Cardiff Kent Stadı’nda oynanacak gayret TSİ 21.45’te başlayacak.
Müsabakada Norveç Futbol Federasyonu’ndan Rohit Saggi düdük çalacak. Saggi’nin yardımcılıklarını birebir ülkeden Morten Jensen ve Anders Olav Dale yapacak. Gayretin dördüncü hakemi ise Sigurd Kringstad olacak.
Dördüncü kümede tıpkı gün İzlanda ile Karadağ, İzlanda’da TSİ 21.45’te karşılaşacak.
A Ulusal Kadro’nun kampına katılan lakin sol kasığındaki zorlanma şikayeti süren Semih Kılıçsoy aday takımdan çıkarıldı.
Ay-yıldızlı grupta kalçasında ağrı hisseden ve son idmanda gruptan başka koşu çalışması yapan kaptan Hakan Çalhanoğlu’nun Galler’e karşı forma giymesi beklenmiyor.
Genç oyuncu Mustafa Hekimoğlu da UEFA Avrupa 21 Yaş Altı Şampiyonası Elemeleri’nde İrlanda Cumhuriyeti ve San Marino ile karşılaşacak Ümit Ulusal Kadrosu’nun aday takımına geçiş yaptı.
Türkiye’nin aday kadrosu
A Ulusal Kadro’nun Galler maçı takımında şu futbolcular bulunuyor:
Kaleci: Altay Bayındır (Manchester United), Mert Günok (Beşiktaş), Muhammed Şengezer (RAMS Başakşehir), Uğurcan Çakır (Trabzonspor)
Orta saha: Hakan Çalhanoğlu (Inter), İsmail Yüksek (Fenerbahçe), Okay Yokuşlu (Trabzonspor), Orkun Kökçü (Benfica), Salih Özcan (Wolfsburg), Yusuf Özdemir (Corendon Alanyaspor)
Forvet: Arda Güler (Real Madrid), Barış Alper Yılmaz, Kerem Aktürkoğlu (Galatasaray), Can Uzun (Eintracht Frankfurt), Eren Dinkci (Freiburg), İrfan Can Kahveci (Fenerbahçe), Kenan Yıldız (Juventus), Umut Nayir (TÜMOSAN Konyaspor).
Dünya Superbike Şampiyonası ve Dünya Supersport Şampiyonası’nın 8. ayak yarışları 7-8 Eylül’de Fransa’daki 4,41 kilometre uzunluğundaki Magny-Cours pistinde düzenlenecek.
Red Bull sportmeni ROKiT BMW Motorrad kadrosu pilotu Toprak, hafta sonu şampiyonadaki liderlik avantajını korumak için piste çıkacak.
Yarın özgür idmanların yapılacağı şampiyonada Toprak, 7 Eylül Cumartesi günü TSİ 14.00’de birinci yarışına çıkacak. Ulusal pilot, 8 Eylül Pazar günü ise saat 12.00’de superpole ve saat 15.00’de 2. yarış için pistte sahne alacak.
Portekiz’deki dönemin 7. ayak koşusunda yarışları birinci sırada bitiren Toprak, 13 birincilikle üst üste yarış kazanan atlet rekoruna imza attı.
Pilotlar klasmanında Toprak 365 puanla liderliğini sürdürürken en yakın takipçisi Nicolo Bulega ile ortasındaki farkı da 92’ye yükseltti.
Yarışlar Red Bull TV’den canlı yayımlanacak.
Bahattin Sofuoğlu ve Can Öncü, Dünya Supersport Şampiyonası’nda yarışacak
Ulusal motosikletçiler Bahattin Sofuoğlu ve Can Öncü’nün yer aldığı Dünya Supersport Şampiyonası’nın 8. ayak çabası de Magny-Cours Pisti’nde yapılacak.
Bahattin Sofuoğlu, MV Agusta Reparto Corse grubuyla, Can Öncü ise Kawasaki Puccetti grubuyla derece çabası verecek.
Fransa’nın başşehri Paris’te düzenlenen olimpiyatlarda bayanlar 54 kiloda gümüş madalya alan Hatice Akbaş, AA muhabirine açıklamalarda bulundu.
Türkiye’nin oyunlarda kazandığı 8 madalyanın 3’nü Bayan Boks Ulusal Kadrosu’nun elde ettiğine dikkati çeken Hatice, “Kadın ekibi olarak hoş bir muvaffakiyete imza attık. Dünya şampiyonasında, Tokyo 2020’de hoş başlangıçlar oldu. Devamını da biz getirmeye çalışıyoruz. Ekip olarak bir bütünlük sağladık. Liderimizin dediği üzere ekol oluşturmaya başladık. Hepimiz âlâ çalıştık, hoş bir süreç geçirdik. Bunun meyvelerini de şu an yiyoruz. Çok memnunuz.” sözlerini kullandı.
Fenerbahçe Kulübü sportmeni Hatice, biraz dinlendikten sonra idmanlarına ağır formda devam edeceğini belirterek, “Güzel bir hazırlık süreci geçirip Los Angeles 2028’te de hoş sonuçlar elde etmeyi planlıyoruz. Natürel ki maksat altın madalya. Zira burada gümüş aldım. Birinci olimpiyatımdı, hoş bir muvaffakiyet elde ettim. Orada da istediğim, amaçladığım tek şey altın madalya olacak.” diye konuştu.
Kazanılan madalyaların altyapıdaki atletleri motive ettiğine işaret eden ulusal boksör, şöyle devam etti:
“Bence çok hoş ilerliyoruz. Tokyo’da iki madalya, Paris Olimpiyatları’nda üç madalya elde ettik. Madalya sayısı Los Angeles 2028’de 4-5 olacaktır. Alttan gelen kuşak de hakikaten çok istekli. Bizim başarılarımızı gördükçe çok hevesleniyorlar, güzel çalışıyorlar. Los Angeles Olimpiyatları’nda çok daha hoş sonuçlar elde edeceğimize canı gönülden inanıyorum.”
Hatice Akbaş, gelen başarılarla birlikte Türkiye’de boksa ilginin de arttığının altını çizdi.
“Team Türkiye’nin başına şanssız olaylar geldi”
Paris 2024’te Türkiye’nin 8 madalyada kalmasıyla ilgili yapılan tenkitlerle ilgili soru üzerine Hatice, “Yine de hoş bir muvaffakiyet elde ettiğimizi düşünüyorum. Ancak Team Türkiye’nin başına bahtsız olaylar geldi. Hakem kararları, berbat kura, kilo düşme üzere aksilikler yaşadıklarını düşünüyorum. Oradaki o ortamı kimse bilmiyor. Olağan ki hepimiz madalya istiyoruz ve sahiden büyük madalya adayları vardı. Talihsizlik olduğunu düşünüyorum. Bir sonraki olimpiyatta madalya sayısının artacağına inanıyorum.” formunda konuştu.
Hatice, bayan boksunda erkeklik hormonu fazla olduğu argüman edilen atletlerin olimpiyatlarda yer almasıyla yaşanan cinsiyet tartışmasına ait ise “Bu bahis hakkında konuşmak çok fazla istemiyoruz lakin sonuçta iki arkadaş da altın madalya kazandı. Bir sorun olsaydı katılamazlardı diye düşünüyorum. Başarılarına hürmet duyuyorum.” sözlerini kullandı.
Amerikan Futbol Ligi (National Football League), Playoff maçları ve ligin en büyük karşılaşması olan Super Bowl, canlı yayınlarla sadece S Sport Plus’ta sporseverlerle buluşacak.
NFL’in yıldız oyuncuları Kansas City Chiefs’ten Patrick Mahomes, Miami Dolphins’ten Tyreek Hill, Baltimore Ravens’tan Lamar Jackson ve San Francisco 49ers’tan Christian McCaffrey gibi isimler sezon boyunca izleyicilere unutulmaz anlar yaşatacak. Geçtiğimiz sezon Super Bowl’da adından söz ettiren Taylor Swift’in erkek arkadaşı Travis Kelce de üst üste 3. kez şampiyonluk peşindeki Kansas City Chiefs’in kilit oyuncularından biri olarak sahne alacak. Son iki sezonun şampiyonu olan Kansas City Chiefs, geçtiğimiz yıl Super Bowl finalinde San Francisco 49ers’ı 25-22 mağlup etmiş ve oyun kurucu Patrick Mahomes en değerli oyuncu seçilmişti.
S Sport Plus’ta Super Bowl Heyecanı ve Daha Fazlası
Normal sezon maçları, Playoff’lar ve eğlencenin zirveye çıktığı Super Bowl, bu sezon da sadece S Sport Plus’ta canlı yayınlanacak. Sezonun şampiyonunu belirleyecek ve devre arası şovuyla tüm dünyada ilgi çeken Super Bowl, 9 Şubat 2025’te oynanacak. Sezon boyunca her hafta Pazar akşamları 2 maç ve Pazartesi geceleri 1 maç olmak üzere en az 3 maç S Sport Plus ekranlarından canlı yayınlanacak. Ayrıca, Pazar günleri izleyicilere farklı maçların heyecanını aynı anda sunan NFL Red Zone da S Sport Plus ekranlarında olacak. Sezonun ilk haftasının programı şu şekilde:
Green Bay Packers – Philadelphia Eagles – 7 Eylül Cumartesi 03.15
NFL Red Zone – 8 Eylül Pazar 20:00
Jacksonville Jaguars – Miami Dolphins – 8 Eylül Pazar 20:00
Dallas Cowboys – Cleveland Browns – 8 Eylül Pazar 23:25
New York Jets – San Francisco 49ers – 10 Eylül Salı 03:15
NFL’de yeni sezonu izlemek isteyen sporseveler, ssportplus web sitesi üzerinden, NFL2024 koduyla S Sport Plus yıllık pakete indirimli olarak üye olabilecekler.
Eğitim Öğretim yılının başlamasına kısa bir süre kala ekipler, okullardaki eksiklikleri gidermek ve öğrenciler için uygun bir öğrenim ortamı sağlamak adına hummalı bir çalışma yürütüyor. Fen İşleri Müdürlüğü ekipleri, İbrahim Bitik İlkokulu’nda basket potaları ve bayrak direği için ankraj yerlerini açarak ankraj betonunu döktü. Aynı okulda, marangoz işleri de Park ve Bahçeler Müdürlüğü ekipleri tarafından tamamlandı. Hamdi Eriş Ortaokulu, İlkokulu ve Milli Egemenlik İlkokulu’nda ise yabani ot biçme çalışmaları yapıldı.
Park Bahçeler Müdürlüğü ekipleri, Kahramankazan Anaokulu’nda da yabani ot biçme çalışmalarını tamamladı. Ayrıca, Mustafa Hakan Güvençer Fen Lisesi’nin koridorları Fen İşleri Müdürlüğü ekipleri tarafından titizlikle boyandı. Kahramankazan Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ile Sevimli Arılar Anaokulu’nda da yabani ot biçme çalışmaları gerçekleştirildi. Hamidiye Ünlü İlkokulu’nun bahçesinde ise bordür taşlarının tamiri yapılarak okulun estetik görünümü artırıldı.
İlçedeki eğitim kurumlarının yeni eğitim öğretim yılına eksiksiz ve düzenli bir şekilde başlaması için çalışmalar titizlikle sürdürülüyor.
Dell PowerEdge sunucuları, müşterilerin kurumsal uygulamaları güçlendirmek amacıyla büyük dil modellerini (LLM’ler) daha sorunsuz bir şekilde geliştirmelerine, test etmelerine ve çalıştırmalarına yardımcı olmak üzere Red Hat Enterprise Linux AI için onaylanan ilk sunucular olacak.
Dell Technologies ve dünyanın önde gelen açık kaynak çözümleri sağlayıcısı Red Hat, Inc., kullanıcıların yapay zekâ (AI) ve üretken yapay zekâ (GenAI) modellerini daha sorunsuz bir şekilde çalıştırmalarını sağlayan, yapay zekâ için optimize edilmiş bir işletim sistemi üzerine inşa edilen Red Hat Enterprise Linux AI (RHEL AI) platformunu Dell PowerEdge sunucularına taşıyor. Bu ortak çalışma, RHEL AI’yı Dell PowerEdge R760xa sunucusunda tercih edilen bir platform olarak konumlandırıyor.
Daha tutarlı bir yapay zekâ deneyimi için…
Dell Technologies ve Red Hat iş birliği, kuruluşların yapay zekâ ve makine öğrenimi (AI/ML) stratejilerini daha kolay bir şekilde uygulayarak BT sistemlerini ölçeklendirmelerine ve kurumsal uygulamaları desteklemelerine yardımcı oluyor. Dell ile Red Hat, tümü Dell PowerEdge üzerinde RHEL AI’yın güvenilir platformunda sunulan optimize edilmiş, AI özellikli donanım çözümlerinde daha tutarlı bir deneyim sağlıyor. Bu girişim, NVIDIA dahil olmak üzere donanım çözümlerinin RHEL AI ile sürekli olarak test edilip doğrulanmasıyla, kullanıcılar için yapay zekâ deneyimini basitleştirmeyi hedefliyor.
RHEL AI, IBM Research’ten açık kaynak lisanslı Granite büyük dil modellerini (LLM), LAB (Large-scale Alignment for chatBots) metodolojisine dayanan InstructLab araçlarını ve InstructLab projesi aracılığıyla model geliştirmeye yönelik topluluk odaklı bir yaklaşımı bir araya getiriyor. Bu çözüm, hibrit bulut genelinde bireysel sunucu dağıtımları için optimize edilmiş, çalıştırılabilir bir Red Hat Enterprise Linux (RHEL) imajı olarak paketlenmiş olup Red Hat OpenShift AI’nın bir parçası olarak, modelleri ve InstructLab’ı dağıtılmış küme ortamlarında ölçekli bir şekilde çalıştırmak için Red Hat’in hibrit bulut makine öğrenimi operasyonları (MLOps) platformunda yer alıyor. Dell PowerEdge sunucuları üzerinde RHEL AI, 2024 yılının 3. çeyreğinde kullanımda olacak.
‘Daha fazla güven ve esneklik sağlıyor’
Red Hat Generative AI Foundation Model Platforms Başkan Yardımcısı ve Genel Müdürü Joe Fernandes bu iş birliği hakkında “Yapay zekâ doğası gereği, etkin sunucular, işlem gücü ve GPU’lar gibi geniş kapsamlı kaynaklar gerektiriyor. Kuruluşlar GenAI kullanım durumlarını değerlendirip uygularken, işleriyle birlikte ölçeklenebilen ve aynı zamanda yapay zekâ odaklı yenilikleri deneme ve geliştirme çevikliği sağlayan bir platforma güvenmeleri gerekiyor. Dell PowerEdge sunucularında RHEL AI’yı doğrulamak ve güçlendirmek için Dell Technologies ile iş birliği yaparak müşterilere, hibrit bulut ortamlarında GenAI iş yüklerinin gücünden yararlanmaları ve işlerini geleceğe taşımaları için daha fazla güven ve esneklik sağlıyoruz” dedi.
Dell Technologies Kıdemli Başkan Yardımcısı Arun Narayanan ise şunları ekledi: “Dell PowerEdge sunucularında yapay zekâ iş yükleri için RHEL AI’nın doğrulanması, müşterilere sunucuların, GPU’ların ve temel platformların sürekli olarak test edildiği ve doğrulandığı konusunda daha fazla güven sağlıyor. Bu da GenAI kullanıcı deneyimini basitleştiriyor.”
Bu yıl kapılarını “Teknoloji” temasıyla açan 93. İzmir Enternasyonal Fuarı, her yaş grubuna hitap eden birbirinden renkli etkinlikler, konserler, söyleşiler, gösterilerle ziyaretçilerini ağırlıyor. Fuar kapsamında, katılımcılarına Kültürpark’ta heyecan dolu bir macera yaşatan Hazine Avı yarışması da düzenlendi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde İZFAŞ tarafından, “Teknoloji” temasıyla gerçekleştirilen İzmir Enternasyonal Fuarı’nda konserler ve birçok etkinliğin yanında temaya özel olarak Hazine Avı da düzenlendi. Etkinliğe katılan yarışmacılar, temaya özel şifreleri bulmaya çalışarak Kültürpark’ta heyecan dolu bir macera yaşadı. Dörder kişiden oluşan 20 grubun katıldığı Hazine Avı’nda, yarışmacılar, oyunun başlaması ile birlikte Kültürpark içinde oluşturulan farklı rotalardan giderek gizlenen şifreleri çözmeye çalıştı.
Kıyasıya mücadele Ekipler; Mustafa Kemal Atatürk ve İsmet İnönü Heykeli, Nazım Hikmet Heykeli, Yelken Heykeli, Nejat Uygur Büstü, Zeki Müren Heykeli, Cevat Şakir Kabaağaçlı Büstü, Kaskatlı Havuz Kadın Heykeli ve İzmir Büyükşehir Belediyesi standına gizlenen ipuçlarını bulup yanıtlara ulaşarak bitiş noktasına en hızlı dönen olmak için mücadele etti. Katılımcılar, İzmir’in görülmeye değer bölgelerini sanki bir VR gözlüğün içindeymiş gibi görmeye ve sıradaki ipucunu bulmaya yönlendirildi. Yarışmayı 53 dakika 8 saniyede bitiren Göksu Vaynioğlu, Şevval Esin Gerzo, Didemır Sarıkaya, Onur Karaağaç’tan oluşan takım birinci oldu. Birinci ekibe ödülleri, İZFAŞ Halkla İlişkiler ve Etkinlikler Müdürü Şebnem Şendil tarafından verildi. Hazine Avı etkinliği İEF kapsamında 7 Eylül günü bir kez daha düzenlenecek.
Kızı Melisa’nın annesi Şeyma Subaşı’ndan 2018 yılında boşanan Acun Ilıcalı, geçtiğimiz akşam Ayça Çağla Altunkaya ile 4. sefer nikah masasına oturdu. Düğünleri sırasında son derece sade bir gelinlik tercih eden Ayça Çağla Altunkaya, zarafeti ve ihtişamıyla tüm dikkatleri üzerine topladı.
Son dakika değişen tarih ve düğün tertipleriyle sık sık gündeme gelen Acun Ilıcalı ve Ayça Çağla Altunkaya, geçtiğimiz akşam Esma Sultan Yalısı’nda düzenlenen ihtişamlı bir düğün ile dünyaevine girmişti. Toplumsal medyadan yapılan paylaşımlarla kısa mühlet içerisinde gündem olan Ayça Çağla Altunkaya, gelinliği ve şık görünümüyle adeta beğeni yağmuruna tutuldu.
Ayça Çağla Altunkaya
SOSYAL MEDYADA MERAK KONUSU OLDU!
Kısa mühlet içerisinde toplumsal medyada merak konusu haline gelen gelinliğin ise Monique Lhuillier markasına ilişkin olduğu, Ayça Çağla Altunkaya’nın istekleri doğrultusunda özel olarak tasarlandığı ve kıymetinin ise 5 bin dolar yani yaklaşık 170 bin TL olduğu öğrenildi. öğrenildi. Tül pelerin ayrıntısı ve saç aksesuarları ile hayli şık bir görünüm kazandırılan gelinlik toplumsal medyada büyük beğeni aldı.
İşte, Ayça Çağla Altunkaya’nın gelinliği ve ayrıntılar…
Genç girişimcilerin, ürettikleri ürünün ticarileşmesi, ciroya dönüşmesi noktasında zorluklar yaşadığını belirten Genç MÜSİAD Başkanı Cahit Ertemel, MÜSİAD üyesi olsun ya da olmasın, 18-30 yaş arası tüm gençlere 94 ülkeyle ticaret yapma fırsatı sunduklarını söyledi.
