KOCAELİ (İGFA) – Gölcük Belediyesi yeni evlenecek çiftlere destek olacak. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın “Evlilik Öncesi Eğitim Programı” kapsamında; Kocaeli Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü ve Gölcük Belediyesi arasındaki iş birliği protokolü imzalandı.
Başkanlık makamında protokol imzalanması sonrasında; Gölcük Belediye Başkanı Ali Yıldırım Sezer ile Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Kamil Tüylüoğlu, protokolün evlilik hazırlığında olan çiftlere hayırlı olmasını dilediler.
EVLİLİK ÖNCECİ ÇİFTLERE YOL GÖSTERİLECEK
Evlilik Öncesi Eğitim Programı; aile kurmak amacıyla bir araya gelen çiftlerin, evlilik hayatına hazırlanmaları amacıyla oluşturuldu. Programın; evlilik öncesi süreçte çiftlere birbirlerini iyi tanımaları, evlilikle ilgili gerçekçi beklentiler oluşturabilmeleri, etkili iletişim kurma yollarını ve olası sorunlarla baş edebilme yeteneği kazandırma, evliliğe ‘iyi bir başlangıç yapabilme’ fırsatı vermesi hedefleniyor.
Demir eksikliğini giderdiği bilinen ve Erzincan’da yetişen Cimin üzümü, İtalya’da yetişen meşhur üzüme rakip oldu. Kendine mahsus lezzetiyle Cimin üzümünün hasat vakti başladı ve kilosu 100 TL’den alıcı buluyor. Erzincan’ın mükemmel üzümünün yararları ise saymakla bitmiyor…
Erzincan’ın Üzümlü bölgesinde yetişen Cimin üzümünün hasat periyodu başladı. Enfes tadıyla İtalya’nın Toskana bölgesinde yetişen üzüme rakip olan yerli üzüm, kilosu 100 TL’den tezgahlarda yer alıyor.
Eşsiz lezzetiyle sofralarda kendine yer bulan Cimin üzümü, Türkiye’nin sayılı patentli üzümleri ortasında. Türkiye’nin birçok vilayetine gönderilen ve şifa deposu olan üzüm, Üzümlü ilçesinde yaklaşık 10 bin dekar alanda yetiştiriliyor ve yılda 6 bin tonun üzerinde üretimi yapılıyor.
TESCİLLİ COĞRAFİK İŞARETLER LİSTESİNDE
Hava sıcaklarının olağanın üzerinde olması nedeniyle hasadına erken başlanan Cimin üzümü, siyah rengi ve puslu imgesiyle tanınıyor. Üzümlü ilçesinin güneyindeki bağlarda yetişen üzüm, Erzincan’ın iktisadına ve tanıtımına katkı sağlıyor.
Erzincan’ın tescilli eserlerinden olan ve Karaerik üzümü olarak da bilinen Cimin üzümü, 13.06.2021 tarih ve 37 tescil numarası ile “Tescilli Coğrafik İşaretler” listesinde yer alıyor.
MİGRENDEN KANSERE HER KEDERE DEVA
Demir içeren ve şifa kaynağı olan üzümün, hem yaş hem de kuru halinin tüketilmesi uzmanlar tarafından tavsiye ediliyor. Migren, hazımsızlık, demir eksikliği problemlerine düzgün geldiği belirtilen siyah üzümün tıpkı vakitte yumurtalıklarda kist oluşumunu engellediği ve bilhassa bayanlarda adet düzensizliği, kısırlık, düşük yapma üzere durumlar özelinde tedavi edici tesire sahip olduğu biliniyor. Tatlı yapısıyla siyah üzüm, cilt ve saç sıhhatine yarar sağlıyor.
Düzenli kullanımda konsantrasyona yarar sağlayan siyah üzüm, kalp ve damar sıhhatini da koruyor. Konsantrasyon, hafıza güçlendirici istikametinin yanı sıra siyah üzüm, cilt, kolon, prostat, mide ve bağırsak kanseri riskini azaltıyor ve midedeki asit seviyesini dengeliyor. Güçlü antioksidan özelliğiyle enfeksiyon ve bakterilerin yol açtığı iltihapları giderme özelliği bulunan siyah üzüm, göz sıhhatini da koruyor.
İTALYAN ÜZÜMÜNE RAKİP OLDU
Tam manasıyla demir deposu olan Cimin üzümü, meşhur İtalyan üzümüne rakip oldu. Erzincan Valiliği tarafından toplumsal medyada “Her masada varız, dedik. İşte kanıtı” kelamlarıyla paylaşılan görüntüde İtalyan üzümüne rakip olarak Cimin üzümü gösterildi.
Erzincan Valisi Hamza Aydoğdu ise kendi toplumsal medya hesabından yerli üzümü paylaşarak, “Çocukların ellerinde salkım salkım umut var, Anadolu’nun rahmeti onların gülüşünde yeşeriyor. Toprağın bağrından kopan bu üzüm taneleri, geleceğe uzanan bir köprü üzere; her bir salkım, emeğin ve sevginin meyvesi. İşte bu mümbit topraklarda çocukların gülüşüyle salkımlaşan her üzüm tanesi, yarına rahmet dolu bir müjde oluyor.” kelamlarını kullandı.
Merdivenlerden düşerek ağır yaralanan ve entübe edilen Reha Muhtar’ın eski eşi Deniz Uğur, sanatçı Nilüfer ve kızı Ayşe Nazlı Yumlu’nun oğlu Poyraz’ı alıkoydu argüman etmişti. Kaçırıldığı argüman edilen Poyraz Muhtar açıklama yaptı.
Ünlü sunucu Reha Muhtar, meskeninin merdivenlerinden düşmesi sonucunda hastaneye kaldırılmış ve entübe edilmişti. Muhtar’ın eski eşi Deniz Uğur’un Avukatı Feyza Altun, Uğur’un 15 yaşındaki oğluna ulaşamadığına ve çocuğun Uğur’la görüştürülmediğine yönelik savlarda bulunmuştu.
Reha Muhtar’ın oğlu Poyraz Muhtar instagram hesabından kaçırılmadığını annesinin argümanlarının palavra olduğunu açıkladı.
“BEN KAÇIRILMADIM” Poyraz açıklamasında şunları söyledi: “Sosyal medyada görüyorum. Annem benim kaçırıldığımı tez ediyor. Fakat ben kaçırılmadım ablamdan rica ettim beni babamın konutuna götür diye ve beni götürdü. Benim burada kedim var köpeğim var. Onlara bakmam gerekiyor. Cihan ağabey var komşumuz. Ablam var Ayşe Nazlı. Bakın ben evdeyim. Ben burada memnunum. Cihan ağabey ile playstation oynuyoruz. Beşiktaş maçları izliyoruz. Ben burada çok memnunum ben diğer bir yere gitmek hiç istemiyorum.”
Çinli emlak devi Evergrande’nin yabancı alacaklıları, şirketin yurt içi yan kuruluşlarının borçlu olduğu paralara ilişkin hak talep ederek fon geri kazanımı şanslarını artırabilir. Ocak ayında Hong Kong’da verilen tasfiye kararının ardından, bu alacaklılar Evergrande’nin yurt içi varlıklarının dolaylı sahipliğini elde etti ve bu durum, 23 milyar dolarlık yabancı yükümlülüklerin bir kısmını geri alma yolunu açabilir.
Evergrande’nin elektrikli araç (EV) ve emlak birimlerinin ana şirketten borç aldığı durumlarda, yabancı alacaklılar, yan kuruluşların mahkeme emriyle yeniden yapılandırma ve tasfiye süreçlerinde kıdemli alacaklılar olarak kabul edilebilir. Deloitte China’dan Glen Ho’ya göre, Evergrande’nin yurt içi işletmelerine borç verdiğini kanıtlayabilen yabancı alacaklıların fonları geri alma konusunda yasal hakları bulunmaktadır.
Evergrande’nin ödenmemiş kredileri varsa Evergrande de dahil olmak üzere alacaklıların, Evergrande New Energy Vehicle (Guangdong) ve Evergrande Smart Automotive (Guangdong) için 22 Ekim’de, Guangzhou Kailong Real Estate için ise 14 Kasım’da yapılacak alacaklı toplantılarından önce borçlarını bildirmeleri gerekmektedir.
Hong Kong mahkemesi tarafından yabancı alacaklıları ve Evergrande’nin ana yurt içi operasyonu olan Hengda Real Estate’i temsil etmek üzere atanan tasfiye memurları, süreç hakkında yorum yapmamıştır. Yan kuruluşların davalarını denetlemekle sorumlu Guangzhou Aracı Mahkemesi’ne ulaşma girişimleri yanıtsız kalmıştır.
Yabancı alacaklıların Evergrande’nin yan kuruluşlarının yeniden yapılandırılmasına dahil olması, bir zamanlar Çin’in en büyük emlak konglomerası olan şirketin çöküşünde yeni bir aşamayı işaret etmektedir. Ayrıca, yabancı alacaklıların bu birimlerin yeniden yapılandırılmasını takip etmek için Evergrande ile yan kuruluşları arasındaki borç kanıtlarını sunabileceğini göstermektedir.
Ancak uzmanlar, Hong Kong kararının Çin anakarasında otomatik olarak tanınmaması ve yabancı alacaklıların yurt içi alacaklılara göre öncelik sıralamasında daha alt sıralarda yer alması nedeniyle geri kazanım çabalarının zor ve uzun süreceği konusunda uyarıda bulunmaktadır.
Yurt içi ve yabancı alacaklı çıkarları aynı varlıklardan geri kazanım elde etmeye çalıştıkça yasal komplikasyonlar ortaya çıkabilir. Örneğin, EV birimlerinin yeniden yapılandırılması, Evergrande tasfiye memurları tarafından Mayıs ayında duyurulan, geliştiricinin Hong Kong’da listelenen China Evergrande New Energy Vehicle’daki hissesinin satışı anlaşmasına müdahale edebilir.
Duke Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden emlak hukuku profesörü Qiao Shitong’a göre, zorluklara rağmen yabancı yatırımcıların hükümet liderliğindeki iflas süreçlerine dahil olması ve bu süreçlerin şeffaflığı çok önemlidir. Qiao, mahkemelerin karmaşık davaları ele alırken, geri kazanılan varlıkların dağıtımından ziyade adalete odaklanmasının önemini vurgulamaktadır.
Bu makaleye Reuters katkıda bulunmuştur.
Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.
Çinli elektrikli araç üreticisi BYD, Meksika’daki yeni üretim tesisi için yer seçimi sürecinde ve şu anda üç eyalet yarışta. BYD’nin Meksika genel müdürü Jorge Vallejo, Çarşamba günü şirketin bu eyaletler tarafından sunulan çeşitli teşvikleri değerlendirdiğini açıkladı. Bu teşvikler arasında mali ve arazi avantajları, yönetim desteği ve tercihli fiyatlandırma yer alıyor.Vallejo, eyaletlerin tekliflerinin ayrıntılarını açıklamadı, ancak seçim sürecinin lojistik hususlar, altyapı gelişimi ve su ve gaz gibi gerekli altyapı hizmetlerine odaklandığını belirtti. BYD, tesisin yerini yıl sonuna kadar belirlemeyi hedefliyor.Meksika federal hükümeti, Çinli otomobil üreticilerine elektrikli araç üretimi için düşük maliyetli kamu arazisi veya vergi avantajları gibi teşvikler sunmadı. Bu tutum, Amerika Birleşik Devletleri’nin baskısından etkilenmiş durumda. Buna rağmen, BYD’nin Amerika Kıtası Başkanı Stella Li, Mayıs ayında tesisin Meksika’nın merkezi bir bölgesinde yer alacağını belirtmişti.Otomotiv merkezi olarak bilinen ve gelecekte bir Tesla mega fabrikası ile yeni bir Volvo tesisine ev sahipliği yapacak olan kuzey eyaleti Nuevo Leon, mevcut otomotiv üretim tesislerinin bulunduğu bölgeler arasında. Merkezi Puebla eyaleti de Volkswagen’in üretim tesislerine ev sahipliği yaparken, komşu San Luis Potosi’de BMW elektrikli araç üretimi gerçekleştiriyor.Çarşamba günü BYD’nin Song Pro plug-in hibrit SUV’sinin tanıtımı sırasında Vallejo, şirketin Meksika tesisinde hangi modellerin üretileceğine henüz karar vermediğini belirtti. Tesisin ilk aşamada 150.000 birim, ikinci aşamada 150.000 birim daha üretmesi ve sonraki yıllarda yıllık 400.000 ila 500.000 birimlik üretim kapasitesine ulaşması bekleniyor.Vallejo, yeni tesisin Meksika pazarına hizmet edeceğini vurguladı ve şu anda ABD pazarına girme planları olmadığını belirtti. BYD yöneticileri, yakında Meksika’nın seçilmiş Devlet Başkanı Claudia Sheinbaum’un ekibi ve ekonomi bakanlığı yetkilileriyle bir araya gelerek tesisin üretim ve pazarlama stratejisini görüşmeyi ve BYD’nin ulusal kalkınmaya potansiyel katkılarını göstermeyi planlıyor.İlgili sektör haberlerinde, Stellantis Salı günü State of Mexico’daki tesisinde elektrikli araç üretimine başladı. Ekonomi Bakanı Raquel Buenrostro lansmana katılarak, küresel şirketleri işbirliğini ve tedarik zincirlerini güçlendirmeye teşvik etti.Reuters bu habere katkıda bulunmuştur.
Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.
TD Bank Group, büyük bir Kanada finans kuruluşu, ABD düzenleyicilerinin kara para aklamayı önleme uygulamalarına yönelik devam eden sivil ve cezai soruşturmalarını 2024 yılı sonuna kadar kapsamlı bir şekilde çözüme kavuşturmayı beklediğini bugün duyurdu. Banka, hem parasal hem de parasal olmayan cezaları içerecek bir çözüm için hazırlık yapıyor.Beklenen anlaşma ışığında, TD Bank üçüncü çeyrek finansal sonuçlarına 2,6 milyar dolarlık ek bir karşılık ekledi. Bu hareket, bankanın çözümün finansal etkisine hazırlandığını gösteriyor.TD Bank Group’un CEO’su Bharat Masrani, durumun ciddiyetini ve bankanın ABD’deki kara para aklama programındaki sorunları düzeltme konusundaki kararlılığını vurguladı. Masrani, “ABD’deki AML programımızdaki eksikliklerin ciddiyetinin farkındayız ve yükümlülüklerimizi ve sorumluluklarımızı yerine getirmek için gereken çalışmanın en büyük öneme sahip olduğunu biliyoruz,” dedi.İlgili bir finansal hamle olarak, TD Bank ayrıca önde gelen ABD aracı kurumu Charles Schwab’ın (NYSE:SCHW) 40,5 milyon hissesini sattığını açıkladı. Bu işlem, TD Bank’ın Charles Schwab’daki payını %12,3’ten %10,1’e düşürecek. Banka daha önce Mayıs ayında, uyum önlemlerine yönelik çoklu düzenleyici soruşturmaların ardından ABD ve küresel kara para aklama programının kapsamlı bir şekilde yeniden düzenlenmesinin devam ettiğini duyurmuştu.Reuters bu habere katkıda bulunmuştur.
Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.
Citigroup Inc., ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’na (SEC) sunduğu üç aylık raporu, devam eden çok yıllı yeniden yapılanma çabalarını detaylandıran yeni bir bölüm ekleyerek güncelledi. Bu güncelleme, SEC’in Haziran ayında bankaya gönderdiği ve Çarşamba günü açıklanan mektubun bir parçası olan sorgulamalara yanıt olarak geldi.SEC, Citigroup’tan gelecekteki dosyalarını revize etmesini istemişti ve bu da bankanın geniş çaplı dönüşüm girişimleri hakkında bilgi eklenmesine yol açtı. Citigroup’un 10 Temmuz’da SEC’e verdiği yanıtta belirttiği gibi, bu çabalar Federal Reserve Board (FRB) ve Office of the Comptroller of the Currency (OCC) tarafından 7 Ekim 2020 tarihinde verilen rıza kararlarıyla uyumludur.Temmuz ayında, ABD banka düzenleyicileri Citigroup’a, ilk olarak 2020 yılında tespit edilen veri yönetimi sorunlarını ele almada yeterli ilerleme kaydetmediği için 136 milyon dolar para cezası uyguladı. Bankadan ayrıca bu sorunları çözmek için yeterli adımlar attığını göstermesi istendi.Citigroup’un CEO’su Jane Fraser, bankanın performansını artırmayı, maliyetleri düşürmeyi ve karmaşık operasyonlarını sadeleştirmeyi amaçlayan önemli bir yeniden yapılanmaya liderlik ediyor. Bu yeniden yapılanma planının bir parçası olarak Citigroup, önümüzdeki iki yıl içinde işgücünü 20.000 pozisyon azaltmayı planlıyor.Bankayı basitleştirme ve rıza kararlarını ele alma konusundaki ilerlemeye rağmen Fraser, Citigroup’un bazı alanlarda iyileştirmeler yapmada yeterince hızlı olmadığını kabul etti. Düzenleyici eylem, bu itirafın ardından kamuoyuna duyuruldu.Ayrıca Citigroup, düzenleyici açıklamalarını iyileştirme taahhüdünün bir parçası olarak ikinci çeyrek raporuna 2024 rıza kararlarını tartışan bir bölüm ekledi. Bu hamle, bankacılık devinin düzenleyici gereklilikleri ele alma ve paydaşlarıyla şeffaflığı artırma yönündeki bir dizi eyleminin parçasıdır.Reuters bu makaleye katkıda bulunmuştur.
Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.
Investing.com – NetEase (NASDAQ: NTES) raporuna göre ikinci çeyrek hisse başına kârı 12,15¥ ile analistlerin 11,97¥ olan beklentilerine göre ¥0,18 daha iyi.
Bu çeyrek için yayımlanan kâr 25,49B¥ olarak belirlendi. Analist beklentileri ise 26,11B¥ şeklindeydi.
NetEase hissesi, günü 92.59¥ seviyesinden kapattı. Bu seviye, şirketin üç ayda 2,33% değer kazandığını gösteriyor. Hissenin son 12 ayda ise %-9,79 değer kaybettiğini gösteriyor.
NetEase son 90 gün içinde 5 pozitif hisse başına kâr görürken 2 negatif hisse başına kâr gördü.
NetEase hisse fiyatının geçmiş kazanç raporlarına ne tepki verdiğini buradan inceleyin.
InvestingPro’ya göre NetEase şirketinin finansal sağlık puanı “İyi performans”.
NetEase şirketine ait son kazanç raporlarını ve şirketin tüm finansal bilgilerini buradan inceleyin.
Investing.com Kazanç Takvimini ziyaret ederek bilançolar ile ilgili tüm gelişmelerden haberdar olun.
Investing.com – Baidu (NASDAQ: BIDU) raporuna göre ikinci çeyrek hisse başına kârı 21,02¥ ile analistlerin 18,54¥ olan beklentilerine göre ¥2,48 daha iyi.
Bu çeyrek için yayımlanan kâr 33,93B¥ olarak belirlendi. Analist beklentileri ise 34,14B¥ şeklindeydi.
Baidu hissesi, günü 89.74¥ seviyesinden kapattı. Bu seviye, şirketin üç ayda -10,51% değer kaybettiğini gösteriyor. Hissenin son 12 ayda ise %-32,28 değer kaybettiğini gösteriyor.
Baidu son 90 gün içinde 2 pozitif hisse başına kâr görürken 11 negatif hisse başına kâr gördü.
Baidu hisse fiyatının geçmiş kazanç raporlarına ne tepki verdiğini buradan inceleyin.
InvestingPro’ya göre Baidu şirketinin finansal sağlık puanı “İyi performans”.
Baidu şirketine ait son kazanç raporlarını ve şirketin tüm finansal bilgilerini buradan inceleyin.
Investing.com Kazanç Takvimini ziyaret ederek bilançolar ile ilgili tüm gelişmelerden haberdar olun.
Büyük aracı kurumlar, Federal Rezerv’in Eylül ayında faiz oranlarını düşüreceğini tahmin ediyor ve genel beklenti 25 baz puanlık (bp) bir indirim yönünde. Bu beklenti, Temmuz ayında ABD işsizlik oranının %4,3’e yükselmesinin ardından gelmekte olup, bu durum başlangıçta olası bir resesyon endişesi yaratmıştı. Ancak, geçen haftaki işsizlik başvurularındaki düşüş ve Temmuz ayı perakende satışlarındaki artış gibi son ekonomik göstergeler, resesyon korkularını hafifletmiş durumda.Faiz indirimi tahminleri, Temmuz ayı işsizlik verilerinin değerlendirilmesinin ardından geldi. Özellikle J.P. Morgan, Citigroup ve Wells Fargo (NYSE:WFC), Fed’in daha agresif bir hamle yapacağını öngörerek Eylül ayında 50 bp’lik bir indirim bekliyor.İleriye dönük olarak, aracı kurumların çoğunluğu Fed’in yılın kalan üç toplantısının her birinde faiz indirimine gideceğini tahmin ediyor. Bu görüş, büyük bir haber kuruluşu tarafından ankete katılan 101 ekonomistin 55’i tarafından paylaşılıyor.Bazı önemli finans kurumlarının güncellenmiş faiz indirimi tahminleri şöyle:- Goldman Sachs, Nomura, Deutsche Bank, Morgan Stanley ve Barclays, Eylül, Kasım ve Aralık ayları için 25 bp’lik indirim beklentisini koruyor.- BofA Global Research ve Peel Hunt, Eylül ve Aralık için 25 bp’lik indirim öngörürken, Kasım ayı için değişiklik beklemiyor.- UBS Global Wealth Management, Eylül’de 50 bp’lik bir indirim, ardından sonraki iki toplantıda 25 bp’lik indirim öngörüsüyle öne çıkıyor.- J.P. Morgan ve Citigroup, Eylül ve Kasım için 50 bp’lik, Aralık için ise 25 bp’lik indirim tahmin ediyor.- Wells Fargo, Eylül ve Kasım için J.P. Morgan ve Citigroup ile aynı fikirde, ancak Aralık’ta da 25 bp’lik bir indirim öngörüyor.- TD Securities, Kasım ve Aralık için henüz tahmin vermezken, Eylül için 25 bp’lik indirim öngörüsünü koruyor.Wells Fargo Investment Institute’un Wells Fargo Bank’ın tamamen sahip olduğu bir yan kuruluş olduğunu ve UBS Global Research ile UBS Global Wealth Management’in UBS Group’un bağımsız bölümleri olduğunu belirtmek önemlidir. Bu durum, finans sektöründe geniş bir perspektif yelpazesine işaret etmektedir.Bu büyük aracı kurumların ortak görüşü, Federal Rezerv’in son ekonomik verilere yanıt olarak temkinli bir yaklaşım benimseyeceğini ve ekonomik büyümeyi desteklemek için para politikasını gevşetme eğiliminde olduğunu gösteriyor.Reuters bu habere katkıda bulunmuştur.
Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.
Diablo 4’ün her dönem üstüne koyarak ilerlediğini düşünüyorum. Dönem 5’i de şu sıralarda severek oynuyorum. Lakin şimdi yeni döneme başlamayanlar için hoş bir haberim var. Gamescom’da duyurulan Mother’s Blessing aktifliği, dün akşam saatlerinde resmen start aldı.
Aslında Mother’s Blessing’in tüm Gamescom boyunca sürmesi planlanmıştı. 20’si akşamı başlaması beklenen aktiflik, bir gün kadar ertelendi. Blizzard, ufak meseleleri çözdüğünü söylerken aktifliğin kapılarını da dün akşam resmen açmış oldu. Aktiflik, 27 Ağustos’a kadar devam edecek.
Mother’s Blessing, Diablo 4’ün “ekstra deneyim puanı ve altın” aktifliği olarak tanımlanabilir. Bu mühlet boyunca oyuncular yüzde 35 ekstra deneyim puanı ve yüzde 50 ekstra altın kazanıyor. Böylelikle Infernal Hordes’da da daha fazla para kazanabileceğinizi unutmayın.
Trendyol Muhteşem Lig’in 3. haftası, 23 Ağustos Cuma günü yapılacak tek maçla başlayacak.
Avrupa kupalarında çaba eden grupların play-off müsabakaları dolayısıyla ligde bu haftadaki Galatasaray-Gaziantep FK, Samsunspor-RAMS Başakşehir ve Trabzonspor-Bellona Kayserispor ertelendi.
Türkiye Futbol Federasyonundan yapılan açıklamaya göre, ligde 3. hafta maçlarının programı şöyle:
23 Ağustos Cuma:
21.00 Corendon Alanyaspor-Göztepe (Alanya Oba)
24 Ağustos Cumartesi:
19.15 Net Küresel Sivasspor-İkas Eyüpspor (BG Küme 4 Eylül)
Mersin Spor, 10 yıl ortadan sonra tekrar yükseldiği Türkiye Sigorta Basketbol Muhteşem Ligi’nde dönem hazırlıklarına başladı.
Mersin Büyükşehir Belediyesinden yapılan açıklamaya nazaran, Basketbol Muhteşem Ligi’nde 2024-25 dönemi fikstür çekiminin akabinde dönem hazırlıklarına başlayan Mersin Spor, birinci idmanı Servet Tazegül Spor Salonu’nda yaptı.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Mersin Spor Lideri Berkay Üstündağ, başarılarını Süper Lig’de sürdürmeyi hedeflediklerini belirtti.
Başantenör Can Sevim de “Önümüzde yeni bir sınav var. Ligde Avrupa kupalarına katılma hakkını elde etmek istiyoruz. Muhakkak çok daha sıkıntı bir çaba olacak fakat bunu başarabilecek güçteyiz.” sözlerini kullandı.
Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Paris 2024 Paralimpik Oyunları’na katılacak ulusal atletlere muvaffakiyet diledi.
Bakanlıktan yapılan açıklamada değerlendirmelerine yer verilen Osman Aşkın Bak, 28 Ağustos-8 Eylül tarihlerinde Fransa’da düzenlenecek oyunlarda Türkiye’yi 48 bayan, 46 erkek atletin temsil edeceğini hatırlattı.
Ulusal atletlerin Paris’te 15 branşta madalya uğraşı vereceğini aktaran Bak, “Paralimpik atletlerimizi Paris’e uğurlamak için sayılı günler kaldı. En az onlar kadar heyecanlıyız. Büyük azim ve özveriyle oyunlara hazırlanan atletlerimizin başarılı olacaklarına yürekten inanıyorum. Her bir paralimpik atletimizin farklı bir kıssası ve hayalleri var. Paris 2024 Paralimpik Oyunlarında ülkemizi temsil edecek atletlerimizin tüm kuvvetli süreçlerinde ardında yer alan aileleri başta olmak üzere kulüp ve antrenörlerini yürekten kutluyorum.” dedi.
Paralimpik sportmenlerin başka bireylere ilham kaynağı olduğunu tabir eden bakan Bak, şöyle devam etti:
“Milli atletlerimiz, mahzurları aşma konusundaki azim ve kararlılıklarıyla toplumsal algıları değiştiriyor ve engelli bireylerin potansiyellerini ortaya koymalarına ilham oluyor. Onların her başarısı daha kapsayıcı ve eşitlikçi bir toplum için atılan değerli bir adım. Engelli atletlerimizin toplumsal hayata daha faal iştirakini ve spor mesleklerindeki imkanlara erişebilmelerini önemsiyoruz. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, bu bahse titizlikle yaklaşıyor ve hiçbir fedakarlıktan kaçınmıyor.”
“Paralimpik atletlerimizin muvaffakiyetleri, ferdî zaferlerin ötesinde mana taşıyor.” sözünü kullanan bakan bak, “Onlar, sınırları zorlayarak, pürüzleri aşmanın ve büyük maksatlara ulaşmanın mümkün olduğunu gösteriyor. Milletlerarası tertiplerde derece yapıp kota alarak potansiyellerini gösterdiler. Atletlerimizin paralimpik oyunlarda kazanacakları madalyalarla da muvaffakiyetlerini taçlandıracaklarına inanıyorum.” diyerek kelamlarını tamamladı.
36. Samsung Boğaziçi Kıtalararası Yüzme Yarışı, 25 Ağustos Pazar günü gerçekleştirilecek.
Türkiye Ulusal Olimpiyat Komitesinin (TMOK) düzenlediği tertip, saat 10.00’da Kanlıca Vapur İskelesi’nden başlayacak.
1967’si erkek ve 869’u bayan olmak üzere toplam 2836 yüzücünün katılacağı yarış, Kuruçeşme Cemil Topuzlu Parkı’nda son bulacak.
