Ay: Eylül 2024

  • Dış ticaret haddi 1,9 puan geriledi

    ANKARA (İGFA) – TÜİK, Temmuz ayına yönelik Dış Ticaret Endeksleri’ni açıkladı.

    İhracat birim değer endeksi Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 0,9 arttı. Endeks bir önceki yılın aynı ayına göre gıda, içecek ve tütünde yüzde 8,4 arttı, ham maddelerde (yakıt hariç) yüzde 5,4 arttı, yakıtlarda yüzde 0,7 azaldı, imalat sanayinde (gıda, içecek, tütün hariç) yüzde 1,0 azaldı.

    İhracat miktar endeksi Temmuz’da bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 12,8 artarken, ithalat birim değer endeksi yüzde 3,1 artış kaydetti.

    İTHALAT MİKTAR ENDEKSİ YÜZDE 10,5 AZALDI

    Bu arada ithalat miktar endeksi Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 10,5 azaldı. Endeks bir önceki yılın aynı ayına göre, gıda, içecek ve tütünde yüzde 17,1 azaldı, ham maddelerde (yakıt hariç) yüzde 5,5 azaldı, yakıtlarda yüzde 4,1 azaldı, imalat sanayinde (gıda, içecek, tütün hariç) yüzde 4,1 azaldı.

    Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış ihracat miktar endeksi de yüzde 1,6 azaldı.

    Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ithalat miktar endeksi; 2024 Haziran ayında 121,9 iken 2024 Temmuz ayında yüzde 3,9 oranında azalarak 117,2 oldu. Takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ise ithalat miktar endeksi; 2023 yılı Temmuz ayında 143,1 iken 2024 yılı Temmuz ayında yüzde 13,2 oranında azalarak 124,2 oldu.

    DIŞ TİCARET HADDİ 2024 YILI TEMMUZ AYINDA 88,1 OLARAK GERÇEKLEŞTİ

    İhracat birim değer endeksinin ithalat birim değer endeksine bölünmesiyle hesaplanan ve 2023 yılı Temmuz ayında 90,0 olarak elde edilmiş olan dış ticaret haddi, 1,9 puan azalarak, 2024 yılı Temmuz ayında 88,1 oldu.

  • Ertem Şener’den Eren Elmalı’ya ağır eleştiri: Torpil olmasa oynayamaz

    BURSA (İGFA) – Maçta Kerem Aktürkoğlu’nun ikinci golünde asist yapan Eren Elmalı, 65 kez topla buluştu, %92,1’lik pas isabetiyle oynadı ve sadece 3 pas hatası yaptı. Tüm bu istatistiklere rağmen Şener, Eren Elmalı’nın performansını yetersiz bulduğunu ve milli takımda yer almasının Hacıosmanoğlu’nun desteğiyle mümkün olduğunu öne sürdü.

    Şener’in açıklamaları, spor kamuoyunda büyük tepki çekti. Pek çok futbolsever, bu eleştirilerin yersiz ve haksız olduğunu savunarak sosyal medyada tepkilerini dile getirdi.

    “MİLLİ FUTBOLCULARIMIZA SAHİP ÇIKMALIYIZ”

    Eren Elmalı’ya yönelik bu eleştiriler, özellikle futbolseverler arasında büyük bir rahatsızlık yarattı. Bir vatandaşımız, yaptığı yorumla durumu şöyle özetledi:

    “Bizim milli futbolcularımız sahada ülkemizi en iyi şekilde temsil etmek için ter döküyor, başarılarıyla gurur kaynağımız oluyor. İzlanda maçında da bu başarıyı açıkça gördük. Eren Elmalı, verdiği mücadeleyle takıma büyük katkı sağladı. Bu tür yersiz ve manasız eleştiriler, oyuncularımızın moralini bozmak dışında bir işe yaramaz. Hepimiz milli takımımızın arkasında durmalı ve sporcularımıza sahip çıkmalıyız.”

  • Bakan Şimşek: İşgücümüz OVP hedefleriyle uyumlu

    ANKARA (İGFA) – Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, işgücü göstergelerinin Orta Vadeli Program (OVP) hedefleriyle uyumlu seyrettiğini kaydetti.

    Ekonomide dengelenmenin sürdüğü yılın ilk 7 ayında istihdamın yaklaşık 600 bin kişi arttığını, işsizlik oranının Temmuz’da yüzde 8,8 olduğunu belirten Bakan Şimşek, “Ekonomimizin yüzde 23’ünü oluşturan sanayi sektöründe büyüme ılımlı seyrediyor. İlk yedi ayda sanayi üretimi yıllık yüzde 1,2 arttı. İhracat İklim Endeksi dış talep koşullarında iyileşmenin devam ettiğini gösteriyor. Önümüzdeki dönemde ana ticaret ortaklarımızda güçlenmesi beklenen talep, üretimimiz ve ihracatımız açısından daha destekleyici olacak” yorumunda bulundu.

    Bakan Şimşek, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “İyileşen dış talep koşullarından azami ölçüde faydalanmak ve kalıcı rekabet gücü artışı için verimliliğe dayalı üretimi ve sanayide dönüşümü; iş ve yatırım ortamını iyileştirmeye, ikiz dönüşümü sağlamaya ve beşeri sermayeyi güçlendirmeye odaklanan yapısal reformlarla destekleyeceğiz” ifadelerini kullandı.

  • Gürhan Akdoğan: “Atatürk’ün adını verdiği Merinos ismi ve marka hakları satılamaz”

    BURSA (İGFA) – tatürkçü Düşünce Derneği Bursa Şube Başkanı Gürhan Akdoğan Merinos isim ve markalarının satışına ilişkin açıklamada bulundu.

    Başkan Gürhan Akdoğan, “Ulusal Kurtuluş Savaşından zaferle çıkan Türk ulusu, yanmış yıkılmış, ancak umut doluydu. Ülke, bütün ekonomik kaynaklarını tüketmekle kalmamış, insan kaynağı açısından da son derece yoksullaşmıştı. Bırakın iyi yetişmiş elemanı okuryazar sayısı bile yok denecek kadar azdı. Lozan barış görüşmeleri zaferle sonuçlanmış, ancak Lord Curzon’un apaçık ifade ettiği gibi emperyalist ülkeler Türkiye’nin diz çökeceği günü bekleyecekti. Lozan görüşmeleri sırasında en çetin tartışmaların ekonomik bağımsızlık ve kapitülasyonlar konusunda olduğu görülmüş; Türkiye’nin muzaffer devrimcileri işgalcilerin denize döküldüğü İzmir’de, kurtuluştan 160 gün sonra İzmir İktisat Kongresini toplayarak ekonomiye bir yön verme çabasına girişmişlerdi.” dedi.

    “Onuncu Yıl Marşımızda da ifadesini bulan, “Bütüncül Kalkınma Modeli” de dediğimiz bu yöntemle hayatın her alanında, bütün yurttaşlarını gelişip kalkındıran bir sanayileşme yoluna girildi. Merinos Fabrikası da Sümerbank çatısı altında tekstil geleneğine sahip Bursa kentimizde kurulmuş stratejik bir tesisti.” ifadelerini kullanan Akdoğan Merinos’un bir sembol olduğunu söyleyerek açıklamasına şmyle devam etti.:

    ” 2 Şubat 1938 tarihinde bizzat Mustafa Kemal Atatürk tarafından açılışı yapılan bu tesis ne yazık ki bugün yok edilmiş durumda

    Sümerbank deneyimi, Türkiye’ye özgü kalkınma modelinin esaslı bir örneği idi.

    Merinos bir sembol. Genç Cumhuriyetimizin bir sembolü…

    Merinos bir zamanların deyimiyle Balkanlar’ın ve Ortadoğu’nun en büyük fabrikası…

    Merinos bulunduğu şehre hayat veren, okul açan, kreş kuran, doktor getiren, spor kulübü, tiyatro, sinema, park, yeşil alan, itfaiye teşkilatı, spor sahası açan, çalışanına vazife evi, ev ve arsa sağlayan, en önemlisi binlerce aileye ekmek kapısı olan ve bulunduğu kente ilk elektrik santralını kuran…

    Cumhurbaşkanı Atatürk, Sümerbank Genel Müdürü Nurullah Esat Sümer tarafından kendisine sunulan fabrikanın altın anahtarını aldıktan sonra, fabrika içerisinde incelemelerde bulunmuş ve ardından onur defterinin ilk sayfalarına duygularını şöyle aktarmıştı:

    “Sümer Bank Merinos Fabrikası, çok kıymetli bir eser olarak milli sevinci arttıracaktır. Bu eser yurdun, hususiyle Bursa bölgesinin endüstri inkişafına (gelişimine) ve büyük milli ihtiyacın giderilmesine yardım edecektir. Eserin başarılmasından Ekonomi Bakanlığını tebrik ederim. Sümer Bank Direktörlüğüne teşekkür ve fabrikayı gördüğüm gibi yüksek bilgi ve tam düzenli idarede direktörüne başarılar temenni ederim.”

    Fabrikaya “Merinos” adı, Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk tarafından verilmişti. Atatürk, İktisat Vekili Celal Bayar’a “Merinos” ismine nasıl karar verdiğini şöyle açıklamıştı: “Güneş dili araştırmalarına göre, Merinos öz Türkçe bir kelimedir ve ince, uzunca yün anlamına gelir. İspanya’ya giden İber Türkleriyle oraya intikal etmiş ve o Türklerle oraya giden koyunlar ve yünleri bu isimle anılmışlardır. Bu nedenle Merinos bu fabrika için pek uygun bir isimdir.”

    Cumhuriyetin bu büyük eserini korumak için kentimizde benimde içinde bulunduğum,

    Sivil inisiyatif, meslek odaları ve işçilerle birlikte büyük bir mücadele verildi. Ancak ne yazık ki sonuç elde edilemedi. Elde edilen tek şey Bursa kent merkezindeki bu değerli arazinin yağmadan kurtarılıp şimdilik (!) kamu yararına kullanılabiliyor olmasıdır.

    12 Eylül faşist darbesi sonrası dayatılan özelleştirme politikaları ile genç Cumhuriyetimizin dişi ve tırnağı ile kazandığı bu tesisler özelleştirme bir yana bir model olarak yok edilmiş, en yetkili ağızların ifadesi ile “tarihten kazınmıştır”.

    Şimdi ise Hazine ve Maliye Bakanlığı Özelleştirme İdaresi Başkanlığı “Bursa Merinos (Türk Malı)” ile “Merinos” markalarını satış yöntemiyle özelleştirileceğini ilan etti.

    Atatürk’ün adını verdiği Merinos ismi ve marka hakları satılamaz.

    Merinos sıradan bir isim değildir.

    Ardında muhtaşem bir cumhuriyet tarihi ve sanayileşme hamlesini taşıyan önemli bir simgedir.”

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan: Güçlenmiş olarak yola devam edeceğiz

    ANKARA (İGFA) – Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Konferans Salonu’nda düzenlenen Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’na katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, AK Parti davasına gönül veren tüm vatandaşlara, teşkilatların her bir mensubuna selam ve hürmetlerini gönderdi.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, partinin 23. yaşını 14 Ağustos’ta muhteşem coşkuyla kutladıklarına dikkati çekerek, 23 yıl içindeki tüm saldırılara göğsümüzü siper ettiklerini belirtti.

    Terör eylemlerinden darbeye, sokak olaylarından medya kampanyalarına kadar nice badirelerle karşılaştıklarına dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Partimizin içine nifak tohumları ekilmek istendi. Bizi çalıştırmamak, bizi yavaşlatmak için önümüze nice engeller konuldu. İçeriden, dışarıdan, ulusal ve uluslararası basından, kendini ülkenin sahibi gören elitlerden, yıllardır milletin kaynakları üzerinden büyüyen belli sermaye çevrelerinden, istihbarat örgütlerinden nice saldırılar geldi. Milletimizi birbirine düşürmek, sokaklarımızı karıştırmak, böylece vesayete uygun ortam hazırlamak için her yolu denediler, her oyuna başvurdular. Allah’a hamdolsun, 23 yıl içindeki tüm bu saldırılara göğsümüzü siper ettik, içeriden veya dışarıdan gelen tüm bu saldırıları püskürttük, aziz milletimizin yardımıyla kurulan tuzakları sahiplerinin başlarına geçirdik.” diye konuştu.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir avuç seçkinin, kendini halktan üstün gören bir avuç kibir abidesinin, millete efendilik taslamasına izin vermediklerini vurguladı. “‘İman varsa imkân da vardır’ dedik. Her zaman, ‘Allah bize yeter, millet bize yeter’ dedik” diyen Erdoğan, “23 yılda Türkiye’ye tarihinin en büyük kalkınma ve demokrasi atılımlarını yaşatan AK Parti’dir, AK kadrolardır.” dedi.

    “Milletimizin her şikâyetinin, her serzenişinin, başımızın üstünde yeri vardır” diyen Erdoğan, CHP’li yerel yönetimlere de göndermede bulundu.

    “Yönettikleri şehirlerde çevre yağması almış başını gidiyor. İzmir Körfezi’nde kirlilik sebebiyle balıklar nefes alamıyor, bırakın insanları.” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhalefetin kayırmacılık skandallarına her gün bir yenisinin eklendiğini, iş bilmezliklerinin kendi tabanlarının bile sabrını taşırdığını söyledi.

    Daha ortada fol yok, yumurta yokken muhalefetin koltuk kavgası verdiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘Değiştik’ dediler, ‘Normalleştik’ dediler, ‘Eski alışkanlıklarımızı terk ettik’ dediler, ‘Helalleştik’ dediler; ama millete ve 28 milyonun iradesine hakaret eden bir şahsı 30 Ağustos’ta İzmir’de onur konuğu olarak başköşeye oturttular. Gazi Mustafa Kemal’in kurucusu olduğu partiyi ‘cumhura hakaret edenleri himaye partisine’ dönüştürdüler. İnsanda biraz mahcubiyet duygusu olur. İnsanda biraz millete ve milletin iradesine saygı olur. İnsanda biraz hakaret ile düşünceyi ayıracak kadar feraset olur. Hem geçmişte olduğu gibi hakareti taltif edeceksiniz hem de değişimden bahsedeceksiniz. Kimse kusura bakmasın ama bunun adı mürailiktir, tutarsızlıktır; tek parti CHP’si kodlarına geri dönmektir. Şunu çok net söylemek isterim. Bunu ne bize ne de millete yutturabilirsiniz. Millet ne dediğinize değil, ne yaptığınıza bakar. Milletimiz iradesine dil uzatanı da hakareti himaye edeni de affetmez.” diye konuştu.

    “TÜM SİYASİ PARTİLERDEN SAĞDUYUYU ÖNCELEYEN TAVIR BEKLİYORUZ”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunu bozmaya, dinamitlemeye, riske atmaya kimsenin hakkı olmadığını belirterek, “İç cephemizin güçlü tutulması noktasında hepimize, tüm siyasi aktörlere görevler düşmektedir. Sorumlu siyaset anlayışına her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyuyoruz. Dikkat edin sorumlu siyaset diyorum, sorunlu siyaset değil. İşte AK Parti kadroları bunun ta kendisidir.” diye konuştu.

    Muhalefet başta olmak üzere tüm siyasi partilerden sağduyuyu önceleyen tavır beklediklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin ve milletin önceliklerinin ortada olduğunu söyledi.

    “12 EKİM’DE BELDE VE İLÇE KONGRELERİYLE BAŞLIYORUZ”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, 31 Mart seçimleri sonrasında bir taraftan iç muhasebelerini yaptıklarını diğer taraftan da milletin sandıkta verdiği mesajların gereğini yerine getirdiklerini söyledi.

    AK Parti’nin, milletin umudu olma vasfını güçlendirerek devam ettirdiğini bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Muhalefetin kendi kendine şişirdiği balon sönmekte, Türk siyasetinde taşlar tekrar yerli yerine oturmaktadır. Bu ivmenin hızlanarak devam edeceği inancındayız. Partimizin geçen haftaki Merkez Karar ve Yönetim Kurulu toplantısında aldığımız kararla, kongre maratonumuzu resmen başlattık. Delege seçimlerimizi tamamladıktan sonra inşallah 12 Ekim’de belde ve ilçe kongrelerimize ‘Bismillah’ diyeceğiz.” ifadesini kullandı.

    Bunun öncesinde de Türkiye Buluşmaları’yla tüm Türkiye’yi ilçe ilçe, mahalle mahalle tarayacaklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İlk etapta Türkiye Buluşmaları’nda, ardından kongre sürecimizde yine milletin kapısını çalacağız. Milletimiz bizden neyi bekliyorsa, onu yapacağız. Milletin hassas terazisinde kendimizi bu vesileyle tekrar tartacak, kendimizi gözden geçirecek, eksiklerimizi gidereceğiz, yenilenmiş, güçlenmiş, kuvvet toplamış bir şekilde yola devam edeceğiz. Teşkilat Başkanlığımız kongre takvimimizi belirledi. Hazırlanan bu takvim çerçevesinde süreci yöneteceğiz” diye konuştu.

  • Mustafakemalpaşa’ya değer katacak proje

    BURSA (İGFA) – Mustafakemalpaşa tarihinin büyük projesi olarak hayata geçirilmesi hedeflenen mega proje basına tanıtıldı.

    İçinde ticaret alanları, konut alanları ve ilçenin park problemini ortadan kaldıracak olan otopark yer alacağı belirtildi.

    Basın toplantısında konuşan Mustafakemalpaşa Belediye Başkanı Şükrü Erdem, “Yeni bir yaşam anlayışı inşa ediyoruz. Sıradan bir cadde değil, kendinizi dinamik caddelerin birinde hissedeceğiniz, alışveriş ve çeşitli sosyalleşme mekânlarının bir arada olduğu yeni bir buluşma yeri… İster sadece yürüyüş için geçin, ister arkadaşlarınız ve sevdikleriniz ile birlikte bir kahve için, ister alışveriş yapın ve evinizin tüm bu dinamizm içinde huzurla sizi beklediği bir yaşamı hayal edin. Sizlere yeni bir yaşam alanı sunuyoruz” dedi.

    Mustafakemalpaşa ticari faaliyetlerine de gelişme ve değişme imkanı sağlayacak olan projemiz birleştirici etkiye sahip olup, ilçenin sıkışmış ticari alanlarına alternatif oluşturacağını belirten Başkan Erdem, “Proje ile birlikte, alternatif ticaret alanları oluşturulurken, kent merkezindeki ve ulaşım akslarındaki yoğunluğu dengeleyecektir. Proje alanı ilçemizin girişinde, vitrin olacak noktasında, hem vizyon hem de cazibe merkezi oluşturacak konumdadır. Mülkiyeti belediyemize aittir. Ticaret, konut ve yaşam alanı projesi, alt katlarda alışveriş, yeme içme birimlerinin, üst katlarda konut birimlerinin yer aldığı karma kullanımlı bir projedir. Avan projesi hazırlanan çalışmada yaklaşık 160.000 m2 inşaat alanı oluşturulmuştur. Proje kapsamında yaklaşık 61.000 m2 konut, 23.000 m2 ticaret alanı, 45.500 m2 2 kat bodrum otoparkı oluşturulmuştur. Ayrıca sürdürülebilir yaya erişiminin sağlandığı 24.000 m2 açık/yarı açık kamusal alanlar tasarlanarak sakin dış alan eylemlerine imkan tanınmıştır. Projenin ticari faaliyetler, konut edindirme, yepyeni bir yaşam alanı oluşturma hedeflerinin yanında, ilçemizin ihtiyacı olan kentsel dönüşümün başlangıcı olması hedeflenmektedir.” diye konuştu.

  • SLF Coin Nedir? Self Chain Fiyat Yorumları

    SLF Coin, Self Chain ağı ve ekosisteminin lokal token’ıdır. Self Chain, modüler ve niyet odaklı bir erişim Layer1 blockchain’idir. Tıpkı vakitte anahtarsız cüzdan altyapısı sunarak Web3 ekosisteminde çok zincirli erişimi kolaylaştırır. Bu teknoloji, MPC-TSS (Çoklu Taraflı Hesaplama) ve AA (Hesap Soyutlama) kullanarak anahtarsız cüzdanlara güvenlik sağlar. Self Chain, kullanıcıların niyetlerini anlamak için Geniş Lisan Modelleri (LLM) kullanır. Bu sayede, kullanıcı tecrübesini kolaylaştırır ve süreçleri en verimli yolla gerçekleştirir.

    Self Chain’in Yenilikçi Yaklaşımı

    SLF Coin, anahtarsız cüzdanlar sayesinde varlık idaresini kolaylaştırır. Kullanıcılar, klâsik cüzdanların karmaşık anahtar idare süreçlerinden kurtulurlar. Tıpkı vakitte, Self Chain ağı varlık kurtarma süreçlerini de kolaylaştırır. Bu özellik, dijital varlıklara büsbütün kendinize ilişkin bir erişim sağlar. Ayrıyeten, başarılı kullanıcı niyetleri gerçekleştiren merkeziyetsiz uygulamaları (dApps) ödüllendirir. Bu, genel kullanıcı memnuniyetini artırır.

    Self Chain, Hesap Soyutlama ile güvenliği artırırken süreç maliyetlerini düşürmeyi gayeler. MPC-TSS teknolojisi ile güvenliği üst seviyeye çıkarır. Bu, kullanıcılara daha inançlı ve düşük maliyetli süreçler sağlar. Ayrıyeten, Self Chain’in anahtarsız cüzdan yaklaşımı, kaybolan anahtarların ve karmaşık şifre idaresinin önüne geçer. Bu, blockchain etkileşimlerini herkes için daha erişilebilir hale getirir.