Cahit Ertemel, yaptığı açıklamada, Genç MÜSİAD’ın ulusal ve uluslararası bağlantıları hakkında şu bilgileri verdi:
“BU ÇATI ALTINDA ZARAR ETMEZSİNİZ”
“Genç MÜSİAD, gençlerin iş dünyasına yönelik talebinin olduğu her noktada var. Gençlerin iş dünyasındaki bütün pozisyonlarına cevap veren bir mekanizmayız. Henüz üniversitede okuyan girişimciye de sanayide aktif üretim yapan girişimciye de hizmet sunuyoruz.
İş dünyasında yaptığınız bir hata, bir zarar, kar kaybına neden oluyor. Bu çatı altında böyle bir hatayı yapmıyorsunuz ve zarar etmiyorsunuz.
GENÇLERE ULUSLARARASI BAĞLANTILAR
Gençler uluslararası networke ulaşmada zorlanıyor. Ürettikleri ürünün ticarileşmesi, ciroya dönüşmesi noktasında zorluklar yaşıyor. Bu iki noktada MÜSİAD olarak çok güçlüyüz. 30 yılı aşkın iyi bir kurumsal hafızaya sahibiz. Bir girişimcilik merkezi açarak bu imkanları gençlere yansıtmak istedik. Ürününün prototipini yapmış genç girişimci arkadaşlarımızı Türkiye’de 81 il ve 94 ülkedeki MÜSİAD networküyle buluşturmak istiyoruz. MÜSİAD üyesi olsun ya da olmasın tüm gençleri, hiçbir karşılık beklemeden, ulusal ve uluslararası pazarlara ulaştırıyoruz.
KOLLEKTİF GİRİŞİMCİLİK HAREKETİ
Ticaretini artırmak isteyen, ürününü yeni pazarlara çıkarmak isteyen bütün genç girişimci arkadaşlara hizmet veriyoruz. MÜSİAD finansman, lojistik, bürokratik… tüm engelleri kaldırıyor.
Biz, birlikte hareket etmenin çarpan etkisi yaptığını gördük. Bu yüzden kollektif girişimcilik eksenli bir hareketi ilan ettik. 18-30 yaş arası tüm genç girişimcileri bu harekete katılmaya davet ediyoruz.”
Daniel Zingsheim, Dijital Gelişim Direktörü, Hicabi Ayhan Ürün Yönetimi Direktörü olarak Coral Travel Almanya ekibine katıldı. Coral Travel Group’un Orta Avrupa bölgesinden sorumlu Başkan Yardımcısı Koray Çavdır, iki yeni isimle daha da güçlenerek hedeflerine emin adımlarla ilerleyeceklerini söyledi.
Coral Travel Almanya yönetim ekibine iki üst düzey yönetici katıldı.
1 Eylül 2024 tarihi itibarıyla Daniel Zingsheim, Dijital Gelişim Direktörü olarak görev yapmaya başladı. Zingsheim Coral Travel Almanya bünyesinde Avrupa pazarı tur operatörlerinin IT ve dijital alandaki günlük ve stratejik gereksinimlerinin karşılanmasından; ticari faaliyetlerini sürdürmek ve geliştirmek için kullanılan IT ekosistemlerin operatif gözetim ve takibinden; dijital alandaki gelişimlerin yönetiminden ve IT partnerleri ile ilişkilerden sorumlu olacak. Gerçekleştirilen atamalarla Hicabi Ayhan da Ürün Yönetimi Direktörü olarak Coral Travel Almanya’ya katıldı. İki isim Coral Travel Almanya’nın Orta Avrupa’daki operasyonlarına da destek olacak.
Daniel Zingsheim daha önce TravelTainment GmbH ve Peakwork Ag bünyesinde çeşitli görevlerde bulundu. Hicabi Ayhan ise son olarak FTI Touristik GmbH Münih bünyesinde Türkiye ve KKTC Stratejik Destinasyon Direktörü olarak görev yaptı.
Coral Travel Group’un Orta Avrupa (Almanya, Avusturya, İsviçre) bölgesinden sorumlu Başkan Yardımcısı Koray Çavdır, Coral Travel Almanya ailesine katılan iki yeni isimle daha da güçlenerek hedeflerine emin adımlarla ilerleyeceklerini söyledi.
Coral Travel / Ferien Touristik markaları ile pazarda en hızlı büyüyen tur operatörlerinden biri olduklarını belirten Çavdır, 2024 yılını 687.130 turist ve 687.800 milyon euro ciroyla kapatmayı planladıklarını, orta vadede ise hedeflerinin 1 milyon turist ve 1 milyar euro ciro ile sürdürülebilir büyüme olduğunu vurguladı. Çavdır, güçlü insan kaynağı, grubun teknolojik yatırımları, ürün çeşitliliği, geniş destinasyon yelpazesi, güçlendirilmiş satış pazarlama faaliyetleri ve dağıtım ağı sayesinde bu hedeflere ulaşılacağından emin olduklarını ifade etti.
Almanya Federal İstatistik Ofisi (Destatis), fabrika siparişlerine ait temmuz ayı süreksiz bilgilerini açıkladı.
Buna nazaran, ülkede yurt içinde üretilen eserler için siparişler, temmuzda bir evvelki aya kıyasla yüzde 2,9 yükseldi. Fabrika siparişleri geçen yılın birebir ayına nazaran ise yüzde 3,7 arttı.
Fabrika siparişlerine ait piyasa beklentisi, aylık bazda yüzde 1,5 azalması istikametindeydi. Temmuzdaki artış, arka arda iki aylık artış olarak da dikkati çekti.
Yüzde 3,9 olarak açıklanan haziran ayı fabrika siparişleri artışı da yüzde 4,6 olarak revize edildi.
Almanya’da temmuzda yurt içi siparişler aylık bazda değişiklik göstermezken, yabancı siparişler yüzde 5,1 artış kaydetti.
Söz konusu devirde, Euro Bölgesi’nden yeni siparişler yüzde 5,9 ve başka ülkelerden gelen siparişler yüzde 4,6 arttı.
Ülkede temmuzda aylık bazda orta malı üreticilerinin siparişleri yüzde 4,4 artarken, tüketici malı üreticilerinin siparişleri 5,8 düşüş kaydetti. Sermaye malı siparişleri de yüzde 3,5 yükseldi.
Destatis açıklamasında, “Temmuzda imalat bölümündeki yeni siparişlerde kaydedilen olumlu gelişme, büyük ölçekli siparişler nedeniyle yeni siparişlerin bir evvelki aya nazaran yüzde 86,5 arttığı öbür ulaşım araçlarının imalatı dalındaki (uçak, gemi, tren, askeri araç) kıymetli büyümeden kaynaklandı.” tabirleri yer aldı.
Rekabet gücü eksikliği
Almanya İktisat ve Güç Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada da global iktisada ait mevcut dataların “zayıf dış talebin devam ettiğine” işaret ettiği ve Alman imalat bölümündeki değerli hassaslık göstergelerin son vakitlerde tekrar kötüleştiği belirtilerek, bu nedenle endüstrinin gelecek aylarda sakin kalmasının beklendiği aktarıldı.
Hauck Aufhauser Lampe Privatbank Başekonomisti Alexander Krüger de mevzuya ait değerlendirmesinde, Almanya’da fabrika siparişlerinde, rekabet gücü eksikliği ve artan dış rekabet göz önüne alındığında olumluya yanlışsız bir geri dönüş kelam konusu olmadığını belirtti.
Alman iktisadı tekrar resesyona girme riskiyle karşı karşıya
Öte yandan, Alman iktisadı artan faiz oranları ile konjonktürel rüzgarların ve yapısal değişikliklerin ortasında büyümekte zorluk çekiyor.
Ekonomi, yılın ikinci çeyreğinde bir evvelki çeyreğe kıyasla azalan yatırımlar nedeniyle yüzde 0,1 küçüldü.
Almanya Merkez Bankası ise üçüncü çeyrekte daha düşük büyüme bekliyor.
Ekonomi Araştırma Enstitüsü ise üçüncü çeyrekte gayrisafi yurt içi hasılada (GSYH) daha fazla düşüşün mümkün olduğunu pahalandırıyor.
Eğer Alman iktisadı üçüncü çeyrekte küçülürse, teknik resesyona girmiş olacak.
Teknik resesyon, “üst üste iki çeyrek GSYH’de küçülme yaşanması” olarak tabir edilirken, Almanya, 10 yıllık âlâ bir ekonomik büyümeden sonra salgının birinci yılı olan 2020’de, 2009’dan beri birinci kere resesyon yaşamıştı.
Alman hükümeti ise iktisatta bu yıl yüzde 0,3’lük büyüme bekliyor.
Kripto para piyasasında kullanıcıları etkileyecek kıymetli gelişmeler yaşanıyor. Dünyanın en büyük kripto para borsalarından Binance ve Güney Kore merkezli Upbit, kimi kripto para ağlarındaki güncellemeler nedeniyle para yatırma ve çekme hizmetlerini süreksiz olarak askıya alacaklarını duyurdu. Bu adım, kullanıcıların güvenliğini ve ağların istikrarını korumak gayesiyle alındı.
Binance, Optimism duyurusu yaptı
5 Eylül 2024 tarihinde Binance, resmi duyurusunu yaparak Optimism (OP) ağı ile ilgili kıymetli bir gelişmeyi duyurdu. Yapılan açıklamaya nazaran Binance, Optimism (OP) ağının planlanan ağ yükseltmesi ve hard fork’u nedeniyle OP tokeni için para yatırma ve çekme süreçlerini süreksiz olarak durduracak. Bu durdurma süreci, 11 Eylül 2024 tarihinde, (GMT+8) saat 23:00’te başlayacak. Ağın yükseltilmesi ve hard fork süreci ise 12 Eylül 2024 tarihinde, tekrar Doğu Vakit Dilimi’ne nazaran saat 00:00’da gerçekleşecek. Bu ağ güncellemesi, Optimism ağında yapılan iyileştirmeleri ve muhtemel yeni özelliklerin uygulanmasını kapsıyor.
Kriptokoin.com olarak da bildirdiğimiz üzere kripto para dünyasında, ağ güncellemeleri ve hard fork’lar muhakkak blockchainlerde yeni özelliklerin eklenmesi, mevcut yanılgıların düzeltilmesi ya da güvenlik açıklarının giderilmesi üzere nedenlerle gerçekleştirilir. Hard fork, mevcut blockchainin ikiye ayrılması manasına gelir ve bu süreç sonucunda ağ, eski ve yeni sürüm olarak ikiye bölünebilir. Lakin kimi durumlarda ağ yükseltmeleri sadece mevcut sistemin güzelleştirilmesiyle sonlu kalabilir.
Kullanıcılar ne yapmalı?
Optimism (OP) ağı, Ethereum’un ikinci katman ölçekleme tahlili olarak bilinir ve bu cins ağ yükseltmeleri, daha düşük süreç fiyatları ve daha süratli süreç müddetleri üzere avantajlar sunar. Binance’in bu süreçte para yatırma ve çekme süreçlerini durdurması, kullanıcı fonlarının güvenliğini muhafaza maksadı taşıyor. Bu nedenle, kullanıcılar ağ güncellemesi tamamlanana kadar OP tokeni ile süreç yapamayacaklar.
Binance borsasının yaptığı açıklamaya nazaran, Optimism (OP) ağı ile ilgili süreçleri olan kullanıcıların, para yatırma ve çekme süreçlerini durdurulma mühletinden evvel tamamlamaları öneriliyor. Fakat, bu süreçlerin askıya alınması sadece para yatırma ve çekme süreçlerini kapsıyor; ticaret faaliyetleri bu süreçte etkilenmeyecek. Binance, ağın problemsiz bir formda güncellenmesinden sonra hizmetlerin tekrar etkin hale getirileceğini belirtti.
Upbit’ten Cosmos (ATOM) duyurusu
Optimism ağı ve Binance ile ilgili gelişmelerin yanı sıra, Güney Kore merkezli kripto para borsası Upbit de Cosmos (ATOM) ağı ile ilgili değerli bir duyuru yaptı. Upbit’in 5 Eylül 2024 tarihinde yaptığı resmi açıklamaya nazaran, Cosmos (ATOM) ağı için planlanan ağ güncellemesi nedeniyle ATOM tokeni için para yatırma ve çekme süreçleri süreksiz olarak durdurulacak. Bu durdurma süreci, Kore Vakit Dilimi’ne (KST) nazaran 5 Eylül 2024 Perşembe günü saat 19:00’da başlayacak. Cosmos ağı üzerindeki güncelleme tamamlanıp ağın stabil olduğu doğrulandıktan sonra hizmetler tekrar etkin hale getirilecek.
Cosmos (ATOM) ağı, blockchain ekosistemleri ortasında birlikte çalışabilirliği sağlayan bir platform olarak bilinir. Ağ, “blockchain’lerin interneti” olarak isimlendirilir ve farklı blockchainlerin birbirleriyle bağlantı kurmasını mümkün kılar. Binance üzerinde de yer alan Cosmos ağı üzerindeki güncellemeler, bu irtibat ve süreç süreçlerinin daha süratli ve verimli hale getirilmesini sağlar. Tıpkı vakitte güvenlik iyileştirmeleri ve yeni özelliklerin eklenmesi de bu güncellemelerle mümkündür.
Avustralya’nın yatırım yönetimi şirketi Challenger, bugün hisse fiyatında önemli bir düşüş yaşayarak %11 değer kaybetti ve günü düşüşle kapattı. Bu düşüş, önemli hissedarlardan Apollo Global Management’ın (NYSE:APO) şirketteki payını önemli ölçüde azaltmasının ardından gerçekleşti.Satış dalgası, Challenger hisselerinin bir ara 5,995 Avustralya dolarına kadar gerilemesine neden oldu. Bu, Ağustos 2022’den bu yana en büyük gün içi düşüşü ve Aralık 2023’ten bu yana en düşük hisse fiyatını işaret ediyor.Challenger, ASX 200 endeksinin en çok kaybettiren hisseleri arasında yer aldı. Endeksin kendisi günü %0,4 artıda kapatırken, Challenger hisselerinin işlem hacmi büyük bir artış gösterdi. Yaklaşık 47,3 milyon hisse el değiştirdi; bu rakam, 30 günlük ortalama olan yaklaşık 1,4 milyon hissenin çok üzerinde.Apollo Global Management, Challenger’daki hisse payını %20,1’den %9,9’a düşürdü. ABD merkezli yatırım şirketi, payını azaltma gerekçesi olarak sermayeyi diğer büyüme fırsatlarına yeniden yönlendirme ihtiyacını gösterdi.Morningstar hisse senedi analisti Shaun Ler, bu gelişmeyle ilgili olarak Apollo’nun, önemli miktarda sermaye gerektiren Challenger’ın anüite işinden daha cazip bir yatırım fırsatı belirlemiş olabileceğini öne sürdü. Ler ayrıca, Apollo’nun payının artık azalmasıyla birlikte Challenger yönetim kurulu ve yönetiminin kararları daha bağımsız bir şekilde alma konusunda daha fazla esnekliğe sahip olabileceğini belirtti.Satışa rağmen Challenger, varlık oluşturma ve dağıtım ortaklığı da dahil olmak üzere çeşitli girişimlerde Apollo ile çalışmaya devam edeceğini doğruladı. İki firma, bu stratejik girişimlerde işbirliği yapmaya devam etme konusunda kararlı olduklarını belirtti.Reuters bu habere katkıda bulunmuştur.
Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.
Foreks – Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Orta Vadeli Program’da (OVP) kendileri açısından en önemli unsurun kamu ve maliye politikalarının duruşu olduğunu söyledi.
Karahan, OVP’deki makro çerçeve ile Merkez Bankası’nın duruşu arasındaki uyum sorusuna, “Bizim açımızdan buradaki en önemli unsur kamu ve maliye politikalarının duruşu. Bu çerçevede de OVP’ye baktığımızda bütçe açığında ciddi bir gerileme öngörülüyor. Geçen sene milli gelire oran olarak 5,2 olarak gerçekleşen bütçe açığının bu sene 4,9 önümüzdeki sene 3,1 daha sonra da yüzde 3’ün altına gerileyeceği öngörülüyor. Bu dezenflasyon süreci ile uyumlu. Buradaki iyileşmeye baktığımızda da bunun önemli bir kısmının harcamalardan geldiğini görüyoruz. Dolayısıyla makro çerçeve olarak değerlendirdiğimizde dezenflasyon süreciyle uyumlu olduğunu değerlendiriyoruz” şeklinde yanıt verdi.
Foreks – Arçelik (IS:ARCLK), Avrupa’daki faaliyetlerinde sinerji yaratılması amacıyla Polonya’da bulunan bazı üretim tesisinin kapatılmasına karar verdi.
Şirket’ten KAP’a yapılan açıklamaya göre, Arçelik’in Avrupa faaliyetlerinde hedeflenen sinerjilerin gerçekleştirilmesine yönelik yapılan analizler sonucunda; üretim tesislerinden Polonya Lodz’da bulunan Çamaşır Kurutma Makinesi ve Pişirici Cihazlar İşletmesi ve Plastik Yan Sanayi İşletmesi ile Wroclaw’da bulunan Buzdolabı işletmesinde verimsizlik nedeniyle üretim faaliyetlerinin durdurulmasına ve söz konusu üretim tesislerinin kapatılmasına karar verildi.
2025’in ilk yarısına kadar üretim faaliyetlerinin sona ermesi hedefleniyor.
Açıklamada, “İşletmelerin kapasite kullanımlarının, Şirketimizin sahipliğinde olan diğer işletmelere kaydırılması planlanmakta olup, söz konusu tesis kapanışlarının konsolide seviyede ciro kaybına neden olması beklenmemektedir. Kapanış nedeniyle gündeme gelebilecek tek seferlik giderler ise netleştiğinde kamuya açıklanacak finansal tablolarımızdan takip edilebilir. “
Acer, oyun tecrübesini yükseltmek için yüksek performanslı özelliklere odaklanan güçlü Predator Orion 7000 masaüstü bilgisayarı, eşsiz inci beyazı kasasıyla yepisyeni Nitro V 14 dizüstü oyun bilgisayarı ve yükseltilmiş Nitro V 16 dizüstü oyun bilgisayarı dahil olmak üzere birçok yeni Windows 11 tabanlı oyun bilgisayarını tanıttı.
Predator Orion 7000, Intel® yeni jenerasyon işlemciler ve NVIDIA® GeForce RTX™ 4090 GPU (1321 AI TOPS) ile desteklenen en son işlemci teknolojisi dahil olmak üzere en rekabetçi oyuncuları heyecanlandıracak yeni kuşak performans sunan bir oyun canavarı olarak öne çıkıyor. Aygıt ayrıyeten, aygıtı serin ve savaşa hazır tutmak için patentli Predator CycloneX 360™ sistem fanına ve CPU sıvı soğutucusuna sahip.
Yepyeni Nitro V 14, oyun performansı, taşınabilirlik ve uygun fiyat ortasında istikrar kuran şık bir dizüstü oyun bilgisayarı arayan herkese hitap edecek bir model olarak konumlanıyor. Parlak inci gibisi yüzey kaplaması ve deniz mavisi aydınlatması, çarpıcı estetiği muteber performansla harmanlıyor. En yeni Nitro V 16 oyun dizüstü bilgisayarı öğrenciler, giriş düzeyi oyuncular ve multimedya meraklıları için özel olarak üretildi. Bu seri, şimdiki teknoloji ve özellikleri makul bir fiyat etiketiyle harmanlayarak okul, cümbüş ve oyun için kullanılabilecek istikrarlı ve çok istikametli aygıtlar haline getiriyor.