Boğaziçi Kıtalararası Yüzme Yarışı, birinci kere 23 Temmuz 1989’da 68 yüzücünün iştirakiyle organize edilmişti. Tertibi geçen sene bayanlarda Burcunaz Narin, erkeklerde ise Doğukan Ulaç birinci sırada tamamlamıştı.
Satrançta 13 yaşındaki Yağız Kaan Erdoğmuş’un Büyükusta (GM) unvanı, Milletlerarası Satranç Federasyonu (FIDE) tarafından onaylandı.
Türkiye Satranç Federasyonundan yapılan açıklamada, 2011 yılında Bursa’da dünyaya gelen Büyükusta Yağız Kaan Erdoğmuş’un başarısı tebrik edilerek, “Geçtiğimiz aylarda tüm normlarını tamamlayarak GM unvanını almaya hak kazanan genç yıldızımız Yağız Kaan Erdoğmuş’un FIDE tarafından yeni unvanı onaylandı. Dünyanın en genç Büyükusta unvanına sahip olan atleti Yağız Kaan Erdoğmuş’u yürekten tebrik ediyoruz.” sözleri kullanıldı.
Van’da 2011 yılında yaşanan sarsıntıda göçük altından kurtulduktan sonra babası, annesi ve 6 kardeşiyle Samsun’a yerleşen Yıldırım, spor mesleğini başarılı bir biçimde sürdürüyor.
Ulusal ve memleketler arası karşılaşmalardaki başarılarıyla Paris 2024 Paralimpik Oyunları’na katılmaya hak kazanan 21 yaşındaki gülle atmacı, İlkadım Atletizm Pisti’nde olimpiyatlara hazırlanıyor.
“İnşallah madalyaya uzanacağız”
Yıldırım, AA muhabirine, Samsun’a yerleştikten sonra atletizme başladığını, Türkiye Özel Sportmenler Spor Federasyonu Ulusal Kadrolar Sorumlusu Aytunç Göz’ün tavsiyesiyle de gülle atmaya yöneldiğini söyledi.
İsviçre’de 2019’da düzenlenen IPC Para Atletizm Gençler Dünya Şampiyonası’nda yıldızlar rekoru kırarak şampiyon olduğunu belirten Yıldırım, “Ülkeme madalya getirdim. Artık de önümüzde Paris Paralimpik Oyunları var ve ona hazırlanıyoruz. Bütün amaçlarımız ve idmanlarımız ona yönelik. Çalışmalarımız sıcaklardan ötürü biraz bunaltıcı olsa da her şeyin üstesinden geliyoruz. Rakiplerimizin de üstesinden gelerek inşallah madalyaya uzanacağız.” dedi.
Birinci kademede Paralimpik Oyunları’na katılma gayesine ulaştığı aktaran başarılı atlet, “Allah’ıma şükürler olsun genç yaşımda olimpiyata gidiyorum. Şimdiki maksadım ülkeme madalya ile dönmek. Gözümüzdeki madalya hırsını herkese göstermek istiyoruz. Haftanın 6 günü idmanlarda ağır bir halde çalışıyoruz.” tabirlerini kullandı.
Ulusal atletin antrenörü Sinem Yıldırım, bütün dönem olimpiyatlara katılabilmek için çalıştıklarını anlattı.
İsveç’te yapılan Avrupa Şampiyonası’nda hem üçüncülük hem de kota derecesi geldiğini aktaran Yıldırım, “Kotayı aldığımız için son anda bize gidebileceğimize dair de haber verdiler. O yüzden çok memnunuz. Emeklerimizin karşılığını aldık.” dedi.
Eda ile ağır bir idman süreci geçirdiklerini vurgulayan Yıldırım, “Başta en büyük maksadımız olimpiyatlara kota almaktı. O yüzden aslında ekstra bir gayretimiz, ekstra bir çalışmamız vardı. Çok şükür karşılığını aldık. Artık de idmanlara birebir yoğunlukla, tıpkı süratle devam ediyoruz.” diyerek kelamlarını tamamladı.
Türkiye Halter Federasyonu Başkanı Talat Ünlü, Los Angeles 2028’in Türk halterinin “zirve yaptığı olimpiyat” olacağını söyledi.
Paris 2024 Olimpiyatlarını AA muhabirine pahalandıran Ünlü, oyunlara âlâ hazırlandıklarını belirterek, “Halterde kotalar düşürüldü, bir de sıkletlerde birleştirilme oldu. Bu nedenle bizim alt sıklette yarışan atletlerimiz üst sıklette kota almaya çalıştı fakat bu çok sıkıntı bir ihtimaldi. Vazifeye geldiğimiz günden itibaren 3 yılda grubumuzu toparlamaya çalıştık, altyapıda nitekim önemli çalışmalar yaptık. Ümit veren atletlerimiz var.” dedi.
Ünlü, Paris 2024’te 4’üncü olan Muhammed Furkan’ın olimpiyat oyunlarına hoş koşullarda hazırlandığını anlatarak, “Gerçekten abartmadan söylüyorum, bakanlığımız, bakanımız, bakan yardımcımız, genel müdürlüğümüz, her vakit sportmenlerin, bizlerin yanında oldu ve her istediğimiz yerine getirildi. Furkan, olimpiyata gitmeden evvel 161 kilo koparma, 197 kilo silkme yaptı, zati Paris’te bu dereceyi yapsa olimpiyat şampiyonuydu. Paris’te heyecan yaptı, panik yaptı.” diye konuştu.
“Müsabaka atmosferinin” çok kıymetli olduğunu, Muhammed Furkan’ın derecesinin madalya getirmese de umutları artırdığını lisana getiren Ünlü, “Muhammet Furkan, burada 2028 Olimpiyatlarında kürsünün en üstünde yer almayı hedeflediğini bize gösterdi. Furkan’ın bu kaygıyı içerisinden attığını düşünüyorum. Çok net söylüyorum, Los Angeles 2028, Türk halterinin tepe yaptığı olimpiyat olacak, orada hem teknik, hem güç manasında daha profesyonelce hazırlanmış atletlerimiz olacak.” değerlendirmesinde bulundu.
“Devşirme yolu” tercih edilmeyecek
Talat Ünlü, 3 yıldır vazifede bulunduklarını, bu müddette olimpiyatlara hazırlanmanın kolay olmadığını sözlerini kullandı.
Yetiştirilecek yeni atletler için “devşirme yolunu” tercih etmeyeceklerini anlatan Ünlü, şunları aktardı:
“İşin doğrusu kendi çocuklarımızla muvaffakiyete gitmek. Naim Süleymanoğlu, Halil Memnun, Taner Sağır bunlar bizim kendi çocuklarımız öz ve öz Türk evlatları evet, Bulgaristan’dan göç yoluyla geldiler lakin onların özü, kelamı, her şeyi Türk’tür ve biz onların başarılarıyla her vakit gurur duyduk. Bakın artık bir Naim Süleymanoğlu’nu bulmak o kadar güç ki bir daha dünya bulamadı. Yani Naim’in 60 kiloda yapmış olduğu rekorları hiç kimse kıramadı. Halil Memnun’un aldığı dereceleri, rekorları dünya ve Avrupa şampiyonalarına baktığın vakit onları yakalamaları çok sıkıntı. Naim bir efsaneydi, efsane olarak kaldı. 2004 olimpiyatlarında en başarılı branşlardan birisi halterdi, orada 3 altın, 2 bronz madalyamız var. 2004’e katıldığımız atletlerin hepsi madalyayla döndü. Nurcan Taylan 2004’te tarih yazdı, olimpiyatlarda birinci kez bir Türk bayanı olimpiyat şampiyonu oldu o da halterden.”
“Bugünkü imkanlar çok daha geniş bizim çok daha âlâ işler yapmamız lazım.” tabirini kullanan Ünlü, “Yıldız, genç kategorilerinde Avrupa’da dünyada sayısız madalyalar aldık. Bu da şunu gösteriyor ki 2028 olimpiyatlarının anahtarı buralarda. Önümüzde gençler dünya şampiyonası ve Avrupa şampiyonası var ona hazırlanıyoruz.” diyerek kelamlarını tamamladı.
Satrançta 13 yaşındaki Yağız Kaan Erdoğmuş’un Büyükusta (GM) unvanı, Memleketler arası Satranç Federasyonu (FIDE) tarafından onaylandı.
Türkiye Satranç Federasyonundan yapılan açıklamada, 2011 yılında Bursa’da dünyaya gelen Büyükusta Yağız Kaan Erdoğmuş’un başarısı tebrik edilerek, “Geçtiğimiz aylarda tüm normlarını tamamlayarak GM unvanını almaya hak kazanan genç yıldızımız Yağız Kaan Erdoğmuş’un FIDE tarafından yeni unvanı onaylandı. Dünyanın en genç Büyükusta unvanına sahip olan atleti Yağız Kaan Erdoğmuş’u yürekten tebrik ediyoruz.” sözleri kullanıldı.
Oyuncular, 1900’lerin Sicilya’sının acımasız yeraltı dünyasında geçen karanlık bir mafya öyküsü ile organize kabahatlerin kökenlerini keşfedecekler. Bu tehlikeli ve affetmeyen periyotta hayatta kalmak için gayret edeceksiniz; tüm bunlar, eleştirmenlerce beğenilen Mafia serisinin bilinen otantik gerçekçilik ve varlıklı öykü anlatımıyla hayat bulacak.
Hangar 13 Başkanı Nick Baynes. “Mafia serisinin birinci üç oyununda, oyuncuları farklı devirlerde geçen acımasız öykülerle Mafya dünyasına tanıttık. Mafia: The Old Country’de, hayranların seride sevdiği köklere geri dönüyoruz; klasik bir mafya sineması hissi veren derin, doğrusal bir anlatı sunuyoruz, etkileyici yeni bir yeri ziyaret ediyoruz ve hepsini sıkı, odaklanmış bir paketle sunuyoruz; bu, sürükleyici tecrübeler seven hayranlar için eksiksiz.” dedi.
Mafia: The Old Country 2025’te Geliyor
İlk olarak 2002’de dönüm noktası niteliğindeki Mafia oyununun piyasaya sürülmesiyle başlayan Mafia serisi, konsol ve PC’de 34 milyondan fazla kopya sattı. Eleştirmenler ve hayranlar, serinin varlıklı anlatı gelişimini, harikulâde performanslarını ve devrine uygun ortamlardaki etkileyici ayrıntılara olan dikkatini övgüyle karşılıyor
Ayrıca, eleştirmenlerce beğenilen Mafia serisini tekrar ziyaret etmek için eksiksiz bir vakit, zira tüm yayınlanmış oyunlar Steam’de 2 Eylül’e kadar indirimde.
İzmir Büyükşehir Belediyesi, Bayraklı Doğançay’da ağaçlarını yangından kurtaran üreticilerin bahçelerine can suyu oldu. Yangın nedeniyle tarımsal sulama sistemi yok olan bölgede, bahçelerin kurumaması için bir günde mahalleye 14 su tankı ve 276 ton su gönderildi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi, Yamanlar Dağı yangınından en çok etkilenen tarımsal alanlarda başlattığı seferberliğe devam ediyor. Yangından en çok etkilenen Bayraklı’nın Doğançay Mahallesi’nde üreticinin su talebine acil çözüm getirildi. Bölgede çok sayıda bahçenin kurtarılmasına karşın sulama göletinden gelen su borularının yanması nedeniyle ekili alanların kuruma tehlikesi altında kaldığı tespit edildi. Birçok üreticinin gelir kaynağı olan yeşil alanların kurtarılması için İzmir Büyükşehir Belediyesi, bahçelerinde havuzu olan üreticilere tankerlerle su tedariki yaptı. Su depolama imkanı olmayan, depoları yanan üreticilere ise hızlı bir şekilde su tankı gönderilerek sulama imkanı yaratıldı. Bir günde bölgeye 14 su tankı ve 276 ton su taşındı. Ekipler, sulama sistemi faaliyete geçene kadar bölgeye su tedarik etmeye devam edecek.
“Her metrekare alan çok değerli, her ürün önemli”
Çalışmalar hakkında bilgi veren İzmir Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanı Ziya Çavdar, “Doğançay, yangından zarar gören önemli köylerden bir tanesi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız Dr. Cemil Tugay’ın talimatıyla Büyükşehir’in tüm ekipleriyle sahadayız. Önceki gün hayvanlarımızla ilgili yem tedariki yapmıştık. Dün itibariyle alanlardaki su ihtiyacını karşılayabilmek üzere elimizdeki tüm imkanları kullanıyoruz. Su depolarını ihtiyaç duyulan tüm alanlara getirdik. Şu anda bu yerde 14 civarında su tankı ihtiyacı var. Tanklarımızın hepsi bugün gelecek. Burası küçük bir alan, tarımsal arazisi kıt bir alan. Dolayısıyla kendi geçimlerini sağlamak üzere ve ihtiyaç fazlasını satmak üzere önemli bir üretim alanı. Buradaki her metrekare alan çok değerli, her ürün önemli. Bunların yaşaması için suya ihtiyaç var. Bugünden itibaren yangından kurtarılan tüm üretim alanlarını kurtardık. Tamamına can suyunu verecek durumdayız” ifadelerini kullandı.
“Sulama göletlerimizi en kısa zamanda hazır hale getireceğiz”
Sulama sorununun normale dönmesi için göletlerde çalışmanın hızla devam ettiğini ifade eden Ziya Çavdar, “Yukarıda daire başkanlığımızın sorumluluğunda bir gölet var. Orada yangından dolayı su tahliye kanallarında tahribat olmuş. Su da zaten kalmamış. Orada tüm arkadaşlarımız bir çalışma yapıyor. Önce bir alan temizliği yapacağız. Ardından o gölün işler hale gelmesi için su toplama alanlarını Büyükşehir Belediyemiz yapacak. Yukarıda bir alan daha var, ikisinin birleştirilmesi için bir çalışma yapacağız. Köyün tüm ihtiyaçlarını sağlayacak sulama göletlerimizi en kısa zamanda hazır hale getireceğiz” dedi.
