Gün: 26 Nisan 2024

Xiaomi Auto, bu ayın başında Beijing’deki fabrikasında düzenlenen merasimle merakla beklenen elektrikli arabası SU7’nin teslimatına başladı. Xiaomi’nin kurucusu ve CEO’su Lei Jun, her bir SU7 aracının kapısını açarak yeni sahiplerine teslim etti. Şirket, birinci etapta dünya genelinde yalnızca 5000 adet SU7 satmayı planlıyor.

Xiaomi‘nin otomobil ünitesi, SU7 modelini başlatarak elektrikli araç piyasasında değerli bir atılım yapmayı hedefliyor. Bu yılın nisan ayına kadar 70.000’den fazla SU7 siparişi alındığı açıklandı. Xiaomi’nin üst seviye yöneticilerinden Lu Weibing, bu bilgiyi yatırımcılarla paylaşarak 2024 yılı için 100.000 adetlik bir satış amacı belirlediklerini duyurdu. SU7’nin teslimatı öncelikle Beijing ve Shenzhen’de başladı ve yakın vakitte tüm ülke geneline yayılması bekleniyor. Lei Jun, SU7 teslim merkezlerinin şu anda 29 kenti kapsadığını ve 2024 sonuna kadar bu sayının 40’a çıkacağını belirtti.

Xiaomi’den TOGG’a gözdağı, herkesi ezip geçeceğiz

Xiaomi Auto şu anda 29 kentte 59 mağazaya sahip. Ortalarında Beijing, Shanghai, Guangzhou ve Shenzhen’in de bulunduğu bu kentler, elektrikli araçlar için ana pazarları oluşturuyor. SU7’nin üç farklı modeli bulunuyor: SU7, SU7 Pro ve SU7 Max. Bu modellerin fiyatları sırasıyla yaklaşık 29.797 dolar (215.900 yuan), 33.938 dolar (245.900 yuan) ve 41.391 dolar (299.900 yuan) olarak belirlenmiş.

Xiaomi‘nin bu yeni atağı, elektrikli araç kesiminde rekabeti artırarak kullanıcılarına daha geniş bir seçenek sunmayı amaçlıyor. Üstelik firma, kullanıcıların yeni teknolojilere erişimini kolaylaştıracak bir altyapı kurmayı hedefliyor. Bu strateji, markanın araba dalındaki yerini sağlamlaştırmak ve küresel pazarda daha faal bir rol almak için atılan kıymetli bir adım olarak bedellendiriliyor.

Qualcomm‘un Snapdragon 8 Gen 4 yonga seti, akıllı telefonlar için şimdiye kadar geliştirilen en güçlü ve akıllı çip olarak öne çıkıyor. Evvelki modeli Snapdragon 8 Gen 3’e kıyasla önemli performans ve yapay zeka yeteneklerinde iyileştirmeler vaat eden yeni performans çekirdekleriyle donatılmış bu çip, teknoloji dünyasında büyük bir heyecan yaratıyor.

ABD merkezli yonga seti üreticisi Qualcomm, Snapdragon 8 Gen 4‘ün Ekim ayında Snapdragon Tepesi’nde tanıtılacağını doğruladı. Fakat zati bu yeni çip hakkında heyecan verici bilgiler mevcut. Yeni Oryon CPU çekirdekleri, bu çipin hem performans hem de yapay zeka yetenekleri açısından evvelki modelleri geride bırakmasını sağlayacak. Ayrıyeten, bu çekirdekler Qualcomm’un PC’ler için geliştirdiği en güçlü çip olan Snapdragon X Seçkine yonga setinde de kullanılıyor.

Snapdragon 8 Gen 4, TSMC’nin 3nm üretim sürecini kullanarak, çekirdeklerin kimilerinin 4 GHz’e kadar çıkabileceği söyleniyor. Bu da, evvelki modelde 3.30 GHz olan suratın üzerine çıkılacağı manasına geliyor.

Qualcomm’un en güçlü çipini kullanacak telefonlar muhakkak oldu

Bu güçlü yonga setini kullanacak telefonlara gelecek olursak, Xiaomi’nin yeni amiral gemisi serisi Xiaomi 15 ve Xiaomi 15 Pro, Snapdragon 8 Gen 4 yonga setini kullanacak birinci telefonlar olacak. Xiaomi 15’in 6.36 inç büyüklüğünde düz OLED ekranı 1.5K çözünürlüğünde olacak, Pro modeli ise daha büyük bir ekran ve 2K çözünürlük sunacak. Her iki model de özelleştirilmiş OmniVision 50MP ana kameraya ve ultrasonik ekrandan okuyucuya sahip olacak.

OnePlus 13 de Snapdragon 8 Gen 4 ile güçlendirilecek telefonlar ortasında. Yeni OnePlus amiral gemisi, son birkaç yıldır kullandığı klâsik menteşe biçimi kamera modülünden vazgeçerek dizaynında bir değişiklik yapacak. 6.8 inç OLED LTPO mikro-kavisli ekranı ve 2K çözünürlüğü destekleyecek bu aygıt, 50MP ana kamera ve periskop lens özellikleri ile dikkat çekiyor.

iQOO 13 ve iQOO 13 Pro modelleri de Snapdragon 8 Gen 4 ile güçlendirilmiş olacak. Bu serinin standart modeli 1.5K, Pro modeli ise 2K çözünürlük sunacak. Aygıtların büyük pil kapasitelerine sahip olacağı da gelen bilgiler ortasında.

Samsung‘un en yeni amiral gemileri Galaxy S25 Pro ve Galaxy S25 Ultra da bu güçlü çipi kullanacak aygıtlar listesinde. Fakat Samsung, yeni amiral gemisi çiplerini kullanan aygıtları duyurmada çoklukla tez etmiyor. Güney Koreli devin yeni amiral gemilerini çoklukla Ocak yahut Şubat aylarında duyurduğu biliniyor.

Son olarak Redmi K80 Pro, Snapdragon 8 Gen 4 yonga setini kullanacak bir diğer aygıt olarak karşımıza çıkıyor. K80 serisi, standart bir Redmi K80 modelini de içerecek ve bu modelin Snapdragon 8 Gen 3 SoC ile gelmesi bekleniyor. K80 serisi aygıtlar, 5.500 mAh pil kapasitesine ve evvelki modeller üzere 2K çözünürlükte ekranlara sahip olacak.

Hırvatistan’da düzenlenen Avrupa Judo Şampiyonası’nda ulusal atlet Vedat Albayrak, bronz madalya aldı.

Başşehir Zagreb’de gerçekleştirilen şampiyonanın ikinci gününde 5 ulusal atlet çaba etti.

Erkekler 81 kiloda Vedat Albayrak, bronz madalya maçında İsrail’den Sagi Muki’yle karşılaştı. Vedat, rakibini altın puanla yenerek Avrupa üçüncüsü oldu ve bronz madalya kazandı.

Bayanlar 63 kiloda Habibe Afyonlu, 70 kiloda Fidan Ögel, erkekler 73 kiloda Umalt Demirel ve Bilal Çiloğlu, rakiplerine yenilerek şampiyonayı madalyasız tamamladı.

Türkiye’nin şampiyonadaki madalya sayısı 1 gümüş, 2 bronz olmak üzere 3’e yükseldi.

Şampiyona yarın yapılacak karşılaşmalarla sona erecek.

Türk Eximbank’ın Kamuyu Aydınlatma Platformuna (KAP) gönderdiği açıklamada, “Bankamız 26 Nisan 2024 tarihinde The Islamic Corporation for the Insurance of Investment and Export Credit (ICIEC) garantisi altında 115 milyon avro fiyatında 5 yıl vadeli bir kredi muahedesi imzalamıştır.” tabirine yer verildi.

Başkan Joe Biden, yasanın Senato tarafından onaylanmasından bir gün sonra, “Amerikalıları Yabancı Düşmanların Denetimli Uygulamalarından Muhafaza Yasası”nın da yer aldığı bir dış yardım yasa tasarısı paketini imzaladı.

TikTok yaptığı açıklamada, yasaya mahkemede itiraz edeceğini ve bunun da kesin bir satışı yahut yasağı geciktirebileceğini söyledi. Şirket, “Bu anayasaya muhalif yasa bir TikTok yasağıdır ve buna mahkemede itiraz edeceğiz” dedi. “Gerçeklerin ve hukukun açıkça bizim tarafımızda olduğuna ve eninde sonunda galip geleceğimize inanıyoruz. Gerçek şu ki, ABD bilgilerini inançta tutmak ve platformumuzu dış tesirlerden ve manipülasyonlardan uzak tutmak için milyarlarca dolar yatırım yaptık. Bu yasak yedi milyon işletmeyi mahvedecek ve 170 milyon Amerikalıyı susturacaktır.”