Predator Orion 7000
Yeni jenerasyon Intel işlemcilerden güç alan Predator Orion 7000 (PO7-660), en rekabetçi oyuncuları bile heyecanlandıracak yeni kuşak performans ve yapay zeka dayanağı vadeden bir oyun canavarı. Sahip olduğu sağlam donanım, mükemmel sanal manzaralarda performansı katlayan yapay zeka dayanaklı DLSS ile son teknoloji NVIDIA GeForce RTX™ 4090 GPU’larla güçlendirildi. Ayrıyeten beraberindeki üç aylık PC Game Pass ile oyuncular yüzlerce yüksek kaliteli PC oyununun keyfini çıkarabilecek.
Yoğun oyun seansları için tasarlanan Orion 7000, üstün performansını korumak için gelişmiş bir soğutma sistemi barındırıyor. Yeni Predator CycloneX 360 sistem fanı ve CPU sıvı soğutucusu, performansı en üst seviyeye çıkarırken hayati bileşenleri serin tutmak için birlikte çalışıyor. Patentli Predator CycloneX 360, azamî hava akış hacmi ve statik basınç ile kritik bölgelerde biriken ısıyı tesirli bir biçimde uzaklaştırmak için gelişmiş bir 3’ü 1 ortada fan heyetimi ve eşsiz tasarlanmış akış kanalları kullanıyor. Bu eşleştirme, 360 mm CPU sıvı soğutma sistemiyle birlikte optimum bir soğutma ortamı yaratıyor ve masaüstü sistemin soğutma verimliliğini yüzde 15 artırırken anakart sıcaklıklarını evvelki modele[3] kıyasla 9 derece düşürüyor.
Entegre PredatorSense 4.0 yardımcı uygulaması, oyuncuların bileşenlerde süratli ve kolay bir halde sürat aşırtmasına ve ARGB/RGB aydınlatma tercihlerini özelleştirmesine imkan tanıyor. Adeta yıldırım suratında temas, 40 ila 46 Gbps[1] sürat sunan en yeni ağ standardı Thunderbolt™ 4 ve Wi-Fi 7 ile destekleniyor. Predator Orion 7000, 4 TB HDD’ye kadar depolama seçenekleri, 6 TB PCIe M.2 NVMe SSD ve genişletme için bir SSD takas yuvası ile pek çok oyun için geniş ve çeşitli depolama imkanları sunuyor.
Acer Nitro V 14
Oyun oynamak için şık ve son derece taşınabilir bir dizüstü bilgisayar isteyen, birebir vakitte üretkenlik işlevlerini basitçe yerine getirmeyi hedefleyen oyuncular, öğrenciler ve profesyoneller, küçük ve güçlü Nitro V 14’ü (ANV14-61) beğeniyle karşılayacak. Kompakt boyutu ve yetenekleri bu modeli hareket halindeyken oyun oynamak, sırt çantasında okula götürmek yahut uzak bir iş alanına, müşteri ofisine yahut kafeye taşımak için son derece ülkü hale getiriyor. Ayrıyeten sofistike beyaz estetiğiyle her ortama ahenk sağlıyor ve rastgele bir oyun yahut iş ortamına şık bir dokunuş katıyor.
Benzersiz boyuttaki 14,5 inç (16:10) ekranı, hareket halindeki profesyoneller için ülkü bir seçim ortaya koyuyor ve klâsik 14 inç panelden daha fazla ekran alanı sağlıyor. WQXGA (2560×1600) yahut WUXGA (1920×1200) ekran seçeneklerinin her ikisi 120 Hz yenileme suratı, 3 ms overdrive reaksiyon müddeti ve yüzde 100 sRGB renk gamı takviyesiyle oyunlar ve yaratıcı çalışmalar için olağanüstü bir yol arkadaşı olarak kullanıcısına eşlik ediyor. Oyuncular, favori oyunları oynarken grafik performansını artırmak için iGPU’yu manuel olarak etkinleştirmelerine yahut devre dışı bırakmalarına imkan tanıyan bir MUX (çoklayıcı) anahtarının dahil edilmiş olmasından da memnuniyet duyacak.
AMD Ryzen™ 7 8845HS İşlemci, NVIDIA GeForce RTX 4050’ye kadar Dizüstü Bilgisayar GPU’su (194 AI TOPS), 32 GB’a kadar DDR5 bellek ve 2 TB’a kadar PCIe Gen4 NVMe SSD ile güçlendirilen Nitro V 14, ağır işlerle her vakit başa çıkmaya hazır. AMD Ryzen 8040 Serisi işlemciler, sağlam performans, inanılmaz pil ömrü ve Ryzen AI teknolojisinin yenilikçi entegrasyonuyla kullanıcıları keyifli premium tecrübelerle tanıştırmak için üretildi. AMD Ryzen 8040 Serisi işlemciler, 3’üncü Jenerasyon Güç İdaresi Özelliğinin (PMF) sunduğu ek avantajla akıllı pil idaresini bir adım öteye taşıyarak mümkün olan en uzun çalışma mühletini sağlıyor. Pil ömrüne yönelik yapay zeka odaklı avantajlar daha uzun mühlet görüntü konferanslarda kalmanızı sağlıyor, zira GPU yerine CPU üzerinde çalışmak pil tüketimine daha az yük bindiriyor.
NVIDIA GeForce 4050 Dizüstü Bilgisayar GPU’su, 600’den fazla oyun ve uygulama ile NVIDIA’nın RTX AI platformu tarafından destekleniyor. Kullanıcılar, NVIDIA RTX AI ekosisteminin bilgi süreç oyun yeteneklerinden ve hızlandırmalarından faydalanabiliyor. Oyuncular, yüksek kare suratları eşliğinde çarpıcı görseller için yapay zeka dayanaklı DLSS 3.5 teknolojisinden yararlanabiliyor ve içerik oluşturucular, halihazırda mevcut olan yüzlerce RTX hızlandırmalı uygulama ile yapay zekanın gücünü kullanabiliyor. Aygıtın performansı NitroSense™ uygulaması ile gerçek vakitli olarak izlenebiliyor. Bu uygulama sistem denetim merkezi olmanın yanı sıra aygıt içi AI özellikleri kütüphanesiyle aygıtın performansının en âlâ düzeye taşınmasına da yardımcı oluyor.
Acer Nitro V 16
En yeni Nitro V 16 (ANV16-71), yüksek çözünürlüklü ekran seçenekleri, güçlü bileşenleri ve dizüstü bilgisayarın problemsiz ve serin çalışmasını sağlayan termal özellikleri sayesinde her türlü üretkenlik ve multimedya uygulaması için ülkü. Üstün imaj kalitesi ve 180 Hz’e kadar yüksek piksel yoğunluğu sunan 16 inç (16:10) WQXGA (2500×1600) ekran, fotoğraf düzenleme, renk ayarlama, oyun oynama ve başka süratli içerikler için harika bir seçim. Aygıt ayrıyeten GPU performansını artırmak için bir MUX anahtarı içeriyor.
Intel Core i7-14650HX’e kadar işlemci, NVIDIA GeForce RTX 4060’a kadar Dizüstü Bilgisayar GPU’su[1], 32 GB’a kadar bellek ve 2 TB’a kadar PCIe Gen4 NVMe SSD ile yapılandırılan bu eser, en yeni uygulamaların ve şimdiki oyunların üstesinden çarçabuk gelebilecek kadar güçlü. Çift fanlı dörtlü hava girişi ve dörtlü egzoz sistemi, üst klavye ve düğme kapağından soğuk havayı çekiyor ve ısıyı yan ve art havalandırma deliklerinden dışarı atarak sürat baskılamasını ortadan kaldırıp en yüksek CPU ve GPU performansının elde edilmesine yardımcı oluyor.
Acer Nitro V 16 (ANV16-71) EMEA bölgesinde ekim ayı itibariyle 1.449 euro’dan başlayan fiyatlarla satışa sunulacak.
Acer Nitro V 14 (ANV14-61) EMEA bölgesinde eylül ayı itibariyle 1.199 euro’dan başlayan fiyatlarla satışa sunulacak.
Esenler Stadı’nda oynanacak karşılaşma saat 19.45’te başlayacak. Müsabakayı Belarus Futbol Federasyonundan Amine Kourgheli yönetecek.
Kümede oynadığı 6 müsabakada 2 galibiyet, 1 beraberlik ve 3 yenilgi yaşayan ulusallar, 7 puanla 5. sırada yer alıyor. İrlanda Cumhuriyeti ise 4 galibiyet, 1 beraberlik ve 1 mağlubiyetle 13 puan toplarken ikinci sırada bulunuyor.
Ay-yıldızlılar kümede bir sonraki maçında, son sırada yer alan San Marino ile 10 Eylül’de deplasmanda karşılaşacak.
Teknik yönetici Levent Sürme tarafından Ümit Ulusal Kadro takımına davet edilen isimler şu formda:
Rusya’dan aldığı daha cazip teklifleri geri çevirip Benfica’nın yolunu tutan Kerem Aktürkoğlu, imza attığı gün Portekiz basınında manşetleri süsledi. Avrupa’da kendini kanıtlamak isteyen ulusal futbolcunun transferini Benfica’yı yakından takip eden SPORT TV muhabiri Francisco Rodrigues, Sabah’a kıymetlendirdi.
25 yaşındaki oyuncunun bilhassa Galatasaray formasıyla Şampiyonlar Ligi’nde sergilediği performansın dikkat çektiğini kaydeden Rodrigues, şunları söyledi: “Benfica’da David Neres satıldı. Kerem ekipteki büyük bir boşluğu dolduruyor. Di Maria’nın sağ kanatta yeri sabit. Solda ise Kerem’in profilinde bir futbolcuya gereksinim vardı. Galatasaray’ın Barcelona ve Manchester United ile oynadığı maçlar bu transferin kırılma noktası oldu. Kerem’in performansı çok uygun bulundu. Hem hamle presi hem kontratak silahı olması hem de savunmaya yardımı Benfica için değerli bir kriter.”
‘YÜKSEK BONSERVİS KAZANDIRIR’
“Hızlı ve teğe birde tesirli olması da kıymetli bir artı. Taraftar heyecanlı ve bu transferden umutlu. Geçtiğimiz dönemler da Benfica, Kerem ile ilgilenmiş ama oyun görüşü eksik bulunmuştu. Artık ise şutları, pasları, ortaları üzere ayrıntıları geliştirdiğini düşündükleri için teklif yapılıp takıma katıldı. Sonraki satıştan da yüzde 10 hisse verildi ve bence Kerem yüksek bonservisle Benfica’dan ayrılacaktır. Tüm medya ve Benfica taraftarı, Harry Potter’ın taraftarı nasıl büyüleyeceğini bekliyor.”
RAKİPLER SİLAHSIZ KALACAK!
Portekiz deviyle 5 yıllık kontrat imzalayan Kerem Aktürkoğlu, imza merasiminde “Rakiplere expelliarmus [Harry Potter’da rakipleri silahsız bırakmak] büyüsü yapmak istiyorum” demişti.
BU TRANSFERDEN HERKES KAZANDI
Portekiz takımı Benfica’ya 12 milyon Euro’ya giden Kerem Aktürkoğlu’nun bonservis bedelinden Galatasaray dışında daha evvel forma giydiği 6 kulübün kasasına da para girecek. Galatasaray’dan 12 milyon Euro bonservis bedeli ve sonraki satıştan yüzde 10 hisse karşılığında Benfica’ya transfer olan Kerem Aktürkoğlu, eski kulüplerinin de yüzünü güldürecek. Ajansspor’un haberine nazaran; 13 milyon Euro’ya Atletico Madrid’e giden Arda Turan’ın akabinde sarı-kırmızılıların en yüksek bedelle sattığı 2. yerli oyuncu unvanını alan ulusal yıldız, Cimbom’un yanı sıra 6 kulübe daha para kazandıracak.
YÜZDE 5’İ GİDECEK
Türkiye’de ‘yetiştirme bedeli’ olarak bilinen, FIFA’da ise ‘Oyuncuların Durumu ve Transferi’ talimatında yazdığı biçimiyle ‘dayanışma bedeli’ olarak anılan yarar, oyuncunun 12-23 yaş ortasında oynadığı grupların katkılarını ödüllendiriyor. Futbolcu için tespit edilen mukavele fesih bedelinin yüzde 5’i, satışı yapan kulüp tarafından kesilip FIFA’ya gönderiliyor. FIFA da bu parayı oyuncunun eski kadrolarına ve oynadığı sıradaki yaşına nazaran dağıtıyor.
Türkiye, 101 yıllık tarihinde 346’sı resmi, 285’i özel toplam 631 maç oynayıp, biri hükmen 245 galibiyet, 148 beraberlik ve 238 mağlubiyet yaşadı.
Ay-yıldızlılar, 270’i deplasmanda, 272’si Türkiye’de, 89’u ise tarafsız alanda çıktığı maçlarda, 3 tanesi hükmen galibiyet sonucunda 861 gol attı, kalesinde 905 gol gördü.
Bugüne kadar 91 farklı ülke kadrosuyla çaba eden ulusal grup, 631 müsabakanın 547’sini Avrupa, 34’ünü Asya, 24’ünü Afrika, 23’ünü Amerika, 3’ünü de Okyanusya temsilcileriyle yaptı.
Hükmen galibiyet ve Kosova maçı
Ulusallar, 631 maçta tek hükmen galibiyeti Yunanistan karşısında aldı.
Türkiye ile Yunanistan ortasında 17 Kasım 2015’te Başakşehir Fatih Terim Stadı’nda oynanan özel maç, 0-0 sona erdi. Bu karşılaşmadan 6 ay sonra FIFA, Yunanistan’ın kural dışı futbolcu oynattığı gerekçesiyle müsabakayı Türkiye lehine 3-0 tescil etti.
Ay-yıldızlı takımın 21 Mayıs 2014’te deplasmanda Kosova ile yaptığı ve 6-1 kazandığı özel maç ise kelam konusu tarihte Kosova’nın UEFA ile FIFA üyesi olmaması nedeniyle değerlendirmeye alınmadı.
Vincenzo Montella idaresinde 14’üncü maç
Türkiye, İtalyan teknik adam Vincenzo Montella idaresinde 14’üncü imtihanını Galler karşısında verecek.
Montella’nın kulübede yer aldığı birinci 3 müsabakayı kazanan Türkiye, sonrasında oynadığı 5 maçta ise galibiyet elde edemedi. Ay-yıldızlı grup EURO 2024’ün birinci maçında Gürcistan’ı yenerek galibiyet hasretine son verdi.
İtalyan teknik adam idaresinde 8’i resmi, 5’i özel 13 maça çıkan ulusallar 6 galibiyet elde etti, 5 yenilgi ve 2 beraberlik yaşadı. Rakip filelere 19 gol atan ay-yıldızlı takım, kalesinde 20 gol gördü.
Ay-yıldızlı grup, Montella idaresindeki birinci maçına deplasmanda Hırvatistan karşısında çıktı ve alandan 1-0’lık galibiyetle ayrıldı. Ulusal grup, İtalyan teknik adam yönetiminde oynadığı 2’nci maçta ise Konya’da Letonya’yı 4-0 mağlup etti. Türkiye, Vincenzo Montella yönetiminde oynadığı 3’üncü müsabakada deplasmanda Almanya’yı 3-2 ile geçti.
Montella idaresinde 4’üncü maçını deplasmanda Galler ile oynayan ay-yıldızlı grup, alandan 1-1’lik beraberlikle ayrıldı. Ulusal grup, İtalyan teknik adam idaresindeki birinci mağlubiyetini Macaristan deplasmanında 1-0’lık sonuçla aldı. Ay-yıldızlı takım, akabinde Avusturya’ya 6-1 mağlup olarak en ağır mağlubiyetlerinden birini yaşadı. Haziran ayında oynadığı hazırlık maçlarında İtalya ile golsüz berabere kalan Türkiye, Polonya’ya ise son dakikada yediği golle 2-1 mağlup oldu.
Ulusal ekip, EURO 2024’ün birinci maçında Gürcistan’ı Mert Müldür, Arda Güler ve Kerem Aktürkoğlu’nun golleriyle 3-1 mağlup etti. Ay-yıldızlı grup kümedeki ikinci maçında Portekiz’e 3-0 kaybetti. Kümedeki üçüncü müsabakasında Çekya’yı 2-1 yenen Türkiye, ismini son 16 çeşidine yazdırdı. Ulusal kadro, son 16 tipinde da Avusturya’yı 2-1 mağlup ederek çeyrek finale kaldı. Ulusallar, çeyrek finalde ise Hollanda’ya 2-1 mağlup olarak turnuvaya veda etti.
Türkiye’nin İtalyan teknik adam yönetiminde çıkılan maçlarda aldığı sonuçlar şöyle:
Kadrosunu büyük oranda tamamlayan Beşiktaş ile ilgili Brezilya basınından flaş bir sav geldi. Beşiktaş’ın, Brezilya’nın Internacional kadrosunda forma giyen kanat oyuncusu Wesley Ribeiro Silva için transfer teklifi yaptığı ileri sürüldü.
TEKLİFİ GERİ ÇEVİRDİLER
Globo’nun haberine nazaran; Siyah- Beyazlılar, Wesley için 7 milyon Euro’luk bir teklifte bulundu ancak Brezilya kulübü bu teklifi geri çevirdi. Haberde, 25 yaşındaki oyuncunun ekonomik haklarının yüzde 50’sine sahip olan Internacional’in, kasasına girecek olan 3.5 milyon Euro’yu kâfi bulmadığı için teklifi kabul etmediği belirtildi.
15 MİLYON EURO İSTEDİLER
Brezilya grubunun, 31 Aralık 2026’ya kadar kontratı devam eden futbolcu için 15 milyon Euro talep ettiği kaydedildi. Öte yandan Wesley’in bonservisinin öteki yüzde 50’si ise Palmeiras’a ilişkin.
SEZON PERFORMANSI
Takımıyla bu dönem 35 maçta 7 gol 2 asiste imza atan Sambacı’ya yeni datalara nazaran 5,5 milyon Euro paha biçiliyor.
Manda sütü, ağır kıvamı, yüksek besin kıymeti ve sıhhate olan sayısız yararıyla son yıllarda popülerliği artan bir süt çeşididir. İnek sütüne nazaran daha fazla protein, yağ ve mineral içeren manda sütü, bilhassa yoğurt, kaymak ve peynir imalinde sıkça kullanılır.
Zengin içeriği sayesinde bağışıklık sistemini güçlendirmeden kemik sıhhatine kadar birçok yararı bulunan manda sütü, birebir vakitte laktoz oranı daha düşük olduğu için hassas sindirime sahip şahıslar tarafından da tercih edilir.
Manda sütü, mandaların sağılmasıyla elde edilen bir süt çeşididir. İnek sütüne nazaran daha ağır, kıvamlı ve yağlı bir yapıya sahiptir. Özellikle Hindistan, Pakistan, İtalya ve Türkiye üzere ülkelerde yoğurt, kaymak ve peynir üretiminde kullanılır. Zengin besin içeriği sayesinde sıhhat açısından çok bedelli bir kaynaktır.