“Her tarafımız simsiyahtı ama Büyükşehir elimizdeki alanları yeşertti”
Mahalle sakinlerinin önemli bir sorununun çözüldüğünü ifade eden Doğançay Mahallesi Muhtarı Arzu Nisan, “Ben böyle bir çalışma görmedim. O kadar güzel çalışıyor ki ekip, daire başkanıma, müdürlerime çok çok teşekkür ederim. Bizim üreticilerimiz, 61 kişi sulama göletinden su alıyordu. Yangın felaketinden sonra borularımız, hortumlarımız kalmadı. Haliyle her yer yandı. Bahçelerimizde bazı üreticilerin diktiği organik ürünler, ağaçlar kalmış durumda. Sulama olmadığı için çaresizdik. Hemen devreye Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı girdi. Yangının ertesi günü ne yapabiliriz diye geldi. Üreticinin bahçesindeki havuzlara tankerle su gönderildi. Elimizdekiler yeşersin dediler. Allah bin kere razı olsun. Bu yetmedi, çoğu insanın havuzu olmadığı için su dolum tankı gönderdiler. İZSU, Park ve Bahçeler Dairesi Başkanlığı su tankerleri gönderdi. Her tarafımız simsiyahtı ama Büyükşehir Belediyesi elimizdeki alanları yeşertti. Artık yüzümüz gülmeye başladı. Büyükşehir’e teşekkür ederim, hiç yalnız kalmadık” diye konuştu.
“Dün istedik bugün geldi”
Doğançaylı üretici Mesut Garip, “Yangından önce bizim sularımız göletten aşağı hortumlarla iniyordu. Yangından sonra hortumlar yandı. Dolayısıyla kurtulmuş olan bağımız, bahçemiz, zeytinliklerimiz kurumasın diye başkanımızdan dün su talep ettik. Hemen tankerlerle sular geldi, havuzlarımızı doldurup ağaçlarımızı suladı. Bugün de havuzu olmayanlara su tankı gönderdiler. Daha dün konuştuk, bugün geldi sağ olsunlar. Böylelikle yangından kurtarılan ağaçlarımızı, geride kalanları kurutmuyoruz” şeklinde konuştu.
“Şimdiki amacımız geride kalan ağaçlarımızı kurtarabilmek”
Üretici Güler Erim ise, “Biz evleri kurtarırken buralar da yandı. Benim su dolu bidonlarım vardı hepsi yanmış. Havuzum yok, kendi imkânlarımla bidon almaya çalıştım. Sağ olsun, Büyükşehir tanklarla su getirdi. Şimdiki amacımız geride kalan ağaçlarımızı kurtarabilmek. Yaşamın devam edeceği döneme girdik. Haliyle zeytinlere, meyveye, sebzeye ihtiyaç var şimdi. Her yerimiz yandı. Her şeyimizi organik yetiştiriyorduk. 3 evi rahatlıkla besliyorduk. Benim su koyacak kabım yoktu, Allah razı olsun öncelik verdiler” dedi.
Konforlu olan, yatış gerektirmeyen, genel veya bölgesel anestezi ile uygulanan ve tüm dünyada popülerliği artan genital bölge yağ enjeksiyonu ile ilgili merak edilenleri Liv Hospital Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Seyhan Özleme anlattı.
Hızlı kilo alıp verme sonrası çok tercih ediliyor Hızlı kilo alıp verme, kötü beslenme alışkanlıkları, gebelik süreçleri, sigara ve alkol tüketimi, sık cinsel ilişki, ilerleyen yaş gibi faktörlerle genital bölge estetiğine ihtiyaç duyulabiliyor. Son yıllarda obezite cerrahisinden da ihtiyaç duyulabiliyor. Bu durum kozmetik olarak da sorun oluşturabiliyor.
Bu sorunu çözmek için karın bölgesinden, özel kanüller yardımıyla alınan yağ işlendikten sonra kullanılabiliyor. Genital bölge yağ enjeksiyonu; genel veya bölgesel anestezi ile kısa sürede, günübirlik olarak uygulayabilen, hastane yatışı gerektirmeyen konforlu bir yöntemdir ve tüm dünyada popülerliği git gide artmaktadır.
Bu işlemin üç aşaması vardır:
Kanül ile yağ almak (Fat harvesting)
Alınan yağı işlemek (Fat processing)
Alınan yağı enjeksiyon ile dokuya vermek (Fat transfer)
Yağ almak için en sık karın bölgesi tercih edilir. Ancak karın bölgesinde yeterince yağ dokusu yok ise uyluk iç veya dış kısmı, mons pubis de yağ elde etmek için uygun olabilmektedir. Yağ alındıktan sonra, uygulanacak bölgeye göre inceltme işleminden geçirilir.
Enjekte edilen yağ kalıcı mıdır? Alınan yağın 3’te 2’si ilk altı ayda erimektedir. Geri kalan üçte birlik yağ dokusu ise yaklaşık 5 yıl kalıcı olmaktadır. Bu sebeple ilk uygulama esnasında normalden daha fazla yağ enjekte edilir. İlk aylarda daha büyük ve şiş olan görünümün nedeni budur. Uygulanan yağın kalıcılığını arttırmak için hızlı kilo kayıpları olmaması, sağlıklı beslenme ve sigara kullanılmaması önemlidir. Ayrıca uygulama esnasında alınan yağın fazla bekletilmeden, inceltme işleminin iyi yapılması, PRP eklenmesi de kalıcılığı arttırmaktadır.
Uygulama sonrası nelere dikkat edilmelidir? İşlem sonrası erken dönemde buz uygulaması, antibiyotik kullanılması önem arz eder. Yağ alınan bölgede kanama olmaması için bandaj yapılır ve 48 saat özen gösterilmelidir.
İşlem sonrası yaklaşık 1 ay boyunca çok sıcak su kullanmamak, havuz-spa kullanmamak, dar pantolon, tayt, bisiklet, ata binme ve cinsel ilişki gibi aktivitelerden uzak durmak iyileşme açısından çok önemlidir. Dengeli beslenme, yeterince su tüketimi ve sigara kullanmamak iyileşme süreci ve enjekte edilen yağın kalıcılığı açısından özellikle önem arz etmektedir.
Antalya’da bir adam eşinin evlenmeden evvel karıştığı birtakım hataları kendisinden gizlediği ve evlendikten sonra öğrendiği gerekçesiyle evliliğin iptali davası açtı. Yargıtay, sıkıntıyı “önemli nitelikte yanıltma” kabul ederek evliliğin iptaline karar verdi.
Bir adam eşinin kendisiyle evlenmeden evvel 2 farklı hırsızlık olayından karar giydiğini ve bunu kendisinden sakladığını öğrendi. Eşinin cürümlerinden sonradan haberdar olan adam, evliliğin iptali için Antalya Aile Mahkemesi’ne başvurdu. Adam mahkemeye sunduğu dilekçede karısının evlenmeden evvel 2 farklı hırsızlık cürmüne karıştığını, eşinin evlenirken bu durumu kendisinden gizlediğini ve tüm bunları evlendikten sonra öğrendiğini belirterek evliliğin iptalini talep etti. Mahkeme davayı kabul ederken, davalı eş durumu kabullenemedi ve istinafa taşıdı.
Kadının istinaf başvurusunu inceleyen Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi, münasebetin evliliğin iptal davasında geçerli olmadığına karar verdi. Bu sefer de adam karardan mutlu olmadı ve belgeyi Yargıtay’a taşıdı.
Hırsızlık cürmünü gizlemek evliliğin iptaline sebep oldu
YARGITAY’DAN EMSAL KARAR!
Dosyayı inceleyen Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, 2 farklı hırsızlık kabahatinden ceza alan bayanın, yüz kızartıcı kabahatlerden birini işlediğini ve bu durumu bilmeyen biriyle evlenmesinde “önemli nitelikte yanıltma” bulunduğunu tabir etti. Bu durumun erkek için yaşamayı çekilmez bir hale sokacağının belirtildiği kararda istinafın verdiği karar bozuldu ve içtihatlara giderek evliliği iptali kararlaştırıldı.
Şarkıcı Seren Serengil, yangın bölgesinden kurtarılarak İzmir Büyükşehir Belediyesi PAKO Sokak Hayvanları Sosyal Yaşam Kampüsü’ne getirilen hayvanların sahiplendirilmesine destek olmak için tesisi ziyaret etti. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay’ın eşi Öznur Tugay ile kampüsü dolaşan Serengil, “Burayı çok beğendim. Çok temiz. İzmir’i her konuda çok seviyorum” dedi. İstanbul’dan gelen bir hayvansever de kampüsten Pomeranian cinsi bir köpeği sahiplendi.
İzmir’de 15 Ağustos’ta Karşıyaka Yamanlar Dağı’nda başlayan ve 4 gün boyunca kentin farklı noktalarında etkili olan yangınlar, birçok canlının da zarar görmesine neden oldu. Yangınların etkilediği o canlara, İzmir Büyükşehir Belediyesi kucak açtı. Bornova Gökdere’de bulunan Veteriner İşleri Halk Sağlığı Dairesi Başkanlığı PAKO Sokak Hayvanları Sosyal Yaşam Kampüsü’ne getirilen ve tedavisi süren kedi, köpek, eşek, at ve koyunları ziyaret etmek için İzmir’e gelen şarkıcı Seren Serengil, hayvanlar hakkında veteriner hekimlerden bilgi aldı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay’ın eşi Öznur Tugay ile kampüsü gezen Seren Serengil, “İzmir yangınında çok kötü bir manzara ile karşılaştık. İzmir Büyükşehir Belediyesi, o hayvanları kurtararak, buraya getirdi. Biz de bu canları sahiplendirmek, onlara bir yuva bulmak istiyoruz” dedi.
“PAKO’yu çok beğendim”
PAKO Sokak Hayvanları Yaşam Kampüsü’nü çok temiz bulduğunu ve çok beğendiğini aktaran Serengil, sokak hayvanlarına yönelik çıkarılan yasayı da eleştirdi. Serengil, “Her barınağın bir kapasitesi var. Buraya 5 hayvan koyarsan, yarın birbirine hastalık bulaştıracak. Böyle bir şey mümkün değil. Her barınak alabildiği kadar hayvan alacak, alamadıkları da dışarda kalacak. Bu yasayı çıkaranlar Avrupa’yı takip ediyor ama Avrupa’nın yaptığı bu değil. Altı bomboş bir yasa. Bu yasa umarım geri çekilecek. Anayasa Mahkemesi’ne gidildi. Güzel bir sonuç alacağımızı düşünüyorum” diye konuştu.
“İzmir’e çok güveniyorum”
Bazı barınakları ziyaret ettiklerini ve durumu kötü olan hayvanları kendilerine göstermediklerini vurgulayan Seren Serengil, şunları söyledi: “Çünkü bakamıyorlar, bakmıyorlar. Ya belediyeden ödenek çıkaracaksın ya da Başkanımızın eşi Öznur Tugay Hanım gibi bizlere kucak açacaksın. Biz hayvanseverler olarak sponsor aracılığıyla mama da bulacağız. Ne gerekiyorsa yapacağız. Diğer barınaklar bizi içeri sokmuyor. Sokak hayvanlarının fotoğraflarını sahiplendirmek için çekmek istiyoruz buna da müsaade etmiyorlar. Demek ki amaçları yaşatmak değil, öldürmek. Biz bu canları yaşatmak zorundayız. İzmir’i her konuda çok seviyorum. Çok omurgalı bir şehir. Harika bir halk. Bütün ülke İzmir gibi olsa, hiçbir sorun kalmayacak. İlçelere de gitmeye başlayacağız. Hayvanlarımızı el birliği ile sahiplendirmeye başlayacağız. İzmir’e çok güveniyorum. İzmir her zaman pek çok konuda bu ülkenin lokomotif şehri oldu. Duruşu, bakışı, tarzı ile ödün vermeyen bir kent. Can dostların yaşatılmasında, sahiplendirilmesinde ve korunmasında da ödün vermeyecek.”
“Ben de buranın bir gönüllüsüyüm”
Öznur Tugay da PAKO Sokak Hayvanları Sosyal Yaşam Kampüsü’nün son derece şeffaf ve iyi yönetilen bir yer olduğunu belirterek, “Ekip çok özverili çalışıyor. Ben de buranın bir gönüllüsüyüm ve kendimi buranın annesi gibi addediyorum. Duyarlılığımız bu anlamda çok yüksek. Hayvanlarımızı seviyoruz. Temennimiz bu canların, barınaklarda kısa süreli konaklamaları. Gerekli işlemlerinin ardından sahiplendirilmeleri önemli. Bizim çalışma yöntemimiz bu şekilde” dedi.
Seren Serengil, sosyal medya ve gönüllü grupları üzerinden sokak hayvanlarının sahiplendirilmesine katkı koymak üzere kampüsteki can dostların fotoğrafını çekti.
İstanbul’dan gelip yangından kurtarılan köpeği sahiplendi
Yangın mağduru Pomeranian cinsi bir köpeği sahiplenmek için İstanbul’dan gelen Ayşe Seda Korkmaz Samur, “Arkadaşım böyle bir köpeğin olduğunu söyledi. Görür görmez almak istedim. Sahiplendiğim ve evimde baktığım iki Pomeranian var. Zaten terk edilmiş, vazgeçilmiş bir hayvan. Nasıl bakılması gerektiğini çok iyi bildiğim için sahiplenmek istedim. Ona gereken ilgiyi, şefkati ve bakımı verebileceğime çok inanıyorum. Adı ya Lokma ya da Lokman olacak. İstanbul’dan onun için geldim. Bebeğimizi alıp, hemen döneceğiz. Onun canını kurtardığım için çok hassasım” dedi.
ANKARA (İGFA) – Ankara İl Sağlık Müdürlüğü sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, çeşitli medya organlarında Ankara’da maymun çiçeği hastalığından şüphelenilerek karantinaya alınan hastaların olduğu iddiaları üzerine kamuoyunu bilgilendirme gereği doğduğu belirtildi.
Açıklamada, “Ankara’daki hiçbir sağlık tesisimizde maymun çiçeği (mpox) hastalığı şüphesi ile karantinaya alınan hastamız bulunmamaktadır. Bu tür iddialar, gereksiz bir panik ortamı yaratmaya yönelik asılsız bilgilerdir. Maymun çiçeği hastalığı ile ilgili bilgilendirmeler, Sayın Sağlık Bakanı’mız Prof. Dr. Kemal Memişoğlu ve Bakanlığımızın ilgili birimleri tarafından şeffaf bir şekilde ve sıklıkla yapılmakta olup, halkımızın doğru bilgilere ulaşması amacıyla gereken tüm adımlar atılmaktadır. Vatandaşlarımızın, resmi açıklamaları dikkate alarak bu tür söylentilere itibar etmemeleri önem arz etmektedir.” ifadeleri yer aldı.
