Gün: 14 Mart 2024

Petrol fiyatları, ABD ham petrol stoklarındaki sürpriz düşüş ve Rus petrol rafinerilerine yönelik devam eden saldırılarla desteklenerek Perşembe günü Asya ticaretinde mütevazı bir artış yaşadı. Brent ham petrol vadeli işlemleri 10 sentlik hafif bir artışla varil başına 84,13 dolara yükselirken, ABD’nin West Texas Intermediate (WTI) ham petrolü 7 sentlik bir artışla varil başına 79,79 dolara çıktı.

Kazançlar, iyimser ABD talep tahminleri ve artan jeopolitik gerginlikler nedeniyle Çarşamba günü dört ayın zirvesine ulaşarak yaklaşık %3’lük önemli bir yükselişin ardından geldi. Petrol fiyatlarındaki artış eğilimi kısmen Ukrayna’nın Rus petrol işleme tesislerine insansız hava araçlarıyla düzenlediği ve üst üste ikinci güne damgasını vuran saldırılara bağlanıyor.

Çarşamba günkü saldırılar Rosneft’in en büyük rafinerisinde önemli bir yangına yol açarak Rusya’nın enerji altyapısına yönelik son dönemdeki en etkili saldırılardan birine işaret etti. Salı günü Lukoil’in Nizhny Novgorod rafinerisine yapılan ilk saldırının ardından Ukrayna, Rostov ve Ryazan bölgelerindeki diğer rafinerileri de hedef aldı.

Konuyla ilgili bilgi sahibi iki kaynağın bildirdiğine göre, Ryazan’daki insansız hava aracı saldırısı Rosneft rafinerisinde önemli bir yangına yol açtı ve iki ana rafineri ünitesinin kapatılmasını gerektirdi. Bu gelişmelerin ortasında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin Batılı ülkelere yönelik bir açıklama yaparak Rusya’nın teknik olarak nükleer çatışmaya hazır olduğunu ileri sürdü.

Talep tarafında ise Çarşamba günü Enerji Enformasyon İdaresi (EIA) tarafından bildirildiği üzere ABD ham petrol stokları beklenmedik bir düşüş yaşadı. Bu düşüş, artan işleme ve benzin stoklarındaki azalmadan kaynaklandı ve yaz sürüş sezonu öncesinde güçlü talebe işaret etti. Analistlerin 1,3 milyon varillik artış tahminlerinin aksine, ham petrol stokları 8 Mart’ta sona eren haftada 1,5 milyon varil azalarak 447 milyon varile geriledi.

Benzin stokları ise altı haftalık düşüşünü sürdürerek 5,7 milyon varil azalışla 234,1 milyon varile geriledi ve 1,9 milyon varillik düşüş beklentisini aştı. ABD Körfez Kıyısı Kasım 2022’den bu yana en düşük benzin stok seviyelerine tanık oldu. Ayrıca, talebin bir göstergesi olan bitmiş motor benzini arzı günlük 30.000 varil artarak bu yıl ilk kez günlük 9 milyon varili aştı.

Reuters bu makaleye katkıda bulunmuştur.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Singapur Telekomünikasyon (Singtel) hisseleri, şirketin Avustralya’daki iştiraki Optus’un önemli bir bölümünü Kanadalı bir firma olan Brookfield Asset Management’a satmak üzere görüşmelerin son aşamasına geldiği yönündeki haberlerin ardından bugün erken işlemlerde %1’den fazla düşüş yaşadı.

Bu gelişmiş müzakerelere ilişkin , Singtel’in Çarşamba günü Australian Financial Review tarafından yayınlanan ve Optus’un tamamının 18 milyar A$’a (11,93 milyar $) satılabileceğini öne süren iddiaları yalanlamasının aksine geldi.

Piyasanın tepkisi üzerine Singtel’in hisseleri seans içinde %1,6’ya varan bir düşüşün ardından %0,8 oranında geriledi. Bu düşüş, Çarşamba günü şirket hisselerindeki yaklaşık %4’lük yükselişin ardından gerçekleşti. Singtel bugün itibariyle medyaya hisse satışıyla ilgili bir yorumda bulunmazken, Brookfield da konuyla ilgili bir açıklama yapmamayı tercih etti.

Çarşamba günü Singtel, Optus’un operasyonları içindeki önemli rolünü vurgulamış ve Avustralya pazarına olan uzun vadeli bağlılığını teyit etmişti. Bu açıklama, Kasım ayında 10 milyondan fazla Avustralyalıyı etkileyen önemli bir şebeke kesintisini de içeren Optus için zorlu bir dönemin arka planında yapıldı. Kesinti, düzenleyici bir soruşturmaya, Optus’un CEO’sunun istifasına ve 1,5 milyon A$ (990.900 $) mali cezaya yol açtı.

Reuters bu makaleye katkıda bulunmuştur.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Bugünün döviz piyasasında, yatırımcılar Federal Rezerv politikasının potansiyel yönünü ölçmek için ABD’den ek ekonomik verilerin açıklanmasını beklerken ABD doları çok az hareket gösterdi.

Salı günü beklenenden daha yüksek bir ABD tüketici fiyat endeksinin (TÜFE) açıklanmasının ardından, kalıcı enflasyona ilişkin endişeler yeniden gündeme geldi ve yatırımcıların Fed’in daha önce öngörüldüğü gibi Haziran ayında faiz oranlarını düşürmeye başlayıp başlamayacağını yeniden değerlendirmesine neden oldu.

LSEG’in faiz olasılığı uygulamasına göre, Haziran ayında faiz indirimi olasılığı şu anda %65 olarak görülüyor ve bu oran hafta başındaki %71’lik olasılığa göre hafif bir düşüş gösterdi. Temmuz ayında faiz indirimi beklentisi ise %83 ile yüksek seyretmeye devam ediyor. Fed’in gelecek haftaki toplantısında faiz oranlarını koruması bekleniyor, ancak odak noktası merkez bankasının güncellenmiş ekonomik tahminleri olacak.

Capital.com’da kıdemli bir finansal piyasa analisti olan Kyle Rodda, son verilerin faiz beklentilerini biraz değiştirmesine rağmen, konsensüsün bu yıl üç faiz indirimi yönünde olduğunu belirtti. Rodda, Fed’in daha şahin bir tutum sergilemesinin bu beklentiyi iki faiz indirimine düşürebileceğini ve ilk indirim için zaman çizelgesini Eylül ayına çekerek ABD dolarını güçlendirebileceğini sözlerine ekledi.

Doların altı para biriminden oluşan bir sepet karşısındaki gücünün bir ölçüsü olan dolar endeksi 102,77’de nispeten değişmedi. Yatırımcılar, ekonomik yavaşlamaya dair daha fazla işaret için bugün açıklanacak olan ABD perakende satış verileri, üretici fiyatları endeksi (ÜFE) ve işsizlik başvuruları raporlarını yakından takip ediyor.

Fed Başkanı Jerome Powell geçtiğimiz hafta merkez bankasının agresif para politikasını azaltmaya başlamak için gereken güven seviyesine yaklaştığını belirtti. Bu arada, dolar yen karşısında 147,69 yen seviyesinde sabit kaldı. Japonya Merkez Bankası’nın 18-19 Mart tarihlerinde gerçekleştireceği para politikası toplantısında negatif faiz oranlarından çıkma olasılığının yakından değerlendirilmesi bekleniyor.

Kaynaklar, Japonya Merkez Bankası’nın büyük firmaların ücret görüşmelerinden güçlü sonuçlar çıkması halinde önümüzdeki hafta negatif faiz oranlarını sonlandırmayı tartışacağını belirtti. İlkbahar ücret görüşmelerinin ilk sonuçları yarın açıklanacak ve ilk raporlar birkaç büyük Japon şirketinin sendikaların ücret artışı taleplerini karşılamayı kabul ettiğini gösteriyor.

Avrupa’da Euro, piyasa katılımcılarının Avrupa Merkez Bankası yetkililerinin yorumlarını beklemesiyle dolar karşısında 1,0949$ seviyesinde sabit kaldı. Çarşamba günü açıklanan ve İngiltere ekonomisinin 2023’ün ikinci yarısındaki sığ durgunluğun ardından Ocak ayında büyüdüğünü gösteren verinin ardından İngiliz Sterlini değişmeyerek 1,2796$’da kaldı.

Kripto para piyasasında, bitcoin bir önceki seansta 73.678 $ ile rekor seviyeye ulaştıktan sonra %0,28’lik hafif bir düşüşle 72.950,00 $’a geriledi. Ether ise %0,03’lük marjinal bir düşüşle 3.991,00$’a geriledi.

Reuters bu makaleye katkıda bulundu.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Avrupa Birliği Havacılık Güvenliği Ajansı (EASA), güvenlik endişeleri nedeniyle Boeing’in jet üretiminin gözetiminde potansiyel bir değişimin sinyalini verdi. EASA İcra Direktörü Luc Tytgat Çarşamba günü yaptığı açıklamada, ajansın gerekirse Boeing jetleri için ABD üretim güvenlik onaylarını tanımayı askıya almaya hazır olduğunu belirtti.

Söz konusu kriz, 5 Ocak’ta bir Boeing 737 MAX 9 jetinin uçuş ortasında eksik cıvatalar nedeniyle bir kapı tapasının kopması olayının ardından başladı. Bu olayın ardından ABD Federal Havacılık İdaresi (FAA) bir denetim sırasında Boeing ve tedarikçisi Spirit AeroSystems’de çok sayıda yetersiz kalite kontrol örneği tespit etti.

Mevcut transatlantik anlaşma uyarınca FAA ve EASA kendi uçak üreticileri olan Boeing ve Airbus’ı düzenlemekte ve birbirlerinin güvenlik sertifikalarını kabul etmektedir. Ancak düzenleyici kurumlardan birinin diğerinin gözetim kapasitesine olan güvenini kaybetmesi halinde bu anlaşma teste tabi tutulabilir. İstişareler sorunları çözemezse, 30 günlük bir bekleme süresinin ardından tanıma askıya alınabilir, ancak bu tür eylemlerin nadir olduğu düşünülmektedir.