    Self Chain’in Tarihçesi ve Stratejik Dönüşümü

    SLF coin kıssası, 2022’nin başlarında topluluk takviyesiyle yapılan stratejik bir dönüşümle başladı. Oylama sonucunda, klasik EOA (Harici Sahipli Hesap) cüzdanlarıyla yaşanan problemlere tahlil bulmak hedefiyle yine markalaşma kararı alındı. Bu sıkıntılar ortasında karmaşık anahtar idaresi, kaybolan özel anahtarlar ve zayıf kullanıcı tecrübeleri yer alıyordu.

    Self Chain, bu meselelere yenilikçi tahliller sunarak kullanıcıları şad etmeyi amaçlar. Anahtarsız cüzdanlar ve niyet odaklı blockchain süreçleri, kullanıcıları karmaşık süreçlerden kurtarır. Ayrıyeten, SLF Coin topluluğu, bu yaklaşımın blockchain ekosistemine getirdiği yararları süratle benimsemiştir. Böylece, Self Chain hem güvenliği hem de kullanıcı dostu tecrübesi tıpkı anda sunan bir tahlil haline gelmiştir.

    Self Chain’in Kullanım Alanları

    Self Chain, güvenlik, kullanıcı tecrübesi ve etkileşim açısından çeşitli kullanım alanları sunar. Anahtarsız cüzdanları ile varlık idaresi güvenliğini artırırken, süreçleri kolaylaştırır. Bu cüzdanlar, kullanıcıların dijital varlıklarını daha inançlı ve daha erişilebilir bir formda yönetmelerini sağlar. Anahtar kaybetme riski olmadan varlıklara erişmek, kullanıcı tecrübesini kıymetli ölçüde geliştirir.

    Bununla birlikte, Self Chain, karmaşık blockchain süreçlerini kullanıcıların kolay niyetlerine nazaran şekillendirir. Örneğin, kullanıcı yalnızca bir süreç yapma niyetini belirterek süreci başlatır. Self Chain, bu niyeti en verimli biçimde gerçekleştirir. Ayrıyeten, bu süreçte merkeziyetsiz uygulamalar da ödüllendirilir. Bu, blockchain etkileşimlerini daha sezgisel ve verimli hale getirir.

    SLF Coin Fiyat Yorumları

    SLF Coin, şu anda 0.4438 dolar düzeyinde süreç görüyor. Kısa vadede, uzmanlar SLF Coin’in piyasanın toparlanmasıyla 0.50 dolara kadar yükselebileceğini düşünüyor. Bilhassa, Self Chain’in yenilikçi yapısı ve artan kullanım oranı bu yükselişi destekleyebilir. Ayrıyeten, blockchain ekosistemine olan talep arttıkça SLF Coin’in kıymet kazanması bekleniyor.

    Orta vadede ise, SLF Coin’in 0.65-0.75 dolar aralığına ulaşabileceği varsayım ediliyor. Self Chain’in benimsenmesi ve kullanım oranındaki artış, bu varsayımı güçlendiriyor. Uzun vadede ise, uzmanlar SLF Coin’in fiyatının 1 doları aşabileceğini öngörüyor. Lakin Kriptokoin.com olarak da bildirdiğimiz üzere, bu iddialar piyasa şartlarına ve kripto para sanayisinin gelişimine bağlı olarak değişebilir.

    Self Chain ve SLF Coin’in Geleceği

    Self Chain, blockchain süreçlerini kullanıcı dostu hale getirme misyonuyla yola çıktı. Anahtarsız cüzdanlar ve niyet odaklı süreçlerle, kullanıcıları karmaşık süreçlerden kurtarıyor. SLF Coin ise bu ekosistemin merkezi token’ı olarak kritik bir rol oynuyor. Bilhassa, Self Chain’in gelişen yapısı ve kullanıcı dostu yaklaşımı, SLF Coin’in gelecekte daha fazla bedel kazanmasını sağlayabilir.

  • SLF Coin Nedir? Self Chain Fiyat Yorumları

    SLF Coin, Self Chain ağı ve ekosisteminin lokal token’ıdır. Self Chain, modüler ve niyet odaklı bir erişim Layer1 blockchain’idir. Tıpkı vakitte anahtarsız cüzdan altyapısı sunarak Web3 ekosisteminde çok zincirli erişimi kolaylaştırır. Bu teknoloji, MPC-TSS (Çoklu Taraflı Hesaplama) ve AA (Hesap Soyutlama) kullanarak anahtarsız cüzdanlara güvenlik sağlar. Self Chain, kullanıcıların niyetlerini anlamak için Geniş Lisan Modelleri (LLM) kullanır. Bu sayede, kullanıcı tecrübesini kolaylaştırır ve süreçleri en verimli yolla gerçekleştirir.

    Self Chain’in Yenilikçi Yaklaşımı

    SLF Coin, anahtarsız cüzdanlar sayesinde varlık idaresini kolaylaştırır. Kullanıcılar, klâsik cüzdanların karmaşık anahtar idare süreçlerinden kurtulurlar. Tıpkı vakitte, Self Chain ağı varlık kurtarma süreçlerini de kolaylaştırır. Bu özellik, dijital varlıklara büsbütün kendinize ilişkin bir erişim sağlar. Ayrıyeten, başarılı kullanıcı niyetleri gerçekleştiren merkeziyetsiz uygulamaları (dApps) ödüllendirir. Bu, genel kullanıcı memnuniyetini artırır.

    Self Chain, Hesap Soyutlama ile güvenliği artırırken süreç maliyetlerini düşürmeyi gayeler. MPC-TSS teknolojisi ile güvenliği üst seviyeye çıkarır. Bu, kullanıcılara daha inançlı ve düşük maliyetli süreçler sağlar. Ayrıyeten, Self Chain’in anahtarsız cüzdan yaklaşımı, kaybolan anahtarların ve karmaşık şifre idaresinin önüne geçer. Bu, blockchain etkileşimlerini herkes için daha erişilebilir hale getirir.

    Self Chain’in Tarihçesi ve Stratejik Dönüşümü

    SLF coin kıssası, 2022’nin başlarında topluluk takviyesiyle yapılan stratejik bir dönüşümle başladı. Oylama sonucunda, klasik EOA (Harici Sahipli Hesap) cüzdanlarıyla yaşanan problemlere tahlil bulmak hedefiyle yine markalaşma kararı alındı. Bu sıkıntılar ortasında karmaşık anahtar idaresi, kaybolan özel anahtarlar ve zayıf kullanıcı tecrübeleri yer alıyordu.

    Self Chain, bu meselelere yenilikçi tahliller sunarak kullanıcıları şad etmeyi amaçlar. Anahtarsız cüzdanlar ve niyet odaklı blockchain süreçleri, kullanıcıları karmaşık süreçlerden kurtarır. Ayrıyeten, SLF Coin topluluğu, bu yaklaşımın blockchain ekosistemine getirdiği yararları süratle benimsemiştir. Böylece, Self Chain hem güvenliği hem de kullanıcı dostu tecrübesi tıpkı anda sunan bir tahlil haline gelmiştir.

    Self Chain’in Kullanım Alanları

    Self Chain, güvenlik, kullanıcı tecrübesi ve etkileşim açısından çeşitli kullanım alanları sunar. Anahtarsız cüzdanları ile varlık idaresi güvenliğini artırırken, süreçleri kolaylaştırır. Bu cüzdanlar, kullanıcıların dijital varlıklarını daha inançlı ve daha erişilebilir bir formda yönetmelerini sağlar. Anahtar kaybetme riski olmadan varlıklara erişmek, kullanıcı tecrübesini kıymetli ölçüde geliştirir.

    Bununla birlikte, Self Chain, karmaşık blockchain süreçlerini kullanıcıların kolay niyetlerine nazaran şekillendirir. Örneğin, kullanıcı yalnızca bir süreç yapma niyetini belirterek süreci başlatır. Self Chain, bu niyeti en verimli biçimde gerçekleştirir. Ayrıyeten, bu süreçte merkeziyetsiz uygulamalar da ödüllendirilir. Bu, blockchain etkileşimlerini daha sezgisel ve verimli hale getirir.

    SLF Coin Fiyat Yorumları

    SLF Coin, şu anda 0.4438 dolar düzeyinde süreç görüyor. Kısa vadede, uzmanlar SLF Coin’in piyasanın toparlanmasıyla 0.50 dolara kadar yükselebileceğini düşünüyor. Bilhassa, Self Chain’in yenilikçi yapısı ve artan kullanım oranı bu yükselişi destekleyebilir. Ayrıyeten, blockchain ekosistemine olan talep arttıkça SLF Coin’in kıymet kazanması bekleniyor.

    Orta vadede ise, SLF Coin’in 0.65-0.75 dolar aralığına ulaşabileceği varsayım ediliyor. Self Chain’in benimsenmesi ve kullanım oranındaki artış, bu varsayımı güçlendiriyor. Uzun vadede ise, uzmanlar SLF Coin’in fiyatının 1 doları aşabileceğini öngörüyor. Lakin Kriptokoin.com olarak da bildirdiğimiz üzere, bu iddialar piyasa şartlarına ve kripto para sanayisinin gelişimine bağlı olarak değişebilir.

    Self Chain ve SLF Coin’in Geleceği

    Self Chain, blockchain süreçlerini kullanıcı dostu hale getirme misyonuyla yola çıktı. Anahtarsız cüzdanlar ve niyet odaklı süreçlerle, kullanıcıları karmaşık süreçlerden kurtarıyor. SLF Coin ise bu ekosistemin merkezi token’ı olarak kritik bir rol oynuyor. Bilhassa, Self Chain’in gelişen yapısı ve kullanıcı dostu yaklaşımı, SLF Coin’in gelecekte daha fazla bedel kazanmasını sağlayabilir.

  • Keşanspor’un eski futbolcuları Keşan’da yemekte bir araya geldi

    Erdoğan DEMİR / EDİRNE (İGFA) – Keşanspor’da 3.Lig’de mücadele eden eski futbolcuları geçtiğimiz Pazar günü Keşan’da bir araya geldi.

    Pazar günü Keşan’a gelen eski futbolcular Keşan Yukarı Zaferiye Mahallesi’ne giderek orada Keşansporlu taraftarlar ve o dönemin yönetim kurulu üyeleri Abdurrahim Tokmak ve Fevzi Karataş ile bir raya gelerek o günleri yad ettiler.

    Yukarı Zaferiye Mahallesi ziyaretinin ardından, Keşan Atatürk Stadı’na giden Keşansporlu eski futbolcular, o toprak sahada yaşadıkları maçlardan bahsederek, o günleri Keşan Atatürk Stadı’nda yad ettiler.

    Bu sezon BAL Ligi 9.grupta mücadele edecek olan Keşanspor’un Antrenörü Cihan Yeşilırmak nezaretinde yaptığı antrenmanı da izleyen Keşansporlu futbolcular, Yeşilırmak ve Keşansporlu futbolculara yeni sezonda başarılar diledi.

    Saat 19.00’da Yıldız Restaurant’ta başlayan yemeğe 17’ye yakın futbolcu ve Keşan Belediye Başkanı Mehmet Özcan’da katıldı.

    Yemeğe eski kulüp başkanları ile şu andaki kulüp başkanı, eski yöneticilerin ve bazı Keşanlı futbolcuların katılmaması ise dikkatleri çekti.

    Yemekte konuşan Şeref Aldanmaz, 41 yıldan beri süren bu dostluğun devam edeceğini belirterek “En son 2020 ylında pandeminden önce bir araya gelmiştik. Pandemiden bu yana ilk kez bir araya geliyoruz. Katılan Keşan Belediye Başkanımız Mehmet Özcan’a,tüm dostlara ve gönlü kalbi bizimle olan tüm arkadaşlarımıza da teşekkür ediyoruz. Bu dostluk bizler var oldukça devam edecektir.” dedi.

    Keşan Belediye Başkanı Mehmet Özcan da, Keşanspor’da emek harcayan eski futbolcuların bu güzel dostluğunun bir örnek oluşturduğunu belirterek “Keşanspor’a emeği geçmiş yeşil sahalarda ter akıtmış tekmeler yemiş, Keşanspor’un geçmişini temelini atmış dostlarla bu gece beraberiz. Ben hepsini tebrik ediyorum, kendilerine uzun ömürler diliyorum. Keşanspor’a bu kadar gönül vermiş, büyük kulüplerin tekliflerini kabul etmeyen illa Keşanspor diyen arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Keşanspor Keşan’ın takımıdır. Bu Keşanlıların desteği ile hak ettiği yere gelecektir. Biz de neyi ne kadar hak ettiğimizi bilerek davranmak zorundayız. 1.Lig, 2.Lig değil 3.Lig hedefimiz olmalı. Şu anda BAL’dayız. Bu kadar çevresi olan, bu kadar geçmişi olan, işi olan sahalarda Keşanspor için ter akıtmış insanlar buradaysa Keşanspor’un yarını ve önümüzdeki günleri açıktır. Biz de belediyemiz olarak, devletin bize sunduğu imkanlar doğrultusunda elimizden gelen yardımı yapacağımızın sözünü veriyorum. Bu olay benim ikinci kez karşılaştığım olay. 2012 yılında Kıbrıs’a neredeyse 40 sene sonra savaştığı yerleri görmeleri için gazilerimizi götürdük. Onların o gözlerindeki ışıltıları gördüm. Beşparmak dağlarında nasıl neler yaşadık dediler. O zamanlar 20-21 yaşında idiler. Bu Kıbrıs örneğini de bunun için anlattım. O zamanlar çamur saha vardı dedi bir arkadaşım, şimdi güzel çim sahalar var, sentetik sahalar var. O yüzden 40 sene sonra bu dostlar bir araya gelmişler, geçmişi andılar. Geçmişte o gencecik yaşlardaki olayları andılar. O gençlik dönemindeki bu yaşlarda da aynı ruhu taşıyorlar. Kafa ve beden ile aynı ruhu taşıdıklarını görüyorum. Tabiki bu devam edecek, tabi ki yaşlanacağız, tabi ki öleceğiz. Bu yaptığınız bu yemek ve dostluk olayı çok önemli sizi bu yüzden dolayı tebrik ediyorum. Bu işin organizasyonunda görev alan tüm arkadaşlarıma ve katıldığınız için sizlere de teşekkür ediyorum. Hepinizin emeğine sağlık, Allah dostluğumuzu daim etsin.” Dedi.

    8 Eylül’de doğum günü olan Candemir ve Hayri’nin de doğum günü unutulmadı ve arkadaşları tarafından bir pasta iel doğum günleri kutlandı.

  • RPL Coin Nedir? Rocket Pool Fiyat Yorumları

    RPL Coin, Ethereum blok zinciri üzerine inşa edilmiş Rocket Pool platformunun lokal token’ıdır. Rocket Pool, merkezi olmayan bir staking platformu olarak yatırımcılara kendi düğümlerini çalıştırma yahut mevcut düğüm operatörlerine katılma imkanı sunar. Yatırımcılar, RPL token’ı stake ederek hem ağın güvenliğini sağlar hem de mükafatlar kazanır. Bu özellik, Rocket Pool’un likit staking sistemini daha cazip hale getirir. Kriptokoin.com olarak bu makalede RPL Coin nedir konusunu ve fiyat yorumlarını inceliyoruz.

    Rocket Pool ve Likit Staking Sistemi

    Rocket Pool, staking süreçlerini kullanıcılar için daha esnek hale getirir. Klasik staking platformlarında yatırımcılar, varlıklarını kilitlemek zorunda kalır. Rocket Pool’da ise, likit staking sayesinde yatırımcıların daha rahat hareket etmesini sağlar. Kullanıcılar, stake ettikleri ETH karşılığında rETH token’ı alır. rETH, tüm düğüm operatörlerinin performansını yansıtarak kar sağlar.

    Ayrıca, Rocket Pool’un sunduğu staking sistemi, kullanıcıların 32 ETH’ye muhtaçlık duymadan yalnızca 16 ETH ile kendi düğümlerini çalıştırmalarını sağlar. Bu, küçük yatırımcıların bile Ethereum staking sürecine katılmasını mümkün kılar. Yani yatırımcılar hem staking mükafatları kazanır hem de ağın merkeziyetsiz yapısına katkı sağlar. Münasebetiyle RPL Coin, Ethereum ekosistemine hem esneklik hem de erişilebilirlik kazandırır.

    RPL Coin Avantajları Nelerdir?

    Rocket Pool, yatırımcılarına hem güvenlik hem de merkeziyetsizlik sunar. Platform, açık kaynaklı akıllı kontratlar kullanarak yüksek güvenlik sağlar. Üstelik Sigma Prime ve Consensys üzere emniyetli firmalar tarafından denetlenen bu kontratlar, yatırımcılar için inançlı bir staking ortamı sunar. Böylelikle kullanıcılar, gönül rahatlığıyla ETH’lerini stake eder.

    Platformun düşük barajlı staking fırsatları da dikkat çeker. Yatırımcılar, 32 ETH üzere büyük bir ölçü yerine yalnızca 16 ETH ile kendi düğümlerini çalıştırabilir. Bu özellik, Ethereum ağının daha geniş bir kitle tarafından desteklenmesini sağlar. Ayrıyeten, düğüm operatörleri staking ödülleriyle ek gelir elde eder. Bu yüzden Rocket Pool, hem teknik mahareti olmayan yatırımcılara hem de yüksek ölçüde ETH’ye sahip olmayan şahıslara hitap eder.

    Rocket Pool’un Gelişimi ve Ekibi

    RPL Coin ve Rocket Pool’u, 2016 yılında David Rugendyke geliştirdi. Rugendyke, bilgisayar bilimleri alanındaki tecrübesiyle platformun teknik altyapısını tasarladı. Rocket Pool’un maksadı, Ethereum staking süreçlerini herkes için erişilebilir hale getirmektir. Rugendyke, projesini geniş bir takımla geliştirdi ve platformu kesimde kıymetli bir yere taşıdı.

    Rocket Pool, Ekim 2021’de faaliyete geçti. İnançlı bir altyapı oluşturmak için Sigma Prime, Consensys Diligence ve Trail of Bits üzere firmalar tarafından denetlendi. Ayrıyeten, Rocket Pool platformu güvenlik odaklı yaklaşımını pekiştirmek hedefiyle bir kusur ödül programı da yürüttü. Bu program, kullanıcıların güvenlik açıklarını bulup raporlaması karşılığında mükafatlar sunar. Böylelikle Rocket Pool, hem kullanıcılar hem de geliştiriciler için inançlı bir ortam oluşturdu.

    RPL Coin Fiyat Yorumları

    RPL Coin, şu an 11.75 dolar düzeyinde süreç görüyor. Kısa vadeli varsayımlara nazaran RPL Coin, piyasanın toparlanmasıyla 13 dolara kadar yükselebilir. Bilhassa, Ethereum staking platformlarına olan talep arttıkça RPL Coin’in fiyatı da buna paralel olarak artış gösterir. Ayrıyeten, Rocket Pool’un kullanımı genişledikçe RPL fiyatı daha da yükselebilir.

    Orta vadede, uzmanlar RPL Coin’in 15-20 dolar düzeylerine ulaşabileceğini söyledi. Ethereum ağının genişlemesi ve staking talebinin devam etmesi, bu varsayımları takviyeler nitelikte. Uzun vadede ise, RPL Coin’in fiyatı Ethereum ekosisteminin büyümesiyle birlikte 25-30 dolar düzeylerine ulaşabilir. Yeniden de, bu kestirimler piyasa şartlarına ve genel ekonomik duruma bağlı olarak değişir.

  • Analist: Altın Fiyatları Yıl Sonuna Kadar Bu Seviyeyi Görebilir!

    Altın fiyatları dar aralıktan çıkmak için ABD TÜFE bilgilerini bekliyor. TÜFE datalarının altın fiyatlarında bir hareketi tetiklemesi mümkün. Traderlar, 2024 sonuna kadar altını 2.600 dolara çıkarma potansiyeli olan bir Fed faiz indirimi bekliyor. Piyasalar büyük ihtimalle 25 baz puanlık bir faiz indirimi öngörüyor. Lakin enflasyon sürprizleri Fed’in daha agresif hareket etmesine neden olabilir.

    Yatırımcılar beklerken, altın fiyatları yatay seyrediyor

    Kriptokoin.com’dan takip ettiğiniz üzere, altın fiyatları bu hafta yatay bir seyir izliyor. Çarşamba günü gelecek olan ABD TÜFE raporu öncesinde birçok yatırımcı durumlarını korudu. Piyasanın odağı, enflasyon dataları ve Fed’in gelecek haftaki toplantısında yapacağı faiz indiriminin boyutuna ait belirsizlik ortasında bölünmüş durumda. Yatırımcıların bilhassa temkinli davranması, piyasanın dingin bir performans sergilemesine yol açıyor.

    Piyasa dataları beklerken, piyasa analisti James Hyerczyk, altının teknik fotoğrafına bakıyor. Altın fiyatları 22 Ağustos’tan bu yana dar bir aralıkta süreç görüyor. Parlak metal, rekor düzey olan 2.531,77 dolardaki direnç ile 2.470,85 dolardaki takviye ortasında hudutlu kalıyor. Piyasa 2.501,31 dolarlık bir pivot noktasına yakın seyrediyor ve yavaşça üst gerçek eğiliyor. Fakat güçlü bir momentumdan mahrum. Fiyatların aşağı istikametli kırılması halinde, izlenecek bir sonraki kıymetli teknik takviye düzeyi 2.446,29 dolardaki 50 günlük hareketli ortalamalar. Yatırımcılar, enflasyonun beklentilerle ne kadar uyumlu olduğuna bağlı olarak oynaklığı tetikleyebilecek TÜFE bilgileri öncesinde değerli atılımlar yapma konusunda isteksiz.

