Donald J. Trump’ın Pazartesi günü bir yargıcın yargılamayı erteleme çabasını reddetmesi ve sürecin gelecek ay başlayacağını onaylamasının ardından cezai suçlamalardan yargılanan ilk eski Amerikan başkanı olacağı neredeyse kesin.
Bay Trump’ın, 2016 başkanlık kampanyasını çevreleyen, giderek büyüyen bir seks skandalının örtbas edilmesini planlamakla suçlanacağı duruşmanın başlangıçta bu hafta başlaması planlanmıştı. Ancak yargıç Juan M. Merchan, Bay Trump’ın avukatlarının ilgili federal soruşturmadan yeni açıklanan belgeleri incelemesine izin vermek için başlangıç tarihini 15 Nisan’a erteledi.
Bay Trump’ın avukatları 90 günlük daha uzun bir erteleme için baskı yaptı ve davanın tamamen düşürülmesi için çabaladı. Ancak Pazartesi günü bir saat süren duruşmada Yargıç Merchan onların iddialarını sert bir dille eleştirdi ve hepsini reddetti.
Savunma ekibi için özellikle kötü bir anda, eski başkan izlerken hakim, Bay Trump’ın avukatlarından birinin iddialarını ve nihayetinde özgeçmişini sorguladı.
Öğle arasının ardından duruşma salonuna dönen hakim, eski başkanın belgelerin geç açıklanmasından herhangi bir zarar görmediğini belirterek, 15 Nisan duruşmasını kesinleştirdi.
Hakim net bir şekilde, “Sanığa makul bir süre verildi” dedi.
Manhattan bölge savcılığının Bay Trump hakkındaki iddianameyi elde etmesinden neredeyse bir yıl sonra gelen karar, kendisine karşı diğer üç ceza davası temyize saplanmış olsa bile eski başkanın önümüzdeki ay yargılanmasının kuvvetle muhtemel olduğunu gösteriyor. ve diğer gecikmeler.
Vatandaşlar, Cumhuriyet Halk Partisi Koçarlı Belediye başkan adayı Özgür Arıcı ile birlikte kendileriyle bir araya gelen Çerçioğlu’na desteklerinin devam edeceğini söyledi.
Ramazan ayı boyunca Aydın genelinde her gün binlerce vatandaşla iftar sofralarında buluşmaya devam eden Büyükşehir Belediyesi, bu akşam da Buharkent Kamil Paşa Mahallesi’nde, Efeler Atatürk Kent Meydanı’nda, Çine Çaltı Mahallesi’nde, Karacasu Esençay Mahallesi’nde, Köşk Başçayır Mahallesi’nde, Nazilli Bozyurt Mahallesi’nde, Söke Sarıkemer Mahallesi’nde ve Sultanhisar Yağdere Mahallesi’nde 15 bin vatandaşı bir araya getirdi.
Çerçioğlu, ramazan ayının barış ve huzur getirmesi temennisinde bulundu. Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
Türk futbolunda her gün yeni bir tartışma konusu gündemi meşgul ederken; bu defa Galatasaray – Antalyaspor maçını yöneten hakem Abdülkadir Bitigen’in Merkez Hakem Konseyi eğitimcisi Hugh Dallas ve VAR Eğitim Danışmanı Pawel Gil ile yaptığı konuşma toplumsal medyaya düştü.
Toplumsal medya platformu X’te “lakeoftears1907” isimli bir hesap, 1 Mart tarihinde gerçekleşen hakem toplantısının imajlarını paylaştığını duyurdu. Bu videoda Hugh Dallas, hakem Abdülkadir Bitigen’e Galatasaraylı Tete ile Antalyasporlu Sander van de Streek’in konumuna VAR uyarısı konumu izleyerek penaltı çalmasını sordu.
TFF VE MHK’DEN AÇIKLAMA BEKLENİYOR
Videonun ortaya çıkmasının akabinde bir kesim görüntünün montaj olabileceğini vurgularken, bir kesim ise görüntünün mutlaka gerçek olduğunu savundu. Kısa müddette önemli formda izlenen ve tartışma yaratan görüntü ile ilgili olarak Türkiye Futbol Federasyonu ve Merkez Hakem Konseyi’nin açıklama yapıp yapmayacağı merakla bekleniyor.
FIRAT AYDINUS: “KİM SIZDIRDI, AÇIKLAYIN”
bu ortada eski hakem Fırat Aydınus toplumsal medyaya düşen görüntü ile ilgili paylaşım yaptı. Fırat Aydınus paylaşımında “Kaydı kim yapıp, sızdırdıysa bir an evvel bulup açıklamalısınız. Yoksa eğitimcilerden, MHK’den, idareden, Harika Lig hakem ve VAR takımından katılanlar ile link atarak hakemlerin seminere iştirakini sağlayan Hakem İşleri ve Müdürü Tayfur Özkan’ı zan altında bırakmış olursunuz! Öteki bir konu; eğitimci ve hakemlerin ortasında geçen konuşma, içerik ve teknik olarak tam bir fiyasko!” sözlerini kullandı.
ABDÜLKADİR BİTİGEN: “VAR BENİ ÇAĞIRDI!”
Maçta konumu evvel devam ettiren, VAR uyarısı sonrası manzarayı izledikten sonra penaltı kararı veren Abdülkadir Bitigen görüntüde “Burada yerim çok düzgündü. Top bir anda defanstan dönünce 11 numaralı defans oyuncusu maç esnasında benim önümü kapattığı için ben temas noktasını göremedim, göremediğimi de VAR hakemine söyledim. Daha sonra VAR, durumu incelemeye başladı ve temas gördüğünü, APB’yi izledikten sonra beni incelemeye davet edeceğini söyledi. İzlemeye gittiğimde evvel yavaş çekimde evvel atak oyuncusunun topa dokunduğunu, sonra mavili oyuncunun rakibine temas ettiğini gösterdi. Sonra bunu olağan süratte izletti. Ben emin olabilmek için yakın temas istedim. Bundan sonra kararımı penaltı olarak verdim.” tabirlerini kullandı.
ABDÜLKADİR BİTİGEN: “PENALTI DEĞİL!”
Hugh Dallas’ın “Bir hafta sonra hala bunun faul olduğunu düşünüyor musun?” sorusunu yanıtlayan Galatasaray-Antalyaspor maçı orta hakemi Abdülkadir Bitigen “Basit bir temas olduğunu düşünüyorum. Kolay bir temas, penaltı olduğunu düşünmüyorum.” karşılığını verdi.
HUGH DALLAS: “NEDEN HAKEMİ ÇAĞIRDIN?”
Öte yandan Hugh Dallas, Galatasaray-Antalyaspor mçaının VAR hakemi Özgür Yankaya ile de penaltı hakkında görüşme yaptı. Hugh Dallas, Özgür Yankaya’ya evvel “Özgür şahane bir dönem geçirdin. Müdahalelerin de hayli azdı, 3 civarı müdahalen oldu. Bize şunu söyleyebilir misin; niçin bu kadar hafif bir temas için hakemi çağırdın ve hakemi inanılmaz bir baskı altında bıraktın?” sorusunu yöneltti. Akabinde ise “Oyuncuların işi esasen abartmak ve penaltı kazanmak. Size tekraren hamle oyuncularına değil, savunma oyuncularınıza bakmanız gerektiğinin altını çizmiştik. Bu noktada adam esasen penaltı kazanmak için bu teması çok daha büyük göstererek bir beklenti oluşturuyor.” sözlerini kullandı.
ÖZGÜR YANKAYA: “KENDİMİ SORGULUYORUM”
Toplumsal medyaya düşen görüntüde Özgür Yankaya’nın “Kısacası; kusur yaptım. Hakem görmediğini söyleyince inceledim ve daha sonra beklentiye baktım, orada itiraz eden oyuncular vardı. Teması gördüm o anda odada. Yanlış anlaşılmasın yalnızca beklentiye nazaran hareket ettiğimi söylemiyorum. O andaki durumu hatırlamaya çalışıyorum, ruh halimi hatırlamaya çalışıyorum. Neden yaptığımla ilgili ben de sorguluyorum kendimi. Hatırladıklarımdan bahsetmeye çalışıyorum. Yanlış anlaşılmasın yalnızca beklentiye nazaran hareket ettiğimi söylemiyorum. O andaki durumu hatırlamaya çalışıyorum, ruh halimi hatırlamaya çalışıyorum. Neden yaptığımla ilgili ben de sorguluyorum kendimi. Hatırladıklarımdan bahsetmeye çalışıyorum. Aklımda kalan bir şey daha var yeni aklıma geldi. Bir şey vardı; Hugh tahminen bize kızabilir lakin birtakım UEFA kliplerindeki örneklerle bağdaştırarak da kusur yapabiliyoruz. Bazen bu örneklerle gerçek kararlar da alabiliyoruz. Benim aklımda da bir durum vardı onunla bağdaştırdığım için… Orada da atak oyuncusunun kendini çok attığı görülüyordu. Hatta bizim ulusal ekibin maçıydı. Oyuncu kendini can havliyle abartarak atmıştı. Orada da buna misal bir temas vardı. Bilmiyorum, izlemişlerdir herhalde. Bayağı bir benziyor konum. Yalnızca beklentiye bakarak karar verdiğimi söylemiyorum, bunlar ikinci faktörler.”” dediği görüldü.
ALİ KOÇ, BİTİGEN İÇİN NE DEMİŞTİ?
Öte yandan Fenerbahçe Lideri Ali Koç kısa bir mühlet evvel düzenlediği basın toplantısında Abdülkadir Bitigen’in Galatasaray – Antalyaspor maçındaki konum için yanlış penaltı verdiğini söylediğini belirtti.
Ali Koç o toplantıda “Galatasaray – Antalyaspor maçı penaltı itirazı… Bir mevzudan 20 kişi haberdarsa, o husus bilinmeyen kalamaz. Argüman şu, Abdülkadir Bitigen Galatasaray maçında verdiği penaltıyı, haftalık eğitimde yanlış karar olarak kıymetlendiriyor. Argüman bu. Araştırdık, 1 Mart Cuma günü saat 15:00’te hakemleri Hugh Dallas ve TFF Lideri’nin katıldığı toplantı yapılıyor.. Hugh Dallas, Abülkadir Bitigen’e veridiği penaltıyla ilgili görüşünü soruyor. Hakemler hayrete düşüyor. Penaltı kararını yanlış verdiğini herkesin önünde itiraf ediyor. VAR çağırıyor ve izliyor, penaltı çalıyor. Sonra da penaltının yanlış olduğunu itiraf ediyor. Pekala şampiyonluk yarışına bu kararın tesiri ne olacak? Malum kulüp, her sene bu türlü 3-4 maç kazanıyor. Ofsaytımsı üzere bunlar unutuluyor. Siz de puan kaybedersiniz “Ya siz de puan kaybetmeseydiniz” derler.” sözlerini kullandı.
Ayrıyeten TFF Lideri Mehmet Büyükekşi’ye toplantıyı sorduğunu belirtirken, “TFF Lideri’ne Abdülkadir Bitigen olayını sordum. Bu türlü bir toplantı olmadığını söyledi. Bilerek kendisinin katıldığını söylemedim. Halbuki kendisi de katılmış. Biz nasıl uğraş edeceğiz. Bu kayıtlar TFF’nin elinde var ve açıklanmasını istiyoruz.” açıklamasını yapmıştı.
İŞTE TOPLUMSAL MEDYAYA DÜŞEN O GÖRÜNTÜDEKİ KONUŞMA
Pawel Gil: “Galatasaray – Antalyaspor maçıyla başlıyoruz. Tete’ye verilen penaltıda 4 tane imaj var ve hiçbirisi defans oyuncusu tarafından net bir faul yapıldığını sunmuyor. Burada VAR çağırıyor lakin yalnızca teması gösteriyor. Tekraren söyledik ki; yalnızca temas, başlı başına bir faul değildir. VAR yanlış bir formda müdahale ediyor.”
Hugh Dallas: “Hakemler birden fazla vakit kusur yaptığında konumları yanlış olduğu için yanılgı yapıyor. Sen bir seçkin hakeme yakışır formda çok yeterli durum alıyorsun Abdulkadir. Tam olarak VAR’a gittiğinde ‘Burada nasıl bu türlü bir kusur yapmışım?’ dediğini ve kararını değiştirdiğini söyler misin?”
Abdulkadir Bitigen: “Burada yerim çok güzeldi. Top bir anda defanstan dönünce 11 numaralı defans oyuncusu maç esnasında benim önümü kapattığı için ben temas noktasını göremedim, göremediğimi de VAR hakemine söyledim. Daha sonra VAR, durumu incelemeye başladı ve temas gördüğünü, APB’yi izledikten sonra beni incelemeye davet edeceğini söyledi. İzlemeye gittiğimde evvel yavaş çekimde evvel hamle oyuncusunun topa dokunduğunu, sonra mavili oyuncunun rakibine temas ettiğini gösterdi. Sonra bunu olağan süratte izletti. Ben emin olabilmek için yakın temas istedim. Bundan sonra kararımı penaltı olarak verdim.”
Hugh Dallas: “Bir hafta sonra hala bunun faul olduğunu düşünüyor musun?”
Abdulkadir Bitigen: “Basit bir temas olduğunu düşünüyorum.”
Hugh Dallas: “Bunun penaltı olduğunu düşünüyor musun? O denli sorayım o vakit.”
Abdulkadir Bitigen: “Basit bir temas, penaltı olduğunu düşünmüyorum.”
Hugh Dallas: “Özgür kusursuz bir dönem geçirdin. Müdahalelerin de epeyce azdı, 3 civarı müdahalen oldu. Bize şunu söyleyebilir misin; niçin bu kadar hafif bir temas için hakemi çağırdın ve hakemi inanılmaz bir baskı altında bıraktın?”
Özgür Yankaya: “Kısacası; yanılgı yaptım. Hakem görmediğini söyleyince inceledim ve daha sonra beklentiye baktım, orada itiraz eden oyuncular vardı. Teması gördüm o anda odada.”
Hugh Dallas: “Oyuncuların işi zati abartmak ve penaltı kazanmak. Size tekraren hamle oyuncularına değil, savunma oyuncularınıza bakmanız gerektiğinin altını çizmiştik. Bu noktada adam aslında penaltı kazanmak için bu teması çok daha büyük göstererek bir beklenti oluşturuyor.”
Özgür Yankaya: “Yanlış anlaşılmasın yalnızca beklentiye nazaran hareket ettiğimi söylemiyorum. O andaki durumu hatırlamaya çalışıyorum, ruh halimi hatırlamaya çalışıyorum. Neden yaptığımla ilgili ben de sorguluyorum kendimi. Hatırladıklarımdan bahsetmeye çalışıyorum.”
Özgür Yankaya: “Aklımda kalan bir şey daha var yeni aklıma geldi. Bir şey vardı; Hugh tahminen bize kızabilir fakat birtakım UEFA kliplerindeki örneklerle bağdaştırarak da yanılgı yapabiliyoruz. Bazen bu örneklerle hakikat kararlar da alabiliyoruz. Benim aklımda da bir konum vardı onunla bağdaştırdığım için… Orada da atak oyuncusunun kendini çok attığı görülüyordu. Hatta bizim ulusal kadronun maçıydı. Oyuncu kendini can havliyle abartarak atmıştı. Orada da buna benzeri bir temas vardı. Bilmiyorum, izlemişlerdir herhalde. Bayağı bir benziyor durum. Yalnızca beklentiye bakarak karar verdiğimi söylemiyorum, bunlar ikinci faktörler.”
