Gün: 19 Nisan 2025

  • TCMB’den 100 milyar liralık iki repo ihalesi

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından yapılan duyuruya nazaran 24 Nisan vadeli 50 milyar lira ve 25 Nisan vadeli 50 milyar lira meblağında iki ihale açıldı.

    Banka geçen ay siyaset faizinden fonlamayı askıya almış, bunun yerine gecelik borç verme faiz oranını kullanmıştı.

    TCMB, perşembe günkü faiz artışının akabinde bir haftalık repo ihalelerine devam edeceğini duyurmuştu.

  • Çocuklarda kasık fıtığına dikkat

    Çocuklarda kasık fıtığına dikkat

    İSTANBUL (İGFA) – Günümüzde yaygın görülen bir hastalık olan kasık fıtığı, doğumdan sonra kapanması gereken kasık kanalının açık kalması nedeniyle oluşuyor. Kasık bölgesinde yumuşak bir yapıya sahip olan bu şişlik, üzerine bastırıldığında içeri girerek kayboluyor.

    Çocuk Cerrahisi Uzmanı Dr. Teoman Şen, kasık fıtığının en sık olarak yaşamın ilk yılında ortaya çıktığını ve ilk birkaç ay içinde zirve yaptığını belirtti.

    Çocukların yaklaşık üçte biri ameliyat sırasında altı aylıktan küçük olduğuna vurgu yapan Dr. Şen, “En yüksek fıtık görülme oranı ise prematüre bebeklerdedir. Prematüre bebeklerin yüzde 16 ile yüzde 25’i kasık fıtığı ile dünyaya gelmektedir” diyor. Çocuklarda kasık fıtığının çoğunlukla ebeveynlerin banyo yaptırması ya da çocuk doktorunun muayenesi sırasında tespit edildiğini vurgulayan Dr. Şen şöyle konuşuyor: “Anne babalar genellikle çocuklarının alt değiştirmeleri ya da banyo yaptırmaları sırasında kasık bölgesinde fark ettikleri şişlik sebebi ile başvurmaktadırlar. Fındık kadar küçük bir şişlikten yumurta büyüklüğüne dek ulaşabilmektedir. Çocukların tipik olarak kasık ve cinsel bölgesinde aralıklı şişkinlik öyküsü vardır. En sık ağlama, öksürme veya tuvalet esnasında ıkınma atakları gibi karın içi basıncın arttığı durumlarda belirginleşirken, daha büyük çocuklar egzersiz sırasında genellikle kasık ağrısından şikayet ederler. Çoğunlukla doğumda ortaya çıkan fıtık günler, haftalar, aylar ve hatta yıllar sonrasına kadar belirti vermeyebilir” diye konuştu.

    FITIK BOĞULMASINA VE HAYATİ RİSKE NEDEN OLABİLİR!

    Kasık fıtıklarında erken tanının büyük önem taşıdığını vurgulayan Çocuk Cerrahisi Uzmanı Dr. Teoman Şen, kasık fıtığının ne kadar erken teşhis edilirse fıtığa bağlı komplikasyonlar o kadar az görüldüğünü belirterek, “Bu sayede fıtıkların boğulması engellenebilmektedir. Boğulmuş fıtıklar, bağırsağın veya diğer iç organların fıtık kesesi içinde sıkışıp kalmasından kaynaklanır. Erken teşhis sayesinde, sürekli bağırsak ve iç organların fıtık kesesine girip çıkmasıyla ortaya çıkan yapışıklıklar ve dolayısıyla operasyonun zorluğu engellenmiş olur. Fıtık boğulması en sık yaşamın ilk altı ayında görülür. Kasık fıtığı tedavi edilmediği taktirde hayati riske neden olabilir” diye konuştu.

    Toplumda kasık fıtığının kendiliğinden düzelebileceğine dair yanlış bir inanış olduğunu belirten Dr. Şen, halk arasında fıtık bağı, fıtık külodu ya da üzerine krem/solüsyon sürülmesi gibi yöntemlerin erken tanı ve tedavi şansının kaçırılmasına, boğulmuş fıtıklar, ciddi yapışıklıklar ve komplikasyonlar sonucu hayati risklere yol açtığını vurguladı.

    Kasık fıtığında cerrahi tedavinin şart olduğunu vurgulayan ve özellikle küçük bebeklerde boğulma riskinin yüksek olması nedeniyle, onarımın hızlı bir şekilde yapılması gerektiğine dikkat çeken Dr. Şen, bazı raporların tanıdan sonraki 1 ay içinde onarım yapılırsa komplikasyonların yüzde 90’ının önlenebileceğini öne sürdü. Şen, yetişkinlerde kasık fıtığının oluş mekanizmalarının farklı olduğundan tedavi yaklaşımları da farklı olduğunun altını çizdi.

  • Şampiyon pilotlar, 30 kadın Co-Pilotu pistlere hazırladı

    Şampiyon pilotlar, 30 kadın Co-Pilotu pistlere hazırladı

    İSTANBUL (İGFA) – Motor sporlarında kadınların daha aktif rol almasını teşvik eden proje, online teorik eğitim ve sınavın ardından, Körfez Pisti’ndeki uygulamalı eğitimlerle sona erdi. Şampiyon pilotların direksiyonda olduğu eğitim sonunda 30 kadın co-pilot, sağ koltuk bulmak üzere gerekli tüm aşamaları tamamladı.

    Bu yıl ikincisi düzenlenen “Co-Pilot Eğitim Programı” tamamlandı. Bu yıl eğitime 350 başvuru olurken, 157 katılımcı online eğitimlere katılım sağladı. Eğitimler sonunda yapılan online sınavda başarılı olan 30 kadın TOSFED Körfez Yarış Pisti’ndeki uygulama eğitimine katılma hakkı kazandı.

    Teorik derslerde, ralli sporunun temel dinamikleri, co-pilotluk görevleri, yol notu hazırlama teknikleri ve yarış prosedürleri gibi konular ele alınırken, eğitim sonunda katılımcılar online bir sınava dahil oldu. Sınavda en yüksek notu olan 30 kadınkatılımcı da Kocaeli Körfez Pisti’nde gerçekleştirilen uygulamalı eğitimle co-pilot sertifikasına sahip oldu.

    Şampiyon pilotlardan Murat Bostancı, Burçin Korkmaz, And Sunman, Ümit Can Özdemir, Orhan Avcıoğlu ve Nazan Zorlu’nun uygulamalı verdikleri eğitimde, co-pilot adayları gerçek bir ralli özel etabında pratik yapma şansı elde ederken, bu süreçte yol notu yazımı, zaman kontrol noktaları, start/finiş prosedürleri gibi kritik unsurlar uygulamalı olarak öğrenme fırsatı buldu.

  • RK: Ankara’da faaliyet gösteren bazı hazır beton üreticileri soruşturması Sözlü Savunma Toplantısı 6 Mayıs’ta yapılacak

    Foreks – Ankara’da faaliyet gösteren bazı hazır beton üreticilerinin iş gücü pazarına yönelik rekabeti kısıtlayıcı anlaşma/uyumlu eylem yoluyla 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un 4. maddesini ihlal edip etmediklerinin tespiti amacıyla yürütülen soruşturmada sözlü savunma aşamasına gelindi.

    Rekabet Kurulu tarafından yapılan açıklamaya göre bahse konu sözlü savunma toplantısı, 6 Mayıs 2025 tarihinde saat 10.30’da yapılacak.

    Toplantıya söz almak üzere katılmak isteyen şikâyetçi ve üçüncü kişilerin, “Rekabet Kurulu Nezdinde Yapılan Sözlü Savunma Toplantıları Hakkında Tebliğ” uyarınca, toplantı konusu ile ilgili menfaat ilişkilerini ortaya koyan bilgi ve belgeleri içeren dilekçeyle 29 Nisan 2025 günü mesai saati sonuna kadar Rekabet Kurumuna başvurmaları gerekiyor.

    Açıklamada, “Sözlü savunma toplantısına dinleyici olarak katılmak isteyenler, toplantıyı çevrimiçi olarak takip edebileceklerdir. Bu amaçla Rekabet Kurumu internet sitesindeki yönlendirmelere uygun olarak, en geç toplantı saatinden yarım saat öncesine kadar katılım formunun doldurulması gerekmektedir.” denildi.

  • RK: Ankara’da faaliyet gösteren bazı hazır beton üreticileri soruşturması Sözlü Savunma Toplantısı 6 Mayıs’ta yapılacak

    Foreks – Ankara’da faaliyet gösteren bazı hazır beton üreticilerinin iş gücü pazarına yönelik rekabeti kısıtlayıcı anlaşma/uyumlu eylem yoluyla 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un 4. maddesini ihlal edip etmediklerinin tespiti amacıyla yürütülen soruşturmada sözlü savunma aşamasına gelindi.

    Rekabet Kurulu tarafından yapılan açıklamaya göre bahse konu sözlü savunma toplantısı, 6 Mayıs 2025 tarihinde saat 10.30’da yapılacak.

    Toplantıya söz almak üzere katılmak isteyen şikâyetçi ve üçüncü kişilerin, “Rekabet Kurulu Nezdinde Yapılan Sözlü Savunma Toplantıları Hakkında Tebliğ” uyarınca, toplantı konusu ile ilgili menfaat ilişkilerini ortaya koyan bilgi ve belgeleri içeren dilekçeyle 29 Nisan 2025 günü mesai saati sonuna kadar Rekabet Kurumuna başvurmaları gerekiyor.

    Açıklamada, “Sözlü savunma toplantısına dinleyici olarak katılmak isteyenler, toplantıyı çevrimiçi olarak takip edebileceklerdir. Bu amaçla Rekabet Kurumu internet sitesindeki yönlendirmelere uygun olarak, en geç toplantı saatinden yarım saat öncesine kadar katılım formunun doldurulması gerekmektedir.” denildi.

  • Bu Göğüs Coin Gizemli Bir Bildiri Paylaştı! Büyük Ralli Bekleniyor!

    Kripto para piyasasında son günlerin en çok konuşulan trendi “Base is for everyone” dalgası, artık tanınan göğüs coin cephesine sıçradı. Göğüs coin resmi X hesabından yapılan paylaşım, yatırımcılar ortasında heyecan yarattı. Bu paylaşım sonrası fiyat kısa müddette yükseldi. Fakat birtakım analistler bu hareketin ardında daha fazlasının olabileceğini düşünüyor. Pekala yeni bir hype token çılgınlığına mı giriyor, yoksa yalnızca toplumsal medyaya ayak mı uyduruyor? Kriptokoin.com olarak ayrıntıları aktarıyoruz.

    Popüler Göğüs Coin Grubu “Base” Trendine Katıldı: “Shib is for everyone” Paylaşımı Geldi

    Shiba Inu’nun resmi X hesabı @Shibtoken, 18 Nisan’da “Shib is for everyone” iletisini paylaştı. Çabucak akabinde gelen “Coined it” sözü ve Zora platformuna yapılan irtibat, toplulukta “Yeni bir token mi geliyor?” sorularını gündeme taşıdı. Zora, kullanıcıların içerikleri token olarak basabildiği bir platform ve bu da muhtemel bir “hype coin” doğuşunu işaret edebilir.

    Bu gelişme, geçtiğimiz günlerde Coinbase’in L2 ağı Base tarafından başlatılan “Base is for everyone” furyasını hatırlattı. O olayda, yeniden Zora üzerinden resmi olmayan bir token ortaya çıkmış ve kısa müddette 20 milyon dolarlık piyasa pahasına ulaşarak büyük ses getirmişti. Bu token daha sonra %40’tan fazla düşerek 11 milyon dolar piyasa kıymetine gerilese de, yatırımcıların ilgisi hâlâ taze.

    Bu Göğüs Coin Gizemli Bir Bildiri Paylaştı! Büyük Ralli Bekleniyor!

    Bu Göğüs Coin Gizemli Bir Bildiri Paylaştı! Büyük Ralli Bekleniyor!

    SHIB Fiyatı Reaksiyon Verdi: Lakin Hype Kâfi mi?

    SHIB fiyatı, bu toplumsal medya atağına kayıtsız kalmadı. Paylaşım sonrası fiyat %1 artarak 0.0000118 dolara yükseldi. Gün içindeki taban düzey olan 0.00001164 dolardan toparlanan göğüs coin, kısa vadeli bir alım ilgisiyle karşılaştı. Lakin bu artış, Base token çılgınlığındaki sıçramayla kıyaslandığında hayli hudutlu kaldı.

    Yine de süreç hacmindeki artış dikkat cazibeli. CoinGape’in raporuna nazaran, SHIB’in günlük süreç hacmi son günlerde değerli ölçüde yükseldi. Bu da yatırımcıların Shiba Inu’nun piyasadaki yeni trendlere süratle entegre olmasını olumlu karşıladığını gösteriyor. Lakin sürdürülebilir bir fiyat artışı için toplumsal medya bildirilerinin ötesinde güçlü bir gelişmeye gereksinim olduğu açık.

    Yeni Token Gelebilir mi? SHIB Grubu Sinyal mi Veriyor?

    Zora teması ve “Coined it” tabiri, toplulukta yeni bir token lansmanına dair beklenti oluşturdu. Her ne kadar SHIB cephesi şimdi resmi bir açıklama yapmasa da, bu cins stratejik ve şifreli toplumsal medya hareketlerinin daha evvel benzeri projelerde yeni token’ların habercisi olduğu görülmüştü. Bilhassa göğüs coin ekosisteminde bu üslup etkileşimler sıklıkla FOMO (kaçırma korkusu) yaratıyor.

    Öte yandan kimi analistler, SHIB’in bu hareketle toplumsal medya gücünü yine test ettiğini ve yeni yatırımcı ilgisini ölçmeye çalıştığını öne sürüyor. Şayet topluluk yansısı güçlü olursa, SHIB tarafında yeni bir alt token ya da NFT tabanlı teşebbüs duyurusu gelebilir. Fakat bu büsbütün spekülasyon kademesinde ve yatırımcıların temkinli olması gerekiyor.

  • Rusya’dan yeni ticaret kısıtlaması: Ülkeye her marka giremeyecek

    Investing.com – Rusya Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, ülkede 2022 yılından bu yana uygulanan paralel ithalat sisteminde daralmaya gidileceğini açıkladı. Bakanlık tarafından hazırlanan yeni düzenleme ile artık ülkedeki tüm ürün grupları değil, sadece belirli markalar paralel yollarla ithal edilebilecek. Yeni sistemin Nisan ayı sonu veya Mayıs başında yürürlüğe girmesi bekleniyor.

    Alınan kararın gerekçesi olarak, bazı sektörlerde iç talebin artık yerli üretimle karşılanabiliyor olması gösterildi. Bakanlık, yerli üretimin bu sayede teşvik edileceğini ve belirli alanlarda dışa bağımlılığın azaltılacağını belirtti. Uzman görüşlerine göre, düzenleme aynı zamanda gümrük denetimlerinin güçlendirilmesine katkı sağlayacak ve sahte ürün girişine karşı daha etkili bir kontrol mekanizması kurulmasına yardımcı olacak.

    Paralel ithalat uygulaması, 2022 yılında Batılı markaların Rusya pazarından çekilmesiyle birlikte gündeme gelmişti. Uygulama kapsamında ilk aşamada, tekstilden elektroniğe uzanan toplam 50 ürün grubunun paralel yollarla ithalatına izin verilmişti. Gerekli belgeleri eksiksiz sunabilen her şirket, bu ürünleri resmi distribütör olmadan ülkeye getirme hakkına sahipti.

    Bu sistem sayesinde piyasalarda yaşanan ürün kıtlığı büyük ölçüde giderilmiş, özellikle ithal ürünlerin fiyatlarında önemli düşüşler yaşanmıştı. Bazı ürünlerin fiyatlarında yüzde 50’ye varan indirimler gözlemlenmişti. Ancak zaman içinde piyasa dengeleri değişti ve bazı ürün gruplarında arz fazlası oluşmaya başladı. Bu sebeple yetkililer, sistemin daha seçici hale getirilmesi gerektiğini savundu.

    Rusya ve Katar’dan 2 milyar dolarlık yatırım iş birliği

    Öte yandan, Rusya ile Katar arasında önemli bir yatırım ortaklığına imza atıldı. Perşembe günü yapılan törenle iki ülke arasında 2 milyar dolar değerinde yeni bir yatırım platformu oluşturmak üzere anlaşma sağlandı. Platformun amacı, çeşitli sektörlerde ortak projelere yatırım yapmak ve ekonomik iş birliğini artırmak olarak açıklandı.

    Yatırım platformunun anlaşması, Rusya Doğrudan Yatırım Fonu (RDIF) Genel Müdürü Kirill Alexandrovich Dmitriev ile Katar Yatırım Otoritesi CEO’su Mohammed Saif Al-Sowaidi tarafından imzalandı. Anlaşmayla birlikte Katar’ın devlet varlık fonu ile RDIF arasında stratejik bir ortaklık kurulmuş oldu. Bu platform aracılığıyla hem Rusya’da hem de üçüncü ülkelerde çeşitli alanlarda ortak yatırım projeleri planlanıyor.

    İki ülke, özellikle enerji, lojistik, altyapı ve teknoloji gibi alanlarda ekonomik ortaklığı derinleştirmeyi hedefliyor. Daha önceki iş birliklerinde olduğu gibi, bu platformun da uzun vadeli ekonomik ilişkileri güçlendirmesi bekleniyor. Yetkililer, anlaşmanın sadece ekonomik değil, aynı zamanda diplomatik ilişkileri de güçlendiren bir adım olacağını ifade etti.

  • Lords of the Fallen’ın Dev 2.0 Güncellemesi Oyunun Çehresini Değiştirdi

    CIGames CEO’su Marek Tyminski’nin bir müddettir bilhassa de Twitter’da ballandıra ballandıra övdüğü Lords of the Fallen 2.0 güncellemesi nihayet yayınlandı. Güncelleme sahiden de orijinal özellikler içeriyor ve oyuncuların güncellemeye yansısı de son derece olumlu oldu. O denli ki Lords of the Fallen, Steam’in en çok kazandıranlar listesinde tekrardan birinci 30’a girmeyi başardı.

    Özellikle de oyuna eklenen kesintisiz co-op ve bunu destekleyen fiyatsız arkadaş bileti özelliği ile dilediğiniz bir arkadaşınızla birlikte oyunun öyküsünü baştan sona birlikte oynayabileceksiniz.

    İşte Lords of the Fallen’ın 2.0 sürümü ile oyuna gelen özellikler:

    Ortak İlerlemeli İş Birliğine Dayalı Platformlar Ortası Oyun

    Kesintisiz iş birliğine dayalı moda ek olarak artık tıpkı “Yeni Oyun” oturumunda olduğunuz ve birebir sayıda ana boss öldürdüğünüz sürece (bir oturumda) her iki oyuncunun da tüm ana ilerlemesi kaydedilir. Tüm oturumlarda her iki oyuncu da tüm ganimetleri ve %100 güçlerini korur ve birbirlerini diriltebilir.

    Ücretsiz Arkadaş Bileti

    Oyuna sahip olmasa bile rastgele bir arkadaşını çevrimiçi iş birliğine dayalı modda macerana katılmaya davet et. Arkadaşların, çevrimiçi oturumlar ortasında tüm ganimetlerini ve karakter ilerlemelerini korur ve ayrıyeten öğreticinin tamamına ve karakter oluşturucuya fiyatsız çevrimdışı erişime sahip olur.

    Yenilenmiş Savaş ve Hareket

    V2.0 daha isabetli atak animasyonları ve uygunlaştırılmış silah yansısı, daha tesirli kaçınmalar, düzgünleştirilmiş kilitlenme sistemi, yeni ağır akın düğme göstergeleri ve dahasını içeren güzelleştirilmiş karakter hareketlerini ve savaş sistemini beraberinde getiriyor.

    Ayrı Zıplama Düğmesi

    Oyuncular artık tek bir düğmeye basarak istedikleri vakit zıplayabilirler. Bu, daha sezgisel platform mekaniklerini mümkün kılıyor.

    Lords of the Fallen'ın Dev 2.0 Güncellemesi Oyunun Çehresini Değiştirdi

    Komple Yenilenmiş Silah Sesleri

    Her silah artık daha güçlü ve tesirli sesler çıkararak her vuruşun, her savurmanın ve her engellemenin daha heyecan verici ve tatmin edici bir savaş tecrübesi sunmasını sağlıyor.

    Elden Geçirilmiş Karakter Oluşturucu

    Hem erkek hem bayan modeller için artırılmış yüz detayları, beden formları ve genel görsel iyileştirmeleriyle daha gerçekçi ve etkileyici karakterler üret.

    Modernleştirilmiş Arayüz Seçenekleri

    Yeni kullanıcı arayüzü daha sadedir ve gezinmesi daha kolaydır, ayrıyeten artık daha sürükleyici bir tecrübe için arayüzü devre dışı bırakabilir yahut oynanışa bağlı olarak kaybolup belirdiği dinamik arayüz ayarını kullanabilirsin.

    İyileştirilmiş Öğretici Deneyimi

    Güncellenmiş öğretici daha net ve daha sezgisel talimatlar sunar. Ayrıyeten yeni oyun içi rehber sayesinde maceran boyunca istediğin vakit evvelki talimatlara göz atabilirsin.

    Umbral Lamp Yönlendirmesi

    Umbral Lamp artık bir sonraki vestige noktasına giden yolu gösterme özelliğine sahiptir ve Mournstead’deki kaybolmuş şövalyelere yardımcı olur.

    • Lords of the Fallen – İnceleme

    Dahası, oyun %67 indirimli olarak yaklaşık 11$’a kadar düşmüş durumda. Bu da satışları önümüzdeki günlerde de artırmaya devam edecektir, bu fiyata bu türlü oyunlar bulmak zorlaştı malumunuz.

  • Giray Altınok, Algida Usta Usulü Reklam Filminde!

    Kendine has tarzı ve başarılı oyunculuk performansıyla komedi dünyasının son zamanlarda en çok konuşulan isimlerinden biri olan Giray Altınok, yeni reklam filmi ile hem güldürmeye hem de lezzet şöleni yaşatmaya hazırlanıyor.