    Yatırımcılar Fed ipuçları için ABD enflasyon datalarına bakıyor

    Reuters anketine nazaran piyasa, ABD TÜFE’nin Ağustos’da bir evvelki aya nazaran %0,2 artış göstermesini bekliyor. Bu bilgilerin Fed’in yaklaşan faiz kararını büyük ölçüde etkilemesi mümkün. Piyasalar şu anda 18 Eylül toplantısında 25 baz puanlık bir indirim mümkünlüğünü %73 olarak kestirim ediyor. Öteki taraftan, 50 baz puanlık bir indirim mümkünlüğü daha düşük. Enflasyon bilgilerinin üst istikametli sürpriz yapması halinde, daha agresif bir indirim beklentisi artabilir. Hasebiyle, bunun da altın takviyeli ETF’lere daha fazla girişe neden olması mümkün. Böylelikle, altın fiyatlarının yılsonuna kadar 2.600 dolara gerçek itmesi olası.

    Piyasalar enflasyon raporunu beklerken Hazine getirileri sabit kaldı

    Yatırımcıların gelecek TÜFE bilgileri için durum almasıyla Hazine getirileri Pazartesi günü yatay seyretti. 10 yıllık Hazine getirisi %3,706’ya yakın seyrederken, 2 yıllık getiri %3,681’e yükseldi. Son ekonomik raporlar, kestirimleri kaçıran tarım dışı istihdam üzere beklenenden daha zayıf sonuçlar gösterdi. Bu durum, büyüklüğü konusunda belirsizlik devam etse de Fed’in faiz indirimine gideceği beklentilerini güçlendirdi. Enflasyon dataları hayal kırıklığı yaratırsa, getirilerin daha da düşmesi mümkün. Bu altın fiyatları için ek takviye sağlayacaktır.

    Altın fiyatları kestirimi: Takviye almaya devam edecek!

    Piyasa analisti James Hyerczyk, altın piyasanın genel görünümünü de pahalandırıyor. İleriye baktığımızda, altının düşük faiz oranları ve artan jeopolitik risklerden dayanak alarak canlı kalması bekleniyor. Fed’in mümkün 25 baz puanlık faiz indirimi, altının getirisi olmayan bir varlık olarak cazibesini koruyacaktır. Bunun yanında, global ekonomik yavaşlamaya ait süregelen tasaların alım ilgisini artırması mümkün. Buna ek olarak, Hindistan ve Çin’den gelen mevsimsel fiziki altın talebinin fiyatlar için bir kuyruk rüzgarı sağlayacaktır. Piyasa kısa vadede dalgalı bir seyir izlese de, altının genel görünümü yükseliş eğilimini koruyor. Bu bağlamda, altının 2024 yılı sonuna kadar 2.600 doları test etme potansiyeli var.

  • QCP Capital: Bu Tartışma Kripto Para Üzerinde Baskı Yaratıyor!

    QCP Capital analistlerine nazaran, bu akşamki Trump-Harris tartışmasını çevreleyen belirsizlik hem ABD pay senetlerini hem de kripto para piyasasını etkiliyor. Analistler, opsiyon piyasasının mevcut spot fiyattan %3,3’ten fazla bir harekete işaret ettiğini belirtiyor. Bu bağlamda analistler, yakın vadeli oynaklığın arttığını tespit etti.

    Trump ve Harris münazarası, kripto para piyasası üzerinde baskı yaratıyor!

    Kriptokoin.com’dan takip ettiğiniz üzere, Salı gecesi Donald Trump ve Kamala Harris karşı karşıya gelecek. Analistlere nazaran, bu münazarayı çevreleyen belirsizlik ABD pay senetlerini etkiliyor. Hasebiyle, bu da kripto para piyasasına yayılıyor. Kripto para piyasası geçtiğimiz gün %1,9’luk mütevazı bir çıkar elde etti. Bitcoin ve Ethereum üzere büyük tokenlar sırasıyla %3 ve %6’lık düşüşlerle haftalık düşüşünü sürdürdü.

    ABD pay senetleri Salı günkü erken süreçlerde dalgalandı. S&P 500 hafta başındaki yararlarının bir kısmını geri verdi ve %0,42 düştü. Dow Jones Endüstriyel Ortalaması %0,5 (yaklaşık 200 puan) düşerek biraz daha sert kayıplar yaşadı. QCP Capital analistleri, pay senetlerindeki belirsizliğin kripto piyasasını etkilediğini söylüyor. Ayrıyeten, global pay senetleriyle korelasyonunun iki yılın en yüksek düzeyine yaklaştığını belirtiyor. Analistler, şu değerlendirmeyi yapıyor:

    Makroekonomik belirsizlik şu anda kripto para piyasasına hakim ve MSCI Dünya Pay Senedi Endeksi ile 30 günlük korelasyon 0,6’ya ulaşarak 2 yılın en yüksek düzeyine yaklaştı.

    Kripto para piyasasındaki volatilite artıyor!

    Tartışma, bu akşam saat 21:00’de başlayacak. Yatırımcılar Trump-Harris münazarasında volatilitenin artmasını bekliyor. QCP Capital masası, bu nedenle türev piyasasında kıymetli bir hareketlilik olduğunu bildirdi. Analistler, “11 Eylül’de sona erecek Bitcoin opsiyonlarında, 57.500 dolarlık strike’la 400 mukavele ile değerli ölçüde alım gördük, bu da yarınki vade sonunda 56.800 dolar civarındaki mevcut noktadan% 3,3’ten fazla bir fiyat hareketi beklentisine işaret ediyor” diyor.

    Piyasalar Trump ve Harris tartışmasını yakından izleyecek

    Salı günkü QCP Capital raporu, piyasa iştirakçileri Harris’in iktisat siyasetleri hakkında daha net bilgiler aradıklarından, Harris’in yorumlarının Trump’ınkinden daha yakından izleneceğini öne sürdü. Analistler, “Piyasa, Kamala’nın birinci tartışmasındaki siyaset ipuçlarını yakından izleyecek. Bilhassa de Trump’ın kurumlar vergilerini düşürme ve gümrük tarifelerini yükseltme konusundaki duruşunu,” diye eklediler.

    Bu ortada, QCP Capital analistleri, “Bitcoin, kripto para alanına olan sesli dayanağı nedeniyle çoklukla ‘Trump ticareti’ olarak görülse de, Harris’in kampanyası sırasında kriptoyu olumlu bir halde gündeme getirmesi halinde gerçek sürprizin Harris’ten gelebileceğine inanıyoruz” diyor. Analistler “yapısal olarak yükseliş” halindeki dördüncü çeyrek görünümlerini yineledi. Ayrıyeten, yatırımcıların potansiyel çıkarlar ararken istikrarlı getiri elde etmeye odaklanmalarını tavsiye etti.

  • Paypal ve Venmo Bu Altcoin’i Seçti: Fiyat Yükseliyor!

    Paypal ve Venmo kullanıcılarının kripto göndermesi için Ethereum Name Service’i entegre etti. Böylelikle, kullanıcılar ENS isimlerini girerek kripto para transfer etme imkanına kavuştu. Paypal ve Venmo, bu atılımıyla kullanıcılarının cüzdan adreslerini kopyalayıp yapıştırma muhtaçlığını ortadan kaldırdı. Bu gelişmenin akabinde, altcoin fiyatı dikey bir çıkış gördü.

    Paypal ve Venmo, Ethereum Name Service’i entegre etti!

    ENS Labs Salı günü yaptığı açıklamada, Paypal ve Venmo’nun Ethereum Name Service’i (ENS) ödeme platformlarına entegre ettiğini duyurdu. ENS, Ethereum Blockchain üzerine inşa edilen ve kripto adreslerine okunabilir isimler veren merkezi olmayan bir isimlendirme sistemidir. Artık Paypal ve Venmo kullanıcılarının kripto gönderirken alıcının ENS ismini direkt arama alanına girmesi mümkün. Ayrıyeten, ödeme platformları ENS’ye bağlı cüzdan adreslerini otomatik olarak tanımlayacak. Altcoin projesinin açıklamasına nazaran, bu özelliğin kullanım imkanına birinci olarak ABD’li kullanıcıları sahip olacak.

    ENS Labs, yeni özelliğin Paypal ve Venmo’daki kripto süreçlerinde kusur riskini azaltacağını söyledi. Ayrıyeten, kullanıcıların cüzdan adreslerini yönetmelerini kolaylaştıracağını belirtti. Entegrasyondan evvel, iki platformdaki kripto süreçleri, kullanıcıların para taşımak için harici cüzdanların QR kodlarını yazmak, yapıştırmak yahut taramak zorunda kalmasını içeriyordu. ENS Labs iş geliştirme yöneticisi Marta Cura, gelişmeyi şu formda yorumladı:

    PayPal ve Venmo ile çalışmak, bu alanda yeni olanlara ve Web2 ödeme platformlarının aşinalığını tercih edenlere ulaşmamızı sağlıyor. ENS’i aslında bildikleri ve güvendikleri platformlara getirerek, klasik bir Web2 ortamında merkezi olmayan finans ile etkileşime girmelerini kolaylaştırıyoruz.

    Altcoin fiyatı gelişmeyle yükselişe geçti!

    Kriptokoin.com’dan takip ettiğiniz üzere, ödeme devi Paypal, kripto alanına büyük ilgi gösteriyor. Paypal ve Venmo 2021 yılında kripto para ünitelerini desteklemeye başladı. Bu ortada, Venmo Paypal’a ilişkin. Son açıklamaya nazaran, 2017 yılında Ethereum hibesiyle kurulan ENS’nin on-chain kayıtlı 2 milyondan fazla, off-chain ise 4 milyondan fazla ismi bulunuyor.

    Haberin akabinde altcoin fiyatı dikey bir çıkış yaptı. ENS, gün içinde gerilediği 16,71 dolardan bir anda 17,60 dolara sıçradı. Token yazı sırasında günlük bazda %6,35 artışla 17,60 dolardan süreç görüyordu. Bu ortada, ENS’nin günlük süreç hacmi de %44 üzere kayda paha bir artış gördü. Bu da yatırımcıların ve traderların tokene olan ilgisini yansıtıyor.

    ENS günlük grafik. Kaynak: CoinMarketCap
  • Uzman Uyardı: Şimdilik Bu 3 Altcoin’den Uzak Durun!

    Bazı altcoinlerin kilit açma programları günlük, öbürleri aylık yahut çeyrekliktir. Ayrıyeten, yıllık olarak kilit açan altcoin projeleri de var. Hasebiyle, bu token kilitlerinin açılması bir altcoinin fiyat gelişimi üzerinde olumsuz bir tesire sahip olabilir. Öbür bir deyişle, bu token unlock etkinliklerinin farkında olmanız gerekir. Bu nedenle, kripto uzmanı Camille Lemmens bu ay kilit açacak 3 altcoin için ‘uzak durun’ uyarısı yapıyor.

    İlk sıradaki altcoin: Aptos (APT)a

    Aptos (APT) kilitleri 11 Eylül’de açacak. Proje, Move geliştirici lisanını kullanan bir katman 1 Blockchain. Grubun geçmişi Meta’ya dayanıyor. Orada artık terk edilmiş olan Diem Blockchain’in geliştirilmesinde yer aldılar. Tıpkı kendi Blockchain’leri için Move lisanını kullanan Sui takımı üzere. Bununla birlikte, iki Blockchain farklı. Aptos süratli, ucuz ve ölçeklenebilir. Şimdiden etkileyici bir ekosistem inşa etti. Şu anda 181 proje Aptos üzerine inşa edilmiş durumda. DeFi, Blockchain oyunları ve NFT’ler bunun büyük bir kısmını oluşturuyor. Örneğin, TVL’de Aptos, DeFiLlama’da 17. sıradaki Blockchain.

    Mevcut APT fiyatı 6,13 dolar. Altcoin projesi, yaklaşık 3 milyar dolarlık bir piyasa kıymetine sahip. Aptos, piyasa pahasına nazaran 30. sırada yer alıyor. Başlangıçtaki azamî ve toplam arz 1 milyar APT idi. Lakin, şu anda sonsuz bir arz var. Şu anda, toplam arz 1,114 milyar APT ve 486 milyon token dolanımda. Bu da %34,6 oranında kilidi açılmış APT manasına geliyor. Her ay, piyasa kıymetinin %2,33’ü ekleniyor. Bu da 11,31 milyon APT ediyor. Ayrıyeten, toplam arzın %1,01’ine tekabül ediyor. Mevcut oranlarla bu, ayda neredeyse 72 milyon dolara denk geliyor. Unlock’tan sonraki gün olan 12’sinde her ay küçük düşüşler görmek mümkün.

    İkinci sırada StarkNet (STRK) var

    StarkNet, Ethereum’un üstünde bir Katman 2 tahlilidir. Yani daha düşük fiyatlar, süratli süreçler ve ölçeklenebilirlik sunuyor. Ethereum’un eksik olduğu her şey. StarkNet bir zk-rollup’tır. Zk sıfır bilgi manasına geliyor. Zk teknolojisi, bilgileri göstermeden kanıtladığınız ve doğruladığınız vakittir.

    Altcoin projesi, bir sonraki token kilidini 15 Eylül’de açacak. Her ay 63,99 milyon STRK tokenin kilidini açıyor. Bu, 10 milyar tokenlık azamî arzın %0,64’üne denk geliyor. Bu da 40 sentlik mevcut STRK fiyatıyla aylık 25,75 milyon dolar demek. Bununla birlikte, CryptoRank’e nazaran, şu anda takip edilmeyen 5,46 milyar token var. Bu tokenlar hakkında hiçbir bilgi yok ve her an kilitleri açılabilir.

    Son sıradaki altcoin: Arbitrum (ARB)

    Arbitrum, Ethereum üzerinde bir diğer Katman 2 tahlilidir. Tıpkı vakitte en büyüklerinden biri. Örneğin, altcoin piyasa bedeli StarkNet’ten 1 milyar dolar daha yüksek. Arbitrum Optimistic Rollups kullanır. Bunlar zk rollup’larından farklı çalışır. Arbitrum’da neredeyse 700 protokol var. Bunların toplamı 13,71 milyar dolarlık bir TVL’ye sahip. Bu, onları TVL ile ölçülen tüm rollup Blockchain’lerin en üst noktasına yerleştiriyor. Ayrıyeten L2 dalında %40’lık bir pazar hissesine sahipler. Bu oran, %17,48 pazar hissesine sahip olan ikinci sıradaki Base’in iki katından daha fazla.

    Kaynak: L2Beat

    Arbitrum da aylık kilitler açıyor. Altcoin projesi bir sonrakini 16 Eylül’de gerçekleştirecek. Her ay 92,63 ARB token kilidini açıyor. Bu, 50 sentlik mevcut ARB fiyatında 46 milyon dolara eşit. Piyasa bedeli 1,7 milyar dolar. 10 milyar azamî arz ARB token’ından 3,5 milyar token’ın kilidi esasen açılmış durumda. Bu, aylık %0,93’lük bir ekleme ile %35’e denk geliyor. Bu aylık kilitler gruba, danışmanlara ve yatırımcılara gidiyor. Her ayın 16’sı civarında düşüşleri görmek mümkün. CryptoRank’e nazaran, Arbitrum ayrıyeten 4,38 milyar takipte olmayan tokena sahip. Bunların kilidi her an açılabilir.

    Makaledeki görüşler ve kestirimler uzmana ilişkin olup, mutlaka yatırım tavsiyesi değildir. Kriptokoin.com olarak yatırım yapmadan evvel kesinlikle kendi araştırmanızı yapmanızı öneririz.

  • Elon Musk’ın SpaceX’inin Bitcoin Zulası Açıklandı: Boğa mı?

    Elon Musk’ın havacılık ve uydu bağlantı şirketi SpaceX, uzay araştırmaları konusunda optimist. Şirket, dünyanın birinci özel uzay yürüyüşünü denemek için 4 kişilik mürettebatı Polaris Dawn’ı fırlattı. Bu ortada şirket ve CEO’su Musk yalnızca uzay konusunda değil, kripto konusunda da dikkatleri çekiyor. Analitik platformu Arkham Intelligence SpaceX’in Bitcoin varlıklarına ışık tuttu!

    Arkham Intelligence: SpaceX, Bitcoin (BTC)’de epey boğa!

    Arkham 10 Eylül’deki bir yazıda SpaceX’in bugün Polaris Dawn misyonuyla tarih yazma teşebbüsüne dikkat çekti. Blockchain data firması, havacılık şirketinin bir cüzdanda neredeyse 500 milyon dolar pahasında Bitcoin tuttuğunu ortaya çıkardı. Bu da şirketlerin yalnızca araba teknolojileri ve uzay araştırmaları konusunda değil BTC konusunda da yükselişte olduğunu gösteriyor. Arkham bilgilerine nazaran SpaceX, 471,48 milyon dolar kıymetinde 8,285 bin BTC’ye sahip. Bu ortada, şirket son 2 yıldır hiç Bitcoin satmadı. Kripto borsası Coinbase’te yaptığı 1,26 bin BTC’lik son kıymetli süreci 10 Haziran 2022’de gerçekleştirdi.Grafik-1

    Kaynak: Arkham Intelligence

    Dogecoin hayranı Elon Musk’ın şirketleri Tesla ve SpaceX, daha evvelki raporlara nazaran, birden fazla cüzdanda 1 milyar doların üzerinde pahaya sahip yaklaşık 19.800 BTC tutuyor. Arkham Intelligence, rezervin birçok cüzdana bölündüğünü sav ediyor. Tesla 68 adreste yaklaşık 11.500 BTC tutarken, SpaceX 28 cüzdanda yaklaşık 8.300 token tutuyor.

    BTC fiyat performansı

    Bu ortada, Kriptokoin.com’dan takip ettiğiniz üzere Bitcoin gün içinde yaklaşık %2,5 artış gösterdi. BTC, yazı sırasında 56.670 dolardan süreç görüyordu. 24 saatin en düşük ve en yüksek fiyatı sırasıyla 54.848 ve 58.041 dolar. Ayrıyeten, süreç hacmi son bir günde %40 oranında artış kaydetti. Bu da yatırımcılar ve traderlar ortasındaki ilginin arttığını gösteriyor.

    Bir öteki yerde, Elon Musk’ın X’teki son “Hükümet Verimliliği Departmanı” yahut “D.O.G.E” gönderisi, bilhassa Dogecoin olmak üzere önde gelen köpek temalı göğüs parasına yönelik piyasa optimistliğini ateşledi. DOGE fiyatı son birkaç günde %12’lik bir artış gösterdi. Böylelikle, Musk’ın DOGE’yi 1 dolara yükseltip yükseltemeyeceği konusunda spekülasyon yarattı. SpaceX ve Tesla’nın Bitcoin varlıkları yıllardır değişmeden kalıyor. Bu da onları tutmaya devam etme planını gösteriyor. Bu, bu döngüde Bitcoin rallisini kıymetlendirmek için değerli bir faktör. Bernstein analistleri, Donald Trump’ın bu başkanlık seçimlerini kazanması halinde BTC’nin 90.000 dolara yükseleceğini öngörüyor.

  • Dev Balina Borsadan Yüklü Çekti: O Göğüs Coin Yükseliş Yolunda!

    Bir göğüs coin balinası, kripto borsası Bybit’ten bilinmeyen bir cüzdana 4 trilyon PEPE transfer etti. Süreç yaklaşık 29,8 milyon dolar kıymetinde ve daha geniş bir topluluğun dikkatini çekti. Bu, varlık fiyatları ileriye hakikat sıçrarken son kripto piyasası toparlanmasının ortasında geliyor.

    PEPE Coin balinası borsaya yüklü boşaltıyor, neler oluyor?

    Kriptokoin.com’dan takip ettiğiniz üzere piyasa bugün toparlanamaya başladı. Başkan kripto Bitcoin2in fiyatı 57 bin dolara kadar yükseldi. Altcoin piyasası da genel olarak çıkarlar elde etti. Bilhassa göğüs coin kesimi bu yükselişte de dikkatleri çekti. Pepe Coin (PEPE) de değerli yararlar elde edenler ortasında yer alıyor. Bununla birlikte, bu yükseliş balinalarını harekete geçirdi. Balina izleme platformu Whale Alert, bir Pepe coin balinasının Bybit’ten bilinmeyen bir cüzdana 4 trilyon varlık taşıdığını gösteriyor. Büyük ilgi uyandıran bu göğüs coin sürecinin kıymeti yaklaşık 29,8 milyon dolardı. Ayrıyeten, piyasaya olan itimadın arttığını gösteriyordu.

    Merkezi borsalardaki dijital varlık balina transferleri, yatırımcı itimadını gösteren bir yükseliş bahsine işaret ediyor. Bununla birlikte, borsalara hareket, varlık gönderme kolaylığı nedeniyle yakın bir satışı gösteriyor. Birçok kripto kullanıcısı, varlıklar toparlanmaya devam ettikçe emsal süreçler yapılacağını kestirim ediyor. Bitcoin fiyatının 57.000 dolara ulaşmasıyla birlikte geniş piyasa bugün %3 yükseldi.

    BTC, MATIC üzere çeşitli kriptolarda da misal süreçlere şahit olduk. Göğüs coin PEPE üzere, kimi varlık sahipleri de varlıklarını borsalardan transfer etti. Son vakitlerde, XRP balinaları piyasada olumlu hisler uyandıran birikime tekrar başladı. Bitcoin boğaları da Amerika Birleşik Devletleri istihdam datalarının açıklanmasından evvel merkezi borsalardan büyük ölçüde varlık çekti.

    Meme coin fiyatı için sırada ne var?

    Analistler, merkezi borsa Bybit’ten yapılan transfer nedeniyle bu hamleyi bir yükseliş işareti olarak görüyor. Bu, göğüs coin’leri üst hakikat ilerlerken uzayda bir çılgınlığın ortasında geldi. PEPE 0,000007438 dolar düzeyinde süreç görüyor. Bu da son 24 saatte %5,6’lık bir artışa işaret ediyor. Göğüs coin, bu atağıyla büyük kripto varlıklarını geride bıraktı. Birçok yorumcu, alana artan girişler nedeniyle göğüs coin’lerinin devam etmesini bekliyor.

