam oluşturmak için yapay zekâ teknolojilerini kullanır.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Doğuş Teknoloji, akıllı teknolojiler alanındaki bilgi birikimi ve çok sayıda sektöre yönelik tecrübesi ile veri tahminleme çözümleri alanında pek çok sektöre fayda sağlıyor. Firmanın bu alanda en son geliştirdiği çözüm, D-Board adlı performans ve veri izleme platformu oldu. D-Board ile işletmelerin bugününü yakından izlemek, yarınlarını ise gerçeğe en yakın şekilde tahmin etmek mümkün. 

Yoğun rekabet ve dalgalanmaların sürekli olduğu iş dünyasında veri yönetimi ve gelecek tahmini her geçen gün daha önemli bir hale geliyor. Müşterilerinin veri süreçlerini baştan sona, etkili bir şekilde yönetebilmesini sağlayan ürün ve çözümler geliştiren Doğuş Teknoloji, işletmelerin verilerini doğrudan takip edebildikleri, gelişmiş veri tahminleme özellikleriyle dikkat çeken D-Board adlı performans ve veri izleme platformunu duyurdu. 

“Odağımızda veri ve veri tahminleme var”

Doğuş Teknoloji Veriden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Özcan Çavuş, her zaman müşterilerinin veri süreçlerini baştan sona yönetebilmesi vizyonuyla hareket ettiklerini ve odaklarında veri ve yapay zeka ile fayda sağlama olduğunu söylüyor. Çavuş, “Veri yönetimi ve analitiğinin her aşamasını kapsayan çözümlerimizle müşterilerimize hangi verilerin, hangi kalitede ve olgunluk seviyelerinde tutulması gerektiğine dair yol gösteriyoruz; böylece mevcut altyapılarıyla işletme hedeflerini karşılamaları çok daha mümkün oluyor. Bu sayede müşterilerimiz, veri toplama ve depolama, uyum sağlama (KVKK/GDPR), büyük veri analizi, iş zekâsı (Business Intelligence) ve ileri analitik gibi alanlarda ihtiyaçlarına özel çözümler elde ediyor. Farklı aşamalardaki veri gereksinimleri tek bir çatı altında birleştirilerek, verimlik artırılıyor ve iş kararları daha kesin ve veriye dayalı bir hale getiriliyor” diyor.

Veri tahminleme çözümlerinde gelecek öngörüleri ile zenginleştirilmiş raporlar sunarak geleneksel iş zekâsı raporlamasının ötesine geçtiklerini belirten Çavuş, bu öngörülerin trendleri içererek, iş kararlarını daha önce hiç olmadığı kadar bilgiye dayalı bir hale getirdiğini vurguluyor. 

Anlık veri ile sağlam gelecek stratejisi

İşletme kararlarının gerçekçi ve doğru verilere dayalı olarak alınmasına imkan veren performans ve veri izleme platformu D-Board, şirketlerin iş performansları ile temel performans göstergelerini (KPI) anlık görselleştirip analiz edebiliyor. D-Board mobil ve web ara yüzleri üzerinden üst yönetim ve saha ekipleri, şirketin anlık performanslarını izleyip, veriye dayalı stratejik kararlar alınmasına yardımcı oluyor. Şirket yönetimine hem mevcut durumu net olarak görme, hem de veri tahminleme özelliği ile geleceğe yönelik stratejilerini sağlam bir temele oturtma imkanı sağlıyor. Bu yaklaşım, rekabet avantajını artırma ve daha iyi kararlar alma konusunda şirketlerde fark yaratıyor.

Özcan Çavuş, veri tahminleme projelerinin gelecekteki olay, eğilim ve sonuçları öngörme yeteneği kazandırarak kritik karar alma süreçlerini güçlendirdiğini vurguluyor. Çavuş, “Bu projeler mevcut verilerin analizi ve makine öğrenimi yöntemleriyle gelecekteki olası senaryoları tahmin etmeye yardımcı olarak şirketlere hedeflerine ulaşmak için veriye dayalı sağlam bir yol haritası sunuyor. Bu sayede işletmeler, kaynakları daha etkili yönetebildiği gibi riskleri azaltarak rekabet avantajı da elde edebilir konuma geliyor.  Bildiğiniz üzere müşteri sadakatinin artırılması da şirketler için önemli bir hedef haline geldi. Bu noktada Doğuş Teknoloji olarak müşteri davranışlarına yönelik veri analizi yöntemiyle yürüttüğümüz projelerde müşteri kayıplarının önemli ölçüde azaldığını gözlemlediğimiz süreçler tasarladık.

“Bugünü D-Board, geleceği veri tahminleme ile izliyoruz”

D-Board, anlık veri erişimi, veri görselleştirme, analiz panellerini özelleştirme, gerçek zamanlı veri güncelleme, veri güvenliği ve yetkilendirme gibi bir dizi özelliği ile dikkat çekiyor. Veri ve performans izleme platformu olarak çalışan D-Board, işletmelerin üst yönetimi, iş birimi yöneticileri, pazarlama ve satış profesyonelleri, finans uzmanları ve operasyon yöneticilerini hedefliyor. 

Doğuş Teknoloji’nin Türkiye ve global pazarlarda teknoloji geliştiren bir marka olduğunu vurgulayan Özcan Çavuş, “Pek çok sektöre teknoloji çözümleri üreten bir firmayız. Veri tahminleme teknolojilerini otomotivden finansa, e-ticaretten enerjiye, endüstriden inşaata, lojistikten sağlığa kadar pek çok sektördeki müşterilerimizin ihtiyaçlarını karşılamak için kullanıyoruz. D-board, işletmelerin verilerini sürekli izlenmesine imkan veren bir yapıda. Farklı sektörel ihtiyaçlar doğrultusunda veriler düzenleniyor ve veri tahmini analizine hazır hale getiriliyor. Veri tahminlemede yarattığımız önemli iş çıktıları sürekli artıyor. Özetle, işletmelerin bugününü D-board, gelecekteki adımlarını ise veri algoritmalarıyla izliyoruz” diyor. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Uluslararası Tekstil Bienali’nin açılışını yaptı. Başkan Tunç Soyer, açılış töreninde tekstil sektörünün İzmir için anlamına değinerek, “Tarihi 8 bin yıl öncesine uzanan ilk dokuma araçları da İzmir’in bu özelliklerini yansıtıyor. Hareketli ticaret hayatı ve çok renkli, çok kültürlü yapısıyla sanat üretiminde de İzmir, Akdeniz’in en özgün şehirlerinden biri olmuş” dedi. Türkiye’nin ilk Uluslararası Tekstil Bianel’i 4 Eylül-24 Kasım tarihlerinde ziyaretçilerini ağırlayacak.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Türkiye ve dünya sanat tarihine adını yazdıracak Uluslararası Tekstil Bienali’nin açılışını yaptı. Küratörlüğünü sanatçı Nihat Özdal’ın yaptığı Uluslararası Tekstil Bienali’nin açılış törenine İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in eşi Neptün Soyer, Büyükşehir Belediyesi bürokratları, sanatçılar ve sanatseverler katıldı. Başkan Tunç Soyer eşi Neptün Soyer ile birlikte sergilenen eserleri tek tek inceleyerek sanatçılardan bilgi aldı. 24 Kasım’a kadar açık olacak sergilerde, 17 farklı ülkeden 57 katılımcı yer aldı. Eserler Kültürpark’taki Atlas Pavyonu ve Pakistan Pavyonu’nun yanı sıra Kemeraltı’nda Agora Antik Kenti, Etz Haim Sinagogu ve Alga Çikolata Fabrikası’nda da sanatseverlerle buluşacak.

İzmir tarih boyunca inovasyon ve yaratıcı fikirlerin şehri oldu
Serginin açılış töreninde konuşan Başkan Soyer, bienalin 92. İzmir Enternasyonel Fuarı kapsamında düzenlendiğini belirterek, “İzmir 8 bin 500 yıllık tarihi boyunca Akdeniz’in en önemli ticaret ve liman kentlerinden biri olmuş. Doğuda ve batıda bulunabilecek tüm ürünlerle birlikte tüm yaratıcı fikirler de İzmir Limanı’nda yüzlerce yıl harmanlanmış. Bu yüzden şehrimiz tarihi boyunca inovasyonun ve yaratıcı düşüncenin odağında yer almış. Urla Klazomenai’de bulunan Anadolu’nun en eski zeytin işliği de, Kemalpaşa’da Ulucak Höyük’te bulunan ve tarihi 8 bin yıl öncesine uzanan ilk dokuma araçları da İzmir’in bu özelliklerini yansıtıyor. Hareketli ticaret hayatı ve çok renkli, çok kültürlü yapısıyla sanat üretiminde de İzmir, Akdeniz’in en özgün şehirlerinden biri olmuş. Bugün tekstil sektörünün İzmir için anlamını hepimiz çok iyi biliyoruz. Bu sebeple Fashion Prime, Fashion Tech ve IF Wedding Fuarlarıyla İzmir ve Türkiye tekstil sektörünü dünyayla buluşturmayı sürdürüyoruz. İzmir’in tarihinden ve tekstille olan ilişkisinden aldığımız ilhamla, Türkiye’de bir ilk olacak Uluslararası Tekstil Bienali’ni açılışını gerçekleştiriyoruz. Kıymetli sanatçılarımıza çok teşekkür ediyorum. Nihat Bey de 10 yılı aşkın dostluğumuzda ülkemiz ve şehrimiz adına inanılmaz gururlar yaşattı bize. Bir kez daha Nihat beye teşekkür ediyorum” dedi.

Yavaşlık kavramı bienalin merkezinde
Bienalin temasını “Yavaş Kumaş” olarak belirlediklerini söyleyen Başkan Soyer, “Dünyanın ilk CittaSlow Metropolü olan İzmir, tüm dünyada ve tekstil sektöründe de etkisi hissedilen ‘yavaşlık’ kavramını Bienalin merkezine taşıyor” şeklinde konuştu.

İzmir sanatçılara ilham veren bir şehir
Uluslararası Tekstil Bienali’nin küratörü Nihat Özdal ise, “İzmir çok özel bir şehir çok farklı bir şehir. İzmir’de Tekstil Bianeli’ne hazırlık yaparken 8 bin 500 yıllık bir geçmişten ilham aldık. Dokuma tezgahları olduğunu ve antik dokuda fabrikalarını gezerek deneyimleme fırsatı bulduk. İzmir tekstil şehri ve tekstil sanatçılarının da şehri. Sanatçılarımız burada yaşamasalar da İzmir, ilham veren bir şehir. Pek çok sanatçı Amerika’dan, Hollanda’dan farklı şehirlerden eserleriyle katıldı. İzmir’in sanatçı şehri olmasının en büyük göstergesi bu bianeldir” diye konuştu.

İzleyicileri etkileyici bir yolculuğa davet ediyor
Tekstil Bienali, tekstil sanatının yavaşlık, dokunuş ve bağlantı temalarını keşfetmek için bir platform sunacak. Teması “Yavaşla, Dokunuşa Odaklan!” olarak belirlenen bienalde sanatçıların el emeği ve özenle yaratılan eserleri, izleyicilere tekstilin gücünü ve anlamını yeniden hatırlatacak. Sergi, yavaşlık hareketinin değerlerini yansıtan sürdürülebilir ve etik uygulamaları da vurgulayacak. İzleyiciler, dokunarak, gözlemleyerek ve düşünerek tekstilin zengin dünyasına adım atacak. Bu bienal, tekstil sanatının derinliklerine inmek, yavaşlık ve bağlantı kavramlarını anlamak isteyen herkes için bir deneyim sunacak.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Ege Üniversitesi (EÜ) Çevre Sorunları Uygulama ve Araştırma Merkezi (ÇEVMER), çevre sorunlarına dikkat çekmek ve çevre bilincini yaygınlaştırmak amacıyla ulusal ve uluslararası düzeyde bilimsel çalışmalar yürütüyor. Çevre temalı pek çok sürdürülebilirlik projesine liderlik eden merkez, yeni dönemde Ege Üniversitesinin Dünya Yeşil Üniversiteler Greenmetric sıralamasında ilk 100 içerisinde yer alması için nitelikli projelere öncülük ediyor.