ABD’den TikTok’a yok artık dedirten teklif, ya bize satın ya da yasaklarız

Yasa, TikTok‘un Çin merkezli ana şirketi ByteDance’e uygulamayı yeni sahibine satması için bir yıla kadar müddet veriyor. Şirketin yatırımı geri çekmemesi durumunda TikTok’un ABD’deki uygulama mağazalarından ve web barındırma hizmetlerinden men edileceği belirtiliyor.

Uygulamanın satışına yahut yasaklanmasına yönelik evvelki teşebbüslerden farklı olarak, “Amerikalıları Yabancı Düşmanların Denetimli Uygulamalarından Muhafaza Yasası” iki partiden de ezici bir dayanağa sahipti ve Kongre’den kayda kıymet bir süratle geçmeyi başardı. Tasfiye için altı aylık bir mühlet öngören tasarının özgün versiyonu, sunulduktan yalnızca birkaç gün sonra mart ayında Meclis’ten geçti. Hafta sonu, elden çıkarma için 12 aya kadar mühlet tanıyan güncellenmiş bir sürüm yayınlandı.

Yeni kurallar, bir eserin garanti kapsamına girmemesi durumunda garanti kapsamını genişletirken, üreticilerin artık garanti kapsamına girmeyen aygıtları onarmasını da zarurî kılıyor. Yasanın hala üye ülkeler tarafından onaylanması gerekiyor.

Avrupa’da satılan aygıtlar halihazırda asgarî iki yıllık garanti sunuyor lakin yeni kurallar ek ihtiyaçlar getiriyor. Bir aygıt garanti kapsamında tamirat gerektiriyorsa müşteriye değiştirme yahut onarım ortasında seçim hakkı verilecek. İkincisini tercih etmeleri halinde garanti bir yıl uzatılacak.

Garanti müddeti dolduğunda şirketlerin, akıllı telefonlar, TV’ler ve muhakkak aygıtlar üzere AB maddelerine nazaran onarılabilen “ortak mesken ürünlerini” onarmaları gerekecek Tüketici ayrıyeten tamir sırasında bir aygıtı ödünç alabilecek yahut tamir edilemiyorsa alternatif olarak yenilenmiş bir üniteyi tercih edebilecek.

Teknoloji üreticilerine hükümet darbesi, eski aygıtları da onarmak zorundasınız

AB, onarımların “tüketicilerin kasıtlı olarak caydırılmaması” için “makul” bir fiyatla sunulması gerektiğini söylüyor. Üreticilerin yedek kesim ve alet tedarik etmeleri ve “sözleşme hususları, donanım yahut yazılım teknikleri” kullanarak tamirlerden kaçmaya çalışmamaları gerekecek. İkincisi, belirtilmese de şirketlerin gelecekteki güncellemeleri durdurarak aygıtların kullanımdan kaldırılmasını zorlaştırabilir.

Ayrıca üreticiler, AB maddelerine uygun olduğu sürece ikinci el, orijinal, uyumlu yahut 3D baskılı yedek modüllerin bağımsız tamirciler tarafından kullanılmasını engelleyemeyecek. Onarım fiyatlarını gösteren bir web sitesi sağlamaları gerekecek. Ayrıyeten daha evvel oburu tarafından onarılmış bir aygıtı tamir etmeyi  ve ekonomik nedenlerden ötürü tamiri reddedemeyecekler.

Onarım hakkı kuralları, tüketicilerin paradan tasarruf etmesine yardımcı olmanın yanı sıra, e-atıkların, CO2 kirliliğinin ve daha fazlasının azaltılmasına da yardımcı olacak.

Yeni kural, yılda 151.164 dolardan fazla kazanan “politika belirleyici” yöneticiler dışında, yeni ve mevcut çalışanların birçoklarını bu cins mutabakatlardan muaf tutacak.

Ajans, yeni kuralın her yıl 8.500 yeni iş yaratılmasına imkan sağlayacağını, emekçi yararını yılda 524 dolar artıracağını ve önümüzdeki on yılda sıhhat bakım maliyetlerini 194 milyar dolar azaltacağını kestirim ediyor.

Teknoloji sanayisinde yaygın olarak kullanılan rekabet etmeme kararları, patronların serbestçe benzeri işlere geçmesini yahut tıpkı alanda iş kurmasını engelliyor. Sonuç olarak, çalışanlar çoklukla istemedikleri işlerde kalmak, daha düşük fiyatlı bir konuma geçmek, öbür bir yere taşınmak yahut maliyetli davalara karşı savunma yapmak zorunda kalıyor. FTC‘ye nazaran “Tahmini 30 milyon emekçi, yani yaklaşık beş Amerikalıdan biri, rekabet yasağına tabi.”

İşverenler ve çalışanlar ortasındaki ipler geriliyor, hükümet devreye girdi

Şirketlerin artık mevcut rekabet yasağı kararlarını iptal etmesi ve çalışanları bu değişiklik konusunda bilgilendirmesi gerekiyor. Karar birçok çalışan ve gelecekteki işe alımlar için geçerli lakin üst seviye yöneticilerle yapılan mevcut mutabakatlar, bu çeşit mutabakatların muhtemelen her iki tarafça da kabul edilmiş olması nedeniyle hala geçerli.

ABD’nin üçüncü büyük teknoloji sektörü patronu olan Microsoft, bu tıp kararları 2022 yılında kaldırmıştı. Şirket o devirde “Mevcut çalışan kontratlarımızda rekabet etmeme yükümlülükleri olsa da, bu cins kararların elde tutma aracı olarak kullanılmasını onaylamıyoruz” demişti.

Bu özellikleriyle, uzun seyahatler için ülkü bir seçenek olan Q6L e-tron, sürdürülebilir ulaşım tahlilleri arayan şoförler için cazip bir alternatif oluşturuyor.

Audi’nin yeni Q6L e-tron modeli, Pekin Araba Fuarı’nda sergilendi. Modelin ismindeki “L” harfi, uzun aks arasına işaret ediyor. Standart versiyonundan 105 mm daha uzun olan bu özel tasarım, bilhassa Çin pazarı için geliştirildi. Araç, 4884 mm uzunluğunda, 1965 mm genişliğinde ve 1687 mm yüksekliğinde olup, 2995 mm’lik bir aks uzaklığı sunuyor.

Audi, Q6L e-tron’un tam halka açık lansmanının Ekim ile Aralık ayları ortasında gerçekleşeceğini ve aracın CLTC menzil standartlarına nazaran 700 km üzerinde bir menzil sunacağını belirtiyor. Üretim, 2024’ün sonlarında Changchun’daki yeni bir fabrikada başlayacak ve birinci teslimatların gelecek yıl yapılması planlanıyor. Q6L e-tron, Çin pazarına yönelik “L” serisi modellerin devamı niteliğinde. Yine tasarlanmış yüzü, aydınlatmalı dört halka logosu ve Pekin Araba Fuarı’nda sergilenen Lilac Grey üzere özel renk seçenekleri ile dikkat çekiyor.

Araç, 107 kWh brüt kapasiteli yeni geliştirilmiş bir bataryaya, 800V teknolojisine ve azamî 270 kW DC şarj kapasitesine sahip. Audi, yüksek güçlü bir şarj istasyonunda yalnızca on dakikada 260 km’lik bir menzilin şarj edilebileceğini; bataryanın %10’dan %80’e kadar olan şarjının ise 25 dakika süreceğini sav ediyor.

Q6L, 255 kW / 341 hp güç üreten art tekerlek sürüşlü bir versiyona ve 345 kW / 462 hp güç üreten dört tekerlekten çekişli bir quattro versiyona sahip olacak. Aerodinamik olarak optimize edilmiş 21 inçlik jantlar ve kapı yüzeylerine neredeyse büsbütün entegre edilmiş kapı kolları bulunuyor.

İç yer, Audi CEO’su Gernot Döllner’a nazaran Çinli müşterilerin gereksinimlerine yönelik düzenlenmiş durumda. Çok sayıda cümbüş işlevi, Çin pazarının ihtiyaçlarını yansıtacak formda tasarlandı. Resmi basın bültenine nazaran, “oldukça sofistike şoför yardım sistemleri” sadece Çinli müşteri beklentilerini karşılamak üzere özel olarak geliştirildi. Bu sistemler ortasında, lidar ve radar sensörleri, kameralar ile ultrasonik sensörlerle çalışan adaptif Sürüş Yardımcısı Pro ve Park Yardımcısı Pro bulunuyor.

