Investing.com – Altın, bugün sert düşüş yaşayarak ons başına 3.320 dolar düzeyinin altına sarktı. Spot piyasada altının ons fiyatı, bir evvelki seansta kaydedilen sonlu çıkarları geri vererek 3.309 dolara kadar geriledi. Gram altın ise 4.300 TL altına sarktı. Düşüşte, ABD’den gelen güçlü ekonomik datalar, artan dolar talebi ve Fed’in faiz indirimine ait beklentilerin zayıflaması tesirli oldu.
ABD Ticaret Bakanlığı tarafından açıklanan verilere nazaran, perakende satışlar Haziran ayında %0,6 artış göstererek beklentilerin hayli üzerine çıktı. Mayıs ayında %0,9 oranında düşüş yaşayan satışlar, bu toparlanmayla birlikte iktisatta tüketici kaynaklı dirençli seyrin sürdüğüne işaret etti. Ayrıyeten, işsizlik başvuruları da beşinci haftada da gerileyerek 221.000 düzeyine indi. Bu, son üç ayın en düşük haftalık işsizlik başvurusu olarak kayda geçti.
Fed’in faiz siyasetinde duraksama beklentisi güçlendi
Açıklanan güçlü makroekonomik bilgiler, ABD Merkez Bankasının (Fed) Temmuz ayındaki toplantısında faiz oranlarını sabit tutacağı beklentilerini kuvvetlendirdi. Bu durum, Fed üyelerinin son ekonomik projeksiyonlar raporunda (SEP) bu yıl için rastgele bir faiz indirimi öngörmemesiyle paralellik taşıyor. Ayrıyeten daha şahin görüşe sahip birtakım Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) üyeleri, faiz indirimine yıl içinde gerek görülmeyeceğini savunuyor.
Yine de piyasalarda, Lider Donald Trump’ın Fed Başkanı Jerome Powell’ı görevden almayı planladığına yönelik söylentiler kısa vadeli tedirginliğe yol açtı. Fakat Trump’ın “Powell’ı misyondan alma ihtimali epeyce düşük” açıklaması, merkez bankasının bağımsızlığına ait kaygıları büyük ölçüde yatıştırdı. Bu açıklama sonrası dolar bedel kazandı; dolar endeksi %0,50’ye yakın artışla artışla 98,75 düzeyine çıktı ve bu durum altın üzerindeki baskıyı artırdı.
Dolar ve tahvil piyasası, altını aşağı çekti
Güçlenen dolar, döviz bazlı fiyatlanan emtia eserlerinin cazibesini azalttı. Bilhassa altın, dolar endeksinin aybaşından bu yana en yüksek düzeylerine çıkmasıyla paha kaybetti. Tahvil cephesinde ise karışık bir seyir izlendi. ABD’nin 2 yıllık tahvili %3,907 düzeyine yükselirken, 10 yıllık tahvil getirisi %4,458’e gerileyerek yatay seyretti.
Bu ortamda altın yatırımcısı için taraf belirleyici faktörler ortasında doların performansı, enflasyon görünümü ve iş gücü piyasası bilgilerinin seyri öne çıkıyor. Bilhassa Temmuz ve Ağustos aylarında açıklanacak istihdam dataları, Fed’in faiz siyasetindeki mümkün değişiklikler açısından kritik değer taşıyor.
Merkez bankaları altın talebini sürdürüyor
Piyasalarda altına olan ferdi ve kurumsal talep kısa vadede zayıflarken, merkez bankalarının inançlı liman olarak altına yönelimi dikkat çekiyor. 2024 yılı boyunca altın alımlarını sürdüren merkez bankaları, 2025’in Mayıs ayında da toplamda net 20 ton altın alımı gerçekleştirdi. Bu alımların başını ise Kazakistan, Türkiye, Polonya ve Singapur üzere ülkeler çekti.
ABD’de ekonomik belirsizlik, dolar karşısında inançlı liman arayışı ve ABD Hazine tahvillerine yönelik ilginin sonlu kalması, merkez bankalarını rezerv çeşitlendirmesi tarafında adım atmaya teşvik ediyor. Bu eğilim, altın fiyatlarına uzun vadede dayanak veren yapısal etkenlerden biri olarak öne çıkıyor.