Çevre bilincinin geliştirilmesine ve bu konuda farkındalıkların artırılmasına katkı sağlayacak çalışmalar yürüttüklerini söyleyen EÜ Çevre Sorunları ve Uygulama Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Armağan Kınal, “Merkezimiz, üniversitemizde çevre bilincini yaymak ve çevre ile ilgili pek çok görevi üstlenmek üzere kurulan bir merkez. Bilindiği üzere, ‘Sıfır Atık Uygulaması’ artık zorunlu hale gelen bir uygulama. Ege Üniversitesi, sürdürülebilir ve iklim dostu bir kampüs hedefi ile yürüttüğü çalışmalar ile 2020 yılında İzmir’de  ‘Sıfır Atık Belgesi’ni almaya hak kazanan ilk devlet üniversitesi oldu. Üniversitemizde,  atıkların ayrı toplanması ve ayrıştırılması ile ilgili olarak altılı sisteme geçtik. Artık atıklarımızı; metal, kâğıt, plastik ve cam hatta organik atıklar olarak ayırıyoruz. Kantin ve kafeteryalarımızda bulunan kahverengi kutularda organik atıkları topluyoruz. Sıfır Atık uygulamaları kapsamında ayrıca, kampüse yerleştirdiğimiz üç ‘Mobil Atık Getirme Merkezi” ile kampüsümüzde yer alan kompost makinesi sayesinde yemekhaneden artan yemeklerle kompost, kedi, köpek maması gibi dönüştürme çalışmaları yapılıyor. Yaptığımız bu çalışmalar sayesinde sıfır atık belgemizi daha üst seviyelere taşımayı amaçlıyoruz” dedi.

“Greenmetric sıralamasında ilk 100’e girmeyi hedefliyoruz”

Bu yıl Dünya Yeşil Üniversiteler Greenmetric sıralamasında ilk 100’e girmeyi hedeflediklerini söyleyen Prof. Dr. Kınal, “Ege Üniversitesi olarak 2017 yılından bu yana Greenmetric sıralamasına katılıyoruz. 108. Sıraya kadar yükseldik, bu senede yaptığımız çalışmalarla ilk 100’e girmeyi hedefliyoruz. Küresel ısınmanın iklim değişikliğine dönüştüğü bu dönemde geleceğimiz için çevre konusunda çok hassas olmamız gerekiyor. Üniversitemizde, su hasatı ile ilgili olarak çatılardaki yağmur suyunun depolanarak, bu suyun bahçe sulamada kullanılmasına yönelik bir proje yürütüyoruz. İzmir su bakımından çok da zengin bir şehir değil, dolayısıyla su tasarrufuna yönelik bu projeler son derece önemli. Biz de o yüzden bu tür projelere öncelik vermeye çalışıyoruz. Çevre ve sıfır atık konularında farkındalıklarımızın artırılması amacıyla Rektörümüz Sayın Prof. Dr. Necdet Budak’ın öncülüğünde ‘Fikrini Yeşert’ başlığı altında bir proje yarışması başlattık. Proje kapsamında, fakülte ve meslek yüksekokul bazında hem sıfır atık hem de çevre düzenleme konularında neler yapıldığına dair bir yarışma oluşturduk. Başvurular devam ediyor, Ege Üniversitesi olarak ‘Cumhuriyetin 100. Yılı’ etkinliklerinde bu yarışmayı sonuçlandırmayı planlıyoruz” diye konuştu.

“İkinci El Takas Pazarı yoğun ilgi gördü”

Geri dönüşümün önemine dikkat çeken Prof. Dr. Kınal, “Bu yıl da geçen yıl olduğu gibi, Ege Üniversitesi olarak Dünya Çevre Günü aktiviteleri kapsamında personel ve öğrencilerin iklim krizi ve çevre kirliliğine karşı kendi eşyalarını takas ettiği ‘İkinci El Takas Pazarı’ düzenledik. Geri dönüşüme dikkat çekmek ve tüketim alışkanlıklarını azaltmak amacıyla kurulan pazar, öğrenciler ve personel tarafından yoğun ilgi ile karşılandı. Bir kişi için atık olan bir malzeme, bir başkası için kullanılabilir bir malzeme olabiliyor. Düzenlediğimiz bu takas etkinliği ile atık azaltımına katkı sağlıyoruz” dedi.

         “Sürdürülebilirlik konusunda akademik çalışmalar yürütüyoruz”

Merkezde lisansüstü eğitim programları yürütüldüğünü söyleyen Prof. Dr. Kınal, “Fen Bilimleri Enstitüsü bünyesinde kurulan ‘Çevre Bilimleri’ Anabilim Dalında yüksek lisans ve doktora programlarımız bulunuyor. Çevre bilimleri ile ilgili akademik çalışma yapan tüm hocalarımız ve yüksek lisans, doktora öğrencilerimiz ile beraber çevre ile ilgili akademik çalışmalar gerçekleştiriyoruz. Bununla beraber, Sürekli Eğitim Merkezi ile koordineli yürüttüğümüz eğitimler ile çevre bilincinin geliştirilmesine ve çevre farkındalıklarının artırılmasına katkı sağlayacak eğitimler düzenliyoruz. Perşembe günleri, çevre konusunda uzman kişileri konuşmacı olarak davet ettiğimiz ve Çevre Bilimleri Anabilim Dalı olarak gerçekleştirdiğimiz akademik çalışmalarımızı anlattığımız seminerler düzenliyoruz. Merkez olarak, Rektörümüz Sayın Prof. Dr. Necdet Budak hocamızın desteğiyle, üniversitemizde çevresel sürdürülebilirlikle ilgili yeni çalışmalar gerçekleştiriyor ve ayrıca bu alandaki çalışmaları koordine ediyoruz.” diye açıklama yaptı.

Haber: Barış Bölükbaşı-Zekiye Nizamoğlu

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Çukurova Belediyesi Gülen Yüzler Semt Kreşlerinde yeni eğitim öğretim dönemi başladı. Yüzüncüyıl Semt Kreşinde yapılan törende konuşan Başkan Soner Çetin, “Ağaç yaşken eğilir. Çocuklarımız burada ilk olarak İstiklal Marşı ve Onuncu Yıl Marşını öğrenecek, Cumhuriyetin temel değerleri ve Atatürk ilkelerine sahip çıkan bireyler olarak yetişecekler” dedi.

Çukurova’da minikler eğitim hayatına merhaba dedi. Çukurova Belediyesi’nin Gülen Yüzler Semt Kreşlerinde ilk kayıt olan minikler yeni eğitim öğretim yılına başladı. Çocuklar bir hafta sürecek uyum eğitimine alındı.

Güzel Yüzler Semt Kreşlerinin 2023-24 eğitim öğretim döneminin başlaması dolayısıyla Yüzüncüyıl Kreşinde yapılan törende konuşan Çukurova Belediye Başkanı Soner Çetin, “İstiklal Marşımızı söylerken çok duygulandım. Ama gördüm ki bazı çocuklarımız doğal olarak İstiklal Marşımızı bilmiyor. Bizim kreşlerimizde ağaç yaşken eğilir, çocuklarımız cumhuriyetin temel değerlerine ve Atatürk ilkelerine sahip çıkan bireyler olarak yetişirler. Burada ilk öğrenecekleri ilk şey İstiklal Marşımız ve Onuncu Yıl Marşımız” dedi.

Çukurova Belediyesi’nin şu anda sekiz kreşimiz olduğunu belirten Başkan Soner Çetin, “Biri de içinde bulunduğumuz Yüzüncüyıl semt kreşimiz. Görüyorum ki Yüzüncüyıl’a tek kreş yeterli gelmiyor. Bundan dolayı bu semte ikinci kreşi yapıyoruz. Yaptığımız en önemli projelerden biri Gülen Yüzler Semt Kreşleri. Türkiye’de ilçelerde ilk semt kreşini Çukurova açtı. Sırada 9’uncu kreş var. Sonra açmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

Konuşmasında velilere seslenen Başkan Soner Çetin, şunları söyledi:

“Siz şanslı velilersiniz. Kreşlerimize çok yoğun ilgi var. Öğrencileri noter huzurunda çekilişle belirledik. Her işte olduğu gibi kreşlerde de torpil yok. Ekonomik olarak kötü durumdayız. Milyonlarca insan yoksulluk ve açlık sınırının altında yaşamını devam ettiriyor. Velilerimiz özel kreşlere çocuklarını göndermek zorunda kalıyor. Ama onlar da çok pahalı. Kadın istihdamının önündeki en büyük engel olduğunu bildiğimiz için bu kreşleri açtık. Sosyal belediyeciliğin bir gereği olarak aylık 600 lira gibi sembolik bir ücretle çocuklarınızı buraya güvenle emanet ediyorsunuz.”

Başkan Soner Çetin, bugün çocukların eğitimin hayatının başladığını bundan dolayı hayatının dönüm noktası olduğunu kaydetti ve hayırlı olmasını diledi. Başkan Soner Çetin, konuşmasının ardından kreşi gezdi ve sınıflarda çocuklarla sohbet etti.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

ATV ekranlarının yeni dizisi Safir nerede çekiliyor araştırılmaya başladı. 4 Eylül Pazartesi ekranlara gelen Safir dizisi nerede çekiliyor? Safir dizisinin konusu nedir? Safir dizisi oyuncu takımında kimler var? Sorusunun cevabı haberimizin ayrıntılarında.

4 Eylül Pazartesi günü Atv’de yayın hayatına başlayan olan “Safir” dizisi, heyecanla beklenen bir imal olarak dikkat çekiyor. Başrollerini usta oyuncu İlhan Şen, Özge Yağız ve Burak Berkay Akgül’ün paylaştığı dizi hakkında araştırmalar sürat kazandı. Dizinin konusu, Gülsoylar ailesinin büyük oğulları Ateş’in Amerika’dan dönüşüyle başlayan olayları ele alıyor. Dizinin başrollerinde İlhan Şen, Özge Yağız ve Burak Berkay Akgül üzere genç oyuncuların yanı sıra İpek Tuzcuoğlu ve Erkan Bektaş üzere usta oyuncular da yer alıyor. 

SAFİR DİZİSİ KONUSU NEDİR?

Etkileyici kıssası ve güçlü oyuncu takımıyla izleyici karşısına çıkmaya hazırlanan Safir dizisinin kıssasını Burcu Över ve Gül Abus Semerci üstlenirken; Kapadokya’nın ileri gelen ailelerinden Gülsoylar, büyük oğulları Ateş’in Amerika’dan dönüşüyle bir ortaya gelirler. Babasını küçük yaşta trafik kazasında kaybeden Ateş, dedesi Ömer’in ezici otoritesine boyun eğmeyerek meskenden ayrılmış, uzun yıllar sonra annesi Gülfem’in isteği üzerine erkek kardeşleri Yaman ve Okan ile bir arada dedesinden aile şirketlerini devralıp büyütmek üzere meskenine geri dönmüştür. Ateş, Yaman ve Okan için artık birlik olmak vaktidir.

Yaman ağabeyinin dönüşüyle sevgilisi Feraye’ye evlenme teklif etmeye karar verir. Feraye annesini küçük yaşta kaybetmiş; babası Muhsin, ağabeyi Çetin, yengesi Nesrin, yeğeni Eren, üvey annesi Cemile ve onun kızı Aleyna ile birlikte yaşayan, üniversite son sınıf öğrencisi umut dolu genç ve hoş bir kızdır. Babası Muhsin uzun yıllardır Gülsoyların yanında çalışmaktadır. Yaman ile çocukluklarından beri herkesten gizli birinci aşklarını yaşıyorlardır. Yaman daha küçük bir çocukken annesi Gülfem’den aile yadigari Safir yüzüğü gizlice alarak Feraye’ye evlenme teklif emiştir. Feraye ve Yaman her şeyi göze alarak büyük aşklarını itiraf edip evlenmek için gün sayarken yaşanan bir trajedi bütün istikrarları bozar.

Feraye’nin doğum günü gecesinde Yaman’ın kardeşi Okan’la başına gelen felaket, tehlikelerle dolu bir açmaza dönüşerek herkesin hayatını alt üst eder. Feraye ve Yaman aşk, ihtiras, tutku, intikam ve zorbalık imtihanlarıyla dolu tehlikeli yollarda kaybolmak üzere kalırlar.

Ateş ise sevdiği herkesi ve ailesini korumak için aldığı radikal kararlarla hem yeni düşmanlar kazanacak hem de kardeşlerini karşısına alacaktır…

ATV’NİN YENİ DİZİSİ SAFİR NEREDE ÇEKİLİYOR? 

Safir dizisinin çekimleri Kapadokya’nın Ürgüp bölgesinde gerçekleştiriliyor.

Enerji Piyasaları İşletme AŞ bilgilerine nazaran, spot elektrik piyasasında süreç hacmi bugün düne nazaran yüzde 1 artarak 1 milyar 274 milyon 197 bin 732 lira oldu.

Gün öncesi piyasada 1 megavatsaat elektriğin fiyatı yarın için en yüksek 19.00 ve 20.00 saatlerinde 2 bin 599 lira 99 kuruş, en düşük saat 02.00’de 1500 lira olarak tespit edildi.

Gün öncesi piyasada 1 megavatsaat elektriğin aritmetik ortalama fiyatı 2 bin 206 lira 87 kuruş, yüklü ortalama fiyatı ise 2 bin 236 lira 96 kuruş oldu.

