Ay: Mart 2024

Uzman Klinik Psikolog Aslı Kanizi Kaygılı Bağlanma konusunda önemli bilgiler verdi.

Kaygılı bağlanma, çocukluk döneminde sevgi ve ilginin tutarsız olması veya duygusal ihtiyaçların karşılanmamasından kaynaklı, yetişkinlikte de devam eden bir bağlanma şeklidir. Bu durum, ilişkilerde sürekli onay arayışı, ayrılık korkusu ve yoğun bağımlılık gibi problemlere yol açabilir.

Kaygılı Bağlanmanın İlişkiler Üzerindeki Etkileri:

• Sürekli Onay Arayışı: Kaygılı bağlanan kişiler, partnerlerinin sevgisini ve ilgisini sürekli olarak teyit etme ihtiyacı hisseder. Bu durum, partnerlerine baskı yapmalarına ve ilişkide gerginlik yaratmalarına neden olabilir.
• Ayrılık Korkusu: Kaygılı bağlanan kişiler, partnerlerinden ayrı kaldıklarında yoğun bir kaygı ve panik yaşayabilirler. Bu durum, partnerlerine karşı aşırı talepkar olmalarına ve onları kontrol etmeye çalışmalarina sebep olabilir.
• Yoğun Bağımlılık: Kaygılı bağlanan kişiler, partnerlerine duygusal ve maddi açıdan aşırı bağımlı olabilirler. Bu durum, partnerlerinin üzerlerinde büyük bir yük oluşturmasına ve ilişkide dengesizliğe yol açabilir.

Nesne Sürekliliği Kavramı:

Nesne sürekliliği, sevdiklerimizin yokluğunda bile zihnimizde varlıklarını sürdürebildiklerini anlamamızı sağlayan bir kavramdır. Kaygılı bağlanan kişilerde bu kavram tam olarak gelişmemiş olabilir. Bu nedenle, partnerlerinden ayrı kaldıklarında onları kaybettiklerini düşünerek yoğun bir kaygı yaşayabilirler.

Sağlıklı İlişkiler Kurmak İçin Öneriler:

• Kendimizi Kabul Etmek: Kaygılarınızı ve endişelerinizi kabullenmek ve kendinizi olduğunuz gibi sevmek, sağlıklı ilişkiler kurmanın ilk adımıdır.
• Güvenli Sınırlar Belirlemek: Partnerinizle açık ve net bir iletişim kurarak ilişkinizde sağlıklı sınırlar belirlemeniz önemlidir.
• Destekleyici İlişkiler Kurmak: Aileniz ve arkadaşlarınızla güçlü ve destekleyici ilişkiler kurmak, kaygılarınızla başa çıkmanıza yardımcı olabilir.

Uzman Klinik Psikolog Aslı Kanizi’nin Tavsiyeleri:

“Kaygıların hayatımızın bir parçası olduğunu kabullenmeli, ancak onlarla başa çıkma kapasitemizi geliştirmeliyiz. Güvenli bağlanma modelleri oluşturarak ve cesaretimizi pekiştirerek, hayallerimizden alıkoymalarına izin vermemeliyiz. Bu süreç, kendimizi olduğumuz gibi sevmek ve kabul etmekle başlar; çünkü bu, daha sağlıklı, mutlu ve içten bir yaşama doğru en önemli adımdır. Bu yolculukta, kaygıyı bir düşman olarak değil, hayatımızın bir parçası olarak kabul ederek, onunla barışık bir şekilde yaşamayı öğrenmek, bize gerçek özgürlüğün kapılarını aralar.”

• Kaygılı bağlanma, çocukluk dönemindeki deneyimlerden kaynaklı olarak yetişkinlikte de devam eden bir durumdur.
• Kaygılı bağlanan kişiler, ilişkilerde sürekli onay arayışı, ayrılık korkusu ve yoğun bağımlılık gibi problemler yaşayabilirl
• er.
• Nesne sürekliliği kavramını anlamak, kaygılarınızı yönetmenize ve daha sağlıklı ilişkiler kurmanıza yardımcı olabilir.
• Kendinizi kabul etmek, güvenli sınırlar belirlemek ve destekleyici ilişkiler kurmak, kaygılı bağlanmayla mücadelede önemlidir. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Dünya Sıfır Atık Günü’nü kutlayarak, “Kaynakların en üst seviyede kullanıldığı, atıkların en aza indirildiği ve sürdürülebilirliğin üstün geldiği refah dolu bir dünya diliyorum.” sözlerini kullandı.

Emine Erdoğan, “30 Mart Memleketler arası Sıfır Atık Günü” münasebetiyle toplumsal medya hesabından görüntülü kutlama iletisi yayımladı.

Paylaşımında, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Merkezi’nde “30 Mart Milletlerarası Sıfır Atık Günü” vesilesiyle düzenlenen aktifliğe görüntü bildiriyle katıldığını hatırlatan Emine Erdoğan, bu manalı güne yönelik BM Habitat ve BM Etraf Programı başta olmak üzere memleketler arası kuruluşların işbirliğiyle düzenlenen tüm aktifliklerin hayırlara vesile olmasını diledi.

Emine Erdoğan, paylaşımında, “Ortak konutumuz dünyayı daha yaşanabilir bir yer yapmak için vaktini ve emeğini ortaya koyan bütün etraf gönüllülerinin Dünya Sıfır Atık Günü’nü kutluyorum. Kaynakların en üst seviyede kullanıldığı, atıkların en aza indirildiği ve sürdürülebilirliğin üstün geldiği refah dolu bir dünya diliyorum.” sözüne yer verdi.

Paylaşımda Emine Erdoğan’ın görüntü iletiyle katıldığı BM’nin etkinliğindeki konuşmasından bir kesite de yer verildi.

Emine Erdoğan, kelam konusu görüntüde şu iletileri aktardı:

“Dünyanın tüm kadim öğretileri, tabiatın bitmek bilmez ilhamından beslenmiş, bütün mahlukat ile uyumlu bir hayatı öğütlemiştir. Geçmişteki hayranlık uyandıran tabiat ile hürmet eksenindeki bağlantı günden güne terk edilirken, gelecek jenerasyonlara nasıl bir dünya bıraktığımızı düşünüyorum. Hava kirliliği her yıl 7 milyon insanın hayatını kaybetmesine yol açıyor. 1970’ten bu yana global yaban hayatı popülasyonu yüzde 70 azalmış durumda. Dünya insanlığın her yıl ürettiği 2 milyar ton atığı sırtında taşıyor. Her gün 2 bin çöp kamyonuna eş bedel plastiği okyanuslara, ırmaklara ve göllere atıyoruz. Birleşmiş Milletler Sıfır Atık Yüksek Seviyeli Şahsiyetler Danışma Kurulunun başkanı olarak atıksız ve sürdürülebilir hayat şuurunun gelecek kuşaklara bırakabileceğimiz en hoş miraslardan biri olacağına inanıyorum.”

Birleşmiş Milletler Genel Merkezi’nde 30 Mart Uluslararası Sıfır Atık Günü vesilesiyle düzenlenen etkinliğe video mesaj ile katıldım. ♻️

Bu anlamlı güne yönelik, BM-Habitat ve BM Çevre Programı başta olmak üzere, uluslararası kuruluşların değerli iş birliğiyle düzenlenen tüm… pic.twitter.com/mHehNrZ0th

— Emine Erdoğan (@EmineErdogan) March 30, 2024

Guterres’ten Emine Erdoğan’a “sıfır atık” teşekkürü

Ayrıca  BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, New York’taki BM Genel Merkezi’nde düzenlenen “30 Mart Memleketler arası Sıfır Atık Günü” aktifliğine gönderdiği görüntü iletide, Emine Erdoğan’ın sıfır atıkla ilgili çalışmalarından övgüyle bahsetti.

Mesajında, BM Etraf Programı ve BM Habitat’la birlikte bu aktifliğe konut sahipliği yaptığı için Türkiye’ye teşekkür eden Guterres, “Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı’nın refikaları, saygıdeğer Emine Erdoğan Hanımefendi’ye sıfır atık üzere kritik bir bahiste gösterdikleri vizyoner liderlik için teşekkür ediyorum.” tabirini kullandı.

