Gün: 5 Mart 2024

  • Alkol bağımlılığı iradesizlik değil, önemli bir beyin hastalığı! Aralıklarla alkol tüketen de alkol bağımlısı olabilir!

    Alkol bağımlılığının iradesizlik değil, önemli bir beyin hastalığı olduğunu ifade eden uzmanlar, alkol bağımlılığının; kişinin haftalar, aylar ve yıllar içerisinde planladığı miktarlardan daha fazla tüketmeye başlamasıyla ortaya çıktığını söylüyor. ‘Alkol kokuyorsa alkol bağımlılığı vardır’ demenin uygun olmadığını dile getiren Psikiyatri Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Alptekin Çetin, “Her gün alkol tüketilmesi bağımlılık için geçerli bir kriter değildir. Kişi, aralıklarla alkol tüketerek alkol bağımlısı olabilir.” dedi.

    Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Alptekin Çetin, 1-7 Mart Yeşilay Haftası dolayısıyla, alkol bağımlılığı konusunu değerlendirdi. 

    Alkol bağımlılığı nedir?

    Dr. Öğr. Üyesi Alptekin Çetin, “Alkol bağımlılığı önemli bir beyin hastalığıdır. İradesizlik falan değildir. Alkol bağımlılığı; kişinin haftalar, aylar ve yıllar içerisinde planladığı miktarlardan artık daha fazla tüketmeye başlaması, gündelik hayatını etkileyecek düzeylere gelmesiyle beraber ortaya çıkıyor. Bu bir süreç. Bir günde, haftada ya da ayda olan bir şey değil.” dedi.

    “Herkesin bu hastalıkla ilgili yaşadığı deneyimler birbirinden farklı”

    Alkol bağımlılığının, kişinin alkole temas etmesi, alkolle beraber keyif alması, alkolün hoşuna gitmesi, alkolün kaygısına, sıkıntısına iyi gelmesiyle ya da hoşuna gitmesiyle beraber kullanımı tekrarlaması sonucu aylar yıllar içerisinde ortaya çıkan bir hastalık olduğunu ifade eden Dr. Öğr. Üyesi Alptekin Çetin, “Herkesin bu hastalıkla ilgili yaşadığı deneyimler birbirinden farklıdır. Yani 6 ayda hasta olacaksınız, bağımlılık ortaya çıkacak diye bir şey yoktur. Kişinin genetik yapısı, kalıtsal özellikleri, yaşamış olduğu başka hastalıklar, ruhsal hâli, sosyal çevresi, ortamda bulunan alkol, yakın çevresinde kullanılan alkol, genetik olarak birinci dereceden akrabalarında yaşanmış bir alkol bağımlılığının olması bağımlılık eşiğini değiştiriyor. Bu kişiden kişiye farklılık gösteriyor.” diye konuştu. 

    Alkol bağımlılığının pek çok belirtisi var 

    Alkol bağımlılığı belirtilerine işaret eden Dr. Öğr. Üyesi Alptekin Çetin, şöyle devam etti:

    “Pek çok farklı belirtiler var. Öncelikle kişinin sosyal hayatında ciddi sorunlar, ciddi düzensizlikler ortaya çıkmaya başlıyor. Yani, belli başlı sorumluluklarını kişi artık yerine getiremez hâle gelebiliyor. Vaktinde işine gidemeyebiliyor, işindeki performansı sağlıklı olmayabiliyor ya da aile bireylerine ayırdığı vakit istediği düzeyde olamayabiliyor. Sağlığı ile ilgili ciddi problemler ortaya çıkmasına rağmen bu problemlerle uygun bir şekilde baş edemiyor olabilir. Maddi sorunlar ortaya çıkabiliyor. Çok fazla para harcamaya başlıyor ve buna rağmen bu harcamalar devam edebiliyor. Kişinin dikkatini çekebilecek pek çok bu tarz sorunlar olabiliyor.”

    “Alkol kokuyorsa alkol bağımlılığı vardır demek uygun değil”

    Alkol bağımlısı kişilerin illaki alkol kokmuyor olabileceğini ifade eden Dr. Öğr. Üyesi Alptekin Çetin, “Alkol kokuyorsa alkol bağımlılığı vardır demek uygun bir şey değildir. Sosyal hayatın içinde durum değişebiliyor. Yoksunluk krizi oluşturabilir ama oluşturmayabilir de. Kişi uzun süreli devamlı alkol tükettiğinde, belli sebeplerle alkolden uzak kalırsa yoksunluk krizi ortaya çıkabilir.” dedi.

    Yoksunlukta ne olabilir? 

    Yoksunluk durumuna da dikkati çeken Dr. Öğr. Üyesi Alptekin Çetin, “Dışarıdan kişilerin dikkatini çeken durumlar olabilir veya kişinin kendisinin yaşadığı sorunlar olabilir. Kaygısı artabilir. Uykusuzluk ortaya çıkabilir. Titremeler olabilir. Genellikle çevrede en çok dikkat çeken bu olur. Terlemeler olabilir. Sıkıntısı artabilir. Kimi zaman daha hoş durumlarda öfkeli ve saldırgan hâle gelebilir. Daha da uç durumlarda, daha ciddi nörolojik tablolarda ortaya çıkabilir. Yani kişi epileptik nöbet geçirebilir. Beyin ciddi anlamda alkolle baskılandığı için alkolün bir anda kesilmesiyle beraber epileptik nöbet ortaya çıkabilir.” şeklinde konuştu. 

    Kimler alkol bağımlısı?

    Belli içme sıklığının alkol bağımlılığı riskini ortaya çıkardığını kaydeden Dr. Öğr. Üyesi Alptekin Çetin, “Kadınlar ve erkekler için haftalık tüketim birimlerinin belirlendiği bilimsel çalışmalar vardır. Bunlar bizim için riskli tüketim olarak adlandırılıyor ama bazen danışanlarımızdan duyuyoruz, ‘Ben her gün alkol tüketmiyorum ki ben bağımlı değilimdir.’  Hayır, her gün alkol tüketilmesi bağımlılık için geçerli bir kriter değildir. Kişi, aralıklarla alkol tüketerek alkol bağımlısı olabilir. Bunun için farklı farklı ölçütler, değerlendirmeler vardır.” dedi. 

    Alkol bağımlılığı erken bunamaya neden olabiliyor

    Alkolün, beyin hücrelerinin ölümüne neden olabildiğini dile getiren Dr. Öğr. Üyesi Alptekin Çetin, “Beyinde küçülme oluyor. Bu da erken bunama hastalığının habercisidir. Erken bunama riskini ortaya çıkarır. Beyin kanamalarına daha yatkınlık olabilir. Ayrıca sadece beyin değil karaciğer de çok önemlidir. Alkol karaciğerde büyümeye neden olabiliyor. Karaciğerde büyüme olduktan sonra siroz süreci ortaya çıkabiliyor. Kaslar da çok etkileniyor. Ellerde, ayaklarda güçsüzlükler ortaya çıkabiliyor. Pankreas ciddi anlamda etkileniyor. Vücuttaki pek çok organ alkol ile beraber zarar görebiliyor.” diye konuştu.

    Daha çok tüketmek için arkadaşlarından uzaklaşıyor

    ‘Alkol sosyalleştiriyor’ sözünü gerçeği yansıtmadığını, bağımlı kişilerin sosyal yaşantıdan yavaş yavaş çekilmeye başladığını kaydeden Dr. Öğr. Üyesi Alptekin Çetin, “Kendi içine kapanıyor. Arkadaşlarından, sosyal çevresinden, ailesinden uzaklaşıyor. Yalnızlaşmaya başlıyor. Yalnızken belki daha çok alkol tüketiyor. Sosyal anlamda ciddi bir etkilenme oluyor. İş hayatı, arkadaş çevresi etkileniyor.” dedi. 

    Dr. Öğr. Üyesi Alptekin Çetin, bağımlılık başlangıcı için genç yetişkin dönemin risk olduğunu ifade ederek, “18-25 yaş arasındaki yoğun alkol tüketimi alkol bağımlılığı açısından ciddi bir risk oluşturuyor. Ama hastalarımıza bakacak olursak her yaş grubunda alkol bağımlılığını sık görebiliyoruz. Sosyal bir sınıf ise yoktur. Alkol bağımlılığı her sosyal sınıfta görülebiliyor.” şeklinde konuştu. 

    Alkol bağımlılarının profesyonel yardım alması gerektiğini de söyleyen Dr. Öğr. Üyesi Alptekin Çetin, “Bazı danışanlarımıza ayaktan tedavi uygulayabiliyoruz ama bazılarında alkol kullanımının beyne ve vücuda ciddi etkileri varsa, kişi alkolden uzak kalamıyorsa, alkolden uzak kaldığında ciddi yoksunluk belirtileri ortaya çıkıyorsa o zaman yatış sürecini planlamak gerekiyor.” dedi. 

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • EY Türkiye ve Microsoft Türkiye iş birliğiyle “Zero Trust ve Siber Güvenlik Uyarlamaları” etkinliği gerçekleştirildi

    EY (Ernst & Young) Türkiye ve Microsoft Türkiye iş birliğiyle gerçekleştirilen ‘‘Zero Trust ve Siber Güvenlik Uyarlamaları” başlıklı etkinlikte, siber güvenlik alanında günümüze ve geleceğe ışık tutacak trendler ele alındı.

    Yeni nesil teknolojiler, iş dünyasını ve çalışma süreçlerini yeniden şekillendirirken, aynı zamanda ileri düzey siber saldırıları ve tehditleri de beraberinde getiriyor. Bu tehditler siber güvenliği, şirketlerin gündeminde öncelikli hale getirirken siber saldırıları daha etkin yönetmek ve buna uygun bir strateji geliştirmek hayati önem taşıyor. 

    Bu doğrultuda; uluslararası danışmanlık, denetim, kurumsal finansman, strateji ve vergi hizmetleri şirketi EY (Ernst & Young) Türkiye ve Teknoloji Devi Microsoft Türkiye’nin iş birliğinde 29 Şubat 2024 tarihinde gerçekleşen ‘‘Zero Trust ve Siber Güvenlik Uyarlamaları” etkinliği sektörün önde gelen isimlerini bir araya getirdi. Microsoft Türkiye İstanbul Ofisinde düzenlenen etkinlikte siber güvenlik alanında günümüze ve geleceğe ışık tutacak trendler ele alınırken, sektörlerin bu alanda karşılaştığı zorluklara ve çözüm yollarına yönelik önemli bilgiler sunuldu.

    Açılışını EY Türkiye Ülke Başkanı Metin Canoğulları ve Microsoft Türkiye Genel Müdürü Levent Özbilgin’in yaptığı etkinlikte; EY’ın siber güvenlik alanındaki uzmanlığını, Microsoft’un dijital teknolojileriyle bir araya getirerek şirketlere bu alanda destek olmayı sürdürdüklerini ifade eden EY Türkiye Danışmanlık Bölümü Şirket Ortağı ve Teknoloji Lideri Berna Yıldız “Siber güvenliğin karmaşıklığını basitleştirilmiş bir yaklaşımla nasıl yönetirsiniz?” başlıklı sunumunda şunları ifade etti: 

    “EY olarak küresel ölçekte gerçekleştirmiş olduğumuz EY 2023 Küresel Siber Güvenlik Liderliği İçgörüleri araştırmasına göre, araştırmaya katılan kuruluşlar yılda ortalama 44 önemli siber vakayla karşı karşıya kalıyor ve bilinen siber saldırı sayısı da son beş yılda yaklaşık %75 artmış durumda. Kuruluşların dörtte üçünün bir vakayı tespit etmesi ve müdahale etmesi ise ortalama 6 ay veya daha uzun sürüyor. Bu noktada, biz de EY olarak Microsoft iş birliğiyle şirketlerin uyumlu ve dirençli bir siber güvenlik platformuna giden, öngörülebilir bir yol haritası izlemelerine yardımcı olarak, riskleri etkili bir şekilde yönetmelerine ve giderek zorlaşan bir tehdit ortamında somut iş değeri sunmalarına olanak tanıyoruz. Ayrıca kurumlara risk azaltma, veri güvenliği ve sadeleştirilmiş operasyonlar gibi konularda rehberlik etmeye yardımcı oluyoruz”.

    EY Türkiye Danışmanlık Bölümü Şirket Ortağı ve Siber Güvenlik Hizmetleri Lideri Ateş Sünbül, siber güvenlik liderlerinin karmaşıklığın üstesinden nasıl gelebileceğine dair yaptığı sunumda şu konulara değindi: 

    “Kuruluşlar günümüzün ve geleceğin siber tehditlerini yönetme konusunda günden güne gelişen zorluklarla karşı karşıya. EY 2023 Küresel Siber Güvenlik Liderliği İçgörüleri araştırmasına göre; bilgi güvenliği liderleri (CISO’lar) ve üst düzey yöneticilerin sadece beşte biri, şirketlerindeki siber güvenliğin bugün etkili olduğunu ve yarın için de iyi konumlandırıldığını düşünüyor. Bununla birlikte, siber güvenliğin yalnızca varlıkların korunmasıyla ilgili olmadığını unutmamak gerekiyor. İyi uygulandığında kurum çapında inovasyonu ve katma değeri de destekleyip hızlandırabiliyor. Dolayısıyla siber güvenliğin organizasyonun ve işletim modelinin her parçasına entegre edilmesi, fonksiyonun değer yaratan bir itici güce dönüşmesini sağlayabilir. Belli bir olgunluk seviyesindeki kuruluşlar, personelin siber güvenlik alanında düzenli eğitim almasını sağlayarak, en yeni otomasyon ve risk önleyici araçlardan yararlanarak daha etkili bir siber güvenlik sistemi elde edebilirler.”

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • MediaMarkt Ramazan Kampanyası Başlıyor

    MediaMarkt’ın Ramazan Kampanyası kapsamında hayatı kolaylaştıracak teknolojik ürünler tüketicilerle buluşuyor. 5-7 Mart tarihleri arasında tablet ve kahve makinesi gibi çeşitli ürünler MediaMarkt mağazalarında ve mediamarkt.com.tr’de satışa sunulacak. 

    Geniş ürün yelpazesiyle teknolojiseverlere konforlu alışveriş  keyfi  sunan, Türkiye’nin en geniş satış alanına sahip elektronik perakendecisi MediaMarkt, bu yılki Ramazan Kampanyası’nı “Ramazan’da ihtiyaçlar sizde, teknoloji bizde” sloganıyla duyurdu. 5-7 Mart tarihleri arasında geçerli olacak kampanya kapsamında tablet ve kahve makinesi gibi birçok ürün satışa sunulacak.

    5-7 Mart tarihleri arasında geçerli olacak kampanya kapsamında;

    • ARZUM Kantintost Izgara Ve Tost Makinesi – 2.899 TL
    • MELITTA Caffeo CI Tam Otomatik Kahve Makinesi – 27.899 TL
    • LENOVO Tab M11 11 inç 4/128GB Tablet- 7.299 TL
    • CANON Powershot V10 Dijital Fotoğraf Makinesi-17.499 TL’den satışa sunulacak. 

    Ramazan Kampanyası, MediaMarkt’ın Türkiye genelindeki 98 mağazasında ve online alışveriş sitesi mediamarkt.com.tr’de geçerli olacak.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Samsung 2024 model TV serisi, henüz lansmanı yapılmadan yüksek güvenlik standartlarını karşılayan CC sertifikası aldı

    Samsung Electronics, yakın zamanda lanse edilecek 2024 model TV’lerine entegre edilen güvenlik çözümü Samsung Knox’un CC (Common Criteria/Ortak Kriterler) sertifikası aldığını duyurdu. Samsung 10 yıldır üst üste bu sertifikayı almayı başarıyor. Sertifika, Samsung Knox’un üst üste 10 yıldır bütünlük anlayışıyla ve verimlilikle yüksek güvenlik sunmaya olan bağlılığını gösteriyor.

    Dünya genelinde 31 ülke tarafından kabul edilen global bir ölçüt olan CC sertifikası, bilişim teknolojilerine yönelik ürünlerin güvenlik bütünlüğünü değerlendiriyor. Samsung’un TV ürünlerinde kullanılan üst düzey güvenlik çözümü olan ve yıldan yıla geliştirilmeye devam edilen Samsung Knox, art arda 10 yıldır CC sertifikası almayı başarıyor. Samsung Knox’un, yakın zamanda lanse edilecek 2024 model TV’ler için şimdiden aldığı onay, ürünlerin küresel güvenlik standartlarına uyumunu gösteriyor.  

    Samsung Electronics Görsel Ekran İş Biriminden Sorumlu Başkan Yardımcısı Yongjae Kim, sertifikayla ilgili şunları söyledi: “Günlük hayatımız giderek daha da bağlantılı hale geliyor ve Samsung, kullanıcıların kişisel bilgilerinin gizliliği ve güvenliği için duyulan temel ihtiyaca odaklanmaya devam ediyor. Bu nedenle TV’lerimizde kullandığımız Samsung Knox güvenlik çözümünün 10 yıl üst üste CC sertifikası almasından gurur duyuyoruz. Bu başarıyı güvenlik önlemlerimizi ve standartlarımızı sürekli olarak güçlendirilmemize borçluyuz.”

    Teknoloji ürünlerine tutarlı ve hassas güvenlik değerlendirme standartları kazandıran CC, değerlendirme ve belgelendirmenin verimliliğini de artırıyor. Geliştirilmiş değerlendirmeler yapan ve tutarlı standartlar sunan CC, bu sertifikayı almaya hak kazanan bilişim ürünlerine duyulan güveni artırmayı hedefliyor. CC sertifikası, bir Koruma Profili (PP/ Protection Profile) ile bir Güvenlik Hedefini (ST/ Security Target) kapsıyor. Samsung Knox, sertifika bileşenlerinden Güvenlik Hedefini başarıyla karşılayarak CC standardı almayı başardı.

    Samsung Knox’un aldığı CC sertifikası, üç temel güvenlik özelliğine vurgu yapıyor:

    • Tizen İşletim Sistemini İzleme: Samsung Knox, potansiyel bilişim korsanlığı tehditlerini gerçek zamanlı olarak aktif bir şekilde tespit ediyor ve Samsung TV’lerin çekirdeği olan Tizen işletim sisteminin kritik bölümlerindeki yetkisiz değişiklikleri tespit ediyor.
    • Kimlik Avı Yapan Web Sitelerini Engelleme: Samsung Knox, kullanıcıların girdiği web sayfalarının doğrulamasını yapıyor, kullanıcı verilerini ve gizliliğini korumak için kimlik avı sitelerini erişim sağlanmadan önce engelliyor.
    • Kişisel Bilgilerin Gelişmiş Korunması: Samsung Knox, güvenlik işlevlerinde kullanılan özel işlemci Samsung Knox Vault ile sağlanan güvenli bağlantı yoluyla kullanıcıların hassas kişisel verilerinin etkin bir şekilde korunmasını sağlıyor

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Güler Sabancı: “Kadınların eğitim ve istihdama erişimi temel bir insan hakkıdır ve kalkınma için ön koşuldur”

    Sabancı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kapsamında bir mesaj yayınladı. Güler Sabancı mesajında, “Türkiye, OECD ülkeleri arasında en yüksek ne eğitimde ne istihdamda (NEET) yer alan genç kadın oranına sahip ülke konumunda. Bu tabloyu pozitif yönde değiştirmek için hepimizin yapabilecekleri var.” dedi.

    Sabancı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı, yayınladığı 8 Mart Dünya Kadınlar Günü mesajında, Türkiye’de 3,2 milyon genç kadını ilgilendiren ne eğitimde ne istihdamda (NEET) yer alan genç kadınları işaret etti. Sabancı, iş birliğine ve ortak çalışmanın önemine değindiği mesajında şu ifadelere yer verdi:

    “Sabancı Vakfı olarak araştırmalarımız ve gözlemlerimiz sonucunda ülkemizin en büyük problemlerinin başında ne eğitimde ne istihdamda yer alan genç kadın istihdamının geldiğini görüyoruz. Her zaman vurguladığımız gibi eğitime ve istihdama erişim hem temel bir hak hem de kalkınma için bir ön koşuldur. Bu kapsamda kadınlar ve kız çocuklarına fırsat eşitliği sağlanması için Vakıf olarak 50 yıldır önemli çalışmalar gerçekleştiriyoruz. 2022 yılında başlattığımız Geleceğini Kuran Genç Kadınlar projesi, 18-29 yaş aralığındaki genç kadınların ekonomik ve toplumsal hayata katılımlarını desteklemek amacıyla tecrübelerimizden yola çıkarak hayata geçirdiğimiz çok önemli projelerimizden biri. NEET genç kadın sorununa dikkat çekmek ve Türkiye’de bu konuda gündem oluşturmak en temel hedefimiz. Bunu da projenin ilk gününden bu yana yoğun emek ve özverili çalışmalar sonucunda bir nebze olsun başardığımıza inanıyoruz. Projeye başladığımızda yüzde 50,5 olan NEET genç kadın oranı bugün yüzde 45 seviyelerine düştü. Sayıları 3,5 milyonu bulan NEET genç kadın sayısı da 3,2 milyona geriledi. Ortaya çıkan sonuç her ne kadar pozitif gözükse de OECD ülkeleri arasında maalesef NEET genç kadın oranında hala ilk sıradayız. Bu konuda gidilecek çok yolumuz var. Geleceğini Kuran Genç Kadınlar projesinde Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı gibi güçlü ortaklarımızla beraberiz. Çünkü toplumsal sorunların çözümünde iş birliğinin gücüne sonuna kadar inanıyoruz. Toplumsal sorunların bugünden yarına çözüme kavuşması mümkün değil. Tabloyu tersine çevirmek için herkesi bu sorunun çözümünün bir parçası olmaya davet ediyorum.” 