     

    Reklam filmi; Giray Altınok’un usta ve çırak rolünde Algida’nın çıtır baklava ve Antep fıstığı parçalı yeni ürününü tanıttığı eğlenceli sahneleriyle dikkat çekiyor. Rol aldığı iki farklı karakterle oldukça başarılı bir performans sergileyen Giray Altınok, “Algida Usta Usulü Baklavalı ve Antep Fıstığı Parçalı Sade Dondurma” nın kaşık büktüren kıvamını yakalamaya çalışırken izleyicilere keyifli anlar yaşatıyor. 

     

    Çekimleri iki gün boyunca Fatih’te yer alan Küçük Mustafa Paşa Hamamı’nda yapılan reklam filmi sonrası açıklamada bulunan Giray Altınok; setteki ortam sayesinde çekimlerin çok keyifli geçtiğini dile getirdi ve “Dondurmanın yoğun kıvamlısını seviyorum. En sevdiğim dondurmanın reklamında oynamış olmaktan çok mutluyum. Çekimler de çok güzel geçti. Hem eğlendik hem de harika anlar paylaştık.” şeklinde konuştu.

     

     

     

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Kemer’de bisiklet coşkusu

    Kemer Belediyesi’nin de büyük destek verdiği ve bu yıl “Pedallar döner, dostluk büyür” sloganıyla 7’ncisi düzenlenecek olan Akra Gran Fondo Antalya powered by AG Tohum yarışları öncesinde Kemer’de Expo alanı oluşturuldu.

     

    Nisan ayının bisiklet ayı ilan edilmesinden sonra Türkiye’nin en önemli bisiklet destinasyonları arasında yer alan Kemer’de bisiklet coşkusu yaşanıyor.

     

    Geçen hafta Trans Taurus Dağ Bisikleti Etap Yarışları ile başlayan hareketlilik, yarın yapılacak olan Akra Gran Fondo Antalya powered by AG Tohum yarışlarının hazırlık çalışmalarıyla devam ediyor.

     

    Mustafa Ertuğrul Aker Parkı’nda oluşturulan Expo alanında bazı firmalara ait bisikletler, bisiklet parçaları ve malzemeleri sergileniyor.

     

    Park içerisinde kurulan oyun alanları da özellikle çocukların büyük ilgisini çekiyor. Bisikletini kapıp gelen bazı çocuklar akrobasi hareketleri yaparak yarışlar öncesi organizasyona ayrı bir renk katıyor.

     

    Akra Gran Fondo Antalya powered by AG Tohum yarışları öncesinde bugün “Bisikletin kalbi Kemer’de atıyor ”projesi kapsamında Kemer Belediyesi’nin destekleriyle Kemer Kaymakamlığı, Kemer İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve İlçe Gençlik ve Spor Müdürlüğünce öğrenciler ve vatandaşlar mini şehir turu yapacak.

     

    Saat 17:30’da Kemer Cumhuriyet Meydanı’ndan başlayacak olan mini şehir turu, Mustafa Ertuğrul Aker Parkı’nda sona erecek. Şehir turundan sonra ise Mustafa Ertuğrul Aker Parkı’nda mini bir konser düzenlenecek.

     

     

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • YILLIK: Annual of Istanbul Studies yeni sayıları için yazı başvurularını bekliyor

    İstanbul Araştırmaları Enstitüsü’nün hakemli, açık erişim ve uluslararası akademik dergisi YILLIK: Annual of Istanbul Studies, Aralık 2025 ve 2026’da yayımlanacak yedinci ve sekizinci sayıları için yazı başvurularını bekliyor. İstanbul’un geçmişi ve bugününe dair güncel araştırmalara yer vermeyi amaçlayan YILLIK’a başvurular 5 Mayıs’a kadar devam edecek.

    Suna ve İnan Kıraç Vakfı İstanbul Araştırmaları Enstitüsü’nün uluslararası, hakemli ve açık erişimli akademik dergisi YILLIK: Annual of Istanbul Studies, Aralık 2025 ve 2026’da yayımlanacak olan yedinci ve sekizinci sayıları için yazı başvurularını almaya başladı. İstanbul’un geçmişi ve bugününe dair özgün araştırmalara yer veren YILLIK için başvurular 5 Mayıs’a kadar devam edecek.

    Tarih, mimarlık ve sanat tarihi, arkeoloji, şehir planlama, sosyoloji, antropoloji, coğrafya, kent çalışmaları ve ilgili sosyal bilim alanlarında çalışan araştırmacıların İstanbul’a odaklanan Türkçe ve İngilizce akademik makalelerine, denemelerine, görsel içerikli yazılarına ve kitap ile sergi incelemelerine yer veren dergiye gönderilen ve Yayın Kurulu tarafından uygun görülen makaleler, Aralık 2025’te yayımlanacak yedinci sayıda yer alacak. Revizyonla kabul edilen yazılardan bazıları ise Aralık 2026’da çıkacak sekizinci sayıda yer bulacak.

    Uluslararası yayın ve danışma kurullarına sahip YILLIK: Annual of Istanbul Studies, her yıl bir doktora öğrencisi ya da doktorasını tamamlamasının üzerinden beş seneden fazla geçmemiş bir araştırmacının makalesine Erken Kariyer Makale Ödülü veriyor. 

    Hem basılı hem dijital olarak yayımlanan ve SCOPUS, ERIH PLUS ve MLA International Bibliography tarafından dizinlenen YILLIK’a, İstanbul Araştırmaları Enstitüsü’nün web sitesi ve DergiPark platformu üzerinden erişilebiliyor.

     

     

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Doğumunun 101. Yılında Bahaeddin Ögel Paneli, Zeytinburnu Kültür Sanat’ta!

    Zeytinburnu Kültür Sanat’ta kültür dünyamızın önemli isimleri hatırlanmaya ve farklı perspektiflerden değerlendirilmeye devam ediyor. Bu ay kültür tarihçisi Bahaeddin Ögel merkeze alınacak. 22 Nisan Salı akşamı saat 19.30’da başlayacak panelin moderatörlüğünü Prof. Dr. Ahmet Taşağıl üstlenirken Prof. Dr. Abdulkadir Yuvalı, Dr. Ali Ahmetbeyoğlu ve Prof. Dr. Üçler Bulduk konuşmalarıyla panele katkıda bulunacak.

     

    “Doğumunun 101. Yılında Bahaeddin Ögel” Paneli, Zeytinburnu Kültür Sanat’ta!

    Zeytinburnu Kültür Sanat’ta bu ayın paneli, 22 Nisan Salı akşamı saat 19.30’da gerçekleşecek. Bahaeddin Ögel’in hayatının, eserlerinin ve Türk kültür tarihine yaptığı katkıların değerlendirileceği panelin moderatörlüğünü Prof. Dr. Ahmet Taşağıl üstlenirken Prof. Dr. Abdulkadir Yuvalı, Dr. Ali Ahmetbeyoğlu ve Prof. Dr. Üçler Bulduk konuşmacı olarak panelde yer alacak.

     

    Bahaeddin Ögel kimdir?

    Bahaeddin Ögel, 1924’te Elazığ’ın Çarşı Mahallesi’nde doğmuş, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Tarih Bölümü’nden mezun olmuştur. Erzurum’da öğretmenlik yaparken yayımladığı makalelerle akademik hayata adım atmış, doktorasını Uygur tarihi üzerine tamamlayarak Ankara Üniversitesi’nde akademik kariyerine devam etmiştir. Almanya, İran, Tayvan ve Japonya’da araştırmalarda bulunmuş, 1965’te profesör olmuştur. Türk kültür tarihi alanında derinlikli çalışmalar yapmış; Türklerin köy ve şehir yaşamından ordusuna, müziğinden yemek kültürüne kadar pek çok konuyu incelemiştir. Türk kültürünün köklerini Orta Asya’da, dallarını ise Avrasya coğrafyasına yayılmış bir bütün olarak görmüş, bu çalışmaların mutlaka Türk araştırmacılar tarafından yürütülmesi gerektiğini savunmuştur. 1989’da vefat eden Ögel, Türk tarihçiliğinin önemli isimlerinden biridir.

     

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Aydın Büyükşehir Belediyespor, Çerağ Düzeltir ile Sözleşme Yeniledi

    Yeni sezona güçlü bir başlangıç yapmayı hedefleyen Sultanlar Ligi ekibi
    Aydın Büyükşehir Belediyespor, başarılı liberosu Çerağ Düzeltir ile
    sözleşme yeniledi.

    Geçtiğimiz sezon gösterdiği performansla takımın önemli parçalarından
    biri olan Çerağ Düzeltir, 2025/26 sezonunda da Aydın ekibinin başarısı
    için ter dökmeye devam edecek.

    Yörük Ali Efe Spor Tesisleri’nde düzenlenen imza törenine; Kulüp Başkanı
    Polat Bora Mersin, Voleybol Şube Sorumlusu Mehmet Volkan Zeytin ve
    Voleybol İdari Menajeri Sabri Can katıldı.

    Aydın Büyükşehir Belediyespor Kulübü’nden yapılan açıklamada ise “
    ‘Savunma Bakanı’ ile yeniden! İki sezon boyunca sahadaki enerjisiyle
    takımımıza değer katan Çerağ Düzeltir ile 1 yıllık sözleşme imzaladık.
    Birlikte daha iyiye!” ifadeleri kullanıldı.

     

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Vodafone’dan 5G Öncesi Sektörde Yapısal Reform Çağrısı

     Türkiye’nin dijitalleşmesine liderlik etme vizyonuyla faaliyet gösteren Vodafone, 2026’da kullanıma sunulması planlanan 5G’ye yönelik hazırlıklarını sürdürüyor. Konuyla ilgili açıklamada bulunan Vodafone Türkiye CEO’su Engin Aksoy, “Sektörümüzde önemli gelişim alanları söz konusu ve köklü bir yapısal dönüşüm gerekli. 5G ihalesi ve sabit genişbant lisans uzatım süreci öncesinde bu dönüşümü gerçekleştirmek için önümüzde önemli bir fırsat penceresi var” dedi. 

     

    Türkiye’de mevcut fiber uzunluğunun 588 bin kilometre olduğuna, OECD ortalamasının yakalanması için bunun yaklaşık 2 milyon kilometreye ulaşması gerektiğine dikkat çeken Aksoy, “Baz istasyonlarına fiber bağlantı sağlanması da istediğimiz ve üzerinde çalıştığımız bir konu. Bu alanda yerleşik operatörle işbirliğine de her zaman hazırız. Paylaşım modellerine açık olduğumuzu pek çok kez ifade ettik ve bu konuda girişimlerde bulunduk. Ancak, talep edilen kira bedellerinin, altyapı kurulumunu sıfırdan bizim yapmamız durumunda ortaya çıkacak maliyetten dahi yüksek olması gibi nedenlerle girişimlerimiz sonuçsuz kaldı. Bu konuda rekabet ve yatırım ortamını iyileştirecek  adil ve rasyonel müdahale ve düzenlemeler yapılmalı, paylaşım konusunda uzlaşmacı, sonuç getiren bir yaklaşım izlenmeli. Baz istasyonlarının fiber bağlantıları için yerleşik işletmeci tarafından makul şartlar içeren ayrı bir tarife yayımlanması gerekiyor. Önümüzdeki dönemde bu doğrultuda yapıcı adımlar görmeyi umuyoruz” diye ekledi.  

     

    “Altyapı ve üstyapı hizmetlerinin ayrılması verimliliği artırır”

     

    Aksoy, ortak altyapı şirketi konusunda ise şu şekilde konuştu:

     

    “Fiberi ülke genelinde hızla yaygınlaştıracak bir yatırım modeli geliştirilmeli. Ülke kaynaklarının verimli kullanılması için ortak yatırıma imkân sağlayacak bir ortak altyapı şirketi kurulmasının ülkemizde yatırımları hızlandıracağını düşünüyoruz. Ortak altyapı şirketi kurulması için Varlık Fonu’nun liderliğinde çalışma başlatılmasına yönelik geçmişte umut vaat eden girişimler oldu. Biz bu gelişmelerin önümüzdeki dönemde hız kazanması için somut adımlar bekliyoruz. Bu bağlamda, 2026’da sabit genişbant ile ilgili yapılacak lisans uzatım sürecini önemli bir fırsat olarak görüyoruz. Bu süreçte perakende ve toptan hizmetlerin ayrıştırılması gerekiyor. Fiber altyapının yaygınlaşmasının, altyapı sahipliğinin yapısal ayrışmayla tamamen bağımsız bir şirket tarafından yönetilmesi ile mümkün olacağına inanıyoruz. Ayrışma ile sadeleşmiş yönetim stratejileri; kurum içi etkin uygulamalar, yönetim motivasyonu ve nihayetinde genel verimliliğin artmasını sağlayabiliyor. Tüm operatörlere açık ve eşit hizmet veren bir altyapı firmasının varlığı, altyapının en verimli şekilde kullanımını sağlayacak, perakende piyasada artan rekabet ile yatırımın aboneliğe dönüşmesi hızlanacaktır. Bununla birlikte, fiber altyapının devredileceği şirketin, ister bir ortak altyapı şirketi olsun, ister başka bir şirket, mobil altyapıdakine paralel şartlarla lisans ücreti ödeyerek bu hakka sahip olması gerektiğini düşünüyoruz.” 

     

    “Sabit genişbant lisans uzatım koşulları ile 5G ihalesi orantılı olmalı”

     

    5G ihale sürecine de değinen Engin Aksoy, şöyle devam etti: 

     

    “5G teknolojisi, ağırlıklı olarak, aldıkları hizmetin kalitesi artacak olan birey ve kurumlara fayda sağlayacak. Operatörler açısından ise verimlilik artışı sağlarken, eski nesil teknolojilere kıyasla yatırım miktarı artacağından, bir gelir sıçraması yaratmayacak. 5G ihalesinin makul fiyat ve koşullarda, yatırım-yükümlülük dengesi gözetilerek yapılması önem taşıyor. Frekans tahsislerinin yüksek 5G performansını sağlayacak miktarda, orantılı ve ekonomik olarak uygun seviyede olan spektrum ücretleri ile yapılması, operatörlerin şebeke yatırımına daha fazla odaklanmasını sağlayacak. Operatörlerin makul bedellerle spektrum kullanım hakkını elde etmesi ve şebeke kurulumuna ilişkin yatırımlara daha fazla kaynak ayrılabilmesi için spektrum bantlarının zamanında hazır edilmesi ve planlanması, her yeni bant için tahsis edilecek frekans miktarının operatörlerin ihtiyacını karşılayacak minimum seviyede olması önem arz ediyor. Ayrıca, tahsis edilecek frekans dilimleri arasında yüksek asimetri olmasından kaçınılmalı. Bununla birlikte, kapsama ve kalite yükümlülüklerinin teknoloji bağımsız olması ve kapsamanın artırılması için teşviklere yer verilmesi önemli. Yerlilik yükümlülüğünün üreticileri teşvik edecek bir mekanizmaya dönüştürülmesi yerli yatırımları artıracaktır. Diğer yandan, sabit genişbant ile ilgili yapılacak lisans uzatım koşullarıyla 5G ihalesi arasında orantısız farklar olmaması ve adil rekabet koşullarının sağlanması gerekiyor.”

     

     

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Egeli ihracat liderleri ödüllerle onurlandırıldı

    Egeli ihracat liderleri ödüllerle onurlandırıldı

    İZMİR (İGFA) – Su ürünleri ve hayvansal mamuller ihracatçıları 2026 yılı sektör hedefi olan Türkiye geneli 4.3 milyar dolar, Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği de 2 milyar dolar hedefine adım adım ilerliyor. Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği, 2024 yılı ihracat şampiyonları için düzenlediği “İhracatın Yıldızları Ödül Töreni”ni 2024 yılı mali genel kurul toplantısında gerçekleştirdi.

    Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği Bedri Girit,”2024 yılında Türkiye genelinde 261 milyar dolarlık ihracat performansı sergilendi. Bunun 36 milyar doları tarım sektörüne ait. Sektörümüzün ihracatı ise 3 milyar 863 milyon dolar. Özellikle iki kalemde oldukça güzel bir performans sergiledik: Su ürünleri sektöründe geçen yıl 2 milyar dolarlık kritik sınırı aşmış bulunuyoruz. Kanatlı sektöründe, et ve yumurtayı birleştirdiğimizde ise 1 milyar doların üzerinde ihracat söz konusu. Yaklaşık 400 milyon dolarlık süt ve 32 milyon dolarlık bal ihracatımız da mevcut. Türkiye genelinde sektörümüzün iştigal konusundaki ihracatın birim fiyatı ortalama 3,15 dolar. Ancak bizim Birliğimizin birim fiyatı 4,13 dolar civarında. Yani Türkiye genelinden daha iyi durumdayız. Ayrıca, Türkiye genelindeki ihracatın yüzde 45’i Ege İhracatçı Birliklerinden yapılıyor. Su ürünleri ihracatının yüzde 68’i Bölgemizden yapılıyor. Daha sürdürülebilir ve birim fiyatı yüksek ihracat yapmamız gerekiyor” dedi.

    Egeli ihracat liderleri ödüllerle onurlandırıldı

    2025 YILI DAHA AĞIR VE ZOR BİR YIL OLACAK

    Başkan Girit, “Yumurta, süt tozunda ve tereyağında gibi ürünlerde uygulanan yasaklar ve kotalar bizi fazlasıyla etkiliyor. Finansal sorunlarımız var. Dövizin, enflasyonla paralel gitmesini talep ediyoruz. Bu noktada hem devlete hem de firmalara sorumluluk düşüyor. Sektörün nitelikli ihracat hedefi doğrultusunda ortak bir vizyonla hareket etmesi gerekiyor. Türkiye için 2025’te yüzde 2,7’lik bir büyüme beklense de bizim ihracat yaptığımız gelişmiş ülkelerde büyüme oranı sadece yüzde 1,8. Bu nedenle 2025 yılı daha ağır ve zor bir yıl olacak. Ülke algısını yükseltecek hamleler yapmalıyız, firmalarımız da bu paralelde hareket etmeli. ABD pazarına yönelik yürüttüğümüz TURQUALITY Projemiz 6’ıncı yılına giriyor. Japonya’ya yaptığımız ziyarette bir üniversiteyle anlaşma sağladık. Bu kapsamda Eylül ayından itibaren Türk yemeklerinin teorik ve pratik sunumları yapılacak. 2026 yılı sektör hedefimiz olan Türkiye geneli 4.3 milyar dolar, Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliğimiz olarak da 2 milyar dolar hedefimize adım adım ilerlemekteyiz.” diye konuştu.

    Ödül almaya hak kazanan firmalar adına, Ege Orman Vakfına yapılan bağış ile toplam 500 adet fidan Manisa Yunt Dağı Mevkii’ne dikilerek, ihracatçılar adına bir hatıra korusu oluşturuldu.

  • Okullara ısınma desteği… 400 bin ton kömür dağıtılacak

    Okullara ısınma desteği... 400 bin ton kömür dağıtılacak

    ANKARA (İGFA) – Millî Eğitim Bakanlığına Bağlı Okul ve Kurumlara 2025-2026 Eğitim Öğretim Yılı İçin Isınma Amaçlı Kömür Dağıtımına İlişkin Cumhurbaşkanı Kararı, bugünkü Resmi Gazete’de yayımlandı.

    Milli Eğitim Bakanlığı’na (MEB) bağlı 81 ildeki okul ve kurumların ısınma ihtiyacını karşılamak amacıyla azami 400 bin ton kömür dağıtılması hedeflendi.

    Kömür tedariki ve sevkiyatı Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu (TKİ) tarafından gerçekleştirileceğinin belirlendiği karara göre süreç, MEB ile TKİ arasında yapılacak protokolle planlanacak.

    Kömür miktarı, okulların derslik sayıları, binaların yapısal özellikleri ve bölgenin iklim koşulları dikkate alınarak MEB tarafından belirlenecek.

    Dağıtılacak kömürler, “Isınmadan Kaynaklanan Hava Kirliliğinin Kontrolü Yönetmeliği”ne uygun olacak ve akredite laboratuvarlarda analiz edilecek.

    Kömür teslimatından doğan vergi ve harçlar TKİ tarafından karşılanacak.

    Söz konusu karar, özellikle kış aylarında ısınma sorunu yaşayan okulların ihtiyaçlarını karşılamayı ve eğitim ortamlarını daha konforlu hale getirmeyi amaçlıyor.

    İlgili kararın detaylarına ulaşmak için tıklayabilirsiniz

  • CEO Network Platformu’nun ikinci etkinliğinde “Avrupa Birliği ile İlişkiler, Ticaret ve İş Birlikleri” ele alındı

    Foreks – Türk İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) ve İntegral Yatırım iş birliğiyle hayata geçirilen CEO Network Platformu’nun ikinci etkinliğinde ‘Avrupa Birliği ile İlişkiler, Ticaret ve İş Birlikleri’ ele alındı.

    Türk iş dünyasının önde gelen isimlerinin yer aldığı etkinlikte AB ile ticaret anlaşmalarından iş fırsatlarına, AB pazarında Türk şirketlerinin başarı hikayelerinden AB fonları ve destek programlarına kadar pek çok konu masaya yatırıldı. Toplantıda TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Sönmez, Global İlişkiler Forumu (GİF) Yönetim Kurulu Başkanı Zeynep Bodur Okyay ve İntegral Yatırım Yönetim Kurulu Başkanı Kadir Cenk Ulukartal, birer konuşma gerçekleştirdi.

    Düzenlenen toplantılarda günün ve gündemin önemli konularını değerlendirildiğinin altını çizen Süleyman Sönmez, bilgi birikimlerinin karşılıklı olarak paylaşıldığı bir zemin oluşturduklarına dikkat çekti. Türkiye’nin en büyük çatı örgütlerinden TÜRKONFED’in, tam anlamıyla bir saha konfederasyonu olduğunu belirten Süleyman Sönmez, “Birçok organizasyonda Türk iş dünyası ile bir araya geliyoruz. Ancak İntegral Yatırım ile birlikte yapılan ‘Avrupa Birliği ile İlişkiler, Ticaret ve İş Birlikleri’ başlıklı bu ikinci organizasyonda GİF’in katkısı da bizler için çok değerli.” diye konuştu.

