Gün: 22 Nisan 2024

Yatırımcılar S&P 500‘ün Ekim ayından bu yana yaşadığı en önemli geri çekilmeyle boğuşuyor; endeks 28 Mart’taki zirvesinden bu yana %5’ten fazla değer kaybetti. Bu düşüş son altı ayın en sert düşüşüne işaret ediyor ve yatırımcılar arasında düşüşü satın alma ya da daha fazla kayıp için hazırlanma konusunda soru işaretleri yaratıyor.

Son dönemdeki gerilemeye rağmen birçok piyasa katılımcısı, ilk çeyrekte S&P 500’ün %10 değer kazanmasına katkıda bulunan güçlü ekonomik büyümeyi ve yapay zeka konusundaki heyecanı gerekçe göstererek olumlu bir bakış açısını koruyor. Ancak geçtiğimiz hafta ivmede bir değişim yaşandı ve endeks Cuma günü doruğa ulaşan altı seans üst üste düşüş gösterdi.

Tarihsel modeller, güçlü ilk çeyrek performanslarının genellikle önemli geri çekilmelere yol açtığını, ardından piyasanın tipik olarak toparlandığını ve yükseliş eğilimine girdiğini göstermektedir. Truist Advisor Services’in çalışması, S&P 500’ün ilk çeyrekteki %10 veya daha fazla kazancın ardından genellikle ortalama %11’lik bir maksimum düşüş yaşadığını, ancak 1950’den bu yana 11 örnekten 10’unda yılı daha yüksek kapattığını gösteriyor.

Bank of America’nın geçen hafta ABD hisse senetlerinde 800 milyon dolarlık net satış yaptığını bildirmesiyle yatırımcıların temkinliliği açıkça görülüyor ve bu da üst üste üçüncü net satış haftasına işaret ediyor. Ayrıca, piyasanın yükselişi sırasında aktif olarak alım yapan volatiliteye duyarlı fonlar satış yapmaya başladı ve Nomura analistleri, S&P 500’ün önümüzdeki iki hafta boyunca günlük %1 oranında hareket etmeye devam etmesi halinde yaklaşık 45 milyar $ değerinde hisse senedi satılacağını tahmin ediyor.

Bazı volatilite gözlemcilerine göre, şu anda altı ayın en yüksek seviyesi olan 19 civarında bulunan Cboe Volatilite Endeksi, piyasanın enflasyon ve jeopolitik gerilimlerle ilgili endişelerini tam olarak yansıtmayabilir.

%AD-CONTAINER-0%

Tesla (NASDAQ:TSLA), Meta Platforms (NASDAQ:META), Alphabet (NASDAQ:GOOGL) ve Microsoft (NASDAQ:MSFT) gibi büyük şirketlerden gelecek kazanç raporları piyasayı destekleyebilir ya da satışları şiddetlendirebilir.

Şu ana kadar kazançlardan gelen karışık sinyaller arasında Netflix’in (NASDAQ:NFLX) 2025’ten itibaren abone sayılarını paylaşmayı bırakacağını açıklamasının ardından hisselerinin düşmesi ve Taiwan Semiconductor Manufacturing Co’nun çip sektörü için büyüme beklentilerini yumuşatması yer alıyor.

Yatırımcılar ayrıca, beklenenden daha güçlü enflasyonun boğa piyasasını etkileyebileceğinden, Federal Rezerv’in 30 Nisan-1 Mayıs’taki toplantısından önce aylık Kişisel Tüketim Harcamaları Fiyat endeksinin açıklanmasını yakından takip ediyor. Faiz indirimi beklentileri değişti, yatırımcılar 2024 başında 150 baz puandan şimdi bu yıl yaklaşık 40 baz puan indirim fiyatlıyor.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Avrupa Merkez Bankası (ECB) başkanları, ABD Merkez Bankası’nın “nokta grafiği “ne benzer şekilde faiz oranı tahminlerinin yayınlanabileceğine dair endişelerini dile getiriyorlar. Bu tür bir şeffaflığın ulusal hükümetlerin siyasi baskısına yol açabileceğinden korkuyorlar.

Bu endişeler, geçen hafta Washington’da düzenlenen Uluslararası Para Fonu ve Dünya Bankası bahar toplantılarına katılan 13 Euro bölgesi ulusal merkez bankası başkanının neredeyse tamamı tarafından paylaşıldı.

“Nokta grafiği” Fed’in yılda dört kez yayınladığı ve politika yapıcıların faiz oranlarının gelecekteki seyrine ilişkin beklentilerini gösteren bir grafiktir. Fed’in tahminleri anonim olsa da ECB guvernörleri, politikacıların hangi tahminin kendi ülkelerinin merkez bankacısına ait olduğunu belirlemeye çalışabileceklerinden ve ulusal çıkarlarla uyumlu olması için baskı uygulayabileceklerinden endişe ediyor.

Bu endişelere rağmen, birkaç guvernör öneride haklılık görüyor ya da ECB’nin gelecek yıl başlaması planlanan bir sonraki gözden geçirmesi sırasında bunu tartışmaya açık. Bahsedilen olası çözümlerden biri, bireysel oyları gizlemek için noktaların kümelenmesi ve böylece belli bir düzeyde anonimliğin korunmasıydı.

AMB, politika kararlarından sonra oy dağılımlarını yayınlamayarak ve politika toplantılarının anonimleştirilmiş ve belirsiz anlatımlarını sağlayarak başkanlarını siyasi müdahalelerden korumaya çalışmaktadır. Bu uygulama, Euro Bölgesi’nin 20 ulusal merkez bankasının yasal bağımsızlığı ile uyumlu olsa da, çoğu guvernörün yeniden seçilebilmek için kendi ülkelerinde siyasi desteğe ihtiyacı var.

Bu fikri ortaya atan ECB yönetim kurulu üyesi Alman Isabel Schnabel, ECB’nin temel projeksiyonlarının yanı sıra alternatif senaryolar da kullanabileceğini öne sürdü. Bu fikir meslektaşlarından karışık geri dönüşler aldı; bazıları olası senaryoların çokluğu ve zaman içindeki değişkenliği konusunda endişeliydi.

ZEW ekonomistleri Friedrich Heinemann ve Jan Kemper tarafından 2021 yılında yayınlanan bir çalışmada, daha düşük faiz oranlarını tercih eden güvercin ECB politika yapıcılarının genellikle yüksek borçlu ülkelerden geldiği, daha yüksek faiz oranlarını tercih eden şahinlerin ise daha düşük borç seviyelerine sahip ülkelerden geldiği tespit edildi. Bu durum, Avrupa çapında siyasi bir süreçle seçilen ECB Yönetim Kurulu üyelerine kıyasla ulusal guvernörler arasında daha belirgindi.

%AD-CONTAINER-0%

İngiltere Merkez Bankası ve Kore Merkez Bankası gibi diğer merkez bankaları da operasyonel prosedürlerini gözden geçiriyor. Eski Fed Başkanı Ben Bernanke kısa bir süre önce İngiltere Merkez Bankası’na tahmin rejimini yenilemesini tavsiye etti ancak nokta grafiğinin benimsenmesini tavsiye etmekten kaçındı.

Bunun yerine, İskandinav merkez bankalarının uygulamasına benzer şekilde tek bir oran projeksiyonu önerdi. Kore Merkez Bankası, faiz oranı rehberliği için zaman dilimini uzatmayı ve şeffaflığı artırmak için görsel tahminler sunmayı düşünüyor.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

İSTANBUL (İGFA) – Dermatolog Dr. Öykü Çelen, Türkiye’de ilk kez kendi kliniğinde uyguladığı Emerald Lazer uygulaması ile dikkatleri üzerine çekmeye devam ediyor.

Geçtiğimiz haftalarda Monaco’da düzenlenen AWMC Kongresi, dünyanın dört bir yanından zayıflama ve vücut şekillendirme alanındaki uzmanları bir araya getirerek en son teknolojik yenilikleri ve tedavi yöntemlerini tartışma fırsatı sundu. Dr. Öykü Çelen, kongrenin en önemli katılımcılarından biri olarak, “Yenilikçi Zayıflama Cihazları ve Tedavi Yaklaşımları” deneyimlerini alanında uzman kişiler ile paylaştı.

Kongreye Erchonia Türkiye distribütörü olarak katılan CLN Medical, daha önce AWMC kongresinde “En İyi İnvaziv Olmayan Vücut Şekillendirme Teknolojisi” alanında ödül kazanan Emerald Lazer’i uygulamalı olarak hekimlere aktardı. 22 farklı FDA onayına sahip Erchonia, CLN Medical aracılığı ile ilk kez Türk hekimlere AWMC Kongresinde tanıtma imkanı buldu. Ayrıca, Prof. Dr. Bob Khanna eşliğinde bir organizasyon düzenleyen Erchonia; düşük seviyeli lazer teknolojisinin avantajlarını, kullanım kolaylıklarını Emerald tedavisiyle ilgili hastalarından elde ettiği sonuçları katılımcı doktorlar ile paylaştı.

AWMC Kongresinin sektördeki en önemli etkinliklerden biri olduğunu ve verimli geçtiğini ifade eden Çelen, yenilikçi tedavi yöntemleri, yeni teknolojiler ve araştırmalar hakkında bilgi alışverişinde bulunmanın kendileir için çok değerli olduğunu söyledi. Çelen, son teknoloji bir ürünün ilk kez kliniğinde olmasının kendileri için ayrı bir mutluluk olduğunu ifade etti.

SİVAS (İGFA) – Başkan Uzun mesajında; “23 Nisan 1920, tarihimizin en önemli dönüm noktalarından biridir. Ecdadımız zorlu şartlar altında kenetlenerek bağımsızlığından ödün vermemiş, büyük mücadeleler neticesinde Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni açarak Türk milletinin hürriyetini ve milli iradenin hâkimiyetini tüm dünyaya ilan etmiştir. Bu minvalde Türkiye Büyük Millet Meclisi, istikbal mücadelemizin öncüsü olmuştur.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk, TBMM’nin kurulduğu bu önemli günü yarınlarımızın güvencesi olan çocuklarımıza armağan etmiştir. Vatanımızı, milletimizi, bayrağımızı ve devletimizi çocuklarımızın koruyacağına olan inancını 23 Nisan ile tüm dünyaya ilan etmiştir. Dünyadaki yegâne çocuk bayramı olan 23 Nisan aynı zamanda sevginin, kardeşliğin ve barışın da sembolüdür.

Bizler ve çocuklarımız, 104 yıldır olduğu gibi bu kutlu emanete sahip çıkarak milli iradenin ve millet egemenliğinin koruyucusu olmaya devam edeceğiz. Şanlı tarihimizden aldığımız güç ve çocuklarımızın gülen gözlerinden aldığımız enerji ile durmadan, yorulmadan çalışmaya devam edeceğiz.

Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, Kurtuluş Savaşımızın tüm kahramanlarını rahmetle ve minnetle anıyor; TBMM’nin açılışının 104. yılını ve 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı en içten dileklerimle kutluyorum.” ifadelerine yer verdi.

BURSA (İGFA) – İtalya’nın Milano kentinde düzenlenen Milano Maratonu’nda, 10. Eker I Run’ın en hızlı sporcuları yer aldı.

10. Eker I Run’da birincilik ipini göğüsleyen; Özlem Işık (42K) ve Oğuzhan Emre Singer (42K) Milano Maratonu’nu başarıyla tamamladı. Dünyanın en iyi koşucularını buluşturan Milano Maratonu’nda mücadele etmekten mutluluk duyduklarını belirten sporcular, etkinlikte Türkiye’yi temsil etmenin gururunu yaşadıklarını dile getirdiler.

Eker Süt Ürünleri tarafından Bursa’da düzenlenen Eker I Run’ın; 42K Maratonu ve 15K Yarışı birincileri uluslararası bir maratona katılma hakkı kazanıyor.

Yarış ekosisteminde önemli bir yeri olan Eker I Run’a her yıl dünyanın dört bir yanından binlerce koşucu katılırken, 11. Eker I Run, 6 Ekim 2024 Pazar günü Bursa Eker Meydan’da düzenlenmesi planlandı.

