Ay: Mart 2024

Belediye Başkanı Alper Taban, 18-30 yaş arası gençlerle düzenlenen iftar programında bir araya geldi. Gençlere yönelik projelerini anlatan Taban, onların sorularını da yanıtladı.

Belediye Başkanı Alper Taban, İnegöl Belediyesi organizasyonuyla düzenlenen Gençlik İftarında 18-30 yaş aralığındaki gençlerle bir araya geldi. İnegöl Belediyesi çeşitli kurs, halk dansları ve korolarında görev alan, Nöbetçi Kitaphanelerden faydalanan gençlerin ağırlıkta olduğu gençlik buluşmasında, gençlerin soruları cevaplandı.

BAŞKAN TABAN GENÇLERLE YAKINDAN İLGİLENDİ

Pazar akşamı Grand Mavi Düğün Salonunda düzenlenen Gençlik İftarında, Başkan Taban gençlerle yakından ilgilendi. İftar sofrasında gençlerin arasında oturan, yemek boyunca sohbet edip istişarelerde bulunan Başkan Taban, yemeğin ardından da gençlere hitaben bir konuşma ve sunum gerçekleştirdi.

“SİZLERİN VİZYONUNDAN FAYDALANMAK İSTİYORUZ”

Geçmiş yıllarda da düzenlenen gençlik iftarında, Başkan Taban iftar sonrası sahneye çıkarak bir konuşma gerçekleştirdi. Gençlerin enerjisini paylaşmak adına bu akşam özel bir organizasyon hazırlandığını kaydeden Taban, “Bu akşam çok kıymetli çalışma arkadaşlarım sizlerle bizi buluşturdular. Geçtiğimiz yıllarda da benzer buluşmalar, iftarlar yapmıştık. Davetimizi geri çevirmeyip bu akşam bizlerle olan siz kıymetli gençlerimize teşekkür ediyorum. Bu vesileyle ramazan ayınızı da tebrik ediyorum. Sizinle birlikte biz de gençleşiyor, enerjinizle motive oluyoruz. Gelecek adına da sizlerin vizyonundan faydalanmak istiyoruz. Bu akşam da benden ziyade soru cevap şeklinde sizlerin konuşmasını arzu ediyorum” dedi.

GENÇLERE YÖNELİK PROJELER TANITILDI

Başkan Taban, konuşmasının sonunda yaptığı mini bir sunumla yeni dönemde gençlere yönelik yapılacak proje ve çalışmaları da tanıttı. Ardından soru cevap şeklinde devam eden gençlik buluşmasında İnegöllü gençler şehre dair hayallerini, talep ve önerilerini, merak ettiklerini Başkan Taban’a sorma fırsatı buldu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Körfez’de seçim ofisi açılışları Atalar Mahallesi ile devam etti. Açılış öncesinde dev Türk bayrağı ve gençler tarafından yakılan meşaleler ile yürüyüş gerçekleştirildi. Açılışa; Körfez Belediye Başkanı ve Başkan Adayı Şener Söğüt, AK Parti İlçe Başkanı Nurettin Okudan, MHP İlçe Başkanı Doğan Bekiroğlu, BBP İlçe Başkanı Selim Öztürk, meclis üyesi adayları ve çok sayıda vatandaş katıldı.

HİZMET VE ESERLER DEVAM EDECEK

Merhum Büyük Birlik Partisi Kurucu Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu’nun da konuşmalarla anıldığı açılışta konuşan ilçe başkanları, 31 Mart sonrasında Körfez’de yine zaferin Cumhur İttifakı’nın olacağına vurgu yaptı. Alkışlar eşliğinde gelen Körfez Belediye Başkanı Şener Söğüt, “Coşku, heyecan ve kalabalık gösteriyor ki; 31 Mart’tan sonra yine Körfez’de hizmet ve eser siyaseti devam edecek” dedi

COŞKU VE HEYECAN HİÇ EKSİLMEDİ

Başkan Söğüt, “Atalar Mahallesi sakinlerini, Körfezli hemşehrilerimi saygıyla, sevgiyle muhabbetle selamlıyorum. Coşkunuz ve heyecanınız ilk günkü gibi. Bu da bize enerji veriyor. İlk günden itibaren beraber ilçemizi kapı kapı dolaştık, sokak sokak gezdik. Beraber irtibat bürosu açılışlarını gerçekleştirdik, sivil toplum kuruluşlarını ziyaret etti. Her gittiğimiz yerde büyük coşku ve heyecanla karşılaştık.

KAZANAN CUMHUR İTTİFAKI OLACAK

İlçemizde yaptığımız eserler, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın ülkemize kazandırdığı hizmetler ile her gittiğimiz yerde büyük bir sevgi ve coşkuyla karşılaştık.

23 yıllık hizmetlerimiz, 23 yıllık gayretlerimiz; bugün geldiğimiz noktada hem AK Parti hem Cumhur İttifakı sevgisi olarak büyüyerek devam ediyor. 31 Mart’tan sonra da Körfez’de bu sevgi sandığa yansıyacak, kazanan Cumhur İttifakı olacak” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Baş ağrılarının çocukluk yaş grubunda yaşam boyu görülme sıklığının 25-93 arasında değişmekte olduğunu ifade eden uzmanlar, ergenlik döneminde kızların daha çok baş ağrısı çektiğini söylüyor. Çocuklarda en sık görülen akut tekrarlayıcı baş ağrısının migren olduğunu dile getiren Çocuk Nöroloğu Prof. Dr. Dilara Füsun İçağasıoğlu, “Migren görülme sıklığı 7 yaşa kadar yüzde 2,5 iken, 10 yaşından sonra yüzde 5’lere çıkıyor.” dedi.

Prof. Dr. Dilara Füsun İçağasıoğlu, 5-15 yaş arası her 9 çocuktan birinde migrenin nedenlerinin daha az uyku, daha fazla TV veya bilgisayar ve okul problemleri olduğunu söyledi.

Üsküdar Üniversitesi NP İstanbul Hastanesi Çocuk Nöroloğu Prof. Dr. Dilara Füsun İçağasıoğlu, çocuklarda baş ağrısı konusunda bilgi verdi.

Ergenlikte kızların başı daha çok ağrıyor

Baş ağrılarının çocukluk yaş grubunda en sık hastaneye başvuru yapılan nörolojik bozukluklar olduğunu ifade eden Prof. Dr. Dilara Füsun İçağasıoğlu, “Baş ağrılarının çocukluk çağında yaşam boyu görülme sıklığı yüzde 25-93’dürr. 7 yaşına kadar kız ve erkek oranı eşit. Ergenlikte ise bu oran kız çocuklarında artıyor.” diye konuştu.

Çocuklarda baş ağrısının semptomlarının yetişkinlerden farklı olduğunu dile getiren Prof. Dr. Dilara Füsun İçağasıoğlu, “Yüzde 6-15’i ciddi bir nörolojik duruma bağlıdır.” dedi.

Birincil baş ağrıları migren ve gerilim tipi

Baş ağrıları sınıflandırılmasının 2’ye ayrıldığını, birincil yani primer baş ağrılarının; migren, gerilim tipi baş ağrısı, trigeminal otonomik sefaljiler ve diğer primer baş ağrısı bozuklukları olduğunu kaydeden Prof. Dr. Dilara Füsun İçağasıoğlu, ikincil yani sekonder baş ağrılarının ise; sinüzit, üst solunum yolu enfeksiyonları,  diş çürükleri, santral sinir sistemi infeksiyonları (menejit, beyin dokusu iltihabı), hidrosefali, tümörler, yalancı beyin tümörleri, beyin kanamaları, travma sonrası görüldüğünü kaydetti. Ayrıca hipertansiyonun çocuklardaki baş ağrısının önemli bir nedeni olduğunu da belirtti. 

Çocuklarda da migren görülür mü?

Çocuklarda en sık görülen primer (birincil) akut tekrarlayıcı baş ağrısının migren olduğunu söyleyen Prof. Dr. Dilara Füsun İçağasıoğlu, “Migren görülme sıklığı 7 yaşa kadar yüzde 2,5 iken, 10 yaştan sonra yüzde 5’lere çıkıyor.” dedi.

Erişkinlerin aksine çocuklarda migrene bağlı baş ağrısının iki taraflı olabildiğini belirten İçağasıoğlu, 5-15 yaş arası her 9 çocuktan birinde görülen migrenin nedenlerinin daha az uyku, daha fazla TV veya bilgisayar, toplumda daha fazla güvensizlik duygusu, daha fazla şiddet ve okul problemleri olduğunu ifade etti. Çocuklarda migren baş ağrısının ortalama 2-72 saat arasında sürdüğünü, aktivite ile kötüleştiğini ya da aktiviteden kaçınmaya neden olduğunu, ağrıya bulantı ve kusmanın eşlik ettiğini ifade etti.

Çocuklarda Vertigo (Baş Dönmesi) Migren Atağı olabilir mi?

Çocuklarda baş dönmesinin migren atağı olabileceğine  işaret eden Prof. Dr. Dilara Füsun İçağasıoğlu, “Herhangi bir uyaran olmaksızın kendiliğinden başlayan, bilinç kaybı yapmayan dakikalar ve saatler içinde kendiliğinden düzelen şiddetli baş dönmesi ataklarıdır. Bu duruma, bir veya her iki gözde istemsiz titreme hareketi, kol ve bacaklardaki kas kontrolünü kaybetmeye neden olan koordinasyon eksikliği (ataksi), kusma ve solgunluk durumu da eşlik eder.” dedi. ayrıca baş dönmesinin beyin tümörünün bir bulgusu olabileceğini de belirtti. 

Migralepsi nedir?

Çocuklarda görülen migralepsinin migren aurasının bir saat içinde epileptik nöbete dönüştüğü klinik olayı tanımladığını dile getiren Prof. Dr. Dilara Füsun İçağasıoğlu, “Baş ağrısı nöbetin tek belirtisidir. Ağrının spesifik bir klinik özelliği yoktur. Ağrı genellikle birkaç saniye ile birkaç dakika sürer. Nadiren saatlerce sürebilen ağrılar olabilir. Migren veya gerilim tipi baş ağrısını taklit eden bir durum söz konusu.” diye konuştu. 

Gerilim tipi baş ağrısı kaç yaşında başlıyor?

Çocukluk yaş grubunda gerilim tipi baş ağrısının görülme sıklığının yüzde 5-72 gibi geniş bir aralığa sahip  olduğunu da kaydeden Prof. Dr. Dilara Füsun İçağasıoğlu, “Başlangıç yaşı ortalaması 7 yaştır. 30 dakika ile 7 gün arasında sürüyor. Bu tip baş ağrısında zonklama, bulantı, kusma, fotofobi, fonofobi ve aura yoktur. Gerilim tipi baş ağrısı psikososyal faktörler ve anksiyeteyle tetikleniyor.” dedi.

Düzenli ve yeterli uyku ve dengeli beslenme baş ağrılarını önlüyor

Baş ağrısında akut atak tedavisinin; sessiz bir odada dinlenme veya uyuma, mümkün olan en erken dönemde ve uygun dozda ilaç tedavisi olduğunu ifade eden Prof. Dr. Dilara Füsun İçağasıoğlu, düzenli ve yeterli uyku, düzenli ve yeterli yemek ve sıvı alımı, düzenli egzersiz, gevşeme ve stresin azaltılmasının da tedavide uzun süreli olumlu etkilerine işaret etti.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Milas-Bodrum Havalimanı, SunExpress’in Frankfurt ve Düsseldorf’dan gerçekleştirdiği sezonun ilk dış hat uçuşlarını karşıladı.

TAV Havalimanları tarafından işletilen Milas-Bodrum Havalimanı, SunExpress’in Almanya’dan gerçekleştirdiği uçuşlarla yaz sezonuna giriş yaptı. SunExpress’in dün (24 Mart),  XQ 463 sefer sayılı uçuşuyla Frankfurt’tan 14.20’de, XQ 659 sefer sayılı uçuşuyla da Düsseldorf’tan 23.50’de Bodrum’a inen toplam 360 yolcu terminalde çiçeklerle karşılandı. İlk uçuşu karşılamak için düzenlenen törene Milas-Bodrum Havalimanı DHMİ Başmüdürü Yücel Karadavut, TAV Milas-Bodrum GM İclal Kayaoğlu, uçuş ekibi ve havalimanı yetkilileri katıldı. SunExpress, haftanın yedi günü Düsseldorf, Frankfurt, Stuttgart, Münih, Köln, Hannover, Berlin olmak üzere Almanya’nın yedi şehrinden 26 Ekim’e kadar Bodrum’a karşılıklı uçuş düzenleyecek.