Guterres, Sıfır Atık İstişare Heyetinin geçen yıldan bu yana ortaklarını bu kritik bahis ve sıfır atığın gerçeğe dönüştürülmesi için yapılması gerekenler etrafında bir ortaya getirdiğini de kaydetti.

Realme‘nin yeni C-serisi akıllı telefonunun lansman tarihi katılaştı. Vietnam pazarında gelecek hafta tanıtılacak olan Realme C65, birçok sertifikasyon almış durumda. Şirketin üst seviye yöneticisi Chase Xu tarafından paylaşılan resmi tanıtım görselleri, telefonun tasarım ayrıntılarını ortaya koyuyor. Aygıtın düz bir çerçeveye sahip olduğu ve ses düğmeleri ile güç düğmesinin sağ tarafta yer aldığı görülüyor; güç düğmesinin tıpkı vakitte parmak izi tarayıcı olarak da fonksiyon görebileceği düşünülüyor. Telefonun art yüzeyinin parlak bir bitişe sahip olduğu göze çarpıyor.

Realme, C65 modeliyle dizaynda yeni bir yola giriyor. Samsung Galaxy S22 serisini andıran dikdörtgen kamera modülü, aygıtın kenarına yakın bir pozisyonda yer alıyor. Bu modül içerisinde dikey olarak dizilmiş iki kamera sensörü, bir LED flaş ve bir adet dekoratif (dummy) ünite bulunuyor. Realme’nin Vietnam şubesi tarafından Instagram üzerinden paylaşılan öbür bir görselde, telefonun Mor ve Galaxy Siyahı renk seçeneklerinde geleceği doğrulanıyor.

Realme C65, şık dizaynıyla yakında piyasada

Cihazın temel özelliklerine dair bilgiler de çeşitli sertifikasyon kayıtlarından elde ediliyor. TUV Rheinland sertifikasyonuna nazaran Realme C65, 45W süratli şarj dayanağı sunan 5.000mAh kapasiteli bir batarya ile donatılmış olacak. Camera FV-5 listesi, aygıtın Realme C67 ile tıpkı kamera kurulumuna sahip olabileceğini, bu heyetimin 50MP f/1.8 sensör ve EIS özelliklerini içerebileceğini gösteriyor. Ayrıyeten FCC bilgi tabanında, C65’in Android 14 işletim sistemi ile kutudan çıkacağı belirtiliyor.

Yenilikçi özellikleri ve dikkat cazibeli dizaynıyla Realme C65, Vietnam’da teknoloji meraklılarının beğenisine sunulmak üzere bekleniyor. Bu yeni model, evvelki versiyonun muvaffakiyetinin üzerine daha fazlasını ekleyerek kullanıcıların karşısına çıkıyor.

‘Diriliş: Ertuğrul”da Gökçe olarak tanıdığımız 34 yaşındaki Burcu Kıratlı, geçtiğimiz günlerde Bebek’te görüntülendi. Yer çıkışında ise gazetecilerle sohbet etti.

Yaz mevsimini çok seven Kıratlı, yazın gelmesini iple çektiğini söyledi. Yazın çalışmazsa Bodrum ya da Alaçatı’da tatil yapacağını duyurdu.

Yapılan tenkitlere ne reaksiyon verdiği sorulduğunda ise ünlü oyuncu “Ben aslında dozunda olan şeyleri çok seviyorum. Tenkit bizim kendimizde göremediğimiz tarafları bize gösteriyor. Ancak kimisi bazen kıskançlığından ya da haddini aşarak diğer boyutlara çevirebiliyor, onlar güzel değil işte. Her türlü tenkide açığım, sonu aşmadığı sürece.” diye yanıtladı.

Model ve oyuncu olan Burcu Kıratlı’ya toplumsal medyadan çok fazla aşk iletisi geliyormuş! O denli ki, Kıratlı, soruyu cevaplarken “Bana çok evlilik teklifi geliyor.” tabirlerini kulandı.

Gölcük Belediye Başkanı ve Cumhur İttifakı Gölcük Belediye Başkan Adayı Ali Yıldırım Sezer, yerel seçimlere bir gün kala mitingi aratmayan bir kalabalıkla Saraylı’dan coşku dolu destek aldı. Sezer, AK Parti İlçe Başkanı Kemal Yavuz, MHP İlçe Başkanı Derya Çavdar, önceki dönem belediye başkanı Mehmet Ellibeş ve belediye meclis üyesi adayları ile birlikte Saraylı’ya çıkarma yaptı. Coşkulu kalabalık tarafından köy meydanında karşılanan Sezer, “Gölcük’e hizmetkar olmaktan büyük onur duyuyorum” dedi.

GÖLCÜK’TE SEÇİME DİMDİK HAZIRIZ

Gölcük’ün çehresinin değişmesi için bir gayret sarf ettiklerini söyleyerek konuşmasına başlayan Sezer, “Çocukken bir hayalimiz vardı, sahilden bir yol olsa da Halıdere ve Değirmendere birbirine bağlansa. Bugün bu hayalin gerçekleştirmeyi Rabbim bize nasip etti. Bunun yanında su oyun parkı, kayık çekek yeri inşa edildi. Bütün sağlık hizmetlerimiz yapıldı, tüm okullarımız yenilendi. Merkezde yapılan kentsel dönüşüm başlı başına şehrin çehresinin değişmesi için çok önemli. İnanın dokunmadığımız yer kalmadı. Bütün bunların yapılması, çalışmanın gayreti tamamen sizler için ve bu ittifaka olan destek için. Burada bulunan iki tarihi evi bir tanesini büyükşehir bir tanesini de inşallah biz yenileyeceğiz” dedi.

İÇİNİZDEN BİRİ OLMAKTAN BÜYÜK ONUR DUYUYORUM

Sezer, “Gölcük’e hizmetkar olmaktan büyük onur duyuyorum. Sizlerin içinizden biri olmaktan büyük onur duyuyorum. Başladığımız devam eden projeleri tamamlamak, daha güçlü bir şekilde gelerek yeni projeleri de hayata geçirmek için sizlerin güçlü desteğini istirham ediyorum. Buranın bir evladı olarak sizlerden güçlü bir destek istemek hakkımdır diye düşünüyorum. Bana olduğu gibi meclis üyelerimize de destek vermenizi talep ediyorum. Vermiş olduğunuz güçlü destek için her birinize teşekkür ediyorum” diye 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Cumhur İttifakı İzmit Belediyesi Başkan Adayı Muharrem Tutuş, Yenidoğan Mahallesi’nde esnaf ve vatandaşlar ile bir araya geldi. AK Parti Kocaeli Milletvekili Prof. Dr. Sadettin Hülagü’nün de eşlik ettiği programlarda vatandaşlar ile sohbet eden Tutuş, “Ben, İzmit’imizde artık şunu net bir şekilde görüyorum; 31 Mart için İzmit kararını vermiştir. Yenidoğan da kararını vermiş.

VATANDAŞ HİZMET VE PROJE İSTİYOR

Vatandaşlarım İzmit’in, Yenidoğan’ın her sokağına hizmet istiyor, proje istiyor. İnşallah biz bu hizmetleri de projeleri de şehrimize kazandıracağız. Hiç kimse bizim nezdimizde ayrımcılığa maruz kalmamıştır, kalmayacaktır.

KALICI ESERLER ÜRETECEĞİZ

Belediye başkanına ne için oy verilir? “Eser üretsin, hizmet getirsin, yatırım yapsın, sorunları çözsün.” Evet; bizim tek gündemimiz İzmit, mesaimizin tamamı İzmit’imizin her mahallesinde her sokağında, hanesinde geçecek. İzmit’de istişareyi, ortak aklı merkeze alacağız. İzmit’de göz boyamayacağız, gerçek anlamda kalıcı eserler üreterek hizmet edeceğiz. “dedi

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

31 Mart yerel seçimlerinin son günü Cumhur ittifakı İzmit’te Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı ve Adayı Doç. Dr. Tahir Büyükakın ve İzmit Belediyesi Başkan Adayı Muharrem Tutuş için gövde gösterisi yapacak. Saat 16:00’da Merkez Bankası önünden başlayacak yürüyüş, Cumhuriyet Bulvarı (Yürüyüş yolu) üzerinden Anıtpark’a kadar devam edecek.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Çankaya Belediyesi, baharı etkinliklerle karşılıyor. Nisan ayında sanat merkezleri sergiler, atölye çalışmaları, tiyatro ve konserlerle sanatseverlere renkli bir kültür sanat programı sunuyor.