    AB’NİN BEŞİNCİ BÜYÜK TİCARİ ORTAĞIYIZ

    Türkiye-AB ekonomik ilişkilerinin, 2024 yılı itibarıyla 216,2 milyar dolar seviyesinde bir ticaret hacmine ulaştığını ifade eden Kadir Cenk Ulukartal, “Türkiye’nin toplam ihracatının yüzde 41,6’sı AB ülkelerine yönelik. Türkiye, AB’nin beşinci en büyük ticaret ortağı konumunda. Ancak mevcut Gümrük Birliği anlaşması, günümüz ekonomik gerçekliklerini karşılamaktan uzak. Hizmet sektörü, e-ticaret, kamu alımları ve tarım ürünlerinin Gümrük Birliği kapsamına alınması, Türkiye’nin ihracatını artırmakla kalmayacak, AB ile entegrasyonu da güçlendirecektir. Avrupa Komisyonu’nun analizine göre, Gümrük Birliği’nin modernizasyonu, Türkiye’nin GSYH’sında yüzde 1,8 ile yüzde 2,5 arasında bir artış sağlayabilecek.” dedi. 

    VİZE SERBESTİSİ TİCARETİN ÖNÜNDE ENGEL

    Vize serbestisi konusunun da ticaretin ve doğrudan yatırımların önündeki önemli yapısal engellerden biri olarak varlığını sürdürdüğüne vurgu yapan Kadir Cenk Ulukartal, sözlerini şöyle sürdürdü: “Avrupa Komisyonu 2023 yılı verilerine göre, Türk vatandaşlarına yönelik Schengen vizesi başvurularında ret oranı yüzde 21,7 olarak gerçekleşti. Bu durum, iş insanlarımız açısından Avrupa ile ticari etkileşimlerin operasyonel maliyetini artırıyor. Bu kapsamda, uzun süreli ve çok girişli vize prosedürlerinin iş dünyası lehine kolaylaştırılması yönünde AB nezdinde yürütülecek girişimlerin desteklenmesi önem arz ediyor. Diğer taraftan Polonya’nın 2025 AB Konseyi Dönem Başkanlığı, Türkiye açısından önemli bir fırsat sunuyor. Polonya’nın enerji güvenliği ve genişleme politikalarında yapıcı bir çizgide olması, Gümrük Birliği reformu ve dijital dönüşüm konularında Türkiye lehine bir zemin oluşturabilir. Türkiye, küresel ticaret savaşlarında hem AB için güvenli bir tedarik ortağı, hem de jeopolitik bir denge unsuru olarak öne çıkıyor.” 

    ‘RÜYAMIZDA GÖRSEK İNANMAYACAĞIMIZ DEĞİŞİMLER YAŞANIYOR’

    Küresel alanda büyük ve köklü dönüşümlerin yaşandığını ifade eden Zeynep Bodur Okyay, “Belki de rüyamızda görsek inanamayacağımız değişimlerin yaşandığını gözlemliyoruz. Türkiye, hem Avrupa ile olan geçmiş hikayesi hem de Amerika’yla olan NATO çerçevesindeki ilişkileri nedeniyle iki arada bir yerde sıkışıyor. Bu yeni dönemde en farklı şeyin jeoekonomik araçların çok etkin kullanılması olduğunu düşünüyorum. Türkiye’nin Avrupa Birliği ekseninde gümrük birliği ve yeşil dönüşüm önemli başlıklar olarak ortaya çıkıyor. Bu dönemde dijital ekonomi ve enerji politikaları yeni fırsat alanları yaratıyor ancak iş dünyası için politika uyumu ve stratejik yönetişim çok kritik hale geldi. Türkiye’nin yaşadığı siyasi dalgalanmalarla dış dünya arasındaki problemler arasında uyumlanmakta zorlandığımızı düşünüyorum. Diğer taraftan iki sorunun da sorulması gerektiğine inanıyorum. Biri, Trump’ın tarifeleri artarsa Türkiye’nin AB ile ticareti hızlanır mı? Diğeri ise NATO’da Avrupa Birliği desteği zayıflarsa Türkiye’nin Avrupa sanayi yapılarıyla entegrasyonu güçlenir mi?” diye konuştu. 

    TRUMP SPRİNT, ÇİN MARATON KOŞUCUSU

    Küresel yatırımın yönünün değiştiğini belirten Zeynep Bodur Okyay, “Trump bir sprint oyuncusu ama Çin bir maraton koşucusu. Türkiye şu anda yüzde 10’luk bir tarifeyle karşı karşıya ama ileride artırılmama garantisi yok. Dolayısıyla ‘Türkiye’nin acaba Avrupa Birliği ve ABD ile ayrı ayrı ticari senaryolar oluşturması mı gerekir?’ sorusu benim aklımda. Öte yandan küresel tedarik zincir değişiminde kaçırdığımız fırsatları da göz ardı etmemeliyiz.” ifadelerini kullandı. 

    FİNANSAL PİYASALAR ÜZERİNDEN KATMA DEĞER ÜRETİLEBİLİR

    Türkiye-AB ekonomik ilişkilerinin seyrinin, artık yalnızca ticaret hacimleri ya da gümrük tarifeleriyle açıklanabilir sınırların ötesine geçtiğini kaydeden İntegral Yatırım Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim Taşdoğan da “Türkiye’nin AB ile entegrasyonunun derinleşmesi, yalnızca mal ticaretinde değil, finansal piyasaların entegrasyonu üzerinden de katma değer üretebilir. Ancak bu entegrasyonun sürdürülebilir olabilmesi için finansal mimarimizin daha şeffaf, daha dijital ve daha dirençli hale gelmesi şart. Diğer yandan, dijital ekonomi alanında da finansal boyutu göz ardı etmemeliyiz. Türkiye’nin start-up ekosistemi, yalnızca inovasyonla değil, AB fonlarına erişim kapasitesiyle de ölçeklenebilir. Horizon Europe, Digital Europe gibi programlardan Türkiye’nin aldığı pay hâlen bölgesel ortalamaların oldukça altında. Oysa bu fonlar, yalnızca proje desteklemiyor; aynı zamanda teknoloji tabanlı firmaların bilanço yapılarını güçlendiriyor, nakit akışlarını istikrara kavuşturuyor ve yatırım yapılabilirlik profillerini iyileştiriyor.” dedi.

  • Fenerbahçe, Kayserispor karşısında gövde gösterisi hedefliyor!

    Bodrum FK, Trabzonspor ve Sivasspor karşısında toplam 11 gol kaydederek 9 puanı hanesine yazdıran Fenerbahçe, Kayseri’yi de galibiyet zincirine eklemekte kararlı.

    Küme düşme çizgisinden uzaklaşmaya çalışan sarı kırmızılılar, Kadıköy’deki uğraşa sekiz eksikle çıkacak olsa da Jose Mourinho disiplinden taviz vermiyor.

    Portekizli teknik adam oyuncularına, “Rakibimizin sorunları olabilir. Ancak alana on bir kişi çıkacaklar. Rehavete kapılamayız. Hiçbir rakibi hafife almayın. Telafisi olmayan maçlar oynuyoruz ve kazanmaya mecburuz” ihtarında bulundu. 

  • Türkiye Kupası finalinin yeri değişiyor!

    Ziraat Türkiye Kupası finali ile ilgili yeni bir gelişme yaşandı.

    Türkiye Futbol Federasyonu (TFF), final maçının Eskişehir’de oynanacağını açıklamıştı.

    Yapılan açıklamada, karşılaşmanın 14 Mayıs Çarşamba günü Eskişehir Yeni Stadı’nda oynanacağı ve müsabakanın saat 20.45’te başlayacağı belirtilmişti.

    KUPA FİNALİNİN YERİ DEĞİŞİYOR

    HT Spor’un haberine nazaran Eskişehir Valiliği, güvenlik tedbirleri nedeniyle finalin kentte oynanamayacağına yönelik yazıyı TFF’ye gönderdi.

  • Sağlıklı yaşlanma için 8 önemli alışkanlık

    Bireylerin yaşam sürelerini uzatacak ve yaşlılık dönemlerini daha sağlıklı geçirmelerini sağlayacak hayat tarzı alışkanlıklarının önemi her geçen gün artıyor. Bunun sonucunda da kaliteli uzun ömür anlamına gelen Longevity yaklaşımının giderek popülerleştiğine dikkat çeken Anadolu Sağlık Ataşehir Tıp Merkezi’nden İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Zahide Karaca, “Bir yandan ömür uzunluğunu artırırken bir yandan da yaşlılık döneminde kişinin yaşam standartlarının düşmemesini amaçlayan Longevity trendi; biyoteknoloji, genetik, beslenme bilimi ve yapay zekâ gibi alanlardaki gelişmelerle şekillenmeye devam ediyor” şeklinde konuştu.

     

    Uzun ve sağlıklı bir ömür büyük ölçüde yaşam tarzı alışkanlıklarına bağlı. Dengeli beslenme, düzenli fiziksel aktivite, yeterli uyku ve stres yönetimi gibi temel faktörlerin kritik öneme sahip olduğunu vurgulayan Anadolu Sağlık Ataşehir Tıp Merkezi’nden İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Zahide Karaca, “Oxford Üniversitesi’nin geniş çaplı bir çalışması, çevresel faktörler ve yaşam tarzı koşullarının, sağlıklı yaşlanma üzerinde genetik etkenlerden yaklaşık 10 kat daha etkili olduğunu gözler önüne seriyor. Longevity; bilimsel gelişmeler ve bilinçli yaşam tarzı değişiklikleriyle, sağlıklı yaş alma konusunda bireylere rehberlik eden önemli bir yaklaşım” dedi.

     

    Longevity teknolojik gelişmeler ışığında ilerliyor

    Longevity’nin son yıllardaki teknolojik ve tıbbi gelişmelerle birlikte dikkatleri üstüne çektiğini ifade eden Karaca, “Biyoteknoloji ve genetik çalışmalar, hücresel gençleşme ve yaşlanma karşıtı tedaviler geliştirmeyi hedefliyor. Zaman kısıtlı beslenme ve anti-inflamatuar diyet gibi yaklaşımlar ise hücresel onarım süreçlerini destekleyerek yaşlanmayı geciktirebiliyor. Stres yönetimi teknikleri ve zihinsel esneklik, yaşlanmanın en büyük nedenlerinden biri olan kronik stresin etkilerini önemli ölçüde azaltıyor. Düzenli uyku saatleri ve uyku hijyenine dikkat etmek, beyin sağlığını koruyarak yaşlanma sürecini yavaşlatıyor. Son olarak yapay zekâ destekli sağlık takibi gibi teknolojik gelişmeler de kişiselleştirilmiş sağlık yönetimi sağlayarak yaşlanma sürecini olumlu etkiliyor. Longevity kavramının içini dolduran bu alt başlıklar geliştikçe, trende verilen önemi de artıyor” dedi.

     

    Çevresel faktörler genetiğin önüne geçiyor

    Sağlıklı yaşlanmanın genetik ve çevresel unsurların etkileşimiyle şekillenen karmaşık bir süreç olduğunu dile getiren Uzm. Dr. Zahide Karaca, “Bazı genetik değişiklikler yaşlanmayla bağlantılı hastalıklara yol açabilse de bu faktörlerin etkisi tek başına sınırlıdır ve çevresel etmenlerle etkileşim içindedir. Bilimsel araştırmalara göre, genetik faktörlerin yaşam süresi üzerindeki etkisi yaklaşık yüzde 20-30 iken, çevresel faktörlerin yüzde 70-80 oranında belirleyici olduğunu ortaya koyuyor. Bu sonucun hastalıkları önleme açısından halk sağlığı politikaları ve bireysel müdahaleler konusunda önemli bir fırsat sunduğunu söylemek mümkün” açıklamasında bulundu.

     

     Eğitim seviyesi, yaşam süresini artırabilir

    Eğitim seviyesi gibi sosyoekonomik faktörlerin de yaşlanma hızını etkileyebileceğini belirten Uzm. Dr. Karaca, “Columbia Üniversitesi’nin yaptığı bir araştırma, yüksek eğitim seviyesinin biyolojik yaşlanmayı yavaşlattığını ve yaşam süresini uzattığını ifade ediyor. Ek olarak bir başka önemli madde olan fiziksel aktivitenin de bireysel, psikososyal ve çevresel özelliklerle doğrudan ilişkili olduğunu biliyoruz. Özellikle, içinde yaşanan çevrenin fiziksel aktiviteyi teşvik edici olması, yaşlı bireylerin aktif ve sağlıklı kalmalarını olumlu etkiler” dedi.

     

    İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Zahide Karaca, sağlıklı yaş almayı desteklemek için kazanılması gereken 8 önemli alışkanlıktan bahsetti:

     

    1. Dengeli beslenme: Sebze, meyve, tam tahıllar, baklagiller ve sağlıklı yağlar açısından zengin bir diyet, kronik hastalık riskini azaltarak yaşam süresini uzatabilir. Beslenme alışkanlıklarının özellikle 40 ve 60’lı yaşlarda kişinin yaşam tarzı risklerine göre yeniden düzenlenmesi çok önemli. 
    2. Düzenli fiziksel aktivite: Haftada en az 150 dakika orta düzeyde aerobik egzersiz ve kas güçlendirme çalışması, kardiyovasküler sağlığı destekler ve biyolojik yaşlanmayı yavaşlatır. 
    3. Yeterli ve kaliteli uyku: Her gece 7-9 saat uyku, bağışıklık sistemi ve bilişsel fonksiyonlar için kritik öneme sahip.
    4. Stres yönetimi: Meditasyon, nefes egzersizleri ve doğada zaman geçirmek gibi aktiviteler stres seviyesini düşürerek genel sağlığı destekler.
    5. Sosyal bağlantılar: Aile ve arkadaşlarla güçlü ilişkiler, duygusal destek sağlayarak yaşam memnuniyetini artırır.
    6. Düzenli sağlık kontrolleri: Erken teşhis ve önleyici tedbirler, kanser gibi ciddi hastalıklarda bile kesin tedavi şansı yaratabilir.
    7. Zihinsel aktiviteler: Yeni beceriler kazanmak ve yaratıcı uğraşlarla vakit geçirmek, bilişsel rezervi artırarak demans riskini azaltabilir.
    8. Zararlı alışkanlıklardan kaçınma: Sigara ve aşırı alkol tüketiminden uzak durmak, kanser başta olmak üzere birçok hastalığa karşı koruma sağlar.

     

     

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Çocukların Sağlığını Tehdit Eden Menenjite Dikkat

    Beyin ve omuriliği çevreleyen zarların iltihaplanması olarak tanımlanan menenjit hayati tehlikeye de yol açabilen ciddi bir rahatsızlıktır. Özellikle 1 yaş altı bebekler, ergenler, genç erişkinler, bağışıklık sistemi zayıf olan bireyler, dalağı olmayanlar veya işlevsiz olanların daha yüksek risk altında olduğu bu hastalığa karşı aşılanma hayat kurtarıcı olmaktadır. Memorial Bahçelievler Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Uz. Dr. Pınar Karadeniz, menenjit ve menenjit aşısı hakkında bilgi verdi, ebeveynlere önemli önerilerde bulundu.

     

    Meningokok menenjiti, Neisseria meningitidis bakterisinin neden olduğu ciddi bir beyin zarı iltihabıdır. Ayrıca bu bakteri kan dolaşımına geçerek ağır sepsis ( meningokoksemi) tablosuna neden olabilir. Meningokok menenjiti, nadir bir hastalıktır ancak hızlı ve ciddi seyretme potansiyeli nedeniyle büyük önem taşır. Salgınlar halinde veya kapalı topluluklarda daha sık görülebilir. Tedavi edilmediğinde ölüm oranı yüksektir ve hayatta kalanlarda kalıcı hasarlar bırakabilir. Erken teşhis ve tedavi, hastalığın seyrini belirlemede kritik öneme sahiptir.

     

    Menenjitin belirtilerini önemseyin

    • Ateş: Genellikle ani başlayan yüksek ateş görülür.
    • Baş ağrısı: Şiddetli ve sürekli bir baş ağrısı olabilir.
    • Ense sertliği: Baş, öne doğru eğildiğinde ense kaslarında sertlik hissedilir.
    • Işığa duyarlılık (fotofobi): Gözler, parlak ışığa karşı hassas hale gelir.
    • Mide bulantısı ve kusma: Özellikle çocuklarda sık rastlanır.
    • Peteşi-purpura-ekimoz: Genellikle ciltte küçük, kırmızı-mor noktalar şeklinde başlar ve basmakla solmaz. Zamanla bu döküntüler birleşerek daha büyük, morumsu lekelere dönüşebilir.

     

    Bunların dışında, huzursuzluk, bilinç bulanıklığı, havale gibi belirtiler de olabilir. Özellikle bebeklerde ve küçük çocuklarda belirtiler daha belirsiz olabilir; bu nedenle ateş, sürekli ağlama, bombeleşmiş bıngıldak, beslenme güçlüğü gibi belirtiler de dikkate alınmalıdır.

     

    Çocuklara nasıl bulaşıyor?

     

    Meningokok bakterisi, genellikle hasta veya taşıyıcı kişilerin solunum yoluyla salgıladığı damlacıklar aracılığıyla bulaşır. Öksürme, hapşırma veya yakın temas (örneğin öpüşme) sırasında bakteri bir kişiden diğerine geçebilir. Kapalı ve kalabalık ortamlarda, örneğin okullar, yurtlar veya askeri kışlalar gibi yerlerde bulaşma riski artar. Taşıyıcı olan kişiler, herhangi bir belirti göstermeden bakteriyi taşıyabilir ve yayabilirler.

    Enfeksiyon birkaç saat içinde ciddi ve hatta ölümcül hale gelebilir. Temas süresi de önemlidir. Kısa süreli ve yüzeysel temaslarda bulaşma riski düşüktür. Ancak, uzun süreli ve yakın temaslarda risk artar. Eğer meningokok menenjiti olan biriyle yakın ve uzun süreli temas ettiyseniz, derhal bir sağlık profesyoneline danışmalısınız. Koruyucu antibiyotik tedavisi gerekebilir ve aşı durumu gözden geçirilmelidir.

     

    Yüksek risk altındaki çocuklara dikkat!

     

    Meningokok menenjiti hastalığına herkes yakalanabilir ancak bazı çocuklar daha yüksek risk altındadır. Bunlar arasında:

    • 1 yaş altı bebekler: Bağışıklık sistemleri henüz tam gelişmediği için enfeksiyonlara karşı daha savunmasızdırlar.
    • Ergenler ve genç yetişkinler: Özellikle 16-23 yaş arası bireyler, kapalı ve kalabalık ortamlarda (okul, yurt, askeri kışla gibi) yaşadıkları için risk altındadır.
    • Bağışıklık sistemi zayıf olanlar: Orak hücre hastalığı, dalağı alınmış bireyler veya bağışıklık sistemini baskılayan durumlara sahip olanlar.
    • Belirli coğrafi bölgelerde yaşayanlar: Meningokok hastalığının yaygın olduğu bölgelerde, örneğin Sahra-altı Afrika’nın “menenjit kuşağı” olarak bilinen bölgelerinde yaşayanlar.

     

    Meningokok menenjitinden korunmak için en etkili yol aşılama 

     

    Aşılar, bağışıklık sistemini güçlendirerek, meningokok bakterisinin neden olduğu enfeksiyonları büyük ölçüde önler.

    . Bunun dışında;

    • Kalabalık ortamlarda hijyen kurallarına dikkat edilmesi
    • Hasta kişilerle yakın temastan kaçınılması
    • Gerekli durumlarda antibiyotik profilaksisi uygulanması (örneğin, hastayla yakın temasta bulunan kişilere) gibi önlemler de bulaşı azaltabilir.

    Meningokok aşıları, Neisseria meningitidis bakterisinin neden olduğu enfeksiyonları önlemeye yönelik geliştirilmiştir. Başlıca iki tür meningokok aşısı bulunur

    1. MenACWY aşıları: Bu aşılar, meningokok bakterisinin A, C, W ve Y serogruplarına karşı koruma sağlar. 
    2. MenB aşıları: Bu aşılar, meningokok B serogrubuna karşı koruma sağlar.

    Her iki tip aşının da yapılması, meningokok hastalığına karşı yüksek oranda koruma sağlar ancak bağışıklık zamanla azalabilir. Risk gruplarına göre doktor kontrolünde rapel doza gerek duyulabilir. Aşılama sonrası beklenmedik bir reaksiyon gözlemlendiğinde doktorla iletişime geçmek önemlidir. Unutulmamalıdır ki aşının sağladığı koruma, nadir görülen ciddi yan etkilerinden çok daha fazladır.

     

     

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Yazar Halime Yıldız kitaplarını küçük okuyucuları için imzaladı

    Osmangazi Belediyesi tarafından düzenlenen imza günü etkinliğine katılan yazar Halime Yıldız, kitaplarını küçük okuyucuları için imzaladı.

     

    Osmangazi Belediyesi, 22. Bursa Kitap Fuarı’nda düzenlediği imza günü etkinliklerinde kitapseverler ile yazarları buluşturmaya devam ediyor. Bursa Kitap Fuarı’nda açtığı stantta her gün birbirinden değerli edebiyatçıları konuk eden Osmangazi Belediyesi, son olarak yazar Halime Yıldız’ı ağırladı. Çocuk ve gençlere yönelik kaleme aldığı kitaplar ile zengin bir okuyucu kitlesine sahip olan Halime Yıldız’ın imza gününe özellikle küçük kitapseverlerin ilgisi büyük oldu. Osmangazi Belediyesi tarafından kendilerine armağan edilen Kertenkelime ve Tuhaf Şeyler Adası kitaplarını alarak sıraya giren öğrenciler, kitapların yazarı Halime Yıldız ile hem tanışmanın hem kitaplarını imzalatmanın mutluluğunu yaşadı.