Manda Sütünün Yararları Nelerdir?
Zengin Protein ve Yağ İçeriği:
Manda sütü, inek sütüne nazaran daha yüksek oranda protein ve yağ içerir. Bu özellik, beden dokularının onarılması ve kas gelişimi için epey yararlıdır.
Bağışıklık Sistemini Güçlendirir:
İçeriğindeki vitamin ve mineraller, bilhassa A vitamini ve çinko, bağışıklık sistemini güçlendirir ve bedeni hastalıklara karşı korur.
Kemik Sıhhatini Dayanaklar:
Kalsiyum bakımından güçlü olan manda sütü, kemik ve diş sıhhatini takviyeler. Osteoporoz riskini azaltmada tesirlidir.
Sindirim Sistemi Dostu:
Laktoz oranı inek sütüne nazaran daha düşük olduğundan, laktoz intoleransı olan bireyler tarafından daha rahat tüketilebilir.
Kalp Sıhhatini Korur:
Yüksek omega-3 ve omega-6 yağ asitleri içerir. Bu asitler, kalp-damar sıhhatini dayanaklar ve kolesterol düzeylerini istikrarlar.
Yüksek Güç Kaynağı:
Manda sütü, içerdiği yüksek kalori ve besin kıymetleri ile güç muhtaçlığı olanlar için harika bir besin kaynağıdır.
Antiinflamatuvar Özellikleri:
Vücutta iltihaplanma ve enfeksiyonların önlenmesinde tesirlidir. Sistemli tüketildiğinde kronik rahatsızlıklara karşı hami olabilir.
Cilt Sıhhatine Yararı:
Zengin vitamin ve mineral içeriği sayesinde cildin elastikiyetini artırır, cilt sıhhatini korur ve yaşlanma belirtilerini geciktirir.
Manda Sütü Nerelerde Kullanılır?
Yoğurt ve Peynir Üretimi: Manda sütü, yüksek yağ oranı sayesinde yoğurt ve peynir üretiminde sıklıkla tercih edilir. Bilhassa manda yoğurdu, kaymağı ve mozzarella peyniri hayli meşhurdur.
Kaymak İmali: Manda sütünden elde edilen kaymak, güçlü ve kremsi yapısı ile kahvaltıların vazgeçilmezidir.
Tatlılar: Yoğun kıvamı nedeniyle manda sütü, sütlaç ve dondurma üzere tatlıların imalinde da kullanılır. Bu tatlılara ağır ve lezzetli bir aroma katar.
Tavuk eti, protein açısından varlıklı ve sağlıklı bir besin kaynağı olsa da, gerçek formda pişirilmediğinde önemli besin zehirlenmelerine yol açabilir. Tavuk etinden zehirlenme, bilhassa çiğ yahut az pişmiş tavukta bulunan bakteriler nedeniyle gerçekleşir ve çeşitli belirtilerle kendini gösterebilir.
Bu belirtiler, çoklukla mide-bağırsak sistemini etkileyen semptomlar halinde ortaya çıkar.
Tavuk Etinden Zehirlenme Belirtileri
Bulantı ve Kusma: Tavuk etinden kaynaklanan zehirlenmenin en yaygın belirtilerinden biri bulantı ve akabinde gelen kusmadır. Bu, bedenin ziyanlı bakterileri atmaya çalıştığı doğal bir yansıdır.
İshal: Zehirlenmenin bir başka yaygın belirtisi ishaldir. Tavukta bulunan bakteriler, bağırsak florasını bozarak su kaybına ve sık dışkılamaya neden olabilir. İshal ekseriyetle karın ağrısı ile birlikte görülür.
Karın Ağrısı ve Kramplar: Bakteriler sindirim sistemine ziyan verdiğinde, şiddetli karın ağrıları ve kasılmalar yaşanabilir. Bu durum, bedenin enfeksiyonla savaşırken ortaya çıkan iltihabi cevabın bir sonucu olarak görülür.
Ateş: Bedenin enfeksiyona karşı verdiği reaksiyon olarak ateş yükselmesi yaşanabilir. Bilhassa Salmonella üzere bakteriler, beden ısısının artmasına neden olabilir.
Baş Ağrısı ve Halsizlik: Zehirlenmenin tesirleri, yalnızca sindirim sistemiyle sonlu kalmaz. Zehirlenme durumunda bedende su ve elektrolit kaybı yaşandığı için baş ağrısı, halsizlik ve bitkinlik hissi oluşabilir.
Kanlı Dışkı: Birtakım önemli hadiselerde, bağırsaklardaki ziyan o kadar fazla olabilir ki dışkıda kan görülebilir. Bu durum, acil tıbbi müdahale gerektiren bir belirtidir.
Tavuk Etinden Zehirlenme Nasıl Anlaşılır?
Zehirlenme Belirtilerinin Ortaya Çıkma Mühleti:
Tavuk etinden zehirlenme belirtileri ekseriyetle tüketimden birkaç saat sonra, bazen 6 ila 72 saat içinde ortaya çıkabilir. Bu müddet, tüketilen bakterinin tipine ve ölçüsüne bağlı olarak değişiklik gösterebilir.
Tıbbi Yardım Gerektiren Durumlar:
Eğer belirtiler çok şiddetliyse (örneğin daima kusma, yüksek ateş, kanlı ishal) yahut belirtiler 48 saatten fazla sürüyorsa kesinlikle bir doktora başvurulmalıdır.
Laboratuvar Testleri:
Doktorlar, kan ve dışkı testleri yaparak zehirlenmeye neden olan bakterileri tespit edebilir. Bu testler, bilhassa önemli zehirlenme olaylarında değerlidir.
Tavuk Zehirlenmesini Önlemenin Yolları
Doğru Pişirme:
Tavuk eti büsbütün pişirilmelidir. İç sıcaklığının en az 75°C olması, bakterilerin öldüğünden emin olmak için gereklidir.
Hijyen Kurallarına Dikkat:
Çiğ tavuğu hazırlarken el yıkamaya ve çapraz bulaşmayı önlemeye dikkat edilmelidir. Çiğ tavukla temas eden yüzeyler düzgünce temizlenmelidir.
Taze ve Muteber Eser Tüketimi:
Tavuk eti satın alırken son kullanma tarihine dikkat edilmeli ve sağlam markalar tercih edilmelidir.
Tavuk eti, protein açısından varlıklı ve sağlıklı bir besin kaynağı olsa da, gerçek formda pişirilmediğinde önemli besin zehirlenmelerine yol açabilir. Tavuk etinden zehirlenme, bilhassa çiğ yahut az pişmiş tavukta bulunan bakteriler nedeniyle gerçekleşir ve çeşitli belirtilerle kendini gösterebilir.
Bu belirtiler, çoklukla mide-bağırsak sistemini etkileyen semptomlar halinde ortaya çıkar.
Tavuk Etinden Zehirlenme Belirtileri
Bulantı ve Kusma: Tavuk etinden kaynaklanan zehirlenmenin en yaygın belirtilerinden biri bulantı ve akabinde gelen kusmadır. Bu, bedenin ziyanlı bakterileri atmaya çalıştığı doğal bir yansıdır.
İshal: Zehirlenmenin bir başka yaygın belirtisi ishaldir. Tavukta bulunan bakteriler, bağırsak florasını bozarak su kaybına ve sık dışkılamaya neden olabilir. İshal ekseriyetle karın ağrısı ile birlikte görülür.
Karın Ağrısı ve Kramplar: Bakteriler sindirim sistemine ziyan verdiğinde, şiddetli karın ağrıları ve kasılmalar yaşanabilir. Bu durum, bedenin enfeksiyonla savaşırken ortaya çıkan iltihabi cevabın bir sonucu olarak görülür.
Ateş: Bedenin enfeksiyona karşı verdiği reaksiyon olarak ateş yükselmesi yaşanabilir. Bilhassa Salmonella üzere bakteriler, beden ısısının artmasına neden olabilir.
Baş Ağrısı ve Halsizlik: Zehirlenmenin tesirleri, yalnızca sindirim sistemiyle sonlu kalmaz. Zehirlenme durumunda bedende su ve elektrolit kaybı yaşandığı için baş ağrısı, halsizlik ve bitkinlik hissi oluşabilir.
Kanlı Dışkı: Birtakım önemli hadiselerde, bağırsaklardaki ziyan o kadar fazla olabilir ki dışkıda kan görülebilir. Bu durum, acil tıbbi müdahale gerektiren bir belirtidir.
Tavuk Etinden Zehirlenme Nasıl Anlaşılır?
Zehirlenme Belirtilerinin Ortaya Çıkma Mühleti:
Tavuk etinden zehirlenme belirtileri ekseriyetle tüketimden birkaç saat sonra, bazen 6 ila 72 saat içinde ortaya çıkabilir. Bu müddet, tüketilen bakterinin tipine ve ölçüsüne bağlı olarak değişiklik gösterebilir.
Tıbbi Yardım Gerektiren Durumlar:
Eğer belirtiler çok şiddetliyse (örneğin daima kusma, yüksek ateş, kanlı ishal) yahut belirtiler 48 saatten fazla sürüyorsa kesinlikle bir doktora başvurulmalıdır.
Laboratuvar Testleri:
Doktorlar, kan ve dışkı testleri yaparak zehirlenmeye neden olan bakterileri tespit edebilir. Bu testler, bilhassa önemli zehirlenme olaylarında değerlidir.
Tavuk Zehirlenmesini Önlemenin Yolları
Doğru Pişirme:
Tavuk eti büsbütün pişirilmelidir. İç sıcaklığının en az 75°C olması, bakterilerin öldüğünden emin olmak için gereklidir.
Hijyen Kurallarına Dikkat:
Çiğ tavuğu hazırlarken el yıkamaya ve çapraz bulaşmayı önlemeye dikkat edilmelidir. Çiğ tavukla temas eden yüzeyler düzgünce temizlenmelidir.
Taze ve Muteber Eser Tüketimi:
Tavuk eti satın alırken son kullanma tarihine dikkat edilmeli ve sağlam markalar tercih edilmelidir.
Çentik kebabı, Türk mutfağının güçlü ve lezzetli kebap çeşitlerinden biridir. Yumuşacık etleri, enfes sebzelerle bir ortaya getirilen bu klasik tanım, bilhassa özel davetlerde ve kalabalık sofralarda tercih edilir.
Günümüze uzanan bu lezzet, gerçek materyaller ve dikkatli pişirme teknikleriyle yapıldığında adeta damakta bir şölen sunar.
Malzemeler:
800 gram kuzu kuşbaşı 2 adet büyük uzunluk kuru soğan 2 adet yeşil biber 2 adet domates 3 diş sarımsak 1 yemek kaşığı domates salçası 2 yemek kaşığı zeytinyağı 1 çay kaşığı tuz 1 çay kaşığı karabiber 1 çay kaşığı pul biber 1 tatlı kaşığı kekik 1 su bardağı sıcak su
Yapılış Basamakları:
Etlerin Hazırlanması: Kuşbaşı doğranmış kuzu etlerini geniş bir tencereye alın. Zeytinyağı ile birlikte orta ateşte etlerin suyunu salıp tekrar çekmesini bekleyin. Etler suyunu çektikten sonra birkaç dakika daha kavurmaya devam edin.
Sebzelerin Eklenmesi: Etler kavrulurken soğanları piyazlık doğrayın ve tencereye ekleyin. Soğanlar yumuşayana kadar karıştırarak kavurmaya devam edin. Akabinde ince doğranmış biberleri ve sarımsakları ekleyin.
Domates ve Salça: Sebzeler yumuşadıktan sonra kabuğu soyulmuş ve küp doğranmış domatesleri ekleyin. Domatesler suyunu bırakıp pişmeye başladığında, salçayı ekleyin ve birkaç dakika daha kavurun.
Baharatlandırma ve Pişirme: Tuz, karabiber, pul biber ve kekik üzere baharatları ekleyin. Akabinde sıcak suyu ekleyerek kısık ateşte etler düzgünce yumuşayana kadar, yaklaşık 30-40 dakika pişirin.
Servis: Çentik kebabını yanında pirinç pilavı ya da bulgur pilavı ile sıcak servis edin. İsteğe nazaran taze yeşilliklerle de süsleyebilirsiniz.
Püf Noktaları:
Kuzu Eti Seçimi: Kuzu etinin hudutlarının ve fazla yağlarının temizlenmiş olmasına dikkat edin. Âlâ marine edilmiş ve dinlendirilmiş kuzu eti, kebabın daha yumuşak ve lezzetli olmasını sağlar.
Sebzelerin Tazeliği: Domates ve biberlerin taze olması, kebabın lezzetini arttırır. Mevsim zerzevatları kullanmaya ihtimam gösterin.
Yavaş Pişirme: Çentik kebabı, kısık ateşte yavaş yavaş pişirilmelidir. Böylelikle etin sulu ve yumuşak olması sağlanır.
Makyaj materyallerinin içeriklerinin sıhhat için kritik ehemmiyeti olduğu biliniyor. Maskaranın yanlış kullanımı ise dehşetli sonuçlar ortaya çıkarıyor. Dr. Gurleen Dhanoa, maskaranın çıkarılmaması durumunun yan tesirlerine dikkat çekti.
Kozmetik eserlerinin güvenilirliği sıklıkla gündeme geliyor ve tüketiciler kullandıkları makyaj materyallerinin içeriğini araştırıyor. Makyaj gereçlerinin içeriklerinin yanı sıra, kullanım sırasında yapılan yanlışlar ziyanlı sonuçlara yol açabiliyor.
Dr. Gurleen Dhanoa, su geçirmez maskaraların yanlış kullanımına dikkat çekti ve “Su geçirmez maskaranızla uyuyorsanız, göz kapaklarınızın aykırısını çevirin” kelamlarını kullandı.
Bu usul ile izleyicilerin göz kapaklarını denetim etmelerini tavsiye eden Dr. Dhanoa, bir kadının göz kapağının içinde kalan rimel kalıntılarının ve küf lekelerinin görüldüğü fotoğrafı gösterdi.
Dr. Dhanoa’nın gösterdiği fotoğraf, Amerikan Oftalmoloji Akademisi’nin dergisi Ophthalmology’nin evvelki sayısından alınan bir imaj.
SUYA GÜÇLÜ MASKARAYA DİKKAT!
Dergide yayınlanan araştırmada, 50 yaşındaki Avusturalyalı bayanın 25 yıl boyunca kullandığı ağır maskarayı gereğince temizlemeden uyuduğu ve sonucunda önemli bir göz rahatsızlığının ortaya çıktı.
Rimel kalıntıları, göz kapaklarının iç kısmındaki deride küçük ve sert tortular oluşmasına neden oldu. Bu tortular göz bebeklerini çizilmesine neden oluyordu. Yıllarca rimel kullanan ve gereğince temizlemeyen bayanın gözünde foliküler konjonktivit rahatsızlığı gelişti.
Yapılan araştırmada bahsi geçen bayanın hangi şekilde rimel kullandığı belirtilmedi lakin temizlenmesi güç olan suya sağlam maskara kullanımının, nadiren ortaya çıkan bu durumu daha da kötüleştirebileceği ileri sürüldü.
ENFEKSİYONLARIN ÖNLENMESİ İÇİN GÖZ MAKYAJI TEMİZLENMELİ
Amerikan Oftalmoloji Akademisi’nin klinik sözcüsü ve göz hekimi olan Dr. Rebecca Taylor, tüketicilerin dikkat etmesi gerektiğine işaret ederek kirpiklerin pak olmasına itina gösterilmesini hatırlattı. Gözleri koruyan kirpiklerin temizliğinin kıymetli olduğunu söyleyen doktor, “Yağ bezleri tarafından besleniyorlar ve bu bezler yahut foliküller tıkanırsa bu bir sorun olabilir.” dedi.
Uzmanlar, gün sonunda göz makyajının temizlenmesinin değerine değinerek pembe göz yahut başka bakteriyel ve viral enfeksiyonların önlenmesi için kritik bir ehemmiyete sahip olduğu konusunda uyarıyor.
Ağrılar, yaralanmalar, kireçlenme, menisküs sorunları yahut iltihaplı hastalıklardan kaynaklanabilir. Lakin diz ağrısının temel sebebini bilmek, tedaviye giden en yanlışsız adımdır.
Diz Ağrısının Nedenleri
Travmatik Yaralanmalar:
Dizdeki bağların, kasların yahut kemiklerin ani bir travmaya maruz kalması sonucunda yaralanmalar meydana gelebilir. Spor yaparken yaşanan zorlanmalar, düşme ya da çarpma üzere nedenler diz ağrılarına yol açabilir. En sık karşılaşılan yaralanmalar ortasında ön çapraz bağ yırtığı, menisküs yırtığı ve dizdeki burkulmalar yer alır.
Kireçlenme (Osteoartrit):
Yaşlandıkça eklemlerdeki kıkırdak dokunun aşınması ve kemiklerin sürtünmesi sonucu ortaya çıkan bir durumdur. Dizde şişlik, hareket zorluğu ve ağrı ile kendini gösterir. Kireçlenme, çoklukla uzun periyodik aşınma ve yıpranmanın sonucunda gelişir.
Tendinit:
Tendonların iltihaplanması sonucu oluşan bu rahatsızlık, dizin ön kısmında bilhassa hareket esnasında ağrıya yol açar. Çok kullanım, tekrar eden hareketler ya da dizin daima zorlanması bu meseleye neden olabilir.
Menisküs Sorunları:
Menisküs, dizdeki kıkırdak yapı olup, diz eklemini yastıklama vazifesi görür. Ani bir hareket yahut zorlanma sonucu menisküs yırtıkları ortaya çıkabilir. Bu durumda dizde kilitlenme hissi, hareket kısıtlılığı ve şiddetli ağrı meydana gelir.
İltihaplı Romatizmal Hastalıklar:
Romatoid artrit üzere iltihaplı romatizmal hastalıklar da diz eklemlerinde şişlik, sıcaklık ve ağrıya neden olabilir. Bu hastalıklar bedendeki bağışıklık sisteminin eklemlere saldırması sonucu ortaya çıkar.
Diz Ağrısını Hafifletmenin Yolları
Dinlenme ve Buz Uygulaması:
Diz ağrısı bilhassa bir yaralanma sonucunda ortaya çıktıysa, dizinizi dinlendirmek ve şişliği azaltmak için buz uygulamak değerlidir. Buzu direkt cilde temas ettirmeden, 15-20 dakika boyunca dizinize uygulayabilirsiniz.
Diz Antrenmanları ve Fizik Tedavi:
Düzenli olarak yapılan diz antrenmanları, dizin etrafındaki kasları güçlendirerek ağrıyı hafifletir. Fizik tedavi uzmanları tarafından önerilen hareketler, diz eklemine yük bindirmeden kasları çalıştırır ve dizin stabilitesini artırır.
İlaç Tedavisi:
Ağrı kesiciler ve iltihap önleyici ilaçlar, diz ağrısını denetim altına almanıza yardımcı olabilir. Hekiminizin önerdiği ilaçlar sayesinde iltihap ve şişlik azalırken, ağrı hafifleyebilir.
Ortopedik Dayanak ve Bandajlar:
Diz dayanağı sağlayan ortopedik bandajlar yahut dizlikler, diz eklemini korur ve yaralanma riskini azaltır. Tıpkı vakitte mevcut ağrının daha fazla berbatlaşmasını maniler.
