Gün: 25 Nisan 2024

Erdoğan DEMİR / EDİRNE (İGFA) – Göçmen şahısların can ve mal güvenliğini tehlikeye atarak, haksız kazanç elde etme yolunda olan organizatör şahısların bağlantılarını ortaya çıkarmak ve faillerini yakalayarak adli mercilere teslim edilmesini sağlamak amacıyla çalışmalarına aralıksız olarak devam eden Jandarma ekipleri, Merkez ilçesi Üyüklütatar köyü sınırları içerisinde yurt dışına kaçmaya çalıştığı tespit edilen çeşitli uyruklara mensup toplam (7) düzensiz göçmen şahıs yakaladı.

Yakalanan göçmen şahıslar, ülkelerine iade edilmek üzere Edirne İl Göç İdaresine teslim edildi.

Erdoğan DEMİR / EDİRNE (İGFA) – Edirne İl Jandarma Komutanlığı, hırsızlık olaylarının engellenmesi için çalışmalarını sürdürüyor.

Alınan bilgiye göre Keşan’ın Çamlıca Köyü’nde ikamet eden bir vatandaş, kendisine ait elektrik jeneratörünün çalındığını Jandarmaya bildirdi.

JASAT ve Asayiş ekipleri tarafından yapılan araştırma ve soruşturma neticesinde, jeneratörün Keşan ilçesinde ikamet eden (L.U.) isimli şahıs tarafından çalındığı ve evinde muhafaza edildiği tespit edildi. L.U. adlı şüpheli şahıs yakalanarak hakkında adli tahkikat başlatılırken, çalınan elektrik jeneratörü ise sahibine teslim edildi.

İSTANBUL (İGFA) – Yılın ilk çeyreği tamamlanırken karşılaştırma sitesi encazip.com, bu süreçteki kredi borçlanmalarını araştırdı.

Buna göre, yılın ilk çeyreğinde toplam kredi borçlanmaları geçen yıla göre yüzde 51,21 arttı. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun (BDDK) verilerine göre, tüketici kredileri ve bireysel kredi kartları toplamda geçen yıla göre yüzde 62,24 artarak 3 trilyon TL oldu. Bunların 1.624 trilyon TL’sini tüketici kredileri, 1.377 trilyon TL’sini bireysel kredi kartları oluşturdu.

Yeni yılın ilk çeyreğinde de tüketici kredileri ve bireysel kredi kartı kullanılmaya devam edildi. Faiz oranları arttı ancak vatandaşlar borçlanmayı sürdürdü.

BDDK verilerine göre, 2024 yılının ilk çeyreğinde tüketici kredileri geçen yıla göre yüzde 27,59 arttı. Bunların 445 milyar TL’sini konut, 93 milyar TL’sini taşıt, 1.086 trilyon TL’sini ise ihtiyaç kredileri oluşturdu. Bireysel kredi kartlarında da yılın ilk çeyreğinde geçen yıla göre artış gözlendi. Buna göre, bireysel kredi kartı kullanımı yılın ilk üç ayında geçen yıla göre yüzde 138,54 oranında arttı.

KURUMSAL KREDİ KARTI BORÇLANMALARI ARTTI

Tüketici kredileri ve bireysel kredi kartlarının yanı sıra taksitli ticari krediler ve kurumsal kredi kartlarında da geçen yıla göre yılın ilk çeyreğinde artış yaşandı. Taksitli ticari kredi yılın ilk üç ayında geçen yıla göre yüzde 52,39 oranında artarken kurumsal kredi kartı ise yüzde 78,96 oranında arttı. Buna göre, taksitli ticari kredi kullanımı 1.593 trilyon TL, kurumsal kredi kartları borçlanması ise 484 milyar TL oldu.

“İHTİYAÇ KREDİLERİNİN YERİNİ KREDİ KARTLARI ALDI”

Söz konusu verileri değerlendiren encazip.com kurucusu ve tasarruf uzmanı Çağada Kırım, kredi kırılımlarına bakıldığında büyümenin tüketici tarafından özellikle de kredi kartlarından geldiğini gördüklerini belirterek, “Zira özellikle Merkez Bankası’nın faiz artışları nedeniyle hem kredi faiz oranları arttı hem de bankalar artık kredi verirken daha seçici olmaya başladı. Bu da tüketicileri ellerinin altında her zaman hazır bulunan bir kredi türevi olan kredi kartı harcamalarına yöneltti. Her ne kadar alınan önlemler sayesinde geçtiğimiz yıla göre kredi kartı borçlanma hızında düşüş görülse de en çok artış gösteren kalemin taksitli ve taksitsiz kredi kartı harcamaları olması bize ihtiyaç kredilerinin yerini kredi kartlarının almış olduğunu gösteriyor” diye konuştu.

Erdoğan DEMİR / EDİRNE (İGFA) – Alınan bilgiye göre olay Edirne’nin Keşan ilçesinde yaşandı.

A.Ü. isimli vatandaş, kredi kartından bilgisi dışında toplamda 65.000 TL çekildiğini fark ederek polise şikayette bulundu.

A.Ü., kartı kimsenin görmediğini ve kullanmadığını beyan etti.

Keşan Polis Merkezi Amirliği ekipleri olayla ilgili inceleme başlattı. Dolandırıcılık olayının failleri yakalanması için çalışmalar sürüyor.

STMicroelectronics (STM), ilk çeyrek gelirinde ve net gelirinde düşüş bildirdikten sonra 2024 mali yılı için gelir tahminini düşürdü.

Şirketin hisse senedi değeri Perşembe günü erken işlemlerde %1,7 oranında arttı.

Çeyrek için hisse başına kazanç (EPS) 0,54 $ olarak kaydedildi ve bu da ortalama analist tahmini olan 0,63 $’ı karşılamadı.

STMicroelectronics, ilk çeyrek gelirinin %18’lik bir düşüşle 3,47 milyar dolara gerilediğini açıkladı ve bu rakam piyasa analistleri tarafından tahmin edilen 3,64 milyar doların altında kaldı. Net gelir de 1,04 milyar dolardan 513 milyon dolara düşerek azaldı.

Çeyrek için brüt gelir 2,11 milyar dolardan 1,44 milyar dolara düşerek %41,7’lik bir brüt kar marjına yol açtı.

Sonuç olarak, Avrupalı yarı iletken şirketi yıllık mali tahminlerini aşağı doğru ayarladı.

Daha önce 15,9 milyar dolar ile 16,9 milyar dolar arasında tahmin edilen yıllık gelirlerin şimdi 14 milyar dolar ile 15 milyar dolar arasında değişeceği öngörülüyor.

Ayrıca, brüt kar marjlarının yüzde 40’ın altında kalması bekleniyor, bu da daha önceki düşük ila orta yüzde 40 tahminlerinden bir değişiklik.

STMicroelectronics önümüzdeki çeyrek için 3,2 milyar dolar gelir ve %40 brüt kar marjı hedefi belirledi.

“STM’nin sonuçlarına ilişkin olarak, öncelikle şirketin genel amaçlı mikro denetleyici birimindeki önemli düşüş nedeniyle, önemli düşüşler beklentisiyle muhafazakar davrandık. Bununla birlikte, azaltmaların kapsamı tahminlerimizi aştı,” diyor Jefferies analistleri bir raporda.

“Ayrıca 2024’ün ikinci yarısından sonra mikrodenetleyici birimi işinde bazı fiyat baskısı olasılığını da göz önünde bulunduruyoruz. Gelir ve kar marjlarının en düşük noktaya ulaşmış ya da yaklaşmış olması muhtemel olsa da, 2024’ün ikinci yarısında ve 2025’te iyileşmenin hızına ilişkin bir dereceye kadar ihtiyatlı olmayı sürdürüyoruz.”

Citi analistleri raporla ilgili açıklamalarında, çeyreğin sonuna doğru ve Nisan ayında talepte “önemli” bir düşüş gözlemlediklerini belirttiler.

Analistler, “Bu sabahki konferans görüşmesinde, bunun tahminlerde önemli de olsa son düzeltmeyi temsil edip etmediğine dair ek ayrıntılar bekliyoruz” yorumunda bulundu.

Bu makale yapay zeka yardımıyla üretilmiş, çevrilmiş ve bir editör tarafından gözden geçirilmiştir. Daha fazla ayrıntı için Hüküm ve Koşullarımıza bakınız.

Teknik yönetici Bülent Uygun’un EMS Yapı Sivasspor’un başına gelmesinin akabinde kırmızı-beyazlı grup Trendyol Süper Lig’de Galatasaray, Fenerbahçe, Trabzonspor ve Beşiktaş ile oynadığı maçları kaybetmedi.

Sivasspor’da futbolcu, sportif yönetici ve teknik yönetici olarak büyük muvaffakiyetler yaşayan ve 15 yıl sonra tekrar ekibin başına gelen Bülent Uygun, “Dört büyükler” olarak isimlendirilen Beşiktaş, Fenerbahçe, Galatasaray ve Trabzonspor ile oynadığı maçlarda 2 galibiyet, 2 beraberlik elde etti.

Sivasspor 4 büyüklere 5 gol attı, 3 gol yedi

Sivasspor, teknik yönetici Bülent Uygun idaresinde Galatasaray, Beşiktaş, Trabzonspor ve Fenerbahçe ile oynadığı maçlarda rakip fileleri 5 sefer havalandırdı, kalesinde ise 3 gol gördü.

Dört büyüklere karşı birinci imtihanını ligin 16. haftasında erteleme maçında Sivas’ta, Galatasaray’a karşı veren Bülent Uygun, kadrosunun karşılaşmadan 1-1 beraberlikle ayrılmasını başardı.

Uygun idaresindeki Sivasspor, ligin 23. haftasında iç alanda Beşiktaş’ı 1-0 yenerken, 32. haftada da deplasmanda Trabzonspor ‘u 1-0 mağlup etmeyi başardı.

Sivasspor, şampiyonluk yarışında büyük ehemmiyet arz eden Fenerbahçe maçını da kayıpsız geçti.

Bülent Uygun’un öğrencileri ligin 33. haftasında iç alanda Fenerbahçe ile 2-2 berabere kaldı.

“Başarının baş mimarı futbolcularımdır”

Sivasspor Teknik Yöneticisi Bülent Uygun, AA muhabirine, çalıştığı gruplarda 4 büyüklere karşı genelde muvaffakiyet elde ettiğini söyledi.

Kariyerinde “ligden düştü” gözüyle bakılan grupları kurtardığı bir sürecin olduğunu anımsatan Uygun, “Bu süreç içerisinde UEFA’ya gittiğimiz dönem, Şampiyonlar Ligi’ne gittiğimiz dönem bazen final maçlarını kaybediyoruz yahut o maçları kazandığınızda kent çok büyük bir kenetlenme içerisine giriyor.” dedi.