     

    İmza gününe gelen öğrenciler ile uzun uzun sohbet eden yazar Halime Yıldız, küçük okuyucularına yeni kitap okumaları ve sözcükler öğrenmeleri tavsiyesinde bulundu. Yıldız, “Ne kadar çok sözcüğümüz varsa, kendimizi de o kadar güzel ifade edebiliriz. Sözcüklere bakın, okuyun ve anlamlarını öğrenin. Ne kadar çok sözcüğünüz varsa o kadar zenginsiniz” dedi. Osmangazi Belediyesi’nin konuğu olarak Bursa Kitap Fuarı’nda bulunmaktan dolayı çok mutlu olduğunu dile getiren Yıldız, “Osmangazi Belediyesi, Bursa Kitap Fuarı’nda harika etkinlikler düzenliyor. Her yaştan okuyucuyu, kitaplar ile buluşturuyorlar. Kütüphaneler açtıklarını, kırsal alanda yaşayan çocuklar için Gezici Kütüphane hizmeti verdiklerini biliyorum. Benim de bazı kitaplarımı okullara ulaştırarak öğrencilere dağıttılar. Yapmış oldukları tüm bu güzel çalışmalar ve düzenlemiş oldukları imza günü için teşekkürlerimi sunuyorum” dedi.

     

     

     

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • HUB Antalya’da ilham veren eğitim

     

    Antalya Büyükşehir Belediyesi HUB Antalya Girişimcilik Merkezi’nde, hayat aktivatörü Gökalp Saklı tarafından “Gerçekten İstersen” söyleşisi gerçekleştirildi. Ücretsiz düzenlenen söyleşide, gençlerin hayata ve geleceğe dair motivasyonunda neler yapması gerektiği anlatıldı.

     

    Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin, şehrin geleceği gençlere yönelik olarak düzenlediği eğitim ve söyleşiler devam ediyor. Bu kapsamda HUB Antalya Girişimcilik Merkezi’nde, tüm Türkiye’de 100’den fazla seminer veren, hayat aktivatörü Gökalp Saklı’nın konuşmacı olduğu “Gerçekten İstersen” isimli bir söyleşi düzenlendi. Ücretsiz olarak düzenlenen söyleşiye Antalya Büyükşehir Belediyesi ATABEM Üniversiteye Hazırlık Kurs Merkezleri’nde eğitim alan öğrenciler katılırken, internet üzerinden online olarak başvuru yapan gençler katılım sağladı. Katılımcılar, girişimcilik ve kişisel gelişim konusunda önemli bilgiler edindi.

    İLHAM VERİCİ SÖYLEŞİ

    Doğa sporlarıyla uğraşan ve ekstrem doğa koşullarında edindiği tecrübelerle tanınan Gökalp Saklı, motivasyon eğitiminde hayat tecrübelerini ve başarılı olmanın yollarını anlattı. Katılımcılarla birebir iletişim kurarak kendi yaşam öyküsünden kesitler paylaşan Saklı, doğada karşılaştığı zorlukların üstesinden nasıl geldiğini ve bu süreçte edindiği değerli dersleri samimi bir dille aktardı. Başarının tesadüf değil, disiplin, cesaret ve kararlılıkla mümkün olduğunu vurgulayan Saklı, katılımcılara kendi potansiyellerini keşfetmeleri için ilham verdi. Saklı, önemli olanın bir alanda çalışmaya başlamak olduğunu, ondan sonrasının keyif alarak geleceğini söyledi. 

    UNUTULMAZ DENEYİM

    Eğitimin sonunda söz alan katılımcılar, Gökalp Saklı’nın anlattıklarından önemli motivasyon ve tecrübe edindiklerini dile getirdi. Saklı’nın enerjisi ve deneyimleriyle, kendi hayatlarına dair yeni hedefler belirlediklerini söyleyen katılımcılar, eğitimin kendileri için unutulmaz bir deneyim olduğunu belirtti. Antalya Büyükşehir Belediyesi ATABEM öğrencisi İrem Menteş, “ Kendi adıma bu söyleşiden büyük keyif aldım. Ufkum genişledi, sınavla alakalı, hayatla alakalı bazı kaygılarım vardı. Onları aşmam yolunda katkı sağladı. Bize önemli bir psikolojik eğitim verdi. Hayatta sadece belirli kalıpların değil, başka bir dünyanın olduğunu da bana öğretti. Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin böyle ücretsiz eğitimler sağlaması çok faydalı” diye konuştu.

       

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • DEÜ’lü Genç Yönetmenin Filmine 15 Ödül

    Sinema Yazarı ve Görüntü Yönetmeni Hayri Çölaşan’ın “2023 Yılı Film Festivalleri Değerlendirmesi” raporuna göre, Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Güzel Sanatlar Enstitüsü Film Tasarımı Bölümü Doktora öğrencisi Sevin Yaman’ın yazıp yönettiği “Ben, Sen, O, Biz, Siz, Onlar” adlı deneysel kısa film, yurt içi ve yurt dışındaki festivallerde toplam 15 ödül kazandı. Yardımcı yönetmenliğini Dr. Öğretim Üyesi Emrah Suat Onat’ın üstlendiği film, 2023-2024 yıllarında “En Çok Ödül Alan Deneysel Kısa Film” unvanını alırken, kısa film alanında DEÜ’yü Türkiye’nin en çok ödül alan ikinci üniversitesi konumuna taşıdı.

     

    Sinema Yazarı ve Görüntü Yönetmeni Hayri Çölaşan’ın “2023 Yılı Film Festivalleri Değerlendirmesi” raporuna göre, Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Güzel Sanatlar Enstitüsü Film Tasarımı Bölümü Doktora öğrencisi Sevin Yaman’ın yazıp yönettiği “Ben, Sen, O, Biz, Siz, Onlar” adlı deneysel kısa film, yurt içi ve yurt dışındaki festivallerde toplam 15 ödül kazandı. Yardımcı yönetmenliğini Dr. Öğretim Üyesi Emrah Suat Onat’ın üstlendiği film, 2023-2024 yıllarında “En Çok Ödül Alan Deneysel Kısa Film” unvanını alırken, kısa film alanında DEÜ’yü Türkiye’nin en çok ödül alan ikinci üniversitesi konumuna taşıdı.

     

    “GÜZEL SANATLARDA EKOL YARATTIK”

    Başarıyı değerlendiren DEÜ Rektörü Prof. Dr. Bayram Yılmaz, sanatın öğretici ve etkileyici gücüne dikkat çekti. DEÜ Güzel Sanatlar Fakültesi ve Enstitüsü’nün yetiştirdiği sanatçı ve akademisyenlerle Türkiye’de bir ekol yarattığını vurgulayan Rektör Yılmaz, “Sanat, bir şeyler öğretebilmenin en farklı ve en akılda kalıcı yoludur. Çünkü sanat, insanların duygularına da dokunur. Bu özelliklerinden dolayı sanat, diğer bütün disiplinlerden ayrılır. Tüm bunların ışığında, önemli bir toplumsal meseleyi ele aldığı yapımı ve elde ettiği başarılarla Üniversitemizi ulusal ve uluslararası sanat dünyasında başarıyla temsil eden genç yönetmenimizi tebrik ediyor, başarılarının devamını diliyorum” dedi.

     

    “FİLM GENÇ BİR KIZIN MÜCADELESİNİ ANLATIYOR”

    Filminin elde ettiği büyük başarıdan dolayı duyduğu mutluluğu dile getiren Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Enstitüsü Film Tasarımı Bölümü Doktora öğrencisi Sevin Yaman, 2023 yılında izleyici ile buluşan kısa filmin tecavüz faili ile zorla evlendirilen genç bir kızın mücadelesini ele aldığını ve toplumsal dayanışmanın önemini vurguladığını ifade etti. Bu temayı, kişi zamirleri üzerinden deneysel bir yaklaşımla beyazperdeye aktarmayı tercih ettiğini kaydeden Yaman, “Konunun son derece hassas doğası göz önünde bulundurulduğunda, izleyicilere bu hikâyeyi duygusal bir çerçevede sunmaktan kaçındım. Klasik anlatı sinemasının kurallarını takip ederek bir dram filmi çekmek yerine, deneysel sinemanın sunduğu farklı anlatım olanaklarını kullanarak ve kurgu tekniklerinin gücünden yararlanarak, izleyiciyi film sonrası düşünmeye sevk edecek bir alan yaratmayı amaçladım. Projeme destekleri için Üniversiteme ve kıymetli hocalarıma teşekkür ederim” şeklinde konuştu. 

     

     

     

     

     

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Allianz Türkiye desteğiyle Koruncuk kızları için inşa edilecek yurt binasının temelleri atıldı

    Sigorta sektörünün öncü şirketlerinden biri olan Allianz Türkiye, temel ihtiyaçlara ve eğitime erişimi risk altındaki kız çocuklarına yaşam boyu destek olma misyonuyla Koruncuk Vakfı iş birliği ile hayata geçirdiği Bir Kız Gelecek kurumsal sosyal sorumluluk projesini bir adım ileri taşıyor. Pek çok katmandan oluşan programın “Kurum Odağı” kapsamında, Koruncuk Vakfı’nın kapasitesini artırmak amacıyla İstanbul Arnavutköy Bolluca’da inşa edilecek yeni yurt binasının temelleri atıldı. Temel atma törenine İstanbul Vali Yardımcısı Hasan Gözen, Arnavutköy Belediye Başkan Yardımcısı Kemal Aygenli, Arnavutköy İlçe Millî Eğitim Müdürü Mustafa Yılmaz, Allianz Türkiye İcra Kurulu Başkanı Tolga Gürkan, Koruncuk Vakfı Mütevelli Heyeti ve Yönetim Kurulu Başkanı Av. Dr. Figen Samuray ve çok sayıda konuk katıldı.

     

    Koruncuk Vakfı daha fazla kız çocuğuna yuva olacak

    Koruncuk Vakfı’nın İstanbul Arnavutköy’de bulunan Bolluca tesislerinde konumlanacak bina, toplamda 2 bin 230 metrekarelik bir alana sahip olacak. Bu alanın içinde kız çocuklarının kalacağı odalar, sosyal alanlar, dinlenme alanları, kütüphane ve yemekhane gibi bölümler yer alacak. Vakfın hizmet verdiği diğer kız öğrenci yurtlarında olduğu gibi yeni binada da sosyoekonomik açıdan önleyici, koruyucu ve iyileştirici çözümler ile çocuklara barınma, eğitime erişim, sosyokültürel aktiviteler ve danışmanlık gibi pek çok hizmet de sunulacak. Bir Kız Gelecek programının misyonu kapsamında, yeni yurt binası ile Koruncuk Vakfı’nın mevcut kapasitesinin artırılması ve daha fazla kız çocuğuna yuva olması hedefleniyor.

     

    Koruncuklular için Allianz Grubu’nun katkısıyla toplamda 2 milyon euroyu aşan yatırım

    Temel atma töreninde yaptığı konuşmada, Cumhuriyet ile yaşıt bir kurum olarak 102 yıldır sürdürülebilir kalkınma için toplumsal refahı artıran projeler hayata geçirdiklerini söyleyen Allianz Türkiye İcra Kurulu Başkanı Tolga Gürkan, “Bir Kız Gelecek programı da Türkiye’nin Allianz’ı olarak gelecek nesillere duyduğumuz sorumlulukla onları geleceğe hazırlamak için yaptığımız önemli toplumsal yatırımlardan biri. Programımızın özünde sürdürülebilirlik yaklaşımımız çerçevesinde nitelikle eğitime ve eğitimde fırsat eşitliğine verdiğimiz önem yatıyor. Bu yaklaşımla, 2016 yılından bu yana birlikte yol aldığımız, destekçisi olduğumuz Koruncuk Vakfı ile olan iş birliğimizi, 100’üncü yılımızda “Bir Kız Gelecek” programıyla bir adım öteye taşıdık. Uzun soluklu ve pek çok katmandan oluşan Bir Kız Gelecek programının “Kurum Odağı” katmanında Koruncuk Vakfı’nın daha fazla kız çocuğuna yuva olabilmesi için harekete geçiyoruz. Allianz Grubu’nun da kıymetli desteğiyle, toplamda 2 milyon euronun üzerinde bir yatırımla bugün temellerini attığımız yeni binayla birlikte daha fazla çocuğumuzun Koruncuk bünyesinde güvenle yaşamasına ve eğitim görmesine desteğimizi sunmaktan büyük mutluluk duyuyoruz” dedi.

     

    Tolga Gürkan: “Koruncuk kızlarının eğitimden istihdama yaşam boyu destekçisiyiz”

    “Allianz, Türkiye’nin yarınları için çalışır” mottosuyla Koruncuk kızlarının yaşam boyu destekçisi olacaklarını söyleyen Gürkan, sözlerine şöyle devam etti: “Bir Kız Gelecek programımızın insan odağı katmanında 6 Şubat depremlerinden etkilenen çocuklarımızı önceliklendirdik ve deprem bölgelerinden 25 kız çocuğumuzu Koruncuk Vakfı bünyesine kattık. Programın “Üniversite Odağı” katmanında ise üniversiteyi kazanan tüm Koruncuk kızlarına üniversite öğrenimleri boyunca burs desteği sağlıyoruz. Şu an için 35 kızımız eğitim bursundan yararlanıyor. “Gelişim ve İstihdam Odağı” katmanında ise Koruncuk kızlarının meslek sahibi olabilmelerine ve eğitim hayatından sonra kendi ayaklarının üzerinde durabilmelerine destek olmayı amaçlıyoruz. Allianz çalışanlarından oluşan mentörlerimiz, üniversiteli Koruncuk kızlarına kariyer, akademik, profesyonel veya kişisel gelişim konularında rehberlik ediyor. Geçen yıl 15 kızımız mentörlük programına dahil oldu. Ayrıca Koruncuk kızlarına liseden sonra mesleki eğitimler veriyor, staj programlarımızda özel kontenjan ayırıyor, şirketimizde ya da dağıtım kanallarımız bünyesinde istihdam imkânı yaratıyoruz. Çocuklarımızın kendine güvenen, başarılı, topluma ve ülkemize faydalı bireyler olmasına desteğimizi sunmaktan onur duyuyoruz”.

     

    “Bir kız çocuğunun hayatına dokunmak, bir toplumun kaderini değiştirmektir”

    Sadece bir yapının değil, aynı zamanda umutların ve güçlü yarınların da temelini hep birlikte inşa ettiklerini söyleyen Koruncuk Vakfı Mütevelli Heyet ve Yönetim Kurulu Başkanı Av. Dr. Figen Samuray ise “Bu yurt, kız çocuklarımızın güvenle uyuyacağı odaları, derslerine odaklanacakları sessiz köşeleri ve geleceğe dair hayaller kuracakları sıcak bir yuva olacak. Ve biliyoruz ki, bu yuvada filizlenecek her hayal, sadece bir çocuğun değil, bir toplumun da dönüşümüne katkı sağlayacak. Temelini attığımız bu yapı, özellikle 6 Şubat 2023’te yaşadığımız ve hepimizi derinden etkileyen büyük depremin ardından, bölgeden gelen kız çocuklarına öncelikli olarak hizmet verecek. Allianz Türkiye ile yürüttüğümüz bu değerli iş birliği, yalnızca bir sponsorluk değil; insan odaklı, uzun soluklu ve bir dayanışmanın ifadesidir.

    Bir kız çocuğunun hayatına dokunmak, bir toplumun kaderini değiştirmektir. Hep birlikte daha fazla kız çocuğunun eğitimle güçlenmesini, kendi ayakları üzerinde durmasını ve geleceğe güvenle bakmasını sağlayacağız” dedi.

     

    Temel atma törenine katılan İstanbul Vali Yardımcısı Hasan Gözen ise “Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulduğu günden bu yana kız çocuklarımızın eğitimi her zaman ülkemizin en önemli gündem maddelerinden biri oldu. Bugün de Koruncuk Vakfı ve Allianz Türkiye iş birliğinde yine kız çocuklarımızın eğitim ve öğretim hayatına dokunacak olan yeni yurt binasının temel atma töreninde bir araya gelmekten son derece mutluluk duyuyorum. Koruncuk Vakfı uzun zamandır kız çocuklarımızın geleceği için çalışan ve onlara kol kanat geren önemli bir STK’mız. Bu noktada yeni yurt binası için hem Koruncuk Vakfı hem de Allianz Türkiye’ye ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Burada yetişecek olan kız çocuklarımızın yarın medeni Türkiye’nin yüzü olacağına canı gönülden inanıyorum. Yeni yurt binasının da hayırlara vesile olmasını diliyorum” diyerek sözlerine son verdi.

     

     

     

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Wall Street analisti kazandıran ’kalıcı portföy’ stratejisine dikkat çekiyor

    Investing.com — Wall Street yatırımcıları geçen hafta altın fonlarına 8 milyar dolar yatırdı. Bank of America’nın son “Flow Show” raporuna göre bu, kaydedilen en büyük haftalık para girişi oldu.

    Bununla birlikte, hisse senetleri de 7,9 milyar dolar çekerken, tahvillerden 20,1 milyar dolar ve nakit varlıklardan 72,4 milyar dolar çıkış yaşandı. Nakit çıkışı Ocak ayından bu yana en büyük rakam olarak kaydedildi.

    Bu arada, Avrupa hisse senetleri 2017’den bu yana en güçlü haftalık para girişini gördü. Bölgeye 6,0 milyar dolar yatırım yapıldı.

    Raporda, BofA stratejisti Michael Hartnett, mevcut dalgalı koşullarda başarılı görünen muhafazakâr bir yatırım stratejisine dikkat çekti.

    Nakit, tahvil, altın ve hisse senetleri arasında eşit olarak bölünen “kalıcı portföy” stratejisi, yılbaşından bu yana %4,7 yükseldi. Geleneksel 60/40 portföyü ise %5,4 düştü. 60/40 portföyü, varlıkların %60’ını hisse senetlerine ve %40’ını tahvillere ayırıyor.

    Hartnett şöyle diyor: “60/40 uzun vadeli performans üstünlüğü 14 yılın en düşük seviyesinde.” Bu durum, mevcut piyasa karmaşasında daha dengeli ve çeşitlendirilmiş tahsisatların çekiciliğini vurguluyor.

    BofA’nın daha geniş görüşüne göre, 2025 yılını borç, bütçe açıkları ve dolardan uzaklaşma gibi büyük temalar şekillendirecek. Hartnett, “BIG’de uzun kalmayı” tavsiye ediyor. BIG, tahviller, uluslararası hisse senetleri ve altını temsil ediyor.

    Bu tavsiye, ABD’nin bu yıl sonraki dönemde tarife indirimleri ve potansiyel parasal gevşeme gibi politika değişikliklerine gideceği beklentilerini yansıtıyor. Ayrıca enflasyon, küresel parçalanma ve politika hataları etrafındaki kalıcı riskleri de gösteriyor.

    İkinci çeyreğe bakıldığında Hartnett, Federal Rezerv’in faiz indirimine gittiğine ve ABD Başkanı Donald Trump’ın tarifeleri azaltmaya yöneldiğine dair net işaretler görülene kadar yatırımcılara “yükselişte satış” stratejisini sürdürmelerini tavsiye ediyor.

    S&P 500’ü 5.400 civarında temkinli bir şekilde almaya başlamak için fırsat görüyor. Buna “atıştırmak” diyor. “Politika paniği” yakın görünüyorsa 5.100 seviyesinde daha agresif bir yaklaşım öneriyor. Alternatif olarak, yatırımcılar 4.800 seviyesinde “doymak” için bekleyebilir. Bu endeks seviyesinin “kısa/sığ durgunluğu” fiyatlandıracağına inanıyor.

    Bölgesel olarak, ABD hisse senedi fonları geçen hafta 5,7 milyar dolar çıkış kaydetti. Japonya ve Avrupa ise yenilenen talep gördü. Sırasıyla 2,4 milyar dolar ve 6,0 milyar dolar giriş yaşandı. Gelişmekte olan piyasalar 3,2 milyar dolar çıkış yaşadı.

    Sabit getirili menkul kıymetlerde, yatırım dereceli tahvil fonları iki hafta içinde 11,1 milyar dolar çıkış yaşadı. Bu, 2022 ortasından bu yana en kötü dönem oldu.

    Yüksek getirili ve gelişmekte olan piyasa borçlanma araçları da çıkış kaydetti. Bununla birlikte, ABD Hazine fonları mütevazı talep görmeye devam etti. Altı hafta içinde toplam 2,6 milyar dolar giriş oldu.

    Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

  • Japonya hükümeti, Trump’ın ticaret politikalarından kaynaklanan belirsizlik konusunda uyardı

    Foreks – Japonya hükümeti, tarifelerin küresel ekonomiye zarar verebileceği için ABD ticaret politikalarının etkisiyle ilgili belirsizlik konusunda uyardı; ancak sağlam bir kurumsal sektör sayesinde iç ekonominin orta düzeyde toparlandığını da belirtti.

    Japonya hükümeti tarafından yayımlanan bir raporda, ABD Başkanı Donald Trump’ın tarifeleri nedeniyle ekonomik görünümüne yönelik risklerin arttığı ve piyasa oynaklığı konusunda uyarı yapıldı.

    Trump, bu hafta ortasında Japonya ile tarife görüşmelerinde “büyük ilerleme” olduğunu söylemişti.

    ABD ile Japonya, bu hafta tarifelerle ilgili ilk kez bir araya geldi; iki ülke bu ayın ilerleyen saatlerinde ikinci bir toplantı yapmayı planlıyor.

    Japonya Kabine Ofisi’nin Nisan ayı raporunda, “ABD ticaret politikalarından kaynaklanan belirsizlik devam ederken, ekonomi orta düzeyde toparlanıyor. ”  denildi.

    Hükümet, Japonya Merkez Bankası (BoJ) anketinin büyük üreticilerin iş güveninin Mart ayına kadar geçen üç ayda bir yıllık en düşük seviyeye gerilediğini göstermesinin ardından, kurumsal güvene ilişkin görüşünü Mart 2022’den bu yana ilk kez “neredeyse sabit” olarak nitelendirdi.

  • Ubisoft’un Yeni Bir Battle Royale Üzerinde Çalıştığı Öne Sürülüyor

    Apex Legends, günümüzün en tanınan battle royale oyunlarından biri. Çeşitte enteresan yenilikler yaparak kendini kanıtlayan ve etkin bir oyuncu kitlesine sahip olan oyun, Ubisoft’un da dikkatini çekmiş. Savlara nazaran Ubisoft, bir müddettir Apex Legends gibisi bir battle royale üzerinde çalışıyormuş.

