Yönetilen büyüklüğün 2024 yıl sonu prestijiyle 250 milyon dolara ulaşmasını hedeflediklerini belirten Ak Portföy Genel Müdür Yardımcısı Göktürk Işıkpınar; “İlk teşebbüs sermayesi yatırım fonunu kurduğumuz 2016 yılından bugüne Türkiye’de kurulu GSYF sayısı 350 adet oldu. Bu fonların da yarısından fazlası 2022 yılından sonra kuruldu. İlgi çoğunlukla bir süreçte yatırıma dönüşen fiyatın 200 bin dolar ile 1 milyon dolar ortası olduğu tohum evresi teşebbüslere yöneldi” dedi.
Göktürk Işıkpınar kelamlarını şöyle sürdürdü: “Ak Portföy bünyesinde 11 adet fonla yatırım yapıyoruz. 2016 yılında başladığımız ve en etkin yatırımlarımızın devam ettiği portföyümüze, olumlu temel faaliyet kârı yaratabilen ‘büyüme sermayesi’ temasına ek olarak, 2020 yılında hem başka VC fonlarına yatırım yaptığımız hem de bir arada ortak yatırımlar gerçekleştirdiğimiz ‘teknoloji’ temasını ekledik. 2017 yılında Türkiye’de birinci Güneş Gücü Yatırımı yapan GSYF olarak, ayrıyeten ‘yenilenebilir enerji’ temasına farklı bir dikeyde daha fazla odaklanmaya karar verdik.”
Ak Portföy’ün Sabancı Ventures’ın kurulmasına takviye sağladığını ve birebir vakitte Akbank’ın çalışanları için kurduğu Akbank Venture Builder Fonu’nun kuruluşu ve idaresinde etkin rol aldıklarını paylaşan Işıkpınar; “Kısa bir müddet evvel Akbank ile Teşebbüs Bankacılığı müşterilerine de yatırım yapacağımız 20 milyon dolar fiyatındaki Ak Portföy Birinci Teknoloji Teşebbüs Sermayesi Fonu kapsamında iş birliğimize başladık. Fintech ekosisteminin kıymetli bir paydaşı olan Akbank LAB ile işbirliğimizi derinleştirdik. Akbank LAB ile birlikte çalışan teşebbüslere kaynak aktaracak bir işbirliği modeli geliştirdik. Ayrıca Akbank’ın Hollanda’da kurulu milletlerarası kurumsal teşebbüs sermayesi kolu olan ve 100 milyon dolarlık sermayesiyle yola çıkan Akbank Ventures BV stratejisine katkı sağlayan çok kıymetli bir paydaş olduk” dedi.
Günümüzde kıymetli yatırım alanları olarak gösterilen yenilenebilir güç, IoT, Bulut Teknolojileri ve karbon elyaf dokuma üzere alanlara Ak Portföy’ün 2016 yılında girmeye başladığının altını çizen Göktürk Işıkpınar; “Ak Portföy olarak öncü rolümüzü daima sürdürdük. Birinci Güneş Gücü alanı yatırımımızı 2016 yılında gerçekleştirdik. Akabinde 2017 yılında Trio Taşınabilir ile IoT alanında yer almaya başladık. 2018 yılında karbon elyaf ipliğinden karbon elyaf kumaşı dokuyan Spinteks ile ortaklığımızı oluşturduk. 2020 yılında Türkiye’nin bağımsız en büyük bulut teknolojileri platformu hizmeti sunan Bulutistan ile ortaklığımızı başlattık. Günümüzde bu teşebbüslere yurtiçi ve yurtdışı yatırımcılardan talepler geliyor. Portföyümüzdeki 4 şirket için potansiyel alıcılarla görüşüyoruz. İlgilenen potansiyel alıcılar ABD ve Asya kaynaklı stratejik yatırımcılar ile tekrar ABD’li Teşebbüs Sermayesi Fonlarından oluşuyor” dedi.
Ak Portföy’ün bugüne kadar yatırım yaptığı teşebbüsler ortasından ikisinin Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından açıklanan 15 Turcorn adayı ortasında yer almasından büyük memnunluk duyduklarını paylaşan Göktürk Işıkpınar, “Ülkemizde doğan 7 unicorn teşebbüs, hem dünyaya hem de Türkiye’ye kıymetli muvaffakiyetler kazandırmış durumda. Biz de bu gelişimi desteklemeye devam ediyoruz. Bugüne kadar yatırım yaptığımız 42 teşebbüs ortasından 2’sinin Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından açıklanan 15 Turcorn adayı ortasında yer alması gurur verici” dedi. Işıkpınar ayrıyeten, portföylerinde öne çıkan firmalar ortasında, tüm online ödemeleri tek merkezden yöneten ödeme sistemleri geçidi Craftgate’in ve süratle gelişen açık bankacılık kesiminde, bireylerin ve şirketlerin verimli çalışmasını sağlayacak öncü teşebbüslerden biri olan Finekra’nın bulunduğunu belirtti.
Işıkpınar kelamlarını şöyle tamamladı; “Son periyotta globalde ve Türkiye’de fonlar girişimcilerin kara fokus olmasını tercih ediyor. Geçen yıllarda büyüme çok daha değerli bir kriterdi. Burada kıymetli olan; iş modelinin, nakit akışının ve maliyet yapısının yanlışsız tahlil edilmesi ve büyüme yavaşladığı noktada karlılığın tesis edilebileceğinin ön görülebilmesi. Önümüzdeki periyotta Türkiye’den çıkan Fintechler ve AI tabanlı teşebbüslerin potansiyel bir yatırım alanı oluşturduğunu görüyoruz. Bankacılık sisteminin fintechlere olumlu yaklaştığı görülüyor. Fintechler teknolojiyi daha süratli geliştirebiliyor. Bu da fintechler için değerli bir fırsat. Burada kendini ispat etmiş teşebbüslerin süratle küresele açılabileceğini düşünüyoruz. Bunun yanısıra istikrarlı bir portföy oluşturmak ismine daha düşük büyüme suratı ama karlı işletmelerin âlâ yatırım adayları olmaya devam edeceğini düşünüyoruz.
Ayrıca birinci tıpta aldığı yatırımı verimli kullanan yatırımların Serie A yatırım tipinde değerli bir potansiyel oluşturacağını düşünüyoruz. 2018 yılından beri tohum etabı fonlarının 1252 adet süreçte toplam 680 milyon dolar yatırım yaptıklarını görüyoruz. Bu alanda önemli bir ağırlaşma var. İddialarımıza nazaran önümüzdeki 2-3 yıl içerisinde Serie A yatırım muhtaçlığının 1 milyar doları bulacağını düşünüyoruz. Bu ölçekteki teşebbüsleri yakından takip ediyoruz. 2023 yılına baktığımızda tohum evresindeki yatırımlar kategorisinde İngiltere, Almanya ve Fransa’dan sonra Türkiye olarak 4.sırada yer aldık. Tıpkı başarıyı Serie A yatırımlarda da girişimcilerimizi destekleyerek göstermeliyiz.”