Ankara’da maymun çiçeği hastalığından şüphelenilerek karantinaya alınan hastaların olduğu iddialarına yönelik basın açıklamasıdır. pic.twitter.com/JtHzUdUFWI
— Ankara İl Sağlık Müdürlüğü (@ankarailsaglik) August 22, 2024
Foreks – Teknoloji temelli gerçekleştirdiği çalışmalar ile hareket eden Aktif Bank’ın yüzde 100 iştiraki Aktif Tech, Türkiye’deki başarılı projeleriyle yurt dışına adım attı.
Hayata geçirdiği iş birlikleriyle finansal teknolojiler, ödeme sistemleri ve biletleme sistemleri yazılımlarına yenilikçi bir yaklaşım getiren Aktif Tech; BKT Arnavutluk ve BKT Kosova ile kapsamlı ve uzun soluklu bir anlaşmaya imza attı. Anlaşma çerçevesinde hem Arnavutluk hem de Kosova’daki iki bankada da MasterCard ve Visa markalı kartları ile pos, sanal pos ve ATM ürünlerinin altyapılarını Türkiye’deki sistemleri üzerinden Aktif Tech üstlenecek.
İki banka da Atlas sistemiyle tanıştı
BKT’nin her iki ülkedeki gücünü vurgulayan ve özellikle Arnavutluk’ta en büyük pazar payı ve ürün setine sahip, ülkeye sadakat programı ve taksit özelliklerini getiren öncü banka olduğuna dikkat çeken Aktif Tech Genel Müdürü Özgür Bilgin, “Hem BKT Arnavutluk’un hem de BKT Kosova’nın tüm sistem altyapılarını Aktif Tech sağlayacağı için gururluyuz. Tüm hizmetleri hem PCI DSS hem de PCI PIN sertifikalarına sahip olan modern bir altyapı sistemi olan Atlas’a taşımanın mutluluğunu yaşıyoruz. Tüm ürünleri eski hizmet sağlayıcısı ve çok sayıda paydaş ile senkronize bir şekilde gerçekleştirdiğimiz çalışma ile herhangi bir sorun olmadan Atlas sistemine taşımayı başardık. Ülkemizde elde ettiğimiz deneyimleri ve çalışmaları, yurt dışına ihraç etmekten büyük mutluluk duyuyor, globalde yeni çalışmalara hazırlanıyoruz” dedi.
Geleneksel bakla favanın mercimekle harmanlanmış bu versiyonu, pratik bir biçimde hazırlanarak sofralarınıza farklı bir tat katar. Bilhassa zeytinyağının verdiği hafiflik ve limonun ekşiliği ile harmanlanan mercimek fava, hem meze sofralarına hem de ana yemeklerin yanına çok yakışır.
Malzemeler:
2 su bardağı sarı mercimek 1 adet büyük kuru soğan (ince doğranmış) 1 adet havuç (rendelenmiş) 1/2 çay bardağı zeytinyağı 1 adet limonun suyu 1 tatlı kaşığı tuz 1 çay kaşığı karabiber 1/2 çay kaşığı kimyon 4 su bardağı su 1/2 çay bardağı ince doğranmış dereotu (süslemek için) 2-3 yemek kaşığı zeytinyağı (üzerine gezdirmek için)
Hazırlık Evreleri:
Mercimeklerin Hazırlanması: Mercimekleri uygunca yıkayın ve suyunu süzün. Akabinde bir tencereye alın ve üzerini geçecek kadar su ekleyin. Orta ateşte mercimekler yumuşayana kadar pişirin, yaklaşık 20-25 dakika.
Sebzelerin Eklenmesi: Ayrı bir tavada zeytinyağını ısıtın. Doğranmış soğanı ve rendelenmiş havucu ekleyin. Soğanlar yumuşayıp şeffaflaşana kadar kavurun. Bu süreç sebzelerin aromalarını ağırlaştıracak ve favanın lezzetini artıracaktır.
Mercimeklerle Birleştirme: Yumuşayan mercimekleri, kavrulmuş soğan ve havuç karışımına ekleyin. Üzerine tuz, karabiber, kimyon ve limon suyunu ek edin. Tüm gereçleri uygunca karıştırın.
Püre Haline Getirme: Karışımı blender yahut el blenderı kullanarak pürüzsüz bir kıvama gelene kadar çekin. Şayet karışım çok koyu olursa, biraz daha sıcak su ekleyerek kıvamını ayarlayabilirsiniz.
Soğutma ve Servis: Mercimek favayı geniş bir servis tabağına alın ve oda sıcaklığına gelene kadar bekletin. Üzerine zeytinyağı gezdirin ve ince doğranmış dereotu ile süsleyin. Favori mezeniz artık servise hazır!
Lezzet İpuçları:
Favayı daha da zenginleştirmek için içerisine birkaç diş sarımsak ekleyebilirsiniz. Sarımsak, favanın lezzetini derinleştirir. Üzerine ekleyeceğiniz zeytinyağı, fava’nın lezzetini artırır ve ona parlak bir görünüm kazandırır. Sızma zeytinyağı kullanarak en güzel sonucu alabilirsiniz. Favanın kıvamı sizin tercihinize bağlı olarak ayarlanabilir. Daha koyu bir kıvam isterseniz su ölçüsünü azaltabilir, daha yumuşak bir kıvam içinse su ölçüsünü artırabilirsiniz.
Servis Teklifleri:
Mercimek favayı, dilimlenmiş taze ekmek yahut pita ekmeği ile servis edebilirsiniz. Yanına birkaç dilim limon ekleyerek sunumunuzu canlandırabilirsiniz. Eğer farklı bir lezzet denemek isterseniz, üzerine karamelize edilmiş soğan ekleyebilirsiniz. Bu hem lezzet hem de sunum açısından favaya zenginlik katar.
Ağız kokusunun nedenlerini anlamak ve yanlışsız tedbirleri almak, hem sıhhatiniz hem de toplumsal hayatınız açısından değerlidir. İşte ağız kokusunun nedenleri, önlenme yolları ve tedavi metotları hakkında ayrıntılı bir inceleme.
Ağız Kokusunun Nedenleri:
Ağız ve Diş Sıhhati Sorunları:
Diş Çürükleri ve Diş Eti Hastalıkları: Diş çürükleri ve diş eti iltihapları, ağızda bakterilerin birikmesine neden olarak makus kokuya yol açar. Bu durum ekseriyetle dişlerin üzerinde biriken plak ve tartar nedeniyle ortaya çıkar.
Ağız Kuruluğu (Kserostomi): Yetersiz tükürük üretimi, ağızda bakterilerin çoğalmasına ve hasebiyle makus kokuya neden olabilir. Ağız kuruluğu, kimi ilaçlar yahut tıbbi durumlar nedeniyle oluşabilir.
Sindirim Sistemi Sorunları:
Gastrit ve Asit Reflüsü: Mide asidi ve sindirim meseleleri, ağız kokusuna yol açabilir. Bu durum çoklukla yemeklerin ağızda makus bir tat bırakmasına neden olur.
Sindirim Bozuklukları: Sindirim sisteminde meydana gelen bozukluklar, makus kokuların ağız yoluyla dışarı atılmasına neden olabilir.
Genel Sıhhat Meseleleri:
Diyabet: Kan şekeri düzeylerindeki dengesizlikler, ağızda meyvemsi yahut aseton gibisi bir kokuya neden olabilir.
Solunum Yolu Enfeksiyonları: Burun, boğaz yahut sinüs enfeksiyonları ağız kokusuna neden olabilir, zira bu bölgelerdeki bakteriler ağız kokusunu etkileyebilir.
Yetersiz Beslenme ve Makûs Alışkanlıklar:
Beslenme Eksiklikleri: Yetersiz vitamin ve mineral alımı, ağız kokusuna yol açabilir. Bilhassa B vitamini eksiklikleri ve düşük protein alımı bu sorunu tetikleyebilir.
Sigara ve Alkol Kullanımı: Sigara içmek ve çok alkol tüketimi, ağız kuruluğuna ve makus ağız kokusuna neden olabilir.
Ağız Kokusunun Önlenmesi ve Tedavi Teknikleri:
Düzenli Ağız ve Diş Bakımı:
Diş Fırçalama: Dişlerinizi günde en az iki kere, fluorlu diş macunu kullanarak fırçalayın. Dişlerinizi fırçalamak, plak ve bakterileri temizlemeye yardımcı olur.
Diş İpi Kullanımı: Diş ipi kullanarak dişler ortasındaki yiyecek parçacıklarını ve plakları temizleyin. Diş ipi, diş fırçalarının ulaşamadığı bölgelerdeki bakterileri ortadan kaldırır.
Ağız Gargaraları: Antiseptik ağız gargaraları kullanarak ağız içindeki bakterileri öldürebilir ve berbat kokuyu azaltabilirsiniz.
Yeterli Su Tüketimi:
Su İçme: Kâfi su içmek, ağız kuruluğunu önler ve tükürük üretimini artırarak ağız paklığına yardımcı olur. Su, ağızdaki bakterilerin temizlenmesine de katkı sağlar.
Sağlıklı Beslenme:
Dengeli Diyet: Lifli besinler ve taze meyve sebzeler tüketmek, ağız sıhhatini dayanaklar ve makus kokuyu azaltabilir. Bilhassa elma, havuç üzere meyve ve sebzeler ağız paklığını artırır.
Şekerden Kaçınma: Şekerli yiyecekler ve içecekler, ağızda bakterilerin çoğalmasına yol açarak berbat kokuya neden olabilir. Şeker tüketimini sınırlamak ağız kokusunu azaltabilir.
Sağlık Problemlerinin İdaresi:
Tıbbi Denetimler: Diyabet, gastrit üzere sıhhat problemleri varsa, nizamlı doktor kontrolleri yaparak bu hastalıkları yönetmek değerlidir.
İlgili sıhhat meseleleri tedavi edilmediğinde ağız kokusu devam edebilir.
Kötü Alışkanlıklardan Kaçınma:
Sigara ve Alkolü Bırakma: Sigara içmeyi ve çok alkol tüketimini bırakmak, ağız kokusunu değerli ölçüde azaltabilir. Sigara ve alkol ağız kuruluğuna neden olur ve ağız sıhhatini olumsuz tesirler.
ABD Ulusal Ulaşım Güvenliği Kurulu (NTSB), Tesla elektrikli yarı tırının karıştığı son olayla ilgili bir soruşturma başlattı. Araç, Kaliforniya’daki bir otoyolda kaza yaptı ve ardından yangın çıktı. NTSB, Kaliforniya Karayolu Devriyesi ile işbirliği içinde güvenlik soruşturması yürütüyor. Bu soruşturma, kurumun sosyal medya hesabından duyuruldu.Kaza, Pazartesi gecesi geç saatlerde Kuzey Kaliforniya’daki Emigrant Gap yakınlarında meydana geldi. Tesla yarı tırının motoru alev aldı. Yerel medyaya göre herhangi bir yaralanma rapor edilmemesine rağmen, olay nedeniyle otoyol 12 saatten fazla kapalı kaldı. Tesla ve Kaliforniya Karayolu Devriyesi, kazayla ilgili bilgi taleplerine henüz yanıt vermedi.Tesla yarı tırını da içeren elektrikli araç (EV) yangınlarının, içten yanmalı motorlu araçlardaki yangınlardan farklı şekilde yandığı bilinmektedir. Uzmanlar, EV yangınlarının daha uzun sürebileceğini ve söndürülmesinin daha zor olduğunu, ayrıca yeniden tutuşma riskinin daha yüksek olduğunu belirtmektedir. NTSB’nin soruşturması, ulaşım güvenliğini artırma görevi kapsamında bu olayın ayrıntılarını anlamayı amaçlamaktadır.Reuters bu habere katkıda bulunmuştur.
Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.
Kripto para piyasası yeni bir ivme yakalamak için için uğraş ediyor. Başkan kripto Bitcoin 61 bin doların hududunda süreç görürken, altcoin’ler de genel olarak yeşil bölgede. Piyasadaki olumlu atmosferin ortasında Binance’ın vadeli süreç muştusu verdiği bir token ay seyahatine çıktı. Dünyanın en büyük kripto para borsası Binance, ALPACA’yı 75X’e kadar kaldıraçla listesine ekleyeceğini duyurdu.
Kriptokoin.com’dan takip ettiğiniz üzere kripto para piyasasında bugün yeşil renk hakim. Bitcoin ve birçok büyük altcoin yükseliş yörüngesinde ilerliyor. Bunun yanında aldığı müjdeli haberle ay seyahatine çıkan bile var. Dev kripto para borsası Binance, 22 Ağustos 2024 tarihinde TSİ 13:30’da azamî 75 kat kaldıraçla ALPACAUSDT daima kontratını başlatacağını duyurdu. Bu bağlamda borsa, şu açıklamayı yaptı:
Sevgili Binance’ılar, Binance Futures, Binance Futures’ta sunulan alım satım seçenekleri listesini genişletmek ve kullanıcıların alım satım tecrübesini geliştirmek için 22.08.2024 tarih ve TSİ 13:30’da 75x’e kadar kaldıraçla ALPACAUSDT Daima Mukavelesini piyasaya sürecek.
Bu gelişmenin akabinde altcoin fiyatı dikey bir çıkış yaptı. ALPACA, gün içinde süreç gördüğü 0,125 dolar düzeyinden bir anda 0,223 dolara fırladı. Token yazı sırasında da uçuşuna devam ediyordu. ALPACA, günlük bazda yaklaşık %71 artışla 0,223 dolardan el değiştiriyor. Bu ortada, tokenin süreç hacmi de %20 üzere kayda kıymet artış gördü. Bu da yatırımcıların ve traderların tokene olan ilgisini yansıtıyor.
CEO Richard Teng, gayeleri hakkında konuştu!
Binance CEO’su RichardTeng, “Hayatım boyunca düzenleyici oldum,” dedi. Teng “Devlet kurumlarının değerli olduğunu” kabul etti. Firma, Adalet Bakanlığı ve ABD Hazinesi’nin Mali Hataları Uygulama Ağı tarafından yapılan ahenk takibi nedeniyle artan maliyetlerle karşı karşıya. Adalet Bakanlığı ve diğer ABD kurumları ile daha evvel yapılan savunma mutabakatı, kara para aklama ihlalleri ve ahenk sıkıntıları için 4,3 milyar dolar ceza içeriyordu. Ahenk için yapılan harcamalar iki yıl evvelki 158 milyon dolardan 200 milyon doları aştı. Richard Teng, ABD kurumları Forensic Risk Alliance ve Sullivan & Cromwell tarafından atanan gözlemcilerin çalışmaya başlamış olması nedeniyle maliyetlerin daha da artacağını söylüyor.
