Bybit TR Haftalık Kripto Para Haber Bülteni

Haberois Editör
Bybit TR Haftalık Kripto Para Haber Bülteni

Geride bıraktığımız hafta kripto piyasası için epeyce hareketliydi. Düzenleyici gelişmelerden piyasa dalgalanmalarına, yeni teknolojik yeniliklerden değerli iştiraklere kadar birçok dikkat cazibeli bahis gündemi belirledi. Bybit TR tarafından hazırlanan “Geçen Hafta Neler Oldu?” başlıklı bültende geçen haftaya taraf veren gelişmeler ve ayrıntılar yer alıyor.

 

Bybit TR Ülke Müdürü Kutluhan Akçın, kripto piyasasındaki haftalık gelişmeleri değerlendirdi

“Geçtiğimiz hafta kripto para piyasalarında hem global hem de bölgesel ölçekte dikkat alımlı gelişmeler yaşandı. Kripto para piyasasının yatay seyri ve Bitcoin başta olmak üzere majör kripto varlıklardaki toparlanma eğilimi, yatırımcıların odağında yer aldı. Bilhassa El Salvador’un Nvidia ile yapay zeka altyapısı geliştirmek üzere yaptığı iş birliği ve SOL Strategies’in Solana için gerçekleştirdiği 500 milyon dolarlık tahvil ihracı, piyasanın en çok konuşulan başlıkları ortasında öne çıktı. Düzenleyici cephede ise SEC’in Polkadot ve HBAR ETF müracaatlarında kararını ertelemesi ve  yeni lider Paul Atkins’in misyona başlaması değerli gündem hususları ortasında yer aldı. Ayrıyeten El Salvador ile SEC’in kripto düzenlemeleri konusunda ortak adım atması ve Rusya’nın nitelikli yatırımcılar için kripto para borsası kurma planı, global regülasyon dinamiklerini hareketlendirdi. Öbür yandan, Kuveyt İçişleri Bakanlığı’nın kripto madenciliğine getirdiği yasak ve Güney Kore’de hazırlanan yeni teşvik yasası, dala yönelik siyasetlerin çeşitlendiğini gösterdi. Tüm bu gelişmeler ortasında, geçen haftanın bizim için en dikkat cazip olayı, Polygon NFT’lerinin süreç hacminde Ethereum koleksiyonlarını geride bırakması oldu. Bu gelişme, NFT ekosisteminde yaşanan güç kaymasının değerli bir göstergesi olarak öne çıktı. Lakin genel piyasa görünümünde, düzenleyici belirsizliklerin ve makroekonomik dalgalanmaların tesirinin hissedilmeye devam ettiğini gözlemliyoruz. Bybit TR tarafından hazırlanan haftalık değerlendirmede, kripto paraların bir haftalık seyrinde öne çıkan gelişmeleri yatırımcılar için derledik.”

 

Genel piyasa görünümü ve öne çıkan gelişmeler

 

ETF gelişmeleri

 

Regülasyon ve politika

Kurumsal gelişmeler

 

 

Kripto para piyasası yatay hareketini sürdürüyor

Geride bıraktığımız haftaya negatif başlayan kripto para piyasası, hafta sonuna hakikat yaşadığı toparlanmayı muhafazaya devam ediyor. Kripto para piyasasının toplam kıymeti son 24 saatte yüzde 0.5 yükselerek 3 trilyon 67 milyar dolar düzeyinde bulunuyor. Geride bıraktığımız haftayı 94 bin 715 dolar düzeyinde kapatan Bitcoin (BTC), yeni haftaya 94 bin 416 dolar düzeyinden başladı. Ethereum yüzde 0,1 karla bin 800 dolar düzeyine ulaşırken, XRP yüzde 4,6 artışla 2,28 dolara,  Solana ise yüzde 2,2 yükselişle 149,92 dolar düzeyine ulaştı. DeFi piyasa pahası 94 milyar dolar düzeyinde stabil kalırken, altcoin piyasa pahası 1 trilyon 204 milyar dolar düzeyinde yer alıyor.

 

SEC’in yeni başkanı Paul Atkins göreve başladı

ABD Menkul Değerler ve Borsa Komitesi (SEC), pazartesi günü yaptığı açıklamayla Paul Atkins’in kurumun 34. başkanı olarak yemin ederek vazifeye başladığını duyurdu.

Kripto varlıklara verdiği dayanakla tanınan Atkins, 20 Ocak’ta Lider Donald Trump tarafından aday gösterilmiş ve bu ayın başlarında Senato tarafından onaylanmıştı. Misyona başlamasının akabinde yaptığı açıklamada Atkins, “SEC’e tekrar dönmekten memnuniyet duyuyorum. Sermaye oluşumunu desteklemek, adil, nizamlı ve aktif piyasaları sağlamak ve yatırımcıları korumak üzere temel misyonlarımızı, komite üyeleri ve kurum çalışanlarıyla birlikte ilerletmeyi sabırsızlıkla bekliyorum” tabirlerini kullandı.

Atkins’in başkanlık periyodunda, bilhassa kripto varlıklar konusunda net ve kapsayıcı düzenlemelerin hayata geçirilmesi bekleniyor. Geçtiğimiz ay Senato Bankacılık Komitesi’nde yaptığı konuşmada, dijital varlıklar için düzenleyici bir çerçeve oluşturmanın “öncelikli hedefi” olduğunu vurgulamıştı. Bu yaklaşım, selefi Gary Gensler’in vazife müddeti boyunca öne çıkan “yaptırımlarla düzenleme” siyasetinden değerli ölçüde farklılık taşıyor.

Gensler’in ocak ayında misyondan ayrılmasının akabinde SEC, tartışmalı kripto muhasebe rehberini geri çekmiş, birtakım büyük dal oyuncularına yönelik davaları düşürmüş ve kripto alanına özel bir vazife gücü oluşturmuştu. Komiser Hester Peirce liderliğinde çalışmalarını sürdüren misyon gücü, kripto varlıklarla ilgili düzenleyici belirsizlikleri ortadan kaldırmak hedefiyle, alanında uzman isimlerle açık toplantılar düzenliyor. Tıpkı vakitte, hangi dijital varlıkların menkul değer kapsamında değerlendirilmeyeceğine dair daha net tanımlar sunmayı hedefliyor.

Paul Atkins, SEC’de birinci olarak 2002–2008 yılları arasında, dönemin Başkanı George W. Bush tarafından komiser olarak görevlendirilmişti. Birinci vazife mühletinin akabinde 2009’da kurduğu danışmanlık firması Patomak Küresel Partners aracılığıyla, bankalar, kripto para borsaları ve DeFi platformları dahil olmak üzere çeşitli finans kuruluşlarına hizmet verdi.

 

Trump–Powell tansiyonu ABD piyasalarını sarsarken, kripto direncini koruyor

ABD Başkanı Donald Trump’ın, Merkez Bankası (Fed) Lideri Jerome Powell’a yönelik son tenkitleri ABD borsalarında sert kayıplara yol açarken, kripto para piyasaları bu çalkantılı süreçten büyük ölçüde etkilenmeden çıkmayı başardı.

21 Nisan’da ABD borsaları sert düşüşle kapanırken, S&P 500 yüzde 2,4, Nasdaq yüzde 2,5 ve Dow Jones yaklaşık bin puan gerileyerek yüzde 2,5 paha kaybetti. S&P 500 yıl başından bu yana yüzde 12’nin üzerinde, Nasdaq ise neredeyse yüzde 18 oranında düşüş yaşadı. Teknoloji paylarındaki bu sert satış dalgası yatırımcılarda telaş yarattı.