TAV Milas-Bodrum Genel Müdürü İclal Kayaoğlu, “Sezonun ilk dış hat yolcularını karşılamaktan büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Bu dönem, Bodrum’da uçuş sezonunu uzatmak ve farklı havayollarını şehrimize çekmek için paydaşlarımızla yürüttüğümüz çalışmaların meyvelerini almaya başladığımız dönem. Bu yaz, Jet Time Airlines, Smartwings Slovakia S.R.O, Norwegian Air Shuttle gibi havayolları ilk kez Milas-Bodrum Havalimanı’na uçuş düzenleyecekler. Bodrum’u daha fazla destinasyona bağlamak için paydaşlarımızla işbirliği içinde çalışmaya devam edeceğiz. Dünyanın her yerinden misafirlerimizi ağırlamayı dört gözle bekliyoruz. Artan destinasyon sayımızla birlikte 2024 yılı sezonunun turizm gelirinin bölge ekonomisine önemli katkı sağlamasını umuyoruz”, dedi.

Milas-Bodrum Havalimanı’ndan 3 Kasım’a kadar devam edecek dış hat sezonunda toplamda 56 farklı havayolu ile 75 ayrı destinasyona uçuşlar düzenlenecek. Havalimanı, Jet2.com, Easy Jet, Freebird, Ryanair Sun, Corendon, Mavi Gök Havacılık, Discover, SAS Scandinavian, Smartwings Slovakia S.R.O, Norwegian Air Shuttle gibi çeşitli havayollarını ağırlayacak. Bu havayolları Liverpool, Belfast, Manchester, Köln, Krakow, Vilnius, Beyrut, St. Petersburg, Kopenhag ve Rotterdam gibi çeşitli destinasyonlara Milas-Bodrum’dan karşılıklı direkt uçuş gerçekleştirecek.

Milas-Bodrum Havalimanı, 2023 yılında toplamda 4 milyon 134 bin yolcu ağırladı. 2024 yılının ilk iki ayında ise geçen yılın aynı dönemine göre %13’lük bir artışla 188  bin 387 yolcuya hizmet verdi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Dijital ve yapay zekâ dönüşümünü, 5 ana stratejik önceliğinden biri olarak gören Sabancı Topluluğu, bu alanda düzenlenen uluslararası organizasyonlarda da Türk iş dünyasını temsil etmeyi sürdürüyor.

Dünyanın önde gelen yayın gruplarından The Economist tarafından İngiltere’nin başkenti Londra’da “Yapay Zekâyı Kuşanmak: Korkudan Servete” temasıyla düzenlenen Yıllık İş Dünyası İnovasyon Zirvesi’ne katılan Sabancı Holding Dijital Grup Başkanı Max Speur, “Verinin Öncüleri: İşten Sağlanan Veriyi Yapay Zekâ için Kullanmak” panelinde konuştu. Veri kalitesi ve erişebilirliği hakkında değerlendirmelerde bulunan Max Speur, yapay zekâ modellerini çalıştırmak için gerekli altyapıların önemine dikkat çekti.

Bugünün dünyasında verinin artık yeni hammadde olduğunu ifade eden Max Speur, “Fakat dijital dönüşümün doğru şekilde uygulanabilmesi için verinin kalitesi kadar ortam değişkenleri de çok önemli. Kamuoyunda sıklıkla kullanılan bir ifade var: ‘Veri artık yeni petrol.’ Bu ifade, verinin değerini anlatmak için doğru olabilir. Ama tek başına yeterli değil. Çünkü petrolle arabayı çalıştırabilirsiniz ama o arabanın istediğiniz yere gidebilmesi için doğru lojistik, işletme ve teslimat altyapısına ihtiyacınız var” ifadelerini kullandı.

Son yıllarda iş dünyasının yapay zekâ odağında büyük bir dönüşümden geçtiğini ifade eden Max Speur, “Bu dönüşüm sağladığı büyük teknolojik ilerlemenin yanında, kaynak kullanımı konusunda da ciddi soru işaretlerini beraberinde getiriyor. Bugün bu alanda yapılan çalışmaları şu soru eşliğinde gerçekleştirmek zorundayız: ‘Yapay zekâ modellerini doğru ve etkin şekilde çalıştırabilmek için gerekli altyapıya ve yetkinliklere sahip miyiz?’ Yapay zekâ çok ciddi bir işletim gücü, depolama kabiliyeti ve enerji gerektiriyor. Fakat bulut teknolojileri ve veri merkezlerini de bünyesinde barındıran altyapı hizmetleri, orta vadede ihtiyacı karşılamaktan çok uzak. Dolayısıyla yapay zekâ odaklı dijital dönüşüm için bu kaynakları sağlayabilecek altyapı yatırımlarının büyük önemli bulunuyor” şeklinde konuştu. 

“MAX SPEUR: KÜRESEL ÖLÇEKTE 38 GW’LİK İLAVE BİR KAPASİTEYE İHTİYAÇ VAR”

Yapılan bilimsel araştırmalara göre, yapay zekâ modellerinin getirdiği ilave yükleri çalıştırabilmek için, yakın gelecekte 38 GW’lik ilave bir kapasiteye ihtiyaç duyulacağını ifade eden Max Speur şunları kaydetti: “Ancak ne veri merkezi endüstrisi ne de kurumsal şirketler tarafında, bu yönde büyük yatırımlar görmüyoruz. Sabancı olarak, bizim bu alana odaklanmamızın ana nedenlerinden biri de bu. Burada ikili bir hedef setinden bahsedebiliriz. Birinci olarak, burada bir ölçeklenme fırsatı görüyoruz. Ve bu yatırımların, Sabancı’nın dijitale bakış açısını, gelecek teknolojilerin geliştiricisi olma vizyonunu çok iyi yansıttığını düşünüyoruz. Diğer yandan da, bulut teknolojilerinin, ölçeklenebilir dijital teknoloji platformların ve yeşil hiper ölçekli veri merkezlerinin, dünyadaki yeşil dönüşümün de ana motoru olacağına inanıyoruz. Bu dönüşüm, Sabancı olarak bizim Topluluk Vaadimizin de tam merkezinde yer alıyor. Diğer yandan, dijitali gerçek anlamda bir iş kültürü haline getirmenin, dijital işletmeler oluşturmanın ve siloları kalıcı şekilde ortadan kaldırmanın yolu da bu yatırımlardan geçiyor.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Hafta içi her gün Kanal D ekranlarında seyirciyle buluşan Gelinim Mutfakta programında 25 Mart 2024 günün birincisi kim oldu? Çeyrek altını kim taktı? Eksi iki ceza puanını alan yarışmacı kimdi? Bu hafta hangi gelin elendi? Haftanın yeni gelini kim? Gelinim mutfakta haftalık puan durumu…

Gelinlerin yarıştığı, kayınvalidelerin ise puanlandırdığı Gelinim Mutfakta müsabakası hafta içi her gün 13.00’da Kanal D ekranlarında seyirciyle buluşuyor. Gündüz jenerasyonunun sevilen müsabakası Gelinim Mutfakta’da her gün, günün birincisi olan gelin bir çeyrek altın kazanıyor. Haftanın sonunda ise 5 günün toplam puanı öbür gelinlerden yüksek olan gelin 10 altın bileziği koluna takıyor. Pekala, Gelinim Mutfakta 25 Mart 2024 çeyrek altını kim kazandı? Günün birincisi kim? Yeni yarışmacı kim?

GELİNİM MUTFAKTA GÜNÜN BİRİNCİSİ BELİRLİ OLDU MU?

Bu hafta yarışan gelinler Yeşim, Aleyna, Damla ve Nuriye. Bu haftanın yeni gelini Nuriye ve kayınvalidesi Sabahat. Bütün yarışmacılar bir yandan kayınvalidelerine yaptıkları yemekleri beğendirmeye çalışırken başka yandan da her gün çeyrek altın için yarışıyor. Bugün günün en yüksek puanını alan gelin ise çeyrek altını yakasına takacak. Peki 25 Mart 2024 tarihli kısmın sonucu muhakkak oldu mu? Gelinim Mutfakta müsabakasında bugünün galibi kim?

Bugün gelinler etli kuru dolma için yarıştı. Günün birincisi son dakika sunucu Nursel Ergin’in açıklamasıyla belirli oluyor. Gelinim Mutfakta yarışında çeyrek altın sahibi olan yarışmacı kim? Bu hafta Yeşim, Aleyna, Damla ve Nuriye kıyasıya yarışıyor. Peki, ortalarından birinci olan hangisi oldu? Hangi gelin müsabakadan elendi? İşte Gelinim Mutfakta final puan durumu…

• Bugün en yüksek puanı alarak günün birincisi olan ve çeyrek altını yakasına takan gelin çok yakında açıklanacak.

​EKSİ PUAN ALAN YARIŞMACI KİM? -2 ALAN GELİN/LER

• Bugünkü puan durumu birazdan aşikâr olacak.

22 Mart 2024 günlük puan durumu şöyleydi:

YEŞİM: 16

DAMLA: 16

ALEYNA: 12

TUĞBA: 13

Resident Evil sızıntılarının en muteber kaynaklarından biri olan Dusk Golem’in argümanına nazaran Resident Evil 9 bir açık dünya oyunu olarak geliştiriliyormuş.

Dusk Golem şöyle diyor: “Dragon’s Dogma 2 RE Engine’in açık dünya oyunları için fonksiyonelliğini artırdı, bu teknolojiyi Monster Hunter Wild ve Resident Evil 9 da kullanacak”

Şimdiye kadar hiçbir açık dünya Resident Evil oyunu görmedik. Resident Evil Village da yarı açık bölgeler vardı ancak bir oyunun büsbütün açık dünya olması çok farklı bir şey.

Capcom şimdi Resident Evil serisinde yeni bir oyun duyurmadı. Yani ortada ne ana seriden çıkacak olan yeni oyuna, ne de eski oyunlardan hangilerinin remake olacağına dair net bir açıklama var. Lakin Capcom’un Resident Evil serisini oyunlar ortasında çok fazla vakit geçirmeden gündemden düşürmeyeceğini de çeşitli açıklamalardan biliyoruz.

Resident Evil 9’un açık dünya oyunu olarak geliştiriliyor olması şimdilik oyuncuları çok fazla heyecanlandırmamış üzere görünüyor lakin Capcom’un bu husustaki resmi açıklamasını bekleyelim bakalım.

Ünlü oyuncu Nurgül Yeşilçay verdiği kilolarla gündem oldu. Hakkında 30 günde 17 kilo verdi haberlere açıklama yaparak uyguladığı formülü paylaştı. İşte Nurgül Yeşilçay’ın uyguladığı usul…

Veda Mektubu dizisinde hayat verdiği ‘Alanur Yıldız’ karakteriyle isminden kelam ettiren ünlü oyuncu Nurgül Yeşilçay verdiği kilolarla gündem oldu. Bir oldukça zayıflayan ünlü oyuncunun yaptığı diyet merak konusu oldu. Fit bir görünüme kavuşan Nurgül Yeşilçay’ın diyet açıklaması

“30 GÜNDE 17 KİLO VERİLMEZ”

30 günde 17 kilo verdiği söylenen oyuncu bu savlara açıklık getirdi. “30 günde 17 kilo verilmez” diyen Nurgül Yeşilçay “2 yılda 15 kilo. Hatta birinci aylar hiç veremeyip vazgeçmek istiyorsun vazgeçmezsen vermeye başlıyorsun” dedi.

2 YILDA 15 KİLO

Nurgül Yeşilçay “Arkadaşlar bildiğiniz aç kaldım, alışana kadar çok zordu. Gece yatmadan dört saat evvel yemeyi bırakıyorsun, sabah kalktıktan sonra dört saat aç kalıyorsun sonra yemek yiyorsun. Mümkün mertebe tatlı, çikolata yok. Biraz da dikkat ediyorsun’’ demişti.

Güzel oyuncu diyetle ilgili sorulan sorulara “Gece yemek yemeyi bıraktım. 16 saat aç kalıyorum… Kahvaltıyı geç yapıyorum ve yediklerime çok dikkat ediyorum. Gözaltı torbalarıma yumurta akı, selülitlerim için filtre kahve kullanıyorum. Biraz bu zayıflığımın tadını çıkartmak istiyorum” demişti.