Fenerbahçe Doğuş’un ulusal yelkencileri Alican Kaynar ve Beste Kaynakçı, Fransa’da düzenlenen tüm sınıflar olimpiyat eleme yarışlarında, nacra 17 sınıfında gümüş madalya aldı.

Türkiye Yelken Federasyonundan yapılan açıklamaya nazaran, Fransa’nın Hyeres kentinde düzenlenen tertipte daha evvel Paris 2024 Olimpiyat Oyunları vizesi alan ulusal sportmenler, finalde yarıştı.

Alican Kaynar ve Beste Kaynakçı ikilisi, yarışı ikinci bitirerek gümüş madalya elde etti.

GAİN’in aksiyon sahneleriyle dikkat çeken yeni dizisi “Arjen” yayında! Tolgahan Sayışman’ın yapımcılığını ve başrolünü üstlendiği dizide Talat Bulut, Ezgi Eyüboğlu, Alican Yücesoy, Dilara Aksüyek, Saruhan Hünel, Yunus Eski ve Cemal Toktaş gibi ünlü isimler rol alıyor.

GAİN’in yeni aksiyon dizisi “Arjen”in ilk bölümü bugün izleyiciyle buluştu. Dizinin kadrosunda Tolgahan Sayışman, Talat Bulut, Ezgi Eyüboğlu, Alican Yücesoy, Dilara Aksüyek, Saruhan Hünel, Yunus Eski ve Cemal Toktaş gibi ünlü isimler yer alıyor.

Prodüksiyon kalitesiyle de dikkat çeken “Arjen”, küçük yaşta sokaklarda yaşamak zorunda kalan bir çocuğun bir suikastçıya dönüşme hikâyesini konu alıyor. Himayesine girdiği aileyi düşmanlarından korumak için her şeyi yapan Arjen, acımasızlığıyla tanınan biridir. Ancak ailesinin kendisine verdiği bir görev, onu büyük bir yol ayrımına getirecek ve Arjen’i hiç beklemediği bir hayatın tam ortasına sürükleyecektir.

Yapımcılığını Han Medya Yapım çatısı altında Tolgahan Sayışman’ın üstlendiği “Arjen”e usta oyuncu Altan Erkekli konuk oyuncu olarak katıldı. Umut Sarıboğa’nın yönettiği dizinin senaryosunda ise Altuğ Küçük imzası bulunuyor.

“Arjen”, ilk bölümüyle şimdi ve sadece GAİN’de…

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

UEZ Sapanca 2024’ün “Sorumlu ve Duyarlı Liderlik” başlığıyla düzenlenen dördüncü panelinin sponsoru Rönesans Holding oldu. 

Panelde konuşan Rönesans Holding Yönetim Kurulu Başkanı İpek Ilıcak Kayaalp, “Önümüzdeki dönemde finans, sağlık ve eğitim sistemlerinin değişeceğini düşünüyorum. Şirketler sadece kâr odaklı çalışamaz. Sorumluluklarına göre hareket etmeleri gerekiyor” dedi.

Capital, Ekonomist, Start Up ve CeoLife dergileri tarafından düzenlenen Uludağ Ekonomi Zirvesi (UEZ Sapanca 2024), bu yıl 13’üncü kez Türkiye ve dünyanın saygın siyasetçilerini, iş dünyası liderlerini ve akademisyenlerini ağırladı.

Sponsorluğunu Rönesans Holding’in yaptığı dördüncü panelin teması “Sorumlu ve Duyarlı Liderlik” oldu. 

Panelin moderatörlüğünü üstlenen Doğan Holding YK Başkan Vekili Agah Uğur, konuşmasında şu anda dünyada müthiş bir ikilem yaşandığına işaret etti. Uğur, bir yandan kapitalizmin en acımasız uygulamalarını görürken diğer taraftan bu yüzyılın başından beri ciddi bir değişim yaşandığını kaydetti. 

Toplumun şirketlerden beklentilerinin sorumlu olmayan dünyaya fayda sağlamayan kurumları kenara ittiğini ve bu trendin artarak devam edeceğini belirten Uğur, “Bizim için karar vermek çok kolay. Oksijen bir insan için kâr etmek de şirket için odur. Kabul, insanlar oksijen almak için yaşamıyorlar başka anlamlar, amaçlar için yaşıyorlar. Şirketler için de geçerli bu. Başka daha büyük amaçları olması lazım. Duyarlı ve aslında sorumlu ve duyarlı liderlik yeni dünyanın bir tam gerçeği. Çünkü sorumluluk duygusunu değişik boyutlarda şirketlerin DNA’larına işletebilecekler. Sadece liderlerden başlıyor bu değişim” dedi.

Sürdürülebilir inşaatta öncü

Rönesans Holding Yönetim Kurulu Başkanı İpek Ilıcak Kayaalp, konuşmasında şu ifadeleri kullandı:

“Önümüzdeki dönemde finans, sağlık ve eğitim sistemlerinin değişeceğini düşünüyorum. Şirketler sadece kâr odaklı çalışamaz. Sorumluluklarına göre hareket etmeleri gerekiyor. Biz de sadece kâr amacı gütseydik tüm dünyadaki operasyonlarımızda bu noktada olamazdık. 

Erkek egemen bir sektör olan inşaatta bir kadın yöneticiyim. Kadınların istihdamını artıracak projeler geliştirdik. Bugüne kadar 400 bin öğrenciye karşılıksız burs verdik. Sürdürülebilir geleceği tasarla yarışması başlattık. Seminerlerle yarışmalarla 100 bin öğrenciye ulaştık. 

İnşaatta sürdürülebilirlik çok önemli. Biz bu alanda çok öncüyüz diyebiliriz. Şu an 9 ülkede faaliyet gösteriyoruz. Avrupalı, ABD’li müşterilere çalıştık. Biz bu pazarlardaki gelişmeleri, standartları aldık ve şirketlerimizde uygulamaya başladık.”

Farkındalığı yüksek, kendini bilen liderler

Doğan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Begüm Doğan Faralyalı, konuşmasında değer odaklı liderliği çok önemsediğine dikkat çekerek, şunları söyledi:

“Kendini bilmeyen bir kişi iyi bir lider olamaz. Bugün dünyaya baktığımda öz farkındalığı yüksek, kendi üzerinde çalışmış, kendini bilen liderlerin sayısı ne yazık ki çok fazla değil. Ve kişi kendini bilmezse, kişisel yolculuğunda ilerlemediyse, onun liderlik pusulası ancak egosu, travmaları oluyor. İnsan cesaretle iç yolculuğa çıktığında kendi özü ile tanışıyor, farkındalığı yüksek lider olmaya başlıyor. Şirketleri ağaçlara benzetiyorum. Ağacın dalları ve yaprakları onu iş sonuçlarını gösteriyor. Gövdesi, kökleri ve toprağı insan kaynaklarını, değerlerini gösteriyor. Toprağı ne kadar verimliyse, insan kaynakları ne kadar güçlüyse dalları ve yaprakları da o kadar yeşeriyor, büyüyor. Liderler köklerini ne kadar derine salarlarsa fırtınalara karşı o kadar güçlü olurlar. Ve değer odaklı liderler dünyanın dönüşümüne de öncülük edecekler.”

Toplumsal yatırım programları gerçekleştirdi

Panelde konuşan Kale Grubu Başkanı ve CEO’su Zeynep Bodur Okyay, şu ifadeleri kullandı:

“Ailenin tek çocuğuyum. Her zaman insanları, sosyal hayatı öncelikleyen biriydi babam. En önemli mirası değerler oldu. Geçmişten günümüze köprü kuruyor bu değerler. Değer bazlı yaklaşımla toplumsal düzen kuruluyor. 

Yerel değerler ile küresel değerleri çok iyi bağdaştırıyordu. Ben bunu görerek büyüdüm. Doğduğum ve doyduğum topraklara değer katmak ilkesiyle hareket ediyoruz. Bu önemli bir his veriyor insana. Pandemi döneminde de yaşadık bunu. Ne fark yaratabiliriz diye düşündük. Şirketimizin de dönüşümü ve sosyal bilinci ile alakalı hareket ediyoruz. Toplumsal yatırım programları gerçekleştiriyoruz vakfımız ile. Fırsat eşitliği Türkiye’nin en önemli problemlerinden birisi. Girişimcilik bu ülkenin çıkışı olduğunu düşünüyorum. Yeni dünyada sorumlu liderlik çerçevesinde bu noktaya yatırım yapmaya karar verdik.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Panelde yer alan Olimpik Milli Atlet Salih Korkmaz ve Türk Milli Paralimpik Yüzücü Koral Berkin Kutlu, sporculuk serüvenlerini izleyicilerle paylaştı.