    Pepe coin balinaları, ivmenin ardındaki nedenler olarak Federal Reserve tarafından beklenen Eylül ayı faiz indirimlerine de işaret etti. Siyaset faiz oranlarındaki düşüşler, yatırımcıların fonlarını riskli varlıklara kaydırıyor. Böylelikle, göğüs coin’lerinin üst taraflı bir yörüngeyi ateşlemesi mümkün.

  • Son caretta caretta yuvaları açıldı

     

    Kemer Kaymakamı Ahmet Solmaz, yaptığı açıklamada, 2024 yılının son yuva açılışını gerçekleştirdiklerini söyledi.

     

    Mayıs ayında ilk yuvanın işaretlenmesini yaptıklarını hatırlatan Kaymakam Solmaz, “Mayıstan bu yana yuva sayısı çok arttı ve 180 yuvamızla son 30 yılın rekorunu kırdık. Caretta carettalar nesli tükenmekte olan canlılar olduğu için bölgemizdeki en önemli varlıklar durumunda. Bunun sorumluluğunun farkında olarak hem caretta carettaların korunması için hem de bölgedeki sürdürülebilir turizm adına yuva açılışlarını dışardan gelen turistlerle yapmaya gayret gösteriyoruz. Bu konuda her şeyini ortaya koyan Ulupınar Çevre Koruma Geliştirme ve İşletme Kooperatifi üyeleri ve gönüllü arkadaşlara teşekkür ediyorum. Bölgemizin sürdürülebilir turizm anlamında caretta carettalar ve kum zambakları koruma altında. Bizler de bu konuda insanları bilgilendirmeye gayret gösteriyoruz.” dedi.

     

    Kemer Belediye Başkan Vekili Sema Özdemir ise bu sene 180 yuva olduğunu ve son yuvanın açılışını yaptıklarını söyledi.

     

    Bu sene yaklaşık 4 bin caretta caretta yavrusunun denizle buluştuğuna değinen Başkan Vekili Özdemir, Kemer Belediyesi olarak caretta carettaları korumak için ellerinden gelen desteği verdiklerini ve vermeye devam edeceklerini kaydetti.

     

    Bu yıl ki son caretta caretta yuvasının açılışını gerçekleştirdiklerini ifade eden Kemer Belediye Başkan Yardımcısı Mehmet Derya Baytekin de “Bu sene yaklaşık 4 bin caretta caretta denize ulaştı. 180 yuva sayımızla bu yıl rekor kırdık. Gelecek yıllarda da bu rekorlar devam eder. Nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan bu hayvanlarımızı korumamız gerekiyor. Kemer Belediyesi olarak kooperatifimize elimizden gelen desteği veriyoruz ve vermeye devam edeceğiz.” diye konuştu.

     

    Ulupınar Çevre Koruma Geliştirme ve İşletme Kooperatifi Başkanı Habib Altınkaya, bu yılın son yuvasını açtıklarına değinerek, “Doğa Koruma ve Milli Parklarla ile yaptığımız protokole istinaden sezonu kapattık. Bu yıl 180 yuva ile son 30 yılın rekorunu kırdık. 12 bin civarında yumurta sayısı oldu. Yaklaşık 4 bin yavru caretta carettayı da denizle buluşturduk. Çalışmalarımızda bize destek olan başta Kemer Kaymakamlığı, Kemer Belediyesi, Kemer Jandarma Komutanlığı, Sahil Güvenlik ve gönüllü vatandaşlarımıza teşekkür ederim.” dedi.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Grup Savlara Açıklık Getirdi: O Altcoin Tabandan Fırladı!

    Kripto toplumsal finans (SocialFi) platformu Friend.tech, akıllı kontratları üzerindeki denetimi bırakmaya karar verdi. Takım, bu kararla gelecekteki değişiklikleri önlemeyi amaçlıyordu. Bu kararın akabinde platformun mahallî tokenı FRIEND sert düşüş gördü. Topluluğun reaksiyonunun akabinde grup, durumu açıklığa kavuşturmak ve tansiyonu yatıştırmak emeliyle bir yazı yayınladı. Takımın telaşları gidermesinin tesiriyle altcoin fiyatı kayıplarını geri almaya başladı.

    Friend.tech grubu kapatma tasalarını reddetti

    Kriptokoin.com’dan takip ettiğiniz üzere, SocialFi platformu Friend.tech, geçtiğimiz günlerde kapatma söylentileriyle ağır darbe aldı. Son bir gelişmede grup, Friend.tech web uygulamasını kapatma planlarını reddetti. Yalnızca protokol kodunun yönetici ve sahiplik haklarını boş bir adrese aktararak fiyatlarla ilgili gelecekteki akıllı mukavele değişiklikleri için kapıları kapattıklarını söylediler. Bu bağlamda takım şu açıklamayı yaptı:

    Friend.tech web uygulamasını kapatmak ya da durdurmak üzere bir planımız yok. Aşağıdaki hareketler, Base üzerinde konuşlandırılan akıllı kontratlarda gelecekte yeni fiyatları artıracak yahut yaratacak hiçbir değişiklik yapılamayacağını garanti eder. Bu hareketler, Friend.tech web uygulamasının mevcut fonksiyonelliğini hiçbir halde etkilemez. Bildiğiniz ve kullandığınız her şey birebir kalacaktır.

    Ekibin açıklamasının akabinde altcoin fiyatı zıpladı!

    Akıllı kontratı üzerindeki denetimi bırakma kararı yaygın spekülasyonlara yol açtı. Birçok kişi bunu “tabuttaki son çiviler ya da bir ikramdaki kurdeleler” olarak gördü. Bu belirsizlik FRIEND’in Pazartesi günü %42’nin üzerinde düşmesine yol açtı. Böylelikle altcoin fiyatı tüm vakitlerin en düşük düzeyine geriledi. Token holderları, protokolün teknik olarak hala var olmasına karşın, akıllı kontratın denetiminin teslim edilmesinin esasen altcoin projesinin sonunu işaret ettiğini fark ettikçe satış gerçekleşti. Bu bağlamda, bir kullanıcı şunları yazdı:

    Ekibin platformu geliştirmeye yönelik bir ilgisi olmadığından, kullanıcılar için en düzgün senaryo bir satın almaydı. Gelir elde etme potansiyelini ortadan kaldırarak bu mümkünlüğü da ortadan kaldırmış oluyorsunuz. Projeyi terk etmek lakin sunucuları açık tutmak projeyi kapatmaktan daha yeterli değil.

    Ancak, son duyurunun akabinde, Friend.tech’in güç veren tokenı FRIEND, %40’ın üzerinde artış gösterdi. Altcoin yazı sırasında 0,094 dolardan süreç görüyordu.

    FRIEND Fiyat Performansı.

    Ekibin kararının art planında ne var?

    Sosyal medyayı merkezi olmayan finans (DeFi) prensipleriyle birleştiren platform, Ethereum’un Layer-2 Tabanı üzerinde çalışıyor. Kullanıcıların içerik üretiminden kâr elde etme imkanları var. Ayrıyeten, “anahtar” olarak bilinen takas edilebilir tokenize paylar aracılığıyla bu içerikten para kazanabiliyorlar.

    Bu ortada, altcoin grubunun çıkışı gelirdeki değerli bir çöküşü takip ediyor. Mevduatlar 52 milyon dolardan yalnızca 4 milyon dolara düştü. Hem gelir hem de günlük kullanıcı iştiraki tek haneli sayılara geriledi. DefiLlama bilgileri, günlük üretilen fiyatların evvelki 2 milyon dolarlık doruğa kıyasla yalnızca 10.000 dolara düştüğünü ortaya koyuyor. Dune’dan alınan datalar de protokol fiyatlarında ve giriş ölçümlerinde bir plato olduğunu ve platformun düşüşünü daha da yansıttığını gösteriyor.

  • Aydın Büyükşehir Belediyesi, Aydın’ın geleneksel lezzetlerinden olan ve ismini tüm dünyada duyuran “Yenipazar Pidesi” için coğrafi işaret aldı

    Büyükşehir Belediyesi, Aydın’ın değerlerine sahip çıkmaya devam ediyor. Geçmişte de birçok Aydın’a özgü lezzet için coğrafi işaret alarak marka değeri oluşturan Büyükşehir Belediyesi, Yenipazar Pidesi’ni de koruma altına aldı. Coğrafi işaretin alınmasıyla birlikte ticari üretimde Yenipazar pidesinin mahreç işaretinin ürünün ambalajı üzerinde bulunması gerekecek. Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından coğrafi işaret verilen Yenipazar Pidesi’ne bir standart getirilmesi sağlanırken, Aydın’ın bir lezzetinin daha üretim şartları ve yöntemi en doğru şekilde kayıt altına alınmış oldu.

    “Aydın’ın lezzetlerine sahip çıkmayı sürdüreceğiz”
    Aydın’a özgü ürünlerin tanıtılması ve tescillenmesi için çalışmalar yürütmeye devam edileceğini belirten Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, “Aydın’ımızın lezzetlerine sahip çıkmaya, tanıtılması için çalışmalar yürütmeye devam ediyoruz. Ünü ülkemizi aşarak tüm dünyaya yayılan Yenipazar Pidesi için coğrafi işaretimizi aldık. Böylece Yenipazar Pidesi’nin de coğrafi işaret tesciline uygun olarak doğru şekilde üretilmesini ve Aydın’dan çıkan bir lezzetin daha en iyi şekilde tanıtılmasını sağlamış olduk. Üreticilerimize verdiğimiz her türlü desteğin yanında, coğrafi işaretli ürün sayısını artırmak için de Aydın ile bağı bulunan her ürünün tescili için çalışmalarımızı sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı
    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Salihli Belediyesi ile Mimarlar Odası Salihli Temsilciliği Arasında Protokol İmzalandı

    Salihli Belediyesi ve Mimarlar Odası Salihli Temsilciliği arasında önemli bir iş birliğine imza atıldı. İmzalanan protokol ile birlikte, ilçede gerçekleştirilecek projelerin değerlendirilme süreci hızlandırılacak. Artık projeler, Salihli Belediyesine gelmeden önce Mimarlar Odası Salihli Temsilciliği tarafından ön incelemeye alınarak hazır hale getirilecek.

    Bu yeni uygulama ile projelerin teknik açıdan eksiksiz ve doğru bir şekilde belediyeye sunulması sağlanacak. Böylelikle süreç daha etkin ilerleyecek, projelerin onaylanma ve hayata geçirilme aşamaları hız kazanacak. Yapılan bu iş birliği, Salihli’de mimari projelerin kalitesini artırmakla birlikte, şehir planlamasına da katkı sunacak.

    Salihli Belediye Başkanı Mazlum Nurlu, imzalanan protokol ile ilgili yaptığı açıklamada, “Bu iş birliği sayesinde hem belediyemizin hem de yatırımcıların zamandan tasarruf edeceğini ve süreçlerin daha şeffaf ve hızlı işleyeceğini düşünüyoruz. Amacımız Salihli’de sürdürülebilir ve modern şehircilik anlayışını pekiştirmek” dedi.

    Protokol kapsamında, Mimarlar Odası Salihli Temsilciliği, projelerin mevzuata uygunluğunu denetleyerek, gerekli düzenlemeleri gerçekleştirecek ve belediyeye daha hızlı bir şekilde teslim edilmesini sağlayacak.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Bu gurur tüm Menemenli hemşehrilerimin

    Menemen Belediyesi tarafından 3’üncüsü gerçekleştirilen Uluslararası Menemen Çömlek Festivali, şölen havasında geçen üç günlük bir maratonun ardından sona erdi. Yarışmalar, sergiler, workshop, panel, ürün satış alanları ve çeşitli etkinliklerle dolu dolu bir festival yaşandığına dikkat çeken Menemen Belediye Başkanı Aydın Pehlivan, “İlk festivalimizde 18 ülkeyle çıktığımız bu yolda, bu yıl 39 ülkeyi Menemen’de buluşturduk. Yarınlarda belki 100 ülkeyi bulacağız. Bu gurur tüm Menemenli hemşehrilerimindir. Her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum” dedi.

    Bu yıl 6-8 Eylül tarihleri arasında gerçekleştirilen Uluslararası Menemen Çömlek Festivali, ardında renkli görüntüler bıraktı. Yüz binlerce ziyaretçisi, 39 ülkeden katılımcısı, renkli etkinlikleri, ürün çeşitliliği ve çömlekçilik ile seramikçiliğe dair önemli çalışmalarıyla tamamlanan festival, kapanış töreniyle son buldu.

    “Her biriniz çok değerlisiniz”

    Festival alanındaki kapanış töreninde kürsüye çıkan Menemen Belediye Başkanı Aydın Pehlivan, “Menemen Uluslararası Çömlek Festivali, yalnızca bir sanat etkinliği değil, aynı zamanda Menemen’in, İzmir’in ve Türkiye’nin kültürel zenginliklerini dünyaya tanıtan bir organizasyon. Bu organizasyonu daha da geliştirip sürdürmek bizim sorumluluğumuzdur. İlk festivalimize 18 ülkeyle başlamıştık, bugün 39 ülkeyle buradayız. Kim bilir, belki de gelecekte 100 ülkeyi ağırlayacağız. Burada bir teşekkürü özellikle dile getirmek istiyorum. Menemen’in kırmızı toprağını birbirinden güzel eserlere dönüştüren, gecesini gündüzüne katarak çalışan çömlekçilerimize… Sizler Menemen’in kalbi, bu toprakların asıl değerlerisiniz. Emeklerinizle ilçemize değer kattınız. Allah hepinizden razı olsun. Ulusal ve uluslararası alanda kazandığınız her bir başarı, bizler için büyük bir gurur kaynağıdır. Değerli yabancı misafirlerimiz; sizler de her biriniz kendi ülkelerinizde çömlekçiliği yaşatan, bu sanata değer katan çok kıymetli isimlersiniz. Ancak bundan sonra bizim için daha büyük bir anlam taşıyorsunuz; sizler artık Menemen’in birer kültür elçisi oldunuz. Üç gün boyunca burada yaşadıklarınızı ve öğrendiklerinizi, ülkelerinize döndüğünüzde çevrenize anlatacağınıza inanıyorum. Sizlerle burada bir arada olmaktan büyük mutluluk duydum, hepinize teşekkür ediyorum. Festivalimizin üç günlük programı boyunca bizlerle birlikte olan herkese en derin şükranlarımı sunuyorum. Özellikle belediye çalışanlarımıza, gönülden emek veren kardeşlerime sonsuz teşekkürler ediyorum.” dedi.

    Yarışmada dereceye girenler ödüllerini aldı

    Başkan Pehlivan’ın konuşmasının ardından Hünerli Eller Çömlek Yarışması’nın ödül töreni gerçekleştirildi.

    Yarışmada çeşitli kategorilerde ödül alan isimlerse şöyle:

    Ustalar estetik dal:

    1. Uğur Tokmak
    2. Talip Yel
    3. Ali Buzkan

    Ustalar estetik jüri özel:

    1. Ramazan Yaman
    2. Svetlana Iliuschonac
    3. Veysi Polat

    Ustalar teknik dal:

    1. Oktay İde
    2. Uğur Tokmak
    3. Ali Hikmet Koç

    Amatör estetik dal:

    1. Elif Kazan
    2. Abdullah Oruç
    3. Büşra Kaya
    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • İnegöl Belediyesi 166 Milyon Tl Kaynak Üretti

    Geleceğin modern İnegöl’ünü inşa ederken şehrin ihtiyaçları ve vatandaşların beklentileri doğrultusunda kendi kaynaklarının yanı sıra alternatif kaynak sağlayıcı kurum ve kuruluşlardan dış kaynak desteği de sağlayan İnegöl Belediyesi, geride kalan dönemde 166 milyon TL kaynak üretti. Bu kaynak, farklı alanlarda İnegöl halkına hizmet olarak yansıdı.

    Gelecek 5 yılın planlamalarını sürdüren İnegöl Belediyesi’nin geride kalan dönemde elde ettiği mali başarı dikkat çekti. 31 Mart 2019 Mahalli İdareler Seçimlerinin ardından 5 yıllık yol haritasını belirleyen İnegöl Belediyesi, plan ve programları ışığında projelerini hayata geçirmek üzere o dönem pek çok adım attı. 2020-2024 Stratejik Planında yer alan projelerine dair ön fizibilite, fizibilite, projelendirme çalışmaları, master planlar, üst ölçekli analizler gibi birçok akademik paydaşlı çalışma gerçekleştirildi. Şehrin ve vatandaşların ihtiyaçları doğrultusunda ihtiyaç öncelik sıralamasına göre kısa, orta ve uzun vade şeklinde projelerini planlayarak yatırım programlarını oluşturan İnegöl Belediyesi, bu programlar doğrultusunda da alternatif kaynak sağlayıcı kurum ve kuruluşlarla yakın ilişkiler kurarak çeşitli destekler elde etti. Kültür sanat çalışmalarından, tarımsal çalışmalara, rekreasyon alanı projelerinden kompleks spor merkezlerine kadar birçok alanda dış kaynak desteği sağladığı görüldü.

    YALIN BELEDİYECİLİK UYGULAMASIYLA 70 MİLYON TL TASARRUF SAĞLANDI

    Halihazırda ülke genelinde bulunan 1391 Belediye içerisinde mali kaynak yönetimi ve stratejik yönetim performansı ile listenin ilk sıralarında yer alan İnegöl Belediyesi, kaynaklarını mali disiplin içerisinde verimli kullanmaya azami gayret sarf ediyor. Her yıl gerçekleştirilen bütçe planları doğrultusunda bütçenin sermaye/yatırım odaklı planlanıyor oluşu kaynak yönetiminde vatandaşın önceliklendirildiğinin göstergelerinden biri olurken, 2020 yılında başlatılan Yalın Belediyecilik çalışmaları ile çeşitli alanlarda hayata geçirdiği verimlilik analizleri ve uygulamaları neticesinde de İnegöl Belediyesi geride kalan 3 yılda 70 milyon TL olası giderin önüne geçmeyi başardı.

    DIŞ KAYNAKLARDAN 166 MİLYON TL KAYNAK ÜRETİLDİ

    Her alanda iyileştirme, verimlilik ve sürdürülebilirlik çalışmalarına devam eden İnegöl Belediyesi’nin şehrin hızla artan nüfusu ve artan ihtiyaçlarına nitelikli cevap verebilmek adına 2020-2024 Stratejik Planı döneminde başta Bakanlıklar olmak üzere çeşitli kurum ve kuruluşlarla yaptığı proje odaklı çalışmalar neticesinde 166 milyon TL kaynak ürettiği açıklandı.

    İHTİYAÇ VE ÖNCELİKLERİMİZİ PAYDAŞLARIMIZLA BELİRLİYORUZ

    Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Belediye Başkanı Alper Taban; “Şehrimiz iktisadi gücü ve potansiyeli, stratejik konumu, marka değerleri ve sahip olduğu birçok katma değerli unsurla hızla gelişmeye devam etmektedir. Takdir edersiniz ki bu hızlı değişim ve dönüşüm süreci, birçok ihtiyacı da beraberinde getirmektedir. Bizler ihtiyaçlarımızı ve önceliklerimizi kendimiz belirlemiyoruz. Her zaman paydaşlarımızın görüşlerini aldığımız platformlarımız marifetiyle bu ihtiyaç havuzunu oluşturuyoruz. Biliyorsunuz ki şehrimize sorumluluk alanları odaklı farklı kurum ve kuruluşlar hizmet ediyor. Yönetsel alanda şehrimiz özelinde sorumlulukları en az bizim kadar çok olan Bursa Büyükşehir Belediyesi ile de ihtiyaçlarımızı ve önceliklerimizi paylaşıyoruz. Kendilerinden yatırım programlarında İnegöl’ü özel bir noktada konumlandırmaları gerektiğini sıklıkla talep ediyoruz” dedi.

    AB VE DIŞ İLİŞKİLER OFİSİ KURULUYOR

    Kaynakların sınırlı olduğunu hatırlatan Başkan Taban, şöyle devam etti: “Kaynaklarımız sınırlı. Sınırlı kaynakları verimli kullanmamız gerekiyor. Görev emanetimi teslim aldığımız günden bugüne hamd olsun mali disiplinden bir an olsun ayrı durmadık. Her alanda tasarruf her alanda verimlilik ilkesi ile hareket ettik. Hamd olsun doğru planlama ve sürdürülebilir yönetim anlayışımızın meyvelerini yemeye devam ediyoruz. Dünyanın ve ülkemizin içinde bulunduğu iktisadi darlıktan minimum etkilenerek gelir üretme yöntemleri geliştirmeye çalışıyoruz. Alternatif kaynak sağlayıcı kurum ve kuruluşlarımızla sürekli irtibat halindeyiz. Yatırım planlarımızı ve projelerimizi sık sık Bakanlıklar başta olmak üzere çeşitli fon sağlayıcı kurumlarla paylaşıyoruz. Geride bıraktığımız 5 yılda elde ettiğimiz 166 milyon TL bu çabamızın çıktılarından sadece bir tanesi. Yeni 5 yıllık plan dönemimiz 1 Ocak 2025 itibariyle başlayacak olup bu döneme dair dış kaynaklardan daha etkin yararlanabilmemiz adına AB ve Dış İlişkiler Ofisimizi aktif ediyoruz. Ofisimize alanında uzman iki arkadaşımızı istihdam ederek gerek yurt içi gerekse yurt dışı çağrılarını düzenli takip edecek, yatırım planlarımız doğrultusunda uygun çağrılara başvurular gerçekleştireceğiz. Yeni dönemimizde şehrimizin ihtiyaçlarına yönelik alternatif gelir üretme iştahımızı daha da artırdığımızı ifade eder, bu süreçte katkı ve desteklerini esirgemeyen tüm paydaşlarımıza teşekkürü bir borç bilirim.”