Trump, 21 Nisan’da kendi toplumsal medya platformu Truth Social üzerinden yaptığı açıklamada, “Birçok kişi faizlerde ‘önleyici indirim’ daveti yapıyor. Güç maliyetleri düşmüşken, besin fiyatları kıymetli ölçüde gerilemişken ve öteki kalemler de aşağı taraflı seyrediyorken, ortada neredeyse hiç enflasyon yok” diyerek Powell’a yönelik tenkitlerini sürdürdü.

Trump, daha evvel Powell’ı “Bay Çok Geç” ve “büyük bir kaybeden” olarak nitelendirmişti. Powell ise geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada, Trump’ın ticaret siyasetlerinin ekonomik sakinlik ve yüksek enflasyonun birleşimi olan “stagflasyon” riskini artırabileceğini söylemişti. Bu açıklama Trump’ın reaksiyonunu daha da artırdı. Lider, Powell’ın misyondan alınması gerektiğini belirterek “Bu misyondan alma daha fazla gecikmemeli” dedi.

Fed’in 7 Mayıs’taki toplantısında faiz oranlarını sabit tutması bekleniyor. CME Fed Watch bilgilerine nazaran, faiz indirimi mümkünlüğü sadece yüzde 13 düzeyinde.

Tüm bu gelişmelerin ortasında, ABD dolarının da zayıfladığı görülüyor. Doların öbür güçlü para ünitelerine karşı kıymetini gösteren ABD Dolar Endeksi (DXY), yıl başından bu yana yüzde 10’un üzerinde düşüş gösterdi ve 21 Nisan’da 98 düzeyinin altına inerek son üç yılın en düşük düzeyini gördü.

Öte yandan, kripto para piyasaları bu çalkantılı ortamda istikrarını koruyor. Toplam piyasa bedeli 2,83 trilyon dolar düzeyinde sabit kalırken, Bitcoin (BTC), 22 Nisan’da 88 bin 500 dolara ulaşarak son dört haftanın en yüksek düzeyine çıktı.

 

Strategy, 555,8 milyon dolarlık yeni alımla Bitcoin portföyünü genişletti

Dünyanın en büyük halka açık kurumsal Bitcoin sahiplerinden biri olan Michael Saylor’ın şirketi Strategy, Bitcoin fiyatı 85 bin dolar düzeylerinde seyrederken portföyüne değerli bir ekleme yaptı.

Şirket, 14–20 Nisan tarihleri ortasında 84 bin 785 dolar ortalama fiyatla 6 bin 556 Bitcoin satın aldığını ve bu alımın toplamda 555,8 milyon dolara mal olduğunu, Amerika Birleşik Devletleri Menkul Değerler ve Borsa Komisyonu’na (SEC) sunduğu son 8-K formu ile duyurdu. Bu son alım, Strategy’nin 20 Nisan itibariyle sahip olduğu toplam 538 bin 200 BTC’nin yüzde 1,2’sine denk geliyor. Şirket, bu Bitcoin’leri toplamda 36,5 milyar dolar karşılığında, coin başına ortalama 67 bin 766 dolardan satın aldı.

Yeni Bitcoin alımı, Common ATM ve STRK ATM pay satışlarından elde edilen gelirle finanse edildi. Bu kapsamda 1 milyon 755 bin adet Strategy payı 547,7 milyon dolara, 91 bin 213 adet A Serisi imtiyazlı pay ise 7,8 milyon dolara satıldı.

Strategy, sadece 2025 yılı içinde şu ana kadar toplamda 91 bin 800 Bitcoin satın aldı. Bu ölçü, şirketin tüm BTC varlıklarının yüzde 17’sini oluşturuyor.

Yeni duyuru, Michael Saylor’ın Strategy paylarına yönelik kurumsal yatırımcı ilgisinin arttığını vurgulamasının çabucak akabinde geldi. Saylor, 2025’in birinci çeyreğine ilişkin kamuya açık dataları kaynak göstererek, en az 13 kurumsal yatırımcının direkt MSTR payı tuttuğunu belirtti. Saylor ayrıyeten, 814 bin ferdî yatırım hesabının direkt MSTR paylarına maruz kaldığını, bunun yanı sıra 55 milyon kişinin de yatırım fonları, emeklilik portföyleri, sigorta fonları ve borsa yatırım fonları (ETF) aracılığıyla dolaylı olarak MSTR’ye maruz kaldığını söz etti.

 

El Salvador, yapay zeka altyapısı geliştirmek için Nvidia ile iş birliği yapıyor

Dünyada Bitcoin’i yasal para ünitesi olarak kabul eden birinci ülke olan El Salvador, ulusal kalkınma gayesiyle yapay zeka teknolojilerini uygulamaya koymak üzere Nvidia ile iş birliği yapıyor.

El Salvador’un Ulusal Bitcoin Ofisi (ONBTC), 21 Nisan’da X platformunda yaptığı açıklamada, ülkenin Nvidia ile “yenilik ve ekonomik büyümeyi teşvik etmek gayesiyle hâkim yapay zeka” konusunda iş birliği yapmak üzere bir niyet mektubu imzaladığını duyurdu. Bu iş birliği kapsamında El Salvador, Nvidia’nın yapay zeka araçları, kaynakları ve uzmanlığından faydalanacak. Böylelikle kültür, lisan, etraf ve iktisat üzere ulusal öncelikler doğrultusunda hükümran yapay zeka yetkinlikleri geliştirilecek.

Açıklamada, “El Salvador, yerli yapay zeka altyapısı inşa etmeye, iş gücünü bu alanda yetkinleştirmeye ve sıhhat hizmetlerinin uygunlaştırılması, eğitimin ilerletilmesi ve ekonomik verimliliğin artırılması üzere lokal meselelere yönelik tahliller geliştirmeye odaklanacak” tabirlerine yer verildi.

Yeni yapay zeka atılımıyla El Salvador, geliştiriciler, araştırmacılar ve kamu vazifelileri için eğitim programları oluşturmayı hedefliyor. Böylelikle, ülkenin bu alandaki gayelerini sürdürebilecek yetenekli insan kaynağına sahip olması amaçlanıyor.

Bu çalışmalardan biri, acil durum müdahalelerini destekleyecek, heyelan riski altındaki bölgelerdeki vatandaşları koruyacak ve hidroelektrik idaresini optimize edecek yağış ve hava durumu varsayımları için yapay zeka takviyeli modellerin oluşturulmasını içeriyor.

 

MANTRA, 150 milyon dolarlık OM token yakmayı planlıyor

Mantra takımı, piyasada yaşanan sert düşüşün akabinde arzı azaltarak OM token’ının bedelini tekrar kazanmasını sağlamak emeliyle 150 milyon token’ı yakma kararı aldı. 21 Nisan’da başlayan unstake sürecinin 29 Nisan’da tamamlanmasıyla birlikte, kelam konusu token’lar yakım adresine gönderilerek kalıcı olarak dolanımdan çıkarılacak.

Ekip tarafından yapılan açıklamada, “Bu yakım, topluluğumuza olan bağlılığımızın bir göstergesi. Emelimiz, sağlam, erişilebilir ve kapsayıcı bir finansal ekosistem kurmak. Bunu da tokenizasyon yoluyla gerçekleştirmek istiyoruz” denildi. Yakılacak olan token’lar, Ekim 2024’te ağın lansmanı sırasında stake edilen varlıkları kapsıyor. Bu süreçle birlikte stake edilen toplam token ölçüsü 571,8 milyondan 421,8 milyona düşecek. Cointelegraph’a nazaran, Mantra ikinci bir yakım daha planlıyor. Şayet bu süreç de hayata geçerse, toplamda 300 milyon OM token’ı sirkülasyondan çıkmış olacak ve mevcut arz 1,81 milyardan 1,51 milyara gerileyecek.