Uygun, 4 büyükler karşısında alınan puanlardan ötürü memnun olduğunu belirterek, “Beşiktaş, Trabzonspor, Fenerbahçe ve Galatasaray maçlarındaki aldığımız puanlar kentimizde memnunluk tesiri yaratıyor.” diye konuştu.

Rakiplerinin strateji, taktiği ve sisteminin çok farklı olduğunu anlatan Uygun, şunları kaydetti:

“Onların bir futbolcusu neredeyse sizin bütün kadronuzun bütçesine eşit pahada bir yapıda kuruluyorsunuz. Lakin bu yalnızca onunla olmuyor, sizin oynadığınız sistem, taktik, rakibe karşı gösterdiğiniz sinerji, bununla bir arada kompakt oyun anlayışları, geçiş oyunları, defansif kurgularınız, bunların hepsini saydığımızda sizi bu muvaffakiyete götürüyor. Futbolcu kardeşlerim şimdiye kadar verdiğim misyonları yerine getirdi. Bu şiddetli süreçteki temel muvaffakiyetin baş mimarları onlardır ve birebir vakitte teknik takımımdır. O yüzden de hem futbolcularıma hem de takımımda bulunan yardımcılarıma teşekkür ediyorum.”

Galatasaray’da bilhassa 2024 yılının birinci 3 ayında gösterdiği performansla kadronun kilit isimlerinden birisine dönüşen Kerem Demirbay, son devirde düşüşe geçti.

“Dayı” lakaplı yıldız futbolcunun son 4 maçtaki performans düşüşü sayılarına da yansıdı.

Kerem Demirbay’ın dönem genelinde şut pası sayısı 1.65’ken; Kasımpaşa, Hatayspor, Alanyaspor ve Pendikspor karşısında bu sayı 0.2’ye geriledi. Yeniden birebir formda top kazanma sayısı 9.1’den 7’ye, kazanılan ikili gayret de 9.3’ten 6.3’e indi.

Yıldız futbolcunun rakip alanda top kazanma, rakip alanda ortaya girme, başarılı defansif aksiyon üzere parametreleri de geriledi.

Investing.com – Check Point Software (NASDAQ: CHKP) raporuna göre ilk çeyrek hisse başına kârı 2,04$ ile analistlerin 2,01$ olan beklentilerine göre $0,03 daha iyi.

Bu çeyrek için yayımlanan kâr 598,8M$ olarak belirlendi. Analist beklentileri ise 594,94M$ şeklindeydi.

Check Point Software hissesi, günü 161.00$ seviyesinden kapattı. Bu seviye, şirketin üç ayda 0,89% değer kazandığını gösteriyor. Hissenin son 12 ayda ise %27,80 değer kazandığını gösteriyor.

Check Point Software son 90 gün içinde 10 pozitif hisse başına kâr görürken 16 negatif hisse başına kâr gördü.

Check Point Software hisse fiyatının geçmiş kazanç raporlarına ne tepki verdiğini buradan inceleyin.

InvestingPro’ya göre Check Point Software şirketinin finansal sağlık puanı “Oldukça İyi performans”.

Check Point Software şirketine ait son kazanç raporlarını ve şirketin tüm finansal bilgilerini buradan inceleyin.

Investing.com Kazanç Takvimini ziyaret ederek bilançolar ile ilgili tüm gelişmelerden haberdar olun.

()

BHP Group Perşembe günü yaptığı açıklamada Anglo American’ı 38.8 milyar dolar karşılığında satın almayı teklif ettiğini ve bu hamlenin dünyanın en büyük bakır üreticisi şirketini yaratacağını duyurdu.

BHP tarafından hisse başına önerilen 25.08 İngiliz Sterlini fiyat, mevcut değere göre %31’lik bir artış anlamına geliyor ve BHP’nin şu anda faaliyet göstermediği Güney Afrika’daki Anglo American’ın demir cevheri ve platin işletmelerini satma stratejisini de içeriyor.

Anglo American’ın hisse senedi değeri Perşembe günü Londra borsasında yaklaşık %13 yükseldi.

Şili, Güney Afrika, Brezilya ve Avustralya’da madencilik faaliyetleri bulunan Anglo American, teklifi inceliyor.

Satın alma işleminin tamamlanması halinde, yeni şirket dünya bakır pazarının yaklaşık %10’unu elinde tutacak ve bu da madencilik sektöründe daha fazla konsolidasyonu tetikleyebilecek.

Bu teklif, son işlem günü sonunda 37.7 milyar dolar değer biçilen Anglo American’ın, yıllık kazancının %94 oranında önemli ölçüde azalması ve çıkardığı metallere olan talebin düşmesi nedeniyle varlıklarının değerinin birkaç kez azalmasının ardından varlıklarını gözden geçirdiği bir dönemde geldi.

Jefferies’deki piyasa analistleri, BHP’nin Anglo American hissesi başına en az 25 İngiliz Sterlini teklif etmesi gerektiğini ve şirketin bu teklifi ciddiye almasının muhtemel olduğunu belirtiyor.

Analistler, “Anglo American’ın bu ilk teklifi reddetmesi halinde, BHP’nin daha cazip bir teklif sunup sunmayacağını göreceğiz,” dedi.

“Ne olursa olsun, Anglo American’ın savunma stratejisinin belirli varlıkların satışını ve/veya Parçaların Toplamı değerini gerçekleştirmek için şirketin parçalarının ayrılmasını içerebileceğini tahmin ediyoruz” diyen analistler, Anglo American hisseleri için Al tavsiyesini sürdürdü.

Bu makale yapay zeka yardımıyla oluşturulmuş ve çevrilmiş ve bir editör tarafından gözden geçirilmiştir. Ek ayrıntılar için lütfen Hüküm ve Koşullarımıza bakın.

Bitcoin madencilik dünyası yeni bir gerçekliğe ahenk sağlamaya çalışıyor: yarılanma olayının akabinde blok ödüllerinin azalması. Lakin bu geçişin ortasında, Bitwise’ın Baş Yatırım Sorumlusu Matt Hougan üzere kesim başkanları dikkat çekiyor. Çünkü geleceğe yönelik optimist bakış açıları sunmaktalar. Bir sonraki halvingin 2028’de gerçekleşmesi öngörülmekte. Bu noktada Hougan, Bitcoin’in gidişatına ait tablo çizen beş temel iddianın ana çizgilerini çizdi. İşte Hougan’dan beş kritik Bitcoin tahmini

İlk Bitcoin kestirimi: Volatilite, art planda kalacak

Hougan’ın en ilgi cazibeli kestirimlerinden biri Bitcoin’in volatilitesinde değerli bir düşüş yaşanması. Hougan, Borsa Yatırım Fonları (ETF’ler) aracılığıyla kurumsal yatırımcıların artan iştirakine bağladığı %50’lik bir azalma öngörüyor. Bu kurumsal oyuncular, şimdiye kadar piyasaya hakim olan kişisel yatırımcıların tersine, uzun vadeli stratejilere ve portföy tekrar dengelemeye odaklanmalarıyla biliniyor. Hougan şöyle açıklıyor: “ETF’ler yeni yatırımcı tiplerini beraberinde getiriyor. Bu yatırımcılar farklı davranarak daha istikrarlı yatırımlara yol açıyor ve potansiyel olarak fiyat dalgalanmalarını azaltıyor.” Yatırımcı profilindeki bu değişim Bitcoin için daha istikrarlı bir periyodun habercisi olabilir.

BTC, portföylerde yuva bulmaya devam edecek mi?

Hougan’ın iddiaları volatilitenin azaltılmasının ötesine uzanıyor. Yatırımcının yaşına ve emeklilik maksatlarına nazaran varlık dağılımını otomatik olarak ayarlayan maksat tarih portföylerindeki Bitcoin tahsislerinin %5 yahut daha fazlasına ulaşabileceğini öne sürüyor. Bu yaygın kabul, Bitcoin için büyük bir sıçramayı temsil edecek. Ayrıyeten potansiyel olarak çok çeşitli yatırım platformlarına dahil edilmesine yol açacaktır. Hougan, “Portföyünüzün %5 yahut daha fazlasını Bitcoin’de bulundurmak norm haline gelecek,” dedi. Yani, bu kripto varlığa duyulan inancın arttığına inanmakta.

ETF patlaması ve “yatırım seli” geliyor

Bitcoin ETF’lerinin yakın vakitte piyasaya sürülmesi, kritikti. Çünkü Hougan’ın rekor kıran performanslarını vurgulamasıyla şimdiden değerli bir heyecan yarattı. “ABD Bitcoin ETF‘leri, şimdiye kadarki tüm yeni ETF kategorileri ortasında en süratli net akışı sağladı” diyen Hougan, yalnızca üç ay içinde 12,5 milyar dolarlık şaşırtan bir artışa işaret ediyor. Hougan’a nazaran bu birinci dalgalanma sadece bir başlangıç. Hougan, daha fazla yatırımcının kolaylıklarını keşfetmesi ve yerleşik finans kuruluşlarının bu eğilimi benimsemesiyle ETF girişlerinin daha da hızlanacağını öngörüyor. Bu yeni keşfedilen erişilebilirliğin Bitcoin’e yönelik uzun vadeli talebi artırması beklenmekte.

Küresel finans ortamında ne üzere değişiklikler olacak?

Hougan’ın varsayımları, merkez bankaları alanına girdiğinde şaşırtan bir hal alıyor. Klasik olarak riskten kaçınan bu kurumların Bitcoin’in eşsiz niteliklerine ilgi duyabileceğini öne sürüyor. Bitcoin’in borç olmayan para statüsü ve politik olarak değişken bir dünyadaki potansiyel rolü, kritik. Çünkü merkez bankalarını rezervlerinin bir kısmını bu kripto varlığa ayırmaya ikna etme potansiyeli var. Hougan, Bitcoin’in jeopolitik risklere karşı bir hedge olarak görülebileceğini ve merkez bankalarının varlıklarını yönetme biçiminde kıymetli bir değişime işaret edebileceğini öne sürüyor.

Son Bitcoin iddiası: 250.000 dolar!

Hougan’ın tahminen de en çok beklenen varsayımı Bitcoin’in fiyatıyla ilgili oldu. Üstte bahsedilen faktörlerin, bilhassa de kurumsal dayanağın artmasının tesiriyle Hougan, 2028 yılına kadar Bitcoin başına 250.000 doları aşabilecek dramatik bir fiyat artışı öngörüyor. Hougan, “ETF’lerin varlık toplaması ve büyük Wall Street firmalarının Bitcoin’in gerisinde sıraya girmesiyle, varlığın ana akıma gerçek ilerlemeye devam edeceğinden şüpheleniyorum” diyerek ana akım kabulün rolünü vurguluyor. Bu geniş kabulün kıymetli bir talep yaratarak fiyatı üst çekmesi beklenmekte.