BURSA (İGFA) – Güney Marmara’da elektrik dağıtım hizmeti veren Uludağ Elektrik Dağıtım A.Ş. (UEDAŞ), ‘Trafolar Konuşuyor Sosyal Sorumluluk Projesi’ kapsamında Mustafa Çağlar Özel Eğitim Uygulama Okulu öğrencileri ile birlikte 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’na özel graffiti çalışması yaptı. UEDAŞ Genel Müdürü Gökay Fatih Danacı’nın da katıldığı etkinlikte özel eğitim gören çocuklar, Okul Müdürü Mahmut Bekiroğlu ve öğretmenleri ile birlikte trafonun duvarlarını rengarenk boyadı. Trafo duvarlarına “23 Nisan kutlu olsun” mesajı yazan çocuklar, trafoyu adeta bir boyama kitabına çevirerek, dünya çocuklarına armağan edilen bayramlarının mutluluğunu yaşadı.

“23 NİSAN BAYRAMINI TRAFO BOYAYARAK KUTLADIK”

Çocuklarla birlikte trafoyu renklendiren UEDAŞ Genel Müdürü Gökhan Danacı; “2018 yılından bu yana her yıl ‘Trafolar Konuşuyor’ projemizi gerçekleştiriyoruz. Bugün de Mustafa Çağlar Özel Eğitim Okulu’nda eğitim gören çocuklarla birlikte buraya geldik ve trafomuzu boyadık. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı çocuklarımızla beraber kutlamaktan ve birlikte 23 Nisan mesajları yazarak trafoyu boyamaktan çok mutluyuz. Hocalarımıza, öğrencilerimize bu etkinliğin gerçekleşmesinde emeği olan herkese katkıları için çok teşekkür ediyorum. Tüm çocukların 23 Nisan Çocuk Bayramı’nı kutluyorum” dedi.

UEDAŞ’IN 2018’de başlattığı ‘Trafolar Konuşuyor Sosyal Sorumluluk Projesi’ kapsamında çocuklar bugüne kadar 72 trafo duvarına resim yaparak sosyal sosyal sorumluluk mesajları verdi.

ANKARA (İGFA) – Türkiye’nin 2006 yılında taraf olduğu, insanlığın somut olmayan kültürel mirasının korunması amacı ile imzalanan UNESCO Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi kapsamında önümüzdeki yıl değerlendirilmek üzere Kültür ve Turizm Bakanlığı Yaşayan Miras ve Kültürel Etkinlikler Genel Müdürlüğü tarafından üç ayrı aday dosya hazırlandı.

Bu kapsamda beyaz kumaş üzerine iplik sayılarak ve çekilerek yapılan “Antep İşi Nakışı”, yün gibi hayvansal liflerin üzerinde bulunan pulların sıcaklık, nem ve basınçtan dolayı sürtünme yoluyla birbirine kaynaşması ile ortaya çıkarılan “Geleneksel Keçe Yapımı” ve “Yoğurt Yapımının Geleneksel Yöntemleri ve İlgili Sosyal Uygulamaları”nı UNESCO İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası Temsili Listesine eklenmesi için Türkiye tarafından UNESCO’ya sunuldu.

“Antep İşi Nakışı” ulusal dosya olarak, “Yoğurt Yapımının Geleneksel Yöntemleri ve İlgili Sosyal Uygulamalar” Türkiye’nin moderatörlüğünde Bulgaristan’ın katılımı ile, “Geleneksel Keçe Yapımı” ise çok uluslu ve Kırgızistan’ın moderatörlüğünde Azerbaycan, İran, Kazakistan, Kırgızistan, Moğolistan, Tacikistan, Özbekistan ve Türkiye’nin katılımı ile UNESCO Sekretaryasına gönderildi.

Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan alınan bilgiye göre Türkiye, UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listelerine kaydettirdiği otuz kültürel miras unsuru ile en çok kültürel değer kaydettiren ikinci ülke konumunda.

SAKARYA (İGFA) – Sakarya Büyükşehir Belediyesi Sosyal Gelişim Merkezleri 9 günlük bayram tatili sonrasında eğitimlerine yeniden başladı. Adapazarı, Akyazı, Geyve, Karasu ve Sapanca SGM’lerde 7-14 yaş arası öğrencilere yönelik gerçekleştirilen derslere öğrenciler yoğun ilgi gösteriyor. 26 farklı branşta eğitimlerin verildiği Sosyal Gelişim Merkezlerinde kayıtlı öğrencilerin yanı sıra misafir okul öğrencileri de ağırlanmaya devam ediyor. Farklı branşlarda eğitimlere katılan misafir öğrenciler SGM’yi çok sevdiklerini belirtiyor.

Büyükşehir Belediyesi’nden yapılan açıklamada, “Bayram tatili sonrasında Sosyal Gelişim Merkezlerinde derslerimize ara vermeden devam ediyoruz. SGM’ler için ayrıntılı bilgi almak isteyen vatandaşların, Adapazarı Sosyal Gelişim Merkezi için 444 40 54 (dahili 3787-3712), Akyazı Sosyal Gelişim Merkezi için 418 18 36, Geyve Sosyal Gelişim Merkezi için 517 10 06, Sapanca Sosyal Gelişim Merkezi için 582 54 01 ve Karasu Sosyal Gelişim Merkezi için 502 29 88 numaraları arayabilir” denildi.

ANKARA (İGFA) – Araştırmacılar, akademisyenler ve öğrenciler için binlerce kaynak sunarak turizm alanında geniş bir araştırma imkânı sağlayan Birleşmiş Milletler (BM) Turizm E-Kütüphanesi’nin elektronik kaynakları erişime açıldı.

Bu kapsamlı kütüphane, genel turizm kaynaklarının yanı sıra ekoturizm, sürdürülebilir kalkınma, yeni teknolojiler ve turizm politikaları gibi farklı alanlarda da bilgi sunuyor.

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın resmi internet sitesinde yer alan habere göre, turizm istatistikleri ve pazar araştırmaları gibi önemli verilere de erişim imkânı sağlayan kütüphane ile kullanıcılar ayrıca turizm alanındaki en önemli uluslararası kaynaklardan biri olan UNWTO World Tourism Barometer adlı süreli yayına da erişebiliyorlar.

BM Turizm E-Kütüphanesi, 200’den fazla ülke ve bölge için düzenli olarak güncellenen iç ve dış turizme ilişkin bin 400’den fazla elektronik yayın ve bin 700 turizm veri seti ile turizm alanındaki araştırmaları desteklemek ve bilgiye erişimi kolaylaştırmak adına oldukça değerli bir kaynağı oluşturuyor.

Milli Kütüphane kullanıcılarının ücretsiz olarak faydalandığı bu önemli elektronik kütüphane, kullanıcıların turizm alanında yapacakları araştırmalara da önemli bir kaynak oluyor.

Mehmet UZEL / KAYSERİ (İGFA) – Ali Dağın zirvesindeki programa Başkan Yalçın torunuyla birlikte geldi. Programa ayrıca başkan yardımcıları, birim müdürleri, öğrenciler ve yurt sorumluları katıldı.

Görevliler tarafından açılan çukurlara fidanları yerleştiren Başkan Yalçın, torunuyla ve gençlerle fidanları toprakla buluşturdu.

“5 YILDIR AĞAÇ DİKİYORUZ”

Etkinlikte konuşan Başkan Yalçın, 5 yıl önce göreve geldiğinden beri Ali Dağı ve çevresini ağaçlandırma çalışmaları yaptıklarını belirterek, “Büyükşehir Belediyesinde Mehmet Özhaseki Bey belediye başkanıyken buraya 300 bin ağaç dikmiştik. Damlama hortumları da döşemiştik. 711 bin hektar alan çok büyük bir alan. Ağaç dikmenin faydasını üniversite öğrencilerine anlatacak değilim ancak burada diktiğimiz ağaçlar iğne yapraklı ağaçlar. Bir iğne yapraklı çam bir dönüm elma ağacının ürettiği oksijene bedelmiş. O nedenle bunları daha çok tercih ediyoruz ama sağlamlığı, yerde kolay tutması, sürekli yeşil olması hususları da önemli. Bunun yanı sıra burada ıhlamur, mahlep, gilaburu gibi çok türden ağaç diktik ve dikmeye de devam ediyoruz. Ellerinize sağlık. Allah hayrınızı kabul etsin. Bu ağaçlar oksijen ürettikçe hepinizin birer sadakası olacak. O nedenle çok anlamlı bir iş yapıyoruz.” diye konuştu.

Öğrenciler de programa katılmaktan dolayı duydukları memnuniyeti ifade ederken, çevreye sahip çıkmanın mutluluğunu yaşadıklarını söyledi.

BAŞKAN YALÇIN’A TEŞEKKÜR

Öğrencilerden Vedat Yaşar Akkök, “Oksijen dünyamızın başlıca sebeplerinden biri. Benim için güzel bir faaliyet oldu.” derken bir başka öğrenci Ömer Kaymak, “Sınav haftamızda biraz da rahatlama ortamı oldu. Hareket ettik enerjimizi attık. Emeği geçen belediye başkanımıza ve diğer herkese teşekkür ediyorum.” ifadelerini kullandı.

Programda öğrencilere meyve suyu ve kek ikram edilirken, 300 sedir ve sarıçam toprakla buluşturuldu.

Londra merkezli kooperatif birliği Building Societies Association’ın (BSA) yeni raporunda, İngiltere’de birinci defa konut sahibi olacakların karşılaştığı en büyük zorluğun ekonomik şartlar olduğu tabir edildi.

Ev sahibi olmak için ortalamanın üzerinde iki gelire sahip olunması gerektiği yahut aile yardımına gereksinim duyulduğu kaydedilen raporda, aile yardımı almayan, bekar yahut düşük gelirlilerin mesken sahibi olmasının çok sıkıntı olduğu aktarıldı.

Raporda, talep edilen yüksek depozit ölçüsünün yanı sıra faiz oranlarının yüksekliği nedeniyle birinci kere konut sahibi olacak bireylerin son 70 yılın en kuvvetli şartlarıyla karşı karşıya olduğu belirtildi.

Bozulan emlak piyasasında yeni düzenlemelere gereksinim duyulduğuna dikkat çekilen raporda, son 20 yıldır gençlerin konut sahibi olma oranının düşüşte olduğu vurgulandı.

BSA Mortgage ve Konut Politikası Birimi Başkanı Paul Broadhead, rapora ait değerlendirmesinde, “İlk kere mesken sahibi olma şartları, en az son 70 yılın en kıymetli düzeyinde. Birinci sefer konut sahibi olacaklar için düzgün işleyen bir konut piyasası gerekli ve piyasa için radikal değişikliklere muhtaçlık var. Konut piyasasındaki mevcut yüksek fiyat-gelir şartları, konut sahibi olmak isteyenlere yardımcı olmuyor.” tabirlerini kullandı.

Birol, AA’ya yaptığı açıklamada memleketler arası piyasalarda yaklaşık 90 dolar düzeyine ulaşan petrol fiyatlarının birçok ülke için önemli risk oluşturduğunu, bunun bilhassa dünyadaki enflasyonist baskıları destekleyebileceğini söyledi.

Piyasa temellerinin son derece makul olduğunu kaydeden Birol, “Petrol fiyatlarının bu kadar yüksek olmasının nedeni piyasa temelleri değil, çünkü petrol talebi 2022 ve 2023 yıllarına nazaran son derece makul düzeyde. Global petrol talebindeki artış günlük yaklaşık 1 milyon varil düzeyinde.” dedi.

Birol, ABD, Kanada, Brezilya ve Guyana’da beklenen güçlü petrol arzını anımsatarak, talep dikkate alındığında üretimin kâfi düzeyde olduğunu lisana getirdi.

Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ve OPEC dışı kimi üretici ülkelerden oluşan OPEC+ kümesinin üretim kesintilerine de değinen Birol, “Fiyatların yaklaşık 90 dolar düzeylerine ulaşması, Suudi Arabistan’ın başını çektiği OPEC+ ülkelerinin petrol üretimlerini kasti olarak düşürmesinden kaynaklanıyor. Bu kesintiler, kümenin petrol fiyatlarını yüksek tutma siyasetine dayanıyor.” sözünü kullandı.