Yapılacak yakımın temel gayelerinden biri de bonded oranını düşürmek. Böylelikle staking yapan kullanıcıların elde ettiği yıllık getiri oranı (APR) artacak. Mantra takımı, bu adımın staking’i daha cazip hale getirerek daha fazla iştiraki teşvik edeceğini belirtti.

Öte yandan Mantra CEO’su John Patrick Mullin, token’ın son devirde yaşadığı yaklaşık yüzde 90’lık kıymet kaybında grup olarak rastgele bir rolleri olmadığını açıkladı. Mullin, bu düşüşün “sorumsuz likidasyonlardan” kaynaklandığını ve grup üyelerinin bu süreçte ellerindeki OM token’ları satmadığını söyledi. Topluluk ise alınan karara büyük oranda takviye verdi. Mullin’in düzenlediği ankete 8 binden fazla kişi katıldı ve iştirakçilerin yüzde 81’i token’ların derhal yakılması istikametinde oy kullandı.

 

SEC ve El Salvador’dan kripto düzenlemesi için ortak adım

ABD Menkul Değerler ve Borsa Komisyonu’nun (SEC) kripto misyon gücü yetkilileri, El Salvador Ulusal Dijital Varlıklar Kurulu (CNAD) yetkilileriyle bir ortaya gelerek hudut ötesi kripto düzenlemeleri konusunda iş birliği planlarını görüştü.

22 Nisan tarihli resmi toplantı notlarına nazaran, görüşmede SEC yetkilileri, El Salvadorlu muhataplarının yanı sıra Perkin Hukuk Ofisi temsilcileri ve eski Goldman Sachs ortağı Heather Shemilt ile bir ortaya geldi. Taraflar, ABD ve El Salvador ortasında dijital varlıklar konusunda daha yakın düzenleyici iş birliğini masaya yatırdı.

Toplantıda en dikkat çeken başlıklardan biri, iki ülkenin ortak yürüteceği bir hudut ötesi “sandbox” (deneme ortamı) programı oldu. Pilot program kapsamında, her bir senaryo için 10 bin dolarlık bir üst hudut belirlenirken, ABD’de lisanslı aracı kurumların El Salvador’da dijital varlık lisansı alarak, mahallî ortaklarla birlikte menkul değer sayılmayan token’lar ihraç etmesine imkan tanınması önerildi.

Kripto para dünyasında El Salvador’un bu alandaki öncü hamleleriyle tanınan Devlet Başkanı Nayib Bukele’nin etkisi hala hissediliyor. 2021’de Bitcoin’i yasal para ünitesi ilan eden Bukele, 14 Nisan’da ABD Başkanı Donald Trump ile bir görüşme gerçekleştirdi. Bu görüşmede, Trump idaresinin hukuksal statüsü meçhul göçmenleri El Salvador’daki cezaevlerine gönderdiği 6 milyon dolarlık bir mutabakatın detayları ele alındı. Kimi hudut dışı süreçlerinin, ABD’deki federal mahkeme kararlarını ihlal ettiği öne sürülüyor.

Trump idaresinin, El Salvador ile bu hudut dışı muahedesini genişletip genişletmeyeceği ya da kripto düzenlemeleri üzerinden bağlantıları daha da derinleştirmeyi planlayıp planlamadığı şimdi netlik kazanmış değil. SEC’nin kripto görev gücü lideri Hester Peirce, konuyla ilgili yorum taleplerine cevap vermedi.

Söz konusu gelişme, SEC’de değerli bir misyon değişiminin çabucak akabinde geldi. Paul Atkins, Gary Gensler ve süreksiz lider Mark Uyeda’nın ardından SEC’nin yeni başkanı olarak yemin etti. Atkins, vazifeye başlarken yaptığı açıklamada, “Dijital varlıklar için sağlam ve net bir düzenleyici yer oluşturmak, önceliğimiz olacak” dedi.

 

Rusya, nitelikli yatırımcılar için kripto para borsası kurmayı planlıyor

Rusya Merkez Bankası ve Maliye Bakanlığı, yalnızca “nitelikli yatırımcıların” erişebileceği yeni bir kripto para borsası kurmaya hazırlanıyor. Yerel haber ajansı Interfax’ın 24 Nisan tarihli duyurusuna nazaran, bu adım kripto varlıkları yasal çerçeveye oturtmayı ve süreçleri kayıt altına almayı hedefliyor.

Rusya Maliye Bakanı Anton Siluanov, “Bu adımla kripto varlıkları yasallaştırmış olacağız ve süreçleri gölgeli alanlardan çıkaracağız” dedi. Siluanov’a nazaran, süreçler direkt Rusya içinde değil, sırf “deneysel yasal rejim” kapsamında belirlenen hudutlar dahilinde gerçekleştirilecek.

Mart ayında Merkez Bankası tarafından sunulan teklife nazaran, kripto para süreçleri sırf bu özel rejim altında müsaadeli olacak ve yalnızca muhakkak yatırımcılara açık olacak. Nitelikli yatırımcı statüsü, 100 milyon ruble (yaklaşık 1,2 milyon dolar) üzeri menkul değer ve mevduat sahibi olanlara ya da bir evvelki yıl geliri 50 milyon rubleyi (600 bin dolar) aşan bireylere verilecek.

Rusya, 2022’de kripto para ile ödeme yapılmasını yasaklamıştı. Lakin son gelişmeler, ülkenin kripto paralara yönelik tavrında kıymetli bir değişim sinyali veriyor. Merkez Bankası, bu yeni düzenlemenin gayesinin kripto piyasasında şeffaflığı artırmak, hizmet sunumu için standartlar oluşturmak ve yüksek risk toleransına sahip yatırımcılara yeni yatırım alanları açmak olduğunu açıkladı.

Öte yandan, yaptırımların kripto piyasasına erişimi engellemeyeceği tarafında Rus yetkililerden açıklamalar geliyor. Geçtiğimiz ay bir Rus yetkili, vatandaşların kripto para kullanarak yaptırımları aşabileceğini söz etmişti. Şubat ayında ise Avrupa Birliği, 2022’den bu yana ABD yaptırımları altında olan Rus kripto borsası Garantex’e yeni yaptırımlar uygulamıştı.

Reuters’ın geçtiğimiz ay yayımladığı bir habere nazaran kimi Rus güç şirketleri, Çin ve Hindistan ile gerçekleştirdikleri petrol ticaretinde ortacılar üzerinden Bitcoin ve Ethereum kullanıyor.

 

SOL Strategies, Solana için 500 milyon dolarlık tahvil ihraç etti

Kanadalı yatırım şirketi SOL Strategies, Solana (SOL) token’larını satın almak ve stake etmek emeliyle 500 milyon dolarlık dönüştürülebilir tahvil ihraç etti. Şirket, bu dev yatırımı sadece New York merkezli yatırım firması ATW Partners için gerçekleştirdi.

Şirket sözcüsü, SOL Strategies’in kısa vadeli fiyat dalgalanmalarından çok, Solana için kurumsal seviyede altyapı oluşturmayı hedeflediğini belirtti. 23 Nisan’da yapılan açıklamaya nazaran, stake süreçlerinden elde edilen getiriler hem SOL Strategies’e hem de ATW Partners’a aktarılacak. Halka açık bir şirket olan SOL Strategies, Kanada Menkul Değerler Borsası’nda süreç görüyor. Google Finance datalarına nazaran şirketin pay bedeli birebir gün içerisinde yüzde 25,3 oranında artış gösterdi.