    Sabancı Vakfı’nın kadınlar ve kız çocuklarına yönelik çalışmaları

    Sabancı Vakfı, OECD’nin filantropi alanına yönelik 2019 yılında yayınladığı raporda, cinsiyet eşitliğine odaklanan dünya çapındaki en iyi 7 vakıf arasında yer aldı.

    Türkiye’de her iki genç kadından birini yakından ilgilendiren ne eğitimde ne istihdamda (NEET) yer alan genç kadınların ekonomik ve toplumsal hayata katılımlarını artırmayı hedefleyen Geleceğini Kuran Genç Kadınlar projesi, NEET genç kadınların farkındalıklarını artırmak, güçlenmelerini sağlamak, becerilerini ve istihdam fırsatlarını iyileştirmek için hayata geçirildi. Bu kapsamda şimdiye kadar genç kadınların kendilerine en yakın iş, staj, eğitim ve girişim desteği fırsatlarına ulaşmalarını sağlayan “Fırsatlar Haritası”, “Güçlenme ve Mesleki Beceri Eğitimleri”, “Mentorluk Programı” ile “Hibe Programı” gerçekleştirildi. Üçüncü yılına giren projenin çalışmaları hız kesmeden devam ediyor.

    Kadın, genç ve engellilerin eşit fırsatlara sahip olmalarını ve topluma aktif katılımlarını destekleyen Sabancı Vakfı, 2007 yılından bu yana Hibe Programı kapsamında sivil toplum kuruluşlarının projelerini destekliyor. Hibe Programı ile sivil toplum kuruluşlarının erken yaşta ve zorla evliliklerin önlenmesi, kız çocuklarının eğitimi, kadınların güçlenmesi ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasına yönelik projelerine destek veren Vakıf, Sabancı Üniversitesi ortaklığıyla “Mor Sertifika Programı” ile de eğitim ortamında toplumsal cinsiyet eşitliği bilincini geliştirmeyi amaçlıyor. 

    Sabancı Vakfı’nın kuruluş yılından bugüne kadar kadınlara ve kız çocuklarına yönelik pek çok çalışması bulunuyor. Bunlar arasında kız çocuklarının eğitimine katkı sağlamak amacıyla devam eden burs programı ile 17 ilde inşa edilen 19 öğrenci yurdu bulunuyor. Kadınların ve kız çocuklarının insan haklarının geliştirilmesi amacıyla 10 yıl boyunca sürdürülen “Birleşmiş Milletler Ortak Programı”, erken yaşta evliliklerle mücadele etmek için Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA) ile 2018 yılından beri yürütülen “Çocuk Yaşta Evliliklerin Önlenmesi” projesi ve özel sektörün aile içi şiddetle mücadelede aktif rol almasını teşvik eden ve somut çözüm önerileri sunan “İş Dünyası Aile İçi Şiddete Karşı” projeleri yer alıyor.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • SEKSENDOKUZ Yeniden Yapılanma ile Sektöre Yenilik Getiriyor.

    Yüksek Mimar Ayşe Çetin ile Mimar-İnşaat Mühendisi Ufuk Çetin yönetimindeki SEKSENDOKUZ, 26 yıllık deneyiminin ardından, yepyeni bir yapılanma ile artık sadece tasarım değil, aynı zamanda uygulama alanında da faaliyet gösterecek.

    Gastronomi dünyasında uzun yıllar edindiği tecrübeyle tanınan SEKSENDOKUZ, 15 yıldır inşaat sektöründe çalışmalarını sürdüren mühendis-mimar Ufuk Çetin’in katılımıyla yeni bir yapılanma sürecine girdi. 

    2024 yılı itibariyle bu yeni ortaklık yapısıyla işin uygulama tarafını da yönetme kararı alan Yüksek Mimar Ayşe Çetin ile Mimar-Mühendis Ufuk Çetin yönetimindeki SEKSENDOKUZ, ürettiği projeleri hayata geçirme noktasında, saha kontrolünde ve inşaat alanında da var olacak.

    Müşterilerine ve çözüm ortaklarına hem vakit, hem de ekonomik katma değer sağlayan SEKSENDOKUZ, kapısından giren yatırımcıya, tasarımdan proje uygulamaya, ürün tedariğinden proje yönetimine anahtar teslim hizmet sunuyor. 

    SEKSENDOKUZ, yenilenen ekip ve yeni ortaklık yapısıyla birlikte Türkiye’deki projelerine uluslararası projeleri de ekledi. Amerika başta olmak üzere Kıbrıs, Özbekistan ve Cenevre’de projeleri bulunan SEKSENDOKUZ, Türkiye’de üretilen ürünleri kullanarak uluslararası arenada da başarılı bir grafik çiziyor.

    SEKSENDOKUZ, yeniden yapılanması ve yeni ortaklık yapısıyla, sektöre getirdiği bu yeniliklerle önümüzdeki dönemde adından sıkça söz ettirecek.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Genesco hisseleri, kazanç beklentilerinin düşürülmesi nedeniyle B.Riley tarafından düşürüldü

    Salı günü, Genesco Inc. (NYSE:GCO) B.Riley tarafından Satın Al’dan Nötr’e düşürüldü ve fiyat hedefi önceki 43 dolardan 31 dolara çekildi. Revizyon, şirketin bu Cuma, 8 Mart 2024’te yapılması planlanan dördüncü çeyrek kazanç açıklamasından önce geldi. Düşüş, önümüzdeki on iki aylık (NTM) FAVÖK tahmininin 85 milyon dolardan 61 milyon dolara düşmesini yansıtıyor ve bu da fiyat hedefinin düşürülmesini etkiledi. B.Riley, önceki fiyat hedefinde kullandığı 4,5x NTM FAVÖK değerleme katsayısını koruyor.

    Firmanın analisti, revize edilen görünüme katkıda bulunan ve ilk olarak 14 Aralık’ta ortaya konan yatırım tezinin gerçekleşmesinde beklenen gecikme de dahil olmak üzere çeşitli faktörlere atıfta bulundu. Genesco’nun hisse senedi performansı için dönüm noktasının artık başlangıçta öngörülenden altı ila on iki ay daha uzun sürmesi bekleniyor. Ayrıca, önümüzdeki altı ay içinde daha önce öngörülenden daha derin bir dibe vurma sürecinin yaşanması muhtemeldir.

    Genesco bu yılın başlarında, 8 Ocak’ta ICR konferansına katılmadan önce dördüncü çeyrek kazanç tahminlerini düşürmüştü. O dönemde şirket, daha yumuşak ve daha değişken talep eğilimlerine ve ayakkabı sektöründe, tipik olarak ağır promosyonlar yapmayan markalar da dahil olmak üzere daha promosyonel bir ortama işaret etmişti.

    Analist ayrıca, ayakkabı teslim sürelerinin perakendecilerin pazar değişikliklerine hızlı bir şekilde uyum sağlama becerisini kısıtlaması nedeniyle, Journeys bölümünün 2024’ün ilk yarısındaki potansiyel zorluklarına ilişkin endişelerini dile getirdi. Yaklaşık altı ay önce alınan kararlar, ilkbahar sezonunun ürün çeşitliliğiyle en iyi şekilde uyumlu olmayabilir. Bu faktörlerin, devam eden düşük talep ve promosyon baskılarıyla birleştiğinde, Genesco’nun son on iki aylık (TTM) FAVÖK’ünde daha önce tahmin edilen 78 milyon doların aksine yaklaşık 53 milyon dolarlık bir düşüşe yol açması bekleniyor.

    Ayrıca B.Riley, Genesco’nun uzun vadede olumlu bir gelişme olarak görülebilecek ek mağaza kapanışları duyurması halinde şaşırmayacağını belirtti. Not indirimine rağmen, firma Journeys’deki yeni liderliğin eninde sonunda faydalı bir etki yaratacağına inanıyor, ancak tam etkileri 2024’ün dördüncü çeyreğine veya 2025’in ilk yarısına kadar belirgin olmayabilir.

    Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

  • Stitch Fix Hisseleri İkinci Çeyrek Kazanç Raporunun Ardından Düştü; Analistler Pozitif Büyümenin Yakın Olmadığını Tahmin Ediyor

    Stitch Fix (SFIX) hisseleri, şirketin ikinci çeyrek mali sonuçlarını ve finansal analistlerin tahminlerini karşılamayan gelecekteki kazanç projeksiyonlarını açıklamasının ardından Salı günü piyasa öncesi işlemlerde %10’dan fazla düştü.

    Online kişisel tasarım şirketi ikinci çeyrekte hisse başına 0,29 dolar zarar açıkladı ve bu rakam finans uzmanları tarafından öngörülen hisse başına 0,22 dolarlık zarardan daha yüksekti. Şirketin geliri, analistler tarafından öngörülen 330,8 milyon doların biraz altında, 330,4 milyon dolar olarak gerçekleşti.

    Bu çeyrekteki brüt kar marjı %43,4 olarak gerçekleşti; bu oran geçen yılın aynı dönemine kıyasla 2,5 puanlık bir artışa işaret ediyor ancak yine de beklenenden 0,1 puan daha az.

    Stitch Fix, 2024 yılı için üçüncü çeyrek gelirinin 300 milyon ila 310 milyon dolar aralığında olmasını bekliyor ve bu da analistler tarafından öngörülen 322,3 milyon dolara ulaşmıyor.

    Şirket, mali yılın tamamı için gelirin 1,29 milyar dolar ile 1,32 milyar dolar arasında olacağını tahmin ediyor ve analistlerin ortalama 1,35 milyar dolarlık tahminlerinin altında kalıyor.

    Kazanç raporunun ardından Bernstein analistleri şirket hisseleri için fiyat hedeflerini 3,5 dolara düşürdü ve Piyasa Performansı notunu korudu.

    Analizlerinde, “Hafif bir kazanç ıskalamasının ve ikinci yarı projeksiyonlarında daha önemli bir düşüşün yaşandığı zorlu bir ikinci çeyreğin ardından, SFIX pozitif gelir büyümesi elde etmekten birkaç çeyrek uzakta” yorumunu yaptılar.

    “Yönetim, müşteri tabanını genişletmek yerine kalitesini artırmaya odaklandığından, daha düşük değerli müşterileri eliyor ve daha az sayıda daha yüksek değerli müşteri ediniyor. Bu strateji kâr marjlarını iyileştiriyor ancak gelir artışını orta tek haneli yüzdelerle sınırlıyor ve bu da hisse senedinin değerini yaklaşık 3,50 dolarla sınırlıyor.”

    Bu makale yapay zeka yardımıyla oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından gözden geçirilmiştir. Daha fazla ayrıntı için lütfen Hüküm ve Koşullarımıza bakın.

  • Kral III. Charles kansere yakalandı! Kraliçe Camilla da misyonlarına orta veriyor

    İngiltere Hükümdarı III. Charles’ın, ocak ayı sonunda prostat büyümesi nedeniyle tedavi gördüğü sırada yapılan testler dehşetli bir gerçeği gözler önüne serdi. Buckingham Sarayı’ndan yapılan açıklamada, Kral Charles’ın kansere yakalandığı bildirildi. Kral’ın sıhhat durumu hakkında soru işaretleri vatandaşları panik ederken tedavi süreci devam eden Charles’ın eşi Camilla da yeni bir kararla gündeme geldi.

    Dünyanın en uzun müddet tahtta kalan monark unvanını taşıyan Kraliçe II. Elizabeth, 8 Eylül 2022 tarihinde hayata gözlerini yumdu. 70 yıllık taht serüveninin sonuna gelen kraliyet ailesi ise 64 yıl boyunca kral olmayı bekleyen III. Charles’ın hükümdarlığıyla esaslı bir değişim yaşadı. Enteresan alışkanlıkları ve ölçülü halleriyle İngiliz halkının inancını yavaş yavaş kazanmaya başlayan Kral III. Charles’tan makus bir haber geldi.

    İngiltere Kralı

    Buckingham Sarayı’ndan yapılan açıklamada İngiltere Hükümdarı 3. Charles’ın kansere yakalandığı belirtildi. Kral’ın prostat büyümesi nedeniyle hastanede yaptırdığı testlerin akabinde kanserin belirlendiğini söz eden saray, kanserin evresi ve tipi hakkında detay paylaşmadı. Lakin Charles’ın prostat kanseri olmadığı vurgulandı.

    Kral III Charles

    Kral’ın tedavi konusunda olumlu düşündüğünü, mümkün olan en kısa vakitte kamu misyonuna dönmeyi beklediği açıklandı.

    DESTEK BİLDİRİLERİNİ OKURKEN GÖZYAŞLARINA HAKİM OLAMADI

    Tedavisi sürat kesmeden devam eden Kral’a binlerce dayanak mektubu geldi. Dünyanın dört bir yanından 7 binden fazla ileti alan Charles, güzel dileklerin yer aldığı iletiler okurken gözyaşlarına hakim olamadı.

    Gelen kartların kimilerinde esprili ve eğlenceli bildiriler yer alırken kimi kartlarda esprili kanserle çaba edenlerin bildirileri yer aldı. İngiltere Başbakanı Rishi Sunak ile buluşan Kral Charles “İnanılmaz bildiriler aldım. Birçoklarında gözyaşlarımı tutamadım” diyerek hislerini lisana getirdi.

    Kral’a gelen mektuplar hakkında Kraliyet ailesinin resmi toplumsal medya hesabından da paylaşım yapıldı. Paylaşımda, “Kral’a kanser teşhisi konmasının akabinde Majesteleri dünyanın dört bir yanından dayanak iletileri aldı. Kanser ile gayret eden herkes bu türlü nazik bildirilerin ne kadar rahatlatıcı ve cesaretlendirici olduğunu bilir’ dedi” sözleri yer aldı.

    “KANSER HASTALARI VE AİLELERİNİ DESTEKLEYEN KURULUŞLAR IŞIK TUTUYOR”

    Norfolk’taki Sandringham House Sarayı’nda tedavisi devam eden Kral, günler sonra birinci defa konuştu. Dayanak iletileri için teşekkür eden Kral III. Charles, açıklamasında şunları kaydetti:

    “Kansere yakalanan herkesin bileceği üzere, bu çeşit hoş niyetler en büyük teselli ve teşviktir. Bana konan teşhisi paylaşmanın kamuoyundaki anlayışı nasıl artırdığını ve Birleşik Krallık ile geniş manada dünyadaki kanser hastaları ve ailelerini destekleyen kuruluşların çalışmalarına nasıl ışık tuttuğunu duymak benim için moral vericiydi. Onların bitmek bilmeyen ilgi ve bağlılığına ömrüm boyunca duyduğum hayranlık kendi şahsî tecrübemin sonucunda daha da artıyor.”

    KRAL ÇOK ÜZGÜN!

    Buckingham Sarayı kaynaklarının İngiliz basınına sızdırdığı haberlere nazaran; Charles’ı asıl yıkan şey hastalığından çok eskisi kadar çalışamayacak olması. Etrafı tarafından işkolik olarak bilinen Charles’a yakın kaynaklar “Charles tedavi programını çok ciddiye alıyor ve bunu sürdürmek için de elinden geleni yapacak. Ferdî durumunun ulusun ve devletin başı olma rolünde çok fazla aksamaya neden olmaması için mümkün olan en kısa vakitte eski haine kavuşmaya çalışacak” değerlendirmesinde bulundu. 

    PRENS WİLLİAM BABASININ PEK ÇOK MİSYONUNU DEVRALMAYA BAŞLADI

    Henüz 9 aydır tahtta olan Kral’ın hastalığı ülkede paniğe yol açarken tahtın bir numaralı varisi Prens William babasının birçok misyonunu şimdiden devralmaya başladı. Eski Liberal Demokrat başkan Paddy Ashdown için de çalışmış olan Ian Patrick’i özel sekreteri olarak atayan Galler Prensi, muhtemel bir vefat haberi için kral olma yolunda yapılması gerekenler için sıkı bir hazırlık sürecine girdi.

    Prens William

    KRAL’IN HASTALIĞI CAMİLLA’YI YIKTI

    Kral’ın hastalığının teşhisinden en çok etkilenen kişi ise eşi Camilla oldu. Aileyi yıllarca yakından takip eden uzmanlara nazaran Charles, 3 günlüğüne hastanedeyken dahi her gün onu ziyaret eden Kraliçe Camilla, teşhisten sonra kendisini büsbütün “kaybolmuş” ve “çaresiz” hissediyor. 

    Tüm bu süreçte vazifeleri üstlenen en kıdemli kraliyet mensubu olan Kraliçe Camilla hakkında yeni bir gelişme yaşandı. The Sunday Times’ın haberine nazaran; 11 Mart’a kadar rastgele bir misyonda yer almayacak olan Camilla, bir müddetliğine işlerine orta verecek.

    KRAL ÖLÜRSE CAMİLLA’YA NE OLACAK?

    Camilla’nın hüzünlü ruh halinin yanı sıra halkın en merak ettiği soru ise “Charles kendisinden evvel hayata veda ederse Kraliçe Camilla’nın durumu ne olacak ve Charles’a hastalığı mühletince kim vekalet edecek?” oldu. 

    Kraliyet kurallarına nazaran; tahtın bir numaralı varisi ve Kral III. Charles’ın oğlu Prens William’ın en çok sorumluluk üstlenecek kişi olması bekleniyor. Ayrıca ailede evvelce belirlenen kurallara nazaran Kral’a vekalet edecek diğer üyeler de var. Fakat Kraliçe Camilla, bu sıralamada geri planda yer alıyor.

    Öte yandan Kral III. Charles, artık değil yıllar evvel vefat etmesi durumunda eşine ne olacağını planladı. İngiliz kraliyet ailesi içinde de uzun müddettir tartışma konusu haline gelen Kraliçe Camilla’nın kocası Charles’ın kendisinden evvel ölmesi durumunda Kral’ın dul eşi olarak “Kraliçe Dowager” unvanı taşıması kararlaştırıldı. Kelamlık manası olarak “Dowager” varlıklı dul bayan manasına geliyor ve bu unvanı taşıyan birinci kişi Kraliçe Adelaide idi. 

    PRENS WİLLİAM’DAN AÇIKLAMA GELDİ

    Tahtın bir numaralı varisi olan 41 yaşındaki Prens William ise babasının sıhhat durumu hakkında birinci defa sessizliğini bozdu. Londra’nın Hava Ambulans’ı (London’s Air Ambulance) için düzenlenen bağış gecesine katılan Galler Prensi, “Catherine ve babam için son günlerde gelen nazik dayanak bildirileri için teşekkür etmek istiyorum” diyerek hem eşi hem de babasını düşünenlere nazik bir teşekkürde bulundu. Babasının hastalığı yüzünden büyük bir ıstırap yaşayan Prens William, “Son haftalarda ‘tıbbi’ mevzular gündemdeydi. Ben de bu aktifliğe biraz bu bahislerden uzaklaşmak için geldim” şeklinde konuştu.

    İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK GÖRÜNTÜ:

    Kalp hastaları Ramazan ayında oruç tutabilir mi? Prof. Dr. Bilal Boztosun anlatıyor

  • Country Garden kredi kuruluşları borç yenileme danışmanları atadı

    Satışları itibariyle Çin’in en büyük özel mülk geliştiricisi olan Country Garden’a kredi veren bir grup, potansiyel borç yeniden yapılandırma görüşmelerine yardımcı olmaları için hukuk ve finans danışmanlarıyla anlaştı. Konuyla ilgili bilgi sahibi kaynaklar, Allen & Overy ve Deloitte’un, geliştiricinin borcunun olası bir yeniden yapılandırılmasına hazırlanırken alacaklılara danışmanlık yaptığını açıkladı.