Abdulkadir Bitigen: “Burada Özgür ağabeyin beni VAR’a çağırmasını çok düzgün anlıyorum. Zira ben teması göremediğimi net bir biçimde söyledim. Benim söylediğimin bilakis ceza alanı içinde gerçekleşen bir temas var ve alanda bir penaltı beklentisi var. Haliyle Özgür ağabey beni izlemeye davet etti. İkincisi burada atak oyuncusunun abartmasına mı bakacağız yoksa defans oyuncusunun yaptığı müdahaleye mi bakacağız? Atak oyuncuları her seferinde abartıyor onu biliyoruz fakat asıl değerli olan burada ayak düzeyindeki müdahale olmuyor mu?”
Hugh Dallas: “Basit penaltı vermiyoruz, bu kadar kolay. Ufak bir temas dahi olsa kolay penaltı vermiyoruz!”
Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından yapılan açıklamaya nazaran, 12,7 milyon emeklinin yanı sıra 3,3 milyon mevt aylığı alan hak sahibine de başvurmaları halinde kamu bankaları tarafından 5 bin lira ödeneceği belirtildi.
Açıklamda, kurumdan aylık alan 12,7 milyon emeklinin bulunduğu hatırlatılarak, emeklilerin aylık ödemelerinin bankaları aracılığı ile yapıldığı lisana getirilerek, “Emekli aylığı alan vatandaşlarımıza yönelik promosyon ödemeleri Kamu Bankalarında yaklaşık 2 katına çıkarılarak 8 bin ila 12 bin lira ortasında belirlenmiştir” denildi.
Açıklamada ayrıyeten mevt aylığı alanlar da promosyon verileceği belirtilerek, “SGK’dan mevt aylığı alan 3,3 milyon hak sahibine de, başvurmaları halinde 5 bin lira promosyon ödemesi Kamu Bankalarımızca yapılacaktır. Bankalar tarafından promosyon ödenebilmesi için emeklilerimizin ve hak sahiplerinin bankalara müracaatta bulunmaları gerekmektedir” tabirleri kullanıldı.
Belirlenen fiyatların taban düzeyde olduğ, bankaların kendi uygulamaları doğrultusunda promosyon ölçülerini artırabileceği lisana getirilerek, bankalarla ilgili çalışmaların sonuçlarının ayrıyeten paylaşılacağı bilgisi paylaşıldı.
İngiltere Premier Lig gruplarından Nottingham Forest, mali kuralları ihlal ettiği gerekçesiyle verilen 4 puan silme cezasına itiraz etti.
Ligin Karlılık ve Sürdürülebilirlik Kurallarını (PSR) ihlal etmekle suçlanarak ceza alan Nottingham Forest, yaptığı açıklamada, “Kulüp, dört puan silme yaptırımına karşı bugün itirazda bulunduğunu doğruluyor.” denildi.
Bu cezayla bitime 9 hafta kala küme düşme sınırına giren kırmızı-beyazlı kulüp, 21 puanla 18. sırada yer alıyor.
KÜME DÜŞME ÇİZGİSİ DEĞİŞECEK
Nottingham Forest’ın cezası kaldırılır ya da azaltılır ise düşme çizgisinde çıkacak ve yerine 22 puanlı Luton Town, düşme sınırına girecek.
PSR’a nazaran üç yıllık devirde kadroların en fazla 105 milyon sterlin ziyan etmesine müsaade veriliyor. Lakin üç yıllık mali devrin ikisini Championship’te geçiren Nottingham Forest’ın, Premier Lig’deki birinci döneminde 61 milyon sterlin ziyan etme müsaadesi bulunuyordu.
Mayıs 2022’de Premier Lig’e yükselmesinden bu yana 43 futbolcu için yaklaşık 250 milyon sterlin harcayan kırmızı-beyazlı grubun puan cezası almasında yüksek maaş siyaseti da kıymetli rol oynadı.
Premier Lig’de bu dönem Everton da mali kuralları ihlal ettiği gerekçesiyle 10 puan ceza almış, temyiz müracaatının akabinde ceza 6 puana inmişti.
OpenAI, yakın vakitte “Sora” ismini verdiği metinden görüntü üretebilen yapay zekâ aracını duyurmuştu. Ultra gerçekçi imajlar oluşturabilen model, şimdi herkes için açılmasa da sanatkarlar ve sinemacılar üzere şahıslar tarafından test ediliyordu.
Şirket, bugün yayımladığı bir blog gönderisiyle sanatkarların Sora hakkında ilk izlenimlerini paylaştı. Ayrıyeten bu testler sırasında oluşturulan kimi görüntüleri da bizlerle buluşturdu. Birinci reaksiyonlar, kestirim edildiği üzere modelin ihtilal yaratma potansiyelini ortaya koydu. Görüntüler da yeniden ağzınızı açık bırakacak cinsten.
Yönetmen Paul Trillo, Sora’nın imkânsız fikirleri gerçeğe dönüştürebildiğini söylüyor
Made with Sora. The Golden Record – from raw earth material to a time capsule of human life on Earth. Using 11 different generations cut together from Sora, I was able to explore what the odyssey of this record might look like. @OpenAIpic.twitter.com/c6Vi94tjrw
*Paul Trillo’nun oluşturduğu “The Golden Record” isimli kısa sinema. Videoyu görüntüleyemiyorsanız buradaki bağlantıya tıklayın.
Modeli deneyenlerden biri olan sinema direktörü Paul Trillo, Sora’yı kullandığında “zincirlerinden kurtulduğunuı hisettiğini” ifade etti. Trillo, modelin eskiyi kopyalamak yerine yeni ve imkânsız fikirleri hayata geçirmekte kullanılabileceğini aktardı. Kısa sinemalarıyla ünlü olan direktörün oluşturduğu kısa sinema de paylaşıldı.
Kanada’nın Toronto kentinden shy kids isimli medya imal şirketi de modeli deneyenlerden. Şirket, bir balon adam içeren “Air Head”ismini verdiği enteresan bir kısa sineması bizlerle buluşturdu. Şirketten üç kişi de yaptıkları açıklamada ise Sora’nın gerçekleştirebileceği şeylerin onları heyecanlandırdığını aktardı:
“Artık bir vakitler imkânsız olduğunu düşündüğümüz kıssaları genişletme yeteneğine sahibiz. Sora gerçek üzere görünen şeyleri yaratmada ne kadar güzel olsa da bizi heyecanlandıran şey, büsbütün gerçeküstü şeyler yapabilme yeteneği.”
Don Allen Stevenson III’ün oluşturduğu “melez hayvanlar”
Dijital AR/XR sanatkarı olan Don Allen Stevenson, hayal gücümüzün sonlarını zorlayan fikirlerin gerçeğe dönüştürülebildiğini gösteren, melez hayvanların yer aldığı bir görüntü oluşturmuş. Stevenson, Sora’nın “tuhaflığının” en büyük gücü olduğunu belirtirken fizik kurallarına ve fikir geleneklerine bağlı olmadığını söylüyor. Bu biçimde saf yaratıcılığın öne çıkabildiğini de ekliyor.
Londra merkezli Oraar Studio’dan Kreatif Yönetici Josephine Miller, 3 boyutlu tasarım ve dijital moda üzerinde uzman bir isim. Sora’yla değişik bir moda temalı görüntü oluşturan Miller, şu sözleri kullanıyor: “Sora, yıllardır aklımda dolaşan ve daha öncesinde teknik olarak imkânsız olan fikirleri hayata geçirme potansiyeline sahip. Hayal gücümü daha az teknik kısıtlamayla gerçeğe dönüştürmemi sağlıyor.”
Emmy adayı kreatif ajansın kurucusu Nik Kleverov, “Sora’la her fikri hayata geçirebileceğimi hissediyorum.”
OpenAI’ın paylaştığı tüm videolara buradaki bağlantıdan ulaşabilirsiniz.
Şirketten Kamuyu Aydınlatma Platformu’na (KAP) yapılan açıklamaya nazaran yatırımcılara 2023 kârından yapılacak temettü dağıtımıyla ilgili ayrıntıları paylaştı.
Buna nazaran şirket 2023 kârından yatırımcılarına pay başı net 1,7857142 TL kar hissesi verecek.
Açıklamada, “Sermaye Piyasası Konseyi’nin (SPK) Kâr Hissesi Bildirisi’nde (II-19.1) yer alan temeller ile Şirketimizin Ana Mukavelesi’nde bulunan kararlar ve Şirketimiz tarafından kamuya açıklanmış olan kâr dağıtım siyaseti çerçevesinde; Şirketimizin 2023 faaliyet yılına ait SPK Seri:II,No:14.1 “Sermaye Piyasasında Finansal Raporlamaya Ait Temeller Tebliği” çerçevesinde Türkiye Muhasebe / Türkiye Finansal Raporlama Standartları’na (TMS / TFRS) nazaran tespit edilen 2023 yılı net karından Türk Ticaret Kanunu kararları yeterince ayrılması gereken yasal yedekler düşüldükten sonra brüt % 198,41 oranında 500.000.000,00 TL kar dağıtılması, 1 TL nominal kıymetli beher paya brüt 1,9841 TL (Net 1,7857 TL) kar hissesinin nakden ödenmesi ve kar dağıtımına 29 Mayıs 2024 tarihinden itibaren başlanması tarafındaki teklifimizin, 2023 yılına ilişkin Olağan Genel Heyet toplantısında ortakların onayına sunulmasına karar verilmiştir” denildi.
Milan’ın efsane oyuncularından Alessandro Costacurta geçtiğimiz haftalarda Inter’in yıldızı Lautaro Martinez için değerli açıklamalarda bulunmuştu.
Costacurta, Martinez hakkında, “Büyük maçlarda hiç gol attığını göremedim.” tabirlerini kullanmıştı.
Inter’in yıldızı Lautaro Martinez, Ulusal Takım’dayken efsane isime karşılık verdi.
Milan’a, İtalya Kupası yarı finalinde gol attığını söyleyen Lautaro Martinez şu sözleri kullandı:
“Costacurta’nın neden kıymetli maçlarda tesirli oynamadığımı söylediğini bilmiyorum. Milan’a yarı finalde gol attım ve bence bu iki grup içinde büyük bir maçtı. Onu izlemeye davet ediyorum.”
37 MAÇA ÇIKTI
Bu dönem Inter formasıyla 37 resmi maça çıkan Lautaro Martinez bu müsabakalarda 26 gol, 5 asistlik skor katkısı sağladı.
2022 baharı çiçek açarken, Irena Wang piyanist Kelly Moran’a bir karışık kaset istemek için e-posta gönderdi.
Birkaç gün önce, Wang’ın yedi yıllık partneri ve Moran’ın lisedeki sevgilisinin büyüdükleri küçük Long Island kasabasındaki cenazesinde kısa bir süre tanışmışlardı. Baba olduktan sekiz ay sonra kazara aşırı dozdan ölmüştü.
Moran, Şubat ayının başlarında, 36 yaşına gelmeden bir hafta önce, Yamaha’nın Midtown Manhattan’daki geniş piyano stüdyosunda bir akşam hava karardıktan sonra, “O benim ilk aşkım, ilk kalp kırıklığım, ilk herşeyimdi” diye hatırladı. “Dul eşini ve küçük oğlunu gördüm ve hayatımın en üzücü anlarından biriydi.”
Wang’ın kocası Damian, her zaman Moran’la övünmüştü ve hatta Los Angeles’ta Oneohtrix Point Never’la oynadığı oyunu izlemek için Wang’a eşlik etmişti. Cenazeden sonra Wang ona bir e-posta gönderdi: “Seni gerçekten tanımak istiyorum ama biraz zamana ihtiyacım var. Biraz müzik tavsiye edebilir misin?”
Moran 28 albümü Dropbox’a yükledi. Bu üslup karmaşası – Gas’ın “Pop”unun dingin nabzı, John Adams’ın “The Dharma at Big Sur”unun büyüleyici çekiciliği, Broadcast’in “Tender Buttons”ının manyetik tuhaflıkları – Moran ile arasında arkadaşlığa dönüşen şeyin geçici ilk adımıydı. Wang artık bir aile. Geçen yılın sonlarında birlikte yaşamaya başladılar; Luka, Wang ve Damian’ın oğluyla birlikte bu alışılmışın dışında üçlünün üyeleri, acının gölgesini aşarak birbirlerine güç verdiler.
“Hayatımda pek çok şey kendime odaklandı. Moran, “Sanatçı olmak narsistliktir çünkü içgüdülerinizi tatmin ediyorsunuz” dedi. “Ama artık ailemle birlikte, diğer insanlara faydalı olmak, bir topluluğa sahip olmak çok güzel bir duygu. Müzik gücünü paylaşmaktan, topluluk sahibi olmaktan alıyor.”
Bu kimya, Moran’ın 29 Mart’ta çıkacak olan, yumuşak kalpli ama çelik tenli, bir şelale kadar coşkulu ya da buhar kadar narin 10 piyano parçasından oluşan “Moves in the Field” adlı parçasının son bileşeni oldu. Altı yıl aradan sonra ilk albümü, geniş kapsamlı kişisel trajedi ve mesleki şüphelerin kurtarıcı bir sonucu ve hepsi de kapsamlı şarkılarına kök salmış.
Seslendirme sanatçısı Alison Sealy-Smith, “X-Men: The Animated Series”teki Storm rolünü yeniden canlandırmak isteyip istemediğini soran bir e-postayı ilk aldığında, mesajı neredeyse spam olarak işaretledi ve bu mesajı umursamadı. bir şaka ya da bir hata. Fox’ta 1992’den 1997’ye kadar yayınlanan aksiyon-macera çizgi filmi üzerinde çalışmayalı üzerinden otuz yıl geçmişti ve bırak orijinal oyuncu kadrosuyla geri dönmek şöyle dursun, geri döneceği fikri bile o kadar ihtimal dışı görünüyordu ki onu eğlendirmekte zorluk çekiyordu. BT.
Bir video röportajında ”İlk başta kesinlikle inançsızlıktı” dedi. “Bu doğru olamaz. Disney bunu yine mi yapıyor? Hiçbir anlamı yoktu.”
Disney gerçekten de bunu yeniden yapıyordu ve üç yıllık prodüksiyonun ardından orijinal “X-Men: The Animated Series”, stüdyonun doğrudan devamı olarak ele aldığı Disney+’ta yeniden canlandırma yayını olan “X-Men ’97” olarak geri döndü. 90’ların gösterisinden. Yeni dizi, Eylül 1997’de X-Men lideri Profesör X’in mutant karşıtı lobici Henry Peter Gyrich’in saldırısı sonrasında kaybedilmesiyle 5. Sezon finaliyle “Animasyon Dizisi”nin kaldığı yerden devam ediyor. Aradaki 30 yıllık farkın ekranda neredeyse hiç fark edilmemesiyle, özünde Sezon 6’ya benzeyecek ve hissedecek şekilde tasarlandı.
Denetleyici yapımcı ve yönetmen Jake Castorena bir röportajda “Hedefimiz her zaman buydu” dedi. “Doğrudan OG şovundan bizim şovumuza gitmek ve bu bağlantılı hissettiriyor.”
Aslına uygunluk düzeyi etkileyici ve ilk incelemeler coşkuluydu; bir eleştirmen bunu “nostaljinin mükemmel bir şekilde ele alınması” olarak tanımladı.
Ancak dizi sorumlusu Beau DeMayo’nun Marvel tarafından kovulduğu haberi bu başarıyı biraz gölgeledi. Hareket ani oldu: 11 Mart’ta Marvel’ın kurumsal sahibi Disney’in yayıncıları, DeMayo’nun bu makale için planladığı röportajı “programın değiştiğini” söyleyerek iptal etti ve ertesi gün The Hollywood Reporter onun kovulduğu haberini verdi. Marvel ve Disney, bu hamleye ilişkin bir açıklama yapmadı. DeMayo ve temsilcileri çok sayıda yorum talebine yanıt vermedi.