Cerrahi Müdahale:
Eğer diz ağrısı önemli bir yaralanma yahut kireçlenme sonucu ortaya çıktıysa ve başka tedavi teknikleri etkisiz kalıyorsa, cerrahi müdahale gerekebilir. Artroskopi üzere minimal invaziv cerrahi usuller, dizdeki hasarlı dokuları onarmak için kullanılabilir.
MasterChef yemek yarışı heyecanlı bir halde devam ederken yapılan yemeklerde izleyici tarafından takip ediliyor. Bu kısımda Fransa mutfağı esintisi veren MasterChef ‘te volovan tatlısı yapıldı. Volovan tatlısının tanımı ise izleyici tarafından merak edildi.
Her kısmıyla yerli ve yabancı mutfaktan yemek tanımları veren MasterChef müsabaka programı son hızlıyla kaldığı yerden devam ediyor. Yarışmacıların yaptığı yemekler izleyiciler tarafından merak edilirken bu kısımda Fransa mutfağının volovan tatlısı yer aldı. Atıştırmalık bir meze olarak yer alan volovan tatlı için gerekli olan en temel materyallerden biri ise milföy hamuru oluyor. İmalinin epeyce kolay olduğu lezzetinin de son derece hoş olduğu Fransız tatlısı volovan nasıl yapılır haydi gelin birlikte göz atalım.
VOLOVAN TATLI TARİFİ
MALZEMELER
10 adet milföy hamuru Dilediğiniz meyve
Kreması için;
1 yumurta 2 kaşık un 2 kaşık nişasta 4 kaşık şeker 3 su bardağından biraz az süt 1 kaşık tereyağı 1 paket vanilya
YAPILIŞI
İlk olarak volovan tatlısının kremasını yapın.
Bunun için gereçleri tencerede bir ortaya getirip kıvam alıncaya kadar kaynatın.
Soğuması için bir köşeye alın.
Dilediğiniz meyveleri küçük dilimlere ayırın.
Milföyleri yuvarlak biçimde kesin.
İçi boş olan kısma birinci olarak hazırladığınız kremayı yerleştirin.
MUMBAI – Hindistan Merkez Bankası Başkanı Shaktikanta Das, Perşembe günü yaptığı açıklamada, ilk çeyrekteki beklenenden yavaş büyümeye rağmen, Hindistan’ın 2024-2025 mali yılı için öngörülen %7,2’lik GSYİH büyümesine ulaşma yolunda olduğunu belirtti. Hint ekonomisi, Nisan-Haziran döneminde büyümesinin %6,7’ye yavaşladığını gördü. Bu oran, hem %6,9’luk tahminin hem de merkez bankasının kendi %7,1’lik öngörüsünün altında kaldı ve ulusal seçimler sırasında azalan hükümet harcamalarından etkilendi.Yıllık FIBAC bankacılık konferansında yaptığı konuşmada Das, ülkenin ekonomik beklentileri konusunda iyimserliğini dile getirerek, temel büyüme faktörlerinin sadece istikrarlı olmadığını, aynı zamanda güç kazandığını vurguladı. Bu güveni, uyum içinde ilerleyen tüketim ve yatırım talebindeki büyümeye bağladı.Das, yılın geri kalan kısmında daha güçlü bir performansa katkıda bulunabilecek birkaç faktöre işaret etti. Tarımın, elverişli muson yağmurları sayesinde iyileşmesinin beklendiğini ve bunun da kırsal talebi artırması gerektiğini belirtti. Ayrıca, hükümetin sermaye harcamalarındaki artışla desteklenen yatırım faaliyetlerinde bir yükseliş öngördü.Enflasyon ve büyüme arasındaki denge şu anda iyi yönetiliyor gibi görünse de Das, orta ve uzun vadede büyümeyi desteklemek için fiyat istikrarının korunmasının önemini yineledi. Enflasyonu düşürme yolunun tutarsız ve yüksek gıda enflasyon oranları nedeniyle kesintiye uğradığını kabul etti.Enflasyon endişelerine değinen Das, %46 ağırlığa sahip gıda enflasyonunu da içeren manşet enflasyonun, halkın anlayışıyla örtüşen temel endeks olduğunun önemini vurguladı. Muson mevsimi ilerledikçe gıda enflasyonu görünümünün iyileşebileceği ve potansiyel olarak daha olumlu koşullara yol açabileceği konusunda temkinli bir iyimserlik ifade etti.Merkez bankası başkanı, enflasyonist baskılara karşı tetikte kalmanın gerekliliğini ve enflasyonu düşürme sürecinin son aşamalarını, önemli bir yapısal reform olarak nitelendirdiği esnek enflasyon hedeflemesi çerçevesinin bütünlüğünü koruyarak dikkatle yönetme ihtiyacını vurgulayarak konuşmasını sonlandırdı.Reuters bu makaleye katkıda bulunmuştur.
Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.
Onlarca yıldır görülen en keskin faiz artışından önemli ölçüde etkilenen küresel emlak sektörünün, borçlanma maliyetlerindeki son düşüşlerden kayda değer bir rahatlama bulması beklenmiyor.Avrupa Merkez Bankası, İngiltere Merkez Bankası ve İsviçre ile İsveç’teki merkez bankaları da dahil olmak üzere çeşitli ülkelerdeki merkez bankaları faiz oranlarını düşürmeye başladı ve ABD Merkez Bankası’nın (Federal Reserve) da bu eğilime katılacağı bekleniyor. Ancak sektör uzmanları ve banka yöneticileri, bu önlemlerin sektörün zorluklarını hızla çözemeyeceğini öngörüyor.Küresel finansal krizin ardından gelen yıllarda tarihsel olarak düşük faiz oranları sayesinde gelişen emlak sektörü, merkez bankalarının borçlanma maliyetlerini artırmasıyla şimdi zorluklarla karşı karşıya. Bu değişim, yatırımcıların giderek daha cazip hale gelen tahvil ve tasarruf hesaplarına yönelmesiyle sektörden önemli sermaye çıkışlarına yol açtı.Zurich Insurance’ın küresel gayrimenkul araştırma başkanı Andrew Angeli, sektörün hızlı bir toparlanma yaşayacağı konusunda şüpheci olduğunu belirterek, zorlukların devam ettiğini vurguladı. Son iki yılda, Almanya’daki Signa gibi büyük emlak grupları da dahil olmak üzere çok sayıda firma iflas etti, bu da yarım kalmış inşaat projelerine ve boş binalara neden oldu.Almanya’da, 2022’nin başından bu yana emlak iflaslarında artış görülüyor ve bu yılın ilk yarısında 1.100’den fazla vaka kaydedildi. İngiltere’nin inşaat sektörü de ağır darbe aldı ve üst üste iki yıl boyunca iflaslarda lider oldu; Haziran 2024’e kadar olan 12 aylık dönemde yaklaşık 4.300 vaka görüldü.Ofis gayrimenkul piyasası, yüksek borçlanma maliyetleri ve evden çalışma trendinin birleşiminden özellikle etkilendi. NAI Burns Scalo’nun başkanı Brian Walker, sektörün karşılaştığı yoğun zorlukları paylaşarak, birçok ofis binasının bankalara iade edildiğini belirtti.Almanya’nın en büyük emlak kredi kuruluşlarından biri olan DZ Bank’ın CEO’su Cornelius Riese, yüksek faiz oranlarının piyasayı tam olarak etkilemesinin üç yıl süreceğini tahmin etti ve sektörün şu anda bu uyum sürecinin üçte ikisini tamamladığını belirtti. Almanya ve Çin gibi ülkelerdeki ekonomik yavaşlama durumu daha da kötüleştiriyor.Gayrimenkul yatırım firması JLL, bu yıl ve gelecek yıl 2,1 trilyon dolar değerinde küresel ticari gayrimenkul borcunun yeniden finanse edilmesi gerekeceğini tahmin ediyor. Bazı borçlular yılın ilk yarısında bu miktarın neredeyse üçte biri için yeniden finansman anlaşmaları sağlamış olsa da, gelecek yıl 570 milyar dolara kadar potansiyel bir açık ortaya çıkabilir.ABD’de Brookfield Asset Management (TSX:BAM) gibi bazı yatırımcılar, New York’un ikonik Brill Building’i gibi mülkleri kredi verenlere geri verdi. Brookfield, yorum taleplerine yanıt vermedi. Florida Atlantic Üniversitesi’nden finans profesörü Rebel Cole, orantısız büyüklükte emlak kredilerine sahip olan ve bazıları iflas riski taşıyan 62 küçük ABD bankasını tespit etti.Maverick Real Estate Partners’ın kurucu ortağı David Aviram, bankaların kredileri satma konusunda baskı altında olduğunu, ancak bazı anlaşmaların düşük teklifler nedeniyle rafa kaldırıldığını vurguladı. Binaları satmak da zor oldu; Londra’nın Canary Wharf bölgesindeki bir ofis kulesi, önemli bir fiyat indirimine rağmen satılamadı.Bankaların, fiyat düşüşlerini kabul etmeyerek emlak sektörüne verilen kredilerin kötüleşen durumunu gizliyor olabileceğine dair endişeler artıyor. Schroders Capital’de (LON:SDR) New York merkezli yatırımcı Jeffrey Williams’ın belirttiği gibi, birinci sınıf lokasyonlar ile daha az arzu edilen bölgeler arasındaki fark büyüyor; Los Angeles’taki Century City gibi yerler gelişirken, diğer bölgeler iflas ve yüksek boşluk oranlarıyla karşı karşıya kalıyor.Zorluklara rağmen, İsveç’teki bir faiz indirimi sektöre biraz iyimserlik getirdi. Ülkenin en büyük sorunlu gruplarından biri olan SBB’nin CEO’su Leiv Synnes, İsveç’in emlak piyasasındaki havanın değiştiğini belirterek, devam eden karmaşa ortamında bir umut ışığı sundu.Reuters bu makaleye katkıda bulundu.
Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.
Foreks – Allianz (ETR:ALVG) Trade, dünya çapında araştırmaları ile sektörlerin ve farklı alanların nabzını tutmaya devam ediyor.
Araştırmaları ile şirketlere ihracat, İK, teknoloji, sürdürülebilirlik gibi birçok alanda yol gösteren Allianz Trade, bu kez de “Sigorta Sektöründe Yapay Zekâ” üzerine yaptığı bir araştırma ile ses getirdi. Araştırmada sektörün ve sektör çalışanlarının Yapay Zekaya bakış açısına ve gelecek öngörülerine yer verildi. Kim korkar Üretken Yapay Zekadan teması ile hazırlanan araştırma sonucunda uzmanlar, üretken yapay zekadaki yükselişin önemli ve pozitif ekonomik etkileri olacağını öngörürken, kamuoyu duyarlılığı ise o kadar iyimser bir tablo çizmedi.
Yapay zekâ bazı iş sahalarını ortadan mı kaldıracak
Araştırma kapsamında, Avusturya, Fransa, Almanya, İtalya, Polonya ve İspanya’da 6.000’den fazla kişiyle yapılan anket sonuçlarından bir rapor hazırlandı. Rapora göre katılımcıların yüzde 36’sı yapay zekanın sunduğu riskler konusunda endişe duyduğunu belirtirken, yüzde 46’sı yapay zekanın, 2019’un yani pandeminin ilk yılının aynı dönemine kıyasla, mevcut iş sayısını azaltacağını düşünüyor. Raporda, yapay zekanın iş olanaklarını artıracağını düşünenlerin oranı ise yüzde 33 olarak belirtiliyor. Rapora göre daha da endişe verici olan sonuç ise; katılımcıların yarısından fazlasının, yüzde 51’inin, yapay zekanın sektörler genelinde benimsenmesiyle birlikte beceri açığının ve eşitsizliğin daha da artabileceğini düşünüyor olması. Bu yüzde 51’lik kesim, akıllı olanların yapay zekâ sayesinde daha da akıllı hale geleceğine ve geri kalanların ise oldukları seviyede kalacaklarına ve ilerleyemeyeceklerine inanıyor. Ankete katılanların yalnızca yüzde 21’inin yapay zekanın ekonomilerine sağlayacağı faydalar konusunda iyimser olduğu da raporda verilen bilgiler arasında yer alıyor.
Buna karşın Allianz Trade uzmanları ise raporda, yapay zekanın sigortacılık sektöründe büyük bir işgücü kaybına yol açacağı yönündeki korkuların abartılı bulduğunu belirtti. Veri odaklı bir sektör olması nedeniyle, özellikle sigortacılık sektörünün otomasyon ve üretkenlik artışı açısından önemli bir potansiyele sahip olduğu da raporda verilen bilgiler arasında yer aldı.
Yapay zekâ, sigorta sektörü için önemli bir araç
Allianz Trade tarafından hazırlanan Yapay Zekâ odaklı raporda, diğer pek çok sektöre göre çok daha veri-odaklı bir sektör sayılabilecek sigortacılığın, üretkenliği artırabilecek çok çeşitli yapay zekâ uygulamalarından ve kullanım örneklerinden faydalanabileceğine dikkat çekildi. Örneğin, öngörücü analizin, yeni kanallar aracılığıyla kişiselleştirilmiş erişimle, pazarlama stratejilerini destekleyebileceği belirtildi. Rapora göre en önemlisi de yapay zekâ ile gerçek zamanlı analiz, büyük veri analitiği, ürün geliştirme iyileştirebilir ve kullanıma dayalı sigorta ve risk tespit hizmetleri mümkün olabilir.
Rapora göre; yapay zekanın sigortacılık sektöründe büyük işgücü kaybına yol açacağı korkuları abartılı ve verimlilik artışı işgücünde yalnızca mütevazı bir azalmaya neden olacak. Verimlilikte yüzde 0,622’lik artış, işgücünde yüzde 1’lik azalma öngörülüyor. Sigorta sektöründeki verimliliğin özellikle Almanya, İspanya ve Avusturya’da 2010-2023 arasında artış gösterdiği, Güney Avrupa ülkelerinde ise verimlilik artışının hızlanmasının beklendiği de raporda verilen bilgiler arasında.
Allianz Trade Yapay Zekâ Raporuna göre yaşlanan nüfus ve daralan işgücü, yapay zekanın bu zorluklarla başa çıkma konusunda sigorta sektörüne yardımcı olabileceğini gösteriyor. AB’de otomasyonun artması ise işgücünün bir kısmını serbest bırakarak yüksek beceri gerektiren işlere yönlendirilmesini sağlayabilir. Aynı zamanda raporda yer alan değerlendirmelere göre veri-odaklı sigortacılık sektörü, çeşitli yapay zekâ uygulamalarından faydalanabilir. Gerçek zamanlı analiz ve büyük veri analitiği, ürün geliştirmeyi iyileştirebilir, pazarlama stratejilerini kişiselleştirebilir ve daha hızlı risk tespit hizmetlerini mümkün kılabilir
Yapay zekâ çalışanları geliştirmek için kullanılmalı
Otomasyon süreçlerinin ve özel ürün önerilerinin satış ve dağıtımı geliştirebileceği, müşteri hizmetleri ve poliçe yönetiminde iyileşmenin, taleplerin hızlı değerlendirilmesinin ve dolandırıcılık tespitinin iyileştirilmesinin yapay zekâ ile sağlanabileceği de raporda verilen bilgiler arasında bulunuyor. Yapay zekâ kullanımının, çalışanları değiştirmek yerine onların becerilerini tamamlamak ve artırmak için kullanılması gerektiği de raporda vurgulanıyor. Raporda yer verilen bir diğer değerlendirmeye göre; yeni iş türlerine hazırlık, büyük ölçekli beceri kazandırma yatırımlarını gerektirdiği gibi yapay zekanın benimsenmesi de öncelikle maliyet düşürmek için değil yeni müşteri deneyimleri yaratma odaklı kullanılmalıdır.
Önemli bir diplomatik hamle olarak, Japonya’nın görev süresi sona eren Başbakanı Fumio Kishida, Güney Kore Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol ile kritik bir zirve gerçekleştirmeye hazırlanıyor. Kishida’nın görev süresinin sonuna denk gelen bu toplantı, Güney Kore’ye önemli bir destek jesti olarak görülüyor ve potansiyel haleflerine iki ülke arasındaki olumlu ilişkileri sürdürme sinyali veriyor.ABD Başkanı Joe Biden’ın teşvikiyle düzenlenen zirve, Japonya’nın geçmişteki Kore işgalinden kaynaklanan uzun süredir devam eden anlaşmazlıklar nedeniyle bozulan ilişkilerde bir dönüm noktası olarak kabul ediliyor. Yetkililer, özellikle Kuzey Kore ve Çin’den kaynaklanan bölgesel zorluklara karşı birleşik bir cephe oluşturmada bu zirvenin önemini vurguladılar.Japonya ve Güney Kore arasındaki yeni ortaklığın gücü, Kishida’nın ayrılışı yaklaşırken ve Kasım ayındaki ABD başkanlık seçimlerinin Beyaz Saray’da değişiklikler getirebilecek olması nedeniyle yakında siyasi geçiş testine tabi tutulacak. Japan Institute of International Affairs’in kıdemli üyesi Tetsuo Kotani, Kishida’nın halefinin ikili ilişkilerin mevcut seyrini sürdürmesi beklentisini vurguladı.Seul’e yapılacak ziyaretin büyük duyurular getirmesi beklenmiyor, ancak ABD yetkilileri tarafından bölgedeki işbirliği çabalarının devamı için kritik öneme sahip olduğu düşünülüyor. Kishida’nın ziyareti, Japonya’nın siyasi ortamına, Güney Kore ile ortaklığın Tokyo’nun dış politikasının tutarlı bir unsuru olarak kalması gerektiğini vurgulayan bir mesaj olarak algılanıyor.Japonya Liberal Demokrat Partisi, 27 Eylül’de Kishida’nın halefini seçmek için bir seçim düzenleyecek. Geçen yıl, Başkan Biden, Kishida ve Yoon’un Camp David’deki toplantısı, askeri ve ekonomik işbirliğini derinleştirme ve Çin’in Güney Çin Denizi’ndeki tartışmalı eylemlerini ele alma konusundaki taahhütlerini pekiştirmişti.Yoon, mevcut diplomatik anlaşmalar nedeniyle ortaklığın devam edeceğine dair güvenini ifade etti. Güney Koreli üst düzey bir hükümet yetkilisi, yeni bir Japon başbakanı konusunda belirsizlikler olsa da, ilişkinin temel yönlerinin etkilenmeyeceğini belirtti. Bu nedenle Kishida’nın ziyareti, Güney Kore ile güçlü bağları sürdürmenin önemini teyit eden bir güvence olarak görülüyor.Kishida, görevden ayrılmadan önce Yoon ile görüşme konusunda güçlü bir istek belirtti ve zirvenin acil durumlarda üçüncü ülkelerden sivillerin tahliyesine ilişkin bir mutabakat zaptı üretmesi bekleniyor. Güney Koreliler, Kishida’nın Japon işgali sırasındaki zorla çalıştırma ile ilgili tarihsel konuları ele almasını umut ederken, ziyaretin kendisinin devam eden diplomatik değişimleri desteklemesi bekleniyor.Japon Dışişleri Bakanlığı, Güney Kore ile ilişkileri daha dinamik bir aşamaya taşıma arzusunu belirtti. Kishida, Yoon ile son diplomatik görüşmesine hazırlanırken, odak noktası Japonya-Güney Kore ilişkilerinde kaydedilen ilerlemenin yaklaşan siyasi değişiklikler boyunca sürdürülmesini sağlamak olarak kalıyor.Reuters bu makaleye katkıda bulunmuştur.
Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.