Şirket ismine yapılan açıklamada, “Bu yatırım, Solana’nın uzun vadeli potansiyeline olan güçlü kurumsal inancın bir göstergesidir. Ekosistem açısından bakıldığında, doğrulayıcı ağımıza yapılan bu katkı, hem ağın güvenliğini artıracak hem de merkeziyetsizliği güçlendirecektir” tabirlerine yer verildi.

StockAnalysis.com datalarına nazaran SOL Strategies, 2024 itibariyle 10,62 milyon Kanada doları (yaklaşık 7,65 milyon ABD doları) gelir elde etti. Bu sayı, şirketin 2023’te açıkladığı 15,65 milyon Kanada doları (yaklaşık 11,27 milyon ABD doları) fiyatındaki zararın akabinde değerli bir toparlanmaya işaret ediyor.

SOL Strategies, Solana alımı gayesiyle fon toplayan ikinci halka açık şirket oldu. 21 Nisan’da Upexi, Solana rezervi oluşturmak için 100 milyon dolarlık sermaye artırımı gerçekleştirdiğini duyurmuştu. Öte yandan, DeFi Development Corporation (eski ismiyle Janover) da kısa mühlet evvel 42 milyon dolarlık bir fon topladığını ve Solana odaklı bir rezerv hazinesi oluşturmayı planladığını açıklamıştı.

 

İspanya’dan Bitcoin alanında dev adım: Hespérides Üniversitesi’nden 10 aylık online yüksek lisans programı

İspanya merkezli Hespérides Üniversitesi, Bitcoin’e odaklanan 10 aylık çevrim içi bir yüksek lisans programı başlatıyor. 28 Nisan 2025’te başlayacak program, teknik, ekonomik ve hukuksal açılardan Bitcoin’e derinlemesine bir bakış sunmayı hedefliyor.

İspanyolca yürütülecek olan program, 60 AKTS kredisi sunuyor ve bilhassa teşebbüsçüler, mühendisler, avukatlar ve yatırımcılara hitap ediyor. Teorik altyapı ile uygulamayı harmanlayan müfredat, Bitcoin’in ideolojisi, teknolojisi, para teorisi, yasal boyutu ve yatırım stratejileri üzere başlıklara odaklanıyor.

Program kapsamında, şahsî cüzdan kullanımı (self-custody), iş ispatı (proof-of-work) madenciliği ve vergi ahengi üzere hususlarda atölye çalışmaları da düzenleniyor. İştirakçilere Blockstream Jade marka donanım cüzdanı ile birlikte, programın yöneticisi Álvaro D. María’nın kaleme aldığı bir kitap da armağan ediliyor.

Eğitim takımında, “Bitcoin’in Felsefesi” kitabının müellifi Álvaro D. María ile tanınmış ekonomist Juan Ramón Rallo’nun yanı sıra BTC Inc. ve Jan3 gibi sektör lideri şirketlerden uzman isimler yer alıyor. Üniversite ayrıyeten, Bitcoin odaklı firmalarla kurduğu iş birlikleriyle mezunlara güçlü bir meslek ağı sunmayı hedefliyor.

Başvuru süreci, ön kıymetlendirme, gerekli evrakların teslimi ve mülakat kademelerinden oluşuyor. Eğitim fiyatına dair net bir bilgi paylaşılmazken, çeşitli finansman seçeneklerinin sunulduğu belirtiliyor.

Program, yüklü olarak asenkron derslerden oluşuyor. Lakin isteyen öğrenciler, Santa Cruz de Tenerife ve Las Palmas de Gran Canaria kentlerinde düzenlenecek yüz yüze seminerlere de katılabilecek.

Hespérides Üniversitesi, bu programla birlikte MIT, NYU, UC Berkeley ve Duke Üniversitesi üzere dünyanın önde gelen üniversitelerinin Bitcoin ve blok zinciri alanındaki akademik atılımlarına katılıyor. Örneğin MIT, “Kripto Para Mühendisliği ve Tasarımı” isimli dersiyle Bitcoin’in teknik altyapısını, kriptografi ve merkeziyetsizlik prensipleri üzerinden ele alıyor. NYU ise “Bitcoin’in Hukuku ve İş Dünyası” dersiyle düzenleyici çerçeveler ve finansal uygulamalar üzerinde duruyor. MIT, sanayi iş birlikleriyle uygulamalı projelere tartı verirken, NYU hukuk temelli olay tahlillerine öncelik veriyor.

Hespérides Üniversitesi ayrıyeten, daha kısa müddette tamamlanabilen 6 aylık bir lisansüstü sertifika programı da sunuyor. Lakin yüksek lisans programı, iştirakçilere daha derinlemesine bir uzmanlık fırsatı vadediyor.

 

TRON DAO, TRON ağı üzerindeki USDT arzının 70 milyar doları aştığını duyurdu

TRON DAO, TRON blok zinciri üzerindeki Tether (USDT) arzının 70 milyar doları geçtiğini duyurdu. Bu kıymetli kilometre taşı, bilhassa gelişmekte olan ülkeler ve hudut ötesi süreçler başta olmak üzere, düşük maliyetli ve yüksek süratli blok zinciri tahlillerine yönelik artan global talebi yansıtıyor. TRON ağı, ölçeklenebilir yapısı, düşük süreç fiyatları ve istikrarlı performansıyla stablecoin transferleri için en çok tercih edilen ağlardan biri haline geldi.

Bugüne kadar 302 milyondan fazla kullanıcı hesabı oluşturan, 10 milyar süreç gerçekleştiren ve 20 milyar dolarlık kilitli toplam bedele (TVL) ulaşan TRON, gerçek dünyada kullanılan blok zinciri tahlillerinin temelini oluşturuyor. Nisan 2025 itibariyle, TRON ağı üzerinden günlük ortalama 19 milyar dolarlık USDT transferi gerçekleşiyor. Bu data, ağın sadece kişisel kullanıcılar için değil, kurumsal ölçekte de muhtaçlık duyulan sürat ve verimliliği sağladığını ortaya koyuyor.

Konu ile ilgili açıklama yapan Justin Sun, bu başarıyı şu sözlerle kıymetlendirdi: TRON Kurucusu Justin Sun, bu başarıyı şu sözlerle kıymetlendirdi: “TRON üzerindeki USDT arzının 70 milyar doları aşması, global topluluğun bize duyduğu inancın açık bir göstergesidir. Bu muvaffakiyet, USDT’yi TRON üzerinde süratli, düşük maliyetli ve emniyetli bir kıymet transfer aracı olarak benimseyen milyonlarca insanın ortak katkısıyla mümkün oldu. Bu birebir vakitte bize, daha kapsayıcı ve inançlı bir finansal altyapı inşa etme sorumluluğu da yüklüyor. Elde edilen bu ilerleme, tüm kripto ekosisteminin ortak uğraşının bir sonucudur.”

 

Astra Fintech’ten Solana ekosistemine 100 milyon dolarlık destek

Küresel blok zinciri ödeme sağlayıcısı Astra Fintech, Solana ekosistemine yönelik Asya merkezli büyüme stratejisini desteklemek emeliyle 100 milyon dolarlık yeni bir yatırım fonu başlattı. Şirket, bu fon ile birlikte Solana altyapısını kullanan projelere sermaye takviyesi sağlayacak, geliştiriciler ve regülatörlerle iş birliği ağını genişletecek.

Fonun merkezi, Solana’nın 2022’de Terra krizinin akabinde stratejik yatırımlar yaptığı Güney Kore olacak. Yatırım odağında bilhassa blok zinciri tabanlı ödeme sistemleri geliştiren PayFi teşebbüsleri ve bu alandaki geliştiriciler yer alacak.

