Federal yetkililerin geçen hafta New York Belediye Binası’ndaki üst düzey yetkililerin telefonlarına el koyması, Belediye Başkanı Eric Adams’ın cihazlarını ele geçiren, yardımcılarının evlerini arayan ve belediye başkanının personeline celp gönderen soruşturmacıların kamuoyuna açık bir başka şaşırtıcı hareketiydi.
Federal incelemenin yoğunluğu ve muazzam hacmi, federal ajanların ne aradığı ve özellikle Demokratların gelecek yılki belediye başkanlığı ön seçimleri yaklaşırken, bunu ne kadar süreyle aramayı planladıkları konusunda acil soruları gündeme getirdi.
Soruşturmaların çoğunu yürüten New York Güney Bölgesi ABD Savcılık Ofisi’nin temsilcisi, soruşturmalarla ilgili soruları yanıtlamayı veya ofisin diğer son soruşturmalarda yaptığı gibi herhangi bir suçlama yapılmaması halinde bir açıklama yapıp yapmayacağını söylemeyi reddetti.
Ancak Adams yönetimini soruşturan aynı ofisteki kamu yolsuzluğu biriminin başında bulunan ikisi de dahil olmak üzere dört eski federal savcıyla yapılan görüşmeler, ABD’li soruşturmacıların bunu yapmak için yeterli sebep olduğuna inanmasalardı bu kadar önemli adımlar atmayacaklarını gösteriyor.
El koymaların kapsamı, federal soruşturmacıların “yoğun ilgisine” ve şehrin “sözde iş birliğine karşı tam bir güvensizliğine” işaret ediyor, diyor 1980’lerin sonu ve 1990’ların başında Manhattan’da federal savcı olarak çalışan Columbia Hukuk Fakültesi profesörü Daniel C. Richman. Eylemlerin ayrıca “davanın gelişme kapsamına” işaret ettiğini söyledi.
Vakalar boyunca, araştırmacıların idarede geniş bir şekilde dolaştıkları, sadece belediye başkanını değil, polis ve okul müdürlerini ve Bay Adams’ın en önemli yardımcılarından bazılarını inceledikleri görüldü: Ajanlar Çarşamba günü polis komiseri Edward Caban’ın yanı sıra birinci başkan yardımcısı, okul şansölyesi ve diğerlerinin telefonlarını aldılar. Hem okul şansölyesinin hem de Bay Adams’ın yardımcı başkanlarından birinin kardeşi olan bir danışmanın evini aradılar.