Capital, Ekonomist, Start Up ve CeoLife dergileri tarafından düzenlenen Uludağ Ekonomi Zirvesi (UEZ Sapanca 2024), bu yıl 13’üncü kez Türkiye ve dünyanın saygın siyasetçilerini, iş dünyası liderlerini ve akademisyenlerini ağırladı.

Sponsorluğunu P&G’nin yaptığı altıncı panelin teması “Paris 2024 ve Sporun Gücü” oldu.

Panelin moderatörlüğünü P&G Türkiye, Kafkasya ve Orta Asya Yönetim Kurulu Başkanı 

ve Genel Müdürü Tankut Turnaoğlu yaptı. Sporcu kahramanlarımız olduğunu ve onların arkasındaki yöneticileri ağırladıklarını söyleyen Turnaoğlu, şirket olarak da spora önemli destekler verdiklerini belirtti. 2012’den bu yana Milli Olimpiyat Komitesi ile birlikte projeler yürüttüklerini hatırlatan Turnaoğlu, bu desteklerinin süreceğini kaydetti. Turnaoğlu, “Biz esasında annelerin destekçisiyiz. Çocuğuna 5-12 yaş arasında spor yaptıran her anne bizim için Yıldız Anne oluyor” ifadelerini kullandı.

Annenin evladına verdiği emek çok önemli

Panelde konuşan Beşiktaş Jimnastik Kulübü Başkanı ve TMOK Başkan Yardımcısı Hasan Arat, “Bir annenin evladına verdiği emeğin ne kadar önemli olduğunu gösteren bir hikaye. Biz de bu hikayeyi Türkiye’de başlattık P&G ile birlikte. Seçtiğimiz sporcuların annelerini olimpiyatlara götürdük. Beşiktaş olarak önemli tüzük değişiklikleri yaptık. Olimpiyatlara giden paralimpik sporcu aidat ödemeden kulübe üye oluyor. Kadın kotası getirdik. Bu çocuklar çok zor işler yapıyor. Salih Korkmaz zorlu bir yürüyüş sporcusu. Yürüyüşte dünya çapında bir sporcudur ve yürüyüş dünyanın en zor maraton sporudur. Biz örnek olmak zorundayız herkese” dedi.

Birlikte hareket edilirse başarı elde edilir

Türkiye Milli Paralimpik Komitesi Başkanı Dr. Av. Murat Aksu, Türkiye’nin paralimpik geçmişi ile alakalı şu ifadeleri kullandı:

“İlk paralimpik oyunlar 1960’lı yıllarda yapılmış, bizde 1990’lı yıllarda. Gerçek anlamda ilk kafilemiz 2004 yılında olimpiyatlara gitmiş. Böyle bir ülkenin 40’ıncı sıralarda yer alması bizim için yetersiz. 20 yılda önemli başarılar elde ettik ama yeterli değil. En azından ilk 10-15’e girmemiz lazım ki Türkiye’deki paralimpik farkındalığı artsın. Sponsorlarımız, bakanlık, kulüplerimiz, federasyonumuz birlikte hareket edersek bu başarıyı elde ederiz. 

Başarı kolay gelmedi

Yaptıkları sporun kolay olmadığına değinen Türk Milli Paralimpik Yüzücü Koral Berkin Kutlu, “Ben 9 yaşında doktor tavsiyesi ile başladım. Pek çok havuza gittim. Ama hiçbirinde yüzmeyi öğrenemedim. Şu anki İstanbul Büyükşehir Belediyesi havuzunda öğrendim. Kolay olmadı. Başımı suya sokamıyordum ama sonunda başardım. Orada 6 ay sürdü yüzmeyi öğrenmem. Daha sonra yarışmalarda birincilikler gelmeye başladı” dedi.

Sporcunun arkasında ekonomik destek olmalı

Olimpik Milli Atlet Salih Korkmaz, konuşmasında şunları söyledi:

“Çok zor bir branşı temsil ediyoruz. Benim spor serüvenim şöyle başladı. Bizim köyümüz okula çok uzak. 14-15 kilometre uzakta neredeyse. 2006’ya kadar köye giden düzgün bir yol yoktu. Spora başlama sebebimiz burasıydı. Beden eğitimi öğretmenim öncü oldu. Bir yarışmaya katılmamı söyledi. Ama oraya gidenler hep antremanlı sporculardı. Öğretmenim de üçüncü olursam bana ödül vereceğini söyledi. Birinci ve ikinci girmesini bekledim, ben de üçüncü oldum. Geçen sürede pek çok yarışmaya katıldık dünya çapında, başarılar elde ettik. 2024 Paris Olimpiyatları’nda da yer alacağız. İnşallah, Paris’in bizim için tarihi bir an olacağına inanıyorum.

Burası bir ekonomi zirvesi. Bir sporcunun arkasında bir ekonomik destek varsa o sporcu da başarılı oluyor. Güçlü bir ülkeyiz, güçlü bir ekonomimiz var, bunun karşılığını da olimpiyatlarda göstereceğiz.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

59.Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu’nun 160.1 kilometrelik Kuşadası-Manisa (Spil Dağı) tırmanış etabını DSM-Firmenich takımından Frank Van Den Broek 4 saat 09 dakika 59 saniye ile kazandı ve Genel Ferdi Klasmanda birinciliğe yükselip Turkuaz Mayo’yu kaptı.

İLK KEZ GENEL FERDİ KLASMAN BİRİNCİSİ DEĞİŞMEDİ
 
 TUR’un tırmanış etabına kadar ilk kez genel ferdi klasman birincisi değişmedi. Etaba başlarken DSM-Firmenich sporcusu Tobias Andresen Turkuaz mayonun sahibi idi. Gözler hiç şüphesiz etap sonuna çevrildi. Zira tırmanış etabını pek sevmeyen sprintçilerin yerine belki de bir başka sporcu Turkuaz mayoyu giyecekti. Nitekim Frank Van Den Broek Turkuaz Mayo’nun yeni sahibi oldu. Yine etaba başlarken beyaz ve kırmızı mayoların sahibi olarak Bike Aid sporcusu Vinzent Dorn’u görmekteydik. Sprint mayosunu ise Polti Kometa takımından Giovanni Lonardi taşıdı ve etap sonunda da onda kaldı.

153 SPORCU START ALDI
 
Saat 11.56’da Kuşadası Marina bölgesinden 153 sporcu start aldı. Bora Hansgrohe takımından Danny Van Poppel ile Novo Nordisk sporcusu Matyas Kopecky imza atmayınca yarış dışı kaldı. Starttan hemen sonra iki Astana sporcusu kaçtı. Önce 20, sonra 25 saniye arayı açtılar. 5 kilometre bile gidemeden peloton yakaladı. 21. kilometrede yine Astana’dan aynı sporcular Davide Ballerini ve Nicolas Vinokurov atak teşebbüsünde bulundu, peloton yine yakaladı. Etapta 25. kilometre geçildi ve sprint prim kapısına doğru bisikletçiler gelmeye başladı.

SPRİNT PRİMİ SONUÇLARI
 
36.2’nci kilometrede etabın ilk ve son sprint prim kapısı geçildi. Sonuçlar şu şekilde açıklandı:
1-Timothy Dupont (Tartelotto)
2-Mauro Verwilt (Tarlelotto)
3-Giovanni Lonardi (Polti Kometa)

5’Lİ GRUP 3 DAKİKA FARK YAPTI
 
Lonardi bu üçüncülükle sprint mayosunu da önümüzdeki etapta giymeyi garantilemiş oldu. Kapı geçildikten sonra hakemler ortalama hızın saatte 44 kilometre olduğunu açıkladılar. Etabın 53. kilometresinde Jonas Rickaert (Alpecin-Deceuninck), Negasi Haylu Abreha (Q36.5), Petros Mengs (Beykoz Belediyespor), Nobert Banaszek (Mazowse), Ferit Can Şamlı (Spor Toto) gittikçe artan tempo ile arayı açtı son zaman farkı 3 dakika ile 2 dakika 30 saniye arasında gitti geldi. Yarışta 2 saat geride kaldı ortalama hız 43.3 kilometre.