Hougan’ın yükseliş görüşü ender bir bakış açısı değil. Kriptokoin.com olarak bildirdiğimiz üzere Pav Hundal ve Henrik Andersson üzere önde gelen isimler de Hougan’ın Bitcoin’in geleceğine duyduğu itimadı paylaşıyor. Hundal %100 fiyat artışı beklerken, Andersson 2028’den evvel 200.000 dolarlık bir fiyat etiketi öngörüyor. Kesim önderlerinin bu kolektif iyimserliği, artan kurumsal ilginin ve Bitcoin’in global finans ortamındaki genişleyen varlığının altını çiziyor.

Son dakika gelişmelerden anında haberdar olmak için bizi Twitter’da, Facebook’ta ve Instagram’da takip edin. Telegram ve Youtube kanalımıza katılın.

Süper Lig’in 34. haftasında Fenerbahçe ile Beşiktaş ortasındaki derbide hakem Volkan Bayarslan misyon yapacak.

İşte haftanın öbür hakemleri:

Adana Demirspor – Galatasaray: Bahattin Şimşek
Kasımpaşa – Samsunspor: Halil Umut Meler
Sivasspor – Konyaspor: Murat Erdoğan
Hatayspor – Başakşehir: Atilla Karaoğlan
Pendikspor – Kayserispor: Ümit Öztürk
Alanyaspor – İstanbulspor: Muhammet Ali Metoğlu
Trabzonspor – Gaziantep FK: Direnç Tonusluoğlu
Rizespor – Ankaragücü: Turgut Doman
Fatih Karagümrük – Antalyaspor: Kadir Sağlam

 

 

Erdoğan DEMİR / EDİRNE (İGFA) – Operasyonlardan ilkinde, Büyük Cami Mahallesi Paşayiğit Caddesi üzerinde durumundan şüphelenilen A.İ.K. isimli şahıs kovalamaca sonucu yakalandı. Yapılan aramalarda A.İ.K.’nin el çantasında 3 tablet 36 adet galara hap ele geçirildi. A.İ.K. hakkında T.C. K 191’den adli tahkikat başlatıldı.

İkinci operasyonda, Büyük Cami Mahallesi Muammer Aksoy Caddesi ile Ahmet Gücüyener Caddesi kesişiminde D.T. isimli şahıs durduruldu. D.T.’nin üzerinden 0,53 Gr ağırlığında seffaf poşet içinde aliminyum folyo kağıda sarılı uyuşturucu maddesi ele geçirildi. D.T. hakkında da T.C. K 191’den adli tahkikat başlatıldı.

Üçüncü operasyonda, Yeni Mescit Mahallesi Karatepe Caddesi üzerinde O.G. isimli şahıs durduruldu. O.G.’nin üzerinden 1.62 Gr ağırlığında seffaf poşet içinde uyuşturucu madde ele geçirildi. O.G. hakkında da Cumhuriyet Savcısı talimatıyla T.C. K 191’den adli tahkikat başlatıldı.

Dördüncü operasyonda, Büyük Cami Mahallesi Cumhuriyet Meydanı’nda S.Ç. isimli şahıs durduruldu. S.Ç.’nin yapılan kaba üst aramasında 6 adet sentetik ecza olarak tabir edilen uyuşturucu maddesi ele geçirildi. S.Ç. hakkında da adli tahkikat başlatıldı.

Beşinci operasyonda ise, Yukarı Zaferiye Mahallesi Kalebayırı Caddesi üzerinde T.Ü. isimli şahıs durduruldu. T.Ü.’nün yapılan kaba üst aramasında 5 adet sentetik ecza olarak tabir edilen uyuşturucu maddesi ele geçirildi. T.Ü. hakkında da adli tahkikat başlatıldı.

ANKARA (İGFA) – Tarım ve Orman Bakanlığı’nın Türk Gıda Kodeksi Arı Ürünleri Tebliği, Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Tebliğle, gıda veya takviye edici gıda olarak piyasaya arz edilen arı ekmeği, arı poleni, arı sütü, ham propolis, propolis, toz arı sütü ve kurutulmuş polen gibi arı ürünlerinin tekniğine uygun ve hijyenik şekilde üretimi, hazırlanması, işlenmesi, muhafazası, depolanması, taşınması ve piyasaya arzına ilişkin hususlar düzenlendi.

Tebliğle, arı sütü ve toz arı sütü, ham propolis ve propolis ile arı poleni, kurutulmuş arı poleni ve arı ekmeğinin sahip olması gereken ürün özellikleri de belirlendi. Böylelikle arı sütü, toz arı sütü, arı poleni, kurutulmuş arı poleni ve arı ekmeği gibi ürünlere dışarıdan herhangi bir madde ilave edilemeyecek.

Arı ürünlerinde bulaşanlar, pestisit kalıntıları, veteriner ilaç kalıntılarına dair Türk Gıda Kodeksi’nin ilgili yönetmeliklerinin hükümlerinin uygulanacak.

Söz konusu ürünlerde aroma vericiler ve aroma verme özelliği taşıyan gıda bileşenleri kullanılamayacak.

Söz konusu tebliğin detaylarına ulaşmak için tıklayabilirsiniz.

AB Enerji Düzenleyicileri İşbirliği Ajansı (ACER) tarafından yayımlanan LNG raporundan derlediği bilgilere nazaran, Rusya-Ukrayna Savaşı’nın başlangıcından bu yana global LNG tüketimi 40 milyar metreküpten fazla artarak 557 milyar metreküpe ulaştı.

Avrupa, 2021’e kıyasla 57 milyar metreküplük yükselişle en büyük talep artışının yaşandığı bölge olurken toplam LNG ticaretinin dörtte birinden fazlasını oluşturdu.

Rusya-Ukrayna Savaşı’nın akabinde Avrupa’da ortaya çıkan güç krizini LNG ve depolamaya yönelerek çözmek isteyen ülkeler ortasında en çok LNG ithalat artışını, devreye aldığı tesislerle Almanya gerçekleştirdi.

AB ülkelerinin geçen 134 milyar metreküp LNG ithal etti, bunun yaklaşık 18 milyar metreküpü Rusya’dan alındı.

Fransa 30 milyar metreküp, İspanya 25 milyar metreküp LNG ithal etti. Hollanda, İtalya ve Belçika bu ülkeleri takip etti.

ACER’e nazaran LNG’nin güç sepetindeki hissesi AB’deki ülkelerde değişiklik gösterse de hepsinin ortak noktası bu kaynağa 2021’e kıyasla daha fazla yönelmeleri oldu.

AB ülkelerinin ithal ettiği doğal gazda Rusya’nın hissesi son 3 yılda yüzde 41’den yüzde 10’a geriledi. LNG’nin ithalat içindeki hissesi ise 2021’de yüzde 20 iken 2023 sonu prestijiyle yüzde 41’e yükseldi.

Raporda, “LNG arzının toplam AB gaz ithalatına oranı 2023’te yüzde 40’ı aştı ve 2021’deki hissesini ikiye katladı. LNG ithalatındaki büyük artış birçok AB ülkesinde Rus boru çizgisi akışlarına olan bağımlılığın değerli ölçüde azalmasını sağladı.” tabirlerine yer verildi.

Ilıman hava şartlarının geçen kış boyunca doğal gaz talebini azaltması da Avrupa’nın LNG ithalatını destekleyen ögeler olarak öne çıktı.

Panama Kanalı’ndaki transit kısıtlamaları da ABD’nin LNG teslimatlarını çoğunlukla Asya yerine Avrupa’ya göndermesine öncü oldu.

AB’nin yer altı depolarındaki hacimlerin yaklaşık yüzde 60’ının 1 Nisan prestijiyle hala kullanılabilir durumda olduğuna dikkati çeken ACER, “Bu da yaklaşık 60 milyar metreküp doğal gaz yahut yaklaşık 45 milyon ton LNG’ye eş bedel. Stoklanan hacim, AB LNG spot ithalatına yönelik yıllık talebi aşmakta ve fiyat oynaklığının azaltılmasına katkıda bulunmakta.” değerlendirmesinde bulundu.

2022’den bu yana 50 milyar metreküplük LNG ithalat kapasitesi eklendi

AB ülkeleri sistemlerine 2022’den bu yana 50 milyar metreküplük LNG ithalat kapasitesi ekledi. Bu yıl sonu prestijiyle kelam konusu kapasitenin 235 milyar metreküpe yükseleceği ve son 5 yılın gaz tüketimi ortalamasına nazaran Avrupa’nın yıllık gaz talebinin yüzde 55’inden fazlasını karşılayabileceği belirtiliyor.

Rapora nazaran, planlama etabında olan ek projelerin, 2025’e kadar AB LNG’sine 260 milyar metreküpün üzerinde toplam ithalat kapasitesi getirebileceği öngörülüyor.

Öte yandan, İspanya’nın 2021 sonu prestijiyle 60 milyar metreküp olan LNG kapasitesi 2023 sonunda 67 milyar metreküpe çıktı. Fransa, 2021 sonunda 33 milyar metreküp olan kapasitesini 2023 sonunda 39 milyar metreküpe yükseltti.

2021’de hiç kapasitesi bulunmayan Almanya ise 2022’de 10 milyar, 2023’te 3 milyar metreküp LNG kapasitesi inşa etti. Buna 2024 sonu prestijiyle 17 milyar metreküp daha eklenmesi bekleniyor.

İtalya’nın 2024 sonu prestijiyle 22, Hollanda’nın 20, Belçika’nın 15, Yunanistan’ın 12, Polonya’nın 9, Portekiz’in 8, Finlandiya’nın 5 ve Litvanya’nın 4 milyar metreküp LNG kapasitesine sahip olması öngörülüyor.

Rapora nazaran, toplam ithalat kapasitesinin sadece yüzde 60’a yakını kullanılıyor.

Investing.com – Varlık yönetim şirketi BlackRock’ın ETF’i iShares Bitcoin Trust (IBIT), ABD’de Ocak ayında işlemlere başlamasından bu yana ilk kez fon girişi kaydedemedi.

Milyarder yatırımcılar neye yatırım yapıyor? Yanıtı InvestingPro’da! Şimdi INVTROZEL1A kodunu kullanın, %20’ye varan indirimle kayıt olun.

Kodu nasıl kullanacağınızdan emin değil misiniz? Adım adım gösterdiğimiz videoyu izleyebilirsiniz.

Sorularınız için destek birimimize buradan ulaşın.