MAN Truck & Bus, geleceğin şehir içi trafiği için otobüslerinin otomasyonunu sistematik olarak geliştirmeye devam ediyor. Yıllardır sürücüsüz otobüsler üzerinde çalışan şirket, deneyim kazanmak ve yenilikçi teknolojileri kullanılabilir hale getirmek amacıyla MINGA araştırma projesi gibi ileriye dönük projelerde ortak olarak yer alıyor. MAN proje kapsamında, bir elektrikli otobüsü otomatikleştirmek ve gerçek hayatta test etmek için Mobileye gibi teknoloji liderleriyle birlikte çalışıyor. MAN ortağı olduğu bu projelerdeki deneyimlerinden yola çıkarak, 2030 yılından itibaren tam otomatik bir aracı piyasaya sürmeyi hedefliyor.

Kentsel alanlarda sürücüsüz araçlar artık bir gelecek hayali değil. Tam otomatik sürüş; verimlilik, güvenlik ve toplam sahip olma maliyeti (TCO) açısından önemli bir potansiyel sunuyor. MAN Truck & Bus da bu nedenle yıllardır otobüslerinin otomasyonu üzerinde yoğun bir şekilde çalışıyor. Geleceğin şehir içi otobüs hareketliliğinin şekillendirilmesinde kilit rol oynamayı ve nakliye şirketlerine emisyonsuz, ağa bağlı ve otomatik araçlar sunmayı amaçlayan şirket, bu konuda Mobileye gibi teknoloji liderleriyle yaptığı iş birliklerine ve pilot projelere güveniyor. MAN Truck & Bus’ın bu alandaki çalışmalar için dahil olduğu projelerin başında ise MINGA geliyor.

MINGA ile MAN Lion’s City E otomatikleştiriliyor ve gerçek bir hatta test ediliyor

MAN uzmanları, geçtiğimiz yıldan bu yana MINGA araştırma projesinin bir parçası olarak çalışıyor. Münih’te otomatikleştirilmiş yerel taşımacılığı öngören MINGA projesi kapsamında, elektrikli bir şehir içi otobüsü otomatikleştiriliyor ve gerçek bir hatta test ediliyor. MAN da projeye otomatik ve tamamen elektrikli bir MAN Lion’s City E ile destek sağlıyor. Proje kapsamında, 2025 yılında Münih’teki 178 numaralı güzergâhta pilot sürüşlere başlanması öngörülüyor. Testlerin ardından ise, elektrikli otobüsün, otonom sürüş teknolojileri geliştiricisi Mobileye’ın son derece gelişmiş sensörlere sahip Otomatik Sürüş Sistemi (ADS) ile donatılması planlanıyor.

MAN Truck & Bus Otomasyon Ürün Stratejisi Müdürü Jana Kirchen, “MINGA projesinin kilit kısımları, araç ile ADS arasındaki karmaşık arayüzün geliştirilmesi ve sistemlerin elektronik mimarimize entegrasyonudur.  Bu noktada, 2024 model yılında tanıtılan yeni elektronik platformdan faydalanıyoruz. Platform, performansı ve verimliliği sayesinde entegrasyonu önemli ölçüde basitleştiriyor” diyor. 

MAN ayrıca Münih’in toplu taşıma operatörü MVG ve Stuttgart Üniversitesi ile birlikte çalışarak, aracın teknik denetimi ve erişilebilirliği için konseptler geliştiriyor. MINGA araştırma projesinde, toplamda idare, araştırma, iş dünyası ve endüstriden yaklaşık bir düzine proje ortağı birlikte çalışıyor. 

@CITY projesi ile otobüsler duraklara bağımsız olarak yaklaşmayı öğreniyor

Mevcut araştırma projesinin başarılı şekilde uygulanması, MAN’ın son yıllarda geliştirdiği projelere dayanıyor. Bunlardan biri, Federal Ekonomi ve İklim Eylemi Bakanlığı (BMWK) tarafından finanse edilen ortak bir proje olan @CITY girişimi. Şehirde Otomatik Araçlar ve Akıllı Trafik projesinde MAN, yaklaşık 48 ay boyunca otomotiv ve yan sanayi, yazılım geliştirme ve bilim alanlarından 14 ortakla birlikte otomatik sürüş fonksiyonlarını geliştirdi ve test etti. Uzmanlar, otobüslerin otobüs durağına bağımsız olarak ve yüksek hassasiyetle yaklaşmasını sağladı. MAN, Haziran 2022’de Aldenhoven Test Merkezi’nde @CITY sonuçlarının olağanüstü başarılı olduğunu açıkladı.

BeIntelli projesi ile MAN otobüsünün otomatik sürüşü hayata geçiriliyor

MAN, geleceğin şehir içi trafiğine yönelik araçların geliştirilmesi çalışmaları kapsamında, aynı zamanda Federal Ekonomi ve İklim Eylemi Bakanlığı- BMDV tarafından finanse edilen “BeIntelli” adlı projesinde de yer alıyor. Bilim ve uygulamadan geniş bir disiplinler arası ekip, projenin geneli üzerinde, otomatik araçlarla akıllı bir ulaşım sistemini deneyimlemeyi mümkün kılmaya çalışıyor. İlkbahardan itibaren Berlin şehir merkezinde otomatik olarak harekete geçirilmesi planlanan otobüs, şu anda halka açık olmayan alanlarda test sürüşlerine devam ediyor. 

Jana Kirchen “MINGA araştırma projesi, ‘konsept kanıtlaması’ olarak bizim için önemli bir adım” 

MAN’ın ortağı olduğu projeler, gelecekteki otomatik sürüş uygulamaları için deneyimleri bir araya getirmeyi amaçlıyor. MAN’ın hedefi ise, bu deneyimlerden yola çıkarak, 2030 yılından itibaren tam otomatik bir aracı piyasaya sürmek. Özellikle MINGA projesinin 2025 sonunda tamamlanmasıyla birlikte MAN Truck & Bus da  konsept aşamasını bitirip, müşterilerle saha denemelerine başlamayı planlıyor. 

“MINGA araştırma projesi, hat üzerinde bir ‘konsept kanıtlaması’ olarak bizim için önemli bir adım” diyen Jana Kirchen, “Taşımacılık şirketlerinden gelen çok sayıda talep, otonom mobiliteye olan ilginin ne kadar büyük olduğunu ve piyasada talep olduğunu açıkça gösteriyor. ADS, frenleme, direksiyon, enerji beslemesi ve araç içinde teknik süpervizörle iletişim gibi sistem unsurlarının her zaman çalışmasını sağlamak istiyoruz. Bunu hayata geçirdiğimizde, tanımlanmış çalışma alanlarında güvenlik sürücüsü olmadan seyahat edebileceğiz” diye konuşuyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Fransız otomotiv araştırma şirketi Inovev‘in yayınladığı son rapora nazaran, 2023 yılı dünya çapında araba üretimi açısından dikkat cazibeli datalara sahne oldu. Bu yılın en çok üretilen otomobili, sürdürülebilir ve yenilikçi yaklaşımlarıyla ön plana çıkan Tesla Model Y oldu. Rapor, Tesla Model Y‘nin toplamda 1 milyon 137 bin 885 adet üretildiğini gösteriyor. Bu sayı, elektrikli araçların otomotiv bölümündeki artan popülaritesinin ve kabulünün bir göstergesi olarak bedellendiriliyor.

Listede ikinci sırada ise Toyota’nın sevilen SUV modeli RAV4 yer alıyor. Toplamda 989 bin 517 adet üretilen Toyota RAV4, sağlamlığı ve güvenilirliği ile bilinen bir model olarak dikkat çekiyor. Üçüncü sırada ise Amerika’nın en çok tercih edilen kamyonetlerinden biri olan Ford F serisi bulunuyor. Ford F serisi, toplamda 933 bin 198 adet ile üretim sayısında kendine sağlam bir yer buluyor.

Dünyanın en çok üretilen arabaları açıklandı!

Toyota, listeye iki modeli daha sokarak otomotiv kesimindeki gücünü kanıtlıyor. Toyota Corolla, 869 bin 228 adet ile dördüncü sırada yer alırken, Toyota Hilux da 646 bin 975 adet üretim ile yedinci sırada kendine yer buluyor. Honda CR-V ve Ram Trucks ise sırasıyla beşinci ve altıncı sıralarda yer alarak, dünya genelinde tercih edilen modeller ortasındaki yerlerini koruyor.

Bu rapor, otomotiv bölümünde elektrikli araçların yükselişine ve klâsik güç ünitelerine sahip modellerin hala güçlü bir halde pazarda var olmaya devam ettiğine işaret ediyor. Ayrıyeten, farklı segmentlerdeki araçların liste üzerindeki dağılımı, tüketicilerin çeşitli gereksinim ve tercihlerinin dalda nasıl bir çeşitlilik yarattığını gözler önüne seriyor. Elektrikli araçlar ile SUV ve kamyonetlerin üretim ve satış sayılarındaki bu artış, otomotiv kesiminin geleceği hakkında değerli ipuçları veriyor.

Nilüfer Belediye Başkan Adayı Şadi Özdemir, göreve geldiklerinde Nilüfer’in mahallelerinde kaynaşma ve dayanışmayı artıracaklarını söyledi. Şadi Özdemir, çocuklara yönelik oyun alanlarını da ekoloji  ve iklimle ilgili duyarlılıklarını besleyecekleri bir anlayışla kurgulayacaklarını belirtti. 

CHP’nin Nilüfer Belediye Başkanı Adayı Şadi Özdemir, 31 Mart Yerel Seçimleri öncesinde Nilüfer’in bütün mahallelerini gezerek vatandaşlara projelerini anlattı. Bir çok mahalleye ikinci kez gezen Şadi Özdemir, en çok yeşil alan ve sosyal alan talepleri ile karşılaşıyor. Pazar gününü 23 Nisan, Beşevler ve Konak Mahallelerinde geçiren Şadi Özdemir, vatandaşlara hem projelerini anlattı hem de yeni döneme ilişkin taleplerini dinledi.

23 Nisan Mahallesi’nde Sürdürülebilir Yaşam Parkı’nı dolduran vatandaşlarla bir araya gelen Şadi Özdemir, 23 Nisan Mahallesi gibi nüfusu hızlı artan bir mahallenin bu tür alanlara ihtiyacı olduğunu belirten Şadi Özdemir, kente yeni parklar kazandıracaklarını belirtti. Özdemir, “Çocuklara yönelik oyun alanlarını ekoloji ve iklimle ilgili duyarlılıklarını besleyecekleri bir anlayışla yeniden kurgulayacağız” dedi.
Nilüfer’de yeşil koridor kazandırma hedefleri de olduğunu söyleyen Şadi Özdemir “Yeşil koridorlar projesi ile Nilüfer’i doğayla daha iç içe getirerek, biyolojik çeşitliliği destekleyeceğiz. Yeşil koridor ile Nilüfer’de doğayla uyumlu bir şehir vizyonu oluşturacağız” diye konuştu.

CHP’nin Nilüfer Belediye Başkanı Adayı Şadi Özdemir, mahallelerde halkın buluşacağı ortak sosyal alanlar da oluşturmayı hedeflediklerini belirterek, “Ekonomik şartların giderek zorlaştığı bir dönemde mahalle sakinlerinin yiyecek ve içeceklerini alıp komşularıyla oturacakları, herhangi bir ücret ödemeden vakit geçirebilecekleri alanları çoğaltacağız. Nilüfer’in mahallelerinde kaynaşma ve dayanışmayı artıracak etkinlikler yapacağız. Yeni yapacağımız meydanları bu anlayışla donatacağız” dedi.
Şadi Özdemir, Konak Kapalı Pazar Alanı ve Konak Mahallesi’nde de vatandaşlarla görüşerek hem sorunlarını dinledi hem de projelerini anlatarak oy istedi. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin Anttalks etkinliğine konuk olan İstanbul Büyükşehir Belediyesi Eski Başkanı ve Yeditepe Üniversitesi’nin kurucusu Bedrettin Dalan, ‘Türk kimliğinin kökeni, tarihi, Türkler hakkında yanlış bilinenler ve Türklerin keşfettiği ama bilinmeyen keşif ve icatlar’ konularına değindi. Dalan, “Örneğin futbolu İngilizlerin bulduğu söylenir ama futbol ilk defa Türk kadınları tarafından oynanan bir oyundur. Kayıtlarda da bu konu geçer” dedi.

Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin, mesleğinde belli bir başarıya ulaşmış kişilerin, paylaşmaya değer fikir, yaşam ve deneyimlerini, başta gençler olmak üzere paylaşmak için geçtiğimiz yıl başlattığı Anttalks söyleşileri devam ediyor. “İlham Veren Hayatlar” başlığıyla organize edilen Anttalks söyleşileri kapsamında, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Eski Başkanı ve Yeditepe Üniversitesi’nin kurucusu Bedrettin Dalan, AKM Aspendos Salonu’nda Antalyalılarla buluştu. Dalan, “Türk Kimliği ve Tarihi” konulu söyleşi gerçekleştirdi. Söyleşi Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde, Anttalks, Harmoni Talks, Yeditepe Üniversitesi, TÜLOV ve Aspendos Lions işbirliğinde düzenlendi. Dalan, söyleşisinde “ Türk kimliğinin kökeni, tarihi, Türkler hakkında yanlış bilinen konular, Türklerin keşfettiği ama bilinmeyen keşif ve icatlar “konularına değindi. 

TÜRK KİMLİĞİ İÇİN ÖNEMLİ ŞEHİR; ANTALYA

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin ilk başkanı olan ve eğitime önemli destekler veren, birçok insanın hayatına dokunup, Türkiye için verimli insanlar olmasına aracı olan Bedrettin Dalan, Antalya’nın Türk kimliği için önemli bir coğrafya olduğunu, Türk kimliğinin kökenlerinin geldiği göçebe Yörüklerin önemli yaşam alanlarından biri haline geldiğini söyledi. Dalan, “Zaman içerisinde, Türklere kimliğiyle ilgili birçok örselemeler yapıldı. Ne yazık ki, örselenen bu Türk kimliğini bizim toplumumuza özümsettiler. Türkler göçebeydi. Göçebeden, Yörük’ten bir şey olmaz anlayışını benimsettiler” dedi. 

“ATATÜRK YÖRÜKLERLE İLGİLİ BİRÇOK ÇALIŞMA YAPTI”

Türkiye halkının Batı’ya özendirilmeye çalışıldığını, topluma uydurma hikayeler anlatıldığının ama işin aslının farklı olduğunun altını çizen Dalan, “Atatürk, Yörüğün ve Türk’ün kim olduğunu anlattı. Bu konuda birçok çalışma yaptı. Hatta o meşhur sözü bizler için çok önemli ışık tutar niteliktedir. Bu sözü “Arkadaşlar! Gidip, Toros Dağları’na bakınız, eğer orada bir tek Yörük çadırı görürseniz ve o çadırda bir duman tütüyorsa, şunu çok iyi biliniz ki bu dünyada hiçbir güç ve kuvvet asla bizi yenemezdir. Atatürk, Türk kimliği için çok mücadele etmiştir” ifadelerini kullandı. 

BİLİNEN KEŞİF VE İCATLARIN ÇOĞU TÜRKLERE AİT

Türklerin kurucu atasının Oğuz Kağan olduğunu, tarihte aslında öncülüğünü Türklerin yaptığı ancak, tarih kitaplarında yanlış anlatılan birçok şey olduğunu anlatan Dalan, şöyle konuştu: “Mesela ilk anayasa Magna Carta diye öğretirler. Ancak bu bir anayasa bile değildir. Kralla asilzadeler arasındaki mal paylaşımıdır. Aslen tarihteki ilk anayasa Oğuz Kağan töreleridir. Burada gerçek anlamda millet var, dil var, adalet var. Bu 7000 yıl evvel olan bir şey. Mesela bir başka örnek, futbolu İngilizlerin bulduğu söylenir ama futbol ilk defa Türk kadınları tarafından oynanan bir oyundur. Kayıtlarda da bu konu geçer. M.Ö. 2259 yılında, Çin kayıtlarında Türk adı geçer. Bu kadar eskiye gider Türk adı. Tarihte bilinen birçok keşif ve icat Türkler tarafından yapılmıştır. Ayrıca şuan dünyada bilinen birçok ulusun kökeni de Türklere dayanmaktadır.” 

Söyleşinin sonunda Antalya Büyükşehir Belediyesi Kent Tarihi ve Tanıtımı Dairesi Başkanı İsmail Oskay, Bedrettin Dalan’a, çiçek ve plaket takdim etti. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Projenin emekli vatandaşlardan gördüğü yoğun talep ve memnuniyetin ardından tüm Halk Ege Et marketlerinde et reyonunda uyguladıkları yüzde 20 indirimin kapsamını genişlettiklerini ifade eden Çerçioğlu, “Yarından (26 Mart) itibaren yüzde 20 indirim ‘Anne-Çocuk Kart” uygulamamızda olduğu gibi süt ve süt ürünleri reyonumuzda da geçerli olacak.

Emekli vatandaşlarımız büyük geçim sıkıntısı yaşıyor. Onların hayatına her alanda dokunmaya, hayatlarını kolaylaştırmaya devam edeceğiz” dedi.

“Emekli Kart” uygulamasının başladığı 1 Mart’tan bugüne kadar 150 bine yakın emekli vatandaş kartlarını aldı. Emekli vatandaşlar, halihazırda vatandaşlara piyasaya göre daha uygun fiyatlar sunan Halk Ege Et marketlerinde kendilerine uygulanan ilave indirimle birlikte piyasanın yaklaşık yarı fiyatına alışveriş yapabiliyorlar.

Emekli vatandaşlar, kendilerine nefes aldıran projenin alanının genişlemesiyle tıpkı “Anne-Çocuk Kart” ile uygulandığı gibi süt ve süt ürünleri reyonlarında da yüzde 20 indirimden faydalanabilecek.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

PROJE VE ÇALIŞMALARINI ANLATTI

AK Parti ve Cumhur İttifakı Kandıra Belediye Başkan Adayı Erol Ölmez, seçim çalışmalarını ara vermeden sürdürüyor. Başkan Adayı Ölmez, hafta sonunu yoğun tempoda geçirdi. Saltıklar, Dalca, Goncaaydın, Sepetçi, Karaağaç ve Hüdaverdiler başta olmak üzere birçok mahalleyi gezerek vatandaşlarla buluşan Erol Ölmez, yeni dönem projelerini ve çalışmalarını anlatarak seçimde destek istedi.

“HAYVANCILIK BİZİM OLMAZSA OLMAZIMIZ”

Tarım ve hayvancılığa dikkat çeken Belediye Başkan Adayı Erol Ölmez, “Tarımda sulama sistemlerini artırmaya başladık. Hayvancılık bizim olmazsa olmazımız ve hayvancılığı geliştirmemiz lazım. Hayvancılığın Kandıra’da işletme usullerine göre yapılması gerekli. GİOSB’nin işleyeceği etin dışarıdan gelmesine gerek yok. Bizler bunu benimsersek hayvancılıkta inanılmaz bir gelişme gösteririz. İnanalım, birleşelim ve hayvancılığı benimseyip geliştirelim” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Geçtiğimiz yıl yapılan duyuruyla, PS3 / Xbox 360 periyodunun oyunlarından Shadows of the Damned’in tekrar üretimiyle geri dönmeye hazırlandığını öğrenmiştik. Oyunun geliştiricisi Grasshopper Manufacture, Shadows of the Damned: Hella Remastered’ın bu yıl içerisinde oyun severlerle buluşacağını açıkladı.

2011 yılında çıkan Shadows of the Damned, aksiyon macera cinsinde eğlenceli bir oyundu. Oyunun altında imzası olan isimlere bakmak bile nasıl bir oyunun bizleri beklediğini anlamak için kafiydi aslında. Bir yanda Shinji Mikami, bir yanda Goichi Suda, müzikler de Akira Yamaoka’ya emanetti, daha ne olsun! Sonuçta da ortaya başarılı olarak değerlendirilebilecek bir oyun çıkmıştı.

Şimdi bu oyun yenilenen haliyle geri dönüyor. Kahramanımız Garcia Hotspur ve yardımcısı Johnson, Cehennem’e dalacak ve Garcia’nın sevgilisi Paula’yı yeraltı dünyasının efendisi Fleming’in elinden kurtarmaya çalışacaklar. Bize de bu eğlenceli maceraya ortak olmak düşüyor, o denli değil mi?

Henüz elimizde net bir çıkış tarihi yok. Ancak PS Store, Microsoft Store ve Steam’de istek listenize ekleyebiliyorsunuz. Bakalım başarılı yine üretimler ortasında Shadows of the Damned: Hella Remastered da kendisine bir yer edinebilecek mi, takipteyiz.

Yönetmenliğini Taner Tunç’un ve senaryosunu Ayla Hacıoğulları ile Vilmer Özçınar’ın üstlendiği Gelin dizisi 10. kısmıyla 30 Mart Cumartesi akşamı seyirciyle buluşacak. FYM imal imzalı dizinin 10.bölüm kısım fragmanı yayınlandı. Birinci kısımda izleyicilerin dikkatini çekmeyi başaran Gelin dizisinin konusu ne? Oyuncu takımında kimler var?

Gelin’in merakla beklenen 1. Kısmı 11 Şubat günü Kanal 7’de yayınlandı. Dizinin başrollerini üstlenen Cihan rolündeki Cenay Türksever ve Hançer rolünü oynayan Talya Çelebi, etkileyici öyküyle izleyenleri ekrana kilitliyor. Hançer ve Cihan’ın palavralarla harmanlanan öyküsünü anlatan Gelin dizisi her pazar saat 20.30’da Kanal7 ekranlarında yayınlanıyor.

GELİN DİZİSİNİN KONUSU NE?

Kanal 7, dizi yelpazesine bir yenisini daha ekledi. Dizi severlerin soluksuz izleyeceği Gelin dizisi, sürükleyici öyküsüyle dikkat çekiyor. Kendisini bir anda hayallerinden öbür bir dünyada bulan Hançer ve soyadının yükü karşısında ezilen Cihan’ın palavra ve ihtirasla yoğurulan öyküsü Gelin, ekranlardaki yerini alıyor. Varlıklı ve soylu Develioğlu ailesinin yaşadıkları konakta kara bulutlar dolaşmaktadır. Bu esaslı ailenin soyunun devam etmesi, Cihan Develioğlu’nun doğacak olan erkek çocuğuna bağlıdır lakin Cihan, eşinden ötürü çocuk sahibi olamamıştır. Ailesine, geleneklerine bilhassa de tüm mal varlığının yegane mirasçısı olarak gördüğü doğacak torunlarına çok değer veren Mukadder Develioğlu, oğlu Cihan Develioğlu’nun erkek çocuk sahibi olabilmesi için acımasız bir oyun oynar. Cihan’ın eşi Beyza’ya tehlikeli bir teklifle giden anne Mukadder Develioğlu, oğlundan boşanmasını ister. Tek maksadı erkek torun sahibi olmak olan Mukadder Develioğlu, oğlunun çocuk sahibi olduktan sonra tekrar Beyza ile evleneceğinin kelamını verir.

Hikayenin öteki tarafında ise yokluk içinde hayatını sürdürmeye çalışan, hayatının baharında bir genç kız vardır. Bu genç kızın ismi Hançer’dir. İsmini keskin bakışlarından alan Hançer, hayatını altüst edecek bir teklifle karşı karşıya kalır. Hançer’in yoksul olması ve sorun çıkarmayacak bir aileye sahip olmasını fırsat bilen Mukadder Develioğlu, ona oğlu ile evlenerek erkek çocuk dünyaya getirmesi teklifinde bulunur. Hayatının aşkını bulup, keyifli bir evlilik yapma hayalleri kuran Hançer, evvel bu teklifi reddetse de ağabeyinin ölümcül bir hastalığının olduğunu öğrenince teklifi kabul etmek zorunda kalır. Geri dönülmez bir yola giren Cihan ve Hançer için artık hiçbir şey eskisi üzere olmaz. Büyük bir oyunun içine çekilen, karanlık bir labirentte kaybolmuş bu iki genç, planlanan oyunların bilakis aşkın büyüsüne mi kapılacak?

GELİN DİZİSİ 10. KISIM TANITIMI!

Dizinin 10. kısım fragmanı yayınlandı. Gelin dizisinin 10. kısmı 30 Mart Cumartesi akşamı seyirciyle buluşacak.

Gelin’de Beyza, Cihan’ın Hançer’le evlenmesini bir türlü hazmedemez. Eski eşi Cihan’ın, Develioğlu Konağının hatta doğacak çocuğun bile kendisinin olacağını söyleyen Beyza, Hançer’e büyük savaş açar. Hançer ne yapacak?