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Başkan Altay: “Doğanhisar’da İlçeye Yakışacak Bir Meydan Düzenlemesi Yapıyoruz”

    Konya Büyükşehir Belediyesi, Doğanhisar’ın çehresini değiştirecek meydan düzenleme projesinde çalışmaları sürdürüyor.

    Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Konya’yı 31 ilçesiyle birlikte topyekün kalkındırmak ve ilçelerin yeni kazanımlar elde etmesi amacıyla yoğun bir gayret içerisinde olduklarını söyledi.

    Doğanhisar’a kazandıracakları meydan düzenleme çalışmasının da bu hedef doğrultusunda devam ettiğini kaydeden Başkan Altay, “Doğanhisar ilçe merkezimize yakışan bir meydan kazandırmak ve Doğanhisarlı hemşehrilerimize daha konforlu bir yaşam alanı sunmak amacıyla başlattığımız projede, mevcut meydanı estetik ve fonksiyonel olarak yeniden düzenliyoruz. 9 bin metrekare alanda peyzaj ve çevre düzenlemesi, yoğurt pazarı, büfe, modern aydınlatma sistemleri ve şehir donatılarıyla ilçe merkezini Konya’mıza ve Doğanhisar’ımıza yakışır bir hale getireceğiz inşallah. Çalışmayı en kısa sürede tamamlayarak ilçe halkımızın istifadesine sunmayı hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • A101’den 12 Eylül’de Kaçırılmayacak Motosiklet ve Moped Fırsatı

    Türkiye’nin 81 ilinde ve her ilçesinde, 1.200’ün üzerinde tedarikçisi ile perakende sektörünün öncü şirketleri arasında yer alan A101, 12 Eylül’de avantajlı teknolojik ürünleri satışa sunacak.

    A101 Perşembe Günü Motosiklet ve Elektrikli Moped Satacak

    A101 mağazalarında bu hafta APEC APX7 200 CC Benzinli Motosiklet 99.990 TL, VOLTA YIDE Elektrikli Moped ise 32.990 TL’ye satışa sunulacak. 

    Yeni Nesil Televizyonlar Uygun Fiyatlarıyla Dikkatleri Çekiyor

    TOSHIBA 65UA2263DT/65UA2363DT 65” 4K Ultra HD Android TV 20.999 TL, SAMSUNG 58CU7000 58”4K Crystal UHD TV 23.999 TL, TOSHIBA 50UL2163DT/2 50UL2363DT 50″ Ultra HD Smart TV 12.999 TL, HI-LEVEL 32” WEBOS HD Ready TV 4.999 TL fiyatıyla alıcılarını bekliyor.

    Kaliteli Beyaz Eşyalar A101 Mağazalarında Yerini Alıyor

    SEG CX 482/CX 4821 Inox No-Frost Buzdolabı 18.999 TL, SEG BM 6001X Inox Bulaşık Makinesi 9.999 TL, SEG CM 910S/CM 910S INV Silver Çamaşır Makinesi 10.999 TL, REGAL DD143/DD 3103 3 Çekmeceli Derin Dondurucu 5.999 TL’lik fiyatla satışa çıkıyor.

    A101 Bu Hafta Teknoloji ve Müzik Tutkunlarının Yüzünü Güldürüyor

    LENOVO 15IGL7 Notebook 6.999 TL, PIRANHA Bluetooth Klavye ve Mouse Seti 499 TL, LENOVO LP19 TWS Bluetooth Kulaklık 599 TL fiyatla satışa sunulurken, JWIN Sapphire Sdp-215 Çekiç Aksiyonlu 88 Tuşlu Piyano Siyah/ Beyaz 15.700 TL, JWIN Sdp-88 88 Tuşlu Dijital Piyano Siyah/Beyaz 7.650 TL’ye müzikseverlerle buluşuyor.

    Küçük Ev Aletlerinde ve Kişisel Bakım Ürünlerinde Kaçırılmayacak Fırsatlar

    ARZUM AR 2003 Cookart Eco Midi Fırın 3.299 TL, ARZUM AR1183 Pacco El Blender Seti 1.599 TL, KIWI KSM-2405 Tost Makinesi 539 TL, HOMETECH Çelik Kettle 399 TL, KIWI KVC-4040 Kablosuz Dik Süpürge 2.999 TL, KIWI KSI-6322 Buharlı Ütü 549 TL, SINBO SHD-7093 Saç Kurutma Makinesi 429 TL, APRILLA AHC-5075 Şarjlı Saç Kesme Makinesi 499 TL, APRILLA ATR7031 Şarjlı Saç Sakal Kesme Makinesi 399 TL, APRILLA ATB-8717 Titreşimli Diş Fırçası 199 TL, KIWI KTB-6015 Çocuk Döner Başlıklı Diş Fırçası ise 349 TL olan fiyatıyla satışta olacak.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • AASSM, sonbaharı sergi ve konserlerle karşılıyor

    İzmirli sanatseverlere sonbaharda birbirinden güzel etkinlikler hazırlayan Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi, eylül ayı boyunca pek çok sergi ve konseri sanatseverlerin beğenisine sunuyor. Monica Molina, Lords Of The Sound ve SAZduo konserleri ile Soyut Hikayeler ve Kırılmalar, Sıcakta ve Ana Tanrıça ve Anadolu Efsaneleri sergileri, İzmirli sanatseverlere keyifli zamanlar yaşatacak.

    Lords Of The Sound konseri

    Eylül ayı etkinlikleri kapsamında Lords Of The Sound konseri, 10 Eylül saat 20.00’de AASSM Büyük Salon’da yapılacak. Yakobenchuk Nazar yönetimindeki senfoni orkestrası, zamanımızın müzik dehası Hans Zimmer’in bestelerini kapsıyor. Konserde Dune, Spider-Man 2, The Dark Knight, Interstellar, Gravity, Sherlock Holmes, Angels & Demons, The Da Vinci Code, Pearl Harbor, Gladiator gibi ünlü filmlerin müzikleri seslendirilecek. Bilet satışları u-concert.com adresinden yapılabilecek.

    Zeytin Altında SAZduo konseri

    Zeytin Altında serisi kapsamında SAZduo konseri, 24 Eylül Salı günü Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi bahçesinde bulunan asırlık zeytin ağacının altında saat 20.30’da halka açık ve ücretsiz gerçekleştirilecek. Çok küçük yaşlarda müziğe ilgi duyarak bağlama çalmaya başlayan Ercan & Gökhan Çağıran kardeşler, “SAZduo” olarak yaptıkları müziği ayakları toprağa basan, duyguları ve aklı bütün dünyanın göğünde dolaşan bir müzik olarak tanımlıyor.

    Monica Molina ile İzmir’i İspanyol ezgileri saracak

    Müziğinde geleneksel İspanyol ezgileri ve modern dokunuşları bir araya getirerek pek çok unutulmaz şarkıya imza atan Monica Molina, 25 Eylül Çarşamba günü AASSM’de konser verecek. De Cal Y Arena, Mariposas ve Vuelvo a Casa gibi en sevilen şarkılarını seslendirecek Molina’ya, İspanyol gitarının büyüleyici tınıları eşlik edecek. Konserin biletleri, 4 Eylül Çarşamba günü kultursanat.izmir.bel.tr adresinden, Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi, İsmet İnönü Sanat Merkezi ve Konak Vapur İskelesi gişelerinden saat 10.00’da satışa sunuldu. Gişelerden bilet almak isteyen sanatseverler, bilet alma işlemini mesai saatleri içinde yapabilecek. Konser günü AASSM gişesi ise 20.30’a kadar açık olacak. Bilet fiyatları 1000 TL, 800 TL ve 500 TL olarak belirlendi.

    Soyut Hikayeler ve Kırılmalar resim sergisi

    İnci Çokneşeli’nin “Soyut Hikayeler ve Kırılmalar” resim sergisi, 3-29 Eylül tarihleri arasında Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nin üst katında bulunan Doğu Galeri’de sergilenecek. Soyut hikayeler içinde ikinci bir hikaye doğuran sergi, umutları ve neşeyi de simgeliyor. Ücretsiz sergi, hafta içi ve cumartesi günleri 09.30-17.30, pazar günleri ise 12.00-17.00 saatleri arasında ziyaret edilebilecek.

    Sıcakta resim sergisi

    Işık Deniz Bayazıt’ın “Sıcakta” resim sergisi de 4 Eylül-29 Eylül tarihleri arasında AASSM’nin üst katında bulunan Batı Galeri’de sergilenecek. Fauvizm, Art Nouveau ve Büyülü Gerçekçilik’in gerçeküstü kompozisyonlarından ilham alan sanatçı, kolajı ekolojik bir araştırma biçimi olarak ele alıyor. Guaj tekniğine ek olarak geri dönüştürülmüş görüntüler ve işlenmiş eski kumaş örnekleri gibi farklı disiplinleri kullanarak zamansızlık ve ölümsüzlük konularını ele alıyor. Ücretsiz sergi, hafta içi ve cumartesi günleri 09.30-17.30, pazar günleri ise 12.00-17.00 saatleri arasında ziyaret edilebilecek.

    Ana Tanrıça ve Anadolu Efsaneleri sergisi

    Ana Tanrıça ve Anadolu Efsaneleri sergisi, 5-25 Eylül tarihleri arasında Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nin alt katında bulunan galeride sergilenecek. Küratörlüğünü Nodira Güçsav’ın yaptığı sergide, Türkiye’nin birçok bölgesinden 45 sanatçının katılımıyla çeşitli tarz ve teknikle görsel sanatın birçok dalında ana tanrıça ve Anadolu efsaneleri konusunu işleniyor. Ücretsiz sergi, hafta içi ve cumartesi günleri 09.30-17.30, pazar günleri ise 12.00-17.00 saatleri arasında ziyaret edilebilecek.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Bosch ve Pirelli akıllı lastik teknolojileri geliştirmek için bir iş birliği sözleşmesi imzaladı

    Pirelli ve Bosch ortak bir geliştirme sözleşmesine imza attı. Bu sözleşme kapsamında lastik içi sensörler olarak da bilinen lastiklere entegre sensörler sayesinde yeni yazılım tabanlı çözümlerin ve sürüş fonksiyonlarının ortaklaşa geliştirilmesi hedefleniyor. Bu, sürücüler için daha fazla güvenlik, konfor, sürdürülebilirlik ve iyileştirilmiş sürüş dinamikleri anlamına geliyor. Bosch ve Pirelli paylaştıkları uzun vadeli çalışma vizyonu doğrultusunda gelişmiş araç dinamiği kontrol sistemleri için potansiyel girdi olarak iyileştirilmiş lastik sinyali hesaplama mantığını birlikte keşfetmeyi amaçlıyor.

     

    Dünyada bir ilk olan Pirelli Cyber Tyre sistemi, lastiklerdeki entegre sensörler sayesinde verileri toplayarak araca iletiyor ve aracın bu verileri gerçek zamanlı olarak işlemesini sağlıyor. Bosch şimdiden hiper otomobil üreticisi Pagani Automobili ile ilk ortak projede özel olarak Pirelli lastiklerine adapte edilen bir ESP uygulaması geliştirdi. Pagani Utopia Roadster otomobile uygulanan Pirelli Cyber Tyre teknolojisi önemli lastik bilgilerini ESP kontrol birimine iletiyor. Bu sayede lastiklerin kendine has özelliklerinin ve performansının optimum düzeyde kullanılması sağlanıyor, ayrıca en üst düzey güvenlik ve özelleştirilmiş sürüş koşulları yaratılıyor. 

     

    Bosch global bir teknoloji ve hizmet sağlayıcısı olarak sistem düzeyindeki donanım ve yazılım uzmanlığıyla bu geliştirme iş birliğine katkıda bulunuyor. MEMS (Mikro-Elektro-Mekanik Sistemler) sensör teknolojisinde de bir lider olan Bosch, Bluetooth Düşük Enerji (BLE) standardını kullanarak lastik basınç sensörleri geliştirip üretiyor. Bu uzmanlığı Pirelli’nin hem donanım hem de yazılım, algoritma ve lastik modelleme gibi lastik içi cihaz teknolojileriyle birleştirerek, çok düşük güç tüketimli BLE kullanarak aracın elektronik kontrol sistemi için parametreler sağlamak üzere gerçek zamanlı lastik verilerini toplamak, işlemek ve iletmek mümkün olacak. Pirelli ve Bosch şimdi lastik içi uygulamalar için Bosch MEMS teknolojisinden yararlanmayı hedefliyor.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • PCIFIC Esports Berlin Yolcusu!

  • Los Angeles Bu Kült Mevsim Kavunlarına Tutkulu

    Alex Weiser ağzına tek bir yarı ezilmiş koyu renkli Fars dutu attı ve anında dans etmeye başladı, hasır şapkasının kenarı güneşte zıplıyordu. Olağanüstü lezzetli bir dut partisiydi, ama biz burada dutlardan bahsetmek için değiliz.

    Bay Weiser, Weiser Aile Çiftlikleri’ni işletiyor ve yazın son haftalarında, kavunları Los Angeles’taki restoranlarda muhteşem ve kaçınılmaz bir lüks haline geliyor.

    Menülerde ve sohbetlerde adını sıkça duyduğunuz “Weiser kavunu”, tek bir çeşidi değil, yaz aylarında en ateşli dönemine ulaşan, yıl boyu yoğun bir müşteri kitlesine sahip bir çiftliği ifade eder.

    “Ben inanıyorum,” dedi Echo Park’taki bir pizzacı olan Quarter Sheets’in şefi Aaron Lindell. “Propaganda gerçek.”

    Aaron Lindell, yoğun aromalı bir vegan salatasında soğutulmuş Weiser kavunu servis ediyor. Kredi… Maggie Shannon, New York Times için

    Bay Lindell, Bay Weiser’ı “inanılmaz derecede Don Kişotvari” olarak tanımladı ancak onu her zaman mükemmel malzemelere yönlendirdi. Son birkaç yıldır, Bay Weiser’ın Tayvan’dan tohum kullanarak yetiştirdiği tatlı-ekşi bir kavun çeşidi olan Bonny’yi ve biraz da Piel de Sapo veya Brilliant kavunu kullanarak çarpıcı bir kavun salatası servis etti.

  • Onlarca Yıldır Kuru Martini İçtikten Sonra, Islak Olmak Harika

    Yıllar boyunca martinilere birçok sıfat eklenmiştir. Barmenler, içenlere kirli martiniler ve pis martiniler, dumanlı martiniler ve alevli martiniler, kırmızı biberli martiniler ve mavi peynirli martiniler, kahvaltılık martiniler ve gece yarısı martinileri sunmuştur. Madison Avenue’daki orta yüzyıl reklam yöneticileri kuru martinilerle büyümüş, çok kuru martinilere geçmiş ve ekstra kuruya geçmiştir. Kaçınılmaz olarak, bu bir tepkiye yol açtı ve 1990’larda sadece elmalı martiniler değil, kavunlu martiniler, kivili martiniler, liçi martiniler ve diğer meyveleri bulmak yaygındı.

    Yine de, birkaç ay önce Lower East Side’da Eel Bar açılmadan önce, birkaç barmenin ıslak martini adı verilen bir şeyi satmanın iyi bir fikir olduğunu düşündüğünü söylemek yanlış olmaz.

    Tarif: Islak Martini

    Kısa bir süre önce, ıslak bir martini olabilecek en kötü ikinci şeydi. (En kötüsü, sıcaktı ve hala öyle.) Bu kelime miksolojide hiçbir zaman kesin bir tanıma sahip olmadı, ancak barmenin bardağa çok fazla vermut sızmasına izin verdiğini ima ediyordu. Kansız, özensiz, kararsız ve bir martinide istemediğiniz diğer özelliklerin eşanlamlısıydı. Ve vermutu ağır bir şekilde kullanan martiniler için belirli bir kitle olsa da, ıslak bir martini satan bir bar, küflü ekmek satan bir fırın veya bozulmuş öğle yemeği eti reklamı yapan bir şarküteri gibi olurdu.

    Ancak 2024’te Eel Bar’da, isim iğrenmeden çok merak uyandırıyor. Müşterilerin bunları hızlı bir şekilde sipariş ettiği bildiriliyor, birkaç soruları olmadığı söylenemez.

    Restoranın sahiplerinden biri ve içeceğe isim veren Nialls Fallon, “Bunun sohbet başlatıcı bir şey olduğunu düşünüyorum” dedi.

    Sorulduğunda, barmenler Eel Bar’ın Bask Bölgesi’nin yiyecek ve içeceklerinden ilham aldığını ve ıslak martininin İspanya’nın kuzey kıyısındaki insanların vermut preparado dediği bir tür hazır vermut olduğunu açıklayacaktır. San Sebastián veya Bilbao’daki vermut içicilerine, ki bunlardan birçoğu vardır, genellikle içkiye biraz ekstra bir şey ekleyip eklemeyecekleri sorulur. Genellikle bu, tatlı kırmızı İspanyol vermutunun üzerine cin ve Campari sıçramaları anlamına gelir. (Vermut preparado her zaman buzlu olarak servis edilir.)

  • Queens’te Hint Mutfağı İçin Yeni Bir Hedef

    Açılış

    Ah! Kalküta

    Eleştirmen Kenneth Tynan’ın 1969’da Off Broadway’i açan louche eskiz koleksiyonu, Queens’teki bu yeni restoranın ismine ilham kaynağı oldu. Harlem ve Williamsburg’da Hint restoranları bulunan Ruhel Amin, burada Lake Market balık kızartması, sebze pirzolası, kıymalı kuzu etli chapli kebap ve keçi körisi olan kosha mangsho gibi Kolkata’dan yemekler sunuyor. Tereyağlı tavuk, rogan josh ve saag paneer gibi işgücü de menüde yer alıyor. Şefler Sharmeen Rahman ve Lisha Khondoka; her iki kadın da Bay Amin’in diğer restoranlarında çalışmış.

    10-57 Jackson Avenue (50. Cadde), Long Island City, Queens, 718-532-0017, ohcalcuttanyc.com.

    Büyük Brasserie

    Yüzlerce şubesi bulunan havalimanı restoran şirketi OTG’yi satan Rick Blatstein büyük düşünmeye devam ediyor. Yeni şirketi Vizz Group, daha önce City Winery tarafından işletilen Grand Central Terminal’deki simgesel Vanderbilt Hall’u ve eskiden Cornelius olan bitişikteki yemek odasını devraldı. Grand Brasserie, terminal saatleri boyunca açık olan havadar 400 kişilik bir restoran ve bardır. Rockwell Group’un Art Deco ve Beaux Arts vurguları ve masa üstleri ile koltuklardaki kırmızı sıçramaları ile tasarımı, birçok Paris brasserie’sinin ve tren terminalinin tarzını yansıtıyor. (Pazar günü açılıyor)

    89 Doğu 42. Sokak.

    Çikki

    Souvlaki ve gyro, restoran sahibi Harry Nicolaou ve şef Alexandros Gkoutsi’nin tezgah hizmetiyle bu Yunan mekanında öne çıkan oyunculardır. Domuz eti, dana eti, tavuk ve mantar, piruet şişlerinden dilimlenmiş veya şişlere dizilmiş seçeneklerdir. Ev yapımı ekşi mayalı pide, altlık veya dürümdür. Mekan, el yapımı seramikler de dahil olmak üzere Girit yerlisi sanatçı Alexandra Manousakis’in çalışmalarıyla dekore edilmiştir. (Perşembe, 5 Eylül)

    209 Yedinci Cadde (22. Sokak), tzikisouvlaki.com.

    Bay Bao

    Kredi… Bay Bao aracılığıyla

    Midtown’ın kalbine alışılmadık bir spesiyalite geldi: abalone. New Jersey, Old Tappan’da bir lokasyona sahip Güney Afrika gıda şirketi olan Empress International, kabuklu deniz ürünlerini Güney Afrika’dan ithal ediyor. Tüm menüsü abalone’a ayrılmış, genellikle Asya yemeklerinde kullanılan bir dubleks restoran açtı. Yumuşakçalar Cape Town’ın hemen güneyindeki bir bölgede çiftliklerde yetiştiriliyor. Wagyu ile sotelenmiş abalone böreği, köfte, şiş, kızarmış pilav, tom yum çorbası ve salatalık salatası (bu ayın sonuna kadar %25 açılış indirimiyle 9,95 ila 39,99 dolar) seçeneklerden bazıları. Şirket ayrıca Chinatown ve Long Island City, Queens’te restoranlar açmayı planlıyor. Hızlı ve rahat mekanların yer aldığı Mr. Bao zinciriyle bağlantılı değil.

    110 Batı 40. Sokak, 929-302-3551, mrbaous.com.

    Tamam tamam

    Bir yük asansörü misafirleri binanın 16. katına çıkarıyor ve burada ortam geleneksel bir Kore evi veya hanok’u taklit ediyor. Orijinal endüstriyel unsurlar alanı Kore sanatıyla paylaşıyor. Şef Chang ho Shim, New York restoranını üretken Hand Hospitality restoran grubu için açıyor. Çam fıstığı soslu karides ve sebzeler, ev yapımı perilla yağıyla yumuşakçalar ve salamura bıldırcın yumurtası ve füme soya soslu deniz ürünleri gibi öğeleri içerebilecek olan, yapım aşamasındaki lüks bir menü için yerel malzemeler arıyor. (Salı, 3 Eylül)

    22 Batı 32. Sokak No. 16, 646-410-0332, joo-ok.com.

  • Fed’den banka sermaye planı revizyonu

    ABD Merkez Bankasının (Fed) Kontrolden Sorumlu Lider Yardımcısı Michael Barr, başşehir Washington’daki Brookings Enstitüsü’nde yaptığı konuşmada büyük bankaların sermaye gerekliliklerini artıracak taslak kuraldaki değişiklikleri açıkladı.