Birol, Orta Doğu’da artan jeopolitik tansiyonun de fiyatlardaki artışta tesirli olduğuna işaret ederek, “Bir ya da birden fazla büyük petrol üreticisi ülke direkt dahil olmazsa, fiyatların çok daha yüksek düzeylere çıkacağını düşünmüyorum.” değerlendirmesinde bulundu.

Uluslararası referans olarak kabul edilen Brent tipi ham petrolün varil fiyatı, geçen günlerde Orta Doğu’da artan tansiyonun tesiriyle memleketler arası piyasalarda 90 dolar eşiğini aşarak Ekim 2023’ten bu yana en yüksek düzeylerini görmüştü.

Mevcut piyasa temelleri

UEA’nın son yayımlanan aylık petrol piyasası raporuna nazaran, global petrol arzının bu yıl geçen yıla kıyasla günlük 770 bin varil artışla 102,9 milyon varile ulaşacağı hesaplanıyor.

Bu yıl, OPEC+ dışı üretim günlük 1,6 milyon varil artarken, istekli kesintilerinin devam etmesiyle OPEC+ kümesi üretiminin günlük 820 bin varil azalacağı öngörülüyor.

Küresel petrol talebindeki büyümenin mevcut durumda bir yavaşlama sürecinin ortasında olduğuna dikkati çeken rapora nazaran, talebin bu yıl günlük yaklaşık 1,2 milyon varil artışla 103,2 milyon varil düzeyinde olacağı iddia ediliyor.

Piyasalarda daha sıkı bir arz-talep istikrarı beklentisine işaret edilirken, talepteki büyümenin ABD, Brezilya, Kanada ve Guyana’da üzere OPEC+ dışı ülkelerden gelecek üretimlerle karşılanması bekleniyor.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), mart ayına ait YD-ÜFE bilgilerini açıkladı.

Buna nazaran, YD-ÜFE, martta bir evvelki aya kıyasla yüzde 4,7, geçen yılın tıpkı ayına nazaran yüzde 67,25 yükseldi.

YD-ÜFE, Şubat’ta aylık yüzde 2,38, yıllık bazda yüzde 62,38 artmıştı.

Sanayinin iki kesiminin yıllık değişimlerine bakıldığında, madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 67,2 ve imalatta yüzde 67,25 artış görüldü. Ana sanayi kümelerinin yıllık değişimleri dikkate alındığında ise orta mallarında yüzde 58,67, sağlam tüketim mallarında yüzde 72,76, dayanıksız tüketim mallarında yüzde 72,7, güçte yüzde 69,88 ve sermaye mallarında yüzde 76,14 artış gerçekleşti.

Sanayinin iki dalının aylık değişimleri ise madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 5,46, imalatta yüzde 4,69 artış olarak hesaplandı. Ana sanayi kümelerinin aylık değişimlerinde de orta mallarında yüzde 5,03, sağlam tüketim mallarında yüzde 3,64, dayanıksız tüketim mallarında yüzde 4,76, güçte yüzde 3,55 ve sermaye mallarında yüzde 4,72 artış kayıtlara geçti.

İsviçre Merkez Bankası (SNB) Pazartesi günü yaptığı açıklamada 1 Temmuz’dan itibaren yerel bankalar için asgari zorunlu karşılık oranını arttıracağını duyurdu. Bu karar, SNB’nin para politikasının etkinliğini ve verimliliğini arttırmayı amaçlayan Ulusal Banka Yönetmeliği’nde yapılan değişikliğin bir parçasıdır.

Merkez Bankası bugün yaptığı bir açıklamada, güçlü bir para politikası çerçevesini sürdürme konusundaki kararlılığının altını çizdi. SNB, ayarlamaların finansal sistemin istikrarını korumak için gerekli olduğunu vurguladı.

Zorunlu karşılıklardaki artış, İsviçre bankalarının daha büyük bir likit varlık tamponuna sahip olmalarını sağlamak için SNB tarafından yapılan stratejik bir hamledir. Bu tedbir genellikle bankacılık sisteminin potansiyel finansal streslere karşı korunmasına yardımcı olabilir.

SNB’nin zorunlu karşılıkları ayarlama kararı, finansal ortama ilişkin devam eden değerlendirmesini takip etmekte ve İsviçre bankalarının direncini önceden güçlendirmeyi amaçlamaktadır. Açıklamada, asgari rezerv zorunluluğundaki artışın kapsamına ilişkin spesifik ayrıntılar açıklanmadı.

Ulusal Banka Yönetmeliği’nde yapılan değişiklik Temmuz ayı başında yürürlüğe girecek ve bankalara yeni gereklilikleri karşılamaları için bir geçiş dönemi sağlayacak. SNB’nin bu adımı, İsviçre’deki bankacılık sektörünün istikrarını denetlemedeki rolünü yansıtan para politikası ve finansal düzenlemeye yönelik proaktif bir yaklaşıma işaret ediyor.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Pazartesi günü UBS, artan jeopolitik gerilimleri ve Federal Rezerv’in daha az faiz indirimi beklentilerini gerekçe göstererek USD/CNY döviz kuru tahminini revize etti. İsviçreli finansal hizmetler firması, USD/CNY kurunun bir önceki hedef olan 7,20’den Haziran ayına kadar 7,35’e ulaşmasını bekliyor. Benzer şekilde, Eylül hedefi 7,15’ten 7,30’a, Aralık hedefi 7,15’ten 7,25’e ve Mart 2025 hedefi 7,15’ten 7,20’ye ayarlandı.

UBS, Çin Halk Bankası’nın (PBoC) daha zayıf bir yuana izin verme konusunda daha fazla isteklilik gösterdiğini ve bunun Çin para birimi üzerinde kısa vadeli ek baskıya katkıda bulunabileceğini öne sürüyor. Firmanın analizi, yuanın yörüngesini etkileyen kilit bir faktör olarak artan jeopolitik gerilimlere işaret ediyor.

ABD Merkez Bankası’nın Eylül ayında USD/CNY’nin yükseliş eğilimini hafifletebilecek bir adım atma potansiyeline rağmen, UBS bu etkinin hafifletilebileceğine inanıyor. Firma, özellikle Kasım ayındaki ABD başkanlık seçimleri öncesinde ABD-Çin ticaret gerilimlerine ilişkin piyasa endişelerinin Fed tarafından yapılacak herhangi bir politika değişikliğinin etkilerini azaltabileceğini belirtiyor.

UBS’in revize edilmiş hedefleri, küresel finans piyasası çeşitli jeopolitik ve ekonomik faktörleri tartmaya devam ederken Çin yuanına ilişkin temkinli bir görünümü yansıtıyor. Şirketin USD/CNY hedeflerinde yaptığı ayarlama, merkez bankası politikaları, uluslararası ilişkiler ve piyasa duyarlılığı arasındaki karmaşık etkileşimi vurguluyor.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

ING döviz analisti Francesco Pesole, Orta Doğu’daki gerginliklere ilişkin endişelerin azalması nedeniyle risk duyarlılığının iyileşmesiyle doların gerilediğini ancak bu haftanın ilerleyen günlerinde ABD verilerinin doları tekrar yükseltebileceğini söylüyor.

Pesole, “Dolar, daha sakin bir risk ortamı nedeniyle ivmesinde daha fazla yumuşama görebilir ancak verilerin, devam eden enflasyon sorunlarıyla birlikte dirençli bir ABD ekonomisi fikrini güçlendirdiğini görüyoruz, bu nedenle daha güçlü bir dolar için temel argümanlar zayıflamamalı.” dedi.

Piyasa, perşembe günü açıklanacak ABD’nin ilk çeyrek öncü GSYİH verilerine ve Cuma günü açıklanacak PCE enflasyon verilerine odaklanacak.

DXY dolar endeksi %0,1 düşüşle 106,043’e geriledi ancak Pesole, 107’ye yükselme riskinin oldukça yüksek olduğunu söylüyor.

Foreks Haber Merkezi

Shakira, Red Hot Chili Peppers ve Journey gibi sanatçıların şarkılarından oluşan bir kataloğun haklarını elinde bulunduran Hipgnosis Songs Fund, Blackstone Inc. tarafından iyileştirilmiş bir devralma teklifi aldı. Özel sermaye şirketinin yeni teklifi, Hipgnosis’i Blackstone’un resmi bir teklif sunması halinde teklifi hissedarlarına tavsiye etmeyi düşünmeye sevk etti.

Bu gelişme, Hipgnosis’in geçtiğimiz hafta Concord Chorus ile 1,4 milyar dolarlık bir satın alma anlaşması yapmasının ardından geldi ve şirkete nakit olarak hisse başına 1,16 dolar değer biçildi. Blackstone’un revize edilmiş teklifinin detayları açıklanmadı, ancak bu hamle müzik hakları yatırım firmasına olan ilginin arttığını gösteriyor.

Müzik hakları yatırımcılar için cazip bir varlık sınıfı haline geldi, çünkü yayın hizmetlerinden elde edilen gelir, plak satışlarının değişken doğasına kıyasla daha öngörülebilir bir gelir akışı sağladı. Finans devleri ve müzik şirketlerinin hit şarkılardan elde edilebilecek istikrarlı telif gelirlerinden faydalanmak istemesiyle birlikte, bu hakları elde etmek için yaşanan rekabet son yıllarda daha da arttı.

Blackstone’un olası satın alması, firmanın geniş portföyüne katkıda bulunacak ve dijital çağda müzik haklarının artan değerinin altını çizecektir. Hipgnosis henüz iyileştirilmiş teklif hakkında daha fazla ayrıntı vermedi, ancak bu durum müzik kataloglarının mevcut yatırım ortamındaki stratejik öneminin bir göstergesi.

Hipgnosis hissedarları, Blackstone’dan gelecek resmi bir teklifin Concord Chorus ile önerilen anlaşmayı yeniden şekillendirebileceği ve imrenilen müzik haklarının sahipliğini yeniden tanımlayabileceği için daha fazla gelişme bekliyor.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Çin’in ekonomik toparlanmasına yönelik artan şüphecilik ve düşük performans gösteren piyasalar ışığında, Batılı finans kuruluşları ülkede bir zamanlar agresif olan genişleme planlarını küçültüyor. Fidelity International Ltd (FIL), Morgan Stanley (NYSE:MS) ve Legal & General, Çin odaklı işgücünü önemli ölçüde azaltan ya da büyüme girişimlerini askıya alan şirketler arasında yer alıyor.

FIL şu anda 120 kişiden oluşan Çin ekibini %16 oranında azaltmayı planlıyor. Bu karar, FIL’in Çin’de bir önceki yıl 41 milyon dolar olan zararının bu yıl 45 milyon dolara çıkmasını beklediğini ortaya koyan bir iç belgenin ardından geldi. Belgede ayrıca FIL’in önümüzdeki dört ila beş yıl için işe alım planlarında, 2022’de belirlenen stratejiye kıyasla önemli bir azalma olduğu belirtiliyordu.

Bu değişikliklere rağmen FIL, kayıtlı sermayesini artırarak ve 2024 yılının başlarında Pekin’de yeni bir şube açarak Çin’deki yatırım fonu faaliyetlerini büyütmeye odaklanmaya devam etme niyetini belirtti.

Yatırım bankaları da bu baskıyı hissediyor; Morgan Stanley ve HSBC yakın zamanda Asya Pasifik bölgesinde, özellikle de Çin’deki işlemlerle ilgili önemli sayıda yatırım bankacılığı pozisyonunu kapattı. Geçtiğimiz yıl Goldman Sachs, JPMorgan Chase & Co (NYSE:NYSE:JPM), Citigroup ve Bank of America da benzer işten çıkarmalar yaptı.

Bu işten çıkarmalar Asya’dan elde edilen gelirlerdeki düşüşe bir yanıt niteliğinde olup Morgan Stanley ilk çeyrekte geçen yılın aynı dönemine kıyasla %12’lik bir düşüş bildirmiştir. Çinli şirketlerin ilk halka arz piyasası ilk çeyrekte bir önceki yılın aynı dönemine göre %80 oranında azaldı ve Çin’in dahil olduğu birleşme ve satın alma işlemlerinin toplam değeri %36 oranında düştü.