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi (EÜTF) Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı, Türk Anesteziyoloji ve Reanimasyon Derneği (TARD) Denklik Kurulu tarafından akredite edildi. Akreditasyon Belgesi Rektör Prof. Dr. Necdet Budak’a takdim edildi.

Rektör Budak ve Prof. Dr. Meltem Uyar Açıklamalarda Bulundu

EÜTF Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Meltem Uyar, akreditasyon belgesini Rektör Prof. Dr. Necdet Budak’a takdim etti. Rektör Budak, Ege Üniversitesi’nin kalite ve akreditasyon çalışmalarına verdiği önemi vurgulayarak, üniversitenin kalite kültürünü benimsediğini belirtti. Prof. Dr. Uyar da Ege Üniversitesi’nin destekleriyle Avrupa Anesteziyoloji Topluluğu’na başvuracaklarını açıkladı.

Rektör Budak, “Ege Üniversitesi olarak hem kurumsal düzeyde hem de birimler düzeyinde kalite ve akreditasyon çalışmalarına büyük önem veriyoruz. Üniversitemizde kaliteyi bir kültür haline getirdiğimizi büyük bir gururla ifade etmek isterim. A Plus kalitede sağlık hizmeti veren Tıp Fakültesi Hastanemiz bir yandan çağın gerekleri doğrultusunda eğitim ve araştırma altyapısını güncellerken bir yandan da lisans ve lisansüstü eğitim kalitesi akredite etmeyi sürdürüyor.

Bu kapsamda Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalımızın kalitesi tescillenerek, altyapısının, eğitiminin ve sunduğu sağlık hizmetinin ulusal ve uluslararası düzeyde olduğu belgelendirildi. Bu vesile ile bir kez daha Anabilim Dalımız Başkanı Prof. Dr. Meltem Uyar ve ekibine teşekkür ediyorum” dedi. Prof. Dr. Meltem Uyar ise “Kalite ve akreditasyonun Ege Üniversitesinde yaygınlaşması ve bir kültüre dönüşmesi için bizlere yol göstererek motive eden Rektörümüz Sayın Prof. Dr. Necdet Budak’a teşekkürlerimi sunuyorum” dedi.

Tags:

Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü öğrencileri tarafından hayata geçirilen  “İletişime +1 Değer” başlıklı sosyal sorumluluk projesi kapsamında Bornova Gençlik Merkezinde down sendromlu bireylere yönelik çeşitli etkinlikler gerçekleştiriliyor.

Proje yürütücüsü Doç. Dr. Hidaye Aydan Bilgilier’in öncülüğünde bölüm öğrencileri Eylül Ezgi Alıcı, Öykü Çelebi, Sude Beril İldir, Sıla Karaman ve Zeren Kılıç, iletişim alanında hazırladıkları etkinlikler ve drama atölyesi ile down sendromlu bireylerin fiziksel ve bilişsel becerilerini geliştirmeyi, kültür ve sanat faaliyetleri ile farkındalık yaratmayı hedefliyor.

Proje ile ilgili bilgi veren Doç. Dr. Bilgilier,  “18-45 yaş aralığındaki down sendromlu bireyler ile iletişimi öne çıkaracak etkinlikler yapıyoruz. Projenin ilk etkinliğinde Urla Bademler Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’nin katkılarıyla Kadınlar Günü etkinliği kapsamında çevredeki yurtlara ve annelerimize çiçek dağıtıldı. Etkinlik süresince hem gönüllüler hem de down sendromlu bireyler unutulmayacak anlar yaşadı. Projenin devamında; mevsimler, etkili iletişim, beden dilinin kullanımı, duygular gibi günlük hayata dair birçok bilginin oyun şeklinde atölyelerle desteklenerek eğlenceli şekilde öğretilmesini sağlayacak etkinlikler bulunuyor. Bu proje ile yetişkin down sendromlu bireylerin iletişim becerilerini güçlendirmenin yanı sıra toplumda farkındalık yaratmak amaçlanıyor” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Köylerdeki çocukları, aileleri ve öğretmenleri destekleyici faaliyetler yürüten Köy Okulları Değişim Ağı’nın (KODA) “Afet Sonrası Kırsalda Eğitim” başlıklı çalıştay raporu yayımlandı.

Öğretmenler, kamu görevlileri ve sivil toplum temsilcilerinin katılımıyla gerçekleştirilen çalıştayda; barınma ve altyapı sorunları, psikolojik destek ile koordinasyon eksikliği ön plana çıktı. 

Köyde yetişen çocukların eğitim süreçlerini iyileştirme hedefiyle 8 yıldır çalışmalar yürüten Köy Okulları Değişim Ağı’nın (KODA), “Afet Sonrası Kırsalda Eğitim” başlıklı çalıştayı Ankara’da düzenlendi. Çalıştaya Adıyaman, Kahramanmaraş, Hatay, Gaziantep ve Elazığ bölgelerinde çalışan öğretmenler, bölgede aktif rol alan kamu görevlileri, düşünce kuruluşları ve sivil toplum kuruluşu yetkilileri katıldı. Çalıştayda Türkiye’de doğal afetten etkilenen kırsal bölgelerdeki zorluklar ele alındı. 6 Şubat 2023, Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından eğitim alanında yapılan müdahalelerin özellikle kırsal ve kentsel bölgelerdeki ayrımı derinleştirdiği belirtildi. Barınma, su ve elektrik gibi altyapı hizmetleri konularında yaşanan sıkıntıların devam ettiği ve yaşamsal ihtiyaçların öncelikli olarak karşılanmasının gerekliliği paylaşıldı. 

Acil ihtiyaçlar: Barınma, altyapı sorunlarının çözümü ve psikolojik destek 

Çalıştayın odağında afet bölgelerinde görev yapan öğretmenler, aileler ve çocuklar vardı. Öğretmenlerin öne çıkan acil ihtiyaçları arasında, barınma ve altyapı sorunları, psikososyal/danışma destek ihtiyacı ve koordinasyon başlıkları yer aldı. Bununla beraber eğitimin kent odaklı bir bakış açısıyla düzenlenmesi sebebiyle kırsaldaki engelliler ve göçmenler gibi dezavantajlı grupların ihtiyaçlarının da kamu politikalarında yer alması gerektiğine dikkat çekildi. Ayrıca raporda sivil toplum ve kamu iş birliğinin güçlenmesi gerektiğine vurgu yapıldı. Mevcut izin süreçlerinin uzun olmasının, uzman ekiplerin sahanın ihtiyaçlarını hızlı ve etkin bir biçimde karşılamada engel teşkil ettiği belirtildi. Veri eksikliğinin ve kurumlar arasındaki verilerin tutarsızlığının da süreci olumsuz etkilediğine dikkat çekildi. KODA tarafından afet bölgelerindeki aileler özelinde yapılan gözlemlerde, çocukların ve gençlerin sosyalleşme alanlarının az olması ve konteyner kentlerdeki güvenlik sorunlarının halen devam ettiğine işaret edildi. 

Çözüm önerileri tartışıldı 

Afet bölgelerinde eğitim kapsamında doğan ihtiyaçlara yönelik çözümlerin tartışıldığı çalıştayda, kamu çalışmaları kapsamında öğrencilere koşulsuz nakil hakkı, pansiyonlu okul, konteyner okul, mobil psiko-sosyal hizmet birimleri, gönüllü öğretmen uygulamaları, STK iş birlikleriyle destek programları düzenlenmesi ve kardeş okul projeleri önerileri getirildi. Sivil toplum çalışmaları kapsamında; öğretmenlerle yapılan dayanışma ağları, deneyim paylaşımları, ihtiyaç analizi, bilgilendirme çalışmaları, savunuculuk, mobil eğitim uygulamaları ve atölyelerin yapılabileceğine dikkat çekildi. Bireysel inisiyatiflerin ise, yerel eğitmenlerin sahada görev alabilmesi ve ulaşımları için araç paylaşımı sağlanabilmesi, çadır alanlarının kurulması ve etüt merkezlerinin açılması gibi konuları değerlendirerek destek olabilecekleri belirtildi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Çukurova Belediye Başkanı Soner Çetin, amatör spor kulüplerinin her zaman yanında yer aldıklarını belirterek, bu anlayışın bundan sonra da devam edeceğini açıkladı.

Çukurova Demirspor, 5 Ocak Demirspor Kadın Futbol Takımı ve Çukurova Demirordu Spor Kulüplerini ziyaret eden Başkan Soner Çetin, kendisine gösterilen yakın ilgiden çok etkilendi. “Güzel şeyler yaptığınız zaman hakkınızda güzel şeyler anlatılıyor” ifadesini kullanan Başkan Soner Çetin, “Spor anlamında da Çukurova’ya çok şeyler kazandırdığımızı görüyorum. Bunun için de çabamız halen devam ediyor. Uzmanlık dönemi dediğimiz yeni dönemde de bu anlayışımız sürecek. Tüm kulüplerimize bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da sahip çıkmaya devam edeceğiz. Her mahalleye bir spor tesisi kazandıracağız” dedi.

Başkan Soner Çetin, sporun futboldan ibaret olmadığını belirterek, “Futbol dünyanın en popüler sporu ama salon sporları da var. Bu konuda ben de duyarlıyım. Uzun yıllar voleybolla uğraştım. Voleybol camiasının bizden beklentileri vardı. Çukurova’nın Sultanlarını kurduk ilk kez 1. Ligde mücadele ettiler ve şampiyon oldular. Şimdi Sultanlar Liginde mücadele ediyorlar. Bu konuda görevimi yaptım. Dünyanın en iyi takımları bizim ligimizde mücadele ediyor. Kadın voleybolu haricinde dünyada bir numara olduğumuz bir spor dalı yok. Bu kızlar cumhuriyetin, Atatürk’ün kızları. Cumhuriyetin savunucusu olacağız ve Atatürk ilkelerini yaşatacağız. Dünyada hiçbir lider yoktur ki gençlere bu kadar güvensin ve onlara bayram armağan etsin. O da Büyük Önder Atatürk’tür” şeklinde konuştu.

Çocuklara spora devam etmelerini, kötü alışkanlıklardan uzak durmalarını derslerine çalışmalarını öneren Başkan Soner Çetin, bu konuda kendisine söz verilmesini istedi.

Başkan Soner Çetin, Büyük Önder Atatürk’ün “Gençler cumhuriyeti biz kurduk onu yaşatacak ve yüceltecek sizlersiniz” sözünü hatırlatarak, “Biz hepimiz cumhuriyetin muhafızları olmaya devam edeceğiz. Sporla uğraşan çocuk derslerinde de başarılı olur. Bu gençlere sahip çıkan kulüp başkanlarına teşekkür ediyorum. Bize düşen onlara destek olmaktır. Tüm kulüplere malzeme anlamında ve maddi anlamda sahip çıktık. Çıkmaya devam edeceğiz” dedi.

Çukurova Demirspor Kulübü Başkanı Kamil Aslan da amatör spor kulüplerine yaptığı hizmetlerden dolayı Çukurova Belediye Başkanı Soner Çetin’e teşekkür etti. Çukurova ilçesinde nizami bir futbol sahası olmadığını, ilçedeki amatör takımların maçlarını diğer ilçelerde yapmak zorunda kaldığını belirten Kamil Aslan, “Başkan Soner Çetin bu konuda da elini taşın altına koydu ve arsa tahsisi yaparak Çukurova’ya ilk nizami futbol sahasını kazandırdı. Kendisine teşekkür ediyoruz” diye konuştu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın’ın “İzmit meydana çıkacak” sloganıyla duyurduğu Kocaeli Milli İrade Meydanı projesinde çalışmalar tüm hızıyla devam ediyor. İzmit’i vizyon ve cazibe merkezi yapacak projede son olarak saçak altında asfalt ve mozaik imalatları tamamlandı.

ÇALIŞMALARDA SONA DOĞRU

Kente vizyon katan projeleri tek tek hayata geçiren Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, dünya meydanlarıyla boy ölçüşecek bir proje olan Milli İrade Meydanı’nda çalışmalarına yoğun bir şekilde devam ediyor. 50 bin metrekare alanda kurulan Milli İrade Meydanı’nda çatı kaplama ve saçak altı asma tavan çalışmalarında sona yaklaşıldı. Meydanda yer alacak işletmeler için takılan camlarla kendisini daha da belli eden meydanda bina cam doğrama işlemlerine devam ediliyor. Çim serimi ve bitkisel peyzaj imalatlarının da başladığı projede, oyun ve spor elemanlarının montajı da gerçekleşti.