    Yaklaşık bir yıl evvel büyük bankalar için risk tabanlı sermaye gerekliliklerini değiştirecek kural önerdiklerini ve bunlar hakkında yorum istediklerini aktaran Barr, “Bu süreç, tekliflerde geniş ve maddi değişikliklerin haklı olduğu sonucuna varmamızı sağladı” diye konuştu.

    Barr, sermaye gerekliliklerini artırmanın yararları ve maliyetleri olduğuna işaret ederek, alınan geri bildirimler ışığında ABD Federal Mevduat Sigorta Kurumu (FDIC) ve Para Ünitesi Denetim Ofisi (OCC) iştirakinde sunulan yeni teklifle büyük bankaların sermayesinde yüzde 9 artış öngörüldüğünü söyledi.

    Temmuz 2023’te açıklanan taslak kural ile ABD’de 100 milyar dolar yahut daha fazla toplam varlığı bulunan bankalar sermaye gerekliliklerinde yüzde 19 artışla karşı karşıya kalmıştı.

    ABD’nin JPMorgan Chase, Wells Fargo, Bank of America, Citigroup, Goldman Sachs ve Morgan Stanley üzere büyük bankalarının üst yöneticileri, banka sermayelerinin artırılmasını öngören düzenleme teklifinin iktisada ziyan verebileceği ihtarında bulunmuştu.

  • SPK’dan altı bireye süreksiz süreç yasağı

    Sermeya Piyasası Kurulu (SPK) altı bireye süreksiz süreç yasağı kararı verdi.

    Kurul tarafından yayımlanan bültende; Net Holding hisse piyasasında gerçekleştirilen süreçler nedeniyle; Adil Koç, Ertan Eren, Mahmut Nedim Koç, Metin Demir, Seçkin Güller ve Suat Dursun isimli bireylere süreksiz süreç yasağı getirdi.

    SPK bülteninde, “Net Holding AŞ (NTHOL) hisse piyasasında gerçekleştirilen süreçlerde 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’nun (SPKn) 107/1 unsurunda sayılan fiilin işlendiğine dair makul kuşku bulunması nedeniyle; 6362 sayılı SPKn’nun 1 inci unsuru çerçevesinde yatırımcıların hak ve faydalarının korunmasını teminen, 6362 sayılı SPKn’nun 128/1-(a) hususuna dayanarak yapay piyasa oluşturmaya yönelik süreçlerin engellenmesi amacıyla; 6362 sayılı SPKn’nun 101/1 hususu ve V-101.1 sayılı Bilgi Suistimali ve Piyasa Dolandırıcılığı İncelemelerinde Uygulanacak Önlemler Tebliği’nin 5/1 ve 6/1 hususları uyarınca; aşağıdaki tabloda bilgilerine yer verilen bireyler hakkında 11.09.2024 tarihli süreçlerden başlamak üzere Borsalarda 6 ay müddetle süreksiz süreç yasağı uygulanmasına karar verilmiştir” denildi.

  • Aselsan’dan ikinci çeyrekte 2,28 milyar TL kâr

    Aselsan 2024 yılın birinci yarısında kâr açıkladı.

    Şirket tarafından Kamuyu Aydınlatma Platformu’na (KAP) açıklanan sonuçlara nazaran, şirket ikinci çeyrekte 2,28 milyar TL kâr açıkladı.

    Toplam satışlar ikinci çeyrekte yüzde 11 artışla 19,3 milyar TL’ye yükselirken faiz, amortisman ve vergi öncesi kâr (FAVÖK) ise beklentileri aşarak 5,07 milyar oldu.

    Şirketin 6 aylık periyot için kaydettiği 7,57 milyar TL fiyatındaki mali kayıp nedeniyle de vergi öncesi ziyanı yaklaşık 0,97 milyar TL olarak gerçekleşti.

    Buna rağmen net kârı destekleyen 4,6 milyar TL ertelenmiş vergi geliri oldu.

    Şirketin FAVÖK marjı birinci çeyrekte yüzde 22,4’den yüzde 24,3’e yükseldi. Şirket, 2024 yılı gayelerinde bir değişikliğe gitmedi.

    Şirket ayrıyeten 2024 yılı genelinde 12 milyar TL’lik yatırım beklentisinde de değişikliğe gitmedi.

  • Fitch global ekonomik büyüme varsayımını yükseltti

    Fitch, Global Ekonomik Görünüm Raporu’nun eylül sayısını “ABD Merkez Bankasının (Fed) Gevşeme Döngüsü Başlıyor” başlığıyla yayımladı.

    Raporda, dünya iktisadının bu yıl tarihi eğilime uygun olarak yüzde 2,7 büyümesinin beklendiği bildirildi.

    Bu oranın Haziran ayında öngörülenden 0,1 puan daha yüksek olduğuna işaret edilen raporda, ABD, İngiltere, Brezilya ve Rusya için büyüme kestirimlerinin üst istikametli revize edildiği belirtildi.

    Raporda, ABD büyümesindeki yavaşlama nedeniyle 2025’te global ekonomik büyümenin yüzde 2,5’e, 2026’da da yüzde 2,4’e gerilemesinin beklendiği bilgisi verilerek, “Fed’in gevşeme döngüsü nihayet başlamak üzere lakin faiz oranları önümüzdeki yıl kısıtlayıcı olmaya devam edecek ve faiz indirimlerinin büyüme üzerindeki tesiri küçük olacak” tabiri kullanıldı.

    Ayrıca Çin’in büyümesinin de ihracattaki ivme kaybı nedeniyle gelecek yıl yavaşlamasının beklendiği belirtilen raporda, Euro Bölgesi büyümesinin ise gelecek yıl toparlanmasının öngörüldüğü bildirildi.

    “Fed’in gevşetme döngüsü, evvelki devirlere nazaran ölçülü olacak”

    Raporda, ABD iktisadına dair büyüme kestiriminin bu yıl için yüzde 2,1’den yüzde 2,5’e çıkarıldığı, ülke iktisadının 2025 ve 2026’da ise yüzde 1,6 büyümesinin beklendiği belirtildi.

    ABD’deki hizmet enflasyonun, enflasyonun sürdürülebilir bir biçimde maksada dönmesiyle dengeli olmak için hala çok yüksek olduğu vurgulanan raporda, Fed’in para siyaseti gevşetme döngüsünün evvelki faiz indirimi periyotlarına kıyasla ölçülü ve yavaş olacağı söz edildi.

    Raporda, Çin’in bu yıl yüzde 4,8, gelecek yıl yüzde 4,5 büyümesinin öngörüldüğü, Euro Bölgesi’nin ise bu yıl yüzde 0,8, 2025’te yüzde 1,5 büyüyeceği belirtildi.

    ABD’de ve öteki birtakım gelişmiş ekonomilerde işsizliğin giderek arttığına işaret edilen raporda, bunun düşen iş gücü talebinden fazla iş gücü arzındaki artışı yansıttığı kaydedildi.

    Raporda, son bilgilerin, enflasyonun düşme yolunda olduğuna dair Fed’in inancını artırdığı vurgulanarak, “Eylül ve aralık toplantılarında 25’er baz puanlık, 2025’te 125 baz puanlık ve 2026’da 75 baz puanlık faiz indirimi bekliyoruz” sözü kullanıldı.

    Türkiye’de yıllık enflasyonun Ağustos’ta besbelli biçimde yavaşladığı kaydedilen raporda, yıl sonunda enflasyonun yüzde 43 düzeyinde olmasının beklendiği bildirildi.

    Raporda, Türkiye iktisadının bu yıl yüzde 3,5, 2025’te yüzde 2,8 ve 2026’da yüzde 3,7 büyümesinin beklendiği belirtildi.

  • Alman Sanayi Federasyonu: Sanayisizleşme riski artıyor

    Alman Sanayi Federasyonu (BDI), Boston Consulting Group (BCG) ve Alman İktisat Enstitüsü (IW) tarafından hazırlanan “Sanayi ülkesi Almanya için dönüşüm yolları” başlıklı rapor Berlin’de açıklandı.

    Raporda, Almanya’nın bir iş merkezi olarak her zamankinden daha fazla baskı altında olduğu belirtilerek, bu durumun, acil ıslahatlar ve yatırımlar için “uyanma çağrısı” olduğu tabir edildi.

    Ülkedeki mevcut krizin daha evvelki pek çok krizin tersine yapısal nitelikte olduğu değerlendirmesine yer verilen raporda, yüksek güç fiyatlarının, iş gücü kıtlığının, çok fazla bürokrasinin, yatırım eksikliğinin ve yüksek vergilerin Alman iktisadı üzerinde yük oluşturduğu vurgulandı.

    “Hızlı ekonomik teşvik programları tahlil olmadı”

    Raporda, Alman iş dünyasını her şeyden evvel yapısal problemlerin yavaşlattığı ve süratli ekonomik teşvik programlarının buna tahlil olmadığı belirtilerek şunlar söz edildi:

    “Almanya’daki iş çerçeve şartlarının öteki ülkelere kıyasla daha az cazip olması, son 30 yılda Almanya’daki hem kamu hem de özel dal yatırımlarının öbür endüstrileşmiş ülkelerdeki yatırım oranlarının kıymetli ölçüde altında kalmasına neden olmuştur. Bunun sonucunda fiber optik, eğitim düzeyi ve ulaşım altyapısının genişletilmesinde açıklar ortaya çıkmıştır. Yüksek güç fiyatları ve külfetli bürokratik raporlama yükümlülükleri, yatırım ve inovasyon için kullanılması düşünülen sermaye ve öteki kaynakları bağlamaktadır.”

    Almanya’da oluşturulan endüstriyel bedelin 5’te 1’inin büyük risk altında olduğu belirtilen raporda, rekabetçiliği tekrar tesis etmek, sanayi tabanını teminat altına almak ve büyümeyi hızlandırmak için rekabetçi bir güç arzı ve yeşil güç ek maliyet telafisi üzere öncelikli 15 hareket alanı tanımlandı.

    Raporda, “Dönüşüm süreçleri, 2030’e kadar toplam 1,4 trilyon euroluk ek özel ve kamu yatırımı gerektirmektedir” tabiri kullanıldı.

    “KOBİ’ler sessizce ayrılıyor ya da yeni nesil devralmıyor”

    BDI Başkanı Siegfried Russwurm, raporun sunumunda yaptığı konuşmada, bilhassa çok sayıda KOBİ’nin ülkeden sessizce ayrılması ya da yeni kuşak tarafından devralınmaması yüzünden kapanmaya mahkum edilmesi nedeniyle Almanya’da sanayisizleşme riskinin daima arttığını ve birtakım durumlarda çoktan gerçekleştiğini söyledi.

    Russwurm, “Bölgeyi memleketler arası seviyede uygun hale getirmek ve yeşil ve dijital dönüşümü başarmak için siyasetçiler sanayi siyaseti gündemlerini tekrar düzenlemelidir. Bu gündem özünde ekolojik ilerleme, ekonomik rekabet gücü ve teknolojik açıklık üçlüsünü ciddiye almalı ve Almanya’nın önde gelen global şirketlerinin önüne maniler koymak yerine geleceğe yönelik birçok bölümde gelişme ve büyüme fırsatları sunmalıdır” dedi.

    “Küçük çaplı düzenlemelerin, siyasi ince ayarların ve muğlak niyet beyanları döneminin” sona erdiğini lisana getiren Russwurm, “Almanya’yı yine milletlerarası rekabetin ön saflarına taşımak ve dönüşüm amaçlarımıza ulaşmak için artık ileriye hakikat büyük bir sıçramaya muhtaçlığımız var; bu ülkenin tüm inovasyon ve büyüme güçlerini özgür bırakmalı ve ivedilikle hızlanmalıyız” değerlendirmesinde bulundu.

  • Volkswagen Alman iş garantisi muahedesini 31 Aralık’ta feshedecek

    Volkswagen tarafından iş teminatını sona erdirme kararı ile Haziran 2025’ten itibaren Almanya’daki altı fabrikada işten çıkarmalar gündeme gelecekbilecek.

    Volkswagen, Almanya’daki altı fabrikasında 1994’ten bu yana yürürlükte olan iş teminatı muahedesini feshettiğini ve Haziran 2025’ten itibaren operasyonel nedenlerle işten çıkarmaların mümkün olacağını doğruladı.

    Elektrikli araç üretimine geçişte ağır rekabet nedeniyle mali zorluklar yaşayan ve birkaç milyar euroluk tasarrufa gitmenin yollarını arayan Alman otomotiv şirketi Volkswagen, 2 Eylül’deki açıklamasında Almanya’daki birtakım fabrikaların kapatılmasının artık ihtimal dâhilinde olduğunu duyurmuştu.

    Almanya’daki güçlü personel sendikası IG Metal ise Volkswagen’in fabrika kapatma planından vazgeçtiğine dair bir muahede olmaması hâlinde grev yapabilecekleri ikazında bulunmuştu.

    Alman araba üreticisi, bu tarihten evvel alternatif bir muahedenin müzakere edilmemesi hâlinde, 1994 öncesinde yürürlükte olan iş mukavelelerinin geçerli olacağını ve bunun da Volkswagen için kıymetli ek maliyetlere yol açacağını duyurdu.

    Karar zelzele etkesi yarattı

    Alman araba üreticisi Volkswagen’in tasarruf ve maliyet azaltma tedbirleri kapsamında tarihinde birinci sefer Almanya’daki fabrikalarını kapatmayı değerlendirmesi ve 30 yıllık istihdam muhafaza muahedesini erken sonlandırması Alman otomotiv bölümünde “deprem” tesiri oluşturdu.

    Son yıllarda araba sanayisinde çığır açan teknolojilerin Çin ve ABD’den gelmesi Avrupa kamuoyunda tartışma konusu olurken, Volkswagen’in son kararları bu tartışmaları artırdı.

    Alman araba üreticileri, enflasyonist baskılar, yüksek güç maliyetleri, Avrupa’daki yavaş ekonomik büyüme, yükselen çok sağ ve Çinli araba üreticilerinin yanı sıra Tesla’nın rekabetiyle karşı karşıya kaldı.

    Elektrikli araçlara geçiş, Almanya’nın otomotiv bölümü için ülkede ve Avrupa Birliği (AB) nezdinde çeşitli düzenlemeler ve ham husus tedariki nedeniyle kuvvetli olmayı sürdürüyor. Dal, batarya teknolojisine büyük yatırımlar yaparken, artan maliyetlerle boğuşmak zorunda kalıyor.

    87 yıl sonra birinci kez

    Volkswagen, geçen hafta yaklaşık 10 milyar euro tasarruf ve maliyet azaltma tedbirleri kapsamında 87 yıllık tarihinde birinci defa, yaklaşık 300 bin bireye istihdam sağladığı Almanya’daki birtakım fabrikalarını kapatmayı değerlendirdiğini açıkladı.

    Dünyanın en büyükleri ortasında yer alan Bosch ve Continental üzere Alman araba tedarikçileri ve başka Avrupa otomotiv üreticileri, hem marjlar hem de talep düştüğü için on binlerce kişiyi işten çıkarma yoluna giderken, 1994’te bir iş teminatı muahedesi imzalayan Volkswagen, istihdamı azaltamadı.

    Volkswagen Group’un Üst Yöneticisi (CEO) Oliver Blume, 2 yıl evvel misyona başladıktan sonra, tasarruf ve maliyet azaltma tedbirlerinin kesimi olarak işçi masraflarını 2026’ya kadar 5’te bir düşürmeyi planlıyordu.

    Ancak iki yılda 3 milyar euroluk tasarruf maksadına ulaşılamamasının akabinde Blume, daha fazlasını yapmak için geçen hafta düğmeye bastı. Blume, şirketin 30 yıllık iş teminatı garantisini iptal ederek, 87 yıllık tarihinde birinci defa Almanya’daki fabrikaları kapatmayı kıymetlendirme planını açıkladı.

    Bu da ülkede otomotiv dalına yönelik tartışmaları artırarak, otomotiv piyasasını derinden etkiledi. Volkswagen idaresi, geçen hafta sırf demografik eğilimlere dayalı tekrar yapılandırmanın şirketin rekabet gücünü artırmaya yönelik kısa vadede gerekli yapısal düzenlemeleri gerçekleştirmek için kâfi olmadığını belirterek, mevcut durumda araç ve modül üretim tesislerinin kapatılmasının kaçınılmaz olduğunu açıkladı.

    İş teminatını sonlandırdığını duyuran Alman üretici, bu hususta tüm tedbirlerin Emekçi Kurulu ile değerlendirileceğini bildirmişti.

    İşçiler fabrika kapatmaya karşı

    Söz konusu planın açıklanmasının akabinde Volkwagen idaresi, çalışan ve temsilcileriyle görüşmeye başladı. Ancak personel sendikaları ve iş kurulu fabrikaların kapatılmasının kabul edilemez olduğunu açıkladı.

    Volkswagen idaresinin planları için çalışanlarla geçen hafta başlayan toplantısı şirketin son kemer sıkma planlarını protesto eden pankartlarla başladı.

    Çalışanlar, “Biz Volkswagen’iz-siz değilsiniz”, “İş teminatından elinizi çekin” pankartlarıyla idare konseyini “çifte standart” uygulamakla suçladı.

    Buna ek olarak tesislerin kapatılması konusunda da markanın karşısına iş kurulunda oy haklarının yüzde 20’sine sahip olan ve istihdama öncelik veren Aşağı Saksonya eyaleti çıkıyor.

    Volkswagen hissedarı olan eyalet idaresi, fabrikaların kapatılmasını istemiyor.

    Volkswagen Avrupa’nın en büyük araba üreticisi

    Küresel otomotiv sanayisi büyük ölçüde değişim yaşarken, Almanya’da 300 bin istihdam sağlayan ve yalnızca mahallî değil, ulusal refah için de çok kıymetli görülen Volkswagen, Avrupa’nın en büyük araba üreticisi olarak biliniyor.

    Alman üretici, ülkenin global bir ekonomik güç merkezi olma statüsünün müdafaasına yardımcı olurken, çalışanlar, siyasetçiler ve şirket hissedarları işlerin kurtarılması için kararlı adımlar atılmasını talep etti.

    Volkswagen Group, 17 Avrupa ülkesinde, Amerika, Asya ve Afrika’da 10 ülkede 114 üretim tesisiyle yaklaşık 650 bin şahsa istihdam sağlıyor. Kümenin geçen yıl gelirleri 350 milyar euroya ulaştı. Şirketin Almanya’daki istihdamı ise yaklaşık 300 bin kişiyi buluyor.

    Zorlu emisyon maksatları ve AB’nin 2035’ten itibaren içten yanmalı motora sahip yeni araçların satışını yasaklama kararı, Avrupa’da otomotiv üreticilerini elektrikli araçlara odaklanmaya zorladı.

    Volkswagen’deki kriz karşısında, güç durumda kalan Alman koalisyon ortağındaki üst siyasetçiler Brüksel’den daha fazla yardım talep etti. Alman politikler, Avrupa Birliği’ni araba üreticilerinin önüne sayısız mahzur koymakla suçladı.

    Almanya Ekonomi Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Robert Habeck, Volkswagen’in yalnızca Almanya’nın ünlü otomotiv sanayisi için değil, birebir vakitte bir sanayi merkezi olarak geleceği için de “büyük bir sorumluluk taşıdığını” ve bu biçimde kalması gerektiğini vurguladı.

    Otomobil endüstrisinin Almanya için önemi

    Son yıllarda araba sanayisinde çığır açan teknolojilerin Çin ve ABD’den gelmesi Alman kamuoyunda tartışma konusu olurken, Alman üreticiler, bu tartışmalardan sonra elektrikli arabalar için 200 milyar eurodan fazla yatırım yapacaklarını açıkladı.

    Alman otomotiv dalı, toplam katma kıymetin yüzde 5’ini oluşturuyor. Ülkede istihdamın yüzde 3’ü de otomotiv kesiminden sağlanıyor.

    Merkezi Münih’te bulunan İktisat Araştırma Enstitüsüne (Ifo) nazaran, Almanya’da üretilen arabaların yüzde 70’i İngiltere, Fransa, İtalya, İspanya ve ABD’ye ihracat ediliyor. Ayrıyeten son yıllarda Çin de pazar büyüklüğü ile Alman üreticiler için kıymetli bir ihracat ülkesi haline geldi.

    Alman hükümetinden elektrikli araçlar teşviki

    Volkswagen’deki kriz, geçen yılın sonlarında elektrikli araç sübvansiyonunu sona erdiren Alman hükümetinin bataryayla çalışan arabalar için potansiyel yeni vergi indirimleri açıklamasına sebep olması da dikkati çekti.

    Alman hükümetinin geçen yıl elektrikli araçlar için yeşil dönüşüme yönelik teşvikleri sona erdirdikten sonra hazırladığı kanun taslağına nazaran, şirketler yeni satın aldıkları elektrikli ve nitelikli sıfır emisyonlu araçların kıymetinin yüzde 40’ına kadar olan kısmını vergi faturalarından düşebilecek.

    Avrupa Kurulu da endişeli

    Volkswagen Group tarafından açıklanan kapsamlı tasarruf planları, Avrupa Kurulunu da huzursuz etti.

    Eski AB Kurulu İç Pazar ve Endüstriden Sorumlu Üyesi Thierry Breton, Alman Handelsblatt gazetesine yaptığı açıklamada, “Fabrika kapatmaya yönelik açıklamalar beni çok endişelendiriyor.” sözünü kullandı.