Tytgat, EASA’nın gerekçelendirildiğinde uygun önlemleri almak için gerekli araçlara sahip olduğunu belirtti ve acil bir eylem planlanmadığını vurguladı. Tytgat ayrıca, MAX kazalarının ardından EASA’nın Boeing’in tasarım sürecindeki rolünün arttığını, ancak tanınmayı askıya alma gibi ciddi bir adım dışında üretim izlemeyi geliştirme seçeneklerinin sınırlı olduğunu kaydetti.

Tytgat, Boeing’in üst düzey yöneticileriyle kısa süre önce yaptığı bir toplantıda, şirketin ürün kalitesini ve kalite kontrollerini iyileştirme konusundaki kararlılığı konusunda güvence verdiğini ifade etti. EASA yetkilileri geçen hafta Boeing’in 737 fabrikasını da ziyaret etti, ancak Tytgat transatlantik güvenlik anlaşmasının ruhunu korumanın önemine atıfta bulunarak EASA’nın burada kalıcı olarak bulunması fikrini reddetti.

FAA, Tytgat’ın açıklamaları hakkında doğrudan yorum yapmazken, Boeing’in önemli iyileştirmeler yapmasını beklediğini yineledi. Boeing henüz konuyla ilgili bir yorum yapmadı.

FAA Yöneticisi Mike Whitaker Pazartesi günü yaptığı açıklamada, ajansın gerekli görülmesi halinde Boeing üretimine karşı harekete geçmekte tereddüt etmeyeceğini belirtti.

Sektör uzmanlarına göre EASA ya da FAA’nın Boeing ya da Airbus’ın üretim onaylarını iptal etme kararı, daha önce benzeri görülmemiş güvenlik sorunlarına ve potansiyel siyasi yansımalara yol açabilir.

Reuters bu makaleye katkıda bulunmuştur.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Merkezi Washington’da bulunan ve biyoteknoloji endüstrisinin önde gelen ticaret gruplarından biri olan Biyoteknoloji İnovasyon Örgütü (BIO), Çinli biyoteknoloji firması WuXi AppTec ile yollarını ayırma planlarında ilerliyor. Bu karar, BIO’nun WuXi AppTec ve ulusal güvenlik riski oluşturabilecek benzer şirketlerle iş yapmayı kısıtlamayı amaçlayan önerilen ABD mevzuatını destekleme yönündeki son tutum değişikliğiyle uyumludur.

Geçtiğimiz hafta BIO’nun CEO’su ve başkanı görevini üstlenen John Crowley, ABD Temsilciler Meclisi’nde Çin’le ilgili seçkin komitenin başkanı olan Temsilci Michael Gallagher’a yazdığı bir mektupta kuruluşun ABD ulusal güvenliğine olan bağlılığını dile getirdi. Crowley, BIO’nun BIOSECURE Yasasına verdiği desteği ve tasarı ilerledikçe Kongre ile birlikte çalışma taahhüdünü teyit etti.

Geçtiğimiz hafta ABD Senatosu komitesinde lehine yapılan oylamanın ardından ilgi gören yasa teklifi, federal kurumların WuXi AppTec ve diğer Çinli biyoteknoloji şirketleriyle ilişki kurmasını engellemeyi amaçlıyor. Tasarının amacı Amerikalıların kişisel sağlık ve genetik bilgilerini yabancı tehditlerden korumak. Temsilciler Meclisi de Ocak ayında benzer bir yasa tasarısı sunmuştu.

WuXi AppTec daha önce Salı günü Reuters’e gönderdiği bir mektupla BIO üyeliğini sona erdirme niyetini iletmişti. Şirket, tasarının “yanıltıcı iddialara ve doğru olmayan iddialara” dayandığını ileri sürerek tasarıyı eleştirmişti.

Daha önce, Şubat ayında, BIO’nun o zamanki CEO’su Rachel King, komiteye bir mektup yazarak önerilen tasarının yeniden gözden geçirilmesini talep etmiş ve belirli şirketlerin isimlerinin verilmesine ilişkin endişelerini vurgulamıştı. Ancak yasa tasarısı, Çin piyasalarının geçen ay haberlere tepki göstermesi üzerine WuXi AppTec’in hisselerinde düşüşe yol açmıştı.

Reuters bu makaleye katkıda bulunmuştur.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

MILWAUKEE – Özel araç üreticisi REV Group, Inc. (NYSE:REVG), ikincil halka arzı için hisse senedi fiyatını belirledi. Daha önce duyurulan arz, her biri 18,00 $’dan fiyatlandırılan ve toplamda yaklaşık 133,1 milyon $ değerinde olan 7.395.191 hisseyi içeriyor. Bu hisseler REV Group’un kendisi tarafından değil, American Industrial Partners Capital Fund IV, LP ve paralel fonu tarafından satılıyor, bu da şirketin bu işlemden herhangi bir gelir elde etmeyeceği anlamına geliyor.

Arzın kapanışının, geleneksel kapanış koşullarının yerine getirilmesine bağlı olarak 15 Mart 2024 tarihinde gerçekleşmesi bekleniyor. Goldman Sachs & Co. LLC ve Morgan Stanley, arz için ortak talep toplama yöneticileri olarak hizmet vermektedir.

Satış, Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’na (SEC) sunulan ve 19 Aralık 2023 tarihinde yürürlüğe giren Form S-3’e ilişkin etkin bir raf kayıt beyanı kapsamında gerçekleştirilmektedir. Arz, SEC’in web sitesinde bulunan bir prospektüs eki ve beraberindeki temel prospektüs aracılığıyla gerçekleştiriliyor.

Özel araçların tasarımı, üretimi ve dağıtımı ile tanınan REV Group, iki segmentte faaliyet göstermektedir: Özel Araçlar ve Eğlence Araçları. Şirket, sektörde tanınmış markalardan oluşan bir portföy ile temel hizmetler ve tüketici eğlence pazarları da dahil olmak üzere çeşitlendirilmiş bir müşteri tabanına hitap etmektedir.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

FREMONT, Kaliforniya – Ichor Holdings, Ltd. (NASDAQ: ICHR), yarı iletken sermaye ekipmanları için özel sıvı dağıtım alt sistemleriyle tanınan şirket, halka arz için hisse fiyatını belirledi. Şirket, 3,333,334 adi hisseyi hisse başına 37.50 $ fiyatla arz edeceğini açıkladı. Ayrıca, yüklenicilere, yüklenim indirimleri düşüldükten sonra halka arz fiyatından 500.000 adede kadar daha hisse satın almak için 30 günlük bir opsiyon verildi.

Geleneksel kapanış koşullarına bağlı olarak 18 Mart 2024 tarihinde kapanması beklenen bu arzdan elde edilen gelir, ödenmemiş borçların geri ödenmesi ve genel kurumsal amaçlar için tasarlanmıştır. Bunlar arasında sermaye harcamaları, potansiyel satın almalar, büyüme fırsatları ve stratejik işlemler yer alabilir.

TD Cowen ve Stifel, B. Riley Securities, Needham & Company, Craig-Hallum ve D.A. Davidson & Co. ile birlikte ortak yöneticiler olarak teklife liderlik ediyor.

Bu arz, 9 Ağustos 2023 tarihinde Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’na (SEC) sunulan Form S-3’teki raf kayıt beyanının bir parçasıdır ve dosyalandıktan hemen sonra yürürlüğe girmiştir. İlgilenen taraflar, arz hakkında daha fazla bilgi edinmek için 12 Mart 2024 tarihinde SEC’e sunulan ön izahname ekine ve beraberindeki temel izahnameye erişebilirler.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Ormansızlaşma ve doğa kaybıyla mücadeleye yönelik ulusal çabalar artmış, dünyanın en büyük ekonomilerindeki politika sayısı geçen yıl 22’ye yükselmiştir. BM destekli Sorumlu Yatırım İlkeleri tarafından desteklenen bir tahmin grubu olan Kaçınılmaz Politika Tepkisi’nin yakın tarihli bir raporuna göre, çevresel girişimlerdeki bu artış, hazırlıksız olan yatırımcılar için önemli bir risk teşkil ediyor.

Raporda, gıda tedarik zincirindeki şirketlerin bu politikalara uyum sağlayamamaları halinde değerlerinde önemli bir düşüşle karşı karşıya kalabilecekleri vurgulandı. Tek tek firmaların 2030 yılına kadar %26’ya varan bir kayıp yaşayabileceği, sektör ortalamasının ise %7 olacağı ve bunun da yaklaşık 150 milyar dolar anlamına geldiği tahmin edilmektedir.

Birçok ülke çevresel kaygıları gidermek için iddialı planlar uygulamaya koymuştur. Çin, hayvancılıktan kaynaklanan emisyonları azaltmaya yönelik bir strateji açıkladı ve yeni bir biyoçeşitlilik girişiminin parçası olarak 2030 yılına kadar bozulmuş arazilerinin %30’unu restore etmeyi hedefliyor. Brezilya, 99 milyon dönüme eşdeğer bir alan olan 40 milyon hektara kadar araziyi yeniden canlandırmayı taahhüt etmiştir.

Ormansızlaşmayı tedarik zincirlerinden çıkarmayan şirketler artan yasal, uyum ve itibar riskleriyle karşı karşıya kalabilir. Özellikle Avrupa gibi bölgelerde müşteriler, orman dostu süreçlerden yoksun şirketlerin ürünlerinden kaçınmayı tercih edebilirler.

Ancak yatırımcılar, daha iyi ormansızlaşma yönetimi uygulamaları sergileyen gıda şirketlerine yatırım yapma fırsatına sahiptir. Ayrıca önemli ölçüde genişlemesi beklenen ağaçlandırma gibi doğa temelli çözümlere de doğrudan yatırım yapabilirler. Bu tür faaliyetler için tahsis edilen alan 2021’den 2035’e kadar on kat artabilir ve potansiyel olarak dünyadaki mevcut tarım arazilerinin yaklaşık %10’unu oluşturabilir.

Birleşmiş Milletler Çevre Programı, 1,5 santigrat derece hedefine ulaşmak için 2050 yılına kadar 4,1 trilyon dolarlık bir yatırımın gerekli olacağını öngörmektedir.