Binance borsasının ahenk harcamaları, Ripple vs SEC davasında Ripple Labs’in net maliyetlerini bile aşacak. CEO Brad Garlighouse daha evvel SEC davasına karşı savunma yapmanın şirkete 200 milyon dolara mal olduğunu söylemişti. Mahkeme, şirkete kurumlara XRP satışlarında menkul değerler maddelerinin ihlali nedeniyle ceza verdi. Bu bağlamda, Ripple’ın 125 milyon dolar ceza ödemesini emretti. Kripto şirketleri toplamda düzenleyicilerle ahenk ya da uzlaşma için milyarlarca dolar harcadı. Bu, düzenleyici netlik eksikliği nedeniyle kesim için büyük bir gerileme haline geldi. Kripto, şu anda ABD başkanlık seçimlerinde ön sıralarda yer alıyor.
Deutsche Bank (NYSE:DB) AG hisseleri, Postbank satın alımı anlaşmazlıklarına dahil olan davacıların çoğunluğuyla anlaşmaya varıldığının duyurulmasının ardından bugün %2’nin üzerinde yükseldi. Alman finans kuruluşu Çarşamba günü, en büyük bireysel davacı da dahil olmak üzere davacıların yaklaşık %60’ı ile anlaşmaya varıldığını açıkladı.Bu anlaşmalar, Deutsche Bank’ın 2010 yılında gerçekleştirdiği Postbank satın alımıyla ilgili hukuki sorunları çözme çabalarında ilerleme kaydettiğini gösteriyor. Banka ilerleme kaydetmiş olsa da, kalan eski Postbank yatırımcılarının endişelerini gidermek için daha fazla çaba gerektiğini kabul etti.Anlaşmalarla ilgili olarak, anlaşma tekliflerini kabul etmeyen bazı davacıların hukuki temsilcisi Jan Bayer, Çarşamba günü yaptığı açıklamada son gelişmelerin müvekkillerinin konuya ilişkin tutumunu etkilemediğini belirtti. Bayer, “Varılan herhangi bir anlaşmanın … diğer davacıların kararı üzerinde hiçbir etkisi yoktur, bu nedenle ileriye dönük olarak önemsizdir” dedi.Deutsche Bank ayrıca, anlaşmalar sonucunda, potansiyel yasal ödemeler için daha önce ayrılan karşılıkları geri çekeceğini ve bunun üçüncü çeyrek kazançlarını olumlu etkilemesinin beklendiğini belirtti. Buna ek olarak banka, daha önce iptal edilen hisse geri alım programının yeniden değerlendirilebileceğini ima etti.Bankanın Çarşamba günü yaptığı açıklamada ayrıca, iyileştirilmiş sermaye planı ile dağıtım stratejisini yeniden değerlendirmeyi planladığı ve bu konuda düzenleyici kurumlarla görüşmelerde bulunacağı belirtildi.Erken işlem saatlerinde Deutsche Bank hisseleri, Almanya’nın önde gelen 40 blue-chip hissesinden oluşan DAX endeksine öncülük ederek %2 daha yüksek işlem görüyordu. Bu olumlu hareket, bankanın uzun süredir devam eden Postbank hukuki sorunlarını çözme konusundaki ilerlemesinin ardından yatırımcı duyarlılığını yansıtıyor.Reuters bu habere katkıda bulunmuştur.
Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.
Seven & i Holdings, Japonya’da markayı taze gıda için tercih edilen bir destinasyona dönüştürmesiyle tanınan 7-Eleven mağaza zincirinin Japon sahibi, Alimentation Couche-Tard tarafından potansiyel bir satın alma işlemini değerlendiriyor.Circle-K mağazalarının sahibi Couche-Tard, 36 milyar dolar değerindeki Seven & i ile bir satın alma görüşmesi yapmak için yaklaşımda bulundu. Olası anlaşmanın detayları açıklanmamış olsa ve ilerleyip ilerlemeyeceği belirsiz olsa da, markanın ABD’li hayranları sevdikleri ‘konbini’ ürünlerinin geleceği konusunda endişelerini dile getiriyor.Seven & i, Japonya’daki convenience store’larını veya ‘konbini’lerini, markanın büyümesinde merkezi rol oynayan çeşitli taze gıda ürünleri sunarak günlük yaşamın vazgeçilmez bir parçası haline getirmeyi başardı. Japonya’da 21.000’den fazla mağaza işleten şirket, London Stock Exchange Group verilerine göre, yurtiçi ‘konbini’lerinden %27’lik bir faaliyet kar marjı elde ediyor. Bu oran, uluslararası convenience store’larından elde edilen %3,5’lik marjın önemli ölçüde üzerinde.Seven & i, Japon modelinin başarısını tekrarlamak amacıyla, bu yılın başlarında ABD mağazalarında 200’den fazla yeni gıda ürünü sunma planlarını açıkladı. Bu ürünler arasında ‘onigiri’ pirinç topları ve Japon tarzı sandviçler gibi belirgin Japon lezzetleri yer alıyor ve sosyal medya ile yemek sitelerindeki hayranlardan sıcak bir karşılama gördü. Bu ürünlerin üretimi, Seven & i’nin bir biriminin en büyük hissedarı olduğu Warabeya Nichiyo Holdings tarafından Texas ve Virginia’daki tesislerde gerçekleştirilecek.Japon convenience store modeli, Seven & i için bir büyüme motoru oldu. Mağazalar günde birkaç kez taze gıda teslimatı alıyor ve fatura ödeme ve paket gönderme gibi hizmetler sunuyor. Japonya’daki son yeniliklerden biri, fabrikada dondurulmuş ekmeğin yeni bir çözündürme işlemiyle daha taze tadda ekmek sunulması oldu.Ancak, Couche-Tard tarafından potansiyel satın alma, özellikle Japonya’da Seven & i’nin ‘konbini’ kültürünün geleceği hakkında sorular ortaya çıkardı. Analistler, Couche-Tard’ın nüanslı Japon convenience store pazarını yönetme kabiliyeti konusunda şüpheci ve şirketin bunun yerine Kuzey Amerika’daki sinerjilere odaklanabileceğini öne sürüyor.Orijinal adı Ito-Yokado olan ve Masatoshi Ito tarafından kurulan Seven & i, Japonya’da süpermarketler, büyük mağazalar, bir banka, ayrıca Denny’s restoranları ve Tower Records gibi çeşitli işletmelere sahip. Kurucu Ito’nun geçen yıl ölümünün ardından şirket, operasyonlarını sadeleştiriyor, hazır giyim işinden çıkıyor ve birkaç Ito-Yokado mağazasını kapatıyor. Kalan mağazaları ise ayırmayı planlıyor.Satın alma görüşmeleri devam ederken, Senjin Capital’den James Halse gibi bazı analistler, Couche-Tard’ın Japon işinin bağımsız olarak faaliyet göstermesine izin verebileceğini ve öncelikle Seven & i’nin ABD’deki benzin istasyonu işine maruz kalmayı hedefleyebileceğini tahmin ediyor. Seven & i’nin ABD’deki benzersiz ‘konbini’ ürünlerinin ve Japon operasyonlarının geleceği, hayranlar ve sektör gözlemcileri için ilgi odağı olmaya devam ediyor.Reuters bu makaleye katkıda bulunmuştur.
Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.
New York City bölgesindeki altyapı için önemli bir gelişme olarak, Webuild’in ABD iştiraki Lane ile ACS gruplarına ait Schiavone ve Dragados’un oluşturduğu ortak girişim, Hudson Tüneli Projesi için demiryolu tünellerinin inşasına yönelik 466 milyon dolarlık bir sözleşme kazandı. İtalyan inşaat şirketi Webuild’in bugün yaptığı açıklamaya göre, Lane sözleşmenin %35’lik payına sahipken, Schiavone ve Dragados sırasıyla %35 ve %30’luk paylara sahip.Bu açıklamanın ardından Webuild’in hisseleri yükselişe geçti ve Türkiye saatiyle 11:49 itibariyle Milano borsasında %2,21 artış gösterdi.New York City ve New Jersey arasındaki Amtrak demiryolu ve eyalet banliyö hatları için kritik bir bağlantı olan Hudson Tüneli Projesi’nin toplam maliyetinin 17,2 milyar dolar olduğu tahmin ediliyor. Kazanılan sözleşme, her biri yaklaşık 1,6 kilometre uzunluğunda ve yaklaşık 8 metre iç çapa sahip ikiz demiryolu tünellerinin tasarımını ve inşasını içeriyor. Bu yeni tüneller, üç bölümden oluşan Hudson Tüneli’nin bir parçası olan Palisade Tüneli’nin bir bölümünü oluşturacak.Bu proje sadece yeni altyapı eklemekle kalmayıp, aynı zamanda önemli gecikmelere maruz kalan mevcut bir tünelde onarım çalışmaları yapmayı da amaçlıyor. Projenin tamamlanmasının 2027 yılında gerçekleşmesi planlanıyor.Reuters bu habere katkıda bulunmuştur.
Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.
Foreks – Euro Bölgesi’nde ücretlerde artış Haziran ayına kadar olan üç aylık dönemde önemli ölçüde yavaşlayarak ECB’nin borçlanma maliyetlerinde daha fazla indirim yapmasının önünü açtı.
ECB Perşembe günü yaptığı açıklamada, işverenler ile işçi sendikaları veya benzer kurumlar arasındaki müzakereler yoluyla belirlenen ücretlerin bir yıl öncesine göre %3,55 daha yüksek olduğunu ve yılın ilk üç ayında kaydedilen %4,74’lük artışın yavaşladığını belirtti. Bu, ekonomistlerin beklediğinden daha yavaş bir artış oldu.
Ücret artışındaki yavaşlama, hizmet fiyatlarının da düşeceğine işaret ederek politika yapıcıların 12 Eylül’deki bir sonraki toplantısında ikinci bir faiz indiriminin önünü açabilir.
Foreks – ABD’de bilanço döneminin sonuna yaklaşırken, şirketlerin menkul kıymet düzenleyicisiyle paylaştığı 13-F beyanlarında yer alan Bitcoin ETF yatırımları yakından takip edildi. K33 Research tarafından yapılan incelemeye göre ikinci çeyrekte 272 yeni şirket, spot Bitcoin ETF’lere yatırım yaptı. Çeyreklik bazda bu sayıdaki büyüme, %27 olarak ölçüldü. Rapora göre 30 Haziran’da sona eren dönemde ABD’de spot Bitcoin ETF’lere yatırım yapan şirket sayısı 1.199 olarak kaydedildi.
Konuyla ilgili değerlendirmelerini paylaşan Gate.TR CEO’su Kafkas Sönmez, “Kurumsal yatırımcıların gündemine Ocak 2024’te giren spot Bitcoin ETF’lere yönelik ilginin kripto para piyasalarındaki dalgalanmaya rağmen güçlü kaldığı görülüyor. Geçtiğimiz günlerde Morgan Stanley (NYSE:MS), yatırım danışmanlarına, müşterilere spot Bitcoin ETF önerme izni vererek Wall Street’te bunu yapan ilk bankalardan biri oldu. Goldman Sachs’ın beyanları, dünyaca ünlü bankanın da spot Bitcoin ETF tuttuğunu gösterdi. Bu gelişmeler, dijital varlıklara endeksli spot fonların istikrarı ve başarısının yanı sıra ekosistemin genel görünümü için de oldukça olumlu” diye konuştu.
Sepet fonlar için başvurular başladı
ABD’deki dijital varlık şirketlerinin regülasyonları da finansal dönüşümün gittiği yöne doğru genişlettiğini söyleyen Kafkas Sönmez, “Yılın başında spot Bitcoin ETF’lerin imkanını araştıran ekosistem, bugün endeks fonlar için yapılan yasal başvurulara dair haberleri okuyor. Geçtiğimiz günlerde Hashdex’ten sonra Franklin Templeton da Bitcoin ve Ethereum’u içeren bir endeks fonun borsada işlem görmesi için S-1 başvurusu yaptı. ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’nun (SEC) ilk kararları genellikle erteleme olsa da geldiğimiz noktanın hakkını vermek gerekiyor. Spot Bitcoin ETF’le başlayan, Ethereum ETF’le devam eden ve diğer dijital varlıkların tek başlarına ya da sepet içinde borsada işlem görmeye başlayabileceği bir yakın gelecek, kripto para piyasası için daha fazla erişim, daha çok yatırımcı ve tabii daha yüksek piyasa değerleri anlamına geliyor. Özellikle kurumsal oyuncuların geleneksel borsa aracılığıyla piyasaya dahil olması, daha yüksek hacimli yatırımların ekosisteme katılması demek” diye konuştu.
“Yatırımcılar Jackson Hole öncesi ‘bekle ve gör’ modunda”
Son dönemde kripto para piyasalarında görülen fiyat dalgalanmalarına ilişkin değerlendirmelerini de paylaşan Kafkas Sönmez, “Ağustos mevsimselliği yaşıyoruz. 5 Ağustos’ta yen ve dolar kuru arasında yaşanan çözülme, ABD’de resesyon beklentileriyle birleşti ve tüm riskli varlıklar kaybetti. Ancak bu durum geleneksel borsalarda kriptoya kıyasla daha hızlı toparlandı. Tasarruflarını kripto varlıklarda değerlendiren yatırımcılar da makro gelişmeleri, güncel verileri ve para politikasını kuran yetkililerin konuşmalarını yakından takip ediyor. Bu noktada bu cuma gerçekleştirilecek Jackson Hole Sempozyumu öne çıkıyor. Fed Başkanı Jerome Powell’ın vereceği mesajlar yakından takip edilecek. Bu gibi mevsimselliğin öne çıktığı, piyasada rehavetin ve ani hareketleri takip eden sakinliğin devam ettiği dönemlerde tüm yatırımcılar ‘bekle ve gör’ modunda. Gate.TR olarak yatırımcılarımıza günden güne yaşanan dalgalanmalar yerine daha geniş perspektiften Bitcoin adaptasyonunun kat ettiği yola ve uzun vadedeki fiyat hareketlerine odaklanmalarını öneriyoruz. Bitcoin hala yılın başındaki seviyesinden %33 daha değerli” ifadelerini kullandı.