Spot piyasada 1 megavatsaat elektriğin fiyatı bugün en yüksek 2 bin 598 lira 79 kuruş, en düşük 1628 lira 99 kuruş olarak belirlendi.

İsveç’te düzenlenen İşitme Engelliler Dünya Oryantiring Şampiyonası tamamlandı.

Türkiye İşitme Engelliler Spor Federasyonundan yapılan açıklamaya nazaran, başşehir Stockholm’de yapılan tertibe 12 ülkeden 70 sportmen katıldı.

Türkiye’nin iki atletle temsil edildiği şampiyonada hız kategorisinde yarışlar yapıldı.

Kişiselde Eylül Şenal 8. olurken, Eylül Şenal-Emrah Eren ikilisinin çaba verdiği kadrolarda ise Türkiye 5. sırayı aldı.

Narlıdere Belediyesi Pakize Ateş Kadın Danışma Merkezi bünyesinde hizmet veren Psikolojik Danışma Birimi Sorumlusu Psikolog Ayça Gül Danış, okula yeni başlayacak çocuklar ve aileleri için tavsiye niteliğinde bir rehber hazırladı. Danış, “Genellikle çocuklar uyum sürecini ortalama 3 haftada tamamlarlar. Çocuğunuzun daha uzun süre uyum sağlayamayacağını düşünüyorsanız çocuğunuzu karşılaştırmadan, korkutmadan, paniğe kapılmadan bir uzmana başvurmanız faydalı olacaktır” diye konuştu.

Türkiye genelinde 11 Eylül’de başlayacak yeni eğitim öğretim yılı öncesinde, okul öncesi, ilkokul 1 ve lise 9’uncu sınıflar için uyum programı başladı. Narlıdere Belediyesi’nin Pakize Ateş Kadın Danışma Merkezi bünyesinde hizmet veren Psikolojik Danışma Birimi de okula başlayacak çocuklar ve aileleri için tavsiye niteliğinde bir rehber hazırladı.

Pakize Ateş Kadın Danışma Merkezi Psikolojik Danışma Birimi Sorumlusu Psikolog Ayça Gül Danış, okula başlama sürecinde ailelerin de en az çocuklar kadar heyecanlı olmasının normal bir durum olduğunu ifade ederek, “Çocuğun ve ailesinin bir miktar kaygı duyması gayet normal bir durumdur. Ancak bu dönem hakkında yeterli bilgiye sahip olmak, çocuğun olası korkularını anlamak ve en önemlisi ebeveynlerin kendi duygularının farkında olması ve bunların çocuğa nasıl yansıyabileceğini görmesi önemlidir. Unutulmamalıdır ki her çocuğun okula uyumu farklıdır. Genellikle çocuklar uyum sürecini ortalama 3 haftada tamamlarlar. Çocuğunuzun daha uzun süre uyum sağlayamayacağını düşünüyorsanız çocuğunuzu karşılaştırmadan, korkutmadan, paniğe kapılmadan bir uzmana başvurmanız faydalı olacaktır” dedi.

ÇOCUKLAR OKULA BAŞLARKEN EBEVEYNLER NELERE DİKKAT ETMELİ?

1.      Eve en yakın okul tercih edilmeli.

2.      Çocuğu okula kayıt yaptırmadan önce okulu ve öğretmeni tanıyın ve bilgi edinin.

3.      Çocuğunuzu sosyalleşmeye açık olmaya yönlendirin. Sizden bağımsız olarak okul hayatına uyum sağlaması için onu teşvik edin.

4.      Çocuğunuza okulda eğlencenin yanı sıra bazı sorumlulukların da olduğunu açıklayın. Çocuğunuz okulun kurallara uyması gereken bir yer olduğunu bilmelidir.

5.      Çocuğunuzun okul hayatıyla ilgili kaygı içeren ifadelerden kaçının. Sakin ve rahat görünmeye çalışın. Kaygınızı gidermek için gerekirse okulla iletişime geçin.

6.      Çocuğunuza sorumluluk verin. Örneğin, okul çantasını kendisine hazırlatın.

7.      Çocuğunuzla okul anılarınız ve arkadaşlıklarınız hakkında konuşun. Bu çocuğunuzun okula ısınmasını kolaylaştırır.

8.      Çocuğunuzun uyum sürecinde yaşayacağı normal zorlukları sorun olarak algılamayın. Çocuğun zorlukları kendi başına aşmasına izin verin.

9.      Çocuğunuz okula başlarken ev hayatınızda bir rutin oluşturun. Çocuğunuzun yemek düzenine ve uyku saatlerine özellikle dikkat edin.

10.  İlkokul çağındaki çocukların telefon, bilgisayar veya televizyon karşısında geçirdikleri süre günde 45 dakika ile 1 saat arasında olmalıdır. Buna da dikkat edin.

11.  Eğer çocuk okula gitmek istemiyorsa, altında yatan nedeni araştırın. Bunlar; arkadaşlarıyla sorun yaşaması, kıyafetiyle alay edilmesi, öğretmeninin davranışı, yemekleri sevmeme gibi nedenler olabilir.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Rusya Maliye Bakanlığı tarafından yayınlanan bilgilere nazaran, ülkenin petrol ve doğalgaz gelirleri Ağustos’ta bir evvelki aya nazaran yüzde 20 azalarak 642,7 milyar rubleye düştü.

Yılın birinci 8 ayında Rusya’nın petrol ve doğalgaz gelirleri geçen yılın tıpkı devrine nazaran yüzde 38 azalarak 4,8 trilyon rubleye kadar inmişti.

Bazı Batılı ülkeler, Ukrayna savaşı nedeniyle Rus petrol ve doğalgazı ithalatını durdururken, birtakım ülkeler de kıymetli oranda azaltma kararı almıştı.

Investing.com – Yatırımcıların, fiyat artışları ve daha genel ekonomiyi değerlendirmeye çalışmasıyla, İşçi Bayramı tatilinin ardından ABD hisse senedi vadeli işlemleri düşüşe geçti. Bu arada Goldman Sachs, son iş gücü ve enflasyon verilerine işaret ederek Amerika’nın önümüzdeki 12 ay içinde resesyona girme olasılığını düşürdü. Diğer yandan zayıf denizaşırı talep, Çin’in hizmet sektöründeki faaliyetler üzerinde baskı yaratıyor. Yurt içinde TCMB “Ağustos Ayı Fiyat Gelişmeleri” raporunu paylaşırken İstanbul’da dört kişilik bir ailenin yaşam maliyeti hesaplandı.

1. Hisse senedi vadeli işlemleri düştü

ABD hisse senedi vadeli işlemleri, yatırımcıların genel ekonominin sağlığını ve yaz tatilinin ardından fiyat baskılarını ölçmeye çalışmasıyla düşüşe geçti.

Dow %0,1, S&P 500 %0,3 ve Nasdaq 100 %0,4 değer kaybetti.

Ana endeksler, bir önceki işlem haftasını karışık bir seyirle kapatırken S&P 500 ve 30 hisseli Dow Jones Industrial Average kazanç elde etti. Nasdaq Composite ise ufak bir düşüş kaydetti. Bununla birlikte haftalık bazda üçü de yeşil renkte.

Cuma günü açıklanan veriler, işsizlik oranının Ağustos ayında beklenmedik bir şekilde yükseldiğini ve ortalama saatlik ücret artışının yavaşladığını gösterdi.

Rakamlar, Fed’in Eylül toplantısında faizleri sabit tutacağı yönündeki beklentileri destekledi. İki gün sürecek toplantı öncesinde yeni enflasyon rakamları da dahil olmak üzere önemli veriler açıklanacak.

2. Goldman Sachs, ABD’de resesyon ihtimalini düşürdü

Goldman Sachs analistleri, borçlanma maliyetlerindeki son artışa rağmen ABD ekonomisinin yakın vadede büyük bir daralmadan kaçınacağı konusunda daha ikna olmuş görünüyor.

Yatırım bankası, olumlu enflasyon verileri ile geçen haftaki iş gücü piyasası raporunu gerekçe göstererek ülkenin, önümüzdeki 12 ay içinde resesyona girme olasılığını %20’den %15’e düşürdü.

Goldman ayrıca Fed’in uzun süredir devam eden parasal sıkılaştırma döngüsünden kaynaklanan etkinin, önümüzdeki yılın başlarında “tamamen kaybolmadan” önce azalmaya devam edeceğini öngördü.

Bu arada analistler, Fed Başkanı Jerome Powell‘ın gelecekteki faiz kararlarına yönelik “dikkatli” yaklaşımının altını çizerek bunun, Eylül ayında bir artırımın “masadan kalktığına” dair bir sinyal olduğunu savundu. Kasım ayında faiz artışına karşı olan beklentilerin de “önemli” olduğunu eklediler.

Fed yetkilileri, faiz artırım kampanyalarının ekonomik bir çöküşe neden olmadan enflasyonu %2’lik hedefe geri çekmesini istiyorlar ki bu da “yumuşak iniş” olarak bilinen senaryo.

3. Çin’in hizmet sektörü faaliyeti, sekiz ayın en düşük seviyesine geriledi

Bugün paylaşılan özel bir ankete göre Çin’in hizmet sektörü faaliyeti, Ağustos ayında beklenenden daha yavaş bir hızda büyüdü ve bunun başlıca nedeni denizaşırı talepteki duraklama oldu.

Caixin Insights tarafından yapılan açıklamada Caixin hizmet satın alma yöneticileri endeksinin (PMI), Ağustos ayında 51,8 seviyesinde gerçekleşerek 53,6 puan yönündeki beklentilerin ve Temmuz ayındaki 54,1’lik okumanın altında kaldığı belirtildi. Bu, endeksin son sekiz aydaki en zayıf göstergesi oldu.

Ülkenin salgın sonrası toparlanmasına ilişkin endişeler artmaya devam ederken verilerin ardından hisse senetleri düştü. Shanghai Shenzhen CSI 300 ve Shanghai Composite endekslerinin her biri yaklaşık %0,7 oranında düşerken Hong Kong’un Hang Seng endeksi %2,3 oranında değer kaybetti.

Raporlara göre Country Garden (2007); iki dolar tahvilinin ödemelerini, “30 günlük ödemesiz süre” bitmeden önce yaparak olası bir uluslararası borç temerrüdünü kıl payı önledi. Bu haber üzerine hisseler, kayıplarını kısmen telafi etti.

Şirket, geçen ay ödemeleri kaçırmış, bu hafta sona erecek olan ödemesiz dönemi başlatmış ve Çin’in kilit gayrimenkul sektörünün durumuna ilişkin korkuları arttırmıştı.

4. Çin’in ekonomik sıkıntıları petrolde düşüşe neden oldu

Çin’in hizmet faaliyetlerini gösteren verilerin, dünyanın en büyük ikinci ekonomisi ve en büyük ham petrol ithalatçısının daha da zorlanacağına dair endişeleri artırmasının ardından petrol fiyatları düştü.

Yine de büyük petrol üreticileri ve önde gelen OPEC+ üyeleri Suudi Arabistan ve Rusya’nın, bu hafta yeni üretim kesintilerini açıklayacağı ve bunun da küresel arzın sıkılaşmasına yol açabileceği beklentileriyle, kayıplar sınırlı oldu.

Ham petrol fiyatları son ayların en yüksek seviyelerine yakın seyretmeye devam ediyor.

WTI %0,2 düşüşle 85,35 dolardan işlem görerek en son Kasım ayında ulaştığı seviyeye yakın seyretti. Brent ise %0,6 düşüşle 88,47 dolara geriledi ancak yine de Ocak sonundan beri gördüğü zirveye yakın.

5. OpenAI kurucusu Endonezya’dan “Altın Vize” aldı

Yabancı yatırımcıları çekmeye çalışan Endonezya, ilk “Altın Vize”sini OpenAI İcra Kurulu Başkanı Sam Altman‘a verdi.

10 yıllık “Altın Vize”, ChatGPT’nin arkasındaki şirketin kurucu ortağına Endonezya’da daha uzun süre kalma hakkının yanı sıra ülke çapındaki havaalanlarında öncelikli tarama gibi avantajlar sağlıyor. Bir hükümet yetkilisi, yaptığı açıklamada Altman’ın, yerelde yapay zekanın gelişimine ve kullanımına yardımcı olmasının “umulduğunu” söyledi.

Altman, bu yılın başlarında bazı Asya şehirlerini kapsayan bir tur kapsamında Endonezya’yı ziyaret etmişti. Bloomberg News’e göre Altman’ın, Endonezya’da vize için başvuruda bulunup bulunmadığı ya da yatırım yapma planı olup olmadığı belli değildi.