    Foshan merkezli şirket mali zorluklarla karşı karşıya olup, bir alacaklı tarafından yapılan tasfiye dilekçesinin ardından 17 Mayıs için bir Hong Kong mahkemesi tarihi belirlenmiştir. Aralarında Bank of China ve China Construction Bank OTC:CICHF’nin de bulunduğu kredi verenler grubu Country Garden’dan yaklaşık 4 milyar dolar kredi almış durumda.

    Borç yeniden yapılandırma girişimi, Country Garden’ın geçtiğimiz Ekim ayında 15 milyon dolarlık bir tahvil kuponunu geri ödeyememesinin ardından geçtiğimiz haftalarda başladı. Geliştirici, geçici bir offshore tahvil sahipleri grubuyla birlikte o zamandan beri danışmanlık hizmetleri arıyor. Country Garden, şu anda temerrütte olduğu düşünülen 11 milyar dolarlık offshore borcu da dahil olmak üzere toplam 200 milyar dolarlık yükümlülükle boğuşuyor.

    Country Garden’ın mali sorunlarıyla daha da kötüleşen Çin’in emlak sektöründeki kriz, 2021 yılında inşaat sektöründeki aşırı borçlanmaya yönelik düzenleyici bir baskının ardından başladı. Bu durum likidite sıkışıklığına yol açtı ve o zamandan beri Evergrande Group HK:3333 gibi birçok geliştiricinin önemli borç yükümlülüklerini yerine getiremediği ve iflastan kaçınmak için yeniden yapılandırmaya girdiği görüldü.

    Sektörü istikrara kavuşturmak amacıyla Çin Başbakanı Li Qiang Salı günü hedeflenen tedbirleri ve uygulanabilir projeler için finansman sağlanacağını açıkladı. Bu çabalara rağmen, sektördeki zorlukların ekonomik büyüme üzerinde baskı yaratmaya devam etmesi bekleniyor.

    Country Garden geçtiğimiz Çarşamba günü, yeniden yapılandırma planı konusunda offshore kreditörlerle aktif bir şekilde ilişki kurma niyetinde olduğunu ve ayrıntıların en kısa sürede piyasaya açıklanacağını duyurdu. Yeniden yapılandırma sırasında alacaklılar ve borç verenler genellikle müzakerelerde kendi çıkarlarını temsil etmeleri için hukuk ve finans danışmanları tutarlar. Country Garden tahvil sahiplerine şu anda PJT Partners NYSE:PJT ve Kirkland & Ellis tarafından danışmanlık hizmeti verilmektedir.

    Yeniden yapılandırma sürecini kolaylaştırmak için Country Garden’ın danışmanları, tahvil sahipleri, bankalar ve onların danışmanları için geliştiricinin finansal bilgilerini ve gizli verilerini içeren bir çevrimiçi portal kuruyor. Ayrıca yakında tasfiye analizi yapacak bir firmanın atanması da planlanıyor.

    Country Garden’a yönelik tasfiye dilekçesi, bazı offshore alacaklılar, danışmanlar ve analistler tarafından önerildiği üzere, geliştiricinin borç yeniden yapılandırma görüşmelerine başlaması için aciliyeti artıracak gibi görünüyor.

    Country Garden’ın mali performansı önemli ölçüde zayıfladı ve şirket geçen ay bir önceki yıla göre %80’lik bir düşüşle 3,7 milyar yuan ile en düşük aylık satışını bildirdi. Bununla birlikte, Pazartesi günü geliştirici, 217 konut projesinin geliştirme kredileri için “beyaz listeye” alındığını ve bunun benzerleri arasında en yüksek sayı olduğunu kaydetti. Beyaz liste mekanizması, zor durumdaki emlak sektörüne likidite enjekte etmek amacıyla Ocak ayında uygulamaya konmuştu.

    Reuters bu makaleye katkıda bulunmuştur.

    Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

  • Başkan Kırgöz’ün 1300 araçla çıkarma yaptığı Bademli ziyareti büyük mitinge dönüştü

    Yerel seçim çalışmalarına ara vermeden sürdüren CHP’li Dikili Belediye Başkan Adayı mevcut Başkan Adil Kırgöz, Bademli Mahallesine uzun konvoy eşliğinde Bademli Mahallesi’ne çıkarma yaptı.

    1300 araçlı konvoy eşliğinde CHP Dikili İlçe Başkanı Emre Kırlı, ilçe örgütü, Belediye Meclis Üyesi Adayları ile birlikte Bademli’ye gelen Başkan Kırgöz’ü vatandaşlar coşkuyla karşıladı.

    Mitinge dönüşen buluşmada görev süresince Bademli’ye sunduğu hizmetleri ve yeni dönemde yapacakları çalışmaları hemşehrileriyle paylaşan Başkan Kırgöz şu açıklamalarda bulundu “Bademli eşsiz koylarıyla adeta bir turizm cenneti. Dikili merkezine ne yapıyorsak tüm mahallelere de eşit derecede hizmet götürüyoruz. Bademli bizim için çok önemli, Dikili’nin incisi.

    Göreve geldiğim günden bugüne kadar geçen 5 yıl içinde Bademli’ye önemli hizmetlerde bulunduk. Dikili-Bademli arasını ve liman girişine kadar olan kısmı sıcak asfaltla kapladık. Bademli-Denizköy-Çandarlı arasındaki yolu İzmir Büyükşehir Belediyemiz ile birlikte yol genişletmesini gerçekleştirirken Denizköy’e kadar kısmı sıcak asfaltla kapladık.

    Pisa koyuna giden yolu genişlettik, onarımını gerçekleştirdik. Bademli köprüsü yıkılmak üzereydi, yıllardır kimse ihalesini gerçekleştiremiyordu. Büyükşehir Belediyemiz ile kurduğumuz iyi ilişkiler sayesinde ihalesini yapıp köprüyü genişletip sağlamlaştırdık.

    Yanında yaya geçidi olan konforlu bir köprüyü Bademli ve Dikili’nin kullanımına sunduk.  Yıllardır atıl durumda olan Yahşibey Göleti’nde yapılan çalışmalar sonucunda birçok zeytinliğe, tarım arazisine damlama sulama sisteminin devreye girmesini sağladık. Bademli köy içi yollarını, kaldırımlarını yeniledik. Yeni yollar açtık. Bademli’ye yakışan içerisinde spor aletlerinin, çocuk oyun gruplarının, basketbol potalarının, aydınlatmanın olduğu güvenli ve yemyeşil bir park kazandırdık.

    Pisa koyunu tüm yasal işlemlerini gerçekleştirerek Dikili Belediyesi olarak 3 yıllığına kiraladık. Ranta ve talana izin vermedik. Yeni dönemde de Bademli’miz için projelerimiz var. İmar uygulamasını düzenleyerek Bademli’ye iki farklı noktadan çevre yolu kazandıracağız. Otopark ve yeşil alanlar kazandıracağız. Bademli esnafımızın lokması büyüyecek. Bademli için meydan projemiz vardı.3000 metrekare alana begonit taşı ile düzenleyerek meydanımızı yeni yüzüne kavuşturacağız. Bademli her zaman olduğu gibi yine 31 Mart Yerel Seçimlerinde yüzünü aydınlığa dönerek tavrını demokrasiden, Cumhuriyetten, Atatürk’ten, Cumhuriyet Halk Partisi’nden koyacaktır.

    Buna yürekten inanıyorum. Yeni dönemde yine yılmadan, yorulmadan çalışmaya devam edeceğiz.  Bizleri coşkuyla karşılayıp bağrına basan siz değerli Bademlili hemşehrilerime, her zaman yanımızda olan tüm Dikili sevdalılarına teşekkür ediyorum.”

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Canik’te 262 Bin 950 Sosyal Destek

    Canik Belediye Başkanı ve Cumhur İttifakı AK Parti Canik Belediye Başkan Adayı İbrahim Sandıkçı, “Canik’te gönüllere ulaştık. Hiçbir vatandaşımızı yalnız bırakmadık” dedi.

    Canik Belediye Başkanı ve Cumhur İttifakı AK Parti Canik Belediye Başkan Adayı İbrahim Sandıkçı, 5 yılda ilçede 262 bin 950 vatandaşa sosyal yardımda bulunduklarını ifade etti. Sosyal yardım çalışmalarını büyük bir hassasiyetle sürdürmeye devam ettiklerini dile getiren Başkan İbrahim Sandıkçı, “ Canik’te gönül belediyeciliği esasıyla çalışarak gidilmedik ev, çalınmadık kapı bırakmadık” ifadelerini kullandı.

    Canik’te Gönül Belediyeciliği

    Canik’te gönüllere ulaşmaya devam ettiklerini dile getiren Başkan İbrahim Sandıkçı, “İlçemizdeki ihtiyaç sahibi, engelli, dar gelirli ve yaşlı vatandaşlarımızın her türlü ihtiyacını ekiplerimizle birlikte yerinde tespit ettik. Vatandaşlarımızın talepleri ve tespitlerimiz doğrultusunda tüm ihtiyaçları hazır hale getirerek kendilerine ulaştırdık. 5 yılda 262 bin 950 vatandaşımıza ayni ve nakdi destek sağladık” şeklinde ifade etti.

    Çat Kapı Ziyaret

    “İlçemizdeki ihtiyaç sahibi, engelli, dar gelirli ve yaşlı vatandaşlarımızın ihtiyaç takiplerini düzenli olarak gerçekleştiriyoruz” diyen Başkan İbrahim Sandıkçı, Canik’teki hasta vatandaşlara tedavi süreci ve sonrasında yardımcı olmaya devam ettiklerini ifade etti. Başkan Sandıkçı, “İlçemizde tedavi süreci devam eden hemşehrilerimize destek olmaya devam ediyoruz. Hemşehrilerimizin evlerinden, hastaneye ulaşmasında, ilaçlarının temin edilmesine kadar tüm süreç boyunca yanında oluyoruz. Rabbim tüm hastalarımıza acil şifalar ihsan eylesin” diye konuştu.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Bilim, kültür ve diplomaside kadınlar kutlanıyor: bilim insanı, yazar, feminist Lady Mary Wortley Montagu’nun mirası

    Birleşik Krallık Ankara Büyükelçiliği, British Council ve British Institute (BIAA), kadınların bilim, kültür ve diplomasi alanındaki başarılarını onurlandırmak ve farkındalık yaratmak amacıyla 4 Mart’ta Ankara’daki Birleşik Krallık Büyükelçiliği’nde bir resepsiyon ve panel düzenledi. 

    Birleşik Krallık Büyükelçi Yardımcısı Wendy WyverBritish Council Ülke Direktörü Gill Caldicott ve BIAA Direktörü Dr. Lutgarde Vandeput MBE‘nin ev sahipliğinde düzenlenen etkinlik, Dünya Kadınlar Günü anısına çok sayıda davetliyi bir araya getirdi.

    300 yılı aşkın bir süre önce, Nisan 1721’de çiçek hastalığı salgını İngiltere’yi kasıp kavuruyordu. Londra’nın çoğu ölümcül virüse yakalanma korkusuyla evlerinden çıkmazken, çiçek hastalığına nasıl son verileceğini bilen bir kadın vardı. Lady Mary Wortley Montagu, Osmanlı İmparatorluğu’ndaki kadınlarla yaptığı sohbetlerden aşılamayı öğrenmişti. Osmanlı topraklarında yaygın olarak uygulanan bu işlem, enfekte olmuş bir kişiden irin alınarak sağlıklı bir kişinin vücuduna aktarılmasını ve böylece bağışıklık kazanılmasını içeriyordu. İngiltere’de pek çok kişi Montagu’yu ‘tehlikeli bir kadın’ olarak görüp alay etse de Montagu haklı çıktı ve bir Osmanlı tıp uygulaması 18. yüzyıl İngiltere’sinde pek çok hayatı kurtardı. Çığır açan tıbbi başarılarının ötesinde Montagu’nun mirası, ölümünden sonra yayınlanan, kadınların yaşamlarına dair değerli bilgiler veren ve İngiltere’nin Osmanlı İmparatorluğu’ndan öğrenebileceği çok şey olduğunu gösteren mektuplarına kadar uzanıyor.

    Etkinlik kapsamında düzenlenen panelde, British Institute (BIAA) Müdür Yardımcısı Dr. Peter Cherry, BBC’nin klasik kadın başrollü komedi dizisi Birds of a Feather’ın yapımcısı ve ‘Mary Wortley Montagu’nun Öncü Yaşamı: Bilim İnsanı ve Feminist’ kitabının yazarı Jo Willett ve BBC’nin ‘2019’un En Etkili 100 Kadını‘ndan biri olarak kabul edilen, ödüllü Türk-İngiliz yapısal biyolog Prof. Zehra Sayers ile Montagu’nun mirası ve bunun, hem Türkiye ve Birleşik Krallık arasındaki ikili işbirlikleri hem de bilim, diplomasi ve kültür alanlarında kadınların seslerini duyurmaya örnek teşkil etmesi üzerine konuştu. Etkinliğin ardından düzenlenen resepsiyonda bilim, kültür ve diplomasi alanlarındaki kadın liderler ağ kurma imkanı buldu. 

    Birleşik Krallık Büyükelçi Yardımcısı Dr. Wendy Wyver: “Lady Mary Wortley Montagu bağımsız bir düşünür ve kadınların iyi bir eğitim alma ve kamusal yaşama tam olarak katılma haklarının güçlü bir savunucusuydu. Zekası, merakı ve Osmanlı kadınlarının yaşamlarına ve geleneklerine eşsiz erişimi sayesinde, aşı kavramını Edward Jenner’dan çok önce İngiltere’ye tanıtmayı başardı. Ancak övgülerin çoğunu Jenner aldı! Bugün Birleşik Krallık, kadınların bilimde üstün başarı göstermelerini ve başarılarından dolayı hak ettikleri takdiri görmelerini desteklemek için çalışıyor. Dahası, Birleşik Krallık Dışişleri Bakanı kısa bir süre önce kadınları ve kız çocuklarını dış politikamızın merkezine koyan bir Uluslararası Kadın ve Kız Çocukları Stratejisi başlattı.” 

    Gill Caldicott, British Council Türkiye Direktörü şunları söyledi: “Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle düzenlenen bu etkinlik, kadınların bilim, kültür ve diplomasiye katkılarını kutlamak için bir platform sunuyor. British Council olarak, Birleşik Krallık’ta dünya standartlarında lisansüstü yeterlilikler için STEM bursları da dahil olmak üzere, eğitim ve sanat alanındaki tüm programlarımızda kadınların katılımını ve güçlendirilmesini destekliyoruz.”

    Dr. Peter Cherry, British Institute Müdür Yardımcısı: “Lady Mary Wortley Montagu, bilimsel ilerlemelerin paylaşılmasını, kültürler arası diyaloğun geliştirilmesini ve kadınların seslerinin o zamanlar Osmanlı İmparatorluğu ve Birleşik Krallık sınırları ötesinde güçlendirilmesini savunmak için beklentileri altüst etti. Birleşik Krallık’ın sanat, beşeri ve sosyal bilimler alanlarındaki araştırmalarına Türkiye’de ev sahipliği yapan British Institute için Montagu, eşitliğe bağlı olduğumuzda, iş birliğine ve birbirimizden öğrenmeye açık olduğumuzda nelerin başarılabileceğinin ilham verici bir sembolüdür.”

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Seferihisar Belediyesi’nden emeklilere 2 bin TL destek müjdesi

    Seferihisar Belediye Başkanı İsmail Yetişkin, ilçede yaşayan emeklilere 2 bin TL destek vereceklerini müjdeledi. Yetişkin, “Seferihisar’da kimse ekonomik krizin yükünü taşımasın diye çalışıyoruz” dedi.

    Son dönemde emeklilerin artan taleplerine en güçlü destek, Seferihisar’dan geldi. Seferihisar Belediye Başkanı İsmail Yetişkin, ilçede yaşayan emeklilere 2 bin TL destek vereceklerini müjdeledi. Başvuru şartlarına göre, başvuran kişinin üzerinde kayıtlı bir taşınmaz ya da araç ve hanede geliri olan ikinci bir kişi bulunmayacak. Şartları sağlayan emekli vatandaşlar Seferihisar Belediyesi Sosyal Destek Birimi’ne başvuruda bulunabilecek.

    NET 2 BİN TL DESTEK

    Müjdeyi duyuran Yetişkin, “Seferihisarımızın emektar emeklilerini yalnız bırakmayacağız dedik ve emekli hemşehrilerimize destek müjdesi vermeye karar verdik. Emekli maaşı 12 bin TL ve altında olan hemşehrilerimize 2 bin TL destek sağlıyoruz. Gelin Sosyal Hizmetler Birimimize başvurun, destek projemizden faydalanın. Seferihisar’da kimse ekonomik krizin yükünü taşımasın diye sosyal belediyecilik anlayışıyla çalışmaya devam edeceğiz” dedi.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Ak Parti STK’lar İle Buluştu

    31 Mart Mahalli İdareler Seçimleri öncesinde AK Parti, Nevşehir’deki Sivil Toplum Kuruluşlarının başkan ve yöneticileri ile buluştu. Toplantıda, STK temsilcilerinin görüş ve önerilerini dinleyen AK Parti Belediye Başkan Adayı Savran, projelerini anlattı.

    AK Parti Nevşehir İl Başkanlığı tarafından düzenlenen program Topuzluhan Sosyal Tesisleri’nde gerçekleştirildi. Programa, AK Parti Nevşehir Milletvekilleri Süleyman Özgün ve Emre Çalışkan, AK Parti İl Başkanı Ali Kemikkıran, Nevşehir Belediye Başkanı ve AK Parti Belediye Başkan Adayı Dr. Mehmet Savran, AK Parti Merkez İlçe Başkanı Murat Özkaya, AK Parti Kadın Kolları Başkanı Elife Çelebi, AK Parti Gençlik Kolları Başkanı Necati Yurtbilir ve STK temsilcileri katıldı.

    ‘STK’lar En Önemli Yol Arkadaşlarımız Olacak’

    Burada konuşan AK Parti Nevşehir Belediye Başkan Adayı Dr. Mehmet Savran, STK’ların her zaman kent yönetimine önemli katkılar sağladıklarını belirterek, “Hep birlikte şehrimize nasıl daha iyi hizmet ederiz onun çalışmalarını yapıyoruz. Bu noktada meslek grupları, derneklerimiz bizim her zaman en önemli yol arkadaşlarımız olacak. Şehrimizin geleceğine hep birlikte yön vereceğiz.” dedi.

    Toplantıda yeni dönemde hayata geçirmeyi planladığı projelerini STK temsilcileri ile paylaşan ve onların görüş ve önerilerini dinleyen Savran, “Yıllardır hep birlikte çalışıyoruz. Şehrin yönetimine katkı sağlayan, düşüncelerini ortaya koyan sivil toplum kuruluşlarımızın düşünceleri bizler için çok önemli. Ortak bir akılla, şehrimiz için önemli çalışmalar yapacağımıza inanıyorum. Emeklerine, gayretlerine teşekkür ediyorum.” diye konuştu.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Baharda Sağlıklı ve Işıltılı Bir Cilt İçin 6 Altın Öneri!

    Kış mevsiminin olumsuz hava koşulları, yanlış yaşam alışkanlıkları ve stres derken cildimiz iyice yıprandı. Ancak bu süreci tersine çevirmek ve bahar aylarında cildimize enerjisini kazandırıp, ışıltılı bir görünüme sahip olmak mümkün. 

    Acıbadem Ataşehir Tıp Merkezi Dermatoloji Uzmanı Dr. Dilara Tüysüz, bahar aylarına girerken günlük yaşam alışkanlıklarımızda bazı kurallara dikkat ederek hem genel sağlığımız hem de cilt sağlığımız için çok önemli kazanımlar elde edebileceğimizi belirterek “Spordan düzenli uykuya, sağlıklı beslenmeden bol su içmeye, stresi kontrol etmeyi öğrenmeden düzenli cilt temizliğine dek bazı temel noktalara dikkat ederek, kış aylarında soğuktan ve nemsizlikten kuruyan ve kırışan cildimizi yeniden sağlıklı ve ışıltılı bir görünüme kavuşturabiliriz” diyor. Dermatoloji Uzmanı Dr. Dilara Tüysüz, bahar aylarında sağlıklı ve ışıltılı bir cildin 6 püf noktasını anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.  

    • Düzenli spor yapın

    Hareketsizlik cilt sağlığının en büyük düşmanlarından birisidir. Sağlıklı ve ışıldayan bir cilt için olmazsa olmazlardan biri; vücudumuzun en büyük organı olan derimizin yeterli oksijen ve dolaşıma sahip olmasıdır. Bu nedenle, dolaşımı artırıcı etkisiyle düzenli spor cildimiz için yapabileceğimiz en önemli iyiliktir. Haftada en az üç-dört gün düzenli ve tempolu yürüyüş ya da spor eğitmenleri kontrolünde yapacağımız sporlar cildimizde kısa sürede gözle görülür fark meydana getirecektir.