“Regülasyonun rekabete olumlu etkisini görüyoruz”
2 Temmuz itibarıyla yasalaşarak yürürlüğe giren kripto yasası kapsamında planlanan sürecin kusursuz ilerlediğini belirten Gate.TR CEO’su Kafkas Sönmez, değerlendirmelerini şu ifadelerle sonlandırdı: “Yenilenen geçici listede kripto varlık hizmet sağlayıcı olarak başvuran toplam 76 kuruluş olduğu görülüyor. Farklı pazarlarda başarıya ulaşmış, kullanıcı tabanı edinmiş ve küresel bilinirlik kazanmış borsaların Türkiye pazarına girecek olması teknolojisine, altyapısına ve kullanıcı deneyimine güvenen Gate.TR olarak bizi fazlasıyla heyecanlandırıyor. Regülasyonun rekabete etkisini görmeye başladık, ilerleyen süreçte bu rekabetin kullanıcı deneyimindeki iyileşmeyi teşvik ettiğini ve Türkiye’de kripto para bilinirliğinin daha da geniş kesimlere yaydığını göreyeceğiz. Türkiye’nin kriptoya açılan kapısı Gate.TR olarak yeni döneme hazırız.”
Foreks – Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, kayıt dışı istihdamla mücadele kapsamında Ocak-Temmuz ayları arasında 71 bin 456 iş yerini denetlediklerini, mevzuata aykırılık tespit edilen iş yerlerine 1 milyar 73 milyon TL idari para cezası uyguladıklarını söyledi.
Işıkhan X hesabından yaptığı açıklamada, kayıt dışı istihdamla mücadelede taviz olmadığı mesajı verdi.
Işıkhan şöyle devam etti:
“Etkin denetimlerimiz sayesinde vatandaşlarımızın geleceğini koruma altına alarak sosyal güvenlik bilincini artırıyoruz. Çalışan haklarının ihlalini önlediğimiz gibi ülke ekonomisinin zarara uğramasını engelliyoruz.”
Foreks – Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, konkordato başvurularının bu yılın ilk yedi ayında geçen yılın tamamını geçerek, bin 554 sayısına ulaştığını, küresel düzeyde faaliyet gösteren ve borsada işlem gören şirketlerin bile konkordatoya başvurduğunu belirterek, “Konkordato ilan eden şirketten alacaklı olan şirketler, tahsilat yapamadığı için nakit dengesini koruyamayarak zor durumda kalıyor. Bu nedenle, iş dünyamızda -ya ticaret yaptığım şirket konkordato ilan ederse- tedirginliği başladı. Şirketleri iflastan kurtarmak, ticari ilişkide bulunduğu diğer şirketlerin sıkıntıya girmesini engellemek ve piyasalardaki tedirginliğin önüne geçmek için konkordato sistemi yeniden ele alınmalı” dedi.
ATO Başkanı Gürsel Baran, yazılı bir açıklama yaparak, konkordato ilan etmek için başvuruda bulunan şirket sayısındaki artışın ticari hayatta tedirginlik oluşturduğunu kaydetti. 2023 yılında konkordato başvurusu yapan bin 516 şirketten 519’unun geçici mühlet kararı, 353’ünün de kesin mühlet kararı aldığının ifade edildiğini hatırlatan Baran, bu yıl ise Ocak-Temmuz döneminde rakamların geçen yılın tamamının üzerine çıktığını ve bin 554 şirketin konkordato başvurusunda bulunduğunu, 788’inin geçici mühlet 311’inin de kesin mühlet kararı aldığını kaydetti.
Nakit akışı bozulan ve taahhütlerini yerine getiremeyen şirketlerin konkordatoya başvurduğunu da kaydeden Baran, “Firmanın konkordato başvurusu kabul edildiğinde, firma adeta bir koruma çemberine alınıyor. Mahkemenin belirlediği zaman içerisinde alacaklılar haciz işlemi yapamıyor, bankalar kredi borçlarını tahsil edemiyor ve ipotekler satışa çıkartılamıyor. Prosedür işletiliyor alacaklılarla toplantılar düzenlenip, alacak tutarında indirim yapılıp kalan tutar üzerinde de ödeme planı hazırlanıyor” dedi.
Konkordato ilanı sonrasında, konkordato ilan eden şirketle ticari bağı olan şirketlerin koruma çemberi dışında bırakıldığını, alacak tutarının bir bölümünden feragat ederek indirim anlaşmasını kabul etmek durumunda kaldığını, zamanında tahsil edemediği alacağının vadeye yayıldığını anlatan Baran, konkordato ilanı sonrasında da alacağını tahsil edip edemeyeceğinin belli olmadığını söyledi.
-TİCARETTE KONKORDATO TEDİRGİNLİĞİ-
İş dünyasında, konkordato ilan örneklerinde gördüğü alacak-verecek ilişkilerinden dolayı -ya ticaret yaptığım şirket konkordato ilan ederse- tedirginliği başladığını kaydeden Baran, “Son dönemde, uluslararası alanda başarılı projelere imza atan, borsada işlem gören şirketlerin bile konkordato ilan etmesi üyelerimiz arasında tedirginlik oluşturuyor. Ticari hayat irili ufaklı şirketleriyle bir bütün ve birbirlerine zincir halkalarıyla bağlı. Bu halkadan biri konkordato ilan edip ödemelerini uzun vadeye yaydığında, ondan alacağı olan diğer şirketler ve onların da borçlu olduğu diğer şirketlerin nakit dengesi bozuluyor. Örneğin konkordato ilan eden büyük işletme için küçük denilebilecek bir meblağ, küçük işletmeler için iflas sebebi bile olabiliyor, yerine getirilmeyen her ticari sorumluluk, ticari hayatın düzenini bozuyor” diye konuştu.
Ticari hayatın sürdürülebilirliği ve güven ortamının korunması adına, konkordato sisteminin yenilenmesi gerektiğini dile getiren Baran, konkordato fonu oluşturularak, konkordato ilan eden şirketlerin diğer şirketlerin de iflasına neden olmasının önüne geçilebileceğini bildirdi. Baran, “Bir firma konkordato ilan ettiğinde alacaklılar, fondan tahsilatını yapabilir ve konkordato ilan eden firma da daha sonra borçlarını bu fona ödeyerek süreci tamamlayabilir” dedi. Baran, sistemin mevcut haliyle devam etmesi durumunda, konkordato mağdurlarının ortaya çıkacağını dile getirdi. Baran, konunun TBMM açıldığında, gündeme alınması gerektiğini de ifade etti.
Foreks – Capital Economics’ten Ashley Webb’e göre, Birleşik Krallık’ta kamu çalışanlarına yönelik ücret artışları özel sektöre de yansıyarak enflasyonu hedeflenenden daha yüksek tutabilir.
Yeni İşçi Partisi hükümeti, endüstriyel eylemlerin ardından doktorlar ve tren sürücüleri de dahil olmak üzere kamu sektörü çalışanları için büyük ücret anlaşmaları imzaladı.
Webb’e göre bu durum ücret artışının yavaşlayarak enflasyonu İngiltere Merkez Bankası’nın %2’lik hedefine yakın bir seviyede tutmasını engellememeli, ancak özel sektör firmaları için bir ölçüt teşkil etmesi halinde risk oluşturabilir.
Webb, “Bu, faiz oranlarının daha yavaş ve/veya şu anda beklediğimiz 2025 sonu itibariyle %3,00’e düşüşten daha az düşürülmesi anlamına gelecektir” dedi
Foreks – AB misyonu çerçevesinde görev yapan Fransız destroyeri Kızıldeniz’de defalarca saldırıya uğrayan Yunan petrol tankerindeki 29 denizciyi kurtardı.
Destroyer aynı zamanda bölgede bomba taşıyan bir drone botunu imha ettiğini söyledi.
Yunan petrol tankeri Sounion’a yönelik saldırıyı Yemen’deki Husi isyancıların gerçekleştirdiğinden şüpheleniliyor.
Avrupa Birliği’nin Aspides Operasyonu, Sounion’un şu anda Kızıldeniz’de demirli olduğunu ve artık sürüklenmediğini söyledi. Ancak geminin hala yanmakta olup olmadığı netlik kazanmadı. Gemide Filipinli ve Ruslardan oluşan bir mürettebat görev yapıyordu.
Askeri yetkililer kurtarmaya katılan Fransız destroyerinin adını vermedi.
Fenerbahçe’de transfer çalışmaları bir yandan devam ederken, ekipten ayrılacak isimler konusunda da gelişmeler yaşanıyor.
Fransa Ligue 1 takımlarından Birçok, sarı-lacivertli grubun ulusal savunmacısı Samet Akaydın’ı takımına katmak istiyor. Fransız grubu, bu dönem Fenerbahçe’nin resmi maçlarında takıma giremeyen ve Şampiyonlar Ligi Elemeleri’nde de listeye dahil edilmeyen deneyimli savunmacıyı mecburî satın alma opsiyonuyla 1 yıllığına kiralamak maksadında…
Ekiple birlikte idmanlara katılan lakin karşılaşma takımlarında yer almayan Samet Akaydın’ın da Nice’e transfer olmaya sıcak baktığı öğrenildi.
Samet’in menajerinin sarı-lacivertli yöneticilerle bir ortaya gelerek, transfer konusunda görüşmeler yapması bekleniyor.
FRANSIZLAR TRANSFERİ ÇABUCAK TAMAMLAMAK İSTİYOR
Öte yandan Avrupa’da transfer devrinin kapanmasına az bir mühlet kaldığı için Fransız takımı, transferi çabucak tamamlamak istiyor. Önümüzdeki günlerde Birçok ismine bir kulüp yetkilisi Türkiye’ye gelerek, Fenerbahçe idaresiyle bir görüşme gerçekleştirecek. Samet’in Fenerbahçe ile 30 Haziran 2026 tarihine kadar mukavelesi bulunuyor.
KRAFTON, inZOI Character Studio’yu Steam üzerinden oyuncularla buluşturdu!
Dünyanın dört bir yanından oyuncular, 21 Ağustos’tan 26 Ağustos 2024’e kadar, fiyatsız inZOI: Character Studio demosunu indirebilecek ve ‘ZOi’ ismi verilen avatarlarını diledikleri üzere özelleştirebilecekler.
Kullanıcılar ayrıyeten inZOI Steam sayfasından oyunu istek listelerine ekleyebiliyorlar.
inZOI Yapımcısı ve Yönetmeni Hyungjun Kim, “inZOI ile amacımız, yaratıcılığın hudut tanımadığı ve her seçimin yeni ve beklenmedik tecrübelere yol açtığı bir dünya yaratmak,” dedi ve ekledi: “Oyuncuların sadece ülkü hayatlarını yaşamanın keyfini değil, birebir vakitte dinamik ve gelişen bir dünyada gezinmenin heyecanını da deneyimlemelerini istiyoruz.” diyor.
inZOI, The Sims’in en büyük rakibi olacak üzere görünüyor ancak gerçekçiliği bambaşka bir düzey olmuş.
Bolonez soslu makarna, İtalyan mutfağının en sevilen ve bilinen lezzetlerinden biridir. Bilhassa ağır aroması ve güçlü içeriğiyle sofraların vazgeçilmezi haline gelen bu sos, makarnaya hem doyurucu hem de lezzetli bir karakter kazandırır.
Bolonez sosu, kıyma, domates, sebzeler ve çeşitli baharatlarla hazırlanarak, uzun müddette pişirilir ve tüm materyallerin lezzeti birbiriyle bütünleşir. Bu sosu hazırlamak, biraz sabır gerektirir, lakin sonucunda elde edeceğiniz nefis tat, tüm emeğinize değecektir.
Malzemeler:
500 gram kıyma (tercihen dana kıyması) 1 büyük soğan (ince doğranmış) 2 diş sarımsak (ezilmiş) 2 adet havuç (rendelenmiş) 2 adet kereviz sapı (ince doğranmış) 1 su bardağı süt 2 kutu domates püresi (yaklaşık 800 gram) 1 yemek kaşığı domates salçası 2 yemek kaşığı zeytinyağı 1 çay kaşığı karabiber 1 çay kaşığı tuz 1 çay kaşığı kuru kekik 1 çay kaşığı kuru fesleğen 500 gram makarna (tercihen spagetti yahut penne)
Hazırlık Evreleri:
Sebzelerin Hazırlanması: Soğanı, sarımsağı, havuçları ve kereviz saplarını ince ince doğrayın yahut rendeleyin. Sebzelerin homojen formda doğranmış olması, sosun kıvamını ve lezzetini artırır.
Kıymanın Kavrulması: Geniş bir tencereye zeytinyağını ekleyin ve orta ateşte ısıtın. Kıymayı ekleyip, rengini alana kadar kavurun. Kıyma büsbütün kahverengiye dönene kadar kavurma sürecini sürdürün.
Sebzelerin Eklenmesi: Kavrulan kıymaya doğradığınız soğan, sarımsak, havuç ve kereviz saplarını ekleyin. Sebzeler yumuşayana kadar, yaklaşık 5-7 dakika kavurun.
Sütün Eklenmesi: Karışıma sütü ekleyin ve karıştırarak 2-3 dakika pişirin. Süt, sosun yumuşak bir doku kazanmasına yardımcı olur.
Domateslerin Eklenmesi: Domates püresi ve domates salçasını karışıma ekleyin. Baharatları da (tuz, karabiber, kekik, fesleğen) ek edin ve tüm gereçleri uygunca karıştırın.
Uzun Periyodik Pişirme: Sosun kıvamını alması ve lezzetlerin birbiriyle düzgünce bütünleşmesi için en az 1,5 saat boyunca kısık ateşte pişirin. Orta ara karıştırarak sosun tabanının tutmamasını sağlayın.
Makarnanın Haşlanması: Geniş bir tencerede bol suyu kaynatın, suya bir tutam tuz ekleyin ve makarnayı paket üzerindeki talimatlara nazaran haşlayın. Haşladığınız makarnayı süzün fakat suyundan biraz ayırın.
Sos ve Makarnanın Buluşturulması: Haşlanan makarnayı sosun bulunduğu tencereye ekleyin ve düzgünce karıştırın. Şayet sos çok koyu gelirse, ayırdığınız makarna suyundan biraz ekleyebilirsiniz.
Servis Teklifleri:
Bolonez soslu makarnanızı, üzerine rendelenmiş parmesan peyniri ekleyerek sıcak servis yapın. Yanında taze fesleğen yaprakları yahut ince doğranmış maydanoz ile süsleyerek sunumunuzu zenginleştirin. Ek olarak, yanında bir dilim kızarmış sarımsaklı ekmek yahut bir kase mevsim salatası ile lezzeti tamamlayabilirsiniz.