Çankaya Belediyesi, birbirinden renkli etkinliklerle bahara “merhaba” diyor. Kültür merkezleri nisan ayında da sergiler, atölye çalışmaları, tiyatro ve konserlerle birçok etkinliğe ev sahipliği yapacak. Bu ay ilk olarak Bülent Borluk’un “Aboriginal Dreamtime” sergisi 1 Nisan itibariyle Zülfü Livaneli Kültür Merkezi’nde Başkentlilerle buluşacak. Binlerce yıl öncesinden günümüze kadar gelen ve en eski kültürel miras değerlerinden biri olarak kabul edilen Aborjinlerin sanatı, 10 Nisan’a kadar ziyaret edilebilecek. 16 Nisan tarihinde açılacak Anadolu Görsel Sanatlar Derneği’nin “10. Kuruluş Yıl Dönümü” sergisi, 21 Nisan tarihine kadar aynı merkezde sanatseverleri ağırlayacak.

Fikret Otyam Sanat Merkezi, Nisan ayında 2 sergiye ev sahipliği yapıyor. Nihal Martlı’nın 7 Mart tarihinde açılan “Her Şey Yolunda” sergisi 7 Nisan tarihine kadar ziyaret edilebilirken; Ece Akay, Uzay Çöpü, Zeynep Karabacak, Deniz Altay Kaya, Aykut Öz, Erinç Ulusoy, Kayahan Kaya, Şeyma Tüzül, Çağıl Ömerbaş, Evren Özesen’in katkıda bulunduğu “Rota Yeniden Oluşturuluyor” sergisi ise 19 Mayıs tarihine kadar açık olacak.

TURAN EROL’DA ÜCRETSİZ ATÖLYELER
Turan Erol Sanat Atölyesi, kendi öğrencilerinin yanı sıra eğitimlere dahil olmayan sanatseverlerin de katılımına olanak sağlayan atölye çalışmalarını sürdürüyor. Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi akademisyenlerinin katılımıyla gerçekleşecek olan sanat atölyeleri, 3 Nisan tarihinde Dr. Öğr. Üyesi Engin Esen’in “Gömülme Deneyimi” çalışmasıyla; 17 Nisan tarihinde ise Doç. Dr. Havva Altun’un “Mise en Abyme” çalışmasıyla Doğan Taşdelen Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde ücretsiz olarak katılımcılarla buluşacak.

ANITPARK’TA 23 NİSAN KONSERLERİ
Çankaya Belediyesi, her yıl olduğu gibi 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’na özel olarak Anıtpark’ta konser programı düzenledi. Çankaya Belediyesi Muammer Sun Müzik Atölyesi öğrencilerinden oluşan 1000 Çocuk Korosu saat 16.00’da sahne alacak. Türkiye’nin yetiştirdiği en büyük sanatçılardan Barış Manço sevenlerinin kurduğu “Doludizgin Manço Project” ise saat 19.00’da en güzel Manço şarkılarını Başkentliler için söyleyecek.

Sanatçı Aylin Uysal Mergen de, 3 Nisan tarihinde Doğan Taşdelen Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde Piyano Resitali verecek. Ücretsiz olarak düzenlenen etkinlikte Sanatçı Mergen, Sabahattin Ali Konferans Salonunda sahne alacak.

“BİR ANTAKYA ANLATISI”

Bilgin Neşe’nin kaleme aldığı ve Canser Dayanır tarafından sahnelenecek “Bir Antakya Anlatısı” tiyatro oyunu 19 Nisan tarihinde Yılmaz Güney Sahnesi’nde Çankayalılarla buluşacak. Tiyatro severleri içindeki düşlerle ve özlemlerle Antakya’ya doğru bir yolculuğa çıkaran oyun, ücretsiz olarak sanatseverlerin beğenisine sunulacak.

Çankaya Belediyesinin nisan ayı kültür sanat etkinliklerinin detaylarına, ‘https://kultursanat.cankaya.bel.tr/‘ adresinden ulaşılabiliyor; etkinlikler, ‘cankayaks’ facebook, X ve instagram sosyal medya hesaplarından takip edilebiliyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Oppo‘nun eser yelpazesini genişletme eforları sürerken, mevcut modellerine de yeni özellikler eklemeyi ihmal etmiyor. Bu kapsamda, geçen Ocak ayında tanıtılan Find X7 Ultra modeline değerli bir güncelleme geldi. 14.0.1.50 sürümüyle birlikte aygıta RAW MAX formatında fotoğrafçılık ve dört kamera ile tam odak aralığında 4K 60fps Dolby Vision görüntü kaydı yetenekleri eklendi.

Find X7 Ultra, bu güncellemeyle 50MP RAW MAX formatını destekleyen Master moduna kavuştu. Bu format, kamera sensöründen gelen ham bilgileri saklayarak, renk istikrarı, pozlama üzere alanlarda sonradan yapılabilecek düzenlemelere imkan tanıyor.

Oppo Find X7 Ultra, kamera özellikleriyle profesyonelleri hedefliyor

Ayrıca, uzun odak netlik algoritması 10x’ten 13.2x’e çıkarıldı ve dört kamera ile tam odak aralığında 4K 60fps Dolby Vision görüntü kaydı yapabilme imkanı sunuldu. Bu, kullanıcılara odak uzunluğunu değiştirme konusunda daha fazla özgürlük sağlayarak yaratıcılıklarını hür bırakmalarına imkan tanıyor.

Güncelleme ayrıyeten, görüntü modunda lens değişikliği sırasında daha pürüzsüz geçişler ve küme fotoğraflarında daha keskin yüz tanıma üzere iyileştirmeler de getiriyor. Hareket halindeki objeleri yakalama muvaffakiyetini artırmak için deklanşör gecikmesi ve daima çekim reaksiyonu optimize edildi.

Bu özellikler, kullanıcılara daha yüksek çözünürlük ve daha geniş bir dinamik aralık sunarak, fotoğraf ve görüntü çekimlerinde yeni bir boyut açıyor. Oppo’nun bu adımı, hem teknolojik yenilikleri takip ettiğinin hem de kullanıcı tecrübesini uygunlaştırma konusunda kararlı olduğunun bir göstergesi olarak öne çıkıyor. Böylelikle, Oppo Find X7 Ultra, hem fotoğrafçılık meraklılarının hem de görüntü içerik üreticilerinin ilgisini çekecek özelliklere sahip oluyor.

Çin’in önde gelen telekomünikasyon operatörlerinden biri olan China Mobile, 5G teknolojisinin bir sonraki evresi olan 5G-A (5G Advanced) ya da öteki ismiyle 5.5G ağının ticari olarak kullanıma sunulduğunu duyurdu. Bu yeni teknoloji, OPPO’nun Find X7 serisi akıllı telefonları ile desteklenecek birinci aygıtlar ortasında yer alacak. 5.5G, mevcut 5G ağlarına kıyasla kıymetli iyileştirmeler vaat ediyor. Bu iyileştirmeler ortasında ağ kapasitesinde on katına kadar artış, zirve indirme suratlarında gigabitlerce artış ve milisaniye düzeyinde gecikme mühletleri bulunuyor. Bu gelişmeler, kullanıcıların daha süratli belge indirmesine, daha akıcı görüntü izlemesine ve daha yanıtsal çevrimiçi oyun tecrübesine imkan tanıyacak.

Ayrıca, 5.5G teknolojisi, irtibat ölçeğini artırarak düşük maliyetli trilyon düzeyinde bir İnternet of Things (IoT) ağının kapılarını aralıyor. Hava ve uzay ağlarını entegre ederek geniş bir kapsama alanı sağlaması da bekleniyor.

OPPO Find X7 serisi 5.5G takviyesiyle öne çıkıyor

China Mobile, 5G-A standartlarının geliştirilmesinde öncü bir rol oynadığını ve bu yıl içinde 300’den fazla kentte dünyanın en büyük ticari 5.5G ağını hayata geçireceğini belirtti. Şirket, yıl içinde 20’den fazla 5G-A uyumlu telefonun piyasaya sürülmesini teşvik etmeyi hedefliyor.