    Insider Gaming’in Ubisoft içerisindeki kaynaklarına nazaran Ubisoft şu anda Apex Legends karakterlerini “anımsatacak” karakterlerin bulunduğu bir oyun geliştiriyor. “Scout” kod isimli projenin bir müddettir geliştirilmekte olduğu belirtilirken, “Apex Legends’ın düşen oyuncu sayısını” fırsat olarak kullanmak istediği de belirtilmiş.

    “Scout”, Ubisoft’un birinci battle royale projesi değil. Daha evvel büyük bir gazla çıkış yapan Hyper Scape kısa müddette ortamızdan ayrılmıştı. Olağan bu durum, Ubisoft için deneyim olarak nitelendirilebilir. Bakalım Scout nitekim “Apex Legends” oyuncularını çekmeyi başarabilecek mi?

  • Çin’e ilk çeyrekte gelen doğrudan yabancı yatırım %10,8 azaldı

    Foreks – Çin’e yapılan doğrudan yabancı yatırım yılın ilk çeyrek döneminde geçen yılın aynı dönemine göre %10,8 azaldı.

    Çin Ticaret Bakanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre, ilk çeyrekte 269,2 milyar yuan (36,86 milyar $) yatırım geldi.

    Ancak doğrudan yabancı yatırım çeyrek dönemin son ayında yükseldi. Buna göre, Mart ayındaki doğrudan yabancı yatırımın yıllık %13,2 oranında yukarı geldi.

  • Borusan Cat Türkiye Genel Müdürlüğü Görevine Uğur Tarık Gül Atandı

    “Daha İyi Bir Dünya İçin Çözüm Üretiriz” şirket amacı ile Türkiye dışındaki operasyonları Kafkasya ve Orta Asya’da bulunan Türkiye merkezli Borusan Cat, 1 Nisan 2025 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, Türkiye Genel Müdürü görevine Uğur Tarık Gül’ün atamasını gerçekleştirdi.

    Borusan Cat ailesine 1995 yılında İzmir Bölge Satış Temsilcisi olarak katılan Uğur Tarık Gül, Ülke Satış Müdürlüğü, Satış ve Pazarlama Müdürlüğü ve GCI (Genel İnşaat) Ürün Grubu Müdürlüğü gibi üst düzey pozisyonlarda görev aldı. Ülke ve global organizasyonda farklı endüstri ve coğrafyalarda edindiği deneyimle Borusan Cat’in dönüşüm sürecine ve inşaat endüstrisinin gelişimine katkı sağladı. Son olarak, Türkiye İnşaat Endüstrisi Ürün Lideri olarak inşaat sektöründeki dönüşüme odaklandı ve şirketin Türkiye segmentasyonu ile Retail (Perakende) stratejilerinin şekillendirilmesinde önemli rol oynadı.

    Uğur Gül, şirketin orta ve uzun vadeli planlarını kapsayan sürecin devamlılığı ve şirketin dönüşümünde etkili olacak gelecek vizyonunun uygulanması ile büyüme hedeflerinin gerçekleşmesinden sorumlu olacak.

    2022-2025 yılları arasında Borusan Cat Türkiye Genel Müdürü olarak görev yapan Özer Şahin, Borusan Cat’te kariyerine Global İnşaat Endüstrisi Büyüme (Growth) Lideri olarak devam edecek.  Borusan Cat Türkiye Genel Müdürü olarak üstlendiği son görevinde, değişen pazar dinamikleri ve zorlu ekonomik koşullara rağmen başarılı işlere imza atmıştır ve şirketimizin dönüşüm yolculuğunda önemli rol oynamıştır. Şahin yeni görevinde, İş Makinası Ana Ürün ve Müşteri Destek stratejilerinden sorumlu olarak Borusan Cat’in temsilcisi olduğu Türkiye, Kafkasya ve Orta Asya’dan sorumlu olarak çalışacaktır.

     

     

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Robot Yarışmasında Ödüller Sahiplerini Buldu

    Keçiören Belediyesi’nin düzenlediği Rob-Okul Liseler Arası Çizgi İzleyen Robot Yarışması’nın finali, Prof. Dr. Tunçalp Özgen Teknoloji Merkezi’nde heyecan dolu müsabakalara sahne oldu. Ankara’nın farklı ilçelerinden 15 okuldan 23 takımın katıldığı yarışta Sincan Borsa İstanbul Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi takımı HızlıBİST birinci, Gölbaşı Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Takımı Robomogan ikinci, Bağlum Şehit Kaan Usta Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi takımı İzci üçüncü oldu. Birinci takıma üst seviye 3D yazıcı, robot kiti ve filament seti, ikici ve üçüncü olan takımlara orta seviye 3D yazıcı, robot kiti ve filament seti hediye edildi.

    Kıran kırana yarıştılar

    Robotik teknolojinin gelişimine katkı sunmayı, gençleri bilim ve teknoloji alanında üretime teşvik etmeyi amaçlayan yarışma kıran kırana mücadeleye sahne oldu. TEKNOMER’de düzenlenen yarışta lise öğrencilerinin oluşturduğu takımlar hakemler önünde ter döktü. İlk üçe girme başarısı gösteren takımlara hediyelerini Keçiören Belediye Başkan Yardımcısı Emir Can Tunç verdi. Yarışmacıları tebrik eden Tunç, “Bilim yolunda nesiller yetiştirmek için her zaman gençlerimizin yanındayız. Hepinizle ayrı ayrı gurur duyuyoruz” dedi. 

     

     

     

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Robot Yarışmasında Ödüller Sahiplerini Buldu

    Keçiören Belediyesi’nin düzenlediği Rob-Okul Liseler Arası Çizgi İzleyen Robot Yarışması’nın finali, Prof. Dr. Tunçalp Özgen Teknoloji Merkezi’nde heyecan dolu müsabakalara sahne oldu. Ankara’nın farklı ilçelerinden 15 okuldan 23 takımın katıldığı yarışta Sincan Borsa İstanbul Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi takımı HızlıBİST birinci, Gölbaşı Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Takımı Robomogan ikinci, Bağlum Şehit Kaan Usta Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi takımı İzci üçüncü oldu. Birinci takıma üst seviye 3D yazıcı, robot kiti ve filament seti, ikici ve üçüncü olan takımlara orta seviye 3D yazıcı, robot kiti ve filament seti hediye edildi.

    Kıran kırana yarıştılar

    Robotik teknolojinin gelişimine katkı sunmayı, gençleri bilim ve teknoloji alanında üretime teşvik etmeyi amaçlayan yarışma kıran kırana mücadeleye sahne oldu. TEKNOMER’de düzenlenen yarışta lise öğrencilerinin oluşturduğu takımlar hakemler önünde ter döktü. İlk üçe girme başarısı gösteren takımlara hediyelerini Keçiören Belediye Başkan Yardımcısı Emir Can Tunç verdi. Yarışmacıları tebrik eden Tunç, “Bilim yolunda nesiller yetiştirmek için her zaman gençlerimizin yanındayız. Hepinizle ayrı ayrı gurur duyuyoruz” dedi. 

     

     

     

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Başkan Altay: “Gençlerin İnşa Ettiği Türkiye Çok Daha Güzel Olacak”

    Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Kılıçarslan Borsa İstanbul Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’ndeki öğrencilerle buluştu. Okuldaki Büyükşehir Belediyesi KAPSÜL Teknoloji Platformu’nun desteklediği takımlarla da bir araya gelen Başkan Altay, TEKNOFEST’in ve gençleri buradaki yarışmalara hazırlayan KAPSÜL’ün önemini anlattı. Başkan Altay, “Vatanını, milletini seven değerlere sahip, ülkesi için bir şey üretmek isteyen gençlere ihtiyacımız var. İnşallah sizlerin inşa ettiği Türkiye çok daha güzel olacak” dedi.


    Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, okul ziyaretleri kapsamında öğrencilerle bir araya gelmeyi sürdürüyor.

    Kılıçarslan Borsa İstanbul Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’ni ziyaret eden Başkan Altay, öğrenci ve öğretmenlerle bir araya gelerek, gençlerle sohbet etti. Okulda Konya Büyükşehir Belediyesi’nin Kapsül Teknoloji Platformu olarak desteklediği takımlarla da bir araya gelen Başkan Altay, yaptığı konuşmada gençlere geleceğe dair önemli tavsiyelerde bulundu. 

    “KAPSÜL’ÜN ÜNÜ ŞEHİR SINIRLARINI AŞTI”

    Başkan Altay, son yıllarda büyük önem kazanan TEKNOFEST’in konumuna dikkat çekerek TEKNOFEST’e hazırlık aşamasına takımlara katkı sağlayan Kapsül Teknoloji Platformu’nun önemini anlattı.

    TEKNOFEST ile gençlerin çok önemli bir hedef koyduğunu vurgulayan Başkan Altay, “Türkiye’de çok fazla sayıda insan kaynağı var. Bu insan kaynağı içerisinden niteliklerini seçmek için çeşitli elemelerden geçmek gerekiyor. Üniversite sınavı, lise sınavı bir eleme ama özellikle yetenekli arkadaşların kendilerini alanlarında geliştirmeleri adına TEKNOFEST yarışmaları, staj imkanları, iş imkanları hem de kendinizi ortaya koymanız için büyük bir fırsat oluşturdu. Onun için Cumhurbaşkanımız ‘TEKNOFEST kuşağı’ diye sizleri ifade ediyor. Biz de KAPSÜL Teknoloji Platformu ile aslında bu konuda çalışmak isteyen takımlara hem malzeme desteği hem de mentorluk desteği veriyoruz. Artık KAPSÜL’de ünü şehir sınırlarını aştı. TEKNOFEST aracılığıyla tüm Türkiye’de bilinen bir marka haline geldi. Tabi bizimki sadece bir destek asıl işin yükü tasarlamak, planlamak, çalışmak, emek sizlere ait. İyi örnekler de diğer arkadaşların motivasyonunu arttırıyor. Dolayısıyla KAPSÜL’e her geçen gün başvuru sayısı artıyor” diye konuştu.

    “HER TÜRLÜ İMKANIMIZ DAHİLİNDE SİZİNLE BERABER OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ”

    Sağlanan bu birlikteliğin gençler için yeni bir gelecek vizyonu oluşturduğunu dile getiren Başkan Altay, bunu Konyalı gençlerin yapıyor olmasının çok kıymetli olduğunu vurgulayarak, “Vatanını, milletini seven değerlere sahip, ülkesi için bir şey üretmek isteyen gençlere ihtiyacımız var. İnşallah sizlerin inşa ettiği Türkiye çok daha güzel olacak. Bilgiye sahip olmadan dünyada söz sahibi olunamıyor. Ben bu imkanlardan dolayı değerli müdürümüze, okuldaki öğretmenlerimize teşekkür ediyorum. Buradaki en önemli konu sizin gayretiniz, azminiz ve tek kanatlı kuş uçmaz arkadaşlar, milli manevi değerlerine bağlı, vatanını milletini seven arkadaşlarımızın bu işlerle uğraşıyor olması ülkemiz adına çok kıymetli. Biz de Konya Büyükşehir olarak her türlü imkanımız dahilinde sizinle beraber olmaya devam edeceğiz” dedi. 

     

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • İstatistiklerle Çocuk, 2024

    Türkiye nüfusunun %25,5’ini çocuk nüfus oluşturdu

     

    Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS) sonuçlarına göre 2024 yılı sonu itibarıyla, Türkiye nüfusu 85 milyon 664 bin 944 kişi iken bunun 21 milyon 817 bin 61’ini çocuklar oluşturdu. Çocuk nüfusun %51,3’ünü erkek çocuklar, %48,7’sini kız çocuklar oluşturdu. Birleşmiş Milletler tanımına göre 0-17 yaş grubunu içeren çocuk nüfus, 1970 yılında toplam nüfusun %48,5’ini oluştururken bu oran 1990 yılında %41,8 ve 2024 yılında %25,5 oldu.

     

    Nüfus projeksiyonlarının demografik göstergelerdeki mevcut yapının devam edeceğini varsayan ana senaryosuna göre çocuk nüfus oranının 2030 yılında %22,1, 2040 yılında %17,9, 2060 yılında %16,9, 2080 yılında %15,2 ve 2100 yılında %14,5 olacağı öngörüldü.

     

    Doğurganlık göstergelerindeki hızlı düşüş eğiliminin devam edeceğini varsayan düşük senaryoya göre çocuk nüfus oranının 2030 yılında %22,0, 2040 yılında %16,7, 2060 yılında %13,9, 2080 yılında %11,1, 2100 yılında %9,9 olacağı öngörüldü.

     

    Doğurganlığı artırıcı tedbirlerin etkili olacağını varsayan yüksek senaryoya göre çocuk nüfus oranının 2030 yılında %22,3, 2040 yılında %18,9, 2060 yılında %18,7, 2080 yılında %18,9, 2100 yılında %18,6 olacağı öngörüldü.

     

    Çocuk nüfusun toplam nüfus içindeki oranı, 1950-2100
    İstatistiklerle Çocuk, 2024

    Kaynak: TÜİK, Genel Nüfus Sayımları, 1950-1990
                  TÜİK, Nüfus Tahminleri, 2000
                  TÜİK, Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi, 2010-2024
                  TÜİK, 2024 Nüfus Projeksiyonları, 2030-2100

     

    Türkiye’nin çocuk nüfus oranının Avrupa Birliği üye ülkelerinden yüksek olduğu görüldü

     

    Avrupa Birliği (AB) üyesi 27 ülkenin çocuk nüfus oranları incelendiğinde, 2024 yılında çocuk nüfus oranının AB ortalaması %17,8 oldu. AB üye ülkeleri içinde en fazla çocuk nüfus oranına sahip olan ülkelerin sırasıyla, %23,0 ile İrlanda, %20,8 ile Fransa, %20,6 ile İsveç olduğu görüldü. Çocuk nüfus oranının en düşük olduğu ülkeler ise sırasıyla, %14,7 ile Malta, %15,1 ile İtalya, %15,7 ile Portekiz oldu. Türkiye’nin çocuk nüfus oranının %25,5 ile AB üye ülkelerinden daha yüksek olduğu görüldü.

     

    Çocuk nüfus oranının Avrupa Birliği üye ülkeleri ile karşılaştırması, 2024
    İstatistiklerle Çocuk, 2024

    Kaynak: Avrupa Birliği İstatistik Ofisi (Eurostat) veri tabanı, 2024
                  TÜİK, Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi, 2024

     

    Çocuk nüfus oranının en yüksek olduğu il Şanlıurfa oldu

     

    ADNKS sonuçlarına göre illerin toplam nüfusları içindeki çocuk nüfus oranları incelendiğinde, 2024 yılında en yüksek çocuk nüfus oranına sahip olan il, %43,8 ile Şanlıurfa oldu. Şanlıurfa ilini %39,8 ile Şırnak, %37,4 ile Ağrı, Mardin ve Muş izledi.

     

    Çocuk nüfus oranının en yüksek ve en düşük olduğu 10 il, 2024
    İstatistiklerle Çocuk, 2024

    Kaynak: TÜİK, Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi, 2024

     

    Çocuk nüfus oranının en düşük olduğu il, %16,4 ile Tunceli oldu. Tunceli ilini %17,3 ile Edirne ve %18,0 ile Kırklareli izledi.

     

    İllere göre çocuk nüfus oranı, 2024
    İstatistiklerle Çocuk, 2024

    Kaynak: TÜİK, Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi, 2024

     

    Türkiye’de 0-17 yaş grubunda en az bir çocuk bulunan hanehalkı oranı %42,8 oldu

     

    ADNKS sonuçlarına göre 2024 yılında toplam hanehalkı sayısı 26 milyon 599 bin 261 oldu. Hanelerin %42,8’inde 0-17 yaş grubunda en az bir çocuk bulunduğu görüldü. Bu hanelerin illere göre dağılımı incelendiğinde, 0-17 yaş grubunda en az bir çocuk bulunan hanehalkı oranının en yüksek olduğu ilin %68,5 ile Şanlıurfa, en düşük olduğu ilin %28,2 ile Tunceli olduğu görüldü.

     

    Hanelerin %19,0’ında 0-17 yaş grubunda bir çocuk, %14,6’sında iki çocuk, %6,0’ında üç çocuk, %2,0’ında dört çocuk, %1,1’inde ise beş ve daha fazla çocuk bulunduğu görüldü.

     

    Çocuk nüfusun 2024 yılında %29,6’sının 10-14 yaş grubunda yer aldığı görüldü

     

    Çocuk nüfus yaş grubuna göre incelendiğinde, 2019 yılında çocuk nüfusun %27,7’sinin 0-4 yaş grubunda, %28,2’sinin 5-9 yaş grubunda, %28,0’ının 10-14 yaş grubunda ve %16,0’ının 15-17 yaş grubunda yer aldığı görülürken, 2024 yılında %23,3’ünün 0-4 yaş grubunda, %29,3’ünün 5-9 yaş grubunda, %29,6’sının 10-14 yaş grubunda ve %17,8’inin 15-17 yaş grubunda yer aldığı görüldü.

     

    Yaş grubuna göre çocuk nüfus oranı, 2019, 2024
    İstatistiklerle Çocuk, 2024

    Kaynak: TÜİK, Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi, 2019, 2024
    Grafikteki rakamlar, yuvarlamadan dolayı toplamı vermeyebilir.

     

    Canlı doğan bebek sayısı 2023 yılında 958 bin 408 oldu

     

    Doğum İstatistiklerine göre 2023 yılında canlı doğan bebek sayısı, 958 bin 408 oldu. Doğan bebeklerin 491 bin 361’i erkek, 467 bin 47’si ise kız oldu. Canlı doğan bebeklerin %96,7’sini tekil, %3,1’ini ikiz, %0,1’ini ise üçüz ve daha fazla çoğul doğumlar oluşturdu.

     

    Sağlık Bakanlığı verilerine göre hastanede gerçekleşen doğumların oranı, 2010 yılında %91,6 iken 2023 yılında %97,5 oldu. Beşli karma aşı (DPT+IPV+Hib) 3 doz ile aşılama oranı 2022 yılında %99,5 iken 2023 yılında %98,8 oldu.

     

    Beklenen yaşam süresi 15 yaşındaki çocuklar için 63,5 yıl oldu

     

    Hayat Tabloları, 2021-2023 sonuçlarına göre doğuşta beklenen yaşam süresi, Türkiye geneli için 77,3 yıl, erkekler için 74,7 yıl ve kadınlar için 80,0 yıl oldu.

     

    Türkiye’de 7 yaşına ulaşan bir çocuğun kalan yaşam süresinin ortalama 71,3 yıl, erkek çocuklar için 68,7 yıl ve kız çocuklar için 73,9 yıl olduğu görüldü. Çalışma çağının başlangıcı olan 15 yaşındaki çocuklar için bu süre 63,5 yıl oldu. Erkek çocuklar için bu süre 60,9 yıl iken kız çocuklar için 66,1 yıl oldu. Bu yaş için kız ve erkek çocuklar arasındaki beklenen yaşam süresi farkının 5,2 yıl olduğu görüldü.

     

    Yaşa ve cinsiyete göre çocuklarda beklenen yaşam süresi, 2021-2023
    İstatistiklerle Çocuk, 2024

    Kaynak: TÜİK, Hayat tabloları, 2021-2023

     

    Bebeklere konulan en popüler erkek ismi Alparslan, kız ismi Defne oldu

     

    ADNKS sonuçlarına göre 2024 yılında doğan bebeklere konulan en popüler erkek bebek isimleri, Alparslan, Göktuğ ve Yusuf; en popüler kız bebek isimleri ise Defne, Asel ve Zeynep oldu. Doğan erkek bebeklerin 8 bin 88’ine Alparslan, 5 bin 683’üne Göktuğ, 4 bin 880’ine Yusuf, kız bebeklerin 7 bin 466’sına Defne, 7 bin 347’sine Asel, 6 bin 540’ına ise Zeynep ismi verildi.

     

    Türkiye’de 2024 yılında 0-17 yaş grubundaki çocuklarda en çok kullanılan erkek çocuk isimlerinin Yusuf, Mustafa ve Ömer; kız çocuk isimlerinin ise Zeynep, Elif ve Ecrin olduğu görüldü.

     

    Çocuk bağımlılık oranı 2024 yılında %30,6 oldu

     

    Toplam yaş bağımlılık oranı, 15-64 yaş grubunda çalışma çağındaki her 100 kişi başına düşen, 0-14 ile 65 ve üzeri yaş grubundaki kişi sayısı olarak tanımlanır. ADNKS sonuçlarına göre 2024 yılında toplam yaş bağımlılık oranı %46,1 oldu. Yaş grubu 15-64 olan her 100 kişi başına düşen, 0-14 yaş grubundaki çocuk sayısını ifade eden çocuk bağımlılık oranı ise %30,6 olarak gerçekleşti.

     

    Çocuk bağımlılık oranı, 1935-2100
    İstatistiklerle Çocuk, 2024

    Kaynak: TÜİK, Genel Nüfus Sayımları, 1935-1990
                  TÜİK, Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi, 2007-2024
                  TÜİK, 2024 Nüfus Projeksiyonları Ana Senaryo, 2030-2100

     

    Beş yaşındaki çocukların net okullaşma oranı %84,3 oldu

     

    Milli Eğitim Bakanlığı Örgün Eğitim İstatistiklerine göre okul öncesi eğitim seviyesinde beş yaş net okullaşma oranının, 2022/’23 öğretim yılında %85,0 iken 2023/’24 öğretim yılında %84,3 olduğu görüldü. Beş yaş net okullaşma oranı cinsiyete göre incelendiğinde, bu oran erkek çocuklar için %84,5, kız çocuklar için %84,0 oldu.

     

    İlkokul seviyesinde net okullaşma oranı 2023/’24 öğretim yılında %95,0, ortaokul seviyesinde net okullaşma oranı %91,5 ve ortaöğretim seviyesinde net okullaşma oranı %88,0 oldu.

     

    Eğitim seviyesi ve cinsiyete göre net okullaşma oranı, 2023/’24
    İstatistiklerle Çocuk, 2024

    Kaynak: Milli Eğitim Bakanlığı, Milli Eğitim İstatistikleri, Örgün Eğitim, 2023/’24

     

    İlkokul tamamlama oranı %98,7 oldu

     

    Ulusal Eğitim İstatistikleri Veri Tabanı sonuçlarına göre eğitim kademesi ve cinsiyete göre okul tamamlama oranları incelendiğinde, yıllara göre bir artış gözlendi. İlkokul tamamlama oranı 2018/’19 eğitim ve öğretim döneminde %98,6 iken bu oran 2023/’24 eğitim ve öğretim döneminde %98,7 oldu. Ortaokul tamamlama oranı 2018/’19 eğitim ve öğretim döneminde %97,7 iken bu oran 2023/’24 eğitim ve öğretim döneminde %96,5 oldu. Ortaöğretim tamamlama oranı ise %68,1’den %81,2’ye yükseldi.

     

    Ortaöğretim okul tamamlama oranı cinsiyete göre incelendiğinde, 2023/’24 eğitim ve öğretim döneminde bu oranın erkek çocuklar için %79,4, kız çocuklar için %83,0 olduğu görüldü.

     

    Eğitim kademesi ve cinsiyete göre okul tamamlama oranı, 2018/’19, 2023/’24
    İstatistiklerle Çocuk, 2024

    Kaynak: TÜİK, Ulusal Eğitim İstatistikleri Veri Tabanı, 2018/’19, 2023/’24

     

    Özel eğitim alan öğrencilerin oranı %3,0 oldu

     

    Milli Eğitim Bakanlığı Örgün Eğitim İstatistiklerine göre Türkiye genelinde 2023/’24 eğitim ve öğretim döneminde örgün eğitime devam eden öğrenci sayısı 18 milyon 710 bin 265 oldu. Bu öğrencilerin %51,3’ünü erkek öğrenciler, %48,7’sini ise kız öğrenciler oluşturdu.

     

    Özel eğitim gerektiren bireylere (işitme, görme, ortopedik ve hafif düzeyde zihinsel engelli) hizmet veren, özel olarak yetiştirilmiş personelin bulunduğu, geliştirilmiş eğitim programlarının uygulandığı özel öğretim kurumlarında örgün eğitime devam eden öğrenci sayısı ise 559 bin 725 oldu. Özel eğitim alan öğrenciler örgün eğitimdeki öğrencilerin %3,0’ını oluşturdu. Özel örgün eğitime devam eden öğrencilerin %63,0’ını erkek öğrenciler, %37,0’ını ise kız öğrenciler oluşturdu.

     

    Çocukların %94,5’inin sağlık durumunun “çok iyi veya iyi” durumda olduğu görüldü

     

    Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması, Çocuk Sağlığı ve Yoksunluğu Modülü sonuçlarına göre 2024 yılında hanelerde yaşayan 15 yaş ve altı çocukların genel sağlık durumları incelendiğinde %94,5’inin “çok iyi veya iyi”, %4,6’sının “orta”, %0,9’unun ise “kötü veya çok kötü” olduğu görüldü.

     

    Çocukların en az son 6 ay içinde sağlık durumlarının günlük faaliyetlerini sınırlama durumları incelendiğinde sağlık durumu kötü veya çok kötü olan çocukların %53,7’sinin yaşanan sağlık sorunu nedeniyle günlük faaliyetlerinin çok sınırlandığı, %40,9’unun günlük faaliyetlerinin sınırlandığı, %5,4’ünün ise günlük faaliyetlerinin sınırlanmadığı beyan edildi.

     

    Çocukların genel sağlık durumları ve günlük faaliyetlerinin sınırlanma düzeyi, 2024
     

    İstatistiklerle Çocuk, 2024

    Kaynak: TÜİK, Çocuk Sağlığı ve Yoksunluğu, 2024
    Grafikteki rakamlar, yuvarlamadan dolayı toplamı vermeyebilir.

     

    Hanehalklarının %9,2’sinde çocuklar maddi yetersizlik nedeniyle yeni giysilere sahip olamadı

     

    Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması, Çocuk Sağlığı ve Yoksunluğu Modülü sonuçlarına göre 2024 yılında, 15 yaş ve altı tüm çocukların yeni giysilere sahip olduğu hanehalkı oranı %88,6 iken maddi yetersizlik nedeniyle çocukları yeni giysilere sahip olamayan hanehalkı oranı %9,2, diğer nedenlerle çocukları yeni giysilere sahip olamayan hanehalkı oranı ise %2,2 oldu.

     

    Günde en az bir kez taze meyve ve sebze tüketimi yapabilen 15 yaş ve altı çocukların bulunduğu hanehalklarının oranı %86,7, maddi yetersizlikler nedeniyle günde en az bir kez taze sebze ve meyve tüketimi yapamayan hanehalkı oranı %10,0, diğer nedenlerle çocukları günde en az bir kez taze meyve ve sebze tüketemeyen hanehalkı oranı ise %3,3 oldu.

     

    Çocukları için evden uzakta bir haftalık tatil masrafını karşılayabilen hanehalkı oranı %51,2, maddi yetersizlikler nedeniyle evden uzakta bir haftalık tatil masrafını karşılayamayan hanehalkı oranı %22,2, diğer nedenlerle evden uzakta bir haftalık tatil masrafını karşılayamayan hanehalkı oranı ise %26,6 oldu.

     

    Hanehalklarının ihtiyaç gruplarına sahip olma durumu, 2024
    İstatistiklerle Çocuk, 2024

    Kaynak: TÜİK, Çocuk Sağlığı ve Yoksunluğu, 2024
    Grafikteki rakamlar, yuvarlamadan dolayı toplamı vermeyebilir.

     

    Çocukların İnternet kullanım oranı 2024 yılında %91,3 oldu

     

    Çocuklarda Bilişim Teknolojileri Kullanım Araştırması sonuçlarına göre İnternet kullanım oranı, 6-15 yaş grubundaki çocuklar için 2021 yılında %82,7 iken 2024 yılında %91,3 oldu. İnternet kullanımı cinsiyete göre incelendiğinde, erkek çocukların İnternet kullanım oranı 2021 yılında %83,9 iken 2024 yılında %92,2, kız çocukların İnternet kullanım oranı ise 2021 yılında %81,5 iken 2024 yılında %90,3 olduğu görüldü.

     

    Cinsiyete göre çocukların İnternet kullanım oranı, 2021, 2024
    İstatistiklerle Çocuk, 2024

    Kaynak: TÜİK, Çocuklarda Bilişim Teknolojileri Kullanım Araştırması, 2021, 2024

     

    Çocuklar interneti en fazla video izleme amacı ile kullandı

     

    Çocuklarda Bilişim Teknolojileri Kullanım Araştırması sonuçlarına göre 2024 yılında, düzenli İnternet kullanan 6-15 yaş grubundaki çocukların İnternet aracılığı ile yürüttüğü faaliyetlerde, İnternet üzerinden video izleme %83,9 ile ilk sırayı alırken, %75,0 ile ödev, öğrenme veya çevrim içi derslere katılma ikinci sırada yer aldı. Bunu, %72,7 ile oyun oynama veya oyun indirme, %72,6 ile sosyal medya izledi. Çocukların İnternette en az yürüttüğü faaliyet ise %13,2 ile e-posta gönderme veya alma oldu.

     

    Düzenli internet kullanan çocukların İnternet kullanım amaçları, 2024
    İstatistiklerle Çocuk, 2024

    Kaynak: TÜİK, Çocuklarda Bilişim Teknolojileri Kullanım Araştırması, 2024

     

    Yaş grubu 15-17 olan çocukların işgücüne katılma oranı %24,9 oldu

     

    Hanehalkı İşgücü Araştırması 2024 yılı sonuçlarına göre 15-17 yaş grubundaki çocukların işgücüne katılma oranı %24,9 oldu. İşgücüne katılma oranı cinsiyete göre incelendiğinde, bu oran erkek çocuklar için %35,6, kız çocuklar için %13,7 olduğu görüldü.

     

    Resmi kız çocuk evlilikleri azaldı

     

    Evlenme İstatistiklerine göre 16-17 yaş grubunda olan kız çocuklarının resmi evlenmelerinin toplam resmi evlenmeler içindeki oranı 2002 yılında %7,3 iken bu oran 2024 yılında %1,6’ya düştü. Diğer taraftan, aynı yaş grubunda olan erkek çocukların resmi evlenmelerinin toplam resmi evlenmeler içindeki oranı 2002 yılında %0,5 iken bu oran 2024 yılında %0,1 oldu.

     

    Cinsiyete göre çocuk evlenmelerinin toplam evlenmeler içindeki oranı, 2002-2024
    İstatistiklerle Çocuk, 2024

    Kaynak: TÜİK, Evlenme İstatistikleri, 2002-2024

     

    Babası vefat etmiş çocukların sayısı 258 bin 515 oldu

     

    ADNKS sonuçlarına göre 2024 yılında 21 milyon 817 bin 61 çocuk nüfusun içinde babası vefat etmiş çocuk sayısının 258 bin 515, annesi vefat etmiş çocuk sayısının 81 bin 373, hem annesi hem de babası vefat etmiş çocuk sayısının ise 5 bin 276 olduğu görüldü.

     

    Koruyucu aile yanında bakımı sağlanan çocuk sayısı 10 bin 430 oldu

     

    Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının verilerine göre 2024 yılında Türkiye genelinde kuruluş bakımı altında bulunan çocuk sayısının 15 bin 135 olduğu görüldü. Mevcut koruyucu aile sayısı 8 bin 719, koruyucu aile yanında bakımı sağlanan çocuk sayısı ise 10 bin 430 oldu. Evlat edindirilen çocuk sayısı 2024 yılında 589 oldu.

     

    Boşanma davaları sonucu, velayeti anneye verilen çocukların oranı %74,4 oldu

     

    Boşanma İstatistiklerine göre 2024 yılında boşanan çiftlerin sayısı 187 bin 343 oldu. Kesinleşen boşanma davaları sonucunda 186 bin 536 çocuk velayete verildi. Çocukların velayetinin %74,4’ünün anneye, %25,6’sının ise babaya verildiği görüldü.

     

    Çocuklar en fazla dışsal yaralanma ve zehirlenmeler nedeniyle hayatını kaybetti

     

    Ölüm ve Ölüm Nedeni İstatistiklerine göre 2023 yılında 1-17 yaş grubunda çocuk ölümleri en fazla, dışsal yaralanma ve zehirlenmeler nedeniyle gerçekleşti. Söz konusu nedenle hayatını kaybeden 1-17 yaş grubundaki çocuk sayısı, 2023 yılında 13 bin 43 oldu. Sinir sistemi ve duyu organları hastalıkları nedeniyle 866 çocuk, iyi huylu ve kötü huylu tümörler nedeniyle 671 çocuk, dolaşım sistemi hastalıkları nedeniyle 403 çocuk hayatını kaybetti.

     

    Ölüm nedeni ve yaş grubuna göre ölen çocukların oranı, 2023
    İstatistiklerle Çocuk, 2024

    Kaynak: TÜİK, Ölüm ve Ölüm Nedeni İstatistikleri, 2023
    Grafikteki rakamlar, yuvarlamadan dolayı toplamı vermeyebilir.

     

    Bebek ölüm hızı binde 10,0 oldu

     

    Ölüm ve Ölüm Nedeni İstatistiklerine göre 2009 yılında bebek ölüm hızı binde 13,9 iken 2023 yılında binde 10,0 oldu. Doğumdan sonraki beş yıl içinde ölme olasılığını ifade eden beş yaş altı ölüm hızı, 2009 yılında binde 17,7 iken 2023 yılında binde 14,5 oldu.

     

    Bebek ve beş yaş altı ölüm hızı, 2009-2023
    İstatistiklerle Çocuk, 2024

     

     

     

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • İzmit Tren Garı için asansör ihalesi tamam

    Büyükşehir Belediyesi, “İzmit Gar Asansör Yapım İşini” tamamlamak için yeni ikmal ihalesi yaptı. İzmit Tren Garı karşısından Cumhuriyet Caddesi ile Ruşen Hakkı Caddesi’ni bağlayan lokasyonda yapılması için planlanan asansör ikmal ihalesine 2 firma teklif sundu.

     

    İZMİT TREN GARI’NA ASANSÖRLÜ ULAŞIM

    Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, vatandaşların güvenliği ve rahatı için kentin pek çok noktasına inşa ettiği asansör ve yürüyen merdivenlere yenilerini ekliyor. Bu kapsamda Büyükşehir, İzmit Tren Garı’nın olduğu bölgeye modern bir asansör yapacak. Konuyla ilgili gerçekleşen asansör ikmal ihalesine 2 firma teklif sundu. İhale; 2 ton her çeşit profil, çelik çubuk ve çelik saçlarla inşaat, 60 metrekare alüminyum kompozit cephe kaplaması, 130 metrekare asansör kulelerine alüminyum profil ve temperli cam ile kaplaması, çift girişli 13 kişi kapasiteli asansör yapımı ve idari şartname ekinde yer alan diğer muhtelif işleri kapsıyor.

     

    İHALEDE 2 FİRMADAN TEKLİF YAPILDI

    Öz Asansör ile Emay Yol ve Yapı adlı 2 firmanın teklif sunduğu ihalede en düşük teklifi 5 milyon 330 bin TL ile Öz Asansör firması verdi. İhale komisyonunun yapacağı değerlendirme sonrası ihaleyi kazanan firma ile sözleşme imzalanacak ve ardından yer teslimi yapılarak işe başlanacak.

     

    ULAŞIM KOLAY VE KONFORLU HALE GELECEK

    Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, vatandaşların İzmit Tren Garı’na rahat bir şekilde ulaşabilmesi inşa edeceği asansör, Cumhuriyet ile Ruşen Hakkı Caddesi’ni bağlayan lokasyondaki merdivenlerin bulunduğu alanda yer alıyor. Asansör yapım işi tamamlandığında yayaların, özellikle yaşlı, engelli ve hasta vatandaşların tren istasyonuna ulaşımı kolay ve konforlu hale gelecek.

     

    SÖZLEŞME FESH EDİLMİŞTİ

    24 Mayıs 2024 tarihinde ihalesi yapılan “İzmit Gar Asansör Yapım İşi”, ilgili yüklenici firmanın çalışma yapmaması sebebiyle feshedilmişti. Büyükşehir, 24 Mayıs’ta ihalesi yapılan işin yer teslimini yüklenici firmaya 31 Mayıs 2024 tarihinde yaptı. Yapılan saha denetim ve incelemelerde bahse konu ihale kapsamında çalışmaların başlamadığından dolayı iş programının gerisinde kalındığı belirlenmişti.

     

    PARA CAZASI KESİLDİ

    Yükleniciye gecikmeli çalışma cezası olarak 140.151,75 TL kesilmiş, teknik personel bildirimlerini geç ve hiç yapmamasından dolayı da 398.000,00 TL olmak üzere toplamda 538.151,75 TL ceza uygulanmıştı. İşin tamamlanması için 10.02.2025 tarihinde ikmal ihalesi yapıldı ancak geçerli teklif gelmediği için ihale gerçekleştirilemedi.

     

     

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Kaspersky uyarıyor: Eğlenceli görüntülerinizi oluştururken siber güvenliğe ve gizliliğe dikkat edin

    Sosyal medyanın son trendi, kullanıcıların kişisel bilgilerini ve fotoğraflarını yükleyerek yapay zeka ile hiper-gerçekçi bebekler ya da aksiyon figürleri oluşturması oldu. Kaspersky, bu noktada bireyleri çevrimiçi paylaştıkları kişisel bilgiler konusunda dikkatli olmaya çağırıyor.

     

    Bu eğilim eğlenceli olsa da veri gizliliği ve dijital güvenlik konusunda endişelere yol açıyor. Takma isimler, iş, hobiler ve aile ile bağlantılı görüntülerin ve kişisel bilgilerin yapay zeka platformlarına yüklenmesi zararsız görünse de, kullanıcıları istemeden kimlik hırsızlığı, kimlik avı saldırıları ve biyometrik verilerin yetkisiz kullanımı gibi siber tehditlere maruz bırakabilir.

     

    Yapılan bir Kaspersky araştırması, kullanıcıların dijital gizliliğe yaklaşımındaki paradoksu vurgular nitelikte. Orta Doğu, Türkiye ve Afrika bölgesindeki katılımcıların %47’si gizliliği korumak için web kameralarını kapatırken ve %42’si güvenli gezinme için gizli moda güvenirken, önemli bir kısmı hala riskli çevrimiçi davranışlarda bulunuyor. Özellikle, katılımcıların %52’si çevrimiçi oyunlara ve testlere erişmek için kişisel bilgilerini doğrulanmamış kaynaklarla paylaştığını itiraf ediyor (söz konusu oranlar Türkiye için sırasıyla %50, %39 ve %50 olarak ölçülmüş). Bu eylemler genellikle potansiyel güvenlik etkileri göz önünde bulundurulmadan yapılıyor.

     

    Kaspersky MEA Bölgesi Teknik Uzmanı Brandon Muller, şunları söylüyor: “AI Action Figure veya Studio Ghibli’den ilham alan anime tarzı görüntüler gibi viral trendlere katılmak eğlenceli olabilir. Ancak burada ilgili potansiyel riskleri anlamak çok önemlidir. Bu verilere siber saldırganlar tarafından erişilebileceğini akılda tutmak gerekir. Kullanıcılar ayrıntılı kişisel bilgilerini ve görüntülerini paylaşarak farkında olmadan dolandırıcılara dijital kimliklerini tehlikeye atmak veya sosyal mühendislik mesajları oluşturmak için gereken verileri sağlayabilir.”

     

    Kaspersky, kişisel verileri güven altında tutmak için aşağıdaki önerileri paylaşıyor:

     

    • Gizlilik politikalarını inceleyin. Yapay zeka destekli araçları kullanmadan önce, verilerinizin nasıl kullanılacağını ve saklanacağını ve üçüncü taraflarla paylaşılıp paylaşılmayacağını öğrenmek için gizlilik koşullarını okuyun ve özümseyin.
    • Kişisel bilgi paylaşımını sınırlayın. Adresler veya finansal bilgiler gibi istismar edilebilecek hassas fotoğrafları veya ayrıntıları yüklemekten kaçının.
    • Genel görseller kullanın. Yüz verileri biyometrik profilleme için kullanılabileceğinden, mümkünse yüzünüzün yüksek çözünürlüklü yakın çekimleri yerine genel görüntüler veya manzara fotoğrafları kullanın.
    • İzinler konusunda dikkatli olun. Uygulamalara ve platformlara yalnızca gerekli izinleri verin ve kişilerinize veya konumunuza erişim gibi aşırı erişim talep edenlere karşı dikkatli olun.
    • Güvenilir güvenlik çözümleri kullanın. Olası tehditleri tespit etmek ve önlemek için cihazlarınızı Kaspersky Premium gibi güvenilir siber güvenlik yazılımlarıyla koruyun.
    • Bilgi sahibi olun. Çevrimiçi ortamda bilinçli kararlar vermek için en son dijital trendler ve ilgili riskler hakkında kendinizi eğitin.
    • Hesapları düzenli olarak izleyin. Paylaşılan veriler yetkisiz erişim için kullanılabileceğinden, finansal ve sosyal medya hesaplarınızı olağandışı etkinliklere karşı kontrol edin.

     

    Muller. “Dijital çağda, çevrimiçi trendlerden keyif almayı gizlilikle ilgili sonuçların farkında olarak dengelemek çok önemlidir” diyor ve ekliyor: “Kullanıcılar kendilerini siber güvenlik konusunda eğiterek ve proaktif adımlar atarak dijital kimliklerini daha iyi koruyabilirler ve gizliliklerinden ödün vermeden trendlerin tadını çıkarabilirler.”

     

     

     

     

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Antik Kuelap Kalesinin Harabeye Dönüş Hikayesini Araştıran ‘Kuelap: Bulutların İnsanları’ 20 Nisan Pazar 20.00’de National Geographic Ekranlarında!

    2007 yılında yapılan bir arkeolojik kazıda, Peru Andları’nın zirvesinde, harabe haline gelen antik Kuelap kalesinde tahrip edilmiş 100’den fazla iskelet bulundu ve büyük bir gizemi açığa çıkarıldı. Bugün, bilim insanları gelişmiş GPS haritalama teknolojisiyle geriye dönerek, bu görkemli medeniyetin nasıl böylesine ani ve şiddetli bir çöküş yaşadığını araştırıyor.

     

    “Kuelap: Bulutların İnsanları”, 20 Nisan Pazar saat 20.00’de National Geographic’te sizlerle!

     

    Bilimin, keşfin ve hikâye anlatımının gücüne inanarak 130 yılı aşkın bir süredir dünyanın en güvenilir markalarından biri olmayı sürdüren National Geographic’in birbirinden iddialı yapımlarını D-Smart, Digiturk ve TOD, KabloTV, S Sport Plus, Tivibu ve TV+ platformlarından izleyebilirsiniz.

     

     

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Motorlu Kara Taşıtları, Mart 2025

    Mart ayında 195 bin 682 adet taşıtın trafiğe kaydı yapıldı
     

    Mart ayında trafiğe kaydı yapılan taşıtların %48,5’ini otomobil, %36,1’ini motosiklet, %9,7’sini kamyonet, %2,5’ini traktör, %1,9’unu kamyon, %0,8’ini minibüs, %0,4’ünü otobüs ve %0,1’ini özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.

    Trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı bir önceki aya göre %43,0 arttı

    Mart ayında trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı bir önceki aya göre motosiklette %58,2, kamyonette %50,7, otomobilde %38,1, kamyonda %19,6, traktörde %8,7 artarken otobüste %25,2, minibüste %21,3 ve özel amaçlı taşıtta %13,0 azaldı.

    Trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı, Mart 2023 – Mart 2025
    Motorlu Kara Taşıtları, Mart 2025

    Trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı geçen yılın aynı ayına göre %13,7 azaldı
     

    Mart ayında geçen yılın aynı ayına göre trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı minibüste %9,3, otomobilde %7,0 artarken traktörde %43,1, motosiklette %31,4, özel amaçlı taşıtta %29,4, kamyonda %9,2, otobüste %8,6 ve kamyonette %3,3 azaldı.

    Trafiğe kayıtlı toplam taşıt sayısı Mart ayı sonu itibarıyla 31 milyon 788 bin 619 oldu
     

    Mart ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı taşıtların %51,9’unu otomobil, %20,1’ini motosiklet, %14,9’unu kamyonet, %7,2’sini traktör, %3,2’sini kamyon, %1,7’sini minibüs, %0,7’sini otobüs ve %0,3’ünü özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.