TÜRKİYE GÜZELLİKLERİ PRİM KAPISI SONUÇLARI
 
Etabın 111.8 kilometresinde Türkiye Güzellikleri prim kapısı geçildi. Sonuçlar şu şekilde gerçekleşti:
1-Feritcan Şamlı (Spor Toto)
2-Petros Mengs (Beykoz Belediyespor),
3-Jonas Rickaert (Alpecin Deceuninck)

TIRMANIŞ PRİM SONUÇLARI
 
Etabın 116.2’nci kilometresinde kategori 3’ten puan veren tırmanış prim kapısı geçildi. Sonuçlar şu şekilde açıklandı:
1-Petros Mengs (Beykoz Belediyespor)
2-Jonas Rickaert (Alpecin Deceuninck)
3-Feritcan Şamlı (Spor Toto)

Kapı geçildikten sonra Feritcan Şamlı geri kalmasına rağmen büyük bir gayretle pedal çevirerek kaçış grubunu tekrar yakaladı. Şimdi finişe 34 kilometre kala beş sporcu pelotonun önünde pedal basmaya devam etti. Bu arada yarışın üç saati de geride kaldı ve ortalama hızın 41.6 olduğu açıklandı. Feritcan Şamlı yine güç kaybetti ve yakaladığı kaçış grubundan düştü. Polonyalı Norbert Banaszek de geride kalınca ön grupta üç sporcu devam etti.
Finişe son 4 kilometre kala Astana takımından Ekvatorlu Harold Granizo Lopez atak yaptı. Kısa bir zaman farkı ile önde pedal basmaya başladı. Ancak o da finişe gelemedi. Frank Van Den Broek, Kudus Merhavi ile girdiği mücadeleden finiş çizgisini geçerek galip çıktı.

6. ETAP SONUNDA MAYOLAR SAHİPLERİNİ BULDU

Genel klasman liderine verilen Spor Toto sponsorluğundaki Turkuaz Mayo’yu DSM-firmenich takımından Frank van den Broek elde etti. Belçikalı sporcuya mayosunu Türkiye Bisiklet Federasyonu Başkanı Emin Müftüoğlu giydirdi.

Puan klasmanı liderine verilen Mosso sponsorluğundaki Yeşil Mayo’yu Polti Kometa Takımından Giovanni Lonardi elde etti. Sporcuya mayosunu Manisa Gençlik ve Spor İl Müdürü Yunus Öztürk giydirdi.

Dağların Kralı klasmanı liderine verilen Turkish Airlines Kırmızı Mayo’yu Bike Aid takımından Vinzent Dorn kazandı. Sporcuya mayosunu Manisa İl Jandarma Alay Komutanı Tuğgeneral Zafer Tombul takdim etti.

Türkiye Güzellikleri klasmanı liderine verilen goturkiye.com sponsorluğundaki Beyaz Mayoyu Bike Aid takımından Vinzent Dorn kazandı. Sporcuya mayosunu Manisa Kaymakamı Fatih Genel giydirdi.

TUR’A YARIN İZMİR (ÇEŞME) – İZMİR ETABI İLE DEVAM EDİLECEK
 
59. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu’nda yarın yedinci gün etabı olarak 125.4 kilometrelik İzmir (Çeşme) – İzmir etabı koşulacak

TUR PAZAR GÜNÜ İSTANBUL’DA BİTİYOR
 
Geçtiğimiz pazar günü Antalya-Antalya etabı İle start alan 1.188 kilometrelik Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu, pazar günü koşulacak 105.4 kilometrelik İstanbul-İstanbul etabı ile sona erecek.

PAZAR GÜNKÜ START BEŞİKTAŞ’TA, FİNİŞ SULTANAHMET’TE
 
 İzmir etabından sonra tüm kafile kara ve hava yolu ile İstanbul’a transfer olacak. Pazar günü TUR’un startı saat 11.00’de Beşiktaş Meydanı’ndan verilecek. Bisikletçiler Avrupa ve Asya kıtalarını katedip çevre ilçeleri dolaştıktan sonra tahmini 13.30 sularında Sultanahmet Meydanı’nda finişi görecek.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Bu kapsamda Karacasu ilçesi Yenice Mahallesi Atatürk Caddesi’nde kazı çalışmalarına başlandı.

Fen İşleri Dairesi Başkanlığı Yol Yapım ve Bakım Şube Müdürlüğü ekipleri, Yenice Mahallesi’nde sürdürdükleri kazı çalışmalarının ardından sıcak asfalt serimini tamamlayacak. Asfalt seriminin ardından daha konforlu ve güvenli sürüş için çizgi ve logolama çalışmaları yapılarak cadde yenilenmiş hali ile vatandaşların hizmetine sunulacak.

Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, ‘‘Hizmet odaklı belediyecilik anlayışımız ile yol yapım ve yenileme çalışmalarımıza kentimiz genelinde eş zamanlı olarak devam ediyoruz’’ dedi. 
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, Çin Halk Cumhuriyeti’nin Gansu Eyaleti Gansu İl Komitesi Daimi Üyesi ve Gansu Denizaşırı Dostluk Derneği Başkanı Sun Xuetao başkanlığındaki heyeti ağırladı. Çin ile birçok alanda ikili ilişkileri daha da güçlendireceklerini belirten Başkan Tugay, “Yeni iş birliklerine açığız. Turizm, tarım, güneş enerjisi ya da yenilenebilir enerji konularında ortak çalışmalar yapabiliriz” dedi. 

Çin Halk Cumhuriyeti’nin Gansu Eyaleti’nden gelen Gansu İl Komitesi Daimi Üyesi ve Gansu Denizaşırı Dostluk Derneği Başkanı Sun Xuetao ile beraberindeki heyet, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay’ı makamında ziyaret etti. Görüşmede kültür, ticaret ve ekonomi alanlarında ikili ilişkileri geliştirmek, uluslararası iş birliği ve kültürel alışverişi teşvik etmek için atılacak adımlar ele alındı. 
Heyete ziyaretleri için teşekkür eden İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, “Sizleri burada görmek bizler için çok önemli. Çin Halk Cumhuriyeti’nden dört kardeş şehrimiz var. Bundan sonraki dönem de gittikçe iyileşen bir ilişkimiz olacağını görüyorum. Bu benim için çok memnuniyet verici bir durum. Daha yakın olmak, daha fazla ilişki kurmak gerçekten istediğim bir şey” diye konuştu. 

Yeni iş birliği alanları
İzmir Çinliler Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği iş birliği ile ortak çalışmalar yapacaklarının altını çizen Başkan Tugay, “İzmir’e Çin’den gelen turistleri karşılamak, daha iyi ağırlamak için bazı çalışmalar yapabiliriz. Turizm, tarım, güneş enerjisi ya da yenilenebilir enerji konularında projeler geliştirebiliriz. Düzenlediğimiz fuarlara karşılıklı katılım da çok önemli. Önümüzdeki ay Olivtech – Zeytin, Zeytinyağı, Süt Ürünleri, Şarap ve Teknolojileri Fuarımız var. Kentimizdeki iş insanlarımızla, üreticilerimizle sizlerin iş insanlarınızı, üreticilerinizi eşleştirebiliriz” diye konuştu. 

Tugay’dan İzmir Enternasyonal Fuarı daveti
Heyeti, bu yıl 93’üncü kez düzenlenecek İzmir Enternasyonal Fuarı’na davet eden Başkan Tugay, “Çin, pek çok kez fuarımıza onur konuğu ülke oldu. Bu seneki fuarımıza da sizleri mutlaka bekliyoruz” dedi.

Xuetao: “Biz dostluk ve iş birliği için buraya geldik”
Gansu eyaleti ile ilgili bilgiler veren Gansu İl Komitesi Daimi Üyesi ve Gansu Denizaşırı Dostluk Derneği Başkanı Sun Xuetao ise, “İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığınız için sizi kutluyorum. İzmir’e ve ülkenize en iyi hizmeti sunacağınız için sizi tebrik ediyorum. İş birliğimizi, dostluğumuzu daha da geliştirmek için buradayız. Sanayi, endüstriyel, yenilenebilir enerji, tarım endüstrisi, yenilenebilir enerji, turizm alanlarında birlikte çalışmalar yapabiliriz” ifadelerini kullandı. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yakın zamanda inşaat çalışmaları tamamlanan projeleri inceleyen Uzun, her iki merkezdeki eksikliklerin bir an önce giderilmesi yönünde talimat verdi.

Sivas Belediyesi tarafından projelendirilerek Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın katkılarıyla inşa edilen Şeyhşamil Spor Kompleksi ve Fatih Kültür Merkezi’nde incelemelerde bulunan Başkan Uzun’a ilgili başkan yardımcıları ile birlikte Gençlik ve Spor İl Müdürü Erdoğan Tunç da eşlik etti.