Spot Bitcoin ETF ticaretinin ABD’de onaylanmasının ardından 11 Ocak’taki lansmanından bu yana günlük bazda milyonlarca dolar fon toplayan IBIT, 71 gün sonra ilk kez günü fon girişi olmadan tamamladı. ETF, bu süreçte 15,5 milyar dolarlık büyüklüğe ulaştı.

BlackRock, dün sunulan raporda fon girişi olmadığına dair bildirim yaparken Bitcoin ETF pazarındaki durgunluk da dikkat çekti. Raporda ABD’de işlem gören 10 Bitcoin ETF’ten sadece 2’sine kısmi fon girişleri oldu. Bunlar arasında Fidelity Wise Origin Bitcoin Fund (FBTC) 5,6 milyon dolar ve ARK 21Shares Bitcoin ETF (ARKB), 4,2 milyon dolar giriş kaydetti. Grayscale’in ETF’i GBTC’den çıkışlar devam ederken fondan dünkü işlemlerde 130,4 milyon dolar çıkış gerçekleşti. Buna göre 24 Nisan işlemlerinde spot Bitcoin ETF piyasasından 120,6 milyon dolar net çıkış kaydedildi.

Bitcoin fiyatında son durum

Bitcoin fiyatını etkilemeye devam eden spot ETF pazarında durgunluk göze çarparken Bitcoin de dünkü işlemlerde negatif bir seyir izledi.

Bitcoin, dün 66.390 dolardan güne başladıktan sonra kısa bir süre 67.000 dolar seviyesinde işlem gördü. Gün içi işlemlerde negatif seyir görülen kripto parada ABD işlem saatlerine doğru satışlar hızlanırken Bitcoin, 63.600 dolara kadar geriledi ve son 24 saatte %4,2 oranında düşüş kaydetti.

Asya işlem saatlerinde 64.000 dolar bölgesine doğru ataklar zayıf kalırken an itibarıyla Bitcoin’de düşüş ağırlıklı yatay bir hareket görülüyor.

Barclays PLC, ilk çeyrek kârının %12 oranında azaldığını ve on yıl içinde ilk büyük stratejik revizyonunu gerçekleştirirken zorlu bir başlangıç yaptığını bildirdi. İngiliz bankası Ocak-Mart dönemi için 2,277 milyar Sterlin (2,84 milyar dolar) vergi öncesi kâr açıkladı. Bu rakam geçen yılın aynı döneminde açıklanan 2,6 milyar Sterlin’den daha düşük olup, analistlerin ortalama 2,2 milyar Sterlin’lik tahminiyle uyumludur.

Kârdaki düşüş, bankanın yeni benimsediği stratejik değişikliklerle yol almaya çalışırken karşılaştığı erken engelleri yansıtıyor. Bankanın performansı, stratejik değişimlerin mali sağlığı üzerindeki etkisinin erken bir göstergesi olduğu için yatırımcılar ve piyasa gözlemcileri için bir odak noktasıdır.

Barclays’in finansal sonuçları, bankanın gelişen finansal ortama uyum sağlamak için operasyonlarını ve stratejisini ayarladığı bir döneme denk geliyor. Sağlanan bağlamda stratejik yenilenmenin kesin ayrıntıları açıklanmamıştır, ancak bu tür değişiklikler tipik olarak yeniden yapılandırma çabalarını, yatırım odağındaki değişimleri veya düzenleyici ve piyasa koşullarına adaptasyonları içerir.

Vergi öncesi kâr, vergi etkisi hariç olmak üzere bir bankanın kazancının kritik bir ölçütü olduğundan, bankanın mali performansı yakından izlenmektedir. Bu ölçüt genellikle bir bankanın operasyonel verimliliğini ve temel iş faaliyetlerinden kâr elde etme kabiliyetini değerlendirmek için kullanılır.

Raporlanan kazançlar aynı zamanda analistlerin piyasa koşulları, geçmiş performans ve stratejik girişimler gibi çeşitli faktörlere dayalı olarak derlenen beklentilerine karşı bir ölçüt görevi görür. Barclays’in analistlerin tahminlerini karşılaması, kârda kaydedilen düşüşe rağmen piyasa beklentilerine uygun bir performans düzeyine işaret etmektedir.

Barclays stratejik planını uygulamaya devam ettikçe, finans çevreleri bankanın üç aylık raporlarını, ilerleme ya da daha fazla zorluk işaretleri açısından yakından takip edecektir. Bankanın yeni stratejisine uyum sağlama ve bu strateji çerçevesinde başarılı olma becerisi, uzun vadeli başarısı ve hissedar değeri açısından büyük önem taşıyacak.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Kanadalı madencilik şirketi Teck Resources Perşembe günü yaptığı açıklamada, çelik üretimi kömür satış hacmindeki düşüş ve çinko fiyatlarındaki gerilemeyi temel faktörler olarak göstererek ilk çeyrek için kâr beklentilerini karşılayamadığını bildirdi. Vancouver merkezli firma, 31 Mart’ta sona eren çeyrek için hisse başına 0,75 C$ düzeltilmiş kâr açıkladı ve bu rakam LSEG verilerine göre hisse başına 0,85 C$ olan ortalama analist tahmininin altında kaldı.

İlk çeyrekte Teck’in çelik üretimi kömür satışları 5,9 milyon tona ulaşarak geçen yılın aynı döneminde satılan 6,2 milyon tona kıyasla hafif bir düşüş gösterdi. Şirket, önümüzdeki ikinci çeyrek için çelik üretimi kömür satışlarının 6 milyon ila 6,4 milyon ton aralığında gerçekleşeceğini öngörüyor.

Çelik üretimi kömür üretimi, geçen yılın aynı çeyreğinde üretilen miktar olan 6 milyon tonda sabit kaldı. Üretimdeki bu istikrar, Ocak ayının ortasında yaşanan ve tesisteki bileşenlerin donmasına neden olarak beklenmedik duruş sürelerine ve operasyonel zorluklara yol açan aşırı don olayı gibi zorluklara rağmen elde edildi.

Teck Resources’ın ilk çeyrekteki performansı, piyasa koşullarının ve öngörülemeyen operasyonel zorlukların madencilik sektörü üzerindeki etkilerini yansıtmaktadır. Şirketin ileriye dönük satış tahminleri, önümüzdeki çeyrekte çelik üretim kömürüne yönelik talebin sabit kalacağı ya da biraz iyileşeceği beklentisine işaret ediyor.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Fransız ilaç devi Sanofi, ilk çeyrek faaliyet gelirlerinin %14,7 oranında azalarak 2,84 milyar Avro’ya (3,04 milyar $) düştüğünü bildirdi. Bu düşüş, kur dalgalanmalarının olumsuz etkisine ve multipl skleroz ilacı Aubagio için artan jenerik rekabete bağlanıyor.

Bu zorluklara rağmen, şirketin egzama ve astım tedavisinde kullanılan anti-enflamatuar bir ilaç olan Dupixent’in satışları, kura göre ayarlanmış %25’lik bir artışla 2,84 milyar Euro’ya ulaştı ve grubun toplam satışlarının %27’sini oluşturdu. Bu performans analist beklentileriyle uyumludur.

Şirket, 2024 yılı için tahminini koruyarak, kur hareketlerini hesaba katmadan düzeltilmiş hisse başına kazançta (EPS) “düşük tek haneli” bir yüzde düşüşü öngörüyor. Bu görünüm, öngörülen daha yüksek vergileri ve geliştirme harcamalarındaki artışı hesaba katıyor.

Ancak Sanofi, 2024 yılı kazançlarının döviz kurundaki değişikliklerden daha fazla etkilenebileceği uyarısında bulunarak, cari kurlarla %5,5 ila %6,5 arasında bir potansiyel düşüş tahmininde bulundu. Finans şefi Francois-Xavier Roger, Arjantin Pesosu’nun değer kaybetmesinin ilk çeyrekte denizaşırı satışların azalmasında önemli bir faktör olduğunu vurguladı.

Mali sonuçların yanı sıra Sanofi, Tüketici Sağlığı bölümünü dördüncü çeyrekten itibaren Paris borsasında listeleme planlarında da ilerliyor. Nestle’de görev yaptıktan sonra Sanofi’ye katılan Roger, ilk halka arzın (IPO) programa uygun olmasına rağmen, şirketin bölümün potansiyel satışı da dahil olmak üzere diğer olasılıklara açık olduğunu belirtti.

Raporda dolar dönüşümü için kullanılan döviz kuru 1 $ – 0.9338 €’dur.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Norveçli petrol ve gaz devi Equinor ASA, yılın ilk çeyreğinde analistlerin beklentilerini aşarak önemli bir kâr açıkladı. Şirket mali başarısını Norveç’teki güçlü üretime ve portföyündeki güçlü operasyonel performansa bağladı.

Ocak-Mart döneminde Equinor’un düzeltilmiş vergi öncesi kârı, geçen yılın aynı dönemindeki 11,92 milyar dolara kıyasla 7,53 milyar dolara geriledi. Bu düşüş gaz fiyatlarındaki düşüşten etkilendi ancak yine de analistlerin 7,2 milyar dolarlık tahminini aştı. Şirket, artan üretim ve yüksek petrol fiyatları sayesinde düşük gaz fiyatlarının etkisini kısmen hafifletmeyi başardı.

Equinor CEO’su Anders Opedal yaptığı açıklamada şirketin başarılarına dikkat çekerek şunları söyledi: “Norveç kıta sahanlığındaki üretim yüksekti ve uluslararası portföy sağlam üretim artışıyla katkıda bulundu.”

Bu performans, Moskova’nın Ukrayna’daki askeri eylemlerinin neden olduğu jeopolitik değişimlerin ardından Equinor’un daha önce Rus Gazprom’un elinde bulunan Avrupa’nın en büyük doğal gaz tedarikçisi konumuna gelmesi nedeniyle özellikle dikkate değerdir.

Equinor, ilk çeyrekte analist tahminlerine paralel olarak günde 2,16 milyon varil petrol eşdeğeri üretim gerçekleştirdi. Şirket ayrıca yıl için petrol ve gaz üretiminin 2023 seviyeleriyle tutarlı kalacağı beklentisini de doğruladı.

İleriye dönük olarak Equinor, 2024 sonrasında birleşik petrol ve gaz üretiminde bir artış öngörüyor ve 2030’a doğru kademeli bir düşüşten önce 2026’ya kadar yaklaşık %5’lik bir artış öngörüyor. Bu tahmin, şirketin Şubat ayında paylaştığı yıllık değerlendirmesinin bir parçasıydı.

Özellikle Equinor’un Norveç operasyonlarından elde ettiği doğal gaz üretimi, analistlerin tahmin ettiği 810.000 varilin biraz üzerinde, çeyrek boyunca yıllık %1 artışla 814.000 varil petrol eşdeğerine ulaştı.