Legal & General, Şubat ayında Çin’de bir dış yatırım işletme lisansı alma planlarını durdurdu ve kara personelini yarıdan fazla azalttı. Bu hamleler, kaynak yaratma ortamı ve ekonomik tahminler zorlu olmaya devam ettiği için küresel firmaların Çin’deki faaliyetlerini küçültme eğilimini yansıtıyor.

%AD-CONTAINER-0%

Bu kesintilere rağmen, birçok yabancı banka ve varlık yöneticisinin Çin’den tamamen çekilmesi beklenmiyor ve nihai bir ekonomik toparlanma beklentisiyle varlıklarını sürdürüyorlar. Bir ABD’li bankacılık kaynağının da belirttiği gibi, ABD ve Çin arasındaki politika değişiklikleri iş ayak izlerini etkilemiş olsa da, ekonomisinin önemi nedeniyle Çin’e olan bağlılık devam ediyor.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü (SIPRI) Pazartesi günü açıkladığı önemli bir gelişmeyle küresel askeri harcamaların 2023 yılında %7 artarak 2,443 milyar dolara ulaşacağını duyurdu. Bu artış, 2009 yılından bu yana askeri harcamalardaki en önemli yıllık büyümeye işaret ediyor.

SIPRI’ye göre harcamalardaki kayda değer artış, kötüleşen küresel barış ve güvenlik ortamında devletlerin askeri güçlerini arttırma çabalarına bağlanıyor. Aralarında ABD, Çin ve Rusya’nın da bulunduğu en büyük 10 harcama yapan ülke geçen yıl askeri bütçelerini arttırdı.

SIPRI’nin Askeri Harcamalar ve Silah Üretimi Programı Kıdemli Araştırmacısı Nan Tian bu eğilimi şöyle yorumladı: “Devletler askeri güce öncelik veriyor ancak giderek daha değişken hale gelen jeopolitik ve güvenlik ortamında bir etki-tepki sarmalı riskiyle karşı karşıyalar.”

Bu gözlem, ülkeler arasında askeri yığınakların tırmanan bir döngüye dönüşme potansiyelini vurgulamaktadır.

SIPRI ayrıca, askeri harcamalarda rapor edilen yüzde değişimin, zaman içinde doğru bir karşılaştırma sağlamak için 2022 sabit fiyatları kullanılarak reel olarak hesaplandığını açıkladı. Bu ayarlama, enflasyon ve yıldan yıla karşılaştırmaları bozabilecek diğer ekonomik faktörleri hesaba katmaktadır.

Enstitünün bulguları, ülkelerin uluslararası sahnede karşılaştıkları karmaşık zorlukları ve tehditleri yansıtacak şekilde, ulusal önceliklerin savunma ve güvenliğe doğru kaydığının altını çizmektedir. Veriler, dünyanın dört bir yanındaki hükümetlerin bu zorluklara askeri yeteneklerine daha fazla kaynak ayırarak yanıt verdiğini gösteriyor.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Dünyanın dört bir yanındaki merkez bankaları, süregelen enflasyon ve ABD dolarının iyi performansı karşısında para politikalarını yeniden değerlendiriyor. Enflasyon endişelerinin yeniden su yüzüne çıkması ve kazanç sezonu yoğunlaştıkça manzaranın değişmesi nedeniyle Federal Rezerv tarafından bir zamanlar beklenen faiz indirimleri artık daha az olası görünüyor.

Japonya’da Maliye Bakanı Shunichi Suzuki, 34 yılın en düşük seviyesine ulaşan yendeki düşüşü durdurmaya çalışıyor. Suzuki, ABD Hazine Bakanı Janet Yellen ve Güney Koreli mevkidaşı ile nadir görülen üçlü bir diyaloğa girerek ABD’nin Asya para birimlerindeki hızlı değer kaybına ilişkin “ciddi endişelerini” kabul etmesini sağladı.

Bu diyaloğun, döviz kurlarındaki aşırı oynaklığı engellemeyi amaçlayan ve Ekim 2022’den bu yana ilk kez yapılacak olan G7 açıklamasını etkilemesi bekleniyor.

Fed Başkanı Jay Powell ABD’de faiz indirimlerinin ertelenebileceğini belirtirken, Japonya Merkez Bankası yetkilileri Japonya’daki faiz artışlarının kademeli olacağını belirtiyor. Japonya Merkez Bankası’nın 25 Nisan’da başlayacak olan politika toplantısı, yaklaşımları hakkında daha fazla bilgi sağlayabilir.

Asya para birimleri baskı altında kalmış, Endonezya rupisi, Kore wonu, Hindistan rupisi ve Vietnam dongu son dönemde önemli düşüşler yaşamıştır. Doların gücü ve ABD ekonomisinin yüksek faiz oranlarına karşı gösterdiği direnç, Asya merkez bankaları için zorluk teşkil ediyor. 23-24 Nisan tarihlerinde toplanacak olan Endonezya Merkez Bankası’nın faiz oranlarını düşürmek yerine artırması daha olası görülüyor.

ABD’de enflasyonun devam etmesi ve petrol fiyatlarının bu yıl %14 artması nedeniyle enflasyon küresel çapta önemli bir endişe kaynağı olmaya devam ediyor. Nisan ayında açıklanacak olan öncü PMI verileri, özellikle hizmet sektöründe enflasyonun geri döndüğüne dair işaretler açısından dikkatle incelenecektir. Mart ayı ABD PMI, işletmelerin girdiler için ödediği fiyatlarda son dört yılın en düşük seviyesine işaret ederken, Euro bölgesi enflasyonu Mart ayında %2,4’e gerilemiştir. Ancak, son ABD enflasyon rakamları ve Orta Doğu’daki gerilimin petrol fiyatlarını artırması yatırımcıları tedirgin ediyor.

%AD-CONTAINER-0%

NASDAQ:TSLA, NASDAQ:META, NASDAQ:MSFT ve NASDAQ:GOOGL gibi büyük şirketlerin sırasıyla 23, 24 ve 25 Nisan’da kazançlarını bildirmesi planlandığından teknoloji sektörü de odak noktasındadır. Ayrıca, 26 Nisan’da açıklanacak olan kişisel tüketim harcamaları (PCE) fiyat endeksinin ekonomistlere göre Mart ayı için %0,3 artış göstermesi bekleniyor.

Avrupa bankaları toparlanma sinyalleri veriyor; STOXX bankalar endeksi 2023’teki faiz artışlarından faydalanarak 2024’te %12 yükseldi. Avrupa Merkez Bankası’nın Haziran ayında faiz indirimlerine başlayacağı tahmin edilirken, banka kazançları üzerindeki potansiyel etkiyi değerlendirmek için yaklaşan üç aylık kazanç raporları yakından incelenecek.

Barclays 2024 yılında Avrupa bankaları için sıfır kazanç büyümesi öngörürken, JPMorgan sektör için daha iyimser bir bakış açısına sahip. Özellikle, BNP Paribas, Deutsche Bank ve Barclays önümüzdeki hafta raporlama yapacak büyük bankalar arasında yer alıyor.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Moskova’da üst düzey bir Rus yetkili, ülkenin ABD’nin son yasama hamlesine Batılı varlıklara el koyarak karşılık vermesi gerektiğini öne sürdü. Duma Başkanı ve Devlet Başkanı Vladimir Putin’in yardımcılarından Vyacheslav Volodin Pazartesi günü yaptığı açıklamada, ABD Temsilciler Meclisi’nin el konulan Rus varlıklarının Ukrayna’ya aktarılmasına olanak tanıyan bir yasa tasarısını onaylamasının Rusya’ya karşılıklı adımlar atması için bir zemin sağladığını belirtti.

Volodin, ABD mevzuatının Avrupa Birliği’ni benzer tedbirler almaya kışkırtmak için tasarlandığı görüşünü dile getirerek bunun Avrupa ekonomisi üzerinde yıkıcı bir etkisi olacağına inandığını belirtti. Volodin, Rusya’nın artık kendi yetki alanındaki yabancı varlıklara ilişkin simetrik kararlar alma hakkına sahip olduğunu vurguladı.

Duma Başkanı, şu anda yurtdışında dondurulmuş olan 280 milyar dolarlık Rus varlığının 5 ila 6 milyar dolar gibi nispeten küçük bir kısmının ABD’de tutulduğunu belirtti. Buna karşılık Avrupa Birliği içerisinde yaklaşık 210 milyar avroluk (224 milyar dolar) Rus varlığı dondurulmuş durumda.

NBC’ye göre bu açıklama, ABD Başkanı Joe Biden yönetiminin ABD bankalarındaki milyarlarca dolar değerindeki Rus varlıklarına el koymasını ve bunları Ukrayna’nın yeniden inşa çabalarına yardım etmek üzere yeniden tahsis etmesini sağlayacak olan “REPO Yasası “nın Temsilciler Meclisi’nden geçmesinin ardından geldi. O dönemdeki döviz kuru 1 dolar 0.9377 avro olarak kaydedilmişti.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Federal Rezerv Başkanı Jerome Powell ve Başkan Yardımcısı Philip Jefferson son açıklamalarında, ABD para politikasının enflasyonla mücadele için uzun bir süre “kısıtlayıcı” kalabileceğini ve Fed’e yakın vadeli faiz oranı kararlarında daha fazla esneklik sağlayabileceğini belirttiler.

Seçtikleri kelimeler, belirli bir faiz oranı seviyesini taahhüt etmekten ziyade, merkez bankasının %2’lik enflasyon hedefine ulaşmak için ekonomik faaliyeti baskılayabilecek bir politika duruşunu sürdürmeye odaklandıklarını göstermektedir.

16 Nisan’da Washington’da düzenlenen ayrı etkinliklerde konuşan Powell ve Jefferson, enflasyonun istikrarlı bir şekilde düşme işaretleri göstermemesi halinde kısıtlayıcı politikanın sürdürülmesi olasılığını vurguladılar. Bu duruş, daha önceki potansiyel faiz artırımı spekülasyonlarına karşı gibi görünmektedir; traderlar kısa süre önce bu yıl politika gevşetme beklentilerini Ocak ayında öngörülen 160 baz puandan 40 baz puana düşürmüştür.

Atlanta Fed Başkanı Raphael Bostic faiz artırımı olasılığı konusunda daha açık sözlü olmuştur. Ancak finansal piyasalarda genel hava bu yıl faiz indirimine gidilmeyeceği yönünde değişiyor, hatta bazı tartışmalar faiz artırımını bile gündeme getiriyor.

Fed’in mevcut politika faizi %5,25-%5,50 aralığında belirlenmiştir ve tahminler 150-200 baz puanlık bir indirimin ekonomi üzerinde hala kısıtlayıcı bir etki yaratabileceğini göstermektedir. Bu yaklaşım talebi azaltmayı, işgücü piyasasını rahatlatmayı ve enflasyonu hedef seviyeye geri getirmeyi amaçlamaktadır.

Fed’in Mart ayında yayınladığı Ekonomik Tahminler Özeti’nde öngörülen %2,6’lık uzun dönem nötr faiz oranından %2’lik enflasyon hedefinin çıkarılmasıyla elde edilen reel nötr faiz oranı %0,6 civarındadır. Dolayısıyla, mevcut politika bu nötr orandan yaklaşık 150-250 baz puan daha “kısıtlayıcı” olarak değerlendirilmektedir.

Fed, Mart ayında nötr oran tahminini %2,5’ten %2,6’ya hafifçe yükselttiğinde potansiyel ayarlama ihtiyacını kabul etti ve enflasyonun kalıcı olması halinde daha fazla revizyona işaret etti. GSYH büyümesi, istihdam ve tüketici harcamalarının gösterdiği gibi ekonominin mevcut gücüne rağmen, bu direnç Fed’in politikasının gerçekte ne kadar kısıtlayıcı olduğunun yeniden değerlendirilmesine neden olabilir.

%AD-CONTAINER-0%

Bank of America ve UBS analistleri de Fed’in ilave faiz artışları için eşiğin önemli olduğu ve bunun için enflasyon beklentilerinin yükseldiğine dair net kanıtlar gerektiği görüşünü dile getirmiştir.