Reuters bu makaleye katkıda bulunmuştur.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Birleşik Krallık konut piyasası, Royal Institution of Chartered Surveyors’ın (RICS) alıcı ilgisinin arttığını ve konut fiyatlarında daha az olumsuz bir görünüm olduğunu bildirmesiyle Şubat ayında kayda değer bir yükseliş yaşadı. RICS anketi, yeni alıcı talepleri için +6’lık net bir denge göstererek Ocak ayındaki revize edilmiş rakamla eşleşti ve Şubat 2022’den bu yana en güçlü sonuç için bağlandı.

Konut fiyatları, hala negatif bölgede olmasına rağmen, Ocak ayındaki -%18’den -%10’a tırmanarak ekonomistlerin -%11 olan beklentilerini aşarak iyileşme gösterdi. RICS’in baş ekonomisti Simon Rubinsohn anket sonuçlarını cesaret verici bularak konut piyasasında potansiyel bir istikrarın sinyalini verdi.

Bu olumlu değişim, 2023 yılında yükselen faiz oranlarına atfedilen zayıflamış alıcı talebi döneminin ardından geldi. Anketin bulguları, geçen hafta konut fiyatlarında art arda beşinci aylık artışı bildiren mortgage kredisi veren Halifax’ın son verileriyle uyumlu.

RICS ayrıca yeni emlak satış talimatlarında bir artış gözlemledi ve +21 eksperin artış bildirdiği net bir dengeye ulaştı – Ekim 2020’den bu yana en yüksek seviye. Bu dönem, COVID-19 salgını sırasında Batı ülkelerinin emlak sektörlerinde yaşanan patlamayla aynı zamana denk geldi.

Bu olumlu sinyallere rağmen, İngiltere Merkez Bankası’nın faiz oranı kararlarının gidişatına ilişkin endişeler nedeniyle sektörün geleceği belirsizliğini koruyor. Anket, faiz indirimlerini çevreleyen belirsizlik göz önüne alındığında, mortgage oranlarındaki son düşüşün devam etmeyebileceğini öne sürdü.

Üzerinde mutabık kalınan satışlara ilişkin gösterge Şubat ayında hafif bir düşüşle -3 net bakiyeye geriledi. Ancak anket katılımcıları satış faaliyetlerinin önümüzdeki yıl iyileşeceğini öngörüyor.

Kira piyasasında talep arttı ve kiraların önümüzdeki aylarda artmaya devam etmesi bekleniyor. Bununla birlikte, kira artış hızının yavaşlayacağı tahmin ediliyor. Rubinsohn, kira trendlerine ilişkin yorumunda, talep ve arz arasında süregelen dengesizliği kabul ederek, görünürde önemli bir rahatlama olmaksızın kiracılar üzerindeki baskının devam edeceğini belirtti.

Reuters bu makaleye katkıda bulunmuştur.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

SANTA FE, N.M. – Kripto para borsası piyasasının önemli oyuncularından Coinbase (NASDAQ:COIN) Global, Inc. (NASDAQ:COIN), özel arzını 2030 vadeli 1,1 milyar $’lık Dönüştürülebilir Kıdemli Tahvillere yükseltti. Şirket ayrıca ilk alıcılara, fazla tahsisatları karşılamak üzere 165 milyon dolarlık ek tahvil satın almaları için 30 günlük bir opsiyon sağladı.

İşlemin 18 Mart 2024 tarihinde tamamlanması planlanmakta olup, ilgili maliyetler düşüldükten sonra yaklaşık 1,08 milyar $ veya ilave tahvillerin tamamen satın alınması halinde 1,24 milyar $ net gelir elde edilmesi beklenmektedir.

Bu arzdan elde edilen gelir, 2026 vadeli %0,50 Dönüştürülebilir Kıdemli Senetler, 2028 vadeli %3,375 Kıdemli Senetler ve 2031 vadeli %3,625 Kıdemli Senetler gibi önceki borçların geri ödenmesi veya itfası da dahil olmak üzere çeşitli kurumsal faaliyetler için ayrılmıştır. Fonlar için ek kullanımlar arasında işletme sermayesi ve sermaye harcamaları gibi genel kurumsal amaçların yanı sıra diğer şirketlere, ürünlere veya teknolojilere potansiyel yatırımlar veya bunların satın alınması yer alıyor.

Coinbase’in yeni tahvilleri, daha önce geri satın alınmadığı, itfa edilmediği veya dönüştürülmediği takdirde, 1 Nisan 2030 olarak belirlenen vade ile altı ayda bir ödenecek yıllık %0,25 faiz taşıyacak. Senetler kıdemli, teminatsız yükümlülüklerdir ve 1 Nisan 2027’den önce itfa edilemeyecektir. Bu tarihten sonra Coinbase, belirli koşullar altında senetleri anaparalarının %100’ü artı tahakkuk eden faiz üzerinden itfa etme seçeneğine sahiptir.

Özellikle, senetler Coinbase’in A Sınıfı adi hisse senedine 1.000 $ anapara başına yaklaşık 2,9981 $ başlangıç oranıyla dönüştürülebilir, bu da hisse senedinin bildirilen son satış fiyatı üzerinden yaklaşık %32,5’lik bir dönüştürme primi anlamına gelir. Senetlerin dönüştürülmesi, Coinbase’in takdirine bağlı olarak nakit, hisse senedi veya bunların bir kombinasyonu olarak gerçekleştirilebilir.

Coinbase, tahvil fiyatlandırmasıyla bağlantılı olarak, tahvillerin dönüştürülmesinden kaynaklanan potansiyel sulandırmayı en aza indirmeyi veya anapara tutarının üzerindeki potansiyel nakit ödemelerini dengelemeyi amaçlayan sınırlı çağrı işlemlerine girmiştir. İlk tavan fiyat hisse başına yaklaşık 503,46 $ olarak belirlenmiş olup, Coinbase hisselerinin bildirilen son satış fiyatının iki katıdır.

Coinbase, sınırlandırılmış çağrı işlemlerinin karşı taraflarının, Coinbase’in A Sınıfı adi hisse senedi ve tahvillerinin piyasa fiyatını etkileyebilecek çeşitli türev işlemler ve hisse senedi alımları yapabileceği konusunda bilgilendirilmiştir.

Teklif, 144A Kuralı kapsamında nitelikli kurumsal alıcılara yapılmıştır ve senetler ve dönüşüm üzerine potansiyel olarak ihraç edilebilecek hisseler, Menkul Kıymetler Yasası kapsamında tescil edilmemiştir ve tescil veya geçerli bir muafiyet olmaksızın Amerika Birleşik Devletleri’nde halka arz edilmeyecek veya satılmayacaktır.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Demet Akbağ, merhum eşi Zafer Çika’nın vefat yıl dönümünü toplumsal medya hesabından yaptığı paylaşımla andı. 5 yıl ortadan sonra yaptığı paylaşım duygulandırdı.

2019 yılında İzmir’de yaşanan trafik kazasında kaybettiği eşini toplumsal medya hesabı üzerinden anan Demet Akbağ, ortadan geçen 5 yılın akabinde acısının hala birinci günkü üzere taze olduğunu yaptığı paylaşımla takipçilerini yansıttı. 20 yıllık hayat arkadaşını Mart’ın 13’ünde kaybeden 14’ündede toprağa veren Akbağ, ‘siyah bir kalbi’ sonsuzluk işaretiyle Instagram hesabı üzerinden paylaştı.

TRAFİK KAZASINDA HAYATINI KAYBETMİŞTİ

2019’da İzmir’in Güzelbahçe ilçesinde meydana gelen trafik kazasında ağır yaralanan Demet Akbağ’ın eşi Zafer Çika, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetmişti. Naaşı, 14 Mart 2019’da öğlen namazını müteakip İzmir Alsancak Hocazade Mescidi’nde kılınmış ardından Çeşme Alaçatı Mezarlığı’nda defnedilmişti.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK GÖRÜNTÜ;

İstanbul trafiğinde kalan Emre Kınay kendini kaybetti İmamoğlu’na kızacağına devleti amaç aldı

Yeşil Zeytinli Mevsim Salata için Malzemeler

• 4 biftek
• 1 çay kaşığı kuru kekik
• 1 kase salamura
• yeşil zeytin
• 1 çorba kaşığı dolmalık fıstık
• 1 patates

Kızartmak için

• ayçiçeği yağı
• 1 marul
• 10 ıspanak kökü
• 1 küçük kırmızı soğan
• 1 tatlı kaşığı üzüm sirkesi
• 5~6 kiraz domates
• Tuz

Sos için

• 3 çorba kaşığı zeytinyağı
• 2 çorba kaşığı limon suyu
• 1 çorba kaşığı yeşil zeytin ezmesi

Yeşil Zeytinli Mevsim Salata Nasıl Yapılır?

Lezzet’in yemek tarifleri gibi salata tarifleri de çok ilgi görüyor…

Biftekleri et dövücüsü ile hafifçe inceltin.Üzerlerine kekik serpiştirip ızgarada pişirin.Zeytinlerin çekirdeklerini çıkartın.Dolmalık fıstıkları yağsız olarak tavada rengi değişinceye kadar kavurun.

Patatesin kabuğunu soyun.İnce dilimleyip tuz serpiştirin.Ayçiçeği yağını tavada ısıtıp patates dilimlerini kızartın.Kağıt havlu üzerine alıp yağını süzün.

Marulu yaprak yaprak ayırıp yıkayın.Süzgece alıp suyunu iyice süzün.İri parçalar şeklinde doğrayın.Ispanak köklerini yıkayıp süzün ve 1 tutam tuz ve 1 tatlı kaşığı sirke ilave edilmiş kaynar suda 3 dakika haşlayıp süzün.Kırmızı soğanı soyup halka şeklinde doğrayın.Tuz ekleyip acı suyunu çıkarın.

Sos için zeytinyağı,limon suyu ve yeşil zeytin ezmesini bir kasede çırpın.Servis tabağına sırasıyla ızgarada pişirilmiş biftekler, doğranmış marul yaprakları,haşlanıp süzülmüş ıspanak kökleri, halka şeklinde doğranmış kırmızı soğan dilimleri,kavrulmuş dolmalık fıstıklar, kızartılmış patates dilimleri ve kiraz domatesleri yerleştirin.Yeşil zeytinleri ilave edin.Salatanın sosunu üzerine gezdirerek dökün.Bekletmeden servis yapın.

Brezilya’nın soya fasulyesi ve mısır hasadına ilişkin sektör tahminleri, hava koşullarının mahsul koşullarını etkilemesi nedeniyle farklılaşmaya devam ediyor. ABD Tarım Bakanlığı (USDA) geçtiğimiz günlerde Brezilya’nın 2023-24 soya fasulyesi üretimi için tahminini 155 milyon metrik tona indirerek Şubat ayında öngörülen 156 milyon tondan hafif bir düşüş gösterdi. Buna karşılık, Brezilya’nın ulusal tedarik ajansı Conab, tahminini daha önemli ölçüde değiştirerek Şubat ayında öngördüğü 149,4 milyon tondan 146,9 milyon tona düşürdü.

USDA ve Conab’ın soya rekoltesi tahminleri arasındaki fark Şubat ayından bu yana artarak %4,4’ten %5,5’e çıktı ve yaklaşık 300 milyon kile oldu. Tarihsel olarak, bu tahminler arasındaki en büyük Mart ayı farklılığı beş yıl önce meydana gelmiş ve USDA’nın rakamı Conab’ınkinden %2,7 daha yüksek olmuştu. Bununla birlikte, her iki kurumun yıllık tahminleri daha uyumlu; USDA Brezilya soya hasadında bir önceki yıla kıyasla %4,3, Conab ise %5 düşüş öngörüyor.

Üretim tahminlerindeki farklılığa rağmen, USDA ve Conab 2023-24 pazarlama yılı için Brezilya’nın soya rekoltesini 2 milyon ila 3 milyon ton arasında tahmin ederek benzer görüşlere sahip. Ancak USDA’nın ihracat tahmini Conab’ınkinden yaklaşık 6,7 milyon ton daha yüksek ve bu da potansiyel olarak Brezilya’nın en büyük alıcı konumunda olan Çin’e daha yüksek soya ihracatına işaret ediyor. USDA, 2023-24 Çin soya ithalat tahminini geçen ayki 102 milyon ton ve geçen yılki 104,5 milyon tondan 105 milyon tona yükseltti. Bu ayarlama USDA tarafından yapılan kapsamlı bir veri incelemesinin ardından gerçekleşti.

Öte yandan Çin, 2023-24 dönemi için soya ithalat tahminini bir önceki yıla göre hafif bir düşüşle 97,25 milyon ton olarak korudu. Çin’in soya ithalatı pazarlama yılının beşinci ayı olan Şubat’ta geçen yıla kıyasla %1 azalarak son beş yılın en düşük seviyesine geriledi.

Brezilya’nın mısır mahsulü için de endişeler artıyor; USDA 2023-24 sezonu için Conab’ın 112,75 milyon tonluk tahmininden önemli ölçüde yüksek olan 124 milyon tonluk bir tam hasat öngörüyor. Bu %10’luk fark, Mart ayı için en az sekiz yıldır görülen en büyük fark. Conab düşen tahıl fiyatları nedeniyle ekili alan tahminini %4 azaltırken, USDA’nın hasat edilen mısır alanı Conab’ın tahmininin %7,5 (3,8 milyon dönüm) üzerinde, bu da ekim tahminlerinde daha büyük bir tutarsızlık olduğunu gösteriyor.

USDA ayrıca geçen Mayıs ayındaki Brezilya mısır tahmininde de önemli düşüşler yaparak son 14 yılın en büyük yüzdelik düşüşünü ve son 15 yılın en büyük hacim düşüşünü gerçekleştirdi. Her iki kurum için de Brezilya’nın mısır mahsulünde önemli bir aşağı yönlü ayarlama yapmak için henüz erken, ancak hem 2015-16 hem de 2020-21 hasadı, sonraki aylarda ortaya çıkan kötü hava koşulları nedeniyle Mart tahminlerinden yaklaşık %20 daha düşük gerçekleşti.

Önde gelen mısır üreticilerinden biri olan Mato Grosso eyaletinin bu yıl soya fasulyesinde nem açığı sorunuyla karşılaşması, mısırın da benzer zorluklarla karşılaşabileceği endişelerini artırdı. Çarşamba günü gün ortası hava durumu modelleri, son dokuz yılın en kurak Ocak-Şubat aylarının ardından Mato Grosso için daha kuru koşullara işaret etti. Mart ayında gözlenen yağışlar, iki haftalık tahminle birleştiğinde, bunun son on yılların en kurak Mart aylarından biri olabileceğini gösteriyor.

Reuters bu makaleye katkıda bulunmuştur.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Asya odaklı bir sigortacı olan AIA Group, Hong Kong’daki güçlü satışların önemli bir rol oynadığı yıllık yeni iş değerinde (VONB) %33’lük önemli bir artış kaydetti. Şirketin yeni primlerden beklenen kârın bir ölçüsü ve gelecekteki büyümenin bir göstergesi olan VONB, 31 Aralık’ta sona eren yıl için bir önceki yıl 3,09 milyar $ iken 4,03 milyar $’a yükseldi.

VONB’deki artış, offshore sigorta ürünleri satın almak için Hong Kong’a seyahat eden anakara Çinli müşterilerdeki artışa bağlanıyor. Bu müşteriler, Çin’de mevcut olanlara kıyasla daha düşük prim ve daha yüksek getiri potansiyelinden etkilenmektedir.

Bu eğilim, yuanın zayıflaması nedeniyle Çin’deki yatırım seçeneklerinin daha az cazip hale gelmesi ve anakara Çin vatandaşları arasında offshore sigorta poliçelerine olan ilginin artmasıyla ortaya çıktı.

Sigorta Kurumu’na göre, anakara Çinli turistler geçen yıl Hong Kong’da sigorta poliçeleri için toplam 59 milyar HK$ (7,54 milyar $) harcadı. Bu harcama akışı AIA için faydalı oldu ve Hong Kong 2023’te en büyük kâr katkılarından biri oldu. Özellikle, Hong Kong için VONB bir önceki yıla göre %82 artış gösterdi.

Şirket ayrıca Hong Kong’daki ortaklık dağıtım kanalında da önemli bir büyüme kaydetti ve VONB bir önceki yıla göre üç kattan fazla arttı. Genel olarak, AIA’nın vergi sonrası tüm yıl faaliyet kârı %2 artarak 6,21 milyar dolara ulaştı.

Bu olumlu sonuçlar ışığında, AIA hisse başına 1,19 HK$ nihai temettü beyan etmiş olup, bu tutar geçen yıl beyan edilen hisse başına 1,13 HK$ nihai temettü tutarına göre bir artış anlamına gelmektedir. Finansal rakamlar sabit döviz kuru bazında hesaplanmış olup, şirketin döviz kurundaki dalgalanmalara rağmen gösterdiği güçlü performansı vurgulamaktadır.

Reuters bu makaleye katkıda bulunmuştur.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Makarna böreği son vakitlerin en revaçta olan börek çeşitlerinden biri. Duyanların merak edip sıklıkla arattığı makarna böreği, yapılışı ve kolaylığı ile herkesin gözdesi oluyor. Sizlerde makarna böreğini duyup araştıranlardansanız makarna böreğinin bu tanımına göz atmalısınız. Pekala makarna böreği nasıl yapılır? İşte ayrıntılar…

Bir çoğumuzun ismini bile duymadığı makarna böreği son vakitlerin gözdesi oldu. Tanımı en çok aratılanlar listesinde olan makarna böreği, lezzetiyle parmak ısırtıyor. Kolay ve pratik olan makarna böreği, içerisindeki gereçlerle de epeyce yarar sağlıyor. Protein tarafından yüksek olan makarnanın öbür eserlerle birleşmesi ağızlarda da unutulmaz bir tat bırakıyor. Tıpkı vakitte tok tutan ve orta sıcak olarak da değerlendire bileceğiniz makarna böreği, tek başına bile tüketildiğinde tok tutma özelliği görüyor. İç harcı içinse dilediğiniz halde hazırlayabilir damak tadınızı en uygun materyallerle tarife form verebilirsiniz. Pekala makarna böreği nasıl yapılır?

MAKARNA BÖREĞİ TANIMI:

MALZEMELER

5 adet yufka
Yarım paket kelebek makarna

Sosu için;

1 su bardağı süt
2 adet yumurta
Yarım su bardağı sıvı yağ

İç Harcı İçin;

150 gram yarım yağlı beyaz peynir
Maydanoz

YAPILIŞI

İlk olarak makarnayı suda 6-7 dakika kadar haşlayın ve akabinde süzün.

Daha sonra sosu için bir kasede süt, yumurta ve sıvı yağı karıştırın.

Böreği tepsiye dizmek için bir tepsi alın.

Tepsinin içine yağlı kağıt serin.

Yufkalardan bir adedini tepsinin içine yerleştirin. Burada dikkat etmeniz gereken konu yufkanın fazlası, tepsinin kenarlarından sarkacak formda olması.

Serdiğiniz yufkanın üzerine hazırladığınız sıvı karışımı gezdirin.

2. yufkayı da kıvrımlı bir halde tepsiye yerleştirin ve ortalarına sıvı karışımı dökün.

Ardından haşlanmış makarnanın tamamını yufkaların üzerine dökün.

3. yufkayı da kıvrımlı bir biçimde makarnanın üzerine yerleştirin.

Sosu da bir fırça yardımıyla yufkanın üzerine gezdirin.

Daha sonra peynirli maydanozlu karışımı gezdirin.

4. yufkayı da peynirlerin üzerine kapatarak her yerine gelecek formda sostan gezdirin.

Son yufka olan 5. yufkayı da üzerlerini kapatın.

Tepsinin yanında kalanları da üzerlerini kapatın.

Böreği dilediğiniz boyutta kare biçiminde dilimleyerek, kalan sosun tamamını böreğin üzerine dökün.

Böreğimizi 170 derecede fırında, üzeri güzelce kızarana kadar yaklaşık 40 dakika pişirin.

Pişen böreği dilediğiniz üzere servis edebilirsiniz.

Afiyet olsun…

HOUSTON – Crown Castle Inc. (NYSE: CCI) ve yatırım şirketi Boots Capital Management, LLC’nin kurucu ortağı Ted B. Miller, hissedar değerini arttırmak için önemli operasyonel değişiklikleri savunarak Crown Castle Yönetim Kurulu’na açıkça hitap etti.

Bu hareket, Elliott Investment Management L.P. tarafından yakın zamanda yapılan incelemenin ve bir mahkemenin şirketin mevcut yönetim kurulu uygulamalarına karşı “renklendirilebilir iddiaları” kabul etmesinin ardından geldi.

Miller’ın Ocak ayında 90 dakikalık bir yönetim kurulu toplantısında sunduğu teklif, şirketin fiber/küçük hücre portföyünün yaklaşık %75’inin satılmasını öngörüyor. Plan, bu elden çıkarmanın Crown Castle’ı daha sermaye verimli bir kule operatörü olarak yeniden konumlandıracağını ve potansiyel olarak şirketin FAVÖK katsayısını 18’den 25’e çıkaracağını öne sürüyor.

Miller’ın analizi, yıllık 1 milyar doların üzerinde sermaye harcaması gerektiren fiber biriminin tatmin edici bir yatırım getirisi sağlamadığını ve elden çıkarılmasının 2024 yılında tamamlanması halinde vergi verimliliğinde 1 milyar doların üzerinde tasarruf sağlayabileceğini gösteriyor.

Buna ek olarak, önerilen değişiklikler Crown Castle’ın ödeme stratejisini sürdürülebilirliği koruyacak şekilde ayarlayarak temettüsünü korumayı amaçlıyor. Miller’a göre mevcut temettü yörüngesi, sürdürülemez olduğunu düşündüğü bir uygulama olan artan borç seviyeleri ile finanse ediliyor.

Miller’ın uzun vadeli planı, tamamen nakit akışıyla karşılanabilecek ya da daha düşük bir borç stratejisiyle mevcut temettü seviyesini sürdürebilecek bir temettü seçeneği sunuyor.

Miller’ın mektubunda ayrıca liderlik revizyonuna duyulan ihtiyaç vurgulanmakta ve Yönetim Kurulu’nda önemli ölçüde kule işletmeciliği ve kamu şirketi CEO’luğu deneyimi olan yöneticilerin bulunmaması eleştirilmektedir. Miller, şirketin operasyonel mükemmelliğini yeniden canlandırmak için kule endüstrisinde 50 yılı aşkın deneyime sahip dört yeni direktör seçilmesini öneriyor.

Crown Castle’ın kurucu ortağının girişimi, şirketin uzun vadeli başarısına olan bağlılığının ve Crown Castle’ı lider bir kule şirketi olarak yeniden canlandırmak için “tepeden tırnağa yeniden başlatma” ihtiyacına olan inancının altını çiziyor. Titiz analizlere dayanan planı, şirketin operasyonel ve liderlik sorunlarını ele alırken hissedarlar için kalıcı değer yaratmayı amaçlıyor.

Bu bilgiler Boots Capital Management, LLC’nin basın açıklamasına dayanmaktadır.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

GREENWICH, Conn. – Bir gayrimenkul finansman şirketi olan Starwood Property Trust, Inc. (NYSE: STWD), 2029 yılında vadesi dolacak olan %7,250 faiz oranlı teminatsız kıdemli tahvil arzını 600 milyon dolara yükseltti. Başlangıçta 400 milyon dolar olarak belirlenen arz, nominal değer üzerinden fiyatlandırıldı ve standart kapanış koşullarına tabi olarak 27 Mart 2024 tarihinde kapanması bekleniyor.

Şirket, elde edilen geliri yeşil ve sosyal projeleri finanse etmek veya yeniden finanse etmek için kullanmayı planlamakta olup, halihazırda tamamlanmış projelere tahsis edilen tutar mevcut borcun geri ödenmesinde kullanılacaktır. Bu projelere tam olarak tahsis edilene kadar, fonlar şirketin geri alım anlaşmaları kapsamında borç geri ödemesi de dahil olmak üzere genel kurumsal ihtiyaçlara hizmet edecektir.

Bu senetler ABD’deki nitelikli kurumsal alıcılara ve belirli düzenlemeler çerçevesinde ABD dışındaki uluslararası kişilere sunulmaktadır. Menkul Kıymetler Yasası veya eyalet menkul kıymetler yasaları kapsamında kayıtlı değildirler ve kayıt veya muafiyet olmaksızın ABD’de satılamazlar.

Starwood Capital Group’un bir parçası olan Starwood Property Trust, gayrimenkul ve altyapı yatırımlarına odaklanmaktadır. Şirket, 31 Aralık 2023 itibarıyla 97 milyar doların üzerinde sermaye dağıtmış ve 27 milyar doları aşan bir portföy yönetmektedir.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

TOKYO – Japonya’da büyük şirketlerdeki önemli ücret artışları ile küçük kamyon şirketlerinin mali sıkıntıları arasında keskin bir tezat ortaya çıktı. Toyota Motor (NYSE:TM) ve Nippon Steel gibi büyük firmalar önemli ücret artışlarını kabul ederken, Tokyo’da Ikuko Sakata’nın sahibi olduğu şirket gibi küçük dağıtım şirketleri çalışanlarına asgari ücretten fazlasını sağlayamıyor. Sakata’nın şirketi, yüksek talep ve sıkı işgücü piyasasına rağmen yaklaşık 80 çalışanına fazla mesai öncesi ayda yaklaşık 280.000 yen (1.900 $) ödüyor.

Bu durum, çok sayıda oyuncu nedeniyle zayıf pazarlık gücü ile karakterize edilen Japonya’nın nakliye sektöründe küçük şirketlerin karşılaştığı zorlukları vurgulamaktadır. Küçük nakliye şirketlerinin yalnızca %57’si Nisan ayında başlayacak mali yılda ücretlerde artış yapmayı planlarken, bunların üçte birinden azı %3 veya daha fazla zam yapmayı hedefliyor.

Japon hükümeti konunun farkında ve standart navlun oranlarını yükseltmeyi ve sürüş dışı görevler için tazminat sağlamayı amaçlayan politikalar uyguluyor. Bu önlemlerin sektördeki ücretleri yaklaşık %10 oranında artırması hedefleniyor. Ancak, önümüzdeki ay fazla mesaiyi sınırlandıracak yeni bir yasa, çoğu gelir için ek saatlere bel bağlayan çalışanları istemeden de olsa uzaklaştırabilir.

Akita’da bir kamyon şirketi işleten Tetsuyasu Kondo, geçen yıl %4,5’lik bir taban maaş artışı sunmayı başardı ve bu yılki zamla enflasyonu aşmayı hedefliyor. Ancak Sakata için fiyatları yükseltmek iş kaybetme riskini beraberinde getirebilir zira kendisi genellikle talep edilen miktarın yalnızca %20 ila %30’u arasında bir artış için pazarlık yapabiliyor.

Japonya merkez bankası 17 yıl sonra ilk kez faiz oranlarını artırmayı düşünürken, ücret artışlarındaki eşitsizlik para politikasını normalleştirme zamanlamasıyla ilgili soruları gündeme getiriyor. Bankanın kararını bu ay ya da önümüzdeki ay vermesi beklenirken, sürdürülebilir ücret artışının negatif faiz oranlarından uzaklaşmada kilit bir faktör olduğu belirtiliyor.

Rengo gibi sendikaların müzakerelere öncülük ettiği büyük şirketlerdeki işçiler son 30 yılın en yüksek zammı olan %5,85’lik yıllık artış talep ediyor. Hükümet bu zamların, Japon işletmelerinin %99,7’sini oluşturan ve işgücünün yaklaşık %70’ini istihdam eden küçük ve orta ölçekli firmalara da yansımasını umuyor. Bu küçük şirketler için ücret görüşmelerinin Mart ayı sonuna kadar sonuçlanması bekleniyor.

Reuters bu makaleye katkıda bulunmuştur.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

FOSTER CITY, Kaliforniya – Mirum Pharmaceuticals bugün yaptığı açıklamada, ABD Gıda ve İlaç Dairesi’nin (FDA) beş yaş ve üzeri progresif ailesel intrahepatik kolestaz (PFIC) hastalarında kolestatik kaşıntı tedavisi için LIVMARLI® (maralixibat) oral solüsyonunu onayladığını duyurdu. Faz 3 MARCH çalışmasına dayanan onay, plaseboya kıyasla kaşıntı şiddetinde istatistiksel olarak anlamlı bir azalma anlamına geliyor ve çok çeşitli PFIC alt tiplerini kapsıyor.

LIVMARLI aynı zamanda ABD ve diğer bölgelerde Alagille sendromlu (ALGS) hastalarda kolestatik kaşıntı için de onaylanmıştır ve Mirum bu yıl içinde daha genç PFIC hastaları için daha yüksek konsantrasyonlu bir formülasyon sunmayı planlamaktadır.

MARCH çalışması, hastalığın çeşitli genetik tiplerine sahip 93 hastayı içeren PFIC’deki en büyük randomize çalışmadır. Onay, PFIC’li çocukları derinden etkileyen kaşıntı da dahil olmak üzere temel semptomlarda iyileşmeler olduğunu gösteren yıllarca süren klinik araştırmaların ardından geldi.

PFIC, ilerleyici karaciğer hastalığına ve potansiyel karaciğer yetmezliğine yol açan nadir bir genetik bozukluktur. Hastalık, karaciğer hücrelerinden safra salgılanmasını engelleyerek hastalarda şiddetli kaşıntı, sarılık ve büyüme geriliğine yol açmakta olup, Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa’da her 50.000 ila 100.000 doğumda bir görüldüğü tahmin edilmektedir.

Günde bir kez kullanılan oral bir solüsyon olan LIVMARLI, ALGS ve PFIC hastalarında kolestatik pruritus için FDA onaylı tek ilaçtır. İlaç, ALGS ve PFIC tip 2 için Çığır Açan Terapi atamasının yanı sıra her iki durum için de yetim ataması almıştır.

Mirum Pharmaceuticals, LIVMARLI dahil olmak üzere üç onaylı ilaçla nadir hastalıklara odaklanmaktadır. Şirketin boru hattı, LIVMARLI ve diğer potansiyel tedaviler için devam eden klinik çalışmalarla birlikte karaciğer hastalıkları için araştırma tedavilerini içermektedir.

LIVMARLI’nin onaylanması, PFIC’den etkilenen hastalar ve aileler için yeni bir umut sunarak şiddetli kaşıntıyı yönetmek ve yaşam kalitesini iyileştirmek için karaciğer naklinin ötesinde bir seçenek sunmaktadır. Bu bilgiler Mirum Pharmaceuticals tarafından yapılan basın açıklamasına dayanmaktadır.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Bir özel sermaye şirketi olan Vista Equity Partners, otomotiv ve sigorta sektörlerine yönelik bir yazılım sağlayıcısı olan Solera’nın ABD’deki ilk halka arzına (IPO) liderlik edecek yatırım bankalarını seçme sürecinde. Bu gelişme Çarşamba günü, konunun gizliliği nedeniyle isimlerinin açıklanmasını istemeyen kaynaklar tarafından açıklandı.

Solera’yı 2016 yılında 6,5 milyar dolara satın alan firma şu anda halka arz sigortacılarını belirlemek için görüşmeler yürütüyor. Solera’nın potansiyel halka arzı 2024 yılı sonuna kadar gerçekleşebilir, ancak bu o zamanki piyasa koşullarına bağlıdır.

Vista Equity Partners şu an itibariyle halka arz için bankaların işe alınmasıyla ilgili resmi bir açıklama yapmadı ve Solera da konuyla ilgili yorum taleplerine yanıt vermedi. Solera’yı halka açma hamlesi Vista için önemli bir adımı işaret ediyor ve şirketin büyümesini ve özel sermaye şirketinin yatırımını gerçekleştirme stratejisini vurguluyor.

Reuters bu makaleye katkıda bulunmuştur.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

VANCOUVER – Amerika kıtasında lityum projeleri geliştiren American Lithium Corp. (TSX-V:LI | Nasdaq:AMLI | Frankfurt:5LA1), Nasdaq tarafından asgari teklif fiyatı gerekliliğini karşılamadığı konusunda bilgilendirildi. Nasdaq’a 8 Mart 2024 tarihinde ulaşan bildirimde, şirketin hisselerinin son otuz iş günü boyunca hisse başına 1,00 ABD Doları minimum kapanış teklif fiyatını koruyamadığı belirtiliyor.

Bu aksaklığa rağmen, American Lithium’un adi hisselerinin Nasdaq’ta işlem görmesi şu anda etkilenmedi ve şirketin faaliyetleri her zamanki gibi devam ediyor. American Lithium’a uyumluluğu yeniden kazanması için 4 Eylül 2024 tarihinde sona erecek 180 günlük bir süre tanınmıştır. Bu süre zarfında şirket, birbirini takip eden on iş günü boyunca en az 1,00 ABD Doları kapanış teklif fiyatına ulaşmalıdır.

Eylül ayındaki son tarihe kadar uyum sağlanamazsa, American Lithium, belirli Nasdaq listeleme koşullarına tabi olarak, gereklilikleri yerine getirmek için 180 günlük ek bir süreye hak kazanabilir. Şirket konuyu ele almak için çeşitli stratejiler araştırıyor.

Öte yandan American Lithium, New Era Publishing Inc. ile 31 Ağustos 2023 tarihinde sona erecek olan önceki pazarlama hizmetleri sözleşmesinin sona erdiğini doğruladı. Sözleşme süresince New Era, şirketin önceden bilgisi olmaksızın American Lithium hakkında pazarlama materyalleri yayınlamak için Raging Bull LLC ile koordineli çalışmıştır. Şu anda New Era ile başka hizmetler için yeniden anlaşmaya varılması planlanmamaktadır.

American Lithium, projeleriyle ilgili olarak Nevada’daki TLC lityum projesine ve Peru’daki Falchani lityum ve Macusani uranyum projelerine odaklanmaya devam etmektedir. Bu projeler ön ekonomik değerlendirmelerden geçerek önemli bir genişleme potansiyeli göstermiş ve güçlü bir toplum desteğine sahip olmuştur. Şirket TLC ve Falchani için ön fizibilite çalışmalarını ilerletiyor.

American Lithium ayrıca Peru’daki otuz iki imtiyazının mülkiyetine ilişkin devam eden yasal işlemlerle de ilgileniyor ve Peru Yüksek Mahkemesi henüz nihai bir karar vermedi.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

STAMFORD, Conn. – Dünyanın en büyük ekipman kiralama şirketi United Rentals, Inc. (NYSE: URI), kule vinçler için batarya enerji sistemlerinin tanıtımıyla Kuzey Amerika kiralama filosunu genişletti. United Rentals ile ortaklaşa Termaco tarafından geliştirilen bu sistemler, yakıt tüketimini ve emisyonları azaltarak daha sürdürülebilir inşaat uygulamalarını desteklemeyi amaçlıyor.

Akü enerji sistemleri 500kW’a kadar ölçeklendirilebilir ve bir jeneratörle birlikte çalışarak kule vinçleri öncelikle akü gücüyle çalıştırmak için enerji depolayacak şekilde tasarlanmıştır. Bu teknoloji jeneratörün çalışma süresini kısaltarak yakıt kullanımını ve emisyonları azaltma potansiyeline sahiptir. Ayrıca, daha küçük operasyonlar için aküler güneş panelleri kullanılarak şarj edilebilir ve sıfır emisyonlu bir güç çözümü sunar.

Genel müteahhitlik firması Award Construction, bu sistemi Kanada’nın Edmonton kentindeki Riverbank Landing projesinde başarıyla kullanmıştır. Sürekli çalışan 300kVA jeneratörden, batarya sistemini günde sadece 2,5 saat şarj eden 100kW jeneratöre geçerek, jeneratör çalışma süresinde %91’lik bir azalma ve yakıt kullanımı ile emisyonlarda yaklaşık %80’lik bir düşüş elde ettiler.

United Rentals Güç ve HVAC Bölge Başkan Yardımcısı Larry Worthington, sistemin yüklenicilerin ekonomik ve çevresel hedefleriyle uyumunu vurguladı. Award Construction İnşaat Müdürü Brian Hennessey, projelerinin Kanada’da bir kule vinci tamamen akülerle çalıştıran ilk projelerden biri olmasından gurur duyduklarını ifade etti.

Kuzey Amerika, Avrupa, Avustralya ve Yeni Zelanda’da 1.500’den fazla kiralama noktasına sahip bir Fortune 500 şirketi olan United Rentals, kiralık geniş bir ekipman yelpazesi sunmaya devam ediyor. Kule vinçler için batarya enerji sistemlerinin piyasaya sürülmesi, çeşitli endüstriler için mevcut olan düşük ve sıfır emisyonlu çözümler portföyünü tamamlıyor. Bu haber bir basın açıklamasına dayanmaktadır.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Esports Entertainment Group (NASDAQ: GMBL), C ve D Serisi Dönüştürülebilir İmtiyazlı Hisse Senetlerinde yapılan değişikliklerin yanı sıra yaklaşık 1,42 milyon dolar değerinde teminatlı bir senet ihraç ettiğini açıkladı. Söz konusu 7 Mart 2024 tarihli anlaşma, sahibine şirketin tüm maddi ve maddi olmayan kişisel mülkleri üzerinde birinci öncelikli bir güvenlik hakkı sağlıyor.

Senet, anapara bakiyesine üç ayda bir eklenecek yıllık %10 faiz oranı taşımaktadır ve vadesi 7 Mart 2026 olarak belirlenmiştir. Şirketin temerrüde düşmesi halinde faiz oranı %12’ye yükselecektir. Bu işlem, ödeme yapmama ve sözleşmelerin ihlali gibi standart temerrüt koşullarını içeriyor ve şirket ayrıca sözleşmede açıklandığı üzere senet sahibini tazmin etmeyi de kabul etti.

Esports Entertainment Group’un finansal manevrası, şirket espor endüstrisinin dinamik koşullarında sermaye yapısını yönlendirirken stratejik bir adımdır. Bu hamle potansiyel olarak şirkete mali durumunu yönetme ve büyüme fırsatlarına yatırım yapma esnekliği sağlayabilir.

Yatırımcılar ve piyasa gözlemcileri, şirketin ek sermaye sağlama ve mevcut yükümlülüklerini yeniden yapılandırma yaklaşımını yansıttığı için bu finansal düzenlemenin sonuçlarını gözlemliyor. Teminatlı senet ve imtiyazlı hisse senedinin değiştirilen koşulları, şirketin finansal planlamasında kritik bir unsuru temsil ediyor.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Vital Energy Inc. (NYSE:VTLE) bugün Larry olarak bilinen Stephen L. Faulkner Jr’ın yeni Başkan Yardımcısı ve Baş Muhasebe Sorumlusu olarak atandığını duyurdu. Bay Faulkner’ın yeni görevine 29 Mart 2024 tarihinde veya civarında başlaması planlanıyor.

Bay Faulkner’ın atanması, enerji sektöründe önemli bir yere sahip olan Vital Energy’nin yönetici ekibine yeni bir halka daha eklemiş oldu. Faulkner, muhasebe müdürü olarak sorumluluklarını Bayan Jessica Wren’den devralacak. Bayan Wren şirkette Finansal Muhasebe ve SEC Raporlama Kıdemli Direktörü olarak görevine devam edecek.

Şirket, Bay Faulkner’ın önceki pozisyonları veya nitelikleri hakkında daha fazla ayrıntı açıklamamıştır. Bununla birlikte, bu tür atamaları tipik olarak, giden yetkilinin sorumlulukların sorunsuz bir şekilde devredilmesini sağlamak için gelen yöneticiye yardımcı olduğu bir geçiş dönemi izler.