Gaz fiyatlandırma ortamı ılıman bir kışı ve iyi stoklanmış rezervleri yansıtırken, Avrupa’nın referans noktası olan Hollanda TTF ön-ay gaz kontratı ilk çeyrekte megawatt-saat başına ortalama 27,51 avro oldu. Bu, bir önceki yıl kaydedilen megavatsaat başına 52,73 avroluk ortalamaya göre önemli bir düşüş oldu.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Adyen’in hisse senedi değeri, şirketin 2024’ün ilk mali çeyreği için beklenenden daha düşük gelir bildirmesinin ardından %12’den fazla düştü.

Hollanda merkezli ödeme işleme şirketi, geçen yılın aynı dönemine göre %21’lik bir artışla 438 milyon avro net gelir açıkladı, ancak bu rakam finansal analistlerin ortalama tahmininden %1 daha azdı.

Adyen tarafından işlenen işlemlerin toplam değeri bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %46 artarak 297,8 milyar avroya ulaştı. Bu artış temel olarak mevcut büyük ölçekli kurumsal müşterilerinden gelen daha fazla işlemden kaynaklandı.

Adyen, gelirdeki büyümenin ana nedeninin, şirketin en hızlı genişlediği bölge olan Kuzey Amerika pazarındaki güçlü performansın yanı sıra işlem işlemedeki artış olduğunu belirtti.

Adyen, gelirinin 2026 yılına kadar yıllık %20 ila %29 oranında büyümeye devam edeceğini öngörüyor.

Şirket, sermaye varlıklarına yaptığı harcamaların toplam gelirinin en fazla %5’inde kalacağını tahmin ediyor.

“Mali sonuçların öngörülen rakamların biraz altında kalması, işlemlerin başlangıcında hisse senedi değerinde bir düşüşe yol açmış olsa da, hisse senedi fiyatının istikrar kazanacağını düşünüyoruz. Bu küçük eksiklik, son çeyrekte hızlanan ve rekabetçi fiyatlandırmanın neden olduğu 2023’teki düşük işlem hacimlerinden potansiyel bir toparlanmaya işaret eden daha büyük kurumsal müşterilere doğru iş kaymasından kaynaklandı.”

“Bu nedenle, bugün hisse senedi değerindeki herhangi bir düşüşü yatırım yapmak için daha iyi bir şans olarak görüyoruz” diye devam ettiler.

Öte yandan, Citi’deki finansal analistler, Adyen’in son finansal sonuçlarının şirketi yılın önümüzdeki ayları için iyi konumlandırdığına inandıklarını ifade ettiler. “Özellikle son dönemde hisse değerinde yaşanan düşüş ve bazı yatırımcıların temkinli yaklaşımı göz önüne alındığında, piyasanın buna olumlu yanıt vermesini bekliyoruz” dediler.

Finansal analistler, kazançlarının açıklanmasından önce Adyen’e çok olumlu bir bakış açısına sahipti ve şirket son dört ay içinde hisse senedi notlarında birkaç yükseltme aldı.

Yakın tarihli bir raporda, Morgan Stanley’deki finansal analistler Adyen için notlarını ‘Overweight’e yükseltti ve hisse senedi için fiyat hedeflerini 1,205 Euro’dan 1,850 Euro’ya çıkardı. Büyük finans kuruluşu, şirketin kısa vadeli büyüme potansiyeline ve uzun vadede sürekli olarak yüzde yirmilerin ortasında büyüme oranlarına ulaşma kapasitesine olan güvenini ifade etti.

Bu makale yapay zeka yardımıyla oluşturulmuş, tercüme edilmiş ve bir finans editörü tarafından gözden geçirilmiştir. Daha fazla ayrıntı için lütfen hüküm ve koşullarımıza bakınız.

Özbekistan Merkez Bankası (CBU), üst üste 9’uncu toplantısında da politika faiz oranında bir değişikliğe gitmedi.

CBU’dan yapılan açıklamaya göre gösterge faiz oranı yüzde 14,00 olarak kaldı.

Banka en son geçen yılın Mart ayında faizde 100 baz puan indirime gitmişti.

Özbekistan’da enflasyon, Mart ayı itibarıyla yüzde 7,98 seviyesinde bulunuyor.

Foreks Haber Merkezi

Investing.com – Bugün yurt içinde gözler TCMB’nin faiz toplantısı sonrası açıklanacak kararda olacak. Merkez Bankası, bugün saat 14.00’te Nisan ayı faiz kararını açıklayacak.

InvestingPro kullanın, profesyoneller gibi kazanın! %20 indirim kodu: INVTROZEL1A

Kodu nasıl kullanacağınızdan emin değil misiniz? Adım adım gösterdiğimiz videoyu izleyebilirsiniz.

Sorularınız için destek birimimize buradan ulaşın.

TCMB, geçen ay piyasa tarafından sürpriz olarak yorumlanan bir karar alarak faizi 500 baz puan artırdı ve %50 seviyesine yükseltti. Merkezin bu kararı, piyasa tarafından enflasyonun aylık bazda beklentilerin üzerinde gelmesinin ardından sıkı politikanın devam edeceği şeklinde yorumlandı.

Bununla birlikte alt bant ve üst bant sınırı da %1,5’ten %3’e yükseltildi. Bu da dolaylı olarak %53’lere kadar çıkan bir politika faizi anlamına geldi. TCMB Başkanı Fatih Karahan’ın ise ABD’de yaptığı açıklamalarda faiz koridorunun efektif şekilde kullanılacağını söylemesi, piyasa tarafından faizin Nisan ayında değişmeyeceği beklentisini güçlendirdi.

Faiz kararıyla ilgili beklenti her ne kadar sabit bırakılacağı yönünde yoğunlaşsa da bazı yorumcular, bankanın 250 ya da 500 baz puanlık bir artış gelebileceği yönünde yeni bir sürpriz karara imza atabileceği görüşünü sunuyor. Ancak yurt dışı finans kuruluşları, çoğunlukla yılın ikinci yarısında TL’nin değer kazanabileceğini öne sürerek TCMB’nin Nisan ayında faizi sabit bırakacağı görüşüne sahip.

Enflasyon yakından takip ediliyor

Diğer yandan faiz kararını etkileyecek en büyük faktör olan enflasyonun Mayıs ayında zirveye ulaşılacağı düşünülürken Temmuz ve Ağustos aylarında enflasyonda baz etkisinden dolayı sert bir düşüş bekleniyor. Buna göre sıkı para politikasının devam edeceğine dair beklentiler geçerliliğini korurken TCMB’nin faiz politikasından ziyade farklı araçlarla da sıkı para politikasını desteklemesi bekleniyor. Bu bağlamda faiz kararıyla birlikte karar metni de yakından takip edilecek.

Gündeme yansıyan başka bir gelişme ise Fitch’in Türkiye analisti Erich Arispe Morales’in görüşleriydi. Morales, Fitch’in Türkiye konulu panelinde mali duruşun genişleyici olduğu yönünde bir eleştiri getirdi. Fitch analisti, sıkı para politikasının maliye politikası ayarlamalarıyla desteklenmesi gerektiğini söyledi.

AdvisorHub tarafından yayımlanan ve şirketin planlarına aşina iki üst düzey yönetici kaynağa dayandırılan bir habere göre Morgan Stanley (MS), 15.000 broker’ının müşterilerine spot Bitcoin borsa yatırım fonları satın almalarını önermesine izin verebilir.

Firmanın, risk toleransı gereklilikleri ve tahsis ve işlem sıklığı limitleri de dahil olmak üzere talep edilen alımlar için zemin hazırladığı bildiriliyor. Ancak AdvisorHub, üst düzey yönetici kaynaklarının, politika değişikliği için bir zaman dilimi veremediğini belirtti.

Morgan Stanley, Merrill Lynch ve Wells Fargo (WFC) gibi büyük aracı kurumlar, Ocak ayındaki ilk çıkışlarının ardından spot Bitcoin ETF’leri sunmaya başladı ancak alımları, müşterilerin danışmanlarına ulaşmaları gereken talep edilmemiş bir temelle sınırladı.

Foreks Haber Merkezi

KOCAELİ (İGFA) – Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, şehir genelinde yetki belgesi almadan “illegal” çalışarak korsan servis faaliyetinde bulunan araçlara geçit vermiyor. Bu kapsamda Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Dairesi Başkanlığı Toplu Taşıma Şube Müdürlüğü’ne bağlı denetim ekipleri, vatandaşların güvenli yolculuk yapması amacıyla korsan servis ve P plaka denetim uygulamalarına düzenli aralıklarla devam ediyor. Bunun yanı sıra gelen ihbarları da anında değerlendiren ekipler, Kocaeli İl, ilçe Trafik Emniyet ve Jandarma ekipleri ile beraber koordineli çalışıyor.

BİN 495 ARAÇ DENETLENDİ

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi denetim ekipleri, Emniyet Trafik ve Jandarma ekipleriyle birlikte belirlenen sabah ve akşam saatlerinde servis araçlarına yönelik gerçekleştirdiği denetimlerde bin 495 servis aracı denetledi. Bu denetimlerde 69 servis aracı için zabıt varakası tutuldu.

DENETİMLER SÜRECEK

Denetimler kapsamında tutulan 69 zabıt varakasından 19’u encümene sevk edildi. 36 adet evrak ise işlemde bekliyor. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Dairesi Başkanlığı’na bağlı denetim ekiplerinin başta korsan taşımacılık olmak üzere yönetmelikler çerçevesinde çalışılması konusundaki periyodik denetimleri sürecek.

ANKARA (İGFA) – Hâkimler ve Savcılar Kurulu, İdari Yargı Hakim ve Savcıları Hakkında Uygulanacak Atama Yönetmeliği gereğince idari yargı teşkilatlarından bazı mahkemelerin bölge derecesini yeniden belirledi.

Adalet Bakanlığı’nın oluru ile kurulan Ağrı, Bingöl ve Kırklareli İdare Mahkemelerinin coğrafi ve ekonomik şartları, sağlık, sosyal ve kültürel durumu ile ulaşım, gelişme ve önemli merkezlere yakınlığı dikkate alınarak bölge derecelerinin belirlenmesi hususu Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu’nca görüşüldü.

Bugünkü Resmi Gazete’de yayımlanan karara göre, idari yargı teşkilatı olarak;

• Giresun İdare Mahkemesi’nin bölge derecesinin 2,
• Kars İdare Mahkemesi’nin bölge derecesinin 3,
• Osmaniye İdare Mahkemesi’nin bölge derecesinin 2
• Ağrı İdare Mahkemesi’nin bölge derecesinin 3,
• Bingöl İdare Mahkemesi’nin bölge derecesinin 3,
• Kırklareli İdare Mahkemesi’nin bölge derecesinin 2,

belirlenmesine karar verildi.