Ulusal ekonomiyi canlandırmak için tasarlanan vize, Endonezya’da büyük yatırımlar yapan yabancıların beş ila on yıl arasında kalmalarına izin veriyor. Benzer vizeler, daha fazla sermaye ve girişimci kişileri getirmek amacıyla ABD, İrlanda, İspanya ve Yeni Zelanda’da da uygulanmaya başlandı.

6. İstanbul’da yaşamanın maliyeti 42 bin lirayı geçti; TCMB’nin fiyat raporu yayımlandı

TCMB, “Ağustos Ayı Fiyat Gelişmeleri” raporunu yayımladı.

Raporda, tüketici fiyatlarının Ağustos ayında %9,09 oranında yükseldiği, yıllık enflasyonun 11,11 puan artışla %58,94 olduğu hatırlatıldı ve “Vergi ve yönetilen fiyatlardaki ayarlamaların temmuz ayından sarkan etkilerinin yanı sıra Türk lirasındaki değer kaybı ve ücret artışlarının gecikmeli etkileri ile küresel enerji fiyatlarındaki yükseliş sonucunda ana grupların tamamında yıllık enflasyon yükselmiştir.” denildi.

Kira alt grubunda aylık artış %7,90, yıllık artış ise %87,78 oldu. Enerji fiyatlarında görülen artış aylık bazda %14,23 ve yıllık bazda %16,89 olarak gerçekleşti. Rapora göre ayrıca akaryakıt ve tüp gaz kalemleri, sırasıyla aylık bazda %26,11 ve %23,93 oranlarında artış kaydetti.

Gıda fiyatlarıyla ilgili de değerlendirmeye yer veren rapor, başta ekmek olmak üzere ekmek-tahıllar, süt ile süt ürünleri, katı-sıvı yağlar ve alkolsüz içecek kalemlerindeki fiyat artışlarına işaret etti.

Üretici fiyatları cephesinde ise yurt içi üretici fiyatlarının yükseldiği ve ağustos ayında %5,89, yıllık bazda %49,41 olduğu belirtildi. Ana sanayi gruplarına göre incelendiğinde yıllık enflasyonun, alt grupların tümünde yükseliş kaydettiği görüldü. Enerji üretici fiyatlarındaki artış, %14,27 ile en belirgin yükseliş oldu.

Öte yandan İstanbul Planlama Ajansının araştırmasına göre Ağustos ayında İstanbul’da yaşamanın maliyeti, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 80,59 arttı. İstanbul’da dört kişilik bir ailenin ortalama yaşam maliyeti 42.593 lira olarak hesaplandı.

Spor oyunları içerisinde hatırı sayılır bir yeri bulunan NBA 2K serisi, 8 Eylül’de yeni üyesiyle oyun severlerin karşısına çıkmaya hazırlanıyor. Geçtiğimiz yıla nazaran ne üzere değişikliklerle gelecek, şu kademede bilemiyoruz doğal. Fakat bildiğimiz bir şey var, yeniden devasa bir yükleme boyutu kelam konusu olacak.

Reddit’te paylaşılan bir görsele nazaran; NBA 2K24’ün Xbox Series versiyonu için 161,4 GB üzere bir yükleme boyutuna muhtaçlık duyuluyor. Starfield’ın yükleme boyutunun 140 GB olduğu düşünüldüğünde, bunun ne kadar büyük bir alan olduğu daha net anlaşılabilir. Sonuçta Starfield bizi bir gezegenden öteki gezegene, bir galaksiden başka bir galaksiye gezdiren bir açık dünya oyun. Fakat NBA 2K24, ondan daha geniş bir alan kaplayacak konsolunuzda.

Diğer spor oyunlarının Xbox Series yükleme boyutlarıyla karşılaştırıldığında da NBA kelam konusu olduğunda 2K’in işi ne kadar abarttığını görüyoruz :) FIFA 24 için 55 GB, Madden 24 için 39 GB, tekrar 2K’in oyunlarından olan WWE 2K23 için 60 GB yükleme alanı isteniyor. Görüldüğü üzere başka spor oyunlarına kıyasla NBA devasa bir alan kaplıyor konsollarınızda.

Üstelik bu daha işin başlangıcı diyebiliriz. Geçtiğimiz yıl NBA 2K23 için 151 GB yükleme alanı isteniyordu. Haberi hazırlarken denetim ettim, 2K23’ün konsolda kapladığı alan şu anda 172,5 GB. Yani yıl içerisinde de diskinizin kıymetli bir alanını işgal etmeye devam eden oyunlardan NBA 2K.

Elbette bu alanda Call of Duty’nin tahtını zorlaması pek mümkün görünmüyor, lakin tekrar de NBA 2K24’ün yükleme boyutu, oyun severleri konsollarında yer açmak konusunda derin niyetlere sevk edebilecek seviyede diyebiliriz herhalde, ne dersiniz :)

Afyonkarahisar, Dünya Motokros Şampiyonası ve Türkiye MotoFest ile yaklaşık 400 bin ziyaretçiyi ağırladı.

Cumhurbaşkanlığı himayelerinde Afyonkarahisar Belediyesi ve Türkiye Motosiklet Federasyonu tertibiyle Afyon Motor Sporları Merkezi’nde Dünya Motokros Şampiyonası’nın (MXGP) 17. ayak yarışları yapıldı.

Türkiye Motosiklet Federasyonu Asbaşkanı Mahmut Nedim Akülke, AA muhabirine, Dünya Motokros Şampiyonası’nın Afyonkarahisar’da 5 yılda 6. sefer tamamlandığını söyledi.

Akülke, 30 Ağustos Çarşamba günü başlayan tertibin 4 Eylül Pazartesi günü sona erdiğini hatırlatarak, “Sezon başında Dünya Motokros Şampiyonası ve Türkiye MotoFest için Afyonkarahisar’a 300-350 bin izleyici bekliyorduk. Allah’a hamdolsun sahiden bu sayıları yakaladık. Bizi en çok keyifli eden şeylerden bir tanesi 5 yıldır, bilhassa her yıl Dünya Motokros Şampiyonası seyircisi sayısının katlanması. Dünya Motokros Şampiyonası’nı yerinde izleyen sporsever, inanılmaz bir hafta sonu yaşadı.” diye konuştu.

Hafta sonu gerçekleşen yarışlarda kıyasıya çaba olduğunu lisana getiren Akülke, televizyonlar aracılığı ile Türkiye’nin yanı sıra dünyadaki sporseverlere ulaştıklarını belirtti.

– “Hedefimiz Dünya Motokros Şampiyonası’nın 500-600 bin izleyiciye ulaşması”

Akülke, “Bu yalnızca bir sportif olay da değildi. İçinde hem sportif aktiviteleri bulunduran hem gençleri bir ortada tutan yediden yetmişe herkesin içinde bulunduğu bir spor şenliğiydi.” dedi.

Dünya Motokros Şampiyonası’nın uzun yıllar yapılmasını dileyen Akülke, şunları söyledi:

“İnşallah çok daha fazla izleyiciye ulaşır. Bu yıl 400 bin izleyiciye yaklaşırken önümüzdeki yıllarda amacımız 500-600 bin. Böylece Türkiye’de ‘Spor, turizminin geleceğidir’ sloganını da bu sloganı yaratan Türkiye Motosiklet Federasyonu da amaçlarına varmış olacak. Dünya Motokros Şampiyonası’nın denetleyici ve organizatörü Memleketler arası Motosiklet Federasyonu (FIM) ve Dünya Motokros Şampiyonası’nın üst seviye yetkilileri yarış bittikten sonraki toplantıda, ‘Biz artık Türkiye’ye tatile geliyoruz. Sizin burada bu işi geliştirmek için çok fazla emek vermenize gerek yok.’ diye görüş belirttiler. Hem Afyonkarahisar Belediyesi hem çalışanları hem STK’ler övgü aldı. Beş yılda 5 bin izleyiciden 400 binlere ulaşmak, bir dünya rekoru diyebilirim. Spor turizmi açısından da bence artık üniversitelerde tez yazılacak bir tertip.”

Dünya Supersport Şampiyonası’nın Fransa’daki 9. etabına hazırlanan ulusal motosikletçi Bahattin Sofuoğlu, dönemin kalan 4 yarışında podyumda yer arayacak.

MV Agusta Reparto Corse ekibi pilotu Sofuoğlu, 8-10 Eylül’de Fransa’daki Magny Cours Pisti’nde düzenlenecek yarışın hazırlıklarını, Sakarya’nın Akyazı ilçesinde bulunan Kenan Sofuoğlu Pisti’nde sürdürüyor.

Şampiyonanın Çekya’da düzenlenen 8. ayağının iki yarışını da 3. sırada tamamlayan ve 129 puanla 5. sırada yer alan genç pilot, ağır tempoyla çalıştığı Fransa ayağı ve kalan yarışlarda podyumda yer almayı hedefliyor.

Bahattin Sofuoğlu, AA muhabirine, döneme isteği üzere başlayamadığını, üçüncü ayağı olan Hollanda yarışlarından sonra çıkış yakaladığını söyledi.

Dönemin 4. yarışında İspanya’da birinci podyumunu elde ettiğini, bu etabın ikinci yarışında da birinci zaferine ulaştığını anlatan Sofuoğlu, daha sonraki yarışların biraz bahtsız geçtiğini lisana getirdi.

Sofuoğlu, buna karşın pes etmediğini vurgulayarak, “İtalya yarışında da elimden geleni yaptım. Orada da podyum atağı denerken yarış dışı kalmıştım. Çekya’da da birinci yarışı podyumda bitirdim. İkinci yarış ise hayatımın en sıra dışı yarışıydı. Yağmur yağdı, kurudu, tekrar yağdı. Düştüm, kalktım, devam ettim ve üçüncü bitirdim.” dedi.

Yaz tatilini pistlerde ve spor salonlarında geçirdi

Bu yaz tatil yapmadan haftalarca pist ve spor salonunda yarışlara hazırlandığına değinen Sofuoğlu, hazırlandığı 9. ayak Fransa yarışının geçen yılki etabında İngiliz pilotun çarpması sonucu yarış dışı kaldığını ve sakatlık yaşadığını anımsattı.

Sofuoğlu, Magny Cours Pisti’nin sevdiği pistler ortasında yer aldığını lakin şimdi orada podyuma çıkamadığına işaret ederek, kelamlarını şöyle sürdürdü:

“Bu sene kalan 4 yarışta podyum yapmayı hedefliyorum. Şu an dünya şampiyonluğu mümkün gözükmüyor, kalan yarış sayısı ve puan farkından ötürü. Dünya üçüncülüğü güç da olsa mümkün. Şu anki gayem dünya üçüncülüğü. Tüm yarışları podyumda bitirirsem ve üçüncü olan ekip arkadaşımdan daha fazla puan alırsam o denli bir ihtimal görünüyor.”

Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Matematik Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Feyza Esra Erdoğan’ın yürütücülüğünü yaptığı, “Covid 19 gibi salgın hastalıkların modellemesinde kullanılacak olan meta-metalik yarı Riemann manifoldların alt manifoldları” başlıklı proje TÜBİTAK tarafından desteklenmeye uygun bulundu. Proje kapsamında,  Covid-19 gibi salgın hastalıkların modellenmesine yönelik geometrik çalışmalar gerçekleştirilecek.

Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, proje ekibini makamında ağırlayarak tebrik etti. Prof. Dr. Budak, “Ege Üniversitesi olarak, en çok proje üreten ve projesi TÜBİTAK tarafından en çok kabul edilen üniversiteler arasında zirvede yer alıyoruz. Doç. Dr. Feyza Esra Erdoğan hocamız ve ekibinin  salgın hastalıklara yönelik geliştirdikleri proje TÜBİTAK tarafından desteklendi. Hocamızı ve ekibini tebrik ediyor, çalışmalarında başarılar diliyorum” dedi.

Doç. Dr. Feyza Esra Erdoğan’ın yürütücülüğünü yaptığı proje EÜ Fen Fakültesi Arş. Gör. Dr. Şerife Nur Bozdağ’ın ve Adıyaman Üniversitesinden Prof. Dr. Selcen Yüksel Perktaş’ın araştırmacı olarak yer alıyor.

Literatüre katkı sağlayacak

Proje hakkında bilgi veren Doç. Dr. Erdoğan, “Metalik manifold esasen belirli koşulları karşılayan fazladan tensör alanına sahip bir Riemann metrik manifold olarak göz önüne alınabilir. Riemann metrik manifoldlarının önemli uygulamaları vardır. Bu uygulamalardan biri de Covid-19 salgınının modellenmesi ile ilgilidir. Bu alanda çalışan Bekiros  ve Kouloumpou gibi araştırmacılar Covid-19 ve benzeri salgınları modelleyen ‘SBDIEM’ adını verdikleri bir yaklaşım geliştirmişlerdir. Bu modelin matematiksel yapısı, Riemann manifolduna, manifold üzerindeki Brownian hareketine ve Brownian hareketin Stokastik diferansiyel denklemine dayanmaktadır. Buradan Riemann manifoldunun mevcut problemler için model olarak kullanılabilecek geometrik bir yapı olduğu görülebilir. Bu projede metalik manifoldlardan daha güçlü ve kesin sonuçların elde edilebileceği bir yapı yardımı ile yeni bir manifold türü tanımlayarak yukarıda saydığımız çalışma alanlarında kullanılmak üzere literatüre katkı sağlayacağız” dedi.