    • Bol su tüketin

    Cilt sağlığımız için su tüketimi kritik öneme sahiptir. Özellikle soğuk kış günlerinde susama ihtiyacının azalmasıyla günü yeterince su içmeden kapatabiliyoruz. Ancak cilt sağlığı için her gün mutlaka iki litre su içmeye dikkat etmek gerekir. Hiçbir içecek suyun yerini tutmamaktadır. Çay ve kahve tüketimi hiçbir şekilde suyun yerini tutmadığı gibi, aksine suyun vücuttan atılmasına neden olmaktadır. Bu nedenle kahve içtikten sonra da mutlaka bir bardak su içmeye özen gösterin. Özellikle alkali su tüketmeyi unutmayın.

    • Sağlıklı beslenin

    Cilt sağlığının en önemli belirleyicilerinden biri de sağlıklı beslenme. Fast-food, asitli içecekler ve tatlılar cilt sağlığı için son derece zararlı olup cildin kuru, lekeli ve mat bir yapıya dönüşmesine yol açtığı için bu tür yiyecek ve içeceklerden uzak durmak gerekir. Gerekirse Diyetisyen eşliğinde beslenme düzenimize getireceğimiz yeniliklerle cilt sağlığımız hızla düzelecek, bahar aylarında hem fit hem de parlak bir cilde kavuşmamıza katkı sağlayacaktır.   

    • Her gün cildinizi düzenli temizleyin

    Dermatoloji Uzmanı Dr. Dilara Tüysüz “Özellikle kış aylarında pek çok kişi günün yorgunluğunun da etkisiyle cildini temizlemeden uyuyor. Oysa cildimizi her gün temizlemek, nemlendirmek ve güneş koruyucumuzu her gün düzenli şekilde uygulamak büyük fark yaratacaktır. Bunun yanı sıra doktorunuzun tavsiyesine göre cildin ihtiyacı doğrultusunda nemlendirici altına uygulanacak hafif yapılı serumlar da günlük rutine eklenerek parlak bir cilt görünümü elde edilebilir. Evde uyguladığımız cilt bakımının yanı sıra yılda birkaç kez yaptıracağınız medikal cilt bakımı ile cildin nem seviyesi artar ve arındırılır” diyor.

    • Yeterli ve kaliteli uyuyun

    Yapılan bilimsel çalışmalar; cilt sağlığı için yeterli ve kaliteli uykunun son derece önem taşıdığını gösteriyor. Bu nedenle her gün düzenli olarak yedi-sekiz saat kaliteli bir şekilde uyumaya özen gösterilmesi gerektiğini vurgulayan Dr. Dilara Tüysüz “Uykusuzluk cildin erken yıpranıp yaşlanmasına neden olmaktadır. Uyku sırasında salgılanan melatonin hormonu antiaging etkiye sahiptir ve cildin yaşlanmaya karşı korunmasında büyük önem taşır. Ayrıca uyku sırasında salgılanan bir diğer hormon olan büyüme hormonu da derinin kendini yenileme gücünü artırmaktadır” diyor.

    • Stresi yönetmeyi öğrenin

    Dermatoloji Uzmanı Dr. Dilara Tüysüz günlük yaşamın koşuşturmacasında stresten kaçınmanın çok da mümkün olamadığını ancak aşırı stresin cildi hızla yıpratan, ciltte kırışıklığa yol açan ve erken yaşlandıran faktörlerden biri olduğunu belirterek şöyle konuşuyor: “Stres ile vücudumuzda seviyesi artan kortizol adı verilen hormon derideki kan damarlarının kasılmasına sebep olarak derinin beslenmesine engel olmaktadır. Bunun yanı sıra kortizol hormonunun artması ile birlikte yükselen kan şekeri seviyelerimiz de derideki hücrelerde erken yaşlanmaya yol açmaktadır.”

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • The Rings of Power’ın Yaratıcıları Amazon MGM Studios ile Anlaşmalarını Yeniledi

    PM Productions şirketinin sahibi olan ve The Rings of Power’ın yapımcılığını üstlenen Patrick McKay ve JD Payne, Amazon MGM Studios ile yeni bir anlaşma imzaladı.

    Yaratıcı ikili, 2022’nin sonbaharında yayınlanan ve Emmy adaylığına layık gösterilen The Lord of the Rings: The Rings of Power dizisinin ilk sezonunu yazmış ve yapımcılığını üstlenmiştir. The Lord of the Rings: The Rings of Power, Prime Video izlenme rekorunu kırmış, dünyanın farklı bölgelerinde de en çok izlenen Amazon Original içeriği olmuştur. Dizinin ilk sezonu yayınlandığı tarihte Nielson izlenme listesinde #1 numara olmuş ve sonraki haftalarda da ilk 4’te yerini korumuştur.

    Amazon MGM Studios’un televizyon departmanının başı Vernon Sanders “Bu inanılmaz yolculuğa JD ve Patrick ile beş buçuk yıl önce başladık ve hiç arkamıza bakmadık. Vizyonları ve The Lord of the Rings: The Rings of Power ‘ın rekor kıran ilk sezonuyla beraber elde ettikleri başarı, herkesi şaşırtmaya devam ediyor. Prime Video müşterilerinin, JD ve Patrick’in yeni sezonlar için yaratmaya devam ettiği macera ve dram dolu içeriği tatmaları için çok heyecanlıyız. Dolayısıyla, Amazon MGM Studios olarak, hikaye anlatmakta bu kadar başarılı olan iki yaratıcı isimle iş birliğimizi devam ettirmekten dolayı çok mutluyuz.” açıklamasında bulundu.

    Üç yıllık yeni anlaşma kapsamında Amazon MGM Studios ve The Rings of Power’ın tüm televizyon haklarını almıştır. Bu sene yayınlanması beklenen The Rings of Power’ın ikinci sezonunun da yaratıcılığını Payne ve McKay üstlenmiştir. Üçüncü sezonun diğer yazarları henüz belirlenmemiş olsa da ikili hikayenin temellerini oluşturmaya başlamıştır. Dizinin üçüncü sezonunun çekimlerine başlandığında, The Rings of Power’ın prodüksiyonu, Bray Studios’dan Birleşik Krallık’taki Shepperton Studios’a alınacaktır.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Geleceğin Kadın Liderleri Programı 14. Yılında ‘GKL İlham Buluşmaları’nı hayata geçiriyor

    Sanofi Türkiye ve KAGİDER, genç kadınların iş hayatına daha donanımlı başlamaları amacıyla 14 yıl önce hayata geçirdiği Geleceğin Kadın Liderleri (GKL) programından ilham verecek bir etkinlik: “GKL İlham Buluşmaları”. 

    6 Mart 2024’te gerçekleşecek olan etkinlikte, Geleceğin Kadın Liderleri mezunları başarı öykülerini, Türkiye’ye ilham veren isimler ise yaşamlarını değiştiren hikayelerini anlatacaklar. Bu ilham verici buluşma canlı yayın üzerinden de takip edilebilecek.

    Etkinlik, Yazar Yekta Kopan’ın moderatörlüğünde ve ‘Ön Yargıları Kır’, ‘Sınırları Aş’ ve ‘Umut Ol’ başlıklı 3 oturumdan oluşuyor. 

    ‘GKL İlham Buluşmaları, programdan mezun olan genç kadınların başarı ve azim dolu hikayeleri ile iş, sanat, eğitim ve televizyon dünyasından başarılarıyla ilham veren konukların konuşmalarına ev sahipliği yapacak.

    Aslı Kızmaz, Aslı Tandoğan, Aslı Şafak, Başak Taşpınar Değim, Mümin Sekman, Pelin Batu, Pınar Özdemir Hotiç ve Zeynep Tosun’un konuşmacı olarak katılacağı etkinlik, KAGİDER ve Sanofi Türkiye’nin YouTube hesaplarından 6 Mart, Çarşamba günü 10:00-13:00 saatleri arasında canlı olarak izlenebilecek.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Türkiye un ihracatında dünya liderliğini 10 yıldır sürdürüyor

    Dünya’nın gıda ambarı Türkiye, en temel gıda maddesi un ihracatında 10 yıldır dünya liderliğini sürdürüyor. Dünya sofralarında üç öğün tüketilen, ekmekler, makarnalar, pizzalar, kekler, kurabiyeler, Türk un sanayicilerinin ihraç ettiği unlarla hazırlanıyor.

    Türkiye, 2023 yılında 160 ülke ve 6 serbest bölgeye 1 milyar 465 milyon dolarlık un ihracatı gerçekleştirdi. Türkiye’nin un ihracatı miktarı son 10 yılda yüzde 60’ın üzerinde artış gösterdi.

    Un üretiminin ve tüketiminin yaklaşık 10 bin yıl önce Mezopotamya ve Anadolu topraklarında başladığı bilgisini veren Ege Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Türkiye Un Sanayicileri Federasyonu Başkanı Haluk Tezcan, Anadolu topraklarında değirmencilik sektörünün en eski ve kadim sektörlerden birisi olduğunu, bu deneyimi bugün modern tesislerde devam ettirdiklerini yıllık yaklaşık 1,5 milyar dolara ulaşan un ihracatıyla dünya liderliklerinin 10 yıldır sürdüğünü dile getirdi.

    Türkiye genelinde 69 ilde 598 fabrikada 30 milyon ton üretim kapasitesine sahip oldukları bilgisini veren Tezcan, “Birçok ülkenin korumacılık engeline rağmen dünya ticaretindeki liderliğimizi sürdürüyoruz. 2023 yılında 3,6 milyon tonun üzerinde gerçekleşen ihracat rakamımızı 20 milyon tona kadar çıkarabilecek güçteyiz. Birçok ülke Türk un sanayicisine karşı vergi dahil çeşitli engeller çıkarıyor. Özellikle ABD, Fransa gibi gelişmiş ülkelerin pazarlarından pay aldığımız için engellemeyle karşı karşıya kalıyoruz. 2024 yılında 4 milyon ton un ihracatı hedefliyoruz” diye konuştu.

    2028 hedefimiz 2 milyar dolar ihracat

    Dünya mutfaklarında pastalardan pizzalara, makarnalardan ekmeklere, keklerden kurabiyelere Türk unu kullanıldığına işaret eden Tezcan, sözlerini şöyle sürdürdü; “8 milyar insana bir şekilde dokunuyoruz ve dokunmaya da devam edeceğiz. Gerçekten bu liderlik de bizlere yakışan bir liderlik. 2022-2023 karşılaştırmasında ihracatımız miktar bazında yüzde 20 büyüdü. Türk un sanayicileri olarak güçlü bir şekilde dünya pazarlarında yerimizi almaya devam edeceğiz. 2028 yılı sonunda 2 milyar dolar dövizi ülkemize kazandırmak için var gücümüzle çalışacağız.”

    Türkiye’nin buğday ithalatıyla ilgili yapılan yorumlara da yanıt veren Tezcan; “Türkiye yıllık 22 milyon ton buğday üretimiyle kendi kendine yetebilen bir ülke. Bu anlamda buğday üretimimizde herhangi bir sıkıntımız yok. Ama dünyaya un ve unlu mamuller ihraç edebilmek için Ukrayna, Rusya ve diğer ülkelerden buğday ithal edip işleyip dünya pazarında da çok ciddi miktarda un ihracatı gerçekleştiriyoruz. Bu değirmencilik sektörünün özellikle Türkiye’nin Mezopotamya ovasına hâkim olması, değirmencilik sektöründe bilgi ve anlam konusunda çok başarılı olması başka bir fikir ve başka bir anlam katıyor” dedi.

    Yapay zekayla buğday üretimimiz artacak ve kendi buğdayımızla un ihracat şampiyonluğumuzu taçlandırabileceğiz

    “Biz sektör olarak kendi buğdayımızla da un ihraç etmeyi çok hayal ediyoruz” diyen Ege Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Haluk Tezcan şu bilgileri verdi; “Kendi ürettiğimiz buğday ile dünya pazarında liderliği sürdürebilmek istiyoruz. Burada tarım politikalarında çok hızlı değişimler yaşanıyor. Özellikle bu yapay zekayla tarlalarımız çok farklılaşıyor. Özellikle kırsal kesimde yaşayan nüfusun artık eski ezberler bozuluyor. Yeni ezberler başlıyor. Bu ezberlerle bu topraklar teknolojiyle buluşursa zaten bunlar hayal olmaktan çıkacak ve gerçekleşecek, 2030’lu yıllara kadar belki tarımda çok büyük bir atılım gerçekleştiren ülke konumuna geleceğiz. Çünkü biz gıdada gerçekten dünya sofralarında nasıl olabileceğimizi çok iyi deneyimledik, çok iyi öğrendik. Almasını, üretmesini, satmasını da çok iyi başarmaya başladık ve kendimize olan özgüvenimiz oldukça arttı. Dünya sofralarını covid sürecinde kesintisiz un ihracatını gerçekleştiren tek ülkeyiz. Yapay zekanın desteğiyle arazilerimizi daha verimli hale getirip kendi buğdayımızla un ihracat şampiyonluğumuzu taçlandırabiliriz.”

    Gıda koridoru Türkiye’ye güzel fırsatlar sundu 

    Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın girişimleriyle hayata geçen Ukrayna- Rusya tahıl koridorunun Türkiye’ye güzel fırsatlar sunduğunu ifade eden Tezcan, bu sayede birçok ihracat pazarında artışlar sergilediklerini sözlerine ekledi.

    Un ihracatında Irak, Suriye ve Somali ilk üç ülke

    Türkiye’nin un ihracatında Irak yaklaşık 1,3 milyon ton ve 550 milyon dolarlık gelir getirisiyle açık ara birinci ülke olurken, Suriye 98 milyon dolar, Somali ise 96 milyon dolara varan tutar ile Türk unu talep etti. Bu ülkeleri 89 milyon dolarla Cibuti, 88 milyon dolarla Venezuela izledi. İlk 10 ülke arasında yer bulan diğer ülkeler; Sudan, Yemen, Sri Lanka, Gana ve Filistin oldu.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Cellnex 2027 temel kazanç hedefini 4 milyar avro olarak belirledi

    Avrupa’nın en büyük cep telefonu kule operatörü Cellnex Telecom SA, Salı günü yaptığı açıklamada 2027 yılına kadar gelirlerinin 4,7 milyar avroya (5,1 milyar dolar) yükselmesinin beklendiğini ve düzeltilmiş çekirdek kazançlarının (EBITDA) 4 milyar avroya ulaşmasının hedeflendiğini duyurdu. Bu projeksiyon, şirketin borcunu azaltmaya yönelik stratejik bir değişimi de içeren yeni mali görünümünün bir parçası.

    Geçtiğimiz yıl İspanyol firma, geçiş maliyetleri hariç 3,6 milyar avro gelir elde ederken, düzeltilmiş FAVÖK 3 milyar avroya ulaştı. Cellnex ileriye dönük olarak hissedarlar için temettü politikasını geliştirmeyi ve borç azaltma çabalarını sürdürmeyi planlıyor. Şirket ayrıca potansiyel yatırım fırsatlarını keşfetmeye de açık.

    Cellnex, temettü ve/veya hisse geri alımları yoluyla hissedarlara kar geri dönüşü ve endüstriyel büyüme fırsatlarına yatırım arasında bir denge içeren sermaye tahsisi için bir plan belirledi. Özellikle, şirket 2026 ve 2030 yılları arasında temettüler için en az 3 milyar avro ayırırken, yatırım fırsatları için 7 milyar avroya kadar kaynak ayırdı. Cellnex, 2030 yılına kadar 10 milyar avro kullanılabilir nakde sahip olmayı öngörüyor.

    Şirket, 2024 yılında beklenen bir kredi notu artışının ardından, borcunu orta ve uzun vadede FAVÖK’ün 5-6 katı hedefinde tutmayı amaçlıyor; bu hedef, bir önceki yıl bildirilen FAVÖK’ün 6,9 katından daha düşük.

    Hissedarlar, 2026’dan itibaren yıllık minimum 500 milyon avro temettü bekleyebilir ve sonraki yıllarda minimum %7,5 büyüme oranı vaat edilebilir.

    Cellnex ayrıca İrlanda’daki iştirakini Phoenix Tower International’a satmak üzere bir anlaşma imzaladığını açıkladı. Değeri 971 milyon Euro olan satış, şirketin varlık azaltma stratejisinin bir parçası.

    Haber, Cellnex’in pazardaki konumunu güçlendirmek ve hissedarlarına değer sağlamak için finansal stratejisini ve operasyonlarını ayarlamaya devam ettiği sırada geldi.

    Reuters bu makaleye katkıda bulunmuştur.

    Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

  • Kazanç görüşmesi: Meliá Hotels güçlü performans ve genişleme planları bildirdi

    Meliá Hotels International (MHI), Dördüncü Çeyrek ve Tüm Yıl 2023 Kazanç Konferansı Çağrısını olumlu bir notla tamamladı ve tüm bölgelerde güçlü talep ve sağlam performansla geçen bir yılın altını çizdi. Şirket, hem sahip olunan ve kiralanan hem de sistem genelindeki mülkler için kullanılabilir oda başına gelirde (RevPAR) önemli artışlar bildirerek, büyümeyi fiyat artışlarına ve hacimdeki toparlanmaya bağladı.

    Konsolide gelirler %14,8 artışla 1.929 milyon Avro’ya ulaşırken, melia.com üzerinden yapılan doğrudan satışlar %17,4 arttı. Meliá’nın net kârı 117,7 milyon Avroya yükseldi ve şirket net borcunu 59,9 milyon Avro azalttı. Banco Santander’in yatırım aracı ile bir iştirakte 300 milyon Avroluk yeni hisse alımı için anlaşma imzalandı. İleriye dönük olarak Meliá, 2024 yılı sonuna kadar COVID öncesi net borç/FAVÖK oranlarına dönmeyi hedefliyor ve çift haneli RevPAR büyümesi ile güçlü talep bekliyor.

    Önemli Çıkarımlar

    • Sahip olunan ve kiralanan RevPAR tüm yıl için %17,3 oranında artarken, sistem genelinde RevPAR %10 oranında yükselmiştir.
    • Konsolide gelirler %14,8 artışla 1.929 milyon €’ya yükseldi.
    • melia.com üzerinden yapılan doğrudan satışlar %17,4 oranında arttı.
    • İşletme giderleri %12,6 oranında arttı, ancak FAVÖK 486 milyon Avro ile hedefi aştı.
    • Net kâr 117,7 milyon Avroya ulaştı ve net borç 2.613 milyon Avroya düştü.
    • Şirket 26 yeni otel anlaşması imzaladı ve 2023 yılında 12 otel açtı.
    • Müşteri memnuniyeti rekor düzeye ulaştı ve rezervasyon talebi güçlü olmaya devam ediyor.
    • Meliá, 2024 yılında en az 500 milyon Avro FAVÖK elde etmeyi ve temettü ödemelerine yeniden başlamayı beklemektedir.

    Şirket Genel Görünümü

    • Meliá, 2024 yılına kadar net borç/FAVÖK oranının 2,5 kat olmasını hedefliyor.
    • Şirket, 2024 yılında fesihler hariç 4.500 yeni oda açmayı planlamaktadır.
    • Önemli miktarda para içeren 50 milyon Avroluk bir varlık rotasyon planı yürürlüktedir.
    • Meliá, ikinci çeyrekte tamamlanması beklenen bir Dominik Cumhuriyeti aracındaki azınlık hissesinin satışı için görüşmeler yürütüyor.
    • Bu yıl vadesi dolacak 280 milyon € ile yeniden finansman planları devam etmekte olup, yıllık yaklaşık 150 milyon €’luk bir vade profili hedeflenmektedir.

    Önemli Ayı Gelişmeleri

    • FAVÖK üzerindeki etkinin 2024 yılı için %3’lük bir artışla daha düşük olacağı öngörülmektedir.
    • Meliá, 2024 yılında sekiz alışveriş merkezi için yapılan kiralamalardan 75 milyon Avro gelir ve 10 milyon Avro FAVÖK elde etmeyecek.

    Yükselen Önemli Noktalar

    • Amerika kıtasında ve lüks markalarda güçlü performans bekleniyor.
    • Birinci çeyrek, 2024 için öngörülen çift haneli RevPAR büyümesine şimdiden katkıda bulunuyor.
    • Lüks markalar, işletilen otellerin yaklaşık %15’ini ve genişleme hattının %35’ini temsil ederek 2023’te toplam otel gelirlerinin %25’inden fazlasına katkıda bulunacak.

    Kaçırılanlar

    • Bakım harcamaları genellikle daha yüksektir, ancak şirket cari yıl için bunu azaltmıştır ve bir sonraki yıl için yeniden değerlendirecektir.

