Investing.com – Japonya Merkez Bankası (BOJ) Yönetim Kurulu Üyesi Hajime Takata, ABD ile olan ticaret görüşmelerinin olumlu ilerlemesi durumunda merkez bankasının faiz artırımı istikametinde hazır olması gerektiğini söyledi. Mie vilayetinde iş dünyası temsilcilerine yaptığı konuşmada, para siyasetinde “bekle ve gör” yaklaşımının sürdüğünü vurgulayan Takata, ABD kaynaklı belirsizliklerin siyaset oluşturma sürecinde dikkatle takip edilmesi gerektiğine işaret etti.
Wall Street Journal’ın haberine nazaran Takata, BOJ’in halihazırda mevcut para siyaseti duruşunu yalnızca beklemede tuttuğunu ve gerekli şartlar oluştuğunda faiz artırımının gündeme gelebileceğini belirtti. ABD siyasetlerinde yaşanan belirsizliklerin Japon şirketleri üzerinde şimdi tesirini tam olarak göstermediğine dikkat çeken Takata, ticaret tarifelerinin tesirlerinin daha netleşmeden BOJ’in fiyat istikrarı gayesine ulaşacağının öngörülemeyeceğini tabir etti.
Nöt faiz maksadı belirsizliğini koruyor
Takata, Japonya’nın iktisadı için geçerli nöt faiz oranını net formda belirlemenin sıkıntı olduğuna, bu nedenle para siyasetinin belli bir faiz düzeyine bağlı olmaksızın esnek formda yürütülmesi gerektiğine dikkat çekti. Fiyat istikrarı amacı çerçevesinde merkez bankasının farklı etkenlere karşı faal siyaset reaksiyonu vermesi gerektiğini vurguladı.
Japonya iktisadının fiyat gayesine kademeli olarak yaklaştığını söyleyen Takata, şimdi kesin gayeye ulaşılamadığı için mevcut rahatlatıcı para siyasetinin sürdürülmesinin kıymetine değindi. İç dinamiklerin güçlü olduğunu belirten BOJ yetkilisi, dış kaynaklı baskıların ise dikkatle izlenmesi gerektiğini söyledi.
ABD tarifelerinde belirsizlik Japon siyasetlerinde belirleyici öge
Takata, ABD tarafından uygulanmakta olan tarifelerin Japonya’daki şirketlerin mevcut üretim ve yatırım faaliyetlerini şimdi rayından çıkarmadığını fakat potansiyel risklerin bulunduğunu tabir etti. Bu nedenle, BOJ’in dış ticaret kaynaklı gelişmeleri detaylı biçimde tahlil etmeye devam edeceğini belirtti. Birtakım şirketlerin şimdi tarifelerin tesirlerini finansal projeksiyonlarına yansıtmadığı da vurgulandı.
ABD siyasetlerindeki yönelimlerin netleşmesiyle birlikte BOJ’in temel siyasetlerinde da değişim sinyalleri verilebileceğini aktaran Takata, kısa vadede agresif bir faiz oranı artışı planının bulunmadığını, lakin mümkünlüğü göz arkası etmediklerini söz etti.
Tahvil piyasasında hareketlilik ve BOJ’in reaksiyonu
Tahvil piyasasına ait değerlendirmelerde de bulunan BOJ yetkilisi, merkez bankasının tahvil alım operasyonlarına her vadede arz-talep istikrarına nazaran esnek yaklaşacağını söz etti. Bu açıklama, BOJ’in tahvil siyasetlerinde mümkün bir azaltım planına da hazırlıklı olduğunu gösterdi.
Japonya’nın 10 yıllık devlet tahvili getirileri ise piyasalarda 2,5 baz puanlık artışla %1,45 düzeyine yükseldi. Bu artış, yatırımcıların orta vadeli faiz beklentilerini yine fiyatlamaya başladığına işaret etti. BOJ’in bundan sonraki para siyasetinde atacağı adımlar, hem global riskler hem de iç ekonomik göstergeler ışığında şekillenecek.