    Breton, kesimdeki durumun “güllük gülistanlık olmadığını” ve bunu örtbas etmenin bir manası olmadığını söz ederek, otomotiv bölümündeki krizi Avrupalı üreticilerin müşterilerini elektromobilite konusunda ikna etmeyi başaramamasına bağladı.

    Breton, “Kamuya açık şarj istasyonları hala büyük ölçüde Almanya, Fransa ve Hollanda’da ağırlaşmış durumda ve bu ülkeler AB’de kurulu kamuya açık şarj istasyonlarının neredeyse üçte ikisini oluşturuyor” tabirini kullandı.

    Aşırı sağ ve otomotiv sektörü

    Öte yandan, Almanya’nın doğu eyaletleri Thüringen ve Saksonya’da yapılan eyalet meclisi seçimlerinde çok sağcı Almanya için Alternatif Partisinin (AfD) elde ettiği muvaffakiyet, Almanya genelinde tasaya yol açarken bu gelişmenin Alman otomotiv kesimi üzerindeki mümkün tesirleri de tartışılmaya başlandı.

    Almanya Başbakanı Olaf Scholz’un “acı ve kaygı verici” olarak nitelendirdiği ve 2. Dünya Savaşı’ndan bu yana birinci kez çok sağcı bir partinin birinci tamamladığı eyalet seçimlerinin sonucu Alman iş dünyasında telaş oluşturdu.

    Volkswagen fiyatları artırdı

    Alman haftalık “Kfz-betrieb” mecmuasının Wolfsburg merkezli şirketin Alman bayilerine gönderdiği bir mektuba atıfta bulunarak yayınladığı habere nazaran, Volkwagen Group, markanın içten yanmalı motorlara sahip neredeyse tüm araba modellerinin fiyatlarını kıymetli ölçüde artırdı.

    En yüksek artış yaklaşık 2 bin 500 euro ile yeni makyajlanan Touareg arazi aracında görülürken, en düşük artış 500 euro ile Taigo ve T-Cross modellerinde oldu.

    En çok satılan Golf ve Tiguan’ın fiyatı yaklaşık 1100 euro artırıldı.

    “Kriz, aşağı üst Almanya’daki kanunların yapısının bir sonucu”

    Otomobil uzmanı Prof. Dr. Ferdinand Dudenhöffer, Volkswagen’in kelam konusu kararlarını kıymetlendirerek, Volkswagen’in Aşağı Saksonya’ya çok güçlü bir formda bağlı olduğunu vurguladı. Dudenhöffer, markanın bu bağlılığı ortadan kaldıracak fabrikaları memleketler arası pazarlara açarak yeni bir strateji oluşturması gerektiğini belirtti.

    Dudenhöffer, Volkswagen’deki kriz konusunda, “Skoda markasına bakarsanız Volkswagen’in araç üretiminde başarılı olduğunu görürsünüz. Yani mevzu eserler ya da teknolojisi değil. Bu kriz Almanya’daki kanunların yapısının bir sonucu” dedi.

    Almanya’nın ve Volkswagen’in elektrikli araçlara geçişte geride kalmadığını aktaran Dudenhöffer, buradaki sorunun ülkede bu araçlara verilen teşviklerin durdurulması olduğunu belirtti.

    Prof. Dr. Ferdinand Dudenhöffer, “Bu nedenle elektrikli araç pazarı Almanya’da düşüşe geçti ve düşüşe geçen bir pazarda Volkswagen’in işi sıkıntı. Hasebiyle en kıymetli şey, Alman siyasi sisteminin, Berlin’in otomotiv dalına ziyan veren yanlış kararlar almış olmasıdır.” diye konuştu.

    Alman otomotiv üreticilerin elektrikli araçları çok güçlü bir formda üretme planları olduğunu anlatan Dudenhöffer, fakat bu planların hayata geçirilmesinin siyasi nedenlerden mümkün olmadığını vurguladı.

    Dudenhöffer, Çin’de elektrikli araç bölümünün çok güçlü olduğunu söz ederek, Çinli üreticilerin Avrupa ve Almanya’ya kıyasla büyük hacimlerde elektrikli araç sattıkları için büyük maliyet avantajlarının bulunduğunu söyledi.

    Avrupa otomotiv kesimi için gelecek 5 yıl için de değerlendirmelerde bulunan Dudenhöffer, “Avrupa zayıflayacak. Çin daha da güçlenecek. Gördüğümüz şey, araba üreticilerinin adım adım Çin pazarına daha fazla girdiği, bütçelerini ve yatırımlarını daha çok Çin’e ve biraz da ABD’ye aktardığıdır. Avrupa, yalnızca otomotiv endüstrisinde değil, bir bütün olarak endüstrileşmede giderek daha da zayıflayacak bir bölge olacak” dedi.

    “Avrupalı üreticiler Çin ile işbirliği yapmalı”

    Dudenhöffer, Avrupa’da otomotiv üreticilerinin rekabet etmek ve güçlü kalmak için Çin ile daha fazla işbirliği yapması gerektiğinin altını çizerek, şunları kaydetti:

    “Çinli araba üreticileriyle daha fazla işbirliği yapmaları gerekiyor. Ek gümrük vergisi üzere çılgınca şeyleri durdurmanız gerekiyor. Çin ile işbirliği elektrikli araçlar kapsamında güçlü bir Avrupa pazarı oluşturmak için çok kıymetli olacaktır. Zira bunu yaparsanız, şirketlerimiz de elektrikli araç teknolojisine girebilir ve daha yüksek hacim nedeniyle maliyet avantajları elde edebilir. Bunu yaparsanız Çin ile rekabet edebilirsiniz. Aksi takdirde kaybedersiniz.”

    Alman otomotiv üreticilerin Türkiye’ye mümkün yatırımları konusunda değerlendirmelerde bulunan Dudenhöffer, “Türkiye pazarı otomotiv üreticileri için hizmet açısından çok küçük bir pazar. Yıllık yaklaşık 1 milyon otomobil satılıyor. Hasebiyle yalnızca Türkiye pazarıyla yaşayamazsınız. Türkiye AB’ye ve siyasi sisteme yaklaşırsa, bu Türkiye’deki tedarikçiler ve araba sanayisi için farklı olacaktır. Volkswagen, AB’ye, Avrupa’ya istikrarlı bir ihracat olduğunu görürse Türkiye’ye büyük yatırımlar yapacaktır” diye konuştu.

  • Piyasalarda günün özeti: 10 Eylül 2024 BIST 100’de değişimler ve döviz fiyatları

     

    10 Eylül 2024 Salı, BIST 100 günü %-0.78 düşüşle 9.624.04 puandan tamamladı. Endeks gün içinde en yüksek 9.788,36 puandan süreç görürken en düşük 9.588,02 puanı gördü.

    Borsa’da en çok süreç görenler

    İstanbul Borsası’nda bugün; en çok süreç gören paylar THYAO (8.094.583.546 TL), AKBNK (4.770.070.137 TL), EREGL (4.396.234.628 TL) oldu.

      SON FİYAT GÜNLÜK DEĞİŞİM (%) HACİM (TL)
    THYAO 284 -1.73 8.094.583.546
    AKBNK 56.45 -2.76 4.770.070.137
    EREGL 46.52 -0.43 4.396.234.628
    ISCTR 12.72 -1.78 3.910.050.390
    YKBNK 29.7 -0.54 2.754.313.127

    Borsa’da bedeli en çok artan ve azalan hisseler

    En çok artan paylar BAYRK, ANGEN, ETILR olurken, en çok azalan paylar RAYSG, METUR, PAPIL olarak sıralandı.

      SON FİYAT GÜNLÜK DEĞİŞİM (%) HACİM (TL)
    BAYRK 33.22 10 227.371.692
    ANGEN 18.48 10 578.342.213
    ETILR 26.68 9.98 88.389.354
    KFEIN 115.9 9.96 416.669.308
    BRSAN 549.5 9.95 986.311.884
      SON FİYAT GÜNLÜK DEĞİŞİM (%) HACİM (TL)
    RAYSG 410.5 -9.98 40.030.050
    METUR 16.68 -9.98 244.144.223
    PAPIL 89.45 -9.96 65.948.942
    SURGY 59.7 -9.89 321.732.686
    CEOEM 50.95 -8.03 176.688.819

    BIST 30 paylarının de bugünkü performansları da aşikâr oldu. (Aşağıdaki tablodan yükselen ve düşen pay sıralamasına göz atabilirsiniz)

    Hisse Son Dün % Yüksek Düşük Hacim Lot Hacim TL
    AKBNK 56.45 58.05 -2.76 58.50 55.70 83,896,955 4,770,070,137
    ALARK 91.05 93.05 -2.15 93.75 90.70 2,827,406 260,207,634
    ASELS 56.45 56.00 0.80 57.30 56.10 28,094,519 1,592,963,785
    ASTOR 80.15 83.50 -4.01 83.90 79.80 15,007,528 1,214,610,995
    BIMAS 560.00 548.50 2.10 564.50 549.50 3,517,182 1,963,954,771
    BRMEN 6.08 6.12 -0.65 6.14 6.08 167,050 1,019,066
    BRSAN 549.50 499.75 9.95 549.50 521.50 1,842,711 986,311,884
    CMENT 418.25 415.25 0.72 418.50 418.25 5,659 2,367,339
    DENGE 4.90 4.97 -1.41 5.03 4.61 3,261,289 15,817,696
    DOAS 216.20 218.60 -1.10 220.30 214.70 1,054,809 229,496,043

    Pay senetlerinin tümü için tıklayınız…

    Borsa’da en çok yükseliş / düşüş yaşayan sektörler

    Öte yandan sektörel bazda madencilik, ticaret, irtibat kesimleri yükselirken, sigorta, elektrik, gayrimenkul y.o. payları en çok düşüş yaşayan bölümler oldu.

    ENDEKS SON DÜN % Yüksek DÜŞÜK
    XMADN 6,849.01 6,741.29 1.60 6,903.45 6,746.54
    XTCRT 26,105.12 25,758.91 1.34 26,281.70 25,806.25
    XILTM 2,468.33 2,446.15 0.91 2,532.66 2,460.48

    Tüm dal performansı için tıklayınız…

    ENDEKS SON DÜN % Yüksek DÜŞÜK
    XSGRT 50,585.29 51,792.24 -2.33 51,658.41 50,482.24
    XELKT 485.53 495.59 -2.03 498.14 484.75
    XGMYO 2,972.91 3,032.53 -1.97 3,043.72 2,959.85

    Tüm kesim performansı için tıklayınız…

    Serbest Piyasada döviz fiyatları (10 Eylül 2024 Salı)

    Dolar/TL kuru saat 18:30 itibariyle %-0.09 düşüşle 34.04 TL’de, Euro/TL ise tıpkı saat itibariyle %-0.20 düşüşle 37.55 TL’den süreç gördü.

    DÖVİZ KURLARI ALIŞ SATIŞ DEĞİŞİM% SAAT
    DOLAR 34.0354 34.0417 -0.09 18:28:56
    EURO 37.5224 37.5535 -0.20 18:29:30

    Tüm döviz fiyatları için tıklayınız…

    Altın fiyatlarında son durum (10 Eylül 2024 Salı)

    Altın piyasasında ons altın bugün saat 18:30 itibariyle 2,513 dolardan süreç gördü. Düne nazaran değişim oranı %0.28… Kapalı Çarşı’da gram altın %0,11 artışla 2.746,70 liradan alıcı buldu. Çeyrek altının alış fiyatı ise 4.394,17 TL, satış fiyatı 4.490,85 TL oldu. Cumhuriyet altını da 17.908,47 liradan süreç gördü.

    ALIŞ SATIŞ DEĞİŞİM% SAAT
    ALTIN/ONS 2,509.14 2,509.51 0.28 18:29
    CUMHURİYET ALTINI 17,577 17,908 0.11 18:14
    ÇEYREK ALTIN 4,394.17 4,490.85 0.11 18:14

    Tüm altın fiyatları için tıklayınız…

    Diğer piyasalar

    Brent petrol fiyatı, saat 18:30 itibariyle 69.61 dolar düzeyinde.

    Kripto para piyasasında ise Bitcoin $56.919 süreç görürken, Ethereum $2.337,94 düzeyinde.

    KAP Haberleri için buraya tıklayınız.

    BloombergHT.com’da günün en çok okunan haberleri ise şöyle;

    1. Fitch Türkiye kararını açıkladı
    2. Bakanlıktan patates seferberliği
    3. Demir cevheri erimeye devam ediyor
    4. Üç paya kredili süreç yasağı
    5. ‘Finansbank’ unvanı tarih oluyor
    6. Apple’ın iPhone 16 modeli görücüye çıktı
    7. Rabobank’ın Rönesans tarafından satın alımına onay
    8. Altın fiyatlarında son durum: Gram altın ne kadar oldu? Çeyrek altın kaç TL’den satılıyor? (9 Eylül 2024 Pazartesi)
    9. Lükste ‘Çin işkencesi’ devam ediyor
    10. Erdoğan: Türkiye enflasyonu düşürerek büyüyecek
  • OPEC’in talep iddialarında yatay görünüm

    Arz kısıtlamalarını iki ay daha uzatmayı tercih eden OPEC, global petrol talebine ait kestirimlerini genel olarak sabit tuttu.

    OPEC aylık petrol piyasası raporunda birtakım küçük ayarlamalar yapmakla birlikte, dünya tüketiminin bu yıl günde 2 milyon varil artacağını varsayım etti.

    OPEC’in tüketim tarafındaki artış kestirimi, üretim kesintilerini Aralık ayına kadar erteleme kararıyla da, Çin’in ekonomik büyümesine ait telaşlar nedeniyle Cuma günü 2021’den bu yana en düşük kapanış düzeyine gerileyen petrol fiyatlarındaki düşüşle de çelişiyor.

    23 ülkeli OPEC+, fiyatları desteklemek gayesiyle 2022 sonundan bu yana üretim ölçüsünde düzenlemeye gidiyordu lakin artık üretimin piyasaya geri dönmesini istiyor.

    OPEC’in raporuna nazaran koalisyon muslukları açmazsa dördüncü çeyrekte günde 3 milyon varilden fazla açıkla karşı karşıya kalınabilir.

  • AB’den Çin kararı: Ek vergi oranlarını düşürecek

    AB Komitesi, Çin’de üretilen elektrikli arabalara sağlanan sübvansiyonlar nedeniyle uygulamayı planladığı ek gümrük vergisi oranlarında kimi değişiklikler yapacak.

    Bu kapsamda birinci başta yüzde 20,8 olarak belirlenen, daha sonra yüzde 9’a indirilen Tesla’nın Çin’de üretilen modellerine uygulanacak gümrük vergisi yüzde 7,8’e düşürülecek.

    Geely için daha evvel yüzde 19,3 olarak tespit edilen ek vergi oranı yüzde 18,8’e inecek.

    SAIC ve işbirliği yapmayan öbür şirketlere yönelik yüzde 36,3 belirlenen ek gümrük vergisi yüzde 35,3 olacak.

    BYD’ye uygulanması planlanan gümrük vergisi ise daha evvel açıklanan yüzde 17 düzeyinde tutulacak.

    AB Kurulu, 5 Temmuz’da Çin’de üretilen elektrikli arabaların Birlik üyesi ülkelere ithalatında süreksiz ilave vergi uygulamaya başlanacağını açıklamıştı.

    Karar öncesinde AB, Çin’den ithal edilen elektrikli araçlara yüzde 10 vergi uyguluyordu. Açıklanan son vergi oranları yürürlükteki yüzde 10’un üzerine eklenecek. Son yıllarda Avrupa ülkelerinde satılan elektrikli arabalarda Çin üreticilerinin hissesi süratle yükseliyordu. Çin’de üretilen düşük fiyatlı ve sübvanse edilmiş elektrikli arabaların satışları rakiplerini geride bırakıyordu.

    Çin’de, BYD, SAIC ve Geely üzere markalar ile Tesla ve farklı Avrupa şirketlerin araçlarının üretimi yapılıyor.

    Avrupa’daki, bilhassa Fransa üzere birtakım ülkelerdeki üreticiler, Çin imali modellerin iç pazarlarında hakimiyet kurmasından rahatsızlık duyuyordu.

    Alman üreticiler ise Çin’le bağların gerilmesinden ve bu pazardaki kayıplardan çekiniyor ve vergiye karşı çıkıyordu.

  • Taiwan Semiconductor’un Ağustos Satışları Potansiyel 3Ç Beklenti Aşımına İşaret Ediyor

    Taiwan Semi (TSM) Salı günü açıkladığı Ağustos gelir raporunda, yıllık bazda %33’lük bir artış ancak Temmuz ayına göre %2,4’lük bir düşüş kaydetti.

    TSMC, Ağustos 2024 gelirinin konsolide bazda yaklaşık NT$250,87 milyar olduğunu bildirdi. Bu rakam, Temmuz ayındaki NT$256,95 milyar ve 2023 Ağustos ayındaki NT$188,69 milyar ile karşılaştırılabilir.

    2024 yılının Ocak-Ağustos dönemi toplam geliri NT$1.773,97 milyar olarak gerçekleşti ve bu, 2023’ün aynı dönemine kıyasla %30,8’lik bir artışı temsil ediyor.

    Gelir raporuna tepki olarak, JPMorgan analistleri bir notta, güçlü Ağustos satışlarının şirketin üçüncü çeyrek performansının beklentileri aşabileceğine işaret ettiğini belirtti.

    “Eylül gelirlerinin, iPhone işlemcileri için üretim artışı ve N3/N5 talebindeki sürekli güçlenme sayesinde aylık bazda sabit kalacağını veya hafifçe artacağını düşünüyoruz. Güçlü N3 talebi ve devam eden N5 talebi nedeniyle TSMC’nin 3Ç24 gelirlerinin rehberlik aralığının üst sınırını hafifçe aşabileceğine inanıyoruz,” dedi yatırım bankası.

    JPMorgan, TSM hisseleri konusunda olumlu görüşünü korumakta ve daha iyi gelir momentumu ile fiyat artışları ve daha iyi N3 verimliliği nedeniyle brüt karlardaki yükseliş potansiyeli sayesinde önümüzdeki 12 ayda piyasa konsensüsünün yukarı yönlü revize edilmeye devam edeceğini beklemektedir.

    Bu arada, Bernstein’daki analistler, aylık satışların üçüncü çeyrek konsensüs beklentilerinin üzerinde seyrettiğini belirtti.

    “Aylık sonuçlar artık daha az öngörülebilir hale geliyor, ancak şu ana kadarki momentum dikkate değer,” dedi firma. “TSMC’nin geçen yıl Ocak ve Şubat aylarındaki geliri de olağandışı derecede güçlüydü, ancak Mart yavaştı ve toplam 1Ç23 geliri rehberliğin sadece alt sınırını karşıladı.”

    “Tüm bunları bir araya getirdiğimizde, TSMC’nin 2025 gelirinin yıllık bazda %24 büyüyeceğini öngörüyoruz,” diye ekledi firma. “2026 için, Intel’in dış kaynak kullanımını azaltması, eğer mevcut plan doğrultusunda gerçekleşirse, bir engel oluşturacak, ancak N2 teknolojisi Apple’ın yanı sıra AMD’yi de erken kullanıcı olarak kazanacak ve bu da TSMC’nin 2026’daki gelir büyümesini orta-onlu yüzdelerde tutmalı.”

    Bu makale yapay zeka desteğiyle oluşturulmuş ve çevrilmiş olup, bir editör tarafından gözden geçirilmiştir. Daha fazla bilgi için Şartlar ve Koşullarımıza bakınız.

  • Hazine, iki ihaleyle 26,12 milyar TL borçlandı

    Foreks – Hazine tarafından düzenlenen iki tahvil ihalesinde toplam satış 17 milyar 619,9 milyon TL olarak gerçekleşti. İhaleler öncesi yapılan 8,5 milyar TL ROT satışla birlikte toplam satış 26 milyar 119,9 milyon TL’ye ulaştı.

    Hazine, 7 yıl (2.408 gün) vadeli değişken faizli ve 9 yıl (3.311 gün) vadeli sabit kuponlu tahvil ihracı gerçekleştirdi.

    Değişken faizli tahvil ihalesinde net satış 6 milyar 445,8 milyon TL olurken, satışların nominal tutarı 6,39 milyar TL olarak gerçekleşti. İşlemciler ihalede 8,17 milyar TL  teklif sundu.

    İhalede dönemsel bileşik faiz en düşük %23,57, ortalama %23,87, en yüksek %24,11 seviyesinde oluştu.

    Tahvilin minimum fiyatı 100.029 TL, ortalama fiyatı 100.873 TL olarak gerçekleşti.

    Tahvil ihalesinde satılan kağıtlar 11 Eylül 2024 Çarşamba günü ihraç edilecek. Yeniden ihraç edilen 6 ayda bir kupon ödemeli tahvilin itfa tarihi 16 Nisan 2031.

    -Sabit Kuponlu-

    Toplam 13 milyar 382,1 milyon TL teklifin geldiği sabit kuponlu tahvil ihalesinde net satış 11 milyar 174,1 milyon TL, satışların nominal tutarı 10 milyar 326,1 milyon TL oldu. 

    İhalede bileşik faiz en düşük %28,50, ortalama %28,67, en yüksek %28,67 olarak gerçekleşti. Basit faiz ortalama %26,87 seviyesinde geldi. 

    İhalede minimum 107.600 TL, ortalama 108.213 TL fiyat oluştu. 

    Tahvil ihalesinde satılan kağıtlar 11 Eylül 2024 Çarşamba günü ihraç edilecek. Yeniden ihraç edilen 6 ayda kupon ödemeli tahvilin itfa tarihi 5 Ekim 2033.