Lezzet İpuçları:
Sosun daha da lezzetli olması için, domateslerin asitliğini dengelemek ismine sosun içerisine 1 çay kaşığı şeker ekleyebilirsiniz. Eğer daha ağır bir kıvam istiyorsanız, sosu pişirme müddetinin sonunda 15-20 dakika kapağı açık formda pişirin.
KOCAELİ (İGFA) – Türkiye’nin dört bir yanındaki afetlere anında yardım eli uzatan Gölcük Belediyesi, Ankara Kızılcahamam’da başlayarak Bolu Gerede’ye sıçrayan orman yangınını söndürme çalışmalarına destek vermek için ekiplerini böyleye gönderdi.
Kısa sürede bölgeye ulaşan belediyeye ait su tankerleri ve personel, Gerede’de devam eden orman yangını söndürme çalışmalarını sürdüren ekiplere destek veriyor.
Yangın bölgesine giden ekiplere kolaylık dileyen Gölcük Belediye Başkanı Ali Yıldırım Sezer, Bu zamana kadar yaşanan yangın, sel ve deprem gibi felaketlerde Gölcük Belediyesi, tüm ekipleri ile afet bölgesinde afetzedelerin yanında oldu. Şimdi de Gerede’de yangın söndürme çalışmalarına destek verecekler. Rabbim; arkadaşlarımızın kazasız, belasız görevlerini tamamlayıp dönmelerini nasip etsin. Allah, memleketimizi de her türlü afetten muhafaza eylesin” dedi.
ANKARA (İGFA) – Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Orta Vadeli Planlamalara (OVP) yönelik sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, güçlü siyasi sahiplenme ve koordinasyon içinde politikaları uyguladıklarını ve sonuç aldıklarını kaydetti.
Son gelişmelere bakıldığında, 2024 yılı için bütçe açığı ve cari açık geçen yıl paylaştığımız OVP tahminlerinden çok daha iyi oranlarda gerçekleşeceğini ifade eden Yılmaz, ” Büyümemiz daha dengeli bir yapıda devam ederken, enflasyon ile mücadelemiz çok daha güçlü bir zeminde sürdürülecek” dedi.
EYLÜL’DE OVP GÜNCELLENECEK
“Harcama, verimlilik ve gelir yönlü mali tedbirler ile dinamik ticaret politikaları risklerimizi azaltırken, dezenflasyon politikalarımızı da destekliyor” diyen Yılmaz, “Ağustos ayında yüzde 50’ye yaklaşan, Eylül ayında ise yüzde 50’nin altına inen enflasyon oranları görmeyi bekliyoruz. Eylül ayında kamuoyu ile paylaşacağımız güncellenmiş OVP’de bu oranlarla ilgili son tahminlerimiz ve hedeflerimiz yer alacak. 2025-2027 dönemini kapsayacak OVP için Strateji ve Bütçe Başkanlığı ile Hazine ve Maliye Bakanlığımız başta olmak üzere kurumlarımızla teknik çalışmalarımız devam ediyor. Diğer yandan ilgili kesimlerle istişare içinde katılımcı bir yaklaşımı hayata geçiriyoruz. Ülkemiz için altın kıymetinde olan ve tarihi bir fırsat penceresi olarak değerlendirdiğimiz dört yıllık seçimsiz dönemde yapısal dönüşümler ile bu resmi tamamlamayı planlıyoruz. Sanayiden tarıma, turizmden hizmetlere, enerjiden lojistiğe, yeşil ve dijital dönüşüm ile yolumuza devam edeceğiz. Eğitim ve sağlıkta yeni seviyelere ulaşırken, “mülkün temeli” olarak gördüğümüz adalet alanında güveni ve hızı artırmaya dönük reformlarımızı sürdüreceğiz” diye konuştu.
Yılmaz, güvenlik alanında etkin teknolojiler ve kurumsal yapı ile insanın huzurunu koruyacaklarını belirterek, “Amacımız ülkemizi her alanda daha güçlü bir şekilde yarınlara taşımak, insanımızın refahını artırmaktır. Zorlu dünya ve bölge koşullarına rağmen, istikrar içinde büyümeye ve sosyal refahımızı kalıcı bir şekilde artırmaya kararlıyız” dedi.
Güçlü siyasi sahiplenme ve koordinasyon içinde politikalarımızı uyguluyor ve sonuç alıyoruz.
Son gelişmelere bakıldığında, 2024 yılı için bütçe açığı ve cari açık geçen yıl paylaştığımız OVP tahminlerinden çok daha iyi oranlarda gerçekleşecek. Büyümemiz daha dengeli bir yapıda…
Binance CEO’su Richard Teng, şirketin halka arz edilip edilmeyeceği konusundaki söylentilere son noktayı koydu. Kripto para borsası Binance’in geleceği hakkında merak edilen bu husus, Teng’in açıklamalarıyla netlik kazandı.
Binance İçin Halka Arz Planı Yok
Binance’in 2023’teki CEO’su Richard Teng, kripto para borsasının halka açılacağına dair tezlere kesin bir lisanla karşılık verdi. Teng, Binance’in mali açıdan hayli güçlü olduğunu vurguladı. Halka arz üzere bir planlarının olmadığını belirtti. Ayrıyeten, mevcut durumda bu türlü bir atağın gereksiz olduğunu tabir etti. Teng, Binance’in güçlü mali yapısıyla yoluna devam edeceğini söyledi. Borsa, birinci günlerinden itibaren kârlı bir formda faaliyet gösterdi. Teng, bu başarıyı dikkatli ve ihtiyatlı bir harcama stratejisiyle sürdürdüklerini söz etti.
Teng, Binance’in CEO’luğu misyonunu devraldı. Kurucu Changpeng Zhao, ABD ile milyar dolarlık mutabakat yaptı. Zhao’nun ayrılmasının akabinde Teng vazifeye geldi. Bu değişim, Binance’in idare yapısında değerli bir dönüşümü de beraberinde getirdi. Teng, borsayı kurucusunun liderliğindeki bir yapıdan, daha kurumsal bir idare anlayışına geçirme çalışmalarına öncelik verdi.
Sürdürülebilirlik ve Şeffaflık Vurgusu
Teng, Binance’in stratejisinin sürdürülebilirlik ve şeffaflık üzerine kurulu olduğunu belirtti. Uzun vadeli muvaffakiyet için şeffaf idare hedefleniyor. Ayrıyeten, düzenleyicilerle güçlü bağlantılar kurmayı planlıyor. Teng’in liderliğinde, Binance ahenk harcamalarını %36 artırarak global düzenleyicilerle iş birliğini güçlendirmeye odaklandı. Bu adımlar, şirketin yalnızca birkaç yıl değil, önümüzdeki 50 ila 100 yıl boyunca başarılı olmasını sağlama hedefini taşıyor.
Teng, Binance’in kurucusu Zhao’nun artık şirketin faaliyetlerine dahil olmadığını vurguladı. Lakin Zhao’nun eşi ve Binance’in kurucu ortağı Ye Hi, hala idare grubunun değerli bir kesimi olarak çalışmaya devam ediyor. Teng, şirketin insan kaynakları departmanının Ye Hi tarafından denetlendiğini belirtti.
ABD Pazarından Uzak Durma Stratejisi
Richard Teng, Binance’in odak noktasının ABD dışındaki pazarlar olduğunu açıkça belirtti. Kriptokoin.com olarak da bildirdiğimiz üzere şirket, son devirde ABD pazarında karşılaştığı yasal zorluklar nedeniyle stratejisini değiştirdi. Teng, ABD dışında faaliyet gösteren pazarların şirket için daha değerli olduğunu söyledi. Bilhassa Dubai, Hindistan, Tayland ve Brezilya üzere ülkelerde alınan lisans ve muahedeler, Binance’in global düzenleyici sıkıntıları çözme gayretinin bir göstergesi olarak dikkat çekiyor.
Teng, ABD’deki başkanlık seçimlerinin Binance’in faaliyetlerine tesiri hakkındaki spekülasyonlara da cevap verdi. Teng, Binance’in işlerinin büyük ölçüde ABD dışında ağırlaştığını belirtti. Ayrıyeten seçim sonuçlarının şirketi etkilemeyeceğini söyledi. Binance, ABD dışındaki pazarları hedefliyor. Bununla birlikte, gelecekte bu tarafta adımlar atacaklarını vurguladı.
Gamescom Opening Night Live etkinliğinde Bethesda Game Studios, Starfield’ın yeni fiyatsız güncellemesinin bu akşam çıktığını açıkladı! Aktiflikte ayrıyeten çok beklenen kıssa genişletmesi Shattered Space’in 30 Eylül 2024’te çıkacağı duyuruldu.
Ağustos Güncellemesi
Ücretsiz Ağustos Güncellemesi, oyuna REV-8 kara aracını ekliyor. REV-8 ile oyuncular, kendi araçlarıyla yeni cepheleri keşfedebilecek ve yeni yüksekliklere erişebilecek.
REV-8 güçlü bir tarete, sürüş esnasında ek müdafaa sağlayan bir zırha, bir yoldaş alabilecek alana ve daha süratli hareket edebilmek ya da makûs bir durumdan kaçmak için iticilere sahip. Üstelik bu iticiler sürüşe biraz dikey hareket ekleyerek irtifa kazanmak ve ulaşılması sıkıntı yerlere havada süzülerek gitmek için de kullanılabilir.
REV-8’i kullanmak için bir Ship Service Technician’a (gemi hizmetleri teknisyeni) gidip bir araç modülü ekleyin. Bu modül tercih edilen gemiye eklendikten sonra REV-8, oyuncular iniş yaptığında otomatik olarak geminin dışına konuşlanır. Ağustos Güncellemesi ile ayrıyeten Xbox Series X ayarlarını yansıtan yeni Xbox Series S manzara ayarları geliyor.
Yeni ayarlar:
**Kare Suratı Gayesi:** Artık VRR (Değişken Yenileme Hızı) takviyeli monitörlerde **30, 40, 60 yahut Sınırsız** kare suratı ortasında seçim yapabilirsiniz. VRR dayanaklı 120hz bir monitöre sahip değilseniz tekrar de 30 ve 60 kare suratı ortasında seçim yapabilirsiniz. VRR desteklemeyen bir monitörde 60’ı seçmek yer yer imaj kırılmalarına sebep olabilir.
**Önceliklendirme:** Artık kare suratı gayenizi muhafazaya çalışırken **Görsel ve Performans** ortasında istediğinize öncelik verebilirsiniz. 60 yahut üstü bir kare suratını hedeflerseniz ayarlardan Performans seçeneğini seçmenizi öneririz. İmaj kalitesine öncelik verdiğiniz takdirde özel efekt, ışıklandırma ve kalabalık detaylarını ve tıpkı vakitte çözünürlüğü en yüksekte meblağ.
Performansa öncelik verdiğinizde ise özel efekt, ışıklandırma ve kalabalık detaylarının dahili çözünürlüğü düşer. Çevresel ögeler yahut aksiyon ağırlaştığında iki mod da dahili çözünürlüğü değiştirebilir. Modlar ortasında değişiklik yaptığınız vakit sistem yeni moda ahenk sağlarken ışıklandırmanın kısa bir müddetliğine değiştiğini görebilirsiniz.
**VSync (Dikey Senkronizasyon):** Artık VSync ayarını kapatıp açabilirsiniz. Bu ayarı kapatmak, oyun karelerini monitörün yenileme suratından ayırır ve manzara kırılmalarına yol açabilir. Açmak, kare suratını monitörün yenileme süratiyle senkronize ederek imaj kırılmalarını önler fakat kare sayısını sonlandırır.
Starfield’ın fiyatsız Ağustos Güncellemesi’yle gelen kusur düzeltmeleri ve başka özelliklerin tam listesi için BNET LINK adresini ziyaret edin.
Shattered Space’in Tarihi Belirlendi
Bethesda Game Studios, Shattered Space’in çıkış tarihini 30 Eylül 2024 olarak duyurdu. House Va’Ruun’un kapalı ana gezegenindeki Dazra kentini keşfedin. Bu yesyeni macerada tüyler ürperten bir kozmik tehlikeyi araştırın, House Va’Ruun’un ana gezegenini keşfedin ve eşsiz silahlar, uzay kıyafetleri ve ekipmanlar bulun.
Starfield’ın Premium yahut Constellation Edition sürümüne sahip olanlar, bu satın alımlarının bir modülü olarak Shattered Space’i edinir. Ana sürüme sahip olanlar Premium Yükseltmesi’ni satın alarak Shattered Space’in yanı sıra Dijital Sanat Kitabı, Özgün Oyun Müzikleri, 1.000 Creation Credit ve Constellation Görünüm Paketi de dahil başka dijital öğelere erişebilir.
Cihaz bilgilerini depolamak ve/veya bunlara erişmek için çerezler gibi teknolojiler kullanıyoruz. Bunu, göz atma deneyimini geliştirmek ve kişiselleştirilmiş reklamlar göstermek için yapıyoruz. Bu teknolojilere izin vermek, bu sitedeki tarama davranışı veya benzersiz kimlikler gibi verileri işlememize izin verecektir. Rıza vermemek veya rızayı geri çekmek, belirli özellikleri ve işlevleri olumsuz etkileyebilir.
fonksiyonel Always active
Teknik depolama veya erişim, abone veya kullanıcı tarafından açıkça talep edilen belirli bir hizmetin kullanımını sağlamak veya yalnızca bir elektronik iletişim ağı üzerinden bir iletişimin iletimini gerçekleştirmek gibi meşru bir amaç için kesinlikle gereklidir.
Preferences
The technical storage or access is necessary for the legitimate purpose of storing preferences that are not requested by the subscriber or user.
İstatistik
Yalnızca istatistiksel amaçlar için kullanılan teknik depolama veya erişim.The technical storage or access that is used exclusively for anonymous statistical purposes. Without a subpoena, voluntary compliance on the part of your Internet Service Provider, or additional records from a third party, information stored or retrieved for this purpose alone cannot usually be used to identify you.
Reklam
Teknik depolama veya erişim, reklam göndermek için kullanıcı profilleri oluşturmak veya benzer pazarlama amaçlarıyla bir web sitesinde veya birkaç web sitesinde kullanıcıyı izlemek için gereklidir.