Dahası, Fed’in temkinli yaklaşımı, tam istihdam ve fiyat istikrarını teşvik etme şeklindeki ikili görevini yerine getirmeye çalışarak, bir resesyonu tetiklemeden enflasyonu düşürmeyi amaçlamaktadır. UBS analistleri, faiz artırımlarına devam edilmesinin hem şirketler hem de hane halkı için finansal stresi artırma riski taşıyabileceği uyarısında bulundu.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

İSTANBUL (İGFA) – MAN Truck & Bus, hidrojen yanmalı motora sahip araçları piyasaya süren ilk Avrupalı kamyon üreticisi olmaya hazırlanıyor. Şirket, bu alandaki çalışmaları kapsamında, ilk etapta yaklaşık 200 ünitelik bir seriyi, önümüzdeki yıla kadar Almanya, Hollanda, Norveç, İzlanda ve Avrupa dışında seçtiği ülkelerdeki müşterilerine sunmayı planlıyor.

“hTGX” olarak adlandırdığı yeni aracı bu yıl içinde müşterilerine teslim etmeyi öngören MAN, 2025’ten itibaren de sayıyı kademeli olarak artırmayı hedefliyor.

MAN Truck & Bus Satış ve Pazarlama’ dan sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Friedrich Baumann, “Karayolu yük taşımacılığını karbondan arındırmak için akülü-elektrikli araçlara odaklanmaya devam ediyoruz. Bu araçlar şu anda enerji verimliliği, işletme ve enerji maliyetleri açısından diğer tahrik konseptlerine göre büyük avantajlara sahipler. Ancak, hidrojen yanmalı motorlarla çalışan kamyonlar, özel uygulamalara ve pazarlara yönelik faydalı bir çözümdür.. Müşterilerimizin taşımacılık uygulamalarının büyük çoğunluğuna elektrikle çalışan kamyonlarla en iyi şekilde hizmet verebileceğimizi öngörüyoruz. Özel uygulamalar için hidrojen yanmalı sistem veya gelecekte yakıt hücresi teknolojisi uygun bir tamamlayıcıdır. Hidrojen yanmalı motor H45, kendini kanıtlamış D38 dizel motoru temel almakta ve Nürnberg’deki motor ve batarya fabrikasında üretilmektedir. Bilinen teknolojinin kullanılması, pazara erkenden girmemizin önünü açmasının yanında, hidrojen altyapısının hızlandırılması için de belirleyici ivme sağlıyor. hTGX ile sıfır emisyon portföyümüze cazip bir ürün daha ekledik” diye konuştu.

Araştırma ve Geliştirmeden sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Frederik Zohm ise, yeni araç ve bu alandaki çalışmalar ile ilgili olarak şunları kaydetti:

“AB düzeyindeki yeni CO2 düzenlemeleri, hidrojen yanmalı motorlara sahip kamyonları sıfır emisyonlu araçlar olarak sınıflandıracak. Bu da bu tür araçların CO2 filo hedeflerimize tam olarak katkıda bulunacağı anlamına geliyor. Bu araçlar, aynı zamanda akülü-elektrikli araçları tamamlayan seriye kapıları açıyor. Aracın sahip olduğu nitelikler sayesinde, müşterilerimiz örneğin geçiş ücreti indirimlerinden yararlanacaklar. Şirket olarak, MAN’ın Nürnberg tesisinde en yenilikçi motor teknolojisine ve hidrojenin yakıt olarak kullanımı konusunda onlarca yıllık deneyime sahibiz. Bunu kullanıyor ve MAN hTGX ile gerçek bir MAN deneyimi sunuyoruz. Yeni hidrojen yakıtlı kamyon, denenmiş ve test edilmiş TG araç serisine dayanıyor. Araç, en yüksek seviyede kalitesi ve karmaşık olmayan bakımı ile de müşterilerimizi etkiliyor. MAN olarak, batarya teknolojisi ve hidrojene dayalı yakıt hücresi teknolojisini araştırmaya devam edeceğiz. H2 yakıt teknolojisi de MAN’da hazırlık aşamasında bulunuyor. Ancak bu teknolojinin gerçekten pazara hazır ve rekabetçi olması için birkaç yılın daha geçmesi gerekiyor.”

Tesla, Amerika Birleşik Devletleri’nde benzer fiyat ayarlamaları yaptıktan kısa bir süre sonra Çin ve Almanya da dahil olmak üzere birçok önemli pazarda fiyat indirimine gitti. Bu durum, şirketin elektrikli araç (EV) sektöründe daha düşük satışlar ve artan rekabetle karşı karşıya olduğu bir dönemde gerçekleşiyor.

Otomobil üreticisi Çin’de güncellenmiş Model 3’ün maliyetini resmi web sitesinde gösterildiği gibi 14,000 yuan (1,930 $) düşürerek 231,900 yuan’a (32,000 $) indirdi. Almanya’da ise arkadan itişli Model 3’ün fiyatı 42,990 Euro’dan 40,990 Euro’ya (43,670.75 $) düşürüldü.

Tesla’dan bir temsilcinin bildirdiğine göre, Avrupa, Orta Doğu ve Afrika dahil olmak üzere diğer bölgelerde de ek fiyat indirimleri uygulandı.

Bu değişiklik, Tesla’nın geçtiğimiz Cuma günü ABD’de Model Y, Model X ve Model S fiyatlarını 2.000 $ düşürmesinin ardından geldi.

Takip eden Cumartesi günü, elektrikli araç lideri ayrıca Tam Kendi Kendine Sürüş (FSD) yardım yazılımının fiyatını 12.000 $’dan 8.000 $’a düşürdü.

Tesla, bir yıldan uzun bir süre önce fiyatlarını önemli ölçüde düşürmeye başlamasıyla başlayan ve kar marjlarını etkileyen elektrikli araç fiyat rekabetine öncülük ediyor.

Şirket, pahalı ürünlere yönelik tüketici harcamalarının azalmasına neden olan yüksek faiz oranları ortamında eski araç modellerini daha yavaş bir hızda güncelliyor. Aynı zamanda, Tesla’nın küresel olarak en büyük otomotiv pazarı olan Çin’deki rakipleri daha uygun maliyetli modeller piyasaya sürüyor.

Ayın başlarında Tesla, teslimatlardaki ilk yıllık düşüş beklentisiyle dünya çapındaki işgücünün %10’undan fazlasını işten çıkarmayı planladığını duyurdu.

Bu makale AI’nin yardımıyla üretilmiş ve çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla ayrıntı için Hüküm ve Koşullarımıza bakınız.

Fenerbahçe, bugün Sivas deplasmanında şampiyonluk umudu için gayret edecek.

YENİ BİR REKOR PEŞİNDE

Puan kaybı hâlinde şampiyonluk yarışında ağır yara alacak olan sarı lacivertliler, Sivas’ı yenerek hem kritik bir virajı hasarsız atlatmayı hem de yeni bir rekor kırmayı planlıyor.

Bu dönem 15 galibiyet, 1 beraberlikle ligin en yeterli deplasman performansına imza atan Fenerbahçe, alandan galibiyetle ayrılırsa 49 puana ulaşarak, yeniden kendisine ilişkin 2020-21’deki 47 puanlık rekoru kıracak.

“İPLER BİZİM ELİMİZDE”

Deplasmandaki son 10 maçını kazanan, 21 maçlık yenilmezlik serisi yakalayarak tarihe geçen İsmail Kartal bir rekoru daha kırmaya çok yakın. Topluluğun şampiyonluk hasretini bitirmekte kararlı olan İsmail Kartal, Sivas seyahati öncesi “Her maç final” hatırlatması yaparken “İşimizi yanlışsız yaparsak kupa bizim ellerimizde yükselecek. Şampiyonluk için gereken her şeye sahibiz” biçiminde konuştu. Oyuncular da kalan haftalarda kayıp yaşamadan şampiyon olacaklarına dair hocaya kelam verdi.

4 İSİM İSTANBUL’DA BIRAKILDI

Fenerbahçe, kritik Sivasspor maçının son taktik provasını dün gerçekleştirdi. Kamp takımında Bonucci, Serdar Aziz, Zajc ve sakat olan Oosterwolde yer almadı. 

 

Smartiks Yazılım A.Ş. (SMART) yeni iş anlaşması yaptı.

Kamuyu Aydınlatma Platformuna (KAP) yapılan açıklama şöyle:

”Şirketimiz 2024 İBB platform, devops, mobil uygulama ve web yazılım geliştirme süreçleri yönetim işi kapsamında siebel bakım destek işi sözleşmesini 12.250.000 TL (KDV hariç) bedelle Çekino-Bimtaş iş ortaklığıyla imzalamıştır. İşbu sözleşme 180 gün süreliğine imzalanmış olup, 19.04.2024 tarihinde tarafımıza bildirilmiştir.

Smartiks, bu projede İstanbul Büyükşehir Belediyesi Çözüm Merkezi, Çağrı Merkezi, İBB’ye bağlı diğer kurumlar ve kuruluşlar bünyesinde kullanılan ve vatandaşlık hizmetlerinin tek bir noktadan kesintisiz şekilde verilmesini amaçlayan ortak CRM platformu ‘oracle siebel’ bakım ve destek süreçlerini yürütecektir.”

Hibya Haber Ajansı

Adana Demirspor’da takım dışı bırakılan Luis Nani’nin geleceği şekilleniyor.

Yağız Sabuncuoğlu’nun haberine nazaran; Akdeniz takımı, Luis Nani’nin kontratını feshetmek için görüşmelere başladı.

HİKMET KARAMAN ONU İSTEMİYOR

Teknik yönetici Hikmet Karaman’ın Luis Nani’yi kadroda istemediği belirtildi.

Portekizli yıldız için resmi açıklamanın kısa müddet içinde yaoılması bekleniyor.

NANI’NİN PERFORMANSI

Adana Demirspor’un dönem öncesinde transfer ettiği Luis Nani; Mavi Şimşekler’de bu dönem 34 maçta 1213 dakika mühlet aldı ve 4 gol ile 3 asist yaptı.

NANI’NİN KARİYERİ

Mesleğinde Sporting, Manchester United, Fenerbahçe, Valencia, Lazio, Orlando, Venezia, Melbourne ve Adana Demirspor grupları bulunan 37 yaşındaki yıldız sol kanat; toplamda 603 maça çıktı ve 127 gol ile 146 asist yaptı.

112 KERE A ULUSAL OLDU

112 defa Portekiz A Ulusal Grup forması giyen Luis Nani; 23 sefer rakip fileleri havalandırdı. 

Moto G 5G 2024, dizaynından performansına kadar birçok özelliğiyle dikkat çekiyor. Bu galeride, Moto G 5G 2024 modelinin öne çıkan özelliklerine ayrıntılı bir bakış atacağız.

Zarif tasarım ve konforlu kullanım

Moto G 5G 2024, ada çayı yeşili renk seçeneğiyle piyasaya sürüldü. Plastik çerçevesi ve yuvarlatılmış kenarlarıyla, fiyatına kıyasla epeyce şık ve konforlu bir kullanım sunuyor. Aygıtın ardı cam yerine, parmak izi bırakmayan vegan deriden yapılmış ve ortasında Motorola’nın imzası niteliğindeki “M” logosu bulunuyor. Bu malzeme seçimi, telefonun daha âlâ bir kavrama sunmasını ve daha rahat kullanılmasını sağlıyor.

Sınırlı lakin kâfi ekran

Moto G 5G 2024, 6.6 inçlik HD+ 720p çözünürlüklü ve 120Hz yenileme suratına sahip bir LCD ekran ile geliyor. Açık hava kullanımında parlaklığı kâfi olmasa da, bu fiyat aralığı için makul bir ekran tecrübesi sunuyor. Çerçevelerin biraz kalın olması ve bilhassa alt kısmının daha geniş olması, çağdaş dizaynların tersine bir görünüm sergiliyor.