MEYDAN VE SOSYAL ALANLAR

Meydan içerisinde; zaman içerisinde değişebilir ve yenilenebilir olarak öngörülen, öğrenme, paylaşma ve hareket fonksiyonlarına hizmet eden toplam 3 bin 300 metrekare tek katlı parçalı kapalı alanlar (105 kişilik çok amaçlı salon, fitness ve spor stüdyosu, kitap kafe, eğitim atölye ve sınıfları, kafe yapıları) yer alacak. Saçak yapısı dışında kalan alanda meydan, etkinlik alanı, kaykay pisti, doğal amfi, çocuk parkı, yeşil alan ve 32 adedi engelli olmak üzere 366 araçlık açık otopark şeklinde planlandı. Meydanda kuru havuz ve zeminlerde dökme ve doğal taşlar ile beton kaplamalar yer alacak.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

AK Parti Gebze’de sandık müşahitlerine yönelik verilen eğitim programı tamamlandı. İlçe Başkanı Recep Kaya, “31 Mart’ta yine sizlerin desteği ve inancıyla yeni bir zafere imza atacağız.” dedi.

Pazar günü gerçekleşecek seçim çalışmalarını sahada tüm hızıyla gerçekleştiren AK Parti Gebze, bir yandan da seçim günüyle ilgili hazırlıklarını da sürdürüyor. Bu kapsamda bir süredir devam eden sandık görevlileri ve müşahitleri eğitimi Gebze Osman Hamdi Bey Kültür Merkezi’nde gerçekleşen programla tamamlandı. Final eğitim programına AK Parti Gebze İlçe Başkanı Recep Kaya, Gebze Belediye Başkanı ve Adayı Zinnur Büyükgöz, İlçe Seçim İşleri Başkanı Ergün Kahraman, Teşkilat Başkanı Mehmet Ceylan, İl Yönetim Kurulu Üyesi Fehmi Öztürk, meclis üyeleri, meclis üyesi adayları ile müşahitler katıldı.

BÜYÜKGÖZ’DEN TEŞEKKÜR

Gerçekleştirilen eğitim programının ardından programda konuşan Gebze Belediye Başkanı ve Adayı Zinnur Büyükgöz, “31 Mart’ta kadar kapı kapı gezmeye, gönüllere girmeye devam edeceğiz. Pazar günü de sandıklara sahip çıkacağız. Ben bu süreçte özveriyle çalışmalarını sürdüren tüm teşkilatımıza, sandık kurullarımıza teşekkür ediyorum. 31 Mart’ta milletimizin iradesine sahip çıkacak siz değerli kurullarımıza kolaylıklar diliyorum. Allah yar ve yardımcımız olsun” dedi.

KAYA: “YENİ BİR ZAFERE AZ KALDI”

AK Parti Gebze İlçe Başkanı Recep Kaya ise eğitim programlarıyla ilgili yaptığı değerlendirmede, “Diğer partiler sandıklara isim veremezken,  biz üçüncü tur eğitimlerimizi tamamlayarak seçimlere ve sandıklara sahip çıkmaya hazır olduğumuzu bir kez daha gösterdik. Cumhurbaşkanımız ve Genel Başkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın Ak kadroları olarak her seçimde göstermiş olduğumuz başarıların tesadüf olmadığı da bundandır. Gebze’mizde yeni bir zafere az kaldı. 31 Mart’ta yine sizlerin desteği ve inancıyla yeni bir zafere imza atacağız. Milletimizin iradesine sahip çıkacak olan siz değerli sandık görevlilerimize gayretleriniz ve özverili çalışmalarınızı için  şimdiden teşekkür ediyorum. Ve Gebze Ak Parti olarak hem sandık görevlilerimiz, hem de tüm teşkilatımızın tüm kademeleriyle hazırız ve kararlıyız.” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

20 Ekim 2023 tarihinde temeli atılıp yapımı tamamlanan Dikili Belediyesi Çandarlı Düğün Salonu’nun açılışı Dikili Belediye Başkanı ve yeni dönem Cumhuriyet Halk Partisi Belediye Başkan Adayı Adil Kırgöz tarafından gerçekleştirildi.

Çandarlı Mahallesi Ferhat Uysal Caddesi Sanayi Sitesi yanında konumlanan 5.184 metrekare alanda 2.000 kişiye yakın kapasiteye sahip Dikili Belediyesi Çandarlı Düğün Salonu’nun açılış programına belediye meclis üyeleri, meslek odası başkanları, sivil toplum kuruluşları, siyasi parti temsilcileri, çok sayıda vatandaş katıldı.

Sosyal belediyecilik alanında önemli bir projeye imza atarak Çandarlı’da önemli bir eksiği daha gidermenin mutluluğunu ve gururunu yaşayan Başkan Kırgöz açılış konuşmasında şu ifadelerde bulundu “Bugün gerçekten çok mutluyum. Çok özel bir yerin açılışını gerçekleştiriyoruz. Çünkü burası mutluluk günlerine tanıklık edecek. Buradan hemşehrilerimiz eğlenerek, evlenerek, çocuklarının mürüvvetlerini görerek çıkacaklar. 31 Mart 2019 tarihinde göreve geldiğimizde ilçemizin önemli eksiklerini tespit etmiştik. Hemşehrilerimizin de taleplerini dikkate alarak Düğün Salonumuzu Çandarlı’mıza kazandırdık. Düğün Salonumuzu cüzi miktarda hemşehrilerimizin hizmetine sunacağız. Yapım aşamasında emeği geçen tüm çalışma arkadaşlarımıza teşekkür ediyor, Dikili Belediyesi Çandarlı Düğün Salonu’muzun Çandarlı’mıza hayırlı olmasını diliyorum.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Başkent’te hafta sonunu sağlıklı bir etkinlikle değerlendirmek isteyen vatandaşlar Çankaya Belediyesinin spor tesislerine akın etti. Yüzme havuzları, fitness merkezleri ve buz pateni salonunu dolduran Çankayalılar hem spor yaptı hem de sosyalleşti.

Çankaya Belediyesinin spor merkezleri, komşularına dört mevsim hizmet etmeye devam ediyor. Her yaştan vatandaşın yararlanabildiği spor merkezlerinde hafta sonu yoğunluğu vardı. Mustafa Kemal Atatürk Spor Merkezi, Erdal İnönü Kapalı Yüzme Havuzu ve Bülent Ecevit Buz Sporları Salonu Çankayalıların ilgi odağı oldu. 

AİLECE BUZ PATENİ KEYFİ

2 bin 752 metrekare alan üzerine inşa edilen Bülent Ecevit Buz Sporları Salonu’nda vatandaşlar, 578 metrekarelik buz pistinde paten keyfi yaşadı. Her yaştan vatandaşın paten kaydığı pistte aileler de çocuklarıyla birlikte eğlenceli vakit geçirdi. Tesiste özel ve grup derslerinin dışında serbest seanslarda da buz pateni yapılabiliyor. Buz hokeyi eğitimlerinin de verildiği salonda ayrıca aerobik, pilates gibi farklı aktiviteler de yer alıyor.

SAĞLIK VE EĞLENCE BİR ARADA

Mustafa Kemal Atatürk Kapalı Yüzme Havuzu ve Spor Merkezi ile Erdal İnönü Kapalı Yüzme Havuzu da hafta sonunu değerlendirmek isteyen Çankayalıların tercihi oldu. Kapalı yüzme havuzunda yüzme dersi alan minikler uzman eğitmenleri rehberliğinde ve çocuk gelişim uzmanı ile sağlık personeli refakatinde derslere katılıyor. Hafta sonları 300 öğrencinin kurslardan yararlandığı spor merkezlerinde 11 eğitmen yüzme dersi veriyor. Yetişkinler için de hafta içi ve hafta sonu serbest yüzmek ve ders almak isteyenlerin yanı sıra antrenör eşliğinde aqua gym eğitimleri de devam ediyor. Pazartesi dışında haftanın her günü 07.00 ve 22.00 arasında açık olan spor merkezleri sadece havuzlarıyla değil, reformer pilates, oryantal aerobik, zumba, yoga, fitness, ve minikler için cimnastik dersleriyle de ön plana çıkıyor. Ebeveynlerin spor yaparken çocukların da eğlenceli vakit geçirebildiği tesisler hem spor yapmak hem de sosyalleşmek isteyen Başkentlilerin uğrak noktası oluyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Ege Üniversitesinin “Öğrenci Odaklılık” misyonu kapsamında faaliyetlerini sürdüren Öğrenci Dekanlığı ile  EÜ Sosyal Medya ve İletişim Topluluğu (ESMİT) iş birliğinde “Meet 24”etkinliği düzenlendi.

“Şimdi Meet Vakti” sloganıyla Prof. Dr. Yusuf Vardar MÖTBE Kültür Merkezinde gerçekleştirilen etkinliğin açılış oturumuna Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Banu Yücel, Öğrenci Dekanı Doç. Dr. Gizem Engin, Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanı Aysel Ildızlı, akademisyenler ve öğrenciler katıldı. Programda sanatçılar Melis Kar ile Ece Mumay ve sunucu Alp Kırşan Egeli öğrencilerle buluştu.

Etkinliğin açılışında konuşan ESMİT Başkanı Doğukan Yörükoğlu, “İlkelerimiz ışığında her zaman ilkleri gerçekleştirip fark katmak için çıktığımız bu yolda bugün Öğrenci Dekanlığımız ile işbirliği içerisinde Meet 24 etkinliğini düzenlemekten gurur duyuyoruz.  Her zaman olduğunu gibi etkinliğimizin gerçekleştirilmesinde bizlerden desteğini esirgemeyen Rektörümüz Prof. Dr. Necdet Budak’a teşekkürlerimizi sunuyoruz” diye konuştu.

Etkinlik kapsamında Melis Kar, Alp Kırşan ve Ece Mumay; Ege Üniversitesi öğrencileri ile keyifli söyleşilere ve eğlenceli anlara imza attılar. Ayrıca Ege Üniversitesi Türk Halk Dansları Topluluğu da sergilediği gösteriyle izleyenlerin beğenisini kazandı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, İzmit Sanayi Mahallesi Futbol Tesisi yapılması için ihale düzenledi. EKAP üzerinden yapılan ihaleye 6 firma teklif verdi. Sporun her alanına destek veren Büyükşehir, şehre yeni spor alanları kazandırıyor. Bu kapsamda İzmit Sanayi Mahallesi’nde 3.500 m2’lik alana futbol tesisi yapılacak. Futbol tesisi yer tesliminin ardından 100 günde tamamlanacak. Verilen teklifler şöyle;

RG Nakliye İnşaat                                             14.441.000 TL

GÇ Taahhüt İnşaat                                            15.812.000 TL

ATLASBK İnşaat                                               15.981.320 TL

Celal Doğan Gündoğuran İnşaat                      16.200.000 TL

Yeni Mutlu İnşaat                                               17.665.000 TL

AYTAŞ İmalat İnşaat                                        25.987.654 TL

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Ege Üniversitesi (EÜ) Hemşirelik Fakültesi İç Hastalıkları Hemşireliği Anabilim Dalı tarafından “Öğrenci Gözüyle Dünya Böbrek Günü Paneli” gerçekleştirildi. “Herkes İçin Sağlıklı Böbrekler Bakıma Adil Erişim ve Doğru İlaç Uygulaması” temalı panelde, öğrencilerin gözünden böbrek sağlığı konusunda bilgilendirme yapıldı. Çevrimiçi düzenlenen panele EÜ Hemşirelik Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Eda Dolgun, EÜ Hemşirelik Fakültesi İç Hastalıkları Hemşireliği Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Aynur Türeyen, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

Çevrimiçi düzenlenen panelin açılışında konuşan Doç. Dr. Eda Dolgun, “Her yıl Mart ayının ikinci perşembe gününde tüm dünyada böbrek günü dolayısıyla böbrek sağlığı ve hastalıkları konusunda toplumu bilinçlendirmek üzere çeşitli etkinlikler yapılıyor. Geleneksel olarak düzenlenen bu etkinlikler, böbrek sağlığının önemi ve korunmasına ilişkin farkındalık oluşturulmasına önemli katkı sağlıyor. Biz de EÜ Hemşirelik Fakültesi olarak, böbrek sağlığına dikkat çekmek üzere, her yıl farklı bir tema ile etkinlik düzenliyoruz” diye konuştu.

Panelde konuşan Prof. Dr. Aynur Türeyen, “Bu yıl, ‘Dünya Böbrek Günü’ etkinlikleri kapsamında belirlenen temayı ilk defa öğrencilerimizin gözüyle ele alıyoruz” dedi.

