Yağlı güreşin efsane ismi, tüm pehlivanların hayalini kurduğu altın kemerin 2 defa daima sahibi Ahmet Taşçı, güreşseverler ortasında “ahlı” olarak isimlendirilen altın kemer için son 2 yılın Kırkpınar başpehlivanı Yusuf Can Zeybek’e helallik verdiğini söyledi.
Kırkpınar’da 3 kere arka arda başpehlivanlığa ulaşan güreşçinin daima sahibi olabildiği altın kemere 2 sefer (1990-1991-1992 ve 1995-1996-1997) ulaşan 66 yaşındaki Taşçı, bu yıl kemer yılındaki Yusuf Can Zeybek’in yanı sıra Orhan Okulu, Feyzullah Aktürk, Ali Gürbüz, Mehmet Yeşil Yeşil ve Erkan Taş’ın da ortalarında bulunduğu 12 başpehlivanı “dualı çayırda” favori olarak görüyor.
2001’de üçüncü sefer daimi kemeri kazanmaya yakın olduğu güreşte, hakemlere sonlanıp rakibi Vedat Ergin’in elini kaldırmasıyla karşılaşmayı kaybeden Taşçı, güreşseverler ortasında “ahlı” kemer olarak isimlendirilen kemer için son 2 yılın Kırkpınar şampiyonu Zeybek’e helallik verdiğini anlattı.
– “İyi motive olursa, süreci yeterli yürütürse kemeri alma bahtı yüksek”
Ahmet Taşçı, AA muhabirine, Kırkpınar öncesi Yusuf Can Zeybek, Orhan Okulu, Feyzullah Aktürk, Ali Gürbüz, Mehmet Yeşil Yeşil ve Erkan Taş’ın da ortalarında bulunduğu 10-12 başpehlivanın uygun durumda olduğunu, Zeybek’i bu sene kuvvetli gayretlerin beklediğini söyledi.
Taşçı, kendisini Kırkpınar’a saklayan, başka güreşlerde çok gayret etmeyen başpehlivanın Edirne’de zahmet çekebileceğine değinerek, “Yine de Yusuf Can Zeybek’i bayağı hazır gördüm. İnşallah Allah nasip eder diyorum. Zira 3 yıllık emek var. Öteki başpehlivanların da emeği var. Âlâ olan kazanacak. Kemer yılında motivasyon, oradaki gerilim, heyecan onların gücünü yarıya indiriyor. Bu sene bu çabayı Yusuf Can verecek. Âlâ motive olursa, süreci âlâ yürütürse kemeri alma talihi yüksek.” diye konuştu.
Vedat Ergin’le 2001’de uğraş ettiği Kırkpınar finalinde hakkının yendiğini savunan Taşçı, şöyle devam etti:
“Ama ahlı kısmına pek katılmıyorum. ‘Benden yana daima helali beğenilen olsun.’ dedim. Geçen yıl kemeri aldıktan sonra Yusuf Can sağ olsun geldi. ‘Usta, bu ahı kaldırmanı istiyorum.” dedi. Ben de ‘Böyle bir şey yok lakin sen buraya kadar gelmişsin, bu ahlakı, terbiyeyi göstermişsin, örfü, adeti, geleneği yaşatıyorsun.’ dedim. Onun için ona helalliğimi verdim. Bunun yanında Mehmet Yeşil Yeşil de geldi, helallik aldı. Daha evvel de birkaç kere gelmişti, bu sene de geldi. Pehlivanların isteği, orada kemeri takmak, çok değerli bir şey.”
– Eşeği, üzerindeki binicisiyle kaldırdığı anısını anlattı
Taşçı, güreşseverler ortasında gücü, kuvvetiyle ilgili anlatılan öyküsüne ait ise şunları söyledi:
“Çiftliğimiz var, orada çalışıyoruz, 18 yaşlarındayım zannedersem. Çiftçi olan bir ailenin çocuğuyum. Çalışıyorum. Sevdiğim bir amca vardı, ismi Mehmet Ali’ydi. Bahçemizin önüne daima eşekle gelip giderdi. Bir gün onunla şakalaştım. Mehmet Ali amcayı da seviyorum, eşekle bir arada kaldırdım. Ondan sonra Mehmet Ali amca da çarşıya geliyor, kahvehanede, “Ömer ağanın oğlu Ahmet var ya beni eşekle birlikte kaldırdı. Bu ne kadar güçlü çocuk.” diye anlatıyor. Ben başpehlivan olup kemerleri alınca bu ortaya çıktı.”