Performans ve yazılım deneyimi

Cihaz, Qualcomm Snapdragon 4 Gen 1 işlemci ve 4GB RAM ile donatılmış, bu da temel kullanımlar için kâfi bir performans sunuyor. Android 14 ve Motorola’nın kendi kullanıcı arayüzü My UX ile birlikte gelen Moto G 5G 2024, kullanıcıya pak bir yazılım tecrübesi vaat ediyor. Lakin, RAM kapasitesi kimi kullanıcılar için yetersiz kalabilir.

Kamera kapasiteleri

Moto G 5G 2024‘te tek bir 50MP ana kamera bulunuyor ve fotoğraflar genel olarak 12.5MP olarak kaydediliyor. Makro çekimler için eklenen 2MP’lik bir lens daha bulunsa da, bu lensin kullanışlılığı sonlu. Ana kamera ile çekilen fotoğraflar, temel muhtaçlıkları karşılayacak seviyede olmasına karşın, daha ayrıntılı ve güçlü şartlarda zayıf kalmaktadır.

Uzun müddetli pil ömrü

Moto G 5G 2024, 5,000mAh kapasiteli bir pile sahip ve bu, ağır kullanımda bile bir günü rahatlıkla çıkarmanızı sağlıyor. 18W süratli şarj dayanağı sunan telefon, bu büyüklükteki bir pil için kâfi bir şarj suratı sunuyor, fakat kablosuz şarj takviyesi bulunmuyor.

Fiyat ve erişilebilirlik

Moto G 5G 2024, $200 fiyat etiketiyle piyasaya sürülmüş durumda. Şu anda T-Mobile ve Metro by T-Mobile üzerinden satışa sunulan aygıt, ilerleyen periyotlarda öteki operatörler ve perakendeciler aracılığıyla da temin edilebilecek.

Sonuç olarak, Moto G 5G 2024, uygun fiyatlı bir telefon arayan lakin günümüzün kimi çağdaş özelliklerinden vazgeçmek zorunda kalmayacak kullanılabilecek bir telefon olarak öne çıkıyor.

Türk Telekomünikasyon A.Ş. (TTKOM) uzun vadeli kredi anlaşması yaptı.

Kamuyu Aydınlatma Platformuna (KAP) yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Türk Telekom olarak grubumuzun yatırımlarının, stratejik girişimlerinin ve büyüme planlarının finansmanı amacıyla, Credendo (Belçikalı ihracat kredi kuruluşu) sigortası kapsamında, şirketimiz ile Citibank arasında 120.600.300 dolar tutarında uzun vadeli bir kredi anlaşması imzalanmıştır.

Söz konusu kredinin nihai vadesi Ocak 2034, ortalama vadesi 4,2 yıl, sigorta primi ve diğer peşin maliyetler dâhil toplam maliyeti ise yıllık Term SOFR + yüzde 2,97’dir.”

Hibya Haber Ajansı

Çin devlet fonu Central Huijin Investment, çeşitli fonlardan gelen son üç aylık raporlarda da belirtildiği üzere, gerileyen piyasayı desteklemek için yılın ilk çeyreğinde borsaya yaklaşık 41 milyar dolar yatırım yaptı.

Devlet fonunun stratejisi, Huatai-PB CSI300 ETF, E Fund CSI300 Index ETF, Harvest CSI 300 ETF, ChinaAMC CSI 300 ETF ve ChinaAMC China 50 ETF gibi önde gelen blue-chip ETF’lere odaklanarak en az 300 milyar yuan değerinde borsa yatırım fonu (ETF) satın almayı içeriyordu.

Bu stratejik yatırımlar, Şubat ayında ulaşılan beş yılın en düşük seviyelerinden yaklaşık %14’lük bir toparlanma yaşayan Çin’in CSI300 blue-chip endeksinde kayda değer bir toparlanmaya katkıda bulundu. Endeksin yeniden yükselişi yalnızca Central Huijin’in müdahalesinden kaynaklanmadı, aynı zamanda bir dizi piyasa dostu politika ve Çin’in en üst menkul kıymetler düzenleyicisindeki değişiklikle de desteklendi.

Şubat ayı başında Central Huijin, Çin ETF’lerine yaptığı yatırımı genişletme planlarını açıklamış ve ülkenin sermaye piyasalarının istikrarlı bir şekilde işlemesini sağlamak için bu tür yatırımlara devam edeceği sözünü vermişti. Bu duyuru, Çin’in durgun ekonomik toparlanmasını ve yatırımcı güvenini aşındıran güçlü hükümet ekonomik teşviklerinin yokluğunu yansıtan hisse senedi göstergesi CSI 300’ün beş yılın en düşük seviyelerine inmesi nedeniyle tam zamanında yapılmıştı.

Ayrıntılı raporlar Central Huijin’in ilk çeyrekte Huatai-PB CSI300 ETF’den 26.3 milyar adet satın aldığını ve bunun yaklaşık 87 milyar yuan değerinde olduğunu ortaya koydu. Buna ek olarak, devlet fonu E Fund CSI300 Endeksi ETF’sinden yaklaşık 73 milyar yuan ve Harvest CSI 300 ETF’sinden 53 milyar yuan satın aldı.

Yatırımcıların piyasaya yardımcı olan devlet destekli alımlara ilişkin şüpheleri, Ocak ayında CSI 300’ü takip eden Çin merkezli ETF’lere 17 milyar doların üzerinde giriş olduğunu bildiren S&P Global Market Intelligence’ın bulgularıyla doğrulandı. Benzer şekilde, Goldman Sachs da devlete bağlı yatırımcılardan oluşan “ulusal takım “ın bir parçası olduğundan şüphelenilen kuruluşlar tarafından yerli ETF’lerde önemli alımlar gözlemledi.

%AD-CONTAINER-0%

Ayrıca, ChinaAMC CSI 300 ETF’si Central Huijin’den toplam 7,73 milyar dolarlık alım görürken, ChinaAMC China 50 ETF’si çeyrek boyunca 4,97 milyar dolarlık yatırım aldı.

Bu hesaplamalar için kullanılan döviz kuru 1 $ – 7,2432 Çin yuanıdır.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

SIPRI’nin Askeri Harcamalar ve Silah Üretimi Programı Kıdemli Araştırmacısı Nan Tian, “Askeri harcamalardaki eşi benzeri görülmemiş artış, barış ve güvenlik alanındaki küresel bozulmaya doğrudan bir yanıttır.” dedi. Devletler askeri güce öncelik veriyor ancak giderek daha değişken hale gelen jeopolitik ve güvenlik ortamında, bir etki-tepki sarmalına girme riskiyle karşı karşıyalar.

ABD NATO’nun en büyük harcamacısı olmaya devam ediyor ancak Avrupalı üyeler paylarını artırıyor

2023 yılında 31 NATO üyesi, 1 trilyon 341 milyar dolar ile dünyadaki askeri harcamaların yüzde 55’ini gerçekleştirdi. ABD’nin askeri harcamaları yüzde 2,3 artarak 2023 yılında 916 milyar dolara ulaşarak toplam NATO askeri harcamalarının yüzde 68’ini temsil etti.

2023 yılında Avrupalı NATO üyelerinin çoğu askeri harcamalarını artırdı. NATO toplamı içindeki toplam payları, son on yılın en yüksek seviyesi olan yüzde 28’e ulaştı. Kalan yüzde 4’lük pay ise Kanada ve Türkiye’den geldi.

SIPRI Askeri Harcamalar ve Silah Üretimi Programı Araştırmacısı Lorenzo Scarazzato, “Avrupalı NATO ülkeleri için Ukrayna’da son iki yıldır süren savaş, güvenlik görünümünü temelden değiştirdi.” dedi. Tehdit algılamalarındaki bu değişim, GSYİH’nin giderek artan bir bölümünün askeri harcamalara yönlendirilmesi ve NATO’nun yüzde 2’lik hedefinin ulaşılması gereken bir eşikten ziyade bir taban çizgisi olarak görülmesi şeklinde yansıyor.

NATO üyelerinin GSYİH’nin yüzde 2’sini orduya harcama hedefini resmen taahhüt etmelerinden on yıl sonra, 31 NATO üyesinden 11’i, 2023’te bu seviyeye ulaştı veya bu seviyeyi aştı. Bu, taahhüdün verilmesinden bu yana en yüksek sayı.

Bir diğer hedef olan, askeri harcamaların en az yüzde 20’sinin “teçhizat harcamalarına” yönlendirilmesi hedefi ise 2014 yılında 7 iken 2023 yılında 28 NATO üyesi tarafından karşılandı.

Foreks Haber Merkezi

Bitcoin’in halving’inin tozu şimdi dinmiş değil fakat önde gelen kripto para ünitesinin görünümünü yine şekillendirebilecek yeni bir trend ortaya çıkıyor. Bitcoin’in kendisi mütevazı bir fiyat artışı yaşarken, Bitcoin Layer 2 tahlilleriyle alakalı STX coin üzere tokenlar BTC’yi geride bırakarak yükselişe geçti. Bu üstün performans, Layer 2 tahlillerinin üstesinden gelmeyi amaçladığı bir sorun olan Bitcoin blockchainindeki süreç fiyatlarında kıymetli bir artışın ortasında geldi. Gelin, bu beklenmedik gelişmeyi daha derinlemesine inceleyelim ve Bitcoin’in geleceği için ne manaya geldiğini keşfedelim.

Layer-2 coinler: STX coin, ELA ve SAVM öne çıktı

STX (Stacks), ELA (Elastos) ve SAVM (SatoshiVM) üzere tokenlar 20 Nisan’daki halving olayından bu yana etkileyici çıkarlara tanık oldu. Sürünün lideri STX yaklaşık %20 artarken, ELA ve SAVM sırasıyla %11 ve %5 yükseldi. Bu durum Bitcoin’in %4,7’lik yükselişiyle tam bir tezat oluşturuyor. Layer 2 tokenlerindeki bu artış, Bitcoin blockchaininin ölçeklenebilirlik sınırlamalarını ele alan tahlillere yönelik artan yatırımcı ilgisini vurgulamaktadır. Bitcoin Layer 2 projeleri ana zincirin üzerinde çalışmakta, suratı artırmak ve fiyatları azaltmak için süreçleri zincir dışında işlemekte.

Öncelikle akıllı mukavelelere odaklanan Ethereum Layer 2 tahlillerinin tersine, Bitcoin Layer 2 projeleri, Bitcoin blockchaininin güvenliğini korurken ağı ölçeklendirmeyi ve programlanabilirlik özellikleri sunmayı amaçlamakta. Layer 2 rallisi, Bitcoin blockchainindeki süreç fiyatlarında değerli bir artışla birebir vakte denk geliyor. Halvingin akabinde Glassnode’dan alınan bilgiler, ortalama süreç fiyatının 2018 başından bu yana en yüksek düzey olan yaklaşık 0,0020 BTC’ye fırladığını gösteriyor. Bu artış büyük olasılıkla Runes ismi verilen bir protokolün yakın vakitte piyasaya sürülmesinden kaynaklanıyor.

Sırada neler var?

Kriptokoin.com olarak bildirdiğimiz üzere Runes, kullanıcıların direkt Bitcoin blockchaini üzerinde tokenları “kazımasına” ve mint etmesine imkan tanıyor. Bu protokolün piyasaya sürülmesi, spekülatörlerin token basmak ve göğüs coin ticareti yapmak için tez etmesiyle birlikte bir faaliyet çılgınlığına yol açarak ağ trafiğinin artmasına ve fiyatların süratle yükselmesine neden oldu.

Bitcoin süreç fiyatları. Kaynak: Glassnode

Layer 2 tokenlerinin üstün performansı, yatırımcıların ana zincirin sınırlamalarına tabi olmadan Bitcoin ekosistemiyle etkileşime girmenin yollarını giderek daha fazla aradıklarını gösteriyor. Fiyatlardaki son artış bu argümanı daha da güçlendiriyor. Bitcoin’in benimsenmesi arttıkça, süreç fiyatlarının değişken kalması ve potansiyel olarak ana akım kullanılabilirliği engellemesi mümkündür. Layer 2 tahlilleri, daha düşük maliyetlerle daha süratli süreçler sağlayarak cazip bir alternatif sunmaktadır.

