Eskişehir’de Valilik, İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve İl Müftülüğü arasında imzalanan protokolle okullara vaiz ve imamların gönderildiği haberinin ardından şimdi de İzmir’de, 2 bin 496 okulun 3’te 1’ine; vaiz, imam hatip ve kuran kursu öğreticisi kişilerin ‘manevi danışman’ olarak atanmasına ilişkin protokol imzalandı. Okullarda imam görevlendirmesi ve ataması yapılması ile ilgili olarak Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen) İzmir Şubeleri harekete geçti. Bilim Sağlık Haber Ajansı’na (BSHA) konuşan Eğitim-Sen İzmir 1 Nolu Şube Başkanı Necip Vardal, konuyla ilgili İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nden randevu talebinde bulunduklarını ayrıca veli dernekleriyle de açıklama yapacaklarının altını çizerek, ‘laik eğitimi ortadan kaldırmaya yönelik atılan adımlara karşı Eğitim-Sen İzmir Şubeleri olarak harekete geçtik” dedi.
“Protokol Acilen İptal Edilmelidir”
Vardal, “İzmir Milli Eğitim Müdürlüğü ve İl Müftülüğü arasında ÇEDES Projesi kapsamında okullara ‘manevi danışman’ atanması Anayasanın laiklik ilkesine ve yasalara aykırı olduğunu belirtti. Bugün İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nden randevu talebinde bulunduklarını ifade eden Necip Vardal, veli dernekleriyle beraber hareket ettiklerini söyleyerek, “Milli eğitimde çözülesi gereken çok sayıda sorun varken bu tür uygulamalarla yeni sorunlar yaratılacaktır. Anayasanın laiklik ilkesine aykırı olarak imam ataması yapılan okullarda ‘manevi danışman’ ihtiyacı mı doğdu? Neden böyle bir protokol imzalandı? Rehber öğretmenler atama beklerken, din görevlileri neden okullara atanıyor. Bu protokolün acilen iptal edilmesi bu yanlıştan bir an önce dönülmesi gerekmektedir” çağrısında bulundu.
Anayasanın Laiklik İlkesine Ve MEB Mevzuatına Aykırı!
İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve İzmir İl Müftülüğü arasında Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum Projesi (ÇEDES) kapsamında imzalanan protokol doğrultusunda 842 ‘manevi danışman’ atandı. Protokole göre İzmir genelinde ilk, orta ve lise olmak üzere 2 bin 496 okulun 3’te 1’inde yapılan görevlendirmelerle amaçlananın ‘öğrencilerin milli, manevi, ahlaki, insani, kültürel değerlerimizi benimseyen, koruyan, geliştiren aklı selim, kalbi selim ve zevki selim sahibi, bedensel ve sosyal bakımdan dengeli bireyler olarak yetiştirilmesi’ olduğunun altı çizildi. BSHA, ÇEDES kapsamında gerçekleştirilen protokol ile ilgili Eğitim-Sen İzmir 1 Nolu Şube Başkanı Şube Başkanı Necip Vardal’dan bilgi aldı. Vardal, ÇEDES Projesi kapsamında İzmir’deki okullara ‘manevi danışman’ olarak din adamlarının atanmasına yönelik imzalanan protokolle ilgili olarak bilgi almak amacıyla İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nden randevu talebinde bulunduklarını, konuyla ilgili olarak öğrenci velileri dernekleri ile de irtibatta olduklarının altını çizdi.
MEB İle İlgili Yasalara Aykırıdır
Vardal, “Milli eğitime bağlı okullarda bu atamalar hangi ihtiyaç üzerine bu danışmanların görevlendirildiği konusu henüz net değil. Bu okullar neye göre hangi kriterlere göre seçilmiştir. Bir ihtiyaç analizi doğrultusunda mı bu atama yapıldı? Bu okullarda manevi danışman ihtiyacı mı tespit edilmiştir? Bunun yanında bu okullarda hali hazırda rehberlik ve danışmanlık hizmeti veren öğretmenlerimiz, din kültürü ve ahlak bilgisi dersine giren öğretmenlerimiz var. MEB kendi müfredatı ve mevzuatı kapsamında bu faaliyetleri zaten yürütmektedir. Bunların dışında yeniden Diyanet İşleri Başkanlığındaki görevlilerin pedagojik formasyona sahip olmayan eğitim birimlerine ilişkin herhangi bir eğitim almamış olan kişilerin manevi danışman olarak görevlendirilmesi hem anayasanın laiklik ilkesine hem de MEB’in kendi mevzuatına, milli eğitimle ilgili çeşitli yasalara aykırıdır. Acilen imzalanan protokolün iptal edilmesi gerekmektedir” dedi.
Protokole İtirazlarımızda Israrcı Olacağız!
Eğitim-Sen İzmir şubeleri olarak harekete geçtiklerinin altını çizen Necip Vardal, veli dernekleriyle birlikte ‘manevi danışman’ ataması konusunda açıklama yapacaklarını ayrıca konuyla ilgili itirazlarını sürdüreceklerini belirtti. Vardal sözlerini şöyle sürdürdü: “Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde kendi mevcut mevzuatı çerçevesinde manevi danışman uygulaması söz konusudur. Gençlik merkezlerinde bu görevi yürüten din görevlileri vardır. Yetişkinlere yönelik olarak bu görevin sürdürülmesi mümkündür. İmzalanan protokolün kapsamının imam hatip okulları ve Temel Eğitim Genel Müdürlüğüne bağlı ortaokullar olarak ifade edilmiştir. Ancak uygulamaya ilkokullar ve liseler de dahil edilmiştir. Anayasa ve yasalar açısından bu görevlendirme uygun da, gerekli de değildir. Kendi içerisinde de çelişkili bir durum var.”
Milli Eğitimde Sorunların Daha Da Büyümesine Neden Olacak!
Söz konusu protokolle din adamlarının okullarda ‘manevi danışman’ olarak bulunmasının herhangi bir soruna neden olup olmayacağı sorumuza Vardal şöyle yanıt verdi: “Bu uygulama okullarda ciddi sorunlara neden olacaktır. Okul ikliminin bozulmasına, gerilimlerin, gerginliklerin oluşmasına sebebiyet verecektir. Okullardaki, eğitim öğretimin niteliğine herhangi bir olumlu etkisi olmayacak bir durumla karşı karşıyayız. O nedenle bu din adamları atamasının, görevlendirmelerin bir an önce geri çekilmesi gerekmektedir. Okullardaki mevcut sürecin, okul ikliminin, öğretmen odalarındaki ilişkilerin bozulmamasına neden olacak bu protokolün acilen iptal edilmesi gerekmektedir. Eğer okullarda rehber eksiği varsa rehber öğretmenler atama bekliyor öncelikle bu atamaların gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Eğitim öğretim kamu görevlileri ve ihtisas sahibi kişiler tarafından gerçekleştirilmelidir. Yasalar gereği böyledir. Burada geçmişte yargıya bu ve bunun gibi yapılan başka protokollerin iptal edilmesinde temel gerekçe de bu olmuştur. Bu söz konusu protokol eğitim alanında birçok sorun varken yeni bir sorun alanı açacaktır. Yeni sorunlar eklemek ve yeni sorunlar getirmenin hiçbir anlamı olmadığı kanaatindeyiz. ÇEDES uygulaması tüm ülke genelinde başlatılan bir proje olmakla beraber geçen günlerde aynı şekilde Eskişehir’de bir görevlendirme yapıldı. Yine aynı şekilde Çorum’da da yine bu anlamda bir koordinatör görevlendirmesi yapıldığı bilgisine sahibiz.” (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)