Tesisler hakkında birim müdürleri ve yüklenici firma yetkililerinden bilgi alan Başkan Uzun, çocuk ve gençlerin hem zihinsel hem de fiziksel gelişimine katkı sağlayacak spor ve eğitim faaliyetlerinin yanı sıra her yaştan insanın sosyal hayata daha etkin katılımını sağlamak ve istihdamı artırmak amacıyla meslek edindirme kurslarının açılacağını dile getirdi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Türk halkını ekonomik ve sağlıklı enerji kaynağı LPG ile tanıştıran, Türkiye’nin girişimci, başarılı ve duayen iş insanlarından Yücel Kurttepeli, 26 Nisan 2024 Cuma günü hayatını kaybetti. 

Yücel Kurttepeli, geçmişte Türkiye’de değerlendirilemediği için rafineri bacasından yakılarak salınan bir atık konumundaki LPG’nin, bugün dünya ölçeğinde büyük ve örnek bir sektöre dönüşmesinde öncülük eden isimler arasında yer alıyordu. 

1961 yılında İpragaz’ı kuran ve uzun süre yöneten Yücel Kurttepeli, 1972 yılında ise enerji sektörünün köklü ve etkili STK’larından Türkiye LPG Derneği’nin de kurucuları arasında yer aldı ve 1973-2000 yılları arasında dernek Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini üstlendi. 

1935 yılında Adana’da doğan Yücel Kurttepeli, üniversite eğitimini tekstil mühendisliği üzerine Almanya’da tamamladı. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Bayrampaşa Belediyesi, yaz mevsiminin yaklaşmasıyla birlikte vatandaşlara temiz ve bakımlı parklar hazırlamak amacıyla aralıksız çalışıyor… İlçedeki tüm parklarda bahar temizliği ve bakım çalışması yapılıyor. Çalışmaların kısa sürede tamamlanması amaçlanıyor.

Bayrampaşa’daki vatandaşları bu yıl yaz mevsiminde tertemiz, pırıl pırıl ve yemyeşil parklar bekliyor… Bayrampaşa Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü tüm ekipleriyle birlikte ilçedeki parklarda bahar temizliği ve bakım çalışması yapıyor. Çalışmalar kapsamında çimler kesiliyor, ağaçlar budanıyor, banklar boyanıyor ve çocuk oyun grupları tek tek tamir ediliyor. Çalışmaların ilçedeki 79 parkın tamamında kısa sürede tamamlanması amaçlanıyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Türkiye’de sigortacılık sektörünün köklü şirketlerinden Magdeburger Sigorta, “Bölgeler Buluşması” toplantıları kapsamında İstanbul Avrupa Bölgesi’ndeki iş ortaklarıyla bir araya geldi. Buluşmada sektörün güncel durumu ve Magdeburger Sigorta’nın geleceğe yönelik planları çok yönlü olarak ele alındı.

Toplantıda Magdeburger Sigorta’nın bağlı olduğu Bor Holding Yönetim Kurulu Başkanı Özgür Cem Hancan da söz aldı. Hancan, şirketin sermayedarı olarak acentelere güven verdi. Nasıl Bir Ekonomi Gazetesi’nin Genel Koordinatörü Vahap Munyar da katılımcılarla güncel ekonomi hakkında bilgiler paylaşarak, ekonomi alanında gelen soruları cevapladı. Bölgeler Buluşması toplantı serisinin sekizincisi İstanbul ‘Anadolu Bölgesi’ne yönelik olarak Ataşehir’de gerçekleşecek. 

“Pazar payımızı artırarak güçleniyoruz”

Magdeburger Sigorta’nın Genel Müdürü Ceyhan Hancıoğlu, “Magdeburger Sigorta olarak pazarın üzerinde büyümeye devam ediyoruz. Sizlerin de katkısıyla daha da güçlenerek, pazarda öncü bir konuma ulaşma hedefimize doğru emin adımlarla gidiyoruz” dedi. Şirketin temel prensibinin müşteri memnuniyeti olduğunu vurgulayan Hancıoğlu, “Müşteri memnuniyetini sağlamak için sizlerden gelen geri bildirimler bizim için çok değerlidir. İstekleriniz, fikirleriniz ve talepleriniz, stratejilerimizi belirlemede büyük öneme sahiptir” şeklinde konuştu. Ayrıca, sayısı 2.000’e varan acenteler ile güçlü bir iş birliği içinde olduklarını, daha geniş bir müşteri kitlesine ulaşmayı ve pazarda daha güçlü bir konum elde etmeyi hedeflediklerini ifade etti. Hancıoğlu, “Hep birlikte hedefimiz 5 yıl içerisinde ilk 10 sigorta firması arasında yer almayı zorlamaktır.” diye konuştu.

“Sermaye artışı ile güven tazeliyoruz”

Bor Holding Yönetim Kurulu Başkanı Özgür Cem Hancan, “Şirketimizin gerçekleştirdiği sermaye artışı ile sektördeki konumumuzu sağlamlaştırma yolunda önemli bir adım atıldığına inanıyoruz. Holding olarak Magdeburger Sigorta’ya verdiğimiz destek sürecek” şeklinde konuştu.

Nasıl Bir Ekonomi Genel Koordinatörü Vahap Munyar:

Magdeburger Sigorta “Bölgeler Buluşması” toplantısına katılarak bir konuşma yapan Nasıl Bir Ekonomi gazetesi Genel Koordinatörü Vahap Munyar ise “Türkiye ekonomisi, tarih boyunca çeşitli zorluklarla karşılaşmış olmasına rağmen her seferinde kendini yenileyerek güçlü bir direnç sergilemiştir. Geçmişteki tecrübelerden alınan derslerle, ilerleyen dönemlerde de ekonomik büyüme ve istikrarı sağlama yolunda kararlılıkla ilerlenecektir” şeklinde konuştu.

Magdeburger Sigorta: Güven ve Samimiyet

“Bölgeler Buluşması” toplantıları sırasında acentelere “Magdeburger Sigorta’nın yeni yönetimi size ne hissettiriyor?” sorusu da iletildi. Yüzden fazla İstanbul bölgesi acentesi cevap olarak yoğunlukla “Güven ve Samimiyet” görüşlerini vurguladı. Bu görüşler, İstanbul’daki iş ortaklarının Magdeburger Sigorta’nın yeniden yapılanma sürecine güvenle yaklaştığını ve samimiyetin önemli bir etken olarak değerlendirildiğini ortaya koydu. 

Yenilikçi ve avantajlı sigorta ürünü KaskolaMAG

Magdeburger Sigorta’nın İstanbul’da düzenlediği Bölgeler Buluşması’nda araç sahiplerinin hayatını kolaylaştıracak ve beklentilerini karşılayacak yeni “KaskolaMAG” ürünü de tanıtıldı.  Diğer ürünlere göre yüzde 30’a varan avantajlı prim imkânı sunan KaskolaMAG, aracın çekilmesi ve kurtarılması, yol yardım gibi birçok acil durum hizmetini de içeriyor. KaskolaMAG ürünü kapsamında MAG Servis’te yapılan tamirat işlemleri de Magdeburger Sigorta tarafından güvence altına alınıyor. 

Magdeburger Sigorta’nın yeni ürünü KaskolaMAG poliçesi sahipleri, özel anlaşma yapılan 47 ildeki 55 MAG Servisinin kullanılması durumunda hasarın tutarına bakılmaksızın hasarsızlık indiriminin korunmasına da olanak veriyor. MAG Servis’te onarım gören araçlara, tamir süresi boyunca ikame araç sağlanırken araç teslimatının aynı şehirde olması durumunda vale hizmeti de sunuluyor.

MAG Servis Ağı Ayrıcalıklı Hizmet Sunuyor

Magdeburger Sigorta Genişletilmiş Kasko veya KaskolaMAG ürününe sahip olan sigortalılar, MAG Servisi tercih ettiklerinde ayrıcalıklı hizmetlerin yanı sıra çeşitli indirim olanaklarından da yararlanacaklar.

Magdeburger Sigorta, bu yenilikçi ürün ve hizmetlerle sigortalılarının ihtiyaçlarına daha etkin ve avantajlı çözümler sunmayı da hedefliyor. Yenilikçi yaklaşımıyla sektördeki öncü konumunu pekiştirmeyi amaçlayan Magdeburger Sigorta, sigortalı memnuniyetini her zaman en üst seviyede sürdürmeyi amaçlıyor. 

Magdeburger Sigorta Hakkında: 

180 yıldır sigortacılık sektöründe yenilikçi hizmet ve çözümleriyle faaliyet gösteren Magdeburger Sigorta, 1844 yılında Almanya’nın Magdeburg kentinde kurulmuş ve kurulduğu dönemden itibaren dünyanın sayılı sigorta şirketleri arasına girmiştir. 1906 Büyük San Francisco depremi dahil Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri’nde pek çok felakette sigortalılarının yanında olmuştur.