Doç. Dr. Erdoğan, “Metalik manifoldları ve ilk kez ortaya koyacağımız meta-metalik-Chi oranını birleştirerek, yeni bir manifold sınıfı tanımlayacağız.  Yarı-Riemann manifoldlar, Riemann manifoldlarıda içine alan ancak metriğin pozitif tanımlı olmamasının getirdiği durumdan kaynaklı daha zengin bir geometriye ve uygulama alanına sahip manifoldlardır. Öncelikle Riemann manifoldlarda tanımlayacağımız bu yeni manifold türünü, yarı-Riemann manifoldlara taşıyarak, yapacağımız çalışmayı fen ve mühendislik bilimlerinde daha kesin sonuçların elde edilebileceği problemlerin çözülmesine olanak sağlamış olacağız” dedi.

Projenin amacından bahseden Doç. Dr. Erdoğan, “Bu proje kapsamında öncelikli amacımız Covid-19 ve benzeri salgın hastalıkların modellenmesinde üzerinde çalışıldığında daha tutarlı sonuçların elde edilebileceği yeni bir manifold kavramı ortaya koymaktır. Üzerinde yaşadığımız dünyayı bir manifold olarak düşündüğümüzde bu manifold üzerinde meta metalik yapıyı kullanarak yapacağımız modellemeyi salgın hastalıkların yayılım hızını ve seyrini incelemede kullanabileceğiz” diye konuştu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Bu yıl 30 Ağustos – 2 Eylül tarihleri arasında gerçekleştirilen Uluslararası Dijital Oyun ve Eğlence Fuarı GameX 2023 sona erdi. Dört günlük fuara, “Oyun varsa, Papara” mottosunu sahiplenen finansal teknoloji şirketi Papara damga vurdu. Papara’nın standı, dört günde 75 bini aşkın ziyaretçi ağırladı.

Doğu Avrupa, Orta Doğu ve Afrika bölgesinin (EEMEA) en önemli oyun fuarı olarak görülen Uluslararası Dijital Oyun ve Eğlence Fuarı GameX 2023, bu yıl 30 Ağustos – 2 Eylül tarihleri arasında İstanbul – TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi. Oyunseverlere özel çözümler sunan ve espor konusundaki yatırımlarıyla gündeme gelen finansal teknoloji şirketi Papara, dört gün boyunca yaklaşık 150 bin kişinin ziyaret ettiği fuara “Oyun varsa, Papara” sloganıyla, özel bir stantla katıldı.

Çekilişlere, yarışmalara, espor karşılaşmalarına ev sahipliği yaptı

Fuara uygun bir konseptle hazırlanan Papara standında, sahne ve seyirci alanlarının yanı sıra fuar katılımcılarının diledikleri gibi oyun oynayabileceği bilgisayar ve PlayStation setlerine yer verildi. Türkiye’nin ünlü yayıncılarının canlı Twitch yayınları gerçekleştirdiği camekan bir odanın yanı sıra Papara’nın Batman ve Joker Card isimli Koleksiyon Kart ürünlerinin tanıtıldığı temalı Koleksiyon Odası’nı içeren stantta hediye çekilişleri, ödüllü bilgi ve Cosplay yarışmaları yoğun ilgi gördü.

75 bin ziyaretçi ağırladı

Türkiye’nin önde gelen espor kulüplerinden Papara SuperMassive’in de söyleşilerle yer aldığı stantta, Hellian, Jrokez ve Lynxcerezlol gibi, oyun ve Twitch dünyasının yakından tanıdığı yayıncılar ve Papara SuperMassive sporcuları da ağırlandı. Fuar katılımcıları, Papara standında sevdikleri ve yakından takip ettikleri esporcularla tanışabilme fırsatı buldu. Etkinlik boyunca esporcular, “speed gaming” adı verilen bir konseptle, üç farklı oyunda espor karşılaşmaları gerçekleştirdi. 75 bini aşkın oyunsever, Papara’nın standına uğrayarak etkinlikleri takip etti. 

Oyunseverlere özel ürün ve hizmetler tanıtıldı

Z kuşağına finansı sevdiren ve geleneksel süreçlere teknolojinin gücüyle yenilikçi çözümler üreten Papara, geçtiğimiz aylarda Twitch yayıncılarının milyonlarca Paparalıdan kolayca destek ve bağış alabileceği, Papara kullanıcılarının da favori yayıncılarını destekleyebileceği Yayıncı Hesabı ürününü duyurmuştu. Fuara “Oyun varsa, Papara” mottosuyla katılan şirket, etkinlik boyunca bu ürününün yanı sıra oyunseverlerin onlarca oyunda kullanabilecekleri dijital kod ve e-pinleri satın alabilecekleri Oyun & Dijital Kod menüsü, Koleksiyon Kart ürünleri ve oyun servislerinde geçerli Cashback çözümlerini tanıttı. 

Papara Hakkında

Papara, KPMG tarafından Global FinTech 100’de listelenen Türkiye’nin lider FinTech şirketidir. Türkiye’den seçilen 68’inci Endeavor girişimi olma başarısını gösteren Papara, özgün LinkedIn verileri ile belirlenen “LinkedIn En İyi Startup’lar 2022” listesinde ilk sırada yer almış, dünyanın önde gelen FinTech topluluklarından Finovate tarafından düzenlenen 2022 Finovate Awards’da “En İyi Mobil Ödeme Çözümü” seçilmiştir. 2016 yılında finansal hizmetleri herkes için hızlı, kolay, hesaplı ve keyifli hâle getirmek amacıyla kurulan Papara’nın 17 milyondan fazla bireysel kullanıcısı, aralarında Uber, Yandex gibi şirketlerin de bulunduğu 1.500’ü aşkın ticari kullanıcısı vardır. 570’ten fazla çalışanı olan ve Happy Place to Work® kapsamında Türkiye’nin en mutlu işyerleri arasında gösterilen Papara, ürün ve hizmetlerini daha geniş coğrafyalara yayarak bölgenin lider ve rekabetçi finansal teknoloji şirketi olmayı hedefliyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun 101. yıldönümü, Karabağlar Belediyesi tarafından düzenlenen geleneksel kortej yürüyüşü ve Sevcan Orhan Konseri’yle kutlanacak.

Geleneksel kortej yürüyüşü, 8 Eylül Cuma günü saat 19.30’da Yeşilyurt Kavaklıpınar Camii önünden başlayacak ve Karafatma Parkı’nda sona erecek. Daha sonra Türk Halk Müziği’nin sevilen sanatçısı Sevcan Orhan, burada oluşturulan geçici pazar alanında sevenleriyle buluşacak.

Karabağlar Belediye Başkanı Muhittin Selvitopu, İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun üzerinden 100 yıldan fazla zaman geçtiğini vurgulayarak, “Hep birlikte 101. yıla ulaşmanın gururunu ve mutluluğunu yaşıyoruz. Bize bu duyguları yaşatan Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını, kahralan Mehmetçiklerimizi rahmetle, minnetle anıyoruz. Tüm vatandaşlarımızı geleneksel kortej yürüyüşümüz ve konserimize katılmaya, coşkumuza ortak olmaya çağırıyorum” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Türkiye Şehit Yakınları ve Gaziler Dayanışma Vakfı tarafından şehit yakınları ve gazilerin hesaplarına Eylül 2023’te 12,4 Milyon TL yatırdığı bildirildi.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, şu bilgilere yer verildi, “Vakıf tarafından Eylül 2023 ödemesi olarak 15 Temmuz şehit yakınları ve gazilerine toplam 11,9 Milyon TL, Beşiktaş’taki terör saldırısında şehit olanların yakınları ve diğer hak sahiplerine toplam 503,5 Bin TL ödeme yapıldı. Böylece Eylül 2023’te hak sahiplerine toplam 12,4 Milyon TL ödendi. Şehit yakınları ile gazilere maddi ve manevi destek sağlamak amacıyla 13 Temmuz 2019’da kurulan ve Mütevelli Heyeti Başkanlığını Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş’ın yürüttüğü Türkiye Şehit Yakınları ve Gaziler Dayanışma Vakfı, hak sahiplerine ödeme yapıyor. 15 Temmuz darbe girişimi ile İstanbul Beşiktaş’taki terör saldırısında şehit olanların yakınlarına aylık maddi destek sağlamak amacıyla kurulan Türkiye Şehit Yakınları ve Gaziler Dayanışma Vakfı aracılığıyla toplam 3082 kişiye ödeme yapılıyor.

Beşiktaş’taki Terör Saldırısı Ardından Toplanan Meblağ

Vakıf kurulduğu günden bu yana tüm hak sahiplerine toplam 367,4 Milyon TL destek sağladı.

Vakıf, 15 Temmuz Dayanışma Kampanyası ile Beşiktaş’taki terör saldırısının ardından toplanan meblağı kamu sermayeli katılım bankalarında nemalandırarak, şehit yakınları ve gazilere aylık düzenli maddi destekte bulunuyor. Vakfın banka hesaplarında 01.09.2023 tarihi itibarıyla toplam 204,8 Milyon TL bulunuyor. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)

Makroudh için Malzemeler

Hamur için:

• 1 su bardağı un
• 2 su bardağı irmik
• 1/2 su bardağı portakal suyu
• 1/2 su bardağı sıvı yağ
• 1 tatlı kaşığı tarçın
• 1/2 çay kaşığı tuz
• 1/2 su bardağı pudra şekeri
• 1/2 çay kaşığı kabartma tozu

İç malzemesi için:

• 2 yemek kaşığı bal veya pekmez
• 1 tatlı kaşığı tarçın
• 1 su bardağı dövülmüş badem

Şerbet için:

• 1 su bardağı su
• 1 su bardağı bal
• 1/2 adet limonun suyu

Makroudh Nasıl Yapılır?

• Hamur için, un, irmik, tuz, tarçın, pudra şekeri ve kabartma tozunu bir kaba alın.
• Üzerine sıvı yağ ve portakal suyunu ekleyip hamuru yoğurun.
• Ele yapışmayan bir hamur elde ettiğinizde üzerini kapatarak 30 dakika dinlendirin.
• İç harç için, bademi bir kaseye alın ve üzerine bal ve tarçın ekleyerek karıştırın.
• Hazırladığınız hamuru tezgahı unladıktan sonra açık ve dikdörtgen olacak şekilde kesin.
• Hamurun uzun kenarına iç harç koyun ve rulo şeklinde sarın. Ruloları 3 cm genişliğinde dilimleyin.
• Avuç içinizle hafifçe bastırarak şekil verin ve bu işlemi tüm hamur bitene kadar tekrarlayın.
• Hazırladığınız makroudhları önceden ısıtılmış 180 dereceli fırında altın rengine dönene kadar, yaklaşık 25 dakika, pişirin.
• Şerbet için, tencereye bal ve suyu alıp karıştırın. Kaynamaya başladığında limon suyunu ekleyin ve 5 dakika daha kaynatın.
• Fırından çıkan sıcak tatlıların üzerine şerbet dökün ve 20 dakika çekmeleri için bekleyin.
• Tatlınız soğuduktan sonra servis edebilirsiniz. Afiyet olsun.

1500 dekar araziye can suyu verecek Seklik Barajı’nın yüzde 75’i tamamlandı. Enjeksiyon, kondivi, dolusavak betonarme ve batardo dolgusu imalatlarının tamamlandığı barajda gövde dolgu çalışmaları devam ediyor. Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilen projede barajın gövdesi kil çekirdekli kaya dolgu olarak yapılıyor. 40 metrelik gövde yüksekliği olan Bergama Seklik Barajı’nda 840 bin metreküp su tutulması hedefleniyor.

Yüzde 75’i tamamlanan barajda incelemelerde bulunan Bergama Belediye Başkanı Hakan Koştu; “Tarım ve hayvancılığın yoğun olduğu bölgemizde çiftçilerimizi su ile buluşturmak için yatırımlar yapıyoruz. 1500 dekar araziye can suyu olacak bu proje için çok çalıştık ve tamamlanıyor olmasını görmek heyecan veriyor. Bölgemizdeki yaptığımız projelerle köyden kente göçü durdurmaya çalışıyoruz. Tarımsal kalkınma ile tüm Bakırçay bölgesine sahip çıkıyor, çiftçilerimizin refahı için uğraşıyoruz. Gençlerimiz kazansın, iş sahibi olsun ve istihdama katkı sağlasın diye yeni iş sahaları oluşturmaya çalışıyoruz. Çiftçilerimize ve gençlerimize yönelik daha birçok projeyi hayata geçirip, yatırımlar yapacağız” dedi. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İnegöl Belediyesi, Süleymaniye Mahallesi Hazine Sokakta 2 bin m2 alanda hayata geçirdiği çevre düzenlemesi ve otopark uygulamasıyla bölgenin çehresini değiştirdi.