Ayrıca bugünkü Resmi Gazete’de yayımlanan HSK kararına göre Seydikemer Adliyesi’nin bölge derecesinin de 3 olması kararlaştırıldı.

Alanyaspor maçındaki hezimetin şokunu üzerinden atmaya çalışan Konyaspor’dan lider Ömer Korkmaz, katıldığı canlı yayında taraftarların merak ettiği soruları cevapladı.

Şu anda en değerli önceliklerinin Konyaspor’u ligde tutmak olduğunu belirten Korkmaz, bunun da birlik ve beraberlikle olacağını söyledi. Alanya maçındaki taraftar yansısını anlayışla karşıladığını lakin bu protestoların hem oyuncu kümesi hem de teknik heyeti olumsuz etkilediğini tabir eden Korkmaz’ın, 6 Mayıs’ta Konya’da oynanacak Fenerbahçe maçına ait açıklamaları ön plana çıktı.

SONER’E YÖNELİK PROTESTOLAR

Alanyaspor maçında reaksiyonlarla karşılaşan Soner Dikmen’e sahip çıkan Korkmaz, şunları söyledi:

“Birilerini çabucak günah keçisi yapıyoruz. Ağzınızla kuş tutsanız yaranamazsınız. Soner çıkarken armasını öptü, sonra özür diledi, önünüzde eğiliyorum dedi. Kendi elimizdeki pahası koruyalım.”

“ZORUNLULUK HALİNE GELDİ”

Ömer Korkmaz, şirketleşme konusunun da Konyaspor için mecburilik haline geldiğine vurgu yaparak, “Bugün aşağı ligden yabancı kümenin aldığı Göztepe bağıra bağıra geliyor. Konyaspor yabancı kümeye satılmamalı lakin şirketleşmeli. Bunun için borcun aşikâr bir seviyeye çekilmesi gerekiyor. Dernek statüsündeki grup her geçen gün azalıyor. Şirketleşme mecburî hale gelebilir” dedi.

FENERBAHÇE MAÇI

Ligin birinci yarısında Fenerbahçe’ye karşı ağır bir hezimet (7-1) aldıkları hatırlatılan Ömer Korkmaz, “O zamana kadar ligi garantileyip Allah nasip ederse, Fenerbahçe’den intikamımızı alacağız. Rahat başla oynarsak alırız. İnşallah Allah nasip eder.” kelamlarını sarf etti.

Korkmaz, Fenerbahçe maçındaki bilet fiyatlandırması için, “Fenerbahçe maçında deplasman tribünleri azamî ne kadar olacaksa onu yapacağız. Yüzde 30 artış olacak.” dedi.

Kripto para bölümü, dolandırıcılık ve teknolojiyi berbata kullanmakla suçlanan Blockchain tabanlı bir kumar platformu olan ZKasino’yu içeren büyük bir skandalla sarsıldı. Kullanıcılara yaklaşık 33 milyon dolara mal olduğu iddia edilen tartışma, kriptodaki moda sözcüklerin tehlikelerini ve topluluk içinde daha dikkatli olunması gerektiğini vurguluyor. Bilhassa Ethereum mucidi Vitalik Buterin, mevzuya yönelik öfkesini lisana getirdi.

ZKasino olayı: Vaatler bozuldu

ZKasino, blockchain teknolojisi üzerine inşa edilmiş ihtilal niteliğinde bir çevrimiçi kumar tecrübesi vaat ediyordu. Lakin, Kriptokoin.com olarak da bildirdiğimiz üzere kullanıcılar platformun token farming’inde kullanılan 10.500’den fazla Ethereum’u (ETH) iade etme kelamını sildiğini fark edince alarm zilleri çalmaya başladı. Yapılan incelemeler, ZKasino’nun bu fonları likit bir stake protokolü olan Lido’ya aktardığını ortaya çıkardı. 

Platform, ETH’ye 15 aylık bir hak ediş mühletine sahip ZKAS tokenleri karşılığında indirimli bir oran sunduklarını argüman ederek kendini savundu. Fakat bu açıklama, kripto topluluğundan gelen ağır tenkitlerle karşılandı. Daha fazla araştırma rahatsız edici bir modeli ortaya çıkardı. Kripto dedektifi ZachXBT, ZKasino’nun kurucusu Ildar Elham’ın temerrüde düşmüş borçlar ve ödenmemiş kumar bahisleri de dahil olmak üzere mali sorumsuzluk geçmişi olduğunu ortaya çıkardı. Buna ek olarak, Elham’ın platformun kendi içindeki bir kimlik avı saldırısından sorumlu olabileceği keşfedildi.

ZK teknolojisi kullanılmıyordu

Bir öbür kritik detay daha ortaya çıktı: ZKasino’nun blok zinciri, reklamı yapıldığı üzere sıfır bilgi (ZK) teknolojisini kullanmıyordu. Bir kripto geliştiricisi olan Cygaar üzere uzmanlar, bunun muhtemelen süratli bir halde kurulan temel bir Arbitrum Nitro zinciri olduğuna dikkat çekti. Bu ifşaat, platformun yatırımcıları çekmek için tanınan bir kripto terimini berbata kullandığını ortaya çıkardı.

Artan ispatlarla karşı karşıya kalan kripto topluluğu ve bölüm oyuncuları kararlı adımlar attı. Daha evvel ZKasino’yu desteklemiş olan büyük borsa MEXC, kullanıcı muhafazasına öncelik vererek ZKAS tokenini listeden çıkardı. Misal formda, risk sermayesi şirketi Big Brain platformu dolandırıcılıkla suçladı ve gelecekteki rastgele bir alakayı reddetti.

Ethereum mucidi alarm verdi

ZKasino skandalı Ethereum’un kurucu ortağı Vitalik Buterin’in sert reaksiyonunu çekti. Buterin, platformun “Zero-Knowledge” terimini kullanmasını eleştirerek, moda sözcüklerin dolandırıcılar için araç haline gelmesinin tehlikelerini vurguladı. Gelecekte emsal olayların önlenmesi için kripto alanında daha fazla inceleme ve şeffaflığa gereksinim olduğunu vurguladı.

ZKasino fiyaskosu, kripto dünyasında durum tespiti yapmanın değerini keskin bir biçimde hatırlatmaktadır. Yatırımcılar, özü olmayan tanınan sözcüklerden yararlanan projelere karşı dikkatli olmalıdır.  Ayrıyeten, bölümün sağlam inceleme prosedürlerine öncelik vermesi ve potansiyel dolandırıcılıkları süratli bir formda tespit etmek ve ele almak için açık irtibatı teşvik etmesi gerekmektedir. Kripto topluluğu birlikte çalışarak ilgili herkes için daha inançlı ve emniyetli bir ortam oluşturabilir.

Son dakika gelişmelerden anında haberdar olmak için bizi Twitter’da, Facebook’ta ve Instagram’da takip edin. Telegram ve Youtube kanalımıza katılın. 

Japon yeninin düşüşünü sürdürmesi yetkililer arasında endişelere yol açarken, para birimi kısa süre önce dolar karşısında son 34 yılın en düşük seviyesine ulaştı. Japonya’nın yen satın almak için teyit edilen son müdahalesi, yenin dolar başına 151,94 ile 32 yılın en düşük seviyesine indiği Ekim 2022’de gerçekleşti. Bu, Eylül 2022’den bu yana yapılan ikinci müdahaleydi ve 1998’den bu yana Japonya’nın para birimini desteklemek için piyasaya ilk kez adım attığına işaret ediyordu.

Maliye Bakanlığı ihracata dayalı ekonomiye zarar verebilecek bir yükselişi önlemek için genellikle yen sattığından, yen satın almak için müdahale etmek Japonya için nadir bir harekettir. Ancak, Japonya’nın ithalata olan aşırı bağımlılığı nedeniyle yenin zayıflığı artık sorun olarak görüldüğünden, yetkililer harekete geçmek zorunda kalabilir. Müdahale işaretleri arasında Japon yetkililerin artan sözlü uyarıları ve Japonya Merkez Bankası’nın (BOJ) “faiz kontrolü” yer alıyor.

Maliye Bakanı Shunichi Suzuki 27 Mart’ta Japonya’nın yenin değer kaybına karşı “kararlı adımlar” atabileceğini ifade etti. Bunun ardından para birimindeki zayıflığı görüşmek üzere acil bir toplantı düzenlendi.

Bu çabalara ve geçtiğimiz hafta ABD ve Güney Kore ile yapılan ve para birimindeki düşüşlere ilişkin endişelerin kabul edildiği üçlü toplantıya rağmen yendeki düşüş devam etti ve dolar Perşembe günü 155.74 yen seviyesine ulaştı.

Yetkililer, müdahale edip etmeyeceklerine karar verirken yenin değer kaybının hızını ve spekülatörlerin katılımını göz önünde bulundurduklarını belirttiler. Son dönemde 155 seviyesinin üzerindeki artış kademeli olsa da, bazı piyasa oyuncuları yenin dolar karşısında 160 ya da 170 seviyesine yaklaşması halinde yetkililerin harekete geçebileceğini düşünüyor.

Müdahale kararı siyasidir ve halkın zayıf yenden ve artan yaşam maliyetlerinden duyduğu memnuniyetsizlikten etkilenebilir. Düşen onay oranlarıyla karşı karşıya olan Başbakan Fumio Kishida, Eylül ayında yapılacak liderlik yarışından önce harekete geçme baskısı hissedebilir. Ancak müdahale pahalı bir girişimdir ve döviz piyasasının günlük hacminin büyüklüğü göz önüne alındığında başarılı olmayabilir.

Japonya yeni desteklemeye karar verirse, yen karşılığında dolar satmak için yabancı rezervlerini kullanması gerekecektir. Emri maliye bakanı verecek ve BOJ da bunu uygulayacaktır. Başta ABD olmak üzere Yedi Grup ortaklarının desteğini almak müdahalenin başarısı için kritik önem taşıyor. Geçen hafta ABD’li ve Güney Koreli yetkililerle yapılan toplantı Japonya’ya Washington’dan gerekli gayrı resmi onayı sağlamış olabilir.

Müdahale potansiyeli yaklaşan ABD başkanlık seçimleri nedeniyle daha da karmaşık hale geliyor. Cumhuriyetçi başkan adayı Donald Trump Salı günü bir sosyal medya paylaşımında yendeki düşüşü eleştirerek bunu ABD için “tam bir felaket” olarak nitelendirdi.