    Soru ve Cevaplarda Öne Çıkanlar

    • Meliá, fiyatlandırma stratejisindeki olumlu gelişmeyi, güçlü ürün karmasını ve premium konumlarını tartıştı.
    • Şirket Meksika’daki büyümesini ve Arnavutluk ve Malta gibi gelişmekte olan tatil merkezlerini vurguladı.
    • Meliá, %50-60’ı bakıma, geri kalanı ise yatırım ve ana paraya ayrılan 2024 yatırım harcamalarının bir dökümünü sundu.
    • Şirket bu yıl 100 milyon Avro’nun üzerinde serbest nakit akışı yaratma hedefini teyit etti.

    Meliá Hotels International, kaliteli RevPAR ve rekor müşteri memnuniyeti seviyelerinin önemli bir itici gücü olan lüks ve premium stratejisine odaklanmaya devam ediyor. Şirketin yeni otel anlaşmalarının imzalanması ve yeni odaların açılması da dahil olmak üzere genişleme planları ve stratejik finansal yönetimi, büyüme ve hissedar değerine olan bağlılığını göstermektedir. Güçlü talep ve 2024 için olumlu bir görünümle Meliá, konaklama sektöründeki ivmesini sürdürmeye hazırlanıyor.

    Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

  • Kazanç görüşmesi: Nektar Therapeutics ilaç geliştirme sürecini açıkladı

    Nektar Therapeutics (NASDAQ: NKTR) geçtiğimiz günlerde Dördüncü Çeyrek 2023 Finansal Sonuçları Konferans Çağrısı sırasında ilaç geliştirme hattına ilişkin güncellemeleri paylaştı. Şirketin CEO’su Howard Robin, atopik dermatit ve alopesi areata gibi durumlar için ilaç adayı REZPEG’e özellikle dikkat çekerek immünoloji ve inflamasyon tedavilerine olan bağlılıklarını vurguladı.

    Atopik dermatit için Faz 2b çalışması devam eden ve alopesi areata için benzer bir çalışma tasarım aşamasında olan Nektar, önümüzdeki yıllarda önemli veri okumaları bekliyor. Ayrıca, bu girişimleri desteklemek için yakın zamanda sağlanan 30 milyon dolarlık finansman da dahil olmak üzere şirketin finansal stratejisi özetlendi.

    Anahtar Çıkarımlar

    • Nektar Therapeutics, ilaç adayı REZPEG’in tüm haklarını geri aldı ve atopik dermatit ve alopesi areata için Faz 2b çalışmalarını ilerletiyor.
    • Şirketin TNFR2 agonisti antikoru NKTR-0165, otoimmün hastalıkları hedefliyor ve 2025’in ilk yarısında klinik deneylere girmesi planlanıyor.
    • Nektar yılı 329,4 milyon dolar nakit ve yatırımla kapattı ve 2024’te 75 milyon ila 85 milyon dolar gelir bekliyor.
    • Şirketin borcu bulunmuyor ve 2024 yılı için yıl sonu nakit ve yatırımlarının 200 milyon ila 225 milyon dolar arasında olmasını bekliyor.
    • Ar-Ge harcamalarının 2024 yılı için 120 milyon ila 130 milyon dolar arasında olacağı tahmin ediliyor.

    Şirket Görünümü

    • Nektar Therapeutics, 30 milyon dolarlık bir finansman sayesinde nakit pistinin uzatılmasını öngörüyor.
    • Şirket, 2024 yılı için 75 milyon ila 85 milyon dolar arasında gelir ve 200 milyon ila 225 milyon dolar aralığında yılsonu nakit ve yatırım öngörüyor.

    Ayıda Öne Çıkanlar

    • Şirket, alopesi areata gibi yüksek değişkenlik gösteren durumlar için tedavi geliştirme konusunda zorluklarla karşılaşmaktadır.

    Yükselişte Öne Çıkanlar

    • Atopik dermatit için yapılan klinik çalışmalarda yanıtın hızlı başlangıcı ve dayanıklılığı konusunda doktorlardan olumlu izlenimler.
    • NKTR-0165 antikorunun benzersiz sinyal özellikleri, onu otoimmün hastalıkların tedavisinde farklılaştırabilir.

    Kaçırılanlar

    • Kazanç görüşmesi sırasında herhangi bir spesifik eksiklik tartışılmamıştır.

    Soru ve Cevaplarda Öne Çıkanlar

    • Sorularda alopesi areata’daki değişkenlik ve TNFR2 agonist antikoru NKTR-0165’in tasarımı ele alındı.
    • Şirket, NKTR-0165’in otoimmün hastalıkların tedavisinde faydalı olabilecek kümelenme olmadan sinyal verme yeteneği de dahil olmak üzere benzersiz yönlerini açıkladı.

    Nektar Therapeutics, immünolojik ve enflamatuar hastalıklar için yeni tedavilerin geliştirilmesinde önemli adımlar atıyor. Güçlü bir finansal temele ve devam etmekte olan umut verici klinik çalışmalara sahip olan şirket, yakın gelecekte önemli veriler sunmaya hazırlanıyor. REZPEG ve TNFR2 agonist antikor programına odaklanılması, Nektar’ın tıbbi araştırmaları ilerletme ve otoimmün hastalıkları olan hastalar için potansiyel olarak yeni çözümler sağlama konusundaki kararlılığının altını çizmektedir.

    InvestingPro İçgörüleri

    Nektar Therapeutics (NASDAQ: NKTR), son mali sonuçlar konferans görüşmesinde de vurgulandığı üzere, ilaç geliştirme çalışmalarında aktif olarak ilerliyor. Şirketin mali durumu ve piyasa performansı hakkında daha fazla bilgi edinmek için InvestingPro’nun bazı temel ölçümlerini ve içgörülerini inceleyelim.

    InvestingProVerileri:

    • 2023’ün 3. çeyreğinde sona eren son on iki ay itibariyle, Nektar Therapeutics 171,69 milyon dolarlık bir piyasa değeri bildirdi.
    • Şirketin negatif F/K oranı -0,98’dir ve bu da söz konusu dönemde net gelir elde etmediğini göstermektedir.
    • Aynı dönemde elde edilen gelir 88,26 milyon $ ve brüt kâr marjı %62,93 olarak gerçekleşmiş olup, şirketin satılan malların maliyeti hesaba katıldıktan sonra satış gelirlerinin büyük bir kısmını elinde tutma becerisini göstermektedir.

    InvestingPro İpuçları:

    • Nektar’ın bilançosunda borçtan daha fazla nakit bulundurması, devam eden araştırma ve geliştirme faaliyetlerini destekleyen güçlü bir likidite pozisyonu sağlıyor.
    • Güçlü brüt kâr marjına rağmen, analistler şirketin bu yıl kârlı olmasını beklemiyor, bu da şirketin gelecekteki kazanç potansiyeline bakan yatırımcılar için önemli bir husus.

    Nektar Therapeutics’in finansalları ve performans metriklerine daha derinlemesine bakmak isteyen yatırımcılar için https://www.investing.com/pro/NKTR adresinde ek InvestingPro İpuçları mevcut. Bu ipuçları, nakit yakma oranı, değerleme ve farklı zaman dilimlerindeki hisse senedi fiyat hareketleri hakkında bilgiler içeriyor. Şu anda InvestingPro’da listelenen ve yatırım kararları verirken önemli bir değere sahip olabilecek 12 ipucu daha bulunmaktadır.

    Bu bilgilere ve daha fazlasına erişmek için INVTROZEL1A kupon kodunu kullanarak InvestingPro aboneliğinde %20’ye varan indirimden faydalanabilir, yatırım stratejinizi kapsamlı veri ve analizlerle daha da zenginleştirebilirsiniz.

    Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

  • BM destekli bankacılık grubu üyelerini korumak için iklim yönergelerini güncelledi

    Birleşmiş Milletler tarafından desteklenen Net-Zero Banking Alliance (NZBA), üyeleri arasındaki birliği korumak amacıyla, koordineli eylemi zorunlu kılmadan şeffaflığı artırmayı amaçlayan yeni iklim yönergeleri öneriyor. Toplam 74 trilyon dolarlık sermayeyi yöneten 143 bankadan oluşan ittifak, ABD’li politikacıların ve yatırımcıların çevresel, sosyal ve kurumsal yönetim (ESG) politikaları üzerindeki incelemelerine yanıt veriyor.

    NZBA’nın Bank of America, Citigroup, HSBC ve Westpac gibi büyük bankaları içeren yönlendirme grubu, birliğin üç yıl önce kuruluşundan bu yana ilk önemli revizyonunu hazırladı. Bu kılavuz ilkeler, anlaşma yapma ve tahvil ihracı da dahil olmak üzere bankacılık faaliyetlerinden kaynaklanan sera gazı emisyonlarının ölçülmesine odaklanmakta ve bankaların daha temiz enerji kaynaklarına geçiş konusunda kurumsal müşterilerle nasıl ilişki kurmaları gerektiğini ortaya koymaktadır.

    Önümüzdeki haftalarda NZBA üyeleri tarafından oylanacak olan revizyonlar, ABD’deki bazı Cumhuriyetçi yetkililer tarafından dile getirilen bir endişe olan potansiyel antitröst davalarından kaçınmak için bankaların bağımsız eylemlerini de vurguluyor. Bu güncelleme, bankaları belirli önlemler almaya zorlamadan iklim değişikliği açıklamalarını arttırmayı amaçlıyor.

    NZBA sekretaryasını yöneten Birleşmiş Milletler Çevre Programı Finans Girişimi, önerilen kılavuz ilkeler hakkında yorum yapmadı. Değişiklikler, NZBA’nın, Net Sıfır için Glasgow Finansal İttifakı (GFANZ) altındaki diğer koalisyonların başına gelen bir kader olan üyelerin ayrılmasını önlemeye çalıştığı sırada geldi.

    Net Zero Asset Managers girişimi ve Net Zero Insurance Alliance’tan 2022’nin sonlarından bu yana 20’den fazla üye ayrıldı ve ClimateAction 100+ yatırımcı grubu da JPMorgan Asset Management, NYSE:BLK ve Invesco dahil olmak üzere önemli çıkışlar yaşadı.

    Yeni kılavuz ilkeler bankaların düzenleyici kurumlar ve lobi gruplarıyla nasıl etkileşimde bulunacağını da ele alıyor ve artık küresel ısınmanın 2050 yılına kadar sanayi öncesi seviyelerin 1,5 santigrat derece üzerinde sınırlandırılması hedefine açıkça atıfta bulunuyor.

    Bu hedef, bazı bankaların daha önce desteklediği “2 derecenin çok altında” hedefinden daha katıdır ve potansiyel olarak mevcut hedeflerini gözden geçirmelerini gerektirmektedir.

    Bazı Avrupalı bankacıların daha iddialı ve katı taleplerine rağmen, ABD bankalarının antitröst kaygılarını dengeleme ihtiyacı daha temkinli bir yaklaşıma yol açmıştır. Atlantik’in her iki yakasındaki bankacılar ittifakı koruma isteklerini dile getirirken, Avrupalı bir bankacı ittifakın “dağılmasına” izin vermemenin önemini vurguladı.

    Reuters bu makaleye katkıda bulunmuştur.

    Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

  • 98 gün sonra tekrar Avrupa misyonu

    Türk hakem Halil Umut Meler, 98 gün sonra tekrar UEFA tarafından görevlendirildi.

    Bu dönem Avrupa’da 4 maç yöneten Meler, son olarak 28 Kasım 2023 tarihinde Lazio ile Celtic ortasında oynanan UEFA Şampiyonlar Ligi küme maçında vazife almıştı.

    Akabinde 11 Aralık 2023’te MKE Ankaragücü’nün eski lideri Faruk Koca tarafından yumruklu akına maruz kalan Meler, uzun bir müddet dinlendirilmiş ve MHK tarafından yavaş yavaş yine maçlara atanmıştı.

    Beşiktaş – Galatasaray derbisiyle birlikte tekrar büyük maçlarda vazife almaya başlayan Meler’e UEFA da 98 günün akabinde misyon verdi.

    Hail Umut Meler, Milan ile Slavia Prag ortasında oynanacak UEFA Avrupa Ligi son 16 çeşidi birinci maçında görevlendirildi.

  • LG’nin yeni OLED monitörü oyun tutkunlarını mest ediyor

    LG’nin oyun tutkunları için tasarladığı UltraGear 32GS95UE-B OLED monitör, göz alıcı performansı ve net imgeleri ile dikkat çekiyor. 31,5 inç büyüklüğünde olan bu monitör, 4K çözünürlüğe sahip akıllı ve süratli bir ekran sunuyor. Yüksek kontrast oranı sayesinde renkler daha canlı, siyahlar ise daha derin bir görünüm kazanıyor. 0,03ms üzere çabucak hemen anında bir reaksiyon mühleti ile donatılmış bu ekran, HDR 400 dayanağıyla de canlı ve gerçekçi renkler vaat ediyor.

    Amiral gemisi pozisyonundaki bu eserin fiyatı 1.399 dolar olarak belirlenmiş ve Nisan ayında sevkiyatına başlanacak. 10-Bit renk takviyesi ile UltraGear, milyardan fazla renk gösterebilir, bu da görüntülerden aksiyon sahnelerine kadar her şeyi inanılmaz derecede ayrıntılı bir formda sunar. FreeSync ve G-Sync takviyesiyle, kullanıcılar ekran kartı çeşidi ne olursa olsun, manzarada takılmalar yahut yırtılmalar olmadan akıcı bir oyun tecrübesi yaşayabilir.

    LG’nin yeni OLED monitörü oyun tutkunlarını mest ediyor

    LG, bu monitörü sadece görüntü kalitesiyle değil, tıpkı vakitte irtibat seçenekleriyle de donatmış. İki adet HDMI 2.1 portu, bir USB-B ve iki USB-A portunun yanı sıra kulaklıklar yahut hoparlörler için kullanışlı bir 3.5mm ses jakı sunuluyor. Ekran kalitesi kadar ses kalitesine de değer veren LG, “Pixel Sound” isminde bir hoparlör sistemi entegre etmiş, böylelikle kullanıcılar görsel kaliteye uygun bir ses tecrübesi de yaşayabilirler. Ayarlanabilir yükseklik, döndürme ve eğim özellikleri ile donatılmış standı sayesinde, uzun oyun maratonları boyunca azamî konfor sağlanıyor.

    UltraGear 32GS95UE-B, Nisan ayında başlayacak sevkiyatıyla, OLED teknolojisinin sunduğu üstün özellikler ve oyuncular için özel olarak tasarlanmış işlevleriyle, önemli oyuncuların tercih edeceği bir monitör olmaya aday.

  • Çin’in ekonomik dönüşüm planının etkisiyle petrol fiyatları düştü

    Petrol fiyatları, Çin’in ekonomik modelini elden geçirme vaatlerinin yatırımcıların potansiyel tüketim azalmasına ilişkin endişelerini hafifletememesi nedeniyle düşüşünü ikinci güne taşıdı.

    Mayıs ayı Brent vadeli kontratları 3 sentlik hafif bir düşüşle varil başına 82,77 dolara gerilerken, ABD Batı Teksas Orta (WTI) 11 sentlik düşüşle 78,63 dolara indi.

    Fiyatlardaki düşüş, Brent’in 75 sent düşüşle varil başına 82,80 dolardan ve WTI’ın 1,24 dolar düşüşle varil başına 78,74 dolardan kapandığı Pazartesi günkü gerilemeyi takip etti. Düşüş eğilimi, Çin’in ekonomik kalkınma yaklaşımını “dönüştürme” ve endüstriyel kapasite fazlalığıyla mücadele etme niyetini açıklamasıyla aynı zamana denk geldi. Bu, geçen yılki hedefi yansıtan ve analistlerin tahminleriyle uyumlu olan 2024 yılı için yaklaşık %5’lik bir büyüme hedefi belirlemenin yanı sıra geliyor.

    Çin’in ekonomik büyüme hedefi Salı günü Ulusal Halk Kongresi sırasında açıklanan resmi çalışma raporunun bir parçası. Analistler bu hedefe ulaşmanın yakıt tüketimini artırabileceğini öne sürüyor. Bununla birlikte, COVID’den etkilenen 2022’nin olumlu baz etkisi göz önüne alındığında, bu yıl hedefe ulaşmanın 2023’e göre daha zor olabileceğini belirtiyorlar. Bu zorluk, yatırımcı duyarlılığını azaltma potansiyeline sahip.

    Buna ek olarak Çin, petrol ve doğal gaz kaynaklarının araştırılması ve geliştirilmesini artırmayı taahhüt ederken aynı zamanda fosil yakıt tüketimi üzerindeki kontrolü yoğunlaştırma sözü verdi.

    Büyük üreticilerin üretimlerini kısması ve İsrail ile Gazze arasındaki çatışmadan kaynaklanan jeopolitik endişeler nedeniyle arz faktörleri ham petrol fiyatlarına bir miktar destek sağlamıştır.

    Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü ve müttefikleri (OPEC+) Pazar günü, küresel ekonomik endişeler ve üye olmayan ülkelerin artan üretimi karşısında fiyatları desteklemek amacıyla günlük 2,2 milyon varillik gönüllü petrol üretim kesintilerini ikinci çeyreğe kadar uzatma kararı aldı.

    Fiziki petrol piyasası, kısmen arz kesintileri nedeniyle yükselen spot fiyatların da gösterdiği gibi sıkılaşma işaretleri gösteriyor. ANZ analistleri, Orta Doğu’daki gerilimler arzı doğrudan etkilememiş olsa da, Kızıldeniz’deki aksaklıkların tankerlerin bölgeden kaçınmak için daha uzun rotalar izlemesi nedeniyle petrolün piyasaya ulaşamama süresini uzattığına dikkat çekti.

    Amerika Birleşik Devletleri’nde yapılan bir ön ankete göre ham petrol stoklarının geçen hafta artması bekleniyor. Dört analist, 1 Mart’ta sona eren hafta için ortalama 2,6 milyon varillik bir artış tahmin ederken, damıtılmış ürün ve benzin stoklarının azalacağı öngörüldü.

    Reuters bu makaleye katkıda bulunmuştur.

    Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

  • Jefferies, gen düzenleme araçlarına atıfta bulunarak Metagenomi hissesinde yükselişe geçti

    Salı günü, Metagenomi Inc (NASDAQ:MGX) büyük bir finans firmasından yeni bir Satın Alma notu aldı. Tanınmış bir yatırım bankacılığı şirketi olan Jefferies, biyoteknoloji firmasını kapsamaya başladı ve hisseleri için 23,00 $ fiyat hedefi belirledi. Kapsam, Metagenomi’nin yeni nesil gen düzenleme araçlarının geliştirilmesinde adımlar atmasıyla ortaya çıktı.

    Hemofili A için önde gelen in vivo gen knock-in programı ile erken preklinik aşamalarda olan şirketin, 2026 civarında Araştırma Amaçlı Yeni İlaç (IND) veya Klinik Deneme Uygulaması (CTA) statüsüne ulaşması bekleniyor. Analist, insan olmayan primat (NHP) çalışmalarından elde edilen erken kavram kanıtlama (PoC) verilerinin, programın geliştirilmesiyle ilgili riskleri bir miktar azalttığını belirtti.

    Metagenomi’nin araştırması, çok çeşitli genetik hastalıkların tedavisi için uygun benzersiz niteliklere sahip yeni gen düzenleme araçları koleksiyonunu ortaya çıkarmıştır. Bu yenilik, bu yıl içinde daha fazla platform kavram kanıtı göstermeyi hedefleyen şirket için olumlu görünümün temelini oluşturuyor.

    Firmanın mali durumu, 2027 yılına kadar uzanacağı tahmin edilen 351 milyon dolar tutarındaki proforma nakit akışıyla sağlam görünmektedir. Bu finansal istikrar, şirketin hisselerinin iskontolu değerlemesi olarak görülen şeyle birleştiğinde, Jefferies’deki analistin gözünde Metagenomi’nin hisselerinin çekiciliğine katkıda bulunuyor.

    Bu kapsamın başlatılması ve bir fiyat hedefinin belirlenmesi, Metagenomi için önemli bir kilometre taşıdır ve şirketin gen düzenleme teknolojisini ilerletme ve genetik hastalıkları etkili bir şekilde ele alma potansiyeline olan güveni yansıtmaktadır. İnsan dışı primatlardan beklenen ek verilerle birlikte şirket, yıl boyunca platformunun yeteneklerini daha fazla göstermeye hazırlanıyor.

    Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

  • GitLab hisseleri karlılık tahmininin ardından %22 düştü; uzmanlar piyasa tepkisinin abartılı olduğunu iddia ediyor

    GitLab (GTLB) hisseleri, şirketin finansal analistlerin beklentilerinden daha düşük olan yıllık kâr tahminini açıklamasının ardından Salı günü piyasa açılmadan önce yapılan işlemlerde %22’nin üzerinde düşüş gösterdi.