Foreks – İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, “Ekonomik programın uygulama sürecinde sıra zor kazanımları elde etmeye geldi. Kalıcı düşük enflasyona ivedi şekilde ulaşılması önemli. Zorlu hedeflere, iş dünyasının üretim ve istihdam hedeflerinden ödün vermeden ulaşmak daha da önemli” ifadelerini kullandı.
Avdagiç, sosyal medya hesabında yaptığı açıklamada, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz tarafından açıklanan 2025-2027 dönemini kapsayan yeni Orta Vadeli Programı’a ilişkin değerlendirmelerini paylaştı.
Şekib Avdagiç, revize edilen OVP’nin dezenflasyonu temel öncelik olarak ilan ederken, programın üreteceği sonuçların reel sektörün yapısal gücüne halel getirmemesini vazgeçilmez gördüklerini söyledi.
Türkiye’nin kapsamlı bir ekonomik program yürüttüğü bu dönemde, OVP’nin güncellenmesinin proaktif bir yaklaşım olduğunu belirten Avdagiç, “Bununla birlikte OVP’nin ‘dengelenme programı’ olarak ilerlemesini ve terazinin iş dünyası kefesini ihmal etmemesini istiyoruz. Farkındayız: Ekonomik programın uygulama sürecinde sıra zor kazanımları elde etmeye geldi. Kalıcı düşük enflasyona ivedi şekilde ulaşılması önemli. Zorlu hedeflere, iş dünyasının üretim ve istihdam hedeflerinden ödün vermeden ulaşmak daha da önemli. Görüyoruz ki yeni OVP’de hem enflasyon tarafında hem büyüme tarafında revizyonlar oldu. Böylece ekonominin gerçekleriyle uyumlu, yeni gelişmeler karşısında anında refleks gösterebilen bir yönetim anlayışı ortaya kondu” değerlendirmesinde bulundu.
Şekib Avdagiç, OVP hedeflerinin yakalanmasının bir ayağı topyekûn kararlılık ise diğerinin de bugünkü programda sıkça vurgulandığı gibi yatırım ortamının süratle iyileştirilmesi olduğunu kaydetti.
İTO Başkanı Avdagiç, şunları kaydetti:
“Yeni Türkiye ekonomisi hikayesinin temelleri, mutlaka reel sektörün eliyle atılacaktır. Bu nedenle özellikle KOBİ’lerin, ayakta kalmak için finansman imkanlarının artmasına, üretimlerini güçlendirecek şekilde yatırım koşullarının revize edilmesine ihtiyacı var. Bir kere daha ifade etmeliyiz ki; enflasyonla mücadele ederken üretim, ihracat, istihdam ekosistemini korumayı ihmal edemeyiz. Özel sektörün nefesi güçlü olmalı ki hedeflerimizi gerçekleştirebilelim. OVP hedeflerinin yakalanmasının önemli ayaklarından biri, kur politikasının gerçekçi olmasıdır. 2025 sonrası kur ve enflasyon arasında bir korelasyon öngörülmüş olmakla beraber, 2024 için öngörülen kur, ihracatçıyı ve ihracata çalışan sektörleri ciddi şekilde zorlamaya devam edecektir. Bu durumun ithalatı artırarak cari dengede bir risk oluşturmaması için gerekli tedbirlerin alınacağının beklentisi içindeyiz.”
Foreks – ABD Hazine Bakanı Janet Yellen, Cumhuriyetçilerin imalat ve temiz enerji yatırımlarını teşvik eden Biden yönetiminin imzasını taşıyan bir yasayı zayıflatmaları halinde Kuzey Carolina’daki seçmenleri işlerini kaybedebilecekleri konusunda uyarıyor.
Raleigh’deki bir toplum kolejinde yapacağı konuşmanın taslağına göre Yellen, Kuzey Carolina gibi Cumhuriyetçilerin hakim olduğu eyaletlerin 2022 Enflasyon Azaltma Yasası kapsamındaki vergi teşviklerinden büyük ölçüde yararlandığını ve bunları ortadan kaldırmanın “tarihi bir hata” olacağını söyleyecek.
Kuzey Carolina, Cumhuriyetçi eski Başkan Donald Trump ile Demokrat Başkan Yardımcısı Kamala Harris arasında bu seçim döngüsünde önemli bir savaş alanı olarak ortaya çıktı. Trump 2020 başkanlık seçimlerinde Kuzey Carolina’yı kazandı.
Yellen konuşmasında “Fiyatları düşürmek için harekete geçmeye devam etmemizin zorunlu olduğu bir anda bunları geri almak çalışan aileler için maliyetleri artırabilir. Burada ve ülke genelinde gördüğümüz önemli üretim yatırımlarını ve bunlarla birlikte gelen ve çoğu üniversite diploması gerektirmeyen işleri tehlikeye atabilir. Ayrıca bu kritik sektörlerde rekabet edebilmek için yatırım yapan Çin ve diğer ülkelere de avantaj sağlayabilir. Kuzey Carolina’da açıkça gördüğümüz gibi, bu tarihi bir hata olacaktır” dedi.
Hogwarts Legacy, Warner Bros’u ihya etti demek yanlış olmaz sanırım. Çıkışından yaklaşık 1 ay sonra 15 milyon kopya satışa ulaşan ve Warner Bros’un kasasına 1 milyar dolar koyan proje, bu nedenle stüdyo için büyük değer arz ediyor. Tam da bu sebepten şu sıralarda Warner Bros için öncelik Hogwarts Legacy’nin devam oyunu.
Dün Bank of America’nın özel konferansı esnasında konuşan Warner Bros. Discovery CFO’su Gunnar Wiedenfels, kendileri için önceliğin Hogwarts Legacy’nın devam oyunu olduğunu resmen açıkladı. Geçtiğimiz gün bir öteki Harry Potter oyunu, Quidditch Champions’ı oyun severlerle buluşturan Warner Bros. Games, önümüzdeki yıllar için stüdyonun odağının Hogwarts Legacy’nin devam oyunu olduğunu söyledi.
“Hogwarts Legacy’nin devam oyunu önümüzdeki birkaç yıl için en öncelikli projemiz. Stratejik bakış açımız da oyunlar üzerinden büyümeye odaklı.”
Hogwarts Legacy’nin bugüne kadar 24 milyon kopyadan fazla satış gerçekleştirdiği biliniyor. Oyunu sevgili YİM’ümüz Can Otomobilci incelemiş ve 8.5 vermişti.
Kripto para piyasalarının en büyük oyuncusu Bitcoin, son halving olayından bu yana beklenen yükselişi gerçekleştiremedi. Fiyatı %10 düşüşle 57.2 bin dolar düzeyine gerileyen Bitcoin, halving sonrası en uzun müddettir yeni bir tepeye ulaşamamasıyla dikkat çekiyor. Yüksek faiz oranları ve arz baskıları, Bitcoin’in fiyat performansını olumsuz etkiliyor. İşte detaylar…
Bitcoin’in halving döngüsü ertelendi
Tarihi olarak, Bitcoin her halving olayından sonra madenciler için mükafatın azalmasıyla birlikte kıymetli fiyat artışları göstermiştir. Evvelki halving döngüleri, Bitcoin’i yeni rekor düzeylere taşıyan yükseliş trendlerine yol açmıştır. Lakin bu kere durum farklı. Kriptokoin.com olarak da bildirdiğimiz üzere dün, Outlier analistleri de bu değişime dikkat çekmişti. Çünkü dördüncü halving’ten sonra Bitcoin’in fiyatı daha çok yatay seyretti. Spot Bitcoin ETF’lerin piyasaya sürülmesi ve yeni yatırımcıların piyasaya girmesi, kritikti. Çünkü Bitcoin’in halving öncesinde rekor düzeye ulaşmasına neden oldu.
Halving periyotlarında çoklukla birikim periyotları yaşanırken, uzun vadeli yatırımcılar (LTH) bu yıl bilhassa Bitcoin 73 bin dolar düzeyine ulaştığında kârlarını realize etti. Bu durum, evvelki halving döngülerinden farklı bir model oluşturdu. Ayrıyeten, Mt.Gox alacaklılarına ödemeler ve Alman hükümetinin el koyduğu Bitcoin’leri satması üzere değerli arz baskıları, piyasaya ek yük getirdi.
BTC’de yine yükseliş olacak mı?
Önde gelen kripto analisti Crypto Rover, bu sakinliğin süreksiz olduğunu düşünüyor. Tahliline nazaran, Bitcoin güçlü direnç düzeyi oluşturuyor ve bu da yaklaşan bir çıkışın işareti. Rover’ın halving grafiğine nazaran, mevcut piyasa şartları, Bitcoin’in yakında bu yatay trendden çıkıp potansiyel olarak 100K ila 120K dolar ortasında bir yükselişe geçebileceğini gösteriyor.
Bitcoin, 60 bin doların üzerinde kalmakta zorlanıyor, lakin durum büsbütün olumsuz değil. Glassnode’a nazaran, Bitcoin’in gerçekleşmemiş kayıpları piyasa bedelinin %2.9’u düzeyinde. Gerçekleşmemiş Kar ve Gerçekleşmemiş Kayıp’ın birleşik oranı, karların kayıplardan 6 kat daha büyük olduğunu gösteriyor. Lakin 155 günden az müddettir kripto tutan kısa vadeli yatırımcılar (STH), gerçekleşmemiş kayıpların birçoklarını yaşıyor. Bu kayıplar şimdi çok düzeylerde değilken, daha fazla düşüş bu kümeden kıymetli satışlara neden olabilir.
Mart ayında rekor düzeyde satın alınan Bitcoin’lerin bir kısmı uzun vadeli yatırımcılar kümesine geçtiği için piyasa “ayı piyasası” üzere bir kademeye giriyor üzere duruyor. Bitcoin’in bu döngü için doruğuna ulaşıp ulaşmadığı yahut tekrar yükselişe geçeceği bilinmeyen. Lakin birçok yatırımcı şu an Bitcoin’den vazgeçmenin en makus vakti olup olmadığını merak ediyor. Ayrıyeten öbür bir yükselişin yakın olup olmadığını tartışıyor.
2022’de, savaş sonrası dönemin en etkili 25 kadın giyim koleksiyonunun bir listesini derledik. Aynısını erkek giyiminde yapmak için, önce saygın jüri üyelerinden oluşan bir grup oluşturmamız gerekiyordu: Kolombiya doğumlu Fransız moda tasarımcısı Haider Ackermann; vintage esintili erkek giyimiyle tanınan bir marka olan Bode’nin Amerikalı kurucusu Emily Adams Bode Aujla; T’s erkek giyim direktörü David Farber; New York merkezli stilist, yaratıcı danışman ve T katkıda bulunanı Carlos Nazario; ve New York merkezli Kanadalı fotoğrafçı ve yaratıcı yönetmen Tommy Ton. Geçtiğimiz Nisan ayında, neredeyse üç saat süren bir görüntülü görüşmede, grup 50 koleksiyonun değerlerini tartıştı ve her panelist önceden aday göstermeleri istenen 10 veya daha fazla koleksiyon için bir dava açtı. Favoriler olmasına rağmen (dört jüri en azından bir Giorgio Armani ve Comme des Garçons koleksiyonu seçti), bazı sürprizler de vardı (Helmut Lang’ın minimalist meslektaşları Calvin Klein ve Jil Sander’ın yerine dahil edilmesi) ve birkaç zor konuşma. Örneğin, grup, inişli çıkışlı bir geçmişi olan bir alışveriş merkezi perakendecisi olan Abercrombie & Fitch’i Junya Watanabe ve Dries Van Noten ile aynı listeye koymayı haklı çıkarabilir mi?
T editörü ve sohbetin moderatörü Nick Haramis (sağ altta), panelistler Carlos Nazario (sol üstten saat yönünde), Emily Adams Bode Aujla, Tommy Ton, Haider Ackermann ve David Farber ile birlikte.
Listeyi yarıya indirmek için çalışırken hedefimiz bir koleksiyonun etkisini belirlemekti; bu, takım elbisenin şeklini yeniden icat etmek veya ilk etapta “erkek gibi giyinmenin” ne anlama geldiğine meydan okumak olabilirdi. Sonucun bir şekilde öznel olacağı aşikardı; ancak her zaman olduğu gibi kurallar vardı: Başlangıç noktası olarak Christian Dior’un savaş sonrası New Look’unu alan kadın giyim listesine benzer şekilde, 1945’ten önceki her şey diskalifiye edildi. Ayrıca bir koleksiyonun podyumda sergilenmesine gerek yoktu. Herkes diğer panelistlerin tasarımlarını dahil etmeme konusunda anlaştı; bu zordu: Giysilerinde iş kıyafetlerini geleneksel olarak kadın odaklı el sanatlarıyla, örneğin yorgan ve aplikeyi birleştiren Bode Aujla, 2021 ve 2022’de Amerika Moda Tasarımcıları Konseyi tarafından iki kez yılın erkek giyim tasarımcısı seçildi; romantik drapeleri ve keskin terziliğiyle tanınan Ackermann, Tom Ford’un yeni kreatif direktörü oldu.
Sonuç olarak, herhangi bir sıralamadan ziyade, tartışıldığı sırayla görünen bu liste, daha yakın tarihli ürünlere doğru ağırlıklandırılmıştır, ancak bunun iyi bir nedeni vardır. Çağdaş tarihin büyük bölümünde, erkek giyim kuralları katı ve giderek modası geçen bir erkeklik anlayışını yansıtmıştır. 1950’de, Amerika’nın en eski giyim şirketlerinden biri olan Brooks Brothers’ın başkanı John C. Wood bir muhabire, “Bize muhafazakar diyorlar, ancak biz stillerimizin tuhaflıktan yoksun olduğunu düşünüyoruz.” demişti. 1960’larda bile erkeklerin iki temel stil seçeneği varmış gibi görünüyordu: Savile Row tarzı terzilik veya bir çift kot pantolon. Ancak erkekliğin tanımı genişledikçe, erkek giyimi daha az öngörülebilir ve daha karmaşık hale geldi: 1970’lerde, Vivienne Westwood’un yırtık gömlekleri ve dikenli deri ceketleri punk hareketinin uyumsuzluğunun simgesiydi; sonraki on yılda, Jean Paul Gaultier, böyle bir şey kaşları kaldırdığında erkekleri etek giydirdi. Ancak erkek müşterilerinin giyim konusunda daha seçici ve kışkırtıcı hale geldiğini fark eden Fransız modacı, 2001 yılına kadar, “Moda dünyası artık erkeklerin kıyafet konusunda kadınlara daha çok benzediğini iddia ediyor. … Bu fikri beğendim.” demedi. Panelistlerin çoğu da öyle. — Nick Haramis
Konuşma düzenlendi ve özetlendi.
1. Giorgio Armani, İlkbahar 1989
Giorgio Armani’nin 1989 ilkbahar reklam kampanyasından, tasarımcının uzun zamandır birlikte çalıştığı Aldo Fallai tarafından çekilen bir görüntü.Kredi…Aldo Fallai
Fashion Dergisi, T Magazine sayfalarında sezonun en iyi podyum koleksiyonlarını sergiliyor.
Ferrariceket 2.900 dolar ve pantolon 1.790 dolar, store.ferrari.com; ve Anthony Vaccarello’nun Saint Laurent’ieldiven, 1.190 dolar, ysl.com.Kredi…Bon Duke’un fotoğrafı. Patrick Welde’nin stili
Soldan sağa: Paul Smithceket, 1.195 dolar, paulsmith.com; Sean Suengömlek, yaklaşık 320 dolar, seansuen.com; Sivilce Stüdyolarıpantolon, fiyat talep üzerine; ve Ralph Lauren Mor Etiketayakkabılar, 995 dolar, ralphlauren.com. Paul Smithgömlek 325 dolar, pantolon 550 dolar ve kravat (şapkanın etrafına bağlanmış) 150 dolar; D’Heygereşapka, 925 dolar; Dolce & Gabbanakuşak, 515 dolar, dolcegabbana.com; Pradaayakkabılar, 1.200 dolar, prada.com; ve Sahteçorap, 31 dolar, falke.com.Kredi…Bon Duke’un fotoğrafı. Patrick Welde’nin stili
Soldan sağa: Anthony Vaccarello’nun Saint Laurent’ipalto, fiyat sorunuz; ÜrdünLucakot pantolon, 650 dolar, jordanluca.com; ve Ralph Lauren Mor Etiketşapka, 495 dolar. Ballıceket, 7.120 dolar, bally.com; ve Anthony Vaccarello’nun Saint Laurent’işapka, 1.890 dolar. Anthony Vaccarello’nun Saint Laurent’ipalto, fiyat sorunuz; Berlutipantolon; ve Koçşapka, fiyat sorunuz, coach.com.Kredi…Bon Duke’un fotoğrafı. Patrick Welde’nin stili
Berlutigömlek 1.000 dolar, pantolon 930 dolar ve çanta 5.250 dolar, berluti.com’da benzer modeller; Kanallarşapka, 250 dolar; ve Balmainbaşlık (şapkaya takılır), fiyat talebi üzerine, us.balmain.com.Kredi…Bon Duke’un fotoğrafı. Patrick Welde’nin stili
Soldan sağa: Ralph Lauren Mor Etiketceket 2.995 dolar, gömlek 695 dolar ve pantolon 595 dolar; Mavi mermerşapka, fiyat talep üzerine, bluemarbleparis.com; ve Ballısandaletler 850 dolar. Loeweceket 7.650 dolar ve tayt 7.840 dolar, loewe.com; Fursacgömlek 210 dolar ve papyon 90 dolar, intl.fursac.com/en; ve Feragamoayakkabılar, 1.250 dolar, ferragamo.com.Kredi…Bon Duke’un fotoğrafı. Patrick Welde’nin stili
Modeller: Crawford Models’da Jeffrey Nda, Misfit Model Management’da Gabriel Jünemann, Skorpion Mgmt’de Angel Cardona, State Management’da Nikita Dorozhkin. Casting: Studio Bauman. Saç: Streeters’da Anton Alexander. Makyaj: Streeters’da Tayler Treadwell. Yapım: Shay Johnson Studio. Fotoğraf asistanları: John Temones, Tony Jarum, Alec Luu. Stilist asistanı: Charline Felder
Edificio Mascota’da alanları olan bazı kişiler, Carlos Amorales(arka sıra, sağdan üçüncü), fotoğrafta özel6 Mayıs 2024’te Mexico City’deki Calle Mascota. Arka sıra, soldan sağa: Hristiyan Vivanco, tasarım markası Balsa’nın kurucu ortağı ve yaratıcı yönetmeni; Ernesto Azcarate, mobilya tasarımcısı; Luigi Lupone, belgesel film yapımcısı; Mekik Reuss; Ve Ana Paula Ruiz GalindoOrta sıra, soldan sağa: Giovanna Cavasola, oyuncu, kuklacı ve hikaye anlatıcısı; John R. Thompson, ressam ve küratör; Rómulo Escudero, ressam; Benedikt Fahlbusch; Ana Armenta, mimar; Soygun Pardo, müzisyen; Fer Millan, tasarımcı ve içerik yaratıcısı; Domingo Delaroiere, mimar ve sanatçı; Marta Marginet Miguel, gümüşçü ve mücevher üreticisi; ve Santiago De La Puente, sanatçı ve fotoğrafçı. Ön sıra, soldan sağa: Carlos Şimal, romancı ve bilim yazarı; Leticia del R. Bucio Velázquez, kitap restoratörü ve zanaatkar; Maria Natalia Reus Anda, yazar ve profesör; Solange Lebourges; Ve Maris Bustamante, sanatçı ve emekli üniversite profesörü.Kredi…Mariano Fernandez
“Edificio Mascota’ya ilk kez 1999’da buradaki yerini satın alan annem sayesinde geldim. O zamanlar çok farklıydı. Kapılar özel[Dairelerin çoğunun bulunduğu üç iç şerit] ana yollara her zaman açıktı. Çeşmenin başında takılıp ot içen bir grup çocuk ve köpek toplayan yaşlı bir adam vardı. 2017’de, depremden sonra Colonia Roma Sur’da kiraladığım daireyi kaybettim ve burası benim ev stüdyom oldu. (Bu günlerde stüdyomu başka bir yerde tutuyorum.) Önceki kiracım dairemin önemli bir aktör ve şarkıcı olan Pedro Vargas için bir stüdyo olduğunu ve şarkılarından bazılarını burada bestelediğini ve belki de sevgililerini buraya getirdiğini söyledi. Sanat dünyasıyla her zaman bir şekilde karıştığını düşünüyorum.