İnegöl Belediyesi, her geçen gün araç sayısının arttığı şehirde mahalle otoparkı uygulamalarıyla parklanma sorununa çözüm üretiyor. Artan araç sayısına oranla yeni otoparklar oluşturma hedefiyle çalışmalarını sürdüren İnegöl Belediyesi, bu kapsamda Süleymaniye Mahallesi Hazine Sokakta yeni bir düzenleme gerçekleştirdi. Mevcutta bulunan 2 bin m2’lik alan hem 40 araçlık otopark hem de yapılan çevre düzenlemesiyle özel bir görünüme kavuşmuş oldu.

MAHALLE OTOPARKLARIYLA PARKLANMA SORUNUNA ÇÖZÜM ÜRETİLİYOR

Belediye Başkanı Alper Taban, dün beraberindeki heyetle birlikte yapımı tamamlanan çalışmayı yerinde inceledi. Alanda yapılan inceleme sonrası açıklama da yapan Başkan Taban, “Süleymaniye Mahallesi Hazine Sokakta bir otopark ve çevre düzenlemesi gerçekleştirdik. Malumunuz nüfusumuz ve araç sayımız her geçen gün artıyor. Özellikle mahalle aralarında parklanma konusunda ciddi sorunlar olabiliyor. İnegöl Belediyesi olarak tüm alanlarda mahalle otoparkları oluşturarak bu sorunlara çözüm üretmeye çalışıyoruz. Bugün de bu çalışmalardan birini yerinde incelemek üzere bir aradayız” dedi.

Tamamlanan çalışma hakkında da bilgiler veren Başkan Taban, “Hazine Sokak üzerinde 2 bin m2 alan üzerinde bir çevre düzenlemesi yaptık. Burada 1100 m2 yeşil alan, 400 m2 tretuvar ve yürüyüş yolu ile 600 m2’lik toplamda 40 aracın parklanabileceği otopark alanı oluşturduk. Proje kapsamında burada farklı türlerde bitki ve ağaç dikimleri de yapıldı. Mevcuttaki ağaçları da koruyup muhafaza etmiş olduk. Emeği geçen çalışma arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Mahallemizin önemli ihtiyaçlarından biri giderildi” diye konuştu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Vajinayı destekleyen dokuların yaş, gebelik ve doğumun etkisiyle gevşeyerek cinsel ilişkide sorunlara ve özgüven eksikliğine neden olabildiğinin altını çizen VM Medical Park Ankara Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Mine Gültekin Çalık, “Vajina daraltma (vajinoplasti), vajinayı yeniden şekillendirmek için yapılan cerrahi bir işlemdir. Kozmetik jinekolojide; vajinoplasti, vajinal kanalın çapını ve vajinanın girişini daraltmak için kullandığımız prosedürleri ifade eder” dedi.

Vajina daraltma işlemi (vajinoplasti) hakkında bilgilendirmede bulunan VM Medical Park Ankara Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Mine Gültekin Çalık, işlemin uygulamadaki detaylarının kişinin hedeflerine veya tıbbi ihtiyaçlarına bağlı olarak değiştiğini ifade etti.

DOĞUM HASARLARLARI GİDERİLEBİLİR

Yapılacak işlemin detaylı değerlendirme ve muayene sonrasında cerrah tarafından belirleneceğini belirten Op. Dr. Mine Gültekin Çalık, doğumda oluşan yaralanmaları onarmak için vajinoplasti yapılacağı zaman prosedürün şu işlemleri içereceğini belirtti:

• “Gevşek dokuları ve doğum kusurlarını onarmak için destek dikişleri atılması,
• Fazla derinin çıkarılması,
• Vajina girişinin daraltılması,
• Bazı hastalarda mesane ve bağırsakların vajinal kanala herniasyonu da olabilir. Bu kusurlar operasyon sırasında tamir edilebilir.”

CİNSEL TATMİN ARTIRILABİLİR

Op. Dr. Çalık, vajinoplasti ameliyatının özgüven artışı ve cinsel hazzın artırılması gibi kişisel faydaları olabileceğini belirtti.

RİSKLER EN AZA İNDİRİLEBİLİR

Her cerrahi operasyonun kendi içerisinde bazı riskler barındırdığını altını çizen Op. Dr. Mine Gültekin Çalık, vajinoplasti sonrası yaşanabilecek bazı riskleri şu şekilde açıkladı:

• “Ağrılı cinsel ilişki (Disparoni),

• Uyuşma veya his kaybı. Ancak deneyimli bir cerrah, doğru cerrahi teknik ve uygun postoperatif bakım ile bu riskler en aza indirilebilir.”

10 GÜN İÇİNDE GÜNLÜK YAŞAMA DÖNÜLEBİLİR

Vajinoplasti ameliyatı sonrası süreç hakkında da bilgilendirmede bulunan Op. Dr. Çalık, şunları söyledi:

“İyileşme, ameliyatın boyutuna bağlı olarak birkaç haftadan birkaç aya kadar sürebilir. Çoğu hastanın 7-10 gün sonra günlük yaşamına dönebildiğini belirten Op. Dr. Mine Gültekin Çalık, 6 hafta boyunca küvete girme ve yüzme ile birlikte cinsel ilişkiden veya herhangi bir vajinal penetrasyondan kaçınılmalıdır.”

KALICI SIKILIK ELDE EDİLİR

Vajinoplasti ameliyatların en büyük özelliğinin kalıcı bir sıkılık elde edilmesi olduğunu ifade eden Op. Dr. Çalık, “Normal doğum olmadığı sürece operasyonun etkisi kalıcı olur” diyerek sözlerini sonlandırdı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Fidye yazılımlarından neredeyse 80 kat daha fazla kayba neden olan ve milyon dolarları aşan zararlara neden olan, patron dolandırıcılığı olarak da bilinen iş e-postalarının ele geçirilmesi (BEC) saldırıları, şirketler için hızlıca büyüyen ve en riskli saldırı yöntemlerinden biri olmaya devam ediyor. Yakın zamanda yapılan bir araştırma, BEC saldırılarının 2022 yılında neredeyse iki katına çıktığını ve bu saldırılarda çalınan miktarın da artarak ortalam 50.000 dolara ulaştığını gösteriyor. Bu saldırılara karşı korunmak, büyüklüğü ne olursa olsun bir şirketin bütünlüğünü ve itibarını korumanın yanı sıra finansal varlıkları ve bireylerin mahremiyetini korumak için de oldukça önem arz ediyor. Bütünleşik siber güvenlik alanında küresel bir lider olan WatchGuard, şirketlere BEC saldırılarını önlemenin 8 temel yolunu sıralıyor.

Patron dolandırıcılığı olarak da bilinen iş e-postalarının ele geçirilmesi (BEC) saldırıları, saldırganların herhangi bir şirketi, çalışanlarını, müşterilerini veya iş ortaklarını dolandırmak için şirket çalışanına ait e-posta hesabını ele geçirdiği veya taklit ettiği bir saldırı şeklinde gerçekleşiyor. İnsanlar sık e-posta aldıkları birinin e-posta adresine güvenme eğiliminde olduklarından her seferinde e-postanın doğruluğu kontrol edilmeyebiliyor. Saldırganlar bu güvenden faydalanarak genellikle şirket içindeki önemli pozisyonda bulunan birinin hesabını taklit ederek hedefinin, yani kurbanın kendi hesabına para göndermesini sağlamaya çalışıyor. Bu saldırıların en yaygın kurbanları genellikle uluslararası para transferi yapan şirketleri oluyor.

Saldırıyı planlamak için şirket ağına sızarak bilgi toplaması gereken saldırganlar spam e-postalar, oltalama veya zararlı yazılımlar içeren birkaç farklı taktiği bir arada kullanıyor. Saldırganların, şirket ağına sızdıktan sonra şirketin iş hacmi hakkında bilgi sahibi olabilmek için yakalanmadan belli bir süre sistem içerisinde kalmaları gerekiyor. Bu süre içerisinde çalışanların davranışlarından iş ortaklarına, faturalama süreçlerinden yöneticilerin çalışma saatlerine kadar tüm veriler toplanabiliyor. Bunun önlenmesi için hem teknik hem de insani güvenlik açıklarını ele alan kapsamlı bir strateji, başka bir deyişle katmanlı güvenlik çözümlerini bir araya getiren bütünleşik bir güvenlik platformu oluşturmak önem kazanıyor. Bunun yanı sıra çalışanları BEC saldırılarında kullanılan taktikler ve bunların nasıl fark edileceği konusunda eğitmek hayati bir rol oynuyor. Bütünleşik siber güvenlik alanında küresel bir lider olan WatchGuard, şirketler için BEC saldırılarını önlemenin 8 temel yolunu sıralıyor.

1. BEC saldırılarına özel olarak odaklanın. BEC saldırılarının kendi CIS kontrolleri mevcut değildir, bu nedenle özellikle banka hesaplarının güncellenmesi ile ilgili süreçler söz konusu olduğunda bu saldırılara çok dikkat etmek gerekiyor. Bunun için bir hesap dökümü oluşturulmalı, aktif olmayan hesaplar devre dışı bırakılmalı ve erişim süreçleri ile erişim iptal planları oluşturulması gerekiyor. 

2. Farkındalık ve eğitim alınmasını sağlayın. Kullanıcıların BEC saldırılarında kullanılan taktikler hakkında düzenli eğitim alması, şüpheli e-posta adresleri veya olağandışı talepler gibi uyarı işaretlerini ayırt etmeyi öğrenmesi büyük önem arz ediyor.

3. Kimlik doğrulaması yapın. Bu saldırılar genellikle saldırganın, kullanıcıyı sahte bir oturum açma sayfasına yönlendiren kimlik avı e-postasıyla başlıyor. Bu nedenle özellikle finansal işlemlerde veya hassas bilgi taleplerinde e-posta gönderenlerin kimliğini doğrulamak büyük önem taşıyor. Ayrıca, MFA kullanmak, bir e-posta hesabına erişmek ve bir BEC dolandırıcılığı gerçekleştirmek için çalınan kimlik bilgilerini kullanan bir siber suçlunun tehdit riskini düşürüyor. 

4. Güçlü güvenlik politikaları uygulayın. Kuruluşların finansal işlemleri veya gizli bilgilere erişimini doğrulamak ve yetkilendirmek için açık politikalar ve prosedürler uygulaması gerekiyor. Burada yetki sınırlarının belirlenmesi, onay süreçleri ve ödeme bilgilerindeki değişikliklerin doğrulanması büyük önem taşıyor.

5. URL’leri ve ekleri kontrol edin. Kullanıcıların e-postalardaki bağlantılara tıklamadan veya ekleri açmadan önce bunların gerçekliğini ve güvenliğini doğruluyor olmaları gerekiyor. Bu, URL’leri doğrulamayı, ekleri kötü amaçlı yazılımlara karşı taramak için güvenlik araçlarını kullanmayı ve güvenilmeyen kaynaklardan dosya indirmekten kaçınmayı içeriyor.

6. Sistemleri ve yazılımları güncel tutun. Bilinen yazılım açıklarından faydalanmak siber suçlular için ilk erişim yöntemleriden biri olduğundan BEC saldırılarına karşı korunmak için güvenlik sağlamaya yardımcı   sistemleri güncel tutmak büyük önem arz ediyor. Mart 2021’de Microsoft, suç gruplarının binlerce kuruluşta bu kusurlardan aktif olarak yararlanmasının ardından dört ProxyLogon teknolojisi güvenlik açığı için acil durum uyarısı yayınladı. Bu önlemin uygulanması, bir BEC saldırısının kurbanı olma riskini önemli ölçüde azaltıp kuruluşun verilerinin bütünlüğünü ve gizliliğini korumayı sağlıyor. 

7. İzleme ve sapmaları tespit edin.  Güvenlik ekiplerinin e-postalardaki olağandışı kalıpları veya şüpheli davranışları belirleyebilecek, izleme ve sapmaları tespit edebilecek çözümleri uygulaması gerekiyor. Bu durum etkinlik kayıtlarının incelenmesini, iletişim kalıplarındaki değişikliklerin tespit edilmesini ve BEC saldırılarını belirlemek için yapay zeka araçlarının kullanılması gerektiğini gösteriyor.