    GitLab, 2024’ün dördüncü mali çeyreğinde hisse başına 0,08 dolar olarak öngörülen kazancın üzerine çıkarak hisse başına 0,15 dolar kazanç açıkladı. Şirketin bu çeyrekte elde ettiği gelir 163,8 milyon dolar ile 157,89 milyon dolar olan beklentinin üzerinde gerçekleşti.

    Bu çeyrekte şirket GAAP dışı finansal ölçütler kullanılarak hesaplanan %8’lik bir faaliyet marjı bildirdi.

    GitLab, 2025 mali yılının yaklaşan ilk çeyreği için hisse başına 0,05 ila 0,04 dolar arasında bir zarar bekliyor ki bu rakam hisse başına beklenen 0,06 dolardan daha düşük. Şirket, gelirinin 165 milyon ila 166 milyon dolar arasında olacağını tahmin ediyor ki bu rakam analistlerin 162 milyon dolarlık tahmininden daha yüksek.

    GitLab, 2025 mali yılının tamamı için hisse başına kazancının 0,19 ila 0,23 dolar arasında değişeceğini öngörüyor ki bu da ortalama tahmin olan hisse başına 0,35 doların altında. Şirket yıllık gelirinin 725 milyon dolar ile 731 milyon dolar arasında olacağını tahmin ediyor ki bu da tahmin edilen 732 milyon dolardan biraz daha düşük.

    İhtiyatlı tahminlere rağmen Goldman Sachs analistleri GTLB’ye yönelik olumlu bakış açılarını koruyarak alım tavsiyesini sürdürdü ve hisse senedi için 80$’lık bir fiyat hedefi belirledi.

    “Şirketin 2025 mali yılı için %26-27’lik gelir artışı ve beklenenden düşük kar marjı (%4’lük konsensüse karşılık yaklaşık %1 faaliyet marjı) tahminine piyasanın verdiği tepki, saatler sonra %22’lik bir düşüşle aşırı derecede olumsuz. Bu tepki, NASDAQ’ın %14’lük yükselişine kıyasla GitLab’ın 2024 mali yılının üçüncü çeyrek sonuçlarından bu yana %26’lık hisse fiyatı artışının oluşturduğu yüksek beklentiler göz önüne alındığında özellikle belirgin görünüyor.”

    “Şirket yönetimi gelecekteki gelir artışının daha düşük olacağını belirtmiş olsa da, 2025 mali yılı için yeni gelirlerde yıldan yıla düşüşler öngörülse de, fiyatlandırma stratejileri, yapay zeka ve yeni ürünlerin piyasaya sürülmesi gibi çeşitli faktörler ve potansiyel ekonomik istikrar, beklenenden daha iyi bir performansa yol açabilir” diye devam ettiler.

    Bu makale yapay zeka yardımıyla oluşturulmuş ve çevrilmiştir ve bir editör tarafından gözden geçirilmiştir. Daha fazla bilgi için lütfen Hüküm ve Koşullarımıza bakın.

  • Grupo Aval, piyasa kazançları ışığında 4. çeyrek kârını artırdı

    Kolombiyalı finans holdingi Grupo Aval, yakın tarihli bir menkul kıymet başvurusunda açıklandığı üzere, dördüncü çeyrekte net kârında artış olduğunu bildirdi. Şirketin net kârı Ekim-Aralık aylarını kapsayan dönemde 82,9 milyar Kolombiya pesosuna (21,03 milyon $) ulaştı.

    Faiz gelirlerindeki %13,3’lük düşüşle 7,42 trilyon pesoya gerileyen kayda değer azalmaya rağmen, holdingin yatırım portföyü finansal piyasalardaki olumlu performanstan yararlandı. Yatırım getirilerindeki bu artış, faiz gelirlerindeki düşüşün dengelenmesine yardımcı oldu.

    Şirket, Kolombiya pesosunun geçtiğimiz yıl ABD doları karşısında %20,5 oranında değer kazanarak güçlendiğini kaydetti.

    Grupo Aval, yılın genel performansını etkileyici olarak nitelendirerek, “Bu bağlam, işimiz için vasatın altında bir yılı yansıttı” dedi.

    Grupo Aval bünyesindeki finans dışı sektör, çeyrek dönemdeki olumlu sonuçlara önemli ölçüde katkıda bulunmuştur. Ancak bu sektör, 2023’te bir önceki yıla kıyasla %29,2’lik bir düşüşle gerileme yaşadı.

    Grupo Aval’ın finans portföyü, Banco de Bogota, Banco Popular, Banco AV Villas ve Banco de Occidente dahil olmak üzere birçok Kolombiya bankasını kapsamaktadır. Raporun yayınlandığı tarihte döviz kuru 3,942.2100 Kolombiya pesosu/bir ABD doları şeklindeydi.

    Reuters bu makaleye katkıda bulunmuştur.

    Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

  • Almanya hizmetler sektörü PMI Şubat ayında daralmaya işaret etti

    Almanya’nın hizmet sektöründeki ticari faaliyetler Şubat ayında da zorluklarla karşılaşmaya devam etti ve HCOB nihai hizmet Satın Alma Yöneticileri Endeksi (PMI) talepte bir daralmaya işaret etti. PMI, Ocak ayındaki 47.7’den 48.3’e hafif bir iyileşme gösterdi ancak yine de genişleme ve daralmayı birbirinden ayıran 50.0 eşiğinin altında kaldı.

    Hamburg Ticaret Bankası’nın baş ekonomisti Cyrus de la Rubia, hizmet sektörünün faaliyetlerinde bir azalma yaşanırken, düşüş hızının yavaşladığını belirtti. Bu durum imalat sektörünü etkileyen daha şiddetli gerileme ile tezat oluşturmaktadır.

    Anket, hem girdi maliyetlerinin hem de çıktı fiyatlarının sırasıyla son on ve altı ayın en yüksek oranlarında artmasıyla birlikte enflasyonist baskıların arttığının altını çizdi. De la Rubia, ekonominin genel kırılgan durumu göz önüne alındığında hizmetler sektöründe enflasyonun sürekli yükselmesinden endişe duyduğunu ifade etti.

    Bununla birlikte, firmaların önümüzdeki yıla ilişkin görünümlerinin iyileşerek bir önceki yılın Nisan ayından bu yana en iyimser seviyeye ulaşması olumlu bir gelişme oldu. Bu iyimserlik, sektörde istihdam yaratma oranındaki önemli artışa da yansımıştır.

    Hizmetlerdeki hafif yükselişin aksine, hem hizmetleri hem de imalatı içeren daha geniş kapsamlı bileşik PMI, Şubat ayında 46,3 ile son dört ayın en düşük seviyesine geriledi ve bir önceki ay 47,0 seviyesindeydi. Bu düşüşte imalat üretimindeki keskin düşüş etkili oldu.

    Reuters bu makaleye katkıda bulunmuştur.

    Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

  • Suudi petrol dışı ticari faaliyetlerinde Şubat ayında artış görüldü

    Suudi Arabistan’ın petrol dışı iş sektörü, son Satın Alma Yöneticileri Endeksi (PMI) anketinin de gösterdiği gibi Şubat ayında önemli bir toparlanma yaşadı. Mevsimsel etkilerden arındırılmış Riyad Bank Suudi Arabistan PMI değeri 57,2’ye yükselerek Ocak ayında kaydedilen iki yılın en düşük seviyesi olan 55,4’ten kayda değer bir artış gösterdi.

    Bu toparlanma, üretim alt endeksinin 61,5’e yükselmesiyle son beş ayda görülen en hızlı üretim artışından kaynaklandı. Artış, talep ivmesinde bir yükselişe işaret ediyor.

    Üretimdeki artışın yanı sıra yeni siparişler alt endeksi de Ocak ayındaki 60,5 seviyesinden Şubat ayında 62,2’ye yükselerek önceki aylara kıyasla biraz daha yavaş olsa da güçlü bir genişlemeye işaret etti.

    Riyad Bank’a göre petrol dışı ticari faaliyetlerdeki büyüme büyük ölçüde hizmet ve inşaat sektörlerinden kaynaklandı. Kredi kuruluşu, yerli ürünlere yönelik uluslararası talebin arttığına ve yerel sanayilerin yüksek rekabet gücüne işaret eden yeni ihracat siparişlerindeki önemli artışın altını çizdi.

    Önümüzdeki 12 ay boyunca iş dünyasının görünümüne ilişkin iyimserlik de Şubat ayında güçlenen talep beklentileriyle arttı.

    Suudi Arabistan’ın petrol dışı sektör büyümesinin, ülkenin maliye bakanı tarafından Şubat ayında belirtildiği gibi, orta vadede %5’i aşacağı tahmin ediliyor, ancak bu tahmin daha önce öngörülen %6’nın biraz altında. Petrol dışı faaliyetlerin, petrol üretiminin azalması ve fiyatların düşmesi nedeniyle belirgin bir yavaşlamanın yaşandığı bir önceki yılda petrol sektörünü önemli ölçüde geride bıraktığını belirtmek gerekir.

    Reuters bu makaleye katkıda bulunmuştur.

    Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

  • Filipin enflasyonu gıda ve ulaşım maliyetleri nedeniyle %3,4’e yükseldi

    Filipinler’de yıllık enflasyon oranı, gıda ve ulaşım giderlerindeki artışın etkisiyle bu Şubat ayında son beş ayda ilk kez artış gösterdi. Ulusal istatistik ajansına göre tüketici fiyat endeksi (TÜFE) geçen yılın aynı ayına kıyasla %3,4’e yükseldi.

    Bu oran Ocak ayındaki %2,8’lik enflasyonun ve %3,1’lik piyasa artış beklentisinin üzerinde. Buna rağmen oran, merkez bankasının yıl için hedeflediği %2 ila %4 aralığında kalmaya devam ediyor.

    Bangko Sentral ng Pilipinas (BSP), El Nino hava koşullarının tarımsal üretim üzerindeki beklenen etkisi ve daha önce yavaşlayan enflasyonun baz etkisi nedeniyle enflasyonun ikinci çeyrekten itibaren hedefini aşabileceğini belirtti.

    BSP, “Enflasyon görünümüne ilişkin riskler azalmış olmakla birlikte yukarı yönlü eğilim devam etmektedir” açıklamasında bulunmuştur. Bu, anlık enflasyonist baskılar azalmış olsa da, gelecekte daha yüksek enflasyon potansiyelinin hala var olduğunu göstermektedir.

    Şubat ayı enflasyon artışında önemli bir etken de pirinç fiyatlarının bir önceki yıla göre %23,7’ye yükselerek son 15 yılın en keskin artışını göstermesi olmuştur. Bu artış, yüksek küresel pirinç fiyatlarına ve geçmişteki düşük fiyat artışlarının bileşik etkisine bağlanmaktadır.

    Gıda ve enerji gibi değişken kalemlerin hariç tutulduğu çekirdek enflasyon ise bir önceki ayki %3,8 seviyesinden hafif bir düşüşle %3,6’ya gerilemiştir.

    BSP, sonuncusu Şubat ayında olmak üzere son üç toplantısında gösterge faiz oranını %6,50’de tuttu. Merkez Bankası, 4 Nisan’da yapılması planlanan bir sonraki politika gözden geçirmesi ile mevcut para politikası ayarlarını yakın vadede sürdürme niyetini ifade etti.

    Bu durumu yorumlayan ING, faiz oranlarının uzun bir süre daha mevcut seviyelerde kalacağını öngördü.

    Reuters bu makaleye katkıda bulunmuştur.

    Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

  • Tether stablecoin dolaşımda 100 milyar dolara ulaştı

    Yaygın olarak kullanılan dolara sabitlenmiş stabilcoin’in ihraççısı Tether, şu anda dolaşımda olan 100 milyar doların üzerinde token ile yeni bir kilometre taşına ulaştı. Kripto para şirketi bu başarısını Pazartesi günü web sitesinde duyurdu.

    Tether’in stablecoin’i 1$’lık sabit bir değeri koruyacak şekilde tasarlandı ve bitcoin ve ether gibi dijital para birimleriyle ilişkili dalgalanmalardan kaçınırken kripto piyasasında fon taşımak için popüler bir araç.

    Şirket, ihraç ettiği kripto para miktarına eşdeğer dolar cinsinden rezerv tutarak stablecoin’in dolar sabitini koruyor.

    Tether token, 1 $ değerinde kalacak şekilde tasarlanmış olmasına rağmen, son zamanlarda 1,0020 $’dan biraz daha yüksek işlem gördü ve bu da bir bitcoin rallisi konusunda iyimser olan ve kripto para birimleri için fiat para takas etmek için tether kullanan yatırımcılardan gelen talepte bir artış olduğunu gösteriyor.

    Bir dijital varlık piyasası yapıcısı olan Keyrock, yatırımcıların işlemlerini hızlandırmak için tether için prim ödemeye istekli olduklarını belirtti. Ayrıca, şirketin mali rezervlerini ifşa etme konusundaki isteksizliği nedeniyle tarihsel olarak tether’i çevreleyen şüphecilik hakkında da yorum yaptı. Bununla birlikte Keyrock, tether’in 2017’den bu yana çeşitli piyasa çalkantılarında varlığını sürdürdüğünü ve önemli sayıda kripto çiftinin USDT cinsinden kote edildiğini, bunun da güçlü piyasa ilgisi dönemlerinde bir fiyat primine yol açabileceğini kabul etti.

    CoinMarketCap’ten alınan veriler, son 24 saat içinde yaklaşık 124 milyar dolar değerinde tether işlem gördüğünü ortaya koydu. Bu arada, ABD’li düzenleyiciler bankaları, token sahiplerinin varlıklarını geleneksel para birimine geri dönüştürmek istemeleri gibi, stablecoin rezervlerinden potansiyel hızlı para çekme işlemleri konusunda uyardı.

    Tether, 2021 yılında New York Başsavcılığı ile yaptığı anlaşmanın bir parçası olarak, iki yıl boyunca rezervleri hakkında üç aylık raporlar yayınlamayı kabul etti. En son rapora göre, 2023 yılı sonunda Tether’in rezervleri arasında 63 milyar ABD Hazine tahvili, 3,5 milyar dolar değerli metal, 2,8 milyar dolar bitcoin, 3,8 milyar dolar diğer yatırımlar ve 4,8 milyar dolar teminatlı kredi bulunuyordu.

    Reuters bu makaleye katkıda bulunmuştur.

    Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

  • Bitcoin 68.000$’ı aşarak tüm zamanların en yüksek seviyesine doğru tırmanıyor

    Yatırımcıların piyasa değerine göre dünyanın en büyük kripto para birimine fon aktarmaya devam etmesiyle Bitcoin iki yılın en yüksek seviyesine çıkarak 68.000 $’ı aştı ve rekor zirvesine yaklaştı.

    Salı günü Asya’daki son işlem saatlerinde Bitcoin 68.500 $’a ulaştı ve 68.828 $’lık bir seans zirvesine ulaşarak Kasım 2021’de belirlenen tüm zamanların en yüksek seviyesi olan 68.999,99 $’a yaklaştı.

    Dijital para birimi yıl başından bu yana %50 değer artışı kaydetti ve bu büyümenin önemli bir kısmı geçtiğimiz birkaç hafta içinde gerçekleşti. Bu artış, ABD’de listelenen Bitcoin fonlarına girişlerde önemli bir artışla aynı zamana denk geliyor.

    Bu yılın başlarında Amerika Birleşik Devletleri’nde spot Bitcoin borsa yatırım fonlarının (ETF’ler) onaylanması ve piyasaya sürülmesi, yeni büyük ölçekli yatırımcıların piyasaya girmesinin önünü açtı. Bu gelişme, kripto paranın 2021’de rekor seviyelere yükselmesini sağlayan coşkuyu yeniden alevlendirdi.

    Capital.com, piyasadaki mevcut heyecanı yorumlayarak tahvil ve faizlerdeki düşük oynaklığın devam eden ralliye katkıda bulunabileceğini öne sürdü. Rodda, piyasada “irrasyonel davranış” belirtilerine dikkat çekti.

    ABD’nin en büyük 10 spot Bitcoin fonu, 1 Mart’tan önceki hafta 2,17 milyar dolarlık net giriş yaşadı. LSEG verilerine göre BlackRock’ın iShares Bitcoin Trust’ı bu girişlerin yarısından fazlasını oluşturdu.

    IG ayrıca Bitcoin’e maruz kalmaya yönelik artan talebi gözlemledi ve bunu “doyumsuz seviyelere” ulaşmak olarak tanımladı. Komisyoncunun analistleri, Bitcoin’in kısa vadede aşırı satın alınmış olmasına rağmen, momentumun henüz bitmediğini ve fiyat düşüşlerinin muhtemelen destek bulacağını belirtti. Ayrıca Bitcoin fiyatının 80.000 $’a doğru ilerleme olasılığını da ima ettiler.

    Bitcoin’deki ralli, Japonya’nın Nikkei, S&P 500 ve teknoloji merkezli Nasdaq dahil olmak üzere büyük hisse senedi endekslerinde kırılan rekorlara paralel oldu. Bu dönemde hisse senedi ve döviz piyasalarındaki dalgalanmalar da azaldı.

    Bitcoin’e rakip olan daha küçük bir kripto para birimi olan Ether de önemli kazançlar elde ederek yıl içinde %50’nin üzerinde artış gösterdi ve son olarak 3.649 dolardan işlem gördü. Ethereum tabanlı ETF’lerin potansiyel onayına ilişkin spekülasyonlar Ether’in yükselişine katkıda bulundu.

    Düzenleme cephesinde, yakın zamanda yapılan bir başvuru, ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’nun BlackRock tarafından spot Ethereum ETF’si için yapılan bir başvuru hakkındaki kararını ertelediğini ortaya koydu.

    İlgili haberlerde, dolara sabitlenmiş sabit paraların ihracının arkasındaki şirket olan Tether, Pazartesi günü web sitesinde dolaşımdaki sabit paralarının sayısının 100 milyar doları aştığını duyurdu. Tether’in stablecoin’i 1 $’lık sabit bir değeri korumak üzere tasarlanmıştır.

    Reuters bu makaleye katkıda bulunmuştur.

    Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

  • Tutuş, “İzmit’e hizmet boyunum borcu”

    Seçim Koordinasyon Merkezi (SKM) programları kapsamında saha programlarına aralıksız bir şekilde devam eden Cumhur İttifakı İzmit Belediye Başkan Adayı Muharrem Tutuş, Manav Kültürü Dernekler Federasyonu Başkanı Şükrü Başaran ve federasyon üyesi dernek başkanları ile bir araya geldi. Gerçekleşen programa çok sayıda dernek üyesi vatandaşta katılım sağladı. Başkan Adayı Tutuş’a AK Parti İzmit İlçe Başkanı Halil Güngör Dokuzlar, meclis üyesi adayları ve partililer de eşlik etti.

     

    HER MAHALLEMZİDE AYNI SEVGİ VAR

    Programda selamlama konuşması yapan Muharrem Tutuş, “Çıktığımız bu yolculuğu önemli kılan, programlarımızda ziyaretlerimizde gösterilen ilgi, sevgi ve samimi muhabbet. Her mahallemizde aynı sevgi var. Yıllardır siyasetin içerisinde çeşitli görevlerde bulundum. Bulunduğum görev süresi boyunca hemşehrilerime, İzmit’imize hep katkı sunmaya çalıştım. Yabancısı olduğum bir kurum, kuruluş, sokak, mahalle yok.

     

    SAMİMİYET VE SEVGİ EN BÜYÜK KAZANIMIM

    Bir yola çıktık, Allah razı olsun bizlere inandınız, güvendiniz, sahiplendiniz. Arkama baktığımda gerçekten bir iz bıraktığımı görüyorum. Gösterilen sevgi ve samimiyet inanın benim için en büyük kazanım. Hemen hemen her gün birçoğunuz ile görüşüyorum.  Evimize giderken, işimize giderken, ailemiz ile gezerken, sokaklarda karşılaşıyoruz. Bu anlamda sizlere kendimi anlatacak değilim. Beni en iyi siz anlar ve tanıtırsınız. Bu konuda sizlere olan inanıcım tam. Yaşadığımız şehre hizmet etmek, katkı sunmak, geliştirmek hepimizin boynunun borcu.