BOJ Başkanı Kazuo Ueda yeni bir faiz artırımı olasılığını ima etti ancak Japonya’nın kırılgan ekonomisi nedeniyle temkinli bir yaklaşımı vurguladı. Zayıf yen büyük ölçüde Japonya’da düşük faiz oranlarının devam edeceği beklentisinden kaynaklandığı için herhangi bir müdahalenin etkinliği belirsizliğini koruyor.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Perşembe günü erken işlemlerde Güney Afrika randı çok az dalgalanma gösterdi ve piyasanın dikkati ülkenin üretici enflasyonu verilerinin yaklaşan açıklamasına odaklandı. Rand dolar karşısında 19,1950 seviyesinden işlem görerek Çarşamba günkü 19,2100 seviyesine yakın seyretti.

Güney Afrika İstatistik Kurumu’nun Mart ayı Üretici Fiyat Endeksi’ni (ÜFE) bugün TSİ 0930 civarında yayınlaması planlanıyor. Analistler üretici enflasyonunda hafif bir artış öngörerek Şubat ayında kaydedilen %4,5’ten yıllık bazda %4,6’ya yükselmesini bekliyor.

Bu haftanın başlarında Güney Afrika Merkez Bankası, tüketici enflasyonunu hedef aralığının orta noktasına geri döndürmenin muhtemelen zorlu ve uzun bir süreç olacağını belirtti. Mayıs 2023’ten bu yana merkez bankası enflasyonist baskıları azaltmak amacıyla ana faiz oranını %8,25’te tutuyor.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Küresel enerji dönüşümünde bakırın artan öneminin altını çizen bir hareketle BHP Group (NYSE:BHP), Anglo American (JO:AGLJ) için 39 milyar dolarlık önemli bir satın alma teklifinde bulundu. Bu işlem, elektrik uygulamaları için gerekli olan ve hem talepte artış hem de arzda daralma yaşayan bir metal olan bakır üzerine stratejik bir bahis olarak görülüyor.

Anlaşmanın gerçekleşmesi halinde, birleşik şirket dünyadaki bakırın %10’unu üretecek ve BHP’yi Codelco ve Freeport-McMoRan (NYSE:FCX) gibi diğer büyük oyuncuları geride bırakarak kırmızı metalin lider üreticisi konumuna getirecektir. Birleşme, bakırın yüksek iletkenliği ve korozyona karşı direnci nedeniyle otomotivden inşaata kadar çeşitli sektörlerde yaygın olarak kullanılmasından yararlanacak.

Çin Küresel Madencilik Birliği Başkanı Peter Arkell, bakırın gelişmekte olan enerji dönüşümündeki kritik rolünü vurgulayarak onu devrimin “damarları ve atardamarları “na benzetti. Mevcut madenlerden elde edilen mevcut üretimin beklenen talebi karşılamakta yetersiz kaldığına dikkat çekerek, büyük madencilik şirketlerinin bakırı portföylerinin temel bir parçası haline getirmeleri gerektiğinin altını çizdi.

Dünya Metal İstatistikleri Bürosu’na göre, küresel rafine bakır tüketimi 2023 yılında %6,7 oranında artarak 27,63 milyon metrik tona ulaşacak. Londra merkezli bir emtia araştırma şirketi olan CRU, küresel rafine bakır talebinin 2028 yılına kadar yıllık %2,3 bileşik büyüme oranıyla artmaya devam edeceğini tahmin ediyor.

First Quantum Minerals’in (OTC:FQVLF) Cobre Panama madenini Aralık ayında kapatmasıyla bakır konsantresi arzı beklenmedik bir şekilde daraldı. Anglo American ayrıca Şili’deki Los Bronces madeninde cevher kalitelerinin ve sertliğinin düşmesi nedeniyle 2024 yılı için bakır üretim tahminlerini 210.000 tona kadar, 2025 yılı için ise 180.000 tona kadar düşürdü.

Bu gelişmeler analistlerin piyasa dengesi tahminlerini değiştirmelerine yol açarken, CRU bu yıl 194.000 ton konsantre bakır ve 149.000 ton rafine bakır açığı öngörüyor.

Goldman Sachs analistleri bakır piyasasında daha da yükselişe geçerek 2024 yılında 428.000 ton rafine bakır açığı olacağını öngörüyor. Ayrıca bakır fiyatlarının önümüzdeki yıl ton başına 12.000 $’a ulaşabileceğini ve mevcut seviyelerden %23 artış göstereceğini tahmin ediyorlar.

Londra Metal Borsası’nda bakır fiyatları Pazartesi günü metrik ton başına 9.988 $ ile son iki yılın en yüksek seviyesine ulaşarak bu yıl %15 artış gösterirken, Şanghay Vadeli İşlemler Borsası da aynı gün ton başına 81.050 yuan (11.184,25 $) ile rekor kırarak yılbaşına göre %18 artış kaydetti.

Anglo American’ın BHP tarafından satın alınma olasılığı, şirkete sadece değerli bakır büyüme seçenekleri sağlamakla kalmayacak, aynı zamanda sektördeki daha geniş bir eğilimi de yansıtacak. Madenciler ve izabe tesisleri, eskiyen madenler ve arzı güvence altına alma ihtiyacı nedeniyle aktif olarak satın almalar yoluyla üretim seviyelerini korumaya veya artırmaya çalışıyor.

Örneğin, önemli bir bakır üreticisi olan Çinli Zijin Mining ve Güney Afrikalı Sibanye Stillwater (NYSE:SBSW), Zambiya’nın Mopani Bakır Madenleri için teklif vermiş, ancak Birleşik Arap Emirlikleri’nin International Holdings Company’nin bir birimi tarafından geride bırakılmışlardır.

Çin’in CMOC Grubu, bakır ve kobalt zengini Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde ek varlıklar edinmekle ilgilendiğini ifade etti ve Güney Amerika ve Endonezya’da büyüme fırsatları görüyor. Benzer şekilde, devlet tarafından işletilen Aluminum Corp of China’nın (Chalco) bir yan kuruluşu olan China Copper, küresel ortaklıklar ve varlık satın almaları peşinde koşma niyetini açıkladı.

GMAC’den Arkell, madencilik yatırımlarının uzun vadeli doğasının ve yakın vadeli talebi karşılamak için keşif ve satın almaların gerekliliğinin altını çizdi. Arkell, büyük madencilik şirketlerinin yakın pazar ihtiyaçlarını karşılayabilecek önemli üreticiler olmaya devam edebilmeleri için her iki faaliyete de katılmaları gerektiğini belirtti.

Önerilen BHP ve Anglo American birleşmesi, bakırın enerji ve altyapı gelişiminin geleceğindeki stratejik öneminin açık bir göstergesidir ve madencilik sektöründe daha fazla konsolidasyon için zemin hazırlayabilir.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Japonya’nın en büyük ikinci aracı kurum ve yatırım bankası olarak tanınan Daiwa Securities Group, önemli bir finansal gelişme olarak dördüncü çeyrek net kârında önemli bir artış olduğunu açıkladı. Şirketin kazancı iki kattan fazla artarak bir önceki yılın aynı dönemine göre %131 artış gösterdi.

Tokyo merkezli firmanın Mart ayında sona eren çeyrekte net kârı 39,5 milyar yene, yani yaklaşık 253,76 milyon dolara yükseldi. Bu performans, özellikle her biri rekor kârlar bildiren toptan satış ve varlık yönetimi bölümlerindeki dikkate değer sonuçlardan kaynaklandı.

Daiwa’nın güçlü kâr büyümesi, şirketin çeşitli hizmet tekliflerinden yararlanmasıyla birlikte, piyasa dalgalanmalarının yaşandığı bir dönemde gerçekleşti. Etkileyici üç aylık sonuçlar, firmanın karmaşık finansal ortamda gezinme ve önemli kazançlar sağlama yeteneğini vurgulamaktadır.

Daiwa Securities Group başarısını artırmaya devam ederken, bu son mali rapor firmanın Japon aracılık ve yatırım bankacılığı sektöründeki güçlü konumunun altını çiziyor. Kârlılığın net bir şekilde ortaya konmasıyla, Daiwa’nın paydaşları şirketin finansal sağlığı ve stratejik yönü konusunda güvence bulabilirler.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Birkin çantalarıyla ünlü Fransız lüks markası Hermes, ilk çeyrek satışlarında %17’lik önemli bir artış kaydederek 3,81 milyar Avro’ya (4,08 milyar $) ulaştığını bildirdi. Perşembe günü açıklanan bu büyüme, %13 artış öngören analist beklentilerini aştı. Şirketin performansı, ekonomik koşullar zorlanma belirtileri gösterse bile, üst düzey lüks sektöründeki esnekliğini ve çekiciliğini sergilemeye devam ediyor.

Hermes’in 31 Mart’ta sona eren çeyreğe ilişkin güçlü satış rakamları, rakiplerine kıyasla devam eden başarısını vurguluyor. Özellikle şirketin büyümesi büyük rakibi LVMH’yi geride bırakarak pazarın üst kademelerindeki işletmelerin kalıcı gücünü ortaya koydu. Bu durum, lüks tüketim malları için kilit bir bölge olan Çin’deki daha geniş pazar zayıflığı göz önüne alındığında özellikle önemlidir.

Hermes’in Finans Başkan Yardımcısı Eric du Halgouet tarafından bildirildiği üzere, Çin Yeni Yılı tatilinden sonra Çin’deki müşteri trafiğinde hafif bir yavaşlama olmasına rağmen, yüksek fiyatlı ürünlere olan talep güçlü kalmaya devam etti. Japonya hariç Asya’daki satışlar %14 oranında artarken, diğer tüm bölgelerde de çift haneli artışlar kaydedildi.

Şirketin dayanıklılığı, Hermes’in fiyatı 10.000 doları aşabilen lüks el çantalarına yatırım yapmaya devam eden daha varlıklı müşterilerin ilgisinin sürmesine bağlanıyor. Bu durum, ipek ürünler ve moda aksesuarları gibi daha uygun fiyatlı ürünlerin satışlarındaki düşüşü dengelemeye yardımcı oldu.

Hermes’in performansı, zorlu piyasa dinamiklerine rağmen büyüme trendini sürdürerek lüks mallar sektöründe istikrarlı bir performans sergileyen bir marka olduğunun kanıtıdır. Markanın üst düzey tüketicileri cezbetme kabiliyeti, lüks ürünlere yönelik devam eden talebin ve Hermes’in farklı bölgelerdeki marka cazibesinin gücünün altını çiziyor.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Hipgnosis Songs Fund’ı satın alma rekabeti, Nashville merkezli müzik şirketi Concord’un teklifini hisse başına 1.25 dolara çıkararak şirkete yaklaşık 1.51 milyar dolar değer biçmesiyle kızıştı. Bu hamle, hisse başına 1,24 dolar öneren Blackstone Group Inc’in (NYSE:BX) teklifini geride bıraktı.