Kesin bir değişim öngörmek için şimdi çok erken olsa da, layer 2 tokenlerinin halving sonrası performansı ilgi alımlı bir tablo çiziyor. Ölçeklenebilirlik tasaları artmaya devam ettikçe, layer 2 projeleri Bitcoin’in uzun vadeli yaşayabilirliğini sağlamada çok değerli bir öge olarak ortaya çıkabilir. Bu projelerin başarısı, Bitcoin ağının temel güvenlik unsurlarını korurken verimli ölçeklendirme tahlilleri sunma maharetlerine bağlı olacak.

Son dakika gelişmelerden anında haberdar olmak için bizi Twitter’da, Facebook’ta ve Instagram’da takip edin. Telegram ve Youtube kanalımıza katılın. 

Mehmet UZEL / KAYSERİ (İGFA) – Yapılan hizmetlerin çölyaklı aileleri mutlu ettiğinin altını çizen Başkan Çolakbayrakdar, “Çölyaklı aileler için hazırlamış olduğumuz gıda paketlerinin karşılığının, dua olarak ulaşması bizler için çok değerlidir. Bu hizmetin gurur veren bir diğer tarafı gerek şehrimizde gerekse ulusal manada Türkiye’mizde birçok belediyenin benzer organizasyonlar yapıyor olmasıdır. Bizim için bir işin yapılmış olması, sadece o bölgedeki insanlar tarafından beğenilmesi, kabul görmesi işin doğru olduğu noktasında elbette ki önemlidir. Ancak sadece yerelde kalmayarak, Türkiye’de bir çok belediyenin çölyaklı ailelere yönelik bir çalışma içerisinde bulunması daha da önemlidir. Bilindiği üzere; 2017 yılında meclis toplantımızda aldığımız karar doğrultusunda, 7 yıldır glütensiz ürün paketi ile çölyaklı ailelere destek oluyoruz. Yapmış olduğumuz bu destekler, her geçen gün artarak devam ediyor. Çölyak, bir gıda alerjisidir. Glüten duyarlılığı sebebiyle çölyak hassasiyeti bulunan vatandaşlarımız, glütensiz gıdalarla beslenmek zorundadır. Bu hassasiyeti bulunanların yaşamları boyunca belirli bir diyet yapması, yani glütensiz gıdaları tüketmesi gerekmektedir. Bizler de Kocasinan Belediyesi olarak alerjik hassasiyeti bulunan hemşerilerimize destek oluyor ve özel olarak hazırlamış olduğumuz glütensiz ürün paketlerini çölyaklı ailelere düzenli olarak ulaştırıyoruz. Bunun yanı sıra farklı projeler üretmeye çalışıyoruz. Bu doğrultuda geçen yıl, Türkiye’de bir ilk olan Kayseri’nin yöresel mutfağının glütensiz olarak hem imalatının yapıldığı hem de paket hizmetinin olduğu ‘Kafe Sinan Glütensiz’ projesini hayat geçirdik. Amacımız, bir nebze de olsa çölyaklı ailelerimizin hayatını kolaylaştırmak, bunu yaparken de aramızdaki gönül bağını pekiştirmektir” ifadelerine yer verdi.

Çölyaklı aileler ise Kocasinan Belediyesi’nin kendileri için yapılan hizmetlerden son derece memnun kaldıklarını belirterek, Başkan Çolakbayrakdar’a teşekkür etti.

Kocasinan Belediyesi Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü’nün hazırladığı glütensiz ürün paketlerinin içerisinde; kek unu, hamur işi unu, nişastalı karışımı, kakaolu çıtır top, burgu makarna, spagetti, şehriye, köftelik bulgur, fındık ezmesi, portakallı mini kek ve susamlı çubuk kraker gibi glüten içermeyen yiyecekler bulunuyor.

BURSA (İGFA) – Türkiye Büyük Millet Meclisinin kuruluşunun 104. Yılında, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamaları bugün yapılan temsili makam devri törenleriyle başladı. 23 Nisanların geleneği haline gelen çocukların temsili olarak yönetici koltuğuna oturmaları töreni kapsamında, İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban da bugün makamını bir süreliğine Müşerref Muzaffer Samda İlkokulu 4. Sınıf Öğrencisi Ayşe Zehra Uslu’ya bıraktı.

YENİ BAŞKAN KOLTUĞA OTURDU

Bu sabah 09.30’da yapılan makam devrinde Belediye Başkanlığı koltuğuna oturan Ayşe Zehra Uslu, günün anlam ve önemine ilişkin bir konuşma da yaptı. Küçük Başkan Uslu, konuşmasına 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde yeniden İnegöl Belediye Başkanlığına seçilen Başkan Taban’ı kutlayarak başladı.

“YAŞANABİLİR YARINLAR BIRAKMANIZI İSTİYORUZ”

Yetişkinlerden çocuklar için yaşanabilir yarınlar bırakmalarını isteyen Ayşe Zehra Uslu, “Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu ve ilk Meclis Başkanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk, ‘Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir’ demiştir. Bugünün küçükleri, yarının büyükleri olarak bizim de sizlerden tek ricamız var, tüm çocuklar adına biz çocuklara yaşanabilir yarınlar bırakmanızı istiyoruz. Temiz bir çevre, temiz bir hava, temiz bir su, kısaca tertemiz bir doğa bırakmanızı istiyoruz. Tüm çocukların 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutluyorum” dedi.

“GAZZE’DE BOMBALAR ALTINDA YAŞAM MÜCADELESİ VEREN KARDEŞLERİMİZİN DE YÜZLERİ GÜLSÜN”

Ülkemizde çocuk bayramı kutlanırken dünyanın başka ülkelerinde savaşların yaşandığını ve çocukların öldüğünü hatırlatan Uslu, “Dünyadaki hiçbir çocuğun ağlamasını istemiyorum. Bizler bayram yaparken, Gazze’de bombalar altında yaşam mücadelesi veren kardeşlerimizin de yüzlerinin gülmesini istiyoruz. Bir an önce dünyadaki tüm savaşların bitmesi ve tüm çocuklarının yüzlerinin gülmesi dileklerimle sözlerime son veriyorum” diye konuştu.

Başkan Uslu, konuşma sonrası bazı daire müdürlerine de telefonla arayarak talimatlarını iletti. Belediye Başkanı Alper Taban da küçük Başkan Ayşe Zehra Uslu’nun temiz çevre konuşmalarına destek vererek bu alanda yapılan uygulama ve çalışmalar hakkında kendisini bilgilendirdi.

ANKARA (İGFA) – TÜİK, 2024 Şubat ayına ilişkin Hizmet Üretim Endeksi verilerini açıkladı.

Hizmet üretim endeksi yıllık yüzde13,8 arttı

Hizmet üretim endeksi (2021=100) 2024 yılı Şubat ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde13,8 arttı. Aynı ayda ulaştırma ve depolama hizmetleri yüzde 14,3 artarken, konaklama ve yiyecek hizmetleri yüzde 18,0, bilgi ve iletişim hizmetleri yüzde 15,3, gayrimenkul hizmetleri yüzde 15,8, mesleki, bilimsel ve teknik hizmetler yüzde 15,4, idari ve destek hizmetleri ise yüzde 7,5 oranında arttı.

Hizmet üretim endeksi aylık bazda ise yüzde 2,7 artış gösterdi.

Buna göre 2024 yılı Şubat ayında bir önceki aya göre aynı ayda ulaştırma ve depolama hizmetleri yüzde 3,3 artarken, konaklama ve yiyecek hizmetleri yüzde 3,0, bilgi ve iletişim hizmetleri yüzde 4,6, gayrimenkul hizmetleri yüzde 7,2 arttı. Aylık bazda mesleki, bilimsel ve teknik hizmetler yüzde 0,1, idari ve destek hizmetleri ise ise yüzde 0,2 azalış gösterdi.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından nisan ayına ait Finansal Hizmetler İstatistikleri ve Finansal Hizmetler İtimat Endeksi açıklandı.

Finansal bölümde faaliyet gösteren 142 kuruluşun cevaplarının ağırlıklandırılıp toplulaştırılmasıyla elde edilen anket sonuçlarına nazaran, endeks, nisanda geçen aya nazaran 3,8 puan artarak 157,4 düzeyinde gerçekleşti.

Endeksi oluşturan anket sorularına ilişkin yayılma endeksleri incelendiğinde, son üç aydaki iş durumunda düzgünleşme ile hizmetlere olan talep FHGE’yi artış istikametinde, gelecek üç aydaki hizmetlere olan talep beklentisi ise FHGE’yi azalış tarafında etkiledi.

İş durumu ve hizmetlere olan talebe ait değerlendirmelere nazaran, son üç ayda iş durumunda düzgünleşme ve hizmetlere olan talepte artış olduğu tarafındaki değerlendirmeler bir evvelki aya kıyasla güçlenirken, gelecek üç ayda hizmetlere olan talepte artış olacağı istikametindeki beklentiler ise zayıfladı.

İstihdama ait değerlendirmelere nazaran, son üç ayda istihdamda artış olduğunu bildirenler ile gelecek 3 ayda istihdamda artış olacağını bekleyenler lehine olan seyir zayıfladı.

2024 yılı nisan ayında, NACE Rev.2 kesim sınıflamasına nazaran “Finans ve Sigorta Faaliyetleri” dalında inanç endeksleri alt kesimler prestijiyle değerlendirildiğinde, “64-Finansal Hizmet Faaliyetleri (sigorta ve emeklilik fonları hariç)”, “65-Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Fonları (zorunlu toplumsal güvenlik hizmetleri hariç)” ve “66- Finansal Hizmetler ile Sigorta Faaliyetleri için Yardımcı Faaliyetler” kesimlerinde bir evvelki aya nazaran sırasıyla 3,4, 4,4 ve 34,2 puanlık artış gerçekleşti.

Fenerbahçe‘nin Bosna Hersekli yıldız futbolcusu Edin Dzeko, 20 golle krallık yarışında zirvede. Dzeko, ligde kritik haftalara formda bir halde giriyor.

Golcü oyuncu, Adana Demir ve Karagümrük filelerini sarsarak seri yakalamıştı. 37 yaşındaki forvet, kuvvetli Sivas deplasmanında da golünü atıp seriyi sürdürmeye kararlı. Edin Dzeko, Olympiakos maçı sonrası antrenmanlarda arkadaşlarını yine motive etmek için de çok çalıştı. Grupla konuşmalar yapan yıldız futbolcu dikkat çeken sözler kullandı.

“TEK PUAN KAYBINA TAHAMMÜLÜMÜZ YOK”

Dzeko, Sivasspor maçı öncesi kadro arkadaşlarına moral verdi. Deneyimli oyuncu, Avrupa’ya bu türlü veda etmek hepimizi sarstı. Lakin bir an evvel toparlanıp önümüze bakmalıyız. Ligde final haftalarına girdik ve tek bir puan kaybına bile tahammülümüz yok. Bu dönem şampiyonluk hasretine son verip, çok üzdüğümüz taraftarımıza bayram yaşatmamız şart” sözlerini kullandığı öğrenildi.

SEZON PERFORMANSI

Edin Dzeko, bu dönem Fenerbahçe forması ile 41 maça çıktı. Deneyimli futbolcu kelam konsu maçlarda 24 gol ve 9 asistlik performans sergiledi.  

 

 

Tarihinin en makûs dönemlerinden birini geçiren Beşiktaş’taki performansıyla parlayan Semih Kılıçsoy, taliplerini artırıyor.

18 yaşındaki genç yetenek için başta İngiliz kulüpleri olmak üzere Avrupa’dan ilgi olduğu bilinirken, planları da yavaş yavaş ortaya çıktı.

EURO 2024’Ü BEKLİYORLAR

Premier Lig’den Manchester City, West Ham, Aston Villa ve Tottenham’a yazılan başarılı golcü için Beşiktaş’a şimdi resmi bir teklif gelmediği öğrenildi.

Kulüplerin, genç yıldızın EURO 2024’teki performansını da göz önünde bulundurarak Siyah-beyazlı kulübün kapısını çalacağı öğrenildi.

SEZON PERFORMANSI

Bu dönem Beşiktaş formasıyla 19 Süper Lig maçında alanda yer alan Semih, 10 gol ve 3 asistlik performans sergiledi. 