Yeni ağın tanıtımı hedefiyle, China Mobile, Çin genelinde çeşitli yerlerde 5G-A demonstrasyon salonları kurdu. OPPO Find X7 Ultra sahipleri, bu salonları ziyaret ederek 5.5G ağı deneyimleme fırsatı bulabilecekler. China Mobile’ın Lider Yardımcısı Gao Tongqing, bu lansmanın yeni bilgi altyapısının gelişimini hızlandıracağını ve 5G teknolojisinin tam potansiyelini ortaya çıkaracağını belirtti. Şirket, üreticiler ve çip tedarikçileri ile işbirlikleri aracılığıyla 5.5G’nin Çin’de yaygın olarak benimsenmesini hedefliyor. Ticari 5G-A ağlarının birinci etapta sunulacağı 100 kent ortasında Pekin, Şanghay ve Guangzhou üzere büyük metropoller bulunuyor.

Nubia‘nın geçen yıl Aralık ayında Çin’de tanıttığı Z60 Ultra modelinin akabinde, “Yılın Ejderhası” özel edisyonuyla dikkatleri üzerine çeken marka, artık de fotoğraf tutkunları için özel olarak tasarlanmış Z60 Ultra Fotoğrafçı Edisyonu’nu duyurdu. Bu yeni varyant, isminden da anlaşılacağı üzere, özgün retro kameraları anımsatan bir dizayna sahip. Aygıtın art panelinin alt yarısı, üç boyutlu oyma sürecine sahip deri dokulu bir yüzeye sahip. Bilhassa fotoğrafçılıkla ilgilenen kullanıcıları hedefleyen bu model, Neovision AI görüntüleme teknolojisine sahip. Bu teknoloji, büyük bir AI modeli ve hesaplamalı fotoğrafçılık kullanarak keskin ve etkileyici fotoğraflar çekmeyi vaat ediyor. Ayrıyeten, istenmeyen objeleri fotoğraflardan akla yatkın silme özelliği de sunuyor.

Bu özel edisyon, görüşmelerde ve yüz yüze konuşmalarda iki taraflı gerçek vakitli çeviri yapabilen AI takviyeli bir özelliğe de sahip. Bu, farklı lisanları konuşan kullanıcılar ortasında kolay ve tesirli bağlantı kurmayı amaçlıyor. Nubia Z60 Ultra Fotoğrafçı Edisyonu’nun başka teknik özellikleri ise standart modelle tıpkı.

Nubia Z60 Ultra Fotoğrafçı versiyonu, yeni pazarında

Üçlü kamera suramı, iki adet 50MP sensör ve bir adet 64MP periskop lens içeriyor. Bu lensler sırasıyla 18mm, 35mm ve 85mm odak uzaklıklarına sahip ve hepsi OIS dayanağına sahip. Ayrıyeten, 4K görüntü kaydı yapabilme yeteneğine de sahipler. Aygıtın ön yüzünde, AI derin algılama motoruna sahip 12MP’lik bir alt ekran kamera bulunuyor.

Donanım tarafında Snapdragon 8 Gen 3 yonga setine sahip olan Nubia Z60 Ultra Fotoğrafçı Edisyonu, 16GB LPDDR5 RAM ve 512GB UFS 4 depolama alanı sunuyor. 6,9 inçlik OLED ekranı 1.5K çözünürlük ve 120Hz yenileme suratı sunarken, gücünü 80W kablolu şarj dayanaklı 6.000mAh pilinden alıyor. Ayrıyeten aygıt IP68 sertifikasına da sahip, bu da onun suya ve toza karşı güçlü olduğunu gösteriyor. Nubia Z60 Ultra Fotoğrafçı Edisyonu’nun fiyatı yaklaşık 4.299 yuan (yaklaşık 594$) olarak belirlenmiş ve satışa sunulmuş durumda.

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, Büyükşehir Belediyesi personeliyle iftarda buluştu. Başkan Muhittin Böcek, 5 yıllık süreçte Gazipaşa’dan Kaş’a kadar Antalya’nın 913 mahallesinde çok önemli hizmetler yaptıklarını belirterek, “Gece gündüz demeden alın teri döken tüm çalışma arkadaşlarıma teşekkür ederim. Yeni dönemde hep birlikte daha güzel hizmetlere imza atacağız” dedi. 

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, Büyükşehir Belediyesi personeliyle iftar sofrasında bir araya geldi. Antalya Kültür Merkezi Cam Piramit Kral Yolu’nda düzenlenen iftara personel ve ailelerin yanı sıra, şehit ve gazi aileleri, meclis üyeleri, muhtarlar, Antalya Büyükşehir Belediyesi bürokratları ve danışmanlar katıldı. İftar öncesinde ilahi dinletisinin gerçekleştiği iftarda, ezanın okunmasıyla birlikte Büyükşehir Belediyesi personeli oruçlarını açtı. 

EN FAZLA MAAŞI ÖDEMENİN GURURUNU YAŞIYORUM 

İftarda mesai arkadaşlarına seslenen Başkan Muhittin Böcek, Gazipaşa’dan Kaş’a kadar Antalya’nın 913 mahallesinde gece gündüz demeden alın teri döken çalışma arkadaşlarına emeklerinden dolayı teşekkür etti. Büyükşehir Belediyesi’nde düzgün bir bütçe yönetimi hazırladıklarını söyleyen Başkan Muhittin Böcek, “Durağan bütçemiz pozitife geçti. Dünya genelinde kredileri de açıldı. 14 bin 970 çalışma arkadaşıma 30 Büyükşehir Belediye Başkanı içerisinde arasında en yüksek maaşı da ödememin mutluluğunu yaşıyorum. Sizlere anamızın ak sütü gibi helal olsun” dedi. 

SİZLER HEP ORALARDAYDINIZ

Büyükşehir Belediyesi çalışanlarının 5 yıllık süreçte gece gündüz demeden büyük fedakarlıklar yaparak çalıştıklarını dile getiren Muhittin Böcek, “Pandemide, büyük Manavgat yangınında, Kumluca-Finike’deki sel bölgesinde hep oradaydınız. 50 bin vatandaşımızı kaybettiğimiz deprem bölgesinde ailelerinizden uzakta kalarak depremzede vatandaşlarımızın yanında yer aldınız. Sizlerle bir kez daha gurur duyuyorum. Antalya’nın öncelikli hedeflerini belirleyerek, çok önemli projeler kazandırdık. Yeni dönemde sizlerde birlikte Antalya’mıza yine çok güzel hizmetler yapacağız” diye konuştu. 

Başkan Muhittin Böcek’in konuşmasından sonra tasavvuf müziği eşliğinde sema gösterisi gerçekleştirildi. Başkan Böcek, iftar sonrasında personel ile bol bol fotoğraf çektirerek, sohbet etti.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, kent genelinde yaptığı çalışmaların yanı sıra ibadet yerlerinin ihtiyaçlarını da eksiksiz olarak karşılıyor. Birçok ibadethaneye destek veren Büyükşehir Belediyesi, bu kapsamda inşa ettiği Kartepe Kent Meydanı Camii’nde çelik minare montajını sürdürüyor.

ÇELİK MİNARE MONTAJI SÜRÜYOR

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin 30 bin metrekarelik alanda inşa ettiği Kartepe Kent Meydanı Camii’nde çalışmalar sürüyor. Bodrum katı, zemin katı, mahfil katı olmak üzere üç kattan oluşan Kartepe Kent Meydanı Camii inşaatı modern mimarisiyle dikkat çekiyor. İş kapsamında ekipler çelik minare montajı, tavan ve ana sütun ahşap kaplama işlemlerine devam ediyor. Caminin cephesinde ise grc imalat ve montaji ile fibercement kaplamaları sürdürülüyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Manik ve depresif dönemleri olan Bipolar efektif bozukluğun toplumun yaklaşık yüzde 1’inde görüldüğünü belirten uzmanlar, bozukluğun ortaya çıkışında genetik risk faktörlerinin çok yüksek olduğunu söylüyor.

Bipolar efektif bozukluğu olan bireylerin yaklaşık 3’te 2’sinin ailelerinde bipolar efektif bozukluk öyküsü olduğunu dile getiren Psikiyatri Uzmanı Dr. Erman Şentürk, stresli olaylar, ekonomik problemler, aile problemleri, toplumsal problemler ya da geçmişte yaşanan bazı fiziksel ya da cinsel travmaların da bipolar efektif bozukluğun ortaya çıkmasına neden olabildiğini söyledi.