Concord’un teklifini yükseltmesinin bir sonucu olarak, Shakira ve Blondie gibi ünlü sanatçıların müzik haklarının sahibi Hipgnosis’in hisseleri %1,1 artışla 1,028 pound’a (1,28 $) yükseldi. Bu artış, piyasanın dünyanın en büyük özel sermaye şirketi Blackstone’un olası daha yüksek bir karşı teklif beklentisini yansıtıyor.

İhale savaşı, Concord’un geçen hafta Hipgnosis’i hisse başına 1,16 dolardan satın almayı kabul etmesinin ardından başladı. Blackstone daha sonra hafta sonu daha yüksek bir teklif verdi. Concord resmi bir teklif sunarken, Blackstone henüz kesin bir teklifte bulunmadı ya da İngiltere’deki devralma düzenlemelerinin gerektirdiği şekilde bu yönde bir niyet beyan etmedi.

Blackstone, fon için sanatçı ve söz yazarlarını yöneten Hipgnosis Songs Management’ın (HSM) çoğunluk hissesini elinde bulunduruyor. HSM ayrıca, yatırım danışmanlığı anlaşmasının feshedilmesi halinde Hipgnosis’in şarkı portföyü için daha yüksek bir teklif sunmasına olanak tanıyan bir çağrı seçeneğine de sahip. Ancak Blackstone’un mevcut teklifi HSM ile olan ilişkisinden bağımsız.

Artan teklifler, Hipgnosis’in geçen yıl yönetim kurulunun elden geçirilmesine, portföyünün yeniden değerlenmesine ve HSM ile çağrı opsiyonuna ilişkin bir anlaşmazlığa yol açan bir hissedar oylamasının ardından başlattığı stratejik incelemenin ardından geldi. Sektörün deneyimli isimlerinden Merck Mercuriadis tarafından 2018 yılında kurulan fon, satın alma savaşı sürerken ilgi odağı haline geldi.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

MSCI Real Assets tarafından bildirildiği üzere, 2024 yılının ilk çeyreğinde Avrupa, küresel finansal krizden bu yana en yüksek sayıda gayrimenkul anlaşması iptaline tanık oldu. Avrupa’daki ticari gayrimenkul sektörü, artan borç maliyetleri ve düşen fiyatlar nedeniyle önemli zorluklarla karşı karşıya kaldı ve bu durum pandeminin ofisler ve perakende alanları üzerindeki etkisiyle daha da kötüleşti.

MSCI verileri, feshedilen gayrimenkul anlaşmalarının ve piyasadan çekilen mülklerin sayısında kayda değer bir artış olduğunu ortaya koyarken, değeri 5 milyon Euro’nun (5,4 milyon $) üzerinde olan 110 anlaşma iptal edildi. Bu rakam, sektörün hala finansal krizin sonuçlarıyla uğraştığı 2010 yılından bu yana en yüksek anlaşma iptal seviyesini temsil ediyor.

Ayrıca, Avrupa’daki ticari mülk satışlarının toplam değeri 2024’ün ilk çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre %26 oranında keskin bir düşüş göstererek 34,5 milyar Avro’ya geriledi. Bu, 2011’den bu yana kaydedilen en düşük değerdir ve yıldan yıla düşüşlerin art arda yedinci çeyreğine işaret etmektedir.

MSCI verileri, bölgede devam eden ve yatırımcıların merkez bankalarının faiz indirimlerine ilişkin beklentilerini soğutan ekonomik belirsizliğin altını çiziyor. Bu durum, gayrimenkul gibi faiz oranlarına duyarlı sektörlerde hızlı bir toparlanma umutlarını azalttı.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Japon kredi derecelendirme kuruluşu JCR, İngiltere’nin kredi notunu teyit etti.

JCR’den yapılan açıklamaya göre ülkenin uzun dönem yabancı ve yerel para cinsinden kredi notları “AAA” olarak teyit edildi.

Kredi notunun görünümü “durağan” olarak devam edecek.

Foreks Haber Merkezi

Başkan Joe Biden’ın federal sermaye kazançları vergisi oranını, benzeri görülmemiş bir artışla yüzde 44,6‘ya çıkarma önerisi, finans çevrelerinde yoğun tartışmaları ve endişeleri ateşledi. Ancak kripto topluluğundan uzmanlar, bunun başlangıçta beklendiği kadar zararlı olmayabileceğini iddia ediyor.

Biden’ın Vergi Teklifinin Kripto Üzerindeki Etkisine İlişkin Analiz

CryptoTaxMadeEasy’nin yaratıcısı Malcolm Walrath, Biden’ın vergi artışı teklifinin kripto para meraklılarının %99,5’i üzerinde çok az etki yaratacağı konusunda uyarıyor. Walrath, bireylerin çoğunluğu için bunun aslında önemsiz olduğunu vurguladı.

Hazine Bakanlığının 11 Mart’ta yayımladığı bir belgeyle açıklanan teklif, yalnızca yıllık geliri 1 milyon doları aşan bireyler için geçerli olacak. Bu, Walrath’a göre ortalama kripto para kullanıcısının verginin odak noktası olmadığı anlamına geliyor. Yüksek gelirli bireyler, potansiyel olarak artan sermaye kazancı vergi oranlarıyla karşı karşıya kalsa da bunun ortalama kripto para birimi kullanıcısını önemli ölçüde etkilemesi pek mümkün değil.

Bu konuyla ilgili olarak; takma ad kullanan bir kripto muhasebecisi olan SqueezeTaxes, teklifin çoğunluğunun öncelikle en yüksek vergi dilimindeki bireyleri etkileyeceğini belirtti. Squeeze, Biden’ın planının en yüksek federal vergi diliminin yüzde 39,6 olduğunu, Net Yatırım Gelir Vergisi’nde ise yüzde 5’lik bir artış öngördüğünü ve bunun da çok tartışılan yüzde 44,6’lık genel rakama yol açtığını açıkladı.

Uzman Görüşleri ve Sosyal Medya Tepkileri

Sosyal medyada artan kaygının ortasında kripto ödeme şirketi TripleA’nın verileri, dünya çapındaki kripto yatırımcılarının ortalama yıllık kazancının yaklaşık 25.000 dolar olduğunu ortaya koyuyor. Bununla birlikte bu istatistik, ABD’ye kıyasla ortalama geliri daha düşük olan ülkelerden gelen verileri kapsıyor, bu da daha geniş kripto topluluğu üzerinde minimal bir etki olduğunu gösteriyor.

Biden’ın Federal Bütçe teklifinde, sermaye kazançlarına ek olarak, özellikle önemli ölçüde yüksek net servete sahip bireyleri hedef alan gerçekleşmemiş kazançlar için %25’lik bir verginin ana hatları çiziliyor. Bitcoin yorumcusu Jason Williams, bu eylemin mantıksız olduğuna inandığını ve ekonomi için olumsuz sonuçlar beklediğini ifade etti. Bununla birlikte Grant Thornton’daki vergi uzmanları, bu verginin yalnızca net serveti 100 milyon doları aşan bireyleri etkileyeceğini ve kripto para birimi meraklılarının çoğunluğunu bu etkiden koruyacağını açıklığa kavuşturuyor.

Biden’ın vergi teklifleriyle ilgili olarak Walrath, bunların yalnızca düşük gelirli seçmenleri memnun etmeyi amaçlayan siyasi stratejiler olduğunu öne sürüyor. Demokrat Parti, varlıklı bireyleri bir dereceye kadar düşman olarak gösterdiğinden bu yaklaşımın, nüfusun daha az eğitimli kesimine hitap etmenin bir yolu olduğunu iddia ediyor.

Bu, potansiyel olarak Biden’ın vergi tekliflerinin geleneksel finans sektörlerini bozabileceği ancak kripto topluluğunu bozmayabileceği ve yatırımcıların durumu temkinli bir iyimserlikle gözlemlemesine neden olabileceği anlamına geliyor.

Bu haber ilk önce Coin Mühendisi sitesinde yayımlanmıştır.

Galatasaray ile Adana Demirspor, Süper Lig’de cuma günü 40. kere karşı karşıya gelecek.

İki grup ortasında 2 Ekim 1960’ta Adana’da yapılan ve 2-2 sona eren maçla başlayan rekabette geride kalan 39 karşılaşmada Galatasaray 21, Adana Demirspor 9 galibiyet aldı. Taraflar 9 müsabakada ise birbirine üstünlük sağlayamadı.

Galatasaray’ın attığı 64 gole karşılık Adana Demirspor 32 gol buldu.

Adana’daki maçlar

İki grup ortasında Adana’da yapılan maçlarda mavi-lacivertli kadronun üstünlüğü bulunuyor.

Adana’da yapılan 19 lig maçında mesken sahibi grup 7, konuk grup 5 galibiyet aldı. Taraflar, 7 müsabakada ise birbirine üstünlük kuramadı.

Kelam konusu müsabakalarda Galatasaray 15 gol atarken, Adana Demirspor 16 sefer fileleri havalandırdı. Sarı-kırmızılılar, 19 maçın 13’ünde gol atamadı.

En farklı skorlar

İki takım ortasındaki rekabette en farklı galibiyetlere sarı-kırmızılı grup imza attı.

Galatasaray, rakibini 1983-1984 döneminde alanında 9-2, 1987-1988 döneminde ise deplasmanda 5-0 mağlup etti.

Adana Demirspor ise sarı-kırmızılılar karşısındaki en farklı galibiyetini 1982-1983 döneminde alanında 3-0’lık skorla aldı.

BURSA (İGFA) – Marmarabirlik, bağlı üretici ortaklardan kooperatifler aracılığıyla aldığı ürün bedellerinin yüzde 50’sini kampanya içinde peşin olarak ödemişti. Kampanya başında tüm kooperatif ortaklarına duyurulan ödeme planı çerçevesinde, Marmarabirlik 600 milyon TL tutarındaki son dilim ödemeyi 26 Nisan Cuma günü yapacağını duyururken, 30 milyon TL tutarındaki ana taahhüt aşımı ve beyan fazlası alacakların ise 10 Mayıs tarihinde ödeneceğini açıkladı.

Marmarabirlik Yönetim Kurulu Başkanı Hidamet Asa, zor koşullarda üreticisine sahip çıkan birliğin bu kampanya döneminde de üzerine düşeni yaptığını belirterek, ortaklarına günü gününe ürün bedellerini ödendiğini anımsattı.

Önceliklerinin alınan ürünü piyasa koşullarında satıp, paraya çevirmek olduğunu kaydeden Asa, “Fedakarlık yalnızca Marmarabirlik’ten beklenmemelidir. 2024 yılında yüksek rekolte beklentisi sebebi ile zor bir yıl olacak, bu yüzden çok dikkatli olmamız gerekir. Marmarabirlik asla zarar etmemelidir. Zarar ederse üreticisini destekleyemez. Bir yılı değil, geleceği düşünelim” diye konuştu.