Moderatörlüğü, EÜ Hemşirelik Fakültesi İç Hastalıkları Hemşireliği Anabilim Dalı öğretim üyeleri Prof. Dr. Ayfer Karadakovan ve Prof. Dr. Asiye Akyol tarafından yapılan panelde, EÜ Hemşirelik Fakültesi 4. Sınıf öğrencilerinden Esra Kaleli, “Böbrek Sağlığının Önemi ve Bakıma Adil Erişim”, Seray Ayvalı ise “Böbrek Hastalarında Optimal İlaç Kullanımı ve Böbrek Sağlığını Koruma Yöntemleri” başlıklarında sunumlar yaptı.

Panel sunumlarından sonra temanın içerdiği konulara dikkat çekmek ve konunun kalıcılığı için öğrenciler tarafından oluşturulan soruların yer aldığı çevrimiçi uygulama ile bilgi yarışması düzenlendi. Yarışma sonrası, dereceye giren öğrencilere sürpriz hediyeler takdim edildi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Hazımsızlık ve şişkinlik hissi genellikle sindirim sistemindeki rahatsızlıklardan kaynaklanıyor.

Bu rahatsızlığı hafifletebilmek için sindirimi zorlayacak yağlı, ağır ve işlenmiş gıdalardan kaçınılması gerektiğinin altını çizen Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Derya Eren, hazımsızlık ve şişkinliğe iyi gelen 7 besini paylaştı:

Nane

Nane çayı veya taze nane yaprakları sindirimi rahatlatıcı etkilere sahiptir.

Zencefil

Zencefil, sindirim sistemini sakinleştirebilir ve gazı azaltabilir.

Ananas

Ananas, sindirimi kolaylaştırıcı enzimler içerir ve şişkinliği azaltmaya yardımcı olabilir.

Yoğurt ve kefir 

Probiyotik içeriği sayesinde sindirimi destekleyebilir ve bağırsak sağlığını iyileştirebilir.

Yulaf

Lif açısından zengin olan yulaf sindirimi kolaylaştırabilir ve kabızlığı önleyebilir.

Kabak

Lif açısından zengin olan kabak sindirimi kolaylaştırabilir ve kabızlığı önleyebilir.

Su

Yeterli miktarda su içmek sindirimi destekler ve vücuttaki toksinlerin atılmasına yardımcı olur.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi (EÜTF) Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı,  Türk Anesteziyoloji ve Reanimasyon Derneği (TARD)  Denklik Kurulu tarafından akredite edildi. Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalımız Başkanı Prof. Dr. Meltem Uyar “Akreditasyon Belgesi”ni Rektör Prof. Dr. Necdet Budak’a takdim etti.

EÜ Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Meltem Uyar’ı ve bölüm akademisyenlerini makamında ağırlayan Rektör Prof. Dr. Necdet Budak, “Ege Üniversitesi olarak hem krumsal düzeyde hem de birimler düzeyinde kalite ve akreditasyon çalışmalarına büyük önem veriyoruz. Üniversitemizde kaliteyi bir kültür haline getirdiğimizi büyük bir gururla ifade etmek isterim. A Plus kalitede sağlık hizmeti veren Tıp Fakültesi Hastanemiz bir yandan çağın gerekleri doğrultusunda eğitim ve araştırma altyapısını güncellerken bir yandan da lisans ve lisansüstü eğitim kalitesi akredite etmeyi sürdürüyor. Bu kapsamda Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalımızın kalitesi tescillenerek, altyapısının, eğitiminin ve sunduğu sağlık hizmetinin ulusal ve uluslararası düzeyde olduğu belgelendirildi. Bu vesile ile bir kez daha Anabilim Dalımız Başkanı Prof. Dr. Meltem Uyar ve ekibine teşekkür ediyorum” dedi.

EÜTF Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Meltem Uyar ise “Kalite ve akreditasyonun Ege Üniversitesinde yaygınlaşması ve bir kültüre dönüşmesi için bizlere yol göstererek motive eden Rektörümüz Sayın Prof. Dr. Necdet Budak’a teşekkürlerimi sunuyorum” dedi. Prof. Dr. Meltem, EÜTF Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı’nın Ege Üniversitesi Rektörlüğünün desteği ile Avrupa Anesteziyoloji Topluluğu’na başvuracaklarını ifade etti.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kaspersky’nin yakın zaman önce yaptığı bir araştırmaya göre, işletmelerin %70’inden fazlası siber güvenlik çalışanlarının becerilerini güncel tutmak için yılda 100 bin dolardan fazla ek eğitim ücreti ödüyor.

Bununla birlikte ankete katılan şirketler, eğitim pazarında yeni alanları kapsayan kursların eksikliğinin de altını çiziyor ve eğitimin kendilerine her zaman beklenen sonucu getirmediğini belirtiyor. 

Kaspersky, “The portrait of the modern Information Security Professional” (Modern Bilgi Güvenliği uzmanının portresi) adlı son çalışmasında, küresel siber güvenlik personeli eksikliği konusunu ele alarak işletmelerin siber güvenlik uzmanı eksikliğinin nedenlerini analiz etti ve siber güvenlik iş gücünü değerlendirmenin ve geliştirmenin yollarını belirledi.

Araştırmaya göre, şirketler siber güvenlik ekiplerinin becerilerini geliştirmek için önemli miktarlarda yatırım yapıyor. Kuruluşların %43’ü bilgi güvenliği kursları için genellikle yılda 100 bin ila 200 bin dolar arasında harcama yaptıklarını söylerken, %31’i eğitim programları için 200 bin doların üzerinde yatırım yapıyor. Geriye kalan %26’lık kesim ise eğitim girişimleri için genellikle 100 bin dolardan daha az ödeme yaptıklarını belirtiyor. 

Bunun yanında siber güvenlik uygulayıcıları, eğitim piyasasının hızla değişen sektöre ayak uydurmakta zorlandığını ve gerekli eğitim programlarını zamanında sunamadığını da belirtiyor. Araştırma, yeni ve zorlu alanları kapsayan kursların azlığının (%49) ve bu durumun siber güvenlik eğitimi arayanlar için ana sorun olduğunu gösteriyor.

Katılımcıların %47’si ayrıca stajyerlerin yeni edindikleri bilgileri uygulama fırsatı bulamadıkları için öğrendiklerini unutma eğiliminde olduklarını, bu nedenle aldıkları eğitimin onlar için faydasız olduğunu belirtiyor. Kayıt öncesi aşamada belirtilmeyen kodlama ve ileri matematik gibi özel eğitim ön koşullarına duyulan ihtiyaç da uygulayıcıların %45’i için sorun teşkil ediyor.

Kaspersky Kurumsal İş Uzmanlığı Merkezi Başkan Yardımcısı Veniamin Levtsov, şunları söylüyor: “Sürekli gelişen tehdit ortamında, işletmeler karmaşık siber saldırılara karşı hazırlıklı olmak için siber güvenlik personelinin becerilerini sürekli olarak geliştirmelidir. Şirket içinde yüksek profilli uzmanlar geliştirmek ve kurum içi uzmanlıklar oluşturmak, sürekli yeni adaylar aramak ve onların mesleki geçmişlerini ve pratik becerilerini kontrol etmek yerine mevcut çalışanları elde tutmayı ve profesyonel olarak büyümelerine izin vermeyi amaçlayan kuruluşlar için etkili bir strateji olabilir. Yönetilen Hizmet Sağlayıcıları tarafından hizmet verilen kuruluşlarda da şirket içindeki yüksek nitelikli uzmanlık seviyesini korumak, onlarla hizmetlerin kapsamını ve Hizmet Seviyesi Anlaşmasını tartışırken aynı dili kullanmak önemlidir.”

Kaspersky uzmanları, siber güvenlik ekiplerinin becerilerini etkili bir şekilde geliştirmek isteyen kurumlar için şunları öneriyor:

• Personelin en son bilgilerle güncel kalmasını sağlamak için kaliteli siber güvenlik kurslarına yatırım yapın. Pratik yapma odaklı Kaspersky Expert eğitimi ile InfoSec uzmanları, şirketlerini saldırılara karşı savunabilmek için zorlu becerilerini geliştirebilir.
• Çalışanların uzmanlığını test etmek ve kritik durumlarda nasıl düşündüklerini değerlendirmek için etkileşimli simülatörler kullanın. Örneğin yeni Kaspersky interaktif fidye yazılımı oyunu ile şirketin BT departmanının bir saldırıyı nasıl konuşlandırdığını, araştırdığını ve yanıt verdiğini gözlemleyebilir ve oyunun ana karakteri eşliğinde hayati kararların durumu nasıl değiştirdiğini görebilirsiniz.
• InfoSec uzmanlarınıza kurumunuzu hedef alan siber tehditler hakkında derinlemesine görünürlük sağlayın. En güncel Tehdit İstihbaratı, onlara tüm olay yönetimi döngüsü boyunca zengin ve anlamlı bir bakış sunacak ve siber riskleri zamanında belirlemelerine yardımcı olacaktır.

Nitelikli InfoSec profesyonellerinin küresel açığına ilişkin daha fazla bulgu içeren raporun tamamına bu bağlantıdan ulaşabilirsiniz.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Sohbet tabanlı yapay zeka programları, çeşitli konularda yardım almak için son derece popüler ve kullanışlı araçlar haline geldi.

Bu programlar, kod yazmaktan sanat eseri oluşturmaya kadar hayal edilebilecek her şeyi oluşturmak için kullanılabiliyor. Ancak her ne kadar gelişmiş olursa olsun, hassas veriler konusunda yapay zeka programlarına güvenilmemesi gerektiğini belirten Bitdefender Antivirüs Türkiye distribütörü Laykon Bilişim’in Operasyon Direktörü Alev Akkoyunlu, sohbet tabanlı yapay zeka programlarıyla paylaşılmaması gereken 7 bilgiyi açıklıyor.

Günlük hayattaki dijital yardımcılar haline gelen sohbet tabanlı yapay zeka programları, yöneltilen soru ve talepleri internetin bilgi havuzunda tarayarak, kullanıcılar için anlamlı dizilimler haline getiriyor. Ancak bu dost canlısı görünen programlar, kullanıcıların kişisel verilerini istismar edebilecek bir prosedürle birlikte çalışıyor. Gerçekleşen konuşmaların tam dökümleri, üretici şirket tarafından toplanıyor ve depolanıyor. Buna tüm sorular, yönlendirmeler, gönderilen mesajlar ve yanıtlar da dahil. Bu sayede şirketler, büyük dil modellerini eğitmek ve programın öğrenmesine yardımcı olmak için bu konuşma verilerini analiz ediyor. Amaç, her ne kadar yapay zekanın dil anlayışını ve diyalog yetenekleri geliştirmek olsa da bu durumun, kullanıcıların kişisel bilgilerini, görüşlerini ve hassas konuşma verilerini tehdit ettiğini belirten Bitdefender Antivirüs Türkiye distribütörü Laykon Bilişim’in Operasyon Direktörü Alev Akkoyunlu, sohbet tabanlı yapay zeka programlarıyla paylaşılmaması gereken 7 bilgiyi açıklıyor.

1. Kişisel tanımlayıcı bilgiler: Tam adınız, ev adresiniz, telefon numaranız, doğum tarihiniz, sosyal güvenlik numaranız veya diğer resmi kimlik numaralarınız gibi önemli kişisel tanımlayıcı bilgileri paylaşmaktan kaçının. Bunlardan herhangi biri sizi taklit etmek için kullanılabilir ve kimlik hırsızlığına, mali dolandırıcılığa veya kişisel bilgilerinizin diğer suç amaçlı kötüye kullanımına yol açabilir.

2. Kullanıcı adları ve şifreler: Parolaları, PIN’leri, kimlik doğrulama kodlarını veya diğer oturum açma kimlik bilgilerini asla yapay zeka sohbet robotlarıyla paylaşmayın. Kimlik bilgileriniz hakkında ipucu vermek bile bilgisayar korsanlarının hesaplarınıza erişmesine yardımcı olabilir.

3. Finansal bilgiler: Yapay zeka sohbet robotlarıyla asla finansal hesap bilgilerinizi, kredi kartı numaralarınızı veya gelir detayları paylaşmamalı. Onlardan, genel finans ipuçları ve tavsiyeleri, bütçenize yardımcı olacak genel sorular ve hatta vergi rehberliği isteyebilirsiniz ancak finansal hesaplarınızın ve varlıklarınızın kolayca ele geçirilmesine neden olabileceğinden hassas finansal bilgilerinizi gizli tutun.