Eğer Op-Ed’lere inanıyorsanız, erkekler bugünlerde kötü bir durumdalar: telafisi mümkün olmayan derecede zehirli olmasalar bile, sürekli olarak kuşatılmış ve izole edilmiş durumdalar. Ancak Londra’daki iki canlı yeni oyun, 21. yüzyıl erkekliğine dair alternatif, iyimser bir vizyon öneriyor ve erkek bağlarının ve birlikteliğinin cömert tasvirlerini ön plana çıkarıyor.
“Ton Çok Ağırlaştığında İntiharı Düşünen Siyah Erkekler İçin”de altı Siyah İngiliz erkek, şarkı patlamalarıyla noktalanan bir grup terapisi seansına katılıyor. Ryan Calais Cameron tarafından yazılan ve yönetilen gösteri, Ntozake Shange’nin 1976 tarihli “İntiharı Düşünen Renkli Kızlar İçin/Gökkuşağı Enuf Olduğunda” adlı eserinin erkek merkezli bir versiyonudur. performans şiiri, müzik ve dans aracılığıyla cinsiyete dayalı şiddet.
“For Black Boys”, 1 Haziran’a kadar West End’deki Garrick Theatre’da gösterime girecek. Bir pop müzik videosu gibi parlak, bloklu ana renklerle süslenmiş bir sahnede, Onyx, Pitch, Jet, Sable, Obsidian ve Midnight olarak adlandırılan adamlar her biri siyahın bir tonu, ruhlarını birer birer açığa çıkarıyorlar. Arada sırada 90’lar tarzı bir erkek grubuna dönüşüyorlar ve Backstreet’in “No Diggity” ve India.Arie’nin “Brown Skin”i gibi R&B klasiklerinin düzgün koreografili, kalabalığı memnun eden yorumlarını sunuyorlar. (Set tasarımı Anna Reid’e, koreografisi Theophilus O. Bailey’ye aittir.)
Şaka onların sevgi dilidir. Jet (ilgi çekici derecede şikayetçi bir Fela Lufadeju) chinos giydiği için -“beyaz” yapmacık bir tavırla- azarlanıyor ve “Siyahi davranmak” gibi sinir bozucu bir konu üzerinde keskin bir tartışmaya yol açıyor. Erkekler maçoluğun hayatlarındaki zararlılığını ortaya çıkardıkça, yön değiştirme ve kabadayılık yavaş yavaş yerini iç gözlem ve içgörüye bırakıyor: Jet, babasının erkeksi görünmeme korkusuyla kanser tedavisini aramayı nasıl reddettiğini hatırlıyor; Kendine özgü bir Casanova olan Sable (Albert Magashi, uygun bir şekilde kasılarak yürüyor), güvensizliğin çapkınlık yollarına neden olabileceğini kabul ediyor; Bir geriye dönüş sahnesi, Obsidian’ın (Mohammed Mansaray) isteksizce sokak itibarı için anlamsız şiddete başvurduğunu ve bunun hayat değiştiren sonuçları olduğunu gösteriyor.
Oyun, zorluklar karşısında çenenizi dik tutmanız konusunda iyimser bir mantrayla bitiyor. Temel mesajı kolektif dayanışmayla ilgilidir: Genç erkekler, duygusal hassasiyeti benimseyerek ve birbirlerine açarak, hayatın zorluklarının üstesinden gelmelerine yardımcı olacak destek sistemleri oluşturabilirler. Ve seyircilerin perde açılışındaki coşkusu bir tanınma hissini akla getiriyordu: Bu duygular kulağa doğru geliyordu ve bunların West End sahnesinden aktarıldığını görmek bir anlam taşıyordu.
Ancak bu kolay erişilebilirliğin bir bedeli var. Altı karakter sıradan tipler gibi görünüyor, her biri bir kinayeyi göstermek için lise ders kitaplarındaki resimlere benziyor, her biri mevcut, gerçekten ilgi çekici olamayacak kadar genel. Bu, büyük ölçüde melodramatik klişeye dayanan diyalogda (karakterlerden biri bize babasının “yıkıcı bir gülle gibi yıkıcı olduğunu ve ikincil hasarın ben olduğumu söylüyor”) ve sosyal bilimlerden alınmış bir dilde (“Biz yekpare değiliz!”) yankılanıyor. Coşkulu enerjisine rağmen “Siyah Erkekler İçin” sonuçta biraz iki boyutlu.
Bale dansçıları günlük derslerinin tanıdık ritüellerini yerine getirirken, dışarıdaki silah seslerini ve patlamaları görmezden gelmeye çalıştılar. Yıl 1979’du ve İran, iktidardaki Şah’ı devirecek ve ülkeyi İslam cumhuriyetine dönüştürecek bir devrimin ortasındaydı. Dansçılar İran Ulusal Balesi’nin son birkaç üyesiydi.
Bahareh Sardari de onların arasındaydı. Yakın zamanda Herndon, Virginia’daki evinden yaptığı bir video görüşmesinde bundan sonra olanları hatırladı: 1958’de kurulan ve büyüyüp gelişen Ulusal Bale sona erdi.
“Gruptaki tüm yabancı dansçılar çoktan ayrılmıştı” dedi. “Sonra ayetullahlardan biri, muhtemelen hakkında hiçbir şey bilmediği balenin İslam Cumhuriyeti ile bağdaşmadığına karar verdi.”
O zamanlar 26 yaşında olan Sardari’nin hayatını adadığı sanata ve kurulmasına yardım ettiği şirkete ne olacaktı? “Finito,” dedi. Ulusal Bale’nin dekorları, kostümleri ve arşivleri yakıldı. “Kalbimi öldürdü.”
Sardari, “Bize bale dersi almayı bırakmamızı söylediler” diye devam etti. “Fakat hükümetle olan sözleşmelerimizde zamanımız kaldığı için bizi kovamadılar.” Böylece dansçılar her gün gelip oturdular ve her ayın sonunda maaşlarını aldılar. Onlara oyuncu olarak iş teklifleri yapıldı. Şu anda 71 yaşında olan Sardari, “Ama sesim çıkmıyordu” dedi. “Gerçekten denedim.”
Yeni kültür ve sanat bakanıyla bir toplantı ayarladı. Titreyerek ona şöyle dedi: “Ben bir balerinim. Hayatım boyunca dans ettim. Burada hiçbir işe yaramıyorum. Lütfen ülkeyi terk etmeme izin verin.” Bakan küçümseyerek, bale dansçılarının hastane yemeklerindeki en pahalı baharat olan safran gibi olduğunu, bir israf olduğunu söyledi. Ancak gitmesine izin vermedi.
Liglere verilen ulusal ortada oynanan hazırlık maçında Temur Ketsbaia’nın grubu Güney Kıbrıs ile Dragan Stojkovic’in idaresindeki Sırbistan karşı karşıya geldi.
AEK Arena’da oynanan çabayı konuk grup Sırbistan 1-0 kazanırken galibiyet golünü 8. dakikada Sergej Milinkovic-Savic kaydetti. Sırbistan’da Aleksandar Mitrovic 12. dakikada bir penaltı atışından yararlanamadı.
DUSAN TADIC TARİHE GEÇTİ
Fenerbahçe forması giyen Sırp oyuncu Dusan Tadic, yedek kulübesinde başladığı maçın 46. dakikasında oyuna dahil oldu. Sırbistan Ulusal Ekibi ile 106. maçına çıkan Dusan Tadic, Branislav Ivanovic’i geçerek Sırbistan tarihinde en fazla maça çıkan oyuncu oldu.
Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından yapılan açıklamaya nazaran, 12,7 milyon emeklinin yanı sıra 3,3 milyon vefat aylığı alan hak sahibine de başvurmaları halinde kamu bankaları tarafından 5 bin lira ödeneceği belirtildi.
Açıklamda, kurumdan aylık alan 12,7 milyon emeklinin bulunduğu hatırlatılarak, emeklilerin aylık ödemelerinin bankaları aracılığı ile yapıldığı lisana getirilerek, “Emekli aylığı alan vatandaşlarımıza yönelik promosyon ödemeleri Kamu Bankalarında yaklaşık 2 katına çıkarılarak 8 bin ila 12 bin lira ortasında belirlenmiştir” denildi.
Açıklamada ayrıyeten vefat aylığı alanlar da promosyon verileceği belirtilerek, “SGK’dan mevt aylığı alan 3,3 milyon hak sahibine de, başvurmaları halinde 5 bin lira promosyon ödemesi Kamu Bankalarımızca yapılacaktır. Bankalar tarafından promosyon ödenebilmesi için emeklilerimizin ve hak sahiplerinin bankalara müracaatta bulunmaları gerekmektedir” tabirleri kullanıldı.
Belirlenen fiyatların minimum düzeyde olduğ, bankaların kendi uygulamaları doğrultusunda promosyon ölçülerini artırabileceği lisana getirilerek, bankalarla ilgili çalışmaların sonuçlarının ayrıyeten paylaşılacağı bilgisi paylaşıldı.
Otomotiv tepesinin bu haftaki konuğu Fiat İş Ünitesi Yöneticisi Altan Aytaç oldu.
Aytaç katıldığı Bloomberg HT yayınında “Bundan 1-1,5 sene evvel baktığımızda 2023 planlamalarını yaparken 1 milyon iddiasını de tahminen söylerdik; lakin pazarın 1 milyon 232 bin düzeyine gelmesini beklemiyorduk.Geçen yıl talep istikrarının yüksek olduğu bir periyottu. Türkiye’de otomotiv bölümüne olan iştah her vakit yüksek olmuştur. Uygun şartlar bir ortaya geldiğinde de geçen sene olduğu üzere rekor sayılara gitti. 2024 yılına geldiğimizde ise, birinci 3 aya bakarsak Mart ayı toplamı ile bir arada pazarın 300 bini geçeceğini varsayım edebiliriz. Ocak-Şubat toplamı 185 bin adede gelmişti. Birinci çeyreği rekor bir otomotiv pazarı ile kapatıyor olacağız. Dolayısı ile tüm yılı 1 milyon-1 milyon 100 bin düzeylerinde kapamanın aslında çok da müspet olmayan realistik bir beklenti olduğunu düşünüyoruz” halinde konuştu.
Aytaç “Çevreci araçlara bakışta şuur regülasyonların istikamet göstermesi ile oldu. Avrupa’da elektrifikasyonun yüzde 10-15’lere geldiğini konuştuk. Türkiye’de ise arzın artması ile bir arada buradaki şuurun biraz daha arttığını görüyoruz” dedi.
Trendyol 1. Lig gruplarından ASTOR Güç Şanlıurfaspor’da futbolcular, maaş ve gereken ödemeleri alamadığı gerekçesiyle idmana çıkmadı.
Grubun toplumsal medya hesabından yapılan açıklamada, “Takımımız bugün yapılacak idmana, maaş ve gereken ödemelerini alamadıkları münasebeti ile çıkmamış ve bundan sonrada çıkmama kararı almış bulunmaktadır.” tabiri kullanıldı.
Açıklamada, bugün idmandan fotoğraf paylaşılmadığı için taraftarlardan özür dilendiği kaydedildi.
Şanlıurfaspor'da futbolcular, maaş ve gereken ödemeleri alamadığı gerekçesiyle antrenmana çıkmadı. pic.twitter.com/GTTvobr3T1
Moto G Power 5G‘nin 2024 modeli, kusursuz tasarım ve görünüşün yanı sıra makul donanım özellikleriyle piyasaya sürüldü. Lakin aygıtın yazılım tecrübesi, kullanıcıları biraz hayal kırıklığına uğratabilir. Motorola, bu modelde evvelden yüklenmiş bir dizi uygulama ile yeni bir yola giriyor ve bu uygulamalar kullanıcı bilgileri için adeta bir susuzluk içinde üzere görünüyor. Aygıtın uygulama çekmecesinde, otomatik olarak indirilen ve klasör üzere görünen kimi uygulamalar bulunuyor. Bu uygulamalar ortasında bilhassa Alışveriş, Cümbüş ve Oyun Merkezi dikkat çekiyor. Her biri sırasıyla alışveriş, cümbüş ve oyunlar için bir uygulama merkezi fonksiyonu görüyor. Alışveriş uygulamasında, rastgele eserler satın almanız için kontaklar sunuluyor ve ne yazık ki bu uygulamaları suram sırasında indirmemeyi seçme bahtınız yok.
Yazılım tecrübesine eklenen başka değerli bir özellik, reklamlar ve “daha fazla önerilen uygulama” gösteren evvelden yüklenmiş hava durumu uygulaması. Bu uygulamaları kaldırabilirsiniz, fakat 1Weather Pro’yu satın almanız gerekebilir. Olağan ki, Play Store’dan daha çok hoşunuza giden diğer bir uygulama da indirebilirsiniz.
Motorola’dan sudan ucuz akıllı telefon, Türkiye’ye gelse yok satar
Şanslı olanlar, aygıtın kurulumunu tamamladıktan birkaç dakika içinde bu uygulamaların birçoklarını kaldırabilir ve aygıtın tasarımı ve donanımının keyfini çıkarabilir. Lakin teknolojiye pek aşina olmayan kullanıcılar için durum bu türlü olmayabilir ve bu uygulamalarla yaşamaya devam edebilirler.
Bu telefon, küresel pazarda Mediatek Dimensity 7020 (6 nm) yonga seti, 1080p IPS ekranı ile piyasaya sürüldü ve yaklaşık 300$ fiyat etiketine sahip. Bu modelin, kullanıcılar için karmaşık bir yazılım tecrübesi sunması, aygıtın tasarımı ve donanım özelliklerinin yanında dikkate alınması gereken bir bahis olabilir. Uygulamaların varlığı ve fonksiyonelliği, kullanıcıların bu modeli tercih ederken göz önünde bulundurması gereken kıymetli faktörler ortasında yer alıyor.
Milli Eğitim Bakanlığı, öğrencilere 21. yüzyıl becerilerini kazandıracak ve dijital teknolojileri etkin kullanmalarını sağlayacak yenilikçi sınıflar kurmak için harekete geçti.
Yenilik ve Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen proje kapsamında ortaokul ve lise kademelerinde 3.500 yenilikçi sınıf kurulacak. Bu sınıflarda öğrenciler, aktif öğrenme ve dijital teknoloji araçları ile geleceğe hazırlanacak.
Projenin Kapsamı:
1.500 Mevcut Bilişim Teknolojileri Laboratuvarının Yenilenmesi: Mevcut laboratuvarlar, yenilikçi öğrenme ortamları modeli temel alınarak yenilenecek.
1.500 Yeni Bilişim Teknolojileri Laboratuvarı Kurulması: Yeni laboratuvarlar, 21. yüzyıl becerilerini destekleyecek şekilde tasarlanacak.
500 Okulda Yenilikçi Sınıflar Oluşturulması: Bu sınıflarda esnek ve modüler tasarım kullanılacak ve teknolojik ekipmanlarla zenginleştirilecek.
Yenilikçi Sınıfların Özellikleri:
Aktif öğrenme ve dijital teknoloji araçlarını entegre eden bir tasarım
Öğrenci merkezli aktif öğrenme süreçlerini destekleyen bir ortam
21. yüzyıl becerilerini destekleyen iş birlikçi ve ortak çalışma alanları
Son teknoloji yüksek hızlı baskı özelliği olan 3 boyutlu yazıcılar
Kodlama eğitimine destek amaçlı 10 adet robotik kodlama kiti
Bu projenin tamamlanmasıyla birlikte, Türkiye’deki ortaokul ve lise öğrencilerinin büyük bir kısmı yenilikçi öğrenme ortamlarında eğitim görme imkanına sahip olacak. Bu da, Türkiye’nin eğitim sisteminin modernleşmesine ve öğrencilerin geleceğe daha iyi hazırlanmasına katkıda bulunacak.
Darıca Belediye Başkanı ve Cumhur İttifakı Darıca Belediye Başkan Adayı Muzaffer Bıyık, Bayramoğlu ve Piri Reis Mahallesi’nin esnaf ve sakinleri ile iftarda buluştu.
Yeni dönemde hayata geçirecekleri projelerle Bayramoğlu’nu bölgenin yıldızı yapacaklarını ve marka değerini arttıracaklarını söyledi.
Darıca Belediye Başkanı ve Cumhur İttifakı Darıca Belediye Başkan Adayı Muzaffer Bıyık, Bayramoğlu ve Piri Reis Mahallesi’nin esnaf ve sakinleri ile iftarda bir araya geldi. İftar sonrası mahalle sakinlerinin taleplerini dinleyen Başkan Muzaffer Bıyık, önümüzdeki süreçte bölgede hayata geçirecekleri projeler hakkında da bilgiler verdi.
BAYRAMOĞLU BİZİM GÖZBEBEĞİMİZ
Bayramoğlu’nun değerini arttırmak için çalıştıklarını ifade eden Başkan Muzaffer Bıyık, “Bayramoğlu bizim gözbebeğimiz. Bizim en değerli markalarımızdan biri. Görev süremiz içerisinde Bayramoğlu’nun değerini arttırmak için canla başla çalıştık. Bayramoğlu’nu daha da güzelleştirmek için projeler gerçekleştirdik. Özellikle Balyanoz Koyu’nda Büyükşehir Belediyemizle birlikte önemli çalışmalar yaptık. Bölgenin ihtiyacı olan sosyal tesisler, yürüyüş ve bisiklet yolları, dinlenme alanları gibi projeleri tamamladık” dedi.
CAM TERAS BAYRAMOĞLU’NA ÇOK YAKIŞACAK
Önümüzdeki 5 yıl boyunca Bayramoğlu’nun yıldızını parlatacak projeleri hayata geçireceklerini de ifade eden Başkan Muzaffer Bıyık, “Seçim beyannamemizde Bayramoğlu bölgesi için önemli projelere yer verdik. Bunlardan en önemlisi Yelkenkaya Cam Teras projesi olacak. Bayramoğlu’nu çekim merkezi yapacak olan Cam Teras denizin üzerine inşa edilecek ve Türkiye’de altı deniz olan ilk cam teraslardan biri olacak. Güneşin doğuşu ve batışının en güzel şekilde izlenebileceği Cam Teras projemiz ile aynı zamanda etrafında sosyal tesisler de inşa ederek turizm açısından Bayramoğlu’nu marka haline getireceğiz” diye konuştu.
BAYRAMOĞLU SU SPORLARININ MERKEZİ OLACAK
Su sporları alanında da yatırım yapacaklarını ve Bayramoğlu’nu su sporlarının merkezi haline getirmek istediklerini de kaydeden Başkan Muzaffer Bıyık, “Doğası, yeşili ve mavisiyle ilçemizin cazibe merkezi olan Balyanoz Koyu’nu su sporlarının merkezi yapacak çalışmalara hız vereceğiz. Balyanoz Koyu’nda amatör denizcilik faaliyetleri için iskele inşa edeceğiz. Kano, kürek, yelken ve dragon ile birlikte su altı sporları ile Bayramoğlu’nu su sporlarının merkezi haline getireceğiz” dedi.
BAYRAMOĞLU-TUZLA BAĞLANTISI İLE KOLAY ULAŞIM
Tuzla-Bayramoğlu bağlantı yolu projesi ile ulaşım alanında da Bayramoğlu’na değer katacaklarını belirten Başkan Muzaffer Bıyık, “2019-2024 hizmet dönemi arasında planlamasını tamamladığımız Tuzla-Bayramoğlu Bağlantı Yolu’nu yeni dönemde tamamlayacağız. Yeni bağlantı yolu ile ilçemizin D-100’e ulaşımı konusunda hem yeni bir giriş-çıkış noktası daha oluşturacağız hem de Bayramoğlu’na ulaşımı kolaylaştıracağız. 21 kilometrelik yoldan oluşacak projede köprülü kavşak ve 5 adet köprü inşa edilecek. Büyükşehir Belediyemiz proje kapsamında 30 hemzemin kavşak ve sahil düzenleme çalışmasını da yaparak Bayramoğu’nun marka değerine katkı sunacak” diye konuştu.
Çin merkezli teknoloji devi TCL, piyasaya sürdüğü yeni televizyon modelleriyle göz dolduruyor. V8H Pro serisi ve C12H QD Küçük LED TV ismini taşıyan bu yeni eserler, kullanıcılarına yüksek kalitede bir izleme tecrübesi sunmayı vaat ediyor. V8H Pro serisi, 55, 65 ve 75 inç olmak üzere üç farklı ekran boyutu seçeneği ile geliyor. Her bir model, 4K çözünürlük ve 120Hz yenileme suratı üzere özelliklerle donatılmış durumda, böylelikle izleyicilere kesintisiz ve akıcı bir manzara kalitesi sunuluyor. Bu televizyonlar, yüksek renk gamı ve göz müdafaa teknolojisi ile birlikte, süratli sahnelerde bile bulanıklığı önleyen MEMC teknolojisine sahip. İnce çerçeveleri ve metal tasarımı ile dikkat çeken V8H Pro serisi, görünüm açısından da kullanıcıları şad ediyor.
Ses kalitesi konusunda da tezli olan bu seride, DTS Virtual X surround ses sistemi bulunuyor ve uzaktan sesle denetim imkanı sağlayan uzak alan mikrofonları mevcut. Televizyonlar, 12nm süreç teknolojisine sahip T2 üstün yonga seti, G57 çift çekirdekli GPU, 3GB RAM ve bölümdeki en yüksek kapasiteye sahip 64GB dahili depolama alanı üzere güçlü donanım özelliklerine sahip.
TCL TV pazarında hodri meydan dedi, bu özellikler bu fiyata hyal gibi
Oyuncuları da düşünen TCL, V8H Pro serisinde iki adet HDMI 2.1 portu ve değişken yenileme suratı (VRR) özelliği ile birlikte USB 3.0 ve USB 2.0 portları sunuyor. Ayrıyeten, çift bantlı WiFi ve Apple AirPlay takviyesi üzere özelliklerle varlıklı bir ilişki seçeneği sağlanıyor.
Fiyatlandırma konusunda da hayli rekabetçi olan TCL, V8H Pro serisinin 55 inçlik modelini 2,099 yuan (yaklaşık 296$), 65 inçlik modelini 2,799 yuan (yaklaşık 395$) ve 75 inçlik modelini ise 3,799 yuan (yaklaşık 536$) başlangıç fiyatlarıyla sunuyor. Bu fiyatlar ve özellikler, TCL‘nin yeni televizyon serisinin teknoloji severler ortasında büyük ilgi görmesine neden oluyor.
Bu yeni özellik, kıymetli duyuruların yahut bilgilerin basitçe göz önünde bulundurulmasını sağlayarak bağlantısı daha da kolaylaştırıyor.
WhatsApp, teğe bir sohbetlerde ve küme chatlerinde bildirileri sabitleme özelliğini geçen Aralık ayında kullanıma sunmuştu. Lakin o vakte kadar bir sohbet içerisinde sadece tek bir bildirisi sabitlemek mümkündü. Meta CEO’su Mark Zuckerberg ve WhatsApp lideri Will Cathcart’ın yaptığı duyuruya nazaran artık kullanıcılar, kişisel ve küme sohbetlerinde en fazla üç bildirisi sabitleyebilecekler.
Kullanıcılar, metin, fotoğraf ve anketler üzere farklı tıptaki bildirileri sabitleyebilecekler. Bir iletisi sabitlemek için üzerine uzun basıp, menüden “Sabitle” seçeneğini seçtikten sonra süreyi belirlemeniz gerekiyor. Varsayılan olarak, ileti yedi gün mühletle sabitleniyor; lakin, 24 saat yahut 30 gün olarak da sabitleyebilirsiniz. Belirlenen müddet sonunda, şayet manuel olarak kaldırılmazsa, bildiri otomatik olarak sabitlenmiş pozisyondan çıkarılacak.
Ayrıca, sabitlenmiş iletiye tıkladığınızda, sohbet içerisinde o iletinin tamamına gidebilirsiniz.
Grup sohbetlerinde ise, küme yöneticileri üyelerin iletileri sabitlemesine müsaade verebiliyor ve bir ileti sabitlendiğinde, kümenin tüm üyelerine bu durum hakkında bir bildirim gönderiliyor. Lakin, bir ileti sabitlendikten sonra kümeye katılan kullanıcılar bu iletisi göremiyor. Birebir formda, küme sohbet geçmişine sahip olmayanlar yahut bildiri sabitlenmeden evvel iletisi silen kullanıcılar da sabitlenmiş iletisi göremiyor.
WhatsApp‘ın bu yeni özelliği, bilhassa kıymetli bilgilerin kolay kolay kaybolup gitmesini önlemek ismine büyük bir adım. Bilhassa küme sohbetlerinde, kıymetli duyuruların yahut bilgilerin üst sıralarda tutulması gerektiğinde bu özellik hayat kurtarıcı olabiliyor. Bu güncellemeyle birlikte, kullanıcılar artık kıymetli gördükleri bildirileri muhakkak bir mühlet için öne çıkarabilecek ve bu sayede kıymetli bilgilerin gözden kaçma ihtimalini azaltabilecekler.
WhatsApp‘ın sunduğu bu yenilikler, kullanıcı tecrübesini kıymetli ölçüde düzgünleştiriyor. Kullanıcıların gereksinimlerine ve geri bildirimlerine dayanarak yapılan bu cins güncellemeler, uygulamanın daima olarak nasıl geliştirildiğinin bir göstergesi. Kullanıcıların hayatını kolaylaştıran bu tıp özellikler, WhatsApp‘ın iletileşme uygulamaları ortasındaki rekabette kıymetli bir avantaj sağlıyor.
Kartepe Belediye Başkanı, AK Parti ve Cumhur İttifakı Belediye Başkan Adayı Av.M.Mustafa Kocaman, 31 Mart yerel seçim çalışmalarına aralıksız devam ediyor. Başkan Kocaman önceki gün Ataşehir Mahallesi KARMEK kursunu ziyaret etti. AK Parti Kartepe İlçe Kadın Kolları Başkanı Elif Durmuş da Kocaman’a eşlik etti.
“KAPALI PAZAR YERİ YAPILACAK”
KARMEK’te eğitim gören kadınların istek ve taleplerini dinleyen Kartepe Belediye Başkanı Kocaman, “Ataşehir Mahallesi’nde park isteniyordu, bu parkı yaptık. Park içerisinde düzenleme çalışması devam ediyor. Sağlık ocağı yapımını tamamladık. Ataşehir Mahallesi’ne kapalı pazar yeri talebi vardı. Yeni dönemde kapalı pazar da yapılacak” açıklamasında bulundu.
“KADINLARIN YANINDA OLACAĞIZ”
Ataşehir Mahallesi’nde Kartepe Genç Akademi 2’nin açıldığını belirten Kocaman şöyle devam etti: “Kartepe çok genç bir ilçe. Her yapılan yatırımla daha modern hale gelmekte. Yeni kültür merkezi için çalışmalarımız hızla devam ediyor. KARMEK’te yeteneklerini geliştiren, üreten girişimci kadınlarımız, bizim gurur kaynağımız. Bugüne dek nasıl her ihtiyaçlarında yanlarında olduysak bundan sonra da olmaya devam edeceğiz.”
New Jersey yetkilileri Perşembe günü, temel işletme maliyetlerini karşılamak için 4,5 milyar dolar borçlanmaya dayanan bir bütçeyi onayladı ve bu da eyaleti salgın sırasında oluşan mali açığı kapatmak için borç alan ilk eyaletlerden biri haline getirdi.
Vali Philip D. Murphy ve Yasama Meclisini kontrol eden Demokrat arkadaşları, Washington’da bir teşvik tasarısı üzerinde anlaşma sağlanamaması durumunda eğitim, ulaşım ve sağlık hizmetleri de dahil olmak üzere temel hizmetlerde derin kesintilerin önlenmesi için bu adımın gerekli olduğunu savundu.
Ülke genelinde eyaletler ve şehirler, azalan vergi gelirleri ve benzeri görülmemiş işsizlik seviyeleri nedeniyle darbe aldı.
Illinois ayrıca Federal Reserve tarafından yürütülen kısa vadeli borç verme programından gelen 1,2 milyar doları kullanarak bütçesini dengelemeye çalıştı ve New York City belediye başkanı Bill de Blasio, eyaletten işletme maliyetlerini karşılamak için milyarlarca dolar borç almak için izin istedi.
New York valisi Andrew M. Cuomo Perşembe günü yaptığı açıklamada, yeni borçlanmaya izin verme konusunda temkinli davrandığını söyledi; bu, New York City’yi 1970’lerde iflasın eşiğine getirdiğinden beri küçümsenen bir bütçe taktiğiydi.
New Jersey’in planı, borçlanmayı engellemek için dava açan Cumhuriyetçiler tarafından şiddetle eleştirildi.
Real Madrid’de forma giyen Brezilyalı futbolcu Vinicius Junior, son periyotlarda uğradığı ırkçı tezahüratlara karşı her yerde çaba verdiğini söyledi.
Vinicius Junior, Santiago Bernabeu Stadı’nda yarın oynanacak İspanya-Brezilya dostluk maçı öncesinde basın toplantısı düzenledi.
Vinicius, “Futbol oynamak değerli ancak ırkçılıkla gayret daha da değerli. Siyah beşerler olağan bir hayat yaşamalılar. Şayet bu türlü olursa kulübümdeki maçlara yalnızca futbol oynamaya odaklanarak giderim. Benim tek istediğim futbol oynamaya devam etmek ve herkesin olağan bir hayatının olması.” sözlerini kullandı.
“ÜZÜCÜ LAKİN OLUYOR”
Futbolda ırkçılıkla ilgili kendisine yapılan her olayda “büyük ıstırap duyduğunu” aktaran Vinicius, “Maalesef burada (İspanya’da) her maçta bu olaylar oluyor ve her hata duyurusu bana kendimi daha berbat hissettiriyor. Dünyadaki her siyah üzere. Üzücü bir şey. Ancak oluyor. Yalnızca İspanya’da değil tüm dünyada bu türlü. Babama da benzeri şeyler oluyordu. Siyahtan evvel birinci beyaz birini seçiyorlardı. Bunun farkındayım. Gelecekte öbürleri da birebir sorunu yaşamasın diye uğraş ediyorum.” diye konuştu.
Irkçılığın yalnızca İspanya’da değil tüm dünyada olduğunu, İspanya’daki taraftarlara karşı özel bir gayret vermediğini vurgulayan Brezilyalı futbolcu, “UEFA, FIFA, Conmebol (Güney Amerika Futbol Federasyonları Birliği), CBF (Brezilya Futbol Federasyonu), her yerden yardım istedim.” açıklamasında bulundu.
“BAZI BAŞLARIN DEĞİŞMESİ GEREK”
“İspanya’da ırkçılığın cürüm olmadığından” yakınan Vinicius, “İspanya’nın ırkçı bir ülke olmadığından eminim lakin çok fazla ırkçı var ve bunların birçok stadyumlarda. Birtakım başları değiştirmek gerek zira ırkçılığın ne olduğunu bilmiyorlar. 23 yaşındayım ve İspanyolların bir birçoklarına ırkçılığın ne olduğunu öğretmem gerek. Beni rahatsız eden olaylar, ailemi de çok üzüyor. Taraftarlar, ben alanda makûs oynayayım diye deri rengim üzerinden bana hakaret ediyorlar. Bana diğer şeyler söylesinler, onlara bir şey demem.” halinde konuştu.
“Biz siyahlar olarak yapmamız gerekeni biliyoruz. Yaşadıklarımızı yalnızca biz siyahlar biliyoruz. Kimi şeyleri değiştirmek için hepimiz bir olabiliriz.” davetinde bulunan Vinicius, şunları kaydetti:
“Artık ırkçılık üzerine daha fazla şey biliyorum. Araştırdım. Muhammed Ali örnek biriydi ve ben de Brezilyalılar ismine konuşuyorum. Zira çoğunluğu beni destekliyor. Bu hususla ilgili gelen soruları artık bir hücum olarak görmüyorum ve verilmesi gereken yanıtı veriyorum.”
Vinicius, ırkçılıkla ilgili konuşurken, gözyaşlarına hakim olamadı.
Millî Eğitim Bakanlığı açık öğretim kurumları ortaokul sınavı, ilk kez elektronik ortamda gerçekleştirildi.
2023-2024 eğitim öğretim yılı 2. dönem açık öğretim kurumları ortaokul sınavları 1 Mart 2024 tarihinde başladı. Sınav, 81 ilde ve 330 ilçede bulunan 404 e-Sınav salonunda e-Sınav yöntemiyle yapıldı. Her bir e-Sınav oturumu için adaylara 75 dakika süre verildi. Sınavlarda toplam 32 bin 824 personel görev aldı. İlk defa elektronik ortamda yapılan sınav için randevu sistemi 8-19 Şubat 2024 tarihleri arasında (tutuklu/hükümlü öğrenciler, engelli öğrenciler ve yurt dışı programındaki öğrenciler hariç) açıldı. 52 bin 738 e-Sınav randevusu talebi alındı. Ayrıca 8-19 Şubat 2024 tarihleri arasında e-Sınav randevusu almayan öğrencilerin sınava katılabilmeleri için 8-13 Mart 2024 tarihleri arasında randevu sistemi yeniden açıldı. Sınav, 81 ilde olduğu gibi Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde de ilk kez e-Sınav yöntemiyle gerçekleştirildi. Lefkoşa’da bulunan e-Sınav merkezinde 16 Mart 2024 tarihinde 56 adayın katılımıyla e-Sınav yöntemiyle yapılan sınav sorunsuz olarak tamamlandı. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)
Daha çok açık dünya hayatta kalma oyunu Days Gone ile ön plana çıkan geliştiricisi Bend Studios’un bir sonraki projesinin temel ayrıntıları aşikâr oldu. Ortaya çıkan bilgilere nazaran oyun büyük çaplı bir yapıyı bünyesinde barındıracak ve tıpkı vakitte canlı servis temelini oyunculara sunacak.
Bend Studio’nun yeni projesi AAA olacak
Stüdyonun web sitesi üzerinde yayınlanan yeni bir iş ilanına nazaran ortaya çıkan bu ayrıntılar resmi duyuru niteliğinde diyebiliriz. İş ilanı içerisinde grup, AAA canlı servis oyunları üzerinde liderlik edebilecek bireyleri arıyor.
2019 yılı içerisinde piyasaya sürülen ve kıyamet sonrası bir dünyayı bizlere sunan Days Gone ile tanınan geliştirici, Sony’nin bünyesinde hizmet vermeye devam ediyor. Geçtiğimiz Haziran 2022 tarihinde takım bir sonraki projesi üzerinde çalıştığını açıkladı ve bunun çok oyunculu bir yapıyı içereceğini belirtti. Tıpkı vakitte yeni bir IP olacağını da doğruladı. Birçok kişi bunun Days Gone usulü çok oyunculu açık dünya bir yapıya sahip olacağına düşünüyor.
2000 yılında Sony tarafından satın alınan Oregon merkezli Bend Studio’nun yeni projesinden daha fazla ayrıntısı önümüzdeki süreçte bekliyoruz.
Söylentilere nazaran bu model, daha hafif ve daha sağlam bir yapı için titanyum çerçeveye sahip olacak. Bu yenilik, katlanabilir telefon teknolojisinde bir dönüm noktası olabilir ve kullanıcıların beklentilerini yeni bir düzeye taşıyabilir.
Ocak ayında tanıtılan Samsung Galaxy S24 Ultra’nın titanyum bir çerçeveye sahip olduğunu biliyoruz. Artık ise, dedikodulara nazaran Samsung’un bir sonraki titanyum çerçeveli akıllı telefonu Galaxy Z Fold6 olacak. Galaxy Z Fold5’in geçen yıl alüminyum bir çerçeve ile piyasaya sürülmesinin akabinde, Galaxy S serisinin en kıymetli modeli olan Galaxy S24 Ultra, şu anda Samsung’un portföyündeki tek titanyum çerçeveli akıllı telefon. Bu nedenle, Fold6’nın titanyum bir çerçeve ile gelmesi, hem daha kıymetli hem de Flip6’dan daha ileri teknolojilere sahip olacağı göz önüne alındığında, pek de sürpriz sayılmaz.
Ancak, Galaxy Z Flip6’nın da titanyum bir çerçeveye geçip geçmeyeceği ya da alüminyum ile devam edip etmeyeceği şimdi net değil. Muhtemelen alüminyum ile devam edecek.
Samsung resti çekti, en sağlamını biz yapacağız
Samsung Galaxy Z Fold6 ve Galaxy Z Flip6’nın Temmuz ayında piyasaya sürülmesi bekleniyor, bu nedenle önümüzdeki aylarda katlanabilir telefonlar hakkında daha fazla bilgiye sahip olmayı bekleyebiliriz.
Bu bilgiler, Samsung‘un katlanabilir telefon pazarındaki yenilikçi yaklaşımını sürdürdüğünü gösteriyor. Titanyum çerçeve kullanımı, aygıtların hem daha hafif hem de daha sağlam olmasını sağlayarak, kullanıcı tecrübesini güzelleştirebilir. Bilhassa Galaxy Z Fold serisinin, katlanabilir telefon teknolojisindeki ilerlemelerle birlikte, kullanıcılara sunduğu eşsiz çok görevlilik ve geniş ekran tecrübesi düşünüldüğünde, Samsung’un bu alandaki liderliğini pekiştirmesi bekleniyor. Ayrıyeten, Galaxy Z Flip serisi, tarz sahibi ve kompakt bir tasarım sunarak, farklı kullanıcı muhtaçlıklarını karşılamaya devam ediyor. Samsung’un bu yenilikleri, akıllı telefon sanayisindeki teknolojik gelişmeleri nasıl şekillendirdiğini ve kullanıcı beklentilerini nasıl yükselttiğini bir kere daha ortaya koyuyor.
Cumhur İttifakı Karamürsel Belediye Başkan Adayı Mesut Çetinkaya, seçime sayılı günler kala temposunu iyice artırdı. Gece gündüz demeden sahada vatandaşlarla buluşan Çetinkaya, iftar programından sahur programına koşuyor. Belediye Başkan Adayı Mesut Çetinkaya, önceki akşam Ereğli Yıldız Çay Bahçesi sahibi Mustafa Yıldız’ın düzenlediği iftar programına katıldı.
HERKESLE TEK TEK SELAMLAŞTI
Yıldız Çay Bahçesi’ndeki iftarda davetlilerle tek tek selamlaşan Mesut Çetinkaya, fikir alışverişinde bulundu. Programa ev sahipliği yapan Mustafa Yıldız, iftar programına katılan Mesut Çetinkaya ve ekibine teşekkür etti. Mesut Çetinkaya ise, “Sofrasını bizlerle paylaşan Mustafa Yıldız abime destekleri için teşekkür ediyorum. Rabbim tuttuğumuz oruçları kabul, birlik ve beraberliğimizi daim eylesin” dedi.
SAHURDA DA VATANDAŞLA BİRLİKTE
Cumhur İttifakı Karamürsel Belediye Başkan Adayı Mesut Çetinkaya, iftar programlarının yanı sıra sahurda da vatandaşlarla birlikte oluyor. Karamürsel’in tanınmış esnaflarından, MHP Karamürsel Eski İlçe Başkanı, Medcezir Kafe sahibi Çetin Öksüz tarafından organize edilen sahur programına da katılan Çetinkaya, “Göstermiş olduğunuz misafirperverlik ve destekten dolayı teşekkür ederim. Bu sofrada bereket, muhabbet ve samimiyet var. Rabbim sofralarımızdan bereketi, gönüllerimizden muhabbeti eksik etmesin” ifadelerini kullandı.
Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Doç.Dr.Tahir Büyükakın seçim beyannamesinde her ilçe için çok önemli projelere yer verdi, AK Parti İlçe Belediye Başkan Adayları ile birlikte ortak projeler üretti.
Bu projelerden biri de Kandıra’da hayata geçirilecek olan ‘Kent Meydanı’. Kandıra’ya yakışacak olan yeni kent meydanı 40 dönüm alan üzerinde kurulacak. Alanda; yöresel ürün satış reyonları, dükkanlar, kafeteryalar, seyir terası ve sosyal donatı alanları bulunacak.
Doç.Dr.Büyükakın, geçtiğimiz gün Kandıra’ya yaptığı ziyarette, AK Parti ve Cumhur İttifakı Kandıra Belediye Başkan Adayı Erol Ölmez ile birlikte ilçeyi karış karış gezdi.
AK Parti Kandıra İlçe Başkanı Alper Tokgöz’ün de eşlik ettiği ziyarette Doç.Dr.Tahir Büyükakın, kent meydanı projesinin tamamlandığını ve ihale safhasına gelindiğini söyledi.
Cumhur İttifakı AK Parti Çayırova Belediye Başkan Adayı Bünyamin Çiftçi, dün Çağdaşkent Mahallesi sakinleriyle açık hava toplantısında bir araya geldi. Toplantı yoğun katılım ve coşkuyla miting havasında geçerken, burada açıklamalarda bulunan Çiftçi, “Çayırova’mızı Türkiye yüzyılına hazırlamak için, durmak yok yola devam” dedi.
31 Mart Yerel Seçimleri öncesinde saha çalışmalarına hız kesmeden devam eden Cumhur İttifakı AK Parti Çayırova Belediye Başkan Adayı Bünyamin Çiftçi, dün Çağdaşkent’te Çayırovalı hemşehrileriyle buluştu. Çağdaşkent Taksi Durağı önünde gerçekleşen programa, Bünyamin Çiftçi’nin yanı sıra AK Parti Çayırova İlçe Başkanı Erhan Sarıdede, MHP Çayırova İlçe Başkanı İsmail Akkuş, Önceki Dönem Çayırova Belediye Başkanı Ziyaettin Akbaş, Önceki Dönem AK Parti Çayırova İlçe Başkanı Ali Osman Gür, Cumhur İttifakı’nın il ve ilçe yöneticileri ile çok sayıda Çayırovalı katılım gösterdi. Akse Mahallesi’nden programın yapılacağı yere yürüyerek inen Cumhur İttifakı korteji, yol boyunca sloganlar, meşaleler ve konfetilerle alana yürüdü.
HİZMETLERİNİ ANLATTI
Heyetin Çağdaşkent Taksi Durağı önündeki alana ulaşmasıyla programda coşku doruk noktasına ulaşırken, Sarıdede ve Akkuş’un selamlama konuşmalarının ardından Başkan Çiftçi’nin görev süresi boyunca ilçeye kazandırdığı çalışmalara ilişkin bir sinevizyon gösterimi yapıldı. Sinevizyonun akabinde konuşma gerçekleştiren Çiftçi, Akse Mahallesi ile Çayırova genelinde yaptığı hizmetlere ilişkin kendisini dinleyenleri bilgilendirdi.
“DURMAK YOK YOLA DEVAM”
Konuşmasına sık sık tezahüratlar ve alkışların eşlik ettiği Bünyamin Çiftçi, “Çocuklarımızın geleceği için, Çayırova’mızın geleceği için, Türkiye’mizin geleceği için, Türkiye Yüzyılı için, Çayırova yüzyılı için durmak yok yola devam” dedi. Çiftçi’nin coşkulu konuşması büyük alkış alırken, Bünyamin Çiftçi, program sonunda kendisini dinlemeye gelen Çayırovalılarla hatıra fotoğrafı çektirmeyi de ihmal etmedi.
Enerji ve Doğal Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Rusya’nın Soçi kentinde düzenlenen Milletlerarası ATOMEXPO-2024 Forumu’ndaki konuşmasında, Türkiye’nin büyüyen bir ülke ve güç pazarı olduğunu kaydederek, “Ekonomimiz büyüyor ve endüstriyel büyümemizi ve talep artışımızı karşılamak için güce muhtaçlığımız var. Son 20 yılda güç talebimiz elektrik ve gaz çeşidinde 3 katına çıktı. Lakin geleceğe baktığımızda da önümüzdeki 20 yıl boyunca her yıl ortalama yüzde 4’lük bir güç talebi artışı bekliyoruz. Bu da elektrik piyasasında pek çok değişiklik yapılmasını gerektiriyor” değerlendirmesini yaptı.
Bakan Bayraktar, Türkiye’nin artan talebini yeşil güçten karşılamak istediklerini tabir ederek, “Yenilenebilir güç kaynakları konusunda ve güç verimliliğinde büyük bir potansiyelimiz var lakin katiyen nükleer enerjiyi de güç karışımımıza eklememiz gerekiyor” diye konuştu.
“Hedefimiz 2035’de 7,2 gigavat nükleer kapasiteye ulaşmak”
Bayraktar, Mersin’deki Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nde (NGS) çalışmaların devam ettiğini belirterek, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Akkuyu’da tıpkı anda 4 reaktör inşa ediliyor lakin tıpkı vakitte gayemiz 2035’de 7,2 gigavat nükleer kapasiteye ulaşmak ve 2050’de 20 gigavat nükleer güç üretimine sahip olmak istiyoruz. Akkuyu’nun 4,8 gigavat olduğunu düşünürseniz, bu da Sinop’ta 4 reaktör daha, Trakya bölgemizde 4 reaktör daha inşa etmemiz gerektiği manasına geliyor. Önümüzdeki 20-30 yıl içinde 5 gigavat civarında küçük modüler reaktörlere yöneleceğiz.”
Alparslan Bayraktar, Türkiye’nin önümüzdeki birkaç yıl boyunca küçük modüler reaktörlere odaklanacağını lisana getirerek, “Bu alanda büyük bir potansiyel olduğunu görüyoruz. Küçük modüler reaktörler, karbon nötre geçiş için hayli değerli.” dedi.
Nükleer gücün yalnızca bir trend olmadığını, Türkiye’nin güç güvenliği için, 2053’te net sıfır gayesine ulaşmak için de değerli olduğunu tabir eden Bayraktar, “Bu nedenle Akkuyu’yu inşa ediyoruz fakat Sinop projesinde Rosatom ile işbirliğimizi geliştirmek istiyoruz. Türkiye nükleer pazarına yatırım yapmak isteyen, Çin ve Güney Kore üzere öbür ülkeler ve şirketler de var.” sözlerini kullandı.
“Nükleer gelecektir”
Türkiye’nin gelişen endüstrisi ve insan kaynağıyla bu tıp projelerde yer alabileceğini lisana getiren Bayraktar, “Rosatom ve yurt dışındaki ilgili özel kuruluşlarla işbirliğimiz Türkiye’nin sanayi tarafındaki gelişimini iyileştirmemizi sağlıyor. Rosatom ile çok kıymetli bir yerlileştirme programımız var ve Türkiye’de nükleer güç için bir ekosistem inşa ediyoruz.” diye konuştu.
Bayraktar, konuşmasının akabinde nükleer gücün geleceğine ait soruyu, “Daha yeterli ve parlak bir geleceğe sahip olmak için global problemlerle ortaklaşa gayret etmemiz, bilhassa global ısınmayla başa çıkmak ve karbon nötr amacına ulaşmak için bu bahiste çok ağır bir işbirliği yapmamız gerektiğini düşünüyorum. Nükleer gelecektir. Daha uygun bir geleceğe sahip olmak için ideolojik tartışmalardan kaçınmamız ve ticari kısıtlamalar, mali yaptırımlar üzere tüm yapay manileri ortadan kaldırmamız gerektiğini düşünüyorum” diye yanıtladı.
Fenerbahçe Alagöz Holding, ING Bayanlar Basketbol Muhteşem Ligi play-off çeyrek final 2. maçında konuk olduğu BOTAŞ’ı 89-73 yenerek, seriyi 2-0 kazandı ve yarı finale çıktı.
Sarı-lacivertliler, yarı finalde Galatasaray Çağdaş Faktoring-Mehmet Kavan Yapı İzmit Belediyespor eşleşmesinin galibiyle karşılaşacak.
Salon: Ankara
Hakemler: Can Mavisu, Yiğit Emre Şimşek, Metehan Alaçam
BOTAŞ: Allen 21, Reimer 11, Manolya Kurtulmuş, Weaver 22, Mack 17, Buket Ünal, Işık Su İtimat, Hatice Pelin Gülçelik, Ceren Taylan, Deniz Üstün 2, Ronahi Zilan Kıran
Fenerbahçe Alagöz Holding: Sevgi Uzun 10, Laksa 8, Collier 22, Milic 13, Meesseman 20, Alperi Onar 9, Tilbe Şenyürek 5, İdil Saçalır, His İtina, Selin Rachel Gül 2, Selen İrem Baş, Ayşe Yılmaz
ABD’nin eski Lideri Donald Trump’ın sivil dolandırıcılık davasında çarptırıldığı 464 milyon dolarlık para cezasına ait New York Temyiz Mahkemesi kararını verdi. Temyiz Mahkemesi, Trump’ın sivil dolandırıcılık davasında çarptırıldığı 464 milyon dolarlık para cezasını 175 milyon dolara indirerek, kelam konusu cezayı ödemesi için 10 gün daha müddet verdi.
Trump’ın mal varlığına el konulması engellendi
Söz konusu karar, New York Başsavcısı Letitia James’in 464 milyon dolarlık para cezasını tahsil etmek için Trump’ın gayrimenkullerine ve banka hesaplarına el koymasına şimdilik mani oldu. Trump’ın New York’taki bir şirkette üç yıl müddetle memur ya da yönetici olarak misyon yapmasını yasaklayan ve tıpkı mühlet boyunca kendisinin ve kurumsal davalıların New York’taki kredi kuruluşlarından kredi almasını engelleyen kararı da durduran mahkeme, Trump’ın oğulları Donald Trump Jr. ve Eric Trump’ın New York’taki şirketlerde iki yıl boyunca memur ve yönetici olarak misyon yapmalarını yasaklayan kararını da engelledi. Mahkeme, Trump Organization şirketinin mali durumunu izlemek üzere kurulan mali gözlemcinin yetkilerini genişleten ve arttıran mahkeme kararının devam etmesine karar verdi.
Trump’ın avukatları cezanın 100 milyon dolara indirilmesini talep etmişti
Trump’ın avukatları tarafından 19 Mart’ta New York Temyiz Mahkemesi’ne verilen dilekçede, 464 milyon dolarlık tazminat cezasının tamamını teminat altına almanın mümkün olmadığı belirtilmiş, cezanın 100 milyon dolar olarak belirlenmesi talep edilmişti. Avukatlar, tazminat ölçüsünün büyüklüğü nedeniyle kefil olacak sigorta şirketi bulunamadığını söz etmişti.
Sivil dolandırıcılık davası
New York Başsavcısı Letitia James tarafından açılan sivil dolandırıcılık davasında Donald Trump, Trump Organization şirketi ile kimi yöneticileri banka kredileri ve sigorta süreçleri konusunda daha güzel ticari kaideler elde etmek, mal varlıklarının bedelini yüksek göstermekle suçlanmıştı. Dava sonucunda Trump ve şirketinde yönetici olarak çalışan oğulları Donald Jr. Trump ile Eric Trump’a toplam 364 milyon dolarlık para cezası verilmişti. Mahkeme masrafları ve ceza faiziyle birlikte Trump’ın ödeyeceği toplam ölçünün 464 milyon dolara ulaştığı kamuoyuna yansımıştı.
‘İstanbul Bana Dar’ ve ‘Cennet’ müzikleriyle hayli geniş bir hayran kitlesine sahip olan ünlü müzikçi Selim Gülgören, Ramazan ayında dışarıda ellerinde alkol şişeleriyle dolaşan kitleye adeta ateş püskürdü. Selim Gülgören, yaptığı paylaşım sırasında “Özgürlük demek saygısızlık demek değildir” formunda konuştu.
HABERE İLİŞKİN GÖRÜNTÜ İÇİN TIKLAYIN İZLE
2000’li yılların epeyce sevilen müzikçileri ortasında yer alan ünlü şarkıcı Selim Gülgören, geçtiğimiz saatlerde toplumsal medya hesabından yayınladığı bir görüntü ile dikkatleri üzerine topladı. Yaptığı paylaşım sırasında Ramazan ayında olduğumuza dikkat çeken ünlü müzikçi, Kadıköy’de birçok kişinin elinde içki şişeleriyle dolaştığını söyledi. Selim Gülgören, Ramazan ayında yapılan bu saygısızlığa “Hayatımda saygısızlık yapıp ramazan ayında elimde içki şişeleriyle buralarda gezmedim.” sözleriyle reaksiyon gösterdi.
Selim Gülgören
“ÖZGÜRLÜK DEMEK SAYGISIZLIK DEMEK DEĞİLDİR!”
Ünlü müzikçi, paylaşımı sırasında Kadıköy’de olduğu anları kaydederek “Şu anda Kadıköy’deyim, herkesin elinde içki şişeleri sokaklarda geziyorlar. Ramazan’da birazcık hürmet duyacaksın. Orucunu tutacaksın, tutmuyorsan ve inanmıyorsan da hürmet duyacaksın. Özgürlük demek saygısızlık demek değildir!” şeklinde konuştu. Ünlü müzikçinin reaksiyon görüntüsü, yayınlandıktan kısa bir mühlet sonra süratle yayılarak toplumsal medyada adeta beğeni ve yorum yağmuruna tutuldu.
A Ulusal Kadro’nun tecrübeli oyuncularından Merih Demiral hazırlık maçında karşılaşacağız Avusturya maçı öncesinde açıklamalarda bulundu.
Macaristan maçında skor olarak mağlubiyet olsa da oyun olarak yenilmediklerini söyleyen Merih Demiral, “Macaristan maçında skor olarak yenildik fakat oyun olarak uygunduk. Her şey yolunda, hocamız da bizimle yakından ilgileniyor. İnşallah kazanarak bitiririz kampı.” tabirlerini kullandı.
Sakatlığını atlattığını ve güzel durumda olduğunu söyleyen Merih Demiral, “Sakatlık dönemimde ulusal kadrodan uzak kaldım. Her oyuncu oynamak ister natürel ki. Şu anda sakatlığımı atlattım ve oynamaya da başladım, o yüzden çok memnunum.” dedi.
Son 1 aydır tüm maçlarda oynadığını ve hazır olduğunu söyleyen Merih Demiral şu sözlerle cümlelerini noktaladı:
“Şu an pek formda olduğumu düşünüyorum. Sakatlık yaşadığım periyot benim için çok zordu lakin son 1 ayda tüm maçlarda oynadım. Şu anda daha deneyimliyim, çok profesyonel yaşamaya çalışıyorum ve dikkat ediyorum. Yeni imajım hakkında da şu an bu türlü yeterli gözüktüğümü düşünüyorum. Umarım siz de birebir şeyi düşünüyorsunuzdur.”
Donald Trump’ın hırçın savunma avukatı Todd Blanche Pazartesi sabahı eyalet mahkemesine geldiğinde gülümsüyordu ve kendinden emin görünüyordu.
Bir saatten biraz fazla bir süre sonra ayrıldığında o gülümseme kaybolmuştu.
Müvekkilinin karşı karşıya olduğu ceza davasının olası bir gecikmesi veya reddedilmesiyle ilgili duruşmanın ilk saatinde Bay Blanche, duruşma hakiminin sarsıcı sorgulamalarıyla karşı karşıya kaldı.
Bay Blanche, avukatların korktuğu türden bir sabah yaşadı; Yargıç Juan M. Merchan, hem yasal iddialarını önemsemiyor hem de amaçlarından şüpheleniyor görünüyordu. Bir noktada yargıç, deneyimli bir davacının ve eski federal savcının neden mahkemeye aradığı belgeler hakkında bilgi vermek için beklediğini ve şimdi bunların işlenmesi için bir ay gecikme istediğini yüksek sesle merak etti.
Yargıç Merchan duruşmanın başında genel olarak soğukkanlı bir tavır sergiledi. Ancak savunmanın, Manhattan Bölge Savcılığı’nı kayıtları gizlemeye çalıştığı iddiasıyla “inanılmaz derecede ciddi, inanılmaz derecede ciddi” suiistimalle suçladığını söyleyince heyecanlandı. Bay Blanche’ın çok az destekleyici kanıt sunduğunu ekledi.
İddialarını açıklamaya çabalayan Bay Blanche, bunu yalnızca duruşmaya katılan düzinelerce muhabirin gözü önünde değil, aynı zamanda birkaç solunda oturan ve kaşlarını çatan ünlü değişken müşterisi Bay Trump’ın gözleri önünde yaptı.
Yine de Bay Blanche, Bay Trump’ın eski tamircisi Michael Cohen’i soruşturan federal savcıların yakın zamanda teslim ettiği “onbinlerce” belgeyi incelemek için zamana ihtiyacı olduğunu söyleyerek davasını sürdürmeye çalıştı. nihai duruşmanın kritik tanığı.
“Yeni malzemeye bağımsız olarak bakmazsak işimizi yapmıyoruz” dedi.
A Ulusal Ekip teknik yöneticisi Vincenzo Montella ve Merih Demiral müsabaka öncesinde açıklamalarda bulunuyor.
“Bazı değişiklikler doğal ki olacak. Değerli test maçları oynuyoruz. 4 galibiyetle geliyor Avusturya, oturmuş bir takımları ve belli bir oyun kurguları var.”
“Düzgün bir biçimde uyursam ve dinlenirsem, sanırım Arda yarın birinci 11 başlayacak.” (TRT Spor)
Xiaomi’nin HyperOS güncellemesi, teknoloji dünyasında büyük bir heyecan yarattı. Bilhassa Xiaomi Pad 5 kullanıcıları, bu güncellemenin küresel pazarda dağıtıma sunulmasını sabırsızlıkla bekliyor. HyperOS, MIUI 14’e kıyasla yenilenmiş sistem uygulamaları, performans iyileştirmeleri ve Android 14 işletim sistemini beraberinde getiriyor. Xiaomi Pad 5 için HyperOS güncellemesinin Çin’de başlamış olması, öbür bölgelere de yayılacağının habercisi. Güncelleme 1.6 GB boyutunda ve OS1.0.1.0.TKXMIXM olarak isimlendiriliyor. Birinci olarak Mi Pilots programındaki kullanıcılara sunulan bu güncellemenin, yakın haftalarda tüm kullanıcılara açılması bekleniyor.
HyperOS‘un, Android 13 tabanlı olması ve Xiaomi Pad 5’e sunulan son büyük arayüz güncellemesi olması dikkat cazibeli. Bu durum, tabletin gelecekteki takviye ve güncellemelerinin ne olacağı konusunda soru işaretleri yaratıyor. Xiaomi’nin, belli bir mühlet sonra aygıt için güncelleme dayanağını sonlandırması mümkün.
Bir Xiaomi modeli daha HyperOS güncellemesi aldı
Ancak, güncellemenin stabilitesi ve mümkün yanılgılara karşı Xiaomi‘nin atacağı adımlar, kullanıcı tecrübesini direkt etkileyecek kıymetli faktörler ortasında. Şayet güncellemede önemli kusurlar tespit edilirse, Xiaomi’nin güncellemeyi geri çekme ihtimali bulunuyor.
Bu da, HyperOS‘u deneyimleme fırsatını biraz daha ileri bir tarihe erteleyebilir. Lakin, şu ana kadar Xiaomi Pad 5 için HyperOS güncellemesinin büyük problemlerle müsabakası beklenmiyor. Bu, tabletin sağlam bir yapıya sahip olduğu ve güncellemenin meselesiz bir biçimde entegre edilebileceği manasına geliyor. Bu güncellemeyle birlikte kullanıcılar, daha çağdaş ve kullanışlı bir arayüzle tanışacak. HyperOS‘un getirdiği yenilikler, aygıtın performansını ve kullanıcı tecrübesini değerli ölçüde güzelleştirecek. Bu yenilikler ortasında, uygulamaların daha akıcı çalışması ve sistem genelindeki iyileştirmeler yer alıyor. Bu gelişmeler, Xiaomi Pad 5 kullanıcılarını epey heyecanlandırıyor ve teknoloji severlerin bu güncellemeye olan ilgisini artırıyor.
Xiaomi‘nin amiral gemisi serisinden ilham alan yeni eseri Xiaomi Civi 4 Pro, şık tasarımı ve ileri teknolojisiyle dikkat çekiyor. Bu aygıt, 549 dolar fiyat etiketiyle Geekwills üzerinden satışa sunulmuş durumda ve kullanıcılara erişilebilir bir fiyatla profesyonel özellikler sunuyor. Hafif ve pebble dokusuyla dikkat çeken bu model, 7.45mm incelik ve 179.3g tartıyla konfor ve şıklığı bir ortada sunuyor. Xiaomi Civi 4 Pro, bilhassa fotoğrafçılık ve performans konusunda üst seviye bir tecrübe vaat ediyor.
Cihazın kamerası, Leica işbirliğiyle geliştirilen üçlü lens sistemiyle donatılmış. 50MP ana kamera, 50MP portre lensi ve 12MP ultra geniş açılı lens, kullanıcıların güçlü renkler ve ayrıntılarla dolu fotoğraflar çekmesini sağlıyor. Ayrıyeten, 32MP çift ön kamera, küme selfie’leri ve vloglar için ülkü olan geniş açılı ve portre modlarını destekliyor.
Xiaomi‘nin yeni geliştirdiği AISP teknolojisi, manzara sürece kapasitesini artırarak, her türlü çekim şartında kusursuz fotoğraflar elde etmeyi mümkün kılıyor. Ayrıyeten, 4K Ultra HD çözünürlükte profesyonel vlog çekimleri yapabilme imkanı sunan aygıt, içerik üreticileri için ülkü bir seçenek haline geliyor.
Xiaomi’den beklemedik atak, bütçe dostu modelinde Leica lenslerini kullandı
Xiaomi Civi 4 Pro, dünyada birinci defa kullanılan Snapdragon 8s Gen 3 yonga setiyle güçlendirilmiş. Bu yonga seti, 4nm TSMC süreci ve 1+4+3 mimarisiyle harika bir performans ve verimlilik sunuyor. 16GB’a kadar LPDDR5X RAM ve 512GB’a kadar UFS 4.0 depolama alanı ile birleştiğinde, aygıt her türlü uygulama ve oyunu problemsiz bir formda çalıştırabiliyor.
Cihazın 6.55 inç AMOLED ekranı, 2750x1236P çözünürlük ve 460PPI piksel yoğunluğu ile her ayrıntısı canlı bir halde gösteriyor. Ekranın eşit kenarlı kavisli tasarımı, kullanıcıların içeriğe daha fazla dalmalarını sağlıyor. Ayrıyeten, AI takviyeli performans optimizasyonu sayesinde, Xiaomi Civi 4 Pro, ağır kullanımda bile akıcı bir tecrübe sunuyor.
Cihazın ilişki özellikleri de Xiaomi‘nin kendi geliştirdiği Hyper T1 Sinyal Güçlendirici Çip ile güçlendirilmiş, böylelikle her yerde kesintisiz bir ağ performansı sunuyor. Dolby Atmos ve Hi-Res Audio sertifikalı çift stereo hoparlörler ise, oyun oynarken, sinema izlerken yahut müzik dinlerken sürükleyici bir ses tecrübesi sağlıyor.
Xiaomi Civi 4 Pro, kullanıcıların yüksek performans, üst seviye fotoğrafçılık yetenekleri ve sürükleyici ekran tecrübesi arayanlar için ülkü bir seçenek oluşturuyor.
Rockstar Games tarafından biz oyun severlere sunulan ve açık dünya aksiyon macera tecrübesini aktaran GTA 3, bildiğiniz üzere 2001 yılında piyasaya sürüldü. Eski olmasından ötürü oyuncular oyunu günümüze uyarlamanın yeni yollarını arıyor ve bu kapsamda mod geliştiricileri devreye giriyor.
GTA 3 manzaraları hayranların dikkatini çekiyor
“Flames per second” Şubat 2023 tarihinde Unreal Engine 5’te GTA San Andreas’ı gösteren yeni bir görüntü paylaşmıştı. Tıpkı içerik üreticisi şu anda yeni bir sürümle karşımıza çıkıyor ve bu sefer Grand Theft Auto 3’ün Unreal Engine 5 oyun motoruna uyarlandığını görebiliyoruz.
Fan imali mod olarak karşımıza çıkan bu sürüm için GTA 5’ten birkaç mod kullanılmış durumda. Başka taraftan Liberty City Remix Modu UE5 oyun motoruna taşındı ve böylelikle yeni GTA 3 sürümünün yükseltilmiş 3D modellere sahip olduğunu ve güncellenmiş araç paketleri ile bir arada bizlere aktarıldığını belirtebiliyoruz.
Yayınlanan görüntüde 11 dakikalık oynanış imgeleri yer alıyor. Ayrıyeten birtakım temel oyun mekaniklerini de bu içerikten görebiliyorsunuz. Münasebetiyle klasik GTA oyununun günümüzde nasıl görüneceğini bu görüntü sayesinde az çok anlayabilirsiniz.
Xiaomi‘nin iki gün evvel tanıttığı CIVI 4 Pro modeli hakkında çıkan küresel piyasada satışa sunulacağı tarafındaki dedikodular, GSMChina tarafından yalanlandı. Bu modelin sadece Çin ve Hindistan’da satışa çıkacağı belirtildi. Akıllı telefon üreticileri aygıtlarını farklı pazarlara sunarken isim değişikliğine gidebiliyor. CIVI 4 Pro’nun Hindistan’da Xiaomi 14 Civi ismi altında tanıtılacağı ve bu iki model ortasındaki özelliklerin büyük ölçüde emsal olacağı, lakin tam farklılıkların bilinmediği tabir ediliyor.
CIVI serisi, şık tasarımı ve kaliteli kamera sensörleriyle dikkat çekiyor. Bilhassa CIVI 4 Pro, dünyada birinci sefer sunulan birtakım özelliklerle piyasaya sürüldü. Bunlardan biri, daha düşük saat suratlarına sahip Snapdragon 8 Gen 3 yonga seti olan Qualcomm Snapdragon 8S Gen 3. Bu yeni yonga seti, geçen yılın amiral gemisi işlemcisi Snapdragon 8 Gen 2’ye misal performans sunuyor. Ayrıyeten, CIVI 4 Pro’nun Leica dayanaklı yeni bir kamera sistemiyle taşınabilir fotoğrafçılıkta yeni bir periyodu başlatacağı belirtiliyor.
Xiaomi’nin amiral gemisi katili modeli yeni ülkelerde satışa sunuluyor; pekala ya Türkiye?
Hindistan’daki Xiaomi hayranları için ise bir sürpriz var; CIVI 4 Pro, Xiaomi 14 Civi ismiyle piyasaya sürülecek. Bu bilgi, Xiaomi‘nin Mi Code içerisinde tespit edildiğinden epeyce emniyetli. Aygıtın kod isminin “chenfeng” ve iç model numarasının ise “N9” olduğu belirtiliyor. Xiaomi, bu modelin Xiaomi 14 Pro ile benzerliklerini lansmanda lisana getirmişti. Bu nedenle, Çin’de Pro olarak isimlendirilen CIVI 4 Pro, Hindistan’da Xiaomi 14 Civi ismiyle kullanıcılarla buluşacak. Lakin Hindistan’daki satış fiyatı şimdi bilinmiyor.
Xiaomi 14 Lite ismi altında bir modelin sunulacağına dair DCS (Digital Chat Station) tarafından yapılan savların temelsiz olduğu ve bu türlü bir modelin tanıtılmayacağı katılaştı. Xiaomi 14 Civi, sırf Hindistan pazarına özel kalacak ve küresel pazarda yer almayacak. Bu yeni model hakkında ne düşünüyorsunuz? Fikirlerinizi yorumlar kısmında bizimle paylaşabilirsiniz.
Gelecek hafta Hindistan’da piyasaya sürülecek olan POCO‘nun yeni akıllı telefonu, teknoloji dünyasında heyecan yaratıyor. Bu yeni model, geçen yıl sunulan modelin halefi olarak karşımıza çıkıyor ve değerli geliştirmelerle dikkat çekiyor. Aygıtın dizaynında dikkat çeken birinci nokta, ana kamera ve bir yardımcı lensi barındıran dairesel kamera modülü. Ekran tarafında ise, kullanıcıların daha akıcı bir tecrübe yaşamasını sağlayacak 90Hz yenileme suratına sahip bir ekran bu modelde yer alacak. Bu, evvelki modele nazaran kıymetli bir uygunlaştırma olarak göze çarpıyor.
Akıllı telefonun güç kaynağı ise 5,000mAh kapasiteli bir batarya. Ayrıyeten, aygıt 6GB RAM kapasitesine ve ekstra 6GB sanal RAM takviyesine sahip olacak, bu da uygulamalar ortasında daha süratli geçiş yapılabilmesini ve genel olarak daha yüksek bir performans sağlanabilmesini mümkün kılacak. Şimdi tüm özellikleri açıklanmamış olsa da, aygıtın MediaTek’in Helio G36 yonga setiyle geleceği ve çift kamera kurulumunun 8MP ana sensör ile 0.8MP yardımcı sensöre sahip olacağı bilgisi paylaşıldı. Ön tarafta ise kullanıcıları 5MP çözünürlüğünde bir selfie kamerası karşılayacak.
Uygun fiyatlı Poco modeli ekranıyla şaşırttı; güya oyun telefonu
Modelin iki farklı depolama seçeneği sunması bekleniyor: 4GB RAM + 64GB dahili depolama ve 6GB RAM + 128GB dahili depolama. Fiyatlandırma konusunda ise sırasıyla 7,499 rupi (yaklaşık 90,6$) ve 8,499 rupi (yaklaşık 102,8$) üzere rekabetçi fiyat etiketleri öngörülüyor. Renk seçenekleri ortasında siyah, mavi ve yeşil üzere kullanıcıların zevkine hitap edecek alternatifler bulunacak.
Bu yeni model, yüksek yenileme süratli ekranı, genişletilmiş RAM kapasitesi ve sağlam bataryası ile kullanıcılara kesintisiz bir teknoloji tecrübesi sunmayı vaat ediyor. Lansman tarihi yaklaştıkça, bu akıllı telefon hakkında daha fazla ayrıntının ortaya çıkması bekleniyor. Teknoloji meraklılarını heyecanlandıran bu gelişme, piyasaya sürüldüğünde akıllı telefon pazarında nasıl bir tesir yaratacağı konusunda da merak konusu.
23 Şubat itibariyle TRT 1 ekranlarında yer alan ve izleyicilerin favorisi haline gelen Kara Ağaç Destanı dizisi dikkat cazibeli olay örgüsü ve başarılı oyuncu takımıyla gündeme gelmeye devam ediyor. Geçtiğimiz Cuma günü dram ve heyecan dolu sahneleriyle ekranlara gelen tanınan dizinin 6. tanıtım görüntüsü yayınlandı.
HABERE İLİŞKİN GÖRÜNTÜ İÇİN TIKLAYIN İZLE
TRT1 ekranlarının yeni dizisi Kara Ağaç Destanı dizisi, hem konusu hem de dikkat alımlı karakterleriyle seyirciler tarafından ağır ilgi almaya devam ediyor. Her hafta Cuma günü saat 20:00’da TRT 1 ekranlarında yer alan tanınan dizinin yayınlanan birinci kısmında olanlar dizi severler tarafından tam not aldı. Kısmın yayınlanmasından kısa bir mühlet sonra toplumsal medyada gündem olan Kara Ağaç Destanı dizisi, Cuma günü yayınlanan kısmıyla adeta beğeni yağmuruna tutuldu. Peki, Kara Ağaç Destanı dizisinin konusu nedir, oyuncuları kimler? Dizinin 5. kısmında neler yaşandı? İşte, dizinin 6. kısım fragmanı ve ayrıntılar…
KARA AĞAÇ DESTANI DİZİSİ 6. KISIM FRAGMANI
KARA AĞAÇ DESTANI’NIN 5. KISMINDA NELER YAŞANDI?
Merdo’nun teslim olmasıyla, Gülnaz özgür bırakılır. Bunun üzerine Latif Beyefendi, olanların hesabını tek tek sormaya başlar.
KARA AĞAÇ DESTANI 5 KISIM
Kara Ağaç’ta, iki büyük aile ortasında tansiyon yeterlice artmaktadır. Celal Ağa, Latif Bey’in ataklarını karşılıksız bırakmaz. Ama Latif Bey’in, kendi ailesine uzanacak kadar ileri gidebileceğini de varsayım etmemiştir.
KARA AĞAÇ DESTANI 5 KISIM
Bulduğu çaputla, sırrı çözmeye yaklaşan Sultan’ı ise Naile durdurur. Ömer ve Sultan’ın, Kara Ağaç’ın bahtını birlikte değiştireceklerine dair inançları günden güne pekişir. Artık gördükleri hayallerin gerçek manasını sorabilecekleri biri daha vardır. Raziye, Kara Ağaç’a dönmüştür.
KARA AĞAÇ DESTANI 5 KISIM
KARA AĞAÇ DESTANI’NIN 4. KISMINDA NELER YAŞANDI?
Sultan’ın, Osman Ağa’nın vefatıyla ilgili söyledikleri ve Merdo’nun Latif Bey’e teslim edilmesi Ömer’i büsbütün hayal kırıklığına uğratır. Merdo adım adım infaza götürülürken Ömer, onu kurtarmak için kendi sistemleriyle hareket etmeye karar verir.
KARA AĞAÇ DESTANI 4 KISIM
Sultan, babasının kendi eliyle yaptığı beşikte beklemediği bir gizemle karşılaşır. Bu gizemin peşine düştüğünde de beşiğin daha büyük bir sırrın modülü olduğunu anlar. İşin içinden çıkamayınca Sultan’ın yolu Asiye’ye düşer. Asiye bir yandan büyük sırrı açığa çıkarmakla tehdit eden gizemli bayanla baş etmeye çalışırken başka yandan Sultan’ın güçlü sorularına karşılık vermek zorunda kalır.
KARA AĞAÇ DESTANI 4 KISIM
Ömer’le ortası bozulan Celal Ağa, tek varisinin elinden kaydığını gördüğünde, halini değiştirmeye karar verir. Ömer’i kaybetmeyi göze alamayınca Latif Beyefendi ile karşı karşıya gelir. Uğradığı hakaretin karşısında Latif Beyefendi, öyle bir atakta bulunur ki Kara Ağaç’ta istikrarlar sil baştan değişir.
KARA AĞAÇ DESTANI 4 KISIM
KARA AĞAÇ DESTANI’NIN 3. KISMINDA NELER YAŞANDI?
Kara Ağaç’ta Rahim’in ölmesi bütün istikrarlar altüst eder. Latif Beyefendi, yaptığı atılımla Celal Ağa’yı sıkıntı bir durumun içine sokar. Çıkmaza giren Ömer’e ise gördüğü bir hayal yol gösterir. O yolun sonunda da karşısında Sultan’ı bulur.
KARA AĞAÇ DESTANI 3 KISIM
Sultan, bir yandan Osman Ağa ile ilgili açığa çıkan sırrın yüküyle savaşırken öbür yandan ise barajla ilgili kararını vermek üzere vicdanıyla baş başa kalır.
KARA AĞAÇ DESTANI 3 KISIM
KARA AĞAÇ DESTANI’NIN 2. KISMINDA NELER YAŞANDI?
Sultan’ın aslında baraj imali için gelen bir mühendis olduğunu ilan etmesiyle herkes şok olur. Sultan, babası Osman Ağa’nın konutuna yerleşir. Ancak bu duruma ses çıkarmayan Celal Ağa’nın diğer bir planı vardır. Ömer, istemediği bir evliliği yapmamak için direndikçe babasının karanlık yüzüyle tanışır. Ömer’in bir öteki imtihanı ise Sultan’ladır.
KARA AĞAÇ DESTANI 2 KISIM
Onunla konuşarak hayatını düğümleyen baraj problemini çözmeye çalışır. Asırlardır birçok sırra şahit olan Kara Ağaç, bu sefer Ömer için tarihi bir ana tanıklık eder.
KARA AĞAÇ DESTANI 2 KISIM
KARA AĞAÇ DESTANI’NIN İLK BÖLÜMÜNDE NELER YAŞANDI?
Harranlı Celal, Kara Ağaç’ın tüm topraklarına sahip olup kudretli bir ağa olsa da kendisine karşı gelen Osman Ağa ile başı epeyce sıkıntıdadır. Celal Ağa topraklarına göz diktiği ve Kara Ağaç’a su getirmek için gece gündüz çalışan Osman Ağa’yı öldürtür. Ancak Osman Ağa’nın karısı ve Celal Ağa’nın karısının doğumu tıpkı anda başlayınca Kara Ağaç’ın yazgısı dönüşü olmayan bir halde değişir. Asiye o gece dünyaya yeniden bir kız çocuğu getirir ancak Celal Ağa’nın erkek evlat hasretini bilen kâhyanın karısı Naile, Celal Ağa’nın Asiye’ye ve kızlarına ziyan vermesinden korkarak Raziye’nin oğluyla Asiye’nin kızını değiştirir. Bu sayede Celal Ağa’nın Ömer isimli bir erkek evladı olurken Sultan ise Raziye ile birlikte kentlerinden sürgün edilir.
KARA AĞAÇ DESTANI 1 KISIM
Salim’in devesinin köyün ortasına çökmesi Celal Ağa’nın huzurunu kaçırır. Tıpkı süreçte Osman Ağa’nın kızı Sultan, yıllar sonra ettiği intikam yeminiyle Kara Ağaç’a geri döner. Ancak Sultan’ın geçtiği köprü çökünce Sultan, Kanlıdere’ye düşer. Durumu fark eden Ömer ise çabucak suya atlayarak Sultan’ı kurtarır.
KARA AĞAÇ DESTANI 1 KISIM
Kara Ağaç’a yapılacak barajın önüne geçmek için Devranoğlu Latif Beyefendi ile mutabakat yapan Celal Ağa, oğlu Ömer’in, Latif Bey’in kızı ile evlenerek topraklarını müdafaaya çalışır. Ancak Sultan’ı Kurtardıktan sonra konağına getirerek tedavi edilmesini sağlayan Ömer, Latif Bey’in kızı ile evleneceğini öğrenir. Bu fikir üzerine sonlanan Ömer, bu muahedeye karşı çıkar.
KARA AĞAÇ DESTANI 1 KISIM
Ömer’in Celal Ağa’nın oğlu olduğunu öğrenen Sultan ise hiçbir şey demeden konaktan ayrılır. Ömer her yerde Sultan’ı ararken, Sultan’ın geride bıraktığı eşyaları Asiye’ye verilir. Asiye, Sultan’ın çantasından çıkan Osman Ağa’nın fotoğrafını görünce yıllardır hasretini çektiği kızının Sultan olduğunu anlar ve o sırada herkes Celal Ağa’nın buyruğunu yerine getirmek için köy meydanında toplanır. Sultan uğursuzluk getireceğine inanılan devenin ayağa kalkmasını sağlarken köye baraj inşaatını getirecek mühendisin o olduğu da ortaya çıkar. Ömer ise o süreçte düşlerinde gördüğü kızın gerçekte kim olduğuyla yüzleşir.
KARA AĞAÇ DESTANI 1 KISIM
KARA AĞAÇ DESTANI KONUSU NEDİR?
‘Firavun’un konutunda Musa var artık…’ sloganıyla dikkat çeken dizi, içeriği hakkında gizem ve heyecanı ön plana çıkararak izleyicinin ilgisini çekmeyi hedefliyor. 1970’li yıllarda geçen bir toprak öyküsünü temel alan Kara Ağaç Destanı dizisi , aile bağları, geçmişle yüzleşme ve toplumsal mevzulara odaklanarak izleyicilere etkileyici bir seyir tecrübesi sunmaya hazırlanıyor.
Kara Ağaç Destanı
KARA AĞAÇ DESTANI OYUNCU VE İMAL KADROSU
Yapımını Motto Yapım’ın üstlendiği ve yapımcılığını Hasan Karul’un yaptığı ilgi cazibeli dizinin direktör koltuğunda ise Ufuk Hakan Eren oturuyor. Bir senaryo grubu tarafından yazılan güçlü senaryoda ise yer alan karakterler ve dizinin oyuncu takımı şu formda…
Olgun Şimşek, Emre Kıvılcım, Meltem Akçöl, Hasret Conker , Hakan Boyav, Merih Öztürk’ün yanı sıra Ayten Uncuoğlu, Gülçin Hatıhan, İsmail Hakkı Eser, Sevtap Özaltun, Oğulcan Arman Uslu, Mehmet Güler, Sekvan Serinkaya, Deniz Altan, Kenan Ciniviz, Eray Ertüren, Tuncay Beyazıt, Nurhayat Boz ,Mehmet Şeker, Sultan Sarohan, Taylan Meydan, Mert Karabulut, Halil Demir, Berfin Kıymaz, Adem Türkyılmaz, Alessa Dilara Demircan.
Kara Ağaç Destanı
KARA AĞAÇ DESTANI NEREDE ÇEKİLİYOR?
Aylarca süren titiz çalışmalar sonucunda Kayseri’nin Yeşilhisar ilçesinin terkedilmiş Soğanlı köyünde dönem atmosferine nazaran hazırlanarak plato kurulan Kara Ağaç Destanı dizisi, olay örgüsüne göre Nevşehir Ürgüp’te de çekiliyor. 1950 ve 1970’li yılları ortasında Anadolu topraklarında geçen Kara Ağaç Destanı, güzelliğin yanında berbatlığın, varlığın dünyasıyla yokluğun gerçeğini yan yana anlatarak başarılı olay örgüsünün yanı sıra güçlü oyuncu takımıyla da dikkatleri üzerine topluyor.
LEAD Network Türkiye Başkanı Neslihan Nigiz Ulak yaptığı açıklamada ‘’Mart ayında gerçekleştirdiğimiz Yönetim Kurulu toplantımızın önemli çıktılarından biri, 2024-2026 dönemi yönetim kurulu organlarımızın tamamını belirlemek oldu.
Yönetim Kurulu olarak oy birliği ile alınan kararla, Coca Cola Company Türkiye Genel Müdürü Gaye Narmanlı Sünerli ve A101 İcra Kurulu Üyesi Tülin Tarlan başkan yardımcılığına, Barilla Türkiye Genel Müdürü Murat Koç genel sekreterliğe ve Dolpfin Yönetim Kurulu Başkanı Filiz Bülbül saymanlığa seçilmiştir. Banu Yaran Kılıç, bu dönemde de derneğimizin iletişim, etkinlik ve ajans yönetiminden sorumlu olmaya devam edecektir. Yönetim ve denetleme kurulu üyelerimiz, derneğimizin 2024-2026 stratejisi çerçevesinde belirlenen öncelikli çalışma alanlarında oluşturulacak olan takımlara liderlik edecekler.
Ayrıca büyük bir memnuniyetle açıklamak isterim ki Kuşak Araştırmacısı, Yazar ve Universum Türkiye Lideri Evrim Kuran ve Egon Zehnder Türkiye Kıdemli Ortağı Murat Yeşildere yönetim kurulu danışmanı olarak aramıza katıldılar. Kendilerine LEAD Network Türkiye ailesi olarak aramıza hoş geldiniz diyor; yönetim, denetleme kurulu üyelerimize ve danışmanlarımıza bir kez daha başarılar diliyorum.’’ dedi.
LEAD Network Türkiye Yönetim Kuruluna Danışman olarak katılan Kuşak Araştırmacısı, Yazar ve Universum Türkiye Lideri Evrim Kuran ‘’LEAD Network Türkiye Yönetim Kurulu Danışmanı olarak görev almaktan mutluyum. Bu görev Türkiye’de kadın işgücünün perakende ve tüketici ürünleri sektöründe daha fazla ve sürdürülebilir değer yaratmasına katkı koymama aracı olacak. Görevimin, her yaşta kadının gitgide karmaşıklaşan iş yaşamında yalnız olmadığına ve kız kardeşlik müessesesinin varlığına ve etkinliğine dair inancı pekiştirmesini umut ediyorum.’’ derken; Egon Zehnder Türkiye Kıdemli Ortağı Murat Yeşildere “LEAD Network Türkiye’nin yeni çalışma döneminde Yönetim Kurulu ile yakın bir iş birliği içinde olma fırsatı bulacak olmam, beni büyük bir mutluluk ve heyecanla dolduruyor. İş dünyasının öncü kurumlarının liderleri tarafından atılacak Toplumsal Cinsiyet Eşitliği adımlarının, ilham verici ve yön gösterici olacağına olan inancım tam. Bu adımların, çeşitlilik ve kapsayıcılık konusunda da önemli ilerlemeler sağlayacağını düşünüyorum.
Toplumsal Cinsiyet Eşitliğinin benimsenmesi, bireylerin tam potansiyellerini kullanmalarını sağlayarak toplulukların gelişmesine ve ilerlemesine zemin hazırlar. Kadınlar ve erkekler, kendi benzersiz deneyimleri, bakış açıları ve yetkinlikleri ile zengin bir çeşitlilik yaratırken, yenilikçi fikirler, sürdürülebilir çözümler ve yaratıcı ilerlemeler için de bir kaynak oluşturuyorlar. Kadınlar ve erkeklerin sadece eşit fırsatlara sahip olmakla kalmadığı, aynı zamanda birbirlerinin başarılarını desteklediği ve kutladığı bir iklimin oluşması için mücadele ediyoruz. Farklı fikirlerin teşviki, yapıcı tartışmalara yol açarken, bu tartışmalar karar kalitesini artıracak ve performansın yükselmesine katkı sağlayacak.
LEAD Network’un ortaya koyduğu bu vizyonun gerçekleşmesi, sadece bireysel başarıları değil, aynı zamanda toplumsal dönüşümü de hızlandıracak, böylelikle hepimizin daha adil, eşit ve kapsayıcı bir gelecekte bir arada yaşamasına olanak tanıyacaktır.” şeklinde görüşlerini paylaştı.
Dışarıda ne olursa olsun, Mart ayı sonunda mutfakta adeta bahar yaşanabilir. Sezonun ürünlerinin gelmesi muhtemelen birkaç hafta alacak, ancak bu sizi o anın coşkusunu hissettiren bir yemek yapmaktan alıkoymamalı.
Buradaki tarifler – buna İtalyan tarzı bir Paskalya brunch’ı ya da baharın av tüfeği kutlaması diyebilirsiniz – çiftçi pazarına güvenmeyin, ancak mevsimi canlandırmak için renk, doku, domuz pastırması ve dondurulmuş bezelye kullanın. o kadar sabırla bekliyordum ki.
Tarif: Bezelye ve Ricotta Frittata
Her parça en lezzetli şekilde oda sıcaklığında veya oda sıcaklığında yenir, bu nedenle – oldukça uygun bir şekilde – önceden hazırlanabilir. Yumurta avına hakemlik yapmadan veya güneş sizi dışarıya çekmeden önce bu menüyü yapın.
Orta parçası, bezelye püresi, nane ve ricotta ile doldurulmuş, cömertçe yumuşak, pastel yeşil bir frittatadır. Ama bildiğiniz gibi bir frittata değil: Ne sağlıklı bir yiyecek ne de hızla yuvarlanan yemek artıklarının düz, lastiksi sonucu – tam tersi! Çok yavaş pişirilen ve nane yapraklarıyla mozaiklenen, uzun, titreyen bir muhallebi. Titrek dokusu, baharın baş döndürücü kırılganlığını ortaya koyuyor ve jambon veya kuzu etinin yerini alacak kadar dramatik.
Doğrudan fırından yenilecek bir şey değil. Kıl tarafından az pişmiş olan muhallebinin içinde hapsolan ısı, soğudukça onu o mükemmel pişmiş durumuna taşıyacaktır. Onu temiz bir bulaşık bezinin altına koyarak masaya koymayı seviyorum, böylece hazır olur ve yemeye hazır olduğumuzda sıradan bir açıklamayı bekler.
Tarif: Pastırmalı Yeşillik ve Bezelye Salatası
Tatlılık ve çıtırlık için bezelye ve pastırma salatasıyla birlikte gider. Sıcak, işlenmiş pastırma yağıyla çırpılmış bir salata sosu, tüm yeşil şeylerin tadının daha yeşil olmasını sağlayan lezzetli bir kontrast sağlar. Bu, mevsime göre gelişecek bir salatadır: Kıyılmış kuşkonmaz, favas veya İngiliz bezelyelerini (hatta sürgünlerini) geldikçe ekleyin; Her şeyin tatlı ve yeni olmasını sağlamak için ihtiyacınız yoksa pastırmayı dışarıda bırakın.
Tarif: Çiğnenebilir Limonlu Kurabiye
Tatlı olarak yumurtalı veya dilimlenmiş herhangi bir şeyden uzak durmaya değer. Bu limonlu, polentalı ve biberiyeli kurabiye, yumuşak ve gevrek başlangıcımız için ideal bir folyodur ve soğuduktan sonra çok çiğnenebilir ve hoş kokulu olur. Eğer bahar kurabiyesi diye bir şey olsaydı, bu olurdu: Soluk sarı ve parlak aromalı, dışarı çıkarken kapmak kolay, kışın kapıyı resmen kapatıyor.
Takip etmekNew York Times Instagram’da Yemek Pişirme,Facebook,Youtube,TiktokVePinterest’te.Tarif önerileri, yemek pişirme ipuçları ve alışveriş önerileri içeren New York Times Cooking’den düzenli güncellemeler alın.
Engelli öğretmenin tayin zaferi ! Konu hakkında açıklama yapan Türk Sağlık Sen, Kocaeli Çocuk Evleri Koordinasyon Merkezinde görevli yüzde 40 engelli öğretmenin mücadelesi hakkında bir haber paylaştı.
Görevde yükselme sınavı sonrasında atandığı Kocaeli Çocuk Evleri Koordinasyon Merkezi Müdürlüğünde öğretmen olarak görev yapan üyemizin, % 40 engelli olduğu ve tedavisinin ailesinin yanında devam ettirebilmesi için ailesinin yaşadığı Sakarya’ya tayin talebinde bulunmuştu.
Bakanlığın yükselme ve unvan değişikliği sınavı sonucu atanan personelin atandıkları yerde 3 yıl görev yapmaları gerektiği bahisle talebinin reddedilmesi üzerine sendikamız tarafımızdan dava açılmıştı.
Açılan davayı görüşen Kocaeli 2. İdare Mahkemesi verdiği kararda üyemizin engelli durumuna dikkat çekerek Anayasanın 10. maddesinde engelliler hakkında pozitif ayrımcılık yapılmasına ilişkin ilkenin düzenlendiğine dikkat çekti. Mahkeme kararında görevde yükselme sınavı neticesinde başarılı olup atama işleminin tesisinden sonra bu durumuna ilişkin mazeretini beyan eden üyemizin engellilik durumu devam etmesine rağmen anılan mazereti dikkate alınmadığına dikkat çekildi. Ayrıca Atama ve Nakil Yönetmeliği’nin Anayasa ve yasalar ile engellilere tanınan hakları kısıtlayıcı nitelikte bulunduğundan, bu uyuşmazlığa esas alınamayacağı belirtilerek engellilik durumu gözetilmeksizin tesis edilen dava konusu işlemde hukuka ve hakkaniyete uyarlık bulunmadığından iptaline karar verdi.
Kamuda Mazeret Tayini Talebinde Bulunanlara Gerekli Kolaylıklar Gösterilmelidir
Kararla ilgili bir değerlendirme yapan Türk Sağlık Sen Genel Başkanı Önder Kahveci “Kamu idareleri engelli personele, mazeret tayini talebinde bulunanlara gerekli kolaylıkları göstermelidir. Anayasa’nın güvence altına aldığı aile hayatı, sağlık gibi durumlar yönetmeliklerde engeller çıkarılması sorunlu bir yaklaşımdır. Nitekim kazandığımız davada da mahkeme Anayasa ve yasalarla tanınan hakların yönetmeliklere kısıtlanamayacağına dikkat çekmiştir. Tüm kamu çalışanları için bu durumların mahkeme yoluna başvurmadan çözülmesi adına gerekli düzenlemelerin yapılmasını talep ediyoruz” diye konuştu. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)
Cihaz bilgilerini depolamak ve/veya bunlara erişmek için çerezler gibi teknolojiler kullanıyoruz. Bunu, göz atma deneyimini geliştirmek ve kişiselleştirilmiş reklamlar göstermek için yapıyoruz. Bu teknolojilere izin vermek, bu sitedeki tarama davranışı veya benzersiz kimlikler gibi verileri işlememize izin verecektir. Rıza vermemek veya rızayı geri çekmek, belirli özellikleri ve işlevleri olumsuz etkileyebilir.
fonksiyonel Always active
Teknik depolama veya erişim, abone veya kullanıcı tarafından açıkça talep edilen belirli bir hizmetin kullanımını sağlamak veya yalnızca bir elektronik iletişim ağı üzerinden bir iletişimin iletimini gerçekleştirmek gibi meşru bir amaç için kesinlikle gereklidir.
Preferences
The technical storage or access is necessary for the legitimate purpose of storing preferences that are not requested by the subscriber or user.
İstatistik
Yalnızca istatistiksel amaçlar için kullanılan teknik depolama veya erişim.The technical storage or access that is used exclusively for anonymous statistical purposes. Without a subpoena, voluntary compliance on the part of your Internet Service Provider, or additional records from a third party, information stored or retrieved for this purpose alone cannot usually be used to identify you.
Reklam
Teknik depolama veya erişim, reklam göndermek için kullanıcı profilleri oluşturmak veya benzer pazarlama amaçlarıyla bir web sitesinde veya birkaç web sitesinde kullanıcıyı izlemek için gereklidir.