Astra Fintech, bu adımıyla sırf finansal katkı sağlamayı değil, birebir vakitte Solana’nın Asya’daki büyüme ivmesini hızlandırmayı hedefliyor. Electric Capital tarafından yayınlanan son bilgilere nazaran, Solana ve onun sanal makinesi SVM, geliştirici aktivitesi bakımından Ethereum’un akabinde en ağır kullanılan birinci 10 blok zinciri ortasında bulunuyor.

Solana’nın bölgedeki varlığı yeni değil. 2021’de Güneydoğu Asya’da Web3 projelerini desteklemek maksadıyla 5 milyon dolarlık özel bir geliştirme fonu duyurmuştu. O günden bu yana, Web3 oyunlarının ağırlaştığı Güneydoğu Asya pazarı, düşük süreç fiyatları ve yüksek sürat sunan Solana ağıyla kıymetli bir ahenk yakaladı.

 

Aave V3, RLUSD’yi Ethereum Core pazarında kullanıma sundu

Ripple tarafından geliştirilen ve ABD dolarına endeksli olan stablecoin RLUSD, artık Aave V3’ün Ethereum Core Market’inde resmi olarak süreç görüyor. Bu entegrasyonla birlikte, hem merkeziyetsiz finans (DeFi) kullanıcıları hem de kurumsal yatırımcılar RLUSD ile borç alma ve verme süreçlerine erişim sağlayabiliyor.

Lansman kapsamında RLUSD için 50 milyon dolarlık bir arz limiti belirlenirken, borçlanma limiti ise 5 milyon dolar düzeyinde tutuldu. Lakin Aave’nin aktüel denetim paneli bilgilerine nazaran, havuzda şimdi önemli bir süreç aktivitesi yaşanmış değil. Şu an itibariyle rezerv büyüklüğü ve likidite ölçüsü 124,98 dolar ile sonlu kalmış durumda ve kullanım oranı da yüzde 0 olarak gözüküyor. RLUSD’nin fiyatı ise sabit kıymetini koruyarak 1,00 dolar düzeyinde süreç görüyor. Mevcut durumda hiçbir borçlanma süreci yapılmadığı için yıllık faiz getirisi (APY) de yüzde 0 düzeyinde.

Aralık ayında piyasaya sürülen RLUSD için bu entegrasyon değerli bir adım olarak görülüyor. Aave üzerindeki havuz başlangıçta düşük hacimli kalsa da ilerleyen devirlerde sağlanacak teşvikler ve artan likidite ile birlikte DeFi alanında yeni kullanım senaryoları ortaya çıkabilir.

Ripple’ın kurumsal tahlillere odaklanan RLUSD stablecoin’i, son devirde önemli bir ivme yakaladı. Şimdiki datalara nazaran RLUSD’nin piyasa pahası 294 milyon dolara ulaşırken, lansmanından bu yana ise toplam süreç hacmi 10 milyar doları aştı.

Diğer stablecoin’lerden farklı olarak daha çok iş dünyasına odaklanan RLUSD, hudut ötesi ödemelerde faal rol oynaması maksadıyla Ripple Payments sistemine entegre edilmişti. Verimliliği ön plana alan bu stablecoin, bilhassa kurumsal kullanıcılar için geliştirilen bir eser olarak öne çıkıyor.

Aave V3’teki listelenme, RLUSD’nin sadece ödeme süreçlerinde değil, tıpkı vakitte teminat, borç verme ve DeFi hizmetlerinde de kullanılabilirliğini artırıyor. Uzmanlar, ilerleyen süreçte likidite madenciliği programları yahut faiz teşvikleri üzere adımlar atılması halinde RLUSD’nin kullanım oranının süratle yükselebileceğini belirtiyor.

 

Polygon NFT’leri tepede: Ethereum koleksiyonlarını geride bıraktı

Son haftalarda NFT piyasasında dikkat cazibeli bir değişim yaşandı. Polygon ağı üzerindeki NFT satışları, yakaladığı ivmeyle Ethereum’u geride bırakarak doruğa yerleşti.

NFT tahlil platformu CryptoSlam’in 22 Nisan tarihli bilgilerine nazaran, Polygon tabanlı NFT satışları son 7 günde yüzde 20 artış göstererek 22,3 milyon dolara ulaştı. Bu sayı, haftalık toplam NFT satış hacminin yaklaşık yüzde 24’üne denk geliyor. Birebir devirde genel satış hacmi 92,9 milyon dolar olurken, Ethereum 19,2 milyon dolarda kaldı ve ikinci sıraya geriledi. Onu 14,3 milyon dolarla Mythos Chain, 14,1 milyon dolarla ise Bitcoin tabanlı NFT koleksiyonları izledi.

Polygon’un yükselişi sadece satış sayılarıyla hudutlu kalmadı. Ağ üzerindeki kullanıcı sayısı da dikkat alımlı bir artış gösterdi. Bir hafta içinde 39 binden fazla alıcı süreç gerçekleştirdi ve bu, evvelki haftaya nazaran yüzde 81’lik bir artış manasına geliyor.

Bu başarıda en büyük hisse, fizikî koleksiyon kartlarını dijital dünyaya taşıyan Courtyard isimli projeye ilişkin. Haftalık 20,7 milyon dolarlık satış hacmine ulaşan Courtyard, tüm NFT koleksiyonları ortasında doruğa oturdu. Courtyard, Pokémon, basketbol ve beyzbol üzere derecelendirilmiş koleksiyon kartlarını blok zinciri üzerinde NFT olarak sunuyor. Bu kartlar, güvenlikli ve sigortalı kasalarda saklanıyor. Kullanıcılar isterse bu NFT’leri fizikî karta dönüştürebiliyor. Fizikî kart talep edildiğinde, NFT yakılarak piyasadan büsbütün kaldırılıyor.

NFT bölümünde fizikî varlıkların dijitalleştirilmesine olan ilgi, 2025’in birinci çeyreğinde sürat kazanmış durumda. RWA (gerçek dünya varlıkları) bilgi platformu RWA.xyz’ye nazaran, zincir üzerinde tokenize edilmiş varlıkların toplam piyasa pahası 21,2 milyar dolara ulaştı. Bu varlıkları elinde bulunduran kullanıcı sayısı ise 97 bini aştı.

 

Metaplanet CEO’su: “Bitcoin stratejimize itimadımız tam”

Japonya merkezli yatırım şirketi Metaplanet’in CEO’su Simon Gerovich, son devirde pay fiyatlarında yaşanan düşüşe karşın Bitcoin odaklı stratejilerini kararlılıkla sürdürdüklerini belirtti. Son bir ayda yüzde 16’ya yakın paha kaybeden şirket payları, yatırımcılar ortasında telaş yaratmıştı.

X platformu üzerinden açıklama yapan Gerovich, “Kısa vadeli dalgalanmalar vizyonumuzu gölgeleyemez. Uzun vadeli kıymet üretme gayemize bağlıyız” tabirlerini kullandı. Gerovich, takviyelerini sürdüren tüm yatırımcılara da teşekkür etti.

Geçtiğimiz hafta 330 BTC daha satın alan Metaplanet’in toplam Bitcoin varlığı 4 bin 855’e ulaştı. Şimdiki fiyatlarla bu ölçü yaklaşık 430 milyon dolara karşılık geliyor. Şirket, yıl sonuna kadar bu sayıyı 10 bin BTC’ye çıkarmayı hedefliyor. Metaplanet, performansını ölçmek için “BTC Yield” ve “BTC Gain” ismini verdiği özel göstergeler kullanıyor. Yıl başından bu yana BTC Yield oranı yüzde 119’a ulaşarak çeyreklik maksadın epeyce üzerine çıktı. Ayrıyeten opsiyon süreçleri üzere finansal stratejilerle elde edilen BTC ölçüsü da 2 bin 174’e ulaştı.

Gerovich, süratle artan hissedar sayısı ve kurumsal yatırımcı ilgisinin, şirketin stratejisine olan itimadın göstergesi olduğunu vurguladı. Metaplanet, şu anda Asya’nın en büyük, dünyanın ise en büyük on kurumsal Bitcoin sahibinden biri konumunda.

 

Kuveyt İçişleri Bakanlığı kripto para madenciliğini yasakladı

Kuveyt İçişleri Bakanlığı, kripto para madenciliğini yasadışı ilan etti ve bu faaliyetlerin mevcut kanunları ihlal ettiğini duyurdu. Bakanlık, madenciliğin elektrik altyapısı üzerinde önemli bir baskı oluşturduğunu ve bu durumun halkın ömrünü olumsuz etkilediğini belirtti.

22 Nisan’da yapılan açıklamada, kripto para madenciliğinin ruhsatsız bir faaliyet olduğuna ve en az dört kıymetli yasanın ihlaline yol açtığına dikkat çekildi. Bu yasalar ortasında 1970 tarihli Ceza Kanunu’ndaki değişiklik, 2014 tarihli Bağlantı ve Bilgi Teknolojileri Düzenleme Kurumu Kanunu, 1996 tarihli Sanayi Kanunu ve 2016 tarihli Kuveyt Belediyesi Yasası yer alıyor.

Bakanlık, kripto madenciliğinin ülkenin elektrik altyapısı üzerinde oluşturduğu çok yükü vurgulayarak, “Bu faaliyet, kamu şebekesinin üzerindeki baskıyı artırarak konut, ticaret ve sanayi bölgelerinde elektrik kesintilerine yol açıyor” tabirlerini kullandı. Bakanlık, elektrik kesintilerinin hayati hizmetlerin aksamasına neden olduğunu ve bunun kamu güvenliği için direkt bir tehdit oluşturduğunu belirtti.

Yapılan açıklama, bir dizi devlet kurumu ile koordineli olarak yayımlandı. Bu kurumlar ortasında Elektrik, Su ve Yenilenebilir Güç Bakanlığı, İrtibat ve Bilgi Teknolojileri Kamu Kurumu, Sanayi Kamu Kurumu ve Kuveyt Belediyesi yer aldı.

Bakanlık, kimi kişi yahut kuruluşların yasal sonuçlardan habersiz olabileceğini kabul ederek, kripto para madenciliği yapanlara süratlice yasal ahenk sağlamaları gerektiği davetinde bulundu. Fakat bu fırsatın sonlu bir mühletle geçerli olduğunu vurguladı. Bakanlık, maddelere uymayanların yasal süreç ve soruşturmalara tabi olacağını belirtti.

 

SEC, Polkadot ve HBAR ETF müracaatlarında kararını erteledi

ABD Menkul Değerler ve Borsa Kurulu (SEC), Polkadot (DOT) ve Hedera (HBAR) tabanlı kripto fonlarının borsada süreç görmesine yönelik müracaatlarla ilgili kararını erteledi. Kurum, bu yıl içinde gündeme gelen onlarca kripto ETF başvurusunu değerlendirmeyi sürdürüyor.

SEC’in Perşembe günü yayımladığı evraklara nazaran, Grayscale’in Polkadot Trust’ını bir borsa yatırım fonuna dönüştürme ve Canary’nin HBAR ETF’ini listeleme müracaatlarına ait karar tarihi 11 Haziran’a ertelendi. Kurulun, her iki müracaat için bu hafta sonuna kadar bir karar açıklaması bekleniyordu. Öte yandan, Bitwise’ın Bitcoin ve Ethereum ETF başvurusu için de karar tarihi 10 Haziran olarak belirlendi.

SEC, HBAR müracaatına ait açıklamasında, “Komisyon, önerilen kural değişikliği ve bu değişiklikle gündeme gelen bahisleri değerlendirebilmek için daha uzun bir mühlet belirlemenin uygun olduğunu düşünmektedir” tabirlerini kullandı.

Grayscale ve Canary tarafından yapılan müracaatlar, şubat ayında SEC’e sunulmuştu. Şirketler, kripto varlıklara yönelik olumlu bir yaklaşım sergileyen yeni SEC idaresiyle birlikte, farklı ETF eserlerini piyasaya sürmeye hazırlanıyor. Donald Trump’ın ocak ayında tekrar başkanlık misyonuna başlamasıyla birlikte SEC’in kriptoya yaklaşımında bariz bir değişim yaşandı. Komite, kamuya açık kripto yuvarlak masa toplantıları düzenlemeye başladı ve kimi kripto şirketlerine yönelik davaları geri çekti. SEC’in bir sonraki kripto odaklı toplantısı, kripto varlıkların saklanmasına (custody) ait olacak.

 

Fed, bankaların kripto ve stablecoin faaliyetlerine ait ön bildirim koşullarını geri aldığını duyurdu

ABD Merkez Bankası (Fed), bankaların kripto ve stablecoin faaliyetlerine iştirakini kısıtlayan rehberini geri çekti. Fed’in Yönetim Kurulu tarafından 24 Nisan Perşembe günü yapılan açıklamada, kelam konusu düzenlemenin artık yürürlükte olmadığı belirtildi.

Kararla birlikte, 2022’de yayımlanan ve bankaların kriptoyla kontaklı faaliyetlerini evvelce bildirme yükümlülüğü getiren kontrol mektubu iptal edildi. Ayrıyeten, 2023’te yayınlanan stablecoin faaliyetlerine yönelik kontrol kaideleri da kaldırıldı. Fed tarafından yapılan açıklamada, “Bundan bu türlü heyet, bankalardan kripto varlık faaliyetlerine ait evvelden bildirim yapmalarını beklemeyecek. Bunun yerine, bu faaliyetler olağan kontrol süreçleri kapsamında izlenecek” sözlerine yer verildi.

Fed ayrıyeten, Federal Mevduat Sigorta Kurumu (FDIC) ve Para Ünitesi Denetleme Ofisi (OCC) ile birlikte, bankaların kripto varlıklara olan maruziyetine dair daha evvel yayımlanan iki ihtar niteliğindeki bildirimi de geri çekti. Bu bildirimlerde, kripto kesiminde dolandırıcılık ve sahtekarlık risklerine dikkat çekiliyordu. Fed, önümüzdeki süreçte “kripto varlık faaliyetleri dahil olmak üzere finansal inovasyonu destekleyecek yeni rehberlerin gerekliliğini” başka düzenleyici kurumlarla birlikte değerlendireceğini belirtti. Bu adım, kripto topluluğu tarafından memnuniyetle karşılandı. Dal temsilcileri, Fed’in daha az kısıtlayıcı ve daha açık bir yaklaşım benimsemesini olumlu buldu.

Strategy kurucusu Michael Saylor, toplumsal medya platformu X’te yaptığı paylaşımda, “Bankalar artık Bitcoin’i desteklemeye başlayabilir” tabirleriyle Fed’in açıklamasını duyurdu.

 

Ark Invest, Bitcoin için boğa senaryosu iddiasını 2,4 milyon dolara yükseltti

Cathie Wood’un liderliğindeki yatırım şirketi Ark Invest, Bitcoin için 2030 yılına yönelik boğa senaryosu fiyat iddiasını, daha evvelki 1,5 milyon dolarlık öngörüsünden 2,4 milyon dolara yükseltti. Bu güncelleme, şirketin geliştirdiği yeni ve özel bir modelleme sistemiyle yapıldı.

Perşembe günü yayımlanan raporda Ark Invest analisti David Puell, Bitcoin’in 2030 yılına kadar ulaşabileceği boğa senaryosu fiyat maksadının başlangıçta yaklaşık 1,5 milyon dolar olarak belirlendiğini aktardı. Fakat, şirketin kaybolmuş ya da uzun vadeli tutulduğu için likit olmayan Bitcoin arzını dikkate alan yeni deneysel modeliyle bu varsayım 2,4 milyon dolara çıkarıldı. Raporda, boğa senaryosunun, 2024 sonundan 2030 sonuna kadar yaklaşık yüzde 72’lik bileşik yıllık büyüme oranına (CAGR) dayandığı belirtildi. Fiyat iddialarının oluşturulmasında, toplam ulaşılabilir pazar büyüklüğü ve benimseme oranları üzere faktörler de dikkate alındı.

Aynı deneysel modele dayanarak, daha temkinli senaryolara ait kestirimler de paylaşıldı. Rapora nazaran, yüzde 53’lük CAGR ile 1,2 milyon dolarlık bir temel senaryo ve yüzde 32’lik CAGR ile 500 bin dolarlık bir ayı senaryosu öngörüldü. Puell, bu deneysel yaklaşımın Ark’ın resmi modeline kıyasla daha agresif olduğunu belirtti. Analiste nazaran, Bitcoin’in dijital altın olarak kullanımı, temel ve ayı senaryolarındaki en büyük katkı kalemi olurken, boğa senaryosuna en büyük katkıyı kurumsal yatırımlar sağlıyor.

Bitcoin’in gelişmekte olan pazarlardaki kullanımı da kritik bir öge olarak öne çıkıyor. Puell, “Bitcoin’in düşük giriş bariyerleri, gelişmekte olan ülkelerde internet erişimi olan bireylerin, vakitle kıymet kazanma potansiyeline sahip bir yatırım alternatifine ulaşmasına imkan tanıyor. Bu da, satın alma gücünü muhafazaya yönelik ABD doları üzere savunmacı varlıklara olan gereksinimi azaltabilir” değerlendirmesinde bulundu. Puell ayrıyeten, “Bu deneysel çalışmanın, Bitcoin’in kıtlığı ve kaybolmuş arzının mevcut değerleme modellerinin birçoklarında gereğince yansıtılmadığını ortaya koyduğuna inanıyoruz” tabirlerini kullandı.

 

Güney Kore’de kripto varlık hamlesi: Halkın Gücü Partisi yeni teşvik yasası hazırlıyor

Güney Kore’nin muhafazakar partilerinden Halkın Gücü Partisi (PPP), mahallî kripto varlık bölümünü canlandırmak maksadıyla yeni bir yasa teklifi sunmaya hazırlanıyor. Parti tarafından yapılan açıklamada, “Dijital Varlık Teşvik Temel Yasası” ismini taşıyacak düzenlemenin ayrıntılarının önümüzdeki pazartesi günü kamuoyuyla paylaşılacağını duyurdu.

Yerel ajans Newsis’in haberine nazaran, partinin siyaset şefi Kim Sang-hoon bir toplantıda yaptığı konuşmada, ülkenin artık “belirsizlik ve çok düzenleme dönemini” geride bırakması gerektiğini belirterek dijital varlıklar için daha destekleyici bir ortamın oluşturulması davetinde bulundu. Kim, “Kara para aklamayla gayret ismi altında benimsenen çok düzenleyici yaklaşım, yabancı sermayenin Güney Kore kripto piyasasına girişini engelliyor. Birebir nedenle yerli sermaye de yurt dışına yöneliyor” tabirlerini kullandı. Kripto varlıkları “yeni iktisadın temel yatırım sınıflarından biri” olarak tanımlayan Kim, Bitcoin üzere dijital varlıkların 21. yüzyılın yeni altını olabileceğini vurguladı. “Bu yeni dijital alanla karşılaştığımızda tereddüt ettik, kararsız kaldık ve net bir yol haritası ortaya koyamadık. Artık bu meçhullüğü geride bırakmalı ve dijital varlıkları faal biçimde destekleyecek siyasetleri hayata geçirmeliyiz” dedi.

Güney Kore’deki finansal otoriteler de benzeri halde kripto para düzenlemelerini gevşetme istikametinde adımlar atıyor. Mali Hizmetler Kurulu (FSC), ocak ayında yaptığı açıklamada, kurumsal yatırımcıların kripto varlıklara yatırım yapmasına yönelik yasağın kademeli olarak kaldırılacağını duyurmuştu. FSC yetkilileri ayrıyeten, şu anda yabancı yatırımcıların lokal kripto borsalarında süreç yapmasına getirilen kısıtlamaların kaldırılmasının da gündemde olduğunu açıkladı.

Buna ek olarak, FSC, ülkenin birinci kripto varlık düzenleme yasasının akabinde yeni bir düzenleme paketi üzerinde çalışıyor. Yeni düzenlemelerin, stablecoin piyasası, token listeleme süreçleri ve projelerin bilgi açıklama yükümlülükleri üzere başlıkları kapsaması bekleniyor.

 

Citigroup: Stablecoin piyasası 2030’a kadar 3,7 trilyon dolara ulaşabilir

Citigroup’un araştırma kuruluşu Citi Institute tarafından yayımlanan son rapora nazaran, global stablecoin piyasası 2030’a kadar en optimist senaryoda 3,7 trilyon dolarlık bir hacme ulaşabilir. Raporda baz senaryo 1,5 trilyon dolar olarak belirlenirken, daha temkinli bir projeksiyonda bu sayının 500 milyar dolarda kalabileceği tabir ediliyor. Lakin genel tablo, stablecoin’lerin geleceğine dair epeyce optimist.

“Dijital Dolarlar” başlıklı raporda, stablecoin’lerin giderek artan formda ABD dolarıyla bütünleştiği vurgulanıyor. Citigroup araştırmacılarına nazaran bu büyümenin ardındaki en güçlü nedenlerden biri, dünya genelinde stablecoin’lere yönelik giderek daha olumlu bir düzenleyici yaklaşımın benimsenmesi.

Citigroup Genel Müdürü Artem Korenyuk, devletlerin blok zinciri teknolojisini iki temel başlık altında benimsediğini belirtiyor. Yeni finansal enstrümanların geliştirilmesi ve mevcut finansal sistemlerin modernizasyonu. Korenyuk, stablecoin’lerin artık kıymetli ölçüde ABD Hazine tahvili tuttuğunu ve bu durumun global finansal akışları etkilemeye başladığını belirtiyor. “Bu gelişme, ABD doları cinsinden varlıklara yönelik kalıcı ve güçlü bir talebi yansıtıyor” diyor.

Raporda, düzenleyicilerin stablecoin ihraççılarına ABD Hazine tahvilleri üzere inançlı varlıklar tutma mecburiliği getirmesinin, dolar dışındaki stablecoin’lerin ve merkez bankası dijital paralarının (CBDC) piyasanın kenarında kalmasına yol açabileceği söz ediliyor. Citigroup, stablecoin piyasasının yüzde 90’ının dolar bazlı olacağını öngörüyor.

Bu zorunluluklar, stablecoin ihraççılarını büyük ölçekli hazine tahvili yatırımcılarına dönüştürürken, şirket içi siyasetlerinin da önemli halde revize edilmesini gerektirecek. Rapora nazaran, bu dönüşüm stablecoin’lerin klasik finans (TradFi) sistemiyle daha uyumlu hale gelmesini sağlayacak.

Citigroup, stablecoin’lerin kimi taraflarıyla klasik bankacılık için risk oluşturduğunu kabul ediyor. Fakat düzenleyici çerçevelerin, çatışma yerine iş birliğini teşvik edecek bir model yaratacağı öngörülüyor. Kamu bölümünün blok zinciri yatırımlarının da bu sürece kıymetli katkı sağlayacağı belirtiliyor. Öte yandan raporda, kesimin karşı karşıya olduğu değerli risklere de dikkat çekiliyor. En optimist senaryo 3,7 trilyon dolarlık bir pazar büyüklüğünü öngörse de en berbat senaryoda bu sayı sadece 500 milyar dolar olabilir. Bu da bölümün epey geniş bir belirsizlik aralığına sahip olduğunu gösteriyor.

 

Kuzey Koreli hackerlar düzmece ABD şirketleriyle kripto geliştiricilerini maksat aldı

Kuzey Kore temaslı Lazarus Grubu’na ilişkin bir alt ünite, ABD’de kurduğu düzmece kripto danışmanlık şirketleri aracılığıyla yazılım geliştiricilerine yönelik geniş çaplı bir siber akın kampanyası başlattı.

Siber güvenlik firması Silent Push’un 24 Nisan tarihli raporuna nazaran, “Contagious Interview” isimli bu alt küme, BlockNovas, Angeloper Agency ve SoftGlide üzere paravan şirketler kurarak, uydurma iş görüşmeleri yoluyla makus maksatlı yazılım dağıtıyor. Bu şirketlerden BlockNovas ve SoftGlide, ABD’de yasal olarak kayıtlı.

Silent Push Kıdemli Tehdit Analisti Zach Edwards, X platformunda yaptığı açıklamada, “Sahte iş başvurusu süreci, insanları iş görüşmesine teşvik eden ve sonrasında tanıtım görüntüsü kaydetmeleri istenen geniş çaplı bir uydurma hesap ağı içeriyor. Bu sırada gösterilen yanılgı bildirisini çözme maksadıyla sunulan kolay kopyala-yapıştır metodu, berbat hedefli yazılımın yayılmasına neden oluyor” dedi.

Rapora nazaran, saldırganlar BeaverTail, InvisibleFerret ve OtterCookie isimli üç farklı berbat emelli yazılım kullanıyor. BeaverTail, bilgi hırsızlığı ve ileri düzeydeki ziyanlı yazılımların yüklenmesi için tasarlanırken, OtterCookie ve InvisibleFerret bilhassa kripto cüzdan anahtarları ve pano datalarını gaye alıyor. Hackerlar, kurbanlarını ekseriyetle GitHub üzerindeki iş ilanları ve hür çalışma platformlarından buluyor ve inandırıcılığı artırmak için yapay zeka tarafından üretilen yahut gerçek şahıslardan çalınan fotoğraflarla uydurma profil oluşturuyorlar.

Edwards, “Bazı akınlarda, tehdit aktörlerinin gerçek bir kişinin fotoğrafını alıp yapay zeka ile küçük değişiklikler yaparak tekrar ürettiğini tespit ettik” diyerek, kimlik sahteciliği prosedürlerinin çok daha sofistike hale geldiğini belirtti.

2024’ten bu yana devam eden bu kampanyada, en az iki kripto geliştiricisinin maksat alındığı ve bunlardan birinin MetaMask cüzdanının ele geçirildiği bildirildi. FBI, BlockNovas’ın alan ismini ele geçirmiş olsa da SoftGlide ve öbür altyapılar hala etkin durumda. Mart ayında, en az üç kripto teşebbüsünün kurucusu, uydurma Zoom görüşmeleri yoluyla gerçekleştirilmeye çalışılan bilgi hırsızlığı teşebbüslerini engellediklerini açıkladı.

 

SEC, Dragonchain’e açtığı kayıtsız menkul değer davasını geri çekmeyi değerlendiriyor

ABD Menkul Değerler ve Borsa Kurulu (SEC), blok zinciri firması Dragonchain’e açtığı kayıtsız menkul değer davasını geri çekmeyi kıymetlendiriyor. Bu gelişme, SEC’in kripto dalına yönelik son geri adım olarak öne çıkıyor.

24 Nisan’da Seattle federal mahkemesine sunulan ortak bir beyannameye nazaran SEC, davanın düşürülmesinin uygun olduğuna karar verdi. Açıklamada, SEC’in Kripto Vazife Gücü’nün, kripto varlıklar için bir düzenleyici çerçeve oluşturma uğraşlarına da atıfta bulunuldu.

SEC, 2024 yılı Ağustos ayında Dragonchain Inc., Dragonchain Foundation, The Dragon Company ve şirketin kurucusu Joseph Roets’e dava açmıştı. Komite, bu tarafların kayıtsız menkul değer arzları yoluyla toplamda 16,5 milyon dolar topladığını öne sürmüştü. SEC’e nazaran, Dragonchain (DRGN) token’ları 2017’de yapılan ön satışta ve ICO (İlk Dijital Para Arzı) etkinliklerinde 14 milyon dolar toplamıştı. SEC, o devirde token’ların yatırım mukavelesi olarak kıymetlendirilmesi gerektiğini ve bu nedenle kayıt altına alınması gerektiğini savunmuştu. Ayrıyeten, 2019 ile 2022 ortasında 2,5 milyon dolar kıymetinde ek DRGN token’ı satıldığını ve bu gelirlerin şirketin teknoloji geliştirme ve operasyonel sarfiyatlar için kullanıldığını belirtmişti.

Dava, 2024 Ekim ayında Dragonchain’in SEC’e bir uzlaşma teklifinde bulunmasının akabinde askıya alınmıştı. Ocak ayında ise, Trump’ın “dijital varlıklarda liderlik” amacına yönelik başkanlık kararnamesi doğrultusunda bu askıya alma müddeti uzatılmıştı. SEC, Trump’ın Beyaz Saray’a dönmesinin çabucak akabinde, kripto kesimindeki etkileşimlerini yönetmek üzere bir Kripto Vazife Gücü kurmuştu. Bu kripto vazife gücü, 24 Mart’ta Dragonchain temsilcileriyle bir toplantı gerçekleştirerek SEC’in kripto düzenlemelerine dair yaklaşımını tartıştı.

 

Bybit TR Hakkında

Haziran 2024’te Bybit, Narkasa’yı Bybit TR olarak yine markalaştırarak Türk kripto pazarına olan bağlılığını güçlendirdi. Bu stratejik atılım, Türk kullanıcılara yerelleştirilmiş ve inançlı bir kripto ticareti tecrübesi sunma konusundaki kararlılığımızın altını çiziyor. Narkasa Yazılım Ticaret Anonim Şirketi tarafından işletilen Bybit TR, en yüksek hizmet ve güvenlik standartlarını sağlarken, Türk pazarının özel muhtaçlıklarını karşılamak için uyarlanmış bağımsız bir marka olarak duruyor.

Bybit Hakkında

Bybit, 50 milyondan fazla kullanıcıya hizmet veren, süreç hacmine nazaran dünyanın en büyük ikinci kripto para borsasıdır. 2018 yılında kurulan Bybit, kripto yatırımcılarının ve tüccarlarının ultra süratli bir eşleştirme motoru, 7/24 müşteri hizmetleri ve çok lisanlı topluluk takviyesi bulabilecekleri profesyonel bir platform sunmaktadır.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İlgili Makaleler
↑
Exit mobile version