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Feneryolu Tıp Merkezi Psikiyatri Uzmanı Dr. Erman Şentürk, 30 Mart Dünya Bipolar Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada bipolar bozukluğa ilişkin değerlendirmede bulunarak, aileleri için uyarı ve önerilerini sıraladı.

Kadınlarda ve erkeklerde eşit oranda görülüyor

Psikiyatri Uzmanı Dr. Erman Şentürk, Bipolar efektif bozukluğunun genellikle kadınlarda ve erkeklerde eşit oranda gözlemlendiğini dile getirerek, “Toplumun yaklaşık yüzde 1’inde görülüyor. İlk atağın başlangıç yaşı 20-25 yaşa denk geliyor. Bipolar efektif bozukluğu, kadınlarda daha çok depresif hal erkeklerde daha ağırlıklı manik atakların görüldüğü bir psikiyatrik bozukluk.” dedi.

Manik dönemlerinde genellikle zihinsel ve fiziksel aşırı aktivite söz konusu

Bu bozukluğun ortaya çıkışında genetik risk faktörlerinin çok yüksek olduğunu ifade eden Dr. Erman Şentürk, manik ve depresif dönemlerle seyreden bozukluğun, manik dönemlerinde genellikle zihinsel ve fiziksel aşırı aktivite söz konusu olduğunu, buna duygu durumda aşırı yükselme ve bazı dezorganize davranışların eşlik ettiğini kaydederek, “Normalden çok daha az uyku miktarı, uyku ihtiyacında azalma buna rağmen aşırı enerjik olma, aşırı hareketlilik, kişinin kendisine olan özgüveninde artış, sonuçlarından emin olamadığı eylemlerde bulunma, bir takım dürtüsel davranışlar, riskli davranışlar, hızlı araba kullanma, aşırı para harcama, gereksiz ürünleri satın alma, riskli cinsel davranışlar, cinsel istekte artışlar gibi durumları içerir.” şeklinde bilgi verdi.

Depresif dönemlerde ise aşırı çökkünlük, isteksizlik, mutsuzluk söz konusu

Depresif dönemlerde ise aşırı çökkünlük, isteksizlik, mutsuzluk, hiçbir şeyden keyif alamama, eskiden ilgi duyulan şeylere hiçbir şekilde ilgi duyulmaması, bitkinlik hali, çevre ile olan iletişimde azalma, suçluluk ve pişmanlıklar, intihar düşünceleri, uyku ve iştah değişiklikleri gibi durumların sıklıkla görüldüğünü belirten Psikiyatri Uzmanı Dr. Erman Şentürk, “Bipolar efektif bozukluğun ortaya çıkmasına neden olan durumlara bakıldığında en çok genetik etmenlerle karşılaşıyoruz.” diye konuştu.

Ekonomik problemler bipolar efektif bozukluğun ortaya çıkmasına neden oluyor

Bipolar efektif bozukluğu olan bireylerin yaklaşık 3’te 2’sinin ailelerinde bipolar efektif bozukluk öyküsü olduğunu dile getiren Psikiyatri Uzmanı Dr. Erman Şentürk, stresli olaylar, ekonomik problemler, aile problemleri, toplumsal problemler ya da geçmişte yaşanan bazı fiziksel ya da cinsel travmaların da bipolar efektif bozukluğun ortaya çıkmasına neden olabildiğini söyledi.

Manik dönemleri aileler erken dönemde gözlemlemeli ve yardın almalı

Psikiyatri Uzmanı Dr. Erman Şentürk, Bipolar efektif bozukluğun, özellikle manik dönemlerinde hem kişi hem de ailesi için kriz ortamı yaratabileceğini ifade ederek, manik dönemlerinde kişinin yaşadığı ruh halinin özellikle aile tarafından erken dönemde gözlemlenebilmesi ve profesyonel destek alınmasının önemine vurgu yaptı.

Bazen psikotik durumların da hastalığa eşli edebildiğini dile getiren Dr. Erman Şentürk, “Psikotik belirtilerin arasında; takip edilme, çevreden zarar görebileceği, etraftan kendisine mesaj verildiği ve kendiyle uğraşıldığı gibi düşünceler yer alabiliyor.” uyarısında bulundu.

Düzenli uyku, beslenme ve egzersiz çok önemli…

Psikiyatri Uzmanı Dr. Erman Şentürk, Bipolar efektif bozukluğu olan kişilerin özellikle uyku miktarına ve uyku düzenine çok önem verdiklerini de kaydederek, “Özellikle aile üyelerinin uyku düzenini, uyku saatlerini ve uyku miktarını gözlemlemesine önemle öneriyoruz. Yine bu kişilerin düzenli beslenme, düzenli egzersiz ve aktivite ile normal bireyler gündelik hayatına nasıl devam ediyorsa o şekilde devam etmelerini öneriyoruz.” dedi.

Bipolar efektif bozukluğun tedavisinde ilaç tedavisinin önemli bir yere sahip olduğunu ayrıca kişinin gündelik hayata adaptasyonu, özellikle kişinin aileyle olan ilişkileri, uyumu, çevreyle olan ilişkisini daha da düzenleyebilmek adına psikoterapi de önerdiklerini belirten Dr. Erman Şentürk, bipolar efektif bozukluğun bazı sanatçılarda da gözlemlendiğini, özellikle manik dönemlerde, kişinin yaratıcılığında önemli miktarda artış olabildiğini de sözlerine ekledi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Türkiye’nin farklı şehirlerinde 23 bini aşkın kullanıcıyla buluşan Togg T10X, uzaktan yüklenen (OTA- Over The Air) yeni yazılımıyla güncellendi. Kullanıcı beklentileri doğrultusunda geliştirilen T10X, yeni güncellemeyle birlikte kullanıcılarını yüzlerinden tanıyacak. Kullanıcılar, yeni yazılım 1.4.0 ile iklimlendirme programlarını önceden planlayıp, yolculuğa çıkmak üzere T10X’lerine binmeden önce kabin ısısını diledikleri seviyeye de getirebilecekler.

Türkiye’nin doğuştan elektrikli ilk akıllı cihazı T10X, uzaktan (OTA- Over The Air) yüklenen yeni yazılımı 1.4.0 ile akıllı özelliklerine yenilerini eklemeye devam ediyor. Türkiye genelindeki 23 bini aşkın kullanıcı yeni güncelleme ile sınıfının en büyük uçtan uca bilgi eğlence ekranındaki uygulamaları artık tam ekran ve farklı renk temalarıyla kullanabilecek. Kullanıcılar T10X’te oturum açarken manuel olarak pin girmek yerine yüz tanıma yöntemiyle oturum açabilecek. 

Kişiselleştirme hafızası devrede

1.4.0 ile T10X ekranları yepyeni bir arayüz tasarımına kavuşurken, uygulamalar artık tam ekran görülecek. Kullanıcılar dilerlerse ekran arka planında farklı renk temalarını da seçebilecekler. 1.4.0 ile ayrıca aynı T10X’i kullanan farklı kullanıcılar için profil bazlı kişiselleştirme hafızası da sunulmaya başlanacak. Dört farklı profil oluşturmaya imkân tanıyan T10X, her kullanıcı profili için ana ekranda kullanılan uygulama düzeni, ayna ayarı, koltuk pozisyonu, favori radyo frekansları gibi kişiselleştirmeleri hatırlayacak. 

Kabin ısısını istenilen seviyeye önceden programlamak mümkün 

1.4.0 güncellemesi, T10X orta konsolda bulunan dairesel kumanda hareketi ile ana ekran üzerine getirilen kısayol menüsünü de kullanıcı geribildirimleri doğrultusunda genişleterek; sıklıkla kullanılan iklimlendirme, güneşlik, telefon, ekran parlaklığı, iç aydınlatma ve ekranı kapat gibi özelliklere direkt ulaşmayı mümkün kıldı. Yeni yazılımla birlikte gelen iklimlendirme planlaması ile T10X kullanıcıları iklimlendirme programlarını diledikleri gün ve saat için önceden planlayıp, yolculuğa başlamadan önce kabin ısısını programlanan seviyeye getirebilecekler. Yolculuğun planlanan saatte başlamaması halindeyse T10X önceden programlanan saatten 10 dakika sonra iklimlendirmeyi kapatacak. Ayrıca 1.4.0 güncellemesi, kullanıcıların akıllı telefonlarında bulunan Trumore uygulamasına T10X’lerini tanıtmasından sonra, şarj seviyesi, lastik hava basıncı ve konum gibi bilgilere uzaktan ulaşmalarını sağlayacak.  