 

Trendyol Süper Lig’de Galatasaray, rakibi Pendikspor’u 4-1 yenerken Zaha müsabakayı kulübede tamamladı.

4 maç sonra hocası Okan Buruk’tan forma alamayan 31 yaşındaki Fildişi Kıyılı oyuncu, üzerine sarı-kırmızılı battaniyesini çekerek kulübedeki arkadaşlarıyla sohbet etmeyi tercih etti.

Hafta içinde İngiliz basını, West Ham’ın orta transfer periyodunda Zaha’yı istediğini fakat teknik yöneticisi David Moyes’un istemediğini yazmıştı. 

Galatasaray’ın yıldız savunmacısı Abdülkerim Bardakçı, savunmada Victor Nelsson ile ahengiyle kusursuza yakındı.

İkili, dönem başından beri gösterdikleri istikrarlı futbolu sergilemeye devam ettiler. Abdülkerim Bardakçı da bu dönem Galatasaray’da meslek dönemini yaşıyordu.

Daha evvel tüm kulvarlarda 6 defa rakip fileleri havalandıran 29 yaşındaki oyuncu, Pendikspor karşısında takımınının 2. golünü kaydetti.

4 KULVARDA ATTI!

Tecrübeli futbolcu, bu dönem Sarı-Kırmızılı forma altında 7. golünü atmayı başardı. Abdülkerim, böylelikle meslek rekorunu geliştirmeye devam etti. Bu dönem 40 maça çıkan 29 yaşındaki futbolcu, ligde 4, kupada 1, Avrupa Ligi’nde 1 ve Şampiyonlar Ligi’nde 1 defa gol atma başarısı göstermişti. 

Savunma çizgisini güçlendirmek isteyen Beşiktaş, çalışmalarını orta vermeden sürdürüyor.

Son birkaç gündür Boca Juniors idaresi tarafından kontrat yenilemediği için takım dışı bıraktığı Nicolas Valentini ile Beşiktaş’ın anlaştığı sav ediliyor.

SÜRPRİZ İSİM GÜNDEMDE

TNT Sports’ta yer alan bilgilere nazaran, Arjantin Ulusal Ekibi’ne kadar yükselen ve Inter’in de istediği 23 yaşındaki sol stoper için favorinin Beşiktaş olduğunu sav etse de sürpriz bir isim daha gündeme geldi.

BEŞİKTAŞ ROMERO’YU İSTİYOR

Beşiktaş’ın Estudiantes’te forma giyen bir öteki sol stoper Zaid Romero’yu istediği argüman edildi.

23 yaşındaki Valentini üzere sol ayaklı olan ve onun üzere (1.89) uzun uzunluklu olan 24 yaşındaki Romero’nun (1.93) ismi Kartal’ın listesinin birinci sırasında yer alıyor. Romero, bu dönem çıktığı 16 uğraşta 1 gol kaydetti. 

BURSA (İGFA) – Bursa Uludağ Motorspor Kulübü (BUMOSK) tarafından ICRYPEX, MOTUL ve Batı Kurumsal katkılarıyla düzenlenen organizasyonda, micro kategoride Türkiye’nin en genç karting pilotu ünvanını alan 5 yaşındaki Borusan Otomotiv Motorsport Karting pilotu Zayn Sofuoğlu birinci, Enes Hakkı Yeten ikinci, Bulut Tırınk üçüncü oldu.

Mini kategoride birinciliğin sahibi Dynamic Racing Team’den Ali Fuat Miras olurken, ikinciliği Can Özler ve üçüncülüğü de Ali Sururi Akgün elde etti. Junior kategoride ilk 3 sıra Demir Sağım, Turhan Erin Ünlüdoğan, Ömer Ulaş Akbağ’dan oluştu. Senior kategoride Dynamic Racing Team pilotu Kerim Sulyak birinci, Onur Müldür ikinci, Leyla Sulyak üçüncü oldu. Master kategoride ilk 3 sıra ise Murathan Gür, İlyas Vurgeç ve Barış Karadeniz’den oluştu.

Kadınlar senior kategorisinde birinciliği Dynamic Racing Team’den Leyla Sulyak, ikinciliği aynı takımdan Ayşe Çebi, üçüncülüğü Zeynep Çukurova kazandı. Sezon açılış yarışında takımlar birinciliğinin sahibi ise Dynamic Racing Team oldu.

KOCAELİ (İGFA) – Gölcük Belediyesi spora verdiği desteklerin meyvelerini alınan başarılar ile toplamaya devam ediyor. Gölcük Belediyespor Genç Erkekler Voleybol Takımı, Bolu’da düzenlenen Türkiye çeyrek final maçlarına katıldı. Karşılaştığı 3 rakibini yenen Gölcük Belediyespor şampiyon olarak finallere yükseldi.

İKİNCİ ŞAMPİYONLUK OKUL TAKIMINDAN

Spor alanında ilçede bir başka başarı Gölcük Şehit Onbaşı Adem Başoğlu Ortaokulu Futbol Takımı’ndan geldi. Yalova’da düzenlenen yarı finallerde katılan futbol takımı, tüm rakiplerini yenerek şampiyon oldu. Kazanılan şampiyonluk ile finallere yükselen takım okulda ve ilçede sevinç kaynağı oldu.

BAŞKAN SEZER TAKIMLARI TEBRİK ETTİ

İlçede spora yapılan yatırımların başarı getirmesinden memnuniyet duyduklarını belirten Gölcük Belediye Başkanı Ali Yıldırım Sezer, “Gölcük’ün gururu olan iki takımımızı da can-ı gönülden tebrik ediyor, üstün başarılarının devamını diliyorum” dedi.

Mehmet Uzel / KAYSERİ (İGFA) –Melikgazi Belediye Başkanı Doç. Dr. Mustafa Palancıoğlu, doğa temalı parklar ve mesire alanları projesi ile Melikgazi’de sosyo-kültürel aktivitelerin gerçekleştirileceği, doğa yürüyüşleri ve yeşil alan ihtiyaçlarının karşılandığı, insanların dinlenip eğlenebileceği, vakit geçirebileceği bir yaşam alanı kazandıracak.

İNSANLARIN KEYİFLE VAKİT GEÇİRECEĞİ YERLER İNŞA EDECEĞİZ

Melikgazi’de yeni dönemde doğayla iç içe, sosyal yaşamı zenginleştiren projeleri hayata geçireceklerini dile getiren Başkan Palancıoğlu, “Melikgazi’de bir dönemde 2 döneme sığacak işler yaptık. İnşallah yeni dönemimizde de yine örnek ve referans çalışmalarımıza devam edeceğiz. 3 adet doğa temalı parklar ve mesire alanları yapacağız. Hisarcık’taki Kırlangıç Vadimizi daha hareketli, insanların ziyaret etmekten keyif alacağı, doğa yürüyüşü yapacağı yerler haline getireceğiz. Burayı aynı Koramaz Vadisi gibi yapacağız. Melikgazi olarak bu bölgeye dokunarak daha cazip ve güzel bir yer haline getireceğiz. Kızıltepe’ye de bir tesis yapıyoruz. Burada Kayseri yemeklerini sunacağımız bir restoran olacak. Kayseri ayaklarımızın altında olacak. İnsanlar gün doğumu ve gün batımı seyretmeyi seviyorlar. Burada vatandaşlarımız yemek yiyecek, çay ve kahve içecekler. Bir de seyir terasımız olacak. İnecik’te ise güzel bir manzaralı alanda mesire alanı yapıyoruz. Burası hayata geçtiğinde Kayseri’mize güzel bir mesire alanını yapmış olacağız. Melikgazi’mizde vatandaşlarımızın aileleri ile birlikte hoş vakit geçirebilecekleri, şehrin gürültüsünden ve stresten kurtulup nefes alabilecekleri yatırımlara devam edeceğiz. Yeni projelerimizin ilçemize hayırlı olmasını dilerim.” dedi.

Türkiye İstatistik Kurumu ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası işbirliği ile yürütülen tüketici eğilim anketi sonuçlarından hesaplanan Tüketici İtimat Endeksi, Nisan ayında yüzde 1,4 oranında artarak 80,5 oldu.

Endeks Mart ayında 79,4 bedelini almıştı.

Mevcut devirde hanenin maddi durumunu gösteren endeks Nisan’da 66,6’dan 65’e geriledi. Gelecek 12 aylık devirde hanenin maddi durum beklentisi 78,9’dan 82,9’a, gelecek 12 aylık periyotta genel ekonomik durum beklentisi ise 74,9’dan 78,1’e yükseldi.

Tüketici inanç endeksinin 100’den büyük olması Tüketici İtimadında optimist durumu, 100’den küçük olması tüketici inancında karamsar durumu gösteriyor.

Yünsa Yünlü Sanayi ve Ticaret A.Ş. (YUNSA) kâr payı dağıtımı yapacak.

Kamuyu Aydınlatma Platformuna (KAP) yapılan açıklamada şunlar kaydedildi:

“Şirketimiz tarafından Sermaye Piyasası Kurulunun (SPK) seri (II – 14.1 nolu) Sermaye Piyasasında Finansal Raporlamaya İlişkin Esaslar Tebliği uyarınca hazırlanan ve PwC Bağımsız Denetim ve Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik A.Ş tarafından bağımsız denetimden geçmiş 01.01.2023 – 31.12.2023 hesap dönemine ait konsolide finansal tablolarımıza göre 620.022.875 TL tutarında dönem kârı, Vergi Usul Kanunu (VUK) kayıtlarına göre ise 572.091.045 TL tutarında dönem kârı elde edildiği görülerek Türk Ticaret Kanununun 519. maddesi uyarınca ayrılması gereken yüzde 5 oranındaki genel kanuni yedek akçenin, 31.12.2023 itibariyle VUK kayıtlarında mevcut genel kanuni yedek akçe tutarı sermayenin yüzde 20’lik sınırını aştığından 2023 yılı için ayrılmaması, VUK kayıtlarına göre hazırlanan mali tablolarda 31.12.2023 tarihli bilançonun enflasyon muhasebesine tutulması neticesinde 473.473.263 TL cari yıl kârını içeren geçmiş yıl kârları / zararları hesabının 262.295.379 TL pozitif bakiye verdiği, toplam 211.177.884 TL tutarındaki azalışı karşılayacak tutarda özkaynak hesaplarına ilişkin enflasyon düzeltme farkları tutarı bulunduğu, bu kapsamda VUK kayıtlarına göre 473.473.263 TL net dağıtılabilir kârın bulunduğu, TFRS esasına göre hazırlanan finansal tablolara göre 544.242.878 TL dağıtılabilir kâr elde edildiği, bu tutara yıl içinde yapılan ve 31 Aralık 2023 tarihindeki alım gücüne göre hesaplanan 164.773 TL bağışın eklenmesiyle 544.407.651 TL birinci temettü matrahı oluştuğu görülmüş olup buna göre, sermaye piyasası mevzuatı, esas sözleşme hükümleri ve kâr dağıtım politikasına göre net dağıtılabilir dönem kârının şu şekilde dağıtılmasına,

• Birinci kâr payı: 3.000.000,00 TL
• İkinci kâr payı: 233.736.631,38 TL
• Toplam brüt kâr payı: 236.736.631,38 TL
• Olağanüstü yedek: 307.671.019,54 TL

kâr dağıtımının yukarıdaki esaslara göre yapılması neticesinde, VUK hükümlerine göre hazırlanan yasal kayıtlarımızda yer alan net dağıtılabilir dönem kârı olan 473.473.263 TL’nin 236.736.631,38 TL’sinin olağanüstü yedek olarak ayrılmasına, böylelikle 2023 yılı kârından 60.000.000 TL sermayeyi temsil eden pay sahiplerine hukuki durumlarına bağlı olarak yüzde 394,56 (brüt), yüzde 355,10 (net) oranında toplam TL kâr payının 30 Mayıs 2024 tarihinden itibaren nakden dağıtılması hususunun 24 Mayıs 2024 tarihinde yapılacak olan olağan genel kurulun onayına sunulmasına katılanların oy birliğiyle karar verilmiştir.”

Hibya Haber Ajansı