Aile Sağlığı Merkezleri Yarı Şirket Mantığı İle Yönetilemez !

Aile Sağlığı Merkezleri’nin yarı şirket mantığı ile yönetildiğini öne süren SES İzmir Şube yetkilileri konu hakkında açıklama yaptı.

Aİle Sağlığı Merkezleri (ASM) Adeta Birer İşletmeye Dönüştürüldü

SES İzmir Şube, tarafından yapılan basın toplantısında, “Aile Hekimliği Sistemi ile “dönüştürülen” birinci basamak sağlık hizmetleri toplum sağlığı açısından sürekli olarak sorunların birikmesine neden olurken, ASM’lerinde çalışan emekçiler açısından da güvenli olmayan işyerlerinde zorunlu çalışmayı dayatmış, esnek, güvencesiz, performansa dayalı ücretlendirme sistemi ile de sömürüyü derinleştirmiştir. Aile Hekimliğine geçiş süreci ile bu alanda farklı istihdam biçimleri ortaya çıkmıştır.

Aynı Birimde çalışan hemşire, ebe, sağlık memuru (toplum sağlığı) ve acil tıp teknisyeni ünvanlı sağlık emekçileri ise aile sağlığı elemanı diye isimlendirilmekte ve bu emekçilerde kamu ve kamu dışı çalışan şeklinde ayrılmaktadır. Bunlar dışında Aile Sağlığı Merkezleri (ASM) adeta birer işletmeye dönüştürülmüştür. Apartmanların,  camilerin altlarında yerler kiralanmış sağlıksız ve güvenliksiz ortamlar aile sağlığı merkezlerine dönüştürülmüştür. Bu sağlıksız binaların ve sağlık sisteminin pandemide cilası döküldü. Deprem döneminde de nasıl enkaz altında kaldığını hep birlikte gördük” denildi.

Aile Sağlığı Merkezleri Yarı Şirket Mantığı İle Yönetilemez !

Aile Sağlığı Merkezleri Harcamaları TÜFE Üzerinden Ödeniyor !

Açıklamada şu ifadelere yer verildi, “Hekimler bu binaların kira, elektrik, su, doğal gaz faturalarını ödemekte, temizlik malzemeleri, tamirat-tadilat işleri ile uğraşmakta, temizlik, kırtasiye, sekreterlik vb işlerin yürütülmesi içinde adeta işveren gibi personel çalıştırmak zorunda kalmaktadır. Çalışanın maaşını, sigortasını düşünmek zorundadırlar. Tüm bunlar yetmezmiş gibi artan hayat pahalılığı yapılan zamlar nedeniyle bu masraflar için verilen cari harcama ücretleri giderleri karşılamaya yetmemektedir.

Üstelik cari gider hesaplamaları özellikle ÜFE yerine enflasyonu daha düşük göstermek için gerçek rakamları ile oynanan TÜFE üzerinden ödenmektedir. Kamusal sağlık hizmetlerinin işletme mantığı içerisinde verilmesini kabul etmemiz mümkün değildir. Sendika olarak bu sisteme eleştirilerimiz bakidir. Koruyucu sağlıklı hizmetlerinin öncelediği bütüncül bir yaklaşıma dair mücadele ve taleplerimiz devam etmektedir. Mücadelesini yürüttüğümüz sistem inşa edilinceye kadar ASM’lerde mevcut sistem içerisinde çalışan emekçilerin sorunları çözülmelidir”

ASM’deki Uygulamaları Kabul Etmemiz Mümkün Değildir

12 yıldır kamu dışı aile sağlığı çalışanları sözleşmeli personel olarak diğer meslektaşlarıyla aynı hizmeti vermelerine rağmen ötekinin ötekisi yapılmışlardır. Aynı kurumda, hatta aynı ASM’de görev yapan çalışanlar ile aynı işi yapmalarına rağmen özlük ve mali haklardaki farklılıkların kabul edilmesi mümkün değildir. İş güvencesi ve yer değiştirme hakları olmadığı için her fırsatta kutsal ilan edilen aile birlikleri paramparça edilmiştir. Kamu görevlisi olmayan aile sağlığı merkezi personellerinin kadro beklentisi tüm hakları korunarak bir an önce karşılanmalıdır. Sağlıkta dönüşüm sürecinin en başından beri sendika olarak; iş güvencesi, yoksulluk sınırı üzerinde emekliliğe yansıyan temel ücret, tek tip istihdam biçimleri konusunda mücadelemiz devam etmektedir. Daha önce de dile getirdiğimiz gibi mevcut sorunları çözmekten uzak olan, emekçiler arasında gelir adaletsizliğini artıran, birinci basamağın ekip ruhunu görmezden gelen uygulamaları kabul etmemiz mümkün değildir.

Aşağıda belirttiğimiz talepler gerçekleşinceye kadar ara bir geçiş dönemi olarak cari ödemeler ÜFE oranları üzerinden hesaplanarak yüzde yüz artırımla ödenmelidir. Çünkü sağlık emekçileri sağlık hizmeti üretmektedirler. Tüketici gibi masraflar ve harcama kalemleri TÜFE üzerinden hesaplanamaz.

Exit mobile version