  • Academy Sports karışık Q2 sonuçları açıkladı, rehberliği düşürdü

    KATY, Texas – Academy Sports and Outdoors, Inc. (NASDAQ:ASO) ikinci çeyrek kazançlarının beklentileri hafifçe aştığını, ancak spor malzemeleri perakendecisinin zorlu ekonomik ortamla karşı karşıya kalması nedeniyle gelirin tahminlerin altında kaldığını açıkladı. Şirket ayrıca tam yıl rehberliğini düşürdü.

    ASO hisseleri, raporun ardından Salı günü piyasa öncesi işlemlerde %1 yükselişle işlem görüyordu.

    Academy Sports hisse başına düzeltilmiş 2,03 dolar kazanç açıkladı ve 2,02 dolarlık analist beklentisini hafifçe aştı. Ancak gelir, yıllık bazda %2,2 düşüşle 1,55 milyar dolara geriledi ve 1,58 milyar dolarlık tahminlerin altında kaldı. Çeyrekte karşılaştırılabilir satışlar %6,9 düştü.

    CFO Carl Ford, “İkinci çeyrek satışları beklenenden daha zorlu geçti. Zorlu ekonomi, yeni bir depo yönetim sistemine geçişle ilgili geçici bir dağıtım merkezi birikintisi ve faaliyet alanımızın önemli bölümlerinde çok aktif bir fırtına sezonunun etkisi altında kaldı,” dedi.

    Şirket, tam yıl gelir rehberliğini önceki 6,07-6,35 milyar dolar öngörüsünden 5,90-6,08 milyar dolar aralığına düşürdü. Academy artık yıl için karşılaştırılabilir satışların %3-6 düşmesini bekliyor; bu, önceki -%4 ile +%1 arasındaki tahmininden daha düşük.

    Gelir beklentisinin altında kalmasına ve görünümün düşürülmesine rağmen Academy, %34,3-34,7 olan tam yıl brüt kar marjı rehberliğini teyit etti.

    CEO Steve Lawrence, şirketin yeni mağazalar açma ve çok kanallı yeteneklerini geliştirme dahil olmak üzere stratejik girişimlerde ilerleme kaydettiğini belirtti. Academy, Q2’de bir yeni mağaza açtı ve 2024 mali yılında toplam 15-17 lokasyon açmayı planlıyor.


    Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

  • Şimşek: Ana ticaret ortaklarımızda güçlenmesi beklenen talep, üretimimiz ve ihracatımız açısından daha destekleyici olacak

    Foreks – Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, önümüzdeki dönemde ana ticaret ortaklarımızda güçlenmesi beklenen talebin, üretimimiz ve ihracatımız açısından daha destekleyici olacağını kaydetti.

    Şimşek, X hesabından yaptığı açıklamada, “İşgücü göstergeleri Orta Vadeli Program hedefleriyle uyumlu seyrediyor. Ekonomide dengelenmenin sürdüğü yılın ilk yedi ayında istihdam yaklaşık 600 bin kişi arttı. İşsizlik oranı temmuzda yüzde 8,8 oldu. Ekonomimizin yüzde 23’ünü oluşturan sanayi sektöründe büyüme ılımlı seyrediyor. İlk yedi ayda sanayi üretimi yıllık yüzde 1,2 arttı. İhracat İklim Endeksi dış talep koşullarında iyileşmenin devam ettiğini gösteriyor. Önümüzdeki dönemde ana ticaret ortaklarımızda güçlenmesi beklenen talep, üretimimiz ve ihracatımız açısından daha destekleyici olacak. İyileşen dış talep koşullarından azami ölçüde faydalanmak ve kalıcı rekabet gücü artışı için verimliliğe dayalı üretimi ve sanayide dönüşümü; iş ve yatırım ortamını iyileştirmeye, ikiz dönüşümü sağlamaya ve beşeri sermayeyi güçlendirmeye odaklanan yapısal reformlarla destekleyeceğiz.” ifadelerini kullandı.

  • Türk Hava Yolları, üç ayrı finansman ödülüne lâyık görüldü

    Foreks – Küresel marka, 9 Eylül’de Londra’da gerçekleştirilen ‘’Airline Economics ’’ ödül töreninde “Yılın Garantili Finansmanı (Avrupa)” ve “Yılın Anlaşması (Avrupa)” ödüllerini alırken, Türk Hava Yolları (IS:THYAO) Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Üyesi ve Genel Müdür (Mali) Yardımcısı Doç. Dr. Murat Şeker de “Avrupa’da Yılın CFO’su’’ ödülüne layık görüldü.

    Dünyada en fazla ülkeye uçan havayolu Türk Hava Yolları, çeşitli döviz cinslerinden elde ettiği gelirleri sayesinde kur riskini en aza indirip, maliyet verimliliğini sağlayabilmek için finansör portföyünü coğrafi olarak genişletmeye devam ediyor. 3 adet Airbus A350 uçağının AVIC International Leasing ve CCB Financial Leasing tarafından Çin Yuanı döviz cinsinden finansmanıyla, mevcut finansman yapısına bir döviz cinsi daha ekleyerek ‘’Yılın Anlaşması (Avrupa)’’ ödülünü almaya hak kazandı.

    Ayrıca Bayrak taşıyıcı, 2 adet Airbus A350 uçağını da  BNP Paribas & Citibank & NTT TC Leasing  konsorsiyumunca Japon Yeni döviz cinsinden sağlanan Avrupa İhracat Kredisi Ajansları garantili JOLCO yapısı ile finanse ederek, Yılın Garantili Finansmanı (Avrupa) ödülünü aldı. Bu ödül, havayolunun 2007’den bu yana Japonya pazarında edindiği köklü konumunun bir göstergesi olarak ön plana çıkıyor. 

    Bu ödüllerle, Türk Hava Yolları’nın son birkaç yıldır sürdürülebilir büyüme ve başarısının merkezinde olağanüstü finansal liderliğinin, stratejik vizyonunun ve derin uzmanlığının yer aldığının altı çiziliyor. Doç. Dr. Şeker’in katkıları, Türk Hava Yolları’nın mali sağlığını güçlendirmekle kalmadı, aynı zamanda stratejik girişimlerini de destekleyerek Türk Hava Yolları’nın giderek daha rekabetçi ve değişken bir pazar ortamında başarılı olmasını sağladı. 2016 yılında Türk Hava Yolları’nın CFO’su olarak göreve başlayan Doç. Dr. Şeker, finansal operasyonları optimize etme, riskleri yönetme ve şirketin küresel aşamada rekabet avantajını korumasına destek olma stratejileri doğrultusunda markayı küresel çapta üst seviyelere taşıdı. Türk Hava Yolları’nın son yıllardaki etkileyici performansının temel itici güçlerinden biri olan Doç. Dr. Şeker, üstün liderliği, finansal uzmanlığı ve stratejik katkıları nedeniyle “Avrupa’da Yılın CFO’su” ödülüne layık görüldü.

    Ödül törenine katılan Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Üyesi ve Genel Müdür (Mali) Yardımcısı Doç. Dr. Murat Şeker; “Bu ödüllere layık görüldüğümüz için teşekkür ediyor, güçlü ve büyük Türk Hava Yolları ailesinin bir parçası olmaktan onur duyuyorum. Bu başarı şirketimizdeki herkesin özverili çalışması ve marka aidiyetinin bir sonucudur. Bayrak taşıyıcı şirketimizin başarılı yolculuğunda stratejik hedeflerini sırasıyla gerçekleştireceğine gönülden inanıyorum.” dedi. 

    Türk Hava Yolları uçak finansmanı ekibi, farklı yapılardaki uçak finansmanı işlemleri hakkında detaylı bilgi sahibi olan deneyimli kadrosu ile havayolu endüstrisinde en düşük finansman maliyetli işlem oranlarına ulaşmayı başardı. Küresel marka, 2009 yılından bu yana gerçekleştirdiği ve birçoğu ilk kez uygulamaya konulmuş yaratıcı finansman modelleri ile ‘Global Transport Finance’, ‘Airline Economics’, ‘Airfinance Journal’ ve ‘Bonds, Loans & Sukuk Turkey’ gibi dünyaca ünlü kuruluşlar tarafından her yıl farklı finansman ödüllerine layık görüldü. Türk Hava Yolları, son 10 yılda gerçekleştirdiği yaklaşık 16 milyar USD tutarındaki finansman işlemlerinde toplamda 30 adet uluslararası finansman ödülü kazanarak, bu alanda da başarısını zirveye taşıdı.

  • Palantir hissesi Bank of America’dan yeni en yüksek hedef fiyat aldı

    Bank of America, Salı günü yayınladığı bir notta Palantir (PLTR) için hedef fiyatını 30 dolardan 50 dolara yükselterek piyasadaki en yüksek hedef fiyatı belirledi ve hisse senedi için Al tavsiyesini yineledi.

    Banka, Palantir’in S&P 500 endeksine dahil edilmesini bir dönüm noktası olarak görüyor ve bunu kurumsal yatırımcıların şirketin uzun vadeli potansiyelini yeniden değerlendirmesi için “çok önemli bir an” olarak tanımlıyor. Bankanın analistleri, şirketin potansiyelinin temel olarak yanlış anlaşıldığına inanıyor.

    Analistler, Palantir’in mevcut durumunu cep telefonlarının ilk günlerine benzetiyor ve şöyle diyor: “İlk tahminler de uygulamalar dünyasını, akış hizmetlerini, akıllı cihazları ve sonuç olarak bu yeni ürünün ilk trilyon dolarlık şirketi nasıl ortaya çıkaracağını öngöremedi.”

    Analistler, Palantir’in de benzer şekilde önemli bir büyüme potansiyeline sahip olduğuna inanıyor.

    Bank of America, Palantir’in temel teknolojik gücünü, özellikle de veri ve otomasyonu daha iyi karar verme için kullanmak üzere benzersiz bir ekosistem yaratan “Ontology” platformunu vurguluyor.

    Analistler, “PLTR’yi makine öğrenimi (ML), yapay zeka ve yaklaşan veri bilimi yeteneklerinin (yakın gelecekteki kuantum bilişim gibi) güvenli ve emniyetli bir şekilde uygulanmasında kilit bir faktör olarak görüyoruz” diye yazıyor ve şirketin yaklaşımının 20 yıllık bir sürecin sonucu olduğunu vurguluyorlar.

    Nota göre, Palantir’i farklı kılan şey, mühendislerin doğrudan müşterilerle çalışarak gerçek değer katan özelleştirilmiş çözümler yarattığı alışılmadık satış yaklaşımı.

    Bu yaklaşımın Palantir ile müşterileri arasındaki ilişkiyi derinleştirdiği ve uzun vadeli başarıyı teşvik ettiği belirtiliyor.

    Bank of America, “Bu yöntemin Palantir çözümlerini kullanıcılar için önemli ölçüde daha alakalı hale getirdiğini ve PLTR’ye daha güçlü bir fiyatlandırma gücü verdiğini düşünüyoruz” açıklamasını yapıyor ve şirketin %35’lik faaliyet kar marjını bu stratejinin etkinliğinin bir kanıtı olarak gösteriyor.

    Analistler, Palantir’in iş modelini, özellikle karlılığın genellikle geniş bir müşteri tabanına ulaşmaya bağlı olduğu rekabetçi yazılım pazarında önemli bir farklılaştırıcı olarak görüyor.

    Bu makale yapay zeka desteğiyle oluşturulmuş ve çevrilmiş olup, bir editör tarafından gözden geçirilmiştir. Daha fazla bilgi için Şartlar ve Koşullarımıza bakınız.

  • Küresel petrol talebine ilişkin beklentiler düştü

    Foreks – OPEC’in ForeksHaber ile mail yoluyla paylaştığı aylık “Petrol Piyasası” 

    raporuna göre, Ağustos ayında OPEC’in 12 üyesinin toplam ham petrol üretimi

    bir önceki aya 197 bin varil azalarak 26 milyon 588 bin varil/gün olarak gerçekti.

    OPEC+’nın diğer üyelerinin üretimi ise Temmuz ayındaki 14 milyon 175 bin varil/günseviyesinden 14 milyon 68 bin varil/güne düştü.

    OPEC+’nın toplam üretimi Ağustos ayında 304 bin varil/gün düşüşle 40 milyon 655 bin varil/güne geriledi. 

    2024 yılı için küresel petrol talebinde büyüme beklentisini 80 bin varil/gün

    düşürerek 2,03 milyon varil/güne indiren OPEC, küresel petrol talebinin 104,24

    milyon varil/gün olacağını tahmin etti. 

    OPEC, 2025 yılında küresel petrol talebinin 1,74 milyon varil/gün artarak

    105,99 milyon varil/güne yükseleceğini öngördü. 

    Ağustos raporuna göre OECD ülkelerindeki ticari petrol stokları Temmuz ayında 11,7 milyon varil azalarak 2 milyar 815 milyon varil oldu. Stoklar geçen yılın aynı dönemine göre 5,2 milyon varil ve son 5 yılın ortalamasının 99,2 milyon varil azaldı.

    Temmuz  ayında OECD stoklarının talebi karşılayabileceği gün sayısı ise

    5 yıllık ortalamanın 0,1 gün altında 61,1 gün oldu. 

  • Küresel petrol talebine ilişkin beklentiler düştü

    Foreks – OPEC’in ForeksHaber ile mail yoluyla paylaştığı aylık “Petrol Piyasası” 

    raporuna göre, Ağustos ayında OPEC’in 12 üyesinin toplam ham petrol üretimi

    bir önceki aya 197 bin varil azalarak 26 milyon 588 bin varil/gün olarak gerçekti.

    OPEC+’nın diğer üyelerinin üretimi ise Temmuz ayındaki 14 milyon 175 bin varil/günseviyesinden 14 milyon 68 bin varil/güne düştü.

    OPEC+’nın toplam üretimi Ağustos ayında 304 bin varil/gün düşüşle 40 milyon 655 bin varil/güne geriledi. 

    2024 yılı için küresel petrol talebinde büyüme beklentisini 80 bin varil/gün

    düşürerek 2,03 milyon varil/güne indiren OPEC, küresel petrol talebinin 104,24

    milyon varil/gün olacağını tahmin etti. 

    OPEC, 2025 yılında küresel petrol talebinin 1,74 milyon varil/gün artarak

    105,99 milyon varil/güne yükseleceğini öngördü. 

    Ağustos raporuna göre OECD ülkelerindeki ticari petrol stokları Temmuz ayında 11,7 milyon varil azalarak 2 milyar 815 milyon varil oldu. Stoklar geçen yılın aynı dönemine göre 5,2 milyon varil ve son 5 yılın ortalamasının 99,2 milyon varil azaldı.

    Temmuz  ayında OECD stoklarının talebi karşılayabileceği gün sayısı ise

    5 yıllık ortalamanın 0,1 gün altında 61,1 gün oldu. 

  • TBB: Kredi kuruluşlarının nakdi kredileri 15 trilyon TL’ye yaklaştı

    Foreks – Kredi kuruluşlarının nakdi kredileri 15 trilyon TL’ye yaklaştı.

    Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezi üyesi kuruluşlar tarafından kullandırılan nakdi krediler1 Temmuz 2024 itibarıyla, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 36 artarak 14.743 milyar TL oldu.

    Nakdi kredilerin 14.251 milyar TL’si bankalar (63 banka), 207 milyar TL’si finansal kiralama şirketleri (20 finansal kiralama şirketi), 143 milyar TL’si finansman şirketleri (23 finansman şirketi) ve 142 milyar TL’si faktoring şirketleri (49 faktoring şirketi) tarafından kullandırıldı.

    Tasfiye olunacak alacaklar2 2024 yılı Temmuz ayı itibarıyla 310 milyar TL oldu. Tasfiye olunacak alacakların 291 milyar TL’si bankalara; 12 milyar TL’si finansal kiralama şirketlerine, 4 milyar TL’si faktoring şirketlerine ve 3 milyar TL’si de finansman şirketlerine aittir. Tasfiye olunacak alacakların toplam kredilere oranı Temmuz 2024 itibarıyla, bir önceki yıla göre 0,2 puan artarak yüzde 2,1 oldu.

    Açıklamada şöyle denildi:

    “Ticari krediler 11 trilyon TL’yi aştı.

    Ticari krediler yüzde 33 artarak 11,4 trilyon TL olmuştur. Ticari kredilerin toplam içindeki payı yüzde 77 düzeyinde gerçekleşmiştir.

    Ticari krediler içinde imalat sanayi yüzde 31 ile en yüksek paya sahiptir. Payı yüzde 10 ve üzerinde olan diğer ana sektör ise toptan ve perakende ticaret sektörüdür.

    Temmuz 2024 itibarıyla tasfiye olunacak alacak oranı en yüksek olan sektör; yüzde 5,1 ile enerji sektörü oldu. Bu sektörü yüzde 4,9 ile inşaat sektörü takip etti.

    Bireysel krediler3 3,4 trilyon TL oldu.

    Bankalar ve banka dışı finansal kuruluşlar tarafından kullandırılan bireysel krediler, yüzde 47 artarak 3,4 trilyon TL oldu. Bireysel kredilerin yüzde 99’u bankalar tarafından kullandırılırken, finansman ve finansal kiralama şirketleri tarafından kullandırılan 21 milyar TL’lik bireysel kredinin 12,5 milyar TL’si taşıt kredilerinden oluşmaktadır.

    Bireysel kredilerin yüzde 46’sını kredi kartları, yüzde 27’sini ihtiyaç kredileri, yüzde 13’ünü konut kredileri, yüzde 3’ünü taşıt kredileri ve yüzde 9’unu kredili mevduat hesabı oluşturdu.

    Bireysel kredilerde tasfiye olunacak alacak oranı yüzde 2,4 seviyesinde gerçekleşti.

    Bireysel kredi kullanan müşterilerin4 sayısı 40,9 milyon oldu.

    Bireysel kredi kullanan kişi sayısı (takipteki krediler hariç) son bir yılda yaklaşık 2,1 milyon kişi artarak 40,9 milyon kişi olurken, ortalama kredi bakiyesi ise 82,5 bin TL düzeyinde gerçekleşti.

    İlk defa kredi kullananlar5

    Temmuz ayında 183 bin kişi ilk defa kredi kartı, 121 bin kişi ilk defa kredili mevduat hesabı, 105 bin kişi ilk defa tüketici kredisi kullanırken, konut kredisi kullanan kişi sayısı 9 bin oldu. 15 bin kişi ilk defa ise taşıt kredisi kullandı.”

  • Dünyanın her yerinde plastik bir ikon: Beyaz plastik sandalyeler neden bu kadar ünlü?

    “Dünyanın en tanınan sandalyesi” olarak yıllardır vazgeçilmez hale gelen beyaz plastik sandalyeler, günlük hayatta daima karşımıza çıkıyor. Pekala meskenlerden sokaklara taşan beyaz plastik sandalyeler nasıl bu kadar tanınan oldu? İşte ayrıntılar…

    Kimi vakit parklarda bahçelerde balkonlarda, kimi vakit sokak eğlencelerinde ya da düğünlerde karşımıza çıkan beyaz plastik sandalyeler, neredeyse her yerde! Mutlaka herkesin hayatında bir sefer olsun oturduğu bu sandalyeler, nasıl oldu da her bir noktada karşımıza çıkıyor? Bakın ‘beyaz plastik sandalyeler’ neden bu kadar tanınan olmuş…

    Hepimiz beyaz plastik sandalye desek de elbette bu sandalyeler ‘monoblok sandalye’ olarak isimlendiriliyor. Monoblok sandalyenin ismi mono yani ‘bir’ ve bloc yani ‘blok’ sözlerinden geliyor. Manası ise ‘tek blok’.

    Bu sandalyeyi başkalarından ayıran ise fazla modülden değil polipropilen denilen tek modüllük termoplastikten yapılması. Plastik tam 220 dereceye kadar ısıtılıyor ve enjeksiyon kalıplama yoluyla hem süratli hem de ucuz bir formda üretilebiliyor.

    Bu sandalyelerin mucidi kim derseniz, maalesef bu soruya net bir cevap vermek mümkün değil. Fakat 20’nci yüzyılın ortalarında bulunduğu varsayılıyor. Sandalyelerin Avrupa’da bir milyar kadar satılırken tek bir İtalyan üreticinin yılda tam 10 milyondan fazla monoblok sandalye ürettiği de biliniyor.

    Her ne kadar plastik üretimi etraf için risk faktörü olarak görülse de İtalyan Vico Magistretti ve Kanadalı Douglas Simpson üzere tasarımcıların dizaynları üzerinden geliştirilen versiyonlar bugün Çin’den Kanada’ya ucuz ve pratik olması nedeniyle her ülkeye ithal ediliyor.

  • PİYASAYA BAKIŞ-İngiltere işgücü piyasasına ilişkin veriler BoE’nin bu ay faiz indirmesi için yeterli olmaz

    Foreks – Barclays analistleri, İngiltere işgücü piyasasına ilişkin son verilerinin ücret baskılarının hafiflediğini gösterdiğini, ancak bu yavaşlamanın İngiltere Merkez Bankası’nın (BoE) 19 Eylül’deki bir sonraki toplantıda faiz oranlarını düşürmesine neden olacak kadar yeterli olmadığını savundularb

    İkramiyeler hariç ortalama kazançlar Temmuz ayına kadar olan üç aylık dönemde %5,1 artarak Haziran ayına kadar olan üç aylık dönemde kaydedilen %5,4’lük artıştan daha yavaş gerçekleşti. İşsizlik oranı Haziran ayına kadar olan üç aylık dönemde %4,2’den %4,1’e geriledi.

    Analistler, “BOE’nin işgücü piyasası verilerini ihtiyatlı bir şekilde yorumlamasını ve Eylül ayında banka faizini sabit tutmasını beklemeye devam ederken, daha sonra sıralı olarak azaltabilecekleri konusunda rahatlıyoruz” ifadelerini kullandılar. 

Başa dön tuşu