Teslim alma sırasına göre yüklenmeye başladı

1.4.0 güncellemesi, tüm T10X kullanıcılarına yayınlanmadan önce ilk geribildirimlerin alınabilmesi için “Yenilik Elçisi” olarak belirlenen 400 kullanıcının deneyimine sunuldu. Bu sürecin ardından yeni yazılım kullanıcıların teslim alma sıralarına göre tüm T10X’lere tanımlanmaya başlandı. 

Trumore üzerinden hemen sipariş, kurasız hızlı teslim

Mart ayı boyunca en donanımlı versiyonu olan T10X V2 uzun menzil için 350 bin TL krediye %0 faiz ve 12 ay vade ödeme seçeneği sunan Togg, %0 faizin yanı sıra cihaz bedelinin %50’sine kadar varan kredi imkanını kullanıcılarla buluşturuyor. T10X teslimatları sipariş sırası, konfigürasyon özellikleri ve bunlara bağlı üretim planlamasına göre siparişi takip eden günlerde hemen ve çekilişsiz olarak gerçekleşiyor. Sipariş vermek için App Store, Google Play ve App Gallery üzerinden kullanıma sunulan Trumore uygulamasını indirip kimlik (ID) oluşturmak gerekiyor. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

MediaMarkt Türkiye, 30 Nisan tarihine kadar mağazalarından veya mediamarkt’den yapılacak alışverişlerde tüketicilere 15.000 TL’ye varan MaxiPuan kazandırıyor.

Geniş ürün yelpazesiyle teknolojiseverlere konforlu alışveriş keyfi sunan MediaMarkt, tüketicilere sunduğu fırsatlara bir yenisini daha ekledi. Birikimli MaxiPuan Kampanyası kapsamında tüketiciler, 30 Nisan 2024 tarihine kadar MediaMarkt mağazalarından veya mediamarkt.com.tr’den Maximum Kart’la yapılacak toplamda 250.000 TL ve üzeri alışverişlerde 15.000 TL MaxiPuan kazanacak.

Kampanya kapsamında tüketiciler toplamda; 

• 75.000 TL ve üzeri alışverişlerde 2.000 TL 
• 125.000 TL ve üzeri alışverişlerde 5.000 TL 
• 175.000 TL ve üzeri alışverişlerde ise 9.000 TL
• 250.000 TL ve üzeri alışverişlerde ise 15.000 TL MaxiPuan kazanacak. 

Tüketicilerin kampanyadan faydalanabilmesi için, alışverişlerinden önce ya da sonra, Maximum Mobil veya İşCep uygulamasındaki ilgili bölümden ‘‘KATIL’’ butonuna tıklaması yeterli olacak. MaxiPuanlar; kampanya koşullarını sağlayan son alışverişin yapıldığı karta 4 Haziran 2024 tarihinde yüklenecek. MaxiPuanların son kullanım tarihiyse 30 Haziran 2024 olacak. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Hayatı kolaylaştırdığı gibi riskleri de beraberinde getiren yapay zekâyı ‘çağımızın dijital atom bombası’ olarak tanımlayan uzmanlar, yapay zekanın ses üretimi ve klonlamasının, geleneksel seslendirme sanatçılarının geleceği konusunda bazı kaygılar oluşturduğunu da söylüyor. Gayri resmi yapay zekâ ses klonlamasının önüne geçebilmek için yasal düzenlemelerin yanı sıra klonlanan sesleri tespit edecek bir yapay zekâ teknolojinin de geliştirilebileceğini ifade eden Seslendirmen Şaban Özdemir, “Bu emek hırsızlığı. Ses sanatçılarının seslerinin izinsiz kullanılmasını önlemek için yasal koruma şart.” dedi.

Üsküdar Üniversitesi Kurumsal İletişim Daire Başkanlığı  Medya PR Birim Yöneticisi ve Seslendirmen Şaban Özdemir, gerçek insan sesini taklit edebilecek düzeye gelen ve çok tartışılan yapay zeka teknolojilerini değerlendirdi.

Yapay zekâ tabanlı uygulamalar yaşamın her alanında kendine yer buluyor

Yapay zekâ tabanlı uygulamaların yaşamın her alanında kendine yer bulduğunu dile getiren Özdemir, hayatı kolaylaştırdığı gibi riskleri de beraberinde getiren yapay zekâyı ‘çağımızın dijital atom bombası’ olarak tanımlamanın doğru olacağını vurguladı.

Tarafsız olan bu teknolojinin iyi yönde de kötü yönde de kullanımının söz konusu olduğunu kaydeden Özdemir, “Çok değil bundan 20 yıl önceye gittiğimizde yazılı metinleri sadece okuyan teknolojinin, bugünlere gelindiğinde bu metinleri sadece okumakla sınırlı kalmayıp canlı ve etkileyici biçimde de telaffuz ederek, seslendirilebileceğini kaçımız düşünebilmişti? Şunu rahatlıkla söyleyebiliriz ki artık dijital tabanlı platformlarda, içerik üretiminde teknoloji bir önceki güne göre bizi hep şaşırtıyor ve de hayrete düşürüyor. Teknolojinin hep gerisinde kalıyor, hızına yetişmekte güçlük yaşıyoruz… Aynı gelişmişliği, değişim ve dönüşümü ses alanında da yaşadığımızı söyleyebiliriz.” dedi.

Metinler canlı, duygusal seslere dönüştürülebiliyor mu? 

Yapay zekâ tabanlı onlarca ses üretici platformu olduğunu hatırlatan Özdemir, “Bu çeşitli platformlardan çoğunlukla ücretli abonelik ya da üyeliklerle yararlanabiliyor, yazılı metinlerin okunması, seslendirilmesi hizmetlerinden faydalanabiliyorsunuz. Metinlerin canlı, duygusal seslere dönüştürebildiklerini görebiliyoruz. Yapay zekâ tabanlı bu ses üretici platformları çoklu dil seçenekleri ile de tercih edilebiliyor. Evet bu platformlar anlık ses oluşturma yeteneği ile metni hızlı bir şekilde, yüksek kalitede sese dönüştürebilme özelliği sunuyor. Öyle ki ses kütüphanesinden alternatifli ses seçme imkânı da tanıyor.” diye bilgi verdi.

Yapay zeka destekli ses üretimi tedirgin edici boyutta…

Yapay zekâ destekli ses üreticilerinin üretim konusunda dikkate değer bir yapay zekâ aracı sunduklarını dile getiren Şaban Özdemir, şöyle devam etti:

“Geldiği nokta ile zaman zaman da tedirgin edici boyutta desek yanılmamış oluruz. Evet yapay zekanın sesin üretimi, sesin klonlanması ve replikasyonu kazancını özellikle sadece bu alanda sürdüren profesyonel seslendirme sanatçılarını kaygılandırdığı ortada. Küresel ölçekte düşünüldüğünde çünkü geçimini buradan sağlayan binlerce sanatçı var. 

Öyle ki Amerikan Televizyon ve Radyo Sanatçıları Federasyonu SAG-AFTRA’nın geçtiğimiz aylarda bulunduğu girişim ses sanatçılarını deyim yerindeyse sokaklara döktü. Sanatçıların seslerinin kopyalarını üretmek suresiyle bir yapay zekâ ses üretim stüdyosuyla çığır açan bir anlaşma yaptığı duyurusu profesyonel ses sanatçılarının tepkisini çekmiş, sanatçılar eylem ve grevlerle bu girişimi eleştirmişti.”

Zeki Müren’e yapay zeka ile Parla marşı seslendirildi

Yapay zeka destekli gayri resmi çalışan ses üreticilerinin profesyonel ses sanatçılarının sesini klonlayarak haksız kazanç elde ettiğine dikkat çeken Özdemir, “Reklam, film, video oyunları ve kitapların seslendirmelerini yapan sanatçılar, yapay zeka aracılığıyla seslerinin klonlanarak rızaları olmadan çeşitli içeriklerde kullanıldığına da şahit oldu. Bu emek hırsızlığı… Bu küresel ölçekte olduğu gibi ülkemizde de gözlenir bir durum. Sadece seslendirme sanatçılarının mı değil… Kimi siyasi liderlerin de seslerinin yapay zeka teknolojisiyle taklit edilerek şarkı, marş söyletilerek propagandaya maruz bırakıldığı gözlemlenebilir. Bir örnek ise 1996 yılında vefat eden sevilen sanatçı Zeki Müren’e yapay zeka ile Parla marşı seslendirtildi. Paylaşıma girdiği an itibariyle de platformlarda en çok paylaşılan ve seyredilen videolar arasına da hatırlanacağı üzere girmişti.” dedi.