4. Özel ve mahrem düşünceler: Yapay zeka sohbet robotları her ne kadar sempatik görünse de herkese açık olarak paylaşmaktan çekineceğiniz derin kişisel düşüncelerinizi, deneyimlerinizi veya fikirlerinizi açıklamaktan kaçınmalısınız. Siyasi veya dini görüşlerden, ilişki sorunlarına veya duygusal mücadelelere kadar her şey, konuşma kayıtlarının ele geçirilmesi veya yanlış kullanılması durumunda açığa çıkabilir.

5. İşle ilgili gizli bilgiler: Özel bilgiler, ticari sırlar, içeriden öğrenilen bilgiler veya herhangi bir türden gizli işyeri verileriyle çalışıyorsanız, bunları herkese açık sohbet programlarıyla tartışmayın. Toplantı tutanaklarını özetlemek veya tekrar eden görevleri otomatikleştirmek için sohbet programlarını kullanmaktan kaçının. Çünkü bu, hassas verileri istemeden ifşa etme veya işvereninizin gizlilik anlaşmalarını ve fikri mülkiyet korumalarını ihlal etme riski taşır.

6. Orijinal yaratıcı çalışmalarınız: Orijinal fikirlerinizi, diğer tüm kullanıcılarla potansiyel olarak paylaşılmasından memnun değilseniz asla sohbet robotlarıyla paylaşmayın.

7. Sağlıkla ilgili bilgiler: Sağlık verilerinizi korumak, potansiyel gizlilik ihlallerine veya hassas tıbbi bilgilerin kötüye kullanılmasına karşı koruma sağlamak anlamına gelir. Bu nedenle, tıbbi durumlarınızı, teşhislerinizi, tedavi ayrıntılarınızı veya ilaç rejimlerinizi asla yapay zeka sohbet programlarına ifşa etmeyin. Bunun yerine, güvenli ve özel bir ortamda nitelikli sağlık uzmanlarıyla görüşün.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Dijital güvenlik alanında dünya lideri olan ESET, IDC MarketScape’te Lider seçilerek büyük bir başarıya imza attı. ESET aynı zamanda, iki IDC MarketScape raporunda da Büyük Oyuncu olarak kabul edildi.

Dijital güvenlik şirketi ESET, Küçük İşletmeler için Dünya Çapında Modern Uç Nokta Güvenliği 2024 Satıcı Değerlendirmesinde ‘Lider’,  Büyük işletmeler ve  Orta Ölçekli İşletmeler için Dünya Çapında Modern Uç Nokta Güvenliği 2024 Satıcı Değerlendirmelerinde de ‘Büyük Oyuncu’ olarak tanımlanarak önemli   başarılara imza attı. 

IDC MarketScape’e göre: Küçük İşletmeler için Dünya Çapında Modern Uç Nokta Güvenliği kapsamında ESET, “özel bir kuruluş olarak uzun ömürlülüğünü ve dayanıklılığını, kamu ve ticari kuruluşları ve kanal ortaklarını desteklemek için güvenlik yeteneklerini sürekli geliştirerek liderliği kazandı.

ESET CBO’su Pavol Balaj elde ettikleri başarı ile ilgili şu açıklamayı yaptı: “Modern uç nokta güvenliğimizin IDC MarketScape değerlendirmesinde sırasıyla küçük işletme, kurumsal ve orta ölçekli işletmelerde Lider ve iki kez Büyük Oyuncu olarak adlandırılmaktan heyecan duyuyoruz. Siber saldırılar modern işletmeler için en önemli tehditlerden biridir. Siber güvenlik alanındaki 30 yılı aşkın deneyimimiz, ürüne yönelik araştırma ve geliştirmeye yaptığımız sürekli yatırım ve finansal istikrarımız sayesinde müşterilerimiz ve iş ortaklarımız için mümkün olan en yüksek düzeyde koruma sağlayabiliyoruz. Çabalarımızın takdir edilmesinden memnuniyet duyuyoruz”.

IDC MarketScape’e göre: Küçük İşletmeler için Dünya Çapında Modern Uç Nokta Güvenliği, “ESET’in uç nokta güvenliği odaklı ürün portföyünün genişliği temel bir güç.”

IDC, ESET’i aşağıdaki yetenekleri açısından övgüye layık buldu:

1. Uç nokta koruma işlevlerinin sayısı (ana bilgisayar tabanlı FW ve IDS/IPS, DNS filtreleme, cihaz kontrolü, DLP ve cihaz şifreleme) ve bu işlevlerin yarısının standart özellik olarak sunulması
2. Tarayıcı içi politika kontrolleri
3. Kimlik avı koruması
4. Tahrifata karşı önlemler
5. Intel TDT entegrasyonu
   1. 2022 yılı başında tanıtıldı 
6. Mobil tehdit algılama
7. Müşteri güvenlik danışmanlığı; 
   1. Kısa süre önce cihaz güvenlik açığı yönetimi ve yama yönetiminin ticari lansmanı ve Microsoft Intune ile entegrasyon ile geliştirildi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Pinokyo, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Cemal Reşit Rey (CRR) Konser Salonu’nda müzik ve hikâye anlatıcılığının harmanlandığı bir atmosferde yeniden hayat buldu.

Çocuklara ve içindeki çocuğu yaşatmayı başaran herkese ulaşmayı amaçlayan anlatımlı konser, orkestra şefi ve besteci Bujor Hoinic’in yönetimindeki orkestra ve Akasya Asıltürkmen’in anlatımıyla 24 Mart’ta ilk temsilini gerçekleştirdi. Pinokyo’nun masumiyeti, merakı ve dönüşüm yolculuğunun müzikle harmanlayarak seyircilere sunulduğu anlatımlı konser küçük sanatseverlerden büyük beğeni aldı.

Oyuncu Akasya Asıltürkmen’in anlatımı, besteci ve orkestra şefi Bujor Hoinic’in yönetimindeki otuz kişilik orkestra eşliğinde gerçekleşen anlatımlı konserde, Pinokyo’nun hayallerinin peşinde giderken yaşadığı maceralar müzikle anlatıldı. CRR’de prömiyeri gerçekleşen “Pinokyo” 19 Mayıs ve 2 Haziran tarihlerinde yeniden çocuklarla buluşacak. 

Bujor Hoinic: “Beş Yaşımda Annemden Dinlediğim Haliyle Yazdım”

Pinokyo’nun bestesi ve librettosu Romanya’da doğup İstanbul’da yaşamını sürdüren Bujor Hoinic’e ait. Hoinic çocuklar için yazdığı eser hakkında şunları söyledi: “Çocuklar Pinokyo’yu kitaplardan biliyordu. Ben de bestecilik kariyerim boyunca çocuklar için bir eser yazmadığımı farkettim bu yüzden onlara Pinokyo’yu müzikle anlatmak istedim. Pinokyo’yu hem öğretici hem de eğlenceli olduğu için seçtim. Librettosunu beş yaşımdayken annemden dinlediğim haliyle, kendi dilimde Romence olarak yazdım. Daha sonra oğlum Türkçe deyimler de ekleyerek çocuklara hitap edecek şekilde Türkçe’ye çevirdi. İnsan çocukluğunu hiçbir zaman unutmaz. Bugün burada olan çocuklar mutlu ayrıldı, umarım bugünü hep hatırlarlar.”

Akasya Asıltürkmen: Oyuncu Olmanın Ötesinde Bir Deneyim

Pinokyo’da anlatıcı olarak sahnede yer alan Akasya Asıltürkmen ise Pinokyo’nun henüz sekiz yaşındayken okuduğu ilk uzun kitap olduğunu belirten Asıltürkmen: “Bugün benim bir oyuncu olarak hiç unutmayacağım bir deneyimdi. Oyunculuğun ötesinde, aslında orkestrayla aynı anda hareket eden bir konserin anlatıcısıydım. Bu konserde anlatıcı olmamı istediklerinde çok sevindim ve hiç düşünmeden kabul ettim. Zaten Bujor Hoinic gibi önemli bir maestronun bestesini yorumlayabilecek olmak büyük bir şanstı. Onunla ve profesyonel bir orkestrayla çalışmak çok güzel ve farklı bir deneyimdi. Diğer temsilleri de iple çekiyorum” dedi.

Pinokyo’nun hikâyesi, sadece çocukları değil, her yaştan insanı etkileyen dürüstlük, sadakat ve gerçek benliği bulma arayışı gibi evrensel temaları barındırıyor. Bu dramatik anlatımla, “Pinokyo”, bu temaları güçlü bir şekilde vurgulayarak izleyicilere hem eğlenceli hem de düşündürücü bir deneyim sunuyor.

Pinokyo anlatımlı konseri dört yaş ve üzeri tüm sanatseverler için 19 Mayıs ve 2 Haziran’da yeniden CRR’de sahnelenecek.

Yeni temsillerin biletleri 30 TL olarak CRR gişesi ve Biletix’te satışa sunuldu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Geçmişten günümüze sıradanlaşan eşyaların icat edilme serüvenini anlatan “Modern Yaşam Teknolojilerinin Gizli Dünyası” ve yabani habitatlarda yaşayan insanların hikayeleri “Ben Fogle ile Vahşilerin Yaşam Alanları” ile Nisan ayında BBC Earth ekranlarına geliyor.  

İngiliz matematikçi, yazar ve yayıncı olan Dr. Hannah Fry’ın sunduğu “Modern Yaşam Teknolojilerinin Gizli Dünyası”, gündelik hayatta sıradanlaşan nesnelerin ilgi çekici hikayelerini anlatmaya ikinci sezonunda da devam ediyor. Erimiş bir şeker çubuğu, İkinci Dünya Savaşı’ndan kalma bir nesne ve pilotların fırtına dedektörünün nasıl mikrodalgayı oluşturduğu Dr. Hannah Fry’ın parça parça ele aldığı modern mucizelerden sadece biri. Günümüzdeki eşyaların nasıl çalıştıklarının ve meydana geldiklerinin ardındaki bilimi ve icat edilme hikayelerini paylaşan “Modern Yaşam Teknolojilerinin Gizli Dünyası” (The Secret Genius of Modern Life), 1 Nisan Pazartesi günü saat 23.00’te BBC Earth ekranlarında olacak. 

Ben Fogle ile farklı yaşam alanları keşfediliyor

Ödüllü İngiliz sunucu, yazar ve maceracı Ben Fogle, dünyanın dört bir yanındaki maceraları takip ederek vahşi doğadaki esrarengiz yaşamlara ortak oluyor. Dünyanın en ücra köşelerinde yaşayan insanlarla tanışan Ben Fogle, bu sefer Avusturalya Queensland’in kuzeyinde köhne bir yerde tek başına yaşayan Bette ile tanışıyor. Hiç misafirperver olmayan Bette, Fogle’a yemek pişirmeyi reddetmesiyle şaşkınlık yaratıyor. Bir sonraki macerasındaysa, eşsiz bir kahve plantasyonu geliştirmek için Amerikada’daki rahat hayatlarını geride bırakan aileyle tanışıyor ve hikayelerini öğreniyor. “Ben Fogle ile Vahşilerin Yaşam Alanları” (Where the Wild Men Are with Ben Fogle) 19 Nisan Cuma günü saat 22.00’de BBC Earth’te başlıyor. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Canik Belediyesi, Şair ve Şiir Yorumcusu İbrahim Sadri’yi vatandaşlarla buluşturdu. 

Kültür ve sanat alanına damga vuran programlara imza atan Canik Belediyesi, ünlü Şair ve Şiir Yorumcusu İbrahim Sadri’yi vatandaşlarla buluşturdu. Şiir Yorumcusu İbrahim Sadri’nin sevilen şiirlerini seslendirdiği Şiir Vakti isimli programa yoğun bir ilgiyle katılım sağlayan vatandaşlar, ilçede düzenlenen kültür ve sanat programlarından büyük memnuniyet duyduklarını ifade ederek Canik Belediye Başkanı İbrahim Sandıkçı’ya teşekkür etti. 

Gönüller Mest Oldu 

Ünlü Şair ve Şiir Yorumcusu İbrahim Sadri,  Sezai Karakoç Canik Kültür Merkezi’nde gerçekleşen programda orkestra eşliğinde şiirler seslendirdi. Vatandaşlar, Şiir Yorumcusu İbrahim Sadri’nin milli ve manevi değerler temalarını içeren şiirler seslendiği programda duygu dolu anlar yaşadı. Program hediye takdiminin ardından son buldu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı