Ege Üniversitesi Emel Akın Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Şükran Tümer ve Öğretim Görevlisi Berna Aybartürk yürütücülüğünde hazırlanan “Küresel Geri Dönüşüme Vefa Sergisi” sanatseverlerle buluştu. Geri dönüşümün önemine dikkat çekmek ve farkındalık yaratmak amacıyla kâğıt eserlerin yer verildiği sergiye katılımcılar yoğun ilgi gösterdi.
Serginin açılışında konuşan Ege Üniversitesi Emel Akın Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Tümer, “EgeArt Sanat Günlerinde ‘Atıklarımızı atmayalım, ayrı toplayalım, atık kâğıtlara değer katalım ve sürdürülebilir tasarımlar yapalım’ diyerek, Cumhuriyetimizin 100 yılında, 100 kâğıt eser yarattık. Küresel Geri Dönüşüm günü açılışını gerçekleştirdiğimiz bu kâğıt eserler sergimizde de, yaratıcı inovasyon taşıyan eserleri, geri dönüştürülebilir yaratıcı fikirlere sahip, ‘Geri Dönüşüm Kahramanları’ moda tasarımı öğrencilerinin ellerine bıraktık. Kâğıt, atık çöp değildir. Her biri biz sanatçılar için geri dönüştürülebilir tasarım materyalleridir. Her birimizin, geri dönüştürülebilirlik için yapacakları olduğunu anlattığımız kâğıt elbiseler sergindeki eserlerin de, sanatsal değeri yanında uzun ömürlü, tamir edilebilir olmasına dikkat ettik. Biz tasarımcıların sürdürülebilir ve geri dönüştürülebilir koleksiyonlar ile yapacak daha çok işimiz olduğunu düşünüyoruz” diye konuştu.
“Küresel Geri Dönüşüme Vefa Sergisi”, 31 Mart’a kadar Bornova Belediyesi Yeşilova Höyüğü Ziyaretçi Merkezi’nde ziyaretçilerine açık olacak.
Vestel, sürdürülebilir bir gelecek için su kaynaklarının korunmasına katkıda bulunuyor. ‘Dünya Su Günü’ sebebiyle, son dört yılda beyaz eşya üretiminde birim başına düşen su miktarını yüzde yüzde 31 oranında azaltmayı başardığını açıklayan Vestel, geliştirdiği ürün ve teknolojilerle kullanıcılarının da sürdürülebilir bir hayata geçmelerine yardımcı oluyor. Vestel uzmanlarının geliştirdiği ‘Aqua Mikrofiber Filtre’ teknolojisine sahip çamaşır makinesi de çamaşır yıkama işlemi sonrasında doğaya salınan mikrofiberlerin engellenmesine büyük katkı sunuyor.
Ürettiği teknolojilerle sürdürülebilir yaşamı destekleyen Vestel, su kaynaklarının korunması kapsamında son dört yılda beyaz eşya üretiminde birim başına düşen su miktarını yüzde yüzde 31 azaltmayı başardı.
Su kaynaklarının gelecek nesiller için korunmasının herkesin görevi olduğuna inanan Vestel, kurulduğu günden bu yana doğal kaynakların korunması ve sürdürülebilir gelecek için var gücüyle çalışıyor. Bugün tüm iş süreçlerinde sürdürülebilirliği merkeze alan şirket, kullanıcılarının da aynı amaca dahil olmaları için enerji ve su tasarrufu yüksek, gıda israfını önleyen teknolojilerle donatılmış yeni ürünler geliştiriyor.
Mikroplastik krizi her geçen gün büyüyor
Bugün mikroplastikler, çevre kirliliğinin önemli bir boyutunu oluşturuyor. Son yıllarda yapılan araştırmalar, denizlerdeki balıkların yüzde 44,3’ünde plastik bulunduğunu ortaya koydu. Mikroplastikler günümüzde insan vücuduna kadar girmiş durumda.
Bir yıkamada yüzbinlerce parçacık doğaya karışıyor
Günümüzde altı kilogramlık çamaşırla yapılan bir yıkama sonunda yaklaşık 700 bin fiber parçacığı (ortalama bir gram) doğaya salınıyor. Doğadaki mikrofiber kirliliğinin yüzde 35’i çamaşır makinesi yıkamalarından kaynaklanıyor. Bu da bu durumda beyaz eşya üreticilerinin önemli bir rolü ve sorumluluğu bulunduğunu gösteriyor.
Vestel, bu bakış açısı ve sürdürülebilir yaşam vizyonu kapsamında ülkemizde satışa sunulan ilk mikrofiber filtreli çamaşır makinesini geliştirdi. Çamaşır makinesinin kapağına entegre edilen filtreleme ünitesi sayesinde yıkama ve durulama adımlarında kullanılan suyun tahliye edilmeden önce filtrelenmesi, bu sayede de fiber parçacıklardan arındırılması sağlanıyor.
Vestel’in geliştirdiği filtreleme sistemi sayesinde şirketin bir yılda ürettiği tüm makinelerde bu tip teknolojinin kullanılması durumunda yaklaşık 50 milyon plastik pet şişe ağırlığında mikrofiber parçacığın doğaya gönderilmesi engellenebilir.
Vestel, bu teknolojiyle ‘Akıllı Hayat 2030’ sürdürülebilirlik vizyonu doğrultusunda pek çok hedefe de katkı sağlıyor. Vestel bunların yanı sıra Avrupa beyaz eşya üreticileri derneği APPLIA’nın öncülüğündeki mikroplastik konsorsiyumunda da yer alarak bu konudaki endüstri standartlarının geliştirilmesi için çalışıyor.
Doğayı koruyan ürünler
Vestel’in doğayı koruma vizyonuyla geliştirdiği pek çok ürün ve teknoloji bulunuyor. Su kaynaklarının korunmasına katkıda bulunan ‘Aqua Mikrofiber’ teknolojisine sahip çamaşır makinesinin yanı sıra Vestel uzmanlarının geliştirdiği ‘Su Geri Kazanım Sistemi’ de çamaşır kurutma işlemi sırasında ortaya çıkan yoğuşmuş suyun arındırılarak çamaşır makinesinde yeniden kullanılmasına imkân tanıyor. ‘Su Geri Kazanım Sistemi’ne sahip bulaşık makineleri de bir önceki çevrimdeki temiz durulama suyunu sonraki çevrimde kullanarak tek seferde sadece 5,4 lt su ile yıkama sağlıyor.
Su ve deterjan karışımını 20 farklı noktadan çamaşırlara püskürterek daha verimli bir yıkama sunan ‘Akıllı Dalga’ teknolojisi, her yıkamadan önce deterjan ve yumuşatıcı ekleme ihtiyacını ortadan kaldıran ‘Akıllı Dozaj’ teknolojisi ve durulama aşamasında kullanılan suyu depolamaya yarayan ‘Su Kutusu’ teknolojisi de Vestel’in sürdürülebilirliği ana odak noktasına alan yeni G Serisi çamaşır makinelerinde öne çıkan teknolojiler.
Vestel’in geliştirdiği ‘Otomatik Filtre Temizleme’ teknolojisi sayesinde bulaşık makinelerinde program sonunda makine içerisinde bulunan filtrenin otomatik olarak yıkanması sağlanıyor. Bu sayede yıkama verimliliği artırılırken aynı zamanda elde yıkamaya göre filtre temizleme suyundan hane başına yılda yaklaşık 120 litre tasarruf sağlıyor.
Vestel’in bir diğer teknolojisi ‘Self Heating Sistemi’ ise bulaşık makinelerinde kullanılan durulama suyunun ısısından faydalanarak bulaşıklarda yüksek kurutma performansı sağlanmasına imkân sunuyor.
‘Liderler Okulu’ olarak üstlendiği önemli rolünü yanı sıra yetiştirdiği kadın yöneticilerle de adından söz ettiren Procter & Gamble, eşitlikçi yaklaşımıyla erkeklerle özdeşleşen pozisyonları kadınlara emanet ederek ilerleyişini sürdürüyor. Türkiye’de 20 lider markasıyla her 10 evin 9’unda bulunan kişisel bakım ve temizlik ürünleri şirketi P&G’de yine bu anlayışla yeni atamalar gerçekleştirildi.
Merve Çakır Aksoy’un üstlendiği P&G Türkiye, Kafkasya ve Orta Asya Bilgi Teknolojileri ve Küresel İş Çözümleri Direktörlüğü görevi P&G Avrupa Pazarlama Teknolojileri Direktörü Ekin Özen Arıduruöz’e devreldildi. Merve Çakır Aksoy ise P&G Avrupa Dijital İş Ortamı, Tesis ve Gayrimenkul Hizmetleri, Küresel İş Hizmetleri Kıdemli Direktörü olarak atandı.
“Liderler Okulu” olarak tanınan ve cinsiyet eşitliği yaklaşımıyla küresel olarak yöneticilerinin yaklaşık yarısı kadınlardan oluşan Procter & Gamble’da (P&G) yeni atamalar gerçekleştirildi. Türkiye de dahil olmak üzere sekiz farklı ülkenin yönetim merkezi olan P&G Türkiye’nin, Avrupa başta olmak üzere dünyanın birçok farklı coğrafyasında, yetiştirdiği kadın liderler bulunuyor. Erkeklerle özdeşleşen teknoloji ve dijitalleşme gibi alanlarda kadın yöneticilere yaptığı görevlendirmelerle büyümesini sürdürüyor. Yaklaşık 17 yıldır P&G çatısı altında görev yapan ve son altı yıldır P&G Türkiye, Kafkasya ve Orta Asya Bilgi Teknolojileri ve Küresel İş Çözümleri Direktörlüğü’nü üstlenen Merve Çakır Aksoy, kariyerine P&G Avrupa Dijital İş Ortamı, Tesis ve Gayrimenkul Hizmetleri, Küresel İş Hizmetleri Kıdemli Direktörü olarak devam edecek. Yaklaşık 10 yıllık P&G kariyerinde son üç yıldır P&G Avrupa Pazarlama Teknolojileri Direktörü olarak görev yapan Ekin Özen Arıduruöz ise bayrağı Merve Çakır Aksoy’dan devralarak kariyerine P&G Türkiye, Kafkasya ve Orta Asya Bilgi Teknolojileri ve Küresel İş Çözümleri Direktörü olarak devam edecek.
Diz ameliyatları Türkiye’de yaygın bir şekilde yapılıyor. Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanları, diz protezi ameliyat başarısını etkileyen faktörleri sıraladı.
Diz protezi ameliyatları, son yıllarda gelişen teknikler ve teknolojiler sayesinde daha da başarılı hale geldi. Mekanik yöntemin yerini alan kinematik yöntem ve robotik cerrahi, hastalara daha fazla konfor ve memnuniyet sunuyor. Ameliyat yöntemi, protezin yerleştirme yöntemi ve kullanılan protezin kalitesi, diz protezi ameliyat başarısını etkiliyor. Diz protezi olmayı düşünen hasta ve hasta yakınlarının bu konuda mutlaka ameliyatı gerçekleştirecek ortopedi hekimi ile bu üç başlığı konuşması gerekiyor.
DİZ PROTEZİ AMELİYATINDA MERAK EDİLEN SORULAR
Protez Ameliyatında Kinematik Yöntem
Her hastanın dizinin kendine özgü olduğunu ve bu farklılıkların göz önüne alınması gerektiğini savunur.
Protez, hastanın kendi diz anatomisine göre yerleştirilir.
Daha fazla hasta memnuniyeti ve daha doğal bir diz hareketliliği sağlar.
Protez Ameliyatında Robotik Cerrahi
3 boyutlu dijital planlama ile cerrahi işlemin önceden planlanmasını sağlar. Cerrahi hata riskini en aza indirir. Yüksek hassasiyet ve kesin doğruluk ile ameliyat yapılmasını sağlıyor. Türkiye’de çok az sayıda ortopedi doktoru, robotik cerrahi biliyor. Öte yandan robotik cerrahide kullanılan cihaz, her kamu ve özel hastanede bulunmuyor. Bu yüzden Türkiye’de robotik cerrahi ameliyatlarının yaygınlaşmasının önünde bir çok engel bulunuyor.
Diz Protezi Çeşitleri
Protez seçimi, hastanın yaşı, kilosu, aktivite seviyesi ve diz anatomisi gibi birçok faktöre bağlıdır. Farklı tasarımlarda, işlevlerde ve malzemelerde protezler mevcuttur. Metal protezlerin aşınma riski ve alerjiye neden olma ihtimali göz önünde bulundurulmalıdır. En uygun protezin seçilmesi için bir uzmana danışmak önemlidir. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)
Şehmus EDİS / MARRDİN (İGFA) – Yeşilli Belediye Başkanı Hayrettin Demir’in öncülüğünde ilçede bulunan ve kullanılamayan spor tesisi Mardin 1969 Spor alt yapısına hizmet etmek için Mardin 1969 Spor’a tahsis edildi. Kulüp Başkanı Rıdvan Aşar, Yeşilli Belediye Başkanı Hayrettin Demir, ve yönetim kurulu üyeleriNasır Duyan , Ahmet Azun ve Metin Kerelti’nin katılımıyla Mardin 1969 Spor Akademi Tesislerinde bir program düzenlendi. Rıdvan Aşar, Başkan Hayrettin Demir’e katkılarından dolayı bir plaket takdim etti. Bu sezon tesiste kalma imkanı bulan U-19 ve U-17 yaş kategorisi oyuncuları da Başkan Demir’e Mardin 1969 Spor’un çubuklu formasını takdim etti.
“ASLA SPORDAN DAHA ÖNEMLİ BİR ŞEY OLAMAZ”
Sözlerine Tesisi Mardin 1969 Spor’a tahsis eden Yeşilli Belediye Başkanı Hayrettin Demir’e teşekkür ederek başlayan Rıdvan Aşar, “Mardin’in önemli bir değeri olan Mardin 1969 Spor Kulübü’nün başarıdan başarıya koşması en büyük arzumuz. Biz yönetime geldiğimiz gün gençlere değer vereceğimizi dile getirmiştik. İşte bugün bunun ilk meyvesi olan Mardin 1969 Spor Akademi Tesislerinin açılışındayız. Burada yetişecek olan gençlerimizin başta Mardin 1969 Spor’da forma giyecek olmaları bizim içinde büyük bir gurur kaynağı olacaktır. Bu tesis olmadığında kendi imkanlarımızla kiraladığımız dairelerde gençlerimiz kalıyordu. Bu tesis bittiğinde Hayrettin başkanımıza rica ettik ve bizi kırmayarak burayı gençlerimizin hizmetine sundu. Maalesef ülkemizde çoğu belediyeler ve idareciler ‘spordan daha önemli işlerinin’ olduğunu söylüyorlar. Asla spordan daha önemli bir şey olamaz. Spor olmaz ise bir şehrin marka değeri artmaz. Bunu bu hafta sonu oynadığımız maçta da gördük. İnsanlar maça akın etti ve güzel bir maç izleyip evlerine gittiler. Sporsuz, tesisiz bir il ve ilçe olamaz. Bunun için örnek davranışından dolayı Hayrettin Başkanımıza tekrar teşekkür ederim. Bu tesiste büyük emekleri olan OSB Başkanı Nasır Duyan’a da teşekkür ederim. Bu gençlerimizin geleceği bizim elimizde. Ama stadyum ve tesis olmazsa başarılı olamayız. ” dedi.
“SPOR GELECEĞİMİZDİR, SPOR İSTİKBALİMİZ İÇİN EN BÜYÜK TEMİNATTIR”
Yeşilli Belediye Başkanı Hayrettin Demir ise “Karşıda bir tesis var dumanlı baca. Burada da bir tesis var dumansız bacasız. Asıl fabrika spordur, gençlerdir. Biz bu gençlerimize bu tesisi kazandırmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Spor geleceğimizdir, spor istikbalimiz için en büyük teminattır. Bu gençleri bu sahada, bu tesiste görmek benim için çok büyük bir mutluluktur.” diye konuştu.
KOCAELİ (İGFA) – Cumhur İttifakı Gebze Belediye Başkan Adayı Zinnur Büyükgöz, seçim çalışmalarına hız verdi. Toplumun hemen hemen her kesiminden vatandaşlarla bir araya gelmeye özen gösteren Cumhur İttifakı Gebze Belediye Başkan Adayı Zinnur Büyükgöz, saha çalışmaları kapsamında semt pazarlarını da ziyaret ediyor. Geçtiğimiz günlerde Tatlıkuyu Mahallesi’nde bulunan kapalı pazar yerini ziyaret eden Cumhur İttifakı Belediye Başkan Adayı Zinnur Büyükgöz, pazarcı esnaflarına hayırlı işler diledi.
YENİ DÖNEMDE YENİ PROJELERLE
Pazardan alışveriş yapan vatandaşlarla da hasbihal eden Belediye Başkan Adayı Zinnur Büyükgöz, yerel seçimlerde Cumhur İttifakına destek istedi. Gebze’yi Türkiye Yüzyılına taşıyacak projelerle yeni döneme hazır olduklarını vurgulayan Belediye Başkan Adayı Zinnur Büyükgöz, vatandaşların sorularını cevaplandırdı, görüş ve önerilerini dinledi. Cumhur İttifakı Gebze Belediye Başkan Adayı Zinnur Büyükgöz, pazar esnaflarının ve vatandaşların mübarek Ramazan ayını tebrik etti.
BURSA (İGFA) – Çok önemli turizm değerlerini bünyesinde barındıran Bursa’yı turizm noktasında üst seviyelere çıkartacak projelerini açıklayan Büyükşehir Belediye Başkanı ve Cumhur İttifakı Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, “Tabiatı ve kış turizmiyle öne çıkan Uludağ’ı, zengin mineral içeriğiyle yüzyıllardır şifa kaynağı olan termal kaplıcaları, gölleri, denizleri ve sayısız eserleriyle dünya miras listesinde yer alan değerleriyle sahip olduğu turizm potansiyelini harekete geçirecek projelerle de turizm anlayışını yeni bir seviyeye çıkarıyoruz. 115 kilometrelik deniz sahili ile Güney Marmara’da önemli bir sahil şeridi olan şehrimizi Mudanya Güzelyalı, Gemlik ve Tirilye’de yapacağımız yat limanlarıyla da önemli bir denizcilik destinasyonu haline getiriyoruz” diye konuştu.
MUDANYA’YA YAPAY RESİF
Şehrin kıyı kesimlerine estetik dokunuşlarda bulunacaklarını anlatan Başkan Aktaş, “Gemlik’ten Karacabey’e kadar tüm sahil şeridi boyunca düzenlemelerde bulunacağımız, plajlar, gezi-yürüyüş alanları, rekreasyon alanları ve iskelelerle sahillerimizin kalitesini artırarak sahil şehri kimliğimizi canlandırıyoruz. Bu kapsamda Gemlik meydanı ve Karsak Deresi arası sahil düzenlemesi, Kurşunlu sahil düzenlemesi, Tirilye sahil düzenlemesi, Güzelyalı kordon düzenlemesi, Gemlik Hasanağa kadınlar plajı ve gençlik merkezi gibi birçok çalışmamız olacak. Ayrıca Mudanya ve Gemlik ilçelerinde modern balıkçı barınakları inşa edeceğiz. Ayrıca dalış tutkunları için de Mudanya’da yapay resif oluşturacağız. Yapay Resif ve Su Altı Otomobil Müzesi projesiyle 115 kilometre deniz sahiline sahip şehrimizde deniz farkındalığını artırmak amacıyla dalış merkezi yapacağız” dedi.
SICAKSU TERMAL TESİSİ
Türkiye’nin en büyük termal tesis projesini de hayata geçireceklerini belirten Başkan Aktaş, “Değerli termal sular ile Bursa’yı yeniden ‘Kaplıca başkenti’ yapacağız. Sıcaksu bölgesinde 25 dönüm alan üzerinde oluşturulacak olan termal tesis, Türkiye’nin en büyük termal noktalarından birisi olacak. Sıcaksu bölgesinin termal zenginliğini en iyi şekilde değerlendireceğiz. Proje kapsamında termal tesis binası, kür oteli, fizik tedavi merkezi oluşturulacak” diye konuştu.
SİVİL TOPLUM KAMPÜSÜ
Bursa’da 5 binin üzerinde dernek, vakıf, spor kulübü gibi sivil toplum kuruluşunun farklı faaliyet alanlarında çalışmalar yürüttüğünü anlatan Başkan Aktaş, “Yeni dönemdeki yönetim anlayışımızda bu sivil toplum kuruluşlarından tüm faaliyetlerimizde üst düzeyde faydalanmayı hedefliyoruz. STK faaliyetlerinin tek çatı altında, birbirleriyle iletişim içerisinde daha verimli şekilde yürütülmesi adına paylaşımlı mekanları, ortak alanları içeren tüm ihtiyaçlara cevap veren bir ‘Sivil toplum kampüsü’ kazandıracağız” diye konuştu.
KELES RAFTİNG PARKURU
Şehir merkezine gelen turistlerin yönlendirilmesi ve koordinasyonun sağlanması amacıyla Hanlar Bölgesi’nde ‘Bursa Turizm Koordinasyon Merkezi’ kuracaklarını da açıklayan Başkan Aktaş, “Şehrimizin sahip olduğu turizm potansiyelini alternatifleri çoğaltarak geliştireceğiz. Bu yüzden kamp turizmini de önemsiyoruz. Uludağ ve Çeltik’te kamp ve karavan alanları oluşturarak kamp tutkunlarını şehrimizde ağırlayacağız. Öte yandan Orhaneli Rafting Parkuru’nun yanına Bursa’nın ikinci rafting parkurunu Keles ilçemize kazandırıyoruz. Şehir merkezi ve ilçelerimizin turizm potansiyelini güçlendiriyoruz” dedi.
İNANÇ TURİZM ROTALARI
Bursa’nın yüzyıllar boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yaptığını hatırlatan Başkan Aktaş, “Şehrimizin 17 ilçesinde zengin bir kültür ve inanç değerlerine sahibiz. Bu potansiyelimizi de harekete geçirmek için inanç turizm rotaları oluşturacağız. Ulucami’den Emirsultan’a, Yeşil Türbe’den Tophane gibi sayısız değerlerimizin yanında İznik Aziz Neophytos Su Altı Bazilikası, Ayasofya Orhan Cami, Uludağ Manastırları, Tirilye ve Bursa merkezdeki Fransız Kilisesi, Gölyazı Aziz Panteleimon Kilisesi gibi değerlerimizin de yerli ve yabancı turistler tarafından gezilebilmesi için yeni rotalar oluşturuyoruz” diye konuştu.
Biden yönetimindeki ekonomistler, yeniden seçime aday olan Başkan Biden’ın karşı karşıya olduğu en büyük ekonomik zorluklardan birini hedef alarak ev alıcıları ve kiracıların maliyetlerini düşürmek için daha agresif federal eylem çağrısında bulunuyor.
Perşembe günü yayınlanan Beyaz Saray raporundaki politika önerileri, genellikle evlerin nerede inşa edileceğini ve bunları kimin işgal edebileceğini belirleyen, yerel siyasete agresif bir federal müdahalenin ne olabileceğini içeriyor. Yönetim, birçok durumda uygun fiyatlı konut inşaatını engelleyen imar kısıtlamalarını gevşetmeleri için şehirlere ve diğer bölgelere baskı yapacak bir planı destekliyor.
Bu tavsiye, yeni yönetimin başkanın ikinci dönem şansını engelleyen, on yıllardır süren konut krizine derinlemesine dalmasının bir parçası. Başkanın yıllık Ekonomik Raporunda yer alan öneriler, Bay Biden’ın ikinci dönemi kazanması durumunda büyük bir konut hamlesi için bir plan görevi görebilir.
Raporda, ev kiralama veya satın alma maliyetlerini düşürmeyi amaçlayan bir dizi hamle yer alırken, yerel yönetimleri daha uygun fiyatlı konutların geliştirilmesine izin verecek şekilde imar yasalarını değiştirmeye teşvik ediyor.
Beyaz Saray Ekonomik Danışmanlar Konseyi başkanı Jared Bernstein bir röportajda, “Bu alanda, bu uygun fiyatlı konut alanında, arazi kullanım düzenlemelerini ele almadan bir fark yaratmak gerçekten zor” dedi.
Bay Bernstein, yönetim yetkililerinin birçok yerel liderin imar reformunda daha büyük bir federal rolü teşvik ettiğine inandığını ve bunun kalkınmaya karşı çıkan yerel grupların itirazlarının geçersiz kılınmasına yardımcı olabileceğini ekledi. “Şimdi daha önce hiç olmadığı kadar açık bir kapıdan geçiyormuşuz gibi hissediyorum” dedi.
Donald J. Trump, başkanlığa yükselişinden bu yana, işçi sınıfının düzen karşıtı bir müttefiki olduğunun, kurumsal bağışçılara veya özel çıkarlara bağlı olmadığının kanıtı olarak muazzam bir servet iddiasında bulundu.
Gelecek yıl Senato’nun kontrolünü gözeten Cumhuriyetçi Parti, geçmişte bir grup zengin adam olarak saldırıya uğrayan ancak bu yıl Trump kalıbında başarılı yabancılar olarak satılacak olan bir grup adayla onun başarısını taklit etmeye çalışıyor. .
Ohio seçmenlerinin Salı günü Bernie Moreno’yu bir Demokrat olan Senatör Sherrod Brown’a karşı aday gösterme kararı, Pennsylvania, Wisconsin, Batı Virginia’da adayları olağanüstü zenginlikle taçlandıran veya açık ara önde gidenleri kutlayan bir yılın dönüm noktası oldu. Montana ve şimdi Ohio.
Bu, partinin olası adayı Bay Trump’la eşleşebilir, ancak bankacılık ve hedge fonları geçmişi, Connecticut ve Laguna Beach, Kaliforniya’daki mülkleri ve Princeton ile Deniz Harp Okulu’ndan aldıkları eğitim referansları nedeniyle, 2024 sınıfından bazıları daha çok Trump’a benziyor. Yaklaşık 174 milyon dolar değerindeki Mitt Romney ve bira dağıtım imparatorluğuyla evlenen Deniz Harp Okulu mezunu John McCain’in günleri, mavi yakalıların güvenilirliğinin diyarın para birimi olduğu şu anki andan çok daha fazla.
Washington DC’deki Cumhuriyetçilerin muazzam kişisel servete sahip adayların arkasında durma yönündeki kasıtlı kararı, Demokratların tabandan gelen müthiş fon toplama operasyonlarına karşı kampanya parası için mücadele eden partiye büyük ihtimalle destek sağlayacak. Ancak adayların zenginliği ve paralarını nasıl kazandıkları, Senato kontrolü için verilen mücadelede kesinlikle bir faktör olacak.
Pennsylvania’da Senato için yarışan David McCormick ve eşi Dina Powell McCormick, 2022’de 116 milyon ila 290 milyon dolar arasında varlık bildirdi.Kredi…New York Times için Jeff Swensen
Hukuk grubu, Eşit İstihdam Fırsatı Komisyonu’na Disney, Nike, Mattel, Hershey, United Airlines ve Ulusal Futbol Ligi gibi “uyandıran şirketlerin” beyaz erkeklere karşı ayrımcılık yaptığını öne süren şikayetlerde bulundu. Pennsylvania, Virginia, Maryland ve Arizona’daki okul bölgelerinin “radikal” transseksüel yanlısı ve eşcinsel yanlısı tutumları desteklediğini iddia ederek davalar açtı. Florida’daki küçükleri drag gösterilerinden ve eski Başkan Donald J. Trump’ı federal jüri duruşmasından korumak için ortak brifingler sundu.
Stephen Miller’ın Trump’ın Beyaz Saray’ından kıdemli politika danışmanı olarak ayrıldığından bu yana neler yaptığını merak edenler için cevap yüksek sesle dava açmaktır.
Onun muhafazakar kar amacı gütmeyen grubu America First Legal Foundation, sıradan bir hukuk firması değil; 38 yaşındaki Bay Miller’ın avukat olmamasıyla başlıyor. Ancak son üç yılda oluşturduğu çok sayıda başvuruya (yüzden fazla dava, EEOC şikayeti, dost brifingleri ve diğer yasal talepler) bakılırsa vakfın küçük şirket içi hukuk ekibi ağırlığının üzerinde bir performans sergiliyor.
Başarı oranının değerlendirilmesi daha karmaşık, bunun nedeni kısmen grubun birçok davasının hâlâ beklemede olması ve EEOC’nin hangi şikayetleri araştırdığını kamuoyuna açıklamaması. Ancak kazanmak meselenin dışında olabilir.
America First Legal, öncelikle Trump’ın ikinci döneminin politika habercisi olması ve yol açtığı ciddi sorunlar nedeniyle dikkate değer. Seton Hall Üniversitesi’nden hukuk profesörü Thomas Healy, “Orada çok sayıda muhafazakar hukuk örgütü var” dedi. “America First Legal’i diğerlerinden ayıran şey, MAGA ideolojisine olan utanmaz bağlantısıdır.”
Bu makale için röportaj yapmayı reddeden Bay Miller’ın, eski başkanın Kasım ayında kazanması halinde ikinci bir Trump yönetimine dönme ihtimali oldukça yüksek. Hukuk grubu, Bay Trump’ın Adalet Bakanlığı’nda çalışan ve onun göçmenlik, cinsiyet ve ırk konularındaki katı görüşlerini paylaşan birkaç avukattan oluşuyor.
BMW Kümesi, 2023 yılına ait finansal sonuçlarını açıkladı.
Buna nazaran kümenin faiz ve vergi öncesi kârı (FVÖK- EBIT) 2022’de 13,99 milyar euro iken, 2023’te yüzde 32 artışla 18 milyar 48 milyon euro düzeyine yükseldi. Bu da şirket tarihindeki en yüksek paha olarak kayıtlara geçti.
Söz konusu periyotta, küme gelirleri yüzde 9 artarak 155 milyar 498 milyon euroya çıktı.
Böylece BMW Kümesi birinci defa Mercedes Araba Kümesi’nden (153,2 milyar euro) daha fazla satış gerçekleştirdi.
Şirket geçen yıl 7,53 milyar euro AR-GE harcaması yapmıştı.
Bünyesinde BMW, KÜÇÜK ve Rolls-Royce üzere markaları bulunduran BMW Kümesi, geçen yıl dünya genelinde araba teslimatlarını yüzde 11,7 artırarak 2 milyon 661 bin 922’e yükseltmişti. Bunun yüzde 14,7’si ( 375 bin 716) elektrikli arabalardan oluşmuştu. Geçen yıl elektrikli arabaların satışları 2022’ye nazaran yüzde 74,1 artmıştı.
BMW, bu yıl ise satışların hafif artmasını ve vergi öncesi karının ikinci el piyasasında değişen şartlar nedeniyle biraz azalmasını bekliyor.
Gaziantep FK’yi 3-1 yenerek Avrupa savını sürdüren Rizespor’da Net Haberler Gazetesine konuşan Lider İbrahim Turgut, müjde verdi.
Lider Turgut, kontratı bitecek teknik yöneticileri İlhan Palut’la devam edeceklerini söyledi. İbrahim Turgut, “Önemli olan Rizespor’u uygun yerlerde görmek, hoş şeyler yaşayabilmek, birlik beraberliği bozmadan güzele hoşa gidebilmek. Galibiyet sayımıza çok takılmıyorum fakat Rizespor’u en üst noktalarda görmek amacımız hayalimiz” dedi.
BİZ OLDUĞUMUZ SÜRECE BİRİZ
Kontratı bitecek olan İlhan Palut’la anlaştıklarının altını çizen Lider Turgut, “Hocamızla bunu da görüştük inşallah hocamıza söyledik biz burada olduğumuz sürece birlikte olacağız, bir olacağız hocamızın bu hususta bizden hiçbir fikir ayrılığı yoktur. Hocamızın katiyen kulübüne Rize’ye çok büyük bir aidiyet duygusu var. Rize halkına çok büyük sevgisi var. Zira Rize halkı onu sevdi, bağrına bastı, o da Rize’yi sevdi. Allah’tan büyük bir mani olmazsa inşallah devam edecek” değerlendirmesinde bulundu.
PUANLAR HATASIZ
Çaykur Rizespor Lideri İbrahim Turgut, Muhteşem Lig’de bu dönem hakem kusurlarıyla tek bir puan dahi kazanmadıklarını savundu. Lider Turgut, “Ligde hakem yanlışı ile kazandığımız tek bir puan yok, rahmaniyet dışında hiçbir talebimiz yok” sözlerini kullandı.
ÇİMLER DEĞİŞECEK
Rizespor Lideri İbrahim Turgut, Türkiye Futbol Federasyonu’ndan ihtar aldıkları stadın tabanıyla ilgili de açıklamalarda bulundu. Lider Turgut, “Yeni dönemde stadın çimlerini değiştireceğiz” dedi.
WhatsApp, tanınan iletileşme platformunda yeniliklere devam ediyor. Son olarak, Android için “2.24.7.8” kodlu beta sürümünde, kullanıcıların sesli iletileri metne dönüştürebilmelerini sağlayan bir özellik keşfedildi. Bu özellik, birinci kere geçen yıl platformda görünmüş lakin daha sonra erişilemez hale gelmişti. Artık ise geliştirilmiş bir biçimde tekrar ortaya çıkarak kullanıcıların dikkatini çekiyor.
Sesli bildirileri metne dönüştürme özelliği, bilhassa ağır ortamlarda yahut sesli ileti dinlemek için uygun olmayan durumlarda kullanıcılar için büyük bir kolaylık sağlıyor. Bu yenilik sayesinde, kullanıcılar sesli bildirilerin içeriğini süratlice okuyarak, bildirinin ehemmiyetine nazaran hareket edebilecekler. Böylelikle, bağlantı daha verimli ve kesintisiz hale geliyor.
İşte WhatsApp’ın yeni özelliği!
WhatsApp‘ın bu özelliği, yapay zeka ve ses tanıma teknolojilerini kullanarak sesli iletileri metne çeviriyor. Bu, teknolojinin nasıl kullanıldığına dair değişik bir örnek teşkil ediyor ve dijital bağlantıdaki yeniliklerin hudutlarını zorluyor. Sesli bildirilerin metne dönüştürülmesi, bilhassa iş dünyasında yahut acil durumlarda süratli bilgi alışverişi yapılmasını gerektiren senaryolarda kullanıcıların işini kolaylaştırıyor.
Bu özellik, WhatsApp‘ın kullanıcı tecrübesini daima olarak geliştirme uğraşının bir modülü. Platform, daima yenilikler ve güncellemelerle kullanıcı muhtaçlıklarını karşılamayı ve iletileşme tecrübesini daha güçlü hale getirmeyi hedefliyor. Sesli bildirileri metne dönüştürme özelliği de bu vizyonun bir yansıması olarak karşımıza çıkıyor.
WhatsApp‘ın beta sürümünde keşfedilen bu özellik, şu anda hudutlu bir kullanıcı kümesi tarafından test ediliyor. Lakin, gelecekte bu özelliğin tüm kullanıcılara sunulması bekleniyor. Bu yenilik, WhatsApp‘ın nasıl daha fonksiyonel ve kullanıcı dostu bir platform olmaya devam ettiğinin bir göstergesi olarak bedellendiriliyor. Kullanıcılar, WhatsApp‘ın gelecek güncellemeleri ve yenilikleri ile irtibat alışkanlıklarının nasıl şekilleneceğini merakla bekliyor.
Tesla ve SpaceX üzere dev şirketlerin başında olan ElonMusk, her vakit olduğu üzere yaptığı açıklamalarla dünya gündemine oturmayı başardı. Son olarak, tabip denetimi altında ve reçeteli olarak ketamin kullanımının kendisine “olumsuz kimyasal zihin yapısını iyileştirme” konusunda yardımcı olduğunu belirtti. Musk, bu açıklamasıyla hem takdir topladı hem de tenkit oklarının amacı oldu.
Musk, birinci kere Ağustos ayında toplumsal medya platformu X üzerinden ketamin kullandığını duyurmuş ve bu hususun “beyni muhteşem negatif olduğunda” kendisine yardımcı olduğunu söz etmişti. Bu açıklamalar, gündeme bomba üzere düşerken Musk bazıları tarafından uyuşturucu bağımlısı olarak ilan edilmişti.
Tesla’nın CEO’su, ketamin kullanımını savunurken, bunun Tesla üzere kamuya açık bir şirketi yönetmesine nasıl yardımcı olduğuna dair görüşlerini de paylaştı. Musk, Tesla’nın araba sanayisindeki muazzam muvaffakiyetini öne sürerek, “Önemli olan uygulama. Tesla, araba sanayisinin geri kalanının toplamı kadar bedelli ve sıfırdan geldi. Yatırımcı açısından bakarsak, kullandığım bir şey varsa, kullanmaya devam etmem gerekir.” formunda konuştu.
Elon Musk uyuşturucuyu savundu! Yanlış duymadınız!
Bu açıklamalar, bilhassa iş dünyasında zihinsel sıhhatin değerini ve üst seviye yöneticilerin karşılaştıkları gerilimle başa çıkmak için farklı tekniklere başvurabileceklerini gösteriyor. Musk‘ın ketamin kullanımı hakkındaki açık sözlülüğü, zihinsel sıhhat konusunda daha geniş bir tartışmayı da beraberinde getirebilir.
Elon Musk‘ın bu son açıklamaları, onun sıradışı kişiliğinin ve liderlik üslubunun bir yansıması olarak da kıymetlendirilebilir. Birebir vakitte, iş dünyasında muvaffakiyet ve zihinsel sıhhat ortasındaki bağlantı üzerine düşünmek için bir fırsat sunuyor. Musk, kendine has yaklaşımları ve fikirleriyle, yalnızca teknoloji ve uzay sanayisinde değil, birebir vakitte toplumsal bahislerde da fikir başkanı olmaya devam ediyor.
Bitcoin ve altcoin piyasası son vakitlerde balinaların, yani büyük yatırımcıların, hareketleriyle dalgalanıyor. Bu hafta, OKX borsasına yapılan büyük bir OKB yatırımı ve Ethereum balinasının panik satışları piyasada dikkat çeken gelişmeler ortasında.
24 uyuyan cüzdan OKX’e milyonlarca dolar yatırım yaptı
24 Mart’ta, 24 uykuda olan cüzdan, OKX kripto para borsasına 24.31 milyon dolara denk gelen 428.145 OKB yatırdı. Bu balinaların ortalama token yatırma fiyatı OKB başına 56.78 dolar oldu. Daha dikkat alımlı olan ise bu cüzdanların dört yıl evvel OKX’ten yalnızca 6.36 dolar ortalama fiyatla toplam 443.718 OKB çekmiş olması. Bu da 2.82 milyon dolara tekabül ediyordu. Dört yıl içinde yatırımlarının kıymeti 21.59 milyon dolar artarak %792’lik bir getiri sağladı.
Bu yatırım, OKX’in 16 Mart’ta gerçekleştirdiği büyük Geri Satın Al ve Yakma aktifliğinin çabucak akabinde gerçekleşti. Bu aktiflikte 748 milyon dolar pahasında 11.48 milyon OKB geri satın alınarak yakıldı. Bu tokenlerin 9.68 milyonunun (631 milyon dolar) dört yıldır hareketsiz olan 539 cüzdandan gelmesi dikkat cazipti. Bu gelişmeler, balinaların OKB’ye olan inancını ve uzun vadeli yatırım planlarını gösteriyor. Ayrıyeten, OKX’in Geri Satın Al ve Yakma programının token fiyatını ve yatırımcı inancını artırmada tesirli olduğu da kanıtlanmış oluyor.
Dev kripto para balinası Ethereum piyasasında panik yarattı
Son 2 gün içerisinde, on milyonlarca dolarlık Ethereum (ETH) transferi yapan bir balina, piyasada panik yarattı. On-chain tahlil platformu Lookonchain’in bilgilerine nazaran balina, 19 Mart’ta Binance’e 29 milyon dolar bedelinde 9.000 Ethereum göndererek kısa mühlet sonra 30 milyon USDT çekti. Bu da balinanın ETH varlıklarını sattığını gösteriyor.
A giant whale deposited 12K $ETH($39.75M) to #Binance 1 hour ago and may sell it.
Ertesi gün balina, tekrar Binance’e 39.7 milyon dolar pahasında 12.000 Ethereum yatırdı. Balinanın bu ETH’leri de satış için borsaya yatırdığı düşünülüyor. Lookonchain, bu balinanın 2017 yılından beri Ethereum alım satımı yapan ve yatırım şirketi Youbi Capital ile ilişkili olduğunu da belirtti. Kriptokoin.com olarak da bildirdiğimiz üzere Ethereum, dün, ABD Menkul Değerler ve Borsa Kurulu (SEC) tarafından gelen baskılarla dikkat çekti. Bilhassa bu durum hem fiyatı hem de yatırımcı inancını olumsuz etkilemişti. Balinanın panik satışları da bu olumsuz havayı tetiklemiş üzere görünüyor.
ONDO projesine bağlı cüzdan, altcoin ONDO’yu Bybit’e yolluyor
21 Mart’ta, ONDO projesine bağlı olduğu düşünülen bir cüzdan, Bybit borsasına 4.45 milyon ONDO yatırdı. Bu yatırımın kıymeti yaklaşık 3.2 milyon dolar. Birebir cüzdan, 18 Ocak’ta projeden 144 milyon token almıştı (toplam token deveranının %10.39’u). Bu tokenlerin tamamı Bybit’e transfer edildi. Kripto para piyasası, balinaların hareketlerinden büyük ölçüde etkileniyor. Son zamanlardaki yatırımlar ve panik satışlar, piyasada dalgalanmalara neden oluyor. Yatırımcıların bu dalgalanmalara karşı dikkatli olması ve yatırımlarını riske atmaması değerli.
Çocuklarda çürük dişler için tedavi planlaması yapmak büyük önem taşıyor. Tedavinin başarı oranını öngörebilmek ve doğru zamanda, doğru materyal seçimi ile ideal tedaviyi uygulayabilmenin önemine değinen Çocuk Diş Hekimliği Uzmanı Dt. Nurgül Demir “Hem çocuk hastanın diş hekimi koltuğundaki sınırlı kooperasyonunu kaybetmememiz hem de süt dişlerinin düşme zamanını da göz önünde bulundurarak minimum tedavi maliyeti ile işlemleri tamamlayabilmemiz için önem taşıyor” dedi.
Pediatrik kaplamaların prefabrik olarak farklı boylarda üretilmiş ve kullanıma hazır olarak satılan uygulama yöntemi olduğundan bahseden Çocuk Diş Hekimliği Uzmanı Dt. Nurgül Demir “İşlem sırasında yaptığımız provalarla dişe uygun boyutta olanını seçerek, dişe adaptasyonunu sağladığımız uygulamalardır. Pediatrik kaplamaların dişe bağlanmasında kullanılan biyouyumlu ajanlar ise, temasta bulundukları diş yüzeylerini diş çürüklerine karşı koruyarak, güçlendirir. Pediatrik kaplamalar (kronlar), hem süt hem de kalıcı dişler için sıklıkla tercih ettiğimiz uygulamalardır. Dişlerin birden çok yüzeyini kaplayan veya kök yüzeyine ilerleyen çürüklerde, dişlerde doğuştan yapı bozukluğunun olduğu durumlarda, estetik dolgularla yapılan tedavilerin başarısızlıkla sonuçlandığı bölgelerde kullanılmaktadır” açıklamasında bulundu.
Düzenli ilaç kullananların diş tedavisinde kullanılıyor
“Kalp hastalıkları, diyabet gibi farklı sistemik hastalıklar sebebiyle düzenli ilaç kullanması gereken, ağız hijyeni alışkanlıklarının idame ettirilmesinde sorun olan yüksek çürük riskli hastalarda uzun dönemde başarılı sonuçlar elde etmemizi sağlamaktadır” diyen Dt. Nurgül Demir sözlerine şöyle devam etti:“Özellikle kanal tedavisi yapılan süt dişlerinin tedavisinde kullanılabilecek en iyi üst yapı materyalinin, dişi çepeçevre sararak, ikincil çürük oluşumuna ve doku sıvısı sızıntılarına karşı koruyan, prefabrik metal kaplamalar olduğu bilimsel araştırmalarla gösterilmiş ve klinik takiplerle kanıtlanmıştır. Tıbbi çelikten imal edilmiş olmaları nedeniyle eskiden “paslanmaz çelik kron” olarak bilinen ve halen bu klasik isimle de anıldığına zaman zaman tanık olduğumuz biyolojik alaşımlı prefabrik metal kaplamalar, Amerikan Çocuk Diş Hekimliği Akademisi’nin de altın standardı konumundadır. Prefabrik kaplamaların başarısında rol oynayan en temel faktör, sızdırmazlık özelliğidir. Uygulandığı bölgede sızdırmazlığı sağlayabilen kaplamalar, ikincil bir çürük oluşumuna karşı dişleri korur. Çiğneme, kırılma kuvvetlerine karşı dayanıklı olması ve uygulandıktan sonra diş eti bütünlüğüne zarar vermeden dişleri korumaya devam etmesi göz önünde bulundurulması gereken önemli özelliklerdendir.”
Çürüğün ilerlemesi kontrol altına alınıyor
Prefabrik metal kaplamaların bir diğer önemli özelliğinin ise çürüyen süt azı dişlerinde, uyuşturma, çürük temizleme ve diş küçültmesine ihtiyaç duyulmaksızın; minimal invaziv bir işlemle dişin tedavisine olanak sağlaması olduğunun altını çizen Nurgül Demir, çürüğün ilerlemesinin kontrol altına alınarak, özellikle kooperasyon problemi olan ve koltukta uzun süre uyum gösteremeyen birçok hasta için uygun bir yöntem olduğunu belirtti. Tedavi başarısının arttırılmasında ise tedavi sonrası hastanın ağız hijyeni alışkanlıklarına özen göstermesi ve rutin kontrollerini aksatmamasının büyük önem taşıdığını söyledi.
Zirkonyum kaplamalar ile gelen sağlık ve estetik
Son yıllarda sıklıkla kullanılmaya başlanılan zirkonyum kaplamaların ise, diş rengi ve şekline çok yakın estetik özellikleri ile ön plana çıktığını söyleyen Nurgül Demir “Dişte daha fazla küçültme gerektirmesi ve kırılganlığı prefabrik metal kaplamalara göre dezavantaj olarak değerlendirilebilir; ancak diş eti sağlığını korumadaki özellikleri ve üstün temizlenebilirlikleri de zirkonyum kaplamaların önemli avantajları olarak karşımıza çıkıyor. Özellikle uyutarak diş tedavilerinin yapılması planlanan hastalarda, süt veya daimi azı dişlerinin tedavi planlaması yapılırken, hastanın çürük riskinin doğru değerlendirilmesi ve materyal seçimi sırasında asıl önemli olan kriterin ‘işlemin uzun dönem başarısı’ olması gerektiği unutulmamalıdır” dedi. Demir öne çıkan diğer başlıkları ise şu şekilde anlattı:
-Ön bölgede bulunan keser dişleri etkileyen diş çürüklerinde, önceliğimiz, dişleri düşme yaşlarına kadar ağızda tutabilmek iken; estetik görüntü de materyal seçimi için önem taşıyor.
-Süt keser dişlerin, süt azı dişlerine göre daha erken yaşlarda değişiyor olması, tedaviye gerek var mı sorusunu akıllara getirebilir; ancak hem akran zorbalığı dediğimiz ve maalesef çok küçük yaşlara gerileyen sosyal çevre baskısının önüne geçebilmek, hem de düzgün konuşmanın geliştirilebilmesi ve seslerin doğru çıkarılabilmesinde ön dişlerin ağızda olması çok önemlidir.
-Özellikle erken çocukluk çağı çürükleri nedeniyle tedavi planladığımız hastalarda, en az diş kaybıyla tedaviyi tamamlamak; hastamızın estetik görüntüsünü, çiğneme ve konuşma fonksiyonunu, daimî dişlerin yerleşebilmesi için gereken boşlukları kendi dişleri ile korumasını sağlarken; aynı zamanda dişli protez, yer tutucu gibi daha maliyetli tedavilere olan gereksinimi ortadan kaldırır.
-Ön bölgedeki süt dişlerinin estetik olarak tedavi edilmesinde zirkonyum kronlar, temizlenebilirliği, diş eti sağlığını idame ettirebilmesi ve madde kaybının fazla olduğu, kanal tedavili dişlerin ağızda tutulmasına olan etkisi ile günümüzde beyaz kompozit kronlar kadar popüler hale gelmiş, estetik kaplama materyalleridir.
Akbank, 2050 yılına dek Net Sıfır Banka olma hedefini, Net-Sıfır Bankacılık Birliği’ne (NZBA) katılımıyla güçlendirdi. Banka, bu yeni üyeliği uyarınca 2030 yılı emisyon azaltım hedeflerini de açıkladı.
Akbank, Birleşmiş Milletler liderliğinde oluşturulan, küresel bankacılık varlıklarının %40’ından fazlasını temsil eden ve kredi ve yatırım portföylerini 2050 yılına kadar net sıfır emisyonla uyumlu hale getirmekte kararlı 140’tan fazla bankayı bir araya getiren Net-Sıfır Bankacılık Birliği’nin üyesi oldu. 2030 yılı veya daha erken bir dönem için orta düzey bir hedef belirlenmesini öngören birliğe katılan Akbank, kredi portföyünün karbonsuzlaşması kapsamında, dönüşümü öncelikli sektörler için 2030 yılı emisyon azaltım hedeflerini de açıkladı.
Net sıfır yolculuğunu bu yeni üyelikle güçlendiren Akbank; enerji, çimento, demir-çelik ve gayrimenkul sektörlerinin düşük karbonlu faaliyete geçişi için iklim dönüşümü finansmanı çalışmalarını önceliklendirecek. Banka bu kapsamda, karbon yoğun olan bu dört sektöre yönelik finanse edilen kredi portföyü için, Karbon Muhasebe Finansmanı Ortaklığı (PCAF) metodolojisiyle ve NZBA kılavuzlarıyla uyumlu ara hedefler belirledi. Hedefler, Uluslararası Enerji Ajansı’nın (IEA) küresel ısınmayı 1,5°C ile sınırlandırma odaklı ‘2050 yılına kadar net sıfır emisyon’ senaryosuyla uyumlu olacak şekilde tasarlandı.
Akbank, finanse ettiği emisyon yoğunluğunu 2030 yılına kadar, 2021 baz yılına göre enerji üretimi faaliyetleri özelinde %60, çimento üretimi faaliyetleri özelinde %23,8 ve demir çelik üretimi faaliyetleri özelinde %29 azaltmayı hedefliyor. Gayrimenkul sektörü hedefini hizmet binaları ve konut binaları olmak üzere ikiye ayıran Banka, finanse ettiği emisyon yoğunluğunu 2030 yılına kadar, 2021 baz yılına göre hizmet binalarında %40,8, konut binalarında ise %49,3 oranında azaltmak üzere çalışmalarını hızlandırdı.
Akbank aynı zamanda, 2021 baz yılı kredi portföyü emisyonlarını Net-Sıfır Bankacılık Birliği ve Karbon Muhasebe Finansmanı Ortaklığı metodolojileriyle uyumlu olarak şeffaflık prensipleri uyarınca duyurmaya hazırlanıyor. Eşzamanlı olarak da belirlediği iddialı iklim hedeflerine diğer sektörlerin de dahil edilmesi konusunda çalışmalarına devam ediyor.
İklim değişikliğiyle mücadelede kararlı olduklarını belirten Akbank Genel Müdürü Kaan Gür: “Akbank 2021 yılından bu yana bireylere ve iş ortaklarına Sürdürülebilir Finansman Çerçevesine uyarınca pek çok tematik alanda sürdürülebilir finansman sağlıyor. Sürdürülebilir finansman faaliyetlerimizde öne çıkan alanların başında yenilenebilir enerji, temiz ulaşım, deprem bölgesi finansmanı, kadınların güçlendirilmesi ve KOBİ finansmanı geliyor. 2023 yılsonu verilerine göre; Proje Finansman Enerji Kredi Portföyümüzün %76’sını yenilenebilir enerji finansmanı oluşturuyor. Her bir sürdürülebilir finansman işlemimiz bir ya da birden fazla Sürdürülebilir Kalkınma Amacına da hizmet ediyor. Net-Sıfır Bankacılık Birliği katılımımızla birlikte duyurduğumuz 2030 hedeflerimizi İklim Aksiyonu hedefi odağında önemli bir adım olarak görüyoruz. Açıkladığımız bu iddialı hedefler, dönüşümü öncelikli olan dört sektörde faaliyet gösteren iş ortaklarımızın karbonsuzlaşma yolculuğunda gerek finansal gerek finansal olmayan ürün ve hizmetlerimizle destek olacağımızın da bir göstergesi niteliğindedir. 2023 yılında bu sektörlerde faaliyet gösteren belirli sayıdaki müşterimize karbonsuzlaşma yolculuğunu ilk adımı olan karbon ayak izi hesaplama dijital hizmetini ücretsiz olarak sunduk. 2024 yılında da bu hizmetlerimizin kapsamını genişleterek sürdüreceğiz” dedi.
Birleşmiş Milletler Çevre Programı Finans Girişimi Sorumlu Bankacılık İlkeleri’nin 2021 yılından bu yana imzacısı olan Akbank, toplum ve gezegen için küresel ölçekte düşük karbon ekonomisine geçişi hızlandırmak için kararlı adımlar atıyor. Akbank, Sorumlu Bankacılık Prensipleri ve Paris İklim Anlaşması doğrultusunda, Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları ve küresel iklim azaltım ve uyum çalışmalarına paralel olarak faaliyet gösteriyor. Akbank’ın, UNEP FI’nın Sorumlu Bankacılık İlkeleri kapsamındaki öncü iklim girişimi olan, sektörün öncülüğünde ve Birleşmiş Milletler’in bir araya getirdiği Net-Sıfır Bankacılık Birliği’ne bağlılığını duyurması da bir başka dönüm noktasına işaret ediyor.
Akbank ayrıca operasyonel emisyonlarının karbondan arındırılması için 1,5°C’ye uyumlu bir orta vadeli hedef belirleyerek mutlak Kapsam 1 ve Kapsam 2 sera gazı emisyonlarını 2030 yılına kadar %90 oranında azaltmayı hedefliyor.
KOBİ’lerin finansmana erişimine yönelik alternatif çözümler sunan Türk Ekonomi Bankası (TEB), yeni ürünü “e-Fatura Kredisi” ile müşterilerinin e-Faturalı vadeli alacakları için kredi imkânı sunuyor.
Dijitalleşme yolculuğunda geleneksel bankacılık uygulamalarının dışına çıkarak yenilikçi ürün ve hizmetlere odaklanan Türk Ekonomi Bankası (TEB), müşterilerinin vadeli ticari alacaklarını finanse etmeyi hedefleyen yeni ürünü “e-Fatura Kredisi”ni hizmete sundu. Bu sayede, TEB müşterileri e-Fatura alacakları karşılığı fatura tahsilat vadesini beklemeden nakit ihtiyaçlarını karşılayabiliyor.
TEB KOBİ Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Ali Gökhan Cengiz, KOBİ müşterilerinin net işletme sermayesi ihtiyaçlarını hızlı ve pratik bir şekilde gidermeye yönelik geliştirilen e-Fatura Kredisi ürünü hakkında şunları söyledi: “TEB olarak ürün çeşitliliğimiz ve müşteri merkezli yaklaşımımız doğrultusunda müşterilerimizin ihtiyaç duydukları her zaman yanlarında ve onların çözüm ortağı olmaya çalışıyoruz. Pratik başvuru ve kullanım kolaylığı sunan ürün ve hizmetlerimizle müşterilerimizin beklentilerini dikkate alıyor, sürdürülebilir projelere öncelik veriyoruz. Yeni hizmete aldığımız robotik çözümlerle desteklenen ve uçtan uca otomasyon ile kredi kullanım imkanı sağlayan e-Fatura Kredisi operasyonel süreç ve prosedürlerin sadeleştirildiği, müşterimize zaman kazandıran bir ürün. Fatura borçlusunun mutabakatına ihtiyaç duymaksızın finansmana ulaşım kolaylığı sağlayarak müşterilerimizin kısa vadeli işletme sermayesi ihtiyaçlarını gidermek bizim için önemli. Yeni nesil teknolojiler ve dijital çözümler ile geleneksel yöntemlerin dışına çıkan, müşterilerimizin hayatını kolaylaştıran banka olma hedefimizde kararlı bir şekilde ilerliyoruz.”
Projeye uluslararası organizasyonlardan iki ödül birden
TEB’in uçtan uca otomasyon ile müşterilerine zaman kazandırdığı ve finansmana erişim kolaylığı sağladığı e-Fatura Kredisi, alanında saygın global kuruluşlardan Stevie Awards tarafından “İşletmeler İçin Ürün İnovasyonu” kategorisinde altın ödüle layık görülürken, Global Business Excellence Awards tarafından (Küresel İş Mükemmelliği Ödülleri) “En İyi İnovasyon” kategorisinin kazananı oldu.
Tarım-GFE’de (2020=100), 2024 yılı Ocak ayında bir önceki aya göre %7,51, bir önceki yılın Aralık ayına göre %7,51, bir önceki yılın aynı ayına göre %45,11 ve on iki aylık ortalamalara göre %36,81 artış gerçekleşti.
Ana gruplarda bir önceki aya göre, tarımda kullanılan mal ve hizmetler endeksinde %7,27, tarımsal yatırıma katkı sağlayan mal ve hizmetler endeksinde %9,07 artış gerçekleşti. Bir önceki yılın aynı ayına göre göre tarımda kullanılan mal ve hizmetler endeksinde %41,22, tarımsal yatırıma katkı sağlayan mal ve hizmetler endeksinde %74,88 artış gerçekleşti.
Aylık Tarım-GFE’ye göre 6 alt grup daha düşük, 5 alt grup daha yüksek değişim gösterdi
Aylık değişimin en yüksek olduğu alt grup %29,35 ile veteriner harcamaları oldu.
Genç yüzücü Aysu Türkoğlu, dünya denizlerindeki 7 kanalı birden yüzen sporcu olma hedefi ile Yeni Zelanda’daki Cook Kanalı’nı başarıyla geçerek Guinness Rekorlar Kitabı’na girmek için bir önemli eşiği daha geçti. Boyner de Aysu Türkoğlu’nun yanında yer alarak Yeni Zelanda’daki yolculuğuna eşlik etti.
Genç yüzücü Aysu Türkoğlu, 20 Mart 2024 tarihinde Oceans Seven’ın üçüncü ayağı olan Cook Kanalı geçme hedefini gerçekleştirdi. 2022 yılının Temmuz ayında Manş Denizi’ni 16 saat 28 dakikada geçerek bu kanalı tamamlayan en genç (21) Türk sporcu olan ve 2023 yılının Ağustos ayında 40 kilometrelik Kuzey Kanalı’nı 11 saat 48 dakika 19 saniyede geçen ilk Türk kadın sporcu olan yüzücünün yeni durağı Yeni Zelanda’daki Cook Kanalı’ydı. Türkoğlu, Cook Kanalı’nı da başarıyla geçerek bir hedefine daha ulaştı.
Boyner, Aysu Türkoğlu’nun Cook Kanalı geçişiyle ilgili Toplum Gönüllüleri Vakfı’nın destek çağrısını duyarak hemen harekete geçti ve bu tarihi adımda genç yüzücünün ihtiyaç duyduğu desteği sağlayarak onun yanında oldu.
Genç yüzücü Aysu Türkoğlu’nun Cook Kanalı geçişi ile ilgili konuşan Boyner Büyük Mağazacılık CEO’su Eren Çamurdan: “Hayatımıza etkileyici hikayeleriyle damga vuran tüm kadınlar, her seferinde başardıklarıyla bize büyük ilham oluyorlar. Geçtiğimiz yıl gerçekleştirdiğimiz Boyner Dynamic Fest’te inancı ve azmiyle her şeyi mümkün kılabileceğine emin genç bir kadın yüzücüyle yolumuz kesişti. Aysu Türkoğlu’yla. Yaptıklarından, hayallerinden, hedeflerinden bahsetmişti. Cesareti ve kararlılığıyla hem genç bir birey olarak hem de bir kadın olarak yarattığı farktan çok etkilenmiştik. Bugün ise Aysu Yeni Zelanda’da. Ve dünya denizlerindeki 7 kanalı birden yüzen sporcu olarak Guinness rekorlar kitabına girme hedefinde üçüncü yüzme rotası olan Cook Kanalı geçişini başarıyla tamamladı. Biz de Aysu’nun her attığı kulaçta onun yanında olmaktan, ona ihtiyacı olan desteği sağlamaktan büyük mutluluk duyduk. Aysu’nun inancının ve azminin hepimize ilham olacağına inanıyorum.”
Obsidian Entertainment’ın casusluk rol yapma oyunu, 2010 tarihli Alpha Protocol, 2019 yılında Steam’de satıştan kaldırılmıştı. Oyun PC için yalnızca Steam üzerinden satılıyordu, münasebetiyle Steam’den kalkınca PC’den de büsbütün kaybolmuş oldu ve oyunu yasal yollarla temin etme imkanı ortadan kalktı.
Sega sonradan yaptığı açıklamada oyunun yayın haklarının hala kendilerinde olduğunu, sorunun müzik haklarının vakit aşımına uğramasından kaynaklandığını ve bu yüzden Alpha Protocol’ün satıştan kaldırıldığını belirtmişti.
5 yıllık kayıp bir devrin akabinde Obsidian, GOG ve Sega’nın ortak teşebbüsleriyle oyun bir sefer daha PC’ye döndü, bu seferki adresi ise GOG. Yani Alpha Protocol çıkışından 14 yıl sonra bir sefer daha PC oyuncularıyla buluşmuş oldu.
GOG üzerinden satılan oyun büsbütün DRM’siz, ayrıyeten çağdaş PC’lerde çalışması için de performans iyileştirmeleri yapılmış. Buna ek olara muvaffakiyetim dayanağı, tam denetimci takviyesi, yerelleştirme dayanağı üzere bonusları da var.
İSTANBUL (İGFA) – Ekonomik zorluklar karşısında gündelik ihtiyaçlarını karşılamak için kredi kartı kullanan vatandaşlara bir zorluk da kart aidatlarıyla geldi.
Geçtiğimiz günlerde kredi kartı aidatlarının yüzde 50 ila 70 arasında artmasıyla bazı kredi kartı ücretleri 1.500 TL’ye kadar arttı.
Devletin koyduğu kredi kartı limitlerinin tüm bankalar için ortak belirlendiği bu dönemde vatandaşlar yine de çoklu kart kullanımından vazgeçmiyor.
BKM verilerine göre Türkiye’deki toplam kredi kartı sayısı, ülke nüfusunu geçmiş durumda.
MARS Kurucu Ortağı Emrah Kaya, Türkiye’de bir kişinin ortalama 4 kredi kartı olduğunu bu hesapla yıllık ödemesi gereken aidatın 6 bin TL’ye kadar çıkabileceğine dikkat çekti.
Artık tüm kartları konsolide eden, banka ve kredi kartlarının özelliklerini tek bir karta indirgeyen çözümlere ihtiyaç olduğunu belirten Kaya, bu ihtiyaç doğrultusunda vatandaşa avantaj sağlayacak, aynı zamanda yeni nesil bankacılığı hayatımıza adapte edecek çözümler ürettiklerini söyledi.
MARS IQ algoritması sayesinde kullanıcılar bütün kartlarını MARS’ta birleştirilebildiğine dikkati çeken Kaya, “Özellikle yüklü alışverişlerde kart bakiyelerini takip etme, karta para aktarma gibi zaman kaybettiren süreçleri MARS IQ onlar için yönetiyor. Ayrıca kullanıcılara ihtiyaçlarına uygun kart segmentini seçme imkanı sunarak aylık üyelik sistemiyle harcamalarından daha fazla kazanma şansı veriyor” dedi.
Türkiye Bankalar Birliği (TBB) “Finansal Güvenliğinizi Artıracak Davranış Önerileri” bahisli infografik çalışması yayımladı. Çalışmada, dolandırıcılık hadisesi mağduru olmamak için kimi alışkanlıklar edinmenin kıymet taşıdığına dikkat çekildi.
İnfografik çalışmasında yer alan tekliflere nazaran, kullanıcıların, SMS, e-posta yahut toplumsal medya yoluyla gelen bildirimlerdeki bağlantılara/linklere kaynağından emin değilse tıklamaması ve bankanın resmi bağlantı kanallarını kullanarak doğrulama yapması gerekiyor. Tek bir “tık”, müşterileri uydurma sitelere yahut virüslere yönlendirebiliyor.
Ayrıca kullanıcıların banka hesaplarını hiç kimseye kullandırmaması öneriliyor. Hesapların yasa dışı faaliyetlerde kullanılması halinde ağır mahpus cezalarıyla karşılaşılabiliyor.
“Şifrelerinizi kimseyle paylaşmayın”
İnfografik çalışmasında, şifrelerin kimseyle paylaşılmaması gerektiğinin altı çiziliyor. Kendini savcı, polis, asker, banka çalışanı olarak tanıtan yahut bir ödül, prim iadesi, kart aidatı iadesi için müşterilerden şifre, kart bilgileri ve ferdî bilgileri talep edenlere prestij edilmemesi, bu gayeyle gelen linklere tıklanmaması tavsiye ediliyor.
Güvenliğinden emin olunmayan taşınabilir uygulamaların aygıtlara yüklenmemesi gerektiğine vurgu yapılan çalışmada, güvenlik açığı bulunan yahut korsan uygulamaların ferdî bilgileri ele geçirebileceği, aygıta ziyan verebileceği ve hatta kimlik hırsızlığına yol açabileceği söz ediliyor.
TBB, bankalarca yapılan güvenlik duyurularının takip edilmesini ve bilgilerin yeni kalması için bu duyurularda iletilen ihtarların dikkate alınmasını öneriyor.
Cihaza yüklenen uygulamanın kullanıcıdan istediği müsaadelerin dikkatlice denetim edilmesini öneren TBB, bankacılık uygulamalarının resmi uygulama mağazalarından indirilmesi gerektiğine vurgu yapıyor. Bilinmeyen yahut sağlam olmayan kaynaklardan uygulama indirilmemesi gerekiyor.
“Banka hesap özetlerinin ve süreçlerin sistemli olarak denetim edin”
TBB’nin infografik çalışmasında, müşterilerin bankacılık uygulamalarında kullandığı şifrelerini, diğer uygulamalarda ve alışveriş sitelerinde kullanmaması gerektiği vurgulanıyor. Bunun sonucunda daha az güvenlikli sitelerde şifreler ele geçirilebiliyor ve bankacılık uygulamalarına bu şifreler denenerek giriş yapılabiliyor.
Ayrıca güvenliğinden emin olunmayan internet sitelerinden alışveriş yapılmaması önerilen çalışmada, tüketicilerin düzmece bir site üzerinden dolandırılabileceği ikazında bulunuluyor.
Son olarak, TBB, banka hesap özetlerinin ve süreçlerin sistemli olarak denetim edilmesi ve kuşkulu bir durumda vakit kaybetmeden bankayla irtibata geçilmesini öneriyor.
ESKİŞEHİR (İGFA) – Afyonkarahisar, Bilecik, Eskişehir, Kütahya ve Uşak’ta elektrik dağıtım hizmeti sağlayan Osmangazi Elektrik Dağıtım AŞ (OEDAŞ), yaklaşık 50 bin metrekareye yayılan bölgenin her köşesine güvenli ve sürdürülebilir enerji arzı sağlamak için yaptığı çalışmalarına bir yenisini ekledi.
Şirket buna göre elektrik enerjisinin uzak noktalara taşınmasını sağlayan enerji nakil hatları ile köy şebekeleri projelerinin arazi etüt çalışmalarında dron kullanmaya başladı.
OEDAŞ Direktörü Muzaffer Yalçın, enerji nakil hatları ve köy şebekeleri projelerinde dron kullanmaya başlamalarının sebebini şöyle anlattı;
“OEDAŞ olarak hizmet verdiğimiz beş ilimizde yaklaşık 22 bin km enerji nakil hattı, yaklaşık 13 bin km de köy şebekesi bulunuyor. Bu zamana kadar her sene ortalama 20 proje ile şebekelerimizin uzunluğunu artırıp, hatlarımızı yenileyip, kapasitemizi artırdık ve daha verimli enerji arzı sağladık. Ancak bu çalışmaların proje yapım süreçlerindeki arazi etüt çalışmaları oldukça meşakkatli. Özellikle engebeli arazilerde, yerden yapılan ölçümlerde daha kısıtlı koordinat verisine sahip olabiliyorsunuz. İşte bu yeni projemizle birlikte artık saha etütlerini dronlagerçekleştiriyoruz. Böylece çok daha kapsamlı veriler elde edip, detaylı haritama yapabiliyoruz. Proje kapsamında 17 çalışma arkadaşımız, endüstri profesyonellerinin kullandığı bir yazılım olan DJI Terra yazılımının kullanımına yönelik eğitimi tamamlayıp sertifikalarını alarak çalışmalara başladı.”
“YILDA 200 TON EMİSYONAZALTIMI SAĞLAYACAĞIZ”
Haritalama yaparken dron kullanımının zaman, verimlilik ve maliyet avantajı sağladığını ifade eden Yalçın, normal şartlarda 20 km’lik enerji nakil hattı en az üç yetkin personel, bir arazi aracı, bir yersel ölçüm cihazı ile yaklaşık 5 günde tamamlanabildiğine dikkati çekerek, “Aynı ölçüm için drondan yararlandığımızda ise iki yetkin personel, bir arazi aracı ile yalnızca bir günde çalışmamızı gerçekleştirebiliyoruz. Bu sayede yılda yaklaşık 20 olan proje sayımızı 100 civarına çıkarmayı planlıyoruz. Bu proje sayesinde karbon emisyonlarını yılda 200 ton civarı emisyonazaltımı sağlayarak, 150 ağacı kurtaracağız” diye konuştu.
Kripto para piyasasının en tanınan ikinci kripto para ünitesi olan Ethereum, son vakitlerde ABD Menkul Değerler ve Borsa Komisyonu’ndan (SEC) gelen artan baskılara ve spot ETF onayı için belirsizliğe karşın yükselişini sürdürüyor. Bu durum, Ethereum’un uzun vadeli potansiyelinin ve yatırımcılar nezdindeki inancının bir göstergesi olarak yorumlanabilir.
Ethereum SEC’ten gelen artan baskılara yükselişle karşılık veriyor
Ethereum, son vakitlerde ABD SEC’den gelen artan baskılara karşı hareket ediyor. Ayrıyeten spot ETF onayı için belirsizliğe karşın yükselişini sürdürüyor. Kriptokoin.com olarak da bildirdiğimiz üzere SEC, 20 Mart’ta İsviçre merkezli Ethereum Vakfı’na soruşturma başlattığını duyurdu. Bu soruşturma, Ethereum’un bir “menkul kıymet” mi yoksa “emtia” mı olduğu konusundaki tartışmaları yine alevlendirdi.
SEC’nin spot Ethereum ETF’i ihraç etmek isteyen VanEck, BlackRock ve Fidelity üzere dev finans kuruluşlarına karşı tavrı da son derece soğuk. Bu durum, Mayıs ayında bir ETF onayının mümkünlüğünü düşürdü. Bloomberg ETF analistleri, yakın vakitte spot Ethereum ETF onayının mümkünlüğünü %70’ten %30’a düşürdüler.
Coinbase’ten reaksiyon geldi
Coinbase’in baş hukuk sorumlusu Paul Grewal, SEC’nin atılımına reaksiyon göstererek Ethereum’un bir “emtia” olduğunu belirtti. Ayrıyeten Bitcoin ile birebir biçimde kıymetlendirilmesi gerektiğini savundu. Grewal, SEC’nin geçmişte Ethereum’un bir “menkul kıymet” olmadığını kabul ettiğini de hatırlattı. Tüm bu olumsuz gelişmelere karşın Ethereum fiyatı son 24 saatte %15 yükseliş gösterdi. Böylelikle, 3.551 dolara ulaştı. Bu yükseliş, Ethereum’un “hala buradayım” iletisi olarak yorumlanabilir.
Ayrıca Grewal, “SEC’in ETH ETP müracaatlarını reddetmek için âlâ bir nedeni yok” dedi. SEC Lideri Gary Gensler’in bir vakitler Kongre önündeki açıklamalarına işaret etti. Gensler’in o sıralar Ether’in bir menkul değer olmadığına dair tabir verdiğini belirtti. İkigai Asset Management’ın yatırım sorumlusu Travis Kling, 20 Mart tarihli bir gönderisinde kritik açıklamalar yaptı. “Bu artık açıkça ETH’ye koordineli bir hücum üzere geliyor” dedi. “Ne olacağını merak ediyorum.” diye ekledi.
Temsilciler Meclisi üyeleri de reaksiyon verdi
Fox Business muhabiri Eleanor Terrett, mahkeme celplerinin, menkul değerler düzenleyicisinin potansiyel spot Ether ETF ihraççılarıyla bağ kurma konusunda neden isteksiz olduğunu açıklayabileceğini bile öne sürdü. Düzenleyicinin görünüşteki iştirak eksikliği, dikkat çekiyor. Bu eksiklik Bloomberg ETF analistleri Eric Balchunas ve James Seyffart’ın bilhassa ETF olasılıklarını düşürmesine neden oldu. Bu ortada Temsilciler Meclisi Finansal Hizmetler Komitesi lideri Patrick McHenry ve öbürleri de husus hakkında konuştu. Çünkü bunun düzenleyicinin evvelki aksiyonlarına karşıt olacağını söylediler. Böylelikle, bildirilen hamleyi onaylamadıklarını paylaştılar.
Sony stüdyolarından Media Molecule, işten çıkartmalara başladığını resmen açıkladı. LittleBigPlanet ve Dreams üzere ikonik oyunların yaratıcısı olan stüdyo, şimdi kaç kişinin işten çıkartılacağını açıklamadı. Lakin stüdyonun değerli departmanları direkt olarak kapatılacak.
Dün yapılan açıklamada 2024 bahar mevsiminde “Curation” kısmının resmen kapatılacağı doğrulandı. Geçtiğimiz Eylül ayında Dreams’e veda ettiğini resmen açıklayan geliştirici, hala sunucuları etkin tutmaya devam ediyordu. Curation takımı de Dreams’in oyun içi hizmetlerini yönetiyordu.
Bu departmanın kapatılması ile birlikte Dreams’in de artık resmi takviyeye veda edeceği öne sürülüyor. Media Molecule grubu, Dreams’in “kendi kendine işleyen bir platform” olarak hayatına devam edeceğini söylese de DreamSurfing ve DreamShaping listeleri Nisan ayı ortasında ortamızdan ayrılacak.
Eğitim-İş Sendikası, Şanlıurfa Siverek İlçe Seçim Kurulu’nda 31 Mart seçimlerinde görev alacak öğretmenlere yönelik eğitim programında yaşanan skandalı kınadı. Öğretmene Saygı !
Programda videolu gösterim yapan bir memurun öğretmenlere “aptal aptal sorularla gelmemelerini” söylemesi ve tepkiler üzerine bir hakimin “Sizin gibi öğretmenlerim olsun istemem” demesi büyük tepki çekti. Sendika eğitim camiasında huzursuzluğa yol açan olay ilgili şu açıklamayı yaptı, “AKP’nin eğitime ve eğitimciye düşman söylemleri, eğitim emekçisine dair 20 yılı aşkındır yürüttüğü değersizleştirme politikaları acı meyvelerini vermekte, liyakatsiz idarecileri yüreklendirmektedir. Bu rezil tablonun son örneği Şanlıurfa Siverek’te yaşanan skandal olmuştur. Siverek İlçe Seçim Kurulu’nda 31 Mart seçimlerinde sandık görevlisi olacak öğretmenler için düzenlenen eğitim programında eğitim emekçilerine karşı yapılan terbiyesizlik, sadece eğitimcilerin değil ilerici kamuoyunun da tepkisini çekmiştir. Program sırasında videolu gösterim yapan bir memur, önce oynatılan videoyu sürekli olarak durdurup “Sorusu olan var mı?” diye defalarca sormuş, video açık ve her şey anlaşılmış olduğundan soru gelmediğinde ise öğretmenlere ‘şimdi soru sormayacaklarsa daha sonra kendisine aptal aptal sorularla gelmemelerini’ söyleme cüretinde bulunmuştur”
Kadın Hakim Öğretmenlerin Haklı Tepkisini Bastırmaya Çalıştı
Bu saygısız ve provokatif sözler üzerine salondan yükselen haklı tepkiler ise orada bulunan bir kadın hakim tarafından bastırılmaya çalışılmış, programı terk eden öğretmenlere soruşturma açılacağı söylenmiştir. Program sırasında görevlilerin sergilediği saygısızlık silsilesi, ülkemizin eğitim-öğretim ve görgü konusunda ‘seçim görevlilerinin eğitiminden’ çok daha acil ihtiyaçları olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur. Hayatını öğretmek ve öğrenmeye adayan, öğrenmenin de öğretmenin de yaşı olmadığına inanan biz eğitim emekçileri için ‘ders vermek’ bir kez daha şart olmuştur: Öğretmenlik gelecek mimarlığıdır. Dünya üzerinde eğitimi küçümseyen, eğitim emekçisine değer vermeyen hiçbir ülke çağdaşlığı yakalayamamıştır. Bir Başöğretmenin kurduğu bu Cumhuriyet’te öğretmenliği küçümsemeye çalışanlar, sadece eğitim ve bilginin gücünden değil kendi tarihlerinden de ne kadar habersiz olduklarını göstermektedir”
“Sizin Gibi Öğretmenlerim Olsun İstemem”
“Kendilerine yaptığı hakarete tepki gösteren eğitim emekçilerine dönüp “Sizin gibi öğretmenlerim olsun istemem” diyen o kamu görevlisi, ‘zamanın ruhunu’ da ortaya koymaktadır. Biz de kendisi gibi bir insanın kamuda herhangi bir yönetimde olmasını istemezdik ancak liyakatin olmadığı, kibrin haksızca dağıtılan makamlarla daha da büyüdüğü, yöneticilerde nobranlığın ve üstten bakmanın makbul bir üslup haline getirilmeye çalışıldığı bu çağdışı iklimde, yaşına bakmaksızın eğitim hayatına sil baştan başlatılması gereken insanların bile eğitimcilere dil uzatmasına tanıklık ediyoruz. Çünkü biliyoruz ki bir yerde güneş batıyorsa orada küçük insanların büyük gölgeleri oluşur”
“AYM Başkanı Olsanız da Neyin Suç Olup Olmadığını Yasalar Belirler”
“Hakarete uğradığı için tepki gösteren öğretmenleri soruşturma açmakla korkutmaya çalışan hakime de bir tarih dersi vermek gerekmektedir: Hikmetinden sual olunmayan ‘kadılar’, Cumhuriyet’in getirdiği modern hukuk sistemiyle birlikte tarihe gömülmüştür. Türkiye Cumhuriyeti’nde hakim de olsanız, AYM Başkanı da olsanız neyin suç olup olmadığını sizin şahsi görüşleriniz değil yasalar belirler. Hiçkimsenin hukukun üstünde olmadığını da hatırlatmak gerekir. Bu zincirleme saygısızlık, meslek onuru için kurulduğu günden bu yana mücadele veren Eğitim-İş’in Öğretmenlik Meslek Kanunu’na karşı başlattığı eylemliliğe “Öğretmene Saygı”, adını vermesinin ne kadar isabetli olduğunu bir kez daha gözler önüne sermiştir. Bilinsin ki Eğitim-İş, bu saygısızlığa da sessiz kalmayacak, eğitim emekçisinin onurunu ve mesleğin itibarını her zamanki gibi savunacaktır. Şanlıurfa Siverek’teki rezaletle ilgili hukuki yollara başvuracağımızı ilan ediyor, bu vesileyle tüm eğitim emekçilerine sesleniyoruz: “Sevgili meslektaşlarımız: Bu dersi yalnız veremezsiniz. Saygısızlara saygıyı öğretmenin, sizi küçümseyenlere ‘ders vermenin’ yolu ancak ve ancak onurlu bir örgütlü mücadeleden geçmektedir. Başöğretmenin eğitim neferlerinin bir araya gelerek oluşturduğu Eğitim-İş ailesi olarak hepinizi birlikte ‘ders vermeye’ çağırıyoruz!” (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)
BURSA (İGFA) – Bursa Sanayicileri ve İşinsanları Derneği (BUSİAD) BUSİAD Evi ToplantıSalonu’nda düzenlenen, “Amerikan Pazarında Başarının Anahtarı- Doğru Business Plan ile Amerika’ya Açıl” konulu seminerde konuşan Helen Gülgün Bükülmez, “Sizlerin ve işletmelerinizin ABD’de bolluk, sağlık ve mutluluk getiren bir mertebeye gelmesi mümkün. Ama fikir yapısının değişmesi gerekir. Çünkü, pazar farklı, insanlar farklı, dini inançlar farklı, dilleri farklı, bakış açıları farklı, pazardan beklentileri farklı. Tamamen farklı ama mümkün. Çünkü bizim içimizde Anadolu ateşi var” dedi.
Bükülmez, ABD’de iş yapmak için bazı dikkat edilmesi gereken konuları da şöyle sıraladı:
Turist vizesi ile ticaret yapmak yasaktır. Buna dikkat etmek gerekir. Turist vizesiyle ticaret yapmaya kalkarsanız 10 yıllık vizeniz iptal de olabilir.
Ticaret yapmaya kalktığınızda, anlaşmalarınızı oradaki bir avukata göstermeden imzalamayın. ABD bir vergi ülkesidir. Bunu gözden kaçırmayın.
Sigorta yaptırmayı unutmayın. Ağır bedeller ödeyebilirsiniz. ABD’nin sahibi sigortacılardır.
ABD ne istiyor? ABD başarılı hayatı tanımlamış insanlar istiyor. Bu başarı tanımı da zengin olmak değil. Sağlık, bolluk ve mutluluk onların tanımı. İşletmeniz için en önemli şey sensin. İphone telefon satıyorum demez. Mutluluk satar. İşletme planlarının en üstünde sen varsın ABD’de. Bir de sizi diğerlerinden ayıran şey ne? Bu da önemli ABD pazarı için. Hikayeniz önemli.
Bükülmez, ABD’de lüks alanında, sağlıklı yiyecekler konusunda, sağlık ve temizlik konusunda, matbaacılıkta önemli potansiyele sahip imkanlar taşıdığını da söyledi.
Mehmet UZEL / KAYSERİ (İGFA) – Hacılar Kadın ve Gençlik Merkezi’nde düzenlenen iftar yemeğine Kayseri Valisi Gökmen Çiçek, Hacılar Kaymakamı Burak Dertlioğlu, Hacılar Belediye Başkanı Bilal Özdoğan, AK Parti Melikgazi İlçe Başkanı Tayyar Şahin, Hacılar İlçe Başkanı Ahmet Övüç, KAYSO Meclis Başkanı Abidin Özkaya, Esnaf ve Kredi Kefalet Kooperatifi Başkanı Mustafa Alan, STK temsilcileri, Hacılar Kültür Yardım ve Dayanışma Vakfı Başkanı Şükrü Baktır, meclis üyeleri, sanayiciler ve iş insanları ile akademisyenler katıldı. İftar yemeğinin ardından konuşan Hacılar Kültür Yardım ve Dayanışma Vakfı Başkanı Şükrü Baktır, vakfın faaliyetlerini 1971 yılından bugüne sürdürdüğünü belirtti. Baktır sözlerini şöyle sürdürdü: “Hacılar Kültür Yardım ve Dayanışma Vakfımızın asıl amacı öğrencilere burs vermek olup, 2023-2024 eğitim öğretim döneminde yaklaşık 1100 öğrenciye her ay ortalama 2 bin TL burs vermekteyiz. Vakfımızın bütçesi 16 milyon TL’dir. Bunun yanı sıra ilçemizdeki camilerin yakıt ve temizlik gibi ihtiyaçlarını da karşılıyoruz. Bugüne kadar vakfımıza emek veren herkese teşekkür ederim.”
53 YILLIK VAKFIMIZ GELİŞEREK HİZMETE DEVAM EDİYOR Daha sonra kürsüye gelerek Hacılar yardımlaşma ve dayanışma vakfının 53 yıllık süreçte gelişerek büyüyen, her yönetimin yeni vizyonu ile iyilik ve güzelliklere vesile olduğunu belirten Hacılar Belediye Başkanı Bilal Özdoğan da yaptığı konuşmada; “Vakfımızın ilçemize 53 yıldır neler yaptığını hepimiz biliyoruz. Sayın valimiz de sağ olsun, toplantımıza da şeref verdiler ve katıldılar. Ben yönetim kurulumuza kıymetli Şükrü başkanıma teşekkür ediyorum. Bugün bütçesi 15 milyonu bulan bir vakıftan bahsediyoruz. Vakfımız şehir içinde ve şehir dışında okuyan öğrenci kardeşlerimize bin 800 ila 2 bin TL aylık burs veriyor. Bizler de vakti saati gelince bayrağı güzel kardeşlerimize teslim edeceğiz. İş adamlarımız sadece burs vermekle kalmıyorlar, ilçemizde, ilimizde değil, ülkemizde de söz sahibi olan firmalar, dünyada da söz sahibi olan firmalar. Bilim ve sermayeyi birleştiren güzide topluluğumuz var. İş adamlarımız üretiyorlar, bilime saygı duyuyorlar, üretime katkı veriyorlar. İlçelerini de hiçbir zaman ihmal etmiyorlar. Ben kendilerine teşekkür ediyorum. Belediye Başkanlığı yaptığımız bu 5 yılda ilçemize hayırseverlerimizin, iş adamlarımızın katkılarıyla yeni bir okul, yeni bir kütüphane, yeni bir sağlık merkezi, yeni bir kur’an kursu, yeni bir çim stat, kapalı salonunun tadilatı ve tabii ki bunların haricinde eğitime, okullarımızın her türlü gözden geçirilmesi, temizliğinden tutun da kitap desteğiyle ilgili çalışmalarda her zaman yanımızda oldular.” dedi. Hacılar Kaymakamı Burak Dertlioğlu ise yaptığı konuşmasında, “Hacılar da göreve başlayalı 2 sene oldu. Geldiğim günden beri ilçedeki birlik ve beraberlik duygusunu görüyorum. Gerçekten bu birlik ve beraberlik, bu samimiyeti hep beraber el birliğiyle Hacılar’a hizmet etmeye çalışıyoruz. Rabbim birliğimizi daim etsin. Hepinize teşekkür ediyorum.” dedi.
HACILAR, ÜLKENİN DERTLERİ İLE DERTLENENLERİN İLÇESİ Hacılar’da ve Hacılarlılarla bir arada olmaktan mutluluk duyduğunu belirten Kayseri Valisi Gökmen Çiçek, yaptığı konuşmada şunları söyledi: “Hacılar, dertli insanların memleketi ve bu dünyada kendine bazı şeyleri dert edinmiş. Komşusunun durumuyla dertlenmiş, memleketinin durumuyla dertlenmiş. Kayseri’de ne zaman bir ihtiyaç olsa, ne zaman birinin bir sıkıntısı olsa ve o sıkıntının gerçekten sıkıntı olduğunu, Hacılarlı birisi inanırsa elini değil, gövdesini taşın altına koyuyor ve o sıkıntıyı ortadan kaldırmak için herşeyi yapıyor. Bu sadece zenginler için değil, her Hacılarlı için geçerli ben böyle diyorum. Babalarınız hatta dedeleriniz belki de gerçekten çok güzel bir tohum atmış ve sizlere geçmiş. Sizlerden de görüyorum. Evlatlarınızla da dostuz, arkadaşız, onlara da geçmiş. İnşallah yüzyıllarca bu sürer.” Program, Hacılar’da görev yapan belediye başkanları, vakıf başkanları ve yönetim kurulunun fotoğraf çektirmesinin ardından son buldu.
Devam oyunu olarak karşımıza çıkmaya hazırlanan bu üretimde tam bir hayatta kalma tecrübesi elde edebilecek ve bu tecrübesi kendimize nazaran özelleştirip kişiselleştirebileceğiz. Oyunda yer aldığımız müddet boyunca birinci oyunda bulunan mekaniklerin daha gelişmiş sistemleriyle birlikte karşılaşabilecek ve burada yaptığımız atakların epeyce kıymetli olduğundan bahsedebileceğiz. Zira birinci oyunda da birebir biçimde yaptığınız atılımlara nazaran değişkenlik gösteren sistemlerin olduğundan bahsettik. Artık ise bu sistemlerin daha gelişmiş bir formuyla bir arada buradaki yerimizi almaya hazırlanıyoruz.
Oyunda devasa bir kuraklık yaşadığımız ve birebir vakitte soğukların hakim olduğu bir dünyada yer alıyoruz ve bu dünya içerisinde hayatta kalmak için elbette biz de ebedi bir fırına yakmak için buradayız. Bu fırını yakarak etrafındaki kaynakları toplamaya çalışırız. Bu kaynaklarla birlikte fırını tekrar ve daima olarak yanmasını sağlayabilir ve etrafın ısınmasını bekleyebiliriz. Tıpkı vakitte kendi topluluğumuzu burada hayatta tutmak için elimizden geleni yapmaya koyuluyoruz. Oyun tam bir simülasyon inşa etme ve hayatta kalma tecrübesini bizlere sunuyor ve bu tecrübesi kendimize nazaran özelleştirip kişiselleştirebiliriz. Hasebiyle oyunda yer aldığımız mühlet boyunca tüm bu ögelerle bir arada haşır neşir olabilir ve birebir vakitte bu ögelerin bize yarar sağlayıp sağlamayacağı konusunda da yaptığımız atılımların epey değerli olduğunu anlayabiliriz.
Kar fırtınasının akabinde geniş kapsamlı bir tecrübesi adım attığımız bu üretimde, harap olmuş bir dünyada yer alırız ve bu dünyanın aslında buzdan bir çöl olduğunu deneyimleyebiliriz. Buzul Çağı’nın 30 yıl sonrasında geçen ve birebir vakitte yaptığımız atakların hayli kıymet arz ettiği bu üretimde sahiden güçlü bir yapı bizi bekler ve bu yapıyı kendimize nazaran özelleştirip kişiselleştirebiliriz. Zira burada istediğimiz halde yapılar yapabilir, burada bulunan halkı dilediğimiz halde yönlendirebilir, onlara misyonlar atayabilir, kaynak toplamaları için diğer yerlere gönderebilir ve başka taraftan yeni ölümcül tehditlerle yüzleşebiliriz. Hayatta kalma oyununda etrafı keşfedebileceğimiz bir yapı olduğundan bahsettik.
Bu yapı hakikaten de bu usul oyunlarda hayli kıymet arz eder, zira bu yapı ile bir arada hem yeni donanımların hem de kaynakların sahibi olabilir ve bu kaynakları yanlışsız biçimde ve yanlışsız vakitte kullanmakta büsbütün bizim işimiz olur. Devasa bölgelere yanlışsız ilerleyebildiğimiz büyüyen metropolün maddelerini kendimize nazaran kurabileceğimiz yapıda aslında yeni bir toplum oluşturmak için büyük bir adım atabiliriz ve bu yeni toplumu kendimize nazaran şekillendirebiliriz. Burada kendimize ilişkin çeşitli kurallar koyabilir, bu kuralları dilediğimiz halde özelleştirebilir ve halkın nasıl bir yapıyla karşılaşmak istediğine nazaran de kendimizi özgürce seçimler yapabiliriz.
Bu seçimlerle birlikte bir yandan halkı mutlu etmeye çalışır, öbür yandan ise kendimizi burada bir önder pozisyonunda görebiliriz. Bu liderlikle birlikte o tarafta daha fazla ilerleme kat eder ve tıpkı vakitte bu özelleştirme sistemleri ile bir arada de daha süratli bir halde yükselmeye başlarız.
İkinci oyun içerisinde geniş kapsamlı sistemlerin, mekaniklerin ve daha fazlasının olduğundan bahsedebiliyoruz ve bu sistemlerin ne kadar gelişmiş olduğunu fakat oyun çıktığı vakit anlayabiliyoruz. Gerçekten birinci oyunda olduğu üzere ikinci oyunda da elimizdeki kaynakları kullanabiliyor, yapacağımız ataklarla bir arada kendi toplumumuzu burada üstlere çıkarabiliyoruz. Hem de hayatta kalma mekanikleriyle bir arada burada üst seviye bir yapının üstesinden gelmeye çalışıyoruz.
Farklı kümelerin ve farklı şahısların bulunduğu bu üretimde onlarla etkileşime geçebiliyor, geleceğe dair fikirler öğrenebiliyor ve onları mutlu etmek için elimizden geleni yapmaya koyuluyoruz. Kimi durumlarda kümeler ortasında çıkar çatışmaları gerçekleşebilir, bu çatışmalar içerisinde elbette berbat sonuçlar da olabilir lakin burada yaptığımız ataklarla bir arada ortalığı yatıştırmak için elimizden geleni yaparız ve hem hırsların hem de denetimsiz gücün ne kadar makûs olduğunu burada deneyimleriz. Biz de burada arabulucu pozisyonda olabilir ve her bir kümeyle tek tek ilgilenmek durumunda kalırız.
Buzulların harap ettiği bir dünyada yer aldığımız müddet boyunca istediğimiz halde farklı bölgelere hakikat ilerleyebilir, bu bölgeleri keşfedebilir ve tıpkı vakitte bölgeler içerisinde yeni kaynakların sahibi olabiliriz. Bu kaynakları kendi kentimize has kullanabilir, bu kent içerisinde büyük bir fırın bulunur ve bu fırın elbette madenlerle ve kaynaklarla bir arada çalışır. Bu noktada bu fırını beslemek ve tıpkı vakitte kaynakları kendi kentimize getirmek epey kuvvetli bir tecrübesi beraberinde getirir. Burada yapacağımız atılımlarla birlikte bu zorlukların üstesinden gelmek için elimizden geleni yaparız ve tıpkı vakitte toplumları hayatta tutarak bir üst düzeye yanlışsız ulaşırız.
Büyüyen kentimiz için öbür binalar yapabilir ve meclis binasını buraya dikerek elbette farklı kararların alındığı bir bölge haline getirebiliriz. Farklı kümeler geleceği farklı baktıkları için her bir kümenin burada kendine mahsus fikirleri ve kelamları bulunur. Denetimsiz gücü bastırabildiğimiz ve tıpkı vakitte kentimizi değiştirecek teknoloji araştırmalarına geçiş yapabildiğimiz bu üretimde kilidini açabileceğimiz çeşitli ögelerin olduğundan bahsedebiliyoruz.
Bu ögelerle bir arada hem yeni teknolojilerin hem de yeni hünerlerin kilidini açarak burada hayatta kalma tecrübemizi daha da üst düzeye getirmeye hazırlanırız. Bu teknoloji kilitleri elbette kendinize mahsus seçimlerle bir arada gelir, yani hangi tarafı güçlendirmek istiyorsanız o tarafa yanlışsız geçiş yapabilir ve birebir vakitte bu güçlendirmeleri ne vakit yapmak istiyorsanız vaktini kendinize nazaran ayarlayabilirsiniz. Sanayi ve bilim alanındaki teknolojik gelişmelerle birlikte ilerleyebileceğiniz ve birebir vakitte farklı emellere uygun bölgeler oluşturabileceğiniz bu üretimde kenti yeni bir ölçekte kurmaya hazırlanırız ve bu kenti nasıl geliştirebileceğiniz büsbütün size bırakılır. Hem inşa etme hem de hayatta kalma ögeleriyle birlikte yer aldığınız bu üretimde temel seçimler büsbütün size bırakılır.
Oyunda yer aldığımız müddet boyunca buzulların sonu olmadığını bildiğimiz için bu buzullar ne yazık ki daima olarak en büyük kederlerden biri olarak karşımıza çıkıyor. Ölümcül fırtınaların gerçekleştiği ve tıpkı vakitte dikkat cazip ortamların yer aldığı bu üretimde içimizi üşütecek ortamlara gerçek ilerleyebiliyor ve buralarda kaynak aramasına başlayabiliyoruz.
Kaynak aramasını atayabileceğimiz farklı beşerler ve insan kümeleri bulunuyor. Bunlarla bir arada dilediğimizi gerçekleştirebiliyor ve daha sert maddelerle bir arada aykırı görüşlü insanları bastırmaya çalışıyoruz. İç karışıklıkların yer aldığı ve başkan olarak oynadığımız bu üretimde kentimizin geleceği için değerli kararlar vermek durumunda kalıyor ve verdiğimiz kararlarla birlikte de sonuçlarına katlanmak durumunda kalıyoruz. Zira halkı ileriye götürecek kararlar büsbütün bizim elimizde bulunuyor ve bir başkan olarak da bu güçleri kullanmak büsbütün bizim işimiz. Kent içerisinde yaşayan bu insanları hayatta tutmak ve tıpkı vakitte onların haklarını en uygun biçimde savunmak bizim kararlarımızla birlikte gerçekleşebiliyor.
Kıyamet sonrası bir sisteme alışkın olmadığımız bir ortamda bulunduğumuz bu üretimde iç karışıklıklar, toplumsal farklılıklar, insan hırsları ve daha fazlası yer alıyor. Bu mekaniklerle bir arada oyunda nitekim yapabileceklerimiz epey değişkenlik gösterebiliyor ve bu değişken ögelere epey dikkat etmemiz lazım. Zira bunlarla birlikte hem kentimiz hem de halkımız sıkıntı duruma düşebiliyor ve bunlar aslında ince ayrıntılar ortasında bulunuyor. Bu ince ayrıntılara hakim olursanız o derece hayatta kalma talihinizi arttırabilirsiniz.
Bu üslup simülasyon hayatta kalma oyunları elbette belli ayrıntıları ve ince ögeleri bünyesinde barındırıyor. Birinci etapta bu biçim oyunlar zorla bir yapıyı bünyesinde barındırıyor üzere görünse de oyuna alıştığınız vakit elbette yapabilecekleriniz daha fazla değişkenlik gösterebiliyor ve her bir oyunla bir arada burada tecrübeniz farklılaşabiliyor. Zira birtakım olaylar burada rastgele meydana gelebilir ve birtakım insan kümelerinin da burada değişkenlik gösterdiğini aktaralım. Örneğin önünde bir bölgeye hakikat bir kümesi gönderdiğinizi ve araştırma başladıklarında farklı donanımlarla ve kaynaklarla birlikte geri gelebiliyor yahut hiç geri dönemiyor yahut büsbütün farklı bir kaynakla bizleri karşılıyor. Münasebetiyle bu durum her bir oyunla bir arada farklılık gösterebiliyor ve her sefer farklı bir durumu ortaya çıkarabiliyor. Münasebetiyle her bir oyun başlangıcı ile birlikte yepisyeni olaylarla karşılaşabiliyor ve değişkenlik gösteren bir yapı ile bir arada de oyunda ilerlemeye çalışıyoruz.
Malzemelerin kıymetli olduğu ve kaynakların daima olarak bizlere getirilmesi gereken bu üretimde uçsuz bucaksız buzulların bulunduğu bir ortamda yer alıyor ve insanlarımız donmadan farklı bölgeye yanlışsız ilerleyebilir ve buralarda kaynak aramalarına başlayabiliyor. Bitmek bilmeyen hırs ve karşı görüşün yer aldığı bu ortamlarda bir yandan içimizi titretecek o soğuğu hissedebiliyor ve başka yandan ise elimizdeki tek ısı kaynağı fırına daima olarak yakmak durumunda kalıyoruz. İnsan hırslarına ve iç karışıklıkların yer aldığı bu üretimde toplumsal farklılıklar ne kadar çok artarsa o kadar çok karışıklığın olduğundan bahsedebiliyor ve kentimizi burada ayakta tutmak için elimizden geleni yapmak durumunda kalıyoruz.
Burada işimiz yalnızca binaları dikmekten ibaret değil. Birebir vakitte yer alan kümelerin görüşleriyle ve öbür taraftan onların sıhhat durumlarıyla da ilgilenebiliyor ve kendimize mahsus bir nizam bulmaya çalışıyoruz. Burada alacağımız muhakkak başlı kararlar ve yasalar bulunuyor. Bu yasalar çerçevesinde elbette makul kuralları oyuna dahil edebilir ve kendi kentimizi buna nazaran düzenleyebiliyoruz.
Bu kanunları ve kurallara karşı çıkacak olan kimi kümeler ve zıt görüşler olabilir. İşte bunları susturmak yahut onlara nasıl bir atak yapmak büsbütün sizin bakış açınıza nazaran değişkenlik gösterebilir. Burada tam bir önder olarak yer alıyor ve ona nazaran de atılım yapmanız lazım. İçinizdeki ileri görüşlü idareciyi açığa çıkarmak için elinizden geleni yapabileceğiniz bu imal içerisinde hala yaşayan insanların olduğunu söyleyelim ve birebir vakitte yapacağınız atılımların de epeyce değerli olduğundan bahsedelim. Zira bu usul oyunlarda her bir oyuncu farklı bir tecrübe elde edebilir ve bu oyuncuların tecrübeleri ise kendi seçimleriyle ve yaptığı ataklarla birlikte değişkenlik gösterebiliyor. Hasebiyle oyunda ileriyi düşünmek büsbütün sizin işiniz oluyor ve ileriyi düşünmeden maalesef atak yapamıyorsunuz.
Bu üslup oyunlar hayatta kalma ve inşa etme tecrübesinden hoşlanan oyunculara hitap ediyor. Birinci oyunu oynadıysanız elbette bu oyuna da yer vermek isteyeceksiniz. Bu stil oyunlardan hoşlanırsanız bu oyuna bir göz atabilir ve bir talih verebilirsiniz.
Oyun zati üstte bahsettiğimiz üzere 25 Temmuz tarihinde biz oyun severlere sunulmaya bekliyor. Üst seviye grafiklerle ve yeniliklerle birlikte oyundaki yerimizi almaya hazırlanıyoruz. Steam sayfası üzerinden istek listenize ekleyebileceğiniz bu üretim, takibe alacağınız bir yapıyı bünyesinde barındırıyor. İstek listenize eklediğiniz her oyun mail adresinize bir bildirim aracılığıyla geliyor ve böylelikle oyundan haberdar olabiliyorsunuz. Oyun birebir vakitte Türkçe lisan takviyesi ile bir arada bizlere sunulmak isteniyor. Münasebetiyle bu dayanakla bir arada oyundaki her bir ayrıntısı anlayabilir ve rahatlıkla kendi tecrübemizi özelleştirip kişiselleştirebiliyoruz.
Büyük kooperatif finans kurumlarından biri olan İngiltere merkezli Nationwide Building Society ile Virgin Money bankasını 2,9 milyar sterlin karşılığında satın almak üzere muahedeye vardı.
Nationwide’ın açıklamasına nazaran kurum, kıymetlendirme sürecinin akabinde Virgin Money’i satın almak için bağlayıcı bir teklif yaptı.
Yaklaşık 2,9 milyar sterlinlik satın alma muahedesinin tamamlanmasıyla Nationwide bünyesine işletme bankacılığının katılması sağlanacak ve kurum mortgage pazarındaki hissesini artıracak.
Nationwide’ın 16 milyonun üzerinde üyesi bulunuyor.
Dallas Mavericks yıldızı Kyrie Irving, San Antonio Spurs’ün çaylak yıldızı Victor Wembanyama’nın Yılın Savunmacısı seçilmek için “gereken tüm özelliklere sahip olduğunu” söyledi.
Irving, Wembanyama’nın dönemdeki olağanüstü savunma performansı hakkında konuştu ve Spurs çaylağının bu dönem çarçabuk Yılın Savunmacısı mükafatını kazanabileceğini açıkladı:
“Yılın Savunmacısı mükafatını geçmişte kazanan oyuncuların hepsinin istatistiklerini geride bıraktığına dair işaretler gösteriyor. Kimi seçeceklerini bilmiyorum lakin Yılın Savunmacısı olarak anılacak tüm özelliklere sahip.
Kesinlikle adaylardan biri. Yeteri kadar maç yahut dakika oynama durumları nasıl ilerliyor bilmiyorum lakin son birkaç yılda Yılın Savunmacısı seçilen tüm adamlarla neredeyse başa baş durumda. Ve dönemin bitmesine 15 maçımız falan daha var.
Şahsen üzerine gitmeyi ve ona meydan okumayı seviyorum zira şayet Wemby’nin üzerinden sayı bulabilirseniz, dünyadaki herkesin üzerinden bulabilirsiniz üzere geliyor. Birtakım şutlarınızı bloklayacak ve şutunuzu değiştirecek doğal ki lakin bunların hepsi sizi daha uygun bir basketbol oyuncusu yapan şeyler.”
Kyrie bu dönem 25,4 sayı, 5,1 ribaund ve 5,2 asist ortalamalarıyla oynarken, Wembanyama ise 20,7 sayı, 10,4 ribaund ve 3,5 blok ortalamalarıyla Yılın Çaylağı ödülünün favorisi pozisyonunda.
Detroit Pistons forveti Ausar Thompson’ın kan pıhtısı sorunu nedeniyle dönemi kapattığı bildirildi.
Thompson’ın kondisyon çalışmalarını sürdürmesine müsaade verildiği ve olağan dönemin bitiminden sonra temassız basketbol aktivitelerine başlayacağı kaydedildi.
21 yaşındaki oyuncunun 2024-25 dönemi öncesinde büsbütün parkelere geri dönüş yapması bekleniyor.
Thompson, çaylak dönemini 63 maçta ortalama 25.1 dakika alanda kalarak 8.8 sayı, 6.4 ribaund ve 1.9 asist ortalamalarıyla tamamlamış oldu.
Philadelphia 76ers’ın, özgür oyuncu olması halinde LA Clippers’ın yıldızı Paul George’u takımına katmak için “hevesli bir talip olduğu” bildiriliyor.
George ve Clippers, Kawhi Leonard’ın azamî kontratını imzalamasının üzerinden iki aydan fazla müddet geçmesine karşın şimdi kontrat uzatma konusunda mutabakata varamadı.
The Stein Line’dan Marc Stein, PG’nin hür kalması halinde 76ers’ın “George’a istekli bir talip üzere göründüğünü” söyledi.
Sixers’ın George’a özgür oyuncu periyodunda azamî kontrat verebilecek kadar maaş boşluğuna sahip olması bekleniyor.
Yaygın kabul gören varsayım ise, George’un Clippers’ta kalmayı tercih edeceği tarafında.
Golden State Warriors süperstarı Stephen Curry, mesleğinde beşinci kere bir dönemde 300 üçlük isabeti bularak NBA tarihine geçti.
Warriors, Memphis Grizzlies’e karşı maçı 137-116’lık skorla kazanırken, Curry maçı 14 sayı, 2 ribaund, 3 asist ve 1 blokla tamamladı.
Steph dışında bir dönemde 300 üçlük atan öbür oyuncular Klay Thompson (2023) ve James Harden (2019) olmuştu.
Curry, NBA tarihinde bu muvaffakiyete birden çok defa ulaşan tek oyuncu pozisyonunda.
Bu ayın başlarında 36 yaşına giren Curry, rastgele bir yavaşlama belirtisi göstermedi ve bu dönem 62 maçta 26,8 sayı, 4,9 asist ve 4,4 ribaund ortalamalarına sahip.
İlçe merkezleri ve köy yollarında yolların bakım, onarım ve yapımını yapan Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Yol Bakım Timi, ulaşıma engel olmamak için trafik yoğunluğunun fazla olduğu yerlerde gece yarısı asfaltlama çalışması yapıyor.
Kocaeli genelinde tüm ilçelerden vatandaşlardan ve muhtarlardan gelen üstyapı çalışması taleplerine hızlı bir şekilde yetişen Yol Bakım Timi, yollarda ve kaldırımlardaki bozulmaları onarım ve yapım çalışmalarıyla gideriyor. Yol Bakım Timi tarafından Kandıra Karaağaç Köyünün üstyapısı yenilendi.
Altyapı çalışmaları sebebiyle bozulmaların meydana geldiği köy içi parke yol sökülerek yerine asfalt yol yapıldı.
Beylikdüzü Belediyesi, her yıl olduğu gibi bu yıl da Ramazan ayı boyunca ilçede yaşayan 65 yaş üstü, özel ihtiyaç sahibi ve yemeğini yapamayan ailelere sıcak yemek hizmeti sağlıyor. Belediye tarafından ayrıca sıcak yemek desteğinin yanı sıra vatandaşlara gıda kartı ve ramazan kolileri de ulaştırılıyor.
Beylikdüzü Belediyesi, yardımlaşma ve dayanışma ayı olan Ramazan ayında da ilçede yaşayan vatandaşları yalnız bırakmıyor. Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürlüğü tarafından her yıl yıl olduğu gibi bu yıl da 65 yaş üstü, özel ihtiyaç sahibi ve evde yemeğini yapamayan ailelere iftarlık sıcak yemek ulaştırılıyor. Beylikdüzü Mutfak’ta günlük olarak hazırlanan yemeklerle birlikte, Belediye başkan yardımcıları, meclis üyeleri ve birim müdürleri vatandaşların iftar sofralarına konuk oluyor. Belediye tarafından ayrıca sıcak yemek desteğinin yanı sıra vatandaşlara gıda kartı ve ramazan kolisi desteği de sağlanıyor.
“Beylikdüzü’nde yaşayan komşularımızın evlerine misafir oluyoruz”
Tüm çalışmaların büyük bir titizlikle sürdürüldüğünü dile getiren Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürü Gökşen Ayözen, “Sosyal inceleme komisyonu sonuçlarına göre belirlenen ailelere 30 gün boyunca sıcak yemek desteğinde bulunacağız. Çorbadan ana yemeğe, tatlıdan ramazan pidesine kadar ikramlarımızla Beylikdüzü’nde yaşayan komşularımızın evlerine misafir olacağız. Yemeklerimiz her gün düzenli olarak Beylikdüzü Mutfak’ta hazırlanıyor. Sağlık kuralları çerçevesinde hazırladığımız yemekleri 65 yaş üstü, özel ihtiyaç sahibi ve yemeğini yapamayan komşularımıza günlük olarak ekiplerimiz tarafından ulaştırıyoruz ” şeklinde konuştu.
Baharla birlikte alerji mevsimi de geldi. Bahar alerjisinin, bitkilerin polenlerine karşı hassas kişilerin geliştirdiği bir çeşit bağışıklık reaksiyonu olduğunu belirten Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ziya Saltürk, “Bahar alerjisi çocuklarda genellikle 2 yaşından sonra başlıyor. En sık okul ve ergenlik döneminde görülüyor.
En belirgin alerji semptomları solunum yollarında özellikle ilk giriş noktası olan burunda kaşınma ve hapşırmadır. Astım gibi göğüs hastalığı problemi olanlar özellikle bahar alerjisine karşı daha dikkatli olmalı. Boğazda şişkinlik, yutakta tıkanma gibi ağır semptomlarda en yakın acil servise başvurulmalı” açıklamasında bulundu.
Türkiye’de yapılan çalışmalarda en sık çimen, yabani ot, tahıl ve genel olarak ağaç polenlerine alerji olduğu görülüyor. Bunlarla karşılaşma oranının yüksek olduğu kırsal alanlarda alerjilerin görülme sıklığının daha fazla olduğunun altını çizen Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ziya Saltürk, “Alerjiye karşı alınabilecek en kesin önlem alerjenden korunmaktır. Bu nedenle maske takılması, olabildiğince alerjen olan ortamdan uzak durulması ve evde bitki varsa evin sık sık havalandırılması gibi önlemler alınabilir” dedi.
Tuzlu su ile burun yıkamak alerjen yoğunluğunu azaltıyor
Bahar alerjisi tespitinde en yaygın testin deri testi olduğunu paylaşan Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ziya Saltürk, “Bu testler alerji kliniği olan merkezlerde yapılabilir. Cilt altına yerleştirilen alerjenlere hassasiyet ölçülür. Bu sayede bahar alerjisinin kaynağı tespit edilebilir” diye konuştu.
Alerji semptomları için en basit uygulamanın burun yıkamak olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Ziya Saltürk, “Tuzlu su ile burun yıkama, alandaki alerjen yoğunluğunu düşüreceği için şikayetleri de azaltacaktır. Burun tıkanıklığı ve hapşırma günlük yaşam kalitesini etkiliyorsa tedaviye başlanması gerekir” dedi.
Evdeki bitkiler balkona çıkarılmalı ve ev sık sık havalandırılmalı
Alerjide ilk tedavi basamağının antihistaminikler olduğunu söyleyen Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ziya Saltürk, “Tuzlu suyun yeterli gelmediği durumlarda montelukast sodyum içeren ilaçlara başvurulabilir. Burun tıkanıklığı yoğun hastalarda kısa süreli dekonjestan ilaçlar verilebilir. Nazal steroidler burundaki ödemi azaltmak için kullanılan diğer bir ilaç grubu. Alerjileri azaltmak için alerjen olan ortamlarda maske kullanılması, bitki varsa balkon gibi yerlere çıkarılması, araçlarda bulunan sirkülasyon özelliğini kullanarak dışarıdaki alerjen bulunan havaya karşı izolasyon sağlanması veya evin havalandırılmasına özen gösterilmeli.
Bahar alerjilerinde aşıların da bir seçenek olduğunu paylaşan Prof. Dr. Ziya Saltürk, “Alerji aşıları deri testinde tespit edilen alerjene karşı uygulanan duyarsızlaştırma tedavisidir. Düzenli olarak alerjene maruz bırakılarak bağışıklığın ona karşı duyarsız hale gelmesi amaçlanır. Cilt altı uygulamaları dil altına göre daha etkilidir. Tedavi 5 yıl kadar sürüyor ve yüzde 60 dolaylarında ciddi kalıcı başarı sağlanıyor. Hastaların yüzde 80’inde belli bir seviyeye kadar rahatlama elde edilebiliyor” şeklinde konuştu.
Vücut sağlığımız için olmazsa olmaz öneme sahip vitaminler, gelişigüzel kullanıldığında ise fayda yerine zarar verebiliyor!
Acıbadem Ataşehir Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Aysun Işıklar vitaminlerin öncelikle besinler yoluyla karşılanması gerektiğini belirterek “Vitaminlerin doğal kaynaklarının başında sebze, meyve, bakliyat, tam tahıllı ürünler ve süt ürünleri geliyor. Bunlar yeterince tüketilmediği zaman kalp hastalığı, kanser ve kemik erimesi (osteoporoz) gibi hastalıkların gelişme riski artıyor” diyor. Buna karşın ülkemizde bilinçsiz vitamin kullanımının çok yaygın olduğunu, doktora danışmadan ve gerekli ölçümler yaptırılmadan vitamin takviyeleri kullanmanın karaciğerden böbrek hasarına dek birçok yıkıcı etkiye yol açabildiğini vurgulayan Dr. Aysun Işıklar vitaminler hakkında toplumda doğru sanılan 8 yanlışı anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.
Herkesin aynı miktarda vitamin takviyesine ihtiyacı vardır: YANLIŞ!
DOĞRUSU: Vitamin ihtiyacı kişiden kişiye değişir. Bu durum günlük tükettiğimiz yiyecek ve içeceklerin yanı sıra kişinin yaşına, eşlik eden hastalıklara ve yaşam tarzına göre de değişir. Bu nedenle vitamin kullanımı mutlaka doktorun isteyeceği tetkiklerin sonuçlarına göre, doktorun söyleyeceği şekilde ve dozda kullanılmalıdır.
Vitaminler tam emilemediğinden, önerilenden fazla tüketilebilir: YANLIŞ!
DOĞRUSU: Bu düşünce kesinlikle doğru olmadığı gibi vitaminleri gereksiz ve yüksek dozlarda almak ciddi sorunlara yol açabilir. Örneğin; B6 vitamininin fazlası; geri dönüşü olmayan sinir hasarına yol açabilirken, A vitamini ve niasinin fazlası karaciğer hasarına, folik asitin fazlası ishal, sinirlilik ve cilt reaksiyonlarına neden olabilir. C vitamininin fazlası vücut hücrelerini bozarken, D vitamininin fazlası kalp ritim problemlerinden böbrek yetmezliğine dek ciddi zararlar verebilir.
Multi-vitaminler kötü beslenmeyi telafi eder ve hastalıkları önler: YANLIŞ!
DOĞRUSU: Dr. Aysun Işıklar “Gerçek şu ki bilim insanları multi-vitaminlerin etkili olup olmadığı konusunda hala kararsız. Sağlıklı ve dengeli beslenmek her zaman ihtiyaç duyulan besin maddeleri için en iyi reçetedir. Vitamin takviyeleri besin yerine geçmeyi değil, takviye etmeyi amaçlar. Örneğin; yüksek doz C vitamini gribal enfeksiyon olmamızı engellemez, sadece hasta olduğumuzda iyileşmemize destek olur” diyor.
Tüm vitamin takviyeleri doğal olduğu için güvenlidir: YANLIŞ!
DOĞRUSU: Besinler doğadan gelse de üreticiler bunları hap haline getirdiğinde doğal olmaktan çıkıyor. Doğal olması mutlaka güvenli ve etkili olduğu anlamına gelmez. Sonuçta arsenik doğaldır ancak kansere neden olur.
Vitamin takviyesine asla gerek yoktur: YANLIŞ!
DOĞRUSU: Bilim insanları çoğu takviyeye karşı çıkıyor olsa da belirli bir eksiklik olması durumunda faydalı olduğuna inanıyor. Örneğin; besinlerden gerekli vitamin, enerji ve mineralleri alamayan (malnütrisyon) kişilerde multivitaminler faydalı olabilir. Süte alerjisi olanlarda kalsiyum ve D vitamini takviyesi, vegan beslenenlerde B12 vitamini, hamilelerde folik asit ve menopoza girenlerde ekstra kalsiyum ve D vitaminine ihtiyaç gerekebilir.
Vitaminler ya da diğer takviyeler ilaçlarla etkileşime girmez: YANLIŞ!
DOĞRUSU: Vitaminler ya da diğer takviyeler ilaçların etkilerini azaltabilir veya artırabilir. Örneğin: K vitamini reçeteli veya reçetesiz satılan ilaçlarla etkileşime girerek kan pıhtılaşmasına neden olabilir. Bundan kaçınmak için halihazırda almakta olduğunuz ya da almayı düşündüğünüz takviyelerin bir listesini her zaman doktorunuzla paylaşmalısınız.
Vitaminler aç karnına alınmalıdır: YANLIŞ!
DOĞRUSU: Suda çözünen vitaminler günün hemen her saatinde alınabilir. Ancak yağda çözünen 4 vitamini (A, D, E ve K) az miktarda yiyecekle birlikte almak en iyisidir. Aksi taktirde alınan vitaminler tam olarak emilemez.
Vitaminler sabahları alınmalıdır: YANLIŞ!
DOĞRUSU: İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Aysun Işıklar, “Vitaminler sabah veya akşam fark etmeksizin günün herhangi bir saatinde alınabilir. O gün unutulduysa gece yatmadan önce akla geldiyse de içilebilir” diyor.
Birleşik Krallık’ın kültürel ilişkiler ve eğitim fırsatlarından sorumlu kuruluşu olan British Council’ın düzenlediği ve dünya çapında yükseköğretimi etkileyen önemli temalar etrafında şekillenen Derin Diyaloglar (Deep Dialogues), bu sene 13-15 Mart tarihleri arasında Türkiye delegasyonunu Edinburgh’ta ağırladı. Edinburgh Napier University’de gerçekleştirilen konferansa, Türkiye’yi temsilen Kocaeli Sağlık ve Teknoloji Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Firdevs Karahan, İstanbul Aydın Üniversitesi Global Eğitim ve Ortaklıklar Direktör Yardımcısı ve EURIE Konferans Koordinatörü Ayşe Deniz Özkan ve British Council Yükseköğretim Program Müdürü Ali Murat Güçlü katıldı.
Bu sene ‘Ölçeklenebilir ve Sürdürülebilir Uluslararasılaşma ve Ulusötesi Eğitim’ başlığında gerçekleşen Derin Diyaloglar, ölçeklenebilir ve sürdürülebilir uluslararasılaşma ve ulusötesi eğitim stratejilerini tartışmak ve keşfetmek üzere 30’un üzerinde ülkeden 75 yükseköğretim temsilcisi, rektör, rektör yardımcısı ve uzmanı bir araya getirdi. Etkinlik, katılımcıların iyi uygulamaları paylaşmaları, fikir alışverişinde bulunmaları ve uluslararasılaşma ve ulusötesi eğitim alanlarında ortaya çıkan eğilimleri ve zorlukları tartışmaları için eşsiz bir platform sağladı.
Derin Diyaloglar’da Türkiye’yi temsilen heyette yer alan British Council Yükseköğretim Program Müdürü Ali Murat Güçlü, şunları söyledi: “British Council olarak, Türkiye’den yükseköğretim kurumlarına ve temsilcilerine ortaklıklar kurabilecekleri uluslararası platformlar sağlamaktan büyük memnuniyet duyuyoruz. Birleşik Krallık ve Türkiye yükseköğretim kurumlarının, yükseköğretimde bilim ve araştırma alanlarında kurdukları güçlü ortaklıkların devamı için çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Yükseköğretimde ulusötesi eğitim ortaklıkları (Transnational Education – TNE), bu ortaklık modellerinin çeşitlenmesi için farklı metotları içeriyor. Edinburgh’ta gerçekleşen bu büyük etkinlikte, Türkiye’yi Kocaeli Sağlık ve Teknoloji Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Firdevs Karahan ve İstanbul Aydın Üniversitesi Global Eğitim ve Ortaklıklar Direktör Yardımcısı ve EURIE Konferans Koordinatörü Ayşe Deniz Özkan ile temsil ettik. Onlarca yeni insan tanımak, Birleşik Krallık üniversiteleri, akademisyenleri, alan uzmanları ile bir hafta geçirmek ve ulusötesi eğitim ortaklık modelleri hakkında deneyimleri dinlemek değerli bir tecrübe oldu.”
Türkiye’nin 81 ilinde 13.000’i aşkın marketiyle her hafta hesaplı teknolojik ürünleri tüketicilerle buluşturan A101, 21 Mart günü birçok avantajlı teknolojik ürünü müşterilerine sunacak.
Türkiye’nin 81 ilinde ve her ilçesinde, 500’ün üzerinde tedarikçisi ile perakende sektörünün öncü şirketleri arasında yer alan A101, 21 Mart’ta avantajlı teknolojik ürünleri satışa sunacak.
Volta Elektrikli Araç Fırsatı
A101’de bu hafta şehir içi kolay kullanımıyla dikkat çeken Volta EV1 Elektrikli Araç 169.900 TL’ye satışa sunulacak.
Akıllı TV’ler A101’de
Tüketicilere seyir zevki yaşatacak ONVO V50500 50’’ ULTRA HD WEBOS 2.O SMART LED TV 10.999 TL, TOSHİBA 0UL2163DT/2 50UL2363DT 50″ ULTRA HD SMART TV 12.499 TL, ONVO 32OV5000H 32’’ HD UYDU ALICILI LED TV 4.199 TL, JVC 40VF5405T 40” FULL HD SMART LED TV 8.999 TL, JVC32VH5100T 32” HD SMART LED TV 5.999 TL, BOTECH W-ZONE 4K UHD ANDROID TV BOX TOSHIBA 1.699 TL’likfiyatla satışta olacak.
Bütçe Dostu Beyaz Eşyalar A101 Mağazalarında
SEG CM CM 710 7 kg Çamaşır Makinesi 7.999 TL, SEG NF 463 No-Frost Buzdolabı 12.999 TL, SEG Mekanik Silindirik Termosifon 65 L 4.799 TL, FLAVEL FLV1090 Büro Tipi Buzdolabı 4.999 TL, KIWI KWP-8553 3 Musluklu Su Sebil 3.799 TL, GW 1812 DAVLUMBAZ, GW1814 BEYAZ FIRIN ve GW1813 BEYAZ CAM OCAK ürünlerini içeren GOODWEST Beyaz Cam Ankastre Set3’lü 6.499 TL fiyatıyla tüketicilerle buluşacak.
Teknolojik Ürünler A101 Mağazalarında
REEDER S19 Max Pro S Cep Telefonu 5.499 TL, PIRANHA3.0A USB Kablo 49.90 TL, SANDISK64 GB Micro SD Kart 199 TL, SANDISK128 GB USB 3.2 Bellek 349 TL’ye mağazalarda yerini alacak.
Birbirinden Çeşitli Bahçe Bakımı Ürünleri 21 Mart’ta A101’de
Dalgıç Su Pompası 949 TL, 8 Fonksiyonlu Bahçe Sulama Fıskiyesi 169 TL, Kazıklı Bahçe Sulama Fıskiyesi 99.90 TL, 3 Kollu Döner Fıskiye 179 TL, Kazıklı Bahçe Fıskiyesi 54.90 TL, Otomatik Fonksiyonlu Bahçe Sulama Tabancası 119 TL, Otomatik Fonksiyonlu Bahçe Sulama Tabancası Seti 169 TL, Bahçe Stoplu Hortum Adaptörü 22.50 TL, Bahçe Musluk ve Hortum Adaptörü 17.50 TL, Bahçe Hortum Adaptörü 21.50 TL, Taşınabilir Hortum Makarası 259 TL, Sulama Zamanlayıcısı 199 TL, Hortum Uzatma Parçası 16.50 TL, Çok Amaçlı Kamp Küreği 149 TL, Bahçe Hortum Bağlantı Adaptörü 17.50 TL, Bahçe Sulama Başlığı Seti 77.90 TL, Bahçe Sulama Tabancası 89.90 TL, Salınımlı Yağmurlama Sistemli Bahçe Fıskiyesi 249 TL, Elektrikli Üfleme Makinesi 499 TL, Bahçe Sulama Tabancası Seti 139 TL, Hortum/Musluk Bağlantı Seti 54.90 TL’ye satışta olacak.
Mağazalarda ve A101 Ekstra’da Satışa Çıkacak Olan Ürünler
Volta EV1 Elektrikli Araç, Arzum AR4070 Cleancompact Cyclone Süpürge, SEG CM 710 7 Kg Çamaşır Makinesi, SEG NF 463 No-Frost Buzdolabı ve Onvo OV50500 50″ Ultra HD webOS 2.0 Smart LED mağazalarda veA101 Ekstra’da satışa sunulacak.
Suudi Turizm Kalkınma Ajansı (STA), “Vizyon 2030” stratejileri kapsamında Suudi Arabistan’ın hızla gelişen kültür ve turizm olanaklarını ve cazibe merkezlerini Türk seyahat severlere tanıtmak için bir kampanya başlattı.
Suudi Arabistan’ın gelecek vadeden turizm olanaklarını çeşitlendirme konusundaki çalışmalarının bir parçası olan bu proje ile, aynı zamanda iki ülke arasındaki kültürel alışverişi teşvik etmek ve bağları güçlendirmek de hedefleniyor. “Arabistan’a Hoş Geldiniz: Eşi Benzeri Olmayan Bir Destinasyon” başlıklı tanıtım kampanyası kapsamında Suudi Arabistan’ın zengin tarihi ve kültürel mirasının, doğa harikalarının ve modern cazibe merkezlerinin Türk gezginlere tanıtılması amaçlıyor. Suudi Arabistan, farklı doğal zenginlikleri, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan tarihi mekanları ve hareketli şehirleriyle, yeni deneyimler ve maceralar arayan Türk turistler için cazip bir destinasyon olma özelliği taşıyor. Antik kent Al-Ula’nın eski Nabatean kalıntılarından, 1800 kilometrelik Kızıldeniz kıyı şeridine, Riyad’ın kozmopolit şehir yaşamından Cidde’nin tarihi güzelliklerine kadar zengin bir deneyim yelpazesi sunan Suudi Arabistan, bu tanıtım kampanyası ile ziyaretçileri gizli hazinelerini ve sıcak konukseverliğini keşfetmeye davet ediyor.
Türkiye’de yürütülen tanıtım kampanyasında, hedef kitleye etkili bir şekilde ulaşmak için özel projeler geliştirilip etkinlikler düzenlenecek, dijital platformlar ve sosyal medya gibi çeşitli pazarlama kanalları kullanılacak. Suudi Arabistan’ın doğal güzelliklerini, kültürel mirasını, zengin mutfağını ve macera fırsatlarını ön plana çıkaracak bu tanıtım kampanyası ile Türk gezginlerinin bir sonraki tatil rotalarını Suudi Arabistan’a çevirmeleri hedefleniyor. Turizmi teşvik etmenin yanı sıra Suudi Arabistan ile Türkiye arasındaki kültürel alışverişi güçlendirmek ve dostluk bağlarının derinleştirilmesi de amaçlanıyor.
Dünyanın en hızlı büyüyen destinasyonlarından biri olan ve on iki aya yayılan turizm kaynaklarına sahip olması nedeniyle dünyadaki en dinamik turizm destinasyonu olma yolunda emin adımlarla ilerleyen Suudi Arabistan 2023 yılında tüm dünyadan 100 milyon ziyaretçiyi ağırlamıştırve 2030 yılına kadar yılda 150 milyondan fazla ziyaretçi çekmeyi hedeflemektedir.
Suudi Arabistan, yapım aşamasında olan oteller de dahil olmak üzere 400,000’den fazla oda kapasitesini 2030’a kadar 854,000’e yükseltilmeyi planlamaktadır. Dünyanın en dinamik ve farklı deneyimler yaşatan destinasyonunun inşa edildiği Suudi Arabistan, milyonlarca ziyaretçisi için erişimi kolaylaştıran çalışmalarına hızla devam etmektedir. Bunlardan biri de Riyad’ı küresel bir merkez haline dönüştürecek ve kapasitesinin 2030’a kadar yıllık 120 milyon yolcuya çıkarılması planlanan Kral Selman Uluslararası Havalimanı projesidir. Ayrıca Suudi Arabistan, elektronik vize uygulaması ile kapıda vize veya 96 saat geçerli ücretsiz stopover vizesi ile Türk ziyaretçiler için seyahat kolaylığı sağlamıştır.
Suudi Arabistan, Arap Yarımadası’nın güzelliklerini korumak için dönüşümünün kalbine sürdürülebilirlik uygulamalarını yerleştirmiş olup, bölgenin eşsiz mercan resiflerini, mangrov ormanlarını ve deniz habitatını korumak için Kızıldeniz’de net %30 gibi iddialı bir koruma alanı sağlamayı ve yenilenebilir odaklı bu turizm projesiyle çevreye, topluma ve ekonomiye katkıda bulunmayı hedeflemektedir. Kızıldeniz Projesi’nin bir parçası olarak Haziran 2021’den bu yana 3.6 milyon bitki ve ağaç yetiştirilmiştir ve 2026’ya kadar 30 milyon bitki ve ağaç yetiştirilmesi ve Ortadoğu’nun en büyük peyzaj fidanlığının kurulması planlanmaktadır.
UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan 7 alanı ve 10.000’den fazla arkeolojik sit alanıyla Suudi Arabistan, zengin bir kültürel mirasa sahiptir. Gezginler, Necd‘in kalbinde saklı Ushaiger Miras Köyü‘nde antik Suudi Arabistan’ın otantik cazibesini deneyimleyebililir veya yine UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan ve Arabistan’ın doğduğu yer olan Diriye’yi keşfedebilirler. Suudi Arabistan’ın kozmopolit şehri ve kültürel açıdan önemli bir merkez olan Cidde’de ise yıl boyunca Kızıldeniz Uluslararası Film Festivali’nden Formula 1 yarışlarına kadar pek çok önemli etkinlik düzenlenmektedir.
Suudi Arabistan’ın ilk UNESCO Dünya Mirası Alanı olan Hegra da dahil olmak üzere antik anıtları, kaya oluşumları ve tarihi hazineleriyle bir çok medeniyete ev sahipliği yapan Al-Ula, 200.000 yılı aşkın bir tarihi barındırmasıyla yaşayan bir müze olarak gezginleri ağırlamaktadır. Suudi Arabistan, 304 müzeye, 85 halka açık kütüphaneye, 262 tiyatro salonuna ve 75 galeri ve sergi salonuna sahiptir.
Suudi Arabistan, Jabal Al Soudah’ta doğa yürüşünden dünyanın en muhteşem dalış noktalarından Kızıldeniz’de dalışa kadar her yaştan ziyaretçiye hitap eden çeşitli doğa ve macera aktiviteleri sunmaktadır. Bölgenin hızla gelişen kültür, spor ve eğlence merkezi olan Suudi Arabistan, tüm yıla yayılan ve başka hiçbir destinasyonda sunulmayan farklı aktivite ve deneyimleriyle misafirlerini ağırlamaktadır.
Suudi Arabistan’ın Vizyon 2030 stratejisinin bir parçası olarak önemli giga projeleri de bulunmaktadır. NEOM, yenilik, teknoloji ve sürdürülebilirlik merkezi olarak kurgulanan ve yeni bir geleceği temsil eden fütüristik bir mega şehir projesidir ve yapay zeka, robotik ve yenilenebilir enerji kaynakları gibi ileri teknolojileri içermektedir. Ayrıca, Riyad yakınlarında inşa edilen eğlence şehri Qiddiya’nın tema parkları, spor tesisleri ve kültürel mekanlarıyla dünyanın ilk çok amaçlı oyun ve en büyük eğlence kenti olması hedeflemektedir.
Suudi Arabistan küresel bir turizm destinasyonu olma yolculuğunu hızla sürdürürken, “Arabistan’a Hoş Geldiniz: Eşi Benzeri Olmayan Bir Destinasyon” başlıklı tanıtım girişimleriyle Krallığın, dünyanın dört bir yanından turistleri ağırlayan ve kültür, doğa ve macera turizmi gibi farklı segmentlerde de gelişim hedefleyen bir strateji benimsediğinin altını çizmektedir.
Ege Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, kaliteli eğitim anlayışı ve geniş altyapı olanaklarıyla hem spor dünyasına bilimsel destek sağlıyor hem de bünyesinden pek çok milli sporcuyu ülkemize kazandırıyor. Rektör Prof. Dr. Necdet Budak’ın öncülüğünde üniversitede oluşturulan spor kültürü ve tesislerin yenilenmesi pek çok branşta başarıyı da beraberinde getiriyor.
Ege Üniversitesinde sporu bir kültüre dönüştürdüklerini ifade eden Rektör Prof. Dr. Necdet Budak, “Spor Bilimleri Fakültemiz, ülkemizin ve dünyanın gerçeklerine duyarlı, kültürel olarak donanımlı, araştırıcı ve üretici nitelikli bilim insanlarını spor dünyasına kazandırıyor. Bununla birlikte üniversitemiz bünyesinde ülke sporuna hizmet misyonuyla yetiştirilen pek çok milli sporcu, bayrağımızı ulusal ve uluslararası arenada gururla dalgalandırıyor. Uzun bir aradan sonra aktif hale getirdiğimiz Ege Üniversitesi Spor Kulübümüz; futbol, rugby, tenis, basketbol, voleybol, yüzme gibi birçok alanda sporcu yetiştiriyor. Darüşşafaka ve Altınordu gibi köklü kurumlarla iş birliklerimiz mevcut. Kampüsümüzde yer alan pek çok tesisini restore ederek profesyonel kullanıma uygun hale getirdik. Bununla birlikte yeni tesisleri üniversitemize kazandırdık. Öğrencilerimiz, bu tesislerden faydalanarak diledikleri gibi spor yapabiliyor. Hatta bazen ben de onlara katılarak spora özendirme konusunda rol model olmaya çalışıyorum” dedi.
“250’ye yakın milli sporcumuz var”
Ege Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesinin çalışmaları ile ilgili bilgi veren Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Melih Balyan, “Fakültemizde; Antrenörlük, Spor Yöneticiliği ile Beden Eğitimi ve Spor olmak üzere toplamda üç bölümümüz var. Bu bölümlerimizde lisans programlarımız ile birlikte 5 yüksek lisans ve 3 doktora programı yürütmekteyiz. Farklı bölümlerde okuyan bin 250 öğrencimiz var ve bu öğrencilerin 250’ye yakını milli sporcu” diye konuştu.
EÜ bünyesinde öğrencilerin faydalanabileceği çeşitli spor alanlarının var olduğunu belirten Doç. Dr. Balyan, “Spor Bilimleri Fakültemize ait bir Sağlıklı Yaşam Salonu’muz var ve öğrencilerimiz bu salondan faydalanabiliyor. Bölümlerimiz kendi alanlarında, hem sporcuların gelişimi için, hem de profesyonel olarak spor yapmayan bireylerin daha iyi ve daha verimli spor yapabilmeleri için araştırmalar, çalışmalar yapıyorlar. Bünyemizdeki laboratuvarlarda sürekli yüksek lisans, doktora tezleri ve çalışmalar yaparak alanımıza destek vermeye çalışıyoruz. Bunun dışında Rektörümüz Prof. Dr. Necdet Budak’ın da özel ilgisiyle kampüsümüzdeki pek çok spor tesisi restore edildi ve yenileri kazandırıldı. Kampüste yer alan Prof. Dr. Sermed Akgün Kapalı Olimpik Yüzme Havuzu, Açık Yüzme Havuzu, Büyük Spor Salonu, Tenis Kortları, 20 Mayıs Spor Tesisleri, 50.Yıl Spor Salonu, Küçük Spor Salonu, Futbol Sahaları, 1-2 No’lu Çim Saha ve Açık Spor Alanları sporla ilgili öğrencilerimizin faydalanabileceği profesyonel tesisler” dedi.
“Spor Kulübümüz önemli başarılara imza atıyor”
Ege Üniversitesi Spor Kulübünün değişik branşlarda faaliyet gösterdiğini ifade eden Doç. Dr. Balyan, “Ege Üniversitesi Spor Kulübümüz, farklı spor alanlarında faaliyet gösteriyor. Kulübümüzde, hem üniversite öğrencilerine hem de dışarıdan gelen bireylere yönelik faaliyetlerimiz var. Örneğin futbol takımımızda sadece öğrencilerimiz oynuyor. Son dönemlerde üniversite yönetimimizin de desteğiyle kulübümüz çok canlandı. Basketbolda, Darüşşafaka iş birliği ile iyi bir takım kuruldu. Yüzme branşında sporcularımız hem takım olarak hem de bireysel anlamda önemli başarılara imza atıyorlar. Voleybol, cimastik gibi branşlarda eğitimler veriliyor. Başarıların kazanılmasında kampüsümüzde son dönemde spor alanlarına yönelik yapılan çalışmaların etkisi oldukça büyük” diye konuştu.
“Sağlıklı yaşam için spor yapmamız ve spora öncelik vermemiz şart”
Spor yapmanın sağlık için oldukça önemli olduğunu belirten Doç. Dr. Balyan, “Sağlıklı yaşam için spor yapmamız ve spora öncelik vermemiz şart. Bireylerin hareketli yaşantıları içerisinde, kendilerini rahatlatabilecekleri, daha sağlıklı olabilecekleri alanlar bulmaları oldukça önemli. Kampüsümüzde ne kadar fazla spor alanı olursa öğrencilerimiz de bu alanları o denli ‘yaşam alanı’ olarak belirler. Bundan dolayı da mezun olduklarında gittikleri yerlerde de bu alışkanlıklarını sürdürmeye devam ederek, hayatlarını daha kaliteli şekilde sürdürebilirler” dedi.
Federal Rezerv yetkilileri bu yıl faiz oranlarını düşürmeyi planlıyor, emlakçılar büyük bir anlaşmanın ardından büyük olasılıkla komisyonlarını düşürecek ve Başkan Biden, yönetiminin yüksek konut maliyetlerini hafifletmesinin yollarını aramaya başladı.
Kısacası konut piyasasında pek çok değişiklik yaşanıyor. Yüksek faiz oranları nedeniyle satışlar belirgin bir şekilde yavaşlasa da hem ev fiyatları hem de kiralar pandemi öncesine göre keskin bir şekilde yüksek olmaya devam ediyor. Şimdi soru, son gelişmelerin maliyetleri düşürüp düşürmeyeceğidir.
Konut piyasasını inceleyen ekonomistler, önümüzdeki yıl maliyet artışlarının nispeten ılımlı olmasını beklediklerini söyledi. Ancak çoğu pazarda, özellikle de ev alımlarında fiyatların düşmesini beklemiyorlar. Demografik eğilimler hala güçlü talebi körüklüyor ve daha düşük faiz oranları kenarlardan daha fazla arz çekilmesine yardımcı olsa bile, daha ucuz ipotekler alıcıları hâlâ satılık çok az evin olduğu bir pazara çekebilir.
Redfin’in CEO’su Glenn Kelman, “Ev fiyatlarının gerçekten düşeceğini hayal etmek benim için neredeyse imkansız hale geldi” dedi. “Envanter üzerindeki kısıtlamalar çok derin.”
İşte değişen şeyler ve bunun alıcılar, satıcılar ve kiracılar için ne anlama gelebileceği.
Faiz oranlarının düşmesi bekleniyor.
İpotekler son zamanlarda pahalıydı çünkü Fed faiz oranlarını yirmi yıldan fazla bir sürenin en yüksek seviyesine çıkardı. Merkez bankası ipotek faizlerini belirlemiyor ancak politikası, ekonomi genelinde borçlanmayı daha pahalı hale getirmek için damla damla yayılıyor. 30 yıllık ipotek faizleri, yakın zamanda 2021’deki yüzde 3’ün altındayken şimdi yüzde 7’nin biraz altında seyrediyor.
Fed borçlanma maliyetlerini düşürdüğünde bu oranlar düşebilir, özellikle de yatırımcılar Fed’in şu anda beklediklerinden daha belirgin bir şekilde faiz indirimi yapacağını beklemeye başlarsa.
BURSA (İGFA) – Bursaspor’un cumartesi günü saat 14:00’de Yüzüncü Yıl Atatürk Stadyumu’nda oynayacağı Kırklarelispor maçı biletleri bugün saat 11:00 itibariyle satışa çıktı.
Karşılaşmanın bilet fiyatları şu şekilde; Güney Kale Arkası Tribünü: 50 TL, Doğu Üst Tribünü: 75 TL, Doğu Alt Tribünü: 100 TL, VIP Tribünü: 200 TL, Batı Alt Tribünü: 250 TL, 1963 Tribünü: 500 TL
Devam oyunu olarak karşımıza çıkmaya hazırlanan The Sinking City 2 dikkat alımlı atmosferi ile bir arada bize yeni bir tecrübe sunmak istiyor. 1920’lerin Amerika Birleşik Devletleri’nde geçen bu imal içerisinde farklı bölgelere yanlışsız ilerleyebiliyor, yeni olaylarla karşılaşabiliyor ve Lovecraft gibisi bir tecrübeyle birlikte oyundaki yerimizi almaya koyuluyoruz.
Oyunda bu tipi sevenler nitekim de büyük bir sürprizle müsabakaya hazırlanıyor zira hem hayatta kalma tecrübesi hem de bu tema ile birlikte yer aldığımız müddet boyunca ilgi cazibeli olaylarla müsabakaya hazırlanıyor ve tıpkı vakitte endişe tecrübesini burada yaşamayı bekliyoruz. Farklı olay örgüsü ve ilgi cazibeli ayrıntıların yer aldığı bu üretimde Arkham kentini keşfetmeye hazırlanıyor ve bu kent içerisinde akıl almaz olayların meydana geldiğini deneyimleyebiliyoruz.
Bu usul oyunlarda elbette ancak hayatta kalma içerikli ögeler epey fazla ön plana çıkıyor ve bununla bir arada kendi karakterimizi hayatta tutmaya çalışırken, başka taraftan kendimizi olay örgüsüne kaptırmaya hazırlanıyoruz. Kıssa odaklı yapısıyla birlikte bize sunulan bu oyunda geliştirici grubun belirttiğine nazaran sahiden de oyuncuların seveceği ve birebir vakitte dikkat göreceği bir sistemin olduğundan bahsedebiliyoruz. Oyunda yer aldığımız mühlet boyunca üçüncü şahıs kamera bakış açısıyla bir arada ilerlemeye çalışıyor, dehşet tecrübesi yaşamayı bekliyor ve hayatta kalma sistemlerinin nasıl bir halde meydana geldiğini burada anlamaya başlıyoruz.
İkinci oyun içerisinde elbette hayranların beklentileri hayli yüksek olabiliyor. Bu devam oyunu içerisinde dikkat cazibeli ortamların, bölgelerin ve yapıların olduğundan bahsedebilir ve heyecan verici bir seyahate çıkabileceğimizi burada aktarabiliyoruz. Hayatta kalma tecrübesini endişeyle birleştiren bu üretimde bu tecrübe hakikaten iyiliklerimize kadar hissettirilmek isteniyor ve kendimizi bu bölgeler içerisinde labirentlerde bulmaya hazırlanıyoruz. Geliştirici takımın belirttiğine nazaran oyunda titizlikle hazırlanmış ve ilgi cazibeli ortamların olduğundan bahsedebilir ve kozmik kaygı ögelerinin burada yer aldığını aktarabiliyoruz.
Güzel bir seyahate çıkılabileceğimiz ve birebir vakitte dünyanın derinliklerine inebileceğimiz bu üretimde gizemin, dizaynların ve dehşet ögelerinin bol bol karşımıza geleceğini aktarabiliyoruz. Üstte bahsettiğimiz üzere, karakterimizi burada üçüncü şahıs kamera bakış açısıyla birlikte görebiliyoruz. Bu kamera bakış açısıyla birlikte hem ortamları keşfetmeye hazırlanıyor hem de hoş bir yapıyla müsabakayı bekliyoruz. Tuhaf ortamlara geçiş yaptığımız vakit elbette yalnızca biz değil, tıpkı vakitte tuhaf düşmanların ve canavarların olduğundan da bahsedebiliyoruz.
Bunları ortadan kaldırmak için de elimizdeki kaynakları ve donanımları kullanabiliyoruz ve böylelikle Arkham kentini bir yandan keşfederken öbür yandan ise hayatta kalmak için elimizden geleni yapmaya koyuluyoruz. Labirent ögelerinin yer aldığı bu üretiminde birebir vakitte bulmaca içerikliunsurların olduğunu görebiliyor ve bulmacaları çözmek büsbütün bizim işimiz oluyor.
Oyunda nitekim de yapılabilecek hayli fazla iş bulunuyor ve bunlarla bir arada hem bulmacalarla hem aksiyon sistemiyle hem de endişe ögeleriyle birlikte buradaki yerimizi almaya hazırlanıyoruz. Heyecan verici bir seyahate çıkabileceğimiz bu imal, Epic tarafından bizlere sunulan Unreal Engine 5 oyun motoruyla birlikte geliştiriliyor ve bu oyun motoru, bildiğiniz üzere yeni kuşak bir oyun motoru olarak bizlere sunuluyor.
Geliştiriciler tarafından kullanılan bu oyun motoru kapsamında elbette üst seviye grafikler ve animasyon üslubunu bekleyebilir ve bununla bir arada de oyundaki yerimize almaya koyulabiliriz. Oyunda hem animasyon manasında hem de grafikleri manasında hakikaten de hoş bir işin başarıldığını söyleyebiliriz. İtekiim, büyük bütçeli bir üretim olmayacağını şu anda aktarabilir ve oyunun ilerleyen vakitlerde esasen bağış kampanyası da bir yerden sonra başlayacak ve böylelikle bağışlar kabul edilecek. Hem bu biçimde geliştirilme sürecinde yer alan masraflar karşılanacak hem de oyunculara en güzel tecrübesi sunmak için geliştirilecekler.
Nitekim daha evvel birçok oyunu bizlere sunmuş olan geliştirici takım, artık ise yeni bir oyunla bir arada bizlerin meskenlerine konuk olmak istiyor. Umuyoruz ki hoş bir tecrübeyle bir arada yer alabilir, kıssa kaldığı yerden devam edebilir ve ilgi cazip ortamlarla ve karakterlerle birlikte buradaki yerimizi alabiliriz. Hasebiyle oyundan beklentiler şu anda elbette bir oldukça yüksek diyebiliriz fakat bu beklentiyi düşük tutmakta yarar var zira nihayetinde oyun, bağış kampanyası ile birlikte yürütüleceğinden ötürü burada çok üst seviye bir yapı olacağından bahsedemeyiz. Ekonomik zorluklarla birlikte kapışabileceğimiz ve tıpkı vakitte devam oyunu içerisinde beklentilerimize karşılık verebilecek ögelerin yer alabileceği bu üretim, birçok çeşidi bünyesinde barındıran içeriklerle bir arada bizlere sunulmak isteniyor.
Devam oyunu içerisinde beklentiler bir epey yükselirken, oyunda tıpkı vakitte ilgi alımlı ve beklenen mekanikler bulunuyor. Bu beklenen mekanikler ortasında elbette çevresel ögelerin kıssayla birlikte harmanlanması bulunuyor. Öykü odaklı bu üretim içerisinde etrafın tesiri olduğu öykü anlatımı bize sunulmak isteniyor ve etrafa saçılmış ipuçlarını kullanarak oyunun sonuna hakikat ilerlemeye başlıyoruz. Oyun birden fazla sona sahiptir ve bonus sonlarla birlikte de oyundaki yerimizi almaya hazırlanıyoruz.
Oyunda yer aldığımız mühlet boyunca lakin farklı mitoslarla bir arada ilerlemeye hazırlanırken, yeni ve eşsiz yaratıkların yanı sıra kaynak malzemelerle bir arada karşılaşabiliyor ve bunları toplamak da büsbütün bizim işimiz oluyor. Oyunda envanter sisteminin yer aldığı bir mekanikten bahsedebilir ve elimizde bulunan ögelerle bir arada oyunda istediğimiz formda ilerlemeye çalışıyoruz. Bu envanter sistemi elbette bu usul oyunlarda hayli değer arz ediyor zira kaynaklarımızı toplayabildiğimiz bu üretimde bir yandan hayatta kalma ögeleriyle bir arada bu kaynakları yanlışsız biçimde harmanlayabiliyor, birleştirebiliyor ve bu kaynakları yanlışsız vakitte kullanarak hayatta kalma bahtımızı arttırmaya hazırlanıyoruz.
Dikkat alımlı ortamlara ilerleyebileceğimiz ve isteğe bağlı bulmacaları çözmeye çalışabileceğimiz bu yapıda bulmacaların içerikleri de burada epey önemli. Zira burada yer aldığımız müddet boyunca dikkat cazip bulmacaların olduğundan bahsedebiliriz. Bu bulmacaları çözmek etraf ögelerden yararlanabiliyor ve tıpkı vakitte kolay ve ilerleyen süreçte ise güçlü bulmacaların bize aktarıldığını söyleyebiliyoruz. Bulmaca içerikleri bölgeden bölgeye değişiyor, yani gösteriyor ve her bir içerikle birlikte oyunda hakikaten hoş bir tecrübe elde etmeye hazırlanıyoruz.
Oyunda yer aldığımız mühlet boyunca dikkat alımlı içeriklerle müsabakaya hazırlanıyor ve bu bulmaca içeriklerinin birtakım durumlarda ise şiddetli olduğundan bahsedebiliyoruz. Etraf ayrıntılarını kullanarak bu bulmacaların üstesinden gelmeye başlıyor, oyunda yer aldığımız müddet boyunca bu bulmacaları çözmek için elimizden geleni yapmaya koyuluyor ve bunları çözerek öbür bölgeye gerçek geçiş yapmaya hazırlanıyoruz. Tıpkı vakitte bulmacaları çözerek farklı kaynakların sahibi olabiliyor ve kainatın gizemli olaylarını burada aslında bir nevi çözmeye hazırlanıyoruz. Öbür taraftan oyunda etraftan ipuçlarını toplamaya çalışıyoruz. Bu ipuçlarını topladıktan sonra kıssa konusunu elbette fikir sahibi olabileceğimiz çeşitli bilgiler bize aktarılıyor ve bunun yanı sıra dikkat cazibeli kültürel ögelerle bir arada de oyundaki yerimizi almaya hazırlanıyoruz.
Oyunda ilerlediğimiz esnada ikonik canavarlarla savaşmak büsbütün bizim işimiz oluyor. Bu canavarlarla savaşarak elimizdeki silahları kullanabiliyor, labirent içerisinde yer aldığımız Gerim kenti dolaylarında gezinebiliyor ve buralardaki düşmanları ve canavarları ortadan kaldırmak için elimizdeki silahları en uygun halde kullanmak hayli önemli. Silahların nasıl kullanabileceğiniz büsbütün size ilişkin oluyor ve hudutlu kaynaklarla ve mühimmatlarla birlikte ilerleyebileceğimizi bu üretimde elbette.
Etraftaki kaynakları toplamak ve birebir vakitte mühimatları elimize almak temel amaçlarımdan biri olarak karşımıza çıkıyor. Yeni bir versiyonu içerisinde yer alabileceğimiz bu üretimde endişe tecrübesini iliklerimize kadar hissetmeye hazırlanıyor ve bir yandan kenti keşfederken öteki yandan ise akıl almaz canavarlarla birlikte oyundaki yerimizi almaya hazırlanıyoruz. Kent içerisinde ihtimamla tasarlanmış bölgelerin olduğundan da bahsedebiliyoruz, bölge içerisinde farklı atmosferlerin, ortamların, görünümlerin ve düşman çeşitliliğinin olduğunu da aktarabiliyoruz.
Her bölge içerisinde yapabileceğimiz çeşitli bulmacalar, ortadan kaldırabileceğimiz canavarlar, toplayabileceğimiz ipuçları ve daha fazlası yer alıyor. Bunları topladıktan sonra elbette ek gizemleri çözmeye hazırlanıyor ve birebir vakitte oyunda üstte da bahsettiğimiz üzere yeni oyun sonları ve oynanış bonuslarına da burada erişmeye hazırlanabiliyorsunuz. Örneğin, oyunda ek gizemleri çözdükten sonra burada bonuslarla birlikte karşılaşabilir, hem oynanışınızı hem de oyun sonlarına yanlışsız yeni bonus içerikleriyle bir arada de burada farklı bir tecrübe elde etmeye hazırlanabilirsiniz. Labirentler içerisinde yer aldığımız ve tıpkı vakitte etrafı keşfetmeye çalıştığımız bu üretimde heyecan verici bir seyahate çıkarken, öteki yandan ise titizlikle hazırlanmış gizemli ögeleri ortadan kaldırmaya hazırlanıyoruz.
Envanter idaresi ile bir arada yer aldığımız üretimde, bu envanter idaresi içerisinde kaynakları toplayabilir ve kaynakları nasıl kullanılması gerektiğine biz karar verebiliriz. Birebir vakitte Lovecraft temasıyla birlikte oyunda ilerlemeye hazırlanıyoruz. Bu tema nitekim de birtakım oyuncuların dikkatini çekecek çeşitten olarak karşımıza çıkıyor ve bu tipi seviyorsanız elbette kesinlikle muayene bir göz atmalı ve bir baht vermelisiniz.
Bununla bir arada, karanlık atmosferlere dalış yapabileceğimizi ve birebir vakitte üst seviye teknoloji takviyelerinin yer aldığı bu üretimde öncelikle üstte bahsettiğimiz üzere Unreal Engine 5 oyun motoru içerisinde Lumen Küresel aydınlatma sisteminin olduğundan bahsedebiliriz. Foto gerçekçi Nanite geometrisi ile bir arada sahiden de hoş bir tecrübe elde etmeye hazırlanıyoruz ve Meta Human takviyeli karakterlerle bir arada de oyunda sahiden yapay zekaya sahip bu karakterlerin olduğunu aktarabilir ve yaptığımız hareketlere karşı da reaksiyon verdiklerini söyleyebiliriz. Münasebetiyle, oyunda bu ve çok daha ziyadesiyle birlikte yeni görselleri ve akıcı animasyonların olduğunu söyleyebilir ve bu kapsamda üst seviye teknoloji dayanaklarıyla bir arada oyundaki yerimize alabiliriz.
Çevresel öykü anlatımı ile bir arada hem bir yandan ipuçlarını toplamaya çalıştığımız hem de başka yandan farklı sonlara yanlışsız ulaşmaya başladığımız bu imal hülasa hoş bir tecrübesi bizlere sunmak istiyor. Oyunda yer aldığımız bir müddet boyunca klasik hayatta kalma ögeleriyle ve dehşet biçimiyle birlikte karşılaşabiliyor ve buradaki bulmacaları çözmek ve birebir vakitte hayatta kalmak için elimizden geleni yapmak büsbütün bizim işimiz oluyor. Farklı kültürlerle birlikte karşılaşabildiğimiz ve birebir vakitte ikonik canavarlarla ve karakterlerle birlikte yer alabildiğimiz bu üretim Türkçe lisan takviyesi ile birlikte de bizlere sunulmak isteniyor.
Oyunun şu anda çıkış tarihi aşikâr değil fakat 2025 yılı içerisinde bizlere sunulacağını aktarabiliyoruz. Umuyoruz ki hoş bir devam oyunu ile birlikte karşılaşabilir ve biz de oyundaki yerimizi alabiliriz. Oyunun şu anda Steam sayfası açık durumda ve dilerseniz Steam sayfası üzerinden istek listenize ekleyebilir ve çıkış yaptığı gün bir bildirim alabilirsiniz. Oyunu Steam sayfası üzerinde tıpkı vakitte görsellerine bir bakış atabilir ve bunun yanı sıra hangi ögeleri desteklediğini ve başka gelişmeleri takip edebilirsiniz.
Cihaz bilgilerini depolamak ve/veya bunlara erişmek için çerezler gibi teknolojiler kullanıyoruz. Bunu, göz atma deneyimini geliştirmek ve kişiselleştirilmiş reklamlar göstermek için yapıyoruz. Bu teknolojilere izin vermek, bu sitedeki tarama davranışı veya benzersiz kimlikler gibi verileri işlememize izin verecektir. Rıza vermemek veya rızayı geri çekmek, belirli özellikleri ve işlevleri olumsuz etkileyebilir.
fonksiyonel Always active
Teknik depolama veya erişim, abone veya kullanıcı tarafından açıkça talep edilen belirli bir hizmetin kullanımını sağlamak veya yalnızca bir elektronik iletişim ağı üzerinden bir iletişimin iletimini gerçekleştirmek gibi meşru bir amaç için kesinlikle gereklidir.
Preferences
The technical storage or access is necessary for the legitimate purpose of storing preferences that are not requested by the subscriber or user.
İstatistik
Yalnızca istatistiksel amaçlar için kullanılan teknik depolama veya erişim.The technical storage or access that is used exclusively for anonymous statistical purposes. Without a subpoena, voluntary compliance on the part of your Internet Service Provider, or additional records from a third party, information stored or retrieved for this purpose alone cannot usually be used to identify you.
Reklam
Teknik depolama veya erişim, reklam göndermek için kullanıcı profilleri oluşturmak veya benzer pazarlama amaçlarıyla bir web sitesinde veya birkaç web sitesinde kullanıcıyı izlemek için gereklidir.