Seslendirme sanatçılarının sömürülmesi…

Sesin sentezlenip klonlanarak, fütursuzca her alanda (kitap seslendirme, podcast, belgeseller, dramalar…) kullanılmasının, sanatçıların sömürülmesini ve yasal olmayan bir durumla karşı karşı kalınmasına sebep olduğunu dile getiren Şaban Özdemir, bu konudaki yaşadığı bir kişisel deneyimini ise şu cümlelerle aktardı:

“Bundan birkaç yıl ay evvel bir kişi benden birkaç sayfalık bir seslendirme yapmamı istedi. Yapacağım seslendirme sonunda sesimin kopyalanarak farklı alanlarda seslendirmelerde kullanılacağını iletti. Benden bir ses demosu alınacak, derin öğrenme modelleriyle sesim yapay zeka teknolojine öğretilecek, tanıtılacak ve kopyalaması sağlanacak. Böylece de sonrasında girilen her bir metni tanımlanan ses üzerinden seslendirecek. Tabii bunu kabul etmedim…” 

%100 insan sesi mümkün mü? 

Özdemir, “Yapay zeka tabanlı ses üretici platformlar, gerçek insan sesini özellikle tonlama, vurgu, aksan bağlamında doğal ve gerçekçi olarak henüz yüzde 100 yakalayabilmiş değil. Metinler evet saniyeler içinde insan benzeri seslere dönüşebiliyor ama gerçekçi mi? Hayır değil! Duygu yüklü tondan uzak, mekanik bir seslendirme söz konusu hala…” dedi.

Gayri resmi yapay zekâ ses klonlamasının önüne geçebilmek için yasal düzenlemelerin yanı sıra klonlanan sesleri tespit edecek bir yapay zekâ tabanlı bir teknolojinin geliştirilebileceğini ifade eden Özdemir, “Ses sanatçılarının seslerinin izinsiz kullanılmasını önlemek için yasal koruma şart. Bu, yapay zeka sesini insan sesinden ayırt eden teknoloji, dolandırıcılar için ciddi bir caydırıcılık sağlayacaktır.” şeklinde sözlerini tamamladı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kocaeli Büyükşehir Belediyesince sergilenen, çok sayıdaki fotoğraf makinesi ve ekipmanla fotoğraf teknolojisinin dünü ve bugününü gözler önüne seren Fotoğraf Teknolojileri Müzesi, eğitim araçları ve dijital içeriklerin hazırlanması kapsamında Milli Eğitim Bakanlığı’nın dijital ders kitaplarına konu oldu. Bu bağlamda Güzel Sanatlar Liseleri’nde okutulan ders kitaplarında Fotoğraf Teknolojileri Müzesi, “Fotoğraf Ders Kitabı” içeriğiyle EBA platformunda yayına sunuldu. Öğrenciler bu sayede Fotoğraf Teknolojileri Müzesi hakkında detaylı bilgiye sahip oluyor.

FOTOĞRAFIN TARİHİNİ KEŞFEDİN

Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı’na bağlı olarak hizmet veren Fotoğraf Teknolojileri Müzesi, SEKA Kâğıt Müzesi içerisinde bulunan Matbaa Şefliği Salonu’nda yer alıyor. Toplam alanı 320 metrekare olan Kocaeli Fotoğraf Teknolojileri Müzesi’nde fotoğraf teknolojisinin geçirdiği değişim fotoğraf makineleri üzerinden anlatılıyor. Müzede en eskisi 1860’lı yıllara ait toplam 310 adet fotoğraf makinesi sergileniyor. Bunların yanında makinelere yardımcı pozometreler, flaşlar, vizörler, objektifler, filtreler ile fotoğraf kartları ve film laboratuvarında (karanlık oda) kullanılan materyaller gibi çeşitli araç ve gereçlerde ziyaretçilerin ilgisini çekiyor. Fotoğraf Teknolojileri Müzesi, pazartesi günleri hariç diğer günler ziyaretçilerini bekliyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Şehrin 50 yıllık hayali olan teleferik projesini Kartepe ilçesinde gerçekleştiren Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, teleferik hattında görevli personeli eğitim programları ile donanımlı hale getiriyor. Buna göre Büyükşehir İtfaiye ekipleri, bakım ve benzeri çalışmaları yapmak üzere görevli personele “Yüksekte Güvenli Çalışma” eğitimi verildi.

YÜKSEKTE GÜVENLİ ÇALIŞMA EĞİTİMİ

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Kartepe Teleferik Projesini tamamlayarak vatandaşların hizmetine sundu. Teleferik hattında bakım ve benzeri çalışmaları yapmak üzere görevlendirilen personele İtfaiye Dairesi Başkanlığı İtfaiye Önleme ve Eğitim Şube Müdürlüğü Eğitim Birimi (KOBİTEM) tarafından eğitim verildi. Uzman eğitmenler tarafından düzenlenen eğitim, teorik ve pratik olmak üzere iki aşamalı olarak gerçekleştirildi.

UYGULAMALI EĞİTİM FIRSATI

İtfaiye Eğitim Merkezi tesislerinde gerçekleştirilen eğitimde “Yüksekte Güvenli Çalışma Kuralları”, “Kişisel Koruyucu Donanım”, “Sabitleme ve Düşüş Durdurma Donanımları”, “Çalışma Alanını Güvenli Hale Getirme”, “İple İniş ve Çıkış”, “Merdiven Kullanımı”, “Dikey ve Yatay Yaşam Hatları” başta olmak üzere birçok konuda bilgi sunuldu. İtfaiye Eğitim Merkezinde yer alan simülatör ve istasyonlar vasıtasıyla da uygulamalı çalışmalar gerçekleştirildi. Kursiyerler de bu noktalarda becerilerini sergiledi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Sektörün sevilen ve tecrübeli ismi Atilla Benli, yeniden Zurich ailesine katılıyor. Atilla Benli, 1 Nisan 2024 itibarıyla Zurich Yaşam Genel Müdürü ve Zurich Sigorta Genel Müdür Başyardımcısı sorumluluklarını üstlenecek.

Müşteri memnuniyetinin ön planda olduğu, teknoloji odaklı yeni nesil sigortacılığın öncülüğünü yapan Zurich Sigorta Grubu, Mapfre Türkiye’nin hayat operasyonlarını satın almasının ardından hayat ve bireysel emeklilik branşlarındaki büyüme stratejisi doğrultusunda liderlik ekibini güçlendiriyor.

“Daha iyi ve güçlü bir isim düşünemezdik”

Zurich Sigorta Grubu Türkiye CEO’su Yılmaz Yıldız, Benli’nin Zurich’e yeniden katılmasına ilişkin şu sözleri kaydetti: “Atilla ile uzun yıllar bir arada farklı şirketlerde sayısız başarıya imza attık. Kendisiyle yeniden birlikte çalışacak olmaktan son derece memnunum. Elementer sigortacılık, hayat ve bireysel emeklilik sektörlerinde sahip olduğu engin birikimiyle, Grubumuzun hayat sigortacılığı ve bireysel emeklilik alanındaki büyüme planlarına liderlik etmek için daha iyi ve güçlü bir isim düşünemezdik.”

“Beş yıllık aranın ardından, yeni hedeflerle yola çıkıyoruz”

Atilla Benli ise yeni görevleriyle ilgili, “Beş yıllık bir aranın ardından, yepyeni hedef ve sorumluluklarla Zurich ailesine dönüyor olmaktan heyecan duyuyorum. Birlikte daha önce çalışma tecrübesi edindiğim bu deneyimli ekiple yeniden yola çıkıyor olmak mutluluk verici” dedi.

Atilla Benli, SEDDK onayını takiben Zurich Yaşam Genel Müdürü ve Zurich Sigorta Genel Müdür Baş Yardımcısı olarak görev alacak.