1995 yılında el değiştiren Magdeburger Sigorta’nın Türkiye’deki hisseleri de aynı dönem içerisinde devredilmiştir. Magdeburger Sigorta, 23 yıl sonra 2018 yılında 100% Türk sermayeli Bor Holding tarafından satın alınmıştır. 

Sigortacılık sektöründe yetkin kadrosu, güçlü acente ağı, yenilikçi ve güvenilir hizmet anlayışını paydaşlarıyla buluşturan Magdeburger Sigorta, faaliyetlerine hedeflerini büyüterek emin adımlarla Bor Holding çatısı altında devam etmektedir.

Magdeburger Sigorta A.Ş. bir BOR Holding iştirakidir.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Netflix Türkiye,Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Kreatif Endüstriler Meclisi  tarafından düzenlenen ‘Kreatif Ekonomi Zirvesi’nde kamu ve özel sektör temsilcileriyle bir araya geldi.

Netflix Türkiye, Orta Doğu ve Kuzey Afrika Kamu İlişkileri Direktörü Pelin Mavili, katıldığı ‘Kreatif Endüstrilerin Ekonomik Kalkınmaya Etkisi’ panelinde Türkiye’de 80’den fazla yapım ve dağıtım şirketiyle iş birliği yaparak zengin bir içerik kütüphanesi oluşturduklarını ve bu süreçte 13 binden fazla sektör çalışanına istihdam sağladıklarını açıkladı. 

Lider eğlence platformu Netflix, TOBB Türkiye Kreatif Endüstriler Meclisi tarafından düzenlenen ve iki gün sürecek olan Kreatif Ekonomi Zirvesi‘nin bugünkü programına katıldı. Kamu ve özel sektör temsilcilerinden, akademisyenlere kreatif endüstrilerde öne çıkan isimlerin ağırlandığı zirveye, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Zekeriya Coştu, Ticaret Bakan Yardımcısı Ö. Volkan Ağar ve TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu’nun yanı sıra TOBB Türkiye Kreatif Endüstriler Meclisi Başkanı A. Ata Kavame, TOBB Türkiye Kreatif Endüstriler Meclisi Başkan Yardımcısı Berat Kuzu ve Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay katılım gösterdi. Ankara’da gerçekleşen zirvede konuşan Netflix Türkiye, Orta Doğu ve Kuzey Afrika Kamu İlişkileri Direktörü Pelin Mavili, sektörün ekonomik etkileri konusunda dikkat çekici açıklamalar yaptı. 

13 BİN SEKTÖR ÇALIŞANINA İSTİHDAM İMKANI

Son yıllarda film ve dizi sektöründeki üretimin arttığına dikkat çeken Pelin Mavili, “Netflix olarak amacımız, üyelerimizi çeşitli tür ve formatlardaki en iyi yapımlarla buluşturmak. Bu doğrultuda Türkiye’de 80’den fazla yapım ve dağıtım şirketiyle iş birliği yaparak zengin bir içerik kütüphanesi oluşturduk. Bu süreç, 13 binden fazla sektör çalışanı için istihdam yarattı. Bu önemli bir başarı ama daha fazlasını yapmaya kararlıyız” dedi.

YERLİ YAPIMLARIN KAPSAMA ALANI GENİŞLEDİ

Türkiye’nin güçlü kreatif sektörü sayesinde uzun yıllardır birçok ülkeye içerik ihraç edildiğini belirten Mavili, Netflix ile bu erişimin daha da genişlediğini vurguladı: “Dünya genelinde yaptırdığımız bir araştırmaya göre, Netflix üyeleri, üyemiz olmayan kişilere göre Türk yapımlarını yüzde 50 oranında daha fazla izliyor. ABD’de bu oran yüzde 100’e yaklaşıyor. Başka bir deyişle artık geçmişte Türk yapımlarına ilgi duymayan kitlelere de ulaşıyoruz” dedi. 

KÜLTÜREL ETKİLEŞİM EKONOMİK DEĞER YARATIYOR

Pelin Mavili, bu geniş erişimin Türkiye’ye kültürel ve ekonomik açıdan sağladığı katkıları şöyle açıkladı: “Bulundukları ülkelerde Netflix’teki Türk yapımlarını izleyen üyelerimizin Türkiye’yi ziyaret etme istekleri 2.6 kat artıyor. Türkçe öğrenme istekleri ise 4.6 katına çıkıyor. Benzer şekilde hem kreatif sektörümüze hem de Türkiye’de üretilen ürün ve hizmetlere olan ilgi ciddi şekilde artıyor.”

SEKTÖRÜN GELECEĞİNE YATIRIM

Panelde sektörün geleceğine yapılan yatırımların önemine değinen Mavili, “Netflix olarak Türkiye’de senaryo yazarlığından yaratıcı yapımcılığa kadar çeşitli alanlarda ücretsiz eğitim programları düzenliyoruz. Son olarak Ankara Bilim Üniversitesi ile iş birliği içinde görsel efekt konusunda yeni yetenekler yetiştirecek bir ders açtık. Sektörümüzün geleceğe çok daha güçlü adımlarla ilerlemesine inanıyoruz.” diyerek sözlerini noktaladı.  

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Panelde konuşan Eksim Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Osman Arıoğlu, “İsrafı önleyemezsek yerine koyma imkanımız olmayan değerleri kaybetme riskiyle karşı karşıya kalırız” dedi.

Capital, Ekonomist, Start Up ve CeoLife dergileri tarafından düzenlenen Uludağ Ekonomi Zirvesi (UEZ Sapanca 2024), bu yıl 13’üncü kez Türkiye ve dünyanın saygın siyasetçilerini, iş dünyası liderlerini ve akademisyenlerini ağırladı.

Sponsorluğunu Eksim Holding’in üstlendiği beşinci panelin teması “21’inci Yüzyıl İçin Sürdürülebilir İş Modelleri ve Stratejiler” oldu.

Panelin moderatörlüğünü Multinet Up CEO’su Ali Emre Sever üstlendi. Sever, “Şu anda kuşkusuz iş dünyasının en önemli trendlerinden birisi sürdürülebilirlik” dedi.

Eksim Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Osman Arıoğlu, panelde yaptığı konuşmada, çevrenin korunmasının önemine dikkat çekti. Arıoğlu, şöyle konuştu:

“İşin odağında aslında bizim gündemimiz var diye düşünüyorum. Çünkü çevre olmazsa biz israfı önleyemezsek o zaman yerine koyma imkanımız olmayan değerleri kaybetme riskiyle karşı karşıyayız. İstanbul’da Boğaz’da denize girilemezdi. Körfez perişan durumdaydı. Belediye başkanlığı seçimlerinin en önemli vaatleri bir dönem Haliç’in nasıl temizleneceği konusu olmuştu.

Faaliyetlerle farkındalıklar oluşmaya başladı

Bugünse ne Haliç’e giderken kimse burnunu tutuyor ne de Körfez’de artık bir sıkıntı kalmadı. Bu tabii ki zaman istiyor. Çevreyi belli bir dönem hor kullandı Türkiye. Kademe kademe toplumda dernek sosyal fayda ile ilgili faaliyetlerinin bilinçlendirmeleriyle çevrenin, doğanın kıymeti daha farkında olunan durumlar olmaya başladı. Bizim de aslında zaten faaliyet konumuz olan alanlar esasen enerji ve gıda. Bir tarafta yenilenebilir enerji, enerjinin kirli tarafında değiliz.

Hem ülkenin cari açığının azaltılmasına ürettiğimiz enerjiyle katkıda bulunurken ve katkının devamlılığını sağlarken bir yandan da karbon salımını önlemeyle ilgili bir faaliyet yapıyoruz. Yaklaşık 2023 yılında sadece Türkiye’de yenilenebilir kaynaklardan ürettiğimiz enerji 1.8 milyar kW saat. Bunun çevreye sağladığı katkı, karbon emisyonuna sağladığı katkı da 1.3 milyon ton olarak değerlendirebiliriz.”

Herkes değişmek zorunda

Sanko Holding Yönetim Kurulu Başkanı Adil Sani Konukoğlu, şöyle konuştu:

“Sürdürülebilirlik şu anda bütün iş dünyasında olduğu gibi, sanat dünyasına kadar herkesin gündeminde. Sanko Holding olarak baktığımıza zaman, biz 1904’ten bu yana bu sene 120’nci yılımız. 120 yıldır sürdürülebilir bir şirket olmak için mücadele veriyoruz. Kendini yenilemeyen müessese sahibini yeniler derdi rahmetli babam. Döneme ayak uyduramıyorsanız mutlaka birileri gelir sizi satın alır ve değişimi onlar gerçekleştirirler. Geleneksel şirketlerde sürdürülebilirlik ve değişimi gerçekleştirmek gerçekten çok zor. Yeni bir şirket olsanız sıfırdan başlayıp düzenli bir şekilde ilerleyebilirsiniz. Ama 40 yıldır sizinle çalışan insanlar var. Siz de onların yanında yetişmişiniz. Böyle bir durumda değişim yapabilmek için gerçekten zorlandığınız anlar oluyor. Yapay zekayı konuşuyoruz şu anda. Net bir şekilde önümüzde neler olduğunu görüyoruz. Yaşamın içinde var artık bunlar. Bizler hepimiz değişmek zorundayız.”