8. Görüş boşluklarından kaçının. Birbirinden farklı ürünlerin kullanılması görünürlükte ve dolayısıyla güvenlikte boşluk oluşmasına sebebiyet veriyor. Tam görünürlük elde etmek ve böylece BEC saldırılarını önlemek için entegre bir şekilde çalışan güvenlik çözümlerine sahip olmak büyük önem taşıyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Teknoloji, inovasyon ve estetiğin bir araya geldiği yeni PC modelleri, HUAWEI’nin okula dönüş kampanyasıyla, birbirinden cazip fiyatlarla HUAWEI Online Mağaza’da yerini aldı. Kampanyaya MateBook D16 i9, MateBook 16s i9, MateBook D15 i7 2022 ve MateBook X Pro 2023 dahil edildi.

MateBook D16 i9

Verimlilik odaklı özellikleriyle de dikkat çeken HUAWEI MateBook D16, 16:10 en boy oranıyla internet sitelerinde, grafiklerde ve yazılı belgelerde daha geniş bir görüş sunarak üretkenliği artırmaya yardımcı oluyor. Yapay zeka destekli kamera ve ses sistemine sahip yeni HUAWEI MateBook D16, uzaktan eğitim, toplantı veya konferans gibi işlevleri de güvenli ve sorunsuz bir şekilde yerine getirmek için son derece ideal. Görüntülü görüşme sırasında hoparlörü konuşmanın merkezinde tutan ses sistemi sayesinde cihaz, dış sesleri minimuma indirerek odaklanmayı kolaylaştırıyor.

MateBook D16 i9 28.999 TL fiyatla satışa sunulurken 750 TL değerinde indirim kuponu ve 999 TL değerinde Bluetooth Mouse hediye olarak veriliyor.

MateBook 16s i9

2,5K ekran çözünürlüğü ile 400 nit parlaklığa sahip HUAWEI MateBook 16s, multimedyadan iş ihtiyaçlarına kadar tüm kullanım alanları için ideal. Intel’in en yeni 13. Nesil i9 işlemcisinden gücünü alan bilgisayar herhangi bir işinizde sizi asla yarı yolda bırakmayacak şekilde tasarlandı. Fabrika çıkışı donanımsal olarak kalibre edilen ekranıyla beraber, profesyoneller için renk doğruluğunu en üst seviyede sunan MateBook 16s, sınıfındaki rekabeti farklı bir boyuta taşıyor.

MateBook 16s i9 37.999 TL fiyatla satışa sunulurken 8.000 TL doğrudan indirim, 1.000 TL değerinde indirim kuponu ve 6.298 TL değerinde MatePad SE 64GB ve Bluetooth Mouse hediye olarak veriliyor.

MateBook D15 2022

HUAWEI MateBook D15, HUAWEI Share özellikleriyle akıllı telefonlarla daha kolay iletişim kuran arayüz, sürükle bırak özelliğiyle beraber, akıllı telefona kaydedilmiş içeriği doğrudan dizüstü bilgisayarda görüntülemeyi de sağlıyor. Dizüstü bilgisayara bağlı çevre birimlerinin, akıllı telefonlarda gezinti için de kullanılabildiği Multi-Screen Collaboration, cihazlar arası geçiş yapmaksızın, mobil uygulamalara sorunsuz erişim sağlıyor.

MateBook D15 i7 2022 20.999 TL fiyatla satışa sunulurken 600 TL değerinde indirim kuponu ve 2.298 TL değerinde Swift sırt çantası ile Bluetooth Mouse hediye olarak veriliyor.

MateBook X Pro 2023

HUAWEI’nin amiral gemisi dizüstü bilgisayarı olarak konumlandırılan yeni HUAWEI MateBook X Pro, yepyeni bir tasarımda yepyeni deneyimler sunuyor. Yüzde 92,5 ekran-gövde oranına sahip yeni HUAWEI Gerçek Renkli FullView Ekran ile donatılan bu ekran, sürükleyici bir izleme deneyimini kolaylaştıran geniş bir ekran alanı sağlıyor. Ekran ayrıca, görüntülerdeki tüm ayrıntılara dikkat çekmek için inç başına 264 piksel yoğunluğu ile 3120×2080’e kadar yüksek çözünürlüğü destekliyor. Yeni HUAWEI MateBook X Pro, aynı zamanda HUAWEI’nin P3 renk gamını ve 1,07 milyar rengi destekleyen ilk dizüstü bilgisayarı. Fabrika kalibrasyonu, kullanıcıların her türlü ilhamı hayata geçirmelerine yardımcı olmak için her panelin hem P3 hem de sRGB renk gamında ΔE

Ağ video ve gözetim çözümleri alanında dünya lideri olan Axis Communications, 2022 Sürdürülebilirlik Raporu ile, şirketin sürdürülebilirliği teşvik etme çabasının yalnızca ürün tasarım ve üretimi ile sınırlı kalmayıp, tüm değer ve tedarik zincirini kapsadığını belirtti.

Dünya genelinde Türkiye’nin de dahil olduğu 50’den fazla ülkede faaliyet gösteren, 4.200’den fazla çalışan, geniş bir teknoloji ve distribütör ağına sahip olan Axis Communications, sürdürülebilirlik konusunda endüstri lideri olarak 2022 Sürdürülebilirlik Raporu’nu yayınladı. Bu konuda bir açıklama yapan Axis Communications Türkiye ve Orta Asya Bölge Müdürü Ayşegül Demirkol “Sürdürülebilirliğin sağlanması için, sosyoekonomik ve çevresel sorunlarla, sözde kalmayıp, proaktif bir şekilde mücadele etmek ve iş süreçlerinin her aşamasına yardımcı olacak önlemler almak, gezegenimiz için sorumluluğumuzdur,” dedi.

Gezegenimizi korumak

AXIS Sürdürebilirlik Raporu açıklamasında, “2022 yılında Paris Anlaşması’nın hedeflerini karşılamak ve küresel ısınmayı endüstri öncesi seviyelere göre 2°C’nin altında tutabilmek için, en son bilimsel bulguların gerektirdiği sera gazı emisyonlarını azaltma taahhüdünü, tüm tedarikçi ve ortakların uyması gereken şirket genelinde bir standart olarak belirledi.

Özellikle ürün ambalajlarında geri dönüştürülmüş ve yenilenebilir malzemeler kullanılması ve üretimin her pazar için mümkün olan en yakın lokasyonda yapılarak taşımadan kaynaklı karbon ayak izini azaltmayı hedefledi.

Axis 2024 yılına kadar koyduğu hedefte bütün tedarikçileri, üretim ve lojistiğin toplam enerji kullanımının en az %50’sinin yenilenebilir kaynaklardan sağlanması ve bunun 2030 yılına kadar %100’e ulaşmasını sağlamak için harekete geçti. Bu eylem, şirketin ana ofislerinde tüm alanlara ulaşırken, tüm ışıklar LED’lerle değiştirildi ve enerji tüketimini azaltmak için sistemler zamanlayıcılarla kullanılmaya başladı.” değerlendirmesinde bulundu.

Sorumlu inovasyon

Axis Communications’ın 2022 raporunda öne çıkan konular arasında;

• Birleşmiş Milletler 2030 Gündemi’ni desteklerken, 17 Sürdürülebilir Kalkınma Hedefi’ni gerçekleştirmeyi amaçlayan şirketler arasında olup, değişimin bütünsel olarak kabul eder, ürün tasarım ve üretimi aşamalarında azami dikkati gösterir. 
• Sürdürülebilirliğin teşvik edilmesi, insan haklarının güçlendirilmesi ve bireysel gizliliği korumayı, teknolojiyi ilerletirken mümkün kılmayı benimser.
• Ürün ve çözümlerinde çevresel ayak izini azaltmak amacıyla, enerji kullanımı düşük, ısı ve elektriksel gürültü gibi atıkları minimize eden güç kaynakları tasarlar ve aynı zamanda, özellikle birbiriyle temas eden ağlar bağlamında siber güvenlik önceliğiyle çalışır. Bu aşamalarda, ürün geliştirme, devre dışı bırakma gibi en iyi uygulama süreçlerini ve teknolojileri uygular. 
• Güvenilirliği, son kullanıcı ve ürün bilgilerinin gizliliğini en önemli önceliği olarak kabul eder.
• 2022 yılında Axis, ISO/IEC 27001 sertifikasının kapsamını, bağlı cihazlar için yazılım platformunun geliştirilmesi ve işletilmesini içerecek şekilde genişletmiştir. Uluslararası olarak tanınan bu standartla, iç bilgi altyapısının yönetimi, ortak ve müşterilere sunulan hizmetin kalitesinin artırılması gibi konulara verdiği önemi vurguluyor.

Axis Communications Hakkında:

Axis, güvenliği ve iş performansını artırmak için çözümler yaratılarak daha akıllı ve daha güvenli bir dünya sağlama misyonuyla hareket eder. Bir ağ teknolojisi şirketi ve endüstri lideri olarak Axis, video gözetimi, erişim kontrolü, görüntülü diafon ve ses sistemleri alanında çözümler sunar. Bu çözümler akıllı analitik uygulamalarıyla güçlendirilmiş ve yüksek kaliteli eğitimlerle desteklenmektedir.

Axis, 50’den fazla ülkede faaliyet gösteren yaklaşık 4,000 kişilik bir ekibe sahiptir ve dünya genelinde teknoloji ve sistem entegrasyonu ortaklarıyla işbirliği yaparak müşteri çözümleri sunar. Axis, 1984 yılında kurulmuş olup merkezi Lund, İsveç’te bulunmaktadır.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Ayvalık Belediyesi Park Bahçeler Müdürlüğü ekipleri tarafından kısa süre içinde, önceki yıllarda atıl durumda bulunan, Ali Çetinkaya Mahallesi, Armutçuk Son Durak Mevkisi’ndeki 900 Metre karelik boş alanı değerlendirerek bölgeye yeni bir “Spor Parkı” kazandırıldı. 

Ayvalık Belediye Başkanı Mesut Ergin, Spor Parkı’nın her yaştan vatandaşın yararlanabileceği şekilde çok işlevli dizayn edildiğini hatırlatarak,”Abdi İpekçi Caddesi’nde yıllardır atıl bir şekilde bulunan alanımız vardı, vatandaşlarımızın taleplerini değerlendirdik, görüşlerini aldık ve her yaştan Ayvalıklının kullanacağı çok işlevli bir spor parkına dönüştürdük” dedi.

Parkın zemininin özel olarak tasarlandığını vurgulayan Başkan Ergin, Spor Parkı’na vatandaşların istemleri doğrultusunda spor aletleri yerleştirildiğini söyledi.

Başkan Ergin, “Alanda ayrıca, mini basketbol sahasıyla yepyeni bir spor ve rekreasyon alanı olan parkın, 350 metre karelik yemyeşil çim döşemesiyle, peyzaj işleri de tamamlandı. Güvenlik çitleriyle spor kullanımında rahatlığı ve güvenilirliği ön plana çıkıyor. Vatandaşlarımız keyifle, sağlıkla kullansınlar” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Birkaç hafta evvel sizlerle Square Enix’in daha çok remaster yapmayı değerlendirdiğine dair bir haber paylaşmıştık. O haberde de belirtildiği üzere Final Fantasy Pixel Remaster, şirketi şad eden bir muvaffakiyete imza atmış durumda. Bu muvaffakiyet satış datalarıyla bir sefer daha teyit edilmiş bulunuyor. Paylaşılan son bilgiye nazaran; Final Fantasy Pixel Remaster serisinin toplam satışları 3 milyona ulaştı.

Final Fantasy Twitter hesabından yapılan paylaşımda; “Final Fantasy Pixel Remaster serisinin satışları PlayStation 4, Nintendo Switch, Steam ve mobilde 3 milyon kopyaya ulaştı! Dayanağınız ve bu tecrübesi bizlerle paylaştığınız için teşekkürler” deniliyor. Bu da Mayıs ayından bu vakit kadar 1 milyon kopya daha satıldığı manasına geliyor.

Final Fantasy Pixel Remaster serisi PC için 2 yıl kadar evvel çıkmış, geçtiğimiz Nisan ayında da PS4 ve Switch’e gelmişti. Satış performansının bu türlü devam etmesi, Square Enix’i pek mutlu etmiş aşikâr ki. Bakalım bundan sonra hangi klasik oyunlara el atacak, karşımıza hangi oyunların remaster versiyonu ile çıkacaklar.