Atilla Benli kimdir?

Atilla Benli, İstanbul Üniversitesi Kamu Yönetimi Bölümündeki lisans eğitiminin ardından, Marmara Üniversitesi Sigortacılık Bölümü’nde yüksek lisansını tamamladı. Kariyerine Garanti Bankası’nda Denetçi olarak başladı. Garanti Sigorta Mali İşler, Operasyon, Acente ve Broker Dağıtım Satış Kanalı’nda çeşitli birimlerden sorumlu Birim Müdürü olarak görev yaptı.

Benli, 2007 yılında BNP Paribas Cardif şirketinde; Mali İşler Yönetimi, İnsan Kaynakları, Hasar ve Hukuk birimlerinden sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak göreve başladı. Groupama Sigorta ve Groupama Hayat ve Emeklilik bünyesinde Hasar Grubu’dan sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak çalıştı. Ardından Vakıf Emeklilik’te Satış, Finans ve Mali İşler, İnsan Kaynakları, Teknik ve Aktüerya birimlerinden sorumlu Genel Müdür Yardımcılığı görevlerini yürüttü. 

2016 yılında Hasar Grubu’ndan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı ve Yönetim Kurulu Üyesi olarak Zurich Sigorta’ya katıldı. 2018 itibarıyla ise Zurich Sigorta’da Satış ve Dağıtım Kanalları’ndan sorumlu Genel

Müdür Yardımcısı ve Yönetim Kurulu Üyesi olarak görevini sürdürdü. 2019 yılında Güneş Sigorta Genel Müdürü oldu. 2020 yılında 6 kamu sigorta ve BES şirketinin birleşmesine liderlik etti. Kurulan Türkiye Sigorta ve Türkiye Hayat Emeklilik’in Genel Müdürü görevini Ağustos 2023’e kadar sürdürdü. Benli, 2019 Ekim-2023 Ağustos arasında da Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Başkanlığı sorumluluğunu üstlendi. 2023 Eylül – 2024 Mart döneminde ise Bupa Acıbadem Sigorta Genel Müdürü olarak çalıştı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Birleşmiş Milletler Genel Konseyi’nde ilan edilen 30 Mart Memleketler arası Sıfır Atık günü, Emine Erdoğan’ın himayesinde yürütülen “Sıfır Atık Hareketi” kapsamında zelzele bölgesinde çeşitli etkinliklerle kutlandı. Depremzede çocuklar için düzenlenen etkinliklerde çocuklar gönüllerince eğlendi.

HABERE İLİŞKİN GÖRÜNTÜ İÇİN TIKLAYIN İZLE

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı öncülüğünde ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan himayesinde yürütülen Sıfır Atık Hareketi kapsamında, Türkiye’de de Milletlerarası Sıfır Atık Günü çeşitli etkinliklerle kutlanıyor. Çocukları bilgilendirmek ve eğlenerek öğrenmelerini sağlamak üzere 6 Şubat zelzelesinden etkilenen vilayetlerde etkinlikler düzenlendi.

DEPREMZEDE ÇOCUKLAR İÇİN “SIFIR ATIK” ETKİNLİĞİ

27 Mart’ta Hatay ve Kahramanmaraş’ta başlayan etkinlikler, 30 Mart’a kadar öbür vilayetlerde de devam edecek. Bu kapsamda bilgi müsabakaları, müzikli cümbüşler, Hacivat Karagöz oyunları, animasyon şovları gerçekleştirildi ve şişme oyun parkları kuruldu. Aktiflik alanında çocuklara patlamış mısır ve pamuk şeker de ikram edildi.

ÇOCUKLARA FARKINDALIK OLUŞTURULMASI ÖNCELENDİ

Etkinlikler kapsamında düzenlenen Sıfır Atık Bilgi Yarışında başarılı olan birinci 5 çocuğa içerisinde sıfır atık oyunu bulunan sırt çantası armağan edilirken yarışa katılmayan çocuklara ise Mavi Gezegen Dedektif, Etraf Çocuk ve Ramazan Günlüğü mecmuaları ikram edildi.

Oluşturulan Sıfır Atık Atölyelerinde ise atık materyalleri nasıl değerlendirebileceklerini öğrendi, atık iplerden ve boncuklardan renkli bileklikler, pet şişelerden kalemlikler ve saksılar, kağıt rulolardan otomobil, kukla üzere oyuncaklar yaptılar.

Doğuştan gelen ve genellikle yaşamın ilk yıllarında fark edilen, karmaşık bir nöro-gelişimsel farklılık olarak tanımlanan otizm 1985 yılında her 2.500 çocuktan 1’inde görülürken, son araştırmalara göre bugün her 36 çocuktan 1’inde görülüyor. 

Tohum Otizm Vakfı otizmin varlığına dikkat çekmek için Birleşmiş Milletler tarafından ilan edilen 2 Nisan “Dünya Otizm Farkındalık Günü”nde otizmli bireylerin ihtiyaçlarının daha iyi anlaşılması ve herkesle eşit derecede toplumsal kabulünün sağlanması amacıyla özel bir kampanya yürütüyor. 

Kamuoyunun dikkatini otizme çekmeyi amaçlayan kampanya için binalar kırmızı ışıkla aydınlanıyor, birçok kuruluşla otizmi bilmeye ve anlamaya dayalı etkinlikler düzenleniyor ve kampanya destekçileri #otizmekırmızıışıkyaketiketi altında buluşuyor.

Odağımızı Farkındalıktan Kapsayıcılığa Çeviriyoruz 

Son yıllarda dünyada otizmin bilinmesine ve farkındalık yaratılmasına dair önemli ilerlemeler kaydedilmiş olsa da, otizmli bireyler temel hak ve özgürlüklerine erişimlerinde sosyal ve çevresel engellerle karşı karşıya kalmaya devam ediyorlar. 

20 yılı aşkındır otizmli çocukları özel eğitimle topluma kazandırabilmenin Türkiye’deki savunuculuğunu yapan Tohum Otizm Vakfı, bu küresel gelişmelerin ışığında 2022 yılında başlattığı “Otizme Kırmızı Işık Yak” kampanyası ile otizmli bireylerin daha iyi anlaşılmaları ve toplumda kabul görmelerini sağlamak için odağını farkındalıktan kapsayıcılığa çevirdi.

Otizmli çocukların hala nitelikli eğitime erişmede zorluk yaşadığını, bireylerin iş yerlerinde kabul görmediğini, sosyal hayatın dolayısıyla yaşamın bir parçası olması için mücadele etmek durumunda kaldıklarını vurgulayan Tohum Otizm Vakfı, otizmli bireylerin tüm farklılıklarıyla beraber herkesle eşit haklara sahip olmalarının savunuculuğunu yapıyor.

Otizmli Bireylerle Birlikte Kapsayıcı ve Erişilebilir bir Dünya İnşa Ediyoruz

Tohum Otizm Vakfı bu sene de “Otizme Kırmızı Işık Yak” kampanyası ile otizmli bireylerin toplumsal kabulünü sağlama amacını geniş kitlelere ulaştırmayı hedefliyor. Tohum Otizm Vakfı’nın çağrısı ile otizmin rengi bu yıl da kırmızı oluyor. Geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi bu yıl da Tohum Otizm Vakfı’na destek vermek için İstanbul ve Türkiye’nin farklı illerindeki tarihi ve ikonik yapılar kırmızı ışıkla aydınlanacak. Özel sektör binaları da kırmızı ışık ile aydınlanarak otizmlileri desteklemek için onların yanındayız diyecek.

Herkesi “Otizme Kırmızı Işık Yak” kampanyasına destek vermeye davet eden Tohum Otizm Vakfı Genel Müdürü Burçak Karakaya, “Bugün ve her gün, otizmlilerin evde, okulda, iş yerinde kısacası hayatın her alanında farklılıklarının kabul edildiği kapsayıcı ve erişilebilir bir dünya inşa etmek için otizmli bireylerle birlikte hareket ediyoruz. Otizmli dostlarımızın daha kapsayıcı eğitim olanaklarına, eşit iş fırsatlarına erişebilmeleri, kendilerini rahatlıkla ifade edebildiği ve herkesle eşit derecede saygı gördüğü ortamların yaratılması için daha fazla çalışmamız gerekiyor” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı