Fransız teknik adam, “Zor günlerdi, çıkan savlar sonrasında şoka uğradım. Bu sebeple de işime sığındım ve grubumla çalıştım yalnızca, ekiple çalışmak bana uygun geldi. Hakkımda söylenenler, söylediğim tez edilen kelamlar karşısında büyük bir şok yaşadım. Ben toplumsal konutlarda, banliyöde, kültürel bir zenginlik içinde din, renk, kök ayrımı yapmadan başkasına sürekli hürmet ile yaklaşan bir yapı içinde büyüdüm. Tüm hayatımı diğerleriyle birlikte huzurlu ve paylaşarak yaşadım. İsmimin ve ailemin bu formda kirletilmesini kabul edemem.” dedi.
L’Equipe muhabirinin “Christophe, bu olayla bir intikamın kurbanı olduğunuzu düşünüyor musunuz?” sorusuna ise “Bu soruya karşılık vermeyeceğim. Teşekkür ediyorum. Yeterli günler.” karşılığıyla basın toplantısını süratlice noktaladı.
BİR ADIM GERİDEN;
NE OLMUŞTU?
Christophe Galtier’in geçtiğimiz yıl Nice’te çalıştığı periyotta, eski futbol yöneticisi Julien Fournier’e yolladığı argüman edilen bir e-mail tüm Fransa kamuoyunun ve spor dünyasının gündemine oturdu.
Galtier’in Julien Fournier’e yolladığı e-mail’de “Sadece siyahi oyunculardan ve yarısı Cuma günleri mescide namaz kılmaya giden pisliklerden oluşan bir ekip. Bu kadar çok siyahi ve Müslüman olamaz. Kadro bana uymuyor ve bu kentin insanlarının istediklerine de karşıt. Dün gece restorana gittim ve herkes siyahlardan oluşan bir grubumuz olduğunu söyleyerek bana takıldı” formunda ırkçı telaffuzlarda bulunduğu öne sürüldü.