    Motorlu Kara Taşıtları, Mart 2025

    Mart ayında 821 bin 238 adet taşıtın devri yapıldı

    Mart ayında devri(1) yapılan taşıtların %67,6’sını otomobil, %14,6’sını kamyonet, %10,4’ünü motosiklet, %3,0’ını traktör, %2,0’ını kamyon, %1,7’sini minibüs, %0,5’ini otobüs ve %0,2’sini özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.

    Mart ayında 94 bin 939 adet otomobilin trafiğe kaydı yapıldı

    Mart ayında trafiğe kaydı yapılan otomobillerin %11,4’ü Renault, %8,6’sı Toyota, %7,8’i Peugeot, %6,5’i Volkswagen, %6,2’si Hyundai, %5,6’sı Fiat, %5,0’ı BMW, %4,5’i Opel, %4,1’i BYD, %3,9’u Skoda, %3,8’i Citroen, %3,6’sı Mercedes-Benz, %3,1’i Chery, %2,8’i Kia, %2,8’i Ford, %2,7’si Nissan, %2,6’sı Dacia, %2,0’ı Audi, %1,6’sı Honda, %1,3’ü Mini ve %10,1’i diğer(2) markalardan oluştu. 

    Ocak-Mart döneminde 498 bin 226 adet taşıtın trafiğe kaydı yapıldı

    Ocak-Mart döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı %21,4 azalarak 498 bin 226 adet olurken, trafikten kaydı silinen taşıt sayısı %55,9 artarak 10 bin 592 adet oldu. Böylece Ocak-Mart döneminde trafikteki toplam taşıt sayısında 487 bin 634 adet artış gerçekleşti.

    Trafiğe kaydı yapılan ve trafikten kaydı silinen motorlu kara taşıtları, Mart 2025
    Motorlu Kara Taşıtları, Mart 2025

    Ocak-Mart döneminde trafiğe kaydı yapılan otomobillerin %48,9’u benzin yakıtlıdır

    Ocak-Mart döneminde trafiğe kaydı yapılan 268 bin 5 adet otomobilin %48,9’u benzin, %27,7’si hibrit, %12,9’u elektrikli,  %9,6’sı dizel ve %0,9’u LPG yakıtlıdır. Mart ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı 16 milyon 499 bin 996 adet otomobilin ise %33,7’si dizel, %31,4’ü LPG, %30,5’i benzin, %2,8’i hibrit ve %1,3’ü elektriklidir. Yakıt türü bilinmeyen(3) otomobillerin oranı ise %0,2’dir.

    Trafiğe kaydı yapılan otomobillerin yakıt cinslerine göre dağılımı, Mart 2025
    Motorlu Kara Taşıtları, Mart 2025

    Ocak-Mart döneminde en fazla 1300 ve altı silindir hacimli otomobil kaydı yapıldı

    Ocak-Mart döneminde trafiğe kaydı yapılan 268 bin 5 adet otomobilin %32,4’ü 1300 ve altı, %24,9’u 1401-1500, %10,8’i 1501-1600, %10,5’i 1301-1400, %8,1’i 1601-2000, %0,6’sı 2001 ve üstü motor silindir hacmine sahiptir.

    Ocak-Mart döneminde kaydı yapılan otomobillerin 106 bin 231’i gri renklidir

    Ocak-Mart döneminde trafiğe kaydı yapılan 268 bin 5 adet otomobilin %39,6’sı gri, %26,3’ü beyaz, %12,1’i siyah, %11,8’i mavi, %4,5’i yeşil, %4,2’si kırmızı, %0,6’sı kahverengi, %0,5’i sarı, %0,3’ü turuncu ve %0,1’i diğer renklidir.

     

     

     

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Yılmaz: Yeni DOKAP Eylem Planı ile 158 projeye toplam 394 milyar TL kaynak ayırıyoruz

    Foreks – Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Giresun’da, Ekonomi Koordinasyon Kurulu’nun üyeleri Bakanlarla birlikte DOKAP Eylem Planı Bilgilendirme ve İstişare Toplantısını gerçekleştirdiklerini söyledi. Yılmaz, Yeni DOKAP Eylem Planı (2024-2028) ile 158 projeye toplam 394 milyar TL kaynak ayırdıklarını belirtti.

    Yılmaz X hesabından yaptığı açıklamada, “Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde yürütülen bölgesel kalkınma vizyonunun bir parçası olan DOKAP, sadece Doğu Karadeniz’in değil, ülkemizin topyekûn kalkınma sürecinde stratejik bir rol üstlenmektedir.” dedi.

    Yılmaz şöyle devam etti:

    “2003-2024 döneminde DOKAP Bölgesine yaklaşık 1 trilyon liralık kamu yatırımı gerçekleştirdik. Tarım, turizm, sanayi ve ulaştırma altyapısında sağlanan bu gelişmelerle bölge; üretim, ihracat ve istihdamda güçlü bir ivme yakalamıştır.

    Yeni DOKAP Eylem Planı (2024-2028) ile 158 projeye toplam 394 milyar TL kaynak ayırıyoruz. Bu dönemde; yeşil turizm altyapısını güçlendirecek, nitelikli tarımı destekleyecek, mavi ekonomi odaklı üretimi teşvik edecek, genç ve kadın istihdamını artıracak adımları hayata geçireceğiz.

    DOKAP Bölgesi; fındıktan çaya, yayladan limana, üniversiteden sanayiye uzanan güçlü potansiyeliyle ’Yeşile Yolculuk’ vizyonuyla büyüyen, sürdürülebilir kalkınmanın örnek merkezlerinden biri olacaktır.

    Yeni Eylem Planımızın Doğu Karadeniz’e, ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını diliyorum. Sürece katkı sunan başta Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız olmak üzere tüm Bakanlıklarımıza, kurumlarımıza ve DOKAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığımıza teşekkür ediyorum.”

  • Şimşek: Enflasyon 10 aydır düşüyor, düşmeye de devam edecek

    Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, enflasyonun 10 aydır düştüğünü, düşmeye de devam edeceğini belirterek, “Bu mevzuda çok güçlü bir siyasi irade ve çok güçlü bir programımız var.” dedi.

    Şimşek, Sapanca’da düzenlenen Milletlerarası İktisat Tepesi’ne görüntülü ileti gönderdi.

    “Ticaret savaşları” olarak da bilinen korumacılığa değinen Şimşek, “Son devirde ağırlaşan korumacılık önlemleri nedeniyle global iktisat siyasetlerindeki belirsizlik hiçbir devirde olmadığı kadar arttı. Aslında korumacılık yeni bir trend değil. Son 15 yılda ticarette kısıtlayıcı önlemler arttı. Geçen sene ticaret kısıtlamaları global finansal kriz öncesine nazaran tam 11 kat yükseldi. Bu gelişme global büyümeyi aşağı çeken esas faktörlerden biri.” diye konuştu.

    Ticaret savaşlarının bu biçimde devam etmesi halinde global büyümenin yüzde 3’ün altına gerileme mümkünlüğünün yüksekliğine dikkati çeken Şimşek, korumacılığın artmasının temel sebebinin ABD ile Çin ortasındaki jeostratejik rekabet olduğunu söyledi.

    “Türkiye bu ortamda benzeri ülkelere kıyasla daha dayanıklı”

    Şimşek, son 20 yılda ABD, Avrupa Birliği ve Japonya üzere gelişmiş iktisatların imalat endüstrisindeki global hisselerini büyük ölçüde Çin’e kaptırdığını lisana getirerek, şöyle devam etti:

    “Türkiye bu ortamda misal ülkelere kıyasla daha sağlam pozisyonda. Bunun iki nedeni var. Birincisi, ihracata olan bağımlılığımız görece düşük. Büyümemizi yönlendiren asıl öge iç talep. Mal ihracatının ulusal gelirimiz içindeki hissesi yaklaşık yüzde 20. Hasebiyle içe kapanan dünya tertibinde Türkiye’nin etkilenme seviyesi görece daha sonlu olabilir. Elbette bu hiç etkilenmeyeceğiz manasına gelmiyor, yalnızca başka ülkelere kıyasla daha sonlu etkileneceğiz. İkincisi, ticaretimizin büyük bir kısmını dost ve yakın ülkelerle yürütüyoruz. İhracatımızın yüzde 68’i hür ticaret mutabakatlarımızın olduğu ülkelere yapılıyor. En büyük ticaret ortağımız olan Avrupa Birliği, bizim üzere kural temelli, çok taraflı ticaret sistemini savunuyor. Bu da bizi dış şoklara karşı daha güçlü kılıyor.”

    Bu sürecin dolaylı tesirleri de bulunduğunu lakin bunları ölçmek için şimdi çok erken olduğunu vurgulayan Şimşek, bunların başında Çin’in yüksek tarifelere karşı nasıl cevap vereceğinin geldiğini söz etti.

    Şimşek, arz fazlasının düşük fiyatlarla Türkiye’ye yahut pazarlarına yönelme riski olduğuna işaret ederek, “Yatırımcıların risk iştahının azalması yaşadığımız öteki bir dolaylı tesirdir. Ayrıyeten global bedel zincirlerinin olumsuz etkilenmesi riski de büyüktür. ABD’nin Türkiye’ye görece düşük tarife uygulaması Asya’daki rakiplerine oranla bir avantaj sunuyor.” değerlendirmesinde bulundu.

    “Küresel iktisat artan borçluluk riskiyle karşı karşıya”

    Şimşek, global iktisadın karşı karşıya olduğu öteki değerli riskin de artan borçluluk olduğuna dikkati çekerek, son 25 yılda global borcun ulusal gelire oranının 100 puandan fazla arttığını ve yüzde 328’e ulaştığını bildirdi.

    Bakan Şimşek, bu borç düzeyinin düşük faiz ortamında daha yönetilebilir olduğunu fakat global faizlerin yükseldiği senaryoda pek çok ülkenin zorlanabileceğini, global büyümenin olumsuz etkilenebileceğini anlattı.

    Şimşek, Türkiye’nin burada da avantajlı pozisyonda olduğunu, toplam borcunun ulusal gelire oranının yüzde 93 düzeyinde bulunduğunu, bu oranın gelişmekte olan ülkeler ortalamasının yüzde 245’in epey altında kaldığını söyledi.

    Demografik yapıdaki dönüşümle dünya genelinde yaşlı nüfusun süratle arttığını vurgulayan Şimşek, global ekonomiyi etkileyen öteki kıymetli sorunun büyüyen jeopolitik gerginlikler ve çatışmalar olduğunu, bu nedenle global savunma harcamalarının arttığını bildirdi.

    “Enflasyon 10 aydır düşüyor, düşmeye de devam edecek”

    Dünyada önemli yapısal sıkıntıların olduğunu lakin Türkiye’nin bu zorluklara karşı daha avantajlı pozisyonda bulunduğunu belirten Şimşek, şöyle konuştu:

    “Avantajlarımızı kalıcı kazanımlara dönüştürmek istiyoruz. Bu nedenle de Haziran 2023’ten bu yana makroekonomik istikrar ve ıslahat programımızı kararlılıkla uyguluyoruz. Gayemiz enflasyonu kalıcı olarak tek haneye indirmek, mali disiplini güçlendirerek ıslahatlar için bütçede alan yaratmak, cari açığı azaltarak makro finansal kırılganlıkları minimize etmek ve nihayetinde verimliliği, rekabet gücünü ve potansiyel büyümeyi artırarak, yapısal dönüşümü hayata geçirmek.”

    Şimşek, programa ait gelişmelere değinerek, “Enflasyon 10 aydır düşüyor, düşmeye de devam edecek. Dezenflasyon programını uygulamakta kararlıyız. Bu bahiste çok güçlü bir siyasi irade var ve çok güçlü bir programımız var.” dedi.

    Son devirdeki gelişmelere dikkati çeken Şimşek, şu sözleri kullandı:

    “Son periyottaki piyasa dalgalanmaları beklentileri kısa vadede bir ölçü bozmuş olabilir lakin maksat aralığının içinde kalacağımıza inanıyoruz. Lirada sonlu bir kıymet kaybı yaşandı fakat yurt içi talep zayıf olduğu için kur geçişgenliğinin düşük olmasını bekliyoruz. Petrol fiyatları da önemli biçimde geriledi. Bu da kur kaynaklı tesirleri telafi edebilir. En değerlisi finansal şartlardaki sıkılaşma başlı başına aslında dezenflasyonisttir.”

    “Petrol fiyatlarındaki düşüş, program gayelerinin altında cari açığı ima ediyor”

    Şimşek, Kahramanmaraş merkezli zelzeleler nedeniyle bütçe açığının son 2 yılda yüzde 5 civarına çıktığını anımsatarak, bu yıl daha düşük bütçe açığı hedeflediklerini vurguladı.

    “Harcama disiplininden asla taviz vermeyeceğiz.” diyen Şimşek, “Bu nedenle piyasalardaki son gelişmeler Orta Vadeli Program’a (OVP) kıyasla daha zayıf bir bütçe istikrarına sebep olabilir. Mali konsolidasyondan amacımız Merkez Bankasına takviye olmaktır. Harcamaları denetim altında tutarak dezenflasyona takviye vereceğiz. Bu çok net.” değerlendirmesinde bulundu.

    Programla birlikte cari açığı azaltmayı ve uzun vadede yapısal cari fazla verebilen iktisat haline gelmeyi hedeflediklerini bildiren Şimşek, geçen yıl altın ithalatı hariç cari fazla verildiğini hatırlattı.

    Şimşek, “Ilımlı bir büyüme ortamında artık cari açık vermeden büyüyebileceğimiz bir eşiğe yaklaştık lakin hala atacağımız adımlar var. Yeşil ve dijital dönüşüm ile endüstride verimlilik ve teknoloji odaklı dönüşümü gerçekleştirmek için program bileşenlerini devreye aldık. Piyasalardaki son gelişmeler, bilhassa petrol fiyatlarındaki düşüş, program maksatlarının de altında bir cari açığı ima ediyor.” diye konuştu.

    “Ekonomide dengelenme sağlandı”

    Şimşek, iktisatta dengelenmenin sağlandığını, istihdamın güçlü seyrettiğini belirterek, şunları kaydetti:

    “Piyasalardaki son dalgalanmalar ekonomik aktivitede süreksiz bir yavaşlamaya neden olabilir lakin uyguladığımız programla ülkemizin dış kırılganlıklarını azalttık, şoklara karşı dayanıklılığını artırdık, makro finansal istikrarı güçlendirdik. Yüksek büyüme için sağlam temelleri oluşturuyoruz. Global problemlere karşı da yapısal avantajlarımız var. Uyguladığımız program hem bu avantajları pekiştiriyor hem de kalıcı refahı tesis etmeyi hedefliyor. Optimist olmak için güçlü münasebetlerimiz var. Bu global kriz ülkemiz için kıymetli fırsatlar barındırıyor. Biz de bu periyodu yalnızca riskleri yönetmek için değil, yapısal dönüşümü hayata geçirerek aslında bu fırsatları kullanmak istiyoruz. Programımızı kararlılıkla uygulamaya devam edeceğiz.”

  • Çin, ABD’den LNG ithalatını durdurdu

    Foreks – Çin, ABD’den sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ithalatını on haftadan uzun bir süredir durdurdu

    Financial Times’a göre, nakliye verileri, Teksas Corpus Christi’den 69.000 tonluk bir tankerin 6 Şubat’ta Çin’in Fujian eyaletine ulaşmasından bu yana iki ülke arasında hiçbir LNG sevkiyatının gerçekleşmediğini ortaya koydu.

    Çin’e gidecek olan ikinci bir gemi, Pekin’in 10 Şubat’ta ABD LNG’sine yüzde 15 gümrük vergisi uygulamasından önce varamayınca Bangladeş’e yönlendirildi.

    Tarife şimdi yüzde 49’a yükseltildi ve ABD gazını Çin pazarından etkili bir şekilde fiyatlandırdı.

    ABD LNG’sinin şu anda dondurulmuş olması, ABD Başkanı Donald Trump’ın ilk döneminde bir yıldan fazla süren benzer bir duraklamayı yansıtıyor.

    Columbia Üniversitesi Küresel Enerji Politikası Merkezi’nde gaz uzmanı olan Anne-Sophie Corbeau, “Uzun vadeli sonuçları olacaktır. Çinli LNG ithalatçılarının yeni bir ABD LNG kontratı yapacağını hiç sanmıyorum” dedi.

  • eXp Realty, Türkiye’de resmen faaliyete geçti

    Foreks – Bağımsız gayrimenkul aracılık şirketi eXp Realty, Türkiye’de resmen faaliyete geçti.

    Şirket’ten yapılan açıklamaya göre, Türkiye Şirketin 26’ıncı uluslararası pazarı oldu.

    eXp World Holdings’in Kurucusu, Başkanı ve CEO’su Glenn Sanford, “Piyasaya sürdüğümüz her yeni ülkeyle, her yerdeki acentelerin daha iyi bir modele hazır olduğunu kanıtlıyoruz. Peru’da piyasaya girdikten sadece birkaç hafta sonra Türkiye’ye girmemiz, ivmemizi ve misyonumuzu yansıtıyor; “gezegendeki en acente merkezli aracılık hizmetini sunmak”. Hızla genişliyoruz; sadece büyüme uğruna değil, aynı zamanda dünyanın dört bir yanındaki acenteler işlerini kurmak için daha iyi bir yol talep ettikleri için.” dedi.

    eXp Türkiye Ülke Lideri Yiğit Portakal, “Bu sadece benim için değil, Türkiye’de daha iyi bir yol bekleyen her acente için gurur verici bir an.” mesajı paylaştı.

  • Hollywood yıldızı Salma Hayek marka yüzü oldu

    Hollywood yıldızı Salma Hayek marka yüzü oldu

    Amerikalı ve Meksikalı Hollywood oyuncusu Salma Hayek, bir estetik şirketinin yeni reklam yüzü oldu.

    Lübnanlı bir baba ve İspanyol bir annenin kızı olarak Meksika’da dünyaya gelen ünlü oyuncu Salma Hayek, Hollywood mesleğinde yükselerek çeşitli başarılara imza attı.

    2002’de Frida Kahlo’yu oynayan oyuncu, En Uygun Bayan Oyuncu Akademi Ödülü’ne layık görülmüştü.

    REKLAM YÜZÜ OLDU

    Salma Hayek, Türkiye’de de şubeleri olan, cilt gerdirme ve sıkılaştırma süreçleri yapan bir estetik markasının reklam yüzü oldu.

  • Okan Buruk, bu akşam 40 yıllık rekoru kırabilir!

    Lider Galatasaray, Trendyol Üstün Lig’in 32. haftasında Sipay Bodrum FK’yi konuk edecek.

    Sarı-Kırmızılılar kazanırsa Fenerbahçe ile ortasındaki puan farkı yine 6’ya yükselecek. Kırılmadık rekor bırakmayan Teknik Direktör Okan Buruk da yeni bir başarıya imza atacak.

    Galatasaray bu akşam oynanacak müsabakada gol yemezse eski teknik yöneticileri Jupp Derwall’in 1985’te tıpkı dönem içinde üst üste beş maç gol yememe rekorunu egale edecek.

    SAĞ BEK YİNE FRANK’TA

    Cimbom’da cezalı Roland Sallai ve tedavisi süren Elias Jelert dışında eksik bulunmuyor. Kaan Ayhan riske edilmeyecek. Teknik Direktör Okan Buruk, sağ bekte Frankowski’ye görev verecek. Lemina-Torreira orta saha güvenliğini alacak, Gabriel Sara tekrar 10 numarada hücumu yönetecek.

    EVİM EVİM GÜZEL EVİM

    G.Saray alanındaki son 14 lig maçında mağlup olmadı. Son olarak geçen dönemin 37. haftasındaki F.Bahçe derbisinde rakibine 1-0 kaybeden Aslan, bu dönem Rams Park’ta çıktığı 14 lig maçında yenilmedi. 11 galibiyet ve 3 beraberlik yaşadı. Biletler tükendi. Maç kapalı gişe oynanacak. 

     

  • Hüseyin Can Güner: “Çankaya’yı Her Alanda En İyi Noktaya Taşıyacağız”

    Çankaya Belediye Başkanı Hüseyin Can Güner, basın mensuplarıyla bir araya gelerek Çankaya Belediyesi’nin 2024 yılı faaliyetlerini ve yeni dönemdeki önemli projelerini anlattı.

    Başkan Güner: “Çankayalıların Belediyemizden memnuniyetleri yüzde 75 seviyesine çıktı. Yeni dönemde çalışmalarımız ve projelerimizle bu oranı daha da artıracağız. Kent Lokantaları, Gece Kreşleri, Çankaya Kafeleri, Gençlik Merkezleri ve sosyal yardımlar gibi bir yıl içerisinde yapılan faaliyetlerimizin yanı sıra hepinizin yıllardır gözünün önünde olan ve bu kente çok büyük değer katacağına inandığımız Atatürk Kültür Merkezimizi yeni dönemde Başkentimizin hizmetine sunacağız.”

    Çankaya Belediye Başkanı Hüseyin Can Güner, basın mensuplarıyla bir araya gelerek Çankaya Belediyesi’nin 2024 yılı faaliyetlerini ve yeni dönemdeki önemli projelerini aktardı. Yeni kültür merkezi, emekli lokali, kent lokantası ve kreşlerin müjdesini veren Başkan Güner, “Çankaya’yı her alanda en iyi noktaya çıkacağız” dedi.

    Atatürk Kültür Merkezi’nin kente büyük bir değer katacağını vurgulayan Başkan Güner, “Atatürk Kültür Merkezi hepinizin yıllardır gözünün önünde olan, bu kente çok büyük değer katacağına inandığımız ve bizim de bir an önce tamamlamak için elimizden gelen tüm gayreti sarf ettiğimiz bir proje. İki salondan oluşuyor. Birisi 500 kişilik küçük salonu. Bin kişinin üzerinde koltuk kapasitesiyle de büyük salon dediğimiz salonu var. Türkiye’nin en iyi tesisleriyle eşdeğer olacak. Bugüne kadar yaklaşık 50 milyon lira kadar, biz görevi devraldığımızda ödeme yapılmıştı. Bir yıllık sürede 200 milyon liranın üzerinde ödemeyi de biz yaptık. Hala devam eden ödemeleri de var. Onları da bu ay içerisinde gerçekleştireceğiz ve şu anda küçük salon tamamen bitmiş durumda. Büyük salonunun sahnesi, duvar kaplamaları bitmiş durumda. Koltuklar ve halı sistemi döşenecek. Bu ay içerisinde hemen hemen tamamıyla orası bitmiş olacak. Ufak tefek rötuşlar kaldı. Onlarla beraber de mayıs ayı sonunda, haziran ayının başında teslim almayı planlıyoruz. Dolayısıyla çok önemli bir proje olarak gördüğümüz Atatürk Kültür Merkezi’ni tamamlayarak da Çankayalıların uzun süredir beklediği bir konuyu nihayete erdirmiş olacağız” dedi.

    BAŞKAN GÜNER’DEN EMEKLİLERE MÜJDE
    Toplantıda yeni dönemdeki önemli çalışma ve projelerini de anlatan Başkan Güner, Çankayalı emekli vatandaşlar için de yepyeni bir projeye başladıklarını müjdeledi. Emeklileri yeniden kentin sosyal yaşamına dahil edeceklerini vurgulayan Güner şöyle devam etti:
     

    “Üç yeni emekli lokalinin projelerini tamamladık. Yer tespitleri tamamlandı ve yaklaşık bir ay içerisinde çalışmalarına başlanarak çok uzun bir vadede değil bu yaz içerisinde Dikmen İlker arası, Bahçelievler ve Yaşamkent öncelikli olmak üzere bu üç bölgeden başlayarak emekli lokallerimizi açacağız. Çünkü emekli yurttaşlarımızın çok ciddi beklentisi var. Özellikle sosyal yaşamdan koptukları emekli maaşlarının yetmediği ve kendilerinin eve hapsoldukları ve bunun neticesinde özellikle de yaş almışların, hastalıklara da maruz kalma durumunun giderek arttığı bir döneme destek olmak için çalışıyoruz.”

    EMEKLİLERE BAYRAM DESTEĞİ
    “Bu bayramda da yine sosyal yardım kapsamında olan emekli yurttaşlarımıza sizin de takip ettiğiniz gibi 53 milyon lira haricinde bin 500 TL bayram desteği sunduk. Bunun yanı sıra bir Alzheimer Demans Merkezi projemiz hazırlandı, yerle ilgili işlemler tamamlandı. Yine bir ay içerisinde temeli atılabilecek konuma geldi. Bu projemize başlayacağız.”

    YENİ ÖĞRENCİ YURTLARI GELİYOR
    “Bir öğrenci yurdu çalışmalarına da başladık. Yaklaşık 90 kişi kapasiteli olacak öğrenci yurdunu Sokullu bölgesinde bu yıl içerisinde hizmete açacağız. Bir öğrenci yurduyla ilgili daha ilerleyen günlerde somutlaştığında bilgisini sizlerle detaylı paylaşırız. Bir sivil toplum kuruluşumuzla iş birliği içerisinde yeni temel atarak, yeni projeye de ayrıca başlayacağız.”

    İKİ YENİ KREŞ, KENT LOKANTASI, ÇANKAFE VE SIĞINMA EVİ
    2025-2026 yılı içinde yapılacak çalışmalar da aktaran Başkan Güner, “İki yeni kreşimizin projesini ve yer tespitini gerçekleştirdik. Bu yıl içerisinde hem temelini atıp hem de açılışını gerçekleştirmeyi planlıyoruz. Biraz önce Çankafe ve Kent Lokantası olarak diğer önceliklerimizi söylemiştim. Kadın sığınma evi konusunda yeni kadın sığınma evi sözümüz vardı. Hem yeni kadın sığınma için projeyi ve yer tespitini tamamladık. Projemize başlayacağız. Ama bu arada aynı zamanda kiralama yöntemiyle de bir kadın sığınma evini bu yıl içerisinde yaşama geçirmiş olacağız. Değerli sanatçımız Volkan Konak’ın adının Çankaya’da yaşaması için projelerimiz var. Yeni dönemde bunları da hayata geçireceğiz” diye konuştu.

    ÇANKAYA’DA MEMNUNİYET YÜZDE 75
    Toplantıda gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Başkan Güner, yapılan son anket sonuçlarına dikkat çekerek şunları söyledi:
    “Vatandaşlara yöneltilen ‘Memnun musunuz?’ sorusuna verilen yanıtlarda, Büyükşehir Belediyesi Mansur Bey lehine bizden 3-4 puan önde görünüyor. Mart ayı itibarıyla 5 bin kişiyle yüz yüze yapılan kapsamlı ve projeleri de içeren anket çalışmalarımızda, özellikle Çankaya’da yüzde 75’e varan bir memnuniyet oranı elde ettik. Hiç memnun olmadığını belirtenlerin oranı ise yüzde 11-12 civarında. Büyükşehir Belediyesi için bu oranlarda yine 3-4 puanlık bir fark söz konusu.”

     

     

     

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Kâmil Koç Diyarbakır’daki varlığını yeni bir iş birliğiyle daha da güçlendirdi

    Türkiye’nin en geniş ve konforlu ulaşım ağına sahip olan Kâmil Koç, global iş ortağı Flix’in desteğiyle seyahat ağını genişletmeye devam ediyor. Eşsiz konforu, modern araç filosu ve deneyimli kadrosuyla 100. yılına emin adımlarla ilerleyen Kâmil Koç, Diyarbakır’daki varlığını da stratejik bir iş birliğiyle güçlendirdi. Yeni güç birliğiyle Diyarbakır’daki hizmet ağını daha da yaygınlaştıran Kâmil Koç, sefer sayılarını artırarak bölgedeki yolcularına daha konforlu, güvenli ve erişilebilir bir seyahat deneyimi sunmaya başladı.

    Bir asrı aşkın süredir Türk halkının seyahatteki ilk tercihi olan Kâmil Koç, global iş ortağı Flix ile kurduğu güçlü ortaklık sayesinde karayolu taşımacılığına değer katmaya devam ediyor. Nisan ayından itibarıyla Diyarbakır’daki yeni iş birliği ile birlikte kentteki sefer sayılarını daha da artıran firma, daha fazla yolcuyu Kâmil Koç’un hizmet kalitesiyle buluşturdu.

    “Kâmil Koç’un hizmet kalitesini ülkemizin her köşesine taşımayı hedefliyoruz”

    Kâmil Koç Otobüsleri İcra Kurulu Üyesi ve Operasyon Direktörü Mehmet Türkyılmaz, yeni güç birlikleriyle seyahat ağlarını genişletmeye devam ettiklerini vurgulayarak şu açıklamalarda bulundu:

    “Kâmil Koç olarak, yeni yatırım ve iş birliklerimizle hizmet kalitemizi Türkiye’nin her yerine taşımayı sürdürüyoruz. Mardin, Şırnak ve Iğdır’ın ardından şimdi de Diyarbakır’da yeni bir iş birliğini hayata geçirdik. Diyarbakır, turizm potansiyeli, stratejik konumu ve büyüklüğüyle yalnızca bölgesinin değil, Türkiye’nin de en önemli şehirlerinden biri. Buradan ülkemizin dört bir yanına yoğun bir seyahat talebi var. Bu talebi karşılamak için iş birliği gerçekleştirdiğimiz değerli iş ortaklarımız; Ali Kadri Çapa ve oğulları Mehmethan, Seyithan Çapa olmak üzere Diyarbakır’daki tüm paydaşlarımıza teşekkür ederiz. Bu önemli birleşmenin Diyarbakır halkı ve Türkiye’nin her yerindeki yol arkadaşlarımıza hayırlı olmasını dileriz.

    1926 yılında Türkiye’nin ilk seyahat markası olarak çıktığımız yolda hedefimiz; 100. yılımızda Kâmil Koç’un hizmet kalitesini ülkemizin her köşesine taşımak. Bunun için de iş ortağımız Flix’in global gücünden aldığımız destekle yolumuza güçlü adımlarla devam ediyoruz.”

     

     

     

     

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Starbucks’tan Joe Kind Snoopy Koleksiyonu

    Kahve kültürünün dünyadaki en önemli temsilcilerinden Starbucks, nisan ayını iyilik ve dostluk dolu bir iş birliği ile karşılıyor. Starbucks’ın Global Month of Good (İyilik Ayı) döneminde Peanuts ile gerçekleştirilen iş birliği ile dostluğun, iyiliğin ve paylaşımın gücü vurgulanıyor. Peanuts evreninin en sevilen karakterlerinden biri olan Snoopy’nin “Joe Kind Snoopy” kimliğiyle yansıtıldığı koleksiyonda, küçük iyiliklerin büyük etkiler yaratabileceği mesajı veriliyor. 

    Starbucks Türkiye’de bu iş birliği kapsamında üç özel ürün sunulacak:

    Plastic Cold Cup (24oz) Peanuts Love: Çift duvarlı yapısı ve pratik kullanımıyla dikkat çeken bu soğuk içecek bardağı, içeceğinizi taze tutarken Snoopy ve Woodstock’un dostluğundan ilham alan tasarımıyla dikkat çekiyor.

    Plastic Water Bottle (24oz) Peanuts Gratitude and Compassion: Sızdırmaz vidalı kapağı ve taşıma askısıyla öne çıkan bu su şişesi; Snoopy’nin, arkadaşı Woodstock’a yardım ederek gününü güzelleştirmesini anlatıyor.

    Tote Bag Peanuts Joe Kind Snoopy: Joe Kind Snoopy’nin pozitif ruhunu taşıyan bu özel çanta, günlük kullanıma uygunluğu ile ön plana çıkıyor.

    Bu özel koleksiyon, Nisan ayı boyunca Starbucks mağazalarında sınırlı sayıda satışa sunulacak. Starbucks, Peanuts hayranlarını ve misafirlerini, kahve eşliğinde iyilik dolu anlar paylaşmaya davet ediyor.

    Grande Iced Pistachio Latte ile Peanuts Koleksiyonundan Reusable Bardak Hediye

    Starbucks, 22 Nisan Dünya Günü’ne özel bir kampanya misafirlerine sunuyor. 20-22 Nisan 2025 tarihleri arasında Grande Iced Pistachio Latte alan Peanuts koleksiyonundan Reusable bardağını hediye edecek. Tüm Starbucks mağazalarında geçerli kampanya süresince Grande Iced Pistachio Latte, Reusable bardağında servis edilecek. Misafirler bu yeniden kullanılabilir bardak ile sonraki içecek alımlarında, Starbucks Mobil’de geçerli kendi bardağını getirenlere ek 1 çevre dostu yıldız kampanyasından faydalanmaya devam edecek.  

     

     

     

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • İnci GS Yuasa “Düşük Karbon Kahramanı” Ödülüne Layık Görüldü

    14-15 Nisan 2025 tarihlerinde İstanbul Teknik Üniversitesi Süleyman Demirel Kültür Merkezi’nde düzenlenen 10. İstanbul Karbon Zirvesi, Türkiye’nin sanayi, akademi ve kamu temsilcilerini iklim kriziyle mücadelede ortak bir paydada bir araya getirdi. Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği (SÜT-D) tarafından, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile İstanbul Teknik Üniversitesi’nin ana desteğiyle gerçekleştirilen zirvede İnci GS Yuasa, bronz sponsor olarak yer aldı.

    “Karbonsuzlaşma Yolunda Sürdürülebilir Çözümler ve Yeşil Akçenin Gücü” temasıyla düzenlenen etkinlik, ülkemizin yeşil dönüşümüne öncülük eden kurumları buluşturdu. Bu yılki zirvede İnci GS Yuasa, akü taşımacılığında kaynak kullanımını ve karbon salımını azaltmayı hedefleyen “Yeşil Lojistik” projesiyle önemli bir başarıya imza attı.

    Tek Plan, Daha Az Emisyon, Veriye Dayalı Sürdürülebilirlik

    İnci GS Yuasa’nın ödüle değer görülen “Yeşil Lojistik” projesi kapsamında, aynı güzergâhtaki sevkiyatlar tek bir taşıma planında birleştirildi. Böylece yakıt ve araç kullanımı azaltıldı, boş dönüşler en aza indirildi. Taşıma faaliyetlerinin dijital sistemlerle entegre edilmesi sayesinde veri temelli verimlilik yönetimi sağlandı. Proje, %15 operasyonel maliyet avantajı ve yılda 30.800 kg CO₂e emisyon azaltımıyla çevresel sürdürülebilirliğe somut katkı sundu.

    Yeşil enerjinin her adımda dikkate alınması gerektiğini vurgulayan İnci GS Yuasa Tedarik Zinciri Bölüm Müdürü Işıl Yurdasever, “Yeşil Lojistik projesini hayata geçirirken, operasyonel verimlilik kadar çevresel sorumluluğu da merkezimize aldık. Aynı güzergâhtaki taşımaları eşleştirerek hem maliyetleri hem de karbon emisyonunu önemli ölçüde azalttık. Alanında uzman kişiler tarafından titizlikle değerlendirilen projemizin, sektörün en prestijli ödüllerinden biri olan Düşük Karbon Kahramanı ile taçlandırılması, ekip olarak bizim için büyük bir gurur kaynağı” dedi.

    Yeşil Mobilite Vizyonu

    İnci GS Yuasa, yeşil dönüşüm odaklı projeleriyle yalnızca kendi çevresel etkilerini azaltmakla kalmıyor, aynı zamanda sanayinin karbon nötr hedeflerine ulaşmasına da katkı sağlıyor. Sürdürülebilir lojistik uygulamaları, enerji verimliliği yatırımları ve çevreci üretim altyapısıyla düşük karbonlu sanayi vizyonuna hizmet eden şirket; dijitalleşme ve inovasyonu odağına alarak geleceğin mobilite dünyasında daha güçlü bir rol üstlenmeye hazırlanıyor.

    Bu yaklaşımın bir yansıması olan Akümgelsin hizmeti de zirvede tanıtıldı. Fuaye alanında katılımcılarla buluşan bu dijital hizmet, akü ihtiyacı olan sürücülere en yakın İnci Akü bayisini yönlendirerek gereksiz taşıma faaliyetini azaltıyor. Böylece yakıt tüketimi ve karbon salımı minimuma indiriliyor. Hızlı ve verimli akü tedariği sağlayan bu sistem, satış hizmetinde sürdürülebilirliği destekleyen yenilikçi bir çözüm olarak öne çıkıyor.

    İnci GS Yuasa, bu sayede üretimden hizmete tüm süreçlerini daha çevreci, daha verimli ve daha sorumlu bir anlayışla yönetmeye devam ediyor.

     

     

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Enerjisa Dağıtım Şirketleri ve Bayernwerk’ten stratejik iş birliği: Çalışanlara Almanya’da uluslararası deneyim fırsatı

    Enerjisa Dağıtım Şirketleri Başkent EDAŞ, Ayedaş ve Toroslar EDAŞ, şirketin yabancı ortaklarından E.ON’un iştiraki Bayernwerk ile iş birliği yaparak Türkiye’deki mavi yakalı çalışanlarına yurtdışında deneyim kazanma fırsatı sunuyor.  

    Proje Başkent EDAŞ, Ayedaş ve Toroslar EDAŞ’ın iş gücünü güçlendirmeye, sektörel yetkinlikleri artırmaya ve uluslararası iş birliklerini derinleştirmeye yönelik stratejik vizyonunun bir parçası olarak hayata geçiriliyor. Proje kapsamında geliştirilen yaklaşımlar, kurumlar arası bilgi akışını teşvik ederken, uzun vadede sektörel dönüşüm ve sürdürülebilir gelişim açısından da önemli fırsatlar sunuyor. Projeye başlangıç aşamasında 20 çalışanla uygulanmaya başlanırken, ilerleyen süreçte daha fazla çalışanın dahil edilmesi hedefleniyor.

    Projenin hayata geçmesini sağlayan imza törenine Enerjisa Dağıtım Şirketlerini temsilen Enerjisa Dağıtım Şirketleri Genel Müdürü Oğuzhan Özsürekci, Enerjisa Enerji CFO’su Philipp Ulbrich, İnsan, Kültür ve İdari İşler Direktörü Işılay Yüksel Eratay ve İnsan, Kültür ve Gelişim Grup Müdürü Sinem Yorulmaz, Bayernwerk şirketini temsilen ise İnsan ve Kültür Genel Müdür Yardımcısı Albert Zettl, Stratejik İnsan Kaynakları Yönetimi Başkanı Dr. Julia Luxi, İş Sağlığı, Güvenliği ve Çevre Politikaları Başkanı Arman Bedikian ve İnsan Kaynakları Müdürü Dr. Stefan Burghard katılım gösterdi. 

    Türk enerji sektörünün yetkinlik haritası genişliyor

    Sürdürülebilirliği stratejisinin merkezine alan ve teknoloji odaklı projelerle Türkiye’nin enerji dönüşümüne öncülük eden Enerjisa Dağıtım Şirketleri’nin, insana dokunan çalışmalarıyla da fark yarattığını belirten Genel Müdür Oğuzhan Özsürekci, “Proje çalışma arkadaşlarımızın Almanya’da görev almasıyla sınırlı değil. Programa katılmaya hak kazanan ekip arkadaşlarımız uluslararası bir çalışma ortamında uygulamalı deneyim kazanarak hem profesyonel hem de kültürel anlamda gelişim gösterecek. Edindikleri tecrübeleri ve iyi uygulamaları Türkiye’ye taşıyarak sektörün gelişimine katkı sunacaklar. Böylelikle Türk enerji sektörünün yetkinlik haritasının genişlemesine destek olacaklar” dedi.

    Projenin kapsayıcılık ve gönüllülük kültürü gibi temel değerleri de desteklediğine dikkat çeken Özsürekci, “Tesis ettiğimiz iş birliği ile iki şirket arasında sadece teknik değil, sosyal gelişimi de ön planda tutmayı hedefliyoruz. Kültürler arası etkileşimi artıran bu iş birliğinin, daha bütünleşik ve yetkin bir iş gücüne ulaşma yolunda önemli bir adım olduğuna yürekten inanıyorum. Enerjisa Dağıtım Şirketleri olarak çalışma arkadaşlarımıza yeni bir vizyon kazandırmayı ve sektöre uzun vadeli sürdürülebilir değerler katmayı hedefliyoruz” diye konuştu. 

     

     

     

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Büyükşehir’den sanat ve hayatı buluşturan atölye

    Büyükşehir Belediyesi, Seka Sanat İhtisas Merkezi’nde birbirinden önemli kültür ve sanat faaliyetleri gerçekleştirmeye devam ediyor. Sanat merkezi bu defa da tiyatro sanatçısı Pınar Kural Çelebioğlu’nu çocuklar ve yetişkinlerle buluşturdu.

     

    AMAÇ VE HEDEFLERİNİ ANLATTI

    Tiyatro sanatçısı Pınar Kural Çelebioğlu, Seka Sanat İhtisas Merkezi’ne konuk oldu. Çelebioğlu ilk olarak 9-13 yaş arasındaki çocuklarla buluştu. Sanatçı, tanışmanın ardından yaratıcı dramanın amaç ve hedefleri ile ilgili bilgilendirme yaptı. Yaratıcı Dramanın; kendini ifade etmek, yaratıcılığı teşvik etmek, empati ve sosyal beceriler kazandırmak, kendine güven ve sorumluluk duygusunu geliştirmek ve eleştirel düşünme ve problem çözme becerilerini desteklemek gibi amaçlarının bulunduğunu kaydeden Çelebioğlu, hedeflerin ise bu amaçlar doğrultusunda anlam bulduğunu söyledi.

     

    “OYUN ÇOCUĞUN KENDİNİ ANLATTIĞI EN KOLAY YOLDUR”

    Bilgilendirme sonrasında Pınar Kural Çelebioğlu çocuklarla birlikte yıllarca unutulmayacak yaratıcı drama atölyesini başlattı. “Oyun çocuğun kendini anlattığı yoldur” önermesiyle, çocuklara kendilerini sanatsal bir bakış açısıyla ifade ettikleri oyunlar oynatıldı. Çocuklar bu sayede bir yandan hayal güçlerini geliştirirken, kendilerini özgürce ifade etme imkanı buldu. Drama teknikleri, hikâye anlatımı ve grup çalışmalarıyla zenginleştirilen atölyede çocuklar eğlenceli ve öğretici etkinlikler eşliğinde yaratıcı düşünme becerilerini güçlendirdi.

     

    GENÇLER GELECEĞİ TASARLADI

    Sanatın hayat ile buluştuğu Yaratıcı Drama Atölyesi aynı gün 18 yaş üstü yetişkinler için de gerçekleştirildi. Tiyatro sanatçısı Pınar Kural Çelebioğlu, eğitimi söz konusu yaş grubunun özelliklerini göz önünde bulundurarak şekillendirdi. Bu kapsamda; liderlik, kendini ifade etme, yaratıcılık ve spontanlığın gelişmesi, empati kurma, gurup içi iletişim kişisel gelişim, bedensel ve duygusal farkındalık üzerinde duruldu.

     

    GELECEĞE IŞIK TUTACAK DENEYİMLEME

    Sanatçı; belirlenen tema çerçevesinde gençlerden dramatik süreç içinde canlandırabilmeleri için ilk önermeyi sundu. Bunun ardından; rol alma, doğaçlama, grup çalışması gibi hedeflere yönelerek, duygu ve düşünceleri yaratıcı bir biçimde ortaya koyan doğaçlamalar sahnelendi. Grup içinde etkili dinleme, anlama ve iletişim kurma becerileri ile yargılamadan deneyimleme ve empati kurma becerisi de yine doğaçlama tekniği ile ortaya kondu. Gençler bu teknikleri kullanarak hem ilerideki iş hayatlarında hem bireysel yaşamlarında önemli tecrübelere ışık tutacak deneyimler elde etmiş oldu.

     

    ÇELEBİOĞLU’NDAN BÜYÜKŞEHİR’E TEŞEKKÜR

    Yaratıcı Dramanın önemine değinen sanatçı Pınar Kural Çelebioğul, kendisini çocuk ve gençlerle buluşturduğu için Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’ne teşekkür etti.

     

     

     

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Başa dön tuşu