“Buralar her zaman orta sınıf, öğrenciler, sanatçılar için evlerdi ve gerçekten sevdiğim şey bu farklı toplulukların dengesi: sonsuza dek burada yaşamış insanlar, annemin neslinden insanlar, benim yaşımda ve daha genç insanlar. Mascota’da gerçekten sizden farklı olan insanlarla birlikte yaşıyorsunuz. Bazen çatışmaya neden olabilir ve bazen de harika işler. Bu yerin gerçeklerinden biri de anonim olamamanızdır – bir şekilde insanlarla karşılaşırsınız. Bunun devam edip etmeyeceğini göreceğiz ama en azından şimdilik bu gerçekten her şeyi zenginleştiriyor.
“2017’de INBAL’ı [Ulusal Güzel Sanatlar ve Edebiyat Enstitüsü] gelip binayı incelemeye çağırdık, bu yüzden hepimiz çatıya çıktık ve oradan her şeyin bütününü, ne kadar büyük ve ne kadar çeşitli olduğunu fark etmeye başlıyorsunuz. Güzelce onarılmış daireler var, kelimenin tam anlamıyla çürüyenler var, çok mütevazı olanlar var. Ancak yerin güzelliğine dair ortak bir bilinç var ve onu korumamız gerekiyor.” — Carlos Amorales, 54, disiplinlerarası sanatçı
Adres:Mexico City’deki Colonia Juárez’de bulunan 174 dairelik apartman kompleksi, tüm bir şehir bloğuna yayılmıştı. İlk olarak 1912’de Miguel Ángel de Quevedo tarafından tasarlanmıştı ve Buen Tono sigara fabrikasının çalışanlarına ev sahipliği yapıyordu.
Geçmiş ve Günümüz Sakinleri:Onlarca sanatçı ve diğer yaratıcı alanlarda çalışanlar, Benedikt Fahlbusch, mimar ve fotoğrafçı; Mekik ReussVe Ana Paula Ruiz GalindoPedro y Juana mimarlık, sanat ve tasarım stüdyosunun kurucu ortakları; Carlos Amorales, disiplinlerarası sanatçı; Solange Lebourges, dansçı; Jenny Mügel, radyo yapımcısı; ve Ernesto Azcarate, mobilya tasarımcısı.
Bu röportaj düzenlenmiş ve özetlenmiştir.
Yapımcı: Gobe Studio’dan Alan Gómez. Fotoğraf asistanı: Rodrigo Alvarez
Cynthia Rivas Kendi Cilt Bakım Rutinini Paylaşıyor
Sol: Cynthia Rivas, Manhattan’da kendi adını taşıyan güzellik salonunu işleten bir güzellik uzmanı; aynı zamanda Chanel Beauty ve iS Clinical’ın marka ortağı. Sağ: saat yönünde, soldan yukarıdan: Chanel Les Beiges Healthy Glow Sun-Kissed Powder, 95 $, chanel.com; Costa Brazil Aroma Eau De Parfum, 198 $, livecostabrazil.com; Restorsea Pro LipMagic, 37 $, restorsea.com; iS Clinical Pro-Heal Serum Advance+, 158 $, isclinical.com; Nécessaire the Body Wash in Eucalyptus, 25 $, sephora.com; Roz Santa Lucia Styling Oil, 45 $, Rozhair.com; May Lindstrom The Clean Dirt, 75 $, maylindstromskin.com.Kredi…Sol: Susan Shek. Sağ: markaların izniyle
Röportaj yapanCaitie Kelly
Sabah saçımı yıkıyorsam ilk yaptığım şey Olaplex saç maskesi sürmek. Duş alıp temizlerken yüzüme masaj yapıyorum, genellikle iS Clinical’ın Cleansing Complex’ini kullanıyorum. Oribe Hair Alchemy Resilience Şampuan ve Saç Kremi veya Rōz Foundation Şampuan ve Saç Kremi kullanıyorum. Haftada bir veya iki kez C & the Moon Malibu Made Vücut Peelingi kullanıyorum. Nécessaire Eucalyptus Vücut Yıkama Jeli’ni ve Le Labo Santal 33 Duş Jeli veya Vücut Sabunu’nu çok seviyorum. Cilt bakımımı her zaman yüzüme, boynuma ve göğsüme uyguluyorum. İlk olarak iS Clinical Pro-Heal Serum Advance+ ve ardından yaşadığım bir sorun için hedefli bir serum. Sonra Skin Better Techno Neck Perfecting Cream kullanıyorum. Yıllardır MBR CytoLine Eyecare Cream 100 kullanıyorum. Son cilt bakım adımlarım için iS Clinical’ın Reparative Moisture Emulsion’ını ve EltaMD UV Clear’ı uyguluyorum. Saçlarımda Roz Hair Milk Serum ve Santa Lucia Şekillendirici Yağı’nı her gün kullanıyorum, saçımı yıkamamış olsam bile, çünkü kabarıklığı azaltıyor. Son takıntım Dyson Supersonic saç kurutma makinesi oldu. Her kuruşuna değer. ColorWOW Dream Coat Supernatural Sprey’i de seviyorum. Her kullandığımda, insanlar profesyonel fön çektirip çektirmediğimi soruyor ve günlerce kalıyor.
Chanel’in Le Volume maskarası, Hourglass kaş kalemi ve Anastasia Brow Jeli olmadan kendimi çıplak hissediyorum. Dışarı çıkacaksam, kızarıklığımın olduğu yere azıcık No.1 De Chanel Canlandırıcı Fondöten kullanıyorum. Cildimin görünmesini seviyorum. Chanel Les Beiges Healthy Glow Sun-Kissed Pudra allık ve göz farı kullanıyorum. Dudaklar için Charlotte Tilbury Lip Cheat ve Fenty Beauty Gloss Bomb kullanmayı seviyorum. Geceleri her zaman iki kat temizlik yapıyorum. İlk temizleyici genellikle makyajın ve güneş kreminin ilk katmanını çıkarmak için Bioderma Sensibio oluyor. İkinci adım cildinizi gerçekten temizliyor. N°1 De Chanel Red Camellia Powder-to-Foam Cleanser kullanıyorum. Haftada iki kez Chanel Hydra Beauty Camellia Repair Mask gibi bir maske uyguluyorum ve duşa giriyorum. Sonra belki de peeling için May Linstrom’un Clean Dirt ürününü kullanırım.
Yüz peelingi yaptıysam, retinol kullanmam. Bunun yerine, iS Clinical’dan Hydra-Cool serumu ve bu EGF Serum gibi gençleştirme için hedefli serum kullanırım. Sonra boyun kremimi, Restorsea Pro Firming Eye Serum’u ve göz kremimi uygularım, ardından yüz kremimi veya SkinBetter AlphaRet’imi uygularım. Cildimi tazelemek için gün boyunca Chanel Sublimage La Brume Intense Revitalizing Mist kullanırım veya gece nemlendiricimden ve Restorsea’nın LipMagic peeling’inden hemen önce uygularım. Seyahat ederken iS Clinical Active Peel System’i yanımda götürürüm ve bir etkinlikten önce uygularım. Le Labo Santal 33 vücut losyonu ve parfümü kullanırım ve ayrıca Costa Brazil Aroma parfümünü de severim. Topraklayıcı, topraksı kokulara yönelirim.
Bu röportaj düzenlenmiş ve özetlenmiştir.
Burada kal
Surrey, Dokulu İç Mekanlar ve Yeni Bir Restoranla Manhattan’ın Yukarı Doğu Yakası’na Geri Dönüyor
Sol: Manhattan’ın Yukarı Doğu Yakası’ndaki Corinthia Hotel Surrey’de Martin Brudnizki tasarımı bir konuk odası. Sağ: Grand Deluxe Süit, Madison Avenue manzaralı bir oturma odasına sahiptir.Kredi…The Surrey, a Corinthia Hotel’in izniyle
İleJohn Wogan
Manhattan son birkaç yıldır çok sayıda yeni otel açılışına tanıklık etse de, bu faaliyetlerin çoğu şehir merkezinde gerçekleşti. Ancak önümüzdeki ay, Upper East Side, şu anda Avrupa, Orta Doğu ve Kuzey Afrika’da otelleri bulunan Malta merkezli şirketin ilk ABD mülkü olan Surrey, Corinthia Hotel ile kendi açılışını yapacak. Madison Avenue’daki Art Deco tarzı yüksek bina, mahallenin birinci sınıf sanat galerilerinin ortasında (Gagosian köşede) ve Central Park’a birkaç adım uzaklıkta yer alıyor. 16 katlı bina, 1926’da açıldığından beri şehrin sosyetesi ve ünlüleri için bir mıknatıs olmuştu ve bu yeni yineleme dört yıllık bir yenilemenin sonucu ve yakın zamanda Tribeca’daki Fouquet’s New York ve NoMad’daki Fifth Avenue Hotel’in iç mekanlarını tasarlayan Martin Brudnizki’nin en son New York City misafirperverlik projesi. Surrey’in 100 konuk odası için Londra merkezli Brudnizki, yumuşak nötrlerin hakim olduğu bir renk paleti seçerken, dokuma duvar kaplamaları, yeşil ve arduvaz mavisi yataklar ve mermer üstlü sehpalar gibi detaylar ekledi. Sanat da büyük bir rol oynuyor: Amerikan süperstarları George Condo ve Robert Mapplethorpe’un eserleri, Ethan Cook ve Gizam Vural gibi yükselen çağdaş sanatçılarla karışıyor. Bu arada otelin yemek mekanı, şehre yeni gelen bir başka isim: Miami, Aspen ve Paris’te şubeleri bulunan deniz ürünleri odaklı Akdeniz restoranı Casa Tua. Hem konuklar hem de halk burada hoş karşılanıyor, ancak ikinci kattaki üye kulübü daha özel bir şehir içi deneyimi sunuyor. Corinthia Hotel Surrey, 1 Ekim’de açılıyor; gecelik 1.000 dolardan başlayan fiyatlarla;corinthia.com.
ABD dolarının son dönemdeki düşüşünün, Federal Rezerv’in faiz indirimine yönelik artan spekülasyonlara rağmen önümüzdeki üç ay içinde duracağı, döviz stratejistlerinin çoğunluğu tarafından öngörülüyor. Dolar, 2024 ortasına kadar başlıca para birimleri karşısında %5’lik bir artış gösterdikten sonra, piyasanın Fed’den yaklaşık 100 baz puanlık faiz indirimi beklentisi nedeniyle bu kazanımlarını geri verdi. Bu beklenti, Haziran ayında öngörülenin neredeyse iki katı.Bu piyasa duyarlılığı, Temmuz ayı işgücü piyasası verilerinin yavaşlamaya işaret etmesi ve Fed Başkanı Jerome Powell’ın yaklaşan faiz indirimlerine yönelik yorumlarından etkilendi. Piyasalar, bu ay 25 baz puanlık bir indirimi tamamen fiyatlarken, ek 25 baz puanlık bir indirim için %40 olasılık öngörüyor, bu da yarım puanlık bir indirime yol açabilir.Ekonomistler, Cuma günü açıklanacak verilerin Ağustos ayında iş artışlarında bir yükseliş ve işsizlik oranında %4,2’ye hafif bir düşüş göstereceğini bekliyor. Euro’nun değerinin Kasım sonuna kadar 1,10 dolara hafifçe düşmesi, ardından Şubat sonuna kadar 1,11 dolara geri yükselmesi ve bir yıl içinde 1,12 dolara mütevazı bir artış göstermesi öngörülüyor, bu da para birimi için sınırlı bir büyümeye işaret ediyor.Ayrı bir ekonomist grubu ise daha tutarlı bir görüşe sahip ve bu yıl kalan üç Fed toplantısının her birinde 25 baz puanlık bir faiz indirimi öngörüyor. Standard Chartered’dan Steve Englander, “Son dönemdeki dolar zayıflığının aşırıya kaçtığını düşünüyoruz… Fed’in yavaş büyüme nedeniyle 50 baz puan indirim yapacağını düşünmüyoruz,” yorumunda bulundu.Öte yandan, Temmuz ayında 38 yılın en düşük seviyesinden dolara karşı yaklaşık %12 yükselen Japon yeni’nin, bir yıl içinde dolara karşı %4 artışla 139,67 seviyesine ulaşarak en büyük kazananlardan biri olacağı öngörülüyor.Reuters bu habere katkıda bulunmuştur.
Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.
Foreks – Kuruluşunun 55. yılını kutlayan IC Holding’de, 2019’dan bu yana CEO’luk görevini başarıyla yürüten Murad Bayar, bu görevi Eylül 2024 itibarıyla Can Çaka’ya devretti. Çaka, IC Holding ve Grup Şirketlerinin 2028 vizyonu çerçevesinde yenilikçi yatırımlar, stratejik büyüme, operasyonel verimlilik, sürdürülebilirlik ve küresel gelişim alanlarında liderlik yapacak.
Yarım asrı aşkın tecrübesiyle inşaat, enerji, altyapı, turizm ve sanayi sektörlerinde faaliyet gösteren IC Holding, Can Çaka’nın vizyoner yönetiminde küresel pazarlardaki gücünü daha da artırmayı hedefliyor. Çaka, uluslararası deneyimi ve yenilikçi bakış açısıyla IC Holding’de kurumsal kültürü güçlendirme, inovasyon ve teknolojik dönüşüm gibi kritik alanlarda stratejik adımlar atılmasına öncülük edecek.
2019’dan bu yana CEO olarak IC Holding’in kurumsal gelişimine yön veren Murad Bayar ise yeni dönemde Yönetim Kurulu Murahhas Aza olarak görevine devam edecek ve stratejik karar alma süreçlerinde IC Holding yönetimine katkı sunmayı sürdürecek.
Bu atamalarla birlikte IC Holding, sürdürülebilir büyüme ve küresel rekabetteki gücünü pekiştirme hedefi doğrultusunda, faaliyet gösterdiği sektörlerde liderliğini sağlamlaştırarak geleceğe emin adımlarla ilerlemeyi planlıyor.
Can Çaka kimdir?
1994 yılında Orta Doğu Teknik Üniversitesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölümü’nden mezun olan Can Çaka, 1998 yılında aynı üniversitede MBA programını tamamladı. 1997 yılında Anadolu Grubu’na katılan Çaka, bu süreçte Strateji ve İş Geliştirme Direktörü, Mali İşler ve Yatırımcı İlişkileri Direktörü ve Anadolu Grubu Mali İşler Başkanı gibi önemli pozisyonlarda görev aldı. 2019 yılında Anadolu Grubu’nda Grup Başkanlığı görevini üstlenen Çaka, bu dönemde Strateji, Yatırım, Sistem Gelişimi ve Dijital Dönüşüm gibi yenilikçi projelere liderlik etti. Ayrıca, Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları doğrultusunda, iş dünyasının iklim krizi ve kalkınma çabalarına katkı sağlamak amacıyla UN Global Compact Türkiye ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneği Yönetim Kurulu’nda gönüllü olarak yer aldı.
Investing.com – İstanbul Planlama Ajansı (İPA), İstanbul’da Yaşam Maliyeti araştırmasının Ağustos ayı sonuçlarını açıkladı.
Rapora göre, İstanbul’da yaşamanın maliyeti bir önceki yılın aynı ayına göre %61,84 oranında arttı.
Dört kişilik ailenin yaşam maliyeti 68.933 TL oldu
İPA’nın verilerine göre, İstanbul’da dört kişilik bir ailenin ortalama yaşam maliyeti 68.933 lira olarak hesaplandı. Bu, bir önceki aya göre %3,58’lik bir artışı ve ortalama olarak 2.383 liralık bir maliyet artışını işaret ediyor.
Yaşam maliyetindeki bu yükseliş, özellikle temel tüketim maddelerinin fiyatlarındaki artışlarla açıklanıyor.
Tuvalet kağıdı fiyatı %124 arttı
Raporda, temel tüketim maddelerinin yıllık fiyat değişimleri de yer aldı. En çarpıcı artış %124,77 ile tuvalet kağıdında gerçekleşti.
Diğer ürünlerdeki yıllık artış oranları ise şöyle:
Yumurta: %31,32
Un: %64,35
Tavuk Eti: %72,66
Salça: %30,04
Çay: %56,16
Nohut: %64,07
Beyaz Peynir: %60,59
Tereyağı: %44,22
İç Çamaşırı (Erkek): %63,49
Eşofman (Kadın): %39,65
Çorap (Çocuk): %102,72
Aylık değişimler ve enflasyon
Ağustos ayında tuvalet kağıdı fiyatı aylık bazda %4,88 oranında artış gösterdi. Çay fiyatları %7,78, un fiyatları ise %6,44 oranında yükseldi. Bunun yanında, nohutta %1,50 oranında bir fiyat düşüşü gözlendi.
İPA’nın açıkladığı veriler, İstanbul’da yaşayanlar için ekonomik zorlukların arttığını ve yaşam maliyetinin giderek yükseldiğini gözler önüne serdi. Özellikle temel tüketim maddelerinin fiyatlarındaki belirgin artış, vatandaşların günlük yaşamlarını olumsuz etkiliyor.