Paydaşların birlikte çalışması önemli

SKD Türkiye Yüksek İstişare Kurulu Başkanı ve Fibabank Yönetim Kurulu Üyesi Ebru Dildar Edin, konuşmasında şu ifadeleri kullandı:

“2015 yılında Paris İklim anlaşması toplantısına katılmıştım. Ardından Türkiye’de sonuçlarını TÜSİAD toplantısında banka temsilcisi olarak birkaç konuşmacıyla birlikte panelisttim. Kimler katıldı derseniz. Sadece teknisyenlerin katıldığı, patronların hiç konuşmadığı ve sahiplenmediği bir ortamdı. O zaman sürekli çağırıyorduk patronları da. Şimdi onlar da en büyük savunmacılarından biri oldu. Tüm iş dünyasının bu şekilde gelişiyor olması. Sürdürülebilirlik değil sosyal konuların da sahipleniliyor olması benim açımdan mutluluk verici. Dünya değişiyor, Türkiye değişiyor ama bu süreçte paydaşların birlikte çalışması önemli. Sanayi şirketi, sadece kOBİ’nin ayrı ayrı yapması önemli değil. Biz de derneğimizi bu amaçla 2014 yılında kurduk. Türkiye yurtiçi hasılasının %28-29’unu temsil ediyor. Çok büyük şirketler, holdingler var bünyemizde. Etki alanlarımız önemli. İyi uygulamaları paylaşmayı amaçlıyoruz. Birçok ülkede yeşil partiler var. Meclisin içine girmiş sosyal ortama katkı sağlamaya çalışan gruplar var. Ne yazık ki Türkiye’de böyle değil. Sivil toplum kuruluşlarına çok önemli görevler düşüyor.”

Yeşil dönüşüme uygun krediler

TSKB Genel Müdürü, Yönetim Kurulu Üyesi Murat Bilgiç, sürdürülebilirliği farklı temalarla birleştirdiklerini söyledi. Bilgiç, şöyle konuştu:

“Ölçüyoruz. Krediyi vermekle bitmiyor. Kredilerimizin şartları da var. Verdiğimiz kredinin yüzde 80’inden fazlası uzun vadeli ve yeşil dönüşüme uygun krediler. Danışman kuruluşlarımızla veya yetkili kuruluşlarımızla ölçüyoruz. Taahhütlerin yerine getirilmesi için ciddi adımlar atılması gerekiyor. Bu yolculukta kredi kullananlar daha uygun maliyetle daha uygun kaynaklara erişebiliyor bizim gibi firmalardan kredi kullananlar. Aynı zamanda uluslararası firmalardan kredi kullanmış oluyorlar.

Kredilere emisyon hedefleri konuluyor

Kredilerimiz için ilave yaptırımlar oluyor. Örneğin emisyon hedefleri koyuyoruz. Yerine getirilemediyse sözleşmede ilave maliyet gerektiren şartlarımız var. Müzakerelerimiz de uzun sürüyor şirketlerle. Ticari bankalarda da bu tür koşullar var. Kağıt üstünde konulan koşullar değil. Gerçekten ölçülmesi gerekiyor. Bankalar aracı kuruluşlar. Bankalar aslında kaynak alıp kaynak veriyor. Bizim de kaynak kuruluşlara taahhütlerimiz var. Nitelikli fonlar, çok uzun fonlardan bahsediyorum. Örneğin 300 milyon dolarlık bir kaynak fon imzalayacağız, çok fazla koşulları var. Müşteriye kredi verirken bu koşullarla veriyoruz. Bir derece veriyoruz. Kendimizi de derecelendiriyoruz. Dünya Bankası bizi, biz de müşteriyi takip ediyoruz. Uyamayacaksak kredi vermiyoruz. Çok az sayıda nitelikli projelerde krediler kullandırıyoruz.”

Verimlilik anlamında önemli değişiklikler yaşandı

Migros Grubu İcra Başkanı Dr. Ömer Özgür Tort, şu ifadeleri kullandı:

“Bütün şirketlerin en temel misyonu büyümelerini sürdürülebilir ve karlı hale getirmek. Migros da 70 yaşını kutluyor bu sene. Belli bir iş modeliyle sürekli büyümeyi devam ettirmeyi arzulayan bir şirket. Mal girer, mal çıkar, para girer, para çıkar. Sistem eskiden buydu. Hâlâ da böyle. Ama verimlilik anlamında çok değişiklikler yaşadık. Lojistik önemli bir ayak. Müşteri de veri oldu artık. Müşteri girer veri çıkar, müşteri gelir veriyi işleriz oldu artık. Köklü şirketlerde bu dönüşüm daha da özel bir mesai gerektiriyor. 3400’ü aşkın mağazamız var. Arka tarafta 56 tane dağıtım merkezi, 16 tane paketleme merkezimiz var. Bir tarafta mağazacılık var ama bir taraftan da üretim ve planlama var. Gıda çok aktif bir sektör. Tüm müşterilerimizin bize ulaşabilmesi için 15 dakika hedefi koyduk kendimize. Bütün mağazaları online dağıtım merkezine dönüştürmüş durumda. 

Tabi enerji sektöründen de çok bahsediliyor. Elektrikli araçların gelmesi kesin artık. Otoparklarımızda şarj ünitelerimiz var. Elektrikli araçların şarjını entegre ettiğimiz bir yapıyı kurmaya çalışıyoruz. 

Büyüme enerjisini ortaya koyarken bu işten bir şekilde para kazanmanın yolunu bulabilmek. Yalnızca büyümekten bahsetmiyoruz. Verimli büyüme modellerini uygulamak gerekiyor.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Oyunculuk bakımından epeyce varlıklı geçen 2023 yılı, çok sayıda kaliteli üretimin oyuncularla buluşmasına vesile oldu. Bu oyunlardan kimileri direkt Game Pass üzere servislere gelerek herkes tarafından deneyimlenirken kimileri da içinde bulundukları platforma özel kalarak milyonlarca oyuncuya iç çektirdi.

Bu formda oyunların gelip geçişini izlerken elbette beklediğimiz imaller için de gün sayar olduk. Yalnızca bizim değil, 3 milyonu aşkın kişinin beklediği Manor Lords da bugün oyuncuların erişimine açılarak listeden ayrıldı. Kelam konusu oyunumuz, Steam’in en çok beklenen oyunu olarak biliniyor.

3 milyon kişinin istek listesindeydi.

Oldukça ayrıntılı bir orta çağ kent kurma simülasyonu olan Manor Lords, tarihî doğruluğa öncelik vermesiyle dikkat çekiyor. Doğal bunu sıkıcı kılmamak ismine oyundaki mekanikler ve grafikler hem gerçekçi hem de renkli bir biçimde aktarılıyor. Strateji oyunlarına aşina olanların bileceği, arazi şartlarına nazaran karar verme durumu da oyunu dinamik kılıyor.

Oyunu dinamik kılan bir öbür istikameti de mevsim mekaniği. Çünkü bahar aylarında bolluk içinde yüzerken bir yandan da kışı nasıl geçireceğinizi düşünmeniz gerekecek. Çatışma tarafında da gerçekçilik hakim. Bir savaşı kazansanız bile kaybettiğiniz her askeriniz kentin bir modülü olduğundan savaşın bedelini hissedeceğiniz belirtilmiş. Çatışma mekanikleri ise gerçek vakitli işliyor. Birliklerinizi eğitmeniz yahut paralı asker almanız, savaş anında direktörüz ve mevsim kaidelerine nazaran tehçizatınızı da değerlendirmeniz gerekecek.

Kaynak, silah, seçenek ve mekanik tarafında böylesine güçlü bir üretimin, Greg Styczeń isimli tek bir geliştirici tarafından yapıldığını söylememiz, elbet sizi şaşırtacaktır. Steam’de ve GOG’de yaklaşık 650 TL fiyat etiketi olan oyun, Epic Games’te 999 TL’den satılıyor. Lakin Game Pass üzerinden de oyunu istediğiniz üzere deneyimleyebilirsiniz..