Yaşadığı bahtsız olay sonucunda hayatını kaybeden usta oyuncu Oya Aydoğan’ın vefat nedeni, hayranlarında büyük bir tasa uyandırdı. 7 yıl evvel hayatını kaybeden usta oyuncu Oya Aydoğan’ın mevt sebebi yıllar sonra ortaya çıktı. Bakın Oya Aydoğan’ın mevt nedeni neymiş…

Dizi ve sinema dalında birçok projede yer alan usta oyuncu Oya Aydoğan, 15 Mayıs 2016 yılında hayatını kaybetti. Vefat nedeni ise hayranlarında büyük bir kaygı uyandırdı. Yer aldığı dizi ve sinema projelerindeki performansı ile izleyenlerin büyük beğenisini toplayan Oya Aydoğan’ın vefatının akabinde 7 yıl geçmiş olmasına karşın mevt nedeni merak edilmeye devam ediyor. 

En son Bez Bebek isimli bir TV dizisinde yer alan usta oyuncu, yemek yerken yaşadığı bahtsız bir olay sonucunda hayatını kaybetti. Boğazına takılan bir patates kızartmasını çıkarmak isterken aort damarında yırtık meydana gelen Oya Aydoğan, hastaneye kaldırıldı. Vefatı öncesinde 12 saat ameliyatı süren ünlü oyuncu, ağır bakıma alındıktan sonra beyin ödeminin artması nedeniyle hayatını kaybetti. 

OYA AYDOĞAN’IN VEFATI NASIL OLDU?

Oyunculuğunun yanı sıra sıcakkanlılığı ile sevenlerinin beğenisini toplayan Oya Aydoğan’ın vefatı sonrasında hastanenin açıklaması ise, ” ‘Akut Asendan Aorta Diseksiyonu’ tanısı ile başvurmuş, ameliyat edilmiş ve sonrasında ağır bakımımızda tedavi altına alınmış olan Sayın Oya Aydoğan’ın sıhhat durumu, 14 Mayıs 2016 Cumartesi günü saat 23.00 prestiji ile, artan beyin ödeminin sonucu olarak daha da bozulmuş, hastamızın tansiyon düşüklüğü tedaviye karşılık vermeyen halde seyir göstermeye başlamıştır. Yapılan tüm müdahalelere karşın, maalesef hastamız 15 Mayıs 2016 Pazar günü sabaha karşı saat 07.15’te vefat etmiştir.” şeklinde oldu. 

OYA AYDOĞAN KİMDİR?

Türk dizi ve sinema oyuncusu Oya Aydoğan, 1957 yılında Erzincan’da doğdu. 1976 yılında Cüneyt Arkın ile başrolünü paylaştığı Mecnun Şahin sineması ile beyazperdeye girdi. Yedi Bela Hüsnü, Sevinçli Günler, Merhamet üzere birçok ünlü sinema sineması dışında 51 sinema sineması ve 13 televizyon dizisinde rol aldı. Bir röportajı sırasında çocukluk yıllarında idolünün Türkan Şoray olduğunu lisana getiren Oya Aydoğan; Ferdi Tayfur, Serdar Gökhan, Kemal Sunal, Orhan Gencebay, Müslüm Gürses ve Kadir İnanır üzere birçok sanatçı ile birebir sinemalarda yer aldı. 

Kamu Görevlileri Noterlik Yaptı Tartışması. Memur ve emekliye verilen zamlar gündemden düşmüyor.

Memur-Sen diğer sendikal örgütler tarafından eleştirilirken, Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın da, Hakem Kurulu’nu eleştirdi.

Konu hakkında Eğitim-Bir-Sen resmi sitesinden şu açıklama yapıldı ;

Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, oransal zam konusunda Kamu İşveren Heyeti’nin verdiği zam oranını aynen onaylayan Hakem Kurulu’na tepki göstererek, “Hakem Kurulu’nun adının Kamu İşvereni Hakem Kurulu olarak değiştirilmesi gerekiyor” diye konuştu.

Ağustos ayında başlayan 7. Dönem Toplu Sözleşme sürecinde hizmet kollarına bağlı maddelerde uzlaşmaya varılırken, genele ilişkin teklifler ve oransal zam konusunda Memur-Sen ile Kamu İşveren Heyeti uzlaşamadı. Süreç gereği Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’na taşınan oransal zam ve genele ilişkin maddeler hakkında yapılan toplantılar neticesinde Kamu İşveren Heyeti’nin teklif ettiği 2024 yılı için yüzde 15+10, 2025 yılı için yüzde 6+5 artış teklifi Hakem Kurulu tarafından değişikliğe gidilmeden aynen kabul edildi.

Kamu Görevlileri Hakem Kurulu

Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’nun verdiği kararı bir TV kanalına değerlendiren Ali Yalçın, “Toplu sözleşmede oransal zamda uzlaşamadığımız için Hakem Kurulu’na başvurmuştuk. Hakem Kurulu’nun Kamu İşveren Heyeti’nin rakamlarını onaylaması aslında Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’nun adının Kamu İşvereni Hakem Kurulu şeklinde olması gerektiğini teyit ediyor. Bizim toplu sözleşme sistemi içerisinde, Hakem Kurulu’nun demografisi farklı bir beklentiyi doğurmuyor. Genelde Hakem Kurulu’na kalan kararlarda, kurul, hakemlik yapmak yerine noterlik yapıyor. Biz zaten bu rakamlar geldiği için uzlaşamadık. Yüzde 15+10’luk bir rakam önümüze getirildi. Biz 2024 yılı içerisinde enflasyon beklentisinin yüzde 33 olduğu bir yerde bunun altındaki rakamların konuşulmasının doğru olmayacağını, bunun üzerindeki rakamları konuşmamız gerektiğini ve mutlaka refah payı içeren bir rakamla masadan kalkmak istediğimizi ifade etmiştik” şeklinde konuştu.

Enflasyon farkının müjde gibi ifade edilmesi sağlıklı değil

Masada oransal zam dışındaki konularda birçok başlığın konuşulup tartışıldığını ifade eden Yalçın, şunları söyledi: “Bunlara ilişkin uzlaşarak masadan kalkmıştık. Bunlar işin doğası gereği Hakem Kurulu’na gidiyor ancak ‘hakem’de bu konuda bir gerilemenin olmadığını görüyoruz. Bu açıdan bunu olumlu değerlendiriyoruz. Yani üzerinde uzlaştığımız maddeleri yeniden bir müzakere ve tartışma alanı oluşturulmadı. Bu işin geleneği açısından çok kıymetlidir. Bazı hususlarda rötuşlar yapılmış durumda. Biz en düşük devlet memuru maaşının düşük olduğunu, 20 bin 350’de kaldığını, bunun 1650 lira verilerek 22 bin bandına getirilmesi gerektiğini söylemiştik. Kira yardımından tutun da evlilik yardımına varana kadar sosyal taleplerimiz söz konusuydu. Refah payı talebimiz vardı. Bu konuda masada maddelerimiz vardı. Hakem Kurulu’na gittiğinde de bu konuların değişmediğini ve ‘hakem’in noterlik yaptığını görüyoruz. 2023 için gelecek enflasyon farkı bize zam olarak ifade edilmişti. Evet, doğrudur, enflasyon farkı toplu sözleşme kazanımıdır. Bunun bizim için hemen müjde gibi ifade edilmesi çok sağlıklı değil. Çünkü bu bizim almamız gerekeni 6 ay sonra elimize geçmesi anlamına geliyor. Enflasyon farkı, toplu sözleşme hukuku gereği kamu görevlilerinin alması gereken hakkıdır, bir zam değildir” (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)

ŞOK market 6-12 Eylül 2023 tarihlerinde geçerli olacak olan aktüel eserler kataloğu yayınlandı. ŞOK markette bu hafta için hazırlanan aktüel indirimli eserlerde dokumadan, paklık eserlerine kadar birçok şeyi Kasım ayının 30’una kadar raflardan satın alabilirsiniz. İşte çok merak edilen ŞOK 6-12 Eylül 2023 aktüel eserler kataloğu

Haftanın ŞOK aktüel kataloğunda bu hafta teknolojiden mesken aletlerine, mutfak gereçlerinden, giysiden çocuk dokumasına kadar pek çok indirimli eser ve sürpriz eserler yer alıyor. 6-12 Eylül 2023 tarihleri aralığında alabileceğiniz haftanın fırsat eserleri ortasında beğeneceğiniz çok hoş eserler bulunuyor. Pekala, ŞOK market 6-12 Eylül 2023 tarihleri aralığında geçerli olacak eserler listesinde öteki neler var? İşte cevaplar:

• Erkek Ribanalı Eşofman Altı 229 TL 
• Erkek Sıfır Yaka Sweatshirt 229 TL 
• Erkek Kapüşonlu Sweatshirt 229 TL 
• Erkek Spor Ayakkabı 399 TL
• 2’li Penti Sürekli 15 Den Pantolon Çorabı 23,95 TL 
• Penti Ebediyen 15 Den Külotlu Çorap 32,95 TL 
• Kemer 44,95 TL 
• Chantale Bayan / Erkek Basic T-Shirt 99,95 TL 
• Erkek Boxer 49,95 TL 
• 2’li Bayan Desenli Slip 44,95 TL 
• Klimalı Yastık 125 TL 
• 3’lü Erkek Çorabı 39,95 TL 
• 3’lü Bayan / Erkek Sneaker Çorabı 34,95 TL 
• 2’li Bayan Çizgili Çorap 27,95 TL 
• Kitap Çeşitleri 19,90 TL 
• HQ Lüx Polikarbon, 1 litre Matara 199 TL 
• Dünya Küresi 199 TL 
• Işıklı Dünya Küresi 349 TL
• ABS Büyük Uzunluk Valiz 599 TL 
• ABS Orta Uzunluk Valiz 499 TL 
• ABS Kabin Uzunluk Valiz 349 TL 
• ABS Seyahat ve Makyaj Valiz 219 TL 
• Seyahat Boyun Yastığı 89,95 TL 
• 3’lü Valiz İçi Organizer Set 89,95 TL

• 2,5 litre Dyonem 249 TL 
• 0,9 litre Dyo Hobilux Boya 199 TL 
• Attlas Fayans Kesme 399 TL 
• Paketleme Bandı 21,95 TL 
• Japon Yapıştırıcı 21,95 TL 
• 3’lü Tornavida Seti 39,95 TL 
• Duş Başlığı Seti 49,95 TL 
• Sürgülü Duş Seti 119 TL 
• Takım Çantası 119 TL 
• 350 gram Derz Dolgusu 39,95 TL 
• Seawood Ahşap Ayakkabılık 109 TL
• Polisan markalı 17,5 kg Quartz Tavan Boyası 299 TL 
• 10 kg Quartz Silikonlu İç Cephe Boyası 249 TL 
• Fırça No:3 29,95 TL
• Fırça No:2,5 24,95 TL 
• Fırça No:2 19,95 TL 
• 20 cm İç Cephe Rulosu 59,95 TL 
• 10 cm Kalorifer Rulosu 16,95 TL 
• 280 gram Silikon Şeffaf 59,95 TL 
• Akrilik Mastik 29,95 TL 
• Plastik Silikon Tabancası 49,95 TL 
• Polisan X7 Eldiven 19,95 TL 
• Çelik Pense 199 TL 
• Yan Keski 179 TL 
• Kargaburun 169 TL 
• Tamir Bandı 24,95 TL 
• Maskeleme Bandı 24,95 TL 
• Elektrik Bandı 11,95 TL  
• Şerit Metre 79,95 TL

• Gamers Arena Sangal Hell AMD Ryzen 5 512 SSD FreeDos Gaming PC 10.999 TL
• Gamers Arena Sangal The Myth AMD Ryzen 5 FreeDos Gaming PC 16.999 TL
• Gamers Arena Sangal Stealth AMD Ryzen 5 5500 16GB DDR4 512 GB SSD 8GB FreeDos Gaming PC 19.999 TL
• Gamers Arena Sangal Pro AMD Ryzen 5 5500 16 GB 512 GB SSD 12GB FreeDos Gaming PC 18.999 TL
• Twisted Minds Z Dizayn Karbon Fiber Oyuncu Masası 1.899 TL
• Zotac 8GB Twin Edge Ekran Kartı 7.899 TL
• HP Kablolu Işıklı Gaming Kulaklık 399 TL
• Redragon Octopus RGB Gamer Mouse 299 TL
• Redragon Rudra Aydınlatmalı Mekanik Gaming Klavye 899 TL
• Samsung Odyssey G3 24” 1MS 144 HZ AMD FreeSync FHD Pivot Gaming Monitör 3.999 TL
• Samsung 27” Odyssey M5 Full HD Smart Monitör 4.399 TL
• Twisted Minds 23.8” 200Hz 1MS HDMI+DP FHD Kavisli Çerçevesiz Gaming Monitör 4.199 TL

ŞOK AÇILIŞ VE KAPANIŞ SAATLERİ

ŞOK, A101, BİM, cumartesi günleri hafta içinde olduğu üzere 09.00-21.00 saatleri ortasında hizmet yapıyor.