Bu duyuru, kurumsal yönetişim ve finansal raporlamanın doğruluğunun hem yatırımcılar hem de düzenleyiciler tarafından yakından incelendiği bir dönemde yapıldı. Muhasebe Müdürü’nün rolü, yatırımcı güveninin korunması ve mali düzenlemelere uyumun sağlanması açısından büyük önem taşımaktadır.

Vital Energy, bu atamanın stratejik yönü veya sonuçları hakkında herhangi bir ek bilgi yayınlamamıştır. Haber, şirketin Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’na yaptığı resmi açıklamaya dayanmaktadır.

Vital Energy’nin yatırımcıları ve paydaşları, yönetici değişiklikleri bazen şirket stratejisinde veya odağında değişikliklere işaret edebileceğinden, bu yeni atamanın ardından şirketin performansını izlemekle ilgilenebilirler.

Bay Faulkner’ın atanması işlerin normal seyrinin bir parçasıdır ve sektördeki daha geniş eğilimleri yansıtması gerekmez. Bu yeni atamanın şirketin faaliyetlerini ve finansal raporlamasını ileriye dönük olarak nasıl etkileyeceğini göreceğiz.

Bu duyuru, şirketin son SEC dosyalamasına dayanan gerçeklere dayalı bir rapordur.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

EDEN PRAIRIE, Minn. – Önde gelen bir küresel lojistik şirketi olan C.H. Robinson Worldwide, Inc. (NASDAQ:CHRW) bugün, 2024 yılında yapılacak olan yıllık hissedarlar toplantısında seçilmek üzere Michael McGarry ve Paige Robbins adlı iki yeni direktörün aday gösterildiğini duyurdu.

Aynı zamanda şirket, uzun süredir görev yapan direktörler Scott Anderson ve James Stake’in yeniden seçilmeyeceğini ve Yönetim Kurulundan emekli olacaklarını açıkladı.

Adaylıklar, Yönetim Kurulu’nun karlı büyüme ve stratejik uygulama yoluyla şirkete rehberlik etme taahhüdünün bir parçası olarak geliyor. PPG Industries’in odaklanmış bir boya şirketine dönüştürülmesindeki rolüyle tanınan Michael McGarry, kırk yılı aşkın liderlik deneyimine sahip.

W.W. Grainger, Inc. şirketinde üst düzey yönetici olan Paige Robbins, lojistik, tedarik zinciri ve iş dönüşümü konularında uzmanlık sunuyor.

Yönetim Kurulu Başkanı Jodee Kozlak, adayların potansiyel katkılarına olan güvenini ve emekli olan yöneticilere özverili hizmetleri için şükranlarını ifade etti. C.H. Robinson Başkanı ve CEO’su Dave Bozeman, adayların küresel işletmeleri büyütme ve hissedar değeri sağlama konusundaki geçmiş performanslarının altını çizdi.

McGarry ve Robbins, C.H. Robinson’ın kültürüne duydukları saygıyı ve şirketin stratejik hedeflerine katkıda bulunma isteklerini dile getirdiler. Şirket, Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’na sunacağı vekaletnamede adaylar hakkında daha ayrıntılı bilgi verecek.

C.H. Robinson, dünya çapında çok çeşitli sektörler için karmaşık lojistik sorunlarını çözme konusunda uzmanlaşmıştır. Geniş bir müşteri ve taşıyıcı ağına sahip olan şirket, verimli lojistik çözümler sunmak için teknoloji ve uzmanlığından yararlanmaktadır. Bu duyuru C.H. Robinson tarafından yapılan basın açıklamasına dayanmaktadır.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

General Electric’ten (NYSE: GE) ayrılacak olan GE Vernova (NYSE: GEV), bugün GE Vernova Emeklilik Tasarruf Planı katılımcılarına 12,5 milyon adi hisse senedine kadar yatırım yapma seçeneği sunacağını duyurdu. Bu hamle, şirketin General Electric’ten ayrılmasının ardından bağımsız bir kamu kuruluşuna geçişinin bir parçası olarak gerçekleşti.

Teklif, çalışanlara şirketin geleceğinde bir pay vermek için tasarlanan emeklilik tasarruf planı kapsamında GE Vernova Hisse Senedi Fonu aracılığıyla sunulacak. Bu arzla ilgili izahnamede belirtildiği üzere, satılacak plan paylarının kesin sayısı henüz belirlenmemiştir.

Halihazırda General Electric’in tamamına sahip olduğu bir iştiraki olan GE Vernova, New York Borsası’nda GEV sembolü altında işlem gören bağımsız bir kamu şirketi haline gelecektir. Bu stratejik karar, General Electric’in operasyonlarını düzene sokmak ve çekirdek segmentlere odaklanmak için yaptığı daha büyük bir yeniden yapılandırma planının bir parçasıdır.

GE Vernova için önemli bir adım olan bu bölünme, çalışanlarına doğrudan bir menfaat sunarak piyasada yer edinme ve yatırım çekme arayışında. Bu yaklaşım genellikle çalışanların çıkarlarını şirketin çıkarlarıyla uyumlu hale getirmenin bir yolu olarak görülüyor ve potansiyel olarak verimliliğin artmasına ve ortak bir amaç duygusuna yol açıyor.

Emeklilik planında hisse senedi arzına ilişkin , Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’na yakın zamanda yapılan bir başvuruya dayanıyor. Bu gelişmenin, GE Vernova’nın gelecekteki mali performansını ve çalışan bağlılığını etkileyebileceği için yatırımcılar ve piyasa analistleri tarafından yakından izlenmesi bekleniyor.

GE Vernova bu yeni döneme girerken, şirket yönetimi bir yandan bağımsız olarak faaliyet göstermenin zorluklarıyla yüzleşecek, diğer yandan da işgücünün ve yatırımcıların güvenini korumaya çalışacaktır.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Genç Sağlık Sendikası Asm Grup Elemanları Komisyonu Başkanı Büşra Şahiner, 14 Mart Tıp Bayramı nedeniyle bir açıklama yayınladı.

Değişen Tek Şey Zaman Mağduriyet Aynı Mağduriyet !

Şahiner, açıklamasında şu ifadelere yer verdi, “Mesleğini fedakarca icra eden binlerce sağlık çalışanı, sağlıkçı sıfatı olmayan Asm Grup Elemanları. İşe girerken istenen sağlıkçı diploması.. Bir ay sonra bedeli asgari ücret dahi olmayan maaş bordroları.. olmayan sosyal hakları.. olmayan iş güvenceleri.. olmayan görev tanımları.. pandemi döneminde alkışlanan.. hakkınız ödenmez denen ve hakları henüz ödenmeyen, kuruma gelen maske ve aşılardan mahrum bırakılan, sokağa çıktığında sağlıkçı olduğunu ispatlayamayan , depremde asm’si yıkılan , doktoru yer değişikliği istediği icin issiz kalan, her asgari ücrete zam haberiyle işten atılan binlerce asm grup elemanı.. 14 Mart Tıp Bayramı ve bu özel günü bayram havasında kutlayamayan binlerce sağlık çalışanı.. Bundan tam bir yıl önce aynı sağlıkçı grubu için , aynı ses tonuyla,aynı mücadele inancıyla kadrolu bir çalışma hayatı istemiştik.. Bu süreçte ne yazik ki değişen tek şey zaman.. mağduriyet aynı mağduriyet.. değişmeyen, değişmeyecek olan tek şey ise mücadele inancımız oldu”

‘Eleman’ İfadesini Çıkaralım Yerine..

“Bizler bugün bu sağlık ordusu için dün ne istediysek bugün aynı şeyi çok daha gür bir sesle istiyoruz.
Talebimiz bu büyük sağlık ordusu için branş farkı gözetmeksizin, yarı zamanli tam zamanli ayrim yapilmaksizin eşit işe eşit maaş olacaktır ,eşit işe eşit özlük hakkı olacaktır Asm Grup Elemanına Kadro olacaktır Bugün burda değerli devlet büyüklerimize diyoruz ki ; “eleman ” ifadesini çıkaralım yerine büyük harflerle sağlıkçı yazalım, birinci basamak sağlık hizmetleri çok değerlidir bizler bu alanı güçlü tutarsak 2. Ve 3. Basamak sağlık hizmetleri sorunsuz isleyecektir bu durum devletimiz hazinesine katkı sağlarken binlerce sağlıkçıyı mutlu edelim, daha önce kamu dışı asç lere sağlanan kadroyu bu büyük sağlık ordusuna da sağlayalım adalet ve esitlik ilkesi yeini bulsun .. Başarılı sağlık hizmetleri mutlu sağlıkçılar ile sağlanacaktır.. hemşire, ebe, att, tıbbı sekreter, temizlik personeli sağlıkçıdır İş güvenceli bir çalışma alanına kavusmalıdır” (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)

LOUISVILLE, Ky. – Önde gelen sağlık sigortası sağlayıcılarından Humana Inc. (NYSE: HUM), 2,25 milyar dolarlık kıdemli tahvil halka arzını başarıyla tamamladı. Halka arz, 1.25 milyar dolarlık 2031 vadeli yüzde 5.375 kıdemli tahvil ve 1 milyar dolarlık 2054 vadeli yüzde 5.750 kıdemli tahvil içeriyordu.

Şirket, sigortacı iskontoları ve tahmini masraflar sonrasında yaklaşık 2.226 milyar dolar tutarındaki arzdan elde edilen net gelirin genel kurumsal amaçlar için kullanılacağını açıkladı. Bunlar, Humana’nın ticari kağıt programı kapsamındaki borçlanmalar gibi mevcut borçların geri ödenmesini kapsayabilir.

Arz, bir grup finans kuruluşu tarafından yönetilmiş olup, Citigroup Global Markets Inc., Goldman Sachs & Co. LLC, Morgan Stanley & Co. LLC, PNC Capital Markets LLC ve Wells Fargo Securities, LLC’nin aktif ortak talep toplama yöneticileri olarak görev yaptığı bir grup finans kuruluşu tarafından yönetildi.