     

    TERTEMİZ BİR SAYFA AÇACAĞIZ

    Arkadaşlarımız ile birlikte durmadan, yorulmadan çalışıyoruz. Bunun yanında, neredeyse tüm hemşehri derneklerini gezdik, gezmeye de devam ediyoruz. Bizler seçimden seçime meydanlara çıkan bir anlayışta hiç olmadık. Zaten sürekli bir aradaydık. Sizlerde bu yolun en başından beri yanımda oldunuz Allah razı olsun olmaya da devam ediyorsunuz. 31 Mart itibariyle, İzmit’te tertemiz bir sayfa açacağız.  İzmit’imizi tümüyle kucaklayarak,  ortak akıl ve istişare kültürü ışığında herkesin kendini bulduğu bir yönetim anlayışı ortaya koyacağız. Bize inanan ve güvenen hemşehrilerimin boynunu eğdirmeyeceğim “ dedi

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Çetinkaya, “Karamürsel için hazırız”

    KİMSEYİ UNUTMUYOR

    AK Parti ve Cumhur İttifakı Karamürsel Belediye Başkan Adayı Mesut Çetinkaya, 31 Mart Seçimleri öncesinde çalışmalarına hız verdi. Hergün onlarca haneyi ziyaret ederek yüzlerce vatandaş ile bir araya gelen Çetinkaya, kutsal topraklarda dönen vatandaşlarla hastaları da unutmuyor.

    AİLE MEMNUN OLDU

    Umre ziyaretini gerçekleştiren Osman Erol ve ailesini Akçat Mahallesindeki evinde ziyaret eden Mesut Çetinkaya, “Yapmış olduğunuz umre ziyaretlerini Rabbim kabul etsin” dedi. Erol ailesi ise ziyaretten dolayı memnuniyetlerini dile getirerek Çetinkaya ve ekibine teşekkür etti.

    HASTALARA ŞİFA DİLEDİ

    Karamürsel Belediye Başkan Adayı Mesut Çetinkaya, rahatsızlığı nedeniyle evinde istirahat eden eniştesi Ahmet Pınar ile Ali Doğrul’u da ziyaret ederek geçmiş olsun dileklerini iletti. Aileler ziyaretten duydukları memnuniyetleri belirterek Çetinkaya’ya seçim çalışmaların başarı diledi.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Okul Kantinlerinde Çorba ve Meyve Dönemi !

    Okul kantinlerinde hala sağlıklı gıdaların satışı sürerken, Milli Eğitim Bakanlığı Ankara’da bir okulda ‘Sağlıklı Besleniyorum’ etkinliği gerçekleştirdi.

    Okullarda Çorba ve Meyve Günü Planlıyoruz

    Etkinliğin gerçekleştirildiği okullardan biri olan Ankara Canan Özbağı İlkokulu öğrencilerine etkinlik kapsamında mercimek çorbası ve mandalina dağıtıldı. Burada uygulamaya ilişkin açıklama yapan MEB Destek Hizmetleri Genel Müdürlüğü Sağlık Hizmetleri Koordinatörü Gülcan Kılınç, “Okulumda Sağlıklı Besleniyorum” programı çerçevesinde öğrencilerde sağlıklı beslenme alışkanlığını geliştirmek ve onları geleneksel tatlarla buluşturmak için “çorba ve meyve günü” planladıklarını belirtti. Kılınç, “meyve günü” etkinliklerinde öğrencilere mevsiminde meyve tüketmenin faydalarını anlattıklarını; “çorba günü”nde ise ambalajlı gıdalar yerine geleneksel Türk mutfağına yönelik farkındalık oluşturmayı amaçladıklarını söyledi.  Programın başlatılması için 4 Mart Dünya Obezite Günü’nü seçtiklerini dile getiren Kılınç, “Bu etkinliklerle öğrencilerimizin küçük yaşlardan itibaren farkındalıklarını geliştirerek yaşantılarında obeziteye maruz kalmamaları ve bu konuda mücadele etmeleri için kendilerine destek vermek istiyoruz.” diye konuştu. Etkinliğe katılan öğrenciler de çorbaları beğendiklerini ve dağıtıma devam edilmesini istediklerini ifade etti.
    OKUL KANTİNLERİNDE ÇİĞ KÖFTE UYARISI ! 

    Uygulama nasıl olacak?

    Okul kantinlerinde öğrenciler için “çorba ve meyve günü” düzenlenmesine ilişkin uygulamanın detayları, MEB Destek Hizmetleri Genel Müdürlüğünce illere gönderilen yazıda anlatıldı. Yazıda, “Okulumda Sağlıklı Besleniyorum” programı ile resmî ve özel okullarda, sağlıklı beslenme alışkanlığı, gıda güvenliği, gıda kalitesi konularında farkındalığı artırmanın, uluslararası standart ve şartlara uygunluğu sağlamanın, güvenilir ve kaliteli gıdanın servis edildiği ortamları geliştirmenin, yeterli ve dengeli beslenme alışkanlığı kazandırmanın hedeflendiği vurgulandı. Bu kapsamda, kayıt belgesi alan gıda işletmelerinde haftanın bir gününde, üretildiği yerde tüketime sunulması şartıyla “çorba günü” satışı yapılacak. Ayrıca, okul yönetimince belirlenen haftanın bir gününde de “meyve günü” etkinliği düzenlenecek.

    Uygulama için afişler hazırlandı

    Bu kapsamda, “meyve günü” için hazırlanan “Sulu sulu meyveler, güç versin vitaminler!”, “Elma, portakal, muz! Haydi, arkadaşlar yemiyor muyuz?”, “Meyveleri keyifle tüket, enerjini yükselt!” yazılı afişler ile “Çorbam var sıcak tasta, olmam ben hiç hasta!”, “Mercimek, domates, tarhana! Ne duruyorsun kaşıklasana!”, “Çorbamız sofrada! Lezzet ve sağlık bir arada!” ifadelerinin yer aldığı “çorba günü” afişleri de okullara gönderildi.(BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)
  • Gaziantep Şehir Hastanesi’nin destek hizmetleri yönetimi  Tepe Servis ve Yönetim’e Verildi

    Tepe Servis ve Yönetim; Ankara, Mersin, Yozgat, Isparta ve Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastaneleri’nde yaptığı çalışmayı şimdi de Gaziantep Şehir Hastanesi’ne taşıdı.

    1875 yatak kapasiteli Gaziantep Şehir Hastanesi’nin Destek Hizmetleri yönetimini üstlenen Tepe Servis ve Yönetim; endüstri uygulamaları ışığında hizmetlerini sürdürüyor.  Şirketin Yönetim Kurulu Başkanı Levent Güler, “Sağlık kuruluşlarının Destek Hizmetleri yönetiminin bilinçli ve tüm kurallara uygun olarak yapılması çok önemli. Şehir Hastaneleri’nin destek hizmetleri yönetimindeki uzmanlığımızla, hasta ve hastane ihtiyacına yönelik kapsamlı hizmetler geliştiriyor,  sağlık sektöründe özellikle tercih ediliyoruz” dedi.

    Şehir Hastaneleri’nin fiziki büyüklükleri, yatak kapasiteleri ve günlük hasta sayılarının yüksek olması, bu merkezlerde destek hizmetleri yönetiminin önemini arttırıyor. Her gün on binlerce kişinin sağlık hizmeti aldığı Şehir Hastanelerinde; hasta taşıma, yönlendirme, refakat, resepsiyon, temizlik, ilaçlama ve atık yönetimi gibi alanlarda yoğun bir ihtiyaç oluşuyor.

    Tepe Servis ve Yönetim; Ankara, Mersin, Yozgat, Isparta ve Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastaneleri’nde yaptığı çalışmayı şimdi de Gaziantep Şehir Hastanesi’ne taşıdı.

    Ankara, Mersin, Yozgat ve Isparta Şehir Hastaneleri’nde sunduğu destek hizmetlerle bu alandaki uzmanlığını ortaya koyan, son dönemde de Başakşehir Çam ve Sakura ile Gaziantep Şehir Hastaneleri’nde tercih edilen Tepe Servis ve Yönetim; hastaların en hızlı ve güvenli yoldan sağlık hizmetine ulaşabilmesi için, insan odaklı, hasta psikolojisi ve mahremiyetine önem veren, hasta ve hastane ihtiyacına yönelik kapsamlı hizmetler geliştiriyor. Sürekli eğitimlerle personelin verimliliğini ve hizmet kalitesini arttırıyor.

    Türkiye’nin dört bir yanındaki Şehir Hastaneleri’nde hizmet tecrübesi

    Türkiye’nin ilk üç Şehir Hastanesi olan Yozgat, Mersin ve Isparta Şehir Hastaneleri’nde temizlik, oda destek, hasta yönlendirme, refakat, resepsiyon ve taşıma, atık yönetim,  çamaşır, otopark, yemek ve yemekhane, güvenlik, ilaçlama ve teknik hizmetleri sunan Tepe Servis ve Yönetim; daha sonra Ankara Şehir Hastanesi’nin de temizlik ve oda destek, hasta yönlendirme, refakat, resepsiyon ve taşıma, atık yönetim,  çamaşır, otopark, yemek ve yemekhane, güvenlik, ilaçlama hizmetlerini üstlendi. Tepe, halen Isparta ve Gaziantep Şehir Hastaneleri’nin temizlik, hasta yönlendirme, refakat, resepsiyon ve taşıma, atık yönetim,  çamaşır, otopark, yemek ve yemekhane, güvenlik, ilaçlama, teknik hizmetlerini yürütüyor.

    Entegre tesis yönetimi kapsamında müşterilerinin tüm ihtiyaçlarına tek çatı altında çözüm üreten, yüzde 100 yerli sermayeli Tepe Servis ve Yönetim, hizmet verdiği Şehir Hastaneleri arasına İstanbul Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’ni ekledi. Hem İstanbul hem de Türkiye’nin en büyük ve kapsamlı sağlık merkezlerinden biri olan Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’nin medikal olmayan destek hizmetler yönetimi, artık Tepe Servis ve Yönetim kalitesiyle yürütülüyor. Tepe; Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’nde temizlik, hasta yönlendirme, refakat, resepsiyon ve taşıma, atık yönetimi ile ilaçlama hizmetleri veriyor.

    “Gaziantep’te hizmetlerimizi en yüksek düzeyde sunmak için çalışıyoruz”

    Tepe Servis ve Yönetim Yönetim Kurulu Başkanı Levent Güler, sirkülasyon çok yüksek olduğundan temizlik ve hijyen konusunun özellikle ön plana çıktığı şehir hastanelerinde hizmette kalite standardını arttırmaya yönelik önemli çalışmalar yaptıklarını belirterek şunları söyledi:  “Tepe Servis ve Yönetim olarak, 1875 yatak kapasitesi ve 680 bin metrekare kapalı alana sahip olan Gaziantep Şehir Hastanesi’nin destek hizmetlerini en iyi endüstri uygulamaları ışığında sürdürüyoruz. Şehir hastanelerinde hizmetlerimizi en yüksek düzeyde sunmak için tüm kanunlar, yönetmelikler, yürürlükte olan en iyi uygulamalar, sağlık ve güvenlik kuralları ile kararnameleri takip ediyoruz. Sağlık kuruluşlarının Destek Hizmetler yönetiminin bilinçli ve tüm kurallara uygun olarak yapılması büyük bir önem arz ediyor. Tepe Servis ve Yönetim olarak bu bilinçle şehir hastanelerinde hizmette kalite standardını önemli ölçüde arttırmak için çeşitli çalışmalar yapıyoruz, hizmetler geliştiriyoruz. Medikal olmayan destek hizmetler süreçlerinin belgelendirilmesi ve sunduğumuz hizmetlere özgü eğitimlerin verilmesi için Sağlık ve KYS Profesyonelleri ile Kamu Özel Ortaklığı çerçevesinde etkili ve memnuniyet derecesi yüksek çalışmalar yürütüyoruz” (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)

  • Uur Demirow performansıyla ödülü kaptı!

    İSTANBUL (İGFA) – Muhteşem Ödül Gecesinde 90’ların unutulmaz sanatçısı Murat Başaran, Ünlü Oyuncular Cenk Torun, Yağmur Yüksel , Barış Baktaş , Nanuka Stambolishvili gibi ünlü isimler ödüllerini gecenin sunucusu Şenol İpek’in elinden aldı. Kırmızı Halı da tam bir şıklık yarışı vardı. Uur Demirow gecede spor şık giyimi ile tüm dikkatleri üzerinde topladı. Gecede ödülünü alırken kısa bir konusma da yaptı.

    Uzun yıllardır Moskova’da Dj’lik yapan Uur Demirow İşletmeciliğini Tolga Pehlivan’ın yaptığı Mea Kareoke Club’da haftada 7 gün performans yapıyor.Uur Demirow aynı zamanda yakın zamanda yeni Single şarkı çalışması yapıyor çok yakında single calısmasını sevenleriyle buluşturacak.

  • Mehmet Özcan’dan, Keşan Belediye Başkanı Mustafa Helvacıoğlu’na ziyaret

    Erdoğan DEMİR / EDİRNE (İGFA) – Helvacıoğlu, ziyaret nedeniyle Özcan, Çakır ve belediye meclis üyesi adaylarına teşekkür ederek, seçimlerde başarılar diledi.

    Özcan da kendilerine misafirperverce ağırlayan Helvacıoğlu ile Belediye Başkan Yardımcıları Nuran Uslu ve Yakup Balcı ile Cumhur İttifakı Meclis üyelerine teşekkür etti.

    Her iki adayda seçimlerde birbirlerine başarılar diledi.

    Özcan ziyaret nedeniyle yaptığı açıklamada “Dönemimizde; Marmara Belediyeler Birliği’nce düzenlenen Altın Karınca Proje Yarışması’nda, “İmar Şehircilik ve Estetik” kategorisinde 1.lik ödülü kazandığımız Çok Amaçlı Pazaryeri Kompleksi’ndeki Belediye Hizmet Binamızda Belediye Başkanı ve Başkan Adayı Mustafa Helvacıoğlu’nu ziyaret ettik. Yaklaşan seçimlerin hayırlı olmasını ve centilmence geçmesini temenni ederek birbirimize başarılar diledik.” dedi.

  • MHP Keşan’dan İl Başkanı Emre Tokluoğlu’na ziyaret

    Erdoğan DEMİR / EDİRNE (İGFA) – MHP Keşan İlçe Başkanı Adnan İnan, Keşan Belediye Meclis Üyesi Adayı Serdar Duman, Edirne İl Genel Meclis Üyesi 1. sıra Adayı Bilgin Duran ve Edirne İl Genel Meclis Üyesi 2.sıra Adayı Selçuk Bakraç, geçtiğimiz Cuma günü MHP Edirne İl Başkanı Emre Tokluoğlu’nu ziyaret etti.

    Ziyarette 31 Mart’ta yapılacak yerel seçimlerle ilgili görüş alışverişinde bulunuldu. Tokluoğlu seçimlerde MHP’nin elde edebileceği en fazla oyu alarak iyi bir sonuçla ayrılmaları için çok çalışmak gerektiğini belirtti.

  • Okul kantinlerinde ‘çorba ve meyve günü’

    ANKARA (İGFA) – Etkinliğin gerçekleştirildiği okullardan biri olan Ankara Canan Özbağı İlkokulu öğrencilerine etkinlik kapsamında mercimek çorbası ve mandalina dağıtıldı.

    Burada uygulamaya ilişkin açıklama yapan MEB Destek Hizmetleri Genel Müdürlüğü Sağlık Hizmetleri Koordinatörü Gülcan Kılınç, “Okulumda Sağlıklı Besleniyorum” programı çerçevesinde öğrencilerde sağlıklı beslenme alışkanlığını geliştirmek ve onları geleneksel tatlarla buluşturmak için “çorba ve meyve günü” planladıklarını söyledi.

    Kılınç, “meyve günü” etkinliklerinde öğrencilere mevsiminde meyve tüketmenin faydalarını anlattıklarını; “çorba günü”nde ise ambalajlı gıdalar yerine geleneksel Türk mutfağına yönelik farkındalık oluşturmayı amaçladıklarını ifade etti.

    Milli Eğitim Bakanlığı’nın resmi internet sitesinde yer alan habere göre programın başlatılması için 4 Mart Dünya Obezite Günü’nü seçtiklerini dile getiren Kılınç, “Bu etkinliklerle öğrencilerimizin küçük yaşlardan itibaren farkındalıklarını geliştirerek yaşantılarında obeziteye maruz kalmamaları ve bu konuda mücadele etmeleri için kendilerine destek vermek istiyoruz.” dedi. Etkinliğe katılan öğrenciler de çorbaları beğendiklerini ve dağıtıma devam edilmesini istediklerini ifade etti.

    UYGULAMA NASIL OLACAK?

    Okul kantinlerinde öğrenciler için “çorba ve meyve günü” düzenlenmesine ilişkin uygulamanın detayları, MEB Destek Hizmetleri Genel Müdürlüğünce illere gönderilen yazıda anlatıldı.

    Yazıda, “Okulumda Sağlıklı Besleniyorum” programı ile resmî ve özel okullarda, sağlıklı beslenme alışkanlığı, gıda güvenliği, gıda kalitesi konularında farkındalığı artırmanın, uluslararası standart ve şartlara uygunluğu sağlamanın, güvenilir ve kaliteli gıdanın servis edildiği ortamları geliştirmenin, yeterli ve dengeli beslenme alışkanlığı kazandırmanın hedeflendiği vurgulandı.

    Bu kapsamda, kayıt belgesi alan gıda işletmelerinde haftanın bir gününde, üretildiği yerde tüketime sunulması şartıyla “çorba günü” satışı yapılacak.

    Ayrıca, okul yönetimince belirlenen haftanın bir gününde de “meyve günü” etkinliği düzenlenecek.

  • Başkan Çolakbayrakdar’dan rekor ziyaret

    Mehmet UZEL / KAYSERİ (İGFA) – Kayserililere daha iyi hizmet sunmak için hafta sonunu hafta içine katarak çalışan Başkan Çolakbayrakdar, bir günde 6 mahalleyi ziyaret etti. Misafir olduğu her yerde mahalle sakinlerinin ilgisi ve sempatisiyle karşılaşan Başkan Çolakbayrakdar, ziyaretin ilkini Yuvalı Mahallesi’ne gerçekleştirdi. Burada vatandaşlarla sohbet ettikten sonra Bayramhacı Mahallesi’ne geçen Başkan Çolakbayrakdar, bölge sakinleriyle görüştü. Doğal güzelliğiyle dikkat çeken Bayramhacı Mahallesi’ni yapacakları yeni hizmetleriyle daha güzel bir görüntüye kavuşturacaklarını ifade eden Başkan Çolakbayrakdar, “Jeotermal suyun bulunduğu bölge olan Bayramhacı’da akademisyenlerden turizmcilere kadar değişik gruplarla çalışmalar yaptık. Aslına uygun bir şekilde yatırımlar yaparak bu bölgeyi daha cazip hale getireceğiz. İlçemize, turizm alanında şehrimize katkı sağlayacak mükemmel bir bölge kazandıracağız” dedi. Ardından Kaş Mahallesini ziyaret eden Başkan Çolakbayrakdar, mahalle sakinlerinin taleplerini dinledi. Başkan Çolakbayrakdar, mahallenin ihtiyacı doğrultusunda yapılması gereken ne varsa yapmaya gayret ettiklerini belirtti.

    Sonrasında Elmalı, Himmetdede ve Düver Mahallesi’nde bölge sakinleriyle bir araya gelen Başkan Çolakbayrakdar, sosyal belediyeciliği ön plana çıkartacak önemli projelerin hayata geçirdiklerine ifade etti.

    Başkan Çolakbayrakdar, şunları kaydetti: “Göreve geldiğim andan itibaren yaklaşık 410 bin nüfuslu ilçemizde yaşayan hemşerilerimizin belediyemizden taleplerini öğrenmek için gece-gündüz, hafta içi-hafta sonu demeden vatandaşlarımızın yanında yer aldık ve her mahallemizin ihtiyaçları doğrultusunda hizmetler ürettik. Kocasinan sakinlerine daha iyi hizmet için çalışıyoruz. Allah nasip ederse yeni dönemde de daha bir çok proje ve yeniliklerle Kocasinan’ımızı güzelleştirmeye devam edeceğiz. Biz Gelecek Kocasinan’da diyoruz ve vatandaşlarımıza daha güzel bir Kocasinan hazırlamak için koşturmaya devam ediyoruz”.

    Vatandaşlar da Kocasinan Belediyesi’nin kırsal mahallelerde yaptığı çalışmalardan dolayı memnuniyetlerini ifade ederek, Başkan Çolakbayrakdar’a teşekkür etti.

  • Demans hastalığına yakalanan Bruce Willis’in eşi isyan etti: Dünyadan haberi yok sanıyorlar!

    Ünlü aktör Bruce Willis’in geçtiğimiz aylarda davranış ve kişilik değişikliği, düşünme, lisan ve harekette bozulma semptomları gösteren frontotemporal demans hastalığına yakalandığı ortaya çıkmıştı. Güç günler geçiren ünlü oyuncunun eşi Emma Heming, dikkat çeken açıklamalarda bulundu.