Asya piyasaları bugün durgun bir performans sergiledi ve Japon hisseleri üç haftanın en düşük seviyesine ulaşarak önemli bir düşüş yaşadı. Bu gerileme, yatırımcıların daha güvenli varlıklara yönelmesiyle yaşanan küresel satış dalgasının ortasında gerçekleşti ve Japon yenini bir aylık zirveye taşıdı. Yatırımcı sentiment’indeki bu değişim, büyük ölçüde ABD ekonomisine ilişkin endişelerden kaynaklanıyor ve bu durum Federal Reserve’in faiz indirimine gitme olasılığını artırıyor.Japonya’da Nikkei endeksi %1’in üzerinde düşerek üç haftanın en düşük seviyesine gerilerken, Tayvan ve Güney Kore’deki teknoloji ağırlıklı piyasalar günün erken saatlerinde mütevazı kazançlar gösterdi ancak daha sonra bu ilerlemeleri geri verdi.MSCI’nin Japonya dışındaki Asya-Pasifik hisselerini kapsayan en geniş endeksi %0,25 oranında marjinal bir artış gösterdi. Bu hafif artış, üç günlük kayıp serisinde yaklaşık %3’lük bir düşüşün ardından geliyor ve yatırımcıların başlangıçta endeksi %0,6’nın üzerinde yükseltmesinin ardından temkinli bir yaklaşım sergilediğini gösteriyor.Vadeli işlem piyasaları, Avrupa hisseleri için negatif bir açılışa işaret ediyor; Eurostoxx 50 vadeli işlemleri %0,25, Alman DAX vadeli işlemleri %0,3 ve FTSE vadeli işlemleri de %0,25 düşüşte.Yatırımcıların odağı şu anda bugün açıklanması beklenen ABD hizmet sektörü verileri ve işsizlik başvuruları rakamlarında, ancak haftanın ana olayı Cuma günü açıklanacak olan Ağustos ayı tarım dışı istihdam raporu.Bu rapor, ekonomik yönü net bir şekilde gösterebileceği ve Fed’in 17-18 Eylül’deki toplantısında faizleri çeyrek mi yoksa yarım puan mı indireceğine dair kararını etkileyebileceği için büyük bir merakla bekleniyor.Piyasa beklentileri değişti ve CME FedWatch aracına göre, 50 baz puanlık faiz indirimi olasılığı daha önce %38 iken şimdi %44’e yükseldi.Faiz indirimi olasılığının artması, Çarşamba günü açıklanan ve ABD’deki açık iş pozisyonlarının Temmuz ayında 3,5 yılın en düşük seviyesine gerilediğini gösteren verilerin ardından gerçekleşti. Bu durum, işgücü piyasasının soğuduğuna işaret ediyor. San Francisco Fed Başkanı Mary Daly, sağlıklı bir işgücü piyasasını korumak için faiz indirimlerinin gerekli olduğunu ve indirimlerin boyutunun gelecek ekonomik verilere bağlı olacağını belirtti.Döviz piyasasında, daha büyük faiz indirimi olasılıklarının artması nedeniyle ABD doları baskı altında kalmaya devam ediyor. Yen, yatırımcılar arasındaki riskten kaçınma ruh halinin başlıca faydalanıcısı olarak öne çıkıyor ve değeri dolar karşısında 143,46 seviyesine ulaştı; daha önce seansta bir aylık zirve olan 143,20’yi görmüştü. Yen, hafta boyunca yaklaşık %2 değer kazandı.Hazine getirileri, daha önce yaşanan önemli düşüşün ardından bugün Asya işlem saatlerinde çok az hareket gösterdi. Gösterge 10 yıllık tahvil getirisi %3,765 ve 2 yıllık tahvil getirisi %3,764 seviyesinde sabit kaldı.Emtia piyasasında, Brent ham petrol vadeli işlemleri son seanstaki %1,42’lik düşüşün ardından %0,37 artışla varil başına 72,97 dolara yükseldi. ABD Batı Teksas ham petrol vadeli işlemleri de Çarşamba günü yaşanan %1,62’lik düşüşün ardından %0,38 artışla 69,46 dolara yükseldi.Reuters bu habere katkıda bulunmuştur.
Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.
Goldman Sachs analistleri, ABD Başkan Yardımcısı ve Demokrat başkan adayı Kamala Harris’in önerdiği kurumlar vergisi artışı kapsamında S&P 500 şirketlerinin kazançlarında yaklaşık %5’lik bir düşüş yaşayabileceğini belirtti. Geçen ay açıklanan reform önerileri, “büyük şirketlerin adil paylarını ödemelerini sağlamak” için kurumlar vergisi oranının %21’den %28’e yükseltilmesini içeriyor.Goldman Sachs’ın analizine göre, vergi oranının %28’e yükselmesi durumunda S&P 500 endeksinde listelenen şirketlerin kazançlarında önemli bir düşüş yaşanacak. Ayrıca, yabancı gelir üzerindeki vergilendirmenin dahil edilmesi ve alternatif asgari vergi oranının %15’ten %21’e yükseltilmesi, kazançları %8’e kadar daha fazla düşürebilir.Buna karşılık, Başkan Donald Trump’ın federal yasal yurtiçi kurumlar vergisi oranını %21’den %15’e düşürme önerisi, analistlere göre S&P 500 kazançlarını yaklaşık %4 artırabilir. Analistler, mevcut ABD yasal kurumlar vergisi oranının yurtiçi gelir üzerinden %26 olduğunu, ancak tipik bir S&P 500 şirketinin ödediği efektif vergi oranının %19 olduğunu belirtti.Goldman Sachs ayrıca, ABD yasal yurtiçi vergi oranındaki her 1 puanlık değişiklik için S&P 500 hisse başına kazançta (EPS) yaklaşık %1’lik bir değişim olacağını öngördü. Bu da S&P 500 EPS’sinde yaklaşık 2 dolara denk geliyor.Aracı kurumun analizi, Harris’in başkanlık yarışındaki konumunu güçlendirdiği, Demokrat kampanyayı canlandırdığı ve bazı ulusal kamuoyu yoklamalarında Başkan Trump’ı geçtiği bir dönemde geliyor. Harris’in yükselişi, daha önce Joe Biden’ın beklentileri konusunda endişelerini dile getiren kampanya için bir destek olarak görülüyor. Harris’in önerdiği vergi reformları, Kasım ayındaki Başkanlık seçimlerinde Cumhuriyetçi rakibi Donald Trump’a karşı yarıştığı kampanya platformunun bir parçası.Reuters bu makaleye katkıda bulunmuştur.
Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.
Ağustos ayında, yabancı yatırımcılar Federal Reserve’in olası faiz indirimi beklentisiyle gelirlerinin önemli bir kısmını Amerika Birleşik Devletleri’nden elde eden Hindistan bilgi teknolojileri (BT) ve ilaç hisselerine yöneldi.National Securities Depository Ltd (NSDL) verilerine göre, yabancı portföy yatırımcıları (FPI) ayrıca güçlü kazançlar ve Hindistan’daki istikrarlı muson mevsimlerinin etkisiyle talep artışı beklentisi nedeniyle tüketici hisselerine de ilgi gösterdi.FPI’lar, ay boyunca BT hisselerine 40,36 milyar rupi ve sağlık hisselerine 51,99 milyar rupi yatırım yaptı. Bu, 2022’de yeni sektörel sınıflandırmanın başlamasından bu yana en yüksek rakam olan Temmuz ayındaki 117,63 milyar rupilik güçlü BT yatırımını takip etti.Bu girişler, Ağustos ayında BT ve ilaç alt endekslerinin sırasıyla %4,7 ve %6,6 yükselmesine katkıda bulunurken, FMCG endeksi %1,6 artış gösterdi ve gösterge Nifty 50 endeksini %1,1 yukarı taşıdı.Geojit Financial Services’in baş yatırım stratejisti VK Vijayakumar’a göre, yabancı sermaye girişi ABD’de teknoloji harcamalarının artması ve ekonominin yumuşak iniş yapma olasılığı beklentileriyle teşvik edildi. Dayanıklı tüketim malları, tüketici hizmetleri ve hızlı tüketim malları sektörleri de 36 milyar rupi ile 50 milyar rupi arasında değişen önemli FPI girişleri yaşadı.Analistler, kırsal talepteki canlanma ve istikrarlı makroekonomik görünümü tüketime bağlı sektörlere yenilenen ilginin katalizörleri olarak gösteriyor. Shriram Life Insurance’ın yatırım müdürü Ajit Banerjee, Haziran çeyreğindeki güçlü sektör kazançlarının da gösterdiği gibi özel tüketim büyümesinin artmakta olduğunu belirtti. Ayrıca, iyi ilerleyen muson mevsiminin tarımsal üretimi artırabileceğini ve kırsal talebi iyileştirebileceğini vurguladı.Genel olarak, Hindistan hisse senetlerine FPI girişleri Ağustos ayında pozitife döndü. Bu, ayın ilk yarısında yaşanan çıkışların ardından, ABD’de Eylül ayında faiz indirimi beklentisinin artmasıyla desteklendi. O dönemde döviz kuru 1 ABD doları karşılığında 83,9530 Hindistan rupisi seviyesindeydi.Reuters bu makaleye katkıda bulunmuştur.
Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.
Avrupa borsaları Perşembe günü hafif düşüşle dördüncü ardışık seansı gerilemeyle tamamladı. Yatırımcılar euro bölgesinden gelecek ekonomik göstergeleri beklerken, Federal Reserve’in faiz oranı kararlarını etkileyebilecek ABD istihdam verilerini yakından takip ediyor.Avrupa hisselerinin geniş bir yelpazesini temsil eden STOXX 600 endeksi, TSİ 10:15 itibarıyla %0,1 oranında marjinal bir düşüş kaydetti. Madencilik sektörü, sanayi metali fiyatlarındaki düşüşün etkisiyle %0,8 oranında gerileyerek dikkat çekti. Bu düşüş, küresel çapta zayıf ekonomik verilerin yanı sıra, pazardaki önemli bir tüketici olan Çin’den gelen zayıf rakamların da etkisiyle, talep tahminlerinin gerilemesine bağlanıyor.Öte yandan, gayrimenkul hisseleri %0,5’lik bir artışla direnç göstererek günün lider sektörü konumuna yükseldi.Beklenmedik bir gelişme olarak, Almanya’nın Temmuz ayı sanayi siparişleri, mevsimsel ve takvim etkilerinden arındırılmış olarak bir önceki aya göre %2,9 artış gösterdi. Bu gelişme, analistlerin %1,5’lik düşüş beklentisini aştı. Bunun sonucunda Alman DAX endeksi %0,1 oranında hafif bir yükseliş kaydetti.Yatırımcılar şimdi TSİ 12:00’de açıklanacak euro bölgesi perakende satış verilerine ve TSİ 15:30’da açıklanacak ABD işgücü piyasası rakamlarına odaklanıyor. Bu istatistiklerin, faiz oranı beklentilerini yeniden şekillendirmede kritik bir rol oynaması bekleniyor.Bireysel hisselere bakıldığında, Primark’ın ana şirketi Associated British Foods’un hisseleri %3,5 düşerek beş ayın en düşük seviyesine geriledi. Bu düşüş, şirketin gelecek yıl Avrupa şeker işinin performansının, dördüncü çeyrekte gözlemlenen fiyat düşüşleri nedeniyle önemli ölçüde etkileneceğini öngörmesinin ardından gerçekleşti.Daha olumlu bir gelişme olarak, kimya firması Lanxess’in hisse fiyatı %3,4 artış gösterdi. Bu artış, Morgan Stanley’nin şirketin hisse senedi notunu “Düşük Ağırlık”tan “Yüksek Ağırlık”a yükseltmesinin ardından gerçekleşti ve şirketin finansal performansı için daha olumlu bir görünüme işaret etti.Reuters bu habere katkıda bulunmuştur.
Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.
Investing.com – Ekonominin gelecek üç yıllık yol haritasını belirleyen yeni Orta Vadeli Program (OVP), Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz tarafından açıklandı. Programda, enflasyon ve büyüme hedeflerinde önemli revizyonlar yapıldı.
Enflasyon hedefleri yükseltildi
Yeni OVP’de, 2024 yılı için enflasyon hedefi yüzde 33’ten yüzde 41,5’e revize edilirken, 2025 yılı için yüzde 15,2 olan hedef yüzde 17,5’e çıkarıldı.
2026 yılı için enflasyon hedefi ise yüzde 8,5’ten yüzde 9,7’ye yükseltildi. Enflasyonun kademeli olarak tek haneye indirilmesi amaçlanıyor.
Büyüme tahminleri düşürüldü
2024 büyüme tahmini yüzde 4’ten yüzde 3,5’e çekilirken, 2025 yılı için yüzde 4,5 olan büyüme beklentisi yüzde 4’e indirildi.
2026 yılı için ise büyüme hedefi yüzde 4,5 olarak belirlenirken, 2027 için yüzde 5’lik bir büyüme öngörülüyor.
Dolar/TL tahminleri
Dolar/TL paritesine ilişkin revizyonlar da dikkat çekti.
2024 için 36,8 olarak belirlenen tahmin, 33,2’ye düşürüldü. 2025 yılı için ise 43,9 seviyesinden 42’ye revize edildi.
Tahminler, önümüzdeki dönemde TL’nin değer kazanmasının beklendiğini gözler önüne serdi.
Cari açık ve bütçe açığı
2024 yılı sonunda cari açığın milli gelirin yüzde 1,7’sine, bütçe açığının ise yüzde 6,4 yerine yüzde 4,9’a gerilemesi bekleniyor.
2025 yılı için bütçe açığının milli gelire oranı yüzde 3,1 olarak hedefleniyor.
İhracat ve ithalat tahminleri
2024 yılı ihracat tahmini 267 milyar dolardan 264 milyar dolara, ithalat tahmini ise 372,8 milyar dolardan 345 milyar dolara indirildi.
Program dönemi boyunca ihracatın kademeli olarak artarak 2027 sonunda 319,6 milyar dolara ulaşması, ithalatın ise 417,5 milyar dolara çıkması öngörülüyor.
“TL’ye güven arttı”
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, TL’ye olan güvenin önemli oranda arttığını, TL mevduatların toplam mevduatlar içindeki payının ciddi bir yükseliş kaydettiğini açıkladı.
KKM (Kur Korumalı Mevduat) 47,8 milyar dolara kadar düştü. Yabancı para mevduatlarının payı ise yüzde 44,4’ten yüzde 36,3’e geriledi.
Rezervler ve risk primi
Brüt uluslararası rezervler 98,5 milyar dolardan 150,4 milyar dolara yükselirken, ülkenin risk primi 703 baz puandan 283 baz puana geriledi.
Yılmaz, dezenflasyon sürecinin 2024 Haziran ayından itibaren etkisini göstermeye başladığını belirtti. Bu tarihten itibaren enflasyon oranında 23,5 puanlık bir düşüş kaydedildi. Program kapsamında, yapısal reformlarla verimliliğe dayalı yatırım, istihdam, üretim ve ihracatın artırılacağını vurguladı.
İşsizlik ve kişi başına gelir
2024 yılı için işsizlik oranının yüzde 10,3’ten yüzde 9,3’e düşmesi öngörülürken, kişi başına milli gelirin 15.551 dolar olması hedefleniyor.
Bu rakamlar, 2027 yılı için sırasıyla yüzde 8,8 ve 20.420 dolar olarak belirlenmiş durumda.
Cevdet Yılmaz, OVP’nin temel amacının makroekonomik ve finansal istikrarı kalıcı hale getirmek, enflasyonu tek haneye düşürmek ve ekonomik büyümeyi sürdürülebilir kılmak olduğunu belirtti. Yılmaz, yapısal reformlar ve verimlilik artışı ile ekonominin daha dirençli ve rekabetçi hale geleceğini de ekledi.
Investing.com – Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, 2025-2027 yıllarını kapsayan Orta Vadeli Program’ın tanıtım toplantısında önemli açıklamalarda bulundu.
Şimşek, fiyat istikrarının sürdürülebilir yüksek büyümenin temel taşı olduğunu belirterek, kısa vadeli temel önceliklerinin dezenflasyon ve fiyat istikrarı olduğunu vurguladı.
“Dezenflasyon geçici olumsuz etkilere neden olabilir”
Kısa vadede alınacak dezenflasyon önlemlerinin büyüme üzerinde geçici olumsuz etkiler yaratabileceğine dikkat çeken Şimşek, “Türkiye’nin önü açık; rakamlardan göreceksiniz, 2025 yılında negatif bir mali etki söz konusu. Yani bütçe açığını azaltıyoruz. Bu, dezenflasyona güçlü destek demek. Amacımız kısa vadede önce fiyat istikrarını, ardından kalıcı refah artışını sağlamak.” ifadelerini kullandı.
Kalıcı refah artışı için enflasyonun düşük tek hanelere indirilip orada tutulmasının ve fiyat istikrarının sağlanmasının gerektiğini belirten Şimşek, bu bağlamda atılacak adımların önemine dikkat çekti.
Vergide adalet ve kayıt dışılıkla mücadele
Vergide adaletin sağlanması için bazı vergi istisnalarının gözden geçirileceğini ve rantın vergilendirilmesi hususunda çalışmaların devam edeceğini açıklayan Şimşek, kayıt dışılıkla mücadelenin en önemli konulardan biri olduğunu söyledi. Şimşek, “Kayıt dışılık en önemli adaletsizliktir. Bu konu ile ilgili son vergi paketinde çok önemli detaylar var.” diyerek konunun önemini vurguladı.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in yaptığı açıklamalar, Orta Vadeli Program çerçevesinde Türkiye ekonomisi için belirlenen yol haritasının ana hatlarını ve hedeflerini gözler önüne serdi.
Foreks – Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “Fiyat istikrarı olmadan sürdürülebilir yüksek büyümeyi sağlayamayız; Kısa vadede temel önceliğimiz dezenflasyondur, fiyat istikrarıdır.” dedi.
Şimşek, Orta Vadeli Program’ın (2025-2027) tanıtım toplantısında açıklamalarda bulundu.
Şimşek, Kısa vadeli dezenflasyonun, büyüme üzerinde olumsuz etkilerinin olabileceğini, ama bunun geçici olduğunu belirterek, “Türkiye’nin önü açık; Rakamlardan göreceksiniz, 2025 yılında negatif bir mali etki söz konusu. Yani bütçe açığını azaltıyoruz. Yani aslında bütçe açığının azalması, dezenflasyona güçlü destek demek. Amacımız kısa vadede önce fiyat istikrarını, sonra kalıcı refah artışını onunla birlikte sağlamak.” diye konuştu.
Hazine ve Maliye Bakanı, “Kalıcı refah artışı için enflasyonu düşük tek hanelere indirip orada tutup fiyat istikrarını sağlamak lazım.” dedi.
Şimşek, “Önümüzdeki dönemde de vergide adaleti sağlamaya yönelik bazı vergi istisnalarının gözden geçirilmesinde çalışmalarımıza, rantın vergilendirilmesi hususunda çalışmalarımıza devam edeceğiz.” diye konuştu.
Vergide adaleti, sağlamak için en önemli konunun kayıt dışılıkla mücadele olduğunu ifade eden Şimşek, “Çünkü kayıt dışılık en önemli adaletsizliktir. Bu konu ile ilgili son vergi paketinde çok önemli detaylar var.” şeklinde görüş belirtti.
Cihaz bilgilerini depolamak ve/veya bunlara erişmek için çerezler gibi teknolojiler kullanıyoruz. Bunu, göz atma deneyimini geliştirmek ve kişiselleştirilmiş reklamlar göstermek için yapıyoruz. Bu teknolojilere izin vermek, bu sitedeki tarama davranışı veya benzersiz kimlikler gibi verileri işlememize izin verecektir. Rıza vermemek veya rızayı geri çekmek, belirli özellikleri ve işlevleri olumsuz etkileyebilir.
fonksiyonel Always active
Teknik depolama veya erişim, abone veya kullanıcı tarafından açıkça talep edilen belirli bir hizmetin kullanımını sağlamak veya yalnızca bir elektronik iletişim ağı üzerinden bir iletişimin iletimini gerçekleştirmek gibi meşru bir amaç için kesinlikle gereklidir.
Preferences
The technical storage or access is necessary for the legitimate purpose of storing preferences that are not requested by the subscriber or user.
İstatistik
Yalnızca istatistiksel amaçlar için kullanılan teknik depolama veya erişim.The technical storage or access that is used exclusively for anonymous statistical purposes. Without a subpoena, voluntary compliance on the part of your Internet Service Provider, or additional records from a third party, information stored or retrieved for this purpose alone cannot usually be used to identify you.
Reklam
Teknik depolama veya erişim, reklam göndermek için kullanıcı profilleri oluşturmak veya benzer pazarlama amaçlarıyla bir web sitesinde veya birkaç web sitesinde kullanıcıyı izlemek için gereklidir.