Brandon Mintz’in 2013 yılında “berbat bir web sitesi” olarak tanımladığı ilk Bitcoin’ini satın almasından bu yana çok şey değişti.
Kendisi şu anda dünyanın en büyük Bitcoin ATM operatörü olan ve ilk kripto alımından üç yıl sonra kurduğu Bitcoin Depot’un CEO’su. Şirket temmuz ayında özel amaçlı bir satın alma şirketi (SPAC) ile birleşmesinden sonra hisselerini Nasdaq’ta listeleyerek halka açıldı. Şimdi ise Mintz, rekabet arttıkça küçük işletmelerin daha az kâr marjı gördüğünü söylüyor. Kripto ATM sektörü dünya çapında yaklaşık 40 bin makineye sahip ve bunların yaklaşık 6,400’ü Bitcoin Depot’a ait.
Mintz, CoinDesk röportajında “Covid’den önce Bitcoin ATM endüstrisine yeni giren birçok küçük çaplı operatör vardı. Eğer bir Bitcoin ATM’si işletmek için gerekli olan her şeye sahipseniz büyük bir şehirde yoğun bir caddenin köşesine makine koyup işinize bakabilirdiniz.” dedi.
Bitcoin ATM’lerindeki ana gelir kaynağı 2020 öncesinde bir norm olarak tanımlanabilir ancak o yıldan sonra ATM’lerin sayısı 6 binden 40 bine çıktı.
Kripto ATM müşterileri genellikle daha önce banka kullanmamış veya kullansa bile oldukça az kullanmış kişiler. Çoğu yoksulluk, göçmenlik durumu veya ana akım finansal sisteme duyulan güvensizlik nedeniyle bu hizmetlere tam olarak erişemez. Geleneksel bankacılıkla ilişkileri olmadan da (Coinbase) veya Binance gibi çevrimiçi borsalardan kripto satın alamaz.
Kripto ATM’lerinin kullanımları değişiklik gösterebilse de genellikle kullanıcıların nakit, telefon ve kimlik belgesine sahip olmaları yeterlidir. (Tabii ki işlem tutarına bağlı olarak ek gereksinimler olabilir.)
Mintz şöyle açıklıyor:
Piyasa inceleme platformu Global Information’a göre kripto ATM sektörünün 2030 yılına kadar 117 milyon dolardan 5,5 milyar dolara çıkması bekleniyor. Mintz, endüstri olgunlaştıkça küçük oyuncuların köşeye sıkışacağını belirtiyor:
Örneğin 2019 yılında şirket, Mintz’in “resmen mücadele ettiğini” söylediği DFW Bitcoin’i satın almıştı.
Mintz, “Birçok şirketin herhangi bir uyumluluk personeli yok. Bir web siteleri bile yok. Sanki bir adam kardeşini de alıp bu işe girişmiş gibi.” ifadelerini kullanıyor.
Düzenleyiciler kapıyı çaldığında
Uyumluluk konusundaki eksiklik, kripto ATM operatörlerinin başarısız olmasındaki en yaygın sebeplerden biri. Sektörle ilgili veriler yayımlayan Coin ATM Radar’a göre geçtiğimiz birkaç yıl boyunca ATM’lerdeki artışa rağmen mart ayında sektörün en büyük düşüşüne tanık olundu çünkü açılan ATM’lerin 3,600’den fazlası kapatıldı.
Coin ATM Radar’a göre bu yüksek orandaki kapanmaların talep eksikliğinden mi yoksa en büyük kripto ATM üreticisi General Bytes’ta yaşanan güvenlik açığından mı kaynaklandığı kesin değil.
Kesin olan şey, birçok küçük işletmenin düzenleyicilere bağlı kalma konusunda sorun yaşadığı. Şubat ayında İngiltere’nin Finansal Yürütme Otoritesi (FCA), ülkedeki 25 kripto ATM’sinin tümünü düzenleyicilere kayıtlı olmadıkları gerekçesiyle kapatmaya yönelik adımlar attı.
İsviçre’nin Finansal Piyasa Denetleme Otoritesi (FINMA) küçük bir işletme olan Bity’den 30 günlük dönemlerde 1.000 İsviçre frankını (yaklaşık 1.150 dolar) aşan kullanıcıların kimliklerini belirlemesini istedi. Bity bu konuda mücadele edeceğine dair söz verdi ve yasal masraflar için para toplamak amacıyla kitlesel fonlama yöntemine başvurdu.
Bitcoin of America gibi daha büyük firmalar bile özellikle Connecticut ve Ohio gibi bölgelerdeki lisans sorunları ve dolandırıcılıklar sebebiyle faaliyetlerini sonlandırdı.
Mintz, uyumluluğun Bitcoin Depot’ın başarısında kritik bir öneme sahip olduğunu ve bunu çok önce fark ettiğini söylüyor.
Bu makale ilk olarak CoinDesk Türkiye üzerinde yayımlanmıştır.