Alvin Ailey, Özür Dilemeyen Parıltının Arkasındaki Adam ve Zihin

Ailey ismi dansla eş anlamlıdır. Alvin Ailey Amerikan Dans Tiyatrosu bir şirketten daha fazlasıdır: Bir marka, bu ülkenin kültürel dokusunun ayrılmaz bir parçasıdır. Çok büyük.

Ama bir şekilde Ailey imparatorluğunu kuran adam, sanki bir tutulma tarafından gizlenmiş gibi, imparatorluğun içinde kaybolmuştur. Alvin Ailey, dans formlarını kusursuz bir şekilde birleştiren bir koreograf, olağanüstü güç ve güzelliğe sahip bir dansçı ve geniş, huzursuz bir zihne sahip bir adamdı – eşcinsel bir adam.

Şirketini 1958’de kurdu ve 1989’da AIDS’ten öldü. Sadece 58 yaşındaydı. Ailey’nin kısa hayatında başardıkları dikkate değerdi: Uluslararası alanda tanınan bir dans şirketi, saygın bir okul ve Siyah deneyimini ve dans tarihini birçok şekilde inceleyen bir çalışma grubu kurmak, aynı zamanda onu çevreleyen kültürü de incelemek. Görsel sanat, edebiyat, şiir, müzik ve eşcinsel yaşam dünyalarıyla çok ilgiliydi. Her şey onun hamuruydu. Şirketi bilerek entegre olmuştu, ancak özellikle Siyah dansçılara ilham verdi ve onlara bir yer olduğunu gösterdi.

Elbette Ailey, Siyah dansın — özellikle Siyah modern dansın — babasıdır. İstedi mi? Ailey organizasyonu, belki de modern dansın uzun zamandır sanatsal rakibi olan balenin başarısına yaklaşan veya onu geçen tek kurumdur. Ancak Ailey için bunun bir bedeli vardı. Tüm bunların ağırlığı ezici olmalı. Kişisel not defterlerinden birinde kendine “Uyuşturucu ihtiyaçları için çay kullan,” diye öğüt verdi.

Whitney Amerikan Sanat Müzesi’nde 25 Eylül’de açılacak olan “Edges of Ailey”, Ailey’i kişisel ve sanatsal tüm boyutlarıyla ve şekillendirdiği kültürle ele alan benzersiz bir sergi. Müzenin şimdiye kadar sunduğu en iddialı sergilerden biri – altı yıl süren ve herhangi bir Whitney bienalinden daha büyük – Ailey’nin eşsiz vizyonu aracılığıyla bir Amerikan sanat formunun gelişimini izliyor. İşte bu vizyonun ardındaki adamı daha iyi anlamak, danslarını yeni gözlerle izlemek için bir şans.