    “Kanun Namına”, “Zor Ölüm”, “Altıncı His” ve “Ölümsüz” üzere birbirinden başarılı üretimlerle hafızalara kazınan dünyaca ünlü yıldız Bruce Willis, geçtiğimiz yıl yaptığı açıklamalarla hayranlarını üzmüştü. Ünlü aktöre beynin makul bölgelerinde meydana gelen fonksiyon bozukluğu sonucu ortaya çıkan konuşma, konuşulanı manaya ve okuma-yazma üzere marifetleri etkileyen ‘afazi’ (söz yitimi) hastalığı teşhisi konulmuş ve oyunculuğu bırakma kararı almıştı. Tüm vaktini ailesi ve hayranlarına ayıran ünlü aktörün afazi teşhisinden sonra davranış ve kişilik değişikliği, düşünme, lisan ve harekette bozulma semptomları gösteren frontotemporal demans hastalığına yakalandığı ortaya çıktı.

    Bruce Willis oyunculuğu bırakıyor

    “SANILDIĞI ÜZERE DÜNYADAN HABERSİZ DEĞİL”

    Ailesi ve sevenlerinin takviyesiyle ayakta duran 68 yaşındaki dünyaca ünlü oyuncuyu bir an olsun yalnız bırakmayan eşi Emma Heming, eşinin ‘dünyadan habersiz olduğu’ biçimindeki savlara açıklık getirdi. Toplumsal medya hesabından yaptığı paylaşımla kocasının artık yaşama zevkini büsbütün yitirdiğine dair haberlere ve savlara itiraz eden Heming, “Haber başlıklarına bakılırsa kocamın içinde artık hayat coşkusunun zerresi bile kalmadı. Size artık şunu söyleyebilirim ki bu asla gerçeği yansıtmıyor.” dedi. Heming, ‘insanları korkutmaya yönelik’ diye nitelendirdiği bu haberlerin bir an evvel son bulması gerektiğinin altını çizdi.

    “ÇOK ŞANSLIYIM”

    Emma Heming, yakın arkadaşlarından biriyle az evvel “iyice ağladığını” söylediği bir görüntüyü toplumsal medya hesabından paylaştı. Eşinin hastalığını öğrendikten sonra etrafındaki insanların “daha az yalnız hissetmesine” nasıl yardımcı olduklarına minnettar olduğunu lisana getiren Heming, “Tatiller zordur. Yıldönümleri zordur. Lakin benim için bu yıl sahiden bir topluluk oluşturma ve temas kurmakla ilgiliydi. Ve bunun benim cankurtaranım olduğunu söylemek istiyorum ve bunun için size teşekkür etmek istiyorum.” formunda konuştu. “Bruce buna ‘yakın çevre’ diyor.” diyerek kelamlarını sürdüren Heming, “Hayatımızda arayabileceğimiz, güvenebileceğimiz ve itimat edebileceğimiz beşerler olduğu için şanslıyız. Düzeltmenin bir yolunu sunmayan lakin yalnızca dinleyen insanlardan oluşan bir yakın etrafa sahip olduğum için gereğince şanslıyım. Bu çok yardımcı oluyor.” formunda konuştu.

    “SUÇLU HİSSEDİYORUM”

    Ünlü yıldızın eşi, Willis’in hastalığından bahsederek suçluluk duyduğu bir bahis olduğunu itiraf etti. Heming, Maria Shriver’ın Sunday Paper’da yayımladığı makalede diğerlerinin erişemeyeceği birtakım tabiplere ve uzmanlara erişebildiği için ne kadar şanslı olduğunu lisana getirerek “Başkalarının sahip olmadığı kaynaklara sahip olduğumu bildiğim için suçluluk hissiyle uğraş ediyorum. Başımı boşaltmak için yürüyüşe çıkabildiğimde, benim durumumda olmayan bir diğer eşin bunu yapamayacağı aklımdan çıkmıyor.” tabirlerini kullandı.

    Bruce Willis ve eşi Emma Heming

    “AİLEMİZ İNANCINI KAYBETMEYECEK”

    Bu süreçte sakin ve huzurlu vakit geçirmeye itina gösteren Willis’in eşi Emma Heming, çarpıcı açıklamalarda bulundu. Hastalığa yönelik potansiyel bir tedavi için yapılan tıbbi denemenin durdurulmasından duyduğu hayal kırıklığını lisana getiren Heming, “Wave Life Sciences’ın frontotemporal demans (FTD) ve amiyotrofik lateral sklerozu (ALS) tedavi edebilecek klinik çalışmalarını sonlandırdığını okudum. Bize burada yardımcı olabileceklerinden emin değilim. Nitekim kıymetli değil lakin tekrar de mideye atılan yumruk üzere hissettiriyor. Her vakit âlâ yanlarına bakmak zorundayım, çabalıyorlar” tabirlerini kullandı.

    Ardından çalışmalara katılan kuruluşlara teşekkür etmeyi ihmal etmeyen Heming, “Lütfen bu ivmeyi devam ettirin. Öğrendikleriniz / bulduklarınız üzerine inşa edin ve bu sevgi dolu toplumdan vazgeçmeyin. Ailemiz inancını muhafazaya devam edecek ve umudunu asla kaybetmeyecek” diyerek kelamlarını sürdürdü.

    Bruce Willis eşi Emma Heming ve çocukları

    ESKİ EŞİ TOPLUMSAL MEDYA HESABINDAN DAVETTE BULUNDU!

    Hastalık sürecinde hem basın hem de hayranları tarafından merak edilen ünlü yıldızın eşi Emma Heming, evvelki gün toplumsal medya hesabından davette bulundu. Paparazzilerin aktörün etrafını sarması ve ona seslenip konuşmak istemesinin ünlü yıldızı gerilim ettiğini söyleyen Heming, “Bu yaptığınızın sizin işiniz olduğunu biliyorum lakin lütfen alanınızı koruyun, yerinizi bilin.” formunda reaksiyon gösterdi. Hayranlardan da ricada bulunan Hemming, “Lütfen kocama bağırarak nasılsın diye sormayın, hakikaten yapmayın. Ona rahat verin. O anda yanında ailemizden kim varsa onu bir yerden diğer bir yere inanç içinde götürmesine müsaade verin.” derken sesi titredi.

    Emma Heming ve Bruce Willis

    TEŞHİS SONRASI BİRİNCİ SEFER GÖRÜNTÜLENDİ

    Zor vakitler geçiren usta aktör, bu müddet zarfında kameralardan uzak kalmayı tercih ediyordu. Hayranları tarafından merak edilen ünlü yıldız, demans teşhisinin akabinde birinci kere geçtiğimiz gün objektiflere takıldı. Kaliforniya’da yanında iki arkadaşıyla birlikte yürüyüşün tadını çıkaran Willis’in yorgun imajı hayranlarını üzdü.

    Bruce Willisin son hali

    EŞİ BİR AN OLSUN YALNIZ BIRAKMIYOR!

    Oyunculuğa veda eden usta oyuncu Bruce Willis, hastalığını açıklamasının akabinde birinci kere hayranlarının karşısına çıktı. Ailesiyle ormanda gezintiye çıkan Willis’in eşi Emma Hemming, o anları toplumsal medya hesabından paylaşmayı ihmal etmedi. Hemming çocuklarından Mabel Ray Willis‘in çektiği fotoğrafa, “Anne ile baba en sevdikleri ortamda” formunda bir not düştü. Hastalığı sebebiyle güç günler geçiren Willis’e eşinin tam dayanak vermesi hayranlardan takdir topladı. 

    Bruce Willis ve eşi

    BRUCE WİLLİS OYUNCULUĞU BIRAKMA KARARI ALDI!

    Hayranları kahreden haberin akabinde Willis’in ailesi yaptıkları ortak açıklamada ünlü yıldızın hastalık sebebiyle oyunculuk mesleğini bırakacağını duyurdu. “Bruce’un olağanüstü hayranlarına” şeklinde başlayan açıklamada usta aktörün son vakitlerde sıhhat problemleriyle çaba ettiği ve afazi teşhisi nedeniyle bilişsel kabiliyetlerinin de etkilendiği tabir edildi. 

    Bruce Willis afazi hastalığına yakalandı

    Ünlü yıldızın kızı Rumer Willis toplumsal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, kelamlarını şöyle tamamladı:

    “Bu, ailemiz için hakikaten güçlü bir vakit ve aralıksız sevgi, merhamet ve dayanağınız karşısında minnettarız. Güçlü bir aile birliğiyle bu süreçten geçiyoruz ve hayranlarının da bunu bilmesini istedik, zira onun sizler için ve sizlerin onun için ne demek olduğunu biliyoruz. Bruce’un her vakit söylediği üzere “Gününü gün et” ve birlikte bunu yapmayı planlıyoruz. Sevgiler.”

    bruce Willis ve Sylvester Stallone

    BRUCE WİLLİS HAFIZA KAYBI YAŞIYOR!

    Hollywood yıldızı Bruce Willis, 29 Nisan’da yeni sineması Fortress: Sniper’s Eye‘ın çıkmasına hazırlanırken, hakkında çıkan bir tez hayranlarını hüzne boğdu. 

    67 yaşındaki ünlü yıldızın demans hastalığı sebebiyle hafıza kaybı problemleriyle boğuştuğu ve bundan ötürü yer aldığı işlerde sert bir biçimde eleştirildiği söyleniyor. Savlara nazaran; Willis hala şuuru açıkken olabildiğince para kazanmaya çalıştığı için her teklife olumlu bakıyor. 

    Bruce Willis hafıza kaybı yaşıyor

    Sosyal medyanın gündemine bomba üzere düşen söylentilerin akabinde ünlü oyuncudan şimdi bir açıklama gelmedi. Lakin gazeteci Dan Przygoda toplumsal medya hesabından paylaşımda bulunarak “Willis’in replikleri ezberlemekte zorlandığı için kulaklık kullandığını birlikte birebir sinemada rol almış pek çok arkadaşımdan duydum.” tabirlerini kullandı.

      

    Bruce Willis ve eşi Emma Heming Willis

  • Persona Serisinin Toplam Satışları 22 Milyonu Geride Bıraktı

    Persona, en çok sevdiğim JRYO serilerinden birisi. Hasebiyle seri hakkında bu çeşit haberler almak beni sevindiriyor. Satış performansının bu türlü güzel seyretmesi, serinin geleceği için de umutları artırıyor.

    Persona serisinin toplam satışları geçtiğimiz yıl 17 milyon seviyesinde iken, yapılan son açıklamaya nazaran, 22,6 milyonu geride bırakmış bulunuyor. Atlus, bu hoş haberi Persona 3 Reload’dan bir fragmanla kutluyor:

    Fragman “Promise” olarak isimlendirilmiş, oyundaki “Promised Day”e bir gönderme yapılmış. Gerçi oyundaki Promised Day 5 Mart değildi diye hatırlıyorum fakat olsun, hoş bir gönderme olmuş :)

    Persona, bu başarıyı ziyadesiyle hak ediyor bence. Umarım önümüzdeki periyotta de bu hoş seri hakkında misal haberler almaya devam ederiz. Elbette ortaya bir Persona 6 duyurusu sıkıştırırlarsa da hiç kötü olmaz, o denli değil mi?

  • Fenerbahçe’ye Portekizli hakem!

    Fenerbahçe’nin Union Saint-Gilloise deplasmanda karşılaşacağı UEFA Konferans Ligi Son 16 Tipi birinci maçı hakemi Portekizli Joao Pinheiro oldu.

    Yardımcılıklarını Bruno Jesus ve Luciano Maia yapacak VAR misyonunda Tiago Martins, AVAR misyonunda Hugo Miguel olacak.

    Joao Pinheiro’nun Türk gruplarına karşı yönettiği karşılaşmalar;

    31 Ağustos 2023
    Beşiktaş 1-0 Dinamo Kiev

    4 Ağustos 2022
    Fenerbahçe 3-0 Slovacko

    25 Temmuz 2019
    Yeni Malatyaspor 2-2 O.Ljubljana

  • Beşiktaş’ta amaç yeni gol yememe serisi

    Süper Lig’in 28. haftasında Beşiktaş, meskeninde Galatasaray’a 1-0 yenildi. Bu skorla Siyah Beyazlılar’ın gol yememe serisi de sona ermiş oldu.

    Ligde 4, Türkiye Kupası’nda da 1 karşılaşma olmak üzere toplam 5 maçtır kalesini rakiplerine kapatmıştı. Siyah-Beyazlılar, ligde 28 Ocak 2024 tarihinde deplasmanda Sivasspor’a 1-0 mağlup olduğu müsabakada, kupada ise son 16 çeşidinde 8 Şubat 2024 tarihinde Antalyaspor’u 2-1’le geçtiği uğraşta filelerinde gol görmüştü.

    Kartal, ligde pazartesi günü Gaziantep deplasmanında çıkacağı maçta yeni bir gol yemeden kazanma serisi başlatmaya çalışacak. 

  • Fernando Santos’un büyük sorunu: Gol!

    Beşiktaş, Fernando Santos idaresinde Trendyol Muhteşem Lig’de 9 maça çıkarken 4 galibiyet, 3 mağlubiyet ve 2 beraberlik aldı. Bu maçlarda 14 puan toplayan siyah-beyazlı ekip 13 puanlık kayıp yaşadı.

    Beşiktaş ligdeki son 9 maçta rakip ağları 9 kere havalandırırken kalesinde 6 gol gördü.

    9 MAÇIN BEŞİNDE GOL ATAMADI

    Kartal, Santos’la çıktığı 9 lig maçının 5’inde gol atamadı.

    Bu müsabakalarda Pendik (4-0), Sivas (1-0) ve Galatasaray’a (0-1) mağlup olan siyah-beyazlı grup, Adana Demirspor ve Kayserispor’la (D) 0-0 berabere kalmıştı. 

  • Lillard, Giannis’siz Bucks’ı Clippers’a karşı 41 sayıyla taşıdı!

    NBA’de olağan dönem heyecanı, geride bıraktığımız gece oynanan altı müsabakayla devam etti.

    GRIZZLIES 106-102 NETS

    Memphis Grizzlies, Barclays Center’da Brooklyn Nets’i 106-102 mağlup etti.

    Luke Kennard 25 sayı ve 7 asistle Grizzlies’e liderlik etti. Jake LaRavia 14 sayı ve 10 ribaundla oynarken, Santi Aldama 12 sayı, 5 ribaund ve 4 asist kaydetti.

    Nets’te Nic Claxton 21 sayı, 6 ribaund ve 2 asistle gayret etti. Cam Johnson 18 sayı, 5 ribaund ve 3 asistle, Mikal Bridges ise 14 sayı, 5 ribaund ve 5 asistle maçı tamamladı.

    BUCKS 113-106 CLIPPERS

    Milwaukee Bucks, Fiserv Forum’da LA Clippers’ı 113-106 devirdi.

    Giannis Antetokounmpo’nun sol aşil tendiniti nedeniyle forma giymediği maçta Damian Lillard 41 sayı, 4 ribaund ve 4 asistle Bucks’ı galibiyete taşıyan isim oldu. Bobby Portis 28 sayı ve 16 ribaundla oynadı.

    Clippers’ta James Harden ve Paul George 29’ar sayı kaydetti. Kawhi Leonard ise 16 sayı, 4 ribaund ve 5 asistle oynadı.

    TRAIL BLAZERS 119-114 TIMBERWOLVES

    Portland Trail Blazers, Target Center’da Minnesota Timberwolves’u 119-114 yendi.

    Anfernee Simons, Trail Blazers’ı 34 sayı, 14 asist ve 5 ribaundla galibiyete taşıdı. Duop Reath 26 sayı kaydederken, Dalano Banton ise 18 sayı, 7 ribaund ve 4 asistle oynadı.

    Rudy Gobert, Timberwolves’ta 25 sayı, 16 ribaund ve 3 blokla çaba etti. Mike Conley 19 sayı, 7 asist, 2 ribaund ve 3 top çalmayla oynarken, Karl-Anthony Towns 14 sayı, 4 ribaund, 1 asist ve 2 blokla oynadı. Anthony Edwards ve Nickeil Alexander-Walker ise 13’er sayı kaydettiler.

    JAZZ 127-115 WIZARDS

    Utah Jazz, Delta Center’da konuk ettiği Washington Wizards’ı 127-115 mağlup etti.

    Jordan Clarkson 38 sayı, 10 ribaund, 7 asist ve 1 top çalmayla Jazz’in en skorer ismi oldu. Collin Sexton 29 sayı, 3 ribaund, 7 asist ve 2 top çalmayla oynarken, John Collins 17 sayı, 15 ribaund ve 6 blokla maçı tamamladı.

    Jordan Poole 32 sayıyla Wizards’ın en tesirli ismiydi. Kyle Kuzma 23 sayı, 5 ribaund ve 8 asistle, Deni Avdija ise 16 sayı, 11 ribaund, 2 asist ve 1 top çalmayla oynadı.

    BULLS 113-109 KINGS

    Chicago Bulls, Golden 1 Center’da konut sahibi Sacramento Kings’i 113-109 yıktı.

    Bulls’ta Coby White 37 sayı, 5 ribaund ve 7 asistle galibiyetin mimarı olurken, DeMar DeRozan 33 sayı, 4 asist ve 2 top çalmayla, Ayo Dosunmu ise 20 sayı, 2 ribaund ve 5 asistle maçı tamamladı.

    Kings’te De’Aaron Fox 20 sayı ve 10 asistle çaba etti. Domantas Sabonis 18 sayı, 21 ribaund ve 4 asistle oynarken, Kevin Huerter 12 sayı, 3 ribaund ve 2 asist kaydetti.

    LAKERS 116-104 THUNDER

    Los Angeles Lakers, Crypto.com Arena’da konuk ettiği Oklahoma City Thunder’ı 116-104 mağlup etti.

    D’Angelo Russell 26 sayı, 6 ribaund ve 3 asistle Lakers’ın en skorer oyuncusu olurken, Anthony Davis 24 sayı ve 12 ribaundla, LeBron James ise 19 sayı, 11 ribaund ve 8 asistle oynadı.

    Thunder’da Shai Gilgeous-Alexander 20 sayı, 7 ribaund ve 4 asistle çaba etti. Chet Holmgren ve Lu Dort ise 15’er sayıyla maçı tamamladı.

  • iPhone SE 4, iPhone 14 gibisi dizaynıyla geliyor

    Apple’ın ekonomik modeli iPhone SE serisindeki en yeni üye olan iPhone SE 4, çağdaş tasarım çizgilerine geçiş yaparak dikkatleri üzerine çekiyor. CAD çizimlerine dayanan bilgilere nazaran, bu modelde 4.7 inçlik LCD ekran ve ana düğme yerine, 6.1 inçlik geniş bir ekran ve çentik bulunacak. Bu çentik, iPhone SE serisinde birinci kere Face ID yüz tanıma sistemine konut sahipliği yapacak. Ayrıyeten aygıtın etrafındaki çerçeveler de inceltilerek günümüz akıllı telefon trendlerine uygun bir görünüm kazandırılmış.

    Bir öbür değerli yenilik ise, Apple aygıtlarında yıllardır kullanılan Lightning portunun yerini USB-C portunun alması. Bu değişiklik, bilhassa Avrupa Birliği’nin 2024 yılına kadar tüm akıllı telefonlarda ortak USB-C şarj portu kullanımını mecburî kılmasıyla uyumlu. iPhone 15 serisinin akabinde, iPhone SE serisinin de USB-C’ye geçişi, daha geniş uyumluluk ve süratli şarj imkanı arayan kullanıcılar için olumlu bir gelişme.

    iPhone SE 4, iPhone 14 gibisi dizaynıyla geliyor

    iPhone SE 4‘ün art yüzünde ise, selefleri üzere tek bir kamera bulunuyor. Şimdi net olmamakla birlikte, aygıtta özelleştirilebilir bir kısayol tuşu olan “Action Button”ın da bulunabileceği söyleniyor. Boyut olarak iPhone 14 ile neredeyse tıpkı olan iPhone SE 4, 147.7 x 71.5 x 7.7mm ölçülerinde.

    Bu tasarım ideolojisindeki değişim, Apple’ın “uygun fiyatlı” iPhone segmentini yine canlandırmayı amaçladığını gösteriyor. Daha büyük ekran, Face ID ve USB-C üzere özelliklerle iPhone SE 4, çağdaş bir iPhone tecrübesini daha erişilebilir bir fiyat noktasında sunacak bir seçenek olabilir. Aygıtın gelecek yıl piyasaya sürülmesi beklenirken, iPhone 16 serisiyle birlikte Apple’ın sonbahar etkinliğinde sürpriz bir formda tanıtılma ihtimali de mevcut.

Başa dön tuşu