Bu finansal hamle, Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’na (SEC) sunulan etkin bir raf kayıt beyanı kapsamında gerçekleştirilmiş ve menkul kıymetler bir prospektüs ve ilgili prospektüs eki aracılığıyla kullanıma sunulmuştur.

Humana, bu basın bülteninin açıklanan menkul kıymetleri satmak için bir teklif teşkil etmediğini veya böyle bir teklif veya satışın söz konusu eyalet veya yargı bölgesinin menkul kıymetler yasaları uyarınca tescil veya yeterlilikten önce yasadışı olacağı herhangi bir yargı bölgesinde satın alma teklifi için bir talep teşkil etmediğini açıklamıştır.

Şirket ayrıca, bültende yer alan bazı ileriye dönük ifadelerin gelecekteki performansı önemli ölçüde etkileyebilecek çeşitli risklere ve belirsizliklere tabi olduğunu vurgulayan bir uyarı beyanına da yer vermiştir. Bu riskler arasında, bunlarla sınırlı olmamak üzere, ürünlerin rekabetçi bir şekilde tasarlanması ve fiyatlandırılmasındaki zorluklar, operasyonel ve stratejik girişimlerin yönetilmesi, veri bütünlüğünün ve siber güvenliğin korunması, yasal işlemler ve önemli hükümet düzenlemeleri yer almaktadır.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

NORTH ANDOVER, Mass. – Sıhhi tesisat, ısıtma ve su kalitesi ürünlerinin önde gelen küresel üreticisi Watts Water Technologies, Inc. (NYSE:WTS) bugün Kenneth Napolitano’nun Yönetim Kurulu’na katıldığını duyurdu. Su endüstrisinde geniş deneyime sahip olan Napolitano, Yönetim Kurulu’nun Yönetişim ve Sürdürülebilirlik Komitesi’nde de görev yapacak.

Kenneth Napolitano’nun kariyeri, 2020 yılında emekli olana kadar Kıdemli Başkan Yardımcısı ve Uygulamalı Su Sistemleri ve Amerika Ticari Ekibi Başkanı olarak görev yaptığı Xylem Inc. şirketinde önemli liderlik rolleriyle birlikte yaklaşık kırk yılı kapsıyor. Xylem’deki görev süresi, 1998’den beri çeşitli yönetim pozisyonlarında bulunduğu ITT Corporation’dan şirketin bölünmesinin ardından 2011 yılında başladı. ITT’ye katılmadan önce Napolitano, ITT’nin 1997 yılında satın aldığı Goulds Pumps, Inc. şirketinin bir parçasıydı.

Watts’ın CEO’su, Başkanı ve Yönetim Kurulu Başkanı Robert J. Pagano, Jr. Napolitano’nun atanmasına duyduğu güveni dile getirerek, “sektörümüz, ürünlerimiz ve satış kanallarımız hakkındaki derin anlayışının” Yönetim Kurulu için değerli bir varlık olduğunu belirtti. Pagano, Napolitano’nun yeni ürün ve çözüm geliştirme, stratejik planlama ve operasyonel mükemmellik konularındaki potansiyel katkılarının altını çizdi.

Watts Water Technologies, ticari, konut ve endüstriyel uygulamalarda suyun verimliliğini, güvenliğini ve kalitesini artırmak için geniş bir çözüm yelpazesi sunarak küresel çapta faaliyet gösteriyor. Şirketin çok çeşitli şirket ve marka portföyü, su sektöründe yenilik ve mükemmelliğe olan bağlılığını yansıtmaktadır.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

HENDERSON, Nev. – Ön ödemeli kart programları ve çeşitli ödeme çözümleri konusunda uzmanlaşmış bir şirket olan Paysign, Inc. (NASDAQ: PAYS), Sandy Ortins’in Elektronik Fon Transferi (EFT) Hizmetleri Başkan Yardımcısı olarak atandığını duyurdu.

Ortins, daha önce New England Automated Clearing House (ACH) Association’da Operasyonlardan Sorumlu Kıdemli Başkan Yardımcısı olarak görev yapmış olup, ödeme işlemleri ve risk yönetimi konularında geniş deneyime sahiptir.

Accredited ACH Professional (AAP), Accredited Payments Risk Professional (APRP) ve National Check Professional (NCP) gibi profesyonel kimlik bilgilerine sahip olan Ortins’in uzmanlığının Paysign’ın ödeme stratejisini ve operasyonel verimliliğini desteklemesi bekleniyor. Ortins’in rolü, işlem operasyonlarını, denetimi, uyumluluğu, risk yönetimini ve gelecekteki işlem bağlantılarının kurulmasını denetlemeyi kapsayacak.

Paysign CEO’su Mark Newcomer, Ortins’in artan işlem hacmiyle başa çıkmada kurumu daha fazla verimliliğe doğru yönlendirme becerisine olan güvenini dile getirdi. Ortins, Paysign’ın EFT hizmetlerini iyileştirmek için bankacılık ve ACH becerilerini uygulama fırsatını şirkete katılmasının temel nedeni olarak gösterdi.

2001’de kurulan ve merkezi Güney Nevada’da bulunan Paysign, işletmeler, tüketiciler ve devlet kurumları için özel ödeme çözümleri sunuyor. Hizmetleri, ilaç, sağlık, konaklama ve perakende dahil olmak üzere çeşitli sektörleri desteklemek için tasarlanmıştır.

Şirket, dijital ödemeleri ve çok çeşitli amaçlar için fon dağıtımını kolaylaştıran güvenilir ödeme platformu ve teknolojileriyle tanınıyor.

Paysign’ın bu hamlesi, işlem operasyonlarını ölçeklendirme ve lider bir ödeme işlemcisi olarak konumunu sürdürme çabalarının bir parçasıdır. Bu bilgiler Paysign, Inc. tarafından yapılan basın açıklamasına dayanmaktadır.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Empire Petroleum Corporation (NYSE: EP) Salı günü yaptığı açıklamada Larry olarak bilinen Stephen L. Faulkner, Jr’ın Finans Direktörü ve Muhasebe Direktörü görevlerinden istifa edeceğini duyurdu. Faulkner’ın ayrılışının 28 Mart 2024 tarihinde gerçekleşmesi planlanıyor. Şirket, Faulkner’ın ayrılma kararının operasyonlar, politikalar veya uygulamalarla ilgili herhangi bir anlaşmazlıktan kaynaklanmadığını doğruladı. Bunun yerine, başka bir halka açık şirkete katılmak üzere ayrılıyor.

Faulkner’ın istifası, enerji sektörünün dinamik zorluklar ve fırsatlarla karşı karşıya olduğu bir dönemde geldi. Petrol ve doğal gaz arama ve geliştirme faaliyetlerinde bulunan Empire Petroleum, Faulkner’ın yerine henüz bir isim belirlemedi. Şirketin yaklaşan boşluğu doldurmak üzere yeni bir CFO ve Muhasebe Müdürü arayışına başlaması bekleniyor.

Bir CFO’nun ayrılması genellikle bir şirket için geçiş dönemine işaret edebilir, ancak Empire Petroleum, Faulkner’ın istifasının herhangi bir iç anlaşmazlık veya sorunla ilgili olmadığını açıklayarak paydaşlarına güven vermeye çalıştı. Şirket, Faulkner’ın yeni pozisyonu veya katılacağı halka açık şirket hakkında daha fazla ayrıntı vermedi.

Yatırımcılar ve piyasa gözlemcileri Empire Petroleum’un bundan sonraki hamlelerini yakından izleyecek ve şirket Faulkner olmadan finansal ortamda yol almaya hazırlanacak. Şirketin önümüzdeki hafta ve aylardaki hisse senedi performansı ve stratejik kararları, yerine atanan yeni finansal liderlikten etkilenebilir.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Bir biyoteknoloji şirketi olan Bio-Path Holdings, Inc. (NASDAQ:BPTH), Nasdaq Borsası tarafından Nasdaq Sermaye Piyasası’nda listelenmeye devam etmek için asgari özsermaye gerekliliğini karşılamadığı konusunda bilgilendirildi.

Şirket Pazartesi günü, öz sermayesinin Nasdaq Listeleme Kuralı 5550(b)(1) tarafından belirlenen 2,5 milyon dolarlık eşiğin altında kaldığını belirten bir eksiklik mektubu aldı.

Bu aksaklığa rağmen, Bio-Path’in adi hisse senetlerinin alım satımı şu anda etkilenmedi ve Nasdaq Sermaye Piyasasında BPTH sembolü altında devam edecek. Şirkete 26 Nisan 2024 tarihine kadar 45 günlük bir süre tanınmış olup, bu süre zarfında özsermaye şartına yeniden uyum sağlamak üzere bir plan sunması beklenmektedir.

Bio-Path’in uyum planı Nasdaq tarafından onaylanırsa, şirkete uyumu göstermesi için eksiklik mektubu tarihinden itibaren 180 güne kadar uzatma verilebilir. Nasdaq’ın şirketin uyum planını kabul etmemesi durumunda, Bio-Path kottan çıkarma bildirimiyle karşı karşıya kalabilir.

Şirket daha sonra kottan çıkarma kararını Nasdaq Dinleme Paneline temyize götürme hakkına sahip olacak ve temyiz süreci boyunca listede kalmaya devam edecektir.

Bio-Path şu anda eksikliği gidermek ve uyumluluğu yeniden kazanmak için seçenekleri araştırmaktadır. Bununla birlikte, şirketin kabul edilebilir bir uyum planı geliştirebileceğine, böyle bir planın Nasdaq tarafından onaylanacağına veya şirketin potansiyel 180 günlük uzatma süresi içinde hissedarların öz sermaye gereksinimini karşılayabileceğine dair bir kesinlik yoktur.

Bu gelişme yatırımcılar için önemli bir husustur zira şirketin kotasyon statüsünü koruyabilmesi hisse senedinin likiditesini ve yatırımcı algısını etkileyebilir. Bio-Path’in gelecekteki eylemleri ve Nasdaq’tan gelecek yanıt paydaşlar tarafından yakından izlenecektir. Bu makaledeki bilgiler şirketin yakın zamanda yaptığı SEC başvurularına dayanmaktadır.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.