BIST 100 endeksi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın Körfez ziyareti ve devamında Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Siyaseti Heyeti toplantısının yatırımcıların odağında olduğu haftaya rekorla başladı.
Yılın birinci yarısında yaşanan zelzele felaketi ve seçim meçhullüğü nedeniyle dalgalı bir seyir izleyen BIST 100 endeksi, seçim belirsizliğinin sona ermesi ve yeni iktisat idaresinin adımlarıyla birlikte yükseliş eğilimine geçti.
Seçim öncesi 4.311,41 puana kadar gerileyerek 2023’ün en düşük düzeyini test eden BIST 100 endeksi, seçim sonrası yakaladığı yükseliş ivmesiyle yaklaşık yüzde 53 kıymet kazanarak 6.576,47 puana çıktı.
BIST 100 endeksi, dolar bazlı incelendiğinde ise gördüğü en düşük düzey olan 207 sentin yaklaşık yüzde 21 üzerinde, 250 sentten süreç görüyor. Endeks, dolar bazlı son 1,5 ayın en yükseğinde bulunmasına rağmen 510 sentlik tarihi doruğunun epeyce uzağında seyrediyor.
Yılbaşından bu yana dal bazlı performanslar incelendiğinde, en çok getirinin yaklaşık yüzde 73 ile menkul değer, yatırım paydaşlığı bölümünden elde edildiği görülürken, en çok kaybettiren ise yaklaşık yüzde 10 ile orman, kağıt, basım oldu.
Analistler, yeni iktisat idaresinin verdiği iletilerin da piyasalarda olumlu karşılandığını söz ederek, bilhassa enflasyonla uğraşa vurgu yapılmasının değerine işaret etti.
Dolar kurundaki yükselişin döviz geliri yüksek şirketleri olumlu etkilemesinin beklendiğine işaret eden analistler, borsadaki yükseliş eğiliminin yılın ikinci yarısında atılacak adımlar ve yabancı yatırımcıların da ilgisiyle devam edebileceğini bildirdi.
Analistler, seçim sonrası Türkiye’nin 5 yıllık kredi risk priminin (CDS) yaklaşık 220 baz puan gerileyerek 440 baz puana kadar indiğini hatırlatarak, bu durumun fonlama maliyetlerinde güzelleşmeye sebep olduğunu ve şirketleri olumlu etkilemesinin beklendiğini kaydetti.
“ENDEKSTE ORTA VADE İÇİN MEVCUT DÜZEYLER HALA İSKONTOLU”
PhillipCapital Yurt İçi Piyasalar Küme Lideri Üzeyir Doğan, yaptığı açıklamada, endekste orta vade için mevcut düzeylerin hala iskontolu olduğunu değerlendirdiklerini belirtti.
Son 1,5 aylık devirde soluksuz devam eden yükseliş sonrası kar realizasyonuna bağlı gelebilecek düzeltme riskinin de canlı bulunduğunu aktaran Doğan, “Enflasyonun şirket finansallarına getirdiği nominal büyümenin ve son yıllarda epeyce yüksek seyreden risk primlerindeki güzelleşmenin birçok şirkette ve münasebetiyle endekste piyasa çarpanlarında tarihi ortalamalara dönüş imkanı sağlayacağını düşünüyoruz.” tabirini kullandı.
Doğan, kısa vadeli kar realizasyonlarının orta vade için alım fırsatı oluşturacağını düşündüklerini belirterek, endekste kısa vadeli ortalamaları, birinci takviye düzeyleri olarak takip ettiklerini söyledi.
Şu sıralarda 7 günlük ortalamanın 6.350 ve 14 günlük ortalamanın 6.130 puanda bulunduğunu aktaran Doğan, “Bu ortalamalar, yatırımcıların risk algılarına nazaran takip edebilecekleri dayanak düzeyler olarak izlenebilir. Üstte ise 6.560 üzerinde bir kapanış yeni bir ruhsal direnç oluşturarak 7.000’in hedeflenmesini sağlayabilir.” dedi.
“ORTODOKS SİYASETLERİN YANSIMASI”
Dinamik Yatırım Menkul Pahalar Başekonomisti Enver Erkan da siyaset faiz artışının yanı sıra mikro ve makroihtiyati çerçevedeki dönüşümün de çok kıymetli olduğunu vurguladı.
Seçimlerin tamamlanmasıyla birlikte TCMB’nin nasıl bir para siyaseti uygulayacağı konusundaki belirsizliklerin de atlatılmasıyla borsada bir yükseliş hareketinin takip edildiğini aktaran Erkan, şunları kaydetti:
“Atılan adımlar, son 2 yılın şartlarından kademeli bir geçişin başladığını ve adımların yavaş yavaş atılacağını gösteriyor. Seçimlerden sonraki sürece baktığımızda bankalar üzerinde uygulanan regülasyonların bir ölçü yumuşatılması ve kademeli Ortodoks siyasetlerin uygulanmaya başlanmasına yönelik adımları olumlu karşılamaktayız. Bu adımlarla birlikte döviz kurlarında yaşanan dengelenmenin Borsa İstanbul’a yansıması olarak değerlendirmekteyiz.”
